Giriş
(4)

Tırnakların Kırılması

tubytube
Az önce hayatım boyunca hiç başıma gelmemiş bir olay yaşadım. Sağ elimin işaret parmağı tırnağı kökünden kendi kendine kırıldı. Sıkıntı, stres veya herhangi bir psikolojik olay bunu tetiklemiş olabilir mi? Hastalık belirtisi midir?
Az önce hayatım boyunca hiç başıma gelmemiş bir olay yaşadım. Sağ elimin işaret parmağı tırnağı kökünden kendi kendine kırıldı. Sıkıntı, stres veya herhangi bir psikolojik olay bunu tetiklemiş olabilir mi? Hastalık belirtisi midir?
0
tubytube
(17.06.09)
kalsiyum ya da vitamin eksikliği gibi bir şeydir sanırım. beslenmene dikkat et.
0
piano factory
(17.06.09)
kalsiyum ve biotin eksikliği olabilir.
(bkz: #2672137)
0
roadrunner_merlin
(18.06.09)
Bunlardan şüphelendim ancak bir şeylerin eksikliği olduğunu düşünmüyorum. Direk hastalıkla ilişkilendirilebilir bir durum mu?
0
🌸tubytube
(18.06.09)
benim de olur o bazen. kalsiyum veya vitamin eksikliğinden çok sağ elin çok kullanılmasından dolayı olduğunu düşünüyorum. tırnaklar uzun olunca parmak uçları yerine tırnaklara yük biniyor. benim de sol elimin tırnaklarında hiç olmaz ama sağ elimde olur arada. tırnak uzunluğunu iyi ayarlamak lazım ki baskıdan dolayı kırılmasın.
0
jrixy
(20.06.09)
(2)

En Sonunda Yiycem Seni

tubytube
Sistem kendine karşı gelenleri yutar...Az önce Avrupa Yakası'nda buna benzer bir cümle duydum. Size göre buradaki yutmadan kasıt nedir? Sistem neyi kastediyor? Hiç yutulduğunuz oldu mu? (Ciddi bir sorudur!!!)
Sistem kendine karşı gelenleri yutar...
Az önce Avrupa Yakası'nda buna benzer bir cümle duydum. Size göre buradaki yutmadan kasıt nedir? Sistem neyi kastediyor? Hiç yutulduğunuz oldu mu? (Ciddi bir sorudur!!!)
0
tubytube
(20.05.09)
toplum , devlet (sistem oluyor) kendi kurallarını reddedenleri eninde sonunda dize getirir.

eninde sonunda herkes yutulur. seni farklı kılan şeyleri toplum kaldıramaz ve yoketmeni ister. kendi parçanı yokedemeyecegin içinde bastırır bastırır günün birinde patlarsın.

edittü : buna topluma uyum saglama derler
0
alokozay
(20.05.09)
ergenekon..derin devlet hesabı ... :D
0
annemadamolgeldedi
(21.05.09)
(3)

Margarinler Hakkında...

tubytube
Margarinler gerçekten sağlığa zararlı mı yoksa reklamlarda söylendiği gibi faydaları da var mı? Paketleri çok sempatik gözüküyorlar ama muhteviyat da önemli. Trans yağ içereni de var, içermeyeni de. Doymuş yağ oranı ayarlılar var, doymamış yağ oranı fazla olanı var. Kullanım alışkanlıklarınızı merak
Margarinler gerçekten sağlığa zararlı mı yoksa reklamlarda söylendiği gibi faydaları da var mı? Paketleri çok sempatik gözüküyorlar ama muhteviyat da önemli. Trans yağ içereni de var, içermeyeni de. Doymuş yağ oranı ayarlılar var, doymamış yağ oranı fazla olanı var. Kullanım alışkanlıklarınızı merak etmekteyim. Mesela en çok hangi yemeklerde kullanıyorsunuz?
0
tubytube
(15.03.09)
Margarinler değil de daha çok trans yağlar zararlı bildiğim kadarıyla. Trans yağlar nedir diye soracak olursan, genetiği değiştirilmiş bitkilerden elde edilmiş yağlar. Örneğin Balığın soğuğa dayanıklılık genini alıp mısır üzerinde uyguluyorlar ve mısırı çok soğuk yerlerde bile yetiştirebiliyorsun. Ama bu durumda mesela balığa alerjisi olan birisi bu yağdan kullandığı alerjik reaksiyon gösteriyor.
0
soufigay
(15.03.09)
margarin, kurabiyelerde çok işe yarıyor.

ama yüzde yüz zararlı tabi. bilimsel açıklamalrını duymuştum. doğal yönü olmadığı için, açıkta bırakınca sinekler bile konmuyormuş üstüne. içinde lastiğin ham maddesinden varmış. falan filan. eskiden kullanırdım, bıraktım sonra. hayat böyle de güzel, kurabiyeler böyle de yenesi.
0
lovemyself
(15.03.09)
margarinler sıvı yani bitkisel yağların hidrojenizasyon dediğimiz bir yöntemle doyurulmasıyla oluşurlar. sıvı yağlar bolca çift bağ içermektedir (yani doymamış yağ asitleri), ama bu nedenle çabuk bozulurlar. tereyağı doymuş yağ asitleri içerir, bozulmaya daha dayanıklıdır. bu nedenle sıvı yağların çift bağları hidrojenle doyurulur, yağ katı hale gelir, bunu yağın raf ömrü uzasın diye yaparlar. burdaki önemli sorun, doğada çift bağ içeren yağlar cis dediğimiz kimyasal formda bulunur, hidrojenle doyurulma sırasında ise trans dediğimiz yağ asitleri oluşur, bunlar sağlığa zararlıdır.
doymamış yağlar sağlık için faydalıdır, doymuş yağlar ve trans yağlar kalp-damar hastalıklarına yol açar. margarinin kolesterol içermediği doğrudur, çünkü sadece hayvansal gıdalarda kolesterol bulunur, margarinler bitkisel yağlardan yapıldığı için kolesterol içermezler.
bazı yeni teknolojilerde hidrojenizasyon kullanılmadan margarin üretilir, ama aldığınız margarinin hangi yöntemle üretildiğini üzerlerine yazıyorlar mı emin değilim.
ayrıca doymamış yağlar omega-3 ve omega-6 olarak sınıflandırılır, bunlara ihtiyacımız olduğu doğrudur, ancak omega-6'nın da fazlası zararlıdır, omega-3 tüketimini arttırmak tavsiye edilir, en çok balık yağında bulunur.
ben margarin kullanmıyorum, az miktarda tereyağı ve sıvı yağ kullanıyorum.
0
opucuk baligi
(15.03.09)
(8)

2007'de Başlayan Ekonomik Krizden Kimler Yararlanıyor?

tubytube
Kendi adıma söylemem gerekirse yerimde sayıyorum. Üniversiteden mezun oldum ve neredeyse 2 yıldır evde oturuyorum. Evde kaldım ;))) Her türlü olumsuzluğa rağmen moralimi yüksek tutmaya çalışıyorum. Dolardan, eurodan ve altından azıcık getiri sağlayamadım, hatta hep kaybediyorum. Tam bir `loser` olmu
Kendi adıma söylemem gerekirse yerimde sayıyorum. Üniversiteden mezun oldum ve neredeyse 2 yıldır evde oturuyorum. Evde kaldım ;))) Her türlü olumsuzluğa rağmen moralimi yüksek tutmaya çalışıyorum. Dolardan, eurodan ve altından azıcık getiri sağlayamadım, hatta hep kaybediyorum. Tam bir loser olmuş durumdayım. Hep kendini kandır kandır bir yere kadar! Şunu merak etmekteyim;

Kimler kazanıyor ve krizden kimler karlı çıkacak?
0
tubytube
(13.03.09)
daha dibi görmedik,
dibi bir görelim, şirketlerin değeri üç kuruşa düüşsün, batan şirketleri satın alanlar için "krizden karlı çıkmış" diyebiliriz. önümüzdeki dönem birleşmeler ve satın almaların* dönemi olacak.
elinde nakit bulunan ve nakdini dövize karşı iyi oynayan kazanacak.
genel olarak haziran temmuz gibi dip görünür diyorlar fakat dipte ne kadar gezinilir onu kimse bilmiyor. iyimser tahmin 2010 ocak ayında tekrar büyüme olur.
türkiye krizde küçülmeyecek denirken, daha şimdiden bankalar küçülme tahminlerini -3,-5 arası bir orana çektiler.
elinde işi olanlar var güçleriyle işlerine sarılsınlar, seçimlerden sonra işsizler ordusu daha da büyüyecek.
şu anda işi olmayanlar da kendilerini geliştirmeye çalışsınlar, şu devirde zaten bir işsizin iş bulması imkansız, moral bozmaya gerek yok kendinizi hırpalayarak.
0
0 5 ucu olan adam
(13.03.09)
tabiki parasi olan yararlaniyor. daha cok parasi oluyor kriz sonrasinda.
dusunsene inanilmaz guzel arabalar ve dairelerin fiyatlari dusmus durumda. bunlari su an yoshinin elma topladigi gibi toplayip her sey normale dondugunde parasina para katiyor. sanirim bu boyle
0
efendy
(13.03.09)
İşini iyi yapanlar kazanıyor. Haberlerden ya da başkasından duymasa kriz olduğunu farketmeyecek insanlar tanıyorum...
0
crown
(13.03.09)
Krizlerden her zaman büyük burjuvazi, uluslararası tekelci sermaye karlı çıkar, orta burjuvazi tutunmaya çalışır, tutunamayanları tekelci sermaye, yani büyük şirketler yutar, küçük-burjuvazi, yani esnaf, zanaatkar çoğunlukla dükkanını kapatır, elinde ne var ne yok yer bitirir ve sonunda bir işçi ailesi olarak yollarına devam ederler.

gerçekten de esnaf olan pek çok insan dükkanlarını kapatmak durumunda kaldı, daha yeni bir arkadaşımın ailesi esnaflıktan, işsizliğe doğru keskin bir düşüş yaşadı. işsizlikte ise dünya 3.sü bir ülkede yaşıyoruz. pek çok büyük şirket dahi yutularak, tekelci sermayeyi daha da büyüttü. türkiye'yi yönetenlerin, yani hükümettekilerin pek çoğunun da tekelci sermayeyle ortaklık içinde bulunduğunu ekleyelim.

tabii bu noktada, koçlar sabancılar sadece orta ve küçük-burjuvaziyi yuttukları için kazanmıyorlar. kriz anları kapitalistlere maliyeti düşürmek için bir fırsat sunar. bir kere işsiz sayısı çok arttığı için, maaşları aşağı çekebilirler, insanlar karın tokluğuna çalışmaya hazır. işten çıkartılacağım korkusuyla sömürü oranının arttırılmasına ses etmez.

moralinizi bozmayın, ancak örgütlenmezseniz, ilerici sendikalar ve demokratik kitle örgütleri yardımıyla haklarınızı korumaya ve geliştirmeye çalışmazsanız durumun daha da kötüye gideceğini bilin. örgütlenmekten korkmamız, tam da krizden yarar sağlayanların istediği bir şeydir. depresyona girmek, intihara sürüklenmek, psikolojik dengesizlikleri bir ömür boyu taşımak yerine, sizinle aynı sorunu paylaşan, ve sayısı abartısız milyonlara varan insanlarla buluşmayı deneyin. hem moraliniz düzelecek hem de genel durumunuz.

kolaylıklar ve sevgiler..
0
anadolu
(13.03.09)
büyük burjuvazinin en çok kullandığı yalanlardan birisi de "işini iyi yapan kazanıyor" edebiyatıdır.

demek işsiz milyonlarca insan, yüzbinlerce üniversite öğrencisi işlerini iyi yapamadıkları için işsizler. dolayısıyla ülkede işsizlik sorunu yok, tembellik sorunu var! bir insan hiç mi nasibini almaz insanlıktan, patron ağzı işte böyledir.

elbette kapitalistler kimin işini iyi yaptığı kimin yapmadığı konusunda ince eleyip sık dokurlar, ancak buna rağmen "işini iyi yapan" herkesi istihdam edecek kadar bile iş yok ülkede.
0
anadolu
(13.03.09)
dolar lobisi mesela voliyi vurmuş durumda
çok eskilere gitmeye gerek yok, 1.16larda gayet stabildi dolar, 1.80 göreli de yeni oluyor. daha da çıkıp çıkmayacağı meçhul.
matematiği sen yap.
0
lhun
(13.03.09)
eklemeyi unuttum,
firmalar da gayet sömürmüş durumda. krizin varlığıyla adam çıkartma , maaş yatırmama, zam vermeme gibi şeyler "haklı" gösteriyor, oysa ki adamın tek yaptığı şey kendi düşen karının belini doğrultmak, veya krizden hemen önce verdiği kötü kararları bu yolla telafi etmek.
öyle böyle değil, yakın çevrede bile örnekleri çok.
0
lhun
(13.03.09)
son olarak parasal oyunların "kasa"ları da çok kazanıyor.
hemen sayalım, mesela vob un işlem hacmi max yapmış durumda, iddia, işte görüyorsun diğer şans oyunları loto, piyango falan, her türlü kumar.. bunların hacmi çoşmuş vaziyette.
insanlar delirmemek için bu umutlara sarılmak zorunda olduğundan..
0
lhun
(13.03.09)
(9)

Amelie Filmini Anlamsız Bulmak

tubytube
Bu filmi seyredip "Hiçbir şey anlamadım" diyen bir insana ne denilir? Ne denilebilir? Geçen gün bir forumda rastladım ve nutkum tutuldu. Sizce haklı mı?
Bu filmi seyredip "Hiçbir şey anlamadım" diyen bir insana ne denilir? Ne denilebilir? Geçen gün bir forumda rastladım ve nutkum tutuldu. Sizce haklı mı?
0
tubytube
(13.02.09)
bildiğin anlamamış mı filmi yoksa sadece beğenmemiş,anlam verememiş mi?

şahsen ben çok beğenmedim ve "amelie iyi kız ya" bence de.
0
natnan
(13.02.09)
@natnan Hem anlamamış hem de beğenmemişti. Filmin müzikleri bile bütün duygusallığıyla içimize işlerken filmin tamamen anlamsız olarak değerlendirilmesi çok kötü bence.
0
🌸tubytube
(13.02.09)
Ben el laberinto del fauno için "Çok komik filmdi" diyen insan gördüm. Münasebetimi minimize ettim kendisiyle öyle diyeyim.
0
sui
(13.02.09)
zevk ve renk meselesi sonuçta.

zira:
sozluk.sourtimes.org
0
ugandareisicumburu
(13.02.09)
müzikleri karıştırmayalım tabi,
o müzikleri yıllardır dinliyorum :)
@sui Pan's labyrinth de öyle bir film.Beğenen çok beğeniyor(ben),sevmeyen çok saçma/komik diyor.
Bazı filmler böyle.
0
natnan
(13.02.09)
Bir şey demek mi gerekiyor? Peki denir.Sanki uzaylı gördüm diyen birini nasıl telkin edileceğini soruyormuşsunuz gibi olmuş. Beğenmek ve anlamak zorunda mı herkes?
0
endless dream
(13.02.09)
ben de begenmedım o fılmı. muzıklerı de her yerde cala cala bana fenalık getırdı. enteresan bır soru olmus ama, sonucta bu zevk meselesi, haklısı-haksızı olmaz kı.
0
think martini
(13.02.09)
Kendi haline bırakın efendim :) Bugün bir arkadaşım oldboy'dan nefret ettiğini söyledi, delirdim.
0
edge_nabby
(14.02.09)
think martini muzikleri atv her boktan haberinde çalıyor yoksa güzel müzikler valla
0
alokozay
(20.05.09)
(7)

Kirpiklerin Birbirine Dolanması

tubytube
Kirpiklerim çok uzun ve sayıları çok fazla. Gözümün kenarında birbirlerine dolanıyorlar. Hep onlarla uğraşıyorum. Keşke saçlarım böyle olsa! Ortaokuldayken liseli kızlar yanıma gelip kaşlarıma dokunurlardı ve `maskara` kullanıp kullanmadığımı sorarlardı (:Evet `depresif` yıllardı o zamanlar:). Hayat
Kirpiklerim çok uzun ve sayıları çok fazla. Gözümün kenarında birbirlerine dolanıyorlar. Hep onlarla uğraşıyorum. Keşke saçlarım böyle olsa! Ortaokuldayken liseli kızlar yanıma gelip kaşlarıma dokunurlardı ve maskara kullanıp kullanmadığımı sorarlardı (:Evet depresif yıllardı o zamanlar:). Hayatım boyunca böyle şeyler kullanmadım. Kaş alırmış gibi almak yanlış olur galiba, değil mi? Ne yapmam gerekiyor? Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim...
0
tubytube
(07.02.09)
Cinsiyet ne? Bir de millet kirpikleri uzatacağım diye denenmedik yöntem bırakmıyor, bence çok da takma. Ne bileyim.
0
sui
(07.02.09)
@sui Erkek. Aslında görünüşü pek takmıyorum, kesersem ne olacağını bilemediğimden kesmeye de yanaşamıyordum. Sağulsun stephenie yardımcı oldu. Kesmemem gerektiğini öğrenmiş oldum.
0
🌸tubytube
(07.02.09)
valla o resimdeki aleti ben bir erkek olarak kullanmayın aman derim uzak durun böyle japon bıcırık kızları gibin bişi olursunuz bir anda bırakın dağınık kalsın kirpikleriniz:)
0
bir zamanlar cocuktum
(07.02.09)
kesince hiç bişeycikler olmaz, yeniden uzuyor, hatta eskisi kadar uzamıyor bile. benim kirpiklerim çok uzun ve gürdü, annem sinir olup kesmişti kökünden ilkokuldayken, gayet de uzadılar, hatta hala pek çok insana göre uzun ve gür kirpiklerim vardır. kirpiklerin olma nedeni gözleri korumak, tamamen olmaması zararlı olabilir demek istemiştir doktor, yoksa kirpikleri kısa veya seyrek diye başına bişey gelen kimseyi duymadım :)
ama ben olsam kesmezdim, uzun kirpik çok güzel duran bişey, gözleri güzel gösteriyor, kadın erkek fark etmiyor.
0
opucuk baligi
(07.02.09)
bi sigara yak, yarısına kadar iç ve söndür..
şimdi de mutfağa gir ve en büyük ocağı sonuna kadar açıp, sigaraya orda yakmayı dene.
şaka lan şaka, takma kafana. birbirine girince elini ıslatıp düzelt, çok da zor değil
0
zubundy
(08.02.09)
erkek olsun kadın olsun, gözleri gür kirpiklerden daha çok güzel gösteren ne var yahu? kesip yazık etme kirpiklerine. badem yağı kaş-kirpikleri yumuşatır ve besler bildiğim kadarıyla. işaret parmağına çok az sürüp kirpiklerinin çıkış yönünde tarar gibi kirpiklerine sürebilirsin. hale yola sokuyor bir miktar.
0
tarantinoesque
(08.02.09)
kirpik, kesildiği zaman hızla eski uzunluğuna gelir ve sonra uzaması durur. isterseniz kesin ama ufacık, dikkat çekmeyecek bir şey sandığınız kirpik, kesilince inanılmaz belli oluyor kesildiği. garip duruyor. alakam olmaz demişsiniz ama kozmetik bir öneride bulunucam. şeffaf rimel denen bişey vardır. renksizdir. ondan sürmeyi deneyebilirsiniz. renklendirmediği için sadece fırçasıyla düzgünce kirpiklerinizi taramış olursunuz ve jöle gibi işlediği için, sürdüğünüz halini korur, yani kirpikleriniz birbirlerine dolaşmazlar.
0
cereal killer
(09.02.09)
(3)

Dert Üstüne Dert İndi Bindi Yapıyor

tubytube
Annem ve babam emekli öğretmenler. Ne yazık ki çalışma hayatlarından gelen ve hiç hoşnut olmadığım bir alışkanlıkları var. Ses seviyeleri çok yüksek, her şeyi bağıra çağıra hallediyorlar. Bazen onların öğrencisi gibi hissediyorum kendimi. Çünkü benimle ilgili konularda özellikle üniversite ve iş ile
Annem ve babam emekli öğretmenler. Ne yazık ki çalışma hayatlarından gelen ve hiç hoşnut olmadığım bir alışkanlıkları var. Ses seviyeleri çok yüksek, her şeyi bağıra çağıra hallediyorlar. Bazen onların öğrencisi gibi hissediyorum kendimi. Çünkü benimle ilgili konularda özellikle üniversite ve iş ile ilgili konularda çok üzerime geliyorlar. Annem çığrından çıkmış durumda. Evde oturmaktan dolayı ben de mutlu değilim ama yaşanmışlıklar insana çok şey öğretiyor. Hala dünyayı (ve Türkiye'yi) eskisi gibi zannediyorlar. İnanın çok düzgün bir ailem var ama kuşak çatışması denilen şey bizim evimizin en büyük derdi. Başkası olsa emin olun çıldırırdı ama herkese inat akıl sağlığım yerinde sadece kat kat sıkıntı birikiyor içimde. İşsizliğin çalışmaktan daha çok yormasını geçtim, tavırları beni bitap düşürüyor. Suskun kalmaya çalışınca da tepeme çıkıyorlar. Siz benzer durumlarda neler yapıyorsunuz?

Not: Etrafımda adam akıllı konuşacak kimsem yok, dayanağım yok, kardeşimi ise bu konularla sık boğaz etmek istemiyorum çünkü o bu konuları aşmış durumda ve annemle babamla olan iletişimini mükemmel bir çizgide yürütüyor. Ben bu açıdan paratoner olma durumundan memnunum. Benim yapamadığımı yapıyor her konuda ve tabiri caizse onlara hiç yüz vermiyor...
0
tubytube
(07.01.09)
bu durumun daha beterini ben yaşıyorum ama yazmaya bile mecalim yok, tek yapmamız gereken bir iş bulup evde daha az vakit geçirmek fakat kriz sebebi ile bu da çok mümkün görünmüyor.anne babayı duymamaya çalışmak her söylediklerine he demek gerekyor sizi rahat bırakmaları içn. ben öyle yapıyorum en azından, odamdan çıkmıyorum, kendi başıma takılıyorum öyle. bir çözüm yolu sunamadım farkındayım ama sizi anladığımı belirteyim dedim. yalnız değilsiniz, allah yardımcımız olsun...
0
yazbitmesinsipidikterlikdolabagirmesin
(07.01.09)
kardeşinizi sık boğaz edin bence. kardeştir, anlayacaktır. hatta aileniz gibi bağırıp çağırmak yerine bir hatanız varsa söyleyebilecektir. en azından biz başımızdaki gestapoya karşı abimle hep öyle yaptık.
0
egilincecataligozukmeyenentelmuslukcu
(07.01.09)
kardeşiniz madem bu durumu aşmış, o zaman onun hareketlerini gözlemleyin ve onun gibi tavır almaya çalışın.
0
krasotkin
(07.01.09)
(4)

Türk Telekom Wiro Reklamı

tubytube
Reklamda kullanılan parçanın adını bilenler yardımcı olabilirler mi?
Reklamda kullanılan parçanın adını bilenler yardımcı olabilirler mi?
0
tubytube
(23.12.08)
nanik
(23.12.08)
en sonda calan sarki si tu savais combien je t aime

baska sarki var mi dikkat etmedim konusulanlari dinlemekten :)
0
osuruklu
(23.12.08)
kibritsuyu
(24.12.08)
şans eseri bir youtube yorumunda gördüm; franck fernandel - si tu savais'miş.
0
marido
(26.12.08)
(7)

Ekşi Sözlük Niye Bu Kadar Çekici?

tubytube
2-3 yıldan beri boş vakitlerimde ya film seyrediyorum ya müzik dinliyorum ya da Ekşi Sözlük okuyorum. Her ne kadar yazar olmadan önce insanın aklına yazacak çok şey gelse de yazar olduktan sonra `otosansür` yüzünden her şeyi rahat rahat yazamıyorsunuz çünkü biraz düşüncelerinizi serbest bıraktığınız
2-3 yıldan beri boş vakitlerimde ya film seyrediyorum ya müzik dinliyorum ya da Ekşi Sözlük okuyorum. Her ne kadar yazar olmadan önce insanın aklına yazacak çok şey gelse de yazar olduktan sonra otosansür yüzünden her şeyi rahat rahat yazamıyorsunuz çünkü biraz düşüncelerinizi serbest bıraktığınızda çaylak olabiliyorsunuz, yine de bırakamıyorsunuz, yazar olup yazmaya devam ediyorsunuz. Çaylaklık pek dokunmuyor yani :) Düşünüyorum üye olduğum bir klüp olsa, bu şekilde bir davranışa maruz kalsam umursamam silerim hayatımdan. Çaylaklığı gururuna yediremeyen ve haddinden fazla duygusal davranıp hesabını kapatanlar bile oluyor...

(bkz: Bilişsel Çelişki)
0
tubytube
(22.11.08)
bence durumu artık sadece ekşi sözlük olarak adlandırmak yanlış. sub etha'ya bağlı diğer siteler de (misal ekşi duyuru) ekşi sözlük kadar ilgi çekici bence. hatta aylardır bişey yazmayan biri buralarda olmaktan daha çok keyif alabiliyor.

binlerce kişiye karşı konuşmayı herkes ister, ama kimse yapamaz çünkü utanır, çekinir. işte ekşi sözlük kişiyi kamufle ederek bunu gerçekleştirmeyi başarıyor. kimisi için de buradaki dostluk ortamı cazip geliyor.
0
deckard
(22.11.08)
aslında neredeyse istediğin her şeyi yazabilirsin otosansüre gerek olmadan; Ha amacın küfretmekse s*ç*r, hiçbib*k yazamayabilirsin;

sözlükte adalet duygusu var; hani kurallar belli, dışına çıkarsan çaylak olursun hatta atılırsın; Kuralları özümseyememiş olanlar anca küser sözlüğe;

Öte yandan sözlüğün neden türkiyede bu denli tutuluuyor, yurtdışında neden benzer başarılar yok dersen eğer bunun cevabını ssg şöyle vermişti sanırım(özetle): türkiyede insanların kendisini ifade edebileceği fazla yer yok, dolayısıyla ekşi sözlük değerli.
0
mrtksn
(22.11.08)
egotatmin yeri. ayrıca kocaman bir akvaryum hem de aynalı akvaryum. hem kendini görebiliyosun hem de diğer "balıkları" balinalar var yunuslar var köpek balıkları var. her çeşit türü görebiliyosun. türüne az rastlanır olanları keşfediyosun takip ediyosun ayrı dünyalara götürüyo onlar seni. ha bi de trolle avlanan balıkçılar var ki genelde çoğu balığımız bu trollere yakalanmakta sıklıkla.
(of ne metafor yaptım ama)
0
rentts
(22.11.08)
sanırım bunu en iyi eskilerbilir.
sözlükle ilk tanıştığımda (5-6 sene önceleri) kesinlikle vakit geçirilmesi gereken biyer oldugunu fark ettim.ozamanlar benim oturdugum yerde ekşisözlüğü pek bilen yoktu internet cafeye gider saatlerce okurdum kahkahalarla güler milletin bana karşı anlamsız bakışlarını üzerime çekerdim.bende yazsam buraya diye yapmadıgım kalmamıştı o dönemde.şikayet et butonuna basıpta beni yazar yapın diyemi bağırmadım neler neler.seneler birbirini kovaladı artık daha bilinçli okuyor, kendimce yorum getirmeye çalışıyordum.yazılan yazılar, verilen ayarlar v.s daha çok ilgimi çekiyordu.sonunda nacizane bişeyler yazma şansını elde ettim 1 sene kadar önce (10 entry) ve beklemedeyim.

samimi ortam, kendini ifade etmenin anlam kazandıgı bi yer, ukte, heves.....
renklere gönül verdik abicim özümsedik, benimsedik....

yazar olmakta nasip olur inş.
0
onlygodjudgeme
(22.11.08)
artik eksi sozlugu sadece "sozluk" olarak ele almak yanlis kanimca. zira sourtimes ya da sub etha network eksi sozluk kadar cekici ve bir o kadar zaman gecirilebilecek bir yer oldu. misal ben her gun gazete okur gibi eksi duyuru'ya girerim, sıkıldıkca eksi bition'a logo yaparim, bir donem hali saha ligi'nde oynadigimda apayri bir sosyal cevre olan esbpl'de takiliyordum, hic dinlemedim fakat sourberry apayri bir sosyal ortam. yani sozlugun cekici olmasi aslen insanin birilerinin yazdiklarin okumaya deger bulup okumasi ya da birilerinn senin yazdigini okumaya deger bulup okumasi, hatta bunun hakkinda sana fikrini belirten mesajlar atmasi ve bunlar sayesinde baslayan arkadasliklardan kaynaklaniyor.

ha tabi cesitli denyolar yok degil insan yerine koyup bir mesaj attiginda "hasiktir ordan" diyecek. her ortamda var. tipki sansurun oldugu gibi. otosansurden ziyade kurallar var fakat sozlukte. ki bu da kisisel haklari korumak amaci ile gayet gerekli. zira ben unlu biri olsam biri benim hakkimda "orospucocuguun tekidir" yazsa ben babamdan yemedigim kufuru beni tanimayan adamdan niye yiyim diye olay cikartirim.

gururuna ediremeyip hesabini kapatanlari ise esefle kiniyorum, kayip olup 1 3 6 ay 1 yil ne gerekiyosa o kadar sure kafa dinleyip akabinde yeni bi sayfa acmak daha temiz oluyo. kendimden biliyorum.
0
polifonik osuruk
(22.11.08)
@deckard: Söyledikleriniz çok doğru. Arada donanımhaber forumlarına bakıyorum ama hem Ekşi Sözlük hem de Sub-Etha kadar zevk vermiyor. Orada da burada da troll desen ellisi ama sanki bulunduğumuz ortam biraz daha rafine gibi. Bu yüzden söylediklerimiz tolere edilebiliyor, farklı görüşlerle çoğunlukla küfürden arındırılmış şekilde bilgi paylaşımında bulunabiliyorsunuz. Kamuflaj kısmına pek katılmıyorum aslında yine bilen biliyor kimin kim olduğunu ;) Moderatörlerin bildiğine eminim!

@mrtksn: İstediğimiz her şeyi küfürden arındırsak adilane yazsak bile yine de çekincelerimiz baki kalıyor. Arada küçük şakalar hafif küfürler sorun olmamalı ama insan ayarsız ağızla da konuşmamalı. Sözlükten aldığımız ayarlar bile bu süreci insana sağlıyor sanki!

@htf: Ego tatmini yapan insanlardan ben de çok sıkılıyorum. Keşke bu insanlar için tıbbi bir çözüm bulunabilse :) Yasakların çekiciliği insanların yasaklarla olan müstehzi ilişkilerine bağlı.

@rentts: Yazdıklarınızdan sonra sualtı sporlarına başlayasım geldi :)))

@onlygodjudgeme: Ben de sizin gibi çok kahkaha atanlardanım. Evdekiler "ne oluyor bize de anlat" diyorlar! En kısa sürede yazar olmanız dileğiyle...

@polifonik osuruk: Neyse ki sevmediğimiz yazarlarla iletişime geçemeyebiliyoruz, yazılarını okumayabiliyoruz. Şimdiye kadar bu özelliği hiç kullanmadım. Yazılanlar, mesaj olarak size küfredenler rahatsızlık vermemeli. Nasıl olsa burada yazılanların hiçbiri doğru değil. Sözlük bile sansür uygulama şansı veriyor bize.

Uzun aralar hoş değildir, kendinize koyduğunuz bir sınırdır veya başkalarının size taktığı bir pranga.
0
🌸tubytube
(22.11.08)
(bkz: thug love)
0
deliktas
(22.11.08)
(2)

Sıkıntıyla Uyanmak

tubytube
Bazı sabahlar hayatımın tüm günlük rutinlerinin aynı olmasına değişmemesine karşın kaynağını bilmediğim bir sıkıntıyla uyanıyorum. Daha önce okuduğum uyku ile ilgili bazı makalelere göre rüyalarımızın birçoğunu sabah uyandığımız zaman hatırlayamıyoruz. Sanırım hatırlayamadığım rüyaların üzerimde bır
Bazı sabahlar hayatımın tüm günlük rutinlerinin aynı olmasına değişmemesine karşın kaynağını bilmediğim bir sıkıntıyla uyanıyorum. Daha önce okuduğum uyku ile ilgili bazı makalelere göre rüyalarımızın birçoğunu sabah uyandığımız zaman hatırlayamıyoruz. Sanırım hatırlayamadığım rüyaların üzerimde bıraktığı etkilerden dolayı içimi bir sıkıntı kaplıyor ve bu sıkıntıyı gün içerisinde atamıyorum. Ayrıca müdahale edemediğim, karışamadığım rüyalar beni çok geriyor.

Bazen rüya görüntüleriyle karışık insan sesleri işitiyorum. (:Deli değilim korkmayın:) Çok sinir bozucu sözler sarfediyorlar, sanki benden bilgi koparmaya çalışıyor gibiler! :( Bu rüyaları toplayıp film çekmeyi düşünüyorum ;)

Benim gibi sıkıntılar yaşıyor musunuz? Benzer sorunlarla karşılaştınız mı? Nasıl üstesinden geliyorsunuz?

Not: Bilgiden kastım sorgu gibi bir şey yani tamamen kişisel şeylere yönelik!
0
tubytube
(15.11.08)
Uyuduğunuz ortamı zenginleştirin:

Zevke göre mutlak karanlık ya da daha fazla aydınlık,

Daha sessiz ya da daha gürültülü,

Kokulu ya da kokusuz,

Daha fazla eşyayla, daha az eşyayla dolu bir oda vs.
0
the bourgeois
(15.11.08)
uyurken yaşadığımız şeylerin kaynağı genelde gündüz yaşadıklarımızdır. mesela çok önemli bir işle uğraşıyorsak, gece o işi düşünüyoruz. tıpkı bunun gibi gündüz sıkıntılı ortamlarda bulunuyorsanız fark etmeseniz bile gece de sıkıntılı rüyalar görürsünüz.

bu yüzden gece uyumadan önce güzel şeyler düşünün. güzel hayaller kurun. sevdiğniz şeyleri yapın uyumadan önce. çok aç ya da çok tok yatmayın.

umarım faydası olur. geçmiş olsun...
0
kahvegibi
(16.11.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.