Giriş
(4)

İş yerinde aranan kişi olmak ve olmamak arasında…

tahirkemalbozoglu
Hangisi olmayı tercih ederdiniz, neden?Aranan kişiden kastım; bu işi o becerir buna verelim veya spesifik zor işlerin verilmesi.Aranilmayan kişi de etli sütlüye dokundurulmayan, salla başını al maaşını sen ötede şu işlerle ilgilen denilen kişi.Ben aranılmayan kişi olmayı tercih ederim
Hangisi olmayı tercih ederdiniz, neden?
Aranan kişiden kastım; bu işi o becerir buna verelim veya spesifik zor işlerin verilmesi.

Aranilmayan kişi de etli sütlüye dokundurulmayan, salla başını al maaşını sen ötede şu işlerle ilgilen denilen kişi.

Ben aranılmayan kişi olmayı tercih ederim
-1
tahirkemalbozoglu
(04.12.25)
özel sektörde aranılan kişi olmak iyidir. devlette tam tersi.

aranılmayan kişi torpilli değilse neden kovulmuyor?
0
jelly bear
(04.12.25)
Aranılan kişiye bir zahmet değer verilecekse ve aynı statüde olanlara göre maaş biraz daha üstte ise olabilir.

Aranılmayan ve herhangi bir şeye dokundurulmayan kişi ya üsttekilerle bir şekilde yakınlığı olan ya da özellikle kadın olan biri olabiliyor.
Böylelerinin de öğle arasını kullanma süreleri işe zamanında gidip gelmeleri tamamen kendi kafalarına göredir.
İş yerine zerre katkıları yoktur.
Yanlarından çay, kahve eksik olmaz.
Kredi kartı borçlarını da anlatır dururlar.
0
diyecevaplandı
(04.12.25)
aranılan kişi yarın müdür olur.
0
co2s2
(04.12.25)
Aranilan kisi olmak daha iyi bence, karsiligini alamiyorsan falan can sikabilir tabii ama gene de salla basi al maasi olmaktan daha iyi. Insan dogasi geregi fyadali oldugunu hissetmek istiyor. Temel bir ihtiyac.
0
mbond
(05.12.25)
(1)

Eksi yazarına ulaşmama yardımcı olur musunuz?

tahirkemalbozoglu
“woodgreen” isimli yazar çaylaklara mesajı kapatmis. Size zahmet bir mesaj atar mısınız?
“woodgreen” isimli yazar çaylaklara mesajı kapatmis. Size zahmet bir mesaj atar mısınız?
0
tahirkemalbozoglu
(03.12.25)
mesaj atiyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.12.25)
(1)

İmei kaydı- kayitsiz kullanım işleri hakkında

tahirkemalbozoglu
İPhone XR model bir telefon var. Kullanirken mesaj 7 gün içinde kapatılacaktır diye. Kapandı. Şimdi bunu kullanabilmemiz için (kayit yaptırmadan) ne yapmamız lazım. Esim özelliği de var sanırım bu cihazın. Yani iki İmei numarası. Bu doğrultuda ne yapılması gerekiyor
İPhone XR model bir telefon var. Kullanirken mesaj 7 gün içinde kapatılacaktır diye. Kapandı. Şimdi bunu kullanabilmemiz için (kayit yaptırmadan) ne yapmamız lazım. Esim özelliği de var sanırım bu cihazın. Yani iki İmei numarası. Bu doğrultuda ne yapılması gerekiyor
0
tahirkemalbozoglu
(03.12.25)
Toplamda 8 ay kullanabilirsiniz, ocakta sıfırlanacak. Sim kartı taktığınızda açılmış olacak, 4 ay sonra da operatörle görüşüp e sime geçeceksiniz bi 4 ay da burdan. Aradaki 4 ay kapanmış olacak. İkisi de Fiziki sim olsa daha kolay olurdu sizin için
0
olaylar olaylar
(03.12.25)
(20)

İstanbul Dünyanın en güzel şehri sözüme inanıyor musunuz?

tahirkemalbozoglu
Bu masala inanan var mı gerçekten.Adam onlarca ülke, şehir gezmiş. İstanbul en iyisi, en güzeli diyor. Abi şehirde nefes alacak, yürüyüş yapacak ne park var ne kaldırım var. Her yeri sıkışık , dar, nedir bu İstanbul masalı gerçekten ogrenmek için soruyorum.
Bu masala inanan var mı gerçekten.
Adam onlarca ülke, şehir gezmiş. İstanbul en iyisi, en güzeli diyor. Abi şehirde nefes alacak, yürüyüş yapacak ne park var ne kaldırım var. Her yeri sıkışık , dar, nedir bu İstanbul masalı gerçekten ogrenmek için soruyorum.
-6
tahirkemalbozoglu
(30.11.25)
Istanbul bir turist icin muhtesem bi sehir ama onun disinda yasamak icin cok guzel diyemeyiz evet. Her seyden once bir kere cok kalabalik, korkunc bir trafigi var, bir yerden bir yere gitmek zulum. Belli basli yerler disinda da cok kotu sehirlesme ve ayni zamanda dediginiz gibi yesil alan sikintisi var.

Tum bunlarin yani sira surekli yasayan, aktif, kultur sanat etkinlikleri olan, bogaza sahip, keyifli bir deniz ulasimi olan, tarihi ve kozmopolitligiyle de muhtesem bir sehir.

Bu tarz isler subjektiftir aslinda, cok da fanatik gibi savunmaya gerek yok, bireysel olarak ben de yasamak icin cok uygun bir sehir olarak gormuyor ve size katiliyorum.
+1
bosver nicki
(30.11.25)
Aslında cidden çok güzel bir şehirdir fakat hem toplum halk olarak hem devlet-hükümet olarak senelerdir güzelim şehrin içinden geçtik, geçiyoruz. Sadece Akp özelinde değil, öncesinde de içinden geçilmişti. Akp geldi onlar da içinden geçti, biz halk olarak da içine ettik.

İstanbul'un Roma'dan aşağı kalır yanı yok. Hatta iddia ediyorum, fazlası bile var; Boğaz Köprüsü.

Yabancılar çok seviyor İstanbul'u. Avrupa ülkelerine gittiğimde lokal turlara katılıyorum, İstanbul'dan geldim dediğimde akılları çıkıyor. Güzelim şehrin içine ettik hep birlikte.
+1
put it in your appropriate place
(30.11.25)
Bunu diyen hayatında başka bir yer görmemiştir. Ancak nufusu 5 milyondan az bir istanbul için güzel derdim. Bunun için de 1920 lerde falan olmamız lazım. Full stres, trafik, kişisel alan yok gibi
-2
michael harddd
(30.11.25)
dünyanın en güzel şehri mi bilmiyorum ama senin kötülediğin kadar da değil. baya iyi bir şehir, dünyanın en eğlenceli ve güzel şehirlerinden birisi. böyle oldugu için kalabalık zaten. güzel olup kalabalık olmayan yok ki. new york, londra kalabalık değil mi? ayrıca kalabalık olmayan yerler de var. hafta içi gündüz gezmek baya keyifli. yürüyüş yapacak yer çok var. on tane sayarım şimdi. avrupa yakasında maçka parkı, bebek sahili, istiklal caddesi, gülhane parkı, yenikapı, florya ve yeşilköy sahil şeridi, anadolu yakasında üsküdar sahil, caddebostan sahil, fenerbahçe parkı, bağdat caddesi, maltepe sahil şeridi, ve daha pek çok yer var. şehir içi olarak kadıköy moda taksim beşiktaş nişantaşı. kültürel etkinlik olarak yine zorlu, vadistanbul, pek çok spor salonu konser ve etkinlik alanları ile dolu bir şehir. bu şehri beğenmiyorsan güngörenden dışarı çıkmamış olman lazım
0
abelardo
(30.11.25)
Her yerin bir konsepti var. Bazi sehirler gece hayati icin harika, Bazi sehirler sanat icin, bazi sehirler dogal guzellikler icin, bazi sehirler kultur icin, bazi sehirler kaos icin, bazilari luks icin... Bazilari bunlarin birkacini bir arada bulunduruyor.

70 civarinda ulkeye seyahat etmis biri olarak Istanbul'da bunlarin hepsi mevcut gibi geliyor bana. Disaridan gelen biri aradigi her seyi bulabilir, yapabilir istanbulda.
+5
thetruenorthstrongandfree1
(30.11.25)
Senin için dünyanın en güzel şehri neresi?
O şehrin bulunduğu ülkenin reddit sub'ına gidip burası dünyanın en güzel şehri bence, katılıyor musunuz diye yerel dilde sor; sen İstanbul için ne kadar negatif düşünüyorsan onlar da o kadar negatif konuşacak.

Dünyanın nefes alması, park etmesi en kolay, parkları yeşili en bol şehrinde(neresiyse fark etmez) İstanbul'un sahip olduğu güzelliklerin hiçbirini bulamayacağını iddia ediyorum.
E demek ki onlar senin için önemli değil bunlar önemli, demek ki İstanbul "sana göre" dünyanın en güzel şehri değil.
Aynı şekilde, başkaları için öyle.

Dünyadaki insanların İstanbul'u neden bu kadar beğendiğini anlayamayacak olmak bana biraz kıt fikirlilik geliyor üzgünüm, o yüzden böyle Bilale anlatır gibi yazdım. Yoksa bu sorunun olması gereken cevabı: sana göre değil ama bazılarına göre öyle.
0
Bruce
(30.11.25)
"gelirin yıllık 200 bin dolardan fazlaysa evet mis gibi şehir. ayda 80-100k tl kazanıp abi istanbul yeaa diyenler özellikle beyaz yaka tayfa bence biraz salak
0
f02561
(30.11.25)
istanbu'da doğdum büyüdüm ve onlarca ülke, yüzlerce şehir gezdim. istanbul'u ilk 10'a bile sokmam. ne yaşanılabilirlik olarak, ne ekonomik olarak, ne sağlık açısından vs. vs.

ama istanbul'u 5-10 gün geçirmiş çok yabancıyla tanıştım. avrupa'lısı, amerika'lısı. çoğundaki izlenim çok başka. yani en sevdiği şehir mi dersin, bi daha gitmek için plan yapanlar mı dersin, heyecanlı heyecanlı fotoğraflarını gösteren mi dersin. batılı bir turist açısından hem bu kadar oryantal ve orta doğu yanı olup hem de bu kadar batıya adapte, modern ve güvenle gezebildikleri çok az yer var.

keza iddia ediyorum, oligarkından arap emirlerine, abd'li milyonerlerden uzak doğunun kilit isimlerine pek çok kişi şu an istanbul'da ve onların gözünden de çok başka bir şehir. çünkü parayla deneyimin bu kadar değişebildiği fazla şehir yok. bu apayrı bi konu.
-1
gitdaddy
(30.11.25)
soylenenlere bir sey eklemek istiyorum. istanbul kozmopolit bir sehir degil. istanbul'da yasayanlarin ne kadari yabanci? resmi rakamlara gore bir milyon civari. yani neredeyse %5 civari. birincisi bu cok dusuk bir oran. ikincisi bu %5'in zaten cok buyuk bir bolumu ulkesinden kacmis ama avrupa'ya gidememis siginmacilar ve gocmenler. kucumsemek icin soylemiyorum. fakat kozmopolit sehir boyle olmaz. yani guzel, eglenceli vs. oldugu icin kalabalik diyorsunuz ama yabanci yok denecek kadar az (yani tercih edilen bir sehir degil). ayrica ic gocun nedeni de istanbul'un guzel, eglenceli vs. olmasi degil maddi kaynakli. bunu zaten istanbul'daki carpik kentlesmeden gorebilirsiniz.

ikinci deginmek istedigim konu da dunyanin en guzel sehri diyenlerin kimler oldugu. yani bunu soyleyenlerin cogu turk, yabanci birinden istanbul'un dunyanin en guzel sehri diye bir sey duymadim. evet, guzel sehir cok duydum ama turistik olarak gittiginde cogu yer guzel zaten, nihayetinde sinirli bir sureyle gidiyorsun, turistik yerleri geziyorsun, planin programin oluyor, butcen oluyor vs. elbette bu kaos, carpiklik, tuhaflik yabancilara da otantik, enteresan geliyor.

ucuncusu mesela hangi ranking'te istanbul birinci cikmis bilen var mi? ben bilmiyorum. ayrica soyle bir durum var. bazen en cok ziyaret edilen sehir cikabiliyor. ama bu rankinglerde transfer yolcularinin seyahatleri de eklenebiliyor. soyle ki turk hava yollari'nin bir servisi var, biliyor muydunuz bilmiyorum ama transfer yolcusuysaniz ve ucaklariniz arasinda belirli bir saat farki varsa ucretsiz sehir turuna katilabilirsiniz. ustelik yemek, muze girisleri vs. dahil ucretsiz. bilmiyordunuz degil mi? asagida kaynak verdim. iste bunlar da genelde ziyarete dahil ediliyor. tabii ziyaret etmek en guzel sehir oldugunu dusundukleri icin olmayabilir veya ziyaret sonrasi bu dusuncede olmayabilirler.

kisacasi bu goruse katilmiyorum, ama zevkler ve renkler tartisilmaz tabii.

kaynak: www.turkishairlines.com
-1
Sour
(30.11.25)
@bruce

“Dünyanın nefes alması, park etmesi en kolay, parkları yeşili en bol şehrinde(neresiyse fark etmez) İstanbul'un sahip olduğu güzelliklerin hiçbirini bulamayacağını iddia ediyorum.”

Ne alakası var abi. Senin yapılaşman rezaletse, insana verilen değer yerlerdeyse, yapılaşma, ulaşım ve bireysellik vs kimsenin umrunda değil herkes olabildiğince vurdumduymaz ise tarihi alandan yok, geçmişten gelen mirastan filan da kurtaramazsın bu işi. Hoş o da kalmadı da. Yapılan restorasyonlara bak be bi. Her alanda şehrin içine edilmis. Gayet de örnekleri var. Sen becerememissin ve rezil etmissin. Roma, Londra, Viyana, Paris bu şehirlerde hem tarih var hem yaşam var. İnsanca yaşam.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(30.11.25)
istanbul büyük ihtimalle dünyanın en güzel şehri. baya da yer gezdim, karşılaştırılabilecek bir yer bulamadım.
0
tchuck
(30.11.25)
bu tamamen bakış açısı, beklenti ve maddiyatla alakalı bir ikilem. çok trafik var, çok kalabalık vs gibi söylemleri dünyanın sayılı metropollerinden biri için söylemenin bir manası yok, zira bütün metropoller böyle. metropolleşmeye çalışan yeni kurulan şehirler de böyle, Dubai vs.. İstanbul'u diğer metropollerle kıyasladığında çok önemli artıları var, bu yadsınamaz bir gerçek. yemeğinden sporuna, denizinden-boğazından kültürel aktivitelerine, tarihinden tut havasına (temizlik demiyorum sıcaklık diyorum), dünyanın her yerine uçuş bulabildiğin harika bir lokasyon ve hava yolu imkanından, uluslararası bir çok işin hubı olmasına bir çok anlamda kıyas götürmez avantajları var. maddi açıdan iyi bir durumda olmayıp, iyi bir semtte yaşamıyorsan, işinle evin arasında mesafe çoksa bunlar her metropolde olduğu gibi problemdir. ama istanbul'da villa hayatı yaşayan da binlerce insan var. Ya da Fenerbahçe'de ev, Kalamış marina'da tekne, caddede ofisi olan bir insanın hayatına kötü diyebilir misin? Böyle bir imkan kaç metropolde var? Çok iyi restoranlar, iyi bir gece hayatı, durmak bilmeyen servis ve hizmet sektörü, bürokrasiyi hızlı hallettirebildiğin bir sosyal hayat.. İstanbul'da ortalamanın üstünde geliri olan insanlar gerçekten çok iyi bir hayat yaşıyor.

ayırca yürüyecek yer yok demek biraz haksızlık olur. evet şehrin eski bölgesi bir miktar dar doğal olarak ve tabii ki Mecidiyeköy Esenyurt vs gerçekleri de var ama iki yakasında da hala mis gibi kilometrelerce sahil var, boğaz da keza öyle, ayrıca ormanları var, tarihi yarımadada yürümenin verdiği keyif var. biraz tek taraflı bir yorum olmuş.

Ayrıca İstanbul'a gelip de beğenmeyen, etkilenmeyen birini görmedim bu güne kadar ki yıllardır uluslararası ticaret alanındayım yüzlerce misafirim oldu. Kendim de 40 ülke gezdim, yüzlerce şehir. Dünyanın en iyi şehri sorusu zor bir soru, bir çok katman var, bunu bilemem. Ama İstanbul kesinlikle bu soruya aday bir şehirdir.
+2
awlmi
(30.11.25)
Yurtdışındayım, bence İstanbul çok güzel.
-1
Kahvedesu
(30.11.25)
O efsane soz: Vatandasi olmasak guzel ulke aslinda. Fonda: www.youtube.com

Bunu diyen yabanciysa kisaca nedenleri:
- Resepsiyonist, garson, hizmet sektoru bir iki hello ceker, guler yuz gosterir hemen tav olurlar. Hizmet sektorunde ustumuze yoktur. Taksicimiz turist musteri icin adam bicaklar gozunu kirpmadan. Bir cok ulke hizmet sektorunde berbat, guler yuz hak getire. Iyy yabanci geldi, bunla mi ugrasicaz, dilimizi konussun, dilimizi niye ogrenmemis diye turist adama multeci, vergimizle gecinen siginmaci muamelesi cekip irkcilik bile yaparlar.
- Yemeklerimiz, mutfagimiz cok buyuk arti. Londra'da Turk restoranlarinda calisan tanidiklarim var. En sevmedikleri Turk musteriydi. Turk musteri cunku o yemegin nasil olmasi gerektigini, kivamini, tadini biliyor. Yabancinin onune ne koysak yiyor, herseyi begeniyor mallar diye dalga geciyorlardi. Cogu ulkenin damak zevki yok, patates kizartmasini, sosisi bile yemek saniyorlar.
- Ulkedeki cinsel aclik nedeniyle yabanci kadin turistler kendini burada Bella Hadid zannediyor. Rahatsiz olan da vardir ama begenilmek, ilgi gormek dunyanin en guzel seyi hele bir de kendi ulkenizde ortalama veyahut ortalama alti bir tipseniz hoslarina gidiyor. Ayni durum erkekler icin de gecerli. En ortalama sarisin batiliyi koy, Kivanc muemelesi gorur yani. Maalesef fizik, guzellik, kendine bakma gibi durumlarda ulke ortalamamiz cok dusuk.
- Haklarinini asla odeyemeyecegimiz sokaktaki kedi, kopek dostlarimizin yaptigi pr. Yabanci zaten sokakta basibos bir kedinin, kpegin oldugunu gorunce mavi ekran veriyor. Sen bunun onune yatip, sev diye kucagina oturursan eriyorlar.
- Bogaz, Tarihi yarimada'nin guzelligi.
- Sehrin canli civil civil hareketli olmasi. Atiyorum bugun pazar, Avrupa'da yaprak kimildamaz. Bizde hafta ici hafta sonu, gecmis erkenmis farketmez sehir yasiyor dersin yani.
- Saglik turizmi, estetik turizminde de ucuyoruz zaten.
- Turk dizileri. Belki de en onemlisi sona kaldi. Ulkeye turisti ceken en buyuk etmen kanimca.
0
freedonia
(30.11.25)
İstanbulun bazı bölgeleri çok güzel doğru turistik gezersen güzel diyebilirsin ama bütüne bakarsan güzel diyemem.
0
basond
(30.11.25)
Turistik olarak istanbul dünyanın en güzel 10 şehri arasında. bunu birçok seyahat dergisi de sık sık listelerde söylüyor.

Ama en güzeli mi? Tartışılır.

Yaşamak içinse yaşam endeksi sıralamalarında epey gerilerde.

Evet turist olarak gelip bir süre kalıp gidenler tabii ki bayılır. Hindistan'a gidenler de bayılıyor ay ne otantik diye. Ama bir de yaşayana sor.

Batılılar istanbul'u otantik ve değişik bulduğu için seviyor. Müslüman ağırlıklı nüfusa sahip şehirler içinde en güvenilir gezebildikleri yer çünkü. Bir de batıda alıştıkları konfor da var. Yani alıştıkları birçok şeyi istanbul'da bulabiliyorlar. Tarihi mirası kuvvetli vs... Bir de ucuz. Batılı turisti cezbedecek her şey var.

Ama bu dediğim 90'lar 2010'larda daha belirgindi. Şimdi biraz daha farklı turist profili de değişti. Biraz hala bir popüleritesi var ama eskisi kadar değil. Biz biraz geçmişin mirasını yiyoruz.

Yani dubai ile istanbul'un yıllık turist sayıları neredeyse kafa kafaya. Dubai dediğin 15 senelik bir şehir. Buradan biraz ders çıkarmak lazım.

Bir defa istanbul sanıldığı kadar kozmopolit değil artık. Zaten öyle bir nüfus çeşitliliği yok. Yani New York'a bakıyorsun, yedi milletten adam bir arada. Bir yanda Çin lokantası, karşısında dönerci, yanında hamburgerci... Otobüse biniyorsun şoför senegalli, taksiye biniyorsun şoför hintli, restorana gidiyorsun garson italyan, şef fransız... Bu çeşitlilik kültürel zenginliktir.

Eskiden global şirketlerin doğu avrupa ya da orta doğu merkez ofisleri buradaydı. Şimdi doğu avrupa merkezleri varşova'ya kayıyor, orta doğu merkezleri dubai'ye.

Kültür sanat arenası da rekabet ettiği şehirler gibi öyle çok parlak değil. Dünya çapında meşhur sahneler yok, hiç olmadı. Galeri ve müze koleksiyonları sınırlı. Yani dünyanın en güzel şehri diyorsak turistik manada, new york'taki müzeleri düşünün, londra'yı, Paris'i bir de istanbul'dakilerin koleksiyonlarını düşünün.

Gastronomi, mutfağımızla çok övünüyoruz ama... Biz kendimizi övüyoruz. Evet güzel mekanlarımız var, güzel bir kültürümüz var. Ama daha birkaç sene öncesine kadar michelin yıldızlı restoran bile yoktu İstanbul'da.

Bilmemkaç kilometre sahilden bahsediyoruz şehirde, ama barcelona'ya bakıyorsun, şehir boydan boya plaj neredeyse. İstanbul'da denize adım atabileceğin yer sınırlı. doğru düzgün deniz ulaşımı bile yok.

Elde sadece bir boğaz manzarası kalıyor.

Yani bütün olası rakiplerle kıyaslayınca... Güzel şehir ama en güzeli mi?
+1
anten
(30.11.25)
Yedi göbek İstanbul Tarabyalıyım ve İstanbul dünyanın en güzel şehri diyen birine tek önerim google mapsden Genoa’da herhangi bir yerin sokak görüntüsüne bakmasıdır..
0
suicides underground
(01.12.25)
istanbul gerçekten taşı toprağı altın eşsiz bir şehir. belediyelere kızıp kenti boklamaya gerek yok. arada metrobüsten cık gozlerini baska yerde aç belki güzelliklerini fark edersin.
-1
koela
(01.12.25)
Gezmesi güzel, yaşaması kötü. Yine de Beşiktaş-Kadıköy vapuruna binince insan iyi ki burada yaşıyorum diyor. Sonra Marmaray'a balık istifi binince severim bu aşkın ızdırabını diyor. Dünyanın en güzel şehri değil bence İstanbul ama nevi şahsına münhasır bir şehir. Benzeri yoktur dünyada bence.
0
peki madem
(01.12.25)
inanıyorum. Acarkent'te yaşıyore.
0
gabe h coud
(01.12.25)
(9)

Anneniz kaç yaşında ölürse normal karşılarsınız?

tahirkemalbozoglu
Daha doğrusu kaç yaşında vefat ederse kabul edilebilir olur sizin için?
Daha doğrusu kaç yaşında vefat ederse kabul edilebilir olur sizin için?
-4
tahirkemalbozoglu
(28.11.25)
300 milyon yaşında da ölse içim burulur.
+2
kizil karga
(28.11.25)
Yahu orası öyle tabi ama sormak istediğimi anla işte offff
0
🌸tahirkemalbozoglu
(28.11.25)
Abi her ölüm erken ölüm derler, yani ölen kişi anneyse ciddi söylüyorum 93 yaşında ölse mesela yine kabul edilebilir gibi olmaz sen de beni anla lütfen anne bu.
+1
kizil karga
(28.11.25)
87 ve üzeri sanırım. niye 85 değil bilemiyorum. 90 yaşlar istisnai zaten. o sebeple 87 sanırım. tabi dinç ve yatağa düşürecek bi hastalığı olmadığını varsayıyorum.

lisedeyken filan 65 yaş civarı ölenler için annem genç öldü derdi. ben de anne 65 diyosun neresi genç derdim. annem şu an 65 yaşında :/ haklıymış kadın.

ayrıca soru duygusal açıdan sorulmamış ki. normall karşılarım = eşittir üzülmem demek değil. toplumsal gerçeklik açısından düşündüm.
+2
elorelia
(28.11.25)
110.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.11.25)
anneannemin 100'e yakın yaşı.
yatalak değilse de bir kaç yıldır evde yalnız bırakılmıyor, hep yanında biri var. 3-4 yaşlarındaki bebeğe gösterdiğin ihtimamı gösteriyorsun.
90'a kadar yemek falan yapar, ev işlerini ufaktan götürebilirdi.
o zaman bile ölmek istiyordu.
kadın sürekli acı çekiyor, bazen ağlıyor. aklı çoğunlukla yerinde. acısı olmadığında neşeli, esprili bir insan ama "bugün de geberemedik" diye gün sonunda. bu kadar uzun zamandır uzatmaları oynuyor olmak onun için çok trajik.

anneannemi gören annem (ve kardeşleri) hiç uzun yaşamak istemiyorlar.
elden ayaktan düşmeden, sağlıklı şekilde ölmek istiyorlar.

keza baba tarafındaki büyükler de 90'lara geldiler.
onlar da yatalak değilseler de bir odadan diğerine geçince nefes nefese kalıyorlar.

aynısı onlar için de geçerli.
kişi sağlığını yitirip elden ayaktan düşünce artık ölmek ister.

80'lere gelince anneannem, babaannem, dedem için herkes artık vakti geldi gibi düşünmeye başlamıştı. sanırım sorunuzun cevabı için 80'ler derdim.
0
biseysorcaktim
(28.11.25)
anneannem 95 yaşında. ölürse genç öldü derim. çünkü hala çok dinç. maşallahı var.

hastalık, güçten düşme gibi bir şey olursa başka olabilir. Yani konu hayatını ne kadar rahat yaşadığı.
0
gabe h coud
(28.11.25)
kabul edilemeyecek yaş yok. kardeşim 26 yaşında vefat etti. üzüldük, çok sarsıldık ama kabulleniyor insan bir süre sonra. Allah sıralı ölüm nasip etsin derler, çocuklar annelerinden önce ölmesin yeter. evlat acısı, anne-baba acısından çok daha ağır.
+2
faberkastelli
(28.11.25)
Allah elden ayaktan düşürmeden kurtarsın herkesi.

Yaşı yok bence.
0
en bi orijinal
(28.11.25)

Yarın Eymir’de buluşup yürüyüş yapalım

tahirkemalbozoglu
Mi?
Mi?
-1
tahirkemalbozoglu
(23.11.25)
(1)

Ankara da gidilecek canlı müzik…

tahirkemalbozoglu
Hanimin doğum günü için önerebileceğiniz mekan var mı dostlar
Hanimin doğum günü için önerebileceğiniz mekan var mı dostlar
-1
tahirkemalbozoglu
(23.11.25)
Sevdiğiniz müzik türünü belirtirseniz daha isabetli cevaplar gelecektir. Manhattan diye ilk atışı yapıyorum
+1
mirty
(23.11.25)
(4)

Yakin zamanda kredi çektiniz mi?

tahirkemalbozoglu
Çektiyseniz hangi banka, ne kadarlik, kaç ay vadeli ve oran neydi ? Teşekkür ederim.
Çektiyseniz hangi banka, ne kadarlik, kaç ay vadeli ve oran neydi ? Teşekkür ederim.
0
tahirkemalbozoglu
(13.11.25)
Akbank
4,19
6 ay
+2
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
Akbank 3.29 12 ay.
0
gabe h coud
(13.11.25)
4 ay önce akbanktan çektim %3.78 oranla 18 ay taksitli
0
Noname19848484
(13.11.25)
türkiye şartları gözönünde bulundurunca yakın zaman denilmeyebilir gerçi, 4 ay kadar önce çektim.

getirfinans,
3.5 faiz
9 ay

en uygunu oydu bankalar ve kullandığım finansal araçlar arasında
şuan 3.99 civarında

krediye ihtiyaç duyuyorsunuz 250 civarına kadar bir ihtiyacınız varsa bankalar dışındaki finansal araçları bir araştırın.
0
biseysorcaktim
(14.11.25)
(1)

Hangi krediyi çekmeliyim, banka, borç harç işleri...?

tahirkemalbozoglu
Durum şöyle: Ev almak için borçlandım ve evin ödenmesi gereken iki taksiti kaldı. Bu taksitleri kapatabilmem için 15 Aralık’tan önce 350.000 TL’ye ihtiyacım var. Bunun için kredi çekmeyi düşünüyorum. Ancak kafamı kurcalayan asıl konu şu:Bu evi alabilmek için ayrıca 12.000 Dolar borç alarak peşinat ö
Durum şöyle: Ev almak için borçlandım ve evin ödenmesi gereken iki taksiti kaldı. Bu taksitleri kapatabilmem için 15 Aralık’tan önce 350.000 TL’ye ihtiyacım var. Bunun için kredi çekmeyi düşünüyorum. Ancak kafamı kurcalayan asıl konu şu:

Bu evi alabilmek için ayrıca 12.000 Dolar borç alarak peşinat ödemesi yaptım. Yani 350.000 TL’lik ihtiyaç dışında, ödemem gereken 12.000 Dolar borcum da bulunuyor. Bu borç elden olduğu için bir yıl sonra ödeme şansım var, fakat beni esas endişelendiren, dolar kurunun bir yıl içinde nasıl değişeceğinin belirsiz olması.

Bu bilgiler doğrultusunda;
Bankalar 350.000 TL’yi genellikle %3,50 - %4,20 faiz oranlarıyla 12 ay vadede veriyor. Geri ödemesi yaklaşık 460.000 TL, aylık taksiti ise 40.000 TL civarında. Bu da zaten benim aylık ödeyebileceğim en yüksek taksit tutarı; daha fazlasını karşılamam mümkün değil.
Bu kredi 1 sene sonunda bittikten sonra, kalan dolar borcumu kapatmak için yeni bir kredi çekmeyi düşünüyorum.

Ancak son günlerde dikkatimi çeken bir başka seçenek de taşıt teminatlı ihtiyaç kredisi.
Arabamın kasko değeri 1.700.000 TL.
Bu krediyi kullanırsam, hem 350.000 TL’lik mevcut ihtiyacımı hem de dolar borcumu kapatacak şekilde toplamda yaklaşık 750.000 TL kredi çekebilirim.
Bankalar bu tutarı %3,50 - %4,20 faiz oranlarıyla 36 ay vadede veriyor. Aylık taksit yine 40.000 TL civarında, toplam geri ödeme ise 1.600.000 - 1.700.000 TL aralığında oluyor.

Sizce hangi yolu izlemek daha mantıklı olur?
0
tahirkemalbozoglu
(05.11.25)
Arabayı satıp tüm borcu faizsiz şekilde kapatmak en mantıklısı. Bu devirde faiz adamın belini büker. Araba lazımsa da kalan para kadar bir araç alırsın olur biter
750 bin kredi çeksen anasının nikahı kadar faiz ödüyorsun
0
etna
(05.11.25)
(3)

Bi fotoğraf vardı bulamadım.

tahirkemalbozoglu
El atın da bulalım dostlar.Gözlüklü, şişman bi adam, eski masaüstü bir bilgisayar masasında otururken çekilmiş fotoğraf.
El atın da bulalım dostlar.
Gözlüklü, şişman bi adam, eski masaüstü bir bilgisayar masasında otururken çekilmiş fotoğraf.
0
tahirkemalbozoglu
(31.10.25)
Bu mu? (git: www.pinatafarm.com)
+1
vudin
(31.10.25)
computer geek diye arayinca soyle bir sey cikiyor: designyoutrust.com
+1
lemmiwinks
(31.10.25)
Evet buydu. Çok teşekkür ederim.
+1
🌸tahirkemalbozoglu
(31.10.25)

Vicdansızlar bugün benim doğum günüm

tahirkemalbozoglu
Niye mesaj atmadınız tunalida buluşalım dedim de bi bira içecektik. Yas 35 şiirini dinleyip agliyorumhttps://youtu.be/JPnmjFXp4S8?si=o8qcZeZIQkSnU7_8
Niye mesaj atmadınız tunalida buluşalım dedim de bi bira içecektik.
Yas 35 şiirini dinleyip agliyorum
youtu.be
-1
tahirkemalbozoglu
(29.10.25)
(2)

Yarın tunali’da buluşup bira içelim

tahirkemalbozoglu
mi?
mi?
0
tahirkemalbozoglu
(28.10.25)
İnsan önceden haber verir. Ha deyince nasıl geleyim Ankaraya tee onca yolu?

Vay be. Nostalji yaşattın bana. Yıllar önce oturduğum evin Tunalı'ya mesafesi 250-300 metre kadardı.
+1
Mirket
(28.10.25)
Hilmi olan mı?
0
gabe h coud
(28.10.25)
(7)

Herıld yani tribün…

tahirkemalbozoglu
Bu sözü daha once kullanan veya ilk defa duyan kimler????
Bu sözü daha once kullanan veya ilk defa duyan kimler????
0
tahirkemalbozoglu
(21.10.25)
Herıld yani tabirini biliyorum ve maalesef kullanırdım. :( Tribünlüsünü duymadım.
0
auroraaurora
(21.10.25)
"herıld yani" 80'lerin sonu 90'ların başında zamane gençliğinin kullandığı bir kalıp idi. çok duyduk, çok kullandık zamanında.

tribün nedir bilmiyorum.
0
kibritsuyu
(21.10.25)
"herıld yani" tabirini kullanırdık küçükken. tribünü duymadım ama.
0
elektr10
(21.10.25)
Herald tribune diye bir gazete var, filmde bunu gören biri herıld yani esprisini herald yani tribün olarak geliştirmiş olabilir

Bazen bu espriler küçük bir grup içinde kullanılıyor. Üniversitedeyken beğendiğimiz bir şeye nice diyorduk sonra da reklamlardan dolayı nicer dicer demeye başlamıştık :)
+1
grimavi
(21.10.25)
olsa olsa Ferhan Şensoy'un icat ettiği bir kelime bütünüdür bence.
0
unalub
(21.10.25)
Ben kullanmadım ama bir dizi karakterinin sürekli kullandığı bir tabir olarak kalmış aklımda muhtemelen onun etkisiyle de insanların günlük kullanımına girmiştir, yabancı gelmiyor.
Tribün detayı yok bende de.
0
mutekebbir
(21.10.25)
herıld yani çok ama çok popülerdi, ben de kullanırdım çocukken. ama türibini bilmiyorum.
0
gadlemler
(21.10.25)
(3)

Döviz burolarinda Euro’yu dolar’a çevirebiliyor muyuz?

tahirkemalbozoglu
Döviz bürosuna gidip elimdeki Euro’yu direkt dolara çevirin desem dolar olarak verirler mi?Yoksa Euro’yu tl ye çevirip sonra mı dolar alın derler?
Döviz bürosuna gidip elimdeki Euro’yu direkt dolara çevirin desem dolar olarak verirler mi?
Yoksa Euro’yu tl ye çevirip sonra mı dolar alın derler?
+1
tahirkemalbozoglu
(16.10.25)
Mahallemde (İstanbul Kadıköy) ilk TL'ye çevirip, TL'den çevirmişlerdi.
+1
put it in your appropriate place
(16.10.25)
Mümkün. Bankaların bazılarında da mümkün ve TL ye çevirerek tekrar dövize çevirme işlemindekine nazaran epey makas avantajın olur.
+1
Mirket
(16.10.25)
Kapalicarsida veya kadiköy carsidaki 1-2 buyuk dövizcide olur ama mahalle dövizcisi önce TL sonra USDye cevirir. Ben nuruosmaniye yakinlarinda bi dövizciye gidiyorum
+1
kuehles blondes
(17.10.25)
(1)

Borç harç işleri ve kredi oranları hakkında

tahirkemalbozoglu
İki sorum olacak;1- ihtiyaç kredisi oranları sizce aralık gibi ne şekilde seyreder?2-aralıkta borç ödemem var. Şimdiden kredi çekmek mi mantıklı yoksa 3 ay maaştan biriktirip eksik kalan tutar için mi kredi çekmek mantıklı?Neden ve nedenleri….Teşekkür ederim.
İki sorum olacak;
1- ihtiyaç kredisi oranları sizce aralık gibi ne şekilde seyreder?
2-aralıkta borç ödemem var. Şimdiden kredi çekmek mi mantıklı yoksa 3 ay maaştan biriktirip eksik kalan tutar için mi kredi çekmek mantıklı?
Neden ve nedenleri….
Teşekkür ederim.
0
tahirkemalbozoglu
(14.10.25)
aynı kalır ya da pek değişmez gibi, ama biraz zaman var, ne olur kestirmek güç!

borç ne kadar bilmiyoruz ama 3 ay maaştan biriktir, kalanı kasım-aralım gibi çek
0
sweetoffice
(14.10.25)
(9)

Bu borçlar nasıl ödenecek yardım?

tahirkemalbozoglu
Merhaba,Aylık 110 bin TL maaş alıyorum.Kasim ayında başlayan bir kredim var: • Tutar: 340 bin TL • Taksit: 12 ay boyunca ortalama 37 bin TLBu krediden 100 bin TL’yi acil borca ödedim, elimde şu anda 240 bin TL nakit kaldı.Başka bir birikimim yok.Ayrıca: • Aralık ayında 270 bin TL borç ödemem gerekiy
Merhaba,
Aylık 110 bin TL maaş alıyorum.

Kasim ayında başlayan bir kredim var:
• Tutar: 340 bin TL
• Taksit: 12 ay boyunca ortalama 37 bin TL

Bu krediden 100 bin TL’yi acil borca ödedim, elimde şu anda 240 bin TL nakit kaldı.
Başka bir birikimim yok.

Ayrıca:
• Aralık ayında 270 bin TL borç ödemem gerekiyor.
• Ocak ayında 170 bin TL ödemem gerekiyor.
Bu iki borcu mutlaka ödemem lazım.

Bunlara ek olarak 11.000 dolar elden aldığım bir borcum var.
Ne zaman istersen öde denildi ama kur artmadan ödemek istiyorum.

Kredi kartı harcamam da aylık ortalama 25 bin TL civarında.
Bunların dışında başka bir borcum yok.

Bu tabloya göre sizce nasıl bir yol izlemeliyim, nasıl planlama yapmalıyım?
Teşekkürler.
0
tahirkemalbozoglu
(11.10.25)
Aralik'a kaldi iki, ocak'a üc maas.
330 bin lira geliriniz olacak Ocak basina kadar.
+240 bin nakit. Yani bütceniz 570 bin lira.

Borç toplami:
170 + 270 + (37 x 3) = 551 bin lira.
KK da +75 bin lira.
+Kendi giderleriniz.
Su asamada baya eksidesiniz.
Esiniz is bulsun.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.10.25)
Kredi ve kredi kartlarinizi 1 veya 2 ay gecikmeli odeyin. Biraz zaman kazanirsiniz. Kredi skorunuz etkilenir, bankalar taciz eder ve faiz odersiniz ama 3. ayda basiniz daha cok ciddi belaya giriyor bankalarla.
Dert etmeyin, borc illa ki odenir.
+1
jnlbnnn
(11.10.25)
* Kasim ayinda elinizde kalan ne varsa (maasinizdan ve hazir paradan) hepsini dolara cevirin. hem harcayamazsiniz hem de kuculmez odeme gunune kadar.

* onumuzdeki uc ay kredi kartinin asgarisini odeyin. %40 olsa 10b odemeniz gerekecek sadece. asgari odeyerek kredi skorunuz da tehlikeye girmez ama dikkat, bagimlilik yapar. odeyebildiginiz ilk seferde hepsini odemeye baslamaya calisin.

eger maasinizdan kalan parayi tutablirseniz ocak ayina -10b gibi bir seyle giriyorsunuz aralik ve ocak borclarini odeyerek.

110bin dolar borcu hic hesaba katmadim yalniz. ama bu sistemde subat hatta mart'a kadar odemeyi unutun bence.

dert etmeyin +1. geliriniz oldugu surece odenmeyecek borclar degil.
0
supergirl
(11.10.25)
borç almayı alışkanlık yapmışsınız. öncelikle yeni borç almayın.

eğer aldığınız parayı yatırıma çevirip kısa sürede çok daha fazla kazanmıyorsanız hiç bir anlamı yok.

ödeme için de sabit giderleri olabildiğince azaltmanız lazım. 25 sabit gider varsa 15 veya 20 ye çekmelisiniz. gerçekten bu pahalılıkta zor ama gideri düşürmezseniz yapılabilecek bir şey yok.

ikincisi geliri artırmanız lazım. 110 bin, ne zaman artacak, ocakta zam var mı örneğin?

toplam borç yükünüz, yaklaşık 900 bin tl. bugünkü kurla, elinizde 240 bin tl var.

aylık ödeme 37 bin, aylık gider 25 bin, yani aylık 62 bin tl sabit gideriniz var. kalan para 58 bin tl.

aralıkta 270, ocakta 170 bin tl gideriniz olacak.

aralığa kadar geliriniz ekim maaşını almadıysanız 220 bin tl, aldıysanız 110 bin tl.

bu da maaştan kalan 58 buraya gitse (bu ay maal almadıysanız henüz 116), eldekini 240'dan 270-58=212 bin tl buraya gideceğini gösteriyor. eldekini para piyasası fonuna koyarsanız 2 ayda kabaca %7 getirir, o da 240*0,07=16 bin falan eder. o da parada kar olarak kalır. yani elde 240-212+16 = 44 bin tl kalır.

gelelim ocak ayına.

ocakta da 170 bin tl gider var.

elinizde 44 bin tl kaldı, o da para piyasası fonu ile %3 desek 1,2 bin tl bırakır. 45 bin tl birikim, 110-25-37=58 bin tl paranız var.

bu da totalde elinizde 45+58 = 103 bin tl paranız olduğunu gösterir.

yanı bu borçta sıçtınız. ödeyemiyorsunuz.

ne yapmak lazım. sadece aradaki fark + dolar borcu için tl kredi çekeceksiniz. buradaki nüans şu, zaten geliriniz düşük. ve sabit giderleriniz var, fazlası için değil, sadece giderleri kapatmak için para lazım.

11 bin dolar, şu an 41.83, ocak ayında her ay %3-3,5 değer artışı ile 4 ay sonra %13 civarı yukarıda olacak, yani 47 lira civarı. 11 bin dolar eder size 500 bin. kalan fark neydi, 67 bin tl. yani 600 bin civarı krediye ihtiyacınız var.

bu da 12 ayda ödeseniz aylık 65 bin gibi bir ödemeye denk gelir.

yani 65+37 =112 bin tl gibi bir gideriniz oluyor.

yani cevap, hayır siz bu yeni borcu 12 ayda kapatamayacaksınız. 18 ay diyelim vadeye...

neyse, çok uzadı.

yapmanız gereken bu.

ve bir daha borç almamak.

insanları kredi kartı faizi az bilmem ne diye gazladılar, şimdi ödemesi böyle oluyor.

geçmiş olsun.
+1
gurur
(11.10.25)
* kredi kartı asgari ödeyin, ve olabildiğince az harcama yapın. sadece asgari ödendiğinde, yapılan her yeni harcama sanki zamanında ödenmemiş gibi faiz yazıyor. bunu çok kişi bilmez, asgari ödemenin en kötü yanı budur.

* 110bin geliriniz var, 25civarı kredi kartları ödemesi. fatura/kira/mutfak gibi diğer şeylerle beraber toplam 30 ve geriye 80 kalıyor diyebilir miyiz? kredi kartının tümünü ödemezseniz elinizde kalan para biraz daha yüksek olabilir.

* 170 ve 270'lerin tamamı mı ödemek zorundasınız? 200 ve 100 gibi ödeyip kalanlarını sonraki aylara sarkıtabilir misiniz?

* tamamı ödenecekse bile, kasımı elinizdeki 240 ve maaştan kalanla ödeyebiliyorsunuz. kredi ödemeniz (37) ve kredi kart borcunun bir kısmıyla birlikte 50 bin daha gidecek maaştan. 110 - 37 - 13 (düz olsun diye kredi kartı) 60 kaldı, kasım ayının tümünü öderseniz elinizde 30 kalır.

* sonraki maaştan da 60 arttırabilirsiniz, eder 90. ocak ayında 80bin kadar açıktasınız. ama ocak maaşından da aynı yöntemle 60 gelirse, açık azalır.

* elinizdeki kredinin vadesini uzatabilir ve en azından bir tanesini atlayabilirseniz ocak borcunu kapatabilirsiniz.

* kira/fatura/ıvır zıvır için 30bin gider yazdık. eğer daha fazlaysa hesap tutmayabilir.
* bu üç ay gerekirse sadece makarna yemek lazım, sonraki altı ay da sıkışmaya devam edersiniz ama tahammül edilebilir ve ödenir bir borcunuz kalır.
* ekstra bir şey çıkmadığı sürece 6 ay sonra nefes alabilirsiniz.

* ocak borcunu da ödedikten sonra 11bin dolar dışında kredi kartı ve kredi borcunuz kalıyor. kredi kartları asgari ödendiği için ve orası da epey arttı. şubat maaşıyla kredi + kredi kartı borcunu ödemeniz lazım. muhtemelen kart borcu 60 belki 70e ulaşmış olacak. mart gibi kredi kartı yangınını da söndürürsünüz, kontrol edilebilir olur.

* marttan sonra dolar borcuna bakarsınız. çok yoksunluk çekmeden bir senede, yoksunluk çekerek 8 ay gibi bir sürede ödeyebilirsiniz. acil bir şey olmadığı sürece, bir kısmını ödedikçe bu kişiye karşı biraz daha esnek davranmaya başlayabilirsiniz.

* kazancınız artabilir ama giderler de benzer oranda artacağı için onu saymadım.
+1
biseysorcaktim
(11.10.25)
Abi senin evin vardı, ve yeni de sıfır araba almıştın bu sene.
Bu kadar borca battiysan arabayi satip daha düşük modele geçip borçları kapatabilirsin.
0
logisticsmanager
(11.10.25)
Arabanın borcunu kapattım.
Bu borçta esasında kötü bir borç değil.
Yatirim amacıyla iyi bir yerden arsa aldım ve inşaat başladı oradan daire gelecek onun borcu.

Arabayı inan satmak istemiyorum. Artık işin içinden çıkamazsan son çare olarak satacağım.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(11.10.25)
Bu ara epey dinledigim icin ondan ornek vermek istedim; Dave Ramsey orta sinif birinin hep orta sinif kalacagini evlerinin onundeki yeni ve sifir arabalardan anlarsiniz diyor. Hatta en temel kurallarindan biri tum borclarini kapatana kadar ve net degerin 1mio usd ulasana kadar (borcu tamamen kapanmis ev de dahil) motorlu hicbir tasita yatirim yapmamak ve yeni ve sifir araba almamak. Dolayisiyla size ogut verecek olsaydi ilk soyleyecegi sey arabanizi satip borclarinizi kapatip ikinci el araba aldirmak olurdu. Ayrica borc odeme sirasi olarak en dusuk borctan baslayip yemeyip icmeyip tum borclari kucukten buyuge dogru kapattiriyor. Stratejisi mumkun olan en kisa surede borcsuz bir yasama gecip (kredi karti da dahil), borc ve kredi notu sisteminden cikip parayi biriktirme ve daha akilli yatirimlarla buyutme uzerine kurulu.
0
kassiopeia
(11.10.25)
eğer yatırım kaynaklı bir borçsa,
1- harcamaları düşürüp
2- kartı minimumda ödemek makul olabilir.

şubata kadar 4 ay var. 25 masraf 22- 20 ye çekilebilse, minimumu da 8 falan olur. 8*4 32 bin. 25*4 100 - 32 = 68 bin bankaya borca dönüşebilir.

kolaylıklar.
0
gurur
(11.10.25)
(4)

Araba ile motor çarpışırsa ne olur?

tahirkemalbozoglu
Soru saçma gibi geldi değil mi? Evet saçma gibi ama şunu soruyorum.. yani iki arabanın yaptığı kaza sonrasındaki prosedür aynı mı oluyor araba ile motorun kaza yapması sonrası da… kaza tespit tutanağı, sigorta vs.Yani motorun da grafik trafik aigortasi vs olmalı değil mi aynı araba gibi…
Soru saçma gibi geldi değil mi? Evet saçma gibi ama şunu soruyorum.. yani iki arabanın yaptığı kaza sonrasındaki prosedür aynı mı oluyor araba ile motorun kaza yapması sonrası da… kaza tespit tutanağı, sigorta vs.
Yani motorun da grafik trafik aigortasi vs olmalı değil mi aynı araba gibi…
0
tahirkemalbozoglu
(25.09.25)
tabii ki aynı prosedür.
0
jelly bear
(25.09.25)
Fakat şu var, 50 cc motorlarda trafik sigortası zorunlu değilmiş… ben nereden bilecem adamın motoru 50cc mi değil mi? Normalde sigorta yaptırması gereken kişi yaptırmamışsa tutanak tutmadan polisin polisi cagirmamiz lazım.. böyle bir durumda nasıl bir yol izleyeceğiz
0
🌸tahirkemalbozoglu
(25.09.25)
sigortası ehliyeti yoksa polisi çağırıyorsun zaten o tutanak tutuyor.
0
gercekdunya
(25.09.25)
sigorta olup olmamasından bağımsız yaralanma varsa (motor ise büyük ihtimalle vardır) polis çağırmak lazım.
0
inheritance
(25.09.25)
(3)

Altının yükselişi hakkında

tahirkemalbozoglu
Ons fiyatı sizce yıl sonu kaç olur veya yükselişi devam edecek gibi mi?
Ons fiyatı sizce yıl sonu kaç olur veya yükselişi devam edecek gibi mi?
0
tahirkemalbozoglu
(23.09.25)
teknik olarak aşırı alıma geldi. bir süre dinlenebilir diye düşünüyorum. ytd.

edit: ons bazında tabii.
0
awlmi
(23.09.25)
orta ve uzun vade yükseliş devam edecek gibi duruyor malum trump borç eritmek istiyor.
Kısa vadede biraz bekleyip görmekte fayda var, küçük bir düzetme gelebilir veya bir sonraki zirveye kadar dinlenebilir.
Fiyat vermek doğru ve kolay değil.
0
Rao
(23.09.25)
3 ay önce 6 ay yerinde kalır demiştim yanıldım. Hala delicesine yükseliyor
0
avatar is back
(23.09.25)
(2)

Haftasonlari yapılacak ek işler

tahirkemalbozoglu
Haftaici akşam 6 dan sonra ve haftasonu için yapılacak ek iş ne olabilir acaba? Bilgisayardan anlarım o kadar.
Haftaici akşam 6 dan sonra ve haftasonu için yapılacak ek iş ne olabilir acaba?
Bilgisayardan anlarım o kadar.
0
tahirkemalbozoglu
(13.09.25)
Uber.
0
mikahakkinen
(13.09.25)
Beden işi arıyorsan çokça var ama ben pc başında istiyorum diyorsan is bulmak zor, bulursan ucretler düşük
0
Shepard
(13.09.25)
(13)

“Selvi” ismi hakkında ne düşünüyorsunuz?

tahirkemalbozoglu
Size ne çağrıştırıyor Demode bir isim, yaşlı ismi gibiTombul kadinlar aklıma gelir gibi gibi
Size ne çağrıştırıyor
Demode bir isim, yaşlı ismi gibi
Tombul kadinlar aklıma gelir gibi gibi
0
tahirkemalbozoglu
(12.09.25)
eski bir isim. teyze ismi. tombul değil uzun ince bir kadını çağrıştırır anlamı yüzünden.
0
sir gawain
(12.09.25)
selvi bir ağaç adı, selvi boylu tabiri de uzun boylu anlamında kullanılıyor, selvi boylum al yazmalım gibi. eskiden beri olan bir isim ama asla demode değil bence, hatta kullanılmayışına şaşırdığım nadir güzel isimlerden benim gözümde. defne koyacağıma selvi koyardım benim kızım olsa.

Mezarlıklarda ya da bahçe sınırlarının belirlenmesinde, yol kenarlarında hat çizilmesi istenen yerlerde çokça kullanılır ince uzun göğe yükselen ağaçlardır, hızlı büyür, boy atar bu sayede orman yollarında yangın önlemi olarak da kullanılan yangın perdesi diye tabir edilen ağaç hatlarında çokça kullanılır çam ağacı kadar hızlı ve kolay yanmaz bir perde gibi yangının diğer tarafa geçişini yavaşlatır, en nihayetinde ağaçtır yanar ama müdahale için zaman kazandırır, kenarını koruduğu yolu alevlerden korur, bir süre daha yolun kullanımını sağlar.

narin bir isimdir kadın ismi olarak düşünülürse ancak ailenin genotipi kısa boylu ise çocuk için uygun olmayabilir :)
0
erty_ksk
(12.09.25)
Demode
0
mor oje
(12.09.25)
bizim burada selvi ağaçları vardı kurumuştu kesmişler. o kadar eski.
0
mikahakkinen
(12.09.25)
Old but gold
0
gabe h coud
(12.09.25)
Boylum Al Yazmalım diye devam etmek istiyorum her duyduğumda.
0
peki madem
(12.09.25)
Sürahi Hanım'ın torunu, Süleyman Çakır'ın kızı...
0
yadigar
(12.09.25)
kötü.

selvi de cirkin, gölgesi olmayan sacma sapan bir agac.
0
sonsuz
(12.09.25)
selvi kilisdaroglu tabii ki
0
ala09
(12.09.25)
Servi diye de yazılır, Dîvân edebiyâtı'nda öyledir.

Bir de servi aağacından klasik kemençenin kapağı (göğsü) yapılır, özellikle "kanlı selvi" dedikleri mezarlık servisinden yapılırsa çok yumuşak ve çok iyi ses verir. Bilmek istersen diye yazdım. İsim olarak bir ağacı ve mezarlığı çağrıştırıyor bana.
0
muhayyer divan
(12.09.25)
Böyle geçmiş zamanlardaki imkansızlıklara rağmen, kendi imkanlarıyla kendini geliştirmiş bir nine canlanıyor gözümde. Ya da olur ya bidir bidir çocuklar her şeye söyleyeceği bir şeyi olur, meraklidir, öyle bir kız ya da erkek çocuğu. İsmini de üstteki nineden ötürü vermiştir anne babasi ^^
0
encokbenisevinnolur
(12.09.25)
NİNE, uzun boylu çöp gibi çubuk. Yaşlı. Hiç Selvi isimli biriyle tanışmadım.
0
Shepard
(12.09.25)
-selviiii söyle şu kadınaaaaa...

sürahi nine'nin torunu (pelin körmükçü).
mezarlıktaki ağaçlar ve genel olarak çam ağaçları.
uzun boylu kişiler.

bence uzun ince bir kıza yakışacak türden güzel bir isim.
0
yedigimiztavuk
(12.09.25)
(1)

Esenboğa havalimanında tadilat var mı?

tahirkemalbozoglu
Sanki böyle bir haber okumuştum ama arattım, baktım bulamadım. Yakin zamanda giden var?
Sanki böyle bir haber okumuştum ama arattım, baktım bulamadım. Yakin zamanda giden var?
0
tahirkemalbozoglu
(01.08.25)
3. pist ve hava kontrol kulesi yapılıyordu onu diyorsunuz sanırım.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(01.08.25)
(20)

Telefonunuzu kullanabilir miyim diyene ne dersiniz?

tahirkemalbozoglu
Bugün başıma geldi. Birisini arayacakmış. Eli yuzu temiz bir çocuktu. Fakat kusura bakma kardeşim, senin özelinde bir durum değil ama ülkenin hali ortada maalesef veremem dedim. İki gün sonra bu adamı niye aradın diye sorguya çekilmeyeceğimin garantisi yok. Siz olsanız ne yapardınız?
Bugün başıma geldi. Birisini arayacakmış.
Eli yuzu temiz bir çocuktu. Fakat kusura bakma kardeşim, senin özelinde bir durum değil ama ülkenin hali ortada maalesef veremem dedim. İki gün sonra bu adamı niye aradın diye sorguya çekilmeyeceğimin garantisi yok. Siz olsanız ne yapardınız?
0
tahirkemalbozoglu
(27.07.25)
2 gün sonra soruşturmadan değil de telefonu alıp kaçsa peşinde koşacak yaşı geçtim ondan çekinirim açıkçası
0
grimavi
(27.07.25)
Bu sebep. Bir de telefon etme bahanesiyle birini çaldırıyorlar, o biri SMS atıyor ve telefonu alan kaşla göz arasında gelen linke tıklıyor, banka bilgileri vs olduğu gibi klonlanıyor. Haberde okumuştum, doğru mu bilmiyorum.

Vermem ben de.
0
gobekliraki
(27.07.25)
Tuşlu telefon varken veriyordum eğer çok ofsayt bir tip değilse, şimdi esigim çok ince, gerekçesine aşırı inanmam lazim ancak öyle.
0
encokbenisevinnolur
(27.07.25)
Üstteki cevapları okumadan önce olur derdim artik olmaz derim.
0
sonsuz
(27.07.25)
Allah'ım inşallah demez bana kimse öyle bi şey ya. Şimdi ilk başta kullansın istemem çünkü benim eşyam başkasının enerjisi karışmasın eşyama. Sonra düşünürüm aynı pozisyonda ben olsam birini aramam gerekse, insanlık namına kullandırtmak gerektiğini anlar ve telefonu vermeye karar veririm tam o anda acaba aslında gerçekte telefonumu vermek istemiyor muyum ve fakat sosyal kaygı, emrivaki ile mi bunu yapıyorum diye tereddüte düşerim. işte bundan asla emin olamam çünkü insan kendini kandıran bir varlıktır. işte bu tereddüt dolayısı ile telefonu vermek istemem. eğer o esnada o kişiye karşı merhamet hissim galip gelirse yoo ben bu kişiye gerçekten de iyilik yapmak istyorum deyip telefonu veririm ama sonradan acaba istemeden mi verdim diye de düşünür müyüm şu an kestiremiyorum.
0
Batuhanolabilir
(27.07.25)
ben tipinden şüphelenmezsem verirdim. bir kaç defa da verdim hatta güvenli ortamdayken. koşup gitse peşin yetişebilecek takatim yok en büyük çekincem o olur. fakat geçen benim ihtiyacım oldu, telefon bir anda arızalanıp kapandı. 4-5 kişi reddetti. bozuldum ama hak da verdim maalesef. eskiden büfelerde vs ücretli şekilde kullanılabilen telefonlar, telefon kulübeleri olurdu onlar da yok artık neredeyse hiçbir yerde.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(27.07.25)
Başıma şu geldi:

Metrodan çıktım otobüse koştum, yetiştim tam bindim derken baktım telefonum yok, ara ara bulamadım ve otobüsten indim, otobüs kalkıncaya kadar bekleyip kalkınca olduğu yeri aradım, oraya kadar yürüdüğüm yolu aradım ve metro girişinde gördüğüm görevlilere sordum, görmedik dediler. Nihayet yeni gelen otobüse bindim, ne yapacağımı düşünürken aklıma telefonu aramak ve ucunda biri varsa ulaşmak geldi, tam karşımda genç bir kız oturuyordu, kablosuz kulaklığı takılıydı, rica ettim böyle böyle oldu kendimi arayabilir miyim dedim, elbette dedi verdi telefonunu, kulaklığım takılı olduğu için ben de dinliyorum demeyi ihmal etmedi, ben de tabii elbette dedim.

Sonuçta telefon metrodaymış, indim gittim aldım falan. Kız hayır deseydi herkesten telefon dilenecek miydim bilmem. Yani kızın elinde bir kontrol mekanizması vardı. Olmasaydı da vermemesi hakkıydı.

Benden istense herhalde iç dünyam beni yönlendirir, o anki hislerime göre hareket ederim.
0
muhayyer divan
(27.07.25)
iç çamaşırımı veririm telefonumu vermem
0
runaway
(27.07.25)
"sen soyle numarayi, ben ariyim" diyip, gizliden o kisiyi arayabilirsin.
0
feastofthedamned
(27.07.25)
Vermem. Acil bir durumsa polis, ambulans vs ben ararım derim.
0
gabe h coud
(27.07.25)
bırak telefonu ben dışarıda tanımadığım kişiye selam bile vermiyorum.
0
my fault
(27.07.25)
bir avm'de cok guzel bir kiz cok kibar sekilde istemisti vermistim.

simdi muhtemelen vermem. belki bi kiz veya masum yuzlu bir cocuk isterse olabilir. insanin tipinden, konusmasindan cok hizli karakter analizi yapabiliyorum.
0
antikadimag
(27.07.25)
Bunu üzülerek söylüyorum, değil telefon yol tarifi bile soran olsa kafamı eğip devam ediyorum. Çünkü burası Türkiye.
0
sanguine
(27.07.25)
avukatım. sakın bir daha yapmayın. her tür suistimale açık. ayrıca rızanızla verdiğiniz için doğacak sorumluluklardan da mesul olma durumunuz var.
0
ground
(28.07.25)
@sanguine +1 yani tabi yerine göre değişiyor en son otobüste mi feribotta mı ne biri istemişti kendi aradım konuştum falan işte gelmek üzere şurda bilmem ne diye detayını hatırlamıyoum. onun dışında sokakta falan çok çok zor. gerçekten ihtiyaç olduğunu anlarsam ancak o riske girerim.
0
bay b
(28.07.25)
bu kadar açıklama yapmam bile. hayır der devam ederim. bazıları söyleniyor, "ne var yani insanlık öldü mu, versen ne olur" hiç dinlemeden uzaklaşıyorum
0
abelardo
(28.07.25)
avukat olmasam ve bu ufacık şeyden dolayı insanların neler yaşadığını bilmesem ben de verilmeli derdim. kendini aklayana kadar maddi manevi yıpranırsın. yapılmamalı
0
kel aynak kusu
(28.07.25)
Vermem. Öyle olaylar oluyor ki ben de paranoyak oldum. Biraz da mesleki deformasyon (avukatım) mevcut haliyle.

Küçük yerlerde verilebilir ancak metropollerde asla tavsiye etmem. Telefonu isteyen kişinin bir örgüt üyesi olup olmadığını ve bir eylemin hazırlık ya da nihai talimatını vermediğini nereden bileceksiniz?
0
10551037
(28.07.25)
ben de bugüne kadar vermiştim de durumlar şunlardı;
- okulda öğrenci velisini arayacaktı
- bizim oradaki basket sahasında ufak bi çocuk anneme haber vermem gerek demişti.
- otobüste kabin memuru ile muahbbet olmuştu(aynı cinsiyetiz), ev arkadaşımı arayabilir miyim demişti.
- metronun girişinde oturuken yanımda oturan biri rica etmişti.

Şimdi yukarıda yazılanlara bakınca ben de çekindim. Galiba son durumda vermeyebilirim artık ama o da düzgün bi tipti.
Bi kere mahallede bakkala giderken biri birini arayabilir miyim demişti de gerçekten telefon yanımda değildi. galiba bazen bu bahaneyi kullanabilirim.

geçende de ben telefonumu kaybettim bi adama beni arayabilir misiniz demiştim. adam kontörüm yok demişti. kitlenip kalmıştım ben de zaten biraz değişik bi adammış o da sonradan öğrendim :)
0
high hopes of the sozluk
(28.07.25)
Tabbi ki vermem. Çok tereddüte düşüren bir durumsa en fazla "numarayı söyle ben arayayım" diyerek hoparlöre alır buyur konuş derim, ama telefonu asla eline vermem. eğer mırın kırın ediyorsa, abi özel konuşucam duyulmasız zart zurt diye nazlanıyorsa zaten derdi konuşmak değil.
0
thracia
(28.07.25)
(4)

Bu soruna bir çare bulalım.!!

tahirkemalbozoglu
Dostlar deodorant kullanımı nedeniyle atletlerin koltuk altı kısmı birkaç ay içerisinde renk değiştirip sararıyor. Roll on haricinde başka bir deodorant da kullanmak istemiyorum. Bir çok markanınkini kullanmış biri olarak sararma yapmayan da o bolgenin yapısını bozup sertleştiriyorAtlette koltuk alt
Dostlar deodorant kullanımı nedeniyle atletlerin koltuk altı kısmı birkaç ay içerisinde renk değiştirip sararıyor. Roll on haricinde başka bir deodorant da kullanmak istemiyorum. Bir çok markanınkini kullanmış biri olarak sararma yapmayan da o bolgenin yapısını bozup sertleştiriyor

Atlette koltuk altı kısmının geniş veya daha asagida oldugu bir kesim veya model var mı?
0
tahirkemalbozoglu
(26.07.25)
Şundan alalım?

www.temu.com
0
Mirket
(26.07.25)
deodorant icindeki aluminyumun ter ile etkilesimi nedeniyle sarariyor, ayni sorundan bir zamanlar ben de muzdariptim. aluminyum icermeyen deodorant alarak baslayabilirsiniz.

ikinci alternatif olarak camasir yikayacaginiz zaman atletlerin sari kisimlarina macun kivaminda karbonat surmek sureti ile sariligi azaltmaya/engellemye calisabilirsiniz. ben bunu denemedim ama ise yariyor dediler.

ucuncu olarak da koltukalti pedi gibi biseyler vardir kesin, atlete yapistirip teri onun emmesini saglayabilirsiniz. konforlu mudur konforsuz mu sahsen bilmiyorum.
0
adrianapole
(26.07.25)
siveno aliminyumsuz, sararma yapmaz.
0
mikahakkinen
(26.07.25)
Doğal bir malzeme istersen deepsea diye bir markanın potasyum tuzu var. Temiz ve ıslak koltuk altına en az 40 sn sürülüyor, iz ve koku sorunu yok oluyor.
0
muhayyer divan
(26.07.25)
(20)

Bunlara inanıyor musunuz?

tahirkemalbozoglu
eksisozlukte ve burada da sıkça var olan kişilerden bahsediyorum Şimdi bir soru sorsam desem ki maasiniz ne kadar, 10 bin dolarlar, yarın milyonlar havada uçuşur.Hiç kimse mesela burada asgari ücret almaz. Ben asgari ücret alıyorum ve bana bu kadar zam gelecek diyeni gormemisinizdir eminim. Buralard
eksisozlukte ve burada da sıkça var olan kişilerden bahsediyorum
Şimdi bir soru sorsam desem ki maasiniz ne kadar, 10 bin dolarlar, yarın milyonlar havada uçuşur.
Hiç kimse mesela burada asgari ücret almaz. Ben asgari ücret alıyorum ve bana bu kadar zam gelecek diyeni gormemisinizdir eminim.
Buralarda böyle tip çok. Niye mesela bunu yapıyor sizce bu elemanlar, bundan ne zevk aliyor.
İnandırıcı da değil. Düşünsene milyon kazanıyorsun eksiduyurudan mercimek köftesi sorusuna cevap veriyorsun falan, Ne bilim bana inandırıcı gelmiyor. Size?
0
tahirkemalbozoglu
(20.07.25)
Göstermek gizlemek içindir diye düşünüyorum ben. Ama neyi gizlemek dersen bilmiyorum, gizli çünkü:)
0
encokbenisevinnolur
(20.07.25)
İnanmak istemiyorum:(
0
sekizdokuzon
(20.07.25)
Asla.
0
gobekliraki
(20.07.25)
Ama bence zenginler de boş yapar. Mercimek köftesi duyurusuna cevap yazar ama ben inanmak istemiyorum çünkü benim hiç param yok.
0
sekizdokuzon
(20.07.25)
Bizim de insan olduğumuzu unutuyorsun. Biz de bir şeylere katkıda bulunmak istiyoruz, sevmek, sevilmek, saygı görmek, takdir edilmek istiyoruz. Ben mesela günde 150 ayrı telefon görüşmesi yapıyorum. 7/24 çalışıyorum. Kazanıyorum da, ancak bunların hiç biri benim de sizler gibi hissetmemin önüne geçmiyor. Maaşlı biriyken ben de senin gibi düşünüyordum bu arada. Zenginin ne işi olur diyordum, ama kendi açımdan dediğim gibi ve artı olarak mesela burada birazcık takılıp, okumak, yazmak güzel bir kaçış oluyor. Kafa dağıtmaca. Biz de insanız.
0
Shepard
(20.07.25)
Bazı insanlar bilerek veya bilmeyerek bir yol tutuyorlar ve bayır aşağı gibi hızlanıyorlar. Kimisinin şansı yaver gidiyor ve asgari ücretin iki katı maaş alırken bir iki sene sonra ayrılık ortalama kazancı 40-50asgari bandına çıkıyor. Oluyor öyle.

Alışkanlıklar hemen terkedilmeyecegi için evet aylık yarım milyon, hatta bi milyon kazanan adam sözlükte yazabilir.

Ama bir kısmının sahte olduğunu düşünüyorum.

Beşyüz bin maaş alan adamın sözlükte çok işi olmaz bence. Ama kendi işletmesini yürüten biri bu paraları kazanabilir
0
biseysorcaktim
(20.07.25)
Çoğu bu soruya uğramaz :) bende senin gibi düşünüyorum. Bir ihtimal anadan babadan zengindir boş vakti çoktur. O noktaya çabalayarak gelen adamın boş vakti olacağını sanmam.
0
mirty
(20.07.25)
Kendi adıma, maaşlı çalışmıyorum ama bahsettiğinize yakın aylık gelirim olup olmamasıyla mercimekli köftenin ne alakası var?
Compu siteyi ilk kurduğu aydan beri duyuru kullanıcısıyım. Bazen uzun müddet girmiyorum, bazen hemen her gün takılıyorum. Sorularım olursa soruyorum. Bunun için dar gelirli mi olmak lazım?
0
yadigar
(20.07.25)
Hiç dar gelirli sayılmam.
Birçok branşta epey yorulup, çokca yıprandıktan sonra, parayla para kazanabileceğim bir sürece girdim. Bir iki saat bir şeylerle yoğun ilgilendikten sonra günün geri kalanı bana kalıyor.
Bildiklerimi paylaşmak hoşuma gidiyor.
,Yemek yapma konusu yumuşak karnım. O yüzden mercimek köftesi konusu aşşırı ilgimi çekti.

Sahi soru neydi?
0
Mirket
(20.07.25)
10k usd kazanmiyorum ama o paranin her gece private partilere gitmeye yetmeyecegini, sadece normalin üstünde bir hayat sürmek icin yeterli oldugunu anlayacak vizyonum var.

daha iyi ev, daha iyi araba, gittiginde daha konforlu bir tatil. 10k usd daha fazla bir seye kendi basina yetmez. tr'de yasiyorsan, cocukluysan dogru düzgün bir koleje bile gönderemiyorsun.

eksiye genelde beyaz yaka insanlar takiliyor. cogu öyle bir maas almiyordur tabii ki ama o seviye geliri de olan vardir. neden inanma güclügü cekelim.
0
sonsuz
(20.07.25)
Aklı olan zengin fakirlerin arasında "Benim param var" demez. Neyse oynat devam.
0
sekizdokuzon
(20.07.25)
@sekizdokuz, burada kimse birbirinin arasinda degil. browseri kapatinca yokuz biz.
0
sonsuz
(20.07.25)
o kadar parası olan adam buralara girmez. keriz avi.na geliyor.
0
mikahakkinen
(20.07.25)
Duyuruda her 10 kisiden 9'u,

- Yurt disinda yasar veya oraya sürekli gider.

- Tatil rotalari hep EU ve USA'dir.

- Bankada mutlaka degerlendirecek parasi vardir, ev veya araba almak konusunda kararsizdir.

- Hepsinin arabasi vardir ve evleri kendilerinindir ve bunlari kendi kazandiklariyla(!) almislardir.

- is firsatlari girladir. istanbul Levent'te iken birden Stockholm veya New Jersey'den teklif gelir ama kararsizdir.

- Beyaz yaka olan kizlarin ofislerinde mutlaka ona yazilan üç-bes erkek vardir ve hangisine yürüyecegi konusunda kararsizdir veya erkek olanlar onlari kesen kizlarin onlardan hoslandigina inanir

- Sosyal medyadan bir erkekle tanisma fikrini yerin dibine sokar ama yine sosyal medyadan tanistigi adamla flörtlesir hatta evlenir ve yeri gelir burada ifsa yapar. Hatta bazilarinin gönül isi yine uluslararasidir.

- Gündelikçisine maas baglayan vardir ama bunu memur zammina endekslemek hususunda epey kararsizdir...

Liste böyle gider. Yani burasi gerçekten de TR'de degil, Kuzey Avrupa'da bir ülkede yasayan insanlarin dertlendigi bir yer görünümü verir.
0
feastofthedamned
(20.07.25)
@sonsuz: olum sen bu roasting denen naneyi Arbre dışında kimseye yapamıyorsun, zorlama
0
sekizdokuzon
(20.07.25)
@sekiz, pardon sedat peker
0
sonsuz
(20.07.25)
Humor yok zorlama, yoruyorsun bizleri hadi selametle
0
sekizdokuzon
(20.07.25)
Senin ne kadar eksik bir social scheme algın var lan. Ben ne alaka sonsuz la. Buna uyuz olan herkesi koyun koyuna sanıyor avel
0
sekizdokuzon
(20.07.25)
Ben inanıyorum, esas sıkıntı düşük kazancı olanlar gelip yazmıyor, haliyle herkes uçuyor kaçıyor sanılıyor.
0
kimlanbu
(21.07.25)
m e b
(21.07.25)
(8)

Sizce bu ayakkabı nasıl? Yaşlı işi mi?

tahirkemalbozoglu
Sb https://www.skechers.com.tr/p-skech-air-court-erkek-siyah-sneakers-232646-bkw
0
tahirkemalbozoglu
(20.07.25)
sıradan, o parayı vermezdim. bunda sketchersın düşen kalitesi de etkili tabi.
0
gobekliraki
(20.07.25)
Yürüyüş için kullanılacaksa normal, ok. Ama günlük kullanım için sıradan bence de
0
mor oje
(20.07.25)
Sıradan o para verilmez. Popüler marka olmayan ayakkabılara fırsat versin güzel ayakkabılar var
0
Rondak
(20.07.25)
Yaşlı işi değil
0
hebanon
(20.07.25)
akademisyen ayakkabısı. günlük hayatta hiç şık durmuyor bunlar. alıp sahilde yürüycem derseniz alın.
0
asap raki
(20.07.25)
Aa bana da tam tersi ergen isi geldi.

Spor icin kullanirim (spor icin gorunuse bakmam). Disarida gunluk giymem
0
Kittie
(20.07.25)
ben olsam bunun yerine (bkz: decathlon'da satılan gri spor ayakkabı)'dan üç tane alırdım :d
0
Acil kan
(20.07.25)
cok kotu
0
ala09
(20.07.25)
(5)

Yurtdışından dönerken cialis getirebilir miyiz?

tahirkemalbozoglu
Fiyat ne kadardırEczaneden alıp getirebilir miyim?
Fiyat ne kadardır
Eczaneden alıp getirebilir miyim?
0
tahirkemalbozoglu
(19.07.25)
Türkiyeden al?
0
sehpa fx350
(19.07.25)
*fransa
0
🌸tahirkemalbozoglu
(19.07.25)
Fiyat acisindan değecek bir fark var mı yani?
0
🌸tahirkemalbozoglu
(19.07.25)
Doktor raporu olmadan alamazsın cialis.
base-donnees-publique.medicaments.gouv.fr
"Sur ordonnance uniquement" yani rapor ile demek.
0
logisticsmanager
(20.07.25)
Lifta vb. Muadilleri gayet uygun fiyatlı
0
yadigar
(20.07.25)
(14)

Bok yiyeceğim bok daha sağlıklı

tahirkemalbozoglu
Yeter artık yeter burama kadar geldi ya, Nedir be illallah ettik Tatlı yemeyim diyorum meyveyle geçiştiriyorum yok onda fruktoz var daha sagliksiz,Makarna yemeyim et yeyim diyorum yok onda bilmem ne var kolestrol yapar daha kötü Günde iki ogun yapayım diyorum sabah açlığı iyi değildir azar azar çok
Yeter artık yeter burama kadar geldi ya, Nedir be illallah ettik

Tatlı yemeyim diyorum meyveyle geçiştiriyorum yok onda fruktoz var daha sagliksiz,
Makarna yemeyim et yeyim diyorum yok onda bilmem ne var kolestrol yapar daha kötü
Günde iki ogun yapayım diyorum sabah açlığı iyi değildir azar azar çok ye diyorlar
Sonunda bok yemeye karar verdim kimsenin bir fikri de yok zaten en iyisi
0
tahirkemalbozoglu
(17.07.25)
afiyet olsun.

(bkz: 30 gunde 10 yil)
0
gule gule
(17.07.25)
İnsanlar ne yazık ki tatlı makarna ya da meyve yemeyip günde 1-2 öğün beslenerek sağlıklı yaşayacaklarını düşündüklerinden, kolesterolün ne işe yaradığını bilmediklerinden, korka korka yaşayıp kendilerini anlamsız kısıtlamalara soktuklarından önünde sonunda bok yemeye karar veriyorlar ne yazık ki, halbuki bunların hiçbirinden kendinizi kısıtlamadan (bok hariç) genel toplamın %80'inden daha sağlıklı beslenenilirsiniz ama bunu kabul etmek çok zor geliyor insanlara, "hayır makarna yemek sağlıksız" demek çok daha kolay çünkü.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.07.25)
bok ye
0
koela
(17.07.25)
Ayıp ayıp .
Açken sen, sen değilsin .
0
diyecevaplandı
(17.07.25)
akdeniz diyeti iyidir.

et balık sebze meyve karışık.

işlenmiş gıda çok az. un ekmek az. karbonhidratı da kıs.

2 öğün akşam yeme patlaması yaşamicaksan güzel ama yaşıcaksan bi boka yaramıyor.
0
kveldulv
(17.07.25)
Hocam ona bakarsan aldığımız her nefes yanma nedeniyle bizi bir adım daha ölüme yaklaştırıyor

Aşırı kızartma aşırı hamurişi abur cubur, fazla tuzlu şeylerden uzak duruyorum

Onun dışında yediğim domates biber limonda meyvelerde pestisit olduğunu bilerek tüketiyorum, çünkü elimden bir şey gelmez daha fazla, bu kadar kafayı takmak da delirtir insanı
0
grimavi
(17.07.25)
kalori acigi olusturdugun sürece bok yemek cok yemekten daha faydali olabilir.
0
sonsuz
(17.07.25)
problem acligin veya saglik degil. problem psikoloji ve aliskanliklar. kimseyi dinlemeden arada hafif kacamaklar yaparak beslenmeni hafif yiyecekler uzerine kurup cebinde kuruyemislerle dolastin mi bitti gitti ya.
0
buenosdias
(17.07.25)
Seker hastasi degilsen,

hareketsiz yasamiyorsan

ve de bilumum abur cubur, sekerli unlu mamüle abanmiyorsan nasil beslendiginin bir önemi yok ;)

Ben normal insanlarin tükettigi sekerin(her türlüsü) 85%'ini tüketmedigim hâlde metabolizmam y**k gibi ve isin içinden beslenmeyle çikamiyorum.
0
feastofthedamned
(17.07.25)
Amaaan bu kadar kasmaya gerek yok, Türkiye’de yaşıyoruz zaten yeme içmeden önce stres bizi mahvediyor. O yüzden canım ne isterse aşırıya kaçmamak kaydıyla yiyorum, şeker fazla kullanmıyorum yapı gereği hep minyon ve zayıftım zaten, sağlıksız şeyler yediğimde vicdan azabı hissediyordum artık saldım.
0
ekimoloji
(17.07.25)
spor yap canın ne çekiyorsa onu ye. paketli gıdalar hariç. onları da haftada 1 gün gömebilirsin.
0
archmeister8
(17.07.25)
kim diyor, herkesi dinleme sen de.
0
king lizard
(17.07.25)
valla bana da geliyolar bazen haklısın delirmekte :D
0
turuncu tonlarda
(17.07.25)
simdi yedigin her sey aslinda vucudunda bir iz birakiyor. sen yasam enerjini ve yapitaslarini almak icin yiyorsun ama karsiliginda her seyin bir handikapi var. cok detaylara bakarsan dogru her seyin ayri bir problemi ve faydasi vardir.

benim diyet noktasinda kendime belirledigim kistaslar sunlar;
- islenmis urunleri tuketmemek veya az tuketmek. cunku o islemde ne yapildigina dair cok bilgin ve kontrolun yok. yani jambon yemiyorum ama duz tavuk ok.
- karbonhidrat agirlikli besinlerin tamami toplumlari beslemek icin yayginlastirilmis (ki staple food denir cunku ucuz oldugundan cok yaygindir), hizli enerji veren kalitesiz gidalardir. yani makarna, pilav, her turlu tahil isinden mumkun oldugunca uzak duruyorum. pilavi yemeklerin yanina katik olsun, enerji versin diye yapiyorum ama cok yemiyorum.
- virt, zirt markalarinin ne idugu belirsiz atistirmaliklari yerine duz meyve veya kuruyemis yiyorum.
- sabah 6 gibi kalkmama ragmen ogleden once hicbir sey yemiyorum. sadece cay iciyorum. bunu da saglikli olsun diye yapmiyorum, sabah yemek en sevmedigim sey. oglen yemegini karbonhidratsiz ve protein agirlikli yiyorum ki gun icinde aciktirmasin. bir ara pilav agirlikli besleniyordum ve yemekten sonra 1-2 saat kan sekerini ziplatip dusurdugunden bayiliyorsun. sonra da tekrar acikiyorsun. o nedenle yavas sindirilen protein agirlikli gidalar onemli. yumurta, peynir, zeytin, salatalik veya et agirlikli yiyorum yani oglen.
- pisirirken kizartma gibi lezzet veren ama asiri sicakla besinin yuzeyini yakan yontemlerden uzak duruyorum. haslama gibi saglikli ama yemegin lezzetini kaciran yontemleri de sevmiyorum. airfryer burada cok pratik basit bir yontem hem sicak havayla hizlica pisiriyor, hem de mangalin komur temasi yok. hem de firinin isinmasini bekleme derdi yok.

benim prensiplerim bunlar.
0
antikadimag
(17.07.25)
(10)

Soğan çorbası, kurbağa bacağı, salyangoz yemek mecburi mi?

tahirkemalbozoglu
Paris’e gidince bunları yemeksek ne kaybederiz?
Paris’e gidince bunları yemeksek ne kaybederiz?
0
tahirkemalbozoglu
(14.07.25)
hiçbir şey. soğan çorbası denedim baya kötüydü.
0
jelly bear
(14.07.25)
üçünü de türkiye'de yedim. soğan çorbası bence overrated. pek bir olayı yok sıcak çorba işte. ama tereyağlı salyangoz yemeği ve kurbağa bacağı çok güzeldi. farklı bir yere gitmenin en güzel taraflarından biri de oranın mutfağından bir şeyler denemek bence. biraz açık fikirli olmakta fayda var o yüzden ama size hoş gelmiyorsa da gelmiyordur onlar yerine deneyecek başka şeyler bulabilirsiniz paris'te.
0
semaforo de medianoche
(14.07.25)
Bence kurbaga bacagi güzel degil, salyangoz da güzel degil ama yapisindan ötürü. Disin altinda girc girc ediyor, ben öyle seyleri sevmem. ahtapot ve karides de sevmem bu sebeple.
Sogan corbasi en sevdigim corbalardan biri ama fransa'da hic icmedim. Tariflerde cok fark oldugunu sanmiyorum, avusturya'daki gibidir orada yapilan da ve bence kesinlikle denenmeli.

gittiginiz ülkenin mutfagi kültürünün ayrilmaz bir bütünü. eger zihninizde kurbaga bacagi yemeyi normallestiremiyorsaniz, sogan corbasi deneyin. Illa hepsini yiyeceksiniz diye bir sey yok ama bir iki bir sey deneyin bence.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(14.07.25)
kurban olduğum bu nasıl soru tanzimat döneminde mi yaşıyoruz :)

fransaya gidersen yapacağın en güzel şey müzeleri gezmek, mimariyi görmektir. kurbağa bacağını fransızlar bile içmiyor.
0
yurtsuz john
(14.07.25)
Bir şey kaybetmezsin. İlgin yoksa yeme. Ben soğan çorbasını seviyorum, içiyorum, üzerinin ekmek ve peynirle kaplı olması hoşuma gidiyor.

Cafe de paris soslu antrikot ve patates yersin le relais de l'entrecote a gidip.
Maison d'isabelle de kruvasan.
Cedric grolet - tatlı
Damak tadına uyan hamur işlerinden yiyebilirsin yani. Paris te sadece escargot yok ki
0
kullanicadi
(14.07.25)
mecburi kardeş,yemezsen bir daha vize vermezler.

şaka bir yana soğan çorbası deneyebilirsin, bence çok lezzetli...
0
exlibris
(14.07.25)
Abi denemek zorunda degilsin tabiki ama denemek bence güzel bir şey bilmiyorum ben gittigim yerlerde denerim böyle şeyler.
Kurbağa bacağını kafanda büyütme, tavuk kanadi gibi oluyor. Ha 2018den beri kaç kere yedin; iki. Yani böyle akşam Fransa'nın anneleri kurbağa yapıyor gibi düşünme.
Salyangoz severim ama. Soslu falan benim hoşuma gidiyor ki annem de sevmişti denediginde.
Soğan çorbası da güzel bir şey de ikisine oranla o kadar kafa yoracak bir şey değil.

Neden bu üçüne kafa yordun bilemedim ama bir sürü yiyecek şey var yani. Bence diğerlerinden bunlara zaman gelmeyebilir.
0
logisticsmanager
(14.07.25)
kurbağa bacağı yedim, kötü değil. soğan çorbasının bir olayı yok. salyangoz yemedim, denk gelmedi.

paris giden 1000 turistin bir tanesi falan yiyordur salyangozu. kruvasana aban gitsin.
0
sir gawain
(14.07.25)
Soğan çorbası benim yediğim en güzel çorbalardan biri ama hanım yapıyor, Paris'te yemedim. Kurbağa bacağı da tavuk kanata benziyor denenebilir ama çok elzem değil.
0
mirty
(15.07.25)
Her yerde bunlar satılmıyor zaten. Bunları yiceksen bile fransız restaurantına gitmen lazım. Her yer kebapçı kuskusçu falan. Ayrıca her yerde zincir hamburgerciler var. Bir şey kaybetmezsin, fransız mutbağı zaten bize göre değil.
0
mikahakkinen
(15.07.25)
(2)

Ekonomi, para pul işlerinden anlayanlara bir soru..

tahirkemalbozoglu
Örnek veriyorum mevduata, fonlara ne bilim borsaya vs yatirimlarimlarinizdan, kârinizdan şu kadar stopaj kesiyorum, bu kadar vergi aliyorum deniyor ya. Bunun üzerine de “insanları zorla dövize yastık altına itiyorlar” diye şikayet ediliyor.Abi alınan dövizlerde veya kuyumcudan gidip aldığımız altinl
Örnek veriyorum mevduata, fonlara ne bilim borsaya vs yatirimlarimlarinizdan, kârinizdan şu kadar stopaj kesiyorum, bu kadar vergi aliyorum deniyor ya. Bunun üzerine de “insanları zorla dövize yastık altına itiyorlar” diye şikayet ediliyor.

Abi alınan dövizlerde veya kuyumcudan gidip aldığımız altinlar için de yüzde bilmem kaç vergi koydum veya işte yukarıdaki gibi stopaj keseceğim denmemesi için bir sebep var mı?
0
tahirkemalbozoglu
(09.07.25)
yok. sen bu yazıyı yazdın diye tutuklanmayacağının da bir garantisi yok mesela.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(09.07.25)
döviz alımında kambiyo vergisi var zaten. altın için ise makas ortada. insanları bir nebze uzak tutuyor. ayrıca altın kısa vadeli al sat ürün olmadıgı için her halükarda yastık altına gidiyor. vergi konulması bu süreyi uzatır iyice
0
merkep gibi adam
(09.07.25)
(5)

Arabaya surtup kactilar

tahirkemalbozoglu
Aracın sol arka tamponuna asagidaki sekilde surttulerPlaka belli aracın ön kamerası çekmişti ama surtme abına dair görüntüye şuan ulaşamadım büyük ihtimalle onu da bulurum Kornaya basmama rağmen adam hiç bakmadan pis pis gitti Sizce polise mala zarar vermede. Şikayet edeyim mi?
Aracın sol arka tamponuna asagidaki sekilde surttuler

Plaka belli aracın ön kamerası çekmişti ama surtme abına dair görüntüye şuan ulaşamadım büyük ihtimalle onu da bulurum

Kornaya basmama rağmen adam hiç bakmadan pis pis gitti

Sizce polise mala zarar vermede. Şikayet edeyim mi?
0
tahirkemalbozoglu
(06.07.25)
Foto burada

hizliresim.com
0
🌸tahirkemalbozoglu
(06.07.25)
Anlaşılmıyor ki.
0
muhayyer divan
(06.07.25)
zarar çok uçuk değil, vaktiniz ve enerjiniz varsa şikayet edin.

Tanıdık varsa plakadan adres vs de bulunur, sonrası hayal gücüne kalıyor.
0
kimlanbu
(06.07.25)
Polis birşey yapmıyor yaralanma vs olmadığı için ve elinizde fotoğraf video kaydı olmadığı için karakola gidip şikayetçi olabilirsiniz ama birşey çıkmiyormus ucuz atlatmissiniz geçmiş olsun
0
sen supersin
(06.07.25)
park yerinde de olabilecek görüntü. ilk gün çok can sıkıyor sonra alışıyorsunuz canınızı sıkmayın bence. rötüş boyası ile kapatılır isterseniz.
0
unalub
(07.07.25)
(5)

Tayin olan personele hediyeler yemekler ve sacmaliklar uzerine

tahirkemalbozoglu
Adam kendi isteğiyle gidiyor, plaket yaptır tamam, yemek düzenle tamam, beymenden kravat gömlek tamam, bir de pasta keselim tamam. Herkes tamam diyor abi bi sacmalik değil mi ya?Bana ne abi? Diyemiyorsun ki. Birimdeki herkes tamam diyor yapalım edelim. Giden amir olunca yağcılık girla…Benim işim var
Adam kendi isteğiyle gidiyor, plaket yaptır tamam, yemek düzenle tamam, beymenden kravat gömlek tamam, bir de pasta keselim tamam. Herkes tamam diyor abi bi sacmalik değil mi ya?
Bana ne abi? Diyemiyorsun ki. Birimdeki herkes tamam diyor yapalım edelim. Giden amir olunca yağcılık girla…

Benim işim var yemeğe katilamam dedim. Ama hediyelere ve diğer ivir zivirlara katilcam yani maddi anlamda… ona da katılmak istemiyorum da huzur kaciran adam pozisyonuna düşmeyim diyorum.
Hediye yerine çeyrek altın alacaklardı da sonradan omdan vazgeçtiler nedense…

Sizce çok saçma değil mi ben mi abartıyorum.
Plaket ve yemek verilir biter gider… bu işin oluru budur ya.
0
tahirkemalbozoglu
(02.07.25)
Hocam iş evet saçmalık, ama millet bu işleri yarın öbürgün aynı yere tayin oluruz beni kayırsın, ya da bu tayin olan abinin yönetici tanıdığının olduğu yerde çalışırım bi telefonla ismim gitsin rahat edeyim diye yapıyor.
0
ebeş
(02.07.25)
bence çok saçma. adam memur istediği bir şey oluyor. hayır için kantinden bir şey alıp dağıtıyor. ulan hayır ihtiyacı olana yapılmalı, dağıttığın adamlar zaten maaşlı çalışan. sonra şu günah bu günah. insanlar yalak ve yalaka.
0
mikahakkinen
(02.07.25)
Bazı işgüzarlar var hayatta, en başı çeker onlar hatta. Gider en stratejik çalışana herkesten toplamaya ikna ettiği paralarla organizasyon düzenler, son model telefon vb bir şey alır kendisi takdim eder ama herkes adına :) Dirsek teması kadar yakın beraber çalıştığı sıradan biri tayin olarak gider, işi bırakır, emekli olur yalandan pasta üflersin yeter o sana.

2 çalıştığım yerde de bunu gördüm. En son müdüre ile tartışmıştı orda her şeyi yüzüne söyleyip işi bırakmıştı. ''Hani beni müdür yardımcısı yapacaktın''
0
hunharca ben
(02.07.25)
Bizim okulda da tayin isteyip gidenlere çeyrek takılıyor lol. Şakşakçılık başka bir şey değil.
0
ruhen hastayim ben
(02.07.25)
Ek olarak bu yıl okul müdürü tayin olacağı için bir hediye daha almak istediler. Adil olmadığını söyleyip organizasyonu bozduk. Şakşakçı bir grup küçük bir şey alabildi sadece. Tamam diyenler devam ettikçe bu işin sonu yok.
0
ruhen hastayim ben
(02.07.25)
(7)

Asansör Bakımı ve Yöneticilik Hakkında Bilgi ve Tavsiye Talebi

tahirkemalbozoglu
Merhaba arkadaşlar,Bina yöneticiliği ve asansör bakımıyla ilgili bilgisi olan varsa yardım rica ediyorum.Üç katlı ve yedi daireli bir binada oturuyorum. 2025 yılı itibarıyla bina yöneticiliği bana devredildi. Yöneticilik devredilmeden hemen önce, bir tane daire sahibinin önerisiyle ve getirdiği firm
Merhaba arkadaşlar,
Bina yöneticiliği ve asansör bakımıyla ilgili bilgisi olan varsa yardım rica ediyorum.

Üç katlı ve yedi daireli bir binada oturuyorum. 2025 yılı itibarıyla bina yöneticiliği bana devredildi. Yöneticilik devredilmeden hemen önce, bir tane daire sahibinin önerisiyle ve getirdiği firma yetkilisiyle oturuldu konuşuldu ve herkesin tamam demesiyle… binamızdaki asansörün kontrol sistemi (yani asansörün beyni) değiştirildi ve “universal” olarak tanımlanan, birçok farklı asansör firması tarafından bakım yapılabilecek bir sisteme geçildi. Bu sisteme geçerken de aynı firmayla 6.000 tl ye ayrıca yıllık bakım için anlaşıldı ve diğer masraflarla birlikte bu bakım parası da peşin verildi. Fakat adam sözleşmeyi vs bile getirmedi. Elde sözleşme filan yok. Bu değişikliğin amacı, sadece tek bir firmaya bağımlı kalmamak ve gerektiğinde farklı firmalardan hizmet alabilmekti.


Bu yeni sisteme geçiş ve bakım anlaşması, bana yönetim devri yapılacak olan toplantıda karar alındı tüm daire sahipleri de okeyledi.

Firmanın yetkilisini defalarca aradım ama sürekli bahaneler üretiyor: “geleceğim, hastaydım, işim vardı” vs. Bu firmayı öneren kişi de binadaki başka bir daire sahibi. Ona da durumu ilettim, “Ben de arayayım” dedi ama halen ortada kimse yok.

Asıl sormak istediğim konu şu:

Bildiğim kadarıyla asansörlerin her ay düzenli olarak bakım görmesi gerekiyor. 25 Kasım 2025 tarihinde belediyenin denetimi var ve bu denetimde aylık bakım evrakları istenecek.
Eğer istenirse (ki büyük ihtimalle istenecek), şu an elimde ne sözleşme var ne de tam yapılmış bir bakım kaydı. Bu durumda ne yapmam gerekir?

Sorumluluğu üzerimden almak için hangi adımları atmalıyım?
1. Bu firmaya “Bakım yapılmadı, sözleşme de yok. Paramızı geri verin.” deyip farklı bir firmayla mı anlaşmalıyım?
2. Yoksa asansörün şalterini indirip, daire sahiplerine “Yeni firma bu, fiyatı bu. Kabul ediyorsanız devam ederiz, yoksa ben yöneticiliğim süresince asansörün çalışmasına izin vermiyorum.” demek daha mı doğru olur?

Son olarak:
Yöneticilik devri, tüm daire sahiplerinin imzasıyla yapılmadı. Sadece eski yöneticiyle ben karar defterine imza atarak “yöneticilik 3 numaralı daireye devredilmiştir” şeklinde karar aldık.



Sorularım şunlar:
• Bu durumda yasal olarak bana ne gibi bir sorumluluk düşer?
• Belediyenin denetiminde eksik bakım nedeniyle ceza ya da başka bir sonuçla karşılaşır mıyım?
• Şu an yapmam gereken en mantıklı adım nedir?

ChatGPT ile düzenleyince biraz salak gibi oldu ama olay bu Teşekkür ederim.
0
tahirkemalbozoglu
(29.06.25)
Asansör konusunu bilemeyeceğim fakat 8 daire altında yöneticilik zorunlu olmadığı için sizin öncelikli sorununuz bu bence. Zorunlu olmasa da yönetim seçilebilir ama sanırım tüm maliklerin yazılı onayı gerekiyor, kat malikleri kanununu bir inceleyin.

En baştan yönetim yanlış kurulduysa haliyle devri de mümkün değil. Zaten sadece eski yönetici ve sizin imzanızla olacak şey de değil. En başta yönetim doğru kurulmuşsa yasal bir şekilde toplanıp yeni yöneticiyi seçebilirsiniz, o arada da bu işi üstünüzden atabilirsiniz, birisi zorla yönetici seçilemez. Kimse yönetici olmak istemiyor fakat yönetim olması isteniyorsa dışarıdan yönetici tutulabilir.
0
orient blue
(29.06.25)
çok acil bir şekilde yazılı noterden yazılı taahhüt gönderin. 7 gün içinde bakım raporları, sözleşme vs ile gelmezse, işlerin yürümesi gerekliliği için başka bir firma ile anlaşacağınızı söyleyin.

kat maliklerine de durum böyle böyle adamlar cevap vermiyor. eğer 1-2 gün içinde gelip yapmazlarsa, şalteri indiriyorum diyin.

bu arada bildiğim kadarıyla cezadan ziyade kırmızı etiket yapıştırıp 30 gün süre veriyorlar.
0
co2s2
(29.06.25)
Abi tam cevabı yazdım tekrar okudum, chatgpt kismini gördüm o yuzden sildim. Chatgpt'ye sor abi sen.
0
Shepard
(29.06.25)
@shepard kardeşim önereceğin o harika fikirlerinden mahrum kalacağım için çok üzülüyorum.
seni uzun zamandır takip ediyorum, verdiğin akıl dolu cevaplar ne kadar bilgi ve birikim dolu bir insan olduğunu gösteriyordu. Bu nedenle duyuruma cevap vermemen beni derin bir üzüntüye gark etti..
0
🌸tahirkemalbozoglu
(29.06.25)
@tahirkemalbozoglu valla asansörcüye zeki gibi yıllık para ödeyen yönetici abimizden bunları duymak ahaahahahah. Şimdi hepinizi köpek eder asansörcü. Kısaca seni kendinden koruyamayız. Yine de senin egona rağmen asansör için bir şey diyeyim. "Abi selam, sanayi bakanlığına şikayet ediyorum yarın. Paramızı da şu Ibana bugün iade et. Can sağlığı diyelim." Işık hızıyla dönüş yapacaktır. Ama geri adım atma, ya paranı al yolları ayır ya da şikayetini yap yolları ayır.
0
Shepard
(29.06.25)
@ Shepard, okuduğunu anladığını zaten biliyordum, düşünüyordum ama şu anda tamamen emin oldum.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(29.06.25)
@tahirkemalbozoglu ve @Shepard arkadaşlar lütfen kendi aranızda laf dalaşına girmeyin bu sorunun çözümüne odaklanalım.
sizleri suhulete davet ediyorum.
0
joooper
(29.06.25)
(3)

Kontörlü hatta geçtim yurtdışında kullanabilir miyim?

tahirkemalbozoglu
Yoksa bunun için kontörsüz yurtdışı kullanim paketi mi almam lazım
Yoksa bunun için kontörsüz yurtdışı kullanim paketi mi almam lazım
0
tahirkemalbozoglu
(23.06.25)
Soru hatalı galiba, ÖSYM iptal etsin.

Kontörlü telefonu yurtdışında paketsiz kullanabiliyorsun ama çok pahalı. Pratikte kullanamazsın. İnternetten on fotoğraf yükleyince kontörün biter herhalde.

Kullanacaksan paket alman gerekiyor. Bu paketi hattındaki parayla(kontörle) alıyorsun.
0
michael_knight
(24.06.25)
Mutlaka biliyorsundur ama söylememiş olmayayım. Eğer bir haftalığına vs yurtdışına gidiyor ve telefonu kullanacaksan en doğrusu ya internetten her ülkede çalışan bir hat almak ya da gidince o ülkeden bir hat almak.

“X ülke için e-sim paket” benzeri bir Google aramasıyla pek çok firma karşına çıkacaktır.
0
michael_knight
(24.06.25)
Hattını yurtdışına açtıracaksın, sonra da istediğin tarzda yurtdışı paketi alacaksın. Paketinizin gideceğiniz ülkede geçerlimi onu da kontrol etmeyi unutmayın, bazı ülkeler kapsam dışı olabiliyor.
0
lamborcini
(24.06.25)
(7)

Kıymet bilmedik mi, yoksa zaten gidecekler miydi?

tahirkemalbozoglu
Arkadaşlarla iletişim koptu, hepsi eskide kaldı. İnsan, anılar aklına gelince o günleri özlüyor, iletişimin kopması da uzuyor açıkçası. Ama iş, güç, hayat gayesi… Sanırım öyle ya da böyle bir şekilde insanları birbirinden uzaklaştırıyor. Ya da uzaklaştırıyor mu? Bilmiyorum. Bildiğim şey, şu anda yal
Arkadaşlarla iletişim koptu, hepsi eskide kaldı. İnsan, anılar aklına gelince o günleri özlüyor, iletişimin kopması da uzuyor açıkçası. Ama iş, güç, hayat gayesi… Sanırım öyle ya da böyle bir şekilde insanları birbirinden uzaklaştırıyor. Ya da uzaklaştırıyor mu? Bilmiyorum. Bildiğim şey, şu anda yalnızım. Evliyim, o ayrı, ama bir dost, arkadaş deyip iki bira içecek adam yok. Biraz da yalnız bırakıldım, o konuları uzun uzadıya anlatmayayım ama eskiden güzel ve yogun bir arkadaş ortamından tek başına kalmak, hep bir “sizin gibi adamların taaaa…” diyesi geliyor insanın. Belki bende de suç vardır, bir şey diyemem. Amaaan, bu konularda çok konuştum da yine darlandım işte.
Bazen insan, gerçekten kıymet mi bilmedi, yoksa herkes zaten bir gün gidiyor muydu?
0
tahirkemalbozoglu
(14.06.25)
Herkes bir gün gider.
Gitmediyse o gün daha gelmediği icin
0
sonsuz
(14.06.25)
herkes bir gün gider+1

istese de istemese de böyle, kişisel algılamayın
0
gule gule
(14.06.25)
insan ana babasına, kardeşine bile yabancılaşıyor zamanla. Değişiyoruz.

Üniversitede yediğim içtiğim ayrı gitmeyen arkadaşlarıma bugün yolda görsem selam vermem. Kızdığım için değil, yollar ayrıldı bir kere. Değiştim. Hoş, onlar da bana vermez.
0
yurtsuz john
(14.06.25)
zaten gideceklerdi.

bazan 1 kişi zor oluyor, bazan 3 ü yazıyor.
0
baldan kaymak
(15.06.25)
zeki demirkubuz'un bir soylesisinde soyledigi laf aklima geldi: insanlar hayatiniza gelirler, girerler, sonra giderler diye. oyle iste.

ama the truenorthstrongandfree1 arti 1. emek de koyacaksin.
0
baldur2
(15.06.25)
Hocam bence sebepleri biraz kendinde araman lazım etrafı boklamak kolay. 39 yaşındayım evliyim, çocuğum da var. Haftada en az 1-2 kez arkadaşlarımla görüşürüz, ta ortaokul,liseden arkadaşım var görüştüğüm. Özveri gerekli gerçekten.
0
mirty
(15.06.25)
Tam olarak @mirty kadar net olamayacağım ama yine de +1

Atıyorum doğalında lise arkadaşlığı denilen şey aslında 4 yıl, bu çok az bir süre. İnsan hayatı on yıllarca sürüyor. Zaman uzadıkça birçok şeyle karşılaşıyor insan.

Hayatınızın bir döneminde arkadaşlar kendi hayatlarına gömülebilirler. O zaman onları kaybetmek istemiyorsanız iş başa düşüyor. Sonuçta bu sizin çevreniz, sizin de hayatınızın bir parçası. Eğer "ben yaptım o yapmadı" gibi karşılıklı dengelere çok kafayı takarsanız yine sizin hayatınızdan eksilecek.

İlişkiler her zaman dengede kalmayabiliyor. Elbette kendinizi kullandırmayın, iyi niyetiniz suistimal edilmesin ama bu tip durumlar problemli zaten. Bir arkadaşınızla sorunlu bir döneme girdiniz diye illa sizi kullanıyor falan diye düşünmemek gerek bence. Hayat bu, oluyor bir şeyler.
0
akhenaten
(15.06.25)
(8)

Arkadaşın annesinin cenazesine gitmek gerekir mi?

tahirkemalbozoglu
Başka bir arkadaştan kaynaklı bir sebepten dolayı bu bahsettiğim arkadaşla resmiyete dökülmese de araya soğukluk girdi. Zaten artık atamıyor sormuyoruz da birbirimizi. Ney bayramda ne seyranda…Daha önce soğukluk yokken babasının hastane ve cenaze işleriyle ugrasmistim. Hatta birebir bir doktor bile
Başka bir arkadaştan kaynaklı bir sebepten dolayı bu bahsettiğim arkadaşla resmiyete dökülmese de araya soğukluk girdi. Zaten artık atamıyor sormuyoruz da birbirimizi. Ney bayramda ne seyranda…
Daha önce soğukluk yokken babasının hastane ve cenaze işleriyle ugrasmistim. Hatta birebir bir doktor bile ayarlayıp ricacı olmuştum.
Daha sonra annem kalp ameliyatı oldu babam kanser hastası o da ameliyat oldu ne aradı ne sordu. Şimdi duydum ki annesi vefat etmis. Gitsem mi dursam mı fifty fiftyim
Siz ne yapardınız?
0
tahirkemalbozoglu
(13.06.25)
Ben olsam gitmezdim.
0
mutekebbir
(13.06.25)
Cenazeye gidilir soğukluk da olsa kavga da olsa. Bunu dini bir motivasyonla da yapmıyorum. Sevdiğin insanın yerini dolduramayız ama senin yanındayız diye. Sonra arkadaşınla yine görüşme istersen sana kalmış
0
grimavi
(13.06.25)
bence gidilmez.
onunki ana da sizinki aci patlican mi?
etme bulma dünyasi.
ektigini bicsin.
kaldi ki artik görüsmüyoruz diyorsunuz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.06.25)
İkilemde hissediyorsanız neden gitmeyesiniz ki?

Kendiniz için iyi olur, belli ki aklınızın ucundan bile geçmeyecek bir şey değil.

Annesi ölmüş neticede, ne yapacaksınız ki evde oturup oh iyi ettim mi diyeceksiniz, hiçbir şeye faydası yok, çok manasız bence. Gitseniz en azından ben gittim dersiniz, içinizden çıkar.
0
akhenaten
(13.06.25)
aranız açıldıysa, uzun süredir konuşmuyorsanız cenazeye gitmeye hiç gerek yok. ha çok istiyorsanız "annenin vefat ettiğini duydum başın saolsun" diye mesaj atarsın yeter.

bence arkadaşının yaptığı ayıp değil belli ki siz yaptıklarınızı karşılık beklentisiyle yapmışsınız. ben ona yardım ettim oda bana edecek diye beklentiye girmek gereksiz.
0
my fault
(13.06.25)
İlişkinizi sürdürmek istiyorsanız gidin.
Diğer taraftan, böyle hesaplayan birinin cenazeme gelmesini istemezdim şahsen.
0
encokbenisevinnolur
(13.06.25)
Arkadaşınız için değil, ölene rahmet dilemek için gidin. Haberiniz olan bir cenaze, hukukunuz da var oğluyla/kızıyla...
0
strawberry first
(14.06.25)
gidin.
0
co2s2
(14.06.25)
(24)

Diyelim ki karınız…

tahirkemalbozoglu
Anasının babasının evine gitti temizliğini ve çeşit çeşit yemeklerini yaptı sonra kendi evine geldi ve size de yorgunum balla uğraşamam diye makarna vs yapıp yeriz tarzı konuşmalar hiç bana yardım etmiyorsun diye şikayette bulunmalar vs vs tepkiniz ne olurdu?Şam babası gibi hissetmez misiniz?Kadınla
Anasının babasının evine gitti temizliğini ve çeşit çeşit yemeklerini yaptı sonra kendi evine geldi ve size de yorgunum balla uğraşamam diye makarna vs yapıp yeriz tarzı konuşmalar hiç bana yardım etmiyorsun diye şikayette bulunmalar vs vs tepkiniz ne olurdu?
Şam babası gibi hissetmez misiniz?
Kadınlar cevap vermesin please
0
tahirkemalbozoglu
(08.06.25)
"hiç bana yardım etmiyorsun" gerçekten etmiyorsam kötü hissedip yardım ederdim. ayrıca yemeği erkek de yapabilir. yemek yapamıyorsan o senin sorunun. ha ev hanımıyla evlendiysen bilemem. gerçekten yorulmuştur belki. yemek ve temizlik yaptıysa normal.
0
jelly bear
(08.06.25)
Ev hanımı eş ise, ayda yılda bir böyle serzenişleri oluyorsa, gönlünü alırım, o seferlik yardımcı olurum.

Yine ev hanımı eş ise ve bu söylenmeleri süreklilik kazanmışsa, karşıma alır, konuşurum.

Çalışan eş ise yerden göğe haklı zaten.
0
Mirket
(08.06.25)
Bunu yaşamayan erkek var mı? Kardeş bunlar çok normal. Kadınlar ilgi bekliyor alamayınca da bu tarz şeyleri yapıyorlar. Şam babası olmayan erkek varsa elini öpelim. Ananızın babanızın size söyleyemediği, sokakta herhangi birinin size söylediğinde kavga çıkarabilecek her şeyi söyleyen kişiye eş/hanım/karım deriz.
0
mikahakkinen
(08.06.25)
bu aslinda sizin ona hic yardim etmemenize bir tepkidir. anasinin babasinin evine gidip temizligi ve yemegi orada yapmasi da bir tepki. gercekten bunu anlayamiyor musunuz? birazcik "hadi beraber yapalim o zaman," "bana senin kadar guzel yapmayi ogreteceksin ama" falan gibi bir seyler deseymissiniz butun sorunlar cozulurmus. elbette hergun yapmayacaksiniz bunu ama en azindan insan yardimi hissetmek, takdir edilmek ister. hatta esinizin yaptigi yemegi yedikten sonra masadakileri mutfaga goturmeyi gectim, yuzune bakip ictenlikle cok guzel yapmissin, eline saglik demediginize bile eminim, buyuk bir ihtimal masadan kalkip kendi isinize bakiyorsunuz ama ispatlayamam tabii.

edit: bu arada ben sadece kendi dusuncemi belirttim, boyle olmayabilir de ama cevabin bu oldugunu dusunuyorsaniz, sosyal ve duygusal yonunuzu gelistirmeye calisin, ne bileyim bol bol roman okuyun, siir okuyun, tiyatroya gidin falan. cunku bu sorun sadece esinizle olan yemek ve temizlik probleminde degil iliskinizin her alaninda, hatta baskalariyla olan iliskilerinizde de ortaya cikabilir, cikiyordur, ama siz farkinda degilsinizdir, buraya tasidiginiz ornekte oldugu gibi. iste bu yuzden edebiyat ve sanat onemli. hani sozluk'te bir baslik var ya, romanlarin, sanatin hicbir faydasinin olmamasi diye, iste onun faydasini ancak uzun zamanda anlayabiliyorsunuz. insan davranislarini, duygularini daha iyi anlayabiliyorsunuz, tum iliskileriniz baska bir boyut kazaniyor.

bu arada yazdiklarimin cogunu size degil genel olarak yaziyorum. bir de su avrupa yakasi videosunu birakiyorum: www.youtube.com
0
Sour
(08.06.25)
karımın beni sevmediği, saygı da duymadığı şeklinde yorumlarım. nitekim insanların birlirlerini ne kadar sevdikleri, birbirleri için yapmaya razı oldukları şeyler ile alakalıdır. öte yandan makarna yapıp yeriz tarzı bir düşünce makul olabilir çünkü karnı acıkan bir insanın makarna pişirip yemesinde bir beis yoktur. karınız evinizin geçimini sağlarken size yardım etmiyor. siz çalışıyor, siz ona bakıyorsunuz. kendisi çalışsa bile geçiminize sağladığı katkı sizin kadar yüksek değil. türkiye'de kadınların %60'ı beş dakika bile olsun alnının teri ile çalışarak bir şeyler kazanmanın haklı gururunu yaşamış insanlar değiller. kocalarına saygısız davranmaya hakları yok.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(08.06.25)
bitanem bugün çok yoruldun ne kadar ince davranıyorsun diyip yaptığı makarnayı önüne koyar kendime iskender söylerim.
0
yurtsuz john
(08.06.25)
Evde her işi eşim yapsa annem gibi hissederim heralde. Tuhaf geliyor bana. Eskilerin yaşantısı da böyle karıları anneleri gibi. Aynı annenin çocuğuna söylendiği gibi söyleniyorlar çoğu zaman. Yaşam tarzları böyle bir hale evrilmiş.

İnsan yaşadığı evi temizler hocam, yardım değil bu. Sizin sorumluluğunuz. Bence böyle. İnsanın nazını anca anası çeker. Yetişkin, koca herifsiniz neticede. Bu kadar nazlanmamak lazım.

Annesinin evine gitti işlerini yaptı demenizden annesinin yaşlandığı için artık zorlanması nedeniyle bunu yaptığını çıkardım, ondan biraz yüklendim. Yoksa onun da evi, normal şartlarda evli insanın sorumluluğu önce kendi evine olmalı.
0
akhenaten
(08.06.25)
m.youtube.com
not: kadınlar cevap vermesin dediğiniz için bir erkeğin yaptığı videoyu paylaştım:swh:
0
gnosis
(08.06.25)
Hissetmem. Evinde temizlik yemek angarya işler vs konusunda sorumluluk almayan insanlar zamanla senin duyduğun sözleri duymaya başlarlar.
0
grimavi
(08.06.25)
calisip eve para getiriyorum, sen de yapacaksin demek iliskiyi romantik bir iliski olmaktan ziyade bir ekonomik iliskiye indirgiyor. bence hic cekinmeyin, her yemek ve temizlik sonrasi ucret odeyin kariniza. demek istediginiz o degil mi zaten?
0
Sour
(08.06.25)
Kadin senin evini temizlemek, yemegini yapmak zorunda degil. Boyle bir beklenti icinde olman sorunlu. Once bunu konusup halledelim, annesinin evinde ne yaptigi sonra konusulur.
0
deckard
(08.06.25)
zorundayı değili geçtim zaten bu zihniyet uçuk çıkarıyo bende de, herhangi bi işle çok meşgul olup yorgun olduğunu bildiğin karından beklentin ne? zıplayarak kek yapıp burnuna un sürmesi mi
0
ala09
(08.06.25)
Burasi giderek Muge Anli, Esro Erol karisimi bir yere dogru gidiyor. Eskiden gercekten, altyapisi saglam, bilgili insanlarin cevaplarini okur, bir seyler ogrenirdim. Insanlarin verdigi cevabi begenmeyip sile sile, onlarin hesabini kapata kapata ulkenin kucuk bir protitipi yaptiniz burayi.

Hakikaten o guzel insanlar o guzel atlara binip gittiler ve biz demirin tuncuna kaldik.
0
narod
(08.06.25)
Evlilik herkesin görev tanımının baştan belli olduğu bir kurum değil. Eşin belli ki yaşlı anne babasına artık bir hassasiyet gösteriyor, onların daha az yorulmasını belki hasta olmamaları için özen gösteriyor, kaldı ki hastalanırlarsa evde hastanede bir hafta bir ay belirsiz süre onlarla yine eşin ilgilenmek zorunda kalacak

Abi eşlerinizle sohbet etmiyorsunuz hayatı paylaşamıyorsunuz, hayat yazın çıkılan bir haftalık güzel otel tatili değil, hayat asıl bu angarya işler. yemek temizlik market alışverişi tamir tadilat yaşlı bakımı çocuk bakımı, evinize eşinize ilgi ve özen gösterin sorumluluk alın

Eşim temizlik yaptım yorgunum dese önce yemek işini hallederim sonra önüne çayını getiririm 10-15 dk da masaj yaparım bu bile evlilikte fark yaratır, eşinizi yüceltmekten şımartmaktan korkmayın erkekliğinize halel gelmez
0
grimavi
(08.06.25)
duyurudan köylülük akiyor yemin ederim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.06.25)
Alttan alırdım,ilgi ve yakınlık gösterirdim. Haklısın derdim.
Eve geri geleceğini haber alır
almaz hediyesini hazır ederdim.

Ev hanımlığı, eşe çocuklara
bakmak kariyer yapmanın üstünde
olan marifet.
0
diyecevaplandı
(08.06.25)
Kadinlar cevap vermesin demissin ama dayanamadim.

Annem kemoterapi goruyor ve tek cocugum ayni zamanda calisiyorum. Su anki dozunda o kadar zorlanmiyor ama ilk dozlar cok zordu ve yuruyecek hali kalmiyordu ozellikle son dozlarda. Benim de aniden evine gittigim ve kendi evime yemek yapamadigim oldu. Eşim "olsun disardan pizza falan soylerim nolucak" dedi ya da annemden geldigimde "bosver zaten cok yoruldun, 1-2 gun disardan yeriz sen dinlen" dedi. Ayrica yemek ve ütü haric her ev isini de yapar. Evleneli 7 yil olacak bir kere bile bana yardimci olmuyorsun demedim Allah carpar. Hep soyluyorum Allah senden razi olsun, iyi ki boyle birisin diye. Yani demem o ki esinize gercekten yardim etmiyor ve yardimci olmuyorsunuz demek ki. Hayat musterektir. Siz kari koca ve ayni zamanda ayni takimin oyuncularisiniz. Kocam da boyle bir seyi sorun yapip gelip burada duyuru acmadigi icin de şükürler olsun.
0
matilda
(08.06.25)
bence birlikte yasam, kim evde bir eksiklik aksaklik goruyorsa, yapilmasi gereken ne varsa, cekip cevrilmesi gereken ne ise o evin devam ettirilmesi icin herkesin ucundan tuttugu bir sey ya. grimavi'ye cok katiliyorum, cok ucuk kacik bir yasaminiz yoksa yasamin %75'i zaten bu rutin dedigimiz sey, o anlarda da samimi ve sevgi dolu bir birliktelik yoksa bana cok garip geliyor insanlar evde ne yapiyor? eve gelip, hazir sofraya oturup, koltuga tv izlemeye gecip oradan yatak odasina mi akiyorsunuz?
0
kassiopeia
(08.06.25)
Anne babasına yardımcı olması iyi bir şey. Evde yapmıyor olmasını ayrı değerlendirmek lazım. Genel olarak evde yemek yapmamakla yorgun olduğu bir zaman yapmaması farklı şeyler.
0
osssy
(08.06.25)
Teşekkürler
0
🌸tahirkemalbozoglu
(08.06.25)
haklısın karıcım anana babana yemekler yaptın temizlik yaptın yorulmuşsundur tabi ki de.
0
jamswety
(08.06.25)
Ulan ne nazlı götü var bu milletin!

Karı kırk yılın başı bayram üstü gitmiş ihtiyarların ihtiyacını görmüş diye paşam mahrumiyet çekip şam babası gibi hissedecek kendini.

Belli ki Şam babasısın. Bok gibi paran yoksa yakında tekmeyi yersin.

Varsa senin için daha kötü.
0
lazor
(09.06.25)
bu durum bayramlarda tolere edilebilir. Evlilik gerçekleştiği zaman maalesef tarafların evlatlık sorumlulukları, görevleri son bulmuyor.
kadın ve erkek önce kendi evine karşı sorumludur, anne babasının evine karşı değil.
kurban bayramı gibi kelimenin tam anlamıyla baş belası bir zamanda bu tür kaoslar kaçınılmaz ancak bu problem kendini sürekli tekrar ediyorsa çok s.ikko bir durum ve ciddi ciddi oturup konuşulması, izah edilmesi gerekir.
yılda iki sefer gelen bayram zamanlarında bu sıkıntı idare edilebilir. emin olun eşiniz de bayıla bayıla gitmiyordur o eşek yükü işleri yapmaya.
35, erkek, bekar
0
quaketrigger
(09.06.25)
ev hanımı bile olsa sürekli her ev işini o yapmak zorunda değil. sen çalışıyorsun ama akşam eve gelince mesain bitiyor dinleniyorsun. hafta sonu tatilinde de evde tv karşısında yatıyorsun. bu kadın ne zaman dinlenecek? 7/24 hizmetinde mi olacak? az ye de bir uşak tut. kalk bir gün de yemeği sen hazırla.
0
art cat chocolate
(10.06.25)
(4)

Fotoğraflarınızı arşivlerken seçiyor musunuz?

tahirkemalbozoglu
Örneğin 2 bin foto var telefonunuz. Bunları tek tek bakıp seçip mi arşivliyorsunuz taşınabilir disk veya bulut sistemine yoksa toptan hepsini alıp arşivliyorsunuz?
Örneğin 2 bin foto var telefonunuz.
Bunları tek tek bakıp seçip mi arşivliyorsunuz taşınabilir disk veya bulut sistemine yoksa toptan hepsini alıp arşivliyorsunuz?
0
tahirkemalbozoglu
(07.06.25)
telefon otomatik google drive yedeği alıyor, kamerayla çektiklerimi taşınabilir harddiskte yedekliyorum şimdilik
0
nahtoderfahrung
(07.06.25)
Önce bir ön eleme yapıyorum, sonra upload ediyorum. Sonra bir daha eliyorum. Birkaç sene sonra denk gelirsem bir kısmını daha eliyorum. Eleme süreci hiç bitmiş değil.
0
akhenaten
(07.06.25)
telefonla çektiğim fotoğrafları model bazlı klasör oluşturup, klasöre telefon model ismini yazıp, hepsini oraya atıyorum. sabit disk içerisine.
0
tabudeviren
(07.06.25)
Önce cihazda ayıklayıp, sonra bulutta çekildiği yıl ve ay klasörüne yedekliyorum.
0
lazor
(09.06.25)
(15)

Neden çocuk yapmıyorsunuz diyerek huzur kaciran anne hk.

tahirkemalbozoglu
“Elalem ikişer ikişer yapıyor, millet nasıl çocuk büyütüyor, siz de kendinizi gezdirin, aman siz çocuk yapmayın, yurtdışına gidin gezin aylak aylak” şeklinde insanın moralini bozan ve huzurunu kaciran bir anne var. “Moralin neden bozuk” diye sorunca bunlarla karşılaşıyoruz. Hayır işin kötü tarafı bi
“Elalem ikişer ikişer yapıyor, millet nasıl çocuk büyütüyor, siz de kendinizi gezdirin, aman siz çocuk yapmayın, yurtdışına gidin gezin aylak aylak” şeklinde insanın moralini bozan ve huzurunu kaciran bir anne var. “Moralin neden bozuk” diye sorunca bunlarla karşılaşıyoruz.
Hayır işin kötü tarafı bizi de baskiliyor ve gerçekten çocuk konusunda doğru karar verip vermemiz noktasında da yanlış karar vermeye itiyor.
Takmayım diyorum ama insan sinir oluyor ya. Ya bi ton dert var disarda, insanlar ne hastalıklarla, ne sikintilarla uğraşıyor… bunun derdi neymiş… biz çocuk yapmıyormuşuz, yaşımız geçiyormuş..
0
tahirkemalbozoglu
(05.06.25)
cocuk istemiyorsan söyle. o da ümidini kessin.

cocuk bir noktada istiyorsan, annen hakli.
0
sonsuz
(05.06.25)
Çocuksuzluk başkaları için ayrı üzüntü.
Çocuk lazım.
Annelerin hissiyatı başka oluyor.
0
diyecevaplandı
(05.06.25)
çocuk konusu beni de yemeye başladı

para önceliklerim farklı da hemen 'hee taam taam' diyorum. daha ben yaşamadım golden years'ımı;

pezevenge para harcıcak halim yok babasının şarap çanağına.. swh

Olursa prensesime canım feda. Swh
0
baldan kaymak
(05.06.25)
Boyle insanlarla, anne/baba akraba fark etmez; keskin ve sert bir sekilde konusulmadikca is sarpa sarar. "Sizi ilgilendirmiyor, karar bizim, daha fazla bunun konusunu acmayin, aramiz bozulmasin" deyin bitsin. Tabii bana yazmasi kolay, her ailede iliskiler farkli ama; siz ne kadar irim kirim ederseniz o kadar yuz bulacaklar.
Nefret ediyorum bu "neden cocuk yapmiyorsun" "Hadi cocuk yapin" baskisi kuran insanlardan. Belki deniyoruz olmuyor mna koyim, belki esimle aram kotu sevisemiyoruz, belki de olumcul hastayim kimseye soylemedim? Sanane lan sanane?

Sinir yaparlar insanda ya..

(Not: 3 cocugum var bu arada, sakin biri gelip cocuksuz insan boyle konusur falan demesin)
0
quaker
(05.06.25)
konuşmayın. genel olarak anneyle iletişimi azaltın yani. kendi ailenize odaklanın asıl. konuşmaya devam etmek istiyorsanız, illa o moralini soracaksanız da, bu konuyu açtığında konuyu hızlıca kapatın. hala devam ediyorsa baya odadan çıkın gidin ya da telefonu kapatın. bi noktadan sonra çocuk muamelesi yapmak ve kendinizden mahrum bırakmak gerekiyor maalesef.
çocuk kararındaki düşüncelerinize annenizle ilgili düşünceleriniz de karışmaya başladığı anda, o konuyu düşünmeyi kesin. 2-3 gün sonra daha temiz kafayla kendiniz için hayal kurun.

anne baba sevinecek iki torun sevecek diye dünyaya çocuk getirilmez. hele bir de bazıları var ki kendi çocuklarına musallat oldukları gibi toruna da musallat olup iki sevmeyle bırakmıyorlar, tüm hayatını ele geçirmeye çalışıyorlar. sanki çocuk sizin değil de onlarınmış gibi, onların yeniden bir çocuk büyütme fırsatıymış gibi. anne babadan gizlice sünnet ettireni gördüm ben.

bugün çocuk isteyen yarın ikinci çocuğu ister, çocuğu şurada okutun der, kız yaptın erkek olana kadar devam der, onu giymesine izin verme der, ister de ister yani. kendin için mi yaşayacaksın ailen için mi?
0
nolmus yani
(05.06.25)
Genel olarak @quaker ve @nolmus yani haklı ve @teyze'nin tam aksini söyleyeceğim, bu konuda kesinlikle eşinizi annenizin önüne atmayın, siz gerekirse biraz sert çıkarak konuyu kapatın.

"Anne yeter lütfen, bu konu eşimle benim aramızda"dan "gel yatak odamıza da gir bari"ye kadar geniş bir yelpaze var, anneyle ilişkinize göre uygun seviyeyi siz bilirsiniz.
0
kobuzchu kiz
(05.06.25)
evet edinmeyi düşünüyoruz başvurduk de xd madem o kadar çocuk seviyor. uzak durun+1
0
ala09
(05.06.25)
edmond honda +1

kesinlikle bu konuda anne babaların bile tek bir söz söylemeye hakkı yok. Daha da uzak kişilerin asla yok zaten. Çocuğu yapacak olan sizsiniz (o da gerçekten istiyorsanız) çocuk şart olması gereken bir şey değil.

bir gün evlenirsem ben de çocuğum olsun isterim ancak başkasına bu konuda ne zaman, hadi gibi bir söz de söyletmem annem dahil.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(05.06.25)
muhtemelen siz size bu soruyu yöneltene çocuk istememe nedeninizi açıklamıyor, uyduruk cevaplarla geçiştiriyorsunuz. eğer dediğim gibiyse çocuk yapmak istememenizin nedenini açıkça izah ederseniz daha da sıkboğaz etmezler.
insanlar yeterli cevabı alamayınca ısrarla sorar çünkü.
0
neira
(05.06.25)
neden yapayım? diye sorun. Her soruya bu soru ile cevap verebilirsiniz?
0
sparkle kiddle
(05.06.25)
memleketin hali, götü toplicam, daha vakti var vb de diyebilirsiniz. net bir şekilde bu konuda artık soru sormayın da diyebilirsiniz. net cevap önemli.
0
neira
(05.06.25)
Bir kadin arkadaşım, çocuk sorup duran annesi değil de kayinvalidesine "benim seks hayatıma niye bu kadar karisiyorsunuz" dedigini ve sonra bir daha konusunun açılmadığıni söylemişti. Bana biraz fazla geldi ama işlevsel olmuş.

Bence yurtdisina bir kere onu da götürün, geçer. Garanti veremiyorum tabii.
0
encokbenisevinnolur
(05.06.25)
ekonomik olarak kendilerine bağımlıysanız içişlerinize müdahale devam eder.

evleriniz de yakın olmamalı.
0
yurtsuz john
(05.06.25)
tipik gelenekselci aile buyugu davranıisi. yasi, gorgusu, konumu vs.. dogasi geregi normal davraniyor.bu yastan sonra kadini degistiremezsin. eger rahatsız oluyorsan kendini degistireceksin. ya anne kuzusu olmaktan vazgecicen yada çocuk yapican. bir koltukta iki karpuz olmuyor
0
buenosdias
(05.06.25)
Nesli devam ettirmek icin en az 3.. :)
0
designer
(05.06.25)
(9)

Aldığım arabaya kiyip binememek hakkinda

tahirkemalbozoglu
Böyle bir şey yasiyorum.Sıfır bir araç aldım ise gidip gelirken canım yaniyor nedense, gozum kesse otobüsle gidip geleceğim:)Bu durumun aşırı saçma olduğunu biliyorum ama biseyler yazarak bu düşünceden beni uzaklaştırabilirsiniz belkiThankss
Böyle bir şey yasiyorum.
Sıfır bir araç aldım ise gidip gelirken canım yaniyor nedense, gozum kesse otobüsle gidip geleceğim:)
Bu durumun aşırı saçma olduğunu biliyorum ama biseyler yazarak bu düşünceden beni uzaklaştırabilirsiniz belki
Thankss
0
tahirkemalbozoglu
(29.05.25)
İlk zamanlar böyle olur ama birkaç gün sonra götü başı çizilince o kadar da değerli olmadığını anlayacaksın bi boş vermişlik gelecek ruhuna, ondan sonra normale dönersin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.05.25)
dert etme bir süre sonra geçer.
0
parka
(29.05.25)
biri koltuğa kahve döksün geçer
0
yurtsuz john
(29.05.25)
ben de olsam kıyamam. bence sat, 2. el al. ciddiyim. ve ytd
0
ya ben lan neyse
(29.05.25)
Seni anlıyoruz ama
Daha beterini yaşayanlar var:
m.youtube.com
0
diyecevaplandı
(29.05.25)
aman km yapmasın diye kıyamadığın arabayı sattığın kişi eşeğe biner gibi binecek ve sana bol bol dua edecek adam hiç kullanmamış ne iyi diye :)

dünya malı dünyada kalır acıma ez gitsin. araba bu işi o.
0
ssekk
(29.05.25)
şöyle 3 4 günlüğüne kısa bi tatile kaçarsan arabayla, ege olur akdeniz olur ama mobil şekilde, oraxan oraya. hem artık mecburen kıydığını ispat edersin hem duygusal bir bağ kurarsın hem de aracın aslında sadece araç olduğunu da bilmekten çok yaşamış-hissetmiş olursun. naçizane
0
kel aynak kusu
(29.05.25)
aa aynı ben. (git: 1579354)

geçiyor bir süre sonra.
0
inheritance
(30.05.25)
Aynı durumdaydım. Çizdikten sonra ve ilk yıl neredeyse hiç kullanmayıp sigorta+kasko+bakım için 50k para verince benim bu aracı kullanıp gerekirse kaza yapmam lazım kafasına girdim. Boş yere bu saydığım masrafları yapmış olacakdın, böyle bak. Ayrıca, işyerine her zamanki saatte değil de daha erken veya daha geç gidince arabayı kullanmak mantıklı gelmeye başlıyor.
0
carnalflower
(30.05.25)
(5)

Cildiyeye gitsem yardımcı olurlar mı?

tahirkemalbozoglu
Burnumun kenarından yağ bezesi varSadece estetik kaygıyla devlet hastesine gitsem bunu alırım mısınız desem, bu şekilde izlem yapıyorlar mı?Yoksa yörü git lan daha ciddi şeyler için gel mi derler
Burnumun kenarından yağ bezesi var
Sadece estetik kaygıyla devlet hastesine gitsem bunu alırım mısınız desem, bu şekilde izlem yapıyorlar mı?
Yoksa yörü git lan daha ciddi şeyler için gel mi derler
0
tahirkemalbozoglu
(26.05.25)
Cildiyenin olayı bu değil mi zaten? Elbette yardımcı olurlar bence.
0
ezkaza
(26.05.25)
Doğru doktora doğru zamanda denk gelir ve derdini en doğru şekilde anlatırsan yardımcı olurlar. Denemekte fayda var.
0
sekizdokuzon
(26.05.25)
bu işi cildiye değil genel cerrahi yapıyor sanki

benim trapez bölgemde çıkan bir yağ bezesini genel cerrah almıştı. lokal anestezi ile 6- 7 dk sürmüştü. sonra patolojiye gitti temiz çıktı
0
yurtsuz john
(26.05.25)
yüzde olduğu için plastik cerrahiye gitmek gerekir.(vücuttakiler içinde genel cerrahiye)
ama yinede cildiyeye bir göstermek gerekebilir. belki kremle küçülüp kaybolabilecek bir şeydir.
0
my fault
(26.05.25)
plastik cerrahi bakıyor bezeye. ya da gittiğin doktor ona yonlendiriyor.
0
koela
(27.05.25)
(13)

Arabanın tatlısını ne zaman yiyeceğiz tipleri hakkında

tahirkemalbozoglu
Bu tipler hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bu tipler hakkında ne düşünüyorsunuz?
0
tahirkemalbozoglu
(25.05.25)
Ben böyle klişe şeyleri severim, sen de 1 kilo tatlı yaptır, tulumba bile olur, dağıt

O an orada olanların ağzı tatlansın, kaçıranlara da yaptık biz sana kısmet olmadı dersin
0
grimavi
(25.05.25)
Bütçe müsait değilse alma. 1-2 haftaya herkes unutur.
0
HellKeePer
(25.05.25)
Her zaman bedavaciysa, kendi asla bişi ikram etmiyosa gıcık olurum

Normal insansa "aiyy yarın unutmim güzel bı tatlı alim" diye düşünürüm
0
abuzer
(25.05.25)
bir kilo tatlı yaptırın ve dağıtın. baklava pratik olur, herkes bir dilim alır olay kapaanır. milletin ağzı tatlansın. şaka da olsa takılmayı bırakırlar.
0
exlibris
(25.05.25)
Aslında yeni mal mülk almış insanı maddi olarak zorlamak bana hep saçma gelmiştir. Yine de bir tepsi baklava çok pahalı olmasa gerek. Alın yesinler:d
0
ruhen hastayim ben
(25.05.25)
Ben verilmesi gerektiğini düşünüyorum, göz kalıyor, arabaya zarar vermesin :) nazar var, negatif enerji. Verilmeli, o haset etkisi bir kırılmalı bence. İnsan iyi niyetli ya da kötü niyetli de olsa bi vibe veriyor negatif olarak.
0
damba
(25.05.25)
sünnet mi ya bu ahaha. ne tatlisi. ilk defa duydum. sacmalik.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.05.25)
Evet ne zaman yiyecez merak ediyorum, bi tatlı yediremediniz bana diyebilirsin.

Ben bu ağız tatlılığı meselesiniz, bir kötülükten kurtulanların yaptığını biliyorum. Yani bizde öyledir. Mesela ailenin evlatlarından biri çok zarar gördüğü eşinden hayırlısıyla boşanınca boşanılan gün bir tatlı yaptırılır ev halkına ikram edilir. Lokum bile olsa çok iyi gelir. Çok acı bir olay yaşadık, ağzımız tatlansın moraller daha çabuk düzelsin anlamına gelir. Kolay değil evet ama hiç değilse psikolojik bir destek olur.

Ev araba almak evladı olmak işe girmek vs vs fazladan para harcamayı meşru kılmaz bence. Çok seviyorlarsa sevenleri tatlı yedirsin. Ne yeme meraklısı milletiz ya.
0
muhayyer divan
(25.05.25)
Ya senin içinden geliyosa yap da birileri söyleyince yapmak bana saçma geliyo sevmiyorum öyle yüzsüzce tatlı isteyen insanları.
0
turuncu tonlarda
(25.05.25)
araba kazasından sağ kurtuldun tatlısı aldıran bile vardı iç.anadoluda
sizinkiler sempatik bence
0
bir soru sorcam
(25.05.25)
araba aldığında tatlı dağıtıldığını ilk defa duydum. hangi yörenin adeti bu? iç anadolu falan herhalde.

kendin de daha önce başkalarının tatlısını yemişsen alırsın, yoksa salla gitsin.
0
sir gawain
(26.05.25)
adettendir, ben almıştım.
hiç duymadım diyenler "yeni arabayı ne zaman ıslatıcaz" diyenleri de mi hiç duymadınız.
0
duyuruuser
(26.05.25)
araba, ilk maaş, ilk emekli maaşı gibi şeyler ıslatılır. içinden geliyosa yap. bence hoş bi geyik. yapmazsan kimse de bi şey demez.
0
archmeister8
(26.05.25)
(4)

Konut sigortasi yaptırmak zorunlu mu?

tahirkemalbozoglu
Konut kredisi ile çekilerek alinan ve kredisi devam eden ev için konut sigortası yaptırmak kredi bitene kadar mecburi mi ? Dask mecbur, fakat konut sigortasında da durum aynı mı?
Konut kredisi ile çekilerek alinan ve kredisi devam eden ev için konut sigortası yaptırmak kredi bitene kadar mecburi mi ? Dask mecbur, fakat konut sigortasında da durum aynı mı?
0
tahirkemalbozoglu
(23.05.25)
ilk sene zorunlu sonra değil diye bir şey dendi bana. doğruluğunu bilmiyorum. seneye dilekçe verin iptal ettin dediler. inşallah doğrudur. çok pahalı çünkü
0
glamdr1ng
(23.05.25)
Zorunlu degil. Sadece dask zorunlu.
0
nuevo
(23.05.25)
Kredi bitene kadar evi banka alabilir, aslında kredi bitene dek bankanın. O yüzden her sene yenilenmesi gerek demişlerdi bana.

Eğer yenilemezsek kredi öderken ev yıkılır yanar vs ve kredinin devamını da ödeyemezsek ne olur? Böyle yazınca bu olasılık düşük bir ihtimal gibi geldi.
0
biseysorcaktim
(23.05.25)
Bana zorunlu olduğu söylendi. Birkaç faydasını da gördüm. Daskı da bunu da zorunlu olmasa bile yaptırırım. Onun için de irdelemedim hiç.
0
Mirket
(24.05.25)

ODTÜ visnelik konserleri hakkında

tahirkemalbozoglu
90 lar sanatçısının olduğu ODTÜ konserleri ortam nasıl oluyor arkadaşlar giden memnun kalan oldu mu?
90 lar sanatçısının olduğu ODTÜ konserleri ortam nasıl oluyor arkadaşlar giden memnun kalan oldu mu?
0
tahirkemalbozoglu
(20.05.25)
(27)

80 Bin TL Maaşı Bırakıp İtalya Roma’da Garsonluk

tahirkemalbozoglu
80 bin liraya yakin maas aliyorumYari özel yarı devlet işi ama işten çıkartılma ihtimalim yok ben istemediğim sürece, memuriyet diyebiliriz yani şuandaki işeEv ve araba var bana aitBen evet dersem eger İtalya roma da calisma izni ayarlanacak restoranda getir götür garsonluk işi var. riske değer mi U
80 bin liraya yakin maas aliyorum
Yari özel yarı devlet işi ama işten çıkartılma ihtimalim yok ben istemediğim sürece, memuriyet diyebiliriz yani şuandaki işe
Ev ve araba var bana ait
Ben evet dersem eger İtalya roma da calisma izni ayarlanacak restoranda getir götür garsonluk işi var. riske değer mi
Uzun süredir gitmek istiyorum açıkçası, insanların durumu, birbirine karşı sevgisizligi, yozlaşma, bozulma vs vs. Avrupa’da yaşayıp orada yaşlanmak istiyorum. yaş 35 yolun yarisi eder.
0
tahirkemalbozoglu
(19.05.25)
Italya için böyle bir şey yapmazdım. Alım gücü düşük. 80 bin TL maaş fena değil. Italya bana göre overrated bir ülke. Türkiye'de yakın diye bir sempati var abartı var. Yeni zelanda'ya gidemeyen yurdum insanının yurtdışı macerası.

Ev ve araba da varsa hiç değmez. Memuriyet tarzı yatış işindeysen cennettesin
0
runaway
(19.05.25)
roma'da garsonluk ne kadar getirecek? tr'de post-tax $2k is garantisiyle çok güzel bir deal. ben sanmıyorum italya'da bunun üstüne cikasiniz kolayca. bir de kira falan verilecek.

maceraperestseniz olur ama diğer turlu ben garsonluk yapmak icin garanti isimi bırakıp dilini bilmediğim ülkeye gitmeyi çok sacma buldum.
0
antikadimag
(19.05.25)
Attan inip eşeğe binmekse mesele yurt dışına yerleşmek makul değil
0
vedatchilipeppers
(19.05.25)
Havaalanında,
İtalya bir garson kazandı..

diye paylaşım yapamayacaksan boşver.
Aşırı rahatlığın battığını gösteren maceralara hiç girme .
0
diyecevaplandı
(19.05.25)
sen düzenini bozma beni yolla :)
0
anon1m
(19.05.25)
Türkiye mevcut haliyle leş olsa da benefitleri yok değil. Özellikle sağlık sistemi bu kadar suriyeliye falan rağmen halen işleyebiliyor.
0
runaway
(19.05.25)
Boş düşünceler. İşine devam plz.
0
Shepard
(19.05.25)
35ten sonra milletin ağız kokusunu çekemezsin. Düşün arap turist sana atar gider yapıyor.
0
mikahakkinen
(19.05.25)
sacmalama ne garsonlugu. o kadar da degil.
ev ve araban seninmis daha ne istiyorsun. avrupa'da büyük sehirlerde ev alamazsin. vizesiz gezme hayallerine da kapilma derim o maaslarla.

20 yasinda yapsaydin cok güzel hayatin olurdu ama 35 gec.
0
sonsuz
(19.05.25)
Hani avrupanin gelismis bir kosesine gidiyor olsan neyse de Italya hele Roma turkiyeden hallice. Pislik gibi muamele gordugunle, yedigin irkcilikla falan kalirsin.
0
hot potato
(19.05.25)
Mevcut kosullarin vs karsina sunulan kosullar yapinca bir mantığı yok. Hele italya'nin yani.

Aynı hayat kosullarini hayatta yakalayamazsin. Avrupa su kararı verecek kadar da güzel değil, o kadar da değil yani.
0
logisticsmanager
(19.05.25)
Okuyunca "daha neler?" dedim ben. Bahsettiğiniz yer İtalya bir de.

Tamam, Türkiye'de de bir sürü sorun var ama Avrupa da cennet değil. Attan inip eşeğe binilmez şu koşullarda. Bir sene sonra üzülerek geri dönersiniz.
0
fraise
(19.05.25)
Yurtdışında garsonluk guzel is. Bos falan toplamiyorlar. Müşteri goturuyor. Calisma izni olayina inanmadim. Garsonluk icin tr den adam getiremezler. Muhendis olarak gitmeniz daha mumkun.
0
Kahvedesu
(19.05.25)
Attan inip eşşeğe binilmez
0
Rondak
(19.05.25)
oncelikle agir konuscam bastan kusura bakma ama inan senin iyiligin icin. kimseyi tanimiyacaksin, maasin dusecek, statun dusecek, pozisyonun dusecek, devlet memurlugun bitecek, hizmet edilen iken hizmet eden olacaksin vs.. bu sartlarda gitmek icin katiksiz bir gerizekali olmak lazim. ayrica sevgisizlik, yozlasma, bozulma da gecersiz sebepler. cunku orda garson parcasi bir gocmen olarak gorecegin muamele inan bana burda statu sahibi bir devlet memurlugundan cok daha beter olur.
0
buenosdias
(19.05.25)
Çok benzer koşulları bırakıp işsiz olarak yurt dışına gidiyorum, çünkü bey burada iş arıyorken oradan teklif aldı. Yaşlar 38-40. Çok mantıksız bir karar olduğunun farkındayım. Burada masrafımız yoktu, benim gayet oturmuş bir hayatım, gül gibi işim vardı. Şimdi iş bulana kadar tazminatımla geçinmeye gidiyorum ki bulacağım iş vardiyalı olabilir ve geçinmeme ucu ucuna yetecek kadar maaş verebilirler. Bey burada iş bulabilseydi kalmaya ikna ederdim. Yani bence mantıklı değil. Ancak çok sevdiğin biri için yapılabilecek bir fedakarlık. Tek başına sürünmeye hiç gidilmez.
0
cilacı ökkeş usta
(19.05.25)
buradaki konforu orada bulamazsın. orada 2. sınıf insan muamelesi göreceksin. rahat battı galiba, garsonluk dünyanın en zor mesleklerinden biridir. madem iyi para kazanıyorsun ev araba sorunun yok, sürekli yurt dışına tatillere giderek bu özlemini giderebilirsin. hem gezersin, hem eğlenirsin. yaşama fikri her şey güzelken bana saçma geldi.

düzenin yoksa işsiz avare olsaydın neyse de düzen bozmaya değmez.
0
koela
(19.05.25)
git abi. seni buraya bağlayan extra bişey yoksa git. biraz girişken biriysen zaten garsonluktan başka yerlere de atlarsın. ama avrupa için çok çok büyük beklentilere girme.
0
scudman1
(19.05.25)
Anca ilerde pasaportu kesin alacaksan bir ihtimal gidilir.
0
hububrad
(19.05.25)
Senin maaşını alan beyaz yakaların %80'i fıldır fıldır avrupada geziyor senin garsonluk için düşündüğün yerde para eziyor üstelik çoğunun evi de yok.

Avrupaya yerleşme niyetiniz varsa kendi mesleğinizle ilgili şeyler bakın.
0
Mcfly
(19.05.25)
İtalya ücretlerin yüksek olduğu bir ülke değil. Başka bir yer olsa düşünebilirsin belki diyeceğim ama 1800 euro maaş bırakılıp İtalya'da garsonluk yapılmaz. Zaten alacağın para en fazla o kadar olur orda.
0
synesthesia
(19.05.25)
Git, hiç durma. Çoğunluğa göre oldukça net bir durumda kafan "uzun zamandır gitmek istiyorum" kafasıysa seni gitmek paklar.
0
prole
(19.05.25)
Bu arada aklıma şey geldi. Kanada'ya göç programındaki kız. Aselsan'daki işini bırakıp Kanada'ya y.lisans yapmaya gitti. Garsonluk yapıyordu.

Bu arada bir işveren sizi Tr'den getiriyorsa, ilk çalışma izniniz ona bağlı oluyor. Yani Roma'ya garson olarak giderseniz, ilk yıl Roma'da garson olarak çalışabilirsiniz. Ne başka şehre ne de başka alana geçebilirsiniz.
0
Kahvedesu
(19.05.25)
Ben italyanların okumuşlarına bile katlanamıyorum, sen git 1-2 hafta çalış, italyanları tanı, dene. bir daha belki adımını bile atmak istemezsin.
0
spherical
(19.05.25)
gördügüm kadariyla bircok insanin avrupa ile ilgili cok ucari, gercekcilikten cok uzak hayalleri var.
80 bin maas + ev senin. o isin sana sagladigi konforu roma'da garsonluk yapmak saglamaz.
öte yanda sana gelen bu teklifin de bana gercekci gelmeyen bir yani var. ab'den garsonluk icin vize alinamayali baya oluyor cünkü vasifsiz is. adamlarin vasifsiz eleman ihtiyaci yok ki sana vize versinler? bir süre sonra sorunla karsilasma riskin cok yüksek. hele garsonluk gibi bir iste, vizen de isverenine bagliyken sömürülme olsiligin %5000.

en son sözlükte bir yazar, ki onun yasi da 27 civariydi, avusturya'ya gelmisti garsonluk yapmak icin. bir süre sonra isverenle anlasamadi, viyana'ya gecti. orada köpek gibi calisti bir otelde ama sonra orasi da olmadi geri döndü, en son ögrenci olayim falan diye gelmeye calisiyordu. yani, neden? haftada 60 saat karin tokluguna calismak icin neden bu eziyet?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.05.25)
1800 euro'nun türkiye'deki alım gücü muhtemelen roma'da yapacağın garsonluğun alım gücünden daha iyidir ki ev de benim diyorsun.
20'li yaşlar sonrası türkiye'de 1500 euro ve üstü kazanan birinin yurtdışında birebir aynı işi yapmayacaksa yurt dışına gitmesi çok saçma.
0
denizgonen
(19.05.25)
Avrupa göç konusunda iyi, ama kime iyi?

Türkiye'de mavi yakalıysan eğer asgari ücretin biraz üzerinde kazanırsın.
Ama bu mavi yakalılar avrupa'ya gittiklerinde sınıf atlıyorlar.

Aynı şey beyaz yakalı ya da memur için geçerli değil.
35 yaşına kadar burada yakaladığınız yaşam standartları Avrupa'da bulamazsınız.

Eviniz arabanız var. Türkiye'de bunlara sahipseniz ortalamanın çok üstünde bir yaşamınız olacak.

İtalya'da buradaki konforunuzu garsonluk geliriyle sağlayamazsınız.
Muhtemelen göçmen yoğunluklu bir mahallede, göçmen yoğunluklu ufak bir dairede yaşayacaksınız.

Eğer mavi yakalı az kazanan biri olsanız hemen gidin derdim.
Ama beyaz yaka olarak hele 35 yaşında çok zorlanmanız olası.

İtalya diğer avrupa ülkeleri kadar kozmopolit bir yer de değil.

Yani dil bariyeri de olacak.

Bir de garsonluk işinin garantisi var mı?

Mesela daha farklı bir avrupa ülkesini konuşsak, atıyorum İngiltere, Fransa, Hollanda gibi biraz daha kozmopolitleşmiş ülkeleri konuşsak birçok fırsat bulabilirsiniz. Ama italya için bu risk tartışılır.

İtalyan gençleri bile italya'da durmuyor. İmkan azlığı, ağır bürokrasi ötürü. İtalya AB içinde en çok göç veren ülkelerde ilk 5 içinde. Romanya, Polonya, Bulgaristan ve Yunanistan'la yarışıyor bu konuda.

Mevzu paraysa italya'dan başka seçeneklere bakın. Para kazanmak için gidilecek ülke değil. Sizin koşullarınızda yani.
0
anten
(19.05.25)

Opel astra bakım periyotları hakkinda

tahirkemalbozoglu
30 binde su malzemeler60 binde su malzemeler değişmeli diye genelde bir tablo oluyordu bulamadım. Yardımcı olursanız sevinirim
30 binde su malzemeler
60 binde su malzemeler değişmeli diye genelde bir tablo oluyordu bulamadım. Yardımcı olursanız sevinirim
0
tahirkemalbozoglu
(15.05.25)
(13)

Tapu harcını kim öder?

tahirkemalbozoglu
Bizim kamil peder bir ev için anlaşma yapıp kapora veriyor ve sözleşme yapiyor. Sözleşmede soyle yaziyor “ Devir esnasında tapu masrafları ile alıcıya düşen tüm resmi harçlar aliciya, satıcıya düşen resmi harçlar satıcıya ait olacaktır. ”Bu durumda tapuda masrafları yari yarıya mı yoksa bizim pedere
Bizim kamil peder bir ev için anlaşma yapıp kapora veriyor ve sözleşme yapiyor. Sözleşmede soyle yaziyor
“ Devir esnasında tapu masrafları ile alıcıya düşen tüm resmi harçlar aliciya, satıcıya düşen resmi harçlar satıcıya ait olacaktır. ”

Bu durumda tapuda masrafları yari yarıya mı yoksa bizim pedere girmiş mi?
Satıcıya düşen resmi harçlar dedigi husus ne?
0
tahirkemalbozoglu
(13.05.25)
Tapu harci zaten yari yariya odenir. Neye imza attiginizin da bir onemi yok.
Borc TC numarasi ile direk uzerinize cikar. Yani %2 sen odersin %2 satici oder.

Ama bircok satici ben hicbirseye karismam diyip bu borcu aliciya odetiyor.
Aslinda babaniz dogru seye imza atmis.
0
nuevo
(13.05.25)
Olması gereken bir şeyin, olması gerektiğine dair bir madde. Vurgu olmuş, iyi olmuş.
Genellikle alıcıya kilitlenmeye çalışılır satıcının yükümlülüğü de.
0
Mirket
(13.05.25)
normalde evet alıcı kendi ödemesini ve satıcı kendi ödemesini yapar ama uygulama öyle değil. tamamını alıcı ödüyor. eğer en başında böyle bir pazarlık yapılmış ve anlaşılmışsa herkes kendi ödemesini yapar.
0
scudman1
(13.05.25)
Yani bu maddeye anlaşmaya göre yarı yarıya mı ödenecek arkadaşlar?
0
🌸tahirkemalbozoglu
(13.05.25)
Satici bunu kabul etmez. Alici oder bu rakamlari, yuzde 99 bu sekilde pratikte surec. Teori ayri.
0
die fetten jahre sind vorbei
(13.05.25)
alici oder aksini gormedim hic
0
tahtakafa
(13.05.25)
Kamil oğlu tahir seni. Babana saygın olsun.
0
Shepard
(13.05.25)
gerçekte alıcı öder hepsini.
0
adivar
(13.05.25)
Merhaba, sözleşmeye göre eşit olarak ödenir. Babana tavsiyem ise böyle Kamil evlada bir lira bırakmamak lazım.
0
Mistyimage
(14.05.25)
Yasada eşit, reelde alıcıya ait hep...
0
yadigar
(14.05.25)
peder'de kamillik yok. olması gereken bu. sözleşmedeki madde doğru yani.

toplam yüzde dört'lük bir tapu harcı var sanırım. 2'sini alıcı, 2'sini satıcı ödüyor normal şartlar altında. yasa gereği böyle yani.
ama pratikte öyle olmuyor. pratikte iki harcı da alıcı ödüyor.
aksini duymadım ben.

yüzde 4'ü de siz ödeyeceksiniz yani, yüksek ihtimalle.
0
biseysorcaktim
(14.05.25)
diğer ödemeler de döner sermaye iradi, damga vergisi falan oluyor.
onlar bu tapu harcı kadar yüksek değil.
0
biseysorcaktim
(14.05.25)
İşin raconu bu baban kamil değil.
0
Mcfly
(14.05.25)
(6)

MSG zararlı mı?

tahirkemalbozoglu
Kimisi msgli bir ürünü asla yemem derken kimi de tuz neyse MSG de o dur diyor. Sizin görüşleriniz nedir?
Kimisi msgli bir ürünü asla yemem derken kimi de tuz neyse MSG de o dur diyor. Sizin görüşleriniz nedir?
0
tahirkemalbozoglu
(10.05.25)
Daha önce verdiğim cevaplardan bir derleme yapayım:

Monosodyum glutamat (MSG) zararlı bir ürün değildir, glutamik asit isimli amino asitten elde edilen bir tuzdur, şeker kamışı ve pancar gibi bitkilerin fermantasyonuyla elde edilir ve eklendiği ürüne umami lezzeti verir, domates gibi pek çok gıda ürününde de doğal olarak bulunur. MSG bir kimyasal değil fermante bir üründür, kafada daha net canlandırmak için sirke ya da turşu gibi de düşünebilirsiniz üretim şeklini, MSG kristalleri bu fermantasyon sonucunda elde edilip kullanılıyor, MSG günümüzde cips gibi dandik ürünlerde kullanıldığı için insanlarda "zararlı bu" algısı oluştu ama cips türü ürünleri dandik yapan MSG değil trans yağlardır, MSG, yukarıda da dediğim gibi, pek çok bitkide doğal olarak bulunur ve tüketilir, sonradan eklendiği ürüne de lezzet verir, ürünün kendisi bir katkı maddesi ya da koruyucu değildir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.05.25)
tuz ve msg'nin sağlık riski oluşturabilecek kısmı içeriğindeki sodyum miktarları.

tuz neyse msg de odur diyemeyiz, tuz daha bile zararlı içindeki sodyum içeriğinden dolayı. tuzda 40% sodyum var, msg'de ise 12% civarında. o yüzden tuzun yanında msg daha masum kalıyor.
0
king lizard
(10.05.25)
Bu arada tuz için de sağlıklı bir insan için zararlıdır diyemeyiz zira tuz da birçok metabolik işlemlerde kullanılıyor, mesela kaslarımızın kasılıp gevşemesi sodyum sayesinde olur. Kaslarımızı kasacağımız zaman ya da kalp gibi otomatik kasılan kaslar ya da mide kaslarının kasılması için sodyum gereklidir, kas için bir elektrik sinyali geldiğinde sodyum kanalları açılır ve sodyum hücre içine girerek kasın kasılması için gerekli prosedürü başlatır, bu noktada kalsiyum salınımı olur ve bilinçli/bilinçsiz çalışan kaslar kasılmaya başlar, bu işlem sona erdiğinde ise hücre içindeki sodyum dışarı atılır ve kasımız gevşer, eğer biz "tuz zararlı aga" deyip sodyum almazsak kaslar gevşemekte zorlanır, o zaman da kas krampları kas ağrıları yaşarız, aynı şekilde yetersiz sodyum alımı kalp kası gibi kaslardaki elektriksel sinyallerin aktarımını bozabilir aritmi yaşatabilir hatta ileri vakalarda kalbin durmasına bile neden olabilir ama dediğim gibi sağlıklı bir insan için uygun miktarda alınan sodyumun bir zararı yoktur bilakis gereklidir ama yüksek tansiyon gibi bir hastalık varsa damariçi basıncı artıracağı için bu profildeki hastaların doktor önerisine göre kullanmaları gerekir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.05.25)
Paketli gıdalarda sıklıkla kullanıldığı, lezzeti artırdığı, insanları paketli gıda tüketimine ve ayrıca da daha çok yemeye teşvik ettiği için bir dolaylı zarardan bahsedebilir miyiz?
0
Mirket
(10.05.25)
Hocam öyle düşünmek biraz bağcıyı dövmek gibi oluyor, MSG Asya mutfağında özellikle Japon mutfağında sıklıkla kullanılan bir baharat, Çin'de Tayland'da falan da kullanılıyor, yani bizim karabiber kullandığımız gibi kullanıyorlar, MSG'ye bu şekilde de bakabiliriz, en nihayetinde bir baharat bu, cipste ya da benzer ürünlerde sarımsak acı biber falan da kullanılıyor lezzet versin diye, bu düşünceyle yola çıkarsak bu ürünler için de dolaylı olarak zararlı ürünlerdir dememiz gerekir ama tabii ki böyle bir şey dememiz doğru olmaz, MSG için de aynı şey geçerli. Gerçi böyle savununca MSG lobisi yapıyormuş gibi gözüküyorum ama öyle yapmıyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.05.25)
2010-2014 arası aralıkta bir himalaya tuzu furyası başladı. Bu tarz yanılgılar hep o zamandan kalma. Bunun ticaritini kimler yapıyordu bilmiyorum ancak baya din gibi savunuluyordu.

O dönemde "rafine tuz" muhabbetiyle msg de bundan payını aldı. Msg için ayrı bir "katkı maddesi" tartışması da var ama tuz muhabbetinden de nasibini aldı.

Neticede bunlar fayda-zarar ekseninde birbirleriyle aynı noktada duruyorlar. Ancak işin ilginç kısmı himalaya tuzu kontrolsüz yapısı nedeniyle daha zararlı olma pıtansiyelini az da olsa taşıyor.

Sorunuz MSG ile ilgili biliyorum ancak bu tip tartışmaların çıkış noktasını oluşturması ve tarihi altyapısını anlamak anlamında önemli bir konu bu.

Zamanında bu "farklı tuz" karmaşası ortalığı iyice karıştırınca kolay okunabilir bir şekilde olan biteni anlatmaya yönelik bir yazı yazılmıştı benzer şeyler soran insanlara yolluyorum hep

yalansavar.org
0
akhenaten
(11.05.25)
(1)

Ankara- buğday ürünleri un, İrmik nereden bulunur

tahirkemalbozoglu
Özellikle ulusta bakabileceğim neresi var. 0 numara ince İrmik çeşiti için soruyorum
Özellikle ulusta bakabileceğim neresi var. 0 numara ince İrmik çeşiti için soruyorum
0
tahirkemalbozoglu
(10.05.25)
Gimat'ta kesin vardır ama perakende alabilir misin bilmiyorum. Hiç değilse yönlendirirler perakende satan yerlere.

Ya da yine o civarda pastacılık malzemeleri satan perakende gross'lar var.

Yani ilk bakman gereken yer Gimat ve civarı.
0
kibritsuyu
(10.05.25)
(7)

Yatirim aracı olarak araba almak

tahirkemalbozoglu
Ekside çok konusu geçmiş. Burda da sormak istedim. Sb. Evetse neden hayırsa neden
Ekside çok konusu geçmiş. Burda da sormak istedim.
Sb. Evetse neden hayırsa neden
0
tahirkemalbozoglu
(09.05.25)
Artık ikinci eli pek para etmeyecek olan yeni bir sürece giriyoruz. Televizyon almak, buzdolabı almak gibi bir şey olacak. Araba almak da.
0
Mirket
(09.05.25)
surekli deger kaybeden birseyden yatirim araci olmaz.
deger kazaniyor hissi fake ve paranin deger kaybetmesi ile alakali.
0
cooperr
(09.05.25)
Televizyonla araba aynı kefeye konduysa ekonomi gerçekten başka bir boyuta geçmiş demektir. Araba dediğin şey hala Türkiye’de enflasyona karşı en kolay korunma yollarından biri. Bugn doğru arabayı doğru zamanda alan biri hem parasını koruyor hem de ihtiyaçlarını karşılıyor. Seneyeaynı parayla o arabayı alma ihtimali kalmıyor bile çoğu zaman.

Evet, şu anda piyasada bir durgunluk var ama bu her zaman böyle kalacak diye bir şey yok. Faizler düşünce, döviz kıpırdansa, o ‘televizyon’ birden ‘yatırım aracı’na dönüşüverir yine. Her şey geçiciaraba da öyle hemen ‘buzdolabı’ falan olacak kadar basit değil bence.
0
dedeminhirkasi
(09.05.25)
Her dönemin kendi yatırım enstrümanı oluyor. Pandemi ve sonrasında araç fiyatları çok agresif yükseldi, şu an düzeltmesini yapıyor. Avrupa'daki Tesla boykotu sebebiyle Tesla bizim ülkede %10 vergi ile satış yapınca içten yanmalı motorlara karşı avantajlı araç satmaya başladı.

Tesla'nın bu stratejisi aynı çizgide ilerlerse 2-3 sene içerisinde fosil yakıtlı araçlar çöp olabilir. Bununla birlikte pil teknolojisi ve uzun vadeli kullanımı kendi içinde riskler barındırıyor.

Velhasıl araba artık riskli bir yatırım aracı.
0
en bi orijinal
(09.05.25)
mekanik ve teknolojik alet edevattan yatirim araci olmaz. kullandikca eskiyor, zamanla yeni teknoloji gelisiyor.
0
Sour
(09.05.25)
Aktif kullanılmayacak, ihtiyacı karşılamayacak ve kenarda dunacaksa kötü bir yatırım bence.
Kasko, trafik, mtv, bakım derken 1,5-2 milyonluk arabanın 60-80 bin tl mabrafı olur durduğu yerde. Fiyatlar da aşırı şiştiğinden dolar bazında artmıyor, hatta tl bazında bile hemen hemen hiç artmıyor diyebiliriz. Madem -sadece- yatırım, daha iyi gelir getirecek yollar var.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(10.05.25)
arabanıza biri çarpsa ne olacak?
0
co2s2
(10.05.25)
(3)

Araç satisinda güvenli ödeme olayı

tahirkemalbozoglu
Satin alacağım araç abimin aracı. Arabanın parasını ben çok önceden gönderdim. Şimdi de aracı üzerime alacağım. Artık güvenli satış sistemi olmadan devir olmuyor sanirim. Bu nedenle örneğin 20 bin tl gibi bir miktar güvenli ödeme ile ödenerek araç devir işlemi olur mu? Bu miktarda bir sınır var mı a
Satin alacağım araç abimin aracı. Arabanın parasını ben çok önceden gönderdim. Şimdi de aracı üzerime alacağım. Artık güvenli satış sistemi olmadan devir olmuyor sanirim. Bu nedenle örneğin 20 bin tl gibi bir miktar güvenli ödeme ile ödenerek araç devir işlemi olur mu? Bu miktarda bir sınır var mı ayrıca daha sonra benim için yani aracı alan için aracı satarken filan sorun olur mu?
0
tahirkemalbozoglu
(08.05.25)
Bir noterde; güvenli ödeme yaparken eft limitlerine takılan birisine, "tamam gönderebildiğini gönder kalana senetli satış yapalım" denildiğini duymuştum.

Ama senetli satış olmadığını da yazanlar olmuş. En iyisi notere gidip sormak.
0
nickini vermek istemeyen uye
(08.05.25)
1.000 tl gönderseniz de olur üstünü senetli satış yazarlar bir problem yaşamazsını hocam
0
visenfoni
(09.05.25)
Ben geçen araç aldım. Birazını adama havale ettim, birazını altın olarak verdim, birazını dolar olarak verdim, birazını da karta taksit yaptırdım.

e devletten işlemleri başlattı, sms onayları, gelen ibana yani takas banka da orada yazan kodu açıklamaya ekleyip gönderiyorsun.

ben de 1000tl gönderdim.

notere gittik. paranın üstünü senet olarak aldım diye mi ne bir ibare yazdı noter alıcı adına. o şekilde satışı gerçekleştirdik.

hatta ben bi gerildim, senetli satış ne demek yani bu adam sonra bana dava açmasın paramı vermedin diye... dedim. yok öyle bişey olmaz burda senetli satış diye imzaliyor dedi noter.

çok anlamadım ama böyle oldu yani.
0
ananiyimioguz
(09.05.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.