Giriş
(16)

Bu normal mi?

yenibirgüzelnick
En yakın arkadaşınızla 6 senedir çok yakınsınız. Günde 6-7 saat mesajlaştığınız araştığınıx bir geçmişiniz var. Arkadaşınız evli, sonra siz de evleniyorsunuz eşli görüşüyorsunuz. Ta ki siz çocuk doğurana kadar. Arkadaşınız çocuk sevmiyor. Kız çocuklarını biraz seviyor ama erkek çocuk hiç sevmiyor.
En yakın arkadaşınızla 6 senedir çok yakınsınız. Günde 6-7 saat mesajlaştığınız araştığınıx bir geçmişiniz var. Arkadaşınız evli, sonra siz de evleniyorsunuz eşli görüşüyorsunuz. Ta ki siz çocuk doğurana kadar. Arkadaşınız çocuk sevmiyor. Kız çocuklarını biraz seviyor ama erkek çocuk hiç sevmiyor. Sizin de oğlunuz var.
Oğlunuz bir yaşını geçti ama arkadaşınız onu sadece 3 kez filan uzaktan gördü. Hep çocuksuz buluştunuz. Buluşunca çocuk konusu açılmadı, arkadaşınız hiç sormuyor bile oğlun nasıl ne yapıyor. Yüzünü sadece instagramda görüyor nadiren. Ama siz yine aynı şekilde buluşmaya görüşmeye devam ediyorsunuz.


Bu durumu nasıl yorumlarsınız? Ben başlarda olabilir çocuk sevmiyor normal filan diyordum ama artık oğlum tüm hayatımı kapladığı için arkadaşımla paylaşabildiklerim de azaldı onun anlattıkları da ilgimi çekmemeye başladı. Onu seviyorum ama çok da garipsiyorum yani arada bir sorabilir veya merak edebilir yalandan çok tatlı filan diyebilir. Kendisi direk hiç yokmuş gibi davranıyor. Normal mi?
0
yenibirgüzelnick
(02.10.25)
normal değil, anormal de değil. herkesin bakış açısı farklı oluyor. çocuksuz ve çocuk sevmeyen biri sizinle çocuğunuzla ilgili konuşmak istemiyor belki de. o konuda paylaşabileceği bi şey yok çünkü. ama ben de rahatsız olurdum açıkçası.
0
elorelia
(02.10.25)
gayet normal. 3 yil once hayatinizda ne evlilik vardi ne cocuk. once evlilik yaptiginiz buyulu bir mutluluk. sonra o duygu cocuga yoneldi ve hayatinizin merkezi oldu. arkadasiniz orada hala ayni hayatini yasiyor. cocugum oldu neden ilgilenmiyor beklentisi icinde olmak dogal ama istemek haksizlik.
0
buenosdias
(02.10.25)
Normal değil bence.

ben de çocuk sevmiyorum ama çocuklu arkadaşlarım bazen çocuk resmi attıklarında yaa ne kadar tatlı vs diyorum.

benim aklıma şöyle bir şey geliyo. mesela ben çocuk yapacak maddi manevi imkanlara sahip değilim diyelim ki. işte maddi olarak yetsem bile çocuk bakmak zor vs vs kendi içimde bi arap saçı yaşıyorum. bi yandan toplum baskısı bi yandan yaş geçiyo bi yandan da aklım hala yaşamadıklarımda derken ben zaten bu konudan yaralı ve üzgünüm. ama benim hep görüştüğüm arkadaşım gidiyo hiç bi şey olmamış gibi çocuk yapıyo. bu bana garip gelebilir. nasıl yani sen varoluşsal kriz geçirmiyo musun? garibime gider ve seninle aynı dertleri paylaşmadığımı, kafa yapılarımızın ayrıldığını düşünebilirim.
0
Sadece soruyorum
(02.10.25)
Çok normal bende böyleyim. Bende çocuk sevmem öyle aman ne tatlı falan yapmacıklıklarıda yapmam.
Belli bir süre sonra ilişkinin azalması çok normal. Bütün ilginizi çocuğu verip arkadaşlara ayıracağınız zaman azalıyor.
Benimde çocuğu olan arkadaşlarımla çok uzun süre görüşmediğim oluyor. En fazla çocuk nasıl derim o kadar detayları beni ilgilendirmez.
0
my fault
(02.10.25)
siz çocuğunuzla kurduğunuz duygusal bağı arkadaşınızın da kurmasını bekliyorsunuz. konusu açılmayanın çocuğunuz değil de başka bir aile bireyi olduğunu düşünün. o zaman yadırgar mıydınız?

arkadaşınız empati kurmadığı çocuk üzerinden sohbetin sizinle sohbetinin önüne geçeceğini düşünüyor olabilir. bir bakıma karşılıklı paylaşım tek taraflı paylaşıma döneceği için konuyu hiç açmak istemiyor olabilir. ki olabilecek onlarca başka sebep de bulabilirim. ama sizin de 7/24 beraber olduğunuz kişiden bahsetmek istemeniz de çok doğal.

ben olsam "arkadaş"lığımın kaldıracağı şekilde bir laf çakar sonrasında ise normal sohbetimize geri dönerdim. zaten yaşamlarınız farklılaşacağı için görüşmeleriniz de seyrekleşecektir. çünkü siz 7/24 beraber olduğunuz çocuktan bahsedersiniz o sohbete katılamayacak, siz hayatınızın büyük çocuğunluğunda yer alan çocuktan bahsetmeyince de siz sohbete katılamayacaksınız. tek taraflı dert dinleme/anlatma seansına dönüşecek bir sohbet olacak. çocuk belirli bir yaşa gelip, sizin çocuk dışında da bir hayatınız olduğunda görüşme sıklığınız da değişir. hayatın doğal akışında olur böyle şeyler. dert etmeyin.
0
tnz
(02.10.25)
kıskanıyor boşver. en yakın arkadaşına bile güvenme bu konularda.
0
Hallegadola
(02.10.25)
@tnz, duygusal bağ kurmasını beklemiyorum sadece bilerek kaçınmasını garipsiyorum. Başka aile bireylerimizi sorarız mesela her buluşmada kocan nasıl iyi mi kardeşin napıyor filan.

Bir de ortak arkadaşımızın kızı var onu arada soruyor foto istediği oluyor o yüzden tuhaf geliyor sırf erkek çocuk diye hiç iletişim kurmak istememesi. Çünkü ben de çocukla bir bütün halindeyim artık kocamdan çok çocuğumla birlikteyim garip geliyor yok sayılması.
0
🌸yenibirgüzelnick
(02.10.25)
normal bir davranış değil. çocuk sevmemek ayrı en yakın arkadaşının çocugunu yok saymak ayrı. bu kabalık, insanlık suçu bile denilebilir. yavaş yavaş arkadaşlığınız bitecektir zaten. her dostluk sonsuza kadar sürecek diye bir kaide yok.
0
koela
(02.10.25)
bu soruyu daha önce sormuşmuydun, çok benzerini hatırlıyorumda..

açıkçası bende arkadaşlarımın çocuklarını az soruyorum hem benimde ilgi alanım çocuk değil hem de birde çok üzülerek söylüyorum ama çocuk konusunda biraz fazla konuşuyor anne babalar ya, benim oğlum çok akıllı veya çok yaramaz şunları şunları yapıyor konusu hiç bitmiyor. sevgilisini sürekli anlatan kızlar gibi bu durumda bir çıkmaz, bir dehliz.
0
eja
(02.10.25)
yani normal degil ancak su yazdiginiz bana enteresan geldi "oğlum tüm hayatımı kapladığı için arkadaşımla paylaşabildiklerim de azaldı onun anlattıkları da ilgimi çekmemeye başladı." Ben yasananlarin sadece arkadasinizdan kaynakli oldugunu dusunmedim acikcasi.
Cocuk sahibi olmayi cok farkli zamanlarda yasadigimiz arkadaslarim var, yani 20 - 25 yillik dostluklardan bahsediyorum. Hicbir gorusmemizde tek konu bir kisinin cocugu olmadigi gibi, cocuktan hic bahsedilmeden de tum bulusmanin bittigi hic olmamistir. Yetiskin iliskileri denge meselesi. Sizin ilginiz azalmis, ki cok normal, ancak once konusulan tek konunun bu olmasini isteyip istemediginizi objektif olarak degerlendirin. Siz arkadasinizin anlattiklariyla bag kurmak, iliskilenebilmek icin ne kadar caba gosteriyorsunuz? Iliski karsilikli bir sey, sevdigim bir arkadasimin cocugunu merak etmemek hele hele de cinsiyet ayrimi bana fazlasiyla garip geliyor ve kesinlikle kirici bir durum, bununla birlikte arkadasimin hayatinin buyuk kismini cocuk kapliyor diye o konudan baska bir sey bahsetmek istememesi ya da benim yasamima dair soru sormamasi, ya da bag kurmaya calismamasi da fazlasiyla kirici olurdu. Mesela siz gorur gormez cocugunuzdan mi bahsediyorsunuz ya da boyle bir egiliminiz mi var? boylesiniz demiyorum, farkli bir bakis acisi getirmek istedim.
Eger kiz/erkek ayrimindan kaynakli oldugunu dusunuyorsaniz zaten garip oldugu asikar bence.
0
kassiopeia
(02.10.25)
@kassiopeia, tam aksine ben hiç oğlumu sormadığı için oğlumdan bahsetmek istemiyorum çünkü ilgisini çekmiyor diye düşünüyorum. Konusu hiç geçmiyor asıl garip olan bu. Hani oğlun nasıl dese ben de iyi büyüyor filan derim bir cümlede biter ama o sanki yokmuş gibi bir kelime geçirmez.
Muhabbet konusu genelde onun iş sıkıntıları oluyor son bir yıldır ben doğum yaptıktan sonra iş değiştirdi her buluşmada hiç ilgimi çekmeyen iş hayatının detaylarını dinliyorum genelde nezaketen.
0
🌸yenibirgüzelnick
(02.10.25)
o halde elbette normal degil.
sadece cocuk olarak dusunmeyin, ailenizden birinin ciddi rahatsiz oldugunu varsayin, onunla surekli hastanede kalmak zorundasiniz, 7/24 onunla ilgileniyorsunuz, doktorlarla konusuyorsunuz vs. Ve arkadasiniz benim hastam yok, ya da bu cok negatif bir durum, ya da zaten yapabilecegim/yardim edebilecegim bir sey yok diye bu durum yokmus gibi davraniyor, nasil diye bile sormuyor. Bence bir farki yok.
Sevdiginiz bir insanin sevdigi/onem verdigi sey/kisi/konu sizin o kisiye olan sevginizden oturu zaten ilgi alaniniza girer, merak edersiniz, bag kurmak icin caba gosterirsiniz.
Zaten 1 yasindaki bebekle ilgili ne anlatilabilir yani, hele de cocugu olmayan bir insanla kisa bir muhabbet konusu olabilecek bir sey, aman ne tatli, iyi, buyuyor, yiyor, yemiyor, hastaydi degildi, yuruyor, yurumuyordan oteye gidemez. bu zamani da ayirmak istememesi normal degil.
0
kassiopeia
(02.10.25)
Çocukları sevmiyor olabilir. Çocukları uzaktan seviyor olabilir. Bir de bilincinde olmadığı bir çocuk tepkisi olabilir.

Bu benim başıma geldi mesela. Kardeşimin iki çocuğu var büyük erkek küçük kız. Erkek yeğenimle de çok oturunca sıkılıyorum ama kız yeğenimle bir araya gelmek fikrinden bile bunalıyorum, bir araya gelince anlayamadığım bir sevgi taşması oluyor ama aynı anda içimde biri müthiş bir şekilde itiyor onu.

Bu bence bilinçaltıyla ilgili bir şey, bir yara var muhtemelen, ya da hiç tahmin edemeyeceğimiz bir sebeple yerleşmiş bir kod var ve bu çalışıp beni bu hale sokuyor. Arkadaşında da böyle bir şey olabilir.

Bazı babalar oğullarıyla, bazı anneler kızlarıyla aralarında ta en baştan kalem kırılmış gibi hiç anlaşamazlar. Anlaşılmayacak bir şey olmadığı halde, ortada hiçbir sorun olmadığı halde. Bu konunun da bahsettiğim sorundan kaynaklandığını düşünüyorum. Çevremde çok görüyorum çünkü.

Bence kırılma gücenme, sırf evlendiği ve sonra da çocuğa karıştığı için beni hayatından çıkaran arkadaşlarım oldu mesela. Güceneceğime yok sayarım olur biter diyorum. Konuşmak isteyen konuşur yani.
0
muhayyer divan
(02.10.25)
normal değil bence de.

ben de çocuk sevmem, asla çocuk yapmayacağım. çocuklara da uzun süre katlanamam. ağlarlarsa hele asla... ancak arkadaşlarımın bebeklerini ayda bir sorarım. sormasam bile foto atarlar zaten ve iki üç güzel söz söylerim. hastalarsa iyileştiler mi diye sorarım, doğum günlerini kutlarım.

benim de çocuğum gibi sevdiğim 2 tane kedim var. kediyi köpeği o gözle görmeyen, doğurmadığı canlıya bağlanamayan insanlar beni anlayamaz tabii ama ben onları çok seviyorum. bak deprem oldu ilk aklıma gelen onlar oldu. canımı veririm onlar için. hastalıkları oluyor vs. ben de hep anlatırım. 7/24 onlardan bahsetmem tabii. tek konuştuğum da onlar değil. çocuklu arkadaşlarım benim onların çocuklarına gösterdiğim ilgiyi göstermiyorlar tabii kedilerime karşı. bazen alınasım geliyor, genelde sallamıyorum. yine de ilgileri sıfır değil buna da şükür. :D aramızda kedilerden ve çocuklardan başka bin tane muhabbet dönüyor, sohbetimizin yarısı bile değiller. o yüzden çok sorun değil.

sizin arkadaşınız biraz garipmiş, hiç sormamak olur mu ya... insan merak eder, laf olsun diye sorar falan... sorulur yani. sırf çocuk değil, kocanı da sorabilirler, evliliği sorabilirler, anneni babanı sorabilirler, çocuk yaramazlık yapıyor mu der, hediye vs. alır... ben çok hediye aldım mesela bebelerine. karşılık beklemiyorum asla. kedilerime hediye alsalar mama alırlar ve ben o mamayı yedirmem. kesin kalitesiz alırlar çünkü. ben bebelere hediyeyi en kalitelisinden alıyorum. kedi bakmayan anlamaz mamadan.

sizin de çoğunlukla çocuktan bahsetmek istemeniz ve arkadaşınıza ilgisizleşmeniz garip. çocuğunuz oldu diye hayat durmuyor. benim yeni doğurmuş arkadaşım bile her muhabbete katılıyor laf yetiştiriyor. diğer çocuklu arkadaşım da öyle... ilgisizleşmediler bana karşı hiç. yoğunluklarını anlıyorum ve 7/24 ilgi beklemiyorum zaten ama sizin söylediğiniz gibi düşündüklerini duysam kırılırdım.
0
art cat chocolate
(02.10.25)
@ art cat chocolate
Sürekli çocuğumdan bahsetmek isteyip arkadaşıma ilgisizleştiğimi nereden çıkardın?
0
🌸yenibirgüzelnick
(02.10.25)
"oğlum tüm hayatımı kapladığı için arkadaşımla paylaşabildiklerim de azaldı onun anlattıkları da ilgimi çekmemeye başladı." demişsiniz
0
art cat chocolate
(02.10.25)
(7)

Mankenler niye gülmüyor?

yenibirgüzelnick
Siz de farketmişsinizdir mankenler poz verirken hep böyle kibirli, cool, soğuk bir hava ile fotoğraf çektiriyorlar. Arada nadiren gülerek poz vermiş olanlar var ama büyük çoğunluk suratsız diyebileceğimiz pozlar veriyor. Benim bir arkadaşım var o da hiç bir fotoda gülmez, gülümsemez bile yani güzel
Siz de farketmişsinizdir mankenler poz verirken hep böyle kibirli, cool, soğuk bir hava ile fotoğraf çektiriyorlar. Arada nadiren gülerek poz vermiş olanlar var ama büyük çoğunluk suratsız diyebileceğimiz pozlar veriyor.

Benim bir arkadaşım var o da hiç bir fotoda gülmez, gülümsemez bile yani güzel olduğunu düşündüğü bir ciddi bir ifadesi var öyle çekinir. Zaten çok güzel bir kız ve gülse daha sempatik ama gülmez. Bana da hep gülerek foto çekilme ciddi dur der. Benim bütün fotolarda ağzımda kocaman bir gülümseme.

Siz ne düşünüyorsunuz? Mankenler ve diğer kadınlar ciddi poz verince daha mı hoş görünüyor? Arkadaşımı dinleyip ben de mi öyle yapmalıyım? ( bu şekilde cool olmuyorsun diyor)

Ergen yaşlarda değiliz, arkadaşım da çok bilindik bir yerde yönetici.
0
yenibirgüzelnick
(17.09.25)
ne kadar fluent bir yüzün varsa o kadar iyi defilelerde yer alirsin. gülmemeleri kendilerini degil, kiyafetleri ön planda tutmalari gerektiginden.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.09.25)
@konusma,
Ama kişisel fotolarında da gülmüyor bu kadınlar. Instagrama koydukları hani özel fotoğrafçılar tarafından çekilmiş olan fotolarda.
0
🌸yenibirgüzelnick
(17.09.25)
kişisel fotoğrafları bilmem de moda çekimlerinde iki ekol var. triangle of sadness'da bununla ilgili güzel bir sahne vardı:

www.youtube.com
0
sir gawain
(17.09.25)
Suratsızlık veya ciddiyet değil o, cinsellik anlamında sergilenen vahşi cazibe :) ben öyle anlıyorum yani.
0
muhayyer divan
(17.09.25)
picture me diye bir belgesel var, eger bulabilirseniz onu izleyin. sektörleri asiri les, tacizin her türlüsüne cok acik, poker face standartini hayatlarinin her anina yaymak zorundalar, anlastiklari markalari sadece podyumda degil hayatlarinin her aninda temsil ediyorlar bazen. yani cok katmanli sebepleri var.
aliskanlik, marka degerini korumak, isin podyumdan inice dedevam etmesi, disariya dayanikli kadin imaji vermek...
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.09.25)
ben yaptım bu işi bir kaç sene. ajans senden albenili olmanı, seksi olmanı bekliyor doğal olarak. gülersen bunu yapmak zor. mesela kate moss'un gülerken poz verdiğini düşünebiliyor musun?
0
yurtsuz john
(17.09.25)
çekimlerde asıl amaç ürünü öne çıkarmaktır. o yüzden dikkat dağıtacak, odağı başka yönlere çekecek hiç bir şey kullanılmaz. ancak ürünle(veya konuyla) ilgili tamamlayıcı nesneler kullanılır.
bu yüzden modelin gülmesi, mimik yapması istenmez. tabi modelinde belli bir güzellik normlarında olması gerekiyor konu ürünse modelin nasıl kim olduğunun hiç anlamı yok gibi bir çıkarım da yapmamak lazım. burada mimikten çok verdiği pozla ürünü öne çıkartıyorlar.
0
my fault
(17.09.25)
(15)

Bakıcı sorunum devam ediyor

yenibirgüzelnick
Bakıcı sorunu devam ediyor ama farklı biriyle :D daha önce de duyuru açmıştım eski bakıcımızdan memnun değildim. 3 ay önce bakıcı değiştirdik. Çok memnundum güzel bakıyordu filan ama son bir haftadır çok tripli ve memnun değil. Ya olabilecek en nazik en kibar şekilde yaklaşıyorum yine memnun edemiyo
Bakıcı sorunu devam ediyor ama farklı biriyle :D daha önce de duyuru açmıştım eski bakıcımızdan memnun değildim. 3 ay önce bakıcı değiştirdik. Çok memnundum güzel bakıyordu filan ama son bir haftadır çok tripli ve memnun değil. Ya olabilecek en nazik en kibar şekilde yaklaşıyorum yine memnun edemiyorum. 3 aydır bizde ama 3 haftadan fazla izin yaptı mesela ücretli şekilde. Buna bile okay dedim. Kadın ne dese başım gözüm üstüne diyorum yine yaranamıyorum.

45+sigorta alıyor. Haftada 5 gün. Ben evden çalışıyorum. Kadının rahatsız olduğu şey, bebeğim 1 yaşında ve evin içinde beni görünce bana gelmek istiyor ağlıyor. Buna bozuluyor o da. Evde görünmemi istemiyor. Ben de mutfağa çay almaya bile desturla gidiyorum gizli saklı. Dün yine çok ağlıyordu krize giriyor odanın kapısından bakıyorum, beni gördüğü anda kapıyı kapattı lütfen gider misin müdahale etme sakın dedi. Yüzüme kapattı. Neyse çocuk daha fazla ağlamasın diye yapmıştır diye iyi düşünmek istiyorum ama o da 1 yaşında bebek ve annesi olarak sarılsam daha kolay sakinleşir ve bunun kararını o mu vermeli?
Ve dün yine çıkarken ben istifa edicem o yaptığın hareketin anlamı neydi yani ne yapmaya çalışıyorsun? Dedi. Şok oldum. Yaptığım hareket şu, bebeği dışarı çıkarırken bebek arabasının ayarını düzgün yapamadığını gördüm ama yapamamışsın demek istemediğim için gidip gizlice ayarı yapayım diye düşündüm. Tam kapıdan çıkarken arabayı ayarladım. Ve bebeğim ağladı tabi beni görünce. Buna bozulmuş. Niye gelip arabaya dokunuyorsun çocuğu ağlatıyorsun, ben çok üzüldüm ağlayınca sen anne olarak nasıl üzülmedin filan yaptı. Ya sabır. Sanki zevk alıyorum ağlamasından. Çocuğun ayakları rahat olmuyor o ayarda için rahat etmedi değiştirdim dedim. Tripli şekilde gitti. Bu sabah da küsmüş konuşmuyor.

Ya daha 3 ay önce değiştirmiştim bakıcıyı ve süreç çok zor oluyor. Yine değiştirmek zor geliyor. Bir yandan da bebeğime güzel bakıyor yani fazla sahipleniyor sadece. Sanki annesi oymuş gibi davranmak istiyor. E bu bir yerde güzel bir şey. Gözüm arkada değil güzel bakar. Ama bana karşı saçma sapan davranıyor. Ne düşünüyorsunuz? Değiştirelim mi kalsın mı?
0
yenibirgüzelnick
(04.09.25)
değiştir. bu ne ya ergen gibi tavırlar... bu yardımcı bakıcı tayfası iyice kendini bir şey sanmaya başladı. siz de kibar olunca iyice tepenize binmiş.
0
art cat chocolate
(04.09.25)
pat diye istifa edeceğim lafını ortaya atması çok sinir bozucu. her sorunda istifa edeceğim diye tehdit edecekse işin var. ayrıca 3 aylık çalışan 3 hafta ücetli izin yapması da çok saçma. ipleri eline vermişsiniz kadının.

ama tüm bunları kenara koyarsak ortada bi iletişim problemi var gibi. yani çocuk ağladığında ortadan yok olamam, beş dakika müdahale edip odama geçeceğim, yöntemimiz bu olacak gibi bi konuşma yaptınız mı? kendi kendinize dertlenip sinirlenmeden önce çalışma biçimi belirleyecek bir konuşma yapın derim.

bir de bir bakıma haklı. çocuk sizi her gördüğünde ağlıyorsa sizin ortalarda görünmemeniz bence de en mantıklısı.
0
elorelia
(04.09.25)
of bu benim başıma eve temizliğe gelen ablalarla çok oluyor ne kadar çok yüz verirsem o kadar sapıtıyorlar, en sonuncusuna hiç yüz vermedim gayet sert şekilde istediklerimi söylüyorm, bi yer olmamışsa yeniden silermisn falan diyorum gider diye çekindim ama gitmedide, alttan almicaksın ya bu hayatta kimseyi.
0
eja
(04.09.25)
araba ayarı hikayesine göre bu arkadaş bir kontrol manyağı. siz dahil tüm kontrolü ele almak istiyor. iki seçeneğiniz var: ya kendinizi tamamen teslim edip vitesi boşa alacaksınız ya da değiştireceksiniz. yoksa mücadele etmek çok yorucu ve yıpratıcı olur.

bu arada ağladığında (krize girmiyorsa) yanına gitme mevzusunda kadın haklı. siz her seferinde giderseniz çocuğunuzda otoritesini kuramaz.
0
merhum
(04.09.25)
konuyla alakasız şunu söylemek istedim öncelikle pedagojik eğitimim yok ama bu konulara ilgiliyim. bebeğiniz sizi gördüğünde ağlıyor ve siz hiç ilgilenmeyip odaya kendinizi kapatıyorsanız bence bu sorun olur. bebeğinizde "annem beni sadece ağlamadığımda kabul ediyor o halde ben ağlamamalıyım. duygularımı ifade etmemeliyim" mesajı oluşabilir. evet daha çok küçük ama travmalar zaten bu yaşlarda olmuyor mu? bence bunu bir pedagoga danışın bakıcının lafıyla çocuğunuzdan uzak durmayın. sizi gördüyse ve kucak istiyorsa 5 dakika onunla ilgilenmenin ne zararı var ki? onun dışında evet görünmemeye çalışın ama görüyorsa da uzak durmayın bence.

değiştirelim mi kısmına gelince de en ufak sorunda gideceğim diyen insanla ben çalışmak istemem. çünkü hayat yeterince stresli bir de bu düşünceyle yaşamak istemem. karşınıza alıp konuşun bu endişelerinizi yine düzeltmiyorsa vedalaşın bence.
0
matilda
(04.09.25)
Bakıcı kendi doğursun bu kadar sahiplenmeyi seviyorsa.

Bu kadar kontrol manyağı olması bu şartlara ve bu kadar kısa süreye rağmen bu kadar tepenize binmesi hiç normal değil.

Bence kendisi istifa etmeden tekmeyi vurun başka birini bulun. İleride çocuğunuzu sizden sakınır, size doldurur deli gibi bir şey.
0
chicha_v2
(04.09.25)
farkında mısın ağlayan ve seni isteyen bebeğine sarılmaya iznin yok??
0
deartheodosia
(04.09.25)
şurda okuduğum bakıcı hikayeleri inanılmaz ya allah sabır versin size. hepsi paşa sanki afralara tafralara bak...
0
bay b
(04.09.25)
"Niye gelip arabaya dokunuyorsun çocuğu ağlatıyorsun, ben çok üzüldüm ağlayınca sen anne olarak nasıl üzülmedin filan yaptı." abovvv. red flag. kov bacım bu iş büyümeden, ne manyaklar var ya kafayı takarsa?

çocuk değil de başka bir şey emanet ettiğin bi çalışanın falan olsa hadi bir şekilde tolere et iyi iş yapıyorsa derdim de, çocuk yani, riske gelmez.
0
nolmus yani
(04.09.25)
Üç haftanın maaşını kesip kalan bakiyesini yatırın hesabına, istifa dilekçesi de alın ayırın yolları.
Altı yıllık anayım, kimsenin tribini çekemem.
0
cilekli pasta
(04.09.25)
yazık bebeğine. nasıl şöyle tipler bebeğinizi emanetediyorsunuz?bu bebeğinize iyi baksa ne olur ya.
baba olarak okurken sinirlendim durduk yere.eşim olsa şu durumda başlarım senin bakıcına da işine de der istifa et çabuk çocuğumuza sen bak derdim.
0
jamswety
(04.09.25)
@jamswety aslında bebeğime yazık olacak bir durum yok. Kadın bebeğimi fazla benimsiyor sadece. Yoksa aşırı seviyor hani bakıcı gibi değil böyle öpe koklaya bakıyor bebeğe. Benden kıskanıyor sanırım o yüzden de. Hani yazık olan tek kişi benim burda bebeğim değil :)
0
🌸yenibirgüzelnick
(04.09.25)
Au pair alın bence. Zaten evden çalışıyormuşsunuz, göz kulak olmuş olursunuz hem de.
0
kuehles blondes
(05.09.25)
Aa deli mi ne? Herkes kafayı yemiş, siz patronunuza bu şekilde trip atıp azar çekebiliyor musunuz? İstifa edicem dediğinde tamam diyip yollardım ben olsam.
0
ekimoloji
(05.09.25)
Üstüme iyilik sağlık, ayaklar da baş oldu bu devirde ya resmen. İşveren sizsiniz, çocuk da sizin, istediğiniz zaman istediğiniz yerde çocuğunuza sarılmakta serbestsiniz. Bakıcıdan izin mi alacaktınız ağlayan çocuğunuzu kucaklamak için..
Temizlikçi, bakıcı vs çalışanlar çalıştıkları ev sahibini yoklayıp üste çıkabilir mi onu sınıyorlar genelde. Ne kadar güleryüzle ve yumuşaksanız tepenize de çöküyorlar üzgünüm ama tam olarak bu. Kuralları baştan koyun, üzerine konuşun, gerekirse pedagoğa danışırsınız içiniz de rahat olur, kadına da tak tak sayarsınız pedagogla görüştüm bu şekilde ilerleyeceğiz (ağlayınca kucağa alıcam vb) uymuyorsa yolları ayıralım diyin bi hele bakalım.

Evet yeni biri bulmak da kolay değil ama hiç güvenilir gibi de gelmiyor böyle aşırı duygusal, hiç profesyonel olmayan tepki veren kişiler. Küsme nedir bu ne hadsizlik, işini yap çık git. (Bunun temizlikçi versiyonundan çok gördüm de hatırlayınca sinirlerim bozuldu yine)
0
lambada
(06.09.25)
(16)

Bu ailenin olayı ne sizce?

yenibirgüzelnick
Çok garip bir aile tanıyorum. Anne baba 45 yaşında ve çocukları 1.5 yaşında. Anne baba çok iyi kazanıyor yönetici olarak çalışıyorlar. Villada oturuyorlar iki tane lüks araçları var. Durumları çok iyi. Yardımcıları filan var. Gariplik ise çocuğa hiç harcama yapılmıyor. Evde bir sürü boş oda varken b
Çok garip bir aile tanıyorum. Anne baba 45 yaşında ve çocukları 1.5 yaşında. Anne baba çok iyi kazanıyor yönetici olarak çalışıyorlar. Villada oturuyorlar iki tane lüks araçları var. Durumları çok iyi. Yardımcıları filan var.

Gariplik ise çocuğa hiç harcama yapılmıyor. Evde bir sürü boş oda varken bebeğe oda yapılmamış. Bebeğin tüm eşyaları bir bavula sığar. Çünkü 3 zıbın ve 4 takım haricinde kıyafeti yok. Haftada bir kıyafetleri yıkanıyor üstünü değiştirmiyorlar. Çiş yaparsa elde durulayıp kurutuyorlar. Dışarısı için sadece 1 takım kıyafeti var 6 aydır her dışarı çıktığında onu giyiyor ve yıkanmıyor o kıyafet.

Kıyafetleri ve oyuncakların tamamını annenin ablasının çocuğundan kalmış yeni almamışlar. Toplam oyuncak sayısı 6. Başka oyuncağı yok.
En kalitesiz bez kullanılıyor ve çok bez harcanınca, sızdırınca üzülüyorlar.

Anne emzirdiği için üvey çocuk olamaz. Aynı zamanda anne bebeğini çok uzun zaman beklediklerini söyleyip gözleri doluyor ama hiç çok beklenmiş gibi davranmıyorlar bu çocuğa.

Çok garipsiyor ve çok merak ediyorum. Bu ailenin olayı ne acaba. Neden çok bekledikleri bebeğe karşı hevessizler ?
0
yenibirgüzelnick
(20.08.25)
hali vakti iyi olanlar ev araba alıyor dışarıya iyi gözükmek için ama normalde inanılmaz cimri oluyorlar, yaklaşık 30 kirada iyi yerde dairesi olan yüzmilyonluk nakit parası olan çok yakın çalışmayan bir tanıdığım bir yere gidecekse başkasının arabası ile falan gidiyor benzin yakmamak için birde kaçak benzin mi ne öyle bişey varmış çok pahalı arabasına ucuz benzin koyuyor adsasd, diğerleride bu kadar olmasada kendilerine inanılmaz cimriler, aldıkları şeyler çoğunluk etrafa iyi gözükmek için oluyor.
0
eja
(20.08.25)
cimrilik +1

alıdkları şeyler hemen küçülüp gidecek ziyan olacak gözüyle bakıyorlar.

şu hayatta 1 evin 1 araban olsun yeter, belki birde emeklilik için kira getiren bir mülkün. gerisi için boşuna eziyet. harcayamadığın, keyfini çıkaramadığın parayı ne yapacaksın.
0
gercekdunya
(20.08.25)
kendisi için gözü doluyordur bebeğe sevgisinden değil. ben ne çok bekledim bir bebek için, ah zavallı ben diye ağlıyordur :d
0
deartheodosia
(20.08.25)
tanidigim ne kadar "cok" zengin varsa abartmiyorum 1 liranin bile hesabini yapan insanlar. o yuzden bu tip hikayelere sasirmiyorum hic
0
sweetoffice
(20.08.25)
zaten iki üç ay sonra küçülecek, giyilmeyecek gibi şeyleri anlarım ama bu çiftin olayı bunu aşmış. cimrilik denir buna.

belki değildir, çocuk şımarık yetişmesin diye büyütmeye çalışıyorlardır. öyle davrananlar da var. ama her halükarda fazla abartmışlar gibi.
0
biseysorcaktim
(20.08.25)
Kalitesiz beze gelene kadar, tüketimi sevmiyorlar, eşya fazlalığından hoşlanmıyorlar demek ki diyecektim ama burada durum farklı gibi, bir tanıdığım yıkanabilir bez kullanıyordu mesela, cimrilikle hiç ilgisi yoktu. Mesela 6 oyuncak bana garip gelmedi küçücük bebek doğru dürüst algılamıyor bile oyuncağı,niye bir sürü ıvır zıvır alınsın ki, ya da bebek yanlarında yatıyodur onun için henüz oda hazırlamamışlardır ama kalitesiz bez kısmını çözemedim, cimrilikten başka açıklama yok sanki.
0
(20.08.25)
Türkiyede psikotik ve sıkıntılı çok aile var. Bunlarda zeki ama o manyak ailelerde büyüdükleri için aynı örüntüyü devam ettiriyorlar. Anadoluda halen daha köylerde ilçelerde manyakça çocuk yetiştiren ve bu düzene devam eden aileler mevcut. Bu aile öyle olmayabilir ama ailelerinden aldıkları bilgilerin birazıyla çocuk bakıyor olabilirler. Çocuğun bağlayan mı ararsın halen döven mi ararsın... değer yazdıkların doğruysa bu cimrilik. Evet yeni nesil insta anneleri gibi olmak zorunda değiller ama biraz daha özenli olabilirler. Bakıcı tutan adamın çok bez gitmesine üzülmesi garip geldi bana. Yazdıklarınızdan yüzde yüz emin misiniz?
0
mikahakkinen
(20.08.25)
Bu dışarıdan görünen, belki çocuğa ayırdıkları yatırımları var, ayrıca bir şeye para harcamiyorlar o yüzden ya da başka bir şey.

Yani genele göre farklı diyebilirim ama garip demem, "tum bu zenginlige ragmen çocuğu ihmal ediyor olabilirler" fikrini vermedi çünkü bu tablo bana.

Ayrıca oturup çocuğun eşyalarını oyuncaklarını sayan ve size aktaran kişiyle aralarındaki yakınlık ne bilmiyorum ama, asıl o kişide bir acayiplik var.
0
encokbenisevinnolur
(20.08.25)
Ya senin ya da sana bunları anlatan kişinin hüsnükuruntusuna benziyor.
0
beyfendi
(20.08.25)
beyfendi +1

Aile bebeğinin bütün eşyalarını göstermiyordur; toplu don sayımı mı yapılıyor evde anlamadım bana bu inandırıcı gelmedi ya da kıskanan birileri iftira atıyordur kesin. Kıskanan bir annenin “ben daha iyi bebek bakıyorum” uydurması/ tesellisi gibi geldi.
0
titanic kemancısı
(20.08.25)
adamlar luks arabaya biniyor cimri diyorsunuz, binmeseler yine cimri diyeceksiniz uahsduasduha
0
baldur2
(20.08.25)
Belki de tr gerçeklerini bilen her anne babanın yapması gerekeni yapıyorlar. Sik sok şeylere para harcamak yerine çocukları için birikim yapıyorlarsa eğer çok rasyonel bir davranış. Ultra prima çocuk bezi o kadar da önemli bişey değil.
0
benim bir gizli bildiğim var
(20.08.25)
Ailenin bakıcı tarafından iletildi bana. Bilgiler yüzde yüz doğru. Bebek ihmal mi ediliyor sence birilerine haber vermeli miyiz diye konuyu açtı. Ben de ihmal değil daha çok obsesyon gibi gördüm. Bilemedim yani. Kadın da kime neyi söyleyecek zaten. Üzülüyormuş çocuğa sidikli donu yıkamadan giydiriyoruz bazen diyor.
0
🌸yenibirgüzelnick
(20.08.25)
Çocuğun yediklerine de çok karışıyorlarmış. Bir tam meyve yemesi yasakmış mesela ağlasa bile yarım yeme hakkı varmış.
Ama ailenin bir kiler odası var market gibi. Hani yoklukta değiller de başka bir olay var. Bebeğe niye meyve yasak mesela? Annesi kilo alır diye izin vermiyormuş çocuk zaten zayıf.
0
🌸yenibirgüzelnick
(20.08.25)
cidden cok cok üzüldüm şimdiden bebek icin, ergenliği cok zor gececek belli. bence aile büyükleri tarafından aile ile konuşabilirler. elinizden ne gelirse yapin
0
oscar
(20.08.25)
Olay kontrolden çıkarsa alo 183'ten alo asp var onlar olaya dahil olur. Ama ailenin durumu iyiyse pek müdahale etmezler. Ama anlattıklarınız doğruysa anormal bir durum var.
0
mikahakkinen
(21.08.25)
(11)

Disleksi mi önemsememek mi?

yenibirgüzelnick
Bir arkadaşım var. 8 senedir arkadaşız. Ayda 3-4 kez buluşuruz çok da yakınız. Birbirimizin çocuğu olunca, doğum günü olunca vs hep gittik yani. Ama bu arkadaşım sık sık benim hayatım hakkında bir şeyleri karıştırıyor veya hatırlamıyor. Abimle kardeşimi sık sık karıştırır mesela. Pilot olan kimdi do
Bir arkadaşım var. 8 senedir arkadaşız. Ayda 3-4 kez buluşuruz çok da yakınız. Birbirimizin çocuğu olunca, doğum günü olunca vs hep gittik yani.
Ama bu arkadaşım sık sık benim hayatım hakkında bir şeyleri karıştırıyor veya hatırlamıyor. Abimle kardeşimi sık sık karıştırır mesela. Pilot olan kimdi doktor olan kimdi ya filan der. Aralarında 10 yaş var nasıl karıştırıyorsun anlamıyorum.
Geçen gün oğlumun ilk doğum günüydü ve iki yaşına mı giriyordu bir miydi diye sordu. Ahskshsks. Hamilelik testini almaya birlikte gittik, hamile olduğumu birlikte öğrendik, çocuk doğdu hastaneye geldin, kucağında büyüdü mk bunu nasıl sorabiliyorsun.

Önemsememekten mi yoksa ağır disleksi ve dikkat bozukluğu olduğu için mi bu?
Tavır yapıcam yapamıyorum da.
0
yenibirgüzelnick
(17.08.25)
Saydığın örnekler kesinlikle önemsememek değil bence. Sorun ne bişey diyemem ama.
0
gobekliraki
(17.08.25)
Aa o arkin ben miyim

Hepsi etken bence. Dehb + asiri onemsememek
0
abuzer
(17.08.25)
Pandemide korona pozitif çıkıp burnumuza dayatılan ilaçları içtikten sonra hastanelik oldum, 8 gün yattım. Çıktığımda hayalet gibiydim bir süre, kedim kucağıma çıktı onun bile ağırlığını, ona dokunduğumu falan hissedemedim, öyle bir hayaletlik hali yaşadım. Duygularım törpülenmiş nasırlaşmış. Hafızam da çok tuhaf oldu. Zihnim karıştı. Eskiden zehir gibi hafızam vardı, düşünce akışım sapasağlam ve dehşet verici bir kıvraklıktaydı ama hastaneden sonra kendimi hafızasını kaybetmiş yaşlılar gibi hissediyorum. Hastaneden çıkalı 1 aralıkta 5.yıl dolacak hâlâ böyleyim, çok ciddi halsizlikle beraber.

Belki arkadaşında da bu tarz bir şeyler olmuştur. Belki kan değerleri düşmüştür. Belki psikolojik olarak bişeylerden kaçıyordur. Belki (yaşlar kaç bilmiyorum ama) alzheimer başlangıcı vardır, Allah korusun. Önce onu dürtmek lazım diye düşünüyorum, sen normal değilsin bi sıkıntı var bunu bulalım diyerek bi sağlık kontrolünden geçirmek lazım. İnşallah çok iyidir zıpkın gibi fişşşşekk gibidir. Öyle ise de psikolojik bir kaçınması vardır diye düşünmek gerek. Belki senden kaçınıyor bile olabilir, bilemeyiz. Hemen üzülmemek incinmemek kızmamak lazım, kim bilir hangi halin hangi yapın onda neyi tetikliyor ve kaçmaya çalışıyor bilinçaltı. İyiliğinden emin olduğun bir insansa lütfen bir süre gözlemle, sana olduğunu sanmam bu hallerinin.
0
muhayyer divan
(17.08.25)
antidepresan kullanıyo olabilir mi
0
deartheodosia
(17.08.25)
bazen aklindaki ile ifade ettigi farklı olan tanidigim sahıslar var,

ahmete,mehmet
Mehmete ahmet diyor,

iyi uyku onemli,
yoksa önbellek karisiyor.
0
designer
(17.08.25)
@ deartheodosia
Düzenli olmasa da kullanıyor evet
0
🌸yenibirgüzelnick
(17.08.25)
Valla disleksi de olsa başka şey de, bozuldugunuzu söylemekte bir beis yok yani;işin şey tarafı da var belki siz tavır yapmadığınız için yaptiginin gıcık ya da olmadık bir şey olduğunu kendi de anlamıyor aşırı iyi niyetli düşüneceksek. Bir sebeple zihninde yer açmıyor sizle ilgili şeylere ama sebep nedir bilemeyeceğim.

Yani hani sorun kullandığı ilac falan yan etkisi gibi bir şeyse de gitsin doktoruna söylesin.
0
encokbenisevinnolur
(17.08.25)
Covid olanlarda bir kalıcı etki var, 'Beyin sisi' diye. @muhayyer yine güldürdü beni. Covidden olmamış da ilaçlardan olmuş :)

Beyin sisi biraz da çağımızın hastalığı gibi. Her şey çok aklımızda kalmıyor. Antidepresan kullanıyorsa zaten başka sebep aramaya gerek yok.

Takıntıları ya da takıldıkları vardır. Onları düşünmekten seninkilere kalan yer kısıtlı oluyordur. Önemsememek diye kestirip atamazsın. İyi arkadaşsanız bu kadarcık şey için tavır yapılmaz. Ama gerçekten bir nöroloğa görünmeye ikna etsen iyi olur.
0
Mirket
(17.08.25)
@Mirket evet ilaçtan oldum çünkü ilaçsız 3 gün çektim o hastalığı ilacın yaptıklarını yapmadı bana. O ilacın yüzünden entübe olacak hale geldim ben, şimdi çatlaya çatlaya gülebilirsin.
0
muhayyer divan
(17.08.25)
ya ben şu an yeğenim hangi sınıfa geçiyor, diğeri kaç yaşında sürekli unutuyorum. kendi öz yeğenim. olabiliyor yani. tavır takınmaya gerek yok tek problem buysa.
0
elorelia
(18.08.25)
liseden beri sürekli depresyona gir çık yapmış bir insanım. 3 yıl önce de majör depresyon + şiddetli ve sık panik ataklar yaşadım. üniversite sondan beri de çeşit çeşit antidepresan kullandım. pandemiden önce de sonra da hafıza sorunları yaşadım. psikoloğum bunu depresyona bağlıyor. anksiyetem de vardı tabii. vejetaryen olmama rağmen b12 seviyem iyi, sorun o değil yani.

arkadaşınızın yüksek anksiyetesi olabilir. ben de bazen dalıp gidiyordum, konuşmalara konsantre olamıyordum. cevap bile veremiyordum bazen. artık o günler geride kaldı, antidepresanı da bıraktım ama hala tam düzelmiş değilim. mesela dün 10 yıllık her gün konuştuğum arkadaşımın kardeşinin adını hatırlayamadım. şimdi hatırladım bak. tarihler ve zaman kavramım da iyice birbirine girdi. canımdan çok sevdiğim kedimin tedavi süreci bile zihnimde bulanık şu an.
0
art cat chocolate
(18.08.25)
(14)

Verilen söze sadakat

yenibirgüzelnick
Sizce olay ve duruma göre değişebilir mi? Siz verdiğiniz sözleri kimseye bir zararı olmasa ve kimseyi ilgilendirmese bile tutuyor musunuz? 4 senelik evli bir çift var. Kadın içkiden hoşlanmıyor ve erkeğe benimle evlenirsen hiç içki içmeyeceksin diyor. Erkek kabul ediyor ve 4 senedir hiç içmemiş. Ama
Sizce olay ve duruma göre değişebilir mi?
Siz verdiğiniz sözleri kimseye bir zararı olmasa ve kimseyi ilgilendirmese bile tutuyor musunuz?

4 senelik evli bir çift var. Kadın içkiden hoşlanmıyor ve erkeğe benimle evlenirsen hiç içki içmeyeceksin diyor. Erkek kabul ediyor ve 4 senedir hiç içmemiş. Ama bir şartı var. Kadın da hiç sigara içmeyeceğine dair söz veriyor. 4 senedir hiç sigara içmiyor.

Şimdi kadın bir tanecik sadece bir tanecik sigara içse gizlice bu verilen söze karşı çok kötü bir şey yapmış sayılır mı yoksa zaten kimse görmeyecek ve kimseye bir zararı yok kadın abartmasın böyle hayat mı geçer dersiniz?
0
yenibirgüzelnick
(01.08.25)
en güzeli dürüst olup karşılıklı birer tane istisna yaşamak ama bir tane ile kalmaz muhtemelen o sigara. öyle lanet bir şey çünkü.

bu arada 4 senedir içki içmeyen adamın hayatında içkinin çok büyük yeri olmadığını düşünüyorum. aksi durumda gerçekten sevmiş ve fedakarlık yapmış derim.
0
lazpalle
(01.08.25)
Söz namustur, verilene değil vereni bağlar. Kimseye zararı yok, kimse bilmeyecek görmeyecek hatta diyelim. Namusa zeval getirilir mi? Kendi vicdanı rahatsız olmalı en başta.
0
gobekliraki
(01.08.25)
Bir tanecik, bir atomcuk, bir kuarkcık, bir nikotincikte içse anlaşma bozulmuştur.

Anlaşma yapılmış olmuş bitmiş. Gizliden içmesi artık bir tür karşıdakini aldatmaktır.
Sigariyı cik ciklerle içmeyi düşünmek yerine sözü tutmaya
devam etsin.
0
diyecevaplandı
(01.08.25)
Mantığa bak hahahha kadın gitsin aldatsın o zamam bir sefercik nasıl olsa kimse bilmeyecek
0
respect
(01.08.25)
cik ne anlamadim ama 1 sigara neden icildigine gore degisir bence. yogun duygusal bir sey yasarsa 1 sigaraya bidi bidi yapmaya değmeyecek kadar yoğunsa(cenaze gibi), belki. ama islerin degistigini gosterir her turlu
0
ala09
(02.08.25)
O bir tanecik sigarayı içmek gerçekten üzerine bu kadar kafa yorulacak ehemmiyette mi acaba?

Kendi adıma, bebek denecek yaştaki çocuklar dahil kime ne söz veriyorsam tutuyorum. İradesi zayıf bir insan olmama rağmen. Tutamazsam da altında ezilirim.
İnsanlara da tutmayacakları sözler vermemelerini tavsiye ederim.
0
yadigar
(02.08.25)
Karşılıklı söz verilmiş. Bir kere söz bir Allah bir denerek büyütüldük, çünkü (bkz: münafık)lığın 3 işaretinden biri verilen sözde durulmamasıdır, bunun küçüğü büyüğü yok.

İkincisi enerjik bir bağ oluşturulmuş, kadın sözünü çiğnerse karma yaratır ve çok kötü ödemek zorunda kalabilir, çünkü karma bu durumda erkeğe alkol içirtebilir ve o bağımlılık haline gelebilir.

Kadın bu ihtimalden bence deli gibi korkmalı. 4 yıllık emeğini de çöpe atmamalı. Şu anda içmek istiyor gibi hissettiren duyguyu ve o duyguyu yaratan düşünce kalıbını bulmalı ve bunları çözmeye çalışmalı. Yoksa verilen sözlerin hiçbir anlamı kalmaz, birbirine ve kendine verilen emeğin hiçbir anlamı kalmaz, herkesin birbirine ve kendine duyduğu güven paramparça olur ve bir daha kurulmaz o güven. Yapmasın.
0
muhayyer divan
(02.08.25)
Biz söz bir Allah bir diyerek büyütülmedik. Ama sözümüzde duruyoruz. Ahlâk sadece dinle gelir gibi düşünmeye gerek yok.

Soruya gelecek olursak, güven zaten karşı tarafın haberinin olamayacağı durumlarda verilen söze sadık kalmaktır. O yüzden nasıl olsa haberi olmaz, bir tanecik içsem ne olur diye düşünmek abartılmayacak ufak bir kaçamak değil. Madem bu kadar ufak bir detay, karşı tarafa söylesi "bir tane içeceğim" diye ve öyle içsin. Ama lazpalle +1. O bir tanenin devamı kesin gelir.
0
himmet dayi
(02.08.25)
Her şey bir kereden bir sey olmaz diye başlar.
0
encokbenisevinnolur
(02.08.25)
bi kerecik de başkasıyla yatsın nolcak. kimseye zararı olmaz hatta kendisi de rahatlar.
0
gercekdunya
(02.08.25)
@himmet dayi

Senin ahlakın "sözünü asla çiğneme" dedirtmiyor sana, dikkat et, sağa sola laf yetiştirene kadar...
0
muhayyer divan
(02.08.25)
güzel ve özel anlarında ve beraberken birer tane içki, sigara içsinler madem o kadar istiyorlarsa.

sadece özel anlarla özdeşleşirse ve sadece özel günler diye şartlarlarsa tekrar bağımlılık oluşturma imkanı da azaltılmış olur. ikisi de 4 yıldır içmiyorsa demek ki istemediklerinde içmeyebiliyorlar.

o kadın o sigarayı içer gibime geliyor. hüküm vermeyim de bence duramaz. bugün burada mantıklı sebep bulmasa üç ay sonra bulur. en iyisi karşılıklı anlaşmak.
0
biseysorcaktim
(02.08.25)
Öncelikle, tutamayacağım söz vermemeye çalışıyorum.
Verdiğim sözü, küçük ya da büyük, tutarım.
0
gabe h coud
(02.08.25)
Ohhh Allah'ıma şükür böyle dertlerim yok çizmeci time crepe gofretim bitsin kendime bi fincan a101 kolası koyup balkonda slendır grimden iççem.

7 sene içmedim ben sigara baktım hiçbir şey beklediğim gibi gitmiyor, eve gelmeyen kocasına yaptığı yemekleri çöpe döken kadın gibi yaktım bir sigara 2017de yakış o yakış
0
Batuhanolabilir
(02.08.25)
(9)

istanbulu gezmek istemek ama depremden korkmak

yenibirgüzelnick
ankarada yaşıyorum ve istanbulu gezmeyi çok istiyorum. bundan 5 sene öncesine kadar sık sık gidip gezerdim sonra bir deprem korkusu geldi 5 senedir gitmiyorum. bana bir tavsiyeniz var mı? şu taraflarda bir otelde kal bir şey olmaz filan der misiniz? veya hep açık havada olsam güvende olur muyum? dep
ankarada yaşıyorum ve istanbulu gezmeyi çok istiyorum. bundan 5 sene öncesine kadar sık sık gidip gezerdim sonra bir deprem korkusu geldi 5 senedir gitmiyorum.

bana bir tavsiyeniz var mı? şu taraflarda bir otelde kal bir şey olmaz filan der misiniz? veya hep açık havada olsam güvende olur muyum? deprem bölgesinde olmayan güvenli otel nasıl bulurum?
0
yenibirgüzelnick
(24.07.25)
kimse öyle bir garanti veremez. sadece istanbul değil dünyanın hiçbir yeri için böyle bir şey mümkün değil. korkunuz takıntı seviyesindeyse üzerine çalışılması gerekir.

ayrıca istanbulu gezerken korkulması gereken şeyler listesinde ilk 3'e bile girmez deprem.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(24.07.25)
zekeriyakoy, sile tarzi yerlere gitmedigin surece her yerde ayni risk var. airbnb'de mustakil veya bahceli yerler daha mantikli bu senaryoda.
0
buenosdias
(24.07.25)
buenosdias +1 ama şöyle bir durum var:
depremin ne zaman olacağı belli değil belki çok sağlam bir yerde kalacaksınız ama 2 dakikalığına su almaya girdiğiniz marketteyken deprem olacak ve yıkılacak. bunun önünü alamazsınız. evet sağlam evlerde oturmaya gayret ediyoruz ama gideceğimiz her yerin de çok sağlam olmasına dikkat etmeye kalksak hiçbir yere gidemeyiz.
0
matilda
(24.07.25)
bir şehirde deprem riski var diye oraya gitmekten imtina etmek biraz patolojik seviyedir :( yardım alabilirsiniz. deprem konusunda bazı irrasyonel takıntılar oluşmuş.

tarih içerisinde tam da sizin istanbul'u ziyaret ettiğiniz 4-5 güne büyük bir depremin denk gelmesi ve o sırada yıkılacak veya ağır hasar görecek bir binada kaçamayacak bir durumda olmanız olasılığı, bugün markete giderken başınıza gelebilecek bir sürü şeyin olasılığından daha düşüktür.
0
gitdaddy
(24.07.25)
ölmü seni her türlü bulur. sabah mutlu mutlu fırına giderken kontrolden çıkan otobüsün altında kıymaya dönüşmen, bahçe hortumuyla yıkanıp fırçayla asfalttan kazınman da olası. kafana saksı düşebilir, elektrik çarpmasıyla tanışabilir, kendi kendine heimlich yapamayabilirsin. bir kayıp düşüp kafayı zemine vurup bir daha gözlerini açamayabilirsin. insan hayatı pamuk ipliğine bağlı. depremden boşuna endişe ediyorsun. bence psikokoğa görün.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(24.07.25)
arkadaslar belli ki travmatik bir durum var. kendisi farkinda degil mi saniyorsunuz? akil vererek veya mantiksizligini irdeleyerek duzelecek bir sey degil.
0
buenosdias
(24.07.25)
vallahi bence kalacağın yerden çok, gideceğin gezeceğin yerlerden kork deprem korkun varsa.
0
gobekliraki
(24.07.25)
@buenosdias,

valla farkında değildim cevapları şok içinde okuyorum :D
0
🌸yenibirgüzelnick
(24.07.25)
bence öncelikle psikolojik yardım al böyle yaşanmaz.
ayrıca istanbula gelirken trafik kazası geçirme veya uçak düşmesi veya tren kazası geçirme olasılığın depreme yakalanma olasılığından daha yüksek.
0
my fault
(24.07.25)
(38)

İş yerinde dedikodumun dönmesi

yenibirgüzelnick
Haftada iki gün ofisten üç gün evden çalışılan bir yerde çalışıyorum. Senior developer’ım. (Gayriresmi teknik liderim hatta) Bebişime hamile kalmadan önce proje kritik bir noktadaydı ben de hamileliğim boyunca çalıştım. Son aylar yaz sıcağına denk gelince yöneticim evden çalış komple dedi. Doğuma gi
Haftada iki gün ofisten üç gün evden çalışılan bir yerde çalışıyorum. Senior developer’ım. (Gayriresmi teknik liderim hatta)

Bebişime hamile kalmadan önce proje kritik bir noktadaydı ben de hamileliğim boyunca çalıştım. Son aylar yaz sıcağına denk gelince yöneticim evden çalış komple dedi. Doğuma girdiğim akşam bile çalıştım :) çalışmaktan gocunmam, pişman değilim. Sonra yasal iznim dolunca yani bebiş 3.5 aylıkken işe geri döndüm projeyi yarım bırakmadım. Hatta doğum iznindeyken de sık sık destek oldum. Yöneticilerim de tavrımdan dolayı teşekkür etti ve bakıcıyla bebişi yalnız bırakmayayım daha bebeğim küçük diye evden çalışmaya devam et dediler.

Bebiş oldu 10 aylık. Beni kimse geri çağırmadı ben de evden devam ediyorum. Ama kulağıma bazı şeyler geldi. Ofiste arkamdan laf ediyorlarmış. Haksızlık, biz geliyoruz o gelmiyor, çocuğu büyüttü valla ne güzel iş oh filan diyorlarmış. Bi çocuk doğur keyfine bak diyorlarmış hatta. Keyif yapacak halim varmış gibi :D (sadece çalışan anneler anlar bunu da)
Laf edenler yeni mezun, bekar çocuklar.

Siz ne düşünüyorsunuz ? Ben kimseye haksızlık yaptığımı düşünmüyorum sonuçta özel sektör böyle anlaştık. Onlar da gidip rica etsin ya da çocuk doğursun diye düşünüyorum.
0
yenibirgüzelnick
(25.06.25)
konuşan konuşsun boşver.
0
jelly bear
(25.06.25)
@arbre, neden haksızlık olsun? İşveren kimseye böyle bir söz vermedi sonuçta benim işveren ile aramdaki anlaşma böyle oldu. Onlar da çok iyi çalışan olsunlar o zaman onları kaybetmemek için evden çalışma yaparlar.
0
🌸yenibirgüzelnick
(25.06.25)
ee konuşsunlar gayet normal :D ben de olsam valla güzel iş derdim ne var bunda. ona da iyi oluyordur, keşke benim de benzer bahanem olsa evden çalışsam da derdim.

1 senedir yoksun, konu sen olunca ne dicekler başka? o da bayadır yok he falan derler tabi, aksi olsa sorun olurdu
0
avatar is back
(25.06.25)
Haklilar.
Şöyle ki şirketin sizin hamilelik dönemi vs yaptığı her şey çok iyi. Misal bizde de 3 gün iş 2 gün ev var ama kişilerin özel durumlarına (hasta olanlar vs) göre değişebilir. Ve bu durumda kimse bir şey demez.
Bunu böyle rastgele yapmamak için müdür ve ik onayi gerekiyor.
Sizin durumda ilk başta kimse bir şey demez ama bir noktada konuşulur yani. Misal sizce sizin ne zamana kadar evden calismaniz lazım? Peki o kadar yıl evden calisinca ofise dönebilecek misiniz? Yani çocuk iki yaşında mi yoksa 4 yaşında mi işe döneceksiniz?

Kısacası geçici remote çok iyi ama bir noktada insanlara "siz remote degilsiniz çünkü x, o remote çünkü y" diyebilmeleri lazım. Bunun tek sebebi asla ve asla çocuk sahibi olmak olamaz. Bir kişinin bekar olması asla sizin gibi evden çalışmasına engel olmamalı.

Haksızlık yapan siz değilsiniz, şirket. Sizinle oturup konuşmaları lazım ve bir tarih belirlemek lazım.
Dediğiniz doğru; bu kişileri bir noktada haksızlığı üst yönetime söylemeleri lazım. O noktada da tahminen sizin remote biter benden size söylemesi.
0
logisticsmanager
(25.06.25)
Bence onlari ilgilendirmez ama her sirkette digerlerinden farkli ayricaliga sahip olan kisiler goze batar. Ancak sunu da unutmamak lazim, etkisi, kidemi guclu olan istedigini alir. Tabiatin kanunu bu. Suclu hissetmenizi gerektirecek hic birsey yok. Siz isterseniz cocuktan da bagimsiz bu sekilde anlasirsiniz, bu kimseyi ilgilendirmez.

Pandemi zamaninda globalden gelen kararla zamlar durduruldu belirsizlikten dolayi falan, zam olmayacak dediler, bu sirada TL deger kaybediyor maasimiza zami gectim surekli deger kaybediyor. Bugunun asgari ucreti seviyelerine dustuk. Ayni yil mudur ve ustu seviye pasalar gibi yuklu paralari bonus olarak aldi. Biz de oyle baktik.
0
mbond
(25.06.25)
@logisticsmanager, bebiş 1 yaşına gelince mecbur bitecek zaten süt iznim bitiyor çünkü
0
🌸yenibirgüzelnick
(25.06.25)
O zaman hiçbir sorun yok. Eğer şirket her çalışana bunu verecekse yani ortada bir sorun yok ki baba olanlara da verilmeli belli süreye kadar.

Eğer sizin 1 senede dolacaksa bence şirket çalışanlara bunu rahatlıkla aciklayabilir sorun olursa.

Bir de denildiği gibi insanlarin böyle demesi normal, bu hep böyledir.
0
logisticsmanager
(25.06.25)
öncelikle eşitlikle adalet aynı şey değildir. siz işyerinizde uzaktan da verimli ve düzenli çalışabileceğinizi ispatlamışsınız ve bu güveni yöneticilere vermişsiniz. bu durumda hem ihtiyacınız hem de işinizi hakkıyla yapmanız göz önünde bulundurulduğunda böyle bir "ayrıcalık" tanınması çok normal. ben "evden çalışıyorum" diyerek öğlene kadar uyuyan, sonra da yalandan 1-2 iş yapan insanlar da gördüm. size doğrudan bir şey diyen biri olursa "sen de doğur, doğum yaptığın günün akşamı da çalış, sonra aynı rahatlığı sana da sağlasınlar" diyebilirsiniz. bunu özelliklere erkeklere söylerken çok eğlenebilirsiniz bence :) (erkeğim bu arada).
0
shadowfollower
(25.06.25)
iş yerinde dedikodu olmayan yer mi var. devlet memuruyum tayin geldim, 1 senedir insanlara torpilim olmadığını anlatmaya çalışıyorum ancak kimse inanmıyor. insanlara bir şeyi anlatmaya, yaptığını göstermene gerek yok. hak muabbeti çok saçma dünyada sürekli insanlar birbirlerinin hakkını yiyor ve ahlaktan bahsediyor. kendine çalışan önyargını çalıştırıp yoluna bak. hak hukuk adalet böyle bir şey yok.
0
mikahakkinen
(25.06.25)
iki taraf da hem hakli hem haksiz. ama tek hatali var.

calisanlar hakli: ortada adaletsiz bir uygulama var.
calisanlar haksiz: size tepkileri anlamsiz muhattap siz degilsiniz.
siz haklisiniz: sirket size musamaha gosterilmis.
siz haksizsiniz: onlar da cocuk dogursun soylemi (oldu canim)

bence ortada tek hatali var o'da sirket. ya herkese esit haklar sunacakti yada sizin ozel durumunuz konusunda diger calisanlari ikna edecekti.
0
buenosdias
(25.06.25)
@arbre, evden çalışma hakkımın çok iyi çalışmaya bağlı olduğunu yöneticim söyledi.
Bebeğim 3 aylıkken bakıcıyla başbaşa bırakıp ofise gelmek istemediğimi söylediğimde işe devam et seni kaybetmek istemiyoruz evden çalışırsın destek oluruz dedi.
0
🌸yenibirgüzelnick
(25.06.25)
sen calisan olarak ve karsi taraf isveren olarak yasalar dahilinde her anlasmayi yapabilirsiniz. isverenin herkese ayni kosulu sunma gibi bir mecburiyeti yok.
hamileligin vs de irrelevant. ister 5 cocuk bak ister home office yap ama damda otur.

haksizlik diye bir sey yok burada. isteklerini acik acik konusamayan ve dedikodudan beslenen toksik tipler var.

digerleri böyle bir sey istiyorsa onlar da taleplerini iletebilirler. o zaman isveren düsünsün... eger gerceklesmezse de yeni is arayabilirler.
0
sonsuz
(25.06.25)
@logisticsmanager'ın şu dediğine +1000

"Kısacası geçici remote çok iyi ama bir noktada insanlara "siz remote degilsiniz çünkü x, o remote çünkü y" diyebilmeleri lazım. Bunun tek sebebi asla ve asla çocuk sahibi olmak olamaz. Bir kişinin bekar olması asla sizin gibi evden çalışmasına engel olmamalı."

Şirketiniz bunu çalışma arkadaşlarınıza doğru düzgün açıklayamıyor bence. Bizim şirkette de patron ofise gelinecek günleri artıracağını söyledi. Bu kararı vermenizin nedeni nedir diye sorduğumda siz az gelince sekreter de evden çalışmak istiyor o nedenle daha çok ofiste olmalıyız diye cevap verdi mesela. Bence bu saçma bir neden, şirketiniz de tatmin etmeyen şeyler söylüyor olabilir.

Büdüt: Mesela aynı konuşmada zaten 2 gün gelme kuralına da insanlar uymuyor da dedi. Bu durumda kurala uyarak ofise gelenler olarak enayi gibi hissetik kendimizi ne diyeyim. Burayı da ağlama duvarına çevirdim özür dilerim.
0
peki madem
(25.06.25)
@peki madem, herhangi bir yöneticiye bunu sorsalar çok güzel cevap alabilirler ama yöneticiye vs sormuyorlar ki kendi aralarında konuşuyorlar sadece.
Ben 10 yıldır bu işi yapıyorum tabi ki bu yıl mezun olanla aynı olmayacak şirkete kattığımız değer.

@arbre, haftada 3 gün evden çalışıyorlar zaten. E benim süt izninden dolayı cuma günleri resmi iznim var. Şu an remote bıraksam bile haftada 1 gün gideceğim ofise. Göze batan onlar 2 giderken benim 1 gün ofise gidecek olmamdı.
0
🌸yenibirgüzelnick
(25.06.25)
Burada eleştirilen kişi sen değil şirket. O yüzden sorunu olan yöneticisi ile konuşsun ve seni örnek versin.
İnsanlar haklı olarak o kadar trafik varken gelip senin gelmemeni eleştirebilir. Bu yüzden kurumsal şirketlerde kurallar vardır, insiyatif azdır. Yöneticin insiyatif almış, senin vicdanın rahatsa sorun yok. Sonuçta, sen ofise gelme dediklerinde yok ben geleceğim demeyeceksin. Liderlik yolunda bu tür şeylere alışman iyi olur. Artık iş arkadaşlarındaki samimyet azalacak ve yalnızlaşacaksın. İnsanlar arkadan daha çok konuşacak. Kendi vicdanın rahatsa bunları takmamaya alış derim.
0
gokank4
(25.06.25)
yahu kafaya takmayın konuşsunlar. bizim insanımız boş teneke gibidir. devamlı boş boş sesler çıkarır. sen işine bak bebişinle de ilgilen. ikisi bir arada yürüyorsa digerlerine bir şey yemek düşer
0
limonlu eksi
(25.06.25)
açılın @yenibirgüzelnick'i savunmaya geldim. bebişi bizim için yanaklarından öp.

herkese de ne kadar dert olmuş işte haksızlık diyenler burada o zihne sahip insanlar. insan insanoğlunu nedense çekemiyor. çekip aşağı çekmeye bayılıyor sadece.

siz de doğurun sizde remote çalışın. bu sadece çocuk için olacak bir şey değil. sen iş yerinde sürekli tuvalete kalk, derler ki bu da sürekli tuvalete kalkıyor. sen sürekli biriyle iletişim halinde ol derler ki bu da hep x'le konuşuyor. derler de derler. dedikodunun hazımsızlığın sonu yok.

bu anın keyfini çıkar. arkandan da konuşanlarda başka şey yesin.

hakkın neyse onu yaşıyorsun, işinde iyisin ki sana o imtiyazı sağlıyorlar.

burada da orada da bırak konuşan konuşsun tadını çıkar.
0
koela
(25.06.25)
Sen haklısın ama iş arkadaşların da haklı.

Sadece iticisin, bebiş bebiş bebiş. Doğumda bile smile smilee çalıştım.

İşverenle aranızdaki olay bu. Arkadaşların bunları dillendirebilir normal. Dedikodu da normal. Ama nefret edilen çalışma arkadaşı tanımına cuk oturuyorsun. Onlar da çocuk doğursun yha xd
0
Shepard
(25.06.25)
Yönetici ile konuşmuyorlarsa onların hatası. Bu durumda kaale almaya gerek yok.

Kimseyi aşağıya çekmeye çalıştığımız da yok ek olarak. Siz de çocuk yapın dünyanın en saçma cümlesi bu arada. Yani diğer çalışanlar çocuk yap keyfine bak diyorlar o da saçma. Bu konuda iki taraf da haksız diyorum.
0
peki madem
(25.06.25)
@Shepard, kadın düşmanları tarafından itici bulunmaktan onur duyarım, gururum okşandı.
nefret edilen çalışma arkadaşı mıyım bilmiyorum ama hepsine iyi kötü yardımım dokunuyor, nefret ediyorlarsa yardım istemesinler.
0
🌸yenibirgüzelnick
(25.06.25)
iş evden çalışmaya uygun bir işse bence mümkün olduğunca evden çalışmaya izin verilmesi güzel ama bunun "size özel" bir tutum gibi yapılması biraz garip ve başkaları için rahatsız edici olabilir bence. şirket tarafından standarta bağlanmalı bu konu. anneler yasal izinleri bittikten sonra çocuk 1 yaşını doldurana kadar evden çalışabilir denmeli mesela. bu insanları susturur. sizlik bir durum yok tabi ki olayda da şirketin standart bir prosedür belirlemesi yerine "adamına göre muamele" yapma hakkını saklı tutmasında sorun var.

yazdığınız konuda sizin hatanız olan kısım yasal izinlerinizde bile iş yapmanız. patronları böyle bir kölelik düzenine alıştırmamalıyız biz çalışanlar olarak.
0
semaforo de medianoche
(25.06.25)
Tamam bu haksızlık olabilir de adaleti sağlayacak mercii siz misiniz? Bence de kafaya takılacak bir şey yok. Konuşan istediği kadar konuşsun. varsa delikanlı gitsin müdürle konuşsun o zaman yemiyorsa da istifa etsin
0
respect
(25.06.25)
çok takılmayın. ağzı olan konuşur.

ama net kurallar olmadan, "keyfi" alındığı zannedilen kararlar diğer çalışanların kafasına takılabilir. burada biraz yöneticilerin eksikliği var. şeffaflık her zaman kazanır.
0
co2s2
(25.06.25)
Ortada bir haksızlık olabilir veya haksızlık yapıldığını düşünüyor olabilirler ama bunun muhattabı sen değilsin, yöneticin ve/veya yöneticiler.

Buradaki yanlışı sen, evden çalışmayarak giderme yoluna gitmemelisin.

konuşuyorlarsa konuşsunlar. Konuşmaları gereken kişi yöneticiler. Yan masadaki arkadaşları ya da sen değilsin.
0
burfak
(25.06.25)
İnsanlar konuşur.
Burada problem yöneticide. Gerekçesi ne olursa olsun dengesizlik olursa onun ortamı dengeleyecek bir şeyler yapması lazım.

Sizin bakışınızda da sıkıntı var, hemen "bekar erkekler" olmuşlar. Ee? Biri evlenip çocuk yapsa ve aynı dedikoduyu yapsa haklı mı olacak?
Biraz da yoneticimin/sirketimin tatlış emek veren calisaniyim ben tabii ki böyle yapacaklar tavrı sezinleniyor sizde de. Böyle yaparsanız bu böyle devam eder ondan söylüyorum. Yani siz öyle yaptınız diye kimse dedikodu yapmaz yapamaz diye bir şey yok.
0
encokbenisevinnolur
(25.06.25)
sizin suçunuz değil gibi, şirketin suçu. size bu izni verirken süre belirlemeliydi veya diğer çalışanlara da isteyen 2 ay evden çalışabilir gibi bir şey demeliydi.

ancak düşünceniz yanlış. doğurmak ayrıcalık görmeyi haklı kılmaz. kimse sizi zorla doğurtmadı, kendiniz istediniz. evet çocuk bakmak çok zor, keyif yapmıyorsunuz ama bunu siz istediniz. bu zorluğu göze aldınız. kimse size anlayışlı olmak zorunda değil. hamile kalamayanlar ne yapsın o zaman? ayrıca erkeklere de haksızlık, babalara böyle izinler yok.

anlayış göstermek gereken bir durumunuz yok, engelli değilsiniz. benim annem de memurdu 2 çocuk büyüttü ve daireye de giderek yani.

bu sebeple konuşanlara kızmayın. zaten onlar aslında şirkete kızıyorlar. aynı imkan onlara da verilseydi bir şey demezlerdi. bariz adaletsizlik yapılmış.
0
art cat chocolate
(25.06.25)
@encokbenisevinnolur, bekar erkek diye bir şey söylemedim bu da sizin bakış açınızı ortaya çıkarmış biraz :D
bekar yeni mezunlar dedim, kız erkek karışık.
evli çocuklu olanlar (kadın-erkek) beni destekliyor çünkü.

@art cat chocolate, çocuk doğurdum diye ayrıcalık filan beklemedim onu nerden çıkardınız? doğuma az kala bile ben hiç sızlanmadan ofise gitmeye devam ettim, yöneticilerim halimi görünce ofiste doğuracaksın diye korkuyoruz eve git dediler.
hala da ayrıcalık filan beklemiyorum. çocuk değil de başka bir ihtiyaçtan dolayı evden çalışmam gerekebilirdi konu o değil yani.
0
🌸yenibirgüzelnick
(25.06.25)
sizin olmayan ve kontrol edemeyeceginiz konulari uzerinize alinip kafa yormaya ve yonetmek icin cabalamaya devam ederseniz cok enerji harcarsiniz. bir haksizlik varsa bu sirketin sorunu ve haksizliga ugrayan kisinin sesini cikartip cikartmamasi sorunudur. sirket (belki de boyle bir talep gelmedigi icin bugune kadar) bu konuyu seffaflikla yonetmemis, dedikodu yapan kisiler de sirketle konusmak yerine dedikodu yapmayi secmis. sizinle bir alakasi yok olayin. ayrica ne yaparsaniz yapin hakkinizda konusan birileri olacaktir, bunu en cabuk surede kabul etmek sizi daha mutlu eder.
0
kassiopeia
(25.06.25)
Developer diyince aklım yazılım sektörüne gitti, orada da erkek ağırlıklı bir nüfus var diye biliyorum. Başka bir developer ise bilemeyeceğim.

Bence direktorunuze buraya yazdıklarınızı arayıp söyleyin, eminim size haklisin tabi cok calistin bir de cocugun var ben onlari doverim diyecektir. Olayı "kadın olduğum icin" ya da "çocuğum olduğu icin" kısmını çıkararak okumaya çalışsanız rahatlayacaksiniz aslında ama o "çocukları" dövesiniz ya da birilerine dovduresiniz var herhalde :D onun ikamesi olarak da burada haklısın demeyenleri seçmek iyi fikir gecici rahatlama icin ama çözüm değil. Zor tabi küçük çocuk var bir de.
0
encokbenisevinnolur
(25.06.25)
kıskanç insanın dedikodu yapması kadar iğrenç bir davranış yok. hiç umursama bile, sen kendini biliyorsun sonuçta.
0
neira
(25.06.25)
Eğer kısa süreli uzaktan çalışacağın lanse edildiyse ve aradan aylar geçmesine rağmen hala dönmediysen tabii ki lafı edilir.

İnsanlar eşit başladıkları bir yerde birden birisine ekstra ayrıcalık gösterilirse buna tabii ki ses çıkarırlar.

Ama mesela baştan remote başlasaydınız kimse bişey demezdi.

Bizim ekibin çoğu uzaktan çalışıyor, birkaç kişi ofise gidiyor hatta isteyen gidiyor istemeyen gitmiyor. Kimsenin kimseye bişey dediği yok. Çünkü zaten böyle dağınık çalışanlarla kurulmuştu ekip.

Ama herkes ofise geliyordu, merve hanıma hadi doğum moğum dedik remote a aldılar bişey demedik, e kaç ay oldu dönmüyor bu ne böyle biz keriz miyiz her gün ofise gidiyoruz o zaman biz de remote çalışalım madem böyle oluyor... derdim ben.

Şirketin size güvenmesi, kaybetmek istememesi, uzaktan idare edebiliyor olması başka bir şey, ekibin tutumu başka bişey. Team lead falan da farketmez bizde aksine team leadler müdürler ofise gidiyor, diğer developerlar uzaktan çalışıyor.

Yakın zamanda dönecekseniz ses etmeyin. Ama laflara da şaşırmayın yani insanlar ofise bayılarak gitmiyorlar. Birine ayrıcalık tanınması tabii ki göze batar. Hele ki türkiyede yani. Biri düşünce herkes düşsün isterler, çıkanı da aşağı çekerler.

Ama yok ben hep böyle çalışıcam derseniz yöneticiniz ekibiyle konuştuk, arkadaşlar merve çıkmak istiyordu ofis ona uymuyormuş ama biz kendisini bırakmamak için sözleşmesini remote a aldık derse sorun bir nebze çözülür. Ama yine insanlar o zaman biz de remote çalışalım diye darlarlar. Yönetici o durumda "ama arkadaşlar öyle anlaştık yani maaşlar falan ona göre belirleniyor merak etmeyin" dese bile insanlar 10k az verin ofise gelmeyim der mi... o tarz şeyler nasıl çözülür bilmiyorum.
0
ananiyimioguz
(25.06.25)
cocuk sahibi er kisiyim, yasadigim ulkede annelik izni 12 aydan 18 aya cikartildi ki bence bu dogru karar, benim hanimin ilk 2 sene yasadigi dalgalanmalari gordum, bence ilk sene ise gitmesi zaten dogru degil.

ha gidenler var onlara saygi duyuyorum ama ben isveren olsam ilk 1 sene isyerine gelme derim. o yuzden sen eger islerini aksatmiyorsan ve anlasman bu yonde ise remote calisman bence haksizlik degil, tersine ekibin avantajina.

ozel sektorde, kapitalist duzende zaten full esitlik isteyen hayal goruyor, trajikomik. herkes anlasmasini yapar, ona gore calisir. birebir ayni pozisyon ayni deneyim sahibi olup farkli maaslar ya da farkli tatil sureleri pazarligi yapanlar var, o zaman bunlarin hepsi sikinti.. geciniz..

yazdiklarinda bana ters gelen tek sey gayriresmi ekip lideri oldugunu soylemen, gayriresmi ekip lideri diye bisey olmaz, ya ekip liderisindir ya da degilsindir, seninki sanri gibi...
0
cooperr
(25.06.25)
haklısın bacım umursama kimseyi
0
Hallegadola
(25.06.25)
Bana da garip gelen sadece doğum yaptığınız gün çalışmanız. Bunu bilsem ben de, o kadın iş delisi, patron sevdalısı diye düşünürdüm. Onun dışındaki uygulamada şirket istediğini yapmakta özgür. Olması gereken her çalışana, doğum, eğitim vs gibi durumlarda aynı imkanı sunmak ama ülkede eşitlik pek bulabildiğimiz bir şey değil.
0
asteriks
(25.06.25)
haklılar. herkes ofisten çalısırken sen evden çalısırsan arkandan konusurlar. herkesin sana destek vermesini bekleyemezsin. ayrıca bebek yerine her defasında bebiş diyen, trol ve gıcık cümleler kuran birisinin ofiste sevgi görmesini beklemek de doğru değil.
"Onlar da gidip rica etsin ya da çocuk doğursun diye düşünüyorum."
ben merkezci bir insan imajı çiziyorsun.
0
abelardo
(25.06.25)
Bebegini avrupadaki sahipsiz bebek noktalarina birakip ise donerdim ben olsam xd
0
lapaz
(25.06.25)
Dedikodu her zaman her ortamda olur takılmamak lazım. Herkes herkesin arkasından atıp tutuyor.

Ortada gri bir alan var. Bana göre konuyu hem kural haline getirme, hem de bir yan hak olarak doğum yapanlara özel örneğin "doğum sonrası ilk XX ay tamamen uzaktan çalışma hakkı" gibi hak tanımlanabilir.

Sonuç olarak primler de herkese verilmiyor/aynı oranda dağıtılmıyor. (Gerçekten hakkaniyetli dağıtıldığını varsayıyorum) Prim almayanlar alanlar için ortalık yerde "haksızlık oldu sen aldın biz niye almıyoruz oh ne güzel iş" diyebiliyorlar mı, hayır.

İnsanımız olumlu bir uygulamayı gördüğünde "benim de faydama olacak nasıl bir uygulama olabilir" diye düşünmüyor, dedikodu-şikayet ile olumlu uygulamayı aşağı çekmeye çalışıyor. Farklı bir vaka bizim kurumda da yaşanmıştı. Bir birimi aşağı çekecek uygulamayı "hayırlı olsun" diye duyuranlar olmuştu.

Şurada 2 ay kalmış bence işine odaklan bunları hiç dikkate alma.
0
Lethe
(25.06.25)
Devlette çalışıyor olsan belki bi nebze anlardım,yönetmelikten bilmem neye kadar herseyin standartı olur müdür kafasına göre normal sartlarda ayri muamele yapamaz ama özelde kime ne,beğenmeyen,adalet olmadığını düşünenlere kapı orada.Hakli ya da haksız da olsan özelde süreç böyle işleniyor yani.
0
essoist
(26.06.25)
(2)

iphone sadece peşin mi alınıyor artık?

yenibirgüzelnick
taksit yok mu hiçbir şekilde?
taksit yok mu hiçbir şekilde?
0
yenibirgüzelnick
(16.06.25)
iphonea özel değil belli tutarın üzerindeki telefonlarda uzun süredir taksit yok.
0
jelly bear
(16.06.25)
ticari kartlara taksit imkanı hala var.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(16.06.25)
(23)

bakıcı problemim

yenibirgüzelnick
9 aylık erkek bebeğim var. bakıcımız ile problem yaşıyorum. madde madde yazayım anlaşılır olsun. ben evden çalışıyorum ve bakıcımız da 6 aydır bizimle. pozitif yönler;-bebeğim bakıcısını çok seviyor, sarılıyor öpüyor. gelince seviniyor. -hamarat bir kadın ben söylemeden bir sürü iş yapıyor. ev işler
9 aylık erkek bebeğim var. bakıcımız ile problem yaşıyorum. madde madde yazayım anlaşılır olsun. ben evden çalışıyorum ve bakıcımız da 6 aydır bizimle.

pozitif yönler;
-bebeğim bakıcısını çok seviyor, sarılıyor öpüyor. gelince seviniyor.
-hamarat bir kadın ben söylemeden bir sürü iş yapıyor. ev işleri de söylemediğim halde yapıyor bazen bulaşıkarı yerleştirir vs.
-maaş olarak uygun veriyorum 24k.
-bazen çocukla çok güzel ilgileniyor. oyunlar oynatıyor seviyor öpüyor.

negatif yönleri;
-- sürekli kısıtlayıcı bir şekilde bakıyor çocuğa, sesini yükseltip hayır-cıss diye bağırıyor çok kez (bir çoğu gereksiz, ama ona göre gerekli. mesela robot süpürgeye dokunmasına filan bağırıyor pis olur diye, benim için sorun yok halbuki. söylüyorum değişen bir şey yok) ya da ayağa kalkmasını istemiyor düşer diye, ama ayağa kalkmadan nasıl yürümeyi öğrenecek? arkasında dur diyorum ama zor geliyor eğilip çocuğu tutmak.
-- bebek huysuz olduğunda üfleyip püflüyor sürekli öfff yapıyor çocuğa. ki daha 9 aylık bir bebek bu ileride daha da yaramaz olacak.
-- bebeğim kucak istiyor bazen kucağına gitmek için ağlıyor ama o kucağına almak istemiyor fıtığım var diyor.
-- son zamanlarda aşırı tahammülsüz. bebeğin en ufak huzursuzluğuna suratı asık ve sinirli tepki veriyor.

yeni bakıcı da zor bulunuyor. sizce değiştirmeli miyim? ve ya yeni gelen bakıcı daha kötü olursa? bu en azından seviyor da yani çocuğu bazen, oğlum da onu çok seviyor. ne dersiniz?
0
yenibirgüzelnick
(29.05.25)
üstüne bi de dövseymiş. bebek iyiyken iyi, bebek kötüyken kötü davranıyor, ötesi var mı?
0
elorelia
(29.05.25)
Negatif yönleri çok daha fazla. Kadının asli görevi bebeğe bakmak onu da yazdığınıza göre istemeye istemeye yapıyor. Daha 9 aylık çocuğa öfleyip püflemek ne demek. Siz anladığım kadarıyla ekstra ev iş yapması ve ucuz olduğu için kararsız kalmışsınız ama kadının görevi bebeğe bakmak. Bunu iyi yapamıyorsa diğerlerinin bir önemi yok.
0
messor
(29.05.25)
@elorelia,
bakıcısı olan arkadaşlarım kafamı karıştırıyor işte bazen çok yorulunca öflemesi normal, yoruluyordur vs diyorlar. ya da dövmüyor en azından seviyor filan diyorlar. ben de normal olan nedir bilemiyorum.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
@messor, kararsız kalma sebebim her zaman böyle olmaması. bazen de çok seviyor tatlı sözlerle seviyor bebeği. bazen bu şekilde oluyor. ben de yeni birine nasıl güveneceğim bu en azından üfleyip püflüyor ama çocuğa zarar vermez diye düşünüyorum.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
Çocuk bakımının yanı sıra ev işleri de yapıyor ve 24 bin lira mı veriyorsun sadece? Maaş için uygun bir maaş veriyorum demişsin?
0
rock n roll
(29.05.25)
yazdıklarınız her zaman olan şeyler mi? ben anne olarak ilk zamanlarda her şeyi aşırı kafama takıyordum, bebeğimi kimsenin öpmesini bile istemiyordum hastalık bulaşma ihtimalinden ama davranışlarımın abartılı olduğunun da farkındaydım. ama eğer davranışları hep böyleyse çocuğa faydasından çok zararı olur. daha emekleyecek, yürüyecek, gördüğü her şeyi ağzına sokup tanımak isteyecek.

yeni bakıcı daha iyi de olabilir daha kötü de ama değiştirmekten çekinmeyin. bakıcı ile büyüyen tanıdıklarım birkaç ayda bir bakıcı değiştiriyordu maalesef, bu işler biraz böyle. neyse ki siz aynı evdesiniz ve çok daha iyi gözlemleme şansınız var.
0
deartheodosia
(29.05.25)
24k çok az. Emeğinin karşılığını alamadığı için tahammül seviyesi düşmüş olabilir mi?
0
kullanicadi
(29.05.25)
@rock n roll ev işini ben talep etmedim kendisi çocuk uyuyunca bulaşık makinesini diziyor bazen, istemezse yapmaz.

bir de haftada 4 gün geliyor. 10-17 arası. öğle arası da 1 saat gidiyor. haftada 24 saat için 24k veriyorum.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
haftada 24 saat için 24k veriyorum ama eğer düşük olduğunu düşünüyorsa bu işi yapmak zorunda değil. bir de maaş pazarlığı hiç yapmadık ben 24 olur mu dedim olur dedi. az dese artırırdım.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
Ev işleri yapmasını istemediğini net bir şekilde söylemelisin. Ben talep etmedim ama o yapıyor yine de olmaz. Biraz da işine gelmiş sanki, pozitif yönleri kısmına yazmışsın hamarat diye.

24 saat için 24k veriyorum, temizlik de yapsın diye mi düşündün?

Bir de eğitimine baktın mı, bu kişinin? Çocuğunu emanet ettiğin kişiyi araştırdın mı?
0
rock n roll
(29.05.25)
@rock n roll, evet net şekilde söyledim, bebeğe bakman yeterli ev işi yapma dedim cevabı ben boş durmayı sevmiyorum oldu. kendisinin temizlik takıntısı var ve mutfak tezgahımın dolu olmasına gıcık oluyormuş o yüzden yapıyor. ben de çalışan insanım mutfağımı o rahatsız oluyor diye sürekli toplu tutamam. yapıyor yani ne yapabilirim :)
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
@rock n roll, evde yalnız bırakıp gitmiyor ki, anne zaten evden çalıştığını belirtmiş. yabancı dadılar bile eğitimsiz ki ülkede genelde eğitimi olmayan, ev hanımı kadınlar bakıcılık yapıyor. ki anneanne/babaanne baksa onlar bile başından savıyor bir yerde, çocuk bakmak çok sabır isteyen bir şey.

mesajla da yazmıştım, boş günlerde başka bakıcı deneyip öyle tartıp biçmek bence daha iyi.
0
deartheodosia
(29.05.25)
@yenibirguzelnick

Sen git kendi evinde temizliğini yap de. Ben istemiyorum, burası benim evim temizlik istemiyorum ben böyle seviyorum de :)

Ben istemediğim müddetçe kimse benim evime dokunamaz.

@deartheodosia

Emanet derken bırakıp gitmekten bahsetmedim aslında, her halükarda bebek kim ilgileniyorsa onunla etkisinde kalır. O anlamda diyorum.
0
rock n roll
(29.05.25)
sahsen bir bakicinin yapmasi gereken bircok seyi yapmadigini düsünüyorum. cocugu seviyor diyorsunuz ama kisitlayici, tahammülsüz, huysuz, destek degil köstek olan birisi. hanimefendinin keyfi olursa arada cocukla oynuyormus. vay anasini ya, zahmet etmesin prenses.

ben kesinlikle yol verirdim. kisitlayiciligini falan gectim, cocuga öflemesi, sürekli negatif enerjisini hissettirmesi cocugun karakterini, baglanma bicimini, özgüvenini bozar.


cok iyi ev isi yapmasi umrumda olmazdi. siz ona bakici olarak is vermissiniz. asil yapmasi gereken isi yapmiyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(29.05.25)
Ankara'daysaniz kreş sebebiyle biz bakicimizi bıraktık memnunduk, numarasını verebilirim
0
mirty
(29.05.25)
24 bin lira maaş az diyenlere bakmayın. kendileri galiba ingilterede yaşıyorlar. bugun fabrikada çalışan bir kadın hem tüm erkek kondisyonu isteyen agırlıkta işleri yapıyor. hem de günde 12 saat çalıştırılıp canı çıkartılıyor.

Bakıcınızla konuşun eger bu negatif tarafları halledemiyorsa başka bakıcı bulun.

ayrıca 9 aylık bebegi hiç bir kreş kabul etmez. o seçenegi eleyin.

Bazı özel kreşler oluyor. içeride birebir bakan bakıcısı olan. onlarda fiyat oldukça tuzlu
0
limonlu eksi
(29.05.25)
"bir çoğu gereksiz, ama ona göre gerekli. mesela robot süpürgeye dokunmasına filan bağırıyor pis olur diye, benim için sorun yok halbuki. söylüyorum değişen bir şey yok)"

gburasi beni rahatsiz etti. Yani bakicim benim direktifim dogrultusunda hareket etmeyecekse ne anladim o isten. Amerikan filmi cekmiyoruz, dadi sizin uzantiniz olmali. off poff de hos degil tabii de orada alginizda secicilik olabilir normal olarak.
0
wallcan
(29.05.25)
negatifler listesindeki her madde için çok uzun paragraflar yazarım, çocuğun özgüvenini nasıl etkileyeceği, ileride şiddete varabileceği vs yönünde.

ben çocuğuma böyle birisi baksın istemem. değil 24k, bedava da olsa istemem.
0
emfuzi
(29.05.25)
mükemmel bakıcı bulmak imkansız. bakıcıda en önemli konu bence güvenilir olması. bu konuda içiniz rahatsa devam edin ama düzeltmek için telkine devam edin. eşiniz de destek olsun. değişiklik yapmak çocuk alıştıktan sonra çok zor oluyor ama değiştirecekseniz referansı çok iyi olan biri olmadan o işe girişmeyin.

bir de değiştirmeyecekseniz sadece çocukla ilgilensin. madem çabuk yoruluyor ev işi yapmasın kesinlikle.
0
merhum
(29.05.25)
bence bu konuyu bakıcı ile deneyimi olan insanlara sorman lazım bizim yorumlar sığ kalıyor. bir bakıcı oflar mı oflamaz mı ben şahsen bilmiyorum. ama şimdi sana kalkıp bırak bu bakıcıyı dersek sen yeni bakıcıyı nereden bulacaksın? öyle bir sorun var. ücret de 4 gün için 10-17 arası için gayet normal bu arada. az falan değil.
0
turuncu tonlarda
(29.05.25)
Kaç yaşında bakıcı? Bazen daha tahammülsüz olması bel fıtığından mı? Biraz o sağlık olayını anlamaya çalışın belki o konuda bişey yaparsa kendini rahatlatıcak çocuğa tahammülsüzlüğü gider. Yoksa işiniz zor.yani yaşlı olduğu içinse veya takıntı gibi ruhsal bi sorunu varsa yapabileceğiniz şeyler çok sınırlı.
0
benim bir gizli bildiğim var
(30.05.25)
mukemmel bakici yoktur. babannesi ya da ananesi bile baksa bu saydiklarinizdan en az 2 3 tanesi yine olurdu. bakicilikta en onemli şey guvenilrilik bence, bunu değiştirseniz yenisinde de baska sorunlar olacak. ben cok sorun görmedim, güveniyorsanız devam edin
0
oscar
(30.05.25)
Bakıcı yaşlı galiba? Yok fıtığım var yok peşinden gidemem eee niye bakıyor o zaman… benim çocuğum o aylarda çok uysaldı şimdi 15 aylık karıştırmadığı yer yok ve diş çıkarma süreci olduğu için çok huysuzlaştı. O zaman nasıl tahammül edecek çocuğa?
0
ekimoloji
(30.05.25)
(16)

Ben nasıl ev alabilirim?

yenibirgüzelnick
Ev alanlar nasıl alabiliyor ya ben de almak istiyorum ama yok yani mümkün görünmüyor. Aylık 70-80 taksit ödeyebilirim. Ankara’da üç kişilik ailemle oturacağım düzgün bir ev ve düzgün bir mahalle yok bu fiyatlara. 5-6-7 milyona ihtiyacım var. Evler o civarda. Elimde bir araba var 1.6 milyona satılır
Ev alanlar nasıl alabiliyor ya ben de almak istiyorum ama yok yani mümkün görünmüyor.
Aylık 70-80 taksit ödeyebilirim. Ankara’da üç kişilik ailemle oturacağım düzgün bir ev ve düzgün bir mahalle yok bu fiyatlara.
5-6-7 milyona ihtiyacım var. Evler o civarda. Elimde bir araba var 1.6 milyona satılır max.

Nasıl alırım? Kredi çıkmıyor sanırım bu fiyatlara?
0
yenibirgüzelnick
(13.05.25)
aynı anda kira da ödeyebilecek durumdaysanız arabayı satıp proje lansmanından alıp 2-3 yıl zorlamanız lazım. ya da önce 2-3 milyon arası bir ev alacaksınız sonra onu satıp istediğiniz klasmanda bir eve yöneleceksiniz.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(13.05.25)
Konut almak neredeyse imkansız hale geldi. Öte yandan insan tabi semtiyle, evin içiyle, ulaşımıyla, sosyal imkanı ile en iyisini istiyor ancak ilk evi alırken bütçe yeterli değilse "bir yerden başlamak" en iyisi. Sıfırdan "iyi" bir ev almak imkansız veya çok zor ancak elinde bir konut olduğunda satıp "iyi" eve geçmek daha kolay oluyor.

Bu bütçeyle nasıl konut alınabilir? Konum olarak çok beğenilen bir yer değil ama örnek olarak Yapracık, Turkuaz tarafı gelişiyor. Konut fiyatları makul. 1.6M peşinatın olursa üzerini kredi ile tamamlayabilirsin, birkaç yıl sonra satıp o bahsettiğin 5-6M seviyelerindeki evleri almak en azından şimdiki gibi imkansız olmaz.

Kredi çıkıyor ancak şartlar biraz karmaşık hale getirildi. Yani üzerine ev olup olmamasına göre, evin değerine göre, enerji sınıfına göre çıkabilecek maksimum konut kredisi değişkenlik gösteriyor. Bunu internet araştırması veya bir banka şubesi ile görüşerek öğrenebilirsin. Hatta öncelikle bunu yapıp, aylık taksitlere göre bütçeni neleştirip öyle arayışa geçersen sağlıklı olur.
0
Lethe
(13.05.25)
Konudan bağımsız olacak ozur dilerim,
Zamanında millet bilmiş gibi ev alanlara 10 senemi ipotek ettiremem diyerek kredi ile ev alanlarla dalga geçiyorlardı. Sanki 10 senesini ultra verimli geçiriyormuş gibi üstten üstten milletle alay ediyorlardı.

Ortahalli vatandaşın peşin parayla ev almasının mümkün olmadigi, kredi ile ev sahibi olunan zamanlarda maalesef bu tip insanlar ve onları yönlendiren kişiler yüzünden artık tren kaçtı.

Şimdi ki krediler ve oranlarla ev almak mümkün değil.
0
tahirkemalbozoglu
(13.05.25)
Elinizde biraz da birikmiş olması lazım 1-2 milyon kadar. Ya da aileler yardım edecek.
0
playing star again
(13.05.25)
banka kredisi ile olmaz ancak yeni projelerde finansmanı firmanın kendisi yaptığı için oralardan yapabilirsiniz. yani sahibinden değil de sıfır ev projelerine bakmanız lazım.
0
kisa
(13.05.25)
@tahirkemalbozoglu %100 katılıyorum. Özellikle beyaz yaka bu propagandaya çok maruz kaldı. 10 sene borçlanılır mı (gelişmiş ülkelerde mortgage'lar 30 yıla uzanıyor), dört duvara o kadar para mı verilir (şu anki şartlara göre hiç zor değilmiş diyoruz), müteahhitleri zengin mi edelim, ömür boyu kirada kalırım daha iyi vs vs.

"Orada oturmam, burayı beğenmem" diye diye insanlar evsiz kaldı ve şu an almak imkansızlaştı veya çok zorlaştı. O nedenle "bir yerden başlamak lazım" diye önerdim. 70-80 bin taksit ödenebiliyorsa 10 yıl vadede yaklaşık 2.5M çekilebiliyor. TL her zaman değer kaybeden bir para birimi, emin olun bu ödemeler 2-3 sene sonra çok makul seviyelere düşecek. 1-1,5M peşinat varsa sıfır proje de olur, ikinci el de alınır. Sıfır konutlara kredi oranları daha yüksek. Ara ödemelerle vadeyi kısaltma veya taksit tutarını azaltma imkanı her zaman var. Ankara'da ev bakmak da avantaj, İstanbul daha sorunlu.

Yarın kiranı düzgün ödesen bile ev sahibin ekstra zam & çıkma baskısı yaptığında, evine sürekli müşteri ve emlakçı geldiğinde pişmanlık çok büyük oluyor. O nedenle özellikle evli ve çocuklu çiftler imkan varsa mutlaka kendi evlerinde oturmalı.
0
Lethe
(13.05.25)
kriterlerinizi düşürün. daha düşük bütçeyle başlayın kademeli olarak ilerlersinizç.
0
iwillsee
(13.05.25)
Ev fiyatları düşmüşken alınır bence. Araştırırsanız uygun fiyatlı bir ev düşebilir, evler kolay sstılmıyor çünkü.

Bir miktar banka kredisi de gözünüzü kotkutmasın, 2-3 yıldan sonra ödeyeceğiniz taksit enflasyon karşısında eriyeceği için sonraki yıllarda çok küçük kalıyor.
0
hebanon
(13.05.25)
Üzerinize ilk ev olacak ise ve ayrıca 2 milyon civarında paran varsa nakit+araba+kredi ile şu an alabiliyorsun. Onun dışında söylemek istediğim maddi durumuna göre pahalı bir araba kullanıyor gibisin, yani az birikim yapıyor gibisin. Kolay gelsin.
0
osssy
(13.05.25)
@tahir, @lethe +1

aylık 70 biriktirebiliyorsan -2bin dolara yakın bir para eder- bir iki sene boyunca peşinat yapmak alacağın evin yarı parasını hazırlar. bir yandan kira ödeyip bir yandan peşinat biriktirmek her yiğidin harcı değil ama bu mümkünse, arabayı da satarak büyük kısmı tamamlanır. görünüşe göre geliriniz iyi.

kredi oranı alacağınız evin özelliklerinden sizin daha önce ev sahibi olup olmamanıza göre değişiyor.

sigortalı çalışansanız, ilk evinizse, findeksiniz iyiyse, alacağınız ev 0 ise yüzde seksen'e kadar kredi çıkıyor.

bir sene para biriktirseniz (enflasyona ezdirmeden, hatta fon-hisse vs alarak arttırabilirseniz (piyasa kötü bu günlerde ama yine de fırsatlar var), üstüne bir de arabayı satarak 1-1buçuk senede 3milyondan fazla para birikir. aradaki farkı kredi ile kapatabilirsiniz.

gençler ev alma, arabayı satma gez-toz diyorlar da, o iş öyle değil.
şimdi kira ödeyemiyor insanlar, eski de olsa bir ev sahibi olmak kirada olmaktan iyi. önceden ben de aptalca düşünüyordum "eve para bağlamaktansa kirada otur, beğenmezsen semti değiştirirsin, istediğin yere taşınırsın, oh ne ala" derdim. bu fikir neredeyse herkesin durumu için aptalca. belki binde birlik bir kesim için makuldur sadece.
0
biseysorcaktim
(13.05.25)
tapu harcı, emlakçı komisyonu dahil etmeden düz hesapla 3.5 milyona ihtiyacınız var. 10 yıllık kredinin aylık ödemesi 110.000 çıkıyor şu an. zaten ödeyemiyorsunuz şu an. daha düşük fiyatlı evlere bakmanız lazım.
0
elorelia
(13.05.25)
@elorelia, yani maaşım 110 ödemeye de yeter ama ucu ucuna yaşamış oluruz rahat harcayamayız.
bilmiyorum ya ev alanlar üç beş sene böyle tasarruflu mu yaşıyorlar cidden? ne tatile gidebilirim ne rahatça harcayabilirim 100ün üstüne çıkınca.
0
🌸yenibirgüzelnick
(13.05.25)
zam oranını öngörebiliyor musun? senin net gelirini bilmiyorum ama ocakta alacağın zam biraz daha rahatlatır diyorsan risk alınabilir. ya da dediğim gibi evde standartları düşüreceksiniz. biz öyle yaptık. yoksa başka türlü olmuyor.

bir de siz ödeyebiliyoruz deseniz bile banka kabul edecek mi o var.

bu arada bizim iş bankasında süreç şöyle oldu. fikir vermesi açısından anlatayım. önce elimizdeki birikmişi hesapladık. sonra çıkabileceğimiz maksimum rakamı belirledik evde. bankaya gittik biz şu kadarlık bi ev almayı planlıyoruz dedik. ben evi bulduktan sonra tapu vs ile bankaya gidiyoruz sanıyordum ama öyle olmadı. biz evi bulmuştuk da belgeleri vs almadık sadece eşim bankaya başvurdu şu kadar kredi istiyoruz diye. benden bi belge de istenmedi mesela gelir konusunda. bankadan onay geldi kredi tutarına. bu sefer tapuyu verdik, bu ev olacak diye. eksper gitti. eksper değer biçti. evin enerji sınıfına göre eksper değerinin yüzde kaçına kredi veriliyor, bunu öğrendik. krediye başvurduk.

evin eksper değeri 5 ama enerji sınıfı d ise sanıyorum yüzde ellisine kredi çıkıyor. bu durumda sizin çekebileceğiniz maks kredi 2,5 milyon. e yine yetmiyor.

yani bir sürü şartın bi araya gelmesi lazım bi yandan da. üstüne bir de emlakçı komisyonu, tapu harcı var. 1,6 milyon peşinatınızın ucundan bu ikisini kesmeniz lazım mesela. yani sizin 5 milyonluk evde bile 3,5 milyondan daha fazla krediye ihtiyacınız var.

ama kredi ödemesi olarak o tutarlara çıkabiliyorsanız ben olsam iyi kötü demem bir ev alırım.
0
elorelia
(13.05.25)
aylık 100bine kadar kredi ödeyebilecek durumdaysanız ev alabilirsiniz. hem de istediğiniz evi alırsınız, bahsettiğiniz 6milyon civarındakileri.

kredi oranı yüzde elli olsa, sizin üç milyona ihtiyacınız var.
bir buçuk sene kredi ödercesine para biriktirseniz sadece bir buçuk milyon olacak aşağı yukarı.
sonra arabanızı satsanız 3 milyon peşinat olacak.

(bi buçuk sene sonra evler artacaksa, sizin aracın değeri de artacak. parayı tl'de tutmadığınız sürece onun da alım gücü bugüne yakın olacak)

dikkat etmeniz nokta para biriktirirken tl olarak biriktirmemek, bir şekilde yatırıma yönlendirmek (yatırıma yönlendirecek bilginiz yoksa en azından altın/dolar gibi birimde tutarak az değer kaybına maruz kalırsınız, gerçi altın ya da diğer mevduatların gelecek durumunu bilmiyoruz ama karma bir şekilde biriktirirsiniz)

geliriniz piyasanın üstündeyse ve enflasyona rağmen alım gücünüzü muhafaza edebiliyorsanın, en fazla iki-üç sene sonra kredi ödemeleri düşük gelecek. yani krediniz yüksekse bile bu bahsettiğiniz ucu ucuna yaşama 2-3 sene sürer en kötü ihtimalle.

bir tanıdığım 2bin beş lira ev kredisi ödüyor. Bin küsür lira ödeyen arkadaşlarım vardı. zamanında bu paralar da büyüktü kredi için.


bu arada dediğim gibi, şartlar uygunsa yüzde 80e kadar kredi çıkıyor.
olmaz diye kestirip atmayın. uydurmaya çalışınca oluyor bi şekilde.
0
biseysorcaktim
(13.05.25)
ayda 70-80 bin kenara koyabilen biri de ev alamam diye üzülüyorsa asgari ücretle geçinmeye çalışanlar ne yapsın. gayet de alırsınız, ben şunu anlamadım neden araba dışında birikmiş paranız yok şu an tüm kazancınızı harcıyorsunuz demek ki. öncelikle yatırım yapmayı ve para biriktirmeyi, paradan para kazanmayı öğrenmelisiniz.
1 hazirandan itibaren vadeli hesaba koysan şöyle olur;
1 haziran: 70 bin
1 temmuz: 70+70+önceki aydan gelen 2 bin tl faiz = 142 bin
1 ağustos: 142 bin + önceki aydan gelen 4 bin TL faiz + 70 birikim= 216 bin küsür

yani böylece sen 1 sene sonunda 1 milyon civarı para biriktirmiş oluyorsun. sadece vadeye bile koysan. ki bunun dışında başka yatırım araçları da var.

neyse öncelikle peşinat için bu yöntemle para biriktirmen lazım. hatta kendiniz zorlayıp ayda 70 binden fazla biriktirmen lazım. bu arada maaşına zam alırsan zaten biraz daha fazla biriktirmen kolaylaşır.

onun dışında da bu kadar yüksek fiyata bakmazdım ben olsam, 4 milyon civarı bir yere bakardım. ilk evin sonuçta. biraz daha biriktirirsen sonra istediğin muhitten alırsın.
0
turuncu tonlarda
(13.05.25)
@yenibirgüzelnick Türkiye'deki enflasyonun neredeyse tek avantajı konut kredilerinde yaşanıyor. Çok değil 3 sene önce çekilen ve 1 kıdemli mühendis maaşı seviyesinde olan ödeme tutarı, bugün asgari ücretin altında kalıyor. İnanılması güç ama öyle arkadaşım var ki 2020'de aldığı konuta şu an 1400 TL taksit ödüyor. Bunlar tabi pandemi dönemi ve sonrası enflasyonun aşırı hızlı olduğu dönemler. Şimdi bu süreç yavaşlamış olmakla beraber bitti diyemeyiz.

Krediyi aldığın ilk sene daha doğrusu ilk maaş zammına kadar harcamanı dikkatli yapman gerekecektir ancak sonrasında şirketin enflasyon üstü zam veriyorsa epey rahatlarsın. 2. yıldan sonra ödemek daha da kolaylaşıyor.
0
Lethe
(13.05.25)
(14)

başarılı insanların çocukları neden başarısız?

yenibirgüzelnick
siz de farkediyor musunuz bunu? tam olarak başarısız denmese de anne-babaları kadar başarılı olamıyorlar. ünlü sanatçıların yine sanatçı olan çocukları veya oyuncuların oyuncu çocukları, bilim adamlarının çocukları ebeveynleri kadar başarılı olamıyor. sebebi nedir? ebeveynlerinin başarısının gölgesi
siz de farkediyor musunuz bunu? tam olarak başarısız denmese de anne-babaları kadar başarılı olamıyorlar. ünlü sanatçıların yine sanatçı olan çocukları veya oyuncuların oyuncu çocukları, bilim adamlarının çocukları ebeveynleri kadar başarılı olamıyor.
sebebi nedir? ebeveynlerinin başarısının gölgesinde kalmaları mı yoksa zaten onları geçemem diye hiç çaba göstermedikleri için mi?
ya da fazla imkandan dolayı şımarıklık yapmaları mı?

halbuki önlerinde çok büyük rol model ve imkanlar var kullanıp anne babalarını geçebilrler..
0
yenibirgüzelnick
(01.05.25)
Bence, başarı kişisel bir şey. Anne ve baba belki bu potansiyele sahip ama çocuk sahip olmayabilir. İmkanlarını kullanma potansiyeli de olmayabiliyor. Bir de hırslı bir yapıda olmayabilir.

Bir de maddi imkanı çok iyi olmayan kişiler şartlarını iyileştirmek için daha azimli ve hırslı olabilir ama bu başarılı ailelerin çocukları zaten genelde her türlü imkana sahip oldukları için daha rahatlar galiba.
0
rock n roll
(01.05.25)
Bu sorunun kısa cevabı normal dağılım. Başarı dahil bu tarz özellikler bir toplulukta normal olarak dağılır. Sizin verdiğiniz örnekler normal dağılımın en uç tarafında kalıyor. Yani belki %0.01 dediğiniz kadar başarılı (örn. ünlü sanatçı) olabiliyor. İki neslin art arda %0.01’in içinde yer alması da takdir edersiniz ki düşük bir ihtimal.
0
but that was just a dream
(01.05.25)
Ben ünlü futbolcu vs değil de iş yaşamından gideceğim. Başarıyı ikiye ayıralım.
1.kendi emekleri ile başarı
2.aile destekli başarı.

2den başlayacak olursak, aile desteği ile başarılı olanların çocukları da en az kendileri kadar başarılı oluyor. Hatta çocuk daha iyi eğitim alıp daha donanımlı olduğu için kariyer adımlarını hızlı geçiyor.

1. Kendi çaba ile başarı. Bu başarı tipi çoğunlukla çok acı ile beraber geliyor. En iyi üniversiteler, yoğun çalışma, ekstra mesailer, sorumluluklar vs. Bu acı verici sürecin sonucunda insanlar başarılı ama çok da mutlu olmadığını gördüğünde çocuklarının bu kadar acı çekmesini istemiyor. Zaten bir evi bir arabası bir yazlığı olacak bir çocuğun acı çekmesini de gereksiz görüyorlar ve çocuklarının hayatını daha sosyal itemlarla dolduruyorlar.

Spordan örnek vereyim, Kobe, LeBron, mj zaten belirli bir aralıkta gelen nadir yetenekler. Genetik olarak bu kadar şanslı olmaları, çalışmaya yatkın olmaları bir sonraki nesilde görünme olasılığı inanılmaz düşük oluyor. Yine de bazı istisna örnek var,
-Curry babasından çok daha iyi basketbolcu.
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(01.05.25)
çok acayip bir durum bu, hadi sanatçılar için sanattaki şeytan tüyü herkeste olmayabilir ve çocuğa geçmemiş diyebiliriz ama çalışarak bir yerlere gelebilecek insanlarda niye böyle onu ben de anlamıyorum.

pilot/doktor/asker tanıdıklarım var zehir gibi, ama çocukları bildiğin embesil. ittire ittire zar zor dersleri geçiyorlar.
0
tabudeviren
(01.05.25)
Rahata alışkın büyüyorlar çalışmalarına gerek yok
0
mirty
(01.05.25)
babam başarılı bir insan. ben bi şey (şey derken yumuşatıyorum) olamadım :,) yani başarı ne onu da düşünmek gerek, alanında ünlü olmak, isim yapmak mı başarı? yoksa yalnızca eğitimini tamamlayıp meslek sahibi olmak başarı mıdır? bir de anne baba ismiyle/bağlantılarıyla ilerlemek gerekiyor toplumda. ilkeli yaşamak, torpil kullanmamak da “başarı”ya ket vuruyor.
0
deartheodosia
(01.05.25)
calling'ini yana cagrini bulmak diye bir sey var. basarili insanlarin cocuklari sirf onlar basarili diye cocuklarini bu ise sokuyor veya cocuklar sirf annesi/babasi o iste basarili, kolay olur diye o ise giriyor. fakat o anne/baba yaptigi isi buyuk bir askla, motivasyonla yapiyor, cocuklar ise hazir, kolay diye o ise giriyorlar. bir iste bu duzeyde basarili olmak zaten ozel bir durum, yani on binlerce sanatci, bilim insani vardir ama bunlardan cok azi cok buyuk basari elde ediyor, onlarin cocuklari da bu ozel durum altinda "eziliyor."
0
Sour
(01.05.25)
Rahatlığın tembelliğe ve hedonistliğe yol açması.
0
parka
(01.05.25)
Bazen başarının çok ciddi mücadelelerle gelmesi ve o mücadelelerin verdiği çoğu olumsuz duygulaın aileye yansıtılması sonucu çocuk bunu bilinçsizce "başarı acı vericidir" diye kodlayabilir.

Tam da bu yüzden "ağızdan çıkan sözün ruhu vardır" derler. Biri illa ki etkilenir ve o söz bir koda dönüşüp birilerinin hayatına yön verir.

Başarılı insanlar bazen başarılarını elde edebilmek amacıyla çocuklarını üçüncü dördüncü beşinci plana isterler ve kendileri hep başarı odağında yani birinci planda yaşarlar, çocuklar ise bunu kendi içlerinde normalleştirip kendi başlarının çaresine bakarlar, anne/babadan alamadıkları ruhsal ihtiyaçlarını başka şeylerden karşılamaya çalışırken onlardan beklenen başarıdan uzaklaşırlar.

Birçok senaryo olabilir. Bazen çocuğun yaratılışında üşengeçlik, çabasızlık, hareketsizlik olur. Bazen tembellik denir buna Bazen rahatlık denir gamsızlık denir vs. Yapıdan kaynaklanabilir yani.

Başarı illa atadan oğula devam etmesi gereken bir şey mi bilmiyorum. Hatta başarının tek kıtasının okul/iş camiasında başarı olduğunu da düşünmüyorum açıkçası. Herkes aynı alanda başarılı olacak olsaydı dünyada farklı alanlar gelişmezdi, farklı iş alanları sanat alanları spor alanları düşünce alanları vs vs. Bilemiyorum bence yapı meselesi biraz.
0
muhayyer divan
(01.05.25)
bence cok basarili insanlarin cocuklari ya salmis, rahata alismis oluyorlar ya da en az ailesi kadar basarili olmaya calisiyorlar.

bazen mücadele etmis, basarili olmus kisinin motivasyonu para kazanmak olabiliyor. o basarili olunca cocugum bu sefer rahat etsin diye fazla imkan sununca ve senin gelecegini ben garantiledim gibi karsidakini rahatta tutan bir duruma evrilince is, cocuk da calismak istemiyor olabilir.
0
sonsuz
(01.05.25)
insanın hayatta kalma iç güdüsü sağlıklı çalışmayinca ,frontal korteks tam anlamiyla gelişmiyor.

yesin,içsin,hayal aleminde gezsin.
0
designer
(01.05.25)
cok normal. o dedigin insanlar zaten olaganustu basarili. onlari gecmek icin omrunu verip yanina yaklasamayanlar var.

cocuklari rehavet icinde olmasa dahi gecmeleri kolay degil ki. yani memur babayi gecip doktor olmak gibi bir sey degil ali sunal'in kemal sunal'i geride birakmasi.

o yuzden sasiracak bir sey yok.
0
bohr atom modeli
(01.05.25)
Cogu yeteneksiz zaten. Anne babalari sayesinde kapilar aciliyor kendilerine. Onlar da zaten bi sey yapmak istediklerinden degil, meslegin var mi var hesabina is yapiyorlar. Hem para kazaniyorlar, hem kendilerine ait bi une kavusuyorlar, hem yorulmuyorlar.

Gercekten yetenek olanlar da var ama zaten goze batmiyorlar normal olarak.
0
Kittie
(01.05.25)
1- genetik sebepler: malesef gen gecisi her zaman gerceklesmiyor. misal benim dedem ressamdi, babam mimar. ikisinin de cizimi uber seviyedeydi, ben cop adam cizmekte zorlaniyorum.

2- onunde basaracak birsey olmamasi, hirssizlik ve hedefsizlik: cocuk zaten iyi bir mahallede dogmus, mali mulku var, istedigi herseyi elde etmis. zaten insanligin ezici cogunlu hayati boyunca bir eve calisiyor, adamin 5-10 mali mulku var, neden zorlasin?

etrafimda bu klasmana giren millenial sayisi asiri fazla bu arada, cunku boomerlar bu dunyanin kaymagini yedi. millenial cocuklari da zaten dokulenleri toplasa geberene kadar onlara yetecek seviyede.

bizim gibi milleniallarin cocuklarini buyuk cokus bekliyor.
0
cooperr
(01.05.25)
(3)

ankarada masaj

yenibirgüzelnick
masaj için düzgün bir yer arıyorum. eşimle gitmek için. eşli masaj değil ama düzgün bir yer olsun saçma tipler olmasın filan.
masaj için düzgün bir yer arıyorum. eşimle gitmek için. eşli masaj değil ama düzgün bir yer olsun saçma tipler olmasın filan.
0
yenibirgüzelnick
(30.04.25)
bilkent hotel.
0
jelly bear
(30.04.25)
Müthiş bir adres veriyorum yazın lütfen.
Gordion Otel Tunalı, Spa merkezi.
Nezih temiz, abudik gubudik işlerin olmadığı, yabancı uyruklı kadınların adam gibi masaj yaptığı, hamam, sauna, havuz, spa bir arada olduğu, çok temiz yeni (1-2 yıllık) adam gibi işletilen çok düzgün bir yer. fiyatları da piyasa düzeyinde otel olmasına rağmen uçuk değil.
gidip gezin kendi gözlerinizde görün görmek isterim dediğinizde gezdirip gösteriyorlar. otopark sıkıntısı yok otelin valesi var.
Otel grup şirket otelimiz. gönül rahatlığı ile gidebilirsiniz. ankaraya ziyaretime geldiğinde ben annemi tek bile gönderiyorum.
0
erty_ksk
(30.04.25)
Orange spa var portakal çiçeğinde hanımla gittik birkaç kez, tavsiye ederim
0
mirty
(30.04.25)
(6)

kalori açığı oluyor ama kilo veremiyorum

yenibirgüzelnick
doğum sonrası kilolarımı veremedim. 72 kiloyum, kalori hesaplayınca günde 1400 kalori alsam bile kalori açığı oluyor ve teknik olarak kilo vermem lazım ama veremiyorum. 1200 kalori alıyorum yaklaşık. niye sizce? masabaşı çalışıyorum ve hareketsizim ama sadece kalori açığıyla bile veriyor olmam lazım
doğum sonrası kilolarımı veremedim. 72 kiloyum, kalori hesaplayınca günde 1400 kalori alsam bile kalori açığı oluyor ve teknik olarak kilo vermem lazım ama veremiyorum. 1200 kalori alıyorum yaklaşık.

niye sizce? masabaşı çalışıyorum ve hareketsizim ama sadece kalori açığıyla bile veriyor olmam lazımdı diye düşünüyorum.
0
yenibirgüzelnick
(14.04.25)
Kalori açığı böyle bir şey değil, kalori açığı günlük ihtiyacın olan kaloriyle bazal metabolizma arasında verilir, kalori alımı bazal metabolizmanın altına inmeye başladığında dışarıdan yeterli kalori gelmediği için enerji tüketimi kısıtlanır ve kilo kaybı en aza indirgenir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.04.25)
"günde 500 kalori açık yaratırsanız 1 kg vermek için yaklaşık 15 gün gerekir" diye bir bilgi var. yani toplam 7500-8000 civarı kalori açığı 1 kg. tabi bu kanun değil kişiye göre değişir ama ortalama. ne kadar zamandır açık veriyorsunuz ve ne kadar açık veriyorsunuz yazmamışsınız ama bu hesaba göre vermeniz gerektiği kadar kilo vermediyseniz ya aldığınız kaloriyi yanlış hesaplıyorsunuzdur ya da verdiğinizi. ya da henüz çok az zaman geçmiş de olabilir.
0
semaforo de medianoche
(14.04.25)
çok düşük kalori alarak da kilo veremezsiniz.

bir günde ne yiyorsunuz mesela?
0
elorelia
(14.04.25)
yüksek kalori açığı verme. örneğin 2000 kalori günlük ihtiyacın ise bunu 1700'e falan çek. yavaş verirsin ama vucudu kıtlık moduna sokmazsın.
0
archmeister8
(14.04.25)
kıtlık modu yalan dolan. normal diyet yapan birinde oluşması mitten ibaret. sizin probleminiz bende ve diyet yapan diğer herkeste olandan bence. yaktığımız kalorileri abartırken aldığımız kaloriyi küçümsemek. mutfak tartısı kullanımını arttırın. yemeğe giren yağı vs iyice ölçün
0
glamdr1ng
(14.04.25)
Kalp yetmezliği olup da vücutta ödem olmuyorsa yanlışınız var. Kalori açığı olmuyor demek ki. Hesapladığınızı tüketmiyorsunuz.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(15.04.25)
(12)

Hala mikrodalga fırın kullanılıyor mu?

yenibirgüzelnick
Yıllar önce kullanırdık. Sonra ben büyüyüp kendi evim olunca zararlı diye almadım airfryer’da filan ısıtıyordum. Ama şimdi alsam mı acaba ihtiyaç mı diye düşünüyorum. Siz kullanıyor musunuz?
Yıllar önce kullanırdık. Sonra ben büyüyüp kendi evim olunca zararlı diye almadım airfryer’da filan ısıtıyordum.
Ama şimdi alsam mı acaba ihtiyaç mı diye düşünüyorum. Siz kullanıyor musunuz?
0
yenibirgüzelnick
(13.04.25)
Kullanıyorum.
Zararlı olduğu nereden çıktı bilmiyorum. Bilimsel olarak bir destek buldunuz mu buna?
0
logisticsmanager
(13.04.25)
Avrupa'da ve ABD'de bir çok yerde iş yerlerinde vs çalışanlar yemeklerini ısıtsınlar diye aktif ve yaygın olarak kullanılıyor. Ben evde de aktif kullanıyorum.

Sağlığa zararlı değil ayrıca. ChatGPT:

Mikrodalga fırınlar, gıdayı ısıtmak için düşük enerjili elektromanyetik dalgalar kullanır ve doğru kullanıldığında sağlığa zararlı değildir. Mikrodalgalar yalnızca su, yağ ve şeker moleküllerini titreştirerek ısı üretir; gıdada radyoaktif kalıntı bırakmaz. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) gibi kuruluşlar, mikrodalga fırınların uygun kullanımda güvenli olduğunu belirtmektedir. Ancak plastik kapların seçimi önemlidir; mikrodalgaya uygun olmayan kaplar zararlı kimyasallar (örneğin BPA) sızdırabilir. Bu nedenle sadece "mikrodalga için güvenli" işaretli kaplar kullanılmalıdır. Genel olarak, mikrodalga fırınlar gıdanın besin değerini diğer pişirme yöntemlerine benzer şekilde korur ve doğru kullanımda sağlık riski oluşturmaz.
0
but that was just a dream
(13.04.25)
Kullanıyoruz, özellikle sulu yemeklerde dolaptan çıkarıp yenecek kadarını tabakta 30 saniyede ısıtıyor mesela, büyk kolaylık.
0
antihero
(13.04.25)
airfryerin ici teflon ve mikrodalgadan daha zararli oldugu garanti.
0
cooperr
(13.04.25)
Airfry mi daha zararsız? Güldüm sabah sabah.
Mikrodalga x98956 daha işlevsel ve zararsız. Seneler boşa gitti senin için. O saçma alet ne pişiriyor ne ısıtıyor neye yaradığı belli değil.
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(13.04.25)
Mikrodalgasız bir Amerikan evi hayal edemedim. O derece çok kullanılıyor.

Zararlı falan da değil.
0
synesthesia
(13.04.25)
2000'lerden beri kullanıyoruz, çayımı kahvemi bile bununla ısıtırım.
0
hoot
(13.04.25)
sulu yemek, tabakladigin yemegi isitmak, tereyagini ve donmus ürünleri eritmek icin ideal. mikrodalga makinesinde bir zarar yoksa sana da zarar vermiyor diye biliyorum.
0
sonsuz
(13.04.25)
Tabi ki kullanıyoruz. Ben kullanmayı tam bilmiyorum, ısıtma için kullanıyorum, bilsem daha çok kullanırdım.
0
her giriste sifresini unutan adam
(13.04.25)
Ankastre varsa kullanırım. Yoksa aramam.
0
gabe h coud
(13.04.25)
20 senedir mutfağın baş köşesinde.
0
jamswety
(13.04.25)
kullanıyorum. hatta evlenirken çeyizime ilk aldığım şey oydu :) mikron benim için bir yaşam tarzı. çalışan bir kadın olduğum için ve evdeki yemek sorumluluğu bana ait olduğu için benim için olmazsa olmaz bir şey.
0
turuncu tonlarda
(14.04.25)
(4)

Elektrikli araç - otojet sorunu

yenibirgüzelnick
Yeni elektrikli araba aldım. Otojette şarj ederken pompayı bırakmıyor 20 dk filan bekletiyor. Normal mi bu?Citroen c4x arabam
Yeni elektrikli araba aldım. Otojette şarj ederken pompayı bırakmıyor 20 dk filan bekletiyor. Normal mi bu?

Citroen c4x arabam
0
yenibirgüzelnick
(05.04.25)
şarj olurken pompayı(?) bırakmaz zaten, normal.

şarjı siz sonlandırdığınızda soket kilidinin açılması lazım. kısa bir süre içinde şarj aletini çıkarmazsanız yine kilitleyebilir. arabanın kilidini açtığınızda soket kilidi de açılır.

şarjı sonlandırmanıza rağmen açılmıyorsa bir sorun olabilir. detaylı anlatmanız lazım ama.
0
orient blue
(05.04.25)
Şarjı sonlandırmama rağmen pompayı bırakmıyor kilitliyor. Müşteri hizmetleri de güvenlik için 10 dk bekleme normal diyor ama sadece bizim araba böyle galiba diğer araçlarda görmedim
0
🌸yenibirgüzelnick
(05.04.25)
Hmm o istasyonda sıkıntı olabilir çünkü şarjı bitirdiğinizde hemen açması lazım. Başka Otojet ve başka şirket istasyonunda da deneyin bence. Ben birkaç kez Otojet kullandım, direkt açıyordu kilidi. Belki ödemeyi almaya çalışıyordur, varsa başka bir kredi kartı ile de denenebilir.
0
orient blue
(05.04.25)
Selamlar bende de tesla var ilk kullanmaya başladığım zaman bir kez başıma gelmişti ama ben biraz nazik davranmışım sanırım ondan olmuş, yine de bir daha başıma gelirse ne yaparım diye bakmıştım

youtu.be

Bu videodaki gibi bir kez aracı kapatıp açmayı denediniz mi? Ya da var mı bagaj içinde charge port release butonu?
0
kullanicadi
(05.04.25)
(13)

imposter sendromu mu kendini bilmek mi?

yenibirgüzelnick
7 ay önce doğum yaptım. bebiş 3.5 aylıkken işe geri döndüm. bebekten önce kendimi kariyerimde çok başarılı olarak görüyordum ve işime çok hakimdim. yazılımcıyım ve google mülakatlarını bile başarıyla geçmiştim. 10 senelik tecrübem var bu arada. sonra bebeğim oldu ben işe geri döndüm. allahım resmen
7 ay önce doğum yaptım. bebiş 3.5 aylıkken işe geri döndüm.
bebekten önce kendimi kariyerimde çok başarılı olarak görüyordum ve işime çok hakimdim. yazılımcıyım ve google mülakatlarını bile başarıyla geçmiştim. 10 senelik tecrübem var bu arada.

sonra bebeğim oldu ben işe geri döndüm. allahım resmen bir gerizekalıyım. chatgpt olmasa kendi yazdığım kodları anlamayacağım. tüm işi chatgpt'ye yaptırıyorum. çoğu zaman anlamadan copy paste yapıp geçiyorum.
junior çocuklar var ve ben doğum iznindeyken başlamışlar. onlara beni çok anlatmış herkes onlar da heyecanlıymış işte bizim kodları beğenir mi vs diyorlarmış. halbuki ben işe bir geri döndüm diyorum ki inşallah junior çocuklar benim kodlara laf etmez. 3.5 aydır böyle kendimi gizlemeye çalışıyorum sürekli. toplantıda yöneticiler bana teşekkür ediyor mesela ekibi hep kurtarıyorsun vs diyorlar yerin dibine giriyorum çünkü ciddi anlamda benim hiç katkım yok. junior olanlar da yapar zaten o yaptıklarımı. böyle teşekkürleri filan hemen geçiştiriyorum çünkü insanlar üstünde düşünmeye başlarsa benim aslında bir bk yapmadığımı anlayacak diye de korkuyorum. yöneticilik teklif ettiler kabul edemedim çünkü şirketi batırırım cidden.

bir yandan diyorum ki imposter sendromu mu bu. sonra diyorum o sendromda cidden başarılı olmak lazım, ben chatgptye yazdırıyorum ve çoğu zaman copy paste kodları anlamıyorum bile öylece çalışıyor iyi tamam deyip kapatıyorum pcyi.

iş hayatım ne olacak böyle ya. stres içindeyim. benim gibi olan var mı acaba ? ne yapmam lazım?
0
yenibirgüzelnick
(28.03.25)
Bence kendinle gurur duymalisin. Beyninin alt tarafı sürekli evde bıraktığın küçük bebeğin için kaygilanirken sen iş hayatında ayakta durmaya calisiyorsun.
0
sekizdokuzon
(28.03.25)
size gelen teklif ciddi ise kabul etmemeniz şu an içinde bulunduğunuz durumdan farklı olarak bence kendinize yaptığınız bir kötülük. ha mesaisi,toplantısı fazladır o yüzden etmemişsinizdir farklı, ama kendi anlattığınız nedenden ötürü etmediğinizi söylüyorsunuz. ileri zamanlarda junior dedikleriniz başınıza yönetici olur, sonra siz ayrı mutsuz olursunuz.

kodları anlama işine gelince, bence düzenli not tutmanız lazım. örneğin obsidian.md genellikle yazılımcıların kullandığı ücretsiz bir not alma uygulaması. hatırlamadığınız yerler büyük ihtimalle birkaç kez yazıp geçtiğiniz, bir daha da görmediğiniz kısımlardır. bunlar working memory'e yerleşmez, short term memory'de kaybolur gider. not alırsanız, arada boş zamanınızda bunlar neymiş diye baktığınızda hafızanıza perçinlernir.
0
malheiros
(28.03.25)
çocuk doğduktan sonra ilk zamanlarki beyin sisi denen olay bu, bir süre sonra düzeleceksiniz merak etmeyin. hormonlar, ara vermek, beyni bir süre sadece çocuk odaklı kullanmak böyle etkilere sebep oluyor. zamanla düzelecek :')
0
pide
(28.03.25)
doktorunuza beyin sisi için multivitamin kullanıp kullanamayacağınızı sorun, belki başka önerileri de olabilir emziriyorsanız.

ben ağır bir covid sonrası bu beyin sisi denen lanet şeyi yaşadım 2-3 ay, 1 saat önce verdiğim fiyatları hatırlayamaz duruma gelmiştim ki normalde 8 yıl önceki müşteriyi bile hatırlarım. nörolog bir ilaç verdi, onun önerdiği multivitaminleri de kullandım, kendime geldim hızlıca.

belki bir psikologla görüşmek de iyi gelebilir lohusalıktan kaynaklı duygu durum değişikliklerini toparlayabilmek için.
0
Phoebe
(28.03.25)
uyku düzeni nasıl? yani kızım 7 aylıkken ben kesintisiz 2 saat bile uyuyamıyordum. eğer böyle olsa normal yani beyninin bu halde olması.
0
elorelia
(28.03.25)
Eski çalıştığım yerde bir abi daha önce çalıştığı bir kadını anlatmıştı. Hamile olup doğurduktan sonra kod yazamaz oldu demişti.
Sen yazıyorsun. Bence hormonal olabilir.
0
sevilen progressive türkücü
(28.03.25)
Yaşla falan alakası yok, o kısmı bir geçelim.
işi bir kenara koyunca; normal hayatta biri sizi övdüğünde de hızlıca geçmek mi istiyorsunuz, kendinize o övgüleri yakıştırabiliyor musunuz?
0
montreal
(28.03.25)
bahsettigin mefhumun bir adi var.
gebelik icin: pregnancy brain
dogum sonrasi icin: mommy brain
beyin sisi ve unutkanlikla kendini gösteriyor ve istedigin vitamini de kullansan fayda etmiyor cünkü asil sorun hormonal. bir süre sonra vücudun bu duruma da alisacak ve düzeliceksin.
normal bir durum yani. 3.5 aylik bebegi evde birakmak bile basli basina büyük stres kaynagi, kendine bu kadar yüklenme.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.03.25)
Gebelik ve doğum bir kadının mental ve entelektüel kapasitesinde ciddi bir düşüşe sebep oluyor bence. Bunu gösteren çalışmalar da var, ve kimle konuşsam aynı şeyi deneyimlemiş oluyor. Gıda takviyeleri almak gerek. Bir de anemi, tiroid fonksiyonları, vs genel bir kontrolden geçmek iyi olur. Ben çocuk 1 yaşına gelene kadar mamayı ne kadar vereceğimi hesaplayamıyordum.
Uykunuzu, beslenmenize dikkat edin. Aramıza hoş geldiniz :)
0
curukturpkokusu
(28.03.25)
Zamanla geçecek bence kendinizle gurur duyun. Ben bebeğim 3,5 aylıkken bırakın işe dönmeyi günlük faaliyetlerimi dahi yerine getiremiyordum, uykusuzluktan mal gibi geziyordum. Şu an 3 yaşına yaklaşmış olmasına rağmen hala eskisi gibi değilim çünkü beynimde sürekli açık sekmeler var bir yandan sürekli çocuk ile alakalı şeyleri planlamam gerekiyor ve beynimi full kapasite kullanmama engel oluyor bu durum. Ama daha iyi oluyor zamanla diyebilirim.
0
kullanicadi
(28.03.25)
doğuran doğurmayan herkes doğum sebepli demiş ama sizin aklınıza niye gelmedi doğumun bizatihi kendisi diyecektim ki zaten zihninizi şu an -normal olarak- perdeleyen şey doğum.
3.5 ay erken bence. örnek olarak da karşımızda. esasen çocuk 10 yaşına kadar öz bakım ister. 20 aylık olana kadar da anne sütü. imkanınız varsa izin alın derim. bu yasaların ve düzenin değişmesi lazım
0
lambırcek
(28.03.25)
3.5 ay çok erken +1

Bizim şirkette çocuğu 7 aylıkken işe dönen takım lideri sendeki tüm belirtileri gösteriyor. Normalde bilgisayar mühendisi ve zeki bir kadın ama şu an afedersin mal gibi dailyde birkaç dk önce konuştuğum ve gayet net ifade ettiğim şeyi bana özelden soruyor. Başka toplantılarda da sürekli şunu anlamadım, bunu kaçırdım paso bir şeyleri tekrarlattırıyor.

Başta gıcık oluyordum beni de eşim uyardı bak böyle bir fenomen var doğum sonrası kadının suçu yok biraz alttan al diye. Burada da yazmışlar işte zamanla geçecek demek ki. Bebeğinizle sağlıklı ve mutlu bir gelecek diliyorum. Kolay gelsin.
0
chicha_v2
(29.03.25)
bir süre ara verdikten sonra yazdıklarını hatırlamaman, beğenmemen, allahım ben neler yapmışım böyle demen çok normal. hepimiz öyleyiz, sadece unuttuğumuz için değil, zihinsel olarak geliştiğimiz içinde.

cursor kullan derim, kod sitilini de tanıyarak oluşturuyor, dolayısı ile ileride birisi bunnu gpt'ye yaptırmış deme şansı azalıyor.

gpt kullanmakta ayıp değil, sonuçta spec'leri sen belirliyorsun, o promptu sen yazıyorsun. tek başına kendisi bişi yapamıyor.

eski konuları, algoritmaları, kavramları gpt ile üzerinden geç, olmuyorsa çok zorlama, kendine yüklenme, bir kere yapmışsın, bir kere daha yaparsın, garantisi var.

geri kalanı bilgi, tecrübem dışında :)
0
selam
(29.03.25)
(14)

hala bir araba bulamadım

yenibirgüzelnick
6 aylık bebeğimle rahat yolculuk yapmak için geniş bir araç arıyorum. hem bagajı geniş olsun hem de arka koltuğu. arka koltuk şart değil ben sığıyorum bir şekilde ama bagaj şart. otomatik olsun bir de. 1milyon 200 nakitim var. çok gerekirse 250k daha kredi çekerim. ama gerekmese güzel olur. ne almal
6 aylık bebeğimle rahat yolculuk yapmak için geniş bir araç arıyorum. hem bagajı geniş olsun hem de arka koltuğu. arka koltuk şart değil ben sığıyorum bir şekilde ama bagaj şart.
otomatik olsun bir de.
1milyon 200 nakitim var. çok gerekirse 250k daha kredi çekerim. ama gerekmese güzel olur.

ne almalıyız? lütfen yardımcı olun...
0
yenibirgüzelnick
(11.03.25)
t-cross
0
sir gawain
(11.03.25)
ford galaxy ya da ford c-max.
bagaj desen han gibi, genislik desen yayla gibi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.03.25)
Geniş bagaj sorusuna t-cross yazan kişinin önerisini dikkate almayınız.
2.el opel grandland düşünebilirsiniz.
0
HellKeePer
(11.03.25)
SUV verelim abime (git: 1601911)
0
chicha_v2
(11.03.25)
@HellKeePer +1

Sedan düşünürseniz temiz 2.el Skoda Octavia hem arka koltuk hem de bagaj için sizi tatmin edecektir. Liftback olduğu için inanılmaz geniş ve kullanışlı bir bagajı var.
0
iustitia omnibus
(11.03.25)
Fiyatları kontrol etmedim ama Chery lerde güzel kampanyalar vardı. Oldukça büyük ve konforlu araçlar inceleyebilirsin.
0
yeninesiltupcu
(11.03.25)
Citroen C4 i Bi inceleyin derim
0
glamdr1ng
(11.03.25)
C4x*
0
glamdr1ng
(11.03.25)
C segmentinde Octavia üzerine bagaj hacmi olan araba yok. B olacaksa da yine Skoda Scala'yı incelemenizi öneririm.
0
en bi orijinal
(11.03.25)
kucuk SUV lazim sana..

qashqai ve turevleri..
0
cooperr
(11.03.25)
skoda scala
vw tcross
vw taigo
seat arona
0
brakgn
(11.03.25)
550 600e 2013 2015 508 alır, üzerini de mevduata koyardım
0
gurur
(12.03.25)
corolla iyidir. şartlarınıza sağlarsa, alayım yıllarca sorunsuz kullanayım arabası hep
0
avatar is back
(12.03.25)
c5 aircross. 2 yıldır kullanıyorum baya memnunum.

arkadaki koltuklar birbirinden bağımsız 3 ayrı koltuk. bagajı baya geniş. 2 bebek arabasını katlayınca çok rahat sığıyor.
bizim yeni 2. çocuk oldu. bir oto koltuğu, bir puset ve eşim çok rahat sığıyor arkaya şu anda.

1500 civarına 2022 modelini bulabilirsiniz.
shine bold modeli de baya dolu. shine paketi de yeterli olur.
0
cockiness
(12.03.25)
(4)

Yakınımdaki aile hekimleri dolu

yenibirgüzelnick
Sadece çok uzakta olanlar boş. Arabayla 10 dk mesafede var boş sadece. Ne yapmalıyım? Yakındaki bir yere gidip kaydolabilir miyim? Enabızda izin vermese bile?
Sadece çok uzakta olanlar boş. Arabayla 10 dk mesafede var boş sadece.

Ne yapmalıyım? Yakındaki bir yere gidip kaydolabilir miyim? Enabızda izin vermese bile?
0
yenibirgüzelnick
(01.03.25)
hayır
0
barracudaa
(01.03.25)
Şu an yaşadığım yere yeni taşındığımda başıma geldi. En yakın kağıthane'deki aile hekimi müsaitti o da 20 25 dk sürüyor gitmesi. Her ay aşı olması gereken bebeğim vardı, muhtara git söyle hallediyor dediler. Konuştum muhtarla, girdi e nabıza yaptı bir şeyler. 15 nolu sağlık birimine kaydetti beni, normalde öyle bir birim yok, başında doktor da yok. Benim durumumda olan insanları o birime kaydediyor, her ay aile hekimliğinde çalışan üç doktor 15 nolu birime dönüşümlü bakıyor. Her ay başka doktor sorumlu oluyor ama en azından işin görülüyor
0
kullanicadi
(01.03.25)
Bize aynı durumda saglik ocağındaki ebe, "dolu olsa da eger doktor isterse sizi kendi kontenjanına kaydedebilir." demişti. Gidip konuşmadık daha ama aklınızda olsun. Belki duyuruda sağlık ocağı doktoru varsa aydınlatabilir.
0
karacigerim vur kadehlere
(01.03.25)
Yeni düzenleme sonrası tavan nüfusları 3500e dusurdukleri için hastadan dilekçeyi alıp göndersek bile ilçe sağlık müdürlüğü “sistem izin vermiyor hocam” diyerek reddetti
0
unalub
(02.03.25)
(3)

Teknokent hakemlik görevi şirkete bildirilmeli mi?

yenibirgüzelnick
Teknokentler için hakemlik yapıyorum. Özel bir firmada çalışıyorum ve şirkete bildirmedim bu görevi. Söylemem gerekir mi? Mesai saatleri içinde de oluyor ama zaten çok kısa bir vaktimi alıyor. Cüzi bir ücret alıyorum(sembolik) Ek iş veya sigortalı bir şey değil sadece akademik bir görev gibi düşüneb
Teknokentler için hakemlik yapıyorum. Özel bir firmada çalışıyorum ve şirkete bildirmedim bu görevi. Söylemem gerekir mi?
Mesai saatleri içinde de oluyor ama zaten çok kısa bir vaktimi alıyor. Cüzi bir ücret alıyorum(sembolik)

Ek iş veya sigortalı bir şey değil sadece akademik bir görev gibi düşünebiliriz.
0
yenibirgüzelnick
(17.01.25)
bence bildirmelisiniz, çıkar çatışması (conflict of interest) söz konusu olabilir. iş sözleşmenizde bununla ilgili bir madde olabilir.
0
nop
(17.01.25)
ayrıca akademi dışında bir özel firmada çalışıyorsanız, denetlediğiniz firmalara bunu bildirmeniz gerekmiyor mu?

X yazılım firması olarak bir ürün geliştirmek için teknokentte çalışıyor olsam, beni potansiyel rakibim Y firmasından birisi denetlemeye gelse bilmek isterim.

aynı ürün çalışmıyor olsak bile, yarın Y firmasında bu ürüne benzer bir şey çıkarsa sizinle hiç alakalı bir durum olmasa bile başınız ağrıyabilir.
0
nop
(17.01.25)
@nop, Teknokent jürisi 3 kişiden oluşur. 2 akademisyen 1 sektörden uzman şeklinde.

Ama yine de çalıştığım şirkete bildirdim ileride sorun olabilirdi.
0
🌸yenibirgüzelnick
(20.01.25)
(10)

yatılı misafir adabı

yenibirgüzelnick
evinize yatılı bir misafir geldi diyelim ki. en az 2 hafta kalacak. bir odayı ona tahsis ettiniz ama içinde sizin kullanmanız gereken bir dolap var. havlu çarşaf dolabı örneğin. odaya girip çıkmak için ve orayı kullanmak için misafirden izin ister misiniz yoksa odada değilken girip alıp çıkar mısını
evinize yatılı bir misafir geldi diyelim ki. en az 2 hafta kalacak. bir odayı ona tahsis ettiniz ama içinde sizin kullanmanız gereken bir dolap var. havlu çarşaf dolabı örneğin.

odaya girip çıkmak için ve orayı kullanmak için misafirden izin ister misiniz yoksa odada değilken girip alıp çıkar mısınız?
0
yenibirgüzelnick
(26.12.24)
odada değilken girip alırım
0
nolmus yani
(26.12.24)
evimde 2 hafta kalacak kadar samimiysek ve odadaysa geliyom der aksi bir şey demezse girerim. odada değilse ve bir şey almam gerekiyorsa alır çıkarım.
0
unabomber
(26.12.24)
2 gün için gelmemiş, 2 hafta için gelmiş. Doğrusu izin istemek. Denk gelmediysem ya da acilse o yokken alabilirim ama.
0
nawar
(26.12.24)
Yani en başta kendiniz için kapıyı tıklatmakta fayda var. Evinizdeki misafir kendi için ayırdığınız alana geçip kapıyı kapattıysa bir sebebi vardır diye düşünüyorum. İki tarafın da kendini tuhaf bir durumun içinde bulmaması için en kolay yol bu olsa gerek.

Kapı açıksa girersiniz ne olacak.
0
akhenaten
(26.12.24)
kapı kapalıysa ve o kişi içerdeyse tabi ki izin istenir
o kişi o anda odada değilse ve kapı da açıksa girip alırım ne alacaksam
o kişi odada değilse, kapı da kapalı ise samimiyet durumuna göre değişir ama yine de odadan bişi alıcam giriyorum bak he haberin olsun derim sanırım.
0
turuncu tonlarda
(26.12.24)
@akhenaten ahaha yok bahsettiğim şey içeride misaifr varken değil. misafir odada yok ve sen odaya girmelisin bu senaryoda :D
0
🌸yenibirgüzelnick
(26.12.24)
@yenibirgüzelnick ha anladım :D jetonum düşmemiş, ama sanırım bu durum bana biraz yabancı diye pek düşemezmiş de.
Arkadaşlarım bende ya da ben onlarda uzun dönemler kalmışımdır ama hiç bunun üstüne düşünmedim açıkçası. Bu süre aralığında kalabileceğim ya da bende kalabilen arkadaşlarımla böyle bir sorunum olmazdı açıkçası. Ben odada değilken odama girmiş, çıkmış hiçbir önem göremedim düşününce :D

Ancak bir şekilde böyle bir samimiyetim olmayan birisi olsaydı girmeye çekinirdim büyük ihtimalle. Gireceğim zaman "şu senin odadan birkaç şey alıp geleyim" diye haberli giderdim.
0
akhenaten
(26.12.24)
mümkünse boşaltırım dolabı. ona tahsis ederim. havlusunu, ayak havlusuna kadar yatağın ayak ucuna bırakırım geldiğinde hazır halde. evde iki banyo varsa bir banyoyu ona ayırırım. yedek tuvalet kağıdına kadar.

bu mümkün değilse, öncelikle geldiğinde veya öncesinde ona ayırdığım odada çarşaf vs olduğu için arada girmem gerekeceğini belirtirim.

ve peki bu kadar düşünüyorsun bunu yaptığın erkek arkadaşların hayatında mı?
hayır serkehrker
0
mathilda.may
(26.12.24)
O yokken odaya rahatça girebilirsiniz.
Siz ona bir yaşam alanı sunmadınız, yatacak yer gösterdiniz sadece.
Size kira vermiyorsa evin o kısmı halen sizin evinizdir, misafiri rahatsız etmemeye özen göstererek istediğiniz gibi kullanabilirsiniz.
0
michael_knight
(27.12.24)
misafir evde değilken girin işinizi görün çıkın. mümkünse 2-3 tekrar girmeyecek şekilde ıvır zıvırı alın çıkın.
0
co2s2
(27.12.24)
(1)

Bir ekşisözlük başlığı vardı

yenibirgüzelnick
Adam bir ülkeye tercüman olarak gidip orada şirketin dolandırıcı olduğunu anlıyor sonra da hapise giriyordu yardım istiyorduHatırlayan var mı
Adam bir ülkeye tercüman olarak gidip orada şirketin dolandırıcı olduğunu anlıyor sonra da hapise giriyordu yardım istiyordu

Hatırlayan var mı
0
yenibirgüzelnick
(24.11.24)
Amaranta ursula
(24.11.24)
(6)

4-5 ay maaş almayacağım

yenibirgüzelnick
Onun yerine 4-5 aylık nakit var elimde. Tl cinsinden. Erimesin diye dolar altın alıp her ay bozdurarak harcamak makastan dolayı zarar ettirir. Tl tutup her ay belirli kısmını harcasam o da 5 ay sonunda iyice değersiz kalacak. Başka çözüm bilen var mı?
Onun yerine 4-5 aylık nakit var elimde. Tl cinsinden. Erimesin diye dolar altın alıp her ay bozdurarak harcamak makastan dolayı zarar ettirir. Tl tutup her ay belirli kısmını harcasam o da 5 ay sonunda iyice değersiz kalacak.

Başka çözüm bilen var mı?
0
yenibirgüzelnick
(02.08.24)
faiz oranları fena degil şu an. nkolay aktifbank gunlukte %49 faiz veriyor.
0
xrated
(02.08.24)
Once iki soru:
4-5 maas alsanizda ayni parayi almayacak miydiniz? Dolayisiyla potansiyel erimesi neden cok onemli?
4-5 aylik nakiti bu sureyi ekstra gelirsiz surdureceksek surecin sonunda bitirmis olmamiz gerekmiyr mu? 5 ay sonunda zaten bitecek bir sey neden degersiz olacak?

Mukemmeli yok. ama ben 4-5 ay icin para piyasasi fonunda tutardim. yasatmaz ama oldurmezde.

Edit: kullandiginiz bankanin para piyasasi fonu.
0
wallcan
(02.08.24)
5e bölüp vadeli hesap açın. 5te birini vadesiz veya günlük faize, 5te birini vadesi bir ay sonra bitecek şekilde, 5te birini vadesi iki ay sonra bitecek şekilde şeklinde paylaştırın.
0
inheritance
(02.08.24)
Garantili fon % 50 civari isteğin zaman istediğin kadar bozdur
0
sonhakan
(02.08.24)
wallcan, haklısın 5 ay sonunda değersiz kalması çok önemli değil. ama hazır toplu para verken eritmeyecek bir şey olsun istemiştim.
0
🌸yenibirgüzelnick
(02.08.24)
wallcan +1

tefas para piyasası fonu. mevduattan bi tık fazla getirisi oluyor ama mevduat faizi gibi süre beklemene gerek yok. istediğin zaman ihtiyacın kadarını satarsın. atıyorum 300 bin tl'ye 2000 adet fon aldın. 20. günün sonunda 100 adedini sattın gibi.
0
merhum
(02.08.24)
(11)

Veteriner ücreti normal mi?

yenibirgüzelnick
Kedimi kontrol için götürdüm, böbreklerinde sıkıntı var mı diye. Sonda takıp idrar örneğine baktı. Antibiyotik ve c vitamini verdi. Özel bir mama verdi (2k ₺). Bir de karma aşı yaptı. 1400 lira muayene ücretini almıyorum dedi ve toplamda 6700 ödedim. 2 bini mama onu çıkarıyorum. Diğerleri için 4700
Kedimi kontrol için götürdüm, böbreklerinde sıkıntı var mı diye. Sonda takıp idrar örneğine baktı.
Antibiyotik ve c vitamini verdi. Özel bir mama verdi (2k ₺). Bir de karma aşı yaptı.

1400 lira muayene ücretini almıyorum dedi ve toplamda 6700 ödedim. 2 bini mama onu çıkarıyorum. Diğerleri için 4700 normal mi?
0
yenibirgüzelnick
(05.07.24)
biraz tuzlu gibi. muayene parası falan almış gibi. karma aşı da 900 tl oda tarifesi.

istanbul daki oda tarifesi:
www.ivho.org.tr
0
surprise
(05.07.24)
Antibiyotik, vitamin, enjeksiyon uygulaması, sonda takma, idrar örneği incelemesi, karma aşı. Her birinin ödemesi var. Surprise 'ın dediği gibi karma aşı 900 lira zaten.
0
rock n roll
(05.07.24)
Bana tuzlu geldi. Biyokimya testi (pahalıdır) olsaydı normal derdim ama ... Kediniz cins kedi mi?
0
alfired
(05.07.24)
Çben özel hastaneye gitsem bu kadar fatura çıkmaz. Bence işini yapan ve ekonomik vetler aramalısın bulunduğun bölgede. Çok geldi bana.
0
cemallamec
(05.07.24)
cok evet ama yeni zam geldi ic dis oarazit damlasina 800 kusur demisti bizimki. ekonomik vet bulmak lazim, ya da yapilacaklari. fiyatini onceden konusun bazilari iyi fiyat kiriyor
0
ala09
(05.07.24)
Kediyi değil ama cebinizi ameliyata almış.
Tarife ne olursa olsun, kişisel alış verişlerimizde olduğu gibi bunda da pahalı ve maalesef zamanla benimisiyoruz bu durumu.

Konu hayvan satışı değil ama tedavi ücretine kıyasla kedinin değeri ne kadar? diye cevabı kendi içinde bir soruyu içten sormamak elde değil.
1400 TL yi almadığını söylemesi, kişiyi baştan geri kalan tutara her türlü razı edebilmek manasına gelir.
Alış verişte insan psikolojisi arasındaki bağlantıyı, kişiyi ikna etme hususlarını burada iyi kavrayın.
0
diyecevaplandı
(05.07.24)
Bir de sonda takmak için anestezi vermiş olabilir. Çünkü sonda takmak çok zor. Kedi hırçınlasabilir ve zaptedemezsin. Anestezi için de ücret almış olabilir. Yani yaptığı her işlem için ücret almış olabilir. İçine sinmiyorsa bir yanlışlık mı oldu acaba diye sor istersen. Mutlaka nelerden ne ücret aldıklarını söylerler.
0
rock n roll
(05.07.24)
"1400 lira muayene ücretini almıyorum" demek "ben size yeterince geçirdim, o da kusur kalsın" demek... Çok.
0
pispinti
(05.07.24)
Bir de yapılan her işlemin verilen her ilacın vs. ücretini veteriner hekimler odası belirliyor.
0
rock n roll
(05.07.24)
Hasta olan kediye parazit bile yapmadi veterinerim bobrek sorunu olan cocuga neden karma yapti? Senelik karmasi ise acil yapilmasi gerekn bir aşı degil acikcasi hasta kediye yapilmaz aşı guvenmiyorsaniz degistirin alternatif cok ama sonda biokimya 5k alti cikilmiyor
0
eja
(05.07.24)
@rock n roll yok anestezi yapılmadı. Kedim agresif bir tekir olmasına rağmen veterinerde kuzu gibi yatar.

@eja bunu ilk kez duyuyorum. Neden yapılmıyor zararlı bir şey mi? İçime kurt düşürdün valla bir şey olmuş mudur ki kedime :/
0
🌸yenibirgüzelnick
(05.07.24)
(9)

çok uğraştığım şeylerin hiç olmaması

yenibirgüzelnick
bunu siz de yaşıyor musunuz ve sebebi nedir? hayatımda neye çok uğraştıysam o olmuyor. neye uğraşmadıysam hemen oluyor. yazılımcıyım mesela 6 saat bir işe uğraşıyorum asla olmuyor sonra sabah kalkıyorum çözmem 10 dakikayı bulmuyor. çöp olmuş bir 6 saat. alese girmiştim bir kaç sene önce deneme filan
bunu siz de yaşıyor musunuz ve sebebi nedir?

hayatımda neye çok uğraştıysam o olmuyor. neye uğraşmadıysam hemen oluyor. yazılımcıyım mesela 6 saat bir işe uğraşıyorum asla olmuyor sonra sabah kalkıyorum çözmem 10 dakikayı bulmuyor. çöp olmuş bir 6 saat.

alese girmiştim bir kaç sene önce deneme filan çözüp hazırlanmıştım 80 almışım. sonra hiç çalışmadım hatta gününü unutmuşum sabah tesadüfen kalkıp gittim 98 küsür almışım. şaka mı bu. aynısı üniversite sınavında da olmuştu.

çok istediğim bir şey için efor sarfediyorum kendimi parçalıyorum elde edemiyorum bir süre sonra hiç uğraşmadan kendiliğinden oluyor. ya da daha önce kendiliğinden kolayca olan şeyler için efor harcayınca tekrar yapamıyorum.

hayat resmen çabalamamam için yol gösteriyor bana. yat aşağı hiç uğraşma diyor. bunun sebebi ne sizce?
0
yenibirgüzelnick
(04.06.24)
çabalamamak demeyelim de bir şeyi çok isteyip, sürekli o şeyi hayal edersem, sanki o şey olmuş gibi heyecan ve mutluluk duyarsam, kendime engel olamadan o şeyi olmuş gibi detaylarına ve sonraki süreçlere kafa yorarsam fena bir uğursuzluk geliyor ve o şey asla ama asla olmuyor.
0
iwillsee
(04.06.24)
Belki de akışta kalmak daha iyidir. Bana da oluyor bazen. Uğraştıkça olmasını mı engelliyoruz acaba? Neyi çok istersen olmaz diye bir söz duymuştum.
0
rock n roll
(04.06.24)
evrende her calisan karsiligini alacak diye bir yasa yok. yanlis zaman, yanlis metod, yanlis arac vs.. bir suru kriter var.
0
buenosdias
(04.06.24)
6 saat ugrasmazsan sabah kalktiginda 10 dakikada cozemezsin hocam. Beynin gece uyudugunda o bilgileri harmanlayip duzene sokuyor.

Hic ugrasmadan bir seylerin olma ihtimali yok bence.

Sadece ask mesk islerinde tersi olabiliyor bazen. Salinca geliyor cidden :))
0
brkylmz
(04.06.24)
brkylmz +1

ales için de tesadüf olabilir veya yüksek aldığınız sınavda sınav öncesi beklentiniz daha düşük olduğu için daha sakin ve daha rahat çözmüşsünüzdür o sayede daha iyi puan gelmiştir.
0
pispinti
(04.06.24)
Aslinda o kadar eforun sonucunda bunlar oluyor. Taşa yüz çekiç vurursun çatlamaz 101.de kırılır
0
optimistbakunin
(04.06.24)
Benim de uğraştığım şeylerin hiçbiri olmadı.
0
Kahvedesu
(04.06.24)
brkylmz+1

İlk değil ikinci ALES'te 98 aldınız. Yani ilk sınav için yaptığınız hazırlık ve üstüne bir sınav tecrübesi vardı.
0
michael_knight
(04.06.24)
Yaklasimin yanlistir.
0
osssy
(04.06.24)
(12)

Poğaçalarım niye pufidik pufidik olmuyor

yenibirgüzelnick
Bir sürü açma ve poğaça tarifi denedim internetteki en popülerleri özellikle. Tüm malzemeleri aynı ölçüde kullanıyorum. Benimkiler hep hamur gibi ağır ağır oluyorlar. Hiç pufidik değil insanın boğazında kalır taş gibi mideye oturuyor. Nerde hata yapıyorum? Kuru mayada sıkıntı olabilir mi toptan fazl
Bir sürü açma ve poğaça tarifi denedim internetteki en popülerleri özellikle.
Tüm malzemeleri aynı ölçüde kullanıyorum.

Benimkiler hep hamur gibi ağır ağır oluyorlar. Hiç pufidik değil insanın boğazında kalır taş gibi mideye oturuyor.

Nerde hata yapıyorum? Kuru mayada sıkıntı olabilir mi toptan fazlaca almıştım skt geçmemiş ama az kalmış.
0
yenibirgüzelnick
(27.03.24)
Mayayı önden ılık su/süt ve şekerle karıştırıp biraz bekleterek sağlamlığını kontrol edebilirsiniz. 10-15 dakika (ortam soğuksa uzun sürer) hâlâ aynı duruyorsa maya ölmüştür, çöp olur. Babardıysa üzerine un, tuz, neyse diğer malzemeleri ekleyip devam edersiniz.
(Edit: Su/süt çok sıcaksa mayayı öldürür, 40-42C civarında kullanmanız lazım. Tuzu çok erken eklerseniz o da mayayı öldürür.)

Maya meselesi tamam. Onun dışında ,denediğiniz tariflerden birini paylaşır mısınız, ölçülere bakalım. Gram değil de hacimle ölçü veriyorsa unu fazla koyuyor olabilirsiniz. Ya da hamur toplanmıyor diye fazladan un ekliyor olabilirsiniz. Ya da mayalanmayı yeterince uzun tutmuyor olabilirsiniz. Fazladan un eklememek ve tarifteki süreyi ciddiye almadan mayalamak lazım. (Ortam sıcaklığı ve havadaki nem mayalanmayı etkiler.)
0
kobuzchu kiz
(27.03.24)
undan una da fark edebiliyor, farkli marka un denediniz mi?
0
tuborg yesili
(27.03.24)
Yukarıdaki tavsiyelere ek olarak hamurun yumuşak olması önemli, hamur yumuşak olmazsa poğaça da sert oluyor. Bazen tarifteki ölçüler tutmuyor ununu biraz daha az koyup deneyebilirsiniz, ele yapışıyorsa elinizi sıvığa bandırıp şekillendirebilirsiniz
0
blonde redhead
(27.03.24)
Neredeyse aynı şeyden bahsetmişim gerçi pardon :) nefisyemektarifleri’nde en popüler tarifler güzel oluyor ek olarak. Afiyet olsun
0
blonde redhead
(27.03.24)
3 Seçenek var
-Unda problem vardır.
-Mayada problem vardır.
-Sende problem vardır.

Bir seferinde 3 harfli marketlerden birinin kendine has markasından aldığım unla yaptığım ekmekler hiç kabarmamıştı.
Yine bir seferinde 10 lu maya paketi almıştım. SKTne çok zaman olmasına rağmen o mayalarla yaptığım ekmekler hiç kabarmamıştı.
Ek olarak, kepekli, katkılı, tam buğday vs unlar kullanıyorsan onların kabarması da sıkıntılıdır.
0
Mirket
(27.03.24)
yoğururken sıkıntı yaşıyo olabilirsin
0
jelly bear
(27.03.24)
@kobuzchu kiz, galiba mayayı çok ılık süt olmadan karıştırıyorum. Sütü buzdolabından çıkardıktan 2 3 dakika sonra kullanıyorum ondan mı acaba?

Nefisyemektariflerinden yapmıştım en son.

@jelly bear, hamur makinesinde yoğuruyorum. Elle yoğurmak daha mı iyi olurdu?
0
🌸yenibirgüzelnick
(27.03.24)
Sütün/ suyun mutlaka ilik olması gerekir. Öteki türlü maya aktiflesmiyor. Dolayısıyla hatanız buradan kaynaklanıyor büyük ihtimalle. Kullandığınız her şey ilik olmali.

Onun dışında unun ölçüsü, hamura hemen tuz eklemek vs gibi faktörler de etkiliyor.

Tepsi mayalanmasi yaptırmak da önemli.
0
fraise
(27.03.24)
Hanimla konuştum, sütün ılık olması lazım, 30 derece civarı max 40 derece olmalı diyor mayayi aktive etmek için (benim hanım biraz işin profesyonel tarafında yabancı olduğu için her şeyi gramaj ve derece ile yapıyor).

Hamurun iyi yoğurulur yoğurulmadigini da sordu (10 dk civarı) bir de annemlerin yaptıklarını görünce fırını önceden ısıtıp ısıtmadiginizi da :)
0
logisticsmanager
(27.03.24)
Hamur yaptığınız kap da ılık (oda sıcaklığı) olmalı.

Hamur makinesine ılık su koyup ısıttıktan sonra yoğurmayı deneyin.
0
alfired
(27.03.24)
püf noktalarını herkes yazmış. ama şunu belirtmek isterim. "puf puf" referansınız pastane poğaçaları olmasın. onlar pufidik olsun diye endüstriyel katkılar, yağlar kullanıyorlar. mesela siz tereyağı, hiç olmadı margarin kullanıyorsunuz, pastaneler "biskin" diye bir şey kullanıyor. ev tipi market malzemeleriyle ne yaparsanız yapın pastane poğaçası yapamazsınız, bilginiz olsun.
0
kibritsuyu
(27.03.24)
Herkese çok teşekkürler. Sanırım hatam ılık kullanmamak olmuş. 30 derece deniyor hatta benimkiler 10 bile olmadan kullanmaya başlıyorum. Buzdolabından çıkarıp iki dakika bekletip kullanıyordum.

İlk fırsatta deneyeceğim :)
0
🌸yenibirgüzelnick
(28.03.24)
(4)

Activia probiyotik sağlıklı mı?

yenibirgüzelnick
Markanın iddiası o yönde ama bu gerçek mi? Her gün bir iki tane yesem iyi gelecek mi yani bunu nasıl anlarız? İçinde asitlik düzenleyici vs var yazıyor nasıl sağlıklı olabilir?
Markanın iddiası o yönde ama bu gerçek mi?
Her gün bir iki tane yesem iyi gelecek mi yani bunu nasıl anlarız? İçinde asitlik düzenleyici vs var yazıyor nasıl sağlıklı olabilir?
0
yenibirgüzelnick
(13.03.24)
doktor değilim ama herhalde bunların makul (test edilmiş, sağlık kuruluşlarınca onaylanmış) miktarda kullanımı zararlı olmadığı için kullanılabiliyor. adı üstünde “düzenleyici”, “sağlıksızlaştırıcı” değil.

her gün iki tane yemeden önce doktora gitmeniz lazım. neden haricen probiyotik alma ihtiyacı duyuyorsunuz?
0
orient blue
(13.03.24)
@orient blue

sağlıklı beslenmeye çalışıyorum ve abur cuburu hayatımdan çıkaracağım. ama bu meyveli yoğurtları sevdiğim için çıkarmak istemiyorum sağlıklıysa devam edecektim.
0
🌸yenibirgüzelnick
(13.03.24)
hastanelerde ara öğün olarak düz sadesi veriliyor çok zararlı olsa verilmezdi sanırım.
0
eja
(13.03.24)
meyvelisinde şeker oranı yüksek olabilir. Onun dışında asitlik düzenleyici dediği genelde askorbik asit oluyor ki o da c vitamini. Gıdalardaki koruyucu maddeler çok abartılıyor ya. Bir ara da MSG'ye öcü gibi davranılıyordu ama biraz aşıldı o sanırım, MSG'nin bilinen bir zararı olmadığı kısmen kabul edildi gibi.

Besin değerlerinden şeker miktarına bakın, günlük ihtiyacınızın yüzde kaçı olacak iki tanesi onu hesaplayın, kararı kendiniz verin.
0
nundu
(13.03.24)
(4)

Eskiden renkli tuvalet kâğıtları olurdu hatırlıyor musunuz?

yenibirgüzelnick
piyasadan kalktı sonradan. Neden acaba ya parfümlü ve sağlıksız diye mi ki? Ben severdim ya. Yine olsa alırım. Hiç karşılaştınız mı hala satan marka var mı?
piyasadan kalktı sonradan. Neden acaba ya parfümlü ve sağlıksız diye mi ki?
Ben severdim ya. Yine olsa alırım. Hiç karşılaştınız mı hala satan marka var mı?
0
yenibirgüzelnick
(09.03.24)
hala varlar. renkli ve kokulu.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.03.24)
@konusma ben konusuyorum, nerde var hangi markette gördün?
0
🌸yenibirgüzelnick
(09.03.24)
Siyah rengi de dahil hala var.
0
diyecevaplandı
(09.03.24)
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.03.24)
(5)

Hangisi daha mantıklı -koltuk takımı-

yenibirgüzelnick
Geçen sene enza homedan koltuk takımı almıştım. Güncel fiyatı 76k. Ama bir sene içerisinde kedim çok tırmaladı ve mahvoldu. Kumaşını değiştirmek istiyorum. Muhtemelen enza 30 35 bir fiyat verir. Vivense 25e değiştiririm dedi ama güvenemedim.Sizce 35k sadece kumaş değişimi için verilir mi? Sanki orta
Geçen sene enza homedan koltuk takımı almıştım. Güncel fiyatı 76k.
Ama bir sene içerisinde kedim çok tırmaladı ve mahvoldu. Kumaşını değiştirmek istiyorum. Muhtemelen enza 30 35 bir fiyat verir. Vivense 25e değiştiririm dedi ama güvenemedim.

Sizce 35k sadece kumaş değişimi için verilir mi? Sanki ortalama bir koltuk takımı fiyatı zaten. Bir yandan da 5 6 sene kullanırız diye düşünüyorum. Ne dersiniz?
0
yenibirgüzelnick
(24.11.23)
rakamlar o kadar uçuk ki ne makul ne değil artık anlamıyorum ama 35k çok geldi. koltuğa bayılıyorsanız belki yapılabilir. her halükarda kedi onu yiyecek zaten.

vivense’e hiç bakmazdım ben olsam.
0
orient blue
(24.11.23)
biz geçen yatak bakarken enza home da teşhir ürünü salon takımı gördük çok güzeldi 20k diyordu alacaktık az kalsın :D

o yüzden bana da çok geldi o rakamlar. kediler için tam hatırlamıyorum da mondi den tay tüyü koltuk almıştık sanırım tırmalamıyordu kedimiz. Ondan kaplayan herhangi bir yere verin ne olacak ki iskelete dokunulmuyorsa kumaş değişimi çok zarar vermeyebilir.

mondi ye de sorun isterseniz. ama bana da en aşağı 25 derlermiş gibi geliyor. o takımı götürmesi getirmesi zaten 5bin eder. işçilik 10bin etse, malzeme de 10bin gider belki. 25 normal gibi.
0
ananiyimioguz
(24.11.23)
dışardan bir yere verin 35k nedir bir kumaş değişimi için
0
paintov
(24.11.23)
o paraya koltuk takımı almayı tercih ederim. onu da 5-6 sene kullanırsınız sonuçta.
0
elorelia
(24.11.23)
bakırköye yakınsanız koltuk döşemeci önerebilirim. senelerdir ona yaptırırız en ufak şeyi, biraz tuzludur ama iyi iş çıkarır. umarım covid ile ölmemiştir amca.
kedi için tay tüyü kumaş seçin ve mümkünse kedinin arkasında manyak gibi gezik her koltuğa hallendiklerinde şşşşt sesi çıkartarak tırmalama tahtasına götürün
ayrıca yapışkan pleksi koltuk korumaları var öneririm
www.n11.com
0
eja
(24.11.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.