(3) 

polietilen depoda benzin saklanır mı hey saklanır mı

kibritsuyu #89700 
benzim zamlarından kafayı sıyırmadan evvel sorayım bunu.

evimize su çıkmamasından dolayı evin içine yaptırdığım 500 litrelik su deposu, apartmanın hidrofor yaptırmak için karar almasıyla birlikte boşa çıkmış ve götüme girmiş bulunuyor. malzeme polietilen ya da polikarbonat mı ne haltsa işte bu fotoğraftaki deponun aynısı.

www.akrogroup.com

ben şimdi yaklaşık 1 yıllık benzinim olan 500 litrelik benzin alsam (1600 tl. falan yapıyor günümüz benzin kuruna göre) getirip bidon bidon doldursam bunun içine olur mu? evimiz havaya uçar mı? bu benzin depoyu delip akar mı? depoyu delmese de kendi kalitesini bozup arabayı sikertir mi? kokusundan durulur mu? nedir hey canlar be hey canlar?

ya da direk arabaya bağlatsam bunu 1.4 motor clio çeker mi bunu? arkada tanker gibi gezdirsem böyle?
(3) 

altyazılara ne oldu?

kibritsuyu #89505 
efem şimdi bilgisayarda film izlemek için media player classic kullanıyorum. gayet de iyi anlaşıyoruz kendisiyle. aslında ben çoğunlukla bilgisayarda film izlemem. divx player'da izlerim, media player classic ile kalitesine bakarım, altyazısının uygun olup olmadığını falan kontrol ederim. altyazı dosyası, divx player okuyabilsin diye filmle aynı klasörde ve film ile birebir aynı adı taşıyacak şekildedir. media player classic'te de bu şekildeyken filmi başlattığımda altyazıyı otomatik olarak okur.

lakin ne olduysa okumuyor. media player classic'in menüsündeki subtitle şeysi de seçilebilir değil, silik. ne oldu buna?

yalnız rica edeceğim, gom player bsplayer gibi farklı bir oynatıcı önermeyiniz. sadece altyazı incelemek için başka program kuramam. bunu düzeltmenin yolunu bulmak istiyorum.
(2) 

excel dosyası koruma

kibritsuyu #89282 
şimdi araçlar menüsünde koruma hedesi var da nasıl kullanacağımı bilemedim.

bir mükellefim kendi yaptığım, içine kendim düşünüp yazdığım şahane bir excel tablosuna yeşilleniyor. "bana mail atsana benim de vardı da formatta gitti seninkini bi yollasana" diye isteyip duruyor. "sktir git, bana özel bu, veremem" de diyemiyorum. yollayayım ama formüllerimi de görsün istemiyorum. ne görebilsin, ne değiştirebilsin. sadece boş hücrelere değerler girildiğinde sonucu versin. ama sonuç hücresindeki hormülü göremesin, değiştiremesin.

nasıl yaparım bunu?
(4) 

alakasız birkaç soru + bonus askerlik sorusu

kibritsuyu #88991 
1. şehirlerarası yollarda, yol kenarlarında parçalanmış kamyon lastiği gibi şeyler var. nedir onlar? adam lastiği yolda parçalayıp lastiksiz devam etmiyor herhalde?

2. mıcırlı bir yolda giderken gördüm. kimileri ön cama baş parmaklarıyla dokunarak gidiyorlardı. cam kırılmasın diye olduğunu tahmin etmekle birlikte, dışarıdan cama çarpan taşın, camı kırmasının içeriden parmakla nasıl engellendiğini anlayamadım. büyü gibi bir şey midir, nedir mantıklı açıklaması?

3. benzini hep shell'den alırım. onca zamdan sonra 95 oktan ile 97 oktan v power benzinin fiyatı aynı olmuş. lakin 95 oktana da "fuelsave" diye tasarrıflu bir özellik gelmiş güya. fiyatların aynı olmasından dolayı herkesin 95 yerine 97 oktan alacağını düşünüp 95 oktanı sattırabilmek için bir dümen midir bu? yoksa hakikaten tasarruf sağlar mı?

bonus soru: yakın bir akrabamın askerliği erzurum'a çıktı. kabul toplama merkezi de erzincan. biz anadolujet'ten direkt erzurum'a bilet bulduk. toplama merkezine gitmeyip direkt erzurum'daki birliğine gitse olur mu? (bu sorudan daha önceki dönemlerde sorulmuştu hatırlıyorum ama diğerlerinin altına ekleyeyim dedim bonus olarak)

ha bir de ikmal sınıfı nedir?
(4) 

lost isimli kitap -spoiler içermez-

kibritsuyu #85562 
efendim lost dizisinin bir hastası olarak geçen gün kitapçıda lost diye bir kitap gördüm. azıcık inceledim, dizi bölümlerinden, her bölümde neler işlendiğinden, tek tek karakterlerden, olaylardan, ipuçlarından falan bahsediyor. bir türk yazar hazırlamış sanırım. ilginç geldi, hoşuma gitti.

alan okuyan var mıdır, nasıldır, alıp okuyayım mı? tatil kitabı olarak sahilde bahçede tatmin eder mi? yoksa tırt bir şey midir bu? parama mı yazık? nedir?
(4) 

yaaa yoma tama yeee, yoma tama yooo, yoma tama yeee

kibritsuyu #85531 
sözsüz kısımlarında kabile müziği ensturmanları gibi şeyler çalıyor. nakaratında da bir hatun bu başlıktakini diyor. kesin biliyorsunuz ne bu şarkının adı?
(3) 

oto sanayi korkusu - otosanayikofobia

kibritsuyu #84424 
efendim arabanın sunroof'u bozuldu. açıldı kapanmıyor. her zaman gittiğim tanıdık yetkili servise gittim. gitmişken 50.000 bakımını da yaptırdım. pek tabii ki hava filtresi olsun, buji olsun vs. olsun orijinal yedek parça kullanıldı. sunroof için yapabilecekleri bir şey olmadığını, komple değiştirmeleri gerektiğini söylediler ve sanayide patronlarının da arabasını tamir eden bir sunroofçuya yolladılar.

sunroof'un bozulan yerini tamir etsin diye hayatımda ilk defa arabamı tanımadığım bir ustaya teslim ettim ve korkuyorum. hep duyarım sanayide pislik adamlar var falan diye. orasından burasından orijinal parça söküp (ki buji muji daha yeni değişti, sıfır cillop gibi), uyduruklarıyla değiştirirler mi? hayır adam güvenilir birine benziyordu, kendi servisimden sunroof'çuyu tanıyan usta ile birlikte gittik ama yine de içim rahat değil. olmuyo di mi böyle şeyler? korkayım mı? ciddi cevap verin lütfen.
(1) 

msn'de görüntülü sesli konuşma ses ayar sorunu

kibritsuyu #83983 
sevgili arkadaşlar. babamla msn'den görüntülü ve sesli konuşma yapmaya çalışıyoruz. ben masaüstü bilgisayarımda mikrofonlu kulaklık kullanıyorum, babam ise laptopunda herhangi bir aygıt kullanmıyor. laptopta vista yüklü.

sorun şu ki, ben babamın konuştuğunu gayet güzel duyuyorum. lakin benim sesim babamın orada inanılmaz yankılanıyor. laptopun hoparlöründen çıkan kendi sesim tekrardan mikrofona giriyor, ve olay döngüye girip "meraba meraba merabaii merabaiii baii baii baiii hii hiii hii hii hiie hiee hieee diye büyüyerek gidiyor. babam kulaklık falan kullanıp sesi kulağından duysa hallolacak da tatil yerinde nereden bulsun kulaklığı.

biz aynı şekilde geçen sene gayet güzel konuşurduk. ekipman da aynıydı. böyle yankı da yapmazdı. bana sanki vista ses ayarlarından bir yere tıklayıp "sessiz/mute" yapsak düzelecekmiş gibi geliyor. ama kendim vista kullanmadığım için babama da tarif edemiyorum şuna tıkla buna tıkla diye. yardımcı olabilir misiniz, nasıl çözeriz bu sorunu?
(8) 

incelme - kilo verme mevzuları

kibritsuyu #83238 
aslında kilo verme değil de azıcık incelme diyelim. 30 yaşındayım erkeğim, göbekliyim. boyum 180, kilom 94.

şimdi aslnda kilo vermek de istiyorum ama üşengeçliğim ve tıkıngaçlığım nedeniyle bugüne kadar erteledim durdum. ama yumurta göte dayandı. 2 hafta sonra tatile çıkacağım. bu kadar kısa sürede hatırı sayılır kilo vermemin mümkün olmadığının da farkındayım.

kilolarımla ve göbeğimle barışığım. tatil için görünüş açısından kafama takacağım bir sorum yaratmıyor. istediğim sadece göbekten 1-2 cm. incelmek ve geçen seneden beri giymediğim şortlarımın, yazlık pantolonlarımın içine rahat girebilmek. hayır önünü kapatabiliyorum ama biraz sıkıyor. şöyle 1-2 cm. incelsem çok rahat olacak. sadece 2 haftasürem var. elimde de bir adet eliptik bisiklet var. dışarı çıkıp koşma yürüme gibi şansım, vaktim yok. ne yapacaksam evde yapacağım. ne önerirsiniz? nasıl çalışayım, ne kadar çalışayım ki en az 1-2 cm. inceleyim?
(3) 

avi video sıkıştırma

kibritsuyu #83079 
baylar bayanlar merdivenden kayanlar

canon powershot a610 makinemle çektiğim videolar var. bu hayvan makine videoları zerre sıkıştırmadan kaydediyor. beş buçuk dakikalık bir videonun boyutu 600 megabayt. ben o boyutta bir buçuk saatlik filmler indirip izliyorum. diyorum ki bunu sıkıştırayım, divx xvid falan yapayım da küçülsün. hem cd'ye çekip divx player'a takıp televizyondan da izlenmiyor, kodeki neyse oynatıcı desteklemiyor.

şimdi ben bunu nasıl küçülteceğim? total video converter dediler ama videoyu yükleyince bir acaip hata verdi. video bilgileri de, tvc'nin verdiği hata da ekte. bi yardımcı olun da şeyedeyim şunları he olma mı?
(1) 

türkçe karakter içeren mail adresi

kibritsuyu #82968 
bu dangalak outlook express türkçe karakter içeren mail adresine mail göndermiyor. odtu açtı ya hani geçen sene türkçe karakterli domainleri. hah biri de gitmiş almış türkçe karakterli domain. mail adresi de öyle. ama bu işgüzar dangalak "eşleşme bulunamadı" gibi aptal bir hata ile göndermiyor o adrese. niye lan?
(3) 

digi digi digi digi diyen şarkı

kibritsuyu #82735 
bir erkek söylüyor. nakaratında da digi digi digi digi diyor.

nedir bu şarkı?
(4) 

şebeke suyu basıncı v2

kibritsuyu #82716 
öncelikle (git: 80338)

efendim aski'yi aradık, geldiler. su sayaçlarının orda güm güm bir yerleri kırıp döktüler. yetmedi dozer getirip asfaltı kazdılar, ben işte olduğumdan bunların hepsini eşimden ve konu komşudan öğrendim. en nihayetinde dedikleri (ki bunu da komşudan duydum) "yandaki apartmanla size aynı ana borudan su geliyor. yan apartmanın deposu ve hidroforu olduğu için bütün suyu onlar çekiyor, size gelmiyor. yapabileceğimiz bir şey yok" yani hala aynı tas aynı hamam. sularımız akmıyor.

1. benim bildiğim hidrofor şebekeden su çekmez. şebeke suyunun basıncıyla o depo dolar, hidrofor da depodaki suyu yukarı basar. "hidrofor şebekeden su çektiği için size su gelmiyor" diye bir şey olmaz. doğru mu? yoksa şebekedeki suyu sömürü yan apartmanın suyunu emen hidroforlar da var mıdır?

2. hadi diyelim o şekil hidrofor vardır. apartmanda hidrofor olması yasal zorunluluk mudur? hidroforu olmayan apartman susuzluğa mahkum mudur? eğer yasal zorunluluksa, hidroforu olmayan apartmanımı kime şikayet etmeliyim ki hidrofor yapılsın, yapılmazsa ceza kesilsin. öyle bir yasal zorunluluk yoksa ben susuz kalmaya mahkum muyum? aski'nin herkese eşit su gelecek şekilde boru döşemesi, yandaki apartmandan ayırıp adam gibi su vermesi gerekmez mi?

ne yapabilirim? eğer usta ile halledilebilecek bir şeyse cebimden para verip tesisatçı çağırtmayı bile düşünüyorum. zira hala sularımız akmıyor. yaz günü çankaya'nın göbeğinde kuruduk kaldık.
(3) 

bir kalori harcama sorusu da benden

kibritsuyu #82534 
aşağıdaki soruyu görünce ben de sorayım dedim.

"kalori harcamak, dolayısıyla zayıflamak için kardiyo gereklidir" deniyor.

nedir kardiyo? maksimum nabzının %60-80'i kadar nabzını attırtacak egzersizler yapmak. ya da onun gibi bir şey.

peki şimdi soru geliyor. kalori harcatan şey, kalbin hızlı atması mıdır? yani kaloriyi sadece, hızlı atmaya çalışan kalp mi yakar? ben yarım saat koşmak yerine yarım saat rollercoaster'a binsem, götümü yayıp oturduğum halde alet ters mers dönüp 90 derece eğimle burgulu inerken kalbim götümde atsa, nabzım 180'e çıksa yarım saat koşmuş kadar kalori yakar mıyım? yani kalori harcatan şey kalbimin hızlı atması ise, ben kalbimi sporla değil de alternatif yollarla hızlandırsam olur mu?

yoksa asıl kalori yakan şey yaptığım spor, spor esnasında çalışan kaslarım mıdır? asıl kalori yakan şey hızlı atmaya çalışan kalp değil de kaslarımın harcadığı enerji midir? kalbin hızlanması sadece bunun bir sonucu mudur?

nedir?

devamı da geliyor.

eğer "olur mu lani rollercoaster'la olmaz, kasların harcadığı enerjidir asıl kalori yakan" derseniz, niye kardiyo o zaman? alayım elime 500 kiloluk halteri, bi kaldırıp indireyim, koşuyla moşuyla kaslara yarım saatte harcattığım enerjiyi 30 saniyede harcatayım. (o zaman da kasların zedelenir demeyin. bel yaralanması, kas zedelenmesi gibi faktörleri gözardı edelim lütfen. konu o değil. farz edin ki süpermenim. bir yerim zedelenmiyor)
(1) 

number 1 tv'nin logosundaki harfler

kibritsuyu #81646 
efem logo şu.

img13.imageshack.us

burada yok ama logodaki o televizyon imajının içinde her gün değişen harfler görüyorum izlerken. nedir o harfler?
(6) 

ızgara balık püf noktası

kibritsuyu #81255 
arkadaşlar mangal yakma şansımız her zaman olmuyor, malum şehir içi. tefal'in tost makinesi de olabilen teflon ızgarası var. ne zaman balık ızgara yapmak istesem balık (özellikle derisi) ızgaraya yapışıyor, çevirirken heder oluyor güzelim balık. bütün haldeki balıklarda da (çipura, levrek), fileto kestirdiğim somon, alabalık falanda da hep aynı. kusmuğa dönüyor pişene kadar. şekil mekil kalmıyor, dağılıyor.. ne önerirsiniz? ne yapayım da yapışmasın balıklar?

bakınız alet bu: www.evimizinherseyi.com

180 derece açınca ızgara oluyor.
(4) 

GP şarjlı pil

kibritsuyu #81058 
şarjlı pil alıcam GP marka. ulus konya sokak'ta (ankara'nın elektronik merkezi) 2700'lüklerin tanesine 4,5 lira dedi. 2500'ün tanesine de 4 lira dedi. ben iki sene önce 4 tane 2700'lüğü 35 lira gibi bir fiyata almıştım. bu ulus'taki bayaa bi ucuz geldi. tam yarı fiyatı lan. çakma makma mıdır, 18 lira falan ama boşa para vermeyeyim? oluyo mu bunların da çakması. bayaa teknosa'da satılanlar gibi paketi maketi her şeyi tamam.

bir de 2700 yerine 2500 alsam çok fark eder mi? parasında değilim de öteki 2700'lerle karışsın istemiyorum. şekil şemal aynı çünkü. kullanım süresi çok fark ettirir mi?

kestane cevap acele kebap (açım).
(4) 

web sayfalarına girememe

kibritsuyu #81006 
arkadaşlar evdeki bilgisayarımdan hiçbir web sayfasına giremiyorum. internet bağlantısında sorun yok. emule bağlanıyor, indiriyor. ama hiçbir web sayfası açılmıyor. dns 4.2.2.2 idi, otomatik aldırttım düzelmedi, open dns denedim düzelmedi, ttnet arıza kaydı bıraktım, geri gönüp onlar bi dns verdi, denedim düzelmedi, adres satırına ip yazdık onu da açmadı. yani internet bağlı ama web sayfaları açılmıyor. hatta hiç bakmıyor bile. adresi yazıp enterladığım anda çıt çıt (windows sesi) edip adres geçersiz diyor. virüs müdür ne halttır bu?

ie kullanıyorum. hiçbir yere bağlanamadığım için firefox indirip deneyemedim.
(7) 

superonline denen şirket

kibritsuyu #80583 
maillerimi siliyor efendim. ben gerizekalı olduğumdan ve 1997 yılı dial up zamanlarından beri kullanıp her yere verdiğim mail adresimi hala kullanabileyim diye ucuz bir dial up aboneliği satın alıp mail adresimin devamlılığını sağlıyordum. sadece mail adresi için kullanıyordum. gün itibariyle fark ettim ki içine virüs kodu sızmış olan ya da gerzek serverlarının öyle zannettiği bütün mailleri siliyor arkadaş. hayır "virüslü olabilir, açmak için tıklayın" dese, "karantinaya aldım, uyarı yolluyom, okumak için tıklayın" dese neyse. direkt siliyor, tamamen silip "size şu kişi virüslü mail yollamıştı biz sildik" diyor. yollayan da eşim, en yakın arkadaşlarım. sürekli birbirine replyyapılan maillerin artık hangisinde virüs zannedilen bi bok varsa onu içeren hiçbir mail bana gelmyior. superonline'dan "ehehe sildik biz onu" diye uyarı geliyor. aradım müşteri hizmetini, kapatın ben koruma falan istemiyorum, virüs programım var gerekirse kendimi korurum, virüs yersem de sizi sorumlu tutmam dedim. kapatamayız, öyle bir hizmetimiz yok dedi. bu güvenlik hedesi falan dedi saçmaladı. silmeyin lan maillerimi benden habersiz, size ne virüslüyse virüslü dedim. bağırdım çağırdım kapattım.

şimdi hakları var mı lan böyle bir şeye. virüslüyse virüslü tam olarak dokuz tane mail heder oldu. çok öenmli bir ogranizasyon planlamaya çalışıyoruz 6-7 kişi ama bana hiç mail gelmiyor. superonline virüs diye kendiliğinden siliyor bunları. ne yapabilirim adres değiştirmekten başka? hakları var mı ya böyle bir şeye?
(4) 

şebeke suyu basıncı

kibritsuyu #80338 
evet burası melih gökçek diyarı ankara. oturduğumuz yer de ankara'nın dikmen'i. caddemiz bildiğin yokuş. bütün evler yokuş üstünde. bizim apartmanın çatısıyla, 3-4 bina yandakinin zemin katı aynı kotta. öyle bir eğim düşün.

ön bilgiyi verdik, soruya gelelim. apartmanda depo, hidrofor falan yok. şebeke suyunun kendi basıncıyla geliyor. lakin normal insanın uyumadığı saatlerde bizim musluktan ip gibi su akıyor. anca elimizi kıçımızı yıkıyoruz. kombiyi çalıştırmıyor, çalıştırsa bile duşa çıkmıyor. kışın dahil soğuk suyla duş yapıyorum sibiryalılar gibi. o da öyle filmlerdeki gibi foşur foşur değil. şırıl şırıl akıyor işte. bulaşık makinesini çalıştırmıyor. çamaşır makinesi de su alamıyor ama ona deterjan gözünden şişeyle su dökerek destek oluyoruz. anca gece 1'den sonra, sabah 7'den önce sıcak duş yapıp şişeyle su dökmeden çamaşır yıkayabiliyoruz.

hayır semt yüksekte, evimiz de en üst (dördüncü) kat, su çıkamıyor diyeceğim ama eğer nedeni buysa 3-4 yandaki apartmanlara hiç su gitmemesi lazım. hatta caddenin en tepesinin susuzluktan kuruması lazım.

başka bir sorun mu var acaba? apartmanla ilgili bir problem olabilir mi? niye gelmiyor lan bize su?
(3) 

starbucks kahvesi tarifi

kibritsuyu #80325 
efendim mudo'da ucuza bulup şu moka cezvesi (moka express, ocak üstü espresso aleti vs) denen düdüklü cezveden aldım. starbucks'tan da çekirdek espresso alıp çektirttim. şimdi bu aletle hazırladım, elimde saf ve zehir gibi acı espresso (ya da moka neyse) var.

şimdi ben buna ne gibi bir işlem uygulayayım ki starbucks'taki kahveler gibi olsun? aroma şuruplarını boşver. süt katacağım ama nasıl? köpürteyim ama nasıl köpürteyim, aleti yok. hadi köpüğü de geçelim, köpüksüz olsun desek nasıl olacak? sütü ısıtıp koyunca nescafe gibi oluyor, süt süt kokuyor. olmuyor.

şeker de katacağım ama nasıl, ne aşamada?

soğuk kahveler zaten köpüksüz. on ice ve frappuccino'larda zaten buzdolabından, daha önce hazırlanmış sürahide çıkarıyor, içine buz ve çeşidine göre aroma şurubu (bunu geçmiştik yukarıda) koyup buzla blend ediyor, sonra üstüne krema ve sos sıkıyor. peki ben zehir gibi kahvemi o sürahideki hale nasıl getireceğim, şeker ve süt oranları nedir?

kısaca tarif arıyorum lan işte. starbucks kahveleri tarifi.
(7) 

cd to mp3

kibritsuyu #79815 
selam güzeller

soru çok basit. ben müzik cd'sini bilgisayara takacağım, bir düğmeye basacağım hoop bilgisayar cd'deki 20 tane şarkıyı mp3 yapıverecek ki mp3 çalarda dinleyebileyim.

neyle olur bu?
(14) 

ankara'da kelebek olayı

kibritsuyu #79788 
ya bu sene ankara'da deli gibi kelebek artışı var. evde işte her yerde pencereyi açtığım anda içeri kelebek giriyor. öyle çiçeğe ota konan renkli sevimli kelebeklerden de değil. pırrrr diye daha hızlı kanat çırpan, ışığın etrafında dönen, konduğu zaman kanatları dik değil yatay duran kocaman kahverengi kelebekler. duvara, falan çarpa çarpa, çarptıkça tırrt tırrrt diye iğrenç şekilde ses çıkara çıkara uçuyorlar. hayır tiksiniyorum ne kelebeği lan bu, nereden çıktılar? nasıl baş edilir?
(8) 

gözlük çerçevesi+cam kaç paradır?

kibritsuyu #79309 
numaralı gözlük için. şu yarım çerçeveli gözlük çerçeveleri ve 5 derece miyop olan camları (artık organik, inceltilmiş vs her neyse) toplam kaç lira tutar aşağı yukarı? 9 senelik ve bildiğin camdan oluşan camlarıyla gözlüklerim artık yavaş yavaş ömrünü tamamlıyor. öyle marka olsun falan takıntım yoktur. suratıma yakışsın yeter.
(1) 

adler 8009 manyetik eliptik bisiklet

kibritsuyu #78847 
arkadaşlar bu alete ait veya benzer bir alete ait montaj kılavuzu gibi bir şey var mıdır? alet şu anda kurulu vaziyette. ben bunu söküp kendi evime taşımak istiyorum. sökmeden arabaya sığdırmam mümkün değil. aletim edevatım var. gerçi sökmesine sökerim de bu manyetik dirençli pedalların sertliğini ayarlayan yuvarlak ayarlamaç zımbırtısı gidon kısmından pedallara neyle bağlı bilemiyorum (bisiklet freni veya vitesi gibi bir tel olduğunu sanıyorum ama). aleti sökünce yaylar maylar fırlayıp dağılır diye korkuyorum. ya da telli ise o teli yerinden çıkarttım mı bir daha takamam diye korkuyorum. ya da ayarı falan bozulur diye korkuyorum.

yardımcı olabilecek var mı?
(5) 

engin günaydın - piyanolu TEB reklamı

kibritsuyu #78667 
dün soruldu, cevabını ben de merak ettiğimdan favorilerime ekledim ama şimdi silinmiş. ben de kendi adıma tekrar soruyorum.

bu engin günaydın'lı piyanolu TEB pratik internet şubesi reklamındaki hatun kişi kimdir?

aha reklam: www.youtube.com
(5) 

kpss ve yaş olayı

kibritsuyu #78455 
hani banka sınavlarına falan başvururken "01.01.1980 tarihinden sonra doğmuş olmak" diye bir şart olur ya, kpss'ye girmek ve hatta kpss sonucunda bir devlet dairesinde memur olmak için de herhangi bir yaş sınırı var mıdır böyle? bir yaştan sonra "senin yaşın geçmiş, olmaz bu saatten sonra" denir mi adama? evet ise kaçtır bu yaş? seneye 31 yaşında olacak koca eşşeğin hala kpss'ye girip memur olma şansı var mıdır?
(2) 

benden bahseden, beni refere eden entry'ler

kibritsuyu #77868 
çok megalomalca olduğunun farkındayım ama merak ediyorum arkadaş. sözlükte arayarak bulmak mümkün değil. google aramasında da kendi girdiğim entryler çıkıyor.

sözlükte kimse benim hakkımda entry girmiş mi, benden bahsetmiş mi çok merak ediyorum. yani nick başlığımın altı dışında; yaran entry'ler başlığında olsun, gerizekalı suserlar başlığında olsun, başka bir yerde olsun benden veya girdiğim bir entry'den bahsedilmiş mi? gördüğünüz, gözünüze çarpan varsa yazabilir misiniz?
(1) 

semtin adı sıhhiye ama

kibritsuyu #77502 
kıçımıza iğne yapacak bir hemşire, bir sağlık memuru (hemşir) bulamıyoruz. hastaneler, poliklinikler falan illa reçete istiyor. eczaneler de yapmıyor. yok kardeşim reçete falan. cebimde diclomec ampul var. istersen şırıngamı da getireyim. ben domalacam sen sokacan (şırıngayı yani). o kadar.

nerelere gideyim sen yanımda olmayınca?

sıhhiye semti ankaramızın güzide bir semtidir. dönercilikle geçinir.
(15) 

adidas

kibritsuyu #77074 
uzun zamandır merak ettiğim bir şey bu. geçen yine aklıma geldi.

adidas'ın şekilde görmüş olduğunuz iki farklı logosunu taşıyan ürünler arasında bir fark var mıdır? varsa nedir? adidas niye iki farklı logo kullanır?
(1) 

mkk sicil şifre gönderim ücreti

kibritsuyu #76773 
arkadaşlar,

garanti bankası, hesabımdan "mkk sicil şifre gönderim ücreti" diye iki sefer 5,25 tl. çekmiş. azıcık araştırdım, merkezi kayıt kuruluşu diye bir yere üyelik bedeliymiş. b tipi yatırım fonum var bankada o yüzden mi acaba? hadi o yüzden diyelim. üçüncü bir şirkete ne üyeliği? hem de haberim olmadan. garanti ne hakla benim bilgilerimi paylaşıp benim hesabımdan para yolluyor ve benden onay almıyor, hatta bilgilendirmiyor bile. sitelerinin hiçbir yerine bir açıklama yok, mkk'nın sitesinde bile "bireysel yatırımcı" ile ilgili ne şartlarda nasıl üye olur, kimler üye olmaya zorunludur ve resen üye yapılır gibi bir açıklama yok.

hadi hepsini geçtim, niye iki sefer çektiniz lan?

ben ne yapayım şimdi?
(8) 

sözlük fotoğrafçılarına ben de dslr sorayım

kibritsuyu #76731 
- bütçe 2000 lira.
- ilk dslr olacak.
- hayyam'dan spot alınacak.
- sıfır olacak.

1. seçenek: canon eos 450D kit + 55-250 IS = yaklaşık 2000 lira yapıyor, hatta belki biraz eksik bile kalıyor.

2. seçenek: canon eos 50D gövde + 18-55 IS = 2000 lira yapıyor. ama 55-250 IS alamamış oluyorum ki bir teleobjektifim olsun istiyorum aslında.

soru: ilk dslr için 450D kit + 55-250 IS ile mi başlayayım, yoksa 55-250 IS'yi sktiredip 50D + 18-55 IS mi alayım da evladiyelik bir gövdem mi olsun?

aslında ikisini de sktiredip 40D almak var hazır ucuzlmışken ama 40D eski bir model olduğundan ve 50D gibi bir makine dururken içime sinmiyor.

edit: nikon pentax falan önermemenizi rica edeceğim. hepsini inceledim, canon'da kararlıyım.
(6) 

bilgisayar klavyesi ve mouse ile piyano çalmak

kibritsuyu #76340 
ay ışığı sonatını çalacak değilim elbette. hani bazen buradan şarkı soruyoruz dımdımdıdıdım yapıyor diye, anlatamıyoruz. basit bir program olsun. bilgisayar klavyesinin her tuşu bir nota olsun. hatta ekranda da piyano tuşları olsun. kaydet diyip mouse ile ekrandaki tuşlara basarak, ya da bilgisayar klavyesindeki tuşlara basarak istediğimi çalıp kaydedeyim. bir buçuk oktav yeter fazlası olmasa da olur.

var mıdır?
(3) 

reklamlardan iki soru

kibritsuyu #76235 
1. araba hırsızı sincap necmi'li anadolu sigorta reklamınca eleman diyor "alarmı susturduk, bastık kontağa çalışmadı. o neymiş, ipolipayz*. o bizi durdurmaz be abi, çipi var onun" derken görüntüde sinema gişesi gibi bir yerden elini sokup bir şey alıyor. ne yapıyor orada?

2. "baba bu yaşta teknoloji takip ediyon şaşıyom valla" temalı zihni göktay ve bir hatunun oynadığı reklamda hatun "baba elektrik idaresi mi kaldı yaw o geçen asırdı" diyor. kalmadı mı lan elektrik idaresi? elekrik bedava oldu da ben mi keriz gibi fatura ödüyom her ay? "he onun adı tedaş oldu" derseniz, tedaş bir elektrik idaresi değil midir? elektrik sağlayan kurumun adı herhangi bir zamanda sadece "elektrik idaresi" olmuş mudur?

saygılarımla arz ederim.
(1) 

bir entry vardı bulamıyorum

kibritsuyu #76172 
evin genci ile misafirliğe gelen çocuk arasındaki soğuk savaşı anlatıyordu. genç, çocuğa bi nedenle gıcık oluyordu. sofrada leblebi gibi cin biberi yerken çocuğa "mmh nam nam" falan yapıp çocuğun canını çektirip yemesini sağlıyordu. sonra yanlışlıklaymış gibi cin biber turşusunun suyunu fışşk diye çocuğa sıkıp ağlatıyordu falan.

bi buldurun bea.
(8) 

yine mi güzeliz yine mi facebook

kibritsuyu #75994 
şimdi arkadaşlar, bir arkadaş toplantısında arkadaşımın arkadaşı olan kişi fotoğraf falan çekti, facebooka'a koyarım dedi. koymuş da. lakin şöyle acaip bir durum var. bu fotoğraflardan sadee birinde beni taglemiş. dolayısıyla benim profilimde gözüküyor bu fotoğraf. lakin albümde bir sürü daha fotoğraf var. next diyom, diğer fotolara da bakmak istiyom, içeriğe erişilemedi diyor. haa anladım diyom bu herif benim listemde yok ondan olmuyo galiba diyom, ekleyim de göreyim bari diyom ama bu herif gizli midir nedir, ne fotoğraf altındaki taglenenler kısmındaki isminde link var, ne de aramalarda çıkıyor. herifin adı var ama ulaşılmıyor bir türlü. hani profil gözüküyor da add as friend linki olmuyor bazen, sadece mesaj atılabiliyor, öyle de değil. profil komple gözükmediği için mesaj neyin de atılamıyor. ben nasıl ekleyecem bu adamı da görecem fotolarımı?
(7) 

sürekli oraya buraya davetli olan insanlar

kibritsuyu #75781 
en basitinden f1 istanbul grand prix'si için gold tribün davetiyesi alabilmek için nasıl bir işte çalışmam lazım? bu ve bunun gibi yerlere, davetlere, açılışlara, galalara, konserlere, oganizasyonlara bilmemnerelere davetli gidebilmek için kimleri yalamalıyım?
(3) 

sevgili açık arttırmacılar

kibritsuyu #75355 
gittigidiyor'dan ürün satacağım ilk defa açık arttırma ile.

yanlış hatırlamıyorsam asgari fiyat diye bir şey belirliyorduk, o fiyatın altında kalırsa satmama hakkımız vardı. bu nereden ayarlanıyor bir türlü bulamadım. ürüne başlangıç fiyatı verdim 200 lira. hemen al fiyatı da verdim 450 lira. ama 300-350 liradan aşağıya da bırakmak istemiyorum. ya da belki bırakabilirim de duruma göre değişir. bu asgari fiyatı nereye yazıyoruz yok öyle bir yer?
(2) 

tarihi binalar ve pirinç yazılar

kibritsuyu #75196 
sevgili arkadaşlar, tarihi binalarda açılmış dükkanların isimleri renkli menkli cicili bicili şekilde değil de pirinç harflerle yazılıyor dikkat ettiyseniz. mesela kimi dükkanların çoğunun normalde renkli renkli levhaları varken, istiklal caddesi'ndeki şubelerinin levhaları pirinç harflerden yapılmıştır.

dükkanın tercihi midir, yoksa şehir planlaması açısından bir zorunluluk mudur bu?
(6) 

ankara'da vukuat mı var?

kibritsuyu #75188 
an itibariyle caddeden bir takım itfaiye aracı ile toplam olarak 6 tane ambulans siren çala çala geçtiler. aha yedinci de geliyor (polis de olabilir emin değilim siren geliyor uzaktan).

televizyon falan yok ofiste. bir şeyler mi oluyor ankara'da?

edit: sekizinci ambulans da geçti.

edit 2: merdivenli bir itfaiye aracı daha geçti.
(1) 

elektroliz aleti

kibritsuyu #75139 
şu ankara suyunu test ederken kullandıkları, ucunda iki ayrı çubuk olan, bu çubuklar suya sokulduktan sonra fişe takılınca suyu ayrıştıran zımbırtının adı nedir? bir de tam olarak suya ne yaptığını okuyup öğrenebileceğim bir yer var mıdır? sözlük başlığı da olur.
(4) 

eski pioneer müzik seti kaç kara eder

kibritsuyu #75014 
1980'lerin sonlarında alınmış kabinli, kat kat müzik setim var. katları anfi, çift kaset çalar, ekolayzır, radyo, zamanlayıcı ve pikaptan oluşuyor (cd çalar yok ama anfide bağlantıya müsait girişleri düğmeleri var). ha tabi iki tane de eşşek kadar hoparlörü ve ahşap (ahşap dediysek ceviz kakma değil, sunta) kabini var.

satsam kaç para eder böyle bir set? arızası, bozuğu, tamiri yok. gördüğüm kadarıyla tamamen çalışıyor. bir sıkıntısı yok.
(5) 

galatasaray ve "aslan"

kibritsuyu #74790 
şimdi takım tartışması yaratmak değildir niyetim. öğrenmek için soruyorum. daha önce de sordum sanki diye hatırlıyorum ama aradım bulamadım.

şimdi hatırladığım en eski maçlar 1980'lerin ortalarına ait. o dönemlerde üç büyüklerin takım ismi dışında birer de takma ismi vardı.

fenerbahçe: sarı kanarya
beşiktaş: kara kartal
galatasaray: cim bom bom

yani kendimi bildim bileli fenerbahçe'nin maskotu kanarya, beşiktaş'ın maskotu da kartal hayvanıydı. galatasaray'ın ise hayvan bir maskotu yoktu.

sonraları galatasaray'a "aslan" simgesi uygun görüldü. benim hatırladığım, galatasaray'a aslan denilmesi fatih terim ile birlikte başladı (fatih'in aslanları). ama galatasaraylılar öyle demiyor. daha eski diyor. oysa ki benim en eski hatırladığım prekazi'li, simoviç'li galatasaray dönemlerinde aslan denilmiyordu hiç.

sorum şu: galatasaray'ın "aslan" olması ne kadar eskidir? "aslanım benim koçum benim" gibi övme amaçlı söylenen "aslan galatasaray" şeklindeki kullanımı sormuyorum. simge olarak aslan kullanılmasından bahsediyorum. ne kadar eskidir, ilk defa ne zaman kullanılıştır?
(8) 

acı

kibritsuyu #74779 
acı yemeyi deli gibi seven bir adamım. hele biberiye turşusu, ince uzun cin biberi, jalapeno falan leblebi gibi yiyorum.

yerken problem yok da affedersiniz ertesi gün çıkarırken çok eziyet çekiyorum. bağırsakları da bozuyor şerefsiz. çok şükür basurum falan da yok. potansiyel var ama :P

bunun yedikten sonra acısını midede etkisiz hale getirecek bir formül (süt iç, ekmek ye, vs) var mıdır?

şu anda kuru fasulyeye ektiğim ev yapımı acı toz biber yüzünden başım dönüyor. dayanamıyor ve yiyorum ama bunun yarını da var.
(7) 

skype nasıl okunur?

kibritsuyu #73820 
a) sıkayp
b) sıkaypi
c) sıkaype
d) bunların dışında (lütfen belirtiniz)
(3) 

s.kerim altyazısını da üstyazısını da

kibritsuyu #73320 
lost'un 15,5 bölümünün altyazısı çıkmadığından mütevellit, sırayı bozmamak gibi gerzek bir düşünceyle halen finali seyretmiş değilim. altyazısı çıksın, arada o özel bölümü de izleyip, finali öyle izlerim demiştim.

lakin hafta olacak neredeyse bu altyazının çıkacağı yok. meraktan çatlamak üzereyim. sözlükte falan spoiler görmeyecem diye şaşı oldum. bu özel bölümü s.ktiredip finali izlesem bir şey kaybetmem değil mi? yani "göremedikleriniz, kıyıda köşede gözden kaçanlar" tadında ipuçları veren falan bir bölüm mü bu, illa ki bekleyeyim de altyazı çıksın, izleyeyim de sonra mı finale geçeyim? yoksa boşverip izleyeyim mi artık finali?
(10) 

lost altyazı sorusu

kibritsuyu #73012 
yok altyazı arama sorusu değil bu. şimdi divxplanet.com'da görüyorum. türkçe altyazıları pınar batum çeviriyor, güzel ellerine sağlık. ingilizce altyazıların ise yanında "tv-rip" yazıyor. nedir yani, lost televizyonda ingilizce altyazılı mı yayınlanıyor? yoksa amcalar orijinalinden dinleyip ingilizce altyazı mı yazıyorlar? tv-rip bu anlama mı geliyor, nedir?
(2) 

muhtelif sorular, kafaya takılanlar

kibritsuyu #72491 
1. şimdi sürekli izleyicisi değilim. takip de etmiyorum. rastladıkça kafama takılıyor. trt 3'ü açtığımda bazen dünya 3 bant bilardo şampiyonası oluyor. sene içinde ve muhtelif senelerde sık sık rastlıyorum. bu turnuvalarda masalar hep platin marka. acep bu "dünya" şampiyonaları sürekli türkiye'de mi yapılıyor, yuksa bütün dünyadaki turnuvalara masaları platin şirketi mi sağlıyor?

2. hafta sonu gündüz vakti evde cam açıkken içer. 5-6 tane sinek girdi. böyle karasinek değil, daha ufaki daha yavaş hareket eden bir sinek. bunların hepsi gittiler salondaki avizenin etrafında dönmeye başladılar. hayır ışık yanıyor olsa anlarım da yanmayan avizenin etrafında niye döner bu sinekler? akıllı bir hayvan da değil ki önceki tecrübelerinden şartlanmış, yansa da yanmasa da lambaya gidiyor diyeyim.
(6) 

kan bağışı ve kan tahlili

kibritsuyu #72368 
efem kan bağışı yaptıktan sonra hemogram (kan sayımı) yaptırsam, hücrelerim limit değerlerden düşük mü çıkar?

şimdi dün kan bağışı yaptım. bu aralar da şeker, kolesterol vs. kontrolü için kan tahlili yaptıracağım. bunları yaparken doktor kontrol amaçlı hemogram da isteyecek. şimdi o hemogramda alyuvar, akyuvar, hemoglobin vasaire işte her neyse hücre sayıları düşük mü çıkar? kan bağışladığımı özellikle belirtmem gerekli mi?
(4) 

ses efekti midir, ses filtresi midir ne halttır

kibritsuyu #72291 
özkan uğur'un sesini arçelik robotu çelik'in sesi yapan filtreyi arıyorum. hangi programla, hangi efektle bu sese yaklaşabilirim?

mobil görünümden çık