Ekşi Duyuru

60 peşin verip, 60 kredi çekip 2 tane clio alsanız.

satın almak kiralamaya göre her zaman yarı fiyata mal oluyor, denedim ordan biliyorum :)

debriyaj balata sesi bence..50 bin bakımında detaylı bi göster.

baskı balatanın daha 45 binde bittiğine inanamıyorum

180€'ya şunun ikinci eli alınabilir; www.amazon.de

klavye türkçe olmasa da olur derseniz 1000 tl demişsiniz. amazon'dan ikinci el macbook öneririm. ikinci el alman'dan alınır. macbook pro i5 fiyatları ama 500-800€ aralığında... ;)

Zorunlu sigortayı bugün hemen yaptır yoksa %5 ek prim ödeyeceksin yarından itibaren her ay için. Garanti internet bankacılığından yapıyor, ya da tanıdık bir acente halleder gece 23:59'a kadar.

Kasko sana kalmış ama onu yarın yaptırsan da olur.

Zorunlu trafik sigortası nedeni ile sorun yaşayabilirsiniz. Yarın erkenden yaptırın bence. Kasko 1 aya kadar bekleyebilir sanırım. Hasarsizlik oranini korumak için belirli bir süreyi gecirmemek lazim

iç portu dış porta yönlendirip telnet ile halledebilirsiniz.

örnek:

Kamera: 192.168.1.100 Portu: 5454

Dış ip'niz: 256.78.58.96

modemin içerisinden 5454 portuna gelen istekleri 192.168.1.100'e yönlendiriseniz dışarıdan erişim sağlamış oluyorsunuz. Portlara ping atılamayağı için "telnet 256.78.58.96 5454" komutu ile portun canlı olup olmadığını görebilirsiniz.

ping ile kontrol etmek istersen statik ip sahibi modemde bir takım ayarlamalar yapman gerekirmiş.

@Sir Anthony Hopkins dışarıdan iç ip'e ping atamazsınız. dış ip'e ping atabilirsiniz ki bu da ancak modemin canlılığını size verir.

iki sene önce bende kaybetmiştim, karaköydeki yerlerine gitmem gerektiğini söylemişlerdi, gittiğimde birisi akbilimi iettye teslim etmiş ordan da karaköydeki yerlerine gelmiş. kaybettiğim için bana 50 yada 55 tl tam hatırlamıyorum ceza kesmişlerdi, cezayı ödeyip akbilimi öyle almıştım.

hiç uğraşmadan internetten tekrar basvurup 10 günde evine yollatabilirsin.

ben de kaybettim kayıp başvurusu yapmadan gidip 10 dakikada yenisini çıkardım. ekstra bi para aldılar ama 50-60 lira ceza verdim mi hiç hatırlamıyorum.
sonra eski kartı bulup onu da kullanmaya başladım ama bikaç kullanımdan sonra kapandı.

öğrenci belgesi ve 20 lira eşliğinde yenisini çıkartıp veriyorlar dakikasında.fotoğraf bile istemiyor.

daha mayısta kaybettim, öğrenci belgesi almak zorunlu bir de fotoğraf almak lazım. hiç randevu almaya gerek yok. gitmeden sadece o kayıp formunu ve kartımı iptal etmek istiyorum seçeneğini işaretleyip gönder, bir hafta sonra falan kartınız iptal edilmiştir diye mail geliyor. mutlaka iptal seçeneğini yap yoksa izinsiz kullanım olursa para cezası var.

randevusuz hemen git karaköy'deki merkezi bomboş oluyor, sıraya da girmeden 20 lira (birinci kayıp ücreti) öğrenci belgesi ve fotoğrafı ver. dakikasında basıp veriyor kartı, fotoğrafla öğrenci belgesini de iade ediyor işi bitince.

@anonymicee
günde iki kere metrobüse biniyorum 10 günde çok zarar ederim,
neyse yarın bi gidim olayı öğreneyim

rot balans ile ilgili sanırım.

balata

abs'dir o?

@tezek
abi diskler daha 2000 km yapmadi
disk ve balata takimina 350 lira verdim
tekrar degistirmek beni zorlar

sicakken arabayi yikatmadim hic o da dusuk bi ihtimal

Arkadaşımda da aynı sorun var. Diskler sıcakken suya girmişsin ondan olmuştur demiş tamirci. Çözümü de çıkartıp silip temizleyip geri takmakmış galiba. Şu son kısmı yanlış hatırlıyor da olabilirim.

diskleri tornada kontrol edebilirler belki. düzgün mü değil mi görmek için.

sebebi hakkında fikrim yok.

benim de başıma böyle birşey gelmişti. disklerde sorun olabilir dediklerinde aklıma geldi. diskleri değiştirtmiştim ve fren yaptığımda titreme oluyordu. tamirciye bildirdiğimde getir bakalım dedi. baktı disklerde hata var dedi ve yenisi ile değiştirdi, sorun kalmadı. bazı diskler hatalı olabiliyormuş.

dayılar donla giriyor bi sıkıntı olmuyor gibi

kafanı daldırmazsan hastalanırsın ölmezsin.

2-3 gün üst üste poyraz estikten sonra gidersen hiç rahatsız olmadan girersin bence.

öğleden sonra sert esen poyraz su üstündeki -varsa- pet vs atıkları açığa süpürüyor ve kıyılar çok temiz görünüyor. belediyenin yaptığı ölçümlerde falan kartal dragos tarafları hep temiz çıkıyor

plajların durumuna ise şuradan bakabilirsin;
yuzme.saglik.gov.tr

kartal dragos, büyük adaya en yakın yerler dolayısıyla bu harita sana biraz fikir verecektir.

şöyle bi'şey de var
bbskbs.istanbulsaglik.gov.tr

bu senenin raporları sanırım henüz yayınlanmamış

Yillardan beri oyle bir sacmalik mevcut bagkur konusunda. Prim oranlari cok yuksek, yakladik 1/3 gibi bir oran. Odeyenler, odemeyenler, minimumdan gosterenler oluyor. Dogrusu ne hala cozuldugunu sanmiyorum.

minimumdan, yani asgari ücretten beyan ederseniz 415 lira.

ama şirkette çalışan en düşük maaşlı personelden düşük olamayacağı için, eğer en düşük ücretli asgari ücretli değilse onun üzerinden hesaplanıyor.

yani en düşük ücret alan 2000 lira net ücret alıyorsa siz 2000 liranın brütü üzerinden bağ-kur primi (%34,5) ödeyeceksiniz.

personeli olmayan bir serbest meslek erbabı olarak minimumdan ayda 415 lira ödüyorum. daha doğrusu borç çıkıyor da ben ödemiyorum. biriksin amk. bir daha af çıkınca öderim.
maalesef durum bu.

genelde depolama için o usb slotu, eğer 3g mobil modem destekliyorsa yazıyor ama çok üst modellerde gördüm o özelliği. modemin sayfasına bir bakın o tip bir şey destekliyoru mu diye, ama sanmıyorum.

4420-3g modelinde varmış öyle bir özellik.

Air 4410 orta bir modeldi. Olduğunu zannetmiyorum.

www.bimeks.com.tr

Ki burada da 3G'nin karşısına Hayır/Yok demişler.

Tam isteginizi soyleyin yardimci olayim

örneğin bir e-ticaret sitesini ele alalım.
mesela çiçeksepeti.com
verileri tamamen atıyorum
2010 yılında iş zekası toolu olarak SQL server ya da oracle kurmuş olsun. bu sayede yapılan analizler ile hangi şehirde hangi günlerde hangi saatlerde siparişlerin zirve yaptığını tespit edip buna uygun olarak tedarikçilerini önceden ayarlayıp kargoyu da ayarlayıp müşteri memnuniyetini ve satışlarını %x kadar arttırmıştır.

bu tarz çok detaylı olmasada e-ticaret şirketlerinin IT altyapılarını iş zekasına göre düzenleyerek elde ettiği kazanım örnek ya da örnekleri vermem lazım

Plaka önemsiz, araçta hangisi var? Hgs ve ogs cama yapışıksa ikisinden de çekebilir, camda biri olsun.

camda olup olmaması önemli mi?
zira normalde benim araçta ogs tanımlı ama takılı değilken plakadan okuyup kredi kartımdan çekiyor

Bildiğim kadarıyla fsm de her yerden geçebiliyorsun, fark etmiyor. Yanlışsam düzeltin.

taksiciler tom tom kullanıyo, vardır bi bildikleri.

bunu ben de araştırdım, en son telefonu navigasyon yaptım, hem foursquare den adres bilgisini alıp heryeri bulabiliyorum, hem de hızlı ve stabil oluyor.

Here Maps kullanıyorum + iottie araç içi telefon tutucu

garmin çok iyi. 3 sene önce aldım, memnunum ama akıllı telefon alınca onu kullanmaya başladım. daha rahat geliyor, güncellemesi kullanması daha kolay ve hızlı.

(bkz: alışveriş faizi)

hepsinde var.

hayırlı olsun kontrol ettirmeden almasaydınız.

Bütün servisleri arayın sorun.

Sigorta ve kaskoda yardım gerekirse mesaj atabilirsiniz.

fiyat ne. dizel mi?

yeni kasa olsa direk i20 derdim. ama eski kasa olunca punto diyorum.

ikisi de çöp.

alman arabası al.

Şu ikisini alana kadar 2013 ya da 2014 Seat İbiza almazsan hata edersin. Net.

fiyat aralıkları nasıl peki @technicalte?

Limited şirket

-Öncelikle şirket karar defterine konu ile ilgili bir karar yazısı yazılıp tasdik edilmeli
- Kararda açıkça prensipte anlaştığınız konuştuğunuz tüm içerikler olmalı. Ayrıca şirkete ait mülk varsa( yani işi yaptığınız dükkan, ofis varsa) mutlaka mülk ortaklığını da almalısınız.Almayacaksanız ona göre anlaşma yapınız.
- Gerekli görürseniz ortak olduğunuz tarihe kadar ki tüm yasal/ mali olaylardan doğan/doğabilecek sorumluluklardan önceki kişi sorumludur maddesini mutlaka aranızda bir protokol yaparak imzalamalısınız.
- Ardından gerekli belgeler toplanıp, noter huzurunda tasdik edilmeli. Burada bir çok harç/ödeme çıkacaktır ancak en külfetlisi şirket devir ücreti olan sermayenin binde 13 lük harcıdır( ki sermayenizi bilmiyorum gerçi).
- Ardından karar bağlı olduğunuz odaya bildirilip yeni bilgiler doğrultusunda yeni belgeler çıkartılacaktır(tekrar harç masraf)
- Ayrıca eğer şirket müdürü olacak şahsın imza sirkü ve yetki tasdiğinin yapılması gerekir.
- Müdür sorumluluğu, tüm resmi işlerden ve şirket, şirket çalışanlarının tümünden sorumlu olduğunuz anlamına gelir. Diğer kişinin ortak olması, şirketi temsil hakkı vermez(çoğu durumda)
- Müdür olan ortak aynı zamanda müdür olduğu için ayrıca maaş alabilir.
-İmzanız olan her şeyden sorumlusunuz.
- Gelirden tüm giderler(sabit+değişken+vergi+borçlar+ortaklardan alacaklar+...) düşüldükten sonra ortaklara payları kadar dağıtım yapılabilir ya da sermaye ye ekleyebilirsiniz.

ilk aklıma gelenler bunlar, biraz dağınık oldu. yardımcı olabileceğim başka bir şey olursa sorabilirsiniz

itunes la vs. ilgili olabilir onların versiyonları kontrol ettin mi?

itunes yüklü değilmiş ondan mı acaba?

windows 7 için konuşuyorum. driverını istiyor olabilir. itunes yükle zaten her türlü onsuz bir şey yapılmıyor. driver flaan yüklenince network adaptersda görüceksin. disabled ise enable et sağ tıklayıp girersin.

Bırakıcam derken withdraw edeceksin ya da derse girmeyip yoklamadan bırakacaksın sanmışlardır. Add drop haftasında istediğin gibi ekleyip bırakabilirsin, bir problem olmaz.

alt komşun her halde ödemez. burda senin ya da ev sahibinin ödemesi gerekir. uzun zamandır oturuyorsan sen. yeni filan taşındıysan sıkıntı evle ilgili olduğu için senin de ha deyince boruları çatlatamayacağın için ev sahibinnin ödemesi gerekir diye düşünüyorum.

benim bildiğim sızdıran ödüyor. yani siz. eğer kasten yapılmamışsa da tesisat arızası demirbaşa giriyor, evsahibi ödüyor. benim bildiğim bu ama pek yaşamadım böyle bi durum.

her türlü ev sahibi.

Sorun apartmanın dış tesisatından kaynaklanıyorsa (yani daire içine girmeyen borulardan) apartman yönetimi her daireden para toplar, yaptırır. Ha yok sorun senin dairenin iç tesisatından kaynaklanıyorsa ev sahibin öder. Alt komşu para talep ederse onu da ev sahibi öder.

Ekleme: Daha yeni tesisatım cortladı da oradan biliyorum.

Elbette ev sahibi öder. Her ikisini de. alt kat komşu hiçbir şekilde ödemez senin de o su sizsin diye bariz bir suçun yoksa sen de ödememelisin.

benim de başıma gelmişti, ev sahibi ödedi.

Eline balyoz alıp boruları kasten kırmadıysan evsahibi öder. Tesisat arızası evin demirbaşı ile alakalı. Ama mesela evde cam kırıldı vs. o tür şeyleri sen ödersin.

İşliyor ama köprü sıkıntılı

www.vodafone.com.tr


red tarifeleri. ben de zamanında turkcell'den geçtim, red classic kullanıyorum. çok da memnunum.

kontratlı tabi..

Vodafone faturalı esnek tarifesi; 500 dk. 4000 Sms 2 gb internet, 12 ay kontratlı 29 tl, kontratsız 35 tl

Faturalı esnek ekstra tarifesi; 750 dk. 6000 Sms 3 gb internet, 12 ay kontratlı 39 tl, kontratsız 45 tl

red klasik en iyisi valla, bedava sinema, pizza vs. şeyleri de var

Yurtdışı gönderimlerde karşı ödemeli olmuyor bildiğim kadarıyla

günde üç saat yol çekilmez. nereye kadar böyle gideceği de belli değil üstelik. bence taşının, düzeninizi şimdikinden daha sağlam şekilde yeni şartlar üzerine kurarsınız.

şöyle ki, zaman çok değerli bir şey hocam. ki maddi olarak da zaten yakıt ve geçiş ücretinden falan kurtulacaksınız. baktığınız evin yeri de çok kötü değilse, taşınmayı düşünün derim ben. günde 3 saat, kaybetmek için çok uzun bir zaman. nakliye ve taşınma da uğraştırıcı tabi ama en fazla 1 hafta uğraşırsınız. sonra düzene girer zaten.

işin ve şimdiki evin lokasyonu önemli. eğer bunlar toplu taşıma sistemlerine (marmaray ya da metrobüs gibi) yakınsa hiç uğraşma rahat rahat otur. bir de ufak ayrıntı. anadolu yakasında oturup avrupa yakasında çalışmak var. günlük yol-trafik miktarını rahatça iki katına çıkarır.
ha, dersin ki zaten onlar olmadığı için araba kullanıyorum. o zaman taşın tabii.

Motosiklet al, trafikten kurtul hatta bir yere gitmekten zevk al, yakıt maliyetin de 100 Liraya düşsün. Motosiklet alamam dersen ve evin ya da işinden birisi metro/metrobüse yakınsa sadece diğerine ulaşmak için araba kullan. Mesela evden metrobüs durağına arabayla gidip metrobüse/metroyla işe gitmek gibi. Günde 3 saat dediğin tek yönde bir buçuk saat ise İstanbul için sıradan bir zaman sayılır. Ben arabayla çıktığımda o günümü trafikte geçirecekmiş gibi varsayıyorum artık.

istanbulluların halinden biz anlamayız ama ben 3 saatte buradan memlekete giderim, o da bayramlarda filan...bizde durum bu :)
ev sahibi zlaşmazsa 2 ay sonra taşının derim, uzlaşırsa ne ala. eşiniz için de şimdiki yeriniz acaip iyi konumda ve etrafında çok iyi iş bulunabiliyorsa bilemiyorum şu andaki oturduğunuz yer çok mu süper konuma sahip ki? sonuçta eğer yolu az olsun diyorsanız illa ki oturduğunuz her yerin belli bir kapasitesi var iş bulmak açısından, değil mi? niye zorlaşacak onu anlmaadım.
3. nokta önemli iyi nakliyeci filan lazım onu ciddiye almalısınız. yeni evleneceklere hep söylüyorum sosyal mesaj içerir: kendi evinizde oturmayacaksanız gözünüzü seveyim fazla eşya almayın. mahvoluyor o eşyalar...

Günde 3 saati yolda harcamak çok kötü, bütün hayatınızı hatta akıl sağlığınızı etkiler. Sırf bunun için bile taşınılır.

Eğer şu anki lokasyonunuz eşinizin iş bulması için daha avantajlı değilse aynı problemi mevcut evinizde de yaşayacaksınız zaten.

5 ay daha sabret sonra karar ver.

ev hangi semtte iş hangi semtte tam olarak?
bir de 1000 km ye 350 tl çok yakıyormuş ya ben 1000 km ye max 200 tl yakıyorum.
ben olsam eşimin iş durumunu beklerdi o sürede kira sözleşmesi de biterdi ona göre hareket ederdim. ama imkanlar uyarsa kesinlikle taşınırdım

taşin. yanlis anlama ama trafigin buyuk bolumunu eviyle isi arasinda boyle uzak meshafelerde oturan insanlar olusturuyor.

Eşini bekle bence.

ilk muayene tarihi tescil tarihinden itibaren 3 yıl. tescil belgenizde yazar.

i.hizliresim.com

tescil tarihiniz son muayene olmanız tarihtir.

2012 de gecerli miydi bilmem ama yeni kanun tescil tarihi değil. aracin uretim ya da gumruk giris tarihini baz aliyorlar.

evet sifir aracta 3 yil ama atiyorum 2014 aralikta aldiginiz bir aracin muayenesi 2016 mart da bitebilir mesela.

ayrica gun nasil yazilmamis?

tam tarih olmasi lazim, typo hatasi olmasın?

yanlış bilmiyorsam şöyle oluyor:

diyelim ki önce ahmet 1,80'den, ardından ali 1,79'dan, sonra mehmet 1,80'den ve nihayet mustafa 1,78'den satış emri veriyor.

ben 1,80'den almak istersem ahmet'in kağıdını alırım. yani 1,80'den satış veren ilk kişi. yok şansımı deniyim 1,78'den dersem mustafa'nın kağıdı bana gelir; satış emrini en son veren kişi olmasına rağmen elinden ilk çıkaran da o olur.

tabii hisse sayısı da etken oluyor. mesela ahmet'in 100 lot hissesi varsa ve ben 150 lot almak istersem ahmet'in tüm hisseleri + mehmet'ten 50 lot almam gerekir. bunun içinse mehmet'in hisselerinin geri kalanını da alacak birilerinin bulunması lazım. yani bu hisseyi 1,80'den satan kişiler sadece ahmet ve mehmetse, onların elindeki hisselerin tam sayısını tutturan bir veya birkaç alıcı olmadığı sürece satış gerçekleşmez. ha tabi borsada yüz binlerce insan bu emirleri verdiği için alış-satışlar büyük oranda gerçekleşiyor. özet olarak, yüksek fiyat vermediğin sürece emri verme zamanına göre sıraya girer ve büyük ihtimalle satarsın.

bunları borsada epey vakit harcamış birinden duymuştum, umarım götünden uydurmamıştır.

hdd'yi söküp yanınızda taşısanız, geri kalan kasa kısmını bagaja verseniz daha pratik olur sanki. kasayı uçağa alacaklarını pek sanmıyorum.

Boyutları uygunsa sorun olmaz, arayıp sorun bir ölçü söyleyecekler kaç olduğunu bilmiyorum.

boyut olarak aşmazsa sorun olmaz. yasak değil.

sanayiye git. oradasağlam usta sor. o sana daha ucuza yapar...

Dikkat et cikartirken kirmasinlar. Parca kaynamışsa motorun icinde kalirsa motoru acmak zorunda kalirlar en az 1500 masraf cikartir. Anlastigin ustaya ise baslamadan detayli sor hik mik yaparsa hic elletme isini bilen birini bul mutlaka. Mumkunse garantisini al onceden

Alt tarafi bir buji degil.isitma bujisi.opel parca fiyatlarini bilmem ama takilacak isitma bujisinin iyi olmasina dikkat etmen lazim,ucuza yapip oem bir parca takarlar kisa surede gene ayni sorunla karsilasirsin.buradaki asil adilik servisin ariza tespitine para istemesi.oda sanirim milletin tespit yaptirip uzamasina engel olarak dusunulmus.

Lokasyon belirtirsen tavsiye icin daha iyi olabilir.

istanbul avrupa ya da anadolu yakasi da olur

yakin zamanda basima geldi, cok bir zaman gecirmeden degistirmek gerek. daha gec motor isinip calisacagi gibi, oraya kaynayip kapak actirtma ihtimaliniz var. o da denildigi gibi yuksek ucrete olur.

bir tanesi bozuldugu icin girismis iken 4 tanesini birden degistirmeniz sizin iyiliginize. ileride bir tanesi daha bozulursa tekrar ayni isciligi vereceksiniz.

bosch marka olanlar 25, kalite indikce 15 gibi fiyatlara tanesini bulabilirsiniz., iscilige de degisik sehir fiyatlandirmasindan 60-100 arasi verebilirsiniz.

fiat motoru kullaniyorum opel-fiat dizelleri ayni motor. oradan bilerik soyledim. diger markalar nasildir bilemedim.

evet.

hepsi değil sanırım
1 ocak 1987 öncesinde doğmuş olanlar
yani 86'lılara vurmuş oluyor galiba

Davutoğlu'nun açıklamasına göre bedelli askerlik için en son 31 Aralık 1987 doğumlular başvuru yapabilecek. 24 saat sonra yani 1 Ocak 1988'de doğanlar ise 31 Ocak itibariyle 27 yaşını doldurmadığı için bedelli askerlik başvurusu yapamayacak.

88lilere acıdım valla ne kötü

yöresel güzel markaları araştır internetten. hocanın bilmediği, ancak netten öğrenebileceği.. o zaman daha bol kepçeden sallayabilirsin.

eker ayran var mesela, 10-12 sene evvel çok çok az kişi biliyordu, ben eskaza gemlikte denk gelmiştim; sonra aldı yürüdü, büyüdü bu adamlar.
sakıpağa süt ürünleri yine, ege'de baya bilinirken son 3-4 senede istanbulda her markette görünür oldular.
bu tarz daha ünlenmemiş, ünlenmesi muhtemel markaları yazarsan, o markanın hocanın gözünde imajı pek yerleşmemiş olacağı için istediğini yazabilirsin sanki.

www.akakce.com

en uygun internet fiyatı için akakce.com ya da cimri.com'u kullanabilirsin.

yer için de son bilgisayarımı (dell inspiron) pcdepo'nun kendi yerinden almıştım ümraniye'ye gidip. memnun kaldım iyi bir şirket.

vatanıtakip et derim. bazen ciddi indirim oluyor

Sürekli alışveriş yaptığım bir site... En ucuz burada buldum...

www.bulabilirim.com

1. Arz eğrisi sola kayar. Maliyet fonksiyonu değişiyor, talep eğrisi değil.

2. Talep eğrisi sağa kayar, ürün popülerleşiyor. Arz eğrisi kaymıyor.

(Bir eğri üzerinde aşağı-yukarı gidebilmek için, diğer eğri kayıyor olmalı yoksa denge fiyatı oluşmaz.)

her iki sorunun cevabı da evet. gürmükte limit 100 dolar.

satıcı ile anlaşıp hediye paketi şeklinde göndermesini ve dışına fatura vs koymamasını söylersen belki gümrüğe takılmayabilir çok büyük bir şey değilse. tabii satıcı bunu kabul ederse.

alibaba'daki herkes fiyat düşük gösterme olayına hakim. talebinizi söyleyin, onlar hallederler. limit 100se 80küsür ideal bkz: küsüratlı olsun da salladığım anlaşılmasın

75 avro limit.
30-40 avro şeklinde düzenlettir. kargo ücretli ise, kargo ücreti ve yazacakları tutar 75i geçmesin.

üzerinde marka falan yoksa (internetten açıp fiyatına bakabilecekleri keskinlikte bişe) gümrükte fiyatını anlamayabilirler. hediye kartı basıp yollasın. ya da 70-80 dolar fatura hazırlasın.

Onun yerine 2008-2009 focus baksalar? iki aracı da kullandım. Polo bendeyken güya dünyanın en iyi arabasıydı. Ta ki Focus'a binene kadar.

10 yıl içerisinde gelir değişimlerini, çocuk ihtimalini ek olarak askerlik esnasında yaşanacak diğer ihtiyaçları göz önüne alın.
Ben olsam biraz uzun düşünürdüm.
Ama imkansız durmuyor.

isiniz garanti bir is ise alinabilir
ozel sektore guvenmeyin cok

bir sene sonra 6 ay boyunca nasıl ödeyeceksiniz krediyi.

Paypal' e TL hesabınızı ekliyorsunuz, hesabınızdaki Euro' yu TL hesabınıza çekme talimatı veriyorsunuz, Paypal güzel !!! bi' kurdan çevirip TL hesabınıza bir kaç gün içinde geçiyor.

Kurdan fena geçiriyorlar, çözüm arıyorum ben de.

Hesabınıza Euro olarak atmak gibi bir seçenek mevcut değil.

www.verikurtarma.com

bu arkadaslarin ankara ofisini kullanmistim 7-8 sene once, gayet basarililardi

öncelikle kendin kurtarmayı denedin mi? bunun için bazı programlar var. easy recovery gibi. ama harddiskte mekanik olarak bir sorun varsa ve kişisel amaç için bir veri kurtarma şirketi ile çalışacaksan biraz tuzlu gelebilir. seneler önce birkaç bin dolardan başlıyordu fiyatlar.

çanakkale feribotu öncesi hemen arka tarafta babalık vardı, peynir helvası ye/paket yaptır. sor gösterirler. ben mutlaka uğrar alırdım kilo kilo zamanında. sor gösterirler. höşmerim orada yenir diyeyim.

çanakkale'den körfeze indikten sonra Assos's sapabilirsin. küçükkuyu'ya gelmeden girişi var.

bir de Ayvalık'a gideceksen merkezde sabit tanzimin içinde ''aranan köfteci'' isminde bir köfteci var. müthiş mandıra yoğurdu var. köftenin yanına ısmarla derim.

ASR sistemi devreye girip boşa dönen tekeri durdurmak için fren yapıyor. Türkçesi çekiş kontrol sistemi mi ne oluyor. ABS'den daha fazla gürültü yapar, vuruyor gibi olur, endişe etme. ASR isteğe bağlı kapatılabilir.

daha once hic bu kadar siddetli bi vurma olmamisti?
ASR kesin bilgi mi?

Şu anda çok saçma bir soru sorduğunun farkında mısın?

daha önce de yagmurda camurda arac surdum her gun ayni yolu kullaniyorum ilk defa bu kadar siddetli ve defalarca oldu
ASR disinda bi ihtimal varsa izin alip servis falan bulmam lazim o yuzdn soruyorum

ASR'den kaynaklanmıyor olsa bile yağmurlu havada vuruş yapması ve aracın sarsılması normaldir.

Sesle daha once rot basi gevsediginde karsilasmistim sebebi kaldirima cikmamdi sen servise bir goster daha fazla masraf çıkmasın ustaya guvemnebinip test etmediyse bakarak anlasilmaz burdanda alacagin cevaplar kesin bilgi icermez sesi dinlemeden gormeden

yanlis bilmiyorsam raporda iki kisim var herkes kendisine gore dolduruyor, karsindaki ile tartismaya girmiyorsun hayir boyle boyle oldu diye.

evet kusur oranını tramer belirliyor taraflar değil. raporda iki kısım var. iki taraf da kendi kısmına kendi ifadesini yazıyor. bir de kroki çiziyorsunuz.

polis de gelse aynı tutanağı yine aynı kişilerin ifadesiyle dolduruyor. bir farkı yok. karşı tarafın hasarını kusur oranına göre sizin trafik sigortanız öder. sizin hasarınızı da yine kusur oranına göre karşının krafik sigortası öder. trafik sigortası karşı tarafa verilen zararı karşılamaya yöneliktir zaten. trafik sigortası yetmezse karşı tarafın kalan hasarını da sizin kaskonuz ödeyebilir.

hangi sigorta hasar ödemişse onun indirimi bozulur, seneye daha yüksek prim ödersiniz.

Öncelikle geçmiş olsun. Bu ufak bir kaza ama başka türlü büyük bir kaza başınıza gelirse diye prosedürü anlatayım ben size.

Eğer kaza ölümlü ya da yaralanmalı değil sadece maddi hasarlı ise trafik polisini aramanıza gerek yok. Geldiklerinde yaptıkları ilk iş araçları kenara çekin, yolu açın demek oluyor. Sonrasında kazanın nasıl olduğunu anlatıyorsunuz onlar resmini çiziyor, sonra raporu kendiniz doldurursunuz deyip gidiyorlar. Polis çağırmadan yapılacaklar şunlar:
Öncelikle araçtan inip kazanın nasıl olduğunu gösterir şekilde bir kaç farklı açıdan kazanın fotoğraflarını, araçlardaki hasarların fotoğraflarını çekin. Daha sonra yolu kapatmışsanız araçları kenara çekip yolu açın. İki taraftan birinde bir kaza tespit tutanağı vardır. Kaza tespit tutanağında kazanın nasıl gerçekleştiğini gösterecek şekilde çizim yapın. Hangi araca hangi kısımdan vuruldu. Hangi sokaktan, hangi yola çıkarken oldu vs. çizimde görülsün. Daha sonra her sürücü kendisi için belirlenmiş kısıma kazanın nasıl olduğunu, nasıl gerçekleştiğini yazacak. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, ilk andan hatalı sürücü sözlü olarak hatasını kabul etse de tutanağa farklı şeyler yazabiliyor. Bu durumda kavga ederek ya da adamı döverek gerçeği yazdırmayacağınızı varsayarsak yapabileceğiniz bir şey yok. Sonra tutanağın, sürücü belgelerinin ve trafik sigortalarının birer fotokopsini çektiriyorsunuz. Hem orjinal hem de fotokopi kaza tutanağını her iki sürücü de imzaladıktan sonra birbirinize diğer belgelerininizin fotokopilerini verip, araçlar yürür durumdaysa kendiniz, değilse çekici çağırarak araçlarınızı götürüyorsunuz. Sigorta şirketinizden ya da acentenizden şehirinizdeki anlaşmalı servisi öğrenip aracı oraya götürüyorsunuz. Belgeleri veriyorsunuz onlar bir kaza dosyası açıp, belgeleri sisteme yüklüyorlar. Çekmiş olduğunuz resimleri de veriyorsunuz tabiki. Daha sonra eksperler kaza raporu ve resimlere göre kendi aralarında kimin kaçta kaç kusurlu olduğunu belirliyor ve eksper raporuna göre kimin hasarının ne kadarı sigortadan ne kadarı cepten karşılanacak belli oluyor.

@want2die'ın dediği gibi kimi kaskolar ufak hasarlarda kaskoyu bozmayıp hasarsızlık veriyor, kimisi vermiyor. Kaskonuz hasarsızlık vermese bile eğer eksper raporunda siz belirli bir oranda hatalı çıkarsanız bir sonraki sene trafik sigortanızı yenilerken poliçeniz yükselir.

www.mrcook.com.tr

kaçırma
www.esse.com.tr

çok yakmış. şu anda bi üst sınıf araçlar yani astra-focus-auris-golf filan normal kullanımda koyduğunuz yakıtın 4 katını gdiyor. (150 liraya 600 km gibi)sizin de corsa ile en azından bu hesabı tutturabilmeniz lazım. yakıt lambası tam 430da yandıysa 500ü görürsünüz ama o da yeterli değil gibi. biraz arabaya alıştıktan sonra düşer diye tahmin ediyorum. belki yeni aldınız diye filan basmış olabilirsiniz.

edit: yol bilgisayarı vardır zaten, ortalama tüketime ne yazmış?

anlık yakıt tüketimini vs şu an göremiyorum kitapçığını okumam lazım
en az 600 km rahat rahat gitmesi lazım gibime geliyor

nerde hata yapıyorum,
opet mi shell mi doldurayım
nelere dikkat etmem lazım ki az yaksın bu meret

düşük devirli kullan. ben benim arabamla 1000 km falan gidebiliyorum seninki baya az

ama hız yapıcağın yolda klimayı açmak pencereleri açmaktan daha iyi onu da belirtiyim. pencereler açıkken daha çok yakıt tüketirsin.

klima etkisi ile 700 gitceğin yerde 500 gitmezsin. klimadan değil.

klima kullanmıyorum

Sıfır arabalarda ilk başta yakıt tüketimi fazla olur ama ne kadar fazla olur bilemiyorum. Zamanla düşer. Siz de sıfır aldıysanız ondan olabilir.

Hocam, 150 TL benzin alıyorum. Şehir içi 500 km yol gidiyorum. 1,4 honda jazz kullanıyorum. Bence senin en az 750 km yol yapman lazım.

gerçek oto var dolmabahçede olması lazım, benim bizzat tecrübem yok ama ailem bildim bileli bakım işlerini orda yaptırıyorlar, memnunlar.

dolmabahcedeki gerçek otoya götürüyor arkadasim, gayet memnun. azıcık muhabbet edip indirim isteyince de yapıyorlarmış. hep size gelecegim zaten gibi kıytırık laflar edip indirim iste derim.

20bin bakımı yok, 15bin bakımı var. Bunu 5 bin geçirmiş olmak dizel bir araç için hiç iyi bir durum değil. gerçek'i bilmiyorum, 3-4 farklı servis kullandım, en çok odak'tan memnın kaldım.

başka yorumu olan ?

yazardan isteyebilirsin, kabul ederse ayarlardan yedek alip gonderir.

onun disinda yazari bulastirmadan yapmanin kolay yolu oldugunu sanmiyorum.

script yazip yazarin tum entrylerini cekmeye calisabilirsiniz.

ben topuk yerde kullanıyorum. tam yerini bulduğun zaman sorun olmaz, alışırsın.

hmm. hiç düşünmedim pedala nasıl bastığımı. en rahat olduğunuz şekilde basmalısınız bence.

yokuşta kalkış sırasında kavrama noktasını bulursanız işte o zaman işler yoluna girer. sağ ayağınız frende, sol ayağınızı debriyajdan yavaş yavaş çekerken motorun titreme-hırlama arası çıkardığı sesi duyabilirseniz; o noktada durun. hırlasın, titresin biraz. bu noktada ayağınızı frenden çekince aracın geri kaymadığını farkedeceksiniz.

biraz gaz verip, ayağınızı yavaşça debriyajdan çekince hadi selametle.

ben de çok azıcık kaydırırım hep ama o kadar da olsun diyorum. topuğum hep yerde oluyor. dur-kalk pratiği yapa yapa yerleşecek bir şey o, alışınca zaten seri bir şekilde kalkarsın.

bu arada çok dik yokuşlarda direkt el freniyle kalkıyorum. sen de en olmadı hiç kasma el freniyle kalk git işte.

ne yazık ki topuk yerde alıştım. tüm paspasların topuk yeri aşınıyor. :)

önce düz yolda debriyajın kavrama noktasını iyice öğren. araç frende değilken debriyajı öyle bir noktada tutuyorsun ki araba ne ileri ne geri gidiyor. o noktaya alışınca yokuşta el frenine falan da gerek kalmıyor. el freni kafa karıştırıcı.

benim topuk yerde oluyor genelde.

yokusta kaydirmamak icin pratik en iyisi, trafige kapali bir yerde (arabanin gecmedigi yer)

yokusta durdur arabayi.
frene basili tut.
vitesi 1e tak ama ayagini debriyajdan kaldirma.
simdi ayagini cok yavas debriyafdan kaldir, frene basili tutmaya devam et.
araba titremeye baslayacak, titremeye basladiginda ayagini frenden cek, araba kaymayacak.
gaza bas biraz, o arada ayagini yavas yavas debriyajdan kaldirirken gaza daha hizli basmaya basla.

yokusta kalktin :)

dik yokuslarda direk el freni ile kalk, el frenini 50tl'ye degistirirsin. debriyaj daha buyuk paralara mal olur.

şimdi el freni çektin, vitesi bire aldın. sonra ufaktan başla. araba artık "bırakın lan beni" diye böyle kendini ileriye atmaya başladığında ama el freni engel olduğu için gitmediğinde el frenini indireceksin. debriyajdan yavaş yavaş çekerken gaza kökle ufaktan.
motor biraz bağıracak ama olsun. sonuçta çok nadir durumlar. bırak motor bağırsın.

yahu ben bu işi hiç yapamacakmışım gibi geliyor
topuk yerde olunca ayak bileğiyle kavrama noktasını daha iyi ayarlayım gibime geliyor ama debriyaj pedalı fren ve gaza göre biçimi daha farklı o yüzden topuklu olayı tam oturtamadım

bacak itme kontrollü ayak ucuyla basma olayında ise kontrol çok zor
el frenli de alışmak istemiyorum

topuk yerde degilken yap o zaman :) hangisi senin rahatina gidiyorsa onu yap. pek onemli degil bu =)

alisirsan alis yahu el frenine :) arabam degerli dersin. daha az zararli el freni ile kalkmak.

@technicalte, ben de öğrenirken el freni ile kalkmak istemiyordum, hiç denemedim bile el freni ile kalkmayı. sanki el freni kullanınca "şoför" olamıyorsun gibi bir algı mı oluyor o ara bilmiyorum. el frenini kullanmaya başladıktan sonra diğeri amelelik gibi geliyor artık bana. millet trafikte zaten senin arabanın dibine kadar sokuyor arabasını, ne gereği var gerilmeye kullan el frenini gitsin.

debriyaj balatasına vereceğin para ile gerçekten kıyaslanamaz ayrıca, balata parası ödedim oradan biliyorum.

bi ayak frende, bi ayak debriyajda, yavaş yavaş debriyajdan çekiyorsun, bi noktada araba hafiten titremeye başlıyor. o noktada debriyajda tutuyorsn ayağı, çekmeden. frendeki ayak hızlıca gaza geçiyor ve biraz gaz verip debriyajdan yavaş yavaş alıyorsn.

topuğa takılma. baskı balatayı zorla biraz öğrenene kadar. dedikleri gibi kavrama noktası kas hafızana yerleşince topuk değerken de değmezken de kaldırırsın arabayı. hatta elinle bile. ilk zamanlar azıcık bağırtman lazım arabayı.

benim araba gibi kavrama noktasını belli etmeyen bir aracın varsa işin zor, dik yokuşlarda el frenli yönteme mahkum olursun, hafif yokuşlarda da pratik yaparak ince kaydırmalarla aracı kaldırırsın. püf nokta, titreme olan kavrama noktasında fazla tutmayın aracı, yani en azından sürekli o noktada tutmaktansa kalkmadan 2-3 saniye önce falan o noktaya gelin.

Sorun olmuyor

valla vizörden bakamıyorsun rahatça onu söyleyeyim. hafif uzaktan bakarsan da görüntüyü anlayamıyorsun. tavsiyem çekim yapacağın zamanlarda lens kullanman. kendi gözüne tabi. :)

vizörün yanında netlik ayarı var. onu gözünüze göre ayarlasanız? (dioptrik düzeltme ayarı)

brkylmz +1

gözlükle vizörden bakmak sorun değil ama baktığınız tarafın gözlük camı biraz daha fazla çiziliyor

Bazı makinelerin vizöründe -+2 dereceye kadar bozukluğu ortadan kaldıran ayarlamalı vizörler var. Tam da senin istediğin gibi gözlüksüz net görmeni sağlıyor vizörden.

Ama 600D'de var mı bilmiyorum. Belki bir üst sınıfa bakman gerekebilir.

Bir de ben denemedim ne kadar işe yarıyor diye.

Onun dışında güneş gözlüğüyle fotoğraf çektiğim de oldu, vizorün lastiği yerinde oldukta sonra çok sıkıntı olmuyor.

500d'de dahi var vizördeki o ayar. ayarlar geçersin.

Vizörün yanında minik bir çark göreceksiniz, oradan diyoptri ayarını yapar devam edersin.

Go to the Settings screen on the iPhone.
At the Settings screen, tap the "General" then "Network".
Tap the "Personal Hotspot" option then "Wi-Fi Password".
Enter in a password. This makes sure other (unauthorized) devices can't connect to your network. The password has to be at least eight characters long (a mix of letters, numbers, and punctuation).
Slide the Personal Hotspot switch to on to make your iPhone now discoverable. Your phone will start acting like a wireless access point with the network name as your iPhone's device name.

browserlarin kendi popup penceresini editlemek cok problemli, fakat kendi popup pencereni yapabilirsin. webdesign.tutsplus.com

program: www.frank-buss.de

videosu: www.youtube.com

** konuyla alakam yok. amaç sadece yardımcı olmak. tşk. kib bye.

tartışmasız mühendislik. en geç 10 yıl sonra devlet doktoru da kpss ile almaya başlayacak. etrafınızda yunanistanda olduğu gibi işsiz doktorlar göreceksiniz. hadi diyelim ki böyle bir şey olmadı. aylık 5 bin liradan yılda 60 bin lira kazanacak. sırf 6 yılda okula harcayacağı parayı çıkartması 5 sene. 2 sene de fazladan okuyor. yani mühendis olarak 2018de mezun olduğu sıfıra sıfır elde var sıfır noktasına tam 7 sene sonra, 2025te gelebilecek. 30 yaşında. bu zaman zarfında mühendis olarak kazandığı parayı yakalaması daha da geç. bunun yanında 7 yıllık tecrübeli mühendis de devlette en çok kazanan uzman doktordan daha fazla kazanacaktır tahminen.

özetle mallığın lüzumu yok. mühendis olsun.

tıpçı olarak söylüyorum; şu zamanda o kadar para verip doktor olmak hiç akıl karı değil..

Bedavaya bile okunmaz doktorluk. Muhendislik tabiki.

Zaten yan gelip yatana iş yok. Ben istanbul'da olmayan, çok ortalama bir üniversiteden, çok revaçta olmayan bir mühendislik dalı mezunuyum, 2.3'le başladım işe.
Kendini geliştirmek, doğru yerde doğru şeyi yapmak önemli.

6 yıl artı mecburi hizmet, artı tus

bunları da düşünmek lazım

o siralamaya zaten ulkede burssuz tip yok. en kotu siralama 18-19 bindir. kibrisda kiytirik bi yer var 44binle alan onunda denklik falan sorunlari varmis. yani ogrencimiz zaten o siralamaya tip okuyamaz

özel okula gittiğinde "canımmm sen bu kadar para harcadın üniversiteye, mecburini sahilde yap" demiyolar. ya da tus'ta bi ekstrası olmuyor. hatta çoğu özel tıp fakültesinin eğitimi ciddi kötü

mühendislikte olay staj. stajında kendini güzel gösterirse o firma onu tutar. belki bikaç sene az maaş alır ama işsizlik vs yaşamaz. sonra da ilerler kariyerinde

ayrıca klasik doktor maaşı en az 5000 değil. ya da devlet bana verdiği paradan çalıyor

doktorluk maaşı 3200 gibi bi rakamla başlar 5000le değil. kaldı ki döner alınmayan vakıf üniversiteleri var burada doktorluk bildiğin ar.gör. maaşı 1800 bilemedin 2200. istanbul'da hem bu. bu sayılar da uydurma değil.

ayrıca tıp ömürden ömür yer. o "çok zor" mühendislikler hiç bir tıp fakültesinin yarısı kadar zor değil. türkiye'deki tus dünyanın resmi olarak ikinci en zor sınavı.
mezun oluyosun zorunlu hizmet, tusu kazanabildiğin yerde okuyabiliyorsun yalnızca, üzerine 2 ila 4 yıl daha zorunlu hizmet. sonra uzmanlık hastanende kalmayacaksan bekle ki hayalini kurduğun ilde kadro açılsın da git.
ah hatta bak şu yazıyı oku:
eksisozluk.com

özet: mühendislik okusun

ikisi de değil, eczacılık bence. bilgisayar mühendisi olarak söylüyorum, şimdiki aklım olsa eczacı olurdum.

300 bin lira verip tıp okursa maldır bu kadar net. Bunu bir doktor olarak söylüyorum.

Bu parayla çok güzel işler kurulabilir. Örneğin ortalama bir devlet üniversitesinde bilgisayar mühendisliği okusun bir yandan da o 300 bin ile kendine güzel bir iş kursun bilişim alanında. Yazılım olur mesela. Oradan yürür gider böyle bir sermayeyle.

aksi halde 6 yıl (belki de 7 hazırlıkla) sonra parayı çıkartması için de en az 10 yıl çalışacak bu parayı 16 yıl içinde amorte edecek. Tabi daha sıfıra gelmiş olacak yani 35 yaşında.

Tabi bunu doktor olmak için yanıp tutuşmuyor diye söylüyorum. Öyle olsa mühendislik ile kıyaslanmazdı. Kar zarar hesabı yapınca mühendislik ''no brainer'' dır bu şartlarda.

biri de dememiş ki çocuğa soralım, ne istiyo?

yazın kafanıza göre tıpı-mühendisliği, bak bakalım okuyabilecek mi? okusa da meslek edinebilecek mi? edinse de mutlu olacak mı?

kafanıza göre hesap yapıyonuz da tutmaz o.

cevap: istediği bölüme gitsin.

bir de eğitime, o insanın bütün hayatı olacak mesleğine parasını üç senede çıkarır, beş senede çıkarır gözüyle bakmasak ne güzel olur.

ailenin parası vardır verir, çocuğun geleceği için, mutluluğu için işin getirisini düşünmez.

ama sen dersin tıp öğretimi şudur budur, getirisi şudur. mühendislik öğretimi şudur budur. artıları eksileri yazarsın. ona göre kararını versinler.

amaç para kazanmaksa 300 bin tl ile iş kursun hepsinden iyi. hem kendi işinin patronu olur. Hem de doktordan da mühendisten de fazla para kazanır.

bir kisi de gidip cocuga sordu mu oglum/kizim sen doktor mu olmak istiyorsun muhendis mi? yada baska birsey mi? bahsettiginiz bolumler zorla okuncak bolumler degil. bosu bosuna cocugun yillarini heba edeceksiniz, 3,4 yil sonra ben aslinda konservatuara girmek istiyorum, guzel sanatlara girmek istiyorum cok mu gec kaldim diye gelecek burada duyuru acacak.

ya mutluluk, eğitim, vatan-millet-Sakarya filan dedik ama 300 bin de az para değil.

o paraya ya da üzerine biraz daha ekleyip yurtdışında iyi bir eğitim, olmadı yüksek lisans yapılır. hepsini düşünmeleri lazım.