skr1292
Tahahhüt bitiyor, fiyatlar çok arttı vodafone yarı fiyatına aynı tarifeyi veriyor.İzmirdeyim. ne diyorsunuz?
Tahahhüt bitiyor, fiyatlar çok arttı vodafone yarı fiyatına aynı tarifeyi veriyor.
İzmirdeyim. ne diyorsunuz?
İzmirdeyim. ne diyorsunuz?
0
Kalite sıralaması biraz da kullanılan lokasyonla alakalı sanırım Vodafone geçmeden önce ev işyeri veya çok fazla takıldığın konum neresi ise Vodafone kullanma birine sır sonra geçmeni tavsiye ederim .
Eğer Turkcell iyi kalmak istiyorum dersen başka bir operatöre kontörlü geçip tekrar dönüş yaparsan daha iyi bir kampanya alabilirsin.
Gerçi ben öyle yapmıştım ama şu an bile turkcelde yarı fiyatına kampanya var şaşırtıcı .
Eğer Turkcell iyi kalmak istiyorum dersen başka bir operatöre kontörlü geçip tekrar dönüş yaparsan daha iyi bir kampanya alabilirsin.
Gerçi ben öyle yapmıştım ama şu an bile turkcelde yarı fiyatına kampanya var şaşırtıcı .
0
ben de aynı nedenle vodafondan turkcele geçtim ama bence vodafon daha iyiydi. internete paketim vs azaldığında mesaj geliyodu. Yurtdışına çıktığımda yurtdışı internet paketim bitmiş turkcel bi mesaj bile atmadı. ben kalan bakiyeyi öğrenmek için kalan yurtdısı yazıp gönderiyorum cevap gelmiyo. yurtdışında çok sıkıntı yani. onun yüzünden gereksiz yere 350 tl fazladan fatura ödedim. bi de turkcelin yurtdışı paketi neredeyse 2 katı daha pahalıydı. bence vodafona geçç hiç sıkıntı yok.
0
yazar yazmaz yazan yazar
kanser hastası yakınımız için temin edebiliyor muyuz artık? mecliste yasalaşmıştı ama satışına başlandı mı? proesedür nasıl oluyor bilgisi olan var mı?
kanser hastası yakınımız için temin edebiliyor muyuz artık? mecliste yasalaşmıştı ama satışına başlandı mı? proesedür nasıl oluyor bilgisi olan var mı?
0
Yasalaşan cbd, henüz piyasaya ilaç sürülmüş değil ve muhtenelen ilaç geldiğinde de ketamin gibi yalnızca randevu ile klinikte uygulama şeklinde uygulanacak
0
bilmiyorum çok mu saçma ama belki bi faydası olur diye dayanamadım yazmak istedim, çünkü ülkede gerekli şeylere ulaşmak çok zor. cbd oil uzun zamandır köpek beslenmesinde takviye olarak kullanılıyor, hatta köpek eğitmeni bir arkadaşım yurtdışından ara ara getirtiyor. yani böyle bi şeyi araştırmak isterseniz ve bir süreliğine de olsa işinizi görecekse arkadaşıma sorabilirim elinde var mı diye.
0
@ofelia, teşekkürler ama bu öyle alalım suya 2 damla damlatalım içelimlik bir şey olmayabilir. doktor kontrolünde kullanılması gerekir ama hangi doktorun cbd'den haberi var ki türkiye'de o da ayrı bir konu.
0
Medikal kenevir denen thc 0,3'ün altında sınırlandırılmış cbd içeren keneviri neredeyse avrupanın herhangi bir ülkesindeki cannabis shop'lardan satın alabilirsiniz. En yakın yunanistanın hemen her yerinde bulabilirsiniz örneğin.
Dozaj konusunda ise öyle doktor kontrollü, tıpkı reçete ile ilaç yazar gibi belli hastalıklara belli dozajlar şeklinde bir yapı amerikada bile mevcut değil. Yani hastalığına ve durumuna göre size bir dozajlama yapılacağını düşünüyorsanız yanılıyor olabilirsiniz. Bu konuda sadece türkiyede değil dünyada da belli standartlar henüz tam oturmuş değil. Aşağıda Kanada'da yapılan bir araştırmayı paylaşıyorum;
pmc.ncbi.nlm.nih.gov
Dozaj konusunda ise öyle doktor kontrollü, tıpkı reçete ile ilaç yazar gibi belli hastalıklara belli dozajlar şeklinde bir yapı amerikada bile mevcut değil. Yani hastalığına ve durumuna göre size bir dozajlama yapılacağını düşünüyorsanız yanılıyor olabilirsiniz. Bu konuda sadece türkiyede değil dünyada da belli standartlar henüz tam oturmuş değil. Aşağıda Kanada'da yapılan bir araştırmayı paylaşıyorum;
pmc.ncbi.nlm.nih.gov
0
Erdem ulaş'a dm attım. x hesabımı kilitledi. sonra açtı bir şeyler oldu. baktım mesaj da gitmemiş. o da patladı yani.
0
@yazar yazmaz yazan yazar
Yunanistanda satılan cbd oil'in kavala kurabiyesinden bir farkı yok. Uçakta el bagajında belli ml üzerine diş macunu olsa da sorun çıkabiliyor ama bagajı aşağı verdiğinizde herhangi bir sorun olacağını sanmıyorum. Ama tabii ki yasal mevzuatta son duruma göre karşılığı nedir bilemiyorum.
Bu arada hemp oil, cbd oil adı altında türkiye'de bile satış yapıldığını görüyorum google aramalarında.
Yunanistanda satılan cbd oil'in kavala kurabiyesinden bir farkı yok. Uçakta el bagajında belli ml üzerine diş macunu olsa da sorun çıkabiliyor ama bagajı aşağı verdiğinizde herhangi bir sorun olacağını sanmıyorum. Ama tabii ki yasal mevzuatta son duruma göre karşılığı nedir bilemiyorum.
Bu arada hemp oil, cbd oil adı altında türkiye'de bile satış yapıldığını görüyorum google aramalarında.
0
gobekliraki
Dolap var musluğun altında, orada da çöp kovası var. Dünden beri çöp atmak için açınca lağım kokusu gibi koku geliyor. Nedir sebebi?Çöp kesinlikle kokmuyor baktım. Zaten günlük atıyorum çöpü. Rüzgar var son günlerde ondan mı acaba. Sahile yakın oturuyorum.
Dolap var musluğun altında, orada da çöp kovası var. Dünden beri çöp atmak için açınca lağım kokusu gibi koku geliyor. Nedir sebebi?
Çöp kesinlikle kokmuyor baktım. Zaten günlük atıyorum çöpü.
Rüzgar var son günlerde ondan mı acaba. Sahile yakın oturuyorum.
Çöp kesinlikle kokmuyor baktım. Zaten günlük atıyorum çöpü.
Rüzgar var son günlerde ondan mı acaba. Sahile yakın oturuyorum.
0
Gider tıkalıymış gibi duruyor. Bu pis koku ancak gider kokusu olabilir. Giderin duvara giren kısmını altına leğenimsi bir şey koyarak hafifçe çıkartın, muhtemelen koku kaynağına ulaşacaksınız.
0
giderden geliyordur. lavabo altında s boru var mı? ya da boruya s şekli verilmiş mi? öyle değilse koku gelir.
yemek artığı birikmiştir.
yemek artığı birikmiştir.
0
ayrıca tezgah altına küçük kapta karbonat koyarsan kokuyu azaltacaktır.
0
yazar yazmaz yazan yazar
yıllardır düzenli olmasa da spor (fitness-body) yapan birisi olarak son 3 ayda hayatımın en güzel vücudunu yaptım. bunu nasıl başardım gerçekten şaşkınım. ben protein tozu konusunda "hepsi peyniraltı suyu işte ne fark olacak ki ya" kafasında bir adam olarak piyasadaki en ucuz protein tozu olan "high
yıllardır düzenli olmasa da spor (fitness-body) yapan birisi olarak son 3 ayda hayatımın en güzel vücudunu yaptım. bunu nasıl başardım gerçekten şaşkınım.
ben protein tozu konusunda "hepsi peyniraltı suyu işte ne fark olacak ki ya" kafasında bir adam olarak piyasadaki en ucuz protein tozu olan "high nutrition" kullanıyordum. içinde ne var diye bile bakmadan satın almıştım.
şimdi biraz araştırınca bu tozun piyasaya göre %80 civarı ucuz olduğunu gördüm ve şaşırdım ben ne kullandım acaba diye. yanlış anlaşılmasın tozdan hiçbir şikayetim yok. her şeyi süper. ama bu kadar ucuz olması düşündürdü.
protein tozunu motivasyon ve "placebo etkisi olsa yeter" kafasında kullanan birisiyim. bu doğrultuda bu markaya devam etmeli miyim yoksa başka önereceğiniz, şu marka gerçekten çok farklı denemelisin dediğiniz tozlar var mı?
peşin not: weider, optimum vb. üst segment tozlar hariçtir. onlara benim maaşım yetmez.
ben protein tozu konusunda "hepsi peyniraltı suyu işte ne fark olacak ki ya" kafasında bir adam olarak piyasadaki en ucuz protein tozu olan "high nutrition" kullanıyordum. içinde ne var diye bile bakmadan satın almıştım.
şimdi biraz araştırınca bu tozun piyasaya göre %80 civarı ucuz olduğunu gördüm ve şaşırdım ben ne kullandım acaba diye. yanlış anlaşılmasın tozdan hiçbir şikayetim yok. her şeyi süper. ama bu kadar ucuz olması düşündürdü.
protein tozunu motivasyon ve "placebo etkisi olsa yeter" kafasında kullanan birisiyim. bu doğrultuda bu markaya devam etmeli miyim yoksa başka önereceğiniz, şu marka gerçekten çok farklı denemelisin dediğiniz tozlar var mı?
peşin not: weider, optimum vb. üst segment tozlar hariçtir. onlara benim maaşım yetmez.
0
supplmentlerin tozunu çok gömmüşler ya. yoksa f/p gayet iyi duruyor aslında.
0
Supplementler'in kendi ürünü içerik olarak en iyi ürünlerden, gömenler muhtemelen "2 ay kullandım bi değişiklik göremedim" seviyesindedir, protein tozunun iyi olup olmadığını etiket değerlerinden anlayabilirsin. Onun dışında High Nutrition tabii ki dandik bir ürün.
0
Yorumları merak ettiğim için ben de yazayım dedim umarım sorun olmaz. Fibrelle bezelye proteini kullanıyorum ben, ama benim amacım vücut yapmak değil yemekle almayı başaramadığım proteini bir şekilde alabilmek. Spor da yapıyorum bu arada ama yine sağlık için daha çok.
0
Proteinlerin sistemde çalışabilmesi için tüm aminoasitleri içermesi gerekir, bitkisel proteinler eksik aminoasit profiline sahip olduğu için çalışmazlar, bunun aşılabilmesi için farklı bitkisel kaynaklarla birleştirilmesi gerekir. Bezelye teknik olarak tüm aminoasitlere sahip gibi görünse de Metiyonin ve Sistein aminoasitleri eser miktardadır o nedenle tam aminoasit sayılmaz, tam aminoasit profiline sahip olan tek bitkisel kaynak soya ama bitkisel proteinlerin biyoyararlılığı (sistemde kullanımı) çok düşüktür; tüm şartlar yerine getirildiğinde (tam profil aminoasit miktarına ulaşıldığında) alınan proteinin ancak %30-40'ı kullanılabiliyor, karşılaştırma yapmak için şöyle söyleyeyim yumurta proteinin %100'ü kırmızı et proteinin %95'i tavuk eti proteinin %90'ı kullanılabiliyor.
0
avatar is back
elektronik olanlardan öneriniz var mı? nette çoğu ürüne ait yorumlar çok kötü. ne yapacağımı bilemedim.
elektronik olanlardan öneriniz var mı? nette çoğu ürüne ait yorumlar çok kötü. ne yapacağımı bilemedim.
0
www.trendyol.com
10 yıldır kullanırım. Evime gelen herkes, görünce Aaaa biz de alalım der. Yurtdışına götürenler oldu. O derece.
10 yıldır kullanırım. Evime gelen herkes, görünce Aaaa biz de alalım der. Yurtdışına götürenler oldu. O derece.
0
ty.gl
Bu tarz bir ürün var bizde çok memnunduk başta ama şarji bitmeye başladı, yani kısa sürede bataryası öldü. Eğer bizdeki münferit bir sorunsa (yorumlarda bunu yazan yok çünkü) iyi bir ürün
üzerinde düğmeye basmak zorunda olduklarını kullanamıyorum ben. bir litre için 30-40 saniye bekleyemem. bir de damacana yerdeyse eğilmen gerekiyor, üstelik sesi de çekilecek gibi değil.
sehpalı modeller kullanışlı.
sehpasına koyunca su akıyor, kaldırınca kesiliyor.
bir de bu örnek verdiğim modeller en kullanışlısı.
bir bardak, 800ml, 1.5 litre gibi opsiyonlar var.
su dolsun diye şişeyi koyuyorum, sonra dolaptan şunu bunu alıyor, tezgahın üstünde kalmış öteberiyi kaldırıyorum o sırada şişe de dolmuş oluyor.
çok memnundum ama iki sorunu vardı:
1 - bataryası çabuk tükendi, pilli yerine kablolu olmasını tercih ederdim.
2 - metal gagası kısa, 20 cm falan takriben. 1.5 litrelik şişe büyüklüğünde olan şeyler sığmıyor. ben oraya daha uzun bir boru takarak bu sorunu aştım.
ama şuan kullanmıyorum. eski plastik pompalara geri döndüm. şarjlının pil derdiyle uğraşamadım.
Bu tarz bir ürün var bizde çok memnunduk başta ama şarji bitmeye başladı, yani kısa sürede bataryası öldü. Eğer bizdeki münferit bir sorunsa (yorumlarda bunu yazan yok çünkü) iyi bir ürün
üzerinde düğmeye basmak zorunda olduklarını kullanamıyorum ben. bir litre için 30-40 saniye bekleyemem. bir de damacana yerdeyse eğilmen gerekiyor, üstelik sesi de çekilecek gibi değil.
sehpalı modeller kullanışlı.
sehpasına koyunca su akıyor, kaldırınca kesiliyor.
bir de bu örnek verdiğim modeller en kullanışlısı.
bir bardak, 800ml, 1.5 litre gibi opsiyonlar var.
su dolsun diye şişeyi koyuyorum, sonra dolaptan şunu bunu alıyor, tezgahın üstünde kalmış öteberiyi kaldırıyorum o sırada şişe de dolmuş oluyor.
çok memnundum ama iki sorunu vardı:
1 - bataryası çabuk tükendi, pilli yerine kablolu olmasını tercih ederdim.
2 - metal gagası kısa, 20 cm falan takriben. 1.5 litrelik şişe büyüklüğünde olan şeyler sığmıyor. ben oraya daha uzun bir boru takarak bu sorunu aştım.
ama şuan kullanmıyorum. eski plastik pompalara geri döndüm. şarjlının pil derdiyle uğraşamadım.
0
Pipet çapı küçük olduğundan yavaş dolduruyon. İnsanı bıktırıyon. Sorduğum ve kullanan herkes (ve ben) kaldırıp atmış kenara.
0
biseysorcaktim
2010-15'lere dek forumlar hala popülerdi.sanırım facebook grupları ile forumlar birer birer azaldı.ama artık facebook da eskisi kadar yaygın değil bir çok insan için. eskiden forumlarda gördüğümüz ihtiyacımızı şimdi nerede karşılıyoruz?şunu nasıl yaparım, bu nasıl olur gibi sorulardan bahsediyorum.b
2010-15'lere dek forumlar hala popülerdi.
sanırım facebook grupları ile forumlar birer birer azaldı.
ama artık facebook da eskisi kadar yaygın değil bir çok insan için.
eskiden forumlarda gördüğümüz ihtiyacımızı şimdi nerede karşılıyoruz?
şunu nasıl yaparım, bu nasıl olur gibi sorulardan bahsediyorum.
ben genelde bu amaçla burayı kullanıyorum.
arama motorlarında arıyorum -muhtemelen yerli/yabancı bi yerde bahsi geçmiştir.
bir de AI chatbotlara danışıyorum.
başkaları nerelere danışıyor?
koskoca internet büyük çoğunluk için instagram/twitter oldu gibime geliyor.
çoğunlukla iyi-kötü aradığımı buluyorum
ama kitlesi düzgün bir forum olsa güzel olurdu.
---
gerçi itiraf etmek gerek, forumların popüler olduğu zamanlarda kitle de içerik de çoğunlukla boş beleş şeylerdi. onun güzellemesini yapmak istemiyorum, ama yine de faydalı oluyordu.
sanırım facebook grupları ile forumlar birer birer azaldı.
ama artık facebook da eskisi kadar yaygın değil bir çok insan için.
eskiden forumlarda gördüğümüz ihtiyacımızı şimdi nerede karşılıyoruz?
şunu nasıl yaparım, bu nasıl olur gibi sorulardan bahsediyorum.
ben genelde bu amaçla burayı kullanıyorum.
arama motorlarında arıyorum -muhtemelen yerli/yabancı bi yerde bahsi geçmiştir.
bir de AI chatbotlara danışıyorum.
başkaları nerelere danışıyor?
koskoca internet büyük çoğunluk için instagram/twitter oldu gibime geliyor.
çoğunlukla iyi-kötü aradığımı buluyorum
ama kitlesi düzgün bir forum olsa güzel olurdu.
---
gerçi itiraf etmek gerek, forumların popüler olduğu zamanlarda kitle de içerik de çoğunlukla boş beleş şeylerdi. onun güzellemesini yapmak istemiyorum, ama yine de faydalı oluyordu.
0
bir çok konuda hatta niş konularda facebook grupları hala en iyi kaynak.
teknoloji forumlarının bazıları yaşıyor, donanımhaber de yaşıyor buralarda da cevaplar geliyor.
teknoloji forumlarının bazıları yaşıyor, donanımhaber de yaşıyor buralarda da cevaplar geliyor.
0
muhasebe ile ilgili konular için biz hala facebook grubu kullanıyoruz.
ya da şu sıralar epey karşıma çıkıyor, tesisat, tamirat, elektrik, elektronik, arduino, plak, otomobil vs. hepsi facebook grupları üzerinden yürüyor. her marka otomobilin ayrı grubu var mesela, hatta modellere göre birden fazla.
ya da şu sıralar epey karşıma çıkıyor, tesisat, tamirat, elektrik, elektronik, arduino, plak, otomobil vs. hepsi facebook grupları üzerinden yürüyor. her marka otomobilin ayrı grubu var mesela, hatta modellere göre birden fazla.
0
facebook grupları. inanılmaz aktifler. her sorduğunuza anında cevap geliyor.
0
Güzel konu +rep. Eskiden wardom r10 iyinet forumtr gibi yerlerde gezinirdik. Şimdi gezdigim bir yer yok. Demek olay Facebook'ta dönüyormuş
0
forum işi 2005'te falan bitti hiç de öyle 2015 lere kadar sürmedi. frmtr gibi forumsiteleri kaldı sadece. r1o da zaten webmaster sitesi. facebook sonrası forum sitesi diye bir şey kalmadı.
0
reddit. baska bir foruma ihtiyac yok. her sey derli toplu istedigin kitleyi bulup iletisime geciyorsun. bulamiyorsan sen yaratiyorsun.
quora.
quora.
0
Yerli icerik olarak facebook gruplari ve telegram gruplari. (Donanimhaber bitti, en azindan teknik konularda)
Yabanci icerik reddit. Muthis bilgili adamlar/kadinlar muthis yardimseverler hala.
Yabanci icerik reddit. Muthis bilgili adamlar/kadinlar muthis yardimseverler hala.
0
tahirkemalbozoglu
Örnek veriyorum mevduata, fonlara ne bilim borsaya vs yatirimlarimlarinizdan, kârinizdan şu kadar stopaj kesiyorum, bu kadar vergi aliyorum deniyor ya. Bunun üzerine de “insanları zorla dövize yastık altına itiyorlar” diye şikayet ediliyor.Abi alınan dövizlerde veya kuyumcudan gidip aldığımız altinl
Örnek veriyorum mevduata, fonlara ne bilim borsaya vs yatirimlarimlarinizdan, kârinizdan şu kadar stopaj kesiyorum, bu kadar vergi aliyorum deniyor ya. Bunun üzerine de “insanları zorla dövize yastık altına itiyorlar” diye şikayet ediliyor.
Abi alınan dövizlerde veya kuyumcudan gidip aldığımız altinlar için de yüzde bilmem kaç vergi koydum veya işte yukarıdaki gibi stopaj keseceğim denmemesi için bir sebep var mı?
Abi alınan dövizlerde veya kuyumcudan gidip aldığımız altinlar için de yüzde bilmem kaç vergi koydum veya işte yukarıdaki gibi stopaj keseceğim denmemesi için bir sebep var mı?
0
yok. sen bu yazıyı yazdın diye tutuklanmayacağının da bir garantisi yok mesela.
0
deranzo1
o gelen cızırtılı ses, ruhuna doğru üflenmesi, canlılık çok daha kaliteli değil mi? teknik detaylarını bilmiyorum ancak 60 senede daha ileriye gitmesi gerekmiyor muydu bu kayıt işinin? ne zaman plak kaydı dinlesem müzik dinlediğimi hissediyorum. bu nedendir yoksa ben mi hülya görmekteyim?çok net far
o gelen cızırtılı ses, ruhuna doğru üflenmesi, canlılık çok daha kaliteli değil mi? teknik detaylarını bilmiyorum ancak 60 senede daha ileriye gitmesi gerekmiyor muydu bu kayıt işinin? ne zaman plak kaydı dinlesem müzik dinlediğimi hissediyorum. bu nedendir yoksa ben mi hülya görmekteyim?
çok net fark yok mu ya?
open.spotify.com
www.youtube.com
çok net fark yok mu ya?
open.spotify.com
www.youtube.com
0
Çünkü daha kaliteli. Bana da dijital hiçbir şey analog şeyler kadar kaliteli değilmiş gibi geliyor. Muhakkak ki bi fark var
0
buna cogu kisi bir fark yok diyor ama bence de plaklar cok daha guzel geliyor kulaga.
0
Bence biraz nostaljik bakıyorsunuz. Ancak kalite sübjektif olmasa da güzellik öyle; haliyle analog kayıttaki kusurlar (Mesela bahsettiğiniz cızırtı) ve kendine ait tınısı onu sizin için daha otantik ve ilgi çekici yapıyor olabilir.
0
romantizmden başka bir şey değil bence. adamlar bilmem kaç kanaldan kayıt alıp 3 boyutlu tertemiz milyon dolarlık ses sistemleri yapıyor. hâlâ çıkıp plak en güzeli ya demek biraz düz vites araba övmek gibi geliyor bana.
0
Teknik açıdan cd ve dijital kayıpsız kayıtlar elbette plaktan daha kaliteli. Aksi plağın doğasına aykırı. Fakat sizin hissettiğiniz biraz plasebo ile plak çaların ürettiği harmonik bozulmaların insan kulağına hoş gelmesinden ibaret. Tercih meselesi yani biraz. Kimisi hiç bozulmamış ses istiyor (cd gibi), kimisi bu teknik ‘kusurları’ daha çekici buluyor. standart bir dslr fotoğraf makinesi aslında son model iPhone’dan daha iyi resim verir fakat çoğunluk iPhone’nun kasıtlı olarak ‘bozduğu’ fotonun göze daha hoş geldiğini söyler. Tam doğru örnek olmadı ama anlaşıldı herhalde.
0
Spotify ve YouTube gibi mecralardaki düşük kaliteli des kayıtlarını ana kartlara entegre ses kartlarına bağlı ortalama hoparlörler ya da asıl işlevi iletişim kurmaktan ibaret olan kablosuz olduğu için de bir miktar kayıp yaşayan kulaklıklarda müzik dinlemeye alışık olduğumuz için hissedilebilir fark olduğu doğru. Plak kaydı ve dinlediğimiz cihazlar elbette günümüz mp3'lerinden daha doyurucu. Kalanı için @orient blue +1
Bu arada cızırtı sesinden etkilenmek direkt romantizm. Cızırtısız temiz, güzel ses duyman lazım normalde ama o plaklar çok yapay gelir muhtemelen. Çünkü nostaljik ya da popüler havaya sahip değiller.
Bu arada cızırtı sesinden etkilenmek direkt romantizm. Cızırtısız temiz, güzel ses duyman lazım normalde ama o plaklar çok yapay gelir muhtemelen. Çünkü nostaljik ya da popüler havaya sahip değiller.
0
plak kayıdından dinlemek dijital kayıttan dinlemekten açık ara daha kaliteli.
çünkü dijital kayıt en temelde 0 ve 1 ile oluşuyor.
teknik detaylarını yanlış verebilirim o yüzden fazla detaya girmeyim ama ama mesela spotify premium en fazla 320kbit/s ses kalitesi veriyor. free'si 120-160 civarı.
bu ne demek?
1kbps -> 1000 bit demek. 1 bit ise 0 ve 1'lerin her biri
320 kbps -> 320000 bitrate anlamına geliyor 1 saniye içinde.
bir de sample rate diye bir şey var, o da videolardaki frame'e denk geliyor gibi düşünebiliriz.
nasıl ki videolar aslında farklı karelerin peşisıra slayt gösterisi gibi değişmesiyse, ses dosyaları da öyle.
bu kbit sayısı ne kadar yüksekse ses kalitesi o kadar iyi oluyor.
hatta tidal gibi lossless müzik veren yerler de var.
sen stream yerine flac, lossless, wav dinlersen ses kaybı minimum oluyor. ama yine de oluyor (analog -> dijital çevrimi olduğu için)
plaklarda ise böyle bir çevrim yok.
bitrate olarak tanımsız diyebiliriz. 0 ve 1 gibi fragmanlardan oluşmuyor, ses bir dalga formatı şeklinde.
o yüzden daha doğal geliyor.
bir de plakları bluetooth olmayan bir kulaklık ile dinlersek yine dijitalleştirmiş olmuyoruz ve sesi doğal duymaya devam ediyoruz. ancak bluetooth ile dinlersen o zaman bozulma olabilir. çünkü bluetooth'un çalışma mantığı da datayı nano-saniye cinsinden bölüm veri paketi olarak göndermek.
---
bu şeye benziyor.
çabuk bozulan, raf ömrü kısa olan doğal ve ev yapımı bir yiyecek ile, pazarlaması raflaması satması saklaması uzun olan ama lezzetinde kayıp olan başka bir ürünü kıyaslayamaya benziyor.
----
ama sizin verdiğiniz bu iki kayıttaki fark neden?
biri youtube biri spotify.
üstelik spotify'dakinin müzik kalitesi daha yüksek.
farklı mastering sürümleri olabilir, aynı kayıt değildir belki ya da işlenme biçimleri farklıdır.
spotify’daki sürüm fazla işlenmiş, “temizlenmiş” görünüyor. aşırı filtreli fotoğraf ya da yapay zeka ile restore edilip fps'si arttırılmış film gibi.
ama muhtemelen en büyük sebep nostalji algısı, hafif cızırtının verdiği “gerçeklik hissi” etkiliyor olabilir (plasebo etkisi).
benim plakçalarım var. basit bir ürün ama buna rağmen mutlu ediyor oradan dinlemek.
radyo ya da kasetten çıkan müziği de seviyorum çoğu zaman.
bunlar kesinlikle bitrate'i yüksek bir dijital kayıttan daha az kaliteli ama çok daha doyurucu ve keyif verici.
çünkü dijital kayıt en temelde 0 ve 1 ile oluşuyor.
teknik detaylarını yanlış verebilirim o yüzden fazla detaya girmeyim ama ama mesela spotify premium en fazla 320kbit/s ses kalitesi veriyor. free'si 120-160 civarı.
bu ne demek?
1kbps -> 1000 bit demek. 1 bit ise 0 ve 1'lerin her biri
320 kbps -> 320000 bitrate anlamına geliyor 1 saniye içinde.
bir de sample rate diye bir şey var, o da videolardaki frame'e denk geliyor gibi düşünebiliriz.
nasıl ki videolar aslında farklı karelerin peşisıra slayt gösterisi gibi değişmesiyse, ses dosyaları da öyle.
bu kbit sayısı ne kadar yüksekse ses kalitesi o kadar iyi oluyor.
hatta tidal gibi lossless müzik veren yerler de var.
sen stream yerine flac, lossless, wav dinlersen ses kaybı minimum oluyor. ama yine de oluyor (analog -> dijital çevrimi olduğu için)
plaklarda ise böyle bir çevrim yok.
bitrate olarak tanımsız diyebiliriz. 0 ve 1 gibi fragmanlardan oluşmuyor, ses bir dalga formatı şeklinde.
o yüzden daha doğal geliyor.
bir de plakları bluetooth olmayan bir kulaklık ile dinlersek yine dijitalleştirmiş olmuyoruz ve sesi doğal duymaya devam ediyoruz. ancak bluetooth ile dinlersen o zaman bozulma olabilir. çünkü bluetooth'un çalışma mantığı da datayı nano-saniye cinsinden bölüm veri paketi olarak göndermek.
---
bu şeye benziyor.
çabuk bozulan, raf ömrü kısa olan doğal ve ev yapımı bir yiyecek ile, pazarlaması raflaması satması saklaması uzun olan ama lezzetinde kayıp olan başka bir ürünü kıyaslayamaya benziyor.
----
ama sizin verdiğiniz bu iki kayıttaki fark neden?
biri youtube biri spotify.
üstelik spotify'dakinin müzik kalitesi daha yüksek.
farklı mastering sürümleri olabilir, aynı kayıt değildir belki ya da işlenme biçimleri farklıdır.
spotify’daki sürüm fazla işlenmiş, “temizlenmiş” görünüyor. aşırı filtreli fotoğraf ya da yapay zeka ile restore edilip fps'si arttırılmış film gibi.
ama muhtemelen en büyük sebep nostalji algısı, hafif cızırtının verdiği “gerçeklik hissi” etkiliyor olabilir (plasebo etkisi).
benim plakçalarım var. basit bir ürün ama buna rağmen mutlu ediyor oradan dinlemek.
radyo ya da kasetten çıkan müziği de seviyorum çoğu zaman.
bunlar kesinlikle bitrate'i yüksek bir dijital kayıttan daha az kaliteli ama çok daha doyurucu ve keyif verici.
0
woory
Selamlar. Ailem ananem uzerinden yüzde 90 engelli raporuyla ÖTV muafiyetli araç alacak. Bu otomobili araç sahibinin torunu olarak ben de kullanabilir miyim? Noterle atanmış şoför ibaresi sayesinde kullanabileceğim yönünde bilgiler mevcut. Konu hakkında bilgisi olan aydınlatırsa sevinirim. Teşekkürle
Selamlar. Ailem ananem uzerinden yüzde 90 engelli raporuyla ÖTV muafiyetli araç alacak. Bu otomobili araç sahibinin torunu olarak ben de kullanabilir miyim? Noterle atanmış şoför ibaresi sayesinde kullanabileceğim yönünde bilgiler mevcut. Konu hakkında bilgisi olan aydınlatırsa sevinirim. Teşekkürler
0
hayır kullanamazsın. eşi, çocukları ve damadı kullanabilir. (şoför olarak yazılabilir)
0
Önceden kolaydı, torun veya kan bağı olmayan kişi ile noter onaylı iş akdi yapılıp kullanılabiliyordu. İş akdi hala yapılabiliyor, fakat bunu defterdarlığa bildirmek gerekiyor. İş akdinin resmiyete dökülmesi gerekiyor. Sigortası olmalı (yanılmıyorsam minimum maaş 35bin gösterilip sgk ve primler bunun üstünden ödenmeli), işveren en azından basit usül vergiye tabi olmalı.
Trafikte yakalanırsa trafik durumu defterdarlığa bildirir, Ötv muafiyeti iptal edilir, muafiyete giren ötv için ödeme emri çıkartılır ve usül cezası kesilir.
Trafikte yakalanırsa trafik durumu defterdarlığa bildirir, Ötv muafiyeti iptal edilir, muafiyete giren ötv için ödeme emri çıkartılır ve usül cezası kesilir.
0
siyah gece
hafta sonu gebzeden marmaris yönüne gideceğim, tek şoförüm ilk kez bu kadar uzak yol yapacağım. yeni izmir yolu 2000 lira gibi bir ücret gerektiriyor, eski bursa yoldan gitsem çok mu yorucu olur, 3. rota kütahya denizli hattı, orası da seçenek. yol ücretinden kaçınmaya değer mi sizce, zaman sıkıntım
hafta sonu gebzeden marmaris yönüne gideceğim, tek şoförüm ilk kez bu kadar uzak yol yapacağım. yeni izmir yolu 2000 lira gibi bir ücret gerektiriyor, eski bursa yoldan gitsem çok mu yorucu olur, 3. rota kütahya denizli hattı, orası da seçenek.
yol ücretinden kaçınmaya değer mi sizce, zaman sıkıntım yok ama tek şoför olmak yorucu olur gibi.
teşekkür şimdiden.
yol ücretinden kaçınmaya değer mi sizce, zaman sıkıntım yok ama tek şoför olmak yorucu olur gibi.
teşekkür şimdiden.
0
kütahya denizli rahat ama denizli muğla arası yorucu. gerek yok risk almaya.
0
Aydindan sonra mugla rampalari oluyor, aydin otobanindan sonra ,
iyi bir mola ver,
oksijen al,
yurüyüş yap.
iyi bir mola ver,
oksijen al,
yurüyüş yap.
0
Çok kez gidip geldiğim bir yol . Her zaman İzmir-Aydın-Muğla güzergahını takip ettim.
Eski yol yorucu bence. Eski yoldan Gebze- İzmir arası yaklaşık 6 saat sürüyor. Sonrasını da düşününce otobandan gitmek daha mantıklı.
Eski yol yorucu bence. Eski yoldan Gebze- İzmir arası yaklaşık 6 saat sürüyor. Sonrasını da düşününce otobandan gitmek daha mantıklı.
0
Aydın otobanından sonraki iniş çıkışlar gerçekten bayıyor insanı. Mümkünse gölge ve sessiz bir yere çekip öğleden sonra yarım saat uyuyun.
0
www.eksiduyuru.com
2. güzergahtan gittiler sıfır sıkıntı, sıfır ceza, sıfır ücret. hiçbir şikayetleri olmadı.
tek şoförsen blabla.car uygulamasından yanına yolcu alarak yolu tamamen bedavaya getirip üzerine kâra da geçebilirisin.
2. güzergahtan gittiler sıfır sıkıntı, sıfır ceza, sıfır ücret. hiçbir şikayetleri olmadı.
tek şoförsen blabla.car uygulamasından yanına yolcu alarak yolu tamamen bedavaya getirip üzerine kâra da geçebilirisin.
0
klassno
Konser alanina cakmakla girebiliyor muyuz, sadece kamp alanina mi izin veriyorlar? bilet almadim henuz, sigaraya izin yoksa almayacagim ama kimseye ulasamadim.
Konser alanina cakmakla girebiliyor muyuz, sadece kamp alanina mi izin veriyorlar? bilet almadim henuz, sigaraya izin yoksa almayacagim ama kimseye ulasamadim.
0
sigara ya da çakmakla ilgili bir yasak yok. biletix sayfasından kurallara bakabilirsin.
bi de bilet alıcaksan www.biletix.com linki üzerinden alırsan ödeme ekranında HEADBANGERS2025 kodu ile 1515 liraya geliyo bilet.
bi de bilet alıcaksan www.biletix.com linki üzerinden alırsan ödeme ekranında HEADBANGERS2025 kodu ile 1515 liraya geliyo bilet.
0
sadece su gorunuyor
- Orman Bakanlığınca alınan karar sebebiyle kamp yapan katılımcılarımızın sigara alanları dışında sigara içmesine kesinlikle izin verilmeyecektir. Bu alan dışında sigara içenler tespit edildiğinde uyarılacaktır.
- Orman Bakanlığınca alınan karar sebebiyle kamp yapan katılımcılarımızın sigara alanları dışında sigara içmesine kesinlikle izin verilmeyecektir. Bu alan dışında sigara içenler tespit edildiğinde uyarılacaktır.
0
gregor samsa ya donusen bocek
Selamlar, hayatımda üç beş defa bisiklete bindim, şimdi biraz da spor amaçlı bir bisiklet almak istiyorum, hafif olmasını tercih ederim, şehir bisikletleri daha mı ideal bilmiyorum, en fazla 20 bin liraya kadar bisiklet önerebilir misiniz? Öneri dışında, bisiklet alırken nelere dikkat edilmeli tarzı
Selamlar, hayatımda üç beş defa bisiklete bindim, şimdi biraz da spor amaçlı bir bisiklet almak istiyorum, hafif olmasını tercih ederim, şehir bisikletleri daha mı ideal bilmiyorum, en fazla 20 bin liraya kadar bisiklet önerebilir misiniz? Öneri dışında, bisiklet alırken nelere dikkat edilmeli tarzında tavsiyeler de faydalı olur. Biraz araştırdım, ama iyice kafam karıştı.
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
Ek olarak: Bursa'da bu konuda yardımcı olabilecek bir mağaza tavsiyesi de faydalı olur.
0
carrarobisiklet.com
bu bisiklet senin işini görecektir. alüminyum kadro (hafif) ve shimano'nun iadre eder vites-fren sistemi var.
asıl tavsiyem ise 2. el bisiklet alman. bir hevesle bisiklet alıp satılığa çıkaran çok insan var. bu bisiklet de dahil uygun 2. el bulursun illa ki. ama mutlaka faturasını sor ki çalıntı bisiklet satın alma.
bu bisiklet senin işini görecektir. alüminyum kadro (hafif) ve shimano'nun iadre eder vites-fren sistemi var.
asıl tavsiyem ise 2. el bisiklet alman. bir hevesle bisiklet alıp satılığa çıkaran çok insan var. bu bisiklet de dahil uygun 2. el bulursun illa ki. ama mutlaka faturasını sor ki çalıntı bisiklet satın alma.
0
Bu arada: Sırtımda rahatsızlık var, çok eğilmeden, daha dik bir pozisyonda sürmem lazım, bunun için katlanır bisikletler mi daha iyi olur, yoksa kadro boyu daha az olan bisikletler de iş görür mü?
0
Ön not; profesyonel bisikletçi falan değilim, yağmur çamur demeden her gün casual olarak yaklaşık 30km yol yapıyorum.
Karbon fiber yol bisikletinden 5000€'luk amortizörlü falan mountain bike'lara kadar her fiyat aralığından ve tarzdan bisikletler kullandım, günün sonunda en rahat kullandığım, en az yoran, ve en çok mesafe yaptığım bisiklet marketplace'ten 50€'ya aldığım markasız 3 vitesli paslı bisiklet oldu. En iyisi imkan varsa deneyip komforuna göre seçmek.
Karbon fiber yol bisikletinden 5000€'luk amortizörlü falan mountain bike'lara kadar her fiyat aralığından ve tarzdan bisikletler kullandım, günün sonunda en rahat kullandığım, en az yoran, ve en çok mesafe yaptığım bisiklet marketplace'ten 50€'ya aldığım markasız 3 vitesli paslı bisiklet oldu. En iyisi imkan varsa deneyip komforuna göre seçmek.
0
şehir bisikleti en ideali. mümkünse amortisör olmasın. gereksiz bir parça.
kadro boyuna dikkat edin. internette bununla ilgili ölçü tabloları var.
yine kullanmadan önce sele yüksekliğini doğru ayarlayın. oturduğunuzda arka topuk pedala basarken bacak dümdüz olmalı. kullanırken pedala ayağınızın ortası ile değil ön topuk ile basın.
kullanırken dirsekleriniz hafif kırık olsun, gidonu çok sıkmayın.
kadro boyuna dikkat edin. internette bununla ilgili ölçü tabloları var.
yine kullanmadan önce sele yüksekliğini doğru ayarlayın. oturduğunuzda arka topuk pedala basarken bacak dümdüz olmalı. kullanırken pedala ayağınızın ortası ile değil ön topuk ile basın.
kullanırken dirsekleriniz hafif kırık olsun, gidonu çok sıkmayın.
0
drako
malum netspeed çozuttu ve değiştirmek istiyorum. turknete baktım ama onlar kurulu internetim olsa da tekrar kurulum için ekip gelecek diyor. yoğun çalışıyorum o yüzden ekibin peşinde koşup bekleyemem onu eledim.başka hangisini önerebilirsiniz ?
malum netspeed çozuttu ve değiştirmek istiyorum. turknete baktım ama onlar kurulu internetim olsa da tekrar kurulum için ekip gelecek diyor. yoğun çalışıyorum o yüzden ekibin peşinde koşup bekleyemem onu eledim.
başka hangisini önerebilirsiniz ?
başka hangisini önerebilirsiniz ?
0
turknet'e başvurdum ben bugün. ekip konusunda emin değilim. bence arayıp sorun durumu.
0
hepsi aynı lacivert, eskiden tonlarıydı o da kalmadı. fiyatı sizi memnun eden bir paket seçip ilerlemek de fayda var. kablonet kullanıyor ve önermiyorum. fatura kesildiği anda ödenene kadar hızını yavaşlatıyorlar.
editus: fiber olsun, fiber iyidir.
editus: fiber olsun, fiber iyidir.
0
yazar yazmaz yazan yazar
arkadaşlar 2019 dizel c5 aircross aracım var ve değiştirmek istiyorum.yalnızca plug in hybrid yani şarj edilebilir hibrit model bakıyorum.nette istediğim bilgileri bir türlü bulamıyorum. klasik hibrit veya full elektrik çıkıyor hep.corolla cross var ama 1.8 olduğu için mtv'si yüksek ayrıca atmosferi
arkadaşlar 2019 dizel c5 aircross aracım var ve değiştirmek istiyorum.
yalnızca plug in hybrid yani şarj edilebilir hibrit model bakıyorum.
nette istediğim bilgileri bir türlü bulamıyorum. klasik hibrit veya full elektrik çıkıyor hep.
corolla cross var ama 1.8 olduğu için mtv'si yüksek ayrıca atmosferik motormuş onu eledim.
bütçe söylemiyorum sadece bu modelleri merak ediyorum. hepsini incelerim.
%100 elektrikli araç kesinlikle düşünmüyorum.
yalnızca plug in hybrid yani şarj edilebilir hibrit model bakıyorum.
nette istediğim bilgileri bir türlü bulamıyorum. klasik hibrit veya full elektrik çıkıyor hep.
corolla cross var ama 1.8 olduğu için mtv'si yüksek ayrıca atmosferik motormuş onu eledim.
bütçe söylemiyorum sadece bu modelleri merak ediyorum. hepsini incelerim.
%100 elektrikli araç kesinlikle düşünmüyorum.
0
Hz. GPT şöyle diyor:
SUV / Crossover Modeller
Ford Kuga Plug‑in Hybrid – 2.5 l, 225 bg
BYD Seal U DM‑i – 1.5 l, 218 bg
Hyundai Tucson PHEV
Kia Niro PHEV – 8,9 kWh batarya
MG E‑HS Plug‑in Hybrid 257 –260 bg
Mitsubishi Outlander PHEV
Peugeot 3008 PHEV
Opel Grandland PHEV
Volvo XC60 Recharge
BMW X1 xDrive25e
Citroën C5 Aircross Plug‑in Hybrid
VW Touareg R PHEV (462 hp V6 + elektrik)
Changan CS75 PHEV – 220 kW toplam güç
Sedan / Liftback / Hatchback Modeller
Cupra Formentor VZ 1.4 e‑Hybrid – 245 bg
Peugeot 408 Hybrid (1.6 PHEV, 180–225 bg)
Toyota RAV4 Prime (PHEV) – yaklaşık 75 km elektrik menzili
Toyota C‑HR Plug‑in Hybrid – 164 kW (yaklaşık 223 bg)
Lüks / Full‑Size Modeller
Volvo XC90 T8 Recharge – 407 bg
Volvo S90 T8 Recharge – 407 bg
Lexus RX 450h+ (PHEV)
Range Rover Evoque PHEV
SUV / Crossover Modeller
Ford Kuga Plug‑in Hybrid – 2.5 l, 225 bg
BYD Seal U DM‑i – 1.5 l, 218 bg
Hyundai Tucson PHEV
Kia Niro PHEV – 8,9 kWh batarya
MG E‑HS Plug‑in Hybrid 257 –260 bg
Mitsubishi Outlander PHEV
Peugeot 3008 PHEV
Opel Grandland PHEV
Volvo XC60 Recharge
BMW X1 xDrive25e
Citroën C5 Aircross Plug‑in Hybrid
VW Touareg R PHEV (462 hp V6 + elektrik)
Changan CS75 PHEV – 220 kW toplam güç
Sedan / Liftback / Hatchback Modeller
Cupra Formentor VZ 1.4 e‑Hybrid – 245 bg
Peugeot 408 Hybrid (1.6 PHEV, 180–225 bg)
Toyota RAV4 Prime (PHEV) – yaklaşık 75 km elektrik menzili
Toyota C‑HR Plug‑in Hybrid – 164 kW (yaklaşık 223 bg)
Lüks / Full‑Size Modeller
Volvo XC90 T8 Recharge – 407 bg
Volvo S90 T8 Recharge – 407 bg
Lexus RX 450h+ (PHEV)
Range Rover Evoque PHEV
0
Kayınpederler sürüp beğenip byd seal bilmemne almışlar ama sonra ben bi araştırınca elektrikli motor devreden çıkarsa (şarj biterse) çok güçsüz bir motorla başbaşa kaldığını duydum. 1.5 turbosuz atmosferik galiba. Diğer olumsuz özellik olarak da iki yerden patlama ihtimali var diyorlar yani hem benzin sistemi var hem elektrik. Ama şehir içinde falan harika olur gibi duruyor.
0
valla benim de byd seal'den başka seçeneğim yok gibi zaten. şarjının bitmesi diye bir olay yok. benzin jeneratör görevi görüp bataryayı şarj ediyormuş. incelemelerini izledim.
0
ben plugin hibrit tavsiye etmem. corolla tarzı hibritler gayet verimli. hem yine şarjla uğraşacaksın, hem de tam elektrikli olmayacak vs. şarjı bitebiliyor cidden. kendine sonsuz şarj edebilseydi plug in olmazdı zaten.
0
BMW tarafında X1 ve özellikle 2 serisi active tourer (230e) fiyat performans aracı.
MG E-HS de çok güzel araba aslında ama yeni modeli gelmeyecek sanırım alırsan elinde kalabilir.
Mevcut aracın C5 aircross olduğu için bunları söyledim.
Sedan düşünürsen Cupra/Seat Leon var fiyatı da en son 2 milyonun altındaydı bayilerde.
MG E-HS de çok güzel araba aslında ama yeni modeli gelmeyecek sanırım alırsan elinde kalabilir.
Mevcut aracın C5 aircross olduğu için bunları söyledim.
Sedan düşünürsen Cupra/Seat Leon var fiyatı da en son 2 milyonun altındaydı bayilerde.
0
@jelly, plugin in güzelliği aslında şarj etme derdinin olmaması. daha doğrusu şarjın bitince benzinle devam edebiliyor olman. evden şarj edebildiğime göre bir problem yok bence. ben yollardaki bol kuyruklu ve kazık istasyonlara öptürmek istemiyorum kendimi.
corolla cross'un neredeyse 2 katı MTV'si var. ayrıca bildiğin b suv'u c suv diye satıyorlar.
corolla cross'un neredeyse 2 katı MTV'si var. ayrıca bildiğin b suv'u c suv diye satıyorlar.
0
corolla cross c suv degil mi yahu? corolla ile aynı platform. wikipedi'de de c diyor.
yaris cross var b suv.
yaris cross var b suv.
0
Yalnız hibrit araçlarda çok küçük bir batarya var ve sadece sanırım 30 veya 40 kilometre hıza kadar kullanılabiliyor. Yani evden şarj etsen de aslında hep benzin kullanacaksın biliyorsun değil mi
0
Başka seçenek deneyimlemedim ama X1 15 gün kadar kullandım epey sardı beni. Elektrikle 70km civarı gidiyor, gündelik ihtiyaçlar için epey yeterli, otobüsle bir yere gitmekten ucuza denk gelebilir. Yakıtla da 700km civarı gidiyor.
0
@unalub, araba resmiyette c suv ama görünümü b suv. çok küçük diyorum.
@etna, hayır öyle bir şey yok. senin bahsettiğin kolpa hibritlerden değil plugin teknolojisi. bilgimiz olmadan cevap vermeyelim.
@etna, hayır öyle bir şey yok. senin bahsettiğin kolpa hibritlerden değil plugin teknolojisi. bilgimiz olmadan cevap vermeyelim.
0
turk kizi
Elimde aşağıda linkini verdiğim bisiklet var, kullanmıyorum. Ev 3. katta çünkü, aşağıda bırakacak yer yok ve eve çıkarıp indirmesi çok zor, ağır bi bisiklet.bakıma da ihtiyacı var frenlerin lastiklerin filan.sizce ben bunu yaptırayım mı satayım mı, satılma potansiyeli var mı yoksa dandik mi? Ne ders
Elimde aşağıda linkini verdiğim bisiklet var, kullanmıyorum. Ev 3. katta çünkü, aşağıda bırakacak yer yok ve eve çıkarıp indirmesi çok zor, ağır bi bisiklet.
bakıma da ihtiyacı var frenlerin lastiklerin filan.
sizce ben bunu yaptırayım mı satayım mı, satılma potansiyeli var mı yoksa dandik mi? Ne dersiniz?
www.migros.com.tr
bakıma da ihtiyacı var frenlerin lastiklerin filan.
sizce ben bunu yaptırayım mı satayım mı, satılma potansiyeli var mı yoksa dandik mi? Ne dersiniz?
www.migros.com.tr
0
çok ağır, dandik klasik market bisikleti. insanı bisikletten soğutmak için üretilen bisiklet modeli.
sahibindene koy alan olur illa ki kızına falan. bundan sonraki tercihin en azından alüminyum bir bisiklet olsun ki bisiklete keyifle binesin, 3. kata rahatça çıkarabilesin.
sahibindende 6.5'k ya satan var garantili. seninki biraz yıpranmış anladığım kadarıyla. 3-3.5 arası ilana koyulur bence de.
sahibindene koy alan olur illa ki kızına falan. bundan sonraki tercihin en azından alüminyum bir bisiklet olsun ki bisiklete keyifle binesin, 3. kata rahatça çıkarabilesin.
sahibindende 6.5'k ya satan var garantili. seninki biraz yıpranmış anladığım kadarıyla. 3-3.5 arası ilana koyulur bence de.
0
bisikletten anlamam ama 8500 TL ye sıfırı satılan bisiklet, elden çıkartmak istiyorsun yani ikinci el. fiyatı yarıya düşse 4000 e bakım ihtiyacı da var. 3000 3500 e alacak olan olursa ikiletmem veririm ama 2800 olmaz mı diyen ölücü olursa da gelecek olan 2800 eksik olsun derim.
0
Bu bisikletler o kadar da dandik değil, neticede performans bisikleti değil fakat bakkala markete gitmelik akşamüstü mahallede sahilde kullanmalık bisiklet
Fakat temiz bakımlı halini 3-4 bine anca satarsın
Kisa'nın dedikleri doğru 3 bine satacağına bi çocuğa hediye et daha büyük sevab point olur
Hatta zincirkıran kadınlar bisiklet derneği var, kadınlara ücretsiz bisiklet kullanmayı öğretiyorlar, bisiklet ihtiyaçları oluyor ve böyle hibe bisiklet de kabul ediyorlar, güvenilir bir oluşum, en azından düzenli olarak birilerinin işine yarar
www.instagram.com
youtu.be
Fakat temiz bakımlı halini 3-4 bine anca satarsın
Kisa'nın dedikleri doğru 3 bine satacağına bi çocuğa hediye et daha büyük sevab point olur
Hatta zincirkıran kadınlar bisiklet derneği var, kadınlara ücretsiz bisiklet kullanmayı öğretiyorlar, bisiklet ihtiyaçları oluyor ve böyle hibe bisiklet de kabul ediyorlar, güvenilir bir oluşum, en azından düzenli olarak birilerinin işine yarar
www.instagram.com
youtu.be
0
f02561
Şimdi böyle kampanyalar görüyorum ben direkt cepten müşteri olsam geçerli mi bu kredi çıkar mı bana? Yani o 50bin tl kredi kısmıyla ilgili herhangi bir şey gelmiyor önüme illa şubeden mi müşteri olmam lazım. Bolu boşuna müşteri olup fırsatı kaçırmak istemiyorum yani üye olurken bir şey yapılması ger
Şimdi böyle kampanyalar görüyorum ben direkt cepten müşteri olsam geçerli mi bu kredi çıkar mı bana? Yani o 50bin tl kredi kısmıyla ilgili herhangi bir şey gelmiyor önüme illa şubeden mi müşteri olmam lazım. Bolu boşuna müşteri olup fırsatı kaçırmak istemiyorum yani üye olurken bir şey yapılması gerekiyor mu ekstra
0
geneli uygulama üzerinden müşteri olanlara veriyor. ama bankaya göre şartlar değişiyor, tek tek bakmak lazım.
net 50 veren yok sanırım ama şu an. bi ara bakmıştım ben de. 25 bin kredi, 25 bin nakit avans şeklinde filan oluyor, ödemeler çakışıyor bu şekilde de.
net 50 veren yok sanırım ama şu an. bi ara bakmıştım ben de. 25 bin kredi, 25 bin nakit avans şeklinde filan oluyor, ödemeler çakışıyor bu şekilde de.
0
ben 1 hafta önce akbank yeni müşteri olarak 35bin çektim, 6 ay vadeli faizsiz. mobilden yaptım şubeye gitmedim. sigorta ve kredi masrafı falan düşünce 33bin 600 civarı bir şey geçiyor hesaba. üye olurken ekstra bir şey yapılmıyor ama kampanyanın devam ediyor olması lazım sanırım.
0
uygun bulmazlarsa vermeyebilirler, o durumda boşuna müşteri olmuş olursun.
0
Edit: evet telefondan müşteri olunca da oluyor. Uygunsa veriyorlar aldım şu an 3 ay vadeli sıfır faiz 50k qnbden
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
dişlerinizi fırçaladıktan sonra ağzımızda bütün gün kalan bu iğrenç taddab kurtulmanın bir yolu var mı? hangi macunu kullanmalıyız?
dişlerinizi fırçaladıktan sonra ağzımızda bütün gün kalan bu iğrenç taddab kurtulmanın bir yolu var mı? hangi macunu kullanmalıyız?
0
öncelikle yarım nohut büyüklüğünde kullanmak lazım. bir de fırçalamadan sonra iyice ağız çalkalamak gerek. parodontax tad olarak çok sabun gibi değil, tavsiye ederim.
0
eczaneden ingiliz karbonatı aliyorum.
canan karatay önerisi,
uzun zaman oldu,tavsiye ederim.
canan karatay önerisi,
uzun zaman oldu,tavsiye ederim.
0
Market markaları diye adlandıracağım signal, colgate, oral b vb kullanmıyorum. Temiz içerikli ürünleri tercih ediyorum. Paradontax (ki kimse sevmez ama aksine çok ferahtır) himalaya Eyüp Sabri Tuncer (karanfilli) favorilerim.
0
Eskiden beni de cok rahatsiz ediyordu. Sonradan gecti biraz. Bu konuda ilk problem yasamadigim zamani hatirliyorum, signalin en standart dis macunu idi sanirim. Bir suredir genelde Ecodenta markali dis macunlarini kullaniyoruz, kotu tat birakmiyor.
0
diş fırçalama sonrası ağız çalkalanmaz tükürülür. diş macunlarındaki florürün görevini yapabilmesi için diş yüzeyinde bir süre kalması gerekir. ağız çalkalandığında florürde atılmış olacağından çalkalamadan sadece tükürmek gerekir.
zaten diş için en önemli temizlik mekanik temizlik diş macununun florürü dışında çok bir görevi yok. onuda zaten mercimek tanesi kadar kullanmak yeterli.
florürsüz diş macunu kullanmayın, düz dünyacı safsatalarına kulak asmayın.
belki alternatif olarak hidroksiapatit içeren macunlar kullanılabilir.
ben oral-b sensitivity & gum calm kullanıyorum tadı rahatsız edici değil.
zaten diş için en önemli temizlik mekanik temizlik diş macununun florürü dışında çok bir görevi yok. onuda zaten mercimek tanesi kadar kullanmak yeterli.
florürsüz diş macunu kullanmayın, düz dünyacı safsatalarına kulak asmayın.
belki alternatif olarak hidroksiapatit içeren macunlar kullanılabilir.
ben oral-b sensitivity & gum calm kullanıyorum tadı rahatsız edici değil.
0
fevzi123
merhaba,her aksam mutfaga disaridan karincalar geliyor, tezgahta falan geziyorlar; sabah olunca da gidiyorlar. bunlarin gelmesini engellemenin yolu yok mu yahu? hic karinca falan yoktu evde, nerden cikti simdi bunlar durduk yere? 10 gundur falan boyle.tesko.
merhaba,
her aksam mutfaga disaridan karincalar geliyor, tezgahta falan geziyorlar; sabah olunca da gidiyorlar.
bunlarin gelmesini engellemenin yolu yok mu yahu? hic karinca falan yoktu evde, nerden cikti simdi bunlar durduk yere? 10 gundur falan boyle.
tesko.
her aksam mutfaga disaridan karincalar geliyor, tezgahta falan geziyorlar; sabah olunca da gidiyorlar.
bunlarin gelmesini engellemenin yolu yok mu yahu? hic karinca falan yoktu evde, nerden cikti simdi bunlar durduk yere? 10 gundur falan boyle.
tesko.
0
eve giriş noktaları belliyse oraya yakın karınca yemi koyabilirsin, anında yemek yerine yuvaya götüreceklerinden tüm koloniyi yoketme şansı oluyor. benim eski evdeki karınca problemini karınca yemi çözmüştü mesela... ikili paketti, bir kez aldım sadece birini mutfağa birini salona koydum ilk etapta yem çektiğinden sayıları arttı daha fazlası geldi sonra tamamen kesildi. raiddi benim kullandığım marka.
0
Girdikleri yeri tespit edin ve tebeşirle bir çizgi çizin. O çizgiyi geçmezler.
Gezdikleri yere biraz tarçın serpin. Kokusunu sevmediklerinden gelmezler.
İki karınca gezmesin diye dünyanın en zararsız hayvanının kolonisini katletmeyin. Yazıktır, günahtır.
Gezdikleri yere biraz tarçın serpin. Kokusunu sevmediklerinden gelmezler.
İki karınca gezmesin diye dünyanın en zararsız hayvanının kolonisini katletmeyin. Yazıktır, günahtır.
0
raid karınca zehrini geçiş yollarına bırakıyorsunuz. koloni 10-15 güne kayboluyor. karıncaların yürürken kanalizasyondan mı geçtiği, pislikten mikroptan mı geçip sizin tezgahına çıktığı belli değil. yok edin gitsin.
0
tarcin, tebesir, karabiber ya da kahve. ince partiküllü oldugu sürece işe yarar, ortaokuldan hatirliyorsunuzdur, karincalar trakea solunumu yapar, ince tozların hepsi solunum yollarini tikayarak onlari rahatsiz edebilir.
0
Yarım litre suyu ve 1 tatlı kaşığı çamaşır yumuşatıcısını fısfıslı şişeye koyup karıştırıyoruz. Karıncaların geçtiği yollara sıkıyoruz. Koku kafalarını karıştıracağı için gelmeyi bırakıyorlar.
0
@deckard ince toz diyince aklıma geldi, bir de Diatomaceous earth(diatomit) işe yarayabilir. ben burada rastlayıp öğrenmiştim www.youtube.com
ha hem bende hem arkadaşımda karınca yemi etkili olduğu için karıncada bunu denemedim. en temizi ve kolayı karınca yemi ama işe yaramazsa alternatif olsun aklında. hamam böceğinde yem etkili olmamıştı ama diatomit etkili oldu mesela
ha hem bende hem arkadaşımda karınca yemi etkili olduğu için karıncada bunu denemedim. en temizi ve kolayı karınca yemi ama işe yaramazsa alternatif olsun aklında. hamam böceğinde yem etkili olmamıştı ama diatomit etkili oldu mesela
0
drako
Yurtdışı turum var. Onun harici Türkiye'de de 2-3 gün temmuzda dinlenmek istiyorum. Oda kahvaltı olabilir. Yarım pansiyon olabilir.Otel de olabilir pansiyon da. Kıstasım ilgili çevrelerdeki yiyecek- içeceklerin çok da pahalı olmaması. Asos-bozcaada taraflarına baktım ama 1-2 sene önce bozcaada-cunda
Yurtdışı turum var. Onun harici Türkiye'de de 2-3 gün temmuzda dinlenmek istiyorum. Oda kahvaltı olabilir. Yarım pansiyon olabilir.
Otel de olabilir pansiyon da. Kıstasım ilgili çevrelerdeki yiyecek- içeceklerin çok da pahalı olmaması. Asos-bozcaada taraflarına baktım ama 1-2 sene önce bozcaada-cundaya gitmiştim fiyatlar o zamana göre yüksekti. Şuanda daha yüksektir herhalde.
Başka neresi olabilir?
Otel de olabilir pansiyon da. Kıstasım ilgili çevrelerdeki yiyecek- içeceklerin çok da pahalı olmaması. Asos-bozcaada taraflarına baktım ama 1-2 sene önce bozcaada-cundaya gitmiştim fiyatlar o zamana göre yüksekti. Şuanda daha yüksektir herhalde.
Başka neresi olabilir?
0
gökçeada. sakinlik, huzur, dinginlik, mis gibi deniz. özledim bee.
0
Assos'u tavsiye ederim. Bölge olarak Sivrice, Kadırga veya Geyikli (biraz rüzgarlı olabilir Geyikli ama denizi güzeldir).
Buralarda güzel pansiyon ve oteller mevcut.
Buralarda güzel pansiyon ve oteller mevcut.
0
AlsterWasser
Kendime yeni bisiklet bakıyorum.Hem disk fren olsun hem grup seti iyi olsun diyince fiyat baya yükseliyor.Bunlardan birinde fedakarlık yaparsam nispeten daba uygun seçenekler çıkıyor.Açıkçası alacağım bisiklette disk frenden fedakarlık edersem orta üstü bir grup set ile (shimano 105 veya tiagra) kar
Kendime yeni bisiklet bakıyorum.
Hem disk fren olsun hem grup seti iyi olsun diyince fiyat baya yükseliyor.
Bunlardan birinde fedakarlık yaparsam nispeten daba uygun seçenekler çıkıyor.
Açıkçası alacağım bisiklette disk frenden fedakarlık edersem orta üstü bir grup set ile (shimano 105 veya tiagra) karbon bir bisiklet alabiliyorum. İkisi aynanda zorluyor.
Rim brake bir karbon yol bisikleti alsam diske göre ne konularda dezavantaj yaşarım?
Hobi bisikletçisiyim 2. Yol bisikletim olacak. Bundan önceki de rim brake idi hiç disk fren kullanmadım.
Ne dersiniz?
Hem disk fren olsun hem grup seti iyi olsun diyince fiyat baya yükseliyor.
Bunlardan birinde fedakarlık yaparsam nispeten daba uygun seçenekler çıkıyor.
Açıkçası alacağım bisiklette disk frenden fedakarlık edersem orta üstü bir grup set ile (shimano 105 veya tiagra) karbon bir bisiklet alabiliyorum. İkisi aynanda zorluyor.
Rim brake bir karbon yol bisikleti alsam diske göre ne konularda dezavantaj yaşarım?
Hobi bisikletçisiyim 2. Yol bisikletim olacak. Bundan önceki de rim brake idi hiç disk fren kullanmadım.
Ne dersiniz?
0
valla disk frene özellikle ihtiyaç yoksa ben anlamsız buluyorum ama ben profesyonel değilim. gereksiz ağırlık ve maliyet. dediğim gibi özellikle ihtiyaç yoksa v-fren performansı tatmin edecektir. çamura araziye giriyor olsanız, bisiklet ıslansa disk tabii ki daha iyi olur. genel olarak durdurma gücü ve dozlaması da daha iyi olacaktır ama bunlar ekstrem koşullarda ve/veya profesyoneller için geçerli olsa gerek.
0
bende 8 yıldır falan karbon cube var 105 grup set, rim fren.
önceki bisikletim alüminyum carraro disk frenliydi.
disk fren daha güven veriyor tabii ki ama şu anki bisikletimde keşke disk frenim olsaydı dediğim bir an bile olmadı. hafiflik avantajı ve bakım istememesi de cabası.
105 grup set + rim fren fevkalade işini görür. tour de france hedefin falan yoksa. :)
önceki bisikletim alüminyum carraro disk frenliydi.
disk fren daha güven veriyor tabii ki ama şu anki bisikletimde keşke disk frenim olsaydı dediğim bir an bile olmadı. hafiflik avantajı ve bakım istememesi de cabası.
105 grup set + rim fren fevkalade işini görür. tour de france hedefin falan yoksa. :)
0
acemi bisikletçi olarak iyi vites takımı disk frenden daha önemli geliyor bana. mevcut bütçeniz ikisini birden kaldırmayacaksa, ileriye dönük olarak hangisinin modifiyesinin daha kolay olacağını da seçebilirsiniz. örneğin bütçeniz içinde kalan bisikletin fren sistemini sonradan diske çevirmek mümkün olacaksa (her bisiklette bu mümkün müdür emin değilim) rim brake alıp 1-2 sene sonra disk frene geçmeyi de düşünebilirsiniz.
rim'in disk'e göre dezavantajları fren mesafesinin daha yüksek olması ve zamanla jantı aşındırması diyebiliriz. bisikleti nerede ve hangi şartlarda kullanacağınıza göre bu dezavantajların önemi değişir. örneğin yoğun bir şekilde ve ıslak ortamlarda bisiklet sürecekseniz rim brake daha güvensiz olur.
rim'in disk'e göre dezavantajları fren mesafesinin daha yüksek olması ve zamanla jantı aşındırması diyebiliriz. bisikleti nerede ve hangi şartlarda kullanacağınıza göre bu dezavantajların önemi değişir. örneğin yoğun bir şekilde ve ıslak ortamlarda bisiklet sürecekseniz rim brake daha güvensiz olur.
0
-ilerde jantları değiştirmek istersen opsiyonun az zira yeni çıkan jantların neredeyse hepsi disk frenler için.
-yeni trend olan 28mm ve üstü lastikleri rim brakeler desteklemiyor.
ben şu anda yeni bir bisiklet alacak olsam disk frenli alırdım. ama rim brakeler de her türlü iş görüyor tabii.
rim brake li kaliteli ikinci el bisikletleri baya ucuza bulmak mümkün.
-yeni trend olan 28mm ve üstü lastikleri rim brakeler desteklemiyor.
ben şu anda yeni bir bisiklet alacak olsam disk frenli alırdım. ama rim brakeler de her türlü iş görüyor tabii.
rim brake li kaliteli ikinci el bisikletleri baya ucuza bulmak mümkün.
0
beyfendi
nasıl olur? yukarıda bir filtre olsun, şu yaşın altındakilerin veya üstündekilerin entrylerini gösterme diyeyim. kişisel verilen korunması, gizlilik vs. konularında yasal olarak bir engel teşkil eder mi? fark ettim ki okuduğum entrylerdeki vasatlık bilgisizlikle değil de çoğu zaman yaşlarının küçük
nasıl olur? yukarıda bir filtre olsun, şu yaşın altındakilerin veya üstündekilerin entrylerini gösterme diyeyim. kişisel verilen korunması, gizlilik vs. konularında yasal olarak bir engel teşkil eder mi? fark ettim ki okuduğum entrylerdeki vasatlık bilgisizlikle değil de çoğu zaman yaşlarının küçük olması ile ilgili.
böyle bir özellik olsa ben sanki ekşisözlükle barışırım gibi geliyor.
böyle bir özellik olsa ben sanki ekşisözlükle barışırım gibi geliyor.
0
insanların yaşını doğru girdiğini varsayman gerekiyor bu durumda
gelmez böyle bir özellik.
gelmez böyle bir özellik.
0
Varsayalım ne olacak ki. kayıt olan 10 kişiden 4ü ay ve gün bilgisini kasıtlı yanlış girmiş olsa, 2si yılını da farklı girmiş olsa filtre yıl bazında yine çalışıyor.
0
ne güzel olurdu gerçekten. sadece 30 yaş üstü entryleri göster diye filtrelemek harika olurdu.
0
işe yaramaz, insanların gelişimi yaşla doğru orantılı değil ne yazık ki.
0
platrformlara vatandaşlık numarası ile kayıt olmadıkça bu olayın çözümü yok, her çözümün açığı var.
0
böyle bir şey olmaz tabi
ama olsa güzel olurdu.
ben 20yaş altındakileri engellerdim. hatta ne 20'si çocuk onlar
25 belki en az 30
ama olsa güzel olurdu.
ben 20yaş altındakileri engellerdim. hatta ne 20'si çocuk onlar
25 belki en az 30
0
yaş kullanılamasa da kayıt tarihi kullanılabilir. bu bilgi profillerde paylaşılıyor zaten. kayıt tarihi yaş hakkında da fikir verir. bu şekilde ortama adapte olup sözlükte uzun süre tutunabilmiş yazarların entryleri filtrelenebilir. yaştan daha işe yarar bir ölçüt bence.
0
Amaranta ursula
Merhaba arkadaşlar, İşleyişi bilmediğim için soruyorum. Ben Cuma günü 2 gunluk sağlık raporu alırsam bu pazartesi de geçerli oluyor mu? Yoksa cuma ve cumartesi için mi sadece? Bir de aile hekimleri sağlık raporu yazabiliyor mu? Yzpabiliyorsa dürüst olup ben sınavım için 2 gunluk rapor istiyorum ders
Merhaba arkadaşlar,
İşleyişi bilmediğim için soruyorum. Ben Cuma günü 2 gunluk sağlık raporu alırsam bu pazartesi de geçerli oluyor mu? Yoksa cuma ve cumartesi için mi sadece?
Bir de aile hekimleri sağlık raporu yazabiliyor mu? Yzpabiliyorsa dürüst olup ben sınavım için 2 gunluk rapor istiyorum dersem verir mi? Yoksa ishalim var, diye yalan mı söyleyeyim? Aile hekimi vermezse direkt özel hastane aciline gidip doktora bana 2 gunluk rapor yazabilir misiniz, dersem muayene ücreti karşılığında sağlık raporu verir mi?
Cevaplar için çok teşekkür ederim şimdiden.
İşleyişi bilmediğim için soruyorum. Ben Cuma günü 2 gunluk sağlık raporu alırsam bu pazartesi de geçerli oluyor mu? Yoksa cuma ve cumartesi için mi sadece?
Bir de aile hekimleri sağlık raporu yazabiliyor mu? Yzpabiliyorsa dürüst olup ben sınavım için 2 gunluk rapor istiyorum dersem verir mi? Yoksa ishalim var, diye yalan mı söyleyeyim? Aile hekimi vermezse direkt özel hastane aciline gidip doktora bana 2 gunluk rapor yazabilir misiniz, dersem muayene ücreti karşılığında sağlık raporu verir mi?
Cevaplar için çok teşekkür ederim şimdiden.
0
cuma cumartesi geçerli.
2 günlük rapor alabilir miyim dersin direkt. şikayet sorarsa ishalim dersin. ultra uyuz birisi değilse verir zaten rapor.
2 günlük rapor alabilir miyim dersin direkt. şikayet sorarsa ishalim dersin. ultra uyuz birisi değilse verir zaten rapor.
0
O zaman Perşembeden gideyim. Peki 1 ayda kaç kere sağlık raporlu izin alabiliyorum? Bildiğim kadarıyla 2 gun ustu sgk'dan kesinti oluyor. Aynı ay içinde farklı günlerde tekrar 2 gunluk sağlık raporu alıp iş yerine gösterebilir miyim?
0
Cuma cumartesi geçerli olur
İste yazar 2 gün, doktor cins değilse yazıyor
Bir ayda 2 rapor alabilirsin
İste yazar 2 gün, doktor cins değilse yazıyor
Bir ayda 2 rapor alabilirsin
0
Aile hekimi 10 güne kadar yazar da sen SGK ile uğraşmak istemiyorsun sanırım, kesinti olmasın diye
0
raporu aldıktan sonra,
iş yerine vermesende sistemde görünüyor,
10 gün rapor aldın,
2 gün senden kesiliyor,
8 gün sgk ödeme yapıyor,
3 gün rapor aldın,
2 gün senden gidiyor,1 gün ödeme.
** raporu aldığın günden itibaren saymalısın,tatil vs hepsi istirahate dahil tabi ..:)
** raporluyken sgk primin yatmaz ve sgk ilk 2 gün ödemez,üzeri günleri brüt maaşından ödeme yapar.
iş yerine vermesende sistemde görünüyor,
10 gün rapor aldın,
2 gün senden kesiliyor,
8 gün sgk ödeme yapıyor,
3 gün rapor aldın,
2 gün senden gidiyor,1 gün ödeme.
** raporu aldığın günden itibaren saymalısın,tatil vs hepsi istirahate dahil tabi ..:)
** raporluyken sgk primin yatmaz ve sgk ilk 2 gün ödemez,üzeri günleri brüt maaşından ödeme yapar.
0
cuma günü 2 günlük rapor alınırsa cuma cumartesi geçerli olur.
aile hekimleri rapor yazabilir, fakat duruma göre yazıp yazmamak admaın gıcıklığına kalmıştır, sınavım var diyince yazabilir, ishalim diyince bile yazmayabilir. işin içine insan faktörü girdiği anda ne desek boş. özel hastane için de aynısı geçerli. iadelist doktora denk gelirsin, parasını versen bile rapor vermez.
raporu maaştan esip kesmemek de işverenin inisiyatifinde. 2 günlük raporun ücretini sgk ödemez, ama işveren raporlu olduğu için gelinmeyen günün ücretini kesebilir, öyle bir hakkı var.
ama sgk en az 3 günlük raporların ücretini öder.
yani designer'ın bahsettiği gibi değil. o 2 gün her halükarda havaya gitmiyor. 10 günlük raporun 10 günü de kesilir, sgk da 10 günlük ödeme yapar. 3 günlük raporun 3 günü de kesilir, sgk 3 günlük ödeme yapar.
ama 2 günlük raporu işveren keser ise, sgk da ödemez, 2 gün eksik ücret almış olursun. bu yüzden kimi işveren 2 günlük raporu hiç kesmez. ama kesmek isterse de öyle bir hakkı vardır.
aile hekimleri rapor yazabilir, fakat duruma göre yazıp yazmamak admaın gıcıklığına kalmıştır, sınavım var diyince yazabilir, ishalim diyince bile yazmayabilir. işin içine insan faktörü girdiği anda ne desek boş. özel hastane için de aynısı geçerli. iadelist doktora denk gelirsin, parasını versen bile rapor vermez.
raporu maaştan esip kesmemek de işverenin inisiyatifinde. 2 günlük raporun ücretini sgk ödemez, ama işveren raporlu olduğu için gelinmeyen günün ücretini kesebilir, öyle bir hakkı var.
ama sgk en az 3 günlük raporların ücretini öder.
yani designer'ın bahsettiği gibi değil. o 2 gün her halükarda havaya gitmiyor. 10 günlük raporun 10 günü de kesilir, sgk da 10 günlük ödeme yapar. 3 günlük raporun 3 günü de kesilir, sgk 3 günlük ödeme yapar.
ama 2 günlük raporu işveren keser ise, sgk da ödemez, 2 gün eksik ücret almış olursun. bu yüzden kimi işveren 2 günlük raporu hiç kesmez. ama kesmek isterse de öyle bir hakkı vardır.
0
cuma ctesi geçerli olur+1
rapor verir vermez diye kesin bir şey söylenemez. hastaysan bile vermek istemeyen vermez. sınava çalışamadım yalandan rapor istiyorum dersin iyi günündedir verebilir. mühür kimdeyse süleyman odur sonuçta.
ek olarak sınav için rapor isteyip sgk sormanı tam anlamadım ama öğrenci raporu diye ayrı bir rapor var ondan alırsan iş yerinde kullanamazsın bilgin olsun.
rapor verir vermez diye kesin bir şey söylenemez. hastaysan bile vermek istemeyen vermez. sınava çalışamadım yalandan rapor istiyorum dersin iyi günündedir verebilir. mühür kimdeyse süleyman odur sonuçta.
ek olarak sınav için rapor isteyip sgk sormanı tam anlamadım ama öğrenci raporu diye ayrı bir rapor var ondan alırsan iş yerinde kullanamazsın bilgin olsun.
0
9kuyruklukedi
Böyle bir miktar geçti elime, lazım olduğunda içinden tırtıklayabileyim ama kalan zamanda da değer kaybetmeden dursun istiyorum ama para işinden anlamadığım için aklıma sadece fiziksel altın almak geliyor. Siz ne önerirsiniz?
Böyle bir miktar geçti elime, lazım olduğunda içinden tırtıklayabileyim ama kalan zamanda da değer kaybetmeden dursun istiyorum ama para işinden anlamadığım için aklıma sadece fiziksel altın almak geliyor. Siz ne önerirsiniz?
0
şu an faizler çok yüksek. yatırımı parçalayabilirsiniz de ama şimdilik bu şekilde çalıştırmak daha mantıklı olabilir bir süre.
0
para piyasası fonu alacaksın. günlük değer kazanır. istediğin an nakite geçebilirsin. vade diye bir şey yok.
0
Gunluk faiz veya para piyasasi fonu su an icin mantikli olabilir. Ama ne kadar sure tutacaksin boyle. Yani misal 2 hafta sonra muhtemelen faizleri dusurecekler, o zaman faiz ne kadar dusmus bakip aksiyon almak gerekir. Ya da oncesinde beklentileri dusunmek gerekir.
0
Para piyasası fonu +1. Ek olarak, istediğiniz an gecemiyorsunuz (bankaya göre değişiyorsa onu bilmiyorum), sabah talimat veriliyor, öğleden sonra hesaba geçiyor. Haftasonlari da beklemek gerekiyor.
0
@encokbenisevinnolur sizin bankaniz hangisi bilmiyorum ama ppf anlik geliyor benim kullandigim bircok bankada. Bazi farkli fonlar var talimat suresi olan. Ancak TL Para Fiyasasi Fonu her zaman anlik benim gordugum.
0
bankanızın ya da uygun bulduğunuz bir para piyasası fonu alabilirsiniz (PPF). günlük olarak vadeli mevduat benzeri bir getiri oluşturuyor. vadeli mevduattan 1-2 puan daha pozitif getirisi oluyor hatta. istediğiniz zaman satıp aynı gün nakite dönebilirsiniz.
prnt.sc
prnt.sc
0
psmstc
Dün bir taksiye bindik. Taksici yoldan geçen biriyle selamlaştı. Adamcağız yaşlı, bir hastanenin önünde karşılama personeli olarak görev yapıyor sanırım. Taksici selam verdikten sonra adama “Bu da emekli olamadı.” gibisinden, adamın hemen bana dedikodusunu yaptı. Başka bir yerde biriyle oturuyorum,
Dün bir taksiye bindik. Taksici yoldan geçen biriyle selamlaştı. Adamcağız yaşlı, bir hastanenin önünde karşılama personeli olarak görev yapıyor sanırım. Taksici selam verdikten sonra adama “Bu da emekli olamadı.” gibisinden, adamın hemen bana dedikodusunu yaptı. Başka bir yerde biriyle oturuyorum, küçük bir ilçe, nüfus az. Aksayarak yürüyen birinin dedikodusunu yaptı adam ayaküstü. Ve bu kişi o konuşmayı duysa kesinlikle rahatsız olur, üzülür; o tonda bir konuşma yaptı.
Ben üniversiteye başlamıştım. Hemen gruplaşmalar olur malum. O gruplaşmalar daha yeni yeni oluşuyorken, benim de yapım çok saf, çok iyi niyetli. Elemanın biri kendince herkesin içinde dalga geçmeye kalktı benimle. Beni yalnız, zayıf gördü muhtemelen. Ben de çok sert cevap verince yapışıp kaldı. Bunun gibi yüzlerce örnek… Bizim toplumumuz neden böyle? Yaşlı, zayıf, yalnız, engelli, farklı… Tahammülü neden yok ve neden bu kadar küçük kötülük var insanların içlerinde?
Ve ben artık insanımızdan, toplumdan soğudum açıkçası. Acaba duygusal olarak beklentisiz olarak bir yatırım yapmamak mı gerekiyor? Sadece gözlemci olup işimize mi bakmak lazım? Elinden geldiğince iyi kalmaya çalışan bir insan olarak bu manzaraları gördüğümde gerçekten üzülüyorum. Bu topluma karşı iyi kalmaya çalışan bir insanın tavrı nasıl olmalı sizce?
Ben üniversiteye başlamıştım. Hemen gruplaşmalar olur malum. O gruplaşmalar daha yeni yeni oluşuyorken, benim de yapım çok saf, çok iyi niyetli. Elemanın biri kendince herkesin içinde dalga geçmeye kalktı benimle. Beni yalnız, zayıf gördü muhtemelen. Ben de çok sert cevap verince yapışıp kaldı. Bunun gibi yüzlerce örnek… Bizim toplumumuz neden böyle? Yaşlı, zayıf, yalnız, engelli, farklı… Tahammülü neden yok ve neden bu kadar küçük kötülük var insanların içlerinde?
Ve ben artık insanımızdan, toplumdan soğudum açıkçası. Acaba duygusal olarak beklentisiz olarak bir yatırım yapmamak mı gerekiyor? Sadece gözlemci olup işimize mi bakmak lazım? Elinden geldiğince iyi kalmaya çalışan bir insan olarak bu manzaraları gördüğümde gerçekten üzülüyorum. Bu topluma karşı iyi kalmaya çalışan bir insanın tavrı nasıl olmalı sizce?
0
bizim toplumumuz neden böyle? çünkü toplumun %99'u kolpa müslüman.
tavır nasıl olmalı: toplumdan kendini mümkün mertebe izole etmek veya başka bir ülkeye göç etmek.
tavır nasıl olmalı: toplumdan kendini mümkün mertebe izole etmek veya başka bir ülkeye göç etmek.
0
Bu yazdıklarınızın çok benzerini arkadaşımla konuştuk geçen hafta. Dedikodu ve yalan özellikle o kadar fazla ki insanlar arasında. Ben hayret ediyorum. Ben artık şöyle karar verdim, çok küçük çekirdek arkadaş grubum haricinde hiç kimse ile ASLA samimiyet kurmuyorum. Kendim hakkımda bilgi vermiyorum. İnsanlardan uzak durmaktan başka çare yok. Ha yine arkandan konuşacaklar. Sen istersen izole et kendini, “bu deli de hiç kimseyle konuşmuyor” diyecekler belki. Bunlar kulağına geldiğinde de buna üzülmemenin, takılmamanın yolunu bulmak lazım.
0
Kabul etmek istemesek de insanın kötüye meyli iyiye olduğundan daha güçlü. Herkes kendi çapında iyi olma çabası veriyor ama iyi olmak, özellikle iyi kalmak sürekli bir mesai istiyor. Yine de insanları yalnızca zorbalıklariyla, kabalıklariyla, ofkeleriyle etiketlemek bizi toplumdan uzaklaştırır, kendi kabuğumuza çekilir, yalnızca kendimizle uğraşır oluruz. Hatta kendimizi dışarıdaki herkesten daha üstün görmeye başlarız. Bu çok büyük, çok yaygın bir yanılsama. İyi olmaya harcadığımız mesainin bir kısmını da iyiyi görmeye harcamalıyız, yoksa hayat çekilmez bir yer olur.
0
çok büyük bir ahlâki çöküş içerisinde toplum. giderek toplum normu haline geliyor bu. herkes gerilmiş durumda. bu kötü insanları uyararak iyileştirmeye çalışsanız sokakta saçmasapan bıçakla gezen eden, umursamayan, kavgaya meyilli yüzbinlerce insan geziyor.
0
Böylelerine hem ağır laflar sokup hem de çatışmayı surdurmemeyi öğrenmek lazım, benim kendi yaptığım bu.
Taksiciye da takılmamaya çalışmak lazım.
Ama sorunuz iyilik, kötülük içerdiği için eklemek isterim, örnek verdiğiniz tüm insanlar bunu kendilerini iyi, haklı, tabii ki, napalım böyle şeklinde görerek yapıyor bunları.
Taksiciye da takılmamaya çalışmak lazım.
Ama sorunuz iyilik, kötülük içerdiği için eklemek isterim, örnek verdiğiniz tüm insanlar bunu kendilerini iyi, haklı, tabii ki, napalım böyle şeklinde görerek yapıyor bunları.
0
bin yıllardır biz böyleyiz. @yazar yazmaz yazan yazar +1 iyi kalmaya çalışma falan yok. eğitimle falan düzelecek bir grup değiliz.
0
Bana göre Türkiye'nin sorunu ekonomik değil. Bu tip kötülükler, şiddet veya iç içe geçmiş toplum yapısı Türkiye'nin temel sorunu. Yurtdışına göç eden nitelikli birinin alım gücü ciddi artmıyor ama bu belalardan tamamen kurtulabiliyor.
0
Tavrım yok, insanların geneli böyle malesef. Ben kendi çevrem dışında kalan herkese mesafeli yaklaşıyorum, bir zararını görmedim. Arkamdan suratsız deniyorsa bunu reklam sayarım şahsen.
Birlikte zaman geçirmek durumunda kaldığım kişiler iyi insanlara benziyorsa ancak o zaman mesafeyi kapatıyorum. Bunun dışında herkes banlı durumda. :D
Birlikte zaman geçirmek durumunda kaldığım kişiler iyi insanlara benziyorsa ancak o zaman mesafeyi kapatıyorum. Bunun dışında herkes banlı durumda. :D
0
baldan kaymak
Tahhüt ay sonu bitiyordu 215 tl ödüyordum.sms geldi. Web Vodafone girdim.Geçebilceğim tarifelerde birini detay göster yaptığım anda yanlışlıkla tek bir sol tık yaptım. Ekran kapandı. Yeni bir tarifeye geçirmiş beni:Redli 18 diye birşey2000 dk250 sms18 gb internet324 tl vergi hariç sanırımHiç kullanm
Tahhüt ay sonu bitiyordu 215 tl ödüyordum.
sms geldi. Web Vodafone girdim.
Geçebilceğim tarifelerde birini detay göster yaptığım anda yanlışlıkla tek bir sol tık yaptım. Ekran kapandı. Yeni bir tarifeye geçirmiş beni:
Redli 18 diye birşey
2000 dk
250 sms
18 gb internet
324 tl vergi hariç sanırım
Hiç kullanmadan müşteri hizmetlerini aradım, müdahale edemiyoruz. Vazgeçerseniz 514 tl cayma ödersiniz diyorlar.
şikayet kaydı oluşturalım diyorum, oluşturmuyorlar.
ne yapayım?
Çözümü ne bu işin?
sms geldi. Web Vodafone girdim.
Geçebilceğim tarifelerde birini detay göster yaptığım anda yanlışlıkla tek bir sol tık yaptım. Ekran kapandı. Yeni bir tarifeye geçirmiş beni:
Redli 18 diye birşey
2000 dk
250 sms
18 gb internet
324 tl vergi hariç sanırım
Hiç kullanmadan müşteri hizmetlerini aradım, müdahale edemiyoruz. Vazgeçerseniz 514 tl cayma ödersiniz diyorlar.
şikayet kaydı oluşturalım diyorum, oluşturmuyorlar.
ne yapayım?
Çözümü ne bu işin?
0
bende vodafone kullanıyorum öyle yanlışlıkla tek tıkla başka tarifeye geçmiyor. 2-3 kere onay ekranı geliyor. bu hikayeyi onlara da anlattıysanız sizin şark kurnazı olduğunuzu anlamışlardır. ondan yardımcı olmuyorlardır.
0
hattını başka bir operatöre taşı. hiçbir şey yapamazlar. öyle bir şey talep etme hakları yok. en kötü hakem heyetine verirsin rahatsız ederlerse.
0
prole
Bir vadeli açmışım, bir baktım hesabın vade sonu bayramın birinci günü. Ne olacak şimdi? Para öyle vadesi bozuk bir şekilde hesapta mı duracak?
Bir vadeli açmışım, bir baktım hesabın vade sonu bayramın birinci günü. Ne olacak şimdi? Para öyle vadesi bozuk bir şekilde hesapta mı duracak?
0
hayır süresi ona göre dahil olup vade süresine açılış vade oranından ilk iş günü olacak şekilde açılmıştır zaten
0
@sweetoffice, hocam 6.haziran vade sonu diyor işte, sonraki iş gününe vadelememiş.
0
hocam onda bir yanlislik vardir, dedigim gibi gün sayisina ek olarak oranini verir acilistan ve ilk is gunu hesaba gecer
0
buenosdias
son yillarda herkes asayisten muzdarip. heryerde kuralsizlik, cakallik, magandalik, siddet, kavga vs..sizce bu cezalar yararli olacak mi? siz olsaydiniz ne yapardiniz?
son yillarda herkes asayisten muzdarip. heryerde kuralsizlik, cakallik, magandalik, siddet, kavga vs..
sizce bu cezalar yararli olacak mi?
siz olsaydiniz ne yapardiniz?
sizce bu cezalar yararli olacak mi?
siz olsaydiniz ne yapardiniz?
0
tutuklama olmadan hiçbir sorun çözülemez. paranın kurtaramayacağı bir şeyler olması lazım. bu yüzden tutuklama şart.
ön sıraya kaynak yapana 3 ay hapis + ömür boyu ehliyet alımı
kırmızıda geçene, yaya geçidinde durmayana 2 ay hapis + 3 yıl ehliyet yok
kavga için arabadan inene 3 yıl hapis
gibi ceezalar olması lazım.
ön sıraya kaynak yapana 3 ay hapis + ömür boyu ehliyet alımı
kırmızıda geçene, yaya geçidinde durmayana 2 ay hapis + 3 yıl ehliyet yok
kavga için arabadan inene 3 yıl hapis
gibi ceezalar olması lazım.
0
Sadece cezaları artırmak, asayişi sağlamak için yeterli değildir.
Eğer bir kişi suç işlediğinde yakalanmayacağını düşünüyorsa, cezanın ağır olması işe yaramaz. Çünkü o kişi “nasıl olsa beni kimse yakalamaz” diye düşünür ve çekinmeden yine yapar.
Ayrıca insanlar, cezaların herkese eşit şekilde uygulanmadığını fark ederse — ki ülkemizdeki asıl sorun budur — “Bu cezalar sadece güçsüz olanlara veriliyor” diye düşünmeye başlar. Bu da insanların adalete olan güvenini azaltır.
Gerçek çözüm; adil bir sistem kurmak, insanlara doğruyu öğretmek ve kuralları herkes için eşit şekilde uygulamaktır.
Eğer bir kişi suç işlediğinde yakalanmayacağını düşünüyorsa, cezanın ağır olması işe yaramaz. Çünkü o kişi “nasıl olsa beni kimse yakalamaz” diye düşünür ve çekinmeden yine yapar.
Ayrıca insanlar, cezaların herkese eşit şekilde uygulanmadığını fark ederse — ki ülkemizdeki asıl sorun budur — “Bu cezalar sadece güçsüz olanlara veriliyor” diye düşünmeye başlar. Bu da insanların adalete olan güvenini azaltır.
Gerçek çözüm; adil bir sistem kurmak, insanlara doğruyu öğretmek ve kuralları herkes için eşit şekilde uygulamaktır.
0
caydırıcı cezalar doğru, türk halkının canı acımadan kuralsızlığa devam eder, ama uygulamaların artması lazım. her gün emniyet gm'nin önünde bir sürü araç kırmızıda geçiyor. kimsenin umrunda değil. bunlara sistemin otomatik yazması lazım.
günlük trafikte drifte, sinyalsiz şerit değiştirmeye, kaynak yapan motorculara falan seri ceza yazılabilmesinin mümkünatı yok. motokurye sorunu da büyükşehirlerde artık iltihaplı bir hale geldi. hiçbir kurala uyulmuyor. ben olsam, her akşam mekan çıkışlarının köşebaşlarına polis koymakla, haftasonu araçları tokatlamakla uğraşacağıma bu işlerin peşinde koşardım. diğerlerinin de yapılmasında bir sakınca yok ama artık o kadar belli başlı köşeler standart oldu ki, oradan yalandan düzgün geçip sonra basıp gidiyorlar.
günlük trafikte drifte, sinyalsiz şerit değiştirmeye, kaynak yapan motorculara falan seri ceza yazılabilmesinin mümkünatı yok. motokurye sorunu da büyükşehirlerde artık iltihaplı bir hale geldi. hiçbir kurala uyulmuyor. ben olsam, her akşam mekan çıkışlarının köşebaşlarına polis koymakla, haftasonu araçları tokatlamakla uğraşacağıma bu işlerin peşinde koşardım. diğerlerinin de yapılmasında bir sakınca yok ama artık o kadar belli başlı köşeler standart oldu ki, oradan yalandan düzgün geçip sonra basıp gidiyorlar.
0
Cezalar zaten caydırıcı, tutuklama ise herkese veriliyor. Hakim ve savcıların görevi kötüte kullandıklarında hapis yatırılması lazım.
0
"Caydırıcı ceza" biraz mit. Hem işlenen suçlara vereceğin cezanın bir sınırı var, hem de medeniyet öyle taibiri caizse milletin kafasına vura vura öğretilecek bir şey değil. Kaldı ki sonuçlara değil sebeplere bakmak da lazım.
0
Ceza yazmanın öncesinde yeterli denetim ile sorun ve açıkları
tespit etmek ve önlem almak gerekli.
Sadece trafik değil her alanda olmalı.
Olayın failleri/suçlular ifşa edilmeli. Toplum bunları yüzlerinden tanımalı.
A.N, Z.T, K.N gibi isim kısaltmalarını yayınlamakla bir şey olmuyor. Failler böylece anonim bir hal alıyor.
Uyuşturucu ticareti, gıdada hile veya ekonominin bozulduğu zamanlarda halkın ürünlere ulaşımını engellemek stoklamak veya fahiş fiyat uygulamak ve deprem gibi afetlerde enkazlarda yapılan organize hırsızlıklar, yalan haber ile toplumu yanlışlara yönlendirmeler, bazı sermaye sahiplerinin ekonomiyi olumsuz etkileyecek fiil veya sözleri ve dışarıya para kaçırmalar artık "terör suçları
kapsamında" ele alınmalı.
40 yılı aşkın terörü dağda bildik ama öyle değil. zaman değişti ve terörün niteliği de değişti.
Özgürlük ve rahatlık konusunda aşırı uc noktalarda olduğumuz ve bu hususta işin suyunu çıkardığımız için her gün yeni kötü haberlerle karşılaşıyoruz.
Devletin gücünü suçlu ceza aldığında değil,sokakta kendi halindeki biri de hissetmeli.
Öyle ki çok kimse, haklı olmasına rağmen başımıza başka iş almayalım diyerek şikayet
hakkından bile vaz geçebiliyor.
Kurumlarda yolsuzluk yapanların, devleti her tür zarara uğratanların emdiği yediği içtiği burnundan gelmeli. Koltuklarından def edilip ifşa olmalıdırlar.
tespit etmek ve önlem almak gerekli.
Sadece trafik değil her alanda olmalı.
Olayın failleri/suçlular ifşa edilmeli. Toplum bunları yüzlerinden tanımalı.
A.N, Z.T, K.N gibi isim kısaltmalarını yayınlamakla bir şey olmuyor. Failler böylece anonim bir hal alıyor.
Uyuşturucu ticareti, gıdada hile veya ekonominin bozulduğu zamanlarda halkın ürünlere ulaşımını engellemek stoklamak veya fahiş fiyat uygulamak ve deprem gibi afetlerde enkazlarda yapılan organize hırsızlıklar, yalan haber ile toplumu yanlışlara yönlendirmeler, bazı sermaye sahiplerinin ekonomiyi olumsuz etkileyecek fiil veya sözleri ve dışarıya para kaçırmalar artık "terör suçları
kapsamında" ele alınmalı.
40 yılı aşkın terörü dağda bildik ama öyle değil. zaman değişti ve terörün niteliği de değişti.
Özgürlük ve rahatlık konusunda aşırı uc noktalarda olduğumuz ve bu hususta işin suyunu çıkardığımız için her gün yeni kötü haberlerle karşılaşıyoruz.
Devletin gücünü suçlu ceza aldığında değil,sokakta kendi halindeki biri de hissetmeli.
Öyle ki çok kimse, haklı olmasına rağmen başımıza başka iş almayalım diyerek şikayet
hakkından bile vaz geçebiliyor.
Kurumlarda yolsuzluk yapanların, devleti her tür zarara uğratanların emdiği yediği içtiği burnundan gelmeli. Koltuklarından def edilip ifşa olmalıdırlar.
0
iş yerimin olduğu binada oturan bi araç sahibi var, geçen hafta ısrarla kaldırımın üzerine park ediyordu, park ettiği yerde engelli rampası var. egm'nin web sitesinden ihbarda bulundum. bu sabah yine ofise geldim, aynı araç otopark girişini işgal edecek şekilde park etmiş. aradım uyuyordu, muhtemelen geceden kalmış araç orda, kimse de aramamış galiba. neyse geldi aldı arabayı, işin komiği bu aracın sahibi polis, aracın ön camında eşek kadar polis olduğuna dair kart var. yani asayişin sağlanması için önce bunları sağlayacak kurumların düzelmesi lazım.
0
caydirici ceza ne? hangi suclu acip kanun kitabini okuyor suc islemeden once? hangi idam uygulayan ulkede idamlik suclar azalmis ya da bitmis?
sorun egitim, sosyolojik ve ekonomik sorunlarin duzeltilmesi, hayat sartlarinini iyilestirilmesi.
sorun egitim, sosyolojik ve ekonomik sorunlarin duzeltilmesi, hayat sartlarinini iyilestirilmesi.
0
cezanın uygulanması önemli. her yerde binlerce kamera var.
bugünkü teknolojide isteseler sinek uçurtmazlar ama nedense istenmiyor.
bugünkü teknolojide isteseler sinek uçurtmazlar ama nedense istenmiyor.
0
cezanın uygulanması önemli. her yerde binlerce kamera var.
bugünkü teknolojide isteseler sinek uçurtmazlar ama nedense istenmiyor.
kolluk kuvvetleri asayişten çok rejimi korumaya odaklanmış durumda.
bugünkü teknolojide isteseler sinek uçurtmazlar ama nedense istenmiyor.
kolluk kuvvetleri asayişten çok rejimi korumaya odaklanmış durumda.
0
yazar yazmaz yazan yazar
1. güzergah: sakarya - osmangazi köprüsü - bursa - balıkesi - izmir -marmaris (7.5 saat, 751 km) bu yoldan gitmenin bedeli yaklaşık 2000 lira.2. güzergah: sakarya - bilecik - kütahya - denizli - marmaris (7 sa. 51dk. 632 km) ücreti tam bilmiyorum ama devlet yolu olduğu için kaydedeğer bir ücret çıkm
1. güzergah: sakarya - osmangazi köprüsü - bursa - balıkesi - izmir -marmaris (7.5 saat, 751 km) bu yoldan gitmenin bedeli yaklaşık 2000 lira.
2. güzergah: sakarya - bilecik - kütahya - denizli - marmaris (7 sa. 51dk. 632 km) ücreti tam bilmiyorum ama devlet yolu olduğu için kaydedeğer bir ücret çıkmaz. bu yol ücretsiz diyebiliriz.
2. güzergahı kullanan var mı özellikle? nasıl bir yol bu rota? yolları falan bozuk mudur mesela veya virajlı? yani bu güzergah hem yol ücreti hem de yakıt ücreti olarak inanılmaz avantajlı görünüyor.
siz olsanız hangisini tercih edersiniz?
2. güzergah: sakarya - bilecik - kütahya - denizli - marmaris (7 sa. 51dk. 632 km) ücreti tam bilmiyorum ama devlet yolu olduğu için kaydedeğer bir ücret çıkmaz. bu yol ücretsiz diyebiliriz.
2. güzergahı kullanan var mı özellikle? nasıl bir yol bu rota? yolları falan bozuk mudur mesela veya virajlı? yani bu güzergah hem yol ücreti hem de yakıt ücreti olarak inanılmaz avantajlı görünüyor.
siz olsanız hangisini tercih edersiniz?
0
Ben 2. guzergahi tercih ederdim. Yolun tamami oyle midir bilmiyorum ama muhtemelen cogu bolunmus duzgun yoldur.
0
1. guzergah nasil 2k oluyor kopru tek basina 1k zaten?
bilecik kutahya yolu guzel bir sikinti yok sonrasini bilmiyorum but ben 2
bilecik kutahya yolu guzel bir sikinti yok sonrasini bilmiyorum but ben 2
0
@ala09, köprü 795 lira. yol ücreti hesaplama sitesi 1965 lira çıkardı toplam ücreti.
0
2de denizli marmaris arası dağlı bir rota var. Onun dışında tercih edilebilir normal bir yol. O dağlı rota da bölünmüş yol
0
denizli muğla arası virajlı bir yol ama gidilir. izmir muğla yolu daha rahat aydına kadar otoban var. aydın muğla merkez arası da rahat.
0
2. güzergah daha az km ama hem daha eski yol olduğu için arabanı yıpratırsın hem kamyon, otobüs, minibüs trafiğiyle daha geç biter hem de tuzak radarlarla %100 hız cezası yersin. 1. güzergahta yolun çoğu 3 şeritli ve rahat otoban yakıt tüketimini istediğin gibi ayarlayıp daha bile az yakarsın.
0
ikinci rotanın bir kısmını kullandım 6-7 ay önce.
yolda sorun yok. bölünmüş yol, iki şerit gidiş, iki şerit geliş.
çoğunlukla d650'den gideceksiniz.
denizliden sonrası virajlı.
ama sorunlu bir yol değildi hatırladığım kadarıyla.
ben 2bin lira fazla vermezdim sanırım.
bir de paralı yoldan gidince hızınız 150+ ortalama olacak, yakıt ortalaması farazi 6lt/100km'den 9lt/100km'ye çıkacak.
yol ücretlerini radyo trafik yolda uygulaması ile hesaplayabilirsiniz.
yolda sorun yok. bölünmüş yol, iki şerit gidiş, iki şerit geliş.
çoğunlukla d650'den gideceksiniz.
denizliden sonrası virajlı.
ama sorunlu bir yol değildi hatırladığım kadarıyla.
ben 2bin lira fazla vermezdim sanırım.
bir de paralı yoldan gidince hızınız 150+ ortalama olacak, yakıt ortalaması farazi 6lt/100km'den 9lt/100km'ye çıkacak.
yol ücretlerini radyo trafik yolda uygulaması ile hesaplayabilirsiniz.
0
alternatif güzergahla köprüyü by-pass edebilirsiniz. sakarya - iznik - orhangazi - izmir otoyolu - marmaris
0
Denizli rotasında sanırım bir kere gitmiştim ve agustos sıcagında asfalt erimiş ve yolda giderken resmen su içinde gider gibi ses geliyordu. Yanlış yeri de hatırlıyor olabilirim.
Tatil için gidiyorsanız 1. güzergahtan gidip tatil bütçesine eklenebilir.
Tatil için gidiyorsanız 1. güzergahtan gidip tatil bütçesine eklenebilir.
0
her sene giderim. 2. güzergah anlamsız. osmangazi köprüsüne girmenize gerek yok. izmir otobanına yalova altınova tarafından bağlanmanız ve bursa görükle çıkışından çıkmanız yeterli. oraya kadar normal kartepe izmit değirmendere karamürsel tarafından gidebilirsiniz. ben bir de susurluk tarafını atlamayı seviyorum ama bazen orada mola veriyoruz. susurluktan sonra ücretsiz yollar müko.
0
sonhakan
Marka önerileri kabul esilir
Marka önerileri kabul esilir
0
respect
İnter mi napoli mi?Akşam hangi maça oynayacaksanız dostlar?Bahisleri alalım
İnter mi napoli mi?
Akşam hangi maça oynayacaksanız dostlar?
Bahisleri alalım
Akşam hangi maça oynayacaksanız dostlar?
Bahisleri alalım
0
napoli dünya futbol tarihinin gelmiş geçmiş en büyük bahisçi düşmanı kahpe takımıdır.
napoli yenilirse asla sürpriz olmaz hatta bence normali bu. napoli'nin tıyneti bu çünkü.
inter'e de güvenmiyorum. ben pas geçiyorum.
napoli yenilirse asla sürpriz olmaz hatta bence normali bu. napoli'nin tıyneti bu çünkü.
inter'e de güvenmiyorum. ben pas geçiyorum.
0
Napoli iki hafta önce Geneo maçında 78k'lık kuponumu yatırdıktan sonra yeni bir düşman edindi (beni) şuan bayrağını bulsam yakarım.
Napolide oran yok zaten ve alacaktır da maçı umarım kaybeder ama İnterde farklı kazanır diyorum.
Akşam bahis alırsam kg var - inter kazanır yada inter kazanır - 2.5 üst alırım. Çünkü gol konusunda Como karşıma alacağım bir takım değil gol bulamadıkları maç sayısı çok az, İnterinde deplasman karnesi defansif olarak kötü. Como gol bulur İnter kazanır.
Napolide oran yok zaten ve alacaktır da maçı umarım kaybeder ama İnterde farklı kazanır diyorum.
Akşam bahis alırsam kg var - inter kazanır yada inter kazanır - 2.5 üst alırım. Çünkü gol konusunda Como karşıma alacağım bir takım değil gol bulamadıkları maç sayısı çok az, İnterinde deplasman karnesi defansif olarak kötü. Como gol bulur İnter kazanır.
0
bu saatten sonra napoli kaybetmez. interin fırsat eline 2 3 kere geldi. ama italya bu belli olmaz.
0
sevilen progressive türkücü
Bugün ekşide gördüm, kaza olmuş kadın sürücü yapmış. Yine kadınlar otomatik kullanmasın muhabbeti dönmüş. Araba almak istiyorum ve manueller daha uygun fiyatlı diye manuel araba düşünüyordum ancak etrafımdaki herkes otomatik almam için ısrar ediyor. Manuel gereksiz diyorlar.Ehliyeti tekte almış biri
Bugün ekşide gördüm, kaza olmuş kadın sürücü yapmış. Yine kadınlar otomatik kullanmasın muhabbeti dönmüş.
Araba almak istiyorum ve manueller daha uygun fiyatlı diye manuel araba düşünüyordum ancak etrafımdaki herkes otomatik almam için ısrar ediyor. Manuel gereksiz diyorlar.
Ehliyeti tekte almış birisiyim. Sizce trafikte otomatik kullanmak bir tehlike midir?
Araba almak istiyorum ve manueller daha uygun fiyatlı diye manuel araba düşünüyordum ancak etrafımdaki herkes otomatik almam için ısrar ediyor. Manuel gereksiz diyorlar.
Ehliyeti tekte almış birisiyim. Sizce trafikte otomatik kullanmak bir tehlike midir?
0
ya niye tehlike olsun kafayı yemiş millet bakma sen. düz vites arabaların üretiminin durdurulması lazım asıl.
şu zamanda düz vites araba eski tip merdaneli çamaşır makinesi kullanmak gibi bir şey. düz vites araç yaşlı dayılar için.
şu zamanda düz vites araba eski tip merdaneli çamaşır makinesi kullanmak gibi bir şey. düz vites araç yaşlı dayılar için.
0
Tehlikeli falan değil. Butcen varsa otomatik al geç
İmza: yıllardır hem manuel hem otomat kullananan girl
İmza: yıllardır hem manuel hem otomat kullananan girl
0
bunu söylemelerinin sebebi;
otomatik vitesli arabalarda panik halinde gaza basınca arabanın gitmesi.
manuellerde ayağınızı debriyajdan kaldırmanız lazım. dolayısıyla birini ezme ihtimaliniz düşer. (otomatik D konumunda ve manuel vitesteyse)
bir de bazı kadınların otomatik araçları iki ayağıyla kullandığını duydum bu durumda gaz ve freni karıştırıp fren yerine gaza basabiliyorlar.
otomatik vitesli arabalarda panik halinde gaza basınca arabanın gitmesi.
manuellerde ayağınızı debriyajdan kaldırmanız lazım. dolayısıyla birini ezme ihtimaliniz düşer. (otomatik D konumunda ve manuel vitesteyse)
bir de bazı kadınların otomatik araçları iki ayağıyla kullandığını duydum bu durumda gaz ve freni karıştırıp fren yerine gaza basabiliyorlar.
0
Otomatik hem tehlikeli hem de değil.
Şöyle açıklayayım bazı aklıevveller otomatik arabayı çift ayakla kullanmaya çalışıyor. Otomatik araba çift ayakla kullanılmaz. kullanılırsa bu şekilde kaza olması kaçınılmaz. Çünkü denge kaybı yaşanıyor. Çift ayak kullanırsanız tehlikeli tek ayak kullanırsanız sorun yok.
Şöyle açıklayayım bazı aklıevveller otomatik arabayı çift ayakla kullanmaya çalışıyor. Otomatik araba çift ayakla kullanılmaz. kullanılırsa bu şekilde kaza olması kaçınılmaz. Çünkü denge kaybı yaşanıyor. Çift ayak kullanırsanız tehlikeli tek ayak kullanırsanız sorun yok.
0
@rondak evet aslında çift ayak mevzusunu da öğrendim. Tek ayakla kullanırım ben. Çünkü anlık refleksle muhtemelen iki ayakla güç uyguluyorlar veya karışıyor.
0
İstanbuldaysan otomatik. Başka yerlerde trafik düzgünse yokuş desteği vs olan düzgün bi manuel de fark etmez.
O kazalarda benim anlamadığım bişey var. Otomatikle park ederken zaten ayak hep frende durur veya durmalı, araba zaten ayağını frenden çekince hareket ediyor. Gaza basmayı nasıl beceriyorlar anlamıyorum.
O kazalarda benim anlamadığım bişey var. Otomatikle park ederken zaten ayak hep frende durur veya durmalı, araba zaten ayağını frenden çekince hareket ediyor. Gaza basmayı nasıl beceriyorlar anlamıyorum.
0
Manuelde kaza riski çok daha fazla. Otomatikte vites yok, debriyaj yok. Bunlar çeviklik gerektiriyor.
Otomatiğin olayı gaz-fren. Öğrenmesi 1 hafta alıyor
Otomatiğin olayı gaz-fren. Öğrenmesi 1 hafta alıyor
0
hem manuel hem otomatik kullanan bir kadın olarak tabi ki otomatiği tercih etmen gerektiğini düşünüyorum. manuelin eziyeti çekilmez.
çift ayak kullanmazsan da hiç bir şey olmaz.
ben senelerdir araba kullanıyorum daha bir çizik bile yapmadım. erkolar bin tane çizer park ederken bile :) çevremde kaç tane kaza yapmış erkek var ama hiç kadın yok. çünkü haber değeri taşımıyor. arkadaşım park ederken çizdi diye bir hafta bunun muhabbetini yaptılar. ama aynı arkadaşın kocası kırmızıda geçip arabayı perte çıkardı herkes geçmiş olsun dedi geçti. kimse demedi erkolar kaza yapıyor diye :D
çift ayak kullanmazsan da hiç bir şey olmaz.
ben senelerdir araba kullanıyorum daha bir çizik bile yapmadım. erkolar bin tane çizer park ederken bile :) çevremde kaç tane kaza yapmış erkek var ama hiç kadın yok. çünkü haber değeri taşımıyor. arkadaşım park ederken çizdi diye bir hafta bunun muhabbetini yaptılar. ama aynı arkadaşın kocası kırmızıda geçip arabayı perte çıkardı herkes geçmiş olsun dedi geçti. kimse demedi erkolar kaza yapıyor diye :D
0
tehlike araçta değil kullanan kişide. otomatik veya düz vites olması mesele değil. proteinsiz bir dangalak tarafından kullanılan her araç tehlike oluşturur.
0
cift ayakla otomatik kullanildigini ilk kez burada duydum, sacmalikmis.
otomatik alin, sehir ici trafikte bence manuel iskence, kazayi araba degil kullanan kisi yapiyor. millet kafayi yemis.
otomatik alin, sehir ici trafikte bence manuel iskence, kazayi araba degil kullanan kisi yapiyor. millet kafayi yemis.
0
otomatik al. manuel gerçekten ırgatlık. ara ara manuel'i pratikte ne kadar unutmuşumdur diye kontrol için pederin manuel'i sürüyorum. Gerçekten otomatiğin nasıl büyük bir nimet olduğunu fark ediyorum.
0
Sonuçta o kaza bir otomatik vites sebebiyle oldu, aklı evvel herkes bilir ki manuelde bu tip kazalar imkansız. Tabi ki otomatik vites rahatlıktır bunu yadırgayamam ama kendinize güvenmiyorsanız manuelde bu tip basit kazalar imkansız.
0
yıl olmuş 2025 ne manueli. bu 2025 yılında hala tuşlu telefon kullanmakla aynı kafa.
manuel araç satılmasının tek sebebi ucuz olması. eline üç kuruş para geçen ucuz diye gidip egea, clio alıyor. birde şirket araçları. sırf bunlar yüzünden hala manuel araç çok satılıyor diyorlar.
çift ayak mevzusu mu varmış. böyle kullanan ağır maldır. hiç ehliyet kursunda öğretmemişler mi.
asıl sorun her önüne gelen ehliyet alabiliyor. ehliyet almanın dahada zorlaştırılması lazım.
manuel araç satılmasının tek sebebi ucuz olması. eline üç kuruş para geçen ucuz diye gidip egea, clio alıyor. birde şirket araçları. sırf bunlar yüzünden hala manuel araç çok satılıyor diyorlar.
çift ayak mevzusu mu varmış. böyle kullanan ağır maldır. hiç ehliyet kursunda öğretmemişler mi.
asıl sorun her önüne gelen ehliyet alabiliyor. ehliyet almanın dahada zorlaştırılması lazım.
0
nhk ni+1 kaptan+1
"kadınlar şöyle yapsın" ibaresi görünce tersini yapmak en doğrusudur. etrafımda bir sürü kadın şoför var kadınlar manuel kullansın kullanmasın otomatik kullansın kullanmasın böyle bir şey asla kimse konuşmuyor yani kendisi hangi arabayı tercih ettiyse onu kullanıyor ama erkekler bu konuda çok yorumlar düşünceler fikirler o da ilginç durum. magazin isteği herhalde
kaza tamamen sürücü hatası, bizlik bi durum yok, manuel almak için herhangi bi sebep de yok. sadece ucuz diye tercih edilebilir ya da ailesi arabayı verdi diye kullanmak zorunda kalır:( ama istanbulda sürüş keyfi -10000lerde. kağıthane'ye giderken birinden otomatik araba istiyorum rezaletxd
"kadınlar şöyle yapsın" ibaresi görünce tersini yapmak en doğrusudur. etrafımda bir sürü kadın şoför var kadınlar manuel kullansın kullanmasın otomatik kullansın kullanmasın böyle bir şey asla kimse konuşmuyor yani kendisi hangi arabayı tercih ettiyse onu kullanıyor ama erkekler bu konuda çok yorumlar düşünceler fikirler o da ilginç durum. magazin isteği herhalde
kaza tamamen sürücü hatası, bizlik bi durum yok, manuel almak için herhangi bi sebep de yok. sadece ucuz diye tercih edilebilir ya da ailesi arabayı verdi diye kullanmak zorunda kalır:( ama istanbulda sürüş keyfi -10000lerde. kağıthane'ye giderken birinden otomatik araba istiyorum rezaletxd
0
sağlam bir otomatik şanzımanı olan araç alın, bu devirde manuel mi kaldı.
trafikte felan sıkıntı gerçekten manuel.
ben de manuelden geçtim otomatiğe istanbul trafiğinde rahat ediyorsunuz. çoğu büyük şehirde ankara izmir trafik var zaten. uzun yol için çok farketmiyor belki de dur kalk varsa otomatik.
trafikte felan sıkıntı gerçekten manuel.
ben de manuelden geçtim otomatiğe istanbul trafiğinde rahat ediyorsunuz. çoğu büyük şehirde ankara izmir trafik var zaten. uzun yol için çok farketmiyor belki de dur kalk varsa otomatik.
0
2015e kadar otomatik gereksiz diyordum şu an hem otomatik hem manuel arabam var. manuel kullanmak amelelik.
kadının kazasına gelince; türkiye de herkese kolayca ehliyet veriliyor. ehliyet almak o kadar zor olmalı ki, bu hatayı yapmamak için 30 kere düşünüp hareket etmeli insanlar.
kadının kazasına gelince; türkiye de herkese kolayca ehliyet veriliyor. ehliyet almak o kadar zor olmalı ki, bu hatayı yapmamak için 30 kere düşünüp hareket etmeli insanlar.
0
otomatik boklayip manuel oven en hafif tabiriyle koyludur hangi cagda yasiyoruz ya. bugun bile hala "manuelin verdigi keyif" diyen adam var yemisim keyfini.
0
Manuel şöyle alınır. 200 beygirlik hyundai i20n gibi pistlerde yarışılan, gaza bastı mı koltuğa yapıştıran bir araba olacaksa Manuel zevkli olur.
Ama 85 beygir, benzinli, yokuş kalkışı bile olmayan araba olursa zulüm olur. 3 sene tam da böyle bir araba kullandım ve yokuşta kaydırmadan, bağırtmadan kaldırmayı çözemedim.
Otomatik vites ile daha sakin bir sürüş stiliniz oluyor. Manuel kullanırken çok agresif ve sinirli oluyordum.
Bence bütçe yetiyorsa otomatik.
Ama 85 beygir, benzinli, yokuş kalkışı bile olmayan araba olursa zulüm olur. 3 sene tam da böyle bir araba kullandım ve yokuşta kaydırmadan, bağırtmadan kaldırmayı çözemedim.
Otomatik vites ile daha sakin bir sürüş stiliniz oluyor. Manuel kullanırken çok agresif ve sinirli oluyordum.
Bence bütçe yetiyorsa otomatik.
0
manuel kullaniyorum. genel anlamda memnunum.
trafikte 3-4 yil pisene kadar manuel cok mantikli bir karar. pistikten sonra amelelik.
bir daha manuel almam.
trafikte 3-4 yil pisene kadar manuel cok mantikli bir karar. pistikten sonra amelelik.
bir daha manuel almam.
0
iyi bir manuel kullanıcısı isen ve istanbulda değilsen manuelden devam et. bazı araçlarda 400/500 bin tl oynuyor manuel/otomatik arasında. manuelciler için avantaj oluyor böyle fiyat farkı.
0
25 sene oncesi olsaydi manuel derdim. ama artik otomatikler o kadar iyi ki, 3. arac falan degilse ben motorhead biri olarak acikcasi manuel almam.
otomatik daha tehlikeli diye bisey yok, makine kullanmak bir yetenek isi ve malesef bazilari asiri yeteneksiz, ve ehliyet sahibi olmamalari lazim ama bir sekilde ehliyet alip yola cikiyorlar.
otomatik daha tehlikeli diye bisey yok, makine kullanmak bir yetenek isi ve malesef bazilari asiri yeteneksiz, ve ehliyet sahibi olmamalari lazim ama bir sekilde ehliyet alip yola cikiyorlar.
0
trafikte otomatik kullanmak tehlike değildir tabi ki ama düz vites asla kullanamayacağı için (trafiğe çıkmayı geçtim, ehliyet sınavını geçecek kadar bile) otomatik araç kullanan sürücü tehlikelidir. Fren yerine gaza basmasına gerek yok, illa ki trafiği tehlikeye atar ve çoğu zaman farkında bile olmaz.
0
aradan zaman geçmiş ama denk geldim yazayım.
otomatik araç kullanmak tehlikeli değil, ama otomatik aracı iki ayakla kullanmak tehlikeli.
manuel'i nasıl bir ayağın debrijayda diğer iki ayağın gaz ya da frende kullanıyorsan otomatiği de öyle kullanacaksın. debriyaj olmadığına göre o ayağı hiç kullanmayacaksın, bu kadar basit. o kaza yapanlar çoğunlukla bunu atlıyorlar.
bir de, yine o kaza yapan kişiler eğer otomatik değil manual araç kullanıyor olsaydılar çok yüksek ihtimal araç o durumlarda stop edecek ve kaza olmayacaktı.
otomatik araç kullanmak tehlikeli değil, ama otomatik aracı iki ayakla kullanmak tehlikeli.
manuel'i nasıl bir ayağın debrijayda diğer iki ayağın gaz ya da frende kullanıyorsan otomatiği de öyle kullanacaksın. debriyaj olmadığına göre o ayağı hiç kullanmayacaksın, bu kadar basit. o kaza yapanlar çoğunlukla bunu atlıyorlar.
bir de, yine o kaza yapan kişiler eğer otomatik değil manual araç kullanıyor olsaydılar çok yüksek ihtimal araç o durumlarda stop edecek ve kaza olmayacaktı.
0
scudman1
karcher gibi pahalı olanlar dışında kullanıp tavsiye eden var mı?
karcher gibi pahalı olanlar dışında kullanıp tavsiye eden var mı?
0
lrdrylgh
merhabalar. kot pantolon olarak Levis 511 alırım hep. bu modelin paçaları genel olarak çok dar değil ve çokta bol da değildi önceden. fakat aldığım son 2-3 pantolonun hepsinin paçaları önceki modellere göre bol. acaba terzi bu pantolonların paçalarını dizden aşağı itibaren düzgün bir şekilde daralta
merhabalar. kot pantolon olarak Levis 511 alırım hep. bu modelin paçaları genel olarak çok dar değil ve çokta bol da değildi önceden. fakat aldığım son 2-3 pantolonun hepsinin paçaları önceki modellere göre bol. acaba terzi bu pantolonların paçalarını dizden aşağı itibaren düzgün bir şekilde daraltabilir mi sizce?
0
benim 2 zara pantolonumu piç ettiler. mahalle arası terziler çok anlamıyor bu işten. çok dikkatli seçim yapman lazım.
0
narod
Son 2-3 haftanin hicbi gecisi gorunmuyordu. Musteri hizmetlerini aradim. Kopru gecisleri ertesi gun sisteme dustu ama Anadolu Otoyolunu kullanmistim bikac kere Camlica giselerinden baglanip Kurtkoy'den cikmistim. Onlar hala yok. Musteri hizmetleri de goremedi. 2 haftayi gecmistir. Ne yapmaliyim? Cez
Son 2-3 haftanin hicbi gecisi gorunmuyordu. Musteri hizmetlerini aradim. Kopru gecisleri ertesi gun sisteme dustu ama Anadolu Otoyolunu kullanmistim bikac kere Camlica giselerinden baglanip Kurtkoy'den cikmistim. Onlar hala yok. Musteri hizmetleri de goremedi. 2 haftayi gecmistir. Ne yapmaliyim? Cezali oder miyim ayrica?
0
webihlaltakip.kgm.gov.tr
bu sayfada çıkmıyorsa bir sıkıntı olmamalı.
bu sayfada çıkmıyorsa bir sıkıntı olmamalı.
0
turkuaz
Esyali olarak kiraya verdigim 1+1 evde kalan bir kiracim var.Giris yaptiginda salondaki koltuk kirik oldugundan sifir koltuk almistim.Yaklasik 1 sene gecmisken bu koltugun da rahat olmadigini simdi kendi alacagi bir koltugu getirmek istedigini soyluyor.Mevcuttaki bana ait koltugun guvenli baska bir
Esyali olarak kiraya verdigim 1+1 evde kalan bir kiracim var.Giris yaptiginda salondaki koltuk kirik oldugundan sifir koltuk almistim.Yaklasik 1 sene gecmisken bu koltugun da rahat olmadigini simdi kendi alacagi bir koltugu getirmek istedigini soyluyor.Mevcuttaki bana ait koltugun guvenli baska bir yere tasinmasi isleminden ev sahibi mi sorumludur yoksa kiraci mi sizce?
0
Yani bu işin kağıt üzerinde doğrusu kiracının evdeki eşyaları değiştirmek istiyorsa taşımasını kendi yapması ve hatta evden çıkana kadar uygun şekilde muhafaza etmesidir. Evden çıkarken de kendi eşyasını alır, evin orijinal eşyasını da bulduğu gibi yerine bırakır (yıpranmalar olabilir tabii kullanıma bağlı olarak). Ama imkanınız varsa yardımcı olabilirsiniz tabii. Benim evde kiraladıktan birkaç ay sonra evden çıkarılacak kanepeler vardı. Ev sahibi "istediğin zaman haber ver gelip alırım" dedi. Çıkarılacağı zaman apartman içerisinde uygun bir boşluk vardı oraya bırakmamı istedi. Bıraktım, akşam aldı gitti.
0
va
Sb.Oğlumuzun 4. yaş günü için yaptırmak istiyorum, istanbul Anadoludayım. Daha önce özel tasarım pasta yaptırdığınız yerler varsa paylaşır mısınız, ya da bildiğiniz yerler?Geçen sene yaptıdığımız pastayı çok beğenmedik.
Sb.
Oğlumuzun 4. yaş günü için yaptırmak istiyorum, istanbul Anadoludayım. Daha önce özel tasarım pasta yaptırdığınız yerler varsa paylaşır mısınız, ya da bildiğiniz yerler?
Geçen sene yaptıdığımız pastayı çok beğenmedik.
Oğlumuzun 4. yaş günü için yaptırmak istiyorum, istanbul Anadoludayım. Daha önce özel tasarım pasta yaptırdığınız yerler varsa paylaşır mısınız, ya da bildiğiniz yerler?
Geçen sene yaptıdığımız pastayı çok beğenmedik.
0
mikahakkinen
https://www.espn.com/espn/page2/sportSkillsEspn bir araştırma yapmış, bence taraflı. Amerikan sporlarını daha zor olarak sıralamış. bir triatlon, bisiklet veya bazı dayanıklılık gerektiren sporlar boxtan daha zor bence.https://strawpoll.com/PbZqb1Xw0yN
www.espn.com
Espn bir araştırma yapmış, bence taraflı. Amerikan sporlarını daha zor olarak sıralamış. bir triatlon, bisiklet veya bazı dayanıklılık gerektiren sporlar boxtan daha zor bence.
strawpoll.com
Espn bir araştırma yapmış, bence taraflı. Amerikan sporlarını daha zor olarak sıralamış. bir triatlon, bisiklet veya bazı dayanıklılık gerektiren sporlar boxtan daha zor bence.
strawpoll.com
0
Buz hokeyi, 330km'yi 150 saat içinde koşman gereken Tor des Géants yarışından daha zor olabilir mi?
Elbette tüm sporların kendi içinde zorluğu vardır da triatlon, ultra trail gibi hem fiziksel hem de mental dayanıklılığın sınırlarını zorlayan sporlar varken hokeye futbola falan zor demek komik oluyor.
Elbette tüm sporların kendi içinde zorluğu vardır da triatlon, ultra trail gibi hem fiziksel hem de mental dayanıklılığın sınırlarını zorlayan sporlar varken hokeye futbola falan zor demek komik oluyor.
0
10 tane kategori seçmişler, dayanıklılık bunlardan biri. Evet Triatlon, uzun mesafe koşu/bisiklet endurance açısından en yüksek puanı almış zaten ama diğer kategorilerde o kadar da yüksek olmamasını anlıyorum. Yani kendi yaptıkları sıralama kriterlerine göre boks'un bir olmasına itiraz etmem bence de zor bir spor. Belki sadece beyzbol'un o kadar yüksek olmasına itirazım olabilir.
Mesela teknik olarak en zor spor bence sırıkla yüksek atlama. Zaten bildiğim kadarıyla en çok bileşik teknik barındıran da oydu. Ya da atletizmde kısa mesafe ile uzun mesafenin arasında kalan branşlar da bence zor.
Ayrıca youtube'a falan bakarsanız triatlon yetmeyen kişilerin kendilerine challenge'lar koyup yaptığını görebilirsiniz. Demek ki o kadar da zorlayıcı değil ki millet bunun iki üç katını youtube içeriği olsun diye yapıyor :d
Mesela teknik olarak en zor spor bence sırıkla yüksek atlama. Zaten bildiğim kadarıyla en çok bileşik teknik barındıran da oydu. Ya da atletizmde kısa mesafe ile uzun mesafenin arasında kalan branşlar da bence zor.
Ayrıca youtube'a falan bakarsanız triatlon yetmeyen kişilerin kendilerine challenge'lar koyup yaptığını görebilirsiniz. Demek ki o kadar da zorlayıcı değil ki millet bunun iki üç katını youtube içeriği olsun diye yapıyor :d
0
Bisiklet ilk üçte olmalı.
İnanmayan olursa oturun bir günlük olmayan bir turu izleyin ne dediğimi anlarsınız.
İnanmayan olursa oturun bir günlük olmayan bir turu izleyin ne dediğimi anlarsınız.
0
bence de bisiklet. 5 saat bir seleye oturup hiç kalkmadan aynı pozisyonda kalmak ayrıca herhangi düşme durumunda en az bir kemiğini kırmak. vb....
0
alanya triatlonuna katıldım. kondisyon açısından triatlon ya da irom man en zoru olabilir.
0
Prof olan sporların hepsi insan vücudunun limitlerine oynuyor. Sporculara yüklenen kondisyon, antreman programı, beslenmeleri; hepsi birer genetik canavara dönüşüyor.
Yani hangi kafalarla buz Hokeyi, beyzbol gibi sporlar kucumsenmis anlayamadım. Bu sporları ne kadar izlediniz, ne kadar yapmaya çalıştiniz. En kötüsü buz pistine hiç çıktınız mi?
Triatlon yazanlara tek diyeceğim, triatlon eğer futbol basketbol kadar popüler bir spor olsaydı şu anki yapılan dereceler muhtemelen amatör seviyelerde kalırdı.
Yani hangi kafalarla buz Hokeyi, beyzbol gibi sporlar kucumsenmis anlayamadım. Bu sporları ne kadar izlediniz, ne kadar yapmaya çalıştiniz. En kötüsü buz pistine hiç çıktınız mi?
Triatlon yazanlara tek diyeceğim, triatlon eğer futbol basketbol kadar popüler bir spor olsaydı şu anki yapılan dereceler muhtemelen amatör seviyelerde kalırdı.
0
tartışmak bile saçma, açık ara boks.
farkı az bile vermişler espn'de, kategorilerde hız ve çevikliğe 6.30 civarı verilmiş boks için yine de düşük. herhangi bir kategoride en ufak zayıflığı kabul etmeyen bir spor.
farkı az bile vermişler espn'de, kategorilerde hız ve çevikliğe 6.30 civarı verilmiş boks için yine de düşük. herhangi bir kategoride en ufak zayıflığı kabul etmeyen bir spor.
0
@makbur
Hangi kafalarla beyzbol küçümseniyor falan demişsin. Elbette rekabet edilen her spor kendi içinde zorluk taşır. zirveye çıkmak tüm sporlar için büyük fedakarlıklar gerektirir. Bu bağlamda bilardo da beyzbol kadar zor bir spor.
Hangi kafalarla diye sormuşsun. Aşağıda triatlon müsabakaları sırasında içinde limitler aşıldığı için ölen insanların da bulunduğu uzun bir listede görebilirsin. Ben beyzbol sahasında yıldırım düşmesi ölenler haricinde fiziksel olarak zorlandığı için ölen birini görmedim.
Hiçbir sporu küçümsediğimiz yok. Ama fiziki zorlama yüzünden ölen insanların olduğu bir spor dalını da zorluk açısından beyzbolla karşılaştırmayalım bence.
en.wikipedia.org
Hangi kafalarla beyzbol küçümseniyor falan demişsin. Elbette rekabet edilen her spor kendi içinde zorluk taşır. zirveye çıkmak tüm sporlar için büyük fedakarlıklar gerektirir. Bu bağlamda bilardo da beyzbol kadar zor bir spor.
Hangi kafalarla diye sormuşsun. Aşağıda triatlon müsabakaları sırasında içinde limitler aşıldığı için ölen insanların da bulunduğu uzun bir listede görebilirsin. Ben beyzbol sahasında yıldırım düşmesi ölenler haricinde fiziksel olarak zorlandığı için ölen birini görmedim.
Hiçbir sporu küçümsediğimiz yok. Ama fiziki zorlama yüzünden ölen insanların olduğu bir spor dalını da zorluk açısından beyzbolla karşılaştırmayalım bence.
en.wikipedia.org
0
lazylibra
selamlar. gayrettepe, levent, maslak vs bu taraflarda ya da bu çevrelerde bildiğiniz tenis kursu var mı acaba? başlamak istiyorum da, yol gösterebilirseniz sevinirim.teşekkürler,
selamlar. gayrettepe, levent, maslak vs bu taraflarda ya da bu çevrelerde bildiğiniz tenis kursu var mı acaba? başlamak istiyorum da, yol gösterebilirseniz sevinirim.
teşekkürler,
teşekkürler,
0
yurtsuz john
Eve öyle bir fatura gelmiş ki doğalgaz borusu enlemesine g*tüme girse daha az acırdı.
Eve öyle bir fatura gelmiş ki doğalgaz borusu enlemesine g*tüme girse daha az acırdı.
0
1500e yakın geldi son fatura, 25'inde kesiliyordu.
gece üşüdük hep. o yüzden açtık. gündüz kapatmadık bazen, pencere açık bi yandan kombi açık bi yandan oldu.
gece üşüdük hep. o yüzden açtık. gündüz kapatmadık bazen, pencere açık bi yandan kombi açık bi yandan oldu.
0
Nisan ayının ısınma kullanım bedelini site daha kesmedi. Ama mutfak için söyleyeyim, igdaş faturası aynı kullanımla önceki aylardan farksız. Şubat 46, mart 29, nisan 35tl. (Dün ödedim, İstanbul)
Bizde farksız yani.
Bizde farksız yani.
0
800. Bir önceki ay 900 gelmişti. Ev 2+1.
Gece uyurken ve evden olmadığım zamanlarda kombi kapalı. Bence 800 çok, ama diğer cevapları görünce halime şükretmedim değil.
Gece uyurken ve evden olmadığım zamanlarda kombi kapalı. Bence 800 çok, ama diğer cevapları görünce halime şükretmedim değil.
0
nisan 250 ödedik. nisanda hava güzeldi hiç yakmadık gibi. kışında en fazla 400 civarı verdikti. alt üst komşular saolsun sabah akşam yakıyorlar.
0
metrekare de önemli bence karsilastirma icin. 80m2 evi mi isitiyorsunuz, 200m2 evi mi?
0
deartheodosia
internetten masa almıştım, ankara’dan istanbul’a gönderdiler. ürün kusursuz, sorun yok ama maalesef eve çok büyük geldi ve içime sinmedi, beğenmedim bu nedenle. iade edebiliyor muyum, firma itiraz edecek muhtemelen, nasıl olacak :(
internetten masa almıştım, ankara’dan istanbul’a gönderdiler. ürün kusursuz, sorun yok ama maalesef eve çok büyük geldi ve içime sinmedi, beğenmedim bu nedenle. iade edebiliyor muyum, firma itiraz edecek muhtemelen, nasıl olacak :(
0
Kanun ne diyorsa o. Cayma hakkının şartları yerine getirilmişse geri almama diye bir seçeneği yok fakat kişiye özel sipariş üstüne üretilmiş bir ürün ise iade edemeyebilirsiniz .
Cayma hakkının şartlarına bakın.
Cayma hakkının şartlarına bakın.
0
kişiye özel ürün değil standart bi masa işte ama sipariş üzerine üretime alındı diyebilirler, bilmiyorum
0
ürün açıklamasında sözde "kişiye özel ürün" yazıyorsa almazlar. thh ile uğraşmak zorunda kalabilirisin. hangi site olduğunu söyle de alışveriş yapmayalım. vivense mi yoksa?
0
yazar yazmaz yazan yazar
hangi ülkede ucuz? türkiye fiyatı 20k. almanya media markt fiyatına baktım 23k'ya tekabül ediyor.nereden alıyor millet yurt dışında çok ucuz diye?
hangi ülkede ucuz? türkiye fiyatı 20k. almanya media markt fiyatına baktım 23k'ya tekabül ediyor.
nereden alıyor millet yurt dışında çok ucuz diye?
nereden alıyor millet yurt dışında çok ucuz diye?
0
gürcistan'dan alınıyor. tax free'yi düştüğünde de 17k falan ödemiş oluyorsun. bence değmez. ha gezerim ederim dersen düşünülebilir.
0
değmez tabii ki hocam 20k 3 taksit almak varken niye peşin alayım ki zaten.
dışarıdan ucuz ps alma işi bitti sanırım.
dışarıdan ucuz ps alma işi bitti sanırım.
0
ps5 yurt disinda(diskli versiyon) 450€
tr'de ise 850€ ve dogru durust taksit olanagi da yok(en fazla 3).
Yurt disi hâlâ 50% daha uygun.
tr'de ise 850€ ve dogru durust taksit olanagi da yok(en fazla 3).
Yurt disi hâlâ 50% daha uygun.
0
eisberg
Kredi kartımın ödenmesi gereken 10k borcu var. Maaşım yattı, hesabımda 10k para oldu, 10k'da kredi çektim toplam 20k oldu. Bunun 10k'sı ile borcumu ödedim, kalan 10k ile de hisse senedi ve altın aldım diyelim. Bu durumda kredi çekerken onayladığım "yatırım yapmayacağım, altın vs. almayacağım" maddes
Kredi kartımın ödenmesi gereken 10k borcu var. Maaşım yattı, hesabımda 10k para oldu, 10k'da kredi çektim toplam 20k oldu. Bunun 10k'sı ile borcumu ödedim, kalan 10k ile de hisse senedi ve altın aldım diyelim. Bu durumda kredi çekerken onayladığım "yatırım yapmayacağım, altın vs. almayacağım" maddesini ihlal mi etmiş olur muyum? Yani ben maaşımla yatırım yaptım çektiğim kredi ile de borcumu ödedim gibi düşünemez miyim?
0
sorun olacagini sanmiyorum.
Hatta hespata 20 bin olduktan sonra once hisse senedi altin alip sonra borcunuzu oderseniz sorun olmayacagina daha da garanti veririm. genelde first in first out calisir. Yani 20 ile ilk yaptiginiz islem hesabinizdaki maastan diye dusunulur.
Hatta hespata 20 bin olduktan sonra once hisse senedi altin alip sonra borcunuzu oderseniz sorun olmayacagina daha da garanti veririm. genelde first in first out calisir. Yani 20 ile ilk yaptiginiz islem hesabinizdaki maastan diye dusunulur.
0
bobinhoo
Boşta duran dövizi 2-3 senelik değerlendirme amaçlı olacak.-Nasıl alınır?-Nasıl seçilir?-Kirli fiyat vb. nedir?-Stopaj vb var mıdır?İnternetten biraz araştırayım dedim ama sanki normal yatırımcı bulaşmasın diye çıkarılan ürünlermiş gibi geldi.
Boşta duran dövizi 2-3 senelik değerlendirme amaçlı olacak.
-Nasıl alınır?
-Nasıl seçilir?
-Kirli fiyat vb. nedir?
-Stopaj vb var mıdır?
İnternetten biraz araştırayım dedim ama sanki normal yatırımcı bulaşmasın diye çıkarılan ürünlermiş gibi geldi.
-Nasıl alınır?
-Nasıl seçilir?
-Kirli fiyat vb. nedir?
-Stopaj vb var mıdır?
İnternetten biraz araştırayım dedim ama sanki normal yatırımcı bulaşmasın diye çıkarılan ürünlermiş gibi geldi.
0
Bir bankadan yatırım hesabın ve dolar hesabın olması gerekir.
Şu listeden seçebilirsin.
O anlık ikinci el fiyatı kirli fiyattır kısaca.
Stopaj yok. Belirli bir miktarın üzerindeki kupon gelirine gelir vergisi var.
Anlamadığını sor.
www.isbank.com.tr
Şu listeden seçebilirsin.
O anlık ikinci el fiyatı kirli fiyattır kısaca.
Stopaj yok. Belirli bir miktarın üzerindeki kupon gelirine gelir vergisi var.
Anlamadığını sor.
www.isbank.com.tr
0
- bankadan.
- Cok degisken. 3.soruda anlaticam oradan buna cevabi kendiniz bulabilirsiniz.
- Basite indirgemeye calisacagim. Eurobond devletin cikardigi borclanma senedi. Devlet derki bana 10 yil icin 1000 dolar ver sana her 6 ayda bir X% diyelim %3 olsun kupon vereyim 10 yilin sonunda da sana 1000 dolarini geri vereyim. Bir de derki bak bunu sana bir de 900 den vereyim, 10 yil beklersen benden bond basina bir de 100 dolar daha kazan. Eurobond kupon tarihi diyelim ki 01.01.24 tarihli olsun yani 01.07.24 te %3 yani 30 dolar faiz odeyecek. sen son gun yani 30.06.24 te cakal gibi eurobond alayim 30 dolar para kazanayim deme diye bu kupon her gun eurobondun fiyatina eklenir, kupon odenince fiyattan duser. Yani baska hicbir faktor olmasaydi bondun 01.01.24 teki fiyati 900 dolar 01/07/24 teki fiyati 930 dolar olurdu. aradaki bir tarihteki fiyati da kalan gun sayisina gore olurdu. Iste bu fark kirli fiyat, yani kuponun esas fiyata etki ettirilmis hali. Ozetle geri odendigi icin kirli yada temiz fiyatin bir onemi yok.
Eurobondun fiyatini pek cok sey belirler, faizi, odeme gunu, talep ulkenin risk primi vs. Bilmeniz gereken sey su, fiyatindan bagimsiz kuponu 1000 dolar uzerinden oder. yani 800 euro ya aldiginiz %2 veren kupon 1000x%2 den 20 euro oder, ve 1045 euroya aldiginiz %4 veren kupon da 1000x%4ten 40 euro oder. Iki kuponda itfa tarihleri bittiginde geriye 1000 dolar verir. 1045 olandan alim atimdan 45 dolar zarar edersiniz misal ancak yillar icinde aldiginiz faiz bunu telafi edebilir. Oburunden 200 dolar kar edersiniz ama yillar icindeki faiz dusuk olur vs.
- Stopaj yok.
Eger turkiyede yerlesikseniz verginizi turkiyeye oduyorsaniz, eurobondlarda iki sekilde vergilendirilirsiniz biri alim satim kari. Burada onemli nokta TL uzerinden vergilendirilirsiniz. Yani Dolar yada euro bazinda zarar etmenize ragmen kur farkindan dolayi TL olarak kar ederseniz vergi odersiniz. Itfa tarihine giden eurobondlardan kar da etseniz, yani 800 dolara aldim devlet 1000 dolar verdi diyelim, vergi cikmaz.
Kupondan vergi odemesi, yillik faiz odemesi 2025 icin yanlisim yoksa 280000TL nin altindaysa vergi cikmiyor ustundeyse vergi oduyorsunuz. Buna kira geliri vs. de dahil.
Turkiyede yerlesik olmayanlarin ne faiz ne alim satim vergi yukumlulugu yok. Turkiyede yok, vergi yukumlusu oldugu ulkede bildirmesi lazim.
- Cok degisken. 3.soruda anlaticam oradan buna cevabi kendiniz bulabilirsiniz.
- Basite indirgemeye calisacagim. Eurobond devletin cikardigi borclanma senedi. Devlet derki bana 10 yil icin 1000 dolar ver sana her 6 ayda bir X% diyelim %3 olsun kupon vereyim 10 yilin sonunda da sana 1000 dolarini geri vereyim. Bir de derki bak bunu sana bir de 900 den vereyim, 10 yil beklersen benden bond basina bir de 100 dolar daha kazan. Eurobond kupon tarihi diyelim ki 01.01.24 tarihli olsun yani 01.07.24 te %3 yani 30 dolar faiz odeyecek. sen son gun yani 30.06.24 te cakal gibi eurobond alayim 30 dolar para kazanayim deme diye bu kupon her gun eurobondun fiyatina eklenir, kupon odenince fiyattan duser. Yani baska hicbir faktor olmasaydi bondun 01.01.24 teki fiyati 900 dolar 01/07/24 teki fiyati 930 dolar olurdu. aradaki bir tarihteki fiyati da kalan gun sayisina gore olurdu. Iste bu fark kirli fiyat, yani kuponun esas fiyata etki ettirilmis hali. Ozetle geri odendigi icin kirli yada temiz fiyatin bir onemi yok.
Eurobondun fiyatini pek cok sey belirler, faizi, odeme gunu, talep ulkenin risk primi vs. Bilmeniz gereken sey su, fiyatindan bagimsiz kuponu 1000 dolar uzerinden oder. yani 800 euro ya aldiginiz %2 veren kupon 1000x%2 den 20 euro oder, ve 1045 euroya aldiginiz %4 veren kupon da 1000x%4ten 40 euro oder. Iki kuponda itfa tarihleri bittiginde geriye 1000 dolar verir. 1045 olandan alim atimdan 45 dolar zarar edersiniz misal ancak yillar icinde aldiginiz faiz bunu telafi edebilir. Oburunden 200 dolar kar edersiniz ama yillar icindeki faiz dusuk olur vs.
- Stopaj yok.
Eger turkiyede yerlesikseniz verginizi turkiyeye oduyorsaniz, eurobondlarda iki sekilde vergilendirilirsiniz biri alim satim kari. Burada onemli nokta TL uzerinden vergilendirilirsiniz. Yani Dolar yada euro bazinda zarar etmenize ragmen kur farkindan dolayi TL olarak kar ederseniz vergi odersiniz. Itfa tarihine giden eurobondlardan kar da etseniz, yani 800 dolara aldim devlet 1000 dolar verdi diyelim, vergi cikmaz.
Kupondan vergi odemesi, yillik faiz odemesi 2025 icin yanlisim yoksa 280000TL nin altindaysa vergi cikmiyor ustundeyse vergi oduyorsunuz. Buna kira geliri vs. de dahil.
Turkiyede yerlesik olmayanlarin ne faiz ne alim satim vergi yukumlulugu yok. Turkiyede yok, vergi yukumlusu oldugu ulkede bildirmesi lazim.
0
hocam eurobond, düşük miktarları bankadan alabileceğiniz ancak 100 bin dolar üstü yatırımınız varsa yatırım firmalarından almanızın daha mantıklı olduğu bir yatırım türü. İşbankası için üst cevapta yazan linke tıklayıp “hemen al” dediğinizde, online işlemlere girip satın alabiliyorsunuz.
Temelde bilmeniz gereken şeyler şunlar. Eurobond, vadeli bir borçlanma aracı. Normal şartlarda her 1000 birim (dolar veya Euro olabilir) için borç verip, vade sonunda da bu 1000 birimi geri alıyorsunuz. Ayrıca, dolar için 6 ayda bir, Euro için de 12 ayda bir kupon ödemesi alıyorsunuz. Ancak her bir eurobondun temel değeri 1000 birim olsa da, sizin alacağınız birim fiyat bu olmuyor, bankanın belirlediği satış fiyatı oluyor. örneğin yukarıdaki cevapta verilen linkteki sayfayı açarsanız, oradaki 1-2 eurobond üzerinden şöyle tablolar çizebiliriz;
Elinizdeki her 1017 USD için 1 adet 659 kodlu eurobond alabiliyorsunuz. Bunun vadesi de 14/10/2025 tarihi. Bugün bu fiyattan 1 tane alırsanız, 14/10/2025 tarihinde 31,87 USD (%3,187) kupon getiriniz ve 1000 USD de ana para getiriniz olacak. yani bugün 1017 USD yatırıp, ekimde 1031,87 – kuponun gelir vergisi kadar (bunun istisnaları falan var miktara göre) USD alacaksınız.
Daha uzun süreli olan, örneğin 611 kodlu eurobond’a baktığımızda ise 1 tane almak için bugün 1071 usd vereceksiniz. Bu size ilk olarak 24/09/2025 tarihinde 43 usd kupon kazandıracak. Sonra her 6 ayda bir (24/03/2026-24/09/2026-24/03/2027 ve son olarak 24/09/2029 tarihinde) birer kupon getirisi daha olacak. ayrıca vade sonu olan 24/09/2029’da 1000 USD ana para olarak geri alacaksınız. Toplam 5 kupon, her biri 43 USD olduğundan toplamda 1215 – kupon gelir vergileri USD elinize geçecek.
Eğer sadece 2-3 sene için yatırım yapmak istiyorsanız, vadesi buna göre biten bir fon seçmeniz daha garanti olur. Aldığınız eurobond’u vadesi dolmadan da satabilirsiniz ancak örneğin Amerika’da faiz artırımı olursa, aldığınız eurobond’un vade öncesi satış fiyatı düşebilir. Örneğin yukarıdaki 611 kodlu eurobond bugün 1054 alış, 1071 satış görünüyor. Ancak bir faiz artışı olursa bu değerler seneye 980-990 da olabilir. Vade dolmadan satarsanız da zarar etmiş olursunuz. Hatta listeyi incelerseniz, düşük faizli bazı eurobond’ların şu anki alış/satış fiyatlarının 1000 birimden daha düşük olduğunu da görürsünüz.
Buna göre bakmanız gereken temel şeyler, şu anki satış fiyatı/dönemsel kupon faizi ve vade sonu. Buna göre yatırım yapacağınız miktarın maliyetini ve vade sonundaki toplam getirisini hesaplayıp size zaman ve getiri olarak en uygun olanı seçebilirsiniz.
Eğer yatırım yapacağınız miktar 100 bin USD üzerinde ise, bu durumda bankadan değil yatırım danışmanlık firmalarından (örneğin işyatırım gibi) bilgi almanız daha avantajlı olur. Zira bu firmalar, bankanın sattığından daha avantajlı eurobond’ları satabiliyorlar ama min 100 bin USD yatırım istiyorlar.
Temelde bilmeniz gereken şeyler şunlar. Eurobond, vadeli bir borçlanma aracı. Normal şartlarda her 1000 birim (dolar veya Euro olabilir) için borç verip, vade sonunda da bu 1000 birimi geri alıyorsunuz. Ayrıca, dolar için 6 ayda bir, Euro için de 12 ayda bir kupon ödemesi alıyorsunuz. Ancak her bir eurobondun temel değeri 1000 birim olsa da, sizin alacağınız birim fiyat bu olmuyor, bankanın belirlediği satış fiyatı oluyor. örneğin yukarıdaki cevapta verilen linkteki sayfayı açarsanız, oradaki 1-2 eurobond üzerinden şöyle tablolar çizebiliriz;
Elinizdeki her 1017 USD için 1 adet 659 kodlu eurobond alabiliyorsunuz. Bunun vadesi de 14/10/2025 tarihi. Bugün bu fiyattan 1 tane alırsanız, 14/10/2025 tarihinde 31,87 USD (%3,187) kupon getiriniz ve 1000 USD de ana para getiriniz olacak. yani bugün 1017 USD yatırıp, ekimde 1031,87 – kuponun gelir vergisi kadar (bunun istisnaları falan var miktara göre) USD alacaksınız.
Daha uzun süreli olan, örneğin 611 kodlu eurobond’a baktığımızda ise 1 tane almak için bugün 1071 usd vereceksiniz. Bu size ilk olarak 24/09/2025 tarihinde 43 usd kupon kazandıracak. Sonra her 6 ayda bir (24/03/2026-24/09/2026-24/03/2027 ve son olarak 24/09/2029 tarihinde) birer kupon getirisi daha olacak. ayrıca vade sonu olan 24/09/2029’da 1000 USD ana para olarak geri alacaksınız. Toplam 5 kupon, her biri 43 USD olduğundan toplamda 1215 – kupon gelir vergileri USD elinize geçecek.
Eğer sadece 2-3 sene için yatırım yapmak istiyorsanız, vadesi buna göre biten bir fon seçmeniz daha garanti olur. Aldığınız eurobond’u vadesi dolmadan da satabilirsiniz ancak örneğin Amerika’da faiz artırımı olursa, aldığınız eurobond’un vade öncesi satış fiyatı düşebilir. Örneğin yukarıdaki 611 kodlu eurobond bugün 1054 alış, 1071 satış görünüyor. Ancak bir faiz artışı olursa bu değerler seneye 980-990 da olabilir. Vade dolmadan satarsanız da zarar etmiş olursunuz. Hatta listeyi incelerseniz, düşük faizli bazı eurobond’ların şu anki alış/satış fiyatlarının 1000 birimden daha düşük olduğunu da görürsünüz.
Buna göre bakmanız gereken temel şeyler, şu anki satış fiyatı/dönemsel kupon faizi ve vade sonu. Buna göre yatırım yapacağınız miktarın maliyetini ve vade sonundaki toplam getirisini hesaplayıp size zaman ve getiri olarak en uygun olanı seçebilirsiniz.
Eğer yatırım yapacağınız miktar 100 bin USD üzerinde ise, bu durumda bankadan değil yatırım danışmanlık firmalarından (örneğin işyatırım gibi) bilgi almanız daha avantajlı olur. Zira bu firmalar, bankanın sattığından daha avantajlı eurobond’ları satabiliyorlar ama min 100 bin USD yatırım istiyorlar.
0
Eurobod alirken bakmaniz gereken kisim yillik kazanctir.Kupon odemesi ve yilliklandirilmis kazanc farkli seylerdir.Kupon odemesinin yuksek olmasi nakit akisi acisindan faydalidir ancak yilliklandirilmis kazanc ilk bakacaginiz parametre olmali.Alis fiyati ve kupon odemesi yillik kazancin inputlaridir, kazanc ise outputtur
0
aylık, kemiksiz ve risksiz %4 net faiz aldığın bir ülkede hem bu kadar düşük getirili hem de bu kadar kılı tüyü olan bir yatırım aracıyla uğraşmaya gerek var mı gerçekten?
0
eksisozluk.com
1- bir çok bankadan alabilirsiniz, bazıları mobilden izin vermez. bazıları belli miktar altında aldırmaz, her bankada her tahvil olmayabilir. benim tecrübeme göre en çok ve çeşitli stok TEB'de. onun dışında iş bankası, garanti buralardan alanları da biliyorum.
2- vadeye, o anki fiyata ve kupon faizi oranına göre.
3- kirli fiyat bankanın topluca aldığı tahvilin üzerine koyduğu kar ve birikmiş kupon faizinin dahil olduğu fiyattır çok kabaca zaten detaylı anlatan olmuş attığım linkteki videoda da detaylı anlatılıyor.
4- bunu detaylarını da yine attığım entrydeki linklerden okumak daha iyi olur.
1- bir çok bankadan alabilirsiniz, bazıları mobilden izin vermez. bazıları belli miktar altında aldırmaz, her bankada her tahvil olmayabilir. benim tecrübeme göre en çok ve çeşitli stok TEB'de. onun dışında iş bankası, garanti buralardan alanları da biliyorum.
2- vadeye, o anki fiyata ve kupon faizi oranına göre.
3- kirli fiyat bankanın topluca aldığı tahvilin üzerine koyduğu kar ve birikmiş kupon faizinin dahil olduğu fiyattır çok kabaca zaten detaylı anlatan olmuş attığım linkteki videoda da detaylı anlatılıyor.
4- bunu detaylarını da yine attığım entrydeki linklerden okumak daha iyi olur.
0
respect
Arsenal - PsgBarcelona - Interbahisleri alalım.
Arsenal - Psg
Barcelona - Inter
bahisleri alalım.
Barcelona - Inter
bahisleri alalım.
0
avatar is back
Acı cin biber olsun, jalapeño olsun hepsi rezillik oluyor ya. Normal mi? Nedeni nedir bunun? Kendi turşularımda olmuyor böle bişey
Acı cin biber olsun, jalapeño olsun hepsi rezillik oluyor ya. Normal mi? Nedeni nedir bunun? Kendi turşularımda olmuyor böle bişey
0
Yani evde acı biber turşusu yerken sorun yok dışarıda mi var?
Çünkü ben de acı biber turşusu yediğimde benzer oluyor.
Çünkü ben de acı biber turşusu yediğimde benzer oluyor.
0
kel aynak kusu
Sb. Gidip beğendiğiniz, hafta sonu 8 kişi gidebileceğimiz mekan önerisi olan var mı?Ben dışarıda hiç kahvaltı yapmadığım için bilmiyorum.
Sb. Gidip beğendiğiniz, hafta sonu 8 kişi gidebileceğimiz mekan önerisi olan var mı?
Ben dışarıda hiç kahvaltı yapmadığım için bilmiyorum.
Ben dışarıda hiç kahvaltı yapmadığım için bilmiyorum.
0
ibb sosyal tesislerinin kahvaltısı harika oluyor. en geç 10'da tesiste olursanız beklemeden kahvaltınızı yaparsınız.
0
Kadıköy Belediyesi'ne ait Khalkedon'lar iyidir, sosyal tesis. Hem Fenerbahçe de hem Kalamışta mevcut. Yer bulmak için önceden ararsanız iyi olur.
0
Ethemefendi +1
Fakat deniz kenarı ve sakin olması nedeniyle kalamış-force’u öneririm.
Fakat deniz kenarı ve sakin olması nedeniyle kalamış-force’u öneririm.
0
ethem efendinin bir numarası yok.
her şey ekstra neredeyse
haftasonu kalabalık, dip dibe onlarca insanlar kahvaltı yapıp bir de sıra bekliyorsunuz :)
her şey ekstra neredeyse
haftasonu kalabalık, dip dibe onlarca insanlar kahvaltı yapıp bir de sıra bekliyorsunuz :)
0
Havva Hanım & Balaturka çok iyi bence trabzon köy kahvaltıcısı, minibüs yolunda ayşekadın suadiye tarafı. ürünleri kaliteleli, mekan tertemiz ve servis çok iyi.
0
ground
ilk sorum için bu sayıyı nerden anlıyorsunuz? sıra numarasıfalan mı var? yukarda "4 entry daha" yazıyor ama bu ilk entryler mi demek yoksa engellediğimiz kişiler varsa bunlar ilk sırada da olmayabilir teknik olarak. ikinci olarak başlıklarını engelle diye bir buton varmış ama bende çıkmıyor. nasıl y
ilk sorum için bu sayıyı nerden anlıyorsunuz? sıra numarasıfalan mı var? yukarda "4 entry daha" yazıyor ama bu ilk entryler mi demek yoksa engellediğimiz kişiler varsa bunlar ilk sırada da olmayabilir teknik olarak. ikinci olarak başlıklarını engelle diye bir buton varmış ama bende çıkmıyor. nasıl yapıyoruz.
0
4 entry daha yazıyor ve açılmıyorsa o 4 entry sahibi engelli demektir.
başlıklarını engellemeyi yazar profiline girdiğinde üç noktaya tıklayıp yapıyorsun ama bu özellik çalışmıyor zaten. yapmana gerek yok.
başlıklarını engellemeyi yazar profiline girdiğinde üç noktaya tıklayıp yapıyorsun ama bu özellik çalışmıyor zaten. yapmana gerek yok.
0
tchuck
1000 lira falan para istiyorlar sneaker başına, tuhaf geldi.trendyolda baktım bir sürü ayakkabı temizleme köpüğü falan var.benim biraz sneaker şeyim var, yani hem pahalı hem ucuz bir sürü sneakerım var. axel arigato, premiata, golden goose, nike air force, y-3 vs. bunları düzgün bir şekilde temizley
1000 lira falan para istiyorlar sneaker başına, tuhaf geldi.
trendyolda baktım bir sürü ayakkabı temizleme köpüğü falan var.
benim biraz sneaker şeyim var, yani hem pahalı hem ucuz bir sürü sneakerım var. axel arigato, premiata, golden goose, nike air force, y-3 vs.
bunları düzgün bir şekilde temizleyebileceğim ne önerirsiniz bana? köpük olarak veya bilmiyorum artık nasıl temizleniyorsa.
kimisi deri sneaker, kimisi kumaş mı oluyor artık her neyse ondan.
trendyolda baktım bir sürü ayakkabı temizleme köpüğü falan var.
benim biraz sneaker şeyim var, yani hem pahalı hem ucuz bir sürü sneakerım var. axel arigato, premiata, golden goose, nike air force, y-3 vs.
bunları düzgün bir şekilde temizleyebileceğim ne önerirsiniz bana? köpük olarak veya bilmiyorum artık nasıl temizleniyorsa.
kimisi deri sneaker, kimisi kumaş mı oluyor artık her neyse ondan.
0
ayakkabı temizletmek için de para vermeyin abi yapmayın ya.
evet o köpükler çok güzel işe yarıyor ama çok çabuk bitiyor. max. 3 çift temizlersin tek köpükle.
ben kendim temizliyorum. bildiğimiz bulaşık süngerini hafif ıslat, sıvı deterjan ile köpürt. her yerini foşur foşur köpürterek temizle. sonra temiz bir bezle temizle ve açık havada kurutmaya bırak. bu sırada içine karbonat koy içi de temizlensin.
taban kısmındaki sürtme lekeleri için de saf alkol kullanabilirsin. süper çıkarıyor o da.
evet o köpükler çok güzel işe yarıyor ama çok çabuk bitiyor. max. 3 çift temizlersin tek köpükle.
ben kendim temizliyorum. bildiğimiz bulaşık süngerini hafif ıslat, sıvı deterjan ile köpürt. her yerini foşur foşur köpürterek temizle. sonra temiz bir bezle temizle ve açık havada kurutmaya bırak. bu sırada içine karbonat koy içi de temizlensin.
taban kısmındaki sürtme lekeleri için de saf alkol kullanabilirsin. süper çıkarıyor o da.
0
deri ayakkabı zaten kolay.
önce standart ayakkabı fırçasıyla ayakkabının tozunu alıyoruz bir güzel.
sonra arkadaşın dediği gibi bulaşık süngeri ya da eski bir bezle ya da üstten sabun katılan fırçalar var şimdi o tarz bir fırçayla güzelce temizliyoruz.
sonrasında da kurumaya bırakıyoruz.
kabaca acil temizlik gerektiği zaman şu markanın ürünleri de işe yarıyor
www.rossmann.com.tr
süet ayakkabı içinse yine aynı prosedür, fakat normal fırça sonrası daha küçük bir fırçayla gözenekleri daha iyi temizleyebilirsin (manikür fırçası gibi) ama hep aynı yöne doğru fırçalamaya dikkat et. gözle görünen ve çıkmayan lekeler varsa normal silgi ya da süet silgisi de kullanabilirsin.
sonrasında da renksiz süet spreyi sıkıyoruz ve mis gibi oluyor.
önce standart ayakkabı fırçasıyla ayakkabının tozunu alıyoruz bir güzel.
sonra arkadaşın dediği gibi bulaşık süngeri ya da eski bir bezle ya da üstten sabun katılan fırçalar var şimdi o tarz bir fırçayla güzelce temizliyoruz.
sonrasında da kurumaya bırakıyoruz.
kabaca acil temizlik gerektiği zaman şu markanın ürünleri de işe yarıyor
www.rossmann.com.tr
süet ayakkabı içinse yine aynı prosedür, fakat normal fırça sonrası daha küçük bir fırçayla gözenekleri daha iyi temizleyebilirsin (manikür fırçası gibi) ama hep aynı yöne doğru fırçalamaya dikkat et. gözle görünen ve çıkmayan lekeler varsa normal silgi ya da süet silgisi de kullanabilirsin.
sonrasında da renksiz süet spreyi sıkıyoruz ve mis gibi oluyor.
0
Diş macunu ve diş fırçası, yutubdan arat hem deri hem tekstil ayakkabıyı güzel temizliyor
0
still ayakkabı temizleme solüsyonu tavsiye ederim. dönem dönem bime ve şoka geliyor.
www.sokmarket.com.tr
www.sokmarket.com.tr
0
hadi ya la
Uzun zamandır çok sakin ve dümdüz bir yolda 2 km mesafedeki ulaşım ihtiyacım için seçenekleri değerlendirirken 50 cc scooterda karar vermek üzereyim.Eve yakın bir mesafede bayi var, oradan alıp kendim eve getirmeye çalışsam yapabilir miyim? Zaten çok küçük ve hafif bir scooter, ama sadece bisiklet s
Uzun zamandır çok sakin ve dümdüz bir yolda 2 km mesafedeki ulaşım ihtiyacım için seçenekleri değerlendirirken 50 cc scooterda karar vermek üzereyim.
Eve yakın bir mesafede bayi var, oradan alıp kendim eve getirmeye çalışsam yapabilir miyim? Zaten çok küçük ve hafif bir scooter, ama sadece bisiklet sürebiliyorum. Yavaş yavaş sağdan gitmeye çalışsam olur mu, risk mi alırım?
Eve yakın bir mesafede bayi var, oradan alıp kendim eve getirmeye çalışsam yapabilir miyim? Zaten çok küçük ve hafif bir scooter, ama sadece bisiklet sürebiliyorum. Yavaş yavaş sağdan gitmeye çalışsam olur mu, risk mi alırım?
0
sürmesi kolay da büyük araçlar için farkedilmen önemli,
iyi bir stop lamban olsun,
reflektörlü yelek kullan,
kask,eldiven,dizlik vs ekipmanını eksik etmeyesin.
iyi bir stop lamban olsun,
reflektörlü yelek kullan,
kask,eldiven,dizlik vs ekipmanını eksik etmeyesin.
0
2km bir şey değil yürüyedebilrsin ama o mesafe için motor bile lüks bence. elektrikli skoter alabilirsin. masrafın da olmaz park sorunu da vergisi de benzini de.
0
2 km. dümdüz yolu yürü geç hocam. en kötü ihtimal katlanır, elektrikli olmayan bisiklet al 3-4 bin liraya. yani bir engelin, sakatlığın, obezliğin yoksa bunlar dışındaki her şey inanılmaz fuzuli senin durumunda.
0
Çok haklısınız, zaten spor salonuna gitmek için istiyorum ve fit biriyim ama yaşadığım yer yazın 50 derece, meşhur Adana’dan bile sıcak. 30 dakikalık yürüme mesafesi o sıcakta inanılmaz zorlu. Zaten küçük şehirde yaşıyorum, park problem değil.
0
ben hayatımda 30 yaşıma kadar hiç motor sürmemiştim. 50cc aldım ve aldığım gibi öğrendim. kolay gayet.
0
2 kilometre kısa bir yol, teslim ederler mi evinize bir sorun evin etrafında biraz sürer dener alışırsınız direkt trafiğe çıkmaktansa. Alışık olmadığınız bir araçla gitmek zor olabilir yol kısa da olsa.
0
Kesinlikle yapabilirsin. 30 yaşına kadar hiç motor sürmedim (Martı Moped hariç) ve ben de geçenlerde A sınıfı ehliyet aldım 689cc motor ile.
Yollarda da sürdüm, sorun yok ama süper dikkatli sürüyorum her seferinde. Belli bir hızı geçtikten sonra durması pek kolay olmayabilir ABS yoksa. Arka frene yüklenince arka tekerlek felaket kayıyor mesela Martı'nın mopedlerinde. Diğer 50cc motorlar için de geçerlidir bence bu.
Ek Bilgi: 50cc ile otobana çıkamazsın, polis çevirirse yapıştırır direkt cezayı.
Yollarda da sürdüm, sorun yok ama süper dikkatli sürüyorum her seferinde. Belli bir hızı geçtikten sonra durması pek kolay olmayabilir ABS yoksa. Arka frene yüklenince arka tekerlek felaket kayıyor mesela Martı'nın mopedlerinde. Diğer 50cc motorlar için de geçerlidir bence bu.
Ek Bilgi: 50cc ile otobana çıkamazsın, polis çevirirse yapıştırır direkt cezayı.
0
aksiyom
Merhabalar. 2024 yılı içerisinde ikiz bebeklerimiz oldu. Haziran eylul döneminde 9-12 aylık olacaklar. Hamilelik ve bebek sürecimiz biraz uzun ve yorucu olduğu için eşimi biraz rahat ettirmek ve hayatımıza bir ferahlık getirmek istiyorum. Bebekler tamamen mama ve ek gıdayla beslendikleri için gün iç
Merhabalar. 2024 yılı içerisinde ikiz bebeklerimiz oldu. Haziran eylul döneminde 9-12 aylık olacaklar. Hamilelik ve bebek sürecimiz biraz uzun ve yorucu olduğu için eşimi biraz rahat ettirmek ve hayatımıza bir ferahlık getirmek istiyorum. Bebekler tamamen mama ve ek gıdayla beslendikleri için gün içinde iş hiç bitmiyor neredeyse, bir ayağımız hep mutfakta.
O nedenle yazın bir nebze kafa dagitmak icin mini bir tatil planı yapmak istiyorum. Sizce ne yapabiliriz, her şey dahil vb otele mi gidelim(ikimiz de daha önce hiç otele tatile gitmedik), çılgınlık yapıp kamp mi yapalim(yazın cadir kampını severiz), bungalov ya da pansiyonda mi kalalım, yoksa ev falan mı tutalım.
Gönlümden geçenler, denize sıfır bir yer olsun, temiz olsun, bebekle tatil yapmamızın bize veya başkalarına sıkıntı cikarmayacagi bir yer olsun, yemeğini mamasını vs hazırlamak icin imkanımız olsun,
Kendimiz için yemek yapmak adına alışveriş mutfak işleriyle pek uğraşmayalım vb.
Tabi bunlardan bazılarında esneme yapmamiz illa ki gerekecektir ama genel mantığım anlaşılmıştır.
Sizlerin bu konuda genel tavsiyesi, onerisi olur mu.
Direkt nokta atış yer tavsiyesi de çok güzel olur.
Özellikle deneyimli olanlar da yazarsa çok çok mutlu olurum.
Not: Maddi olarak da hesapli olursa süper olur tabi.
O nedenle yazın bir nebze kafa dagitmak icin mini bir tatil planı yapmak istiyorum. Sizce ne yapabiliriz, her şey dahil vb otele mi gidelim(ikimiz de daha önce hiç otele tatile gitmedik), çılgınlık yapıp kamp mi yapalim(yazın cadir kampını severiz), bungalov ya da pansiyonda mi kalalım, yoksa ev falan mı tutalım.
Gönlümden geçenler, denize sıfır bir yer olsun, temiz olsun, bebekle tatil yapmamızın bize veya başkalarına sıkıntı cikarmayacagi bir yer olsun, yemeğini mamasını vs hazırlamak icin imkanımız olsun,
Kendimiz için yemek yapmak adına alışveriş mutfak işleriyle pek uğraşmayalım vb.
Tabi bunlardan bazılarında esneme yapmamiz illa ki gerekecektir ama genel mantığım anlaşılmıştır.
Sizlerin bu konuda genel tavsiyesi, onerisi olur mu.
Direkt nokta atış yer tavsiyesi de çok güzel olur.
Özellikle deneyimli olanlar da yazarsa çok çok mutlu olurum.
Not: Maddi olarak da hesapli olursa süper olur tabi.
0
En pahalısı bu olacak muhtemelen ama en ideal çözüm her şey dahile gitmek sizin durumunuzda.
0
2 bebekle kamp tatiline giderseniz muhtemelen boşanıp dönersiniz.
"denize sıfır" kriteri olduğu için zaten her şey dahil otelden başka seçenek kalmıyor.
"denize sıfır" kriteri olduğu için zaten her şey dahil otelden başka seçenek kalmıyor.
0
bungalov veya ev kiralarsanız yine iş bitmeyecek yine mutfaktan çıkamayacaksınız. tabi ki her şey dahil otel.
maddi olarak hesaplı demişsiniz. pahalı gelebilir ama yine de bebekle gidip memnun kaldığımız iki oteli yazayım. biri lara barut collection, biri akra tui blue sensatori. fiyatlar uçtuğu için bu sene selectum family side'ye gidiyoruz. çocuk dostu olarak forumlarda filan araştırırsanız seçenekleriniz artar. o aydaki ikiz bebeklerle başka türlü rahat edebileceğinizi sanmıyorum. biz mesela yanımıza kamera almıştık, çocuk uyuyunca lobiye gidip takılabiliyorduk.
ha bir yaşındayken de bi otele gitmiştik, kahvaltı vardı sadece. benim kız aynı zamanda mama yediği için termos götürmüştük, sıcak su istiyordum sadece. otel odalarındaki su ısıtıcılarını kullanmadım malum efsanelerden ötürü. ama onun dışında biz ne yiyorsak onu verdim.
maddi olarak hesaplı demişsiniz. pahalı gelebilir ama yine de bebekle gidip memnun kaldığımız iki oteli yazayım. biri lara barut collection, biri akra tui blue sensatori. fiyatlar uçtuğu için bu sene selectum family side'ye gidiyoruz. çocuk dostu olarak forumlarda filan araştırırsanız seçenekleriniz artar. o aydaki ikiz bebeklerle başka türlü rahat edebileceğinizi sanmıyorum. biz mesela yanımıza kamera almıştık, çocuk uyuyunca lobiye gidip takılabiliyorduk.
ha bir yaşındayken de bi otele gitmiştik, kahvaltı vardı sadece. benim kız aynı zamanda mama yediği için termos götürmüştük, sıcak su istiyordum sadece. otel odalarındaki su ısıtıcılarını kullanmadım malum efsanelerden ötürü. ama onun dışında biz ne yiyorsak onu verdim.
0
hic bebek tecrubem yok, tamamen salliyorum ama sizi en cok rahatlacak cozumlerden biri olabilir:
bir airbnb tarzi bir sey tutun, yaninizda kalacak bir bakici ayarlayin, en azindan alt degistirme, mama hazirlama islerini o yapsin cocuklarla full ilgilenmese bile. kendi yemeklerinizi de disardan yersiniz.
bir airbnb tarzi bir sey tutun, yaninizda kalacak bir bakici ayarlayin, en azindan alt degistirme, mama hazirlama islerini o yapsin cocuklarla full ilgilenmese bile. kendi yemeklerinizi de disardan yersiniz.
0
her şey dahil otel. yani en azından sabah ve akşam yemeği olsa bile yeter. otel ismi veremiyorum ama antalya bölgesinde bu ayarda çok otel var.
0
Allah bağışlasın, bizimde ikiz bebekler 2024 haziran başı doğdular.
bizde kamp istiyoruz ama kamp alanlarında değil de sahilde insanlardan biraz uzakta olması lazım. gece ağlıyorlar çünkü. 2 gün kalacaksak 2 günlük yeme içme önceden planlı olacak ve malzemeler hazır olacak.
kamp kuracağınız yerin herhangi bir tuvalete yakın olması çok önemli.
her şey dahil otele de gitsen çocuklarla yine siz ilgileneceksiniz.
bizde kamp istiyoruz ama kamp alanlarında değil de sahilde insanlardan biraz uzakta olması lazım. gece ağlıyorlar çünkü. 2 gün kalacaksak 2 günlük yeme içme önceden planlı olacak ve malzemeler hazır olacak.
kamp kuracağınız yerin herhangi bir tuvalete yakın olması çok önemli.
her şey dahil otele de gitsen çocuklarla yine siz ilgileneceksiniz.
0
Kamp olayını düşünmezdim bile. Birazcık büyüsünler öyle yapın 3 4 yaşına gelsinler laftan anlasınlar. O zaman yardım bile ederler.
Çocuk/bebek dostu bir otel bulun, yeme içme işini hiç düşünmeyin. Çocuklar için açık büfe ek gıda oluyor, püresi ayrı çatalla ezilmişi ayrı çorbası ayrı. dizi dizi kavanoz mamalar, yoğurtlar, sütler var. Benimkiler ne yazık ki ne biberonla normal mama içtiler ne de o toz suya karıştırılan kaşık mamalarını yediler, ikisini de hiç sevmediler ama tatile beraber gittiğimiz arkadaşlarımızın çocukları hiç zorlanmamıştı. Anneleri de rahat etmişti. Ben de kavanoz meyve pürelerinden verdim hep otellerde. Yanıma alır plaja falan da götürürdüm.
Airbnb de olsa, villa da kiralasanız sürekli bir pişirme hazırlama derdi olacak. Pansiyonda bungalovda üç öğün yemek yoktur.
Çocuk/bebek dostu bir otel bulun, yeme içme işini hiç düşünmeyin. Çocuklar için açık büfe ek gıda oluyor, püresi ayrı çatalla ezilmişi ayrı çorbası ayrı. dizi dizi kavanoz mamalar, yoğurtlar, sütler var. Benimkiler ne yazık ki ne biberonla normal mama içtiler ne de o toz suya karıştırılan kaşık mamalarını yediler, ikisini de hiç sevmediler ama tatile beraber gittiğimiz arkadaşlarımızın çocukları hiç zorlanmamıştı. Anneleri de rahat etmişti. Ben de kavanoz meyve pürelerinden verdim hep otellerde. Yanıma alır plaja falan da götürürdüm.
Airbnb de olsa, villa da kiralasanız sürekli bir pişirme hazırlama derdi olacak. Pansiyonda bungalovda üç öğün yemek yoktur.
0
eğer gerçekten dinlenmek isteniliyorsa, her şey dahil otel + bebeklere bakabilecek biri (anneanne veya babaanne tercihen)
0
@bobinhoo +1
Karavan deseniz bile olmaz ama ikiz bebekle çadır kampı hiç olmaz.
Gece sıcak olacak, çadırda ayakta duramayacaksınız, kıpırdayacak yer olmayacak. Çadıra giriş çıkışta böcek vb için çok dikkatli olmanız gerekecek ama dikkatiniz buna müsait olmayacak.
ÜStelik büyük otellerde ilaçlama diğar komşularla beraber yapıldığı için sivrisinek, böcek vb minimum olur. Kamp alanı ne kadar ilaçlansa da yeterli olmuyor.
ÜStelik sıcakta kısıtlı alanda gıda saklama, hazırlama problem olur - ki bunun gecesi, karanlığı da var.
Villa, airbnb kurulu mutfak düzeni olmadığından (gıda açısından) alışveriş yapmak taşımak bir şey lazım olduğunda öylece kalakalmak sinir bozucu.
En güzeli herşey dahil bir otelde, odalar ferah olur, otelde 24 saat yenecek bir şeyler bulunur (gece çorbası vb) çocuklara özel menüler, büfeler olur ya da diyet büfesinden tuzsuz peynir/zeytin vb yararlanma imkanı olur.
Sürekli sıcak su, tuvalet konforu da var haliyle. Kampta hele ki karavan yoksa elini yıkamaya bile bir sürü yol yürümen gerekebiliyor.
Hem klima da gün içinde sıcaktan bunalan çocukların vücut ısısını dengeye getirir.
İstenirse bir aile büyüğüyle, değilse kendi kendinize bile gayet keyifli bir tatil yapabilirsiniz. Şimdiden iyi eğlenceler...
Karavan deseniz bile olmaz ama ikiz bebekle çadır kampı hiç olmaz.
Gece sıcak olacak, çadırda ayakta duramayacaksınız, kıpırdayacak yer olmayacak. Çadıra giriş çıkışta böcek vb için çok dikkatli olmanız gerekecek ama dikkatiniz buna müsait olmayacak.
ÜStelik büyük otellerde ilaçlama diğar komşularla beraber yapıldığı için sivrisinek, böcek vb minimum olur. Kamp alanı ne kadar ilaçlansa da yeterli olmuyor.
ÜStelik sıcakta kısıtlı alanda gıda saklama, hazırlama problem olur - ki bunun gecesi, karanlığı da var.
Villa, airbnb kurulu mutfak düzeni olmadığından (gıda açısından) alışveriş yapmak taşımak bir şey lazım olduğunda öylece kalakalmak sinir bozucu.
En güzeli herşey dahil bir otelde, odalar ferah olur, otelde 24 saat yenecek bir şeyler bulunur (gece çorbası vb) çocuklara özel menüler, büfeler olur ya da diyet büfesinden tuzsuz peynir/zeytin vb yararlanma imkanı olur.
Sürekli sıcak su, tuvalet konforu da var haliyle. Kampta hele ki karavan yoksa elini yıkamaya bile bir sürü yol yürümen gerekebiliyor.
Hem klima da gün içinde sıcaktan bunalan çocukların vücut ısısını dengeye getirir.
İstenirse bir aile büyüğüyle, değilse kendi kendinize bile gayet keyifli bir tatil yapabilirsiniz. Şimdiden iyi eğlenceler...
0
Cevaplar için çok teşekkür ederim. Otel araştırmaya başlasam iyi olacak gibi görünüyor :)
0
merhaba, Allah bağışlasın. Kolaylıklar dilerim.
Benim önerim denize sıfır ya da denize yakın bir sitede içi dayalı döşeli, bebek beşiği filan olan bir ev tutmanız, size biraz nefes aldırmak için de anane-babane-hala- genç kız kardeş- yeğen türevi birini yanınızda getirmeniz. bakıcı opsiyonu varsa bakıcı da olabilir.
o yaş bebeler şimdi emekleme döneminde, kamp ortamı hijyenik olmayabilir, her şey dahillerde mikrop sıkıntısı çok ve gıda zehirlemeleri sık görünüyor.
böyle 8-10 odalı butik oteller olur ya, sahibi aynı zamanda aşçılık da yapar, rica ettiğinizde bebeklere özel bulamaç vs. yapar, ya abla mama için su kaynatabilir miyim dediğinizde tabi ablam der. öyle bir otel de olabilir. kazlı ördekli filan.
iyi tatiller.
Benim önerim denize sıfır ya da denize yakın bir sitede içi dayalı döşeli, bebek beşiği filan olan bir ev tutmanız, size biraz nefes aldırmak için de anane-babane-hala- genç kız kardeş- yeğen türevi birini yanınızda getirmeniz. bakıcı opsiyonu varsa bakıcı da olabilir.
o yaş bebeler şimdi emekleme döneminde, kamp ortamı hijyenik olmayabilir, her şey dahillerde mikrop sıkıntısı çok ve gıda zehirlemeleri sık görünüyor.
böyle 8-10 odalı butik oteller olur ya, sahibi aynı zamanda aşçılık da yapar, rica ettiğinizde bebeklere özel bulamaç vs. yapar, ya abla mama için su kaynatabilir miyim dediğinizde tabi ablam der. öyle bir otel de olabilir. kazlı ördekli filan.
iyi tatiller.
0
