davy_jones77
Şimdi şöyle bir durum var arkadaşlar: 1000 YTL kadar birikmişim var. Gelirim az olduğu için fazla biriktiremiyorum, ancak bana yetiyor yani.(Anca kumbaraya bozuk para falan atabiliyorum). Bu parayı nasıl değerlendirsem? Genelde ya vadeli hesap aç diyorlar, ya da altın al. Bankaya yatırsam en avantaj
Şimdi şöyle bir durum var arkadaşlar: 1000 YTL kadar birikmişim var. Gelirim az olduğu için fazla biriktiremiyorum, ancak bana yetiyor yani.(Anca kumbaraya bozuk para falan atabiliyorum). Bu parayı nasıl değerlendirsem? Genelde ya vadeli hesap aç diyorlar, ya da altın al. Bankaya yatırsam en avantajlısı hangisi olur? Altın, döviz işinden de anlamam ki, kar edicem diye zarar etmeyeyim :)). Önerilerinizi bekliyorum.
0
zarar etmek istemiyorsan risksiz yatırım araçlarına yönelmelisin. vadeli mevduat ya da repo gibi.
0
bu parayı belli süreler ile unuturum diye düşünüyorsan vadeli mevduat. yok bu para olmadık zamanda lazım olur bana diyorsan likit fon. her ikisi de düşük risk düşük getirili araçlardır. kafan rahat olur.
0
bir işletme öğrencisi olarak (bi faydasını 6 yıldır göremedim :)) altına yatırım yapmanı öneririm, 2007 yılında en çok getiri getiren yatırım aracı altın oldu. Bu sene ise yine altın olacağa benziyor çünkü ödemelerde küresel kriz sebebiyle döviz bulmak zorlaşıyor bu yüzden altının da fiyatı çoşabilir. Ha bi de altın gününe girersen daha bi dehşet olur:D
0
ciddi bi tasarruf için o parayı bi süreliğine unutmayı göze alıyorsan altın en iyi çözüm, kulpsuz lira:)
0
şu an hazine bonolarının faizleri gayet iyi durumda, eğer bu paraya uzun süre dokunmam bana lazım olmaz diyorsanız bono alabilirsiniz. yok ben dayanamam lazım o olur bu para diyorsanız aylık vadeli mevduat yapın, hem kriz derinleşirse ileriki aylarda faizler artabilir. bir de her ay üzerine para eklemesi yapabilirsiniz.
0
her kriz bir fırsattır mottosunu kendimize bir yol gösterici olarak alırsak (ki tavsiye etmiyorum) borsaya sağlam bi kağıda yatırılabilir. fakat riskli bir yatırım olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. çok değil bundan bi kaç ay öncesine kadar borsa şuanki seviyesinin 2 katından fazlaydı. bi kaç ay sonra şu anki seviyesinin yarısına da düşebilir fakat uzun vadede yükseleceği büyük ihtimal.
1000 ytl senin için çok değerli değilse yatır ve unut. 5 yıl sonra o paradan hiç bişe kalmabilir veya bir araba parası olarak kullanabilirsin...
bi nevi kumar evet..
1000 ytl senin için çok değerli değilse yatır ve unut. 5 yıl sonra o paradan hiç bişe kalmabilir veya bir araba parası olarak kullanabilirsin...
bi nevi kumar evet..
0
fünyeli abdullah
merhabalar. bize orta okulda ingilizce bir bilim kurgu hikayeleri seçkisi okutulmuştu. oradan bir hikayenin adını ve yazarını arıyorum. hikaye temel olarak insanlar ve robotlar üzerine. evlilik hayatı iyi gitmeyen (gitmeyen evet) bir kadın vardı. kocası bir gezegende araştırma yapıyordu. ilgili geze
merhabalar. bize orta okulda ingilizce bir bilim kurgu hikayeleri seçkisi okutulmuştu. oradan bir hikayenin adını ve yazarını arıyorum. hikaye temel olarak insanlar ve robotlar üzerine. evlilik hayatı iyi gitmeyen (gitmeyen evet) bir kadın vardı. kocası bir gezegende araştırma yapıyordu. ilgili gezegen insanların savaş halinde oldukları cyborgların yaşadığı (evet evet) bir yerdi. kadın bu gezegen gidip gelmelerinden sonra kocasının artık eskisi kadar huysuz, kaba ve ruhsuz(!) olmadığını, değiştiğini gözlemliyordu. sonracıma bir gün artık nasıl anlıyorsa kocası sandığı kişinin bir cyborg olduğunu fark ediyordu. ama onu ele verip öldürtmek yerine hayatı boyunca mutlu mesut yaşamayı tercih ediyordu. böyleyken böyle. şimdi muhtemelen ünlü bir bilim kurgucunun (le guin, asimov vs.) eseri olan bu hikayeyi bir yerlerde gönderme amaçlı kullanmak istiyorum. bu alanda çok okuyup etmiş olmadığım için tarzından filan anlayamıyorum. ayrıca aynı seçkide "zero hour" diye çocukların uzaylılarla işbirliği yapıp dünyayı ele geçirdikleri bir hikaye daha vardı. kitabın adını bulmak da işime yarayacaktır. şimdiden thanks for your cooperation. crztt.
0
le guin hikayesi olmadigini tahmin ediyorum. daha cok asimov gibi sanki ama onun da zibilyon tane hikayesi/editörlügünü yaptigi bk toplamasi var. www.bilimkurgu2000.com da bir forum vardi. oraya bir sorarsaniz mutlaka bilen birisi cikar.
0
roman değildi, hikayeydi. ayrıca "zero hour" ray bradbury'nin bir hikayesiymiş. yani soru tam olarak şuna indirgenmiş oluyor: ray bradbury'nin zero hour hikayesini ve ilgili hikayeyi içeren bilim kurgu seçkisinin adı nedir?
0
en.wikipedia.org
zero hour hikayesi bu kitapta yer alıyor, sanırım sizin aradığınız hikaye de bu:
en.wikipedia.org
zero hour hikayesi bu kitapta yer alıyor, sanırım sizin aradığınız hikaye de bu:
en.wikipedia.org
0
f1
evet sorum budur;kimdir/kimlerdir? bu ürün müdürü tabir edilen şahıs/şahıslar?? ne iş yaparlar tam olarak?iş ilanlarına filan bakıyorum tabi,bikaç yazı da okudum ama hani diyorum ki bi ürün müdürü çıksa şöyle şöyle yapıyoruz,şöyle şöyle çalışıyoruz,bu işi yapabilmek için sunlar sunlar gerekir dese??
evet sorum budur;kimdir/kimlerdir? bu ürün müdürü tabir edilen şahıs/şahıslar?? ne iş yaparlar tam olarak?iş ilanlarına filan bakıyorum tabi,bikaç yazı da okudum ama hani diyorum ki bi ürün müdürü çıksa şöyle şöyle yapıyoruz,şöyle şöyle çalışıyoruz,bu işi yapabilmek için sunlar sunlar gerekir dese???ne güzel olur..=)
uzaktan bakılınca cok renkli bi işmiş,süper zevkliymiş gibi görünüyor da acaba davulun sesi ve mesafe ilişkisinden mi kaynaklanıyo bu durum??meraktayımmm.
uzaktan bakılınca cok renkli bi işmiş,süper zevkliymiş gibi görünüyor da acaba davulun sesi ve mesafe ilişkisinden mi kaynaklanıyo bu durum??meraktayımmm.
0
bu meslekle alakam olmamasına rağmen eski çalıştığım yerde bu sifata sahip çalışanlar vardı. tam anlamıyla pazarlama/marketing işi aslında. şöyleki firmanın bir ürünü var diyelim. bu ürünle ilgili tüm pazar potansiyelini araştırmak, gerekirse reklam faliyetlerini oragize etmek, ürün ile ilgili tüketici geri dönüşlerine, satış rakamlarına, istatistiklere göre ürüne göre pazarlama taktikleri geliştirilmesi. mesela ürün genç kesime hitap ediyor diyelim. genç kesimin çok rağbet ettiği bi yere stand açılabilir mesela. fakat bu genel tanım sektöre göre değişiklik gösterebilir diye düşünüyorum. atıyorum gıda sektörü firmasının bi ürünü ile elektronik sektörünün ürünü arasında çok fark vardır.
ama haklısınız bence çok renkli bi iş gibi görünüyo. biz dışardan bakan olarak içi boş bir iş yapıp çok para kazanan kişiler olarak tanımlardık.. :)
ama haklısınız bence çok renkli bi iş gibi görünüyo. biz dışardan bakan olarak içi boş bir iş yapıp çok para kazanan kişiler olarak tanımlardık.. :)
0
Spesifik bir ürünün pazarlama müdürü özetle. Pazarlama diyorum ama satış değil bak.
0
anladımmm,peki bu işi yapabilmek için illa pazarlama,işletme mi okumak gerekir?ne bileyim bi ekonomi ya da finans ya da baska bi bölüm mezunu yapabilir mi?
yani bana göre yapabilir de =) acaba işe alımda illa pazarlama masterı olsun,yok işletmeci olsun gibi bi kriter dayatması olur mu??
yani bana göre yapabilir de =) acaba işe alımda illa pazarlama masterı olsun,yok işletmeci olsun gibi bi kriter dayatması olur mu??
0
ekonomi bölümünden ya da uluslar arası ilişkilerden mezun birçok ürün müdürü hatta marketing manager bile gördüm. endüstri mühendileri bile olabiliyor, önemli olan kendini pazarlama alanında geliştirmek. ancak ilaç firmalrındaki ürün müdürü pozisyonu biraz daha farklı sanırım. oradakiler represantların koordinasyonuyla falan da ilgileniyorlar. finans mezunu iseniz neden pazarlama istiyorsunuz gibi sorulara çok maruz kalırsınız. ayrıca bu alanda rekabetin çok fazla olduğunu da belirtmeden geçmeyeyim. boğaziçi, koç, sabancı mezunları ile kapışmak zorunda kalabilirsiniz.
0
tiny toon
geceleri yatağımda film izliyorum ve uyuyakalıyorum, bilgisayarım sabaha kadar açık kalıyor, bilgisayarımı benim istediğim bir saatte kapatacak bir program arıyorum.
geceleri yatağımda film izliyorum ve uyuyakalıyorum, bilgisayarım sabaha kadar açık kalıyor, bilgisayarımı benim istediğim bir saatte kapatacak bir program arıyorum.
0
desktopta boşluğa sağ tuşa tıkla. propertiese gir. ordan screensaveri seç. screensaver sayfasının altında power var, ona gir. ordan monitor ve hard diskleri kapama ayarları var.
0
@tiny toon
bilmiyorum, ben kullanmıyorum bunu. gözüme çarpmıştı ondan yazdım.
bilmiyorum, ben kullanmıyorum bunu. gözüme çarpmıştı ondan yazdım.
0
başlat-çalıştır kısmına
"shutdown -s -t 3600" yaz 1 saat sonra kapanır (3600 saniye sonra işte değişken o anla)
bu olayı iptal etmek için de
"shutdown -a"
çıkan pencereyi de köşeye itersen hiç problem olmuyor ben de tv izlerken yapıyordum o olayı.
"shutdown -s -t 3600" yaz 1 saat sonra kapanır (3600 saniye sonra işte değişken o anla)
bu olayı iptal etmek için de
"shutdown -a"
çıkan pencereyi de köşeye itersen hiç problem olmuyor ben de tv izlerken yapıyordum o olayı.
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
denek olmak için önereceğiniz piyasa araştırma şirketleri var mı? bileşim'i biliyorum mesela, kaydım var. bunun haricinde?
denek olmak için önereceğiniz piyasa araştırma şirketleri var mı? bileşim'i biliyorum mesela, kaydım var. bunun haricinde?
0
bu sirketlerin bazilari para, bazilari ise hediye (bardak seti, satranc gibi abuk subuk promosyonlar) oneriyor, bu konuda da aciklik getirilmeli bence.
0
bileşim geçen seneye kadar carrefour indirim çeki veriyordu. nakte döndü sonra.
0
from brain to fingers
Son zamanlarda böyle bir sorunum var yeni farkettim sol el bileğim üzerinde hafif bir şişlik var görenler "yağ bezesi" olabilir diyor açıkçası bişey anlamadım ben bu şeyden.ne olabilir bunun sorunu ya da nasıl geçebilir bi fikri olan var mı? acaba. şimdiden teşekkürler.olmadı doktora gitçez artık :)
Son zamanlarda böyle bir sorunum var yeni farkettim sol el bileğim üzerinde hafif bir şişlik var görenler "yağ bezesi" olabilir diyor açıkçası bişey anlamadım ben bu şeyden.
ne olabilir bunun sorunu ya da nasıl geçebilir bi fikri olan var mı? acaba. şimdiden teşekkürler.olmadı doktora gitçez artık :)
ne olabilir bunun sorunu ya da nasıl geçebilir bi fikri olan var mı? acaba. şimdiden teşekkürler.olmadı doktora gitçez artık :)
0
ters bir hareket falan yaptıysanız ondan da ortaya çıkabilir bir durum. bende bir hafta kadar önce sağ dizimde yeni bir kemik oluştuğunu iddia etmi$tim, ama değilmiş :p
0
aynısı oldu bende. ve evet herkes yağ bezesi dedi. kafaya takıp bütün gün ovaladım bikaç güne geçti.
0
bende de var aynı yerde geçen ay farkettim.acaba hep saat geliyor ondan mı diye düşündüm ama...
0
ben de bu zımbıtıyla bir müddet yaşadım, sol elimin üstünde vardı. ganglion deniyor sanırım buna. benim profun açıklamasına göre, el kemiklerinin fazla zorlanması sonucunda alttaki dokular üste fışkırabiliyormuş. ben de gitar çalıyordum o dönem. benimkisi sert olduu için ameliyatla aldılar. anadoluda genelde para bağlarlar üzerine ve gerçekten işe yarar. tavsiye ederim. ancak elbette doktora görünürseniz daha faydalı olur çnkü bilmediğimiz başka sorunları işaret ediyor olabilir.
0
felsongy
1. istanbul sınırları dahilinde Filipin restoranı ya da Filipin çorbalarını menüsünde barındıran bir restoran var mıdır ?2. tofu nerden bulunur ? nereden alınır ?
1. istanbul sınırları dahilinde Filipin restoranı ya da Filipin çorbalarını menüsünde barındıran bir restoran var mıdır ?
2. tofu nerden bulunur ? nereden alınır ?
2. tofu nerden bulunur ? nereden alınır ?
0
lejant
Kentplus meskenleri "Batı Ataşehir" diye bir yörede kurulmuş, ataşehir tamam da batı ataşehir i ilk defa duydum ve şüpheyle yaklaştım haliyle, yamulmamak için danışıyorum:buraya giden göztepe e-5 ten geçen bir otobüs/minibüs var mıdır? en olmadı kozyatağı carrefour ın ordaki ataşehir minibüsleri geç
Kentplus meskenleri "Batı Ataşehir" diye bir yörede kurulmuş, ataşehir tamam da batı ataşehir i ilk defa duydum ve şüpheyle yaklaştım haliyle, yamulmamak için danışıyorum:
buraya giden göztepe e-5 ten geçen bir otobüs/minibüs var mıdır?
en olmadı kozyatağı carrefour ın ordaki ataşehir minibüsleri geçer mi?
carrefour daki minibüsler mozaik çarşıya kadar gidiyordu son durak olarak ama yol istikametinde uğruyor mu buraya?
nasıl giderim?
not:kendi sitesinde ulaşıma dair çok dandik bir harita koymuşlar tebrik ediyorum buradan kendilerini.
buraya giden göztepe e-5 ten geçen bir otobüs/minibüs var mıdır?
en olmadı kozyatağı carrefour ın ordaki ataşehir minibüsleri geçer mi?
carrefour daki minibüsler mozaik çarşıya kadar gidiyordu son durak olarak ama yol istikametinde uğruyor mu buraya?
nasıl giderim?
not:kendi sitesinde ulaşıma dair çok dandik bir harita koymuşlar tebrik ediyorum buradan kendilerini.
0
kadıköyden 8a ya bininiz yanılmıyorsam son durakta inerseniz kentplus'a ulaşırsınız.
0
üsküdar'dan kalkan ataşehir münübüsleri e-5 üzerindeki göztepe köprüsünün altından geçiyor. onlar batısına gidermi orasını bilmem ben, sorcan artık.
0
gena
nedir bu her yerde çalan ??
nedir bu her yerde çalan ??
0
quinza
SPK'nın internet sitesinde şirketlerin income statement ve bilanço bilgileri yer alıyormuş..sabahtan beri bakıyorum böyle birşey bulamadım, var mıdır nerde olduğunu bilen??
SPK'nın internet sitesinde şirketlerin income statement ve bilanço bilgileri yer alıyormuş..sabahtan beri bakıyorum böyle birşey bulamadım, var mıdır nerde olduğunu bilen??
0
alla alla ben de bulamadım yaw. birkaç sene önce gayet de karşılaştırmalı bilanço gelir tablosu indirip analizini yapmıştık. vardı eskiden. kaldırdılar mı acaba. ama olur mu lan. yatırım yaptığım şirketin bilançosunu incelemek en doğal hakkım.
edit: www.kap.gov.tr adresinde şirketlerin mali tabloları var ama kimi firmaların 2007 yılları yok ne hikmetse. açıklamamış olabilirler tabii.
edit: www.kap.gov.tr adresinde şirketlerin mali tabloları var ama kimi firmaların 2007 yılları yok ne hikmetse. açıklamamış olabilirler tabii.
0
susannah
2 sene önce istanbulda bir eve taşındım, önceki evimde bilgisayarımda bir sorun olmamasına rağmen burada problem çıkarmaya başladı. sanki elektrikler kesilmiş gibi bir anda kapanıyor sonra hemen yeniden başlıyordu. bir müddet kullanmadım (2 ay kadar) sonra 3-4 ay hiç sorun yaşamadım. bu sefer açılıp
2 sene önce istanbulda bir eve taşındım, önceki evimde bilgisayarımda bir sorun olmamasına rağmen burada problem çıkarmaya başladı. sanki elektrikler kesilmiş gibi bir anda kapanıyor sonra hemen yeniden başlıyordu. bir müddet kullanmadım (2 ay kadar) sonra 3-4 ay hiç sorun yaşamadım. bu sefer açılıp kapanmalar tekrar başladı. işim nedeniyle şehir dışında olacağım için bilgisayarı erkek arkadaşıma bıraktım çünkü onun bilgisayarında da problem vardı. orada hiç sorunsuz çalıştı bir kere bile açılıp kapanma yapmadı ki yaklaşık 8 ay gibi bir süre. ben de o zaman ups alayım dedim. ups aldım kurdum aynı tas aynı hamam:(( şimdi sorun internal power supply olabilir mi? taşınırken bir zarar görmüştür belki? elektrik mühendisi bir arkadaşım ise kaçak akım olursa da böyle bir durum olur, ups bir işe yaramaz dedi. bir yardım edin abilerim ablalarım:)
0
internal power supply'dan ötürü olabilir. tozdan mozdan işlemci fazla ısınıyordur, kendimi koruyacam diye kapatıyodur pc'yi. yine toz vs. olmasa da virüs vardır işlemciyi yoruyordur, aynı şekilde yine kapanabilir.
bu gibi hadiselerde kesin teşhis koymak güç. o yüzden deneme/yanılma yapmak lazım. zaten (genellikle) kendine teknik servis diyen adamların yaptıkları da bu.
*kaçak akımdan olabilir, doğru. priziniz topraklı mı değil mi, herhangi bi kaçak durumu var mı kontrol edin. bi sıkıntı yoksa, internal power supply'ı test edin, yakınlarda eşde dostta aynı güç veya yakın güç değerlerinde bi power supply varsa onu çıkarın kendi pc'nizde deneyin. yine bi sorun yoksa işlemciyi yoklamak lazım. anakartta kuzey köprüsüne bi bakın. yada durun ya, işlemcinin üzerinde bi soğutma aparatı vardır, metal ızgaralı falan. onunla işlemci arasında sakızımsı yapışkan bi madde vardır. onu değiştirin, satılıyo bilgisayarcılarda, 1 ytl falan sanırım.
valla şimdilik aklıma gelenler bunlar.
bu gibi hadiselerde kesin teşhis koymak güç. o yüzden deneme/yanılma yapmak lazım. zaten (genellikle) kendine teknik servis diyen adamların yaptıkları da bu.
*kaçak akımdan olabilir, doğru. priziniz topraklı mı değil mi, herhangi bi kaçak durumu var mı kontrol edin. bi sıkıntı yoksa, internal power supply'ı test edin, yakınlarda eşde dostta aynı güç veya yakın güç değerlerinde bi power supply varsa onu çıkarın kendi pc'nizde deneyin. yine bi sorun yoksa işlemciyi yoklamak lazım. anakartta kuzey köprüsüne bi bakın. yada durun ya, işlemcinin üzerinde bi soğutma aparatı vardır, metal ızgaralı falan. onunla işlemci arasında sakızımsı yapışkan bi madde vardır. onu değiştirin, satılıyo bilgisayarcılarda, 1 ytl falan sanırım.
valla şimdilik aklıma gelenler bunlar.
0
banuolcay
hani eskiden perme yaptirirdik ya... ama cok kivircik olurdu. kuzu basi gibi falan. daha acik dalga sureli bole bisey yapiliyo mu? bi d ne kadar zararli bilen var mi? bunun bir duzlesme versiyonu varmis. şvartskof (!) :) urunuyle yapiliyomus hatta ama zararindan korkmaktayim. bilen deneyen yaptiran?
hani eskiden perme yaptirirdik ya... ama cok kivircik olurdu. kuzu basi gibi falan. daha acik dalga sureli bole bisey yapiliyo mu? bi d ne kadar zararli bilen var mi? bunun bir duzlesme versiyonu varmis. şvartskof (!) :) urunuyle yapiliyomus hatta ama zararindan korkmaktayim. bilen deneyen yaptiran?
0
hani annelerimiz zamanında böyle acaip bi makineye girip koyun kıvamında cıkıyolardı falan.
simdilerde ilacla yapıyorlar malum.
önce sıvı bisiyle saçı ıslatıp sora bigudilerle sarıyolar.
öyle kuzu gibi cıkmıyosun kesinlikle.hatta bazıları beceremiyor hiç kıvırcık olmuyor bile..
bu işte önemli olan ;
iyi bi kuaför,iyi ilaç.
ama her ne olursa olsun zararlı.
ben 3 kez yaptırdım:)
inceldi gül gibi saclarım:)
ama bi kereden bisi olmaz,yaptır :)
ps :ilk 3 ay rahat kullanırsın sora uzamaya baslayıp diplerden düz saçlar gelince, kötü bi görüntü olur hep toplamak yada fön cektirmek zorunda kalırsn
simdilerde ilacla yapıyorlar malum.
önce sıvı bisiyle saçı ıslatıp sora bigudilerle sarıyolar.
öyle kuzu gibi cıkmıyosun kesinlikle.hatta bazıları beceremiyor hiç kıvırcık olmuyor bile..
bu işte önemli olan ;
iyi bi kuaför,iyi ilaç.
ama her ne olursa olsun zararlı.
ben 3 kez yaptırdım:)
inceldi gül gibi saclarım:)
ama bi kereden bisi olmaz,yaptır :)
ps :ilk 3 ay rahat kullanırsın sora uzamaya baslayıp diplerden düz saçlar gelince, kötü bi görüntü olur hep toplamak yada fön cektirmek zorunda kalırsn
0
bayan değilim ama ilk sorduğun sorudaki daha açık dalga olanı bi kız arkadaşım yaptırmıştı su damlası modeli deniyormuş galiba ancak saçları yanmış? bi kaç hafta saçına bişey yaptıramadı kırıldı bütün saçları bu kadar anlattı ordan biliyorum asdf
0
su damlası değil, su dalgası ;)
bir de evet merinos koyunu gibi olmadan da kıvırcık yapabiliyorlar ama kuşkucuokurun dediği gibi iyi kuaför, iyi ilaç. ortalama bir yerde, ucuza yaptırmamak lazım, bir de bir sonraki soruda saçlarım dökülüyor demişsin; saç dökülmesini fazlalaştırır perma.
düzleştirme ise, permalı saça yapıldığında permadan çok daha zararlı, çünkü aynı tellere ikinci kez kimyasal işlem yapılmış oluyor.
bir de evet merinos koyunu gibi olmadan da kıvırcık yapabiliyorlar ama kuşkucuokurun dediği gibi iyi kuaför, iyi ilaç. ortalama bir yerde, ucuza yaptırmamak lazım, bir de bir sonraki soruda saçlarım dökülüyor demişsin; saç dökülmesini fazlalaştırır perma.
düzleştirme ise, permalı saça yapıldığında permadan çok daha zararlı, çünkü aynı tellere ikinci kez kimyasal işlem yapılmış oluyor.
0
zamanında su dalgası yaptırdım, permadan farkı daha geniş bigudilere sarıyorlar. orta karar bir yerde yaptırdım, saçım yanmadı veya zayıflamadı. aksine hacimli gözüküyor. iyi kalite bir yere yaptırırsan ilaç kokusu falan çekmezsin. benimki korkunç kokuyordu. yaklaşık 7-8 ay düzgün bir şekilde dayandı üstelik. sıkılırsan sık sık kestirip kurtulabilirsin. ancak bakımı zor, düzenli olarak yıkamak ( her gün )ve jöle veya köpükle şekil vermek zorundasın.
0
daha acigi da daha az surelisi de yapiliyor. maymun istahli ben her seyi denemis olmak adina yaptirmistim bir ara. saclarin yipraniyor. ilac felaket kokuyor, ilk hafta banyo yaptikca koku daha da artiyor. yapilisini anlatayim; ilaci sacina sikiyorlar ve saclarini bigudiyle sariyorlar. ilacin 2 cesidi var yerli ve avrupa. avrupa olani tercih etmeni oneririm. saclar bigudide bir sure kaliyor, sonra yikiyorlar ve saclarin sarilmis gibi kaliyor iste. bu durumda bigudinin kalinligini soylersen istedigin boyutta dalgalarin olabiliyor. bir de eger ki yaptirirsan ilk hali gibi kalmiyor, zamanla aciliyor. ben kuaforde oturup aglamistim da merinos gibi oldum bu ne boyle diye :)
tabii bir diger ve kalici olmayan yontem ise masa yaptirmak ya da geceden saclarini sarmak. bana kalirsa perma ya da duzlestirici yaptirma, yipranan saci adam edene kadar cok cok ugrasirsin.
duzlestirme olayini ben de dusunuyordum ama nerden bakarsan bak sacin kimyasal islem gordugu icin yipranacak-gerci fonde de yipraniyor-. bir de tabii ki sonuclari fon kadar iyi olmuyor.
tabii bir diger ve kalici olmayan yontem ise masa yaptirmak ya da geceden saclarini sarmak. bana kalirsa perma ya da duzlestirici yaptirma, yipranan saci adam edene kadar cok cok ugrasirsin.
duzlestirme olayini ben de dusunuyordum ama nerden bakarsan bak sacin kimyasal islem gordugu icin yipranacak-gerci fonde de yipraniyor-. bir de tabii ki sonuclari fon kadar iyi olmuyor.
0
orange coffee
efendim bir turlu alisamiyorum ben bu merete.. faydali oldugunuda biliyorum yemek istiyorum ama tadi eksi aci geliyo.. aslinda hicbir sebzeyi sevmem ama kendimi zorlayarakta olsa ispanakti bezelyeydi semizotuydu falandi filandi yiyorum.. ama bu brokoliye bir turlu alisamadim..elinde boyole farkli br
efendim bir turlu alisamiyorum ben bu merete.. faydali oldugunuda biliyorum yemek istiyorum ama tadi eksi aci geliyo.. aslinda hicbir sebzeyi sevmem ama kendimi zorlayarakta olsa ispanakti bezelyeydi semizotuydu falandi filandi yiyorum.. ama bu brokoliye bir turlu alisamadim..
elinde boyole farkli brokoli tarif(ler)i olan varmi? yada sebzelerin (sadece brokoli degil) tarifleriyle oynayarak yenilebilirligini arttiran tariflerin oldugu bi kitap bi site falan varmidir?
hayir bu sefer sevicem diyip inat ediyorum gaza gelip aliyorum yine fazla fazla hepsi cope gidiyo ıyk yemem ben bunu ya diyerekten hem param bosa gidiyo hem yemege yazik oluyo :):)
not: saglikli beslenme olayina girdim yemisken zevk alacagim sekilde yiyim istiyorum
elinde boyole farkli brokoli tarif(ler)i olan varmi? yada sebzelerin (sadece brokoli degil) tarifleriyle oynayarak yenilebilirligini arttiran tariflerin oldugu bi kitap bi site falan varmidir?
hayir bu sefer sevicem diyip inat ediyorum gaza gelip aliyorum yine fazla fazla hepsi cope gidiyo ıyk yemem ben bunu ya diyerekten hem param bosa gidiyo hem yemege yazik oluyo :):)
not: saglikli beslenme olayina girdim yemisken zevk alacagim sekilde yiyim istiyorum
0
dürüstce söylemek gerekirse, bir seyi yararlidir diye yemek kendi yemek zevkime saygisizlik olur.
bir oturusta yeri geldigin de sirf damak zevki ugruna 1 kilo brokoli de yedigim günler oldu. tamamen damak zevki ile alakalidir. kendi damak zevkinizi bilmeden benim önerebilecegim tarzlar pek yararsiz olabilir. ancak ben bir cok ot ve sebzeyi haslayip zeytinyagli limonlu yerim. bu benim damak zevkimdir. ha mevzu sade brokoli olunca kremalisida güzel olabilir. tamamen sahsi damak zevkine bagli bir durum. sebzeli türlü de kullanilir. baligin oldugu sofralara da pek yakisir.
hic bir sekilde tadi begenmiyorsaniz zorlamayin bence.
bir oturusta yeri geldigin de sirf damak zevki ugruna 1 kilo brokoli de yedigim günler oldu. tamamen damak zevki ile alakalidir. kendi damak zevkinizi bilmeden benim önerebilecegim tarzlar pek yararsiz olabilir. ancak ben bir cok ot ve sebzeyi haslayip zeytinyagli limonlu yerim. bu benim damak zevkimdir. ha mevzu sade brokoli olunca kremalisida güzel olabilir. tamamen sahsi damak zevkine bagli bir durum. sebzeli türlü de kullanilir. baligin oldugu sofralara da pek yakisir.
hic bir sekilde tadi begenmiyorsaniz zorlamayin bence.
0
kimi tanidiklarim limonsuz veya yogurtsuz yiyemiyor.
siz de yogurtla veya limonla denediniz mi?
siz de yogurtla veya limonla denediniz mi?
0
brokoli makul ölçülerde parçalanır, iyice yıkanır, teflon tencerede dibine az su konur, kapağı kapalı olarak olabildiğince kısık ateşte yiyicinin keyfine göre pişirilir. daha sonra zeytinyağı+bol limon+az tuz karışımı üzerinde dökülür, buzdolabında soğuması beklenir, etin yanında süper olur. en bilinen tarifi ve en güzel hali budur.
afiyet olsun.
afiyet olsun.
0
orijinal tadı acı, ekşi falan değildir ki. bildiğin tatsızdır. siz limonlusunu yemişiniz. ekşi sevmiyorsanız limon koymadan sarımsağı ezip zeytinyağıyla karıştırarak üstüne dökebilirsiniz. veya sarımsaklı yoğurtla.
0
arkadaşım limon+mayonez döküp yiyor, ne kadar yararlı tartışılır ama sebze yemeyen ben bile yiyebildim bu şekilde.
0
haşlandıktan sonra zeytinyağ-limon sosu dökmek damak tadınıza uymuyorsa aynı sosu bir de sarımsaklı deneyin. sarımsağı iyice ezip karıştırın sosa. hatta vakit varsa sosu önceden hazırlayıp bekletin ki, lezzeti iyice geçsin. az karabiber de severim bu karışımda ama herkese göre değil. onu sonradan deneyin bence. yine olmazsa içindeki faydalı madde her ne ise başka hangi besinlerde var, onu öğrenmek lazım
0
surekli atlanilan onemli bir nokta var.. limon, zeytinyagi bolca ve bir miktar da tuz ile dadindan yenmez fakat haslanma islemi bittikten sonra <u>sogumasi</u> hatta mumkunse dolapta bekletilmesi gerek. sicak ya da ilik halde ayni tadi vermez.
bir de arkadasim israrla cig halde yemeye bayiliyor.. yukarida bahsettigim sekilde tonlarca tuketebildigim icin denemedim sahsen.
bir de arkadasim israrla cig halde yemeye bayiliyor.. yukarida bahsettigim sekilde tonlarca tuketebildigim icin denemedim sahsen.
0
eğer hardal seviyorsanız, akışkan kıvama getirdiğiniz yoğurdun içine zevkinize göre hardal karıştırıp yiyebilirsiniz. veya çedar peyniri seviyorsanız yapacağınız akışkan beşamel sos daha ocakta sıcakken içine istediğiniz kadar çedar peyniri atarak değişik bir sos yapabilirsiniz.
0
yıkayıp, çiçeklerine ayırıp, mikrodalgada cama kaseye koyun, azıcık su çok az ama, birkaç çentik tereyağ, tuz, az karabiber, birkaç damla limon. ağzını streçle kaplayıp, en yüksekte, 3.5 dakika..streç filmi sökerken elinizi buharla yakmayın.
mis..
ben ki nefret ederdim, böyle sevdim..böyle fındığımsı bir aroması oluyor. ayrıca yeşili de cıvıl cıvıl kalıyor, pörsümüyor su çekmiyor haşlandığı zamanlardaki gibi..
mis..
ben ki nefret ederdim, böyle sevdim..böyle fındığımsı bir aroması oluyor. ayrıca yeşili de cıvıl cıvıl kalıyor, pörsümüyor su çekmiyor haşlandığı zamanlardaki gibi..
0
zeytinyagı, pulbiber, limon, dövülmüs sarmısak karıştırıp sos yapın. düdüklü tencerede buhar cıktıktan sonra 3-4 dakka hasladıgınız brokolinin üstüne tökün.
yogurt da alın 2 kaşık. afiyetlen yiyin.
yogurt da alın 2 kaşık. afiyetlen yiyin.
0
kremalı corbasını yapın. internette muhtelif tariflerini bulabilirsinz. o kadar lezzetli olacak ki brokoli oldugunu anlamayacaksınız bile.
0
nar ekşisi falan da tatlandırabilir. limonlu, seytinyağlı sosun üstüne nar ekşisi, erik ekişisi falan dökün..
0
yemek zorunda değilsiniz.. sadece balık yiyerek hayatını geçiren eskimolar var. yeme alışkanlığı genlerimize etki etmiş bir durumdur diğer arkadaşların dediği gibi içindeki maddeleri kendi çevremizdeki başka sevdiğimiz yiyeceklerden de elde edebiliriz. buradan faydalanabilirsiniz:
tr.wikipedia.org
onun dışında tadını sevdiğin birkaç sebzeyle beraber haşlayıp mikserden geçirip sebze püresi haline getirebilirsin etlerin yanında garnitür olarak kullanabilirsin. bu arada mesaja siz diye başlayıp sen diye bitirerek kendi kendime samimi oldum tebrikler..
tr.wikipedia.org
onun dışında tadını sevdiğin birkaç sebzeyle beraber haşlayıp mikserden geçirip sebze püresi haline getirebilirsin etlerin yanında garnitür olarak kullanabilirsin. bu arada mesaja siz diye başlayıp sen diye bitirerek kendi kendime samimi oldum tebrikler..
0
radikalherif
10 yıl önce trt'de gördüğüm bir filmi soruyorum. film 60 ya da 70 li yıllarda İstanbulda geçiyor. komedi filmi. kadrosundaki isimlerden tam olarak emin değilim ama bilindik meşhur bir oyuncu kadrosu vardı.şudur budur demiyorum olmayan birisini söylemeyeyim diye. filmin hatırlayabildiğim konusu istan
10 yıl önce trt'de gördüğüm bir filmi soruyorum.
film 60 ya da 70 li yıllarda İstanbulda geçiyor. komedi filmi. kadrosundaki isimlerden tam olarak emin değilim ama bilindik meşhur bir oyuncu kadrosu vardı.şudur budur demiyorum olmayan birisini söylemeyeyim diye. filmin hatırlayabildiğim konusu istanbula gelen bir turist kızın başına gelenlerdi. hatırladığım sahnelerden biri kızı taksiyle istediği yere değilde kasımpaşa gibi bi semte götürüyorlardı, diğerini iyi hatırlıyorum o da kız tam troleybüse binerken elektrikler kesiliyordu ya da geliyordu bu sayede kafası kapıya sıkışık halde troleybüsle gidiyordu.bir de filmin adında "istanbul" kelimesi de vardı sanki.istanbul da cümbüş var olabilir ama tutup da yanlış filmi aramak istemiyorum o film hakkında yeterli bilgi yok. hatırladığım bunlar, var mı bu filmi bilen eden gören?
film 60 ya da 70 li yıllarda İstanbulda geçiyor. komedi filmi. kadrosundaki isimlerden tam olarak emin değilim ama bilindik meşhur bir oyuncu kadrosu vardı.şudur budur demiyorum olmayan birisini söylemeyeyim diye. filmin hatırlayabildiğim konusu istanbula gelen bir turist kızın başına gelenlerdi. hatırladığım sahnelerden biri kızı taksiyle istediği yere değilde kasımpaşa gibi bi semte götürüyorlardı, diğerini iyi hatırlıyorum o da kız tam troleybüse binerken elektrikler kesiliyordu ya da geliyordu bu sayede kafası kapıya sıkışık halde troleybüsle gidiyordu.bir de filmin adında "istanbul" kelimesi de vardı sanki.istanbul da cümbüş var olabilir ama tutup da yanlış filmi aramak istemiyorum o film hakkında yeterli bilgi yok. hatırladığım bunlar, var mı bu filmi bilen eden gören?
0
istanbula gelen turist kız prenses gibi birşey miydi? normal insan kılığında dolaşıyodu? filiz akındı
hatta şu muydu yaa;
www.sinematurk.com
hatta şu muydu yaa;
www.sinematurk.com
0
efruz
bir öğrencim dersin ortasında birden göremediğini söyledi. boş bakışlarının ve panikli ağlamalarının arasında hastaneye götürdük. damla ve serum aldıktan baya bi sonra görmeye başladı.fazla teknik olmamak kaydıyla nedir bu durum, stresten dediler ama fizyolojik olarak nedir. olağan mıdır, kalıcı has
bir öğrencim dersin ortasında birden göremediğini söyledi. boş bakışlarının ve panikli ağlamalarının arasında hastaneye götürdük. damla ve serum aldıktan baya bi sonra görmeye başladı.
fazla teknik olmamak kaydıyla nedir bu durum, stresten dediler ama fizyolojik olarak nedir. olağan mıdır, kalıcı hastalığı var mı, bundan sonra ne yapılabilir
fazla teknik olmamak kaydıyla nedir bu durum, stresten dediler ama fizyolojik olarak nedir. olağan mıdır, kalıcı hastalığı var mı, bundan sonra ne yapılabilir
0
soruna tam cevap olmayabilir belki ama ben şöyle bir durum yaşadım. açlık sebebiyle tansiyonum düştü gözlerim önce karardı sonra da görmez oldum. yaklaşık bir dk sürdü körlüğüm, sonra düzeldi. böyle bir durum da gerçekleşmiş olabilir.
0
evet tansiyonla alakalı. benim de aklıma gelmişti, kan şekeri düşmesi sanırım. daha çok merak ettiğim bunun kalıcı etkisi olabilir mi
0
entrynizi okudum da doktorun yaptigi tam bir angutlukmus; hastanin numara yapip yapmadigi ogrenmek icin goze hareket eden spiral gibi bir sey yaklastirilir. eger goz bunu goruyor ve algiliyorsa gozbebekleri buyur/kuculur/odaklanir gozunu kirpar vs. kisacasi tepki verir. ama sizin doktor "numara yapmiyorsun degil mi , eki eki" diyecek kadar piskinmis.
sozluk.sourtimes.org
sorunuzla ilgili olarak ise kesinlikle doktora gorunup sebebini hasta oyle ogrensin diyecegim ama doktorlarin durumu da sizin orneginizde goruldugu gibi malum. bunun bir suru nedeni varmis
www.medhelp.org
(bkz: gecici korluk)
sozluk.sourtimes.org
sorunuzla ilgili olarak ise kesinlikle doktora gorunup sebebini hasta oyle ogrensin diyecegim ama doktorlarin durumu da sizin orneginizde goruldugu gibi malum. bunun bir suru nedeni varmis
www.medhelp.org
(bkz: gecici korluk)
0
"ms" hastalığı belirtileri olabilir.ms hastalığı bir arkadaşımda var. abi duruyo çocuk herşeyi sağlam birden abi sol gözü yüzde 95 görme kaybına uğruyo sonrada öteki falan filan... araştırın.
0
hımm ilginç bir durum...
yalnız bu durumun ayırıcı tanısındaki hiç bir hastalık izole körlükle gitmiyor, yani geçici körlük yanında başka belirtiler de olması gerekir, organik bir sebep bulmak için.
sadece burda anlatılandan çıkarabildiğim sorunun konversiyon olduğu yönünde. yani psikolojik stresin bu şeklide kendini göstermesi. yaygın bir yanılgı, hastanın bunu bilinçli olarak yaptığıdır, ancak öyle değildir. hastanın elinden başka bir şey gelmez.
serum ve damla da doktorun bu tanıyı koymuş olduğunu gösterir gibi, placebo denir, acilde çok hastaya, aslında bildiğiniz steril tuzlu su olan serum yapıp, düzeldikten sonra psikiyatriye yönlendirmişliğim vardır.
ek belirtiler durumunda, kaslarda, gözlerde istemsiz atmalar,baş ağrıları vb olabilir, bir nöroloğun görülmesi ve kontrastlı kafa mrı sanırım iyi bir seçenek olur, hayatı tehdit edebilecek bir durumu dışlarsınız en azından, tanıyı tam koyamasanız da..
onun dışında sadece tanı koymak için gereksiz tıbbi müdahalelerden da kaçınmak iyidir, "psikolojik dedi tohtur, angut bakmadı bile" yaklaşımı ile son seçeneğe kadar doktor doktor gezerek zorlamak kötü sonuçlar verebilir.
yalnız bu durumun ayırıcı tanısındaki hiç bir hastalık izole körlükle gitmiyor, yani geçici körlük yanında başka belirtiler de olması gerekir, organik bir sebep bulmak için.
sadece burda anlatılandan çıkarabildiğim sorunun konversiyon olduğu yönünde. yani psikolojik stresin bu şeklide kendini göstermesi. yaygın bir yanılgı, hastanın bunu bilinçli olarak yaptığıdır, ancak öyle değildir. hastanın elinden başka bir şey gelmez.
serum ve damla da doktorun bu tanıyı koymuş olduğunu gösterir gibi, placebo denir, acilde çok hastaya, aslında bildiğiniz steril tuzlu su olan serum yapıp, düzeldikten sonra psikiyatriye yönlendirmişliğim vardır.
ek belirtiler durumunda, kaslarda, gözlerde istemsiz atmalar,baş ağrıları vb olabilir, bir nöroloğun görülmesi ve kontrastlı kafa mrı sanırım iyi bir seçenek olur, hayatı tehdit edebilecek bir durumu dışlarsınız en azından, tanıyı tam koyamasanız da..
onun dışında sadece tanı koymak için gereksiz tıbbi müdahalelerden da kaçınmak iyidir, "psikolojik dedi tohtur, angut bakmadı bile" yaklaşımı ile son seçeneğe kadar doktor doktor gezerek zorlamak kötü sonuçlar verebilir.
0
armish
Selamlar,bir para aktarimi icin yurt disindaki bir yer benden bankamin swift kodunu istedi, ben de kendilerine IBAN numarasini verdim. Tutturdular ikisi farkli sey diye. Bunlar ayni seyler olmadi mi son zamanlarda? Olmadilarsa bir sekilde bu kodu ogrenmenin kolay bir yolu var mi? (Ben de TR'de olmad
Selamlar,
bir para aktarimi icin yurt disindaki bir yer benden bankamin swift kodunu istedi, ben de kendilerine IBAN numarasini verdim. Tutturdular ikisi farkli sey diye. Bunlar ayni seyler olmadi mi son zamanlarda? Olmadilarsa bir sekilde bu kodu ogrenmenin kolay bir yolu var mi? (Ben de TR'de olmadigim icin musteri hizmetlerine sey ettiremedim).
bir para aktarimi icin yurt disindaki bir yer benden bankamin swift kodunu istedi, ben de kendilerine IBAN numarasini verdim. Tutturdular ikisi farkli sey diye. Bunlar ayni seyler olmadi mi son zamanlarda? Olmadilarsa bir sekilde bu kodu ogrenmenin kolay bir yolu var mi? (Ben de TR'de olmadigim icin musteri hizmetlerine sey ettiremedim).
0
swift kodu, eğer şubenin kambiyo işlemlerini tek başına gerçekleştirme yetkisi var ise şubeden şubeye değişmektedir. eğer kambiyo yetkisi yoksa tüm şubelerin ortak kullandığı bir kod vardır. o da yukarıdaki mesajda yazılı olan kod olabilir, ama olmayabilir de. bir tanıdığınıza şubeyi aratıp swift kodunu öğrenmeniz faydalı olacaktır kanaatindeyim.
0
galler prensi
türkiye'de bu işin kursunu, eğitimini, sertifikasyonunu yapan bir yer var mı? sadece şarap degüstatörlüğü hakkında değil sorum, zeytinyağı için de degüstatörler var.
türkiye'de bu işin kursunu, eğitimini, sertifikasyonunu yapan bir yer var mı?
sadece şarap degüstatörlüğü hakkında değil sorum, zeytinyağı için de degüstatörler var.
sadece şarap degüstatörlüğü hakkında değil sorum, zeytinyağı için de degüstatörler var.
0
dirk pitt
çocukken istanbulda (ve muhtemelen niştantaşında) bu restorana giderdik ailecek, sonra kapandı gitti bu. lakin neredeydi ve adı neydi buranın bilen var mıdır? borsa restoranının yakınındaydı sanırsam...
çocukken istanbulda (ve muhtemelen niştantaşında) bu restorana giderdik ailecek, sonra kapandı gitti bu. lakin neredeydi ve adı neydi buranın bilen var mıdır? borsa restoranının yakınındaydı sanırsam...
0
agos gazetesini geçince(şişli yönünde) ileride sağda vardı böyle bi yer. adı sanırsam tramvaydı
0
evet evet tramvaydı oranın adı. ben de küçükken bir kez gittiğimi ve çok ilginç bulduğumu hatırlıyorum.
0
bugün geriye sadece büfesi kalmıştır, ama yine de gidip görülebilir.
dış mimarisi tramvay şeklinde, şöförün olması gerektiği yerde sosisli tankı var sanırım.
osmanbey metro durağından takisme doğru yürürken sol kaldırımda, nişantaşı-harbiye arasında. halaskargazi caddesinde.. numarası 130-150 arası bişeydir herhalde.
dış mimarisi tramvay şeklinde, şöförün olması gerektiği yerde sosisli tankı var sanırım.
osmanbey metro durağından takisme doğru yürürken sol kaldırımda, nişantaşı-harbiye arasında. halaskargazi caddesinde.. numarası 130-150 arası bişeydir herhalde.
0
enola gay
Bizi terzi sanıp dikiş seti bile koymalarına rağmen lanet olası diş macununu koymazlar.. bugüne kadar 1 yıldızından 5 yıldızına kadar hiç bir otelde denk gelmedim..geleniniz var mı :)
Bizi terzi sanıp dikiş seti bile koymalarına rağmen lanet olası diş macununu koymazlar.. bugüne kadar 1 yıldızından 5 yıldızına kadar hiç bir otelde denk gelmedim..
geleniniz var mı :)
geleniniz var mı :)
0
Var :) Antalyada muhtelif otellerde gördüm. Özel yapım yaparlar ya hani küçük. O şekilde yapmışlar. Hatta colgate idi biri yanlış hatırlamıyorsam. :)
0
dikiş ipleri numuneliktir heralde,kimse pek kullanmaz ellemez falan belki
diş macunu marka falan diycem hani millet kullanmaz kendi markasından başka, ama daha hassas şampuan konusunda markasız bi sürü koyuyorlar.
ben de merak ettim şimdi. götürmesinler diyedir belki
diş macunu marka falan diycem hani millet kullanmaz kendi markasından başka, ama daha hassas şampuan konusunda markasız bi sürü koyuyorlar.
ben de merak ettim şimdi. götürmesinler diyedir belki
0
bir cok otelde bana denk geldı..
ancak koymamalarının nedenı sanırım diş macunu aynen diş fırçası gıbı kişiye ozel bir seydir.yani ornegın bir insan x firmanın y model diş macununu tercih ediyorsa ve otelde bulunan bir diş macunu kullanmak suretıyle dişlerinin sarardıgını beyan edıp ilgili mahkemeye basvurursa dava acma hakkı olabilir diye dusunmekteyım..
bi an boyle seyler olabılır dıye dusundum..
ancak koymamalarının nedenı sanırım diş macunu aynen diş fırçası gıbı kişiye ozel bir seydir.yani ornegın bir insan x firmanın y model diş macununu tercih ediyorsa ve otelde bulunan bir diş macunu kullanmak suretıyle dişlerinin sarardıgını beyan edıp ilgili mahkemeye basvurursa dava acma hakkı olabilir diye dusunmekteyım..
bi an boyle seyler olabılır dıye dusundum..
0
adanada mavi sürmeli otelde hem diş fırçası hem de diş macunu bulunmakta idi. ayrıca erkekler için traş seti gibi bişi de vardı.
0
fiyatı yüzündendir, şampuan diye el sabunundan bozma bi sıvı koyuyorlar bunun ucuzunu daha yapamamışlardır. bende sadece bi filmde denk geldim diş macununa. hem onu koysalar bide fırça lazım tek başına bi işe yaramaz. ne biliyim ben fırçayı taşıdıktan sonra macunu da taşırım ya 2'sini de koysunlar yada hiç koymasınlar.
0
cuamnuatn
şimdi ben bu bankacılıktaki mevduat sistemini çözemedim. bir bilen vardır diye soruyorum;farzedelim 100.000 ytl aylık vadeyle aylık ne kadar bir para getirir?aynı miktardaki euro ve usd için bu getiri ne kadardır?mesela ülkemizde hangi bankalar en iyi getiriyi sağlıyorlar?tabi bankaların batmasını f
şimdi ben bu bankacılıktaki mevduat sistemini çözemedim. bir bilen vardır diye soruyorum;
farzedelim 100.000 ytl aylık vadeyle aylık ne kadar bir para getirir?
aynı miktardaki euro ve usd için bu getiri ne kadardır?
mesela ülkemizde hangi bankalar en iyi getiriyi sağlıyorlar?
tabi bankaların batmasını falan duyuyoruz, bu vadeli hesapların geri ödenememesi sonucu falan mı oluşuyor?
en sağlam bankaların aylık vadeli hesap faiz oranları nelerdir? falan filan işte. bi el atıverin canlar.
farzedelim 100.000 ytl aylık vadeyle aylık ne kadar bir para getirir?
aynı miktardaki euro ve usd için bu getiri ne kadardır?
mesela ülkemizde hangi bankalar en iyi getiriyi sağlıyorlar?
tabi bankaların batmasını falan duyuyoruz, bu vadeli hesapların geri ödenememesi sonucu falan mı oluşuyor?
en sağlam bankaların aylık vadeli hesap faiz oranları nelerdir? falan filan işte. bi el atıverin canlar.
0
100.000 ytl, 15-16 bin ytl gibi "yıllık" kazanc getirir faiz ile. 12'ye bölersen aylık ne kadar geleceğini bulursun. bankaların mevduat oranları arasında pek fazla oynama olmaz. genelde fonla değerlendirilir böyle paralar. onun da getirisi aşağı yukarı aynıdır.
0
aylık ortalama yüzde 1 gibi düşün. biraz aşağı biraz yukarı olabilir. 100 bin liraya bin lira.
dövizlerde cok daha düşük, binde 3 falan. 1000 euro koysan 3 euro alırsın ayda.
batma olayları falan olsa da mevduatlar devlet garantisinde. 50 bin liraya kadar ya da daha fazla. yani banka batar ama senin paranı devlet verir. tabi bankanın sahiplerinin neyi var neyi yok satar parasını çıkarır o ayrı.
dövizlerde cok daha düşük, binde 3 falan. 1000 euro koysan 3 euro alırsın ayda.
batma olayları falan olsa da mevduatlar devlet garantisinde. 50 bin liraya kadar ya da daha fazla. yani banka batar ama senin paranı devlet verir. tabi bankanın sahiplerinin neyi var neyi yok satar parasını çıkarır o ayrı.
0
bankaların kampanyaları oluyor arada onları takip edip daha yüksek faiz alabilirsin. mesela yanılmıyorsam hsbc internetten vadeli hesap açan %17 faiz veriyordu. yıllık tabiki bu oran.bir ara finansbank da yaptı öyle birşey. bir de paran ne kadar çoksa ona göre daha yüksek bir oran alma ihtimalin var. ama burda 200-300 milyardan bahsediyorum.
15-20 milyarın varsa %17de aylık 150-200 ytl arası bir getiri elde edebilirsin.tabi bunlar tahmini rakamlar. gelirinden de %15 civarı stopaj kesintisi olacak onu da belirteyim.
bir de her bankada 50.000 ytlye kadar devlet garantisi var. aynı bankada 5 hesabın varsa beşi de garantili değil yani.
15-20 milyarın varsa %17de aylık 150-200 ytl arası bir getiri elde edebilirsin.tabi bunlar tahmini rakamlar. gelirinden de %15 civarı stopaj kesintisi olacak onu da belirteyim.
bir de her bankada 50.000 ytlye kadar devlet garantisi var. aynı bankada 5 hesabın varsa beşi de garantili değil yani.
0
oceano
bir arkadaşım anlattı direkt aktarıyorum:adamın birini öldü sanıp morga getiriyorlar oysakiadam felçli. otopsi yapacaklar, neyse bunu yatırıyorlar tam bir yerlerini kesmeye biçmeye başlıyorlar, adam bir şey yapamıyor tabi.sadece gözünden bir damla yaş akıyor ve adamlardan biri bunu görüyor."elimdeki
bir arkadaşım anlattı direkt aktarıyorum:
adamın birini öldü sanıp morga getiriyorlar oysakiadam felçli. otopsi yapacaklar, neyse bunu yatırıyorlar tam bir yerlerini kesmeye biçmeye başlıyorlar, adam bir şey yapamıyor tabi.
sadece gözünden bir damla yaş akıyor ve adamlardan biri bunu görüyor."
elimdeki hikaye bu. bi el atıverin :)
adamın birini öldü sanıp morga getiriyorlar oysakiadam felçli. otopsi yapacaklar, neyse bunu yatırıyorlar tam bir yerlerini kesmeye biçmeye başlıyorlar, adam bir şey yapamıyor tabi.
sadece gözünden bir damla yaş akıyor ve adamlardan biri bunu görüyor."
elimdeki hikaye bu. bi el atıverin :)
0
yahu galiba bu "awake" tam emin diilim ama, rol yapamayan hayden christensen dangalagi ve jessica albanin son donem filmi..
0
awake demeyin diye yazacaktım tam :)
awake'i izliyordum az önce -hatta şimdi bitti- arkadaşım onun üzerine anlattı zaten :D
awake'i izliyordum az önce -hatta şimdi bitti- arkadaşım onun üzerine anlattı zaten :D
0
stephen king in bi romaninda vardi bu sanirim. golf oynarken bi yilan sokuyodu. filmini bilemeyecegim...
0
en.wikipedia.org stephen king in böyle bir hikayesi var ve esinlendiği yer olarak da hitchcock'un bir tv şovundan bahsediyor.
0
Kesinlikle Stephen King öyküsü, Nightmares and Dreamscapes'deki autopsy room four'un sonu biraz farklı. Elbet farkediyorlar ancak, farketme şekilleri farklı. İstersen yazarım.
0
hikaye mesture
sanırım barbra streisand oynuyordu. ilk izlediğimde baya yer etmişti bende de şu an nedense sadece tek bir quote hatırlıyorum. o da başroldeki kadının aceleyle taxi çağırırken bi arabanın durması ve şöförün "sarı ama taksi değil bayan" demesi. komedi filmiydi elbette. hatırlayan var mı?
sanırım barbra streisand oynuyordu. ilk izlediğimde baya yer etmişti bende de şu an nedense sadece tek bir quote hatırlıyorum. o da başroldeki kadının aceleyle taxi çağırırken bi arabanın durması ve şöförün "sarı ama taksi değil bayan" demesi. komedi filmiydi elbette. hatırlayan var mı?
0
www.imdb.com bu film olabilir mi acaba? barbara streisand taksiye biniyordu saçları falan bozuluyordu tam da birisiyle buluşmaya gidiyordu sanırım.
0
cüzdanın içinde buldum çok şükür. nerdeyse verdiğim hiç bi bilgi doğru değilmiş.
(bkz: La pupa del gangster) veya ekşi'deki de adıyla (bkz: gun moll)
(bkz: La pupa del gangster) veya ekşi'deki de adıyla (bkz: gun moll)
0
susannah
uzun süredir limewire'dan download yapamıyorum. arama yaptığımda hiç bir sonuç çıkmıyor. hatta steven spielberg gets a hilarious prank call bile çıkmıyor:)paylaşımım da çok sınırlı değil. versiyon 4.14.10. ayrıca limewire firewall var diyor bir etkisi olur mu? yoksa dns falan mı değiştirmem lazım.te
uzun süredir limewire'dan download yapamıyorum. arama yaptığımda hiç bir sonuç çıkmıyor. hatta steven spielberg gets a hilarious prank call bile çıkmıyor:)
paylaşımım da çok sınırlı değil. versiyon 4.14.10. ayrıca limewire firewall var diyor bir etkisi olur mu? yoksa dns falan mı değiştirmem lazım.
teşekkürler.
paylaşımım da çok sınırlı değil. versiyon 4.14.10. ayrıca limewire firewall var diyor bir etkisi olur mu? yoksa dns falan mı değiştirmem lazım.
teşekkürler.
0
firewall ınız varsa kontrol ediniz, Windows ateş duvarınıza da bakınız izin veriyor mu diye. Mazlum program internete çıkamıyormuş. En olmadı kaldırınız, yeniden kurunuz.
Not: Uzmanı aşinası değilim sadece tavsiye niyetine...
Not: Uzmanı aşinası değilim sadece tavsiye niyetine...
0
me neither
kişiye ve bankasına göre değişir elbette ama ayda 2500 ytl aylık alan birisine bankalar en fazla aylık ne kadar konut kredisi ödemesine izin verirler. 10 yıl vade aylık 1900 lira çok mu yüksek?. ilgili kişi bekar, kurumsal büyük bir firmada çalışıyor ve ssk'sı aldığı maaştan yatıyor, kira ödemiyor k
kişiye ve bankasına göre değişir elbette ama ayda 2500 ytl aylık alan birisine bankalar en fazla aylık ne kadar konut kredisi ödemesine izin verirler. 10 yıl vade aylık 1900 lira çok mu yüksek?. ilgili kişi bekar, kurumsal büyük bir firmada çalışıyor ve ssk'sı aldığı maaştan yatıyor, kira ödemiyor kendi evinde oturuyor, geçmişte bankalarla hiçbir problem yaşamamış ve başka hiçbir yere borcu yok.
bir projeden uygun faiz oranından ev alınması düşünülüyorda satıcı ve bankayla uğraşmadan ve heveslenmeden önce öğrenelim dedik olabilirliği varmı diye?
teşekkürler.
bir projeden uygun faiz oranından ev alınması düşünülüyorda satıcı ve bankayla uğraşmadan ve heveslenmeden önce öğrenelim dedik olabilirliği varmı diye?
teşekkürler.
0
genelde benim gördüğüm bekar insanlar için aylık kredi ödeme tutarı net maaşın yarısını geçtiği zaman banka için kredi risk oluşturmaya başlıyor. bu durumda vermek istemiyorlar. kredinin süresini uzatıp taksitleri düşürmeye çalışıyorlar. ama bazı bankalar diğerlerine göre kredi vermeye daha hevesli oluyor. onları bulmanız yararınıza olacaktır.
0
evet 2500 net ve bordroda gözüken minimum rakam bu arada, aslında bordroda gözükmemekle birlikte her ay 300-400 ile 1000 ytl arasında ekstrada alıyor ve bu da ispatlanabilir herhalde sormam lazım.
anlaşmalı bankada garanti bankasıymış bu arada.
anlaşmalı bankada garanti bankasıymış bu arada.
0
2500 maaşa 1900luk krediyi çok zor verirler. Hatta vermezler, çünkü böylesi çok daha işlerine geliyor. Diğer gelirleri mutlaka ispatlaman lazım. Ben bankada çalışırken kural maaşın 1/3ünden fazlasını geçen taksit yapmama üzerineydi (Osmanlı Bankası, ki kendisi Doğuş grubunundur -du)
0
