Kanunu maddesini bilmiyorum ama evet yasak ve market bu durumdan sorumlu olur. Masalarindan dolayı

Kanuni olarak oluru var ama sanmıyorum ki o yola girsinler. Yani bunun için iki ruhsat alınması lazım hem perakende satış hem de açık içki ruhsatı. O zaman hem satar hem de servis ederler. Ama açık içki ruhsatı almak zor ve pahalı. O nedenle aldıklarını sanmıyorum. Büyük ihtimalle yasa dışı iş yapıyorlar ama bir güvenceleri vardır herhalde.

bir marketin kapı önüne masa koyup içeriden alınan alkolü tüketilmesine izin vermesi çok normal bir şey değil. hele hele zincir bir marketin bununla uğraşması bana anormal geldi.

var tabi ki, ruhsat olmadan bunu yapamaz normalde. magaza yoneticisi ve calisanlari risk almis. biri sikayet falan etse baslari agrir.

Hayır ikisi farklı durum.
Perakende olarak alkollü ürün satış ruhsatı ile cafe/restaurant tarzı bir yerde alkollü ürün satışı ruhsatı farklı şeyler. İkincisinin adı içkili mekan ruhsatıdır. Yani Market ve tekelden farklı olarak servis durumu söz konusu. Ayrıca gastronımi turizm belgesi de gerekiyor hatta yanlış anımsamıyorsam eğer.

Ona bakarsanız kafasına göre her köşe başında bankta parkta vs içen insanlarda var. Bu biraz kamusal alan sorunsalı belki de.
Özetle market ruhsatını amacı dışında kullanıyor. Bu bir ihlaldir. Belediye veya valilik şikayeti ile cezaya çarpıtırılabilir.

siz de kulaklık takın

@bravoteam, işim interaktif bir iş. kulaklık takarak yapıp kendimi dışarı kapatamam.

Buraya yazdığınıza göre sizi gerçekten anlamda rahatsız etmiş olmalı. Benim çalıştığım yerde de psikolojik sorunlu biri var. Onun sayesinde tecrübeli olduğum için nasıl mücadele etmeniz gerektiğini biliyorum.

Tatlı dille asla bu arkadaş geri adım atmaz. Bunların kanını bilirim. Ofiste müdür ya da şef de bu konuda yardımcı olmuyorsa bu konuya kendiniz el atacaksınız.

1- Klavyesine çay ya da kahve dökeceksiniz. Fakat bence bunu onu gözünün önünde yapın. Gizlice yaparsanız daha çok suçlu durumuna düşersiniz. Ofisteki diğer arkadaşların da rahatsız olduğunu söylediniz, diğer arkadaşlar da sizin yanınızda durur. Bunun tahmin ettiğiniz kadar kötü sonuçlar doğuracağını düşünmüyorum. Size yaptıklarının bir karşılığı olarak düşünün. O sizi deli etmeyi göze alıyorsa, siz de onu deli etmeyi göze alın.

2- Açık bir şekilde onu karşınıza almak istemezseniz, siz de onun rahatsız olduğu bir şeyi yapın. Onun deli olduğu bir şey bulun. örnek veriyorum, parmak çıtlatmanızdan rahatsız oluyorsa sürekli parmağınız çıtlatın. Bunun gibi onun çok rahatsız olduğu şeyi sürekli ve şiddetli bir şekilde yapın. Size rahatsız olduğunu söylediğinde, siz de klavye sesinden rahatsız olduğunuzu söyleyin. Anlaşma yoluna gidin :)

Benim ofiste de sizinki gibi bir deli var. Yemeğini, çalışma masasında yiyor. Tüm odayı kokutuyor. Müdüre söyledik müdür herhangi bir aksiyon almadı. Ben ne yaptım ?

Bu deli arkadaşımız, oda spreyinden çok rahatsız olur. Oda spreyi sıktın mı, zehirlig az sıkmışsın gibi ofisten kaçar. Bu yemek yediği zaman oda spreyi sıktım.

Yemeğini masada bıraktı kaçtı :D

Sonra geldi, bundan rahatsız olduğunu söyledi. Ben de yemek kokusundan rahatsız olduğumu, bunu bastırmak için sıktığımı söyledim. Yemek yemeye devam ederse sıkacağımı söyledim. Artık masasında yemiyor. Üst kata çıkıp orada yiyor :)

yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış. böyle delileri ancak onu silahıyla vurabilirsiniz.

Not: Seçeneğiniz "gizlice" klavyeye zarar vermek olacaksa kablosuna zarar verebilirsiniz. Bıçakla usb kısmını yamultabilirsiniz.

kulaklık takmadığı bir anda onun yaptığının aynısını kendisine yapın. rahatsız olmasını sağlayın

ofisinize sessiz klavyelerden bir tane alın. kenara saklayın. birgün o yokken klavyesini bozun. geldiginde klavyesinin çalışmadıgını görünce ve size çevresine bunu söyleyince aaa bir tane fazla klavye var. al bunu kullan diyin. kadın yepyeni klavyeye balıklama atlayacak. işlem bu kadar

IT birimi yok mu ya da satınalma, bir klavye siparişi verin gitsin, gelince de usulünce değiştirin, yeniliyoruz falan desin IT.

Bir gün mesaiye kalıp kablosunu kesin klavyenin.

doğum gününde sessiz bir klavye hediye edin.

tuşların arasına çay kahve değil de bal ya da şekerli su dökün, yapış yapış olur içi ve kadın bir süre sonra klavyeden soğur.

Kimse soruyu tam okumamış heralde. "Verilen zararın gözle görülür olmaması lazım" deniyor kablo kes diyen mi dersin, bal dök diyen mi dersin...
"Yeni klavye alın demeyin" demiş soruyu soran, klavye alın diye cevaplar...

Gözle görülmeyen zarar için klavyeyi açıp içten bir kablo kesebilir ya da bir entegreye zarar verebilirsiniz. Klavyeye dökülen sıvı klavyeyi kolay kolay bozmaz. USB girişine zarar verseniz de anlaşılır bence. Hatta gözle görülmeyen bir zarar verseniz de sorumlusu siz olursunuz. Hatta bırakın zarar vermeyi, şu an klavye kendiliğinden bozulsa yine siz zan altında kalırsınız. Bu işi yöneticiyle konuşarak çözmeye çalışın. Bu mobbing falan değil. Türkiye'de en yanlış anlaşılan terim heralde mobbing.

ofiste calisana yeni klavye almak sizin vazifeniz degil zaten.
maruzatinizi sefinize aktarin, bu durumun konsantrasyonunuzu bozdugundan ve calisma veriminizi düsürdügünden bahsedin ve calisanina yeni bir klavye almasini belirtin. hicbir isveren calisanlarinin verimi düssün istemez.

klavye alip saklamalar, kabloyu kesmeler, kahve dökmeler falan arkadaslar delirdiniz mi siz? su mevzu tantanasiz cözülebilecek en basit ofis mevzusu.

kadını rahat bırakın

dediğiniz çok mantıklı. istinye park diyecektim ama oranın çıkışı felaket olur.
bir diğer alternatif de bence eğer yakınsa eviniz hacıosman'daki büyük ispark otoparkı ama metro da çok kalabalık olabilir çıkışta.

O hatta çalışan dolmuşlar var, Körfez birlik sanırım. Hiç hiç olmadı, Ayvalık yönüne giden şehirler arası otobüsler var. Belediye otobüsü ile de gidebilirsiniz tabi ama saatleri çok sık değildir diye düşünüyorum.

körfez birlikle gidebilirsiniz.

teşekkür ederim.

körfez birlik dediğiniz şey, benim linkte verdiğim otobüsler mi? yoksa farklı bir şey mi?

duvarında atatürk var mı yok mu diye bakarak anlayabilirsin en basiti.

@neira +1

sakalı, giyinişi (çıkar telefonu tişörtü vb) kesin belli eder.

en ayırt edici tanı selam verince selamınızı almamaları ve small talking durumunda yüzünüze mal mal bakmalarıdır. Bu kesimin esnafının işine saygısı olmaz, içeceklerin bulunduğu dolapların elektiriği ya kesiktir ya da en düşük düzeyde çalışmaktadır.

Dükkanlarına fazla özenmezler, donuk bir mizaç sergilerler.

çalışanlardan, ortamdan, selamlama şeklinden, kadınlara parayı uzatırken temas etme etmeme durumlarından, çalışanların tipinden, televizyon varsa televizyonda sürekli açık olan kanallardan, gazete satıyorsa özellikle bazı gazeteleri görünür diğerlerini daha arkalara falan koymalarından, kapıdaki duvardaki asılı şeylerden, belirli ürünleri(özellikle boykot vs) daha önce satarken sonrasında satıp satmamalarından, konuşmalarından, kelime seçimlerinden...
direkt anlarsınız aslında. anlamıyorsanız büyük ihtimalle öylelerdir.

Hiç belirti yoksa gündemle ilgili ufak bir laf atın, tepkisinden anlarsınız

sizin anlamanıza gerek yok, o size kendini belli ediyor.

duvarında atatürk yok +1

atatürk yok, osmanlı arması var +10

armanın yanında bir de rte var +10000

"Cepheni genişletme Necmi" diye bir söz vardı, dizide geçiyordu.

İstanbul seçimlerinde de C.başkanlığı seçimlerinde de birçok muhafazakar AKP 'nin adayına oy vermedi.

Bu yüzden AKP olayları net bir ayrıma dönüştürmeye çalışıyor. Öfkeyle İmamoğlu ya da genel merkezin almadığı kararları yaymak sadece AKP'ye yarar.

Ay ne güzel soru. Bundan sonra eve çağıracağım ustayı bile filtreden geçirmezsem onlar gibi olayım.

istedikleri buydu, kutuplaştık. Saygımı bozmam ama hayatımda yeri yok bu zihniyetin.


Devamlı alışveriş yapacağımız yeri tanımak için sohbet açılabilir birkaç cümle sonrasında da zaten anlarız ne olduklarını.

Bundan sonra ihtiyaçlarımı da aynı yerden karşılamaya özen göstereceğim. Bugünlük şu yol üstünden alayım demek yok.

@hebanon, bu boykotu/ayrımı muhafazakar kesim yıllardır yapıyor. sırf akp olarak düşünmemek lazım. muhafazakar kesim, işini kendinden olanla halleder her zaman. bu konuda bizden çok daha iyiler. onlarınki kutuplaştırma olmuyor da bizimki mi oluyor? ben, sadece benim gibi düşünene para kazandırmak isteyebilirim. en doğal hakkım.

Yandaşı ayırmak gibi değil de düşüncene yakın olandan alışverişi tercih etmek daha mantıklı geliyor şu ara.
Çünkü bu son hukuk rezillikleri Akp kitlesinden de ciddi tepki çekti, muhafazakarlar arasında iktidardan tiksinen kitle de var. O yüzden küçük esnaf için konuşursak sınırların belirsizleştiği bir dönemdeyiz.

Küçük esnaf müşteriye chp li davranır sonra gider akp lokalinde takılıp torpil kovalar. Esnafın görüşü ne işine gelirse o olur

Tvde hep malum kanal açık oluyor. Ses kısık olsa da tv varsa ekrana bir göz atarsınız. Kadın müşteriye böyle ayrı, iğreti bir yaklaşımları oluyor. Tabii vitrini kılıfına uyduranlar da var. Yaşadığım mahalle genel olarak chpli, oradaki meşhur, gençlerin mekanı doldurduğu kafenin sahibi koyu akpli. Arkadaşımdan dolayı biliyorum. Küçük esnafta da böyle yapanlar vardır da artık o kadar iz peşine düşemeyiz. Yine de basit bir şeyden bahsederken bile tavırlarından anlaşılabiliyor.

@runaway +1

İçkili işletmelerin dışında küçük esnafın %90'ının yandaş ve/veya fırsatçı/kazıkçı/dolandırıcı olduğu gerçeğinin ön kabulü ile yola çıkarsan hata yapma ihtimalin yok denilecek kadar düşük.

Konsere gittigimde genelde buraya park ediyorum. Etkinlik sonrasi bir sure bekleme oluyor ama cok normal o kadari da artik. Cok uzun sureler beklemedik hic. Yurumek yerine arabada beklemek daha efektif degil mi? Baska otoparka yururken daha cok zaman gecer diye dusunuyorum

@mor oje, evet arabada beklesem daha iyi olur diye düşünmüyor da değilim. rica etsem bana otoparkın tam konumunu paylaşabilir misiniz? maps’te istanbul kongre merkezini mi hedef alayım yoksa inter park-istanbul kongre otoparkını mı? kot farkından dolayı ikisi ters yönlerde sanırım.

Kancanın gövdeye girdiği yerde kanca ile aynı renkte bir parça var, kilit açıkken gövdeye doğru girmiş gibi görünüyor. Muhtemelen o parçaya basılı tutarak şifre belirleniyordur. Biraz kurcalayın bakalım.

olmadı malesef. neredeyse her yerine bastırıp denedim. açıkken rakamları seçtirmiyor. ilk gördüğüm anahtarcıya soracağım.

valla bence önce beni uçuşa alırlar mı diye sorman lazım sanki. ince bir çizgi ama vizen henüz geçerli olmadığı için uçuşa da kabul etmeyebilirler.

Ben yerinde olsam bekler oyle geçiş yapardım, bunun nedeni de şu. bir arkadaşım londradan 6 ay kalmıştı, son gün çıkış yaparken bir sebepten geç çıkış yaptı ve oradaki memur imza falan bir şey vermiş. Şimdi abisinin yanına gidecek vize red yedi, ikincisinde de yedi. bir daha başvurup red yersen mahkemeye vermen lazım gibi bir şey dediler. seni şimdi alsalar bile kayıtlarda erken giriş yaptı derler zorluk çıkarabilirler. saçma evet ama vizesiz ülkeye giriyorsun, ha belki almayacaklar ama alsalar bile girme derim.

Ucusa alinir miyim sorusu daha kritik +1

Indikten sonra 1 saat oyalanip gun donunce gidin.

rezillik yaşamak istemiyorsan son derdin toplu taşıma olsun istemiyorsan uçağını değştir. kesinlikle içeri alınmayacaksın.

Uçağa alinmamak +1
Siz check-in yaparken pasaport istenecek, vize bakilacak. Buyuk ihtimal de olmaz denilecek.

Bu arada Fransa'da ab dışı ucuslarda daha pasaport kontrolü olmadan iki tane polis pasaportlara falan bakıyor, direkt orada da sorun yasaman olası.

çok benzerini yaşadım almanya'da.

vizem 18.01 günü aktif hale geliyorken Türkiye'den 17.01 de ucaga binip inişim 18.01 saat 00.30 falandı. problem yaşamadım ama bana söylenen şuydu fransaya indiğinde oranın yerel saatinde vizen geçerli değil ise uçağa almıyordu pegasus. çok büyük ihtimal uçağa binemezsin.

ucaga binemezsiniz evet.

Gumrukten de giremezsiniz de, once o ucaga binemezsiniz. Yapabiliyorsaniz ucusu ertesi gune alin.

teşekkürler herkese. uçuşumu değiştirebilirim, sıkıntı yok. öyle yapacağım artık.

ama bilgiler ve tecrübeler güzel. yeni okuyacak olanların da tecrübelerini duymak isterim :)

Reyis uçağa alınmayacaksın hala toplu taşımaya yetişme derdindesin ahahhahaa.

Şaka bi yana direkt uçuşu değiştir hocam illa gece 2-3 civarı ya da sabaha karşı uçuş vardır at kendini ona

bu hali ile ucaga alinmayacaksiniz, indiginiz zaman oranin saati ile vizeniz gecerli ise alinirsiniz.

kusura bakmayin ama epey guldum. vize alir almaz 00:01'de kapida bitmek komik bir durum.

soruya cevap: ucaga alinip alinmayacaginiz supheli, fakat bunu sanirim havalimanindan ogrenebilirsiniz.

Barcelo otelin arka sokağından girişi olan otel otoparkını kullanıyorum her gittiğimde.
Çok rahat ve güvenli, giriş çıkış tertemiz. Fiyat isparka göre çok anormal de değil.
Aşağı konum atmaya çalıştım:

maps.app.goo.gl

kazancı camii'nin sokağında maxim otopark'ı (sofitel otel) var. dün oraya park ettim. fiyat yeni güncellenmişti, fiyat tabelasını bantlıyordu bir personel. 2 saat kadar 250 tl ödedim.

fiyatı ispark'lardan yüksek ama benzer sanıyorum ki.

bahsettiğiniz konuma yaklaşık bi km uzaklıkta, istiklal caddesine ve taksim meydanına en yakın otoparklardan biri.

edit: maps.app.goo.gl

Sıkıntı görünmüyor, cihaz yurt dışındayken de kaydedersiniz.

Fakat Türkiye’den alınca da hemen hemen aynı fiyata geliyor artık. ABD’den alınanlarda fiziki sim de yok, garantisi de kısa. Bir de malum 3 takvim yılı kilitli olacak. Ben Türkiye’den alırdım ama siz bilirsiniz.

imei kaydı yaptırılırken son 1 yıl içerisinde yurtdışına çıkmış ve türkiye'ye giriş yapmış olmanız gerekli.

imei kayıt aşamasında ülkeye giriş tarihini sistem otomatik çekiyor.

bir diger konu da bu kuraldaki amac: baskasi icin telefon getirmenin onune gecmek. soyle bir riski de var; tamam son 1 yilda yurtdisina cikmissin, imei kayit hakkin da var; ama amerika'ya gitmemissin.

Kullanacağınız hat da kaydı yaptığınız kişi adına olmalı

havayoluna danıştınız mı? iletişim bilgileri onlardadır.

kayip esya burosuna sordurun. size boyle bi donus oldu mu diye.

havayolu kayıp ya da yanlış bavula ait bildirim gelmeden aksiyon almayacakmış.

bavul sahibi kendi bavulunu bulamadığı için kayıp bavul başvurusunda bulunmuş olabilir, sizin bavul ise alınmayan, bantta kalan eşyalar arasında kalmış olabilir.

@buenosdias +1
inilen havalimanını arayarak sorun.

bu iş için babanızdan başkası koşturacaksa xxx pnr numaralı rezervasyonumdaki yyy nolu uçuş sonrası havalimanında unuttuğum bavulumu zzz tc numaralı kişi alabilir gibi bir kağıt imzalasın ve kendi kimliğini de koşturacak kişiye versin.

bu arada yanlış teslim alınan bavul üzerinde ya da ceplerinde kişinin kendi doldurduğu ad-soyad, telefon numara, adres bilgisi yok mu? havayolları sorumluluk benim değil diyerek ilgilenmeyecek muhtemelen, o sebeple söylüyorum.

@ tnz, hayır malesef hiç bir bilgi çıkmadı. sadece havayolunun etiketi var. ama üzerindeki isim de epey yaygın bir isim.

sonuç: bizim bavulu alan kişi bir şekilde polis üzerinden numaramıza ulaşmış. havalimanına gittik ve buluştuk. tutanak tutuldu ve bavul teslim alındı.

yunanistan için kosmos randevu açıldığnda story paylaşıyor. ben bu yaz o şekilde görüp randevu almıştım.
www.instagram.com

visasbot.com

Fiyat konusunu bilemiyorum ama bizim sürgülü çift camlı. Dış taraf sıcak soğuk gecirmesin diye farklı bı cam takıldı hafif renkli,gerçekten ısı kaybı olmuyor, güzel. 3 yılı geçti yapılalı.

evi kentsel dönüştürdük. balkon diye bir şey kalmadı ki :((

cam balkon yaptırsanız uygun olmaz mı? daha kullanışlı ve daha hoş duruyor. ustalar gelip ölçüyor ve m2 olarak hesaplayıp fiyat veriyorlar. haziran ayında m2 fiyatı 7k TL idi.

Öğrenci evinde başımıza gelmişti. Bir hafta boyunca evi köpüklü sabunlu suyla duvarları kapıları yerleri, aklına gelebilecek bütün eşyaları silip yıkamıştık.

Yangın sonrası temizliği tek başınıza yapamayabilirsiniz. İs yayılır çünkü. Geçmiş olsun.

Yangın sonrası temizliği yapan temizlik şirketleri var. Özel deterjanlar kullanıyorlar.

Hatta siz görmüyorsunuz ama koltuklar, dolap içleri, mutfak dolaplarındaki tabaklar bile is olmuş olabilir. Koltukları halı yıkama makineleriyle falan yıkatmak gerekiyor is sindiğinde.

playdoh'un ilk yapılış amacı duvarlardaki isleri çıkarmaktı fakat halen aynı hamur iş görür mü bilemem. deneyebilirsiniz.

Ayağına ağırlık bağlamak aşil tendonunu koparmaktan başka bir işe yaramaz.

Servet şekerleme (paspaturun orada, çok güzel ama pahalı) veya mendos markete git(kanalın orada, bu da çok güzeldir ama pek turistik değil daha yerel, çok daha uygun) lokum (çifte kavrulmuş favorim), tahin, adaçayı.
Balık pazarının orada bir tane kahveci (yüncü mehmetali nin karşısında) var oradan taze çekilmiş kahve ve karabiber, kimyon, baharat.
Çok zaman oldu, adresler değiştiyse bilmiyorum.

Peynir götürebileceksen, balık pazarında ergen peynircilik var, fethiye tulumu vs alabilirsin

seventh continent

Bir de şey vardı, The Bothersome Man. İzleyeli yıllar oldu ama o da böyle bir şeydi sanki

dizi olarak Olive Kitteridge

Merhaba. Ana, babayı saymazsak "Batman". Yok ya aslında "melancholia" demeye geldim. Mutsuzluk ta değildi, mutlu olmanın bir anlamının olmaması.

Melankoli dedim madem "the royal tenenbaums" a da bakabilirsiniz.

Türk filmi verelim. Rüzgarda salinan nilufer

Hector and the Search for Happiness

sayılabilir gibi

önlem yok hocam. adam 3 kişiye de satabilir bileti, önce giden girer falan.

tamamen güven işi.

Güven, en son sözlükten bir bilet almıştım ben sorun yaşamadım. O zaman baya araştırmıştım ama güvenceye almanın yolu yok, yukardaki arkadaşın dediği gibi 3 kişiye de satabilir yani.

prp+mezo yaptırdım, faydasını görmedim

İğneli işlemleri doktor yapmalı bence. Hastane içinde nasıl izin vermişler doktorsuz işleme, ilginç geldi.

Mezoterapi yaptırdım çok acılı bir işlem. Yanlış ellerde daha da acı verici olabilir kanısındayım

tanıdık doktorum prp saç için olan hedelerin çok çok minimal etk yapacağını söyledi ve saç ekime yönlendirdi

saçlarım çok gür ama ikisini de yaptırdım. faydasını gördüm. güzellik merkezinde yaptırmazdım.

saö ekimi yaptırdıktan sonra doktora prp yapmak gerekli mi diye sormuştum. prp değil, cgf'in daha etkili olduğunu ve onu uygulayacağını söylemişti. 3 seans olarak CGF uyguladık. cgf, prp'ye benzer bir şey. prp uygulamasının içerik yönünden zenginleştirilmiş hali diyebiliriz.

kan alınıyor, santrafüjde yüksek hızda döndürülüp iğne gibi bir şeye doldurulup kafanın muhtelif yerlerine aktarılıyor. keskin bu ucu var, minik minik kesikler atarak deri altına nüfuz ediyor.

güzellik uzmanının da yapabileceği bir şey ama sonuçta cerrahi bi durum. doktora yaptırmayı tercih ederdim sanırım.

hava sahasının kapanma ihtimali yeterince kötü değil mi ya :/

jordanda bir arkadaş internetin kesileceğinden havalimanın zaten çoktan kapandığından bahsetti pazar günü

Yani her şey çok umutsuz göründüğünde geleceğe uzun vadede bakıp overwhemled olmamak için hayatı gün gün yaşa, bir gün de sana yorucu geliyorsa saat saat, saat de yorucuysa dakika dakika yaşa diyor.

Yani bazen düşünürsün ya uzun yıllar boyu çalışcam da nolcak falan filan, öyle düşünüp kendini hırpaladığın zamanlarda sakinleş ve gün gün ilerle demek istiyor

Kot değil de etek kisalttim ben geçen hafta; 80 liraydı. Beylikdüzü'nde.

3-4 ay önce 100₺ Ataşehir

ortalama 70 100 arası değişir.

Maltepe - İki pantolon paçasına dün 150 tl verdim.

Annem geçen hafta oldu devlet hastanesinde sıra gelmediği için özele gittik tek göz için 12bin tl ödedik kontrollerden ücret almadılar.
Merceğin özelliğini sormadım doktorlar çok yoğun konuşma fırsatı olmadı.
Ameliyatta bol miktarda suyla yaptıklarını söyledi ve baya rahat geçmiş.

gecer ama kur fiyatindan incitirler

Yanlış hatırlamıyorsam geçiyor ama para üstünü TL veriyor. Kur farkı da olmuyor diye aklımda kalmış zaten etiketler Euro üzerinden

teminatı yanar.

"bid bond" diye bisey var yurtdisinda.

ihaleyi kazandin, baslamadan vazgecersen, ihaleyi senden alip ikinci siradaki adama verirler. aradaki farki senin bond karsilar.. bir nevi sigorta diyebiliriz.

bu sebeple firmalardan teminat mektubu istenir ihaleye girerken. ihaleyi kazanamayanlarin mektuplari iade edilir ama kazanan firmanin mektubu tutulur.

maddi para kaybi yaninda guven kaybi da cok ciddi tabi boyle bir durumda.

Kamu ihalesi ise geçici teminatı (Verdiği teklifin %3'ü) irat kaydedilir + x sene boyunca ihalelere katılma yasağı alır.

Eğer özel ihale ise, teklif mektubu ile birlikte teminat mektubu yerine teminat senedi, teminat çeki gibi bir şey isteyebilirsiniz (bankalar özele teminat mektubunu çok zor verirler). Bunun için de ihale şartnamesini bu işleri yapan bir avukat ile oturup çalışmanız lazım. Karşı tarafın da kendini güvende hissetmesi gerekir. Kimse rastgele bir cümle ile "teminat verilecektir" diye onları da vermez.

www.supplementler.com

ama üstüne bi 100-150 tl verip cam ya da metal almanı öneririm, büyük konfor yaşarsın hocam. plastikteki yıkadıktan sonra bile çıkmayan o kesif koku tozdan soğutuyor, mide bulandırıcı seviyede olabiliyor.

eskiden maximum kredi kartiniz varsa cok cuzi bir miktar karsiliginda kendi yerine girebiliyordunuz. kredi kartiniz varsa havalimani kampanyalarina bakin derim.

projenin cogunlugunu ekip yaptiysa, ekibimin buyuk destegiyle demek biraz abes olabilir. "ekibimle hazirladigimiz projeyi" daha uygun olabilir.

Ekipteki rolunuz nedir? Takim elemani, proje yoneticisi??

Eger okul/uni projesinden bahsediyorsaniz genelde takim lideri yoktur. Dolayisi ile kendi katkinizi belirtmeniz iyi olur.

Yok, eger yonetici iseniz ekibin destegi vs gibi kelimelere gerek yok, isleri o zaten.

Proje liderligini yaptigim takimla... vs diye bir giris daha uygun gibi.

Bu tur durumlarda tevazu gosterdiginizde siz kaybedersiniz. Katkinizi cok abartmayin ama sorumlulugunuz da bilinsin.

Teşekkürler. Evet önemli bir konuyu atlamışım. Ekibin ilk yöneticisi benim. Ben de bağlı olduğum yöneticime raporlayacağım.

5 kişilik ekipten 2 kişi + ben yaptık projeyi. Dolayısıyla bu arkadaşların diğer arkadaşlardan ayrılmasını da isterim emek konusunda.

Az önce denedim; indireceğin bölümü açıp Türkçe dublajı seçtikten sonra indirince dublajlı olarak iniyor.

@himmet, tek tek uğraşılacak yani :( teşekkürler.

Yok tek tek uğramıyorsun. O diziyi bir kere dublajlı olarak izleyince diğer bölümler de otomatik olarak dublajlı başlıyor ve indirince de dublajlı iniyor. Hatta interneti kapatıp denediğimde şu an hem orijinal dili hem de türkçe dublaj seçilebiliyor.

Hatta daha önce hiç izlemediğim başka bir dizi açtım şimdi. O da dublajlı olarak başladı (yani son seçtiğim dil seçeneği ile). Onu indirince de Türkçe dublaj ve orijinal dil ile inecek muhtemelen.

Şunu bir dener misin? İşe yaraması lazım;
icloud.com'a girip tüm fotoğrafları elle sil. Daha sonra 'Recently Deleted' klasörüne girip oradan da tümünü sil. Telefon üzerinden değil, mümkünse bilgisayardan, tarayıcı ile girmeyi dene.

olmuyor malesef. çöp kutusu hala tıklanamıyor.

buldum. icloud’da fotoğraf ayarlarında devre dışı bırak ve sil’in aktif olmaması gerekiyormuş.

Birkaç hafta önce bilet aldım ama cep telefonuma sms olarak geldi biletler.

Evet

Ben bir iki tane müge anlı izleyicileri grubundayım sadece, iş olmadığı vakitlerde konularla ilgili kritikleri okuyorum. İzleyiciysen link verebilirim.

Hatta duyuruya kaynak yapayım, ben de spor ve futbol hariç grup tavsiyesi alabilirim.

Bahariye'de Kadıköy Saray'da

En güzeli Çimen bence. Yukarı çıkıyorsunuz asansörle. Çok güzel bir mutfağı vardır.

Ben hakkimi Kanaat Lokantasindan yana kullanirim

Marmarayın az ilerisindeki otobüs durağında kalkan ilk otobüse binin, 2dk sonra kuzguncuk durağında inip metet dönere gidin.

salaş bir ortamda lezzetli yemek yemek isterseniz özbolu lokantası. bildiğin esnaf lokantası. çarşı içinde, marmaray'a yakın.

askadar - pahalı ama deniz manzaralı
seapoint - eh orta pahalı deniz manzaralı
6üstü kırk köfte - hep eve söylerim köftesi iyi
aradablue - lübnan sofrası az yürümek lazım iyi ama pahalı gibi

Hemen yukarısında Bağdat Ocakbaşı var, sanırım yeni açıldı. Güngörendeki meşhur yerin şubesi. Kebapları ve içli köftesi süper.

bu işi yapan trakt.tv diye bir şey vardı, onunla ilgili reddit'te okumuştum. netflix buna müsaade eden bir yapıda olmadığı için trakt.tv'de kayıtlı izleme geçmişinizi netflix'te izlendi olarak işaretlemenin bir yolu olmadığına dair. durum eğer böyleyse netflix diğer servislerle de paylaşmıyordur muhtemelen.

İşaretlemek istediklerinize oy vermek işinize yarar belki? Gerçi oy verdiklerimi listele gibi bir seçenek de yok ama...

watch it again kısmı belki işinize yarar? ama orada da her şey gözükmüyor olabilir

izleyip izlememek farketmeksizin +listem butonuna tıklayınca listeye atıyor?

Geçen hafta 12'de tam orada bir taksiye bindik, şoför kahvaltıya geldiysek nasıl yer bulduğumuzu söyledi. Bu sorusu bende çok kalabalık oluyor algısı oluşturdu ama %100 emin değilim elbette. :)

Belturlarda dışarıdan yiyecek getirmek yasak. Çok seneler önce cimri bir arkadaşımız sebebiyle nezaketli bir bey uyarmıştı bizi aklıma geldikçe utanırım.
Yer de eskiden bulunuyordu ama artık zor yukarıya göre.

@cilekli pasta; yiyecek satın alıp paket yaptırabiliyor muyuz diye sormak istemiştim. :)

Merhabayı başa koy ilk harfini de büyük yap

Küçük harfle yazılır. Büyük olması için hiçbir neden yok çünkü.

küçük

hitapta her kelime büyük harf ile başlar.

o zamanlar hayatımızda e-posta yoktu ama ilkokulda mektup yazarken böyle öğrettiler. sonrasında bir değişiklik olduysa bilemiyorum.

mektup yazımında hitap bölümünün tüm ilk harfleri büyük yazılır. bu yüzden ben de e-postada bu şekilde (büyük M ile) yazıyorum.


milliedebiyat.com

Yunanistan

montenegro

yunan adalarina kacarim.

karadeniz'e dahil oluyor ama Bolu'da dağ havası ve göl manzaraları eşliğinde doğa tatili yapabilirsiniz.

Kaz dağları

plastik kola şişesi kapağı açacağı gibi geldi bana. Su şişesi falan açmak için vs.

zimbirik +1
pet siselerin kapagi uyuyor oraya kenarlari tirtikli oldugu iicin kapagi birakmiyor ve kolayca aciliyor (kola fanta sisesi vs)

Açtığınız metal kapakları tekrar kapatmaya yarıyor. Kapak şişe ağzına oturtulup yuvaya sokulur ve sert bir darbeyle kapak kapanır

cevaplar için teşekkürler.

metal kapak için olsa gerek, zaten katlarken o yuva kısmı daralıyor. gerçi denedim ama çıkardığım kapağı yuvaya oturtamadım. biraz daha uğraşacağım. :)

Kroket var genelde. Bir de marketlerde görmedim ama Torku nun patates köftesi diye bir ürünü varmış.

torku.com.tr

Reklam bütçeleri çok gelirleri azdır. Eldeki malzemeyle ne zırvalarız diye bakıyorlardır.

reelde gelen avuç içi kadar ekmek ondan birazcık büyük tavuk. görselde bile hissettiriyor yani. güldüm baya.

Biri görüp satın alır en kötü başlık açar diye düşünmüşlerdir.

teknik şartname görüşmeleri
deviasyon/eksiklik görüşmeleri

- karşılıklı beyanname görüşmeleri
- talepler/değişiklikler görüşmeleri

bunun pringles olanını yemiştim pek beğenmedim harbiden ağır sirkeli tadında ama beğenene karışmam. macrocenter veya metro grossmarkete bak derim orada genelde böyle şeyler oluyor yada getir tarzı uygulamalara bak orada da olabiliyor.

2 hafta önce Kilyos marketten almıştım. İnstagramda Kilyos market yaz ilk çıkan hesap. Arayıp olup olmadığını sorabilirsin.

bulmak şans işi. arada kalmış tekel büfesinde de gördüğüm oldu, büyük marketlerde de. belli ki az üretiyorlar ama başarılı bir ürün. pringles lezzet olarak bunun yanına yaklaşamaz.

1. (git: 1480520) son cevap

Var var

online siparişte yok, sabah erken giderseniz şubede var

Aaa aklıma düşürdün ya :) Sayende öğrenmiş de oldum hala var olduğunu sağolasın.

Briyoş.

ayvalık tost ekmeği

Önce ayvalık sandım ben de ama Briyoş sanırım bu.

Hot dog bun diye gecer