Merhaba,

Sinema Tv bölümünde yüksek lisans yapmak istiyorum. İstanbul'da Mimar Sinan ve Marmara Üniversitesi'nde mevzu bahis bölüme dair yüksek lisans programı var.

Lisansı sinemayla alakasız bir alanda, bir mühendislik bölümünde bitirdim. Sinema Tv bölümüne başvurursam bu ne kadar sorun yaratır, ayrıca mülakatlarda neler soruyorlar.

Yardımcı olabilirseniz mutlu olurum.

Bundan bir iki sene once, ya da daha once, ara ara gecenin korlerinde yayinlanmi$ 'amerikan kaplanlari' (american tigers) isimli filmi edinmek istiyorum.

Film atv'de yayinlanmi$ti bir kac defa. B sinifi, aptal bir amerikan filmiydi.

Hicbir torrent sitesinde, nette bulamadim.

Bir $ekilde, atv kanalindan bu filmi temin etmenin bir yolu var midir ? Varsa nedir ?

Ayrica filme sahip olan arkada$lar var mi buralarda ?

Merhaba sevgili Romalılar. Fonda çalan şarkının kime ait olduğu konusunda fikri olan var mı acaba? Teşekkürler.

www.vimeo.com

ne zaman patates kızartsam başıma bu geliyor. bi keresinde de burger kingde olmuştu. üstelik yağ taze. kızarırken öyle kötü kokuyor ki yerken iğreniyor insan ama bi süre sonra geçiyor koku. eskiden yoktu böyle bişey nedir abi bu

erkek arkadaşıma kitap hediye etmek istiyorum.doğum günü için.önerileriniz var mı

merhaba,

kardeşimin lise performans ödeviymiş, baktım fakat bişey bulamadım (yetenek sizim türkiye) bi link bi bişey gönderebilen olursa nasıl makbul olur anlatamam.

hemen öncelikle söyliyim aramaya inandım
Durum şudur;
yaklaşık 2.5 aydır düzenli vücut çalışıyorum. ilk başta 56.7 kiloydum, ilk bir ay manyaklar gibi yemem sonucu 4 kilo aldım. Fakat bundan sonra iştahım epey bir azaldı. bu zamandan sonra artık yemek yemek ciddi anlamda işkence olmaya başladı, tabi şu an sağlığım yerinde herhangi bir sorunum yok. fakat kilo almam gerekiyor, iştah açmak için herhangi bir ilaç veya kilo almaya yardımcı herhangi bir şey var mı? protein tozu, bulk gibi şeyler olduğunu duydum, ikisi aynı şey mi yoksa farklı şeyler mi? bunlar ne kadar etkili bi de sağlık açısından sakıncaları var mı?(kemik erimesine neden oluyorlarmış, diyenlerin yalancısıyım) zaten yeterince pahalı ürünler, almak konusunda epey tereddütteyim. Bu konuda iyi bir öneriye ihtiyacım var.

edit: sorun yemek yiyip kilo alamamak değil, yemek yiyemediğimden kilo alamıyorum.

pazar günü sabah annecik yürüyüşe çıktığında yavru bir kedi takılmış peşine. binanın otoparkında biraz süt,su vb. şeyler verdik. zaten aklımızda bir kedi beslesek gibi bir düşünce vardı. kıyamadık haytaya, ailemizin ferdi yapıverdik. dün veterinere gittik aşı için erken olduğu söylendi. esas mevzuya gelelim; internetten, duyurudan vs. araştırdık ama tam cevabını bulamadım. gofret efendi küçük olduğu için galiba tam temizleyemiyor kendini ve kokuyor. bizim anne de çok titiz sağolsun. huylanmaya başladı. ne yapabiliriz bu koku için? yıkamayın sakın gibilerinden şeyler okuduk nette?! yardımcı olan birileri olursa gofret efendi daha rahat edecek.

ne kadar süre kaynatmalıyım ki rahatça püre yapabileyim?
kekik, kırmızı biber, azıcık sarımsak sosu, sirke mirke karıştırıp püre yapayım diyorum, nasıl olur?
başka bi tarif var mı bildiğiniz, fazla uğraştırmayacak?

Internetin altini ustune getirdim, yok istedigim gibi bisi cikmadi.

Hazir beat veya drum looplarinin uzerine emprovize bass gitar calmak istiyorum.

Blues ve jazz agirlikli olanlar tercihimdir. Funk ve reggie de ardindan gelenler.

not: bir programina kou da dineleyebilirim, mp3 wav formati filam da olabilir.

Aşağıdaki özelliklere uygun bir roman ya da kitap okumak istiyorum.

Ana karakterin 20'li yaşlarında genç birisi olmalı. Etrafında olup biten yaşama karşı hissettiği uzaklıktan ötürü (yalnızlık, kadınsızlık) zorluk çekmeli. Bir şekilde yaşamında TİPİK denebilecek bir ilişki biçimi olmalı. Mesela bir işe girecek, bir ilişkiye girecek, ya da herhangi bir şey yapacak diyelim. Denize girip girmemekte tereddüt eden birinin ayağını suya değdirip, akabinde fikrini değiştirmesi gibi, bu esasoğlanımız da bu sebeplerden ötürü sürekli hayatı ıskalamalı, teğet geçmeli.

Böyle bir konunun işlendiği, böyle bir çıkışsızlığın tasvir/tahlil edildiği (ve sanmıyorum ama çözümün üretildiği ya da gösterildiği) bir roman ya da kitap okumak istiyorum.

Ayrıca, alışık olmadığı ortamlara (eğlence yerleri, barlar, bilimum insanların olduğu yerler, üniversitede kulüpler, toplantılar, kurslar vs vs...) girmekte ciddi sıkıntı çeken, sosyofobik olmadığı halde, geleceği öngörmekten ve sığlığa uyum sağlayamamaktan ötürü kaybeden bir karakter olursa, pek faydalı olur.

Kısacası, bir hayat beceriksizinin konu edildiği okunacak bir şeyler arıyorum.

Kişisel gelişim kitapları/zırvalığı dışında önerilerinizi bekliyorum.

Not : Yeraltından Notlar, Tutunamayanlar, Bozkırkurdu olmasın, o ikisini okudum ve daha iç açıcı bir kitap olursa sevinirim. Hatta basit bir roman olsun.

gece 11-12 gibi inönü stadının oradan karaköye veya kabataşa nasıl gidebilirim?
bir de kadıköy'e veya bostancı taraflarına nasıl geçebilirim? ne kadar alternatif yazarsanız o kadar iyi olur, teşekkürler.

elektronik ve kuantum mekaniği dersleri için çözümlü soru kitapları arıyorum. kaynak kitap olarak temel elektronik(basic electronic kitabının tercümesi) kitabı var ben de. bir de bekir karaoğlu'nun yazdığı kuantum mekaniği kitabı. ama çok farklı sorular sorabiliyor hocalar. o açıdan soru kitapları da olsa iyi olur diye düşünüyorum. schaum's outline serisinin varmış galiba o tip kitapları. onlar iyi mi? ya da başka önerebileceğiniz kitaplar var mı?
şimdiden teşekkür ederim.

şöyle güzel bir site var mı, ikinci dünya savaşı'nın öncesi ve savaş esnasıyla ilgili yüksek çözünürlüklü (yani detaylı) askeri haritaları olsun, yani terminolojiyi bilemediğim için tam aklımdan geçeni söyleyemiyorum ama anladınız işte. kronolojik olarak takip edelim ve yorumlayabilelim savaşı, "ana 43. mekanize tugayını şuraya kaydırsalar alırlarmış savaşı." diyebilelim.

google'dan baktım da, bulduklarım yedi adet bölgemiz olduğunu anlatan haritalardan farklı değiller, detay yok. hem genelde bir haber için falan konulmuşlar arkası yok. spesifik olarak bildiğiniz bir şey varsa diye şey ettim.

kendisi ilk türk yapımı ikinci dünya savaşı strateji oyununun temelini oluşturacak kısmetse.

efendim bundan yaklaşık bir 4-5 yıl önce uykunun tutmadığı bir geç saatte televizyon karşısında zap yaparken bir filme denk gelmiştim. filmi izledim, pek beğendim, bunca yıl aradım, bulamadım. geçen bu 4-5 yılda filmden kare kare sahneler aklımda kalabildi. film 1960'lı ya da 70'li yıllarda geçiyo. düşük bütçeli bir film değil belli. film romantik komedi gibi bi şey. iki adam bir sebepten dolayı çok güzel ve büyük bir eve geliyo (neden geldiklerini anımsayamadım) bu iki adamdan biriyle evdeki 4-5 kızdan biri arasında bi şeyler oluyo. film genel olarak böyle. ayrıca aklımda kalan bi başka sahne de bu iki adamın başlarının bi sebepten dolayı derde girdiği ve hapse düştükleri. ikisi kafesler içerisindeki kuşlarla (bu kuşların tavuk olması muhtemel) yüklü bir kamyonet sürüyorlardı. sonra da bi sebepten dolayı polisle başları derde girdi. ülkenin yabancı bi ülkede geçiyo olması muhtemel zira adam hapishanede derdini anlatmak istiyodu fakat yanındaki arkadaşı (neden bilmiyorum) derdini yanlış çeviriyodu ve hapse girmesine sebep oluyodu. adamın başı bir türlü dertten kurtulmuyodu falan.. ama komedi ağırlıklı, şirin bir filmdi.
yine tam bilmiyorum ama filmin isminde sonbahar geçiyo olabilir. en azından gösterildiği kanaldaki isminde sonbahar vardı diye hatırlıyorum. aktör gayet yakışıklı james stewart kılıklı bir adamdı. kadınıysa hatırlayamıyorum. adamın arkadaşı da kısa boyluydu bi o kalmış aklımda.

bu sahneleri yanlış anımsıyo olabilirim, mazur görünüz ve eğer bu düttürük bilgilerden bu filmi hatırlayan olursa cidden tebrik ve teşekkür ediyorum.

edit: ne beceriksiz adammışım arkadaşım. o kadar tarif edemedim ki bilen bi kişi bile çıkmadı.