[]

yazı / telif hakkı / freelance yazarlık

Merhaba,

Yazıları yayınlamak için telif parası ödeyen Türkçe siteler neler var bildiğiniz? Direkt gündem hakkında yazılan haberler değil de, atıyorum kültür-sanat ya toplumbilim alanında bir konu üzerine inceleme diyelim. Freelance yazarlık yapan var mı ya da daha genişletecek olursak soruyu?


 
2018'den şöyle bir liste vardı. K24 sitesinin verdiğini biliyorum.

burcintetik.com
  • kaset  (06.05.20 10:44:14 ~ 17:40:26) 
[]

dizi önerisi

Güzel bir dizi önerebilir misiniz? Her bölüm birbirinden bağımsız olmasın, sarsın yani merak ettirsin. Konu olarak herhangi bir şey olabilir, ama korku olmasın. Sadece komedi de olmasın, genelde bölüm odaklı oluyor hikayeler onlarda da. Dönem dizisi olur, dram olur, entrika olur. Teşekkürler.




 
  • mesa  (27.04.20 19:39:14) 
The missing- 2 sezon 8 er bölüm her sezonda bir olay. Dram polisiye. Müthiştir.


  • deer hunter  (27.04.20 19:42:27) 
Damages


  • sta  (27.04.20 19:43:19) 
Bölüm odaklı olmayan çok güzel bir komedi var gerçi biraz erkek izleyiciye hitap ediyor. Entourage.

Bir de night of adında harika bir mini dizi var.
  • deer hunter  (27.04.20 19:48:45) 
banshee


  • market_arabasıyla_terör_estiren_trafik_canava  (27.04.20 19:55:58) 
Breaking bad

Boardwalk empire

Prison Break

Dexter

Black Sails
  • fezagezgini  (27.04.20 20:02:21) 
the good place


  • foster  (27.04.20 20:08:04) 
Gomorra:La Serie


  • mr.green  (27.04.20 20:33:09) 
breaking bad bittiyse better call saul
uff

  • MtKrt  (27.04.20 20:39:06) 
Oz
The wire
Six feet under
Sopranos
Mad men
Breaking bad
Orange is the new black
  • turkce konusan uzayli  (27.04.20 22:08:16) 
suç dram entrika (bkz: how to get away with murder)
dönem dizisi 60'lar (bkz: mad men)
suç dram macera kara mizah (bkz: breaking bad) (bkz: fargo), türklerden (bkz: şahsiyet)
  • cekcekli  (27.04.20 22:23:52) 
fargo 1. sezon. polisiye/cinayet. 1996 fargo filminden uyarlama.
2 ve 3 ü de var izlemedim iyimi bilmiyorum ama 1. sezonu baya iyi martin freeman fln oynuyor.

  • morcivert  (27.04.20 22:27:24) 
lillyhammer


  • mikahakkinen  (27.04.20 23:42:55) 
the capture


  • birfincankahvedahaisteyenadam  (27.04.20 23:47:29) 
[]

Sci-hub açılmıyor? Makale aranıyor.

Alternatif link önerebilecek olan var mı? Ya da bana şu makaleyi bulabilecek olan?

Reclassifying Upward Mobility: Femininity and the neo-liberal subject, Valerie Walkerdine, 2010
doi.org

 
bende açıldı: sci-hub.tw


  • panamera  (16.04.20 18:53:47) 
bende de açıldı. başka siteye upload ettim indirebilirsin;

dosya.co
  • felixtg  (16.04.20 18:56:39) 
[]

Şurada ne yazdığını anlayabilen var mı? (galiba Japonca)

Sb.
Teşekkürler.



 
bilmiyorum ama şuraya sorabilirsin:

www.reddit.com
  • tabudeviren  (10.04.20 21:50:53) 
Translate guzellik gucu yi shi de buyur gibi bir seyler diyor.


  • duptıs  (10.04.20 22:12:01) 
[]

burun tıkanıklığı

Merhaba,

Hasta değilim, fakat baya uzun zamandır her sabah burnum dolu uyanıyorum. Bu normal bir şey mi bilmiyorum, ama önceden böyle değildi mesela. Böyle hem biraz tıkanıklık oluyor, hem sümük dolmuş oluyor, hatta son birkaç haftadır da bazen kuru kan oluyor. Bu kan olayının kuru hava ve iç mekanlarda kalmak ile alakalı olabileceğini okudum, ki ikisi de çok mantıklı şu durumda, çünkü havası inanılmaz kuru bir şehirde yaşıyorum ve sürekli evdeyim. Ama onun dışında, gün içinde herhangi bir tıkanıklık, doluluk olmuyor, sadece sabahları. Sizce neyden kaynaklı olabilir bu durum? Ya da nasıl geçebilir?


 
Alerjik rinit olabilir.


  • nothing in my way  (06.04.20 19:24:15) 
[]

podcast yapımı

Merhaba,

Uzun süredir aklımda bir podcast fikri var. Her bölümde farklı insanları davet ettiğim bir yayın olacak. Aslında İstanbul'dayken kayıt almaya başlamıştım, fakat tatil bitip de yaşadığım yere tekrar dönünce bütün bağlantılarımdan ayrı kaldım. Bu corona meselesinden dolayı Türkiye'ye dönüşüm her geçen gün erteleniyor ve bu gidişle asla bu projeye devam edemeyecekmiş gibi hissediyorum. Normalde yaka mikrofonum, ses kayıt cihazım vs. var, ses kalitesine önem vermek istiyorum; ama içinde bulunduğumuz şartlar değerlendirildiğinde sizce Skype'tan ya da başka yollardan kaydedip yapsam, kötü olur mu? Dinlediğiniz podcastlarda ses kalitesi sizi ne kadar etkiliyor?


 
merhaba. ben de podcast yapıyorum ve kaliteli ses kaydetme şansım yoksa hiç yapmamayı tercih ediyorum. podcast olayında bence en önemli etken temiz bir ses dinlemek.


  • işimdeyim gücümdeyim  (04.04.20 19:14:37) 
Ses kalitesi çok önemli, en önemli şey hatta. White noise olmamalı, cızırtı olmamalı. Bunun için sadece senin değil karşı tarafın da mikrofonu iyi olmalı tabii. Discord üzerinden yapılan canlı yayınları podcast haline getiren yayınlar biliyorum, gayet başarılı. Discord deneyebilirsin.


  • Bruce  (04.04.20 19:16:18) 
etkiliyor, Youtube'da çekilen bazı videolar var mesela izlemek gelmiyor içimden. görüntüsü kötü hadi görüntü önemli değil ses de kötü.

alternatif olarak yapabilirsen normal sohbet ederken sen kendi sesini kaydet, karşı taraf kendi sesini kaydetsin, ses kanallarını birleştir sonra.
  • aziz dostum jack  (04.04.20 19:18:13) 
ben de tam tersi podcast içeriği iyiyse ses kalitesini bir miktar gözardı edebiliyorum

internet üzerinden hazırlanan bazı podcastler gayet dinlenilebilir iken bazıları kötü oluyor işimdeyim gücümdeyim'in dediği gibi bazen sonraya saklamak daha iyi oluyor

bir deneme bölümü kaydedip paylaş içine sinmezse
  • freebird5406_2  (04.04.20 19:22:23) 
ses kotuyse icerige odaklanamam. kotuyse bile dinletme sansi olur ses iyi oldugu muddetce.
video podcast ise cok takmayabilirim.

  • yoggi  (04.04.20 23:38:53) 
Hocam ses çok önemli, ben genelde bulduğum yeni podcastleri de dinliyorum. kaliteli kayıt yoksa ızdırap oluyor. ancak akyp üzerinden yapıp kaliteli kayıt sunanlar da var


  • gazozailacatmauzmani  (05.04.20 12:12:49) 
[]

karantina - bacak egzersizi

Karantina günlerine yönelik bir sorum var. 2 yıldır her gün düzenli yoga yapıyorum, o yüzden spor rutinimde bir şey değişmedi. Ama yürüyüş olayı tamamen sıfıra indi, ve bacaklarım ağrıyor hareketsizlikten. Sanırım yoganın yetmediğini hissediyorum bacak konusunda. Apartman dairesinde oturuyorum, öyle atlamalı zıplamalı şeyler de yapamam ama özel bacak egzersizi ne önerebilirsiniz?




 
Leslie sansone


  • ayrıl coco  (29.03.20 02:15:53) 
www.youtube.com istediğiniz çalışma şeklinde onlarca video var. seçip yapabilirsiniz, ben çok faydasını görmüştüm.


  • sadakatsiz  (29.03.20 11:50:44) 
[]

TransferWise kullanan var mı?

Yurtdışı Euro hesabımdan Türkiye'deki birinin TL hesabına tl olarak para göndermek istiyorum. TransferWise denen şeyi gördüm, güvenilir bir yer mi sizce?

Mesela 550 Euro göndereceğim, karşı taraf için belirlediği TL cinsinden karşılığını da doğru gösteriyor. Sanırım ilk sefere has olarak kaydolduğum için de, gönderim ücreti almıyor. (Normalde de 7-8 euro max.) Yani bedava para gönderiyoruz falan, bir garip geldi. Karşıdaki kişiden kesiliyor gibi bir ibare de yok.

Ne diyorsunuz?

 
duzenli olarak kullaniyorum. gonderirken para miktarina bagli olarak masraf kesiyor, ama swift kadar kesinlikle degil. hem hizli hem guvenilir.
gonderirken ne kadar kesilecegini vs soyluyor zaten.

  • interview with the vampire  (29.01.20 19:13:45) 
expatlarin basina gelmis en guzel seylerden birisi.


  • crucio  (29.01.20 19:40:55) 
Çılgın güzel bir iş. Referans versem benim linkimle üye olmak ister misiniz hatta? 3 referans para gönderince 70$ cıvarı bonus veriyor, bir referansım kaldı <3


  • duseyazar  (29.01.20 19:45:38) 
@duseyazar, soruyu sormadan önce kaydolmuştum ya. :/


  • lolita  (29.01.20 19:50:45) 
[]

hoşçakal kadar şarkısının sözleri

Büyük Ev Ablukada'nın Hoşçakal Kadar şarkısını biliyorsunuzdur. Şarkının şöyle bir yeri var ya hani:

Bir gece ben yokmuşum da korkmuşun
Eve dönünce boynuma sarılışın
Güvendiğim tek şey sensin ve kapının kilidi

Sizce bu "Güvendiğim tek şey sensin ve kapının kilidi" kısmını şarkıda ismi geçen Serap isimli kadının söylediğini mi düşünmemiz gerekiyor? Evde tek kalmış, ve çocuk dönünce öyle demiş?

Bir arkadaşımla tartışıyoruz, ben diyorum ki tabii ki çocuk kıza söylemiş, güvendiğim tek şey sensin demiş, ama kız terk etmiş bunu. Arkadaşım da kadının sözlerini tekrar ediyor diyor.

Sizce?

 
çocuk serap'a söylüyor.


  • mcsword  (30.12.19 01:06:25) 
[]

bir tane emoji vardı

Ya bir tane emoji vardı önceden, nasıl anlatsam bilmiyorum ama böyle ağzı sağa doğru yatırılmış 3 rakamı gibiydi. Hangi durum veya his için kullanıldığını zamanında da pek anlamamıştım ama, biraz bilmiş bir havası vardı. Hala var mı, ya da hatırlıyor musunuz böyle bir şey?

Nasıl bulabilirim bir de?


 
Sağa yatmış üçe benzeyen bir ağzı da hayal gücüm kaldıramadı nasıl bir şeyse


  • havadakarada  (04.11.19 00:39:53) 
sağa yatmış 3 diyince aklıma bir tek böyle bir şey geldi.

media.istockphoto.com
  • kibritsuyu  (04.11.19 00:47:05) 
images.app.goo.gl bunlar gibi mi?


  • kobuzchu kiz  (04.11.19 00:47:25) 
@kobuzchu, aynen bunlar gibi. ben de az önce buldum, curly lips emoji deyince çıkıyor internette. Messenger'da önceden :3 kısaltmasıyla kullanılıyormuş/kullanılıyordu, ama artık kaldırılmış nedense. Teşekkürler!


  • lolita  (04.11.19 01:19:48 ~ 01:22:02) 
[]

ücretsiz sms gönderme

Merhaba,

Erkek arkadaşım askerde, ben de yurtdışındayım. Telefonuna sms göndermek istiyorum, ama gereksiz paraya mal oluyor. Ücretsiz sms gönderen uygulamalar varmış, globphone falan diye onu denedim mesela olmadı. Öneriniz var mı?


 
Bir ara operatorlerin online islemler kisminda sms gonderme secenegi vardi.

Erkek arkadasinizin kullanici adi sifresiyle ya da sizin operator tr ise kendi sifrenizle online islemlere girip bi bakabilirsiniz.
  • brkylmz  (18.06.19 22:35:47) 
[]

feminist internet siteleri

Merhaba,

5harfliler gibi, çatlak zemin gibi online yayın yapan feminist platformlar önerebilir misiniz? Yabancı dilde özellikle. Nereleri takip ediyorsunuz?


 
Belki grubu biliyorsunuzdur ama bilmiyor olabilirsiniz diye yazmak istedim, facebook'ta toplumsal cinsiyet ve feminist politika grubuna sormanızı tavsiye ederim.


  • Phoebe  (10.05.19 00:11:01) 
Jezebel
Bitch Media
The Guardian Women
Feministing

Bunların twitter hesapları üzerinden kullanıcıları takip edebilrsiniz, yani Twitter hesapları.
  • kaset  (10.05.19 04:55:10) 
  • fotrsapka  (10.05.19 11:07:41) 
[]

Burçlara inanıyor musunuz?

Benim normal şartlarda pek inanasım gelmiyor, ama mesela burcumun (aslan) ekşi sözlük sayfasında yazılanları açıp okudum geçen, yani tıpatıp anlatılan kişiyim. Ya da mesela erkek arkadaşımın burcunu (koç) açtım okudum, o da bahsedilen bütün özelliklere sahip. Nasıl oluyor bu?




 
(bkz: barnum etkisi)


  • evrim halkasi  (27.04.19 21:45:27) 
İnanmıyorum.


  • Amaranta ursula  (27.04.19 21:58:00) 
Genelde bi vasfı olmayan arkadaşlarım hunharca inanıyor. Kızcağız napsın kendiyle övüneceği bir yeteneği hobisi yok o da gidip burcuna bakıp “ben aslında çok detaycıymışım bülün mü?” Diye geziyor ortalıkta.

Kendi değil tüm burçları bi kağıda yazıp rastgele bi arkadaşına ver “bu senin burç yorumun” de alakasız burç olsa bile yuhaa aynı ben der.

İnanmıyorum. Saçma olduğunu düşünüyorum
  • avatar is back  (27.04.19 21:58:01) 
inanıyorum


  • dafuq  (27.04.19 22:01:24) 
Barnum etkisine baktım şimdi, tam kafama yatmadı ya. Bu testte önerilenler, aynı özelliğin hem olumlu hem olumsuz yönünü sunuyor. Birbirine zıt özellikler söylemiyor, aynı özelliği manipüle ediyor. Ama mesela burç yorumlarında işte atıyorum, birinde herkes o burç için sadıktır diyor, diğer burç için asla sadık değildir, güvenmeyin diyor. Veya birinde aşırı cimridir diyor, başka burç için aşırı bonkördür diyor. Ben mi yanlış yorumluyorum?


  • lolita  (27.04.19 22:14:22) 
inanmıyorum. inanan insanları da ciddiye alamıyorum açıkçası.


  • der meister  (27.04.19 22:16:07) 
boş insan uğraşı. ışık hızıyla soğurum burç ve fal konuşan insanlardan.


  • diffarentiationation  (27.04.19 22:18:02) 
Cevabı burçlarda değil Doğum haritasında saklı.

Ondan aynı burçtan iki kişi arasında dağlar kadar fark da olabiliyor..
  • su olsam ates olsam  (27.04.19 22:25:54) 
bilimsel olmayan hiçbir şeye itimat etmediğim gibi burçlara da etmiyorum..

ha yine de genel geçer bi iki bilgim var arada muhabbet dönsün diye lazım oluyor dhssdh

ve evet boğa burcuyum ve boğa burcu aaaaynı ben(!) xd
  • nundu  (27.04.19 22:42:13) 
Niyeyse korktuğum kaçtığım olabilecekken olmadığım kadınlar hep aslabdılar, kime aşık olduysam da hep başak kadını..

İnanılabilir bir tarafı olamaz bilimsel olarak. Ama bi şey var henüz ispatlanamamış bence.
  • Hakan1980  (27.04.19 23:31:58) 
İnanmıyorum ve aptallık gibi görüyorum aslında fakat burçlarla ilgili insanlara hadi tahmin et dediğimde genelde biliyorlar. Enteresan bir olay benim için.


  • influx  (28.04.19 01:27:19) 
burclar degil de enneagram kisilik testini gercekci buluyorum.


  • cofactor  (28.04.19 15:18:44) 
burçlara bakış açım yav he he minvalinde. sen burcunun özelliklerini taşıyosun ama ben okuduğumda "yoo öyle değil" diyorum.

dünyada 2 milyar aslan varsa-farz edelim- 2 milyar insanın 2 milyarı da, hadi 2 milyar olmasın 1 buçuk milyarı da tek tip karaktere mi sahiptir? bende burçların çöktüğü kısım burası. burcuna uyan insan kadar uymayan insan da var ama önemsemedikleri için burçlara inananlar kadar dile getirmiyorlar sanırım bu durumu.
  • olutaklidi  (28.04.19 16:51:49) 
[]

Sıcak cam atölyesi / İstanbul

Merhaba,

Bir arkadaşımla gitmek üzere İstanbul'da günübirlik sıcak cam atölyesi arıyoruz. Hiç bilgimiz yok bu konuda, biraz tanımak istiyoruz. Cam ocağı/Glass furnace denen yer çok meşhur ve profesyonel görünmesine rağmen günübirlik atölyeleri çok pahalı. 1200 derece diye bir mekan gördüm bir de Balat'ta, giden var mı? Uygun fiyatlı seçenekler nelerdir?


 
1200 derece arkadaşımın arkadaşının yeri. yazmasaydınız bildiğim tek yer olduğu için orayı tavsiye ederdim.


  • eeb  (28.03.19 15:38:42) 
[]

Taksim'de cafe/bar önerisi

Haftaya başka bir şehre taşınacağım, gitmeden önce arkadaşlar arasında ufak bir veda akşamı organize etmek istiyorum. 15-16 arkadaşımı çağıracağım, öyle yemekli ya da rezervasyon gerektiren bir yer olması şart değil. Daha ziyade chill bir bar olsun, uzun sürecek bir şey değil çünkü öyle arkadaşlarımla bir bira eşliğinde sohbet için soruyorum. Taksim ya da tünel civarında aklınıza gelen güzel barlar var mı? Tek bir kriterim var aslında, oturmaktan çok ayakta takılabilecek bir yeri olursa şahane olur, şöyle bir bahçesi, avlusu veya açık alanı ya da. Teşekkürler.




 
Asmalımescit Kumsaati (yanda bahçesi var)


  • lcha  (07.09.18 10:49:13 ~ 10:49:25) 
Balkon bar veya tünel geçidinde oturabilirsiniz. Tünel geçidinde Ambiyans ve hemen yanındaki yer(adı aklıma gelmedi) güzel.


  • datnet  (07.09.18 10:51:10) 
360 bar var teras şeklinde ve manzaralı, ayakta takılmaya da müsait. Bence güzel.


  • megalomaniac  (07.09.18 13:02:50) 
[]

Varoluşsal sıkıntılar.

Bazen kendi kendinize "hayatta niçin bu kadar çabalıyorum ya, neyin uğraşı bu" dediğiniz oluyor mu? Kendimi bildim bileli sürekli iyi bir lisede okumak, iyi bir üniversitede eğitim görmek, iyi bir işte çalışmak vs. için uğraştım, kimi zaman aile ve toplum baskısının da etkisi vardı bunda. Elbette en iyisini hedeflemek, amaçlarına ulaşmaya çalışmak güzel ve tatmin edici bir şey, bunda sıkıntı yok. Ama bazen o hedefe varma süreci o kadar uzun, yıpratıcı ve yorucu oluyor ki, sonucunda elde edilen şeye değer mi diye düşünmeden edemiyorum, hayat çok kısa. Yani belli bir farkındalık bilinci geliştirdikten sonra insan ufak bir köyde, ufak bir iş yaparak da pekala mutlu olabilir diye düşünüyorum. Çok daha basit şekillerde bizi mutlu edebilecek onlarca yaşam biçimi varken biz niçin hep en zorlusunun peşinden koşuyoruz? Ya da öyle mi sizce?




 
şu an daha az imkana sahip olsan daha mutlu olacaktın? ufak bir köyde de bi ton problem var sosyo ekonomik olarak alt sınıf olarak aklına gelmeycek dertlerin olacaktı. üste tırmanmak için çalışıyoruz. bekleme yapma devam et :)


  • kelepir  (26.08.18 15:47:28) 
Yani benzer gibi geldi. Ben de sik sik “ne icin” diye soruyorum kendime. Yani iyi bir is, daha cok para kazanmak, ne bileyim surayi burayi gormek vs gibi seyler bazen cok anlamsiz geliyor. Acikcasi bende bazi seyler eksik ve butun bunlar bu eksik seyler varken neye yarar diye dusunuyorum. Ya da bazi seyler icin de “bunlari biriyle paylasamadigimda (mutluluk, yiyecek vs) neye yarar bu” diye dusunuyorum. Ve mutlu olmak hep biraz abarti bir kavram gibi geliyor. Cunku uzun suren bir sey degil gibi.

Bilmiyorum cok toparlayip da yazamadim dusuncelerimi ama karmasik ve uzerine fazla dusunulmemis hali bu sekilde.
  • yuzır  (26.08.18 15:55:18) 
@kelepir Köyde yaşamak, sosyo-ekonomik olarak alt sınıfa dahil olmak anlamına mı geliyor, anlamadım? Köy hayatı, bahsettiğim farklı yaşam biçimlerinden bir örnek sadece. Son zamanlarda daha sık konuşulan bir olay var hani, her şeyi bırakıp bir köye yerleşip, tarım yapmak falan. Bunu yapan arkadaşlarım da var, benim gibi İstanbul'da üniversite okuduktan sonra üç beş kişi toplanıp gittiler ve şehirde üç-beş kuruşa kölelik yapan tanıdıklarımdan çok daha mutlular. Bahsettiğim toplumun bize dayattığı başarılı insan profili. Buna ulaşmak için mi çabalıyoruz acaba diye soruyorum.


  • lolita  (26.08.18 15:56:39) 
köyde yaşayıp bu kadar para kazanacağım ve gelecekte de kazanma ihtimali şimdiden fazla olsa bir nebze 2. bir seçenek olabilirdi ama şu an çoğumuz için durum tek seçenekten ibaret. her şeyi bırakıp köye yerleşmek orda tutunmaya çalışmak paraşütsüz uçaktan atlamaya benziyor ilk 45 saniyesi çok zevkli.


  • kelepir  (26.08.18 16:03:08) 
orta sınıfın şu köy ütopyası bana çok garip geliyor. bunu başaran insanlar var, onlara saygım sonsuz. ki zaten yusuf atılgan gibi bir örnek de var elimizde ama açık konuşayım ömür boyu şehir yaşantısının getirdiği kültürel ve sosyal aktivitelere katılmış, günlük hayatın köy yaşamına göre lüks sayılabilecek klima, 24 saat sıcak su, merkezi sistem yada benzeri ısıtma avantajıyla yaşamış insanların ömür boyu köy yaşantısına dayanabileceğini zannetmiyorum.

bir de kelepirin yanlış ifade ettiği olay var tabi. sosyo-kültürel olarak farklı bir sınıfa ait toplulukla beraber yaşayacaksın. arkadaşların eğer çanakkale taraflarında bir yere gittiyse o çok farklı bir durum. okudupum kadarıyla çanakkale taraflarına böyle gözünü karartıp şehirden kaçan insanlar çok fazla. haliyle bu insanlar fazla olunca yaşadıkları toplulukta da olumlu değişikliklere sebep oluyor. ama farklı bir yerde orada yaşanan dedikodu, insanların sana bakışı vs seni bunalıma sokup şehre geri dönmene sebep olabilir. küçük bir örnek; babam ve ortağı bir iş için egenin bir köyündeydiler. tarla gibi bir yere gidecektik, köylü kadınların çalıştığı. üzerimde dizime gelen bir şort vardı. rahmetli babam "git bir pantolon giy bu şekilde gelirsen köylü kadınları kıkır kıkır güler sana" demişti. benim şort giymemi kimbilir nasıl anlayacaktı köylü kadınları, peki ya senin şort giymeni köylü erkekleri nasıl anlar? bunun gibi bir çok şey var hafife alınmayacak.

bahsettiğin "varoluşsal sıkıntılar" içinde yaşadığımız ekonomik sistemin getirdiği şeyler. varolmak için sürekli çalışmak, önüne konan hedefleri gerçekleştirmek için uğraşmak ve bu esnada da tüketmek zorundasın. aksi takdir de asalak olarak görülüyorsun toplumda eğer ki aileden gelen bir zenginliğin yoksa. insanın bu yaşam biçiminde diretmesinin bence en büyük sebebi "çevre ne der?" baskısı. eminim bu şekilde düşünen büyük bir çoğunluk radikal bir değişiklik yapmayı düşündüğünde farkında bile olmadan "aileme nasıl açıklayacağım? arkadaşlarım ne olacak? akrabalar var bir de" diye geçirip kendi kendini strese sokar. bu çevre ne der olayını küçümseme, insan farkında bile değil aslında bunun yarattığı baskının, çünkü sürekli bununla yaşadığımız için artık normal bir şey olarak kabul ediyoruz.

bir de tabi bu şekilde basitçe yaşamak için dahi paraya ihtiyacımız var.

onun haricinde her şey gözünü karartıp ipleri koparmaya bakıyor.
  • issiz karga  (26.08.18 16:22:40 ~ 16:24:20) 
yakın bir arkadaşım var türkiyenin sayılı üniversielerinden birinden derece ile mezun, yurtdışında gene en iyilerden birinde master yaptı. geçenlerde bana "biliyor musun biz kandırıldık" dedi. çok iyi okullar bitirmek, çok iyi fırsatların sürekli önüne gelmesi başarı için yeterli değil üstüne bu eğitimin ve çabanın getirdiği hem kişisel hem de çevresel beklentiler kişiyi yoruyor, harap ediyor.


  • orpheus  (26.08.18 16:43:39) 
@ıssız karga, Öncelikle köy ve köy insanı gerçekliğinden, bahsettiğin durumlardan fazlasıyla haberdarım. Annem de babam da Anadolu'nun ufak bir köyünde yetişmiş insanlar ve ailelerini ziyarete gittiğimiz zamanlarda maruz kaldığım bağnazlık yüzünden köye dair her şeyden çocukluğum boyunca nefret ettim, nefret yani. Ayrıca bahsettiğim köy, illa Türkiye'de olmak zorunda değil, dünyanın herhangi bir yerinde de olabilir, kasaba olabilir, ufak şehir de olabilir; köy sadece burada yalın bir yaşamın metaforu. Yaşayabileceğimiz farklı hayat biçimlerinden yalnızca bir tanesi. Ayrıca illa köy üzerinden değerlendireceksek de, günümüz şartlarında o kadar da ütopik bir fikir olduğunu düşünmüyorum. Tek başına hiçbir şey bilmeden, elini kolunu sallaya sallaya ben köye yerleşicem diye gidersen, eh tabii sosyal, maddi, kültürel vs. anlamda sıkıntı yaşarsın. Ben belirli bir bilince ulaşmış bir insanı kastediyorum. Benim bahsettiğim mesele senin daha çok son paragrafta değindiğin konu aslında. Kesinlikle bu "çevremiz ne düşünür" baskısının yaşamlarımızda çok etkili olduğunu düşünüyorum. Sanki toplumca belirlenmiş standartların dışında yaşamaya başlarsak "başarısız" olarak etiketlenecekmişiz gibi bir durum var ve buna karşı koyamıyoruz. Ama işte bazen bu çarktan kurtulup farklı bir şey yapmak istiyorum, olay bu. Bütün gün yatayım, keyfime bakayım da değil; elbette çalışmak, para kazanmak gerek. Ama bu daha farklı, daha keyifli bir uğraş biçimi ile mümkün.


  • lolita  (26.08.18 16:45:33) 
@orpheus, işte tam olarak bundan bahsediyorum, aynı durumdayım.


  • lolita  (26.08.18 16:49:28) 
daha fazla para kazanma savaşı


  • bardakigüneşgözlüğü  (26.08.18 16:53:40) 
köy örneğinde; köydekiler zannediyor musunuz ki şirin baba eşliğinde şarkı söyleyerek çalışıp her akşam nefis mahsüllerini yiyorlar, hayır, onlar da daha fazla para peşinde ve bu hayale-kandırılmaya uymak için zengin oldukları anda daha iyi okullara daha iyi işlere yöneliyorlar.
İnsan doğası gereği daha fazla lüks ve konfor peşinde. Şahsen ben köye yerleşenlerin bu yaptıklarını ufak zengin şımarıklıkları olarak görüyorum.

Ama bu düşüncem sana katılmıyorum demek değil, kandırıldık. evet. Kendimizi gerçekleştirmemize izin vermediler, bir kutuya hapsettiler bizi. filden ağaca çıkmasını, balıktan karada yürümesini beklediler. Kimse mutlu değil. Metrobüste ter kokusunu mu seviyor yoksa insanlar da katlanıyor :)

Bence çıkış insanın paraya olan ihtiyacını azaltmakta, lükslerini azaltmakta. Ne kadar az lüksle minimalist yaşarsak o kadar mutlu olabileceğini bilmesinde. Tabi bunu ben yapabiliyor muyum? hayır.. malesef.. içimdeki hırs beni de kemiriyor.

Her neyse, evet kandırıldık. Bizleri ölmeden kalıba-tabuta soktular.
  • binder dandet  (26.08.18 16:57:57) 
hayatın anlamını sorgulamaya götüren cinsten bu tür soruların kolay bir cevabı yok maalesef. insan ve yaşamın kendisi çok girift, bu hepimizin malumu. öyle küçük şeylerden mutlu olabilmek de keşke o kadar kolay olabilse. hele ki günümüzdeki gibi başka yaşantıların kendi yaşantımıza bu kadar etki yapabildiği zamanlarda. Ayrıca yaşamımızın hedefi ne olmalı, mutluluk mu, o da başka bir tartışma.
Bu karmaşada yol bulmak zor, ama sorgulamak güzel bir şey.

  • puc  (26.08.18 17:04:14) 
Diyorum. Sonra bi seks yapıyorum geçiyor.


  • gölgede aynı  (26.08.18 17:06:47) 
[]

bilgisayar hafıza sorunu (for dummies)

Merhaba,

Bir adet hp bilgisayarım var, 2si 1arada cinsinden; sene başında 1300 tl gibi oldukça ucuz bir fiyata almıştım. Bilgisayarda internete girmek, film izlemek, makale okumak vs. dışında bir şey yapmam, herhangi bir uygulama, program vs. de indirmem. Bu yüzden özellikleri bana yetiyordu, lakin son 3-4 aydır bilgisayarı her açtığımda hafıza sorunu yüzünden darlanıyorum. Bilgisayardan hiç anlamam o yüzden yanlış anlatabilirim derdimi ama sorum şu: Bilgisayarın depolaması 32 gb'lık eMMc (embedded multimedia card) ile sağlanıyor, çok az tabii. Fakat artık hiçbir şey indirmesem dahi opera/chrome ne kullanıyorsam sürekli çöküyor, kitleniyor, bilgisayar sürekli hafıza uyarısı veriyor; ki o 32 gb da yine bilgisayarın kendi sikko dosyaları ile dolu, içinde bana dair belki 1 ya da 2 gb'lık şey vardır maks. Bu hafıza sorununu nasıl çözebilirim? Sd kart falan alsam 128 gb, sürekli bilgisayarda takılı duracak şekilde kullansam? Ne yapabilirim? Bu yıl geçti hadi de seneye tez falan yazacağım, yarı yolda bırakmasın. Teşekkürler.


 
sd kart alıp kendi dosyalarını oraya at. sürekli içinde takılı dursun. windows'u 2-3 ayda bir baştan yükle, temiz kurulum yap. windows 10 ile kolay artık o iş.


  • p133mmx  (18.08.18 15:41:50) 
[]

Klipten şarkı buldurmaca

Bir şarkı var, sözlerini hatta tarzını bile hatırlamıyorum, rap olabilir. Klibinden kareler var aklımda sadece. Popüler bir şarkı sanırım şu son zamanlarda. Bir grup genç erkek, Arap olabilirler, dans ediyorlar dışarıda. Sonra namaz kılıyorlar falan aynı yerde. Başka bir sahnede bir evin avlusunda bir genç ortada dans ediyor yine, sonra annesi olduğu sanılan kadınla sarılıyorlar falan. Bir ara da fight club gibi bir sahne geliyor, yine aynı grup genç karanlık bir yerde. Baya garip anlattım ama bulamıyorum, bir yardım eli uzatın.




 
The Blaze - Territory olmalı :D


  • sanquis  (20.06.18 14:08:05 ~ 14:08:30) 
[]

Lisans bitince yüksek mi iş mi ara vermek mi?

İyi akşamlar duyuru sakinleri,

Bu dönem lisansı bitiriyorum. Aklımda hep bitirdiğim gibi bir yüksek lisansa başlamak vardı, bu yüzden yurt dışında birkaç programa başvurmaya çalışıyorum şu günlerde. Öte yandan son zamanlarda aklıma ara vermek gibi fikirler de girmeye başladı.

Üniversite ve lisede okuduğum hazırlıklar yüzünden hiç sınıfta kalmamış olmama rağmen 25 yaşındayım. Ki bu da beni biraz düşündürüyor, nitekim önümüzdeki eğitim yılında bir yüksek lisansa başlarsam bitirdiğimde 27 yaşında, part-time işleri, bir-iki aylık stajları saymazsak herhangi ciddi bir iş deneyimi olmayan bir insan olacağım. Öte yandan bir işe gireyim desem, ki hangi alanda çalışmak istediğimi de pek bilmiyorum, belki yüksek lisans fikrinden iyice uzaklaşacağım ve iş döngüsünden çıkamayacağım. Bir de sevdiceğim Almanya'da doktora yaptığından ondan uzak olmak da istemiyorum, hem zaten takdir edersiniz Türkiye'de yaşam da tatmin edici olmaktan hayli uzak. Bu yüzden iş bulayım desem onun için de yurt dışına yöneleceğim, ki bu da ne kadar kolay olur bilmiyorum.

Benim gözlemlediğim kadarıyla Avrupa'da sosyal bilimlerde okuyan öğrenciler yüksek lisans yapıyorlar genelde. Ama kendi durumuma bakıyorum, Gsü'de 6 yıllık karşılaştırmalı edebiyat ve dilbilim bölümünde okudum. İki tane lisans yapılır normal şartlarda bu süreçte Avrupa'da. Ama hiçbir şey öğrenmemişim gibi hissediyorum. Şimdi bunun hemen ardından yine akademide devam etmek çok mu yorucu olur diye düşünmeden edemiyorum. Fakat iş aramak/işe girmek de aynı şekilde bir o kadar yorucu ve yıpratıcı olabilir. Bir de yüksek lisans yapmak istememin esas sebebi artık nihayet doğru düzgün bir eğitim alabilmek ve hayatta ne yapmak istediğimi görebilmek için kendime zaman tanımak. Bilmiyorum çok karışık her şey... Ne dersiniz?

 
Bence maddi durumun kurtariyorsa yuksek lisansa basla. Cunku ise baslarsan yuksek lisansi erteledikce erteleyeceksin. Almanya da sartlar nasildir tam bilemem ama tc de ozel sektorde calisip yuksek lisans yapmak cidden cok cok zor


  • lucky strike  (15.02.18 22:36:59) 
Para kazanmaya ihtiyacınız yok gibi görünüyor. Şu durumda yüksek lisans daha mantıklı.


  • dissendium  (15.02.18 22:37:32) 
bende 25inde mezun olup, yükseğe başlayıp henüz mezun olan birisiyim. ben mühendislik mezunuyum. şimdiki aklıma olsa önce işe başlar sonra yükseğe girerdim. ama sosyal bilimlerde mezun olan birisi için bu tam tersi oluyor sanırım. bana kalırsa yardım dönem iyice düşün taşın, kararını ver.

eğer yapabilirsen önce işe sonra yükseğe gir derim.
  • false pretension  (15.02.18 22:39:41) 
Almanya´da normal sartlarda iki lisans bölümünden mezun olunuyor. Müzisyenler ve tipcilar disinda cok cok buyuk bir cogunlugu lisans ogrencilerinin iki bolumden mezun olmadan BA bitiremez. Karsilastirmali Edebiyat ve Dilbilim okuduysaniz, YL yapmanizi ve de bu sirada iyi yerlerde staj ve part-time is kovalamanizi oneririm. Yasinizin abartilacak bir tarafi yok, eger Avrupa´da egitim gorme hayaliniz varsa 30´dan sonra daha da cok zorlasacak kurulu duzeninizi birakip ara vermek.

Ben de Türkiye´de TDE okudum, 28 olacagim yakinda ve ancak yaziyorum YL tezimi Almanya´da.
  • buf-e kür  (15.02.18 22:43:21 ~ 22:45:20) 
Türkiye'de yaşamayı planlıyorsan iş. Eğer yüksek lisansın kariyerde ilerleme için gerekli olduğu işlerden birinde çalışmayacaksan ya da askerden kaçmıyorsan yüksek lisans değil iş tecrübesi çok ama çok daha önemli.


  • nawar  (16.02.18 00:36:42) 
Is bulabiliceksen her zaman en mantiklisi ise girmektir. Ama karşılaştırmalı edebiyat ve dilbilim okuyan birisi ne is bulabilri bilmiyorum. Yuksek lisansta daha pratik bir alana yonelmedikce bir faydasi olmaz, sadece hayata atilma surecini ertelemis olursun.

Eger ailevi baglantilar vs gibi seylerle ic acici bir ise girebiliyorsan kesinlikle calismaya basla. Yoksa da yuksek lisansi niye yapmak istedigine karar ver. Yeni bir kariyer mi istiyorsun? Akademiye mi girmeye calisacaksin? Yoksa sadece zaman gecirmek icin mi?
  • hot potato  (16.02.18 00:46:03) 
size "şunu yapın" diyebilecek yetkinlikte/durumda değilim ama şunu söylemek istedim: 23 yaşındayım, rus dili ve edebiyatı hazırlık sınıfındayım. bir yandan da almanca öğreniyorum çünkü lisansı bitirdikten sonra almanya'da linguistik ya da yine slav dilleri alanında yüksek lisans yapmak, nefesim yeterse de sonrasında doktoraya devam etmek istiyorum.

20-23 yaş arasında bu fikir bana o kadar korkunç geliyordu ki daha lisansı bitirmeden tam zamanlı iş bulabilmeyi istiyordum, hani bir an önce her şey bitsin de para kazanayım... bu endişe, gerçekten okula gidip okumaya başlayınca kayboldu açıkçası. aç ve açıkta kalmadığım sürece şahsen 30'uma kadar okumaktan gocunmam, sonuçta istediğimiz şey yurtdışında yüksek lisans yapmak, 4 yıllık bölümü 14 senede kantinde çay içerek bitirmek değil ki.

etrafıma bakıyorum, 30'una kadar okuyan ve devamında çok başarılı olan insanlar var. benzer şekilde, 30'una gelip hala okuyan ve mutlu olan, para kazanan insanlar var. yani bence alanınızı seviyorsanız, avrupa'da YL yapma şansınız da varsa bence değerlendirin. kolay olmayacaktır ama bu dandik ülkede işe girmekten daha kötü de hissettirmeyecektir diye düşünüyorum.

ben kendi alanımı çok seviyorum ve bu alanda bir şeyler üretebilmeyi, maymunlara sensör falan takıp "KONUŞ MAYMUN!!!11!!" diyen ÖNLÜKLÜ BİLİM İNSANI olabilmeyi vs. çok isterim mesela ama almanya'dan bana teklif gelse, deseler ki kankito sana sosyal haklarını ve her ay 1750eur garanti maaşını veriyoz, sabah 9 akşam 5 çalışacaksın, lidl'de kasiyersin. düşme, yükselme yok. arkama bile bakmadan kaçar giderim şerefsizim.
  • der meister  (16.02.18 00:52:42) 
[]

Niçin Amerika'da "bullying" çok yaygın bir olay?

Bu tür genellemeleri sevmiyorum; lakin dün arkadaşımla konuşurken bir kez daha fark ettim. Türkiye'de bile -ki ülkemizde çocukların ne kadar yanlış şekilde yetiştirildiğini biliyoruz, görüyoruz- zorbalık örneklerine aşırı rastlanmıyor. Kendi okul hayatımı düşünüyorum, yani elbette her sınıfta olur birileriyle dalga geçen falan ama sanki seviyesi daha farklı. Arada bu tarz videolara rastlıyorum Amerika'da geçen, yok çocuk çirkin diye dövüyorlarmış da, yemekhanede üstüne yemek döküp itip kakıyorlarmış da... Garip yani. Sebebi ne olabilir sizce?




 
Bence türkiye'de de yaygın. Ama medyada yer bulmuyor.


  • nickini degistiren yazar  (05.01.18 17:35:35) 
Aşırı özgüvenli bir nesl yetiştirilmesinden diye düşünüyorum. Özellikle kapitalizmin yıllardır hükmettiği bir coğrafyada yetiştirilme şartları da daha bireyselleşiyor. Y neslinin son temsilcileri ile Z neslinin temsilcileri bizden daha fazla "egoya" sahipler.


  • simderun  (05.01.18 17:40:12) 
bunu aylar önce ben de sormuş ve pek doyurucu cevaplar alamamıştım. bullying mevzuunun daha ziyade filmlerle kafamıza işlenen bir kavram olduğunu düşünüyordum ama reddit'te takıldıkça daha da şaşırdım. neredeyse herkesin bir bully hikayesi var resmen. çok sıradan bir şeymiş gibi ortaokul-lise bully'lerinden bahsediyordu insanlar. ben türkiye'de bu işin bu kadar kötü olduğunu düşünmüyorum. özel okulda okumadım. halkın her kesiminden öğrencinin bulunduğu sıradan bir ilkokuldaydım. keza lisede de ilçemde ve anadolu lisesindeydim. elbette çocuğun-ergenin olduğu yerde bullying oluyor ama abd'deki bambaşka bir seviye bence.


  • der meister  (05.01.18 17:43:28) 
Bully tipler bizde de var ama toplumun geneli gariban yetiştiği için başının çaresine bakmayı öğreniyor. Bizde bully'lik taslayana karşılık verilir, dayak yenirse bile karşı tarafa pasif kalınmaz, karşı taraf da bir daha üzerine gitmez.

Pasif kalan olursa bile arkadaşları yardım eder, toplu kavga edilir. Bireysellik çok ön planda olmadığı için ezilene yardım edilir, gariban bir çocuğun bully'lenmesine pek göz yumulmaz.
  • Bruce  (05.01.18 17:46:00) 
Türkiye'de de var. Sadece fazla dillendirilmiyor.


  • chitosan  (05.01.18 17:51:06) 
ABD'de lisede amigo kızsan, basket takımındaysan, okul gazetesi çıkartıyorsan bunu CV'ye koyuyorsun. hatta üniversitede burs almanı/iş bulmanı filan sağlıyor.
yani daha böyle "birey" ve "parlak" ama akademik/nerd değil, alfa olmak, ilişkiler bakımından önce olmak gibi kriterler var. birey olmak aynı zamanda = çocuk dayak yedi diye babası dayısı emmisi okulu basmıyor. ki kimbilir kaç çocuğun zaten babası annesi ayrı, babanın umru değil filan...varoş okullar bu şekilde. süper bir eğitim sistemleri olduğu söylenemez.
bizde bunların hiçbiri yok. belki ödül alırsanız önemlidir- ki o da icat, bilgi yarışması filan gibi yine akademik bir kıstastır. zaten lise basket ligi yok. lisede güzellik kraliçesi olmak yine ,en azından bizim dönem için, öyle matah bir şey değildi. aleyna tilki nesli başka olabilir. yine en azından bizim dönemimizde tüm öğretmenler kadrolu devlet memuruydu, fen lisesi/anadolu lisesi hocaları seçmeydi, bilinçliydi. anne-babalar şımarık değildi, ilgili olabildiği kadar ilgiliydi, çok çocuğu olan fakir olan ilgilenemese bile saygılı, görgülüydü. Genel bir edep ortamı var olunca çocuk ister istemez sakin oluyor, çok azıtamıyor. genel bir kaos ortamı varsa da normal çocuklar da çığrından çıkıyor.
  • niye ama  (05.01.18 17:57:50) 
Piç, piç, baban kim?
( youtu.be)

Türkiye'de nasıl bullying yok? Sadece bullyingten etkilenip de intihar eden az (veya medyaya yansımıyor) ya da eline silah alıp okulu basan yok. Mahalle kültürü büyük oranda bullying üstüne kurulu. Askerlik de aynı şekilde. Okullarda da durum çok farklı değil, okul servisleri de keza öyle. Daha bunun öğretmeni, müdürü falana gelmedim.

Mesela "Yılmaz'ı msn'den sileceksin" videosu vardı. Bazılarınız hatırlar. Sapına kadar bullying o. Senede onun gibi en az 3 olay yaşanmayan lise yoktur Türkiye'de. Biz normalleştirdiğimiz için bize öyle gelmiyor.

Bir de biz de "tadımız kaçmasın" kültürü yoğun olduğundan bu tip olayları görünce, görmezden gelmek yaygın. Taciz ve kadına şiddet olaylarına tepki yokken, öpüşen çifte laf etmek de o yüzden. Şiddet içermiyor çünkü. Başı belaya girmeyecek diye düşünüyor müdahale eden. Zaten ya görmezden gelme ya da yaranma çabası var ülkede güce karşı.
  • nawar  (05.01.18 18:02:45) 
Sanıyorum ki yaşım bir çok kullanıcıya göre genç. Liseden mezun olalı 3 sene oldu henüz. O sebeple şuanda da liselerde/ilkokullarda çok bir şey değişmediğini düşünürsek şu yorumu yapmak istiyorum.
Türkiye’de liselerde vs sevmediğin bir insan varsa onun hakkında en kötü dedikodu çıkartırsın ya da tuvalette okul çıkışında sıkıştırır azıcık hırpalarsın. Ben şu sürekli sataşma olayını çok fazla görmedim açıkcası. Biri birine sataşıyorsa karşı tarafta mutlaka karşılık veriyor. Ezik bir tipse özür diliyor ve dayak yemekten kurtulmuş oluyor çoğu zaman olay büyümüyor zaten herkesin ne kadar ezik olursa olsun bir arkadaş tayfası oluyor onu korumasa bile arkasında destek çıkan. Ben devlette okuduğumdan dolayı herkesin imkanları eşitti bir de bunun özel okulu ve özel okulda burslar var belki orada durum farklıdır statü farklılığı sebebiyle o kısmı bilemeyeceğim. En çok dedikodu ve arkadan atıp tutma olayları oluyor onun dışında Amerika’ya kıyasla bence daha iyiyiz bu konuda.

  • powerpufgirl  (05.01.18 18:29:07) 
Ornegin istatistiklere bakarsan Turkiye'de tecavuz yok cunku aciga cikmiyor. Olmasi ile ortaya cikmamasi farkli seyler.


  • Traveller  (05.01.18 19:27:16) 
Doksanlarin sonunda lise hayatini gecirmis, 2009'dan bu yana da ABD'de yasayan ve bu nedenle ulkemizin son zamanlardaki halini pek de bilmeyen biri olarak bence iki ulke arasindaki farkin en onemli faktorlerinden biri ABD'de ogretmenlerin disiplin/ceza yetkisinin olmamasi aksine bu tip durumlarin baslarina sorun acmasidir. Bir ogretmenin ABD'de bir ogrenciye birakin bir tokat atmayi sert bir sekilde uzerine yurumesi dahi sorusturmaya tabiidir. Simdi ben dayak atmayi savunan biri gibi algilanmak istemiyorum lakin ogrenci ogretmenden biraz da cekinmelidir. Bahsettiginiz bullying eylemi yuzde doksan dokuz okul sinirlari icinde ve ogretmenlerin nobet alanlari cevresinde gerceklesmektedir. Ama ogretmenlerin bu duruma mudahil olma bicimi sadece uyarmakla sinirli kalinca caydiriciligini yitirmektedir. Filmlerde gordugumuz ve bize cok uzak gelen her ogrencinin bir dolabinin olmasi ve teneffus aralarinda hizla dolabina gidip bir sonraki derse yetisme cabasi aslinda tamamen ogrenciye mumkun oldugu en asgari bos vakti birakma derdinden kaynaklanmaktadir. Cunku ogrenci bos kaldiginda uyusturucudan sigaraya, seksten bullying'e kadar aklinizin almayacagi seylere yonelmektedir. Ergen irisi Amerikali ogrencilere cogunlugu kadin olan (evet ne yazik ki boyle bir durum var ABD'de) ogretmenleri caydiricilik saglamasi biraz zordur. Zaten cok zor mesleki sartlari olan ogretmenler dolayisiyla bu durumlara ne yazik ki cogu zaman gozunu kapamaktadir. ABD'de ogretmen olmak ile ilgili sikintilara yoneldigimin farkindayim ama bu tip sorunlarin kaynagi aslinda budur. 9 aylik sozlesme ile calisir ogretmenler. Yillik kazancin garsonluktan alacagin paradan fazla olmaz. Daimi kadro yoktur. Bir yil sonra o okulda isinin olup olmayacagini bilemezler. Yaz maasi almazlar. Dersinde kalkip dans etmeye baslayan bir ogrenciyi ancak disari cikartabilir. O da kolundan tutup surukleyerek degil, sadece "cik disari" diyerek olmalidir. Dahasi o ogrencinin disarida yol acacagi herhangi bir seyden yine siz sorumlusunuzdur. Dolayisiyla cogu ogretmen bunu da yapmak istemez. Ogrenciyi idareye bildirmek de bir secenektir ama bunu da surekli yapinca sinif hakimiyetiniz sorgulanmaya baslar. Aklinizin alamayacagi kadar berbat bir ders ortami vardir. Bir de ustune basarin bu ogrencilerin yil sonu eyalet bazindaki sinavlarda alacagi skorlarla olculur ve sozlesme yenileme sansin o oranda guclenir. Kisacasi ogretmenlerin bu kadar ezildigi bir ortamda ogrenci kendinde bullying dahil istedigi her seyi yapma ozgurlugu bulur.


  • chunksia  (05.01.18 19:32:44 ~ 19:44:34) 
Yasadiginiz ulkeyi bu kadar tanimayisiniz cok enteresan gercekten. Ustune bir de analizler gelmis. Gercek su ki ortalama bir lisede ogretmenler bile zorbaliga maruz kaliyor Turkiyedeki okullarda. Abd'de cok gozukmesinin sebebi orada bu konu hakkinda bilinc olusmus olmasi ve maruz kalanlarin desteklenmeye calisilmasi.


  • dunal  (05.01.18 21:37:14) 
Nasıl yaygın değil ya, bal gibi yaygın. Ben ilkokuldan itibaren her sınıfta her ortamda böyle ortamın güçsüzünü tespit edip sürekli itip kakan tipler gördüm.


  • roket adam  (05.01.18 22:59:03) 
[]

Yeşil pasaport yurtdışı çıkış belgesi?

Merhaba,

Yeşil pasaport sahibiyim; bu cumartesi de yurtdışına çıkıyorum. Herhangi bir belge götürmem gerekiyor mu? 15'i itibariyle çıkış izin belgesine ihtiyaç olmayacağı söylendi ama yine de emin olmak istedim. Bu tarihten sonra çıkmış biri var mı, kontrolde bir sorun oldu mu? Bir sıkıntı çıkmasın son anda.


 
genelge yayınlandı niye dert ediyorsun ki


  • burya  (21.11.17 00:26:26) 
yesil pasaport cikislari icin acilan kontrol giselerine 15.11 itibariyle uygulama bitmistir yazilari asildi. bir sorun olmayacaktir cok buyuk ihtimalle.


  • in vino veritas  (21.11.17 00:30:16) 
15 kasım itibariyle son bulmuş ve emniyetin sayfasından açıklama yapılmış. artık belge istenmiyor.

(git:www.egm.gov.tr )
  • mikahakkinen  (21.11.17 10:05:38 ~ 10:41:11) 
[]

Erasmus'a gidip dönmüş arkadaşlar!

Dün Boğaziçi ve Bilgi'de okuyan ve erasmus yapmış arkadaşlarımla konuşurken pass/fail diye bir sistemden bahsettiler. Bu şekilde Erasmus'ta aldığımız notlar transkripti etkilemiyormuş. Erasmus yılının notları T (transfer) diye geçiyormuş. Not ortalamam gitmeden önce baya iyiydi, fakat Erasmus'ta hiçbir dersten kalmasam bile notlarım düştü. Henüz Erasmus notlarım da geçirilmedi transkripte koordinatörüm inanılmaz rahat birisi olduğu için, bu yüzden böyle bir seçeneğim varsa kesinlikle tercih ederim. Okuldan okula göre değişen bir şeydir belki, ben Galatasaray'da okuyorum. Ama genel bir yönetmelik falan varsa o da işime yarar.




 
bogazici icin:

-notlar transkripti etkilemiyormuş
+pass/fail seklinde geciyor transkriptte. ortalamaya katilmiyorlar.
  • fakyoras  (30.09.17 13:57:31) 
bizim okul için konuşuyorum. transkripte yazan not ne ise o notu kendi not sistemimize dönüştürüp geçiyoruz. eğer karşı tarafın not sistemi pass/fail ise ki şimdiye kadar önüme öyle bir şey hiç gelmedi, bir şekilde onu gene kendi 4lük not sistemine geçirmek üzere karşı taraftan sınav notunu isterdim. sadece bizim kendi sistemimizde geçti/kaldı olarak görülen dersler varsa (mesela türk dili, aiit veya yabancı dil) onları g/k olarak işlenir. bu dersler de zaten sadece 1. sınıf dersi olduğu için genelde ders denkliğinde yer verilmez.


  • halanne  (30.09.17 14:01:34) 
[]

Fas'a gidenler!

Merhaba!

7-8 günlüğüne Fas'a gitmek istiyorum kış tatilinde. Bu süreyi iki farklı şekilde değerlendirebilirim. İlki Marakeş ve Kazablanka'yı gezmek şeklinde, bir ihtimal Rabat'a da geçebilirim. Diğer seçenek ise Marakeş'e inip oradan 3-4 günlük bir çöl turuna gitmek. Ve dönüşte kalan vakti Marakeş'te geçirmek. Sizce hangisi daha keyifli? Bir de çöl turları çok mu pahalı, kazıklanmadan uygun bir şey bulmak mümkün olur mu?


 
marakeş, çöl turu ve chefchauen yapın. 7 gün yeterli bu 3 yer için. Çöl turları en so 50 dolardı, 3-4 yerden fiyat alın. 50-55 dolar teklif edin. Kabul etmezlerse çkın dükkandan. Arkanızdan çıkarken verecekleri fiyat genelde son fiyatları olur. O yüzden bir kaç yerden fiyat almanız piyasayı öğrenmek için yeterli.


  • kaynaklari etkin kullanamayan iktisatci  (25.09.17 19:25:59) 
[]

Facebook'ta en eski mesajları nasıl görebiliyorduk?

Merhaba,

Çok fazla mesaj var teker teker yüklemek yıllar alır. İnternette nasıl yapılabileceğine baktım, hatta bir iki yıl önce aynı şeyi denemiştim ve başarılı da olmuştum. Yine aynı yöntemi denememe rağmen yapamıyorum bu kez. Messenger'ı mobil versiyona getirdim, eski mesajları yükle seçeneğini sağ sekmede açıp linkte "start"tan sonra yazan numarayı değiştirdim. Ama bu sayfanın içeri silindi ya da göremezsiniz falan gibi şeyler söylüyor. Bir yardım eli uzatın lütfen!

Teşekkürler!

 
Bende fil hafızası olduğundan, konuşmanın başlarında geçmiş olan bi kelimeyi aratıyorum, oradan gerekli sayfaya uzuyorum. Uzun süredir yapmadım ama, eskiden bu şekilde çalışıyordu.


  • manuel mandalina  (31.07.17 22:26:11) 
Evet, onu da denedim ama işe yaramadı. Konuşmada geçtiğinden adım gibi emin olduğum kelimeleri aratıyorum, sonuç bulunamadı diyor, ya da bulunsa da bir yıl gerisine falan gitmiyor.


  • lolita  (31.07.17 22:30:22) 
[]

Şehir içi scooter kullanımı.

Merhaba,

İstanbul'da şehir içi ulaşım için, çok uzak mesafeler olmamak kaydıyla tabii, scooter kullanmak istiyorum. Hani şu aküsüz, elektriksiz, sadece iki tekerleği, freni falan olan. Daha önce hiç kullanmadım, İstanbul yollarında kullanırken bir sıkıntı olur mu? Bir de aranızda daha önce kullanmış olanlar, hala kullanmakta olanlar birkaç kelam edebilir mi, memnun musunuz, nerelerde kullanıyorsunuz falan.

Teşekkürler!

 
tekerlekler küçük olduğu için her çukurda düşme tehlikesi var, mazgalların içine bile giriyor o ufacık tekerlekler. kaymak gibi asfalt bulmadığın sürece konfor yok, 15-20 dakika sonra ellerim yoruluyor benim titreşimden dolayı.


  • 10032007  (25.07.17 12:59:06) 
B sınıfı ehliyet ile kullanılabilen "Honda Today" tarzı motorları tavsiye ederim.


  • deadwampir  (25.07.17 14:16:02) 
memnunum
çok rahat
sym fiddle 125 kullanıyorum, taksi ve minibüsler biraz hödük gibi kullanıyorlar, hele kadınsan, hemen yarış yapmaya çalışıyorlar,
e-5e çok çıkmıyorum, genelde caddeden giderim. nisan-aralık arası yağmursuz havada kullanırım.
biraz pis bişi, tozlanıyorsun, elbise ve etek giyemiyorsun.
ama ulaşım açısından rahat.
  • füt  (25.07.17 15:06:14) 
Valla benim de çok hoşuma gidiyor scooterlar fakat İstanbul'da büyük cesaret. Sırf köprü geçiyorum diye mesaiye 1,5 saat önce evden çıkmak gerçekten zulüm.


  • kumulatifvergimatrahi  (25.07.17 23:46:55) 
Eğer otomobillerin olmadığı ütopik bir dünya hayal edersek, sukuter kullanmak gerçekten çok kolay ve pratik, güzel. Ama asıl dikkat etmemiz gereken, hayatımızı tehlikeye atan onlar. %99 dikkatle değil, %100 dikkatle yolda olmamız gerekiyor. Yoksa ufacık bir dikkatsizlik bizi ölüme, sakatlığa götürür. Bu konuda eğitim almak en iyisi. Ben almadım, artistlik yaptım, başıma ciddi bir şey gelmedi ucundan sıyırdım ama o kaza anı gerçekten travmatik. Çok korkutucu. Bir hafta önce düştüm mesela, motorun maşası yamuldu benim göğsümde de hâlâ batma var. Ufacık bir dikkatsizlik yüzünden.


  • yirmisantim  (30.07.17 23:39:14) 
[]

Cüzdanım çalındı, ziraat bankası kartımı iptal edemiyorum yardım!

Merhaba,

Dün akşam cüzdanım çalındı, telefonum da bozulduğu için banka kartlarımı iptal edemedim ancak şimdi yapabiliyorum. Yurtdışındayım ve ziraat bankasının müşteri hizmetleri numarası çalışmıyor. Kaç defa aradım böyle bir numara bulunamadı gibi abuk subuk şeyler söylüyor hattım. Ne yapabilirim, özel bir numara mı var yurtdışı işlemleri için?

Teşekkürler

 
www.ziraat.com.tr

hangi ülkede olduğuna bağlı olarak bu şubelerden birini arayıp, duruma dair bilgi ve yardım isteyebilirsin.
  • i drive the hearse  (20.06.17 17:04:56) 
sözlükte eski bir entry'de numaranın başına 0090212 konulduğunda yurtdışından da ulaşılabiliyor denilmiş.

türkiye'de birine skype, facetime vs üzerinden ulaşabiliyorsan onun aracılığıyla da konuşabilirsin müşteri hizmetleriyle.
  • nrmnm  (20.06.17 17:07:25) 
İspanya'dayım, bu şubeler arasında yok bulunduğum şehir de.


  • lolita  (20.06.17 17:07:39) 
Skype ile atanabiliyor mu bir dener misin? Yoksa ailenden biri senmişsin gibi konuşsun. Kişisel bilgilerini ver. Ben anneme aratmıştım yurtdışındayken.


  • Lim5  (20.06.17 17:16:38) 
türkiye'den birini bul şubeye gitsin.

cüzdanı nasıl çaldırdın bu arada?
  • diffarentiationation  (20.06.17 17:18:28) 
telefon numaranı bana mesaj at, ziraat bank ben ariyim senin durumu anlatıp numaranı veririm istersen


  • oscar  (20.06.17 17:41:12) 
[]

Rap müzik önerisi

Merhaba,

Kaliteli rapçi ya da rap müzik yapan grup önerebilir misiniz? Seksist, ırkçı vs. olmasın sözleri mümkünse. Türkçe, yabancı fark etmez.

Teşekkürler.

 
open.spotify.com
Şuradan bak da kriterlerden emin olamadım şimdi.

  • freetakilir  (23.05.17 21:20:11) 
MF DOOM!!! aç sesi güzel kardeşim aç

www.youtube.com
  • philus  (23.05.17 21:33:27) 
ilk aklima geleni soyluyorum gencligimde dinledigim ll cool j..simdiler de beyonce& nicky minaj :)


  • bhdrydn  (23.05.17 21:35:12 ~ 21:35:27) 
hopsin


  • Apocalypse  (23.05.17 21:38:26) 
Kendrick Lamar
J. Cole
Common
Yelawolf

Common hariç yenilerden bunlar
  • sporty  (23.05.17 22:49:18 ~ 23:01:30) 
nas


  • fyodor fyodorovic  (23.05.17 22:56:19) 
farazi kayra


  • Abraxass  (24.05.17 00:04:19) 
yelawolf, eminem(bazı şarkıları seksist gibi gelebilir ilk dinleyişte), dr. dre. başka da bildiğim rapçi yok zaten.

mesela eminem love you more hastası oldugum bir şarkı. harika bir aşk nefret ilişkisi hikayesi.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (24.05.17 00:08:36 ~ 00:08:58) 
  • kafadanbacakli  (24.05.17 00:08:45) 
  • seytan ayrintida gizlidir  (10.11.17 15:32:42) 
[]

Topuklu ayakkabı vuruyor ne yapabilirim?

İyi akşamlar,

Geçen ikinci el kısa kalın topuklu bir ayakkabı aldım, bugün de ilk kez giydim ve çok fena vurdu ayaklarıma. Normalde 36-37 giyiyorum, bu da 37 numara ve küçük gelme durumu falan yok. Sadece hafif eğimden ayağım öne kaydığı için önde bir sıkışma oluyor sanırım, zaten en çok da önden vurdu. Ne yapabilirim? Çok beğendim ayakkabıyı, bir öneriniz var mı?


 
bir zaman sonra ayakla uyum saglayacak. ayaginiz iyileştikten sonra tekrar giyin.


  • 1adam  (22.05.17 22:11:23) 
Youtube kanallarinin birinde bu konu icin tavsiye veriliyordu. Sebibebi'de sanirim. Bir bakin isterseniz. Bir fikri isinize yarar belki.


  • hpkhga  (22.05.17 22:25:31) 
markali bir ayakkabi alin ya da arkadasin dedigi gibi jel tabanlik kullanabilirsiniz denemek lazim.


  • imelih  (22.05.17 22:32:03) 
Kadın pedi, askerde kantinde satılıyordu.


  • insomnia  (23.05.17 13:03:40) 
Yaz sıcağında silikon tabanlık rahatsız ediyor en güzeli günlük ped yapıştır tabanına.


  • jazzabel  (23.05.17 13:16:53) 
[]

Yeşil pasaport için geçerlilik süresi

Merhaba,

Ağustos 2018'e kadar geçerli yeşil pasaportum var. Lakin sonrasında 25 yaşımı doldurmuş olacağım için normal pasaporta geçmem gerekecek. Merak ettiğim şey şu: Ülkelerin pasaport geçerlilik süreleri yeşil pasaport için de aynı mı? Birçoğu 3-6 ay arası süresi olmasını istiyor, ama benim durumumda saçma değil mi? Yani Ağustos ayına kadar geçerli pasaportum olacak ama son 6 ay hiçbir şekilde kullanamayacağım, çünkü uzatmam ya da yenilemem de mümkün olmayacak. Benzer bir durumda son 3-6 ayı içinde yurt dışına çıkmış, sorun yaşamış ya da yaşamamış olanınız var mı?

Teşekkürler.

 
Yeri gelmişken ben de aklımdakini sorayım izninle.
3 hafta sonra mezun oluyorum, yeşil pasaportum 2018de bitiyor. Yurtdışına çıkarsam mezun olduğum ve pasaportumun geçersiz olduğu anlaşılır mı? Beni geri mi postalarlar?

  • diffarentiationation  (18.05.17 14:51:56) 
@diffarentiationation, mezun olman yeşil pasaport haklarını etkilemez ki. Sen öğrenci de olsan, çalışsan da 25 yaşını doldurana kadar her türlü hakkından yararlanabilirsin. Diye biliyorum.


  • lolita  (18.05.17 14:54:42) 
son 6 ay çıkıp 3 ay kalabilirsin vizesiz girilebilen ülkelerde, ama pasaportun son 90 günü mutlaka türkiyede olman lazım. Ben kullandım geçen yıl o şekilde.

Öğrencilik bittikten sonra hakkınızı kaybediyorsunuz, aileden gelen pasaport hakkı öğrenci olana veriliyor.
  • christopher nolan  (18.05.17 15:03:57 ~ 15:11:27) 
@christopher nolan, tam anlamadım son 6 ay mutlaka Türkiye'de olman gerek demişsin, hem de çıkıp 3 ay kalabilirsin yazmışsın. Öyleyse son 90 gün mü Türkiye'de olmak gerekiyor?

Bir de bu arkadaşın mezun olduğu kim nasıl bilecek ki? Giderken kimse hiçbir şeye bakmıyor, 2018'e kadar da geçerli yazıyorsa üzerinde anlaşılmaz bence.
  • lolita  (18.05.17 15:10:37) 
son 90 olacak, yanlış yazmışım :)

Görünür mü bilmem ama dava falan açılabiliyor, yakalanırsan.
  • christopher nolan  (18.05.17 15:11:56 ~ 15:13:24) 
yeşil pasaportunuzu elinizde tutamnız için 3 koşul var
1) 25 yaşını doldurmamış olmak
2) öğrenci olmak
3) sigortalı çalışmıyor olmak

bunlardan bir tanesi tutmuyorsa olmuyor. misal staj yapıyorsanız staj bitene kadar yurtdışına çıkamıyorsunuz. öğrenci değilseniz ve üniversite ile ilişiğiniz kesildi ise çıkamıyorsunuz.

ben ispanyaya gitmeden önce pasaportumun bitmesine 6 ay vardı kabul etmediler. bir tanıdığımızı fransa pasaportun bitmesine 5 ay kaldı diye havaalanında girişini kabul etmeyip geri yollamış. bu durumlarda birşey olmaz dememek gerekiyor.
  • you are my lethe  (18.05.17 15:46:58) 
[]

İspanyolca dinleme önerisi.

Merhaba!

Boş zamanlarımda İspanyolca bir şeyler dinleyeyim izleyeyim diyorum biraz geliştirmek için. Hani bir radyo istasyonu olur, kültür sanat haberleri yapan kanal olur, güncel konulardan bahseden, takip edilesi şeyler olur. Bir şeyler önerecek olan var mı?

*Öyle belli bir seviyeye yönelik değil, normal konuşma duymak istiyorum.

Teşekkürler!

 
+1


  • birdposing  (08.05.17 00:55:49) 
radio garden'da ispanyol radyoları dinle.
ispanyol sineması çok güzeldir ispanyol filmleri izleyebilirsin.

  • cekilmis gayfe  (08.05.17 01:17:21) 
pimsleur serisi işini görür.
level 4-5

  • cedex  (08.05.17 09:07:19) 
Coffee break spanish +1, spotify'da da var.


  • peggy  (08.05.17 12:03:50) 
Notes in spanish + 1
Ama İspanya İspanyolcası için. Bunun için Saber y Ganar diye bir yarışma var; yaklaşık 30 yıldır yayınlanıyor sanırım. Son birkaç aylık bölümleri internetten izlenebiliyor. Soruları sorarken aşağıda yazdığı ve cevaplar da ekrana yazıldığı için güzel bir kaynak.
Güney Amerika İspanyolcasına alışmak istiyorsanız, pembe diziler +1, bunun dışında 12 corazones adlı 'Acun bunu da getirse ya' tezahüratlarının olduğu bir yarışma var. Tane tane konuşuluyor.
  • aychovsky  (08.05.17 12:12:11) 
[]

Yunus Emre Enstitüsü hakkındaki fikriniz?

Merhaba,

Yunus Emre Enstitüsü yurt dışı şubeleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu yaz Varşova şubesinde staj yapma imkanım olabilir, ama açıkçası çalışanlarla bazı siyasi, dini vs. konularda büyük fikir ayrılıklarına düşebilirmişim gibi geliyor, biraz çekiniyorum. Sorun tabii ki farklı görüşlere sahip olmak değil ama işte, anladınız siz olayı. Ama belki de yanılıyorumdur tabii. Bu şubelerle herhangi bir temasta bulunmuş olan var mı aranızda? Ya da size ne tür bir izlenim veriyor bu kurumlar?

Teşekkürler.

 
orada çalışmadım hiç ama orası bana kendi alanının ensar vakfı gibi geliyor.
doğrusu nedir bilmiyorum.

  • basond  (12.04.17 13:44:25) 
yakın arkadaşımın arkadaşı bosna şubesinde çalışmıştı. eh biraz devletlü saiklerin baskın olduğu bir kurum tabi ama devletin her kurumunda farklı fikirden insanlar var. bence gitmeye değer.


  • feldspar  (12.04.17 14:01:45) 
Nasil tipler calisiyor bilmiyorum ama Varsova subesi etkin calisiyor, pek cok farkli sehirde ucretsiz turk filmi gosterisi, ebru vs calismalar yapiyorlar.


  • eksimtrak  (12.04.17 14:37:59) 
[]

Barselona, Sevilla ve Lizbon'da beni 1-2 günlüğüne ağırlayabilecek olan?

Sevgili duyuru sakinleri,

2-11 Nisan arasında İspanya (Barselona ve Sevilla) ile Portekiz'de (Lizbon) olacağım. Hostele bile yetmeyecek kadar az param var, o yüzden couchsurfing'den beni ağırlayabilecek birilerini bulmayı umuyordum lakin çok salak bir uygulama getirmişler; bir hafta boyunca 10'dan fazla mesaj ya da talep gönderilemiyor. Paralı üyelik istiyor falan. Ben de bu yeni sınırlamadan bihaber Porto'da kalacak yer ararken, bütün haklarımı kullandım. (Neyse ki bir yer buldum.) Ama şu anda kimseye yazamıyorum ve bu pazar yola çıkacağım, biraz acil o yüzden durum. Ricam oralarda yaşayan veya tanıdığı olan falan varsa yardımcı olabilir mi? Bir tanışıklık olur hem, muhabbet ederiz. Merak edenler için, tek başıma seyahat ediyorum, kadınım, öğrenciyim, Erasmusluyum, detaylı bilgi için mesajlarınızı beklerim!

Şimdiden çok teşekkür ederim!

 
Yeni hesap acıp istek gönder?


  • maria callas  (30.03.17 23:16:52) 
Her türlü haftalık 10 talep hakkım olacak, bu şehirlerde yer bulmak için yeterli olacağını hiç sanmıyorum. Normalde 15-20 mesaj atıp buluyorum bir şehir için, ki onlar da özene bezene yazdığım mesajlar kopyala yapıştır değil. Bir de insanlar genelde profili düzgün, dolu görünen, referansları olan kişileri seçiyorlar. Yeni hesap açsam doldururum ama referans falan eksik kalacak.


  • lolita  (30.03.17 23:20:58) 
Gruba üye alımları bir süreliğine kapalıymış. :/


  • lolita  (30.03.17 23:33:34) 
denedim de couchsurfing içindeki ülke ve şehir gruplarına üye olunabiliyor. diğerleri buralardan şansını denemiş. türkiye grubunu da yabancılar böyle kullanıyorlardı. grup mesajları da sınırlandırmanın içinde değilse buralardan bulursun. iyi gezmeler


  • buhebu  (30.03.17 23:57:43 ~ 31.03.17 00:01:21) 
[]

Fransa öğrenci vizesi çalışma izni geçerliliği

Merhabalar!

Fransa'da öğrenciyim ve 15 Temmuza kadar, %60 oranında çalışma izni veren bir vizem var. Sorum şu, bu çalışma izni yalnızca Fransa'da mı geçerlidir, yoksa bütün Şengen bölgesinde mi? Ufak bir iş arayacağım, ona göre yapayım başvurularımı.

Bir soru daha: 15 Temmuz sonrasında da Avrupa'da kalmak istiyorum biraz. Yeşil pasaportum var, her türlü halükarda vize bitmeden Türkiye'ye mi dönmem gerekiyor? Hemen sonrasında yeşil pasaportu kullanarak çıkarsam bir sıkıntı olmaz, değil mi?

Teşekkürler!

 
yeşil pasaportunuzdan bağımsız bu şu anda. karıştırmadan nasıl anlatacağım bilemiyorum. en başta çalışma izni sadece fransada geçerli. diğer ülkelerden vize ve çalışma izni almanız gerek.

asıl sorun şurada, siz yeşil pasaport ile olsun olmasın vizeniz bitince geri dönmelisiniz eğer 3 ayı geçiyorsa, geri dönmelisiniz klasik pasaport gibi.

döndükten sonra 3 ay ülkede kalıp tekrar girebilirsiniz. o sırada fransadan çıkıp, hollandaya girersenizde geçerli aynısı. klasik olarak şu anda bordo pass varmış gibi düşünün.

ama diyelim 2 aylık vizeniz olsaydı, 1 ay daha kalma hakkınız olurdu.
  • kurnaz  (24.03.17 01:54:47) 
[]

Teb banka hesabı atm kartı kaç günde çıkar?

Merhaba,

Teb'den banka hesabı açtıracağım. Meğer Bnp paribas ile anlaşması varmış, Fransa'da, ve daha birçok Avrupa ülkesinde, kartımız olduğu sürece istediğimiz gibi para çekebiliyormuşuz. Hoş, güzel. Ama atm kartı kaç günde çıkar bileniniz var mı? Çarşamba sabah çok erken saatte Fransa'ya gideceğim, sizce yetişir mi?


 
Anında bankadan alırsınız. Üzerinde isim yazmayan kartlardan.


  • feel the blanks  (18.08.16 18:31:01) 
@lolita nerden çıkartıyorsunuz acaba kartı?
Bana cepteteb uygulamasını indirip ordan isteyebiliyorsunuz demişlerdi. Bir de Euro hesabı mı açacaksınız

  • rendekart  (19.08.16 01:41:27) 
[]

Ttnet abonelik iptali

İyi akşamlar,

Ttnet abonelik iptali telefonla veya internet üzerinden yapılabiliyor mu? Yapılamıyorsa herhangi bir ttnet şubesine gitmek yeterli olur mu, yoksa belli bir ana şubeye falan mı gitmek gerek? İnternette bir iptal formu buldum, onu doldurmak yetiyor mu, ekstra belge vs. istemezler herhalde? Giderken modemi de yanımda götürmeli miyim? Bir de Cuma günü taşınacağım, bu işlemi bir gün öncesinde yapıyor olmam sorun çıkarmaz, değil mi, hallolur biter yani bir günde?

Teşekkürler!

 
türk telekom merkezine gitmen gerekiyor. evrağı hazırlıyor görevli, imzalıyorsun bitiyor. maksimum 10 dk. sebebini falan soruyor ama onlar feedback içindir herhalde.


  • nugre tias  (27.07.16 22:48:29) 
312 306 0716 'ya kapatma dilekçesi-kimlik fotokopisi(arkalı önlü) belgeleriyle iptal talebinde bulunduğunda şubeye gitmene gerek kalmıyor diye bir bilgi aldım türk telekom müşteri temsilcilerinden.


  • terrarin  (28.07.16 00:32:00) 
[]

Fransızca ve İspanyolca dizi tavsiyesi.

Soru başlıkta. Şöyle tatlı bir sitcom olabilir, dönem dizisi olabilir, farklı önerilere de açığım.




 
Un gars/une fille


  • fraise  (03.07.16 22:59:23) 
özellikle alt yazısı olan arıyorsanız

www.imdb.com

kendisi, biraz yozlaşmış polisleri anlatan azıcık sert bir polisiyedir.

ispanyolca için pek bilmiyorum ama en son Narcos izledim, bolca ispanyolca vardı içinde
  • it oynamis yonca masarasi  (05.07.16 23:32:28 ~ 23:33:26) 
[]

Yere düştüm bileğim ağrıyor.

Merhaba,

Çarşıda yürürken pat diye yere düştüm bir anda, iki dizim de kıpkırmızı oldu çocuk gibi. :( Bir de ayak bileğimi mi burktum anlayamadım, toparlanıp ayağa kalktığımda başta birazcık topalladım ama sonra düzelir gibi oldu. Fakat şimdi, bilek kemiğim baya bir ağrıyor, üzerine falan basamıyorum. Ne olmuş olabilir? Hafif bir şişlik var ama ağrısı çok kötü.


 
işlem:
leğen sicak su sabun = bunlarla ayaği masaj yapar gibi ovala

  • 1adam  (02.07.16 18:35:59) 
öncelikle geçmiş olsun. aşil tendon zedelenmiş olabilir. şişlik için buz koyun, hekime görünün.


  • patlak fermuar  (02.07.16 18:38:08) 
bilekse kırmış olabilirsiniz şişlik de onu gösteriyor. kırık bilekle yürüyemezdim demeyin kırık bilekle 2 ay yürümüş hastalar biliyorum sonrasında ameliyat gerektirmiş. elinizden gelen tüm yöntemleri (buz , masaj) deneyin. fazla zorlamayın üzerine yüklenmeyin. yarın geçmezse hastaneye gider anlatırsınız böyle böyle diye.


  • tam bir hanfendi is back  (02.07.16 18:46:48) 
Ayak bileği bağlarınızı zedelemiş, kırmış veya yumuşak doku zedelenmesi yaşamış olabilirsiniz.

Doktora görünmenizde fayda var.
  • premium hayat yan gel yat  (02.07.16 19:06:43) 
[]

Yazı yazmak için uygun bir online platform arıyorum.

Ne tavsiye edersiniz? Öyle aklımdan geçenleri, başıma gelenleri falan yazabileceğim; sevdiğim şeyleri, çalışmalarımı vs. paylaşabileceğim bir yer. Kendim için istiyorum, hani yazdıklarımı toparlaması ve organize etmesi açısından güzel geliyor. Hele bi de cici bir tasarımı olursa, bir şeyler ekleyip çıkarmakla uğraşmaktan keyif alırım diye düşünüyorum. Tavsiyelerinizi bekliyorum.




 
keep.google.com


  • mayeskuel  (23.06.16 23:00:01) 
medium.com'a bak, seversin belki.


  • doxanikee  (23.06.16 23:10:20) 
[]

Fransa eğitim vizesi ne kadar zamanda çıkar?

Yine bir vize sorusu. Soru başlıkta. Randevuyu 11 temmuza aldım. Uçak biletini de bir ay sonrasına almayı düşünüyorum. Yeterli olur mu sizce? Normalde endişelenmezdim ama kadın telefonda sonuçlanması iki haftadan başlıyor dedi. Yani uzayabilir de... Randevu tarihini öne çekmek istesem, mümkün olur mu?




 
Normalde 1 hafta içinde ya sizi görüşmeye çağırırlar ya da pasaportu vfsye yollarlar. Görüşmeden sonra da 1-2 gün içinde alırsınız pasaportu.


  • melengich  (18.06.16 21:42:11) 
Gsudeydiniz sanirim. Belgelerin hepsini tam goturun 4-5 gun icinde cikiyor. Gsuden gelenleri pek zorlamiyorlar


  • fridgetiness  (18.06.16 22:13:45) 
[]

Fransız konsolosluğu vize başvurusu.

Merhaba,

Temmuz ayının başında Fransız konsolosluğuna (vfs global) uzun süreli öğrenci vizesi başvurusu yapacağım. Kısa süreli başvurularda internetten online randevu alınabiliyor, ama uzun sürelilerde aramak gerekiyormuş. Bayram dolayısıyla dokuz gün tatil oldu malum, bütün bu günler ne kadar etkiler konsolosluğu sizce? Mesela 5-7 temmuz arası bayram, 8 temmuz'a almak istesem verirler mi? Bir de hafta sonuna da randevu veriyorlar mı? Ona göre hazırlayayım kendimi.


 
haftasonu ofis çalışmaz, onun dışında ne zaman boşsa o zamana randevu verirler. 8 temmuz da idari tatildi vfs'nin çalışacağını zannetmiyorum.


  • ambrosia  (16.06.16 17:49:44) 
[]

Koşmak iyi midir?

Merhaba,

Spor yapmak istiyorum; kilo vermek için falan değil, yalnızca sağlıklı ve fit olmak, etimi sıkılaştırmak için. Spor salonuna yazılmayı düşünmüyorum, kendi başıma yapmak istiyorum. Önceden arada pilates, yoga, vs. yapardım, ama evde kalınca hem canım sıkılıyor, hem de düzenli devam edemiyorum. O yüzden dışarı çıkayım, koşayım, ip atlayayım falan diyorum. Ama sanki koşmanın çok da faydalı bir şey olmadığı söyleniyor. Ne dersiniz? Bir de kaç gün, ne kadar süre koşmak gerekir?


 
Yürümek koşmaktan daha efektif ve faydalıdır ama hobi için koşuyorsanız zararını minimize ederek kalp sağlığınızı iyileştirebilirsiniz. Koşmak vücutta kas kaybına sebep olabilir. Söz angelus ve arnold'da.


  • ThomasJefferson  (13.06.16 22:05:09 ~ 22:05:25) 
dizini düşünüyorsan sürekli koşmak tehlikeli.


  • EasyTiger  (13.06.16 22:11:04) 
couch to 5k diye bir app var yürüme/koşma karışık başlıyor yavaş yavaş arttırıyor. çok hızlı gittiğini düşünüyorsan tekrar da edebiliyorsun. haftada 3 gün egzersiz yaptırıyor yamulmuyorsam. onu deneyebilirsin belki?


  • peki madem  (13.06.16 22:13:40) 
koşmak faydalı, askerde 7-8km koşuyorduk günde ve hayatımda kendimi en zinde hissettiğim günlerdi.

ama kısa sürede diz hastalıklarım başladı. kusursuz zeminde kusursuz teknikle kimse koşamayacağı için, orta vadede düzenli koşu dize çok ciddi zararlar veriyor ne yazık ki
  • tchuck  (13.06.16 22:25:29) 
Her gün 30 dakika hafif tempoda koş, 15 dakika yürü. Kalp sorunun yoksa sıkıntı çıkmaz. Sigara kullanıyorsan zorluk çekersin bir süre ama bunu aşabilirsin. Faydalı olmaz olur mu? Geçen antrenmanımda yaptığım üç dört tur parkur sayesinde şu anda bacaklarımı taş gibi hissediyorum.


  • dissendium  (13.06.16 22:26:03) 
koşmanın verdiği endorfini başka hiçbir şey vermiyor


  • la noix  (13.06.16 22:38:33) 
HİİT programları uygularsanız faydalı sonuçlar elde edersiniz fakat ben çıkayım allah ne verdiyse yardırayım derseniz vücut çok sağlıklı sonuçlar vermiyor size.

Bunun yanı sıra düz tempolu yürüyüş de yapabilirsiniz ama en faydalı antreman şekli hiit koşu açısından. "hiit running program for beginners" şeklinde nette biraz arama yaparsanız faydalı programlara ulaşabilirsiniz.
  • gozu acik sevisen yahudi  (13.06.16 22:40:11) 
indir bi runtastic play.google.com hem koş hem yürü. kilo biraz çokumsuysa ilk başta sadece yürü. yoksa menisküsler paramparça olur. koşuya da hafif tempoyla başla, sonra yardırabilirsin. hafatada üç gün yapılabilitesi var. yapabilirsen sabah yap. akşam da olur ama egzoz dumanı eşliğinde olmasın temiz hava önemli.


  • Improbable  (13.06.16 23:15:52) 
Amacın kondisyon ve görsel gelişim ise, çok uzun mesafe olmayan koşuların yardımı olur. Ama ağırlık çalışmalarıyla da desteklemelisin.

Yok ben kafa açayım diyorsan, daha uzun mesafelere çıkmalısın. Yine ana sporun koşu olacaksa da uzun mesafe şart. Ama bunu yaptığında kozmetik ve fitness getirisi biraz ikinci planda kalır. Sağlık açısından da handikaplar başlar ufak ufak.
  • arnold schwarzeneger  (14.06.16 10:12:12 ~ 10:12:42) 
[]

Madde bağımlılığı hastalık olarak sayılabilir mi?

Sb.




 
psikiyatri açısından bağımlılıklar hastalıktır diye biliyorum.

edit : burada tartışılmış.

www.e-psikiyatri.com
  • dahili meddah  (26.05.16 16:11:12 ~ 16:19:01) 
bence sayılmaz


  • basond  (26.05.16 16:11:49) 
hayır. kişnin kendi seçimidir. madde kullanımını bırakıp, yoksunluk yaşarsa ve yoksunluğun sebep olduğu sorunlar çıkarsa belki hastalık olarak nitelendirilebilir.


  • gokhan atestepe  (26.05.16 16:54:08) 
Mesela hangisi


  • gazozailacatmauzmani  (26.05.16 17:14:26) 
Morfin bağımlılığı. Ama baya ölüme götüren cinsten ağır bir bağımlılık.


  • lolita  (26.05.16 17:35:55) 
[]

banker masa lambası.

Merhaba!

Bir arkadaşıma doğum günü hediyesi olarak, resimde de görebileceğiniz türden, banker masa lambası olarak adlandırılan lambadan almak istiyorum. Greenlife diye bir marka çıkarmış zamanında uygun fiyatla, her yerde tükenmiş. Hepsiburada, evidea falan gibi sitelerde var hala, ama pek kaliteli görünmüyor, hem de bana yarın için lazım olduğundan bu akşam bulmalıyım bir yerden. Nereden alınır bir fikriniz var mı? Beşiktaş'ta aradım taradım yok, Kadıköy'de iki yeri aradım elimizde kalmadı diyor. Bulunmayan hint kumaşı mübarek, iyi ki bir hediye alalım dedik..
Neyse yardımlarınızı bekliyorum.

Teşekkürler!

 
şişhane'deki avizeciler çarşısında olur.


  • world  (12.05.16 16:51:03) 
[]

Ders için kitap sunumu.

Merhaba,

Bi yardım eli uzatın lütfen! Pazartesi günü bir kitap sunumu gerekiyor. Bu kitap normalde bölümümle pek de alakası olmayan, kültür ve sosyal bilimler üzerine kuramsal bir kitap. (hoca başka bir bölümden zaten) Bir haftacık sürem vardı kitabı okuyup derli toplu bir sentez yapabilmek için. Kitabı okudum bitirdim, tamam, yavaş yavaş okudum daha iyi anlamak için bir sürü not aldım falan. Ama, gel gelelim sunumu bir türlü nasıl yapacağımı bilemiyorum. Hoca özet gibi bir şey olmamasına, yazarın anlattığı fikirleri, onun kullandığı başlıklar ve sıralama ile aktarmamıza karşı. Fakat okuduğum kitap temelde 7 ana başlıktan oluşuyor ve çoğunlukla kültür alanında çalışmalar yapmış ünlü antropolog/etnologların tezlerini anlatıyor. E şimdi ben bunun neyini sentez yapayım da 3 ana başlığa indirgeyeyim; hepsi birbirinden farklı teoriler. Yazarın özellikle öne çıkardığı, sayfalar dolusu anlattığı belirli bir başlık da yok, her alt başlığa aşağı yukarı 3-4 sayfa ayırarak ilerlemiş. İster istemez özet niteliğinde oluyor sunum da. Vize ve final notu yerine geçecek sunum ve ilk ben yapıyorum ve en az 45 dakika sürmesi gerekiyor ve de fransızca tabii ki. Fikri olan, ah ah? Yardım!!!


 
böyle ödevlerde ödevi en havalı kılan şey söz konu eser biraz uzaktan bakmak olacaktır. incelediği tezleri neye göre nasıl incelediğine değinin öncelikle, yazarın görüşü ne incelediği tezlerdeki görüşler ne görüş bazlı olarak neyi ön plana çıkarmış neyi geriye atmış. onjectif mi davranmış yoksa biraz daha yanlı mı bakmış şeklinde inceleyin.
kısaca yorumunuzu katın. türkçe olsa o kadar işsizim ki sizin için yapabilirdim.

  • fosforlu cevriye  (24.10.15 16:52:22) 
[]

Kurban eti rengi ve kokusundaki tuhaflık?

Merhaba,

Az önce bi komşumuz bir parça kurban eti getirdi. Lakin etin rengi baya kararmış, kırmızıdan çok siyah olmuş bu. Bir de çok kokuyor, normal mi? Bozulmaya yüz tutmuş olabilir mi? Dün kesilmiştir ama daha sonuçta, neden böyle olmuş rengi ve kokusu? Yenir mi?

Teşekkürler.

 
Dışarida çok kalmıştır. ihtiyat olarak yemesen daha iyi.


  • 1adam  (25.09.15 13:38:05) 
yenir o, afiyet olsun.


  • fakyoras  (25.09.15 14:10:57) 
Yeme


  • digits  (25.09.15 15:48:23) 
kararma olabilir ama kokuyor dediğin standart et kokusundan farklıysa yeme


  • eksimeksi  (25.09.15 18:59:14) 
[]

Film ekimi bilet fiyatları?

Merhaba,

Film ekimi biletleri 19unda genel satışa çıkacakmış, biletix'ten fiyatlara bakıyorum öğrenci 14,5 tl görünüyor. Çok pahalı değil mi ya? Akşam seansları mı böyle, evetse öğle seansları ne kadar bilginiz var mı? İnternet satışı mı böyle pahalı peki, yoksa sabah gidip o upuzun kuyruğu bekleyenler de aynı fiyata mı alacaklar?

Teşekkürler.

 
  • koynundakiyilan  (17.09.15 13:17:58) 
aa resmen görmemişim bunu teşekkürler.


  • lolita  (17.09.15 13:20:33) 
[]

Part-time iş arıyorum, lakin

bazı kriterlerim var. Mesela yalnızca para kazanmak için çalışmayacağım, aynı zamanda okuduğum bölümde (edebiyat/sanat/kültür-dilbilim-çeviribilim) kendimi geliştirmek, deneyim kazanmak vs. amacıyla istiyorum. Diğer yandan okulda hafta içi her gün 11-4 arası dersim oluyor, hafta sonu da iki gün malum çabucak geçiveriyor. Dolayısıyla bütün günümü almayacak, saat başı ödeneceğim bir iş olsun istiyorum ki kendime ve sosyal hayatıma da vakit ayırabileyim. Daha önce çok çalıştım farklı part-time işlerde, çok koşturdum, resmen hasta düştüm sonunda, 1 yıldır ara verdim çalışmaya da bu sebeple. yani, çok yorucu bir iş olmaması önemli. Aklıma pek bir şey gelmiyor, siz ne dersiniz? Çeviri yapayım diyorum, fakat genelde parası az, verilen emeğe değmiyor çoğunlukla. Neler yapabilirim sizce? Neler önerirsiniz? İstanbul'dayım bu arada.


Teşekkürler!

 
aklıma kitabevinde veya okulların kütüphanelerinde part-time olarak çalışmak geldi.


  • cokponcik  (15.09.15 13:39:45) 
yani pek anlamıyorum bu işlerden ama bi dergide mecmuada falan öyle senin dediğin gibi bir iş olmaz mı acaba?


  • baharat  (15.09.15 13:40:55) 
okuldaki kütüphanede çalış.

veya gazetelerde çalışabilirsin. internet haber siteleri sein gibi adamları alması lazım dilbilgisi yazım kuralları ço hata yapıyorlar.
  • charlotte blanc  (15.09.15 13:47:32) 
istanbuldaysan, iksv'ye başvur, belki bir şeyler çıkar.


  • red g  (15.09.15 15:15:10) 
[]

İstanbul / Etkinlikleri takip etme.

İyi akşamlar,

Facebook'ta arkadaşlarımızın katıldığı/katılacağı etkinliklerin hepsini bir arada görebilmemiz mümkün mü? Denedim biraz, fakat illa belirli bir kişinin profiline girip oradan bakmak gerekiyor. Teker teker insanların profiline bakmakla uğraşılmayacağı için nasıl bir yol izlemeli? Yani birçok güzel etkinliği ya geç kalmış görüyorum, ya da arada görmediklerim de gidiyor.

Eğer bu mümkün değilse bir site önerebilir misiniz; İstanbul'da, ne bileyim şöyle film gösterimlerinin, güzel sergilerin, konferansların, söyleşilerin, konserlerin, yoga/pilates toplaşmalarının, ikinci el pazar etkinliklerinin takip edilebileceği, sık sık güncellenen? Hani bugünlerde işim yok, internette istediğim gibi vakit geçirerek güzel etkinlikleri vs. bulabiliyorum; yalnız okul başladıktan sonra o koşuşturma içinde bu kadar vaktim olmayacak, akşam ne yapmak istediğim konusunda spontane kararlar alacağım. Bu da güzel, ama çoğu zaman evde kalmakla ya da aynı yerlere gitmekle sonuçlandığı için böyle bir site, platform vs. arayışı içindeyim.

Teşekkürler!

 
facebookta events bölümüne girince arkadaşlarınızın katılacağı eventler ve sizin yaşadığınız bölgedeki eventler gösteriliyor.

ayrıca sanat olayları için şöyle bir sayfa var. daha çok tiyatro ve konserler oluyor

www.facebook.com

başka bir sayfa

www.facebook.com

ayrıca müzelerin ve galerilerin sayfaları var.
  • mea maxima culpa  (09.09.15 21:54:06) 
[]

Elif Şafak'ın hangi kitabını almalı?

İyi akşamlar,

Daha önce hiç Elif Şafak okumadım; dilini, tarzını biraz tanımak istiyorum. Eski kitaplarından alacağım, Bit Palas, Pinhan ya da Mahrem. Hangisini önerirsiniz?

Teşekkürler.

 
aşk kitabı ile başlamanı tavsiye ederim lolita... diğer kitapları da güzel; fakat aşk yazınsal açıdan en iyi kitabı


  • zinzinzibidi  (07.09.15 21:59:36) 
Ben de "aşk" diyorum.


  • kakao  (07.09.15 22:04:07) 
Eski kitapları güzel zaten, yenilerine hiç bulaşmayın bence. Pinhan'ı alın, aldığı ödülü hak ediyor, en güzel kitabı.


  • o my god they killed kenny  (07.09.15 22:12:56) 
İlla o 3 kitap arasından seçeceksen bence kesinlikle Bit Palas.


  • afush  (07.09.15 22:13:26) 
mahremi oku pişman olmazsın


  • ütopya  (07.09.15 22:22:33) 
baba ve piç


  • sarhosken alinan hesap  (07.09.15 23:32:44) 
Bana sorarsaniz hicbir kitabini almayin.


  • stavro  (07.09.15 23:56:56) 
mahrem


  • hayir bu koyden olsam nolcak  (08.09.15 00:22:22) 
Kesinlikle ask yada siyah sut.


  • brnbrs  (08.09.15 00:50:39) 
Bosa harcayacak vaktiniz yoksa okumayin. Bosa harcayacak vaktiniz varsa da okumayin.


  • papillon7  (08.09.15 01:25:19) 
@papillon7 +1


  • kararsiz renk  (08.09.15 01:26:46) 
tanımasanız daha iyi aslında. papilion ve stavro'ya katılıyorum, hiçbir kitabı...


  • air  (08.09.15 01:28:58 ~ 01:29:31) 
hiç okumamak olmaz. kötüyse bile kötü olduğunu teyit edecek bilgiye sahip olmakta fayda var. şahsi kanaatim, ilk kitapları daha yazınsaldır, aşk falan değil. aradığınız edebiyatsa. aradığınız kolay okuma ve günceli bilme ise yenilere bakabilirsiniz tabii. ama elif şafak hakkında konuşma hakkını, ancak hem öncekileri hem yenileri okuyarak elde edebilirsiniz zannımca.


  • tedirginlik hucresi  (08.09.15 03:38:08) 
Kendisinden ozur dileyerek tam bir zaman kaybi oldugunu belirtmek istiyorum.


  • safsafinaz  (08.09.15 08:21:07) 
pinhan, kesinlikle. hoş, başka kitabını da okumadım. ama pinhan çok iyiydi.


  • mermize  (08.09.15 08:24:28) 
siyah süt'e kadar yazdıgı kitapları okuyabilirsiniz hepsi de birbirinden güzeldir ama ss ve sonrası OUT.
pinhan'ı öneririm özellikle.

  • denne  (08.09.15 14:27:08) 
[]

Türkiye'yi 1 yıl sonra nerede görüyorsunuz?

İyi akşamlar,

Siyasi, ekonomik ya da kültürel gelişmeler bakımından şöyle kısa bir özet yaparak kendi tahminlerinizi söyleyebilir misiniz? İyi yönde gelişecek bir olay olabilir mi?


 
Aralık 2015:

USD: 3.60
Enflasyon: %15
İşsizlik: %14

İyi yönde gelişecek hiçbir şey göremiyorum.
Seçim tekrarlanacak Kasım dan sonra bu çok bariz.
  • cenkertem.afc  (07.09.15 00:59:02 ~ 00:59:18) 
iyiye gidecek tek bir şey olduğuna inanmıyorum. batsın böyle ülke.


  • devilred  (07.09.15 01:01:21) 
Özür dileyerek söylüyorum, ebesinin kukusunda. Ney neden iyi gitsin tek bir şey söyleyin yeter.


  • gunde 3 litre kola icen adam  (07.09.15 01:19:27) 
yol yaptılar


  • calmdown  (07.09.15 02:14:33) 
olumsuz, işsizlik artacak, akaryakıt fiyatları zıplar, orta direk tamamen kaybolur


  • cevizlikarpuz  (07.09.15 02:17:24) 
90'larda..net..


  • tociess  (07.09.15 02:52:18) 
123  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.