Ekşi Duyuru

kurumdaki evrakçılar toparlamıyor mu. bizde evrakçılar topladı seçim komisyonunda isteyen istemeyen diye

@gizemli dede, bizim kurumun olduğu ilçe geçen sefer komple istemişler. Bu sefer yine aynısı. Tüm personel istisnasız diye yazı yazmışla.

ikamet ettiğin veya görev yaptığın ilçenin seçim kuruluna kurum kimliği ve tc kimlik kartı ile gidip başvurabiliyorsun normalde ama son cb seçimlerinde bazı kurullar bireysel başvuru almadı sadece kurumlardan gelen listelerle oluşturdu sandık kurullarını. arayıp sorabilirsiniz gitmek istediğiniz ilçenin seçim kurulunu.

merhaba,
doktor değilim. kbb doktoru bir arkadaşımın eğitim videolarını izliyorum arada bir, orada bahsettiği için aklımda kalmıştı. kulak çınlaması bir hastalık değil semptom diye. yani çınlamanın sebebine göre tedaviye bakmak lazım.

İstediğin kadar önlem alsan da o yazıyı kopyalayacak hatta direkt word’e çevirecek yöntemler var. Çok zor da degil üstelik.

ekran resmi al ya da jpeg yap oradan pdf yap ama orjinal programı olan yine çevirir ama çok düzgün olmaz elde düzeltmesi gerekir.

tabiki de isteyen çevirir ama görüntü düşün olunca programın tanıması zor olur.

@tinypenny, ileride daha büyük dosyalarda gerekeceği için sistematik şekilde yapacak bir yol arıyorum

@playingstaragain dediğin yöntem iyiyimiş. bir yaşıma daha girdim:)

Hocam sana inandırıcı gelmemiş ama istersen sen yapabileceğin en çevrilemez hale getirip bana yolla basıl 30 saniyede çevirdiğimi göstereyim. Bırak Word’u çevirmeyi, istersen elle yaz fotoğrafını çek. Bunu bile çeviriyor. Adamlar 20 yıldır bu programı (ABBYY Finereader) geliştiriyor.

Gelir. Hatta az da olsa nar suyunda ki şeker miktarı daha fazla imiş.

www.soupersage.com

Gelir

bu ara yaptığım şeydir bu. yakınında varsa tarım kooperatif marketlerde satılan %100 nar suyunu tavsiye ederim. ben maden suyuyla karıştırarak içiyorum, firmayla alakam yok ^.^

Dilara arıkanlı

Deepwater horizon var.

tam olarak felaket sayılır mı bilmem ama ufak bir iskoç sahil kasabasına petrol rafinerisi yapılmasıyla ilgili çok tatlı bir film var adı local hero.

The Impossible
The Day After Tomorrow
Greenland
2012
Geostorm

var ama daha çok hukuki meseleler üzerine mi arıyorsunuz?

A civil action
Woman at war

Evet hukuki daha çok ilgimi çekti. Teşekkürler.

Yaftalanmak?

hukuki falan değil tabi görür görmez atladım :D

Aslında framed suçsuz birini suçlamak değil miydi? Yalan delil ile falan.

Hmm öyle de olabilir. Ama bir kaç yerde ön kabul nedeniyle otomatik suçlu addedilmesi gibi anladım. Teşekkürler.

Biraz araştırdım. Üstteki arkadaşın dediği gibi "be framed" kullanımının "masum birini suçlu göstermek" anlamı var.

Buna da Türkçede iftira atmak denebilir.

framed anlamini yanlis dusunuyor olabilirsin. biri framed edilince bir "suclu kabul edilme / varsayilma" degil aktif bir "suclu gosterilme (aleyhinde yalan delil ureterek)" soz konusu. yani biri birini frame ediyorsa ona aktif olarak komplo kuruyor demektir. bu durumda komplo olarak cevrilebilir.

mesela bir afro frame ediliyorsa, suclu olmamasina ragmen polis onun aleyhinde delil uretir (mesela atiyorum arabasi temiz olmasina ragmen arabaya uyusturucu yerlestirip sonra buldum der) ve yalanci sahitlik eder, yalanci sahitlik edecek kisileri bulur ve bu kisiyi suclu olmadigini bilmesine ragmen onu hapise yollatir.

komplo diyebiliriz bu yuzden. ozetle framed deyince suclu olmayan birini aktif olarak suclu gostermeye yonelik bir caba soz konusu olur.

Sözcüğü daha önceden bilmiyordum ancak eğer @robokot'un tarif ettiği gibiyse ve siz de hukuki tanımını soruyorsanız tck 267'de iftira suçu şu şekilde tanımlanıyor;

"Yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."

Aynı maddenin sekizinci fıkrasında bu suç "iftira suçu" olarak tanımlanıyor.

Teşekkürler. Anlaşıldı.

Peki bu frame işinde afroyu mülteciyi seçmeye ne diyebiliriz? Irkçılık önyargı yafta streotip ön kabul?

amerika ozelinde irkcilik der gecerler. polislerin orta atip hakimlerin gole cevirdikleri icin "systemic racism" veya "institutional racism" dedikleri de olur.

Amazon’da şöyle bir film var bu konuyu da içeren burdan önermiş olayım. www.imdb.com

ilgileniyorsan seylere de bakabilirsin, 20-30 hatta 40+ yil sonra ozgurlugune kavusan, uzerine atilmis sucu islemedigi kanitlanan zenciler, her sene haberleri 3-5 duser medyaya. sirf bu insanlari hapishaneden kurtarmak icin kurulmus dernekler falan var hatta. ciktiklarinda anlasiliyor ki bir suc islenmis, polis "calisiyor, basarililar" dedirtmek icin bulduklari ilk supheliyi alicengiz oyunlariyla islemedikleri bir suca itiraf ettirmis, hakim de kotasini doldurmak icin hapse atmis. uzerinden onlarca yil geciyor, bu davalari kurcalayan gonulluler sayesinde bu kisilerin sucsuzluklari ispatlaniyor, uzun seneler sonra serbest kaliyorlar falan. tabii usulsuzluk yapan devlet calisanlarinin basina bir sey gelmiyor (kimisi coktan ölmüş oluyor) vs. boyle hatta idam cezasindan donen mahkumlar var amerikada.

(bkz: steven avery) olayı var bier de meşhur. sanırım sabıkalarından dolayı kurban seçiliyor

İnce uçlu nokia şarjı boyutu olabilir, bu da aslında nokia'ya has bir standart değil, universal bir ölçü.

Kulaklık takılan küçük bir bluetoth aygıtım var eski, onun şarjı da bu boy olmalı. Bulup ölçeyim senin için.

2. doz

ilk aşıya göre

Biontech için öyle bir süre yok sanırım, annem ve babam 5 buçuk ay önce oldular 2. dozu. 3 doz için randevu görülmüyor e-nabiz'da.

evvelki gün bu süre altı ay oldu. bilginiz olsun

@evimin paspasi
süreç mükemmle yürütüldüğünden dolayı bugnü tekrar 3 aya düşürüldü www.ntv.com.tr


bu arada ilk dozumun üstünden 2.5 ay geçti. 15 gün sornasına aşı randevusu açılması lazım ama henüz açılmıyor. o sebeple 2. dozdan 3 ay sornası gibi düşündüm ben de.

Sorun olmaz

teşekkürler. eski tip hdd iler için acaba yan etkisi olur mu diye düşünmüştüm, bir de fan atışını etkiler mi diye, sanırım etkisi yok.

Eski tip disklerde de sorun olmuyor doğru.

yaratmaz da ekranı 180 derece açılmıyorsa görmekte zorlanırsınız.

Normal porsiyonda 6-8 kanat olur
Makul görünüyor

Normal porsiyon 500gr oluyor senin hesabına göre. Ki 250 300 gr olur genelde

www.migros.com.tr

normal porsiyon 6-8 adet, yani sizinki bir kilo değil, 1,5 porsiyon olmuş.
marketten bir kilo kanat alınınca 16-20 adet oluyor.
piknik poşetlerine bölüştürüp dondurucuya attığım için oradan biliyorum.

en azından büyüklüklerine göre 3-4 tane daha olmalı bence bir kilo kanatta.
12 tane az.

eskdien sölediğimn biyer vardı 7*3=21 tane olur. Kanadın tanesi 50 gram civarı olur. Fİrma tabi maganda çıktı. bizde böyle kardeşim dedi.

12’den fazla oluyordu kesin bilgi. 20’ye yakındır, kiloyla kanat aldığım zamanlar saymışlığım vardı ama hatırlamıyorum.

Kazıklamış maalesef.

www.stremio.com

İstanbul’dayım. Önerinizi bekliyorum. Teşekkürler.

eksiduyu.ru

Ben uyguluyorum. Sonuçlar tatmin edici. Ama diş sıkmanın sebeplerini araştırmak için diş hekimine gitmenizi tavsiye ederim. Botoksu herkes yapıyor da dişsel ya da eklemlerle ilgili sorun varsa müdahele etmek gerekir.

ek yapacağım. Sadece uykuda değil gün içinde bi şey düşünürken ya da normal dururken de durmadan diş sıkma, dil ve yanak kemirme gibi şikayetlerim var. Botoks tedavisi bunlara da iyi geliyor mu? Dilimi kemire kemire displaziye neden olacağım diye korkuyorum ama farkına varmadan yine başlıyorum kemirmeye :/

iyi müdür? neye göre iyi müdür, kötü müdür? olayı örtbas ettiğini az buçuk biliyoruz.

herhangi bir grubu temsil etmiyordu bence. etse etse emniyet genel olarak kendisini temsil ediyor. meslektaşını yedirmeyen bir müdür olabilir.

polis başmüfettişi. rütbesi de 1.sınıf emniyet müdürü. genel de bu görev emniyette pasif görevdir. aynı rütbede olan devresi il emniyet müdürlüğü yaparken, kendisi pasif görev olan müfettişliğe kaydırılmış.

konuyu inceleyen iki müfettiş vardı, bu emniyetten olan kişi. O bakımdan meslektaşını koruyordu mesele o. Diğeri olayı gerçekten irdeliyordu

Ben daha önceki yıllarda losev e kurban kesim bağışı yapmıştım, bu sene de losev e yaptim. İcim gayet rahat.

Lösev e yardım yapan çok oluyor. Hatta geçen sene kotası dolmuştu. Bu sene başka bir yer olsun diye düşündüm.

Vekaleten kurban kesimi yapmıyorlarmış ama sizin de amacınız bu değil zaten.

www.darussafaka.org

cansuyu

Unicef falan da olabilir.

Kızılay, diyanet, İHH

Lösev ve Darussafaka

Darüşşafaka

Otizm Vakfı
www.otizmvakfi.org.tr

Üçüne de bakmak lazım aslında ama en önemlisi anakartınızın usb'lere kaç volt verdiği.

yeni nesillerde farklı voltajlar da destekleniyormuş ama tam anlamadım açıkçası.

eskiden 5V standarttı. anakartın kullanım kılavuzunda falan yazıyordur. akım için de bakmak lazım tabii değerlere.

Üniversitenizin turnitin üyeliği yok mu ?

turnitin veya intihal.net

turnitin yoksa diğer sitelerin intihal tespit oranı çok çok düşük. çoğu sitede %100 intihal olan bir metni yapıştırdığınızda no plagiarism deteced diyor.. çok sorunlu. turnitin bulmaya bakın

o kadar sıkı bir yasağa ne gerek var? sokağa çıkanlar anında ölmüyor. her mahalleye 2 ekip otosu koyarsın, tur atarlar. yakaladıklarına basarlar ağır bir para cezasını. Zaten ikinci gün kimse cesaret edemez çıkmaya.

Eskiden nufus sayimlari falan sokaga cikma yasagiyla yapiliyordu.herkeste evinde oturuyordu.cocuklar falan cikiyordu disariya,bir asayis sorunu olmuyordu.

şu anki gerçek hatta abartı. avrupada uygulanan sokağa çıkma yasağı bu kadar kapsamlı değil. markete, koşuya v.s. gidebiliyorsun

Sokağa çıkınca kafana dipçik yiyeceğini bilsen veya tutuklanma ihtimalini somut olarak hissetsen bu riski göze alır mıydın?

Gözetleme teorisinin mantığı o an gerçekten gözetleniyor olmak değildir, senin gözetlendiğini bilerek hareketlerine şekil vermendir.

Dediğin şey için kol gücü değil, zihniyetin değişmesi lazım, kültürün değişmesi lazım ya da acil ihtiyaçların değişmesi lazım. Ki insanlar kolektif olarak harekete geçebilsinler...

Şuan tam uygulanmayan bir yasak var. Millet kapı önünde goyfoy yapıyor. Yurt dışı gibi dışarı çıkış online izne tabi değil.

obs diye bir program var. onunla kolayca yapılır. ekranı da verirsin. yfak bir köşeden kamera ile görüntünü bile verirsin.

eğitim hesabıyla aktif oluyor. google eğitim hesaplarında da her öğretmen ve öğrencinin kendi hesabı oluyor.
bu hesap da genelde edu admini tarafından oluşturulur. ayrı şifresi ve kullanıcı adı ile domaini vardır.

ama şu sıralar bedavaya açılması düşünülen sistemi diyorsanız muhtemelen gmail ile çalışır yaparlar.

ben classroom a kendi gmail im ile girince sınıf oluşturuyorum. Buna kod ile öğrencileri davet ediyorum galiba. her halde bir kaç öğrenciyi davet edip dememem gerekecek.

herhangi bir gmail hesabıyla üye olabilirsiniz. bizim öğrencilerden oyun gmailiyle aramızda olan var mesela. tabi isimleri görünse daha iyi olur çünkü kalabalıklaşırsa kim kimdi karıştırılabiliyor.

anasayfada yorum yazı şiir resim paylaşabiliyorsunuz. döküman paylaşabiliyorsunuz öğrenciler incelesin diye. hangi öğrencilerin görmesini istiyorsanız öğretmen olarak onları seçip sadece onlara paylaşım yapabiliyorsunuz. test quiz paylaşıp deadline verebiliyorsunuz. not verebiliyorsunuz 100 üzerinden.

Yoo eskisi gibi denk geliyorum ben

semtine göre fark ediyor sanırım. 1,5 ay önce beşiktaş iskelesinden beşiktaş'ta bulunan acıbadem hastanesine gitmek için taksi çağırmak istemiştim. bitaksi, über, taksi uygulamalarını tek tek açtım 25 dakika boyunca taksi düşmedi. 25 dakika beklerken yoldan geçen taksilere de bakındım ama tek bir boş taksi yoktu. 25 dakikanın sonunda anca bir taksi geldi nihayet. o taksiyi de yoldan çevirdik, uygulamadan falan düşmedi.

Hocam Tekirdağ merkezde pek Bi şey yok. Şarap merakın varsa bağları dolaşabilirsin, uçmak dereye gidebilirsin, rakoczi müzesine gidebilirsin. Başka ne önersem aklıma gelmiyor.

Vardi.

ben ilk defa bu sene gördüm sanki ya. ya da market alışverişine bu sene başladığım için de olabilir belki.

Vardi, iyi ki de var.
koca karpuzu tasimasi, kesmesi, muhafaza etmesi ayri dert.

Bence dilim dilim de satilmali.

90larda hic gormedim.
Pahalilik kismini bilemem ama bence bu yasam stilinin degismesiden kaynakli. Aileler kuculdu. Bir kisinin yiyebilecegi miktarla bir bes kisininki ayni degil. Dolayisiyla talep yeteri kadar alma yonunde oldu. Bu da karpuzun dilimle satilmasina sebebiyet verdi.

Ben hiç görmedim dilim satan yer, bu kadar pahalıda olmazdı zaten herkes birkaç tane alırdı yaz bitiyor ama hala pahalı.

üç - beş sene öncesine kadar yoktu. çok öncesinde, iyi karpuz denk geldimi, 10-15 tane alıp uzun süre yerdik.

Yarım karpuz yoktu. Hiç görmedim.

Ancak özellikle İstanbul'da seyyar satıcılar kalabalık meydanlarda karpuz dilimi satıyordu daha önce. Ama bunun olayı farklı. Soyulmuş salatalık da satıyorlardı. Dolaşırken bir dilim karpuz yeme aksiyonu için. Fakirlikten değil aslında konfordan taviz vermeme olayı :)

Yanılmıyorsam karpuz çok pahalı değil bu aralar. Pahalılıktan olduğunu sanmıyorum. Daha pratik olsun diye düşünüyor olabilirler. Karpuz birazcık büyükse bölersiniz ikiye ve jelatinler sonra da dolapta muhafaza edersiniz.

metro köprüsü var ya belki orada vardır merdiven.

İnilio.

Neresine inmek istediğinize bağlı. Bu foto muhtemelen halıcıoğlu kısmı. Metrobüs durağından (halıcıoğlu) iniş var.

Soru çok saçma geldi beynim yandı amk. Amaç ne?

En mantıklısını yapmışsın. Hepsi altında olabilirmiş, dolar euro ayrı ayrı yerine hepsi dolar yada euro olarakta kalsaymış değişen olmazmış ama çok iyi yapmışsınız.

Enpara’da faizde kalsa döviz-altın kadar getirisi olmaz, korumaz değerini yani

Edit: altın da olacak ilk satırda ki cümle. Aylık 1500’e gelince, paranızı uzun mu kısa vade de mi saklıyorsunuz falan bilmek lazım ona göre konuşulur ama ben olsam altına yatırırdım

Bol şans.

@avatar is back düzeltirken hata yapmışsınız. satırda ki "satırdaki", kısa vade de "kısa vadede" olacak.

google class var.

Yenisini verelim demiş olabilirler mi? Apple genelde garantisi varsa ve sorunu çözemiyorsa yenisini verir.

Garantisi yeni bitmişti. Bir de yurt dışından alınmıştı. bundan ürün değişimi yapmadılar.

İşin garibi, her hangi bir sorun yok etkinleştirmeyi ne engelliyor bilemiyoruz diyorlar.

Twitter, Facebook, Şikayetvar vs tüm platformlarda Apple ve Apple Türkiye mentionlayarak yaz sorununu. Muhakkak çözüm sağlarlar, Apple asla müşterilerinin sorunlarını yüksek sesle dile getirebilmesini istemiyor. Mağaza içinde bile çirkeflik yapanın ve sesini yükseltenin memnuniyeti hemen sağlanır, haklı haksız bakılmaz.

ben şahsen 10 senelik ipad e masraf yapmak istemezdim.

hiç bişey olmasa 200 300 çekecekler sırf apple olduğu için.

telefonculara güven olmuyor, servise götürsen onlar da kol gibi geçiriyor, bence yenisini al.

hem servis için de randevu alacaksın da günü gelecek de gideceksin. öyle al hemen git olmuyor.

yeni ipad alıyoruz.

Apple care müşteri hizmetlerini arayabilirsin. 0 (216) 282 15 11

Yazılım sorunu ile ilgili ise yardımcı olurlar, etkinleştirme hatası internete bağlanamadığı için çıkar genellikle.

Donanım sorunu varsa çok masraf çıkartabilir ve değişim ücretine size şu an piyasadaki ürünü verebilirler. Bazen daha uyguna geliyor sıfır ürün almaktansa değişim ürünü almak.

Aynalı çarşı, sahil yolu falan dışında pek bir şey yok merkezde.

iskelenin sağında çimenlik kalesi var,donanma çay bahçesinin hemen arkasında. kafe olarak yalı hanına gidebilirsiniz. iskelenin solunda, ilerde truva atı var.ve aynalı çarşı tabi ki.truva antik kenti var bi de ama o şehir merkezinde değil
iskelenin ordaki sahil şeridi dışında yeni kordon var,o biraz daha ilerde kalıyor.oraya da gidebilirsiniz.

çimenlik kalesi bayağı güzel tavsiye ederim. yalı hanı da çok güzel bir ortam. onun dışında karşıda da bir kale var en son restore ediliyordu ama noldu bilmiyorum bir de tabyalar var oralar da güzel karşı derken hemen vapurdan indikten sonra 15 dk falan yürüme mesafesinde yani.

şişe bar(galiba yeni adı kanguru olmuştu) ve filika bar'ın terasının çok güzel manzarası vardır. çoğu lokanta kalitesizdir o yüzden pahalı mekanlardan uzak dur paranla rezil olma ihtimalin yüksek.

veterinere götürmek en iyisi, hem böylece kedinin durumuna bakıp, seni de yönlendirebilir. aman sakın yıkamayın ya da şöyle şöyle yapın diye.

Elinize alırsanız bi de veterinere falan götürürseniz anne hepten bırakır, yabancılaşır. Çok küçükse anneden ayrılınca yaşayamaz. Annesinden ayırmayın mümkün olduğunca.

Aylık masrafı 50-60 lira, 100 lirayı geçmiyor benimkinin. Yavruyken aşı ve alet edevat masrafı oluyor. Kum, kum kabı, kürek, mama hepsi bir arada göze çok geliyor ama sonradan pek masrafı yok hayvanın.

Elinize alırsanız bakmaz diye bir şey yok. Kuş değil bu. Başkasının yavrularını bile alıp emziriyorlar. Geçen öyle bir yavru bulduk. Hafta içi götürüyoruz süt anne emziriyor. Hafta sonları insanlar bakıyor. Gözünü açamıyordu tosun gibi oldu. Annesinin emzirmesi en iyisi ama emzirmeyip kenarda bırakıyorsa göz kulak olun, alın eve.

bu mamayı öneririm size hem ucuz hem kaliteli. size daha az yük olur maddi olarak.

eksisozluk.com

Bonacibo +1 benimki de ondan yiyor 4 yıldır.

Genç bir kulağakaçan. Bütünüyle zararsızdır.

Gumusbocegi

@nax şu kalorifer böceği dediklerimizden yani?

rengi biraz sariya kacmis ama bende gumuscun bocegine benzettim.
kalorifer bocegi denilen seyler siyah olmuyor muydu?

silverfish ismiyle araştırabileceğiniz böcek, zararsızdır.
Felç ettiği iddiası kokuşmuş türk basınının palavrasıdır.

oha abi, en büyük kabusum. türünü bilmiyorum ama biri anası biri yavrusu galiba, bi süre sonra tekrar ilaçlatın.

google dan baktığıma göre büyük olan kara akrep

aslında ikisi de aynısı. birisi yakın çekim olduğundan büyük ve kara gözüküyor. boyu 3 4 cm. ilk resimden hesap ettim.

Zehirlidir.
Evi komple ateşe vermek iyi bir çözüm olabilir.

akrep semte bakmaz nişantaşında bile çıkıyordu :D

Ben bir iki tanesini alıp beslediğim için bana ekstrem bir durum olarak gelmedi. durduk yere sokacağına da pek inancım yok. Kafaya takarsanız stresten daha çok zarar görürsünüz salın hayvanı :)

Yani evet o dediklerinize bakmak için kan değerlerine baktirmak gerekli. Dahiliyeye gidebilirsiniz, aile hekimi de bakabilir.

aile hekimi bakar ve genelde daha çabuk oluyor test sonuçlarını almak

Diziyi çok sevdiğim için tüm bölümlerini izledim hatta 11. sezon finalini dün izledim.

İnanılmaz boka sarmış vaziyette. Son sezonda güzel denilecek 2-3 bölüm var gerisi çöp. En kötüsü de güzelim mitolojinin ağzına sıçtılar.

Bence hiç bulaşma zihninde efsane olarak kalsın.

yeni sezon mükemmel. robotlu bölüm black mirror bölümü gibi olmuş adeta.

Mulder reisi palyaco etmisler, Fox´u kafasi iyiyken gordugumden beri, X-Files´e olan inancim sarsildi. Saygimi yitirmememek icin hic bakmiyorum +1.

Örümceğe benzettim bunların yavruları karında oluyor galiba ve öldürünce daha bir etrafa saçılabiliyorlar.

Düz örümcek

eğer demek istediğinzi buysa www.nick-steel.co.uk

photoshop'ta crop tool'unun perspective seçeneği, mobil app'lerde falan perspective olarak geçebilir.

i.hizliresim.com

uzun bas çıkar

telefon için programın adı: skrwt

çok değişkenli olarak düşünürsek şeref kalaycının spss uygulamalı kitabını önerebilirim.

Youtube'da birçok video var bununla ilgili. İngilizceniz varsa ingilizce videolardan tqkip edip rahatlıkla öğrenebilirsiniz.

benim oğrencimde olusmustu. Hastanede alindi ve sonrasinda gargara verilmis.

Ben soruya ekleme yapabilir miyim? KBB uzmanına gitsek temizler mi? Bademcik ameliyatından bahsetmiyorum, selam ben geldim, şu taşları alır mısın doktorcuğum desek yapar mı?

Kendi kendine yapmak zor çünkü. Midesi bulanır insanın. Usta ellere teslim olmak isterdim.

Annemde seneler önce çıkmış, ben çok küçüktüm, hayal meyal hatırlıyorum. Tuzla'da içmelere gidip oranın suyundan içmiştik. Akşamına annem taşları öğürerek çıkarmıştı.

esim temizliyor duzenli olarak :D cok da haz aliyor kiz oradaki taslari alirken. sivilce sikmak gibi bisey herhalde :D

kasigin ters tarafiyla temizliyor genelde. nadiren kendim kürdanla da yapiyorum. ben yeterince deneyimli oldugumdan sikinti olmuyor ama size kürdan tavsiye etmem bademcigi yaralayabilirsiniz

bir tür gazoz.

Maden suyu olması lazım. Hindistan'ı işgal eden ingilizler hastalıktan korunmak için içerlermiş ilaç olarak bunu başlarda. Sonradan içecek olarak sevilmeye başlanmış

İçinde kinin var. Kinin acı (biber değil, salatalık acısı gibi) bir şeydir ve sıtma tedavisinde kullanılır.

Maden suyu etkisi yoktur, gazoz etkisi vardır.

gözümle görmedim ama orada asker olarak görev yapanlardan yağma hırsızlık olduğunu duydum

Yağma , çalma oldu .
Mutfak tüpleri , ayakkabılar , iki olay var .
Çark caddesinde mağazalar yağmalanmadın diye asker nöbet tutmuştu.

Ölülerin kollarındam bilezikleri vs gitmiştii

Aslında 25-30 yaş üstü insanlar ihtimali tahmin edebilir. Kendi insanını tanıyacak kadar gözlem yetisine sahip kişiler bu sorunun cevabını biliyordur.

gölcüklüyüm. kendi gözümle görmedim ama pek çok tanıdığım (ki içlerinde enkazdan kurtulanlar var) bir ağızdan yağma olduğunu söylüyor, aksini iddia eden görmedim.

olmaz olur mu, kurartma ayağına gelipte bile yağmalayan oldu. kuzenim sağ çıktı eşi enkaz altında kalmıştı. Zengin sayılacak bir muhitte oturuyordu bir site. İlkin o kadar kişi insan kurtarmaya çalışıyor sanmıştık. Ama nerde bir çoğu ziynet arıyordu. Ben baya küçüktüm tabi. ama hatırlıyor insan, ki bunun yüzlerce farklı örneğini büyüklerimden de duyuyorum.

Benim asıl hatırladığım olay, BM den falan yardım kamyonları gelirdi mahallelere. Diş macunundan, kıyafete her şey getirilirdi. Bizim durum orta halliydi, mal mülk kalmadı enkaz altında. O yüzden peder asla el sürdürtmezdi o yardımlara. Evi yıkılan hiç olmayan alsın bırakın diye. Halbuki bizim eşyalar varda hepsi evde. Eve girilemiyor. Neyse ben olsam bugün bende aynı tavırda olurum, sadece o zaman anlayamıyordum. Ama çeverede o kadar aç göz insanlar var ki çocuğu olmadığı halde onlarca çocuk tulumu (evet çocuk tulumu, böyle astront kıyafeti gibi faşır fuşur ses yapan parlaklı renkli bişiydi çocuk aklımla ne içim gitmişti) gibi şeyleri onlarca alan vardı. Eşe dosta çocuğa vs. alıyorum diye kamyonlar yağmalanırdı. Dün gibi hatırlıyorum. Ve işin en acı tarafı o kişiliksizlerin gidip yine depremzedelere o yardımları satmaya çalışması daha çocuk halimle koymuştu. Bizimkilere bile açık açık diyorlardı, üç beş atarsanız bişiler ayarlarız bakın size diye. Adamı sabah kamyonda görüyordum beş on alıyordu, akşama para ile satmaya çalışıyordu. Güzel ülkemin, acı gerçekleri.

www.google.com.au


Toplu mezarlar bile kazildi.

7 yaşındaydım, o yüzden yağmadan falan pek anlamıyordum ama canım çok sıkılıyor diye evdeki tren setimi çadıra indirmek istemiştim de çalınır diye indirememiştim.

Sözlükte depremi yaşayıp, so rasında gördüklerini yazan bi yazar vardı. Yağmasını geçtim, ölülerini ellerini parmaklarını vs kesildiğini bile yazıyordu takılarını alabilmek için. Hatta tecavüzler bile ıldugunu yazmıştı (ölülere). Bilmediğimiz çok iğrençlikler olduğu kesin

bizimkiler hep şunu anlatır. korkunç yağma olayları duymuşuz. 99 depremine yakın zamanda ankara'da deprem oluyor. tüm aile hızla evden çıkıyor. en son ben çıkarken kapı kilitliyorum. babam da yürü lan aşağı kapıyla uğraşıyor diye azarlamış beni. öyle aile ortamında taşak oğlanı oluyorum sürekli ama böyle bir etki bırakmış o zaman.

Halamı kaybettim depremde ve eczanesi vardı. Düşün altın madeni gibi bir şey orası için. Halamın kalfası karaborsadan ilaçları sattı. Hatta birkaç akrabasıyla gelip silahlı vs.lermiş. Çünkü yağma var onlara da zarar verilebilinir. İyi para kazandılar. Bizimkiler enkaz altında eniştemi halamı ve altı yaşındaki kuzenimi ararken tabi ki eczaneyle uğraşmadılar. Cenazelerimizi aldıktan sonra tabi ailem yıkılmıştır gencecik bir aile ölmüş. Babamlar sonra dava açtılar kalfaya ama bir bok olmadı. Adamın arabası yokken bmw ye binmiş. Eczane de ki ilaçlar zaten kaç yüz bin lira normalde ve karaborsada satıldığını düşünün. Hastane önünde büyük bir eczaneydi.
Kendi tanıdığımız abi dediğim halamın yanında senelerdir çalışan insan bunu yaptı...

Dostum sen Türkiye'de yaşamıyor musun? Bence bu sorunun cevabı için kanıtlara gerek yok :)

hiçbir bilgim ya da kanıtım olmamasına rağmen bu sorunun cevabına son derece rahat bir şekilde "kesinlikle olmuştur," diyebiliyorum; çünkü insanımızı tanıyorum (tanımaz olaydım).

Cevremde bi yikim olmadi allaha sukur. Ama tanidigim cok insan oldu deprem bolgesine gidip yardim malzemelerini toplayip eve gelen. Hic unutmam. Sinif arkadasimin ailesi bir suru battaniye getirmisti bir gun.

Depremle ilgili bir belgesel var bence onu mutlaka izle. Yagma, hirsizlik, durumdan faydalanmak bunlarin hepsi olmus evet hatta gelen yardimlari odalara stoklayip halka dagitmayanlar bile olmus.

Yalova'ya tatile gittiğimizde orada yaşayan bir adam anlatmıştı. Bir kere askerler zaman darlığı yüzünden çadırları oranın bakkalına bırakmış oradaki halka dağıtsın diye. Bakkal da çadırları halka dağıtmayıp bakkalın deposuna atmış. Böyle şeyler de olmuş ama sonradan öğreniyoruz. Toplu yağma görmedim ama hırsızlık çok oldu.

x büyükşehir belediyesi'nin gönderdiği kamyonlardan birinin şoförü bizim mahallede yaşıyordu. döndüğünde 2 teneke peynir getirmişti, mahallede baya dedikodusu yapıldı çünkü döndüğünde herkes gördü tenekeleri :)

bu arada sakarya'da yaşayan arkadaşlarımda toyota'nın dağıttığı çok sağlam çadırlar var..

depremi yaşamış birisi o zamanları anlatmıştı. bi tanıdıklarının müstakil evleri yıkılmış. bi kaç gün sonra eşyalardan arta kalanları çıkarmaya, yardıma gitmişler. bi bakmışlar ki enkazda birileri var. ne ayak olduklarını anlamak için hayırdır, yardım lazım mı demişler. adamlar evimizden arta kalanları falan çıkarıyoruz demişler. yağmacılarmış. ayrıca o zaman en çok çalınan şey altın ve silahtı diyordu.

Google Keep bence içlerinde en güzeli. Google keep'i neden bıraktınız ki? Offline notlar online olur olmaz senkronize oluyor.

google keep tabiki gerisi yalan

gogıl keep kardeş :)

google keep'te kalemle yazı yazma yok diye biliyorum. toplantıda klavye tuşlamak yerine şekil çizmek kısaca karalamak daha kolay oluyor.

Google keep'de sync sorunu yok ki. Gayet iyi. Kalemle yazma da var. Google keep'den sasma.

Bende uzun süredir google keep kullanıyorum, şimdiye kadar senkronizasyon sorunu yaşamadım.

geçmiş olsun. sana gerekçeleri sunmuşlardır sanıyorum, hangisi aklına yattıysa öyle yap. ama belli ki tatmin olmamışsın, öyleyse 3. bi uzmana görün derim. hem böylece 2'ye 1 çoğunluk oluşur.

bence başka doktorlara da git kafana yatan başka bir tedavi filan yapan birini bulursun belki lazerle yakma vs vardır tahminim

Ganglion kistinin bir zararı yok, eğer görünüm olarak kötü ise ve/veya hareketi kısıtlıyorsa alıyorlar. Aldırsan da olur, aldırmasan da yani. Sana kalmış.

Ek: Alındıktan sonra yeniden çıkması olası, çıkmayabiliyor da. Biraz piyango o kısmı.

doktor değilim ancak rahatsızlığınız muhtemelen "scrotal angiokeratoma".

implant yapılacak diş çekildikten sonra yerin iyileşmesi ve çivilerin yerleştirilmesi felan ortalama 3 ay sürmüştü benimki.

www.sabitdemircan.com

Mutlaka iyi bir çene cerrahı bulman gerek yapan kişi cok önemli, yerleştirilen implantın kalınlığına açısına cerrah müdahale sırasında karar veriyor.deneyim ve hasta memnuniyeti önceden öğrenmek gereken en önemli seyler arasında.implantın markasını ve nereye ait olduğunu öğren Kore ve İsrail ürünleri önerilmiyor.mümkünse belgesini versinler sana. En az 3 ay cekim sonrasi beklemen gerekiyor devam tedavin protez uzmanı tarafından gerçekleşiyor imp üzeri protezlerin bir iki haftada tamamlanıyor ve hayırlı olsuunnn

ben logitech g900 kullanıyorum. fazlasıyla mükemmel. ele çok iyi oturuyor. ister kablolu ister kablosuz kullanabilirsin.

www.vatanbilgisayar.com

medimarktta şanslı kutu aldım bu çıktı gayet kullanışlı çok güzel bir ürün ele tam oturuyor. üzerindeki tuşlara farklı görevler de atayabiliyorsun.

logitech performance mx var evde, genel olarak memnunum; wireless, usb kablodan şarjlı
www.amazon.com

ama işte bunun bir eski modeli var, logitech mx revolution,wireless, şarj üniteli; ondan daha çok memnunum, ama satışı yoktur herhalde
www.amazon.co.uk