Giriş
(2)

Bir kısaltma - "HDS"

alustriel
"HOS" de olabilir. Elimde bir özel akşam lisesinin bir belgesi var, "YSN"nin "yıl sonu notu" olduğu belli de, bu kötü scan'den dolayı iyi okunmayan HDS ne olabilir?Şimdiden katkılarınız için teşekkür ediyorum.
"HOS" de olabilir. Elimde bir özel akşam lisesinin bir belgesi var, "YSN"nin "yıl sonu notu" olduğu belli de, bu kötü scan'den dolayı iyi okunmayan HDS ne olabilir?

Şimdiden katkılarınız için teşekkür ediyorum.
0
alustriel
(05.09.12)
haftalık ders saati olabilir mi?
0
halilibo
(05.09.12)
Süper, ta kendisi, teşekkürler.
0
🌸alustriel
(05.09.12)
(4)

Samsung Galaxy Note N7000 hakkında öneri ve uyarılarınızı rica ediyorum.

alustriel
Bu aletten sipariş verdim, yakında gelecek. İlk smartphone'um, ancak smartphone ve tablet kullanmayı biliyorum tabii ki. Satın aldıktan sonra bataryasıyla ilgili olumsuz yorumlara denk geldim, biraz tadım kaçtı. Kullanımına ilişkin her türlü görüşünüzü bekliyorum.Katkınız için şimdiden teşekkürler.
Bu aletten sipariş verdim, yakında gelecek. İlk smartphone'um, ancak smartphone ve tablet kullanmayı biliyorum tabii ki. Satın aldıktan sonra bataryasıyla ilgili olumsuz yorumlara denk geldim, biraz tadım kaçtı. Kullanımına ilişkin her türlü görüşünüzü bekliyorum.

Katkınız için şimdiden teşekkürler.
0
alustriel
(28.05.12)
Gün içinde elden düşmezse şarjı 1 gün içinde bitiyor. Ben aldığımda yedek batarya vermişlerdi o içimi rahatlatıyor. Onun dışında kullanımında bir sorun yok. Her şey güzel.
Ne renk aldın?
0
sharon and hope
(28.05.12)
Teşekkürler. Ses tanıma (voice recognition) özelliği varmış, Türkçe'yi destekliyor mu, ya da bu özelliği hiç kullandınız mı? SMS yollamak, not almak vs. için. Siyah aldım bu arada.
0
🌸alustriel
(28.05.12)
ses tanıma için internet gerekiyor (bütün telefonlarda öyle)

not defterine birşeyi sesli olarak not alacaksanız türkçe desteği var. geçenlerde 2 paragraf yazı okuduk, tık diye yazıya çevirip not olarak aldı. acip bişe.
0
brkylmz
(28.05.12)
Süpermiş, çok teşekkürler.
0
🌸alustriel
(28.05.12)
(4)

Zorunlu sağlık sigortasına dair

alustriel
Merhabalar, 26 yaşında üniversite mezunu, boşanmış, ailesinden ayrı yaşayan bir kadınım. Ailemden bir miktar maddi destek alıyorum, ilaveten freelance işlerden düzensiz bir gelirim var, vergi mükellefi değilim.Boşandıktan sonra tekrar babamın sigortasından faydalanmak için başvurmadım. Yazın evlenme
Merhabalar, 26 yaşında üniversite mezunu, boşanmış, ailesinden ayrı yaşayan bir kadınım. Ailemden bir miktar maddi destek alıyorum, ilaveten freelance işlerden düzensiz bir gelirim var, vergi mükellefi değilim.

Boşandıktan sonra tekrar babamın sigortasından faydalanmak için başvurmadım. Yazın evlenme ve müstakbel eşimin sigortasından faydalanma durumum olabileceği için 31 Ocak'a kadar sizce hangisini yapmalıyım:

-Gelir anketi olayına girmeyip yazı beklemek (böyle yaparsam 31 Ocak - evlenme tarihi arasında başıma bir şey gelir mi?).
-31 Ocak'tan önce tekrar babamın sigortasına dâhil olmak, durumumu yazın güncellemek (aileden ayrı yaşama durumu buna nasıl yansır?).
-Anket olayına girmek ve getirisi/götürüsü her ne ise üstlenmek (bu arzu etmediğim bir durum. Özellikle anketi doldurmuş kişilerden bu hususta yorum bekliyorum)

Google diyenlere hak vermekle beraber bu konuda biraz gergin olduğumu ve farklı farklı kaynaklardan tutarsız bilgi alıp daha da gerilmek istemediğimi belirtmek isterim. Şimdiye kadar edindiğim gelire dair geriye yönelik vergilendirme olabilir mi diye endişe ediyorum ve işin kötüsü birikimim yok. Umarım sorum benzer durumdaki arkadaşlara da yardımcı olur. Gece yarısı civarı duyuruya bakabileceğim, tiklemiyor demeyin. Her türlü fikriniz, kaynağınız, deneyim paylaşımınız için çok teşekkür ediyorum.
0
alustriel
(23.01.12)
2.seçenek en güzeli gibi görünüyor.
0
grgn
(23.01.12)
başına bir şey gelmesinden ziyade aylık 213 TL prim ödersin cebinden bildirimde bulunmazsan. Tek bildiğim bu şimdi işsiz güçsüz olduğumdan bende onunla uğraşıyorum yalnız eğer bildirimde buluncaksanız elinizi çabuk tutun zira kaymakamlktan minimum 3-4 gün bekletiyorlar.
0
skywalkeremre
(23.01.12)
Bir de babamın sigortasına geçersem yine de kaymakamlığa gitmem gerekiyor mu sorunu var. "Emeklilerin bakmakla yükümlü olduğu" kategorisine mi gireceğim?
0
🌸alustriel
(24.01.12)
Mühleti dolmak üzere olan bu mevzu için fikirlerinizi bekliyorum, teşekkürler.
0
🌸alustriel
(24.01.12)
(8)

kandır_masyon

syhn
ingiliz dili ve edebiyatına formasyon verilmiyomuş doğru mu
ingiliz dili ve edebiyatına formasyon verilmiyomuş doğru mu
0
syhn
(05.10.11)
umudunuzu kırmak gibi olmasın ama doğru diye biliyorum ben öyle duydum.
0
solino
(05.10.11)
şöyle bi şey var ama:
www.yediiklim.net
0
hyu
(05.10.11)
bizim bölümü katmıyolar malesef:(
0
🌸syhn
(05.10.11)
İngilizce Öğretmenliği de yazıyo ama? ingilizce için başka kimi katıyorlar ki o zaman?
0
hyu
(05.10.11)
veriliyormuş.bugün otobüste bir kızla tanıştım başka okulda ingiliz dil edebiyat okuyup bizden formasyon alıyormuş.
0
damla cikolata
(05.10.11)
ya sadece bi kaç üniversitede var bizim bölüm hatta saü de açık açık yazmış yökün kararı gereğince ingiliz dili ve edebiyatına formasyon verilmeyecektir diye anlam veremiyorum bu formasyon muhabbetine
0
🌸syhn
(05.10.11)
damla çikolata bizden dediğin kimden yani hangi üni den:d
0
🌸syhn
(05.10.11)
Formasyon zaten öğretmenlik mezunu olmayan kişiler için oluşturulmuş bir şey, İngilizce Öğretmenliği için İngiliz Dili ve Edebiyatı ve benzerlerine verilmeyecek de kime verilecek? Yalnız yediiklim.net sitesinde bazı okullarda artık verilmediğini ve kontenjanların düşürüldüğünü görüyorum. İhtiyaç olmadığı için bu yola gidilmesi çok normal.

Şunlar daha resmi referanslar:

www.meb.gov.tr (sayfada "İngilizce" arayınız)

www.ake.hacettepe.edu.tr (sayfada "öğretmenliği" arayınız)

İngilizce Öğretmenliği mezunları atamalarda 1. dereceden önceliklidir, herhangi bir sertifika programına katılmaları veya formasyon almaları gerekmez. Bu tip programlar edebiyat fakültesi mezunları içindir, yani İDE bölümüne verilmediğinin iddia edilmesi absürd. Ancak herkesin yolu KPDS'den geçiyor tabii ki.
0
alustriel
(05.10.11)
(3)

Facebook sorusu - fotoğraf albümleriyle ilgili

alustriel
İki fotoğraf albümü var, adlarına 1 ve 2 diyelim. 1 numaralı albüm artık olmasın istiyoruz. İki albümdeki fotoğrafları yeni bir albümde veya 2 numaranın altında "like" ve yorum kaybetmeden birleştirebiliyor muyuz?
İki fotoğraf albümü var, adlarına 1 ve 2 diyelim. 1 numaralı albüm artık olmasın istiyoruz. İki albümdeki fotoğrafları yeni bir albümde veya 2 numaranın altında "like" ve yorum kaybetmeden birleştirebiliyor muyuz?
0
alustriel
(05.09.11)
evet, o albüme girip fotoğrafları tek tek "taşı" yapabilirsiniz.
0
9kuyruklukedi
(05.09.11)
Ben bu "taşı" kısmını bulamadım, gördüklerim şunlar:

Tag this Photo
Download
Make this my Profile picture
Delete this photo
0
🌸alustriel
(05.09.11)
edit albüm diyeceksiniz,
fotolar tek tek alt alta sıralanacak.
ve her foto için açılır menu seçenekler çıkacak.
ulaşmak biraz zor evet.
karıştırın bulacaksınız.
0
9kuyruklukedi
(06.09.11)
(2)

vkontakte.ru gibi Facebook muadili siteler

alustriel
...arıyorum. Çeşitli alanlardan sanatçıları, müzisyenleri takip edebileceğim ve "leş" olmayan yerler olursa sevinirim. Tik yağmurunda şemsiyesiz kalın <3
...arıyorum. Çeşitli alanlardan sanatçıları, müzisyenleri takip edebileceğim ve "leş" olmayan yerler olursa sevinirim.

Tik yağmurunda şemsiyesiz kalın <3
0
alustriel
(05.09.11)
myspace
soundcloud
0
phytone
(05.09.11)
Yok mu arttıran?
0
🌸alustriel
(07.09.11)
(15)

bir sorum var ama azarlamadan cevap verin bu konuda hassasım :/

meran
şimdi malumunuz bayram. sevdicek ile plan yaptık mis gibi süperiz vs. sonra dannn diye halam arıyor amcanlar falan toplaşıp köye gidiyoruz sen de gel. yıllardır gitmedin görmüş olursun vs. ben de sevdicekle program yaptım gelemem dedim. o da bak bu kaçırılmayacak bir fırsat ailecek gidiyoruz, hem he
şimdi malumunuz bayram. sevdicek ile plan yaptık mis gibi süperiz vs. sonra dannn diye halam arıyor amcanlar falan toplaşıp köye gidiyoruz sen de gel. yıllardır gitmedin görmüş olursun vs. ben de sevdicekle program yaptım gelemem dedim. o da bak bu kaçırılmayacak bir fırsat ailecek gidiyoruz, hem herkes hayatta iken son şansımız olabilir bu dedi. (köy istanbula çok uzak en son 5-6 sene önce cenaze dolayısı ile gitmiştim)

sonuç olarak gidince 1 hafta kalacaklar ve gidersem onlar ile gidip onlar ile dönmek zorundayım. buna istinaden;

*dedemleri özledim ama 2 aya dönecekler zaten
*kalabalığa gelemiyorum
*sevdicekle adam gibi çok güzel bi plan yapmıştık yahu
*sevdicek bayramdan sonra ş.dışına gidiyor totalde 3-4 hafta görüşemeyeceğiz - ay ben özlerim
*bizim köy biraz böyle mistik oraya gidince uyuyamıyorum daralıyorum, gittiğim cenaze de buna etken
*eğer gitmez isem kimse aa neden gelmiyorsun demez surat yapmaz 1 kişi dışında o da halam. off o da var ya böyle kesin bi surat yapar bi laf sokar gitmeyeceğim diye.

siz olsanız gider misiniz?

gitmezseniz ne deyip gitmezsiniz?

hadi be canım duyuru kafam karıştı bi fikir ver.
0
meran
(22.08.11)
allah senin gibi hayirsiz evladi ne etsin, seni doguracagima tas dogursaydim kiziiim!

yok la saka. gitme tabii ki de. ben olsam sitseler gitmezdim. sevdicek varken, dogdugumdan beri gordugum insanlari napayim?
0
comptrol
(22.08.11)
gitmem net. surat asmalar, laf sokmalar bi yerde biter. takmazsınız bi süre olur biter. gitmeme nedeninizi de zaten söylemişsiniz, başka bi şey söylemeye gerek yok bence.
0
kompos
(22.08.11)
ben olsam gitmem, kız arkadaşımla mis gibi plan yapmışım ne işim var köyde
0
pipbull
(22.08.11)
sevdicek +1 (tereddüt bile etme)

"hem herkes hayatta iken son şansımız olabilir bu" Halan duygu sömürüsü yapmış.
0
poseidon1
(22.08.11)
Sanırım sevgilinizle gitme durumunuz da yok.(köye) Tercih sizin ama sevgilinizle olan planı daha önce yapmışsınız.Yani bir arkadaşa söz verdim deseniz yalan değil.
0
grgn
(22.08.11)
Sevdiceğin ve sevileceklerin birisi giderrrr,birisi gelir;allısı giderrr,pullusu gelirr.Bence siz;giderse yerine gelemeyecekleri tercih edin ve biliyorsunuz ''Hayatta insanı en çok acıtan cümleler,keşke...ile başlayanlardır''
0
ÇERKEZBEYİ
(22.08.11)
ben her zaman ailemi tercih ederim.
ama senin aklına ne esiyorsa onu yap derim.
zaten mardin çok uzak yol adamı bayar bi kere.
evde kös kös oturmak istiyorum hiç bir yere gelmiyorum gitmiyorum de kurtul.
0
seyduna6687
(22.08.11)
2 günlüğüne de olsa gitme gitme ihtimalin yokmu köye. İş sebebiyle erken gitmen gerektiğini söylersin. Biliyorum çoktan düşünmüşsündür bu ihtimali ama bence zorla bunu.
0
muratk18
(22.08.11)
3 gün köyde geçir mesela sonra sevdiceğinle köye en yakın ilde buluşun 3 gün de onunla yurdun başka bi köşesini görmüş ol
0
jimicik
(22.08.11)
Yoğun bir iş veya okul döneminden çıktıysanız bunu öne sürerek köyün ve o kadar insanla görüşmenin sizin için dinlendirici olmayacağını söyleyin. Belirtmenizde bir sakınca yoksa kız arkadaşınızın veya "arkadaşınız"ın da işlerini buna göre ayarladığını ve ona da ayıp olacağını ifade edin, bu planın daha önceden ve uzun zaman evvelden yapılmış olduğunu kibarca vurgulayın. Kendileri köye gittiğinde de birkaç defa arayıp tek tek oradakilerin hatırlarını sorun, gelemediğiniz için özür dileyin. Mümkünse de bir sonraki ilk fırsatta köye gidin.
0
alustriel
(22.08.11)
@ÇERKEZBEYİ sevdiceğim öyle 2 günlük biri değil ki yıllar yıllardır var. ailem de tanıyor ama oraya götüremem.
@muratk18 ailemle birlikte çalışıyoruz işle ilgili bahanem hiç bir zaman olamadı :/
@jimicik yok bu da imkansız.

sanırım gitmeyeceğimi söyleyeceğim. umarım pişman olmam çünkü biliyorum ki çok eğleneceğim ama orada geçirdiğim 1 hafta psikolojimi alt üst edecek. dedemleri arayıp gönüllerini alayım yeter bence
0
🌸meran
(22.08.11)
ben olsam gitmem. sevdicekle de gitmem. yatar uyurum bol bol ense yaparım oh mis. hem sevdicek ne lan?
0
khomaniac
(22.08.11)
alustriel
(22.08.11)
akraba ziyaretlerini hiçbir zaman sevmedim. ziyarete gitmiyorum diye bütün akrabalarım şakayla karışık sitem ediyorlar ama artık kafama takmıyorum.

sevgilimle planım olmasa dahi akraba ziyareti diye bir haftamı harcayamam.
0
jr
(22.08.11)
hala haklı beyler. git 2 gün dur . sonra kaç
0
melodica
(22.08.11)
(8)

Hacettepe ingiliz dili ve edebiyatı VS İÜ ingiliz dili ve edebiyatı

jack of shades
Selam sevgili innsmouth sakinleri1 haftadır düşüne taşına eleye geldiğim nokta burası. karar veremiyorum. yardımınıza ihtiyacım var. buyrun pros and cons:istanbul istiyorum h.tepe istemiyorum çünkü:-istanbul. seviyorum çok seviyorum-aileme yakın(tekirdağ). yaşlılar malum yakın olmak lazım-rusçayla i
Selam sevgili innsmouth sakinleri

1 haftadır düşüne taşına eleye geldiğim nokta burası. karar veremiyorum. yardımınıza ihtiyacım var. buyrun pros and cons:

istanbul istiyorum h.tepe istemiyorum çünkü:

-istanbul. seviyorum çok seviyorum
-aileme yakın(tekirdağ). yaşlılar malum yakın olmak lazım
-rusçayla ilgilenmek istiyorum. aynı binada rus dili var. ilgilenilebilir mi? neden olmasın...(h.tepede yok bu)
-h.tepe iyi güzel de beytepeyi sevmedim google maps de iyi gözükmüyo
-www.istanbul.edu.tr
ders programı hoşuma gitti
-istanbulda olursa evde kalıcam. akıcam bir nevi
-ankara ne la? hiç gitmedim

hacettepe istiyorum iü istemiyorum çünkü

-marka değeri var
-erasmusla uppsala(swe)ya gönderiyolar (oha oha oha++++)İÜ de erasmusla ilgili herhangi bişey duymadım??
-izole bir ortamda işime gücüme bakıcam. dersimi çalışıcam.
-iü çan sistemiyle geçiyor. simdi ben orda ortalama kasarmıyım? zannetmiyorum
-4 yıl sonunda korkunç para biriktirme şansı (yurtta kalınıp minimal gece hayatı yaşanacak)

sizce hangisini tercih etmeliyim? en kısa zamanda kurtulmam lazım ergen tribinden. şimdiden teşekkürler
0
jack of shades
(02.08.11)
beytepeye gelme istanbulu bu kadar seviyorsan. google maps'den göründüğünden kötü. yerleşim yerlerine uzak. ulaşım zor. tek hat otobüs ve minibüs var medeniyete ulaştıracak (bkz: 230) (gerçekten oku bu başlığı).
hacettepede rusça dersleri veriliyor. kontenjan az. ders kaydı açılmadan önce bölümüne veya fakültene açılan derslik numarasını öğrenmek zorundasın. diğer dersliklerden almana sistem izin vermez (10-15 tane dersliği ayrı ayrı denemek istemezsin). toplam 8 kur var olmalı. 7 kur eksiksiz alırsan sertifika veriyorlar. rusça alan arkadaşlarım var. ingilizce gibi kıytırık olmuyor dersler.

hacettepede bazı bölümler ve dersler var keşke çan olsa dersin. istediğin bölümler onların arasında mı bilemiyorum. işinde gücünde derslerine çalışan biri olursan zaten çanla bile geçersin.

öğrenci para biriktiremez. manyak mısın? :) neyse, beytepe yurtlarında kalırsan zaten istemesen de gece hayatından fersah fersah uzakta olacaksın. istediğin gibi izole olabilirsin. tüm yurtların son giriş saati 12de. hadi onu geçtim, son otobüs 10da :/ kampüse gelsen kütüphanede uyursun.

hacettepenin marka değerini bilmiyorum. o ne la? la o ne? ne o la? ne la o? cidden, "marka" sadece sıhhıyede geçerlidir, beytepede değil.

iü'nün erasmusu olmalı yahu?
0
hia
(02.08.11)
hacettepe'nin dillere destan her boku biz biliyoruz, bizden daha iyi kimse yok snoblugundan kac kurtar kendini. himmet umunc da gitti, geride kalanlar boklarinda boncuk varmis gibi sisinip duruyorlar sadece.
0
jackofalltrades
(02.08.11)
Ankara'ya 2003 yılında ilk defa üniversite (Hacettepe İngiliz Dilbilimi) sebebiyle gitmiş bir İstanbullu olarak yazıyorum.

-Marka değeri, evet.
-İsveç süper olay.
-İzole ortam üniversiteyi üniversite gibi okumak için büyük avantaj.
-Çan sistemi gibi ucube şeylerle uğraşmazsınız, sınıfınızdaki çoğu kişi kültürlü, bölümünü seven ve derslerini hakkıyla geçen kişiler olacaktır. Akademik kadrosu sağlamdır. Bu arada geçme notu 65 idi en son.
-Beytepe merkeze (Kızılay) otobüsle 30-40 dk. mesafededir ancak gece geç saatlere kadar kampüse servis vardır (kampüste kalmanız halinde diyorum), gece hayatı bu mesafeden dolayı engellenmez.
-Mezun olunca en nihayetinde çoğu kişinin yolu İstanbul'a düşüyor, bunun öncesinde İstanbul'la pek çok konuda yarışamayacak olsa da büyük bir şehirde 4 ya da 5 sene yaşamak iyi bir deneyim bence.
-"Öğrenci evleri" olarak geçen ve kampüste bulunan özel yurtlar devlet yurtlarından pahalı olsa da gerek sunduğu hizmetler gerekse arkadaş ortamı bakımından son derece kazançlıdır, evden daha kârlıdır. Tek ve çift kişilik odaları bulunur.
-Yeşillik dolu, her türlü sosyal tesisin olduğu dev bir kampüsten söz ediyoruz.
-Seçmeli Rusça dersi vardı ve 2 dönem almıştım hatta, 8 dönem boyunca alırsanız kayda değer seviyeye gelir diye tahmin ediyorum.

-Sormak istediğiniz bir şey olursa buraya arada bakıyor olacağım, şimdiden tebrikler.
0
alustriel
(02.08.11)
İlaveten bu medeniyete uzak olayını anlamıyorum, merkeze gitmeseniz bile Ümitköy var, Çayyolu var misler gibi, eve çıkmak isterseniz de buralardan ev tutarsınız, okula da 15-20 dk.'da gelirsiniz. Servistir otobüstür her yerden kampüse ulaşım var. Üstelik 4 sene öncesinden bahsediyorum, şimdi durumlar daha iyidir büyük ihtimalle. Kampüste ihtiyacınız olan her şey var, şahsen 4 sene kampüste kaldım, bir gün de bir şeye lanet etmedim.
0
alustriel
(02.08.11)
çok teşekkürler cevaplarınız için. bi sorum daha var: sayısaldan son anda direkson kırdığımdan bölümden ne beklemem gerektiğini bilemiyorum. (dersler anlamında)

hacettepe
www.ide.hacettepe.edu.tr ->Dört Yıllık Zorunlu ve Seçmeli Ders Listesi (doc.) a bakarsanız bi zahmet

İÜ
www.istanbul.edu.tr

iü deki textler filan daha ilginç geldi. çoğuna aşinayım. bir de nerden duydum bilmiyorum ama edebiyattan ziyade kültür konusuna daha fazla ağırlık veriliyomuş hacettepede.

çok yüzeysel ve mal sonuçlar çıkarıyo olabilirim bu yüzden yanlış bir karar vermemek için sizlere danışıyorum tekrar teşekkürler
0
🌸jack of shades
(03.08.11)
iü için konuşuyorum.

rusça'yla ilgilenmeyi geç herhangi bir ikinci dil alamazsın, yandal yapmadığın sürece.
erasmus var.
çan güzeldir 50-60'la babalar gibi geçersin.
marka değeri daha çok.
istanbul konusunda yorum yapmayacağım tarafsız olamam.
0
ceska
(03.08.11)
hacettepe +1
0
tombalabala
(03.08.11)
istanbul'da doğan, büyüyen, yaşayan, ilk kez üniversite mevzusuna buradan ayrı kalan bir hacettepe ingiliz edebiyatı öğrencisi ve istanbul üniversitesi ingiliz edebiyatını da az çok bilen biri olarak geç de olsa cevaplama gereği duydum.
senin kriterlerine göre açıklayayım:
- ankara, hele ki hiç gitmemiş biri için, tam bir hayal kırıklığı anlamına gelebilir.
- istanbul'da rus dili ve edebiyatı olması tamamen senden bağımsız bir durum, hacettepe'de ise ikinci seçmeli yabancı dil derslerinden biri de rusça'dır ve bilmemkaç kur sürer, hepsini tamamladığında gayet iyi bir seviyeye gelirsin.
- beytepe kampüsü iyidir de çevresi kötüdür, türkiye'de kampüs hayatını yaşayabileceğin nadir mekanlardandır ve orada yaşayanlar için dışarı çıkmadan giderilebilecek tüm imkanlara sahiptir. evet izole bir ortamda işine gücüne bakma imkanı sunar.
- beytepe'de giriş saatleri yurtlar için 12, öğrenci evleri için cuma - cumartesi 2 diğer günler 12'dir. giriş saatlerine göre geceleri merkezden servis kalkar, gece hayatında daha fazlasını istiyorsan evi olan ve seni barındırabilecek bir arkadaşa ihtiyacın vardır. kampüsün merkeze uzaklığı da yarım saattir ve büyütülecek bir şey değildir, istanbul'da trafik nedeniyle çok daha kısa mesafelere bu sürede gidildiğini düşünürsek. istanbul'da ise "akıcam bir nevi" demenin hakkını verebilmek için 1. bol para 2. ortamları da dersleri de bir arada yürütebilme gibi insanüstü bir yeteneğe sahip olmak gerekiyor. bu arada istanbul'daki ev kiralarını da araştırdığı umuyorum.
- hacettepe'nin marka değeri tıp fakültesi için geçerli, ancak ingiliz dili ve edebiyatı'nın da eğitim kalitesi zirveye oynuyor, istanbul üniversitesi edebiyat fakültesi ise eski yıllarından uzak artık.
- hacettepe ingiliz edebiyatı bir öğrenciyi sikip atabilecek bir güce sahiptir, istanbul ise kasmaz. hacettepe ide'de bölüm dersleri için yaz okulu yoktur, bütünleme de yoktur.
- istanbul'da erasmus durumlarını bilmiyorum ama olmadığını da hiç sanmıyorum.
- hacettepe'de olunca korkunç para biriktirme hayalleriyle kendini kandırma. kampüsten çıkmasan bile o para senden çıkacak; cafeleri, yemekhanesi, yurtları, harçları ve özellikle öğrenci evleri bir devlet üniversitesine göre gayet pahalı.
- istanbul'un web sitesinde gördüğün textler hacettepe'de de kaçınılmaz zaten, yoksa ingiliz edebiyatı ingiliz edebiyatı olmazdı.

benim eyyorlamam bu kadar. özet: kaliteli eğitim alayım, deli gibi çalışayım, gece hayatını dozunda yaşamaya razıyım, kampüs güzel ve ankara'nın ne kadar boktan bir şehir olduğu umrumda bile değil dersen hacettepe; istanbul'da insan gibi "yaşamak" için param var ortamlara bile akıyorum o derece, dersler de idare eder, bir şekilde geçiyorum zaten gerisi önemli değil dersen istanbul diyorum.
0
Leucothea
(05.08.11)
(3)

Kartal'dan Akmar Pasajına İETT ile gitmek

RuledBySecrecy
Kartal - Cevizli'de Carrefour Maltepe Park AVM'nin durağından yada Cevizli durağından Akmar Pasajına hangi İETT otobüsleriyle en kolay gidebilirim?
Kartal - Cevizli'de Carrefour Maltepe Park AVM'nin durağından yada Cevizli durağından Akmar Pasajına hangi İETT otobüsleriyle en kolay gidebilirim?
0
RuledBySecrecy
(13.07.11)
21k, 21u, 130 bunlara carrefour durağında beklerken binebilirsin. son durakta inersin orada sorarsın
0
baldur2
(13.07.11)
kadıköye giden her otobüsle gidersin.
0
ozdek
(13.07.11)
Minibüs caddesinden 16 ve 17 numaralı otobüsler.
0
alustriel
(13.07.11)
(4)

yavaş konuşamıyorum

nereden baslasam
değerli prusyalılar, derdim büyük. bence dert de değil de, çevremdekilere dert oluyor. çünkü eğer kendimi sürekli kontrol ve telkin etmezsem oldukça hızlı konuşuyorum. bu yüzden de özellikle yeni girdiğim ortamlarda ve yeni tanıştığım insanlarla konuştuğumda beni anlamıyorlar. birkaç kere görüştükte
değerli prusyalılar,

derdim büyük. bence dert de değil de, çevremdekilere dert oluyor. çünkü eğer kendimi sürekli kontrol ve telkin etmezsem oldukça hızlı konuşuyorum. bu yüzden de özellikle yeni girdiğim ortamlarda ve yeni tanıştığım insanlarla konuştuğumda beni anlamıyorlar.

birkaç kere görüştükten sonra alışabiliyor insanlar fakat birkaç kez görüşme öncesi için bir şey yapmam gerek.

benzer bir problem yaşatan var mı ? nasıl başarılır yavaş yavaş konuşmak?
0
nereden baslasam
(22.03.11)
diksiyon eğitimi işe yarayabilir sanki.
0
kobuzchu kiz
(22.03.11)
bende de aynı sorun vardı. kendinle ilgili tamamen. hem kekeler hem hızlı konuşurdum(valla bak:)) alay konusu yapılmaya başlanınca kontrol altına aldım kendimi mecburen. yavaş yavaş kelimelerin üstüne basa basa konuş kelime ağzından çıkmadan önce aklından tam olarak geçsin. ben böyle hallettim. verebileceğim tek tavsiye bu.
0
onuruno
(22.03.11)
Rahatsız oluyorsanız diksiyon eğitimi her halükarda faydalı olur, bu illa bir kursa gitmek anlamında değil, nette mutlaka bu konuyu inceleyen ve tavsiyelerde bulunan makaleler, alıştırmalar, videolar vardır. Duyurunuza şu sebeple cevap yazma ihtiyacı duydum: ben hızlı konuşan insanların zeki olduğunu düşünürüm, bu insanlara hayranlık duyarım ve hızlı konuşmaya özenirim/özen gösteririm. Sizinkisi iletişiminizi sekteye uğratacak kadar ileri dereceyse bunu kendinizi eğiterek, düşünce akışınızı kontrol ederek istediğiniz ölçüye getirebileceğinizi düşünüyorum.
0
alustriel
(22.03.11)
ben de çok hızlı konusurum, üstelik de peltegim, annem babam bile bazen söylediklerimi 3 tekrardan önce anlamaz. telefonda konusmak da tam bir işkence. ama ben eglenmeye çalısıyorum.

diksiyon kursuna gidip de saçma sapan egzersizler yapmaktansa böyle yasamaya çalısıyorum. ha söyliyim, etrafımdakiler benden daha cok sikayetci bu durumdan.
0
tcyx
(23.03.11)
(17)

kaç yaşlarınızdayken hayatınızın yoluna girdiğini hissetmeye başladınız?

sanal uyku
gece gece sıkıntı bastı iyice, bir de duyuru ahalisine sorayım dedim.hayatınızda bir şeylerin yoluna girdiğini, düzene oturduğunu kaç yaşlarınıza geldiğinizde hissetmeye başladınız?o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?erkekseniz askerliği
gece gece sıkıntı bastı iyice, bir de duyuru ahalisine sorayım dedim.

hayatınızda bir şeylerin yoluna girdiğini, düzene oturduğunu kaç yaşlarınıza geldiğinizde hissetmeye başladınız?
o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?
erkekseniz askerliği nasıl hallettiniz? yabancı dil için bir şeyler yaptınız mı? mesleğiniz nedir?

istediğiniz sorudan başlayabilir, istediğiniz soruları boş bırakabilirsiniz. anlatın işte yahu, limit sizsiniz.
0
sanal uyku
(22.02.11)
üniversiteye başladığım andan itibaren başarılı olduğum her durumda peyda olup, başarısız olduğum her durumda kayboldu ortadan. dört sene lisans, üç buçuk sene yüksek lisans ve bir sene iş bulana kadar geçen sekiz buçuk sene boyunca bir göründü bir kayboldu, ta ki çalışmaya, dolayısıyla para kazanıp aileme az çok katkıda bulunabilmeye başladığım an gerçek olarak hissettim ben bunu. okuduğum bölümle çok alakasız bir işte çalışıyorum, yaşım da 26.

çalışmak, para kazanmak, aileye yük olmamak,hatta katkıda bulunabilmek -ki bir işe yaramak diğer bir deyişle-, kendi ayakları üzerinde durabilmeye başlamak önemliymiş meğer şahsım adına az buçuk huzura ermek için.
en azından hayatımın aile ile ilgili kısmını hallettim, topu çıkarttım elimden, büyük ölçüde rahatladım.
0
anestezik
(22.02.11)
25 yaşındayım daha da hiçbişeyin yola falan girdii yok. peder beim yaşımdayken ben 7 yaşındaymışım. aklıma geldikçe çıldıracak gibi oluyorum.
0
ayiadam
(22.02.11)
23 yaşımdan bu yana o his devam ediyor. O yaşa kadar üniversitedeydim, 1. sınıftan son sınıfa kadar evden (internet üzerinden) çalışıyordum. O yaşa kadar birkaç ilişki, bir büyük aşk, bir önemli rahatsızlık atlattım. Aşktan yana keyfim yerinde değilken işlerim daha iyi gitti, o dönem hiç baba parası yemedim (1 yıl kadar). Kadınım, kimse askere gitsin istemem. Dil bölümü okudum (İngilizce), serbest tercüman ve yerelleştirme uzmanıyım. Biraz Almanca biliyorum, son birkaç yıldır kendi kendime Rusça ve İsveççe öğrenmeye çalışıyorum.

Hayatın yola girmesi bence "her sene" olan bir şey. 23 yaş demiş olabilirim ama o aslında hayatımın yolunun ana hatlarını görebildiğim yaşım. Biraz da "hayat"tan kastın ne olduğuna bakar. Astroloji köşelerindeki gibi iş, aşk, aile, sağlık mıdır? Bir tanesi hiç olmadığı kadar iyi giderken ötekisinde hayati sorunlar olabilir. Hangisinin önemi bir diğerine feda edilmeli... "X olmadan asla"larımız farklı. Bu sene x sorunu çözülür, hah deriz hayatım yoluna giriyor. 60 yaşında hah emekli oldum artık hayatımı yaşayacağım'a kadar gider bu döngü.

Bu soruyu sorarken hangi yaş aralığının tam anlamıyla kendi ayakları üzerinde durmaya başladığını tespit etmeyi amaçladığınızı tahmin ediyorum. Soruyu gayet doğru sormuşsunuz: ...hissetmeye başladınız? Şahsen hala hissediyorum, hatta gece gece bir dilekte bulunayım iç döküyoruz madem, 2011 yazında herkesin hayatı hissettiğinden daha güzel olsun, "vay be" diyelim, "en güzel aşkı, en rahat işi, en eğlenceli arkadaş ve en huzurlu aile ortamını tattım sanıyordum ama bu yaz yoluna girdi".

Hadi bakalım dökülsün etektekiler :)
0
alustriel
(22.02.11)
25 yaşındayım. hala hiçbişey yolunda deil. okul bu sene bitiyor. seneye hayalimdeki mesleğin okuluna gideceğim. şu anda hem çalışıyor hem okuyorum ayrıca nişanlıyım ama hiçbişey yoluna girmedi bence.
0
suicides underground
(22.02.11)
yaş 21.
2. üniversitedeyim. ilk üniversitede biraz "gencim yea" modunda takılırken, şimdi istanbul'un getirisi midir bilmem, ne sınıftakilerle ne de yurttakilerle adam akıllı takılıyorum. nedense saçma bir şekilde herkese "siz gezin tozun, birkaç yıla herşey sırtınıza binecek" modunda bakıyorum. görende 30'u geçip tüm hayatın yükü omzunda olan biri sanar beni. 16 yaşında hayatı çözdüğünü sanan kız'ın biraz büyük ve erkek modeli oldum galiba.

hem okuyum hem çalışıyorum bu defa. kimseye yük olmuyorum bu yüzden. sanırım bu sebeple "herşey benim omzumda" hissiyatını sık yaşayıp öyle bakar oldum olaylara.

kısaca ve özetle : bi skin yoluna girdiği yok. asosyalin el kitabı diye bi kitap yazacak kadar insanlarla alakasız, bir sevgili bulma ihtimali okulumu 4 yılda bitirebilmem kadar uzak, loserın teki oldum.

sanki bunu yazmayı bekliyormuşum, bir gaz günah çıkarttım sanki.
0
akatreil
(22.02.11)
Yas 37, ikinci kariyerime iki yıl once başladım. Unı biter bitmez çalısmaya başladım, öğrenciyken de aileme cok yuk olmadım. Doktora yaptım, İngilizce-Almanca bilirim. Çince ve rusça öğrendim. HAyarımın hiçbir döneminde işlerin yolunda gittiğini düşünmedim. Sadece ilk isime başladığımda sanırım fixe oldu diye düşündüm, ama olmadıgını, olmayacağını asla bilemezddim. Sonra anladım ki, burası dünya ve kaygılar olmalı. Hiçbir zaman her şey yolunda diyemezsin, demek icin kendini tamamen kandirman gerekli. Heideger'di sanırım "insanı kaygıları hayatta tutar" diyen...
0
fempusay
(22.02.11)
yaş 32, zengin olmadıkça hayat yoluna girmiyor. ben bunu öğrendim.
0
pisekarv2
(22.02.11)
aslında tabi sormaya çalıştığın şeyi anlayabiliyorum. hayatı idame ettirmek vs. ancak hayat zaten hep yolunda (veya fempusayın dediği gibi asla yolunda değil-yuvarlanıp gidiyoruz), yani şimdi biri sana gelip şöyle çalışıyorum, böyle çocuğum var şu şekilde evlendim, hayatım tıkır tıkır rayında dese bile bir iki sene içinde bunların hepsi tepetaklak olabilir, tümüyle değişebilir. o yüzden hayatta öyle yaptım oldu bundan sonra artık hep böyle gibi bir durum pek olmuyor. insan sürekli kendine bir amaçlar koyuyor, paramı kazanayım herşey yoluna girecek, okul bitsin rayına oturucak filan diye ama bu durum gerçeklerle bağdaşmıyor bence. çünkü durumu dengelediğin an dengelenmesi gereken başka olaylar çıkıyor. o yüzden çok canını sıkma.
ben de hayatın ortası denilen bölgeye yakınım ama hayatım yolunda mı bilemiyorum. bundan bi kaç sene evvel evlenmenin, çocuk yapmanın bu yola girmek olduğunu düşünüyordum eh bunlar da olmayınca sanırım öbür boyu off track gezicem artık :) baktım ki yol mol yok. kafana göre takılıyosun işte..
0
kediebesi
(22.02.11)
insanlar şüpheci varlıklardır. ne olursa olsun her şey tam anlamıyla iyiye gidiyor diyemez bence. diyorsa da dışarı diyordur, içerisinde kendini kemiriyordur. sırf bu yüzden karma diye bi felsefe geliştirmiş insanoğlu. yaptığın kötülükler er ya da geç sana geri dönecek diye.

askerlik büyük sorun evet, hala yapmadım ben de (aralık 2010'da gidecektim, araya yüksek lisans girdi, buyur ettim ben de), yabancı dil kendiliğinden gelişiyor eğer sen öğrenmeye açıksan, bi de bol bol ingilizce kitap okuyun derim (stage 1 ve 2'lerden başlayın), şu an bir dergide çalışıyorum iyi bir pozisyondayım, bir şekilde hayat buralara itekledi beni de. internetten yazı yollayarak başladığım dergicilik kariyerime şimdi bir derginin yazı işleri sorumlusu olarak devam ediyorum. bunun olması için ise ekstra bir şey yapmadım, sadece işime odaklandım. anahtar cümle de bu zaten. yaptığın iş ne olursa olsun, odaklandığın zaman, ortaya çıkan sonuç ve sana uzun vadedeki getirileri senin beklediğinden daha iyi olabiliyor. hem de ekstra bir şey yapmadan, sadece yapman gerekeni yaparak.

şimdi dışarıdan bakıldığında "daha ne istiyorsun ulen gabon maymunu!" diyebilirsiniz bana. ama işte kazın ayağı öyle değil. hayatımın yoluna girmesi için daha önümde aşmam gereken engeller var. hiçbir zaman baba parası yiyemedim, hep kendimi idame ettirmek zorunda kaldım. artık birikim de yapıyorum. hepsini toplayınca aldığım maaş zaten anca yetiyor. buna rağmen okul ve işi devam ettirmeye çalışıyorum.

kendime bir hedef koydum, 28 yaşında (az kaldı lan :( ) bu hedefleri tutturamamışsam, hayatın b planına geçeceğim: ortalama yaşam formu. eh benim de hedefim b planına geçmemek haliyle.

ha bir de şöyle bir şey var, insanlar sürekli "işte şimdi silkinip kendime geleceğim ve hayatın tadını çıkaracağım" diye diye yaşlanıyor. bir bakıyorlar ki hayatlarının sonuna gelmişler ve o hep bekledikleri hayat aslında yok, yaşadıkları ve harcadıkları hayat var, fakat değerini bilemedikleri için kaygı dolu geçirmişlerdir (ben bu olayı nerede izledim ya, bir animede geçiyordu sanki). yani demem o ki, kaygı dolu da olsa hayat bunun ta kendisi zaten. sen, senin kendine yüklediğin/sana verilen sorumlulukları hiçbir ekstra çaba göstermeden eksiksiz yerine getirirsen zaten illa ki bir şeyler oluyor. şu çeyrek yüzyıllık hayatımda istikrar ve konsantrasyon en önemli kelimelermiş, onu anladım ben.
0
deckard
(22.02.11)
istiyorsun ki 30'undan sonra "wowww o yaşta hayatım değişti" diyelim. ama yok öyle bişey. sen, hayatı bir yol gibi, günleri yolculuk gibi, deneyim ve tecrübelerinide o yolda önüne çıkan madeni paralar gibi düşün. her gün 1 para topla. sen bunları yapınca zaten kaderden şikayet edemezsin. ayrıca hiç birşey yapmamak yada her zaman yanlış yapmak hayatını kontrol edemediğini düşündürür.

deckard son cümlen tam benlik olmuş. bende kendime 30 yaş sınırı koydum:D ama bir bk olmayacağını biliyorum.
0
mayeskuel
(22.02.11)
24 yaşındayım ve daha uzuuunca bir süre hissedemeyeceğim.
0
neira
(22.02.11)
23 yaşındayken okulu bitirdim. bitirir bitirmez önüme ilk gelen işte çalışmaya başladım. 25 yaşımda evlendim. daha iyi bir işte çalışmaya başladım, eşim iş kurmuştu evlenmeden önce, onu batırdı, falan filan. sonra, evlendikten 1 yıl sonra işler yoluna girdi. evimizi, arabamızı aldık, ay sonunu düşünmeden geçirebildiğimiz bir hayatımız vardı, v.s. ta ki çözemediğimiz sağlık problemleri ile karşılaşana kadar. şu anda maddi konuda sıkıntı yaşıyor sayılmazsak da elimizde avucumuzda ne varsa küçük bir umut için sağlığa harcıyoruz. diyeceğim, her şey her zaman tam olmuyor ama herkes için bu böyle olmaz tabi.
not: 30 yaşındayım, elektronik mühendisiyim.
0
ebizlanka
(22.02.11)
şu an 25 sin mesela tamam 30 da herşey düzene girecek dersen. kafana öyle bir set çekersen. mental olarak ona odaklanır ve kendi kendini geriye atarsın. o yaşı beklemeye başlarsın ve o yaş geldiğinde mucizevi bir değişiklik olmaz. hayalkırıklığı daha büyük olur.

mantıklı bakarsan hayatın düzene girme yaşı diye birşey yok. olsaydı bile bu biyolojik bir fonksiyon olmadığı için. sarışın ırkta 21-22 yaş arası esmerlerde 23-24 diyemezdik.

hayatın düzene girmesi tamamen sana ve içinde yaşadığın şartlara bağlı bir durum.
0
orpheus
(22.02.11)
yas 30 bi sikim yoluna girmis degil. yabanci dil okuldan geldiydi. makina muhendisiyim, santiyecilik yapiyorum, askerligi halledeli cok oldu, guzel para kazaniyorum ama isimin devamliligi yok, proje bitince yeni is aramam gerekiyor. zirt pirt ulke degistiriyorum, bi yerde en fazla 2 sene kalabiliyorum. yer yurt belli degil, memlekete donsem bu kadar para vermicekler, hem de bunca yillik santiye tecrubesini cope atip tekrar sifirdan baslamam gerekecek. calistigim cografyalar genellikle acayip sikindirik. sosyal hayatim genel olarak cok zayif. bu sekilde omrum curuyor, hic bisey stabil degil, zaman akip gidiyor. evlenmem lazim gibi hissediyorum, sanki bu herseyi cozecekmis gibi geliyor, bu herkes evleniyor baskisi degil, yalnizliktan biktigim icin boyle. ama karsima degecek biri cikmiyor. turk olsun gibi bi derdim kalmayali cok zaman olmus olmasina ragmen olmuyor olamiyor. bi yerlerde cok buyuk bi hata yaptik ama bakalim.
0
jupiterianvibe
(22.02.11)
okula başladığımdan beri hayatım yolunda gidiyordu üniversite başladı ağzına sıçıldı. yaş 19 bu arada çok ciddiye alınacak bir vaka değil yani
0
yuto
(22.02.11)
hayatınızda bir şeylerin yoluna girdiğini, düzene oturduğunu kaç yaşlarınıza geldiğinizde hissetmeye başladınız?

33 yaşındayım daha öyle şeyleri rutin bir şekilde hissetmedim ve sanırım hissetme gerekliliğime de artık inanmıyorum. babalarımızın analarımızın dönemleri geçti artık. düzene oturmuş hayatların nasıl parçalandığını gördükçe de girmesin daha iyi der oldum..

o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?

25 yaşımdan beri yemiyorum. hangi yollardan geçtimin cevabı uzun..ancak bildiğim şey seninle aynı kalibrede ki kadın ve erkeklerin yollarından geçmemek bazen çok akıllıca olabiliyor.

erkekseniz askerliği nasıl hallettiniz? yabancı dil için bir şeyler yaptınız mı? mesleğiniz nedir?

askerliği kısa dönem yaptım geçti. gene çağırsalar nah giderim. ama aradan çıktı iyi oldu. yabancı dil için okudum, dinledim iyi kötü çalıştım. yabancı dili olmayanların ne kadar zorlandıklarını ahancık gördüm.

öğrendiğim bir şey, abi sakin ol. olur. herşey olur. sakin ol demek git gebeş gebeş yat bi moka yarama demek değil. sakin ol, güzel güzel işine okuluna dersine bak. gelecek sen istemesende gelecek. önemli olan o geldiği zaman orada olabilmek sağlıklı bir bünye ile. çevrende ki bir çok malın nasıl bu yaşa gelip hayat kurduklarını düşün. senin yapmaman işin en büyük engel aslında bu gerginlik. uyu babacım geceleri..
0
emresorkun
(22.02.11)
şimdi hatırladım,

www.youtube.com

ingilizce. türkçe altyazı yok. bir şekilde anlayabilirsen çok rahatlatır.
0
emresorkun
(22.02.11)
(4)

Kırklareli - Lüleburgaz'daki en iyi internet bağlantı türü

alustriel
nedir? Sürekli bağlantı sorunu yaşayan bir arkadaşım için soruyorum.
nedir? Sürekli bağlantı sorunu yaşayan bir arkadaşım için soruyorum.
0
alustriel
(26.01.11)
ne tarafa yakın? babaeski mi kırkalreli mi burgaz mı?
0
raki masasinin degismez adami
(26.01.11)
Lüleburgaz, Göndoğdu Mahallesi
0
🌸alustriel
(26.01.11)
Tek seçeneğiniz var ki? Ben de orada yaşıyorum ve TTNET harici alternatifiniz yok..
0
oligomer
(24.02.11)
Cevabınız için teşekkürler, orada yaşamadığım için bilemiyorum ama ne yazık ki TTNET de çok yetersizmiş :(
0
🌸alustriel
(25.02.11)
(3)

İngilizce'den Türkçe'ye akademik cümleler çevirebileceğim düzgün bir site?

hsb
Elimde ingilizce bir makale var.Ve bunu yarına çevirmem gerekiyor.Bunu en doğru çevirebileceğim bir site arıyorum!Bilgisi olan?:)
Elimde ingilizce bir makale var.Ve bunu yarına çevirmem gerekiyor.Bunu en doğru çevirebileceğim bir site arıyorum!Bilgisi olan?:)
0
hsb
(20.01.11)
Böyle bir site yok. Ücretiyle ya da yardım amaçlı çevirecek birisini bulmaya çalışın zaman kaybetmeden.
0
crown
(20.01.11)
rauf
(20.01.11)
alustriel
(20.01.11)
(4)

cok hasta yavru kedicik (yardim!)

theic
selam, naber?bugun gittigim bi yerde daha buyuk bir kediden dayak yiyen, agzi burnu sumuk icinde, gozleri akmis minik bir kedicik gordum, sordum sorusturdum yeni ortaya cikti, buraya atip gitmisler herhalde dedi mekan sahipleri. aldim eve getirdim simdi ben bu bebegi. cok cok kucuk degil, 1.5 2 ayli
selam, naber?

bugun gittigim bi yerde daha buyuk bir kediden dayak yiyen, agzi burnu sumuk icinde, gozleri akmis minik bir kedicik gordum, sordum sorusturdum yeni ortaya cikti, buraya atip gitmisler herhalde dedi mekan sahipleri. aldim eve getirdim simdi ben bu bebegi. cok cok kucuk degil, 1.5 2 aylik filan olsa gerek. yarin veterinere goturucem. rahat nefes alamiyo, oksurup tiksirip duruyo. iyilestirilebilir herhalde degil mi? simdilik onun icin napabilirim? suyla karistirip ilik sut vermeyi dusunuyorum... gozlerini filan silsem mi bir?
su anda kucagima kivrilmis ekrana bakiyo kendisi :D hic sesi cikmadi bir de, kedi dedigin bir miyavlamaz mi, anlamadim ben bu isi.
minik kedi bakimiyla ilgili her turlu bilgiye simdiden cok tesekkur.
0
theic
(26.11.10)
ısıtın..su ve salam vs verin.. ama ısınması önemli
0
tearif
(26.11.10)
gozlerini silecekseniz kaynatilip ilitilmis suya pamugu hafif batirip, o pamukla yavasca silin.
0
nawres
(26.11.10)
lanet olasi evde sut de yokmus, ilitip yogurt verdim, birazcik yedi. su icti. kaloriferin yanina kocaman bi yastik uzerine de yumusak havlu koydum, ustune de onu. yatti uyuyor simdi. tuvaletini kendi yapabilir mi, kum olmadigina gore delirir mi tuvaleti gelince acaba? sonucta sokakta kendi basina yasiyordu, tuvaletini yapabilmesi lazim sanki. bu pamukla ovalama isine girmem lazim mi yoksa?
0
🌸theic
(26.11.10)
Sütü mutlaka dediğiniz şekilde suyla verin, yoksa ishal olur. Tuvalet için de şimdilik bir leğen içine toprak koyabilirseniz idare ediyor. Şu an huzurlu sessiz bir ortamda olduğu için yüzünü gözünü kendisi temizlemeye başlayabilir ama nawres'in önerisi de mantıklı, pamuk yerine yumuşak bir havlu daha iyi olabilir, pamuktan incecik parçalar gözlerine kaçabilir gibime gelir benim hep... Bir de annesiyle erken ayrılan kedilerde miyavlamayı "öğrenmeme" olabiliyor, ondan sessiz olabilir.
0
alustriel
(26.11.10)
(3)

Dilbilimci Ekşi Ahalisi Monem ve Morfem

wenge
Sevgili ekşidaşlar,Morfem ve monem konusunda kafa karışıklığı bulunmaktadır.Monem mi morfemi kapsar yoksa tersi midir? Dersi anlatan sevgili hocamız pek bir kafamızı karıştırdı da.Örnek ile anlatırsanız çok makbule geçer.Şimdiden teşekkür ederim.
Sevgili ekşidaşlar,

Morfem ve monem konusunda kafa karışıklığı bulunmaktadır.
Monem mi morfemi kapsar yoksa tersi midir? Dersi anlatan sevgili hocamız pek bir kafamızı karıştırdı da.
Örnek ile anlatırsanız çok makbule geçer.
Şimdiden teşekkür ederim.
0
wenge
(26.11.10)
İkisi aynı şey. Monem terimini fransız dilbilimci Martinet kullanıyormuş. Artık kullanılmıyor heralde. Morfem dildeki en küçük anlamlı birim.
0
ermanen
(26.11.10)
Dilbilim dersini nerde ve hangi dilde alıyorsunuz acaba?
0
hayattan sikilan adam
(26.11.10)
André Martinet ve Prag Ekolü günümüzde pek sallanmıyor onu biliyorum. Geçtiğimiz yüz yılın aksine Amerika dilbilim çalışmalarında, özellikle yapısalcılıkta daha aktif.

www.bookrags.com

"The minimal linguistic forms that are meaningful are monemes, corresponding roughly to what American linguists call morphemes, which Martinet further analyzes as units of grammatical meaning (morphemes) and units of lexical meaning (lexemes). Thus, the word books is composed of two monemes: a lexeme book and a morpheme -s denoting plurality. Moneme has both an expression and content and consists in the association between a signifier (vocal expression) and a signified (semantic content)."

Burada moneme'in lexeme ve morpheme'i kapsadığını ima etmiş, Hacettepe İngiliz Dilbilimi'nde aynı olduğunu öğretmişlerdi. Bilimde kıtadan kıtaya fark olmaz, derslerde hala böyle kafa karıştırmaları da garipmiş.
0
alustriel
(26.11.10)
(3)

eğitim fakültesi

Flütist samur
Abiler ablalar kardeşler Eğitim fak. mezunları;Sormak istediğim şey 4. sınıfa geçtim en yakın arkadaşım ölçme dersinden( pedegoji dersi) kaldı. seneye staj yapamayacak mı? Bu formasyon derslerinden birini veremeyen okulo deneyimine gidemiyor mu? Bu konu hakkında bilgi sahibi olan var mıdır?
Abiler ablalar kardeşler Eğitim fak. mezunları;

Sormak istediğim şey 4. sınıfa geçtim en yakın arkadaşım ölçme dersinden( pedegoji dersi) kaldı. seneye staj yapamayacak mı? Bu formasyon derslerinden birini veremeyen okulo deneyimine gidemiyor mu? Bu konu hakkında bilgi sahibi olan var mıdır?
0
Flütist samur
(16.06.10)
edebiyat fakültesinde okumuş olanların eğitim fak.de tezsiz yüksek lisans olarak yaptıkları versiyonunda olmuyordu, eğitim fakültesinde daha da sıkı tutuyorlardır diye tahmin ediyorum maalesef.
0
alustriel
(17.06.10)
bir engel olacağını zannetmem.sonuçta o da bir ders, biz de nice adamlar vardı ders bırakıp da 1-2 sene uzatan ama stajı da çatır çatır yaptılar yani bizimle beraber.zaten o ölçme-değerlendirmenin bir yararı oluyor mu hâlâ düşünüyorum yani.
0
poyrass
(17.06.10)
Ben ölçme dersinden karambole geçtim sınava 15 dk geç kaldım ve vizem 05 iken bağıl ortalama ile 35 olmuştu nasıl oldu da finalden 65 ile geçtim hiç bilmiyorum.Çok saçma bir ders.
0
🌸Flütist samur
(18.06.10)
(2)

aöf ikinci üniversiteye kaydolunca lisansta aldığımız ortak dersleri vermiş sayılıyor muyuz?

kilroy
Aöf ikinci üniversitede işletme bölümüne başladım diyelim. daha önce lisansta almış olduğum tarih, türkçe gibi ortak dersleri vermiş sayılıyor muyum?Ders alma süreci nasıl işliyor? Fazla ders alarak bir-iki dönem erken bitirmek gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
Aöf ikinci üniversitede işletme bölümüne başladım diyelim. daha önce lisansta almış olduğum tarih, türkçe gibi ortak dersleri vermiş sayılıyor muyum?

Ders alma süreci nasıl işliyor? Fazla ders alarak bir-iki dönem erken bitirmek gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
0
kilroy
(16.06.10)
Lisansı Anadolu Üniversitesi'nde okumuş olmanız şartıyla evet. Örneğin lisansı orada okumadığım için İnkılap Tarihi, Türkçe vs. alıyorum. Hatta tercümanım & İngilizce öğretmeniyim ama İngilizce dersi de alıyorum, o derece. Önceki üniversitenin verdiği eğitime güvenmemek gibi saçma bir durum bu uygulama. Resmi açıklamanın olduğu sayfayı bulamıyorum şu an ne yazık ki.
0
alustriel
(17.06.10)
öeh. çok saçmaymış. teşekkürler.
0
🌸kilroy
(17.06.10)
(5)

oraya nasıl giderim [küçükyalı]

supergirl
Anadolu yakasını pek bilmem. Küçükyalı'ya daha önce Kadıköy'den gitmişliğim var. Ama bu kez başka bi yerine gidicem. Maltepe Kaymakamlığı'na doğru gitmem lazım. İdealtepe Bağdat Caddesi üzerindeymiş galiba. Haritada buldum gibi.Şimdi ben Avrupa yakası Eminönü'ndeyim diyelim ki. Buraya deniz yolu ve
Anadolu yakasını pek bilmem. Küçükyalı'ya daha önce Kadıköy'den gitmişliğim var. Ama bu kez başka bi yerine gidicem. Maltepe Kaymakamlığı'na doğru gitmem lazım. İdealtepe Bağdat Caddesi üzerindeymiş galiba. Haritada buldum gibi.

Şimdi ben Avrupa yakası Eminönü'ndeyim diyelim ki. Buraya deniz yolu ve iett kullanarak nasıl ulaşırım? Bilen?
0
supergirl
(16.04.10)
Eminönü'nden vapurla Kadıköy, Kadıköy iskele yakınlarındaki otobüs duraklarından 16 ve 17 numaralı otobüsler, yahut minibüs durağından "minibüs caddesi" minibüsleri.
0
alustriel
(16.04.10)
hangi durakta inmek lazım acaba? (o derece bilmiyorum)

* iett sitesinden baktım da, sanırım maltepe durağında inicem...
0
🌸supergirl
(16.04.10)
Hmm bunun tarifi ilginç olacak :) Şimdi öncelikle Kadıköy'den bindikten 20 ila 30 dakika sonra, yazacaklarımı dikkate almak suretiyle etrafa bakınmaya başlayın. Küçükyalı tren istasyonunu geçtikten sonra (ki minibüs caddesi boyunca caddeyle tren yolu sadece Küçükyalı'da dip dibe gelir) 3. durak olan İdealtepe durağında inmeniz lazım, haritadan farkettiğiniz üzere caddenin sağ tarafı. Durak isimlerini Küçükyalı'dan sonra takip etmekte fayda var: Küçükyalı (istasyon), Çınar, İlkokul, İdealtepe! Kaymakamlığın 50 metre kadar ilerisinde bu durak, önceki durakta inmek daha fazla yürümeyi gerektirir. Böylece kimseye sormaya gerek kalmadan ulaşabileceğinizi tahmin ediyorum.
0
alustriel
(16.04.10)
İdealtepe durağı: Kaymakamlık
Maltepe durağı: Belediye
Maltepe değil kesinlikle.
0
alustriel
(16.04.10)
Teşekkür ederim :)
0
🌸supergirl
(16.04.10)
(4)

post rock!

o da olabilir
yeni gruplar, yeni tatlar, yeni tarzlar arıyorum.giaa, eits, gybe, 65ds filan favorilerim.
yeni gruplar, yeni tatlar, yeni tarzlar arıyorum.

giaa, eits, gybe, 65ds filan favorilerim.
0
o da olabilir
(17.12.09)
greengo.
0
poekmon
(17.12.09)
mono dan-under a pipal tree albümünı önerrebilirm jackie says adlı sarkı özellıklen gzldir.
0
partizan
(17.12.09)
alustriel
(17.12.09)
yndi halda, caspian
0
bellbane
(17.12.09)
(3)

Ani duygusal değişimler..

quaker
Merhaba yenilmez Galyalı'lar..Şu garip köydaşınız, biraz bulanıklık yaşıyor son zamanlarda..Anlatmak gerekirse, iş yerinde o kadar ani ruh hali değişiklikleri yaşıyorum ki; deli olduğumdan şüphelenecek durumdayım.Sinirim bozuk, işler bir anda çoğalıyor.. Kaçmak istiyorum, ofiste bulunmak istemiyorum
Merhaba yenilmez Galyalı'lar..
Şu garip köydaşınız, biraz bulanıklık yaşıyor son zamanlarda..
Anlatmak gerekirse, iş yerinde o kadar ani ruh hali değişiklikleri yaşıyorum ki; deli olduğumdan şüphelenecek durumdayım.
Sinirim bozuk, işler bir anda çoğalıyor.. Kaçmak istiyorum, ofiste bulunmak istemiyorum.. Ülke değiştirmek istiyorum. 10 dakika içinde işler bir şekilde azalıyor veya hafifliyor.. Herşey harika gözüküyor. Güneş farklı parlıyor, yağmur daha tatlı yağıyor.. Telefon çalıyor.. "Bu raporlar gerekiyordu" deniyor.. Ofis kararıyor.. Karnıma ağrı giriyor.. Raporlar bitiyor.. Nefes alışım düzeliyor..

Çok ufak bir kısmi örnek.. Kasılmaktan, tırnak yemekten ne olduğumu şaşırdım..
Nasıl sakinleşip, olacağına bırakmayı öğrenirim? Ya da ne yapmak lazım bu panik havasını bozmak için?
Panik yaptıkça hiç iş yapamıyorum. Arka arkaya 4-5 şey isteniyor misal, kilitleniyorum. Birini dahi bitiremiyorum yapacak olsamda. Boğulacak gibi oluyorum.

İmdak!
0
quaker
(11.12.09)
Tatil imkanım sıfır.. İşi sevme konusuna gelince, sanırım sevmiyorum. Ama elden birşey gelmez bu dönemde iş sevmemek gibi birşey yok.. Zaten gireli 3 ay oldu daha..
0
🌸quaker
(11.12.09)
sanırım işe yeni girdiğiniz için bir alışamama, yerine sığamama daralma söz konusu, valla ben de hala öğrenci olduğum için ne diyeceğim bilmem ki, hobi bulun. ya da böyle daraldığınızda, iş yerinzdeki arkadaşlarınıza danışın onlar daha eskidr bilirler, bu yollardan geçtiler sadece siz değilsiniz ya:)yardım ederler, arkadaş edinin orda. ya da iş yaparken kendinize hedefler koyun mesela, birincisini bitirince 15 dk sözlükte takılcam gibi gibi.. klişe iş yeri posteri bakın ne demiş : panik yok hallederiz işler yetişir.
0
velvet revolution
(11.12.09)
İş yerinizdeki masanızı/yerinizi imkan dahilinde ise kişiselleştirin, misal kendi kalemliğiniz (kalem kullanmasanız bile, ciddiyim), ofis malzemeniz, kupanız olsun, fotoğraf koyun masanıza, işinizle ilgili kitap ya da materyallerinizi masanız yeterli büyüklükteyse bir kenara yerleştirin, hatta abartın biblomsu şeyler koyun. Bu gibi şeylerin işveren ve iş arkadaşları nazarında özgüveninize dair olumlu etkisi olduğunu duymuşluğum var.. Şahsen bu şekilde atlatmıştım o sendromu ve anlık yoğunlukların fazlaca yaşandığı bir işle uğraşıyorum. Kendi alanına sahip olmak ve orayı benimsemek kişinin oturuşunu bile değiştiriyor.

İşler için özel bir öncelik belirtilmediyse kilitlenmeye mahal vermeden işin "gelme" sırasına göre başlamak ve (uyamayacak olsanız bile) aklınızdan bu iş şu kadar sürede biter diyip tempoyu ayarlamak da performans arttırabiliyor, lakin gözler saate takılmasın ha bire. "Hızlı olmalıyım" demek elleri ve zihni bağlamaktan başka bir şeye yaramıyor takdir edersiniz ki, çok hıza da alıştırmayın işvereninizi >:) Deneyiminiz olsa bile orada o işe yeni girmişsiniz, arada ufak rekorlar kırıp kişileri şaşırtmanız kredi arttıracaktır. Naçizane önerilerim bu şekilde.
0
alustriel
(12.12.09)
(10)

Çeviri Ücretleri

selimse
Merhaba arkadaşlar,Bir arkadaşıma medikal bir konuda ingilizceden türkçeye çeviri ricası geldi ücreti karşılığı. Anladığımız kadarı ile de biraz acil. Arkadaşım normalde çeviri yapmadığı için bu işin piyasasını bilemiyor, internette biraz araştırdım bi site de sayfası 5 TL derken bi sitede kelimesi
Merhaba arkadaşlar,

Bir arkadaşıma medikal bir konuda ingilizceden türkçeye çeviri ricası geldi ücreti karşılığı. Anladığımız kadarı ile de biraz acil. Arkadaşım normalde çeviri yapmadığı için bu işin piyasasını bilemiyor, internette biraz araştırdım bi site de sayfası 5 TL derken bi sitede kelimesi 0.1$ diyor. Bu konuda kafam karıştı, bilen varsa bu işin gideri nedir söyleyebilir mi acaba?
0
selimse
(01.12.09)
piyasayı bilmiyorum ama eğer kendisi tıp öğrencisi değilse çevirdiği konuya hakim olmak için yapmak zorunda kalacağı "ne diyor yahu bu?" araştırmasına nerdeyse çeviriye harcadığı kadar vakit harcamak durumunda kalacak. fiyat vermeden önce onu da hesaba katmak gerek.
0
yapyat
(01.12.09)
arkadaş makale ile ilgili konuda ODTÜ de lisans eğitimini tamamladı, yurtdışında da bu alanda da master yaptı. Konuya hakim olamama gibi bi sorun yok sadece ne fiyat çekeceğimizi bilemiyoruz.
0
🌸selimse
(02.12.09)
çeviri büroları 10-15 tl istiyor sayfa başına ama yeminli tercüme onayı bu fiyata dahil. acilse ve pazarlık payı varsa 15 lira ile açın 10 liraya inin.
0
mahallenindelisi
(02.12.09)
türkiyede çeviri 1000 boşluksuz karakter üzerinden değerlendirilir. Bu sayım wordde mevcuttur. 1000 boşluksuz karakter 1 sayfa eder. Yani bir A4 kağıdı 1 sayfa olarak alınmaz.

fiyatlara gelince çeviri büroları normal bir çeviriyi 10-15 ytl + KDV yaparlar... Akademik, Teknik, Tıbbi gibi özel çeviriler ise neredeyse bu fiyatın 2 katıdır.

Tabi ki 20 - 40 ve üstü kadar sayfalara indirim mevcuttur.

Freelance çevirmenler ise daha ucuza ve daha iyi çeviriler yapmaktadırlar. Onları ise bulmak biraz zordur. :)
0
anuk kokulu sair
(02.12.09)
metnin uzunlugu ve cevirinin teslim tarihi de fiyati etkiler. piyasada 5 e yapanlar var, ceviri bürolari genclere 4-5 liradan yaptiriyor utanmadan sıkılmadan. 10 liranin biraz üzerinde bir fiyat iki tarafi da memnun eder.
0
atmacaged
(02.12.09)
"sayfası x TL" şeklinde bir ücret olmaz, 180 kelime ya da 1000 karakteri x TL şeklinde bir birim olabilir, öncelikle bunu belirteyim. Önünüze normalde 40 tane A4 sayfası edecek işi küçük punto ile 10 sayfaya sıkıştırırlar, canınız sıkılır.

Serbest çevirmen olmasına rağmen sayfası 5 TL diyenden kaçının, hem işi bilmiyordur hem de herhangi bir alana hakim değildir. Müşteri büroların ücretlerini biliyorsa, daha uygun şekilde halletmek için arkadaşınızı tercih etmiş olabilir. Yahut arkadaşınızın konuya hakimiyetine olan güvenlerinden ötürü büroya yaptırmak istememiştir. Piyasayı biliyor olsalar da olmasalar da, arkadaşınız fatura kesmeyecekse 12 TL civarı demesi makul ve etik bir davranış olacaktır. Ayrıca İngilizce'den Türkçe'ye olduğu için kelime azalacağından karakter hesabıyla anlaşmanızı tavsiye ederim. (Serbest tercümanım, ayrıntılı başka sorunuz olursa özelden iletişime geçebilirsiniz)
0
alustriel
(02.12.09)
medikalse, 12 dahi az kaçabilir. Ben 15'ten açardım kapıyı. Boşluksuz 1000 karakter için.
0
cedilla
(02.12.09)
200 kelimesi 5 lira olayı en çaresiz durumdaki büroların en çaresiz elemanları için geçerlidir. ancak iş medikal olunca en az 8 liraya düzgün bir çeviri bulabilirsiniz 200 kelime için.
0
tekosin
(02.12.09)
Teşekkürler arkadaşlar, karşı taraf yaklaşık 77.000 boşuksuz harfli bir çeviri için 75 TL teklif etti, bizde öehhh dedik. Min 200 TL istiyoruz bakalım ne olacak...
0
🌸selimse
(03.12.09)
200 liraya değmez.

Süresini düşünün--el emeği değil bu, göz ve beyin emeği.
Gecelerce oturacaksınız, aldığınıza alacağınıza pişman olacaksınız.

500-600'den aşağı olmaz o iş.. O da çok sıkışıksa paraya..
0
cedilla
(04.12.09)
(14)

Taraf ?

whereismymind
hiç okumadım. bu gazetenin olayı nedir sağ mıdır sol mudur yada ne sağcıyım ne solcu gazeteciyim gazeteci mi ?
hiç okumadım. bu gazetenin olayı nedir sağ mıdır sol mudur yada ne sağcıyım ne solcu gazeteciyim gazeteci mi ?
0
whereismymind
(11.11.09)
hocam gündemden bu kadar uzaksan.sana cevap vermek büyük hata olur.kolaya kaçma takip et gündemi.
0
tyketto
(11.11.09)
amerikancıdır efenim. akp yi över, amerikayı över, orduya saldırır.
hep ordu karşıtır zaten..
0
dieselsingle2
(11.11.09)
parayı verenin düdüğünü çaldırdığı abd-israil-ab-pkk-akp-gülen eksenli (dikkatini çekerim yıldızın 6 köşesini de tamamladım iki de mavi şerit çekersen bayrak yapar satarsın :)) ,gazete olduğu iddia edilen propaganda aracı. demirelin dediğini diyorum kendilerine : "ne verirlerse benden 5 fazlası"
0
BloodGroove
(11.11.09)
gazeteyi hiç okumadın sözlük oku bari yahu :)
0
asbe
(11.11.09)
liberal gazetesi. içinde eski sosyalist yeni liberaller, hacı ben hala sosyalistim de çaktırmıyorum diyenler, türban takıyorum ama liberalim diyenler filan var. şurayla burayla bağlıntısı hakkında bir kanıt yok. ama yaftalamaksa derdin iki paraya kıy al oku da öyle yaftala...
0
nalinci keseri
(11.11.09)
Genel anlamda anti-militarist yapı söz konusu. Asker odaklı bir gazetecilik (?) felsefesi var. RTE ve AKP'yi yerlere göklere sığdıramıyorlardı askerle çekiştikleri sırada. Lakin RTE bir demecinde, Taraf'ın yalan dolan haberlerinden bıkıp tepki gösterdiğinde anında "Paşasının Başbakanı" şeklinde manşet attılar. Finansal kaynaklarını açıklamaya çok çekinir kendileri. Ha arada koordinat ve saatleri de şaşırır canını yidiklerim.
0
Lethe
(11.11.09)
alkım yayınları'nın bir kültür hizmetidir.
0
robinbook
(11.11.09)
gazete hakkında, hatta daha doğrusu herhangi konu hakkında fikri olmayan bir insana o konuyla ilgili bilgi -bakın bilgi diyorum- verme sisteminiz bu mu yani? bu kadar gerizekalı insanlar mısınız siz? şuraya yazı yazanlardan asbe ve nalinci keseri haricinde bir tane bile manipülatif ve subjektif yazı yazmamış insan yok.

biri bir konuda fikir danıştığında, konu hakkında bilgi -yine vurguluyorum, bilgi- verilir. soran kişi size "taraf hakkındaki fikirlerinizi" sormuyor. "taraf nedir" diye soruyor. ama siz koduğum her boku bilir gençlik hemen ver yaftayı ver yaftayı.

soruyu soran arkadaş için: taraf nalinci keseri'nin söylediği üzere, liberal/sosyalist ve entellektüel bir gazetedir. demokrasi yanlısı olduğunu iddia eder, demokrasilerde ordunun söz sahibi olmasından hazzetmediğini her fırsatta vurgular. akp'nin yaptığı bir şeyi beğendiğinde övmekten, beğenmediğinde eleştirmekten de geri durmaz (bu benim fikrim). ulusalcıların iddia ettiği üzere cia, mossad ekürisiyle veya fetoşla herhangi bağı olduğunu da bunca zamandır tek bir kişi bile kanıtlayamadı. bu kadar.
0
coldbound
(11.11.09)
sen liberal/sosyalist/entelektuel gazetedir diyince "bilgi" oluyor, baskasi amerikanci diyince "fikir" oluyor. liberal/sosyalist diyince sen subjektif mi olmus mu oluyorsun? bu mudur? iyi lan ne guzel is o oyle. ulusalci got beyinlilere bile sempati duymaya basladim sayenizde.
0
please dont die
(11.11.09)
gazete sahiplerinin iddiası bu. liberal/sosyalist entellektüel bir gazete olduğu. gazete yönetiminden kimse çıkıp biz amerika uşağıyız demedi. derlerse, yazarız bilgi mahiyetinde taraf amerika uşağıdır, soros köpeğidir diye.
0
coldbound
(11.11.09)
soruyu soran arkadaşım iyi ki bu soruyu sormuşsun. sayende mallıkta sınır olmadığına ve tarafı okuyan kitlenin kelime dağarcığının ne kadar kıt, idrak yollarının ne kadar tıkalı olduğuna şahit olduk... şükür bugünleri de gördük.
0
BloodGroove
(11.11.09)
Şahsım adına Halil Berktay, Murat Belge ve Sevan Nişanyan başta olmak üzere akademik ve siyasi açıdan hiçbir gazetede emsali bulunamayacak derecede donanımlı ve aydın insanları barındıran bir gazete. Bana göre mi donanımlı, şahane insanlar bunlar, sanmıyorum. Çalışmaları devam eden ve gayet ulaşılabilir olan, bilgisini kendisine saklamayan, pek çok ünvan ve özellik taşıyan kişiler. Yaklaşık bir yıldır düzenli takip ediyorum ve gerek gündemde büyük etki yaratan haberleri, gerek genel sivriliğiyle her ülkeye böyle bir gazete lazım diye düşünüyorum. İddia edilen ideolojiye ilişkin çıkarım pek tabii ki "x olmayan kesin y'dir"den kaynaklanıyor, ki sözlükte bunu izah etmeye çalışan pek çok kişiye çoktan baygınlık geldi. İşin trajikomik yani Taraf tam olarak bu kısır düşünceyi ortadan kaldırmaya çalışıyor. Fethullah vs.nin gerçek olduğu net şekilde kanıtlansa bile okumaktan caymam, gocunmam. Tamamen subjektif, taraflı ifadelerim bu şekilde.

Naçizane tavsiyem ise satın almasanız bile netten okuyup kendi kararınızı vermenizdir. Ters de gelse bir başka "taraf"ı bilmekten zarar gelmez.
0
alustriel
(11.11.09)
Taraf özgürlüğün tarafında olan bir gazetedir.
0
pichoscosama2
(11.11.09)
Coldbound kişisi, seninle zeka tartışması yapacak değlim. Söylediğim şeyler de tamamen gerçek olan şeylerdir, yaşanmıştır. Edepsizlik ve şerefsizliğin lüzumu yok. Kendini kendine sakla. İnsanlar mevcut duruma ek olarak tabi ki kendi görüşlerini yazacaklar buraya.
0
Lethe
(11.11.09)
(2)

Arşivcilik bölümünün İngilizcesi

alustriel
Şimdi üniversitelerde bu bölümlerin adını Bilgi ve Belge Yönetimi olarak değiştirdiler bir süre önce bildiğim kadarıyla. Arşivcilik iken İngilizcesine ne diyorlardı?Teşekkürler, sevgiler.
Şimdi üniversitelerde bu bölümlerin adını Bilgi ve Belge Yönetimi olarak değiştirdiler bir süre önce bildiğim kadarıyla. Arşivcilik iken İngilizcesine ne diyorlardı?
Teşekkürler, sevgiler.
0
alustriel
(11.08.09)
archival science ?
0
ermanen
(12.08.09)
www.os-ar.com
adresinde Archives Studies olarak buldum, ilginize teşekkürler ermanen.
0
🌸alustriel
(12.08.09)
(5)

göz kapağı şişmesi

noroloji
arkadaşlar bugün uyandığımda sağ göz kapağım şiş haldeydi. hatta öyle ki aynaya bakmadan anladım. sağ gözümde ileri derecede tembellik var. bununla bir ilgisi olabilir mi? en büyük korkum da göz tansiyonu çünkü annemde var ve ırsı olduğu söylenmişti? sizce nedir ?
arkadaşlar bugün uyandığımda sağ göz kapağım şiş haldeydi. hatta öyle ki aynaya bakmadan anladım. sağ gözümde ileri derecede tembellik var. bununla bir ilgisi olabilir mi? en büyük korkum da göz tansiyonu çünkü annemde var ve ırsı olduğu söylenmişti? sizce nedir ?
0
noroloji
(27.05.09)
şişliğin etrafında hafif morarıklık ve kaşıntı mevcutsa halk arasında '' it dirseği'' olarak adlandırılan mikrobik bir şişliktir.en geç 2 gün içersinde geçmesi lazım , yine de bir doktora gösterilmeli, ve göz temizliğine dikkat edilmeli .
( hele ki gözlük - lens kullanılıyorsa)
0
kirophobia
(27.05.09)
hayır morluk ya da kaşıntı hiç yok.
0
🌸noroloji
(27.05.09)
derhal bir doktora gösterseniz iyi olur.göz tansiyonuyla alakalı olmasa bile herhangi bir iç organdaki rahatsızlığın belirtisi de olabilir.
0
kirophobia
(27.05.09)
fazla uyumaktan, içkiye bağlı fazla uyumaktan ya da yorgunluktan olabilmekte. 2 güne bir bende mutlaka olur. uyandıktan sonra 2 3 saat içerisinde normale dönüyor. tansiyon konusunu bilemedim. doktora gidiniz.
0
brc
(27.05.09)
bir kaç tanıdığımdan bildiğim kadarıyla, göz doktorlarının bile psikolojik sıkıntıya bağladığı bir durum. annemde de göz tansiyonu var ve bu durumu psikolojik olmasa bile sıkça yaşıyor, ona şöyle bir tavsiye verilmişti, fakat alerjik durumlarda kullanılmaması gerektiğini belirteyim.

demlik poşet çayı demliyorsunuz, kaynadıktan sonra yani çay da gayet hazır olduğunda, poşeti alıp ıslak ve sıcak şekilde kapadığınız gözünüze koyup hafifçe bastırarak 5 dakika kadar tutuyorsunuz, oturarak ya da yatarak yapmanız farketmez. sonrasında iyice yıkamayı unutmuyorsunuz tabi :) şişliği belirgin ölçüde indiriyor ve gözü oldukça rahatlatıyor. ben de neredeyse görüşümü kısıtlayacak kadar bir şişlik yaşamıştım (anneminkilerden daha şiddetliydi), beklerken rahatlama hissetmiştim ama poşeti kaldırıp baktığımda resmen mucize gibi gelmişti :) bu doktor tavsiyesiydi, sizde de işe yarar umarım, geçmiş olsun.
0
alustriel
(27.05.09)
(4)

online tavla

geldiler
mynet'in son oda penceresi açıldıktan sonra Mynet Oyun Yükleniyor... Lütfen bekleyiniz. de kalıyor mal gibi. firefoxla da i.e ile de aynı. play65 kurayım dedim o da hata veriyor kurulum dosyasını çalıştırdıktan sonraki küçük pencerede. türkçesi ingilizcesi de aynı. sorunsuz online tavla oynayabilece
mynet'in son oda penceresi açıldıktan sonra Mynet Oyun Yükleniyor... Lütfen bekleyiniz. de kalıyor mal gibi. firefoxla da i.e ile de aynı. play65 kurayım dedim o da hata veriyor kurulum dosyasını çalıştırdıktan sonraki küçük pencerede. türkçesi ingilizcesi de aynı. sorunsuz online tavla oynayabileceğim bi site yok mudur?
0
geldiler
(13.05.09)
java yüklü mü bilgisayarınızda?
0
tepedeki psychedelic adam
(13.05.09)
java da bir sorun olabilir. bir gamyun.net i dene olmazsa java da bir sorun vardır...
0
benim de soyleyeceklerim var
(13.05.09)
java yüklü yav daha önce king falan oynuyordum mynette.

edit: başka bir adresten indirdim play65 kuruldu girdim sonunda ama bunda da sahte para modunda hiç bi oyun yok oynanabilecek. beleş oynayamıyor muyuz? eğer öyleyse sahte para modu niye var?
0
🌸geldiler
(13.05.09)
backgammonstar.com
ufak bir exe yüklüyorsunuz, oyunu açtığınızda da sağdan change view iyidir.
0
alustriel
(14.05.09)
(2)

obamanın el yazısı

rentts1
ne yazıyo şurda ben i will do something that i can to make ... young people like you... education ... sını çözdüm. please fill in the blanks.http://www.haberturk.com/galeri.asp?src=26&id=142667
ne yazıyo şurda ben i will do something that i can to make ... young people like you... education ... sını çözdüm. please fill in the blanks.
www.haberturk.com
0
rentts1
(24.04.09)
isim de galiba Tiphania bu arada
0
feeling the blanks
(24.04.09)
alustriel
(25.04.09)
(5)

ankarada adres

zubundy
çayyolu tarafına gitmem gerek, galeriaya gelmeden hemen önce postane varmış, otobüsle oraya gideceğim, nasıl gidebilirim, otobüse nereden bineyim, nerede ineyim. şu anda kızılaya gidiyorum, çayyoluna da kızılaydan gececeğim.bu otobüsler kızılayın neresinden kalkar ve yol aşağı yukarı ne kadar sürer
çayyolu tarafına gitmem gerek, galeriaya gelmeden hemen önce postane varmış, otobüsle oraya gideceğim, nasıl gidebilirim, otobüse nereden bineyim, nerede ineyim. şu anda kızılaya gidiyorum, çayyoluna da kızılaydan gececeğim.
bu otobüsler kızılayın neresinden kalkar ve yol aşağı yukarı ne kadar sürer
0
zubundy
(05.12.08)
meşrutiyet caddesinde , meşhur peynirci var, onun önünden binebilrsiniz otobüse, ümitköy otobüsüne bineceksiniz, eskişehir yolundan ümitköye döndüğünde , 2. durakta inerseniz postane karşı tarafta. yol en az 20 dakika falan sürer herhalde, kolay gelsin.
0
frothonthedaydream
(05.12.08)
meşrutiyet caddesinin alt taraflarına doğru otobüs durakları var. oradan türkkonut ya da ümitköy otobüsüne binin, ama konutkent yazanlara binmeyin, onlar başka tarafına gidiyor çayyolu'nun. yarım saat kadar bir yolunuz var. ümitköy sapağından ümitköye döndükten sonra 3. durakta, galerianın karşısında ineceksiniz, karşıya geçip biraz geri yürüyeceksiniz. önceki durak çok geri kalır postaneden, o yüzden galeriada inerseniz daha iyi olur. dönüşte de dolmuşla sıhhiyeye ya da ego ile kızılaya dönebilirsiniz.
0
alustriel
(05.12.08)
teşekkürler frothonthedaydream; bir sorum daha olacak, bahsettiğin otobüs, yeşil çift katlı otobüslerden mi?

aynı soru ve teşekkür senin içinde geçerli alustiel, süreniz başladı, bakalım kim daha hızlı bitirecek yemeğini
0
🌸zubundy
(05.12.08)
evet onlar da olabilir, paralı tabi o. ama onlarda konutkent yazıyor, binmeyin demiştim ama onlara binilebilir :D
0
alustriel
(05.12.08)
iki katlısı da var tek katlısı da, ama kaç numaradır onu bllemem, ümitköyde 3. durak daha yakınmış evet, gelmeyin üstüme 1 senede ancak bu kadar öğrendim.
0
frothonthedaydream
(05.12.08)
(15)

Paranın olmadığı bir dünya

kriker
Bir sihirli değnek değse insanlığa, para dediğimiz değiş tokuş aracı insanlığın zihninden, yazılı-sesli bütün kaynaklardan siliniverse, paranın geçerliliği kalmasa, para diye bir kavram olmasa ne olur?İnsanlık tekrar parayı icat eder mi? Yoksa başka bir şey mi bulur?Thomas More'un Utopia'sında da kı
Bir sihirli değnek değse insanlığa, para dediğimiz değiş tokuş aracı insanlığın zihninden, yazılı-sesli bütün kaynaklardan siliniverse, paranın geçerliliği kalmasa, para diye bir kavram olmasa ne olur?

İnsanlık tekrar parayı icat eder mi? Yoksa başka bir şey mi bulur?

Thomas More'un Utopia'sında da kısmen böyle bir dünya var.

Bir ütopyada işlerin nasıl yürüyeceğini merak etmiyorum. Benim merak ettiğim günümüz dünyasında böyle bir şey olursa ne olacağı.

Biraz hayalgücü lütfen.
0
kriker
(04.12.08)
Pek hayalgücü olmayacak ama Ursula Le Guin'in Mülksüzler'inde böyle bir dünya var: özgür ve mutlu bir dünya.
0
sare
(04.12.08)
cok buyuk ihtimalle yeniden icat edeceklerdir. Yalniz, olur mu olmaz mi sorulari sacma biraz, hatta bu tur bir tartismalara verilen bir ad da vardi ama gelmedi aklima. O zamanin sartlarina bagli olarak degismesi lazim.

Ama parasiz bir dunya derken, sanirim ki anarsizme bir goz atilabilir?
0
armish
(04.12.08)
günümüz dünyasında diyorsun ama her şeyin paraya dayalı olduğu günümüzde "paranın birden ortadan kalktığını düşünün" demek, "hiçbir topun olmadığı 90 dakikalık bir futbol maçı düşünün" demek kadar saçma bence. yani boş boş durur millet bir şey yapmaz, yapamaz çünkü 90 dakikanın amacı o topla oynamak. aynı şey bunda da geçerli. insanların günü yaşamasındaki amaç o günlük "para"yı kazanmak.

ha dersen ki "paranın hiçbir zaman hakim olamadığı bir dünyada olacakları merak ediyorum" o zaman iş değişir. muhtemelen para ekonomisi ile benzer özellikleri temel alan gelişmiş bir değiş-tokuş sistemi oluşturulur.
0
sofistike maymun
(04.12.08)
para yoksa kimse çalışmaz,dünyanın gelişimi yavaşlar hatta durma noktasına gelir.aslında para bir güç unsuru olduğu için o kalktığı an insanlar farklı bir şekilde güce ulaşmaya çalışacak (fiziksel vs.) yani dünyanın bir kaosa sürüklenme ihtimali bayağı yüksek.
0
alternatif
(04.12.08)
gelecekte her şey olabilir. para dediğimiz şey bugüne ulaşana dek bir çok değişiklikten geçti. bir iktisat kitabının para & trampa bölümünü okumanızı tavsiye ederim.
0
nihilanth
(04.12.08)
ha tabii şöyle de bir şey var. mesela kendini şehir hayatından arındırmış, çiftlik evinde yaşayan bir birey, para denilen kavram yeryüzünden silindiğinde yaşantısında herhangi bir farklılığa gitmeye gerek duymayacaktır. o yine kendi bahçesinde tarımını yapar, kendi yetiştirdiği ve stokta tuttuğu ürünlerle beslenmeye devam eder falan.

ama ünlü bir borsa firmasında çalışan birisi için ne olacak? ya da günlük milyon dolarlarla oynayan birisi o sabah işe gitmek yerine ne yapacak? ciddi ciddi para üzerine kurulan hayatların olduğu bir dünyada paranın birden ortadan kalkması ütopyayı da aşan bir şey. ilkel-gelişmiş toplulukların arasındaki uçurum da burada kendini gösteriyor işte.
0
sofistike maymun
(04.12.08)
paranın olmadığı bir dünya.. emeğin para ile ölçülecek kadar önemsizleştirilmesinden önce pek çok toplulukta gayet yürümüş fakat şu an imkansıza yakın bir hayal ne yazık ki. tüm dünyada entegre bir şekilde böylesi bir sisteme geçiş mümkün değil gibi gözüküyor, hele de para olmayınca kimsenin çalışmayacağı gibi fikirlere sahip insanların yaşadığı bir dünyada. fakat toplarsın x sayıda arkadaşını, yaşarsın böyle, ama nerde, hiçbir devlete ait olmayan bir toprakta. buna dair onyüzbinmilyon akım, kitap makale mevcut. gel gör ki kişisel haz yahut insanlara faydalı olmak için karşılık beklemeden emek ortaya koymak gülünecek bir şey haline gelmiş, kimse ihtimal verip de işin ne uygulanmışını ne de teorik halini oturup düşünmez bile. kapitalizmin merkezinde yahut çanağının başında yalayıcı olmayanlar bile ihtimal vermezken dünyada esamesi okunmayan kusursuz bir insancıllığın ütopyası şu an sadece. insanların yeteneklerinin, zihinsel ve fiziksel kapasitelerinin tek bir alana odaklanmış oluşu da böyle bir dünyanın dönmesine engel. birimlere, karşılık beklemeye inandığımız sürece yok öyle bir şey.

ben birinin bana öğrettiği bir konuyu, anlattığı bir hikayeyi hmm bunun ederi şu kadar lira diye düşünmüyorsam, o bana bir şey kattı ben de ona bir şey kazandırmalıyım diye bir yükümlülük değil manevi, kişisel ve aynı zamanda toplumsal bir arzuyla doluyorsam, benim gibi hissedenler de bu hissin doğasına aykırı olmayacak şekilde örgütlense bu tür bir yaşam elde edilebilir gibi geliyor bana ama herkesin şüphesi var.
0
alustriel
(04.12.08)
paranin birden gitmesi sihirle bile olamaz :P, paranin icadiyla birlikte bir suru sey etkilenmistir, dunyanin durumu ona gore sekillenmistir, para yok olsaydi su anki bir suru sey de yok olurdu heralde, belki biz bile.. ayrica su anki kagit para bozuk para olmasa bile baska seyler kullaniliyor olurdu, zaten eski caglarda para yerine deniz kabugu falan kullaniyorlardi.

ama benim hayalim butun kaynaklari olan cennet bir adada para gerekmeden yasamak tabi, bu olabilir bak..
0
ermanen
(04.12.08)
üzerinde pek düsünecek halde degilim ama sadece bir sey söylemek istiyorum
o da eger dünyanin gelisimi? gercekten komik geliyor bu bana duracaksa bence yok olsun para zira paranin gelistirdigi bu muazzam dünyadan ne kadar memnun arkadas varmis onu da bi cirpida gösterdi ama benim bu kaosa dogru sürüklenmeyen dünyamiz icin endiselenmemi sagladi paranin varliginin ortadan kalkmasi
sadece maddi acidan degil kavramsal olarak da para hayatimizdan silinmesi sanirim soru bunu da kapsiyor
cünkü hic parayla yasayan insanlar var ama bi dolu da sorunlari madden sahip degiller paraya sadece para ve paranin yarattigi kavramlari var ama pratikte aslinda parasizlar (bes parasiz)
ayrica benim de süphem yok
0
gdduman
(04.12.08)
paranın kalkması bir şey ifade etmez aslında. hemen para icad edilir. ama görüyorum ki bu cevabı beğenmiyorsun. o halde yazmaya devam ediyorum;

diyelim ki paralar yok oldu, kimse bilmiyor, hafızalaradn da silindi.

1- bir kere polis, itfaiye, hastane gibi hayati kuruluşlar biter bu bir. halk içinden gönüllüler olur mu, ne kadar iş yaparlar amatör halleriyle muallakta.

2- evimiz, elektriğimiz(telefon, televizyon, iletişim), devletimiz, olmayacaktır. su da akmaz evlerde yakında barajlarda çalışan adamlar olmayınca tabii.

3- beslenemeyiz. nerden yemek bulucan? her gün alışveriş yaptığımız yerler olmayacak artık.

4- şu an çok parası olanların çok da mal varlığı var. bu insanlar bu varlıklarını kullanarak hem takas yöntemiyle hayati ihtiyaçlarını karşılayacak hem de az mal varlığı olanların elindekileri almaya çalışacak, veya onları bazı şeyler karşılığında çalıştıracaklardır.

5- az mal varlığı olanlar ya da hiç bir şeyleri olmnayanlar grupbunda:
a)gücü yeten diğerinin elindekileri alacaktır. bunlar çete, hatta küçük ülkeler kuracaklardır. (zaten artık güçlü bir devlet olmayacaktır. diğer devletleri çok bilmiyorum ama türkiye mesela hemen bölünecektir.)
b) birbirine destek olup yaşamaya çalışan insanlar da ortaya çıkacaktır. bunlar a grubuyla savaş halinde olacaktır.


bunun dışında, hastalıklar yayılır, yok oldu denilen hastalıklar yeniden ortaya çıkar, insanların çoğu ölür, şehirler yavaş yavaş eski hallerine dönmeye başlar, hayvanlar şehirlere kayar, dünya nüfusu azalır. sadece güçlü insanlar yaşamaya devam eder.

insanlık çok öncesine dönmüş olur yani. zira para yok oldu deyince ister istemez teknoloji de yok oluyor gibi geliyor bana yoksa şüphen mi var?
0
mevta
(04.12.08)
ayrıca köyde, kırsal kesimde kendi tarımını yapan insanlar şehirde yaşayanların yarısından çok muhatap oluyor ve yarısından çok oynuyor parayla. :)
0
mevta
(04.12.08)
para gidince ona dair tüm kavramlar da yok olacak yani market, yiyecegi parayla satın alma falan filan da
buradan baslarsan kurguya o kadar büyük felaket senaryolari yazsan da zaten hemen hemen bugünün dünyasinn sorunlarina variyorsun ( liste parali dünyada hic var olmayan seylerden bahsetmiyor, para var allaha sükür ama koskoca ac bir kıta,hele 4. madde gercekten evlere senlik, bir zamanlar hic kimsenin olan yerlere kira adi altinda paralar ödeniyor)
bi de öyle deneyimleyelim ne olacak
para neden var bunu bir düsünün ondan sonra parasiz bir dünya fikrini konusalim isterseniz
hayati sadece kolaylastirsin diye ama bugün geldigi nokta ne
maymunlar üzerinde yapilan deneyler falan da var paranin etkileri hakkinda
bir de 'kac para kac' var o da güzel
aslinda insanin kendi basina ördügü ikinci coraptir para
0
gdduman
(05.12.08)
🌸kriker
(11.01.09)
(bkz: Zeitgeist Moving Forward) büyük ölçüde paranın olmadığı bir dünya ile ilgili.
0
🌸kriker
(09.06.11)
bu konuda epey çalışan tuhaf bir grup var.
desteni.co.za
0
kediebesi
(09.06.11)
(4)

rusça klavye sticker

zapake
dun mecdiyekoyde sordum bi karıs çıkartma kagıdına 15 ila 20 milyon arası istedi çakallar. kadıkoyde duyduğum kadarıyla 4-5 milyona varmıs ama neresinde var hiç bilmiyorum kazık yemeden alabileceğim bi dukkan ismi onerebilirseniz çok makbule gecer.(google bu konuda pek bi cimri çıktı) (bu arada gitt
dun mecdiyekoyde sordum bi karıs çıkartma kagıdına 15 ila 20 milyon arası istedi çakallar. kadıkoyde duyduğum kadarıyla 4-5 milyona varmıs ama neresinde var hiç bilmiyorum kazık yemeden alabileceğim bi dukkan ismi onerebilirseniz çok makbule gecer.(google bu konuda pek bi cimri çıktı) (bu arada gittigidiyordada buldum 4.5 a ama oncelikli opsiyonum beklemeden elden almak)

hatta hatta eğer oyle bi kalem varsa siyah zemin uzerine beyaz yada benzeri renkli çıkmayacak bi tane kendimde çiziktirebilirim.(cd kalemleri kalıcı olmadı)(sarı renk) o kaleminde marka ve modelini ve nerden bulunduğu da onemli tabi. (tabi fiyatıda)
0
zapake
(28.10.08)
kadıköyde yazıcıoğlunda bulabilirsin.

yaldızlı kalemlere benzeyen ama yaldızlı olmayan siyah zemin üstüne beyaz yazan kalemler var. kalıcı olurlar sanırım da, ne kadar düzgün yazılır bilmem. büyük kitapçılarda var kabalcı filan.

ama çıkartma daha iyi buna nazaran...
0
mortifera
(28.10.08)
tam cevap degil ama uzerlerine harfleri yazdiginiz minik minik kagitlar kesseniz, sonra onlari bantla yapistirsaniz klavyeye? hem kendiniz ugrasirsiniz, hem de ne bileyim zevkli olur gibi.
0
osuruklu
(28.10.08)
sticker kağıt pahalıdır doğru, düz renk defter etiketi alın 8li 10lu falan (ki max 1 ytldir herhal)
printerınız varsa: worde kirili yardırın, hatta word %100 iken görmemişler gibi kağıdı monitöre tutun, etiketlere gelsin harfler.
printer yoksa manuella.
yazdırdığınız/yazdığınız etiketlerin üstüne de şeffaf koli bandı yapıştırmak da kirlenmesini engeller. sonra işte el işi dersi başlıyor.
0
alustriel
(28.10.08)
evet bugunde kadıkoy yazıcıoğluna uğradım. ordakiler daha insaflı çıkıp 10-15 arası fiyat verdiler:) en son etiketi kendim hazırlarım die dusunuyordum, akmarın uzerindeki sokakta buyukce bi kırtasiyede kalem sekline getirilmiş daksilleri gordum. fiyat 3ytl sonuc super:) hem beyaz hemde çıkmıyor:)
0
🌸zapake
(28.10.08)
(3)

lawrence of arabia - altyazi

alustriel
merhaba,Lawrence.of.Arabia.1962.Director's.Cut.DVDRip.XviD-RSSM versionu için altyazi arıyoruz. kendisi 25 fps ve 4 cd.yardımcı olabilecek arkadaşlara teşekkürler şimdiden.
merhaba,

Lawrence.of.Arabia.1962.Director's.Cut.DVDRip.XviD-RSSM versionu için altyazi arıyoruz. kendisi 25 fps ve 4 cd.

yardımcı olabilecek arkadaşlara teşekkürler şimdiden.
0
alustriel
(07.09.08)
evet baktık fakat yok orada maalesef. bakayım söylediğiniz programa, teşekkürler.
0
🌸alustriel
(07.09.08)
belki fps konusunda yardımı olur.
www.allsubs.org
0
insanimsi
(07.09.08)
rurouni
(08.09.08)
(8)

bir simge/işaret soruyorum...

sirrikadem
Ønedir bu? bir okunuşu var mı; alfa, beta, omega gibilerinden...
Ø

nedir bu? bir okunuşu var mı; alfa, beta, omega gibilerinden...
0
sirrikadem
(22.07.08)
la traviata
(22.07.08)
fi diyecektim ben de :)
0
deckard
(22.07.08)
Bu var bir de:

en.wikipedia.org

Diameter symbol ⌀
0
ermanen
(22.07.08)
çap işte, bildiğin.
2r diyebilirsin.
0
cedilla
(22.07.08)
@propontis, senin dediğin fi'nin büyük yazılışı. küçük yazılışı bu şekilde.
0
deckard
(22.07.08)
bos kume degil miydi bu?
0
terp
(22.07.08)
Danca, Norveççe ve Faroe dilinde [ö] sesine ("fonem") tekabül eden karakterdir.
Birbirine çok benzeyen İsveççe ile Norveççe ve Danca arasındaki ilk dikkat çeken fark bu harftir. Misal bu harfi barındıran dillerde "ø" harfini içeren kelimeler İsveççe'de [ö] ile yazılır. Örnek: Bjørn , Björn

Ayrıca dilbilimde zero morph denilen (türkçesini bilmiyorum) ve örnekteki gibi durumları izah etmek için kullanılan bir işarettir.
örnek:
two pens
two deerØ
0
alustriel
(22.07.08)
evet çap işareti bu. bazı pizza restoranlarındaki kataloglarda falan pizzanın çapını belirtmek için kullanıldığını görebilirsiniz.

@sofistike maymun: phi'nin küçük hali bu değil, şu:
www.mathsisfun.com
0
lepidodendron
(23.07.08)
(2)

Tercüme Bürosu Piyasası

actionary
Çevirmen olmama rağmen tercüme bürolarından çok fazla uzak kaldım. Şimdi de elimde bir çeviri var, ancak çevirmen ücreti üzerinden değil, çeviri bürosu ücreti üzerinden yapacağım. Yani çeviri bürosu 1000 karaktere kaç YTL alıyorsa, ben de o kadar alacağım. Çeviri bürosu 1000 karaktere kaç YTL alıyor
Çevirmen olmama rağmen tercüme bürolarından çok fazla uzak kaldım. Şimdi de elimde bir çeviri var, ancak çevirmen ücreti üzerinden değil, çeviri bürosu ücreti üzerinden yapacağım. Yani çeviri bürosu 1000 karaktere kaç YTL alıyorsa, ben de o kadar alacağım.

Çeviri bürosu 1000 karaktere kaç YTL alıyor aşağı yukarı?
0
actionary
(17.07.08)
camilo
(17.07.08)
son 6 aydır istanbul ve ankara büroları 12 - 15 ytl arası alıyor, pazarlık yapması olası bir müşteri ise direk 15 demenizi tavsiye ederim.
0
alustriel
(17.07.08)
(7)

başkent - bilkent dil yeterlilik sınavı

oxibrinth
yeğen büyük ihtimal bu üni.lerden birine girecek, ya da girmeye çalışacak. amca da bir çalıştır, bir yılı hazırlığa gitmesin dedi. yalnız sınavlar hakkında bir bilgim olmayınca şimdi nerden başlayacaz neler anlatacaz kararsız kaldım. şimdi cope diye geçen şey hazırlıktan önce yapılan sınav mı? yoksa
yeğen büyük ihtimal bu üni.lerden birine girecek, ya da girmeye çalışacak. amca da bir çalıştır, bir yılı hazırlığa gitmesin dedi. yalnız sınavlar hakkında bir bilgim olmayınca şimdi nerden başlayacaz neler anlatacaz kararsız kaldım. şimdi cope diye geçen şey hazırlıktan önce yapılan sınav mı? yoksa hazırlık okulunun sonunda mı yapılıyor? yoksa 2si de aynı şey mi? netten bulabildiğim kadarıyla listening falan varmış. şimdi durumdan haberdar arkadaşların yardımını rica ediyorum. acaba anadolu lisesi ingilizcesiyle durum ne olur? yds ile bir karşılaştırma yapılabilir mi? teşekkürler.
0
oxibrinth
(17.07.08)
bilkentte 2side ayni sey
0
jay kay
(17.07.08)
Bilkentte hazırlıga baslamadan once 2 tane sinava giriliyor. Birinci sinavi geçenler COPE a girmeye hak kazaniyor. COPE ise yanılmıyorsam 4 5 saat suren bir sinav içinde grammar, listening ve writing var(Baska varmiydi hatirlayamadim). Yalnız sınavın formatını bilmeden çalışmak zor olabilir diye düşünüyorum. Sanıyorum google da falan COPE deneme sınavı yazarsanız benzeri şeyler cıkar. Bir de Ankara'da Positive English diye bir ingilizce kursu var. Orada, hazırlık sınavında sorulan soruların hemen hemen aynıları soruluyor deneme testlerinde. Bi bakmanizi oneririm. Bol şans şimdiden.
0
eofor
(17.07.08)
oncelikle cope icin konustugumu belirteyim.

maddi durumlari iyiyse positive englishe yazilabilir, sorular hemen hemen ayni cikiyor. bilkentin "how to cope" diye bir kitabi var reading ve listeninge ordan calisabilir, kitabin cdsi var haliyle. listeningde tarihleri , sayilari, ozellikle spelling yapilan seyleri( gunes g-u-n-e-s gibi) not ederse iyi olur. readingde de tum parcayi okumaya kasmasin zamani yetmeyebilir eger cok okuyan biri degilse; bi soruya baksin bi paragrafa baksin yani zaten sirayla soruyorlar sorulari.

anadolu lisesinden anadolu lisesine gore ucurum gibi farklar olabiliyor. mesela ben aaal'de ve aal'de okudum 2 ser yil. aaal ingilizcesiyle copeu rahatlikla gecer ama aal ingilizcesiyle upperdan falan baslar lisede biraz ilgiliyse. upperdan basladigi takdirde de hazirligi 1 donem okuyup bolume gecme sansi olabiliyor tekrar copea girip.

en onemlisi; essay nasil yazilir onu bi ogrensin, bir kac kalip, biraz da level vocab kullanirsa iyi olur. hatta her konuya uyabilecek bi giris cumlesi ve bi sonuc paragrafi ezberleyebilir ki boylece 1saat icinde dogru duzgun bisiler cikartabilsin. en esnek olan bolum writing oldugundan genelde upper-prefac-bolum olayi writinge bakar.
0
kayranin kedisi
(17.07.08)
essay konusuna katılıyorum, özellikle outline nedir, püf noktaları nelerdir iyice öğrensin. en hayati eleme o bölümden oluyor tüm hazırlık atlama sınavlarında. yds ile karşılaştırma yapmak zor fakat 85 ve üstü yapabiliyorsa rahat geçer diye tahmin ediyorum. ayrıca bilkentin sayfasında copeda çıkan kelimeler diye bir bölüm vardı zamanında, hala var mı bilmiyorum ama en azından yds ve kpdsde çıkan kelimeleri komple bilmesi gerekir. çok basit soruların bir kelimeyi bilmemek yüzünden gitmesi acı verici olur. başarılar :)
0
alustriel
(17.07.08)
(bkz: mla)
0
jay kay
(17.07.08)
cope'da mla'e falan gerek yok öncelikle. ben bir 15 gun kendim calısıp gecmistim. kitapları alsın okuldan onların aynısı cıkıyor zaten nerdeyse. ilk sınav zaten cok kolay test olan yani. cope da biraz sıkıcı ama calısırsa gecer. yds ile pek ilgisi yok diyebilirim. test sınavı zaten inanılmaz kek. listening için şunu soyleyeyim ben girdiğimde teypler inanılmaz cızırtılıydı zor anlaşılıyordu aşırı dikkatli dinlemesi lazım. bi de writingde biraz konuyla ilgili fikir falan belirtmek de işe yarıyor.

başkent için de şoyle düşünün bilkentin ilk sınavını yapıyolar sadece. yani şu kek dediğim test sınavını. başkente girerse sorun yaşamaz biraz biliyorsa, o sınavı gecemeyen zaten hazırlık okusun bi zahmet.boyle :)
0
likeinme
(17.07.08)
www.wordtest.com diye bi site var, ucretli kısmı cok iyi calıstırıyor ordan soru cozebilir cok da bişey değildi parası hatırladığım kadarıyla. bi de hacettepe-taş yayınlarının grammar kitapları guzel. sınavı a ile gecerse ingilizce dersinden de muaf oluyor bu arada, bilkent için. ama genelde yabancı uyruklulara falan a veriyolar hep :)
0
likeinme
(17.07.08)
(4)

Su kullanımını engellemek

no christ requiress
Bir tarlamiz var, etrafi cevrili fakat kapi olarak bi tane incecik tahta koyduk yarim metre genisliginde, esasli bi kapi yapana kadar onu kullaniyoruz. Dolayisiyla gelen gecen girebiliyor. Bu tarlada da bir adet muslugumuz var, yerden cikiyor su, faturali, hatta abone olmak icin nedense 250ytl domal
Bir tarlamiz var, etrafi cevrili fakat kapi olarak bi tane incecik tahta koyduk yarim metre genisliginde, esasli bi kapi yapana kadar onu kullaniyoruz. Dolayisiyla gelen gecen girebiliyor.
Bu tarlada da bir adet muslugumuz var, yerden cikiyor su, faturali, hatta abone olmak icin nedense 250ytl domaldik muhtara.
Etraftaki coban, koyluler, komsular falan da beles su bulunca altin bulmuscasina ususmusler, tepe tepe kullaniyorlar tarlaya girip. Bir de bunlari tam su alirken yakalayinca da bi gizlimiz saklimiz yok diye soylenip piskin piskin guluyorlar.

Bir sekilde bu suyun kullanimini kisitlamak icin mekanizma yapilabilir mi ? Boru direk toprakdan cikiyor, ustunde su saati var, ondan 1 metre ileride de musluk var.
Kapi yapin demeyin, kapi su an yapamayiz, yapsak bile onun da ustunden atlar bu belesciler. Suyu kesecek ana salter de su saatinin ustunde, e o da kabak gibi disarda. Disardan herhangi bir sey takilarak kullanim kisitlanabilir mi ?
0
no christ requiress
(13.07.08)
vananın önüne,yanına bi kaynak yaptırın zincirle veya direk asma kilitle vanayı boruya bağlayın klitleyin. kesin özel kilitli vanalar yapılmıştır şu ana kadar bi aramak lazım nette.
0
sourlemonade
(13.07.08)
evet varmış

img.hisupplier.com$627163356.jpg

images.google.com
0
sourlemonade
(13.07.08)
çok ilkel bir uygulama fakat işimize yaramıştı (devasa balkonumuzda isteğimiz dışında bir aktivite için suyumuzla çimento karan kişilere karşı): musluğu açarken elinizin temas ettiği kısmı çıkarmak, evet aynen bu. hatta bu kısım bazı eskimiş musluklarda kendiliğinden de çıkar bazen, hiç yaşadınız mı bilmem.. tarlaya gittiğinizde o kısmı yanınızda götürür hoop üstüne takar açarsınız, o kısım olmadan açmak mümkün olmuyor (oranın bir adı olmalı.:( ) artık o yüzsüzler de o zamazingonun aynısından bulup takmaya üşenmezlerse direk minik bir oda ve çelik kapı yaptırın derim, sömürülen suyunuzu korumak için değer...
0
alustriel
(13.07.08)
suyu boruları uzatmak marifetiyle dış güçlerin müdahale edemeyeceği bir yerden geçirin, bir ana vananız olsun, gerektiğinde kapatırsınız. yani su x'ten çıkıp x'te tüketiliyor ya, siz x-y-x yapın. y'de de vananız olsun, ooh, mis.

ya da paraya kıyın, uzaktan kumandalı bir sistem kurun :)
0
actionary
(13.07.08)
(5)

ankara'da sabaha kadar açık mekan

alustriel
lokanta olur bar olur kafe olur, niyetimiz sabahlamak. söz konusu durum yarın gece olacak. tunalı ve kızılay çevresinde olması icab ediyor bir de. yardım ediniz, minnettar kalacağım :)
lokanta olur bar olur kafe olur, niyetimiz sabahlamak. söz konusu durum yarın gece olacak. tunalı ve kızılay çevresinde olması icab ediyor bir de. yardım ediniz, minnettar kalacağım :)
0
alustriel
(02.04.08)
özsüt 24 saat açık diye duymuştum. (Tunalı'daki şubesi)
0
hurin
(02.04.08)
çok teşekkürler!
0
🌸alustriel
(02.04.08)
Kızılay ve Tunalı'daki Rumeli işkembecileri, ayrıca Esat tarafındaki ASPAVA'lar 24 saat açık. Ancak bi şey yemeden içmeden sabaha kadar kalabilir misiniz bilmem...
0
crown
(02.04.08)
tabii ki noche! tunalı'da ertuğ'un yanındaki pasajda. pasaja girin aşağı inin. bazen abukluk yapıp erken kapatıyorlar; ama çoğunlukla açık. çok keyiflidir.
0
oceano
(02.04.08)
atakule civarında çokca çorbacı lokanta vs sabaha kadar açıktır
0
pascha d
(03.04.08)
(4)

Nokia 2600'da sorun

alustriel
Bugün ne gelen aramalardan ses alabildim ne de arama yaptığımda sesim ulaştı. Operatör ismi yazan yerde daha önce hiç görmediğim ufak bir kulaklık ikonu çıktı, telefonun öyle bir özelliği yok halbuki, oldukça eski bir model. http://www.resimler.tv/data/media/341/Nokia-2600.jpgFabrika ayarlarına geri
Bugün ne gelen aramalardan ses alabildim ne de arama yaptığımda sesim ulaştı. Operatör ismi yazan yerde daha önce hiç görmediğim ufak bir kulaklık ikonu çıktı, telefonun öyle bir özelliği yok halbuki, oldukça eski bir model. www.resimler.tv
Fabrika ayarlarına geri döndüm, işe yaramadı.
Var mıdır bir fikriniz? :(
0
alustriel
(17.02.08)
kulaklik taktiniz mi hic, belki cikarttiktan sonra alet kulakligi cikardiginizi anlayamadi. veya icinde parca kaldi (buna ihtimal az gibi)

evde kulaklik varsa tekrar taksaniz ve cikarsaniz.
www.nokia-asia.com bu kulakligi destekliyor telefonunuz ve bunun takili oldugunu saniyor bence.
0
la traviata
(17.02.08)
takmadım, o telefonun bir kulaklığı olmadı hiç :'( ama dediğiniz gibi öyle sanıyor meret. o ayarı deaktive edebilsem..
0
🌸alustriel
(18.02.08)
benim zamanında bi nokia 6510'um vardı, yanlışlıkla suya girip çıktıktan sonra o da yapmaya başlamıştı böyle. kulaklık takılı sanıyodu garibim. yani tecrübeme göre sorununuzun kaynağı yazılımsal değil diye tahmin ediyorum, bi nokya servisine gösterseniz?
0
jangara
(18.02.08)
en temizi öyle yapmak sanırım. şakacı alet bugün bi ara düzeldi sonra yine koma. teşekkürler :)
0
🌸alustriel
(18.02.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.