Giriş
(3)

Bilgisayarın ekranını görüp mouse kullanabilen bir yapay zeka var mı?

ananiyimioguz
Bazı rutin işlerim var sadece mouse kullanıp belli şeyler yapmak gerekiyor.Ama ekran stabil değil. Tıklama olayları ve yapılan iş çok benzer olsa da, arayüz aynı değil. O yüzden işi bir otomasyona dökmek kendim kodlayarak zor olur.Onun yerine ekranı analiz edip, tanıyıp, mantık yürütüp tıklamalar ya
Bazı rutin işlerim var sadece mouse kullanıp belli şeyler yapmak gerekiyor.

Ama ekran stabil değil. Tıklama olayları ve yapılan iş çok benzer olsa da, arayüz aynı değil. O yüzden işi bir otomasyona dökmek kendim kodlayarak zor olur.

Onun yerine ekranı analiz edip, tanıyıp, mantık yürütüp tıklamalar yapabilen bir araç olsa çok güzel olacak.

Nasıl ki şuan chatgpt ye bir data verip şunu şunu yap diyoruz,

Aynı şekilde ekranı görme izni ve mouse kullanım izni vereceğiz -geçici olarak- oda verilen işleri yapsın işte.

Sürekli bir görüntü tanılama gerekiyor, muhakkak biraz maliyetli olur ama belki vardır böyle bir araç, biliyor musunuz?
0
ananiyimioguz
(09.09.24)
selenium chrome extension isinize yarayabilir belki, bir defa manuel yapiyorsunuz sonra kendisi tekrar ediyor. kac farkli arayuzunuz var bilmiyorum ama hepsini ayri ayri kaydederseniz belki olur
0
The_Lollok
(09.09.24)
tekrarlı şeyler değil dediğim gibi, ama tıklanması gereken yerleri yapay da olsa bir zeka algılayabilir. o yüzden o tarz bir çözüm aklıma geldi.
0
🌸ananiyimioguz
(09.09.24)
var ama ücretli. uipath firmasının RPA ürünü sizin bahsettiginizden çok daha fazlasını yapar. Görüntü tanıma işinin otomasyonunu son kullanıcı için bu üründen başka bir şey yapamaz zaten. tek seçeneginiz var.
0
limonlu eksi
(09.09.24)

Satılık 4. Levent metroya yakın 4+1 dubleks çatı katı ev

ananiyimioguz
Ev emniyetevleri mahallesinde, 140 m2 krediye uygun.Fiyat eşyalı 7.5 ama eşyasız + pazarlık 7 gibi düşünüyoruz.Bina 10 yıllık, düşünen olursa iletişime geçebilir.Şu an evde kiracı var, temmuzda bitiyor sözleşmesi.Genç bir arkadaş, banka çalışanı. Sözleşmeleri yıllık yapıyoruz. 2 ay önce yeniledik.Ki
Ev emniyetevleri mahallesinde, 140 m2 krediye uygun.

Fiyat eşyalı 7.5 ama eşyasız + pazarlık 7 gibi düşünüyoruz.

Bina 10 yıllık, düşünen olursa iletişime geçebilir.

Şu an evde kiracı var, temmuzda bitiyor sözleşmesi.

Genç bir arkadaş, banka çalışanı. Sözleşmeleri yıllık yapıyoruz. 2 ay önce yeniledik.

Kira getirisi şu an 28bin ama kiracı evi 2+1 olarak kullanabiliyor. Çünkü alamadığımız eşyalarımız vardı bazı odalar kilitli.

4+1 olarak kirayı 40 olarak düşünün. Seneye ne olur bilmiyorum, kiracılı olarak devam etmek isterseniz de üzmez.

İstemezseniz kiracı zaten ben de çıkabilirim belki öncesinde ama satılır da alan kişi gelirse mecbur ona göre ayarlarım kendimi dedi.

Eve geçme durumunuz en erken 10 ay sonra olabilir gibi duruyor sadece tek handikapı bu.
0
ananiyimioguz
(03.09.24)
(7)

İş yerine şu şekilde kat çıkmak yasal mı? Maliyeti ne olur? (Fotoğraflı)

ananiyimioguz
Selamlar şu şekilde 130m2 bir alan var. İş yerinin üstü komple bu şekilde kaplı. Fotoğrafta gözükmüyor ama sola doğru uzunca devam ediyor. Sadece merdivenle çıkılan yerde (fotoğrafta sağda kalıyor) ufak bir asma balkon gibi bir yer bırakmışlar. Kalanı böyle. İş yeri zemin katta. -1 de de deposu var.
Selamlar şu şekilde 130m2 bir alan var. İş yerinin üstü komple bu şekilde kaplı. Fotoğrafta gözükmüyor ama sola doğru uzunca devam ediyor. Sadece merdivenle çıkılan yerde (fotoğrafta sağda kalıyor) ufak bir asma balkon gibi bir yer bırakmışlar. Kalanı böyle. İş yeri zemin katta. -1 de de deposu var. Üst katı da yaparsak 3 katlı gibi olabilir.

hizliresim.com

1 - Burayı komple kapatıp iş yerini 2 katlı hale getirsek? Yasal mıdır?

Yani bir yere bildirmemiz gerekiyorsa bildiririz yeni planı ama tapusal anlamda bir maliyeti çıkar mı? Veya bildirmeye gerek var mı?

2 - Sanırım çelik konstrüksiyonlarla kapatılıp üstüne zemin yapılması gerekiyor. Duvarları da alçıpanla değil de düzgün bir şekilde yapmak lazım sesi fazla geçirmesin yani.

Bu şekilde 130m2 alanı kapatmak aşağı yukarı neye mal olur? Zemin yapıldıktan sonra aşağı katın ışıklandırmaları tekrar yerleştirilecek + üst katın da tavanını elden geçirmek gerekecek.

500bin i bulur mu tüm bu masraflar?

Bonus soru: üst katı ev gibi dizayn etsek bir sıkıntı olur mu :D

Normalde ev de kiralık iş yeri de kiralık. Ama biraz mal mülk satıp iş yerini satın alabiliriz, satıyormuş sahibi. Alıp böyle bir aksiyona girsek mi onu düşünüyorum. Üst katına da yerleşiriz, mis. Hem ev kirasından hem iş yeri kirasından kurtuluruz. Yeri güzel, bina 4 yıllık falan, yeni. Köşe başı bir yer. Deposu da var en altta bi 130m2 daha. Yani güzel bir yatırım olabilir gibi geldi.
0
ananiyimioguz
(03.09.24)
Armut.com'dan fiyat al

armut.com
0
Mirket
(03.09.24)
Mantıklı, bir talep oluşturdum bakalım.

Bir de bu işin yasal durumu hakkında bilgi verebilecek var mı?

Kaçak çıksak olmaz çünkü hem iş yeri arada denetleniyor hem de ev gibi yaparsak ikamet ve aboneliklerde falan uğraşabiliriz çünkü burası iş yeri diye geçiyor, nasıl olacak 2 katlı ayrı ayrı bilemedim. Bunu bir yere bildiriyor muyuz, mimari çizim falan değişiyor mu? Belediyeden izin gerekiyor mu? O kısımları bilmiyoruz.

Gerçi katı bir şekilde iş yeri olarak da işletsek olur sanırım kimse yukarıya niye mobilya koydunuz demez herhalde.
0
🌸ananiyimioguz
(03.09.24)
www.google.com

İlk iki link cevap verecektir
0
kisa
(03.09.24)
1- Yasal değil. Projeye aykırı. Orası asma kat olarak tasarlanmadı. Hangi şehir bilmiyorum başınız ağrır. Bildirirseniz izin alamazsınız. Yasal izin alamazsınız. Para bağış vs isteyip göz yumabilirler. Tapuya işletemezsiniz. (İmar affı vs çıkmazsa)

2- Basit asma kat yapacaksınız. Çelikçi, atölyeci herkes yapar. Elektrik vs basit işler. Ağırlık asma kat çeliği tutar maliyet olarak. Türkiyede değilim piyasayı tahmin edemiyorum şu an.
Karkası oluşturduktan sonra ister ev ister ofis gibi dizayn edin. Ayrı kapı açmazsanız ev olarak biraz zor kullanırsınız.

Tüm bunlarla birlikte bunu kaçak yapabileceğinizi sanmıyorum. Binadan mutlaka şikayet eden çıkacaktır haklı olarak. Ben olsam hayatta izin vermem kendi binamda.
0
artci sarsinti
(03.09.24)
@ kisa, bişey anlamadım ki :( asma tavanı söksek zaten 7 metre alan var yukarıya doğru. e merdiven de koymuşlar. asma tavanın yerine neden zemin yapamıyoruz? iş yeri zaten ince uzun yani ek kolona da gerek olmayabilir. 2ye bölsek zaten alt kata da üst kata da 3-3.5 metre yükseklik düşüyor.

@ artci sarsinti, teşekkürler ancak uygun değilse neden merdiven koymuşlar?

ben şöyle anlıyorum, maliyetli olduğu için bu şekilde bıraktık, isteyen kendi isterse buraya kat çıkabilir.

Burası büyük sağlam bir site ve alt katları hep bu şekilde dükkan. Diğer dükkanlarda çıkanlar gördüm onlara da bir sorayım. Kimse bir şey demiyor sanki.
0
🌸ananiyimioguz
(03.09.24)
Sebebi çok açık:) Asma kat çıkmak için. Balkon emsale dahil değil. Oraya balkon koymuş ki merdiven koyabilsin. Merdiven koyabilsin ki kaçak yapacağı asma kata çıkabilsin..
0
artci sarsinti
(03.09.24)
d) Asma kat: Zemin katı ticari olarak kullanılmayan konut alanları haricinde, zemin katta ait olduğu bağımsız bölümü tamamlayan ve bu bölümden bağlantı sağlanan, ait olduğu bağımsız bölümün 1/3’ünden az yapılamayan, iç yüksekliği 2.40 metreden az olmayan, yola bakan cephe veya cephelerde merdiveni de dâhil 3.00 metreden fazla yaklaşmayan katı (İmar planlarında konut alanı olarak gösterilen yerlerde aynı yol güzergâhındaki mevcut yapılaşmaya bakılarak asma kat yapılıp yapılamayacağına karar vermeye ilgili idare yetkilidir.),

diyor ki, iç yüksekliği en az 2.4 m olacak, yol tarafındaki duvara (cepheye en fazla 3 metre yakın olabilir)
ama artçı sarsıntı daha bir bilerek yazıyor gibi. belediyeye adres vermeden de sorulabilir.
0
kisa
(03.09.24)
(12)

Avrupa'da yetişen çocuklarda disiplin nasıl sağlanıyor?

ananiyimioguz
Sözlükte de çok konu oluyor yabancı turist çocucug versus bizim ulkenin cocuklari diye.Gerci ulkemizde de egitimsiz ailelerde hep bir bagirti, ciglik, gurultu, kufur duyulurkenDaha gelismis, eğitimin yuksek oldugu mahallelerde sessizlik hakimdir bilirsiniz.O yuzden yabanci aileler ozelinde sormayayi
Sözlükte de çok konu oluyor yabancı turist çocucug versus bizim ulkenin cocuklari diye.

Gerci ulkemizde de egitimsiz ailelerde hep bir bagirti, ciglik, gurultu, kufur duyulurken

Daha gelismis, eğitimin yuksek oldugu mahallelerde sessizlik hakimdir bilirsiniz.

O yuzden yabanci aileler ozelinde sormayayim.

Demek ki bagirmak veya dayak falan ise yaramiyor cocuklar yamyam gibi.

Oyleyse ne yapiliyor? Cezalar mi oluyor? Yasaklar mı oluyor? Yoksa cocuklariyla birebir ilgileniyorlar mı?

Madde madde bildiklerinizi yazar misiniz?
0
ananiyimioguz
(31.08.24)
1) dis etkenler: daha sessiz sakin bir ortam. tr'de bebek arabasi karsidan karsiya gecerken kornaya basiyor insanlar. o arabanin icinde uyuyan bir cocuk var, o sekilde uyandirilan herkesin psikolojisi bozulur.
2) anne baba cocukla kaliteli zaman geciriyor. bu is özel hayat dengesiyle de ilgili bir sey. ama cidden aktivite ayarliyorlar. simdi oyun saati, sonra yemek saati vs
3) burada ebeveyn izni uzun. erkek ceo da olsan (emzirmedigi icin erkek diye belirtiyorum) 6 ay izin alir cocuga bakarsin. daha sonrasinda cok erken yasta krese basliyorlar.
4) krese baslamadan ilk günler anne ya da baba (cocugu krese kim alistiriyorsa) bebek krese alisana kadar onunla birlikte gidiyor. tr'de olan 1.sinifta herkesin bir anda yalniz birakilip aglamaya basladigi senaryo burada yok.
5) cocuklara yetiskin gibi davraniyorlar. mesela otobüste bos yer var. türkler cocuga sormadan oturuyor, cocugu kucagina oturtuyor. kuzey avrupalilar cocuga burada oturmak ister misin diye soruyor önce. yani ona suursuz insan muamelesi degil normal biri gibi davraniyorlar.

benim bir de ekstra fark ettigim otellerde vs cocuklara is yaptiriyorlar. yemegi anne baba getiriyorsa catal bicagi cocuklar getiriyor.
cocuklarin her istedigi yapilmiyor. oyuncak sayisi olarak türklerin eminim cok daha fazladir.

türk cocuklari cidden cok terbiyesiz ve arsiz. ben otelde de calistigim icin bir sürü milletten cocuk gördüm. benim gördügüm hatalarin basinda cocugun bakiminin anneye yikilmis olmasi var. it takes a village to raise a kid diyor yabancilar. biz direkt anneye yikmisiz. o anne ne kadar sabirli davranabilir cocuga? bir noktada kesin carliyor.
cocuk mesela meyve suyu istiyor direkt anne ya da baba onun yerine konusuyor. yabancilar cocuklara söyletir hep. bu da cocuklara yetiskin gibi davranmaktan geciyor.

bu cocuklara yetiskin gibi davranma meselesinin yanlis oldugunu düsünen pedagoglar da var bu arada.

kendi gözlemlerim, duyduklarimi aktarmaya calistim.
0
robert bosch
(31.08.24)
Çocuğun aklı ermeye başladığı andan itibaren kurallar koyuluyor. Çocuk o kuralları içselleştiriyor. Yat saati, kalk saati, oyun saati, yemek saati vs.

Anne baba tüm davranışlarıyla çocuğa örnek. Elinden telefon düşmezken çocuğa telefonu yasaklamıyor, TV seyrederken çocuğa git çalış demiyor,

Bir de çocuğu daima birey olarak görme durumu var. Hani çocukların aptal aptal sorular sorma çağı var ya. Çocuğun peşpeşe sorduğu bir milyon soruya tek tek cevap veriyor. Şu an hatırlayamadım da çocuk acaip bir soru sordu. Geçiştirecek dedim. Kadın 'Çok güzel sordun, bunun cevabını tam ben de bilmiyorum, yanlış bilgi vermek istemem, Akşam babamıza soralım, Bana hatırlatır mısın dedi. Çocuk 3-4 yaş arası bir şey. Hayret etmiştim.
0
Mirket
(31.08.24)
okul öncesi öğretmeniyim. bizde aile içinde bile kural yok. evde kural yok. çocuk düzen sever, rutin sever. hangisi saatte, ne yapılacağını bilmek ister. bizde her şey laçka. düzensiz yaşam var. yetişkinlerde de böyle olduğu için çocuklarda bu şekilde büyüyor. sabah erken uyanmasın diye çoğu anne baba ya da bakım veren her kimse çocuğu geç yatıyor. çokça şahit oldum bu duruma.

topluma bakarsanız da kurala, disipline bizim insanımız pek gelemez. kendi işine nasıl geliyorsa işlerin öyle yürümesini ister. çocuk yetişmek de bunlardan sadece birisi. maalesef o yüzden çocuklar okulda oturmuyor, ders dinlemiyor, odak süreleri sıkıntılı.

eğitim aileden başlar. 5 yıl boyunca telefon tabletle büyümüş çocuk anaokuluna geldiğinde sıkıldım diyor. çünkü beyni sürekli akan, değişen ekrana alışmış. belli saatlerde belli şeyleri yapmayı reddediyor. bakın yaş 5. sonra ağlıyor, kendini yerlere atıyor ve kendi istediğini yaptırıyor. anne babalar istediğini yapınca kendini iyi ebeveyn olarak adlandırıyor. biz bunları her sene sil baştan yaşıyoruz. neler yaşayacaklarını da velilere tek tek anlatıyoruz. bu durumla karşılaştıklarında neler yapılması gerektiğini de anlatıyoruz ama nafile. aileden gelmeyen disiplini hiç bir yerde kazandıramıyorsunuz.
0
dedim ben sana
(31.08.24)
Daha geçen Atina havalimanında bir Türk aile gördüm, çocuk asansöre binicem diye tutturdu yok olmaz denince de ağlayıp zırlamaya başladı, ortalığı birbirine katıyordu, defalarca in bin yapıp asansörü meşgul ettiler. Güler misin ağlar misin? Bizde çocuk çok şımartılıyor, her dediği yapılıyor, sınır, kural konulmuyor: paşam, oğluşum, annesinin bir tanesi diye diye canavar yaratıyorlar sonra
0
freedonia
(31.08.24)
aile + toplum bence. Aile kısmını yazmışlar, çocuğun sokakta parkta gördüğü arkadaşları ve diğer insanlar da sakin olunca bence mecburen öyle yetişiyor. Akdeniz kültürlerinde gürültü hakim.
0
nhk ni youkosu
(31.08.24)
yıllardır bu farkı çok net gözlemleme şansına sahibim ve çocuk sahibi avrupalı arkadaşlarımdan da çok şey gördüm.

birinci ve en önemli sebep türkiye'de çocukların şımarık yetiştirilmeleri. ebeyenler helikopter anne-baba oluyor ve çocukları hayatlarının merkezine koyuyorlar. türkiye'de çocuklara kıyılamaz, bir dedikleri iki edilmez, iş yaptırılmaz. bu ilk bakışta iyilik gibi görülüyor ama özünde çocuğu birey ve eşit olarak görmemekten kaynaklanıyor.

avrupa'da kreşe giden üç yaşında çocuğa kendi sırt çantası taşıtılır, kendi bulaşığını makineye koyması öğretilir, hatta daha ilkokula başlamadan bisiklet alınır ve anne-baba bisiklet sürerken çocuk da kan ter içinde onları arkadan takip etmeyi öğrenir. çocuk bir şey için tutturup ağladığında sırf sussun diye isteği yerine getirilmez, isterse ağlamaktan çatlasın, anne babası durumu izah eder ve isteğinin gerçekleşmeyeceğini söyler. tüm bunlar totalde çocuğun küçük yaşta özbenliğini kazanmasını ve disiplin sahibi olmasını sağlar.

küçük bir anektodla bitireyim. hem türk hem avrupalı çocuklu ailelerin olduğu bir kampa gitmiştim. ilk kahvaltıda türk aileler çocuklara ayrı sofra kurulmasını önerdiğinde avrupalı ailelerin attığı anlamaz bakışları unutamıyorum. "neden bizden ayrı yesinler ki?" diye sormuşlardı naifçe. çocuklara ayrı sofra kurma konseptini gerçekten anlamamışlardı. türkiye ve batı arasındaki çocuk yetiştirme farkını en net orada görmüştüm.
0
sir gawain
(01.09.24)
Avrupaya dair fikrim yok ama Türkiye kıyaslaması olduğu için Turkiyeye dair söyleyeyim.

Turkiyede kendi yapmadığı ya da kendinden olmayanı çocuğundan bekleyen insanlar pek bol. Yani yöneticisi amiri vs bile böyle sivil vatandaş nasıl olsun ki... neyse o ayrı konu da demek istediğime bir örnek: hulusi akar vardı genelkurmay, gömleği dışarıda dolaşırdi, bırak eri Teğmen yüzbaşı falan yapsak bunu üst amiri ağzına sıçar. Ama genelkurmay yapıyor dlsl

Çocuklu aileler de böyle. Kendi prime time diziler dışında bir şey izlemez çocuğu sanatçı sinemaci olsun ister. Kendinin toplamda iki farklı kitabı değil okumak merak etmiş değildir çocuğu düzenli kitap okusun ister. Müzik zevki Ankaralı Namık ya da gülsen ötesine geçmemiştir çocuğundan virtuoz olmasını bekler. Kendi bütün gece tv izler çocuğu saat dokuzda uyusun ister...

Hal böyleyken çocukların manyak olmaması anormal olurdu. Çünkü kendisine yapılması söylenen ya da beklenen şeyler var ama onu yapan bir model yok. E dolayısıyla sonuç mevcut durum.
0
encokbenisevinnolur
(01.09.24)
Erkek çocuklarına beyzade muamelesi yapılmıyor. Eşitlik hakim. Model olma işine de katılmıyorum. Size anne babanız ne kadar model oldu?
0
zeleno
(01.09.24)
ben de bisiklet ve sirt cantasi ornegini vermeye geldim, anne baba 100 metre oteye gitmis kendi bisikletleriyle, zavalli yavrum onlara yetismeye calisiyor, pedal falan yok bu arada cogu cocuk bisikletinde.
valiz gibi sirt cantalari var, zaten almanya'ya ilk geldigimde dikatimi ceken sey bu olmustu, her yasta sirt cantasi cok kullaniliyor.
cocuga sorumluluk veriliyor ve o aileye uyuyor, aile ona degil, benim anladigim kadariyla.

bizden daha cok aile odaklilar. benim is arkadasim onlarla vakit gecirmek icin, cocuklarinin okul tatiline gore izin aliyordu, TR'de bunu yapan kac baba var ki.
0
durgunfoton
(01.09.24)
Bizde küçük çocuk çok seviliyor, dayısı, akrabalar, dedesi, ninesi ayrı şımarttıkca şımartılıyor, çocuk da zannediyor her istediği yapılacak, her dediği olacak, olmayınca kuduruyor hırçınlaşıyor, huysuzlaşıyor. Avrupalı zaten çocuğunu eldivenle seviyor, akrabalarda da çocuk mıncıklama, çocuk şımartma diye bir olgu yok. Dedeye nineye çocuk baktırma diye bir şey yok
0
speedy
(02.09.24)
Peki diyelim ki aile tarafını bir şekilde hallettik ve çocuğumuzu ilkokul çağına kadar düzgün yetiştirdik.

Bu çocuk okulda, mahallede veya işte kendi gibi yetişmeyenlerin arasında nasıl bozulmadan durabilecek? Ya da bozulmadı diyelim, nasıl ezilmeden durabilecek?

Şu an akran zorbalıkları had safhada.

Bunlar düşünüldüğünde, çocuk büyütmeye nasıl sıcak bakılabilir? Yani ortam şimdilerde çocuğa ayrı zarar, aileye ayrı zarar. Çocuk düzgün yetişmedi diyelim, dış dünyaya ayrı zarar.
0
🌸ananiyimioguz
(02.09.24)
insanlar çevrelerini ve muhatap oldukları insanları belirlemek için bilmemne sitesine taşınıyor, çocuğunu X özel okuluna gönderiyor. O deli gibi ücretlerin bir sebebi bu.

"nasıl ezilmeden durabilecek?"
koskoca insanlar eziliyor, bu sebeple batıya göç etmeye çalışıyorlar.
0
nhk ni youkosu
(03.09.24)
(14)

Yaratıcı iyi biri değilse?

ananiyimioguz
Selamlar duyuru, biraz kafa açmaya geldim.Hemen her dinde yaratıcının kudretinden, gücünden, bağışlayıcı/affedici olmasından ve ona inanları mükafatlandıracağından falan bahsedilir.Tabi ben şahsen dinin de ilkel olandan en az çürütülebilene doğru insanlar tarafından evrimleştirildiğini düşünüyorum a
Selamlar duyuru, biraz kafa açmaya geldim.

Hemen her dinde yaratıcının kudretinden, gücünden, bağışlayıcı/affedici olmasından ve ona inanları mükafatlandıracağından falan bahsedilir.

Tabi ben şahsen dinin de ilkel olandan en az çürütülebilene doğru insanlar tarafından evrimleştirildiğini düşünüyorum ama sorum biraz inananlara aslında.

Allah, yaratıcı, tanrı.. artık ne diyorsanız, ya bizim kafamızda oluşan "iyi" den çok uzakta ve tam anlamıyla "kötü" bir karakterse? Yani şeytandan bile kötü bir varlık düşünün. Sonuçta onu da o yaratmadı mı? Şuan tüm sıfatlar o tarz bir boyutta anlamsız kalacaktır fakat demek istediğim şu aslında;

Tanrının bize kendini tanıttığı bir hal var ya. Ya aslında onun tam tersiyse ve sadece bu şekilde bilinmek için kurguladıysa bu düzeni? Olamaz mı? Olabilir.

Belki kaostan, acılardan besleniyor ama bizim tam tersi şekilde düşünüp inanmamızı istiyor olamaz mı? Bunun böyle olup olmadığı hakkında net bir kanı var mı elimizde? Bence yok.
0
ananiyimioguz
(31.08.24)
Ben bir inananım, ve benim için Kur'an, Allah'ın kendi sözleridir. Kuran'da yazılan her şey, Allah'ın iyi niyetli olduğunu gösteriyor bana. Okumayı, öğrenmeyi, cahil kalmamayı, yalan söylememeyi, başkasının malına ve namusuna bakmamayı öğütluyor ve bana göre bunlar kötü birinin söyleyeceği şeyler değil. Emrettiği yapılması gereken her şeyin hiç bir kötü tarafını görmedim ben.
0
etna
(31.08.24)
Yin yang gibi düşünüyorum ben.
Ayrıca tanrı fikri, temelde kişinin sadece yaratma iyilik kötülük değil kendi kavrayisinin ötesinde omnipotent bir varlığının imkanliligini kabul etmesi, dolayısıyla kendi aklının ve kendi esdegerlerinin aklının, dusleminin gücünün ötesinde bir varlığın, var olabileceği fikrini içeriyor.
Bu felsefi cevaptı.

Onun dışında @etna +1 ve şunu eklemek isterim: "...bütün güzel isimler O'na aittir."
0
encokbenisevinnolur
(31.08.24)
@ etna, şu anki iktidar sahipleri de benzer öğütleri veriyorlar ama kendileri 1000 katını yapıyorlar. yani tamam biz insanız diyeceksin ama herhangi bir varlık, yani iyiyi de kötüyü de bilen bir varlık, kötü olup da kendini iyi tanıtamaz mı?
0
🌸ananiyimioguz
(31.08.24)
ben inanan biri değilim ama sen de sorum inananlara diyerek inanç kavramından bahsetmişsin zaten yani dediğin gibi bir inanç meselesi bu. elde böyle bir net kanı olsa veya aksinin kanıtı olsa inanmak ya da inanmamak diye bir şey olmazdı ortada, yeşil yapraklı bitkilerin fotosentez yapıyor olduğuna inanmak veya inanmamak diye bir şey olmadığı gibi. inanmak için net kanıt gerekmiyor. yaratıcığının iyiliği kötülüğü kavramına gelirsek bir de işin satanizm boyutu var tabi onlar da farklı bir inanan. her inanan da yaratıcının iyiliğine inanmıyor sanırım.
0
semaforo de medianoche
(31.08.24)
Ben bir yaratıcı varsa onun mutlak iyi (veya kötü) olmak zorunda olmadığına inanıyorum. Neden sadece iyilik bekliyoruz? Sadece insan ürünü olup olmadığı bile belli olmayan çeşitli inanışların bize aktardığı bu olduğu için değil mi? Ama dediğim gibi ben böyle inanıyorum. semaforo de medianoche de bahsetmiş. İnanmak için herhangi bir kanıta ihtiyacımız yok, tıpkı tanrının iyi/bağışlayıcı/affedici olduğuna inananların yaptığı gibi. İnanışlar için net bir kanı beklemek, aramak, ummak komik değil mi? :)
0
duygusalatasi
(31.08.24)
İnanma kasları asla çalışamayanlar için bulduğum çözüm şu:

Tanrı insanın beynidir, bizim bilinç ile bilemediğimiz ve hatta bilemeyeceğimiz, hatta asla öğrenemeyeceğimiz pek çok şey beynimizde ve günlerimizde kayıtlıdır, zira beynin sadece %5'ini çözebildik diyorlardı en son... İyi kötü gibi çeşitli değerler de insanın kendi algısıdır, yaratımıdır. Dolayısıyla Tanrı ne iyidir ne kötüdür ama insanın kendine verimli ve sağlıklı bir yön çizebilmesi için Tanrının iyi olduğuna ve aslında iyiliğin iyi olduğuna inanması/tutunması gerekir.

İnanmak doğal bir ihtiyaçtır ama bazı bünyeler bu doğal ihtiyaçtan yoksun doğarlar. Onlar için bulduğum çözüm bu.

Buna göre Tanrı eğer insanın O'nu kötü olduğu halde iyi bilmesini istiyorsa insanın gittikçe daha çok tanrılaşmasını sağlamak amacındadır, insanın yapısı iyiliğe daha yatkın ve yakındır çünkü. İyi doğru güzel olanla rahat eden insan kötülüğe alışmak için kötülüğe beyninde zevk duygusunu atamalıdır, kötülük kavramıyla zevki birleştirmelidir ki kötülüğe meyledebilsin.

Halbuki mesela İslamiyette Tanrı insanların yalan söylemek dedikodu etmek hak yemek gibi kötülüklerden kaçınmalarını isterken bunların insanlara çok tatlı geldiğini ve bunlardan zevk aldıklarını biliyor. İnsanın özünde değilse de gelişim aşamasında kötüye gittiğini biliyor yani. Bana göre Tanrı değil yetişkin insandır kötü olan.
0
muhayyer divan
(31.08.24)
Günlerimizde değil genlerimizde. Şerrrrrefsizin oğlu telefonun düzeltme zekâsızlığına sövüyorum evet.
0
muhayyer divan
(31.08.24)
Sorunun muhatabı değilim ama bazen öyle şeyler oluyor ki bi yaratıcı var ve özel olarak bizimle t.şak geçiyor gibi geliyor. Böyle bakınca evet olabilir.

Sümerlerde Enlil olması lazım, bu tanrı insanları altın çıkarsınlar diye çalıştırmak üzere yaratmıştı. Neden olmasın. Yani illa kötü de olmak zorunda değil, deney yapan bilim insanları kötü insanlar mı? Fareler açısından bakarsak kötü olabilirler ama insanlar için yararlı iyi şeyler yapıyorlar mesela.

bu arada ben de hep şeyi düşünmüşümdür. Yaratıcı kötü değil de, bunların hep gerçek olduğu senaryoda şeytan da varsa ve bir dini yaratıcı göndermiş gibi simüle ederek insanları kandırdıysa, aslında tanrıya inanıyoruz diye şeytanın kitabına tapıyorlarsa ve kötü şeyler yapıyorlarsa... mesela yani.
0
hansolo
(31.08.24)
Kuran okusaydın cevabını alırdın, iyi mi kötü mü diye.
0
numlock
(31.08.24)
Sorunun eski muhatabiyim ;) ex müslüman (lise) new ateist... Cevab hakkım doğar

Son paragrafa cevab: olabilir, buna dair net kanıt yok elimizde. Çok zorlarsak @etna'nin cevabına geliriz işte Maxxxx

Ama adı üstüne inanç.. inanıp geciyosun. Neden inandigimiza bakınca soru da komiklesiyo= annem babam öyle anlattı çünkü ;) annem yakın zamana kadar Facebook'ta 5 arkadasim paylaştı şeklinde de referans veriyodu bilimsiz bilgilere

Bı de yine @etna cevabında geçen Kur'anda hep iyi şeylerin olması. Yuooo kadını şöyle taslayin böyle dövün diye de detaylı tarif veriyor saolsun hata yapmasın erkolar diye<3 bu sizin için sorun yaratmıyorsa o ayrı .. ya da "orada kadının ağzını burnunu kırın dedi ama bı sorun neden dedi" şeklinde mantığa burume yapiyorsaniz zaten sorun yok
0
abuzer
(31.08.24)
@abuzer öyle bir şey yok, bilgi kirliliği yaratma. İftira atan kadın 4 şahit eşliğinde 80 kırbaç cezası alır o kadar. O dönemler için de oldukça adaletli bir ceza.
0
numlock
(31.08.24)
Yani önce 4 kişinin şahitlik etmesi gerekir iftira attı diye.. Cüme yanlış anlaşılabilir diye açıklamak istedim.
0
numlock
(31.08.24)
@numlock, önce oku özet çıkar sonra konusalim
0
abuzer
(31.08.24)
Hocam quantum matematiginfen oturu tanri yok. O yuzden sorunuza cok bi yanitim yok
0
lapaz
(31.08.24)
(9)

Çogu yerde ikramlar neden kalktı?

ananiyimioguz
Eskiden hatırlıyorum bir benzin istasyonuna giderdik çay vardı, peçete verirlerdi, harita, koku falan verirlerdi.Bir burger alirdiniz istemediginiz kadar ketcap mayanoz verirlerdi.Şimdi bakiyorsunuz kimse kimseye gunahini vermiyor her sey parayla.Pahalilastiysa ona göre fiyat artırıyorlar zaten. Esk
Eskiden hatırlıyorum bir benzin istasyonuna giderdik çay vardı, peçete verirlerdi, harita, koku falan verirlerdi.

Bir burger alirdiniz istemediginiz kadar ketcap mayanoz verirlerdi.

Şimdi bakiyorsunuz kimse kimseye gunahini vermiyor her sey parayla.

Pahalilastiysa ona göre fiyat artırıyorlar zaten. Eskiden 100 liraysa simdi 1500 lira veriyoruz ama ufak tefek seylerden para alma olayi neden geldi?
0
ananiyimioguz
(18.08.24)
Cevre bilinci. Gereksiz tületimin, ziyanin önüne gecmek?
0
sonsuz
(18.08.24)
Artık tüm işletmeler kar odaklı çünkü. Sineğin yağını hesaplayıp ona göre davranıyorlar. Çevre bilinci, ziyan falan bunun süslemesi.
0
en bi orijinal
(18.08.24)
Önceden hepsi veriyordu çünkü rekabet vardı. Herkes bir şekilde cazip olmaya çalışıyordu.
Sonra ekonomi cortlayınca tek tek bu tarz ekstralar kalktı. Aynı şey burda da yaşandı, diğeri vermiyorken ben neden vereyim dedi herkes. Ki haklılar da. Ekonomi ebesinin gözünü görmüşken kim neden ikram derdine düşsün. Bırak ikramı herkes sattığı ana ürünün bile kalitesini dibe çekti. Ayrıca bunu "100 liralık ürünün yanında 10 kuruşluk ikramın lafı mı olur canım" diye de düşünmemek lazım. O 10 kuruşlar birike birike yıl sonunda zilyon paralar ediyor. Adamlar da doğal olarak o parayı oraya bağlayacağıma, daha fazla ürün alıp satarım daha iyi diyor. Ki haklılar yine.
0
pianeta
(18.08.24)
Şimdi Bankalarla müşterek kredi kart kampanyaları yapıyorlar, herşey dijital ortamda daha pratik oluyor.
0
Mirket
(18.08.24)
Ne çevre ne duyarlilik... sadece cimrilik.. ona göre fiyat biçseler alici azalir
0
olsun demekte zor artik
(18.08.24)
Çok uzun zaman oldu ama yanlış hatırlamıyorsam bu konuda yasak geldi. Benim büyük dedem kamyoncuydu. PO'dan aldığı mazotla yemek takımı dizmişliği var eve, bir sürü eşantiyon eşya getirirmiş annem anlatır. Gazete kuponlarıyla dağıtılan eşyalar gibi eşya dağıtıyordu petroller 25-30 sene önce falan. Sonra yasak geldi diye hatırlıyorum 2005-2008 civarı olabilir yasaklama tarihi. Ama çok netleşmedi şu an tarih.

petrol ofisleri için konuşuyorum.

Bunun dışındaki örnekler tamamen ekonomik. Köylerde şapka dağıtırladı ya da festivallerde falan. Ya da her yer eşantiyon kalem olurdu. Veteriner ve doktorlara tvler, klimalar hediye edilirdi mümessiller tarafından.

Yani pek çok sebep var fakat Asıl sebep ekonomik.
0
jackyr
(18.08.24)
Ne ziyanı ya. İkram bu ikram, taze ekmek değil ki bayatlasın. Benim ofiste masam doludur kek, kurabiye vs.
0
numlock
(19.08.24)
Çünkü eskiden insanların alım gücü vardı, üçe beşe kimse takılmazdı.

10+ yıldır gittiğim balık lokantası ikramları büyük ölçüde kesti. Garsona sorduğumda "abi maliyetler fazla, kısıyorlar" demişti. Nispeten üst seviye sayılabilecek çok büyük bir lokanta iki dilim elma-portakalın hesabını evet yapıyorlar, "maliyet" gerekçesiyle kaldırmışlar.

Önce zam yaptılar, sonra porsiyonlar küçüldü, sonra kalite düştü. Şimdi dikkat et birçok restorant "servis ücreti" koydu. %3 ile %10 arası görüyorum. Herkes en ufak giderin hesabını yapar oldu.

İşte yüksek enflasyon böyle birşey, sadece fiyat artışından ibaret değil. Dediğin gibi "kimse kimseye günahını vermiyor, herşey parayla". Toplumun geleneğini, esnaf-müşteri ilişkisini, ahlakını dahi bozuyor.
0
Lethe
(19.08.24)
benzincilere promosyonla ilgili kısıtlama getirildi.
onun dışındakiler tamamen kar maksimizasyonu.
kimse aza tamah etmek istemiyor.
en az çaba ile en yüksek kar nasıl yapılır coğu esnafın tüccarın tek derdi bu.
0
nuisance2
(19.08.24)
(6)

Takip etmeyeni veya takipten çıkanı siz de çıkartır mısınız?

ananiyimioguz
Evet öncelikle belirtmek isterim ki yeni dünya düzeninde nelerle uğraşıyoruz sorulara, sorunlara, sıkıntılara bak rezillik...Ama az önce friendzone a bile alınmayan bir arkadaşın duyurusunu görünce aklıma geldi.Diyelim ki kız/erkek birisini takip ettiniz. Tanış olabilir, bağlantılı bir arkadaş olabi
Evet öncelikle belirtmek isterim ki yeni dünya düzeninde nelerle uğraşıyoruz sorulara, sorunlara, sıkıntılara bak rezillik...

Ama az önce friendzone a bile alınmayan bir arkadaşın duyurusunu görünce aklıma geldi.

Diyelim ki kız/erkek birisini takip ettiniz. Tanış olabilir, bağlantılı bir arkadaş olabilir veya hiç tanımıyorsunuz ama iyi veya kötü niyetle bir şekilde eklediniz diyelim.

Şimdi kırılım burada başlıyor.

1- Takibinizi onayladı ama sizi takip etmiyor, etmedi, etmeyecek.

2- Takibinize cevap verdi, takipleşiyorsunuz ama ileride fark ediyorsunuz ki sizi takipten çıkarmış.

Bu iki durumda ben şahsen gurur yapıp çıkıyorum. Tabi bu fark ediliyor mu onu da bilmiyorum. Fark ediliyorsa ayrı bir rezillik eziklik olarak algılanıyordur belki bilmiyorum ama ünlü veya incelemeci değilse niye takip edeyim karşılık vermediyse veya niye takipten çıktı o zaman ben de takip etmeyim diye tribe giriyorum. Ama kimi insan takmıyor birisini takip etmek istiyorsa ediyor o öylece duruyor. Diğeri görmüş, görmemiş, takip etmiş veya etmemiş ilgilenmiyor binlerce kişiyi takip ediyor.

Siz bu 2 durumda ne yapıyorsunuz?

Not: Instagramı kapattım 1 aydır kafam pırıl pırıl umarım 1 seneyi bulur kapalı hali de böyle sacma sapan islerle beynimi mesgul etmem :( yine de içimde kalmasın sormak istedim.
0
ananiyimioguz
(15.08.24)
İçeriklerini merak ettiğimden değil de bire bir tanışıklığa istinaden takip ettiysem aynı nedenle takip edilmeyi beklerim, edilmemişsem "göte bak hele" deyip takipten çıkarım. Takip edip sonradan takipten çıktıysa "göte bak hele" deyip takipten çıkarım çünkü burada racon block+unblock yapmaktır.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.08.24)
İnstada pornografik kisileri takip ettigimden bana iatek gelirse takip engelliyorum sifir takipci takiliyorum
0
Zetnikov
(15.08.24)
Karşılıklı takipleştiğimin çıktığını farkedersem ben de takipten çıkarım.
Etrafımdan birini takibe aldım karşılık olmadı ise onu da takipten çıkarım.
Kimsenin meraklısı değiliz modundayım :)

Hesabım anonim bir isimle, kısıtlı arkadaş çevrem var sadece tek bir akrabam yok, pek de aktif kullanmıyorum.
0
cilekli pasta
(15.08.24)
Hiç ilgilenmiyorum karşiyla. Kendi bildiğimi okuyorum.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(15.08.24)
Ben dokunmuyorum. Sadece 40 yılın başı çok işsiz bir dönemdeyimdir listeyi baştan sona bir inerim, çok alakasız gördüğüm biri olursa takipten çıkarırım onun beni takip edip etmediğine de bakmam.

Aynı sırada mail gelen kutularımı düzenleme, google hesabı izinlerini kontrol etme, eski mesajları silme vs. gibi işleri de yaparım. Birkaç yılda bir bana geliyorlar, birden her şeyi düzene sokma hevesi doluyor içime bu tür şeylerle uğraşıyorum. :D
0
akhenaten
(15.08.24)
buradaki karşı takip yapmayan benim. beni takip etti diye birini takip edecek değilim. benim takip ettiğim kişininde illede beni karşı takip etmesini beklemem.

istediği gibi beni takipten çıkarsın hiç umurumda olmaz.
bu arada benim tüm sosyal medya hesaplarım açıktır bu hesaplarını gizleyenleride hiç anlamam gizlenecek bir durumun varsa niye sosyal medya hesabı açıyorsun.
0
my fault
(15.08.24)
(35)

Covid 19 un bilinçli yapılması

ananiyimioguz
Selam arkadaşlar. Bugüne kadar pandemik virüslerin evrimin bir parçası olduğunu ve zaman zaman vuku bulabileceğini savunuyordum.O yüzden yok işte virüsü bilinçli çıkarmışlar da aşılar da zararlıymış da falan bir tarafımla gülüyordum.Ancak geçenlerde genetik mühendisi bir arkadaş denk geldi eşimin iş
Selam arkadaşlar. Bugüne kadar pandemik virüslerin evrimin bir parçası olduğunu ve zaman zaman vuku bulabileceğini savunuyordum.

O yüzden yok işte virüsü bilinçli çıkarmışlar da aşılar da zararlıymış da falan bir tarafımla gülüyordum.

Ancak geçenlerde genetik mühendisi bir arkadaş denk geldi eşimin iş yerine onunla sohbet ettik.

Biz şuan biliyoruz dedi o virüsün doğal yollarla değil de laboratuvar ortamında hazırlandığını dedi.

Nasıl ya ciddi misin dedim?

Şöyle açıklıyor, her ülke kendi patlayıcı silahlarını üretmeye çalıştığı gibi kapalı kapılar ardında biyolojik silah da üretiyormuş.

2015te bunun için wuhanda bir lab kurulmuş. Tabi öyle denmemiş araştırma labı altında kurulmuş. Adını falan unuttum az önce chat gpt ile konuştum şöyle diyor;

"2015 yılında Çin'deki ilk Biyogüvenlik Düzey 4 (BSL-4) laboratuvarını açmıştır. Bu laboratuvar, dünyanın en tehlikeli ve bulaşıcı patojenlerini araştırmak için tasarlanmıştır ve en yüksek güvenlik standartlarına sahiptir. BSL-4 laboratuvarı, özellikle koronavirüsler gibi yüksek riskli virüslerin incelenmesinde kullanılan bir tesis olarak bilinmektedir."

Şimdi bu lab her ne kadar araştırma yeri gibi gözükse de gizli olarak çin hükümeti tarafından biyolojik silah geliştirildiği abd nin kulağına gitmiş. Artık içeride ajanı mı var ne var bilmiyorum.

Abd bunu öğrenince bu virüsü lab dışına çıkarılmasını sağlamış ve onları kendi silahı ile vurmak istemiş.

Ancak virüsun bu denli hızla yayılacağını hatta kendilerine bile dokunacağını tahmin edemediler bence diyor bu arkadaş.

Peki dedim çin kendi nüfusunu azaltmak için kendi kendine yapmış olabilir mi dedim? Ona bir şey diyemiyor.

Abd genel dünya nüfusunu azaltmak için yapmış olamaz mı diyorum? Ona da bir şey diyemiyor.

Tek bildiği su testisinin su yolunda kırıldığı.

Ne diyorsunuz? Serin hikaye değil mi? Ben yine de buraya sormak istedim bu aslında popüler dönen bir konu da arkadaş beni mi yiyor komplo teorisi ile yoksa benzer bulgulara ulaşanınız oldu mu?
0
ananiyimioguz
(15.08.24)
Bana şunu söyle sadece:

AIDS hastalığını yapan virüs yapay olarak geliştirildi mi geliştirilmedi mi? Sadece buna cevap vermek bile her şeyi aydınlatır.
0
muhayyer divan
(15.08.24)
@ muhayyer divan, geçmişte, özellikle de teknolojini t si yokken çıkan virüsler lab ortamında gelişmedi, şempanzelerden geldi diye bundan sonra olacaklar doğal yollardan olmalıdır diye bir kaide mi var ki?

cevabı bilmiyorum. bildiğim şeyi yukarıda yazdım. ama günümüz teknolojisinde bence her virüs lab ortamında geliştirilebilir. ilk çıktığı zaman tabii ki lab falan yoktu ortada.
0
🌸ananiyimioguz
(15.08.24)
soru çok uzun, okumadım.
lamı cimi yok, nüfus düşmeli, düşecek.
0
pavlis
(15.08.24)
@ananiyimioguz

Kendileri dahi kabul ediyorlar kendimiz geliştirdik ve amacımız siyahileri ülkeden yok etmekti diye. Cevabın komik.
0
muhayyer divan
(15.08.24)
Bu sorunun günümüzde bilimsel olarak kabul edilen cevabı şu;

"Olasılık dahilinde ama çok çok düşük bir ihtimal"

Yani başta WHO olmak üzere, diğer bilimsel otoriteler bu ihtimali kesin olarak dışlamamakla beraber çok düşük bir ihtimal olduğunu söylüyor. İnanıp inanmamak size kalmış sonuçta aramızda HIV'in siyahileri öldürmek için üretildiğine inanan beyni yıkanmış arkadaşlar da var. Herkes her şeye inanabiliyor yani görüldüğü üzere. Ben bilimsel kabul edilene itimat etmeyi seçiyorum.
0
nundu
(15.08.24)
Ben arkadışını haklı görüyorum.
Çünkü o dönemden sonra da bazı araştırmacılar belirtti
"Komplo teorisyenleri" olarak etiketlendiler hemen ama zamanla haklı da çıktılar. Çin'den çıkmış gibi olsa da o laboratuvarın batı destekli olduğu ortada
Covid salgınından biraz öncesinde (2018-2019 gibi) ise ABD tarafından yapılan bir salgının ne kadar etkili olacağı ile ilgili bazı hazırlıklar senaryolar yapılmış raporlar sunulmuş. Ve sonrasında da beklenen (planlanan) salgın çıktı.

Asker, silah, yığınak bu zamanda devletler için zor, uzun ve maliyetli iş. Kimyasal nükleer silahların kullanımı ise ayrı ve başka bir sorun. sonuçta dünyayı karşına almak, tazminat, yargılanma vs var.

Devletler arası savaş bu kez bilimsel mikro biyolojik bir alan üstünden yürütülüyor. Geçmişte de bazı virüslerle denemeleri olan bir husus.
ABD deki Anthony Fauci bu konuda karanlık yönü olan yine kilit isimlerden birisi olarak gösteriliyor. Hakkındaki haberlere bakın.

Arkadaşınızın diğer soruları yanıtlamaması ise alanı dışından olduğu için olmalı. sorularınızın siyasi strateji yönleri var
0
diyecevaplandı
(15.08.24)
@ muhayyer divan, aynen sen gül diye yazdım.

te allahım bir bilgim yok diyorum fikrimi söylüyorum kendin sorup kendin cevaplıyorsun.

www.youtube.com
0
🌸ananiyimioguz
(15.08.24)
@nundu güzel söylemiş, kesin olarak bilemicez ama lakin ki öyle değildir.


ama amerika ve çin in sakladığı sırları şakkadanak deşifre ettiğini düşünmek hangi özgüven seviyesi bilmiyorum. bi de baturay özdemir'indi sanırım şu minvalde bi sözü vardı "diyelim aşı gerçekten öldürüyo ve aşı olmayanlar hayatta kaldı :) o dünyayı bi gözünün önüne getir. öliyim daha iyi"
0
abuzer
(15.08.24)
Abuzer + nundu + mirket+1

Aşı kısır yapacak diye beklemekten senelerdir kısır yiyemedik :(

Global komployu bozdular ya her şey ortaya çıktı. Çok enteresan ki birbiri ile kanlı bıçaklı bütün ülkeler covid olunca kankilermis, beraber komplo yapmislar. Bunun bir diğeri de abd aya ayak basmadi. Kanli bıçaklı ülkeler böyle global komplo oldu mu hiçbir mantığı olmasa da anlasiyorlar çok enteresan...
0
logisticsmanager
(15.08.24)
Ben gerçekten anlamıyorum. Siz birçok alanda dehşet verici gücü olan bir yapı ya da kişi olsanız ve amacınız dünyayı bizzat sizin kontrolünüz altına almak olsa, bunu en kolay ve garanti şekilde nasıl yaparsınız?

Şahıslar sağlık sektörünü seçtiler ve kimyasal/biyolojik silah kullandılar. Kötüler, bunu anlamak bu kadar zor mu?

Dünyanın nüfusu çok fazla azaltılmalı diyen arkadaş herhalde en önce kendisi bağışlayacak canını. Bu kadar inanıp kabul ettiğine göre... Ama sorsam insan haklarından falan da bahseder.

Bu kadar söylüyorum. Siz her tıp eğitimi alanı doktor, her doktoru da tamamen iyi insan sanmakla büyük bir yanılgı yaşıyorsunuz ama farkına varmamak için de neredeyse bilinçli çaba harcıyorsunuz. Yazık.
0
muhayyer divan
(15.08.24)
Bana göre muhayyer divan reptiliandır ve bunun farkına varamamak nasıl bu kadar zor olabilir anlamıyorum.
Yazık.
0
logisticsmanager
(15.08.24)
Serin hikaye kardeş.

Yani

"Abd bunu öğrenince bu virüsü lab dışına çıkarılmasını sağlamış ve onları kendi silahı ile vurmak istemiş." ve "Ancak virüsun bu denli hızla yayılacağını hatta kendilerine bile dokunacağını tahmin edemediler bence diyor bu arkadaş." ikilisi tam kıraathane ve facebook üretimi bir fikir. Damlacık yolu ile bulaşan ve 24 saatten uzun süreli kuluçka süresi olan hastalığın Çin'de kalacağını sandığına gerçekten inanmışlar mı? Orada hastalığa yakalananların Dünya'daki 115215 şehirden birine gideceği oradan da Dünya'ya yayılacağını gerçekten düşünemeyecek zeka seviyesi çok "dayılar" seviyesi.

Bu arada Türkiye'de herhangi bir şey mühendisi ya da uzmanı olmak inanılmaz kolay bir şey. Önemli olan hangi üniversiteden mezun olup hangi firmada çalıştığı. Gerçi hangi firmada çalıştığı kısmı da Toprilye ülkesinde kolay ya neyse.

Sars-Cov-2 SARS temelli ilk virüs değil. Laboratuvar ortamında yapılmış da olabilir ama bahsedilenler serin hikaye.

Ayrıca @mirket +3 milyar yedi yüz elli milyon milyar

Şu her boku kapitalizme bağlama liseliliği baydı. Kapitalizm ucuza çalıştırmak için çok işçi, satın alması için çok alıcı ihtiyacı duyar. Nüfusu azaltmak hiç işine gelmez. Öyle aşıyla kısırlaştıracaklarmış, Dünya'yı 5 tane lizard ailesi yönetiyormuş, aşıda çip varmış, aşı olanlar ölecekmiş falan. Bir bitsin artık. Bak, ölmedik buradayız. Şüpheye düştüğünüzde "sen ağa ben ağa inekleri kim sağa" deyin.

Ayrıca ABD başta olmak üzere, her ülkenin kriz ile mücadele planları var. Bunların arasında nükleer saldırı, biyolojik saldırı, doğal afetler cart curt da var. Türkiye Afet Müdahale Planı 2014'ten beri yürürlükte. 2015 yılında Zika ve H1N1 salgını yaşandı. Pakistanlılar da "Türkiye'nin işi olduğu bariz" diyor mudur mesela? :D

@logisticsmanager +1 ve arttırıyorum. muhayyer kesin illuminati ajanı bir reptilian. Konuyu başkalarının üstüne çekmeye çalışıyor.
0
nawar
(15.08.24)
@logistics ve nawar +1

Ayrıca muhayyer chemtrailları uçaklardan salan kişidir, aksini iddia edenlere tek sözüm yazık.
0
nundu
(15.08.24)
@ nawar, hikaye belki öyledir ama genomlarını incelemişler, yapısında müdahale olduğunu söyledi yani normalde doğal yollarla evrimleşen virüslerde belli bir dizilim zincirini takip edebiliyorlarmış geriye dönük ama bunda bir öncekilerde olmayan şekilde mutasyon tespit etmişler yani dışarıdan bir müdahale söz konusuymuş.

Edit: isim vermeyeyim ama istanbulda tıp alanında köklü bir uni mezunu ve dediğine göre bu işler için sayılı, donanımlı bir labda çalışıyormuş.

biliyorum böyle anlatınca biraz berber muhabbeti gibi oldu ben de zaten zaman mekan karmaşası yaşadım ne anlatıyor bu mk daha geçen berber niyazi anlatıyordu aynısını diye ama böyle anlattı valla ne diyeyim :(
0
🌸ananiyimioguz
(15.08.24)
ek olarak konudan bağımsız, arkadaşlar kızmasın ama bana biraz

muhayyer divan ve mesela bir de kahvedesu da aynı izlenimi almıştım,

böyle çok zeki değil ama hırslı arkadaşlar vardır ya o şekilde çok çalışarak tırmanmışlar bir yerleri ama çoğu şeyi de ıskalamışlar hayatta. bazı tecrübeleri edinememişler hatta biraz alıklaşmış veya sıyırmış olabilirler. özel sektörde yükselip enerji menerji çakra falan diye rahatlıkla kafayı bulan kişilerdenmişler veya her an olabilirlermiş gibi geliyor.

yani bu benim düşüncem, sizleri tanımıyorum, hislerimde yanılıyor olabilirim.
0
🌸ananiyimioguz
(15.08.24)
@ananiyimioguz @nundu @nawar @logisticmanager

Bunlar bana kızmasın ama bana biraz farklı açılardan düşünmeyi çok zekî olmakla karıştıran ve kendilerinden başka kötü olamayacağına inanan hayatsızlardır gibi geliyor. Kendilerini tanımıyorum, gözlerimle gördüklerimde yanılıyor olabilirim.
0
muhayyer divan
(15.08.24)
Doğru olsa bile ispatsız bilgiye inanıp o fikri benimserseniz gelecekte tamamen deli saçması komplo teorilerine inanmak için zihninizin kapısını da açmış oluyorsunuz. Bu insanın saygınlığını çok ciddi zedeleyen bir durum.

Ben, siz, buradaki herkes ve örnek verdiğiniz genetik mühendisi arkadaşınız da dahil olmak üzere bu bilgiyi ispatlamak bizim elimizde değil. Bu gerçekse bile ortada bir kanıtı yok. Bu tarz durumlar sizi kötü etkiler. Bakın örneğin mesleğinden dolayı genetik mühendisi bir arkadaşınızın söylediklerini örnek vermişsiniz ancak söylediği şeylerin hiçbirinin genetik mühendisliğiyle bir alakası yok. Gizli kurumlar ve uluslararası istibarat ağlarından bahsetmiş. Bu düşünce akışıyla bir kanıya varılamaz.

Böyle bir durum varsa doğru olan yaklaşım insanların devlet otoritelerine bu durumun aydınlatılması için baskı kurup kurulacak komisyonlarda bir usülsüzlük yapılmadan olayın araştırılıp araştırılmadığının denetlenmesi olur. Ancak böyle somut bir sonuca ulaşılır. Gerisi üstüne kafa yormak sadece size zarar verir. Etrafınıza bakın, komplolardan kafayı sıyırmış insan kaynıyor ortalık, gözleri bile bir acayip bakıyor çoğunun. O noktaya giden yol böyle şeylerden geçiyor işte.
0
akhenaten
(15.08.24)
İnsanlar maalesef başlarına gelen kötü şeylerin onlardan daha büyük bir güç tarafından yapıldığını inanmaya çok yatkınlar. Ben pek ihtimal vermiyorum açıkcası.

Kovid ilk çıktığı dönemlerde de bu konu baya aktifti ve o sırada bu hastalığın yarasadan insanlara bulaşıp bir pandemiye neden olabileceği 10 senedir bilindiğini söyleyen kaynaklar da vardı.

Hatırladığım kadarıyla;
2010ların başında bir araştırma laboratuvarı o dönem henüz insanlara bulaşmamış ama insanlara bulaşma ihtimali olan ve insanlığı tehdit edebilecek hayvan hastalıklarını araştırıyordu. bu kovid 19 diye adlandırdığımız virüsde onların bu araştırmalarının sonucunda insanlığa bulaşması çok olası olarak belirlenmişti.
Sadece çok minimal bir mutasyon sonrasında insanlara da rahatlıkla bulaşabileceğini belirlemişler. Ki virüsler mutasyon geçiren varlıklar.

O dönem tabi ki bu ses çok yankılanamadı. Çünkü sıkıcı bi fikir. Büyük güçlerin etkisi yok falan. Ben konuyla alakalı bulduğum kaynakları araştırıp doğruluğuna inanmıştım bu görüşün. Eski tarifli makale falan da paylaşılmıştı.
Ama artık bulmak imkansız tabi. İnternet bir covid çöplüğü.
0
zimbirik
(15.08.24)
@zimbirik; evet ben de ilk günlerinden çok net hatırlıyorum. Ki biraz arastirilsa aslında bu tarz arastirmalar vs hep vardi.
Bak sıkıcı fikir demissin;
www.politico.com

2018 yılında wuhan labini gören us diplomatlari "bunlar çok dandik kosullarda yarasa virusleri üzerinde çalışıyor" diye uyarmis ama kimse iplememis Amerika'da. Çünkü sıkıcı bir düşünce yani bununla uğraşmak.

Virüs belki hayvandan bulasti, belki bu virüsler üzerinde calisilan labdan kaçtı. De bunun global güçlerin planı olması falan filan...
0
logisticsmanager
(15.08.24)
burda dönen tartışmadan bağımsız, global çaptaki pandeminin tam 1 sene öncesinden ekşide yazılması hakkında ne düşünüyorsunuz acaba? hani 2020 başında çıkan the economist kapağından pandemiyi tahmin edenler vardı da 2019 nisanında bunu bu kadar detayıyla dile getirmek ya çok büyük tesadüf ya da zaten hazırlığı yapılıp ortamlarda dedikodusu dönen bir şeydi sanki.

eksisozluk.com
0
lifeisopeth
(15.08.24)
Hocam ben de senin gibi septik bir insanım ve senin dediğini doğru kabul edelim, peki bu pandemi sonucunda nüfusta değer miktarda bir azalma oldu mu yerel ya da global anlamda, yani Çinliler ya da Amerikalılar "ulan verdik virüsü verdik virüsü yemin ediyorum nefes aldık neydi lan o öyle milyonlarca insan" şeklinde bir fark yarattı mı pandemi nedeniyle yaşanan ölümler yoksa mültecilerim hızlı üreme süreci ile bu açık kapandı mı, ne diyorsun?
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.08.24)
@kaleci,

bu virüsün birileri tarafından planlı şekilde üretildiğini ve nihai amacın nüfus azaltılması olduğunu kabul edersek bunun kesin ve tek seferde yapılmak istendiğine inanmak şart değil. tam tersine böyle bir amaç varsa bunun aşama aşama yapılması ve covid'in bu yoldaki ilk deneme olduğu, dünya çapında insanların tepkilerini ölçmek ve söylenecek yalanlara kimin direkt inanacağı, kimin karşı çıkacağını tespit etmek, covid sonrası ortaya çıkacak asıl büyük pandemide bu verilerden hareketle daha etkili bir stratejiyle hareket ederek öldürücü darbenin vurulacağını düşünmek daha rasyonel sanki.
0
lifeisopeth
(15.08.24)
@lifeisopeth

Davos toplantılarından birinden sonra 2019 yılı Eylül ayında t.c. hükümetinin imzaladığı hatta burada yapılan bir pandemi toplantısı ve sözleşmesi dahi var. Bu belgeyi çarşaf çarşaf paylaşmışlardı, indirmiştim.

Önceden planlanmış bir pandemiydi yani, ilan edileceği biliniyordu, hazırlıkları vardı. Hükümetler arası bir anlaşması vardı, hatta ismini şimdi hatırlayamadığım üç veya dört ülkenin başkanına bu gündeme katılmaları şart koşuldu, biri kabul etmediği için öldürüldü. Bunları kimse görmüyor nedense.
0
muhayyer divan
(15.08.24)
Yazmayayım diyordum duramadım.
Gemiciler bilir. Sık sık gemi yangın ve gemi terk tatbikatı yapılır. Yangın ve batma senaryoları vardır. Nerde yangın çıkınca kimin ne yapacağı tek tek belirlenmiştir.
Askerlerin savaş, baskın planları vardır.
Okulların deprem, yangın plan ve tatbikatları vardır.
Dünya sağlık örgütünün ve ülkelerin de pandemi planları var.

Bu planların ülkeler arası anlaşma gerektirdiğini herkes idrak ediyordur. Bu plana bakıp da 'Aha pandemiyi biliyorlardı' demek için şizofreniye bağlamak gerek.

Maraş depreminden bir yıl önce İçişleri bakanlığı organizesinde ve olan depremle neredeyse birebir aynı tatbikat yapıldı bu ülkede. Aha biliyorlardı mı diyeceksiniz diyeceğim de siz onu da tutar bizdeki depremleri zaten Amerikan gemisi yapıyor dersiniz.
0
Mirket
(15.08.24)
@ Mirket, uzun zamandır ülke genelinde yapılmayıp da depremden önce tatbikat yapılıp, sonra deprem olunca birileri yaptırdı demem ama depremin yakın zamanda olacağına dair ciddi bilgiler ellerine geçmiş demek ki derim. Çünkü deprem az da olsa kestirilebiliyor ve şuan günümüz teknolojisi ile suni deprem yaratamıyoruz.

Ancak dso pandemi öncesi bir aksiyon alınca işkillenmek illa komplo seviciliği demek değildir bence. Çünkü virüs bilinçli de yaydırılabilir gayet.
0
🌸ananiyimioguz
(15.08.24)
hadi ya demek savaş, deprem, felaket gibi durumların tatbikatları oluyormuş. şu yaşımda ilk defa duydum, thank you captain obvious.

tabi bazı şeylerin tatbikatının olması o şeylerin planlanarak da yapılabiliyor oluşunu nasıl engelliyor, orası belli değil. burada kimsenin pandemi yüzde yüz planlanarak yapıldı dediğini zannetmiyorum. öte yandan pandemi kesinlikle planlanmış olamaz. ancak doğal yollarla oluşmuş olabilir demekteki kendini aydınlanmış sayan özgüvenin hastasıyım ama.
0
lifeisopeth
(15.08.24)
lifeisopeth ananiyimioguz'un alter hesabı bence; kendi hesabından çizgisini bozmadan cevap veriyor lifeisopeth hesabından da laf sokuyor :)
0
Bir ben var benden şurada
(15.08.24)
@lifeisopeth.
Birinci paragrafta söylediğinde ciddi olamazsın. Onu geçtik de.

İkinci paragrafta söylediğin 'hiçkimsenin yüzde yüz planlanarak yapıldı dediğini zannetmiyorum.' sözü için de benim iki üstümdeki cevabı bir oku. Sonra söyle '
0
Mirket
(15.08.24)
yüzde yüz planlı bir şeydi diyene diyorsan bir şey diyemem de. yazdığından sanki planlanmış olma ihtimalini olası görenleri de kast etmiş olabileceğin anlamı çıkıyor. yaşadığımız dünyada herhangi bir konuyu tek ihtimalli kabul edenleri çok ciddiye alamıyorum. yaygın kabul edilenin aksine şu ihtimal de var diyenleri direkt komplo teorisyeni sayanları da aynı şekilde. sen öyle değilsen sıkıntı yok.
0
lifeisopeth
(15.08.24)
Tamam. Sıkıntı sebebi olmadığıma sevindim efendim.
0
Mirket
(15.08.24)
çok bariz ironileri ya da genel geçer kalıpları fark edememe, düz anlamlarıyla algılama gibi bir sıkıntı sezdim ama. orayı da halledersek mükemmel olacak :)
0
lifeisopeth
(15.08.24)
@ Bir ben var benden şurada, ikinizin de nickini ilk defa görüyorum hakaret edecekseniz mesajla sövün daha iyi böyle çok daha ağır oluyor.

www.youtube.com
0
🌸ananiyimioguz
(15.08.24)
Şurada 2004 yılından bu yana pandemiyle ilgili planlar ve çalışmalar yapıldığı, uluslararası işbirliği ve anlaşmaların olduğu anlatılıyor. DSÖ o yıllarda da devrede. O yıllarda tehdit influanza'dan beklendiği için planlarda influanzadan bahsediyor ama pandemi pandemidir.

grip.saglik.gov.tr
0
Mirket
(15.08.24)
Hadi buyur: kibrisgazetesi.com
0
🌸ananiyimioguz
(01.02.25)
göğüs hastalıkları alanında türkiyedeki sayılı prof.lardan biriyle konuşmuştum. covid-19 ile ilgili "covid-19 virüsü diğer covid ailesindeki diğer virüslere benzemiyor. kendi başına başkalaşım geçirerek bu hale gelmesi imkansız. dışarıdan müdahale ile bu hale getirildiği bariz" demişti. diğer covid ailesi virüslerinden farklılıklarını ve bu farklılıkların kendiliğinden niçin olamayacağını vs. anlatmıştı.
0
yemrem
(01.02.25)
(1)

Hem ingilizce çalışıp hem de gelişimi takip edebileceğim site?

ananiyimioguz
Bazı şeyleri birisi veya bir sistem yönlendirmeden nasıl ilerleyeceğimi bilemiyorum ve yapamıyorum. Hep B1 sonuna doğru gelip geriliyorum. Duolungo falan çok sıkıcı çalışasım gelmiyor.Bir site veya kitap falan tavsiyeniz var mıdır?Veya ayrı ayrı paralelde bir şeyleri götüreyim ama şu şu adımları izl
Bazı şeyleri birisi veya bir sistem yönlendirmeden nasıl ilerleyeceğimi bilemiyorum ve yapamıyorum. Hep B1 sonuna doğru gelip geriliyorum. Duolungo falan çok sıkıcı çalışasım gelmiyor.

Bir site veya kitap falan tavsiyeniz var mıdır?

Veya ayrı ayrı paralelde bir şeyleri götüreyim ama şu şu adımları izle deseniz de olur.

Zaten dizi film izliyorum, ingilizce basit hikaye kitaplarım da var.

Chat gpt falan da var. neler yapmalıyım?
0
ananiyimioguz
(13.08.24)
Kurs seçenek değil anladığım kadarıyla,

Basit hikaye kitaplarını zorlaştırmayı deneyebilirsiniz. Okuyunca genel temasını anladığınız ancak içerisinde bilmediğiniz çok sözcük olan ayarda kitaplar okuyabilirsiniz. Bu okumalar sırasında "burası çokomelli" ingilizce-ingilizce sözlükten bilmediğiniz sözcüklerin anlamına bakarak her cümleyi tam olarak anlamaya çalışarak ilerleyin. Türkçe-ingilizce sözlükleri hayatınızdan çıkarın, zamanı gelmiş artık. Amacınız okuyup eğlenmek değil zaten, reading yeteneğinizi geliştirmek onun için acele etmeden her noktayı anlayarak ilerleyin. Bir sayfa bitince o sayfayı baştan bir daha okuyun hızlıca.

Listening için de film dizi haricinde çeşitliliği artırabilirsiniz. Youtube'da haber kanallarının canlı yayınları var. Gündelik haberler, ekonomi haberleri, radyo sohbet programlarını da dizi ve filmlere ekleyin. Anlamasanız da dinleyin, hiçbir şey anlamasanız da cümle tonlamaları kafanıza yerleşecek ve bu okuma yeteneğinize ciddi katkı sağlayacaktır. Duyduğunuz şeyleri içinizden tekrar edin.

Speaking için malum, Türkiye'de zor. Tek gerçek çare cambly vb. siteler.

Writing için de bir konu seçip bilgisayarda bir şeyler yazın. ChatGPT'ye uygun bir promt girerek cümlelerinizi mümkün olduğunca az geliştirerek hatalarınızı göstermesini sağlayabilirsiniz.

İnternette türkçeyi bırakın. Bir oyunla, bir haberle vs. ilgili bir şey mi arıyorsunuz? Google'da asla türkçe bir şey aramayın. Her şeye ingilizce sayfalardan bakın, zaten bu daha faydalı :D Ülke değiştiremezsiniz belki ancak interneti ingilizce kullanarak buna en yakın şeyi yapabilirsiniz. Speakinge katkısı olmaz, ancak asla unutmamak üzere birçok şey yerleşir.
0
akhenaten
(13.08.24)
(12)

Kadın kurye

ananiyimioguz
Az önce geldi çok şaşırdım gördünüz mü hiç? Kadınlarımız kusura bakmasın ütopik bir varlık görmüşüm de onu soruyormuşum gibi oldu biraz :D "süphanallah kadın kurye" gibi... Yoksa tabii ki olması gereken de bu ama ben ülkemizde şimdiye kadar hiç denk gelmemiştim şaşırdım sohbet de edemedim ayıp olur
Az önce geldi çok şaşırdım gördünüz mü hiç? Kadınlarımız kusura bakmasın ütopik bir varlık görmüşüm de onu soruyormuşum gibi oldu biraz :D "süphanallah kadın kurye" gibi... Yoksa tabii ki olması gereken de bu ama ben ülkemizde şimdiye kadar hiç denk gelmemiştim şaşırdım sohbet de edemedim ayıp olur veya yanlış anlar diye.
0
ananiyimioguz
(10.08.24)
Getir siparişlerini bir dönem sürekli kadın kuryeler getiriyordu normal bir durum. Çok fazla kadın kurye var ama kask mont falan derken dışarıda motor kullanırken belli olmuyor olabilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.08.24)
Yıllardır var.

Ne sohbeti edecektiniz zaten anlamadım.
0
sorularimicinfeykhesap
(10.08.24)
Tr de bilmiyorum ama bazı Avrupa ülkelerinde çok yaygın. Normal bişi değil mi ya zaten
0
benaslindayohum
(10.08.24)
Ben hep denk geliyorum. Kadin ptt de var. Zaten neden olmasin
0
instant crush
(10.08.24)
Kargo tarafında görmüş olabilirim belki ama yemek siparişinde ilk defa denk geldim valla.

@sorularimicinfeykhesap, işte akşam napıyosun boş musun falan...

yahu ne diye sohbet edicem işte ilk defa gördüm ya hani kart çekimini beklerken normalde 3-5 muhabbet dönüyor havadan sudan işten yol durumundan yoğunluktan falan. onu edemedim diyorum.
0
🌸ananiyimioguz
(10.08.24)
Bizim postacı kadın ve çok hoşsohbet biri bütün mahalle onu tanıyor o da mahalleyi tanıyor

Hepsijet kuryeleri de kadın erkek sayı olarak eşit getiriyor
0
grimavi
(10.08.24)
evet? ki büyükşehirde değilim bile, bizde çok var. bunun şaşılacak bir şey mi olması gerekiyordu?
0
titanyum22
(10.08.24)
@ titanyum22, güzel kardeşim tabii ki olmaması gerekiyor tabii ki her alanda kadınlar da olsun şu an konumuz o mu? Dedim yanlış anlamayın diye.

Fakat bi an denk gelince şimdiye kadar hiç denk gelmediğimi fark ettim ve şaşırdım. Hiç görmeyişime de şaşırdım. O yüzden sordum. Ama denk gelinen bir şeymiş ne güzel, merakım gitmiş oldu.

Şimdiye kadar 1 i büyük şehir olmak üzere 6 şehirde yaşadım ve denk gelmedim neden şaşırmayım yani.
0
🌸ananiyimioguz
(10.08.24)
aynı işi yapan kadın ptt çalışanları oluyor. kadın kurye neden olmasın? hatta iş yerleri kadın kuryeyi tercih edecektir, suça meyilli serseriler yerine kadın kurye evladır.
0
summerof69
(10.08.24)
istanbuldayım, sadece ptt ve macroonline siparişimi kadın çalışan getirmişti. keşke daha çok olsalar...
0
anna sun
(12.08.24)
ev ve işyerine uğrayan ptt çalışanlarının çoğu kadın.

kışın yolda giderken yağmurlu havada kayıp düşen bir motorcuya yardım etmek için durmuştuk, o da kadındı. yemeksepeti veya trendyol kuryesi idi yanlış hatırlamıyorsam.

geçen hafta yazlıkta bir kadın 18 numara ne tarafta diye sordu, damacana su getirmiş. teslimatta da denk geldim. çok fazla dışarıdan yemek söylemediğim için bana teslimat yapan kadın kurye denk gelmedi yanlış hatırlamıyorsam.

ufak tefek teslimat yapanlar için şaşırılıp sohbet edilecek bir durum pek yok bence. motor kullanabilen herkesin yapabileceği bir işi yapıyorlar, erkekten farkı yok. fakat damacanayı, tüpü omzuna vurup getiren erkeklerin yanında ufak tefek bir kadının damacana, tüp falan getirmesi biraz şaşırtıcı olabiliyor gerçekten.
0
kibritsuyu
(12.08.24)
Bu dedikleriniz arabalı kurye olabilir mi?

Benim dediğim moto kurye idi arkadaşlar.
0
🌸ananiyimioguz
(12.08.24)
(22)

Ülkeye dair umudunuzu ne zaman kaybettiniz? Hala umut edebilen var mı?

ananiyimioguz
Ben şu son göç olaylarına kadar az da olsa umutluydum. Elbet devran döner düzen değişir diye bakıyordum ancak artık ülke demografisinin ciddi bir şekilde değişmesi için tohumlar atıldıktan sonra saldım artık.Zaten yıllardır sağ sol, alevi sünni, kürt türk diye yedik bitirdik birbirimizi.Tabi ajanlar
Ben şu son göç olaylarına kadar az da olsa umutluydum. Elbet devran döner düzen değişir diye bakıyordum ancak artık ülke demografisinin ciddi bir şekilde değişmesi için tohumlar atıldıktan sonra saldım artık.

Zaten yıllardır sağ sol, alevi sünni, kürt türk diye yedik bitirdik birbirimizi.
Tabi ajanların da parmağı büyük ama geldik zaten bütün oyunlara.
Her bir taraf kendi kindar neslini yetiştirdi ve yetiştirmeye devam ediyor.
Kimsenin kimseye karşı bir anlayışı yok.
Bir kısır döngüdür gidiyor zaten belli başlı şeylerimiz.

Fakat yetmedi onca terördü darbe girişimiydi olaylarından sonra birden orta doğu tekrar karışıyor ve oradaki çıkarlar bir yana ülkemiz arap afgan falan fişman doluyor, adamlar tek taşla 3-5 kuş vuruyorlar.

Şimdi zaten kendi gericimiz yobazımı yetmiyormuş gibi, internette de görüyorsunuz da ben şuan antepte olduğum için daha rahat görüyorum kesinlikle durum şöyle www.youtube.com
ve artık yapacak da bir şey yok. Göndersen de kalan kaldı zaten.

İşin siyasi boyutunu düşünsek, siyaset de dış desteklerle güçlendi zamanında. Hükümet ve tüm çevresi hem ülkenin hem büyük devletlerin illegal işlerini de üstlenmiş duyumlarını aldığımız kadarıyla. Zaten araplaşma yönünde emin adımlarla da ilerliyorlar bir yandan.

Ama can alıcı tarafı şu, bu hükümet gitse istediğimiz gelse bile şu saatten dış yönlendirmelere boyun eğmeyip ne yapacak? Toplaşıp aramızda sen ben iktidara gelsek ne yapabileceğiz? En iyi aday diye seçtiğimiz adam geçse ne yapabilecek?

Az önce chatgpt ile sohbet ediyordum. Ülke zaten dışa bağımlı hale gelmiş, gelmeye de devam ediyor da... Olası bir hükümet değişikliğinde dış minnakların dediğini yapmazsak olabilecekler.

---

1. Ekonomik Yaptırımlar:

Ticaret Engellemeleri: İthalat ve ihracat kısıtlamaları, tarifeler veya ambargolar uygulanabilir.
Mali Yaptırımlar: Bankalar ve finansal kurumlar üzerindeki baskılar, kredi derecelendirme kuruluşlarının ülke notunu düşürmesi.
Yatırım Engelleri: Yabancı yatırımların engellenmesi veya ülkeden sermaye çıkışlarının hızlandırılması.
Döviz Krizi: Uluslararası döviz rezervlerine erişimin kısıtlanması, yerel para biriminin değer kaybına yol açabilir.

2. Diplomatik Baskılar:

Diplomatik İzolasyon: Büyükelçilerin geri çağrılması, diplomatik ilişkilerin dondurulması veya kesilmesi.
Uluslararası Kuruluşlardan Dışlanma: Ülkenin uluslararası kuruluşlardaki üyelik haklarının askıya alınması veya sınırlandırılması.
Negatif Propaganda: Ülke aleyhine uluslararası kamuoyunda olumsuz bir algı oluşturulması.

3. Askeri Baskılar:

Tehditler ve Gözdağı: Diğer ülkelerin askeri müdahale tehditlerinde bulunması.
Silah Ambargosu: Ülkenin savunma kabiliyetlerini zayıflatmak amacıyla silah satışlarının durdurulması.
Askeri Tatbikatlar ve Sınır İhlalleri: Ülkenin sınırlarına yakın bölgelerde askeri tatbikatlar düzenlemek veya hava sahası ihlalleri yapmak.
Doğrudan Askeri Müdahale: Uçurum tehdidi olarak askeri müdahale planları veya operasyonları.

4. Siyasi Baskılar:

İç Karışıklıkları Desteklemek: Muhalefet gruplarına veya ayrılıkçı hareketlere destek verilmesi.
Liderleri Hedef Almak: Ülke liderlerinin uluslararası mahkemelerde yargılanması için girişimlerde bulunmak veya onları meşruiyet krizine sokmak.
5. Direkt Tehditler:
Liderlere Yönelik Tehditler: Ülke liderlerinin kişisel güvenliğini tehdit eden açıklamalar.
Askeri Ültimatomlar: Askeri müdahale veya başka bir ciddi yaptırım tehdidinde bulunmak.

---

Şimdi bunların zaten bazıları yapıldı ve yapılmaya devam edecek. O yüzden benim hiç bir alanda umudum kalmadı.

Hala umut edebilen var mı? Bakın daha ekonomi, hukuk, eğitim, yozlaşma, liyakat falan saymadım bile.
0
ananiyimioguz
(09.08.24)
Bicok zaman var ama ortadirek biri olarak havalimanına yanımda yiyecek goturdugumde baya çarpıcı olmuştu ;)
0
abuzer
(09.08.24)
Sosyal medya sayesinde canım halkımızın gerçeğiyle tanışınca ümidimi kestim ben.

x.com
0
yazdonumu
(10.08.24)
Ben tam olarak 28 Ağustos 2007 tarihinde tüm umudumu yitirdim. O gün aşağı yukarı bugünleri tahmin ettim diyebilirim. Ancak bu kadar sistematik değil de daha kargaşalı bir süreç tahmin ediyordum.

Not: Bu cevabımı silerim muhtemelen.
0
Mirket
(10.08.24)
Ben bugün kaybettim hocam. 24 saatlik mesai bizim çalıştığımız iş. Eve gelmişim, duşumu zor bela alabilmişim o yorgunlukla. Bir şekilde uykuya dalmışım ve hangi zaman diliminde olduğunu anlamadığım bir şekilde, pimapen pencereli bir evde (ki kapalıyken tüm kapı ve pencereler) ezan sesiyle uyandım.

Şimdi bu basit bir olay gibi gözükebilir ancak bizim işimiz açısından uyku önemli. 24 saat çalışan adam uykuya daldığı zaman kolay uyanmaz. Hasılı, o nasıl bir ezan ise, uykudan kaldırıyor insanı. Yahu kurun alarmınızı kalkın namazınıza.. ben şimdi uyanmak zorundamıydım diye sorguluyorum ve Türkiye’de yaşadığım için üzülüyorum..
0
daglien
(10.08.24)
Ülkenin iki temel sorunu var, sığınmacılar ve ülkenin sahibi Türkler'de düşük doğum oranı. Ülkenin başka soruna da ihtiyacı yok. Bu harici yazdıklarının hepsi cumhuriyet kurulduğundan itibaren mevcut sorunlar. buna rağmen bir şekilde ülke güçlendi, ayakta durdu.

Her ülke dışa bu çağda ağır derecede bağımlı, her ülkenin halkının azınlığı kayda değer iş yapıyor. Türkiye özelinde ülkenin meclisi darbe denemesinde bombalandı Amerikan uçakları tarafından. Silah ambargosunun da en ağırını yedik, CATSAA ve F-35 yaptırımlarıyla. Bunlar ülkeyi yıkacak şeyler değil, aksine gözleri açıldı da uçak, motor, savunma sistemleri yapmaya ve örgütü temizlemeye çalışıyorlar en azından.

Umut noktasında umudum yok. Sebebi için ekşiye gir. Ülkenin kadını erkeğine, erkeği kadınına düşman. Herkeste bir "bireysellik" furyası. Iphone 15 almayı, gezip tozmayı veya kariyer yapmayı aile kurmanın önüne koyan, aileyi, çocuk yapmayı aşağılayan, dert gören bolca insan var. Konforlu yaşam "birey" ve zayıf insan yarattı bolca. Toplumun temeli dinamitlendi. Umudum bu nedenle yok. Nüfus olarak bundan 100 sene sonra "Türk" ülkenin %30'u olur herhalde. Sonrası da bölünme zaten, umarım o günleri görmem.
0
sarahkerrigan
(10.08.24)
ülkenin her anlamda içine eden adamları halkın ısrarla başta tutma cehaletini görünce benim var olan azıcık umutlarım da tamamen bitti. Celladına asık bir millet adam olmaz
0
turkuaz
(10.08.24)
umut var da, hayat o kadar uzun değil. bu saçmalıklarla vakit öldürecek değilim. birçoğumuz toplumsal etki yaratacak bir pozisyonda da olmadığına göre herkes kendini kurtaracak.
0
synesthesia
(10.08.24)
milli ve yerliliği destekleyen milliyetçi vatandaşlarımız ülkenin demografik yapısını bozmayı kendisine hedef edinmiş partilere oy verirse onları milliyetçi sanarsa varacağımız nokta bu. milliyetçi arkadaşlara soruyorum bu sığınmacılar bizden fazla ürüyor ulus devlet için bir tehdit değil mi diye? error veriyorlar. böyle saçma sapan bir yerde yaşıyoruz işte.
0
xrated
(10.08.24)
Gezi parki protestolarinin bir ise yaramamasiyla.
O kadar büyük ölcekli bir eylem etki yaratamadiysa cabalamaya gerek yoktu artik benim icin.

O zaman 17 yasindaydim sonraki plan hep yurt disina gitmekti artik. Bütün iliskilerimi, baglantilarimi da ona göre ayarladim.
0
sonsuz
(10.08.24)
Herdeyden vazgectim arkadaslar Benim kizdigim bi kac sey var

1) halk asiri cahil kaldirimda bile yurumeyi bilmiyor.
2) birlik beraberlik yok
3) haksizlik olunca hakkini aramak yok arayanada destek olmaz

4) oy veriyorlar saygim var eyvallah ama herseyde "fanatizim" var. Futbolda siyasette dinde herseyde abi.
Yaw adam basarisiz diyelim iste neden tekrar secersin adami amac ne abi. Yemin ederim sagci solcu degilim sadece soruyorum neden abi

5) hicbirsey uretmiyoruz ya annem örgu yapiyor "tıg" dedigimiz toplasan 2gr olmayan ignemsi sey bakiyordum elime aldim "made in china" yaziyor. Abi 1 tane tıg uretemez mi insan 2 gram agirligi yok utanc verici

6) herkesin dolandirici olmasi sorunu ayri bi dert istanbulda yasiyorum kac defa sordum duyuruda ya dedim istanbul mu sadece boyle abi bakkaldan sakiz olmaya korkar olduk herkes duble gecirmeye calisiyor

7) ama yol yapti yaaaaa sorunu
Abi normalde bu yolun zaten yapilmasi gerekiyor hasan yapmazsa mehmet yapacak ekstra bisey yok insanlar bunu anlamiyor zAten zaman da daraliyor nufus artti sen bu kaldirimi bu yolu yapacaksin zaten bu senin gorevin adam diyorki yol yapti abi yapmasi normal anormal degil bu senin hakkin diyorum ztn adamin yol yapmasiyla ovunuyoruz. Normal hakkimizi bize super bi durum gibi anlatiyorlar abi tekrsr soyluyorum yapmak zorunda zaten. Toplu tasima ucretsiz olan ulkeler var ya sifir ucretle toplu tasima o zaman biz gidelim tapinalim bu insanlara.
0
Zetnikov
(10.08.24)
3 Kasım 1996'da.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.08.24)
@forvet 96 da noldu, ben dogmamistim o zmaan
0
lapaz
(10.08.24)
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.08.24)
geziden sonra bitti sanki ya. birkac yil icinde darbe, ekonomik cokus, hizla artan siginmaci sayisi derken su an insanlar gunu kurtarma noktasina geldi.

turkiye o kadar stabil olmayan bir ulke ki bana sanki insanlar surekli "su sular bir durulsun bakariz" diyorlarmis gibi geliyor. bir yemek yiyorsun 50 lira, iki hafta sonra 55 oluyor falan.

bence en karamsar nokta ekonomi. ekonomik olarak guvende olmak, en azindan ekonomi kotuyse de kotu olarak kalacagini bilmek gerek. daha kotuye dogru gidiyor cunku hep.
0
bohr atom modeli
(10.08.24)
üstteki yazar arkadaşa biri bişey mi yaptı heyheyleri üstünde?

diyelim ki burası kitlesini beğenmediğin bir çöplük, e sen de aynı yerdesin ne yapıyorsun burada?

dediğimiz bir şey dokundu herhalde. veya memnun bazı şeylerden.

iki sohbet muhabbeti de çok görme bize be üstadımız
0
🌸ananiyimioguz
(10.08.24)
@geveze yazar, he arada halka iniyorum diyorsun yani, o da iyiymiş.

valla teessüf ederim senin sorularını da görüyorum hiç bir şey demedim şimdiye kadar.

bu soru da olsa olsa en az seninkiler kadar boş bir muhabbet olur yani. niye öyle diyorsun alındım, gücendim o yüzden.
0
🌸ananiyimioguz
(10.08.24)
Hocam biraz okumalar yap ya mark fisher olabilir david graeber olabilir, belki daha mutsuz olacaksın başta fakat daha gerçekçi ve neyle mücadele etmen gerektiğini göreceksin, refah içinde yaşamasan da bu okuma anlama mücadele hissi seni iyi ve hayatı anlamlı hissettirebilir

Diplomalı beyaz yakanın tek yaptığı oturup mızmızlanmak ve hakettiği hayata sahip olmadığı hezeyanı içinde yaşamak
0
grimavi
(10.08.24)
@grimavi, düzenin nasıl işlediğini anladığında, bir şeylerle mücadele edemeyeceğin gerçeği daha da yüzüne vurmaz mı?
0
🌸ananiyimioguz
(10.08.24)
benim siyasi, ekonomik problemlerinin yaninda iklimle de problemlerim vardi. gecen ay ufak bir ege turu yaptiktan sonra ulkeye dair umutlarim tekrar yeserdi. siyaseti ve ekonomiyi degistiremeyecegime gore onlari gormezden geliyorum. hayatini duzgun sekilde dizayn edersen gayet mutlu yasayabilirsin.
0
buenosdias
(10.08.24)
Zaten pek ümidim kalmamıştı ama son 3 haftadır yaşadıklarımdan sonra kalmadı. İnsanımız düzelmediği için ülke de düzelmez.

Siyaset, ekonomi vs bunlardan bahsetmiyorum. Toplum olarak yozlaştığımız için ekonomi, hukuk, eğitim yozlaşmış, çürümüş durumda.
0
put it in your appropriate place
(10.08.24)
@ buenosdias, ege gezerken de yaşarken de bana da öyle hissettiriyor ya.
ama orada da gemi batarken çalmaya devam eden orkestra oluyoruz gibi bir hissiyat oluyor :D
0
🌸ananiyimioguz
(10.08.24)
Elbette umudum var ama her şeyin yoluna girmesi ne yazık ki kendiliğimizden değil şartların bize gerçekleri dayatmasıyla gerçekleşecek.

En büyük sorun da uzmanlar dışında okuyan ya da okunmayan hemen herkesin güncel olayları takip ya da analiz edecek kaynaklara ulaşmaması ya da ulaşamaması.

Korkunç bir dezenformasyon akışı var. Tv'lerde ve internette dönen tartışmalarla gerçek olaylar arasında çok fark var.

Ayrıca ülkede kimse birbirini tanımıyor ve karşılıklı sloganlar dışında iletişim yok.

Dünyada kapsamlı ambargo altında olan tam bağımsız ülkeler var. Onlar da umut veriyor
0
hebanon
(10.08.24)
(8)

Nereye kadar kaçabiliriz?

ananiyimioguz
Önce mahallemiz bozdu, mahalle değiştirdik.Sonra şehir bozdu şehir değiştirdik.Sonra bölge değiştirdik. Yetmedi, yapabilenimiz ülke bozdu dedi ülke değiştirdik, kıta değiştirdik.Atalarımız gibi göçebe mi yaşayacağız?Nasıl bir yere ait hissedecegiz böyle yaşayarak?Dünya bozdu artık dedigimiz noktada
Önce mahallemiz bozdu, mahalle değiştirdik.

Sonra şehir bozdu şehir değiştirdik.

Sonra bölge değiştirdik. Yetmedi, yapabilenimiz ülke bozdu dedi ülke değiştirdik, kıta değiştirdik.

Atalarımız gibi göçebe mi yaşayacağız?

Nasıl bir yere ait hissedecegiz böyle yaşayarak?

Dünya bozdu artık dedigimiz noktada ne yapacağız? Mars planları yapıyor yolculuk oraya mı?

Gelecek planınızı nasıl yapıyorsunuz bu gidişat doğrultusunda?

Çünkü X bir yer, bu yurt disinda gelismis bir ulke bile olsa, bir onceki yillara göre yine "bozmuş" olmuyor mu orada yasayan icin? Tabi finlandiya norvec falan belki bu dedigimin disindadir oralarin degisiml konusunda bir bilgim yok.
0
ananiyimioguz
(03.08.24)
valla bence her yerde sıkıntı var. afgan, paki, bangladeşli, hintli gittiği yeri mahvediyor.
0
ferenc
(03.08.24)
Avrupa hatta dünya şu an üçüncü dünya ülkelerinden göçmen saldırısı altında. Nereye gidersen git o aradığını bulmayacaksın. Zaten aitlik hissi aramak asıl sıkıntı, boş bir umudun peşinden koşturmaktan farksız.
0
sincap ve mavi tuborg
(03.08.24)
Arkadasim zurihe mi ne gitmisti
Sok olmus hoc multeci yokmus
Ve asiri pahaliymis

Ama kaldirimlari bile cilalamislar falan diyordu mukemmel falan

Oraya salca olunabilir bi arastir
0
Zetnikov
(03.08.24)
Çok kötü avrupa aynen sakın kimse gelmesin, çok kötüyüz de kurulu düzenden gelemiyoruz.
0
logisticsmanager
(03.08.24)
@zetnikov

çok net hatırladığım bir olay var ama hayatta araştırıp bulamam. isviçre olduğuna eminim ama zürih mi bilmiyorum. türkün teki fener formasıyla gezerken hevaller bunu kovalıyor, isviçre kürtlerindir türkler defolsun burdan diye.
0
titanyum22
(03.08.24)
Ben bu kaçma gitme işini doğru bulmuyorum, her ne kadar bir şey diyemesem de... Ama geri geliniyor ve gelince de eski tas eski hamam devam ediyorlar ya, hiçbir şey öğrenmeden hiçbir ufukları açılmadan... İşte ona çok ayar oluyorum. Bir şey kat şu memleketin yaşantısına ne, bir iyiliğin olsun. Plastikleri ıslak çöplerle atma ayır öyle at mesela. Bişey yap. Yok. Sonra herkes değişimi başkasından bekliyor.
0
muhayyer divan
(04.08.24)
avrupa'yı çok idolize (ya da idealize, bilemedim) ederdim eskiden. ukrayna savaşından beri fikirlerim fazlasıyla değişti. farkındayım haberler veya politikacılar ile ülkenin yaşam koşulları, halkın refah düzeyi veya tepkileri arasında doğrudan ilişki yok elbette ama çok soğudum. eskisi kadar sevmiyorum.

biraz da yaşlandığım için galiba ben açıkçası pes ettim, çocuğum filan olmadığı sürece çok düşünmem üzerinde.

şöyle düşün yani koca insanlık tarihi zaten savaşlarla ve felaketlerle dolu. bugün perişan olmuş afganistan, ırak, suriye gibi yerlerde dahi milyonlarca insan HÂLÂ yaşıyor.

madem bize bu denk gelmiş, olabildiği en iyi şekilde yaşamaya gayret ediyorum. kolay değil elbet. insan bıkıyor, üzülüyor vs. ama yapacak daha iyi bir şey var mı? bilmiyorum.

"avrupa bitmiş yeğenim" diye söylemiyorum bunu ama mesela sunderland, leeds, southport vs. karıştı. sokaklarda aşırı sağcılarla vatandaş karşı karşıya geldi. neblim mültecilerden rahatsız olup isveç'e taşınsan orada bir mültecinin kafanı kesmesi ihtimali sıfır değil (hatırlıyorum benzer bi olay olmuştu geçen yıllarda, göçmen değil de oralı bir kızcağızı öldürmüşlerdi).

dünyada hiçbir zaman hiçbir şeyin garantisi yok. biz galiba sosyal medyayla büyüdüğümüz, stabil yaşam gördüğümüz için en ufak terslikte çok fazla panikliyoruz, herhalde 50-60 yaş altındaki çoğu insan bu gruba dahil edilebilir.

ya mesela 69 sonunda abd'de yaşıyor olsan çat diye kendini vietnam'da korkunç bir savaşın içinde bulabilirdin. 90'larda balkanlarda olsaydın keza. savaştan, toplumsal hareketlerden, düzenin bozulmasından, mülteciden, ekonomik krizden vs. kaçış kolay değil. biraz da şans işi bence.

o yüzden ben hayatımın geri kalanında ucuz avrupa marketi fişi videosu çekemediğim için kahrolmak yerine elimde olana odaklanmaya çalışıyorum şahsen, yoksa kafayı yer zaten insan. ne olursa olur, ben kendi hayatımı en iyi şekilde yaşamaya gayret edeceğim, gittiği yere ve olduğu kadar. bi kere geldim dünyaya, "vay neden norveç'te doğmadım" diye üzülerek yaşamak istemiyorum artık.
0
mark greg sputnik
(04.08.24)
cevrenizde biseyler bozulunca hemen kacmak yerine belki bir yere ait olmayi, anlamli iliskliler/arkadasliklar kurmayi deneyebilirsiniz belki. bozulan seylere karsi savasmayi, veya bozulmalari cok kafaya takmamayi, akisina birakip gitmeyi deneyebilirsiniz.

her yerde basiniza her turlu sacmalik gelebilir, ama birlikte vakit gecirmeyi sevdiginiz insanlarla keyifli bir yemek yerken akliniza gelmeyebilir dertler tasalar. ters giden seylere odaklanmak yerine ufak basarilara odaklanmayi tercih edebilir, cevrenizi genisletmek icin yeni hobiler edinmeye calisabilir boylece daha farkli dertler edinebilirsiniz (ne olacak bu ulkenin hali vs. yeni hali saha ayakkabim ne kadar da sahane). mutlu olmak cogunlukla kafa yapisiyla ilgili bisey.

bunlari 5 yil once kanadaya tasinmis biri olarak soyluyorum, evet burdaki hayat kalitem istanbuldakinden daha iyi ama mutluluk seviyem asagi yukari ayni. istanbulda en keyifli hatirladigim anilari burda da yaratabiliyorum. ya da istanbulda mizmizlandigim zamanlar ile simdi arasinda cok bir fark yok, icerik farkli ama his ayni.

1 tanecik hayatimiz var, zaman cok suursuzca akip geciyor. bizim icin onemli olan seyleri belirleyip onlara odaklanmaya baslamak gerekiyor bir an once. aksi takdirde geriye donup ‘ulan ne kadar da bombos yasayip gitmisim’ dememiz kacinilmaz.
0
taurina
(04.08.24)
(12)

Duyurudan sözlükten giden nereye gitti?

ananiyimioguz
Reddit e mi geçti, quora ya mı yoksa çoluğa çocuğa işe güce karıştılar da çıkardılar mı hayatlarından?
Reddit e mi geçti, quora ya mı yoksa çoluğa çocuğa işe güce karıştılar da çıkardılar mı hayatlarından?
0
ananiyimioguz
(30.07.24)
Quora değildir. Diğer seçenekler diye düşünüyorum. Ben de senelerce girmedim. Son bir senedir geri döndüm.

Ben instagramı da kapattım ve %80 reddit %10 sözlük %10 duyuru takılıyorum.
0
gabe h coud
(30.07.24)
Quora çok uzun zaman oldu.
Bence reddit en efsanesi. Hayatımda böyle efsane site görmedim.
0
logisticsmanager
(30.07.24)
Ben bir süre Süslü Sözlük'te takıldım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.07.24)
Duyuru ya da sözlük hiç kimsenin hayatında 1. sırada değil. Girer ya da girmez farkında bile olmayabilir.

Ben de uzun yıllar girmedim ki ben çok aktif bir kullanıcıydım. Bir kaç aydır giriyorum yine. Ama eskisi kadar aktif kullanmıyorum.

Sözlük ve duyuru çok ciddi anlamda hayvan, kadın, doğa düşmanı kaynıyor. Bunlar çok ciddi problem aslında.

Bazen gerçekten ne işim var burada diyorum.
0
rock n roll
(30.07.24)
Bizim gibi adhd li her konuda meraklı ve bilgi sahibi olmak okumak isteyenler için reddit
0
grimavi
(30.07.24)
Ben biraz tersine göç yaptım sanırım, Reddit'ten buraya geldim. Reddit'te Türk kullanıcı sayısı son yıllarda hızla arttı. r/turkey 1m oldu, alternatif Türkçe sub'lar açtılar. Büyük bir kısım Reddit'e göçmüştür. Hiçbir site çeşitlilik ve içerik bakımından Reddit ile yarışamaz. Belki YouTube yarışır(?) İçine girince hayatınızdan tamamen çıkarmanız pek mümkün değil.

Bence de Quora'ya gitmemişlerdir. Quora'nın popüler olduğu dönem 2010'ların başıydı.
0
gnosis
(30.07.24)
Reddit. Birçok subda tam bir ekşici gibi yorum yerine tanım yapanlar ve Ekşi Sözlük ağzıyla konuşanlar var.
0
nawar
(30.07.24)
Gün içinde twitterdan sonra en çok açtığım sosyal medya ekşi duyuru benim. Çok soru sormuyorum ya da bi iki gün hiç cevap vermediğim oluyor ama telefonu her elime aldığımda bi açıyorum siteyi (ki telefon elimden düşmez).

Sözlüğe neredeyse hiç girmiyorum artık. Sadece spesifik bir konudaki yorumları okuyacaksam giriyorum. İğrenç toksik bir ortam oldu, debeye günee 3-4 kadın, lgbt, hayvan vs düşmanı entry giriyor falan leş bir ortam hüküm sürüyor. Duyuruda da benzer yorumlar ara ara var ama sözlüğe göre çok daha az hâlâ

Reddite iki yıl önceye kadar çok giriyodum ama salak reddit api paylaşmayı kestiği için third party applerle giriş bitti. Redditin kendi uygulamasını da sevmediğim için neredeyse hiç girmiyorum artık. Mis gibi siteden soğuttular ya baya güzel şeyler okuyodum orda. Çok mutsuzum.

Twitter zaten dakika başı açıp yeniliyorum refleks olarak. Youtube da çok giriyorum ama genelde abone olduğum kanalları izliyorum, nadiren keşfetteki videolara bakıyorum çok ilgimi çekerse. Instagram günde 3-4 kez tüm storyleri izleyip çıkıyorum, postlara ya da keşfete bakmıyorum orada, reels falan anca kız arkadaşımın attıklarına bakıyorum :d
0
nundu
(30.07.24)
Ben reddit'te yurtdışına göçtüm :D Türkçe sublarla bir bağlantım yok. Duyuru dışında hiçbir yerli sosyal medyaya tahammülüm yok. İnsanlar tartışmaktan başka bir şey yapmıyor. Sözlük hesabım yıllardır donuk vaziyette duruyor zaten, hiç bakmıyorum. Bakmayı da düşünmüyorum, bakasım da gelmiyor.
0
akhenaten
(30.07.24)
@akhenaten +1 bu arada, redditte Türkçe sublara ayda yılda bir giriyodum. Kendi ilgi alanlarıma göre takip ettiğim sublara giriyorum genelde girdiğimde.
0
nundu
(30.07.24)
Akhenaten +1
Redditte Türkiye alakalı hiçbir şeyde yokum. Harbiden türk sosyal medyam bolca duyuru çok az eksi, geri kalanı sıfır.
0
logisticsmanager
(30.07.24)
Yaşlanıp çoluk çocuğa karıştılar
0
boray eris
(31.07.24)
(10)

Özel sektör zam oranlarınız belli oldu mu?

ananiyimioguz
Biz %24 memur zammından sonra biraz umutlanmıştık 20 üstü gelir diye.Ama asgari ücrete zam gelmediği için en kötü 20 gelir dedik.Açıklanan 20nin de altında oldu.Ocakta söz verdiler diye yapmak için yaptılar gibi duruyor. Moraller sıfır.Tabi pollyanna modunu açarsak hiç olmamasından iyidir diyebiliri
Biz %24 memur zammından sonra biraz umutlanmıştık 20 üstü gelir diye.
Ama asgari ücrete zam gelmediği için en kötü 20 gelir dedik.

Açıklanan 20nin de altında oldu.

Ocakta söz verdiler diye yapmak için yaptılar gibi duruyor. Moraller sıfır.

Tabi pollyanna modunu açarsak hiç olmamasından iyidir diyebiliriz ama yine de komik.

Sizde durumlar nasıl?
0
ananiyimioguz
(29.07.24)
Bizde de aynı durum.
Şaka gibi bir zamla karşılaştık, ama ben zaten beklentide değildim hiç yapmazlar diyordum sürpriz oldu çalışanlardan gaza gelip nasılsa zam gelecek diye avansa yüklenenler olmuş hepsi eksiye düştü :)

(%11)
0
mutekebbir
(29.07.24)
%20.
Ben sevindim; ama az bulanlar çoğunlukta. Şirkette durumlar pek iç açıcı olmadığı için zam yapılmasa şaşırmazdım.
0
auroraaurora
(29.07.24)
Brüte %30 Nete yansıması tabi daha az olacak ancak yine de beklenenden yüksek bir zam yapıldı. Eğer yapılmasaydı nitelikli personellerde büyük bir erime kapıdaydı. Bu bile ne kadar durduracak göreceğiz.
0
thracia
(29.07.24)
memura %19.31 zam geldi
0
jülsezar
(29.07.24)
Hiç olmadı. :) Ekonomi böyle düzelecekmiş.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(29.07.24)
Nette %25 aldık...
0
silverleaf
(29.07.24)
Nette %20 yaptım. Bayramlarda ve yılbaşında +1 maaş. Yemek ücretlerine de artış.
0
numlock
(29.07.24)
hiç olmadı hatta bahsi bile geçmedi.
0
koela
(29.07.24)
Nette %10.
0
Amaranta ursula
(29.07.24)
Olmadı
0
merhum
(29.07.24)
(1)

Bir sanatçının şarkılarını birçok sanatçının seslendirdiği albümler hk.

ananiyimioguz
Bu tarz yapımlarda hangi sanatçının hangi parçayı seçeceğini kim belirliyor? Bir yapım şirketi var da o mu, sanatçı yaşıyorsa kendisi mi yoksa havuza koyuyorlar da sanatçılar kendileri mi seçiyor?Ama mesela herkes en popülerleri seçerse ne oluyor kura mı çekiliyor?Bilen var mı bu konuyu çok merak ed
Bu tarz yapımlarda hangi sanatçının hangi parçayı seçeceğini kim belirliyor? Bir yapım şirketi var da o mu, sanatçı yaşıyorsa kendisi mi yoksa havuza koyuyorlar da sanatçılar kendileri mi seçiyor?

Ama mesela herkes en popülerleri seçerse ne oluyor kura mı çekiliyor?

Bilen var mı bu konuyu çok merak ediyorum.

Mesela geçen ceza için yapılan saygı1 programını izledim. Oradaki şarkıları hangi şarkının seçeceğine kim karar vermiş? Aynı şarkıları isteyen olursa nasıl oluyor?

Bu arada Server Uraz ve Gazapizm i çok beğendim izlemeyenler varsa bakabilir.

Playback olmasaydı iyiydi ama ona rağmen M Lisa - Kim Bilir de güzel olmuş.
0
ananiyimioguz
(27.07.24)
Ortaçgil için saygı albümünde ben aradım diye anlatıyor Teoman
youtu.be

Her şekilde olur yani
0
anon1m
(27.07.24)
(3)

Dedem Ecevit i ağırlamış ama basında bulamıyorum

ananiyimioguz
Anneannemde şöyle bir fotoğraf var ama başka yok. Yani o kadar çok başka kaynak bulamadım ki yıl olarak 2000 li yıllar olsa shop mu diyeceğim sdfkghSanırım 1989 seçimlerinde Ecevit Merzifon'a gelmiş. Dedem de o sıralarda bir kurumda müdür. O zamanlarda baya bilgili birisiymiş Merzifon'da ve o gitmiş
Anneannemde şöyle bir fotoğraf var ama başka yok. Yani o kadar çok başka kaynak bulamadım ki yıl olarak 2000 li yıllar olsa shop mu diyeceğim sdfkgh

Sanırım 1989 seçimlerinde Ecevit Merzifon'a gelmiş. Dedem de o sıralarda bir kurumda müdür. O zamanlarda baya bilgili birisiymiş Merzifon'da ve o gitmiş askeri hava alanında karşılamaya. (1947'de açılmış bir havaalanı var orada ama siviller kullanamıyordu, siviller için olan 2008te açıldı)

Ben dedemi sadece küçükken hatırlıyorum saygın bir adamdı beni çarşıya gezmeye götürdüğünde hangi dükkanın önünden geçsek oo hocam torun mu al bakalım ufaklık derler, ne satıyorlarsasa ikram ederlerdi, öyle bir adamdı. Ben de alıyormuşum hemen şimdi düşündüm de ne ayıp :3

Dedemde fotoğraf olduğuna göre bir şekilde gazetede, arşivlerde falan olup da hiç sanala atılmamış mıdır? O zaman ait fotoğrafları nereden ve nasıl bulabilirim?

ibb.co

Edit: Dedemin adı soyadı, ecevit, merzifon falan diye arattığımda da bir şey çıkmıyor.
0
ananiyimioguz
(26.07.24)
yerel gazetelere ulaşmayı denediniz mi
0
paintov
(26.07.24)
hayır nerelere gitmem gerekir emin değilim bir dahaki gittiğimde belediyenin veya müzelerin bu tarz arşivi var mı onu soracağım. bir de ilçede o zamandan beri duran bir yerel gazete var mı yoksa o amasya merkezde midir onu da bir araştırayım. fiziksel olarak aramadım hiç, internette ulaşabileceğim bir arşiv kaynağı bilen yoksa biraz da bizzat yerine gidip nerelere sorabilirim onu sordum aslında
0
🌸ananiyimioguz
(26.07.24)
hizliresim.com

Aylaklıktan şu fotoğrafı buldun. Ecevit'lerin kıyafetleri aynı. Buradan yürürseniz bir şey çıkar belki.
0
auroraaurora
(26.07.24)
(13)

Gelecektekileri kıskanmak

ananiyimioguz
Normalde kıskançlık duygum pek yoktur ama nedense benden sonraki olaylara ben olmadan şahit olacak olanları kıskandığımı fark ettim.Mesela geçmişteki olaylara şahit olanları kıskanmıyorum. Çünkü aşağı yukarı neler olmuş biliyoruz tarihten. Tabi o zamanda orada olmanın verdiği deneyim başkadır belki
Normalde kıskançlık duygum pek yoktur ama nedense benden sonraki olaylara ben olmadan şahit olacak olanları kıskandığımı fark ettim.

Mesela geçmişteki olaylara şahit olanları kıskanmıyorum. Çünkü aşağı yukarı neler olmuş biliyoruz tarihten. Tabi o zamanda orada olmanın verdiği deneyim başkadır belki onu da kıskanan/imrenen vardır fakat sonuç olarak geçmişimize dair az çok bir bilgi var elimizde. Dünyanın oluşumu, evrim, insanlık tarihi, savaşlar vs.

Şimdiden geçmişe bakınca kendimi şanslı hissediyorum nedense. Çünkü diğerlerine göre daha fazlasını bilmek değişik bir haz veriyor. Mesela milattan önce 5000 yılında ölen var.

Kıyamam, yazık. Dünyadan haberi yok.

E ama belki bizim de yoktur ileriyi düşününce? Birinin 1000 yıl sonra, 10bin belki 100bin sonra bize tarihi eser gibi bakıp "kıyamam şu zamanlarda daha internetin ve yapay zekanın temelleri yeni atılmış. atalarımız ilk gezegeninden henüz çıkamamışlar bile" diyecek olması sinirlerimi bozuluyor, haksızlık değil mi ya?

Herkesin 1 tane ölümlü bir ömrü var, ben veya başkaları neden daha azına şahit oluyor da diğerleri daha fazlasını biliyor?

İmkanım olsa kıyamet olur mu olmaz mı bilmiyorum da, olacaksa onun son zamanlarında doğmak isterdim. Yani tüm insanlık bilgi birikiminin en fazla olduğu zamanda. O zaman daha mı sağlıklı bir yaşam olur, kaos mu vardır bilemiyorum tabi ama en azından dediğim gibi 0 dan 100 e bir sayı doğrusunda yaşayacaksa insanlık, şuan 5te miyiz 20de mi 50 de mi bilmiyorum ama en sonda olmak isterdim. Hatta mümkünse kapanışı ben yapayım :3

Bu size kötü hissettirmiyor mu?
0
ananiyimioguz
(24.07.24)
Bunları bazen ben de düşünüyorum ve 1 milyon yıl sonra yaşanacak gelişmeleri uçan arabaları falan düşündükçe bunlara şahit olamayacağım ve o zevki yaşayamayacağım için kendimi kötü hissediyorum. Umarım 450 yıl sonra Dünya'ya 17 futbol sahası büyüklüğünde bi göktaşı çarpar da medeniyet 1500 yıl geriler diye umut etmek beni kötü biri yapmaz :(
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.07.24)
Tam bir akademisyensin bence. Bilgiyi kıskanmak var onu biliyorum ama bu derecesi aklıma gelmezdi. Bilgiyi bu derece kovalamak, bu kadar fazla ciddiye almak ilk defa gördüğüm bir şey ve bu anca akademisyen kafasında olur.

Hayır kötü hissettirmiyor, benim yapım daha insana topluma yönelik şeyleri önemsiyor. Mesela dünyanın yuvarlak ya da düz olduğu tartışmalarını aşırı derecede saçma buluyorum, bunu araştırana kadar dünyanın iyiliğine, doğanın ve insanın iyiliğine çalışmalar yapılmalı diye düşünüyorum.

Herkes bir şeylere meraklanacak, bir şeyleri sevecek. İlerleme böyle oluyor.
0
muhayyer divan
(24.07.24)
@arbre'nin bahsettiği şey kıskançlıktan çok imrenmeye girer bence. Ölmüş kadın örneği hariç. Kıskançlık başka bir şeyi görüp beğenip edinmek tecrübe etmek istemek başka. Önce kıskançlık mı duyuyorsun yoksa imreniyor musun bunu anlamak isterdim. Benim bildiğim kıskançlıkta "onun olmasın benim olsun" düşüncesi var. İmrenmekte "benim de olsun" var. Hangisi?
0
muhayyer divan
(24.07.24)
Bende de var bu his. Hem teknolojik hem de tarihsel olaylar açısından gelecekte yaşanacak ve şahit olamayacağım olayları düşündükçe sinirim bozuluyor. Hatta hayata devam etme içgüdümdeki en büyük etken ölürsem kaçıracağım şeyler :D

Bunu yaşamayan insanı garipserim ben hatta, herkes yaşıyor diye düşünüyordum :)

Son dediğine istinaden de, yıllaaar önce bir soru görmüştüm, kırmızı butona basarsanız tüm evren yok olacak, basar mıydınız diye. O zaman niye basayım ya çok saçma diyordum ama şimdi olsa basardım sanırım :') kapanışı yapıp gidelim hissim baskın gelebilir :d
0
nundu
(24.07.24)
zaten olmus olacagim neyine kotu hissedeyim. kotu hissedebilmek icin hayaletimin ortalikta takilip hayiflanmasi lazim "ah ne guzel teknoloji ah ben bunlari kacirdim" falan diye. oyle bir sey olacagini sanmiyorum.
0
hot potato
(24.07.24)
Yaşamları daha da zor olacak.

-Artan nufus artışı tarım alanlarını azaltacak. Bu da herkesin yiyeceğe erişemeyeceği ya da hayat pahalılığı demek
-Konut sorunu olacak
-İklim değişikliği kaçınılmaz
-Su kaynaklarının yetersizliği

bir sürü sorun da beraberinde gelecek
0
ferenc
(24.07.24)
bunu kestirmek mümkün değil önümüzdeki 40-50 senede büyük bir dünya savaşı çıkıp ortalık toz duman olabilir. terör örgütleri nükleer silah üretecek seviyeye gelebilir. nufus artışı ve global ısınma nedeniyle büyük kuraklıklar buna bağlı büyük sorunlar çıkabilir ve medeniyetin ilerleme hızı hayal ettiğimiz gibi olmayabilir. bana kalsa insan ömrü şöyle 150-200 yıl olmalı. doğdun, okudun, iş meslek para kazandın derken emekli olduğunda zaten ömür bitiyor yaşamaya vakit kalmıyor. ömür 150+ sene olsa 60-70den sonra iş güç derdi olmadan yaşanacak 70 sene daha kalır.
0
orpheus
(24.07.24)
bana gelecek daha korkunc geliyor teknoloji, farkindalik vs ilerlese de. su anki super teknolojilerden ucak bile tatsiz bir ton prosedur derken hic de gorundugu gibi heyecan vermiyor. nufus, gida, enerji krizleri derken ucan arabadan zevk almam beklenemez:( 1 pessimist
0
ala09
(24.07.24)
Yahu tamam da ben her şey çok güzel olacak da onu göremeyeceğim demiyorum ki.

Sonuçta iyi de olsa kötü de olsa yaşanacakları göremeyeceğim. Taşa mızrağa da dönsek, kuraklıkla da boğuşsak, beyinlerimizi bilgisayara da aktarsak veya başka gezegen ve galaksileri de görsek, bilemeyeceğim.

Ona bakarsanız hiç elektriğin bile olmadığı zamanda köyde doğup ölen için hayat çok güzeldi belki. Belki elektrik geldi makinalaşma başladı mertlik bozuldu. Bunun sonu yok ki. Her kuşak bir sonrakini kötü görebilir. İnsanını da, gidişatı da.

Derdim o değil, derdim, ben şu ana ve geçmişe az çok hakimim ama geleceğe hakim değilim. 1000 sene sonra ortam wall-e deki dünyaya bile dönmüş olsa, oradaki adam bu geçen 1000 senede neler olduğunu bilecek, ben bilemeyeceğim. (tabi büyük bir felaket, savaş, dünya dışı müdahale olmadığını varsayıyorum) Bizim ne eksiğimiz var gelecekteki adamdan ya bak yine sinirim bozuldu. Veya bizden öncekilerin ne suçu var adam belki medeniyet görmedi, ev görmedi, araba görmedi, elektrik veya teknoloji görmedi. Uçmadı belki hiç hayatında.

Yani evren veya canlı yaşamı diye bir film var diyelim, hepimiz başında ortasında bir yerinde çıkıyoruz.

En sonu görenler, aynı zamanda baştan sona her şeyi "biliyor" olacak. O bilme eylemi ile benimkinin aynı olmayacağı kesin. O işte sinirimi bozuyor.

En sonunda bu dünya boş önemli olan öbür dünya deyip tasavvufa yönelicem, ben de afyonumu alıcam az kaldı sdfjsg

Derdim ölümsüzlük de değil bu arada. Ölüm bence yaşamı anlamlı kılıyor. Ama işte ileriyi bilmemek rahatsız ediyor.

Keşke ölünce kenarda izleme yeri olsa. Gerçi öldükten sonra bir şey olacağını sanmıyorum boşuna kendimizi eğlemeyelim de bari şu vücudu dondurup çözme işlemi başarılı olsa da 50 yılda bir 1-2 gün uyandırılıp tekrar dondurulsam. O arada ne olmuş ne bitmiş araştırmış olurum. Gerçi kişisel tatminlik dışında bu bilgiyi ne yapıcam? Ona yaşamak mı denir? Sanırım içimizdeki ego ve tanrı olma iç güdüsünün bir parçası bu her şeyi bilme isteği.
0
🌸ananiyimioguz
(24.07.24)
gelecekte dünyayı korkunc şeylerin beklediğini düşünüyorum. kıskanmak değil üzülüyorum
0
yuvarlanantencereninkapagi
(25.07.24)
herkes böyle hissediyor sanıyordum +7

Kıyamet diye bişi yok ama olsaydı onu görmek istemezdim, oeh gerek yok o kadar
0
abuzer
(25.07.24)
abi pardon da daha günümüzdeki tüm olanakları, teknolojilerin hepsini kullanamıyorsun ki 300-500 sene sonrasına göz diktin :)
0
kumandanim
(25.07.24)
aksine gelecekteki insanlara zavallı, bahtsız insanlar gözüyle bakıyorum. x ve y kuşağının muhtemelen hayatın en güzel zamanlarını yaşadığını düşünüyorum.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(25.07.24)
(4)

Geceye 2 soru bırakıyorum

ananiyimioguz
1- Hayvanlar birbirlerine isim takabiliyorlar mı? Yoksa genelde ortalığa sesleniyorlar da gelen geliyor.. şeklinde mi davranıyorlar?Sanırım her yunusun bir ses imzası varmış ona göre tanıyorlarmış. Veya şempanzeler belli sesler çıkararak belli kişileri kastedebiliyorlarmış.Ama başka bir örnek bulama
1- Hayvanlar birbirlerine isim takabiliyorlar mı? Yoksa genelde ortalığa sesleniyorlar da gelen geliyor.. şeklinde mi davranıyorlar?

Sanırım her yunusun bir ses imzası varmış ona göre tanıyorlarmış. Veya şempanzeler belli sesler çıkararak belli kişileri kastedebiliyorlarmış.

Ama başka bir örnek bulamadım. Şempanze ve yunuslarda bilinç düzeyi iyiymiş diyebilir miyiz?

2- Sizce atalarımız dil gelişmeden önce birbirlerine etiket takabiliyorlar mıydı? Gerçi anlamsız ses ve hareketler de bir dildir ama ilk başlarda nasıl anlaşıyorlardı bilen veya tahminde bulunacak var mı?

Yani şöyle bir dönem geçirmiş olmamız olasıdır değil mi? www.youtube.com

Yoksa sesler yerine herkesin bir işareti vardı da ona göre mi çağırıyorlardı? Yani mesela nah yapınca biri geliyor, yumruk yapınca başka biri geliyor... gibi.
0
ananiyimioguz
(24.07.24)
Hayvanların enerji okuduklarını biliyoruz, kediler köpekler kuşlar atlar büyük ve küçük baş hayvanlar, vs vs. Ses okuyanlar da var (ses de bir enerji elbette) koku okuyanlar da var (köpekler) filan. Mutlaka Kızılderililer'deki gibi isimlendirmeler olmuştur diye düşünüyorum. Oturan boğa, demir ayak :)

Bence bütün hayvanlardaki bilinç düzeyi insanlardaki bilinç düzeyleri gibi. Aynı grupta, ufak farklılıklar var.
0
muhayyer divan
(24.07.24)
papağangillerin her bir yavru için farklı tonda ses çıkardıklarını anlatan bi belgesel izlemiştim.
0
sinek kral
(24.07.24)
İlk konunun uzmanı değilim ama mantıken hayvanların hepsi için ortak bir şey olmasa gerek. Sonuçta bireysel yaşayanlar var, toplu yaşayanlar var, ciğerlerinden çıkan havayla ses çıkaran var, ses dalgaları yoluyla iletişim kuran var, hatta kimi türler biyokimyasal salgılarla iletişim kuruyor. Örneğin Yunus ve şempanzelerden bahsetmişsiniz. Bunlar birbirlerinden her açıdan farklı canlılar.

Ses tonları etkili olabilir, temas ve bakışmalar etkili olabilir. Eminim bunların her birinin ayrı ayrı ya da bir arada bulunduğu iletişim yöntemleri vardır farklı türlerde. Ya da doğrudan birey-birey iletişimi olmayıp daha çok alarm seviyesinde topluluğu harekete geçiren sinyallerle birey-topluluk iletişimini sürdüren de vardır. Bu durumda isme zaten gereksinim yok.

Demek istediğim "hayvanlar" diye bir genelleme üzerinden konuşmak yanlış olur.

2. Soru hakkında daha fazla şey söyleyebilirim. İletişimin ötesinde, konuşma dilleri kültürel bir üretim, dolayısıyla insanın soyut düşünme yeteneği kazanmasıyla doğrudan ilişkili. İnsanların yaklaşık olarak kompleks bir dil geliştirecek yetkinliğe ne zaman ulaştıklarıyla ilgili birkaç şey söylenebiliyor.

En önemli kıstaslar taş alet teknolojilerindeki gelişme. Bilinen en erken taş aletler Lomekwi kültürü diye adlandırılan bir grupta 3.3 milyon yıl önce ortaya çıkıyor. Bunun ardından 3 milyon yıl önce Oldowan endüstrisi denen alet teknolojisi geliyor. Bu iki grup taş aletin üretimiyle ilgili deneyler var. Taş alet yapmayı bilmeyen insanları bir odaya alıyorlar ve odaya bir ödül koyuyorlar. Odada taşlar da dahil çeşitli materyaller var. ve modern insanlar ödüle ulaşmak için bu taşları kullanarak Oldowan aletlere benzer kaba taş aletleri o odada icat edebiliyorlar. Bunun için ekstra bir şey öğrenmeye ihtiyaç duyulmuyor.

Ancak 1.95 milyon yıl civarında aşölyen taş alet teknolojisi gelişiyor. Bunlar taşların önlü arkalı olarak yontulup çift yüzeyli, planlı şekillendirildiği aletler. Haliyle bir uzmanlık ve öğrenme süreci gerektiriyorlar. Bu noktada artık temel şeylerden ziyade sofistike bir kültürel aktarım sürecinin başlamış olduğu görülebiliyor.

Dilin kendisi de pek tabi ki komple bir paket olarak gelemez. Her şey gibi bir gelişim süreci olduğunu varsaymak en akla yatkın durum. İsimler de bu gelişim sürecinin bir noktasında ortaya çıkıyor haliyle. Ancak süreç bir gün önce dil yoktu, bir gün sonra artık dil var denemeyecek kadar geniş bir geçiş sürecini de içeriyordu. Haliyle isim takmayı da pekala doğrudan dilin varlığıyla ilişkilendirebilirsiniz. Dil öncesi isimler, dil sonrası isimler diye ayırmak açıklaması güç başka sorulara yol açacaktır. Bunun yerine bilgisayar programlama dilleri gibi daha temel seviyelerdeki dillerden ve daha kompleks dillerden bahsetmek daha düzenli bir kategorilendirme olur.

Ancak atalarımızdan kastettiğiniz şey de önemli. Doğrudan homo sapiens özelinde konuşacaksak büyük olasılıkla daha en baştan itibaren yetkin şekilde sözlü iletişim kurabiliyorduk. Çünkü yukarda anlattığım taş alet teknolojilerini geliştirenler sapiens değil. Lomekwi ve Oldowan aletler için habilis ve kenyantropus en olası seçenekler. Aşölyen aletleri ise erektus geliştiriyor ve sonrasında neanderthaller tarafından üretimi de yaygın biliniyor. Daha sonrasında ise bunu daha kompleks mousteryen aletlerin yapımında öncül olarak kullanıyor neanderthaller. Bilinen en erken sapiensler ise 300.000 yıl önceye ait. Haliyle sizin hangi kısmı sorduğunuz önemli. Örneğin 3.3 milyon yıl önce lomekwi kültürünün 3 milyon yıl önce oldowan endüstrisinin oluştuğundan bahsetmiştik. İşte bilinen en erken sapiens fosillerinden günümüze kadar geçen süre de bu kadar. Haliyle Lomekwi taş aletleriyle ilk sapiens fosiller arasındaki süre gerçekten devasa. Bu süreçte gelişen şeyleri zaten edinmiş olarak var olduk.
0
akhenaten
(24.07.24)
geçenlerde internette fillerin birbirlerine isimleriyle hitap ettiğine dair bir haber okumuştum.

bence insan denen tür, yazılımında dil becerisi ve bilinçle dünyaya geldi ve geldikleri andan itibaren iletişim başladı.
0
kullanıcı adı
(25.07.24)
(2)

Klimanın dış çalışma sıcaklığının yüksek olması, soğutmasını da etkiler mi?

ananiyimioguz
24.000 btu bir klima buldum ancak 2 farklı modeli var.Aralarında da 5bin tl oynuyor sadece.Tüm özelliklerine bakıyorum, her şeyi aynı. Bir fark göremedim.Sonra ufak bir detayı fark ettim, her şeyi aynı evet ama ucuz olanın soğutma için max çalışacağı sıcaklık 46 dereceymiş.Pahalı olanın 54 dereceymi
24.000 btu bir klima buldum ancak 2 farklı modeli var.

Aralarında da 5bin tl oynuyor sadece.

Tüm özelliklerine bakıyorum, her şeyi aynı. Bir fark göremedim.

Sonra ufak bir detayı fark ettim, her şeyi aynı evet ama ucuz olanın soğutma için max çalışacağı sıcaklık 46 dereceymiş.

Pahalı olanın 54 dereceymiş.

Şimdi tamam bu demek oluyor ki cehennem sıcağı da gelse soğutacak tamam ama gelmedi diyelim dışarısı normal 40 derece.

Bu durumda da diğeri daha mı iyi soğutur sizce? Yani daha mı soğuk üfler, olayı nedir çalışma sıcaklığının yüksek olmasının? Ne değişince daha sıcakta da çalışabiliyor?
0
ananiyimioguz
(23.07.24)
evet, performansını etkiler. biri %70 güç ile çalışacakken diğeri %90 ile çalışacak. dolayısıyla etkiler.

ayrıca, dışarısı 40 dereceyse dış ünitenin de dışarı yaydığı ısıyı hesaba katmak lazım. ünitenin olduğu alan 40tan fazla olacaktır.
0
oekuklu
(23.07.24)
dış ünite doğrudan güneş alan bir yerse ona göre düşünülmesi de lazım.
0
phonex
(24.07.24)
(4)

Kullan-at plastik ağız çalkalama bardağı / shot bardağı

ananiyimioguz
Hanım şundan arıyor da https://ibb.co/3NhPKgkİnternette bulamamış. Ben de bulamadım.Ne diye aratsak biledim.Denediğim keywordler: plastik mini bardak, plastik shot bardağı, plastik ağız çalkalama bardağı.Bir de bunun sebil bardaklığı gibi tutamacı olmalı tabi hoş olması açısından.Tavsiye ve fikirler
Hanım şundan arıyor da ibb.co

İnternette bulamamış. Ben de bulamadım.

Ne diye aratsak biledim.

Denediğim keywordler: plastik mini bardak, plastik shot bardağı, plastik ağız çalkalama bardağı.

Bir de bunun sebil bardaklığı gibi tutamacı olmalı tabi hoş olması açısından.

Tavsiye ve fikirlere açığız.

Klinik lavabosuna konulacak listerine ile birlikte.
0
ananiyimioguz
(22.07.24)
Şu değil mi: www.stilobje.com

Farklı seçenekler için 30 ml ya da 4 oz köpük/plastik bardak diye arat istersen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.07.24)
naylonculara sorun çıkar bence
0
titanyum22
(22.07.24)
plastik olmasi sart mi? benim discinin verdigi shot bardagi kagit.
0
hot potato
(22.07.24)
nolmus yani
(22.07.24)
(2)

Orijinal Samsung Bataryası Nasıl Bulunur?

ananiyimioguz
Selamlar, galaxy note 10+ bataryası arıyorum. 400 ila 1500 lira arasında değişiyor internetteki fiyatlar ancak hangisi orijinal bilemedim.Güvendiğiniz, bildiğiniz bir yer var mı?Bildiğim kadarıyla mesela apple, dışarıya orijinal parça vermiyor.Yani piyasada orijinal diye satılanlar %100 çakmadır. ta
Selamlar, galaxy note 10+ bataryası arıyorum. 400 ila 1500 lira arasında değişiyor internetteki fiyatlar ancak hangisi orijinal bilemedim.

Güvendiğiniz, bildiğiniz bir yer var mı?

Bildiğim kadarıyla mesela apple, dışarıya orijinal parça vermiyor.

Yani piyasada orijinal diye satılanlar %100 çakmadır. tabi eğer çıkma değil ise.

Lisede yetkili apple servisinde çalışmıştım, orada bile eski çıkan ürünü koyup kargoluyorsunuz apple a, ancak öyle orijinal ürünü takabiliyorsunuz.

Ama samsung öyle değil diye biliyorum dışarıya veriyor bence?

Nasıl bulabilirim?

Direkt samsung a gönderemiyorum çünkü sadece istanbul veya ankarada batarya değişimi yapılıyormuş saçmalığa bakın -_- en az 1 hafta telefonsuz kalacağım ki çok sıkıntı olur banka ve şirket işlerim için. O yüzden gönderemiyorum.

Ama alırsam kendim takabilirim.

Bu arada aradım sordum 1800 demişlerdi 1-2 ay önce şimdi 2000tl olmuştur değişim ücreti.

gsm iletişimde falan 1000tl ama onlar orijinal takıyorlar mı bilmiyorum.

Edit: aradım sordum, adam kesinlikle orijinal üründür diyor.

Edit 2: sözlükte pek hoş yorumlar yok o yüzden emin olamadım çakma olabilir.
0
ananiyimioguz
(22.07.24)
Ben telefon tamircisinden tedarik etmiştim samsung bataryasını. Muadil batarya vardı elinde, bir gün beklersen orijinal de getiririm deyince bekledim. Bataryayı taktıktan sonra eski bataryamı ve yeni bataryanın kutusu ile geri vermişti bana. Kutu böyle filigranlı seri numaralı falandı. Yeni batarya ile alakalı bir sıkıntı da yaşamadım.

Tamircilere sormayı deneyebilirsin.
0
gyroscope
(22.07.24)
@ gyroscope, teşekkürler pasajlarda sordum en kral tamircilere ama
"yok hocam yok samsung un kendi taktıkları dışındakiler hepsi çakmadır"

dediler. belki anteptekilerde yoktur.

Eskiden bataryaların çıktığı dönemde satılıyordu orijinal olarak ama gömülü gelmeye başladıktan sonra piyasaya satmadı sanki samsung.
0
🌸ananiyimioguz
(22.07.24)
(2)

Reddit teknoloji gurularına bir soru

ananiyimioguz
Ultra wide 49" bir monitör aldım.Boyutu tam olarak 2 adet 27" monitörü yan yana koyulmuş hali.Çözünürlüğü de 5120x1440Laptobumda da rtx 4070 ekran kartı var.Normal kullanımda hiç bir sıkıntı yok.Forza Horizon 5 oynuyorum, bu çözünürlükte 100fps veriyor (sanırım şu yeni nvidia teknolojileri sayesinde
Ultra wide 49" bir monitör aldım.
Boyutu tam olarak 2 adet 27" monitörü yan yana koyulmuş hali.
Çözünürlüğü de 5120x1440

Laptobumda da rtx 4070 ekran kartı var.

Normal kullanımda hiç bir sıkıntı yok.
Forza Horizon 5 oynuyorum, bu çözünürlükte 100fps veriyor (sanırım şu yeni nvidia teknolojileri sayesinde)
Baldur's Gate 3 oynuyorum, hiç bir sıkıntı yok.

Fakat ne hikmetse euro truck simulator veya city car driving gibi aşırı basit oyunları oynarken görüntü 1-2 kere gidiyor. sonra komple monitörün sinyali gidiyor sadece ses geliyor.

Hdmi i çıkarıyorum görüntü laptop ekranına da gelmiyor. Donuyor falan pc. Güç tuşundan kapatmak zorunda kalıyorum.

Sistemim ve driverlarım güncel. bunu redditte hangi kanallara sorabilirim? ülkemizde pek 49inc monitör deneyimi olan yoktur herhalde sanmıyorum.

Edit: chat gpt ye sordum 3-5 kanal önerdi yazdım ama tavsiyelere açığım.
0
ananiyimioguz
(21.07.24)
nvidia'nın laptop'taki dahili ekran kartının ve harici ekran kartının hangi oyunlarda/uygulamalarda kullanılacağını belirleyen bir uygulaması olacaktı. o uygulamadan bu oyunlarda hangi kartın kullanılacağını kontrol ettiniz mi? otomatik gibi bir ayardaysa 4070'i seçerek deneyin bir de.
0
shadowfollower
(21.07.24)
@ shadowfollower, zaten biostan kapattım intel i, sadece harici gpu çalışıyor. yani onboard ile açılıyor olamaz.
0
🌸ananiyimioguz
(21.07.24)
(5)

Sago Ceza ile neden konuşmuyor

ananiyimioguz
Sebep belli mi ben hiç duymadım olayları da çok bilmiyorum gerçi ama merak ettim bu kadar inat ne içinmiş acana?
Sebep belli mi ben hiç duymadım olayları da çok bilmiyorum gerçi ama merak ettim bu kadar inat ne içinmiş acana?
0
ananiyimioguz
(19.07.24)
Ben baristilar diye biliyorum fakst hocam simdi ben senin kankan olsam bigun sana sovsem kavga etsek ardindan seneler sonra barissak sen eskisi gibi olabilir misin olmazsin bu yuzden bence gorusme yok
0
Zetnikov
(19.07.24)
Tamamen Kolera'nın Sago'yu doldurmasıyla ilgili. Tipik bir Türk kadını olarak kocasını çevresindekilerle düşman edip yalnızlaştırdı, daha köşeli hale getirdi. Neyse ki Sago kurtuldu bu ruh emiciden.
0
sir william jones
(19.07.24)
berkut'la cezanın da arası bozuktu.

Asıl niyetleri bilemeyiz ama aynı kulvarda bulunanların arasındaki gerilimler ile tanınmak duyulmak daha kolay.
Rakip, her alanda lazım.
Gündeme gelmek, tanınmak ve
gündemde kalmanın bir yolu.

Intel - AMD
İktidar - muhalefet
Windows - linux
Edi ile Büdü..
0
diyecevaplandı
(19.07.24)
Kolera yüzünden. Ceza'nın annesi kansere yakalanıyor. Ceza'da annesinin tedavi masraflarını karşılamak için reklam filminde oynuyor. Kolera'da ceza ile ilgili "allah kimseyi reklamlarda oynayacak kadar parasız bırakmasın" gibi bir cümle koruyor. ceza da sinirlenip kolera'ya mürekkebi doldurudum diye diss atıyor. sogopa'da kolerayla sevgili olduğu için ceza ya Disstortion EP diye diss atıyor. buradan sonra film kopuyor ve ceza ile sagopa arasında arkadaşlarının da katıldığı dissler başlıyor.
0
komando kani var bende
(19.07.24)
kolera yüzünden

iki erkek dünyayı fethedebilir ta ki bir kadın çıkıp gelene kadar swh

komando +1 tüm hikaye bu aslında. sonra bi de ayrıldı bunlar anlamsızlaştı bu iş tabi.
0
baldan kaymak
(19.07.24)

Şu back vokalin adı neydi?

ananiyimioguz
sb. https://www.youtube.com/watch?v=Y0CU4H99PtA&t=114s
0
ananiyimioguz
(13.07.24)
(8)

Rahat çalışan insan yurt dışında iş bulabilir mi?

ananiyimioguz
Ben rahatlıktan bırakın yurt dışını yurt içinde bile iş değiştirmiyorum.Çünkü remote yani, kimse sıkı takipte de değil.Her sabah 9da toplantımız varsa 8.55te uyaniyorum.Toplanti bitince bazen yine uyukluyorum ya da kahvalti hazirliyorum yiyorum derken 10 11 gibi işe başlıyorum.Bazen 4e 5e kadar sıkı
Ben rahatlıktan bırakın yurt dışını yurt içinde bile iş değiştirmiyorum.

Çünkü remote yani, kimse sıkı takipte de değil.

Her sabah 9da toplantımız varsa 8.55te uyaniyorum.

Toplanti bitince bazen yine uyukluyorum ya da kahvalti hazirliyorum yiyorum derken 10 11 gibi işe başlıyorum.

Bazen 4e 5e kadar sıkı çalışıyorum, bazen de gunluk ev işlerim veya dışarı işlerim oluyor onları yapıp geliyorum akşam devam ediyorum.

Bazen o gün hiç çalışmıyorum sabaha karşı 5te uyanıyorum 9a kadar tüm işleri hallediyorum. Maksat planlanan işlerin bitmesi yani. Bittikten sonra ne yaptığını çok önemsemiyorlar. Ama kimi şirket sıkı takip yazılımları kullanıyorlar.

Sonuçta yani kontrol bende, muhatap olduğum insanlar az. Ekibim iyi, gayet herkes birbiriyle guzel anlasiyor. Birisinin isi oluyor cikiyor 2 saat yokum idare eder misiniz diyor ediyoruz falan.

Şirket imkanlari, özel sağlık falan da kapsamlı.

Sadece maaşlar çok iyi değil. Yine de elime 40-50 geçiyor. Temmuzdan sonra 50-60 olur ama yine az.

Ben hayatimi işe adamayi seven bir insan degilim. Zaman akip gidiyor. Eşimle gezmem lazım, hobilerimle ilgilenmem lazim, filmimi izleyip oyunumu oynamam lazım.

Yoksa bazi arkadaslarim var esek gibi calisip benim 2 katim kazanabiliyor.

Sektörüm yazılım oldugu için biraz sınır kendinizsiniz.

Yurt disina gidenler de 3 4 katım kazanabiliyor. Fakat ben bu rahatlıkla yurt dışında tutunabilecegimi düşünmüyorum.

Yani "gidersen it gibi calisman lazim orada rahat adama kimse para vermez" diyor musunuz yoksa 5000 euro degil de 3000 euro kazanayim ama az işim olsun... diyebilecegimiz sirketler var mı?

Normalde avrupanin düzenini ve refahini seviyorum. Burada cocuk falan da dusunemiyoruz belki orada düşünürüz. Dili ilerletip zorlasam mı diyorum ama bu rahatligi bulamam diye motivasyonum yok.

Bir de havasını sevmiyorum ama olsun düzen ve refah daha önemli tabi.
0
ananiyimioguz
(09.07.24)
dostum bize yansittiklarin anlattiklarin isiginda senin esinle yurtdisina gitmen kabus olur. bekar olsaydin neyse de senin esinin sebat edip beraber yurtdisinda tutunabilme ihtimaliniz sifir. esin asiri savurgan ve materyalist ve bu formulun avrupada tutma ihtimali yok.

senin calisma motivasyonunun vs dusuk olmasindan ote esas sorun bu bence.
0
hot potato
(09.07.24)
@ hot patato, eşim benden daha disiplinlidir ya yapar yurtdisinda da..

Savurgan oldugunu düşünmüyorum. İşine de harcar yatırımını da yapar ama parası hemen bitmedigi için kendinde harcamayı ya da harcamamı normal görmek istiyor.

Yoksa yani millet 100 bine düğün yaparken biz 10bin e yaptik. Millete 300 500 altin takılıyorken bize 50-100 takıldı. Milletin evi hazır eşyası hazır iken biz kiralık ev ve 2.el eşyalar ile takılıyoruz. Evimiz şehirdeki en ucuz kiraların olduğu semtlerden birinde.

Yani göründüğü kadar önemsedigini düşünmüyorum öyle şeyleri.

Avrupada daha cok kazanirsak daha guzel harcasin işte. Ben de harcarim oyle olunca.
0
🌸ananiyimioguz
(09.07.24)
İsveçten bildiriyorum. Bu anlattığın çalışma şartları buranın normal çalışma şartları.
Full remote değil benim şirketim. Full remote olanlar da var, yarı yarıya olanlarda. Herkes kendini kontrol ediyor. işini yapıyosan kimse yapiyosun demez. İşin varsa ooo atar çıkarsın, kimse neredesin demez. Müsait olunca tamamlarsın ya da saatlik izinler var onlardan girersin falan.
Kesinlikle çalışkan insanlar değiller avrupalılar. İsveçliler hiç çalışkan da olmamışlar zaten. Sonları pek iyi değil bence.
Çocuk işi falan da rahat. Zaten ebeveynlik izni anne baba toplam 480 iş günü. Çocuk 8 yasına gelene kadar kullanılıyo. Kreş, okul falan her şey bedava.
Bence senin aradığın şey avrupa
0
zimbirik
(09.07.24)
Buradaki ev kira, eşyalar ikinci else bence bir çıkın deneyin. Hanımın memuriyetinin yanma durumu yoksa ya da dönerseniz iş bulmakta zorlanmayacaksa. Sen her türlü her yerde iş bulursun. Ya da full yerleşmeden önce yabancı şirketlerle freelance çalışabilirsin buradan. Çalışma stillerini, sana uyup uymadığını görmek için.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
yurt dışında iş bulabilir mi? sorusunun cevabı çalışma iznine bağlı. çalışma iznin yoksa iş başvurusu yapamazsın. türkler nedense uçağa atlayıp göç edilebileceğini sanıyor.
0
ferenc
(09.07.24)
Hollanda'dan bildiriyorum. Calisma sartlari cok yogun degil bence. Her yerde oldugu gibi burada da sorsan tabii ki herkes cok yogun, bazilari icin de gercekten oyledir. Neyse normal bir tempo olmasi beklenen durum.

Normalden eksik calismak expatlar icin nasil olur bilmiyorum, 32 saat calismak yani bir gun eksik calismak talep edilebiliyor, cogu yerde normal karsilaniyor. 32 saatten az olmaz sanirim size calisma izni falan alacaklari icin. Tabii maas da bu eksik calismaya gore hesaplaniyor, bence isveren icin de harika birsey, sonucta benzer is yapiliyor sadece bir gunluk yokluk var, odenen para %20 dusuyor.
0
mbond
(09.07.24)
otur oturdugun yerde keyfin yerinde boşver.
0
sizofren06
(10.07.24)
hollanda’da yazilimciyim, senin yazdigindan daha rahatim. biraz kisinin kendisiyle de alkali bir sey. islerini cogunlukla yetistiriyorsan, ilk etapta isi de bulabiliyorsan istedigin gibi takilabilirsin.
0
lemmiwinks
(10.07.24)
(19)

Teklif yıldönümü? Yüzük yıldönümü?

ananiyimioguz
Kafama takıldı hani diz çöküp teklif ediyoruz da yüzük takılıyor ya, o günün adı ney? Kutlanıyor mu bu gün? Hani evlilik yıldönümü kutlanıyor o tamam da bunu bilemedim. (opsiyonel) sanırım :)Neyse hesaplarıma göre bugün o günmüş gideyim hanımın gönlünü alayım diyorum ama "... günümüz kutlu olsun" de
Kafama takıldı hani diz çöküp teklif ediyoruz da yüzük takılıyor ya, o günün adı ney? Kutlanıyor mu bu gün? Hani evlilik yıldönümü kutlanıyor o tamam da bunu bilemedim. (opsiyonel) sanırım :)

Neyse hesaplarıma göre bugün o günmüş gideyim hanımın gönlünü alayım diyorum ama "... günümüz kutlu olsun" derken ne diyeceğim bilemedim. Nişan desen değil, sevgililik desen değil.

Edit: O ilk yüzük söz yüzüğü mü oluyordu? Yani sözlenme günü olabilir mi?
0
ananiyimioguz
(05.07.24)
"Sana yüzük taktığım o kutlu günün seneyi devriyesi" dersin. Adı çok önemli değil, önemli olan hatırlaman.
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
Bence bugün, 'Bugün diz çöküp sana evlenme teklif etmiştim, değil mi, ne güzeldi.' falan diye sohbet içinde bi cümleyle geçiştirip, birkaç gün sonra sebepsiz bir gönül alma yap.

Aksine bugün için bir şey yaparsan, hayatının geri kalanında hatırlayıp bir şey yapmakla mükellef olduğun bir günün olur.
0
Mirket
(05.07.24)
@mirket: kadınlara neden Pavlov'un muamelesi yaptın üstat? :)
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
Pavlov'un köpeği*
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
@ mirket, dsdfgh valla bana kalırsa geçmişteki günlerin hiç bir önemi yok sürpriz de hediye de öyle estiğinde yapılmalı da işte kadınlar günü gününe kutlanınca bile gayet mutlu oluyor o yüzden o kadar derin düşünmeye gerek yok bence.
0
🌸ananiyimioguz
(05.07.24)
Geçirt bir romantik atak be, arkandayız. Koçum benim!
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
🌸ananiyimioguz
(05.07.24)
@sekizdokuzon, Hayat bana ne öğrettiyse ben onu dedim valla.

@ananiyimioguz, Kadınlar ne kadar mutluysa biz o kadar mutluyuz Abi. Hazırla güzel bir sürpriz yengeye :)
0
Mirket
(05.07.24)
Evlilik teklifinizin yildonumu ama dogrudan boyle demek yerine biraz susleyip "bana evet dedigin o gun" falan diye baglarsiniz, sene-i devriye falan demeyin aman :)
0
birnevibahar
(05.07.24)
@birnevibahar: desin ya, sonra da Muribbi'den kaside okusun. Lütfen °°
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
Muhibbi* pardon
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
@sekizdokuzon, peki, olmadi "Stanbulum, Karaman'ım, diyar-ı milket-i Rum'um" diye baslasin, sonra yarinki macin anlam ve onemine binaen "diyar-i cermenim" diye eklesin olur mu?
0
birnevibahar
(05.07.24)
"Hayatım, yaşama sebebim, ömrüm, kevser şarabım, Cennet'im
Baharım, sevincim, gündüzüm, güzel yüzlü sevgilim, gülen gülüm.
Sevinç kaynağım, eğlencem, meclisim, kandilim, güneşim, mum ışığım
Turuncum, narım, portakalım, benim harem ışığım." dese yeter <3
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
böyle jestlere aç olan ülkem kadınları için sonrasını da paylaşırsanız mahsuru yoksa.
ne güzel bir örnek oldunuz.
tekrarını isteyeceğini sanmıyorum ama çok sevineceğinden eminim.
0
janderzel zartanyan
(05.07.24)
benim hatunla anlasmam her 5 senede bir yuzugu yukseltmek seklinde.
rutbesi arttikca eskisini verip ustune para ekleyip yenisini aliyoruz.
duz er olarak basladi, su anda cavu$ kendisi.
0
cooperr
(05.07.24)
Abi sen teklif sırasında yüzüğü ağzında çıkarmak isteyen arkadaştın yanlış hatırlamıyorsam, efsane yol katetmişsin valla helal :)))

şaka bi' yana kutlaman güzel olur, hanım da böyle altın fln seviyordu diye hatırlıyorum " ala ala bunu mu aldın " demişti sana :)))

bence kesinlikle kutla, küçükten hediye de güzel olur, bütçe yok dersen şarap, çiçek, küçük kutu çikolata 10 numara 5 yıldız.

her sene bekler diye çekinme, beklesin nedir yani, şarabı, çiçeği alır gözlerinin içine bakarsın, gayet de güzel olur.
0
kumandanim
(05.07.24)
Nolur böyle her şeyin yıldönümü kutlamasını normalleştirmeyin. Yıldönümü denen şeyin de bir özelliği bir güzelliği kalsın. gönül alınacaksa gönül alma hediyesi verin gitsin. 64353366 tane yıldönümü olunca olay çok sıradan hale geliyor büyüsü bozuluyor yıldönümü kutlama olayının
0
Sermet Hörmet
(05.07.24)
@ kumandanim, öeh hocam nasıl hatırladın valla korkulur sizden sdfjsg

ya altın sever deyince hanım için böyle bilezikleri dizip şıkır şıkır gezen bir karaktermiş gibi oluştu herkesin gözünde :D Öyle değil de uslubunda sıkıntı var sanırım. Bazen dövüşüyoruz ben onun bişeyini kutlamıyorum o benim aldığım şeyi beğenmiyor falan. Bir bakıyorsun iş yerini ziyaret ettim diye havalara uçuyor, bazen de ters zamanındaysa paraya kıyıp aldığım hediyeyi beğenmiyor itin seyine sokuyor git gelli biraz alıstım artık :(

@ Sermet Hörmet, kesinlikle katılıyorum zart günü zurt günü diye kusucam artık milletin göstermelik kutlamalarından. Biz normalde tarihleri bile hatırlamayız mesela geçen sene kutlamadık doğum günü ve evlilik yıldönümü dışında.

Ama 1-2 aydır hanım çok telefon bilgisayar kurcalıyor diye şifre koymuştum aramız limoniydi onu çözmek için bahane oldu.
0
🌸ananiyimioguz
(06.07.24)
Bu arada merak eden için de gittim güzelce bi bahar çiçeklerinden buket yaptırdım. Üstüne de "Aldığım en güzel "Evet" için..." yazdırdım.

Tam işten çıkmadan yetiştim bu günden de haberi yokmuş anlamadı. Notu oku bakalım dedim falan mutlu oldu baya ama çok da çaktırmadı sdfjsg

Neyse sonra oradan aldım yemeğe çıkardım daha önce gitmediğimiz ama gitsek mi diye sürekli baktığımız bir yer vardı. Orada da sohbet muhabbet, arada tansiyon yükseldi falan ama www.youtube.com en son tatlıya bağlandı şu an her şey yolunda. Bir dahaki gerilime kadar en azından :D
0
🌸ananiyimioguz
(06.07.24)
(5)

Kiralarda tavan zammı %65 hikayesi

ananiyimioguz
Biz her sene 1 yıllık sözleşme ve tahliye taahhütnamesi imzaladığımız için sanırım bizi ilgilendirmiyor?5 olan kirayı 10 yapmıştı, şimdi de 20 yapabilir ev sahibi değil mi?Yoksa sınır var ona göre yükseltebilirsin diyeyim mi?
Biz her sene 1 yıllık sözleşme ve tahliye taahhütnamesi imzaladığımız için sanırım bizi ilgilendirmiyor?

5 olan kirayı 10 yapmıştı, şimdi de 20 yapabilir ev sahibi değil mi?

Yoksa sınır var ona göre yükseltebilirsin diyeyim mi?
0
ananiyimioguz
(03.07.24)
her sene 1 yıllık sözleşme derken o kısmı anlamadım. 65 tavan hikaye değil.
0
sizofren06
(03.07.24)
kiraz sözleşmesi imzalanıyor ya hani 1 yıl 5yıl 10 yıl. biz onu 1 yıllık imzaliyoruz sanki sonra çıkacakmış gibi.

o yüzden her yıl yeniden yapıyoruz.

ve bildiğim kadarıyla böyle yapınca kira sıfırdan belirlenebiliyor?

buradaki bütün ev sahipleri öyle yaptığı için başka çaremiz yok.
0
🌸ananiyimioguz
(03.07.24)
kira sözleşmeleri bir yıllık olsa dahi aksi belirtilmedikçe otomatik uzar.
0
new day new life
(03.07.24)
Her sene imzaladığınız kontrat önemli değil. ama her sene tahliye taahhütnamesi imzalıyorsanız bu önemli.
Sınır var deyip istediği zammı yapmazsanız taahhütnameyi devreye sokar. Her sene alıyorsa zaten sebebi bu.
%25 sınırı varken her sene tahliye taahhütnamesi bir nebze anlaşılabilir, ama bu sınır kalktı. İkna edebilirseniz bir sonraki sene normale dönmeyi tekif edin derim.
0
artci sarsinti
(03.07.24)
@ artci sarsinti,

Normalde adam senet imzalattırıyor ve tehliye taahhütnamesi doldurtturuyordu.

Fakat son senemize girdik hiç bişey istemedi öyle dümdüz devam ediyoruz.

Sanırım artık güvendi günü gününe veriyoruz çünkü.

Kirayı desen banka üstünden almıyor kaç kere söyledim, elden alıyor vergi çıkmasın diye sanırım.

Ama açıkçası bu yıl ben hiç bişey imzalamadım. Sanırım şuan sadece kira sözleşmemiz uzuyor? tahliye düşmüş müdür?

Yani yeni zammı kabul etmezsem çıkartamaz mı?
0
🌸ananiyimioguz
(05.07.24)
(9)

Doğum hızlarına bakılırsa 100 sene sonra biz yokuz?

ananiyimioguz
Bizim doğum hızımız 1.51 e düşmüş, sığınmacıların da 5.3 deniliyor.Bu hesaba göre 42 yıl sonra nüfus eşitleniyor.100 yıl sonra da 300 milyon türk 2.3 milyar sığınmacı oluyorlar.Tabi doğum hızlarının aynı kaldığını düşünürsek.. hepsi düşebilir veya bizimkilerin iyice azalıp sığınmacıların iyice artab
Bizim doğum hızımız 1.51 e düşmüş, sığınmacıların da 5.3 deniliyor.

Bu hesaba göre 42 yıl sonra nüfus eşitleniyor.

100 yıl sonra da 300 milyon türk 2.3 milyar sığınmacı oluyorlar.

Tabi doğum hızlarının aynı kaldığını düşünürsek.. hepsi düşebilir veya bizimkilerin iyice azalıp sığınmacıların iyice artabilir.

Sanırım demografik dönüşüm için devlet de bu insanlara doğum ve çocuk para yardımı yapıyor. Ki rahat rahat hızlıca dönüşüm sağlansın diye.

Daha doğrusu abd yaptırıyordur da neyse işte bu durumda iktidar sahipleri, bir bakıma vatanı satmış olmuyorlar mı? Yoksa akp yerine chp veya x parti de olsa aynı şey kaçınılmaz mı olurdu?
0
ananiyimioguz
(02.07.24)
O zamana kadar dinamikler degisir, belli olmaz ne olacagi. Suriye'de durumlar daha iyi olur belki gidenler olur. Belki Turkiye'de bir takim sikintilar olur onlar icin veya genel, gene gidebilir bir kismi.

Bahsettiginiz donusumu devlet neden istiyor olabilir? Buradan ne tarz bir fayda sagliyorlardir? Siginmacilara ekstra bir yardim mi yapiliyor, ya da cocuk sayisi arttikca katlanarak yukselen rakamlar mi soz konusu?

Birisinin vatani kurtariyor/kurtardi dedigi kisiye, baskasi vatani satti/satiyor diyebiliyor. Bahsettiginiz gibi kirli amaclar varsa vatani satiyor denebilir tabii. Parti falan farketmez bu arada, cok sesi cikanin kafasini eziyorlar. RTE nasil secilmeden once ABD yollarinda gorulduyse, Kilicdaroglu da goruldu. Eger ABD'nin diger ulkeleri boyle oyunlarla zayif tutmaya calistigina inaniyorsaniz, buna karsi cikacak partiler iktidara gelirlerse cok zorlu sinavlardan gecmek zorunda kalabilirler.
0
mbond
(02.07.24)
kimse suriyeli birine doğum kontrol yardımı yapmıyor. neredeyse çeyrek asırdır erdoğan yönetiyor ülkeyi.
hala tanıyamadınız mı, değil oy için savaşçı olsunlar diye bile fukara birine 1 kuruş vermez.
lütfen spekülasyon yapmayın.
www.gazeteduvar.com.tr
www.yeryuzupostasi.org
tele1.com.tr


ayrıca o hesaplar öyle değil merak etmeyin. 5 kuşak sonra suriyedekiler dahil dünyada toplam 8 milyar suriyeli olmayacak tabii ki.
0
patronaj1
(02.07.24)
Son zamanlarda sorduğun sorulara bakılırsa bir aydınlanma yaşıyorsun sen :))
0
Mirket
(02.07.24)
Doğum hızıyla bu hesap yapılamaz, ölüm var, evlilikler var, çocuk ölümü var.

Yine de sadece elindeki veriyle Python kullanılarak yapılan hesapla 84 yıl sonra eşitleniyor görünüyor.

Suriye'nin toplam nüfusu (savaştan önce) onca senede 22 milyona ulaşmış zaten 2.3 milyar çok yanlış bir hesap.

Olaya gelince;

ABD bu halkı silahlandırıp savaştırmak istedi. Kabul etmediler.

ABD ve müttefikleri Türkiye'ye ziyaretler yaptılar. Bize güvenmiyorlar ama size güvenirler şu işe el atın dediler.

Hükümet destek verince batıdan kaynağı belirsiz sıcak sermaye geldi. Dolar 1.5 TL ye kadar düştü. Ucuz doları kredileri bir güzel yedik. Toplum sesini çıkarmadı.

YPG-PYD ele geçirilen yerlerde bayrak çekip ben devlet kurdum deyince batılıların bizimle işi bitti.

Savaş boyunca Türkiye'ye soktukları sıcak sermayeyi geri çektiler.Gerçek ekonomiyle yüzleştik.

Bizimle savaşan komuta ettiğimiz öso'yu alıp kuzeye çekildik. Bölgede yaşayanları da Batılılarla konuşup Türkiye'ye getirdik.

Şimdi YPG bölgenin yüzde 60'a yakınını kontrol ediyor. Bir sözde devlet kurduğunu ilan etti ve seçim yapacaklardı biz engelledik. Ertelediler.

İran ve Türkiye sözde kantonu tanımıyor. Esad tanımıyor ama ilişkileri var.

Buradaki sığınmacıların akrabaları orada YPG ye karşı bizimle birlikte hareket ediyor.
0
hebanon
(02.07.24)
@ mbond, para?

@ patronaj1, nasıl yani göçmenlere yardım yapılmıyor mu? Avrupa o kadar parayı ne için verdi? Biz onları beslemezsek, yardım yapmazsak, ne diye burada kalıp bol bol çocuk yapsınlar ki?

@ Mirket, bazen belki birilerinde kıvılcım çaktırır da faydam olur diye yeni aydınlanmış gibi yapıyorum.

@ hebanon, tabii ki de hesaba diğer etkenler katılmadan yapıldı ancak yine de tehlikenin farkına varmak için yeterli bir işlem bence.

sorun sadece sığınmacılar değil ki. yıllardır laiklik ve cumhuriyete açılmış bir savaş var. eğitim yok edildi, adalet, liyakat, ekonomi kasıtlı bir şekilde çökertildi, dışa bağımlılık artırıldı. o yüzden bu da planın bir parçası gibi geliyor. sonuçta bu kadar kontrolsüz, bilinçsiz, ne olduğu belli olmayan insanların ülkeye doldurulmasının ne gibi bir faydası olabilir? Tamamen ülke yapısını bozmak amaçlanmış gibi geliyor.

Belki 100binde 1 ihtimal biri ülkeye hayırlı çıkar veya ucuz işçi olarak kullanılırlar. Onun dışında neye yarar bu insanlar?
0
🌸ananiyimioguz
(02.07.24)
100 binde 1 mi? Siginmacilardan yan gelip yatanlar da vardir elbet ama siginmacilarin cogunlugu turklerin pek de yapmak istemedigi "pis" islerde cok yaygin kullaniliyorlar diye biliyorum. Ornek olarak her turlu metal iceren saglik bozucu isler, oto yikama, cesitli uretim ve tamir isleri vs. Yani bir nevi 1960-1980 arasi Almanya'daki turklerin durumuna benzer, tabii daha zor kosullarda calisiyor olabilirler.

Doktor falan da var da hadi bunlari uc ornekler sayiyorum.

Neyse ben de gitmelerini isterim de argumanlariniz cok klise seyler gibi geldi.
0
mbond
(02.07.24)
Dün sözlükte bir başlık gördüm, mülteciler rus olsaydı gibi bir başlık. Bir badimin yazdığına çok katılıyorum, bunlar gibi davrandıktan sonra rus ingiliz iskandinav japon şu bu fark etmez ki. Terör işliyorlar şu anda. Terör yapana terörist denir mülteci değil.

Aynı şekilde, yönetim kadrolarında her kim olursa olsun kendi milletini mültecilere ezdirdiği takdirde vatan hainliği yapıyor denir. Dem parti mültecilere sahip çıkacaz mı ne demiş, hiç beklemezdim, al birini vur öbürüne işte. Hiçbir farkı yok.
0
muhayyer divan
(02.07.24)
@ananiyimioguz, harikasın

@hebanon, çok güzel bir noktaya parmak basıp doğum ve ölüm oranı arasındaki dengeden bahsetmişsin
Suriyede doğum oranı ve bebek ölüm oranı yüksekliği birbirini dengeliyor olabilir. Ancak şu an Türkiye'deler. Bebek, Aile Sağlığı Merkezlerince hamilelikten itibaren Devletin kontrolüne giriyor. Bebek ölüm oranı suriyedeki gibi yüksek olmayacak ve o eski denge bozulacaktır. Bunu gözardı etmemek lazım. Aynı durum yetişkin ömrü için de geçerli tabi.
0
Mirket
(02.07.24)
Burda böyle sorular sorulmaz :) ben de geç öğrendim. Böyle sorular sormuyorum vakit kaybı.

Bizde yaşlı nüfus çok. Genç nüfus onlarda fazla olduğu için ölümler de az olacaktır.
0
sevilen progressive türkücü
(02.07.24)
(9)

Halk sokağa inip göçmenlere rahat vermezse ne olur?

ananiyimioguz
Kayseri'de yaşanan olayın ülke genelinde yapıldığını düşünün.Bu insanlar barınamayıp ülkelerine veya kaçak yollarla başka ülkelere gittiklerinde, abd ve avrupanın planları suya düşerse ne olur?Normalde hükümete paralar yağdırıp istediklerini yaptırıyorlar.Fakat halk, istemedikleri şeyi yaparsa buna
Kayseri'de yaşanan olayın ülke genelinde yapıldığını düşünün.

Bu insanlar barınamayıp ülkelerine veya kaçak yollarla başka ülkelere gittiklerinde, abd ve avrupanın planları suya düşerse ne olur?

Normalde hükümete paralar yağdırıp istediklerini yaptırıyorlar.

Fakat halk, istemedikleri şeyi yaparsa buna nasıl engel olabilirler?
0
ananiyimioguz
(01.07.24)
Halk bastırılır ve her şey eski haline döner.

Halk çok ısrarcı olursa hükümet istifa etmek durumunda kalır. Yeni hükümet göstermelik bir şeyler yapar. Yeni gelişleri tıkar. Yeni anlaşmaları yapmaz dolayısıyla ülke göçmen cenneti olmaktan çıkar. Geri dönebilenler geri döner, diğerleri başka ülkelere kaçmaya çalışır. Kaçamayanlar siner ve asimile olur.

İkinci paragrafta yazdıklarım projeye aykırı olduğu için ihtimal dışı gibi görünüyor.

Proje = BOP
0
Mirket
(01.07.24)
Göçmenler bir yere gitmez örgütlenip karşı saldırıya geçebilir maalesef
0
basond
(01.07.24)
Öncelikle pogrom olur, bir sürü sığınmacı ölür, muhtemelen sığınmacıların elleri armut toplamayacağı için bir çok Türk vatandaşı da ölür, kolluk kuvvetleri yoğun bir şekilde şiddet kullanarak olayları önlemeye çalışır... Muhtemelen "X-Y Temmuz olayları" gibi bizden sonraki jenerasyonlara aktaracak nurtopu gibi bir utancımız olur. Yıllar boyu "Ama onlar da taciz ettiler, öldürdüler", "Yok onlar kendilerini savunuyorlardı, aslında öyle bişey de olmamış" gibi at izinin it izine karıştığı tartışmalar görürüz.
0
salihdt
(01.07.24)
normal bir ülkede, hükumet güvenlik güçlerini sahaya sürer, itidal çağrısı falan yapar, sonra olağanüstü hal ilan eder, başa çıkamazsa erken seçim kararı alır, göçmen karşıtı muhalefet partileri seçimlerde büyük başarı gösterir.

türkiye'de ise gösterilere katılanlar, vatan haini, devlet düşmanı ilan edilir. devletin polisinin, jandarmasının çağrısına uymayıp eylemlere devam edilenler cadı ilan edilir. halk da devlet karşıtı görünmemek için geri çekilir. sonra milletin gazını alıcı göstermelik iki üç karar alınır.

aynı tas aynı hamam devam eder. bir sonraki seçimlerde de halk akp yi cezalandırmak isterse tepki olarak mhp'ye oy verir:))
0
wilhelmwasmuss
(01.07.24)
Yaptırmazlar. Ya PKK bayrağı sıkıştırırlar araya ya bir PKK saldırısı olur ya da camiye/islama yönelik bir şey yaşanır. Fahrettin yine başı açık ve dekolteli kadon fotoğraflı profillerden bir şeyler sallar. Toplananlar biz böyle değiliz demek için anında dağılır.

Göçmenler buradan kaçmaya başlar, Avrupa ve ABD 'ye akın ederlerse süper olur. Beter olsun hümanist ve liberal rolü yapıp sapına kadar ırkçı olan iki yüzlü Avrupa çomarları.
0
nawar
(01.07.24)
pogrom, 6-7 eylül tarzı şeyler olmaz. olaylar ciddileşirse hükümet gönderme yönünde aksiyon almak zorunda kalır. eğer olaylar artarsa ve hiçbir aksiyon olmazsa hükümetin oyları düşer. bkz avrupa.
0
paintov
(01.07.24)
madımak, maraş katliamı, 6-7 eylül olayları gibi haberler normalleşir.

ama bu halk, seçtikleri hükümetçe suriyelilerin evlerine bomba düşürüp şimdi de taciz tecavüz olaylarına sığınarak diri diri insan yakma derdinde olan bir halk.
madımakta yakarken nasıl rahatlarsa yine rahatlar.
30 günde 60dan fazla kadın cinayeti işleyen bir halk.
türk tarikatçılar tarafından 40 küsür çocuğun tecavüze uğramasına yarım saniye takılmayan halk.
suriyelileri öz savunmaya çekmelerini sağlarlar en fazla.
0
patronaj1
(01.07.24)
"abd ve avrupanın planları suya düşerse ne olur?"

suya düşme ihtimali çok düşük. Bu insanlar kalırsa Türkiye'nin yapısı değişmiş oluyor --> win.

bu insanlar göndermeye çalışılırsa ve çok temiz(hukuki) yapılmazsa mesela dünkü gibi olaylar olursa o iş büyüyüp yeni bi terör, iç savaş vb. çatışmaları artırabilir. Öyle bi karışıklık da batının işine gelebilir. 2010'larda Arap Baharının son aşamalarında Türkiye var deniyordu, aha al sana işte.

Ancak çok bilgili 'monşerler' uluslararası ilişkileri çok iyi yönetip, batının da sağcılaşmasını kullanıp insanları çok legal şekilde ülkeden gönderirse öyle tertemiz çözülebilir. Bence Avrupa'nın göçmen düşmanı olması tam kullanılacak durum. Ama Türkiye'yi tanıyorsam (bişeyler değişmezse) onlar yine içlerindeki herkesi bize göndermeye devam eder biz de kabul ederiz.

Bu arada çok basit hamleler yapılabilir aslında. Sağlık sistemini kullanmaları için GSS ödesinler, vergi vermeyen direkt büyük para cezası->ödemezse sınırdışı gibi sert şeyler olsun kurala uymayan gönderilsin. Batı böyle yapıyor. Halihazırda Türk vatandaşı olanlar için bişey yapılabilir mi bilmiyorum.
0
nhk ni youkosu
(01.07.24)
Bak sorunun tam cevabi, olmusu var burada:

eksisozluk.com
0
Yourcousinmarvinberry
(01.07.24)
(2)

Direksiyon setinden anlayan var mı?

ananiyimioguz
Selamlar bu alete yıllardır çok hevesleniyorum. Kesin sıkılıp kenara atıcam veya satıcam ama yine de denemek istiyorum.Aslında denedim bir kaç yerde denk geldi güzeldi ama evde uzun süre bayabilir beni.Neyse konu şuan bu değil, biraz denemelik olacağı için çok profesyonel bişey almayacağım. Geçenler
Selamlar bu alete yıllardır çok hevesleniyorum. Kesin sıkılıp kenara atıcam veya satıcam ama yine de denemek istiyorum.

Aslında denedim bir kaç yerde denk geldi güzeldi ama evde uzun süre bayabilir beni.

Neyse konu şuan bu değil, biraz denemelik olacağı için çok profesyonel bişey almayacağım. Geçenlerde vatanda rampage gördüm. Derecesi de ayarlanabiliyor. Direksiyonu çevirip bıraktığınızda, eski yerine geri geliyor. Hoşuma gitti aslında ama bu tırt bir özellik sanırım?

Fiyat yükseldikçe servo motorlular devreye giriyor. Bunları çevirdiğimde olduğu yerde kalıyor ama sanırım çalışmadığı için mi bu böyle? yani cihaza bağlayıp oyuna girdiğimde, teker zorlandığında veya direksiyonu bıraktığımda, geri eski yerine gelmeye çalışıyor mu onlar da?

son olarak, fiyatı biraz yükseltirsem logitech g920 de alabilirim, tavsiye eder misiniz?
0
ananiyimioguz
(29.06.24)
Thrustmaster T300 ile başladım şu an Fanatec Direct Drive Pro kullanıyorum.

Direksiyon setini ne tip oyunlarda kullanacaksın ona göre karar vermelisin. PC’de i-racing gibi tam simülasyon oyunlarda mı kullanacaksın, yoksa Forza veya Need for Speed gibi daha arcade oyunlarda mı kullanacaksın bu önemli.

Eğer sıkılıp bir süre sonra kenara atacağından eminsen tabii ki en uygun fiyatlı olanlara bakman daha iyi olur. Bahsettiğin direksiyon geri toplama özelliğine Force feedback deniyor. Alacağın direksiyon minimum bu özellikte olsun.

Logitech G 920 başlangıç için uygun olabilir G 29 da düşünebilirsin. Thrustmaster T 128 veya T 300 modelleri de başlangıç için uygundur.

Logitech sanırım dişli mekanizma kullanıyor, çok uzun kullanımlardan sonra ses yaptığı söyleniyor.
Thrusmasterlar ise kayışlı sistem. O da uzun kullanımlardan sonra Force feedback kaybı yaşayabiliyor. Oyunlardan aldığın zevki en üst seviyeye çıkartan ise Direct Drive sistemler. Bunlar oyunlardan daha çok geri bildirim aldığı için en gerçekçi kullanım DD sistemlerde oluyor.

Ama başta söylediğim gibi hangi tip oyunlarda kullanacaksın, en önemli kriter bu.
0
kaptan memo
(29.06.24)
@kaptan memo, teşekkürler büyük ihtimalle sadece forza ve assetto corsa oynarım.

ets 2yi oldum olası sevmedim. aslında güzel oyun ama çok fazla vakit yiyor. ama direksiyon olursa tekrar bir şans verebilirim.

şimdi yakınlarda bir yerde 1 yıllık garantisi olan ve sadece 2-3 ay kullanılmış bir G920 buldum. Bakmaya gideceğim. Nelere dikkat etmem gerekiyor? ses problemi var demiştin kronik olarak. Onu bir bakayım, başka bir şey var mı?
0
🌸ananiyimioguz
(01.07.24)
(2)

Hatay'da denize girilecek ve çadır kurulacak koy/sahil tavsiyesi

ananiyimioguz
Selamlar şuan bize en yakın hatay var böyle bir plan için. Seneler önce samandağ a gitmiştim. Dünyanın en uzun plajları arasında ilk 3 te miydi neydi enlerden biriydi aslında etkilemiştim ama plaj bakımsızdı ve dalgalıydı. O yüzden tekrar orayı tercih etmek istemiyorum.Arsuz çok duyuyorum. Hatayda g
Selamlar şuan bize en yakın hatay var böyle bir plan için. Seneler önce samandağ a gitmiştim. Dünyanın en uzun plajları arasında ilk 3 te miydi neydi enlerden biriydi aslında etkilemiştim ama plaj bakımsızdı ve dalgalıydı. O yüzden tekrar orayı tercih etmek istemiyorum.

Arsuz çok duyuyorum. Hatayda girilebilecek en iyi sahil arsuzda mı?

Çadır kurabileceğimiz bir yer biliyor musunuz? 1 gece kalınacak.
0
ananiyimioguz
(29.06.24)
samandağ zaten tehlikeli de aynı zamanda.

arsuz'u tek geçerim özellikle merkezdeki 1-2 plaj çok temiz ve güzel.
arsuz'da direkt sahilin yanında isimsiz bi parkımsı yere çadır kurulabiliyor ama elektrik tuvalet nasıl çözüyorlar bilmiyorum.
hiç aramadım kesin ücretli camping yerleri vardır, tavsiye.
0
patronaj1
(29.06.24)
En uygunu arsuz ve çevresi.
Kamp durumları için bir şey diyemeyeceğim
0
diyecevaplandı
(29.06.24)
(10)

Uçak indirip kaldırmak için pilota ne gerek var?

ananiyimioguz
Günümüzde roket kaldırıp dik bir şekilde indirebiliyoruz. Simülasyonlarda uçak kaldırıp indirebiliyoruz. İnsansız hava araçlarını uzaktan kontrol edebiliyoruz.Henüz insansı düzeyde olmasa bile, havadan daha karışık otoyollarda otonom araçlar çalıştırabiliyoruz.E o halde ne diye pilot yetiştirip uçağ
Günümüzde roket kaldırıp dik bir şekilde indirebiliyoruz. Simülasyonlarda uçak kaldırıp indirebiliyoruz.

İnsansız hava araçlarını uzaktan kontrol edebiliyoruz.

Henüz insansı düzeyde olmasa bile, havadan daha karışık otoyollarda otonom araçlar çalıştırabiliyoruz.

E o halde ne diye pilot yetiştirip uçağın başına koyuyoruz?

Diyebilirsiniz ki bir sürü can taşınıyor, çok riskli. Herhangi bir teknik veya elektronik arızada birinin müdehale etmesi gerekir. Veya etik kararlar alması gerekebilir.

Bu durumda da derim ki, o zaman uçağın sistemlerinden bağımsız çalışabilecek robot benzeri bir cihazı kokpite koysunlar. En azından mekanik olarak uçağın kontrolünü ele alıp yine uçağı indirebilir. Kararlar alma konusunda da insansı bir şekilde eğitilinebilir.

Diyeceksiniz ya ona da bişey olursa? E yanına yedek koyarlar. Zaten pilotlar da öyle çalışmıyor mu? Ona bakarsanız, pilotlara bişey olabilir. Tehdit alabilirler, psikolojilerinden ötürü intihara sürükleyebilirler herkesi vs...
0
ananiyimioguz
(28.06.24)
İnsan faktörü hiçbir zaman aşılamaz diye düşünüyorum.

Yapay zeka dedigimiz şeyin adı üstünde, yapay.
0
pavlis
(28.06.24)
Şuan arabalarda 4. seviyeye kadar geldik. 5. seviye insansı düşünüp gidebilen demek. yani aracı bir tarlaya da koysan patika yola da koysan bir şekilde hedefe gidebilen demek. Bundan çok değil 50 yıl önce seviye 2 ve üstü hayal bile edilemezdi bence, gayet hızlı ilerliyoruz. Bence insan faktörü aşılabilir, hatta üstüne bile çıkılabilir.

Seviyeler:

Seviye 0: Hiçbir Otonomi

Araç tamamen insan kontrolündedir. Sadece uyarı sistemleri veya acil durum frenleme gibi yardımcı sistemler bulunabilir.

Seviye 1: Sürücü Destek Sistemi

Araçta hız sabitleyici (cruise control) veya şerit takip sistemi gibi tek bir otomatik fonksiyon bulunur. Ancak sürücü her zaman kontrolü elinde tutar.

Seviye 2: Kısmi Otomasyon

Araç, aynı anda hem direksiyon hem de hız kontrolü gibi iki temel sürüş fonksiyonunu otonom olarak gerçekleştirebilir. Ancak sürücü yine de dikkatli olmalı ve kontrolü elinde tutmalıdır.

Seviye 3: Koşullu Otomasyon

Araç belirli koşullar altında tüm sürüş fonksiyonlarını otonom olarak gerçekleştirebilir. Ancak, sistem bir müdahale gerektiğinde sürücünün kontrolü devralmasını talep edebilir. Sürücü her an müdahale edebilecek durumda olmalıdır.

Seviye 4: Yüksek Otomasyon

Araç, belirli koşullar ve ortamlarda (örneğin otoyollarda veya belirlenmiş şehir bölgelerinde) tamamen otonom olarak çalışabilir. Sürücü, bu koşullar altında kontrolü devralmak zorunda değildir. Ancak, araç bu koşulların dışına çıktığında insan müdahalesi gerekebilir.

Seviye 5: Tam Otomasyon

Araç, her türlü yol ve koşulda tamamen otonom olarak çalışabilir. Direksiyon, gaz ve fren pedalları gibi geleneksel sürüş kontrol elemanlarına ihtiyaç duyulmaz. İnsan müdahalesi gerekmez.
0
🌸ananiyimioguz
(28.06.24)
cevap soruda aslinda. ucak cok can tasiyor ve riskli. arabadan daha karmasik ve buyuk bir arac. insanlar karsi da cikar zaten. trenlerde yapilmasi daha oncelikli olur.

pilotsuz kargo ucagi ucurulmustu mesela. bu ilerde yayginlasabilir:
edition.cnn.com

ama sonucta ucaklar yerlesim yerlerinin ustunden de geciyor. pilotsuz bir kargo ucagi da riskli simdilik. yapay zeka insan beyni seviyesinde degil. inis ve kalkis da cok onemli. o asamalarda iletisim halinde olmak gerekiyor, etrafi gormek gerekiyor vs.
0
ermanen
(28.06.24)
Cok kisa bir zaman da gerek kalmayacak zaten. Su an da muhtemelen gerek yok yani teknoloji birim olarak o seviyede ancak havacilik sektoru suan pilot olmasi gerekliligi uzerinden calisiyor, yani yatirim bunun uzerinden yapildigindan bundan pilotsuz ucusa gecmek ciddi bir maliyet, butun sistemin her seyin buna gore suan.bu tip gecisler ani olusabilen seyler degil. Zamanla olur.
0
wallcan
(28.06.24)
Havacılıkta risk karayollarına göre çok fazla. Uçağın bir gökdelene çarptığını düşün.
Bu yüzden havacılıkta ilerleme yavaş olur, teknolojilerin iyice test edilip oturması lazım. Mesela uçaklarda veri taşımak için 3.5; inçlik disketler kullanıkıyormuş, artık bu disketleri üreten kalmadığından ufak çaplı bir kriz varmış.
0
parka
(28.06.24)
Emin olun havayolu şirketleri buna sizden daha çok kafa yormakta ve istemektedir.

Pilotaj otomasyona müsait bir yetkinlik zaten (Her türlü teknik iş gibi). Hatta zaten oto-pilot sistemleri çoğu zaman aktif kullanılıyor. Bu sistemlere birçok yatırım yapılıyor ancak pilotlar da sık sık devreye giriyor. Şimdi ben pilot değilim, bir pilot varsa sebebini açıklayacaktır ancak şu görüntüye bakarak bu tip sistemlerin henüz yetersiz olduğunu söyleyebiliriz sanırım. Yapmama değil de, yapamama durumu olsa gerekir bu halde.

Bahsettiğiniz roket ve insansız hava araçlarının başarısız uçuş yapma olasılıkları da çok yüksek zaten. Roketler daha başarılı ancak onlar da tahmin ettiğiniz kadar kolay yönetiliyor olmasa gerekir. Neticede bir oda dolusu insan fatafından kontrol ediliyorlar değil mi? Her uçak için bunu yapmak iki pilotu kokpite koymaktan daha maliyetli olurdu sanırım. İnsansız hava araçlarıysa sık sık düşüyor zaten, ayrıca insansız hava araçlarının kontrol sistemleri bir yolcu uçağına göre çok daha basit olsa gerek düşününce. Sonuçta yolcu uçakları iha'lara göre devasa bir kütleye sahip ve çok fazla sistemi içinde barındırıyor.

Böyle sistemler özellikle askeri kullanımda gelişiyor, sonra günlük hayata uyarlanıyor. Ne zaman askeri sistemler için insansız hava araçları yeterince stabil bir hale gelirse o zaman daha ciddi denemeler olacaktır sanırım. Neticede eninde sonunda bu olacaktır heralde.
0
akhenaten
(28.06.24)
2023te dünya çapında 35m uçak yolculuğu yapılmış.
2024'te bu sayı 40milyonu aşacakmış.

tüm araçların otonom olduğunu milyonda bir gibi çok düşük bir hata payı ile çalıştığını düşünsek her hafta bir kaza olur.

milyonda bir hata payı mühendislik açısından kabul edilebilir bir şey mi bilmiyorum ancak uçağın en ufak bir kazası bile büyük miktarda can ve mal kaybına sebep oluyor.

bence milyonda bir hata payı çok iyi, ama kabul edilebilir olmanın da ötesinde.
tamamen insansız kalkan, giden ve inen uçaklar duymuştum. sanırım teknik yetersizlikten ziyade, bu riskler sebebi ile henüz hazır değil.
0
biseysorcaktim
(28.06.24)
şu an için çok erken. gerekli teknoloji ve arge'ye ulaştıktan sonra yapay zeka'ya sorumluluk, korku, karar verme yetisi bile verebilirsin. belki 1000 yıl sürer ama herşey mümkün. 3000 yıl önce çin'deki bir bilim adamına gelecekte amerikadaki birini karsimizda olmadan gorebilecegiz dersen o da imkansiz derdi.
0
buenosdias
(28.06.24)
uçakların maliyeti(+ tazminat v.b. maliyetleri) > pilotların maliyetinden çok fazla olduğu için henüz erken.

fakat bir gün mutlaka olacak.
hatta uçak, hava taşıtı, otomobil bütün taşıtlar otonom olacak insanların kullanması yasak olacak çünkü bütün araçlar otonom olunca en büyük risk faktörü insanların kullanması olackatır)
0
nuisance2
(28.06.24)
Dandik, hayati öneme sahip olmayan makine çevirisini bile bir insan kontrol ediyor illaki. Başka da bir şey demiyorum.
0
inawen
(29.06.24)
(8)

Her şeyi yapmaya çalışmaktan bir alanda uzmanlaşamamak

ananiyimioguz
Zaten çabuk da sıkılan bir insanım sürekli işten işe konudan konuya atlıyorum. Tek bir alana yoğunlaşamadığım için uzmanlaşmam imkansıza yakın oluyor.Zaten yapım gereği miskinlik tembellik de hakim, bir ara dikkat eksikliğim var diye concerta da kullanmıştım. O dönemlerim verimliydi. Mühendisliği ka
Zaten çabuk da sıkılan bir insanım sürekli işten işe konudan konuya atlıyorum. Tek bir alana yoğunlaşamadığım için uzmanlaşmam imkansıza yakın oluyor.

Zaten yapım gereği miskinlik tembellik de hakim, bir ara dikkat eksikliğim var diye concerta da kullanmıştım. O dönemlerim verimliydi. Mühendisliği kazanmam, bitirmem ve ilk iş yıllarım fena değildi. Fakat sonra ilaç ağır bir ilaç olduğu için, yan etkileri de henüz bilinmediği için bıraktım.

Onun yerine düzenli uyku, kahve falan idare ediyorum. Çok ileri düzey bir sorunum yokmuştur belki.

Neyse, sonuç olarak ne hobilerimde ne de işimde uzmanlaşamıyorum. Çok bir motivasyonum da yok açıkçası. Bunun bir tekniğini de bilmiyorum. Zaten bir işe çok mesai harcadığınızda hayatta her şey iş olmadığı için bazı yanların eksik kalacağını düşünüyorum nedense. Ki işinde çok uzmanlaşmış kişiler karakter olarak veya sosyal olarak biraz tuhaflardır dikkat ettiyseniz. Ya da ikili ilişkilerde, aşk ilişkilerinde başarılı olmayabilirler. O yüzden hep ortalama kalmaya çalıştım. Ama bu durum da beni rahatsız etmeye başladı.

Son olarak örneklerle gideyim, tavsiyeleriniz varsa alabilirim.

Lisede web tasarımı ve programlama ile yazılıma bir giriş yapmıştım. Sene 2009. Sonra web işini sevmedim, mobile geçtim. fakülte düzeyinde projeler çıkardım. fakat sürekli bir teknoloji ve dil değişimi olduğu için tek bir alanda uzmanlaşamadım. diğer meslektaşlarımın aksine boş zamanlarımda yazılımla da ilgilenmiyordum ayrıca. Değişik bir rahatlığım var sanki aileden fabrika kalmış gibi. Millet son çaresiymiş gibi çalışıyor, değişik geliyor.

İşe girdikten sonra da yine farklı teknolojilere koydular ve hatta sonra orada işler durulunca yine web e kaydırıldım. Aslında web uzmanlığım olmadan bir şeyleri yapmaya çalışıyorum eski coder tecrübelerime dayanarak. Fakat mobil e de koysan web e de koysan tam anlamıyla o alanın yazılımcısıyım diyemiyorum.

Bir yandan fotoğrafçılık, video, gitar, şan, ürün inceleme, video oyunları, motosiklet, gezi, bilim kurgu, teknoloji gibi ilgi alanlarım, hobilerim var. Denk gelirse frizbi de oynayayım, masa tenisi de, badminton da, paraşütle de atlayayım vs. vs. bir doyumsuzluk hakim. Kimisini sürekli yapıyorum, kimisi de nadiren oluyor ama ilgiliyim. Fakat insanları tanıdıkça bunları yine "hobi" olarak yapanlara göre geride kaldığımı görmek, "ulan o kadar, çok yönlüyüz diye övündük yine bir halt olamamışız" gibi bir düşünceyle kendimi demoralize ediyorum. Halbuki belki ortalamanın üstündeyimdir ama ister istemez bu kadar çok şeyle ilgilenince, merak duyunca "little little in to the middle" durumu oluyor. Her şeyden biraz bilmek, uzmanlaşamamak beni rahatsız ediyor.

Bazı arkadaşlarım da tek bir işe uzmanlaştığı, başka şeyleri yapamadığı için şikayetçi. Herkes kendinde olmayanı istiyor her zamanki gibi. Ama ben yine de sağlam bir dayanağım olsun istiyorum. ne hobimde uzmanlaştım, ne işimde ne de yabancı dil konusunda.

Bu konuda biraz tavsiye alsam güzel olacak.
0
ananiyimioguz
(27.06.24)
Bizde dehb var xd
0
abuzer
(27.06.24)
Bir kaç (sınır olarak en çok 3 olmalı diye düşünüyorum) konuda uzman olunurken, diğer konularda ise yüzeysel de olsa insanın bilgisi olmalı diye düşünüyorum.
0
diyecevaplandı
(27.06.24)
Tezli yüksek lisans veya doktora yapmadan kapanın elinde kaldığı arkadaşlarım var. Bir kaçı yurt dışına gittiler. Hatta bırakın yüksek lisansı, lisans mezunu bile olmayan, alaylı yetişen, kendi kendini yetiştirmiş meslektaşlarım da var.

Uzmanlıktan kastım bu. Bir işte aranıyorsan, güzel paralar kazanabiliyorsan pratikte olmuşsun demektir. Bazen kitabına göre yapamasan dahi başarılı olabilirsin. Her şeyin akademi olduğunu düşünmüyorum.

O yüzden uzmanlıktan kastım bu. Kendi işim özelinde söyleyeyim, mimariyi, proje yönetimini, kodlamalayı çok iyi biliyorsan istersen felsefe mezunu ol, takım lideri, yönetici olabilirsin.
0
🌸ananiyimioguz
(27.06.24)
her şeyin bir şeyini; bir şeyin her şeyini bilmektir meziyet olan.
0
since1907
(27.06.24)
Bu maymun iştahlılık bende de var. Pek çok şeye ilgi duyarım, yeteneğim olmayan alanlarda bile araştırırım. Ama dediğin gibi süreklilik, disiplin olmayınca tatmin de olmuyor. Öğrendiğin şeyler uçup gidiyor. Çözümü işte disiplini oturmak, çok istememek, odaklanmak. Bazen yapabiliyorum bunları. Meditasyon yaptığım bir dönem vardı, bu şikayetlerim epey azalmıştı. Ya da dopamin detoksu dedikleri teknikler var, onlar da işe yarıyordu.
0
sekizdokuzon
(27.06.24)
Dopamin detoksu dediğim de şu. Bizim gibi insanlar bir şey öğrenmekten büyük keyif alırlar. Keyif bile değil haz o. Ama bir noktadan sonra sırf öğrenmek için öğreniyoruz, o haz mekanizması arkada çalışsın diye. Aklımızı allak bullak ediyor, öğrendiklerimizi zihnimizde bir yere oturtmuyor, sadece öğreniyoruz. İyi bir şey kötü bir bağımlılığa dönüyor neredeyse. Haz nesnesinden uzaklaşmak lazım bir süre.
0
sekizdokuzon
(27.06.24)
toplaşıp amerikan filmlerindeki gib dertleşek
0
topkapiaksaray
(27.06.24)
-bir üst hedef belirle. yapmak istediklerini neden yapıyorsun mesela? üst bir hedefe hizmet edince yaptığın şeylerin sınırları ortaya çıkıyor. mesela gitar çalmak değil de klasik gitar çalmak ya da blues tarzında elektro gitar çalmak diye daha somut bir hedef belirleyince işler netleşiyor. çalışacağın parçalar falan hedef olarak beliriyor. bir amaç çizince kendine o yolda işine yaramayan şeyler de eleniyor. gitar çalışman gerekiyorken ürün incelemeye yer kalmıyor mesela. bu noktada genel hedefine hizmet etmeyen uğraşları elemeye başlıyorsun.


-kanban tekniğini biliyorsundur. faydalı olur. yapmak istediğin şeyleri listeye. bunlara 6 ay, 1 yıl gibi süre ayırabilirsin. o süre boyunca sadece o işe odaklanırsın mesela.

benzer şekilde warren buffet'ın bir tavisyesi var. yapmak istediğin 25 şeyin listesini yap. sonra ilk 5 tanesine odaklan. bunları yapmadan diğer 20 tanesini unut.

-yeni uyaranlara cevap vermemek önemli. hani bir söz var bir boksör yere düştüğü zaman yenilmez tekrar ayağa kalkamadığı zaman yenilir diye. benzer şekilde dikkatini dağıtan uyaranlar olacak ama önemli olan sıkılsan da elindeki işle devam edip yeni uyaranlara cevap vermemek. bir de genel olarak bazı fırsatları, hazları kaçırmayı kabullenmek gerekiyor sanırım.


-son olarak bruce lee'den gelsin "10 bin tekmeyi bir kez çalışandan korkmam ama bir tekmeyi 10 bin kez çalışandan korkarım."
0
blackkmamba
(03.08.24)
(3)

Tarihi geçmiş möllers balık yağı içilir mi?

ananiyimioguz
Üzerinde tett: 02.2024 yazıyor. aslında skt, yani son tüketim tarihi demiyor. tavsiye edilen tüketim tarihi diyor.Bana kalırsa 4-5 ay geçse bişey olmaz gibi geldi çünkü zaten hep buz dolabında duruyor. tadına da baktım bir sorun göremedim.en fazla ne olabilir? vitaminin etkisi mi gitmiştir? yoksa te
Üzerinde tett: 02.2024 yazıyor. aslında skt, yani son tüketim tarihi demiyor. tavsiye edilen tüketim tarihi diyor.

Bana kalırsa 4-5 ay geçse bişey olmaz gibi geldi çünkü zaten hep buz dolabında duruyor. tadına da baktım bir sorun göremedim.

en fazla ne olabilir? vitaminin etkisi mi gitmiştir? yoksa tehlikeli olabilir mi tarihi geçmiş vitamin tüketmek?

www.hepsiburada.com
0
ananiyimioguz
(26.06.24)
ölümsüzlük iksiri değilse tett'si 4 ay geçmiş hiçbir ürünü tüketmem. hele de bir ilacı/takviyeyi.
0
paintov
(26.06.24)
tarihi geçmiş herhangi bir ürünü tüketmek zaten sıkıntılı bir durum. yani kimyasal içeriği olan ürünlerde hiç risk almamak gerekir.
0
mikahakkinen
(26.06.24)
ilaç deposunda çalışan bir tanıdığım, ilaçların üstündeki skt lerin bile aslında güvenlik amaçlı biraz erken yazıldığını söylemişti.

o yüzden ne kadar bir esneklik var merak ettim.
0
🌸ananiyimioguz
(26.06.24)
(4)

Panoramik (ultra wide) monitör almalı mıyım? Dezavantajı var mı?

ananiyimioguz
Tüm günüm pc başında geçiyor. 27inc bir monitörüm var. Yukarıda kullanıyorum. Laptop hemen altında. Aynı anda iki farklı projeye bakmak, sürekli kod taşımak veya yaptığım işin çıktısını görmek için minimum 2 monitöre ihtiyacım var.Fakat görüntü itibari ile 27 inc küçük gelmeye başladı. Çünkü yaslana
Tüm günüm pc başında geçiyor. 27inc bir monitörüm var. Yukarıda kullanıyorum. Laptop hemen altında. Aynı anda iki farklı projeye bakmak, sürekli kod taşımak veya yaptığım işin çıktısını görmek için minimum 2 monitöre ihtiyacım var.

Fakat görüntü itibari ile 27 inc küçük gelmeye başladı. Çünkü yaslanarak biraz uzaktan bakıyorum. 30-32 inc bir monitör mü alsam diye bakınırken, şu ince upuzun olanlar da radarıma girdi.

Burada aynı anda 2 hatta belki 3 pencereyi yan yana yönetebilirim.

Laptop ekranı da ekstra olur işte fena olmaz.

Ayrıca film-oyun için de hoş olur gibi geldi. Ama kullanmadığım için dezavantajlarını bilmiyorum.

Normal 32inc bir monitör mü alsam alsam yoksa 49inc bir ultrawide monitör mü?

12 taksitle alabiliyorum o yüzden ha aylık 1000tl ödemişim ha 2000 çok fark etmiyor.

www.mediamarkt.com.tr
0
ananiyimioguz
(25.06.24)
Daha önce bir markanın yetkili servisinde çalıştım. O zaman bu panoramik tvler yeni çıkmıştı. En küçük bir arızasında komple panel değişiyor ki bu da neredeyse yenisi fiyatına denk geliyor.
Normal (flat) tvlerde Led, kart vb değişimi yapılabiliyor gerekli olursa.
Monitörler hakkında bilgim yok ama bu durum da aklınızın bir köşesinde bulunsun istedim.
0
strawberry first
(25.06.24)
Bende de curved, kavisli monitör var ve bende iki ekranla çalışıyorum.

Ekrana bakarken manzara hissini ve derinliği yaşıyorsunuz. Ben memnunum ve kararsız bir iyi ki diyorum. Bence güzel.

Fakat linktekinin yüksekliği bana çok düşük geldi. Gereksiz kısmışlar
0
pavlis
(25.06.24)
www.amazon.com.tr
Ekim 2023'de bundan aldık. Altı ay sonra yan kısımlarda karanlık alanlar ortaya çıktı, bariz olarak.
Üç kez arıza kaydı açtık. Her defasında servis eve geldi, görüntü aldı. Ama sonra hiç açıklama yapmadan arıza kayıtları kapatıldı.
Üç aydır da tüketici hakem heyetinde başvurumuz bekliyor.
Çoklu ekranla çalışma, oyun ve film için mükemmel. Ancak onarımı bir sorun.
Bu halde kullanmaya devam ediyoruz.
0
pro9it9is9
(25.06.24)
donebilen ek bir 24 veya 27 inch alip dikey olarak o ekranin yanina koymak daha makul bir secenek diye dusunuyorum.
0
The_Lollok
(25.06.24)
(11)

Engelli indirimi ile araç alanların elinde patlaması

ananiyimioguz
Temmuzda çıkacak yasa ile ötv indirimi ile araç alanlar hem 10 yıl satamayacak, hem de hasta vefat ederse, ötv ödenmek zorunda kalacakmis.Fakat bu duzemlemenin eskiyi de kapsaması inanılmaz canımızı sıktı.Babam daha 43binde olan 2011 model mazda 3 ünü piyasanın 70bin altına sattı ki devlet o paraya
Temmuzda çıkacak yasa ile ötv indirimi ile araç alanlar hem 10 yıl satamayacak, hem de hasta vefat ederse, ötv ödenmek zorunda kalacakmis.

Fakat bu duzemlemenin eskiyi de kapsaması inanılmaz canımızı sıktı.

Babam daha 43binde olan 2011 model mazda 3 ünü piyasanın 70bin altına sattı ki devlet o paraya suv alma hakkı tanıyor diye.

Bir de babaennemi surekli köye götürüp geliyor yüksek arac olmasi baya işlerine geldi.

Neyse babami gazladim aracini sattik gittik 800bin e arac aldik.

Babaannem 10 senedir ileri seviye alzheimer. Kadıncağız zaten 2 sene daha ya yaşar ya yaşamaz. Babamda nakit olsa zaten şimdiye kadar alırdı araba. Devlet önce diyor ki ötv siz araba alabilirsin. 5 yıl sonra istersen sat, yenisini al, istersen kullan. Hastan ölürse de vasisi kimse ona geçtin.

Bakin buralarda belki sacmaliklar olabilir ama biz araci alirken kurallar boyleydi. Suistimal edenleri ayri bir kefeye koyuyorum. Onlar ayri incelenmeli.

Simdi babaannem ölse, babam 600bin tl yi nereden bulsun da araci kullanmaya devam etsin? Bunu bilsek hic satmazdi arabasini.

Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Dıdısının dıdısı veya komşusu uzerinden otv siz arac alanlara oh olsun diyebiliriz de, hastasi olanlar ne gunahi var yani?

Yoksa satamama olayini 5ten 10a cikarmalarinda bizlik bir sorun yok kullanilir yani arac.
0
ananiyimioguz
(19.06.24)
Vefat edince para ödeme kısmı çok saçma. Adamın parası yoksa verecek napacak, canını mı alacak
0
jülsezar
(19.06.24)
Asıl mirasta ÖTV ödenmesi mantıklı olan, ÖTV ödenmeme sebebi nedir? Vergi indirimi engelli kişiye tanınmış, arabaya değil. Yabancıdan araç alınca ÖTV ödenmesi ile aynı çerçeve.
0
gabe h coud
(19.06.24)
Gabe +1
Mirasta ÖTV alınması mantıklı. Ha bence tabi ÖTV denilen olay saçma ama hepimiz kabul edelim ki son yılların en çok suistimal edilen ve buralarda da "ne çakallık yapsak da otvsiz alabilsek" diye sorulan olayı bu. Ben kişi vefat ederse arabanın hiçbir sıkıntısız olarak miras kalmasini direkt anlamsiz buldum.
10 yıl kısmı garip geldi. Ha araçlar 5 yıl içinde normal şekilde satilabiliyorsa o zaman bu da doğru, yok sadece otvsiz şekilde satilabiliyorsa çok mantıklı bulmadım.
0
logisticsmanager
(19.06.24)
"hastasi olanlar ne gunahi var yani?"

Düzenlemeyi incelemedim ama anlattığın kadarıyla hastası olanların günahı yok ki. Hastası varken böyle bir ödemesi yok zaten. Ayrıca vefat edince para ödeme kısmı saçma değil. Zaten mağduriyete bağlı destek ihtiyacı oluşturan konu kalkmış ortadan.

@gabe h coud +1
0
nawar
(19.06.24)
gayet mantıklı bir uygulama olmuş
0
Yılmaz920
(19.06.24)
Ya arkadaslar ben olayin mantigini sormuyorum ki.

Diyorum ki, mantikli olan buysa madem neden basindan beri boyle yapmiyorsunuz?

Şuan zaten yasa yine degismisti araci sadece babam kullaniyor. Neyse 5 sene sonra rahatiz dedi de aldi. Sınır 10 sene olsaydi, miras mali olarak gecerken de vermediginiz 600bin tl sizden geri alinacak deseydi, fazladan 600 bin tl miz olsa gider 0 alirdik zaten ne diye engelli araci alalim. Bize bunlar denmedigi icin aldık.

Bu uygulamaya ilk baslandigi zamanlarda millet jaguar auidi mercedeslerini aldilar, tüm sülale kullandilar ve 5 sene sonra astronomik rakamlara sattilar, o sattiklari parayla gidip C segment 2 3 tane araba aldilar. Onlara bir yaptirim yok. Uygulama basta iyice sacmaydi.

Sonra neyse motor ve fiyat limiti getirildi. Yine yari fiyatina arac aldilar, 5 yil sonra sattilar onlara da bisey yok.

Biz tam alicaz yasa degisti dediler ki torunu amcasi dayisi dahi kullanamaz alacaksaniz ona gore alin. E tamam. 5 sene de satamazsiniz, satarsaniz da ya yine bi engelliye ya da otv sini odeyip satarsiniz dediler. E ona da tamam dedik. Hasta ölürse de miras yoluyla ustunuze alabilirsiniz dediler. E tamam o da rahatmis evet sacma ama BIZE BOYLE DEDILER ALIRKEN.

Şimdi aldiktan sonra bakan bey diyor ki ya aldiniz beyler ama ben o 5 yılı 10 yıla uzatıyorum, hasta olurse de babayi alirsiniz ötv sini geri ödeyin aracin.

Yahu kardesim madem öyle almadan önce deseydin ya almazdik yani dalga mi geciyorsun!

Madem bizi de kapsiyor, e geriye dönük alip satanlari da kapsasin o zaman oyle sey olur mu ya.
0
🌸ananiyimioguz
(19.06.24)
Önceden verilmiş bir hakkın aleyhte geri yürütülen bir düzenlemeyle kaldırılması hukukla bağdaşmaz. Mağduriyet doğurur.

Ancak bu konuda beklediğiniz desteği bulamazsınız. İnsanlarda ona verdin bana da ver, bizde niye yok, bende yok onda da olmasın düşüncesi var.

Bir aralar öğrenci vergi affını iptal etmek için kampanya başlatmışlardı. Kampanyanın odağında "verdiğimizi geri ödeyin değil de affı iptal edin onlar da ödesin" vardı. İçinde yaşadığın toplumu iyi tanımalısın.
0
hebanon
(19.06.24)
Neden başından beri böyle yapmıyorlar? Çünkü seçimlerde vs. fayda sağlıyor.

Bu konu o kadar suistimal edildi ki sizin gibi gerçekten kitabına uygun kullananlar dışında kalan kesim (ki epey fazla anlaşılan) toplumu ikrah ettirdi. O yüzden en muhalif insanlar bile bu habere destek veriyor gördüğüm kadarı ile.

Yasa daha geçmedi, bu sadece haber. Geçsin, geriye dönük de işler mi göreceğiz. Ben de destekliyorum kesinlikle. Madem engelli bireye verilmiş hak, o halde vefat edince de hak kaybolur, kimseye kazanç kapısı olamaz.
0
eisberg
(19.06.24)
eskiyi kapsamıyor. kapsamayacak.
0
jelly bear
(19.06.24)
vefat edince bence de hak kaybolsun. ama ötv farkını ödemek yerine bir alternatif de getirilsin. başka bir engelliye satma gibi vs

durumu yok ama engelli hastası olduğu için araç alan biri, 1 sene sonra vefat etti hastası diyelim. nereden çıkarıp verecek o parayı ?
0
jülsezar
(19.06.24)
kötüye kullanılıyor diye verginin tahsil edilmesini savunmak kıskançlıktan başka bir şey değil. asıl haksızlık ihtiyaç sebebiyle engelli arabası alıp, engelli vefat edince vergisini ödetmek. araç engelliye ait, engellinin kullanımına özgülenmiş. mirasçılar neden sorumlu olsun ki vergiden.
0
paintov
(20.06.24)
(1)

Baldur's Gate 3 sorusu

ananiyimioguz
Selamlar, normalde D&D oyunlarına çok aşina değilim, 2000 lerin başında buna benzer pc oyunları oynamışlığım var ama çok bilinçsiz oynamıştım yani tam hatırlamıyorum.Şimdi de ufak bir araştırma ile masa oyunu olduğunu, kurallarını, pc oyun geçmişlerini falan bünyeye çektim.Oynanışa da alışık değilim
Selamlar, normalde D&D oyunlarına çok aşina değilim, 2000 lerin başında buna benzer pc oyunları oynamışlığım var ama çok bilinçsiz oynamıştım yani tam hatırlamıyorum.

Şimdi de ufak bir araştırma ile masa oyunu olduğunu, kurallarını, pc oyun geçmişlerini falan bünyeye çektim.

Oynanışa da alışık değilim ama dragon age de de böyle tur bazlı oynanış vardı, o yüzden kolay adapte oldum.

Fakat bir konuyu anlamadım. Bazı aksiyonlarda ekstradan bir zar atıp, bonus aldığımız durumlar oluyor.

Mesela 1d4 bonus diyor. İlk attığım zara ek tekrar 4 yüzlü 1 zar atılıyor, 3 geliyor diyelim. İlk attığım zar 8 ise artık benim puan 11 oluyor. 10luk zorluk derecesi varsa geçebiliyorum.

Fakat bazen 1d4 değil de 1z4 yazıyor. Oyunu türkçe oynuyorum. Bu z nin anlamı ney? Bir çeviri hatası mı? Yani normalde zar, dice demek. Bazen dice, bazen de zar mı demek istemiş olabilirler mi çeviriden ötürü?

Normalde çeviri taraflarında pek bir sıkıntı görmediğim için emin olamadım.
0
ananiyimioguz
(15.06.24)
Dediğin gibi çeviride eksik kalmış demek.

1d4, 1 tane 4 yüzlü die(zar) atacaksın demek. 1z4 haliyle 1 tane 4 yüzlü zar atacaksın demek. Bazı silahlar 2d6 hasar verir. O da o hasar için 2 tane 6 yüzlü zar(dice) atacaksın ve toplamı kadar sayıyı hasar için kullanacaksın demek. Bazı hareketler/eylemler için avantaj ya da dezavantaj durumları oluşur ve 2 defa zar (dice değil die yani teker teker) attırır. Avantajda iyi olan, dezavantajda kötü olanı sayar.

Hangi işlerde ne kadar bonus alacağın, hangilerinde ne kadar zar atacağın hep karakter kağıdında yazar. Bunlar da D&D'nin güncel versiyonuna göre hesaplanır. Baldur's Gate de D&D versiyon 5e'yi kullanıyor. Eski versiyonlarda mantık aşağı yukarı aynıyken çok farklı hesaplamalar vardı. O yüzden BG3 oynadıktan sonra "bunun hikayesi güzelmiş, seriye baştan başlayayım" deyip remastered değil, orijinal hali ile BG oynadığında sayılar ve hesaplamalar ters gelebilir ama temelde atılan zarlar aynı :)
0
nawar
(15.06.24)
(3)

engelli araçları için yeni ötv düzenlemesi

ananiyimioguz
https://eksisozluk.com/engelli-araclari-icin-yeni-otv-duzenlemesi--7837888Bu düzenleme, eski alımları da kapsıyor mu yoksa bu düzenlemeden sonra alınan araçlar için mi geçerli olacak?yani babam 2 sene önce araç almış babaannem üstünden, 3 sene sonra satılacak mesela.şimdi 8 sene daha mı beklememiz g
eksisozluk.com

Bu düzenleme, eski alımları da kapsıyor mu yoksa bu düzenlemeden sonra alınan araçlar için mi geçerli olacak?

yani babam 2 sene önce araç almış babaannem üstünden, 3 sene sonra satılacak mesela.

şimdi 8 sene daha mı beklememiz gerekecek?

ayrıca, hastamız vefat etti diyelim. babama, hatta kardeşlere pay edilecek.

o durumda da dilekçe verilip herkes biz istemiyoruz deyip babama bırakacakları konuşulmuştu.

bu durumda babam vergi ödemeyecekti normal şartlarda. şimdi yasa değiştiği için, yine vergi mi ödeyecek? bu vergi, ödenmemiş ötv nin tamamı mı yoksa cüzi bir miktar mı? detay bilen var mı?
0
ananiyimioguz
(15.06.24)
henüz bir düzenleme yok konuşuluyor şu an sadece. normal şartlarda bu tarz bir düzenleme yapılması eskiyi etkilemez. karar kesinleştikten sonraki işlemleri ilgilendirir ama hükümetin de sağı solu belli olmuyor malum. mehmet şimşek nereden ne koparırım diye saldıray modu açmış durumda. kesin cevap düzenleme resmi gazetede yayınlanınca belli olur. eski alımları başta etkileyecek olsa bile mahkeme vs o işi iptal eder.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(15.06.24)
İştirak satışları istisnasını %75’ten %25’e çekiyorlar. Eskiden alanlar için %75’te kalmıyor. Buradan hareketle eskiden engelli indirimiyle araç alanlar da 10 yıl elinde tutacak diyebilirim.
0
gabe h coud
(15.06.24)
@ gobe h coud, omg ciddi misin :( babamın elinde patladı ahahah neyse memnun chery den kullansın ömürlük sorun değil de, sıkıntı şu babaannem vefat ettiğinde neden vergi ödemek zorunda onu anlamadım ne suçu var adamın yani kadın ölürse birden.
0
🌸ananiyimioguz
(15.06.24)
(12)

Özel sektör temmuz zam oranları beklentiniz?

ananiyimioguz
Yüzde kaç olur sizce ortalama?
Yüzde kaç olur sizce ortalama?
0
ananiyimioguz
(14.06.24)
%15 o da olursa.
0
gabe h coud
(14.06.24)
bize geçen temmuzda %34 yapmışlardı. ocakta da %45.

bu sene temmuzda %25 gelir belki diyor arkadaş ama benim de içime 15 gibi doğdu nedense. kesin olacak da... geçen seneye göre bu sene fazla bir enflasyon artışı olmadı sanki, oldu mu?

gerçi şirket zamları biraz istanbul a göre yapıyor. çalışanlar kiralardan falan şikayetçi ise yine 20-30 yaparlar belki.
0
🌸ananiyimioguz
(14.06.24)
6 aylık enflasyon yaklaşık %25 gibi olacak ama asgari ücrete zam yapılmaması işverenler için zam yapmama bahanesi olacak.
Bu nedenle ya hiç yapmayacaklar ya da %10-15 civarı olacak. %25 yapana da helal olsun!
0
merhum
(14.06.24)
kesinlikle devlet yapmadığı sürece yapmayacaklarını söylediler.

ama minnoş kalbim %30 bekliyor.
0
mantarliborekk
(14.06.24)
%50 beklentim var. Verip vermemek onlara kalmış
0
birmilyonunvarmi
(14.06.24)
Ben yapmayacağım, bunu sene başında da belirttim o yüzden o dönem zamları epey yüksek yaptım.
0
numlock
(14.06.24)
Büyük bir bankanın yazılım şirketindeyim.

Geçen çeyreklik konuşmasında genel müdür bu soruyu geçiştirdi şu an için bilmiyoruz falan dedi muhtemelen pas geçecekler :/
0
chicha_v2
(14.06.24)
%20 soylentisi var
0
mirty
(14.06.24)
Özel sektörde temmuzda zam alıyorsanız şanslısınız bence. Son birkaç yıla kadar yılda bir zam yapılırdı, çoğu şirket o sisteme geri döndü diye biliyorum ben.
0
nhk ni youkosu
(14.06.24)
Henüz karar verilmedi; ama yapılmama olasılığı yüksek. :( %25’e razıyım.
0
auroraaurora
(14.06.24)
son 6 aylık enflasyon.
0
sparkle kiddle
(14.06.24)
Geçen temmuz-ocak arası enflasyon %43 falandı sanırım, tam ona göre yapmışlar.

Bu sene ocak-temmuz arası da 20-25 arası olacak gibi duruyor. yine ona göre yaparlarsa iyi.

Ama benim anlamadığım, bu rakamlar gerçek enflasyonu yansıtmıyor hadi onu geçtim de, diyelim ki rakamlar doğru, şirket enflasyon oranında zam yaptığında, zam yapmış olmuyor ki maaş yerinde saymış oluyor.

Enflasyonun da üstünde bir zam olursa ancak zam yaptılar diyebiliriz.

Niye kimse bunu sorgulamıyor da herkes "yav kardeşim onu bile yapmayanlar var sen yine buna şükret" modunda?
0
🌸ananiyimioguz
(15.06.24)
(4)

Eşimle bir iddiaya girdik, yardımcı olur musunuz?

ananiyimioguz
Derdinizi seveyim diyebilirsiniz ama kim kazanırsa yapacakları ikimizin de gayet hoşuna gideceği için heyecanlıyız :DKonu şu, şu sıralar young sheldon u izliyoruz belki biliyorsunuz the big bang theory dizisindeki sheldon un küçüklüğünü anlatan yine bol bilim ve espirinin döndüğü bir dizi.Netflix'te
Derdinizi seveyim diyebilirsiniz ama kim kazanırsa yapacakları ikimizin de gayet hoşuna gideceği için heyecanlıyız :D

Konu şu, şu sıralar young sheldon u izliyoruz belki biliyorsunuz the big bang theory dizisindeki sheldon un küçüklüğünü anlatan yine bol bilim ve espirinin döndüğü bir dizi.

Netflix'ten açabilirsiniz.

Sezon 5 Bölüm 14

Dakika 17:30 - 18:20 arasında geçen 2 üniversite kadın hocasının diyaloğunu izlediğinizde (yaşlı olan rektör), kadının neyi kastettiği konusunda iddiaya girdik.

Sizce kadın, "beni kötü göstermek için işlerimin sabote edildiği bile oldu" derken,

a) kadın iş arkadaşları için dedi
b) erkek iş arkadaşları için dedi (çünkü erkeklere değindikten hemen sonra diyor)
c) hayır ortaya konuştu ikisi için de genel olarak öyle dedi (çünkü kadınlara da erkeklere de değindi, konu orada bitti, o yüzden son cümlesi geneldi)

www.netflix.com

Sezon 5 Bölüm 14
0
ananiyimioguz
(13.06.24)
Öncesinde kadınlara da "those bitches..?" dese de, o muhabbet kapanıp konu erkeklere geçiyor gibi. Ama konuşmaya korkan veya yatağa atmaya çalışan erkeklerden konu ne ara işlerini baltalayana geçiyor, orada düzgün organik bi geçiş yok. Kötü senaristlik derim şahsen :D Ama B diyorum ben.
0
nhk ni youkosu
(13.06.24)
Evet o yüzden biz de bi muallakta kaldık.

Kadınlar için birkaç kelime ediyor, erkeklere geçiyor. orası gayet net aslında A şıkkı direkt elenebilir.

Ama erkekler için de birkaç kelime edip konu yine kapanıyor ve genel mi konuşuyor yoksa hala erkekler için mi diyor orası hızlı geçtiği için net anlaşılmıyor. Çok duraksamadan değindiği için b de denilebilir, ama hem kadın hem erkek için zaten diyeceklerini dedi, diğer verdiği detay genel de olabilir.

Ayrıca erkekler niye kötü göstermek istesin ki karşı cinsi, sanki onu hemcinsleri için demiş olması daha mantıklı gibi de geliyor. kafalar karışık.
0
🌸ananiyimioguz
(14.06.24)
Kadınlar için söylüyor bence. Erkekler ya ondan korkuyor (Korkan adam proje sabotajına neden girsin) ya da onu yatağa atmaya çalışıyor (Amacı seks olan adam sabotajla uğraşmaz, eğer reddedilen erkek sabote etmeye çalışsa da kadın burada "then sabotaged my projects when they couldn't" falan diye cümleye devam ederdi.)
0
salihdt
(14.06.24)
Ahaha eğer cevap A şıkkı ise ikimiz de kaybettik :D
0
🌸ananiyimioguz
(14.06.24)
(1)

Yeni mezun yazılımcı maaşları

ananiyimioguz
Sizin veya tanıdığınız birisinin şu sıralar başlangıç maaşı ne oldu?İl, alan ve ofisten/hibrit/remote olma durumunu da belirtirseniz sevinirim.
Sizin veya tanıdığınız birisinin şu sıralar başlangıç maaşı ne oldu?

İl, alan ve ofisten/hibrit/remote olma durumunu da belirtirseniz sevinirim.
0
ananiyimioguz
(13.06.24)
kurumsal bi firma - yeni mezunlara/jrlara fix 32 civarı veriyor.
girmesi kolay değil.
0
nuisance2
(13.06.24)
(1)

Şu konuyu sözlüğe taşıyabilecek var mı?

ananiyimioguz
Çünkü hem telefonla hem sahibinden com üzerinden ticket açarak ulaşmama rağmen ilanlar kaldırılmadı.https://www.sahibinden.com/ikinci-el-ve-sifir-alisveris/gaziantep-islahiye-fevzipasa-kayabasi-mh.Yukarıda gördüğünüz ilanların hemen hepsi hepsiburada gibi sitelerdeki kullanıcı yorumlarındaki fotoğra
Çünkü hem telefonla hem sahibinden com üzerinden ticket açarak ulaşmama rağmen ilanlar kaldırılmadı.

www.sahibinden.com

Yukarıda gördüğünüz ilanların hemen hepsi hepsiburada gibi sitelerdeki kullanıcı yorumlarındaki fotoğraflardan alınıp açılmış.

Kişinin numarası gözükmüyor, özel mesaj atma kapalı. Tek cümleyle ilan girilmiş. Sadece "soru sor" özelliği ile iletişime geçebiliyorsunuz, onlar da size bir cep telefonu atıyorlar.

Telefonlar farklı, çünkü çeteler. İlanda gözüken isimle telefonda söylenen farklı. Başka bir numaradan o telefon tekrar arandığında bu sefer farklı bir isim söylüyorlar.

Adres çok sapa bir yere işaretli. Whatsapp ve telefonda konuşup konum istediğimde, gittiğim konum terk edilmiş bir bina idi. Sonra da engellendim.

Ben hadi ufak sıyrıklar ile atlattım ama bu insanlar bazen kapora alarak, bazen ürün ücretini alarak, bazen de gönderdim diyip kargo içine o ürünü koymayarak insanları dolandırıyorlar.

Ve sahibindencom bir yaptırım uygulamıyor.

Bu insanların eline bu kadar farklı kullanıcı ve ne tesadüf ki her kullanıcı da eski tarihlerde açılmış nasıl oluyorsa... nasıl geçmiş?

Geçenlerde bir ilan için daha biriyle yazışıyorum, ilan konyada açılmış. Whatsapptan yazışıyorum, adres nerde gelip görelim konyada diyorum. Ben konyada değilim diyor. Neredesiniz diyorum, köyceğiz diyor. Yine isim farklı falan. İlanı arkadaşım açtı diyor. E nasıl alıcam ürünleri diyorum, siz seçin ben epttavm üzerinden ilan açıcam diyor. Oradan alacaksınız, para epttavm ye geçecek, sonra siz onaylarsanız para bana geçecek diyor.

pttavm com da 2.el ilan kısmı göremedim. Ne olacak bu ortamın hali herkes tokatçılık peşinde nasıl denetlenecek bunlar?
0
ananiyimioguz
(13.06.24)
Hocam cevabım itici gelebilir ama lütfen üzerinize alınmayın.

Bu durum sizin için şu an amerikyı yeniden keşfetmek gibi.

Bu yıllardır olan bir şey. Sahibinden de biliyor, diğer alakalı tüm düzenleyici ve denetleyici kuruluşlar da biliyor.

Buna çare yok. Çare yok derken, normal bir ülkede var, bizde yok :)

Bu sizin koyduğumuz örnekler çerez. Neler neler var.

Sahibinden.com un güvenlik politikaları zaten Allaha emanet. Bildiklerimi ve gördüklerimi anlatsam inanmazsınız. O derece.

Ama en nihayetinde olay devletin otoritesinde bitiyor.
0
sorularimicinfeykhesap
(13.06.24)
(9)

Kafayı işle bozan, hayatın merkezine işini koyan insanlar

ananiyimioguz
Sizce bu arkadaşların yaptıkları sağlıklı ve doğru mu? Yani belki de ben yanlış yapıyorum bilmiyorum ama..Branşı neyse sürekli ona yoğunlaşmış, birileriyle buluştuğunda sadece onun hakkında konuşan. Sosyal medya postları hikayeleri, esprileri, giyinişi falan sadece onunla ilgili olan. Yatıp kalkıp s
Sizce bu arkadaşların yaptıkları sağlıklı ve doğru mu? Yani belki de ben yanlış yapıyorum bilmiyorum ama..

Branşı neyse sürekli ona yoğunlaşmış, birileriyle buluştuğunda sadece onun hakkında konuşan. Sosyal medya postları hikayeleri, esprileri, giyinişi falan sadece onunla ilgili olan. Yatıp kalkıp sadece ilgilendiği alanı düşünen arkadaşlardan bahsediyorum.

Bir yanım "ya ne güzel işte ilgilendiği ve mutlu olduğu alanı bulmuş o alanda ilerliyor" diyor.

Diğer yanım "zaten bir kurgunun içine sokup bizi kullanmak üzere yetiştirdiler, kimilerimiz de böyle şartlandırılmış gibi tüm enerjisini o şeye harcıyor, etinden sütünden yararlanıp bir güzel sağdıktan sonra da önümüze bir kaç çimen atıyorlar ve arada yeşil kırlara çıkarıyorlar, halbuki yaşamak bu değil, yaşamdan alınabilecek başka güzel deneyimler, ilişkiler, tecrübeler var" diyor.

Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz, mesela bir arkadaş var, ulan aynı okulu okuduk, aynı dersleri gördük, aynı şeyleri biliyoruz ama yatıyor kalkıyor work work work, yazılım aşağı yazılım yukarı.

Belki azminden ötürü benden daha çok kazanıyordur kafayı bu kadar kırdıysa orasını bilemem ama.. ben hayatı daha çok yaşıyormuşum gibi hissediyorum.

İnsanların mesela futbola yöneldiyse tüm hayatını futbol yapması bana çok tuhaf geliyor. Gerçekten tuhaf mı yoksa ben çok yönlü olucam diye tek bir alanda mükemmel tatminliğe ulaşamadığım için içten içe kıskanıyor muyum bilemiyorum.
0
ananiyimioguz
(08.06.24)
Yogun bir is temposu olunca eger insan direnmezse cidden is tum hayati oluyor. Biz arkadaslarla disaridayken bazen diyoruz is konusmayacagiz bugun diye.
0
aguen
(08.06.24)
Cani isteyen istediği gibi yaşar, kimsenin hayatının benden iyi ya da kötü olduğunu düşünemem. Misal bir başkası da size bakıp benzer şeyler düşünüyor olabilir.

Misal hayat kurtaran doktor/ogrenci yetistiren ogretmen/kanser arastirmasinda olan bilim adami vs isini hayatinin merkezine koyduysa da aynı şey mi sizin icin?

Ozel hayatında ne yaptığını bilmiyorsunuz tabi. Ben misal is yerinde bir sürü deli gibi çalışan insan gördüm ama özel hayatlari da oldukça dolu.
0
logisticsmanager
(08.06.24)
ünide de böyle insanlar vardi.muhabbet hep hocalar nerde phd yapmis, 10 sene önce bir dersinde elektrik kesilmis bla bla diye bir saka yapmis...

lisede de hangi hoca özel dersi kaca veriyor, kim kac net yapmis falan diye negatif negatif muhabbetler olurdu.

benim hayatimda öyle insanlar yok. en fazla komik bir olay, is yerinde sevgilisini aldatiyordur falan onlar disinda konusmuyoruz
0
robert bosch
(08.06.24)
kafayı işle bozmadım fakat işimde bir sorunu çözdüğüm zaman veya kritik işleri tamamladığım zaman yaşadığım hisler tarif edilemez, hayatta keyif aldığım istisna şeylerden biri.
olay para v.s. de değil. tatmin olma hissiyatı.
0
nuisance2
(08.06.24)
Alanında uzman olmak isteyen biri ister istemez böyle oluyor.
Senin dediğin galiba reklam yapanlar, ben de linkedin dünyasına girdim ve uyuz olmaya başladım. Tanımasam kendilerine -wow einstein mübarek derim.
ama “bunlarda her yerde” diyorum eko gibi.
0
durgunfoton
(08.06.24)
kesinlike bana göre bir yaşam biçimi olmasa da, alanında tanrı seviyesine gelmiş insanlarda bu duruma saygı duyuyorum. ( misal işte futbol da messi filan gibi) ama onun haricindeki sıradan insanlar da bunun hastalıklı olduğunu düşünüyorum. tavrının hastalıklı olduğunu düşündüğüm insanlara da saygı duyamıyorum maalesef. bence düpedüz y.rak gibi adamlar böyle insanlar. robot gibi makina gibi tipler.

işinde titiz olan insanlara büyük saygı duyarım ama bu farklı bir seviye. gıcık, sevimsiz bir insan türü.
0
wilhelmwasmuss
(09.06.24)
İşten işe değişir yani yapılan iş belki çok ulvi bir amaca hizmet ediyordur ve dolayısıyla kişi orada maddi tatminin yanında başka bir şey de buluyordur, bunu bir nebze anlıyorum. Ancak sanırım üst düzey bir Microsoft yöneticisinin bir yerde yazdığı yazıda görmüştüm, çok basitçe "Ölüm döşeğinde kimse 'Ah keşke bir günüm daha olsa da ofisimde biraz daha çalışabilsem' demez" şeklinde bir şeydi.

Kendi bulunduğum alan IT ya da bankacılık için düşündüğümde açıkçası "Çok daha yoğun, çok daha fazla" çalışmak için bir sebep görmüyorum, zira fazladan çalıştığım saatlerin ya da gereksiz yere katlandığım stresin maddi getirisi kaybettiğim zaman, fiziksel ve mental sağlık, sosyal hayat vb. gibi şeylerde yaşadığım kaybı geri satın alamıyor. Bu açıdan bakınca bu bir denklem aslında, haliyle de kişiden kişiye değişir. Diğer taraftan yukarıda da bahsedildiği gibi işin bir de "Güç" tarafı var. Yani Elon Musk'ın bu kadar hırslı olmasının sebebi sadece para olmasa gerek mesela. Bazı insanlar meslekleri üzerinden sosyal statü ediniyorlar ve o meslekte yükseldikçe sosyal statüleri de yükseliyor. Haliyle bu oyunun içindeki bir kişi için de durmak demek oyun dışı kalmak olduğu için onlar da ister istemez işlerini her şeyin önüne koymak zorunda kalıyorlar zira bir noktadan sonra sosyal statüleri sahip oldukları hemen her şeyin temelinde kalıyor.
0
salihdt
(09.06.24)
hustle culture bu. abd kökenli kapitalist bir tarz

çok para kazanmayacaksan.. olduğun yerde sayacaksak.. dünyaca ünlü biri falan olmayacaksan saçma ve gereksiz.
0
ferenc
(09.06.24)
Kendilerini bu şekilde ispatlayarak mutlu oldukları için bizlik bişi yok diyorum. Bir yandan da minik bı acıma hissi buna mecbur hissettikleri icin
0
abuzer
(09.06.24)
(2)

Şu mobil oyunun adını bilen var mı? mmo sanırım

ananiyimioguz
sb.https://www.instagram.com/p/C7l4JLTPrtD/
0
ananiyimioguz
(07.06.24)
üstteki genshin impact
0
nolmus yani
(07.06.24)
alttaki call of duty
0
kesmekes laleler
(07.06.24)
(11)

Çok değişik bir çete keşfetmiş olabilir miyim?

ananiyimioguz
Bugün tuhaf bir olay yaşadım önceki duyurumdan bakabilirsiniz.Az önce bir şey keşfettim, aynı mahallede, son günlerde girilen ilanların hiç biri, ederinde değil. Yani 2-3 kat altı fiyata girilmiş ürünler.Hepsinde de açıklama kısa, tek cümle sıfır kapalı kutu yeni üründür vs. yazıyor.İşin garibi ilan
Bugün tuhaf bir olay yaşadım önceki duyurumdan bakabilirsiniz.

Az önce bir şey keşfettim, aynı mahallede, son günlerde girilen ilanların hiç biri, ederinde değil. Yani 2-3 kat altı fiyata girilmiş ürünler.

Hepsinde de açıklama kısa, tek cümle sıfır kapalı kutu yeni üründür vs. yazıyor.

İşin garibi ilanların hepsi farklı isimlerle açılmış. Ortak özellikleri, mesaj yoluyla ulaşma kapalı ve telefon numaraları gözükmüyor.

Bugün 2 saate yakın yol gittim konum attılar konum olarak terk edilmiş bir apartman çıkıyor.

Gittiğinizde de sizi engelliyorlar.

Çok garip anlamadım belki milletten kapora da alıyorlardır.

Bu konuda ne yapmak lazım?

Sahibinden ulaşıp inceleyebilir mi bu hesapları?

Ürünlere ve ilanlara bir bakın buyurun:

www.sahibinden.com

Edit: ilan fotoğrafları hepsiburada kullanıcı yorumlarından alınmış.
0
ananiyimioguz
(05.06.24)
Sahibinden'e bildirdim, örnek ilan numaralarını ilettim, ip adreslerinden inceleyecekler. Çete gibi duruyor.

Aynı ip den girildiyse ilanlar, ki bence öyle, umarım bir yaptırım uygularlar.

Btk ya falan da ileteyim mi?

Geçenlerde bir laptop ilana koymuştum, başka koyan var mı diye gezinirken bir ilanda ne göreyim, benim laptobun aynısı. Yani aynısı derken, benim koyduğum fotoğraflarla ilan açmışlar ankaradan bir yerden. küfredince sildi ilanı.

Bir garip yani ortalık, dikkat edin.

Gözümle göreyim gidip bakayım öyle alayım diyorsunuz ama yine totoyu avuclayarak dönebilirsiniz.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
En cok tercih edilen urunlerden sepet yapmislar. (Yaz diye klima fazlaca var).

Lego'nun az bulunan setleri falan ve dediginiz gibi aciklamalar şaibeli. Kapora dolandiriciligi.
0
brkylmz
(05.06.24)
Evet ben neyse ki kapora falan atmadım ve benden istemedi de yani, beni niye bu sıcakta git gel 3-4 saat yordular anlamadım buralar 40 derece :/
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
oguzcum kefettigin sey buyuk ihtimal akillarinca tassak gecmeye calisan 2-3 ergen.
sal gitsin..
0
cooperr
(05.06.24)
telefonda konuştuğum büyüktü baya ya. ben aşırı tilt oluyorum böyle şeylere üşenmesem adliye koridorlarında gider gelirim zamanında 300 liralık ürünü iade almayan esnaf için ihbar > icra > haciz derken aracını bağlatmışlığım var :( fakat şimdi eski enerjim kalmamış.
0
🌸ananiyimioguz
(06.06.24)
böyle durumlarda satıcıya güvenmiyorsam whatsapptan görüntülü arama ile ürünü göstermesini istiyorum. whatsapp üzerinde anlık video oluşturamayacağı için eğer elinde ürün yoksa bunu yapamıyor tabi ve vakit kaybetmemiş oluyorum.
0
orpheus
(06.06.24)
Sizin olay kapora dolandiriciligi değildir. Öyle olsa lafini etmeden birakir mi? Acele ettirir bak baskasi istiyor yalovadan falan der.
0
mbond
(06.06.24)
dolandiricilik. muhtemelen kilifini hazirlamislardir. vpn falan kullaniyorlardir. sahibinden de banlanirsa baska yerden devam ederler. ulke dolandirici asalak dolmus. ozellikle antep, adana gibi dogu sehirlerinde konumlanmislar.
0
buenosdias
(06.06.24)
Gelişme: kullandiklari ilanlardaki fotograflarin hemen hepsi hepsiburada kullanici yorumalarindan alınmış.

Yani fotoğraf yalan, kişi yalan, telefon yalan, adres yalan....

Hepsiburadaya talep actim kullanici yorumlarina sahibinden com gibi hologram koyun diye
0
🌸ananiyimioguz
(06.06.24)
burada hedef siz değilsiniz. kapora da değil.

özellikle 50 yaş üstü kadınlar ve emekli amcaalar hedefleniyor. şehir dışından ürünü isteyen çok oluyor, ödemeyi peşin hatta kapıda ödeme alıyorlar. ancak ürün açıldığında dolandırıcılık anlaşılıyor.
0
topkapiaksaray
(06.06.24)
@ topkapiaksaray, olabilir iş yerindekilere anlattım, bir arkadaş şey dedi, benim kuzen böyle telefon alacaktı baya gerçekti fotoğrafları da gönderdi adam sanki kendi elindeymiş gibi, kargocuya gittiğimde ararım takip no atarım ücreti öder misiniz o zaman demiş. ödemiş (keşke ayrıca kargocuda tekrar foto isteseymiş) sonra boş kutu gelmiş tabi para gitmiş.

ama benim sinir olduğum konu, ben adamla öğlen 12den akşam 6ya kadar irtibat halindeydim.

benden kapora da almadı para da almadı. beni durduk yere niye şehir dışına getirtiyor aklım almıyor ulan paramla dolandırılsam en azından bi sonuca varıcam rahatlıycam da bu ne amaçsız boş bi aldatmacadır yani hiç bişey anlamadım.

yani en fazla "ehuehehehe enayiye bak nerden nereye getürdüm ahuhaha"
diye eğlenmiş olabilirler en fazla
0
🌸ananiyimioguz
(06.06.24)
(21)

Çok ilginç dolandırıldım

ananiyimioguz
Bir ilan gördüm aradim pazarligimi yaptimGazianteyim adam hatayda. Numarasini istedim konustuk falanWhatsapptan mesajlastik bana konum atti.2 saat yol gittim konuma geldim adam beni engelledi.Ariyorum mesgul caliyor.Burada berber var ona arattim suan, acti, Arda bey mi dedi hayir dedi.Klima icin ara
Bir ilan gördüm aradim pazarligimi yaptim

Gazianteyim adam hatayda. Numarasini istedim konustuk falan
Whatsapptan mesajlastik bana konum atti.

2 saat yol gittim konuma geldim adam beni engelledi.

Ariyorum mesgul caliyor.

Burada berber var ona arattim suan, acti, Arda bey mi dedi hayir dedi.

Klima icin aramistim dedi suratina kapatti onu da engelledi.

Benden kapora falan da almadi. Adami gun icinde 2 3 kere aradim ilanla ilgili soru sordum, yanitlari falan.

Konuma gidince de acti, ben geldim bim var burda dedim. Evet dedi kapatti. Kapatis o kapatis.

Ben hic bisey anlamadim. Para atsam dolandirdi diycem veya kapora istese yine ayni sekilde ama kapora falan da atmadim.

Polisi aradim, adam belki vazgecmistir ne icin sikayetci olacaksiniz diyor.

Yanu olur mu dedim mesela araba alicam istanbuldan ciktim geldim adamlara ulaşamıyorum, bu dolandiricilik olmuyor mu dedim, oyleyse karakola bizzat gidin sikayette bulunun dedi.

Ama elimde sadece tel no var: +90 541 287 30 48

Ne yapsam bilemedim. Ilanda numara yazmiyor. Mesak atilmiyor. Soru sordan ulastim.

Numara atti oradan konustuk.

Ilanda Sedat D. Yaziyor. Telefonda ardayim dedi. Suan getcontacttan bakiyoruz onda da Kazım D. Yaziyor.

Ne yapsam bilemedim hic bisey anlamadim bu isten.
0
ananiyimioguz
(05.06.24)
O kadar kafadan kırık insan var ki. Sırf iptal ettiğini, veya başkasına sattığını vs söyleyemiyor bile olabilir, direkt ghostlamış. En azından para kaptırmadın. Her ihtimal var bu arada, bağımlıdır para bulmuştur falan filan
0
numlock
(05.06.24)
geçmiş olsun.

değmez bence uğraşmaya evet kötü olay ama
0
jülsezar
(05.06.24)
Hocam buradan sanki belanı arıyormuşsun gibi görünüyor :)

etrafta güzel bi pideci ya da meşhur bir yer varsa otur pideni ye dinlen sakinleş, soğuk meşrubatını iç serinle, sonra da dönüş yoluna çıkarsın
0
grimavi
(05.06.24)
Uğraşılacak bir şey değil. Dolandırmadan çok aldatmaya benziyor. Polisi de zamanına yazık
Hatay'dan 2. el klima mı alacaksınız? sürüden ilan var bu konuda face ve WhatsApp gruplarında.
0
diyecevaplandı
(05.06.24)
Olm polis gayet haklı ya. Afedersin ama aptal aptal şeyler ile bizi meşgul etmeyin de diyebilirmiş:)
Dolandırma değil bu bence ya
0
benaslindayohum
(05.06.24)
İyi de ben adamı öğlen aramışım, 2 saat sonra tekrar aramışım ürünle ilgili baska bisey sormusum o da var demiş,

Yine 2 saat sonra yola cikarken haber vermisim, yani gelene kadar haberlesiriyoruz vazgectiyse insan yola cikmadan demez mi vazgectim veya senden once satildi vs.

Isin garibi adam ismim arda diyor, odandaki baska. Baska numaradan ariyoruz arda beyle mi gorusuyoruz diye, hayir diyor.

3 4 yerden arayinca adam en son telefonunu kapatti shdhf

Neyse işin garibi polis dedi ki gelmisken buralarda bakin klimacilara antep e gore uygundur.

Şu urun normalde 15-30bin tl electrolux exp34u338hw

Ben 2.el 7000 e bulmustum işte burada sifir kapali kutu 10.500 buldum adam cok onceden aldim kaldi 1 tane, senin olayi de dinledim kâr koymuycam dedi.

Valla nasip sifir urun almis oldum nerdeyse 2.el fiyatina
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
dolandırma değil ki bu.

satmaktan vazgeçti veya başkasına sattı. sen o kadar yol geldikten sonra sana bunu diyemiyor, onun yerine engelleyip ghostluyor. ikinci el alışverişte dolandırılma ihtimali her zaman oldugu gibi bu yaşadığın ihtimal de var. polislik bir durum yok bence. uğraşılacak bir durum da değil.
0
abelardo
(05.06.24)
suç değil ki, sadece kabalık bu. polis ne yapsın buna? diyelim ki internetten bir kızla tanıştın, randevulaştın gittin hatay’a, kız telefonunu açmıyor. yine mi polise gideceksin?
0
sir gawain
(05.06.24)
Ya ilanı aramamla yola cikmam arasinda günler yok ki 4 saat var. Yola cikarken de haber vermisim. Bu adam 2 saat icinde (yolculuk sürem) birine satmis olabilir mi allah askina ben sattigini dusunmuyorum baska bir is var ama anlamadim.

Mesaj ve arama kayitlari oldugu icin ben hala bir aldatma/dolandirma oldugunu düşünüyorum. Mesafe ve tutar cok olmadigi icin size onemsiz geliyor olabilir.

Ama amerikada oldugunuzu ve marmaristen sahibinden yazlik icin gorustugunuzu dusunun.

O kadar masraf yapiyorsunuz geliyorsunuz ne orada oyle bir ev var ne de muhattap bulabiliyorsunuz.

Bu durumda siz dolandirilmamis mi oluyorsunuz herhangi bir para odemediniz diye.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
Hocam senin bu kadar kafaya takmanın sebebi yine kelepir mal peşine düşüp onu da elinden kaçırmışsın hissi :)

Adamı bulsalar ne olacak zorla mı alacaksın, dolandırılmamışsın ama kıyısına gelmişsin :) yani bu adamın sana sorunsuz bir ürün vereceğinden %100 eminsin, kim bilir sana anlattığı hikayeyi de sıkmıştır, ürün arızalı, çalıntı olabilir vs

10.500lük ürünün arkasından koşacağına 15-16 bine sıfırını alsan daha mantıklıydı
0
grimavi
(05.06.24)
Sıfırı 20bin üstü.

Ben 7bin e buldum niye koşa koşa gitmeyim 1 yıllık garantili cihaz yazmış.

Sonra bir esnafta eski bir stok buldum burada şans eseri de sıfır aldım. Sadece adam fatura kesemem çünkü 4 tane santiyeye almistik 4ü gitti 1 taneyi almadilar elimde kaldi dedi. Daha kutunun koli plastik ipleri duruyor acilmamis bile.

Yine 20+ urun icin kardayim sorun degil tabi bi sekilde dolandirilmadiysam yine dhdjfj ama civardaki esnaflara sordum kazim abi eskidir ya guzel yerden almissin, alis fiyatına verdiyse normal dedi yari fiyatına denk gelmesi.

Antepteki servisi de aramis seri numarasini vermis kurarken sen söyle o zaman baslatirlar garantiyi dedi, eyi dedim.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
"Şu urun normalde 15-30bin tl electrolux exp34u338hw"

Yazmışsın ondan dedim
0
grimavi
(05.06.24)
hocam bu etik değil zaten haklısın isyanda. aadam belki seni dolandıracaktı vazgeçti. adam kötü niyetli , en azından kaba bunda hem fikiriz.

ama bir şeyin etik olup olmaması ile, suç olup olmaması arasında fark var.
0
jülsezar
(05.06.24)
Dolandırıcılık bir durum yok.
0
doharkoman
(05.06.24)
ayak üstü bakmıştım 20 bin üstü normalde hep fiyatlar. Altına gözükenlerde de stok yok yazıyormuş.

benim anlamadığım adamın attığı konum terk edilmiş bir bina idi ve etrafında başka yapı yok, arsa.

ona ne diyeceksiniz?

bir de son duyuruma bakar mısınız ayrıca.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
Adamın telini escort sitelere ver, güzel hatun resmi koy, sadece klimalı yerlerde sevişirim diye not düş intikamını al
0
fistikthecat
(05.06.24)
perde arkasından bakıp gülmüştür- geldi bir tane daha
0
jamswety
(05.06.24)
@ fistikthecat, sfgsdfg birden fazla no ve hesap var ellerinde.

www.sahibinden.com

Bir tanesinde tel no alabilir miyim dedim hemen bir numara attı 2dk içinde.

Teşekkür ederim ben başka dolandırıcılara bakıcam dedim, ona cevap vermedi.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
bi tanidigin da basina geldi. boyle yapanlar cok, bence bi urunu dusuk fiyata koyup insanlarin kapora vermeyi teklif etmesini bekliyorlar. isteseler belli olacak cunku. kimisi oyaliyor, teklif ettiginiz saatte bulusamam mesgulum falan diye. bizim tanidiga oyle oldu, bulusmayi ayarlayamayinca bari o surede baskasina verme kapora atayim diye teklif etti. sonra engel. adamin adi soyadi belli, calistigi yer belli, numarasi belli ama polis bisey yapmiyor. neden dolandirmasin ki bu insanlar? gunde 5-10 mesajla 300-500 kapora gelse ne guzel ek gelir. benim kisisel tahminim bu. kapora istemeden kaporalik ortam yaratip kaporanin ustune yatma dolandiriciligi.
0
icim urperiyor
(06.06.24)
adam satmaktan vazgeçmiş ya da başkasına satmış.
yol parası vb istersin diye uğraşmak istememiş.
öküzlük ama suç değil.
0
parka
(06.06.24)
@ parka, sır perdesi biraz aralandı. olayın aslı öyle değil çete bunlar ya.

Bkz: www.eksiduyuru.com
0
🌸ananiyimioguz
(06.06.24)
(13)

90 soruda 90 yanlış yapmak

ananiyimioguz
Geçen haberlerde gördüm bu nasıl mümkün olabiliyor?Kıza çeyrek takmışlar sdfkdsgkh bi an abartmayın yaa dedim ama olasılığa bakınca heykelini bile dikebilirler dedim.90 soruda her soruyu yanlış işaretleme ihtimali 4/5 ama 4/5 üzeri 90 derken oranımız yüzde olarak 0.0000001897 çıkıyor.Yani öyle milyo
Geçen haberlerde gördüm bu nasıl mümkün olabiliyor?

Kıza çeyrek takmışlar sdfkdsgkh bi an abartmayın yaa dedim ama olasılığa bakınca heykelini bile dikebilirler dedim.

90 soruda her soruyu yanlış işaretleme ihtimali 4/5 ama 4/5 üzeri 90 derken oranımız yüzde olarak 0.0000001897 çıkıyor.

Yani öyle milyonda 1 falan da değil he, milyarda 2 gibi bir şey.

Birisi demiş tüm soruları yanlış işaretlemek için doğru cevabı bilmek gerek. Yani o daha mantıklı geldi şuan. Olayın aslını bilen var mı kaydırma falan diyeceğim ama böyle komple kaydırma da olmaz sanki.
0
ananiyimioguz
(05.06.24)
Komple kaydırsan da olmaz. İlla ki peşpeşe aynı şıkkı doğru olan sorular vardır.

Her sorunun cevabını bilip yanlış şıkkı bir sebepten işaretlemiş birinin ya da haddinden fazla şanssız ve bilgisiz birinin yapabileceği bir şey.
0
Mirket
(05.06.24)
Zamanında böyle bi protesto yapılmıştı
www.hurriyet.com.tr

Bu seferki yarışmacıya şansı da yardım etmiş ki hepsini yanlış yapmış
0
grimavi
(05.06.24)
bir şeyler biliyor ama yanlış biliyorsa hepsini yanlış yapar. demek ki sallamamış, bilerek yanlış yapmış. ne dedim ben :)
0
gabe h coud
(05.06.24)
kaydırma veya sallama değil. bilerek yapılmış. kolay değil çünkü. bi cevabın yanlış olduğunu bilmek için bi şeyler bilmek gerekiyor. her soruya çat diye bu yanlış diyemezsin. her soruyu okuyup kısmen çözmen lazım aslında.
0
jelly bear
(05.06.24)
Yahu ne var bunda. hepsini dogru yapmaktan kat kat daha kolay.

"tüm soruları yanlış işaretlemek için doğru cevabı bilmek gerek" Dogru degil.

Dogrusu; "tum sorulari yanlis yapmak icin yanlis cevaplardan birinin yanlis oldugunu bilmek yeterli." Dogrusunu bilmeye gerek yok
0
soulforge d
(05.06.24)
birden fazla şık işaretlediğinizde otomatik yanlış oluyor cevap. hiç sorulara bakmadan protesto amaçlı bu şekilde yapılmış da olabilir. illa cevapları bilmeye gerek yok yani.
0
shadowfollower
(05.06.24)
her üniversitelere giriş sınavında bunun için girenler vardı ama bu lise sınavında olmuş.
zaten tipte bunu isteyerek yapmış gibi durmuyor. çocuk gerçekten başarısız ve hiçbir şey bilmiyor.
0
my fault
(05.06.24)
düşündüğünüz kadar kolay değil bu. baya zor işte. hiçbir şey bilmeyen biri yapamaz. her soruyu yanlış işaretlemek zor iş. isterseniz herhangi bir geçmiş sınavı alın deneyin.
0
jelly bear
(05.06.24)
ben anlamadım, kız bile istemeye hepsini yanlış yapmaya mı çalışmış? yoksa doğru yapmaya çalışırken hepsini yanlış mı yapmış? ikisi de zor. hepsini yanlış yapmaya çalışmak için hepsini doğru yapabiliyor olmak lazım. hepsini doğru yapmaya çalışırken de en azından bir tanesini yanlış işaretlersin, doğru çıkar.
0
co2s2
(05.06.24)
Boyama kitabı her gördüğü boşluğu doldurmuş demek ki :-)
0
gabe h coud
(05.06.24)
ben öğretmenlik yaparken 20 soruda hepsini yanlış yapan öğrenci çıkmıştı. nasıl becermiş diye şaşırırken özel öğrenci kontenjanındanmış, müdür yardımcısı 50 e çekelim diyince öğrenmiştim. o yüzden kimseyi bilmeden yargılamamk lazım diye ders almıştım.
0
high hopes of the sozluk
(05.06.24)
tüm soruların doğru cevaplarını bildi ve bilerek yanlış cevap verdi ya da şansı yaver gitti hiç doğru işratlemedi. ben buraya takılmadım gerçi çok zor bir şey başarılmış!! ama ben çeyrek takılmasına şaşırdım. bence cumhuriyet taksalardı daha liyalkatlı olurdu. bu arada kızın yanında duran adam babası mıydı yoksa öğretmen miydi? orada altın takan bir şey diyor ama anlayamadım. sizin de başarınız var gibi bir şey diyor. kıza üzüldüm ama.
0
exlibris
(05.06.24)
Lgs deneme sınavında oldu bu olay diye gördüm sanki. Yani gerçek sınavda değil de denemede yaptıysa "Ulan bi senedir 500 tane denemeye girdik, şunda da hepsini yanlış yapayım" demek istemiş olabilir.

Ha ama hepsini yanlış yapmak, hepsini doğru yapmaktan daha zor değil çok daha kolay. 90 sorunun 60 tanesi falan şık eleyerek yapılacak sorulardır, e bi şıkkı eleyince yanlışı buluyosun zaten. Kalan 30 tanesinde de çözüp yanlışı işaretlemiş olabilir.

Şansla/şanssızlıkla açıklanabilecek bi şey değil yani bu. 90 soruyu rastgele yanlış işaretleme olasılığı imkansız denebilecek bir olasılık. Bilinçli yapmıştır.
0
nundu
(05.06.24)
(9)

Tesettürlü insanların neden el ve ayakları açık?

ananiyimioguz
Yaz gelince sürekli kafamda bu soru dönüyor. Sanırım bileklere kadar örtünün buyurulmuş ama el ve ayaklardan da tahrik olunabilir, bu iki taraf için de günah olmaz mı?Şimdi diyeceksiniz ki, e bakmasınlar kardeşim. Ama bakılmayınca çözülüyor madem, bu irade ile çözelim o zaman, yani örtünmeden de bak
Yaz gelince sürekli kafamda bu soru dönüyor. Sanırım bileklere kadar örtünün buyurulmuş ama el ve ayaklardan da tahrik olunabilir, bu iki taraf için de günah olmaz mı?

Şimdi diyeceksiniz ki, e bakmasınlar kardeşim. Ama bakılmayınca çözülüyor madem, bu irade ile çözelim o zaman, yani örtünmeden de bakılmayabilir.

Neden her yeri kapatalım ama bazı yerler açık kalabilir gibi bir esneklik tanınmış?

Hadi her yeri kapattın, gözler açık diyelim. Gözden de insan tahrik olabilir.

Komple kara çarşaf kapandın diyelim, ruh emici gibi geziyorsun, içindekini hayal edip de tahrik olunabilir.

Yani erkeğin tahrik olma sınırı yok ki. Örtünün nasıl bir faydası olabilir.

Muhafazakar bir arkadaşım hollandaya gitti mesela, ya biz gavurlara ahlaksız derdik ama bunlar bizden ahlaklı kimse kimseye bakmıyor diyor.

Bizim orada istersen komple kapan, en ufak bir yerin açılsın, veya dar giyin, hatta komple örtün yine bakıyorlar dik dik diyor.

Yani örtünmenin amacı ve pratikteki sonucu hakkında ne düşünüyorsunuz?
0
ananiyimioguz
(05.06.24)
Din emreder, dindar kişi o emrin gereğini yerine getirir. Sorgulamanın, fikir yürütmenin, söyle olsaydı daha mantıklı olmaz mıydı demenin dinde yeri yoktur NOKTA

EK: Herşeyi anlama, kavrama yetisinin bize bahşedildiği mantığından hareketle bu soruları soruyorsun ama öyle bir şey yok.

Ha, Bu arada inançlısındır ya da değilsindir, o ayrı bir konu. Ama ben inançlıyım ama sorgularım konusu mantıken hatalı.
0
Mirket
(05.06.24)
hocam o sorunun sonu yok.

kadınların varlığından da tahrik olunuyor, o zaman kadınlar niye yaratıldıya kadar gider konu.

dine inanıyorsan sorgulamaman lazım. o konuda mirket +1
0
jülsezar
(05.06.24)
El, ayak ya da gözden tahrik olan, çarşafın altını merak eden insan sayısı bambaşka bir şey düşünürken göz hizasından ilerleyen göğüs dekoltesine dikkati kayan ve bir nevi manipüle olan insan sayısının yanında ihmal edilebilir seviyede.
0
sekizdokuzon
(05.06.24)
kuranda nereye kadar örtüneceksin diye bir şey yok zaten örtünme diye bir şeyde yok.
bunlar yahudi geleneğinin devamı hareketler.
günümüz sıkma baş türbanda kadınları belli bir kısıtlama altına almak için dayatılan bir şey. fakat tam tersi tepki olarak sadece başını kapatıp kısa kollu, kısa paça pantolonla dolaşıyorlar.
kafa kapalı mı, saç görünmüyor mu olay tamam.
0
my fault
(05.06.24)
Din böyle emrediyor. İzin verilen yerler hususlar var izin verilmeyen yasak olan hususlar var.
Akla göre din olmuyor.
Akla göre uygun görünen bir çok şey var ki, dinen uygun değil.

Hollanda vs ülkelerde insanlar cinsel manada istediklerinin fazlasını ve her tür sınırı aşmış halde buluyorlar ki bakmak bile normal görülür olmuş.


Kadını hatırlatan en ufak bir hususta tahrik olmak diyorsun ama diğer yandan bstıdaki ülkelerde de bu noktada cinsel fetiş denen nesne vs şeyleri de hatırlamak gerek.

Bir yerdeki insanların bakış ve tavırları ortak olabilir.
Evlerin birbirine kırsalda da uzak olduğu yerlerde insanlar genelde soğuk tavırlı olurlar.
Bizim Anadolu köylerinde ise evler birbirine oldukça yakın olduğundan komşuluk ve akrabalık bağları güçlü olduğundan insanlar da sıcak sevecen olurlar.
Ama aynı tavır ve yakınlıklar herhalde norveç isveçin denize yakın kırsal yerlerinde görülmez.

Bu sebeple Anadoludan kırsal gezintileri içeren TV programlarında gittikleri her yerde bir şeyleri mideye indirmeyi adet edinenler aynı durumda İskandinav ülkelerinde aç kalabilirler.
0
diyecevaplandı
(05.06.24)
Bende su sorunun cevabini merak ediyorum

Neden kadinlar carsaf giyiyor erkekler giyinmiyor mesele tahrik olmak yada gunahsa neden erkekler carsaf giyinmiyor ozellikle gozu dahi kapatanlar var o derece tahrik oluyorlar

Erkekler neden bu kadinlarin yaninda şort ve parmak arasi terlik sifir kol geziyorlar?

Bayanlarda erkeklerden tahrik olmuyor mu?

Kapişin şimdi
0
Zetnikov
(05.06.24)
@ Zetnikov, sanırım erkeklerin de bir giyiniş kuralı var. Bol kıyafetler, sakal falan.

Fakat dinlerin kadınlar üzerinde bu kadar kuralcı olması büyük ihtimalle erkek egemen bir dönemde dinlerin oluşmasından kaynaklanıyor.

Konu neden kadın peygamber yok a kadar gider...
0
🌸ananiyimioguz
(06.06.24)
islam alimlerine göre ayakların da kapalı olması gerekir zaten.
el ise bileklere kadar açık olabilir, çünkü el ve parmaklar kullanılıyor.
kaldı ki türkiye dahil pek çok ülkede el ve yüz de kapatır bazı tesettürlü kadınlar.
0
abelardo
(06.06.24)
Valla bence inananlar, nefsine hakim olabildiği ölçüde yaşıyor inancını. Başı açık namaz kılan ve oruç tutan da var mesela. Alkol alıp camiye giden de.
0
Amaranta ursula
(06.06.24)
(9)

İleride sosyal medyadan uzaklaşılır mı sizce?

ananiyimioguz
hatta böyle kullanmadığımız için havalı gezdiğimiz bir dönem yaşanır mı?nasıl ki geçmişte deli gibi facebooktan çıkmayıp o tarafı tükettik, instagramı da tüketir miyiz? twitter ı?yoksa onlar gider başkaları mı gelir?nasıl ki iş kariyeri fanatizmi, başkaları için çalışmak, beyaz yakalı olmak gibi ide
hatta böyle kullanmadığımız için havalı gezdiğimiz bir dönem yaşanır mı?

nasıl ki geçmişte deli gibi facebooktan çıkmayıp o tarafı tükettik, instagramı da tüketir miyiz? twitter ı?

yoksa onlar gider başkaları mı gelir?

nasıl ki iş kariyeri fanatizmi, başkaları için çalışmak, beyaz yakalı olmak gibi idealler yavaş yavaş etkisini yitiriyor,

bkz: plaza köylüleri - www.youtube.com

yani insanlar artık kendi işini kurmak, bir şey üretmek veya fiziksel bir işte ustalaşmanın daha kıymetli olduğunu düşünmeye başladılar.

oradaki doygunluğun bitip işlerin tersine dönmesi gibi (belki toplumun bu çalışma dinamikleri git gellidir yani dönem dönem tersine evrilecektir veya yapay zeka ile birlikte wall-e filmindeki gibi sadece oturup toto büyüteceğiz) ama sosyal medyada da böyle bir sanallıktan uzaklaşma olur mu?

yoksa yine filmlerden örnek vereyim, ready player one'daki gibi iyice sanala girip hatta sanal biz mi olacağız? bu konudaki görüşleriniz nedir?

daha ütopik düşünürsek insan beyninin sanal bir ortama aktarılıp ömür boyu orada ölümsüz bir şekilde yaşayabileceği bir ortam yaratmak da imkansız gözükmüyor sevgili black mirror severler.

sosyal medya insanların birbirinden etkilenip normalde gitmek isteyemeceği yerlere gitmek için can atması, normalde almak istemeyeceği şeyleri görüp almaya çalışması, ihtiyacı olmasa dahi ihtiyacı varmışcasına beyninin ona sinyaller göndermesi gibi sebeplerle kurulmuş bir dünya. Büyük şirketler için çok güzel bir nimet. bana bunun biteceği çok kolay gözükmüyor bizleri sağabildikleri kadar sağarlar gibi ama insanlarda bir isyan silsilesi başlayıp elektronikten, sosyal / yapay bir medyadan, hatta şehirlerden uzaklaşması da olası geliyor.

fikirlerinizi merak ediyorum.
0
ananiyimioguz
(31.05.24)
İnternetten ve sağladıkları kaynaklardan, bu kaynaklar üzerinden yarattığımız personalardan vazgecmeyiz. Bunun dönüşü yok ve yüzde yüz olumsuz bir durum değil. Söylediğiniz gibi yapmak zorunda olduğumuz işleri yapay zekâya yaptırıp bir tarafımızı buyutecegimiz, bahsedilen kanallari en efektif kullananın en zengin olduğu bir devre doğru ilerliyoruz. Evet, çok büyük ihtimalle süper zenginler bilinclerini sanal ortama aktarıp dünyada yapıp ettiklerini sürdürmeye ve geliştirmeye devam edecekler. "Yazılım öğren oc" desturu bir insanı ipten kurtaracak boyuta gelecek, bu donanımları kullanmayanlar avam takımı olarak algilanacak. Bambaşka bir devir başlıyor, Yusuf Güney gibi konuşmak istemezdim ama bu satırları okuyan herkesin her ne yapıyorsa mesguliyetini internet tabanlı ortamlara aktarması yapabileceği en vizyoner davranış olacaktır. Bu şu durmaz.

Bu arada süper soru3, sizin gibi zeki insanlari görünce inanılmaz mutlu oluyorum.
0
sekizdokuzon
(31.05.24)
Neden ve nasıl böyle bir şey olsun ki? Adı sosyal medya olur, başka bir şey olur; x platformu olur y uygulaması olur... Online bir kamusal alan oluştu, bundan geri dönüş yok artık.

Atı ulaşım için kullanıyor muyuz? Parşömene yazı yazıyor muyuz? Mumla ev aydınlatıyor muyuz? Tüplü tv kullanıyor muyuz? Walkman mi kaldı? Ciddi ciddi haber almak için radyo takip eden kaç insan var 5-10 falandır heralde. Kaç kişi basılı gazete okuyor artık? Her geçen yıl azalıyordur. E kitaplar da her sene yaygınlaşıyor.

Dünyada bir şey başladı mı ancak kendisinden sonraki başka bir şeye dönüşür. Kendisinden önceki bir hale evrilmesi pek mümkün değil. Eski bir giyim tarzı yeniden moda olsa dahi bire bir aynısı olmuyor, modernize olmuş şekilde geri geliyor.
0
akhenaten
(31.05.24)
Belki sosyal medya kullanım şekli değişebilir ama bu tür platformları hazırlayanların tekelleşmesi ve onların kuralları dahilinde hareket söz konusu.
geçen zamanda oldukça dillendirilen metaverse kavramı şu an sessiz bir büyüme içinde sanırım.
Hakkında şu an haber çıkmıyor.

insanlar zamanla tatmin edici bulamayıp sosyal medyadan uzaklaşsa da dünyadaki bazı gelişmelere baktığımızda insanı internete (ya da dijital ortama) sürekli olarak adapte edebilme çalışmaları var.
augmedted reality, bedene çip yerleştirme örneklerinde olduğu gibi.

Bu, görünen hissedilen her şeyin belirli algoritmalara bağlı olduğu ve her açıdan sayısal temele dayanan yeni tür yaşam konsepti demek.
yönetmekte gerçek hayata göre çok daha az maliyetli bir hal alıyır
0
diyecevaplandı
(31.05.24)
insanların bir paltformdan uzaklaşabilmesi için ondan daha cazip bir platform ile karşılaşmaları gerekiyor.
insanlar facebook dan uzaklaşmadı, instagram facebook'dan daha cazip olduğu için instagram'a geçtiler.
halbuki içerik çeşitliliği, yorum yapma vb. bakımdan facebook daha kapsamlı ancak instagram mobil cihazlara daha uygun bir platform. E insanlar da artık telefondan 2 dakika uzak kalamadığı için instagram'da takılıyor.
işin gerçek yüzü ise şu: zuckerberg instagram'ı patlatmak için facebook'u bilerek yerinde saydırdı, insanlar da oltaya geldi. günün sonunda kazanan yine zuckerberg oldu, adam para basıyor.
insanların bütün platformlardan uzaklaşması ise bambaşka bir konu. şu an en tepede olan instagramda gösterişin formatı belirlendi:yediğini içtiğini paylaş. yurt dışına çıkarsan fotoğraf paylaş. arabanda giderken kokpiti paylaş. takipçi satın al falan filan.
insan her şeyden sıkılabilen bir yaratık. bu sidik yarışından da sıkılabilir, neden olmasın. evlenip çoluk çocuğa karışınca bütün sosyal medya hesaplarını kapatmak bana çok cazip geliyor.arkadaşlarımın yüzde doksanıyla zaten bir araya gelemiyor veya gelmiyorum, milletin ne yaptığından bana ne
0
quaketrigger
(31.05.24)
Uzaklaşılmaz ama dönüştürülebilir. Bu bireylerin şahsi tercihinden ziyade toplum mühendisliğinin getirdiği rıza imalatı ile alakalı. Facebook'un terkedildiğine dair bir veri yok aksine facebook genişlemeye devamediyor zaten ikiside Meta'nın şirketi.

Bugüne kadar batılı şirketlerin hegemonyasında olan sosyal medya şirketleri ve internet gelecekte internet ikiye bölünecek doğulu (Çinli) ve batılı (ABD'li) şirketler olarak. Nasıl ki bir kaç yıl öncesine kadar esamesi bile okunmayan Tiktok youtube'a rakip olduysa yakın gelecekte çinli sosyal medya ağları ve arama motorları bugünün pazar lideri abd'li şirketlere rakip olacaklar hatta onların yerlerini almaları söz konusu.

Özgürlük alanı olarak pazarlanan sosyal medya her türlü bölücü terör örgütünün ve istihbarat gruplarının cirit bir silahtır ve nüfusunun büyük kısmı gençlerden oluşan Türkiye'de sosyal medya ve internet ciddi şekilde denetlenmeli ve filtrelenmeli ve hatta yerli milli alternatifi oluşturulup popularize edilmelidir.
0
doharkoman
(31.05.24)
Bence kullanım şekli değişebilir, mesela bir yerlere foto atma işi azalacak. Deneyimin ön planda olduğu bir platform gelirse daha güzel olabilir her şey. Mesela ben instagramın biteceğini düşünüyorum. YouTube gibi içerik üretenler olacak sadece foto, stroy atma işi bitebilir
0
olaylar olaylar
(01.06.24)
toplumun ne kadarı bilinçli ki böyle bi şey olsun. hiç sanmıyorum. instagram biter başka bi şey başlar. ayrıca sosyal kalabilmek için şart gibi artık uygulamalar.
0
deartheodosia
(01.06.24)
Sosyal medya dediğimiz şey tamamen kapitalizme hizmet eder, her şey pazarlama, ürün satma amaçlı düşünülmüştür, eğer sosyal medya ya ilgi azalırsa onun yerini tutacak başka bir şey bulunur.
0
Yalcin
(01.06.24)
Uzaklasmak bir yana dursun, bence ileride, kullanmayanlar/"yeterince" kullanmayanlar ev bile kiralayamayacak ornegin. Black mirror'da oyle bir bolum vardi. Herkes birbirini oyluyordu falan. Ona gore hizmet aliniyordu. Oraya dogru gidecegimizi dusunuyorum ben. Ve bu beni cok korkutuyor.
0
Kittie
(01.06.24)
(1)

Yapay zekayla don giydirme

ananiyimioguz
Selamlar bir arkadaşım iç giyim tasarlıyor, dikiyor, üretiyor ancak bunun çekimleri için manken bulmak çektirmek falan biraz masraflı dedi.Whiteboxta veya cansız manken üstünde falan fotoğraflarını çeksem photoshopta veya yapay zekayla giydirilemez mi yıl olmuş 2024 dedi.Ben de bilmiyorum bir araştı
Selamlar bir arkadaşım iç giyim tasarlıyor, dikiyor, üretiyor ancak bunun çekimleri için manken bulmak çektirmek falan biraz masraflı dedi.

Whiteboxta veya cansız manken üstünde falan fotoğraflarını çeksem photoshopta veya yapay zekayla giydirilemez mi yıl olmuş 2024 dedi.

Ben de bilmiyorum bir araştırayım dedim.

Oluru var mı sizce yoksa gitsin bir stüdyoyla mı anlaşsın illa.
0
ananiyimioguz
(31.05.24)
Freelancerda fotoğraf başına 5-10 dolara ilan açsan istediğin ünlüye bile giydirirler tasarımları.
0
kimlanbu
(01.06.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.