Giriş
(8)

Yıl sonu Seoul mu Los Angeles mı

orangesandsea
Siz olsanız hangisine giderdiniz?
Siz olsanız hangisine giderdiniz?
0
orangesandsea
(14.08.24)
bir sene los angeles'ta yasamis biri olarak 100% seul. kisaca ozetlemek gerekirse, los angeles'in turist atraksiyonlari asiri sentetik. ustune hos vakit gecirecek sehir atmosferi de yok. iyi bir is ve cevre varsa yasamak icin guzel yer ama turistik kesinlikle gitmezdim.
0
hot potato
(14.08.24)
Seul
0
but that was just a dream
(14.08.24)
ikisine de gittim ikisi de ayrı güzel, los angeles'da araba kiralayıp las vegasa falan giderim san diegoya giderim vs derseniz(vakitiniz ve bütçenizle alakalı) los angeles derim ama sadece los angeles ve seul arasında iseniz seul derim.
0
basond
(14.08.24)
Bence de Seoul.

Hot potato'nun dediği şehir atmosferi olmama durumu amerika'da kronik bence. Şehirler yürünebilir şehirler değil. Arabaya bağımlısın.

İlla abd diyorsan gerçek abd tadını alabileceğin yerleri gez. Bu Colorado olur, midwest olur vb.
0
ferenc
(14.08.24)
New York'ta okudum, aman Amerika göreyim diye bir derdim yok ama Los Angeles'ta yakın arkadaşım var, değerlendireyim dedim.
0
🌸orangesandsea
(14.08.24)
Seoul +1 Tıka basa yemek yerdim
0
peki madem
(14.08.24)
Uzak Asya daha ilgimi çekiyor.
0
anon1m
(14.08.24)
LA ile Seoul'u kiyaslamak Ferrari ile Opel'i kiyaslamak gibi bir sey.
0
Yourcousinmarvinberry
(14.08.24)
(10)

Göz çevresine güneş kremi sürüyor musunuz?

duygusalatasi
Sürülmesi tavsiye ediliyor ama yapı olarak o bölgeye ağır gelmez mi?
Sürülmesi tavsiye ediliyor ama yapı olarak o bölgeye ağır gelmez mi?
0
duygusalatasi
(13.08.24)
Çift aşamalı temizliyorsan sorun olmaz, çok endişe ediyorsan su bazlı olan daha ince güneş kremlerinden kullanabilirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.08.24)
Yüzüm için vücuttan ayrı bir yüz güneş kremi kullanıyorum ben.
Bunu kullanıyorum göz çevremde.
Aşağı yukarı 3 yıldır aynı kremi kullanıyorum bir sıkıntısını görmedim.
0
mutekebbir
(13.08.24)
Evet surulmesi lazim. La roche possay suruluyor mesela. Yillar onceki eski formu surulmuyordu. Yani surulen var surulmeyen var. Eski formul de su bazli olmasina ragmen surulmuyordu bu arada. Ne alaka falan bilmiyorum. Ben su bazli tum formulleri hep suruyordum.
0
Kittie
(13.08.24)
ben yüz icin ayri bir günes kremi kullaniyorum. onu da göz kapaklarima kadar sürüyorum. hatta vücut icin günes kremini sahil haric pek kullanmam ama yüzüme sehir icinde de kullanilirim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.08.24)
e o zaman neyin sürülüp sürülmeyeceğini nasıl öğreneceğiz? @Kittie
0
🌸duygusalatasi
(13.08.24)
Sadece göz çevresi olan güneş kremleri var. Onlar da kullanılabilir. Yüz için olanların bazılarının ürün açıklamasında yazar göz çevresine sürülüp sürülemeyeceği.
0
auroraaurora
(13.08.24)
Bana bi gun eczaci soylemisti. Biraz fiyati artmis, baska markaya mi gecsem falan demistim, ama artik goz cevresine de suruluyor demisti. Guvendigim bir eczaci kendisi. Ben eskiden de zaten suruyordum ama boyle demek ki uyarilari oluyor kutusunda vs.
0
Kittie
(13.08.24)
vücutta kullandığım güneş kremini yüzde de kullanıyorum. şimdi kutusuna da baktım, yüzde / göz çevresinde kullanmayın yazmıyor.
0
inheritance
(13.08.24)
Ben yüze sürdüğümü göze de sürüyorum. Kirpik diplerime her gün sürdüğümde kaşıntı yapıyor biraz. Onun dışında sıkıntı yok.
0
zimbirik
(13.08.24)
etrafina suruyorum ama cok yakin degil, zira gunes kremi gozlerimi yakiyor.

gunes gozlugu takiyorum.

su aralar yuz ve vucut gunes kremim ayni. cok kotu bir marka degilse uzerinde "yuz icin" yazmayan kremi de yuzume surerim. cok agir ve yapis yapis bir formulu varsa yuzde rahatsiz edebilir ama cilde zarar verecegini sanmiyorum, cok sivilceye yatkin falan degilsen.
0
hot potato
(13.08.24)
(3)

Nünberg,Münih,Stuttgart,Strasburg gezi planı yardım.

mikahakkinen
Ucuz biletle Nürnberg veya Münihe inip bavyera bölgesini gezmek istiyoruz. 1 haftalık planla nasıl gezmek mantıklı olur. Çocuklu aile olarak planlı gezmek gerektiği için yorucu olmayan mantıklı rota önerisi alınır.
Ucuz biletle Nürnberg veya Münihe inip bavyera bölgesini gezmek istiyoruz. 1 haftalık planla nasıl gezmek mantıklı olur. Çocuklu aile olarak planlı gezmek gerektiği için yorucu olmayan mantıklı rota önerisi alınır.
0
mikahakkinen
(08.08.24)
nürnberg 1-2 gün, münih 2-3 gün, stuttgart'ta acikcasi görülecek pek bir sey yok, onun yerine heidelberg'i tavsiye ederim ama ona da max. iki gün yeter, strazburg icin de iki gün ayrilabilir.
0
mamu
(08.08.24)
Nurnberg'e bir gunden fazlasi cok cok gereksiz.
Heidelberg guzel.
Cocuklu aile olarak suraya gitmelisiniz, munih yorseinde zaten: en.wikipedia.org
0
hot potato
(08.08.24)
Münih ve Strazburg gez stutgard veya nünbergte de alış veriş yap yeter.
0
andlee
(08.08.24)
(9)

gelin damat düğün sonrası direkt evine mi gitmeli yoksa tatile mi? sizde?

OgutucuRecep
8 yıldır her sene aklıma gelen bir soruyu sizler soracağım.arkadaşım evlendi düğündü falandı filandı saat akşam 11 oldu. 6-7 araba olmasına rağmen 2 araba ile götürüp evlerine bıraktık.. evi de normal mahalle ortamında bir yer ama bağcılar değil semt iyi.o zaman çok tuhaf hissettim.. gelin üstünde g
8 yıldır her sene aklıma gelen bir soruyu sizler soracağım.

arkadaşım evlendi düğündü falandı filandı saat akşam 11 oldu. 6-7 araba olmasına rağmen 2 araba ile götürüp evlerine bıraktık.. evi de normal mahalle ortamında bir yer ama bağcılar değil semt iyi.

o zaman çok tuhaf hissettim.. gelin üstünde gelinliği damat üstünde damatlığı böyle ne bilim sanki akşam misafirlikten döner gibi evlerine girdiler..

korna falan basmadan biz akşam evlerime getirdik millet rahatsız olmasın diye ama 2-3 kişi görmüştür evlerine girerken.

garip değil mi? böyle mi oluyor normalde? böyle sessiz sedasız damat ve gelinlikle evlerine girmeleri garip.

belki ne bilim düğün sonrası gelinliği çıkarabilir normal bir kıyafet giymesi mi gerekli ? ya da direkt otele mi gidilir ne bilim bir tuhaf hissetmiştim.

normal mi? sizde nasıl oldu?
0
OgutucuRecep
(04.08.24)
Düğün evinizin olduğu şehirdeyse eve gitmek normal, bir de düğün salonuysa.
Otelse zaten düğün paketi gibi içinde size suit de veriyorlar yukarı çıkıp orada kalıyorsunuz. Tamamen koşullarla ilgili.
0
kullanıcıadımbuolsun
(04.08.24)
Düğünümde beni pataklamak isteyen ve arabanın önünü kesip para almak isteyenleri gaza basıp atlatarak eve gittik, biraz takip etmeye çalışanlar oldu ama nal topladılar. eve girince o kadar yorgunduk ki üstümüzü değiştirip direkt bayıldık.

Bazı arkadaşlarım düğün sonrası üstünü değiştirip gece kulübüne seçmece arkadaşları ile gittiler, ötesini görmedim.

özetle gayet normal, damat ve gelin o stresten koşturmacadan o kadar bitik düşüyorlar ki, düğün sonrası ev dışında bir yere gitmek ızdırap olur.
0
kimlanbu
(04.08.24)
bence evlenmenin sembolik olarak da gerçekleşmesi için eve gidilmesi güzel bir şey. hem evleniyorsun hem "ev"leniyorsun.

zaten salonda kırda falan yapılan bir düğünse (nikah dairesinde olup biten bir şey değilse) gelin ve damat yorgun oluyor. o yorgunlukla tatili veya otele gitmeleri saçma olur.

bazı evlenen arkadaşlarım var. eve gittikten sonra spor kıyafetler giyip arkadaşlarıyla partilediler.

bazıları ertesi gün sabahında yurtdışına veya yurtiçine tatile gittiler.

bazıları nikah dairesinde yapılan düğünden sonra ailelerle yemeğe çıktı.

herkes kalbine göre birini bulsun. evlensin. hayat bayram olsun. <3 (kamu spotu)
0
tabudeviren
(04.08.24)
Eve girmemle yatıp uyumam 10 dakika sürmemişti, eşim de aynı şekilde. Ertesi gün öğleden sonra uyanıp yola çıkmıştık balayı için.
0
mirty
(04.08.24)
Eve gidip gelinlik ve 1500 tel tokadan arınıp duşa girmek ve sonra da altınları sayıp o moralle uyumak en güzeli bence. Ben böyle yapmıştım. Tatile gidilecekse de ertesi gün ya da bir gün sonra valiz yapıp gidilir.
0
marla is in my head
(04.08.24)
Herkesin isteğine göre değişebilecek bir durum.
0
boray eris
(04.08.24)
Tatile gitme nedeni otelde seks yapmak. İlk seksleri evde yapınca komşular senfoni orkestrası dinler gibi dinler
0
ferenc
(04.08.24)
evlenme gelenekleri aslinda tarihsel olarak cok yeni ve uydurma seyler. isteyen istedigini yapiyor artik. benim is arkadasim ocakta evlendi. paralari yoktu, is yogundu vs derken balayina agustos ayinda gidiyor keyfine gore. yani ne olacak ki bu kurallari bozunca.

@ferenc abi ne diyosun "ilk seks" falan, 1940larda mi yasiyoruz.
0
hot potato
(04.08.24)
“Düğün” çıkışı arabaya/uçağa atlayıp balayına gidebilen babayiğitleri tebrik ederim. İnsanlar ya kendi evinde ya da düğün otelde ise otelde kalır benim bildiğim gördüğüm. Aynı gün balayına gitmek ciddi bünye ister sabahın göründen beri koşturmaca içinde oluyor insan zaten.
0
cilekli pasta
(04.08.24)
(8)

Bu pahalilikta tatil bolgesinde yasama hayali suya mi duser sizce?

Zetnikov
Bu aralar bakiyorum herseyi yuzde 500 pahaliya satiyorlar ve cok fazla kazikci esnafi oluyor. bi insan gidip tatil bolgelerinde hayat kurabilir mi sizce artik. Normal gelir duzeyinden bahsediyorum. Gecinme olabilir mi. Pandemidenbonce istanbulda 200tl olan gunes kremini 700 den assagi satmiyorlardi
Bu aralar bakiyorum herseyi yuzde 500 pahaliya satiyorlar ve cok fazla kazikci esnafi oluyor. bi insan gidip tatil bolgelerinde hayat kurabilir mi sizce artik. Normal gelir duzeyinden bahsediyorum. Gecinme olabilir mi. Pandemidenbonce istanbulda 200tl olan gunes kremini 700 den assagi satmiyorlardi
0
Zetnikov
(04.08.24)
hayatı boyunca şehirde yaşamış biri için bence hiç uygun değil küçük yer.

ha doğup büyüdüğün sonra kopmak zorunda kaldığın bi yerdir, çevren eşin dostun akraban vardır, o zaman no problem.

ama 1 hafta bodrumda tatil yaptım çok iyi geldi buraya yerleşeyim kafasında olanların çoğu pişman. çünkü öyle yerlerin esnafı da köylüsü de kazıkları yağlamış şehirli gelse de soksak diye bekleyen çakallar sürüsü ekseriyeti.
0
rentts
(04.08.24)
"normal gelir duzeyi" icin hic mumkun olmadi ki bodrum falan. nufus ve turizm arttikca bu durum butun butun tatil yorelerine yayildi, o da normal bir sey. herkesin gitmek istedigi bir yerde yasamin pahali olmasi beklenen bir durum, ki Turkiye'ye de ozel degil.
0
hot potato
(04.08.24)
Tatil bölgesinde yaşadığınızda tatildeymiş gibi her gün dışarıda yiyip içmiyorsunuz.Zincir marketler her yerde var. Dönemsel olarak pazar vs daha pahalı olabiliyor tabii. Tatildeymişsiniz gibi yaşamaya çalışırsanız ciddi bir bütçe ayırmanız gerekir. Kira faktörü için bir şey diyemiyorum, o da pahalı kalıyor.
0
boyalı kuş
(04.08.24)
Yerli gider BİM'den domates-yumurta alıp kendine menemen yapar, tatilci bir tabak menemene 500 TL öder.

Kira harcamanız biraz yüksek olabilir ama yine de şehirden daha uygun olma ihtimali de gayet yüksek.

Üç harfli marketler her yerde var, onun dışındaki çoğu ihtiyacımızı da zaten internetten sipariş ediyoruz. Tatil yerinde kazıklanabileceğiniz hizmetler çok sınırlı (klima tamiri, fayans yaptırmak, terzi vs.)

O yüzden pahalılık tatil bölgesinde yaşamayı zorlaştırdı diyemeyiz. Şehirde ne kadar zorlaştırdıysa ondan biraz daha az zorlaştırdığını düşünüyorum tatil yerleri için.

Bu bilgiler tamamen tahmin, fikir yürütmedir. Yaşayan biri daha iyi bilir ama herkes her konuda yaşadığı yerden şikayet eder, o memnuniyetsizliği filtreleyerek okumalısınız gelecek cevapları.
0
michael_knight
(04.08.24)
Ben antalya'da yaşıyorum tatil yöresinde yaşanmaz. Ankara'da yaşa ama tatil yöresinde yaşama. İmkanım olsa başka yöre göçerdim ama yok.
0
komando kani var bende
(04.08.24)
bana da tatil yöreleri yaşamak için hiç çekici gelmiyor ya. tamam istanbul'a da bayılmıyoruz da antalya falan nedir yani. sırf leş gibi sıcağı bile yaşamamak için neden. ipini koparan oraya gidiyor. kırosu, rusu musu. herkes mı sıcağı seviyor diye düşünüyorum bazen.
0
nothing in my way
(04.08.24)
Tatil bölgesinde yaşıyorum yaz kış 7 senedir. Yazın hayat kalabalıktan zor oluyor ama onun dışında çok fark etmiyor.
0
kullanıcıadımbuolsun
(04.08.24)
4 sene önce Antalya'dan İstanbul'a taşındım, mevcut gelirimle Antalya'da rahat rahat yaşarım, ama Antalya'da kalsaydım şu an kiramı bile ödeyemezdim (Dubleks dairede kalıyordum, şimdi kirası muhtemelen 30k'dan aşağı değildir)

Antalya'da organize sanayi olmasına rağmen maaşlar rezil durumda, kendi işinizi yapmıyorsanız tatil beldesinde yaşamak kısıtlı iş imkanları yüzünden çok zor.

şimdi aslında şehir farketmeksizin yaşamak çok zor, hayat gerçekten çok pahalı.
0
kimlanbu
(04.08.24)
(6)

Instagramin hiç açılmama ihtimali var mı?

sonhakan
...
...
0
sonhakan
(04.08.24)
Okuduğum kadarıyla bugün saat 3'te açılması bekleniyor. Açılmaması halinde daha uzun süre kapalı kalabilir ama bu düşük bir ihtimal. Gerçi başımızdakiler ummadığımız her şeyi yaptı. Bunu da yapmazlar dedik, onu da yaptılar. Belli olmaz yani.
0
duygusalatasi
(04.08.24)
Özel şirketlerin devlet tanımamazlığı hat safhalarda. askerleri yok ama devletler ile bir çok alanda çekişmeye girebiliyorlar. Çıkarılan veya çıkarılacak kanunlarda da etkileri olduğunu düşünüyorum.

İnsanların bireyselleşerek böyle markaların adı altında bilgi edinmesi yayın yapması ve markaların kendi uygulamaları ile adeta bizden görünerek yerel hale gelmesi hiç normal bir şey değil.

Bu firmaların "Topluluk kurallarına uyulmadığını " sebep göstererek haksız yere bir çok insanın hesaplarının kapatıldığını paylaşımlarının kaldırıldığını payşıların gösterilmesi ve paylaşıma yapılan yorumların arasında orantısızlık olduğunu da biliyoruz.

Dikkat edilmesi gereken ise böyle sosyal medya kanallarına bağımlı hale gelmemektir. Ama bağımlı hale de geldik. Kendi verilerimiz ile var gücümüzle onların büyümesine de ücretsiz katkıda bulunuyoruz.

Algoritmalar ile insanlardan bir çok şeyi gizleseler de süresiz kapatılmaktan çok bir süre sonra bazı uzlaşmalarla açılacağını düşünüyorum.

Bir çok yerde gördüm ki bir bir sosyal medya kanalının yasaklanması "özgürlüklere engel" olarak görülüyor. Engeli koyan devlet olduğunda eleştiri çok fazla oluyor.
Oysa bu markaların adeta devlet gibi hareket etmesine bir o kadar da pek ses çıkaran yok.

Tamam biz kaptırdık kendimizi ama çocukları olanlar daha çok dikkat etmelidir.
Ne olursa olsun başka sosyal medya alternatiflerimiz olmalı.
Ayrıca zaruri olan şeylerden birisi ise kendi iç internet acilen ağımızın oluşturulmasıdır.

Https veya www ile sınırlı kalamayız.
0
diyecevaplandı
(04.08.24)
> kendi iç internet acilen ağımızın oluşturulmasıdır.

yok artık. putin ya da xi sen misin?

sosyal medya olmasaydı kimse doğru haber alamazdı bu ülkede. çocukları olanlar da özellikle tüm bu uygulamalardaki ebeveyn modlarını kullanabilir.


soruya cevap olarak, türkiye burası hiç belli olmaz. ama instagramda çok fazla işyeri var, reklamlarını vs. burada yapıyorlar. imkanı yok kapalı tutturmazlar bence.
0
aguen
(04.08.24)
bayagi komplike bir konu.

mark zuckerberg ve ekibi tartismasiz dunyanin en lanet insanlarindan. ceplerini daha da doldurmamamiz iyi olurdu.
instagram olmasa ulke olarak verimliligimiz bir %20 falan artardi bence. ruh sagligi da cabasi.
ote yandan iktidar sansuru kotu elbette.
kararsizim.
0
hot potato
(04.08.24)
Dunya dolusu sosyal medya var. Zuck in kopegi olmus millet
0
lapaz
(04.08.24)
Sonsuza kadar kapalı durma gibi bir durum olamaz. Iktidar değişince açılır. Veya iktidar yeterince GÜNDEM değiştirdiğini düşününce de açabilir.
0
boray eris
(04.08.24)
(7)

İnsan düşük enerjisini ne şekilde yükseltebilir?

jonas
1,1.5 aydır enerjimin çok düşük olduğunu hissediyorum. Mevsimsel bir durum mu bilemiyorum ama. Uykusuzlukla alakalı olduğu düşünülürse diye belirteyim, 8 saat güzel uyuyorum.Düşük enerjimizi ne şekillerde yükseltebiliriz acaba? Şöyle zımba gibi enerjik olayım istiyorum ama nasıl?
1,1.5 aydır enerjimin çok düşük olduğunu hissediyorum. Mevsimsel bir durum mu bilemiyorum ama. Uykusuzlukla alakalı olduğu düşünülürse diye belirteyim, 8 saat güzel uyuyorum.

Düşük enerjimizi ne şekillerde yükseltebiliriz acaba? Şöyle zımba gibi enerjik olayım istiyorum ama nasıl?
0
jonas
(02.08.24)
sosyal medya/telefon/bilgisayar/internetten uzak durdugum donemler enerjim cok net bir sekilde artiyor bence.
0
hot potato
(02.08.24)
vitamin eksiği olabilir

onun dışında spor
0
jülsezar
(02.08.24)
besin çeşitliliğini arttır. farklı sebze-meyve bakliyat protein. sonrasında kendine göre bir egzersiz bul. yüzme-ağırlık-kardiyo v.s. öğünlerinin arasında 4-5 saat bırak. muhtemelen geçecektir.
0
xrated
(02.08.24)
Aslında kan testi falan birşeyler yapılsa daha iyi. belki d vitamini eksikliği olabilir b 12, magnezyum eksikliği olabilir. ferritin düşmüş olabilir. herşey olabilir. bi doktora görünmek en iyisi.
0
komando kani var bende
(02.08.24)
Valla bence hayattan beklentilerinizi azaltmakla da alakalı olabilir. Yüksek beklentiler olunca ve bunlara ulaşamayınca ruh hali de bundan olumsuz etkileniyor.
0
Amaranta ursula
(02.08.24)
temiz beslenme + spor + kan testi öneririm
0
robert bosch
(02.08.24)
Secici beslenme + vucut gelistirme
0
Zetnikov
(02.08.24)
(5)

Sizce Vadeli Dolar Hesabı Almak Mantıklı MI?

pangea
Merhaba Duyuru sakinleri,Yatırım, para veya borsa okur yazarlığım maalesef bir hayli düşük. Bundan dolayı genellikle vadeli hesap açıyorum ve maaşımın bir kısmını oraya koyuyorum. Az önce 40 bin tl kadar bir miktarı "değerlensin" diye vadeli dolar hesabı açarak yatırdım. Ankcak içime bir kurt düştü
Merhaba Duyuru sakinleri,

Yatırım, para veya borsa okur yazarlığım maalesef bir hayli düşük. Bundan dolayı genellikle vadeli hesap açıyorum ve maaşımın bir kısmını oraya koyuyorum.

Az önce 40 bin tl kadar bir miktarı "değerlensin" diye vadeli dolar hesabı açarak yatırdım. Ankcak içime bir kurt düştü! Acaba TL vadeliye yatırsaydım daha mı çok getiri alırdım? Şimdi açtığım hesabı kapatıp, tekrar vadeli tl'ye geçmem mantıklı olur mu yoksa doların ani bir çıkış yapması ihtimal daihlinde mi?
İhtimal dahilindeyse, hiç dokunmasam mı?
0
pangea
(01.08.24)
dolar faizi düşük. hesap açmadan önce sorsaydınız tlde kalın denirdi büyük ihtimalle. şimdi satarsanız kur farkından zarar edersiniz. ihtiyacınız yoksa dokunmayın kalsın.
0
inheritance
(01.08.24)
www.tefas.gov.tr

dolara geçtiyseniz, vadeli dolardansa bu tür fonlar daha mantıklı bence.

yatırım tavsiyesi değil, benim seçtiğim yol bu.

dolardan tekrar tl'ye dönmezdim. yakın zamanda kullanmak istiyorsanız o başka tabi.
0
bir ileti paylastim
(01.08.24)
@mirket uzun bir süre lazım değil. günlük harcamalar için ayırdığım bir mebla var eğer deli gibi tüketim yapmassam, uzun bir süre dokunmayabilirim vadeli dolar hesabına...
0
🌸pangea
(01.08.24)
40 bin tl icin cok farketmemekle birlikte, genel anlamda doviz vadeli hesaplarinin ulkemizde hic bir anlami yok.

neden cok farketmez, 40000 TL dolares olarak 1.209,02 US-Dollar yapiyor eurobondun da oyle cok anlami yok, cunku satma ihtimalinizde vergi vereceginizden elinizdeki yine kus olacak. TL de kalip hisse fonu, para piyasasi fonunda tutulabilir. Ya yok ben tl ye guvenmiyorum diyorsaniz dolarda kalmak yada dolar vadeide kalmak yerine altin da alinabilir fikren.
0
wallcan
(01.08.24)
"Acaba TL vadeliye yatırsaydım daha mı çok getiri alırdım?" bunu kimse bilemez. o yuzden rahat ol. ama bir ona bir buna gecis yaptiginda genelde zarar edersin.
0
hot potato
(01.08.24)
(4)

Booking yurt içi rezervasyon

i am a legal alien
Booking'ten yurt içine VPN ile bağlanarak rezervasyon yaptığımda otele gittiğimde bir sıkıntı yaşar mıyım? Yakın zamanda tecrübe eden var mıdır?
Booking'ten yurt içine VPN ile bağlanarak rezervasyon yaptığımda otele gittiğimde bir sıkıntı yaşar mıyım? Yakın zamanda tecrübe eden var mıdır?
0
i am a legal alien
(31.07.24)
Yaşamazsınız
0
jülsezar
(31.07.24)
ben hep bookingden yapıyorum sonra oteli arayıp teyit ediyorum. Aramaktan zarar gelmez, rezervasyonu aldıklarını doğrularlar, ha problem çıkacaksa da o an söylerler. (şimdiye kadar hiç olmadı bana)
0
nhk ni youkosu
(31.07.24)
Benim sorum bookingden yapmakla hotels.com veya diger sitelerden yapmak arasindaki fark ne? Bookingden fiyatlar daha mi iyi? Insanlar genelde hangi siteyi kullaniyor vpn kullanmadiklari zaman?
0
hot potato
(01.08.24)
@hot_potato

Ben bookinge alıştım, genius menius level2 de oldu geçenlerde hem ara yüze hem de genel alışkanlıktan bookinge bakıyorum önce
0
jülsezar
(01.08.24)
(16)

Dışardaki mekanlarda yalnız takılır mısınız?

slm ben yalnız komando yasin
Diyelim bir şehirdesiniz arkadaşınız yok. Akşamları evde de canınız sıkılıyor mesela bir mekana gidip yalnız başına birşeyler içer misiniz? bir pub'a gidiyorsunuz ve yalnız başınıza içiyorsunuz Böyle yapıyor musunuz? yapar mısınız?
Diyelim bir şehirdesiniz arkadaşınız yok. Akşamları evde de canınız sıkılıyor mesela bir mekana gidip yalnız başına birşeyler içer misiniz? bir pub'a gidiyorsunuz ve yalnız başınıza içiyorsunuz Böyle yapıyor musunuz? yapar mısınız?
0
slm ben yalnız komando yasin
(31.07.24)
Tek başıma aktivite yapmak en keyif aldığım şey.

Bir kafeye giderim, gidiyorum da zaten ama alkol olan bir yere gitmem yalnız. Ben kontrollü bir insanım ama saçma sapan tipler rahatsız edici olabilirler, keyfim kaçsın istemem.
0
rock n roll
(31.07.24)
kendi basima restorana kafeye falan giderim bol miktarda ama tek icmem kesinlikle.
0
hot potato
(31.07.24)
aksam cikmam.
yolumun üstünde bir yerde oturup alkollü bisi icerim ama aksam cikmam ya da gündüzden cafeye giderim gazete falan okurum diger insanlari izlerim fkdlkd
0
robert bosch
(31.07.24)
yapıyorum çoooook.

tek başıma içtim de dans da ettim seyahat de ettim.

aşın bunları sene 24 :D

not: boy
0
baldan kaymak
(31.07.24)
Yemeğe, konsere, sinemaya, tiyatroya vs yalnız giderim.
İçmeye de ancak bir iki bira içip kalkacaksam giderim.
Ama gece eğlencesine yalnız gitmiyorum, prensip meselesi değil de bilmem hiç olmadı böyle bir durum.
0
mutekebbir
(31.07.24)
Yapabilirim ama genelde yalnız kalmıyorum,
0
gabe h coud
(31.07.24)
Yaparim tabii ya cok keyifli. Tek basima sinemaya/tiyatroya/konsere giderim, bira icmeye veya yemege giderim, tatile cikarim, uzun araba yolculuguna cikarim.
Asiri keyiflidir. Kendisiyle guzel vakit geciremeyen insan hayattan gercekten zevk alamaz
0
mor oje
(31.07.24)
Kendi evimdeysem %99 kendi evimde takılıyorum. İş ya da benzer sebeple başka bir şehre ya da ülkeye gidersem çıkarım ve tek başıma takılırım, takıldım ve takılıyorum da.
0
nawar
(31.07.24)
Yapıyorum, sürekli gittiğim mekanlar var müdavimcilik sevdiğim içün. Hatta şu anda o mekanlardan birinde biramı yudumluyorum. Güzel bir akşam, esiyo.
0
vedatchilipeppers
(31.07.24)
Tek gidip tek içiyorum. Personeller tanıyor beni.
0
put it in your appropriate place
(31.07.24)
tabi ki gider içerim.
0
abelardo
(31.07.24)
Tek basima alisveris, tatil, yemek, eskiden sinema cok sevdigim seyler. Ama aksam eglenmeye falan bi yerlere gitmem tek basima. Icmeye de gitmem tek basima. Benim icin icki muhabbet ortaminda guzel cunku. Teksem gunduz saatlerinde cikiyorum.
0
Kittie
(31.07.24)
Tek başıma çıktığım tatillerde yapıyorum. Bunun verdiği keyif de ayrı oluyor.
0
ruhen hastayim ben
(31.07.24)
teksem yaparım tabi. tek başıma yapmadıgım şey azdır hayatta. enteresan şekilde bazen tek çıktığın tatil çok daha sosyal geçiyor çünkü tek olduğun için insanlarla muhabbet etme şansın çok artıyor.
0
kurcalamabozarsin
(01.08.24)
zorunda olmasam tuvalete bile yalnız başıma gitmem.
0
brakgn
(01.08.24)
hemen herkes yalnız takılıyormuş vayansnı.

tek başıma yaşadığım bi dönem evden sadece işe ve markete gitmek için çıkıyordum. bazen markete de gitmeyip getirden sipariş veriyordum ben ya ahsjks
0
oekuklu
(01.08.24)
(3)

Not only but is

abelardo
Sorum duyurunun anglosakson kültür elçilerine.Not only but also olarak bildiğimiz kalıpNot only but is olarak da kullanılir mı?Bugün kamala Harris bir konuşmasında aynen böyle dedi"Not only economic but is on a daily level"Tam olarak böyle dedi
Sorum duyurunun anglosakson kültür elçilerine.
Not only but also olarak bildiğimiz kalıp
Not only but is olarak da kullanılir mı?
Bugün kamala Harris bir konuşmasında aynen böyle dedi
"Not only economic but is on a daily level"
Tam olarak böyle dedi
0
abelardo
(30.07.24)
That’s about a source of stress for families that is not only economic but is, on a daily level, something that is a heavy weight to carry.

www.whitehouse.gov

tum cumle bu.

oncelikle kaliplara cok takilma. konusma dili malum. burada is'den sonra also tabii ki diyebilirdi ama gerek gormemisler. informallestirmisler. sorun "not only but is bir kalip midir" ise cevap hayir.
0
hot potato
(30.07.24)
Sorudan bağımsız;

bazen also'yu but'un hemen arkasından kullanmayıp bir kelime* sonrasında kullandıklarına denk geldim.

*bir kelime dedim ama bir kelime miydi arada iki kelime var mıydı hatırlamıyorum.
0
put it in your appropriate place
(30.07.24)
hot potato tüm cümleyi paylaşınca ne demek istediğini anladım. bunlar kalıp değil ki. It is so hot that not only my ass is soaked, but is itchy from sweat lol
0
titanyum22
(30.07.24)
(11)

Yurtdisinda hırsızlık, kapkac olaylarına karşı ne yapıyorsunuz

dedeminhirkasi
Pasaport, telefon, cüzdan gibi eşyalarınızın muhafazasini nasıl yapıyorsunuz, ne gibi onlemler alıyorsunuz. Teşekkürler.
Pasaport, telefon, cüzdan gibi eşyalarınızın muhafazasini nasıl yapıyorsunuz, ne gibi onlemler alıyorsunuz. Teşekkürler.
0
dedeminhirkasi
(30.07.24)
Sırt çantasında taşıyordum ben. Bir sıkıntı yaşamadım.
0
sekizdokuzon
(30.07.24)
Nereye gittiğine bağlı İtalya'ya gidiyorsan mabada duhul etmedikten sonra her türlü çalabiliyorlar ama o sıkıntı oluyorsa çantayı bileğe falan bağlamak gerekiyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.07.24)
pasaportumu yanimda tasimam. sadece havaalanindan otele otelden havaalaninda kisminda uzerimde olur sadece.

kargo pantolon +1. bel cantasi, omuzdan capraz sekilde takili.

sifir nakit tasirim. kredi kartlarindan biri otelde kalir, digerini yanima alirim. nakit giderse gider ama kredi kartini iptal ettirmek, harcamalara itirazda bulunmak falan standart bir surec.
0
hot potato
(30.07.24)
Yer italya dostlar.
0
🌸dedeminhirkasi
(30.07.24)
Bana bir şey olmaz kafasındayım. Onlarca şehir gezdim, bir olay yaşamadım.
0
gabe h coud
(30.07.24)
Pasaport ve cüzdanımı sırt çantama koymam. Onun yerine omuzdan çapraz çantamı göğsümde tutarım ya da askılı küçük bir çantayı yine önümde duracak şekilde takarım.
Onun dışında nakitimi tek bir yerde tutmam. Cüzdanım dışında bozuk para cüzdanı gibi küçük bir çantayı zincirli bir şekilde boynumda taşırım.
0
Amaranta ursula
(30.07.24)
Göt cebimde cüzdanimla tüm Avrupa'yı gezdim bi şey olmadı. Postacı çanta alın boynunuza çapraz geçirin, pasaport vs onun içinde olsun. Bi de Türkiye'de kalabalık yerlerde uyanık olduğunuz kadar uyanık olsaniz yeter ya. Türkiyede kapkaç hiç yok da sadece İtalya'da var gibi bi algi var da o uyarılar kuzey ülkelerinden gelenler için bence. Ortalama bi Türk vatandaşı zaten gerekli reflekslere sahiptir yani (düzenli olarak cepleri kontrol etmek, kalabalık yerlerde dikkatli olmak vs)

Nakit de max 100 euro taşıyın (ki o bile bence gereksiz de neyse) kart geçiyo zaten her yerde. En fazla birkaç euro komisyon verirsiniz harcamalarda yani o da olur.
0
nundu
(30.07.24)
Kimlik ve pasaport fotokopileriniz soft ve hard olarak bir yerlerde bulunsun. Terslik olursa işinize yarar.
0
pispinti
(30.07.24)
Burada kalabalikta e yapıyorsam aynısı yapıyorum.

Ülkesine göre istisnalar var.. Somali'de çıktığımda yetrcek kadar nakit ve karanlık sokaklara girmemek, Filipinler de aynı şekilde. Turistlerin olmadığı yerlere gece fazla girmemek. Tipi kayık birileri varsa yolun diğer tarafından yürümek vs.

Avrupa ise Sultanahmet te ne yapıyorsan aynısı..
0
nop
(30.07.24)
Şu tarz çok küçük ve hafif spor çantalarından bir tane almıştım, çok işime yarıyor: tr.aliexpress.com

İçine bir pasaport ve küçük kartlık gibi cüzdan rahat sığıyor. Bunu belime takıyorum, kolumda da küçük bir çanta oluyor zaten. Bu küçük çantayı dışarıda hiç açmıyorum, arada belimi kontrol ediyorum orada olduğundan emin olmak için. Günlük paramı kol çantamda tutuyorum.
0
silverleaf
(30.07.24)
istanbul eminonunde hirsizlikla karsilasma riski ile italyada turistik yerlerde olan risk ayni sayilir. tek fark disaridan turist gibi gorunmek ekstra risk olusturuyor. o nedenle cok turist gibi gorunmemek en buyuk onlem.

pasaportunuzu otelde tutup, yaniniza sadece fotokopisini alin kalabalik turistik yerlere giderken.

cok fazla kalabaliga girmemek insanlarin omuz omuza temas edecegi yerlere girmemeye calismak avantaj. ozellikle toplu tasimaya binip inerken, kalabalik mekanlarin onunde sira beklerken, onemli noktalarda insan kalabaliginin icine girmek turkiyede de italyada da risk.

sirt cantanizi arkanizda tasirken acarlar, o nedenle sirt cantasi hic guvenli degil, arka cepler guvenli degil. ideal olan kucuk esnek bir cuzdan, icinde kart ve bir miktar para ile on cebe koymak. tabi her zamanda boyle gezemezsiniz, kalabalik yerlerde bunu tercih edebilirsiniz. eger sirt cantaniza koyarsaniz, cantanin en dibine koyun. on goze koymayin.

turistik yerlerde telefonu olur olmadik yerde (kalabalik alanlarda) cikartip riske girmeyin. bu durumlarda biri elinizden alip kacsa ne yapabilirsiniz diye dusunun. telefona bakacaksaniz daha sakin bir koseyi tercih edin.

etrafinizdaki tiplere dikkat edin, eger ayni tipler ara ara onunuze cikiyor, etrafi suzuyor, amacsizca ortalikta geziniyorsa risklidir. sadece turistler, hirsizlar ve sivil polisler aylak aylak, ama belli etmeden ortalikta garip zamanlar gecirir, ya da gorusu iyi bir noktadan etrafi suzer.

yillardir istanbulda hep bu sekilde yasadim. simdi italyada yine boyle yasiyorum, birsey degismiyor yani. aslinda buyuk sehirde yasayan turkler bu konuda otamatik refleks edindik, en cok guvenli ulkelerden gelenler sorun yasiyor. ama yine de bunlar hep risk, kimin ne zaman basina gelecegi belli olmaz, hepimizin dalgin zamanlari oluyor.
0
emrahday
(31.07.24)
(6)

trakyalıların yunanistan-bulgaristan'a daha rahat gitmesi

mark greg sputnik
iyi akşamlar dostlar,ben trakya'da doğup büyüdüm ama aslen oralı değilim, yani ninelerin dedelerin bölgeyle bağı ve göçmen geçmişi yok. o zaman dikkatimi çekmiyordu da şimdi düşününce fark ettim: çevredeki çoğu insan yunanistan ve bulgaristan'a görece rahat girip çıkabiliyordu. hepsinin çifte vatand
iyi akşamlar dostlar,

ben trakya'da doğup büyüdüm ama aslen oralı değilim, yani ninelerin dedelerin bölgeyle bağı ve göçmen geçmişi yok.

o zaman dikkatimi çekmiyordu da şimdi düşününce fark ettim: çevredeki çoğu insan yunanistan ve bulgaristan'a görece rahat girip çıkabiliyordu. hepsinin çifte vatandaşlığı olduğunu sanmıyorum. bizzat tanıdıklarım dışında herhangi bir sohbette de rastgele çok duyduğum olurdu yani işte "bulgara gittik şunu aldık" gibilerinden. tanıdığım dediğim insanlar da yıllardır görüşmediğim kişiler şimdi gidip "sen daha kolay mı giriyosun??" diye sorulmaz.

sınıra yakın yaşayanlar yahut ne bileyim günübirlik gidenler vs. bu konuda herhangi bir kolaylık görüyor mu? şimdi bu çifte vatandaşlık daha popüler tabii ama o dönemde zaten böyle "nenem orada doğup büyümüş, vatandaşlık veriyolarmış" durumu da o kadar yaygın değildi.

bu insanlar nasıl o kadar sık gidip gelebiliyor? ülkeyle bir bağları ya da istedikleri gibi vize alacak paraları mı var hepsinin? gerçi öyledir herhalde, yunan pasaport polisi "aaa senin ikamet edirne'ymiş, sen üç gün gelebilirsin vizeyi boşver" demiyordur ama neblim değişik geldi.
0
mark greg sputnik
(29.07.24)
bahsettigin bolge insani, bulgaristan falan ab'ye girmeden onceden beridir (yani hicbir cazibesinin olmadigi donem, 25 sene once falan mesela) gidip geliyorsa gumrukte belli bir guven ve tanisiklik olusmus olabilir
0
hot potato
(29.07.24)
eskiden vize zorluğu yokmuş hiç. isteyen Avrupaya girip çıkıyormuş. 80 darbesinden sonra cunta hükümeti Avrupaya istekte bulunuyor bizimkilerin Avrupaya kaçmasını zorlaştırmak için. şu anda da aynı olay devam ediyor aslında, trakyayla falan ilgisi olduğunu sanmıyorum.
0
titanyum22
(29.07.24)
Hocam hangi tarihlerden bahsediyorsun bilmiyorum fakat 80'li yılların başına kadar AB öncesi AET ülkelerine vizesiz girilebiliyordu, isteyen istediği ülkeye girebiliyordu yani, belki Yunanistan'a ve Bulgaristan'a bunun rahatlığıyla giriyor olabilirler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.07.24)
Bu dediğin aynısını ben de yaşadım Edirne’de tanıdıklar aynı şekilde giriş çıkışta problem olmuyor diyordu ben de senin gibi sormak istemedim hem de ihtiyacım yoktu ama ben de merak ediyorum
0
coner
(30.07.24)
Söylerken bizim Kendimize az gidişimiz var bıyık altından güler gibi söylüyordu ama detayını sormadım
0
coner
(30.07.24)
Öncelikle vizesiz girme gibi bir durum yok,

Edirnede hem bulgar hem yunan konsolosluğu var.yerel halk vize almak istediğinde diğer yerlere göre nispeten daha kolayca vize alabiliyor.adamın kütük edirne,ikametgah da edirne olunca kimse sorun çıkarmıyor.bulgar konsolosuyla bir kaç kere yemek yerken benim bile karşılaşmışlığım var.arada işimiz düştüğünde istanbuldan sıra almak yerine edirneden yardımcı oluyorlar.

Vize sonuçta 60-80 euroluk bir mevzu,adamlarda ordalar,aksam yemek yemeye yunan,kumar oynamaya bulgara geciyorlar.svilengrad ta bir grupla tanışmıştım,edirne de oto sanayide çalışan adamlar.4-5 kişi vizeleri almışlar,eski bir tüplü arabayada sigorta yapmışlar.her gün iş çıkışı arabaya atlayıp casinoya geliyorlar.10-20 euro ne varsa makinede şansını deniyor,yemeğini yiyor,yanlışlıkla 50-100 euro yaparsa ,ablalarla kısa bir görüşme yapıp,edirneye dönüyorlardı.kısaca target 35 euro.

Gelirken içki falan alıp masrafıda öyle çıkarıyorlar.

Yine tanıdığım bir kız var,uzunköprüden ,her gün arabasına binip bulgara geliyor.gelirken paraya çevirebileceği bir şeyler getirip orada satıyor,misal deterjan vs.çokta değil 3-5 tane.bazen türkiyeden istediğimiz bir şey varsa ona söylüypruz getiriyor,giderkende bir kaç şişe içki,gofret vs.paraya çevirebileceği ne varsa alıyor,gidiyor,en kötü günlük 100 euro yapıyor kendisine.

Birde tabi edirne özelinde çok memur ve emeklisi var.yeşil pasaportlu çok.onlarda çokça gelip gidiyorlar.
0
duptıs
(30.07.24)
(13)

Teams zoom yokken

pavlis
Nasıl oluyordu?O 5-10 kişi bir araya mi geliyordu cidden 5-10 dakikalık şeyi konuşmak için?
Nasıl oluyordu?
O 5-10 kişi bir araya mi geliyordu cidden 5-10 dakikalık şeyi konuşmak için?
0
pavlis
(29.07.24)
whatsapp ve skype dışında aklıma bir şey gelmedi ama skype çoğu sektörde kesin vardı.
0
patronaj1
(29.07.24)
Ondan da öncesini soruyorum o zaman
0
🌸pavlis
(29.07.24)
Evet tabi.

Outlook'tan toplantı odası kovalıyorduk yeri geliyordu hepsi dolu oluyordu illa biri gelmeyen müdür/direktör odasında toplantı yapıyorduk.

Öyle 2000'lerden bahsetmiyorum bu arada 2019'a kadar böyleydi benim çalıştığım şirkette :)
0
chicha_v2
(29.07.24)
skype 2003'ten beridir var zaten, internet tarihini dusunursek eski. msn messenger falan daha da eski. yok onun da oncesini soruyorsan telekonferans servisleri vardi (hala varlar), telefonunda herkes ayni numarayi ariyor, sifreyi girip baglaniyor toplantiya.
0
hot potato
(29.07.24)
Conference call yapiliyordu, baska ofiste ya da mobil olanlar telefonlarindan katiliyorlardi. Toplanti odalarinda da spider denen zimbirtilar oluyordu: supplycentre.oxfam.org.uk
0
sertac akin
(29.07.24)
Farklı firmalardaki kişiler birbiriyle genelde skype üzerinden ekleşip konuşurlardı. Firma içinde ise yine skype, whatsapp veya microsoft lync kullanıyordu. Çok nadir de olsa bir ara google hangouts da kullanıldı.
0
plastic_angel
(29.07.24)
Konferans çağrı +1
Ofis telefonlarında bu yetenek olurdu, spider da kullanılırdı.
16-17 gibi skype ve google meet kullandığımızı hatırlıyorum.
0
Bruce
(30.07.24)
Skype. Skype'tan öncesinde ben ilköğretim öğrencisiydim. O yüzden bende yok o bilgi. Ya telefon ya da toplantıdır zaten.
0
nawar
(30.07.24)
Ofis telefonlarından tele konferans yapıyorduk. Hem zaten bu kadar da toplantı olmuyordu ve bir şekilde işler yürüyordu. Şimdi toplantıdan iş yapamıyoruz )
0
koskoca kirpi
(30.07.24)
Danışmanlık verdiğimiz bankada pandemi öncesi kullandıkları telefonlar görüntülü idi ve tele-konferans yapılabiliyordu. Toplantılara fiziken gelemeyenler telefonu açıp görüntülü olarak katılabiliyorlardı.

Bir de 5-10 dakikada çözülebilecek bir konu genelde 2-3 kişi ile halledilirdi, 2-3 kişi bir araya gelip gereğinde ofisten telefonla ekstra kişiler bağlanırdı falan. Katılımcı sayısı 10'u buluyorsa o konu 1 saatin altında çözülmez ona da toplantı odası ayarlamak lazımdı ki çok zahmetli işlerdi hey gidi.
0
Lethe
(30.07.24)
allahin belasi skype vardi, insanlik tarihinin gordugu en berbat yazilimlardan biri...
0
bay b
(30.07.24)
2013 yılında google hangouts kullanıyorduk biz.
skype'ı birden fazla kişi ile beraber hiç kullanmadım. öyle bi özelliği olduğunu bile bilmiyordum. msn messenger'da webcam ile görüntü konuşma 2006'da falan yapılıyordu, muhtemelen öncesinde de.

skype efsaneydi ama. bilgisayardan telefonu arayabiliyordun ya da tam tersi. microsoft aldıktan sonra hem msn (live messenger) öldü hem de skype daha garip oldu.

gerçi değişen kullanım alışkanlıkları da buna sebep olabilir.
0
biseysorcaktim
(30.07.24)
şu videoda tüm cevaplar var

www.youtube.com
0
duyurukullanıcısı
(30.07.24)
(4)

Kendi eposta adresimden gelen hacklendin epostası

chicha_v2
Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim.Outlook hesabıma "you have been hacked" başlıklı bir eposta geldi.Gönderen kısmında kendi eposta var işin tuhaf tarafı. Yani bazen gösterilen adreste kendi adresim oluyor ama detaya tıklayınca saçma sapan eposta gözükür öyle değil.İçerikte şu adrese şu kadar l
Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim.

Outlook hesabıma "you have been hacked" başlıklı bir eposta geldi.

Gönderen kısmında kendi eposta var işin tuhaf tarafı. Yani bazen gösterilen adreste kendi adresim oluyor ama detaya tıklayınca saçma sapan eposta gözükür öyle değil.

İçerikte şu adrese şu kadar ltc gönder yoksa p*rno izlerken kaydettiğim görüntülerini yayarım falan diyor da yok böyle bir şey :)

Bunu nasıl yapabiliyorlar, şifremi falan değiştirmem yeterli midir?
0
chicha_v2
(29.07.24)
2 3 ay önce bana da gelmişti işin tuhaf tarafı p*rno izledikten sonra gelmişti :))

Nasıl yaptıklarını bilmiyorum ama hiç sallamadım :)
0
respect
(29.07.24)
Bana da geldi 3-4 ay önce. Ama çok sık kontrol etmediğim ikinci maile geldiği için 1-2 ay gecikmeli gördüm. O sırada kimse bi şeyimi yaymadı diye düşünüyorum :d

İnternetten araştırdığımda yeni nesil hackerlık olarak gördüm ama benim de en yaratıcı bulduğum hacker yöntemiydi ahahah
0
nundu
(29.07.24)
Yeni nesil değil 10yıldır var bu yöntem :)
0
jülsezar
(29.07.24)
birak goruntulerini yaysin. santaj santajciya para vererek cozulebilen bir sey degil. para verirsin, yetmez biraz daha der. daha cok ver yoksa babaannene yollarim der. sonu yok.
0
hot potato
(29.07.24)
(6)

Yerli yatırım fonları mı yoksa yabancı fonlar mı?

HellKeePer
Sadece fon bazında soruyorum. Hangilerini tercih ediyorsunuz? Savaş, deprem, pandemi gerçeklerini düşününce yerli mi yoksa yabancı fonlar mı güvenli geliyor?
Sadece fon bazında soruyorum. Hangilerini tercih ediyorsunuz? Savaş, deprem, pandemi gerçeklerini düşününce yerli mi yoksa yabancı fonlar mı güvenli geliyor?
0
HellKeePer
(28.07.24)
2014'ten beri saadece yabanci. bistte 1000 tlm yoktur ve hic olmadi da.
0
sonsuz
(28.07.24)
Sepet; hem yerli hem yabanci hem emtia
0
sertac akin
(28.07.24)
yabancı fonu nerden alıyorsunuz? arkadaşın dediği durumlar veya rusya tarzı bir ambargo gelse ne olur?
0
paintov
(29.07.24)
diversification diye bir kavram var yatirimda. yerli fonlar derken sadece turk sirketlerine yatirim yapan fonlari kastediyorsan yeterince cesitlendirmiyorsun.
0
hot potato
(29.07.24)
Düzenli sp500 fonunda paran erimez bence.
0
ketcapli dondurma
(29.07.24)
yabancı fondan kastınız nedir?

Türkiye kökenli ama yabancı borsalarda alım yapan fonlar mı?
Yoksa tamamen aracı kurumlar üstünden direkt yurtdışındaki fon ve eft'ler mi?

Hiçbir yatırım aracı risksiz değildir.

Bunları göz ardı etmemek lazım.
Rusya güzel bir örnek. Oradaki yaptırımlar vs iyi düşünülmesi gereken konular.

İşte bu yüzden parayı dengeli dağıtmak çok önemli.

Ben kendi adıma karma gidiyorum.
Ama herkes kendi bildiği doğrusunu uygular:)
0
anten
(29.07.24)
(18)

Arkadaşlarla tatil sorunu

Mirabel
MerhabaTanıdığım bir çiftle yunan adalarından birine gideceğiz tatile. Bizim denize yürüyerek 5 dakika mesafede yazlığımız var deniz özlemim yok sırf beraber tatil yaparız yer içeriz diye gidiyorum. Konuştuk ve dedik ki 3 kişiyiz şehirde ev tutarız, ordan plajlara gideriz vb…sonuçta maksat beraber o
Merhaba
Tanıdığım bir çiftle yunan adalarından birine gideceğiz tatile. Bizim denize yürüyerek 5 dakika mesafede yazlığımız var deniz özlemim yok sırf beraber tatil yaparız yer içeriz diye gidiyorum.
Konuştuk ve dedik ki 3 kişiyiz şehirde ev tutarız, ordan plajlara gideriz vb…sonuçta maksat beraber olmak, cafe bar yemek içmek vb…air bnb den bişeyler baktım 1 hafta şehir merkezinde 24.000 civarı.

Bugün tatil işini halletmek için onlara gittim önce olur dediler sonra çiftin kadın olanı bookingden otel baktı kocasına dedi ki otel odaları 12000 tl. Baktım gösterdiği yerlere şehre uzak ama denizin dibi. Kocası da ben denizi tercih ederim dedi. Ben de olur bana farketmez şehir ya da deniz dedim. Kadın bana biz yerimizi ayırtalım sen de aynı otelden ayırt işte dedi. Sonuç itibariyle onlar 2 kişi 12000. Ben tek kişi 12000 ödedim. Bi de diyolar ki şehre taksiyle gidip geliriz.
Sizce yaptıkları ayıp değil mi? Bu kişiler benim büyüklerim 20 yaş falan var aramızda. Zaten otel tatili sevdiğim bişey değil, üstüne para verip istemediğim bir tatili yapacağım yani. Kadın biraz şeye getirdi olayı ev de 24000di bu da 24000 işte diyor. Beraber de tatile gitmemizin bi anlamı yok otelde ayrı ayrı. Siz olsanız tatilde ne yapardınız? Acaba yanıma arkadaş mı alsam. Arkadaşıma ısmarlarım en azından.
0
Mirabel
(28.07.24)
siz fark etmez demişsiniz. beraber kalırız ederiz düşüncenizi paylaştınız mı ?

siz yine 8k ödeyecekseniz bence sorun yok otelde. yani toplam paylaşacaksanız, ama öbür türlü çok ayıp
0
jülsezar
(28.07.24)
@jül: yok 12k ödedim. Ben farketmezi 3 kişi bir yer tutarız diye söyledim. Deniz ya da şehir olması farketmez diye.
0
🌸Mirabel
(28.07.24)
Çift artı tek kişi tatili bana hep saçma gelir. İlla ki gidecekseniz yanınıza kafa dengi birini bulun bence.
0
asteriks
(28.07.24)
hadi sizin beraber aynı yerde kalma isteğinizi geçtim ki o durum da ayıp

ev 24dü bu da 24 ama evde siz 8 öderken şimdi 12 ödediniz.

iptal edemiyorsanız arkadaş alın yanınıza
0
jülsezar
(28.07.24)
@jül: yooo beraber ev işine okey dediler sonuçta ayrı odaları olacak. Öyle konuştuk. Evde kahvaltı yaparız vb diye. Şehir merkezine de okey dediler. Bana sen bul bişeyler dediler. Şimdi onlara gittiğimde oldu bittiye geldi gibi bişey oldu. Gideceğimiz ada bile değişti.
Bir de benim çok sevdiğim büyüklerim bunlar. Cidden beraber oluruz diye düşündüm. Ama manasız oldu.
0
🌸Mirabel
(28.07.24)
Bence gereksiz bir tatil olmuş. Sizden büyüklerse ve iki kişilerse onlar gidiyor da siz de sanki onlara takılıyosunuz gibi düşünmüş olabilirler. Yani onlar ne isterse o olacak gibi sezdim ben. Acilen yanınıza birini bulun. Diğer türlü çekilmez. Siz x’e gitmek istersiniz onlar biz y’ye gideceğiz derler. Öylece kalırsınız ortada. Hiç gerek yok yani.
0
sacrilegious
(28.07.24)
Hocam kardeşiniz, arkadaşınız vs. yoksa burdan tarihleri yazın belki biri eşlik eder ücreti paylaşır. Çünkü dışlanacaksınız gibi geldi.
0
ruhen hastayim ben
(28.07.24)
@ruhen: dışlanasam razıyım hocam kafa dinlerim ama kadın diyor ki kocası zaten denizden çıkmazmış biz senle müze gezeriz taksiye atlayıp diyor. Ben de müze sevmem odada vakit geçiririm dedim.
0
🌸Mirabel
(28.07.24)
Onlarla beraber olma zorunluluğunuzu anlamış değilim. Tanışmak yeterli değil bu konuda

Bu sizin için tatil falan değil.
- ben yanınızda emanet olarak 12.000 liraya zaman geçireyim.. olmuş.
Şüphe ve acabalar içinde eğlenmeye tatile gidilmez.
0
diyecevaplandı
(28.07.24)
Çiftlerin yanında üçüncü kişi olarak tatili geçtim, Bim'e bile gitmem
0
speedy
(28.07.24)
Cift yaninda gitmek korkunc bi sey degil oncelikle. Aradaki arkadasliga bagli da 20 yas buyuk bir cift sacma bence. Senin adaya yalniz gitmene izin vermeyen bi ailen var da bu ciftle mi gidebiliyosun bi tek? Sacma ama aklima baska bi sey gelmedi. Istedigin kadar yakin ol, iyi anlas vs vs 20 yas....ciddi bir jenerasyon farki var arada.

Onlar seni istemiyor olabilirler
mi? Otelde kafamiz rahat olsun demisler bence denize yakinlik falan hikaye. Odalari ayri da olsa ayni evde olmak istememisler. Sen neden israrla birlikte vakit gecirmek istiyorsun anlammadim. Senin 20 yas buyuk birileriyle nasil bir ppaylasimin olabilir?! Sen o tatilde isteniyor musun ona
odaklan. Arkadas falan demissin de alma yanina kimseyi. Direkt bunlardan ayri bi tatil planla tek ya da arkadasinla.

Para hesabini ise hic anlamadim. Onlar ev icin 16k mi verecekti? Sen de 8k. Her turlu sacmalik. Ben kendimden 20 yas kucuk biriyle ayni evde takilmak icin otele verecegimden daha fazla para vericem. Cok sacma.
0
Kittie
(29.07.24)
lisede ta tecrübe ettim asla bir yere üçüncü olarak gitmem ki o zaman da avmye gitmiştim tövbe ettim.

bence iptal ettir hemen. ne kadarı öderlerse kardır istemediğin yere gitmek zulüm olur.

ya da kafa dengin bir arkadaşını veya flörtünü getir takılın ikiniz diğerleriyle muhatap olmayın hiç
0
Hallegadola
(29.07.24)
duyuruyu kesin seni onayliycam diye cifte bilenerek okumaya basladim ama sonuna dogru fikrim degisti.

*istemedigin bir seye evet demen = senin hatan.
*ciftin beraber ayni odada kalmasi, senin kendine tek oda bulmak zorunda kalman = normal
*onlarin 1 odaya kisi basi 6 bin odemesi senin 1 odaya 12 bin odemen = gene normal. yani ne olacakti ki? bu ciftin senin masrafini subvanse etmek gibi bir sorumlulugu yok. yaslarinin senden yuksek olmasi da konuyla alakasiz. "senin masraflarina yardim ederiz, neticede biz yasliyiz" gibi bir soz verilmemis gordugum kadariyla.
*"Beraber de tatile gitmemizin bi anlamı yok otelde ayrı ayrı." - niye ki? "beraber tatil yaparız yer içeriz diye gidiyorum" yazmissin bir de. otelde kalmaniz beraber yiyip icmenize engel degil.
0
hot potato
(29.07.24)
@hot: sorun baştan böyle konuşmamız olmamız ve o esnada oldu bittiye getirilmesi.
Ben de onların standartlarına ortak olmak zorunda değilim. Herkes kendi planını yapsın denseydi. Bütün yaz bu plandaydık.

Ayrıca başka ada diye konuşmuştuk o bile değişti ve ben bu adaya gitmiştim.
Ayrıca ben onlara siz gidin demiştim. Yok olmaz senin iznini bekleriz bi hiç bi plan yapmıyoruz seni bekliyoruz deyip durdular bütün yaz. Ben kendimi zorla yamamadım onlara. zaten tek başıma tatili tercih ederim.

Neyse 3 gününe arkadaş buldum zaten. Kaldı 4 gün.
0
🌸Mirabel
(29.07.24)
adam tüm gün denizden çıkmazmış, sen deniz istemiyorsun.
kadın müze gezeriz demiş, müze de sevmiyorsun.
neden gidiyorsun ki?

şehirde kalsanız onların istediği bi durum olmayacaktı. sen de farketmez demişsin, onların istediği şey olmuş. sıkıntı nedir anlayamadım, kabul etmeyebilirdin.
0
elorelia
(29.07.24)
ben olsam bu işe girmezdim ama şu anda yerinde olsaydım iptal ederdim. işim çıktı derdim. paradan daha önemlisi zaman. kendi keyfine göre bir başka plan yap derim.
0
gabe h coud
(29.07.24)
Yaw bir allahin kuluda dememiski
Senin ne isin var ciftin yaninda besleme yanci gibi tatilde?

Adam karisiyla yada sevgilisiyle tatil yapacak kafa dinleyecek belki sevismek isteyecek

Senin ne isin var iki kisinin yanina ucuncu olarak soyler misin

Amaç ne bana amaci soyler misin
Kaldiki senden 20 yas buyuk diyorsun saka mi bu

Hayat tecruben sifir galiba

Kim olursa olsun 2 kisiye 3uncu olarak tatile yada bakkala bile gidilmez bunu hic mi bilmiyorsun

Cildirdim resmen kimse yazmamis
0
Zetnikov
(29.07.24)
Şartlar değiştiğinde ortaya çıkan bir emrivakiye o an hayır diyemeyip sonradan pişman olma vakası gibi duruyor sizinki.

Her ne kadar bu tatil için sizi beklediklerini söyleseler de hem adanın hem tatil yapış şeklinin değişmesi, aslında bu tatili kendilerine göre dizayn ettiklerini gösteriyor. Bu kadar değişen şartlara siz de hayır diyebilmelisiniz.

Tatilden beklentileriniz farklı olarak gözüküyor. Bence eğer şansınız varsa siz rezervasonunuzu iptal edin derim. Onlara ayıp olmaz zira kendilerinin zevkine göre kurgulamışlar zaten tatili. Siz her ne kadar yanınıza arkadaş bulsanız da sürekli hayal kırıklığı hissi yaşayıp canınız sıkılacak. Bence yol yakınken vazgeçin, en azından ilişkiniz bir şekilde devam eder. Yoksa bu tatil dönüşünde aranızdaki bağın da zayıflayacağını düşünüyorum.
0
thracia
(29.07.24)
(6)

Beyaz eşya hızlı programlar

pavlis
Çamaşır makinası ve bulaşık makinasında sürekli hızlı program kullanan var mı? Çamaşırlar normal kirli ekstra bir kirlilik yok, 1-2 kez giyildi diye yıkanıyor. Maksimum ter. Bulaşıklar bildiğimiz bulaşık. Tabaklar çok kirli de olmuyor.
Çamaşır makinası ve bulaşık makinasında sürekli hızlı program kullanan var mı?

Çamaşırlar normal kirli ekstra bir kirlilik yok, 1-2 kez giyildi diye yıkanıyor. Maksimum ter.
Bulaşıklar bildiğimiz bulaşık. Tabaklar çok kirli de olmuyor.
0
pavlis
(25.07.24)
Bulaşık makinesini her zaman en kısa programda kullanıyorum.
Çamaşır makinesinde beyaz ve pamukluları 60 derece uzun program, çok giyilmiş genel renklileri 40, spor kıyafeti vs gibi bir terleyip atılmış eşyaları da en kısa programda.
0
silverleaf
(25.07.24)
Hızlı Programlar daha çok su ve elektrik kullanır. Şimdi diyeceksiniz 30 dk çalışan çamaşır makinesi nasıl 1 buçuk saat çalışan çamaşır makinesinden daha fazla harcıyor diye. Çünkü uzun programda makine çamaşırı suyun içinde beklete beklete tek seferde aldıgı suyun içinde yavaş yavaş kirin çözülmesini bekliyor. Sonra durulama suyunu basıp ardından sıkıp çıkarıyor.

Ama kısa programda buna vakit olmadıgı için makine 3 kere su alıp boşaltıyor.
Evet vakit probleminiz yoksa uzun olan ekonomik programlarda yıkayın.Tabi bu mod markadan markaya degişir.
Mesela bulaşık makinesi 50 dklık bir programda 15 litre su tüketiyorken 3 saatlik programda 8 litre tüketiyor.

Dogru yıkama şekli genelde kullandığın makineyi iyi tanımaktan geçiyor
0
limonlu eksi
(25.07.24)
bulaşık makinasında var olan en hızlı programı kullanıyorum teknik olarak, sayılır mı?

benden yaşlı, 30 küsür yıllık arçelik leydi serisinden... tek programlı. :D alternatifi yok.
0
konetsu
(26.07.24)
sadece en kisa programlari kullaniyorum yillardir ikisinde de.
0
hot potato
(26.07.24)
kıyafetlerimi günlük değiştiriyorum 1 gün giyilmiş kıyafetlerimi sürekli 45-50 dk programda yıkıyorum. sıvı deterjan kullanıyorum, siyahsa siyah renkli ise renkli sıvı deterjanı programın farkı denilen gibi daha fazla harcıyor olabilir benim tek fark ettiğim uzun programa göre daha çok dönüyor makine, uzun programda dönüp bekliyor. çok deterjan koymuyorum çünkü makinalar inanılmaz az su alıyor ve çamaşırlar çıktığında deterjan kokuyor çoğunluk 1 kapaktan çok az eksilterek koyuyorum makinayıda ölümüne doldurmamak gerekiyor yarısına kadar dolduruyorum.

10 senedir bu şekilde rutinim, çarşaflarda 1 buçuk saatlik programda, havlular uzun programda yıkanıyor.
0
eja
(26.07.24)
Giysileri 30 dakikalık programda yıkıyorum. Limonlu ekşi'nin cevabını görünce bir aydınlanma yaşadım. Uzun programda yıkarım bundan sonra.
0
auroraaurora
(26.07.24)
(13)

Gelecektekileri kıskanmak

ananiyimioguz
Normalde kıskançlık duygum pek yoktur ama nedense benden sonraki olaylara ben olmadan şahit olacak olanları kıskandığımı fark ettim.Mesela geçmişteki olaylara şahit olanları kıskanmıyorum. Çünkü aşağı yukarı neler olmuş biliyoruz tarihten. Tabi o zamanda orada olmanın verdiği deneyim başkadır belki
Normalde kıskançlık duygum pek yoktur ama nedense benden sonraki olaylara ben olmadan şahit olacak olanları kıskandığımı fark ettim.

Mesela geçmişteki olaylara şahit olanları kıskanmıyorum. Çünkü aşağı yukarı neler olmuş biliyoruz tarihten. Tabi o zamanda orada olmanın verdiği deneyim başkadır belki onu da kıskanan/imrenen vardır fakat sonuç olarak geçmişimize dair az çok bir bilgi var elimizde. Dünyanın oluşumu, evrim, insanlık tarihi, savaşlar vs.

Şimdiden geçmişe bakınca kendimi şanslı hissediyorum nedense. Çünkü diğerlerine göre daha fazlasını bilmek değişik bir haz veriyor. Mesela milattan önce 5000 yılında ölen var.

Kıyamam, yazık. Dünyadan haberi yok.

E ama belki bizim de yoktur ileriyi düşününce? Birinin 1000 yıl sonra, 10bin belki 100bin sonra bize tarihi eser gibi bakıp "kıyamam şu zamanlarda daha internetin ve yapay zekanın temelleri yeni atılmış. atalarımız ilk gezegeninden henüz çıkamamışlar bile" diyecek olması sinirlerimi bozuluyor, haksızlık değil mi ya?

Herkesin 1 tane ölümlü bir ömrü var, ben veya başkaları neden daha azına şahit oluyor da diğerleri daha fazlasını biliyor?

İmkanım olsa kıyamet olur mu olmaz mı bilmiyorum da, olacaksa onun son zamanlarında doğmak isterdim. Yani tüm insanlık bilgi birikiminin en fazla olduğu zamanda. O zaman daha mı sağlıklı bir yaşam olur, kaos mu vardır bilemiyorum tabi ama en azından dediğim gibi 0 dan 100 e bir sayı doğrusunda yaşayacaksa insanlık, şuan 5te miyiz 20de mi 50 de mi bilmiyorum ama en sonda olmak isterdim. Hatta mümkünse kapanışı ben yapayım :3

Bu size kötü hissettirmiyor mu?
0
ananiyimioguz
(24.07.24)
Bunları bazen ben de düşünüyorum ve 1 milyon yıl sonra yaşanacak gelişmeleri uçan arabaları falan düşündükçe bunlara şahit olamayacağım ve o zevki yaşayamayacağım için kendimi kötü hissediyorum. Umarım 450 yıl sonra Dünya'ya 17 futbol sahası büyüklüğünde bi göktaşı çarpar da medeniyet 1500 yıl geriler diye umut etmek beni kötü biri yapmaz :(
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.07.24)
Tam bir akademisyensin bence. Bilgiyi kıskanmak var onu biliyorum ama bu derecesi aklıma gelmezdi. Bilgiyi bu derece kovalamak, bu kadar fazla ciddiye almak ilk defa gördüğüm bir şey ve bu anca akademisyen kafasında olur.

Hayır kötü hissettirmiyor, benim yapım daha insana topluma yönelik şeyleri önemsiyor. Mesela dünyanın yuvarlak ya da düz olduğu tartışmalarını aşırı derecede saçma buluyorum, bunu araştırana kadar dünyanın iyiliğine, doğanın ve insanın iyiliğine çalışmalar yapılmalı diye düşünüyorum.

Herkes bir şeylere meraklanacak, bir şeyleri sevecek. İlerleme böyle oluyor.
0
muhayyer divan
(24.07.24)
@arbre'nin bahsettiği şey kıskançlıktan çok imrenmeye girer bence. Ölmüş kadın örneği hariç. Kıskançlık başka bir şeyi görüp beğenip edinmek tecrübe etmek istemek başka. Önce kıskançlık mı duyuyorsun yoksa imreniyor musun bunu anlamak isterdim. Benim bildiğim kıskançlıkta "onun olmasın benim olsun" düşüncesi var. İmrenmekte "benim de olsun" var. Hangisi?
0
muhayyer divan
(24.07.24)
Bende de var bu his. Hem teknolojik hem de tarihsel olaylar açısından gelecekte yaşanacak ve şahit olamayacağım olayları düşündükçe sinirim bozuluyor. Hatta hayata devam etme içgüdümdeki en büyük etken ölürsem kaçıracağım şeyler :D

Bunu yaşamayan insanı garipserim ben hatta, herkes yaşıyor diye düşünüyordum :)

Son dediğine istinaden de, yıllaaar önce bir soru görmüştüm, kırmızı butona basarsanız tüm evren yok olacak, basar mıydınız diye. O zaman niye basayım ya çok saçma diyordum ama şimdi olsa basardım sanırım :') kapanışı yapıp gidelim hissim baskın gelebilir :d
0
nundu
(24.07.24)
zaten olmus olacagim neyine kotu hissedeyim. kotu hissedebilmek icin hayaletimin ortalikta takilip hayiflanmasi lazim "ah ne guzel teknoloji ah ben bunlari kacirdim" falan diye. oyle bir sey olacagini sanmiyorum.
0
hot potato
(24.07.24)
Yaşamları daha da zor olacak.

-Artan nufus artışı tarım alanlarını azaltacak. Bu da herkesin yiyeceğe erişemeyeceği ya da hayat pahalılığı demek
-Konut sorunu olacak
-İklim değişikliği kaçınılmaz
-Su kaynaklarının yetersizliği

bir sürü sorun da beraberinde gelecek
0
ferenc
(24.07.24)
bunu kestirmek mümkün değil önümüzdeki 40-50 senede büyük bir dünya savaşı çıkıp ortalık toz duman olabilir. terör örgütleri nükleer silah üretecek seviyeye gelebilir. nufus artışı ve global ısınma nedeniyle büyük kuraklıklar buna bağlı büyük sorunlar çıkabilir ve medeniyetin ilerleme hızı hayal ettiğimiz gibi olmayabilir. bana kalsa insan ömrü şöyle 150-200 yıl olmalı. doğdun, okudun, iş meslek para kazandın derken emekli olduğunda zaten ömür bitiyor yaşamaya vakit kalmıyor. ömür 150+ sene olsa 60-70den sonra iş güç derdi olmadan yaşanacak 70 sene daha kalır.
0
orpheus
(24.07.24)
bana gelecek daha korkunc geliyor teknoloji, farkindalik vs ilerlese de. su anki super teknolojilerden ucak bile tatsiz bir ton prosedur derken hic de gorundugu gibi heyecan vermiyor. nufus, gida, enerji krizleri derken ucan arabadan zevk almam beklenemez:( 1 pessimist
0
ala09
(24.07.24)
Yahu tamam da ben her şey çok güzel olacak da onu göremeyeceğim demiyorum ki.

Sonuçta iyi de olsa kötü de olsa yaşanacakları göremeyeceğim. Taşa mızrağa da dönsek, kuraklıkla da boğuşsak, beyinlerimizi bilgisayara da aktarsak veya başka gezegen ve galaksileri de görsek, bilemeyeceğim.

Ona bakarsanız hiç elektriğin bile olmadığı zamanda köyde doğup ölen için hayat çok güzeldi belki. Belki elektrik geldi makinalaşma başladı mertlik bozuldu. Bunun sonu yok ki. Her kuşak bir sonrakini kötü görebilir. İnsanını da, gidişatı da.

Derdim o değil, derdim, ben şu ana ve geçmişe az çok hakimim ama geleceğe hakim değilim. 1000 sene sonra ortam wall-e deki dünyaya bile dönmüş olsa, oradaki adam bu geçen 1000 senede neler olduğunu bilecek, ben bilemeyeceğim. (tabi büyük bir felaket, savaş, dünya dışı müdahale olmadığını varsayıyorum) Bizim ne eksiğimiz var gelecekteki adamdan ya bak yine sinirim bozuldu. Veya bizden öncekilerin ne suçu var adam belki medeniyet görmedi, ev görmedi, araba görmedi, elektrik veya teknoloji görmedi. Uçmadı belki hiç hayatında.

Yani evren veya canlı yaşamı diye bir film var diyelim, hepimiz başında ortasında bir yerinde çıkıyoruz.

En sonu görenler, aynı zamanda baştan sona her şeyi "biliyor" olacak. O bilme eylemi ile benimkinin aynı olmayacağı kesin. O işte sinirimi bozuyor.

En sonunda bu dünya boş önemli olan öbür dünya deyip tasavvufa yönelicem, ben de afyonumu alıcam az kaldı sdfjsg

Derdim ölümsüzlük de değil bu arada. Ölüm bence yaşamı anlamlı kılıyor. Ama işte ileriyi bilmemek rahatsız ediyor.

Keşke ölünce kenarda izleme yeri olsa. Gerçi öldükten sonra bir şey olacağını sanmıyorum boşuna kendimizi eğlemeyelim de bari şu vücudu dondurup çözme işlemi başarılı olsa da 50 yılda bir 1-2 gün uyandırılıp tekrar dondurulsam. O arada ne olmuş ne bitmiş araştırmış olurum. Gerçi kişisel tatminlik dışında bu bilgiyi ne yapıcam? Ona yaşamak mı denir? Sanırım içimizdeki ego ve tanrı olma iç güdüsünün bir parçası bu her şeyi bilme isteği.
0
🌸ananiyimioguz
(24.07.24)
gelecekte dünyayı korkunc şeylerin beklediğini düşünüyorum. kıskanmak değil üzülüyorum
0
yuvarlanantencereninkapagi
(25.07.24)
herkes böyle hissediyor sanıyordum +7

Kıyamet diye bişi yok ama olsaydı onu görmek istemezdim, oeh gerek yok o kadar
0
abuzer
(25.07.24)
abi pardon da daha günümüzdeki tüm olanakları, teknolojilerin hepsini kullanamıyorsun ki 300-500 sene sonrasına göz diktin :)
0
kumandanim
(25.07.24)
aksine gelecekteki insanlara zavallı, bahtsız insanlar gözüyle bakıyorum. x ve y kuşağının muhtemelen hayatın en güzel zamanlarını yaşadığını düşünüyorum.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(25.07.24)
(12)

site mi apartman mi

antikadimag
su devasa sitelerde yasayanlar memnun musunuz? 3-4 katli yeni yapilmis apartman mi yoksa 30 katli ortak alani olan site mi daha iyidir?
su devasa sitelerde yasayanlar memnun musunuz? 3-4 katli yeni yapilmis apartman mi yoksa 30 katli ortak alani olan site mi daha iyidir?
0
antikadimag
(23.07.24)
hem site yönetimi firmasında çalışmış hem de emlakçı olarak yazayım.
büyük binaların olduğu, aktiviteli sitelerde giderler çok yüksek. düşük aidat vereyim, her imkan olsun mantığıyla maalesef olmuyor. insanlarımız da maalesef bu düşüncede. sorunlar da hiç bitmiyor. bir de zaten site imkanları da %100 olarak kullanılmıyor.

o yüzden yeni yapılmış 3-4 katlı apartman. binaların sıkıştırmadığı, ferah bir ortamı olan.
0
MtKrt
(23.07.24)
Ne site ne apartman bahçeli otoparklı müstakil ev diyorum. 62 daireli sitedeyim ve sürekli problem çıkıyor sürekli masraf oluyor, insanlar isyan halinde.
0
muhayyer divan
(23.07.24)
İkisi arasında kesinlikle site. Güvenliği düzgün olmak şartıyla.
0
pispinti
(23.07.24)
Semtteki insani gelişmişliğe göre değişir. Cahil cühela arasında yaşıyorsan site iyidir. Semt komple elitse site içine hapsolmaya gerek yok. Bu durumda etkileşim tam tersi güzel oluyor.
0
ferenc
(23.07.24)
çoluk cocuk varsa site.
tek yaşayan erkek veya çocuksuz çift için apartman.

sitenin kendi içerisinde bir sürü sorunları var, bir dolu insanla bir arada yaşamak zorundasınız ve onlarla ortaksınız.
0
nuisance2
(23.07.24)
semte gore+1 siteler zaten genelde varostan bozulan yerlere yapiyorlar o yuzden elit semt duz otoparkli bina tercihimdir. sitelerde gereksiz bi aidat gideri var btw havuza falan girmezsin ama odersin. yabancilar, yatirim icin falan site mantikli
0
ala09
(23.07.24)
Benim için sitenin tek artısı güvenlik.
Bunun dışında ben mahalle insanıyım öyle hapishane gibi tek tip binalardan birinde oturmaktansa mahallede normal bir apartmanda oturmayı tercih ederim.
0
mutekebbir
(23.07.24)
Sehir insaniyim, hic sevmem site. Turkiye o kadar tehlikeli bir yer degil zaten genelde, guvenlige gerek bana gore. Zaten site guvenlikcileri de sus daha ziyade, bir sey yapmak isteyen asgari ucretli guvenligi rahatca asip gecer.
0
hot potato
(23.07.24)
Tercihimi tek blok apartmandan yana kullandım havuzsuz. büyük sitelerin giderleri çok fazla oluyor ve asla itiraz edemiyorsun verdiğin aidat olarak da büyük farklar var şu anda arkadaşımın kaldı normal bir site 7.000 lira aidat veriyor Ben bin lira veriyorum
0
eja
(23.07.24)
30 katli devasa sitenin ne olduguna bagli bu soru benim icin.
Dip dibe degilse binalar ve bir suru bina yoksa hatta tek basina yukselen bi seyse istanbloom gibi direkt onu secerim.
Esenyurt, yenibosnadaki kule evlerse apartmani secerim tabii ki.
0
Kittie
(23.07.24)
Yine duyuruda herkes istanbulda yasiyor sanarak cevap verdim :) Istanbulda degilsen de aciklayici cevabim gerci
0
Kittie
(23.07.24)
3-4 katlı yeni.
Deprem, yangın gibi afet-acil durumları düşün. Asansör de iptal
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(24.07.24)
(3)

Olimpiyatlarda sevişilmemesine komite niye takık?

chicha_v2
Her yaştan ve ülkeden binlerce sporcuyu bir araya topluyorsun sonra sevişmesinler diye kartondan yatak yapıyorsun falan.Tamam dünya rekoru gelmeyebilir, performanslar düşebilir ama oraya o rekoru kırmaya gelen insan bunu bilir ve gerekirse kaçınır.Koca koca insanlara neden böyle bir baskı yapılıyor
Her yaştan ve ülkeden binlerce sporcuyu bir araya topluyorsun sonra sevişmesinler diye kartondan yatak yapıyorsun falan.

Tamam dünya rekoru gelmeyebilir, performanslar düşebilir ama oraya o rekoru kırmaya gelen insan bunu bilir ve gerekirse kaçınır.

Koca koca insanlara neden böyle bir baskı yapılıyor hele ki tüm cinsiyetlerin ve daha fazlasının özgür olmasının savunulduğu böyle bir dönemde?
0
chicha_v2
(23.07.24)
Sadece geçen olimpiyatlarda oldu covid sebebiyle. Onun dışında böyle bir yasak yoktu önceki olimpiyatlarda ve bu olimpiyatta da yok. Hatta her sene "şu kadar kondom kullanıldı" diye istatistikler paylaşılıyor.

Kaynak:
www.cosmopolitan.com
0
nundu
(23.07.24)
Karton yatakların sebebi maliyet düşürmek değil miydi ya öyle görmüştüm ben
0
eja
(23.07.24)
konuyla ilgili yeterince bilgim yok da sevismek isteyen ayakta veya beton ustunde bile sevisir karton yatak engel olmaz.
0
hot potato
(23.07.24)
(4)

Kullan-at plastik ağız çalkalama bardağı / shot bardağı

ananiyimioguz
Hanım şundan arıyor da https://ibb.co/3NhPKgkİnternette bulamamış. Ben de bulamadım.Ne diye aratsak biledim.Denediğim keywordler: plastik mini bardak, plastik shot bardağı, plastik ağız çalkalama bardağı.Bir de bunun sebil bardaklığı gibi tutamacı olmalı tabi hoş olması açısından.Tavsiye ve fikirler
Hanım şundan arıyor da ibb.co

İnternette bulamamış. Ben de bulamadım.

Ne diye aratsak biledim.

Denediğim keywordler: plastik mini bardak, plastik shot bardağı, plastik ağız çalkalama bardağı.

Bir de bunun sebil bardaklığı gibi tutamacı olmalı tabi hoş olması açısından.

Tavsiye ve fikirlere açığız.

Klinik lavabosuna konulacak listerine ile birlikte.
0
ananiyimioguz
(22.07.24)
Şu değil mi: www.stilobje.com

Farklı seçenekler için 30 ml ya da 4 oz köpük/plastik bardak diye arat istersen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.07.24)
naylonculara sorun çıkar bence
0
titanyum22
(22.07.24)
plastik olmasi sart mi? benim discinin verdigi shot bardagi kagit.
0
hot potato
(22.07.24)
nolmus yani
(22.07.24)
(6)

Doktora randevumu hatırlatmalı mıyım?

Kahvedesu
Dişim için gelicem. Yazılı mesajı var doktor beyin. Üniversite fakültesinde. Acaba yazmış mıdır bir kenara?
Dişim için gelicem. Yazılı mesajı var doktor beyin. Üniversite fakültesinde. Acaba yazmış mıdır bir kenara?
0
Kahvedesu
(22.07.24)
Yazmıştır tabi
0
kisa
(22.07.24)
kenara senin adini ozellikle yazmamistir ama normalde hasta goren bir disciyse zaten bilgisayarda takvim sistemleri oluyor, randevulari duzenleyen bir sekreter oluyor. hasta hatirlatmazsa discinin evde yatacagi bir sistem oldugunu sanmiyorum.
0
hot potato
(22.07.24)
otomatik sistem seni kaydetmiştir. doktor post-it'e yazıp laptopun yanına yapıştıracak değil ya.
0
sir william jones
(22.07.24)
Telefondan yazıştık. Ben hastasıyım zaten. Sistemden randevu almadım.
0
🌸Kahvedesu
(22.07.24)
Bence içinizin rahat etmesi için hocam yarın şu saatte bir randevumuz vardı, gelmeden dikkat etmem gereken bir şey var mı/ ya sonrası için vs gibi bir mesajla hatırlatmış olabilirsiniz kendinizi. Ben geliyorum beni unutmayın demeyin, sonuçta kendinizi emanet edeceksiniz, belli olmaz şimdi tavrı ne gerek var size gıcık olmasına.
0
kullanıcıadımbuolsun
(23.07.24)
Ya benim doktorum aslında çok unutkan. Hatırlatırsam kızmaz ama sohbet açar gibi soru sorarsam, hoşlanmaz bence. Normalde nasılsınız diye başlarım, cevap vermez bana şu saatte gelin der.
0
🌸Kahvedesu
(23.07.24)
(12)

Yurt disina tasinanlara soruyorum

Kittie
Ne vesile oldu? Meslek belirtir misiniz isle gittiyseniz.Nereye gittiniz? Kita olarak da soyleyebilirsiniz.Gitmek isteyenlere misal ben :)) onerileriniz var mi?
Ne vesile oldu? Meslek belirtir misiniz isle gittiyseniz.
Nereye gittiniz? Kita olarak da soyleyebilirsiniz.
Gitmek isteyenlere misal ben :)) onerileriniz var mi?
0
Kittie
(21.07.24)
Taşınıp geri gelenlerin cevapları da sayılıyorsa; Yunanistan'da yaşayan bir arkadaşımın gönderdiği link üzerinden merkezî orada olan bir çağrı merkezine iş başvurusunda bulundum. Türk bir ekiple Türkiye'deki müşterilere Atina üzerinden hizmet veriyorlardı. Her şey hir ay içinde olup bitti, iki yıl önce bugün Atina'da bir otel odasındaydım. Yedi ay sürdü benim yurtdışı maceram ama aynı şekilde oralara taşınıp düzenini oralarda kuran çok insan var. B2 İngilizceden ve işleyen bir kafadan başka bir şey istemiyorlardı. Çok da güzel bir deneyimdi. Şu an orada olmayı çok isterdim, özellikle yazları Atina'yı çok özlüyorum.

Şirketin ismi; Teleperformance Hellas, bakmak istersen.
0
sekizdokuzon
(21.07.24)
8910 tesekkurler bi bakayim.

Sonsuz: tamam git ama nasil? Tura katilip kacak mi kalayim mesela :)
Tatile gidip donmeyeyim mi? Nerden neyle baslayacagimi bilmiyorum
0
🌸Kittie
(21.07.24)
en hizli yontem vasifsiz is pozisyonlari: seralarda meyve sebze toplayicisi, call center, horeca (hotel restoran cafe) de servis vs. ama bu pozisyonlardan cikip daha iyi odeyen pozisyonlara gecme sansiniz dusuk cunku pozisyonlar vasif/egitim gerektirmiyor.

o yuzden ideal yol, mesleginiz ile ilgili bir pozisyon bulmak.

mavi yaka olabilir ama genelde gittiginiz ulkede ustalik belgeniz olmadan bu isi yapamazsiniz (elektrik, su tesisati, marangozluk vs), ama cirak olarak girer, bi yandan da ustalik egitimi icin ugrasirsiniz.

beyaz yaka da olabilir ama bunun icin size sponsor olacak bi sirket bulmak gerek genelde (calisma vizesi icin).

son yontem ise yuksek lisans programina yazilip gideceiginiz ulkede bi diploma edinmek. is garantisi saglamasa da sansinizi bi adim artirabilir.
0
sttc
(21.07.24)
"onerileriniz var mi?" veya yurtdışına nasıl gidilir tarzı soru soruyorsan %100 gidebilecek durumda değilsin, meslek farketmeksizin.

altın kural: sıfırdan herşeyi kendin yapmak zorundasın. yardımlaşma, tolerans başka ülkelerde düşük veya sıfır.
0
ferenc
(21.07.24)
anadilini bilmediğiniz bir yere gitmeyin. bilmiyorsanız da dilini öğrenmeyecekseniz gitmeyin. ya önceden öğrenin ya da orda öğrenin. 3. bir yabancı dile bel bağlamayın.

ayıp oluyor.
0
AlsterWasser
(21.07.24)
Master programı. Meslek işçi ama master programıyla alakalı değil. Öneri olarak master, dil kursları, indeed linkedn sitelerden iş bulma, esc.(Avrupa için) Dünyanın her yeri olabilir. Yerleşenlerin YouTube kanalları var ve hikayelerini anlatıyorlar.
0
pembediken
(21.07.24)
finansçıyım. Şirket içi transferle İngiltere'ye geldim 1,5 sene önce. ama 2 ay sonra İstanbul'a geri döneceğim. tamamen kişisel tercih benimki. Türkiye'de tuzum kuruydu, atraksiyon olsun diye atladım geldim. sıkıldım, dönüyorum. :)
0
juninho77
(21.07.24)
yuksek lisans ogrencisi olarak geldim kanada'ya. okul harcini turkiye'de lisans sonrasi 5-6 sene calisip yemeden icmeden biriktirdigim parayla karsiladim. ilk isime sinif arkadasimin kayinbabasinin yonetici oldugu bir bankada girdim. sonra oyle gitti.
0
hot potato
(22.07.24)
sanırım hayatta hatırladığım ilk isteklerimden biri yurtdışında yaşamaktı. baya baya 4-5 yaşımdan beri.

ülke dışına çıkmama babam vesile oldu. tam sözleri "bu millet katır kutur yer birbirini, kaç kurtar kendini" oldu.
gittiğim ülkeyi seçmemize babamın bulgaristan göçmeni iş arkadaşı vesile oldu. oğlu buradaydı.
üniversite için geldim.
18 yaşındaydım.
önce viyana'ya taşındım. 15 sene viyana'da yaşadım.
şu an hala avusturya'dayım ama orta büyüklükte bir köyde yaşıyorum.
üni bitti. çalışıyorum. evlendim falan. mutluyum.

önerim. iş bul git. kendi işini yap. gittiğin ülkenin dilini ilk sene abanarak öğren. yoksa yalan oluyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.07.24)
Ne amaçla gittiginizi kendinize belirleyin ve ona göre bir ulke secin.
0
funl
(22.07.24)
Evlilik yoluyla Hollanda'ya geldim. Yazilim isleri yapiyorum. 3 sene oldu, ulkenin duzeni, firsatlari vs guzel ama ben pek mutlu hissedemiyorum.
Sebepleri;
- Sosyallik,
- Bozuk hava(ki kasvetli havalari severim derdim ama insan biyolojisine hukmedemiyor.),
- Finansal.

Is bularak gidilebilir ama sanki biraz daha zor. Cok goz onunde olmayan meslekler de bazen iyi isler bulabiliyor. Zaten bazi arkadaslarinizin bulundugu ulkeye gitmek daha guzel olabilir.
0
mbond
(22.07.24)
sekizdokuzon gibi geldim ama 8 yil once geldim. hala da burdayim, baska sirkette calisiyorum ama su an Turkiye'den pek insan almadiklarini biliyorum. cunku Turkiye'ye tasindi musteriler.
0
supergirl
(22.07.24)
(4)

Yurtiçi Uçuşlarda Kabin Bagajı- 8kg Sınırı

Bluesque
Merhaba,Yurtiçi uçuş için (THY) kabin bagajı hazırladım , şuanki haliyle tamı tamına 8 kg ediyor; ancak kafama takıldı. Bu bagajın ağırlığı bildiğim kadarıyla herhangi bir yerde ölçülmüyor. 8kg yerine mesela 8.6kg olsaydı uçağa almama ihtimalleri var mıydı?Teşekkürler
Merhaba,

Yurtiçi uçuş için (THY) kabin bagajı hazırladım , şuanki haliyle tamı tamına 8 kg ediyor; ancak kafama takıldı. Bu bagajın ağırlığı bildiğim kadarıyla herhangi bir yerde ölçülmüyor. 8kg yerine mesela 8.6kg olsaydı uçağa almama ihtimalleri var mıydı?

Teşekkürler
0
Bluesque
(18.07.24)
hic denk gelmedim kabin bagajinin tartildigina. bazi hava yollari boyutu sikinti edebiliyorlar ama agirlik, sanmiyorum.
0
hot potato
(18.07.24)
bunu gorev bilip surekli tartan tek bir havalimani gordum o da amasya-merzifon havalimani. onun disinda hic denk gelmedim.
0
bay b
(18.07.24)
yurtiçinde öyle bi ihtimal çok düşük. Havayolu THY ise bence daha da düşük.
0
nhk ni youkosu
(18.07.24)
tartma ihtimalleri %1 falan. yarım kilodan bi şey olmaz zaten.
0
jelly bear
(18.07.24)
(10)

given sıfat olarak

yetkili birine benzeyen abi
he's very given...gibi bir kullanım var mı? bir filmde duymuştum ve not etmiştim.şimdi aratınca hep fiil hali çıkıyor given'ın.
he's very given...
gibi bir kullanım var mı? bir filmde duymuştum ve not etmiştim.
şimdi aratınca hep fiil hali çıkıyor given'ın.
0
yetkili birine benzeyen abi
(17.07.24)
Fedakar anlamında kullanılıyor olmalı.
0
nwnd
(17.07.24)
taken for granted baabında da
0
nwnd
(17.07.24)
Tabir olarak bizdeki ''Allah vergisi yetenek'' gibi kullanıldığı olur. Ya da karşıdakinin
tekrar eden bir yanlışlığı,sakarlığı gibi durumlarda alaycı şekilde de söylenir.
0
JaMTR
(17.07.24)
duyduğunuz kelime gifted olabilir mi
0
mark greg sputnik
(17.07.24)
hala net bir cevap alamadım arkadaşlar

tureng düşkün diyor.
fedakar, allah vergisi yetenek...

hepsi birbirinden farklı şeyler.

iyi bir şey mi dedi kötü bişey mi belli değil.
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(17.07.24)
%99 yanlis duydun.
0
hot potato
(17.07.24)
bir kelimenin birden fazla anlami olabilir. kontekste, kullanima gore degisir.

Senin kullandigin "he's very given" kalibindaki "given" kelimesinin anlami "(birseye) duskun, bagimli, yatkin, meyilli, egilimli"

genelde "given to (something)" seklinde.

He is very given to swearing = O kufur etmeye cok meyilli. (Hep kufreden biri icin kullanilabilir)
0
ermanen
(17.07.24)
tabii ki cümlenin devamı vardı zaten üç nokta koydum.
ama fedakar nasıl olabilir nasıl tamamlansa fedakar anlamı çıkar?
taken for granted çantada keklik görülen demek.
çok alakasız. Bir cümle içinde kullanım örneği bile yok. her şey kendince içinden geleni yazmış :)
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(17.07.24)
İşte o üç noktadan sonrasını yazmayınca kimse bir şey anlamıyor doğal olarak. Bu haliyle en yakın cevap @nwnd'nin dediği gibi "taken for granted" yani cepte görmek. Başka zamir ile kullanıldığına pek denk gelmedim ama "That's a given." o anlama geliyor. Aynı şekilde herkesin bildiği için tekrar anlatılmasına/açıklanmasına gerek olmayan şey, aşikar vs. gibi de anlamı var tabii ki.
0
nawar
(18.07.24)
Yani bunu söyleyenleri tiklememişsiniz ama yanlış duymuş olma ihtimaliniz mevcut ve belki böyle bir kullanım yoktur. Belki driven demiştir mesela, veya giving. Filmin senaryosunu bulma ihtimaliniz var mı internette? Belki de İngilizce altyazı olabilir opensubtitles'da. Eğer kesin olarak given ise cümlenin tamamından çıkabilir cevap.
0
peki madem
(18.07.24)
(7)

İşten Ayrılırken yıllık kullanmak mı izin parasını almak mı?

rewlack
Hangisi daha avantajlı?Çok enayice bir soru olabilir, sanırım bi yerde bi noktayı kaçırıyorum.İşten çıkartılacağımı öğrendim. 10 günlük yıllık iznim var içeride. Şimdi diyelim ben ay sonu işten çıkıp bu izin hakkımın parasını alabilirim.Ama eğer izne çıkmak istersem, ay sonu maaşımı çekip bir de 2 h
Hangisi daha avantajlı?

Çok enayice bir soru olabilir, sanırım bi yerde bi noktayı kaçırıyorum.

İşten çıkartılacağımı öğrendim. 10 günlük yıllık iznim var içeride. Şimdi diyelim ben ay sonu işten çıkıp bu izin hakkımın parasını alabilirim.
Ama eğer izne çıkmak istersem, ay sonu maaşımı çekip bir de 2 hafta “izin” yapabilirim. Bu iki hafta hala o kurumda çalışıyor görüneceğim için 2 haftalık maaşım izin sonrası hesabıma yatmayacak mı? E hem izin yaptım, hem parasını aldım. (Sigortam/primlerim iki hafta daha ödendi mesela, bu ekstra bi avantaj değil mi?)

İlk seçenekte izin yapamadım, direkt para aldım. Bunun artısı ne tam olarak?
0
rewlack
(17.07.24)
İşten çıkmanıza 30 gün var diyelim.

İzin kullanmazsanız 30 gün çalışarak 40 günlük para alacaksınız (30 günlük maaş + 10 günlük izin parası)
İzin kullanırsanız 20 gün çalışarak 30 günlük para alacaksınız (30 günlük maaş)

Soru biraz fazla basit geldi bana, belki de anlayamadığım bir kısmı vardır, siz emin olamadığınız için şüpheye düştüm. Sigorta primi açısından hiç düşünmedim konuyu.

Ek: 10 günlük yıllık izni para olarak ödedikleri zaman 1/3 maaş olarak ödüyorlar. İzin olarak kullanırsanız 9 iş günü ofise gitmemiş oluyorsunuz sanırım. (Başka şirketler bu konuda farklı davranıyor olabilir, önemli bir fark yok ama bunu da yazayım dedim)
Ek 2: "İş arama izni" hakkınız da var. Günde iki saatti galiba. Onu da birleştirip kullanabiliyor olmanız lazım, ona da bir bakın.
Ek 3: İşe iade davası açma hakkınız olabilir. Böyle bir hakkınız varsa ve kullanmak isterseniz diye bir avukatla görüşün isterseniz. Bu hakkınızı kullanmasanız bile bu hakkı kullanmamanız için size bir para vermeye karar verebilir şirket, ayık olun. Anlamadığınız hiçbir şeye imza atmayın, mümkünse hiçbir şeye imza atmayın.
Ek 4: İşten çıkarılırken dikkat edin "işsizlik parası" hakkı almaya hak kazanacak şekilde işten çıkmanıza bir engel olmadığına emin olun.
Ek 5: Sizi işten çıkardıklarını yazılı olarak bir yerde görün ki kendi kendinize işe gitmemezlik yapmış olmayın, haklarınızı kaybetmeyin.
Ek 6: Avukat değilim, konunun uzmanı değilim. Tüm söylediklerim hatalarla dolu olabilir.
0
michael_knight
(17.07.24)
"İşten çıkartılacağımı öğrendim" biraz şaşırtıcı bir cümle. Genelde işveren bunu size beyan ettiği zaman altyapısını hazırlar ve sizi hemen çıkartmak ister. Şu aşamada bugün bir hastaneye gidip 30 gün rapor alsanız ne olacak? Pek anlamadım ben sizin işi :)

Onun dışında Michael Knight +1 işe iade davası konusunda ilave bilgi isterseniz mesaj atabilirsiniz. Bol şans.
0
pispinti
(17.07.24)
@Mike isten cikmiyor cikariliyor. 31 agustos tarihinde (mesela) sirketle ilisigi kesilecek gibi dusunmek lazim.

senin ikinci satirda yazdigin senaryolar elemanin sirketteki son gununun ne olacagini belirleyebildigi bir durum uzerinden yazilmis.
0
hot potato
(17.07.24)
Biraz anam babam usulü bir patron şirketindeyim. Dolayısıyla her şey olması gereken kurumsallıkta ilerlemiyor. Neden nasıl ayrılıyorum, şirketin toksikliği falan ayrı konu.

İzin ve ayrılma süresi olayında da şöyle bir anlaşma oldu; sizin örnekten gidersek eğer, 30 gün çalışmak zorundayım (veya bu bekleniyor, bu şekilde mutabık kaldık diyelim) çünkü görevi birine devredeceğim, öğretecek süre lazım vs. Ve benim de işime geldi, 30 gün kalırsam bi maaş daha alırım diye. Ancak hali hazırda 10 gün daha yıllık iznim var. Bunu kendi lehime kullanmak istiyorum ama en ideali hangisi olur?
Soru aslında bu.

*beni bekleyen başka bir iş yok, dolayısıyla yıllık izni paraya çevir direkt yeni işe geç gibi bir seçenek de yok.
0
🌸rewlack
(17.07.24)
@rewlack kaç yıldır çalıştığınıza göre bir ihbar süreniz var. İsteselerdi de "sen yarından sonra işe gelme" diyemezlerdi. Yani diyebilirlerdi ama size ihbar süreniz kadar (mesela 4 hafta için 1 maaş) para ödemeleri gerekirdi. "Al şu parayı, bir daha seni gözüm görmesin parası"

Eğer şirket bana "30 gün devam et, işleri devret" deseydi ona "o zaman 30 gün sonra tüm ihbar süremin parasını verin, o şekilde ayrılayım" diye cevap verirdim.

Normalde "seni isten kovuyorum" diyen bir patron için işleri devretmek konusunda çok gönüllü olmazdım.
Şirketin ne kadar anam babam usulü olduğunun hiçbir önemi yok. Kanunları gayet iyi bilirler.

Hem kovuluyorsunuz hem de işlerin aksamaması için yardımcı oluyorsunuz. O kısım tam aklıma yatmıyor. Elbette sizin tercihiniz. Yine de bir avukatla konuşup haklarınızı öğrenmeniz büyük ihtimalle bu işten kazançlı çıkmanızı sağlar.

Tabi bu işte sadece 3-4 aydır çalışıyorsanız bu söylediklerimin çoğu geçerli değil. Yıllık izniniz olduğuna göre en azından 1 yılınızın dolduğunu düşünüyorum.
Mesela 3 yıldır çalışıyorsanız patron sizi ya 6 hafta daha çalıştırmak zorunda ya da 6 haftalık paranızı verip sizi yollamak zorunda.

Yıllık izin sorunuza gelirsek; sizin için para daha önemliyse izinleri kullanmayın, para olarak alın.
0
michael_knight
(17.07.24)
İzinleri kullanmak daha avantajlı tabi ki.
Zaman sıkıntınız yoksa 10 günlük izni kullanıp öyle çıkın. Ama başka bir işe gireceksiniz veya 10 gün kafam rahat olsun, beni aramasınlar diyorsanız parasını alın.
0
nickini vermek istemeyen uye
(18.07.24)
bir sey farketmez 10 gunluk sigorta harici ayni kapiya cikar
0
bay b
(18.07.24)
(10)

Uzun araba yolculuğu için yapılması ve dikkat edilmesi gereken şeyler

ermanen
Uzun araba yolculuğu için yapılması ve dikkat edilmesi gereken şeyler neler? Öncesinde, esnasında, sonrasında, kendin için, araba için, yol için, bulundurulması gerekenler, püf noktalar, life hack'ler vs.Bu başlık altında toplayalım.Not: Farklı yollara ve yerlere mahsus bilgiler de verebilirsiniz.
Uzun araba yolculuğu için yapılması ve dikkat edilmesi gereken şeyler neler? Öncesinde, esnasında, sonrasında, kendin için, araba için, yol için, bulundurulması gerekenler, püf noktalar, life hack'ler vs.

Bu başlık altında toplayalım.

Not: Farklı yollara ve yerlere mahsus bilgiler de verebilirsiniz.
0
ermanen
(16.07.24)
Uzun yoldan önce bagaja muhakkak 5-10 litre su atarım. Ne işe yarar bilmiyorum ama o suyun orda olmasını bilmek bile iyi geliyor.
0
numlock
(16.07.24)
stepne lastik havasına bak, araçta kriko ve bijon anahtarı mutlaka olsun. hatta bir de ufak elektrikli pompa çok işe yarar. bazen lastik tam inmez pompayla hava basarak 50-100km gidebilirsin.

bunların dışında klasik aracın yağı, suyu, silecek suyu, lastik havaları, klima kontrolu koku yapıyorsa yolculuk eziyet olur.
0
orpheus
(17.07.24)
Uzun yol yapacaksak yanımıza yemek alırım. Yolda yemek yemek zehirlenme, bulantı, cırcır gibi sorunlar yaratabilir. 1-2 saatlik yol için bunu takmam ama uzun yolda dışarıda yememeye gayret ederim.

Bir dondurucu içinde su, ayran alırım.
Patates haşlar tuzlarım.
Börek yaparım.
Hafif şeyler yani.

Bizim arabada bir çanta var, içinde envai çeşit şey. her daim poposil de bulur çünkü dışarıda tuvalete girmek gerekebiliyor.

Bir de ne kadar uzun yol olduğuna bağlı tabii. İstanbul'dan binip Adana'ya kadar basacak mısın, yoksa ta Fransa'ya mı gideceksin? Dün bir kamp malzemeleri videosu izliyordum.
Yorumlara bir tır şoförü yazmıştı mesela, bu videolar çok işime yarıyor, günlerin yolda geçiyor falan diye. O durumda tamamen değişir yani cevaplar.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.07.24)
cakmak cikisindan calisan lastik pompasi bulunduruyorum, lastik patlarsa gecici olarak sisirip lastikciye kadar gotursun beni diye. Cekiciye muhtac kalmak veya stepneyle ugrasmaktansa daha iyi geliyor.

Mutlaka icme suyu, muzik baglantisi ve onceden planlanan mola yerleri ve erken saatte yolu koyulmak. (kafa rahat oluyor)
0
The_Lollok
(17.07.24)
Uyku alınmış, dinlenmiş şekilde yola çıkılmalı ve molalar verilerek gidilmeli.
0
dolantindr
(17.07.24)
Kesinlikle arabaya binmeden once wc ye gitmek
0
Zetnikov
(17.07.24)
Tuvalet kagidi al yanina, benzincide olmama ihtimali yuksek.
0
hot potato
(17.07.24)
Yanıma mutlaka aldıklarım; Islak mendil, kağıt havlu, içecek ve kuruyemiş, içinde buz aküsü olan termo çanta. Lastik tamir spreyi, lastik hava kompresörü (çakmaktan çalışan ya da akülü), araç içi telefon şarjı.

Yola çıkmadan depoyu doldururum, lastik hava basınçlarını kontrol ederim, yağı ve radyatör suyunu kontrol ederim, silecek suyunu tamamlarım. Yolda 200-300km sonra motor yağını tekrar kontrol ederim (radyatör suyunu da kontrol edeceğim diye, radyatör soğumadan sakın tapayı açmayın)

Yolda 2-3 saatte bir mola verip, hem tuvalet ihtiyacını gideririm, hem de bacaklarımı açarım, yüzümü yıkarım. Mola yerine girince aracın motorunu hemen kapatmam, iki dakika kadar motorun rolantide çalışıp kendini soğutmasını beklerim. Otobanlarda çok yüksek hızlara çıkmadan 90-120 arası sakin sakin giderim, kamyonların ve tırların yanından geçerken azami dikkatli geçerim.

Yolculukta ilk ve son mesafeler çok önemlidir, kazaların çoğu bu mesafelerde yaşanır, acele etmeye hiç gerek yok, ne zaman acele etsem ufak da olsa kazalar yaptım. Emniyet kemerlerinizi de düzgünce takın, iyi yolculuklar.
0
lamborcini
(17.07.24)
Gunun ilk isiklarinda her zaman uyku bastirir.
0
mbond
(17.07.24)
3-4 ay öncesinde yaptırmadıysan mümkünse öncesinde 10 bin bakımı yaptır veya frenlere lastiklere baktır.
radyo ve internet çekmeyen yerler için playlist veya podcast indir.
Gece yol yapacaksan en ufak bir göz kapanmasında kenara çek uyu.
0
merhum
(17.07.24)
(7)

Crocs

sanguine
Gündelik hayatta ne kadar sık giyiyorsunuz, çok cahil bir soru sormuş olabilirim. Hiç crocs terliklersen (?) almadım. Amazondan almayı düşünüyorum, şort tişört ve crocs ile normal gezilir mi dışarıda, uçağa binmek, markette vb tatil yöresinde yapılabilecek her şey, sadece bununla çıksam tatile, hatt
Gündelik hayatta ne kadar sık giyiyorsunuz, çok cahil bir soru sormuş olabilirim. Hiç crocs terliklersen (?) almadım. Amazondan almayı düşünüyorum, şort tişört ve crocs ile normal gezilir mi dışarıda, uçağa binmek, markette vb tatil yöresinde yapılabilecek her şey, sadece bununla çıksam tatile, hatta iki tane alıp birini plajda diğerini dışarıda falan, olur mu
0
sanguine
(12.07.24)
Crocs ile dünyayı dolaşan insanlar var, tipi çirkin ama rahatlığı pratikliği temizlik kolaylığıyla tam tatil yöresi terliği

Ama araç içinde ya da güneş altında çok bırakırsan şekli bozuluyor, terlik küçülüyor, internette örnekleri var, crocs shrunk diye aratırsan fotoğraflar çıkıyor
0
grimavi
(12.07.24)
Ben çok sık giyiyorum, aşırı rahat ediyorum. Dediğin gibi şort, tişört, crocs, kot pantolonla da giyiyorum. Tavsiye ederim.
0
rock n roll
(12.07.24)
İş dışında tüm yazı şort tişört crocs ile geçiriyorum.

tatil yöresinde akşam yemeğe giderken falan da giyebiliyim diyorsan da birkenstocklara bakabilirsin. Bir tık daha şık görünüyor ama yine de çirkin bence. İki crocs yerine bir crocs bir birkenstock alabilirsin.
0
new day new life
(12.07.24)
anladığım sırf ismi için alıyorsun.
eğer kullanım açısından rahat olacağını düşünüyorsa aynı terlikten yüzlerce farklı markada var. hemde 3te 1, 4te 1 fiyatlara. sırf o markaya o kadar para verilmez.
0
my fault
(12.07.24)
bana da sirf ismi icin aliyorsun gibi geldi. sonucta bu plastik terlik. pazarda satilan plastik terliklerden farki markasinin olmasi, herkesinin markasiyla bahsetmesi. mesela sahsen ben almayi dusunmem zira yeterince spor ayakkabisi, sandalet, terlik falan var giydigim.
0
hot potato
(12.07.24)
Yok ya benim şekli tarzı hoşuma gitti, delikli vb illa crocs olmak zorunda değil. Ben selpak gibi zannettim yani bir marka bütün ürün cesidini kapsıyor gibi. Demek istediğim crocs gibi terlikler idi.
0
🌸sanguine
(12.07.24)
seven çok rahat ediyor, sevmeyen de hiç rahat edemiyor. ayak yapısıyla alakalı olabilir.

çirkin olduğunu, şık olmadığını, doğum kontrol yöntemi falan olduğunu düşünmüyorum. gayet şık kombinlenebilir.

ben rahat edemeyen taraftayım. çok zorladım, ama o çukur şekli beni bir türlü rahat ettirmedi. temizlik kolaylığı denmiş, o da rahat ettirmedi. normalde plajda kumlu ayağını önden çeşmenin altına tutuyorsun, kumlar arkadan akıp gidiyor. bunun önü kapalı. önden tutuyorsun akmıyor, arkadan tutuyorsun içine doğru akıyor. illa çıkarıp, eline alıp yıkaman lazım. şöyle parmağının ucunda sallandırıp çeşmenin altına tutamıyorsun. plaj için pratik bir şey değil.
0
kibritsuyu
(13.07.24)
(8)

Rahat çalışan insan yurt dışında iş bulabilir mi?

ananiyimioguz
Ben rahatlıktan bırakın yurt dışını yurt içinde bile iş değiştirmiyorum.Çünkü remote yani, kimse sıkı takipte de değil.Her sabah 9da toplantımız varsa 8.55te uyaniyorum.Toplanti bitince bazen yine uyukluyorum ya da kahvalti hazirliyorum yiyorum derken 10 11 gibi işe başlıyorum.Bazen 4e 5e kadar sıkı
Ben rahatlıktan bırakın yurt dışını yurt içinde bile iş değiştirmiyorum.

Çünkü remote yani, kimse sıkı takipte de değil.

Her sabah 9da toplantımız varsa 8.55te uyaniyorum.

Toplanti bitince bazen yine uyukluyorum ya da kahvalti hazirliyorum yiyorum derken 10 11 gibi işe başlıyorum.

Bazen 4e 5e kadar sıkı çalışıyorum, bazen de gunluk ev işlerim veya dışarı işlerim oluyor onları yapıp geliyorum akşam devam ediyorum.

Bazen o gün hiç çalışmıyorum sabaha karşı 5te uyanıyorum 9a kadar tüm işleri hallediyorum. Maksat planlanan işlerin bitmesi yani. Bittikten sonra ne yaptığını çok önemsemiyorlar. Ama kimi şirket sıkı takip yazılımları kullanıyorlar.

Sonuçta yani kontrol bende, muhatap olduğum insanlar az. Ekibim iyi, gayet herkes birbiriyle guzel anlasiyor. Birisinin isi oluyor cikiyor 2 saat yokum idare eder misiniz diyor ediyoruz falan.

Şirket imkanlari, özel sağlık falan da kapsamlı.

Sadece maaşlar çok iyi değil. Yine de elime 40-50 geçiyor. Temmuzdan sonra 50-60 olur ama yine az.

Ben hayatimi işe adamayi seven bir insan degilim. Zaman akip gidiyor. Eşimle gezmem lazım, hobilerimle ilgilenmem lazim, filmimi izleyip oyunumu oynamam lazım.

Yoksa bazi arkadaslarim var esek gibi calisip benim 2 katim kazanabiliyor.

Sektörüm yazılım oldugu için biraz sınır kendinizsiniz.

Yurt disina gidenler de 3 4 katım kazanabiliyor. Fakat ben bu rahatlıkla yurt dışında tutunabilecegimi düşünmüyorum.

Yani "gidersen it gibi calisman lazim orada rahat adama kimse para vermez" diyor musunuz yoksa 5000 euro degil de 3000 euro kazanayim ama az işim olsun... diyebilecegimiz sirketler var mı?

Normalde avrupanin düzenini ve refahini seviyorum. Burada cocuk falan da dusunemiyoruz belki orada düşünürüz. Dili ilerletip zorlasam mı diyorum ama bu rahatligi bulamam diye motivasyonum yok.

Bir de havasını sevmiyorum ama olsun düzen ve refah daha önemli tabi.
0
ananiyimioguz
(09.07.24)
dostum bize yansittiklarin anlattiklarin isiginda senin esinle yurtdisina gitmen kabus olur. bekar olsaydin neyse de senin esinin sebat edip beraber yurtdisinda tutunabilme ihtimaliniz sifir. esin asiri savurgan ve materyalist ve bu formulun avrupada tutma ihtimali yok.

senin calisma motivasyonunun vs dusuk olmasindan ote esas sorun bu bence.
0
hot potato
(09.07.24)
@ hot patato, eşim benden daha disiplinlidir ya yapar yurtdisinda da..

Savurgan oldugunu düşünmüyorum. İşine de harcar yatırımını da yapar ama parası hemen bitmedigi için kendinde harcamayı ya da harcamamı normal görmek istiyor.

Yoksa yani millet 100 bine düğün yaparken biz 10bin e yaptik. Millete 300 500 altin takılıyorken bize 50-100 takıldı. Milletin evi hazır eşyası hazır iken biz kiralık ev ve 2.el eşyalar ile takılıyoruz. Evimiz şehirdeki en ucuz kiraların olduğu semtlerden birinde.

Yani göründüğü kadar önemsedigini düşünmüyorum öyle şeyleri.

Avrupada daha cok kazanirsak daha guzel harcasin işte. Ben de harcarim oyle olunca.
0
🌸ananiyimioguz
(09.07.24)
İsveçten bildiriyorum. Bu anlattığın çalışma şartları buranın normal çalışma şartları.
Full remote değil benim şirketim. Full remote olanlar da var, yarı yarıya olanlarda. Herkes kendini kontrol ediyor. işini yapıyosan kimse yapiyosun demez. İşin varsa ooo atar çıkarsın, kimse neredesin demez. Müsait olunca tamamlarsın ya da saatlik izinler var onlardan girersin falan.
Kesinlikle çalışkan insanlar değiller avrupalılar. İsveçliler hiç çalışkan da olmamışlar zaten. Sonları pek iyi değil bence.
Çocuk işi falan da rahat. Zaten ebeveynlik izni anne baba toplam 480 iş günü. Çocuk 8 yasına gelene kadar kullanılıyo. Kreş, okul falan her şey bedava.
Bence senin aradığın şey avrupa
0
zimbirik
(09.07.24)
Buradaki ev kira, eşyalar ikinci else bence bir çıkın deneyin. Hanımın memuriyetinin yanma durumu yoksa ya da dönerseniz iş bulmakta zorlanmayacaksa. Sen her türlü her yerde iş bulursun. Ya da full yerleşmeden önce yabancı şirketlerle freelance çalışabilirsin buradan. Çalışma stillerini, sana uyup uymadığını görmek için.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
yurt dışında iş bulabilir mi? sorusunun cevabı çalışma iznine bağlı. çalışma iznin yoksa iş başvurusu yapamazsın. türkler nedense uçağa atlayıp göç edilebileceğini sanıyor.
0
ferenc
(09.07.24)
Hollanda'dan bildiriyorum. Calisma sartlari cok yogun degil bence. Her yerde oldugu gibi burada da sorsan tabii ki herkes cok yogun, bazilari icin de gercekten oyledir. Neyse normal bir tempo olmasi beklenen durum.

Normalden eksik calismak expatlar icin nasil olur bilmiyorum, 32 saat calismak yani bir gun eksik calismak talep edilebiliyor, cogu yerde normal karsilaniyor. 32 saatten az olmaz sanirim size calisma izni falan alacaklari icin. Tabii maas da bu eksik calismaya gore hesaplaniyor, bence isveren icin de harika birsey, sonucta benzer is yapiliyor sadece bir gunluk yokluk var, odenen para %20 dusuyor.
0
mbond
(09.07.24)
otur oturdugun yerde keyfin yerinde boşver.
0
sizofren06
(10.07.24)
hollanda’da yazilimciyim, senin yazdigindan daha rahatim. biraz kisinin kendisiyle de alkali bir sey. islerini cogunlukla yetistiriyorsan, ilk etapta isi de bulabiliyorsan istedigin gibi takilabilirsin.
0
lemmiwinks
(10.07.24)
(24)

Sinemaya gidiyor musunuz?

put it in your appropriate place
Pandemi öncesi birkaç ayda bir giderdim ama pandemi sonrası senede 3 filan. İşte görsel efektiyle ön plan çıkan filmleri tercih ediyorum veya bir şekilde izlemiş olduğum belli bir serinin devam filmi sinemadaysa gidiyorum.İşte en son Dune'un ikinci filmine gitmiştim. Ondan önce ise John Wick'in dörd
Pandemi öncesi birkaç ayda bir giderdim ama pandemi sonrası senede 3 filan. İşte görsel efektiyle ön plan çıkan filmleri tercih ediyorum veya bir şekilde izlemiş olduğum belli bir serinin devam filmi sinemadaysa gidiyorum.

İşte en son Dune'un ikinci filmine gitmiştim. Ondan önce ise John Wick'in dördüncüsüne gittim. A Quiet Place: Day One gitmeyi düşünüyordum ama sanırsam kötü filmmiş.
0
put it in your appropriate place
(08.07.24)
Eskiden ayda bir giderdim ama en son Poor Things'e gittim.
0
new day new life
(08.07.24)
ben sinemaya en son joker filmine gittim. daha da gitmedim. emin ol cok ucuz fiyat olsa bile gitmem. sinema cazibe alanımdan cıktı.
0
sizofren06
(08.07.24)
poor things +1
0
rentts
(08.07.24)
Çoook ünlü ya da beklediğim bir film olursa. Ya da festival filmine denk gelirsem. Senede 1-2'ye tekabül ediyor.
0
Amaranta ursula
(08.07.24)
kendim için yıllardır gitmiyorum. 5 yaşındaki kızımı götürüyordum bir ara ama genelde filmlerin sonunu getirmeden çıkmak istediği için bayadır onu da bıraktık. sonbahar kış döneminde arkadaşlarla aramızda film gecesi yapıyoruz haftada bir sadece.
0
hrskrs
(08.07.24)
Neden gideyim ki evinde 55 inç tv, rahat koltugum. 40 dk neden reklam izleyeyim?
0
Fritz-X
(08.07.24)
Ben hala gidiyorum, bir çeşit ibadet gibi algılıyorum onu.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
genel olarak hollywood'u boykot ediyorum ve daha fazla zengin etmek istemiyorum. dolayisiyla bir ton para verip sinemada film izlemem cok nadirdir su aralar. son 12-15 ayda sadece dune 2'yi izledim sinemada.
0
hot potato
(08.07.24)
Pandemi öncesinde de çok nadir gidiyodum. Pandemiden sonra ilk kez geçen sene gittim ve bir senede 3 film izleyerek kendi adıma baya yüksek bir sayıya ulaştım.

Spiderman across spiderverse
Oppenheimer
Barbie

Üçlüsünü izledim. Barbie'den beri gitmedim. Bayramda Inside out 2'ye gitmek istiyordum kardeşimle ama burda sadece Türkçe dublaj varmış sinemalarda. Evde izleriz diyip vazgeçtik
0
nundu
(08.07.24)
oldum olası sinema(salonda izleme) meraklısı değildim. malum ortamlardan indirip izlerdim. bir tek sinemia zamanı her hafta bir filme gitmeye başladımdı.
o kapandıktan sonra araya pandemi girdi. ardından da bilet fiyatları anlamsız şekilde arttı. bu sürede maks 3 filme gitmişimdir. o da arkadaşlarımın ısrarıyla.

zaten filmlerde bir iki ay sonra malum ortamlara düşüyor.

eskiden sinemadan handycam çekimi izlemek için saatlerce torrent arardık hey gidi günler hey. artık dijitale gelen 4k torentte.
0
my fault
(08.07.24)
Gitmiyorum.
Son 4 yılda herhalde bir kere gitmişimdir.

Artık çok rahatsız edici geliyor.
Dikkat süresiyle de çok ilgili bence durum. Dikkat sürem çok kısaldı ve bu konuda yalnız olduğumu düşünmüyorum, bence birkaç milyar kişilik bir aileyiz biz.

120 dakika boyunca sadece bir kere ara vermek, tuvalete gitmek yasak, telefona bakmak yasak, gidip su almak yasak, mısır alsan bitiyor, etraftan seyircilerin sesi geliyor vs. Artık evde izlemeye çok alıştığım için çok konforsuz geliyor ve pause tuşu yok.

Bir daha beni sinemaya götürebilecek bir film gelmiyor aklıma. Matrix 4 geldi, ona bile gitmedim.
0
michael_knight
(08.07.24)
pandemiden beri gitmedim ama en son ne zaman gittiğimi de hatırlayamadım.

sanırım en son aslan kral'a gittim. (2019) sonra gittim mi bilmiyorum.
0
tabudeviren
(08.07.24)
Hayır. Yılda 1 kere belki. En son Dune: Part 2'ye gittim ben de. Türkiye'deki sinema salonları asla hak etmiyor ödenen ücretleri. Havalandırması berbat, sürekli öndekilerin telefonlarının ışıkları ve hışırtılar ile dikkatinin dağıldığı, berbat aydınlatma ve vasat ses sistemli çakma IMAX için 300 küsur lira vermek delilik.
0
nawar
(08.07.24)
Pandemiden önce çok sık gidiyordum bazen ayda 4-5 kez. Pandemiden beri hiç gitmedim.
0
yazdonumu
(09.07.24)
Dune 2'ye bile gitmedim. Öyle bir boşvermişlik benimkisi.
0
sevilen progressive türkücü
(09.07.24)
Quiet place kötü bir film zaten. Sırf oyuncular için izledim.
0
sevilen progressive türkücü
(09.07.24)
degecek film ise gidiyorum, senede 1, max. 2

en son Top Gun: Maverick'e gittim..
0
cooperr
(09.07.24)
İstanbul Modern'den sinefil üyeliğl aldım. Ayda birkaç defa gidiyorum. Bunun dışında ön gösterim ve festivalleri takip etmeye çalışıyorum.
0
auroraaurora
(09.07.24)
çok ilgimi çeken bir filmse gidiyorum, onda da eğer mahallemdeki sinemaya gelmişse ancak. farklı semtte, eski filmleri filan gösteren bir sinema daha var ama resmen üşendiğimden gitmiyorum. kötü bir şey aslında.
0
noxie
(09.07.24)
paribu bir bilete bir patlamış mısır verip bizi kandırıyor maalesef.

en son fall guy filmine gittik güzeldi.
0
Hallegadola
(09.07.24)
Pandemiden beri sadece Dune ve Dune 2'yi sinemada izledim.

Öncesinde Marvel filmlerine falan giderdik. Bir aksiyonlu gürültülü filmleri, bir de ağır yavaş sanat filmlerini sinemada izlemeyi seviyorum. (Birincisi dev ekranda bangır bangır güzel oluyor, evde sesi çok açarsak komşular rahatsız olacak diye geriliyorum. İkincisini de sinemada odaklanıp izleyebiliyorum, evde filmi sevsem de dikkatim dağılıyor bitiremiyorum.) Ama aşırı hevesle beklediğimiz filmler dışında "ya şu film gelmiş, gitsek ya" diyoruz, sonra üşeniyoruz. Böyle böyle Dune'dan başka bir şeyi sinemada izleyemedik işte.
0
kobuzchu kiz
(09.07.24)
en son "Doctor Strange in the Multiverse of Madness (2022)" izledim sinemada. onu da başkası istediği için. türkiye'de değildi. bi daha sinemaya gider miyim bilmiyorum. belki bir arkadaşım ısrar ederse olabilir. kendi isteğimle gitmem yani.

evde izlemek en iyisi...
0
ermanen
(09.07.24)
öyle bir noktadayız ki sinemanın ev imkanlarından fazla vadettiği pek bir şey kalmadı. herkesin evinde dev tv'ler, ses sistemleri var. üstelik bir yandan rakınızı, biranızı içebiliyorsunuz. bir de bana son yıllarda bir huysuzluk hali geldi. sinemaya gittiğimde çatır çutur cips yiyen, yanındakiyle sohbet eden, telefona bakan insanları görünce kuruluyorum, dikkatim dağılıyor. o yüzden sadece bir platforma gelmesini bekleyemeyecek kadar merak ettiğim filmlere gidiyorum.
0
brakgn
(09.07.24)
Pandemiden sonra çok azaldı ama bunun salt pandemi ile değil fiyat artışlarıyla ilgisi var en azından benim için.

Şu an film festivalleri dışında tek tük gidiyorum çok merak ettiğim ilgimi çeken bir şey olması lazım mesela en son inside out 2 için gittim.
Kinds of Kindness var şu an merak ettiğim ama sanırım gitmem sinemaya bilmiyorum kararsızım şu an.
0
mutekebbir
(09.07.24)
(7)

hangi dönem ve nereye, nasıl gideyim? - tatil

baldan kaymak
selam isviçreli olmasını umduğum zanzibarlılar!23-28 aralık haftasına izin aldım. olabilen en uzak tarih için aldım izni, sebebi yurtdışı seyahati yapmak istiyorum.kriterler:a) vizesiz yada vizeli farketmeksizin gideceğim.b) bireysel yada turla gidebilirim sorun yok. eğlenmek 1.öncelik.c) çok şehir
selam isviçreli olmasını umduğum zanzibarlılar!

23-28 aralık haftasına izin aldım.
olabilen en uzak tarih için aldım izni, sebebi yurtdışı seyahati yapmak istiyorum.

kriterler:
a) vizesiz yada vizeli farketmeksizin gideceğim.
b) bireysel yada turla gidebilirim sorun yok. eğlenmek 1.öncelik.
c) çok şehir görmek istiyorum. en fp ulaşım hangisi ise.
d) dil sorunu yok, ilk kez çıkıyorum.

sorularım:
1) turla mı gideyim yoksa bireysel mi?
2) tarihi daha öne çeksem (ekim sonu yada kasım sonu) daha faydalı olur mu? ama vize de yetişir mi?
3) bireysel gidersem otel kiralamayı nerden yapmalıyım?
4) önerileriniz.
0
baldan kaymak
(08.07.24)
tarihi öne al bence çünkü yılbaşı haftası olduğu için fiyatlar yüksek olur o hafta. yılbaşını geçirmeyip boşuna yılbaşı fiyatı ödersin.
0
entropik
(08.07.24)
Gemi turu yap direkt. Hem daha uygun hem her gün başka şehirdesin.
0
numlock
(08.07.24)
Avrupa düşünüyorsanız çok yanlış bir tarih olmuş, hem noel sebebiyle her yer kapalı olur, hem de dönüş biletleriniz muhtemelen çok pahalıya gelir. Avrupa düşünüyorsanız tarihlerinizi değiştirmenizi öneririm. Gene kasım sonu aralık başı içinde kalırsanız noel pazarlarını da görürsünüz.
0
bi mekan
(08.07.24)
bence sicak ve günlerin uzun oldugu bir yere git. manyak misin yoksa -10 derecede avrupa'da ne isin var? öglen 3'te hava karariyor. ben olsam yesil burun adalari'na giderdim. aralik'ta hava 28 derece :) eglenceyse eglence, yüzmeyse yüzme. dalis dersi ayarla. geceleri partile kop. rüya gibi yemin ederim. hayatinda kac kere bir takim adaya gittin sonucta?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.07.24)
noel pazarlarına git. colmar alsace bölgesi olabilir.
0
mikahakkinen
(08.07.24)
bi mekan +1

Sorularin:
1) bireysel
2) evet, bilmiyorum
3) booking.com veya hostelworld
4) ilk defa gidiyorsan acemelik doneminde gelismis ve duzenli ulkelere git. mesela isvec, danimarka, hollanda, belcika vs. bu ulkelerde hem ingilizcen gecer hem de toplu tasimadir trendir falan cok daha guvenilir. italya ispanyadir daha kaotik ulkelere acemiligini attiktan sonra gidersin.
0
hot potato
(08.07.24)
1-bireysel git
2-madde 4'e göre ekim kasıma çek
3-booking.com
4-bilet kampanyalarına bak. en uygun bilet hangisiyse oraya git. çok şehir örneği hollanda, belçika, fransa. thy'den gidiş dönüş farklı bilet alabilirsin. tabii çok girişli vize alabilirsen.
0
merhum
(08.07.24)
(5)

Fransa vizesiyle ilk girişi hollandadan yapmak

regina phalange
Son 3 vizem kuralına uygun kullanıldığı için şu an elimde 2 yıllık fransa vizem var. Ağustos ayında amsterdama gidicem ama kuralı bozmamak için yani bir sonraki vizemin 3-5 sene çıkması için bu vizemle önce mesela parise gidip ordan trenle amsterdama geçip sonra dönüş uçağını amsterdamdan alsam soru
Son 3 vizem kuralına uygun kullanıldığı için şu an elimde 2 yıllık fransa vizem var. Ağustos ayında amsterdama gidicem ama kuralı bozmamak için yani bir sonraki vizemin 3-5 sene çıkması için bu vizemle önce mesela parise gidip ordan trenle amsterdama geçip sonra dönüş uçağını amsterdamdan alsam sorun cıkar mı? Yoksa bu seyahattan bağımsız olarak kafadan bi fransaya gdip geleyim mi? O da extra maliyet olacak. Bu arada parise birçok giriş çıkışım var pasaportta. Son 3 vizem de fransa vizesi.
0
regina phalange
(07.07.24)
Abi ben hayatimda 3-5 sene fransa vizesi alanı duymadim bak. Ondan bence çok da kasmana gerek yok:/
0
logisticsmanager
(07.07.24)
giriste fransada damga basildiktan sonra nereye girdiginizi kimse bilemez. ben ayni durumda riske atmamak icin cikisi da fransa'dan yaptim bu sene. yeniden vizeye basvurucam birkac hafta icinde, gorucez bakalim ne uzunlukta vereceklerini.
0
in vino veritas
(07.07.24)
O mevzu giris yapmakla alkali cikis degil. Sirf ufak bir ihtimal sana kizip uzun vize vermeyi birkacaklar diye fransaya bos bir seyahat yapilmaz bence. Asiri para ve zaman israfi, ozellikle faydali olup olmayacagi belli olmayan bir sey icin. Bir de turist vizesi alti ustu calisma gocmenlik falan degil. Cok dikkatli olmak istiyorsan Fransa'dan gir Hollanda'dan cik, daha fazlasina gerek yok.
0
hot potato
(07.07.24)
"bu vizemle önce mesela parise gidip ordan trenle amsterdama geçip sonra dönüş uçağını amsterdamdan alsam sorun cıkar mı?"

sorun çıkmaz. güzel de yolculuk olur.
0
pispinti
(07.07.24)
vizeler hep artarak veriliyor fakat sonra başa dönüyor yani sen ne yaparsan yap bir sonraki vizeni 30 günlük alma ihtimalin var
0
neira
(08.07.24)
(8)

Yurtdışı gezisinde Booking'da otelin yıldız sayısı ve seçilen kriterler?

put it in your appropriate place
Booking.Com'da otelin yıldız sayısının önemli mi sizin açınızdan? ve seçtiğiniz kriterler nedir?
Booking.Com'da otelin yıldız sayısının önemli mi sizin açınızdan? ve seçtiğiniz kriterler nedir?
0
put it in your appropriate place
(04.07.24)
Yıldız sayısından ziyade puana bakıyorum 8+ seçiyorum.

merkeze yakın ve kahvaltı dahilleri seçiyorum.
0
jülsezar
(04.07.24)
Merkeze yakın ve yorum sayısı fazla olmalı. Yalnız kullanıcıların en çok tercih ettiği yerler diye bir şey de var, o da iş görüyor. Bu sayede hem merkezde hem de banyosu sana ait olan fakat uygun fiyatlı yerler bulabiliyorsunuz.
0
ruhen hastayim ben
(04.07.24)
ben de puana bakiyorum. yorum sayisi cok olmali +1. genelde genel puani 8+ lokasyon puani 9+ tercihim. once onlari secip sonra ucuzdan pahaliya siraliyorum. kahvalti bir kriter degil benim icin. daha dogrusu bedava kahvalti iyi tabii ki ama bazen kahvaltili seceneklerle kahvaltisiz arasinda 30 dolar falan fark oluyor mesela. o durumda disarida yerim.
0
hot potato
(04.07.24)
Ben arama yaparken ilk iş 8+ puanlı, özel banyolu ve ücretsiz iptalli olanları filtreliyorum. Sonrasında da mümkünse otelde ödeme imkanı olanları tercih ediyorum ama son 1-2 yıldır bu seçeneği pek bulamıyorum otellerde.

Yurt dışında kaldığım 5 yıldızlı otelle 2 yıldızlı otel arasında çok bir fark görmüyorum açıkçası otelde yemek vs tercih etmediğim için.
0
ms brownstone
(04.07.24)
Kesinlikle önemli yorumu çok iyi olanları tercih etmeye çalışıyorum
0
basond
(04.07.24)
sigara içilmemesi, sigaranın yasak olması
çok ucuz olmaması. ucuz oteller tekin olmayabiliyor.
hijyen ile ilgili yorumlar.
0
ferenc
(04.07.24)
puan ve konum benim kriterlerim. yıldıza hiç bakmıyorum. mesela dubai'deki 3 yıldızlı yüksek puanlı bir otelde kalıyorum her gittiğimde, buradaki 4-5 yıldızlı otellerin çoğundan daha temiz, personeli dört dörtlük. biraz da ne aradığınıza bağlı, oteldeki imkanlara göre yıldız veriliyor sanırım (spa, casino vs). benim için önemli olan konforlu ve temiz olması, bir de kahvaltısının güzel olması. isterse 1 yıldız olsun.
0
mustafakesekci
(05.07.24)
Yıldızın hiç bir önemi yok, Hiltondan daha temiz hostellerde konakladığım oldu.

Kriterlerim; Puan 9+, Şehir merkezine max 1 km mesafede, ücretsiz iptal.

Sonrasında ucuzdan pahalıya göre sıralayıp yorumlara ve tesisin resimlerine bakıyorum, kafama uyanı seçiyorum.
0
zikardo
(05.07.24)
(5)

Kripto Para'dan Para Kazanmak Neden Bu kadar zor ?

martinedenmartinbulur
Kripto Para dünyasına ilk olarak 3 ay önce girmek istedim. Çeşitli sebeplerden giremedim. Haziran ayında ilk yatırımımı yaptım. Çok şanslıydım. 3 ay önceye oranla market en az %30 düşmüştü. İndirimli girdim yani. 3 ay önce girsem hâlâ zarardaydım. Neyse girilecek en iyi yerden girdim. Temmuz'a kadar
Kripto Para dünyasına ilk olarak 3 ay önce girmek istedim. Çeşitli sebeplerden giremedim. Haziran ayında ilk yatırımımı yaptım. Çok şanslıydım. 3 ay önceye oranla market en az %30 düşmüştü. İndirimli girdim yani. 3 ay önce girsem hâlâ zarardaydım. Neyse girilecek en iyi yerden girdim. Temmuz'a kadar kârdayken şimdi maliyetimin de aşağısına indim. Kaldıraç da oynamıyorum sadece spot takılıyorum.

Fakat ben anlamıyorum 3 aya önceye oranla zaten acımasızca kadar düşmüş. BTC şu an 55-57 arasında gidip geliyor. Yükselince de düşüyor, düşünce de. Yani evinize hırsız girse bu kadar soymaz sizi. Dip diye bir şey yok bu kripto parada. Bazı insanlar 3x-4x kârdayken şu an maliyetinin de altındalar. Sadece 1 ayda oluyor bu. 5-6 ay 3x çıkmasını bekliyorsun tek bir mumda alaşağı ediyor seni. Verdiği stres de cabası. Gerçekten kazanmak için ne yapmalı biri söyleyebilir mi ? Dibin dibini yakalıyorsun gerçekten yakaladığını düşünüyorsun ordan da iniyor seni mahvediyor. Ben şahsen çok zararda değilim çünkü ters bir zamanda girmedim. Ama piyasanın insanı böyle alaşağı etmesini kaldıramıyorum. Bazı tokenler var grafiğinden bakıyorum kimi insanları 10x geride bırakmış, şu an hacimleri de sıfır. O coini tepeden alanların parasının da gelmesinin imkanı yok. En dipten alanları bile mahveder mi bir piyasa ?
0
martinedenmartinbulur
(04.07.24)
Bu sorulari gercekten mi soruyorsun yoksa icini mi dokmek istedin? Gercekten sormadigini dusunmmek istiyorum. Neyse cevap veriyorum: Zor cunku kim kime niye bedavaya para versin? Zor cunku senin kazanman icin birilerinin kaybetmesi gerekiyor. Zor cunku adamlar birilerini soymayacak olsa neden uretsin boyle seyleri? Zor cunku herkes kendini en akilli saniyor.
0
hot potato
(04.07.24)
gerçekten kazanmak için ya bütçeyi çok iyi yönetip düşüşlerde mal alacaksın ama bu düşüşler bazen bir yıldan bile fazla sürebilir ve psikolojiyi yıpratır. hatta şöyle diyeyim düşüş nereye kadar sürecek kimse bilemez.

ya da piyasaların iki yönlü olduğu gerçeğini kabullenip trend yönünde pozisyon alacaksın. tabi bu bir cümlede yazıldığı kadar kolay değil. trend yönü neye göre belirlenecek, trendin önü açık mı yoksa sonuna mı geliniyor, risk yönetimi gibi bir sürü detayları var.
0
lazpalle
(04.07.24)
2010 yılında sanırım bir BTC 6 sent. Bugün tekrar 6 sente inmemesinin tek sebebi yatırımcılarının beklentisi ve psikolojisi.
Ben bu beklenti ve psikolojiyi iyi takip eder ve bundan prim sağlarım diyorsan ne ala. Yoksa elbette ki birilerinin kazanması için birilerinin kaybetmesi lazım.

Düşünce alacaksın diyenler 6 centi kastediyor olamazlar. Neyi takip ediyorlar acaba? Orası merak konusu. Yatırım konusu ya aşırı öngörü gerektiriyor ya da aşırı şans. Müzik durunca bir sandalye kapamazsan yanarsın ve baştan oyunculardan birileri müziğin ne zaman duracağını biliyorsa o oyun olmaz.

Karışık yani. Senin de dediğin gibi. Para kazanmak zor.
0
Mirket
(04.07.24)
Tek bir kişinin twitleriyle (e. Musk) kripto piyasası alt üst oluyorsa uzak durmak ve umut bağlamamak gerekiyor.

İnternetten al-sat yapsanız daha çok kârdasınız.
0
diyecevaplandı
(05.07.24)
Bitcoin dışındakiler borsa değil, kumar çünkü. Ara sıra kısa veya görece uzun vadeli stabil gözüken coinler çıkıyor tabii ki. Kazanmak için "mum" değil, "hype" kovalaman lazım kriptoda.
0
nawar
(05.07.24)
(19)

Eşin ailesiyle yaşamak

sacrilegious
Merhaba,1 ay gibi bi süre tadilat ve taşınma mevzuları yüzünden eşimin annesi babası ve erkek kardeşinin olduğu evde yaşamamız gerekiyor. Bir senelik evliyiz ve daha önce böyle bir durum yaşamadık. Ev müstakil üç katlı. Bize bir katı ayırdılar ama akşam yemekleri ve kahvaltılar akşam çayları vs birl
Merhaba,

1 ay gibi bi süre tadilat ve taşınma mevzuları yüzünden eşimin annesi babası ve erkek kardeşinin olduğu evde yaşamamız gerekiyor. Bir senelik evliyiz ve daha önce böyle bir durum yaşamadık. Ev müstakil üç katlı. Bize bir katı ayırdılar ama akşam yemekleri ve kahvaltılar akşam çayları vs birlikte oluyor. Eşimin annesi ev hanımı. Benim bu süreçte ev işlerine ne kadar ve nasıl dahil olmam gerekiyor? Bulunduğumuz katın temizliği ile ilgileniyorum ama yemek yapmayı da teklif etmeli miyim mesela? Ya da neye dikkat etmem gerekiyor. Gerçekten bilmediğim için soruyorum.

Siz olsanız nasıl yapardınız?

Teşekkürler.
0
sacrilegious
(04.07.24)
Sen dalgana bak hocam. Kafaya takılacak şeyler değil. Senin bilmen gereken bişey olursa eşin söyler zaten.
0
hops
(04.07.24)
Ben olsam yemek yapmayı ya da dip köşe ayrıntılı temizlik işlerine girmeyi teklif etmezdim. Kendi dağıttığımı toplar, mutfak masraflarını karşılardım. Devir değişti artık. Kayınvalideniz ev hanımı, muhtemelen siz de çalışıyorsunuzdur. Gelin olmak artık evde bedava iş gücü demek değil.
0
ruhen hastayim ben
(04.07.24)
çalışıyorsanız yemek yapmayı teklif etmenize gerek yok bence. arada bir kek, poğaça vs. akşam çaylarına götürebilirsiniz.
0
black holes in the sky
(04.07.24)
Taşınmanızla beraber extra çıkan işlere el atmak gerek bence. Kaldığınız katın temizliği, daha fazla alışveriş yapılacaktır, torbaları taşıma vs. Gibi.
Yemek için herkesin alıştığı bir düzen oluyor, ben düzenlerini değiştirmemek için ana yemek pişirme işine girmez ama birşey lazım mı, salata, cacık gibi sorardım.
Sizin kadın olduğunuzu varsayorum ve genel bir önyargı ile kaynanalar genelde geline iş yaptırmayı marifet sayıyorlar. İşin tezeğini çıkarmamak için biraz kontrollü davranırdım.
Entryi okurken gözümde Türk dizileri canlandı, ahfhhjfh
0
ya volna
(04.07.24)
o evde olay çıkar demedi deme
0
ferenc
(04.07.24)
Bütün yemekleri annesi yapıyorsa ve her gün size de yemek yapıyorsa ben çalışsam da çalışmasam da rahat edemezdim, anne bir süre sonra "uşakları var sanki" diye söylene söylene gezebilir diye tedirgin olurdum.

Yemek işini ara sıra devralacak vaktiniz varsa haftada 1-2 gün yemek yapabilirsiniz bence, sadece gelin olarak siz değil, eşinizle birlikte. Ama tabii annesi evde alanına girilmesinden hoşlanmıyorsa, ısrarla "yok kızım gerek yok" diyorsa üstelemeyin bu konuda. (Edit: Ya da evet, salata gibi yancıları yaparak ufak ufak destek olmak güzel olur.)

Ya da maddi sıkıntı yaratmayacaksa hiç olmazsa haftada bir "anne sen de hiç yemekle uğraşma, yorulma" deyip ister dışarı çıkarak, ister eve söyleyerek herkese yemek ısmarlayabilirsiniz.

Kendi katınızın temizliğini aksatmayıp ortak alanlarda arkanızda dağınıklık bırakmadığınız sürece temizlik konusunda ayrıca bir şey yapmanıza gerek yok bence.
0
kobuzchu kiz
(04.07.24)
Evin bütün işlerine olabildiğince yardım ederdim ben olsam. Yemek yapmak elimden gelmez ama sofra toplarım mesela. Ne bileyim bulaşık makinesini dizerim-boşaltırım. Ev halkına ekstra yük olmamak için dikkat ederim.

Onun dışında rahat da olmak lazım. Sonuçta ailedensiniz.
0
pispinti
(04.07.24)
ya bu sorduğun sorunun cevabı bi sürü değişkene bağlı. çalışıyor musun? aranız nasıl? beklentisi var mı? eşin ne diyor?

genel olarak cevap verilecekse bulunduğun katı temizle. genel bi temizlik yapılıyorsa yardım teklif et. çalışmıyorsan zaten yemek yapmalarına yardım etmen gerekir. çalışıyrosan da yemek yapmak için seni bekleyeceklerini sanmam ama salataya vs yapabilirsin. hafta içi onlar yemek yapacağı için hafta sonu da sen yaparsın. sofranın kurulup kaldırılmasına yardım edersin.

hiçbir işe el atmayıp mutfak masrafı için para vermek aşırı ayıp bir olay. zaten kendi çocuğu ve eşi bir ay kalıyor diye mutfak masrafına destek isteyen aileye ne yapsan yaranamazsın. para işi eşin ve ailesi arasında bi mevzu zaten.
0
elorelia
(04.07.24)
Sormaya ne gerek var? Git kadının yanına yemek işinin ucundan da sen tut. Salatayı sen yap. Veya tabak çatalı sen çıkart. Temizlik o suorpuyorsa sen sil. Burnu havada olanlar genelde kaynanaya karşı ne yaparsan yap sevmezler... Onlardan değilsen o tarz insanların lafını da dinleme. Orta yolu bul. İşin özü bir işin ucundan tut.
0
dedeminhirkasi
(04.07.24)
tatile gitmiyorsunuz. kayınvalideniz sizin hizmetçiniz değil.

toplamda 5 kişi olacak evde, siz eşinizle bunun %40'sınız. demek ki toplam işin en az %40'ını yapmanız lazım.
0
co2s2
(04.07.24)
empati yaparak çözülecek bir sorun. siz kendi ailenizin evinde 1 ay yaşasaydınız ne kadar yardım ederdiniz annenize? 3 aşağı 5 yukarı aynı şeyi yapsanız yeter. aranızda gereksiz bir resmiyet, gerilim yoksa bir şey olacağını sanmıyorum.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(04.07.24)
eşin ne yapıyorsa aynısını yap yan gelip yatıyorsa sen de yat, yardım ediyorsa eşlik et
0
ala09
(04.07.24)
Yardımlaşma gerekli böyle bir durumda. En iyi cevabı yine eşiniz verir
0
diyecevaplandı
(04.07.24)
Şunu yapın demek mümkün değil, bence genel olarak evdeki işlerin "bir ucundan tutun". Yukarıda iyi örnekler verilmiş, salatayı cacığı vs hazırlamak, sofra kurulmasına kaldırılmasına yardım etmek güzel olur. "Ne yapayım?" diye sormaktansa "Salata yapayım mı?" ya da "Salata mı cacık mı yapayım?" gibi sorular daha iyi olur. Siz geldiğinizde sofra ve yemek hazırsa, "Biz toplarız." diyerek eşinizle sofrayı toplamak daha şık olur.

Ucundan tutmak kavramı, duruma göre değişir. Duruma göre takdir edin. Yatılı misafir olduğunuzu unutmayın, bu durumun iki tarafı var. Ev sahibi gibi karar veremezsiniz, kafanıza göre takılamazsınız. Ama akşam oturmasına gelmiş gibi sadece oturmanız da mümkün değil. Arada bir kıvam tutturmanız lazım, bunun için kayınvalide ve kayınpederinizi iyi gözlemlemeniz gerek, ama daha önemlisi eşinizin rolü. Eşiniz sizi iyi yönlendirmek zorunda.

Masraf konularına sizin doğrudan dahil olmanız şık olmayabilir, onu eşiniz üzerinden halletmeniz bence daha isabetli olacaktır. Sizi masraf konusuna dahil etmiyorlarsa jestler (tatlı, çikolata, alkol vs) yapabilirsiniz ama bunu da eşinizin fikrini alarak yapmanız daha isabetli olur.
0
10551037
(04.07.24)
tadilat beklediginden uzun surebilir bu arada. yani durumu daha uzun vadeli yonetmeye calis.

ben yemek yapmayi hic sevmem acikcasi, hele baskasinin mutfaginda. ama yine de bir beklenti olusabilir senin durumunda. belki belli sikliklarda eve tatli pasta getirmek, meyve sebze almak gibi jestler yapabilirsin.
0
hot potato
(04.07.24)
Ayyy Allah kurtarsın zor iş. Üzerime sorumluluk kabul etmeyecek şekilde hareket ederdim. Başka evlerin başka ailelerin sorumluluklarına bulaşmazdım. Kendi dengemi de bozdurmazdım. Aman diyeyim çok hassas konu.

Hops'a katılıyorum, eşin sana söyler zaten.
0
muhayyer divan
(04.07.24)
yasli kadin tek basina 5 kisiye yemek mi hazirlayacak?
ben olsam yardim ederdim. ama esimin ve erkek kardesin de yardim etmesini beklerdim.
et pisirme islerini de erkekler yapar genelde zaten baba da öyle seylerde dahil oluyordur?

garson gibi boslari toplama yemegi masaya götürme falan kolay seyler zaten.
0
robert bosch
(04.07.24)
Hocam bodruma hersey ultra dahil tatile gitmiyorsun sonucta,
Ozellikle ortak bisey yapiliyorsa dahil olman yardim etmen gerekir.

Cay bile demlense git biskuvileri tabaga koy masayi diz. Oturup izlememelisin.

Nasil hep beraber bisi yiyor yada yasiyorsaniz hep beraber yaomaniz gerekir.

Eger bilmiyorsan git kadinla konus soyle. Mesela sunu diyebilirsin anne yardim etmemi istedigin bisi olursa soyle gibisinden.

Ayrica bazi seyleri onlar soylemeden yapmalisin. Kadin yeri supuruyorsa sende viledayi al sil vs bos durano allah sevmez mantigi edin.
0
Zetnikov
(04.07.24)
Keyfine bak diyenler evli degil bence:) kadin yemek yaparken siz de salata yaparsiniz mesela, fasulye yapilacak ise siz ayiklarsiniz, masa kur topla yardim edersiniz. Orasi otel degil sonucta,
0
oscar
(04.07.24)
(4)

Çamaşır makinesinde yıkanan para

surekliyorguninsan
çamaşır makinesinde yıkanan dolar kullanılır mı 10bin dolar yıkandı makinede. biraz yazıları silikleşti
çamaşır makinesinde yıkanan dolar kullanılır mı 10bin dolar yıkandı makinede. biraz yazıları silikleşti
0
surekliyorguninsan
(02.07.24)
"10bin dolar yıkandı makinede"

dostum nasil gozden kacar o kadar banknot. bankaya gotur paralari ve hesapta birak bundan sonra.
0
hot potato
(02.07.24)
tl yıkanınca kullanılıyor ama dolar bilemedim.
0
gabe h coud
(02.07.24)
Para sayma makinesinden geçiyorsa kullanılır. Makineden geçiyorsa ama kullanılmaz diyen olursa gidip 30-40 bin dolar daha bulun, yıkanmışları iskambil gibi aralara karıştırın, en üstte ve en altta sağlam banknot olsun, götürüp bankaya yatırın. Fırrrr diye makineden geçerken aradaki siliklere kimse dikkat etmez.
0
kibritsuyu
(02.07.24)
Üzerinde geçersiz yazıyorsa düğünlerde kullanabilirsin hala.
0
hasmetizm 2046
(02.07.24)
(3)

Sizce nasıl yapalım?

sacrilegious
Merhaba,1- Bir senelik evliyiz, yurtdışından ülkeye dönüş yapacağız. Ankara bahçeli’de annemlerin 30-40 yıllık bir evi vardı banyosunu mutfağını sıfırlayıp evi boyatıp oturalım diyoruz. Sizce bu işlerin maaliyeti yaklaşık ne olur? 2- Bir de orta-iyi seviyede mobliya ve beyazeşya vs. sıfırdan ev döşe
Merhaba,

1- Bir senelik evliyiz, yurtdışından ülkeye dönüş yapacağız. Ankara bahçeli’de annemlerin 30-40 yıllık bir evi vardı banyosunu mutfağını sıfırlayıp evi boyatıp oturalım diyoruz. Sizce bu işlerin maaliyeti yaklaşık ne olur?

2- Bir de orta-iyi seviyede mobliya ve beyazeşya vs. sıfırdan ev döşeme maaliyeti yaklaşık nedir? Fiyatlara çok uzak kaldık. Bu sebeple yardımınıza ihtiyacımız var.

3- Son olarak sizce bu işler için kredi çekmek mi yoksa mevcuttaki döviz ve altınları bozmak mı daha mantıklı olur?

Teşekkürler
0
sacrilegious
(02.07.24)
3- maddi durumunuzu bilmek lazım bunun için. Geliriniz iyi durumdaysa kredi ile halledin gitsin ama bu evi yaptırıp oturmak zorundaysanız ve birikiminiz çokça ise bozdurup yaptırın derim şahsen.

Diğer iki maddeyle ilgili hiçbir bilgim yok.
0
muhayyer divan
(02.07.24)
gecmis olsun. alinmasi zor bir karar. hayirlisi olsun.

ekonomik konularda yardimci olamayacagim, bilgim yok. ama tr'de is bulana kadar aile yaninda kalmak da bir opsiyon olabilir bence. icinize sine sine yerletirirsiniz evi acele ve fiyat düsünerek yerlestirmektense.
0
robert bosch
(02.07.24)
2- boyle seylerin tabii a'dan z'ye ne kadar tutar fiyat verecek sabit bir maliyeti yok. "orta-iyi" bile kisiden kisiye cok degisir. tavsiyem buzdolabi, camasir makinesi, yatak gibi elzem seyleri aldiktan sonra gerisini sindire sindire tamamlamaniz. yani tonla para dokup koltuk takimi yemek masasi takimi, her yere hali falan almadan once eve bir girip yasamaya baslayin, bir alisiklik, tanisiklik olussun once. acele ve toplu alisveris pismanlik getirir.
0
hot potato
(03.07.24)
(4)

3-4 aydır geçmeyen öksürük...

gnosis
... için hangi bölüme randevu alınmalı?
... için hangi bölüme randevu alınmalı?
0
gnosis
(02.07.24)
kulak burun bogaz
0
hot potato
(02.07.24)
Bir öksürüyorum, ciğerlerim sökülecek gibi oluyor, renkli, mukuslu balgam çıkarıp rahatlıyor gibi oluyorum.-----> Göğüs Hastalıkları Uzmanı

Kupkuru öksürüyorum, balgam falan yok, bazen öksürmekten kusacak gibi oluyorum-----> KBB uzmanı
0
Mirket
(02.07.24)
@Mirket Ayrıntılı cevap için teşekkürler. Balgam yok ama öksürük bazen gece bile uyandırıyor. Kendi kendine geçer diye bekledim ama geçmedi.
0
🌸gnosis
(02.07.24)
göğüs hastalıklarına muayene olup alerji için kons açmalarını isteyip detaylı bir alerji muayenesine girebilirsiniz. devlet hastanesi için diyorum.
0
iwillsee
(03.07.24)
(7)

Başka bir ülkeye göç etmek nasıldır?

michael_knight
Başka bir ülkeye göç etmenin duygusal yanıyla ilgili pek bilgi bulamıyorum internette.Bunun hissettirdikleri, olumlu-olumsuz yönleri vs.Siz böyle bir blog yazısına, videoya rastladınız mı?Bir de derli toplu bir "yurtdışına taşınmadan önce yapılması gerekenler; vekaletname vermek, kontörlü hatta geçm
Başka bir ülkeye göç etmenin duygusal yanıyla ilgili pek bilgi bulamıyorum internette.
Bunun hissettirdikleri, olumlu-olumsuz yönleri vs.
Siz böyle bir blog yazısına, videoya rastladınız mı?

Bir de derli toplu bir "yurtdışına taşınmadan önce yapılması gerekenler; vekaletname vermek, kontörlü hatta geçmek, banka hesaplarını bilmem ne yapmak" gibi pratik önerileri de bulamadım.

Rastlayan olursa iletebilir mi?
Yazmak isterseniz o da güzel olur.
0
michael_knight
(01.07.24)
Duygusal yanı kişiye göre değişir. Göç etmek diye bir genelleme yok aslında. Kimi iş bulur gider kimi eğitim için gider kiminin parası vardır takılır vb. Bunların duygusal sonuçları da farklılık gösterir.

Türk insanı canı sıkılınca Türkiye'den sktr olup gitmek başlığına yazıp sonra da şuraya nasıl gidilir buraya nasıl gidilir diye soru soruyor. Eğer bir genelleme yapacaksak; akraban yoksa yalnızsın. Girişken biri değilsen, kırılgan yapıdaysan muhakkak sorun yaşarsın.

Nereye gidersen git herkes benimle arkadaş olacak, sevgili olacak, burada seks bolmuş, burada para bolmuş kafasındaysan hayal kırıklığı yaşarsın. Bunlar da işin biraz psikolojik yönleri. Türkiye'de olduğu gibi kahveyle çayla veya arabayla kadın tavlama yok
0
ferenc
(01.07.24)
soppy cunt
(01.07.24)
Size iki tane çok güzel kitap öneriyorum:
Göç Psikolojisi- Meral Gezici Yalçın
www.kitapyurdu.com

Göç, Kültür, Kimlik- Iain Chambers
www.kitapyurdu.com
0
Amaranta ursula
(01.07.24)
aradigin duzenlilikte midir bilmiyorum ama eksi sozluk bu konuyla ilgili baslik ve entry dolu. ayni sekilde youtube da oyle. bence turkler kulturel olarak cok ice donuk olduklari icin bu baska bir ulkede yasama/tasinma/yabancilik/gurbet kavramlari asiri fazla irdeleniyor. dolayisiyla da sonsuz bir literatur mevcut.
0
hot potato
(02.07.24)
Youtube da onlarca video var
0
oscar
(02.07.24)
Duygusal olarak sadece sunu soyleyebilirim

Burada biraktigin sevdiklerin varsa cok ozluyorsun ve eger geri donup ziyaret etmezsen cok buyuk bosluk olusuyor ve dolduramiyorsun

Tabi ben normal insanlardan bahsediyorum. Bazi insanlar vardir aileden arkadaslardan ve ulkeden illallah etmistir o adam icin cokta fifi bi durum olabilir.

Ama insanin anilari aklinanfalan cok geliyor bir sure sonra hatta turkce muhabbet etmeyi ozleyebiliyorsun surekli yabanci dil konustugundan.

Aklima bunlar geldi. Eger hasreti asabilirsen hereey cok kolay olur.
0
Zetnikov
(02.07.24)
Turkiye'den goceli 3 yil olacak yakinda, kronik Turkiye/istanbul problemleri (duzensizlik, problemli insanlar, cakallik/uyaniklik, rusvet/iltimas) hala rahatsiz edici ancak bulundugum yerde olmaktan cidden biktim. Surekli bir bahane bulup turkiyeye kacasim geliyor kisa sureli de olsa, mecburen kisa sureli oluyor.
0
mbond
(04.07.24)
(6)

Bu ürün gerçek mi para tuzağı mı?

air
https://www.trendyol.com/energetix/manyetik-enerjili-goz-uyku-ve-rahatlama-bandi-p-99756505Bu ürün gerçekten işe yarar ve sağlıklı bir şey midir? Yoksa para tuzağımı? bir de hamilelere tavsiye etmiyoruz diyor. E o zaman bize de az da olsa zararı vardır diye düşündüm. Ne dersiniz?
www.trendyol.com

Bu ürün gerçekten işe yarar ve sağlıklı bir şey midir? Yoksa para tuzağımı? bir de hamilelere tavsiye etmiyoruz diyor. E o zaman bize de az da olsa zararı vardır diye düşündüm. Ne dersiniz?
0
air
(01.07.24)
para tuzağı
0
jelly bear
(01.07.24)
@thetruenorth offff uygunsa neden olmasın :')

uyku konusunda o kadar muzdaribim ki her şeye anında kanacak durumdayım. düz bantlar da ışık alıyor, o zaman bu göz çevresini dolduranlardan bakacam
0
🌸air
(01.07.24)
ikea'da ve baska yerlerde isik gecirmez perdeler var. onlari denedin mi?
0
hot potato
(01.07.24)
Bi ara da silikon bileklikler vardi shshsjs guzel silkelediler. Bu da o hesap olmus
0
mor oje
(01.07.24)
bi aralar denge bileklikleri vardı
0
my fault
(01.07.24)
Ürüne baktım 7 tane mıknatıs koyup uyku bandını 2600 TL'den satmışlar müthiş. Yan sekmede aynı mıknatıstan 5 tanesi 80 TL'ye satılıyor. Bunu alan, tuz lambası falan da alıyordur. Başına sonuna quantum muantum şöyle 2-3 fen bilgisi terimi koyunca akıyorsun. :)

Mıknatıs neyi, nasıl çözecek çalışma prensibi ortadayken bilmiyorum ama beyninizde bundan büyük ölçüde etkilenecek kadar metal varsa zaten bir sorun var demektir.

@my fault ve @mor oje +1
0
nawar
(01.07.24)
(19)

Siz Olsanız Ne Karar Verirdiniz?

rock n roll
Herkese merhaba, bir konuda kararsız kaldım ve sizlerin düşüncelerinizi almak istedim. Dişlerimde çapraşıklık var. Diş hekiminin anlattığı kadarıyla braket tedavisine sıcak bakmaya başladım. Gönlümden şeffaf plak geçiyordu ama o biraz zor olabilirmiş, yani tedavi planlanan zamanın çok üzerine çıkabi
Herkese merhaba, bir konuda kararsız kaldım ve sizlerin düşüncelerinizi almak istedim. Dişlerimde çapraşıklık var. Diş hekiminin anlattığı kadarıyla braket tedavisine sıcak bakmaya başladım. Gönlümden şeffaf plak geçiyordu ama o biraz zor olabilirmiş, yani tedavi planlanan zamanın çok üzerine çıkabilir ve sonuç alamama ihtimali de olabilir dedi. Braket tedavisi de aynı şekilde planlanan sürenin üzerine çıkabilir ama düzelir dedi. Ne kadar uzar onu bilemem dedi. Şimdi ben 40 yaşındayım, acaba bu sürece hiç girmesem mi? Çünkü ne kadar uzar bilemiyorum ve braket kullanımı da kolay değil. Siz olsanız ne yapardınız?
0
rock n roll
(01.07.24)
Ben 37 yaşımda braket taktırdım, gayet de metal braket. Hatta renkli lastikler takmıştım lastik takılacak dediği zaman, iş çevremin de çok hoşuna gitmişti ne tatlı olmuş demişlerdi.

3 yıl sürdü benim sürecim. Pandemiye denk gelmişti ve uzun süreler doktora gidemediğim için 3 yıl sürdü, 1.5 yılda bitecekti.

Bence taktır. 55-60 yaşında insanlar takıyorlar görüyorum. Ama baş ağrısı yapar mı, ne kadar yapar oralar hep sürpriz olacak onu söyleyeyim.
0
muhayyer divan
(01.07.24)
@muhayyer divan; sonuçtan memnun musun peki?
0
🌸rock n roll
(01.07.24)
bi tanıdığım 50 küsür yaşında taktırdı. bir iki yıl sürdü onun da. sonuçlardan memnun, inanılmaz bozuktu dişleri. şimdi dümdüz.
0
air
(01.07.24)
Ne kadar çarpık olduğuna göre değişir. Belki küçük bir çarpıklık var ama siz kafanıza taktığınız için size kötü görünüyor. Ona göre cevaplamak lazım.
0
pispinti
(01.07.24)
başka bir doktora daha görünün.
0
nuisance2
(01.07.24)
Eskiden invisalign(şeffaf plak) ile yapılamaz dedikleri dişimi 33 yaşında yaptırdım. 24 plak kullandım, baya düzeldi ama bir diş tam istenen tepkiyi vermedi ve üst alt oturması da mükemmel değil o yüzden tekrar taradı bi 10 plak daha geldi.

Invisalign anlaşmalı bi ortodontiste gidip konuş derim, tarayıp abdye yollayıp bekliyorlar oradan tedavi simülasyonu geliyor. Yapılamıyorsa da ondan duy.

Yemek yerken vs çıkarıp yiyorum tertemiz iş bence. Günde 22 saat falan takmak gerekiyor ama.
0
nhk ni youkosu
(01.07.24)
Annem 60 küsür yaşında dişlerini yaptırdı. Hiç bir zaman geç değil.
0
gabe h coud
(01.07.24)
Yaptırılabilir.
Taktığınız ilk bir hafta yemek yemekte çok zorlanacaksınız. Sıvı ağırlıklı besleneceksiniz. Her kontrolden sonra farklı işlemler yapılacağı, gevşeyen braketler sıkılacağı için bir iki gün canınız yanacak yine yemek yemekte zorlanacaksınız.
Bazen farklı şeyler takmaları gerekebiliyor. Bana forsus taktılar mesela boyutu küçük gelince zorlanmıştım.
Lastik kullanma aşaması da ayrı dert mesela. Lastikleri gün içinde kullanmak oldukça zor.
Bir de bir yıllık plak süreci olacak. Altı ay boyunca yiyip içmediğiniz her an takmak zorundasınız. Altı ay ise sadece geceleri. Takmadığınız durumda ciddi fark ediyor.
Benim tedavim yaklaşık iki sene sürdü ve lisedeydim yaptırdığımda. Biteli 8 sene oldu. Ön dişlerinizin arkasında sabit tel var. Ona rağmen bozulabiliyor. Benim alt dişlerim hareket etti üst ön dişlerimin açısı değişti. Dikkatli bakınca ben fark ediyorum dışarıdan ne derece fark ediliyor bilmiyorum.
Ben yaptırdığıma pişman değilim, gerçekten kötü haldeydi dişlerim, 40 yaşında olsam yine yaptırırdım. Ortodonti aynı zamanda çene yapımın daha düzgün olmasına sebep oldu ya da ergenlikle birlikte yüzüm daha fazla oturdu bilmiyorum. Ama hem çene hem diş yapısı için rahatça konuşup gülümsemek bence paha biçilemez bir şey. Özgüvenim ciddi yükselmişti.
0
black holes in the sky
(01.07.24)
braket kullanimi neden kolay olmasin. dislerin saglikliysa 40 yas olayini kafana takmana gerek yok. sure cok uzar derken onumuzdeki seneye kamera onunda olma gibi bir projen yoksa doktoru dinle ve hangisi daha etkiliyse onu yap. doktorun sana seffaf plak onermiyorsa mantiken bir bildigi olmasi lazim.
0
hot potato
(01.07.24)
38 yasindayim, ben 1.5 yil once invisalign'a basladim. dislerimin gorunurde bir problemi yoktu ama cok sıkıydı aralari, dislerimi sıkıyordum, sıkmaktan azi dislerim ice dogru donmeye baslamiş ve yuzeyleri oldukca asinmisti. ayrica ust on dislerim de ice donmeye basladigindan alt on dislerim surekli ustlerin arkasina carparak uclarindan milimetrik parcalar halinde kirilmaya baslamisti. doktor bir sure sonra dislerimi kaybedecegimi soyledikten sonra karar verdik plak tedavisine. ilk 1 sene cok duzenli kullandim ama son 6 ayda gercekten saldim, gunde belki 12-15 saat ancak takiyorumdur. ama yine de su an gozle gorulur bir duzelme var, dislerim cok iyi gorunuyor ve artik cenemi kapattigimda ust ve alt on dislerim birbirine carpmiyor. son 5 plagim kaldi, sonrasinda doktor yine kontrol edip devam etmek gerek derse devam edecegiz (invisalign bu sekilde yapiyor, sececeginiz pakete gore baslangic ucretine dahil oluyor bu durumda da). duzenli kullanabilirseniz braketten kesinlikle daha iyi ama gercekten bir noktadan sonra cikarip takmayabiliyorsunuz :/ bu durumda cikaramadiginiz bir seyle daha istikrarli bir tedavi elde edersiniz diye dusunuyorum.
0
in vino veritas
(01.07.24)
@hot potato; braket istememe sebebim temizliği yeterli yapamama endişem. Tellerin arasına yemek artıkları girecek ve düzgün temizleyemezsem de ağzım kokarsa korkusu. Ne kadar titiz ve düzgün bir şekilde yaparsam yapayım hep bir acaba olacak aklımda.
0
🌸rock n roll
(01.07.24)
Bir miktar mutlaka olacak. Teller çıkana kadar üç ayda bir gelirsin, tellerini çıkartıp iyice temizlik yaparlar, tellerini tekrar temiz bir şekilde takarsın. Parası neyse verip planlamak lazım bunu da.
0
gabe h coud
(02.07.24)
Orta okul ve lise hayatim telle gecti anlatiyorum hemen :)
Seffaf braket takmistim. 20 sene oncesinden bahsediyorum. Seffaf plak yeni cikmisti ve herkes metal daha iyi derken seffaf da gayet ayni rtkiyi yapiyor. Hala metaller daha iyi diyenler goruyorum bazen. Cok sacma. Seffaf daha iyi hissettirir goruntu olarak. Uzak mesafeden gozukmuyor, belli nesafeden gozukuyor. Hatta ben unideyken bi kiz dislerinin arkasina taktirmisti. O da mantikli, hic gorunmez.

Plak konusunu hic bilmiyorum.

Zorluklari yemek yerken zorlanirsin ama tam da hatirlamiyorum ama bir hafta surer herhalde. Sandwic falan yemek yasak bu her zaman icin. Cunku braket kiriliyor ve yenisi de para. Belki metal zor kiriliyordur ama dikkat edersin olur biter. Ben kucucuk cocukken 3 bilemedin 4 tane kirmisimdir surecte.
Dislerine lastik takmasi gerekebilir. Bi sey yiyemezsin 2 gun o lastikler acitir baski oldukca. Ama dayanirsin bi sey degil.

Bitince gunduz ve gece plagi veriyorlar. Yemek yerken cikariyosun sadece. Cok gicik bi sey ama takmazsan bozulur. Bir de artik omur boyu dislerin arkasina tel taktiriyorlarmis bana cooook garip geliyor. Bence onu sor. Takilmaz o. Benim zamanimda yoktu oyle bi sey.

Dis temizligine gelince braket fircasi var. Taa 20 sene once varsa simdi alasi vardir. Guzel temizliyor. Ve fircalamak da bi yerden sonra kolaylasicak agzinda tel oldugunu unutucan cunku. Normal firca ve braket fircasi ayni anda kullaniliyor.
0
Kittie
(02.07.24)
Başka bir doktora görünün +1
Çift çene ameliyatı oldum 1 ay önce, bunun öncesinde yaklaşık 1.5 yıl şeffaf plak tedavisi gördüm. Şimdi ameliyat süreci bitti tedavim yine plaklarla biraz daha devam edecek. İşinin ehli bir doktorun günümüz teknolojisiyle plakla düzeltemeyeceği hiçbir şey yok. Çok çok inatçı dişler de gerektiği takdirde vida veya yalnızca 2 3 dişe braket yapılarak bile düzeltilebiliyor. Ama kendi adıma söyleyeyim o birkaç dişe braket takıldığı dönem tedavimin açık ara en sevimsiz bulduğum kısmı olmuştu ameliyat haricinde. Daha fazla sorunuz olursa mesaj atabilirsiniz.
0
reversal of fortune
(02.07.24)
Mobilden editleyemiyorum ama hiçbir yaş geç değil bu arada bu tedaviler için. Sonrasında kendinizi görünüşünüzle iyi hissetmenin tam olarak ne demek olduğunu anlayınca geç başlamış olmanın önemi kalmayacağından eminim (26 yaşımda başladım).
0
reversal of fortune
(02.07.24)
Kesinlikle yaptırın.

38 yaşında şeffaf plak yaptırdım, hiç zorlanmadım. Şuan üst/alt retainerim var, her akşam ara fırça ile temizliyorum, düşündüğünüz kadar zor bitşey değil.
O Ufacık çarpıklıklar gidince oluşan görüntü harika. İmkanınız varsa kesinlikle yaptırın, kendinizi bundan mahrum bırakmayın.
Temizlik için ağız duşları, ara fırçalar var, belli ki dikkatli birisiniz, halledersiniz.
0
ya volna
(02.07.24)
Editlemek istedim. Bugün başka bir diş hekimine daha gittim. Şeffaf plak tedavisine başlıyorum. En fazla 1,5 sene sürer çok güzel olacak sonuç dedi. Diş analizimi yaptı, birkaç gün sonra tekrar çağıracak ve diş tedavim bittikten sonra nasıl görüneceğini gosterecek sonra başlayacağız. Özetle bu. Hepinize ayrı ayrı çok teşekkür ederim. Beni motive ettiğiniz ve bilgilendirdiğiniz için. Belki bitince before after yaparım. Fotoğraf atarım buraya :)
Bu arada doktorumdan çok fazla övgü de aldım. Dişleri çapraşık olmasına rağmen bu kadar temiz ve sağlıklı bir ağız hiç görmedim şahanesiniz dedi :)
0
🌸rock n roll
(02.07.24)
hadi hayırlı olsun. Biraz detay vereyim aklında bulunsun. Her yeni plağa geçtiğinde biraz kasacak gerdirecek, bebeklerin dişi kaşınır ya sanırım öyle değişik bi his. Ben sürekli dişlerimi sıkmak istiyordum ahah. Bir gün sonra diş o düzene alışıyor geri kalan günler dümdüz devam ediyor. Fakat mesela plağı çıkardın 4 saat takmadın(arkadaşlarla dışarıda yemek yiyordun vs.) geri takınca ilk günkü gibi kasabilir çünkü dişler gerçekten 2-3 saat sonra eski haline dönme eğilimine giriyor galiba çok acayip. O yüzden günde 20+ saat, hatta mümkünse 22 saat takman lazım. Zaten kısa sürede çıkarma takma işine alışacaksın, bi kahve içmek için hemen çıkarmak takmak kolay gelecek. Böyle plaklarla milim milim hareket ettirerek 20 haftada vs. neler olduğuna şaşıracaksın.

Ek olarak, yemek yedikten sonra fırçalayıp takmazsan (veya en azından ağzını su ile çalkalamazsan) plaklar kirlenebilir sararabilir. Corega'nın Retainer temizleyici diye ürünü var onu al bi bardağa at içine bunları at, bekle, sonra hafifçe fırçala vs. Ona da bi bakarsın. Invisalign'ın kendi tozu da var ama içinden 3 tane çıkıyor gerisi paralı ve Türkiye'de yok galiba. Corega aldım ben.
0
nhk ni youkosu
(02.07.24)
Herkese selam

Güncelleme yapmak ve hepinize teşekkür etmek istedim. Bugün ilk şeffaf plağım takıldı. Beni motive ettiğiniz, desteklediğiniz için çok teşekkür ederim <3
0
🌸rock n roll
(26.09.24)
(11)

Alkolle aranız nasıl

hops
Özellikle yaz aylarında her akşam bira, rakı vs içmek istiyorum. Eve girmek bile istemiyorum, böyle sofralar kurulsun yiyelim içelim eğlenelim istiyorum. Sizde durum ne?
Özellikle yaz aylarında her akşam bira, rakı vs içmek istiyorum. Eve girmek bile istemiyorum, böyle sofralar kurulsun yiyelim içelim eğlenelim istiyorum. Sizde durum ne?
0
hops
(30.06.24)
Aperol ve Prosecco içiyorum. Tatilde çok keyifli. İkinci Aperol’ümü içiyorum bu saatte. Kafam iyiyken yüzmek harika bir şey.

Normal günlerde içmem.

3 oldu. Bir de espresso martini. Mis.
0
gabe h coud
(30.06.24)
Alkol sigara yok.
Ömrüm çay, süt, su, kahve, ayran ile geçti.
Kola yı da bırakalı çok oldu.
0
diyecevaplandı
(30.06.24)
Biracıyım ben, evde içmeyi seviyorum. Herkesle alkol alınmaz, dışarıda içmeyi çok sevmiyorum.
0
sekizdokuzon
(30.06.24)
fazla iyi olduğu için kendimce detoks/ara kararı aldım, en az iki ay ağzıma bir damla sürmeyeceğim dedim. 15 gün filan oldu, şükür şimdilik iyi gidiyorum. öncesinde şöyle söyliyim 30 günün 22-23'ünde her akşam içiyordum. param varsa 35'lik viski + 2 kırmızı tuborg, param azsa 6 kırmızı bremen. işlerimi erkenden bitirme şansımın olduğu boş günlerde öğleden sonra 1-2 gibi başlayıp 8-9 tane kırmızı içtiğim oluyordu. baksırla oturuyodum mis gibi evde içiyodum. dışarda içmeyi de severim ama takdir edersin ki bu içişe dışarıda para asla yetmez. evdekine bile yetmedi.

maddi ve psikolojik açıdan artık iş "keyif" olmaktan çıktığı için "bi dur hele" dedim, sanırım biraz kullandığım ilacın da etkisi var, birlikte gitmiyor. bakalım. 2-3 ay sonra yine döndüğümde aynı noktaya gelirsem alkolik olduğumu kabul edecek ve tamamen bırakmaya çalışacağım ama tüketimimi kontrol edebildiğim sürece ben alkolü çok seviyorum. hayatımın geri kalanında ölçülü şekilde içebilmeyi isterim. hatta alkolik olmama motivasyonum da bu: bırakmak zorunda kalmamak.

eskiden çok tuhaf ve hatta acınası bulurdum, artık etkinliklerin "alkol yoksa ben de yokum" insanına dönüştüm maalesef. gerçi beni kimse bi yere çağırmıyo zaten.
0
mark greg sputnik
(30.06.24)
Bira ve rakiciyim, sarap cook nadir, kokteyl bazen. Normalde yazin cogu aksam 1-2 icerdim soguk soguk iyi oluyor diye, haftada 1-2 raki kesin icerdim. Uzun bir suredir cok azalttim. 1 ay hic icmedigim oluyor. Icmedikce de daha cok uzaklasiyorum. Mesela hava sicak su an, bira ve rose dolapta bana bakiyor, hic icesim gelmiyor. Aliskanliklarin degismesiyle alakali sanirim.
Arkadaslarimla bulustugumda illaki iciyorum, cuma raki masasinda guzel icmisim mesela, bu bi sure goturur beni. Aramam yani icmeyince.
0
mor oje
(30.06.24)
Kullanmıyorum.
0
Amaranta ursula
(30.06.24)
alkolle aram cok iyiydi azaltmaya calisiyorum.
sen icince asik olan cocuksun sen biraz azalt bence :)
0
robert bosch
(30.06.24)
Aşağı yukarı 1 senedir, eğer içkili ortam yoksa aklımdan geçmiyor. Eskiden arada evde cin-tonik hazırlıyor ya da viski içiyordum haftada 1 ya da 2. Rakı sevmiyorum, bira ise aradığım bir şey değil.

Şimdi evde tüketim 0. Tüketmek için dışarı çıkma planım 0. Dışarıda toplanıp içeceksek çıkıntılık yapmam tabii ki. Giderim ve ne içiyorsak ondan 2 kadeh içerim. Yani rakı değilse tabii. Rakıysa planlama sırasında bir kere itiraz ederim, yine de karar o yöndeyse yine aynı sistem.
0
nawar
(30.06.24)
Geçen akşam dışarıda tek başıma iki bira içeyim dedim, ikinci şişeyi bitiremedim. O şekilde...
0
muhayyer divan
(30.06.24)
Haftada 1-2 gün, 1-2 kadehi geçmeyecek şekilde, evde ya da dışarıda bira/ kokteyl/ şarap vs içiyorum. Bir ara neredeyse hiç içmiyordum. Son 2 senedir düzenimiz bu yönde.

Tatillerde bu miktar biraz artıyor tabii ama günlük hayatta haftada 3-4 kadehin kimseye bir zararı yok diye düşünüyorum.
0
fraise
(30.06.24)
epey azalttim. haftada 2 bira veya 2 kadeh sarap ortalama bu aralar. hedefim hic icmemek.
0
hot potato
(30.06.24)
(18)

bebek gelecek evde kedi ?

administ
3 ay sonra bebeği olacak olan bir eve şimdiden kedi getirmenin bir zararı var mıdır? bebeklerle anlaşabiliyorlar mı bir zararı olabiliyor mu?
3 ay sonra bebeği olacak olan bir eve şimdiden kedi getirmenin bir zararı var mıdır? bebeklerle anlaşabiliyorlar mı bir zararı olabiliyor mu?
0
administ
(27.06.24)
Bizim için çok iyi gitti iyi ki kedimiz var diyoruz çocuğumuz iki yaşına basmak üzere. Ama yeni bir kedi ile nasıl olur bilemiyorum tabii. Bizim kedimiz zaten 6 yaşındaydı ve 4 ayşıktan beri bizimleydi.
0
kullanıcıadımbuolsun
(27.06.24)
Getirmeyin.
Mecbur değilseniz getirmeyin.

Çoğu kedi anlaşabiliyor ama yine de tetikte olmak gerek.
Bebek o evdeki hayatı zaten altüst edecek. Uykusuz geceler, endişeler, gazlar vs.

Bir kedinin sorumluluğunun eklenmesi için hiç de iyi bir zaman değil. Medikal olarak bir zararı yok bildiğim kadarıyla.
0
michael_knight
(27.06.24)
Hayvanların yeri doğal yaşama ortamlarıdır. Evler değildir. Bebekten bağımsız.
0
pavlis
(27.06.24)
Ben zararı olacağını düşünmüyorum benim de kedim var ve iki ay sonra doğum yapacağım.

Ama zararı olmasa bile getirmeyin. O kedilere genelde bebekten sonra ilgi azalıyor bakımı aksatılıyor. Üç ay içerisinde rutine oturmaz bazı şeyler diye düşünüyorum. Sonrası zor olur.
0
Gradient_tabanlı_mor
(27.06.24)
Kedi insan yavrusunun ne olduğunu anlayabilen ve ona göre davranabilen bi canlı. Özellikle evde hali hazırda kedi varken bebeklenen aileler gayet sıkıntısız oluyor.

Fakat hali hazırda bebek gelecekken ekstra bir can sorumluluğu daha almaya gerek var mı onu düşünmek gerek. Kediyi bırak kendilerini bile ihmal edecekleri bir 3 sene bekliyor kendilerini zira. Daha sonra kedilenseler daha mı iyi olur acaba.
0
hedep
(27.06.24)
Allah aşkına doğal yaşam ortamı mi kalmış dışarıda? Asfaltın üstünde, kaldırımda, arabaların ezmesi riskiyle mi yaşamaları mi normal olanı? Keşke yorum yaparken biraz düşünsek.


Soruya gelecek olursak, kediler genelde bebeklerle anlaşıyor. Kedili evlere gelen bebeklerin alerji riski yok denecek kadar az oluyor, ayrıca empati duyguları gelişiyor. Yani çoğu bakımdan bebeğin gelisimine de katkı sağlıyor.

Tek sorun, kediyle ilgilenebilecek misiniz? Sonuçta o da bir canlı ve ilgi istiyor. Bir köpek ya da bebek değil ama tek başına birakmak da onu strese sokabilir. Eğer bu konuda bilgisiyseniz ve ilgilenebileceginize inanıyorsanız kedili ev dezavantaj değil, aksine avantaj olur bebek için.
0
fraise
(27.06.24)
halihazırda kedi varsa bebek gelecek diye kediyi göndermeye çalışmayın. aşıları falan tamsa bebeğin veya annenin sağlığına bir zararı olmaz, bebeği de kolaylıkla kabullenir.

halihazırda kedi yoksa bebek gelecek eve kedi getirmeyin. o da bir can, ona da ilgi lazım. bütün ilgi bebekte olacak, muhtemelen kediyi pek takan olmayacak. size de zor olacak hem yeni bebek, hem eve alışmaya çalışan yeni kedi.

hayvanların yeri doğal yaşama ortamı lafını da kabul etmiyorum. cangılda mıyız, vahşi hayvanı evde beslemeye mi çalışıyoruz. sokaktan aldım getirdim kediyi eve. daha doğrusu kendi geldi yamandı salak. şimdi yediği önünde yemediği arkasında, yumuşacık yastıklar, sürekli sevip mıncıklayan insanlar, rahat rahat takılıyor. sokakta bıraksam muhtemelen kışı bile çıkaramayacaktı.
0
kibritsuyu
(27.06.24)
İki kedim var, eşim hamile. Ama senin için, ne gerek var? Yarın bir gün ikisi ile uğraşamayıp kediden kurtulmaya çalışma ihtimaliniz var.
0
prole
(27.06.24)
@pavlis dostum evcil hayvan kavramini oturtamamissin. ev kedisi diye biyolojik bir tur var. bu leopar veya balina degil. bu mantikla inegi koyunu falan da kamyona doldurup ormanin ortasina atalim.
0
hot potato
(27.06.24)
@sıcak patates, hayvanları eve koyunca evcil oluyor size göre. Kedi kışı geçiremezmiş, şimdi denk bir örnek aklıma gelmedi de x hayvan nasıl geçiriyor?

Hayvanı at sokağa iki güne yolunu bulur. Ölmesi gerekiyorsa da ölür. Kediler evcildir diye bir şey yok. İşinize gelince evcil, gelmeyince deyil.
0
pavlis
(27.06.24)
Ben de pavlise katılmayanlardanım. Evde kedi gayet de bakılır. Benim minnoş kedimin yeri benim yanım, sokak filan değil. Anası ona kurban olsun.

Neyse soruya gelirsek; bebek gelecekse kedi almayın. Biz 20 gündür kedi bakıyoruz. Bence başlı başına evin patronu oluyor. Bir bebekle kediye aynı anda bakmak için ikisinden birinin oturmuş bir düzeni olmalı sanırım. Kedimiz geldiğinden beri evde bir olağanüstü hal var. Üstelik geçen hafta sonu ishal oldu ve veterinere 5.300 tl para verdik. 1 aylık maması 900 tl. Kumu ayrı para. Kısırlaştıracağız o ayrı para. Çocuğum olsa çok zorlanırdım. Ben bazı günler işten çok yorgun geliyorum eve. Bulaşıkları bile toplamadan yatıp uyuduğum oluyodu normalde. Ama geliyorum yorgun bile olsam kumunu temizliyorum. Mama - su kabını yıkayıp tazeliyorum vs. Üstelik bunlarla kalmıyor. Kedi bu oyun istiyor. Evde bağımsız takılıyor biraz ama yazık çocuğa. İlla ilgilenmek biraz oynatmak lazım topuyla filan.

Bi de bu çocuk gerçekten bence bizi özlüyor. Normalde kendini sevdirmiyo ama mesela gece biz uyuduğumuz için sabah uyandığımızda kapıda bekliyo oluyo. Yatağa gelip sevdiriyo kendini filan. O ayrı bir bebek yani. Evdeki biblo gibi değil. Ben 20 günlük kedi bakıcısı olarak asla ve asla önermiyorum. Kendinizi bu aşamada böyle bir şeyin içine sokmayın. Hem size yazık hem kedişe. İlerde düzeniniz oturunca inşallah yine düşünürsünüz.

Ben bir süre daha bebek düşünmediğim için sahiplendim kediyi. Bebek düşünürsek o zamana kadar zaten düzenimiz oturur diye düşünüyorum.
0
turuncu tonlarda
(27.06.24)
benim bebegim yok ama sahiplenilene kadar kedilere bakiyorum rutin olarak. 20-30 farkli kedi gidip gelmistir evime simdiye kadar, 2 hafta ila 3 ay arasi kaliyorlar genelde.

hemen hemen hepsi kabaca 2 hafta icinde rutine alisiyor. rutin dedigim de iste sabah 10-11 gibi kahvaltilarini, aksam 6-7 gibi de aksam yemeklerini vermek. gece yatarken de ortada kuru mama filan birakiyorum cogu zaman ki sabah 5te beni uyandirmasinlar. onun disinda gun icinde takiliyorlar kedni hallerinde, firsat bulursam arada top firlatiyorum, oltayla kovaliyorum filan ama bunlara ayirdigim toplam zaman gunde 30 dakikayi gecmez. aksam tv izlerken isteyen yanima gelip oturuyor, o zaman da seviyorum bol bol.

yavru kediler daha oyuncu, yetiskinler daha agirbasli. birbirleriyle arkadas 2 kedi bulursaniz onlar birbirleriyle oynuyor zaten gun boyu. yemegini suyunu verin, kumlari temiz olsun yeter, buna da ayirmaniz gereken sure gunde 10dk dan fazla degil.

yani bence kedi bakimi oyle cok buyuk bir sorumluluk degil, 3 ayda da hayli hayli alisirlar rutinlerinize. zaten gunluk yemeklerini uykunuzu fln sabit tutarsaniz daha da hizli alisirlar. tek sorun cok korkak urkek bir kediye denk gelirseniz eger, evin bir kosesinde aylarca saklanabilir alisana kadar. ama normal bir kedi icin 3 ay gayet guzel bir sure.

tekrar edeyim ama, bende bebek yok ve gun icinde hep evdeyim, kedilerle istedigim gibi oynayabiliyorum firsat buldukca. evde yanliz kaldiklari cok nadir oluror.
0
taurina
(27.06.24)
kedi evcil hayvandır. kedinin doğal ortamı evdir. başka bir doğal ortamı yoktur.
0
paintov
(27.06.24)
@taurina

Yok ya valla bir mesele bence kedi bakmak. Mesela ben normalde evin çöpünü 3 günde 1 filan atıyordum. Şimdi kedinin kumunu temizlediğim anda üşenerek çöp konteynerine götürüyorum çünkü bekletirsem çok pis kokuyor. Bebekli kadın duşa bile girecek zamanı olmayacak. Onunla uğraşması çok zor bence.
0
turuncu tonlarda
(27.06.24)
Annede kediye alışkanlık varsa bebeğe hiçbir şey olmaz. Ama anne de baba da alışkın değilse alışma süreci geçirilir, alerji gelişebilir, belli olmaz. Buna göre değerlendirin.
0
muhayyer divan
(28.06.24)
Bu alışkanlık dedişim şey kanda kedi tüyüne kedi varlığına gerekli antikorların oluşmuş olması demek. O antikorlar annede varsa bebeğe de geçer, hiçbir sıkıntı olmaz. Onu demek istedim.
0
muhayyer divan
(28.06.24)
ilgi ve kıskançlık konusu: kayınpeder ve kayınvalidenin kedisi vardı. kızım doğduktan sonra onlarda çok vakit geçirdi, haliyle kediye olan ilgi azaldı. şimdi kızımı inanılmaz kıskanıyor, malesef pek iyi anlaşamıyorlar.
alerji konusu: kızımda kediye alerji de oluştu, zaten bebeklerin neye alerjisi olacağı belli olmuyor, seçenekleri artırmaya gerek yok diye düşünüyorum.

gelen mesaj sonrası edit: bebeğimiz ilk sene tamamen kedi ile aynı evde kaldı, sonraki senelerde de gündüzleri kedi ile aynı evde kaldı. şimdi 5,5 yaşında.
0
hrskrs
(28.06.24)
bizim önce kedimiz vardı, kızımız sonra geldi. ama tersi olsaydı yapmazdım. kedimi de seviyorum ama çocuktan sonra ilgim azaldı mı derseniz azaldı çünkü enerjim kalmıyor başka bi canlıya. sağdan soldan, bebeğin ağzından bile kıl çıkması cabası... zar zor uyuttuğum bebeği uyandırdığı da oldu daha ilk aylarda kafasını ısırdığı da. yapmaz diye bir şey yok, kedi bu yani sahibinin gözünü çıkaran kedi de var. ha anlaşıyorlar, aralarına müdahale etmiyorum, kediyi sıkıştırdığında karşılığını tırnak ya da dişle alıyor, ağlıyor ve hayatına devam ediyor. ama ilk başlarda çok korkuyordum tabi zarar vermesinden.

doktorum sağlık açısından herhangi bir problem olmayacağını söylemişti ama hamileyken. zaten evcil hayvanların onlarla büyüyen çocuklara fiziksel ve psikolojik anlamda olumlu geldiği biliniyor. bi 'ama'sı var işte.

bir de kedi var kedi var. kimi çok sakin, kimi çok saldırgan, kimisi oyuncu... size en uygununu bulana kadar deneme şansınız yok ki bunu. risk almaya değer mi bilemiyorum.
0
elorelia
(28.06.24)
(5)

ankara hangi site?

melodi
Ankara’yı hiç bilmiyoruz öncelikle. çankaya ilçesinde 40.000tl kira bandında, abuk subuk komşularımızın olmayacağı, ses ile alakalı biraz takık durumdayız olabildiğince ses konusunda iyi, kapalı otoparkı bulunan, yürüyerek çevrede market vs işlerimizi halledebileceğimiz bir ev arayışımız var. site o
Ankara’yı hiç bilmiyoruz öncelikle. çankaya ilçesinde 40.000tl kira bandında, abuk subuk komşularımızın olmayacağı, ses ile alakalı biraz takık durumdayız olabildiğince ses konusunda iyi, kapalı otoparkı bulunan, yürüyerek çevrede market vs işlerimizi halledebileceğimiz bir ev arayışımız var. site olarak bize nereleri önerirsiniz? merkez ankara-incek avlu-incek toki-ilkbahar emlak konut duyduğumuz siteler
0
melodi
(26.06.24)
Ben olsam en başta konut 2 ve civarına bakardım.
0
orient blue
(26.06.24)
shell
(26.06.24)
onerim yok ama yukaridaki arkadasin konut yazdigi sitenin adi konutkent bu arada, bilmeyen biri icin net olmayabilir.

yukarida yazdiginiz yerler birbirlerinden cok farkli. en azindan haritada yerlerlerine bakin calisacaginiz yere ulasima falan bakin ki biraz fikir olussun.

genel olarak konusmak gerekirse hem kapali otoparkli sitede oturayim hem de markete pazara falan yuruyerek gidebileyim cok gercekci degil. o sekilde epey az secenek vardir.
0
hot potato
(26.06.24)
@hotpotato istanbul’dan geleceğimiz için açıkcası trafik vs önceliğimiz değil sakin bir yer istiyoruz ama bilgi olması açısından çalışma mesaili değil genel olarak eşim evde yer emniyet mahallesinde. aslında çarşı pazardan kastım eşim yokken ben arabasız evin ihtiyaçlarını karşılayabileyim migros vs bir şey.
0
🌸melodi
(26.06.24)
Emek mahallesine bakın hocam ama site zor gibi orada
Turan güneş geldi aklıma ayrıca emlak konutun sitesi arabasız orası da zor.
Bilmiyorum ama arabanız varsa eğer o rakamlara çıksaydım tulumtaş İncek Bilkent’teki Çayyolu ndaki villalara bakardım
0
spacevan
(26.06.24)
(15)

çikolata (toblerone) bozulmuş mudur?

kibritsuyu
gelecek cevaplardan %99 eminim, riske girmeye değer mi, at çöpe diyeceksiniz ama insan kıyamıyor da.2-3 yıldır kütüphanede (oda sıcaklığında) duran 5-6 paket toblerone var. bir bakayım dedim, son tüketim tarihi mayıs 2023, üstünden 1 yıldan fazla geçmiş.birini açtım baktım rengi yerinde, kokusu yeri
gelecek cevaplardan %99 eminim, riske girmeye değer mi, at çöpe diyeceksiniz ama insan kıyamıyor da.

2-3 yıldır kütüphanede (oda sıcaklığında) duran 5-6 paket toblerone var. bir bakayım dedim, son tüketim tarihi mayıs 2023, üstünden 1 yıldan fazla geçmiş.

birini açtım baktım rengi yerinde, kokusu yerinde, kurt murt yok. ucundan tadına baktım tadı da iyi.

bokboğazlı biri olduğum için kolay zehirlenmem de ishal kusma falan yapar mı, yiyim mi ben bunları? aylardır çikolata yemedim, çok canım çekti.
0
kibritsuyu
(25.06.24)
Ye gitsin bişey olmaz.
0
duptıs
(25.06.24)
Dün benzer bir şey yedim ve pişman oldum.
0
gabe h coud
(25.06.24)
Yeme bence.
0
rock n roll
(25.06.24)
Ben olsam yerim. Ama sen bilirsin.
0
Mirket
(25.06.24)
Riske girme durumunu çoktan geçmiş bence olay :D O konu son kullanma tarihi taş çatlasın 1-2 ay geçmiş ürünler için oluyor. Tabi ki atın. Neticede toblerone her markette var. Çok canınız istediyse marketten alın kibritsuyu, skt'si 1 seneyi geçmiş çikolatayı yemeyin.
0
akhenaten
(25.06.24)
cikolatanin insan zehirledigi nerede gorulmus? afiyet olsun.

edit: internette saglam yiyecekleri cope attiran teror orgutu yine is basinda. 1 seneyi birakin daha fazla da yenir. zaten o expiration degil best before'dur. cunku cikolata expire olmaz. ambalaji saglamsa sorun yok.
0
antikadimag
(25.06.24)
Bir anlık nefsine yenilme. Devamlı baş dönmesi ve kusmaya dayanabilecek misin?
0
rock n roll
(25.06.24)
abov duyuru ikiye bölündü. ye bişey olmaz diyen de çıktı.

dayanamadım iki tık yedim. bakalım midem dönmezse açtığım paketin kalanını da gömerim.

marketten almak dert değil, gider alırım da insan kıyamıyor 5 paket toblerona.

bu arada tam 8.5 (sekiz buçuk) yıldır ofisteki çekmecemde duran bir paket 150 gramlık yoğurt var. son tüketim tarihi ocak 2016. mekdanılts hamburgerleri yıllarca çürümüyor mitinden gaza gelip 1 yıl oda sıcaklığında saklayıp açacaktım, unuttum. 8.5 yıldır duruyor. bir ara da onu açıp bakacağım, bozulmamışsa yerken video atar fenomen olurum belki. ya da o markanın ajanları gelip beni vurur itibar zedeliyor diye. ya da kendi kendime halledebilirim yoğurdu yiyince o işi.
0
🌸kibritsuyu
(25.06.24)
yiyebilirsiniz.
Zehirlenmezsiniz, olsa olsa lezzeti azalmıştır.
0
michael_knight
(25.06.24)
@antikadimag, hocam saklama koşullarını dahi bilmeden bu denli net bir öneri yapmak cesaret ister. Ne diyeyim :D

@Kibritsuyu Ahahah youtube'da öyle biri vardı 1950'lerden falan konserveleri açıp iyi görünüyorsa yiyordu. Baya bir izleyeni vardı. Eğer sekiz buçuk yıllık hamburger yiyecekseniz bu olayı harcamayın bence de :D

Size sağlık ve mutluluk dileyerekten ben çekileyim.

Siz yine de evdekilere haber verin, ara ara dürtsünler sizi. Bizi de haberdar etmeyi unutmayın cidden merak ettim sonucu.
0
akhenaten
(25.06.24)
bence de yenir. bu tip urunlerin ici koruyucu madde dolu. acilmamis, golgede duran toblerone rahat yenir.
0
hot potato
(25.06.24)
Ben olsam paketi açarım, rengine, dokusuna ve kokusuna bakarım. Göz doldurursa ufak bir parça ile tadına bakarım. Sorun yoksa yerim gider. Yanına da ayran veya yoğurt gömerim, tadı dengelenir ve zehirlenmeyi önler. Gömmezsem de bişey olacağını sanmıyorum.
0
muhayyer divan
(25.06.24)
eriyip donmadiysa muhtemelen sorun yoktur. acip baktiniz, goruntude, kokuda sorun yok, tadina baktiniz, sorun yok. bence biseycik olmaz. ilaclar disinda tum tarihi gecmis urunler icin prosedurum budur benim, henuz basima bisi gelmedi (sukur moment :))
0
in vino veritas
(25.06.24)
çikolata bozulmaz. yani genel anlamda bar şeklinde olanlar (iç dolgusuz vs.). toblerone bozulmaz yani. seneler geçse bile. ambalajsız açık dursa dahi bozulmaz normalde, yani ortam temizse tabii. açık olanın üstünde küf vs. oluşabilir.

yenisine göre biraz tatsız gelebilir süreye bağlı olarak. bazı çikolata uzmanları çikolatanın şarap gibi zamanla tadının güzelleştiğini de söylüyor ama. belki kakao oranı fazla olanlarda.

bazen çikolatanın üstünde beyazlık da oluşabiliyor. bu da bozulduğu anlamına gelmiyor. "chocolate bloom" denen bu durum, kakao yağının yüzeye sızmasıyla oluyor.

ek bilgi: çikolatadan zehirlenme ihtimali var. ama neden? süreye bağlı bozulduğu için değil. eğer yapım aşamasında bakteri girmişse olur. genelde salmonella oluyor. bu çok nadir bir durum. bilindik markalarda olmaz genelde. çikolatanın içinde normal şartlar altında sonradan bakteri üreyemiyor.

Salmonella yüzünden toplatılan Kinder çikolata haberi:
www.ntv.com.tr
0
ermanen
(26.06.24)
arkadaşlar çikoyu akşam yedim, sabaha da beton gibi kalktım. hiçbir sıkıntı olmadı.

sevgiler.
0
🌸kibritsuyu
(26.06.24)
(11)

Amsterdam gezi önerisi

sacrilegious
Sabah 10-13 saatleri arasında rijk müzesi ve akşam 17-18 saatleri arasında anna frank müzesine gideceğiz. 19-20 arası da kanal turu yapalım dedik. Gecelemeyi amsterdam yapacağız. Belki bir red lighta bakarız. Bunun dışında sizin önerileriniz nedir? Yemr içme önerisi de gelirse çok sevinirim, teşekkü
Sabah 10-13 saatleri arasında rijk müzesi ve akşam 17-18 saatleri arasında anna frank müzesine gideceğiz. 19-20 arası da kanal turu yapalım dedik. Gecelemeyi amsterdam yapacağız. Belki bir red lighta bakarız. Bunun dışında sizin önerileriniz nedir? Yemr içme önerisi de gelirse çok sevinirim, teşekkürler.
0
sacrilegious
(25.06.24)
Anna Frank’e gitmeyin, bir şey yok, gezilecek bir yer değil.
Rijk Museum’da bir şeyler yiyip için, harika turtaları ve kahveleri var.
0
gabe h coud
(25.06.24)
anna frank'a bance de degmez. rijk museum'a ise 3 saat az bana gore. van gogh muzesi gorulebilir bos zaman varsa.
0
hot potato
(25.06.24)
Van Gogh müzesi? Heineken müzesi?

Anne Frank için beklenti önemli tabii. Viyana'da Freud müzesi de beklentiler için biraz yalındı. 17:00-17:30 olur herhalde zaten.

Nemo Science museum biraz basit. Sex Museum daha çok Penis ve BDSM museum gibi.
0
nawar
(25.06.24)
Trene atlayın Gouda'ya gidin, Gouda Cheese Experience'a girer peynire doyarsınız. Trenle 1 saat sürüyormuş gerçi, çok sıkışık olabilir.

Van Gogh müzesi+1

Van Stapele'den kurabiye yiyin.
0
kobuzchu kiz
(25.06.24)
Lale almayın.
0
gabe h coud
(25.06.24)
Açılın Amsterdam'a 3 defa gitmiş, 4.sü için yer arayan manyak geldi;

cafe zwark bistro tarzı küçük bir yer. yemek az ama o kadar yürüyüdükten sonra oturup dinlenmek ve bir şeyler içmek için baya güzel bir yer. veya akşam olduğunda gideyim de bir şeyler içeyim tarzında bir mekan. illa içki olarak değil, kahve de iş görür. benim acayip hoşuma gitmişti.
o'reilly's irish pub burası kendimle alakalı. amsterdam'a 2019 senesinde ilk defa gittiğimde görmüştüm ama irish pub'a gitmeyim şimdi, hiçbir şey bulamazsam giderim demiştim. ilk gezimde gidememiştim zira öncelliği diğer yerlere vermiştim. brüksel'e gittiğimde şubesi vardı. gittim oturdum orada. geçen sene kasım 2022'de gittiğimde dünya kupasına denk gelmişti. iki maçı orada izledim. orayı da sevmiştim ama bu son gittiğimde gidemedim
pasta e basta - rezerve gerekli fine dining restoranı. atmosferi baya güzel. garsonlar, siparişi verdikten sonra bir başlıyorlar şarkı söylemeye. baya iyiydi. ikinci gezimde son güne denk geldiğinden dolayı pek eğlenememiştim ama son gezimi tarihlerini buraya göre yapmıştım.
cannibale royale - son gezimde gittim. etleri baya güzeldi. ilk gün gittim. yetmedi son gün de gittim.
Cafe Winkel 43 - kahvaltı veya sonrasında elmalı turta ve kahve
The Pancake Bakery - pankekler epey büyük.
Dutch Pancake Masters - buranın pankek de güzel.
Butcher: Benim müdürüm ve yöneticim çok sevmiş ama ben denemedim.
0
put it in your appropriate place
(25.06.24)
modern sanata ilginiz varsa stadelijk. rez olmadan da girilebiliyor.

marina abromovic sergisi var hatta su anda.mükemmel zamanlama.

van gogh da güzeldir herhalde ama önceden bilet almak gerekli ben giremedim yer olmadigi icin.
0
robert bosch
(26.06.24)
anne frank' a gerek yok bence de,
nemo'ya asla gitme, cocuk yuvasi.

Tesadufen lagom diye bir kafeye gitmistim, guzeldi. patates kizartmacilar disinda sokak yemegi doner vs var. five guys belki farkli gelebilir.
0
durgunfoton
(26.06.24)
sinemaya ilginiz varsa eye filmmuseum.
0
ebucan
(26.06.24)
herkes demis ama ben de geri kalmayim, anna frank = cop.
0
bay b
(26.06.24)
acilin ben amsterdam’da yasiyorum! :) yeme icme onerisi verebilirim sanirim.

cannibale royale, etleri ve burgerleri guzel. bitterballen de guzel.
van’t spit, tavuk cevirmeci, organik tavuk, kendi soslarini yapiyorlar, bayagi hos.
lombardo’s, burgerci, cok doyurucu ve guzel burgerleri var, patates kizartmasi yok, firinda baby patates yapiyorlar. tatli sirin bir dukkan.
manneken pis, bence en iyi patatesci, dam meydanindaki subesinde sira cok az olur, diger taraf daha kalabalik. ama boyle peynirli falan pattes severseniz fabel friet cok ovuluyor, ben cok sevmiyorum.
the seafood bar, eger deniz urunu severseniz
back to black, kahveci, tatli bi dukkan
van stapele, dunyanin en guzel kurabiyelerinden, mutlaka alin

bir de vondelpark’a gidip takilin hava guzel olursa.
0
lemmiwinks
(26.06.24)
(7)

2 yil calisip cikmak

robert bosch
ilk iki iste de ikiser yil calisip is degistirmek uzun veya kisa vadede kötü mü görünür?calistigim sektörde büyük insan acigi var. nazar degmesin, sürekli recruiterlar yaziyor. bu dalga böyle gitmez ama elbette, elbet bir gün duracak.bu olay oldugunda benim iki sene calisip is degistirip durmam kötü
ilk iki iste de ikiser yil calisip is degistirmek uzun veya kisa vadede kötü mü görünür?

calistigim sektörde büyük insan acigi var. nazar degmesin, sürekli recruiterlar yaziyor. bu dalga böyle gitmez ama elbette, elbet bir gün duracak.

bu olay oldugunda benim iki sene calisip is degistirip durmam kötü görünür mü?
0
robert bosch
(24.06.24)
buna takilmana gerek yok. daha iyi bir teklif geldiyse/yukseleceksen/maas daha iyiyse cik. sirf cv'de kotu durmasin diye daha vasat bir yerde calismaya devam edecek halin yok.
0
hot potato
(24.06.24)
Bence kötü değil. Ama bunu son 2 yılda 3 iş değiştiren biri olarak yazmam pek doğru olmayabilir. Ancak 2 yıl bence bir yeri tanımak ve tamam mı devam mı diyebilmek için gayet yeterli bir süre.
0
Amaranta ursula
(24.06.24)
Özellikle de ilk iş deneyimlerinizse 2'şer yıl çalışmak kötü görünmez.
Görünecekse bile (ki görünmez) kendinizi geliştirme veya daha fazla para kazanma fırsatını tepmeyin.
0
michael_knight
(24.06.24)
Eskidendi o işler, ben bir ik yöneticisi olarak gençlere 35'e kadar bir iş yerinde 3 seneden fazla çalışmayın diyorum ben. Hatta 30'a kadar max 2 sene diye düzenlemek bile gerekir.

Tr piyasasında iş değiştirme sıklığın yüksek olmak zorunda, hem maaş yüzünden hem de farklı kültür geniş vizyon demek. Dinazor ik'cılar takılır buna ama yeni nesil yöneticiler için bu bir problem değil. Hele ki belli sektörlerde her sene iş değiştirmek bile sorun olmuyor. Yeter ki o değişiklikleri neden yaptığını güzelce açıkla.
0
Bruce
(24.06.24)
Eger ayni seviyelerde is degistiriyorsan su an olmasa da bir sonrakinde sikinti olabilir. İlk ikide ok ama ucuncude en azindan bir tik daha yuksek bir pozisyona ziplaman iyi olur.
0
hrskrs
(24.06.24)
İş değiştirirken, yeni işyeri eskisinden daha büyükse, daha kurumsal ise, daha meşhursa filan iyidir. Aksi halde kötü izlenim bırakırsınız.

Fark yok aralarında diyorsanız da hatalısınız demektir. Fark var ki iş değiştiriyorsunuz.
0
alfired
(24.06.24)
kariyerin ilk 20 yilinda 3 senede bir ziplamak lazim, normal.
ikinci 20 yil icin de duzgun bir yer bulup koksalmak.
0
cooperr
(24.06.24)
(14)

Londra’da Hiç İngiliz Yok

french lover
Bugün seyahatimin ilk günü. Nereye gittiğimi bilmesem Hindistan veya Pakistan derdim buraya. Şehirde İngiliz dışında başka her etnik köken var. Bir sürü Türk vatandaşa da denk geldim. Burası nasıl bu hale gelmiş, nasıl izin verebiliyorlar bir şehrin ellerinden alınmasına? Gerçekten rezalet Getto bir
Bugün seyahatimin ilk günü. Nereye gittiğimi bilmesem Hindistan veya Pakistan derdim buraya. Şehirde İngiliz dışında başka her etnik köken var. Bir sürü Türk vatandaşa da denk geldim. Burası nasıl bu hale gelmiş, nasıl izin verebiliyorlar bir şehrin ellerinden alınmasına? Gerçekten rezalet Getto bir yermiş burası. Elit bir bölge bekliyordum, hiç öyle çıkmadı.
0
french lover
(24.06.24)
NYC'de de amerikan sayısı az. Çoğu hispanik, ortadoğulu veya avrupalı undocumented.
0
ferenc
(24.06.24)
Her buyuk sehir icin aynen bu sekilde carsaf carsaf entry var eksisozluk'te. Batiya turist olarak veya calismaya giden turk genclerimiz bir anda etraflarinin beyaz insanlarla cevrilip hurmet gorecegini falan saniyor ve trajik bir hayal kirikligina ugruyor her seferinde. "Londra'da hic Ingiliz yok" (ve bunun NYC versiyonu) tabii ki yanlis bir onerme. Turk olarak gittigin takildigin yerlerde anca pakistanli/hintli/turk gormen dogal bir durum. "Ingiliz" de var, "Elit bir bolge" de elbette ki var ama sana denk gelmemis. Emma Thompson'in kitap kulubune davet edilip viski tadimi yapacak halin yoktu.

Ozellikle bu sehirlerde cok gocmen olmasinin sebebi de ekonomik. Gocmenlerin beyazlarin yapmaya tenezzul etmedigi isler yapmasi ve bu sekilde kendilerine duzen kurmasi, zenginlesmesi, sonradan gelenlerin de kendi komunitelerinin oldugu yerlerde yogunlasmasi falan filan bunlar normal seyler. "nasıl izin verebiliyorlar bir şehrin ellerinden alınmasına" sacma bir soru yani. "white flight" konseptini gectim, Ingiltere'de neden Hintli, Karayipli, Pakistanli vs vs oldugunu anlamayip kafasi karisan bir tanecik tarih kitabi acsin.
0
hot potato
(24.06.24)
İngilizlerin elinden alınan bir şey yok. Kendileri ortalıkta görünmeden mesela bir Hint asıllı başbakan ile yönetmeyi ve gizli diplomasiyi bilirler.
dünyadaki gündem olan her haberde etkileri var ama adları nedense yok.

O nedenle orada gördüğün yabancılar aslında Paki,Hind vs değil, birer "işçi" dirler. Göçlerin sebebi bilinen manada ekonomik olsa da İngilizlerin Asya ve özellikle Hindistan'la olan uzun süreli tarihi ilişkilerine bakıldığında Asya'nın yerli halkı kimin bayrağını daha çok gördüyse oraya gidiyor.

Fransa için de durum aynı.
Afrikayı yıllardır karıştırdıkları için siyahi halkya oraya göç ediyor.

Unutmayın İngiliz kibri denen bir şey var. Bu video diğer devletlere bakış açısının küçük bir örneği. Bu uygulamadan bildiğim kadarıyla sadece ABD başkanı muaf tutuldu:
m.youtube.com
0
diyecevaplandı
(24.06.24)
Oyle zaten, 3. dunyanin ipini koparan tum gereksizleri ilk buraya gelir. Denetim, kontrol hic bir sey yoktur. Bugun sehre gelirsin, 2 saatte gocmen yerinde donercide, kebapcida, supermarkette haftada 200 pounda 60-70 saate kacak is bulur, 5-10 yil vatandaslik alana kadar calisir, somurulursun, kimsenin ruhu duymaz, kimse kontrol etmez. Gocmenlerde Resmi calisan da Haftada 50-60 saat calisir, 16 saat gosterirler, devletten belese yardimlarla, council evlerde belese yasarlar, ustune de 3-4 cocuk yaparlar belese yasarlar. Sistem bu ulkede.
0
freedonia
(24.06.24)
paristed e fransız yok. new yorkta aynı. metropoller aynı durumda. şu an taksimde tabelalar hep arapça. turistik bölgeler dünyada böyle. bende Londraya gittiğimde şaşırmıştım. İngilizlerin en iyi yaptığı şey sömürü olduğu için ülkesinde de göçmen olması çok normal.
0
mikahakkinen
(24.06.24)
tam tatil döneminde gitmiş olmanla da alakalı olabilir, diğer günler oluyorlar çünkü genelde.

geçen sene bu dönemde italya'ya gittim. orası da aynıydı, sırf turist kaynıyordu ortalık, bir tek napoli'de vardı italyan. muhtemelen sebebi ekonomik. orta ve kuzey italya'da italyan vatandaşa rast gelmen çok zordu.

demem o ki sen de böyle görece ekonomisi daha düşük, maddi anlamda güçsüz ingilizlerin yaşadığı yerlere gitsen muhtemelen görürsün yine.
0
air
(24.06.24)
Woke liberalizmi ve SJW hümanizmi böyle bir şey. Ülke işgal edilirken ses çıkarınca ırkçı ve faşist bir yaratık oluyorsun. Avrupalı ılıklığı ile işgalci sayılarının da az olması sebebiyle uzun süre ses edilmedi. Son 2 yıldır artık tepki siyasete yansıdı.

Bu arada Londra'nın pahalı yerlerinde yine İngiliz dolu. İstanbul'a gelince Fatih, Esenyurt ve hatta artık Kadıköy'de Moda'ya gelince Türkiye dışında başka ülke şehirlerine gitmiş gibi hissediyorsun.
0
nawar
(24.06.24)
Beyaz Avrupalı ırka olan ve tanzimattan bu yana üzerine yapışmış bulunan hayranlıktan kaynaklanan bakış açısını değiştirebilirsen bunun işgal değil bir çeşitlilik ve zenginlik olduğunu görebilirsin.

Türkiye'den Amerika'ya gidenler de giyim kuşama ,insan çeşitliliğine olan toleransı görünce şaşırıyorlar.

Yunanları, belçikalıları görmüş olsan ellerinden alınmış diye düşünür müydün?
0
hebanon
(24.06.24)
@hot potato ve @hebanon+1
0
Amaranta ursula
(24.06.24)
bu her ulkenin, her sehrin sorunu su an. siz saniyor musunuz ki siginmacilar sadece bizde var?
0
Sour
(24.06.24)
Irkçılık büyük hastalık. Şifa diliyorum.
0
but that was just a dream
(24.06.24)
Avrupa'da sağ işte tam olarak bu yüzden yükseliyor. Bir de şaşırıyorlar nasıl yükseliyor diye. Dünyada mülteciye ses çıkartmayan tek sağcılar da bizde :) İngiltere'deki hint asıllı başbakan "gerekirse zorla gidecekler" diye boşuna bas bas bağırmıyor.
0
ilgeru
(24.06.24)
turistik gezi sirasinda orjinal beyaz adam gormemen normal, turistlerin takildigi yerlerde hizmet sektorunde calisan mavi yaka zaten gocmen.

beyaz adam buyuk ihtimal home office calisiyor, isini bitirdikten sonra da spor aracina binip golf oynamaya gidiyor. sehirde isi yok adamin, baska seylerin pesinde.
0
cooperr
(24.06.24)
Turkiyede cok farkli değil hocam uzaklara bakmaya gerek yok.
0
Zetnikov
(24.06.24)
(4)

ssg'nin ingilizce yazdığı kitabını bir türk'ün türkçe'ye çevirmesi

WithWorth
bu süreçte her şey normal mi ?bi "oh come on" oldum ama tam da isimlendiremedim.
bu süreçte her şey normal mi ?
bi "oh come on" oldum ama tam da isimlendiremedim.
0
WithWorth
(22.06.24)
Amerika'da yaşıyor bildiğim kadarıyla uzun süredir, İngilizce yazması bence normal. Çevirilmesi için de parayla ucuza yaptırmak varken kendisinin uğraşmaması yine normal, neden oturup bir daha aynı şeyleri bir de Türkçe yazsın? En son bir okuyup düzeltme istediği yerleri belirtmiştir zaten.
0
hrskrs
(22.06.24)
Kitabı alıp okumadım ama mesleki terminoloji yoğunlukta bir kitapsa kitabı Türkçe terminolojiye daha hakim birine çevirtmesi normal.
0
gnosis
(23.06.24)
Ben olsam ben de uğraşmam 2. Kere yazmakla
0
jülsezar
(23.06.24)
ugrasmak istememesinden ziyade herkesin kitap yazacak/cevirecek kadar akici ve temiz bir turkcesi yok. orijinalini yazarken de editorler kullaniliyor zaten yogun bir sekilde. gnosis +1
0
hot potato
(23.06.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.