Cimere aile bakanlığına yazdım.
x de ikamet etmekteyim. Yaklaşık bir senedir apartman içerisinde selamlaştığım Mehmet isimli yaşlı bir komşumuz bulunmaktadır.
Yaklaşık üç haftadır evimde tadilat yapıyorum ve bu nedenle çoğunlukla evde bulunuyor, sık sık moloz atmak, fayans ve malzeme taşımak için apartman önüne inip çıkıyorum. Bu süre içinde Mehmet amcayla defalarca karşılaştım. Kendisi yaşlılıktan dolayı yürümekte oldukça zorlanıyor. Giriş katında asansör kapısında sürekli birilerinin gelmesini bekliyor. Başka insanların yardımı olmadan hareket edemiyor.
Ne zaman kendisiyle karşılaşsam “Nasılsın Mehmet Amca?” diye sorduğumda genellikle “İyiyim oğlum, karnım acıktı, yemek yemeye gidiyorum. Bana ayakkabılarımı giydirir misin? Beni yolun karşısındaki dönerciye götürür müsün?” gibi taleplerde bulunuyor. Bir senedir kendisini her gördüğümde üzerinde hep aynı giysiler var ve idrar koktuğunu fark ediyorum. Yalnızca yemek yemek için dışarı çıkıyor. Asansör önünde bekleyip sürekli birilerinin gelmesini bekliyor. Bakıma muhtaç bir durumda olduğu açıkça anlaşılıyor.
Ayrıca, her karşılaşmamızda “Oğlum ben seni tanıyamadım, çok yaşlandım, unutuyorum artık.” diyor. Bir seferinde “Çok acıktım, artık evde duramadım. Az kalsın oğlumu arayacaktım. Kendisi 52 yaşında, Ankara’da yaşıyor, orman mühendisi.” şeklinde konuşmuştu.
Çevredeki birçok kişi kendisini tanıyor ve halini hatrını soruyor. Yemeklerini genellikle dönerci, pilavcı ve lahmacuncuda yediğini görüyorum. Bu yaşta ve bu halde olan bir kişinin bu şekilde beslenmesi pek mümkün görünmüyor; buna rağmen esnaf kendisini tanıyor ve yardımcı olmaya çalışıyor.
Bu amcanın bakıma muhtaç olduğunu, tek başına yaşamını sürdüremediğini, Alzheimer hastası olabileceğini ve suistimale açık bir durumda olduğunu düşünüyorum. Bugün itibarıyla kendisini hiç iyi görmedim. Çöp atmaya giderken karşılaştım; Elimde ağır şeyler vardı. Çöpün oradaki elektrik direğine tutunmuş şekilde zor durumda duruyordu. Yanına gidip “Amca çöpü atıp hemen geliyorum.” dedim. Döndüğümde hemen elimi tuttu ve “Oğlum ben seni tanıyamadım, kusura bakma.” dedi. “Olsun amca, önemli değil.” diyerek eve doğru yürümeye başladık. Ellerinin çok üşüdüğünü fark ettim; havaların iyice soğuduğunu, bere ve eldivene ihtiyacı olduğunu söyledim. “Ah oğlum, bana neler lazım da yok işte…” diye cevap verdi.
Bu nedenle söz konusu komşumuzun durumu ile ilgili gerekli incelemenin yapılmasını, kendisine uygun sosyal ve sağlık desteğinin sağlanmasını önemle arz ederim.
Bugüne kadar kendisini hep insanlarla görüyordum bu üç haftalık süreçte ise bir hanımefendiyle görüyordum. Bir karşılaşmamızda “Kızınız mı?” diye sordum. “Hayır, o benim komşum. Öğretmen, çok iyi bir insandır.” dedi. Yanında gördüğüm insanları oğlu, kızı, yakını sanıyordum.
Kendisi apartmanımızın 7. katında oturduğunu söyledi ancak hafıza problemi nedeniyle bundan emin değilim. Durumun acileyeti ortadadır. Saygılarımla Ömer
+4