Ekşi Duyuru

Bir mimarla anlaşıp vekalet vererek çözebilirsiniz hepsini. Spesifik olarak tarım projesi çizmiş birilerini arıyorsanız da bağlı bulunduğunuz belediyenin imar müdürlüğüne gidip referans proje sorup müellifine ulaşabilirsiniz.

once mimari bul, onun ekibi vardir.

Monitör çözünürlüğünü ayarlardan düşürün. Ve yine aynı anda görüntü tazeleme oranını da (Hz) azaltın.
Tekrar bakın.

Çözünürlük ayarları derken işletim sistemindeki ayarları kastediyorsunuz yoksa monitörün kendisinde böyle bir ayar mi var ?

bilgisayarla birlikte her ikisini de deneyin. Monitörde de Kuman yardımı ile görüüntü ayarlanması lazım . Ayrıca monitörde hdmı bağlantı için özel bir ayarlama varsa ona da bakın.

Ekran kart takarak görüntü aldım. Anakarttan hiç bir şekilde görüntü alamadım.

min. 15 olur

zam gelmeme ihtimali chpnin seçim kazanması gibi bi şey

16-17 bin arası bir fiyat konuşuluyor. eğer öyle olursa dolarda 40 lira üstünü görürüz hele 17 bin üstü olursa dolar 45 lirayı görür.

türkiye bir enflasyon ülkesi ben doğduğumdan beri ocak ayları bol zamlı geçer her zaman için ki son yıllarda daha da fazla zamlı geçiyor enflasyon rekorları kırdığımız için. 1 günde çılgın bir zam gelmese de ocak şubat aylarında özellikle kademeli kademeli zamlanır muhtemelen kurdaki artışla orantılı olarak.

asgari ücret artışı arttırmıyor ama fiyatları o konuda düzelteyim. enflasyon arttığı için asgari ücret de dahil olmak üzere tüm devlet ve özel sektör çalışanlarının maaşı arttırılıyor. bu yapılmazsa ücretliler yaşayamayacak seviyeye gelir çünkü o yüzden yapılmak zorunda olan bir şey bu. sonra bunun da etkisi oluyor enflasyona tabi ki ama demek istediğim maaş artışı - enflasyon artışı döngüsü sebep değil sonuçtur. kötü ekonomi yönetimi bu döngüye sokar. yıllık %100'den fazla enflasyon varken ya fazla zam yapmak enflasyonu fazla etkiliyor o yüzden biz %10 zam yapalım bu yıl dersen bangladeş'e döner ülke bir anda yani.

16 rahat olacak bence.

zam için bahane lazım. arabalarına kuş şey yapsa zam yapıyorlar.
asgari ücret artışının ya da genel anlamda çalışanlara ödedikleri ücretlerin artışının giderler içindeki payı çok az.
biste açık şirketlerden bunu görebiliyoruz. çalışan giderleri yüzdesel olarak azalsa bile sundukları ürün/hizmet ücretleri zamlanıyor.
çünkü bahane hazır ve herkes de buna çok önceden hiç lan acaba demeden inanmış.
türk iş açlık sınırı al, bu sene tek sefer olacak diyorlar ama muhtemelen olmayacak, 6 aylık enflasyonu ekle, seçim goyfoyunu ekle hemen hemen nokta atışı bulursun yeni asgari ücreti.

bu konu döviz kuru ilede ilgili bir durum, zaman yaklaştığında netleşmeye başlar, ancak maximum olarak o zamanki döviz kuru ile 500 usd tl karşılığını geçmeyecek şekilde revize ederler diye düşünüyorum

ben olsam harçlıkları türk lirasına döner hisse senedi fonlarından birine yatırır ve 20 sene dokunmazdım. kızım hayata 5-0 önde başlardı. siz bilirsiniz tabii.

orient blue +1 fon sepeti yapabilsiniz, ancak daha iyi bir getiri istiyorsanız aktif olarak yönetmeniz getirinizi attıracaktır.
Örneğin için şu an ucuz kalan altın alıp , altın yükselişini bitirdikten sonra, fonlara geçme vs. gibi.

Yani uzun vadede fonların getirisi iyidir, ancak aktif yöneterek bu gelirleri daha fazla da attırabilirsiniz.

Yarı yarıya Fiziki altın ile Eurobond öneririm.

aynı sekilde 3 yaş bende de var ve verilenleri altın döviz olarak takip edip biriktiriyoruz. benim dedem de hisselere fonlara vs yatırmış zamanında ellerimizde bir sürü değerli kağıtlar duruyor halen ve hiç bir değeri yok, büyük şirketler batmış. aslında isim değiştirilerek hortumlanmış. 5-0 önde başlayamadık yani.

Viennalife sigorta firmasını araştırın. Sadece iki ana ürün üzerine satış yapan yabancı bi sigorta firması. Benim çocuğum yok, farklı bi ürününü kullanıyorum. Hatta para biriktirme aracı olarak kullandığımdan iki farklı tutarla gidiyorum. Biri kendime, biri kardeşim niyetine yaptım. O parayı ona ayırdım yani. İsterseniz kendi danışmanımı yönlendirebilirim. Siz ve eşinize online olarak 15dk kadar bir sürede konuyu anlatır.

Genel hitap ettiği kesim üst düzey yöneticilerdir. TL üzerinden işlem görmüyor çünkü. Bir çeşit dövize endeksli sigorta gibi bir şey fakat insanlar bunu parasını değerlendirmede bir sepet olarak kullanıyor çünkü 15yıl sonunda dönüşü çok güzel oluyor ve yatırdığınız para yok olmuyor. Ayrıca size bir şey olursa da evladınıza ciddi bir miktar birikim kalıyor.

Hatta bri dk. Bana iletilen mesajı bulayım size. Direkt alıntılayım;

“Ülkemizde sigortalar senelik olarak yapılır ve mantığı da şöyledir; risk gerçekleşirse ödeme yapar, gerçekleşmezse ödediğin para sigorta şirketine kar olarak kalır.

Biz de şöyle oluyor 15 yıllık bir çalışma yapıyoruz 1 günden 15 yılın sonuna kadar bir teminat belirliyoruz. Allah göstermesin size bir şey olması durumunda çocuğunuza ve eşinize kalacak bir teminat ‘örnek veriyorum bu teminat 100 bin dolar olsun’ ecelen ya da hastalık sonucu size bir şey olması durumda geride kalanlara bu 100 bin dolar teminat ödeniyor. kaza sonucu bir yaşam kaybı olursa (ev kazası, iş kazası , trafik kazası, deprem) teminat çarpı 2 oluyor ve 200 bin dolar ödeniyor. buna karşılık kişinin yaşına ve cinsiyetine bağlı olarak sabit bir prim çıkıyor.bu da örnek veriyorum aylık 100 dolar olsun 15 yılda her ay 100 dolar ödediğinizde 180 ayda toplam 18 bin dolar para Ödemiş oluyorsunuz. süre sonu geldi çok şükür hayattasınız herhangi bir risk gerçekleşmedi, Ödemiş olduğunuz tüm parayı dolar olarak geri iade alıyorsunuz.

Ayrıca brüt maaşla çalışıyorsanız %15 ile %40 arasında vergi matrahınız var ortalama vergimi matrahınız %35 diyebilirim. Her ay 100 dolar ödediğinizde 35 dolarını maaşınızla birlikte geri iade alıyorsunuz dolayısıyla size maliyeti 65 dolar olmuş oluyor. içeride 100 dolar biriktirmiş oluyorsunuz. bu da hiçbir yatırım enstrümanında elde edemeyeceğiniz bir kazanç anlamına gelmiş oluyor.

Fayda özetleyecek olursam 15 yıl içerisinde size bir şey olmaz durumunda geride kalanlara 100.000 dolara 200 bin dolar teminat bir şey olmadığı noktasında ise paranız boşa gitmiyor dolar bazında peyderpey birikiyor artı her ay 35 dolarını geri iade alıyorsunuz hiçbir yatırım enstrümanı da elde edemeyeceğiniz bir kazanç. Burada her şey %100 devlet güvencesi altında ve ödediğiniz paralar haciz edilemez. Detaylı bilgi için dilediğiniz zaman 15 dakikalık bir zoom toplantısı yapabiliriz. “

demirler ortaya çıkmış ve çürüme başlamış. şahsi önerim fazla güvenmeyin.

öncelikle tam profesyonel bir çözüm istiyorsanız performans testi yaptırmanız gerekir. yapan firma cihazlarla gelip görüntüleme yapıyor numune alıyor ona göre bir sonuç veriyor. sonuca göre gerekli kolonların açılıp güçlendirilmesi bağlanacak demirlerin cinsi dökülecek betonun türü belirlenebilir.

tabi ki en temizi kolonların yeniden dökülüp bağlanması olur. ancak öncesinde etrafındaki demirlerin analiz edilmesi, nereye kadar sökülmesi gerektiğinin bakılması gerekir. bu sonucu da performans testi size sağlayacaktır.

Teşekkürler.

Benzer şekilde hareket etmeyi düşünüyorum

sonsuza kadar küçülmüyor ama evet küçülüyor. bir büyük beden almak mantıklı. özellikle pamukluların küçülmesi çok normal

max. 1 beden küçülür. her kurutmada daha da küçülmez yani:) biz tüm kıyafetlerimizi 1 beden büyük alıyoruz. kurutmadan sonra tam bedenimize uyuyor problem kalmıyor.

nerdeyse tüm kıyafetlerde kurutma yapmayın uyarısı var zaten. onu dikkate alırsak kurutma makinesi kullanmamıza imkan yok. çok takılma o etiketlere.

sadece çok değerli ve çok sevdiğimiz kıyafetlerimizi atmıyoruz kurutmaya.

her kurutma makinesi ayni degil sanirim ama bana gore kullanmanin tek bir yontemi var: kurutma makinesini cok az doldurup olabilecek en dusuk sicaklikta kurutmak (ki o bile oldukca sicak bence).
tika basa doldurunca hem saatlerce kurumuyor hem de yuksek sicaklik gerekiyor, oyle yapinca da sonuc husran.

Az doldurup düşük ısıda kurutmak +1

O zaman küçülmüyor

evet biraz küçültüyor ama tişörtler falan giydikçe tekrar hemen hemen eski haline geliyor benim. 6 yıldır falan kullanıyorum bir sıkıntısı olmadı. hani kıyafetler çok çabuk eskiyor yıpranıyor şu bu gibi. yukarıda da dendiği gibi ayarlar kısmında daha düşük ısı seçmek ve kazanı az doldurmak lazım. kurutma özellikli çamaşır makinesi kullanıyorum, kapağın yanında kurutma seviyesi işareti var makinada. aşağı yukarı yarı seviyenin biraz üzerini gösteriyor. çok doluysa kurutma yapılmayacakların bir kısmını çıkarıp asıyorum, kalanı kurutuyorum.

valla atılan önce küçülüyor daha sonra yayıyor. be pahalı kaliteli ürünlerimi atmıyorum. hatta bir sürü eşyamı deforme etti. marka arçelik.

değil

Belediye’nin istanbulyenileniyor için yaptığı ihalelerde 15-17bin TL arasından gittiğini duymuştum. Binanın büyüklüğü ve sosyal donatıya göre değişir tabi.

16000 TL/m² demeye gelmiştim.

okumakserbestbegenmeksart + 1

istinaf mahkemesi karar verene kadar, yani karar kesinleşene kadar yerel mahkeme kararı yerine getirilmesinin geriye bırakılması demek.

karşı taraf 3 aylık kira alacağını icra dairesine depo ederek, tahliye işlemlerini durdurmuş.

ancak 3 ay ertelendi demek hatalı, istinaf kesin kararını verene kadar ertelenmiştir tahliye.

Teşekkürler bende benzer şekilde olacağını tahmin etmiştim.

Neden boyamak istiyorsunuz? Renk degisimi mi? Yoksa beyaz olan rengi sararıp kötü hal aldıgı içim mi?

Epoksi boya size hijyen saglamayacaktır . Sadece dışı mı bilmiyorum ama klozet içini boyayacaksan kayganlık ve pürüzsülük şart.

Sayet ilk günki gibi beyaz tertemiz göruntu istiyirsan emaye boyası var lavobalar için. Benin kilcak cizik ve eski görünümlü lavobayayı sıfır cillop gibi emaye sprey ile boyadım goren yeni taktırdim sandı

Yaklaşık 20 yıllık klozet var 2 tane. Rengi solması dışında bir sorunu yok. Bu renk solması da klozeti kirli göstermekte.

Boyama ile çözülmezse değişimi yapacağız.

Boyama yapılabilir mi diye düşünüyorum.

Teşekkürler tavsiyen için. Araştıracağım.

Marka modelinden kullanım rehberini PDF olarak arayabilirsiniz.
ya da beyaz eşya tamircisine sorulabilir

inoxtur muhtemelen. inox beyaz eşya boyası diye arayabilirsiniz.

benzer bir konuda, yaşadığım ildeki savcılığa gidip dilekçe verdim, çağırdığınız yere gelemem kendi şehrimde ifade verebilirim dedim. sonra da yaşadığım yerdeki karakoldan çağırdılar gittim ifade verdim

vatandas.uyap.gov.tr e-devlet ile giriş yap, sorgulama işlemlerine tıkla, dosya sorgulama de orda çıkması lazım

@mhmtt

davalar listelenmekte belirttiğin yerde. Bu farklı bir durum sanırım.

Ziraat Mühendisliği bölüm bölüm. Bir zamanlar 8 idi. Şimdi 11 e çıktı galiba ve birbirlerinin konusu hakkında bir şey bilmezler. Mesela Ziraat Makineleri bölümü sadece ziraat makinelerinden anlar. Onun için konuyu da belirtsen iyi olur.

Topraksız tarım ile ilgili aratirma yapıyorum.

Domates yetiştiriciliği konusunda yazılı kaynak arıyorum.

Ayrıca yurtiçinde ziraat bölümü en iyi olan okul hangisi ?

@Mirket
Yukarıdaki verdiğin bilgi bile ne aramam gerektiği konusunda bana yardımcı oldu. Teşekkürler.

Ayrıca bahçe bitkileri konusunda paylaşabileceği Türkçe veya İngilizce kaynak varsa paylaşırsan sevinirim

Aynı dilekçeyi mi göndereceksiniz anlamadım. Kağıt olan dilekçelerde sınır memurun mesaisi ve sabrı kadar. İnternet üzerinden yapılan şeylerde Web sitesini yapan adam illa ki bir sınır koymuştur 3 10 250 gibi sayılar kullanılır genelde kafaya göre sınır koyarken.

benzer dilekce göndermeyi planlıyorum.
örnek vermek gerekirse

"Muğla Milas Baharlı 15 ada ve 6 parselde bulunan tasınmazın hazine arazisi ise tarafıma kiralanmasını talep ediyorum."

burada ada ve parsel bilgileri her dilekçede farklı olacaktır.

sınır yok. hepsine talepte bulunabilirsiniz.
oradaki memur aynı sınırsızlıkla hepsine red yazıp da dönebilir :)

aynı dilekçede bütün ada parselleri belirtseniz?

@1331c112

kurumda dilekce formatı tek ada parsel belirterek verilmekte. Dediğinizi düşündüm bu şekilde vermeyi planlıyorum. bakalım ne olacak.

dilekçe formatları insanların işini kolaylaştırmak için üretilmiş şeyler. bir mevzuat dayanağı olacağını sanmıyorum. sizin kendi yazdığınız dilekçe ile eşit etkilidir diye tahmin ediyorum. yine de kurumu arayıp sorabilirsiniz.

devlette mantık aramayın bence mantığınız kaybedersiniz
dilekçe tablosuna satır ekleyerek yazın
önce telefon sonra çay içmeye gidin

spk lisansı alıp 3 sene çalışman lazım ki uzman olabilesin, pek mantıklı değil

teşekkürler.

bulamazsın. bırak milası, muğlayı, ege bölgesinde bulman zor. kiralığı bırak satılık bile bulamazsın. bunun nedeni istediğiniz bölge için aşırı talep var.

kendi memleketimde 2b arazisi sahibim. tapuladım. başkalarından zilyet devri aldım ve tapulama için hazırda bekliyorum. bunun için bile ciddi bir rakam ödedim.

bir yabancısınız ve size kimse kendi bölgesinde size uygun bir yer vermez. böyle bir yer bulsa kendine ya da kendi adamına saklar.

milliemlak.gov.tr adresi üzerinden sorgulama yapabilirsiniz. ben yaptım ve tüm türkiye'de toplamda arazi, bina vs. 17 ilan var.

en son iki başlık vardı gündemi meşgul eden; biri hatay'da aleviler çoğunlukta olduğu için yardım gitmediği suçlamasıydı, biri de askerler deprem bölgesinden yardım kolilerini çalıyor yalanı idi.

iki başlık da iğrençti. ama allah var, ekşi'den beklenenin aksine ilk kez askerler savunuluyordu.

ben numaralı gözlük çerçevesine, mıknatıslı güneş gözlüğü takılan modeli kullandım. bir müddet işimi gördüm ama o çıkardığın aparat hafif ve kırılgan bir materyal. güneş olmayan bir ortama girdiğinde onu çıkarıp eline alıyorsun, elinde gezdirmek durumundasın, niye çünkü dandik bir plastik parçası.
kullanırken eskidiğinde de o siyah cam gibi şeyler değişmiyor, değişse de istediğiniz gibi olmuyor.

madem elimde bir şey tutacağım, bu numaralı güneş gözlüğü olsun dedim. 2 gözlük ile geziyorum.

polaroid marka çerçeveler daha başarılı

ny kaplan'dan geçen ay döndüm, sorunuz varsa cevaplarım.

Market zincirleri genelde doğrudan üreticiden alım yapmıyor artık bildiğim kadarıyla. Hal sistemi değişti, artık mecburen toptancıya, komisyoncuya vb satmanız gerekiyor.

Bir de işinize karışmak gibi olmasın ama, bu denli büyük yatırımlara girişmeden önce, ilk yapılması gereken şey, iş planlaması. Bunun içine de ürünü kime satacağınızı bulmak ve hatta bağlantıları kurlmak da dahil.

Şundan söylüyorum çevremde gördüğüm bir iki kişi benzer bir hevesle bu işe girdi, ama ürünleri elinde kaldı satacak adam bulamadı vs.

Bulunduğunuz ile ve o ildeki market sahipleri ile olan dialoğunuza bağlı. ürünününüzü rafa almak için para vermenizi isteyen marketler var (nakit yada iskonto şeklinde). özellikle büyük zincir ve büyük şehirlerde olan marketler bunu yapıyor.

daha ufak market zincirleri kimi şubelerinde satışını yapmak üzere malınızı alabilir veya konsinye olarak bırakabilirsiniz (parasını satış sonrası alacaksınız)
markete fatura kesebilmeniz önemli.

instagram üzerinden online satış konusuna da bakabilirsiniz. araştırma için bildiğiniz üreticilerden sipariş verebilirsiniz, nasıl kutulamışlar naapmışlar vs. diye

2 donumden alacaginiz urunu ancak 2 3 subeli markete verirsiniz, o da olu fiyattan. zaten buyuk markete sakin bulasmayin, 180 gune yakin vadeyle calisanlari var. yazarkasalari degistirip tedarikcilere bolusturup fatura edeni var. raf parasi, iskonto, zaiyat derken ayakta kalamazsiniz.

urunu uretmeden once alici bulunur hocam.

Arkadaslar cevaplaalriniz icin teşekkürler.


Peki once alici nasil bulunur?

Buradan sormak çok doğru yönlendirmeyebilir sizi. Bu işi yapan insanlarla iletişime geçip bilgi almak ya da bizzat çevredeki muhtemel satış yerleri ile görüşmek daha mantıklı.

@sivrisinek

Söylediklerin son kullanıcıya satış ilgili durum. Benim gibi yeni bir işletme için
çok gerçekci bir yaklaşım değil bahsettiğin.

Öncelikle ürettiğim ürünü piyasada var olan alıcılara satışı gerçekleştirip üretim ve işletme sürekliliği sağlayıp sonrasında bahsettiğin yeni pazarlara açılmak daha doğru olacaktır.

@birakahve bu konuda henuz net bilgiler edinemedim. Benim açımdan içi boş olan alıcılar seni buluyor diye söylem var.

Şu an için projem araştırma sürecinde olduğunu için konuyla ilgili ilgisiz herkese soruyorum. Henüz bu işi yapan insanlar ile direk temasım olmadı. Belki bu bağlantıyı sağlayınca alıcı bulma aşaması da netlik kazanacaktır.

Teşekkürler bilgilerini paylaşan herkese

Hukukumuzda disiplin cezasının uygulanmadan önce kural olarak işçinin savunmasının alınması zorunluluğundan söz edilemez.18 Her ne kadar iş güvencesine tabi iş ilişkilerinde işverence belirsiz süreli iş akitlerinin süreli feshinde işçinin savunmasının alınması gerekiyorsa (İK 19/2) da, isabetsiz olarak işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeniyle yapılan haklı nedenle derhal fesihlerde (İK 25/II) savunma alma zorunluluğu getirilmemiştir.19 Hukuk sistemimizde en ağır disiplin cezasını oluşturan haklı nedenle derhal işten çıkarmalarda dahi işçiye savunma hakkı tanınmadığından diğer disiplin cezalarında (iş güvencesine tabi iş ilişkilerinde işçinin davranışı nedeniyle süreli fesihler dışında) böyle bir zorunluluğun bulunmadığının kabulü öncelik gereğidir. Ancak, toplu iş sözleşmesi, iş akdi veya iç yönetmelikte disiplin cezası uygulanmadan önce işçiye savunma hakkı tanınmışsa kuşkusuz bu zorunluluğa uymak gerekir.

İş sözleşmesinde bir süreden bahsedilmişse o sizin için bağlayıcı olacaktır ancak yasa tarafından düzenlenmiş bir süre yok sanırım...

@arpaci kumrusu cevabınız için teşekkürler.

7 gün

Dava değeri artmış/azalmış eger arttıysa harç farkı çıkacaktır eksik harcın tamamlanması gerekir yoksa usulden dava reddedilebilir

Pratik yaptıkça düzelir.

Cambly'de en başlarda oluyordu sürekli. Bunu İngilizce'de hangi kelimeydi ya dediğim sıklıkla. Sonradan başka başka kelimeler çat diye aklıma gelmeye başladı.

Konuşma Pratiği.
Kelimeyi duydukça, kullandıkça unutmuyor insan.

Küçük şehirlerde falan aslında daha değerli görülüyor ve satılıyor. Köy mısırı vs diye satıldığına denk geldim. Ben istanbulda pazardan alırken özellikle soruyorum şekerli olanlardan değil dimi diye. Eski şekersizlerden arıyorum diye. Bu cümleme süt mısır vs diye cevap veriyosa pazarcı anlıyorum ki şekerli mısır satıyor.

www.eskitadinda.com
Bak burada yerli mısır olarak satıyorlar

Sizin sevdiğiniz mısırın giderek azalmasının sebebi çiftçi ekonomik olarak silaj (hayvan yemi) mısırına ağırlık verdiği için ortaya çıkıyor.

Hayır. HES Kodu sadece kişinin risk durumunu gösterir. Riskli/Risksiz yazar.

teşekkurler

e-nabiz'dan ekleniyormus ama sanirim Turkiye'de olanlar icin gecerli cunku ben girince "randevu al" cikti asili olmama ragmen.

ova isim olmasın.

Doğayla bağlantılı bazı isimleri bir yere kadar destekliyorum ama ova bunlardan biri değil.

ova olmamalı bence de.
doğayla ilgili bir şey istiyorsanız doğa falan olsun bari.

Defne, Olivya.

çınar,eymen akımına katılan bir isim olmuş. Nedense herkes özgün bir isim peşinde. Abd'de siyahiler böyle farklı isimler koymaya başlamışlar. Nedeni araştırıldığında ise hayatta özgün bir şeyimiz yok bari isim özgün olsun demişler.

Leyla
günseli

sizin tercihiniz ama ova olmasa daha iyi olur sanki...
yaz, güz isimlerini duymuştum.

Doğa, nil, su, ırmak, dere, çay gibi isimleri daha çok seviyorum ben. Sonlara doğru saçmalamış olabilirim.

Ova çok çok kötü bir seçim olur.

Nehir, Deniz,Yağmur vs yine doğadan gelen çok güzel isimler var.

Kizim olsa idi SU koyacaktim. Ova'yi begenmedim.
OYA olabilir.

Merit

anlamı için : eksisozluk.com

Ova çok itici duruyor.

(Bkz: Sidelya)

İnci, ece, melisa, oya, ipek…
Ben bu tür ne çok eski ne çok concon isim grubunu seviyorum.
Oğlumun adı Can mesela. Arada düşünüyorum bir kızım olursa ne koyarım diye, yine böyle düz bir isim olur gibi.
Popüler isimler gerçekten çok konuyor, bu neslin okul döneminde ortalık çınar eymen lina kaynayacak.
Ova evet yeni bir isim ama fonetiğinde 7. Koğuştaki aras bulutun söyleyişini atamıyorum kafamdan o yüzden no diyorum.
Doğa doğa grubunda favorim.
Çok var yine ama defne ve Leyla da hep güzel.
Birce, gülce de alternatif önerilerim.

Ova koymayın lütfen, gerçekten çok kötü. Defne, Eylül, Rüya, Evren, Deniz olabilir.

Ekleme: İnci ve İpek de çok hoş.

ova ismini beğenmedim.
ova zaten fiziken güzel bir şey değilki.
yeşil ovalarda olabilir, kurumuş çorak ovalarda olabilir.
kelime anlamı düz engebesiz toprak parçası benim bildiğim.
doğal güzelliği olan birşey değil.

ben olsam ingilizce ile problem yaratmayacak isimler secerdim. dalga gecilme harici insan en cok bundan cekiyor.

oya olmaz mesela. "oh yeah" gibi anlasiliyor.

merit olmaz, ingilizce bir kelime, baska anlami var. kimse eski misirdaki anlamini bilmez, dusunmez. erkek ismi "can" mesela iyi guzel ama ingilizce konusan biri duyunca aklina teneke kutu veya daha beteri tuvalet geliyor.

turkce karakterler problem. yabanci formlar, basvurular vs. hep problem.

banane ingilizceden diyeceksiniz ama global dil. turkiye'de dogacak bir kiza duzgun bir gelecek yok zaten buralarda. ileriyi dusunmeli.

kimse begenmemis ben ova ismini begendim. yenilige sivrilmeye gicik olanlar icin defne, su, melisa da guzel isimler.

Yağmur koy. Yağmur çok kıymetli.

Yağmur demeye gelmiştim, yazmışlar ama olsun.

Doğacak demişsin, doğa koy?

Umay ya da Ece

Nevdil.

Ova cok guElmis kesinlikle ova koy.

Gurbet
Yurdanur
Deniz

Ben Yağmur koydum. Güzel kızım bugün 2 yaşına girdi.
Doğuma girerken Yağmur yağmıştı, çok spontane oldu.

Aklımızdaki diğer isimler; İpek, Nil, Nehir, Deva, Çağla..

Dip not: Bence Ova da olumlu. Ben sevdim.

Ova ova çıkaramadık
Ova ova bulaşık yıkadık diyerek dalga geçecekler
Nolur ova koyma

Gökçen nasıl ?
Ya da Irmak

ova olumlu bence

Edit : türkçe karaktersiz istersen Ebru koy.ya da arzu

ova ismine patlamalı güldüm. çok dalga geçerler kızla sakın bu ismi koymayın yavrucağa.

leyla
deniz
ipek
neva
aysel
nurseli
güzide
nadide
yasemin/yasmin
gülin/gülru
sevda
neşe
sevinç

düz insan ismi koyarsanız çocuğunuz mahkeme süreciyle uğraşmaz. sağlıkla alın kucağınıza inşallah.

ben kızıma defne koyacaktım ancak son beş senede en çok kokan kız isimlerinden olunca vazgeçtim. yağmur toprak bulut derin deren arden vb. isimler konuldu çevremde.

zeynep güzel bir isim olarak gelir bana hep. ve fakat artık kimsenin yanında düşündüğüm isimleri dillendirmiyorum. kız kardeşim bile benden bu ismi çaldı. evet bir kızım yok, ama olsaydı bu ismi koyacaktım.

neva, yine çok güzel geliyor kulağa. türk müziğinde bir makam. ova ile fonetik olarak çok da uzak değiller gibi. düşünülebilir.

snd88 'in önerdiği isimler çok güzeller. Ekleyecek başka bir ismim yok ama Ova biraz kötü geldi bana da, kalın ve geniş harflerden dolayı kaba geliyor kulağa.

ılgın koy gitsin hocam buyuyunce bogazici sosyoloji okur :)

arsa hariç fiyatlar diye biliyorum. onun dışında beton ve demir fiyatları üç aşağı beş yukarı aynı her yerde. lojistik giriyor bazı yerlerde devreye

Tabi ki gerçeği yansıtmıyor.
İstanbul için konuşuyorum ortalama bir ilçede en az %30 koy.
Kadıköy gibi yerlerde ikiyle çarp, en az.

Daha yeni konuştuğum, Kadıköyde çalışan bir müteahhit 10 ve üstü katlı evleri 3500-4000TL/m2 altında maletmek mümkün değil demişti.

Burada değişkenlik bölge taleplerine göre oluşuyor.

Lüks semtlerde ortalama malzeme kullanamazsın. En iyisini kullanacaksın.

merhaba

4-5 yıl kadar önce halihazırda tamamlamış olduğumuz betonarme binanın en üst kattaki çatı dubleksine müşterinin isteği üzerinde ekteki fotoğraftaki çalışmayı yapmıştık, bu tür bir şey yaptırmak istediğinizi tahmin ediyorum.

pasteboard.co

bu binada çatıyı yaparken elektrik tesisatının geçebileceği ince bir metal karkas kurgulayıp, üst tarafına osb-izolasyon ve kiremit, alt tarafına ise alçıpan levha, sıva ve boya uygulamıştık. son yıllarda yapılan binaların çoğunda çatılar benzer şekilde yapılıyor, ancak daha farklı uygulamalar da mevcut tabi.

bu pencerelerin montajı standart pencerelere göre daha kompleks, ancak işini bilen insanlar ile çalışırsanız pek sorun yaşamazsınız. uygulama esnasındaki en önemli konu izolasyonun korunması olacaktır. mevcut izolasyon üzerinde oluşabilecek küçücük bir hasar bile yağmur sezonu sonrasında çok ciddi başınızı ağrıtabilir. o yüzden işi yapacak kişinin alelade bir ustadan ziyade bu konuda kendini kanıtlamış bir firma personeli olmasını öneririm.

kullanım açısından pek bir dezavantajını duymadım. genelde de ahşap doğrama kullanıldığı için ısı izolasyonu konusunda da bir dezavantajı olmayacaktır. sadece, pencerenin direkt olarak yatak ya da çalışma masası gibi uzun vakit geçirilen alanların üzerinde bulunduğu durumlarda sıcak yaz günlerinin çekilmez olduğunu duymuştum.

daha önce birkaç işimde “fakro” markasının türkiye distribütörü olan bir firma ile çalıştım. yerleri istanbul/ümraniye’de ancak tüm istanbul’a hizmet veriyorlardı en son. gerçekten iş bilen bir ekibe sahip, işini düzgün yapan bir firma. eğer uygulama için görüşmek istiyorsanız, firma yetkilisinin iletişim bilgilerini de size iletebilirim.

Tesekkurler.

Konum İstanbul dışında olacak

velux ve fakro'ya bakabilirsiniz. biraz yukarıda istiyorsanız fakro tercih edin çünkü açma kolu aşağıda oluyor. velux'ün de üst tarafta havalandırma avantajı var. ben genelde velux tercih ediyorum. ek olarak mekanik açılma ya da elektrikli perde gibi opsiyonlar da var. ama düzgün bi çatıcı yapsın. kötü uygulamalarda su sızıntısı olabiliyor. :)

Aracın mevcut müzik sistemini değiştirecek misiniz? Mevcutta USB desteği yoksa zaten takamazlar, ancak şarj etmek için kullanabileceğiniz bir soket takarlar. Aux kolay, en eski sistemlerde bile vardır yeri. Ses sistemi satan yerler yapar.

Eski müzik sistemini değiştirmeden orjinalliğini bozmadan yapmak istersen bir parça var onu takınca hem usb hem de aux girişi hatta bluetooth bile elde edilebiliyor. Bunun için komple ses sistemini söküp arkadaki boş yere takman gerekiyor ama. Nissan için olanı aşağıya bırakıyorum .

www.amazon.co.uk

www.youtube.com

Yazılım sürecinde olanı (bi kütüphane/program) falan değil de, sizin süreçlerinizi sormuş bence. "Nasıl data mining yapıyorsunuz genel hatlarıyla anlatın" gibi.

öncelikle maile
"Sayın Genel Müdürüm" diye başla. sonuna da "bilgilerinize sunarım. iyi çalışmalar" de.

NEDEN!
Bir işi yapmayı anlatmaktan çok neden yaptığını anlatmanız ve sonucunda neyi hedeflediğinizi belirtmeniz önemli. sonucunu bilerek yola çıktığınız iş ve neticesinde elde edilecek hedefi sunmadığınız sürece ne iş yaptığınızın ne kadar çalıştığınızın bir anlamı yok yöneticiler açısından. ilk önce sorgulanacak şey Neden yaptığınızdır.
Örneğin (yaptığınız işin sebebini bilmiyorum ben tamamen sallıyorum şuan) :
2020 yılı içinde birimimize gelen talepler doğrultusunda bilgisayar ve çevre ürün taleplerini incelediğimizde personel ihtiyacına uygun ve yeterli sayıda iş aracı olup olmadığına dayalı bir bilgiye şirket kayıtlarında rastlanılmamıştır. bu sebeple yeterli ve uygun ekipmanların ilgili personellere sağlanması amacı ile öncelikli olarak envanter çalışması yapılması planlanmıştır.
Ocak ayı itibari ile, Şirket içinde kullanılan bilgisayar, Ekran, Printer, Projecksiyon, Tv, Access Point vb.. cihazlar için envanter çalışması başlatılmıştır. Marka, model, seri no ve zimmet bilgilerini de içerecek şekilde hazırlamış olduğumuz güncel IT Envanter listesi ektedir.

Ayrıca yapılan envanter çalışmasına kişisel yazıcılar, depoda kullanılan el terminalleri ve server ile ilgili cihazlara da yer vermiştir.

Envanter çalışması ile ilgili çalışmalarımız devam etmekte olup nihai listeyi en kısa sürede sizinle paylaşacağım.


SONUÇ!
Tamamlanan envanter çalışması sonucunda şirket çalışanlarının kullanımında olan ve gelen talepler doğrultusunda temini sağlanan cihazların fazlalığı, envanter çalışması sayesinde ihtiyaca yönelik bilgisayar ve çevre birimlerinin envanter kayıt numarası ile çalışanların üzerine kayıdı sayesinde açıkta olan ve/veya fazla olan cihazların tespiti çalışmalarına başlanması gerektiği vs vs vs

gibi yapılan işi aynı bir metin yazar gibi giriş gelişme ve sonuç şeklinde ilerlenmesi önemlidir.
Üst yönetime atılan maillerde alıcının iletişim araçları ile kullanım karakteristliği de önemlidir. Yöneticilere iletilen raporlarda kısa öz ve açık kapı bırakmayacak şekilde içerik hazırlanmalıdır. Yukarıda örneğini verdiğim gibi neden bir işi yaptığınızı anlatmıyorsanız yani bunu yöneticiniz bilmiyorsa ne iş yaptığınızın kıymeti yoktur. görev yönetici tarafından verildiyse bunu söylemeniz yeter bir daha aynı nedeni ona anlatmanıza gerek yok elbette. tereciye tere satmayın.
not: yazım kurallarınızda sorunlar olduğunu görüyorum, yazım kurallarınıza da dikkat edin. her virgülden sonra boşluk bırakılmalıdır örneğin(buraya dikkatsizce yazmış olabilirsiniz, öyleyse bu mesajı dikkate almayın)
kolay gelsin

Olumsuz kısımlarda o kadar da keskin olmayabilirsin. Biraz kıvırtmak, yumuşatmak gerekebilir. Yani eğer doğru anladıysam yukarıdakileri de dikkate alırsak, en basit haliyle şu şekilde ifade et demek istiyor olabilir yönetici;

"Sayın Genel Müdürüm,

Talebiniz üzerine (veya ihtiyaçlar doğrultusunda) şirket içinde kullanılan bilgisayar, ekran, printer, projeksiyon, tv, access point vb. cihazların marka, model, seri no ve zimmet bilgilerini içeren IT Envanter listesini tarafınıza iletiyorum, ektedir.

Bu liste, kişisel yazıcılar, depoda kullanılan el terminalleri ve server ile ilgili cihazlar hakkında bilgiyi henüz içermese de raporlamalarımız devam etmektedir.

Saygılarımla,

kaiserr76"

Edit: Copy-paste yapınca noktalamaları unutmuşum onlara da dikkat tabi...

@sizofren06

Mailin tam içeriğini paylaşmadım. Belirttiğin tabirleri zaten kullanmaktayım.

Cümleyi süslemenin bu olmadığından eminim.

erty_ksk çok güzel yazmış, %100 katılıyorum. sadece bunu içeren bir mail bana da amatör gelirdi ki mailde hem yazım hataları, hem de virgül hataları var. müdüre atılacak bir mail değil bu, özensiz duruyor yani.

öncelikle virgül sonrasında boşluk bırak kesinlikle

Şirketimiz içerisinde hali hazırda kullanılmakta olan bilgisayar, ekran, yazıcı, projeksiyon cihazı, TV, AP vb ekipmanlara ait olan marka, model, seri no ve zimmet bilgilerini içeren IT Envanter Listesini dikkatinize sunarım.

Kişisel yazıcılar, depoda kullanılmakta olan el terminalleri ve server ile ilgisi bulunan cihazlar hakkındaki liste için halen çalışmamın devam etmekte ve şu tarihte hazırlanıp dikkatinize sunacağımı bildirmek isterim.

Bir editör olarak yanıtlayayım;

Misal olumsuz bir durumu açıklayacaksak; "can ve mal kaybının önlenmesi için..." demek yerine "yaşanması muhtemel olumsuzlukların kolaylıkla önüne geçilmesi" diye ifade ederiz çünkü can ve mal kaybı oldukça negatif algı oluşturur biz durumu yumuşatırız böyle yazarak. Bu bir örnek, bunu baz alarak düşünebilirsiniz.

"Bu cihazlar ile ilgili çalışmalarım devam etmekte ve en kısa sürede bitirmeyi hedeflemekteyim." yerine ben olsam;

"Yukarıda ayrıntılı olarak listelediğim cihazlar üzerine yaptığım yoğun çalışmalar devam etmektedir. Bilgilerinize arz ederim." derdim. Arz ediyorum zira kamu personeliyim, siz rica da edebilirsiniz uygunsa.

Envanter bilgisi vereceksiniz diyelim, "xxx birimiyle iletişime geçerek edindiğim bilgiye göre zimmet listesi aşağıdaki gibidir/şekildedir;

- a
- b
- c
- d
- e.

derdim çünkü o bilgiyi alırken de uğraşmışım, birileriyle iletişime geçmiş efor sarf etmişim, bunu yazabilmek için bir iki kişiye sorabilirsiniz yalancı çıkmamak için. Bir de alt alta yazıp daha dolu gösterirsiniz, yan yana yazmayın mümkün olduğunca.

"Şirket içinde kullanılan bilgisayar,Ekran,Printer,Projecksiyon,Tv,Access Point vb.. cihazlar" cümlesini de şöyle süslerdim;

"Şirket içinde kullanılan Bilgisayar, Ekran, Printer, Projecksiyon, Tv, Access Point vb. cihazları tespit etmiş bulunmaktayım, ilgili cihazların hazırlamış olduğum marka, model, seri no zimmet bilgilerini içeren IT Envanter dökümü ekteki gibidir." derdim.

Doldurmak, süslemek böyle oluyor. Daha daha uzatırım şu an ancak özet geçmek istedim.

Herkese verdiği yanıtlar için teşekkür ederim.
Virgül kullanımı ve yazım hataları konusunda daha dikkatli olacağım.

süslemek için, her cümleye neden sorusunu, nasıl sorusunu, sonrasında ne olacak sorusunu sormak (kim, kiminle, ne zaman... sorarsın da sorarsın) iyi bir sonuç veriyor. mesela:

"Şirket içinde kullanılan bilgisayar,Ekran,Printer,Projecksiyon,Tv,Access Point vb.. cihazların marka,model,seri no, ve zimmet bilgilerini içeren IT Envanter listesi ektedir.

bu cümleye soralım. bu envanter listesini kim çıkardı? neden çıkardı? nasıl çıkardı? bu listeyi çıkardın, sonra ne olacak?

bir de "vb" kullanmak yerine tüm listeyi versen ya da daha genel tabirler kullansan daha iyi olabilir.

ikinci cümle de aynı şekilde. soru sor cümleye. diğer bir önerim de, "bilgi yer almamaktadır" neden? neden olumsuz? halbuki şöyle yazsan "şu şu cihazlar, şu sebeple ayrı bir liste olarak değerlendirilecektir, bunlarla ilgili şunlar şunlar yapılacaktır" hooop kendimize yeni iş yarattık. senin yazdığın cümle "bunları listelemekle uğraşamadım" demiş oluyorsun.

araç satış evrakları nerede?

noterler birliği bilemeyebilir, merkezi bir veritabanları yok ama trafik şube bilebilir. zaten bunları iptal ettirmek için de trafik şubeye gitmeniz gerekebilir. bu arada arabayı sattığınız kişi de mi bilmiyor=?

evraklar kayıp.

satışlardan 1 tanesi 10 yıldan eski diğeride 5 yıl oldu.
alıcıları bulmam mümkün değil

Türkiye Noterler Birliği ve yönlendirmeleriyle erişim sağlarsınız. TNB ile iletişime geçin. derdinizin çözümü orada

...
from FY2020
where
[Item name] like 'AFF%'
and
where
[Item name] not like '%-d'
...

Bu çalışmıyor mu?

@garry

teşekkkürler

www.name.com

domain bilgilerini sorgulayınca sallama bilgiler çıkıyor. çıkan mail adresi ise ozdemir@gmail.com adresi. gerçek yalan bilemem. mail atıp şansınızı deneyin. hukuki olarak kvkk kapsamında bir avukattan yardım isteyin.

Ilgunc bir durun olmus. Santral tarafinda vdsl porttan adsl modem calistirabilirsiniz. Bunun icin port modu atm ayarlanmali. Vdsl calismasi icin de ptm ayarlanmali. Fakat adsl porttan vdsl modem calistiramazsiniz. Adsl port ptm modu desteklemez. Sizin durumunuza gelirsek. Hattiniz vdsl porta bagli. Her iki modem de tr69c servisi acik. Yani otomatik olarak uzaktan modem yonetim sistemi. Hatti takip modemi actiginizda modem santral tarafindaki portla baglanti kurar ve gerekli k.adi$sifre ve diger ayarlari uzaktan alir. Sizdeki tplink modem oncelikli olarak adsl2 moda gore ayarlari aliyor. Fakat portun modeme gore hem ptm hem de atm modlar arasinda degismesi gene de aklima yatmadi. Bu iste bir terslik var. Siz tr69c servisini akpatip tum ayarlari manuel yapmayi deneyebilirsiniz. Aklima su an baska bir sey gelmiyor.

hat vdsl mi?

Adsl2 plus bağlanıyor sorun modemde modem ayarı yapman gerek bence

Hizmeti turknetten aliyorum.adsl olarak belirtildi. Zyxel ile baglandiginda vdsl olmasi beni sasirtti.

Turktelekom'un saha dolaplarinda guncelleme calismalari var cevremizde.

Zyxel'in modem arayuzuyle ilgili bir sorun da olabilir. Benim bildigim vdsl profiller 24mbitten baslar. Ayrica Aldiginiz abonelikteki hiziniz esastir. Santral tarafinda ne ayarlanmissa o. Bunun disinda hattiniz vdsl olmus, adsl olmus fark etmez.

Gorsellerdeki bilgilerden anladigim kadariyla santrale(iss'in sistemine olan bakir devre mesafesi) cok ta yakin degilsiniz. 16 mbiti tam almaniz şans. Bence tahtaya vurun ve sesinizi cikarmayin.

@kirmizibavul

teşekkürler bilgilendirme için. Santrale olan uzaklık Turknet online işlemlerde 1900 metre olarak belirtilmiş.

Vdsl altyapı aktifleştirildiğinde önemli olan yine santral uzaklığı mı olarak saha dolabına (Tip 7 vs)olan uzaklık mı ?(200-250 metre uzaklıkta.) Bu konuda bilginiz var mı ?

Santralden kasit bakir devrenin sonlandigi fiber uzerinden calisan cihaz. Tip7'ler fiber cihazlardir. Yani hattin herhangi bir T7, T13, T11 veya T19 sisteme(bunlar Turktelekom cihazlari. Diger iss'ler nasil isimlendiriyor bilmiyorum.) baglandiktan sonra santrale olan uzakligin bir onemi yok.

1900m'den 16mbit almak cok iyi gercektenĺ. Sizin eve kadar gelen perler neredeyse kayipsiz. 250m'den 50 mbit vdsl hiz alabilirsiniz. Yogun olan yerlesimlerde modeme kadar fiber gelse bile ISS'ler sistem çıkışlarına yeterli yatarım yapmayinca adslden bir farki kalmiyor. Bu da baska bir cakallik.

Turknette isen mantık arama..

sistem çalışır uyumsuzluk olmaz ama bazen vlan vs. farklı markalar arası sorun çıkartabiliyor. fiber bir altyapın var ise bazen de gbic modüller arası sorun çıkabiliyor ama çok düşük bir ihtimal bunlar. onun harici standartlar evrensel.

fen için palme en iyisidir. mat için de 3-4-5 ve karekok gelir. fasikül olarak yüzde yüz yayınları çok kaliteli.

yaşlı erkek, baba yerine geçen. analık da var buna benzer.

Üvey baba anlamında aslında.

İhtiyar adam demek. Küçümseme iması barındırır.

moruk

Yedek, aslının yerini tutmayan, küçümseme iması. Halk dilindeki karşılığı da üvey babadır. Analık-babalık.

Günlük kullanıcı için hiçbir fark yok nvme ve sata ssdler arasında. Standart bir kullanıcı sadece sentetik testlerde farkı anlar. Onun haricinde sürekli ssdler arası dosya aktarım işlemi yapılıyorsa bunda da fark anlaşılır tabiki ama kullanıcıların %99'u böyle bir şey yapmıyor zaten.

Teknolojileri karistiriyorsun. SSD tum depolama sistemlerinin adi(form factor degil yani). NVME baglanti turu.
Sizin sorunuz su aslinda: Sata baglantiya sahip SSD'ler ile NVME/M.2 Pci-e baglantiya sahip SSD'lerin farki var mi?

Cevap en az 2, cogu durumda daha fazla kat hiz farki var. SSD teknolojisi, SATA baglantisinin cok cok uzerinde. Cihazda M.2 Pci-e baglanti sansi varsa otekini almak sacmalik. Ayrica m.2'ler boyutlari dolayisiyla cok cok daha avantajli urunler. Kablo derdi yok, yer kaplamasi yok.

Not: M.2 boyutunda olup sata baglanti olanlar da var. Ona dikkat et. Normal satadan hiz farki yok onlarin.

nvme olanlar çok ısınır, çabuk bozulma riski var, garantiden yenisi gelir ama arşivin için elveda denebilir, evet çok mantıklı ama ya bişey olursa diyede sadece win kurup 10k rpm hdd al bence

Kesinlikle olmalısın

İstatistik dediğin şey “big data”yı işeleyecek meslek
Önümüzdeki yıllarda ki günümüzde bile en değerli şey “veri”

Veri bilimine hizmet eden en önemli dal da istatistik

Kesinlikle bitirmenin faydasını görürsün

Kesinlikle değer

Bileğim cok az, yanlış yönlendirmeyeyim ama ona view denmiyor mu?

www.w3schools.com

Insert into tablo
Select.....

Tabloyu direk böyle de oluşturabilirsiniz.

CREATE TABLE new_tbl AS SELECT * FROM orig_tbl;

Ödeme sayfasına gir kart bilgilerini gir bölge seçiminde Türkiye dışında farklı bi ülke seç ödeme onaylanır.

tr.lmgtfy.com

İnternette bu konuda cok fazla kirli bilgi var.

İşin içinden çıkamadığım için sordum.