Giriş
(7)

ATM Para Sayma

mutekebbir
Merhaba.Atm lerde paranın yanlış sayılması gibi gir durum olabiliyor mu?Ben az önce para yatırmaya gittim giderken de parayı saydım çantaya koydum doğru sayıldığından eminim tekrar tekrar sayıldı. Atm ye yatırınca 100 lira eksik çıktı. Çantama baktım göremeyince saydığım yerde düşürdüm herhalde diye
Merhaba.
Atm lerde paranın yanlış sayılması gibi gir durum olabiliyor mu?
Ben az önce para yatırmaya gittim giderken de parayı saydım çantaya koydum doğru sayıldığından eminim tekrar tekrar sayıldı. Atm ye yatırınca 100 lira eksik çıktı. Çantama baktım göremeyince saydığım yerde düşürdüm herhalde diye düşündüm onayladım ayrıldım.

Şimdi geldim yok etrafta para, düşürmemişim, uçtu resmen para.

Ya ben farkında olmadan düşürdüm ki imkansıza yakın ya da atm yanlış saydı parayı böyle bir durumda ne yapmak gerekebilir?
Şubeye bağlı olsa sayımda ortaya çıkar der gider konuşurum da şube atmsi değil kim bilir ne zaman sayılıyor.

Teşekkürler.
0
mutekebbir
(21.08.17)
yine de musteri hizmetlerini arayin. talep uzerine sayim yaparlar belki. dediginiz sekilde degil de eksik para verme durumu olmustu bende. ispat da edemedim haliyle. sayim yapip ustunu yatirdilar sonra. sube atmsiydi ama bu.
0
pide
(21.08.17)
Şuba atm'si değilse, doğrudan telefon bankacılığını arayıp, durumu anlatın. Eksik para tutarıyla ilgili işlem yaparlar, sayımda ortaya çıkar.
0
agluna
(21.08.17)
atm bazen parayı eksik sayıyor. iş bankası atmsinde başımıza geldi. müşteri hizmetlerini arayın, onlar belli bi gün gidip sayım yapıp duruma göre parayı hesabınıza yatırıyor.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(21.08.17)
şube atm'si olup olmaması çok büyük fark yaratmaz. müşteri hizmetlerini arayıp durumu anlatın. onlar ilgili çağrı kaydını oluştururlar. para vb. transferi yapan şirketler atm kasalarını direkt genel müdürlüğüne ya da nakit para akışıyla alakalı birimine götürüyor. orda atm'nin muhasebesi tutulunca durum anlaşılır. Bazen para ne muhasebede ne de müşterinin hesabında filan görünmez. bu da paranın direkt atmnin para yatırma ünitesinde sıkışıp kaldığını gösterir. onda da banka yine gerekli işlemi yapıp müşterinin hesabına yatırır parayı.
0
silah taciri
(21.08.17)
Bi arkadasim da 100 tl eksik almış akbanktan. Benim başıma gelmedi ama olabiliyor.
0
cabiday
(21.08.17)
Evet böyle bir durum oluyor, tanıdığımın başına geldi. Şubeye bağlı olmayan tekli atmlerden biriydi, müşteri hizmetlerini arayıp kayıt oluşturdu, sayımdan sonra hesabına yatırıldı eksik tutar.
0
at avrat braveheart
(21.08.17)
Çok sağolun. Aradım müşteri hizmetlerini kayıt oluşturdular.
Düşürme ihtimalim %1 gibi bir şey.
Muhtemelen yakında çıkar ortaya.
0
🌸mutekebbir
(21.08.17)
(2)

rutubetin ilaçlara etkisi

at avrat braveheart
Merhaba, konuyu doktorlara sordum farklı cevaplar geldi. Bazıları kullanılmaz dedi, bazıları da son kullanma tarihi geçmediyse kullanılır, ilaçlar kutularından çıkarılmadığı müddetçe, paketlerindeyken havayla neredeyse hiç temas etmezler ve bu nedenle de bozulmaz dendi... Sorum şu: Giysilerin ve aya
Merhaba, konuyu doktorlara sordum farklı cevaplar geldi. Bazıları kullanılmaz dedi, bazıları da son kullanma tarihi geçmediyse kullanılır, ilaçlar kutularından çıkarılmadığı müddetçe, paketlerindeyken havayla neredeyse hiç temas etmezler ve bu nedenle de bozulmaz dendi... Sorum şu: Giysilerin ve ayakkabıların küflendiği havasız, rutubetsiz bodrum katında kalan son kullanma tarihi geçilmemiş, paketleri açılmamış ilaçlar (hap) bozulmuş mudur, kullanılabilir mi?
0
at avrat braveheart
(11.02.17)
ilaç ne?
0
nrmnm
(11.02.17)
antidepresan ve antipsikotik hap @nrmmm

yani bu rutubet etki etmez anlamına mı geliyor bilgisizim bu konuda @acemi
0
🌸at avrat braveheart
(12.02.17)
(2)

Terk edilen Golden köpeğe kalıcı/geçici yuva

cucamonga
2-3 yaşlarında, eğitimli dişi golden köpek sahipleri tarafından bir banka önüne terk edildi. İnsana çok yakın, temel komutları biliyor, yemeğini hazırlarken oturup bekliyor, havlamıyor, çocuklara çok ilgili, bir cismi attığınızda getiriyor ve patisi hep havada.Şehir: İstanbul. Evdeki nüfus nedeniyle
2-3 yaşlarında, eğitimli dişi golden köpek sahipleri tarafından bir banka önüne terk edildi.

İnsana çok yakın, temel komutları biliyor, yemeğini hazırlarken oturup bekliyor, havlamıyor, çocuklara çok ilgili, bir cismi attığınızda getiriyor ve patisi hep havada.

Şehir: İstanbul. Evdeki nüfus nedeniyle biz geçici yuva olamadık. Şehir içi ulaşımını sağlayacağım. Geçici yada kalıcı bir yuvaya ihtiyaç var.

İletişim: 538 9134172

Fotoğrafı eklidir.
Teşekkürler.
0
cucamonga
(10.02.17)
at avrat braveheart
(11.02.17)
imkanım olsaydı keşke asla hayır demezdim. dilerim sevgi dolu bir aile bulur kendine. :)
0
theguardianofthecemetery
(13.02.17)
(7)

Dana bobrek fiyat performans ( vucut gelistirme )

duyurumvar
Kilosunu 4 liraya migrostan aldim. Besin degerleri ise bir harika.https://www.diyetkolik.com/kac-kalori/dana-bobrek-pismis/100 grda 1 gr karb 17 gr protein var. A vitamini acisindanda oldukca zengin kirmizi ete ve tavuk etine gore. Tek kotu yani sanirim kolesterol.Ne dusunuyorsunuz. kilosu 4 lira ic
Kilosunu 4 liraya migrostan aldim. Besin degerleri ise bir harika.

www.diyetkolik.com

100 grda 1 gr karb 17 gr protein var. A vitamini acisindanda oldukca zengin kirmizi ete ve tavuk etine gore. Tek kotu yani sanirim kolesterol.

Ne dusunuyorsunuz. kilosu 4 lira icin iyi degilmi.
0
duyurumvar
(08.02.16)
Ancak kolesterol miktarı yüksek olduğundan dikkatli tüketilmelidir. Özellikle kalp hastalığı olan bireyler sakatat tüketiminden uzak durmalıdır.


kolesterol baya kotu bir yan :)
0
fakyoras
(08.02.16)
ye kardeşim, bokunu çıkarıp günde 5 kilo falan yemediğin sürece hiç bişey olmaz. et mis gibidir, sağlıklıdır, ömrü uzatır. kolestrol falan hikaye. ciğer ve yürek de yiyebilirsin böbrekle beraber.
0
loser blueser
(08.02.16)
yürek çok merak ediyorum da cesaret edemedim. çok sert oluyo diyolla. onun da kilosu düşük (böbrek kadar değildir sanırım)
0
la noix
(08.02.16)
ciğer böbrek dalak yürek bunları birlikte gömünüz gitsin.
0
glamdr1ng
(08.02.16)
iyiymiş lan, afiyet olsun. ama bunun yanında bayağı poretin alman laızm yine de.
0
eindaclub
(09.02.16)
tuzsuz yer fıstığı ye abi. yediğin et et değil, içi hormon antibiyotik ilaç dolu. onun yerine yer fıstığı ye. yeni açılan kuruyemişçi zincirlerinde ya da eminönünde kilosu 15 lira. aminoasit profili ise mis gibi vücut geliştiren biri için. buyur link: anladigimkadariyla.blogspot.com.tr

3 liraya böbrek, 5 liraya ciğer vs yiyerek kendine zarar verme. köy tavuğu yiyemiyorsan et peşinde koşma. normalde fiyatı 50 tl olan tavuk 10 liraya satılıyor, böyle bir şey mümkün mü?

kuruyemişten aldığın yağ da gayet yararlı bir insan için.

iyi sporlar.
0
at avrat braveheart
(09.02.16)
Kolesterol zararlı bir şey olmamakla birlikte vücut besinlerden gelen kolesterolün çok düşük bir miktarını kullanır; kendi kolesterolünü kendisi üretir. Vücut kendi kolesterolünü kendisi üretirken kolesterol için zararlı demek de çok tuhaf ayrıca. O yüzden ye gitsin, iyidir bu tür besinler.
0
angelus
(09.02.16)
(2)

urla-havaalanı arası yolculuk

at avrat braveheart
Merhaba, İzmir Urla'dan İstanbul'a dönerken uçakla dönecek olursak Urla'dan havaalanına ne kadar sürede giderim? Yoksa Urla'dan direkt otobüsle İzmir'e mi gelmek doğru olur?
Merhaba, İzmir Urla'dan İstanbul'a dönerken uçakla dönecek olursak Urla'dan havaalanına ne kadar sürede giderim? Yoksa Urla'dan direkt otobüsle İzmir'e mi gelmek doğru olur?
0
at avrat braveheart
(03.08.15)
Urla'dan direkt otobüsle İstanbul'a gelmek mi doğru olur demek istedim son kısımda :D
0
🌸at avrat braveheart
(03.08.15)
Urla'dan dolmuş veya otobüsle Üçkuyular 40 dakika sürse. Oradan da 202'ye binseniz 30 dakika. İndi bindisiyle 80-90 dakika sürer havalimanına varmanız.
0
bazilika
(03.08.15)
(5)

kedim üçüncü kattan aşağıya düştü

ciyann
ve ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. eskişehirdeyim ve acil bir hayvan hastanesi yok. aramadığım numara kalmadı. kimse bu saatte cevap vermiyor. her yer kapalı. arka ayaklarını hareket ettiremiyor. iç kanaması var mı yok mu anlayamıyorum. var mı aranızda herhangi bir veteriner yardımcı olabilecek en
ve ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. eskişehirdeyim ve acil bir hayvan hastanesi yok. aramadığım numara kalmadı. kimse bu saatte cevap vermiyor. her yer kapalı. arka ayaklarını hareket ettiremiyor. iç kanaması var mı yok mu anlayamıyorum. var mı aranızda herhangi bir veteriner yardımcı olabilecek en azından sabaha kadar dayanmasını sağlayabileceğim evde ilk uardım amaçlı yapabileceğim bir şey yok mu ? çaresizlikten ölücem
0
ciyann
(03.08.15)
naptiniz? bir cozum bulabilniz mi:(((
0
heygidim
(03.08.15)
gece veterineri uyandırdık. röntgen çekildi omurilikte kırılma varmış. bundan sonra felçli kalacakmış. iç kanaması da var. yaşaması zor dedi.
haberler kötü yani.
0
🌸ciyann
(03.08.15)
Ben böyle felçli kalacak, ölecek vs denilen çok kedinin iyileştiğini gördüm. 2 ay masaj yapılıp yürümeye başlayanı da gördüm, kortizon verildikten sonra düzelmeye başlayanı da, tedavisi klinikte bitip eve geldikten sonra haftalarca güneşte yatanı da (son bahsettiğim 5. kattan düşmüştü ve çöpçüler kenara çekmiş hayvanı henüz tam ölmedi diye çöp arabasına atmamışlar kaldırım kenarına koymuşlar, ameliyat edildi ve dediğim gibi uzun süre güneşte yattı platin gibi bi şey takılmıştı, sonra düzeldi). Omurilik çok kötü şekilde mi etkilenmiş, hiç mi şansı yokmuş? Başka yerlere de gösterin. Hatta Eskişehir'de klinik bulamazsanız Ankara'ya gitmenizi tavsiye ederim.
0
at avrat braveheart
(03.08.15)
imkaanınız var ise ankara da cat hospital var, en olmadı rontgenlerini gönderin baksınlar bu konuda çok çok iyiler
0
oscar
(03.08.15)
çok teşekkür ederim. elimizden geleni yapıcaz mecbur. ilginiz için teşekkürler tekrardan.
0
🌸ciyann
(03.08.15)
(5)

istanbul üniversitesi veterinerlik fakültesi

a b s i n t h
istanbul üniversitesi veterinerlik fakültesinin hastane bölümü pazar günü açık mı. kedimin bacağında sorun var film çekilmesi gerek oraya yönlendirdiler ama hafta içi çalıştğım için pazar götürebilirim.
istanbul üniversitesi veterinerlik fakültesinin hastane bölümü pazar günü açık mı. kedimin bacağında sorun var film çekilmesi gerek oraya yönlendirdiler ama hafta içi çalıştğım için pazar götürebilirim.
0
a b s i n t h
(03.01.14)
7/24 diyor...
www.istanbul.edu.tr
0
supergirl
(04.01.14)
nickinin hakkını veriyosun süpersin
0
🌸a b s i n t h
(04.01.14)
röntgen çekilecekse haftasonu çekmezler çünkü acil açık sadece, tam poliklinik hizmeti yok. röntgeni açamıyorlar. serum bağlama, ön muayene gibi şeyler oluyor. isterseniz götürün yine de nöbetçi doktor muayene edip sorunu söyler ve büyük ihtimalle hafta içi cerrahi polikliniğine gelmenizi söyler. hafta içi de röntgen sabah 9 akşam 3'e kadar çalışır. geçmiş olsun.
0
marceline
(04.01.14)
Buraya hayvan götürmeyin. Benim parazitlerin neden olduğu ölmekte olan kedime çok yemek yemiş ondan böyle demişlerdi. Başka bir zaman götürdüğüm hayvan için bahsettiğim ilaçların adını duymayan hekimle de karşılaşmıştım. Şansınıza o an 100 hekimden iyi olan 1 tanesi falan çıkar, o da ancak şansınıza. Buraya götürmeyin sevdiğiniz hayvanları.
0
at avrat braveheart
(05.01.14)
Teşekkür ederim bi tanıdığımız da aynı şekilde bizi uyardı onun da kedisine bakamamişlar hayvan ölmüş :( film çeken başka veteriner arıyoruz
0
🌸a b s i n t h
(05.01.14)
(3)

biber gazı öksürük ilişkisi

at avrat braveheart
arkadaşlar merhaba, gezi direnişi sırasında yazın yaklaşık 2 ay boyunca biber gazına maruz kaldım. daha sonra takip ettiğim kadarıyla ufak gribal enfeksiyonlar, nezle, soğuk algınlığı vs yaşayan insanların iyileşmesinin çok uzun sürdüğünü gözlemledim. ben de 1 ay önce nezle oldum. hastalık 5-6 günde
arkadaşlar merhaba, gezi direnişi sırasında yazın yaklaşık 2 ay boyunca biber gazına maruz kaldım. daha sonra takip ettiğim kadarıyla ufak gribal enfeksiyonlar, nezle, soğuk algınlığı vs yaşayan insanların iyileşmesinin çok uzun sürdüğünü gözlemledim. ben de 1 ay önce nezle oldum. hastalık 5-6 günde geçti sonra tekrarladı. sonra tekrar geçti, sonra tekrarladı. aslında hiç geçmemiş de olabilir ama burun akıntısı, hapşırma falan hepsi ortadan kalkmıştı fakat geriye ciğerden acayip bir öksürük kaldı. bu da hala devam ediyor. soluk borumda kaşıntı hissediyorum ve sık sık kuru öksürük diye tabir edilen sıkıntıyla uğraşıyorum bu 1 aydır. bunun yazın maruz kalınan yoğun biber gazıyla ilişkisi olduğunu düşünüyorum yukarıda da bahsettiğim nedenle. sizce nereden randevu alayım? bir yandan da doktorların elinde biber gazıyla ilgili araştırmalar da mevcut değil, derdimi nasıl anlatacağım? siz de böyle şeyler yaşadınız mı? deneyimlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.
0
at avrat braveheart
(01.01.14)
doktora gidersen iyi olur. seni incelesinler eğer gerçekten böyle bir nedenden dolayı bu hale geldiysen zaten vaka olursun. sonra araştırma malzemesi de çıkar diye düşünüyorum.
0
rhollor
(01.01.14)
ben de inanılmaz biber gazı soludum bu yaz ama bu tip bir şey yaşamadım. bence de bir görün, ellerinde araştırma olmak zorunda değil ama gerçekten böyle bir durum varsa bir şekilde ortaya çıkar tetkiklerle belki. dahiliyeden randevu almak lazım.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(01.01.14)
Biber gazı-öksürük ilişkisi diye yanlış söylemiş oldum aslında. Biber gazına bağlı bağışıklık sisteminin, solunum yollarının dayanıklılığının düşmesi ve hafif rahatsızlıkların bile uzun sürede geçmemesi desem daha açıklayıcı olurdu sanki.
0
🌸at avrat braveheart
(01.01.14)
(2)

ziraat işletim ücreti

denizzz
ziraatte son üç aydaki hesap durumuna bakıp hesaptaki ortalama para 500 tl üzeriyse işletim ücreti almama durumu devam ediyor mu yoksa her halükarda çatır çatır kesiyorlar mı? sitelerinde her durumda kesiyolarmış gibi yazmışlar da.. tşk.
ziraatte son üç aydaki hesap durumuna bakıp hesaptaki ortalama para 500 tl üzeriyse işletim ücreti almama durumu devam ediyor mu yoksa her halükarda çatır çatır kesiyorlar mı? sitelerinde her durumda kesiyolarmış gibi yazmışlar da.. tşk.
0
denizzz
(16.11.12)
Gecen gun iki senedir kullanmadigim hesabima 250 tl yolladim 15 tl kesti.
0
mr.goodcat
(16.11.12)
Ziraat Bankası'nda uzun zaman önce üç aylık ortalamanız 50 lirayı geçerse hesap işletim ücreti almıyoruz dedikleri için hesap açtırmıştım. Hiç de kesmediler. Şu an ise 500 liradan fazla para olursa işletim ücreti almıyorlar. Onun dışında alıyorlar. Zaten konuyla ilgili bir sürü şikayet var. Kuveyt Türk Bankası'nı kullanırsanız ne hesap işletim ücreti, ne internet bankacılığında yapılan işlemlerin ücreti hiçbir şey ödemiyorsunuz.
0
at avrat braveheart
(16.11.12)
(2)

Hangi Mesnevi?

lifeislife5
Şefik Can mı yoksa Abdülbaki Gölpınarlı'nın Mesnevi tercümesini mi almalıyım? Okuyan arkadaşlar yazarlarsa çok sevinirim.Anlaşılır olması çok önemli benim için.
Şefik Can mı yoksa Abdülbaki Gölpınarlı'nın Mesnevi tercümesini mi almalıyım? Okuyan arkadaşlar yazarlarsa çok sevinirim.Anlaşılır olması çok önemli benim için.
0
lifeislife5
(15.11.12)
Abdülbaki okumalı. Diğer birçok tercümesinde Mesnevi'nin cinsel kısımlar geçiştirilir ve açık değildir. Gölpınarlı Mesnevi konusunda ise uzmandır. Tabii Şefik Can'ı da küçümsemiyorum kesinlikle, o da konunun uzmanlarından. Ama ben Mesnevi ile ilgili araştırmalar da yapmış biri olarak Gölpınarlı'yı öneririm. Size bir diğer önerim de 6 ciltlik olanları okuyun. Diğer sadeleştirilmiş olanlarını değil.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
Abdülbaki Gölpınarlı
0
zuppa
(16.11.12)
(14)

ayrıldıktan sonra yapılacaklar

jdorian
şimdi efendim, erkek arkadaşımdan ayrılalı sanırım 5 ay oldu. uzun soluklu bir ilişkinin içinden çıktım. şu an mutsuz değilim, onu özlemiyorum. o kısmı atlattım. ön bilgileri de verdikten sonra bir kaç sorum var, tecrübeli olanlarınız varsa yol yordam göstersin.ortak zevklerimiz vardı mesela, aynı t
şimdi efendim, erkek arkadaşımdan ayrılalı sanırım 5 ay oldu. uzun soluklu bir ilişkinin içinden çıktım. şu an mutsuz değilim, onu özlemiyorum. o kısmı atlattım. ön bilgileri de verdikten sonra bir kaç sorum var, tecrübeli olanlarınız varsa yol yordam göstersin.

ortak zevklerimiz vardı mesela, aynı tür filmleri seviyorsak, şimdi onu hatırlatır diye o tür film izlemiyorum.

atıyorum çizgi roman okuyamıyorum o da seviyordu. onun oynadığı oyunu oynamak istemiyorum hala anısını yaşatıyormuş gibi geliyor.

sikicem bu ne lan? ben bu çocuğu okulda bir de her gün görüyorum. silinsin gitsin istiyorum da, bu ruh hali niye geçmiyor?

her boku mu beraber yapıyormuşuz amk? kendi kendime kaldığım zaman her hangi bir aktivite yapamıyorum.

nasıl, ne zaman eski hale dönücem ben? ayrılık 101 diye bi kitabınız var mı? başıma başka hangi stepler gelecek başka? bi de ben yeni biriyle nasıl tanışılır unutmuşum, onu napıcaz?
0
jdorian
(15.11.12)
çocuk şanslıymış.
0
pukay de souza
(15.11.12)
Aradan uzun süre geçtikten sonra hala acınız falan varsa, patolojik durumlar varsa psikologa gidin. En azından düşünce-davranış biçiminizi değiştirmeye yardımcı olur. Sonuçta herkesin ayrılık sonrası dönemdeki mücadele biçimi farklıdır. İstanbul'da yaşıyorsanız belediyenin ve kadın aile sağlığı merkezinin bir sürü danışmanlık birimi var ücretsiz. Gayet de ilgileniyorlar. Öyle devlet kurumundaki gibi 500 farklı yerle de görüşmüyorsunuz. İstanbul'da değilseniz bilemiyorum.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
kübler-ross modeline göre geçireceğin aşamalar sırasıyla: reddetme, öfke, pazarlık, depresyon ve kabullenme. depresyon kısmına ulaşmışsın gibi, kabullenmeyi de hallettin mi rahatsın.
0
kediebesi
(15.11.12)
ben aslında yohum
0
pukay de souza
(15.11.12)
"mutsuz değilim, onu özlemiyorum" o beraber yaptığınız şeyleri yaparken üzülmez veya hatırlamazsanız o zaman "mutsuz değilim, onu özlemiyorum" diyebilirsiniz. şimdilik sadece alışmışsınız.
0
ben smyrna
(15.11.12)
çok söyledim. yine söylüyorum. kasmayın. sevdiğin herşeyi yap. o seviyor diye yapmaktan vazgeçme. bu bu alışma süreci. 10 defa çizgi roman okursan 11. de bu rutin hale gelecek. sadece senin yaptığın bir olay haline gelecek yani.

asla yapmaktan vazgeçme! off süper oldu.
0
kambocya diasporasi
(15.11.12)
aynı şeylerı yanlızda yapabılırısın dene madem özlemıyosun sıkıntı olmaz..sonrada yenı bırını bulursun onunla yaparsın sonra ayrıl falan filan.hep aynı şeyler.
0
mantarliborek
(15.11.12)
Yahu yap o dediklerini işte. Sen yapmaktan kaçındıkça her biri içinde sürekli büyüyen bir korku halini alacak. Kendini biraz zorlayıp yaptığında hemen olmazsa üçüncüde normal bir faaliyete dönüşecek zaten.
0
leylak sarabi
(15.11.12)
dediklerini ben de yaşadım, eskiden dinlediğim şarkıları bile dinlemiyordum, içimden gelmiyordu resmen. sıkıntı basıyordu. bi süre sonra geçiyor merak etme. yavaş yavaş o yapmak istemediğin şeylere başla ama.
0
april12th
(15.11.12)
o yaptıklarını doz doz ayır, yani sonrasında çok tekrar etmek zorunda kalacağın ve sana en az etki edecek, diğer insanlarla/arkadaşlarınla da yapabileceğin şeyleri yavaştan yapmaya başla.
ben inadına kendime üzülmüyorumu ispat etmek için özellikle yapıyodum, kanata kanata da olsa yaran törpüleniyo zamanla sonuçta. üstüne git, belki bi süre aklına gelir, üzülürsün belki ama geçer.
mesela bi arkadaşım(!) ayağını sürüyerek yürüyodu. ne zaman yolda yürürken ayağını sürüyen bi insan duysam, önümden arkamdan bakasıım geliyodu o mu acaba diye; bi süre sonra bakıyosun ki onun olma olasılığı yok, sonra zaten dikkat etmemeye başlıyosun gibi gibi.
0
sirkelimon
(16.11.12)
Kactigin her neyse o pesinden gelir, benden demesi.

Bu yuzden uzerine git. Bu muymus len diceksin.

Ha özlemek ayri. O bambaşka...
0
hiçbirşeyyok
(17.11.12)
takılma bunlara ben de öyle oldum önceden zaman geçti aktı gitti bi baktım dinleyebiliyorum izleyebiliyorum :) hiç de sorun olmuyo. zaman herşeyin ilacı diyolar çok sinir bir laf ama gerçekten öyle bi süre sonra bi bakmışsın herşey düzelmiş. olur bazen aklına gelir yapacak bi şey yok sevdin ettin ama geçiyo. hele bi de başkasını sevdin mi onun derdinde aklına bile gelmez :)
0
nunishuris
(17.11.12)
mastürbasyonu azalt.
0
bruno
(18.11.12)
doğrularını gözden geçirmen gerek,böyle durumlar doğrularını sorgulamak için ideal zamanlardır,yaşam tarzı çizgilerini öyle dik ve belirgin çiz ki dış etkenler zarar vermesin, onu hatırlatmadan yapıp mutlu olduğun mutlaka birşeyler olmalı,bunu yapabiliyorsan diğerlerinide yapabilirsin değilmi?
0
sakire cay veren cayci
(18.11.12)
(1)

yılbaşı için çam ağacı

barbarhan
180-210 cm boylarında plastik çam ağacı nerden alabilirim? internetten alınacak, ikea'da var ama stoklarında yokmuş. ne yapsam?
180-210 cm boylarında plastik çam ağacı nerden alabilirim? internetten alınacak, ikea'da var ama stoklarında yokmuş. ne yapsam?
0
barbarhan
(15.11.12)
Buradan alabilirsiniz: www.gittigidiyor.com Hem buradan ürün alınca onu elinizle kontrol etme, hatalı çıkması durumunda geri iade etme hakkınız var. Ayrıca bir sürü üründe beğenmezseniz geri iade edip para vermeme hakkınız da var. Çünkü para güvenli bir havuzda tutuluyor ve ancak siz serbest bırakırsanız satıcıya ulaşıyor.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
(5)

portföy hazırlamaca ödevi

aitlik eki alamayan
Selamlar,Dersimiz gereği farazi olarak 10 milyon tl'lik bir portföyü yöneteceğiz. Amma velakin portföy nasıl oluşturulur, neye bakılır gibi bilgileri öğrenmedik. Ben çabalıyorum, araştırıyorum ama kafamda bir şekil oluşturamadım. Komplike analizlere falan gerek olduğunu sanmıyorum. Nasıl yapmalı siz
Selamlar,

Dersimiz gereği farazi olarak 10 milyon tl'lik bir portföyü yöneteceğiz. Amma velakin portföy nasıl oluşturulur, neye bakılır gibi bilgileri öğrenmedik. Ben çabalıyorum, araştırıyorum ama kafamda bir şekil oluşturamadım. Komplike analizlere falan gerek olduğunu sanmıyorum. Nasıl yapmalı sizce? Mesela yatırım sitelerine baktım, bi bankanın yatırım sayfası demiş ki;

DİBS: %20
T-Euro Tahvilleri: %15
Mevduat: %20
Özel Sektör Tahvili: %25
ama niye demiş, daha detaylandırmak istesek nasıl yaparız sizce?
0
aitlik eki alamayan
(15.11.12)
10 milyonluk bir portföyden bahsediyorsanız iççine muhakkak hisse senedi de koymalısınız. Eğer iyi bir portföy olacaksa bu İMKB'de işlem gören BİM, Emlak Konut, Vakıfbank hisselerini de koyun. Bunlar İMKB-30'da işlem gören en sağlam hisselerden bazılarıdır. Ayrıca iyi kazandırırlar. İçinde hisse senedi olmayan bir portföy bence fazla dikkate alınmaz.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
bana da bu dağılım garip gelmişti, belki de fazla garantici bir portföy. Kafama göre iyi kazandıranlara bakıp 4-5 tanesini ekleyip yine ortalama bi dağılım yapsam iş görebilir belki. En azından bir mantığı olur.
0
🌸aitlik eki alamayan
(15.11.12)
Evet saçma bir portföy olmuş bu. İçine Altın-Gümüş de koyun çok popüler. Belki bir doygunluk noktasına geldi bunlar, ama yine de biraz koyarsanız portföyünüz zengin olur.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
10 trilyonluk portföy oluşturmak tabiki zor. Hoca uçmuş birza..
Portföy oluşturmak kolay, hoca alınacak riskten veya diğer kıstaslardan bahsetti mi?
0
solo
(15.11.12)
hayır hiç öyle şeylerden bahsetmedi. basit bir şey istiyor diye düşünüyorum.
0
🌸aitlik eki alamayan
(15.11.12)
(16)

Psikiyatristler kan tahlillerinden de anlar mı/bakar mı?

dennys
Konsantrasyon ve dikkat eksikliğinden muzdaribim. b12 veya demir eksikliğinden falan kaynaklı olabileceğini düşünüp dahiliyeye gittim, kan vermem için yönlendirdiler ve 3 tüp kan verdim.Şimdi ben direkt psikiyatri'ye gitsem, kan tahlil sonuçlarıma bakıp b12, demir eksikliği ya da kansızlık falan var
Konsantrasyon ve dikkat eksikliğinden muzdaribim. b12 veya demir eksikliğinden falan kaynaklı olabileceğini düşünüp dahiliyeye gittim, kan vermem için yönlendirdiler ve 3 tüp kan verdim.

Şimdi ben direkt psikiyatri'ye gitsem, kan tahlil sonuçlarıma bakıp b12, demir eksikliği ya da kansızlık falan var mı diye kontrol edip anlayabilirler mi? Yoksa bu değerleri yorumlama işine sadece dahiliye mi bakıyor?

(Bunu sormamın sebebi de kan değerlerimde bi sorun yoksa zaten mecbur psikiyatriste gideceğim, bir daha uğraşmayayım kan tahlillerinden ikisi de anlayabiliyorsa.)
0
dennys
(15.11.12)
Tabi ki anlayabilir. Doktor sonuçta.
0
inthechaos
(15.11.12)
anlarlar tabi ya, psikiyatrist dediğin de doktor sonuçta, hatta mesela benim hipotiroid i de kan tahlili yaptırtıp o tahlilden psikiyatrist tespit etmişti, yılda bir kaç kere de tam idrar tahlili kanda bilmemne tahlili yaptırıyor, kendi değerlendiriyor hep.
0
alice practice
(15.11.12)
adamlar 6 yıl normal tıp okuyorlar zaten diye biliyorum. Yani hem normal doktor hem psikiyatristler.
0
Harpp
(15.11.12)
anlarlar mutlaka. hatta bir öğrenci bile anlar, tahlil sonuçlarınız elinizde mi?
0
tarcinvemizika
(15.11.12)
tarcinvemizika: tahlil sonuçlarını almak aklıma gelmedi :/ hastane sisteminde kayıtlı olduğundan doktorlar görebiliyor diye gerek duymamıştım. alsaydım keşke burdan da sorardım gitmeden önce bi.
0
🌸dennys
(15.11.12)
b12-demir-kansızlık tahlile bakılarak çok kolay anlaşılan şeyler. anlayacaktır psikiyatr da. geçmiş olsun
0
tarcinvemizika
(15.11.12)
doktor olduğuna göre anlar.
0
rock n roll
(15.11.12)
Psikiyatriste gidip konsantrasyon ve dikkat eksikliğinden bahsedersen sana çok rahat bir şekilde Concerta falan gibi ilaçları dayar. Onun yerine dengeli beslenip spor yaparsan bu çok daha iyidir. Bugün psikiyatriye bağlı olarak satılan ilaçların büyük kısmını bu dikkat ekisikliği saçmalığı oluşturmaktadır. Türkiye'de de Concerta moda bu sıralar. Nereye gitseniz dayıyorlar böyle ilaçları. Dünyada bu konuyla ilgili ciddi mücadeleler veriliyor. "Ritalin Çözüm Değil" kitabını okumanızı öneririm. Doktorlarla anlaşmalı ilaç sektörü bu işten müthiş para götürüyor.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
doktorlar için ilaç şirketleri ile anlaşmalılar diyip töhmet altında bırakmak doğru değil. oturduğunuz yerden bu işi yapabilmek için 10 yıl eğitim almış bu insanları suçluyorsunuz ancak dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olan çocuklar eğer tedavi görmezlerse 18 yaşından sonra kişilik bozukluğu gelişeceğini gösteren onlarca çalışma var.

doktorlara başlatılan bu sistemli karalama kampanyasının bir parçası olmamak hepimizin yararına olacaktır.
0
tarcinvemizika
(15.11.12)
Size katılmıyorum. Konuyla ilgili çok sayıda araştırma var. Ben namusuyla çalışan hiçbir doktorun töhmet altında kaldığına tanık olmadım. Tıp sektörü önce içindeki pislikleri temizlesin. Dikkat eksikliği, konsantrasyon sorunları gibi "rahatsızlıklar" üzerinden önce hastalık yaratıp, sonra da bunların ilaçlarını piyasaya sürüp para kazanmanın neresi doğru? Örnek vermek gerekirse Harvard Üniversitesi'nden Prof. Dr. Irving Kirsch "Plasebo ve antidepresan kullanımını karşılaştırdığınızda klinik olarak ciddi bir farktan bahsetmek mümkün değil. Antidepresanlar çözüm sunmakta çok sıkıntılı olduğu gibi çok ciddi riskler de taşıyorlar." diyor. İsterseniz böyle başka kaynaklar da gösteririm size. Şimdi Irving Kirsch yalan mı söylüyor? Ben size söyleyeyim; yalan söyleyenler ilaç şirketleri ve onların kuyrukçusu olan doktorlardır. Her yerde ilk olarak terapi uygulanmalıdır. Daha terapinin ilk dakikasında ilaç yazarsa "doktor" ben orada kasıt ararım. Çok ağır depresyonlarda bir süre düşük miktarlı ilaç kullanılabilir, o da çok iyi takip edilmesi koşuluyla. Daha yan etkileri bile yeterince belli olmayan ilaçlarla insanların sağlığıyla oynamak doğru değil. Terapi uygulayan, hastasıyla ilgilenen bir psikatriste, psikologa, doktora lafım yok; ama dikkat eksikliği efsanesiyle milleti soyanlardan tiksinti duyuyorum.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
" Çok ağır depresyonlarda bir süre düşük miktarlı ilaç kullanılabilir" bu görüşünüzü ne eğitiminize borçluyuz?

türkiye'de uygulanan ilaç reçeteleri dünya sağlık örgütünün (who) klavuzlarında yazanlardır. yani türkiye'de hangi tanıda ne veriliyorsa, amerika'da da, ingiltere'de de o veriliyor.

örnek verdiğiniz psikiyatrı tanımıyorum, ancak bilimsel konularda yalan filan söz konusu değildir, görüştür. tıp eğitimi alıp hakim görüşün aksine kanıt sunup değiştirmediğiniz sürece bu rahatsızlıkların tedavileri budur, bunlar uygulanır.
0
tarcinvemizika
(15.11.12)
İsterseniz buna "rahatsızlık" demeyin. Para kazanmak amacıyla "uydurulan safsatalar" diyebilirsiniz. Üniversiteye gidince doktor olmuyorsunuz, diploma almakla doktor olunmuyor, sadece okumuş olunuyor genellikle. Adını yazdığım doktoru da tanımıyorsanız o sizin sorununuz. Bilmiyorum, tıp eğitimi mi alıyorsunuz siz? Eğer o eğitimi alıyorsanız FDA'nın WHO'nun ne gibi lobiler tarafından yönetildiği de biliyorsunuzdur. Bana yaptığınız yorumda "bu görüşünüzü ne eğitiminize borçluyuz?" ifadesini kullanmışsınız. Tipik eğitimli kibrine sahipsiniz :) Fakat atalarımızın da ifade ettiği gibi "Eğitim cehaleti alır, eşeklik baki kalır". Şu haberlere bir bakın isterseniz, belki biraz bilgilenirsiniz: hurarsiv.hurriyet.com.tr

arsiv.ntvmsnbc.com

www.iyibilgi.com

Size iyi geceler diler, insanları yanlış yönlendirmemenizi temenni ederim.
0
at avrat braveheart
(16.11.12)
kabalık ediyorsunuz, ben size hiç hakaret etmedim. tutup eşeklik baki kalır tipi bir söz söylemeniz son derece gereksiz. gereksiz olması dışında kaba.

kibirli olduğum için de eğitiminizi sormadım, neredeyse reçete yazıp doz söylüyorsunuz da, bunu yapabilmek için eğitim almış olmanız gerekir bu konuda. bunu sordum size.

sizinle tartışılarak bir yere varamayacağım ortada, hala hiçbir tıp eğitiminiz olmamasına rağmen beni insanları yanlış yönlendirmekle suçluyorsunuz, tuhaf. keşke herkes kendi işini yapsa, kendi uzmanlık dalında konuşsa. neyse bir yere varmak olanaksız. iyi günler.
0
tarcinvemizika
(16.11.12)
unutmadan, örnek verdiğiniz Irving Kirsch de link verdiğiniz ayşe arman röportajındaki uzman da psikolog. yani ilaç yazmayan, yalnıza terapi yapan uzmanlar. ne kadar ilginç bu kadar radikalce ilaç yazılmamasını savunmaları, siz bu konuda bir bit yeniği olabileceğini düşünmüyorsunuz herhalde.
0
tarcinvemizika
(16.11.12)
Verdiğim örnekteki kişiler işlerini namusuyla ve dürüstçe yapıyorlar. İlaç propagandası yaparak cep dolduran kişiler değil. Bakın burada ağrı kesici kullanmaktan ya da antibiyotik kullanmaktan bahsetmiyoruz, hastalık pazarlamaktan ve buna bağlı olarak hayali ilaçlar satmaktan bahsediyoruz. Kabalık kısmına gelince de kusura bakmayın para için insan sağlığıyla oynamak söz konusu olursa onun gerektirdiği kadar kabalaşırım. Psikologların ilaç yazamamasından dem vurmuşsunuz. Peki antidepresan karşıtı psikiyatristler hakkında ne düşünüyorsunuz? İsterseniz o konuda da bilgi vereyim size. Pardon ben bilgi veremem, ben tıp eğitimi almamıştım pardon :) Gidin o zaman Tanju Sürmeli, Alper Hasanoğlu'nun antidepresanlar hakkında ne dediklerine bakın. Hadi ben "eğitimsizim", onlar tıp eğitimi almışlar. Sizin konuyu araştırmama ihtimalinize karşı isterseniz kendilerinin görüşlerini buraya yazayım. Bakın Tanju Bey ne demiş: "Amerika'da çocuklar, okulları basıp insanları öldürdüler. Bu çocukların yüksek oranda antidepresan kullandığı görüldü. Gençlerin önemli bir kısmı, bu ilacı kullanırken suç işledi. Bazı antidepresanların intihar ve başkasına zarar verme düşüncesini artırdığı anlaşıldı. 3.5 yaşındaki çocuğa antidepresan verenler var, bu yanlış!". Ayrıca Alper Hasanoğlu'nun da ne dediğini yazayım: "İlaçların çoğu zaman bir kaçış noktası olduğunu söylemiştim. Ben psikoterapinin yararlı olduğunu düşünenlerdenim. Tüm meslektaşlarım için söylemiyorum ama yurt dışında sistematik bir psikoterapi eğitiminden geçmemiş ya da İstanbul'da Davranışçı Terapiler Derneği'nin terapi eğitimini almamış psikiyatrların dünya standartlarında bir terapi yapabilmeleri teorik olarak mümkün değil. Tabii ki, kendi psikiyatri ihtisasları sırasında psikoterapiden faydalanabilirler. Ama bu psikoterapi değildir." Umarım bu bilgiler biraz aydınlatıcı olmuştur. Benimle tartışmaya girmeniz bir açıdan iyi, sizin gibilerin ilaç-psikiyatri-depresyon-dikkat eksikliği gibi konularda ne kadar bilgisiz olduğu ortaya çıkıyor. Böyle olunca da insanların bu sektörü sorgulaması daha kolaylaşıyor. Bu fırsatı tanıdığınız için teşekkür ederim. Bir de size birkaç yazı daha okumanızı öneririm. Belki gelişiminize katkısı olur. Saygılar.

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr

ekonomi.milliyet.com.tr
0
at avrat braveheart
(16.11.12)
kansascity shuffle
(18.11.12)
(13)

sağlıklı beslenme vs tahıllar, karbonhidratlar

goldentitan
son iki yılda sağlıklı beslenmeye taktım. (yurtta iki yıl körili tavuk, mantı ve pizza yemek zorunda kaldıktan sonra) bir kaç haftadır da taş devri diyetini okuyorum. ondan önce de vejetaryenlikle ilgili yazılar okudum. neyse şu an kafam oldukça karışık neyin yenmemesi gerektiği konusunda.normalde d
son iki yılda sağlıklı beslenmeye taktım. (yurtta iki yıl körili tavuk, mantı ve pizza yemek zorunda kaldıktan sonra)
bir kaç haftadır da taş devri diyetini okuyorum. ondan önce de vejetaryenlikle ilgili yazılar okudum. neyse şu an kafam oldukça karışık neyin yenmemesi gerektiği konusunda.

normalde düzgün beslenen biriyim, çoğunlukla sebze ağırlıklı şekilde besleniyorum. ama et de ekmek de tatlı da yerim.
buna rağmen hiçbir zaman kilo sorunum ve kan değerlerimde sorun olmadı. (170, 51)

bu konuda ne düşünüyorsunuz?
biri et yiyin, asla un ve tahıl gibi şeyler yemeyin derken bir diğeri et yemeyin fln diyor.
ekmek yememek, tahıl yememek ne derece doğru?
neyi yememek gerek?
siz nasıl besleniyorsunuz?
0
goldentitan
(15.11.12)
beyaz un ve rafine şeker yememek ortak noktaları sanırım. tam tahıllı, tam buğdaylı şeyler görece yenebilir.
0
demirlisomya
(15.11.12)
herşeyin normalse derdin nedir :)
normal devam et. vücudun zaten sana fazla yağlı yediğinde baygınlık ve sivilcelerle, fazla karbohidratta hafif durgunlukla, lifsiz beslendiğinde kabızla cevap verecektir. başkalarının dediğinden öte kendi hissiyatına güven. canının istediği senin ihtiyacındır. ama canın kırmızı bir meyve yemek istiyosa ve sen kolaya alışmışsan atıyorum, beynine direkt kola içeyim fikri geliyorsa bunlara dikkat edebilirsin. bol su içersin. bol hava ve güneş ışığı almaya çalışırsın. hareket edersin filan işte sağlıklı yaşarsın. sistem yaşlanana kadar götürür bu seni böyle.

bir de yiyeceğin ne kadar işlenmiş olduğu önemli, çok işlenmiş yiyecekleri nispeten az tüketmek iyi olur. mesela konserve nohut yerine kuru nohut kullanmak gibi. bunların dışında baharatlarla aranı sıkılaştırabilirsin. mevsiminde bol olan şeyleri tüketmek de iyi bir fikir.
0
kediebesi
(15.11.12)
dengeli beslenmek diye bir şey var. burda dengeden kasıt miktar değil, içerik.
0
vizdilva
(15.11.12)
Ben de yaşadığım ciddi sağlık problemi sonrası sağlıklı beslenmeye başlamıştım. Hatta sizin okuduğunuz Taş Devri Diyeti kitabının yazarı Ahmet Aydın ile de tanışmıştım bizzat. Kitapta yazılan çoğu şey doğru, fakat o kadar kritik noktalarda Ahmet Bey hatalı bilgiler veriyor ki, bunu da kasıtlı yapmıyor sadece bunun doğruluğuna inandığı için yapıyor, ben kendisine katılmıyorum. Şeker, un gibi konularda çok doğru şeyler söylüyor fakat o ve aynı ekolde olduğu Canan Karatay (Karatay diyeti) ne yazık ki et konusunda insanları yanıltıyorlar. Öncelikle kendi çiftliğiniz yoksa, orada kendiniz özgürce dolaşan ve doğal beslenen hayvanlar ve onların sütü ve yumurtasını yemiyorsanız o kitapları okuduktan sonra çöpe atmanızı öneririm. Şehirde yaşayıp et yiyen hemen herkes vücuduna bol miktarda katkı maddesi, hormon, antibiyotik başta olmak üzere sürüyle zararlı ilaç alıyor. Hele hele marketten kasaptan aldığı tavukları yiyen, Türkiye denizlerinde yakalanmış balıkları yiyen insanların kafayı yediklerini düşünüyorum. Bu şekilde beslenerek başta kanser olmak üzere bir sürü hastalığa davetiye çıkarıyorlar. Et yemek, un-beyaz şeker tüketmek tıpkı sigara içmek gibi bir bağımlılıktır. Zaten başka bir hayvanı öldürüp yemek de son derece kalleşçe bir davranış. Ben vejetaryenlikle ilgilenen herkese hayvan sevmiyorsanız en azından sağlığınızı düşünün de şu garibanları öldürmeyin diyorum. Ayrıca milyonlarca yıl önce et yiyen insanlarla 2012'de yaşayan insanları karşılaştırmak da komiktir. Bu taş devri muhabbeti yapanlar hep atalarımızın et yediğinden dem vuruyorlar ya, geçmişle şu anı karşılaştırmak çok saçma. Eğer disiplinli bir vejetaryen ya da vegan olacaksınız kesinlikle bunları öneririm. Zaten et yememenin sağlıksız olduğunu söyleyenler genellikle dünyanın en acımasız sektörleri olan tıp ve gıda sektörlerinin adamları. Bugün vejetaryenlik ve veganlıktan daha sağlıklı bir beslenme çeşidi yoktur. Şurada iki doktorun konuyla ilgili çok önemli bir tartışması mevcut: www.beslenmebulteni.com

Şu yazıları da kesinlikle okumanızı öneririm: www.sabah.com.tr

www.sabah.com.tr

Yok birader ben sağlığımı hiçe sayıyorum ayrıca hayvan cesedi tüketmek çok hoşuma gidiyor diyorsanız kesinlikle doğal ortamda yetişen hayvanlar tüketin. Bu da maddi durumunuz iyi değilse zaten büyük bir şehirde çok zordur. Ama şehirde yaşıyorsanız ve sağlıklı beslenmek istiyorsanız (doğal yumurta, katkısız süt falan tüketecekseniz) buradan alışveriş yapın: www.ipekhanim.com Fiyatlar uygun ve çok güvenilir bir yer. Zaten çok ünlü müşterileri var.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
Etlerde katkı maddesi hormon vs var da bitkilerde yok mu? Haşerelerden korumak icin çabuk olgunlaştirmak icin yüzlerce hile hurda yapılmıyor mu? Hayvansal gıdalardan hele hele etten uzak durarak beslenmek sağlıklı falan değildir.

Vejeteryan olmak da en az tas devrindeki insanları ornek alarak onlar gibi beslenmeye çalışmak kadar saçma ve yanlıştır.

en güzeli mümkün olduğunca işlenmemiş gıdalar tüketmeye çalışmak ve Un basit seker vs. Gibi vücudun pek de ihtiyac duymadığı seyleri kısmaktir. ne sebzeler ne de hayvansal gıdalar birbirinin muadili olamaz.
0
giderbey
(15.11.12)
Bitkilerde çok daha az var bahsettiğiniz zararlı maddeler. Ayrıca zararsız bitki bulmak çok daha kolay ve masrafı daha düşük. Verdiğiniz bilgiler yanlış ne yazık ki et konusunda. Bu konuda zaten bir fikir beyan edildiğinde et tüketenler hemen hücuma geçerler kısıtlı ve ezberlenmiş bilgileriyle. Yanlış anlamayın sizi kötülemek için söylemiyorum fakat ezberlenmiş bilgilere sahipsiniz. Et tüketmeyenlerin sağlıkları konusunda araştırma yaparsanız çok net bilgilere ulaşırsınız internette. Bu konuda bilginiz yoksa en azından şunu izlemenizi öneririm: www.youtube.com Konuyla ilgili de tıp dünyasında bir sürü araştırma yapılmıştır. Neyin sağlıklı neyin sağlıksız olduğunu zaten kısaca kendiniz yaşayarak da anlayabilirsiniz. Bir diğer nokta da, Türkiye'de vejetaryenler ve veganlar bohem hayatı yaşayıp sağlıksız görünüyorlar genellikle, bu nedenle bu yaşam biçimine ciddi zarar veriyorlar. Doğru uygulandığında vejetaryenlik ve veganlık dünyanın en sağlıklı yaşam biçimidir. Et yemiyorsanız, sağlıklı beslenmeye karar verdiyseniz buna göre yaşamalısınız. Bu da disiplin ister.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
tahıllar, ete, sakatata, yumurtaya kuruyemişlere, baklagillere göre daha az besleyici ve özellikle beyaz ekmek şeklinde tüketildiğinde hem vitamini çok az oluyor hem de kan şekerini olumsuz etkiliyor o yüzden hiç yeme demiyor ama azaltın diyor taş devri diyeti.
ben de taş devri diyetine uymaya çalışıyorum ama biraz taviz veriyorum meyve mesela 2-3 porsiyon yiyorum günde, ayrıca her gün çeşit çeşit yeşillik al salata yap veya çiğ ye olayı yorucu geldiği için günde 1-2 altın çörek veya benzeri bişiler yiyorum ama asıl vurgu hayvansal yağlar ve proteinlerde.
wwww.westonaprice.org
okumanı öneririm.
0
joepiscopo
(15.11.12)
et yerine tofu tüketmek daha akıllıca olur. onu da nuhunambari.com da bulabiliyoruz simdilik
0
fenerliyim ama feneri delgado
(15.11.12)
Evet, konu Taş Devri Diyeti olunca kesinlikle hayvansal yağlar ve proteinler tartışma konusu oluyor. Önceki iki mesajımda da yazdığım gibi eğer vejetaryen/vegan beslenecekseniz disiplinli olmalısınız. Sonuçta sağlıklı beslenmek hele hele modern çağda gerçekten zordur. Ömür uzatır, hayatınızı kaliteli yaşarsınız, ama buna uymanız lazım. Uymayacaksanız buna, hayvansal gıdalar tüketecekseniz o size kalmış bir şey. Kimsenin başına silah dayayıp hayvan yeme demiyorlar. Fakat yeterli araştırmayı ve uygulamayı yaptığınızda zaten bedeniniz size gerekli cevabı veriyor. Sağlıklı beslenmek, sağlıklı ve düzenli yaşamayı gerektirir. Zaten bunu yapamayan ve sağlığını bozan kişiler vejetaryen, vegan olmasın. Böyle insanlar yüzünden ciddi şekilde yanlış tanınıyor.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
Bitkilerde daha az zararlı madde bulunduğu sonucuna nasıl ulaştınız ? Bunu ölçebilmenin mümkünati yok, asıl ezbere bilgi bu olsa gerek.

Gdo almış başını gidiyor sebzelerin meyvelerin besin degerleri yıldan yıla sunileserek azalıyor gelmis ezbere bilgiden bahsediyorsunuz,.

Balık etinin kalp damar beyin saglıgına etkileri bilim dunyasınca tartışmasız kabul edilirken, kırmızı etin süt ve süt ürünlerinin basta hormon duzenleyici sayisiz faydası onlarca yıldır bilinirken sadece bitkilerle beslenmenin sağlıklı olduguna kendinizi inandirmak en fazla bitkilerin daha az zararlı madde içerdiği varsayımı kadar rasyonel.
0
giderbey
(15.11.12)
Size katılmıyorum. Müthiş bir ezberiniz var. Çok sayıda meyve-sebze ne kadar ilaçlandıklarına kadar incelenebiliyor. Yani böyle bir şeyi neden uydurayım? Öncelikle olayın felsefi boyutuna bakarsanız insanlar ne yerlerse o olurlar. İkincisi paçalarına kadar boka batmış tıp ve gıda sektörünün uydurmalarına bu kadar fanatik bir şekilde inanmanız bence yanlış. Kırmızı etin, süt ve süt ürünlerinin "müthiş" etkileri, ağır metallerle neredeyse tümü zehirlenmiş oolan balık etinin "harika" yararları sizin dediğiniz gibi bilim dünyasınca tartışmasız olarak kabul edilmemiştir. Çok övdüğünüz bilim dünyası daha birkaç yıl öncesine kadar yumurtanın zararlarından bahsederken, bugün fanatik bir şekilde yumurta övgüleri düzmektedir. Süt ve süt ürünlerinin tüketilmesi eğer hayvanlara zulüm uygulanmıyor, işkence yapılmıyorsa, doğal yollardan elde ediliyorsa zararlı değildir. isteyen yer isteyen yemez. Orası ahlaki bir boyut. Bugün dünyada çok sayıda vegan vücut geliştirmeci, güreşçi, buz hokeyi oyuncusu, basketbolcu bulunmaktadır. Çok samimi bir şey soracağım size, bu veganlık bu kadar zararlıysa nasıl bu sporcular böyle performans sergiliyorlar? Et tüketmemenin cinsel performansa ne kadar olumlu etki ettiği kanıtlanmıştır en basitinden. Hani millet sağlıklı yaşamayı önemsemiyor, fakat belki konuyu cinselliğe getirirsem daha önemserler. Sizin söylediğiniz gibi hayvansal ürünler tüketmenin sağlığa olumlu etkileri ise kanıtlanmamıştır, lütfen yanlış bilgiler verip insanların ve hayvanların sağlığıyla oynamayın. Bakın size vegan bir vücut geliştiricinin fotoğrafını yolluyorum: www.facebook.com Ne kadar sağlıksız görünüyor değil mi :))) O fotoğraftaki diğer kişi Shaun Monson ise Earthlings belgeselinin yapımcısıdır. Kendisi de vegandır. İsterseniz size böyle çok sayıda bilgi-belge sunarım. Ama sizden ricam lütfen insanları yanlış yönlendirmeyin. Kimlerin güdümünde olduğu gayet iyi bilinen saçmasapan tıp ve gıda kurumlarının yalan yanlış raporlarına uygun şekilde lütfen burada bilgi vermeyin.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
Cok sayıda bitki incelenebilir ama bütün bitki çeşitlerinin bütün yetiştiricilerinden numune alarak incelenebilme ihtimali var mı? Yada a ülkesinde yetiştirilen bitkilerin b ülkesinde yetiştirilen hayvanlardan daha naturel olduğunu ispatlayabilir misiniz? Bı süredir yabancı ülkelerde yetiştirilen sığırlar ithal ediliyor, ben de yabancı çiftçilere turk çiftçilerden daha cok güveniyorum ve daha naturel olduğunu düşünüyorum aksini ispat edebilir misiniz? Yediğimiz içtiğimiz her şeyin menşeini ve icerigini bilemeyeceğimize göre genelleme yaparak bi tarafı secmek mantıklı olamaz.

Vucut gelistirme alanı argümanınızı savunmak icin ornek vereceğiniz son alan olmalı zira bu alandaki sporcuların --belki-- %99u vejetaryan olmayan sporculardır ve alanında bir numara Olan hemen hemen hiçbir sporcu vejetaryan değildir.. tam aksine tahılları bitkileri ve hayvansal gıdaları optimum sekilde kullanmayı bilen sporculardır ki benim de savunduğum şey bu. Vucut gelistirme olayının son noktası olan mr olympia yarışmacıları günde 500-600 grama kadar protein alıyor kaç gram et yumurta vs. Tükettiklerini siz hesaplayin
0
giderbey
(15.11.12)
Ben vücut geliştirmeyi örnek olarak verdim. Sürüyle böyle vegan sporcu var. Ayrıca Mr Olympia takip ettiğim bir organizasyon. Oradakilerin sağlıklı olduğunu düşünmüyorum. İnsandan ziyade su aygırına benziyorlar zaten. Hayvanları küçümsemek maksadıyla söylemiyorum, ama su aygırına benzemek sağlıklı olmak manasına gelmiyor. Sağlıklı olmak kilolarca kas yapmak değildir. Zaten vücut geliştirme yapıp aşırı protein kullananlar hayatlarının belirli dönemlerinde son derece ızdırap verici gut hastalığına yakalanıyorlar. Son yıllarda insanlara et tüketmenin yararları konusunda bolca yalan pompalandığı için gut hastalığı da çok yaygın hale geldi. Vejetaryen/vegan sporcularda ise gut hastalığına rastlanmamaktadır. Eskiden günde birkaç sigara içmenin sağlığa yararlı olduğunu söylerlerdi, reklamları yapılırdı. Konuyla ilgili "uzman doktorlar" konuşturulurdu. Şu an et yemek konusunda da aynı yalanlar atılıyor. Konuyla ilgili ayrıntılı bilgi almak isterseniz size şu kitabı okumanızı öneririm: www.kitapyurdu.com Her şey ortadadır. Konuyla ilgili çok sayıda çalışma, tecrübe, bilgi-belge mevcuttur. Benim hayvansal gıdalara karşı duruşum ve düşüncelerim nettir. Sizin de net gördüğüm kadarıyla. Tartışmanın manası yok, zaman kaybı. Yanlış anlamayın lütfen, fakat konuyu daha fazla tartışmak istemiyorum. Google diye bir şey var, İngilizce bilmeyenler bile Türkçe araştırma yapıp yığınla kaynağa ulaşabilir. İyi akşamlar dilerim.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
(7)

hadi bana melisa çayı demleyelim...

holy diver
sevgili 'çay'kovskiler,zaten oldum olası uyku sorunu yaşayan, zor uyuyan, kolay uyanan, çok uyumak istese de uyuyamayan biriyim. ama son aylarda bazı sıkıntılar etkisiyle daha da kötü hale geldi.yıllardır pasiflora en yakın arkadaşım bu konuda. arada da başka ilaçlar katılır tek tük. ama bayağı çok
sevgili 'çay'kovskiler,


zaten oldum olası uyku sorunu yaşayan, zor uyuyan, kolay uyanan, çok uyumak istese de uyuyamayan biriyim.

ama son aylarda bazı sıkıntılar etkisiyle daha da kötü hale geldi.

yıllardır pasiflora en yakın arkadaşım bu konuda. arada da başka ilaçlar katılır tek tük.

ama bayağı çok yerden melisa çayını duyuyordum uzun süredir..

nihayet aldım ettim önceki gün. ve aynı akşam bildiğimiz çay gibi demledim. büyük bir bardak içtim. çok demlemişim herhalde, aynı çayı ertesi akşam da bir bardak içtim ama rengi bayağı koyulaşmıştı. faydasını henüz pek fark edemedim.


özet;
bu çayın demlenme şekli nasıldır, bildiğimiz çay gibi demleyip daha sonra tekrar içebiliyor muyum, yoksa her içeceğim zaman bir bardaklık azıcık kullanıp mı yapıyorum? ya da ıhlamur gibi kaynar suya koyup kaynatıp sonra da bitene kadar bir kaç gün boyunca içebiliyor muyum?

yapan, eden, bilen?
teşekkürler,
0
holy diver
(15.11.12)
ben birkaç taze yaprağını ıhlamura karıştırıp içiyorum.
ama kurutulmuş halini sarı kantoron ile karıştırıp için.
normal bitki çayı gibi yapıyorsun.
tek seferde demleyip bitirmek iyidir.
0
goldentitan
(15.11.12)
Bence çayla, çörekle uğraşacağınıza Cerrahpaşa ya da Çapa'da üniversitenin uyku bozuklukları merkezine gidin. Listesi şurada var: www.ruyalar.com Üniversite hastanesine giderseniz fiyatı da ona göre çok uygun olacaktır. Fakat Amerikan Hastanesi, Alman Hastanesi gibi yerler sizin cüzdanınızı boşaltmak için kapıda karşılayacaklardır. Uyku sorunu yaşıyorsanız son yıllarda çok popüler hale gelmiş olan Remeron, Atarax, Xanax, Nervium gibi ilaçları kesinlikle kullanmayın. Bunlardan Remeron bağımlılık yaratan ve tüm vücut dengesini bozan bir ilaç. Çok güçlü oldukları için insanlarda bayağı bir etki yaratıyorlar, sonra kısa sürede vücut bağışıklık kazanıyor bunlara karşı. Ben Papatya, Yasemin, Melisa çayı içmiş, ağır buhranlar yaşamış dönemlerde ilaç kullanmış ve bunların hiçbirinin uzun vadeli olarak bir boka yaramadığını görmüş, çevresinde de böyle sorunlar yaşayan insanlar tanıyan biri olarak size üniversitede bir merkeze gitmenizi öneririm.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
Melisa ve adaçayını french press'te demliyorum. Pratik ve kolay oluyor. Bende şu press var: www.kaboodle.com

French press'in içine kafi miktarda melisa atıyorum. Üstüne de içeceğim kadar kaynar su. 10 dk bekliyorum ve süzdürüp bardağa ekliyorum. Mis gibi oluyor. İstersen şeker de ekleyebilirsin.

Yalnız adaçayını 5 dakikadan fazla bekletme, acı oluyor.
0
gyroscope
(15.11.12)
rezene ve papatya karışımı da iyi oluyor, tavsiye.
www.google.com bu tip aparatlarla da kolay oluyo.
0
kediebesi
(15.11.12)
önce herkese teşekkürler.

@goldentitan,
bunu bile bayağı uzun süre sonra alabildim. yoluma çıkmıyor, ya da ben unutuyorum falan.. unutmazsam sarı kantaronu da alayım;)


@at avrat braveheart,
açıkçası henüz ciddi bir sorun olarak kabul etmiyorum ısrarla. çünkü kendimi bildim bileli ışıkta, seste uyuyamayan, çabuk uyanan biriydim zaten. o yüzden bünyenin normal hali olarak kabul etmek işime geliyor. pasiflora da işimi görüyordu. en azından uyku boyunca sağa sola dönüşlerimi, film şeridi gibi tüm uyku sürecini hatırlamıyorum.

arada sırada da haftasonları da laroxly ve adını hatırlamadığım başka ama saydığın ciddi ilaçlardan olmayan daha hafiflerini kullandım.

şimdi en zararsız (bağımlılık veya diğer başka kötü etkileri olmayan) olan bitkileri denemek istiyorum. eğer faydasını görürsem ne ala. biraz da placebo etkisi olacağını düşünüyorum.

bir de bu sıkıntılı dönemin bitmesini bekliyorum. malum, psikolojinin düşmesi (buradaki konumuz olan uykusuzluk gibi) bazı sorunları daha belirgin hale getiriyor.

eğer bütün bunlardan sonra hala ciddi seviyede devam ediyorsa, en son o zaman dediğin yolu izlemeyi düşünüyorum. kendimi ikna edersem tabi..


@gyroscope,
melisa + sarı kantarona adaçayı da eklendi;)
french press üşenip uğraşmayacağım bir şey. demleme parçası olan porselen büyük kupalar var belki onlardan alırım. diğer yandan kediebesi'nin bahsettiği saplı süzgeç de evde mevcut, o bile işimi görür sanırım.


@kediebesi,
rezene ve papatyayı da deneme sırasına koyuyorum. uzun saplı olan kapalı süzgeçten vardı bende, onu kullanayım bari.
0
🌸holy diver
(15.11.12)
@holy diver Öncelikle bitki çaylarının olumlu etkileri olabiliyor tabii ki. Fakat bunlar sınırlı ve her insanda işe yaramıyor. İçeceğiniz çayların tansiyona, bağışıklık sistemine, kadınlarda regl dönemi ve hamilelik konusunda enteresan etkileri olabiliyor. En basitinden adaçayının sakinleştirici etkisi nedeniyle çok fazla ünü var. Fakat bu çayları satanlar olumlu etkileri kadar, mesela tansiyona olan olumsuz etkilerinden bahsetmiyorlar. Son zamanlarda ekinezya çayı efsanesi çıktı ortaya. Oysa ki Multipl Skleroz hastası birinin ekinezya içmesi son derece tehlikeli. Bazı ilaçlarla da çayların bir arada kullanılmaması lazım. Bu nedenle size dikkatli olmanızı tavsiye ederim.
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
@at avrat braveheart,

bağışıklık sistemimin çok güçlü olduğunu söyleyebilirim.
herhangi kronik ya da değil bir sağlık sorunum da yok (en azından benim bildiğim/yaşadığım)

evet ben de ister ilaç ister bitki olsun, her şeyin her bünyede (iyi veya kötü) farklı etkiler yarattığına inanıyorum. zaten bu yüzden bu çayları kendim deneyip etkisini görmek istiyorum. dilerim olumlu etkileri olur.

ben her konuda olduğu gibi asla satıcıların söylediklerine bakmayan biriyim. kendim araştırma yapıp karar vermeyi tercih ediyorum. melisa çayını da nette araştırdıktan ve çevremde faydasını gördüğünü söyleyen insanlardan duyduktan sonra aldım.

tekrar teşekkür ederim bilgilendirme için.
0
🌸holy diver
(15.11.12)
(6)

çatıya kedi çıkmış inemiyor

whitesinek
malum kediler tırmanmada iyiler ama inmede oldukça vasat. apartmanın çatısına bir kedi çıkmış demir merdivenlerden (düz boyacı merdiveni tipi 60 derece falan açılı) 4 gündür habire miyavlıyor bütün gece. çok uğraştım indirmek için ama kaçıyor. oldukça büyük bir kedi. köşeye sıkışınca tıslıyor. baze
malum kediler tırmanmada iyiler ama inmede oldukça vasat. apartmanın çatısına bir kedi çıkmış demir merdivenlerden (düz boyacı merdiveni tipi 60 derece falan açılı) 4 gündür habire miyavlıyor bütün gece. çok uğraştım indirmek için ama kaçıyor. oldukça büyük bir kedi. köşeye sıkışınca tıslıyor. bazen 2 hafta gelmediğim oluyor eve. çatı dümdüz beton. soğuklar başlayınca kesin ölür. ne yapacağımı bilemedim. yardım , yardım.
0
whitesinek
(14.11.12)
itfaiyeye haber verin..
0
thalamus
(14.11.12)
siz oraya çıkıp kediye ulaşabiliyor musunuz? kediden tıslamadan korkmayan bir arkadaş çıksın alsın bir şey olmaz. eline koluna olmadı kalın bir şey giyer tırmalamaya karşı.. bir de boyacı merdiveninden iner gibi geliyor bana kedi. belki aç filandır su, süt yiyecek bir şeyler bırakın oraya biraz da.
0
clementine the tangerine
(14.11.12)
boyacı merdiveni değil aslında tam bildiğin demir merdiven oldukça dik konumda. kediden tırsmıyorum zaten konu yakalamak. tıslayıp derken tıslayıp kaçıyor.çatı yaklaşık 200 mt2 düşünün. yemek veriyorum zaten şu an ama malum havalar soğuyor.
0
🌸whitesinek
(14.11.12)
üzerine bir şey atarak deneseniz? büyük bir battaniye filan. altına saklanacağı bir yer yoksa öyle belki bir anlık duraksarsa yakalarsınız? denemekten başka bir şey gelmiyor aklıma.
0
clementine the tangerine
(14.11.12)
Hemen itfayiyeyi arayın. İlgileniyorlar. En son Şişli'de bir kedi için itfaiye ile görüşmüştük, onlar gelip indirmeye çalışmışlardı ama kediyi bir türlü yakalayamamışlardı. Ama gelip ilgilenmişlerdi. Eğer bir türlü kedi yakalanamıyorsa Royal Canin, Hills, Pro Plan gibi kaliteli bir ıslak mamaya (2-3 lira fiyatı var) veteriner hekimden alacağınız uyuşturucuyu katarsanız kedi mamayı yedikten sonra sebze kıvamına gelecektir. Ben de kısırlaştırmaya çalıştığım fakat sürekli kaçan kediyi bu yöntemle yakalamıştım. Tabii mamayı yedikten sonra gözlem altında tutmanız lazım bayılana kadar. Yoksa kedi sersemlerse çatıdan aşağıya uçup ölür. Bu nedenle veteriner hekimle görüşün o size yardım eder. Nerede yaşıyorsunuz siz?
0
at avrat braveheart
(15.11.12)
aynen. hafif onu sersemletecek ilaçlar var. onu koyun hayvan biraz sakinlesin. hatta bir veterinere danışırsanız yeteri kadar miktarı size seve seve verecektir. bu şekilde alabilirsiniz hayvanı. 4 gündür aç yaşayabilir de çok da fazla dayanamaz.

ya da büyük bu fırından bir şey almak için kullanılan eldivenler oluyor. iki tane onlardan alın. havlu ya da orta büyüklükte bir çarşaf vs bir şey alın. o şekilde de kurtarabilirsiniz. fırın eldiveni olayını keşfedince çok rahat ettim ben. birkaç kedi aldım öyle ağaçlardan.
0
seni gidi bok
(16.11.12)
(5)

uyku

colg fusion
şimdi bir insan düşünelim,bu kişi günde 8 saat uyumazsa kendini rahat hissedemiyor. 8 saatten fazla uyursa kötü veya az uyursa da kötü hissediyor.bu kişi bir şekilde uyuma saatini kendi ayarına sokabilir mi? mesela 1 ay boyunca günde 6 saat uyusa biyolojik olarak artık 6 saat uyumanın yeterli geldiğ
şimdi bir insan düşünelim,

bu kişi günde 8 saat uyumazsa kendini rahat hissedemiyor. 8 saatten fazla uyursa kötü veya az uyursa da kötü hissediyor.

bu kişi bir şekilde uyuma saatini kendi ayarına sokabilir mi? mesela 1 ay boyunca günde 6 saat uyusa biyolojik olarak artık 6 saat uyumanın yeterli geldiğine inandırabilir mi vücudu? veya artık 6 saat uyumayla eskiden 8 saatlik uykudan aldığı performansı alabilir mi? daha da açarsam, otomatik uyuma saatini 6 saate indirebilir mi? 6 saat uyuduğu zaman kendini yorgun hissetmemeyi, göz kapaklarının ağırlaşmamasını sağlayabilir mi? kendi vücudunun, beyninin efendisi olabilir mi? (son soruya cevap vermeseniz de olur.)
0
colg fusion
(08.11.06)
hayır :)
0
sf arjuna one
(14.11.06)
6 saat uyku, sağlıklı bir insana, gün boyunca aktif olması için yeterli bence.
0
sathaner
(12.12.06)
maalesef. mesela ben çeviri yapmak zorunda olduğum 96 saat boyunca uyumamıştım bi keresinde... sonra gayet uyudum 17 saat. :) eheh.

o da değil de, 2 yıl kadar süren o dönemde 4-5 saat uykuyla yaşamak zorunda olduğum halde uykuya olan ihtiyacım azalmadı, bilakis arttı.
0
actionary
(15.12.06)
belki ilgilenirse şöyle bir şey daha var. Davinci uykusu; biz günlük yaşamda tek fazlı olarak uyuyoruz ama davinci nin buldugu bir yöntem ile çok fazlı uykuda mümkün. Yani Davinci'nin yaptığına göre 4 saatte bir 20 dk uyku uyuyarak (günde 2saate denk geliyor) yaşamlarını sürdürmüşler. Araştırmak isteyenler için googledan Davinci Sleep yada Polyphasic Sleep diye aratabilirler
0
gardiyan
(14.01.07)
günde 6 saat uyumakla ilgili entrym :)

eksisozluk.com
0
at avrat braveheart
(09.02.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.