[]

hediyelik kutu oyun önerisi

Selamlar,
Uzun bir süreden sonra 8 yaşındaki kız ve 10,5 yaşındaki erkek yeğenimi ziyarete gideceğim. Giderken hediye almak istiyordum ama seveceklerinden emin olduğum uygun fiyatlı birer hediye bulamadım. Onun yerine beraber oynayabileceğimiz bir kutu oyunu almaya karar verdim. Aklımdakiler Hasbro Twister ve büyükçe bir puzzle. Başka fikri ya da yorumu olan?



 
[]

Antalya'da çocuk psikolog ve/veya psikiyatristi önerisi

Merhaba,
Antalya'da tavsiye edebileceğiniz bir çocuk psikologu ya da psikiyatristi var mı? ADHD konusunda uzmanlığı olması tercih edilir.



 
Doç. Dr. Veysi Çeri. Çok iyi bir çocuk ve ergen psikiyatristidir.
veysiceri.comında?gclid=Cj0KCQjw7pKFBhDUARIsAFUoMDZvhf2h-X8s36MJeqkkbX0MveH6KpcpEk-91SxP9Qf7mNxtHJAMYEIaAosTEALw_wcB

  • dediysem dedim  (19.05.21 13:08:44) 
[]

Iqos kullanan var mı?

Heets adı verilen stick'leri ben Türkiye'den nasıl, nerden satın alabilirim?




 
ben kullanıyorum. sigaraları ise arkadaşlarım yurt dışından getiriyorlar. bittikçe istiyorum. sürekli yurt dışı seyahati yapan arkadaşım var. türkiyede bulman imkansız şu an. anca eş-dosttan bulursun .Kıbrısta satışa çıkıyor sanırım,oradan bağlantın varsa alabilirsin. bu arada sadece marlboro heets e bağlı kalma. parliament blue var ve daha güzel heets den. onu da mutlaka dene.


  • jeoparty  (08.06.17 13:56:56) 
Bende 4 karton yellow heets mevcut. İsterseniz yardımcı olabilirim.


  • d k a  (07.03.18 16:22:17) 
Bende yellow ve turquoise mevcut


  • hobujaama  (16.03.19 11:52:07) 
[]

Caddebostan'da tutuncu var mi?

Caddedeyim. Saraplik sigara filtrem bitti. Alabilecegim bi tutuncu var mi bilen?




 
Sarmalik demek istedim


  • cacik  (08.04.17 16:42:26) 
Buldum. Happy moons un arasinda, iddia bayiinin hemen yaninda varmis.


  • cacik  (08.04.17 19:27:50) 
[]

Karaciğer kanseri

* Üste geçmesi için tekrar açtım duyuruyu (git: #1057686)

Bir yakınım karaciğer kanserine yakalandı. Tıp fakültesinde tedavisi devam ediyor ancak tedavisi başarılı geçmiyor. Henüz çok genç. Bu ayın sonunda bitkisel tedaviye geçmek için hazırlık yapıyorlar.

Bursa, İstanbul öncelikli olarak gerekirse Ankara ya da başka bir şehir neresi olursa karaciğer kanseri, hepatit b ve bitkisel tedavi alanında uzman olan bildiğiniz duyduğunuz bir doktor var ise lütfen bilgilendirin.

**bir süre üstte kalırsa çok sevinirim.

 
onkolog olarak sualp tansan cok iyidir, genelde tedaviye baslayanlari almak istemez ancak yine de gorusulebilir.

ancak maddi boyutunu bilemeyecegim, kendi kliniginde calisiyor cunku
  • oscar  (15.03.16 11:06:39) 
geçmiş olsun öncelikle.
İzmir'de linkteki merkezi duyuyorum. iki yakınım gitti. biri şifa buldu mu bilmiyorum, pek görüşmüyorum, diğeri 13 yaşında bir çocuktu. inisülin direnci nedeniyle başvurdu. sıkı perhiz + yaşam koşullarında değişiklik + oradan verilen ilaçlarla durumu normale döndü. inüsülin direncinde sıkı perhiz ve yaşam koşullarında değişiklik durumun düzelmesine etken olmuş olabilir. yani merkezin tedavidekii başarıları hakkında malumatım yok, linki tavsiye niteliğinde değil, arayışınıza yardımcı olmak için veriyorum.
duraknatural.com

kişisel tavsiye:

yakınlarımın çoğunu kanser nedeniyle kaybettim, ben de 5 yıl önce kanser ameliyatı oldum. kanser konusunda öğrendiğim bir şey varsa o da yaşam enerjisiyle sıkı bağı olduğu. yakınınızı bu yönde destekleyin. yaşam koşullarında onu rahatsız eden unsurları elinizden geldiğince değiştirip düzeltmeye çabalayın. olumsuz hiç bir haber izlemesin, olumsuz hiç bir konuşma dinlemesin.
kimin neden etkileneceği hiç belli olmuyor, o şimdi hassas bir dönemde bazı alınganlıkları vb olabilir, hoşgörün.
sözlükte bağışıklık sistemi ile ilgili başlığı şukela modunda okuyuın. uygunsa yakınınıza okutun. çünkü esas onun bilmesi lazım.
vücut ısısını yükselterek kendini tedavi eden bir doktor vardı onun yazılarını da okumanızı tavsiye ederim.
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (15.03.16 11:33:17) 
[]

Karaciğer kanseri

Bir yakınım bu hastalığa yakalandı. Tıp fakültesinde kemoterapi gördü ama tedavilere cevap vermedi. Henüz çok genç. Hepatit B'si var. Artık bitkisel tedavi arayışına geçtiler. Bursa, İstanbul öncelikli olarak gerekirse Ankara ya da başka bir şehir neresi olursa karaciğer kanseri, hepatit b ve bitkisel tedavi alanında uzman olan bildiğiniz duyduğunuz bir doktor var ise lütfen bilgilendirin.

**bir süre üstte kalırsa çok sevinirim.


 
bitkisel ilaclari deneyin ama bunlar icin dkotorlar tarafindan tavsiye edilen tibbi tedavinizi kesmeyin sakin.


  • fayfim  (14.03.16 14:44:31) 
tedaviyi yapan doktorlar bitkisel ilaçlara yönlendirdiler kemoterapi sonlandığında başlaması için. ama bu konuda uzman bir doktor bulmak sorun. istanbul'da duyduğumuz isimler elif güveloğlu ve canfeza sezgin. ama bu doktorlar hakkında da internet dışında bilgi alabileceğimiz kimseye ulaşamadık henüz. istanbul'da yaşamadıkları için bilmeden yönlendirmek istemiyorum.


  • cacik  (14.03.16 16:07:52 ~ 16:08:24) 
[]

camin onundeki kumru

camin onundeki saksi filan konulan beton cikintisina kumru geldi yerlesti. once biraz cali cirpi getirdi, sozumona yuva yapti galiba, sonra yumurtladi. butun gun uzerinde oturuyor. cami acmiyoruz ama arada meraktan perdeyi acip bakiyoruz. o da bize bakiyor. sorularim:
1. cali cirpisi az, usur mu?
2. gunduzleri evde olmadigimz icin gormuyoruz hep yumurtalarin ustunde mi oturuyo yoksa arada ayrilip yemek yemeye filan gidiyor mu?
3. yiyecek bisey vermek gerekir mi vermeye kalksak kacar mi?
4. bebeler olunca ne olacak? asagiya duserler mi? onlari beslemek mi lazim hic ellsmemek mi?
5. ucmalari ve tasinmalari ne kadar surer?

 
onlar esli takiliyorkar. birbirlerini degistiriyorlar. cali cirpi yeter onlara. sadece perdeyi de acarken urkutmeyin bir de yuvada olmadiklari zaman yuvaya yumurtalara asla dokunmayin insan kokusu sinerse gelmezlermis.

15-20 gunde yavrular cikiyori 10-15 gunde de ucuruyorlar.

ilk basta cok cirkin oluyorlar
  • exlibris  (17.03.14 23:17:27) 
bizim balkona bi kumru yuva yapmıştı. yumurtaların üzerinde o oturuyordu, bir süre sonra da baba kumru geldi, yemek falan getirdi. biz yine de bir avuç kadar buğday , kuskus falan koyduk, yedi hepsini. arada kendisi de kalkıp gidiyordu.

yavrular çıktığında da baba gelip yemek getirmeye devam etti, 4 kişilik bir aile oldular resmen. biz de o koyduğumuz yemler bittikçe yeniledik. bir ara baba yok oldu, anne tek kaldı. bazen yavruları bırakıp gitti, birkaç kez 1 gece boyunca falan gelmediği oldu. ama sonra hep geldi, bebelerine baktı.

neyse kısaca:

1- onlar ayarlıyor çalı çırpıyı. sen yuvaya karışma.
2- genelde oturuyor, arada gidiyor geliyor falan. ama ne yumurtalara ne yavcrulara SAKIN HA dokunma, yoksa terk ediyorlarmış.
3- dediğim gibi, buğday vs verebilirsin. yiyorlar.
4- bebeler olunca 2 hafta kadar ailece yaşıyorlar, belli büyüklüğe geldiğinde de anne baba bir arada bildiğin uçuş dersi veriyor. biri kalkış pistinde, diğeri varış limanında (bizim varış limanı karşı apartmanın çatısıydı) bekliyor, bebeleri yönlendiriyorlar.
5- bi 15 günde falan da yuvayı tamamen terk ediyorlar.

edit: bizimkiler 16. günde uçmuş.
  • letheavendangered  (17.03.14 23:18:59 ~ 23:19:35) 
[]

Vergi borcu nedeniyle maaş hesabına e-haciz

Merhaba,

Maaş hesabıma e-haciz yoluyla bloke konuldu. Vergi dairesi tarafından sunulan öneri, maaşımın 4te 1ini ödeyeceğimi taahüt etmem. Ancak ben bu borcun detaylarını öğrenmeden ödemeye başlamak istemiyorum, kaldı ki bu borç sürpriz olarak çıktı karşıma, borcum olduğunu bile bilmiyordum.

Biraz araştırdım, e-haciz yoluyla maaşın bütününe bloke koymek yasal değil, bunu da alacaklıya bir dilekçe ile bildirdim ama oralı bile olmadı (alacaklı: vergi dairesi). Onlar da çalıştığım şirkete haciz yazısı gönderdiler. Durum şimdilik bundan ibaret.

Hesaplarım yaklaşık 2 haftadır bloke edilmiş durumda ve ben sırf hesaplarımı açtırmak için yanlış bir adım atmak istemiyorum. Bu konulardan anlayan varsa, ya da özellikle vergi borçları konusundan anlayan avukat arkadaşlardan tavsiye rica ediyorum. Şimdiden teşekkür.

 
yapacak pek bir şeyin yok.

maaşın %25'ine haciz getirebilirler, doğru.

sana ödeme emri geldi mi? ödeme emrinde borcun kaynağının yazıyor olması lazım?
  • [silinmiş]  (20.01.14 17:21:48) 
seni işten cikmis göstersinler hesaba para yatmasin sende durumu incele ve cözmeye calis, sonra tekrar ssk girisi yapsinlar durum düzelince


  • Mügüs  (20.01.14 17:44:59) 
@douchebag
ödeme emri tam olarak nedir bilmiyorum ama bugün iş yerime gelen bir yazı var, "şu kadar borcu var, bu kişinin maaşının %25'ini bize vereceğinizi taahhüt edin" diyor kısaca çalıştığım yere.

hesaplarıma bloke konuluncaya kadar varlığından haberdar olmadığım büyük miktarda bir vergi borcu söz konusu. araştırarak vergi borcu olduğunu öğrendim ve bu borcu sorgulama hakkım olması lazımken, dayatıyorlar ya ödemeyi taahhüt et ya da hesaplarını kullanamazsın.

madem zaten haciz koyabiliyorlar, neden taahhüt istiyorlar bi de? kafamda çılgın sorular
  • cacik  (20.01.14 17:51:18 ~ 17:51:45) 
Hocam ödeme emri olmadan haciz gelmez. Ödeme emrini sorun. Ödeme emrinde ne kadar borcun olduğu ve sebebi ve yedi gün içinde ödemen ya da mal bildiriminde bulunman gerektiği de yazar.


  • [silinmiş]  (20.01.14 20:21:22 ~ 20:22:06) 
öncelikle geçmiş olsun.
şirkete gelen kağıt üzerinde ki bunun adinin ödeme emri olmasi gerek, borcu olunan kurum/kisi, borcun nedeni, alacagin tutari gibi bilgilerin yer almis olmasi gerek.
eger bunlar yoksa, yazinin geldigi vergi dairesine,yaziyi da alarak, gitmeniz gerekecektir.
yaziyla beraber, ilgili vergi dairesine giderseniz, orada size gerekli aciklama yapilir.
ardindan da anlasma yoluna gidebilir veya olayi mahkemeye tasiyabilirsiniz.
  • for the record  (21.01.14 08:35:38) 
@for the record

şirkete gelen haciz bildirisi. borcu olunan kurum/kisi, borcun nedeni, alacagin tutari gibi bilgiler yer alıyor. bunun öncesinde gelen bir ödeme bildirimi olması gerekiyor şu ana kadar edindiğim bilgiye göre ama bana ulaşan bir şey yok. doğrudan hesap blokesi var. vergi dairesi ile görüşüyorum ama söyledikleri "para ver blokeyi kaldıralım". bu işler böyle mi oluyor onu anlamaya çalışıyorum.
  • cacik  (21.01.14 12:49:41 ~ 12:50:13) 
yapacağın tek şey bir avukat tutup,ona bu konuyu aktarman, bu işleri bilmiyorsan kendin tavsiye yoluyla sağlıklı bir iş yapamazsın.


  • anti silence  (21.01.14 13:06:28) 
tavsiye yoluyla oldukça yol aldım. eksiduyuru'dan bazı arkadaşlar sağolsunlar çok yardımcı oldular. özellikle douchebag'a ve imlakilavuzu'na verdikleri yönlendirici görüşleri için çok çok teşekkür ederim.

öğrendiğim kadarıyla vergi borcu nedeniyle e-haciz uygulaması son zamanlarda oldukça yaygınlaşmış. umarım başınıza gelmez ama bununla karşılaşan ya da karşılaşacak olan arkadaşlar için -elbette avukata gitmek en iyi yol ama- ilk şok etkisini azaltmak için en azından, bu süreçte öğrendiklerimi paylaşacağım kısa bir süre sonra.
  • cacik  (22.01.14 12:25:19 ~ 12:26:12) 
[]

Ne demek istiyor?

Bir kitap ile ilgili yapılan yorum: "I'm probably falling woefully behind with Proust. But this is good so far!"




 
Ben büyük ihtimalle ne yazık ki Proust konusunda geciktim (bitiremedim gibi bir şey olabilir). Fakat şu ana kadar bu iyi bir şey.


  • himmet dayi  (25.12.13 13:06:46 ~ 13:07:39) 
bu yorumu ünlü bir yazar mı yapmış? sanki bana anlamı şöyle geldi,

Galiba, maalesef Proust'un gerisinde kalıyorum, ama bu şimdiye kadarki en güzel şey.
  • discopolice  (25.12.13 13:14:22) 
bence Proust okuyor ama haliyle yavaş gidiyor. sonra da "şimdiye kadar okuduğum yeri beğendim" diyor.


  • kül  (25.12.13 13:30:31) 
"Proust konusunda muhtemelen çok gerideyim/geride kalıyorum ama şimdiye kadar iyi." demiş. Yani diyor ki, Proust'un eserlerinin az bir kısmını okumuş ama şimdiye kadarkileri beğenmiş.


  • alicia dominica  (25.12.13 14:51:47) 
[]

İngilizce yardım

İlgili kişinin ailesinden birini kaybettiği için çalışmanın gecikeceğini söylemek istiyorum. Nasıl ifade edebilirim?




 
Due to a loss of a family member of X (respective person), the work will be delayed.


  • interview with the vampire  (15.01.13 13:56:42) 
[]

Kısacık çeviri sorusu

"hydrolysates of protein and tissues" nasıl çevrilmeli?

1. proteinin hidrolizatları ve dokular mı,
2. proteinin ve dokuların hidrolizatları mı,
3. her ikisi de olabilir mi?

 
protein ve doku hidrolizatları , ama cümlenin gidişatına göre değişebilir.


  • santiago nasar  (03.04.12 14:12:05) 
her ikisi olarak da anlaşılabilir konu içeriğini bilmek lazım.


  • 9uncu nesilim ama para bende  (03.04.12 14:12:37) 
protein ve dokunun hidrolize olduktan sonra ortaya çıkan ürünleri demek bence.


  • istenmeyen_adam  (03.04.12 14:14:12) 
1.si doğru olmalı, çoğul eki protein kısmında değil çünkü. konuyu bilmiyorum gerçi ama imla açısından bakınca öyle geldi.


  • devilred  (03.04.12 14:15:50) 
arkadaşlar hazır şu soru sorulmuşken çeviri yapan arkadaşlara ufak bir hatırlatma yapayım. türkçe'de çoğul tamlayanlı isim tamlamaları çok çook azdır. örnek:

l’histoire des idées : fikirler tarihi diye çevrilmez.
history of ideas: fikirler tarihi diye çevrilmez.

sözüm meclisten dışarı. çeviri yaparken biraz da kullandığınız dilleri geliştirmeye bakın. lütfen.
  • santiago nasar  (03.04.12 14:28:31) 
bana da 1 gibi geldi şimdi.


  • cacik  (03.04.12 14:38:53) 
2.si doğru, protein ve dokuların yıkım ürünleri.


  • meriadoc  (03.04.12 18:25:50) 
2


  • f2dx  (03.04.12 19:25:31) 
[]

Pdf dosyalarını toplamaca

70 küsür sayıda, tek sayfadan oluşan pdf dosyalırını tek bir dosya altında toplamak istiyorum. Hani böyle sol tarafta başlıkları çıkar, üstüne tıklayınca ona gidersin ya öyle işte. Umarım anlatabilmişimdir. Nasıl yaparım ben onu?




 
Adobe Reader Pro ile birleştirip bookmark atayabilirsin. Ücretsiz program bilmiyorum ama.


  • onexey  (30.03.12 12:31:56) 
[]

İngilizce "potluk"

Hani böyle bi şeyi bi başka şeyin üzerine katladığımızda bazen potluk oluşur ya, ben onu nasıl ifade ederim İngilizce olarak? "Kıvrılan parçalar üzerinde potluklar ve yırtılmalar meydana gelmekte" diyeceğim kısacası.




 
ben türkçe bile cümle kuramazdım bunla ilgili.


  • crystalsoul  (21.10.11 10:32:02) 
tam karşılar mı emin değilim ama pucker veya wrinkle olabilir.


  • eli eli lema sevaktani  (21.10.11 10:50:49) 
crease veya sewing mistake filan diyebilirsin.


  • kediebesi  (21.10.11 10:50:49) 
gap, slackness, looseness ifade eder sanirim.
'gaps & tears on folded pieces' gibi.

  • orcu  (21.10.11 10:52:07) 
creases resulting in gaps dedim. oldu sanki.


  • cacik  (21.10.11 16:10:33) 
[]

Bunu alayım mı?

www.sahibinden.com?

not: sıklıkla internet ve office kullanıp ara sıra da film izleyeceğim.


 
Hayır.


  • sourlemonade  (13.10.11 11:28:35) 
Evet


  • yilmazyildirim  (13.10.11 11:30:09) 
notumu da düştükten sonra artık "neden" diye sorabilirim.
cosmicstring neden "hayır"? tavsiye edebileceğin başka bi marka, model var mı?

  • cacik  (13.10.11 11:35:03 ~ 11:37:32) 
çok küçük. film izlenmez. ofis işlerinde de gözler şeşibeş olur. tablet pc daha mantıklı.


  • a book on c  (13.10.11 11:38:56) 
Özellikle Excel'le işiniz çoksa ekranı küçük gelecektir, rahat etmezsiniz. Daha büyük ekranlı notebook'lara bakın derim.


  • sourlemonade  (13.10.11 11:39:48) 
dostum ben 1 sene ye yakın kullandım eski laptopumun ekran parçalanmıştı 1 sene eziyet çekmişim 1.5 işlemci yetmiyor atomda emin ol o dediklerin bile kasılıyor zamanla tek sayfa halinde problem yok ama bi kaç işlem yaparken kasılıo netbooklar şimdi netbook arızalanınca 1.73 ghz olan eski notebookuma geçtim tvden bağlanıyorum evde fiat 126 biss ile opel vectra arasındaki fark gibi fark var wifi bağlantıları bile güçsüz veri akışı bile yavaş ama multimedya mı evet herşeyi yapabiliosun autocad bile kurmuştum dediğim gibi tek işlem yaparken sadece stabil çalışıyor iyi değil stabil oda


  • Blueyes  (13.10.11 11:47:11) 
Aslında iyi olması için ubuntu netbook dağıtımını yüklersen dediklerini rahatca zahmetsiz kullanabilirsin birde fiyt bana pahallı geldi ikinci el e göre

edit: Sen diyeceksinki ikinci el değil ben diyecem ikinci el :))) cünkü adam 3 değğişik model koymuş sıfır olsa kutusunda kapalı resmini koyardı sattığı ürünün ürün kodu 1101HA resimlerde o yok ::)
  • Blueyes  (13.10.11 11:48:33 ~ 11:52:09) 
blueyes haklı. bu ürün ikinci el


  • a book on c  (13.10.11 12:11:21) 
sözlükte freekara bir yarışmadan kazandığı netbook'u satıyordu kutusu açılmadan.onu da bir yokla derim


  • sobek  (13.10.11 12:41:00) 
@sobek: freekara nınki güzelmiş aslında ama ekran boyutu 10.1, ben daha büyük ekran istiyorum. diğer arkadaşların da söylediği gibi ekran problem olacak gibi office kullanırken.

600-700 tl'ye de hafif bi notebook bulamam herhalde.
  • cacik  (13.10.11 13:28:56 ~ 13:31:46) 
fiyatlardan pek anlamıyorum maalesef.


  • sobek  (13.10.11 13:34:07) 
www.tekzen.com.tr git sıfırını al yavv ekranı da 15.6 alla alla araştırın biraz arkadaşlar bugun mediamrkt bahçelievler açıldı istanbuldaysan gel gidelim


  • Blueyes  (13.10.11 14:00:33) 
firsaturunu.com yemio bende yese bunu alcam da siteye güvenemiyorum


  • Blueyes  (13.10.11 14:05:32) 
O netbook bir kere..Laptop değil.Hani fark etmediysen belki diye..


  • lebanon  (13.10.11 14:05:42) 
ben anlamadım walla netbook mu notebook mu. fiyatı iyiymiş ama. alsam mı acaba :)


  • cacik  (13.10.11 17:04:36) 
[]

Yoksa hepsi bi yalan mıydı?

Başlıktan da anlaşılacağı üzere bi ingilizce sorusu sormak istiyorum.

A new government policy on forests is due to be unveiled in April.

cümleyi anladım sanırım, nisanda açıklanması bekleniyomuş, ama ben ilk kez karşılaşıyorum "due to" nun bu şekilde kullanılışıyla. Hani "due to" "because of" tu?

 
Her "due to" "because of" değildir :) Dil öğrenme sözkonusu olunca aslında çok şey için her x y değildir diyebiliriz.


  • sourlemonade  (09.09.11 11:30:27) 
ne diyor bu cümlede. anlamadım.


  • trinitrotoluen  (09.09.11 11:38:18) 
umulan,beklenilen anlamıda vardır.fakat diğer kullanımına göre daha az kullanılır.
mesela:the film is due to start at 10 o'clock.(filmin 10da başlaması bekleniliyor gibi)

  • ozkaya  (09.09.11 11:39:44) 
şöyle sorayım bi de o zaman:

"due to" dan sonra istediğim fiili kullanabilir miyim yoksa "due to be" bi kalıp mı?

@ozkaya: anladım.
  • cacik  (09.09.11 11:41:33 ~ 11:43:07) 
bir kere oradaki 'to' 'due'ya bagli degil, 'to be unveiled' seklinde.

'due' bir olayin olmasi beklenen sureyi belirtiyor. Mesela haftanin sonuna kadar teslim etmeniz gereken bir rapor varsa,

'The report is due at the end of the week'

diyebilirsiniz.

'due'dan sonra fiil kullanacaksaniz to + Inf seklinde kullanabilirsiniz, sizin verdiginiz ornekte passive oldugu icin 'to be' seklinde.
  • hapax  (09.09.11 11:41:38 ~ 11:47:23) 
@hepax: ama burdaki anlamı sizin bahsettiğinizden farklı sanırım. bana "to", "due" ya bağlı gibi geldi. bi de kalan süreden ziyade beklenti var. emin değilim.


  • cacik  (09.09.11 11:48:52 ~ 11:50:29) 
hapax oldukca güzel hem de dogru bir sekilde yanitlamis soruyu (a rare occasion in grammar questions and answers, indeed). onun anlattigi sekilde gerceklesiyor olay. siz hangi bilgiye dayanarak buradaki olayin farkli oldugunu ve size "öyle geldigini" aciklarsaniz belki o da, diger vakit ayirip yanit verenler de aydinlanmis olur.


  • jackofalltrades  (09.09.11 11:58:00) 
evet kalan degil, beklenen o kismi duzelttim. kalip olarak hatirlamak isterseniz due + to + fiil olarak dusunebilirsiniz, boylece 'to' hangisine bagli derdi kalmaz :)

@jackofalltrades, tesekkurler :)
  • hapax  (09.09.11 11:59:36 ~ 12:04:47) 
kafayi karistiran, "due to"nun "nedeniyle, yuzunden" anlamina gelmesi.

ama "her gordugun sakalliyi baban sanma" hesabi, her gordugun "due"yu "due to" sanmayacan.

tek basina "due" kelimesinin "vadesi gelmis/gelecek" gibi bir anlami da var.

sana $50 is due as of today derlerse, senden 50 kaadi bugun istiyolar demektir. senin sordugun cumledeki "due" yu yalniz okuyacan, "to be unveiled"'i de yalniz okuyacan yani due + to be unveiled diye okuyup anlayacan.

aslinda isin sirri su cumlende yatiyor: "ama ben ilk kez karsilasiyorum". lisan ogrenmek icin bol bol karsilasacan. bol bol.

bonus: fast "food"dan, kola/gazozdan uzak dur da, aman diyim. (bi cok kanser obeziteye bagli, obezitenin cogu da fast "food" ve ictiginiz o zehirlere bagli. WHO demiskine "obezite %20 artti." sen buna bagli kanser patlamasina bak sindi).
  • compadrito  (09.09.11 13:11:41 ~ 13:12:28) 
@jackofalltrades: evet bana neden "öyle geldiğini" hepax a ya da diger vakit ayirip soruma yanit verenlere-eğer isterlerse-açıklayabilirim. yani merak ettiğin buysa, evet yapabilirim.

@compadrito: peki.
  • cacik  (09.09.11 14:34:02 ~ 15:15:16) 
BE DUE TO + infinitive
We can use this structure for actions happening at scheduled times.

The film is due to start in 2 minutes.
Half of our employees are due to retire in five years.

kaynak: www.grammaring.com
  • cacik  (09.09.11 15:23:21) 
[]

Beşiktaş'ta pilates

Barbaros Bulvarı'nda veya çarşı içinde veya yakınlarında pilates yapabileceğimiz bir spor salonu mevcut mudur? Atmosferi hoş, 12 aylık üyelik zorunluluğu olmayıp da fiyatları uygun olan ve "pilates de yaptıralım bari" düşüncesiyle değil de profesyonel olarak bu işi yapan bi salon? Etiler'de filan var da, daha yakın lazım bize, gitmek zor gelmesin.




 
GYM WORKS
Türkali Mh., Altıntaş Sokak 34,Beşiktaş Istanbul
(0212) 259 9171 ‎
yaz başında sormuştum, aylık 70 tl idi pilates yanlış hatırlamıyorsam..haftada2 gün birer saatten..
  • su olsam ates olsam  (18.08.11 10:09:44) 
@su olsam ates olsam bu sezon yokmuş pilates


  • cacik  (24.08.11 15:15:10) 
[]

Trados ve ben

bi translation memory oluşturuyorum. ardından çeviri yapıyorum biraz, kapatıyorum tradosu. bi sonraki kez açtığımda oluşturduğum memory i açmıyo. diyo ki : "translation memory is too large for demo mode. install a valid license file or connect a dongle to the parallel plot.

ben bu programı arkadaştan kopyladım. o da başka birinden almış, ama gayet rahat kullanıyor. bendeki problem ne? hiç anlamadığım için programlar filan, basit de olsa bi işlem yapamıyorum. tradosu da ilk kez kullanıyorum. napayım sizce?


 
ev arkadaşımda da olan bi sorun şöyle di ki arkadaşının office versiyonu seninkiyle farklı ise hatayı veriyor.Mesela arkadaşımınki office 2010 iken hatayı veriyordu ama 2007 veya 2003 yüklediğimizde gayet rahat çalışıordu.bu yöntemleri dene birde setup indir daha sağlıklı.


  • zıcanadam  (24.06.11 15:57:22) 
@zıcanadam: yalnız bendeki ve dolayısıyla arkadaşımtaki trados zaten sadece office 2003 ile uyumlu. hatta bende 2007 vardı, tradosu kullanabilmek için kaldırdım, 2003ü kurdum. office den kaynaklanıyo olamaz diye düşünüyorum o yüzden. ya da en azından senin bahsettiğin sebepten olamaz sanki.


  • cacik  (24.06.11 16:04:55 ~ 16:06:23) 
@cacik o zaman setupla ilgili olabilir dediğin gibi officeden kaynaklandığını düşünmüyorsan eğer.Ben böyle birşeyle karşılaşmıştım yardımcı olmak istedim :)


  • zıcanadam  (24.06.11 16:41:48) 
sorun lisansla alakalı. office ile bir alakası yok. lisans olmadığı için demoda kulanabiliyorsun. trados kırılması çok zor ve sinir bir program. yani "aldım kurdum heyoo" diyip kullanamazsın genelde. arkadaşın bir şekilde çalışan bir lic dosyası ya da boş bir serial bulmuştur, öyle kullanıyordur. sen de aynı serial'ı girdiysen ve o serial freelance sürümü içinse çakışmıştır.

bu arada, trados 2007 mi?
  • sir gawain  (24.06.11 16:45:18 ~ 16:49:40) 
@sir gawain: trados 7, 2007 demekse evet 2007 :)

problem sanırım sir gawain'in söylediği ve çıkan uyarıda da yazdığı gibi lisansla alakalı. setup .rar şeklinde duruyodu. lic dosyasını masaüstüne çıkardım ve sorun ortadan kalktı.

@zıcanadam ve @sir gawain: yardımınız için teşekkürler
  • cacik  (24.06.11 17:58:30 ~ 18:02:07) 
[]

Outlook 2007 vs Outlook 2003

bilgisayarıma önce office 2007 kuruldu. Fakat daha sonra office 2003 e ihtiyacım oldu, 2007 kaldırılmadan 2003 de kuruldu, şu an ikisini de kullanıyorum ama outlooku kullanamıyorum.

Sadece geçmiş maillerimi görebiliyorum, ne mail alabiliyorum ne de mail yollayabiliyorum. Bu konulardan hiç anlamayan biri olarak, napmalı acaba diyorum.


 
Thunderbird kur rahat et derim artı eklenti olarak da minimizetotray kur simge durumuna küçült dediğin zaman görev çubuğunda yer kaplamadan köşede dursun öyle.

thunderbird>> www.mozillamessaging.com

Eklenti> addons.mozilla.org
  • badiparmagi  (08.06.11 17:56:01) 
office 2003 kaldır, sonra geri kurarken "özelleştir" diyerek kur ve outlook'u paketten çıkararak kur.


  • winstoncash  (08.06.11 20:08:09) 
[]

"Takılmak" kelimesinin İngilizce karşılığı nedir?

Örneğin saatlerdeki akreple yelkovanın birbirine takılıp hareketlerine devam edememeleri. Hareketi engelleyen ufak bişey var ama olumsuz anlamda da değil. Bi makinenin işleyişi bu şekilde mesela. Hangi kelime olur sizce?




 
stucked yada jammed olabilir


  • theoriser  (04.05.11 17:50:40) 
jammed daha çok kullanışlı olur.


  • winston insani  (04.05.11 17:53:10) 
"block" yahut "stop" isinizi gormez mi? blocker, stopper gibi...


  • thunder thunder thunder thundercats  (04.05.11 17:53:27) 
yurtdışına giden teknik servis raporlarında "handset stucked" diye geçer genelde.


  • marisa  (04.05.11 18:05:42) 
stuck +1


  • kibritsuyu  (04.05.11 18:07:07) 
verdiğin örnek için tangled olabilir..


  • sttc  (04.05.11 19:35:08) 
[]

Bütün market poşetleri mi delik çıkar?

yoksa bana özellikle mi delik veriyolar? (Bim'i tenzih ederim.)

not: kastettiğim delik çok da gözle görülür deliklerden değil. içine sıvı bişey konulunca varlığından haberdar olunacak deliklerden. çöp torbası olarak kullanmıyo mu kimse bu torbaları ya? ya da cidden bana mı denk geliyo sürekli? migros tansaş delik hep. bim sağlam ama.


 
bana neredeyse hiç denk gelmiyor.


  • sen git ben geliyorum  (27.02.11 20:46:39) 
bana denk gelmiyor hiç. alışveriş ettiğiniz marketle bir ilgisi olabilir mi?


  • microfiction  (27.02.11 20:52:53) 
bana hiç gelmedi.


  • xenophobe  (27.02.11 20:54:35) 
Migrosun ki kadar kalitesiz poşet üreten market olamaz herhalde, üflesen deliniyor. Yaşasın File Torba!


  • skywalkeremre  (27.02.11 21:07:07) 
şehir de belirtseydiniz keşkem.
benim de marketlerden aldığım tüm poşetler delik hâlde oluyor; hepsi de marketine göre değişen ama, aynı yerden (aynen bim hâriç). hep çöp poşeti satışını öldürmemek için yaptıklerını varsayarak mevzûyâ yaklaştım. iş bu sebebile tarafımca memur edilmiş koli bantı bulunur mutfakta hep:) onlar delsin ben yamarım hesâbına..
kipa önde, migros sonrasında gelmek üzre, en çürük poşetlere sahipler.
  • yapacakbirseyyok  (27.02.11 21:08:02 ~ 21:43:03) 
hiç denk gelmedi :)


  • hmm  (27.02.11 21:32:36) 
bütün marketlerde kasanın yanında poşetler hiç ellenmemiş bir şekilde duruyor. zaten adamların işi başından aşkın bir de oturup özel olarak poşet deldiklerini zannetmiyorum. @cacik baya bir fantazi kurmuşsun bence.

çoğu poşet daha ucuza getirilsin diye sigara kağıdından ince yapılıyor. bizzat benim elimde ara ara paketleme esnasında yırtılıyor poşetler. bu kadar ince poşetlerin sizin koyduğunuz malzemeler tarafından yırtılması çok normal. ben dikkat ediyorum poşetlerin yarısı eve gelip malzemeleri boşalttığımda delinmiş oluyor. kimseyi poşetleri deldi diye suçlayamam çünkü ben paketliyorum.

nasıl bu kadar emin mi konuşuyorum? gereksiz şeylere gereksizce dikkat eden, hobi olarak market gezen bir başak burcuyum. aldığın ekmek kaç lira, portakal suyu kaç lira diye sorsanız alırken dikkat etmiş olmama rağmen hatırlamam. ama poşetleri hatırlarım.
  • mea maxima culpa  (27.02.11 21:35:37) 
Daha çok yerel marketler de yaparlar bunları; poşetleri bir arada, düzenli dursunlar diye metal bir çubuğa delerek geçirirler, müşteri geldiğinde gerekli gördükleri sayıda poşet verirler oradan, genelde tutulacağı yerden yaparlar bunu ama poşetin altından da yapabilirler bunu hata sonucu gibi geldi bana.


  • uyku inadim inat  (27.02.11 21:48:08) 
@mea max culpa: ben kasada çalışanların poşet delme ihtimalindense marketlere poşet üretenlerin, üretim esnasında gerçekleştirdikleri bi komploya dikkat çeker gibi yapmıştım. yoksa kasada çalışan elemanların tek tek poşetleri deldiklerini düşünür gibi bile olmadım.


  • cacik  (27.02.11 21:52:33) 
çöp poşetlerini kim satın alacak eğer delik olmasalar.


  • karlmarx  (27.02.11 22:09:24) 
@cacik. sorunda "bim'i tenzih ederim" demişsin. ve başka bişi yok. böyle olunca marketlere ve market çalışanlarına yönelik yazmışsın gibi duruyor.

bence bütün komplonun sorumlusu sigara kağıdı inceliğinde poşetler. delinmemeleri mucize zaten onların.
  • mea maxima culpa  (27.02.11 22:19:07) 
Çocuklar başlarına geçirdiğinde boğularak ölmesin diye konulmuş olmalı.
Tabii ki o kadarcık delikten gelen havayla çocuk nefes alamaz ama o delikten giren hava naylonun yüze yapışmasını önler yoksa çocuk kendi kendine kurtulamayabilir.

  • o midas  (27.02.11 22:29:22) 
Hepsi kesinlikle delik. Tırnaklarım kısa.


  • hair freak  (27.02.11 23:07:55) 
benim tahminim, millet üçer beşer dadanmasın diye delik..evet, çöp torbası olarak kullanıyorum..evet delik. iki üç taneyi iç içe koyuyorum, ya da kuru çöp atıyorum.


  • cedilla  (27.02.11 23:46:26) 
bazı marketlerin bütün poşetlerinin aynı yerden delik olduğunu fark etmiştim ben de. bence üretim esnasında delik ürettiriyorlar. çöp poşeti yapmak için 3-5 tane fazladan poşet alan insanları önlemek için sanırım.


  • kalimotxo  (27.02.11 23:52:47) 
banada cogu torba delik gelio.cop torbasi olarak kullanmak icin millet ücer beser almasin die deliolar bnce.


  • all girls dream  (28.02.11 00:09:08) 
cevapları okudum ve şaşırdım. türk insanı delik poşetle imtihan ediliyormuş. peki bu poşetleri aldığınız marketlerle konuşuyor musunuz? ne diyorlar?


  • mea maxima culpa  (28.02.11 01:37:05) 
yere fln koyuyorsanız delinbıyordur ya da tasırken oraya buraya surtunuyorsa. ya da cope doktugunuz bişi eritiyordur. copun dıbınde bişi deliyordur fln fln. delik poset ilk defa duydum.


  • bryan fury  (28.02.11 10:33:09) 
vallahi delik--hatta şöyle, migrostan eve söylerseniz, sanal marketin ayrı torbası var, üzerinde de sanal market falan yazıyor-onlar sağlam.

ama kasadan hep delik verirler--ben çöp öğütücü kullanıyorum, o nedenle sulu çöpüm yok, sıkıntı olmuyor ama muazzam da çöp kapasitem var çünkü köpeklerimden biri muhabbet kuşu gibi gazeteye yapıyor, sokağa bile çıkartsam--o nedenle o torbalardan her gün beşer onar kullanıyorum--torba ekpersliğim oradan geliyor.
  • cedilla  (28.02.11 21:14:38) 
[]

Badem yağı ve faideleri

Selamlar kalın kaşlılar,

Evde bulmuş olduğum badem yağını kaşıma kirpiğime sürüyodum bikaç gündür. Ev arkadaşım aktardan almış. %100 doğal yazıyo şişenin üstünde. Bugün ben de kendime bi şişe alayım diyerek aktara gittim, 4 lira dedi, aldım. Sonradan baktım benimkinde %100 doğal yazmıyo. Neyse eve gelince de önce kaşıma ve sonra yine kirpiklerime sürdüm ve ağlamaya başladım. Nasıl yaktı nasıl yaktı gözlerimi anlatamam. Diğerinde hiç olmamıştı böyle bişey, benim badem yağı dandik galiba, kokusu da diğerine göre daha az yoğun, kimyasal mı koymuşlar mıdır acaba?

Badem yağı tecrübeleri olan var ise paylaşırsa sevinrim. Kaş çıkarttığına dair bikaç söylemle karşılaştım nette ama kirpik konusunda bi yorum yok.

 
benim badem yağını kirpik diplerine süren bir arkadaşım var ve kirpikleri gayet gür. hiç de böyle bir yanma sorunu yaşadığından bahsetmedi ki yaşasa zaten sürmezdi diye düşünüyorum. badem yağının kıl köklerini beslediği bir gerçek lakin kıl kökleri beslenecek diye de kör kalmayalım aman :P


  • pijamali  (01.11.10 21:13:02) 
Acısı da tatlısı da göze kaçırınca fena halde yanıyor. Eğer düzenli olarak her gece kirpiklerine sürersen ok gibi olur denedimbiliyorum. Ama kaşı duymadım


  • destina  (01.11.10 22:35:47) 
yanması çok normal, gözün içine kaçırmayacaksınız. pamuklu çubuk kullanarak kirpiklerin dibine sürün, bir kat tuvalet kağıdını işaret parmağınıza dolayıp hafifçe dokundurarak fazlasını alın. kesinlikle işe yarıyor.


  • quasiromantic  (01.11.10 22:44:10) 
badem yağı göz yakmaz normalde, şuraya bakın www.badem-yagi.org


  • fug  (23.08.14 14:37:05) 
[]

Assistant professor

yardımcı doçent mi oluyo?

edit: bi de associate professor ne oluyo?


 
doçent olur.


  • otebostan  (07.10.10 22:56:04) 
yar. doç. evet. associate professor oluyo doçent.


  • galadnikov  (07.10.10 22:57:02) 
peki bi de şunu sorayım. assistant professor olan birinin türkçe unvanı yar. doç. mudur sadece, yoksa yar. doç. dr. mudur? ünvanlar, görevler çok karıştı kafam. teşekkürler.


  • cacik  (07.10.10 23:02:45) 
Türkiye'de "Dr." da yazılır. Doktorasız akademik yükseltilmeler "bir zamanlar" yapıldığı için gereklidir de. Yani doğrusu Yard. Doç. Dr.'dur.


  • sourlemonade  (07.10.10 23:22:10) 
yard. doç.luk tamamen idari bir kadro. akademik açıdan doktordan tek farkı ders verme hakkı ve yurt dışında pek kullanılan bir ünvan da değil.


  • gulden kale  (07.10.10 23:51:53) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.