Giriş
(26)

Biri size "Efendim" dediğinde

rahip janick
Bu sizi rahatsız ediyor mu? Yanlış anlaşılmasın, "buyrun" anlamında değil, "Evet efendim." ya da "bilmem ne bilmem ne efendim." gibi. Biraz önce firmaya bir kurye geldi, her cümlesinin sonunda "efendim" diyordu ve çok rahatsız etti. Kimse kimsenin efendisi değil ki :/Cafelerde, restoranlarda ya da h
Bu sizi rahatsız ediyor mu?

Yanlış anlaşılmasın, "buyrun" anlamında değil, "Evet efendim." ya da "bilmem ne bilmem ne efendim." gibi.

Biraz önce firmaya bir kurye geldi, her cümlesinin sonunda "efendim" diyordu ve çok rahatsız etti.

Kimse kimsenin efendisi değil ki :/

Cafelerde, restoranlarda ya da herhangi bir yerde, size böyle hitap edilmesi rahatsız ediyor mu? Bu durumdan keyif alan var mıdır?
0
rahip janick
(27.12.17)
müşteri memnuniyetini yüksek tutmak adına bazı firmalar tarafından zorunlu tutulan bir uygulama bu bildiğim kadarıyla, kendi adıma gerçekten çok rahatsız olup üzülüyorum.
0
evde liyakat kalmamis
(27.12.17)
Yan masamda oturan amca (office asistanımız) öyle konuşuyor. "Tabi efendim hemen hazırlıyorum, anladım efendim" şeklinde her diyalogta bir kez geçer minimum. Rahatsız oluyorum ama alıştım, aramızda samimiyet olsa da o böyle mutlu, yani adamın tarzı bu.
0
Aman Sen de
(27.12.17)
Bana efendim denilecek bir işte çalışmıyorum ama bilhassa cafelerde restoranlarda beni çok rahatsız ediyor. Kibarca görevliye bana böyle hitap etmeseniz, diye de söyleyemiyorum. Bu rahatsızlığımı ne şekilde dile getirebilirim? Onerisi olan paylaşsa makbule geçer.
0
Amaranta ursula
(27.12.17)
Etmiyor.
0
doxanikee
(27.12.17)
@amaranta ursula, bu durumdan ben de muzdaribim. sanki bu konuyla ilgili uyarıda bulunulursa karşıdaki kişi kendisini kötü / ezik hisseder gibi geliyor.
0
🌸rahip janick
(27.12.17)
Rahatsız oluyorum.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(27.12.17)
Çok rahatsız ediyor. Bir de bir utanıyorum. Çok söylerse de karşımdaki "lütfen böyle demeyin" diyorum.
0
anumegha
(27.12.17)
Bir çok manaya gelir bu. Genel olarak insanlar arasında buyrun demektir. Her kelimeyi olduğu birinci manası ile anlarsan, başardığın bir işten dolayı sana - kral adamsın, dendiğinde altında taht ve başında tac hissetmeye başlarsın.
0
1adam
(27.12.17)
aşırı rahatsız oluyorum, kibar bi şekilde uyarmak da olmuyor haliyle karşı taraf kötü hisseder.
cümlenin sonuna ben de efendim eklicem bakalım nolacak.
0
nocturness
(27.12.17)
Evet, rahatsızlık verici. İnsan üzülüyor duyunca. Sırf "para veren", iyi giyimli, iyi statüde diye başka bir insanın diğerine o şekilde hitap etmesi ya da etmek zorunda bırakılması, bu dünyaya ve düzenine olan nefretimi daha da körüklüyor.
0
m e b
(27.12.17)
@1adam yanlış anladığını düşünüyorum. Çünkü benim bahsettiğim şeklindeki kullanımı daha çok eğilip bükülerek (mecaz) kullanıyorlar. O gereksiz saygıyı hissedebiliyorum.
0
🌸rahip janick
(27.12.17)
@r.j
Kişiden kişiye değişen bir şey olduğundan fazlası artık niyet okumaya girer. Zahire göre hüküm verilir bu gibi konularda. Bu arada dil alışkanlığından dolayı da olabilir.
0
1adam
(27.12.17)
yukarıda bir arkadaşın da dediği gibi bazı işletmeler bunu zorunlu kılıyor, eğer öyleyse bende aynı nezaketle yüksek perdeden devam ediyorum. Teşekkürler beyfendi gibi. Bu gibi nüansların iletişimi sekteye uğrattığını düşünüyorum. Ancak senin ifade ettiğin biçimde, hiç mecburiyeti yokken gereksiz aman efendimleri duyduğumda rahatsız değil, irrite oluyorum. Demek ki öyle hissetmek istiyor diye bozmuyorum.
Bu arada Çok tatlısın rahipcim, ne güzel düşünüyorsun ince ince :)
0
denef
(27.12.17)
Bilakis hoşuma gidiyor.
0
yirmisantim
(27.12.17)
Birinin bana araba kapısı açması ve ceket tutması daha çok rahatsız ediyor. Yahut görevlileri 'onlara iyi davranmak' artı puan getirmediği için takmayanlar veya aşağılayanlar daha çok rahatsız ediyor.

Efendim diyene siz diye hitap ederek durum dengelenebilir.
0
EasyTiger
(27.12.17)
çok rahatsız oluyorum. özellikle kafelerde vs evet. muhtemelen hepsinden küçüğüm, sırf müdürleri "saygılı ol" diye baskı yaptıkları için diyorlar, hoşlanmıyorum :/ ezilip büzülüyorum.
0
nice tnetennba
(27.12.17)
Bir kere Lydia'ya girdim iPhone'un kulaklığı bozulmuştu. Bir tane teyze vardı ve üzerinde üniformaya benzer bir şey vardı. Merhaba deyince merhaba efendim dedi bir de aha dedim çalışan herhalde. Sonradan anladım ki çalışan değilmiş, üzerindeki de lacivert bir takımmış. Sonra gittim dedim kusura bakmayın sizi çalışan zannettim.

Yani kimi insanlar kibarlıktan da diyor bence pek sıkıntılı bir kelime değil daha önce senin gibi düşünmüşlüğüm olmuşsa da.
0
i was made for you
(27.12.17)
Köleliğe karşıyım, asla..

youtu.be
0
MaNOfTheYear
(27.12.17)
Efendi efendii kendine gel dediklerinde rahatsız oluyorum.
0
eksimeksi
(27.12.17)
beni rahatsız ediyor.
0
ya ben lan neyse
(27.12.17)
Rahatsız etmez. Özellikle hoşuma gitmez ama rahatsız olmam.

Kuryenin efendim demesi normal; o çalışan, sen müşteri olduğundan müşteri efendi oluyor hizmet sektöründe.
0
aychovsky
(27.12.17)
Ben arada sırada derim. Sadece telefonu açarken diyenler rahatsız eder.
Örneğin yanınızda biri telefonu açar

- Efendim
- Tahminen karşı taraf (mehrba ben şu)
- Efendim
- şununla görüşecektim
- efendim

3 kere efendim diyenler var

Alo, buyrun konu nedir demek yok

Onun dışında bazen öğrencilerime de derim. (Üniv. bazen yük lisans doktora)
Tamam efendim, anladım sadede gelin anlamında.
0
ucurulmusayasofya
(27.12.17)
Evet bizim bir güvenlikci abi hep öyle ben ona abi dedigim hale efendim der her cumlesinden sonra. Sinir olurum, bence yalakalik başlangıcı.
0
kismisolungac
(27.12.17)
ben de rahatsız oluyorum. karşılık olarak o kişiye de efendim denirse bir nebze iç rahatlaması oluşuyor, "teşekkür ederim efendim" gibi; bu da önerim olsun.
0
Bruce
(27.12.17)
Evet oluyorum.

Ama bunu diyen insan grubu yaşıtımsa, hocam/kanki vs diye gereksiz samimiyet kurup egale ediyorum.

Eğer büyükse de abim/ablam dan yürüyorum. Böyle yapınca gereksiz saygı göstermek zorunda hissetmiyorlar.
0
materyalist imam
(27.12.17)
evet rahatsız oluyorum. (yani nasıl bilimadamı yerine biliminsanı demeye daha kendim bile adamakıllı -insanakıllı!!XD- alışmamışsam, toplumda bunun yeri olmasından rahatsız oluyorum. üstüne bir de "efendim" diyen dediğiniz duyguyu veriyorsa ayrıyeten rahatsız oluyorum.)

ama işte ruhu ezikler bundan hazzettikleri için bu tür acımasız işlerde çalışan insanlara "rica ederim, ne efendimi" diyemiyorsun da bu sefer normalde belki takınmayacağın bir yakınlık duygusuyla "sağol kardeş" falan diyorsun. arayı tutturamadığım da oluyor; bazıları da "babamın oğlu musun" duygusunu yaratacak karşılıklar veriyorlar :))) bu dünya bir garip yani. mesafe koymaya özellikle kalkıştığım da oldu, insanına göre değişiyor. ama "efendim" beni hep rahatsız etmiştir hakikaten. biraz karmaşık oldu: "efendim" demezse "götüm" demek zorunda hisseden ve ruhu eziklere tencere kapak olacak bir çalışan insan tipi yok değil. yani tercih hakkım yoksa bir tek bu insan tipi böyle hitap ettiğinde rahat olabilirim.
0
godoşu beklerken
(27.12.17)
(7)

Aydinger utulenir mi?

Domuz
Tesekkurler.
Tesekkurler.
0
Domuz
(25.12.17)
E sanki bazı işlemler ütülenerek yapılıyordu? Baskı devreyi çıkarmak için ütü kullandığımı hatırlıyorum.

Elinizdeki aydınger kırıştığı için mi ütülemek istiyorsunuz?
0
John Bloor
(25.12.17)
Edit: tdk ya baktım aydınger diyor, üniversitede aydıngel diye öğretmişlerdi ısrarla. Yine bana hüsrannn...
0
insomnia
(25.12.17)
aydınger doğrusu, doğru yazılmış. Cevap: bilmiyorum, kusura bakma.
0
la gear
(25.12.17)
yanar bence
0
gadlemler
(25.12.17)
üzerine ince bir bez-örtü örterek üzerinde gezdirebilirsin sanki.
0
Bruce
(25.12.17)
sıcaklığa dikkat ederek ütülenir ama aydınger üzerinde kırışıklık kaynaklı lekeler oluşmuşsa ona yapacak bir şey yok.
0
stanley weber
(25.12.17)
çekilin ben mimarım
Aydıngerdir doğrusu
ütülenir ama eğer su çekip buruşmuşsa ütüyle düzelmez.
yanmaz, ütüleyiniz.
0
ucurulmusayasofya
(25.12.17)
(11)

arsa alıp üzerine konteyner koyup yaşamak

medievalman
güneyde deniz manzaralı bir arsa buldum, ev yapmak yerine karavan tarzı bir konteyner koysam izin almam gerekir mi bir yerden? 1 dönüm arsa %35 imar izni var. bir de tek problem elektrik mi olur? Su tuvalet için depo filan ayarlarım.
güneyde deniz manzaralı bir arsa buldum, ev yapmak yerine karavan tarzı bir konteyner koysam izin almam gerekir mi bir yerden?
1 dönüm arsa %35 imar izni var.
bir de tek problem elektrik mi olur? Su tuvalet için depo filan ayarlarım.
0
medievalman
(16.03.15)
bildiğim kadarıyla olmaz, hatta özel üretim ev gibi konteynerler var.
Firmalar özel üretim ne istiyorsan yapıyorlar.
Elektrik problemini de jeneratörle çözebilirsin
0
dunyanin dans eden sarki soleyen pisligi
(16.03.15)
bu konuda çok net bir ifade yok işin aslı. bence belediye ile görüşmek lazım öncesinde.
ancak şunu söyleyebilirim, elektrik su bağlatmak için sıkıntı çıkabilir.
0
teritori
(16.03.15)
%35 imar izni çok iyi bir oran ya hu.

yap şöyle küçük bir ev kendine, konteyner da yaşanmaz. zamanla tuvalet ekliyim verenda ekliyim şunu yapayım bunu yapayım derken ev parası harcarsın zaten.

olmadı prefabrik ev yaptır, 20 -25 bine küçük güzel evler var.
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(16.03.15)
sayende sabah sabah konteyner bilgim arttı, şurayı okuyabilirsin:

www.agaclar.net
0
teknikekip
(16.03.15)
sorunu cevaplamamışım farkettimde :)

şimdi yasal olarak bir yerde yaşayabilmen için iskanlı bir yer olması lazım, ki oraya belediye tarafından burada insan yaşayabilir denmeli resmi olarak.

su işi kolay kuyu açar sondaj vurursun, tuvalette kolay bir çukur açar tesisatı çekersin. toprak zaten emer atıkları, tuvalete sentetik birşeyler atmadığın sürece kolay kolay sıkıntı çıkmaz.

ama elektrik yoksa arsada büyük problem, su için de lazım, ısınma içinde. elektriksiz hayat zor.

jeneratör, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi filan da masraflı işler.

günlüşk ne kadar kw elektrik harcanacağı hesap edilip bir jeneratör ile ne kadarlık yakıt gideri olacağı hesap edilmeli.
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(16.03.15)
askerliğimin bir bölümünde çölde, üç tane konteyner'ın birbirine kaynatılmasıyla oluşturulmuş bir karakolda yaşadım. 15 askere yetecek bir koğuş, ofis, mutfak, banyo, tuvalet, yemekhane, tv odası hepsi sığdırılmıştı. su tesisatı, atık su gideri, elektrik şebekesi... hiçbir eksiği yoktu. bunu yapan şirketler var.
0
sinek kral
(16.03.15)
imar izni olan bir arsadan bahsediyorsunuz. bu da demektir belediye size yol, su, elektrik, atık su vb. altyapı hizmetleri sunmuş olmalı. yoksa belediyenin gerekli birimlerine dilekçe vererek yapılmasını isteme hakkınız var. (imar izni yapılaşma ve yerleşim izni anlamına gelir)

iskan yapı yapıldıktan sonraki kullanım iznidir ki zaten prefabrik yapı kullanasınız ve bizim imar mevzuatımızda bunun yeri olmadığı için iskan alamayacaksınız. ama belediye genelde gelip yıkmaz bulunduğunuz bölge ranta açılmadıkça. türkiye'deki yapıların %8o'e yakının iskansız zaten.
0
madarch
(16.03.15)
Konteyner icin imar iznine gerek falan yok, müstemilat olarak kullanmis olacaksin cunku.
0
pinman
(16.03.15)
yasal hiç bir engel yok. elektriğini de solar yada rüzgarla üretebilirsin. 2 3 bin tl masrafla günlük kullanılan elektriği üretebilirsin. tuvalet vs çok sorun değil halloluyor bir süre sonra.
alakırın sesi diye bir arat google da.
0
matematik koyu
(16.03.15)
istanbul'da kartal-tuzla arası bir sürü firma var. konteyner'dan tut triplekslere kadar. araştırmıştık zamanında, 30 bin lira civarındaydı. temel betonuna karışmıyorlar geri kalan her şeyi hallediyorlar. ayrıca tarım yapacağım falan dersen elektrik işini de halledebilirsin. ama emin değilim tarım krediden belge isteyebilirler
0
mr fusion
(16.03.15)
Çekilin ben mimarım

Şaka yollu gerçekten mimarım ve biraz da imar mevzuatı filan bilirim.
Kanun şu:
3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesine göre; Yapı; karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi ve hususi yeraltı ve yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve tamirlerini içine alan sabit ve müteharrik tesisler olarak ifade ediliyor.

Şimdi konteyner'ler müteharrik ama yine de yapı sayılıyor ve belediye mücavir sınırları içindeyseniz inşaat ruhsatı alıp sonra efendim iskan almanız gerekiyor.

Her türlü harcı da yatırmanız gerekiyor. İleride başınızı ağrımasın.
Yaa ben sordum öyle işte vinç ilen getirip koyuyorsun iş bitiyor kimse de bir şey demiyormuş gibi bir haliniz varsa tabii ki yapınız, ediniz ben bilmem.

İnşaat ruhsatı alacaksınız.
Bunu için 1/50 mimari proje ona istinaden çizilmiş statik (ki çelik yapı sayılacak çok kolay) Elektirik (ki zaten zayıf akım) bir de mekanik ki bence gerek bile yok bunlarla, tapunuzla (tabii yoksa arsanın size ait olduğuna dair belge) ile başvuruyorsunuz.

Mimari proje önceden adlığınız imar durumuna uygun olmalı. Vaziyet planı ve çevre düzeni de olmalıdır.

Bildiğin bina yani. O zamn ben neden uğraşayım derseniz bakın bunu da anlatıyorum.

1- Konteyner için bir beton altık yapmanız yeterli bunun için beton miksreine bile gerek yok aslında.
2- Betonarme kalıp malıp, beton mikseri filan para demek.
3- Konteyner'in cillop gibi sıfırı büyük para ama çıkma alırsanız daha iyi. Ancak paslı olmasın dikkat edin.
4- Boyutları pek bir biçimsizdir. Burada rahat yaşamak için Pinterest'ten plan bakalbilir ya da iyi bir mimar bulmanız gereklidir. (İŞbu cevap sizden iş almak için yazılmamıştır. Ben iş aramıyorum ama iyi mimar sayılırım tevazuya gerek yok. Severim bu az alanda iyi çözüm yapmayı)
5- Betonarme Türkiye'de her yerde yaopıldığı için daha ucuza çıkar derlerse de (haklı olduğu konular var) 10 lira diye başladığınız iş 20 liraları da geçer. KOnteyner'da bellidir. İkinci el konteyner onu demirciye kaynak. Vinç ve altındaki beton su basman işi.
6- Elektirik ve su bağlatıyorsnuz. Gider için uzakta bir yerde foseptik kazıdırın etrafını betonla kalpatın altı delik olsun o yolunu bulur gider. Fazla kimyasal dökmeyin gidere bence filtre dahi kullanabilirsiniz. Su bağlatamadıysanız yağmur suyu depolama yöntemleri deneyin. Çok başarılı olur. Ya da tanker ile su gelir. Hayvan gibi harcamazsanız çok uygun olacaktır. Elektirik içinse güneç enerjisi mümkünse süper olur.
7- Yani eğer becerebiliyorsanız izinsiz hallediniz yoksa iş büyüyor.

Öyle işte.
0
ucurulmusayasofya
(01.01.17)
(5)

Kitap önerisi

nick blender
Son zamanlarda okuduğunuz en sürükleyici kitap hangisiydi?
Son zamanlarda okuduğunuz en sürükleyici kitap hangisiydi?
0
nick blender
(28.12.13)
dublorun dilemmasi.

su aralar cok fazla surukleyici kitap okumadigimi belirteyim ama bu kitabin basligina da goz gezdirdim, herkes surukleyici oldugundan bahsetmis. tavsiye ederim.
0
lorenzen
(28.12.13)
son zamanlarda okumadım fakat okuduğum en sürükleyici üç kitap arasında rahat Sahilde Kafka vardır. 650 sayfalık kitabı bir günde bitirdim.
0
sanal hayvan
(28.12.13)
www.goodreads.com şurdan şöyle bak
0
kablelvuku
(28.12.13)
Ben de Murakami önerecektim ama sanal hayvan önermiş. o yüzden ya sanal hayvan +1 ya da zemberekkuşu'nun güncesi.
0
aychovsky
(28.12.13)
Vallahi sürükleyici derseniz USTURA. Ben hayatımda bu kadar sürükleyici roman görmedim. Zeka unusuru da var.

yenisafak.com.tr

reklam kokan hareketler bunlar derseniz. Vallahi öyleyse öyle.
0
ucurulmusayasofya
(28.12.13)
(6)

pdf dosya kırpma

9kuyruklukedi
tek sayfalık bir pdf'i içindeki link vb. bağlantılara zarar vermeden resim kırpar gibi kesip kaydetmek mümkün mü? teşekkürler.
tek sayfalık bir pdf'i içindeki link vb. bağlantılara zarar vermeden resim kırpar gibi kesip kaydetmek mümkün mü? teşekkürler.
0
9kuyruklukedi
(22.03.13)
Word dökümanı olarak kaydedip tekrar PDF'e çevirmeyi denediniz mi?
0
dagog
(22.03.13)
nitro pdf ile mümkün.
0
i'm a dreamer
(22.03.13)
mümkündür. abby fine reader programı bunu yapabilir.
0
olumsuz
(22.03.13)
abby beceremedi. nitro becerdi. abby'deki gibi bazı öğeleri seçip silebiliyormuşuz. kesmeye de lüzum kalmadı. word'e dönüştürme konusunda da abby den daha iyiymiş nitro ancak trial.
0
🌸9kuyruklukedi
(22.03.13)
bullzip prtinter sürücüsü kurun. Sadece o sayfayı basın. Pdf olarak dosyanız serviese hazır.
0
ucurulmusayasofya
(23.03.13)
foxit pdf editor da word formatına dönüştüremese de pdf'ten sayfa kesme işini rahat rahat halledebiliyor.
0
sanat guresi
(23.03.13)
(17)

hitabet yeteneği ve zeka

akal
arkadaşlar ağzı iyi laf yapanlar zeki midir sizce? yoksa bi yetenek midir bu? kimi adam var ağzı iki çift laf edemiyor ama acayip matematik problemi çözüyor
arkadaşlar ağzı iyi laf yapanlar zeki midir sizce? yoksa bi yetenek midir bu? kimi adam var ağzı iki çift laf edemiyor ama acayip matematik problemi çözüyor
0
akal
(27.12.11)
ikisi de bence...
0
nucleon
(27.12.11)
Çözdüğü matematik problemi ne halta yarıyor sevdiceğine onu ne kadar sevdiğini anlatamadıktan sonra. O adamları ben mal sıfatına sokuyorum. Ağzı laf yapmak zeka gerektirir, evet. Matematiği hemen herkes öğrenebilir ama konuşmayı, edebiyatı kafasına sıksan beceremeyecek insanlar var. Hitabet yeteneği ve zeka doğru orantılıdır, iyi konuşan bir gerizekalı görmedim.
0
karlmarx
(27.12.11)
birbirinden bağımsızdır diye düşünüyorum.

Not: hitabet yeteneğim sıfırın altında

Edit:kendimi ifade etme konusunda hiçbir sıkıntım yoktur.işim gereği ikna kabiliyieti iyidir,manipüle etme insanları yönlendirme konusunda kötüyümdür.
0
Abraxass
(27.12.11)
sözel ve sayısal zeka faktörü var. her zeki olanın hitabeti iyi olacak diye br şey yok bence..
0
toshiro
(27.12.11)
(bkz: retorik)
0
demcan
(27.12.11)
matematiği herkes öğrenebilir ama herkes hızlı çözemez karlmax
0
🌸akal
(27.12.11)
sözlü iletişimi iyidir bu ucundan azıcık yeteneğe girer. zekidir her söylenene hemen mantıklı cevap verir..
0
gündüz m
(27.12.11)
Beyindeki Hayalet isimli kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Konuşma yeteneği ayrı, matematiksel zeka ayrıdır. Ama birbirlerine çok yakın konumludurlar beyinde. Nörolog değilim evet.
0
ucurulmusayasofya
(27.12.11)
Agz iyi laf yapan hazir cevap olur bu da bence hizli dusunmeyive ortalamanin ustunde zekayi gerektirir. Hitabet ki hele kimleri. Nelere inandiracak gucte bir sanattir bunun icin matematik falan hikaye. Ayrica matematik bilenin zeki oldugu sonucu nerden cikti anlayabilmis degilim.
0
dyg*dyg
(27.12.11)
bir defa şunu kafana koy; ağzı iyi laf yapana hemen, zekidir, diyemezsin. bir kimse "acayip matametik problemi" çözemeyebilir; aptaldır diyemezsin.

hitabet yeteneğinden kastın ağzı laf yapmaksa sosyal ilişkilerini sıkı tutan karakterde insanların ağzı iyi laf yapar. zamanla kazanılan bir yetenek. özgüvenle büyük oranda alakalı. yani bir adam zihninden müthiş fikirler, düşünceler geçiriyor olabilir. özgüven sorunu varsa bunları toparlayıp toplum içinde dillendirmesi zor. stres, kaygı ve benzeri pek çok problem hasıl olur anında. dolayısı ile başarısız olur; ama bu onu aptal yapmaz. ağzı laf yapanı zeki yapmadığı gibi. çok takılmamalısın zeka konusuna. zeka karakteristiktir ve ciddi bir zihinsel problem yoksa herkeste yeterince bulunur. iş geliştirmeye bakar.

hitabete gelince... düzenli kitap okuma alışkanlığı, münazara, tartışma, sosyal ortamlarda düşündüğünü aksak da olsa dile getirmeye çabalama, zamanla hitabet yeteneğini artırır. sayısal ve sözel zeka elbette işin içine girer ama bunlar yalnızca hitabet yeteneğini geliştırmende sana farklı oranlarda yardımcı olur. hepsi bu. hatta sayısal zeka dilin analitiğini kapmakta sözel zekaya göre daha çok yardımcı olur.

össye hazırlananlara bak. genellikle sayısalcılar kolayca sözel sorularını çözebilirler. dil matamatiksel bir şekilde şifrelenir. bir araştırma vardı. sayısal zeka yabancı bşr dil öğrenirken daha çabuk kavrıyor, diye de bir sonucu vardı. yani takılma zekaya. geliştirmeye bak.
0
kmtetrfn
(27.12.11)
matematiğin zeka gerektirmediğini hangimiz iddia edebiliriz ki arkadaşlar
0
🌸akal
(27.12.11)
çoğu zaman ikisi birlikte gelir aslında.. matematik yeteneği ile zeka arasında bir korelasyon görüyorum ama yine de.. götünden konuşup saatte alti yüz elli iki matematik sorusu çözen adamdan hiç haz etmem, o ayrı.
0
jack of hearts
(27.12.11)
zeki olanlar matematiği de çözer, ama sadece matematiği yapana zeki demek yanlıs bu da kesin matematikçilerin işi ben söyleyeyim.
0
dyg*dyg
(27.12.11)
suat kılıç zeki bir adam mı? bence değil.
0
zawisza
(27.12.11)
arkadaşlar ben ne kadar ağzı iyi laf yapan hazır cevap adam gördüysem çoğu matematiği beceremiyor neden acaba ? ? çoğu tıp öğrencisine bakıyorum adam konuşmayı unutmuş durumda bi terslik var bu işte galiba
0
🌸akal
(27.12.11)
zeka sadece bir çeşit değildir. farklı formları mevcuttur.
örn, matematk zekası çok yüksek, aşmış olan birinin hitabet kabiliyeti yeterli olmayabilir. yada tam tersi.
0
tensai
(27.12.11)
bence de iki zeka türü ayrı diye düşünüyorum.
0
🌸akal
(27.12.11)
(6)

Ego hakkında. Ago. ægo.

odiilde
Nasıl ego sahibi olunur? Sahip olunan ego nasıl geliştirilir?
Nasıl ego sahibi olunur? Sahip olunan ego nasıl geliştirilir?
0
odiilde
(27.12.11)
Basarili olarak,hep daha fazlasini yaparak.
0
serabetan
(27.12.11)
yavas yavas yanı ilk baslarda herkesın yapabılcegı seylerı yaparak sonra daha cok caba hırs gostererek yaptıgında isee bunun analızını yapıp ben ne güzel işler yapmısım yeaaaa dıyerek:)
0
cmr_sa
(27.12.11)
sorun orada işte. ben yaptığım işlere sonradan dönüp baktığımda o kadar acımasız oluyorum ki başkası için bu yorumları yapsam kaldıramaz kimse. kendim de kaldıramıyorum ama kendim yapıyorum. kendim edip buluyorum. nasıl olcek bilemiyorum.
0
🌸odiilde
(27.12.11)
egoya gerek yok ki gelişimin önüne geçer. biri takdir ettiğinde azcık tatmin olsan yeter o kadar ego.
0
yuto
(27.12.11)
süperegonuzu kontrol edin. egonuz keskinleşir. Çok iyi kontrol edebilirseniz gelişir.
0
ucurulmusayasofya
(27.12.11)
Her hafta kişisel gelişim semineri gibi geçen rehberlik dersinde aldığım notlarımın yardımcı olabileceğini düşünüyorum

Egonun ihtiyaçları:
Başarı
Bağımsızlık
Yeterlilik
Güç (ki bu da 3 şekilde: hakimiyet ve yönetme ihtiyacı, varlığını koruma ve sürdürme, çekicilik)
Özgüven
Değerlilik
0
uepuey
(27.12.11)
(6)

eski madeni para

dukas
şöyle bişey var, nedir ne değildir kimden nasıl bilgi alabilirim bir fikriniz var mı? koşuşturmaya değecek bişey mi acaba?
şöyle bişey var, nedir ne değildir kimden nasıl bilgi alabilirim bir fikriniz var mı? koşuşturmaya değecek bişey mi acaba?
0
dukas
(27.12.11)
polise haber verdim dostum. çok sıkıntılı bir hal alacak durum.
0
zargana
(27.12.11)
altın değilse pek değerli değildir. eh osmanlı parasına benziyor. açıkçası çok para etmez. tavsiyem nişantaşı'ndaki hak pasajı'nın alt katındaki antikacılara göstermen. orda bu tarz paraları alan satan adamlar vardır. hangi padişahın, hangi dönemin ve ne kadar ederi olduğunu sana söyleyeceklerdir.
0
bilmemkacincinick
(27.12.11)
kriminal şubede ip adresin tespit edildi (ne alakaysa...)
0
clones
(27.12.11)
feriköy bıt pazarına gıdıven, orda derlerr
0
kreider
(27.12.11)
Soldaki bende de var. Gümüş olanı para eder. Eğer gümüş değilse ı-ıh. Ki gümüş olanı da tağşiş görmüştür. Sağdakinin işi daha zor. Yani taklit kalıp olma ihtimali daha fazla. Bunu bir numismatik ile uğraşana görütmelisiniz.

bu arada bu fotolardan bir şey çözümleyemiyoruz.
0
ucurulmusayasofya
(27.12.11)
soldaki osmanlı parası ne olduğuna bakmam lazım(5 ya da 20 kuruş kendisi resim çok belirsiz,gozler bozuk).sağdaki anonim bizans sikkesi. kendisi tarlalardan çıkar.basil 2 diye geçer.bronzdur.
0
duptıs
(27.12.11)
(9)

pimapen ve acayip bir koku sorunu

s e
4 ay önce pimapen yaptırdık pencereleri. o günden beri evin içi böyle petrol ürünü bir şey kokuyor. camı takan adam, camların etrafında siyah bir yapıştırıcı malzeme var o kokuyordur dedi de, 4 ay kokar mı kardeşim? ev resmen petrol kokuyor. bu ne maddesidir bilen var mı? zararlı mıdır, ne zaman geç
4 ay önce pimapen yaptırdık pencereleri. o günden beri evin içi böyle petrol ürünü bir şey kokuyor. camı takan adam, camların etrafında siyah bir yapıştırıcı malzeme var o kokuyordur dedi de, 4 ay kokar mı kardeşim? ev resmen petrol kokuyor. bu ne maddesidir bilen var mı? zararlı mıdır, ne zaman geçer kokusu?
0
s e
(27.12.11)
plastik gibi mi ? pimapenin kenarına takılmış ? ısıyı geçirmesin diye takılıyo eğer bahsettiğiniz şey ise.bizde yaptırdık beyaz renk ama koku fln yok.
0
semson
(27.12.11)
camla profil arasındaki siyah kauçuk şey ise bahsettiği, kokmaz o. doğramayla duvar arasına ne sıktı ki acaba 4 ay koku yapacak kadar..
0
african rain
(27.12.11)
pimapen hava almayı engellediğinden ahşap doğrama gibi olmaz bu arada. yani havasızlıktan dolayı bir koku olmasın?
0
african rain
(27.12.11)
plastik gibi ama siyah, zaten doğramanın içinde kaldı görünmüyor dışarıdan. farklı bir şey sanırım.
0
🌸s e
(27.12.11)
vinil klorid karaciğer kanserine sebep olabilmektedir unutmayın.
0
swayze
(27.12.11)
heh evet o siyah kauçuktan geliyordur falan dedi de usta. ama doğramayla duvar arasına sıktığı şeyden olabilir doğru, çünkü daha önce yaptırdığımız odalarda yok o koku. havasızlık kokusu değil, benzin gibi bir koku daha çok. e acaba geçmez mi ileride bir gün bu koku, ne koydularsa tutturmak için.

ya aslında kauçuk da değil, doğramanın içine camı oturtuyorlar ya, o birleşim noktasına sürdükleri bir madde sanırım
0
🌸s e
(27.12.11)
pencereyi yani çerçeveyi oturttuktan sonra duvarla çerçeve arasına köpük falan sıkılır. izole bir malzeme vardı. onlar genellikle sarı renkte olur. sanırım sizde siyah. yani başka bir yalıtım maddesi kullanılmış.

bir de anlamadım, neden sormuyorsunuz adama. e milyonlarca pimapenli ev var. misafirliğe gidiyoruz, okulda, iş yerinde vs. her yerde var ama bu koku yok. bu işte belli ki sizin bir ustalığınız(!) var.
0
kmtetrfn
(27.12.11)
Gerçekten markası Pimapen ise danışma hattını arayınız. Yok open bupen ise devamlı evi havalndırınız. Devamlı. Önemli bu.
0
ucurulmusayasofya
(27.12.11)
çift camın kenarlarındaki siyah macundan bahsediyorsanız, tiyakol, o madde evet ağır kokar fakat 4 ay kadar kokmaz. kaldı ki cam montajınız esnasında o madde tamamen kurumuş olarak gelmek zorundadır. şöyle diyeyim: ısıcam, çift camları için garanti belgesi veriyor ve bunun şartları var. örneğin sizin pencerelerinizi yaptırdığınız bayii bu camı hangi bayiiden temin ediyorsa, cam bayiisi çift camı bahsettiğim macun sürüldükten 24 saatten önce teslim etmemesi lazım. 24 saat öncesi teslimlerde bu macun hala ıslaktır ve zaman içinde çift cam arasında lekelenme, tozlanma ve buğulanma gibi sorunlar olacaktır. bu camların montajı yapılırken etrafında koli bantı(genelde şeffaf) var mıydı? Eğer varsa, camlarınız daha tiyakol tam kurumamışken montajlanmış demektir. zaten kokuyu geçtim bir süre sonra o camların arasında bahsettiğim şikayetleriniz olacak. yani koku geçse bile, camlarınız o halde geldiği için bile Pimapen'i arayabilirsiniz. Kullanıcı hatası olmadığı için de, size aynı bayiiyi tamirata yönlendirir. Bu tamirat için bedel ödenmiyor. Sorun giderilmezse tekrar arayıp başka bir bayii talep edin. Yeni gelen bayiiye de herhangi bir ücret ödemenmiyor. İkinci bayiinin masrafı, ilk bayiiye fatura edilir.
Bunun dışında pvc doğramayla duvar arasına izolasyon köpüğü sıkılıyor. Bu çok elzem bir durum değil aslında. Sıva boyunca farklılar varsa açıklıkların kapatılması için tercih edilir. Çünkü doğrama elde olan en küçük ölçüye göre yapılır. İzolasyon köpüğü ise sarı bir madde. Siz bunu büyük ihtimalle kuruduktan soran görmüş olabilirsiniz. Sünger görünümlü, kirli sarı ve kabarık halde kurur. Fazlalıklar falçata yardımıyla kesilip üzerine sıva yapılır. Lakin bu bahsettiğim malzeme de 4 ay boyunca kokmaz. Sonuçta oturulan bir evden bahsediyorunuz ve haliyle düzenli olarak havalandırılıyordur. Kokusu da zaten petrol kokusu gibi değildir bu ürünün. İçlerinde en ağır kokanı poliüretan mastiktir, ki onun bile kokusu 4 ay sürmez.
Yine izolasyon amacıyla doğramalarınıza mastik veya silikon çekilmiş olabilir. Mastik (eğer doğramalarınız beyazsa), beyaz mat görünümlüdür. Çekilme esnasında kesif bir şekilde kokar. Koku bir süre sonra geçer.
Silikon ise yine doğramalarınız beyazsa beyaz fakat daha yarı saydam beyaz renkte ve parlaktır yada şeffaftır. Yine çekilme esnasında ve çekildikten bir kaç gün boyunca kokusu devam edebilir fakat havalandırma sayesinde koku gider.
İzolasyon ya da macunumsu diye tabir edebileceğimiz malzemeler böyle.
Doğramaların kanatlarında ve cam kenarlarında gördüğünüz siyah/gri/beyaz lastikler (conta) kokmaz. PVC'nin kendisi zaten kokmaz. Aslında kokar bunlar fakat siz bu kokuyu alamazsınız, imalat esnasında kaynak işlemlerinden geçerken kokar.
Doğramaların altına eğer denizlik (mermer) koydurduysanız, bu mermerlerin montajı esnasında kullanılan/kullanılabilecek olan ürünler (alçı,hakemi,vb)de bu kadar uzun süre kokmaz.
Velhasıl, kesin sonuç için mecburen Pimapen'i arayacaksınız. Bu kadar şeyi yazmak yerine sadece bunu da diyebilirdim biliyorum fakat malesef ki bu terimlerle muhattap olmak zorunda kalabilirsiniz bir süre.
ekleme: Eğer sorunun cam kaynaklı olduğu ortaya çıkarsa bu defa camın alındığı bayii ve cam firmasıyla görüşmek zorundasınız. Pimapen bu durumla ilgilenmez. O sadece bayiisine uyarı notu düşer. Doğramayı üretici bayii yerine tali bayiiden satın aldıysanız, üretici bayiiye de ulaşmaya çalışan. Çünkü bazı tali bayiler, üretici bayilerin çalıştığı cam firmaları dışında firmalarla çalışır. Bu arada çift cam dediğimiz olay herhangi bir atölye ortamına bile gerek kalmadan, işin ehli olmayan kişilerce yapılabilen bir şey. Yani camlarınız "hurda cam" diye bahsedilen bir yüzü kırılmış çift camların elmasla kesilip biçilmesiyle de yapılmış olabilir...
0
tombul kraker
(27.12.11)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.