Yalnız dolandırıcılık daha çok bankadan arıyormuş gibi yapılıyor

Geçenlerde yazar figen şakacı da bu yöntemle dolandırıldı o da herkes bilgi sahibi olsun diye yaşadıklarını şu yazıda detaylı anlattı
t24.com.tr

Anneme bu olayı anlattığımda, geçen hafta da enver aysever'i dolandırmışlar dedi, onu da yutubdan bulup izledim

youtu.be
9 dakika 30. Saniyede anlatmaya başlıyor

Analarımızı babalarımızı bilgilendirelim :)

iphone'da da yapılıyor bir şekilde onlar. bence değmez. paranoya varsa telefonuna eset gibi bilindik bir antivirüs kurabilir. spam çağrı ve mesajlardan korunmak için google'ın kendi antispam servisini veya hiya'yı kullanabilir. reklamlardan kurtulmak için adguard dns gibi özel dns'ler kullanabilir.

Burada telefon markasının öne çıkmasından çok kullanıcının ne yaptığını bilmesi gerekiyor.
İşi daha sıkıya almak isteyerek yüksek meblağda bir telefon anlamak mantıksız.

Google mesajlar (google messages) uygulamasını indirin. Bu tip mesajlar doğrudan spama düşüyor. Aynı şekilde google telefon (phone by google) uygulaması da spam uyarısı veriyor. Bunlar yeterli olur sanırım.

Gereksiz kuruntu yapıyorsun, peder bey böylesi bir ihtiyaç duyduğunu düşünmüyorum. Android google store da güvenlidir webden kırık app indireyim dersen güvenlik sorunu yaşarsın.

ChatGPT’nin Türk Hukuku Rehberi eklentisine göre:

Sorularınıza Türk hukukuna göre şu şekilde yanıt verebilirim:

1. Emniyetin Mahkemeye Cevap Vermesi için Bir Süre Sınırı Var mı?

Evet, kamu kurumlarının mahkemelerin yazılı taleplerine cevap vermesi için belirli süre sınırları vardır. Bu durum, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu ve genel olarak 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri çerçevesinde düzenlenir. Özellikle mahkemeler, taleplerine cevap verilmesi için genellikle 30 gün gibi bir süre öngörür. Ancak bu süre aşılabilir ve aşağıdaki durumlar söz konusu olabilir:
• Gecikmenin Sebebi: Eğer emniyet, gerekli belgeleri toplayamıyor veya işlemleri geciktiriyorsa, mahkemeye süre aşımı bildiriminde bulunabilir. Ancak bu durum, keyfi olarak sürenin uzatılabileceği anlamına gelmez. Mahkeme, gecikmeyi makul görmezse ilgili kurumu uyarabilir.
• Şikayet Hakkınız: Eğer emniyetin yanıt vermemesi nedeniyle yargı süreciniz uzuyorsa, bu durumu Cumhuriyet Savcılığına veya CİMER’e şikayet edebilirsiniz. Ayrıca mahkemeye, sürecin hızlandırılması için yazılı bir dilekçe ile başvurabilirsiniz.

2. Mahkemeyi Kazandığınızda Gecikme Süresinin Faiziyle İade Almak Mümkün mü?

Evet, mahkemeyi kazandığınız takdirde, ödediğiniz trafik cezasının yasal faiziyle birlikte iadesi mümkündür. Bu durum şu şekilde işler:
• Faiz Talebi: Trafik cezasının iadesinde, ödeme yaptığınız tarihten itibaren faiz işlemesi gerekir. Bu durum, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine dayanır. Eğer mahkeme kararında faizle iade belirtilmişse, ödeme yaptığınız tarihten itibaren faiz hesaplanır.
• Faiz Oranı: Yasal faiz oranı, her yıl değişiklik gösterebilir. Trafik cezası gibi kamu alacakları için genellikle yasal faiz oranı (%9 gibi) uygulanır.
• İade Süreci: Mahkeme kararı kesinleştikten sonra, kararın bir örneğini ilgili kuruma (örneğin Maliye veya Emniyet Müdürlüğü) ibraz etmeniz gerekir. Kurumun bu kararı yerine getirmesi için genellikle birkaç hafta süre öngörülür.

Özetle:
1. Emniyetin mahkemeye cevap verme süresi genellikle 30 gündür, ancak gecikmeler olursa şikayet hakkınızı kullanabilirsiniz.
2. Mahkeme kararını kazandığınız takdirde, ödediğiniz trafik cezasını yasal faiziyle birlikte talep edebilirsiniz. Bu, hukuki bir haktır ve mahkeme kararına dayanarak iade talebinde bulunabilirsiniz.

Bu bilgi genel niteliktedir ve spesifik hukuki tavsiye yerine geçmez. Detaylı bilgi ve yönlendirme için bir hukuk profesyoneline danışınız.

yapay zekanın etkilemeyeceği meslekler listesinin başında avukatlık geliyordu demek ki doğruymuş. trafik cezalarına itiraza sulh ceza hakimliği bakar. dolayısı ile idare mahkemelerinde geçerli olan 30 günlük süre burada geçerli değildir. hakim emniyete "müzekkere" yazzarak konu ile ilgili cevap ve belge/bilgi ister. bu cevap gecikirse "tekid" denilen bir nevi uyarı gönderir. hatta bunu daha da fazla yapabilir ve içeriğinde ihmali olan memurla ilgili işlem yapılacağı da bildilir. o yüzden bir dilekçe ile "tekid" yazılmasını isteyin.

bir kaç gün karantinada kalır,sonra doğa koruma ve milli parklar müdürlüğüne teslim edilir.gerisi taleplerle alakalı,kaçırıldığı ülke talepte bulunursa geri gider ya da hayvanat bahçesine teslim edilir.

youtu.be

Galiba kargo 1 euro olsa 5 euro da olsa 27den düşecek. 3 euro kargoya eklenecek. Rezil bir hükumet kararı kisaca

@grimavi böyleydi evet, ama bugün konuşulan hali kafamı karıştırdı.

eksisozluk.com

Şimdi burada anlatılmak istenen kargo bedeli ne olursa olsun biz 3 euroyu alacağız ve ayrıca kargo bedelini alışveriş limitinden düşeceğiz mi? Yoksa kargo bedeli 3 euronun üzerinde olursa onu alışveriş limitinden düşeceğiz ama altındaysa 3 euroluk kesintiden karşılanacak mı?

Benim anladığım;
Kargo bedeli <= 3 ==>27€
Kargo bedeli >3 ==> 27- kargo bedeli

youtu.be
herhalde doğru anlatmıştır.

@nhk ni youkosu, olay tahmin ettiğimden de tuhafmış haha. sıkıntı gerçekten ya.

Ülkenin hızına yetişemiyorum, ben de murat gamsız ın bugün çektiği videoyu yazmaya gelmiştim verilmiş

Valize at getir.

Valize at getir

amerikadan iphone ve almanyadan drone getirttim. her ikisinde de kutusunun açılması istenmiş. hatta iphone için arkadaş kutuyu bile atmak zorunda kaldığını söyledi. (bir kendisinin bir de benim olmak üzere 2 telefonla geldi)

sözlü olarak git baska is bak denilen yerde kalmayi sectim.
ciksaydim paradan olacaktim ve belirsizlik denizinde yasayacaktim. kaldim ben de.
tazminat vermeyiz kendin cik diyenler bu ay ´bana bonus yatirmislar. gecen sene yatirdiklarinin iki kati. git diyince kalmak gerekiyor demek ki.

Biraz sabretmek gibiymiş seninki. Ben de sabrediyorum. İş yerimde patronumdan ötürü sıkıntı yaşıyorum ama bu sefer bırakıp gitmek yok. Yeni yılda her şey hepimiz için çok daha güzel tonlarda olacak.

Terapiye gitmek
Konfor alanimdan çıkmak- daha cok işle alakalı

hayatım o zafere ulaşmak için çektiğim çileyle geçip gidiyor

@hallegadola arti 1.


hayatim boyunca hep bir seyleri basarayim diye ugrasirken yolu yariladik.

eczaneden de sahte alabilirsiniz. ülkede bir güvenlik yok. o yüzden ucuza olanı alıp geçin. mağaza yorumlarına bakın yinede.

eczacılar köşeyi döndü. özellikle kozmetik ve vitamin ürünlerinde kar marjları çok yüksek. internetten verdiğin sipariş sahteyse her türlü anlarsın ve iade edersin. bandrol + koruma ambalajı kontrol yapın.

vitaminler .com
hepsiburada .com
en güvenilir siteler.

sahte ilaç firmaları bandrol veya koruma ambalajını da taklit edemez mi?

bilir bilmez herkes konuşuyor. şimdi size gerçek bilgi. dulcosoft ilaç kategorisinde üretilir ve sanofi bu ilacı sadece ecza deposuna verebilir. ecza deposu da sadece eczaneye satabilir. yani bu ilacın orjinalini sadece eczaneden alabilirsiniz. ayrıca kabızlık için geçici çözüm sunan bir ilaçtır, mesaj atarsanız kalıcı tedaviden bahsederim.

350 liralık ilacın sahtesini niye çıkartsınlar? eczanede o ilaç 3500 lira desen anlarım, şüphe duyarım. ama mevcut kıyasta herhangi bir sorun olacağını düşünmüyorum. internetten yorumlar da okunarak, güvenilir satıcılardan alınabilir.

üretici firma trendyoldan alabilirsiniz demiş.

www.dulco.com.tr

@bisorumvardı

teşekkürler, maalesef ülkemizde nerede sahte olmayan ilaç var, onu bulmakta bile güçlük çekiyoruz. kabızlığa karşı çözüm önerinizi burada yazarsanız sevinirim. diğer kabızlar da fayda sağlar belki.

sıfır alacaksanız şimdi alın. 2.el piyasa çok yavaş çok sorunlu araba var, fiyatlar garip
elinizdeki arabanın konforu markası, beklentilerinizi bilmeden bir şey demek zor

ocakda 50-100 bin fark olması sorun olur diyorsanız şimdi alın.
mevcutu satabilirsniz bu fiyatlara 300.000 civarı 1 yıllık sıfır faizli krediler de var. sıfır bakmanızı öneririm.
araç satmak sıkıntı şu an yalnız, inşallah satabilirsiniz.

tabii ki tesla.

juniper beklenebilir.

Al bi tane sıfır corolla kafan rahat etsin hocam.

@azeroth: her şeye açığım aslında şu an sedan da olur hatchback de suv da. otomatik olması önemli. bu fiyatlara alabileceğim en mantıklı arabayı arıyorum. mantıklı derken işte über bir performans beklentim yok ama yokuşlarda bayılacak kadar bir performans sıkıntısı da olmasın, keyif versin ama rahatsız edici seviyede sorun da çıkarmasın. gidip de mercedes olsun diye 10 yıllık araba almak da mantıklı gelmiyor mesela. örnek vermek gerekirse birkaç yıllık bir golf olabilir belki, ya da sıfır peugeot 308. 1 civarına içime sinen bir şey bulursam arabayı satmaktan vazgeçebilirim de.

@gurur: tesla'nın en boşu 1860 küsür ya o bizi aşar. 1.700'lere falan çıkarsam baya zorlayarak çıkacağım zaten. 2. elde de ne hikmetse daha ucuzu yok herkes full paket alıp satıyor herhalde.

@komando: düşünüyorum aslında onu da ama peugeot daha şık geliyor ya da birkaç yıllık golf daha mı iyi his verir emin olamadım.

1.2 motor stellantis gurubundan uzak durun da ne olursa olsun

Omoda 5 pro o fiyatlara sıfır bulabilirsin.

ekonomik bir araba öneriyorsanız, yeni connect alın geçin. yok ticari olmasın diyorsanız da corolla.

tüm taksiciler/kuryeler yanılıyor olamaz.

erkek arayan bir erkeksen karşına gene erkek arayan erkekler gelir. ancak uygulama tercih ettiği cinsiyeti sorduğunda kendi cinsiyetini soruyor gibi algılayıp erkek seçen heteroseksüel de olduğunu görmüştüm internette. malum okuduğunu anlama oranı yüksek bir ülke değiliz.

Boba x, havada karada suda, 27 ay hala taşınıyor 13,5 kilo çocuk. Soft patikada trekking bile yaptık. Ömrünün ilk bir yıl %40’ı bunda geçmiştir. Bir de çantaya atmalık boba air ve bu sene yeni hayatımıza giren tinytrek var ama hiçbiri ana kanguru olamaz. Bir ay sling kullanıp sonra full bunlara geçtim. Emzirerek yürüyüp üstüne alışveriş yapıyordum markette öyle bir lüks.

Biraz psikolojik olmasın? Ben bunu anlamadığım için merak ediyorum hocam, belki bilen birisi anlatır. Belki siz de biliyorsunuzdur.

Tereyağı dediğimiz şey sütün yağı değil mi? Sütü sallıyorsunuz ve yağı çıkıyor. Süt laboratuvarda üretilen bir şey değil, sığırlar üretiyor. Temel anlamda tadına etki eden tek faktör de bu anlamda hayvanın cinsi olabilir. Neyi kaçırıyorum ben? Türkiye'de köylüler tarafından kullanılan kaç çeşit sığır türü var ki? Yani bodrumdaki üretici de sanmıyorum ki egzotik bir sığırdan yağ üretiyor olsun. Ayrıca hayvanın türünün yağın tadına etkisini gerçekten bu kadar net anlayabiliyor muyuz? Bilemiyorum.

Daha minimal etkiler de yağın sıcaklığı olabilir. Düşük sıcaklıklarda daha az yoğun tat alınıyor. Yüksek sıcaklıklarda yağ yumuşak haldeyken daha yoğun bir tat geliyor.

Bir de tereyağı süt veya yoğurt kaymağından yapılabiliyor. Ben evde biriktirdiğim yoğurt kaymağından yapıyorum bazen. Belki bu da tadı etkiler. Ama bunlardan hiçbiri de zenginlikle ilgili değil gibi sanki :D ne bileyim.

Sizin yağ hangi açılardan farklıydı ki mesela?

Abi tereyağı farklı olabilir çok rahat şekilde. Tereyağı çok basit, hepsi aynı olan bir ürün değil.

Hemen bir video atayim;
youtu.be

Ben de bu ülkeye gelince anladım. En ucuz tereyağı ile noelde servis edeceğin tereyağı kesinlikle aynı şey değil.

Neyse yani ben yağın tadını kesinlikle anlıyorum.

aynı ineği Muğla'da ve Erzurum'da yetiştirsen alacağın sütün ve dolayısıyla tereyağının lezzeti farklı olur. yediği ot farklı içtiği su farklı.

aldığınız tereyağı demek ki güzel bir kombinasyon sonucu oluşmuş.

bla bla car uygulamasında o taraftan gelecek bir insan bulabilirsiniz.

Terayağının markasını veya nerede satıldığını da bizimle paylaşır mısınız :)

Bodrum yolunda nerdeymis?
Yerini söylersen yılbaşından sonra ki hafta gelcem

A101'de satılan Karlıdağ ve Kebir marka tereyağları da çok iyidir.

orta düzey gurmeler indirimleri takip eder. denemek istersen.

bir de dayı ile ilgili olarak da bazı çiftlikler vardır, meşhurdurlar. onların sütü için sabah 7'de sıraya girerler vs.

Gömeç'te Tülohan Çiftliği var mesela.

öyle bir yerden almıştır. bunun zenginlikten ziyade bilmek ve ulaşımla alakası var bence.

@etna, hocam aşağıya linkini bıraktım. Eğer getirebilirsen çok sevinirim gerçekten.

maps.app.goo.gl

Sut urunleri her turlu farkeder +1 Ayni ciftlikten sut aliyorum 3-4 yildir. Ayni ciftlik ayni inekler oldugu halde kisin en soguk donemlerinde sutun tadi bir garip oluyor, hafif tezekimsi bir kokusu oluyor. Muhtemelen daha fazla kapali alanda kalmaktan ve yediklerinden kaynaklaniyordur. Diger zamanlarda asiri guzel.

Paylasilan mekana da sasirdim, yolumuz duserse iceri girip, kendi uretimleri olan tereyagindan mi istiyoruz?

Verdiğiniz yeri araştırınca yörükler köyünden alıyormuş tereyağı öyle anladım, kendi yaptıkları bir şey değil gibi.
Ve Yörükoğlu da bu bölgeden. Yani tereyağı bildiğimiz Yörükoğlu çıkarsa gülerim:)

Neyse oradan şöyle bir yer de buldum;
yoruklersuturunleri.com

51 yaşındayım. 40 sene önce memlekette kapalı pazar yerinde yaz aylarında esnaflar yoğun bir şekilde patatesi haşlayıp tereyağı ile karıştırırlardı. çünkü gurbetçiler o tarihlerde giderlerken bol bol yöresel ürünleri arabalarına doldurup giderlerdi. bu arada gerçek tereyağını çok fazla tükettim. inanki markettekiler daha leziz. yani daha lezzetli diye daha doğal veya daha kaliteli anlamına kesinlikle gelmiyor. hatta sizin yediğiniz muhtemelen tereyağı aroması basılmış bir ürün olması kuvvetle muhtemel.

İyi tereyağ nasıl anlaşılır bilmiyorum ama bunu ağzına attığınız anda saniyesinde eriyip gidiyor, aroması lezzeti çok güzel. Diğer hususları bilemem tabi.

@mbond evet hocam, kahvaltı yeri zaten. Tadım yapabilirsiniz ayrıca satıyorlar da.

Telefonda fotoğrafın üzerine uzun basınca ya da sağ üstte … tıklayınca kaydet var.

Öyle olması normal, sorun yok.

Önerilmiyor kısmı da doğru. Ayaktaki deri kalınlaşması sizin günlük yaşantınıza uygun şekilleniyor. Bu nedenle ayak peelingi sonrası ayaklarınızda ağrı sızı olabilir, daha az yürüyerek daha çabuk "ayaklarıma kara sular indi" moduna ulaşabilirsiniz. Sonra yaşantınıza göre ayak deriniz aynı oranda kalınlaşacak zaten yine sizi o tempoda taşıyabilmek için.

Bunun mantıklı olduğu birkaç istisnai durum var ama. Örneğin birkaç ay normal hayat rutininizin çok dışına çıkmışsınızdır. Atıyorum ayakta çalışmaya başlamışsınızdır ve sonra eski rutininize dönmüşsünüzdür ve o ayaklar size ait gibi durmuyordur. Peeling yapınca ayak deriniz ayakta çalıştığınız dönemdeki kadar kalınlaşmaz.

www.kitapyurdu.com

burdan basla.

@Anlatamıyorum
Bireysel yatırım kararlarımda destek olması adına öğrenmek istiyorum ancak bundan bağımsız olarak da ilgimi çekiyor bu konu. Yanıtınız için teşekkürler.

@sonsuz
Bu kitabı okudum. Aslında okuma amacım davranışsal finans özelinde değildi ama yerinde bir tavsiye olduğunu düşünüyorum. Yanıtınız için teşekkürler.

İlk olarak kahneman’la baslamak gerekir bence. Hizli ve yavas dusunme gibi. Thaler’in kitaplari da yine ilk okunasilardan; durtme, akilli insanlarin mantiksiz kararlari gibi. Daha akademik ve kapsamli bir devam kitabi icin prof murat kiyilar’in davranissal finans kitabi iyi bir giris olur. İsin daha da derinine inmek icin edward cartwright’in behavioral economics’i cok iyidir.

Bu kadar derinlemesine olmasin derseniz dan ariely - akildisi ama ongorulebilir, akerlof - animal spirits, schafir - scarcity de alanin populerlerinden.

Selamlar

Az önce Fularsız Entellik podcastinde tam olarak bu konuda yapılmış bölümlere denk geldim. Kendi sorumun bir yanıtını bulmuş gibi oldum. İlgilenenler olursa diye aşağıda paylaşıyorum:

1. Bölüm: art19.com
2. Bölüm: art19.com
3. Bölüm: art19.com
4. Bölüm: art19.com
5. Bölüm: art19.com

Çocuk için Faber-Castell veya Pelikan, yetişkin için Hannah veya Pebeo bakabilirsiniz:

www.amazon.com.tr

Ozalitciler yapar.
Ataşehir tarafındaysan class copy

göztepe'deki öz okutur. minibüs caddesi üzerinde.

yüzlerce kitapçık baskısı alıyorum. marmara üniversitesinin çaprazında kalıyor.

çok ucuz piyasaya göre.

@la traviata

kaç sayfayı kaç liraya yapıyor?
varsa bir örnek fotoğraf paylaşabilir misin?

70 kuruştandı.
hatta hesapladıktan sonra daha düze de çevirdikleri oldu.

gece sözlükten hatırlatırsan örnek spiralli kitapçık gösteririm.

herhangi bir hata, siliklik, kalitesizlik yok merak etme.

marmara üniversitesi öğrencileri her saniye orada, her türlü kazanıyorlardır.

Kiracı olmanız normalde kriter olmazdı, çıkarken kendi ampullerinizi de sökerdiniz. Ama bu tip floresan ampuller bir başka evde işinize yaramayacaktır, çünkü çoğu E27 tip ampul kullanan evlerdeyiz. O yüzden uygun ürünlere bakmanızı tavsiye ederim. Hangi şehirdesiniz bilmiyorum ama bence "G24Q-1" ismiyle herhangi bir elektrikçiye gidin, Makel veya diğer isimsiz Çin üretimi uygun markalardan ihtiyacınız kadar alın.

Tanıdık posundan pos kesintisi ve satış vergisini vererek nakde çevirebilirsiniz

bigthink.com

burada haritada görünüyor. büyük endüstriyel sehirlerin hepsi sanirim. kücük, stratejik önem tasimayan yerler bombalanmamis ya da cok az bombalanmis.

Flip-Disc Display (Flip Disk Ekran) veya Flip-Dot Display (Flip Nokta Ekran) olarak isimlendirilir. Air Canada şirketinin ihtiyacı için o dönem Ferranti-Packard'ta çalışan Maurice Kenyon Taylor isimli İngiliz bir elektrik mühendisi tarafından icat edilmiştir.

çok zor bir durum. kablo da bozuk olabilir, laptop çıkışı da desteklemiyor olabilir yada cihazın girişinde sorun olabilir. daha önce denenmediği için bir şey demek zor maalesef.

Genellikle HDMI kablosundan kaynaklanır. HDMI 2 veya üstü kablo almanız gerekebilir, bilemiyorum. Kaliteli kablolar daha kalın ve izolasyonludur. Tabii fiyatı da daha pahalı.

Monster'cı birilerine danışın.

Kablonuzun markası-modeli nedir? Doğru kablo için bir örnek vereyim:

www.cablematters.com

Bu şekilde HDMi sürümüne uyumlu mu?

Cevaplarınız için teşekkür ederim, aldıgım kablonun markası
S-Link ( Display to Hdmi ( Sw-Sgg43 )

Şöyle bir nete göz attım ve hd-mi kısmı lcd'ye dp kısmı ise laptoba takılmalı gibi yorumlar gördüm, ne kadar dogru bilemedim.

Verdiğiniz bağlantıdaki kablo "DP > HDMi" şeklinde görünüyor. Dizüstü bilgisayarınızda DP çıkışı olmadığı için haliyle işinize yaramaz, zira bu kablolar tek yönlü çalışır.

vay be bunlar tek yönlü müymüş.

ben de ek yapmak istedim, hdmi çoook yüksek tazeleme hızı falan istemiyorsanız her işinizi görür. HDMI 2.1 4k 120hz iletebiliyordu. HDMI 2.0 ise 4k 60hz iletebiliyor olması lazım. Tabii laptopun çıkışı nedir ona bakmak lazım ama başka çıkış yoksa sınırınız o zaten.

Sudo dmesg | grep hdmi

şimdi siz display to hdmi almışsınız hdmi to dp alacaktınız. Görüntü çıkışı HDMI monitör DP çünkü. Bu da aktif dönüştürücü gerektirir.

Ya nasıl utanmazlar ki adam bağırıp çağırdıktan sonra vermeye başlıyorlar. Semtin sosyokültürel ve ekonomik özelliklerine bakmak lazım. Adam kaç gündür böyle olduğunu söylüyor. İst.da yaşamadığım için güzergah için bir şey diyemem ama bana öyle geliyor ki semtin insanından kaynaklı.

fakirlik ve dolandiricilik ic ice gecmis sanki. adamlar ondan bile kar etmenin pesinde

Bunun geçim derdiyle falan alakası yok ahlaksızlık bu. Bu artık oturdu toplumda. Devlette torpilsiz adam o kadar az ki sen kimden torpillisin muabbeti dönüyor. Ha dolmuş parası ödememe ha minibüs ücreti ödememe. Ahlak ailede başlar. O bölgede geleneksel olmuş olabilir ödememek.

www.trendyol.com

Kızılsaray Mahallesi matbaa dolu. Milli Egemenlik Caddesinin ara sokaklarına giderseniz rahatlıkla işinizi görebilirsiniz.

markantalya'nın karşısında mhp binasının arkasında birkaç matbaa var.

galeri, rehber, whatsapp falan anca telefonuna bir virüs truva atı bişey bulaştıysa mümkün. Ama şunu unutmayalım, daha üç beş yıl önce "millet seni nasıl kaydetmiş gör" diye app indirip tüm rehberini paylaşan insanlar vardı. Aynı şekilde gizli instagramları görebilmek için böyle paylaşım ağı olan app'ler var, millet kurup verilerini kaptırıyor.(bilerek veya bilmeden)

Öyle bir şey mümkün değil tamamen keriz silkeleme, belki Android tabanlı cihazlara trojanlı app. indirterek o cihazdaki bilgilere ulaşabilirler ama Ios için o da mümkün değil.

gercek disi. resmi kayitlar ortalikta dolasiyor bu dogru, ama sadece bu kayitlar uzerinden cihazlara es zamanli erisim diye bir sey soz konusu degil. bunun icin once ciddi bir butce ayrilmasi gerekiyor ve guclu bir organizasyon gerektiriyor. genelde bunlar siber silah diye hukumetlere pazarlaniyor.

Para kaptıran biri olarak tc dışında bir şey görülmüyor.

Böyle bir şey sorgu panelleriyle imkansız.

Parasına pek takılmıyorum dersen, Kadıköy'deki antikacılara gidip sor derim. Onlar, mobilyaya uygun bir ayna bulup sana verebilirler. Ya da tasarımına göre sanatsal dokunuş yapabilecek ustaya yönlendirebilir.

Ayten Usta mı, Ayten Abla mı, öyle bir yerin kahvaltısı çok popülerdi birkaç sene önce. Hâlâ iyiyse orası olabilir.

Adres getirdim: maps.app.goo.gl

Bir kaç saat oturmalık değil ama çok lezzetli yer Doyuran kahvaltı salonu var. Uzun oturalım, ortam da şık olsun derseniz Espark'taki Varuna Gezgin iyi gibiydi.

Ayten Usta hem aşırı pahalı hem de curcuna olur Pazar günleri.

Ayten usta kazık. Adı var sadece
Doyuran veya Acıktım

doyuran+1

şamandırada problem olabilir. normalde hazne dolunca ortadaki tepesi açık olan borunun ( www.samsunsutesisatci.com ) suyun üstünde durması gerekiyor ki su akmasın, sizinki suyun üzerine çıkamayıp suyun içinde kaldığı için klozete sürekli su akıyor olabilir.

@brkylmz, onu da sınadım, öyle bir sorun yok. Şamandıra su sızdırmıyor. Günlerce rezervuarın kapağını açık bıraktım. Öyle bir yükselme ve borunun içine akma olmadığını gözlemledim.

Merhaba, spotidown.app adresine girin, arama kutusuna open.spotify.com adresini yapıştırın ve Download butonuna basın. Albümdeki şarkılar liste halinde sıralanacak. Her bir şarkının yanındaki Download MP3 butonuna basarak indirebilirsiniz. Albüm 38 şarkıdan oluştuğundan liste dolu, yani biraz uğraşacaksınız ama bu şekilde tek tek tamamını indirebilirsiniz.

maalesef doğru şarkıları indirmiyor. muhtemelen bulamadığından rastgele sesler derleyip gönderiyor.

Taşıma ruhsatı alamazsin, taşıma ruhsatı alabilecek bir iş kolunda degilsin.
Kisisel güvenlik sebebiyle Alman için can güvenliğinin tehlikede olduğunu ispatlaman lazım ki bu da kanıtlı olmasi lazım kan davası vs gibi zor bir durum.

Ama meskende bulundurma ruhsatı alabilirsin sicilin temiz ise.
En önce silah almaya haiz olduğuna dair sağlık kurulu raporu Alman gerekiyor. onu alırsan emniyete gidip başvuru yapıyorsun.
Harclari yatırıp, yeni fotoğraflarla ve vergi borcun olmadığına dair belgeyle başvuruyorsun.

Kajun/cajun

Bu tek bir baharat değil 3-5 baharatı karıştırıp ortaya çıkan karışıma deniyor, içinde kırmızı toz biber de var

saniyede 125 filan indiriyorsunuzdur. gigafiber max 1000Mbps sunuyor

40 saniyede 5 gb filan indirir

Nasil kazanacaksin ki? Zaten bu hizlara sahip bir sanal sunucu 2 3 dolara alinabiliyor aylik. Bu isi yapip korsan oyun film sitesi acanlar da sanal sunucu vs kullaniyordur zaten genelde. Giris masrafi bu kadar dusuk olunca rekabet de cok oluyordur kar etmek zor oluyordur tahminen.

torrent dönemi olsa, harddisk film/dizi dolum işleri vardı ama şimdi pek kullanan kalmadı. stream ediyor herkes.

Adamlar haklı. Kablonet hizmeti verilmeyen bir adrese taşındıysan, bunu belgelediğinde cayma bedeli olmadan iptali yapıyorlar.

Eski ikametgahın neresiyse, onun bilgilerini ver. Önemli olan senin yeni yerde kullanamıyor olman zaten.

Hem Başka arabada dene hem de orada iki port var biri 30 diğeri 18 watt. Yani diğer portu da dene derim

Aynen type c olanı deneme şansım olmadı daha. 18 watt da yavaş şarj sayılmaz sanki. Bence başka bit sorun var.

Birazdan deneyip sonucunu yazarım.

Aracın çakmak girişinde sorun olduğunu sanmıyorum.
Cihazda ya da kabloda sorun olabilir

Type C olandan şarj etmeye çalışınca uyarı vermedi. Normal şarj etti. İlginç.

makbul dan alıyorum arada fiyat olarak iyi de. mahalle kuriyemişçilerinde çok fiyat farkı oluyor

seyitoğlu, çitlekçi, köşkeroğlu

bir arkadaş amazondan delip alıyor, bence oldukça başarılı

antepteki dostlarımızdan alıyoruz kargoluyor.

istersen sanada numarasını vereyim sipariş et memnun kalmazsan paranı ben iade edeceğim o derece kefilim.

İhraç ettiğimiz fıstıklar yüksek oranda yasaklı madde içerdiği için iade edildiği ve peşinden dubai çikolatasını patlatarak bu sakıncalı fıstıkları millete yedirmeye başladıkları günden beri hiçbir yerden fıstık almadım. Doğrudan üreticiye ulaşabildiğiniz ve teyit edebildiğiniz bir yerlerden almanızı tavsiye ederim. Şu an en tehlikeli platform internet bence.

Gastro mamalar vet tavsiyesi ile kullanılan ürünler olduğu için genelde vetin kendisinde oluyor. Online bir ara ben de araştırmıştım bulamadım.

Xiaomi'nin nesini beğenmediğini öğrenebilir miyim?
Mi band 2 zamanlarında kullandım ve haddinden fazla memnundum.

Şu an Apple kullanıyorum da, Mi Band ları kötüleyen ilk defa gördüm.

Telefonum android. Apple olmaz

Sürekli kopan Bluetooth bağlantısı, Doğru ölçüm vermeyen kalori hesabı, Bluetooth menzilinin kötü olması, durduk yere antrenman ortasında hata verip kapanması. Sanırım yeterlidir @mirket

Ben de anneme hediye olarak almayı düşünüyorum.

Akıllı saat alırken hangi kriterlere bakıyordunuz acaba?

Hangi özellikler sizin için "OLMAZSA OLMAZ" ?

Hangileri "OLSA İYİ OLUR"?

Hangileri "OLMASA DA OLUR"?

Huawei Fit 3 kullanıyorum. spor pek yapmadığım için performansından emin değilim ama gündelik kullanım ve batarya süresi konusunda inanılmaz memnunum. GT2 de kullanmıştım daha önce o zaman spor yaparken huawei'den memnundum. Bir inceleyebilirsiniz bu markayı da.

huawei watch gt4 kullanıyorum, çok memnunum. adım sayısı, nabız ölçümü, özellikle uyku ölçümü çok başarılı. yüzerken kullanıyorum, havuzda ölçtüğü mesafe, kulaç sayısı, nabız, tempo verileri de yeterince doğru. sadece açık denizde mesafeyi biraz fazla yazdığını düşünüyorum, google earth'ten ölçtüğümde biraz daha düşük çıkıyor.

mi band'dan ben de memnun kalmadım. özellikle yüzerken, fiziksel bir düğmesi olmadığı için, her şey dokunmatik ekrandan yürüdüğü için, suyun değmesini ekrana dokunma olarak algılıyordu. güya ekran kilidini açmak için önce yukarı onra aşağı kaydırma şeklinde bir ekran kilidi koymuşlar ama yüzerken alet onu da açıyordu. yüz allah yüz, bi bakıyosun programdan çıkmış, hiçbirini saymadığı gibi, saydığı kısmı da kaydetmemiş falan. gt4'ün fiziksel düğmesine basınca duraklıyor, basılı tutunca bitiriyor. öyle yanlışlıkla duraklatmak bile mümkün değil. android telefonla uyumu da çok iyi. bildirimler vs.

tek sıkıntım şu sıralar kalori hedefini kendi kendine 649 yapıp duruyor, nedenini çözemedim. elli kere düzelttim, ertesi gün yine bozuldu. bu da son zamanlarda çıktı. muhtemelen fabrika ayarlarına sıfırlasam düzelir ama saati en baştan kurmaya üşeniyorum.

sadece telefon vodafonda, hotspot atığında otomatik mobil veri gidiyor

nickin hakkini vermissin :)

29 yasindayim. kendi yasamimdan sikayet etmek yerine dünyadaki savasa, siddete, yoksulluga kahroluyorum ve hayatimi hak etmedigimi düsünüyorum acikcasi.

sizin hayatinizda eksik olan sey sükretmek. senin o rutin diye sikayet ettigin hayat bir baskasinin hayali. bunu görmek bu kadar mi zor?

ayrica cok siradisi bir hayat da yasayabilirsin ama sen sürekli o siradisiligi yasadigin icin sana siradan gelebilir.

Diger kolelere bakip gulumsuyorum

Ev lazim, omur boyu kira odeme fikri beni cildirtiyor

anlamsız olduğu kanaatine varalı çok oluyor. hayattan beklentimi güvenlik, beslenme, barınma gibi temel ihtiyaçları sağlayabilmek gibi konularla sınırlandırdım. uzun vadeli plan yapmıyorum. kontrolüm dışındaki faktörler yüzünden hayatımın kötüye evrileceğini öngörsem de dayanıklı olduğumu ve başıma gelecek zorluklarla bir şekilde baş edebileceğimi biliyorum.

Bunu sorgulamayana asam akşam yemeğini yedikten sonra duzlu fıstıkla meyve yiyip ulusal kanalları gezenler. Hayatın bir anlamı yok zaten. Çocuk oluncada o büyüsün diye bekleyip sonrada ölüyorsun.

ben ilk lisede bu sorgulamaya girdim. o zamanlar muslumandim tabi kurani okuyup insanlarla tartisiyordum ateistforum vardi o zamanlar. hatta oss'ye hazirlanamadim bu yuzden az kalsin hayatim kayiyordu. simdi 30 yasin uzerindeyim. ulastigim sonuclar ektedir.

hayatin birey icin bir anlami yok. bireyler doguyor, buyuyor, oluyor. bireyin kendisinin hicbir ehemmiyeti yok. yarin bir anevrizma, veya acik yaradan vucuduna giren bir tur amip sayesinde essek cennetini boylayabiliriz. ancak biz olsek de burada kalan seyler var. dil gibi, kultur gibi, sanat eserleri gibi, idealler ve anlamlar gibi. bireyden ziyade bunlarin onemli oldugunu dusunuyorum. insan bu askin mevzulara yoneldigi surece tatmin olabiliyor. yoksa hayvani gudulerin tatmin edilmesi insani bir yere goturmuyor. biz o sinifi gectik, bizim odev artik baska. hala gectigimiz sinifin sorularini cozmeye calismak enteresan bir hata.

nedir o gectigimiz sinif? bireyin hayvansal arzu ve istekleri var. bunlarin tatmin edilmesiyle mutlu oluyor :), eksikligini cekerse uzuluyor :( yemek, seks, sosyallesme vb gibi. ancak bu durtuler ne kadar tatmin edilirse edilsin geri geliyor. o yuzden bunlari tatmin etmek herhangi bir yere goturmuyor. dan bilzerian'in bir videosu vardi. dunyanin en guzel kadinlariyla sevisiyorum ama bu insani tatmin etmiyor diye agliyordu :) kendisi poker masasinda $1 milyon kaybedip ertesi gun hayatina devam edebilecek kadar da zengin. demek ki hedonizmin doruklarinda yasasan bile bir seyler rahatsiz ediyor. o yuzden bosuna buraya dogru gitmeye gerek yok.

demek ki askin bir mevzu bulup benligimizi orada eritecegiz. yasadigimiz cagin handikapi gecmiste insanlarin ugrunda yasadigi seylerin artik kalmamis olmasi. yani 100 yil once insanlar at sirtinda ac karna savasirken boyle anlam kaygilari yoktu. cunku bir sekilde dogru veya yanlis bir ideal ugrunda yasiyorlardi. veya 70'lerdeki ogrenci olaylarini dusun. daha iyi bir toplum ugruna kendilerini dusunmeden mucadele ediyordu insanlar. ancak simdi kapitalizm bizi tekrar herkesin kendi kicini kurtarmaya calistigi, bireyin on planda oldugu bombok bir kulture goturdu. amerika'da ozellikle cok goruyorum boyle milyon dolarlik ama hayattan keyif alamayan, ne icin yasadigini bilmeyen insanlar. adamin kagit ustunde her seyi var ama asil onemli seyin eksikligini sezebiliyor ve ici huzursuz bu yuzden.

ha sen kendi anlamini bulabildin mi dersen ben de hala gecim derdindeyim. hala hayatimi duzene koymaya calisiyorum. bu nedenle artik bu sorgulamalara cok giremiyorum cunku aksiyon halindeyim. hala sener sen kosusuyla bir yerlere ulasmaya cabaliyorum. bu kosusturma istedigim tatmini ve huzuru saglamasa da en azindan beni oyaliyor.

ya şimdi söylicem de b-k atacaksınız.

28-30 sürecinde satürn satürn kavuşumu

36 - 60 plüto - plüto karesi. eğer yaşam amacını gerçekleştirmişsen sana dokunmaz bu süreç pek.
gerçekleştirmediysen seni sıkar, boğar, hayatını alt üst eder ki değiştirebil artık.
www.facebook.com

hala yapmadın 42'de patlatır.
www.facebook.com

hala yapmadın, öldürür.

oldu.

hayat rutinimi, iş düzenimi, hayata bakış açımı değiştirdim. rahatladım.

önceden daha çok kazanayım, o işi de ben yapayım, daha çok fatura keseyim falan kafasında hırslı bir beyaz yaka insanıydım. bu sorgulamadan sonra günde 5-6 saat çalışan, evden çalışma düzenine geçmiş, her gün sporunu falan yapıp mahalleden çıkmayan bir insana dönüştüm.

çok da güzel oldu.

kuyumcularda fiyat ekranı var orada yazıyor.

şu site eskişehir fiyatları:

www.guvenkuyumcusu.com

her yerde hemen hemen fiyatlar aynıdır.

Bulunduğun şehrin kuyumcular çarşısına gidersin. Ya çarşı genelinde bir tane ya da bazı kuyumcu dükkanlarının içinde fiyat ekranları vardır. Ekrandan eski çeyrek, yeni çeyrek, alış ve satış fiyatlarına bakarsın. Fiyat makasının ortasında bir yerlerde bir fiyat belirler, boş bir dükkana dalar, eski çeyrek kaç lira usta dersin. Senin kafada belirlediğin fiyatın üstünde söylerse sen belirlediğini söylersin. Yok derse eyvallah der yan dükkana girersin. Zaten çeyrekte pazarlığını yapabileceğin para üç kuruş. Öyle stratejiler geliştirecek maddelemeler yapacak bir husus yok ortada. Her şey kuyumcunun o anki alma-satma iştahına göre. Sen çeyreklik deyince adam o an uğraşmamak için yok bende de diyebilir.

Not : Yatırım için alıyorsan eski tarihli al. Seneye yeni tarihli olan da eskiycek çünkü.

Not 2. Kayınbirader evleniyor da ona alıyorsan yine eski tarihli al. Değmez o adama yeni tarihlisi. Bakamaz da zaten, esk,i mi yeni mi almış diye o curcunada.

Kuyumcular yeni altın alırken basılan yere çeyrek altın başına yaklaşık 275 tl işçilik ve vergi ödemesi yapıyorlarmış. (Rakamdan emin değilim. Kuyumcuya soralı epey oldu.)

Eski tarihli altını kuyumcuya gelen müșterilerden aldıkları için böyle bir ödeme yapmalarına gerek kalmıyormuş.

Yeni altın eski altın arasındaki fiyat farkının sebebi bu.

Biz hep eski altın almayı tercih ediyoruz.
Ama tabi hiçbir kuyumcu 275 TL farkı olduğu gibi düşmüyor.
En fazla 100 TL düşük fiyatla veriyorlar.

genellikle burayı referans alıyorlar.
canlipiyasalar.haremaltin.com

küçük merkezden uzak yerleşimlerde bu fiyatların üstüne ekstra komisyon koyarlar.

bu arada şu detayı vermek isterim.

çeyrek altında bu fark yok, ama gram altın alacaksanız bir 22 ayar var, bir 24 ayar var. haliyle 24 ayar pahalı. "şurada gram altın 200 lira daha ucuzmuş" diyip 24 ayar ile aynı zannederek 22 ayar almayın. yani alın da aldığınızın 22 ayar olduğunu bilerek alın.

kuyumcu fiyatları kapalı çarşı dışında üstüne baya ekliyor
makas düşükken bankadan gram altın alsan aynı hesaba gelebilir
haremaltındaki fiyatı veren yer varsa alınır

İlgili kanun ve yönetmelikler yetiyor diye düşünüyorum.

Ama demiş ki bak

"ve bu nitelikte olmayıp fiyatı yirmi bin Türk Lirasının üzerinde olan cep telefonu satışlarında üç ay,"

"Bu nitelikte olmayıp" ne demek?

Yenilenmiş cep telefonlarında 25 bin üzerine, normal cep telefonlarında ise 20 bin üzerine 3 ay taksit

Bayağı doğru yani.

Peki bu ne demek? Bankalar fakir mi kalmış?

Bankalarla konunun bir alakası yok.

Lüks tüketimde taksit sayısının sınırlandırılması, hatta tamamen yasaklanması, tüketimi teşvik edecek ya da yaygınlaşmasını önleyecek tedbirlerin alınması enflasyonla mücadele için gerekli.

Bunu yapmanın daha kestirme yolu, faizlerin arttırılması ama o da sanayiyi durdurup işsizliği patlatıyor falan.

Ekonomi yönetiminde alınan her karar bir şeyleri yaparken başka bir şeyleri bozar.

Yani mesela ben temiz bir ikinci el araba alamayacağım çünkü memur maaşımla bahsedilen şekilde taksit ödeyemem bu da beni yeni oluşacak yoksul sınıfına dahil eder. Yeni sınıflaşmalar olacak bu ortada, kast sistemini getirir bu uygulama.

Yoksa sen, şimdiye kadar, istenmeyen bir ekonomik kriz çıktı da, böyüklerimiz bizi bu krizden kurtarmak için, canla başla çalışıyorlar falan mı sanıyordun?

@Mirket

Elbette sanmıyordum, fakat bu bana çok fazla büyük bir hareket olarak göründü, hâlâ inanamıyorum. Siz nasıl normal karşılayabiliyorsunuz aklım almıyor hatta.

Ben daha nelere nelere hazırlamış durumdayım kendimi. Bunlar daha ne ki.

şifreni bilen birisi faceid'ni de iptal edebilir. faceid sadece yüzünü kontrol ederek otomatik olarak o şifreyi giriyor gibi düşün.

Face id çalışan her özellikte telefon kilit kodu da otomatik eklenir. Yarın öbür gün yüzünüze bir şey olur ya da sizden ya da telefondan kaynaklı yüzünüzü telefon tanımazsa ne olacak? Bence gizli albüm kısmını gizleyin. O zaman kimse gizli albümğ görmez. Gerçi son güncelleme ile salaklar bu özelliği ayarlar kısmından fotoğraflar kısmına da taşıdılar.

Mobilyalar maalesef satış sürecinde çok zorlayan malzemeler. Gerçekten ihtiyacı olan birilerine denk gelmezseniz sırf gelip evden alsınlar diye üste para bile verecek duruma gelebilirsiniz. Kabul edebileceğiniz alt sınıra yakın bir rakama yakın koyun derim.

İşte o rakam nedir? Yatak fiyatları hakkında hiç bilgim yok. Kaldı ki bu büyük markalı yataklardan değil. Kaç lira yazmalıyım?

Cok az kullanilmis bile olsa, nakliyesi mesele, temizligi alici acisindan tartismali urunlerde bana kalirsa alis fiyatinin bugunku degerine bakilip, bunun yarisi gibi bir rakam isteyebilirsiniz. Mesela 10 bine alindi, bugunun sartlarinda 15 bin oldu, 7500 TL fiyat konulabilir. Bence zor gider ama denemek lazim.

Şu ana kadar yatak alan duymadım desem yeridir. Hijyen çok büyük handikap.
Orada gelecek maddi karşılık sizin için ilaç değilse sembolik bir ücret belirleyin 500 gibi ya da Bağış diye verin derim. Hele işiniz acele ya da enerjiniz yoksa. (sıradan bir yataktan bahsediyorum tabi)

Bizim elimizden bir kaç yatak geçti. Hatta bir dönem ikinci el baza başlık yatak bile aldık kısa süreliğine sonra onu verdik mesela. Tertemizdi.
Bunun sıfırını kaç liraya aldık, nereden aldık hiç hatırlamıyorum? Annemde de bende de kayıtlı değil, silmişiz aklımızdan. Bir kaç evi birleştirdik, bazı eşyaları elden çıkardık, lazım oldu yeni aldık hatta bunun bazayı Eskişehir'den, başlığı şimdi bulunduğum yerden aldım ama yatağı nereden aldım hatırlamıyorum? Bir ara bunun asıl yatağını verdim, bazayı da verecektim sonra plan değişti. Yatağı o zaman almış olabilirim ama Ankara'da gelen eşyalarla da gelmiş olabilir. (oradaki ev de kullanılmayan sıfır dayalı döşeli bir evdi) yatak tertemiz o konuda eminim ama fiyatı falan yok bizde...

Ben de yeni taşındım, işsizim, çocuk okutuyorum yataktan gelecek az para bile bir faturamı kapatır. Yoksa çoktan verirdim.

Anladım, yatağın sıfır fiyatını bilmeden değer biçmek çok zor.

Bilerek söylemiyorum ama 2000 deseniz sizi mutlu eder mi bu?

Yatak almak sikinti
Hijyen vs

1250ye anlaştık. Yorum yapanlara teşekkür ederim.

sen deyince indirip 2 bölümü izledim. 3. bölümü de bu gece izlerim herhalde. o da çıkmış.
bence iyi valla. karakterlerin genç halleri tam kafamda oturmadı ama bence yeni bölüm çıkınca hevesle hemen izlerim gibi.

Dexter, masuka, batista falan bu karakterlerin gençlik hallerini başarılı buldum aslında ama yine de kafada oturma işi zamanla olacak gibi

Dexter'ın huzurevi maceraları olsa onu da izlerim muhtemelen, new bloodı da zevkle izliyordum ama sonradan düşününce kötüydü hakikaten, bu sezondan beklemediğim kadar memnunum, yeni çocuk çok başarılı ama iç ses bizim öz Dexterımız olmasa yadırgayabilirdim belki. Debra Morgan diziler tarihinde en sevdiğim karakterlerden biri olabilir, ben genç Debra'yı da çok başarılı buldum, Harry'nin asla genç görünmediği gençlik sahneleri biraz rahatsız ediyor o kadar.

Hocam çok düşünme git bi sinbo gibi bişey al, yıllardır kullanıyorum bozulmadı ve doğru ölçüyor

eksisozluk.com

Bazılarının çalışması için önce dürtüyorsun, ekranda sıfırlar belirince çıkıyorsun. Bazılarıysa direkt çıkınca ölçüyor. Yani tepikleme, dürtme, ön basma gibi hareketler yapmıyorsun. Benim için direkt çıkınca ölçmesi çok büyük konfor.

Abababababa'nin dedigi kucuk ayrinti gibi gorunse de gunlum kullanimda onemli bi ozellik.