bence anlamsız bir şekilde üstüne gidiliyor. bazı romanlarının kurguları baya güzel, metinleri vasat, yer yer de vasat üstü. okuyup bitirdikten sonra sende bir şeyler bırakan kitapları da var. roman yazarı olarak hiç de fena değil yani.
köşe yazıları ise okunmayacak kadar tekdüze, heyecansız geliyor bana.
akademisyen olarak başarılı.
bu kadar tepki çekmesinin nedeni ise kitaplarının çok reklamı yapılması. albüm çıkarır gibi aynı. böyle olunca kitapları da biraz edebiyattan çok, popüler kültür ürünüymüş gibi bir his bırakıyor. ama kitapların çok satmadığı bir dönemde, güzel bir kadın yazar olsam, ben de herhalde güzelliğimle reklam yapma fikrine çok direnemezdim. nabayım, para var işin ucunda.
aşk kitabı ise yazdığı en basit kitaplardan, en azından okuduklarım içinde. asıl dili ingilizce olduğu için dili yavan geliyor. mevlana'yı, rumi'yi popüler kültür öğesi olarak görmek rahatsız edici olsa da, kültürel değerlerimizi batıya satmak adına hoşgörebiliyorum. hep biz mi excaliburlarla, aslan yürekli richardlarla falan büyüyelim, biraz da onlar bizim hikayelerimizi okusunlar.
0