Giriş
(32)

ne yapmalıyım-evlilikle ilgili

hoburdak
uzun yazdım ama okuyanlara şimdiden teşekkürler. 3yıldır evliyim. kadınım. eşimde ben de üni. mezunuyuz. önce bunlar biline. çocuk yok.çok saçma problemler yaşıyoruz. eşim çok sinirli bir insan ve kavga ederken çok ağır küfürler ediyor. bazen şiddet kullanmaya yelteniyor ama tehdit ediyorum boşanırı
uzun yazdım ama okuyanlara şimdiden teşekkürler. 3yıldır evliyim. kadınım. eşimde ben de üni. mezunuyuz. önce bunlar biline. çocuk yok.

çok saçma problemler yaşıyoruz. eşim çok sinirli bir insan ve kavga ederken çok ağır küfürler ediyor. bazen şiddet kullanmaya yelteniyor ama tehdit ediyorum boşanırım diye elini indiriyor. bir kez ayrılık noktasına geldik onda da ağladı yalvardı gitmedim evden. zaten evden gittiğim gün biter. bir daha asla dönmem. ama evliliğimi bitirmek de istemiyorum. başarısız olmak vs. çok tuhaf bir duygu.

evli kaldıkça da çok mutsuz ve huzursuzum. şöyle söyleyeyim. bir gün kavga ediyoruz. 2 gün iyiyiz, 3.gün tekrar kavga edip 4 gün küs kalıyoruz. bu hep böyle bir döngü. maddi sorunumuz yok. kavga sebepleri çok saçma. yani kendi hayatlarımızda birilerine sinirlenip kavga çıkarabiliyoruz. sürekli konuşup anlatıyorum kendisine sakin olmasını istiyorum ok diyor ama sinirlenince gözü bir şey görmüyor.

sorunlarımızı aileme ya da arkadaşlarıma da anlatamıyorum. eşimi kınasınlar, küçük görsünler ya da ondan nefret etsinler istemiyorum. ama böyle de olmuyor.

ayrıca çocuk istiyorum ama boşanırım diye de yapamıyorum. bir de bir daha evlenmezsem ve çocuğum olmazsa ne olacak diyorum. çocuk yapıp ayrılayım diyorum.

yani öyle böyle değil çok karışık kafam çok. ne yapmalıyım?
hepinize teşekkürler.
0
hoburdak
(05.12.11)
öncelikle oturup sakin kafayla eşine olan duygularını gözden geçir. ardından çok ciddi bir konuşma yap onunla. aklındaki her şeyi anlat. tüm acabalarını. onun tepkisine göre oturup tekrar düşün neyi nasıl yapacağını. zira ufak tefek ama sürekli tartışmalar zannediyorum ki ilişkiye çok zarar verir.

not: 18 yaşındayım evliliğe dair tecrübem yok ama yorumum bu yönde. kaale almayabilirsin o yüzden.
0
pelinn.
(05.12.11)
ayrıl.
0
surdan burdan
(05.12.11)
dışarıdan konuşması kolay elbette ama o evlilikte çok şey tüketilmiş gibi geldi bana. bir ömür geçmez ki böyle. en azından birinin aklında boşanmak varsa çok yürümez diye tahmin ediyorum ben. yürüse de ağır aksak yürür. hayat bir kere yaşanıyor ve onu da böyle heba etmemek gerekli sanki.
0
devilred
(05.12.11)
neden sinirli bir insan eşin?başına istemeyeceği şeyler mi gelmiş,şekeri mi var ani sinir yapıyor ya da yetersiz mi?insan trafikte birine sinirlenip ananı sikim diyebilir yada inip kafa atabilir ama sevdiği insana 2 günde bir kafa atmaya çalışmaz.çalışıyorsa bu işte sorun vardır.sonunda o kafayı atacaktır.bence kafayı yemeden bu sorunu cozmeye çalışın,çozulmuyorsa uğraşmayın.buyuk ihtimal 30 yaş sınırındasınız.henuz gec değil çoluk cocuk icin sonra cocuga yavrum baban psikopattı demek zorunda kalmayın.
0
duptıs
(05.12.11)
ben senin çocuk yapmak için evlenesi olan versiyonunum ama aklımı yitirmedikçe yapmayacağım öyle bişey. çocuk isteme durumunu çok iyi anlıyorum. çocuk yapsan boşanmak birkaç kat kez çok zor gelecek onu yalnız büyümeye mahkum etmiş hissedeceksin vs. güçlü müsün bu kadar?
kimseye anlatmamakla zaten doğrusunu yapmışsın
ortada sorun olacak bişey yokken bu kadar kavga etmeyi nasıl başarıyorsunuz ki? bunun altında bişey olması mümkün mü?
0
niye ama
(05.12.11)
Kendi kendinizi dinlediğinizde ağır basan ne ise ona karar verin? Kafanızın karışık olduğunuzu yazmışsınız tamam ama mutlaka derinlerde bir yerlerde bir ses size doğruyu söylüyordur.

Bana göre sizin ilişkiniz bitmiş ne yazık ki,ayrılmanız sizin adınıza iyi olur gibi ama bu benim düşüncem. İçinde değilim,hiç evlenmedim ve ne yaşadığınızı,kafanızın içindekileri bilemiyorum.

Belki profesyonel destek alsanız,karar vermekdaha kolay olabilir sizin için.

edit: Boşanacaksanız çocuk yapmayın. O çocuğa en büyük haksızlığı yapmış olursunuz.
0
skywalkeremre
(05.12.11)
böyle konularda tavsiye vermek ne haddime ama okurken bir iki şeye takıldım.

-boşanmayı başarısız olmak olarak görmek başlı başına bir yanlış. evet topluma hakim görüş bu olabilir fakat boşanmak da evlilik kadar tabii bir haktır, gerektiğinde kullanılabilir. toplum dünyanın dönmediğine inanıyor diye dünya dönmekten vazgeçecek değildir. doğru bildiğinizi yapın, boşandınız diye başarısız olacak değilsiniz.

-"çocuk yapıp da ayrılayım" demenizi hiç anlayamadım. ayrılmayı düşündüğünüz bir insanı çocuğunuzun babası yapacaksınız. bu işte bir terslik var. ayrıca genler önemlidir yahu, yabana atmayın.
0
dave87
(05.12.11)
Evlilik konusunda fikir verecek yetkinlikte ve yaşta değilim ama sizi bir ablam yerine koyarak cevaplayayım.

Bir kere insanlar arasında her türlü geçimsizlik olabilir ama işin içine küfür girdi mi o çok kötü. Bir erkek olarak diyebilirim ki bir erkeği en aşağı düşüren şey küfretmesi ve bir kadına el kaldırmasıdır. Ha, bu konularda kararı siz kendi kriterlerinize göre verin. Ama benim söyleyeceğim; her ne olursa olsun çocuk konusunu erteleyin. Hele ki çocuk yapıp ayrılmayı falan düşünmeyin, çünkü gerçekten kötü bir karar olur sizin için. Çocuk yapıp ayrılırsanız çocuğa ve kendinize yazık edersiniz, hamilelik sürecinde işler iyi gider ve boşanmazsanız ama sorunlar ileride devam ederse yine çocuk ve sizin için bu sefer çok daha kötü olur.

Allah yardımcınız olsun.
0
johan sebastian
(05.12.11)
@pelinn @surdanburdan @devilred @duptıs teşekkürler.
@devilred kesinlikle ömür geçmez, geçmiyor. peki çocuk yapma fikrim konusunda ne düşünüyorsunuz? 29 yaşındayım. ya boşanır ve tekrar evlenmezsem. çünkü gerçekten midem kaldırmaz tekrar. hiç çocuğum olmazsa.
@duptıs ben eşimden fazla kazanıyorum. belki bunu takıyordur diye düşünüyorum. normal hayatında da çok sinirli zaten trafik örneği falan cuk oturuyor. 29 yaşındayım evet.

yani gerçekten çaresiz kalıyorum. bu konuyu insanlara anlatmak konusunda ketum davranmamın sebebini anlayabildiğinizi sanıyorum. gerçekten anlatmak çok zor. defalarca konuştum. hep pişman olduğunu bir daha tekrarlamayacağını söylüyor ama sonuç yine aynı.
0
🌸hoburdak
(05.12.11)
çocuk yapıp ayrılma düşüncesinden vazgeçin siz anne olarak her ne kadar yetebileceğinizi düşünseniz de o çocuk çok sıkıntı yaşayacaktır bunu hafife almayın
0
cdiyez
(05.12.11)
annelik isteğini anlarım, bende de var ama bir anne önce çocuğuna mutluluk vermelidir. sırf bu isteği bastırmak için bencilce çocuk yapıp da boşanmak çocuğu mutlu etmez. öyle süren bir evlilikte de mutlu olmaz çocuk.
0
devilred
(05.12.11)
niye ama skywalkeremre dave87 johan sebastian çok teşekkürler.

tamam çocuk fikrinin saçma olduğunu kabul ediyorum. aklın yolu birdir..
sorun olabilecek birkaç şey var. ben büyük bir şehirde yetiştim. o küçük bir ilçede yetişmiş. doğal olarak çok ciddi bir kültür farkımız var. ben yöneticilik yapıyorum. o halen olamadı. para farkını da yazdım zaten. bilemiyorum kişilik sorunu sanırım. hep ezilmiş hissettiğini sanıyorum benim yanımda. çok yakışıklıdır. normal olduğu zamanlarda çok neşeli komik bir insandır. ama gelin görün ki en ufak şey sorun olabiliyor. hep herkesin yanında övüyorum onu gururu okşansın diye çabalıyorum. ama olmuyor. ayrılık tek çare gibi... psikoloğa falan gitmeye de yanaşmıyor zaten.
0
🌸hoburdak
(05.12.11)
evliliğiniz için bir şey diyemem tecrübem yok ama boşanma aklınızda olduğu halde bencilce davranıp siz istediğiniz için bir çocuk dünyaya getirirseniz doğmamış birinin hayatıyla oynamış olursunuz. bunun yükünü çocuk büyüdükçe kaldıramaz hale gelirsiniz. ve o çocuk sizden nefret edebilir. hem çocuğunuz olmazsa tekrar evlenmeniz daha az sıkıntılı ve kolay olur, yaşınız da geçmiş değil.
0
rayde
(05.12.11)
bencede çocuk yapıp ayrılma fikrini kafanızdan atın hiç mantıklı değil öle bi durumda çocugunuzu babasından ayırmış olursunuz çok çocuk istiyorsanız evliliğiniz bittikten sonra (eger biterse) gidip bi sperm bankasından sperm alabilirsiniz hiç olmadı buyrun ben petride veririm size sperm ama boşanmadan önce çocuk olayindan kaçının aklinizda boşanma varsa
0
berginyonbaenre
(05.12.11)
belki de sorun eşinizin ezilmiş hissettiğini düşünmenizdir? siz onun gururunu okşadıkça aslında bu düşüncenizden dolayı yaptığınızı düşünüyordur? anlatabilmişimdir umarım düşüncelerimi.
0
rayde
(05.12.11)
böyle kompleksleri olan, kendini sizin yanınızda aşağılık hisseden biriyle baştan nasıl evlenebildiniz, işler nasıl buraya kadar gelebildi, çok ilginç... ama çocuk konusunda devilred ile aynı fikirdeyim, bencillik etmemelisiniz.
0
megalomaniac
(05.12.11)
herkese sonsuz teşekkürler.

son olarak;

boşanmak sanıldığı kadar korkunç mu? insanlar-hayat vb. beni zorlar mı?
0
🌸hoburdak
(05.12.11)
@rayde olabilir mi? bilemiyorum. ama onun için iyi bir şey yaptığımı düşünerek yapıyorum bunu.

@megalomaniac tanıştıktan 4 ay sonra evlendik belki de sorun bu. bir de evlendiğimiz sıralar da benim işimde bu kadar hızlı yükseleceğimi düşünmemiş olabilir. şartlar çok eşitti.çok iyi tanımıyorduk. zaten ilişkilerde insanlar hep farklı yüzleriyle varlar. hepimiz ayrıldıktan sonra görmüyor muyuz bunları?
0
🌸hoburdak
(05.12.11)
trafik örneğine katılamıyorum çünkü en sakin insani bile çileden çıkarıyor bazen diğer sürücüler, ama o eli size kaldırıp tehditle indiriyorsa elbet bigün size de vurur. aslında kendi sorunu kısmen cevaplamışsın 4 ay evlilik için hiç yeterli bi süre degil çok genç olsan bi anlık heyecana kapıldın evlendin derdim. sanırım çok kısa sürede evlenmen en büyük hatan olmuş
0
berginyonbaenre
(05.12.11)
@berginyonbaenre evet kesinlikle çok tanıyamadan oldu. bunu evlendikten çok kısa süre sonra da anlamıştım zaten.
bu gerçekten çok zor bir durum. insan ağlamadan duramıyor. ama her zaman şunu söylerim. bir hata yapınca bu hatanın ömür boyu acısını çekmek mi gerekiyor. insan o hatayı yapmaktan vazgeçebilir. değil mi...
tşkler.
0
🌸hoburdak
(05.12.11)
eşinizi psikoloğa götürmeyi denediniz mi? evet belki psikolog deyince daha fazla sinirlenecek ama tatlı bir dille "aslında sinirin tedavi edilir birşey olduğunu" anlatırsanız bence gidebilir. sonra birlikte gidersiniz psikoloğa. belkide sinir problemi çözülmüş olur eşinizin. umarım herşey düzelir. sevgiler....
0
yokumbenburda
(05.12.11)
@yokumbenburda teklif ettim ama reddetti. kabul etse de uygulamıyor zaten. ben böyleyim diyor. değiştiremiyorum diyor vs vs. teşekkür ederim.

@jugador zaten en çok korktuğum şey bana vurması, bana vurursa asla toparlanamam. ve evet kesinlikle herşey tükendi...

çok teşekkür ederim.
0
🌸hoburdak
(05.12.11)
sinirlilik, sık kavga falan eyvallah, düzelir ya da alışılır belki de; ağır küfür etmek ve şiddet girişimi feci şeyler. bunları bile bile çocuk yapmak daha da büyük bir hata olur diye düşünüyorum. bence acilen eşinizi (onun da rızası ile) psikolojik tedavi için bir doktora götürün, olmazsa da buraya kadarmış demek lazım. diyelim ki sineye çektiniz, ya da biraz düzelir gibi oldu, çocuk yaptınız, sonra tekrar küfür/şiddet teşebbüsü başladı. hadi siz tamam diyelim, çocuk için ne kadar kötü bir şey olacağını hayal edebiliyor musunuz? alkolik ve karısını yıllarca dövmüş bir babaya sahip bir kız arkadaşım vardı, detayı anlat anlat bitmez, özetle çok sıkıntılı bir çocukluk geçirmiş ve üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala etkisini atamamıştı, en basitinden sokakta bağırışan bir çift gördüğümüzde hemen uzaklaşıyorduk çünkü allak bullak oluyordu. çocuk sahibi olmak istemeniz güzel bir şey ama böyle bir ihtimal varken bu insanla mı olmak zorunda onu çok iyi düşünmeniz lazım diye düşünüyorum.
0
thejester
(05.12.11)
boşanmak kesinlikle korkunç bir şey değil. hele çalışan kadın için çok daha az sancılı. ama çocuklu halde boşanmak yarım boşanmak gibi bir şey. çocuk yüzünden asla tam olarak bağlar koparılamıyor. ayrıca çocuksuzsan tekrar evlenebilmek çocukluya nazaran daha kolay. yakın çevremden bildiğim iki örnek var. biri çocuklu halde boşanıp yeni biriyle evlendi ve huzura erdi. diğeri boşanamayıp başkasıyla yatıp kalkmaya başladı, arabada, iş yerinde sabahlar hale geldi. çocukların psikolojileri evdeki huzursuzluktan berbat halde.

boşanmaktan kesinlikle korkma. dediğim gibi hele çalışan kadın için işler daha kolay. bi dünya insan boşanıyor, tekrar evleniyor.
0
hyu
(05.12.11)
Bir saniye bir saniye.. Evlilik dediğimiz şey, iki kişiden birinin diğerine eziyet çektirdiği, tehdit ettiği ya da hayatında yaşadığı eziklikleri telafi etmek için ego gösterisi yapmaya çalıştığı bir süreç değildir. Bir kişinin; sırf diğeri onu seviyor diye diğerine şiddet uygulayabileceğini, onun dertlerini yok sayabileceğini ve ona karşı kötü davranabileceğini düşünebileceği bir birliktelik de değildir.

Belki ütopik olduğunu düşüneceksiniz ama evlilik bir hayat birlikteliğidir; hayata dair tüm dertlerin kapıda bırakılıp içerisine girilen evdir, evlilik "bu benim hayatımdaki nihai insan" diyerek karşıdaki insana sarılmanın verdiği huzurdur. evlilik gerçek anlamda iki kişinin artık tek bir kişi imiş gibi düşünmesidir. bir "eve" karşı aidiyet hissetmektir, bir sıcaklıktır..

Kusura bakmayın ama, eşine eşine şiddet uygulamaya yeltenen, uygulayan ya da bunu düşünen her erkek öküz yaradılışlıdır ve bu adamların yalnız kalması, üreyememesi, yavrulayamaması, genetik havuzda boşuna yer işgal etmemesi gerekir.

Siz kimsenin kölesi değilsiniz sonuçta; kimsenin hayatındaki bütün komplekslerini, kaprislerini, eziyetlerini sırf onu sevdiğiniz için çekmek zorunda değilsiniz.

Bir şans daha verin; herkes son bir şansı hak eder. Bunu da ona belirtin ve bundan sonra en ufak bir şiddet girişiminde, saniye bile beklemeden -dakika değil saniye- ayrılın. Ayrılın ve ardınıza bile bakmadan uzaklaşın.. Tahminen ayrıldıktan sonra 1 yıl kadar sizi rahatsız eder, sonra başka bir kurban bulup onun hayatını zindan eder.

Çocuk falan demişsiniz; bir daha evlenememe ihtimali falan demişsiniz.. Kusura bakmayın ama "saçmalamayın" derim, şu an için en önemli olan şey kendi ruhsal ve fiziksel sağlığınız. O evlilik bana göre daha ilk şiddet aşamasında bitmiş. (şu "bir şans daha verin" kısmını, çok sert olan üslubümu biraz yumuşatmak için kullandım, muhtemelen zaten kullanamayacak..) Potansiyel çocuğunuzu, kesinlikle böyle bir duruma alet etmeyin, çocuk işleri düzeltmez, aksine onun da hayatı zehir olur.

29 yaş, yeni bir hayata başlamak için (gerçi 1 yıllık "rahatsız edilme süreci" ni düşününce 30 olur) çok geç değil. Ben 28 yaşındayım ve evlenmedim; çünkü öküz yaradılışlı insanların ayırdına varamayan ve gerçek anlamda evliliğin değerini bilebilecek nitelikte bir karşı cinsle tanışmadım henüz. sampling yaptığım grubun eleman sayısı 30 a yaklaşmasına rağmen.. Yine de umudumu yitirmiyorum. Siz de yitirmeyin. En önemli olan şey iç huzurunuz ve sağlığınızdır.
0
pozzecco
(05.12.11)
boşanmaktan korkma ve şunu bil ki çocuk yoksa bu boşanmak değil de sevgiliden ayrılmak gibi olur. sakın çocuk yapma, boşandığın, tekrar görmek istemeyeceğin bir insanla ömür boyu görüşmek zorunda kalırsın. çocuksuz boşananlar çok rahat atlatıyor ve yeni bir hayata çok kolay adapte oluyorlar, unutma.
0
kadifepanter
(05.12.11)
özet geç piç mode on:

1. bu evliliğinde çocuk yapma (bu babayla çocuk büyütülmez, babasız çocuk büyütme haksızlığını da çocuğuna yapma)
2. boşanmaktan korkma. sadece biraz cesaret.
3. bu soruyu silsen bile, cevaplarla birlikte bir kopyasını sakla.
4. on beş sene sonra bu cevabımı oku, bu dediklerimi yapmışsan mutlu olmuş olacaksın ve bana hak vereceksin, dediklerimi yapmamışsan, çok pişman olacaksın.
0
compadrito
(05.12.11)
boşanmayı en son çözüm olarak değerlendir.

bir evlilik terapistiyle görüşebilirsin. www.evlilikenstitusu.com
0
hepiniz oleceksiniz
(05.12.11)
dışarıdan gayet güzel anlaşan, hiç bir derdi sorunu olmayan güllük gülistanlık gibi görünen bir çiftiz. asabi biriyim, trafikte olsun evde olsun ufak bir şeyden sinirlenebiliyorum, başkalarına küfür ediyorum, en ufak bir şeyden kumandayı kırabiliyorum, yada küçük eşyaları o anki hıncımla sıkıp ezebiiyorum yada onlarıda kırabiliyorum, hatta bir keresinde evin kapısını bile kırdım, (sonra beraber tamir ettik :) ama hiç bir zaman eşime zarar vermedim, vermek aklımdan geçmez bile, beni çok sinirlendirdiği zamanlarda oluyor, o da biliyor bunu ama düşününce o dünyaya farklı bir yerden bakıyor, ben farklı bir yerden bakıyorum bunun farkına varıyorum ve kabullenmeye çalışıyorum, kabulleniyorum da, o da beni kabulleniyor. bir birimize bir şeyler öğretiyoruz, farklı alışkanlıklar kazandırıyoruz. buz dolabına neden su koyulmuyor diye kaç kere söylendikten sonra bir gün bunun için kavga ettik, sonra barıştık ertesi gün 12 şişe su alıp buz dolabının yanına koyunca ikimizde gülme krizine girdik, ondan sonra anladım ki benim de öğreneceğim şeyler var, o suyu benim de koymam gerekiyor. sorunlarımızı sürekli konuşuyoruz, kavga ettikten bir süre sonra neden kavga ettiğimiz hakkında kritikler yapıyoruz mesela. karı koca arasında hiç bir şeyin gizli kalmaması gerektiğini düşünüyoruz ikimiz de, aman bunu söylersem üzülür yada alınır söylemeyeyim demiyoruz. kırıcı da olsa içimizde ne varsa çok açık yüreklilikle konuşuyoruz
çok yakın bir arkadaşım var, sırdaşım (umarım senin de güvenebileceğin birisi vardır) onunla konuşurum mesela ona da ufak tefek şeyleri anlatırım, bu rahatlatır ve bazen de çıkış yol bulmak için sana ışık tutar, kendimce her zaman haklıydım ama başka birisi(güvendiğim) bana anlattığım konuda haksız olduğumu söylediğinde, yüzüm kızarıyor o zaman çeki düzen vermem gerektiğini anlıyorum. biz de beraber büyüyoruz. biraz dağınık oldu kusura bakmayın, içinden kendinize lazım olan kısımı alırsınız.
0
vincenzo
(05.12.11)
merhaba,
eğer evli olmasaydın ayrılırdın di mi? evli olunca adı boşanmak oluyor diye korkutuyor. yine de bekar birinin bu konuda ahkam kesmesi çok kolay. o yüzden boşanmakla ilgili bir şey söylememeye çalışacağım. çocuk olmadığı için çok şanslısın bunun farkında ol. ve büyük şehirde yetiştiğin için ve kariyerli olduğun için de. önce nelere sahip olduğunu bil, bu sana cesaret katar.
hangi şehirdesin acaba? eğer eşini ikna edemiyorsan sen git bir psikoloğa. mutlaka git. çünkü etrafınla konuşamadığını söylemişsin. öncelikle bunları yüksek sesle konuşabilmek sana iyi gelecektir. buna ek olarak, sen olanları anlatırken, ne düşündüğünü ve ne hissettiğini daha iyi anlayabilirsin. bu yüzden cevaplar kendiliğinden sana gelebilir. tabi bu konularda yetkin biriyle görüşürsen daha da iyi olur. senin yardım alman eşine evliliğine en önce kendine fayda sağlayacaktır. her şey güzel olur umarım!
0
poisson
(05.12.11)
@thejester söylediklerinize tamamen katılıyorum. maalesef psikoloğa gitmeye yanaşmıyor.
@hyu evet iki taraf içinde zor ve sancılı bir süreç. ama çocuklar için çok daha zor.

@want2die biz de sizin gibi kavga edip hiçbirşey olmamış gibi devam ediyoruz. ama bu yormuyor mu sizi? yani ben o kadar çok korkuyorum ki küfür edip bağırmaya başladığı anda. ya birgün çok sinirlenip beni dövmeye kalkarsa, yaralarsa mesela. sonuçta o an gözü hiçbirşey görmüyor ki...

@pozzecco evet çok doğru. ben zaten en büyük son kavgamızdan sonra ona son şans verdiğimi bir daha bana bağırıp küfür etmemesini, dayakla tehdit etmemesini istedim. ama o tekrar yaptı. hem de bu 4 oldu o gunden sonra. şimdi ben onu hep affettim diye hep affedeceğimi biliyor. gidemediğimi sanıyor sanırım.

@pisekar v2 zaten değişmiyor. benim de artık değişeceğine inancım gün geçtikçe tükeniyor.

@kadifepanter çocuk fikrini sildim evet kesinlikle haklısınız.

@compadrito boşanmaktan korkmanın yanı sıra kocaman bir alışkanlığı değiştirmek var ya işin ucunda insanı zorlayan o sanırım. cevapları saklayacağım.

@hepiniz oleceksiniz eşimin bu huylarını değiştirebilirler mi? pek inanamıyorum.

@vicenzo eşim tuvalet ve banya kapılarını kırdı sinirli bir anında. bir keresinde elinde şu sırt kaşıyıcıları var ya onu kırdı eline girdi sonra kırık yeri. ne kadar sert vurduysa parmağı çatladı. bunun eşinizi ne kadar çok korkuttuğunu bir düşünün derim. en azından beni korkutuyor bu kadar sinir. bizim de gizlimiz saklımız yok emin olun. ne kadar süredir evlisiniz bilemiyorum ama ben 3 senenin sonunda bu noktadayım. sürekli kavga olur mu bir evde? normal mi? anne-babalarımız böyle miydi? bilmiyorum...

@poisson evli olmasaydım...herşey daha kolay olurdu tabi ki.. psikolojik destek almayı ben de çok istiyorum. ama sanırım bu evlilikten sonra alacağım bunu. çünkü kurtarabileceğime dair neredeyse hiç umudum yok.

herkese çok teşekkürler destek ve alaka için.
0
🌸hoburdak
(05.12.11)
anne babalarımızın ilk yılları böylemiydi ben de bilemiyorum ama şu an öyle olmadıkları kesin.
biz de yeni sayılırız çok eski değiliz.
kapıyı kırmanın sizi ne kadar korkuttuğu konusuna katılıyorum. ben evin dış kapısını kırmıştım eşimin ne kadar korktuğunu anlamamıştım, yada evdeki ufak tefek şeyi kırdığımda eşimin korktuğunu anlamadım. sonradan sonraya fark ediyorum eşimin benim vandallığımdan korktuğunu. idrak edemememin, o hissi anlamayışımın sebebi ise 'benim asla ona zarar vermeyeceğim' di. evet ona dokunmak aklımın ucundan bile geçmiyordu, evdeki her şeyi yıksam bile onun kılına dokunmazdım, benimkisi sadece sinir di, ona zarar gelmesine tahammül edemezdim. bunu onun da bildiğini biliyordum. ama ahmak kafam, böyle düşündüğüm için onun ben kafama göre takılırken onun korkmayacağını, korkmasını gerektirecek bir şey olmadığını sanıyordum.
0
vincenzo
(05.12.11)
(4)

Deri Eldiveni Küçültmek ?

toshiro
selamlar ahali.. babamın bir çift deri eldiveni var, artık kullanmıyor. ben kullanayım dedim ama biraz büyük geldi sanki. bunları küçülttürmek mümkün müdür acaba? mümkünse maliyeti tahminen ne kadar olur?
selamlar ahali.. babamın bir çift deri eldiveni var, artık kullanmıyor. ben kullanayım dedim ama biraz büyük geldi sanki. bunları küçülttürmek mümkün müdür acaba? mümkünse maliyeti tahminen ne kadar olur?
0
toshiro
(04.12.11)
bir hatun kişi bul. eldiveni ters çevirsin kenarlarından diksin. hazırdır :)
0
goodz
(04.12.11)
@goodz, düğme mi yav bu :) orjinalliğinin kaybolmaması lazım. acaba dericiler yapar mı bunu?
0
🌸toshiro
(04.12.11)
@dvr, aklıma geldi ama sormadım. dericiye sormak daha mantıklı geldi, deri sonuçta. olmazsa bi dericiye sorucam..
0
🌸toshiro
(04.12.11)
her terzi yapamaz. deri diken makina lazım. ama sor soruştur, ben bi deri çantamın fermuarını lostrada yaptırdım mesela. (belki bu normaldir ama ben şaşırmıştım). bi de keşke kesin cevaba ulaşınca bana bi mesaj çaksan, benim de var öyle bi deri eldivenim :)
0
poisson
(05.12.11)
(2)

Instant Heart Rate - iPhone uygulaması gerçekten çalışıyor mu?

poisson
Merhaba, sorum başlıkta gizli. Baya baya fake değil mi? Yoksa hakkaten ölçüyor mu? yani kameraya parmak koymak falan.. saçma değil mi? bilemedim :)teknoloji algımın vasat olduğunu belirteyim. merak edenler için http://www.instantheartrate.com/ burdan bakabilirsiniz.. Teşekkürler şimdiden :)
Merhaba,
sorum başlıkta gizli.

Baya baya fake değil mi? Yoksa hakkaten ölçüyor mu? yani kameraya parmak koymak falan.. saçma değil mi? bilemedim :)

teknoloji algımın vasat olduğunu belirteyim.

merak edenler için www.instantheartrate.com burdan bakabilirsiniz..

Teşekkürler şimdiden :)
0
poisson
(15.06.11)
hehe :) 100% fake bence. olmadı kan şekerini ölçsün hatta kadınlar namahrem bölgesine dokundurduğunda hamilelik testi yapsın :)
0
schizophrenia
(15.06.11)
olay şuymuş:
foto çekiyomuş üst üste sürekli. flaş a dayayınca elini renk farkları oluyormuş. kan akışına göre güya. yani hakkaten kendin foto çekince farklı renklerde çıkıyo resimler. ama elbette güvenilir falan değil. olamaz! yani.. bence tabi :D hadi bakalım.
0
🌸poisson
(22.06.11)
(13)

doğalgaz faturanız ne kadar geldi? (istanbul)

otchaianie
minimumda yanan bir kombiniz varsa ve ortalama ölçülere sahip bir dairede oturuyorsanız bu soruyu cevaplayabilir misiniz?sorun bizim evde mi anlamaya çalışıyorum da...
minimumda yanan bir kombiniz varsa ve ortalama ölçülere sahip bir dairede oturuyorsanız bu soruyu cevaplayabilir misiniz?

sorun bizim evde mi anlamaya çalışıyorum da...
0
otchaianie
(23.01.11)
ara kat..115 TL
0
alcapon
(23.01.11)
ara kat, tam kullanım 135 küsür.
0
alchemistt
(23.01.11)
ara kat 3 yıllık bina, dışı mantolu . 2 + 1 , 95 metrekare. 50 TL doğalgaz faturası geldi gecen ay.ocak,kombi,banyo,ısınma vs hersey içinde. alk kattaki ile üst kattaki iyi yakıyor bizim yakmamıza gerek kalmiyor :)
0
adel
(23.01.11)
dupleks, en ust iki kat, gunduz 14 C ye gece 21 C ye ayarlı, 130 gibi bişi.
0
bryan fury
(23.01.11)
147 tl, 65 metrekare ev. her dakika da yanmadı ha.
0
groove salad
(23.01.11)
146 tl 4. ve son kat. ne izolasyon ne mantolama hiç bir sikim yok. en kısa zamanda kaçmayı düşünüyorum.
0
boran79
(23.01.11)
Minimum ayarda calistiriyorum kombiyi, ama hic kapatmiyorum.
90 m2 civari ev, 83 tl geldi
0
svart
(23.01.11)
evet sorun bizim evde anlaşıldı...
0
🌸otchaianie
(23.01.11)
68TL filan, 2+1. Hafta sonları ve akşam 19:00-08:00 açık
0
beholderrulez
(23.01.11)
2 artı 1, ara kat - 3 hafta kadar düşük ayarda yandı, 73 tl
0
i ve been mistreated
(23.01.11)
Cok Yuksekte yakmiyoruz ama kapatmiyoruz dis cepe montalamasi var 170 lira geldi.
0
ayhsegul
(23.01.11)
sorun bizim evde de galiba.. 40 derece civarında yanıyor sönmeden, alt kat boş bir dükkan, 3 oda 1 salon. 212 lira!!!! hmm.. karardım şu an...
0
poisson
(23.01.11)
3 oda 1 salon. üst kat boş. 24 saat yanyor. 250tl
0
vincenzo
(23.01.11)
(11)

Nereye yazsam bilemedim

kamera motor
nereye yazayım napayım bi türlü bilemedim. sözlükte de lanetlenmişim, içimde patlamadan önce bi yere yazmak istedim. bok gibi bi hayatım var iyice bok gibi oluyor. bu son bok gibiliğin sebebi ise dersler, hani çekip silahı vurucam kendimi öyle bir geliyor içimden. üçüncü sınıfa kadar tek ders altta
nereye yazayım napayım bi türlü bilemedim. sözlükte de lanetlenmişim, içimde patlamadan önce bi yere yazmak istedim.

bok gibi bi hayatım var iyice bok gibi oluyor. bu son bok gibiliğin sebebi ise dersler, hani çekip silahı vurucam kendimi öyle bir geliyor içimden. üçüncü sınıfa kadar tek ders altta bırakmadan geldim, çünkü bursum vardı ve bir dersten bile kalsam bursum gidiyordu. bu sene bambaşka şeyler oldu, notları, kitapları alıyorum önüme çalışamıyorum. okuyorum kafama girmiyor, soru çözüyorum anlamıyorum aptal gibi oldum. yani kendimi hayatımda ilk kez bu kadar aptal hissettim kendimi.

neyse, sonuçlar geldi 7 dersten 3ff 1fd geldi. dünya başıma yıkıldı şuan üstümü başımı yırtasım geliyor. doğru düzgün param yok, 1 saatlik hata yüzünden yanlış bölümde okuyorum, embesil dolu olan bu bölümde de şimdi 4 dersten kaldım, bir sürü işte çalıştım kariyer için hiçbir iş bana uygun değildi kafayı yedim, kendimi yalnız hissediyorum kısaca tüm liseli triplerindeyim. ne anneme ne babama söylerim ben bunu, layık olamadım kimseye kendimi çeker vururum.

yani neden böyle amk anlamaya çalışıyorum. şu hayatta bi kez şans benim yanımda olsa, ne bileyim istediğim tek bişey doğru düzgün olsa hayatım tek koldan da olsa doğru gitse nolacak ki amk. hayatım boyunca bi kez bile şansa ihtiyaç duymadım eşşek gibi çalışarak yaptım her şeyi, tüm kararlarımı kendim verdim şansa bırakmadan ve acıklı kısmı ise tüm bu çabalarımda verdiğim kararlar yanlıştı. adım adım hayatımı siktim, şimdi aptal gibi oturmuşum burda çoğu kişinin sikinde bile olmayacak bir yazı yazıyorum. hayatım sikildi hayatım, istemediğim bölümü okuyup istemediğim bir çevre edinip istemediğim sahte gülücükler atıcam. istemediğim işte ömrümü çürütüp nefes almak için yaşıycam. neden böyle oluyor bi bok anlamıyorum deli olucam bu işin sonunda kendime zarar vericem.
0
kamera motor
(19.01.11)
yaş kaç? istemediğin bölümü bırak gir öss'ye. ben geçen sene yaptım acayip mutluyum şimdi. istemediğim bölümde ff gelip duruyordu tüm dersler, şimdi 3.50 üstü ortalamam var. sadece derse gidiyorum üstelik. yani içimden geldiği için akıp gidiyor.

ayrıca tek mutsuzluğun derslermiş gibi geldi bana. ana kaynağı o. onun da iki çözümü var: ya tekrardan öss, ya da kıçı kırıp oturacak çalışacaksın.
0
sen git ben geliyorum
(19.01.11)
olay şu. öss'ye girerim girmesine, kassam kazanırım da tabi. ama ne başka bölümde okuyabilecek kadar durumum var ne de böyle bir zamanım. elim mahkum acilen mezun olup işe girip hayatımı sikmek zorundayım. şöyle böyle özetlersek hayatım mahvolmuş durumda.

dersler tuzu biberi oldu yalnızca. hatta derslere de çalışmamak istememin en büyük sebebi de istemediğim bölümün istemediğim işini yapmak zorunda kalmam.

hele öğrenim kredisi ve burstan faydalanamayarak başka bir üniversitede okumak hayal ötesi benim için.
0
🌸kamera motor
(19.01.11)
bölümü ne zamandır sevmiyorsun?
bu dönemin başından beri sevmiyorsan notlar normal.
öss ye başvurman en mantıklısı umarım başvurmuşsundur bugün son gün :S
0
kırkmerak
(19.01.11)
benimde benzer bir durumum var sınavda fizikte kaydırma yapıp fizik okuyorum. bu yaşımda boyumdan katlarca fazla borcum var vs. herkesin bir derdi vardır. bence kendinle iç çatışman var. hep tetkte olup olması gerektiği gibi yapmışsın fakat olmamış. en azından istediğin gibi olmamış. buna katlanmaktan başka çaren yok en azından bir dönem daha. o çizgiyi sen belirleyeceksin. paran olmayabilir kariyerin olmayabilir ama şahsiyetin en büyük zenginliktir. yaparsın olmaz bazısıda bir kere yapar en iyisi olur. kendini bu durumda kıyaslaman bunalımını derinleştirir. amcam paranın kölesi olma, o senin kölen olsun demişti. bunu uyarladım paranın kölesi değil fakat parayı kontrol eden bendim. canın ne istiyorsa yap. mantığın ders çalışmanı söylüyor fakat zorluyorsan olmayacaktır. akışına bırak bir süre sonra yaptıkların yada yapamadıklarına üzülmediğini göreceksin. tavsiye vermek çok kolay gelir yazana. fakat sorumluluktan uzaklaş derim biraz.
0
yirttin gotumu sahin agam
(19.01.11)
bölümü ilk kazandığım günden beri sevmiyordum ama ilk össyi kazanmanın pespembe dünyasıyla üstü örtülmüştü. bu sene düşündüm napıyorum ben dedim, dünyanın en sikko (benim için) yapıp asla aama asla mutlu olamıcam dedim. zaten notların düşüşü bu anda başladı.

ben şimdi dışarı çıkmak durumundayım, bir şey yazıp da cevap alamazsanız gerçekten kusuruma bakmayın.
0
🌸kamera motor
(19.01.11)
bolum ne? asil istedigin neydi?
0
leci
(19.01.11)
yalnız değilsin çözümü bende bilmiyorum ama bu yıl son benim(+1) söylerim sana ne oluyor diye
0
ibomiu
(19.01.11)
bana çıkmadan önce mesaj atmış, ben geç gördüm. jeofizik okuyormuş. dördüncü sınıftaymış. okul uzamış.
0
sen git ben geliyorum
(19.01.11)
trafik kazasi gecirdinde sakatmi kaldin,
anani,babani mi kaybettin,
doktor 1 sene ömrnmü kaldı dedi de bu kadar dertleniyosun,insanlar plan yapar tanrı güler demişler,hayat bu olacağına varır,biraz gec mezun ol erkeksen ardından askerlik var,dışarısı işsizler ordusu kaynıyor,benzin 4 lira daha ne diyim sana.
0
jamswety
(19.01.11)
o kadar hırpalama kendini. ben de çok bayılmadığım bir bölüm okudum.
6 yıl önce mezun oldum ve hala çalışıyorum (:

bugün gittim öss ye başvurdum. eğer yakın zamanda öss ye başvurup okumak gibi bir imkanın yoksa bekle biraz. sık dişini okulunu bitir. biraz para kazan. sonuçta hiç bir iş mükemmel değil. hem iyi olsa üstüne para verirler mi? durumunu toparlayınca da tekrar başvur öss ye. ikinci eğitim falan okursun istedikten sonra..
0
iloushka
(19.01.11)
3. sınıfta ben de buna çok benzer bir şey yaşadım. 3 sınıfta sanırım bölüm derslerimin artmasıyla çok sıkıldım ve ben ne yapıyorum dedim. okul uzadı 1 sene. ve nasıl bitti o okul 5 senede bi ben bilirim.
bitti, şimdi pamuk helva gibiyim.. okuduğum bölümle çalıştığım sektörün alakası yok. mutlu muyum işimden, hayır. ama uygun bi durumda değiştiririm.. kısaca, bu kadar delirince okuldan, okul bitince tasmasından kurtulmuş köpek gibi mutlu özgür hissediyorsun. eğer tekrar sınava giremiyorsan, katlanmaya çalış. sık dişini. hakkaten geçiyor. geçecek. çünkü kafana taktığın esas konu çözülünce(ki okul gibi görünüyor) yanında başka şeyler de çözülüyor. ben başka şeylere takıyorum bu sefer de, ama en azından eve gelince ders çalışmak zorunda olmuyorum.
bitince acayip rahatlayacaksın. az gayret.
0
poisson
(20.01.11)
(4)

Piraldyne ilacı boğaza sürülür mü?

ermanen
Piraldyne ilacını boğaza doğru sürebilir miyiz? Yani küçük dilin arka taraflarına doğru olan yerlere. Yutkununca ağrıyan, kızarmış, şişmiş yerlere. iyi gelir mi?
Piraldyne ilacını boğaza doğru sürebilir miyiz? Yani küçük dilin arka taraflarına doğru olan yerlere. Yutkununca ağrıyan, kızarmış, şişmiş yerlere. iyi gelir mi?
0
ermanen
(18.01.11)
piraldyn kızarmış şişmiş yerlere değil aftlara iyi gelir.. tantum verde sprey yok mu ya da boğaz pastili en olmadı limonlu ıhlamır ya da çay bir de bal emin ol hepsinden iyi gelir.
0
omonia
(18.01.11)
herşeyi denedik. geçmiyor. antibiyotik de alınıyor. bir de bunu düşündük işte...
0
🌸ermanen
(18.01.11)
eğer boğaz enfeksiyonunuz varsa ve antibiyotikle geçmiyorsa ciddi bir enfeksiyon olabilir. sıkıntı bademciklerde mi? örneğin bademcikler şişmişse ve üzerinde beyaz beyaz iltihaplar varsa tahminen kriptik tonsillit olmuşsunuzdur. o zaman da penadur iğnesi yaparlar.
0
bellbane
(19.01.11)
doktor/ eczacı değilim. ben kullanıyorum. ve bence tantum verde gibi spreylerden daha iyi etki gösteriyor. hatta, biokadin diye baticon muadili bir ilaç da sürüyor ablam. bence piraldyne mucize gibi..
0
poisson
(19.01.11)
(3)

yazım kurallarında büyük harfle başlayan ama ekleri kesme ile ayrılmayanlar

gijilti
hangi tür kelimelerde oluyor bu?mesela bir özel isim çoğul eki alınca: Alilere gidiyoruz. örneği gibi.bu kuralın geçerli olduğu başka şeyler de var ama neler, tam bir listesi gerekli?bildikleriniz yazınız lutfen...
hangi tür kelimelerde oluyor bu?
mesela bir özel isim çoğul eki alınca: Alilere gidiyoruz. örneği gibi.

bu kuralın geçerli olduğu başka şeyler de var ama neler, tam bir listesi gerekli?

bildikleriniz yazınız lutfen...
0
gijilti
(18.01.11)
epey zaman oldu ama, şöyle bir şey hatırlıyorum:
*yapım ekleri kesme işaretiyle ayrılmaz. misal: İstanbullu kedi
ama "İstanbul'a gidelim" dersen ayrılır çünkü çekim eki. kendimi de ikna ettim böylece. evet eminim, böyle.
0
poisson
(18.01.11)
-ler eki burda çoğulluk değil de "Aligil" anlamı kattığı için sözcüğe, çekim eki değil yapım eki işlevi görüyor. özel isimlere gelen çekim ekleri kesmeyle ayrılır. yapım ekleri ise ayrılmaz. özel isimlerin yapım eki aldıktan sonra bir de çekim eki almaları durumunda da kesme işareti kullanılmaz.

türk
ben türk'üm
benim türkçem
0
sende mi burutus hayir valla ben almadim
(18.01.11)
Yanlış değilsem ay adları da büyük yazılır ve kesme işareti kullanılmaz.
Örn: 17 Aralıkta, 1078 Haziranda.

Yanlış isem bu cevap kendini imha etsin pls.
0
yoktur
(18.01.11)
(10)

uykusuzluğa dayanabilmek?

lamyyontemi
Arkadaşlar,uykusuz kalmak-uykusuzluğa dayanmak adına neler yapıyorsunuz?önerileriniz neler. Bunca sene ilk kez böyle projeler arasında boğulacağım.Teslim adına yetiştirmem gerekiyor.
Arkadaşlar,
uykusuz kalmak-uykusuzluğa dayanmak adına neler yapıyorsunuz?
önerileriniz neler. Bunca sene ilk kez böyle projeler arasında boğulacağım.Teslim adına yetiştirmem gerekiyor.
0
lamyyontemi
(17.01.11)
asitli şeyler yemeye-içmeye çalış.elma-kola gibi
0
fall in
(17.01.11)
3 ten fazla olmamak şartıyla kahvesi bol nescafe içiyorum. ara sıra uykusuz kaldığında işe yarıyor ama uykusuzluk için nescafeyi alışkanlık yapmak bi vakitten sonra fayda etmiyor. kafeini bol enerji içecekleri içebilirsin ama kalpte çarpıntı falan yapabilir kalbiniz hassassa.

soğuk - ılık duş da iyi gelecektir.

hareketli neşeli şarkılar da işe yarayabilir. rock gibi trance gibi türler başlarda iyi oluyor ama sonra onlar da uyku getiriyor.

aklıma başka tavsiye gelmiyor :)
0
sil sil silmeyen ibne olsun
(17.01.11)
gün içinde bulduğum her boşlukta uyuyorum.

tek kullanımlık nescafelerden çeşit çeşit alıyorum, kâh fındıklı-karamelli karıştırıyorum, kâh vanilyalı-bilmemneli... o renkli paketleri buzdolabının üstüne yığmak bile uykumu kaçırıyor:)

odanın ısısını fazla yükseltmiyorum, sigaramı farklı odada içiyorum, 40dk'da bir 1-2dk adımlıyorum...
0
jangara
(17.01.11)
çok uykun geldiğin de şınaw çekmek işe yarıyor, fakat 3 seferden sonra fazla yorulabilirsin. kahve bende daha çok uyku yapıyor nedense fakat redbull o konuda daha başarılı. uykun geldikçe balkonda soğuk hava eşliğinde sigara, hafif şeyler yemek, progresive rock veya indie pop dinlemek iyi geliyor. sonlara doğru kendini tokatlamak dışında bir şey kalmıyor zaten:)
0
son nefes
(17.01.11)
günde en fazla 4 saat uyumaya alıştır kendini sonra istesende uyuyamassın. uykusuzluğa dayanmak öyle kolayla kahveyle çikletle cipsle olcak şey değil.
0
karlmarx
(17.01.11)
çok uykun geldiği anda nutella ye. ama göt göbek bağlatıyo, demedi deme..
0
poisson
(17.01.11)
6 saat uykunu al bilader kalp krizinden gitme..
0
alimsiz
(17.01.11)
uykun gelmeden önce yeşil elma ye, uykun geldikten sonra yersen bi işe yaramaz. daha sonra uykun gelince kahve kola karışımı falan yapabilirsin ama çok zorlama hem hataların çoğalır hem bünye kaldırmayabilir.
0
r_u_h
(17.01.11)
yetiştirmesi gereken bi projeden dolayı, 13 günde toplam 14 saat uykuyla çalışmış bi insan olarak yazıyorum. çok oluyor bende iş sebepli mecburi uykusuzluklar.

bi kere nescafe 3ü bi aradayı unut. içindeki şeker, ilk anda kahvenin etkisiyle bi oynatır kan şekerini, ama hemen sonra daha beter düşer o şeker, hepten uyku basar. sek nefcafe iç.

zamanında bi otobüs şöföründen öğrenmiştim bunu; bi bardağın dibine 1 parmak kola koyuyorsun, üstüne 3-5 kaşık nescafe koyup çırparak köpürtüyorsun. bardayın yarıdan fazlasına sıcak su ekleyip hızlıca içiyorsun. bunu ihtiyaç duydukça yap. ben günde 14-15 bardak içtiğimi bilirim...

aşırı şekerli şeylerden (nutella gibi) uzak dur. kan şekerini ayarsız indirip çıkarır. onun yerine meyve ve lifli gıdalar atıştır bol bol.
süt ve ürünlerinden dinlene dinlene kaç. peynir, süt, yoğurt direkt uyku demek.
saçların kısaysa daha kolay; sık sık kafanı soğuk suyun altına sok kompile. duş alma ılık suyla filan, direkt gevşetir. olmadı buz gibi suyla yüzünü yıka saat başı.

oturma. oturarak çalışmamaolanak olmayan bir iş yapıyorum ve otursaydım bu kadar gün çalışamazdım. bi şekilde gevşiyorsun otururken bi süre sonra.
%100 uykusuzluk diye bişey yok. 4-6 saat çalış, 15 dakika (ama gerçekten sakin ve sessiz bir ortamda) kestir, kalk yine kafayı sok suyun altına, devam et çalışmaya.
tilki uykusu derler eskiler. öyle uyu. ben yatıcak yerim olmasına rağmen sırf çok gevşemiim ve aşırı dalmayayım diye koltukta uyurum o uykuları. hakkaten de saat çaldığı an kalkarsın.

zaten uykusuzluk şöyle bişey; bi ilk 24 saat sonra vuruyor, 2. gün eh, 3. gün sağlam bi daha vuruyor. sonra 1. haftaya yakın gene vuruyor. sonra uyku hissi neredeyse tamamen kayboluyor (tabii o kadar kahvenin de etkisi var)
ha bir de 1. haftanın sonunda gerçeklik hissi kayboluyor. rüyada gibi oluyosun ama performansını etkilemiyor. benimkini etkilemedi yani.

gerçi 10. günden sonrasını tavsiye etmiyorum. çünkü halüsünasyonlar başlıyor ve gerçekten ruh sağlığına dair şüpheler beslemeye başlıyorsun.

asla kırmızı et yeme... beyaz eti de 1 öğün en fazla günde. ızgara olsun.
kızartmalar, yağlı baharatlı şeyler anında rehavete sevkeder seni... çünkü hazmı zor ve kan şekerini dengesiz oynatıyor dediğim gibi. çok fazla yememelisin... zaten o kadar kahveden sonra yeme isteği de bitiyor.

böyle bir süreçte, 13 günde 5,5 kilo vermiş insanım. bi de bu var. deli gibi zayıflamaya hazır ol
0
delfina
(17.01.11)
bu arada bunları yazdım ama, ben tesadüfen ölmemiş bi insanım yani bunları yaparak. salaklık aslında. sağlığını ciddi olarak uçuruma sürmüş olacaksın. alla korusun artık kalp krizi yaşı filan da yerlere indi. aman diyeyim... dikkat et...
hatta şimdi düşündüm de bunları böyle yazdım ama yapma yani bence. çok kötü oluyo ya harbiden...
0
delfina
(17.01.11)
(2)

psikolog

in vino veritas
avrupa yakasında tavsiye edebileceğiniz türden iyi psikolog varmı? bir arkadaşın böyle içini döküp rahatlaması gerekiyor. yer yer tavsiyeler verecek, aslında bildiği doğruları gözüne sokacak, hayatının önemli bir aşamasında önemli kararlar vermesine yardımcı olacak bir psikolog arıyoruz.ek soru: sea
avrupa yakasında tavsiye edebileceğiniz türden iyi psikolog varmı? bir arkadaşın böyle içini döküp rahatlaması gerekiyor. yer yer tavsiyeler verecek, aslında bildiği doğruları gözüne sokacak, hayatının önemli bir aşamasında önemli kararlar vermesine yardımcı olacak bir psikolog arıyoruz.

ek soru: seans ücretleri nasıldır, çok pahalı değildir değil mi? sosyal güvencesi var ama işi görülecekse özel muayenehaneye de gidebilecek durumda.
0
in vino veritas
(26.09.10)
www.hipnoterapi.com

tuncay bey iyidir. seans ücretleri 100-150 arasıydı sanırsam.
0
biseyler
(26.09.10)
psikoloji istanbul, Filiz Hanım baya iyidir.
0
poisson
(27.09.10)
(3)

Yurt dışına yavru kangal götürmek ?

cosa nostra
Merhabalar,Yunanistan'daki bir tanıdığımız iki adet yavru kangal istiyor. Köpecikleri bulduk lakin yurt dışına nasıl çıkarılır yasal yoldan? Kağıdı, şunu bunu nedir bunun olayı?Karayoluyla..Teşekkürler
Merhabalar,

Yunanistan'daki bir tanıdığımız iki adet yavru kangal istiyor. Köpecikleri bulduk lakin yurt dışına nasıl çıkarılır yasal yoldan? Kağıdı, şunu bunu nedir bunun olayı?

Karayoluyla..

Teşekkürler
0
cosa nostra
(25.09.10)
Mevzuat değişmedi ise kangalları yurtdışına çıkarmak yasak. Hatta kırma kangalları çıkarmak da yasaktı. Soyu tehlike altında ve soy karışımının önüne geçilsin diye.

Belki durum değişmiştir bilemeyeceğim.
0
shidori katekarin
(25.09.10)
evet yasak. benim de kangal köpeğim vardı ve kanada'ya okumak için gidecektim, götüremeyeceğim söylendi.
0
kayranin kedisi
(26.09.10)
utanarak paylaşıyorum: teyzem çıkarmıştı yurtdışına yavru kangalı, anlattığına göre kafasına biraz saç boyasından sürmüş (evet boyamış resmen.. küçük bi alan da olsa yapmış bunu) ve üzerine de kuyruğunu saklamak için kıyafet örmüş. kontrol eden adama da sokakta bulduğunu söylemiş. adam pek bakmamış zaten. ya da çok şanslıymış bilemiyorum.
0
poisson
(27.09.10)
(8)

odama girince tıkanıyorum

demlikposet
resmen tıkanıyorum günboyu dışardayım normal nefes alıyorum geziyorum tozuyorum eve odaya gelince tıkanıyorum ciğerler sanki kapasite olarak 50% düşüyor zor nefes alıyorumodama alerjim mi var?başka teorisi olan var mı?not:polen ve toz alerjisi olan biri için konuşuyoruz; duş alınıyor oda temizleniyo
resmen tıkanıyorum günboyu dışardayım normal nefes alıyorum geziyorum tozuyorum eve odaya gelince tıkanıyorum ciğerler sanki kapasite olarak 50% düşüyor zor nefes alıyorum

odama alerjim mi var?
başka teorisi olan var mı?


not:polen ve toz alerjisi olan biri için konuşuyoruz; duş alınıyor oda temizleniyor çarşaf da temiz
0
demlikposet
(19.05.09)
hava nemlendirici ve hava temizleyici ise yarayabilir. ben de odamin havasinda bir kuruluk bir bunalti hissediyordum, hava nemlendirici cozdu olayi.
0
ermanen
(19.05.09)
vay be. aynisi bana oluyor son iki aydir.
ulan okulda falan hicbisi yok. eve gelince boyle bir tikanma falan.
0
ne nicki be
(19.05.09)
rutubet/küf var mı duvarlarda? malum bunlar da alerjiyi azdıran şeyler. yerde halı-kilim tarzı bir şey var mı? varsa en son ne zaman yıkandı ya da güneş ışığıyla temas etti?

bu tarz bir şey durduk yerde bana da oldu çünkü. özellikle salon için geçerliydi aynı durum; dışarıda bir şey yok, eve gelince başlıyordu. evi ayaklandırdım köşe bucak temizledim (özellikle dolap üstleri, koltuk, yatak arkaları, vs.), perdeleri yıkadım falan. şimdi ancak yatmadan önce camları kapatıyorum, hazır havalar güzel, ev tüm gün havalanıyor. hiçbir sorun kalmadı.

umarım kısa zamanda problemin çözülür.
0
tarantinoesque
(19.05.09)
yok gündüzde oluyor
klostrofobim yok

takıntılarım psikolojik problemlerim yoktur alerjim olduğunu hesaba katıp odamın yeteri kadar temiz olmayacağına karar verdim
gerçi odada halı bile yok bomboş bi oda ama adi toz köşe bucak girmiş olabilir
odayı temizleyip döncem ben size
0
🌸demlikposet
(19.05.09)
cam açın psikolojik olabilir
0
yuto
(20.05.09)
1. halı varsa kaldırmak gerekli alerjen bünyeler için. halı yerine makinada yıkanabilir, ince bir kilim serebilirsiniz. hem yıkaması hem de çırpması kolay olur.

2. rutin temizlikte dolap üstü ve de yatak altı daha az silinir. özellikle yatağın altındaki tozlar buna neden olabilir.

3. evin civarında ağaç yeşillik çoksa mevsimsel rüzgar ve polen salınımı, açık pencereyle odaya giriyor olabilir.

4. evde evcil hayvan varsa belki ona da alerjiniz başlamış olabilir. özellikle kedi tüyü bu konuda sabıkalıdır.
0
pyro clustic flow
(20.05.09)
kenarda köşede, mesala dolap, yatak kütüphane arkası gibi eşyayı çekmeden görünmeyecek bir yerlerde/duvarda rutubete bağlı küflenme olmuş olabilir. onu iyice araştır derim ben. eğer öyle bir yamukluk bulursan odanda, bi bezin üzerine çamaşır suyunu dök, ve direk duvarı sil o karartı/küf çıkıncaya kadar ve kurutmadan eşyayı yerine itme.
benzeri bana da olmuştu, neler oluyor diye kafayı yerken yatağımın arkasında korkunç bi küf bulmuştum. bu da böyle bir şey olabilir gibi geldi bana.
0
poisson
(20.05.09)
çatı akmış duvarda iz var,
böle küf mü nem mi ne deniyorsa o var

bu yapar mı acaba?
onu sileyim çamaşır suyuyla ben gene de,
teşekkürler yardım için
0
🌸demlikposet
(20.05.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.