Giriş
(9)

Yüzüm çöküyor :(

coca cola
30 yaşına girmemle yüzümde sarkmalar başladı, kolajene başlayacağım. Yağlı/karma cildim var. Nemlendirip güneş kremi sürüyorum. Başka ne yapayım botoks haricinde?
30 yaşına girmemle yüzümde sarkmalar başladı, kolajene başlayacağım. Yağlı/karma cildim var. Nemlendirip güneş kremi sürüyorum. Başka ne yapayım botoks haricinde?
0
coca cola
(28.05.24)
Estee lauder night repair serum. Once bi kotu geldi gibi hissettim ama artik begeniyorum. Yani mucize yaratmiyor ama uzun vade etkisi olacagini dusunuyorum. Sonucta bir urun. Deneme boyunu alip deneyebilirsin yan etki sivilce gibi olmasin diye.
0
Kittie
(28.05.24)
retinol <3
0
rallied
(28.05.24)
yuz yogasi, yuz kirisikliklari boyundan itibaren baslayan kaslarin zayiflamasi nedeniyle olusuyor, kaslari calistirmanin tek yolu da yuz yogasi.
kolajeni icecekseniz, doktorunuza danisin, kadinlarda belli gogus tiplerinde kansere kadar varan yan etkileri var.
0
kassiopeia
(28.05.24)
ben de yüz yogası demeye geldim. birinden ders almayı planlıyorum hatta. defne samyeli söylemişti hepimiz dalga geçtik ama yüz yogasının yüzü ne kadar diri tutacağını tıpkı vücut kasları gibi düşünürsek çok mantıklı buluyorum.
kozmetiklerin ise çok uzun süre kullanılırsa destekleyici olacağını düşünüyorum.
0
Kediyi üzdün
(28.05.24)
ek olarak beslenme spor da önemli
sigara içmiyorsunuzdur umarım
0
jülsezar
(28.05.24)
Limon sür
0
damladamla
(28.05.24)
estee lauder kesinlikle para tuzagi. iki sisesini kullandim (set halinde hediye gelmisti) sifir fayda gordum. sifir.


uyku, beslenme, spor diyorum ben de. yuz yogasi kulaga sacma gelse de mantikli olabilir. sonucta kas calistiriyorsun.

limon surme lutfen.
0
hot potato
(28.05.24)
Dış müdahalelere bu kadar erken başlama derim. 45'inde ne yapacağınız bilemez hale gelirsin.

Yapacağın şey mutlaka gece uykusu uyumak, yeterli ve sağlıklı uyku uyumak, güneş doğarken hayata başlayıp olabildiğince çok aydınlıkta kalmak, güneş almak, d vitamini magnezyum omega 3 takviye etmek, sıklıkla hareket etmek, şükür duygusunu doğru anlayıp bolca yaşamak, kötücül duygulardan (kıskançlık, çekememe, başkalarını çekiştirme ihtiyacı, başkalarının hayatını merak, başkalarının işlerine karışmak, hak yemek, ahlak bekçiliği vs vs vs), sosyal ilişkilerini güzel tutmak, morali yüksek tutmak, yardımlaşmak, hediyeleşmek...

Yüzün illa çökecekse çöker, bunu kafana takma. Estetik sektörüne kurban olma, kendine sahip çık derim.
0
muhayyer divan
(28.05.24)
Bir de işin beslenme yönü var, düzgün beslenme doğru beslenme yeterli beslenme vakitlş beslenme vs.

Bir de makyaj malzemelerini en doğalından seçer ve en doğru şekilde kullanıp doğru zamanda doğru şekilde temizlersen, tenine yapay kimyasalları olabildiğince yaklaştırmamayı tercih edersen oldu bitti işte.
0
muhayyer divan
(28.05.24)
(2)

başkasından konser bileti alırken ne yapıyoruz?

violetsky
malum artık biletler pdf oldu. adam zaten konser günü işi çıktığı için biletini satıyor yani konser alanına kadar gelemiyor sizi içeri sokmak için. nasıl güveniyoruz? bilmediğim bir önlem var mı bu konuda merak ettim.
malum artık biletler pdf oldu. adam zaten konser günü işi çıktığı için biletini satıyor yani konser alanına kadar gelemiyor sizi içeri sokmak için. nasıl güveniyoruz? bilmediğim bir önlem var mı bu konuda merak ettim.
0
violetsky
(27.05.24)
önlem yok hocam. adam 3 kişiye de satabilir bileti, önce giden girer falan.

tamamen güven işi.
0
jülsezar
(27.05.24)
Güven, en son sözlükten bir bilet almıştım ben sorun yaşamadım. O zaman baya araştırmıştım ama güvenceye almanın yolu yok, yukardaki arkadaşın dediği gibi 3 kişiye de satabilir yani.
0
tuborg yesili
(28.05.24)
(4)

Kapalıçarşıda 4 çeyrek verip 1 tam almak - altın

adwokat
Üstüne para vermeden mümkün mü? Neticede 4 tane 50 tl yi verip 200 bütünlemek gibi değil mi? Tşk
Üstüne para vermeden mümkün mü? Neticede 4 tane 50 tl yi verip 200 bütünlemek gibi değil mi? Tşk
0
adwokat
(27.05.24)
alırken alış fiyatından satarken satış fiyatından satacakları için 300 400 tl fark olur
0
jülsezar
(27.05.24)
Tamamen alış fiyatı satış fiyatı arasındaki fark kadar değil ama bir miktar fark alırlar.
0
Mirket
(27.05.24)
Kesin fark alırlar, fark vermeden halledemezsiniz.
0
kumandanim
(27.05.24)
altına göre değişir.

çeyrekler kulplu ise fark isteyebilirler. kulpsuz ise birebir verebilirler. ben kapalıçarşıda değil de başka bir şehirde yaptım bunu.
4 kulpsuz çeyrek verip 1 cumhuriyet almıştım.
0
jelly bear
(27.05.24)
(8)

Yüzük içine lazerle yazılan yazı silinir mi?

@stubborn inferno
925 ayar gümüş bir yüzük. İçine yazı yazıldı lazerle ama çok içime sinmedi, sanki bir zaman sonra silinecek gibi. Bilgisi olan var mıdır?
925 ayar gümüş bir yüzük. İçine yazı yazıldı lazerle ama çok içime sinmedi, sanki bir zaman sonra silinecek gibi. Bilgisi olan var mıdır?
0
@stubborn inferno
(27.05.24)
yüzey aşınmazsa silinmez, çünkü orada fiziksel olarak malzemeyi kaldırıp yazı yazılıyor, mürekkep vs kimyasal bir durum yok. yazının gitmesi için yüzeyin lazer derinliği kadar aşınması lazım.
0
jülsezar
(27.05.24)
4-4,5 senede silinmemişti benimki.
0
elorelia
(27.05.24)
zımparalama yapmazsan silinmez
0
jelly bear
(27.05.24)
Kullanıma bağlı olarak silinme çok zor, yazı muhtemelen 3-4 mm derinliğinde yazılmıştır, daha derini engraving denilen indirme yöntemi ile oluyor.
0
kumandanim
(27.05.24)
Ben de benim yüzüğüm için aynı şeyi düşünmüştüm ama 10 sene geçti bir şey olmadı.
0
pispinti
(27.05.24)
Teşekkür ederim herkese.

@kumandanim valla 3-4 mm derinliğinde olmasına imkan yok. Dokunduğumda elime gelmiyor bile, yani içine bir şeyin yazılı olduğu hissi oluşmuyor parmak ucumda, o yüzden içime sinmedi zaten ama bakalım zaman ne gösterecek
0
🌸@stubborn inferno
(27.05.24)
mikron yerine mm yazmışım partdon :)

yüzeysel markalama yapan aletler max 3-4 mikron yapabiliyor zaten, dediğiniz doğru çok daha ince yüzeysel bi' yazıdır, ama silinmez yani merak etmeyin.
0
kumandanim
(28.05.24)
Teşekkürler :)
0
🌸@stubborn inferno
(28.05.24)
(5)

Doktora gercek dusuncemi soyleyemiyorum

Kittie
Karsimda tam cekincelerimi soyleyecekken lafi agzima tikan bir doktor var.Bozusmak istemiyorum. Cok iyi bir insan. Ama bu sekilde de olmuyor. Nasi karsidakini elestiriyor pozisyonuna dusmeden dusuncelerimi ifade etmeliyim.Hep kendisine hak veriyor gibi davraniyorum muayenelerimde. Ise yaramayan bir
Karsimda tam cekincelerimi soyleyecekken lafi agzima tikan bir doktor var.
Bozusmak istemiyorum. Cok iyi bir insan. Ama bu sekilde de olmuyor. Nasi karsidakini elestiriyor pozisyonuna dusmeden dusuncelerimi ifade etmeliyim.
Hep kendisine hak veriyor gibi davraniyorum muayenelerimde. Ise yaramayan bir tedavi aldigimi dusunuyorum. Bi sey soyleyince daha dogrusu soylemeye calisinca sana oyle geliyor. Duzeliyor diyor.
0
Kittie
(27.05.24)
Bu şekilde olmuyorsa başka doktora gidin, vakit kaybetmeyin bu doktorla. mesleğinde iyi olabilir ama karşılıklı uyuşmuyorsunuzdur.
0
jülsezar
(27.05.24)
Julsezar: bi surece girdik birakamam.
0
🌸Kittie
(27.05.24)
Bu durumu kendisine belirtin
0
doharkoman
(27.05.24)
hem paranın hem de zamanının karşılığını almak istiyorsan açıkça söylemelisin.
0
gabe h coud
(27.05.24)
İmkan varsa, uzman birisinden 2. bir görüş alın. Ondan sonra doktorunuzla konuşun. 2. Doktor tüm dosyanıza bakar, fikir belirtir. Siz de ikna olursunuz veya konuşursunuz.

Doktorlar, haklı olarak, hastaları çok takmıyorlar. Kulaktan dolma bilgilerle gelerek "kaynıma böyle yaptılar", "bizim enişte, şu ilacı kullandı" diyen milyon tane hasta görüyorlar. Direkt zıtlaşırsanız, "sen biliyorsan, sen tedavi et" diyebilir. Haklı da...

Öte yandan kafanızdaki soruları gidermekte lazım. Moral/motivasyon bu işin en önemli parçası. İnanmadığınız bir tedavinin, faydası azalacaktır.


.
0
kartallar yuksek ucar
(27.05.24)
(5)

Teknosa Hediye Çeki Nasıl Satılır?

michael_knight
Eşimin çalıştığı şirket 20 bin liralık Teknosa hediye çeki vermiş. Teknosadan almak isteyeceğimiz hiçbir şey yok.Bu hediye çekini satmak mümkün mü? Nerede nasıl ve kaç liraya satılabilir?Parça parça da kullanılabilen bir çek, 20 bin liralık tek ürün almak mecburi değil.
Eşimin çalıştığı şirket 20 bin liralık Teknosa hediye çeki vermiş. Teknosadan almak isteyeceğimiz hiçbir şey yok.

Bu hediye çekini satmak mümkün mü? Nerede nasıl ve kaç liraya satılabilir?
Parça parça da kullanılabilen bir çek, 20 bin liralık tek ürün almak mecburi değil.
0
michael_knight
(27.05.24)
buradan sözlükten donanımhaberde forumlarda vs satabilirsiniz

ben olsam önce eş dost arkadaşa sorardım, daha kolay olur ve arıza çıkmaz
0
jülsezar
(27.05.24)
kaça satıyorsunuz? fiyat uygun gelirse değerlendiririm
0
lafacukur
(27.05.24)
ben alayım 15'e? bir araya geliriz, ben çek tutarını girerim eğer fiyat düşerse hesabınıza atarım tutarı.

gerçi teknosa'da da herşey çok pahalu

eş dost daha garanti
0
duyurukullanıcısı
(27.05.24)
@lafacukur kaça satılabileceğini de bilmiyorum. Bana kalsa ben satmam, evde unuturum çürür gider :)

Eşime birisi "bunu satıyorlar" demiş. O da bana "sat" dedi. Siz bir teklif yaparsanız patrona sorayım :)
Bu transferin nasıl gerçekleşebileceğini de bilmiyorum.

Ne para ne de çek veren taraf önce göndermek istemez. Birlikte Teknosa'ya gitmek dışında bir yöntem de bilmiyorum.
İstanbul, Şişli'deyim. En yakın Teknosa Cevahir AVM'deki. Almasanız bile yöntem hakkında bilgi verseniz o da çok makbule geçer.

Teknosa'da kasanın oraya gidip alışveriş yapanlara satmaya çalışsam tutuklanır mıyım? :) Belki de en doğru yöntem o.
0
🌸michael_knight
(27.05.24)
donanımhaberde çek takas/satış bölümü var ama bu çek biraz büyük miktarda bence de önce yakınlara satmaya çalışın

örnek bir ilan buldum : 10.500 liralık çeki 9.500 e satıyorlar. bence sizde 18 in altına satmayın
0
pislick0
(27.05.24)
(5)

uluslararasi ucus icin 1 saat bekleme suresi yeterli mi?

the feel good
istanbul - bruksel charleroi ucusumla bruksel charleroi - barcelona ucusum arasinda bir saat var. havalimani kucuk oldugu dusuncesiyle vakit kaybetmeyeyim dusuncesiyle biletlemeleri gerceklestirdim. fakat simdi icimi bir endise kapladi, yetisemeyecegim icin. sizce simdiden bilet degisikligi icin tem
istanbul - bruksel charleroi ucusumla bruksel charleroi - barcelona ucusum arasinda bir saat var. havalimani kucuk oldugu dusuncesiyle vakit kaybetmeyeyim dusuncesiyle biletlemeleri gerceklestirdim. fakat simdi icimi bir endise kapladi, yetisemeyecegim icin. sizce simdiden bilet degisikligi icin temasa geceyim mi? yoksa yetismem mumkun mu?
0
the feel good
(27.05.24)
mümkün ama çok zor. uçak azıcık rötar yapsa terste kalırsın. en az 2 saat koy bence. tedbir.
0
jelly bear
(27.05.24)
Bağlı uçuşsa dert değil, kendiniz bu şekilde program yaptıysanız çok zor. Hele ki bagajınız varsa imkansız.
0
kimlanbu
(27.05.24)
@kimlanbu bagli ucus degil. programi kendim ayarladim. fakat yalnizca el bagajim var.
0
🌸the feel good
(27.05.24)
bazen uçaktan hemen indirmiyorlar, bazen rötar yapıyor, bazen iki kapı arası çok uzak oluyor, bazen transfer flight geçişi nerede derken vakit kaybediyorsunuz, bazen boarding çok erken başlayıp yarım saat kala bitiyor vs vs.
0
kimlanbu
(27.05.24)
diğerinin boarding başlangıcına 1 saat vardır umarım o halde bile çok riskli. bir şey olsa 30 dk geç inse büyük stres
0
jülsezar
(27.05.24)
(3)

Oran dönüstürme sorusu

Yourcousinmarvinberry
30 üzerinden 29 olan puanin,25 üzerinden karsiligi kaç olur ?
30 üzerinden 29 olan puanin,

25 üzerinden karsiligi kaç olur ?
0
Yourcousinmarvinberry
(26.05.24)
24,16
0
invictae
(26.05.24)
(25x29)/30=
0
jülsezar
(26.05.24)
oran orantı denir buna. içler dışlar çarpımı yapacaksın: 30 da 29 ise 25 te kaçtır. yani

30 da 29 ise
25 de X nedir

25*29=30*X
X= (25*29)/30
X= 24,166667
0
illegalstar
(26.05.24)
(6)

kalp krizi ve ekg üzerine

kljgslsdkjsd
varsayalım ben gece kalp krizi geçirdim. sonra da sabah acile gidip ekg ve akciger grafitisi çektirdim. yakın zamanda kalp krizi geçirdiğim belli olurdu değil mi?
varsayalım ben gece kalp krizi geçirdim. sonra da sabah acile gidip ekg ve akciger grafitisi çektirdim.

yakın zamanda kalp krizi geçirdiğim belli olurdu değil mi?
0
kljgslsdkjsd
(25.05.24)
Tomografi niye?
Kan tahlili ile belli olur.
0
Mirket
(25.05.24)
akciger grafitisiymiş. kan tahliliyle nasıl belli oluyor ya?
0
🌸kljgslsdkjsd
(25.05.24)
jülsezar
(25.05.24)
Troponin'e bakarlar.
0
Mirket
(25.05.24)
Anlasilabilir evet, babam 2 yil once benzerini yasamisti ama yas ve risk faktorunden birkac ek test daha yapmislardi.
0
zararsızamip
(25.05.24)
troponin deli gibi yüksek çıkar.
0
orpheus
(25.05.24)
(1)

Yeni aldığım termosu kullanmadan önce nasıl temizlemeliyim?

winston insani
MerhabalarStanley termos aldım bir tane, ilk kullanımdan önce nasıl temizlemeliyim doğru bir şekilde?
Merhabalar

Stanley termos aldım bir tane, ilk kullanımdan önce nasıl temizlemeliyim doğru bir şekilde?
0
winston insani
(24.05.24)
eu.stanley1913.com

HOW TO CLEAN YOUR PRODUCT BEFORE ITS FIRST USE?

Please check the bottom of your product to see if it is dishwasher safe, top rack only. If not, hand washing is recommended. Be sure to wash your product before first use.

Fill with warm water and mild detergent.
Let stand for a few minutes.
Wash with a soft, damp cloth or sponge.
Rinse and dry with a clean towel.
Your product may need a deep clean occasionally. For this we recommend letting a mixture of one part baking soda and one part warm water soak for up to an hour. After rinsing out this mixture, clean with mild detergent.
0
jülsezar
(24.05.24)
(8)

Iliskinin basinda yasi kucuk soylemek

lapaz
Etik mi? Yani kucuk gozukuyorken taliplerimi kacirmiyim diyorum.Kizlar max 3-4 yas istiyo gibi duruyo da. Su an fark 6-7
Etik mi? Yani kucuk gozukuyorken taliplerimi kacirmiyim diyorum.
Kizlar max 3-4 yas istiyo gibi duruyo da. Su an fark 6-7
0
lapaz
(24.05.24)
Gerek yok.
0
anon1m
(24.05.24)
etik değil
0
jülsezar
(24.05.24)
Etik olup olmadığından çok sebep olduğu şeyler önemli bence. Kendi adıma ben bir insanı tanırken onu tabiri caizse kazıyarak kodluyorum kafama. Sonradan aslında yaşım, adım, memleketim vesairem "şu" değil de "bu" derse, bu dediği dediği şey en başta normalde sorun olmayacaksa bile o değişim sorun oluyor. Karşımdaki yeni, başka bir insan gibi geliyor. Soğuyorum.

Birisi sizi bir şeye inandırabildiyse gerçeği öğrenince aptal gibi hissedersiniz. Kimse aptal gibi hissettiği ortamda bulunmak istemez.
0
akhenaten
(24.05.24)
Etik değil.

Kaldı ki bir daha görüşülmeyecek bir tek gecelik ilişki değilse, ilişkiye yalan ile başlamanın sağlıklı olduğunu düşündüren nedir? :)
0
nawar
(24.05.24)
Etik değil. Ben anında uzaklaşıyorum.
0
Phoebe
(25.05.24)
hem etik değil hem de yaşını yanlış söylediğini öğrenen talip nikah masasında bile terk eder adamı, yalanla başlayan ilişkiden ne hayır gelecek?
0
hrskrs
(25.05.24)
etik değil ama işe yarayan bir yöntem
0
benarrivo
(25.05.24)
Bir (kiz)arkadasima yasimi oldugumdan 8 yas az söylemistim. Hiç bir zaman gerçegi bilememisti.
0
Yourcousinmarvinberry
(25.05.24)
(9)

hangi spor salonu daha mantıklı?

baldan kaymak
a) tesis kullanımı ücretsiz. mesafe var. araba almam gerekiyor. pt hizmeti yok.b) metro kullanmam gerekiyor. sadece 2 durak. 3 aylık 6.750 tl, 6 aylık 7.750 tl, yıllık 9.800 tl. pt hizmeti dahil.c) evi tesisli bi siteye taşımak. aylık 15k herşey dahil. pt hizmeti yok.siz olsanız hangisi?
a) tesis kullanımı ücretsiz. mesafe var. araba almam gerekiyor. pt hizmeti yok.
b) metro kullanmam gerekiyor. sadece 2 durak. 3 aylık 6.750 tl, 6 aylık 7.750 tl, yıllık 9.800 tl. pt hizmeti dahil.
c) evi tesisli bi siteye taşımak. aylık 15k herşey dahil. pt hizmeti yok.

siz olsanız hangisi?
0
baldan kaymak
(24.05.24)
B
0
Cesario
(24.05.24)
Ptden bağımsız B
0
jülsezar
(24.05.24)
Bence evi taşımada gözün var yoksa c çok alakasız bir seçenek yani.

Araba almam lazım dediğin de sıfırdan araba satın almak mı, arabayı yanına almak mı?

Yani elle tutulur tek ihtimal b bu durumda gibi sanki
0
nundu
(24.05.24)
Ptden bagimsiz b.
0
logisticsmanager
(24.05.24)
spor salonuna gitmek icin araba almak falan asiri sacma. net b.
0
hot potato
(24.05.24)
Araba almaktan kastı bence yeni bir araba almak değil, var olan arabasını alıp gitmek zorunda.

Bence c. Yeni bir heyecan olur, ayrıca sitede güzle bir spor salonu olması müthiş rahatlık. Duş derdin yok, çanta derdin yok, genelde de kullanan kişi sayısı az olur. Mis gibi.
0
numlock
(25.05.24)
C, en iyi salon eve en yakın salondur hocam.
0
plutongezegendegilmi
(25.05.24)
B
0
benarrivo
(25.05.24)
pt'den bağımsız da b ama pt çok önemli bir faktör. insan kendine fazla güveniyor tecrübeli olmadığında ama gymrat dediğimiz insanlar bile boşuna gymbuddy'ler ile gitmiyor. insanlar birbirlerinin hatalarını daha rahat görebiliyor ve destek olabiliyor gerektiğinde.
0
zararsızamip
(25.05.24)
(2)

spotify’ıma başka biri bağlanıyor

sir gawain
birkaç gündür pc’deki spotify’ıma başka biri bağlanıyor. her seferinde bağlı cihazı değiştirmek zorunda kalıyorum. bir süre sonra bir daha oluyor. ps5’ten bağlanıyor. muhtemelen 13 yaşında bir oğlan. çünkü sürekli mortal kombat müzikleri açıyor. benzer durumu yaşayan var mı? ben bu çocuğun ps5’ini s
birkaç gündür pc’deki spotify’ıma başka biri bağlanıyor. her seferinde bağlı cihazı değiştirmek zorunda kalıyorum. bir süre sonra bir daha oluyor. ps5’ten bağlanıyor. muhtemelen 13 yaşında bir oğlan. çünkü sürekli mortal kombat müzikleri açıyor. benzer durumu yaşayan var mı? ben bu çocuğun ps5’ini spotify’da nasıl engellerim?
0
sir gawain
(24.05.24)
2-3 sene önce bende de öyle olmuştu şifreyi değiştirdim bir daha olmadı..
0
jülsezar
(24.05.24)
Şifreyi değiştirseniz sorun kalmayacak aslında. Belli ki biri hesabınızı çalıp satmış.
0
pianeta
(24.05.24)
(4)

Bu fotodaki meyhane neresi?

co2s2
(git: https://imgur.com/a/WPJ8bw1)https://imgur.com/a/WPJ8bw1elimizde başka bilgi yok. hangi YouTube videosu olduğunu da bilmiyorum. bir arkadaş sordu. ona da misafirleri sormuş. var mıdır bilen?
(git: imgur.com)

imgur.com

elimizde başka bilgi yok. hangi YouTube videosu olduğunu da bilmiyorum. bir arkadaş sordu. ona da misafirleri sormuş. var mıdır bilen?
0
co2s2
(24.05.24)
Cumhuriyet meyhanesi, kesin bilgi.
0
Bruce
(24.05.24)
Cumhuriyet Meyhanesi.
Bruce benden hızlı davranmış, ben de kanıt göndereyim bari :)

maps.app.goo.gl
0
michael_knight
(24.05.24)
sağ altta bahar yazıyor. bahar dizisinden bir görüntü.
0
jülsezar
(24.05.24)
biz sürekli olarak cumhuriyet meyhanesinin diğer sokaktaki girişine odaklanmışız. cumhuriyet meyhanesi doğru bilgi.
0
🌸co2s2
(27.05.24)
(19)

Sokak köpekleri konusunda kimin ne çıkarı var?

michael_knight
Sokak köpekleriyle ilgili son günlerde iyice artan bir tartışma var. Konu hakkında ne düşündüğünüzü sormuyorum, onu yazınca tartışma çıkıyor. Twitter'da yapalım bu tartışmaları :)Bu konudan kimin çıkarı var? Hangi karar verilirse veya verilmezse kim nasıl para kazanıyor?Tartışma öyle bir hal aldı ki
Sokak köpekleriyle ilgili son günlerde iyice artan bir tartışma var.
Konu hakkında ne düşündüğünüzü sormuyorum, onu yazınca tartışma çıkıyor. Twitter'da yapalım bu tartışmaları :)

Bu konudan kimin çıkarı var? Hangi karar verilirse veya verilmezse kim nasıl para kazanıyor?
Tartışma öyle bir hal aldı ki arkasında başka bir konu olduğu belli ama ne olduğunu anlayamıyorum. Siz biliyor musunuz?
0
michael_knight
(24.05.24)
Mama lobisi var diyorlardı.

Yani sokakta köpek kalamzsa onları beslemek için mama alınmayacak bundan kazananlar artık kazanmayacak.
0
jülsezar
(24.05.24)
1.Rant
mama ve bağış lobisi ve oy potansiyeli.


2.Rant
ayrıca köpek dışkısı çok zararlı bir madde ve özellikle ilerleyen süreçte başıboş köpek sorunu yüzünden almanya regülasyonlar ile türkiye gıda ithalatına sınırlar koyacak. zaten bu amaçla bnd ve alman kaynaklı kuruluşlar bu konuyu destekliyor .

3.Rant
yıllık bazlı satılan kuduz aşısı miktarı ve ilerleyen süreçte covid benzeri solunum yolu ile bulaşan kuduz pandemisi uydurup tekrardan küresel ekonomik daralma ve büyüme yaratma
0
alp9900
(24.05.24)
Ekonomik kısmını bilmiyorum ama mama lobisi vs toplayıp imha etme ihalesini alacak akp yandaşı gibi bir durumdur muhtemelen.

Siyasi açıdan ise bu konu özellikle Erbakan'ın ve YRP'nin üstünde durduğu bir konuydu. Mesela seçim öncesinde YRP'nin İstanbul belediye başkan adayı Mehmet Altınöz'ün bir röportajını izlemiştim, orada da belirtmişti sokak köpeklerinin toplanması ve imha edilmesi gerektiğini. Yani seçim sonrasında Erdoğan'ın bir anda bu konuya eğilmesinin sebebini YRP'ye mesaj olarak görüyorum ben. YRP sadece bu konuda değil bildiğiniz gibi aşı karşıtlığı, lgbt düşmanlığı gibi konularda da ekstrem fikirlere sahip. Önü alınmazsa bu konularda da daha büyük etkileri olabilir diye korkuyorum.
0
nundu
(24.05.24)
1. Ben avukat olsam, sokak hayvanları aktivisti olur, böylelikle hayvanseverler arasında adımı duyururdum. Apartmanda hayvan yetiştirme konularında komşular çok davalık oluyorlar.

2. Ben veteriner olsam sokak hayvanları aktivisti olurdum. Ne kadar çok hayvan, o kadar çok iş.

3. Ben yem imalatçısı ve satıcısı olsam sokak hayvanı aktivisti olurdum. Sokaklarda besleme yapanları çok severdim.

4. Mama ve veteriner masrafı bağışçılığıyla geçinen fenomenleri unutmuşum :)

Konuya mizahi yaklaştım. Gerçekten gönül vermiş herkese saygım sonsuz.

En çok çıkarı olanı söylemeyi unutmuşum. Bunu aslında en başa büyük harflerle yazmak lazım. Şu an sokak hayvanlarını gündem yapmak asıl iki gündemi arka plana itmek içindir. Ekonominin çıkmazda olduğunu ve kaçak göçmenleri konuşmaktansa bu konunun konuşulması iyidir diye düşünenlerin çıkarı en baştadır elbette.

Yoksa sokak hayvanlarıyla ilgili hiçbir şey değişmeyecektir. Konu konuşulduğuyla tartışıldığıyla ve diğer iki konu unutulduğuyla kalacaktır.
0
Mirket
(24.05.24)
mama lobisi zannedildiğinden çok daha korkunç güçlü. benim keşfete bi adam düşüyordu eli yüzü düzgün saçı sakalı nizami kesilmiş ama 30 yıllık leş bi arabaya binip "bakın arkadaşlar bu son param ama onu da simit alıp bu yavrucaklara veriyorum" diye duygu yapıyordu. ben de başta inanmıştım da sömürücü çıktılar. bir benzeri geçenlerde sokak köpeklerine mama toplicam diye 27 milyon mu ne toplamış. dışarda deli gibi kedi köpek mama toplayacam para atıncılar var onların sesi çıkıyor o kadar.

çok da bi şey olacağı yok da boş teneke misali 200 kişi birleşip twitter'da gündem yapıyor her boku
0
avatar is back
(24.05.24)
aslında olayın sosyal medyada geçirilen süreyi arttırmakla çok ilişkisi olduğunu düşünüyorum. facebook belgeselini izlemişsinizdir, köpekler konusu da da benzer bir şekilde ateşlendi. evet tabii ki sorun yeterince ele alınmadığı için bazı ilçelerde ve bazı şehirlerde daha büyük ancak bu kutuplaşma, oluşturulan görseller vs sorunu olduğundan çok daha büyük ve korkunç algılatıyor insanlara. taraf oluyorlar, daha çok paylaşım yapıyorlar, her seferinde daha korkunç görseller paylaşıyorlar. ben en büyük kazananın twitter gibi sosyal medya hesapları ve yrp gibi gücünü göstermek isteyen küçük partiler olduğunu düşünüyorum.
0
red g
(24.05.24)
büyük bir çıkar falan yok, sadece medya üzerinden belli dönemlerde belli konular abartılarak gündem değişikliği sağlanıyor. yaklaşan büyük olaylar için güzel bir altlık. bakın nasıl çözdük zaferi olur bu konu.
0
orpheus
(24.05.24)
mama lobisi, bağış lobisi, etkileşim lobisi, hayvansever kadınları tavlama lobisi.

mama lobisini çokça yazmışlar zaten yukarıda.
bir de bağış toplayanlar var. sosyal medyada veya başka yollarla hayvanseverlerin duygularını kullanarak sokak hayvanlarına yardım ediyoruz diye para toplayanlar var.
etkileşim lobisi dediğim yine hayvanseverlerin beğenisini kazanmak ve bu sayede ünlü olmak isteyenler var. bu şekilde binlerce takipçi ve beğeni kazanıyorlar. bunu sadece kişi olarak düşünmemek lazım. bazı şirketler de bu şekilde sempati topluyorlar.
sonuncusu da malum. hayvanseverim ayağına hayvansever kadınlara yanaşan tipler var :)
0
benarrivo
(24.05.24)
Hem belediyeler hem stklar mama üzerinden dünya kadar para kaldırıyor.

Stk ile alakası olmayan, instagram'da tiktok'ta falan saf insanların saf duygularıyla oynayan, yorumlarda bahsedilen dolandırıcılar da mevcut. Sonra gidip kendilerine ev araba alıyorlar enayi paralarıyla.

Ankara BŞB mama fabrikası açmıştı saçmalığa bakar mısınız. Şimdi de bu kadar köpeğe nasıl kıyacaksınız diye ağlıyorlar. E mama fabrikası açacak parayı kısırlaştırmaya, düzgün barınaklara harcasaydınız ya.

Toplatılması da birilerine rant olur kesin.

Üzgünüm keşke işler buraya gelmeseydi ama şu an bu kadar köpeğin mutlu mesut bakılması mümkün değil belediyeler işlerini savsakladığı için bu noktaya geldik.
0
chicha_v2
(24.05.24)
alp9900 güzel açıklamış buna ek olarak sokak hayvanları sömürüsü kalitesiz şirketlerin sözde sosyal sorumluluk adı altında en ucuz pr yöntemlerinden biri.
0
doharkoman
(24.05.24)
chp izmir bb 40 milyon tlye barınak yaptı hem de 2 sene öncenin parasıyla. 1500 köpeklik kapasiteli. deü'deki köpekler belki sığar. ortada bir rant var evet.

bence en çok sesi ve etkiyi kedici köpekçi malum kitle yapıyor
popülist siyasetin çekincesi de onlar.
üstelik en kalabalık 3 partide o kitleden mebzul miktarda insan var.

türkiyede 80 darbesinden sonra başlayan, 90larda fırına giren, 2000lerde iyice pişen şehirli ve yeni malum kitle tam da kedi köpek için kurşun atacak bir ruh halinde.
0
lambırcek
(24.05.24)
Rant o kadar büyük ki yaz yaz bitmiyor. Bir diğer çıkar grubuda vurguncu dernekler. Bu hayvanlar üzerinden gerek toplumdan gerekse AB hibelerinden vurgunu vuruyorlar. Yetmedi bir de şimdi bu suistimali destekleyen Halktv, sözcü gibi yandaş provokatif medyalar var. Nasıl olsa kitlesi müsait ne versen yiyorlar.

Konu köpekler üzerinden tartışılıyor fakat sokaklarda sahipsiz hayvan olması bir sorun. Sokaklarda kedilerde olmamalı. Kuduz, bit pire riski bir tarafa kedi dışkısı toksoplazma içeriyor hani medyada ''kediye kafa tutan fare'' içerikli yayınlar var ya işte o fareler toksoplazmalı ve o farelerle temas eden kedilerde taşıyıcı daha sonra insana bulatırıyorlar halk sağlığını tehdit eden ciddi bir sorun.
0
doharkoman
(24.05.24)
en ufak yapılanı söylüyorum;
bir tane instagram, tiktok v.b. hesabı açıyorsun.
adını patili bilmem ne, can dostlarXX şeklinde sevimli bir hesap açıyorsun.
sonra besleme ve yaralı hayvanlar acındırma postları kasıp takipçi topluyorsun.
daha sonra canlı yayın açıp sözde veterinerlere ve mama firmalarına olan borçların için para topluyorsun.
gelen paranın bir kısmını gerçekten kopeklere harcıyorsun ama önemli kısmı sana kalıyor.
bingo artık tam zamanlı bir köpekçısın, bu iş üzerinden geçimini sağlıyor, işleri büyüttükçe araba hatta ev bile alıyorsun. en iş bilmeyeni estetik masraflarını buradan sağlıyor.

binlerce köpekçi dernek var, neden sizce bir kaç büyük derken altında toplanmak yerine her önüne gelen dernek açıyor düşündünüz mü?
0
nuisance2
(24.05.24)
"Mama lobisi" iddiası komik. "Faiz grupları" gibi bir şey. Yani bu alanda ciddi dolandırıcılar var ama ulaşabildikleri kitle sandığınızdan çok daha küçük. Genelde varlıklı tiplere ulaştıkları için sosyal medyada biraz algı yönetimi ile vurgun yapıp gidiyorlar ama cidden öyle etkileri yok. Hisselerinden takip de edebilirsiniz.

Sokak köpeklerini kısırlaştırmak, yakalamak, uyutmak, barınakta toplamak gibi şeyler devletin ve belediyelerin işine gelmiyor. Çünkü şu kardeşinize yetkiyi verdikten sonra gördüğümüz etkiden dolayı ekonomik bir kriz içerisindeyiz. Harcama kalemlerini kısmaya çalışıyorlar. Bunlardan bir tanesi de sokak hayvanları konusu oldu.

Sokak hayvanları ülkede her zaman vardı ama konunun algı olarak değil, gerçek anlamda kontrolden çıkması başkanlık sistemi sonrasındaki son 7 yılın konusu. Yukarıda saydığım masrafların ve onlarda sırasında oluşacak sorunlar sebepli oy kaybının altına girmek istemiyorlar. O yüzden hayali hedefler yaratıp algıyı oraya kaydırıyorlar. 10 kişi barınak ya da belediye önünde protesto yaptı diye hükümet düşmez ama birilerinin istediği gibi on binlerce köpeği katledersen etkisi içeride ve dışarıda büyük olur.
0
nawar
(24.05.24)
@nawar etkisi içeride ve dışarıda büyük olur demiş de,

İçeride büyük bir etki olmayacaktır. Çünkü sokaklarda hayvan istemeyen bir %80 var. Yapılan kamuoyu yoklaması ortada.

Dışarıda niye etkisi olsun. Birkaç Afrika ya da Güney Amerika ülkesini saymazsak diğer bütün ülkelerde farklı bir şey mi yapılıyor sanıyorsun. Hepsinde var sahiplenilmeyen hayvanın uyutulması ya da itlafı.
0
Mirket
(24.05.24)
@mirket içeride "on binlerce köpeği toplayıp katledelim" diyen oran %80 değil. Emin olabilirsin. Belirli bir zeka seviyesinin üstündeki herkes farkındalık sahibi. Benim yaşadığım mahallede sokak köpekleri sorun olacak miktarda değil ama benim mahallem böyle diye ülkeyi de böyle sanacak değilim. İşte böyle sananlar var maalesef. Orası doğru. Yine de "nugget sevmek ile nuggetın nasıl yapıldığını izlemek" aynı şey değil. İnsanlar sorunun çözümü istiyor. Alternatifler sunuyor ya da sunamıyor o başka bir şey.

Evet farklı şey yapıyorlar. Avrupa ve ABD'de köpek ve kedi sorunu tabii ki kontrol ve itlaf ile çözüldü ama şu an başıboş köpek sayısı yurt genelinde yaklaşık 3 milyon olarak gözüküyor birkaç araştırmada. Sence sahipliyken bir şekilde sokakta kalan ve yakalandıktan sonra sahip bulunamayınca uyutulan köpek sayısı ne kadar o ülkelerde? Yani 1 ayda birkaç milyon köpeği katletmenin "Avrupa da yapıyor aynısını" seviyesinde olduğuna emin misin gerçekten? Tabii Avrupa ve ABD'nin yaptığı gibi hepsini yok edip fare ve haşere cennetine çevirmemeliyiz ülkeyi ama ekosisteme göre hesaplanacak şekilde (atıyorum) 500 bin köpeği bırakıp, onların da 3/4'ünü kısırlaştırırsan yine de çok kısa sürede 2,5 milyon gibi ciddi bir sayı yapıyor. Bir tek Çin'de o sayılar görülüyordu. Onlar da sadece Dünya ekonimisi oraya kaydığından beri sessiz kalınan konu.
0
nawar
(24.05.24)
Katledelim diyen oran %80 demedim zaten de.
Başlık altında ilk cevabımda mevcur statikonun korunacağını yeni bir şey olmayacağını söyledim.
Ama varsaysak ki itlaf kararı alındı. Hani eli silahlı adamlar yollara indi, gördüğü hayvanı anında infaz ediyor şeklinde bir durum olmayacaksa (ki olsa saçma olur) bu durumda zaten bu işin yapılması öyle bir ya da birkaç ayda olabilecek bir şey değil.
Kısırlaştırma dediğimiz olay bir ameliyat. Birkaç gün önce Bir kanserli insan ameliyatı için bile beklenildiğine dair bir duyuru vardı. Bu ülkede bu kadar hayvanın kısırlaştırılması için gerekli paranın bulunabileceğine inanıyor musunuz gerçekten?
Varsayalım ki bulundu o para. Bu kısırlaştırma işi kaç yıl sürer. Bu arada mevcut üreme tüm hızıyla devam etmez mi? 20 yıl öncesini bilenler son 20 yılda popülasyonun artışını bir gözünün önüne getirsin. Bu sayı artışına hangi kısırlaştırma hızı yetişebilir?
Hani el kangren olur kola doğru yürür de kolu kesmemiz lazım dediklerinde yaa kol kesilir mi, vahşettir romantizmini anlayamıyorum. Sevgi kısmı tamam da matematiğini görmezden gelme lüksünü anlamlandıramıyorum.
0
Mirket
(25.05.24)
Geçen twitter'da görmüştüm, 3 tane taşra belediyesi 40 milyon liralık mama ihalesi yapmış. TR'de binlerce belediye var, milyar liralık rant dönüyor. Ki yani bu sadece mama, barınak inşası, aşısı, veterineri derken kim bilir nasıl rakamlar çıkıyordur. Daha bunun bağış / dernek kısmı var falan filan.

Ama asıl sıkıntıyı kimse söylememiş. Yani 40 yaş üstü, çocuksuz bekar kadın pandemisi bu. Burada da çok dönüyor "çocuk yapılır mı yapılmaz mı" konusu falan filan da yapmayınca kafa gidiyor, böyle sorunlar ortaya çıkıyor işte. Çocuk yapmak kendi akıl sağlığına yapabileceğin en büyük yatırım. Kamu spotunu da sıkıştırayım araya.

Neyse, ben şahsen itlaf kararı çıkacağını da düşünüyorum (ihalesi/rantı olur, o da sorun çözmek için motivasyon), hatta bu konuda "single issue voter" kıvamına bile geldim, sorunu kim çözerse oyum ona.

"%80'in" ne düşündüğü de çok önemli değil. Yani ortada basit bi matematik var, kısırlaştırma / barınak feasible'ı geçtim viable bi seçenek bile değil. Sorunu çözeceksen elinde tek seçenek var, ya da sorunu çözmeyip böyle devam edersin, Hindistan olursun. Başka bi opsiyon yok.
0
plutongezegendegilmi
(25.05.24)
istanbul belediyesi kendi b.kunu yiyen iti metrolarda vapurlarda maskot diye dolaştırdı.
evet boji!
millet ürkerek koltuğundan fırlayınca, "yer verdi" diye haber yaptılar. bu sitede bile buna aşkla bakanlar var. milletin dini hassasiyeti varmış(oy veren hdpliler nerede?), çocukların alerjisi varmış, parazit varmış filan hak getire.

chp üsküdar, sahipli köpeklere özel park yaptı sahilde. başıboş köpek giremiyor. sınıfsal...

ankara belediyesi "mama fabrikası" kurdu, mansur aynı esnada köpek krizine dikkat çekiyordu ekranlarda

akp belediyeleri zaten mama çuvalı dağıtıyor evlere :d

iyiplilerin köpek koruma timi var. alarm gelince arabayla intikal ediyorlar :d
topunun...

mama lafı zaten bi mesele. yem niye diyemiyoruz? insan mı bunlar

millet sokakta sahipli kedi köpek dolaştıramamalı. onlar da dışkılıyor yollara parklara. bahçesi olan baksın orada

vahşi türler sahibinin elinden alıp itlaf edilmeli

plutongezegendeğilminin bahsettiği pandemiyi isim vermeden yazdım, linççiler gelmedi mi
bahsettiği şeyin erkek versiyonları da var. hem de evli barklı çocuklu. bekarlık mutlak kriz sebebi değil.
tam bir psikolojik hastalık

nunduya göre bütün belediyeler chpde ama rantı akp paylaşacak. siyasi deha

uyutma ilacının ihalesi açılacaktır sadece. fakat o da açılmamalı. devlet fabrika kurmalı. sonsuza dek sürecek itlaf. belediyelerde personel de var para da var.

"1 ayda birkaç milyon köpeği katletmenin "Avrupa da yapıyor aynısını" seviyesinde olduğuna emin misin gerçekten?"
evet.

avrupa her işte örnek olmaktan çıkmalı. biz de akıl sahibiyiz.

"ama ekosisteme göre hesaplanacak şekilde..."
görüyorsunuz. kedi köpeği ekosistemin parçası zannedenler var. sıkıntı çok büyük. halka trt'den açık dersler verilmeli.

3 değil 10 milyon köpek var tahminlere göre. hindistandaki kişibaşına düşen oran'dan fazla.

itlaf kararı çıkmayacak!
belediyenin itlaf hakkı zaten var.
madde 13: tıbbî gerekçeler ve insan ve çevre sağlığına yönelen önlenemez tehditler dışında hayvanlar öldürülemez.

millet bunun farkında değil mesela. partiler niye işe koyulmuyor?'un tek bir sebebi var. geliyoruz ona da

niye "önlenemez" şart mesela? tehdit olması yetmiyor mu? kanun bile korkarak yazılmış. hayvanı tepemize çıkarıyor.

belediyenin veteriner kurulu diyecek ki bu bi tehdittir. bitti gitti.
hatta onu demesine de gerek yok

kocaeli valiliği, belediyeyi köpeklere müdahale etmesi konusunda uyardı. ama öyle yorarak konuştuğu bir metin paylaştı ki, sanki birinin kutsalı incinir diye çekiniyor

itlafı da bu gidişle maalesef yapamayacaklar. çünkü oy. millet bi uyansa

akıllandırıcı bir bela olarak bakıyorum meseleye
popülizmden, demokrasi şarlatanlığından tövbe eder belki millet

eksisozluk.com
0
lambırcek
(25.05.24)
(5)

Yunanistan kapı vizesi

enron
Sevgili Galyalılar. Son dönemde Yunanistan adalarına kapı vizesi alan var mı? Öncesinden başvuru yapılması gerektiği yazıyor ama detaylı bilgiye ulaşamadım. Acenta aracılığı ile mi yapmak gerekiyor? Yada belgeleri doldurup kendimiz götürebilir miyiz? Teşekkürler.
Sevgili Galyalılar. Son dönemde Yunanistan adalarına kapı vizesi alan var mı? Öncesinden başvuru yapılması gerektiği yazıyor ama detaylı bilgiye ulaşamadım. Acenta aracılığı ile mi yapmak gerekiyor? Yada belgeleri doldurup kendimiz götürebilir miyiz? Teşekkürler.
0
enron
(24.05.24)
Almadım ama merak edip bakmıştım,

Acenta aracılığı ile yapmak gerekeiyor, ve gitmek isteidiğiniz adaya giden acentalardan yapmanız lazım. Ufak tefek detay değişiyor olabilir acentalar arası onun ile ilgili bilgim yok.

Örneğin

egeadalari.ido.com.tr
0
jülsezar
(24.05.24)
acenta aracılığı ile en az 1 hafta önceden yapman gerekiyor. bu kadar biliyorum. kendin başvuru yapamıyorsun.
0
jelly bear
(24.05.24)
feribot bileti 80 euro vize başvuru 80 euro adalarda ahım şahım bir şey yok. çok şişirdiler, avrupada bir şehire vermek bu vize ücretini daha mantıklı.
0
mikahakkinen
(24.05.24)
benim arkadaşlarım geçen bayramda aldılar kapıda vize, biri çalışmıyor, yine de vize alabildi. diğer ab ülkelerinde bu kadar kolay vize alınmıyor. ilk yurt dışı geziniz olacaksa Yunan Adası vizesi alın bence, hemnTürkiye'den çok farklı değil ama kalabalık yok ve çok daha ucuz.
0
euteamo
(24.05.24)
amelie poulain
(24.05.24)
(44)

Neden çocuk yapıyorsunuz?

ananiyimioguz
Biz pek düşünemiyoruz. Ben 30, eşim 32 olacak ama mantıklı gelmiyor. Aslında ben evlenmeden önce daha yakındım. Yani ileride çocuğum olur, babalık ve hatta dedelik hislerini yaşamak isterim diye düşünürdüm. Evlendikten sonra ülke, dünya, ekonomi, çevre vs. yüzünden ben de biraz uzağım ama eşim mesel
Biz pek düşünemiyoruz. Ben 30, eşim 32 olacak ama mantıklı gelmiyor. Aslında ben evlenmeden önce daha yakındım. Yani ileride çocuğum olur, babalık ve hatta dedelik hislerini yaşamak isterim diye düşünürdüm. Evlendikten sonra ülke, dünya, ekonomi, çevre vs. yüzünden ben de biraz uzağım ama eşim mesela kendini bildi bileli istemiyormuş, hala istemiyor. Oturup biraz konuştuk, biraz bencil olmak gerekiyor gibi geldi. Pek mantıklı bir sebep bulamadık.

- Olaya ilkel bakamıyoruz. Yani türümüzün devamlılığı gereği doğurmak gerekir falan diye düşünmüyoruz, öyle bir durum söz konusu değil zaten şu an. Hatta nüfus artışı dünyayı felakete sürüklüyor. Millet neden tavşan gibi ürüyor anlamıyoruz.

- Yine ilkel gelen bir görüş, nasıl ki eskilerde "boşanma" gibi bir kavramın olmadığı gibi, "çocuk yapmama" gibi bir bilinç de yokmuş gibi geliyor çoğu insanda.
Yani toplumsal olarak evlenince = çocuk yapılır gibi öğrenilmiş bir kalıplaşmış düşünce var. Kültürel ve dini olarak da bakıyor kimi. Çevre baskısı da had safhada. Bizde böyle şeyler de yok.

- Yine kırsal bir kafayla düşünüp, ya işte çocuk evin neşesidir dolansın ortalıkta, hem bağa bahçeye yardım eder, ne kadar çok çocuk, o kadar iyi. Birlikte büyürler gibi bir olayımız, düşüncemiz de yok. Zaten çok ilkel ve kontrolsüz bir üreme düşüncesi gibi geliyor. Çocuk sayısı arttıkça, çocuklar üzerine düşen refah azalıyor çok çok zengin değilse aile.

- İnsanın anlam arama ihtiyacı. Geçenlerde yaşarken çok boş oyalanmıyor muyuz gibisinden varoluşsal bir soru sormuştum. Öleceğini bilmek ve anlam arayışı zor bir süreç insanoğlu için. Bana çözüm olarak bir kaç kişi çocuk yap demişti. Belki bu bir çözüm olabilir. Fakat bunu yaparsam annelerimiz babalarımızdan ne farkımız kalıyor diye düşünüyorum. Onlar da büyük ihtimalle hayatı yaşamak için bir anlam bulamıyorum bari kendimi çocuğum üzerinden gerçekleştireyim diye düşündüler. Onlar için yaşadılar. Sonra da bişey olsa "yemedim yedirdim içmedim içirdim" diye başlarlar. "Ben kendim yaşamadım sen düzgün yaşa diye" diyerek yakınırlar. Yahu yaşasaydın kardeşim. Biz yaşamayı tercih edenlerdeniz. Bir çocuğa hayat adanması gerekliliğine karşıyız. Asgari düzeyde ayırırsın, ama hayatı kendin için yaşarsın. Ki ben, biz çocuk yapsak bile yine gezeriz tozarız diye düşünüyorum o kadar da paralatmayız kendimizi ama belli de olmaz. Çocuk büyüyüp ailesine dönüp bakınca kendini onun için heba etmiş bir aile görünce mutlu olmuyor ki. Çocuk en başta, birbirini ve hayatı seven ebeveynler görmek istiyorum.

Yani sonuç olarak bencilce bir yaklaşımla, sırf anlam arayışın için çocuk dünyaya getiriyorsan, bu hiç mantıklı gelmiyor. Çocuk sevme ihtiyacı için veya birinin sana bağlanması, sevilme ihtiyacın için vs... Hem belki çocuk sevmeyecek bu dünyayı veya seni.

- "Filmi bırak, peki çocuk olmuş mu?" Çocuk belki senin görüşlerini benimsemeyecek. Benimsemek zorunda değil belki biz özgür yetiştirme taraftarı oluruz ama aşırı aykırı davranacak belki. Hiç istemediğin bir yola sapacak. Sen ne kadar eğitim verirsen ver, görgü öğretirsen öğret dış dünyadan iyice soyutlanacak çocuk. Akran zorbalığına uğrayacak. Herkes aynı eğitim ve bilinç düzeyinde eğitmiyor ki çocuklarını. Sen ne yaparsan yap internet ve arkadaş çevresi sağ olsun beyinleri yıkanacak cocukların. Sana efendiyi oynayacak ama dışarıda bambaşka biri olacak belki. Ama sen kendi çocuğun diye yakıştıramayacaksın onu hep masum ve tatlı çocuğun, güzel kızın, aslan oğlum olarak gibi göreceksin. Ama belki pisliğin teki olacak. Veya aptalın teki olacak. Çocuk istedimiz gibi oluyor mu? Sanki bazen ne yaparsak yapalım olmuyor. Bunlar uç örnekler ama alınan sorumluluğun farkında mısınız?

- Kelebek etkisi. Siz nasıl yetiştirseniz yetiştirin. Yeni gelişen bir canlıya (çocuğa) uyguladığınız en ufak bir yanlışı, çocuk psikolojisiyle ödeyebilir. Başkası, çocuğunuzun büründüğü karakter veya huy yüzünden ödemek zorunda kalabilir. Çocuk, kendine zarar verebilir. İş yerindekilere kötü veya aşırı iyi davranabilir. Eşine ve çocuklarına karşı kötü veya aşırı iyi davranabilir (zarar göreceği düzeyde).

Yani "doğru" çocuk yetiştirmek ne demek? Bence böyle bir şey yok. Nasıl yetiştirirseniz yetiştirin, en ufak bir aktarılan bilginin sonucunu çocuğunuz yüzünden diğer canlılar çekecek. Bu iyi de olabilir kötü de olabilir. Çok iyi yetiştirirseniz kendi zarar görebilir, kötü yetişirse başkaları zarar görebilir. Yani etkisi zincirleme olarak etkileşim kurduğu tüm diğer canlı ve cansız varlıklara aktarılmış olacak. Bunun sorumluluğunu nasıl alabiliyorsunuz?

İşte ben annelik-babalık duygusu tadıcam, çocuk sevicem, ay birisi bana anne veya baba diyecek düşünsene *_* diye bencilce baktığınız bir olayın altındaki sorumluluğun büyüklüğünü görebiliyor musunuz? Bence çok fazla. Çocuk belki dünyayı görünce lanet olsun ne biçim yere geldim diyecek. İntihar edebilir, hassas bir kalbi olabilir sürekli depresif bir halde dolanabilir. Kendi doğrularınızı, kendi dininizi aktardınız diye aslında olabileceğinden, yani potansiyelinden daha kötü şartlarda büyüyüp ölebilir. Veya sizin gerçekliğinizden çıkıp dış dünyayı görünce sizden uzaklaşabilir.

Gerek var mı oyuna bir karakter daha sürmeye?

- Dış dünya tehlikesi. Çocuk her an bir savaşa, virüse, kimyasal bir saldırıya maruz kalabilir. Tecavüz edilebilir, vurulabilir, bıçaklanabilir, psikolojik sorunlar yaşabilir, dayak yiyebilir, veya bunları başka birine uygulayabilir. Dışarısı, aklı başında bir insanın pek de yaşamayı isteyebileceği bir yermiş gibi durmuyor. Ona nasıl koruma garantisi verebiliyorsunuz veya başına bir şey gelse, o sorumluluğu kaldırabilecek güçte misiniz?

Gibi gibi sebepler aklımızda dönüyor...

Edit: İmla.
0
ananiyimioguz
(23.05.24)
Bencilce olabilir. Ama doğal ve insani, bencillik de doğal. Sorumluluk da büyük evet, ama kendi adıma sorumluluk almayı severim. Ya ben bu adamın çocuğumun babası olmasını istiyorum dediğim biriyle tanışsaydım çok net anne olmak isterdim bi 10 sene içinde. Birine o kadar güvenmek bana asıl zor gelen kısım. Neyse nihayetinde bir insan yetiştirmek, beraber büyümek öğrenmek, hayatı deneyimlemek, birini kendinden çok sevmek falan çok fantastik duygular, deneyimler. Yaşamak lazım diye düşünüyorum. Ama hayatın amacı da değil. Çocuk güzel bi lüks bence, fakat ihtiyaç değil. Olsa da olmasa da hayat güzel olabilir, kişiye bağlı.
0
nic cage
(23.05.24)
Yapmiyoruz. Cevremdeki evli ciftlerde de oran yari yariya. Yani yarisi cocuk sahibi oldu ya da olmak istiyor, yarisi hic cocuk istemiyor.
0
sertac akin
(23.05.24)
Mantıklı düşünürsen zaten çocuk işine girmezsin, biraz dürtüsel bir karar. Benim oğlan 2 yaşına geliyor ben daha babalığı yeni anlıyorum. 2 senedir aralıksız ağlıyordum niye yaptık diye ama şimdi uyurken bile özlüyorum, garip bir durum. Mantık aramaman lazım bu işte.
0
mirty
(23.05.24)
Kimse bu kadar düşünerek mantık çerçevesine oturtup çocuk yapmıyor. Bu kadar düşünen yapmaz zaten. Nefes almak, yemek yemek, seks yapmak gibi bir şey çocuk yapmak da. Hayatta kalma içgüdüsünün bir sonucu, kendini çoğaltarak ölümsüz olma çabası. Hatta bu yüzden, mantık çerçevesinde düşünüp çocuk yapmamayı seçmek bir nevi pasif intihar gibi geliyor bana. (Ben de yıllardır antinatalistim)
0
duguit
(23.05.24)
denildiği gibi insanlar istediği için yapıyor direkt bir somut nedeni yok. evlat sahibi olmak anne baba olmak için yapıyorlar.

o kadar düşünen yapmaz zaten +1, yapanlar da o kadar düşünmüyor. sizin için gerek yoksa yoktur. yapana gerek var mıydı diye soramazsınız.

ben de istemiyorum mesela.
0
jülsezar
(23.05.24)
Çocuk sahibi olmak, yeme gibi, içmek gibi biyolojik bir ihtiyaç. Hayatın doğal akışı. Maddi sebeplerle olsun, zamanın modasıyla olsun istenmiyor olabilir. Bu yaşlarda hissedilmiyor olabilir ama travması, yaşam kalitesine olumsuz etkisi, psikolojik sorunları inanın ilerleyen yaşlarda üzerinize çökecektir.
0
Mirket
(23.05.24)
Ekonomik durum iyi değilse cehalet faktörü etkili. Toplum baskısı da var.

Her şey yerindeyse ekonomik durum vb gibi kişisel tercih. Ama evlilik ve çocuk fakiri daha da fakirleştirir.
0
ferenc
(23.05.24)
insanlar cocuk yapiyor cunku bu bizim dogamizda var. boyle hayvansal icguduleri beyaz yakali yaklasimlariyla irdelemek asiri manasiz. cocuk yaparsin ve genlerini aktarirsin cunku bu bizim (dunyada yasayan canlilarin) kodlarimizda var. bu kadar bunun cevabi.
0
bohr atom modeli
(23.05.24)
Ben de şu an 32 yaşındayım ve anne olmak istemiyorum ama çevremde o kadar çok kişi anne olmazsam pişman olacakmışım gibi hissettiriyor ki kabul etmekte zorlansam da etkileniyorum ve bazen "ya sonra keşke dersem" diye düşüncelere gark oluyorum.
istememe nedenim de tamamen sorumluluğundan. kendim kadar çok önemseyeceğim bir varlık kim bilir başına ne dertler açacak hastalanacak üzülecek vs vs seni tasalandıracak diyorum.
Baskın olan hissiyatım yapmamak yönünde. Yaparsam bencilce olsa da merak duygum olabilir.
Ama işin garibi de dışarıda gördüğüm çocuklar olsun kendi yeğenlerim olsun inanılmaz seviyorum ve çoğuyla fazlasıyla ilgileniyorum. Yani anaç yapım yok demiyorum ama kaygılarım ağır basıyor.

çocuk yaptıktan sonra pişman olunca vazgeçebilme hakkımız olsaydı keşke sgjskgksjg
0
Kediyi üzdün
(23.05.24)
@bohr atom modeli, hocam zaten türümüzü diğer hayvanlardan ayıran özellik frontal lobumuzun gelişmiş olması değil mi?

Yani zaten düşünmek ve sorgulamak üzere evrimleşmiyor muyuz?

Hala hayvansal iç güdülerle yaşayacaksak evrimimize haksızlık etmiş olmuyor muyuz?

Tamam ben de hala ilkel olduğumuzu düşünüyorum çoğu yönden ama en azından bir şeyleri yaparken sorgular seviyeye gelmişiz. Kodumuzu aktarıcaz diye düşünmeyelim mi ulan 1dk kodumu aktarıcam ama gerek var mı? İhtiyaç var mı? Herkes kodunu bilinçsiz aktara aktara dünya bu hale geldi zaten demeyelim mi?

O zaman ilkel dürtülerle aile kavramını da hiçe sayalım, birbirimizin üstüne atlayalım. Ne de olsa kodlarımızda vardır o da bir yerlerde.
0
🌸ananiyimioguz
(23.05.24)
Çocuk bakmak aşırı zor bir mesela. Eşini artık çok da sevmiyorsan mesela çocuktaki eşine benzer tarafları görüp çocuktan soguyabiliyorsun bile yer yer. Yeğenimi çok severim normalde, çok da sabırlıýım çocuğa karşı. Ama babasına gıcık olduğum zamanlarda "Baban ne ki sen ne olasın" diye kuruluyorum üç yaşında çocuğa. Bir de ne kadar minyatür bir insan da olsa çocukla frekansınız uymayabiliyor. Sen çok sakinsen hareketli çocuga sinir oluyorsun, ikili diyaloğa giriyorsunuz :p Bir dönem ilkokul öğretmenliği de yapmıştım, oradaki deneyimlerimi de katarak anlatıyorum. Ama günün sonunda sosyopat değilsen ya da çok ciddi bir bunalım geçirmiyorsan barısiyorsunuz, öpüşüp koklasiyorsunuz. Gormediginde özlüyorsun, hayatının merkezine koyuyorsun. Yukarıda bir arkadaşın dediği gibi bu zamanın argümanlariyla işin içinden çıkamıyoruz. Olacağı varsa oluyor, sen de uyum sağlıyorsun duruma.
0
sekizdokuzon
(23.05.24)
Valla ben yazdıklarını okumaya üşendim. 29 yaşındayım. Ekonomik olarak durumları biraz daha toparlayınca 30ların başında falan çocuk yapmayı düşünüyorum yani sağlık sorunu yaşamazsak. Sebebi yok sadece anne olmak istiyorum, karnımda bebek taşımak böyle emzirmek onu büyütmek bir şeyler öğretmek beraber deneyimlemek vs bunları merak ediyorum. Merak duygumu tatmin etmek için çocuk istiyorum. Tabi ki kendi mersk duygum için çocuk yapayım derken onu perişan etmek de istemem tabi ki. Maddi manevi yeterli hissettiğim zaman yaparım bunu.
0
turuncu tonlarda
(23.05.24)
Tam olarak bahsettiğiniz sebeplerden dolayı yapmıyoruz. 32 yaşındayız, 2 yıldır evliyiz ve çocuk fikrine o kadar uzağız ki, uzak kelimesi bile yakın kalır. Zaten şurda kalmış bir bu kadar daha ömrüm, onu da çocuk derdiyle mi geçireceğim zaten? O kadar dertsiz tasasız bir hayatım olursa da çocuk yapmak yerine gezer tozarım. Evde kronik rahatsızlığı olan bir kedimiz var, gözümüz sürekli üstünde. Sırf 1-2 gün uzaklaştığımız zamanlarda aklımız kalmasın diye eve bebek kamerası bile aldım, arada açıp bakıyorum napıyor keyfi yerinde mi diye. Kedinin bile üstüne bu kadar düşerken, hastalandı mı diye gözünün içine bakarken, kendimden olan bir canlıya karşı olan stresimi düşünemiyorum bile. Ülke şartları falan da cabası tabi.

Çevremde "evimi aldım, arabamı aldım, mesleğimi garantiledim. evlenirsem çocuk yaparım çünkü insana hayatta bir amaç lazım" düşüncesinde olan tanıdıklarım da var. Neresinden baksan hastalıklı ve bencil bir düşünce bu bana göre. Sırf kendine amaç olsun, oyuncak olsun, saçma sapan varoluşsal sancılarına derman olsun diye dünyaya bir canlı getirmek büyük bencillik.


Ayrıca "genlerimizde var, üremek için yaşıyoruz" düşüncesi de bu bencilliğe uydurulmuş bir kılıftan başka bir şey değil bana göre. Genlerimizde üremek varsa, kafamızın içinde de beynimiz var. Neyin ne olduğunu sorgulayıp karar verebilme, muhakeme edebilme yeteneğine sahibiz. Şimdi ben çocuk yapmak istemiyorum diye insanlıktan mı çıkıyorum bu durumda yani... Teallam.
0
pianeta
(23.05.24)
Valla ben dünyaya katkım olsun diye yaptım. Çok iyi bir insanım üstelik müthiş zekiyim. Boşa gitmemesi gereken genlerim vardı.
Hep saçma sapan insanlar çocuk yapıp dünyayı daha kötü bir hale getirmesin, ahlaklı düzgün yetişmiş iyi kalpli insanlar da olsun gelecekte diye istedim.

İleride 3 4 tane daha düşünüyorum. Maddi olarak imkanım olursa tabi.
0
Gradient_tabanlı_mor
(23.05.24)
@Gradient_tabanlı_mor, gen aktarımının öyle cımbızla seçerek olduğunu düşünmüyorum da, diyelim ki oldu ve çok zeki, çok yakışıklı/güzel bir çocuk dünyaya geldi. Gayet aklı başında, efendi, saygılı vs. oldu.

Dünya bu özellikleri mükafatlandıran bir yer mi?

Diyelim ki sıyrıldı, mükafatlandı, soruyu şuradan sorayım, dünya bu çabaya değecek bir yer mi?

Dünyadaki en zekilere baktığımız zaman genelde kullanıldıklarını görüyoruz. Çok azı şanslı oluyor. Sistem kaşıkla verip kepçeyle alıyor.

Ayrıca cahiller, eğitimsizler çok fazla ürüyor böyle gitmesin terazinin diğer tarafına biraz bastıralım diye çocuk yapılınca çocuğa haksızlık olmuyor mu uğraşacağı insanlar, yani kötü diye gösterdiğimiz taraf daha çoğunlukta.

Mesela ben aksine, kendimiz gibi bir toplum veya ortam varsa oraya çocuğu koyarım.

Pakistanın orta yerine zeki ve bilinçli bir çocuk koymam mesela. Ona da yazık. Haksızlık. Ama norveç e koymak isterdim. Tr nin durumu da pek iyiye gitmiyor kötü tarafın doğum hızlarına bakılırsa.
0
🌸ananiyimioguz
(23.05.24)
bu kadar dusunen yapmaz +1

su an 33-37 yaslarindayiz, 6 senedir evliyiz, henuz cocugumuz yok.

insanlar cocugu tamamen hayattan beklenenler o yonde oldugu icin yapiyor. okula git --> is bul/kur --> evlen --> cocuk yap, model bu. kimse cocuk yaparken "insanlik devam etsin, turumuzun devamliligi" gibisinden seyler dusunmuyor. bu kadar dusununce okula gitmek de mantikli olmayabilir mesela.

dediginiz gibi, eskiden tarlada calisacak adam vs gibi is gucu alaninda ise yaramis epeyce cok cocuk sahibi olmak. bugun tarlasi olan az, sehirde yasamin da kendince finansal guclukleri var, hayat kalitesi tartisilir. ancak:

cocuk buyukmek eglenceli keyifli bisey, minicik beyinleryle biseyleri kesfetmeleri, akil etmeleri, oyun oynamalari, sizin hayatta akliniza gelmeyecek sorular sormalari vs epey keyifli. buyumesinde, dunyayi kesfetmesinde, kendini kesfetmesinde destek olmak, yol gostermek guzel seyler. bundan mahrum kalmak istememek gayet gecerli bir sebep.

diger yandan insanlar yaptiklari degil yapmadiklari seylerden daha cok pismanlik duyabiliyor, bu da bir baska sebep. 20-30lu yaslarda cok dert etmiyoruz ama hic 50-60 olmadik, tam olarak bilmiyoruz o yaslarda neye nasil ihtiyac duyabilecegimizi.

ayrica, cocuklar buyudukten sonra onlarin kurdugu ailelerle kalabalik olmak, arada birlikte biseyler yapabilmek, yanliz kalmamak, hastalikta yaslilikta cenazede davalik durumlarda vs samimiyetle siginabileci insanlar olmasi yine bir baska sebep.

zamanin "cocugu" olarak ben bugun ailemden uzakta yasiyorum oyle cok aman aman birlikte biseyler yapmiyoruz ama gercekten bir ihtiyac oldugunda atlayip gidebiliyor olmam, genel olarak varligim ailem icin guven verici bir durum. anneme kalsa en buyuk pismanligi daha cok cocuk yapmamis olmak.

dediginiz riskler elbette var, benim de kisisel olarak cocuk konusundaki en buyuk cekincem "ya buyudugu zaman cok stresli bir hayati olursa, ya anksiyetesi olursa, ya depresyonda olursa, ya intihar etmek isterse, ya kanser olusa, ya yatalak olursa" gibi seyler. tamam sorumluluk da istemiyroum belki ama erken cocukluk sorumluluklari citir cerez kaliyor bunlarin yaninda.

diger yandan bugun yetiskin insanlar olarak hepimizde belli bir olcude depresiflik, ankiyete bozukluklari fln var; cesitli hastaliklarla ugrasiyor, issiz kaliyoruz, sevgilimiz terk ediyor, dolandiriliyoruz, basimiza sacma sapan olaylar geliyor uzuluyoruz vs ama bir sekilde bunlarla basa cikmayi ve yasamayi ogreniyoruz; hayatin bir parcasi aslinda hepsi. ayni sekilde cok guzel yemekler yiyouz, sevdiklerimizle 2 kadeh tokusturuyoruz, konserlerde bagira cagira sarkilar soyluyoruz, gezip egleniyoruz. cesitli tibbi desteklere erisimimiz de gittikce kolaylasiyor. o yuzden biz bugun yetiskinler olarak bir sekilde var olabiliyorsak, hayatimizda biseyler yolunda gidiyorsa ve intihar etmiyorsak demek ki var olmak o kadar da kotu bir sey degil.

sonuc olarak konu gerek olup olmamasi degil, konu sizin bireysel olarak cocuk buyutmek istiyor olup olmamaniz.
0
taurina
(24.05.24)
Çocuk yapma kararı mantıkla verilen bir karar değil, duyguyla verilen bir karar. Mantıklı düşünürseniz evet sorumluluğu, yorgunluğu, özellikle küçük yaşlarda ihtiyacı olan dikkati verebilmek için kendinizi bile kaybetmeniz, vs. birçok olumsuz yanını bulabilirsiniz. 2 yaşında çocuğu olan bir anne olarak da bunların hiçbirini reddetmem. Ama dünyaları verseler de oğlumu değişmem.

Ben hamileliği bile çok sevmiştim. Ki çocuk yapma düşüncesi yapana kadar çok kafamı meşgul etmemişti bile. Karnımda minicik bir mercimek tanesi kadar olan bebemin şimdi bıcır bıcır konuşmasını duymak, karakterinin geliştiğini izlemek, büyümesine tanık olmak inanılmaz bir şey.

Bencil insan çocuk sahibi olmaz bana kalırsa, olursa da çocuğu hakkıyla yetiştiremez. Yemeyip yediren, uyumayıp uyutan bir anne veya baba nasıl bencil olabilir ki?
0
gmzo
(24.05.24)
@ gmzo, pek katılamıyorum. çocuğun kendisi zaten bencilce geliyor. çocuğa bakıyor olmak insanın eksik yanlarını besleyen bir şey, o durumu bencil olmamakla açıklayamayız.

François de La Rochefoucauld ve Sigmund Freud'un savunduğu şöyle bir görüş var;

"İyiliklerimizin çoğu, kötülüklerimizi gizleme sanatıdır." İnsanların yaptığı iyiliklerin bile aslında kendi kötü yönlerini ve çıkarcı doğalarını gizlemek için bir araç olduğunu söylerler.

"İnsanların yaptığı iyiliklerin çoğu, şeref ve erdemden çok gururdan kaynaklanır." İnsanlar güzel şeyler yaparken bile aslında gururlarını tatmin ettiklerini ve kendilerini daha iyi hissettiklerini öne sürerler.

"Narsisizm" Freud, insanların birincil ve ikincil narsisizm olarak adlandırdığı kavramlarla, kişinin kendi benliğine duyduğu sevgiyi ve bu sevginin nasıl dışa vurulduğunu açıklar. Bu bağlamda, birçok iyilik ve yardım davranışının aslında kişinin kendi narsistik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yapıldığını öne sürer.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
ben bekarım evlensem de hem ülke şartlarından hem şahsi ekonomik gücümden ötürü yapmak istemem. ancak milyon dolarlık bir topçu, aktör falan olsam en az 5 çocuk falan yapardım herhalde. harika bir kendini tamamlama aracı çocuk, paran çoksa eksilerinden mümkün olduğunca az etkilenirdin artılarını çok daha fazla yaşardın. çok iyi bir hayat yaşatacağın garanti olurdu zaten o yüzden bencillik değil tam tersine sahip olduğun iyi yaşamı paylaşmış olurdun. ülkede yarın bir gün iç savaş çıkıp millet değneklerin ucunda komşusunun kellesiyle gezse bile iyi hayat yaşayacağı garanti olurdu para böyle bir şey maalesef. ama ortalama beyaz yaka olarak türkiye'de çok zor bir kere muhakkak koleje gönderecek paran olmalı şu meb müfredatında çocuk mu yetiştirilir. bu bencillik olur bence de. avrupa'da bir orta sınıf olsaydım da eşle gezme tozma işlerinden sıkılma hissine gelirsek düşünebilirdim yok bizi kesmiyorsa bir türlü gezmek tozmak gene yapmak istemezdim herhalde.
0
semaforo de medianoche
(24.05.24)
bu inanç gibi bişey. Kalbin/beynin neye yatkınsa onu görürsün. Senin dediğin gibi, kendi genlerinden kendine benzeyen bir varlık yaratıp yetiştirmeyi müthiş bencil egoist bir şey olarak da görebilirsin, bir annenin yazdığı gibi 'kendimizi düşünmeyip onu yetiştiriyoruz bu nasıl bencil olabilir' diye de görülebilir.

Bu arada dünyanın gidişatına bakmak vs. yalan. Evet nüfus çok ve dünya kötüye gidiyor ama belki de en barışçıl çağdayız (tabii üçüncü dünya savaşı geliyor olabilir, gelmiyor da olabilir). Ben mesela üreyen ve üremeyen kesimi görünce "biz üremeliyiz yav" diyorum. Dünyayı b*k eden şeylerden biri de bu çünkü. İngiltere'de çocuklara en çok konulan isim Muhammed'miş. Neden acaba :D Türkiye'de de 20-30 yıla kimler iktidarda olacak tahmin etmek zor değil. Bunu sorgulayan insanlar yeterince üremezse hayatını belirleyen kararları hiç sevmediğin insanlar alacak (demokrasi yönetimi kaldığı sürece). Fakat bu da bencil ve "oy içi mi çocuk yapıyoruz yav" dedirtecek bişey. Bence zaten çocuk yapmak saadet zinciri gibi bişey. Sistemin devamı için üremek gerekiyor, yeterince genç olmazsa emeklilik sistemi bile çöküyor :D
0
nhk ni youkosu
(24.05.24)
@ thetruenorthstrongandfree, sizin şartlarınızda çocuk yapmak değil yapmamak ayıp olurmuş, o şartlarda çocuğa iyi bir ortam sunamayacağım diye kaygılanmayız ki. Verebileceğiniz imkanlar ve çevre bu düşüncemizi etkiler tabii ki.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
1 - bayragi ilerde birine devretmek icin

2 - her di$i hayvan mutlaka bir kere dogurmali, buna insan da dahil. annelik duygusunu yasamamis bir kadin yasliliginda sikinti ceker, cevremde gordugum yasini almis ve dogurmamis kadinlar sikintili, yerine kedi kopek kaplumbaga falan koymaya calisiyorlar ama yetmiyor.
0
cooperr
(24.05.24)
Bu kadar detayli dusunmek cok sacma. Hepimizin genlerinde var. Hayvanlar niye uruyor? Onlara ne faydasi var? Zarari bile var ugrasiyorlar ediyorlar gida bulup besliyorlar vs. Insanlarin ureme sebebi de bu kadar basit. Boyle kodlanmisiz.
0
The_Lollok
(24.05.24)
@ The_Lollok, hayvanlar neden ürüyorlar? bölünme, çoğalma, üreme canlılığın temelinde var. evrimsel sürecin başlama nedeni. bu konuda yetenekli olmayanlar tarih sahnesinden elendiği için günümüzdeki hemen her canlı üreme konusunda yetenekli ve iç güdüsel olarak hazır hale evrilmişler.

Fakat biz insanlar şu an neyin neden olduğunu ve nasıl çalıştığını az çok kavrayabiliyoruz.

Aklımızla düşündüğümüzde, insanlığın günümüzde üremesini gerektirecek bir sebep yok ki? Korunma yöntemlerini neden çıkardık, kontrol altına almak için. Veya hiç ürememek için. Soyumuz tehlikede, çoğalmamız lazım gibi sebep de yok.

Mesela hayvan çiftleştirince hayvanseverler hemen kızarlar ya "Sokakta bir sürü hayvan var kardeşim ne diye hayvan çiftleştirip onları alıyorsunuz veya sahiplendiriyorsunuz!!!" diye.

Ama sen niye ürüyorsun bir sürü kimsesiz çocuk var sahiplen dediğinde kalırlar öyle. İşte ama bağ falan... derler. Bencillik yani.

Nüfusu artırmanın kime ne faydası var şu an?

Mirasımı devredicem diyen var. Yahu ben öldükten sonra biri almış, almamış kime ne. Belki hiç edecekler geride kalanlar mirası. Bilemiyorsun ki. Belki birbirlerine düşecekler. Hadi onlar da idare etti diyelim, torunlar? Nereye kadar gidecek, ne kalacak, kime kalacak, herkes göçecek.

Bazı hayvanların da aklı olsa üremezdi veya çok kontrollü ve az ürerlerdi diye düşünüyorum soyları tehlikede değilse.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
Böyle kişisel bir konuda burada uzun uzun yazdığına göre sende fikirlerinde emin değilsin ve teyit edilmek istiyorsun. Ancak bu tamamen kişisel bir karar. Topluca böyle bir konuda mutabakat oluşmasını beklemen çok mantıklı gelmiyor.
0
dreamsandcolours
(24.05.24)
Biri sahane bi laf etmisti yillar once bana. İsin ozeti gibi. Sedat bak demisti... ne çocukla oluyor ne de cocuksuz. Ama cocuklu daha guzel.

5 yil yapmadik. Sonra gule oynaya cocugumuz oldu.
0
halk
(24.05.24)
Bazen ellerime kollarıma bakıp "olm milyonlarca yıllık bir evrim sürecinin ürünüsün. Bu noktaya gelene kadar ataların ne yollardan ne sıkıntılardan geçti ve sonucunda sana kadar ulaşıldı. Bu nasıl bir kibirdir ki 4.5 milyar yıllık yolu bir anda kesip atıyorsun"

Urememenin getirdiği bu kibir yalan yok hoşuma gidiyor.

Bir de çocuğu olan biri bencil olamaz tabirine takıldım yorumlarda. Ben tam tersini düşünüyorum. Doğanın yüklediği "turun devamliliginin kodlandigi" iç guduler o kadar kuvvetlidir ki, kendi yaşamının önüne koyarsin yavrunu = annelik.

Kesin olarak Bencil olamayacağını iddia edebileceğiniz tek insan türü, Çocuk yapma şansı olup yapmayıp evlat edinenler bence.

Tamamen akıl, merhamet ve kendinden olmayan bir şeyi kendi önüne koymak.

Bu insanları çok seviyorum.
0
makbur
(24.05.24)
Her şey söylenmiş zaten. Ozetle

1-turun devami icgudusu (zeki yaratik olarak aklinla bunun yersizligini kesfetsen de milyon yıllık evrimin getirisini hemen alt edemiyorsun, kervana katiliyorsun mejburr bazen; yakında senin de yapacağın gibi ;))

2-uzerine düşünmemek, standardi bu zaten deyip yapmak

Bence çocuk yine anlaşılabilir asıl delilik evlenmek. Ama onu da yaptık meselaam di mi
0
abuzer
(24.05.24)
Ben yapmiyorum (simdilik). Gereksiz bencillik ve sorumluluk gibi geliyor. Evlat edinme durumlari da var, onun tartismasi farkli olabilir.

Ama o cocuk yapma icgudusu tetiklenebiliyor. Tabii hayvanlar gibi ilkel icgudu degil. Daha cok "istek"
gibi. Gelismis beynimiz var sonucta. Cogu kisi toplumdan, etrafindan da etkileniyordur. Ve sonucta senin anne baban da var ve atalarin. Devam ettirme istegi oluyor. Gelecege yatirim gibi de dusunebiliyor insanlar.

Daha duygusal yonleri de var. Ve sartlari iyi bireylerde duygusal yon daha agir basiyor sanirim. Anne baba olmayi deneyimlemek. Sevecegini birini dunyaya getirmek.

Anne babaya da sorulabilir: "beni neden dunyaya getirdiniz"? :)

Ya da birey kendine de sorabilir. Felsefeye girecek ama "Ben neden dunyaya geldim?"
0
ermanen
(24.05.24)
Simdi biz doguyoruz, gozlemliyoruz ve birseylere alisiyoruz. Aslinda bircok sey aliskanliklarin getirdigi birsey bana kalirsa. Yani bir sekilde boyle kodluyoruz zihnimize. Yani ayni sekilde bizim de buyuyup evlenince bu sekilde olacagimizi, cocuklarimizin olacagini dusunuyoruz tum akis boyunca.
Farkli bir acidan yine bakayim, bizim yasayamadiklarimiz, pismanliklarimiz var bu hayatta ve bunlari birisinin yasamasini istiyoruz, planliyoruz. Bu da iste cocugumuz oluyor.
Butun bunlari durumumuz kotu bile olsa planlamiyoruz cunku durumu iyi olanin da kotu olanin da cocuk yapmak icin sebepleri farkli ancak illaki bir sebebi var.

3 yasinda oglu olan bir baba olarak, cocuk yapmadan once bir bebegi gozlemlemek ve vakit gecirmenin en onemli karari almanizi saglayacagini dusunuyorum. Bu durtu gelecek mi, cocukla zaman gecirmeyi ilgilenmeyi sevecek misiniz, yoksa size zor mu gelecek. Ondan sonra bu kadar detayli dusunmeyeceksiniz emin olun.
0
va
(24.05.24)
Karşı argüman üretiyorum diye katı bir şekilde karşıyım anlamı çıkmasın, dediğim gibi ben daha yakınım çocuk konusuna. Sadece mantıklı bir fikir, görüş var mı, insanlar ne düşünüyor veya düşünmüyor onlara bakıyorum.

Bana kalırsa ben sırf "ya bizim birlikteliğimizden doğan çocuk nasıl bir şey olur acaba, iyi kötü o kadar deneyim elde ettik, biraz da biz aktaralım bakalım kullansın onları çocuk, derdiyle dertlenelim, sevinciyle mutlu olalım.." düşüncesiyle bile çocuk yapabilirim gibi. Şimdilik sadece eşimden bağımsız ekonomik sebepler bizi ve ilişkimizi sarstığı için çocuk mantıklı gelmiyor. Ama bu sorunlar zamanlar çözüldükten sonra olabilir diye bakıyorum. Eşim o zamanda bile mantıklı bakamıyor.

Bu düşünce ile çocuk yapmak bencillik diyor. Ay merak ettim dur bi bakalım diye çocuk mu yapılır diyor. Zaten yoğun çalışıyorum, çocuğa nasıl bakıcam diyor. Hadi baktık büyüttük diyelim, iyi bir eğitim nasıl vericez bu topraklarda diyor. Çok deli rakamlar harcamak lazım veya. Kötü yetişecekse veya ortalama yetişecekse de çocuğa haksızlık değil mi diyor. Ona sonra "seni zor şartlarda büyü diye yaptık yavrum" mu diyeceğiz, demez mi çok daha iyi şartlarda dünyaya gelenler var, benim günahım neydi diye. Belki demez sonuçta biz razı olduk bir şekilde ama derse, bu büyük bir sorumluluk.

Ben kötü de olsa iyi de olsa hayatı deneyimlemenin, hiç gelmemektense bir artı olduğunu düşünüyorum. Ama eşim öyle düşünmüyor. Eğer @ thetruenorthstrongandfree ın sağladığı gibi bir şart sağlanmıyorsa çocuğa haksızlık edileceğini düşünüyor.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
vaaaay demek 30+ yaşında bir çiftsiniz ve çocuk istemiyorsunuz, hatta çocuk yapanların neden çocuk yaptığına anlam veremiyorsunuz. ohaaa ilk defa böyle bir durumla karşılaşıyorum :D

nedense hep çocuk istemeyenler kendini uzun uzun açıklama ihtiyacı hissediyor. aslında kimse sizin çocuk yapıp yapmamanızla ilgilenmiyor, merak etmeyin. bu kadar çok kafaya takıp sorguladığınıza göre bence siz kararınızdan emin değilsiniz. emin değilseniz kararsızım filan diyebilirsiniz.

çocuk yapmamak eskisi gibi yadırganmıyor zaten emin olun.

bahsettiğiniz -son paragraf - eşinizin başına da gelebilir. o zaman evlenmek de saçma.
hayatta her an her şey olabilir tabi ki insan en çok çocuğu için korkar da sebep olarak yarın bir gün tecavüze uğrar diye bi seçenek dile getirmek çok saçma.

yani bu iş böyle uzun uzun felsefeye dönüşecek tartışmalar yapılacak bir konu değil bence. isteyen yapar istemeyen yapmaz. herkesin kendince haklı sebepleri var. birine gidip neden kedi sahiplenmiyorsun ya da balkondaki saksına neden çiçek dikiyorsun demek gibi bir şey bu.
0
elorelia
(24.05.24)
Heh yani sen eşine sunmalik argüman istiyosun bı noktada...

Öyle harikayim böyle harikayim diye sallayanlari dinleme öncelikle. Kaldı ki sizin durumunuz da fena değil. Ortalama durumdasınız. Sevgi ve huzur ortamında olan bir çocuk için gaaaayet yeterli sartlariniz. Bı de o kadar kontrolcü olmayın (ben de oluom), belki çocuk ileride bohem bı şekilde kulübede yasamaktan keyif alicak ne bilionuz? Sizin planladiginiz yatlarinizi katlarinizi uçaklarinizi (xd) istemicek?

Çocuk ayakkabisini ysl almadiinizi anlamaz meraq etme. Evcil hayvan gibi düşün xdxd sevgini sakınma, gerektiğinde onu koruyacagini belli et, kalanı ileride kendisi halleder zaten o ozguvenle
0
abuzer
(24.05.24)
Cocuk ne ya hem de turkiyede. aklini peynir ekmek gibi yemen veya hayatsiz olman lazim cocuk icin. zaten doguranin yari akli da gidiyo hepten hayatimiz zorlasiyi
0
ala09
(24.05.24)
Benden iyi bir ebeveyn olmaz o nedenle çocuk asla düşünmedim ve düşünmem. Geçen ofiste bütün öğlen yemeği boyunca doğru kişi ile tanışırsan o isterse ne yapacaksın diye sorguya çekildim bir de yani insanlar her bir şeye burunlarını sokma ihtiyacı duyabiliyorlar.

Size gelince daha geçen boşanma masrafı soruyordunuz şimdi biz hiç çocuk düşünemiyoruz diyorsunuz bence de düşünmeyin zaten.
0
peki madem
(24.05.24)
mahalle baskısı bu konuda büyük rol oynuyor. her ne kadar çocuk istesen de, günümüz şartlarında bunun altına girmek oldukça zor. zorumluluk tarafı ayrı.
0
kondansator
(24.05.24)
kedi götünü görmüş yara zannetmiş.
neden çocuk yapmayayım?

evladım olur. severim işte.
0
OgutucuRecep
(24.05.24)
ben bu olaya deneyim olarak baktım ve bu deneyimden neden mahrum kalayım diyerek istedim. sonuç kelimelerle tarif edilemeyecek kadar muazzam bir şey. bu dünyada başka hiç bir şey çocuğunuzun size hisettirdiklerini asla ama asla hisettiremez. başka hiç bir sevgi, aşk, bağ vs vs çocuk-ebeveyn bağına benzemez. bu işin bir yönü.

evet zorluklar da müthiş. zaten ekonomik koşullardan dolayı 2. düşünemiyorum. siz fazla sorgulamışsınız bir de tam tersi hiç sorgulamadan önüne arkasını düşünmeden birden fazla çocuk doğuranlar var. bu ülkedeki kaynaklar ve sistemin bu kadar çok çocuğa olması gerektiği kadar yetmesi imkansız.zaten düşüncesizce doğurup duranlar yukarıda bahsettiğim bağı falan kurmuyor ortaya salıyor ne eğitimi, ne güzel vakit geçirmesi saldım çayıra modunda. o yüzden de bir sürü psikolojisi bozuk insan var toplumda.

öte yandan evrimsel ve insanlığın gelişmesi açısından kaçırdığınız şeyler var. mesela siz hep 30 lu yaşlarda kalmayacaksınız. 90 yaşınıza geldiğinizde kalçanızı kırıp yatalak olup tuvalete gidemediğinizde bir başkasının doğurduğu eğittiği çocuk (hemşire olur hastabakıcı olur) sizinle ilgilenecek ve ona minettar kalacaksınız. herkes sizin gibi çocuk yapmasaydı sizin de muhtaç olduğunuz şeylere erişiminiz olmayacaktı bir de o yönden bakın.
0
iwillsee
(24.05.24)
@ peki madem, evet bize geliyorlar öyle arada pek sağlıklı olmayabilir zaten bizim çocuk yapmamız bir bakıma haklısınız ama

bazı dinamikler var çiftlerin ikisi de bireysel olarak çok iyi insanlar fakat birlikteliklerinde sorun çıkıyor. hal böyle olunca bir de çocuk varsa ayrılmaları daha mantıklı oluyor.

benim de anne babam ayrı mesela. ben hiç sıkıntısını yaşamadım daha güzel bile denilebilir. evde gürültü yok patırdı yok çatışma yok. istediğinde birine gidiyorsun istediğinde öbürüne gidiyorsun kalıyorsun. herkes kendi hayatında vs.

tabii ki en güzeli çocuğa da aile kavramını geçirmek için mutlu bir aile tablosu çizmek ama herkes kendi ilişkisine veya annesine babasına baksın 4/4lük bir hayat mı yaşıyorlar, bazen ayrılık daha mantıklı olabilir. ben ayrılık ile çocuğu engel olarak görmüyorum o yüzden. ülkeden bir sürü insanın annesi babası ayrı. eğer sıkıntı tipler değillerse öyle de sağlıklı çocuk büyütülebilir. ben bir insanla aynı evde yaşamak istemeyebilirim ama çocuğuna bakmak / çocuğumuza bakmak isteyebilirim.

@ iwillsee, teşekkürler deneyiminiz için. fakat yaşlılık konusuna katılmıyorum. ben kimseye yük olmak istemem gerekirse uyutsunlar diye vasiyet bile verebilirim. yaşlanınca kim bakacak diye çocuk mu yapılır bu iyice bencilce bişey. ben tek çocuğum, kardeşim yok bişey yok. eşimle olur da ölene kadar 'evlilik mücadelesini' :D sürdürebilirsek birbirimize bakıcaz işte çocuk olmasa da. en kötü bakım evi qeyf. o da olmadı uyutsunlar dediğim gibi. eşim de olmazsa bir köşede ölür giderim. nedendir bilmiyorum, böyle kaygılarım/korkularım yok.

Çoğu gelişmiş ülkede durum biraz daha farklı, ebeveynler çocuklarını yetiştirdikten sonra köylere kasabalara çiftliklere yerleşiyorlar. Ki kendi hayatlarını yaşasınlar biz yük olmayalım diye. Bizimkiler de gel evime desen gelir. Şimdi diyeceksiniz ki onlar sana o kadar baktı sen onlara bakmıyor musunuz hayırsız evlat. Bence burada kültürel ön yargılar var. Ben öyle bir sorumluluğu kabul etmiyorum ki, onlar da beklemesin. Doğuran bakmakla yükümlü hatta kimi bakmıyor bile. Ama çocuğun ebeveyne bakmakla yükümlü olduğunu düşünmüyorum.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
bu kadar düşünüyorsanız yapmayın zaten. çocuğa da yazık.
0
Whily
(24.05.24)
Tum bunlari sorgulamis ve cocuk istemeyerek 35 yil gecirmis bir insan olarak bu yil bebegim oldu. Butun hepsi bos muhabbetmis ve gereksiz dusuncelermis gibi geliyor su an bu cocuk yapmama gerekceleri ve varolan yeni insan dunyanin en gerekli ve mukemmel seyi oluyor doğduğu andan itibaren. Bir de ben genel olarak bir seyi isteyip istemedigimden cok emin değilsem yapmayarak pisman olma ihtimalini elemek icin yapmayi tercih ederim, cocugumu da iyi ki yapmisim. Akli basinda bunlari sorgulayan insanların bilincli bir sekilde cocuk yapması da insan ve toplum olma deneyimi açısından değerli.
0
instant crush
(24.05.24)
Maddi durumunuz iyiyse çocuğa büyükşehirde üç ev, bir araba veya bir dükkan ve araba filan ve yüklü miktar nakit para bırakabilecekseniz hiç düşünmeden yapın. Fakat kardeşini de 3-4 sene sonra yapın. İleride birbirlerine yoldaş olurlar.

Eğer maddi durumunuz orta direkse çocuklara çok iyi birer eğitim şansı ve hayat mücadelesi ruhu veririm diyorsanız o zaman da yine aynı şekilde en az iki tane yapın.

Fakat en önemlisi de şu. Aile içi huzurunuz fiziksel ve mental sağlığınız yerinde, eşler arası sevginiz muhabbetiniz karşılıklı saygı ve muhabbet sürekli olarak iyi seviyede varsa en önemlisi bu, tüm şartlar okeyse yapın.
0
psmstc
(24.05.24)
Bir de çocuk yapma işi mantıkla olmaz yoksa yapmazsın katılıyorum +1500
0
psmstc
(24.05.24)
Yazdıklarımı anlamamışsınız. Sizin yaptığınız çocuklar size bakar demiyorum. Evrimsel olarak yaşlanınca birileri tarafından yapılmış çocuklara ihtiyacınız olacak diyorum. Şimdi de öyle hiç mi doktora dişçiye gitmiyorsunuz sonuçta onlar da bi annenin doğurup büyüttüğü çocuklar.kimse çocuk yapmasın derseniz mantıksız oluyor
0
iwillsee
(24.05.24)
(4)

Dişin çekilmek durumunda kalması

Cezcez
Kanal tedavisi olmuş ama kırılan bir düşüm çürümüştüHekim bu diş kurtulmaz kurtulacak olsa uğraşırım severim dedi mecburen çekeceğiz dedi de bir ihtimal kurtarma şansı olur mu diye başka hekime sorayım mı?
Kanal tedavisi olmuş ama kırılan bir düşüm çürümüştü
Hekim bu diş kurtulmaz kurtulacak olsa uğraşırım severim dedi mecburen çekeceğiz dedi de bir ihtimal kurtarma şansı olur mu diye başka hekime sorayım mı?
0
Cezcez
(23.05.24)
sorun
0
jülsezar
(23.05.24)
kesinlikle sorun evet. bi doktorun çekmekten başka yol yok dediğim dişimle yıllarımı dolduruyorum şu an.
0
patronaj1
(23.05.24)
endodonti uzmanına görünün
0
my fault
(23.05.24)
röntgen varsa atın bi bakalım ama hekimlerin önceliği dişi kurtarmaktır, kurtaramıyorsa çekmeye yönelmez, sanmıyorum. Yukarıdaki arkadaşların durumu istisna olabilir.

yine de her alanda tek doktorla sınırlı kalmayın sorun tabi.
0
ananiyimioguz
(23.05.24)
(3)

İTÜ maslak kampüsü ziyaretçi olarak giriş

bcdhms
merhaba,İTÜ mezunuyum, Maslak kampüse aracımla ziyaretçi olarak girebiliyor muyum?Şöyle bi gezmek istiyorum tekrar yıllar sonra, kimlik bırakarak içeri alırlar mı? yoksa Mezun kartı vs isteniyor mu mutlaka?Bilgisi olan var mı?Teşekkürler
merhaba,

İTÜ mezunuyum, Maslak kampüse aracımla ziyaretçi olarak girebiliyor muyum?

Şöyle bi gezmek istiyorum tekrar yıllar sonra, kimlik bırakarak içeri alırlar mı? yoksa Mezun kartı vs isteniyor mu mutlaka?

Bilgisi olan var mı?

Teşekkürler
0
bcdhms
(23.05.24)
Mezun olarak değil, ziyaretçi olarak girebiliyorsun. Mezun olarak girebilmek için kart çıkarman lazım. 214215125 yıl oldu, kart çıkarma prosedürünü hatırlamıyorum. Hatta kartın geçerlilik süresi var mıydı? Kartım artık geçersiz midir? Onu da bilmiyorum. Kartı alırken araba plakası vermiştim ama onu hatırlıyorum.
0
nawar
(23.05.24)
ziyaretçi olarak alırlar, hatta hocaları ziyarete geldim mezunum diyebilirsiniz


kart prosedürü kolaydı ya, online başvurmuştum ,20tl yatırıyorduk, kart posta ile gelmişti bir 5-6 sene evvel. şimdi daha zor değildir heralde :D
0
jülsezar
(23.05.24)
mezun kart için başvurdum ben de az önce, 350 TL olmuş, teşekkürler.
0
🌸bcdhms
(23.05.24)
(2)

Yurtdışından 2 tane Kol Saat Alıp gelmek

put it in your appropriate place
Bu haftasonu Malta'ya gideceğim. İki arkadaşım birer tane saat istedi. Biri 2000 Euro, öbürü 435.Getirirken sen hayırdır derlerse, kendime ve arkadaşıma aldım desem (ki öyle zaten) yeterli olur mu?
Bu haftasonu Malta'ya gideceğim. İki arkadaşım birer tane saat istedi. Biri 2000 Euro, öbürü 435.

Getirirken sen hayırdır derlerse, kendime ve arkadaşıma aldım desem (ki öyle zaten) yeterli olur mu?
0
put it in your appropriate place
(23.05.24)
1 kişi için sınır 1 adet. 2 tanesi kutulu gelirse gümrükte aramaya denk gelirseniz vergi cezası vs olabilir.

1ini kolunuza takın.
0
jülsezar
(23.05.24)
Kutusu valizde olursa yine olmaz. Kutuyu komple yok et
0
numlock
(23.05.24)
(5)

Powerbank in şarj kablosu yerine uzun bir kablo takarsam?

Zetnikov
Bi sikinti olurmu sarj ederken. İcinden kisa kablo cikiyor
Bi sikinti olurmu sarj ederken. İcinden kisa kablo cikiyor
0
Zetnikov
(23.05.24)
olmaz
0
jülsezar
(23.05.24)
(uzun kablo takarsanız sıkıntı) olmaz.
0
michael_knight
(23.05.24)
@jülsezar
@michael_knight

mesela usb tasınabılır harddısklerde kablo uzayınca veri transferinde sıkıntılar yasanıyordu. powerbankte de şarj hızı dusebılır dıye dusunmustum aslında.
0
🌸Zetnikov
(23.05.24)
hocam sıkıntı olmaz ile şarj hızının düşme ihtimali farklı şeyler.

düşmez hocam kullanacağınız kabloda. dandikse kablo düşebilir.

ama deneyin direkt görün.
0
jülsezar
(23.05.24)
@jülsezar

teşekkr ederim
0
🌸Zetnikov
(23.05.24)
(4)

Kurban bağışı hk

hrvl
Herkese merhaba. Vekaleten kurban bağışı yapmayı düşünüyoruz. Daha önce iki kez Lösev’e bağışlamıştık, kanserli çocuklara ve ailelerine gitmesi hoşumuza gitmişti. Sürekli de aynı yere bağışlamasak mı diye bir düşündük. Kızılay’ın deprem zamanındaki olaylarından sonra bırakın kurbanı, evimize sodasın
Herkese merhaba. Vekaleten kurban bağışı yapmayı düşünüyoruz. Daha önce iki kez Lösev’e bağışlamıştık, kanserli çocuklara ve ailelerine gitmesi hoşumuza gitmişti. Sürekli de aynı yere bağışlamasak mı diye bir düşündük. Kızılay’ın deprem zamanındaki olaylarından sonra bırakın kurbanı, evimize sodasını bile almıyoruz. Başka güvenilir olduğunu düşündüğünüz/bildiğiniz, Lösev’e alternatif kurumlar var mı? Önemli olan niyet tabi ki ama gönlümüz de rahat olsun istiyoruz.
0
hrvl
(22.05.24)
darüşşafaka
0
jülsezar
(22.05.24)
@jülsezar şimdi baktım darüşşafaka web sitesine, vekaleten kurban kesimi yapmıyorlarmış
0
🌸hrvl
(22.05.24)
lösev 'e devam edin derim.
0
since1907
(22.05.24)
Kızılay veya kamu yararına çalışan diğer cemiyetlere gönül rahatlığı ile kurban vekaletinizi verebilirsiniz.
0
doharkoman
(22.05.24)
(14)

İzmirden İstanbula iş için gider misiniz?

Kediyi üzdün
Selamlar, 10 senedir izmir'de bir firmada mühendis olarak çalışan bir kadınsınız.İstanbul'da bir firma tam aradığı kişinin siz olduğunu söylüyor ve gelmeniz için de çok istekli. Bu teklif karşısında, gidecek olsanız kriterleriniz neler olurdu? Tabii ki daha yüksek bir maaş olur ama detaylandırırsanı
Selamlar,

10 senedir izmir'de bir firmada mühendis olarak çalışan bir kadınsınız.

İstanbul'da bir firma tam aradığı kişinin siz olduğunu söylüyor ve gelmeniz için de çok istekli. Bu teklif karşısında, gidecek olsanız kriterleriniz neler olurdu? Tabii ki daha yüksek bir maaş olur ama detaylandırırsanız bu tarz bilgileri sevinirim.

(ben iş veren tarafından biri olarak soruyorum. karşı tarafa teklifte bulunacağım onun açısından düşünmek istiyorum)

Medeni durumunuzu bekar olarak düşünün.
0
Kediyi üzdün
(22.05.24)
istanbul'dan kacanlardaki en yaygin sebepler: kesmekes, insan profili ve kaos. eger birinin bu sehirde yasamasini isteyecekseniz. bunlari minimize edecek teklifler sunmalisiniz.

atiyorum, istanbul'un nezih bir semtin sakin bir daire yada ayni kriterde bir co-working space uyeligi.
0
buenosdias
(22.05.24)
insanlar istanbuldan kaçmak istiyor. o yüzden çok cazip bir teklif yapılması gerekebilir.

kusura bakmayın düz bakacağım da.
şirketin ne tarz bütçe kalemleri var. yoksa 2 kat maaş da hepsini kapsayabilir.

acıbademi kapsayan özel sağlık sigortası cezbedici olur. taşınma yardımı olabilir. ek 1 hafta yıllık izin olabilir.
0
jülsezar
(22.05.24)
Sadece İstanbul seviyesinde maaş yeterli.
Bir insanın İzmir'den İstanbul'a gelme isteği yoksa zaten hiçbir şey ikna edemez, isteği varsa zaten her teklifi kabul eder.

Eğer patron olsam durum üzerinde çok kontrolüm olmadığını kabul ederdim. Teklifimi yapıp cevabımı beklerdim. Onun aklını çelecek ilginç bir teklifle onu İstanbul'a getirirsem bir süre sonra elimden kaçacağını düşüneceğim için ilginç bir teklif yapmazdım.
0
michael_knight
(22.05.24)
Mevcut maaşımın min 3 katını vermiyorsa gitmem. Tabii şu anki maaş nedir o önemli. 50 bin alıyorsanız misal, 150 bine gidilmez. Ben olsam gitmem yani.

Buenos +

İzmiri bırakıp istanbula geldiğinizde, en nezih muhitte oturamayacaksanız, geldiğinize pişman olursunuz.
0
saturn
(22.05.24)
Relokasyon paketi şart tecrübeliyi getirmek için. İstanbul'dan İzmir'e versiyonunu çalıştım çok; adayın beklentisine göre değişiyor içerik.

-toplu para veriyim nerede nasıl istiyorsa kullansın modeli. Buna nakliye, 1veya2 aylık kira, emlakçı payı, kapora desteği(75k gibi fix bi tutar) dahil. Sen parayı önden veriyorsun sözleşme yapıp, hangi nakliye firması, hangi semt o karar veriyor.

Bunun artıları esneklik ama kurulu düzeni olan bunlarla uğraşmak istemeyebilir. O durumda ikinci model iş yapar.

-çalışanın nasıl bir yerde yaşamak istediğine göre bölge belirler, oradan emlakçı ile anlaşır, önden parasını verir, bu adama yardımcı ol dersin. Kurumsal firmalar daha iyi yapıyor bunu remax, cb gibi.
Çalışana yine bir kira desteği sunarsın ama diğer modele göre daha az olur, üstünü kendi tamamlar. 1 ay vermek yeterlidir sonra zaten yeni maaşını almış olacak.
Bu modelde nakliye şirketini de ayarlarsan çalışan için cezbedici olur.


Ve tabii ayrıca protokol yapıp yaptığın masrafa göre 1 ya da 2 sene içinde ayrılırsa parayı geri alacağını belirtmen gerek.
0
Bruce
(22.05.24)
istanbul dünyanın en güzel 3-5 şehrinden bir tanesi. tabi ki giderim.

150bin üstü brüt maaş istenmeli.
0
tchuck
(22.05.24)
para, kira yardımı/kalacak yer, araba, prim, ekstra izin, tatil-hediye çeki vs.
0
jelly bear
(22.05.24)
çalışacağın yer hangi ilçe olacak benim için bu çok önemli, atıyorum levent ise kiralar 30-40dan falan başlıyor, istanbulu genelde kimse gözünde canlandıramıyor ama toplu taşıma keşmekeş metrosuda metrobüsüde deli kalabalık mesafeler uzun trafiği mesela kimse gözünde canlandıramıyor ama iş çıkışı geröekten duran bir trafik var.

yaşamın orta üstü ise istanbulda en en az 100k lazım kirada oturacaksan, birde sosyal yaşantı önemli burada insanlar biraz daha canavar özellikle aman iş yerinde bulurum arkadaş diyorsan sektör çok önemli, kuyu kazma iyi görünüp arkadan bıçaklama genel bir algı çoğu şirkette. demografi çok karışık

bence istanbulda insanlar daha stressli bu da iş yaşamına aşırı yansıyor, bu kafa yapısı içine girebilecekmisin.

istanbulun beşiktaş nişantaşı kadıköy kısımları harici çoğu merkezi yeri basmane gibidir, tabi bu sizin izmirde nasıl bir hayat yaşadığınızlada ilintili

ps. bir kadın olarakta araba yoksa biraz gece çıkmak zorlar diyorum
0
eja
(22.05.24)
İstanbul'da doğmuş büyümüş, Üniversite okumak için İzmir'e gelmiş bir kız arkadaş, 'Asla İstanbul'a dönmem.' deyip uzun yıllar direndi. İzmir'de kariyeri tıkanma aşamasına gelip, işsiz kalma korkusuyla yüzleşince İstanbul'a döndü.

Her iki şehirde de uzun yıllar yaşamış biri olarak ona çok hak vermiştim. Orada izole bir yaşam sağlayabileceğim çok çok cazip bir maaş dışında asla gitmem.
0
Mirket
(22.05.24)
benzer koşullarda istanbul'a geçen, title ve maaşları da oldukça yükselen iki kadın arkadaşım maaş artmasına rağmen yaşam standartlarının düştüğü, asosyalleştikleri, yalnız yaşamakta ciddi sıkıntı yaşadıkları gerekçesiyle izmir'de iş kovalıyorlar şu anda.

bu birazda mizaçla ilgili sanırım. iş teklifi yapılacak kişi gerçekten tam bir survivor modundaysa gider ve tutunma ihtimali de görece daha yüksek olabilir.
0
Phoebe
(22.05.24)
İş için şehir değiştiren insanların en büyük kaygısı ev bulma ve taşınma konusunda oluyor. Eğer bu kişiyi ikna etmek istiyorsanız taşınma ve ev bulma konusundaki yardımlar çok yardımcı olabilir. Ama bahsettiğim yardım al sana taşınma parası şeklinde değil. Zor olan zaten bütün bu organizasyonun kendisi.

Örneğin " Sen işi kabul ettiğinde biz tüm taşınma işini organize edeceğiz " derseniz bu çok daha değerli olur. Yapacağınız şey ise sadece evden eve nakliyat yapan düzgün bir firma ile anlaşmak o kadar. Bu, vereceğiniz ekstra prim vs den çok daha ucuza gelen ama değeri yüksek bir teklif.

Ayrıca 10 yıllık çalışanın ayda 24 gün resmi izni olur. Ama iş değiştirildiğinde bu 14'e düşer. Kendisine yıllık izinlerinin korunacağını ve 24 günden devam edeceğini söylemeniz de bence sizin için maliyeti düşük ama karşı taraf için epey şahane bir offer olabilir.
0
thracia
(22.05.24)
izmirliyim iş için istanbul'a taşındım. öyle yüksek maaşlar ya da ayrıcalıklı teklifler olmadı.çağırdılar , geldim. öncesinde birkaç defa toplantı için çağırmışlardı. İzmir uzaktan belki çok güzel rahat sakin vs vs ama istanbul ülkemizin kalbi . çok güzel bir şehir. sanat ve sosyal açıdan ne arasan var . konserler , tiyatrolar , festivaller her şey burada .
0
devilone
(22.05.24)
Maaşı söylemişsiniz onun haricinde benim bakacağım ilk şey depreme dayanaklı muhit ve depreme dayanıklı bina olurdu. Birde ev ve iş arası mesafe.
0
etna
(22.05.24)
İzmir malum sebeplerden dolayı diğer büyükşehirlere nazaran geri kalmış bir büyükşehir bu yüzden iş imkanları kısıtlı İzmir'in gençleri çalışmak için İstanbul'a göç etmek zorunda kalıyor şahsen iş için İzmir'den İstanbul'a göç eder miydim bilmiyorum ama burada belirleyici olan maaş ve haklardır.
0
doharkoman
(22.05.24)
(5)

Dedektiflik suc mu

kafamdabiseyvar
Merhaba instagramda birisinin whatsapına girebilen bir dedektiflik hizmeti gordum. Bir panel veriyorlarmis ordan giris yapiyormussun. Bunun cezasi olur mu dolandirici midir?
Merhaba instagramda birisinin whatsapına girebilen bir dedektiflik hizmeti gordum. Bir panel veriyorlarmis ordan giris yapiyormussun. Bunun cezasi olur mu dolandirici midir?
0
kafamdabiseyvar
(21.05.24)
Bu bir dedektiflik degil. Bilişim suçu.Yasa karşısında da cezası var.
0
limonlu eksi
(21.05.24)
en iyi ihtimal dolandırıcıdır

suç +1
hukukçu değilim ama olası suçlar büyük ihtimal şu şekildedir
özel hayatın gizliliğinin ihlali + bilişim sistemine girme suçu + haberleşme gizliliğinin ihlali + kişisel verilerin hukuksuzca kaydedilmesi

suç olması zaten bu işe kalkışılmamasına yeter ama

ben bu tarz işlerde zaten adamın para istediği iban hesabından korkarım, suça bulaşmış hesap diye

hadi diyelim böyle bir hizmet ?! sunuyor, gerçek, 2 gün sonra size şantaj yapmaya kalkması da olası (kardeş para gönder yoksa seni baktığın hesaba söylerim vs vs.)
0
jülsezar
(21.05.24)
Suç olmasının yanında dolandırıcıdır whatsapp'a girmek mümkün değil
0
cometome
(21.05.24)
Dedektiflik suç değil ama bu hizmet suç.
0
michael_knight
(22.05.24)
Bu dedektiflik değil ve bilişim suçu/siber suç.

Geçenlerde "para aktarma işi güvenli ve yasal mı?" diye soran biri vardı. Biri bir aynı tema.

Nasıl "acaba?" oluşabiliyor bu tür konularda kafanızda? Pamuklara sararak mı büyüttü aileniz? :)
0
nawar
(22.05.24)
(1)

yemelikler için eldiven

patronaj1
selamlar, et olur hamur olur kısır olur köfte olur vs için karıştırırken nasıl bi eldiven kullanmalı acaba ya?migros'ta temizlik eldiveni, bulaşık eldiveni, pudralı eldiven vs var. şöyle steak'çilerdeki kalın siyah eldivenler lazım gibi ama.
selamlar, et olur hamur olur kısır olur köfte olur vs için karıştırırken nasıl bi eldiven kullanmalı acaba ya?
migros'ta temizlik eldiveni, bulaşık eldiveni, pudralı eldiven vs var. şöyle steak'çilerdeki kalın siyah eldivenler lazım gibi ama.
0
patronaj1
(21.05.24)
temizlik bulaşık eldiveni dışındakilerin hepsi olur.

lateks alerjisi varsa latex almayın.

steakçiler yağ ketçap mayonez bulaşınca kötü gözükmesin diye siyah kullanıyor.

nitril eldiven alabilirsiniz
0
jülsezar
(21.05.24)
(3)

içe basan kişiler için tabandaki arch desteği olan ayakkabılar

iwillsee
önerileriniz var mı? tabada hafif kavizli olan iç kısım ayağa kalkınca eğilen kişiler için yani yürürken içe basanlar için tam da o kavisli kısmı destekleyecek ayakkabı önerilerine açığım.
önerileriniz var mı? tabada hafif kavizli olan iç kısım ayağa kalkınca eğilen kişiler için yani yürürken içe basanlar için tam da o kavisli kısmı destekleyecek ayakkabı önerilerine açığım.
0
iwillsee
(21.05.24)
nike structure
0
jülsezar
(21.05.24)
adidas spezial'lerde de var biraz, ben sasırdım alınca ama aynı problemi yasayan biri olarak hem rahat hem de destekli olması iyi oldu.
0
nonik
(21.05.24)
tam bahsettiğiniz şey midir bilemedim ama skechers'ın da arch fit tabanlı ayakkabıları var.
0
suyin
(21.05.24)
(4)

Performans/Fiyat ürünü telefon

parka
Orta fiyatlı (20bin altı) ama yağ gibi akanbir telefon istiyorum. Kamera ile işim yok.Mesela Poco X6 pro veya poco f5 e ne dersiniz?
Orta fiyatlı (20bin altı) ama yağ gibi akan
bir telefon istiyorum. Kamera ile işim yok.
Mesela Poco X6 pro veya poco f5 e ne dersiniz?
0
parka
(21.05.24)
s21 fe

www.epey.com
0
jülsezar
(21.05.24)
poco x6 pro kullanıyorum 3 aydır, şarj hızı olsun işlemci ve ekran akıcılığı olsun oldukça memnunum
0
gencfb
(21.05.24)
s21 fe
0
etna
(21.05.24)
alabilirsiniz.
0
kesmekes laleler
(22.05.24)
(7)

Turkcell Superbox Sınırsız İnternet

Yıllarımı her türlü internet altyapısının binbir seçeneğin olduğu şehrin ortasında geçirdikten sonra, altyapı bulunmayan bir yerde yaşamaya başladım, uydu interneti ya da Turkcell'in superboxı arasında bir seçim yapmak gerekiyordu, uydunun hava şartlarına göre çok verimsiz olabileceğini öğrenince Su
Yıllarımı her türlü internet altyapısının binbir seçeneğin olduğu şehrin ortasında geçirdikten sonra, altyapı bulunmayan bir yerde yaşamaya başladım, uydu interneti ya da Turkcell'in superboxı arasında bir seçim yapmak gerekiyordu, uydunun hava şartlarına göre çok verimsiz olabileceğini öğrenince Superbox tercih ettik, tam taşınma gerçekleşmeden kotalı internet kullandık ve gayet iyi çalışıyordu, çok pahalı olmasını falan hazmettikten sonra mayıs ayından itibaren sınırsıza geçeriz diye düşünmekteydik ki sınırsız paketlerde internet hızının düştüğünü öğrendik. Bizim için hem hız hem kota önemli, Türk Telekom da kısa zamanda altyapı sağlayacak gibi gözükmüyor, yine de kendileri ile görüşme halindeyiz ve gerekli şartlar sağlanırsa Superonline'ın yüksek cayma bedellerini ödemeye de hazırız.

Ezcümle Superbox hem kotalı hem sınırsızı kullanıp kıyaslayabilecek biri var mıdır? Özellikle bu şekilde soruyorum çünkü kotasından bağımsız superboxtan verim alamamış çok kişi var gördüğüm kadarıyla, bizim kotalı paketlerde hız ile ilgili bir sorunumuz yok ama günde 40 gb tüketmiş oluyoruz ki bu da hiç anlayamadığım bir durum, geçen gece ek paket satın aldık, hiç kullanım yapmadan uyuduk, sabah kalktığımızda 10 gb harcanmıştı.

Kimileri telefonda hotspot kullanabilecekken Superbox kullamayı hiç anlayamamışlar ama telefon interneti hem hız hem kota olarak yetersiz kalıyor. O nedenle lütfen hotspot önermeyin:)
0
(21.05.24)
data kullanımı için bilgisayarda ve telefonda wifi üzerinden ne kadar data kullandığınıza bakıp en çok hangi uygulamaların kullandığını kontrol edebilirsiniz.

otomatik güncelleme vs olabilir

hız ve bağlantı ile ilgili sorununuz yoksa sınırsız pakette de verilen hızı alırsınız. verim alamayanlar genelde bulunduğu yerde bağlantı sorunu yaşayanlar oluyor.
0
jülsezar
(21.05.24)
kotalı olanda (300gb kota) İstanbul'da 40-50mbit alabiliyorduk

Geçen hafta taşındım, superonline fiber yok diye ttnet fiber de yok sandım superbox sordum, 16mbit sınırsız paket 1800tl civarıydı.

özetle kota sınırsız pakette hız sınırlaması var.
0
kimlanbu
(21.05.24)
Maksimum hız 16mbit bu arada, sınırsız kotada daha üstü yok
0
kimlanbu
(21.05.24)
@kimlanbu evet bunu biliyorum o sebeple sormak istedim yeterli geliyor mu diye. Biz burada 40-50mbit zaten görmüyoruz, 15-16 civarında, sorun yaşamıyoruz ama sınırsıza geçip hız 16ya kadar olunca sorun yaşar mıyız bilemedik.
0
🌸
(21.05.24)
mesela bir canlı yayın izliyorsunuz ve bu yayının 1080p olduğunuz düşünürsek 10 mbit, 4k olduğunu düşünürsek 50 mbit hıza ihtiyacınız olur.

bu örnek tekil cihaz üzerinde geçerlidir. bilgisayardan izleyecek olursanız ve arkaplanda yapılan bir işlem varsa bu da yayının sürekliliğini etkileyecektir. veya aynı anda başka bir telefon da bağlanıp bir şeyler izlemek isterse böyle bir sorun olacaktır.

ayrıca görece küçük bir yerleşkedeyseniz, elektrik kesintilerinde baz istasyonlarının etkileneceği için internet hizmetinizde de aksama olacağını unutmayın. (tecrübeyle sabittir. telefonun bile çekmediği görülmüştür.)

uydu internetinden kastınız bölgede yerel hizmet veren çatıdan çatıya olan hizmetse değerlendirilebilir.
0
bravoteam
(22.05.24)
1. Kotalı (250GB) satın alın.
2. Ek paket satın alın (50GB, kota dolunca 4 defa otomatik yenilenen)
3. Ek paketlerinizi hemen tüketmek için hızınızı yükseltiyorlar (özel bir talepte bulunmanıza gerek yok)

Bu şekilde yapınca 50MB/s download hızım var.
Hem de kota dolmazsa az para veriyorum.
0
alfired
(22.05.24)
Bugün artık dayanamayıp sınırsıza geçtik, şimdilik problem yok, bakalım deneyeceğiz.

@alfred 450 gb kota yeterli gelmiyor ki.
0
🌸
(23.05.24)
(5)

Kiracı - ev sahibi - komşu

metal69
Kiracısı olduğum Evin duşakabin kısmından alt komşuya su sızmaktadır ve tavanda sarı lekeler oluşturmuş. Bu zarardan oluşacak masrafları kiracıya mı komşuya mı ev sahibine mi kalıyor daha önce başına böyle bir olay gelen yazarların yardımlarına ihtiyaç duyarız teşekkürler. Yani ev sahibine yazayım
Kiracısı olduğum Evin duşakabin kısmından alt komşuya su sızmaktadır ve tavanda sarı lekeler oluşturmuş. Bu zarardan oluşacak masrafları kiracıya mı komşuya mı ev sahibine mi kalıyor daha önce başına böyle bir olay gelen yazarların yardımlarına ihtiyaç duyarız teşekkürler.

Yani ev sahibine yazayım mı böyle bir durum var diye?
0
metal69
(21.05.24)
Masrafı ev sahibi karşılayacak.
Ev sahibine haber vermelisiniz ki masrafı o ödeyeceği için hangi ustaya hangi yöntemle tamir ettireceğine de o karar vermeli.
Ev sahibiyle konuşmadan kendi kendinize yaptırıp sonra ondan para isteyemezsiniz.

Tesisat önemli ve tamiri zor bir sistem olduğu için ev sahibine haber vermeden yaptırmamalısınız da. İyi niyetle ben ödeyeyim diyerek bile yaptırmamalısınız.
0
michael_knight
(21.05.24)
tesisat ev sahibine aittir

iyi niyetle bile yaptırmamalısınız +1

benim tanıdığım vardı şöyleydi böyleydi diyebilir ev sahibi ve haklıdır da.
0
jülsezar
(21.05.24)
aynısı bizim evde oldu ev sahibi kendisi yaptırdı. durumu bildirin ve yaptırmasını isteyin yanaşmazsa yaptırırım ama kiradan düşerim dersiniz.
0
Kediyi üzdün
(21.05.24)
Ev sahibi yaptırır. Bir an önce bildirin. Bildirmezseniz hukuki anlamda sorun yaşayabilirsiniz
0
jackyr
(21.05.24)
Sakın siz yaptırmayın ev sahibine haber verin
0
mirty
(21.05.24)
(5)

vize için adli sicil kayıt belgesi

dali dili havali korna
Adli Sicil Kayıt belgesinin aslı ve fotokopisi istenmiş. E-devletten aldığım belge işimi görür mü yoksa adliyeden ıslak imzalı bir belge mi almam daha mı garanti olur? Sonrasında bunların noter onaylı tercümesi ve apostil damgası vurulması işi de var.
Adli Sicil Kayıt belgesinin aslı ve fotokopisi istenmiş. E-devletten aldığım belge işimi görür mü yoksa adliyeden ıslak imzalı bir belge mi almam daha mı garanti olur? Sonrasında bunların noter onaylı tercümesi ve apostil damgası vurulması işi de var.
0
dali dili havali korna
(21.05.24)
Apostilli istendiyse direkt adliyeye gitmeniz gerekiyor. Adli sicil kayıtlarına apostil adliyeden alınıyor.

10dan fazla adli sicil kayıdı veriliyordu galiba. Çevirtmenize vs gerek kalmayacak adliyeden istediğiniz dilde alabilirsiniz.
0
jülsezar
(21.05.24)
Turistik vize mi? E-devletten birçok dilde alınabiliyor, noter onaylı tercümeye, apostile gerek yok. E-devletten aldığınız yeterli olur. Ben yıllardır defalarca kez böyle yaptım. Ancak özellikle apostil istendiyse o zaman evet adliyeden almanız lazım.

Adli sicil ve/veya arşiv kaydınızı İngilizce , Fransızca , Almanca , İtalyanca , İspanyolca , Felemenkçe , Danca , Portekizce , Arapça , Rusça , Çince , Arnavutça , Bulgarca , Japonca , Korece , Letonca , Makedonca , Rumence , Slovakça , Boşnakça , Hırvatça , Sırpça , Moğolca , Kazakça , Özbekçe , Kırgızca , Tacikçe , Türkmence , Bengalce , Çekçe , Darice , Bahasa Endonezya , Farsça , Fince , Hintçe , İbranice , İsveççe , Lehçe , Karadağca , Macarca , Malayca , Urduca , Yunanca dillerine tercüme edilmiş sorgulama sonucu olarak alabilirsiniz.
0
orient blue
(21.05.24)
turistik değil 90 günden uzun süreli eğitim amaçlı.

"Adli Sicil Kayıt belgesinin aslı ve fotokopisi" yazmışlar fakat apostil için valiliği adres göstermişler. e-postayla sorduk vize firmasına, cevap gelecek mi bakalım.
0
🌸dali dili havali korna
(21.05.24)
İstanbul Çağlayan için "ıslak imzalı apostilli adli sicil kaydı" almak için sistemi size söylüyorum. Turistik vize değil de iş için gidenlerin ihtiyacı oluyor sanırım. Sırada bekleyen gördüklerimin hepsi çalışmak veya okumak için bir ülkeye gidiyordu.

C kapısının yanında (kapıdan girmeden) "Adli Sicil Kaydı" gibi bir ok var, onu takip edin. Bir pencereden adli sicil kaydınızı verecekler. Sonra adliyenin içine girip ikinci katta "bişiy kurulu"nu bulacaksınız. O kağıdınızı alacak, size bir imza attıracak. 4-5 dakika sonra ondan yeni bir kağıt alıp biraz ilerideki beyaz masaya gideceksiniz. O kağıdınızı alacak 5-20 dakika sonra "apostiller" diye seslenecek. Kendi kağıdınızı alacaksınız. Bu işlem ücretsiz. Tahminen 30-60 dakika sürer toplamda.
0
michael_knight
(21.05.24)
Garanti olması için orjinal alın. Diğer belgelerin apostili için kaymakamlık yapıyor, adli sicil kaydının apostili sadece adliyeden
0
jülsezar
(21.05.24)
(8)

Nespresso kahve hacmi sorusu

nundu
Şimdi bendeki makinede sütlü kahve çeşitlerini saymazsak temelde üç seçenek var ristretto, espresso ve lungo olarak. Hacim olarak en azı ristretto, en çok olanı lungo. Aldığım kapsüllerde de tavsiye edilen hazırlanış olarak belirtiliyor hangisi olduğu.Ben öyle bi shot espresso atıp gideyim olayını s
Şimdi bendeki makinede sütlü kahve çeşitlerini saymazsak temelde üç seçenek var ristretto, espresso ve lungo olarak. Hacim olarak en azı ristretto, en çok olanı lungo. Aldığım kapsüllerde de tavsiye edilen hazırlanış olarak belirtiliyor hangisi olduğu.

Ben öyle bi shot espresso atıp gideyim olayını sevmediğim için fincanımı doldursun istiyorum. Bununla ilgili iki sorum var;

1) Tavsiye edilen hazırlanışı lungo olan kahveyi aldım makineye taktım çalıştırdım, fincanın yaklaşık yarısı doluyor bir lungo ile. Sonra kapsül makinedeyken tekrar lungo tuşuna basıp sıcak su ekletiyorum. Bu makine ömrü açısından zararlı mı?

2) Tavsiye edilen hazırlanışı espresso olan kahveyle aynısını yaptım, fincanın çeyreği kadarı doluyor. Üst üste iki defa lungoya basıp su eklemem gerekiyor. Şimdi derdimi sevebilirsiniz ama insanoğlu işte daha kolayın da daha kolayını arıyor :) espresso+lungo+lungo yerine, espresso tavsiye edilen kapsülle lungoya bassam sıkıntı olur mu? Kahvenin tadında çok büyük değişim ya da makineye bir zarar yine?

Cevaplar için teşekkürler
0
nundu
(20.05.24)
zararı olmaz farklı bir şey koymuyorsunuz sonuçta aynı kapsülden su geçiyor


2- cihazın su ayarını değiştirmek sorun olmayacaksa ( başka kullanan kişiler vs) öyle yapın ? daha çok su versin.

zaten bildiğiniz üzere espresso az hacimli oluyor su ekleyince americano oluyor yani direkt sıcak su da eklenebilir kapsülsüz (neden olmasın :D)

tadı da size kalmış hocam deneyip bakacaksınız damak zevki. elbette hafifler tadı. belki daha sert tatlar da daha başarılı olabilir
0
jülsezar
(20.05.24)
1) makine ömrü açısından zararı olmaz.

2) sonuçta siz 2 kere lungoya basarak ne espresso ne lungo yaptığınız için hangi kapsülü kullandığınızın ya da hangi tuşa bastığınızın da bir önemi yok bence :) kolaylık açısından 2 kere lungo en iyi ideali gibi duruyor. americano yapıyorsunuz aslında :)

ek de bir bilgi vereyim, eğer tam olarak belli miktarda kahve yapmak istediğiniz zamanlarda lungo tuşuna basılı tutarak istediğiniz kadar su geçirebilirsiniz kapsülden. tuştan elinizi çektiğinizde duruyor. 2x lungo bazı fincanlarda çok veya az gelirse kullanışlı olabilir :)
0
king lizard
(20.05.24)
Evet sadece americano yapmak istiyorum ya niye bu kadar kastıysam anlatmak için ahahah

Evde kettle var da bi yandan kahve hazırlayıp kettledan su ısıtmayla uğraşmak da istemedim yani farkındaysanız hayatımı minimum çabayla geçiriyorum ahaha ama teşekkür ederim cevaplar için :D
0
🌸nundu
(20.05.24)
kapsülü at bi daha bas direkt makineden sıcak su gelsin hocam . kettle ile uğraşmadan :D
0
jülsezar
(20.05.24)
Kapsül takılı değilken basmayı hiç denemedim sanırım. Kastettiğiniz o di mi? Kapsül takılı değilken su gelmesinde bir sıkıntı olmuyor di mi?
0
🌸nundu
(20.05.24)
evet evet onu kast ettim. yok hocam niye zarar olsun hiç zannetmiyorum. kahveden geçeceğine direkt geliyor. hatta ilk açıldığında da boş geçirdim ben temizlemek için ve ara ara temizlensin diye yine kapsülsüz su akıtıyorum.
0
jülsezar
(20.05.24)
Aa doğru ilk alınca boş sıcak su geçiriliyodu. Teşekkürler hocam :)
0
🌸nundu
(20.05.24)
yaklasik 15 yildir bu yaptıklarını yapıyorum ama hiç americano tadı gelmiyor bana ya bu kapsüllerle olmuyor bence:> lungo esp derim olcumsuz. cevap için=bişi olmaz
0
ala09
(21.05.24)
(2)

"yurt dışı iPhone" ilanları hakkında...

kukuleta
Ara ara denk geliyor, gayet uygun fiyatlara güncel model iPhone ilanları oluyor. Bazısında bilmemkaç ay aktif, yok e-sim takılmadı vb vb...Şimdi o ay sayısı bitince telefon çöp mü oluyor nasıl oluyor?Bu telefonları almak için ülkeden çıkış/giriş yapmış bir pasaportum mu olması lazım?Telefonu açtırma
Ara ara denk geliyor, gayet uygun fiyatlara güncel model iPhone ilanları oluyor. Bazısında bilmemkaç ay aktif, yok e-sim takılmadı vb vb...

Şimdi o ay sayısı bitince telefon çöp mü oluyor nasıl oluyor?

Bu telefonları almak için ülkeden çıkış/giriş yapmış bir pasaportum mu olması lazım?

Telefonu açtırmanın başka yolları var mı?
0
kukuleta
(20.05.24)
o ay sayısı bitince imei kayıdı yaptırman gerekiyor

onun içinde 1 sene içinde y.dışına çıkmış pasaport olması lazım ve o pasaport ile imei kayıdı yapıldıktan sonra sadece o pasaport sahibine ait hat ile telefon çalışıyor.
0
jülsezar
(20.05.24)
120 gün kullanıp simi ikinci yere takınca bir 120 gün daha kullanıyorsun. Kayıtsız senede 240 gün kullanabiliyorsun. Sene başında sıfırlanıyor.
0
gabe h coud
(20.05.24)
(4)

noter onaylı tercüme

dali dili havali korna
bulunduğum ilçede ispanyolca tercüme yapılmadığından elimdeki bazı belgeleri telefonda taratıp başka bir şehirdeki tercüme bürosuna yollayacağım ve onlar da noter onayı+apostil işini halledip kargoyla bana geri yollayacaklar.belge bana vize sürecinde gerektiğinden eksik/hata olmamasına dikkat ediyor
bulunduğum ilçede ispanyolca tercüme yapılmadığından elimdeki bazı belgeleri telefonda taratıp başka bir şehirdeki tercüme bürosuna yollayacağım ve onlar da noter onayı+apostil işini halledip kargoyla bana geri yollayacaklar.

belge bana vize sürecinde gerektiğinden eksik/hata olmamasına dikkat ediyorum. bu şekilde belge taratmayla vs evrak göndermek bir sıkıntı yaratabilir mi?
0
dali dili havali korna
(20.05.24)
belgenin orjinal olması gerekmiyorsa bir sorun olmaz.

biraz kafa karıştırıcı olsa da demek istediğim şu. belgenin fotoğrafını gönderdiğiniz zaman çeviriden sonra uygulanacak apostil o çevirinin uluslararası geçerli olmasını sağlıyor.

belgenin de uluslar arası geçerliliği isteniyorsa o belgeye apostil alınabilir
ya da o belgenin noter onaylı haline apostil alınıp ona da tercüme yapıtrılabilir

misal siz diplomanın fotokopisini çevirttirip apostil aldığınızda diplomanın fotokopisi olduğu için onu kabul ederler mi emin olmak lazım
0
jülsezar
(20.05.24)
@julsezar Diploma gibi belgelerin aslına apostil çok mantıklı değil sanırım çünkü sürekli gerekecek bir belge ve apostil esnasında mühür zımba gibi şeylerle kullanılamaz oluyor benden renkli fotokopisini talep etmişlerdi hep, tabii belki değişiyordur ülke bazında yanlış yönlendirmek istemem
0
laputa
(20.05.24)
@laputa

haklısınız ben sadece karşı tarafın ne istediğinden emin olmak lazım onu kast ettim.

bir de evhamlı insansanız (benim gibi) tüm olasılıkları düşünmek gerekiyor y.dışına gidince bu olmaz şöyle şöyle olması lazım dense onu yerine getirmek çok zor.

o tarz belgelerin diploma transkript vs ise üniversitede apostil yetklisi tarafından aslı gibidir olarak fotokopi verilmesi bir çözüm olabilir.

edit: benim y.dışımda götürdüğüm kurumda belgenin orjinaline bakıp fotokopiyi alıyordu. çok güzel bir yöntem mesela. görevli kontrol ediyor fotokopi ile orjinal aynı mı diye. aynı ise o belgeye orjinalmiş gibi muamele ediyor.
0
jülsezar
(20.05.24)
Hayır hiçbir sıkıntı yaratmaz. Ben de o işi yapıyorum.
Hatasız olması konusunda ricada bulunun, double check yapsınlar.
0
norek
(20.05.24)
(2)

Avrupa insan hakları mahkemesine başvuran var mı?

hhhh99
herhangi bir sonuç alabilen var mı?Almanya yi şikayet etmeyi düşünüyorum elimde delil sayılabilecek bir kaç belge var ve yaşadığım çok sayıda yasa dışı durum var.Türkiye ye şikayet etmeyi düşünüyorum ancak suç Avrupa da olduğu için pek işe yarayacağını düşünmüyorum o nedenle Avrupa'da şikayet etmeyi
herhangi bir sonuç alabilen var mı?Almanya yi şikayet etmeyi düşünüyorum elimde delil sayılabilecek bir kaç belge var ve yaşadığım çok sayıda yasa dışı durum var.
Türkiye ye şikayet etmeyi düşünüyorum ancak suç Avrupa da olduğu için pek işe yarayacağını düşünmüyorum o nedenle Avrupa'da şikayet etmeyi düşünüyorum.
0
hhhh99
(20.05.24)
İlgili ülkedeki yargı yollarını bitirdikten sonra aihme başvurabiliyorsunuz diye biliyorum en azından türkiye için öyle.
0
jülsezar
(20.05.24)
#jülsezar
yargı işleme almıyor ifadesini verdiğim tek mahkeme de usulsüzlük var onlarda işlem yapmıyor ayrıca polisin kötü muamelesi ve şikayetimi işleme almaması var
0
🌸hhhh99
(22.05.24)
(23)

Her gün arabayla işe 20 km git gel yapılır mı?

dedeminhirkasi
İşe gitmek için 10 km git 10 km gel hadi 25 km diyelim arabayla mı gitsem toplu taşımayla mi karar veremedim. Toplu taşımayla gidersem eğer 3 vasıta değiştirmem gerekiyor. E böyle olunca da arabayla gidip geliyorum bir süre ama artık benzin de yetistirememeye başladım. Sizce 20 km bir gün için norma
İşe gitmek için 10 km git 10 km gel hadi 25 km diyelim arabayla mı gitsem toplu taşımayla mi karar veremedim. Toplu taşımayla gidersem eğer 3 vasıta değiştirmem gerekiyor. E böyle olunca da arabayla gidip geliyorum bir süre ama artık benzin de yetistirememeye başladım. Sizce 20 km bir gün için normal mi az ki çok mu siz ne dersiniz
0
dedeminhirkasi
(19.05.24)
Uzun süreli bir işse fırsat olduğu anda işe yakın bir yere taşınmak daha iyi seçenek gibi görünüyor
0
diyecevaplandı
(19.05.24)
Rota müsaitse elektrikli bisiklet için güzel bi uzaklık.
Ama trafiğe kalmıyosanız bence 25 km total bi şey değil
0
zimbirik
(19.05.24)
km'de ne kadar yakıt tükettiğine bak, sonra aldığın yol parasına bak. her halükarda konforundan dolayı araba tercih edilir, totalde %20-30 kendi cebinden çıksa bile.
0
numlock
(19.05.24)
Bir gün arabayla git bir gün toplu taşımayla.
0
sevilen progressive türkücü
(19.05.24)
hibritte yapilabilir. tek otobusle gidebilecegin konuma kadar arabayla gidip, park edip devam edebilirsin
0
foster
(19.05.24)
20 km hiç bir şey değil. ben olsam araba devam ederdim.

edit: he bu dediğim trafik yoksa tabi. diğer türlü toplu taşıma her türlü.
0
biergarten
(19.05.24)
üç vasıta çok yorucu olur. bu vasıtalarda hep ayakta mı gidiyorsunuz?
bi de birinden inip birine binmek de olmayacak. hep bekle bekle..

öte yandan sabah ve akşam trafiğini araçta yaşamak var. kaza riski falan var.

ama yine de trafik yoksa her türlü araba derim. masrafı çok olsa bile.

benim iş 18 km. araba var ama servis olduğu için servisle gidiyorum. hiç o trafiği çekemem. (istanbul anadolu yakası)
0
tabudeviren
(19.05.24)
arabaya sırf yakıt masrafı olarak bakmamak lazım. bunun lastik yıpranması var, bakımı var, sigortası-kaskosu var. bunlar hep maliyet.

istanbul için ya işe yakın eve taşınacaksın yada evine yakın iş bulacaksın.
0
my fault
(19.05.24)
Abi napıyorsunuz 10 git, 10 gelsen bahsediyor. Yok lastik yıpranması falan. Çıldırdınız mı.
0
numlock
(19.05.24)
Makul bir çözüm istiyorsunuz sanırım yanlış anlamadıysam bu durumdaevinizi iş yerinize yakın bir noktaya taşıyabilirsiniz ya da motosiklet, bisiklet, elektrikli scooter gibi alternatif ekonomik araçlara yönelebilirsiniz.
0
doharkoman
(19.05.24)
20 git 20 gel yapıyorum, toplu taşıma kullanıyorum. Hem şoförlük hem trafikte beklemek manasız geliyor, mis gibi toplu taşıma
0
kondansator
(19.05.24)
10 km çok kısa değil mi ya. Büyük şehirler algımızı mı bozdu acaba. 10 km benim markete gitme mesafem :D
0
yenibirgüzelnick
(19.05.24)
20 git 20 gel 40km gittim 2 sene. Trafik olmayan bir rota ise kendi aracımı tercih ederim. Trafik yoracaksa varsa servis yoksa toplu taşıma.
0
cilekli pasta
(19.05.24)
20 hatta 25 km gidiş dönüş İstanbul için son derece normal hatta az bile diyecektim ki araç seninmiş. Onun yakıtını, yıpranmasını falan yetiştiremezsin tabii ki. Mesafe diyorsan normal. Hatta 3 vasıta çekeceğine arabayla git gel derim ama "yetiştirememeye" başladım dediğin anda akan sular durur.
0
nawar
(19.05.24)
Bu kadar mesafe tek vasıtayla toplu taşıma olsa bile arabayla gidilir. Tabii aşırı trafikli bir güzergah değilse.
0
mbond
(19.05.24)
20 km ne ki tabiki yapılır. üstelik 3 vasıta değiştirme alternatifi varsa kesin yapılır
0
paintov
(19.05.24)
20 km az bile. arabasız ben gitmezdim asla. şu an bir araba ortalama kmde 3 tl yakıyor. ayda 1750 tl çok değil. işe de arabayla gitmiceksen arabanın anlamı yok. ben git gel 60 bile yapardım şahsen. bu konfordan kısılmaz. 3 vasıta diyosun bi de işkence resmen. eline geçen ekstra 1000 tlye değer mi? ki toplu taşıma da ucuz değil artık. daha az kalıyodur eline.
0
jelly bear
(20.05.24)
20 km yol değil git gel, tek yön olsa bile önemsiz bir mesafe. hele bir de senin durumda tek yön 10 km diyorsun, yol arabayla 15 dk sürer en çok. daha ne kadar yakın olması ideal oluyor ki sizin için uzun vadede yakın yere taşınmak öneriliyor :D
lastik yıpranması falan denmiş, çıldırdınız mı abi siz?
iddia ediyorum, istanbul'da çalışan nüfusun %95'inin yolu seninkinden daha uzundur.
benim yolum tek yön 23 km, arabayla 30 dk çekiyor. daha yakına taşınmayı düşünmüyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(20.05.24)
10km yol degil+1 bence arabayla gidilesi en iyi mesafe bu. 3 vasita dusunulemez
0
ala09
(20.05.24)
10 km mesafeye bu kadar taşıt değiştirmek durumunda olmak talihsizlik olmuş. 3 ayrı vasıta ile işe gitmek demek; 3 defa vasıta beklemek demek ve bunlara yürümek demek. Sırf yarım saate yakın bu şekilde kaybedersin. Dönüşte de bir yarım saat kaybedersin sana etti 1 saat.

Örneğin haftada 1 kez belki Cuma günleri işe toplu taşıma ile gidebilirsin. Ayda 1 haftalık benzin parandan tasarruf etmiş olursun.
0
Lethe
(20.05.24)
ben her gün 36 git, 36 gel, 72 km yapıyorum. toplam 3 saat. hatta bazı günler trafik çok olunca, 36 km yerine 65 km olan bir yoldan gidiyorum.

10 km gidip gelmek için 90 liralık benzin harcarsınız. toplu taşıma ne kadar tutuyor?
0
co2s2
(20.05.24)
10 km için 3 vasıta değiştirmek çok kötü
0
jülsezar
(20.05.24)
bence arabayla devam et.
0
sizofren06
(20.05.24)
(9)

Usb bellek veri kurtarma

icemanx1905
Sabah kullandığım 8gb'lık usb belleği biraz önce takınca aşağıdaki hatayı alıyorum.(güvenli kaldır yapmadan tak-çıkar yapmıştım)-G:Sürücüdeki diski kullanabilmek için önce biçimlendirmeniz gereklihttps://hizliresim.com/i9wrhb0https://hizliresim.com/2a2rckkhttps://hizliresim.com/nyeyz8yDisk yönetimin
Sabah kullandığım 8gb'lık usb belleği biraz önce takınca aşağıdaki hatayı alıyorum.(güvenli kaldır yapmadan tak-çıkar yapmıştım)

-G:Sürücüdeki diski kullanabilmek için önce biçimlendirmeniz gerekli
hizliresim.com
hizliresim.com
hizliresim.com

Disk yönetiminde raw olarak gözüküyor.
hizliresim.com

Veri kurtarma programlarında dosya tipi unknown gözüküyor.
hizliresim.com
hizliresim.com

*Eğer ilk resimdeki şekilde diski biçimlendirip tararsam veri kurtarılır mı?
*Usb nin önceki formatından emin değilim (ntfs mi? fat32 mi?) şimdi biçimlendirme fat32 olursa kurtarma şansını etkiler mi?
0
icemanx1905
(19.05.24)
Güvenli kaldır yöntemi bu sebeple önemli işte.
Arkadaşları da hala eğitemedim bu konuda. Yedeği olmayan önemli bir veri kaybedecekleri zamana kadar da beni asla anlamayacaklar.

Belleği işletim sisteminin farklı olduğu başka bir bilgisayarda da deneyin bakalım.

Başka uygulamalara da bakın.

www.easeus.com

Get data recovery
R studio gibi..

Uygulamadan uygulamaya kurtarma işleminin süresi ve veri oranı değişebiliyor. Birinin kurtaramadığını bir diğeri kurtarabiliyor.
0
diyecevaplandı
(19.05.24)
Easeus rawı görüyordu yanlış hatırlamıyorsam
0
jülsezar
(19.05.24)
chkdsk gibi bir seçenek var. ben yaptım kurtarmıştı.
0
tabudeviren
(19.05.24)
@tabudeviren

chkdsk ile aaşağıdaki hatayı alıyorum.
THE TYpe of the file system is RAW

@diyecevaplandı
@jülsezar

Easeus ve Rstudio usb'yi gördü ve taradı fakat Çoğu pdf ve png'ler açılmıyor.

Acaba diski nfts hızlı biçimlendirip recuva ile tarasam bir fark olurmu? biçimlendirmek riskli ise usb böyle kalsa ilerde belki başka bir program ile denemeyi beklemeli?

Bu nasıl kendi kendine raw oldu. Tekrar tak-çıkar , tak-çıkar yapınca bu seferde ntfs olsa ya :)
0
🌸icemanx1905
(19.05.24)
Depremle ev yıkılıyor ama depremle yerine gelmiyor maalesef, keşke

Biçimlendirince kurtarma ihtimaliniz daha da azalır

İleride başka programla deneyecek kadar önemliyse dosyalar, araştırmaya devam edin o zaman
0
jülsezar
(19.05.24)
raw'a dönüşen 3 tane diskimi daha once kurtardım. özel mesaj ile programın linkini atarım istersen. programın ismi file scavenger. 2 tip tarama yapıyor. full tarama yapman gerekiyor.
0
hasansabbah
(19.05.24)
Raw dan kasıt işlenmemiş, ham veri demektir. Fat32 veya NTFS el değişmiş üzerinde bilinçli olarak dosya dizin formatında değişiklik yapılmış demektir bir anlamda.

USB den doğrudan veri kurtarmanın yanında bir de,
USB fat 32 file system repair veya
USB NTFS file system repair olarak arama yapın ve sonrasında uygulamalarla deneme yapın diyeceğim ama USB belleğin dosya biçin formatını da bilmiyorsunuz.
Bu bakımdan iş daha da zorlaşıyor.
0
diyecevaplandı
(19.05.24)
@diyecevaplandı

R studio formatı ntfs olarak gösterdi. Dediğiniz şekilde de araştırayım. Çok sağolun
0
🌸icemanx1905
(19.05.24)
@hasansabbah

Yazdım hocam
0
🌸icemanx1905
(19.05.24)
(7)

Başlangıç pozisyonu maaşı görece yüksek meslekler

sekizdokuzon
Merhaba. 12 yıllık matematik öğretmeniyim ama artık bu işi yapmak istemiyorum. Daha önce farklı olarak çağrı merkezinde çalıştım. Başlangıç olarak iyi kötü bir maaş alabileceğim ve kendimi geliştirdikce ekonomik olarak rahatlatacak ne yapabilirim?İstanbul'dayım. Yaş 37, kadınım.Teşekkürler.
Merhaba. 12 yıllık matematik öğretmeniyim ama artık bu işi yapmak istemiyorum. Daha önce farklı olarak çağrı merkezinde çalıştım. Başlangıç olarak iyi kötü bir maaş alabileceğim ve kendimi geliştirdikce ekonomik olarak rahatlatacak ne yapabilirim?

İstanbul'dayım. Yaş 37, kadınım.

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(15.05.24)
Sektör tavsiyesi de alabilirim, "Bir şekilde gir, illaki yukselirsin" dediğiniz.
0
🌸sekizdokuzon
(15.05.24)
Denetim ve muhasebe alanında çalışabilirsin.
0
gabe h coud
(15.05.24)
maaşlardan dolayı mı yapmak istemiyorsunuz yoksa öğretmenlik mi yapmak istemiyorsunuz

özel derslerden acayip para kırabilirsiniz gibi gözüküyor çünkü yeni sektöre zaman harcamak yerine
0
jülsezar
(15.05.24)
yazılım iş yapar her zaman
0
duyurukullanıcısı
(15.05.24)
Ben de özel ders yazmaya geldim.
Çevre edinip iyi de bir düzen tutturursanız aldığınız maaştan fazlasını kazanıp daha rahat çalışanilirsiniz.
0
kirmizipilotkalem
(15.05.24)
Selam, ucretsiz ders vermek istediginizi gordum saygi duydum. O zaman kayda deger tavsiye verelim dedik. Zaman/kazanc egrisi esasiyla kafamdan kaba hesap yaptim.
Figma ogreniyorsun, olursa yaninda birkac a2 b1 seviyesinde tasarim programlari tercihen adobe olabilir. Daha sonra ui uxci olarak ister freelance ister yabanci islerle ilerliyorsunuz. Figma ogrenin ama o elzem. Ayrica ozel ders, youtube kanalina yuklenmek de dusunulebilir. Zaman egrisi yuksek ama kazanc baslarsa bir sure sonra video atmaya gerek kalmayacaktir.
0
optimistbakunin
(15.05.24)
sosyal mecralara yönelin, azıcık isim yaptınız mı paraya para demezsiniz. youtube kanallarından teklif gelebilir artı özel derslerden inanılmaz kazanırsınız. bir de üstüne alanınız matematik, ben olsam asla bırakmazdım.
0
candide
(15.05.24)
(7)

Kaş'ta denize girilebiliyor mudur?

tchuck
yav yarın bi gidelim, 2 günlük sonra dönelim diyorduk da. hava soğuk resmen. kaş da soğuk mudur? suya girilir mi?su sıcklığı 22 derce gözüküyor, aslında girmeye uygun ama bilemedim.
yav yarın bi gidelim, 2 günlük sonra dönelim diyorduk da. hava soğuk resmen. kaş da soğuk mudur? suya girilir mi?

su sıcklığı 22 derce gözüküyor, aslında girmeye uygun ama bilemedim.
0
tchuck
(15.05.24)
ramazan bayramının haftasonunda 2 gün girdik, hava oldukça güzeldi, su soğuktu ama sorun yaşatacak bir seviyede değildi.

kaş merkez
0
prezarlatif
(15.05.24)
Su 22 ise soğuktur zevkli olmaz hava da soğuksa
0
jülsezar
(15.05.24)
girersin de üşürsün zevki olmaz.
0
jelly bear
(15.05.24)
geçen hafta fethiye taraflarında inanılmaz rüzgar vardı giremedim ben ama denize girenler vardı. su tabii ki soğuk ama yüzülmez de değil önemli olan rüzgar olmaması o zaman üşütüyor insanı işte.
0
Kediyi üzdün
(15.05.24)
2022'de 19 mayis tatiline denk gelen dönemde girdim.
su sicak degildi. soguk suya girmek faydali bir sey. günes yakiyordu ama kurumada sikinti yasamazsin.
kas genelde kayaliktir ama daha sicak deniz istiyorsan kum sahillere bakmani tavsiye ederim.

ben gayet iyi yüzdüm. 65 yasinda annem de yüzdü. tamamen kisisel bir sey. denizin icinde keyif yapayim diyemezsin ama yüzmen gerek isinmak icin :)
0
robert bosch
(15.05.24)
Valla bizde cumartesi gidicez bir haftalığına su soğuksa haber verir misin :)
0
mirty
(15.05.24)
ciddi soguk olur eger soguk suya ozellikle bir direncin yoksa.
0
hot potato
(15.05.24)
(3)

Magnezyum yağı/spreyi kullananlar

burdasorularibensorarim
Ağrılar, rahat uyuma vs için kullanılıyormuş diye okudum da kullanan var mı uzun süreli ve düzenli olarak? Faydasını gördünüz mü hangi spreyi önerirsiniz?
Ağrılar, rahat uyuma vs için kullanılıyormuş diye okudum da kullanan var mı uzun süreli ve düzenli olarak? Faydasını gördünüz mü hangi spreyi önerirsiniz?
0
burdasorularibensorarim
(14.05.24)
hapı var bunun. hamileyken sırt ağrılarım için vermişti doktorum. ben pek faydasını göremedim ama. yine de denenebilir tabi.
0
elorelia
(15.05.24)
hapları var +1

annem kullanıyor onda işe yarıyor ama ne kadar yoksunluk çektiğinize göre etki etme miktarı değişebilir

magnezyum malat sitrat komplexi olan haplara bakabilirsiniz
0
jülsezar
(15.05.24)
ocean extramag kullaniyorum ara ara. evet, rahat uyutuyor, sindirimi rahatlatiyor ve yorgunluk kaynakli kas agrilarima iyi geliyor.
0
65 derece
(15.05.24)
(1)

kalori hesabına yenmeyen kısımlar da dahil mi

inheritance
örneğin zeytin kavanozunda 100 gr - 143 kcal yazıyor. bu 100 gram zeytinin çekirdeği dahil mi, yoksa çekirdeği çıkarılmış 100 gram zeytin mi?meyve kabuğu / çekirdeği de aynı şekilde.
örneğin zeytin kavanozunda 100 gr - 143 kcal yazıyor. bu 100 gram zeytinin çekirdeği dahil mi, yoksa çekirdeği çıkarılmış 100 gram zeytin mi?

meyve kabuğu / çekirdeği de aynı şekilde.
0
inheritance
(14.05.24)
mantıken dahil olması lazım
0
jülsezar
(14.05.24)
(12)

Dikkatli besleniyorum ama yine de ağırlık çöküyor

noxie
Merhaba, yemeklerden sonra ağırlık çökmesi ve uyku halinden şikayetçiydim. Yediklerimi büyük ölçüde değiştirdim ama yine aynı durumu yaşıyorum. İnsülin direncime henüz baktırmadım ama varsa bile hamur işinden, abur cuburdan, işlenmiş şekerden uzak durun diyor. Ben de buna göre besleniyorum ama yine
Merhaba, yemeklerden sonra ağırlık çökmesi ve uyku halinden şikayetçiydim. Yediklerimi büyük ölçüde değiştirdim ama yine aynı durumu yaşıyorum. İnsülin direncime henüz baktırmadım ama varsa bile hamur işinden, abur cuburdan, işlenmiş şekerden uzak durun diyor. Ben de buna göre besleniyorum ama yine de bir şey değişmiyor.

Bakın size yediklerimi sıralayacağım, bir bakın:

Sabah - bir kahve, sonrasında su
Öğle arası - burada kahvaltı yapıyorum. domates, salatalık, biber, maydonoz (yağsız tuzsuz hepsi), zeytin (5-6 tane), beyaz peynir, kaşar, ceviz (2 adet), bir haşlanmış yumurta, tam buğday ekmek 1,5 dilim, bir kupa çay, bir tatlı kaşığı ev yapımı reçel (bunda işlenmiş şeker var ama bu kadarı da etkilerse bilemiyorum).

hepsi normal porsiyonlarda, abartılı bir şey yok.
yedikten sonra çok iyiyim ama 1 saat sonrasında görseniz, öyle ağırlaştım ki sanki bir tabak mantı yemişim gibi.

şu an çay-kahve içsem kendime gelirim biraz ama demir seviyem de düşük olduğu için çok içmek istemiyorum.

daha sağlıklı nasıl beslenebilirim allah aşkına?
0
noxie
(14.05.24)
gluten etkiliyor olabilir. ekmek yemeyin bir gün öyle deneyin.

gluten dışında diğer yiyecekler de dokunuyor olabilir.

annem keçi sütünden yapılmış peynir yiyebiliyor inek sütü ürünleri dokunuyor vs.

benzer bir şekilde geçici (edit: geçirgen) bağırsak sendromu da olabilir ama tek belirtisi bu değil , amacım internet doktorluğu değil ama sadece sağlıklı görünen yiyecekler ile çözülemiyor olabileceğini ifade etmek istedim.
0
jülsezar
(14.05.24)
protein yok mu?
0
numlock
(14.05.24)
Kahvaltıda protein ağırlığı aşırı az. Hemde düz şeker, ekmek falan da yiyorsunuz, o yüzden olabilir belki.
0
zimbirik
(14.05.24)
ben de bu konudan şikayetçi idim. 1 porsiyon pilav uyutuyormuş meğer.
ekmeği yarım dilime indirebiliyor musunuz ? bi deneyin isterseniz.
0
WithWorth
(14.05.24)
yumurtayı unutmuşum ekledim, peynir de var protein olarak.

salam, sosis gibi işlenmiş gıdaları bıraktım. sucuğu da olursa hafta sonları yiyorum.
0
🌸noxie
(14.05.24)
1 yumurtadaki protein diğer yediklerinizin yanında pek bir şey değil.
0
zimbirik
(14.05.24)
1 yumurtada olan protein hiçbir şey. Aksam iyi yemiyorsaniz low protein diet olmus.

Eğer bu diyet ise yaramiyorsa tam tersini yapıp deneyin (high protein). Cinsiyete göre ideal protein alimini examine.comdan falan bulabilirsiniz.

Olay yedikleriniz ile mi alakalı denemek isterseniz o öğlen yemeginiz yerine dümdüz salata ve ızgara tavuk yapın. Ekmek yok, yağ yok (yağ umrumda değil de böyle olsun simdilik). Sadece sebze ve tavuk. Bundan da ağırlık çökerse o zaman bir baktırın. Hayatımda salata ile ağırlık çökmedi.

Buna ek olarak ben yemekten sonra limonlu sıcak su iciyorum, bilimsel yani ne bilmesem de mideme iyi geliyor.

Her şeyi deneyin ama sadece tek bir seye odaklanmayin (glutenden oluyor, bundan oluyor, sundan oluyor diye. Deneyerek bulun. Herkesin bünyesi farkli. Yıllardır gluten yerim bir derdim yok).
0
logisticsmanager
(14.05.24)
yediklerin sadece bu kadar mı? kaç kilosun? burada pek bir şey yok ki. pek bir şey yemediğin için yorgun hissediyor olabilirsin.

ayrıca ağırlık çökmesi şunlardan olabilir:
bir hastalık olabilir, doktora gidebilirsin.
kan değerlerin düşük olabilir, bu ihtimal var çünkü az yiyorsun, doktora gidip kan tahlili olabilirsin.
gün içinde çok yoruluyor olabilirsin.
uykunu alamıyor olabilirsin.
son olarak alışkanlık olabilir. her akşam yemekten sonra uykun geliyorsa vücut artık buna alışmış ve o saatte uyumak istiyor olabilir.

bence asıl sebep bu:
www.eksiduyuru.com
0
abelardo
(14.05.24)
Bağırsaklarımda işlev bozukluğu vardı, yemek sonrası çöken ağırlık da belirtilerinden biriydi. Sizde de böyle bir şey var demiyorum ama, doktorum yemek sonrası ağırlık çökmesinin normal olmadığını, yemekten sonra ağırlaşmak yerine aksine enerjik olmanın beklendiğini söylemişti. Sindirim sisteminize bir baktırabilirsiniz.
0
amelie poulain
(14.05.24)
1. Kan değerlerine baktır. Özellikle şekerine

2. Bir hafta süreyle glutensiz beslen.
İçinde gluten olan gıdalar ile gluteni taklit eden gıdalar diye arat ve onları hiç yeme. Azıcıktan bir şey olmaz mantığı yanlış. Hiç yeme. Öyle bir dene.

Yine olmazsa safra kesene falan baktır. Bir gastroentorologa görün.
0
Mirket
(14.05.24)
Sağlıklı beslenmede reçel yüksek şeker ierdiği için olmaması gerekir. Ekmekte bir süre çıkarılabilir proteine ağırlık verebilirsiniz. Sağlık sorununuz için hekime görünün.
0
doharkoman
(15.05.24)
Ekmegi tam bugday yap az ye
Sekeri sifirla

Spora basla
0
Zetnikov
(15.05.24)
(3)

sanayimsi işler

patronaj1
selamlar.istanbulda beyaz yakalı hayatının arasında bi memlekete gidince düşünmeye başladığım bir şey var.liseden bir arkadaşım rulo makine hırdavat tic. ltd. şti. kurmuş. Konveyör Bant Rulo üretiyor.maden şirketlerine falan satıyormuş.başka bir arkadaş tarımcıydı zaten ailesi. kendisi de yulaf, kar
selamlar.
istanbulda beyaz yakalı hayatının arasında bi memlekete gidince düşünmeye başladığım bir şey var.

liseden bir arkadaşım rulo makine hırdavat tic. ltd. şti. kurmuş. Konveyör Bant Rulo üretiyor.
maden şirketlerine falan satıyormuş.

başka bir arkadaş tarımcıydı zaten ailesi. kendisi de yulaf, karışık, darı vs kuş yemi imalat ediyor.

ikisinin de bu işleri kurduktan sonra hayatları inanılmaz değişti. kısa sürede evler arabalar hayat tarzı baya level atladılar.

şimdi düşünüyorum network tabii ki önemli ama ben kuş yemi işime girsem en kolay şey üretmek olur. bin tane dert var.

ikisine de sorduğum ilk soru şu oldu, nereden aklına geldi de bu işe girdin?

sallıyorum mesela düğme ya da fabrikalardaki rulolara yedek parça üretmek gerçekten bir iş ve belli ki yeterli sermaye, ticari kafa, aile bağlantıları vs bir şekilde kazandırıyor.
bunun gibi örnekler var mı hiç çevrenizde falan?

birileri şu an sadece şu tarağı üreterek para kazanıyor. www.google.com

hadi zeytin tarağı üreteyim desem nereden başlanır ki işe?
0
patronaj1
(14.05.24)
Bir şekilde işin içinde olmakla başlıyor herşey aslında. Ticaretle uğraşıyorsan iş çevren sürekli genişliyor, kim nerede ne iş yapıyor, ne yapılacak, kimler ne alıp satıyor devamlı bunları görüyorsun, duyuyorsun.
Geleceği gören, risk alabilen bu işlere giriyor.

eski nesil de(60 öncesi) çıraklık,kalfalık, ustalık-işveren olmak şeklinde ilerlemiş süreç, daha sonra ki nesillerse babalarından kalan işleri devralmış, devam ettirmiş, büyütmüş. 70 sonrası nesilde memur oldu, mühendis oldu, ara eleman oldu buralarda çalışan ana iş gücünü oluşturdu.

Bu durum Türkiye sanaysinin özeti oluyor.
www.ekonomim.com
0
sealth
(14.05.24)
sealth +1

bir şekilde işin içinde olmak lazım,

ya da işin içinde olan böyle bir işe girişebilecek ama parası olmayan biri ile ortak olmak lazım ki orada dürüstlük güven vs riskler geliyor beraberinde
0
jülsezar
(14.05.24)
Ben tüccarım. Önce al sat yaparak başlarsın, müşteri kazanırsın, çevre edinirsin, ticaret nedir öğrenirsin. Sonra - istersen- üretime geçersin. Ama her zaman alıp satmak, üretip satmaktan daha avantajlıdır.
0
numlock
(15.05.24)
(3)

Tetanos aşısına gerek var mı?

ikilem
Zımba makinesini düzelteyim derken zımba teli parmağıma battı, parmağım azıcık kanadı. Zımbanın teli de epey eski. Bakır renginde görünüyor. Tetanos aşısına gerek var mı?
Zımba makinesini düzelteyim derken zımba teli parmağıma battı, parmağım azıcık kanadı. Zımbanın teli de epey eski. Bakır renginde görünüyor. Tetanos aşısına gerek var mı?
0
ikilem
(14.05.24)
riske atmaya değmeyecek kadar kolay bir aşı, yakın zamanda aşı olmadıysanız olun mutlaka

pas şart değil tetanoz için
0
jülsezar
(14.05.24)
tetanosu her 8-10 yilda bir yeniletmek lazim diyorlar
0
robert bosch
(14.05.24)
Benzer sebeple doktora gittiğimde yıllardır tetanos vakası yok bence gereksiz istersen yapalım ama demişti. Ben işkilli olduğum için yaptırmıştım.

8 10 senede bir yenilenmesi gerekmiyor artık sanırım 3 doz aşı ömür boyu koruma diye yeni bir sistem var, aile hekimliği yapıyor yaptırmada bi zarar yok bence koruma iyidir. Tetanosdan ölen akrabam var bu arada.

Yalnızca yapılan gün kol biraz acıyor, bünyeye göre hafif kırıklık yapabiliyor o kadar.
0
hedep
(14.05.24)
(20)

herkes yurtdışına mı gidiyor yahu?

mr.goodcat
son 20 duyuruya bakıyorum şöyle:Pasaport yenileme ve Almanya oturum karti?Macaristan Schengen vizesi. Randevu alınamıyor mu bu ara? Nedir durum?Amerika vizesiSchengen icin ucak rezervasyonuGüney amerika'ya seyahatAltunizade Vfs’nin otoparkı var mı?Yurtdışına Giderken Döviz BozdurmaKaradağ'da tek baş
son 20 duyuruya bakıyorum şöyle:


Pasaport yenileme ve Almanya oturum karti?
Macaristan Schengen vizesi. Randevu alınamıyor mu bu ara? Nedir durum?
Amerika vizesi
Schengen icin ucak rezervasyonu
Güney amerika'ya seyahat
Altunizade Vfs’nin otoparkı var mı?
Yurtdışına Giderken Döviz Bozdurma
Karadağ'da tek başına tatil
0
mr.goodcat
(14.05.24)
4-5 yıl once ben de böyle hissediyordum duyuruları okuyunca. Şimdi 2 günlük boşluk bulunca hangi ülkeye gitsem diye hesap yapıyorum :') thanks god. Özetle; evet ya, herkes geziyo global dünya...
0
abuzer
(14.05.24)
Altunizade Vfs’nin otoparkı var mı? hahahhahaha

Zengin kesim gidenler.
0
Kahvedesu
(14.05.24)
türkiyede tatil daha pahalıya patlıyor artık da ondan.
0
mister green
(14.05.24)
Tatil daha hesaplı oluyor. Mesela 2 hafta sonra arkadaşımın düğünü var antepte, dün baktım otellere eli yüzü düzgün oteller gecelik 2500den başlıyor. Bu bi de antep antalya falan da değil :D Kölnde aynı paraya 4 yıldızlı otelde kalıcam haziranda.
0
cassey
(14.05.24)
Cassey, uçak ve vize ne kadar?
0
Kahvedesu
(14.05.24)
ben yıllardır gitmedim. imkan da vardı sadece cesaret edemiyordum. bu sene kafaya koydum vizeli vizesiz neresi olursa gitcem. neden gitmeyelim ki? dünya türkiye ile sınır değil. gezip görmek lazım.
yeni yerler göremeden yıllarımız geçiyor. bu da bana artık boş geliyor. yurt dışına gidince en azından çalışmanın değeri anlaşılıyor.
0
jelly bear
(14.05.24)
yunanistan'da 6 gece tatil türkiye'de 2 gece tatille aynı para olduğu için gidiyoz:(
0
wild honey suckle
(14.05.24)
elbette ucuz değil de zengin olmak da şart değil


evet vize ve kur farkı var ama

burada 5 vereceğine 10 verip y.dışına gidebilirsin.

hatta kur baskısından türkiyede bazı yerler daha da pahalı.

hatta sırf görmüş olmak için gidenler de var,
herkesin tatil anlayışı farklı. kimi eyfel kulesini göreyim ama sabah getirdiğim zeytin peynirle karnımı doyururum akşam da mcdonaldsdan yer geçerim, kaldığım yer önemli değil zaten uyumaya gideceğim ucuz olsun diyenler de var.

bunun dışında parası olan da var.

ya da türkiyeyi gezmiş yeni yerler görmek isteyenler var.

sofyaya ucuz biletler var. 80 euro ya istanbul sofya var, sofya milano da 35 euro falan total 115 euro yaptı git gel. ya da istanbul viyana 135 euro.

gerisi sana kalmış kalacak yer yeme içme.

türkiyede tatil yapmak mantıksız demiyorum yanlış anlaşılmasın. ama amaç sadece y.dışı görmekse minimum harcama ile gayet de makul düzeyde yapabilirsiniz.

geçen sene arkadaşım istanbuldan otobüsle sofyaya gitti. oradan italyaya çok komik fiyatlarla uçtular.
0
jülsezar
(14.05.24)
dünyada seyahat eden kesim nüfusun yüzde 5 10 arası geri kalan kısım en fazla ülke içi geziyor. ekşiduyurudaki insan popülasyonunun vizyonuyla alakalı bu. buradakilerin çoğu geziyor. ağzı yüzü düzgün antalya otelinde yaz tatili 60bin tlden başlıyor. 4 gün rodos gezisi araç kiralama otel dahil tüm gider gelir ve çocuk giderleride dahil 900 euroya tatil yaptım. türkiyede tatil pahalı o sebepte var.
0
mikahakkinen
(14.05.24)
Biz yılda 4-5 defa gidiyoruz yurtdışı tatil daha ucuz
0
basond
(14.05.24)
yedigimiz tavuk +1 ve elbette bir de bircok seyde oldugu gibi birden fazla faktor var etkileyen. bence diger faktor ulkemiz insaninin sirf "yurtdisi" diye turkiye'de bakmayacagi tirtliktaki seylere tav olmasi. bu otel olur, yemek olur, tatil mekani olur vs vs. turkiye'de 10 uzerinden 7'lik seylerle avurpanin 10 uzerinden 4'luk seyleri kiyaslaniyor cogunlukla.

son olarak da herkes habire gidiyor ya ben gitmezsem ezik kalirim algisi olusuyor kacinilmaz olarak. bu trend eskiden de vardi tabii ama son donemde ortalama insana indi.
0
hot potato
(14.05.24)
Hak verdim. Cidden Randevu alınamıyor. adjsahdakj Sorsan kimsede para yok.

Şahsen kira vermediğim için tutarlı biçimde yurtdışına gidebiliyorum. Ayrıca çalıştığım firma sayesinde Ced indirimli bilet yan hakım var. Bundan dolayı izin mizin olduğu sürece paso yurtdışındayım.
0
put it in your appropriate place
(14.05.24)
hayır. sesi çıkan azınlığı duyuyorsunuz.

ben evde oturuyorum mesela. ben niye duyuru açayım? gidecek kişi ya bilgi ihtiyacından dolayı ya da kendini göstermek için bir şeyler sormak istiyor/sorma ihtiyacı duyuyor.

yani 95'imiz buradayız, 5 kişi gidiyor. duyuruyu açan da o 5 kişi haliyle. onun sormak için sebebi veya sorabileceği şeyler var çünkü. ben ne sorcam mesela? oturuyorum evde?
0
mark greg sputnik
(14.05.24)
parası olan gidiyor
0
nothing in my way
(14.05.24)
@kahvedesu 80 euro vize biletler git gel 5000'e almıştık kampanyayla pegasustan
0
cassey
(15.05.24)
Son 5 - 10 yıldır topluma ''yurtdışı'' pazarlandı şimdi neticelerini görüyoruz.
0
doharkoman
(15.05.24)
Dokarman, sal abi bizi xd tamam anladık seni, Türkiye cennet tamam. Seçim bitti işte, sonrakine şimdiden mi yatırım yapiyosun
0
abuzer
(15.05.24)
Karadağdır, macaristandır falan tam bir fakir özentiliği. Oraların insana katacak bir şeyi yok. Niye gidiyorlar vize alması kolay ve ucuz.

Mesela güney amerika.. güvenli değil. Ama vize alması kolay. Güney amerika'dan güney amerikalı bile kaçmak istiyor.

Türkiye ucuz ve güzel demiyorum ama israfa da karşıyım. Amerika'daki alım gücüne rağmen millet ikinci el eşya alıyor. Evinin odasını kiraya veriyor. Türkiye bu kafayla çoook fakirlik yaşar.
0
ferenc
(15.05.24)
@ferenc,
Karadag,Macaristan,Guney Amerika gezmesi en keyifli yerlerden.Ufku genis olan insanlar mutlaka buralari planlarinin bir parcasi yapar :)
0
turkuaz
(15.05.24)
@ferenc

vize alması kolay diye bir genellemeye katılmıyorum

budapeşte görülmeye değer bir şehir oraya gelmişken 3 saatte trenle viyanaya gidiyorsun. 1 gün de bratislavaya ayır (hatta yarım gün) 3 farklı başkent görmüş oldun.
viyanadan 4 saat trenle de pragdasın.
0
jülsezar
(15.05.24)
(9)

günümüzde bir yerlerde xp kurulu bilgisayara denk geldiniz mi?

tabudeviren
soru başlıkta.
soru başlıkta.
0
tabudeviren
(13.05.24)
Ben denk gelmedim de buraya göre misal nortface, fujitsu falan hala xp kullaniyormus.
enlyft.com
0
logisticsmanager
(13.05.24)
Etrafta olan koca koca Reklam panolarında görüyorum bazen. Bildirim falan çıkıyor kapatmayı unutuyorlar
0
jackyr
(13.05.24)
Kişisel olarak kullanılanına denk gelmedim günümüzde. Ama etrafta hep görüyorum hala reklam panolarında, toplu taşıma bilgi ekranlarında, ATM'lerde vs.
0
king lizard
(13.05.24)
Lablarda bir ölçüm cihazına bağlı ve sadece o cihazın programını kullanmak için tutulan çok eski pclerde görüyorum bazen
0
nundu
(13.05.24)
Türkiyenin en büyük kurumsal firmalarından birinin labında üretimden çıkan buzdolaplarını test eden sensörlerin baglı oldugu bilgisayarda windwos xp yüklüydü. canlı canlı gördüm.
0
limonlu eksi
(13.05.24)
Nundu +1

Hem cihazın özellikleri yenisini kaldırmayacağından, hem de kullamılan aletin yazılımı orada olduğundan xp bilgisayar var labpratuvarda

Bir tanesine disket ile program kurdum hatta
0
jülsezar
(14.05.24)
bırak xp'yi, windows 2000 - nt - dos çalıştıran bilgisayarlarımız var :) tabi bunlar endüstriyel pc. makinelerin kontrolü amacıyla kullanılıyor. internete vs. bağlı değil. revizyonu çok maliyetli. örneğin tek bir makinenin pc'si 12 bin euro civarıydı. dolayısı ile çalışıyorsa dokunma prensibini uyguluyoruz :)
0
delidir yakalayin
(14.05.24)
ofiste kullanılan bir cihazda hala xp mevcut. üzerindeki spesifik donanımlara ait yazılımların güncel versiyonlarını edinemiyoruz o yüzden öyle arafta kaldı.
0
inheritance
(14.05.24)
valla bizim işyerinde eski bir cnc var onun programı için mecbur hala xp kullanıyoruz
0
zenc
(14.05.24)
(11)

Muz ağaçlarına dadanan komşu

entropik
apartman ve havuz arasına muz ağaçları dikildi, 2. kattan bir kişi benim "havuz manzara"mı kapatıyor diyerek yönetime şikayet etti ve tüm muzlar kesildi. tabi muzlar arsız tekrar çıkıyor sürekli ama bu manyak ayağıyla eze kıra yine çıkmasını engelliyor bu muzların. ne yapmak gerekir yönetime dilekçe
apartman ve havuz arasına muz ağaçları dikildi, 2. kattan bir kişi benim "havuz manzara"mı kapatıyor diyerek yönetime şikayet etti ve tüm muzlar kesildi. tabi muzlar arsız tekrar çıkıyor sürekli ama bu manyak ayağıyla eze kıra yine çıkmasını engelliyor bu muzların. ne yapmak gerekir yönetime dilekçe yazıp imza mı toplayalım. yada bunu ağaçlara zarar veriyor diye şikayet edebileceğimiz biyer var mı? ağaçlara zarar verirken videoya alıp sosyal medyaya atayım dedim bu sefer ben haksız duruma mı düşerim.
yoksa en temizi adamı muz ağazıyla dövmek mi ?
0
entropik
(13.05.24)
Yönetim niye kesiyor


Bi daha ağaç dikin, yönetim kesmesin
0
jülsezar
(13.05.24)
@jülsezar aynen yönetiminki salaklık ama bu komşu çok bastırmış rahatsız oluyorm manzaram engelleniyor diye. yeni dikmeye gerek yok bi rahat verse 1 aya toparlanacak kökleri duruyor çok hızlı büyüyor muzlar. ama manyak işte ağaç filizlendikçe kendisi eziyor kırıyor falan.
0
🌸entropik
(13.05.24)
En temizi sizi dövmek.
Ağaç seviyorsanız ya evinizde besleyin ya da ormana gidin.
Havuz manzarası sayesinde belki değeri 5 milyon TL olan ev ağaç düşkünü manyaklar sebebiyle 3-4 milyon TL'ye düşüyor.

Muzu manavdan alın.
0
michael_knight
(13.05.24)
@cosmicstring havuz dediğin betondan ibaret. ama havuzdaki ablalar da bir manzara oluşturuyor tabiki amcamın derdi de o.

@michael_knight muzu yemiyoruz ama gölgesinden faydalanıyoruz, çoluğumuz çocuğumuz havuza rahat giriyor dayılar balkondan izlemeden. ağaç düşkünü manyak nedir ya şey gibi bu doğayı hayvanları seven manyaklar gibi bişey:)
0
🌸entropik
(13.05.24)
Yanlis mi anladim acaba.Yonetimin karari olmadan kendi kafaniza gore ortak alana muz agaci mi diktiniz acaba?

Eger boyleyse komsu sikayet etmekte hakli.Kafaniza gore ortak alana agac dikemezsiniz
0
turkuaz
(13.05.24)
@turkuaz şöyle detay vereyim. sitede 2 havuz var, havuzun birinin komple etrafı, benim bahsettiğim havuzun ise 4te 3ü muzlarla çevrili, site yönetimi yaptı bunu. çok da güzel oldu hem tropik bi hava verdi, hem gölge yapıyor kocaman ağaçlar hem de havuzların etrafı kapanmış oldu. ama sadece bu amcanın şikayeti üzerine bir bölümdeki ağaçlar kesildi.
0
🌸entropik
(13.05.24)
komşunuz haklı.
0
tchuck
(13.05.24)
Bir 'Balkonların havuzu görmesini nasıl engellerim' vakası mı bu?

Benim balkon da havuz manzaralı. Sırf bu manzara için aldım bu evi. Gece yağmur başladığında elimde şarapla anında balkondayım. Işıklı mavi havuzda yağmur damlalarını seyretmek kadar zevk aldığım bir şey yok. Kimse kesemez valla manzaramı.

Balkondaki dayılardan rahatsız olanlar için haremlik selamlık havuzlar vardır mutlaka bir yerlerde.

Gerçi biraz sert söylemiş ama @michael_knight yerden göğe haklı.
0
Mirket
(13.05.24)
@Mirket sadece balkonlar görmesin değil tabiki. çıplak çıplak duracağına etrafı ağaçlarla çevrili olsun vakası. çok ilginçmiş havuz manzarası sevmek benim evim de aynı havuza bakıyo bu arada. ama beton mermer vs havuzu izleyeceğime mis gibi tropik ağaçları izlerim. neyse apartmandakiler de ağaçları korumak istiyorlar ben yine de bi dilekçe yazıp imza toplayıp şansımı deniycem.
okuyan cevap yazan herkese teşekkürler.
0
🌸entropik
(13.05.24)
Bizim manzara da sırf beton değil. Şimdi saydım da, geniş bir yeşil alan, 7 tane palmiye ağacı, bir nar, bir turunç, epey bir de çalı formatında bitki var. Güzel bir peyzaj çalışması yapılmış. Çok güzel bir görüntü. Hiçbir ağaç birilerinin önüne perde olsun, birilerini gizlesin diye dikilmemiş.

Şöyle şeyler var. Hem yeşile bakıyorsun hem kimse görmüyor. İki amaç bir arada. Tavsiye ederim.

www.cihancit.com.tr
0
Mirket
(13.05.24)
Havuz manzarası da ne saçmqymış.
Muz harika bir ağaç. Bahçemde 7-8 tane oldu. Havuz zaten içeriden görünmüyor ama görünseydi de ağacı tercih ederdim.

Gölet filan olsa neyse.. yüzme havuzu yahu. Mozaik çukura doldurulmuş su
0
nop
(14.05.24)
(9)

prag'da ne yenmeli?

bohr atom modeli
selam! 10 gun sonra birkac gun prag'da olacagim. burada yemeden donme denebilecek bir sey var mi, yoksa kafama gore mi takilayim? bunun disindaki turist dostu onerilere de acigim. simdiden tesekkurler!
selam! 10 gun sonra birkac gun prag'da olacagim. burada yemeden donme denebilecek bir sey var mi, yoksa kafama gore mi takilayim?

bunun disindaki turist dostu onerilere de acigim. simdiden tesekkurler!
0
bohr atom modeli
(08.05.24)
kantyna.
0
atacaksinfinke
(08.05.24)
Geleneksel değil fakat Subway tarzı sandviç seviyorsanız mutlaka bageterie boulevard deneyin. Yanında soğuk çayıyla ben çok beğeniyorum. Tavuklu menüleri iyidir.
0
Depik
(08.05.24)
trdelnik. cok sekerli duruyor ama dondurmali meyveli falan baya guzel oluyor
0
Zima Blue
(08.05.24)
Pork knee kesinlikle, koleno galiba adi. Her gittiğimde yerim.
Trdelnik+1
0
logisticsmanager
(08.05.24)
Tredelnik aşırı şekerli bayabilir.

Yiyecekseniz dondurmalı yiyin. Defaultu dondurmalı değil.

Kızılcık soslu et yemeği var üstünde ekmekli falan geliyor o güzel
0
jülsezar
(08.05.24)
slovak ve çek mutfağına özgü en meşhur ve sevilen yemek haluşkidir. eğer güzel yapan bir yer bulursanız bence kesinlikle yiyin.
ayrıca daha detaylı bilgi için youtube'da honest guide'ın videolarını tavsiye ederim. videoları hem uyarı niteliğinde hem tavsiye.
haluşki yemek için bratislava'ya gidiyor olsaydınız çok güzel bir mekan önerirdim ama prag'da bilmiyorum sahiden.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.05.24)
jülsezar'ın dediği yemek svičkova, güzel bence de. Çek muftağının çok fazla yemeği yok ama bramborak severdim ben, bir yerlerde bulursunuz. Bir de ızgara peynirleri var, hermelin. Başta tadı çok garip geliyor ama farklı peynirlere açıksanız sevebilirsiniz. Bu daha bar food tarzı.
0
evrim halkasi
(09.05.24)
wine o'clock.
bi' bakın güzel bi yer.
0
kumandanim
(09.05.24)
Lokal Dlouhaaa çok hoşuma gitmişti. Biraları çok güzel, yerel mutfağa dair seçenek çok.

Cafe Louvre ‘daki peynirli kişi de gönül rahatlığıyla önerebilirim.
0
lüzumsuz adam
(09.05.24)
(10)

Z kuşağıyla ilginç anılarınız var mı?

michael_knight
Z kuşağıyla yaşadığınız ilginç anılar var mı? Özellikle iş hayatında."Sevgilimle ayrıldığımız için çok kötü hissediyorum. Bu hafta işe gelemeyeceğim, anlayışın için şimdiden teşekkürler, pazartesi görüşmek üzere" diye email gelmiş işyeri sahibi bir arkadaşıma. Bana çok garip geldi. Normal mi? Siz bö
Z kuşağıyla yaşadığınız ilginç anılar var mı? Özellikle iş hayatında.

"Sevgilimle ayrıldığımız için çok kötü hissediyorum. Bu hafta işe gelemeyeceğim, anlayışın için şimdiden teşekkürler, pazartesi görüşmek üzere" diye email gelmiş işyeri sahibi bir arkadaşıma.
Bana çok garip geldi. Normal mi? Siz böyle yazabilir misiniz?
0
michael_knight
(08.05.24)
2 sene önce depoya bi çocuk almıştım, 3 gün işe geldi, 4.gün whataspptan yazdı "abi hayat boş, sikmişim işini de gücünü de, hakkını helal et, kral adamsın" diye :D kızamadım bile kahkaha attım. inşallah güzel bi yere gelmiştir, zehir gibiydi zaten.
0
numlock
(08.05.24)
Aşırı yoğun bi tempoda çalışıyoruz, ortalık yangın yeri, hiçbir şey tamamlanmamış ve ertesi güne, projedeki en önemli toplantıya sunum hazırlıyoruz ve belli ki sabahlayacağız ancak yetişecek. Aşırı sakinlikle 'bu akşam benlik bir şey var mı sevgilimle program yaptım' dedi.
0
amelie poulain
(08.05.24)
@amelie poulain aslında öyle olmak lazım ya, aşırı yoğun tempoda çalışmak normal değil aslında, keşke ben de öyle söyleyebilsem özeniyorum o tarz insanlara

not: y kuşağı spor
0
jülsezar
(08.05.24)
@jülsezar evet ama bu her gün olan bir şey değil, her projede olan bir şey de değil. arada denk geliyor ve hepimiz orda çalışıyoruz yani :))
0
amelie poulain
(08.05.24)
Intern olarak bir çocuğu almıştık işe, ben veriyordum işlerini, bir şey olduğunda da bana söylüyordu. Daha o zaman 1-2 aylıktı, yine bir gün bir iş verdim; o datayı hazırlayacak, yönlendirmesini ekiplere ben yapıcam analizlerle birlikte. Neyse datayı 1-2 kez yaptı, sonrasında "bunu sen yapabilirsin, bak göstereyim sana, bundan sonra datayı da sen hazırla." diye bana iş buyurmaya kalktı. xD iş yapmak istemiyorlar yani, direkt ceo olarak başlamak istiyorlar..

Başka bir şirkette de yine bir başkası (ki o apayrı bir case'di) bizim VP'ye sunumlar yapıyorduk düzenli. O sunumlarda da her hafta datalarının hazırlanması, sunuma eklenmesi ve ekiplere önden gönderilmesi lazım. Bizim VP de eli maşalı, aşırı sert bir kadın, title olarak da aşırı güçlü. Herkes korkuyor kadından filan. Bu çocuk sunumdan 5 dk önce VP'nin odasına dalıp (ki müdür altının o odaya girmesini istemiyordu kadın) "sunumu iptal edelim ben hazırlayamadım" derdi... Çocuğun tek işi de buydu. :)
0
mor oje
(08.05.24)
hastayım vs diyip yalan sıkmasından daha samimi geldi bana :D

ben 96lıyım, kimi kaynaklara göre y; kimi kaynaklara göre z kuşağı kabul ediliyor. O yüzden çok abartı sorumsuzluk içermediği sürece twitter'da, sözlük'te vs "Bakın Z kuşağı ne dedi!!!" tarzı yazılar çok da tuhaf gelmiyor bana ahaha

Ha ama aşırı sorumsuz içeren tutumlar bence zaten kuşaktan bağımsız herkeste var da, yaşı büyük olup bu derece sorumsuz olanlar zaten iş hayatından ayrıştığı için onlarla muhatap olmuyorsunuz.

Z kuşağı mail atmayı beceremiyor diye bir isyan var mesela ki bazı örnekleri cidden feci. Ama mail atma dersi diye bir ders yok, bu nesil de doğduklarından beri teknolojinin içinde chatleşerek büyüyorlar. Ben ilkokuldayken mektup nasıl yazılır öğrendim ki hayatımda mektup yazmışlığım yok ama sanmıyorum ki 2000 sonrası doğan nesil bunları öğrensin yani. Insta dm'den nasıl chatleşiyorsa onun için internetten biriyle iletişime geçme yöntemi o. Doğrusunu oturup anlatsan anlamayacaklarını, direneceklerini de sanmıyorum çoğunun.

Şu ana kadar profesyonel hayatta benden küçük biriyle aynı ortamda bulunmadım maalesef, çalıştığım tüm kurumlarda en küçük bendim, o yüzden Z kuşağı anım yok ama arada fakülteden öğrenciler geliyor merak ettiklerini soruyorlar, çalışmaları izlemek istiyorlar. 2004'lü falandır yani ortalama, hepsi çok aklı başında konuşup kendilerini düzgün ifade eden çalışkan çocuklar. Bir tersliklerini görmedim
0
nundu
(08.05.24)
Öğrencilerim has öz hakiki z kuşağı. Bir kız öğrencim yanıma geldi dersten sonra hocam dedi geçen hafta dersinize gelemedim çünkü regl olmuştum ve çok ağrım vardı ondan, yok yazmasanız olur mu? Çok açık sözlü geliyorlar bana bu kadar info gereksiz geliyor.
0
buzbebek
(08.05.24)
Bizim departmanda her birimiz donusumlu olarak ayda bir, bir kisi cumartesi de calisilirdi. Is yuku cok hafif olurdu, 2-3 telefon mail cevaplardin, koca ofiste tek basinasin, yonetici yok kimse yok, al cayini, kahveni excelde, sirket programinda hafif tempoda calis, kafani dinle iste kebap. Neyse bu Z kusagi arkadas kaldi ilk cumartesinde, sonraki hafta internet log raporlarina bakilmis, bir suru sitede surf yapmis, gunduz maclarini izlemis saatlerce falan:) O sirada selcuksports'un benzeri videostream diye bir yer vardi eksisozluk.com Paso ordan mac izlemis adam:) Patron cildirdi tabi, sen nasil pervasizca ofiste saatlerce mac izlersin falan direk kovuldu.

Bir seferinde de patron sirketinde calisiyordum. Patron otoriter ve zor bir adam. Gun icinde patron bu Z kusagina bir is vermis yap diye, olanlardan habersiz yonetici de baska bir is vermis bizim elemana. Bu gitmis patronun verdigi isi ikinci plana atip, yapmaya baslamamis bile, yoneticinin verdigi ise oncelik vermis:) Patron da "lan sen beni kaale almiyon mu, biz burda bilmemne basi miyiz" diye epey bagirip, cagirmisti:) Patron sirketinde patronun bir dedigi 2 yapilmaz, yonetici falan senin gibi maasli calisandir.
0
freedonia
(08.05.24)
bir önceki iş yerimde yetiştirilmek üzere üniversite mezunu bir kız alınmıştı , benim yanıma oturttular iş öğrenmesi için . her fırsatta instagramı açıp ekran kaydırıp duruyordu ben bir şey söylersem telefonu bırakıyor ilk boşlukta tekrar eline alıyordu . uzun tırnaklarından klavye tuşlarına zor basıyor günde en az 10 tane selfie çekiyordu.
bir de mail göndermesi gerektiğinde yanlış yazdığı kelimeleri hatırlamak bile istemiyorum . bunların dışında kız çok cici ve güzeldi . iş aralarında güzel sohbetlerimiz oldu
0
devilone
(08.05.24)
ben bi grafikerle calisiyordum. uzaktan calistigimiz bir donem. sabah gunluk toplantimizi yaptik. her zaman oldugu gibi gec kaldi :)

sevecegi bir is verdim. super dedi ben bunu hallederim hemen. 2 saat sonra gonderiyorum dosyayi.

4-5 saat gecti, bunaltmakta istemiyorum. dayanamadim sordum, durum ne diye.

abi kusura bakma diziye dalmisim dedi :D

o gun 2 saatlik isi gece 12 de anca bitirebildik
0
foster
(08.05.24)
(4)

Memuriyette baskasinin maasini sorma hakki var mi?

bugunolmadiamayarinkesinolacak
Merhaba 657 ye tabii devlet memuru olarak calisiyorum.performansa dayalı doner sermaye odemsi aliyoruz.calistigim birimdeki bir kadin her ay ek odemede calisan personelden birimideki calisanlarn ne kadar odeme alacagini tek tek sorup öğreniyor.aralarinda ahbap iliskisi var.bu sekilde bilgilerimizi a
Merhaba 657 ye tabii devlet memuru olarak calisiyorum.performansa dayalı doner sermaye odemsi aliyoruz.calistigim birimdeki bir kadin her ay ek odemede calisan personelden birimideki calisanlarn ne kadar odeme alacagini tek tek sorup öğreniyor.aralarinda ahbap iliskisi var.bu sekilde bilgilerimizi alma-verme haklari var midir? Bu durumdan cok rahatsıziz
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(07.05.24)
yok tabii ki
0
jülsezar
(07.05.24)
Memuriyette değil herhangi bir yerde bir insanın başka insanlarin maaşını odemede çalışan personele sorarak öğrenme hakkı tatbiki yok.
0
logisticsmanager
(07.05.24)
Bilgi veren kişiyi KVKK'ya şikayet edin direkt.
0
duguit
(07.05.24)
valla listeyi asan kurumlar bile var.
0
red g
(08.05.24)
(3)

iletişimsiz bir iletişim

cosmicgadin
Merhabalar, ben birine iş veriyorum ve bu kişinin hizmet alan kişiyle bazen iletişime geçmesi ve dokumanlar vs yollaması gerekiyor. Ben de çalıştığım kişilerle müşterilerin telefon alışverişine sıcak bakmıyorum. Bu yakın zamanda site üzerinden gerçekleştiriliyor olacak zaten fakat şimdilik kolay yo
Merhabalar, ben birine iş veriyorum ve bu kişinin hizmet alan kişiyle bazen iletişime geçmesi ve dokumanlar vs yollaması gerekiyor. Ben de çalıştığım kişilerle müşterilerin telefon alışverişine sıcak bakmıyorum. Bu yakın zamanda site üzerinden gerçekleştiriliyor olacak zaten fakat şimdilik kolay yoldan nasıl halledebilirim, bir uygulama vs ya da başka bir tavsiyeye ihtiyacım var. Sadece mesaj değil, dokuman gönderilebiliyor olması da önemli. Thanks!
0
cosmicgadin
(07.05.24)
mail neden olmuyor ?
0
jülsezar
(07.05.24)
hocam dokumanlar alelade degil de kisisel veri, imza vs iceren belgeler ise sunucuya filebrowser kurun klasor olusturup id sifre vererek erismelerini saglayin. beceremezseniz yardimci olurum. yaninda da mail sart tabi ki.

github.com
0
arakaali
(07.05.24)
alfired
(09.05.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.