Giriş
(10)

Yeni bulunan güzel şarkılar

anonymice
Mümkünse yabancı, son bir ay icinde kesfettiğiniz güzel şarkılar nelerdir?devamlı dınlıyorum bunları bu aralar.. :https://www.youtube.com/watch?v=-d7qK1mQcrshttps://www.youtube.com/watch?v=vUj7AKKdkl0yalnız baya bi şok oldum, grubun solisti 2015 in ekim ayında 35 yaşında kanserden ölmüş.. yuh dedim.
Mümkünse yabancı, son bir ay icinde kesfettiğiniz güzel şarkılar nelerdir?

devamlı dınlıyorum bunları bu aralar.. :
www.youtube.com
www.youtube.com

yalnız baya bi şok oldum, grubun solisti 2015 in ekim ayında 35 yaşında kanserden ölmüş.. yuh dedim.
0
anonymice
(06.06.16)
www.youtube.com

Beirut - Ederlezi (cover)

O kadar cok begendim ki. Cok guzel ya.
0
yuzır
(06.06.16)
Riff cohen - a paris
www.youtube.com
www.youtube.com
0
Goddard
(06.06.16)
dirty pussy and cock
(06.06.16)
bu var yeni değil de ben yeni keşfettim. chinawoman'ı bilirdim de bir şarkısı dışında hiç dinlememişim, oturdum nerdeyse tüm şarkılarını dinledim. bu çok iyiymiş, bebeyim oldu daha ilk günden:

www.youtube.com
0
in vino veritas
(06.06.16)
Sia - cheap thrills
Twenty one pilot - blurryface
Petit biscuite -sunset lovers
0
ilkinci
(06.06.16)
heartless bastards - only for you
snowmine - let me in
low roar - help me
0
mrsmoon
(06.06.16)
www.youtube.com

rihanna sayesinde oldu. aşık oldum şarkıya, sabah akşam beynimde dönüyor günlerdir.
0
nathanieltroy
(06.06.16)
youtu.be

youtu.be bu versiyonunu bilmiyodum

youtu.be


www.youtube.com
0
rayde
(06.06.16)
misterturist
(06.06.16)
exodiaa
(07.06.16)
(9)

İçinde partnerli dans sahnesi olan film?

cornypop
Gelecege Donuş'teki parti sahnesi gibi sahneler arıyorum. Sahnede bir müzik grubu ve dans salonunda dans edenler. Aklına gelen varsa yazsın çok sevinirim.
Gelecege Donuş'teki parti sahnesi gibi sahneler arıyorum. Sahnede bir müzik grubu ve dans salonunda dans edenler. Aklına gelen varsa yazsın çok sevinirim.
0
cornypop
(06.06.16)
Grease.
0
Goddard
(06.06.16)
Walk the line.
0
Goddard
(06.06.16)
dedim dedim de kime dedim
(06.06.16)
The Virgin Suicides
0
buff
(06.06.16)
Bunun efsanesi footloose dur.
0
duptıs
(06.06.16)
Pulp fiction?
0
yirmisantim
(06.06.16)
carrie'deki (1976) mezuniyet balosu sahnesi.
şunun da ilk 4 dakikası aradığınız şeye uyar mı bilmiyorum: www.youtube.com
0
misterturist
(06.06.16)
www.youtube.com Hellzapoppin siyah beyaz
0
solenkol
(06.06.16)
En babası olan Footloose + 1
www.youtube.com

The Great Gatsby
www.youtube.com

Film değil ama Soul Train sekansları
www.youtube.com

Saturday Night Fever - You Should Be Dancing'li sahne (Gerçi trek kişi dans ediyor)
www.youtube.com
0
aychovsky
(06.06.16)
(29)

En sevdiğiniz şarkı ne? En en en ama bir tane?

matrix
1 tane seçmek zordur elbette. ona çok takılmayın. en en en'lerden 1 tanesini paylaşın işte^^ hepsini dinleyip, fikrimi belirteceğim...benden bu geldi. tam da böyle bir moddayım çünkü;Slow Down - IMANY > https://www.youtube.com/watch?v=hcwSx-RUaLw&feature=share
1 tane seçmek zordur elbette. ona çok takılmayın. en en en'lerden 1 tanesini paylaşın işte^^

hepsini dinleyip, fikrimi belirteceğim...

benden bu geldi. tam da böyle bir moddayım çünkü;

Slow Down - IMANY > www.youtube.com
0
matrix
(05.06.16)
Şu aralar tabii ki Rihanna Love on the brain

Sabah akşam evde söylüyorum hatta
0
buiret
(05.06.16)
Şu aralar nick cave, p. J. harvey- henry lee
0
yuvarlanantencereninkapagi
(05.06.16)
genel olarak alan parsons project - old and wise
0
ekinoksah
(05.06.16)
tepedeki psychedelic adam
(05.06.16)
bir tane olmaz. şu an enler arasında ilk aklıma gelen pink floyd'un comfortably numb'ı. www.youtube.com

bir şey sorsam: bu şarkıyı nereden öğrendin? çok güzel. tam mod parçası sahiden. imany yabancı gelmiyor ama hiç fikrim yokmuş. hangi radyolar çalıyor bunu bizde?
0
godoşu beklerken
(05.06.16)
dönem dönem değişiyor +1

ama birkaç aydır şu:

www.youtube.com
0
lesmiserables
(05.06.16)
16 senedir aynı oluyor buna cevabım: www.youtube.com
0
misterturist
(05.06.16)
la rana
(05.06.16)
En diyemem ama su anki moduma gore bunu sectim; youtu.be
0
asisamus
(05.06.16)
pink floyd -high hopes
0
sta
(05.06.16)
Sting shape of my heart
0
mcserci
(05.06.16)
john frusciante - hope
0
stanhiver
(05.06.16)
eksimeksi
(05.06.16)
ahmet kaya- hep sonradan
0
hayati cozemeyen adam
(05.06.16)
şarkıların sözlerini devre dışında tutarak sırayla cevaplıyorum;

@vedatchilipeppers:

radiohead - daydreaming. modum birazcık daha umutlanmaya uygun olduğu için çok gitmedi ama parçada güzel "kafalara" ulaştırma potansiyeli var.

---

@buiret:

Rihanna Love on the brain. yumuşakmış epey. gece yüksek katlı bir binadan şehir ışıklarını izlerken dinlenecek bir parça gibi geldi bana.

---

@yuvarlanantencereninkapagi:

bu da yumuşakmış. dinginleştirici epey. Rihanna Love on the brain'dan daha etkili mesela.

---

@ekinoksah:

böyle nasıl anlatsam şekspir vari bir müzikale uygun bir parçaymış. bazı bölümleri yani. onun dışında karakter "elimden geleni yaptım, artık gerisini evren halledekce halledecektir" sakinliğinde ilerliyormuş gibi. :)

---

@tepedeki psychedelic adam:

uyku öncesi parçaları gibiymiş. insanı yavaş yavaş ağırlaştırıp uykunun kucağına yolcu edici. hipnoz edici.

---

@godoşu beklerken:

seninkisi böyle tam bir salmışlık halinde dinlenecek bir parçaymış sakin sakin. neon ışıkları falan canlandı gözümde. sessiz bir barda alkol alırken de dinlenebilirliliği var.

soruna cevap: radyo dinleme alışkanlığım yok. genelde müzikte "loop" insanıyımdır. bıkmadan defalarca dinlerim sevdiğim şeyleri. böyle öneriler üzerinden falan yönlendirilmeyi severim. müzikte keşfedilecek çok şey var. kendim çoğu zaman ost dinliyorum zaten. bunu birisi paylaşmıştı feysbuk'ta geçen ay. imany'i ilk kez bununla dinlemiş oldum. vuruldum adeta. 35-40 defa loop yaptım mesela bu parçayı o gün. bana "yalnız bile olsan, serin kal, hayat devam ediyor, kendine güven, oluruna bırak" gibi hisler veriyor. "en özellerim" listeme bodoslama dalmış oldu.

---

devam edeceğim...
0
🌸matrix
(05.06.16)
Rosey-Love
0
powerpufgirl
(05.06.16)
hayirsiz
(05.06.16)
ömer faruk tekbilek- I love you
0
rakicandir
(05.06.16)
uzun zamandir bu soruya cevabim degismiyor: nude-radiohead
0
mrsmoon
(05.06.16)
Nurettin rençber - söyle sunam
0
IncredibleMau
(05.06.16)
Apocalypse
(05.06.16)
nice tnetennba
(05.06.16)
nucleon
(05.06.16)
başlığı şarkı değil de müzik olarak farz edersek www.youtube.com
0
mungojerry
(05.06.16)
www.youtube.com

hayatıma fon müziği olarak ekleyebilirim.
0
bigcaptain
(05.06.16)
jadle
(05.06.16)
Ne zamandır dönüp dolaşıp: www.youtube.com
0
asdfg
(05.06.16)
anathema - sleepless

sozlerini dovme yaptircam.
0
baldur2
(05.06.16)
rayde
(05.06.16)
(15)

işbu duyuruda fransızca şarkı paylaşımı yapalım ^^

sırtçantalı
spotify listeme ekleyeceğım de. ilk taşı ben atayım:https://www.youtube.com/watch?v=bhPncxbP8t4
spotify listeme ekleyeceğım de. ilk taşı ben atayım:

www.youtube.com
0
sırtçantalı
(30.05.16)
Turkce cover'ini Nilufer yapmisti:

Tu te reconnaitras: www.youtube.com
0
crown
(30.05.16)
naberabi
(30.05.16)
Çok severim, herkesle paylaşmam: www.youtube.com
0
an engineer
(30.05.16)
The Birkins - Ne Dis Rien
open.spotify.com youtube'da yok.
0
yuzır
(30.05.16)
tepedeki psychedelic adam
(30.05.16)
in vino veritas
(31.05.16)
Riff cohen all albüm
0
riff cohen
(31.05.16)
bulması zor bir şarkıdır. bu siteden başka yerde bulamadım.

victoriavox.bandcamp.com
0
evine santral mesafesi uzak olan adam
(31.05.16)
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(31.05.16)
spotify listesi demişken bu liste ilgini çekebilir:
open.spotify.com

bu da benden olsun :)
www.youtube.com
0
asdasdas
(31.05.16)
kaset
(31.05.16)
long live rock n roll
(31.05.16)
alicia may emory
(06.06.16)
(5)

komik videolarınız

yuvarlanantencereninkapagi
komik buldugunuz videoları benimle paylasır mısınız? biraz gülmek istiyorum
komik buldugunuz videoları benimle paylasır mısınız? biraz gülmek istiyorum
0
yuvarlanantencereninkapagi
(25.05.16)
m.youtube.com

1 buçuk saatlik görsel şölen
0
ben de
(25.05.16)
letheavendangered
(25.05.16)
EkimBebesi
(25.05.16)
(32)

mastürbasyon yapmadan durduğunuz en uzun süre ne kadar?

lucius marcus
kendinizi tatmin etmeyi keşfettiğinizden itibaren en uzun ne kadar süre mastürbasyon yapmadınız? cevabınızı cinsiyet belirterek verirseniz çok güzel olur :)
kendinizi tatmin etmeyi keşfettiğinizden itibaren en uzun ne kadar süre mastürbasyon yapmadınız? cevabınızı cinsiyet belirterek verirseniz çok güzel olur :)
0
lucius marcus
(21.05.16)
2 ay kadın
0
Lola90
(21.05.16)
5-6 gün kadar erkek
0
Traveller
(21.05.16)
12 gün, erkek.

14 yaşında mıydım neydim, "abiler"in kampına göndermişlerdi. dağ başında bir yerdi ve duşlar berbattı, o yüzden 12 gün boyunca bırak osbiri duş bile almamıştım. zaten mastürbasyona ne vakit ne de yer vardı.

üzerinden neredeyse 8 sene geçmiş ama eve döndükten sonra yaptığım o banyoyu ve... öhm, hala hatırlarım. ne zamanlardı be. 94'lüydük, sekste güçlüydük. fiu.
0
der meister
(21.05.16)
kadınlarda sistem nasıl işliyor bilmiyorum ama sevgilisi olmayan erkeklerin askerlik, ameliyat geçirme gibi durumlar olmadığı müddetçe uzun süre mastürbasyon yapmamış olması olağanüstü geliyor bana.
0
🌸lucius marcus
(21.05.16)
1.5-2 ay k.
0
shotgunwoman
(21.05.16)
lisede 2 aya yakın, erkek. Hoşlandığım kız karşılık vermeyip bir üst sınıftan oğlanla çıkmaya başlamıştı. :/
0
rodriguez2
(21.05.16)
rahat 2-3 ay olmustur herhalde. kafa baska seylerle mesgul olunca :(
erkek.
0
fakyoras
(21.05.16)
2 ay - erkek
0
allanpoe
(21.05.16)
bi ara yoğun depresyondayken hiç kalkmamıştı bile. takribi 2-3 ay. erkeğim.
normal zamanlarda 3-4 günü geçmez.
0
cekilmis gayfe
(21.05.16)
1 hafta erkek. O da güç bela hayatımın en zor haftasıydı :D
0
Nox
(21.05.16)
127 gün; erkek

lise 2'deydim. ikinci dönem derslerime konsantre olmam lazımdı.

daha sonra kullanılmayan organın köreldiğine dair acı bir tecrübe yaşattı bana ama olsun.
0
montauq
(21.05.16)
hatırladığım kadarıyla 10 gün. erkek
0
metalika
(21.05.16)
2-3 hafta, kadın.
Bir de erkeklerin sevgilisi varken de mastürbasyon yapıp yapmadıklarını merak ediyorum ben. Tişikkirlir.
0
bir nick var benden iceri
(21.05.16)
22 gün. Acemi birliğinde. Şap atmıyolardı. Tamamen psikolojik. Kesin. Erkek.
0
IncredibleMau
(21.05.16)
5 gün erkek. sevgilimden ayrıldım, bir kaç gündür her gün yapıyorum. bi fuckbuddy yapmam lazım.
0
Polaroid
(22.05.16)
ben yapmıyorum artık. 9-10 ay kadar olmuştur. daha önce yaptığım dönemlerde 3-3.5 ay civarıydı. erkek.
0
misterturist
(22.05.16)
Eski sevgilimden ayrildigimda 5-6 ay. Simdi de düşündüğümde en son ne zaman yaptığımı hatirlamadim. Ama bu sefer duzenli iliski olduğu icin. (Kadın)
0
shadowcat
(22.05.16)
3 ay olmuştur, antidepresan ve aşk acısı ahshddhff
0
nice tnetennba
(22.05.16)
www.eksiduyuru.com

Bu anketi uzun zaman önce Ben zaten yapmıştım. :)

Cevabım linkte gizli.

Bundsn ayrı olarak 25 gün daha yapmadan durdum, askerdeyken. Yani kendimi tuttum, istediğim hâlde yapmadım. Kalkmadığı için falan değil. (İlk bir hafta kalkmadı o ayrı hehe) Kendimi tuttum çünkü sonrasında o 25 günün acısını çıkaracaktım, çıkardım da.
0
yirmisantim
(22.05.16)
Aklıma the contest geldi, seinfeld. :(((

Emin olamadım, düzenli ilişki varken bile yapıyodum ama sanırım ona bile ilgim kalmadı, 2-3 ay olmuştur.
0
malwethiel
(22.05.16)
benim lise dönemleri çok muallak, lise sona kadarki sürede hiç mastürbasyon yaptığımı hatırlamıyorum jaklsşdas. yani siz nasıl hatırlıyonuz onu da bilemedim, "hmmm 14 nisan'da okuldan gelip hemen asılmıştım" diye gelmiyor aklıma bişey. ama kesin asılıyorumdur ben de ya... çok sık değildir sadece :/

onun haricinde benim tam 31 gün. o süre zarfında regl olunan 4 gün haricinde her gün sevişildiği için çok gerek kalmamıştı, heheh.
0
baba jo
(22.05.16)
4 bucuk ay sanirim. erkek.
0
chiper
(22.05.16)
6 ay - erkek. uzakdoğu kaynaklı bir eğitim alıyorum. enerji çalışmaları gereği 4 aylık bir oruca girmemiz gerekiyordu. ben de alın size 6 ay dedim.
0
matrix
(22.05.16)
Aşık olunca yerini unutuyorum sdsgdfsgd yaklaşık 5-6 ay olmuştur, Erkek.
0
Golden Ratio
(22.05.16)
Acemi birliginde 16gun. Allah a sukur normal ritmine kavustu. Allah bi daha oyle ayriliklar yasatmasin :(
0
allah yazdiysa bozsun
(22.05.16)
3,5 yıl erkek
0
nrmnm
(22.05.16)
7-8 ay erkek.
0
ya ben lan neyse
(22.05.16)
erkeklere soruyorum, ''ay'' diye tabir edilen süre boyunca nasıl dayandınız arkadaş? :) askere giden bile 16 gün diyor, 25 gün falan diyor :)

peki bu uzun süre yapmayan (kadın - erkek, herkes dahil) arkadaşların algılarında bir açılma, hareketlerinde olumlu anlamda bir değişiklik veya aynı sigarayı bırakanların hep söylediği gibi ''çiçeğin böceğin kokusunu almaya başladım yea'' durumu oldu mu?
0
🌸lucius marcus
(22.05.16)
17 gün. Yersizlikten ve zamansızlıktan. Çıldıracaktım resmen, zaten o 17 günün sonrasındaki hafta günde 2 defa falan yapıyordum. 2-3 ay dayanan arkadaşlar ne yapıyor vallahi bilemiyorum.
0
noluyo yaa
(22.05.16)
@lucius cinsellikli ilişkim var. Gerek kalmıyor. Canım isterse ona yaptırıyorum.
0
nrmnm
(22.05.16)
25 gün. (erkek)

(bkz: nofap)

bunun dışında 2-3 haftalık süreler de oldu. benim libido düşük galiba :D
0
tirt star
(22.05.16)
@lucius marcus bendeki durum tamamen hissizlik/isteksizlikten. kısır bir kedide durum nasılsa bende de öyle. o yüzden benimki "oruca girdim", "nefsimi terbiye ediyorum" benzeri sebeplerle olmadığı için belki de "ohhh mis gibi bok koktu" gibi bir algı açılması yok bende. hayat aynılığını koruyor.
0
misterturist
(23.05.16)
(3)

kedilerde yükseklik algısı.

devorgilla the gunslinger
merhaba, şimdi bu kedi dediğimiz canlıda yükseklik algısı yok mu? bildiğin atası da kendisi de tier 1 predatör olan canlı bu, nasıl yükseklik algısı olmaz da düşer yüksekten?(aşağıdaki 6.kattan düşen kedi duyurusu var) bizim ev 12. katta ve kedimiz genelde sıkıldığı zaman açık pencerede tam klimanın
merhaba, şimdi bu kedi dediğimiz canlıda yükseklik algısı yok mu? bildiğin atası da kendisi de tier 1 predatör olan canlı bu, nasıl yükseklik algısı olmaz da düşer yüksekten?(aşağıdaki 6.kattan düşen kedi duyurusu var) bizim ev 12. katta ve kedimiz genelde sıkıldığı zaman açık pencerede tam klimanın dış ünitesinin olduğu yerden dışarıya bakıyor, düşse zaten kurtuluşu yok, herhangi bir koruma da yok.

Şimdi bu hayvan düşüyor ya, dengesi mi kayboluyor yoksa "i can fly i believe it!" diyerek herhangi bir kuşun ardından atlıyor mu? bizim kız gayet "hmm burası yüksek, popom kalorifer peteğinde dursun, böyle iyi" der gibi oturuyor her seferinde.

Sizin kediniz "banzai!" diyerek atlıyor mu yüksekten?
0
devorgilla the gunslinger
(21.05.16)
Denge kaybından dolayı düşüyorlar, bir de pervaza falan çıkıp yürüyünce geri dönemiyorlar, dönmeye çalışırken düşüyorlar. Geri geri yürüyemiyormuş kediler.
0
buff
(21.05.16)
Bizim evdekine küçüklükten öğrettik ama yine de pencereye çıkarsa hemen kızıyorum, elimi kenara siper edip içeri alıyorum. Tutup kendin kenara yaklaştırırsan bağırıyor, korkudan tırnaklarını geçiriyor.
0
Lim5
(21.05.16)
dengelerini kaybediyorlar. benimki bir keresinde balkonda dengesini kaybetmiş demirde asılı halde yakalamıştım. ondan beridir balkona çıkmasına izin vermiyorum. diğer bir tanesinin de sesini duymuştum düşerken. o camdan düşmüştü. duvara tutunmaya çalışırken çıkardığı tırmalama sesini duymuştum düşerken.

damda, ağaçta mahsur kalanlar da atlayamıyorlar. yanımızdaki binanın damında kalmıştı bir kedi. itfaiye çağırmıştık; belediyeye, polise haber vermiştik, gelmemişlerdi. 10 gün civarı orada kaldı. sonra kendi imkanlarımızla indirmiştik. 2 katlı bir yerdi, yine de atlayamamıştı.

bir de stephen fry, şu yaptığı komedi-bilgi şovunda tree ocelot (türkçesini bilmiyorum) türü dışında hiçbir kedi türünün ağaçtan baş aşağı inemediğini söylemişti. algılarıyla mı alakalı, evrim yolunda öğrenememiş olduklarından mı bilmiyorum ama.
0
misterturist
(21.05.16)
(37)

delirmekten korkuyor musunuz?

damdanakan
Akıl sağlığı, normallik vs bunlar bi ölçüde göreceli ama beyninizin düzgün çalışmadığını ve bu gidişin sizi deliliğe surukleyecegini dusunup korktuğunuz oluyor mu? Delirmekten korkan delirmez derler ama deliren insanlar geceden sabaha mi deliriyor sizce? Öncesinde o yaklaşan tehlikenin ayak seslerin
Akıl sağlığı, normallik vs bunlar bi ölçüde göreceli ama beyninizin düzgün çalışmadığını ve bu gidişin sizi deliliğe surukleyecegini dusunup korktuğunuz oluyor mu? Delirmekten korkan delirmez derler ama deliren insanlar geceden sabaha mi deliriyor sizce? Öncesinde o yaklaşan tehlikenin ayak seslerini duymuyorlar mi, huzursuz olmuyorlar mi? Mesela psikotik olanlarda gerçekdışı dusuncelerine karşı bi icgoru var mıdır?

Neyse, soru başlıkta.
0
damdanakan
(19.05.16)
korkuyorum
0
basond
(19.05.16)
hayır, niye delirem,keyfim yerinde.
0
Lola90
(19.05.16)
o korku anksiyete belirtisi. sonunda bişey olmuyor. nasıl delirdim? olayı gerçek değil yani.
0
manuel mandalina
(19.05.16)
Delirme dedigin olay anlikta olabilir. Hersey yolunda giderken bi gun kalkmissin kafanda birsey.. O birsey kisa zamanda aklini alir senden. Kontrol edemezsin.

Evet korkuyorum.
0
duyurumvar
(19.05.16)
İşte ben de onu soruyorum aslında. Delirmekten korkan ya da delirmeye başladığını hisseden delirmiyor da kim deliriyor? Bi sabah uyandım ve delirdim gibi bi şey mi?
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
son yıllarda en büyük korkum bu sanırım. neden bilmiyorum ama sürekli olarak kendimi mental olarak tartma ihtiyacı hissediyorum. öyle aşırı bir her hareketi sorgulama hali değil ama mesela "bu hafta kafam yerinde mi?" diye düşünüyorum bazen. iyi miyim, kendimde miyim, nereye gidiyorum vs.

delirmek çok korkunç bir şey. çok zeki olduğumdan değil ama yine de beynimin sahip olduğum en değerli şey olduğuna inanıyorum. nefes almaya devam ettiğim sürece onun sağlıklı olmasını isterim. aksi, benim için en acınası şey olur. bu çoğu kişi için geçerli. mesela annemin delirdiğini görmektense ölmesini tercih ederim. akıl sağlığını kaybetmiş insanlara acımıyorum ama çok üzülüyorum, kalbim kırılıyor resmen. şöyle bi' dürtüp "niye kaybettin olum?" diye sorasım geliyor. annemin ölmesi hayatın bir parçasıdır, acı verse de yaşamın doğal bir sonucudur ama beni tanımaması, en basit işlerini bile göremeyecek hale gelmesi... ben bunu kabullenemem açıkçası, bana çok ağır gelir.

en kötüsü de sanırım ömür boyu bu korkuyla yaşayacak olmak. bir gece dişimi fırçalamasam, "hasta mısın lan sen, kişisel bakımını ihmal eder mi oldun it oğlu it, yarın da altına sıçarsın kesin, püüü!" diye kızıyorum kendi kendime. şu an iyiyim ama bu kafayla delirip de farkına varmayacağım herhalde jshjsk
0
der meister
(19.05.16)
Bugun bunu dusunuyordum. Dusunmek deliligi anlayabilmek icin pek etkin bir yontem degil, bunu kabullendim once. Ama delirdigimin dusuncesi bile ufak bir urperti duymama yetti.

Kontrolun elimizde olmamasi kimilerine sempatik ve heyecan verici gelebilir bile. Yalniz kontrolsuzluk hic de oyle tatli bir sey degil, ozgurlukle karistiran bir cok insan var etrafimda. Aci verici midir bilmiyorum, cunku farkindalik da minimum duzeyde olsa gerek. Ancak tahmin yurutebiliyorum, dedigim gibi dusunerek bir yere varmak zor.
0
givemesomesubstance
(19.05.16)
Aynen bir gun kalkiyor ve deliriyorsun. Cunku hastalik bu. Nasil bir gun kalkiyorsun grip oluyorsun. Delirmekte bir beyin hastaligidir. Hormonlar degisiyor neticede.

Ayrica cok buyuk bir yikim cok buyuk bir izdirap oldugunu dusunuyorum. Ara ara akliniz yerine geldiginde aslinda yini kontrol edemeyeceginizi bilmek cok kotu olmali. Isinizi, okulunuzu, sevgilinizi kaybetmek, dusunememek, korkunc..

Neyseki tip ilerliyor ve yeni yeni ilaclarla sanirim delilikte kalkicak yakinda.
0
duyurumvar
(19.05.16)
donem donem korktugum oldu. ama boyle zamanlarda beynimin olmasi gerektigi gibi calismadigini dusunup ilerisi icin kendimi duzeltmem gerektigini hissedebiliyorum, ki bu bile bence saglik belirtisi. tamamen kafayi siyirmis olsaydim kendime 'bak boyle gidersen sonun hayir degil, dogru dusunemiyorsun su an' diyemezdim, cunku coktan bunu dusunebilme yetimi kaybetmis olurdum. ha, bu dusunce benim iyilesmeme katki sagladi mi, onu bilmiyorum. bence bir travmadan sonra bu sekilde delirenler de bunun ayak seslerini duyuyor olmalilar. baska turlusune aklim ermiyor. bir gecede 'hadi ben delirdim, hoscakalin normlar' olmaz herhalde. bence onlar, bu ayak seslerini duydugu halde karsi koyabilecek gucu kendinde bulamayanlar, ya da karsi koymak istemeyenler. tabii bu dedigim psikotikler icin boyle olmayabilir. hatta degildir gibime geliyor. simdiye kadar hic oyle biriyle iletisime gecmedim, klinik bilgim de yok. onlarda hic mi 'acaba bunlar gercek degil mi' dusuncesi olmaz, ben de cok merak ediyorum.
0
equine
(19.05.16)
baya korkuyorum. ailemde akıl hastalığı olan birkaç kişi olduğu için küçüklükten beri de korkardım.

hatta bir dönem bazı şeylerin sonucunda aklımı kaybettim heralde delirenler de delirmeden önce böyle şeyler yaşıyorlar gibi bir paranoyaya bile kapıldım. tam böyle düşündüğüm gün hiçbir şey gerçek değilmiş her şey boşmuş ve önceki dertlerim saçmalıkmış gibi gelmişti. sonra geçti tabi bunlar.

ama delirme evresini ben de gerçekten merak ediyorum. bunu belki de çok az insan bilir zaten. yavaş yavaş delirse de insan o an gerçekliği o sonuçta.
0
turkce konusan uzayli
(19.05.16)
Bi doktor, anksiyete hastaları en çok değer verdikleri şeyi kaybetmekten korkar. Senin gibi delirmekten korkanlar da zekasına güvenen, her işi aklıyla cozebilecegine inanan insanlardan çıkar gibi bi şey demişti. Yıllar içinde aklımı kullanarak birtakım kritik mevzulara çözüm uretemedigim için iki senedir bende de aşırı bi delirme korkusu var. Demek ki, o kadar iyi kullanamıyorum kafami, olmasa da olur mu diyorum içten içe, bilmiyorum ki. Beyin çok acayip bi varlık. Kim bilir arka sokaklarda ne olduysa, kendini kitlemeyi falan seçti. Biliş faaliyetlerim ciddi sınırlı son iki yıldır, algılama, hatırlama, hafıza, çağrışım. Gerçeklik algimda bile sapmalar olduğunu dusunuyorum zaman zaman. Mesela dün klip izlerken "Keşke bundan sonra da Sia calsalar" diye geçirdim içimden, çat Sia'nin klibi dönmeye başladı. Az önce "Acaba klip cidden başladı mı, ben mi öyle sandım" diye dusunurken buldum kendimi. Bayağı huzursuzum yani bu mevzuda.
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
Korkuyorum. Bir arkadaşımın ilk psikotik atağının başlangıcında bana "bana ne oluyor şu anda?" diye çaresizce sorması, hiç beklemediği bir anda herkesin başına gelebileceğini düşündürüp daha da korkuttu. Kimsenin başına gelmesin.
0
Domuz
(19.05.16)
...artan gerilimi çeşitli kanallarından birinden akmaya başlar ve fırtına gibi kontrolsüz bir sel halinde fışkırır, bu sele De lilik denir. Bazen de çökme yavaş olur. Başlangıçta farkedilmeyen ama yavaş yavaş artan bir basınç. îç kemiren bir hoşnutsuz luk, üzerinize saldıran çocuksu bir korku; bunlar durmadan genişleyen bir yörüngede ilerleyerek kişilik denilen esraren 49 tuluş. Dayanılamayacak bir şeyden kaçış. Ve işte bu neden le Delilik geldi. Kurtarma; saf, basit, katıksız kurtarma." Delilik, bizleri eline alan İnsanî korkuların hiçbirini bil mez. Hata yapmayı - vicdanı olmadığından - Tanrı korkusu nu, veya şeytanları da bilmez. Bu dünyada hiçbir şey, başı nı kaldırıp hak iddia ettiğinde, onu durduramaz. Onun seçti giz gücün üstünde oymalar yapıyorlar. Bu, belki de öyle küçük ve yavaş hareketlerle oluyor ki, başlangıçta farkedilmiyor. Sonra 'yıkım' başlıyor. Mantık ve aklın şeytanca kuruntular tarafından yok edilmesi sonun da melekelerin, yetilerin çökmesine biz 'yıkım' diyoruz; tem kinli ve düzenli düşünceler buna boyun eğiyorlar. Mantığın düzenli yolunda, vahşi bir düzensizlik hüküm sürüyor ve bü tün duygular ayaklanıyor, başkaldırıyor. Yıkım. Yine de, her olayda olduğu gibi, görüş açısı manzarayı değiştirir. Ben, Delilik denen bu olgunun öbür yakasında duruyorum ve elimi öbür tarafa uzatmak, oraya geçmeyi bir gün başarabilenlere uzanabilmek istiyorum. Veya (Tanrı on ları esirgesin!) sevdiklerinin yanında durup bariyerin yüksel mesini seyretmek, ölümden beter olan ve karşıya geçmenin mümkün olmadığı bir uçurumu görmek. Onlar, gerçek kay bın ne olduğunu; tabutların, mezarların ve yumuşak topra ğın sakin, sessiz finalinin daha çok tercih edilebileceğini de neyerek öğrenirler. Onlara, şunu söyleyebilirim; (çünkü ben biliyorum, ben oradaydım) "Unutmayın ki bir ruh, o Delilik denen belirsiz denizde seyrederken, sizin kaybettiklerinizden çok daha faz la ve daha önemli şeyler kazanmıştır. Normal, aklı başında insanların Yıkım dedikleri şey, Deliliğin vahşi isterisini ta nıyanlar için - ben bunu iyi bilirim- bir kurtuluş anlamına gelir. Azat edilme. Kaçış. "
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
Dayanılamayacak bir şeyden kaçış. Ve işte bu neden le Delilik geldi. Kurtarma; saf, basit, katıksız kurtarma." Delilik, bizleri eline alan İnsanî korkuların hiçbirini bil mez. Hata yapmayı - vicdanı olmadığından - Tanrı korkusu nu, veya şeytanları da bilmez. Bu dünyada hiçbir şey, başı nı kaldırıp hak iddia ettiğinde, onu durduramaz. Onun seçti giz gücün üstünde oymalar yapıyorlar. Bu, belki de öyle küçük ve yavaş hareketlerle oluyor ki, başlangıçta farkedilmiyor. Sonra 'yıkım' başlıyor. Mantık ve aklın şeytanca kuruntular tarafından yok edilmesi sonun da melekelerin, yetilerin çökmesine biz 'yıkım' diyoruz; tem kinli ve düzenli düşünceler buna boyun eğiyorlar. Mantığın düzenli yolunda, vahşi bir düzensizlik hüküm sürüyor ve bü tün duygular ayaklanıyor, başkaldırıyor. Yıkım. Yine de, her olayda olduğu gibi, görüş açısı manzarayı değiştirir. Ben, Delilik denen bu olgunun öbür yakasında duruyorum ve elimi öbür tarafa uzatmak, oraya geçmeyi bir gün başarabilenlere uzanabilmek istiyorum. Veya (Tanrı on ları esirgesin!) sevdiklerinin yanında durup bariyerin yüksel mesini seyretmek, ölümden beter olan ve karşıya geçmenin mümkün olmadığı bir uçurumu görmek. Onlar, gerçek kay bın ne olduğunu; tabutların, mezarların ve yumuşak topra ğın sakin, sessiz finalinin daha çok tercih edilebileceğini de neyerek öğrenirler. Onlara, şunu söyleyebilirim; (çünkü ben biliyorum, ben oradaydım) "Unutmayın ki bir ruh, o Delilik denen belirsiz denizde seyrederken, sizin kaybettiklerinizden çok daha faz la ve daha önemli şeyler kazanmıştır. Normal, aklı başında insanların Yıkım dedikleri şey, Deliliğin vahşi isterisini ta nıyanlar için - ben bunu iyi bilirim- bir kurtuluş anlamına gelir. Azat edilme. Kaçış. Deliliğin keskin dişlerinden kur ği kişinin başka tercih hakkı yoktur. Onu izlemeleri, söz dinlemeleri ve ümitsizce, onu tatmin edecek bir beceri göstermeye çabalamaları gerekir. O bir yaşam gücüdür, kendi ağına dolaşmış bir yaşam. Kimse onu düzeltemez, çünkü iplikler kendi etrafında dolaş mış, kördüğüm olmuş. Hiçbir tabiat olayı bu kadar ürperti veremez. Ancak bir tayfun- bir Niagara Şelalesi veya okyanusların gelgiti, delir miş bir beyin kadar kolaylıkla zaptedilebilir! Onu hiçbir şey durduramayacak - onu tutabilecek hiçbir şey yok; kendi karanlık mağaralarında kaderini takibetmek için çevresini silip süpürmesini hiçbir güç engelleyemez. Onun hakkında çok az şey biliniyor ve kurtulma zamanı ge lince onu hiçbir şey durduramaz. Bunun bir esaret mi yoksa kurtuluş mu olduğu o kişinin görüş açısına bağlıdır. Esaret nedir? Özgürlük nedir? Bunların tanîmları, Deliliğin ne ol duğu bilmecesinin eksiklerini tamamlar; çünkü delilik her ikisini de kapsar. Ben Deliliğin gücünü - ve acımasız esrarı nı - hergün gördüğüm halde ve onu çok yakından tanıdığım halde, beni sürüklediğini ve - (nereye, bilmem) alıp götürdü ğünü hissetmiştim - cehenneme giden yol boyunca sürüklen dim ve diğer tarafta da çok uzaklarda, mantık ve aklın do nuk, sıkıcı yönlerini hissettim - yine de, bu olağanüstü yol culukta yaşadığım tecrübeleri anlatabilmem çok zor. Hiç değilse şunu öğrendim: hiçbir şeyin ondan korktuğu muz, ürktüğümüz ve beklediğimiz zamanki kadar müthiş ol madığını, bu gerçek başımıza geldiğinde anlarız."
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
Bert Kaplan - Akıl Hastalarının İç Dünyası kitabından psikoz geçmişi olan bi hastanın yazdıkları.
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
farkına varamıyor olacağımdan korkuyorum.
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(19.05.16)
korkmuyorum, hatta hoşuma gidiyor sanırım. şu sıralar tam bunu farketme aşamasındayım. kendi kendime düşünüp gülüyorum, absurd şarkılarda ağlıyorum. hiç yapmadığım şeyleri şiddetle yapmak istiyorum ve bunun gibi birsürü şey. insanların bana bakışı değişiyor bunu görüyorum ama umursamıyorum. delirtenler utansın ben neden utanayım deli miyim ^^ sanırım böyle daha mutlu olacağım. süreci hızlandıracak şeyler olsa keşke.
0
lisa
(19.05.16)
Buranın yarısı saten ilaç kullanıyor. Ben kullanmadım hiç ama Hepimiz az buçuk deliyiz
0
hasmetizm 2046
(19.05.16)
'Bir gün delirirsem' diye hiç korkmadım ama bir kere 'Aaa, deli miyim' diye korktum. Şu an için öyle bir korkum yok. Delirme değil de, kaliteli yaşayamama korkum var. Bir psikoza yakalanma korkum yok ama 'Acaba bir çeşit nevrozdan çekiyor muyum' diye düşünmüyor değilim.

'Deli' bir çok yakın tanıdığım vardı. Birkaç rahatsızlık birden. Hiçbir şey bir günde gelmedi. Küçük küçük şeyler biriktikten sonra resmi bir delilik oluştu. Öncüleri vardı. Ağır şeyler yaşıyordu. Gerçi çoğunlukla kontrol altında olabiliyordu. Onda gördüğüm şu oldu: Delirmemek için bilerek deliliğe vurmak gerek. Örneğin, çok mu can sıkıcı şeyler oldu, her şey üst üste mi geliyor; kontrollü bir şekilde manyak kahkahaları atmak ya da ne bileyim, sokakta dans etmek gibi, zararsız ve bilinçli yapılan deliliğe vurma egzersizleri en çok işe yarayanlar. Düşün ki bir piston var, birisi sürekli aşağı itiyor ve sen de kapsın. Basınç sürekli artıyor ve bir noktadan sonra patlayacaksın. Patlamadan o basıncın bir kısmını dışarı vermek gerekiyor; deliliğe vurma da o işe yarıyor.Gazı alıyor, böylece pistona biraz daha sıkışma payı bırakıyor.

Bir de delinin deliyi dakikada tanıması gerçek. Bazı deliler teşhis koyacak kadar iyi biliyorlar bu işi. Onlar 'İyisin' diyorsa iyisindir.
0
aychovsky
(19.05.16)
@hasmet: deliliğin kıstası ilaç kullanmak değil. Odaklanma problemi için de ilaç kullanan var. İnsanları zan altında birakmayalim.
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
ayço'nun söylediği şeyi üstüme alındım :D

okb'nin uç aşamalarında uzun bir süre geçirdim. bi ara psikoloğa her seansta, "aklımı kaçırıvericek gibi oluyorum" diyordum, çünkü gerçekten öyle hissediyordum. zavallı, "okb ritülleri saçmalıklarını yerine getirmekte inat ettiğin için delisin zaten" diyemeyeceği için "bişey olmaz" dedi hep, gerçekten de o korktuğum çizgiyi geçmedim hiç. ama sonra anladım ki öyle bişey yok, delirmek öyle bişey değil zaten. stresin dibine vurunca yaşadığımız yanılsamaları deliriyoruz zannediyoruz, hepsi bu.

özetle, bence iyisin :D
0
manuel mandalina
(19.05.16)
korkmuyorum. delirirsem de deliririm nolcak yani? kısmet :/ hayatta iki seçenek yok. genelde iki ucun arasında savrulup duruyoruz ve hayatımızı istediğimiz kadar mantık çerçevesinde yaşayalım, o iki uçtan birine savrulmak şans işi. çevremiz, içinde bulunduğumuz toplum, sevdiklerimiz, işimiz etkiliyor. bunlara etki etme derecemiz de kısıtlı kalacağına göre, korkmuyorum yani olacağı varsa olsun.
0
rayde
(19.05.16)
@manuel: sfhkgs sen yetkili bi deliye benziyon. Sana güveniyorum :p
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
evvallaah ;) (kafamda hunili hayal et)
0
manuel mandalina
(19.05.16)
Bize öyle bir bilgi gelmedi. i.hizliresim.com


Delirme konusunda da bir süreç olan durumlarda hastanın süreci fark ettiğini sanmıyorum. Süreç olmayan durumlarda ise bir travma etkili oluyordur ki zaten o da bir anda olup değişme konusu.
0
nawar
(19.05.16)


Herşeyi detaylandırmaktan ölüceksin

Basit düşün, basit yaşa
0
cecilia
(19.05.16)
arada bi kafayı çoktan yedim de bunların hiçbiri gerçek değil ben aslında yok muyum gibisinden sorguluyorum ama çok da şey yapmıyorum. sonuçta gerçek de çok keskin sınırlarla belirlenmiş bir algının sonucu değil.
0
instant crush
(19.05.16)
takıntı ve anksiyetenin en son raddesinden iki büyük korku vardır 1. aklımı yitiricem 2. ölücem.

sizin yerinizde olsam bi psikiyatriste danışırım, bir yakınım bu korkusu yüzünden ciddi ilaçlar kullandı
0
hopp
(19.05.16)
Doktora gorunuyorum düzenli olarak.
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
@cecilia: Allah da beni boyle yaratmış :]
0
🌸damdanakan
(19.05.16)
sınavdan sonra pırıl pırıl olucaksın, demedi deme :)
0
manuel mandalina
(19.05.16)
Ağır ruh hastalıklarının hiç birinde kişi hasta olduğunun farkında değildir içgörü falan mümkün değil yani. Geceden sabaha delirmiyorlar bu bi süreç ama iplerin koptuğu bir an oluyor tabi. Nevrozlularda durum farklı hasta olduklarının olacaklarının farkındalar ama gereksiz bir farkındalık tabii. Delirmekten korkanlar Delirmezler evet çünkü dediğim gibi delirecek olan ağır hastalar durumlarının farkında değil.

Yaklaşan tehlikenin ayak sesleri ancak nevrozdan psikoza geçişte olur ki o da işe yaramaz, mesela depresyondaki bir hastayı düşünelim başlangıçta durumunun farkındadır depresyonu büyüdüğünde hasta içinde bulunduğu durumdan kurtulmak için bilinçdışı bir savunma mekanizması geliştirir çoğunlukla sağlıklı olmayan bu mekanizma hastayı şizofreni gibi ağır bir hastalığa sürükleyebilir.

Delirme kavramı göreceli dediğin gibi, şu sınırı geçince hasta deli sayılır gibi bir durum yok haliyle.

Ve evet korkuyorum çünkü delirdikten sonra bilinç kapanıyor yani kişi deli olduğunun farkında olmuyor. Aslında güzel bir şey olabilir bilemiyorum ;) ama delirmeyeyim ya böyle iyi.
0
lorne malvo
(20.05.16)
@manuel: bana da öyle geliyor. Süper bi dönüm noktası olacak bu sınav benim için gibi hissediyorum. Ay hadi ins cnm yha ;)
0
🌸damdanakan
(20.05.16)
tabii ki hayır evlat neden mi çünkü

Ben deliyim…
Yorgun ve yalnızım. Kaldırımlara misafirim...
Gecenin gözleri üzerimde.
Denizin ortasında küçük bir adayım, yüzme bilmem…
Yüreğimi bir yere bırakmışım, bıraktığım yerden çok uzaklardayım. Kapıları kapatmışım üstüme, sürgüleri beynime çekmişim.
Ey! Sabreden derviş bana da sabretmeyi öğretsene.
Ben deliyim, ama çok şey bilirim.
Renkler ve zevkler hiçbir şey ifade etmez bana...
Sonların başladığı yerden, başlangıçların son bulduğu yere gidiyorum.
Kara bir tren gibiyim yani, bir istasyondan bir istasyona, hep aynı raylar üzerinde.
Ben deliyim…
Yağmurun yağması benim için romantik değildir,
ben kurşun yağmurlarını bilirim.
Benim güneşim batmaz, dünyam dönmez, ayım hep mehtap halindedir, rüzgârlarım doğudan eser...
Kadehime doldurduğum hüzünle sarhoş olurum,
Mezem ise bir dilim umut.
Ezbere bilirim yaşamayı, yaşarken savaşmayı.
Ben deliyim.
Ben buralara ait değilim.
Dağları sırt sırta vermiş bir ülkem, surlarla çevrili bir şehrim.
12 den sonra volta attığım caddelerim, kızıl sakallı bir dayım bir de kara gözlü yarim var benim.
Ben Deliyim.
Söyleyemediğim düşüncelerim var.
Her akşam ayrı bir meydanda, Atatürk heykelinin karşısında, olmayan aklımı dar ağacına asar, ipini çekerim.
Ölüm, ölüm kurşun olup yağar üzerime.
Binlerce kez öldürülmüş ama ölmemişim.
Ben sıratın canbazı, doğal bir felaket, sosyal bir belayım.
Ben deliyim…
Benim mevsimim değişmez, sadece bahardır.
kuşlardan sadece güvercini bilirim, yüreğim kanatlarıyla beraber çarpar.
İnsanlardan yalnız çocukları severim, onları da büyüyünceye kadar.
Ben deliyim…
Bağıra bağıra şarkılar söylerim, sessiz sessiz şiirler yazarım. Bilmediğim yerlerin, tanımadığım kişilerin resimlerini çizerim.
Ben deliyim...
Kendimle sohbet eder, kendi kendime gülerim.
Telefon kulübeleriyle kavga ederim.
Asfaltın siyahında kaybolur, düşüncelere dalarım.
Çıkmaz sokaklarda kendimi arar, bir de üstüne güzel hayaller kurarım.
Sonra, sonra hayallerimle beraber suya düşerim.
Ben deliyim…
Çayım sekiz şekerlidir, cigara üstüne cigara yakarım.
Dumanı iner efkarımın şehrin üstüne.
Parayı sevmem ama para için çalışırım.
Dört yaşında aşık olduğumu, sonra babamın hiç başımı omuzuna dayamadığını hatırlar, hayal de olsa omuzlarında uykuya dalar, Rüyalar görürüm, uyandığımda hiçbirini hatırlamadığım halde...
Ben deliyim…
Güzel bir yaşam benim için anlam taşımaz, kimseye düşman değilim, kimseye de dost olmadım.
Ben kendime bile yabancıyım...
Duygularım hep sansüre uğramış, bir fahişenin hayatı gibi yalancıdır gözyaşlarım...
Ufacık bir bakış boğazımı düğümler.
Kimi özlediğimi bilmeden, hasretin en yoğun halini yaşarım.
Ah! İçimden dağıtmak gelir, dağıtamam ya, kendimi dağıtırım.
Gözlerimin kahverengisi gitgide koyulaşıyor, insanlarınki kankırmızılaşır.
Bakamam kimsenin yüzüne, sevgiye muhtaç bir yavruya döner yüreğim... Kalbim titrer, haykırırım ama duyuramam sesimi...
Yine de sardığım tütünde, yaktığım cigarada bulurum mutluluğu...
Ben deliyim, ağlamamaya yemin etmiş gözlerim...
Sonu dramla biten bir hatıra, üç bölümlük bir komedi dizisiyim.
Çoğu zaman çorbama kinimi doğrar, öfkemi kaşıklarım.
Zehir kokan bir gül biter dudaklarımın arasında,
Kimisi tükürür, kimisi öper.
Tükürene mezar, öpene lalezar olurum.
Ben deliyim...
Zülfün hergece ihanetler rıhtımında.
Ciğerimin üstünde sevdasını kurşuna dizer.
Ve ufacık bir bakış boğazımı düğümler.
Ben deliyim...
Bulmacaya benzerim. Kimi zaman soldan sağa bir nota.
Kimi zaman yukarıdan aşağıya Eski Mısır'da bir Tanrıyım.
Ben deliyim, geceyi ikiye böler, sonra hayatın adını yalan koyarım...
Ben deliyim, ben yüreklerde ünlem, kafalarda soru işaretiyim.
Ben deliyim, bağrı taşlarla dolu bir Toprak parçasıyım.
Bir uçtan bir uca kurumuşum.
Karınca yuvaları ve Ayak izleriyle süslüdür tenim...
Kar yağar üşürüm, güneş olur kavrulurum.
Ben deliyim...
Mutluluğu uzaktan seyrederken cebimde küçük umutlar biriktirir, gözlerimi kapının eşiğine dikerim.
İşte o zaman hayat acı kahve tadı verir, hep içime atarım ama, kendimi içine atacak bir yer bulamam.
Anlamayana az gelirim, anlayana çok...
Ne yarınlar birşey bekler benden, ne de ben yarınlardan...
Ben deliyim...
Ağlamamaya yemin etmiş gözlerim...
0
abyuksuet
(20.05.16)
@abyuksuel: yine 'cigara' yaktirdin kardeş :/
0
🌸damdanakan
(20.05.16)
bunu düşündüğüm dönemler oluyor. 2 kez iş yapamaz hale geldiğim oldu. katatonik takıldığım, 3-4 gün sokakta yattığım bir dönem. sonra 7 ay evden çıkmadığım bir dönem oldu. özellikle evde kaldığım dönem aklıma geliyordu. anam-babam, arkadaşlar ziyarete geldikten sonra düşünüyordum. istiyordum sınırı geçmeyi. aklını yitirmeyi bir bakıma bedenin zarar görmemek için kendi kendini kapatışı, bir kurtuluş olarak görüyordum. çocukluğa dönecektim. sorunlar başkalarına ihale olacaktı. anamı babamı da suça dahil olarak görüyordum, umurumda değildi yaşayacakları. sonra zihnimde amele çöküşü yapıp düşündüğüm bir dönem oldu. sonunda yaşanacaklar korkutmadı da üzücü geldi. belki geçen ayların ardından kimyasal dengem değişmişti. kendim şımarık bir ergen, anam-babamsa birer gariban gibi geldi gözüme özetle. tuttum kendimi. şu an dizginlerin elimde olduğu dönem sürüyor. kuzenim de korkar aklını yitirmekten. dedem şizofrendi, dayım şizofren. ona da diyorum korkma üçüncü kuşakta favori benim diye bu konuda. ama belli olmaz tabii. şu an her tarafım jilet ve sigara izi dolu, zihni ve fiziki pek çok yetimi kaybetmiş bir haldeyim ama ceset gibi de olsa sürdürmeye çalışacağım bu şekilde gitmeyi. bir tek olumlu tarafı, fırsat maliyetini yok sayarsak, ekonomik açıdan oldu. bağımlılıklarımı yitirdim.

benim bu hallere düşüşüm genelde kabullenemediğim olayların ertesinde gerçekleşmişti. şimdi kabullenemeyeceğim bir durum olmayacak kadar mantıklı/hissizleşmiş gibi hissediyorum kendimi. aklımı yitirmeyi intihar gibi bir şey olarak gördüğümden kendim için bir şey fark etmeyeceğini düşünüyorum. ama geride kalanlar için istemiyorum.
0
misterturist
(20.05.16)
Bana 46 diyorlar.2003 ten bu yana.ama halimi seviyorum.bi gün cok iyi isem ertesi gün kötü hissedebiliyorum degil bir saatim iyi olsa sonra ruzgarin siddeti beni baska alemlere gorurebiliyor.cok cabuktan oteye degisiyor halim.biraz akilli delilik iyidir.
0
Game Over
(20.05.16)
(24)

Yapmaktan mutlu olduğunuz minik şeyler

buff
Bugün canım çok sıkkın, duyuruya sarmaya karar verdim.Evet böyle miniş ama yapınca mutlu olduğunuz neler var?Ben örnek vereyim yeni bi çakmak almak ve biten şeyleri çöpe atmak(misal boş sigara paketi, diş macunu tüpü, zeytinyağı şişesi vs) acayip mutlu ediyor beni.
Bugün canım çok sıkkın, duyuruya sarmaya karar verdim.

Evet böyle miniş ama yapınca mutlu olduğunuz neler var?

Ben örnek vereyim yeni bi çakmak almak ve biten şeyleri çöpe atmak(misal boş sigara paketi, diş macunu tüpü, zeytinyağı şişesi vs) acayip mutlu ediyor beni.
0
buff
(17.05.16)
ben canım acayip sıkıldığında tanımadığım insanları, dışarı bira içmeye davet ediyorum. 3 - 4 kişiden 1 tanesi kesin kabul ediyor. hem biri ile tanışmış sohbet etmiş oluyorum hem de kafa dağıtıyorum. bir çok arkadaşım oldu öyle.

Pola, hadi gel bir şeyler içelim diyen bir çok arkadaşım buralardan tanıştıklarım.
0
Polaroid
(17.05.16)
Farklı tarzlarda şarkıları söyleyip kaydetmek, sonra dinleyip silmek.
0
pike
(17.05.16)
Ben mesela sahilde bisiklete binerken halısahadaki maçları seyrediyorum, sonra sahaların girişlerindeki kapıları sürgülüyorum.
0
burka
(17.05.16)
Biten şeyleri atmaktan ben de mutlu oluyorum, sonu gelmeden çöpe atmak yerine bitirebilmeyi başarmışçasına, param boşa gitmemiş gibi hissediyorum.

Onun dışında nevresim değiştirmek. En geç 3 günde bir değiştiriyorum sırf bu yüzden :D
0
neferkitty
(17.05.16)
dondurma yemek
0
la noix
(17.05.16)
Bu hafta sonu bisiklet kiralayıp sahil ve plaj boyu gezdim, uçurtma uçurdum. Böyle mutluluk var ama bu da çok sağlam bir mutluluk. Bunu yaz bitene kadar yaparım rahatlıkla, uçurtma her seferinde olmasa da arada keyifli oluyor. Ekim'den sonra imkansız hale geliyor. Yapmayı sevdiğim daha minik şeyler biten şeyleri atmak çok zevkli geliyor bana. Bakım yapmak, ağda gibi şeyler kuş kadar hafif hissettiriyor. Bir de tabaktakilerin önce kötülerini yiyip yavaş yavaş en iyilerine gelmek, o en iyiye yaklaşınca çok hak etmiş gibi hissediyorum.
0
aychovsky
(17.05.16)
Kendime bir şeyler ısmarlamak :)
0
Lim5
(17.05.16)
Mutsuzsam mutsuz oluyorum ben. Mutlu olmaya çalışırsam daha da mutsuz oluyorum çünkü. Mutsuzken sakin kalmaya çalışıyorum. Öyle hoşuma giden, aniden modumu değiştiren küçük bi şey gelmedi aklıma. Yok sanırım.
0
damdanakan
(17.05.16)
geçen gün ana ekranı açık unutup yanlışlıkla telefonuma dokunmuşum, whatsappla instagram yer değiştirmiş, uygulamaların hepsinin yeri bir sıra kaymış. sonra whatsapp için telefonu açtığımda bir garip oldum, böyle anlık bir heyecan geldi 'allah allah whatsapp burada değildi?!' diye. sonra fark ettim ne olduğunu ve iki gündür böyle kullanıyorum, değiştirmedim. hala her açtığımda gözüme farklı geliyor ve ilk seferki heyecanı yaşıyorum jasjhahah. ay çok mutlu oldum kendi kendime. böyle bir şeye mutlu olacağımı bilsem çok önceden yapardım. benim için de şok oldu. hehheh:D
0
equine
(17.05.16)
Evde biseylerin yerini degistirmek, yenilige alisana kadar gozume hos geliyor. Ya da cekmece dolap vs duzenlemek. Esyalari duzenli uyumlu gormekten haz aliyorum gecip izliyorum dolabimi veya cekmeceyi. Bir de tanimadigim birine yardim etmek.
0
curukturpkokusu
(17.05.16)
farklı yerlerde yatmak (yerde, koltuklarda ya da başka bir otel odası yatağında vs), dışarıda uyumak (parkta, plajda, bankta vs), sabaha karşı dışarıda bulunmak, bir sokak köpeğiyle münasebette bulunmak, farklı saatlerde işe gitmek ya da işten ayrılmak. ayrıca kedinin yatmak için tuhaf, yeni yerler keşfettiğini görmek de acayip hoşuma gidiyor. bir de kampta gece hacet gidermek büyük bir iş başarmışım, böyle bir doğa insanıymışım gibi hissettiriyor. o da favori hislerimden.
0
misterturist
(17.05.16)
sesli bir şekilde şiir okuyup kaydedip daha güzel okumaya çalışmak
0
lansta
(17.05.16)
ben seyahat planı yapıyorum. gidemeyecek olsam da yapıyorum. booking.com'da otelleri hostelları falan araştırıyorum, bütçe planlaması yapıyorum, çantama koyacaklarımı listeliyorum, gideceğim yer ile ilgili araştırma yapıyorum, orada konuşulan dillerde birkaç kelime öğreniyorum, sonra tekrar bakıyorum otellere vs. peki sonuç olarak ne oluyor? bir yere gidemiyorum. neden? çünkü para biriktirebilme gibi bir yetim yok, aptal saptal şeyler alıp borç açıyorum başıma. ama olsun, seyahat planı yaparken kafam dağılıyor. kendimi o şehirlerde yürüyormuş gibi hissediyorum, içimi bir mutluluk kaplıyor. hem belli mi olur, belki bu planlar bir gün işe yarar, bu yaz olmasa da belki seneye giderim :)
0
köstebek kurabiye
(17.05.16)
saati tahmin etmek.

bulunduğum ortamda saatin kaç olduğu merak ediliyorsa "dur bakma" diyerek bikaç saniye düşünüp olabilecek en doğru şekilde tahmin etmeye çalışıyorum. dakikası dakikasına tutturduğum çok olmuştur, en son bugün 3 saniye ile doğru saniyeyi kaçırdım.
i723.photobucket.com
0
baba jo
(17.05.16)
Cisimleri atese vermek:)
0
stavro
(17.05.16)
Oje sürmeyi çok seviyorum. Kendime bakmak iyi geliyor sanırım.

Bisiklet sürmek kendimi cok özgür hissettiriyor.

Boya yapmak. Sırf bu yüzden geçen yazı abuk sabuk bir sürü şey alıp boyayarak geçirdim. Yer kalmayınca yarısından fazlasını atmak zorunda kaldım. Renklerle oynamayı seviyorum.
0
fraise
(18.05.16)
kendi yaptığım birşey aklıma gelmedi ama annem gece yürüyüşe çıktığımızda suratında çocukcu bir gülümsemeyle yollardaki babaların üzerlerinden atlar.
0
kuzey li
(18.05.16)
Pilates topunun ustunde ziplaya ziplaya mutfaga nasil gidildigini lutfen biri bana aciklasin:)
0
stavro
(18.05.16)
çöpe bir şeyler atmak, kendime ödül olarak ot içmek. başga yog :(
0
ripolip
(18.05.16)
Ben sıkılınca esneme hareketleri yapıyorum. Canımın yanması çok hoşuma gidiyor.

Evde bir yıldır kullanmadığım şeyleri bulup çöpe atmak. Kafamdaki sorunlarımı da atıyormuş gibi hissediyorum.

Makyaj yapmak. Sıkılsam gecenin bir yarısı da olsa makyaj yapmak için kalkarım ya. Bir sürü şey denerim sonra siler uyurum ahahs.
0
jazzabel
(18.05.16)
Kahve öğütmek.
0
arnold schwarzeneger
(18.05.16)
kpop açıp kedinin patisiyle tempo tutturuyorum, halay çektiriyorum.

www.youtube.com
0
devorgilla the gunslinger
(18.05.16)
köstebek kurabiye +1
buna ek olarak google map'te gezinmek. büyükşehirler, gidemediğim yerler öncelikli ama özellikle kırsal alanlarda streetview mükemmel oluyor.
0
nıç
(18.05.16)
him biten seyleri atmak +1 turdesleri birlestirmek, ayni kaba koymak :)

googlelamak, daha sonra yapmak uzere bir seyler ogrenmek, DIY seyleri

aliexpressten ivir zivir bir sey almak
0
jimicik
(18.05.16)
(29)

bu sitede mod olmak cok mu zor?

damdanakan
Yani başlık taşımak, cevap silmek, eşitlemek falan çok vakit alan bi şey mi? Gelen mesajlar ne minvalde? Neden bu işi yapıyorsunuz? O kadar şeyin arasında zor olmuyor mu? Para alıyor musunuz? Gununuzun ne kadarı bu sitede geçiyor? Keyifli bi şey mi? Motivasyonunuz nedir?Kinaye, kınama, uyarma vs kas
Yani başlık taşımak, cevap silmek, eşitlemek falan çok vakit alan bi şey mi? Gelen mesajlar ne minvalde? Neden bu işi yapıyorsunuz? O kadar şeyin arasında zor olmuyor mu? Para alıyor musunuz? Gununuzun ne kadarı bu sitede geçiyor? Keyifli bi şey mi? Motivasyonunuz nedir?

Kinaye, kınama, uyarma vs kastı yok. Cidden merak ediyorum. Bi insan niye mod olur?
0
damdanakan
(16.05.16)
Eşitlemek = editlemek
0
🌸damdanakan
(16.05.16)
taa forum zamanlarından bildiğim kadarıyla o sitede en çok takılan her şeyi bilen cevap veren tipler mod olur, ego tatmini elde ederler. Para aldıklarını hiç sanmıyorum ama belki biraz alıyor olabilirler de.

zor derken, teknik olarak değildir ama insanla uğraşmak her zaman zor.
0
rodriguez2
(16.05.16)
Düzenli olarak tararsan çok zor değil ama burası ayrı mesai isteyen bir yer. Öyle kafana estiği zaman bakınca pek olmuyor bence.
Burası bir iş, gönüllülük esasına dayanıyor, para almıyorum. Bence alınmalı orası ayrı zira zaman zaman fazlasıyla yorucu ve can sıkıcı bir yer oluveriyor özellikle siyasi ve sosyal içerikli tartışmalar dönerken. Şöyle söyleyeyim hayatımda hiçbir zaman buradaki mesaj trafiğini yaşamadım, buradan başka yerde de yaşayacağımı sanmam. Mesaj kutumun hep yeşil yandığı, devamlı insanları uyardığım zamanları bilirim. Ve inan bezdirici.
Sırf arıza çıkarmak için mesaj atan kullanıcı çok, baldan şeker kullanıcı sayısı az değil ama.

Ben burayı seviyorum, eskiden daha çok seviyordum. Elimden gelecekse katkım olsun istedim, çözümün bir parçası olmak istedim, farklı durumlar da oldu neticede buradayım. Siteye dair yapmak istediklerim vardı, hala var ama eskisi kadar inancım yok vs vs.

Bu aralar yeni bir oyun keşfettim, onu oynadığım zaman mod olmak aşırı keyifli oluyor. Duyuruların yasak içerik, partner arama, iş arama veya para karşılığı ödev olup olmadığını anlamak için özelden mesaj atıyorum duyuru sahibine ve ödevse parasını vb detayları soruyorum. Oltayı yeme aşamasında garip keyif aldığım doğrudur. Bir de "neden uyarıyorsun birader, rahatsız isen çek git" kafasındaki kullanıcı mevcut, o zaman da çat diye silmek güzel oluyor.

Bunların dışında yorucu, sıkıcı, keyifsiz. İnsanların sizden hiçbir şekilde memnun olmaması da cabası. Uyarırım uyarma işini yap madem cevabımı sil der, silerim uyarmadan neden siliyorsun der.
0
kaymaktutmayansicaksut
(16.05.16)
Oncelikle hayirli forumlar.

Duyuruna kaynak yapacagim, @kaymaktutmayansicaksut, gunluk hayatta ne ile mesgulsun? Sorabilir miyim?

Su an kumulatif katkisi son bir ayda en cok olan iki moddan birisin yanimiyorsam. Modlardn birinin akademisyen oldugunu ogrenince durdum. Nasil vakit buluyorsunuz vs diye cenem dustu, mal gibi kaldim.

Nasil yetisiyor? Duyuru aktif, cok is var, surekli ilgi istiyor belli bir seviyeyi korumak. Nasil yetisiyorsunuz kendi hayatiniz bir yAna buraya?

Bir de gorev paylasimi var mi modlar arasinda net? Sen @kaymak su kategorileri al, @ayco sunlari yapacak,@pandis evlendi ama o da gonderdigimiz duyurulari temizlesin va gibi? Gercek hayatta modlar tanisiyor mu? @compu aktif bir sekilde yol yordam gosterip liderlik yapiyor mu yokaa perde arkasinda yetki verip bir saha gorunmedi mi? Sorular sorular.

Gonulluluk esasiyla bu kadae ugrasip bana verileni ben de duyuruya geri vermeliyim bilincini tebrik ediyorum son olarak. Cok baska bir idealist kafasi bu. Nadir gorulur oldu bu artik
0
Silesius
(16.05.16)
öncelikle mod olmak için kadın olmak lazım. burada işler böyle yürüyor.
ülkemizde birini kapıcı bile yapsan eline yetki geçince tavırları değişiyor. aynı kafadakini tutup mod yapıyorsun gibi düşün. her şeyi ben bilirim sen ne anlarsın havaları, tepeden bakmalar falan gırla.
cevap: ego tatmin etmek için mod olur.
0
cekilmis gayfe
(16.05.16)
Para almıyoruz, onu belirteyim.

Bir pandispanya tekti, tek başına kaldırmakta zorlanıyordu. Bana da 'Olur musun' dediler, 'Her zaman duyuruda olamayabilirim ama yardım ederim' dedim. Şimdi alıştım. Tabii ki bir gün emekli de olacağım. :)

Zorluğu bazen oluyor, bazen olmuyor. Örneğin, haftasonu ben eve işle gelirim. Politik tartışmaların yoğun olduğu, günde 3-4 saat uyuduğum bir dönemde Cumartesi 12 saatimden fazlasını sadece ispiyonlara ayırmışlığım vardı ama bu istisna; genelde o kadar çok tutmuyor. Ya da bir kelimenin küfür olup olmadığını ve o küfrü içeren duyuruya ne yapılacağını 10 gün boyunca tartışabiliyoruz. Her mod'un farklı bir görüşü oluyor ve fikir birliğine varamayınca biraz 'soğumaya' çalışıyoruz. Kötü yanlarından biri de her sabah olmasa da çoğu sabah 'Ayy, ne varmış, bir duyuruya gireyim' dediğimde mesaj kutumda anneme sövülen bir mesajla güne başlayabiliyorum. Dün duyurusunu sildiğim biri, 'Ne hakla' diyerek küfretmiş oluyor. Bir kere de gecenin 3'ünde yapılan bir ispiyonu sabah 9'da değerlendirdiğim için 'Uyuyacaksan neden mod oldun' diyen oldu. 'Seni bulur ve yakarım' diyen olmuştu; birçok kişi burasının babamın çiftliği olmadığını söyledi. Şİkayet ettiğimden söylemiyorum, yanlış anlaşılmasın; sadece böyle şeyler oluyor. İlk başlarda sinir bozuyordu, şimdi uç bir durum olmadıkça çok fazla hislendirmiyor. Bunun dışında, duyuru sorunları üzerine konuşmak isteyenler ile uzunlu kısalı mesajlaşmamız da olmuştur. Bazen komik durumlarla da karşılaşabiliyoruz.

O kadar şeyin arasında zor olduğu zaman da oluyor, olmadığı zaman da. Acillere müdahale edip, devamını ertesi güne bıraktığımız oluyor. Şimdi uykum kaçtığı için buradayım, bazen olamayabiliyorum ama birden fazla kişi olunca idare ediliyor zaten. Tek başımıza olmadığımız için kriz anları dışında sıkıntı olmuyor. Karar veremediğimizde mesajlaşıp 'Eee, n'apılacak şimdi' diyoruz.

Tek kişilik duyuru taşımalar herkes için çok zaman almıyor ama bazıları inatlaşıyor, onlar zaman alıyor. En çok zaman alan şey tartışmalar. Çünkü tartışmalarda çok düşük viteste hareket edip 'Kim formata aykırı' diye uzun uzun değerlendirme yapmamız gerekiyor. Ki cevabın içine laf sokma girdiğinde, cevabın nerede bittiğini ve hakaretin nerede başladığını ayırt etmek zor olabiliyor. Bunun dışında, eğer bir taraf sakin davranmışsa ve diğer taraf dellenmişse, diğer tarafın daha çok cevabı silinmek zorunda kalınıyor. Bu zaman da cevabı silinen taraf 'Neden onu silmediniz, çifte standart' diye haykırabiliyor. Aynı gün içinde 4-5 kere faşist, bir o kadar da terörist ilan edilip kimlik karmaşası yaşadığımı hatırlıyorum, buraya da yazmıştım sanırım. Olabildiğince nötr kalmaya çalışıyoruz, ne kadar başarıyoruz ve ne kadar deforme olduk, bilemiyorum. Bir miktar olmuşuzdur.

Bir de biraz limitleyici bir tarafı var. Geçen sene 30+ zirveler yapardım, artık yapmıyorum. İki nedenden, ilki bana gıcık olan biri sırf ben düzenliyorum diye gelmez diye. İkincisi de, öyle biri gelirse ortalık bulanmasın, ağzımızın tadı kaçmasın diye. (Ek: Şimdi aklıma gelen neden, tehdit edenlerden biri karşıma çıkmasa da olur)

Ego kısmına gelince, çoğunlukla egodan çok işyükü gibi oluyor ama egomuz da ne oldu bilmiyorum, onu dışarıdakiler daha iyi değerlendirir. Sonuçta ağzımıza geleni yazıyoruz. Belki tatmin ediyordur. Zor bir iş değil ama keyifli de değil; iş sadece. Zaman zaman zor, zaman zaman keyifli. Hani burada kötü kısımlarını söylüyorum ama benim için en güzel tarafı, özellikle kaymak ve pandispanya ile muhabbet etme fırsatı vermesi, günlük hayatta onlara daha yakın olmam oldu.
0
aychovsky
(16.05.16)
@silesius avukatım.

Bir görev paylaşımı yok, ispiyon kutusu yanıyor ise ilgilenmek isteyen mod ilgilenir, duyuruyu taramak ve ispiyon yememiş ama silinmesi gereken cevap/soru/duyuru varsa ayıklamak isteyen varsa ayıklar.
Hiçbir modun aktif olmadığı zaman da olur, aynı anda aynı ispiyonu değerlendirdiği de. Kafamız karıştığında aycho ile kafa kafaya verip kullanıcı veya ispiyon degerlendirmesine girdigimiz zamanlar fazladır, hatta az önce konuşuyorduk.
Bilemediğimiz kısımlar olursa veya şurası böyle olsa güzel olmaz mı dediklerimiz sorunun muhatabı compu, ona gidiyoruz.

Sistem az çok böyle, şeffaflık adına anlatmış olayım.
0
kaymaktutmayansicaksut
(16.05.16)
En çok güldüğüm konuşma şuydu sanırım. Yine bir gün küfür değerlendiriyoruz. Boşa gitmesin diye de benzer küfürleri ortaya çıkarıp değerlendirmeye başladık. 'Şimdilik bu durum elimizde ama ileride başka biri şu küfrü de kullanabilir' diye önlem almaya çalıştık. Tam olarak hatırlamıyorum konuşmayı, dolayısıyla aynı konuşma değil de, özü aynı gibi.

-Şimdi biri senin annene bu küfrü etse ne yaparsın, normal mi karşılarsın, yoksa hakaretten dava açılır mı?
-Şimdi anneme etseler bir şey demem ama o annelerimize bağlı. Başka birinin annesi bu duruma alınabilir.
-O anneler için dava yolu açılır mı?
-Annesine bağlı. Anne para ile o işi yapabiliyorsa olur tabii ama anne yapıyor mu ki o işi?
-Annene X diyebilirim ama Y diyebilir miyim peki?
-Anne blablabla....

İki saat 'Biri sana b.k dese ne olur', 'Başka biri g.t dese ne olur' gibi şeyleri ciddiyetle tartışırken birden kendimize bakıyoruz. Dışarıdan biri görse 'Ne yapıyorsunuz siz' der. Ortalıkta birkaç tip 'Anana şunu dedi', 'Benim anama mı' diye saçmalığın ötesinde bir muhabbet ediyor. O halimizi görünce çok gülüyorum.
0
aychovsky
(16.05.16)
Bu kadar yorulmaya değer mi ya? Bana biraz anlamsız geliyor. Mesajla kufredeni direkt ucurmayi dusunmuyo musunuz? Niye bu kadar laf yiyosunuz ki? Asla anlam veremeyecegim işler bunlar. Yani saygı mi duysam, saflikla mi suclasam bilemiyorum, kusura bakmayın. Actigim duyurulara saçma sapan bi yorum geldiğinde ya da dengesizin biri mesajla rahatsız ettiğinde bile keyfim kaçıyor benim. Ne işim var lan benim burada? hissiyatı oluşuyor. Sizdeki bu adanmışlık, boyun eğen, sineye ceken tavır, yüksek aidiyet duygusu benim için fazla anlaşılmaz. Bu işin içinde başka bi şey var, diye dusunuyor insan ister istemez. Ne bileyim.
0
🌸damdanakan
(16.05.16)
compumaster pandispanya'nın mod olabilmek için kendisine 1.5 sayfalık e-mail yazdığını söylemişti. manevi açıdan, uğrunda böylesi uğraşlar verilecek kadar tatmin edici bir şey demek. herhalde kimisi için klasik bekçi öykülerindeki, ne bileyim bir murtaza'daki, der letzte mann'daki üniforma gibi bir şey modluk.
0
misterturist
(16.05.16)
Valla, o kısmı ben de anlamıyorum. Keşke anlayıp cevap verebilsem. :)

Mesajla küfredeni uçurmayı düşünmedim çünkü diğer insanlara da mesajlarla küfürler gidiyor ve özel mesaj ifşası yasak olduğu için onlara müdahale edemiyoruz, onlar da küfür yiyor. 'Bana mesajla küfretti, ne yapayım' mesajı geliyor ve 'Savcılığa git'ten ötesini söylemeyip elimiz kolumuz bağlı oturmak zorunda kalıyoruz. Dolayısıyla, millet bu konuda şikayet edemezken, bizim 'Vay bana küfretti' diye uçurmamız ayıp olur. Onun yerine bakıp bakıp deli gibi gülmek işime geliyor şimdilik.

Ama zorlarsa şundan neden olmasın?
vignette2.wikia.nocookie.net
0
aychovsky
(16.05.16)
Ben ucururdum ya. Başkasına kufredeni de ucururdum. Ama işin içine girince durum değişiyor herhalde.
0
🌸damdanakan
(16.05.16)
İlk başta sinirden ellerim titriyor idi abuk sabuk mesajlar gelince. Kaç defa "yapamıyorum ben bu işi, herkes nefret etti benden lanet olsun." Diye düşündüm, ağladığımı bilirim bir kullanıcı yüzünden.

Daha geçen düşündüm, neden vaktimi harcıyorum ben buraya diye, buraya harcanan vakitte kitap okurum kendime dair bir şey yaparım, uyurum yahu mesela. Ama sanırım burada olmak salakça bir his sağlıyor, buradan daha hakim oluyorsun önündeki şeye. Kızdığın noktaya müdahale etme gücün var, bu imkan varken neden sadece kızan tarafta olayım dedim vazgeçmek istediğimde.

Bir de burası beni geliştirdi, sakinliğimi ve kontrolümu koruyabiliyorum burası sayesinde, bana bunu kattı. Objektif olmak istemediğin anlarda bile objektif olmak durumunda kalmak zor ama başardığım zaman, evet güzel bir his bu.
En uykulu halimle bunları söyleyebilirim.
0
kaymaktutmayansicaksut
(16.05.16)
@mister turist: aradığım cevap buydu. Nickini attim hafızaya. :)
0
🌸damdanakan
(16.05.16)
duyuruya kaynak yapıyorum, modlar ip takibi yapabiliyor mu o yetki sadece compu'da mı?

hani bisürü hesap var ya, troll bunlar diye mimlenmiş ya da onların yedek hesapları varmıs falan. insanlar cok emin konusuyor da böyle bi bilgiye sahipsiniz de ordan mı cıkıyor? bu arada ucretsiz yapılacak iş degil yahu:/
0
galandar kostumu
(16.05.16)
@kaymak: valla o zaman supermis. Bayağı derviş gibi, Tibet rahibi gibi bi şey oluyorsunuz demek ki. Kitap okumaktan faydalı o açıdan. Bi de burası cidden bizim tahsilli orta gençliğin enteresan bi kesitini sunuyor, zenginleştiriyor insanı aslında. Şimdi biraz oturdu, kafam netleşti. Rahatca uyuyabilirim artık. :)
0
🌸damdanakan
(16.05.16)
Ip takibi modlarda yok. Veritabanı temizleme işleri de yok.

Bazı kişileri çeşitli ipuçlarından anlayabiliyoruz, bazılarını duyurucular kendi anlıyor. Gerçi biz anladığımızı da ortaya söylemiyoruz, kendi aramızda 'Geri dönmüş, eyvah' diyoruz.

Ben daha önceden de sakindim, pek kolay sinirlenmem. Bana da kazandırdığı kötü lafa karşı kalkan oldu. Eskiden daha çok üzülürdüm. Bir de düşündüm şimdi 'Neden' diye, şöyle buldum. Çok görev insanlığı var bende, biri görev versin yapayım isterim, sürekli çalışayım, boş durmayayım isterim. İş verilince elimden geleni yapmadan rahat olamam pek. İş olur-olmaz, o ayrı da, ben yapabildiğimi yapmazsam kendi kendimi yerim. Her şeyi ciddiye alırım ben. Bu cevap da biraz 'Beğenmediğiniz özellikleriniz neler' sorusuna cevap verirmiş gibi oldu ama kendi açımdan 'Haa, bu yüzden yapıyormuşum' diye cevap verdim kendime. Benim de motivasyonum buymuş.
0
aychovsky
(16.05.16)
oov kaymak az önce ip görebiliyoruz yazmıştı silmiş^^
0
sta
(16.05.16)
haha ben de meraktayım görüp göremediklerine dair ^^
0
devilred
(16.05.16)
Açık cevaba sansür: Bir şeyler görüyoruz ama uyarılı bir takip sistemi yok. Mod'lar için o şekilde.

Edit: Abovv, bilmediğim şeyler varmış!
0
aychovsky
(16.05.16)
Şeffaflık buraya kadar. Evet haydi herkese iyi uykular :)))
0
kaymaktutmayansicaksut
(16.05.16)
Bizle paylasamayacaginiz mühim yönetim sırlarınız da mi var? Vov so hot!
0
🌸damdanakan
(16.05.16)
Çok konuştuk, sabaha compu kesin atacak bizi :)
0
kaymaktutmayansicaksut
(16.05.16)
Sizi atsin, beni alsın. Amacım oydu zaten. Ben bu duyuruya lale devri yasatirim ben. -_-
0
🌸damdanakan
(16.05.16)
Bir insana bir güç verirsen onu istediği gibi kullanmaktan zevk alır. illa kötü anlamda değil ama eline bir şeyleri değiştirme, üzerinde oynama hakkı veriyorsun ve o kendisini önemli bir kişi olarak görüyor. Ego tamini de diyebiliriz.

Thesis filmi var. bu konuyu gayet güzel işlemişti. Bi yere kadar yaşanmış bir deney. Filmde bir deney için insanlar gönüllü oluyor. bir kısmı mahkum bir kısmı gardiyan oluyor ve gardiyanlar ellerindeki gücü kötüye kullanmaya başlıyor. deneyi düzenleyen doktor da kendini hapisane müdürü gibi görmeye başlıyor. filmde işler çığrından çıkıyor ama gerçek deneyde mahkumlar şikayet etmeye başlayınca deney sonlandırılıyor.
0
vapurlarfalan
(16.05.16)
@vapurlarfalan das experiment'le karıştırıyor olabilir misiniz? o öyleydi, yalnız tesis 'snuff film'lerle ilgili bir şeydi.

e: tam da mod'ların huzurunda ikili sohbet gibi oldu, ama içimdeki inek dayanamadı. mazur görünüz harcadığım byte'ları.

e2: ikili sohbetin dibine vurayım: @damdanakan çoktan unutmuşsunuzdur gerçi, ama diğer nick'imi kullanırken sizinle manasız bir sebepten atışma içine girmiştim. burada hakkında pozitif düşünceler içinde bulunduğum insanlardansınız. bu soruyu araç olarak kullanmak istedim, özür dilemek için o konuyla alakalı olarak da.
0
misterturist
(16.05.16)
Bunu daha önce başka sorular altında da beyan ettim, buraya da nasipmiş, buraya da yazayım. Ben moderatörlük görevinin gerçek anlamda lafının yapılacak denli önem arz eden bir yetki(adına yetki diyorsak) olduğu kanaatinde değilim. Önünde iki fazla buton açık olan kullanıcıyız her birimiz fark bu. Bu kadarcık görevin öyle ahım şahım ego tatmini sağladığı kanaatinde de değilim, hatta çoğu zaman elinizin altındaki fazladan seçenek "ahaha bak sildim" hissinden ziyade "gerçek hayatta da tanıyorum, cevabını silsem elli tane şey düşünecek şimdi, bak hemen değişti." diyecek tedirginliğini yaşatıyor. Oysa ki yaptığınız, yapmaya uğraştığınız şey sadece düzeni sağlamak, kavga çıkmasının önüne geçmek. Bir sonraki is başvurumda etiket olmayacak burası bana.

Biz gidersek yerimize başkası gelir, bir süre fazladan küfür, duyuru tekrarı görürsünüz, kan duyuruları alta iner. En fazla bu. Sonra başkası gelir, işi öğrenmeye çalışırken biraz bocalar, hepimiz bocaladık, astık kestik de en başta kendimizi ve sitenin istediğini bulana kadar, sonra toplar ve belki o istenen ideal mod olur.

Kullanıcı benim gözümde moderasyondan daha değerli, katkıyı ve rengi katan şey, sitenin dönmesini sağlayan kullanıcı çünkü. Ve samimiyetle söyleyebilirim ki politik bir fikir beyanı değil bu. Kalp kırmadan siteyi toparlamaya çalışmanın sebebi bu benim için.geçici bir görev için burada patronluk taslamaya ve kalp kırmaya gerek yok. Ha, zaman zaman azarlar gibi konuştuğum vardır o da sabrın sınırları zorlandığı vakitler oluyor artık. Sen diye lambur lumbur giren adama siz diye hitap ediyorsak henüz egomuz tavan değildir. Hepimiz insanız, fikirlerimiz ve tavrımız, karakterimiz var. Modlugumuz da bundan iyi kötü etkileniyor.

Diğer taraftan kullanıcı olarak daha rahattım, daha kolay cevap verebiliyor idim şimdi cevap yazmaktan vazgeçtiğim çoktur.

@want2die ayrı bir mesai değilsiniz.
0
kaymaktutmayansicaksut
(16.05.16)
1952' den beri duyuruda takilirim aha bu modlari daha ilk kez gordum. vay be.
0
tezek
(16.05.16)
mod olmak ister miyim şu an için zor,
uğraşmak vs tahammül sınırlarım az o yüzden sanırım zorlanırdım. Ha sitede ki kaliteyi arttırmak adına katkım olsun isterim. Bunun için düzgün cevaplar az trollük yaparak elimden geldiğince hem faydalı oluyorum hemde bildiklerimi paylaşıyorum.

Forumsal olacaktır daima burası illaki çünkü vaktini burada çok geçiren insanlarız.
0
basond
(16.05.16)
(1)

duman-oje çalan bir fragman arıyorum

atanury
geçen tvde gordum de hatırlayamıyorum şimdi.
geçen tvde gordum de hatırlayamıyorum şimdi.
0
atanury
(13.05.16)
"saklı" olmalı:
youtu.be
0
misterturist
(13.05.16)
(1)

Bu bir filmden mi? Hangi film?

livaneli kadir
https://img-s1.onedio.com/id-57233cc80ad24f026c414fda/rev-0/w-635/f-jpg-gif-webp-webm-mp4/s-828461f27856c3deca961044eb3b955ee2652251.webm
0
livaneli kadir
(30.04.16)
filmdenmiş:
www.youtube.com (38.sn)
www.imdb.com
0
misterturist
(30.04.16)
(7)

dizi önerisi vol bir milyon

devilred
şöyle bir `black books` tadında, bir `how not to live your life` tadında, bölümleri minicik süreli ingiliz dizisi önerileriniz varsa afiyetle alabilirim.tenks evrivan.
şöyle bir black books tadında, bir how not to live your life tadında, bölümleri minicik süreli ingiliz dizisi önerileriniz varsa afiyetle alabilirim.

tenks evrivan.
0
devilred
(30.04.16)
the mighty boosh, spaced.
0
misterturist
(30.04.16)
(bkz: spaced )
(bkz: coupling )
0
thevalentino
(30.04.16)
skins
0
Kovacic
(30.04.16)
(bkz: the it crowd)
0
the lay of leithian
(30.04.16)
hello ladies
spaced
dates
0
feykalade
(30.04.16)
little britain
0
köstebek kurabiye
(30.04.16)
black books'tan hemen sonra bu kriterlere sahip ingiliz dizisi arayışına girmiştim. senin ilacın, hala izlemediysen, the it crowd. hala parça parça izlerim youtube'da. douglas reynholm <3
0
der meister
(30.04.16)
(8)

Bu kim ya? **Capsli**

klar
Hm?edit: lilah parsons'mış. meramımımızı gideren misterturist'e çok tşk.
Hm?

edit: lilah parsons'mış. meramımımızı gideren misterturist'e çok tşk.
0
klar
(28.01.16)
liv tyler'a benzettim
0
cekilmis gayfe
(28.01.16)
acayip şekilde zooey deschanel'e benziyor. gençliğinden falan bi foto olabilir belki?
0
cevap botu
(28.01.16)
zoey degil. liv de degil.

ama kim bilmiyorum.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(28.01.16)
zooey'e sadece saçı benziyor. liv de değil. ünlü birisi olmayabilir.

ama nasıl herkese birilerini çağrıştırdıysa bana da anna karina'yı çağrıştırdı (fakat o değil) saçı, duruşu, sigarası sebebiyle. hastasıyım.

www.google.com.tr

edit: kendall da değil.

edit 2: anna değil diye özellikle belirtmişken burnuna niye bakayım ki? :)
0
whimsical
(28.01.16)
kendall bu.

www.google.com.tr
0
jamswety
(28.01.16)
anna ve kendall diyenler burunlarına bir daha baksın rica ederim.
0
cekilmis gayfe
(28.01.16)
tineye yaptım ama yine bir şey çıkmadı. "grunge girl smoking" falan diye taglenmiş hep. ünlü biri değil.

bu arada zoey neyse de liv tyler diyen göz doktoruna gitsin oeh :)
0
sir gawain
(28.01.16)
lilah parsons diye bir vacıymış:
www.instagram.com
0
misterturist
(28.01.16)
(3)

Çengelköy'e çok benzeyen bir kelime

pike
Ne olabilir? Muhtarlığı da var. Çingliköy/çingligil muhtarlığı gibi bir şey duydum ama not almadığım için unuttum. İlk duyduğumda Çengelköy sandım hatta ama değilmiş, o derece benziyor. Bulmam lazım :(Teşekkürler.
Ne olabilir? Muhtarlığı da var. Çingliköy/çingligil muhtarlığı gibi bir şey duydum ama not almadığım için unuttum. İlk duyduğumda Çengelköy sandım hatta ama değilmiş, o derece benziyor. Bulmam lazım :(

Teşekkürler.
0
pike
(04.01.16)
çengelkoy
0
klar
(04.01.16)
Çilingoz
0
atom karincanin torunu
(04.01.16)
www.ibb.gov.tr <= şu siteden "çeng" yazdım arama boşluğuna, çengeldere (beykoz) ve çengilli köy (şile) muhtarlıklarını önerdi. sol kısımdan tek tek ilçeleri de inceleyebilirsiniz zaruri bir durumsa.
0
misterturist
(04.01.16)
(1)

sabri gürses mi mehmet özgül mü?

mula
ergin altay'ın çevirdiği hiçbir şeyi beğenmiyorum nihal yalaza taluy'un üslubu ise çok hoşuma gidiyor. beyaz geceleri alıcam bu sefer nihal yalaza almıyım dedim ama bu ikisi arasında kaldım sonuçta hepimizin rusçası yok ve altay'dan sevmeyenler varsa görüşlerinizi merak ettim. evet derdimi skeyim.
ergin altay'ın çevirdiği hiçbir şeyi beğenmiyorum nihal yalaza taluy'un üslubu ise çok hoşuma gidiyor. beyaz geceleri alıcam bu sefer nihal yalaza almıyım dedim ama bu ikisi arasında kaldım sonuçta hepimizin rusçası yok ve altay'dan sevmeyenler varsa görüşlerinizi merak ettim. evet derdimi skeyim.
0
mula
(14.04.14)
mehmet ozgul'un ozellikle cehov cevirilerinden ovguyle bahsedilir. ben de tasrali, taras bulba ve bozguncu'yu ondan okudum. bir sikinti hissettigimi hatirlamiyorum. ayrica beyaz geceler'in nihal yalaza taluy cevirisini okudum, onu da kargo benden gonderebilirim.
0
misterturist
(14.04.14)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.