[]

Kedi doymuyor

Böyle zamanda kıytırık sayılacak bir sorunla karşınızdayım. Kedimiz her zaman verdiğimiz yemekle pek yetinmeyen bir hayvandır. Ama bu ara iyice cozuttu. Dolap kapaklarını falan çarpa çarpa bir şeyleri devire devire daha fazla yemek istiyor. Kedi irice, eti budu da yerinde. Verdiğimiz mama iri bir çay bardağı kadar. Yarısı sabah yarısı akşam. Daha önceleri o yarım bardağın önce bir kısmını yer sonra akşama doğru bitirirdi. Şimdi koyar koymaz silip süpürüyor. Erkek, kısır, 3 yaşında. Mamada bir değişiklik yok, aynı mama. Teşekkür şimdiden. Dobüşko olmasın sonra diye arttırmıyorum.




 
Kediler yaz gelince az yer, kış gelince çok yer. Benimkiler öyle en azından. Eskiden koyduğum mama ertesi sabahı mutlaka görürdü. Şimdi akşamına bitmiş oluyor.


  • himmet dayi  (06.11.20 15:48:08) 
Şimdi sen böyle yazınca ben bayağı fazla veriyormuşum dedim :) Ben yaz kış çorba kasesine dolduruyorum kuru mamayı. İçinde elimin 1/4ü kadar kaldığında ekleme yapıyorum. Yaz/kış fark etmiyor, bazen çok yiyesi geliyo bazen azcık bişi yiyiyo bırakıyo. Bazen canı sıkılıyo gecenin bi yarısı tuvalete kalktığımda görüyorum bizimki kırt kırt bişiler atıyo ağzına. Sizinki de belki öyle bi dönemdedir ama obeziteye kayıyosa sizin camışın durumu sadece belirlediğiniz saatlerde verin, aralarda katiyen bişi vermeyin.


  • superfluid  (06.11.20 17:09:15) 
çok su içiyor mu?


  • not dark yet  (06.11.20 17:37:18) 
bence az veriyormuşsunuz. mama kısır kedi mamasıysa verin biraz daha, bir şey olmaz.


  • bir garip melek  (06.11.20 18:20:35 ~ 18:20:43) 
Yarım çay bardagi ama kaç Gr? O mamanın kedinizin yaşina ve durumuna göre önerilen ölçüsü ne? Bunları bilmek lazım.


  • elorelia  (06.11.20 20:12:13) 
[]

Çalıntı Uyarlama

Merhaba ahali,

Bir romandan izinsiz dizi uyarlandığı düşünülüyor. Hukuki olarak bu dizinin çalıntı bir eser olup olmadığına karar verilirken hangi kıstaslar kullanılıyor. aramaya inandım ama bir şey bulamadım. Var mıdır bir bilen?


 
çok göreceli bir alan olduğu için nihai karara etki eden birçok değişken oluyor. hikaye, karakter, aks, diyalog, bazen bir replik, bazen bir sahne, açılış, final vs. vs. derken durum biraz karışık yani. eserin çalındığını iddia eden kişi bunun başvurusunu yaparken bu başlıklardan hangilerinde benzerlik varsa bir bir karşılaştırmalı olarak belgelemeli. bazen her bir başlıkta benzerlikler görülmesine rağmen çalıntı olmadığına kanaat getirilebilir, bazen ise tek bir kilit nokta çalıntı olduğunu ispatlayabilir. değerlendirmeyi yapanların inisiyatifine bağlı biraz


  • oturyazar  (31.07.20 01:55:06 ~ 02.08.20 00:11:25) 
[]

Arkeoloji-Sarnıç-Mozaik

Bizans sarnıçlarında mozaik olur mu?




 
İstnabul özelinde konuşursak yanılma payımı saklı tutarak açık ve kapalı sarnıçlarda olan bir mozaik yok.eskiden olmuş ve bugune ulaşmamış olabilir.yerebatana medusa koyan bir medeniyet mozaikle bezeme yapmış olabilir ama bildiğim kadarıyla ne sarnıçlarda ne de mozaik müzesinde böyle bir mozaik yok.


  • duptıs  (07.07.20 17:34:32) 
[]

arkeoloji

seneler seneler önce bizim akrabalar bir tarihi eser buluyorlar. izmir'de. bir büst. kulaklarının iki yanında da gül var. hani kulağa sıkıştırırsın ya öyle. velhasıl onunda bunu biri ellerinden alıyor ama tv'de görüyorlar ki adamlar yakayı ele vermiş kaçakçılıktan, önlerinde de bu büst dahil birkaç eser daha falan.

kafama takılan bu heykelin kime ait olduğu. çok meraklandım. bir şair mi bir kral mı, filozof mu? böyle iki tarafta güllerle betimlenmiş kaç kişi olabilir ki tarihte.

ha bir ayrıntı daha. heykelin alnından başlayarak burnundan çenesine inen bir çizgi var. bir çatlak değil ama. girinti şeklinde çok derin olmayan bir çizgi. başka bir çizgi de kulak hizasından kafasının tepe noktasına doru iki yandan geçiyor. acaba bir heykel atölyesi çalışması mı? ders modeli olabilir mi? ya da başka bir şeyi mi işaret ediyor çizgiler.

bi buldurun be.

 
Bu şekilde bir şey söylemek çok zor açıkçası, çünkü alışıldık bir tasvir değil. Peki büst olduğuna emin misiniz, yoksa sadece büst kısmı mı ele geçmiş? Tarihlemeyi etkileyici bir kriter bu. Bir de tasvir edilen kişinin cinsiyeti hakkında bilginiz var mı? kral sözcüğünü kullanmanızdan erkek olduğunu varsayıyorum. İzmir'in tam olarak neresinden ele geçtiğini biliyor musunuz, en azından ilçe bazında? Bahsettiğiniz heykelle ilgili fotoğraf kullanılan bir haber vs var mıdır? Heykel mermer sanırım değil mi? Eğer mermerse, yüzeyi pürüzsüzleştirilmiş miydi sanki cilalanmış gibi? Yoksa pürüzlü vaziyette miydi?

Bir bakmaya çalışırım, ama pek bir şey bulabileceğimi sanmıyorum.
  • mentuhotep  (18.07.19 16:04:06 ~ 16:09:00) 
[]

hayvanat bahçesi müdürü kaç para alır?

biliyorum tuhaf soru ama lazım. Devlete ait bir hayvanat bahçesinin müdürü ne kadar maaş alır.




 
Abi başlıktan rüşvet anlaşılıyor:)

5-6k alır. Şoförde vardır.
  • hasmetizm 2046  (08.05.19 20:23:39) 
6k maaş + 2 maymun


  • vladimirdökümov  (08.05.19 20:28:00) 
[]

Hukuk. Kiracı-Ev sahibi

Merhabalar, diyelim ki ev sahibi ödemelerdeki aksamalar nedeni ile kiracının sözleşme dolmadan çıkmasını istedi. Kiracı da riayet etti ve evi terk etti ama o ay dolmadan çıktı. Mesela 10 gün önce çıksa ev sahibi 10 günlük kira bedelini iade etmek durumunda mıdır? İnternette bulamadım bir türlü cevap. Teşekkürler.




 
ödemelerde ki aksamalardan doyan zararı faiz olarak verecek kadar ince niyetli olduysa evet.


  • KaraSakall  (28.12.18 15:29:44) 
Ödemelerde sadece gecikme var diyelim. Ödenmemiş bir kira yok.

Ama bir ayrıntı daha. Ev sahibi sözleşme (yılı) dolmadan çıkılmasını talep etmişse de ayın kaçında çıkılmasını istediğine dair bir talepte bulunmuyor. Ya da ay dolmadan bir an evvel çıkın vs. de demiyor. Kiracı kendi tercihi ile ayı doldurmadan çıkıyor. Ev sahibi o ay içerisinde başka bir kiracı ile yeni bir sözleşme de yapmış değil.

Baya hukuk sınavı sorusu gibi oldu :)
  • min el garaib  (28.12.18 15:36:02 ~ 15:36:42) 
sözleşme dolmadan kiracının çıkması tamamen ev sahibiyle arasındaki anlaşmaya bağlı. eğer kiracı istemezse feriştahı gelse çıkartamaz evden. kaldı ki ödenmemiş kira falan da yokmuş. tamamen konuşup anlaşarak karar verilecek şeyler. hukukçu değilim ama bu konularda kanunlar genelde kiracıyı korur. kiracı henüz çıkmamışsa çıkmamaya devam edebilir mesela ve ev sahibi açısından daha büyük sıkıntılara neden olabilir.


  • hadsafhada  (28.12.18 15:49:56) 
Kiracı çıkmış durumda. Ay dolmadan çıkmış, hak talep edebilir mi? Yıl dolmadan çıkması ev sahibi ile anlaşmalarının sonucu. Ama ay dolmadan çıkması kendi tasarrufu.


  • min el garaib  (28.12.18 16:02:18) 
Hak talep edemez.


  • sckxyss  (28.12.18 16:05:03) 
evet 10 gunluk tutari iade etmek durumundadir.

odenen kira "aylik" olarak odendigi icin, kiraci, belirlenen kira tarihinin sonuna kadar evde kalabilir.

eger ev sahibinin talebi dogrultusunda cikmissa ki sizin durumda boyle gorunuyor, o vakit 10 gunluk tutar iade edilmelidir.
  • for the record  (28.12.18 16:09:15) 
Herkesin, herkesten,hersey talep etme hakki vardir. Ancak yaptirmak icin dava acmaktan baska care yok. Talep eder cok aglarsa, kul hakki, sadakam olsun der oderim. Bir dahakine ders olsun diye.


  • tunaktunaktun  (28.12.18 16:11:57) 
Hukuki kısmını bilmem de etik olarak iade gerekir. Ama çok az kişi bunu yapar o ayrı.


  • alicandan  (28.12.18 17:09:28) 
işin hukuki kısmını bilmem ama daha önce acil durum yüzündne kendi isteği ile 2 tane kiracım evi boşalttı. kalmadıkları günü hesaplayıp iade ettim.
olması gerekende budur. adam oturmadığı günün kirasını neden ödesin.

  • aslindasorunumpsikolojik  (28.12.18 19:07:30) 
teşekkürler cevaplar için.


  • min el garaib  (29.12.18 11:07:07) 
@hadsafhada eğer kiracı kiraları sürekli 1 gün bile geç öderse çıkartabilir. ihtarname çeker. 2 haklı ihtarname sonrası tahliye davası açılıyor.


  • black mamba  (29.12.18 11:20:31) 
[]

Telefon şifresini unuttuk, açamıyoruz.

Eşim telefon aldı, huawei. parmak izi ile açılıyordu. sonra telefonu kapattı. açılınca pini girdi ve arkasından karşısına bir şifre ekranı çıktı ( bunun ekran şifresi olduğunu varsayarak daha önce belirlemiş olduğu şifreyi girdi ama açılmadı. sonra başka şifreler denedi olmadı. şimdi 1 saat sonra tekrar deneyin uyarısı veriyor. müşteri hizmetleri kapalı. acil çözüm arıyoruz ama internette telefonu fabrika ayarına dönün diyor. ama telefonu o ayara getirecek tuşları bulamıyoruz. üç tuşu (açma kapama-ses yükseltme alçaltma) değişik kombinasyonlarda kullanarak kapadım ama fabrika ayarlarına dönme ekranı açılmıyor, yine şifre isteyen ekrana dönüyoruz.

eğer başka yollar bilen varsa lütfen derdimize bir çare. teşekkürler.


 
icinde onemli birseyiniz yoksa acarken o 3 kominasyonla acmaniz lazim. ozel bir ekran gelicek oradan sifirlayabilirsiniz.


  • baldan kaymak  (19.08.18 12:59:27) 
Üç tuşa aynı anda basılırsa telefon reset atar, normaldir.
Ses açma+güç tuşuyla recovery(kurtarma) moduna girmesi lazım. Oradan wipe data yaparak sıfırlayabilirsiniz. Normalde android cihazlarda bu kombinasyon standarttır ama Huawei biraz değişik bir firma olduğu için bilemiyorum.

  • pavlis  (19.08.18 13:00:16) 
Denedim olmadı yine. yine de teşekkürler.


  • min el garaib  (19.08.18 13:19:24) 
[]

Lİnki var kendisi yok bir sayfa bulunur mu bilinmez?

Ekteki sayfayı ocak sonu açıp bakmıştım. Şimdi aynı bağlantıdan ulaşmak mümkün olmuyor. Anahtar kelimeler falan derken en fazla ekteki görüntüye kadar geliyorum, sonra linke(en üstteki) tıklayınca beni genel bir anasayfaya yönlendiriyor.




 
sayfa linkini web.archive.org aratmayı deneyebilirsin.

ya da google'da / arama motorunda sayfayı bulabiliyorsa sekmeden "önbellek" sayfasıyla aradığın veriye bir ihtimal ulaşabilirsin.
  • dimitrakopulos  (26.03.18 00:39:32) 
dimitrakopulos büyük dertten kurtardın bir internet cahilini. Ellerin dert görmesin.


  • min el garaib  (26.03.18 00:50:46) 
estağfurullah, sorun çözüldüyse ne mutlu :)


  • dimitrakopulos  (28.03.18 23:40:43) 
[]

Bir araştırma vardı hani

Bir profesör öğrenciklerinin not beklentilerini ve gerçek sonuçları karşılaştırdığında bir şey fark ediyordu. Zayıf öğrenciler mevcut notlarından daha yüksek beklemekteler, daha iyi öğrenciler ise aldıkları nottan daha düşük bir not bekliyorlar. O da bu duruma kafayı takıp inceliyor. Ve zayıf öğrencinin bilmediğinin farkında olmadığını dolayısıyla... Böyle giden bir araştırma vardı ama adamın ismini ya da araştırmanın kavramlarını hatırlamadığım için bulamadım internette. Bir el atıveren çıkar mı?




 
Dunning-Kruger etkisi?


  • cinsi kisi  (20.10.17 12:27:02) 
[]

Bu bir nedir?

Resim biraz flu ama anlaşılıyor sanırım. Gecen sene bi arkadaşımızı soktu, acayip şekilde şişmişti bacağı.




 
bombus terrestris gibi ama bilemedim tabii?


  • mal gibiyim  (24.08.17 20:25:47) 
[]

İkinci El Duvar Piyanosu

Oğlum piyano dersi almaya başladı, evdeki dijital piyano bizim değil, yakında evine gidecek. Hocamız duvar piyanosu alırsanız daha iyi olur dedi. Uygun bir şey arıyoruz. Fiyat ve kalite açısından üzmeyecek bir seçenek bilen varsa bir mesaj atıverirse seviniriz.




 
hocanız duvar piyanosu derken akustik piyanoları kast ediyorsa biraz abartıyor bence.

akustik piyanolar dijitallere göre son derece pahalı ve yeni başlayan birisi için bence son derece gereksiz. yamaha veya kawai marka dijital piyano 3-4 bin lira iken, dandik marka bir akustik bir duvar piyanosu 9-10 bin civarından başlar. üstelik eşek ölüsü gibi ağır olur, taşıyayım desem taşıyamazsınız. apartman dairesinde çalamazsınız, bütün apartmanı inletir. pedalı medalı var ama pedala basıp çaldıktan sonra ne anladım akustik piyanodan. üstelik heves geçince 10 bin liralık bir sehpaya dönüşüyor o piyano. akordunu makordunu hiç saymadım, ilk kurulumda yapıyorlar, yerinden oynatmazsanız da epey gidiyor.

güzel bir dijital piyano alın. oğlunuz virtüöz olduğunda akustik düşünürsünüz.
  • kibritsuyu  (23.05.17 01:34:16) 
[]

öğretim görevliliği ile ilgili uzman sorusu

selam ahali. olay şöyle: ben çalıştığım ilk kurumda öğretim görevlisi ünvanına sahiptim. yeni kurumumda okutman olarak anılıyorum. yönetmeliklerden birinde "en az iki (üç?) yıl öğretim görevlisi olarak çalışmışsa, yeni kurumunda da öğretim görevlisi olarak anılmaya hak kazanır" gibisinden bir madde okumuştum. hatta bunu sarıp sarmaladım kullanmak üzere ama lazım olduğunda bilgisayarımda bulamadım.

bütün anahtar kelimeleri girmeme rağmen internette de bulamadım. eğer hafızam bana hiç etmediği bir oyunu oynamıyorsa bu yönetmelik maddesinin bir yerlerde hala duruyor olması lazım. bilen duyan varsa kanun namına, sevabına bir el atıversin.


 
Valla bu dediğini ilk kez duydum. İki kadronun amacı başka, nasıl birinden diğerine döner ki, çok tuhaf geldi. Takipteyim.


  • manuel mandalina  (27.10.16 23:17:36) 
Bu, kurumun yapısına bağlı biraz da. Gittiğin yerde öğretim görevlisi kadrosu dolu ise ya da şartları ağır ise bir alt kadrmeden alabilirler. Örneğin, bazı üniversitelerde asistanlara kalıcı kadro vermek ya da öğrrtim görevlileri kadrpsumda tutmak in yardımcı doçentlik koşullarını sağlamalarını bekliyorlar. Çünkü yardımcı doçent kadroları dolu ve zaten az olan kadroya bu şetları almayan insanları vermek istemiyorlar. Dolayısıyla öğretim görevliliği ya da Ar Gör Dr'lik bir sıra bekleme kadrosu halini alıyor. Tek dava açılma koşulu da alt kadronun üst kadrodan daha fazla şart istemesi. Örneğin, öğretim görevliliği için yardımcı doçentlik şartlarının sağlanması + 1 makale derse o zamam dava açıkabiliyor. Bu tamamen üniversitenin alım koşullarına ve kadro doluluğuna bağlı. Yine de Özlük İşleri ile görüşebilirsin.


  • aychovsky  (27.10.16 23:32:01) 
Su anda üniversitemin beni ogretim görevlisi olarak tanıması icin elde yeter sebep var. Lisansüstü egitiminin olmasi yeterli. Ancak rektör bu madde ile daha çabuk ikna olacak gibi.


  • min el garaib  (27.10.16 23:54:44) 
[]

yıllar öncesinin karayolları çalışma belgesi

Şöyle ki: 93 senesinde izmir-çeşme otobanının yapımı sırasında vasıfsız işçi olarak çalışmışlığım var. Babam bizi bu işe sokarken kuzenin ve benim kimlik kartlarımızı istemişti. Bu ayrıntıdan kayıtlı işçi olarak çalıştığımızı çıkarıyorum. Resmi olarak çalışma hayatıma 2001'de başlamış bulunduğum için 93 senesinin kaydı emeklilik olayında çok işime yarayabilir.

Ben bunu nereden araştırırım. SGK'da kayıtlı başlangıç senem 2001, ama karayollarından bu belgeyi bulursam belki bu başlangıç tarihini 9 sene öncesine çekebileceğim.

Nereden başlamalıyım?

 
sgk'da kaydın yoksa sigortasız çalıştırılmış olabilir misin? bunu düşündün mü hiç?


  • cekilmis gayfe  (25.12.15 16:08:50) 
o da bir ihtimal ama işçibaşı bana para verirken kendi cebinden vermemek için beni sigortalamış olmalı diye düşünüyorum. çünkü dağıttığı paranın hesabını o veriyor sonuçta.


  • min el garaib  (29.12.15 07:31:31) 
[]

iş görüşmesi işveren tarafı

merhaba, merak ediyorum. iş görüşmesi yaparken, işveren tarafındaki kişilerin de yaptıkları işe yabancılaştıkları o soru cevap anında yapmacık bir ilişki kurulduğuna dair hissiyatlara gark olanlar, ya da o hissiyata bir girip çıkanlar var mı? "zaten verdiğimiz maaş ne ki?"den tutun da "şimdi hevesleniyorsun işe giriyorum diye ama sonra pişman olacaksın" gibi iç sesleri ya da somut olayları anlatırlarsa sevinirim. teşekkür şimdiden.




 
e oluyor tabii, biz de zamanında iş görüşmesinde bulunan, iş arayan insanlarız neticede; ama orada çalışılan yeri temsilen bulunuyoruz ve bizden isteneni yapmamız gerekiyor.

ingilizce'nin çok gerek olmadığı bir pozisyona başvuru vardı. müdür görüştü, ingilizce seviyesi için beni gönderdi, ufak bi mülakat sonunda aday idare eder performans gösterince biraz mahcup olur gibi oldu, "önemli değil zaten ya, standart oluşturmaya çalışıyorlar takma kafana ingilizce'yi, bölümdekilerin çoğu da bilmiyor doğru düzgün" dedim. bazen de daha görüşmenin ilk 10 saniyesinden "kardeş bu iş olmaz vaktini almayayım senin" diyesim geliyor ama onda bu kadar rahat olamıyorum tabii hehheh...
  • baba jo  (08.11.15 00:50:50) 
İşvereni temsilen girdiğim görüşmelerde kendimde öncelikle farkettiğim şu oldu. İlk intiba çok önemli. 10-15 tane Cv seçiyorum başvuranlardan.Bunların çoğu zaten aynı yada benzer sektörde çalışmış oldukları için Cv'ler pek fark yaratmıyor.E ama birini seçmem lazım. Oturuş,kalkış,kendini ifade tarzı,giyim kuşam,işyerinde kendini ezdirip siner mi, ilk fırsatta başka fırsat bulunca kaçar mı,oturaklı mı,lafını dinletir mi gibi şeyler uçuşuyor o sırada kafada.


  • turkuaz  (08.11.15 01:09:26) 
bir ara kurumsal bir şirketin ik departmanında staj yaptım zevkine. yöneticisinden daha iyi olacağı için bile alınmayan gördüm; yöneticisi eziklenmesin diyeydi herhalde. çok iyi olmak da fark yaratmıyor yani, bulunduğun kabın şeklini alacaksın.


  • piremses  (08.11.15 01:51:08) 
[]

hayvanı yazıya çekmek

Böyle bir kullanım duydunuz mu? hayvanı tarlanın düzlük yerine bağlamak gibi.




 
"yazı" bizim oralarda düzlük olarak kullanılır
bi de ne var ne yok o yazıda /bu yazıda yani o yürelerde/oralarda olarak kullanılır
yine genelde düzlük yerler çoraktır, çorak yerler tuzlu olur hayvanlar arada yazıya çekilir ki tuz alsın, tarlanın düzlük yerine neden hayvan çekecez onu anlamadım at/eşek filansa ancak o zaman olabilir :) nprmalde hayvanı tarladan uzak tutarsın :P
benim kast ettiğim hayvan küçükbaş koyun filan
  • niye ama  (08.07.15 16:02:14) 
[]

pegasus sabiha gökçen otopark

merhaba,

23 Nisan Perşembe sabahın köründe (05.00) uçak var. başlıktaki parka bırakalım diyoruz arabayı. ve sorular sorular, özellikle son zamanlarda bu yöntemi kullananlar için geliyor:

1. o gün o saatte parkın dolu olma riski nedir takriben?

2. flypgs'deki fiyat sayfasında fiyat yok, kaç papel alırlar bizden. pegasus yolcuları için 12 TL diyorlardı en son.

3. ulaşım için verilen şu son googlemaps hala geçerli midir? habire yolların değiştirildiği falan söyleniyor da.
www.google.com!3m1!1e3

yani ben viaport'un oradan kurtköy gişelerine doğru sağa kırdıktan sonra, yolcu bekleyen arabaların bekleştiği bölgeyi geçer geçmez (havalanına döndüren yola gitmiyorum da) sağa kırıyorum, yola (havaalanının tersi istikamette) devam edip ilerideki yuvarlaktan geri dönüyorum, havaalanına varızlamadan önce sağdaki otopark'a giriveriyorum.

4. bu otopark için rezervasyon falan yok galiba?

5. bir de yine sabiha havaalanı yakınlarında hizmet veren avrasya diye bir otopark hizmeti var, kullanan var mı?

teşkir ederim.

 
Otopark da yer bulursun fiyati bilmiyorum dedigin yol sabiha gokcen sonra da otopark tabelasi takibe devam.


  • monkey  (21.04.15 03:51:06) 
[]

kamp yapa yapa yunanistan

Merhaba,

İki aile bu yaz arabalara atlayıp yunanistan'a gitmek niyetindeyiz. kapıkule'den girip sahillerde çadır kampları duraklarından Atina'ya oradan da adalar üzerinden çeşme ya da bodrum'a inmek niyetindeyiz.

Benzer bir yolculuk yapan varsa önerilerde bulunabilir mi acaba?

tenks.

 
kapıkule'den bulgaristan'a girersiniz, pazarkule'den çıkacaksınız.

düzelteyim dedim, ne olur ne olmaz...
  • infernal majesty  (10.04.15 19:40:53) 
ahahaa teşekkürler, alamancı çocuğu olunca kafa hep kapıkule'de.


  • min el garaib  (10.04.15 19:42:48) 
hiç böyle bir yolculuk yapmadım ancak bu tip yolculuk forumlarını ve bloglarını okumayı seviyorum, eğer teknik malzemlerinizi tamamlamadıysanız araç üstü çadır alın derim çok büyük rahatlık ve kolaylık sağlıyor.


  • oriolus oriolus  (10.04.15 20:05:33) 
[]

ogs hgs

merhaba,

kısa keseyim, biz arabamızı değiştirdik, aracın sınıfı aynı, eski aracın ogs aleti ile geçiş yapmak mümkün mü ogs'lerden. yoksa yeniden tanımlamamı yapmak gerekiyor?


tenkü.

 
hgs için yazayım:

eskiyi gidip ptt'de kapattırıyorsunuz. içinde bakiye varsa yeni hgs'ye aktarabilirsiniz. yeni hgs almamışsanız 10 gün sonra içindeki bakiyeyi ptt'den gidip geri alabiliyorsunuz.
  • teknikekip  (15.12.14 13:34:15) 
yeni plakaya tanımlatmanız gerekiyor.


  • c1b2k3  (15.12.14 13:40:44) 
yeni plakaya kaydettirin.
ben iş bankasından aldığım ogs cihazım için iş bankası callcenter'ı arayıp 5 dakika içinde yeni arabama kaydetmiştim. sanıyorum telefonla yapılabilen bir şey bu.

  • t joe  (15.12.14 13:51:19) 
[]

Eğitim sisteminden kaçış

Merhaba,

Soru aslında başlıkta var. çocuğu olan herkesin bu sorunu yaşadığının farkındayım. Ne yapacağız? Çocukluklarını, gençliklerini yaşayamayacak derecede bir sınava odaklanarak ömürlerini yiyoruz gibi geliyor bana. Bu sınavlardan kaçmak nasıl mümkün? Böyle bir yol var mı? Kendi örneğinden, etrafındakilerin farklı eğitim süreçlerinden, keşke şöyle yapsaydık diyenlerden bilgi almak isterim. Bizimki daha 5 yaşında ama bir kere girildi mi sisteme sanki kimse kendini kurtaramıyor. En mülayimler ailecek yarışa kendilerini kaptırıyorlar.

Teşekkürler şimdiden.

 
sınavsız lise sınavsız üniversite olmadığına göre eşşek gibi çalışacak. şu an anadolu lisesi denilen liseler bile düz liseden bozma. o yüzden çoğu lise dandik. adam gibi öğretmen yok vs. napıcak, çalışacak mecbur.

ama illa ki herkes doktor mühendis olacak diye bişey yok. pekala meslek lisesine falan gidip daha rahat iş bile bulabilir yani. çünlü üniversitelerin de hali malum. çoğu anadolu üniversitesinin kurulmuş olması bile anlamsız zaten.

ben maliye okudum mesela gazide. hiç okumayıp liseden kpss ile yürüseydim diyorum bundan 5 sene önce. o zaman şimdikinden çok daha mutlu olurdum.

burada ailenin tutumu önemli. bizimkiler mesela ucunda ölüm varmış gibi davranmıyorlar. ama bazı aileler görüyorum. bizimki şu kadar saat çalışıyo beriki o kadar saat falan diye yarışı körüklüyorlar. üniversiteye bir sene geç başlayınca hayatı kayıcak sanki.
  • elorelia  (01.12.14 22:30:46) 
Mümkün olan en Lisa zamanda yurtdisi eğitimi. O vakte kadar da okula paralel sizin vereceğiniz eğitim.


  • atmaca.ged  (01.12.14 22:48:25) 
Para varsa maddi durum çok iyiyse mümkün.

Bizim klasik eğitim sisteminden farklı eğitim veren okullar örn. Montessori gibi okullara giderek buralarda ilk bu okullarda eğitim alacak. Ardindan lise v ünvyi yurt dışında almanya,abd vb ülkelerde okuyacak. Bunlar için tabi bol para gerek
  • empedokles  (01.12.14 23:02:02) 
En mülayimler bile kaptırıyorlar sözünüz çok da geçerli değil. Üç çocuğumun üçünü de sınava endekslenerek değil öğrenmeye endekslenerek okuttum.
Nasıl öğreneceğini öğrenince gerisi geliyor zaten. Sınavlarda kendilerine göre iyi derece yaptılar, kendi yollarını çizdiler. (en ufak daha çiziktiriyor)
Çocuktan olamayacağı şeyi beklemeyin, kendiyle yarışmayı öğretin, ufkunu açmasına, kendini tanımasına yardımcı olun.
Karnelerin sağ tarafında yazanlar sol tarafında yazanlardan daha çok başarı getirecek.
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (01.12.14 23:22:39) 
Yarışa sokmazsanız, çok büyük iyilik etmiş olursunuz çocuğa. Öyle amansız bi yarış var ki, sıra hayata atılmaya geldiğinde, çocuk bıkmış oluyor.

Yarış niye var? İngilizce öğretecek okul için var. Peki o okul İngilizce öğretebiliyo mu? Hayır. Peki o zaman bu yarış anlamlı mı? Hayır. Naapcaz? Yarışa sokmadan, İngilizceyi biz öğretcez. Nası öğretcez? Yaz tatillerinde yurtdışına gönderecez, gerekirse yabancılardan dersler aldıracaz.

Ortaokulu yurtdışında okutmak iyi bir çözüm olabilir. Lisede cozutuyolar çocuklar. Onun için lise biraz sakat. Üniversite ise, maddi açıdan sakat. Cukka sağlamsa mesele yok. Ama değilse, Türkiye'de okulların parasız ya da ucuz olmasının çok büyük avantajı var. 50 Yaşına geldiği halde, hâlâ yüksek öğrenim kredisinin borcunu ödeyen insanlar tanıyorum.

Yurtdışına gitmek gibi bi hedef varsa, üniversiteyi yurtdışında okuması iyi olur tabii. Şart diil ama işler çok daha kolay yürür o zaman.

Sizin o çocuğa aktarabileceğiniz en önemli katkı, bu hayatta malı, sadece çalışkanların götürdüğünü öğretmek. Bunu da, sözle değil, çalışarak öğreteceksiniz. Onunla beraber ders çalışarak değil. Siz çalışacaksınız. Sizde ne görürse onu yapacak çünkü. Hadi oğlum, hadi kızım diye dürtüklemek yerine, kitap okuyan, ders çalışan bir anne baba görecek, kitap okunan, ders çalışılan bir ortamda büyüyecek. Tıpkı, Roman çocukların, 7-8 yaşından itibaren, darbuka, keman çalarak büyütülmeleri gibi. Ailece öğreniyor olacaksınız. Ailece belgeseller seyredeceksiniz. Ailece seyahatlere gidip, kumsalda malak gibi yatmak yerine, o topraklarda bin sene önce yaşamış olanlar neler yapmışların izini süreceksiniz.

Siz maç ve dizi seyrediyosanız, o da feysçi, instagramcı, Gangnam staylacı olur.
Sizde ne görürse onu olur.
En kötü ihtimalle, Rosetta stonela öğretir, gene öğretirsiniz o Anadolu lisesinin öğreteceği İngilizceyi. Önemli olan, düzenli olarak çalışma alışkanlığını kazandırabilmeniz.

Sadece sizin çocuğunuz için değil, bütün yetişkinler için, şu hayatta bilinmesi gereken sadece iki şey var:

1. Ağustos böceğiyle karınca masalı
2. Tavşanla kaplumbağa masalı

Sadece bu iki masalı, okusun, anlasın, içselleştirsin ve tam mânâsıyla uygulasın yeter.

Bir diğer mevzu da, her akşam, ertesi gün yapması gereken, 3 şeyi belirleyecek. Ertesi gün de, iki eli kanda olsa bile, listedeki o 3 işi mutlaka yapıp ve bitirecek.

Çocuğu yarış atı sınavına hazırlayacağınıza bunu öğretin. Bir de, yaz tatillerinde çalıştırın çocuğunuzu. Bir yere çırak verin ve çalışsın. Hayâtı erken öğrensin. İnsan ilişkilerini erken öğrensin. Bu duyurudaki sorulara bakın genel olarak. O at yarışlarından, kafayı sıyırmadan kurtulmayı başarmışlar, iş de bulabilmişler ama iş yerindeki iç dinamikleri çözemedikleri için bocalıyolar. Halbuki, yaz tatilinde çalışmaya başlayan çocuk, işyeri dinamiklerini çözmüş halde hayata hazırlanmış olur. Çok daha kolay uyum sağlar. Çalışarak para kazanmanın, alın teri dökerek kazanılmış parayla, eve katkı sağlamının erdemini o yaşta öğrenmiş olur. Bunları düşünmek için erken demeyin. 2007 Senesinde ne yapıyor olduğunuzu bi düşünün. İşte şu günden itibaren o kadar süre geçince, çocuğunuz ergen olacak. 2001 yılında ne yapıyor olduğunuzu düşünün. O zamandan bu zamana geçen zaman kadar bir süre sonra da, çocuğunuz üniversiteye gidiyor olacak. Çalışkanlık alışkanlığını şimdiden ve uygulamalı olarak kazandırmanız lâzım. Lafla sözle olmuyor, size bakıp, sizi taklit ediyor. Misal, akşam yemek yendi, televizyon kapatılacak ve ailenin okuma ve çalışma saati başlayacak.

Ben iki senedir, Çinli bir aile ile aynı evi paylaşıyorum. İki yaşındaki bebeklerinin 1 gün dahi televizyon seyrettiğini görmedim. Kendilerinin de, bir gün dahi televizyon seyrettiklerini görmedim. Bütün uğraşıları, o çocukla oyun oynamak. Çocuğa piyano çalmak, ona ev işleri öğretmek. Evet, iki yaşında ve ev işi yapıyor çocuk. Fasülye ayıklıyor, bulaşık yıkıyor. Lavabonun önünde sandalyeye çıkarıyolar, yanında duruyolar ve bulaşık yıkatıyolar mesela. Bi bakmışssınız, ekmek kızartma makinesine ekmek yerleştiriyor. Bazen yerleri fırçayla süpürüyor. Fırça ve faraş. Hayatı öğretmeye iki yaşında başlattılar. Biz naapıyoruz, üniversiteyi bitirine kadar anamızın babamızın sırtında asalak gibi yaşıyoruz. Hayâta atılınca da, herşey kâbus gibi geliyor. Anadan babadan bağımsız olamıyoruz, bağımsız kalamıyoruz.
  • compadrito  (01.12.14 23:44:16 ~ 23:51:19) 
Zahmet edip cevap vermişsiniz uzun uzun, teşekkür ederim.


  • min el garaib  (02.12.14 12:14:55) 
[]

engelli bir vatandaş için vergi bilgisi

alışveriş ettiğim yerdeki bir abi %41 ömür boyu iş görmez raporu almış bilirkişiden ve adli tıptan, davasını da kazanmış. merak ettiği şu: acaba kendisi ötv ve kdv tipi vergilerden (ya da herhangi birinden) muaf mıdır? araba almayı düşünüyormuş da.




 
bir tanıdığımın kardeşi engelli ve araba almışlar, yüzde kaç onun bilmiyorum ama yürüyemiyordu sanırım. arabasını da epey ucuza almışlar işte sanırım dediğiniz gibi vergileri ödemiyormuşsun. yalnız şöyle de bir durumu var, tam süreyi hatırlamasam da 10 yıl gibi bir sürede arabayı satmamanız gerekiyor.

edit: 5 yılmış. tişikkirlir sipirmin
  • anil  (04.10.14 23:07:57 ~ 23:13:39) 
@anil 5 yil


  • düşünüyorum öyleyse vurun  (04.10.14 23:10:22 ~ 23:10:41) 
Raporuna H sınıfı ehliyet alabilir yazIlırsa alabilir. Bunun için de %90 oran veya araba kullanmayı engelleyecek bir durum (sol ayakta veya kollardan birinde sakatlık mesela) olması gerekiyor. %41'le alamayabilir yani. Araç alımı ve diğer tüm vergi hakları için güncel tarihli engelli vergi rehberine bakabilir..


  • calzoncillos  (04.10.14 23:22:11) 
engelinin ortopedik bir engel olması ve h sınıfı ehliyete sahip olması gerekiyor. ya da raporsunun %90 ve üzeri olması lazım, bu durumda h sınıfı ehliyet de aranmaz.
www.alomaliye.com

  • vejeteryanvampir  (04.10.14 23:23:44 ~ 23:24:07) 
% 41 le araba alamaz.kısa ve net.
super online dan indirimli internet alabilir,bedava iett kartı alıp vapura metroya bedava binebilir,ha bide suyu %30 indirimli tuketir.
başkada bi cacık yok bu engel oranına.
  • jamswety  (05.10.14 00:19:18) 
sağolun arkadaşlar, makbule geçti.


  • min el garaib  (05.10.14 23:50:29) 
[]

yakınları ya da kendisi işitme cihazı kullananlara

Merhaba sevgili dostlar,

Benim bir kulağımda “çok az” diğerinde “az” işitme kaybı var. Artık bir işitme cihazı almaya karar verdim. Şu kanal içi olanlara kayıyor gözüm, ama kullanmış olan birkaç kişiden memnun kalmadıklarına dair şeyler duydum. Kanalın sürekli ve tam kapalı olması, yemek yerken sıkıntı çıkarması vs. Ben, sürekli takmayacağım diye düşünüyorum, sınıfa girdiğimde mesela ya da evde. Yemek yerken de çıkarırım ne olacak diye hayal kuruyorum.

Bu konularda kendisinin ya da yakınlarının tecrübesi olan varsa bana fikir verebilir mi acaba?

 
gözlük kullanıyor musunuz? tam bilmiyorum her işitme kaybında oluyor mu, ama mesela teyzem gözlüğün sapına monte edilmiş, kulağın içine değil arkasına geliyor. böyle. www.google.com.tr


  • alice practice  (04.10.14 12:03:51) 
Ablamın bir kulağında büyük oranda var. Çıkarılabilir birşey takıyor. Bizimleyken falan takmıyor, bizim zaten ses tonumuz yüksek aile olarak. Onun haricinde dışarıdaki insanlarla iletişime geçeceği zamanlar sadece takıyor. Kendisi gayet memnun bu durumdan. Sürekli takması biraz hassaslaştırıyor kulağını, işitmesini falan çünkü.


  • phoenixboy  (04.10.14 12:05:58) 
teşekkürler.


  • min el garaib  (04.10.14 22:56:18) 
[]

Sevgili araba bilen insanlar

Ben arabadan çok anlamayan biriyim ve bir araba almak üzereyim. crossover’lardan gidiyoruz ama bir türlü seçemiyoruz. en skoda yeti dizel derken (quashqai biraz tuzlu), citroen c4 cactus’ü gördük eşimle ve tipini çok sevdik. baktık fiyatı da çok abarık değil, bagaj hacmi yeti’den az da olsa geniş ve daha az yakıyor. sağlamlık testleri daha yapılmamış ama ncap’ten 5 alır bu diye yorumlar var araba sitelerinden, bizim için sağlamlık da önemli.

sorularım şunlar:

1. fiyatının arabası mı?
2. skoda’nın teknolojisi, efenime söyliim çok övülen viraj tutuşu vs. ile karşılaştırılınca bu araba nerede konumlanır?
3. cactus’u tercih edersem, 1.2 iyi bir tercih midir? beygir gücü epey az falan?
4. bu fiyata bu arabayı almam diyorsanız, neyi neden tercih edersiniz?
5. benim sormadığım ama önemli olduğunu düşündüğünüz detaylar varsa, vaktiniz de varsa :)

cevaplayanlara şimdiden teşekkür.

 
skoda yeti kullanıyorum, 1.2 benzinli. benden sonra babam da 1.4 ünü aldı. şimdi benimkini değiştirip skoda yeti dizel almayı planlıyoruz, eşim de arabasını sattı skoda yeti bakıyor.

evet ciddiyim bu arada. skoda yeti alın, pişman olmazsınız.
  • physcos physcos  (28.09.14 02:00:56 ~ 02:01:50) 
Fransız alacaksam kesinlikle Renault alırım.Diğerlerine kolay kolay bakmam.Yani bakarım da sadece Citroen'in tasarımına bakarım.Hakkaten DS serisinin tasarımları güzel ama diğer modellerdeki yeni tasarım anlayışı hoşuma gitmiyor.Mesela Cactus.Bakınca arabayı algılayamıyorum.Far nerde, sinyal nerde, önü nerde, arkası nerde vs...

1.Bence değil.
2.Skoda da artık bir Alman sayılır.Volswagen kalitesinde arabalar.
3.1.2 motor kasaya güçsüz kalabilir.Bu hem kullanıma hem de yakıt değerlerine olumsuz yansıyabilir.
4.Araştırmak lazım.
5.Vaktim var ama üşendim.
  • Evocati  (28.09.14 02:02:09) 
fransız arabası almam, kötünün iyisi de renault diyen arkadaşı laguna3 gt aracımla bir tur attırmak isterim :)

citroenle peugeot aynı gibi bir ey zaten. tasarımları güzel ama malzeme iyi gibi gösterilmeye çalışılır ama kalitesi kötüdür. ve çok çabuk değer kaybeder.

o sınıfta en iyisi skoda yetiydi. eğer tipini de seviyorsanız bence en doğru tercih olabilir.

www.dailymotion.com bunu bir izleyin mutlaka :)
  • c1b2k3  (28.09.14 10:18:22) 
arkadaşlar inanın bu kadar ayrıntılı cevaplar beklemiyordum, gerçekten çok teşekkür ederim, çok faydası oldu.


  • min el garaib  (28.09.14 10:58:20) 
[]

dalaman havaş

dalaman'dan her saatte servi var mı havaş'ın. mesela uçak gece 01.00'de indi?




 
  • johnmalkow  (26.06.14 19:47:54) 
elbette baktım buna john ama "dalaman'dan uçakların inişine göre kalkar diyor" belli bir saat vermediği için ya da 24 saat demediği için emin olamadım.


  • min el garaib  (26.06.14 19:51:32) 
Dalaman'dan nereye? Havaş değil de belki minibüs vardır.


  • marido  (26.06.14 20:14:12) 
Uçağın inişine göre dediğine göre valizler alınıp herkes gidene kadar ara ara kalkar. Ufak havaalanlarında ben böyle gördüm yani.


  • onexey  (26.06.14 21:00:46) 
[]

teras akıyor, inşaat insanları, güzel insanlar duyun beni

efendim, başlıkta da görüldüğü gibi.

aslında güzelce altına havuz izolasyonunu, şapını vs. yaptırmıştım ve lakin kuvvetle muhtemel bu işlemlerden sonra takılan tente direği zemine monte edildiğinden iki yerinde çatlak oluştu. bu çatlakların hizasından aşağıya su akıtıyor.

en güzel çözüm hepsini söktürüp yeniden yaptırmak amma bir araba parası istiyorlar, garantisi de yok bu işin diyorlar.

şu epoksiler vs. var. deneyen var mıdır? nasıl sonuçlar aldınız. bunu fayansın üstüne sürdüreyim kırdı döktü olmadan kurtulayım diyorum. hatta hem görüntüyü kurtarayım hem bu malzeme doğrudan güneş ışığına ve sertmaddelerle çarpışmaya maruz kalmasın diye de üstüne ahşap atturayım hesabındayım.

bilenler bu fikirlere ne derler? mesela ahşap çok mu pahalıya patlar, su akışını engeller mi? yalıtım malzemesinin üzerine ahşabı koymadan araya bir şap attırmak hem daha iyi bir eğim vermek hem de alttaki yalıtımı korumak için iyi olur mu? ya da fayans üstüne konulacak ve göze batmayacak yaıltım malzemeleri var mı?

sağ olun var olun şimdiden cevaplarınız için.

bu arada tanıdığınız güvenilir ustalar varsa telefonlarını vermekten çekinmeyin. şişli civarında oturuyorum.

 
Daha once birinin bi' teras su akitmasiyla iligli duyurudan biriyle konusmustum ama siz miydiniz acaba o?
Fikir verebilirim ama gormem lazim delindi dediginiz kismi ve suyun gectigi tavani.

  • ay nov kung fu  (20.06.14 02:50:11) 
hayır daha önce buraya yazmamıştım. foto çekip ekleyeyim bir ara.


  • min el garaib  (20.06.14 10:34:02) 
[]

bahadır baruter'İn nuri bilge ceylan karikatürü

bi buldurun be canlar. teşekkürler şimdiden.




 
bahadır baruterin mi bilmiyorum da arşivimden upload ediyorum: i.hizliresim.com


  • neverletyougodown  (26.05.14 00:57:49) 
maalesef bu umut sarıkaya'nınki nlygd.


  • min el garaib  (26.05.14 13:36:52) 
[]

icra itiraz dilekçesi nereye verilir

elimizde karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü'nden gelen ilamsız takip kağıdı var, itiraz edeceğiz ama mesela çağlayan adliyesi'nde var mı bu dilekçemizi bırakabileceğimiz yer. araştırdık bulamadık. duyuruya soralım dedik. istanbul'dayız en yakın adliye çağlayan.




 
çağlayan'a gidip nöbetçi icra müdürlüğü'nü öğreneceksiniz. her gün değişir nöbetçi icra müdürlüğü. hangisiyse ona gidip verin dilekçenizi posta masrafını da verince onlar yollayacak.

itiraz başlığını;

istanbul nöbetçi icra müdürlüğü
aracılığıyla
karşıyaka 3. icra müdürlüğüne

şeklinde hazırlayın.
  • arma aski  (30.04.14 15:20:37) 
[]

almanya çifte vatandaşlık yeni kanun

"Çifte vatandaşlık hakkına sahip olmak için 21 yaşını doldurmuş ve Almanya'da doğmuş bir gencin ya 8 yıl Almanya'da yaşaması ya da 6 yıl Almanya'da bir okulda eğitim almış olması koşulu getiriliyor."

Yeni kanun bu ibare ile çıkmış. Şimdi sorum şu: Ben 74 Almanya doğumluyum, ailem 84'te Türkiye'ye dönüş yaptı. Ama ben bu yılların hepsinde Almanya'da değildim, belli senelerde Türkiye'de kalıp Almanya'ya giriş çıkış yaptım. Bu giriş çıkışlar nasıl değerlendirilir? Elimde eski pasaportum yok, bu giriş çıkışları kanıtlayamıyorum. Şimdi ben başvursam bu kanuna dayanarak benden kanıt için ne isterler, o altı senenin tamamını mı Almanya'da geçirmiş olduğumu ispatlamalıyım. Bunun ispatı nasıl mümkün olur vs. Ya da ben Almanya doğumluyum, işte nüfusuma kayıtlı, hastanenizden de kaydım var, ailemle birlikte 84'te döndüm desem mümkün mü bu haktan yararlanmam?

Şimdiden teşekkürler. Lütfen konu hakkında tahminleri değil de uzman görüşlerini alayım.

 
normalde 18 yaşına kadar zaten çocuğun ailesiyle ikamet ettiği düşünülür bu genellikle bir ön kabul olarak hukuk kurallarında bulunur, alman hukuku konusunda bilgim yok ancak böyle bir kabulün olacağını düşünüyorum. Tabi 74-84 arasında belli senelerde Türkiye'ye gelip geri döndüğünüzü belirtmişsiniz, bu Türkiye'de geçirdiğiniz süreler bir yıl gibi uzun sürelerse bunlar ayrıca değerlendirilerek 8 yıldan düşülebilir ancak tatil amaçlı gelinen kısa sürelerden bahsediyorsak (2-3 ay gibi) 8 yıldan bunların çıkartılması söz konusu olmaz. Sizden kanıt için pasaport isteyebilirler de istemeyebilirler de, çünkü bu dataların bilgisayar ortamında tutuluyor olma ihtimali var.


  • pisilerpisisi  (01.04.14 21:48:30) 
[]

Bir haftalık Almanya tatili

1. Nisan'ın 12'si gibi Berlin'e ineceğiz kuzen ve üniversiteden arkadaşım. Üç erkek kişiyiz. Üç gün bu şehirde neler önerirsiniz? Gündüz ve gece.

2. Sonrasında Hannover'e geçeceğiz. Bir-iki gün kalacağız. Orada neler tavsiye edersiniz? Ne işiniz var demeyin buraya gitme sebebimiz doğduğumuz kasabayı ziyaret.

3. Ama Hannover'den önce bir iki günümüz olacak, siz olsanız berlin-hannover yolu üstünde nereye uğrardınız ve oralarda neler yapardınız? Şu kaçmaz diyeceğiniz ne olur?

Özelliklerimiz: Sırt çantamızı alıp çıkıyoruz. Canlı müziktir, eğlencedir seviyoruz. Müzedir ilginç gezi alanlarıdır takılırız. Hatta şu işgal evlerini falan görsek negzel olur. Kendimize ve evde bekleyen veletlere ve elbette hanımlara biraz alışveriş yapmak isteyebiliriz Türkiye'ye göre ucuz ve kaliteli şeyler bulmak mümkün olursa. ijki lt hesabına takılıyormuş, onu biliyorum ühü.

Şimdiden teşekkür ederim.

 
Berlin-Hannover güzergahında değil ama yol bize koymaz derseniz kesinlikle Hamburg. Önce şehri dolaşın, önemli yerler nette bulunur zaten, akşam da Reeperbahn-St.Pauli, özellikle haftasonuna getirmeye çalışın.

edit: Berlin'e her gidene söylüyorum kendim merak ettiğim için, chess-boxing diye bir olay varmış. Önce boks, zil çalınca satranç, zil çalınca boks, sonra satranç vs. Çok enteresan geldi bana.
  • whoosie  (23.12.13 23:28:48 ~ 23:30:17) 
hamburg,hamburg,hamburg.
dünya üzerinde 50'den fazla şehir,10'dan fazla ülke gördüm,böylesini görmedim,şiddetle tavsiye ediyorum.benim arkadaş ortamım falan hazırdı,ultra şanslıydım,sıfır beklentiyle gittim vs. ama yine de hamburg'a en az iki gün ayırın bence.

  • xasuo  (23.12.13 23:50:04) 
Berlin'de bisiklet turu oneririm nehir kenarini takip ederek soyle bi uctan diger uca yardirin etrafa baka baka. Ortalikta kiralik bisikletler vardir eminim hala, bozuk parayla calisiyor.


  • sinatra  (24.12.13 03:33:45 ~ 03:34:28) 
@xasuo + 1 (Hamburg ve haftasonu!)
Berlin'de her türlü eğlence yeri ve mekanı bulursunuz.
Ku'damm'da bir sürü yer var. Başka yerlerde de var.
  • gece lampulu  (24.12.13 09:18:22) 
berlin'e gidip de postdam'a gitmemek olmaz. bahari yeni karsilamis olan kentteki parklar, bahceler sizi selamlayacaklardir.
yalniz, nisan'da bile hala soguk olacaktir oralar. ona gore giyinin.
berlin'de tonlarca yapilacak aktivite vardir.
alexanderplatz, karl marx str, brandenburg kapisi, charlie checkpoint ve duvar mutlaka gormeniz yerler.
alexanderplatz'da sony center civarinda klupler de eglence icin gidilebilecek yerlerdir.
hannover ise berlin'e gore cok daha kucuk. orada kent merkezindeki opera binasi, katedral gorulebilecek yerler. ayrica merkez tren garinin arkasinda da kocaman bir eglence kompleksinde eglenebilirsiniz. fakat gittiginiz tarihlerde kent biraz bos olarak gorulebilir. zira, dunyanin en buyuk elektrik/enerji fuarlarindan birisine bir hafta once ev sahipligi yapmis olacak.
madem hannover'e gitmeden once bir sey yapmak istiyorsunuz, o zaman diger arkadaslarin dedigi gibi hamburg olabilir. veya doguda polonya veya daha batida amsterdam dusunulebilir.
  • for the record  (24.12.13 14:10:27) 
bunu kaçırmayın (git: www.goethehaus-frankfurt.de)


  • erty_ksk  (24.12.13 14:12:42) 
Sadece yol üzerindeki yerlere mi bakacaksınız anlamadım ama güzel tavsiyeler gelmiş Berlin hakkında.
Müzelerin olduğu yere kesin gidin,hepsi bir arada zaten.Benim en ilgimi çeken Pergamon Museum'du.Bizim coğrafyaya ait bir sürü eser var,üstelik türkçe guide vardı.Barlar mekanlar falan aklıma gelmedi ama ben çoğu yere çizenbayan'ın sitesinden bakarım.Size de tavsiye ederim.
Hediyelik olarak da bizdeki yaya işaretlerine benzer bir figure vardı her yerde,onun olduğu zımbırtılar güzel olabailir.
  • pavlovun kedisi  (24.12.13 14:40:39) 
[]

Çeviri sorusu, kısa

"Print %100K On Shell" tabiri nasıl çevirilir?

Şİmdiden teşekkür, elleriniz dert görmesin.


 
konuyu biraz açmanız lazım. bu şekilde shell dediği şeyin ne olduğunu anlamamız mümkün değil. onun dışında ben şöyle yorumladım:

"shell üzerindeki baskı %100 black olmalıdır" (cmyk renklerin k'si)
  • kül  (19.10.13 01:00:57) 
Bu, metnin üzeirnde basılmayla ilgili bir ibare sadece, alttaki metinle ilgisi yok, hatta farklı bir fontla kağıdın en üst sağ kısmına ittirilmiş. metin ise kağıdın beş parçaya bölüneceğini işaret eder gibi tekrar eden beş cümleden oluşuyor.


  • min el garaib  (20.10.13 00:10:01) 
[]

Anaokulu tavsiyesi

efenim veled 4 yaşında. şimdi gittiği anaokulundan memnun değiliz. çocuk sürekli hareket etmek isteyen bir kişiliğe sahip, ama okulda habire çizim yapıyorlar. eve gelince de birikmiş kudurgunluk patlıyor. burası önemli değil, kendisi okulu sevmemeye başladı. yine mi okul deyip duruyor. şöyle sporlu, havuzlu da olur, kurumsal bir yerler var mıdır önereceğiniz?




 
ama ne tarafta?


  • benim bir gizli bildiğim var  (04.07.13 17:11:34) 
Hangi semt civarı? Servisle mi gidecek?


  • old possum  (04.07.13 18:15:38) 
[]

PDF'den Word'e

En baştan söyleyeyim bilgisayar cahili sayılırım. Sabahtan beri bana gönderilen PDF'leri Word'e eksiksiz, yamultmadan çevirecek bir online converter aramaktayım lakin bulamadım. En iyisi bile resimleri atlayarak çevirdi word'e. Bazısı da sadece iki sayfa çevirip bıraktı. Bir çare? Program satın alma opsiyonu en son düşübneceğim şey.

Yalnız dokümanlardan birini indirirken nasıl olduysa gmail bana word ister misin gibisinden bir şey sordu. O anda bir hata oluştu uyarısı bu indirme işlemini kesmişti, sonradan baktığımda word rtf'lerin indirilmiş olduğunu gördüm, ben de bunu normal doc'a çeviriverdim. Diğerinde neden bu öneriyi vermedi, bir daha kendime gönderip indirmeye çalıştığımda yine olmadı.

Var mı bir çözümü?

 
torrent'ten abbyy fine reader'ı indirin.


  • marcelorios  (22.05.13 22:17:21) 
[]

akıllı telefon sudan ucuz (mu?)

duyuruda görüyoruz, yabancı ellerden alınan akıllı telefonlar, üç beş kuruşa pasaporta işleniyor deniyor ve de başka ülkenin telefon operatörüne bağlı ise hat kırdırılıyor, o da yüklü bir para değil. peki neden herkes bu yolu denemiyor? sudan ucuza geliyor çünkü. nedir?




 
pasaporta kayıt ciddi sıkıntı. hakkın yoksa, 200 - 300 tl istyor millet.


  • sen git ben geliyorum  (10.04.13 23:19:24) 
pasaporta her saniye istediğin telefonu kaydedemiyorsun. 2 yılda 1 telefon hakkın var.


  • sanal uyku  (10.04.13 23:55:06) 
[]

harici belleğe bilgi aktarmada sorun

Şimdi efenim, toshiba'nın bir harici belleğinden aldım eve geldim taktım. bilgisayarımdan herhangi bir dosyayı içine atamıyorum. taşıyorum geri geliyor, üstüne getiriyorum geri atıyor, harddisk ikonunu açıyorum içine sağ tıklıyorum bir "paste" görürüm diye ama "eject item"dan başka harddiskle ilgili bir emir yok. Ben ne yapayım? bilgisayar mac bu arada. bir de bellekteki bilgiyi bilgisayara copy/paste marifeti ile aktarabiliyorum ama tersi olmuyor.




 
belleği mace göre formatlamak gerekebilir mi ki? macten anlamam.


  • ben smyrna  (19.02.13 20:35:25) 
Ama yine aynı marka başka bir harddisk çok güzel çalışıyordu format falan gerekmeden.


  • min el garaib  (19.02.13 20:43:04) 
[]

kısa bir çeviri ricası

çok mühim, eliniz ayapınız dert görmesin.


Bu yılbaşı yeni umutlar fidan olsun büyüsün istedik.
Umutlarımız filizlenebilsin diye; gönderilen her tebrik kartı için Tema, bizler adına bir fidan dikiyor.

Daha büyük bir gelecek yaratmak ve değişimi gerçekleştiren güçte adımlar atmak hiç zor değil. Buna inanarak çalışıp, bir seneyi daha sizlerle birlikte tamamladık.
Bizlerle yan yana, aynı kararlı adımlarla ilerlediğiniz ve tüm gelişmeleri paylaştığınız için teşekkür eder; 2013 yılında da başarı ve umut dolu bir gelecek için bir arada olmayı temenni ediyoruz.

Huzur ve sağlık dolu bir yıl geçirmeni dileğiyle...

Vector Ailesi

 
hangi dil oldugunu yazsaniz ne guzel olur.


  • uyku semesi  (18.12.12 09:33:34) 
ingilizce. :)


  • min el garaib  (18.12.12 11:20:35) 
[]

Öğrenci Kopyası Yakalamaca

Daha önce "turnitin" denen programı kullanıyorduk, paralıydı ve pahalıydı. İnternet üzerinde birçok eğitim amaçlı ve free program var. Bunun muadilini de bulmak mümkün mü? Şöyle bir taradım ama bir sonuca ulaşamadım. Turnitin temel olarak kendisine kayıtlı tüm hocaların öğrencileri tarafından gönderilen metinleri hem birbirleriyle hem de internet üzerindeki veri tabanı ile karşılaştırıyor, arşivleme de yaptığı için aynı ödevin sonraki senelerde de verilmesi durumunda da alarm ediveriveriyor.




 
iyi ki bizim okulda değilmişsiniz.. Yoksa bitmezdi benim okul :D


  • accorbite  (25.11.12 21:08:38) 
hahaha! hangi okul? bir uğrayayım:)


  • min el garaib  (25.11.12 21:10:09) 
hacettepe bilgisayar'daki hocalar sanirim kendi programlarini yazmislardi bunun icin, belki yardimci olurlar bir ulassaniz.

bir de bilkent'te tanidiginiz hoca/instructor herhangi bir ders veren insan varsa gonderin, hallederler ya. ben bir hocanin baska bir okuldan arkadasinin odevlerini taratirken gormustum. :D
  • sendelemeden  (25.11.12 21:25:17) 
[]

elhan-ı şita ile ilk ne zaman karşılaşırız?

hangi sınıfta okuyorduk bunu, ortaokul yılları mı yoksa lise mi?




 
Lise.


  • 4dr4m3lekh  (05.11.12 13:45:09) 
lise 2'de var. erkenini bilmem.


  • hicazkar  (05.11.12 14:02:49) 
[]

araç muayene

Ben geçenlerde muayenemi yaptırdım, bir eksiğim yoktu ama ruhsatımda şasi no'm yanlış yazılı diye adam not düştü. gittim ruhsatı değiştirdim. şimdi tüvtürk'ten yeniden randevu almam gerekiyor mu? yoksa orada başka türlü bir işlem mi yapacaklar? elimi kolumu sallayarak gitsem olur mu? Hiçbir tüvtürk numarası cevap vermediğimden buradan sordum.




 
eskiden gerekmiyordu bundan 7-8 ay onceye kadar fakat artik tekrarlar da randevulu oldu malesef. randevu almak zorundasiniz uzgunum


  • maresalx  (22.10.12 12:04:52) 
[]

yetişkinlere okuma yazma

selam,
üniversitede çalışan destek personelinden bazı arkadaşlar okuma yazma bilmiyorlar, bunu açıkça söyleyemeyecek kadar da çekiniyorlar. bir ders serisi hazırlamak istedik, ama hem bu işin uzmanı olmadığımız için hem de utangaçlık meselesini aşamayacağımızı düşündüğümüz için dışardan destek almaya karar verdik. var mı bu tip dersi vermiş tanıdık bildik insan çevrenizde?



 
halk eğitimle görüşün.onlar size sınıf öğretmeni gönderecektir.


  • fikox  (13.07.12 00:47:56) 
[]

aristo ve dil meselesi

Bir yerde okuduğuma o kadar emin olmama rağmen bir türlü bulamıyorum. Aristo'nun kelime ve şey arasında doğal bir yakınlık olduğu dolayısıyla kelimenin aklımıza şey'i, şey'in de kelimeyi getirdiğine dair bir lafı var mı yok mu?




 
var.


  • Kierkegaard  (24.06.12 18:41:56) 
nerede peki? bulmam lazım.


  • min el garaib  (24.06.12 18:57:50) 
A.Arslan ilkçağ felsefe tarihi 3.cilt e bak.Orada Aristoteles'in dil ve dil felsefesiyle ilgili görüşleri var.


  • Kierkegaard  (24.06.12 19:15:04) 
This principle of the arbitrariness of the linguistic sign was not an original conception: Aristotle had noted that 'there can be no natural connection between the sound of any language and the things signified' (cited in Richards 1932, 32).

tam aksi oldu gerçi :D

www.dominicpetrillo.com
  • irbat  (24.06.12 19:15:42) 
aristo'nun kategoriler kitabında da şunlar geçiyor:

"Aristotle divides what he calls ta legomena (τἃ λεγόμενα), i.e. things that are said, into ten distinct kinds (1b25). Things that are said according to Aristotle, are words (De Int 16a3).."

"First, his locution ta legomena is in fact ambiguous, as between ‘things said’—where these might or might not be words—and ‘things spoken of’—where these are more naturally taken to be things referred to by means of words"

kaynak:
plato.stanford.edu
  • ermanen  (24.06.12 19:40:54) 
teşekkürler arkadaşlar


  • min el garaib  (24.06.12 20:35:24) 
[]

tarihçilere soru

bir yerde okuduğumu hatırlıyorum ama kaynak aklımda değil, ama istanbul fethedilirken dışarıda surlara saldıran rum paralı askerlerin olduğuna dair bir bilgi. var mı gerçekten böyle bir durum ve buna dair bilgi belge?




 
osmanlı devleti o savaşa girerken elinde olan bütün ülkelerden askerler gelmiştir. yani herkes türk değildi. ama askerler paralı mı parasız mı bilmiyorum. not: tarihçi değilim


  • defansif orta saha  (24.05.12 17:46:13) 
[]

var mı çevirecek yürekli kişi

yalnız orta doğu'da el altında satılan bir atlas
kim demiş on sekiz yaşından küçükler okuyamaz

ece ayhan

güllerin bedeninden dikenlerini teker teker koparırsan
dikenleri kopardığın yerler teker teker kanar

turgut uyar

 
An atlas secretly sold in the Middle East only
Who is the one dares to say they cant read it, under eighteen

If you rip off thorns of a rose one by one
One by one they will bleed where you ripped them off

:) olmadı sanki
  • letranger  (07.05.12 17:42:31) 
teşekkürler letranger.


  • min el garaib  (07.05.12 23:01:41) 
An atlas secretly sold only in the Middle East,
Who would say those under eigtheen cannot read?

If you rip thorns off of a rose one by one,
One by one it will bleed from where ripped them off.

yalnızca birkaç kelimenin yerini değiştirdim gramer açısından.
  • trachemys scripta elegans  (08.05.12 22:33:36) 
[]

çeviri sorusu, kısa

"Rational conviction"ı nasıl çevirirsiniz güzel Türkçemize.




 
akla yatkın kanı?


  • devilred  (03.04.12 00:05:28) 
Misal, "That's a rational conviction." diye bir cümle görsem "Mantıklı bir yaklaşım." diye çevirirdim.

Ama conviction için tonla Türkçe karşılık olduğu için alternatif de çok.
  • godo je dosao  (03.04.12 00:42:12) 
"makul/akla yatar bulduğu için ikna olma" gibi bir şey sanırım.


  • firez  (03.04.12 00:44:45) 
[]

çeviri sorusu ufak bir cümle. bir mantık sorunu mu var?

Due to the deterioration of the security situation in Libya, thousands of Tunisians and other nationals, Arabs, Africans and Asians are arriving from Libya to support Tunisian efforts to welcome refugees and help with their accommodation.

çevirmesi sorun değil, ama sanki çevirince bir tuhaflık çıkıyor ortaya, refugee'lerle yardıma koşanlar aynı kişilermiş gibi mi oluyor, yoksa benim mi beynim sulandı?


 
İlk ben de şaşırdım ama durum şu:

Libya'da durum kötü. Ötekiler de bunlara yardıma geliyor. Esas olarak Tunuslular yardım ediyorlar, yardımın içeriği de Tunus'ta konaklama sağlanması. Öteki yardıma gelenler; Araplar, Afrikalılar ve Asyalılar aslında Libya'da yaşıyorlar ve Tunusluların bu çabasına destek oluyorlar. Yani refugee'lerle yardıma koşanlar aynı yerden (Libya'dan) geliyorlar ama aynı kişiler değiller.

En azından benim anladığım bu.
  • long live rock n roll  (01.04.12 15:26:06) 
çok doğru bi cümle değil gibime geldi benim de. zira şöyle bişey çıkyor:

libyadaki güvenlik durumunun kötüye gitmesinden ötürü binlerce Tunuslu ve Arap, Afrika ve Asya gibi diğer milletlerden insanlar, Tunusun mültecileri kabul etmesine ve kalacak yer ayarlamasına yardım etmek üzere Libya'dan geliyorlar.
evet anlamsız. arrive from olduğuna emin misiniz?
  • ahandanick  (01.04.12 15:29:51) 
libyadaki güvenliğin kötüleşmesi nedeniyle binlerce Tunuslu, Arap, Afrikalı ve Asyalı Libya'dan ayrılarak Tunus'taki mültecileri karşılama ve onlara konaklama sağlama çabalarına destek olmaya geliyor.

demiş bence.
yani libyadan ayrılıp tunustaki kamplara destek olmaya gidiyorlar gibi anladım ben, bunu yapanlar da orada yaşayan tunuslular araplar vs.
  • kediebesi  (01.04.12 18:33:59) 
@ahandanik. evet cümleyi copy-paste yapıştırdım, bana da bri yanlışlık yapılmış gibi geliyor. sanki libya'dan gelen yardım heveslileri falan yok ortada. neyse bakalım.

teşekkürler long live ve kediebesi
  • min el garaib  (01.04.12 19:59:09) 
[]

ventolin, floxide?

merhaba yukarıda yazıı iki ilacı öksürüğü durmayan 3 yaşındaki oğlumuz için kullandık. bentolin'in dozunu hatırlamıyorum (hastanede verildi) ama floxide 125 mikrogram flutikazon propiyonat'tan ibaret.
Şİmdi, bu lanet kahır bela öksürüğe iyi geldiğini de gördük, doktor da kullandığımız dozun hiçbir yan etkisi olmayacağını, sadece ağzı çalkalamanın yeterli olacağını anlattı, hatta ben bunu ilaç kategorisine bile koymuyorum dedi. Yine de doktorun ilk defa alınıp alınmadığını sorduktan sonra dozu ona göre belirlemesi, sonraki hastalıklarda artan dozlara doğru gidileceği izlenimini verdi.
Şİmdi, sözlükte cevabını bulamadığım bu endişeler yersiz midir diye soracağım. bunlar mucizevi, çünkü öksürük şuruplarının gücü ve yan etkileri belli, şu anda ve ileride ne tür olumsuz etkilere neden olabilir?


 
ömür boyu ventolin tedavisi alan astımlı hastalar bile olduğu düşünülürse...

önemli olan kar / zarar hesabını iyi yapmak, gerekiyorsa kullanılacak tabi.
  • siradisi00  (18.03.12 11:07:40) 
hiçbir şey olmaz. Doktorlara güvenin. İzlenimlerinize göre paranoya yapmayın. hatta bi psikiyatriste görünebilirsiniz. Bana çok fazla endişelenmişsiniz gibi geldi bu durum hakkında.


  • kokorech  (18.03.12 14:53:59) 
kokorech, endişem şundan: bir zamanlar kutu kutu yuttuğumuz antibiyotikler şimdi tu kaka oldu. sorunca, aa o eski antibiyotikler yok şimdi merak etmeyin bu yenilerin öyle etkisi yok diyorlar. anlatabiliyor muyum? içmekte olduğumuz bir sürü ilaç yurtdışına tedavülden kalmış durumda, grip aşılarına bizzat doktorlar güvenmiyor ve bunu söylüyor, vs. paranoyalarım bırakın benimle kalsın böyle bir ortamda. bir de kendim için değil üç yaşındaki oğlum için endişelendiğimi hatırlattıktan sonra zehirlenmesinden falan endişe etmedğimi de söyleyeyim. yan etkilerden, tıpkı antibiyotiklerde olduğu gibi bağışıklık sitemi ya da diğer sistemlerde alışkanlıkla doz arttırımına giden bir süreçten endişe ediyorum, eğer öyle olacaksa çocuk kendisi biraz çile çekerek doğal süreçte atlatsın isterim, bunu soruyorum. doktorunuza güveninmiş. peki, oldu.


  • min el garaib  (18.03.12 22:57:40) 
Dediğim gibi bir psikiyatriste gidin bu kadar basit bir ilacı bu kadar sorun haline getirmenizi sağlıklı bulmuyorum. senelerdir içtiğiniz antibiotik derken? bir de cocuğunuza verilen ilaç senelerdir güvenle kullanılıyor.. Yani yeni çıkan bir ilaç değil. Sizin mantıkla bir ilacın piyasaya çıkması 30 senemizi alırdı... bazıları alıyor da zaten ama ilaçlar çeşitli onaylardan geçtikten sonra salınırlar zaten... siz rahat olun... Eğer bu kadar hassassanız çocuğunuzu en başta radyasyondan koruyun...veya hazır gıdalardan...onların içindeki kimyasallardan..vs.vs. kısacası dikkat edin ama abartırsanız kafayı yersiniz...


  • kokorech  (19.03.12 11:16:34 ~ 11:19:33) 
son 100 yıl içinde kullanımdan kalkmış herhangi bir antibiyotik bilmiyorum.
Antibiyotikler penisilin de dahil olmak üzere hep aynı şekilde kullanımı sürdürülen ilaçlar.
Ayrıca yurtdışında yasaklanıp türkiyede kullanımı süren ilaçtan neyi kast ediyorsunuz merak ettim, ben öyle bir ilaç bilmiyorum.
  • siradisi00  (19.03.12 19:04:51) 
siradis, doktorumuza anitibiyotikler hakkında soru sorarken sanırım çocuklar için kullanılan antibiyotiklerin değişmiş olmasından bahsetti. yani tedavülden kalkmaktan değil de çocuk için artık kullanılmadığından sanırım.

kokorech, o kadar ısrar ettin ki bir psikiyatra gideceğim, paranoya üzerine uzmanlaşmış var mı bildiğin? Bu konular üzerine düşünüp endişe etmek çok yersiz dediğin gibi, doktor yazdıysa bir bildiği vardır, hiç araştırmayalım, oh ne rahat sağ ol. radyasyon derken manyetik alandan bahsediyorsunuz herhalde.
  • min el garaib  (21.03.12 19:12:29) 
e ilac icirmeyin madem, asi falan da yaptirmayin, zeynep casalini de 0 tip bilgisiyle buna karar vermisti siz de onun izinden gidin. Hatta kasip bir tip fakultesine girin, en azindan 6 sene sonra ne yapip ne yapmayacaginizi bilirsiniz, cocugun 9undan sonraki hayati kurtulmus (!) olur.
Internet daha iyi biliyor cunku doktorunuzdan, bence gitmeye gerek bile yok, bir kac asparagas haber bir kac blogla kotarirsiniz bu isi siz.
Menenjit bile olsa ilac icirmeyin cocuga, kalici beyin hasari falan olursa, ama yan etkilerinden korunduk hic olmazsa deyip mutlu olursunuz.
  • uyuyanadam  (21.03.12 19:24:42) 
doktora guvenmeyip soru bile sormadan dayanaksiz edindiginiz "izlenimlerden" sonra "sozluk"te teknik bilgi aramaniza gelince, allah yardimciniz olsun ne diyeyim, insallah sag salim buyutursunuz o cocugu.


  • uyuyanadam  (21.03.12 19:28:00) 
@uyuyandam
kardeşim amma olay yarattın. Sana sormuyorum, fikrini söyle çekil. menenjite nereden geldik. Sözlükten de buradan da sizin gibi hariçten gazel okuyanlar değil de, konu hakkında uzmanlaşmış kişiler yazabiliyor. Ben benim gibi anne baba olan insanların deneyimlerinden de yararlanmak istiyorum, sana ne? belki kullandı zararını gördü, sonra doğal olarak neden zarar gördüğünü anladı dinledi. Daha üç ay önce o senin doktorlardan birine güvenseydim, cort diye çocuğa göz ameliyatı yapıyordu, hem de ciddi bir ameliyat. buradan da diğer doktorlardan da sordum soruşturdum, "sizi kucağa oturtuyorlarmış, tipik özel hastane muamelesi" dedi herkes ve ikna edici şekilde neden ameliyat gerekmediğini anlattılar. kaynak verenler oldu, okuduk ve başka doktorlarla da sağlamasını yaptık.
herhalde buradan birileri "böyle böyle etkileri var" dediği anda adamı ya da kadını uzman sayıp doktordan daha iyi biliyor muamelesi yapmayacağız, saptırmayın. mesela sana ve kokorech'e hiç ama hiç güvenmedim. konu hakkında bilginiz yok, konu hakkında hiçbir şey söylemeden sallıyorsunuz. kaynak falan gösterme de yok. doktordan daha mı iyi bileceksin'den öteye giden bir laf yok. bunun "mevlam görelim neyler, ne eylerse güzel eyler" demekten ne farkı var? "o ilaçlar bilmem ne kadar tetkikten geçiyor", gördük o ilaçlardan sonradan yasaklananlarını, onlar da tetkikten geçmişti.
aile ve sağlık bakanlığı gibi yazmayın artık şuraya. bilmiyorsanız sadece "fazla endişe ediyorsunuz bence, ben öyle yapmıyorum" yazarsınız olur biter, yok "psikiyatra gidin", yok "o çocuğu inşallah sağ salim büyütürsünüz". yahu ben size öğütlerde bulunuyor muyum? anladığım kadarıyla ya doktorsunuz ya da eczacı ve bu söylediklerimi "modern" tıbba hakaret addediyorsunuz. Tıpla alıp vermediğim yok, ama bazı uygulamaları da tartmak istiyorum. Bir sürü çocuk öldü bu ülkede doktorların elinde, yanlış uygulamalar yüzünden. Birçok da doktor arkadaşım var, ne güzel hikayeler anlatıyorlar bir bilsen. Biri doktorluğu bıraktı, başka sektöre geçti alavere dalavereye dahil olmak istemediği için. Hele ilaç sektörüne giren bir arkadaşım var, anlattıklarına inanamazsın; sektörden atılma pahasına romanını yazacak, okursunuz.
Velhasıl "modern tıp" iyidir güzeldir de bu ismi hak etmesi için zaten sorgulanabilmesi de lazımdır.
ama siz doktorunuz ne verirse sorgulamadan kullanın, ben karışıyor muyum? ne de olsa hipokrat yemini etmiş yalan söyleyecek hali yok. ama lütfen burayı işgal etmeyin de, birşeyler bilen birileri varsa yazsın.
  • min el garaib  (22.03.12 21:09:29) 
[]

ssk başlangıç tarihi

En son işkur'a gidip döküm aldım, ssk başlangıç tarihim 2001 görünüyor, amma 1993 senesinde karayolları genel müdürlüğü hizmetinde bir haftalık bir çalışma tecrübem var. kayıtlı işçiydik, yevmiyemizi aldık. Herhalde şimdi ssk'ya gitsem işkur'daki ile aynı dökümü çıkarırlar, ne yapmalı? Karayolları bu kayıtları tutuyor mudur uzun süre? Onlara mı gitmeli?




 
işe giriş bildirgen varsa olur.ya da karayollarının sigortada bir işveren dosyası oluyor.ordanda alabilirsin.


  • Wolfware  (10.03.12 12:56:34) 
[]

sevgili aşçı insanlara soru

"agar agar" denen jöle yapımında kullanılan malzemeyi nerede bulurum?




 
hammaddeler.com da kesin vardır.


  • kediebesi  (08.03.12 13:23:31) 
[]

gümrükte tutuluyor istanbul (AVR) (gümrüklü)

bir kargom var, gönderi takibine bakınca yukarıdaki ibareyi görüyorum. bu ibare gel al mı demektir? Nereye gitmeliyim, tutulmak ne demek? 105 dolarlık bir kitap seti.




 
gel al demek değil, yurtdışından gelen bir kargo gümrüğe takılmış gel parasını öde al demek bu. keşke 100$'ın altında yazdırsaydın faturasını. hangi kargo'dan gönderdiler?


  • sutyen kullanmayan memeli hayvan  (18.02.12 22:50:19) 
bu arada ibaredeki (AVR) avrupa yakası anlamına gelir. tahminim ups ile gelen bir gönderi. eğer öyle ise metrobüs'ün cevizlibağ durağına yakın olan merkez binasındaki gümrüğe gitmen lazım.


  • sutyen kullanmayan memeli hayvan  (18.02.12 22:57:23) 
git elinde ödeme sayfasının çıktısıyla 20 dolar fln vergisi olması gerek. onu verir alırsın.


  • saiko  (18.02.12 23:05:53) 
Keşke özel kargo yerine ptt yi tercih etseydin kitap konusunda sıfır sıkıntı her türlü alabilirsin.


  • mehdix  (18.02.12 23:08:51) 
cevaplar için teşekkürler.
usps ile gönderdiler ptt takibinde. onların yeri neresi bilen var mı?

  • min el garaib  (18.02.12 23:10:10) 
[]

kendisiyle dövüşen kahraman

kendisiyle dövüşmek zorunda kalan kahraman diye de yazılabilirdi soru. zaloğlu rüstem miydi neydi? ya da başka başka kahramanlar da olabilir. herkesi yenip kendisiyle savaşmak zorunda bırakılıyordu tanrılar tarafından falan... kimdi o?




 
  • long live rock n roll  (17.01.12 13:05:31) 
ichigo , naruto ?


  • busuta  (17.01.12 13:20:11) 
bunlardan önceki daha mitolojik bir kahramanı arıyorum.


  • min el garaib  (17.01.12 13:29:14) 
kratos falan olabilir mi ki?


  • buzzlightyear  (17.01.12 14:36:43) 
[]

kozel bulunur mu türkiye'de

bu çek birası bir harika idi. ama türkiye'de bulunur mu ki?




 
taps'e bakman lazım. orada bir çek birası vardı ama ismini bilemedim şimdi.


  • african rain  (02.01.12 22:30:25) 
[]

sevgili gümrükçüler

merhaba, sorum var. online master yapan eşimin ve arkadaşlarının amerikanya'dan yollanan kitapları 75 euroyu aştığı için gümrüğe ek ücret ödemeleri isteniyor. daha sekiz ay bu kitaplardan gelecek, bunun bir çıkar yolu yok mu diye merak ediyorlar.




 
usps ile göndersinler.Minumum gümrük tutarı ancak bu şekilde ödenir(%20)
aksi halde çıkar yolu yok.

  • VickVickyVale  (13.12.11 21:44:04) 
benzer bir soruya 75 €'dan küçük paketler yapmak önerisini almıştım. Denemedim ama kargo hiçbir zaman vergi kadar etmez diye düşünüyorum ? :)


  • eccocan  (13.12.11 22:01:48 ~ 22:02:03) 
gift olarak gönderip gönderi bedelini yazarken düşük tutsunlar usps için, kutu içeriğinin değerini kendiniz belirliyorsunuz uspsde gönderirken o fiyata göre sigortalı geliyor. bedeli 30 dolar yazarsa ona göre gelir.


  • buffy de vampir sayilir  (13.12.11 22:12:57) 
12  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.