(bkz: türkiye gsm rehberi)

böyle bir şey vardı. sonrasında kapatıldı ama.

www.ntvmsnbc.com

client kur, pop3 le hepsını sync et de.

ekşide bu konuda bir şeyler vardı sanırım. araştırdınız mı konu ile ilgili başlıkları? bir miktar kaptan-gemici yazar var sözlükte.

bikaç anahtar kelime ile baktım ama bişey bulamadım. aklınızdaysa yazıverin.

(bkz: gemi adamı cüzdanı)başlığına yazanlara mesaj atabilirsin mesela.

1- yasin kac
2- kusturmek gibi olmasin ama duz lise, ya da endustri meslek okuyorsun galiba
3- google'de "gemi adami kursu" diye arastirirsan kamyonla ilan bulursun
4- emin misin bu genc yasta raspa yapma istegin olduguna
5- alayli diye bir kavram kalmadi artik, mecbursun mico'dan lostromo'ya gecmek icin kurs gormeye ve sinava girmeye
6- micolar gıverte ustunde dunyayi gezmiyor, butun gun en boktan isleri yapiyor gemide
7- daha devam edeyim mi alacagin maas falan diye?

:) okumuyorum. bahsettiğiniz o laylaylom dönemi çoktan geçtim. tabi gencim o ayrı. güvertede denizi izleyerek dünyayı dolaşacağımı düşünmüyordum zaten :) en boktan işle kasıt nedir bilmek isterim. 35'indeki abimin avrupa sevdasına gemide tuvalet temizlediğini biliyorum. alacağım maaşı da duymak isterim :)

edit : bu arada yasim 21.

edit2 : benim için önemli olan ikinci husus; kurs bittikten sonra işe yönlendirme oluyor mu? sektörde elemana ihtiyaç var mı?

ilgili cevaplari bana da mesaj atabilen biri olursa guzel olur. benim de merak ettigim bir konu bu..

ekol denizcilik..

eğitim 2 yıl boyunca haftanın 5 günü şeklinde sürüyor, devam zorunluluğu var. fiyat toplamda 15 bin lira. işe yerleştirme konusunda tüm öğrencilerine maalesef yardımcı olamıyorlarmış. kendilerine gelen talep doğrultusunda yerleştirme sağlanıyor.

en azından bu kurs pek akıl karı değil. denizciliğe giriş bu kadar zor mu yahu !

18 yaşından büyük ve erkeksen bağlar. eğer 25 yaşından küçük bekar bir kadınsan ve anne-baba üzerinden sosyal güvencen varsa bağlamaz.

şu an sigortası olmayan herkesi etkiliyor.

bankada çalışıyorum özel sigorta yatırılıyor sgk değil yani.ayrıca birde kardeşim var okuyan.bizimle ilgili ne gibi bir durum var acaba? ya da var mı?

eğer 25 yaşından küçüksen bağlamaz son değişiklikler. sadece sigortasız olursun o kadar.
@wolfware sanırım devlet yeni düzenlemeyle sgk'yı şart koşuyor. özel sigortası olanlarla ilgili ayrı bi husus belirtmemiş ya da ben görmedim.

25 yaşından küçük bir erkeğim. beni bağlamıyor mu? o sıraya girmek zorunda değilim değil mi?

video.haberturk.com

www.sgk.gov.tr

panpa bu haber feyk çıktı.Tabletleri yanlış okumuşlar.O tarih bir yıkıma değil yeni bir çağın başlamasına işaret ediyormuş.

"ilkellik" değil de.. kendi yiyeceğinin sorumluluğunu eline alan insanın sırtı yere gelmez.. yani yıkımla kasıt, elektrik yok ve dolayısıyla teknoloji yoksa, gayette güzel yaşamaya devam edebiliriz. Permakültür, square foot gardening gibi konulara bakmanızı öneririm. Ayrıca basit kampçılık, dağcılık bilgisi de işe yarayacaktır...

sahibinden.com da 100 - 150 TL ye yapıyoruz diye kampanyalar var

www.sahibinden.com

edit: galiba bir 0 eksik yazmışım ehehe...

bir link verebilir misin?

yılbaşı öncesi bir proje için yaptırdım.1500 lira verdim.yaparken ruhsat lazım değil ama renk değişikliği için muaeyeneye gidip ruhsata işlenmesi gerekiyor.

sokulmesi zor.yaptırdığım yere sormamıştım.yakında sokturmem gerekecek.birisi ısıtılarak sokulur dedi birisi ilaçla sokulecek dedi 300 lira istedi.

fikir soracak olursan kalitesiz bir iş.kullandığım araca yaptırmam.

1500 lira tutan sadece arabanın rengini değiştirmek mi? şu kolayca sökülebilen folyo kaplamadan mı bahsediyoruz ? ben kendim sökerim bu yapıştırmayı diye düşünmüştüm. araba sadece 1 gün için farklı bir renkte görünmesi gerekiyor. alternatifleri yok mudur yahu? 1500 çok..

onu bilmem de piyasadaki taksilerin çoğu yapıştırma sarı renk, dikkatle baktığında boyanın üstüne sarı bant yapıştırıldığını görebilirsin.

film kaplama sanirim söylediğiniz olay. ben lamborgini kiralamistim onu bile beyaz filmle kaplamislardi. tabelacilar bile yapiyor ama çok iyi bir yere yaptirmak lazim zira içinde hava kalirsa tirt oluyor

çok teşekkür ettim. anahtar kelime "film kaplama
folya kaplama" işmiş. aradığım buydu. içinde hava kalması çok umurumda değil aslında. amacına hizmet etsin, rengini değiştirsin yeter ;)

ben de davetiye arıyorum uzun vakittir.

şirketin sektörü nedir? yani tabii eğer bir reklam ajansında ya da benzeri yerde çalışmayacaksanız?

medya, televizyon..yayında olan bir dizi..

sosyal medya sadece facebook değildir, sadece twitter değildir. sosyal medya insanların internette (web2.0 diye tabir edilen) etkileşim içine girdikleri her türlü site olabilir.

fan sayısı artırma bir markanın yaygınlaştığını göstermez, o kampanyayı yapan insanın facebookta kaç kişi tanıdığını gösterir. ama fan sayısını arttırma konusunda facebook dışı çalışmalarla destek alınırsa marka tanıtılabilir.

bunlar kişisel görüşümdür bu arada.

örnek bir sitede bir yarışma yapılır, kazanana ödül verilir, yarışmaya katılma şartı olarak da facebook fan sayfası beğenmesi şart koşulur. bunları içiçe geçirerek birşeyler yapabiliyorsan sosyal medyayı etkin kullanabiliyorsun diyebilirim şahsım adına.

farklı bir boyut ise diyelim x müşteriniz firma tabiki, haber siteleri ve forumlarda kendisi ile ilgili çıkan haberleri takip etmenizi,gerekirse işleyişi,çözüm odaklılığı vb. konularda, hakkında olumlu izlenim oluşturmak adına bu tarz sitelerde haberler altına yorum yapılmasını isteyebilir.

yazıyorum bunları 10 günlük süre içinde denemek üzere..

Facebook, twitter, linked.in , friendfeed vb. siteleri hatmedeceginiz, geri dönüşlere vakit sınırı olmaksızın bildirim yapacağınız ve insanlarla sürekli iletişim halinde olacağınız bir yola giriyorsunuz, hayırlı olsun :)

teşekkür ederim :)
facebook dışında pek bir şey kullanılmıyor şu an bildiğim kadarıyla. o mecralara benimle birlikte adım atmayı düşünüyor gibiler. biraz stres altındayım yani şu an :)

dizi hakkında her şeyi, oyuncuları, yönetmeni, senaristi, yapımcıyı, yayın saatlerini, tekrar saatlerini iyi bil, takip et. bunlar hakkında sorular gelebilir. seyirciyle interaktivite, geri dönüş yapmak vs işin püf noktası.

çok iyi bilmiyorum o bölgeyi ama haritada gördüğüm kadarıyla mecidiyeköy'de inip metroya binerseniz 4. levette indikten sonra 7-8 dakikalık bir yürüyüşle varabilirsiniz.

125 ile de kadıköy'den binilip gidilebilir gibi..bunu deneyelim bakalım..teşekkürler.

125 hisarüstü'ne gitmiyo muydu ya?
4 levent nere hisarüstü nere.

125'i 10 dk arayla kaçırdım, binemedim. zincirlikuyu'dan minibüsle gidebildim ancak. kozyatağı'ndan 129R gidiyormuş galiba direk oraya. bir dahakine, olursa eğer öyle gitmeyi denerim. veya metro'yu denerim.

film o.
ayrıca o sıkıntılar ortadan kalksın diye herşeyi bilgisayara alıyorlar işte.
catch me if you can'i izle. adam bildiğin çek yapıyor. ama nasıl hemen yakalanmıyor? çünkü online diye bişey yok o dönemde. şimdi ise mümkün değil böyle bişey (çeki aynen yapsa bile)

izledim o filmi. bilgisayar ortamında takibi daha kolay yapılabildiği için bu şekilde bir illegalliğin mümkün olmadığını düşünüyosun. ama bence üst makamlar, varsa böyle bir veritabanı müdahalede bulunuyorlardır. The Next Three Days var bir de. bahsettiğim olay burada da geçiyor.

(bkz: kübra subaşı) ??

Açık öğretime kaydol. eğer bu sene sınava girdiysen.

ama tarihleri geçti diye biliyorum, 2. üniversite kayıtları bugün başladı.

goo.gl
bu arada zaten bir dvdye kaydediyor. takın dvdyi pcye olsun bitsin? nedir sorun?

o driveri ben de yükledim ama malesef olmadı. dvd'yi bilgisayara taktığımda da biçimlendirme yapmaya çalışıyor. dvdrw olduğu için galiba. biraz da korkuyorum silinir diye dosyalar. silinebilir mi?

dvdyi pcye taktığınıza öyle bir şeyler yapıyor olmasının nedeni, dvdyi kamera üzerinde iken "kapatmamış" olmanız. silebilir mi? bilemem. -rw olduğu için evet formatlayabilir. gerçi bunu söyler/sorar windows. ama belli olmaz. o yüzden siz kamera'da dvd'yi kapatıp pcye takarsanız hiç bir sorun yaşamazsınız.

team fortress 2, hem ücretsiz olarak indirilebiliyor..

kastettiğim biraz daha böyle kağıt oyunlarına benzer bişey.bayanlar da var..ekran kartı gerektirmeyecek bişey..

kesinlikle worms world party :))

haxball ?

toshiro, team fortress 2'nin nasıl bir sistem istediği hakkında bilgi sahibi değilsin sanıyorum. 2008 Ağustosundan beri oynuyorum tf2 ve sistem gereksinimleri de her gelen update ile birlikte paralel olarak arttı. ayrıca ekrar kartı gerektirmeyecek bir oyun demiş adam.

bu arada, worms'e +1

@sabac, bilgisayarlar yetersiz kısmını kaçırmışım, yoksa team fortress oynadığım bi oyun. worms world party iyidir bu durumda. ofiste oynanışını iyi bilmeyenler falan varsa nette videoları var. ninja rope'u kullanmasını mutlaka öğrenin, oyundan aldığınız haz katlanıyor o zaman..

bu arada nasıl şirketmiş o öyle yav..

rahat derken işimiz oyun oynamak değil tabi ki. çağrı merkezi..bütün gün bilgisayar başındayız. satış yaptığımız için baskı olması gerektiğinden daha az. o boşlukta neler yapılabilir diye merak etmiştim. öneriler için teşekkürler.

worms +1
onun dışında herkesin ortak bildiği bi kağıt oyunu bulursanız internette hepsi mevcut. istediğinizi indirebilirsiniz.

f2

hemen altındaki dosyaya geçmek için de tab'e basman yeter.

Çocuk varsa iş değişir ancak çocuk var diye de olmayacak bir evlilik yapılmaz. Eğer mutlu bir evlilik olacaksa çocuk için her şey göze alınır.

muhtemelen hamile olmadığı ortaya çıkacaktır. psikolojik olarak gecikebiliyor adet.

kürtaj

1-sırf çocuk olacak diye evlenilmez.
2-çocuk için yaşınız çok genç.(ben 32 yaşındayım hala çocuk yapsak mı diye kılı kırk yarıyorum)
3-evlenip düzen kurmak için para yok. kaldı ki daha çocuğa bakılacak.

kürtaj
başka yol gelmiyor aklıma.

19 yaşında bir çocuğa, çocuk doğurtmayı düşünmemelisiniz elbette. şartlar ne olursa olsun, başka bir çözüm bulmalısınız.

kurtaj forever

19 yaşında birisi çocuk değildir.

kürtaj belli bir süreden sonra çocuk öldürmekten farklı bir şey değildir.

@nuisance

yasal kürtajdan bahsediyoruz herhalde. günah diye kürtaj yaptırmayıp. o çocukla ilgili ne günahlara sebep olanlar var. hem kendi hem de çocuklarının hayatlarını zehir edenler var.

ayrıca 19 yaşında birisi türkiye'de çocuktur kardeşim. bana kimse maval okumasın. erkek adam askere gidince sudan çıkmış balığa döner. o yaşa kadar anasının kuzusu yetiştirildiği için. ha avrupa'da 17-18 yaşındaki çocuklar dünyayı gezmeye çıkarlar o ayrı...

durum yeni belliki ama diğer çocuk askerlik yapmamiş olduğundan bencede kürtaj maddi durum su kaldırır düzeyde olsa evlensinler ama işte askerlik ve para sorun olur

amerikada olsa heeeç sorun değil ama burada olunca hayatı kararır adamın

ayrılık arefesindeyken patlak veren hamilelik. yani üç beş hafta önce beraber olacak kadar aşık durumda olan bir çift, kısa süre sonra veda aşamasına geliyor, doğru mudur? bu ilişkinin bu temelle evliliğe gitmesi ve bebekle taçlanması(!) ne derece mantıklı ki? izdivaç programları bu şekilde yuva kurup bi sene sonra elinde bebeyle baba evine dönen mağdur genç kadınla dolu. allah yardımcısı olsun.

Kızı istemeye gitsinler bence, tabi numara yapıyor da olabilir.Ayrılık arefesindeki bir kızdan beklenebilir bu..

hamile değildir bence de fakat hamileyse kürtaj en acısız yol

Ben de soyle bir sey diyeyim: 38 yasindayim. 19 yasindayken boyle bir durumla karsilassaydim "allahim ben ne yaptim" diye barin barin bagirir, kurtaj vs dusunur, ayni boyle duyuru muyuru ondan bundan akil alip, karar vermeye calisirdim. Ama bugun 38 yasindayim ve diyorum ki keske 19 yasindayken bir evladim olsaydi da onun icin daha fazla canimi disime takaydim diye dusunuyorum. Isin gunahinda, dininde, etiginde ivirinda, zivirinda degilim arkadaslar. Sartlar ne olursa olsun, (zengin bir adam degilim)cocuk olacaksa dunyaya getirelecek, ona sevgi verilecek. Para pul ivir zivir sonradan gelir. Cevrenize bir bakin, hayvanlara, ciceklere kafanizi cevirip bir bakin. Hayatin anlamini baska yerlede aramayin. Sonra kafayi vuruyorsunuz. Bakabilen cocuk yapsin degil olay. Cocuk olunca bakacaksin. Olan cocugu da oldurmeyeceksin. Doganin olayi bu. Bu da benim nacizane dusuncem.

tools->autocorrect

sanırım bu tür durumlar için koşullu biçimlendirme kullanılabiliyordu. yoksa "eğer" komutu mu yapıyordu?

bilen biri yazana kadar bu iki komutu araştır istersen.

koşullu biçimlendirme kullanacaksın

conditional formatting ile yapabilirsiniz. sayısal değer aralığına ifadeleri eklersiniz. girdiğiniz rakamlara göre hücrelere istediğiniz formatta ifadeler gelir.

Çözüm içi teşekkürler. Hepsini deniyicem.

en profesyonel çözüm liste yapmak
en rahat çözüm eğer kullanmak
en radikal çözüm autocorrect
sürplase koşullu biçimlendirme

bir üstteki satırda aynı şey yazıyorsa ctrl + D hayatı kolaylaştırır.

Yazıp rahatlıyorsunuz başka da bir işe yaramıyor. Ben iki firma şikayet ettim ikisi de aradı beni. Biri bizi affetmeniz için kitap göndereceğiz dedi istemiyorum dedim önce, sonra ikna olup verdim adresimi ama gelmedi hiçbir şey. Diğer firma da gelin bir kahvemizi için dedi arayıp. Bu kadar. Sonra da müşterimizle konuştuk sorun çözüldü yazıyorlar şikayetinizin altına. Siz de hayır çözülmedi yazamıyorsunuz çünkü kapanmış oluyor şikayet kısmı hatırladığım kadarıyla.

evet, cevap beklerken ben de biraz araştırdım. maalesef bu şekilde işliyormuş. şikayet için hiç uğraşmayayım o zaman. gerektiğinde mahkemeye başvurulur. teşekkürler.

Ben rahatlamadım bile, bana mail gönderildi diye bildirmiş firma ama gelen giden yok. Ayrıca sorunum da 1,5 aydır devam etmekte. Aslında şikayet.var sitesini şikayet edecek bir site de olmalı:)

carrefour'u şikayet ettim. aldığım dolap ve şifonyeri söz verdikleri zamanda teslim etmediler, sonra farklı renk göndermeye çalıştılar, en sonunda da yanlış renk olan modeli pos çekmişiz diyerek iptal ve yeniden ödeme için beni ayaklarına çağırdılar. ben de yazdım şikayetvar'a. şöyle söyleyeyim, son durum "gelmeniz gerek, istediğiniz renk modeli de 1 hafta içinde temin edebiliriz" iken, şikayet üzerinden 24 saat geçmeden istediğim renkte ürünler evime hem de cumartesi günü olmasına rağmen teslim edildi. tabi burada keramet biraz da carrefour'da.

bence gayet iyi çalışıyor şikayetvar.com her şikayet yazdığımda, digitürk olsun hp olsun diğer firmalar olsun. sürekli geridönüş yapıldı ve sorunlarım çözüldü. sanırım sizlerde problem var.

vala en azindan firmalar ariyorlar. Cozmeseler de her zaman, bir ilgi var. Hic yoktan iyidir.

(bkz: danışıklı dövüş)

şikayet merkezi markaların ve sitelerin hatalarının kullanıcılar tarafından kaydedildiği bir çözüm platformudur. isteyen herkez üye olabir.

sikayetmerkezi.com

Yardımcı olması ümidiyle;
Gebze yönünden gelecekler için Yenisahra'da(E5 üzerinde) 8A hattı ile Fulya sokağa gidebilirler.Kadıköy'den ise 13 numaralı hat Fulya sokağa gider.13AB hattı ise güzergahı değişmiş veya çok geç gelen bir hat.

TV HD Ready ise yüksek olasılıkla 1280*720 veya 1366*768 olmalı çözünürlüğü. çok düşük bir olasılıkla 1920*1080 olabilir (sanmıyorum ama).

1080p videolar (1920*1080) küçültülecek tabi TV'nin çözünürlüğüne. ama kaybın önemsiz olacak inan bana. karelenme de olmaması gerekir normalde.

türlü türlü ekipmanı türlü türlü TV'ye bağlayıp izlemiş biri olarak yorumum şudur, 2 metreden daha uzak bir mesafeden farkı farkedebiliyorsan pilotluğa falan başvur o gözlerle derim.

hatta ve hatta, öyle 720p (1280*720) filmler var ki internette, 1920*1080'e büyütüldüğünde bile 1080'lerden daha keskin bir görüntü çıkıyor ortaya. 6-7 gb'lık bir 720p, (bence) her halikarda 10gb'lık bir 1080p'den iyidir. daha büyük ebatlar = daha iyi görüntü demek değil yani. bitrate'dir önemli olan. bence. ne alaka tabi dağıttım konuyu da dolmuşum biraz..

bu çok sansasyonel oldu :) bilgi için teşekkürler.1080 ile 720 arasında bitrate farkını biliyordum ama kalite farkıda var zannediyordum.verhasılkelam 1080p bitrate den ibaretse 720 tadından yenmez.ben genelde filmlerde 1080 ararım ama bu bilgiden sonra 720p de indiririm artık :)

Burada karelenir karelenmezden öte bir mesele daha var, diğerine celeron 300a güzel değinmiş. HDMI hesapta pratik olması gereken, tak kabloyu yüksek kalitede izle havasında bir arayüz. Ama sonuçta kullanılan şey TV, bilgisayar monitörü değil ve yılların getirdiği (yayınlardan kaynaklanan) overscan gibi özellikler dert olabiliyor. Mesela ne oluyor? Görüntü ekrana tam oturmuyor, tam oturmayınca da native çözünürlük alamadığınız için kalite düşüyor.

Bu tarz problemler hem tv'ye hem de kullanılan ekran kartına bağlı. ATI'lar ne yazık ki hdmi çıkışı konusunda Nvidia'ya göre biraz daha sorunlu, yine de işin büyük kısmı TV'de bitiyor. TV 1:1 pixel mapping destekliyorsa bu ayarda kullanmak ve görüntü tam oturmuyorsa sürücülerdeki overscan/underscan kısımlarına ince ayar çekmek gerekebilir, hazırlıklı olun.

Ekran kartım Ati HD 5570.henüz denemedim daha tvye.sorun sadece görüntünün sağa sola fazla kayma ise CCC den Monitor Properties 1-Adjustments menüsünde bir ayar var.ekranı sağa sola-yukarı aşağı hareket ettirebiliyorum.buradan sorunu çözebilirim.ama eğer kalitede bir düşme var ise bu bilgim dışına çıkar.yardımcı olacak bir link vs. var mıdır ?

Bağlantı çeşidine göre menüler ve ayarlar değişiyor, TV ile ilgili ayarları ancak bağlantı yaptıktan sonra görebiliyorsunuz. Bahsettiğim overscan/underscan ayarları tvye bağlantı yaptıktan sonra çıkan ekstra kısımdaki "Scaling" tabında bulunuyor.

Görüntüyü tam olarak oturtmak için tv'de (varsa) 1:1 pixel mapping açılmalı (bende Vestel var, Ekran Modu gibi bir seçeneğin altında var 1:1), bir problem yoksa bahsettiğim scaling kısmında da 0%'a çekilirse görüntünün tam oturması lazım.

Bunu test etmek için şu linke bakın:
pixelmapping.wikispaces.com

Şu an monitörle görüntülerseniz soldaki resmin orijinalini problemsiz görüyor olmalısınız (native çözünürlükte olduğunuzu varsayıyorum). TV'ye bağlantı yaptıktan sonra da bu resme bakın ve aynı görüntüyü elde etmeye çalışın. Sağdaki gibi bozulmaya uğramış bir görüntü alırsanız 1:1 map edilmemiş demektir.

Bunun dışında bir sürü kaynak var aslında ama şu an evde olmadığım için kendi bookmarklarıma erişemiyorum. Evde HTPC kullanıyorum, onunla uğraşırken bir sürü site bulup kaydetmiştim ama şimdi hepsini hatırlamıyorum tabii ki. Yine de problem olursa düzgün teşhis edip google'da aratırsanız bir çok kaynak bulabilirsiniz.

Açıkçası ben bundan çok daha öte bir problem çıkacağını düşünmüyorum, olur da bu şekilde yapamazsanız başka bağlantı çeşitlerine de şans verin. VGA bağlantısı mesela, o da 1080p görüntü verebiliyor. TV'de bu tarz giriş varsa emin olun çok daha sorunsuz oluyor, HDMI olmazsa onu deneyin.

Ek: Görüntü tam oturmuyor derken bunun içine sağa sola kaymadan başka şeyler giriyor. Bahsettiğim overscan / underscan meselesi görüntünün orijinalinden büyük ya da küçük olması anlamına geliyor. Mesela overscan varsa görüntü panelin dışına taşıyor, kenarlarını kaybediyorsunuz, bu haliyle de doğal olarak 1:1 map edilmemiş oluyor.

hadi donatalım ortayı madem :)

vga yüksek çözünürlüklere çıkabiliyor ama aman diyim.. bir süre önce peder W serisi Bravia aldı (Full HD)(emeklilik krizi, önceden yapmazdı böyle şeyler). mesela bu aletin arkasında vga girişi var, ama ordan kabul ettiği max. çözünürlük 1366x768. yok ne yaptım ne ettim olduramadım, kitapçığı açarım ki aynen böle yazmışlar "max bu olur vga'dan" diye. vga işine girişmeden önce emin ol yani, çözünürlük ayarlarken o kaydıraç sağa dayandığında hala 1920 göremeyince ortalıkta, insanın alt dudağı bi büzüşüveriyor..

her kim ki başına bu gelmiştir de bu yazıyı okuyordur, hdmi yapsın. o da yoksa (mesela benim ekran kartında yoktu) dvi-hdmi uçlu kablo ile yapsın. ama kabloyu 10 milyona almasın. sonra gidip daha iyisini alacaksınız. ben aldım ordan biliyorum.

Tabii ki VGA HDMI'dan daha iyi demiyorum :) Zaten "şans verin" dedim, ben kendim uzun süre vermemiştim oradan biliyorum.

Eski işyerime 24" monitörler alındığında ilk etapta sistemlerde VGA harici bir çıkış yoktu, oradan bağlantı yapınca da oldukça rahatsız edici bir sonuç almıştık (kimileri fark etmedi bile ama ben bu konularda hassas olduğum için rahatsız etti). Hemen onboard VGA'den vazgeçip ucuzundan DVI çıkışlı ekran kartı alıp rahat ettik, o zamandan beri de "o çözünürlüğe çıksa da kötü olur" diyordum.

Ancak mesele şu ki ben Vestel LCD (40FP birşey birşey modeli, 2 HDMI ve 1 VGA girişi var) ve AMD 785G (onboard HD4200) ikilisini VGA ile bağladığımda çok daha net görüntüler elde ediyorum, yazılar falan da daha okunaklı. HDMI ile bu kadar netlik yok (1:1 map edebildiğim halde) ancak renkler daha canlı. Bu tarz bir deneyim de bildiklerime ve daha önceden gördüklerime ters ama oluyor işte :) Yani "VGA eski teknoloji, bok gibidir" deyip kestirip atmamak lazım.

Yani kısaca: VGA itin bi tarafına sokulduğu kadar kötü değil, elinizdeki aygıtlar destekliyorsa tahmin edilenden daha iyi sonuç almak mümkün. HDMI ise zannedildiği kadar tak ve arkana yaslan rahatlığında değil, işin PC/oynatıcı tarafı ile TV/monitör tarafı arasındaki standart karmaşasından nasibini alıyor.

tüm bu bilgilere bi cevap yazmamışım.büyük ayıb etmişim.ilginçtir hala deneyemedim.önümüzdei pazar inşallah