Giriş
(6)

imdat - antivirusu kaldiramiyorum

safepassage
arkadaslar oncelikle herkese merhaba;sonralikla: bu allahin belasi panda antivirus kenetlendi bilgisayarima, kaldiramiyorum. yenisini yuklemeye calisiyorum ama o bile eski versiyonunu kaldiramiyor. bir de inat etti iyice. regeditlerden mi denemedim, task managerdan mi denemedim hepsinde hata veriyo
arkadaslar oncelikle herkese merhaba;

sonralikla: bu allahin belasi panda antivirus kenetlendi bilgisayarima, kaldiramiyorum. yenisini yuklemeye calisiyorum ama o bile eski versiyonunu kaldiramiyor. bir de inat etti iyice. regeditlerden mi denemedim, task managerdan mi denemedim hepsinde hata veriyor olmaz yapamazsin diyor.

yok mu bi kaldirma programi falan? yardimci olabilirseniz seviniciiim
0
safepassage
(12.04.08)
ccleaner var onla dene bi de. pek sanmıyorum ise yarayacagını da.

safe mod da denesenız bi de?
0
bryan fury
(12.04.08)
yok yahu ne safe mod ne ccleaner ise yaramadi. inat etti program, kalkmiyor..
0
🌸safepassage
(12.04.08)
zsoft uninstaller diye bi program okumuştum, indirdim lakin kurup denemedim henüz. denenebilir belki
0
kobuzchu kiz
(12.04.08)
moral bozmak gibi olmasın ama ben çare bulamayıp dellenmiş ve format atmıştım
0
sf arjuna one
(12.04.08)
administrator girisi yaparsaniz kaldirabilirsiniz gibi sanirim
0
maresalx
(12.04.08)
admin girisi derken? nasil yani? programa mi admin girisi yapacagim?

guvenli kipte acarken admin girisi ve kendi kullanici adim cikmisti ben kullanici adima tikladim. belki de oyle yapmak gerekiyor? hm?
0
🌸safepassage
(12.04.08)
(2)

vega - k9

sf arjuna one
bu şarkının adı niye k9?
bu şarkının adı niye k9?
0
sf arjuna one
(04.04.08)
stanley weber demiş ki:

deniz özbey'in vegayadavega sitesinde bir soruya cevaben açıkladığına göre şarkı ismi şuradan gelmekte imiş:

"ikili ilişkilerde her iki taraf da 'ben senin beğenmediğim özelliklerini değiştiririm,hehe ' iç sesi ile birbirine merhaba der.bir eğitim seferberliği gibidir bir bakıma ilişki başlangıçta...ancak gerçek kazanç karşındakini olduğu gibi kabul edip sevmek ya da yıpranıp,yıpratmadan,saygıyı kaybetmeden yolu değiştirebilmek olur.bu şarkının sözlerini yazdığımda gözümün önüne tasmasının ucunda mükemmel eğitilmiş ancak genlerindeki vahşi :) özellikleri ifadesinden belli bir k-9 gelmişti .sahibine 'evet ben de seni seviyorum,birlikte çalışabiliriz ama yine de kuyruğumu çekmemeye gayret et,ne yapacağım belli olmaz,seviyorsan serbest bırak,seviyorsam dönerim' diyor
budur yani..."
(stanley weber, 07.02.2006 20:22 ~ 20:23
0
pispinti
(04.04.08)
hmn teşekkürler.
0
🌸sf arjuna one
(05.04.08)
(3)

Facebook araması

colonizer
Facebook'ta doğum günü tarihine göre arama yapılabiliyor mu doğrudan ya da dolaylı olarak? Yapamadım ben.Teşekkürler.
Facebook'ta doğum günü tarihine göre arama yapılabiliyor mu doğrudan ya da dolaylı olarak? Yapamadım ben.

Teşekkürler.
0
colonizer
(06.03.08)
Evet abi öyle oluyor ama bu sefer de doğum yılı işin içine katılamıyor sanırım. Var mıdır başka bir yol?
0
🌸colonizer
(06.03.08)
doğum gününü değiştirip ara
0
sf arjuna one
(06.03.08)
Doğum yılıyla doğum gününü birbirinden bağımsız sınıflandırmışlar. Hala çözemedim nasıl yapıldığını.
0
🌸colonizer
(28.03.08)
(7)

upgrade'e yardım ediniz pls ltf t$k

sf arjuna one
aşağıdaki komponentlerin fiyat performans olarak mantıklı olduğu yönünde ufak bi araştırmada bulundum fakat kafam çok karıştı.anakart olarak gigabyte p35 ds3işlemci olarak e8400 ya da e6750, bu ikisinden 8400 daha iyi heralde ama o p35 deil, x38. bu yüzden p35 olan anakarta takılamıyor mu? ona takıl
aşağıdaki komponentlerin fiyat performans olarak mantıklı olduğu yönünde ufak bi araştırmada bulundum fakat kafam çok karıştı.
anakart olarak gigabyte p35 ds3
işlemci olarak e8400 ya da e6750, bu ikisinden 8400 daha iyi heralde ama o p35 deil, x38. bu yüzden p35 olan anakarta takılamıyor mu? ona takılamıyorsa takılabileceği bi anakart bulduruverin bulamıyom.
400watt psulu kasam var aopen hb600 mü ne adı. yeni power almam gerekir mi. alırsam 500wattmı olsun 600wattmı.
ram olarak abarmanın bi anlamı var mı? 1066mhz'lik ramin diğerlerinden artı bi yönü olur mu?
şimdilik ekran kartı düşünmüyorum finansal çöküntü yaşamamak için fakat onun için de şu anda ideal olan nedir bilen varsa iyi olur. bana ati hd2600xt makul gözüktü.
0
sf arjuna one
(23.02.08)
ya ne alırsan al. 2-4 yıl arası bir sürede eskiyecek. bunu düşünerek al. bi de asla son teknoloji diye en yeni çıkan şeyleri alma. fiyat düşüklüğü, performans yüksekliğinden bence daha önemlidir.
0
darknum
(23.02.08)
diğerlerine daha teknik cevaplar gelecektir sadece eskiden beri(amd ati'yi satın almadan önce bile) tercihim şu şekildedir; amd işlemci+ati ekran kartı ya da intel işlemci+nvidia ekran kartı birlikteliği.
"Neden?" diye sorma...
0
late viper
(23.02.08)
evet eskiyecek ama şu anda oyun oynayamıyorum yaw :) hazır okulu da bitirdim mezun oldum. bunlar zaten çok pahalı değil sadece ortalama üstü parçalar. yani bana öyle geldi. yamuluyo da olabilirim piyasadan çok da haberdar değilim tabi.
işlemci ekran kartı birlikteliğine ben de aynı şekilde yaklaşıyorum zaten intel işlemci düşünmemin nedeni son iki seferdir amd işlemci ati ekran kartı kullanmış olmam. değişiklik olsun dedim. hem bu arada c2duo teknolojisi falan intel amdden ilerde heralde bu aralar..
0
🌸sf arjuna one
(23.02.08)
1-anakart olarak gigabyte p35 ds3l veya p35 ds3r öneririm. quad core da dahil yeni 45nm lik tüm işlemcileri desteklerler.
2-işlemci olarak e8xxx serisini tercih et. çünkü hem daha yeni hem daha performanslı hem de daha ucuz. üstelik 45nm teknolojisine sahip. yani daha az enerji tüketir ve daha az ısınır. e8200 öneririm.
3-kullanacağın kasa bir çok şey için yeterli olur. aopen ların psu lar sağlamdır. ama alacağın ekran kartına göre de değişir kullanman gereken psu miktarı.
4- ram olarak 667 veya 800 mhz olanı al. normal bir kullanıcının bu ikisi arasındaki hız farkını anlayamayacağı söyleniyor. yani bütçene hangisi uygunsa onu al.
5- ekran kartı olarak da piyasaya yeni sürülen nvidia geforce 9600gt yi şiddetle öneririm. f/p oranı aşmış bir kart.
0
dersimli
(23.02.08)
thg yi kurcala,
0
bryan fury
(23.02.08)
algoritma
(24.02.08)
iki ay bekleycek sabrın varsa hd 2600 xt alma bende var memnun değilim bir sürü uyumusuzluk çıkartıyor oyunlarda nvivda piyasayı yemiş bitirmiş vesselam . ati de nvida da piyasada bir kaç ay içinde yeni nesilleri yaygınlaştırmaya başlayacaklar sanırım beklersen xt 2600 yerine hd 3600 gibi bir modelini falan alabilirsinati de ısrarcıysan . güç kaynağı kaliteli al , zaten600 watt aşağısı ilerdeki herhangi bir upgrade için yalan olur.
0
mindtraveler
(24.02.08)
(6)

htc tytn II kaiser

sf arjuna one
6 senedir 8850 kullanıyorum. telefon artık geberdi. tamir ettirmeme rağmen konuşulmuyor. bu vesileyle gözel bi telefon almaya karar verdim. parayı da biriktirdim ve bu tytn 2'de karar kıldım.genel olarak özellikleri şöyle3mp kamera (flaşı yok ki benim için tek önemli eksisi budur)görüntülü konuşma v
6 senedir 8850 kullanıyorum. telefon artık geberdi. tamir ettirmeme rağmen konuşulmuyor. bu vesileyle gözel bi telefon almaya karar verdim. parayı da biriktirdim ve bu tytn 2'de karar kıldım.

genel olarak özellikleri şöyle
3mp kamera (flaşı yok ki benim için tek önemli eksisi budur)
görüntülü konuşma ve kendini görerek çekmek için önde de kamera
kaykılıp açılan q klavye (hastayım buna)
gps(navigasyon özürlü bi insan olduğum için oldukça işime yarayacağını düşünüyorum ama kontür yer mi yoksa direk aylık uydu üyelik parası mı vermek lazım bilmediğimden size soruyorum)
windows mobile (bu iyi mi yoğsam kötü mü bilmiyorum aslında arkadaşımın babasında var aynı telefon arada bir çöküyor ve resetlemek gerekiyor aleti windows işte napıcan:))
toplum içindeki bedava interneti mobil olarak da sömürebilmek için wireless (bu wireless ile cepten girilen netten hayır gelir mi? yani mail atıp bakmak dışında mesela sözlüğe veya haber sitelerine girip faydalı bi şekilde gezebilir miyim?)
neyse uzatmıyım. bu telefona göre piyasada benzer özelliklerde aha bu daha iyi lan diyebileceğiniz bir telefon varsa lütfen bildiriniz.
windows mobile wireless vss konularında da yorumlarınız entrylerinizin tarafımdan itinayla şukelanmasıyla karşılanacaktır.
0
sf arjuna one
(18.01.08)
sorularınıza bilgim dahilinde cevap vereyim.
1 gps navigasyonu için para ödemezsiniz.
2 wm2005 kullandım bana çok hantal ve gereksiz geliyor yazılımı gereği ama içinde yok yok hakkını vermek lazım. çökme kalkma karşısında korkmadan ne yapacağınızı bilmeniz lazım.
3 wireless hotspotlarda bu aleti kullanabilir içindeki browser ya da kendiniz yüklediğiniz browserlarla(opera gibi) sözlüğe ya da haber sitelerine girebilirsiniz.
4 piyasada benzer olan ürünleri tam bilemiyorum benim konum değil elimden gelen bu kadar =)
0
atrin
(18.01.08)
bahsettiğiniz cihazı bilmiyorum ama kendi kullandığım hp cihazın windows ve wireless' ı için diyebilirim ki; bazen laptopın iş görmediği yerde bu cihaz iş görüyor. kablosuzu iyi, işletim sistemi canavar. benim bir şikaşetim yok. sözlüğe de giriyorum, youtube a da. ancak bir kaç eklenti yapmak lazım bazı şeyleri seyretmek, dinlemek için.
çökme işine gelince, bende de oldu bir iki defa. ama epeyidir kullanıyorum -ki pc bile çöküyor arada, el kadar makine de çöksün müsaade et. reset işi kötü de değil. bir zararını görmedim şimdiye değin.
diyeceklerim bunlar.
0
fempusay
(18.01.08)
tytn ii dediğiniz gibi şu an piyasadaki en iyi cihaz, ama biraz daha beklemeye değebilir. çünkü (bkz: i mate ultimate 9502)
0
crown
(18.01.08)
merhaba,
yaklaşık 3-5 aylık bir araştırma sonucu piyasadaki en iyi aletin bu olduğuna kanaat getirdim. ve de yurtdışından allem ederek kullem ederek getirttim bir tane. alet çok başarılı çok şahane. her yerde wireless'ları buluyor, bulabiliyor. windows mobile 6.0 sorunsuz çalışıyor. program yükleyerek htc touch da bulunan küp özelliğini telefona kazandırabiliyorsunuz. dokunmatik ekranını ister kalemle ister parmakla kullanabiliyorsunuz. hız olarak piyasada hemen tüm telefonlar 200 mhz işlemcili bu alette 400 mhz işlemci var. benim gördüğüm tek eksisi biraz ağır. ama üzerinde klavye falan olduğu için normal. bildiğim kadarıyla 1-2 hafta içinde türkiyede satışa sunuculacak. 1350 gibi bir fiyat öngörülüyor. yurtdışında tanıdığınız varsa hatrı sayılır bir farkla yurtdışından getirtebilirisiniz.
0
parantez
(18.01.08)
bu telefonu seçmekle doğru ettiğimi onayladınız hepüğüze çoh tenşkür iderün.
bu arada ürün bir iki hafta içinde değil zaten 1 ay önce geldi türkiye'ye. ilk sorduğumda 1buçuktu şimdi 1350 olmuştur heralde. (doğubankta)
i mate ultimate'e de baktım onun tipi pek hoşuma gitmedi. bi de marka ismi dandik gibi duruyo biraz hi mate! want some beer? gibi
0
🌸sf arjuna one
(18.01.08)
Electroworld gibi teknoloji mağazalarında 1.100 civarında daha dün baktım. i mate'in başlığında artılarıyla eksileriyle kıyaslamaya çalıştım iki cihazı ama son karar sizin tabi, güle güle kullanın :) htc'de hatice'ye benziyor denebilir isim benzetme yoluyla :)
0
crown
(18.01.08)
(6)

ünlülerin gerçek isimlerini kullanmaması

deckard
bir ünlü neden gerçek ismini kullanmaz? tamam absürd isimlere sahip olanlar var fakat mesela robert allen zimmerman neden bob dylan ismini seçmiştir ki? robert zimmerman da gayet akılda kalıcı bir isim. ya da misal metallica'nın ilk basçısı damian phillips niyeyse brad parker olarak tanınıyor. daha
bir ünlü neden gerçek ismini kullanmaz? tamam absürd isimlere sahip olanlar var fakat mesela robert allen zimmerman neden bob dylan ismini seçmiştir ki? robert zimmerman da gayet akılda kalıcı bir isim. ya da misal metallica'nın ilk basçısı damian phillips niyeyse brad parker olarak tanınıyor.

daha bir sürü örneği var da bir çırpıda aklıma gelenler bunlar. gerçek ismi de gayet akılda kalıcıyken niye böyle bir olaya başvururlar?
0
deckard
(10.01.08)
ermanen
(10.01.08)
facebook'da bulunmamak için. ileri görüşlü insanlar
0
fearofthedark
(10.01.08)
zaten ingilizce'de bob, bill, joe falan diye isimler yok bildiğim kadarıyla. bunların hepsi kısaltma. uzunları da robert, william, george. yani bill gates'in de gerçek isminin william gates olduğuna eminim. yani bob dylan sadece soyadını farklı kullanmış.
0
kibritsuyu
(10.01.08)
bence genel bir kural yok, her vakayı kendi içinde araştırmak lazım. hepsinin bir hikayesi vardır elbet.
-------------------------------------------------
During his Dinkytown days, Zimmerman began introducing himself as "Bob Dylan". In his autobiography, Chronicles (2004), he wrote, "What I was going to do as soon as I left home was just call myself Robert Allen.... It sounded like a Scottish king and I liked it." However, by reading Downbeat magazine, he discovered that there was already a saxophonist called David Allyn. Around the same time, he became acquainted with the poetry of Dylan Thomas. Zimmerman felt he had to choose between Robert Allyn and Robert Dylan. "I couldn't decide — the letter D came on stronger", he explained. He decided on "Bob" because there were several Bobbies in popular music at the time.

en.wikipedia.org
0
ezeriko
(10.01.08)
insanın kendisine seçtiği isim diğerinden daha gerçek oluyor. tercih meselesi. tanınacaksam bu isimle tanınmak istiyorum olayı.
0
sf arjuna one
(10.01.08)
bir de şöyle bir şey var nom de guerre
0
tom riddle
(10.01.08)
(10)

konservatuvarda master

sf arjuna one
şimdi ben bu sene bilgisayar müh. bitirmiş olucam. konservatuvarda master yapabilir miyim? sonradan müziğe kanalize olmuş, bil. okuduğuna pişman olmuş biri olarak. master için konservatuvar les ister mi? yetenek sınavını bağlama veya davul çalarak geçebilir miyim?
şimdi ben bu sene bilgisayar müh. bitirmiş olucam. konservatuvarda master yapabilir miyim? sonradan müziğe kanalize olmuş, bil. okuduğuna pişman olmuş biri olarak. master için konservatuvar les ister mi? yetenek sınavını bağlama veya davul çalarak geçebilir miyim?
0
sf arjuna one
(16.12.07)
konsevatuvarda master için bölüm dışından adam alırlar mı emin değilim.
şöyleki lisansa giriş için bile çok ciddi oranda uğraştırıyorlar insanları. özel derslerdir, kurslardır falan. işinin oldukça zor olduğunu düşünüyorum.
0
can see
(16.12.07)
itü'nün vardı galiba sesle alakalı yüksek lisans programları. işin tekniğine yoğunlaşan daha çok. itü'nün sitesinden bir araştır derim.
0
darknum
(16.12.07)
mimar sinan icin konusuyorum, imkansiz otesi.
0
la traviata
(16.12.07)
hatta ben de bilkent için konuşayım yine durum aynı.
0
can see
(16.12.07)
değil sadece master yapmak, "ben orta 2'ye yatay geçiş yapmak istiyorum" diyen bir insanın bile neredeyse dileğine nail olamayacağı bir durumdur. ben de msü için konuşuyorum ama her konservatuar için durum aşağı yukarı aynı.
0
yedek ruh
(16.12.07)
Lisans okusan? Misal Bilgi Muzik, burs istemezsen girmesi de kolay sayilir eskiye oranla. Bu yil 3 kez ek kontenjanla ogrenci alindi. Burslu zor ama imkansiz degil.
0
pyro clustic flow
(17.12.07)
peki konservatuvar mezunu birinin master için les e girmesi gerekiyor mu. yoksa les yerine geçen yetenek testi gibi bişey mi var.
0
🌸sf arjuna one
(17.12.07)
itü miam'a bak, farklı-değişik bölümlerden giren bir sürü kişi oluyor. teknoloji kompozisyon vs... ama bir enstruman çalıyor olmaktan öte bir altyapı gerekiyor muhakkak.
0
kurukafa
(17.12.07)
konservatuarda master yapmak için eskiden les'e girmek gerekiyordu. ancak şimdi gerekmiyor, bazı bölümler de çok düşük barajla alıyorlar. ama şunu söyleyebilirim; yetenek sınavı yapılyor ve o bölümün lisans seviyesinden mezun olmuş birinin birikimini istiyorlar. ki neredeyse o bölümden mezun olanın bile bazen şansı olmayabiliyor.
0
yedek ruh
(17.12.07)
miam'a baktım zaten. bir de mail attım fakat cevap gelmedi. gidip konuşurum heralde. neyse cevap veren herkese teşekkürler.
0
🌸sf arjuna one
(17.12.07)
(9)

Jelibon nasıl yenir?

demlikposet
cidden merak ediyorum jelibonu nasıl yemeliyizemmeli miyim şeker gibi yoksa ısırıp yutmalı mıyımyoksa emimi ısırıp yutup ortaya karışık bişey mi yapmam lazım
cidden merak ediyorum jelibonu nasıl yemeliyiz

emmeli miyim şeker gibi yoksa ısırıp yutmalı mıyım
yoksa emimi ısırıp yutup ortaya karışık bişey mi yapmam lazım
0
demlikposet
(26.11.07)
önce emmeli tadına doymalı sonra ikiye bölüm yutmalısın.. ben böyle yerim..
0
hareket saati gecmis otobus kaptani
(27.11.07)
Ben ısırarak yiyorum. Ortasından ısıracan lastik gibi esneyecek :)
0
ermanen
(27.11.07)
her yiğidin kendi yiyiş tarzı mevcuttur. yoğurtla benzer yani bu konuda :)
0
sf arjuna one
(27.11.07)
iki ucundan çekiverecen sonra uzayacak salacak kendini.anam büyükmüş ya bu diyiceksin boyu uzadıkça daha büyük gibi geldiğinden mutluluk vericek.plastik deformasyona dayanamiyicak ortası açılmaya başlicak.orda çok tatlı bi renk oluyor yırtılmaya başlayınca ordan başlayıp yemelisin.afiyet olsun.
0
vampyria
(27.11.07)
isirip sonra yutunca daha cabuk bitiyorlar.
bu durumda "guzel bir seyden zevk almak - uzun surec" gibi bir paralelligi dusunursek emerek yemeli bence, derim.

haa ama, biri cikar da "1 sn lik isiristan ve yutustan maksimum derecede tad aliyorum" derse, sen de haklisin derim.

orta yol buldum,
pakedin ilk yarisini isirarak yemek, son yarisini emerek.
iki turlu de denemis olup kafanizda soru isareti birakmiyorsunuz,
hem de yine sure uzuyor

not : tabi "isirinca dislere hissettirecekleri" de dusunulebilir.

siz en iyisi emin.
0
la traviata
(27.11.07)
bunun şekerden daha uzun sürede eriyen bir şey olduğunun farkındasınız değil mİ?

bir pakedi bitirmek bir gün sürebilir
0
🌸demlikposet
(27.11.07)
karşı cinsin ağzından bira, votka, tekila veya herhangi bir içki içilince salak diyaloglar bile olmadan sevişme başlar iken jelibon da aynı işlevi görebilir mi? hani parlak, şekerli ve yumuşak bi şey sonuçta.
0
luflee
(27.11.07)
yeme koca adamsın
0
atrin
(27.11.07)
yapıcı cevaplar istiyorum lan

at ağzına ye istakoz mu bu,
koca adamsın fln,
gerek yok
0
🌸demlikposet
(27.11.07)
(5)

davulda bagimsizlik calismasi

temizkopat
davulcu aday adayi bir kisi olarak el-ayak bagimsiz bir sekilde nasil ritim calabilirim, yani bunun egzersizi falan nasildir cok merak ediyorum. konuyla alakali soyle bir problemim var ki; ritim atarkene bas a hihatten daha daha hizli vurmam gereken yerlerde hihat de ister istemez hizlaniyo sag ayag
davulcu aday adayi bir kisi olarak el-ayak bagimsiz bir sekilde nasil ritim calabilirim, yani bunun egzersizi falan nasildir cok merak ediyorum.
konuyla alakali soyle bir problemim var ki; ritim atarkene bas a hihatten daha daha hizli vurmam gereken yerlerde hihat de ister istemez hizlaniyo sag ayagimla beraber. bunun olmamasi icin neler yapmam lazim? bir de ornek vermem gerekirse mesela radiohead gurubunun creep adli guzide parcasinda davula 3 kere ust uste vurulan kisim var ritimde. onu yaperkene hithat ritmini ister istemez hizlandiriyorum sonrasinda hersey normale donuyo ama o 3 kere ust uste vurma kismina gelince soguk terler dokuyorum. bu soguk ter dokme isini nasil ortadan kaldirabilirim.

(muhtemelen sacmaladim ama boyle bir sikintim var benim yani, yardim edin lutfen, coluk cocuk ser sefil olduk)
0
temizkopat
(26.11.07)
Yapmaya çalışa çalışa açmıştım ben onları eskiden. Elleri ayakları birbirinden bir kere ayırdın mı bir daha ömür boyunca bağımsız kalıyor. Kaç yıl geçmesine rağmen halen ritm attığımda birbirlerini etkilemiyorlar. Çok uğraştım ben vaktinde ve sanırım tek çaresi bol pratik bol uğraş.
0
3200
(26.11.07)
şimdi şöyle olüyör. tek pedalla double kick hareketini öğreniyorsun. bilekteki push pull ile double stroke tekniğine benzer bişey. iki kere kick vurman gerektiği zaman normal kick vuruşu yapmıyorsun da ilk vuruşu ayağının ön tarafını yani parmak ucu kısmını aşağı iterek, ikinci vuruşu da tekrar yukarı çekerken baş parmağının but kısmıyla yapıyorsun. şu videonun ortalarına doğru çocuk yapıyor. önce bunu yalayıp yuttuktan sonra çeşitli ritimlerde kullan. hihat olmadan kick sesi duymaya kulağın alışsın. ondan sonra üçlüye geç.
www.youtube.com
0
sf arjuna one
(27.11.07)
soyle bir sey var ki; davul isimleri disinda pek bi terim bilmiyorum, yani push pull, double strok falan nedir hic bilmiyorum. dedigim olayi ikili olarak yapabiliyorum ama uclu denerken hihat siciyo. mesela hihat, kick ya da trampedi ayni anda farkli hizlarda calabiliyorum ama nedense bu uclu kick vurusunu yaparken hihat de hizlaniyo. videodaki elemanin yaptigini anladim sanirsam ama bunu uclu hale nasil getircem? ilk iki vurusu dedigin gibi yaptiktan sonra ucuncu vurusu ilk vurusu tekrarlayarak mi yapmam gerekiyo?
0
🌸temizkopat
(27.11.07)
aday adayı olmandan yeni başladığını anlıyorum. zaten sıkıntısını çektiğin şey de bir yeni başlayan sendromu. muhtemelen aynı hatayı yaptıkça deliriyosundur, sinir krizleri eşiğinden dönüyosundur. ellerinden önce kulağını özgürleştirmen lazım. kafanda işleyen istemsiz bir ölçü algısı vardır, ondan kurtulman lazım.

çaresi çok dinlemek ve hi-hat pedalını kullanmak. ayaklarını birbirinden ayırırsan kollarını da ayırırsın. trampeti sokma işin içine, genelde trampet vuruşlarını da bastan alma eğilimi gösterdiğini de tahmin ediyorum. sol ayağında hi-hat ile metronom gibi ritim tut sadece, sağ ayağınla da bas davulu idare et. çok çalışıp çok dinlemen lazım yani. olmadığında da bırak ertesi gün falan devam et. dinlediklerini anlamaya çalış. davul tablarını falan mutlaka incele. creep demişsin mesela, i might be wrong'u dinle, onu dene. bunlardan önce düz ritimlerde yamulmadığından emin ol. uzun uzun yavaş yavaş çal. davul çalmak bisiklete binmek gibi, bir şeyi yapmayı başarırsan sonra hep yaparsın.

ha bir de şu egzersiz videolarını izlerken moralini bozma. 1 2 şişe de bira iç çalışmadan önce.
0
radioheadbanger
(27.11.07)
@radioheadbanger, dedigin gibi de denedim, hihati sol ayakla yapip calmayi denedim. elle yaptigimdan daha iyi oldu. yani ara ara guzel oldu ara ara da sicti. yine ayni sekilde calarken bazen trampete vurunca kicke de vuruyorum istem disi. sanirsam yapa yapa aliscam ama ilk olarak sol ayakla mi hihati kullanmaliyim ele gecmeden once bu ritimi atabilmek icin?

i might be wrong su an itibari ile beni asar. daha ritimi bile cozemedim dinleyerek.

peki bir de soyle elle tutulur pek bir yani olamayan bir kac tane kendi vidyomun linkini versem ve biraz yormu istesem abartmis olur muyum?
www.youtube.com
www.youtube.com me)
www.youtube.com in baby)
www.youtube.com me an every you)
www.youtube.com alismam lazim)
0
🌸temizkopat
(27.11.07)
(7)

çakmak

bulanti
şimdi bu tokai çakmakların içinde gazın doldurulduğr 2 bölme olur ya neden böyle iki bölmeli yaparlar bu çakmakları ve neden yuvarlak çakmaklarda olmaz bu bölmeler? neden bunu tek merak eden benim? yoksa değil miyim?
şimdi bu tokai çakmakların içinde gazın doldurulduğr 2 bölme olur ya neden böyle iki bölmeli yaparlar bu çakmakları ve neden yuvarlak çakmaklarda olmaz bu bölmeler? neden bunu tek merak eden benim? yoksa değil miyim?
0
bulanti
(18.08.07)
bernoulli prensibi ile ilgili olabilir..
0
ermanen
(18.08.07)
atmakla birlikte want2die ın dediği gibi fiziksel dayanıklılığı arttırmak için bu şekilde yapıldığını düşünüyorum. büyük akvaryumlarda da aynı şekilde taban kısmında destek için ek parçalar vardır.
0
kimlanbu
(18.08.07)
aynı saçmalığı iki gün önce sorguladık, want2die ın ulaştığı sonuç bize en mantıklı olan olarak geldi.
0
uz
(18.08.07)
iyi guzel want2die dogru bir noktaya temas etmi$ fakat, ben cakmak patlatmaktan manyakca zevk alan biri olarak iki bolmeli cakmaklarin cok daha kolay ve guzel patladigini hatirlatmak isterim.
0
gxix
(19.08.07)
Simdi hidrodinamik kismini cok irdeleyemdim ama bence bunun cok dayaniklikla ilgisi olmamali. Su iki bolmelilerde bana daha cok gaz al kalinca borunun oldugu bolmedeki sivi daha rahat cikis borusuna ulassin diye yapilmis gibi geliyor. Yuvarlk cakmaklarin ic aksamini biliyomuyuz ki onun seffafinin resmi var mi?
0
badseed
(19.08.07)
yuvarlagin icini acip baktim ben abi. duz boru gibi.
0
gxix
(19.08.07)
want2die hastayım sana :)
0
sf arjuna one
(19.08.07)
(4)

isitme kaybi mi?

mandayuvasi
asagilarda kulakla ilgili soru gorunce aklima geldi. ipod nano kullanicisiyim.dinledigim muzikler de oldukca gurultulu .ancak ben sesi sonuna kadar aciyorum, yetmiyor bi de equalizer dan en yuksek sesli olanini seciyorum . bu bile yeterli gelmiyo. ayni ses seviyesinde arkadaslarima dinletiyorum kula
asagilarda kulakla ilgili soru gorunce aklima geldi. ipod nano kullanicisiyim.dinledigim muzikler de oldukca gurultulu .ancak ben sesi sonuna kadar aciyorum, yetmiyor bi de equalizer dan en yuksek sesli olanini seciyorum . bu bile yeterli gelmiyo. ayni ses seviyesinde arkadaslarima dinletiyorum kulakligi takmalariyla cikarmalari bir oluyo.simdi sorum su. bende işitme kaybi mi var yoksa kulagimin yikanmaya mi ihtiyaci var(kulak cubugu kullananlardanim)?
0
mandayuvasi
(10.08.07)
geçici işitme kaybı olabilir. hani bar konserlerinden falan çıkarken kulakların randımanı düşüyor ya "ne ne ne" diye dolaşılıyor ortalıkta öyle bir şey olsa gerek.

(bkz: geçici işitme bozuklugu )
0
kimlanbu
(10.08.07)
olabilir. bir yıkatın iyi gelecektir yaş 25i geçtiyse lazım zaten o kadar yılın kiri pisi ;)
ipod nano sonuna kadar açınca beni de rahatsız ediyor çok sakat bence sağır eder adamı.
0
ozdek
(10.08.07)
aman işitme kaybı olmasın.hele uğultu hiç olmasın.kendimden biliyorum...
0
atmosphere
(11.08.07)
kulak burun boğaza gidip baktırın. acısız ve minik bir operasyon ile kulağı tıkayan şeyler (et bile olabilir) alınır. daha yüksek sesle dinledikçe kulakları iyice bozabilirsiniz. aman.
0
sf arjuna one
(11.08.07)
(10)

Sigarayı Bıraktım..

kimyon
Evet "bundan bize ne?" diyebilirsiniz lakin sorularım var.. biraz uzun olacak affediniz; şimdi ben yaklaşık 12 yılık ciddi bir sigara içicisiy(d)im.. yani sallarsam bu 12 senenin ortalaması günde 1,5/2 paket civarıdır.. hatta dönem dönem 3 paket bitirdiğim oluyordu.. her neyse pazar gecesi (evet 3 g
Evet "bundan bize ne?" diyebilirsiniz lakin sorularım var.. biraz uzun olacak affediniz; şimdi ben yaklaşık 12 yılık ciddi bir sigara içicisiy(d)im.. yani sallarsam bu 12 senenin ortalaması günde 1,5/2 paket civarıdır.. hatta dönem dönem 3 paket bitirdiğim oluyordu.. her neyse pazar gecesi (evet 3 gün önce) nedense bir anda bırakıyorum dedim.. gerçi uzun dönemdir bırakmanın hayallerini kuruyordum ancak her tiryaki gibi çok zor geliyordu.. böyle bir karar verdim ve uyguluyorum.. günde kendime 4 sigara kotası koydum ve böyle devam ediyor.. hatta dün 3 tane bugün ise henüz 1 tane içtim.. hemen hemen hiç zorluk çekmiyorum.. evet arada sırada çok canım istiyor ancak irademi kontrol edebiliyorum.. neyse sorular:

1- orta vadede o çok bahsedilen sinir-stres yapar mı?
2- bir anda sayısı 25-35 ten 2-4 arası bir rakama düşürmek mantıklı mıdır? (bana mantıklı geliyor ama)
3- bunları konuşmak ve sormak için daha çok mu erkendir? (3 gün olmuş bırakalı ya ondan)

teşekkürler..
0
kimyon
(18.07.07)
Çevremdeki sigaraya bırakmaya çalışanların tecrübelerinden bahsedersem, 1-2 hafta sonra stres sahibi insan olmuşlardı :) bünyeden bünyeye göre değişir tabi bu durum. İrade ile ilgili sanırsam. İraden kuvvetliyse psikolojik bir sorun olmaz gibime geliyor.
0
deckard
(18.07.07)
benim de bu konuda birkac önerim olursa..

1. biraktim deme hic bir zaman, onun yerine icmiyorum u ya da simdi icmiycem i tercih et.. böylece hem kendini kandirmamis oluyorsun hem de sigarayi birakmanin sadece birakma kelimesinden kaynaklanan stresini azaltiyorsun..
2. eger gercekten birakmak istiyorsan kelimenin kullanilan anlamiyla, günde 3-4 tane bile icme..
3. tamamen kurtulamasan da azaltman nedeniyle kendini iyi hissetmeye hakkin var, cünkü ne olursa olsun günde 3-4 tane bile icmek 2-3 paket icmekten cok cok daha iyidir..
4. ileri de bir stres dönemi gecireceksin gercekten.. hazirlikli ol..:)
5. nikotin bandi veya sakizi mutlaka yardim eder demiyorum, cünkü kisiden kisiye etkisi degisebiliyor.. ama gene de bir dene..
6. son olarak da, sigara gercekten bir kere birakilmiyor.. canin her sigara cektiginde tekrar tekrar birakman, karsi koyman gerekli yani bir kerelik bir sürec degil..

bu yazdiklarimin hepsi benim kendi görüslerim ve deneyimlerim sayesindeki düsüncelerim.. o yüzden bir garantisi yok.. ama yardimci olabiliyorlarsa sevinirim..
0
raizti
(18.07.07)
sinir stress yapmaması mümkün değil. vücut kendini yenilemeye ciğerler açılmaya nefes almaya başlıyor. ama günde 25-35 adet icen bi insan evladı 3-4'e indiremez. yani ya kesin ve net bırakırsın kasıp, ''içmem abi bu illeti'' dersin. yada azaltma sonra bırakma diye bir durum söz konusu değil kanımca.
0
cannibalism
(18.07.07)
iki kere 1'er ay süreyle bırakmış ve yeniden başlamış biri olarak ;

1-)hem de hayvan gibi yapıyor. kişiye göre değişir ama az ya da çok mutlaka bir etkisi oluyor. ayrıca kafayı toplayamama, yersiz sıkıntı gibi etkiler de var.
2-)hevesinizi kırmış gibi olmayayım ama şunu anladım ki bıçak gibi kesilmedikçe bırakılmıyor. yani bu öyle 3 azaltayım 5 çoğaltayımla olacak iş değil. bırakıyorsanız tamamen bırakmanız zaruri. bantmış sakızmış bence hepsi hikaye, sonuçta sizde bitiyor olay. ben bırakırken hiçbir şey kullanmadım ama o lanet "bir tane içsem bir şey olmaz" hissi yüzünden yeniden başladım. yani yakın zamanda o 3-4 sigarayı da bırakmazsanız sayısı çoğalacaktır. 3-4, 5,6 derken eski halinize döneceksiniz ki bana öyle oldu. sadece ben değil etrafımdakilerde de aynı durum mevcut ama yine kişiden kişiye değişebilir.
3-konuşmak için hiçbir zaman erken değil. aslında bunu sormanız hala sigaranın etkisinden kurtulamadığınız bir belirtisi. yani kafadan tamamen atmadan bırakmış olmuyorsunuz. ben iki seferde de bunu tam anlamıyla yapamadığımdan başarısız oldum. belki biraz daha dayansam şimdiye içmiyor olurdum.

eklemek istediğim, bu meret bakarsın 3 gün 5 gün istenmez de öyle bir an gelir ki kafayı yer insan. kriz anı da budur. en fazla bir iki saat sürer ama vücut kıvranır sigara ver bana diye. o kriz anında iraden güçlüyse bırakırsınız. krize yenik düşersen yakarsınız bir tane daha. o kriz anı geçtikten sonra her şey daha kolay. ilk birkaç hafta gelir bu krizler, sonra git gide etkisi düşer. kolay gelsin.
0
colg fusion
(18.07.07)
"nedense bir anda bırakıyorum dedim". neden bıraktığınızı tam olarak belirleyin. sağlık sorunları mı, bir şeye bağımlı olmaktan rahatsızlık duymak mı, anlamsız bir şey olduğunu düşünmek mi vs.. tabi ki neden bunların hepsi veya farklı kombinasyonları olabilir. ama şu kesin ki canınız sigara isteyecek ve bu istek başgösterdiğinde dayanmanızı sağlayacak bir motivasyona ihtiyacınız var. örneğin canınız sigara istediğinde kendi kendinize "kendine zarar vermek zevkli de olsa aptallıktır" falan gibi şeyler söyleyin. sigaraya neden başladığınızı da hatırlayın. bir nedeni olmadığını düşünseniz de vardır. her şeyin nedeni vardır. umarım yardımcı olabilmişimdir. şimdi ben bir sigara daha yakayım :)
0
sf arjuna one
(18.07.07)
ben sürekli spor yapmanızı, terlemenizi, bir kaç gün içinde sigarayı tamamen bırakmanızı, dengeli beslenme ve uyumanızı tavsiye ederim. etkilerini minimuma indirebilirsiniz.
0
nihilanth
(19.07.07)
kendi tecrübem:
1.5 yıldır içmiyorum, son 15 aydır ise hiç içmemiş kadar rahatım. yani aklımın ucundan dahi geçmiyor.

bu bir buçuk yıl önceki bırakma eyleminden önce belki 50 kere denedim, olmadı.

kendimce bulduğum formül:
kabullenme formülü. yani bir daha sigara içmeyeceğini kabullenme formülü.
yani mesela çok sevdiğin sevgili seni en yakın arkadaşınla aldattı ve gittiler diyelim. o eski sevgiliye ve eski dosta geri dönme ihtimalin nasıl yoksa, buna da olmadığını kabullenmen gerekiyor.

sigarayı bırakmaya karar veren herkesin eninde sonunda bu kabullenme aşamasına geleceğini düşünüyorum. bu yüzden kabullenme kzor geliyorsa "arada içerim ya nolucak ki" düşünceleri düşüncene mani oluyorsa, az içerek devam et bence çok kasma kendini.

zira biliyorum ki azaltmanın bırakmak ile uzaktan yakından alakası yok, kendini iyi hissetme hakkın var ama yaptığın şey bırakmak değil. çünkü hala aklında, ve sen bağlarını kesene kadar aklından hiç çıkmayacak.

misal sevgilinle kavga ettiniz, böyle soğuk bir dönem geçiriyorsunuz, 1 ay sürdü 2 ay sürdü, görüşmüyorsunuz falan, arada bri iki iletişim. ama aklından çıkmıyor. halbuki en yakın arkadaşınla aldatıp gitseydi, aklından 2-3 ay sonra çıkacaktı. çünkü kabullenmek zorunda kalacaktın.

ama bağını kesmezsen kabullenme aşamasına da gelemezsin. bu yüzden azaltmak çözüm değil. sadece daha iyi.

sinir stres yapacağına kanalize olmazsan çok fazla olmaz bence ama kişiden kişiye değişir. ve fakat geçer yani her halükarda, kabullendikten sonra zaten hayatında hiç sigara içmemiş gibi oluyorsun bri süre sonra, böylece sonsuza kadar o acıyı çekmek zorunda kalmıyorsun.

ama kabullenmeden bırakırsan vay haline, sonsuz işkence, daha önce denedim ordan biliyorum. "ulan bir tane içsem mi?" sorusu beynimde yankılana yankılana 6 ay geçirdim, kabus gibiydi(bu başarısız eski denemelerden biriydi).

halbuki kabullen işte, ne soruyosun kendine?

sigara krizi "bir tane içsem mi?" sorusuna cevap vermeye kasan irade krizidir. soruyu sormazsan girmezsin.


falan filan. bol şans dilerim. : )
0
kurukafa
(19.07.07)
ben de yaklaşık 4 aydır içmiyorum. sigarayı bırakınca sormuş olduğun stress hali 3 gün sürdü. en zor olan bir daha sigara içememek düşüncesi. ben bıraktığımdan beri hiç sigara içmedim. her hangi bir zamanda içeceğim 1 adet sigara beni tekrar sigara içmeye başlatacak. bundan adım gibi eminim. şu günlerde sigara krizleri puro ile aşıyorum. evet sigarayı ağzıma koymadım ama puro içiyorum. öyle çok değil ayda 5 tane falan.
sigarayı bırakmanın en önemli aşaması inanmak. sigarayı kestiğin zaman nikotin bağımlısı vücut ne tepki vereceğini şaşırıyor. mesela ilk hafta bacaklarım kıpkırmızı oldu. sonra geçti. eğer bırakırsan geriye dönüp bakma sigara diye. çok bunalırsan puro iç.
saygılar...
0
steyro
(19.07.07)
şimdi ağırlık buradan olmak üzere çevremdeki tepkiler ve yaklaşımlar doğrultusunda bu sabah itibariyle tamamen kesmiş bulunuyorum.. dün gece gelen bazı cevaplardan dolayı o kendime koyduğum 3-4 tane günlük sigaraya da gerçekten ihtiyacım olmadığını farkettim.. burada en azından yol göstermek babında cevap verdiğiniz için teşekkür ediyorum.. nihayetinde teorisi kolay da pratiğini yapanlardan da dinlemek daha sağlıklı..
tekrar teşekkürler..
0
🌸kimyon
(19.07.07)
Benzer bir yöntemle bir sene kadar önce 1 paketten günde 4-5'e düştüm. Son iki haftadır ise günde 1 tane içiyorum, daha kırmadım bu kuralı. Direk kesme çabalarım sinir stres sahibi etti beni, o yüzden şimdilik günde bir ile idare ediyorum, inşallah "eeh bugün de içmeyevereyim" diyeceğim günler de gelecek. Söylenildiği gibi "bıraktım" kelimesi ile bir daha hiç içememe düşüncesi çok fena hırpalıyor adamı.

Özetle, direk kesme durumunda stres sahibi olabilirsiniz, ama inadınıza devam edin.
0
sui
(19.07.07)
(9)

direksiyonla oynanabilecek bilgisayar oyunları

atrin
şimdi bugün bi logitech momo direksiyon alacağım ve bunu zevkle kullanabileceğim oyunlar arıyorum. nfs carbon falan bunları biliyorum ama benim daha çok istediğim şehirde ya da şehirler arası yollarda gezebilmek gibi... mesela Newyork ya da başka yerleşim birimlerinin sokaklarında gezinti yapabilec
şimdi bugün bi logitech momo direksiyon alacağım ve bunu zevkle kullanabileceğim oyunlar arıyorum. nfs carbon falan bunları biliyorum ama benim daha çok istediğim şehirde ya da şehirler arası yollarda gezebilmek gibi... mesela Newyork ya da başka yerleşim birimlerinin sokaklarında gezinti yapabileceğim bir oyun var mı? yardımcı olanlara şimdiden çok teşekkürler.
0
atrin
(15.06.07)
midtown madness oyunları tavsiye edilir.
0
efruz
(15.06.07)
colin mc rae serisi şiddetle tavsiye edilir.
0
godless commie
(15.06.07)
tam istedigin gibi bir oyun var. test drive unlimited. gelmiş geçmiş en iyi oyunlardan birisidir bence.
www.testdriveunlimited.com a bir bak istersen.
0
etacarinae
(15.06.07)
test drive unlimited derim.
0
chavezding
(15.06.07)
yanıtlar için teşekkürler şimdi çıkıp söylediğiniz oyunlara bakacağım. farklı önerisi olan varsa lütfen yazsın.
0
🌸atrin
(15.06.07)
soruya paralel olarak bende bir soru sormak istiyorum. need for speed serileri (mw-carbon) direksiyon destekli oyunlar mıdır? oynayan ve tatmin olan var mıdır?. tam da most wanted için direksiyon almayı düşünmekteydim.
0
hasnicktir
(15.06.07)
nfs underground serileri destekliyor diye biliyorum. şu anda gayet güzel oynamaktayım ayrıca test drive unlimited'i tavsiye edenler sağ olsun.
0
🌸atrin
(15.06.07)
katafalk
(15.06.07)
peki hangi direksiyonu almak lazım? çoğunun force feedback'i kötü.
0
sf arjuna one
(15.06.07)
(10)

yaz okulu istanbulda hangi ünilerde var?

esemmateur
biz bir gurup arkadaş geçemediğimiz derslerden yaz okuluna gitmeğe karar kıldık. lakin bizim postmodern üniversitemizde(bölümümüzde)alan dersleri dışında yaz okulu açılmakta ayrıca bütünleme gibi bir olay olmamakta. jeoloji bölümündeyiz ve sadece matematik, fizik, kimya derslerinin yaz okulunu alabi
biz bir gurup arkadaş geçemediğimiz derslerden yaz okuluna gitmeğe karar kıldık. lakin bizim postmodern üniversitemizde(bölümümüzde)alan dersleri dışında yaz okulu açılmakta ayrıca bütünleme gibi bir olay olmamakta. jeoloji bölümündeyiz ve sadece matematik, fizik, kimya derslerinin yaz okulunu alabiliyoruz. onları da matematik, fizik ve kimya bölümlerinden alıyoruz maalesef. tabi bu durumda baya kalın oluyor, hocalar da sağolsunlar türlü atraksiyonlarla bizi bezdiriyorlar. velhasıl istanbulda hangi üniversitelerde jeoloji bölümünün yaz okulu var? olanların hocaları nasıl? mesela ben 5+. hakediş matematiği alsam(fonksiyon dahi bilmeyen biri olarak) geçebilir miyim? yoksa okulu 7+ yılda mı bitirmeliyim?
0
esemmateur
(31.05.07)
yıldız teknik üniversitesi'nde yaz okulu var. her bölüm için geçerli bu.

ancak hangi derslerin açılacağını öğrenmenin tek yolu okula (davutpaşa kampüsü) gidip sormak. çünkü belli bir standardı yok. kafalarına göre açıyorlar.
0
actionary
(31.05.07)
itü.

www.sis.itu.edu.tr adresinden ders planları na girerek acılan dersleri goreibilrsiniz, henuz acıklanmadılar. yine aynı sayfadan akademık takvim e basarak ne zmn acıklanacaklarını ogrenebilirsiniz.
0
bryan fury
(31.05.07)
başka okulda yaz okulu okunabiliyor mu? kendi okulumuzda geçerli olacak mı ki. aradaki kredi farkı falan nasıl oluyor.
0
sf arjuna one
(31.05.07)
kültür üniversitesi'nde de yaz okulu mevcut. bahsettiğin derslerin hepsi açılıyor ve sanırım inşaat mühendisliği bölümünün açtığı derslere girebilirsin.

benim zamanımda öyle kol gibi değildi dersler. e bir de para lazım tabi.
0
guybrush threepwood
(31.05.07)
yaz okulunu bi şartla başka bi okulda alabiliyomuşuz. eğer alınan ders kredisi aynı ya da daha fazla ise. mesela atıyorum magmatik-metamorfik kayaç petroğrafisi(ismi bile ürkünç) kendi bölümünüzde 3 kredi, alacağınız diğer üniversitede de en az 3 krediyse alınabiliyormuş. yani en azından çomü'de öyle. tabi bu durumda dersin kredisi de kendi bölümündekiyle hesaplanıyor. eğer kendi okulunda 3 kredi, diğer okulda 4 kredi olan dersi, diğer okuldan alırsan 3 kredilik hesaplanıyor. bu arada eğer ben 3 kredilik kimya I-II almaya kalksam, kendi okulumda bile 4 krediliğini alıyorum yaz okulunda çünki kimya bölümünden alıyorum dersi, jeolojiden değil. oof of... efkarlıyım dostlar...
0
🌸esemmateur
(31.05.07)
kültür'e baktım ama kredi başı 300 diyor. yani 10 kredilik ders alınırsa 3000 ytl bayılmak zorundayız(2 taksitte ama) ki öğrenci bütçesini haylı kasar.
0
🌸esemmateur
(31.05.07)
itu de kredi basina 50 ytl imis
0
sf arjuna one
(31.05.07)
kredi degil o, normal donemdeki haftalık ders saati basına 50 ytl.
0
bryan fury
(31.05.07)
boğaziçinde de var..

www.summer.boun.edu.tr
0
aptallarin pin kodu
(31.05.07)
an itibariyle en mantıklısı itü gibi geliyor, gerçi yıldız da iyi. birebir gidip konuşmak lazım tabi en sağlıklı seçim içün.
0
🌸esemmateur
(01.06.07)
(6)

browserlarla aram çok bozuk

sf arjuna one
firefox2 kullanıyorum. 1 aya kadar sözlük düzgün açılıyordu fakat son zamanlarda bazen üstteki butonlar anormal büyüyor ve bazen theme yok oluyor beyaz üstüne ecüş bücüş yazılar çıkıyor korkuyorum. işin garibi firefox kafayı yedi diyordum ama aynı şey explorerda da oldu. lokka vodkayla sözlük keyfin
firefox2 kullanıyorum. 1 aya kadar sözlük düzgün açılıyordu fakat son zamanlarda bazen üstteki butonlar anormal büyüyor ve bazen theme yok oluyor beyaz üstüne ecüş bücüş yazılar çıkıyor korkuyorum. işin garibi firefox kafayı yedi diyordum ama aynı şey explorerda da oldu. lokka vodkayla sözlük keyfine varamıyorum bi yardımcı olun.
0
sf arjuna one
(28.05.07)
temadan olmasin ?
0
sourlemonade
(28.05.07)
mesajçöpolay butonlarının gözükmemesi tema yüzündenmiş :) onu şimdi anladım ama diğer sorunlar tema değiştirince de devam etmekte.
0
🌸sf arjuna one
(28.05.07)
opera kur, maxthon2 rc2 de guzelmıs o da olur. kararsız kalırsan opera kur.
0
bryan fury
(28.05.07)
bence sorun css dosyasının yüklenememesinden kanyaklı, hiç bir stil verilememiş çünkü, bence cache ayarlarına , temporary klasörlerinize , internet bağlantınıza falan göz atın.
0
alwaysdrunk
(28.05.07)
ctrl+shift+del ile cache'i temizle.
daha sonra 'herzamanki' ile bir dene. sonradan ba$ka bir temaya gec.
sorun hala devam ederse font buyukluklerini felan da bir kontrol et derim (nolur nolmaz)
0
sourlemonade
(29.05.07)
cache'i clear edince sorun düzeldi. teşekkürler.
0
🌸sf arjuna one
(29.05.07)
(12)

Babamın kuzeninin çocuğu neyimdir?

yersen
Şimdi ben genel olarak kendilerine de `kuzen` derim.Ama misal babamın `Yeni Zelanda`'daki(evet Yeni Zelanda) kuzeninin çocuğuna da kuzen(`cousin`) diyebilir miyim? Tamam derim de garip karşılar mı? Yoksa ismiyle mi hitap etmem gerekir?
Şimdi ben genel olarak kendilerine de kuzen derim.
Ama misal babamın Yeni Zelanda'daki(evet Yeni Zelanda) kuzeninin çocuğuna da kuzen(cousin) diyebilir miyim? Tamam derim de garip karşılar mı? Yoksa ismiyle mi hitap etmem gerekir?
0
yersen
(25.05.07)
evet.
yani ben de ismiyle hitap ederdim? (soru yardırmı$ yalnız.. 10 numara)
0
gxix
(25.05.07)
neye evet tam anlayamadım?
0
🌸yersen
(25.05.07)
samimi bir kelime "kuzen"
çok istiyorsan de tabi.
0
gregory
(25.05.07)
o sana ne derse onu de ama babamın kuzeninin çocuğu deme.
0
agk
(26.05.07)
kuzen oğlu kuzen denir heralde.
0
sf arjuna one
(26.05.07)
ben hep kuzen derim. baba tarafımda hiç gerçek kuzenim olmamasına karşılık hem bir sevgi belirtisi hemde hoşuma gidiyor.
0
darknum
(26.05.07)
senin durumun yine iyi, kuzen dersin olur biter. benim babaannem ayni zamanda teyzem oluyor. ya ben ne diyeyim?
0
katafalk
(26.05.07)
seninki bambaşyakmış. yapılacak bir şey yok:p
0
🌸yersen
(26.05.07)
Yeni Zelanda'nın içinden ise kuzen diyebilirsin. Yok köyündense ismiyle hitap et, öteki türlü çok alınırlar gücenirler, benden söylemesi bak, demedi deme :)
0
elinherifi
(26.05.07)
benim de avustralya'daki kuzenimin çocukları ile böyle bir sorunum oldu. gavur bu durumlarda second cousin diyip sıyrılıyor işin içinden. lakin mesela annemin teyzesinin oğlu benimle yaşıt. ona kuzen diyorum... o da bana.
0
bull
(26.05.07)
cousin jr iyi gider.
0
strategic
(26.05.07)
ben de kuzen derim. prensip olarak "ikinci dereceden kuzen"dir (devlet memuru gibi oldu) o yüzden second cousin doğrudur.
0
ezeriko
(28.05.07)
(5)

klozet kapakları neden açık durmaz?

demlikposet
dikkat ettim sorun sadece biz de değil gittiğim arkadaşlarda komşularda da var ,klozet kapağını açıyorsun ama düşüyor,erkek olarak işeme işlemini sağlıklı gerçekleştirmek için türlü numaralar yapmak gerekiyor,konstantrasyonum dağılıyor huzurlu işeyemiyorum...gittik başka kapak aldık gene aynı sorun
dikkat ettim sorun sadece biz de değil gittiğim arkadaşlarda komşularda da var ,
klozet kapağını açıyorsun ama düşüyor,
erkek olarak işeme işlemini sağlıklı gerçekleştirmek için türlü numaralar yapmak gerekiyor,konstantrasyonum dağılıyor huzurlu işeyemiyorum...

gittik başka kapak aldık gene aynı sorun devam etti biz de mesela,
plastiği,seramiği hepsi yanı
(2000 den bu yana değiştirdiğimiz 5 ayrı evi de hatırlıyorum hepsinde aynı sorun vardı)
0
demlikposet
(19.05.07)
rezervuar yerlesiminden kaynaklanir cogu zaman. rezervuarlar yeteri kadar geriye takilmazsa kapak da yeteri kadar geriye gidemediginden yatayla 90 derece civarlarinda takilir. bu da dengesiz durmasina neden olur kapagin. sonuc olarak da en ufak bir ruzgarda veya harekette kapak asagi duser.
0
mandayuvasi
(19.05.07)
yoo bizimki yaslanıyor duruyor herkeste yok yani öyle bi problem
0
sf arjuna one
(19.05.07)
how i met your mother 'da barney evine özel bir yay sistemiyle hep açık duran klozet kapağı takıyordu. hatta patentini bekliyorum filan diyordu. güzel fikir tavsiye ederim.
0
darknum
(19.05.07)
mıknatıs bunu çözmez mi acaba? :S
0
comptrol
(20.05.07)
bundan gayrı ya tuvalete sf arjuna one lara gidicem ya da bu işe bi çare bulucam tak etti canıma,
klozete geniş bir ipi bağlayıp, kapağı kaldırınca ona geçirmeyi düşünüyorum ama bakim olacak mı
0
🌸demlikposet
(20.05.07)
(6)

zeka oyunu ismi

prolin
resimde görünen oyunun ismi nedir? kim üretir nerede bulunur bilenler paylaşırsa sevinirim
resimde görünen oyunun ismi nedir? kim üretir nerede bulunur bilenler paylaşırsa sevinirim
0
prolin
(07.05.07)
kadikoy'de nezih kitabevinde gormustum sanki boyle puzzle'lar, gordion dugumu vs. vardi diye hatirliyorum. ama resimdeki, google'dan buldugum sozlukteki su basliktakilere daha cok uyuyor: eureka puzzle
0
ainothia
(07.05.07)
etiler d&r de bir cok cesidi bulunmakta bu tur puzzlelarin.diger subelerinde de vardir herhalde:)
0
mandayuvasi
(08.05.07)
nerdeyse her dnr da var sadece etiler degil.

zorluk dereceleri var sanirim 3 taneydi. easy hard very hard gibi..
0
la traviata
(08.05.07)
değmez yahu kimbilir kaç paraya satıyorlardır. yeniden oynanabilirlik 0.
0
sf arjuna one
(08.05.07)
evet eureka puzzle ürünleri bunlar aynı zamanda bir de uzakdoğulu benzer ürünler üreten bir firmanın distribütörlüğünü yapıyorlar. bir sürü çeşitleri var ama en ucuz ürünleri 30 ytl den falan başlıyor 50 küsüre kadar çıkıyor. pek de kullanışlı şeyler değil ama yani bir kaç kere yaptıktan sonra olayı bitiyor. rubik küp gibi bir olayı yok malesef. adres yeterince verilmiş ama remzi kitapevi şubelerinde de mevcut. internette de satan vardır mutlaka.
0
luflee
(08.05.07)
eureka'nın hikayeleri evet. Bu zeka oyunuysa ben de artık neyim bilemiyorum. Metodu bulmak zeka işi olabilir de onu bi kere bulduktan sonra tekrar yapmak ezber işine giriyor. Ayrıca bazılarının çözümlerini netten bulabildiğimize göre zeka bunun neresinde.
0
ozdek
(08.05.07)
(9)

muzik aleti

katapult osman
24 yasindayim, bir muzik aleti calmaya baslamak icin cok mu gec kaldim???eger cevap hayirsa, ne calabilirim? elektronik muzikten hoslaniyorum ama synthesizer alsam 1000 kusur euro. almasina alirim ama birkac gun sonra hevesim gecer diye korkuyorum. diger onerilere de acigim. blokflut haric herhangi
24 yasindayim, bir muzik aleti calmaya baslamak icin cok mu gec kaldim???
eger cevap hayirsa, ne calabilirim? elektronik muzikten hoslaniyorum ama synthesizer alsam 1000 kusur euro. almasina alirim ama birkac gun sonra hevesim gecer diye korkuyorum. diger onerilere de acigim. blokflut haric herhangi bir sey olabilir.
bu arada amacim ortamlarda hava atmak filan degil, sadece hayatima biraz renk katmak. nota bilgim sifir ama ogrenirim he?
saygilar.
0
katapult osman
(29.04.07)
aynı şeyleri bende hissettim bir ara. gittim 40 lira veripkaliteli bi mızıka aldım, ve hevesin geçici olduğunu öğrendim. 1000 euro ya yazık edebilirsin. benimde hiç nota bilgim yok ama çala çala öğrendim mızıkayı sanada tavsiye ederim, hem renkli bir sesi var hem her yere götürebilirsin, hemde ucuz. küçük ve ucuz bi aletle başla o zaman anlarsın geçici olup olmadığını.
0
uz
(29.04.07)
dünyanın en ünlü gitar virtüözü gitarı ilk defa 30 yaşında eline almış diye duymuştum (hangi virtüöz olduğunu bilmiyorum)

yani nedir? hiçbir şey için geç değildir..
bass gitar çalması hem kolaydır hem eğlencelidir. bi denemek isteyebilirsin..
0
gxix
(29.04.07)
bir klasik gitar satin al orta halli.
iyi bir hocan olsun.

sadece bangir bangir ses cikartan seyler degildir haz veren,
kalbine dayayarak caldigin bir klasik gitar parcasi cogu zaman en tatmin edicilerdendir.
0
la traviata
(29.04.07)
Elektronik seven bir arkadaşımda gördüm dün. Traktor diye bi program var, böyle amatörce dj lik yapabiliyorsun.. 2 şarkıyı üstü üste çalma ya da işte listede birbirine uyan şarkıları gösteriyo vs gibi özellikleri var.. Beste de yapabiliyormuşsun. O bi de böyle tuhaf bir ses kartı almış ama fiyatını sormadım. Yani nota ya da müzik aleti olaylarına girmek istemezsen bu da zevkli bir şey gibi geldi bana, özellikle de sevdiğin müzik tarzı açısından.
0
pyro clustic flow
(29.04.07)
evet, biraz daha arastirma yaptim. sanirim ise software olarak baslamak daha iyi olacak. traktor'u indiriyorum simdi.
ama ilk sorum hala gecerli. fikirleri hala bekliyorum.
0
🌸katapult osman
(29.04.07)
Kesinlikle gec degil. Benim tanidigim muzik aleti calmaya ellisinden sonra basladi ve gayet de basarili. Satin almaktan korkuyorsan kiralayan yer olup olmadigina bakabilirsin. Muzik aleti satan buyuk dukkanlar, ders veren insanlar yardimci olabilir herhalde kiralik alet bulmanda.
0
wpi
(29.04.07)
davul veya ritm ile ilgili bir şey alın (darbuka falan) şöyle vurmalı çalgılardan, hem stres atmış olursunuz. benim hayalimde galiba suç ortağı arıyorum:)
0
denize karsi icen keci
(29.04.07)
stres atmak için davula başlamayın daha fazla streslenirsiniz
0
sf arjuna one
(30.04.07)
22 yaşında perküsyon çalmaya başladım. 25 yaşındayım ve şu anda bundan para bile kazanıyorum. Bence gerçekten içinizdeki çalgıyı bulursanız ve doğru çalgıyı seçerseniz geç değil...
0
kasketli
(19.11.08)
(2)

Bittorrent Tracker'lari

vghost
Uzun zamandir torrentspy ve thepiratebay'den buldugum torrentleri indirip gerek riaa olsun gerekse de hollywood olsun kisisel darbemi bandwidth'im yettigince vuruyorum bu kar gruplarina. Neyse konuya girecek olursam private tracker'larda hiz cok cok daha iyiymis public tracker'lara gore. Bu konuda t
Uzun zamandir torrentspy ve thepiratebay'den buldugum torrentleri indirip gerek riaa olsun gerekse de hollywood olsun kisisel darbemi bandwidth'im yettigince vuruyorum bu kar gruplarina. Neyse konuya girecek olursam private tracker'larda hiz cok cok daha iyiymis public tracker'lara gore. Bu konuda tavsiye ve davetiye vermek isteyenlere hayir demem imkansiz
0
vghost
(19.04.07)
eger soruyu yanlis anlamadiysam www.bitsoup.org var.cok sık aciliyo sign up lar.normalde kapali. denk gelmen cok buyuk ihtimal. her ihtiycacini gorur
0
mandayuvasi
(19.04.07)
www.filelist.org
artık üyelikler çok nadir açılıyor ama en iyisi bu. ben 1024 bağlantımla upload yapamıyorum artık seed/leech oranı 100.
0
sf arjuna one
(20.04.07)
(3)

100 - 150 milyon arasında saz alacağım, ne alayım, nereden alayım?

commorientes
evet aynen öyle. bir de ben sazden falan anlamam bana ""şuradan al osman abiyede söyleki sana bilmem ne sazı versin.." derseniz süper olur.
evet aynen öyle. bir de ben sazden falan anlamam bana ""şuradan al osman abiyede söyleki sana bilmem ne sazı versin.." derseniz süper olur.
0
commorientes
(14.04.07)
bağlama mı alacaksın?
0
fredi
(14.04.07)
evet
0
🌸commorientes
(14.04.07)
aksarayda arif sağ müzik okulunun hemen yanında toraman müzik evi var.
0
sf arjuna one
(15.04.07)
(8)

Çikolata Neden Beyaz Beyaz Olur

skahvecioglu
Yav elimde bir paket sagra special çikolata var ama üzerleri beyaz beyaz olmuş. Yedim biraz tadı fena değil zehirlemeyelim bünyeyi bunlarla?
Yav elimde bir paket sagra special çikolata var ama üzerleri beyaz beyaz olmuş. Yedim biraz tadı fena değil zehirlemeyelim bünyeyi bunlarla?
0
skahvecioglu
(10.04.07)
bir sicak bir sogukta beklediyse oluyor oyle.
bildigim kadariyla zararli degil. eriyip kurumasi gibi bir $eydi sanirim.
0
sourlemonade
(10.04.07)
zehirlemez ama hassas midede ağrı yapabilir. bozulma değildir.ciddi nem, sıcak ve soğuk oranları çikolatayı bu hale getirir ve tadını bayağı bozar.
0
dirk pitt
(10.04.07)
çikolata buzdolabına konmaz..
0
sf arjuna one
(10.04.07)
yanılmıyorsam, kakaodaki yağın bozunması, donması vs. sonucu oluyodu bu hadise.
%100 emin degilim.
0
alwaysdrunk
(10.04.07)
beyazlaşan çikolataların tadı da bozuluyor bence, şimdiye kadar yediklerimden de zehirlenmedim.
0
nicin ben
(10.04.07)
hiç görmedim duymadım böyle bir şey. bir resmini çekip upload etmeniz mümkün mü? ciddiyim.
0
answer the questions
(10.04.07)
sıcakta çikolatanın üst tabakası eriyor. bueriyen kısım tekrar donduğunda (özellikle 'aboo çikolata erimiş. buzdolabına koyayım da donsun' demişseniz) dışı beyaz beyaz oluyor. tadı bozulmadıysa yiyebilirsiniz. ben çok yedim, bir şey olmuyor.
0
kibritsuyu
(10.04.07)
@answer the questions
bitirmemiş olsam fotoğrafını çekip upload ederdim ama maalesef geç gördüm yazdığını. bir daha denk gelirsem söz yaparım...
0
🌸skahvecioglu
(13.04.07)
(3)

Video memory problemi

turcopolis
Şimdi, Europa Universalis 3 adlı harikulade oyunu aldım yükledim. 128 MB Video Memory lazım diyerek çalıştırmıyor. Bir çözüm var mıdır bilgisayarı yenilemek haricinde?Dipnot: Bilgisayar 256 MB RAM halbuki.
Şimdi, Europa Universalis 3 adlı harikulade oyunu aldım yükledim. 128 MB Video Memory lazım diyerek çalıştırmıyor. Bir çözüm var mıdır bilgisayarı yenilemek haricinde?

Dipnot: Bilgisayar 256 MB RAM halbuki.
0
turcopolis
(07.04.07)
ekran kartının raminden bahsediyor o bilgisayarın kendi raminden değil. o yüzden daha yüksek ramli ekran kartı alman gerekir.
ama anladığım kadarıyla sistemin bağayı eski ve ekran kartın da agp.
paraya kıyıp güzel bi sistem yapmanı öneririm. çünkü 256mb ramle o oyunu çalıştırsan da yavaşlıktan verem olursun.
0
sf arjuna one
(08.04.07)
Evet bilgisayar 5 senelik hem de laptop bi de, onların donanımı da daha adi oluyor...

Trajik bir sonuç oldu bu, Hearts of Iron oynanıyorsa bu da oynanmalı demiştim ama...ama...bir gün olacak, evet...

Teşekkürler, saygılar, sevgiler
0
🌸turcopolis
(08.04.07)
hearts of iron oynayabiliyorsan eu2 ile idare edebilirsin para biriktirinceye kadar. eu3 hoi ve daha önceki oyunlar gibi 2 boyutlu değil. 3 boyutlu grafikler, harita, üniteler falan.. ki bence 3 boyutlu grafikler eski oyunlardan daha iyi olmamış. neyse..
0
sf arjuna one
(08.04.07)
(7)

türkçe kelimesine gelen ekler

colg fusion
bu türkçe kelimesine gelen ekler niye ayrılmıyor kesme işaretiyle ? özel isim değil mi ki bu? baş harfi büyükken ekler niye ayrılmıyor ? olur mu canım ayrılıyor ekler diyecekler için tdk'dan geliyor : http://www.tdk.gov.tr/TR/YazimKlavuzu.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF20FF3F96B01BD67B
bu türkçe kelimesine gelen ekler niye ayrılmıyor kesme işaretiyle ? özel isim değil mi ki bu? baş harfi büyükken ekler niye ayrılmıyor ?

olur mu canım ayrılıyor ekler diyecekler için tdk'dan geliyor :
www.tdk.gov.tr
0
colg fusion
(05.04.07)
yapım eki onlar
çekim ekleri ayrı yazılır
0
sf arjuna one
(05.04.07)
işte sorun şu ki türkçe kelimesine gelen çekim ekleri de bitişik yazılıyor.
0
🌸colg fusion
(05.04.07)
çünkü türkçe kelimesinde "çe" zaten ek. türkçe kelimenin kökü değil. kök türk. direk türk'e çekim eki getirirsen ayrı yazman gerekir ama örneğin atatürkçü kelimesine 1. tekil sahış çekim eki koyulduğunda atatürkçüyüm diye yazılır atatürkçü'yüm diye değil. yani yapım ekinden sonra gelen çekim ekleri bitişik yazılır.
0
sf arjuna one
(05.04.07)
ben de sunu anlamiyorum: ornegin turkcenin icine artik girmis, turkcelesmis yabanci sozcukler yapim eki aldiklarinda bu yapim ekleri ayrilmiyor (parisliler gibi) ama dilin sindirmedigi yabanci ozel isimlerde ayrilma durumu var (liechtenstein'lilar gibi) o zaman arkadas, biz dublin'i nasil sindirmisiz de "dublinliler" diyoruz? turkceye girdiyse neden "dablinliler" demiyoruz? "dublin" olarak kullanacaksak "dublin'liler" dememiz gerekmez mi?

saygilar,

boshi
0
boshi
(05.04.07)
O sanırım Türkçe okunuşuyla yazılan kelimeler ve yazılmayanlarla alakalı. Gelen ekler de Türkçe okunuşyla yazılıp yazılmadığına göre ekleştiriliyor kelimeye. Emin değilim ayrıca.
0
colonizer
(06.04.07)
şimdi şöyle oluyo. bir kelimenin ve tabi şehir isimlerinin de türkçesinden sonra yapım eki gelirse ayrılmaz. örneğin: londralı. orjinalinden sonra gelirse ayrılır. örneğin: london'lı. lı'nın genel olarak ayrılmamasının sebebi de şehir isimleri özel olduğu halde lı eki alınca özel olmaktan çıkması. milyonlarca istanbullunun varolması gibi.
colg fusion bahsettiğindeyse aslında haklı çünkü yapım eklerinin ayrılması aslında cins ve özel olmakla ilgili çıkış nedeni olarak. dolayısıyla birden fazla türkçe dili olmadığından türk dilinden bahsederken türkçe'yi büyük harfle başlatıp çe'den sonra gelen çekim eklerini ayırabiliriz. ama türkçe windows sürümü falan derken türkçe sıfat görevi gördüğünden özel isim olmaktan çıkar. neyse ya zaten alfabedeki harf sayısı diş sayımıza eşit olacak falan türkçe de özel olmaktan çıktı.
0
sf arjuna one
(06.04.07)
senin verdiğin linkte türkçe isminden yapım ekleriyle yeni isimler türetilmiş. misal türkçeci derken aslında türkçe öğretmeni anlamında kullanıyoruz. ama türkçe'nin güzelliği işte burada! dediğimizde kesme işareti kullanıyorum çünkü güzelliğinden bahsettiğim şey bir özel isim.
0
answer the questions
(06.04.07)
(5)

denklik işareti

kibritsuyu
bir duyuruya cevap yazarken far kettim. ilkokudan, ortaokuldan beri bize öğretilen bir denklik işareti vardı. şimdi nerede kullandığımızı bile hatrlamıyorum ama üç çizgiden oluşan eşittir işareti gibi bir şeydi. nerede kullanılıyordu? bir de ascii tablosunda yer alıyor mu bu karakter? yazılara bir ş
bir duyuruya cevap yazarken far kettim. ilkokudan, ortaokuldan beri bize öğretilen bir denklik işareti vardı. şimdi nerede kullandığımızı bile hatrlamıyorum ama üç çizgiden oluşan eşittir işareti gibi bir şeydi. nerede kullanılıyordu? bir de ascii tablosunda yer alıyor mu bu karakter? yazılara bir şekilde eklemek mümkün müdür?
0
kibritsuyu
(05.04.07)
iki kümenin denkliği vardı sanırım. bir de modüler aritmetikte de vardı bu işaret, 7 = 2 (mod5) gibi..
sorunun diğer kısmını bilemedim.
0
pispinti
(05.04.07)
walla şöyle bir işaret var word de "almost equal" diyor. "≈". ascii character codu "2248". ama bizim yaptığımız eşittirin üzerine "~" bu işareti koymaktı. onu ben de bulamadım.
0
bilimum
(05.04.07)
eleman sayıları aynı iki küme birbirine denktir fakat eşit olmayabilir
7 ile 12 mod5'e göre denktir fakat eşit değildir
0
sf arjuna one
(05.04.07)
genelde bir esitlik tanimlarken kullaniliyor. mesela elimizde iki tane degisken x, y olsun. ama bu degiskenlerin aldigi degeri biz belirleyemiyoruz, bize veriliyor. daha sonra diyoruz ki z≡x/y. z'yi biz tanimladik. ornek verelim, x=suyun basinci olsun, y=suyun empedansi olsun. bunlari biz belirleyemiyoruz, dogada olan, olcerek bulunabilen seyler. ama diyoruz ki, intensity z≡x/y. yani z aslinda dogada fiziksel bir anlami olmayan ama bizim tanimladigimiz bir degisken. biraz karisti ama anladin sen onu.
0
papado
(05.04.07)
~ işaretiyle bir ilgisi yok zirao yaklaşık demek (almost equal)
0
algoritmik uzay nalburu
(07.04.07)
(9)

nezle için acil çözüm?

enola gay
var mıdır? nedir ne değildir? tylol hot? oledro hot? 1 günde tedavi?
var mıdır? nedir ne değildir? tylol hot? oledro hot? 1 günde tedavi?
0
enola gay
(30.03.07)
bildigim kadariyla 1 gunde sip diye gecircek bir sey yok.
bol dinlenme, sıvı alımı, disari sumkurmek, belki bitkisel seyler, gecmiyorsa da ilac tedavisi.

o tylul hot'tan da gozum korkuyor, herkes bisi diyor.
0
la traviata
(30.03.07)
(bkz: ekinazya)
bugüne kadar daha etkilisini görmüş değilim. tabi grip denen hadisenin başlangıcında olmanız gerek, öyle ağır gribi hiç bir şey 1 günde geçirmez.
0
rachel
(30.03.07)
bal karabiber limon karisimi
0
luzumsuzadam
(30.03.07)
başlangıç safhasındaysa tylol hot işe yarar. sonrasında ise bol c vitamini, benical cold,...
0
chavezding
(30.03.07)
o tylol hot denen naneye hic guvenemiyorum, kesinlikle deflu tavsiye ediyorum. Boyle zamanlar icin birebir.
0
islakkedicorbasi
(30.03.07)
ilaçla 1 hafta ilaçsız 7 gün sürer bu hastalık.
0
darknum
(30.03.07)
Yoktur oyle bisey. Ve hatta tedavisi de yoktur! Virus denen naletler bakteri dedigimiz semi-naletlere benzemezzz. kendilerini senin dna'na yapiştiriverip öyle cogaliverir mendeburlar. O grip ilacları yalnızca belirtileri gecirir. Baş ağrın azalır, burun akıntın yavaşlar, ateşin düşer... Bol C vitamini alırsın, bol uyursun, 3-4 güne iyileşirsin.
0
coltrane
(30.03.07)
bir kere sabah, bir kere yatmadan önce (fazlası bozar) iliadin burun spreyi. bir sabah bir akşam sandoz ya da redoxon c vitamini tableti(acil çözüm için toplam 2000 mg olmalı)bir adet supradyn multivitamin (bildiğin o kahverengilerden, gün ortası iyi bir zaman.) içebildiğin kadar yeşil çay, ıhlamur, su(ne kadar işersek o kadar iyi. tylol hot vb nin aksine bunların yan etkisi filan da olmaz hem de genzindeki yanmayı rahatlatır). gün içinde birkaç kez gargara (tuzlu su vs. de olabilir mühim olan mümkün olduğunca ağız, burun, geniz içi sıvıları dışarı atıp yenilenmesini sağlamak.dişleri sık sık fırçalamak da bu sıvı değişimine yardımcı olur.)derhal herhangi bir soğuk algınlığı ilacına (antibiyotik değil!theraflu iyidir mesela)başlamak ve iyileşsen de en az dört gün daha düzenli kullanmak.iştahın olmasa da yemeği ihmal etmemek, vakit olduğunca uyku. stérimar deniz suyu spreyi de yan etkisiz olduğundan iliadin'in tersine günde sekiz defaya kadar rahatlatma amaçlı kullanılabilir.(arka arkaya değil tabii, sümkürtür de bu ayrıca, süperdir...)
vitaminler aşırı yükleme gibi görünebilir ama günlük c vitamini toleransımızın sanıldığından çok daha yüksek olduğu ortaya çıkmıştı yakın zamanda. ayrıca bir günlük acil durum planıdır bu. fazlası idrarla atılır.
24 saatin sonunda, ertesi sabah mis gibi kalkacaksındır. (yani en azından bende işe yarıyor)ama bu iyileştiğin anlamına gelmez, kendini salarsan sonraki gün yine hapşırmaya başlarsın. bunun olmaması için soğuk algınlığı ilacına devam etmek şartıyla vitamini günde 1000 mg c vitamini + bir supradyn'e indirerek birkaç gün daha devam edebilirsin.

evet, ailenin tek çocuğuyum ve sorunlarım var...
0
morella
(30.03.07)
vermidon hot
sıcak içicen ama
iyileştirme deil de en azından rahatlatıp nefes almayı sağlaması açısından
0
sf arjuna one
(31.03.07)
(3)

zevk evi

erjeque
çook önceleri okuduğuma ve unuttuğuma göre; antik çağda yunanistan olması muhtemel bir ülkede (roma da olabilir) bir adam(filozof) otoriteden bıkmış ve zevkler evi kurmaya karar vermiş. bu evde isteyen istedigiyle sevişebiliyor, alkol ve sigara gırla gidiyormuş.. hikaye hakkında hatırladıgım yüzeyse
çook önceleri okuduğuma ve unuttuğuma göre; antik çağda yunanistan olması muhtemel bir ülkede (roma da olabilir) bir adam(filozof) otoriteden bıkmış ve zevkler evi kurmaya karar vermiş. bu evde isteyen istedigiyle sevişebiliyor, alkol ve sigara gırla gidiyormuş.. hikaye hakkında hatırladıgım yüzeysel detaylar bunlar. beni daha fazla bilgilendirebilecek olan ve hikayenin sonunu söyleyebilecek olan varsa alnından öperim.
0
erjeque
(30.03.07)
pompei olabilir bahsettiğiniz yer. bu şehir lavlar altında kalmıştır.
0
kartonpiyer
(30.03.07)
yüksek ihitmalle alakası yoktur fakat zamanında epiküros (antik çağ yunan munan işte) kendisine bi tarla almış,insanlar buraya gelip istediklerini yapsın diye, bi müddet sonra görmüşki insanlar sevişmekten başka bişey yapmıyo ehhe bildigin geneleve dönmüş, epikür de buradan çıkarımlar falan yapmış...
acayip derecede alakasız olabilir.
0
x factor
(30.03.07)
ehaueh
hedonizm başlığı 6. entry
0
sf arjuna one
(31.03.07)
(13)

bir sabah uyandınız veeee

hayatacaylakkaldim
anaaammm, dünyada yalnız kalmışsınız ( ya da şehirde diyelim ) ne halt edersiniz? hemen araştırma olayına girip yürüyerek ( ya da yok olmamış bir vesait bularak ) başka şehirlere/ ülkelere giden seyyah mı olursunuz, yoksa zaten herkes gitmiştir, bahçe çift çubuk olayına girip bulduğunuz tohumları ye
anaaammm, dünyada yalnız kalmışsınız ( ya da şehirde diyelim ) ne halt edersiniz? hemen araştırma olayına girip yürüyerek ( ya da yok olmamış bir vesait bularak ) başka şehirlere/ ülkelere giden seyyah mı olursunuz, yoksa zaten herkes gitmiştir, bahçe çift çubuk olayına girip bulduğunuz tohumları yetiştirip kendinize ait bir yaşam mı kurarsınız?


not: böyle saçma fikirler sadece senin kafanın altından çıkıyor, bugüne kadar biz hiç düşünmedik demeyiniz üzerim sizi
0
hayatacaylakkaldim
(23.03.07)
ray bradbury nin mars yıllıklarında benzer bir hikaye vardi. ilk zamanlar bos bos dolaniyordu adam keyfini cikariyordu, sonra oturup tüm telefon numaralarini ariyordu acaba baskasi kalmis midir diye. sonra telefonu bir kadin aciyordu ve ben filan yerdeyim gel beni bul diyordu. adam kadini buluyor ama hemen akabinde bulduguna bin pisman arkasina bakmadan kaciyordu.
0
atmacaged
(23.03.07)
once sunu anlamaya calisirdim.

dunyada mi yalniz kalmisim gercekten,
yoksa her sey ayni kalmis da ben mi baska bir yerlere gitmisim ve dunya - obur taraf iliskimde kisa devre mi olmus.
0
la traviata
(23.03.07)
önce bir bayan ararım malum insanlığın geleceği bana bağlı:)

evet yüzeyselim:)
0
answer the questions
(23.03.07)
sozluk e bakarım, sol cennetin ırmakları akıyorsa sorun yoktur. giyinir okula giderim. yok hareket yoksa yiyecek bisiler bulmaya bakarım. sonra oglen gunesinde siesta. sonra da elektrik uretimini garantiye alırım. sonra da yemek yapmayı ogrenırım.
0
bryan fury
(23.03.07)
Işıkları söndürürüm ben.
0
sui
(23.03.07)
28 days later diye bir film vardır bu konuyla ilgili
0
luflee
(23.03.07)
kendi klonlarımı üretmek için genetik çalışmaya başlarım. tabii daha iyi bir gen kaynağı bulursam kendim yerine onun genlerini kullanırım. kendi klonlarımın muhabbetinden çok hazzetmeyebilirim muhtemelen.
0
lykos
(23.03.07)
sanırım tüm gücümle benden başka birinin olup olmadığını öğrenmek için çalışırım. her yere bakar herşeyi denerim. yalnızsam eğer böyle bir durumda ya çok şanslıyımdır ya tanrıyımdır ya da bölme işlemindeki kalan'ımdır, tam sayıya yuvarlama yapmak gerekir tabi. bir uçakla atlantiğe gidip 10000 metreden kendimi okyanusa bırakırım.
0
blackdog
(23.03.07)
Tüm insanları koordine eder ve soğukkanlı olurum tabii ki eheheh. Şaşırtmalı soruydu di mi: ))

(bkz: iş mülakatlarında sorulan sinir sorular)
0
colonizer
(23.03.07)
Şöyle bir akıl yürütme oyunu vardı eskiden:

Kadın camdan atlıyor ve o sırada telefon çalıyor.

Bu olayı açıklayınız.
0
6degreesunder
(23.03.07)
hemen uçak kullanmayı öğrenir amerikaya giderim ve dünyanın her yerine kıtalararası balistik nükleer misiller atarım. ama her yerine.
(bkz: dünyayı yok et butonu)
0
sf arjuna one
(23.03.07)
dünyada baska biri var mı diye arardım internetten falan. varsa inşallah kadındır diye dua ederdim.

oturup uzun bi süre bilgi edinirdim yine netten bazı konularda. sonra yeni bi sivilizeyşın kurmak için triplere girerdim.ilk çocuklar 3üz ya da 4 üz olsun diye çırpınırdım. sonra bida çocuk. sonra onları çapraz çiftleştirme falan filen. tüketilecek gıdalarda erken bozulandan geç bozulana tüketmeye başlardık (haybeye)

aradan şöyle bi 10 sene geçince bi yönetim şekli bulurduk.

tabi insanlar birden yok olduğu için dünyanın bir çok yerinde sanayi atıkları,kirlenmeler,zehirli bilmemneler,radyason,yangınlar vs. çıkacak kaçacak delik arardık sanırım.
0
nihilanth
(24.03.07)
gitmek mi zor, kalmak mı zoorrr adlı şarkıyı bu konuya armağan ediyorum efenim
0
🌸hayatacaylakkaldim
(24.03.07)
(10)

İngilizce öğrenmek, ama nasıl?

sathaner
artık tam olarak öğrenmek istiyorum bu dili, her yerde eksikliğini hissetmeye başladım, sizlere sormak istediğim şey, interaktif eğitim cd-dvd leri var piyasada, acaba bunlar işe yarar mı?, kullanan var mı? önerisi olan bulunur mu? şunlar gibi;http://www.hepsiburada.com/productdetails.aspx?categoryi
artık tam olarak öğrenmek istiyorum bu dili, her yerde eksikliğini hissetmeye başladım, sizlere sormak istediğim şey, interaktif eğitim cd-dvd leri var piyasada, acaba bunlar işe yarar mı?, kullanan var mı? önerisi olan bulunur mu?

şunlar gibi;

www.hepsiburada.com

www.hepsiburada.com

bir de şu var:

www.hepsiburada.com
0
sathaner
(21.03.07)
rosetta stone için yazdığım şu entry var. sozluk.sourtimes.org
0
ozdek
(21.03.07)
Valla bu tarz programlara o parayı vermek yerine kursa gitmek daha mantıklı olur herhalde. Gerçi kursların da ne kadar öğretmeye yönelik olduğu tartışılır. Bana göre anadilden farklı bir dili öğrenme kişiden kişiye göre değişen bir süreç. En uygun yöntem şudur demek zor. Ben yaklaşık 8 yıl önce öğrenmeye ilk başladığımda BBC nin setlerini falan kullanmıştım ve acaip derecede sıkıcı bir metod olduğunu söylemeliyim. Sonra çok kısa bir süre kursa gittim ve açıkçası derste uyumaktan başka pek bir şey yapmadığımdan bıraktım. Sonrasında direk ingilizce gramer bilgilerini veren kalınca bir kitap satın aldım. Gramer yapısını çözdükten sonra gerisi pek zor olmadı zaten. Üniversiteyse tam bir komdediydi. İlkokul düzeyinde verilmesi gereken şeyleri ingilizce dersi diye öğretmeye çalıştıklarından ilk dönem derslere bile girmeden AA düşürüp, ikinci dönemde otomatikman muaf oldum. Bir yerden sonra olay kendini geliştirmene bakıyor. Ben 15-20 farklı kaynak kitap/sözlük kullandım 8 yıl boyunca hala da yeni kaynaklar bulmaya devam ediyorum. İngilizce metinleri Türkçesi varsa bile İngilizce kaynağından okumaya dikkat ediyorum. Geldiğim noktadan da memnunum zira altyazı çevirisi yapmaktan, Dil Edebiyat okuyan arkadaşlarımın ödevlerine yardım etmeye, tercüme işlerinden para kazanmaya kadar pek çok işimi rahatlıkla görebiliyorum.

Self Trainingteki en büyük eksiklik pratik konusu malesef. Etrafında sürekli bu dili konuşabileceğin birilerinin olması gerekiyor. İngilizce'de okuduğunu anlamaya başlamak aşırı kompleks edebi cümleler dışında çok uzun zaman almayan bir süreç. Ancak söyleneni anlamak ve konuşabilmek için epey uzun bir pratik dönemine ihtiyacın var. Bir de nacizane önerim, self training veya kurs hangi metodu tercih edersen et (düzensiz fiiller vs hariç tabi ki) bir kağıda yazılı kelimeleri tekrar ederek ezberlemeye çalışma işinden uzak dur. Kelime hazineni genişletmenin en kolay yolu başlangıç seviyesinde hikaye kitapları, dergiler vb. ve bir adet cep sözlüğüdür. Otobüste, dağda, kırda, bayırda artık boş kaldığın her an o kitapları okuyup, anlamını bilmediğin kelimeleri sözlükten öğrenmeye çalış. Kısa sürede kelime hazinenin ne kadar genişlediğini görünce sen de epey şaşıracaksın eminim. Mükemmel bir hafızan yoksa diğer metod sadece zaman kaybı olacaktır. Kulak alışkanlığını edinebilmenin en kolay ve zevkli yolu divx filmleri ingilizce altyazıyla izlemektir. Hem sıkılmaz hem de öğrenmiş olursun. Ayrıca walkman, mp3 player gibi araçlara sırf ingilizce konuşma içeren ses dosyaları atarak gece yatarken, arabada, otobüste falan dinlemek eminim limp bizkit falan dinlemekten daha yararlı olacaktır:)
0
ntldr
(21.03.07)
cd ile olmuyor pek, ingilizce bir dil ve her dil gibi konusularak okunarak yazarak ögreniliyor. iyi bir kurs veya ucuz yollu ama isini ciddiye alan özel bir hoca ile bir noktaya kadar gelirsin, sonra kalin kitaplara cd lere filmlere bakarsin daha iyi olur gibime geliyor.
0
atmacaged
(21.03.07)
Kendi kendine öğrenmenin ve kursa gitmenin farklı artı ve eksileri vardır. Özetle: Kendin çalışırsan, düzenli, sistemli bi programla kendini disipline etmek kolay bir şey değildir.. amma işte evde rahatça, gönlünce takılırsın. Kursa gidersen; kurs programları genelde haftada 6 saattir, haftaiçi 3 gün ikişer saat, haftasonu 3'er saat şeklindedir. Haftalık 6 saatlik bi programda sıfırdan başlayıp eh fena değil seviyeye gelmen en az 2 yıldır. kurs olayında da haftasonunu önermem 5 günlük bir ara mevzu bahis ve bu öğrenme çemberi,( cycle) için olumsuz bir etken.. kursun iyi tarafları da şudur: şayet sıfırdan başlıycaksan bi sınıf ortamı daha iyidir.. misal speaking için, pair work yaparsın, interaktif bi ortam vardır.. öğrenme sadece kullanılan kaynakla ya da öğretmenle gelişmez, misal sınıf arkadaşlarımız da devreye girer.. Sonuç olarak, bence ikisini de uygula.. hem kursa git, hem de cd den çalış ve pororfosyonel bi öğretici olarak sana ENGLISH PLUS'ı öneririm.
Haa bi de ek olarak, kendin çalışırsan, okuma ve dinleme becerin gelişir ama speaking daha geride kalır olması gerekenden ve de yazmada da sorun çekebilirsin, onun için de sana feedback verebilecek biri yoksa etrafında.. kolay gelsin.
0
pyro clustic flow
(21.03.07)
Aslında kursa gidecek vaktim yok, öğrenmek için acelem de yok, zaten iş için düşünmüyorum, sosyal açıdan istiyorum, tabi çalıştığım şirkete de mutlaka işime yarar.
0
🌸sathaner
(21.03.07)
alt yapın varsa cdler işe yarar. alt yapıdan kastım hazırlık sınıfı, kurs, özel ders vs vs. cd değil de hacettep taş yayınlarının building skills for proficiency kitabı var oldukça yararlı. unuttuğun şeyler olduğunda açıp kolayca bulabilirsin.

ama eğer tarzanca biliyorsan bence kurs daha faydalı olur çünkü kitaplar ve cdler de ingilizce çık işin içinden çıkabilirsen...
0
kimlanbu
(21.03.07)
kendi başına bayarsın. mutlaka kursa git. en azından sınavları falan olacağından motive olursun. o kadar para verdim bari geçeyim dersin. bunun yanında ingilizce birşeyler yapmazsan öğrendiklerin havada kalır. zaten sağda solda ingilizce hüküm sürdüğünden pratik yapmak pek zor olmaz ama mutlaka müzik dinleyerek, film izleyerek, kitap okuyarak (örneğin sevdiğin bir romanın ingilizcesini) ya da bilgisayar oyunlarıyla pratik yapmalısın. orta2'de 1 olan ingilizcem sırf bilgisayar oyunları yüzünden lise sonda 5 e çıktı.
0
sf arjuna one
(21.03.07)
rosetta stone'u buldum, (aslında indirdim) gerçekten harika bir set. herkese öneririm.
0
🌸sathaner
(13.04.07)
cevabın için teşekkürler,
rosetta stone'u emule den indirmiştim, bir süre inceledim sonra sıkıldım :P
bu arada tell mu more'u indiriyorum, bir de ona bakıcam.
0
🌸sathaner
(13.08.07)
senelerdir kullanıyorum emule'u gayette memnunum, gerçi bu ara sadece emule çalışan eski bir pc'im var, yani 24 saat emule açık duruyor.
istesen www.divxplanet.com forumlarından emule hakkında çok detaylı bilgi alabilirsin.
0
🌸sathaner
(14.08.07)
(55)

tanımadığınız birisi tüm hayatınızı size anlatabilir mi?

enola gay
Hiç tanımadığınız bir kişiyi ararsınız ve sadece isminizi verirsiniz. O da sizinle ve ailenizle ilgili kimsenin ama hiç kimsenin bilmediği şeyleri söylerse bunun adı ne olur? Şarlatanlık mı? Hiç sanmıyorum.. Peki nedir? Bunun açıklaması ne olabilir? Bu kişinin adını ya da telefonunu size vermeyeceği
Hiç tanımadığınız bir kişiyi ararsınız ve sadece isminizi verirsiniz. O da sizinle ve ailenizle ilgili kimsenin ama hiç kimsenin bilmediği şeyleri söylerse bunun adı ne olur?

Şarlatanlık mı? Hiç sanmıyorum.. Peki nedir? Bunun açıklaması ne olabilir? Bu kişinin adını ya da telefonunu size vermeyeceğim, oyuna da gelmiyorum bu geyiklere hiç girmeden bana bunun mantıklı bir açıklamasını yapabilecek birisi var mı?

Medyumluk mu? Cin mi? Tanımlanamayan yaşam formlarının sizinle ilgili her şeyi bilmesi mi? Nedir bu? Sadece bu konuda ciddi bilgiye sahip kişiler cevap yazsın ya da hiç yazmayın.

Teşekkürler.

edit: Evet bu arkadaş ile tanıştık evimize geldi çay içtik. Kendisi numerolojiyi kullanarak bu tür bilgilere ulaştığını ve kesinlikle medyum olmadığını söyledi.

telefonda görüştüğü insanların o an neler yaptıklarını da ses renklerinden ayırt ettiğini söyledi.
0
enola gay
(19.03.07)
keşke öyle doğaüstü güçleri olan insanlar olsa da heroes daki gibi bize faydaları dokunsa. sizin hakkınızda birşeyler bildiğini iddia ettiğiniz adam da senin benim gibi sıradna insna bence. nasıl bu tür şeyleri bildiklerine gelirsek, o tür tarot, fal, cin çağırma tarzında doğaüstü güçlerden medet uman insanlar genellikle bir takım sorunları için giderler. o sorunlar da genellikle bellidir; ya aşk, ya iş, ya da aile içi sorunlardır. tabi yüzyüze görüşürseniz, sözde medyum kişi sizin mimiklerinizden daha fazla ipucu elde edip daha destekli atacaktır. tabi bi de bu "doğaüstü güçleri" karşılığı sizden "çay parası" da alacaktır o "fedakar" insan. bu uğurda ne evler, ne arsalar verenler oldu. umarım o kişiyle olan irtibatınızı en kısa zamanda koparırsınız. esen kalın, sağlıcakla...
0
comptrol
(19.03.07)
para ya da yüz yüze görüşme söz konusu değil beni anlamadınız sanırım hayatımda hiç tanımadığım bir insanı arayıp verdiğim tek bilgi: "isim" sadece isim veriyorum ve bana onunla ilgili her şeyi söylemeye başlıyor yeterli mi?

para almıyor.. yüzümü görmüyor.. aldığı tek şey "isim"
0
🌸enola gay
(19.03.07)
annem bile babamı durduk yere öpmüyor, para almadan neden yapsın ki. sizi ikna etmesi için kısa vade de bir şey talep etmeyebilir ama uzun vade de elbet bir şeyler isteyecektir-evet biraz sabit fikirliyim :)hem size zararı dokunmadığını düşünüyorsanız, bedel de ödemiyorsanız, siz sorun o da anlatsın ne kaybedersiniz ki:)
0
comptrol
(19.03.07)
2-3 sene önce evde kendi halimizde takılırken bi radyo programına denk geldik. programdaki kadın kendisini arayanlara aynen dediğiniz gibi hayatlarını anlatıyordu. 'oha lan karıya bak ne güzel de sallıyor' diye içimden geçirirken annem bağlandı yayına. kadın annemin adını, doğum tarihini ve anneannemin adını sordu ve hemen anlatmaya başladı, aile yapımızı, fiziksel özelliklerimizi, benim ve kardeşimin eğitim durumlarını, babamın mesleğini, anne tarafı akrabaların hayatlarını, o sıralarda düşünce aşamasında olan eğitimimle ilgili bir durumun ne zaman gerçekleşeceğini(dediği zamanda gerçekleşti) bi çırpıda anlattı.
afallayıp kalmıştım resmen, uzun süre düşündüm mantıklı bi açıklama bulabilmek için, bulamadım.
aklıma gelen en mantıklı 2 şey şu oldu: kadının önünde hayvani bi database var, ad, ana adı, doğum tarihi yazınca otu boku şak diye döküyor ortalığa ya da kadın telepati olayını aşmış bitirmiş, direk zihne dalıyor.
0
ravioli
(19.03.07)
ravioli cevap için teşekkürler. divit sana diyecek bir şey bulamıyorum. comptrol ayrı dünyaların insanlarıyız :)
0
🌸enola gay
(19.03.07)
sallamıyorsan anlatan kisiyi optum bye de gitsin. yok illa paranoya yapacam diyorsan oturun bi cay için.
0
bryan fury
(19.03.07)
arkadaşlar, açıklayıcı olması açısından şöyle söyleyeyim, bahsi geçen kişi 2 ölümden ve bu 2 ölümün sebebinden bahsetmiş... yani karakter analizi gibi bir durum söz konusu degil, geçmişin doğru bir şekilde bilinmesi durumu var... ve karşı tarafa verilen bilgi sadece isim, soyad bile yok.
0
1980
(19.03.07)
sözlükte böyle şeylerden söz edilince direk "yahu gidin dağılın" tepkisiyle karşılaşırsınız. bunların sebebi piyasada bu işi yaptığını söyleyen ve aslında yapmayan bir sürü sahtekar,insanları aldatan ve sömüren kişilerin varlığıdır (tabi metafiziksel şeylere inanmayan materyalist insanların çoğunluğu oluşturması ayrı konu). o kişiler çok olduğu için bu işi gerçekten yapanların olmadığı ve böyle bir şeyin olmadığını düşünür bazıları. ama vardır. islam inancına göre deyip devam edeyim :

bilindiği gibi cinlerin insanlardan cok daha farkli bir zaman kavrami var. onlar cok daha hızlı yaşıyor ve bizim 10 günde bitiremeyeceğimiz bir işi 1 günde bitirebiliyorlar (mesela) cinler birden fazla yerde de görünebiliyorlar. bunlardan bazıları insanlarla epey haşır neşir. ve bazı insanlar yaptıkları büyülerle cinlerle irtibat kurmayı başarabiliyor (var böyle bişi) irtibat kurmanın dışında cinleri kendilerine hizmetkar ediyorlar nası oluyosa.

kısaca o bilgileri o kişiler cinlerden alıyorlar. isim ve ana adı vs. söylendigi zaman cinler onun hakkındaki bilgileri alıp getiriyor. tabi bize göre çok kısa sürede oluyor bu. aslında o gidiyor araştırıyor falan vs. (meleklerden çalıyolar falan diye duydumdu) ayrıca bu bilgilerin hepsi doğru olmayabiliyor. cin yalan da söyleyebiliyor. keyfine kalmış.

isteyen kahkaha atsın isteyen fantastik desin. bu olayın dini acıdan izahı budur.

bunlara inanmıyosanız şöyle diyeyim. isteyen bana da inanmaz. bunlardan birisi yıllar önce benim yakın zamanda ameliyat olacağımı ve nerede ameliyat olacağımı söylemiş, biz epey şaşırmıştık. çok zaman geçmeden geniz eti ameliyatı olmuştum. olayın üzerinden epey zaman geçtikten sonra hatırlayıp oeh ama hakkaten demiştim.

böyle şeylerle eskiden epey uğraşmıştım, ebcedinden tut kenzul havasına. ama aman diyeyim, şizofren olmama ramak kalmıştı (bilimsel olarak yani)
0
nihilanth
(19.03.07)
öncelikle söz meclisten dışarı
o kadar şarlatan varki piyasada kafadan bunlara inanı cahil/salak bunları da uyanık/dolandırıcı olarak isimlendirmekten çekinmiyorum. istatistiksel olarak daha hiç yanılmadım yakın zamanda da yanılacak gibi değilim.

yani senin durumunda bana göre hile/hurdaya dayalıdır derim.
0
darknum
(19.03.07)
bu kişiyi tanımamanız, onun ailenizdeki ya da ailenize yakını bir kişiyi tanımıyor olduğu anlamına gelmez. size hakkınızda söylediklerini bu kişi(ler)den öğrenmiş olabilir. Mesela bu adamın/kadının numarasını nereden edindiniz? Biri size verdiyse kafadan hem sizi hem de bu insanı tanıyor demektir.
0
kermitz
(19.03.07)
Bu kişinin şarlatan olduğunu düşünenler bana mesaj atsın ben o kişinin cep telefonunu vereceğim o adamı aradıktan sonra buraya tekrar cevap yazmanızı isteyeceğim aa sonra beni de soytarı yapmamanız için lütfen bana hiç bir bilgi vermeyin.

ben üstteki cevaplardan "ravioli" ve "nihilanth" ınkini benimsemeyi seçtim. hala nasıl oluyor da hile hurda olduğunu düşünebiliyorsunuz.. nihilanth girişte çok güzel açıklama getirmiş evet şarlatanlar var.

fakat benim bahsettiğim durum çok farklı.. bahsettiğim kişinin numarasını veren arkadaşımı yaklaşık bir kaç aydır tanıyorum ve annemin-babamın ölüm sebebini ablamdan başka bilen hiç kimse yok yer yüzünde.. ya da ben öyle sanıyordum.

ama şarlatan-hile hurdacı sevenlere cevap yazmaktan yoruldum yine de cevap yazıp zahmet ettiğiniz için teşekkür ederim.
0
🌸enola gay
(19.03.07)
efendim oluyor böyle seyler. bizim basimiza da geldi, baskalarinin da geliyor nasil oluyorsa oluyor. hatta chuck palahniuk amcamizin nonfiction isimli eserinde bahsini yaptigi bir olayi da var ki o olay sonrasi oturup lullaby i yazmis.
0
atmacaged
(19.03.07)
metafizik aslında fizik ile sandığımızdan cok daha içli dışlı, olmaz öyle şey demek kolaycılık olur. piayasada sahtekarların sayısının ehil olanlardan cok fazla olması bizi yanıltmasın, zira ehil insanlar zaten piyasaya düşmez ve paraiçin falan yapmaz.
0
efruz
(19.03.07)
yıldızname diye bir şey var belki alakalıdır.
0
kimlanbu
(19.03.07)
Evet efenim ben de inanıyorum. Benzer olaylara birkaç kez rastladık biz de (annemle teyzem gitmişti bir kere v.s.)

Neyse efendim benim değinmek istediğim biraz farklı. Bir gün kapıya dilencimsi falcımsı bi kadın geldi annem de el falı mı ne baktırmış (ki annemin de faldır büyüdür böyle şeylerle alakası yok ama arada böyle saçmalıyor) işte kadına baktırmış falı mı ne kadın da 2 oğlun var (ki var ve Türkiye'deki çocuk sayısı ortalamasından yola çıkarsak bunu bilmek zor değil pek) demiş ve biri hayırsız olacak demiş(ya da buna benzer bir şey tam hatırlamıyorum). Normalde neredeyse hiç komplekse falan sahip değilim ki iddialı olmamaya çalışıyorum her zaman ama falcının söyledikleri ve birkaç sene sonra süregelen/giden hayatım bu sözü mal gibi hep hatırlamamı sağladı. Şu an okumaktayım(okul çok çok uzadı) ve çalışmıyorum da. yani kabataslak "hayırsız" gibiyim.

Kadının söylediklerinin sıkma şeyler olduğunu biliyorum (ha gerçekten gerçekleri söyleyenler olduğunu biliyorum) ve kadın hakkında şöyle iyi bu kadın fal konusunda böyle iyi bi kadın fal konusunda gibi bişey de duymadık. yani ona ve söylediklerine inanmak için bir nedenim de yok ama söylediklerinin atmasyon olduğunu bilsem de kafamdan çıkaramıyorum.

Of gereksiz yere uzun oldu yazı. Yani demem o ki kişi geçmiş ve bugün ya da gelecek hakkında kesin doğruyu görse/söylese bile bunun birçok zararı olduğuna inanıyorum. Kaldı ki gelecekten falan iyi şeyler söylese bile yine de "iyi" bir ruh haline sahip olabilmek için yeterli değil bu. Adam/kadın bana "oğlum gelecekte nobel mobel elini sallasan ellisini alacaksın" dese ve bu doğru olsa bile kendimi iyi hissedeceğimi sanmıyorum. Bırakalım hayatımız neyse onu yaşayalım. Üzerine gelecek treni öğrenip bunu haber alan insan raylardan kaçarken düşer kafasını betona falan vurur ölür neblim.

Ha bir de istihare var konuyla ilgili ama neblim İslama uygun hem günah da değil (fal, büyü, cin kullanma, gelecekten haber almak falan bunlar hep günah şeyler) insanı delirtmiyor da.

Bir de Paramparça Aşklar ve Köpekler'de harika bir söz vardı az biraz zorlayınca konuya uygun olabiliyor;

"Allah'ı güldürmek istiyorsan O'na planlarından söz et"

Not: Bu arada başınız sağ olsun.
0
colonizer
(19.03.07)
Anlatabilir de anlatamaz da.

Cinlere ve benzeri seylere inaniyorsan cevabimi bastan es gecebilirsin.

Inanmiyorsan Ingilizce'de cold reading diye adlandirilan olayi arastirmani oneriyorum. Cold reading'i iyi yapan insanlar bu olaydan haberdar olmayan kisileri, muneccim vs olduklarina rahatca inandirabilirler.
0
wpi
(19.03.07)
yahu bunun inandırması mı kalmış?

ben de hiç ama HİÇ inanmazdım diyorum size.. ya şimdi aslında çok somut ve çok ciddi bir olayı anlatmak istemiyorum o yüzden herkesin yaşamış olabileceği bir falcı deneyimimi anlatmak istiyorum. bunun nesi kandırmaca lütfen yapmayın etmeyin.. diyalogları kısım kısım yazacağım ama inanıp inanmamak size kalmış tabii ki..

böyle gayet cafe ortamı.. kahve içip fal baktırıyorsun.. hatta gittiğimiz arkadaşla özellikle hiç konuşmadık aramızda hani bir şeyler duyup bizimle ilgili, geri satmasınlar diye =)

falcı: " senin ailenin nerde olduğuna karar veremedim.. deniz var ama istanbul mu izmir mi karar veremiyorum.. "

tamam büyük şehirden geldiğimiz belli de bir şekilde.. şimdi bölünmeyi nası bildi adam? zira küçük yaşlardan beri ayrı olan anne ve babam şöyle ki: annem ve sülalesi istanbul'da, babam ve sülalesi izmir'de yaşamakta..

ayrıca benle gelen arkadaşıma da direkt "eskişehir" dedi ve bildi..

falcı: "seni çok ama çok üzmüş birisi var.. adında. h var.. ortadaki harf s.. son harf de n sanırım.. hasan mı?"

evet efendim.. gayet hasan..

nerden biliyor efendim? nasıl bir bilimsel açıklaması olur?

evet hayatta en hakiki mürşid ilimdir fendir.. ama bunlar en hakikisi diye başka olgular da yok diyemeyiz..

saygılar..
0
vercingetorix
(19.03.07)
Arkadaslar, israrla cold reading diyorum.

Ozellikle ustte vercingetorix'in orneginden yola cikip birkac seyi aciklayayim. Falci ailenin Istanbul'da ya da Izmir'de oldugunu soyluyor. Simdi eger vercingetorix busbutun izmir'li olsaydi falci neredeyse bilmis olacakti. istanbullu olsaydi da bilmis olacakti. ailenin bolunmus olmasi yonunde somut bir soz yok falcidan. vercingetorix sozu alip kendi bildigiyle birlestirdigi zaman "falci ailenin bolunmus oldugunu bildi" kanisina variyor.

"yeterince ileri teknoloji buyu gibi gozukur" diye bir laf var. yani biz gidip bugunku elektronik aletleri falan 300-400 sene once yasamis birisine gostersek bizim buyu yaptigimizi zanneder o kisi. simdi burada yazan insanlarin cogu elektronikteki teknolojik gelismelerder haberdar. ama obur yandan psikoloji, sosyoloji de yerinde saymiyor. insanlar hakkinda bilgi edinmenin cok ileri yontemleri var. ondan sonra insanlari konusmalarin hangi kisimlarini hatirladiklari, zihnin nasil calistigi konusunda da bilimadamlari bayagi yol katediyor. bu tip bilgiler pratik olarak cold reading'de kullaniliyor.

sonucta ne kadar akilli ve mantikli olursa olsun, cold reading'den haberi olmayan bir insan bunun kendisine basariyla uygulanmasi sonucu kandirilabilir.
0
wpi
(19.03.07)
önceliklecolonizer ın içimizde ilgili arkadaşa baş sağlığı dileyen tek insan olduğunuhatırlatır ve kendisinin hayırsız olmadığını göstermeye bu bile fazlasyıal yetmektedir. kaldı ki ben seninle yüzyüze de görüştüm , gayet bal lokum çocuksun :)

bu tahminlerin gerçekci olmadığına inanan varsa , 6. hissi kuvvetli ve vaktinde bu tür işlerle uğraşmış, yalnız artık cesaret edemediğinden pek yapmayan bir arkadaşımdan bu başlığa yorum girmiş kimi kişiler hakkında bir fikir yürütmesini istedim ve şu metni güç bela o söyledi, ben yazdım:

“Diğer insanların sseni sevmesine ve beğenmesine ihtiyaç duyuyorsun ve fakat kendini çok eleştiriyorsun. Kişiliğinde çeşitli güçsüzlükler olsa da, onları çoğunlukla telafi edebiliyorsun. Henüz açığa çıkmamış büyük bir potansiyelin var. Dışarıdan görüntün, disiplinli ve kontrollü, iç dünyanda ise sıkıntılı ve güvensiz olma eğilimindesin. Doğru karar verip vermediğin ve doğru şeyi yapıp yapmadığın noktasında kimi zaman ciddi kuşkuların vardır. Bir miktar değişimi ve çeşitliliği tercih ediyorsun ve sınırlamalar ve kısıtlamalar seni kuşattığında, hoşnutsuzluk duyuyorsun. Bağımsız düşünen bir insan olmaktan gurur da duysan ve başkalarının ifadelerini yeterli kanıt olmadan kabul etmezsin. Ama kendini başkalarına açmakta fazla serbest olmanın pek mantıklı olmadığını düşünüyorsun. Kimi zaman dışadönük, sokulgan ve arkadaş canlısısın; kimi zamansa, içedönük, tedbirli ve çekingensindir. Kimi istekleriniz de, gerçekçi değildir...”

bu metni mümkün olduğunca imla ve dilbilgisi hataları yapmadan yazmaya çalıştım, yaptıysam kusura bakmayın.

bu özelliğe sahip bir arkadaş var içinizde, bana özel mesaj atarsa hakkında daha fazla bilgi alacaktır. teşekkürler...
0
comptrol
(19.03.07)
çoğu kişi ne yazık ki yanlış anlamış beni. ben karakter analizinden, faldan ya da "çok iyi insansın çok güzel günler geçireceksin istediğin işe sahip olacak para sahibi olacaksın" tiplerinden bahsetmiyorum.

hayatımda adını sanını duymadığım birisini arayıp kendimle ilgili zaten bildiğim şeyleri bana söylemesinin açıklamasını istiyorum.

yer yüzünde nasıl bir insan böyle konuşabilir onu merak ediyorum çok net yazıcam artık çünkü zaten cevabımı aldım bir kaç arkadaş çok güzel özetlemiş.

aradığım şahıs: annenin adı ne?
enola gay (zafer): emine
aş: annen eklem rahatsızlığı ve beyin ile ilgili bir sorun yüzünden vefat etmiş. peki babanın adı ne?
enola: kudret
aş: bunu duymak istediğine emin misin?
enola: evet
aş: annenin ölümü yüzünden kendisini bırakmış.. çok üzgünüm.

(97 yılında babamla ilgilenen doktorun sözleri de az çok bu şekildeydi)

----------------------------------------

Sonuç: 1 yıl arayla anne ve babasını kaybeden birisi olarak paranormal olaylara meraklı olmam kadar doğal bir şey olamaz tabii ki bilinmeyen dergileriyle büyümüş, bilinmeyenler.net i açmış birisi olarak paranoyak olduğumu düşünebilirsiniz ama etrafınıza bakarsanız bu tür şeyleri yaşamış kişileri görebilirsiniz.

Kısaca herkesin kendine göre doğruları var herkes kendisine göre açıklamasını yazmış. Ben de bazılarını seçtim, hoşuma gitti.

Güzeldi.
0
🌸enola gay
(19.03.07)
Cinlerin varliklari hakkinda bu kesin olarak dogruymus gibi konusulmasi dogru degil bence. Cinlerin var oldugunun kaniti yok. Tanimadigim kimselerin inancina karismak istemiyorum, bu yuzden burada kimseden cinlere inanmamasini istemeyecegim. Ama "cin vardir" diyemeyiz kesin olarak.

Cinlere inanmayan birisi olarak asil sordugun soruya, sonradan yaptigin aciklamayi da hesaba katarak soyle cevap verecegim: "hayir, bu mumkun degil". Senin hakkinda bilmesi mumkun olmayan bir sey soyleyemez sana. Bir sekilde ogrenmis oldugu varsayarak daha mutlu yasarsin bence.
0
wpi
(19.03.07)
korku filmlerine döndü. kadın garip varlıklar görmektedir ve kocası dahil kimse ona inanmaz. hatta deli olduğunu düşünürler. sonunda herkes gerçekle yüzleşir yahut kadın anlamsızca ölür :)

herneyse konuya dönecek olursak kişilerin şahsi tecrübelerinden elbette belirli bir şeyin varlığına kesin olarak inanamayız. bilim somut dayanaklar arar inanç ise soyut birşeydir. başkasının yaşadığı deneyimlerden arta kalan bir şey değildir.

hz. ali, gayb perdesi açılsa (yani her şey ona gösterilse) imanım artmaz diyerek inancın görülerek değil, hissedilerek ve düşünülerek olması gerektiğini söylemiş bize.

cinlerin mevcut olup olmadığı söz konusu değil. şimdi size ben gördüm o zaman vardır diyemem bu benim deneyimimi kapsar. size yardımcı olacak tek şey @shirak'ın da mesajında dediği gibi bunun sadece islam dinine ait değil, tarihte var olan bir çok dinde kullanılmış olmasıdır. bu da sanırım böyle birşeyin gerçek olma ihtimalini kuvvetlendirebilir.

insanların "gerçek" dediği şeyler şey herkesin görebildiği ve varlığını farkedebildiği bir şeyse zaten cinler "gerçek" değildir merak etmeyin ;)
0
nihilanth
(19.03.07)
shirak rahatsızlık duyma olayından bahsetmiş. siz de de oluyor mu bilmiyorum ama ben ne zaman cinlerden bahsetsem başım ağrır.

rahmetli halam kahve falı bakardı. o da falı bıraktığında sebebi sorulduğunda fal bakarken rahatsız edici ve ürkütücü baş ağrısı yaşadığını söylemişti.

bu tip deneyimleri yaşamıştır bir çok kişi.
yardımcı olması açısından yazdım.

böyle şeylere inanmayan fakat ilgilenen kişilerin önü engellenmemeli bence,araştırsınlar her bişeyi. ama tabi inananlar fazla kurcalamamalı bence de.
0
nihilanth
(19.03.07)
telepati olabilir... ciddi bir cevaptır.
0
dirk pitt
(20.03.07)
Paranormal/doga ustu olaylarla ilgilenenlere James Randi Educational Foundation'a bakmalarini oneriyorum. Web sayfa link'i asagida. En ilginc kisim bu insanlarin doga ustu (cin min dahil herhalde) herhangi bir olayi/yetenegi kanitlayabilen kisilere 1 MILYON DOLAR odul veriyor olmasi.

Odul hakkinda bilgi:
www.randi.org

Vakfin ana sayfasi:
www.randi.org
0
wpi
(20.03.07)
wpi nin 1 milyon dolarlık entrysine istinaden:

vay anasını bir nevi ghost busters yani, hadi aslanlarım biliyorum yüzümü kara çıkartmayacaksınız; bizdeki cinler, ruhlar, evliyalar,yatırlar hiç bir ülke de yoktur . demek ki türkiye de bunu öğrenenlerden birisi sizsiniz-yoksa birileri almış olurdu bu ödülü; alın bir milyon doları o kendini çok bilmiş bilim adamından da kapak olsun bu ona. üstelik adamın geleceği hakkında birşeyler söylerseniz 2 MİLYON DOLAR bile alabilirsiniz bence. hem sadece islam da yoktu bu cinler değil mi, vodoo su var, hinduzimi var , var oğlu var. hala orada mısın, hadi ghost busterlarım, may the force be with you. bizi de bir yemeğe götürürsünüz artık.
0
comptrol
(20.03.07)
wpi teşekkürler bilgi için. enteresanmış.
0
nihilanth
(20.03.07)
şehsen benim tanıdığım bir insan bu gibi işlerden bir milyon dolardan fazlasını kazanıyor.. adam henüz 20 küsür yaşında, ama bir telefonla özel jeti geliyor, kapıda özel şoförü bekliyor.. büyük avrupa kumarhanelerinin baş danışmanı..

kendisi hakkında çok fazla şey yazmak istemiyorum, okuayacak olursa tepkisi ne olur bilmiyorum.. ama siz daha soracağınız şeyi aklınızdan geçirirken onun dönüp cevap vermesi, yaptığı bir yığın şeyden sadece bir tanesi..

çok yazarsam inanmazsınız muhtemelen ama böyle insanlar var arkadaşlar.. kabul etseniz de etmeseniz de.. karşılaşsanız da karşılaşmasanız da..
0
vercingetorix
(20.03.07)
dirk pitt in ciddi cevabına katılıyorum bende.eger enola gay'in verileri tamamen doğruysa tabi.
ayrıca bu telepati olayı zaten beyinlerin fiziksel yakınlığı ilede alakalı değil.isim üstünden yapılan bi değerlendirme çok sallamasyon olurdu.
bu ilginç bi konu tamamen materyalist takılan ya da cin bilmemne vardır diyen gruplara 2 side yoktur diyemezsiniz.
şu tarz birşey size de olmuştur, mesela içinden hande yener şarkısı söylersin, karşıdan arkadaşın gelir o şarkıcı ile ilgili bişey söyler.tesadüf diye bişeyin olmadıgına inana telepatik görüşte var, bilinçsizce yapılmış bi telepati örneği gerçi bu.
0
x factor
(25.03.07)
Amerika'da bu konularda 26 yildir bilimsel arastirma yapan, paranormal seylerin var olduguna inanan ve kanitlamaya calisan Princeton universitesi PEAR labratuvari bu sene en sonunda kapandi. NY Times gazetesinde cikan haberin linki asagida.

26 yil arastirma yapip, para yonunden sikinti da cekmedigi halde kapandigina gore en ufak bir sey ispatlayamadigini anlamak zor degil.

Insanin yeteneklerinin boyutunu anlamak kolay degil. Cogumuz kucumsuyoruz farkinda olmadan. Kucumsedigimiz icin de varsaydigimizin otesinde bir kabiliyet gordugumuz zaman bunu doga ustu guclere yoruyoruz.

Buna ek olarak, ve belki daha onemli olarak, olasiligin hayatimizdaki etkisini kavrayamiyoruz. Dunyada alti milyarin ustunde insan var. Milyonda bir olur dediginiz sey 6000 insanin basina gelebilir yani. Anlamasi zor cunku ortalama insanin icinde yasadigi dunya yuzlerce, ya da en fazla binlerce kisiden olusuyor. Anlayabildigimiz rakamlar bunlar. Ama gercek dunya bundan cok daha buyuk. Ve o yuzden arada bir gercek dunya bizim kucuk dunyamiz ile kesisince sasiriyoruz. Normal bir sey bu, paranormal degil.

-----
www.nytimes.com
0
wpi
(30.03.07)
şahısa ulaşamadığım için yorum yapamayacagım : ) ama olabilir evet var boyle şeyler demekle yetiniyorum. özellikle falda bazen insan şaşkınlıktan ağzını kapatamayacak duruma gelebiliyor hakikaten.
0
likeinme
(30.03.07)
ne mistik milletiz be. ekşi duyuru açıldığından beri en çok cevap alan başlıklar paranormal, psikolojik konular.
astroloji, cinler falan bunların hepsi vardır. ama onlara inanmak fayda getirmez. insanı kaderci yapar. hayatla savaşma isteğini yokeder. her şeyi kolay kabullenmenizi sağlar. mutlu olmak için gerçeğe değil kendi gerçeğimize ihtiyacımız var.
0
sf arjuna one
(30.03.07)
Arkadaslar, "vardir, yoktur, olabilir, olamaz" derken bir de neden boyle dusundugunuzu soylerseniz tartisma / muhabbet daha iyi gececek diye dusunuyorum.
0
wpi
(30.03.07)
benim taktigim esas nokta, bu konuya inananlar konussun, gerisi konussun yaklasimi. ben paranormal, metafizik; artik nasil adlandiracaksaniz adlandirin, bi fenomenlerin hicbirine zerre kadar inanmayan biriyim. bana, boyle bi sey gercekten varsa, buna inandirmak kadar kolay bi sey olamaz. bahsi de gecmis, randi - ki kendisi de bir illuzyonisttir - boyle bi yetenegi oldugunu kanitlayanlara yine dendigi gibi bir milyon dolar vermeye hazir. ki bu insanlar bi sekilde ongoru veyahut gercege dair bir bilgi verdiklerini iddia ettiklerine gore bu tur bi double blind testi gecmeleri cocuk oyuncagi olmali.

"hz. ali, gayb perdesi açılsa (yani her şey ona gösterilse) imanım artmaz diyerek inancın görülerek değil, hissedilerek ve düşünülerek olması gerektiğini söylemiş bize." gibi inanc temelli yoldan kendini tamimlamadigina gore bu insanlarin cogu, randi son onbir yil icinde bu parayi herhalde bikac bin kere dagitmis olmaliydi.

demem o ki, korukorune inanmak istiyosaniz; buyrun inanin, ama ongoru yapmak gibi fonksiyonlarina inaniyorsaniz bu tip seylerin, nasil kendileriyle celistiklerini gormeyi eminim ki siz de istersiniz.
0
kurulananfok
(30.03.07)
hiç tanımadığımız bir kişiyi arıyoruz ve sadece ismimizi söylüyoruz. ve o kişi ailemizle ilgili "hiç kimsenin ama hiç kimsenin bilmediği şeyleri" söylüyor öyle mi?
oldukça iddialı, dikkat çekici, şaşırtıcı bir durum bu. olayı bu şekilde algıladığından, bu konulara ilgin ve aileni kaybetmiş olmanın verdiği hassasiyetle bu olaydan çok etkilenmen ve bu şekilde algılaman doğal.

ancak verdiğin diyalog bu yukarıdaki iddiaları taşıyamıyor. öncelikle annenin ve babanın ölüm nedenini (başın sağolsun bu arada) sen fark etmemiş olsan da çevrendeki herkesin (senin yolda görsen tanımayacağın ama seni uzaktan tanıyanlar dahil) bildiğine eminim. böyle şeyler gizli kalmaz, virüs gibi en ilgisiz kişilere kadar yayılır biliyorsun toplumumuzda.
ayrıca sen tanımadığın bir numarayı arıyorsun ki konuştuğun kişinin hiç tanımadığın birisi olduğundan bile emin değilsin. ve dahası onun seni tanımadığını veya seni tanıyan birisini tanımadığını da bilmiyorsun. arkadaş zincirleri söz konusu olduğunda en ilgisiz kişiye bile çok yakın olduğunu görüyorsun.
ve son olarak yukarıda da birilerinin söylediği gibi bir tür veritabanına bakmadığını nereden biliyorsun. sonuçta (doktorun söyledikleriyle de örtüştüğüne göre) resmi kayıtlar için sır değil bunlar. aslında babanın ölüm nedenini en son bilecek kişi sensin gibi geliyor bana. aynı dönemde aynı ruhsal çöküntünün içerisinde olacağından babandaki değişikliği sen fark etmemiş olabilirsin ama çevresindekilerin gözünden kaçacağını sanmam.
Sanırım "tanımlanabilen yaşam formları"nın senin hakkında senden daha fazla şey bilebileceğini kabul etmen gerekiyor.
[bir de konuyla ilgili daha fazla bilgi verirsen iyi olur. nasıl bir numara bu, nereden buldun. 118 bile paralı, bu adam her arayanın sırlarını mı anlatıyor. neden? başka kime ne sırlar anlattı. sadece ölüm nedenlerini mi biliyor? vs.]
0
zebra ureticisi
(31.03.07)
ben de zerre kadar inanmam bu işlere. zaten öbür tarafın varlığına da inanmam. bu evreni yaratan güç konusunda değişik teorilerim var sadece. ama keşke olsa diyorum. keşke elimde inanabileceğim somut bir kanıt olsa. beni tamamen inandıracak şekilde. mişli muşlu anlatılanlar beni zerre kadar etkilemiyor açıkçası. başıma gelmesi lazım.
0
oldtimer
(31.03.07)
aradığınız kişi şarlatanmı medyum mu bilemem ama gayet terbiyeli biriymiş. hiç tanımadığım biri beni arayıp sadece adını söylese ben ana avrat yardırırdım. öylede terbiyesizim.
0
zittirulp
(31.03.07)
doğrudur, vardır. örnekleyelim:
abim (ismi hakan'dır) yolda yürürken dilenci/falcı karışımı bir kadın yerde oturduğu yerden abime doğru uzanır ve abimin üzerinde hiç bir şekilde ismini belirtecek bir işaret olmamasına rağmen, ve abimi tanıyor olması ihtimalinin sıfır olmasına rağmen "hakanım, hakanım, gel, falına bakmam lazım" diye ısrar eder. korkan abim kaçar. (belki çok önemli bir kaderi vardı da kadın bunu açıklayacaktı di mi, niye kaçarsın ki)

dedemin abisinin karısı (benim neyim olur hiç bir fikrim yok) yani rahmetli sabiha yengem bir gün yeni taşındığı apartmanda ikamet eden deli falcıya gider. falcı tanıdığının yakını olduğundan kendisinden para almaz ve sadece elini tutarak sabiha yengeme geleceğiyle ilgili net ve kesin olaylar söyler ve olayların ne zaman olacağını açıklar, olaylar, (x isimli bir tanıdığının y tarihinde vefat etmesi'ne kadar)aynen açıklandığı gibi gerçekleşir.

bunu açıklamak için bir teori mevcut, her ne kadar kanıtlanması imkansız olsa da. buna "zamanın bütünlüğü teorisi" diyebiliriz, kendisine verilmiş başka bir isim var mı bilemiyorum. yani olay şudur ki, nasıl leonardo da vinci zamanının ötesinde icatlar gerçekleştirdiyse (paraşüt, bisiklet, roket vb) bu insanlar da farkında olmadan aslında zamanın bizim gördüğümüz "şimdi"den ötesini görürler. yani bir şekilde algıları bizim bildiğimiz insanların algılarından daha geniştir ve zamanın daha geniş bir kısmına hakim olabilirler ve olmuş ve olacak olayları bu zaman dizisi içinden çekip günümüze çıkartabilirler.

konuyla ilgili bilgim sınırlı olduğundan yorumlarımı bu noktada kesmeyi uygun gördüm, umarım yardımcı olmuşumdur.
0
error 6
(01.04.07)
her olayın, açıklanmadan önce paranormal bir olay olarak betimlendiğini hatırlatayım ilk olarak.

her şeyin bir açıklaması var, fakat sanırım çoğunluktan farkım; tüm bu olanların bir şekilde pozitif bilimlerle açıklanabileceğini veya herhangi bir şekilde bunu açıklayan kavramın tam olarak anlaşıldıktan sonra bu bilimler arasına gireceğinin kesin olduğunu düşünmemdir.

insanoğlunun inanç arayışı sonucu dinlerin oluşması gibi, siz de inanmak istediğiniz şey için bir yol bulabilirsiniz kendinize. kim bilir bu sizi çok etkileyen telefon konuşmasından önce kaç yüz tane başarısız tahmin yapıldı sizin hakkınızda. tesadüf dersem gülersiniz, fakat bunu da ciddi olarak değerlendirmeniz gerekir.

cin gibi yokluklara inanmamı doğal karşılayın lütfen, ortada hiçbir kanıt ve akla yatkın bir izahı yokken. biz onlarla bu kadar iletişim kurmaya çalışırken, onlar neden sessiz kalıyorlar?

düşük bir ihtimal de olsa telepati olabilir. düşük ihtimal olmasının nedeni, büyük bir yetenek olması ve bu yeteneği fark etmenin sahip olmaktan daha zor olmasıdır.

inanmak istiyorsanız, kendinize inanacak bir şeyler bulabilirsiniz. gördüklerinizi, duyduklarınızı bir şekilde kendinize adapte etmeniz hiç de zor değil. sonuçta benzer hayatlar yaşıyoruz, ne kadar farklı olduğumuzu düşünsek de... böyle bir tahmin, mucize değil.

beni üzen, sözlükte takip ettiğim ve fikirlerine güvendiğim kişilerin, olayların pek üzerine kafa yormadan körü körüne inanmaları. kendinize inanın.
0
paranormal
(01.04.07)
Var böyle şeyler...Bizle hiç alakası olmayan bir kişiye İzmir'de babamın fotoğrafını veriyor bir tanıdık, bizden de habersiz yapıyor bunu...O zat benim adımdan tut da tüm sülale şeceresini, işini gücünü söylüyor, akabinde de gelecek tahminlerinde bulunuyor..Şu günlerde akıl sağlığı bozulma durumundaymış diye duyduk sonradan o tanıdıktan...Vaşş diyesi gelmiyor değil insanın...Mucizevi bir durum sözkonusu...Mucizeler olmayacak diye bir kaide de yok..
0
turcopolis
(01.04.07)
böyle yeteneklere sahip kişilerin "şerrefsiz evladı" olduğuna dair ciddi bilgiye sahibim. arkadaşım hasta mısın? gel bak ne güzel geleceği görebiliyosun. şununla bilimin gelişmesine yardım et. felaketleri önle, aidse, açlığa çare ol. telefonla müneccimlik yapmaktan başka bi faydan olsun insanlığa.
"that doesn't work that way" diyenlere "how does it work?" deme hakkımı her daim saklı tutuyorum.
0
kabizcik
(02.04.07)
Öncelikle başın sağolsun, üzücü bir kayıp olmuş.

Bir de harflerden giden bir fal tekniği var ama muhtemelen o teknik de senin bu konudaki merakını tatmin edecek bir teknik değil. İsmini hatırlasam söylicem ama sonuçta dünya üzerinde bir sürü ayşe var mesela, sadece isim üzerinden gidilebilseydi bütün ayşelerin kaderi aynı olurdu, zira sanırım soyadını söylememişsin. Artı bu teknik hesaplamalara falan dayanıyor, o nedenle o kadar çabuk cevap veremezdi onu kullanacak olsaydı.

Kendi teorimi kendim çürüttüm, kendimi kutluyorum.:)
0
aysegulnazcan
(02.04.07)
dünya göründüğü gibi basit değil, biz sadece görmek istediğimiz gibi görüp ruhumuza huzur pompalıyoruz. bazıları bunu reddedip "lan! daha farklı şeyler olabilir" dediğinde ötelerle tanışabiliyor. mesela ben ve rüyalarım ve rüyalarına girdiğim gişiler :) paranormal olaylar için sadece takdir ilahi diyebileceğim.
0
kezman
(11.04.07)
pek fazla bilinmiyor olsa da duru görü denilen -halk arasında da kalp gözü açık derler buna ki ikisi farklıdır- bir şey var.eğer biraz araştırırsan öğrenebilirsin ya da bana ulaşırsan ben sana anlatabilirim.
bizim düşündüğümüz kadar basit bir şey değil ruh.ruhumuzla birçok yerde gezinebilir ve birçok yetimizi de geliştirebiliriz ancak bunun için çalışmamız gerekir.bazı kişilerde de doğuştan bu yetiler olur zaman içinde ya kaybederler ya da daha fazla geliştirirler..böyle işte.
0
eveline
(27.05.07)
Bazı kişilerin bir şekilde telepati mi dersiniz, karşısındaki insanın beyin dalgalarını yakalayıp çözme mi dersiniz ne dersiniz, bu tarz yetenekleri var hakikaten. Benim kuzenin eşi bekarken bir aralar iyice sardırmış bu falcı mevzusuna, bir keresinde gittiği bir falcı karşısında kendisini evli ve üç çocuklu olarak düşünmüş, falcı eleman da şak diye sen evlisin ve üç çocuğun var demiş (ehhe şehir efsanesi anlatır gibi yazdım sanırım ama böyleyken böyle). Geleceği görebilen vesiyonları olduğundan ise aksine şahit oluncaya kadar şüphe duyarım yalnız...
0
hulleci
(16.06.07)
falcılık değilde bir şeklde karşındakinin aklından geçeni okuyabilen birisiyle ben de karşılaşmıştım. bir komşumuz ki kendisi bu özelliği sebebiyle bol bol kahve falı bakardı, tabii tamamen ücretsiz olarak. ancak işin içinde fal olunca olaya inanmayan bana bir gün hep birlikte sahilde yürürken öyle havadan sudan sohbet ederken yine havadan sudan sohbet ettiğini sanarak bir çok şey söylemişti, o sırada kimseye hiç söylemediğim ama aklımı her zaman doldurmuş olan. hem de çok net olarak, ama işin garibi ne söylediğinin kendi de farkında değildi, söyledikleri yüzünden benim donup kaldığımı fark etmedi bile, hala havanın ne kadar sıcak olduğunu filan söylüyordu. ancak tabii şu da var hiç bir şekilde geleceği filan söylemedi, saçma ve hiç olmayacak olsa da benim içimde olan neyse onu söyledi, ancak sen şöylesin böylesin türünde herkese uyabilecek muğlak şeyler değil, çok somut bir şekilde. o zaman öyle kalmıştım ben akşam akşam, kimse de fark etmemişti.
0
kern
(02.07.07)
ben de lise yıllarında ölesine kahve falı bakmaya başlamış ve zamanla bu anlamda çevremde ünlenmiş biri olarak, yani bu kez bakan taraf olarak konuyla ilgili deneyimlerimi paylaşmak istiyorum. ben bunu nasıl yaptığımı bilmiorum ama kahve falı bakarken bugüne kadar birçok ilginç olay yaşadım. hayatımda ilk kez gördüğüm arkadaşımın kardeşinin arkadaşının annesine (birbirimizi ne kadar tanımadığımızı anlatmak için özellikle yazdım) yoğun istek üzerine fal baktım. hiç muabbet etmedik. direk fal olayına girdik. şehir dışında bir evleri olduğunu bu evde ekim - dikim yapıldığı yani bi nevi çiftlik evi olduğunu söyledim.ankara dışında çiftlik evleri varmış. ve uzatmiim bu evle akrabalarla ilgili yaşananları anlattım. bi avukatın bu evle ilgili davada başarısız olduğunu, a ile başlayan yeni avukatla şanslarını denemelerini söyledim. vesaire vesaire. bir keresinde hayatımda ilk kez gördüğüm bi kıza sevdiği çocuğun ismini söyledim direk ve hakkında bir çok şeyi. bir başka sefer evli ve hiç tanımadığım bi kadına baktım ve kadının bi işle ilgili görüştüğü biriyle ilişki yaşadığını ve bir dolu şeyi söyledim kadın dumur oldu.bazen kendim yok artık dediğim şeyler bile çıkıveriyor ağzımdan. bunlar nasıl oluyor, nasıl oluyor da biliosun derseniz tam bir açıklamam yok aslında. fincandaki şekilller bakarken bi anda anlatmaya başlıyorum.devamı geliyor. ağırlıklı olarak da şekilleri yorumluyorum ama o kadar çok ilginç ve imkansıza yakın şeyi, ayrıntıları filan bildim ki. ben de bi anlam veremiyorum. zaten artık bakmıorum. sadece bunun mümkün olduğuna dair bişiler söylemek istedim.
0
hushhush
(16.07.07)
öncelikle başınız sağ olsun.

nihilanth bir cevabında cinlerden bahsettiğimde başım ağrır demiş. buna psikosomatik demek çok doğru olur bence. kendim için konuşursak yüksek gerilim hatları, yüksek miktarda manyetik alan olan yerler (mr cihazının olduğu oda, cihazın içi) trafo yakınlarından geçerken başım ağrıyor benim de. yalan değil. bir popüler bilim dergisinde elektromanyetik dalgalar ile baş ağrısı arasındaki ilişkisi ile ilgili bir makaleyi okumadan önce böyle bir şey yaşamazdım. benim için olduğu gibi ilk başta da dediğim gibi psikolojik uyaranlara verilen istem dışı somatik cevaplar denilebilir bu duruma.

asıl konuya dönmek gerekirse açıklaması karmaşık da olsa zor değil. hiç tanımadığınız kişiyi sizin için random bir zamanda aramışsınızdır, ama acaba o kişiyi aramanız random bir olay mı? yoksa birisi size belli etmeden aramanızı mı sağladı? o kişi çeşitli kurumlardan sicil takibi yaptıktan sonra işine yarayabilecek bilgileri toplayıp sizden bu aramanın gelmesini bekleyebilir. yanlış anlamadıysam bir arkadaşınız vermiş numarayı size. hikâye ile tutarlı. ikinci durum da evlatlık verilen kişilerin gerçek anne babasını arayan kişilerin de yapabileceği prosedürleri içeriyor. bu konuda da bir sorun yok. bir de etrafta size yakın olan birisi ile bir plan yaptıktan sonra böyle bir açıklama yapılabilir diye düşünüyorum.

ha, diyelim ki bu olay şu anki teknoloji ile açıklanamıyor, o zaman durumu bence hiç açıklayamayız. cinler konusunda kesin bilgiye ulaşamayacağımız aşikâr. peki ya hiç bilmediğimiz bir teknolojiyse? bir arkadaş bahsetmiş, siz, ateşin bulunduğu zamanlara yanınızda 1 liralık bir çakmakla gidebilseydiniz o insanlar size tapabilirdi bile. daha yakın zaman için bir örnek verebiliriz, zamanında insanların ayaklarının yerden kesilmesi olası değilken 15 saat boyunca havada kalıp neredeyse dünya üzerinde bir tur atmak için bir 200 yıl önce insanlar ne düşünürdü sizce? velhasılıkelam, bence düzmece değil ise açıklamak için yeterli bilgiye henüz sahip değiliz.
0
tom riddle
(04.01.08)
anlatabilir, mümkündür, hatta doğaldır -çünkü böle çok insan gördüm ve onları görme sebebim asla bana gelecekle ilgili bilgi versin değildi ondan doğal geliyo olabilir-
bu bahsettiğim bilgi vermeden bilgi alma olayı. ha doğum saati-tarihi-yerini söyle bir astroloğa (ama astrolog derken gerçekten astroloji bilen birine demek istedim yoksa güne$ burcunu bilen herkes astrolog lan hehe) anlatır sana her bi$eyini. yani gerçekten biliosa yapabilir. valla bak.
0
ari maya
(13.01.08)
inanmayacaksınız ama benim bir yakın akrabam rüyasında tanımadığı insanları görüyor ve onlara bir şekilde gerçek hayatta ulaşıp yardım ettiğini söylüyor.

bir gün annem ve komşumuz o yakın akrabamıza giderken, annemin ayakkabısı çukura takılıyor ve dengesini kaybediyor. sonra yakın akrabamızın evine vardıklarında, annem ona anlatmadan, o ayakkabasının başına gelenleri söylüyor. bu gerçekten yaşanmıştır.

not: şimdi kafama takıldı. galiba annemin ayakkabısının topuğu kırılmıştı o gün. acaba o kırığı görüp mü bunu söyleyebildi, emin değilim.
0
sirrikadem
(09.03.08)
gelecegi görmüyosa kesinlikle cin dir.

bilen bilir izmirde örnekköy de pasaklı birsen diye bi falcı var. yaslı kendi halnde bi kadın. sadece isim sorar, suya bakar anlatır. annem arada bir gider tavsiye alır bu kadından.
bildiklerini duysanız inanamazsınız. bir hanenin icinde olan, hane dısından kimsenin bilemeyecegi seyleri anlatıyor.gözümle görmesem inanmazdım o derece.

büyü falan da yapmaz yani öyle sacma sapan seyler yok. gelecegi tahmin edemiyo tabi ama geçmişi ve bugunu cat cat söylüyor. benim sadece kocamın adını vermemle kediye, muhabbet kusuna ve saf yüne alerjisi oldugunu bildi, daha ne olabilir ki?
bide bunu onceden biliyo olması imkansız, cunku arada bi tanıdık yok, veya yakınında/baskasına anlatmıs degiliz. kaldı ki suan burda söyleyemeyecegim aile ici hiçkimselerin bilmedigi özel seyleri bile söyledi kadın.

cin diyorum cin. baska acıklaması yok bence bu olayların.
0
merope
(20.06.08)
herkes başından geçenleri anlatmış, ben de dayanamayıp kendi başıma gelenleri anlaticiim dostlar. bilen bilir izmir'de bir çok mekan var "kahve sizden, fal bizden" sloganıyla çalışan. yani gidip türk kahvesi içiyosunuz, sonra birisi gelip falınıza bakıyor. ben de bir arkadaşımdan duyup geyik olsun diye başka arkadaşlarımla gittim bir gün, gelen falcı ben ve arkadaşlarıma hayatımızda ne olup bitiyosa,geçmişte ne olmuşsa bir bir anlattı, bildiği, anlattığı şeyler inanılmazdı. örneğin babamın o sıra belinden rahatsız olduğunu, kız arkadaşımın isminin içinde "f" harfinin geçtiğini, o sıralar kafama neyin takıldığını söyledi, bunlar buraya yazdıklarım, bir de yazmak istemediğim bir sürü şey var. yaşadığım şoku anlatamam.
sonra aynı yere sürekli takılmaya başladım, bir çok falcıya fal baktırdım. kimisinde tutturamadılar,kimisinde acaip saçmaladılar. (hatta bir keresinde acaip saçmalayan bir falcı bayan "sen de medyum özellikleri taşıyosun,o yüzden göremiyorum senle ilgili şeyleri" demişti). ama çoğu zaman doğruları bildiler. (bir de mekandaki erkek falcıların çoğunun feminen tipler olduğunu belirtmek isterim, bunu belirtiyorum çünkü % 90 ı böyleydi,gay gibiydi. lüzumsuz bilgi veriyorum burda :P ) her ne kadar beni çok etkilese de her gittiğimde bunun gerçek olamayacağını, işin içinde mutlaka bir illüzyon ya da sahtekarlık olduğunu düşündüm, böyle bir şey gerçekten olamazdı, mutlaka bir hinlik vardı. bu fal muhabbetine bir ara verdim,epey gitmedim o mekana, sonra bi gün yine gittiğimde, yeni gelen bir falcıya fal baktırdım. çoğu şeyi bildi, ama ben hala olayı ciddiye almıyordum ve bu illüzyonu nasıl yaptığını düşünüyordum.ta ki annemin,babamın,sevgilimin, en yakınımdaki insanın bile bilmediği, yani benden başka bir insanın bilmediği,bilme ihtimalinin de sıfır olduğu bir şeyi söyleyene kadar. yemin ederim ki bildiği şeyin başka bir insan tarafından bilinebilme,tahmin edilebilme ihtimali 0 (sıfır). söylediği şeyi kimsenin öğrenme ihtimali yoktu, tahmin edebilme ihtimali de yoktu. söylediği( bildiği) şeyden sonra tabi benim illüzyon,hinlik teorim çöktü. bu başka bir şeydi.

başlıkta yazılan tüm cevapları okudum, farklı açıklamalar ve nedenler getirenler olmuş. ben bunu bir nedene bağlayamıyorum. şu sebepten biliyorlar diyemiyorum. ama şunu diyebilirim ki böyle insanlar var ve sizin hakkınızda bazı şeyleri bilebiyorlar, görebiliyorlar, bunu nasıl yapıyorlar bilmiyorum ama yapabiliyorlar.

not: yollamadan önce okudum da yazdıklarımı. ulan yıllarca gerçek kesitle, sır kapısıyla dalga geçiyoruz, kendi anlatım dilimize bak. bahsettiğim konuya bak. hey allaaam. ayrıca yazıdaki dublaj türkçesinin etkilerini siz de farkettiniz mi? ehehe neyse, acaip uykusuzum ondandır belki, birazdan yatıp yarın 17.00 de fln kalkmayı düşünüyorum. kendinize iyi bakın, akıllı olun.
0
nerdeyim ben
(07.11.08)
sevgili sirrikadem bir ghost whisperer vakası mı yaşıyorsunuz?
0
yanntiersen
(10.01.09)
çok kişi bunların olduğunu iddia ediyor. Ama bahsi geçiş, "paranormal yoktur!" diyen James Randi abimiz "paranormal bulana veya getirene 1 milyon dolar" vericem dedi ve hala para kendisinde.

Ve eskiden bir programa böyle yeteneği olduğunu iddia eden bir dolu adam çıkardı. Eşyaya dokunarak geçmişini tahmin eden mi dersiniz, insan aurası gören mi dersiniz. Hepsi de programda çuvalladı. Böyle durumlarda da paranormal kişiler "yani aslında benim gücüm var ama makina değilim, bu ortamda çalışmadı gücüm" falan diye zırvaladılar. Ve konu böyle paranormal kişiler falan olunca hep bir gizem öğesi oluyor. Yani bu insanların hiçbiri gücünü kontrollü ortamlarda, televizyonda göstermiyor. Tercih mi etmiyorlar, bir ihtiyaç mı duymuyorlar bilemem.

Bu konuda bir de Uri Geller'in adı geçmese olmaz. Bu arkadaş Türkiyede de program yapmış, paranormal güçlerle dolup taştığını iddia eden bir ilüzyonisttir ve James Randi tarafından maymun edilmiş, sahtekarlıkları çok kez televizyonda gösterilmiştir.

Bunun için o kişiye sorun bence, "olayın ne" diye. Hissediyorum vs. diyebilir. Derse kontrollü deneyler yapın bakalım ne kadar tutuyor. Ne bileyim çırılçıplak soyunup arayın bakalım tahmin edebilecek mi... Ailenizle ilgili bildiği şeyleri açıklayamam ama bazı durumlarda sosyal zekası yüksek kişiler karşıdaki insanların ne hissettiğini vs. kolayca anlayıp manipüle edebilirler
0
kasketli
(24.01.09)
Enola gay gittiğin falcinin telefonunu msj la iletirsen cok sevinirim:)
0
fndmntl
(08.10.13)
(4)

zengin edicek site lazım

derek vim
yahu şu süper cin fikirli adamların site açıp açıp para kazandığı haberlerini her gördüğümde delleniyorum. hani adam 1000x1000 pixellik site açıyor, her pixeli 1$'a satıp birmilyondolar kazanıyor(http://www.milliondollarhomepage.com/). işte böyle bişey bulmak lazım. şöyle kolay yoldan para kazandıra
yahu şu süper cin fikirli adamların site açıp açıp para kazandığı haberlerini her gördüğümde delleniyorum. hani adam 1000x1000 pixellik site açıyor, her pixeli 1$'a satıp birmilyondolar kazanıyor(www.milliondollarhomepage.com).
işte böyle bişey bulmak lazım. şöyle kolay yoldan para kazandıracak süper fikirler lazım. en yarıtıcı süper zeki sözlükçülerden fikir almak istiyorum. neler yapılabilir? saygılar...
0
derek vim
(07.03.07)
Senin aklına bir fikir gelseydi başkalarıyla paylaşır mıydın?
0
sf arjuna one
(07.03.07)
senin sorun ofsayt, "aa benim aklıma geldi al sen yap bir milyon doları kazan" denmesini mi bekliyorsun allasen. öyle bir tavsiye de bulunan
birisinin fikri de para kazandırmaz adama.

neredesin firuzeyi hatırladım bir anda nedense. :P
0
comptrol
(07.03.07)
açık arttırma sitesi yap.oturduğun yerden para kazanabilirsin.komisyonu biraz düşük tutarsan , o işte çok para var.
0
marcelorios
(07.03.07)
direkt 1 milyon $ isteseymişsin daha akla yatkın olurmuş.
0
geldiler
(08.03.07)
(11)

düşünmekten uyuyamamak

colg fusion
bir süredir (3-5 sene) çektiğim düşünmekten uyuyamama problemini çözmüş birileri varsa nasıl yaptıklarını da anlatırlarsa duacı olurum, rüyamda görürüm onları. bu kadar uzun süredir sorun çektiğimi göz önüne alarak basit cevapların bana bir yararı olmayacağını da belirteyim.
bir süredir (3-5 sene) çektiğim düşünmekten uyuyamama problemini çözmüş birileri varsa nasıl yaptıklarını da anlatırlarsa duacı olurum, rüyamda görürüm onları. bu kadar uzun süredir sorun çektiğimi göz önüne alarak basit cevapların bana bir yararı olmayacağını da belirteyim.
0
colg fusion
(20.02.07)
meditasyon yapabilirsin.
0
mosmor
(20.02.07)
sakinleşmek, kendini çok fazla yormamak ve düzenli bir hayat yaşamak çözüm oluyor.
0
magarna
(20.02.07)
ateşin çıkmıştır, merkezi sinir sistemi overtime yapar ateşli adamda, beyni ya sen çalıştırırsın, ya da onlar çalıştırmayı bilirler = halüsinasyon. bu kaç?
0
frank n furter
(20.02.07)
alkol alıyorsun bol bol. sen uyurken o her şeyi düşünüyor.
0
cgcore
(20.02.07)
Xanax diyorlar ama benzer bir sorunda hiçbirinin faydasını görmedim. Xanax alıp 1 saat sonra yattığımda her zamanki gibi çok zor uyudum ve uyandığımda leş gibiydim adeta. bir arkadaşımda o.k.b hastası ve uzun senelerdir ilaçla uyuyor. çocuğun ne yattığı saat belli ne kalktığı. günün yarısında hayalet gibi dolaşıyor.

benim tavsiyem ki ben bu sorunu öyle aştım fiziksel olarak yor kendini. hatta hırpala. basketbol futbol fitness vb bir şeyler yap ekstradan. Mesela denize git yüz mümkünse deniz çok yorar insanı.

hah bir de mekan değişikliği de iyi gelebilir hatta imkanın varsa yaylaya çık 1 hafta gerçir. temiz hava, sessizlik, doğa iyi geliyor abi.

geçmişler olsun bilirim fenadır.
0
blackdog
(20.02.07)
aynı sorun bende de vardı. obsesif kompülsifmişim meğerse. doktora gidince ortaya çıktı. yalnız burada bir önemli nokta var. uykun gelmiyor da mı düşünüyorsun, yoksa uykun olduğu halde kendini düşünmekten alıkoyamayıp da mı uyuyamıyorsun. kendini düşünmekten alıkoyamıyor, düşünceleri kafandan atamıyorsan obsesifsindir. bir psikiyatra gözükmekte fayda var.
0
sf arjuna one
(20.02.07)
muzik ...
0
turkish tekila
(21.02.07)
Aslında herkes yatağa yattığı zaman bir şeyler illa ki düşünüyor senin durumundaki fark senin yattığın zaman bir şeyler düşünürsen bunun seni uyutmayacağını düşünmen (basit cevapların bana yararı olmayacaktır cümlesinden de bu olayı gözünde olduğundan çok büyüttüğün anlaşılıyor, hatta belkide kendini ümitsiz vaka olarak görüyorsun) bir şeyden ne kadar kaçınırsan o denli fazla karşına çıkar ve rahatsız eder o yüzden benim önerim yattığın zaman "düşünmemeliyim, düşünürsem uyuyamam" diye kendini zorlayacağına direnç kırılana kadar tam aksini yapman yani kendi isteğinle kendini bir şeyler düşünmeye zorlaman, zaten belirli bir zaman sonra üzerinde düşünecek şeyler bulamayacaksın yeter ki kaçınma.
0
jolietjake
(22.02.07)
ot iç dicem ama o da yasal değil. akşam sporu yapma, adrenalin uyutmaz adamı. antidepler bi süre sonra zaten işlevini yitiriyor. zaten yan etkileri inanılmaz kötü, katlanmaya deymez. belki antihistaminik yerini doldurabilir, gerisi papatya çayı, ılık bir duş başka yapacak pek bişi yok. bir de yataya uyumak için değil uykunun geldiğiniz hissetiğiniz zaman girmelisiniz.
0
pain
(23.02.07)
düzenli bir iş hayatın varsa kesinlikle uyku problemi çekmezsin, ama sabah kaçta kaldığın ve gece kaçta uyuduğunun bir düzeni yoksa zor...
0
sathaner
(23.02.07)
sorununu çözdünmü bilmiorum ama aynı sorun bende de wardı epey bi süre. ama ne zmn okul bitti iş hayatı başladı, kafayı koyar koymaz uyuyorum. gün içinde zihnen yoruluyorum,çok stresli bi işim war.. bir de rezene ya da melissa çayı tavsiye ederim. lavanta kesesi bulundur yatakta. lavanta kokla, hem de mis gibi kok ;)
0
hushhush
(18.01.08)
(8)

bu ubuntu ne ayaktır?

sf arjuna one
ubuntu'de oyun oynanır mı? ekran kartını falan tanır mı? yani güncel pc oyunlarından bahsediyorum.mp3 dinleme, divx mivx falan izleme, p2p programı kullanma gibi şeyler windows'daki gibi mi oluyor. programları bulunur mu nette?ya da open source olma durumları dışında artı bir özelliği mi var? why? w
ubuntu'de oyun oynanır mı? ekran kartını falan tanır mı? yani güncel pc oyunlarından bahsediyorum.
mp3 dinleme, divx mivx falan izleme, p2p programı kullanma gibi şeyler windows'daki gibi mi oluyor. programları bulunur mu nette?
ya da open source olma durumları dışında artı bir özelliği mi var? why? why not?
0
sf arjuna one
(13.02.07)
valla oyunları tam bende bilmiyorum ama benim kullandığım bütün windows programlarının linux versiyonları var sıfır eksik.

emule
vlc
picasa
mozilla ailesi vs.
0
darknum
(13.02.07)
multimedya konusunda eksiksiz, mp3 divx codecleri kurulu gelmiyor lakin kurulumu cok kolay. oyun olarak neler var bilmiyorum da counter strike vardı, nasıl kurulacagı vs anlatılıyor çar$af çar$af. oyunlar için ubuntu tr forumlarına gözat.

ben kurduğumda donanım sorunu olmamıstı her seyi kendi tanımıstı.
0
bryan fury
(13.02.07)
beryl de masaustu sayısını istegidin akdar artırabilirsin[donanıma baglı oalrak tabi] istedigin akdar cok yuzlu bir 3d elemanın olur. bi kac yerini daha cekistirebiliyordun.
0
bryan fury
(13.02.07)
guncel pc oyunlarini oynamayamazsin, en bi guncelinden ise. windows altinda calisan bir cok oyunun linux versiyonlari olmadigindan boyle yoksa linux'un onlari calistirmama gibi bir abidikligi yok. bir sure sonra yollari mevcut hale geliyor ama uzun ugraslar verdirtir. ayrica parali da olabiliyor (evet open source ucretsiz demek degil)
bu yuzden ubuntu falan kuracaksan partition'in birisine kuracaksin windows duracak. kulliyen linux oyun oynayan adama ters.

p2p olarak amule, mldonkey vs vs, mp3 player ve media player olarak zilyon tane cesit var sec begen kur. once kurup sonra sorunlarlara cozum aramak en guzelidir.
0
entrapmen
(13.02.07)
bir de wine project var pek cok windoz uygulamasını ubuntu/linux userinden sorunsuz calsıtırıyorsun da oyun oluyor mu onu bilmiyorum.
0
bryan fury
(13.02.07)
oyun uzerine aslen egilen winex'dir.
www.transgaming.com
wine pek anlamiyor malesef o islerden daha dogrusu ilismiyor. wine ile cogu uygulama calistirilabilir ama stabilite aranmamalidir.
0
entrapmen
(14.02.07)
peki linux'ten indirdiğim bir şeyi windows altında çalıştırabilir miyim? mesela emuleden falan indirdiğim bir şeyi.
0
🌸sf arjuna one
(14.02.07)
lınux uzerinden indirdiklerine windows uzerinden ulasabiliyorsun, explore2fs vb bir cok proram var bunlarla erisip windoz için convert ediyorsun sonra callıstırıyorsun.
0
bryan fury
(01.03.07)
(8)

commandos'u xp altında normal hızda çalıştırmak

sf arjuna one
oyun çok hızlı çalışıyor ve oynanamıyor. bir yolu var mıdır?
oyun çok hızlı çalışıyor ve oynanamıyor. bir yolu var mıdır?
0
sf arjuna one
(06.02.07)
son patch i yükleyip bir daha dene bence
0
demlikposet
(06.02.07)
denedim de olmadı.
0
🌸sf arjuna one
(06.02.07)
1024x768 çözünürlüğüne getirirsen, bir nebze yavaşlıyor. normal hıza kavuşmasını istiyorsan çözünürlüğü baya bi azaltman gerekiyo ama bu sefer de adamlar bit gibi oluyor. ben 1024x768 yapıp oyunun hızına da kendimi alıştırmıştım.
0
darkpower
(06.02.07)
alışılacak gibi değil valla. adamın haritanın bi ucundan bi ucuna yürüme süresi yolda ölmese 2 saniye alır. devriyeler arı gibi uçuşuyor ekranda.
0
🌸sf arjuna one
(06.02.07)
ben onu cok aramistim nette, bir cozumu yok, yapimci firma bunun icin bir patch falan da yapmamis, ruhsuz adiler
0
turkish tekila
(06.02.07)
sağlık olsun. neyse...
0
🌸sf arjuna one
(07.02.07)
oyun bu kadar önemliyse vmware ya da virtualbox'a win98 kurup onun üzerinden çalıştırın diyeceğim..
0
robin
(07.02.07)
işte bu.
0
🌸sf arjuna one
(07.02.07)
(3)

uzun süreli dalak ağrısı

passenger
efendim uzun süredir aynı kiloda olan bir arkadaşım (bkz: bir arkadaşım ekolü) 1 ay içersinde 10-15 kilo aldı. bu sürecin ortasında üzerinize afiyet yediği oldukça "doyurucu" bir öğünün ardından başlayan dalak ağrısı 15 gün süreyle ilk şiddetiyle olmasa da devam etmekte. bu bahtsız arkadaş bu ağrını
efendim uzun süredir aynı kiloda olan bir arkadaşım (bkz: bir arkadaşım ekolü) 1 ay içersinde 10-15 kilo aldı. bu sürecin ortasında üzerinize afiyet yediği oldukça "doyurucu" bir öğünün ardından başlayan dalak ağrısı 15 gün süreyle ilk şiddetiyle olmasa da devam etmekte. bu bahtsız arkadaş bu ağrının hıçkırmaya veya hapşırmaya çalıştığında daha da arttığını hatta bu nedenle hapşırmanın imkansız olduğunu söylüyor. yine aynı ağrı çeşitli yönlere doğru olan hareket kabiliyetini de kısıtlamakta, kahkaha atmasını da engellemekteymiş.
soru şudur ki tüm bu semptomlar, 15 gündür kıçını kaldırıp bir doktora gitmeyen bir insan evladının varlığı dışında neye delalettir, nedir ne değildir?

arkadaş amish mezhebine mensup olduğundan "benim bir amcaoğlu vardı, böyle böyle öldü 16. günün sonunda .." şeklindeki ampirik gözlemlere dayalı cevaplar çok daha mutlu edecektir kendisini.
0
passenger
(10.01.07)
dalak ağrısı olduğundan emin misiniz ? örneğin koşunca "dalağım şişti" derler halk arasında ama aslında o diyafram kasına veya solunumu destekleyen kaburganın alt kısmındaki kaslara giren kramptır.

böyle "dalak şişmesi" gibi bir acı mı yani bu ?
0
dumur
(11.01.07)
amish mezhebinin ne olduğunu bilmeden bir mesaj girmiştim biraz önce buraya. şimdi öğrenince kendimi kötü hissettim. ne diyebilirim bilmiyorum. bu mezhepte olanlar doktorlar ile konuşamaz diye bir kural yoktur herhalde. tıbbı bir yöntemle tedavi olmayı reddedecekse bile en azından danışmakta fayda var. fakat bence korkulması gereken ağrıdan ziyade alınan fazla kilolar.
0
sf arjuna one
(11.01.07)
aynen sordum kendisine. halkın arasından biri olduğunu "koşunca hani dalağım şişti derler ya işte öyle" diyerek ortaya koydu. hatta daha spesifik bir yer tarifi olarak iman tahtasının bittiği noktanın hemen aşağısından sola doğru 4 parmak dedi. 3 kişinin doyabileceği bir öğünün tek başına yenmesi sonucunda kendisiyle tanıştığını vurguladı.
0
🌸passenger
(11.01.07)
(3)

yedek subaylık

ravioli
askerliğini yedek subay olarak yapanlar istedikleri takdirde orduda kalıp normal subaylar gibi meslek hayatlarına asker olarak devam edebiliyorlar mı?
askerliğini yedek subay olarak yapanlar istedikleri takdirde orduda kalıp normal subaylar gibi meslek hayatlarına asker olarak devam edebiliyorlar mı?
0
ravioli
(31.12.06)
evet ama üvey evlat gibi. seni asteğmen yaparlarsa zaten sivil hayatta çok daha başarılı bir insan olacağını bildiklerindendir.
0
sf arjuna one
(01.01.07)
şöyle oluyor. bu adam madem yedek subay atgm/tgm bunu hemen muvazzaf subay yapalım durumu olmuyor. normal sınava giriyorsun. bunu geçtikten sonra 1 sene kadar eğitim alıyorsun ki ayıptır soylemesi birliğimdeki tgm lerden öğrendiğim kadarı ile ağzına sıcıyorlar. sonra da tgm olarak gorevine baslıyorsun ama sözleşmelisin. general olamıyorsun. hadi bunu bosver ama her sozlesme yenilemede de komutanlarından (böluk komutanı/tabur komutanı/tugay komutanı..yani sicil amirlerinden) ok alıyorsun ki seni tekrar ordu da barındırsınlar. gerçi bunlarla kanlı bıcaklı olmadıktan sonra pislik bir adam olduğunu düşünmedikten sonra kimse de senin için gitsin bu adam demez. neyse esas sorun ise su: hiç bir zaman seni subaylar tam olarak aralarına almıyorlar. üsteğmen olmadan önce de kıdemli bascavuslardan falan yeterli saygıyı goremezsin. hele hele senin ilk tgm lik gunlerinde senle muhabbeti olan bascavuslar seni sikine takmaz pek.. yine de ne olursa olsun subaysındır. her zaman rahatsındır ilk 3 seneden sonra amele işlere de kosturmzlar. yine de gözler hep ustunde olur..
0
eleventh american esme has met
(04.01.07)
Karacı olursan askeri okul mezunlarının içinde barınman mümkün değil neredeyse. Ama havacı olursan pek sorun yaşamazsın.
0
6degreesunder
(05.01.07)
(5)

uyku

colg fusion
şimdi bir insan düşünelim,bu kişi günde 8 saat uyumazsa kendini rahat hissedemiyor. 8 saatten fazla uyursa kötü veya az uyursa da kötü hissediyor.bu kişi bir şekilde uyuma saatini kendi ayarına sokabilir mi? mesela 1 ay boyunca günde 6 saat uyusa biyolojik olarak artık 6 saat uyumanın yeterli geldiğ
şimdi bir insan düşünelim,

bu kişi günde 8 saat uyumazsa kendini rahat hissedemiyor. 8 saatten fazla uyursa kötü veya az uyursa da kötü hissediyor.

bu kişi bir şekilde uyuma saatini kendi ayarına sokabilir mi? mesela 1 ay boyunca günde 6 saat uyusa biyolojik olarak artık 6 saat uyumanın yeterli geldiğine inandırabilir mi vücudu? veya artık 6 saat uyumayla eskiden 8 saatlik uykudan aldığı performansı alabilir mi? daha da açarsam, otomatik uyuma saatini 6 saate indirebilir mi? 6 saat uyuduğu zaman kendini yorgun hissetmemeyi, göz kapaklarının ağırlaşmamasını sağlayabilir mi? kendi vücudunun, beyninin efendisi olabilir mi? (son soruya cevap vermeseniz de olur.)
0
colg fusion
(08.11.06)
hayır :)
0
sf arjuna one
(14.11.06)
6 saat uyku, sağlıklı bir insana, gün boyunca aktif olması için yeterli bence.
0
sathaner
(12.12.06)
maalesef. mesela ben çeviri yapmak zorunda olduğum 96 saat boyunca uyumamıştım bi keresinde... sonra gayet uyudum 17 saat. :) eheh.

o da değil de, 2 yıl kadar süren o dönemde 4-5 saat uykuyla yaşamak zorunda olduğum halde uykuya olan ihtiyacım azalmadı, bilakis arttı.
0
actionary
(15.12.06)
belki ilgilenirse şöyle bir şey daha var. Davinci uykusu; biz günlük yaşamda tek fazlı olarak uyuyoruz ama davinci nin buldugu bir yöntem ile çok fazlı uykuda mümkün. Yani Davinci'nin yaptığına göre 4 saatte bir 20 dk uyku uyuyarak (günde 2saate denk geliyor) yaşamlarını sürdürmüşler. Araştırmak isteyenler için googledan Davinci Sleep yada Polyphasic Sleep diye aratabilirler
0
gardiyan
(14.01.07)
günde 6 saat uyumakla ilgili entrym :)

eksisozluk.com
0
at avrat braveheart
(09.02.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.