kardesnediyorsunsen
Yıllar önce PSX'de tekken 3 oynamıştım ondan başka alakam yok konsollarla. mouse olmadan nasıl oynanıyor first person shooterlar? Auto aim desem zevkli oluyor mu ki? Sniperın dürbününü açıp mousela ayarlayıp tam adamın kafasından vurmak daha zevklidir sanki. Cod: Black Ops oynarken aklıma geldi de o
Yıllar önce PSX'de tekken 3 oynamıştım ondan başka alakam yok konsollarla. mouse olmadan nasıl oynanıyor first person shooterlar? Auto aim desem zevkli oluyor mu ki? Sniperın dürbününü açıp mousela ayarlayıp tam adamın kafasından vurmak daha zevklidir sanki. Cod: Black Ops oynarken aklıma geldi de ondan şey ettim :)
Bir de ricam lütfen fanboyluklarınızdan sıyrılıp cevaplayınız :)
Bir de ricam lütfen fanboyluklarınızdan sıyrılıp cevaplayınız :)
0
aynı soruları bende konsol almadan önce kendime soruyordum ama oynadıkça gerçekten alışıyorsun ben ikisini de denedim bir ps3 fanı olarak xbox 360 kolu fps daha yatkın gibi amacim hiç birini iyilemek yada kötülemek değil bana öyle geldi
0
yıllar sonra metal gear oynadım ilk chapter da zorlandım da sonrasında gayet normal oynanıyor. 3rd party mouse klavye destegi var. bu saatten sonra cıkcak tum fps ler 3ps ler move lu cıkar zaten.
0
Counter-strike'ın ilk yıllarından beridir pc de fps oynamıyorum.
ama ne yalan söyliyim, mouse+keyboard ikilisi hala burnumda tütüyor. ps3 koluna alışamadım hala. hardcore fpsci değilim belki pratik eksikliğimden kaynaklanıyor bu alışamama durumu.
ama gamepadlerle mouse+klavye ayarında, hatta daha iyi nişan alan hayvanlar da yok değil. youtube'dan cod videolarına bakabilirsin. çoğu game padle oynuyor, ama sanırım hepsi şu aparatı kullanıyorlar. www.kontrolfreek.com
ama ne yalan söyliyim, mouse+keyboard ikilisi hala burnumda tütüyor. ps3 koluna alışamadım hala. hardcore fpsci değilim belki pratik eksikliğimden kaynaklanıyor bu alışamama durumu.
ama gamepadlerle mouse+klavye ayarında, hatta daha iyi nişan alan hayvanlar da yok değil. youtube'dan cod videolarına bakabilirsin. çoğu game padle oynuyor, ama sanırım hepsi şu aparatı kullanıyorlar. www.kontrolfreek.com
0
kardesnediyorsunsen
(bkz: yaran facebook status'ları)bu başlıkta benim anlamadığım bir konu var. yaran facebook status'larından kasıta) çok komik, zeka dolu, güldüren, güldürürken düşündüren vs. status mu?b) apaçilik, mallık içeren, bizi satanı biz şimdi beleşe veriyoruz tarzı, ay mala bak vs. dedirten status mu?sanki
(bkz: yaran facebook status'ları)
bu başlıkta benim anlamadığım bir konu var. yaran facebook status'larından kasıt
a) çok komik, zeka dolu, güldüren, güldürürken düşündüren vs. status mu?
b) apaçilik, mallık içeren, bizi satanı biz şimdi beleşe veriyoruz tarzı, ay mala bak vs. dedirten status mu?
sanki her iki anlamı da içeren entryler var gibi.
bu başlıkta benim anlamadığım bir konu var. yaran facebook status'larından kasıt
a) çok komik, zeka dolu, güldüren, güldürürken düşündüren vs. status mu?
b) apaçilik, mallık içeren, bizi satanı biz şimdi beleşe veriyoruz tarzı, ay mala bak vs. dedirten status mu?
sanki her iki anlamı da içeren entryler var gibi.
0
0
kardesnediyorsunsen
Toplu yazar alımları nasıl oluyor? Belli bir sayıdaki kişi mi(mesela 5000 kişi) alınıyor? Yoksa o an çaylak olup 10 entry'sini tamamlayanların hepsi mi alınıyor?
Toplu yazar alımları nasıl oluyor? Belli bir sayıdaki kişi mi(mesela 5000 kişi) alınıyor? Yoksa o an çaylak olup 10 entry'sini tamamlayanların hepsi mi alınıyor?
0
Merhaba,
ssg'nin doğumgünlerinde falan oldu hep. Yaklaşıyor yine. Yapar mı, bilmem.
(bkz: ssg'nin doğumgünü)
Selamlar.
ssg'nin doğumgünlerinde falan oldu hep. Yaklaşıyor yine. Yapar mı, bilmem.
(bkz: ssg'nin doğumgünü)
Selamlar.
0
belli bir sayıda alınıyor.
şu an onay bekleyen çaylak sayısı 74005 toplam yazar 27471...
edit: hayır soruyu doğru anladım sayılara bakarsan yazar sayısının 2 mislinden fazla çaylağın yazar yapılması sonucu nasıl bir kaos çıkar tahmin edersin herhalde. dediğim gibi belli sayıda olur toplu alım.
şu an onay bekleyen çaylak sayısı 74005 toplam yazar 27471...
edit: hayır soruyu doğru anladım sayılara bakarsan yazar sayısının 2 mislinden fazla çaylağın yazar yapılması sonucu nasıl bir kaos çıkar tahmin edersin herhalde. dediğim gibi belli sayıda olur toplu alım.
0
sorum yanlış anlaşıldı sanırım. şu an onay bekleyen 74005 çaylağın hepsi mi alınır yoksa atıyorum sadece ilk 10000'de bulunan çaylaklar şeklinde belirli bir sayıdaki çaylak mı alınır?
0
belli şartlar oldu sanırım son ikisinde. son 1 hafta içerisinde sözlüğe giriş yapmış olmak, 10 entry'i son altı aydan önce doldurmuş olmak...vs.
0
son yıllardaki toplu alımlar hiç "şu kadar sayıda yazar alalım" şeklinde olmadı. sabırtaşı yazarlar 6 aydan fazla bekleyen, biçareler ise 2007 ve öncesinde kayıt olmuş çaylaklardı. yeni bir toplu alım olacaksa (önceden onuncu nesil denilen) 2008 yılında sözlüğe kayıt olmuş onay bekleyen çaylakların hepsi yazar yapılabilir. belli olmaz tabi kriterlerin ne olacağı.
0
kardesnediyorsunsen
New York ve Londra gibi örümcek ağlarına benzeyen metro hatlarından bahsediyorum. Şimdi diyelim A noktasından B noktasına gideceğiz. Bunun için birkaç istasyonda bir aktarma mı yapmak lazım? Yoksa belli saatlerde A'dan B noktasına diğer hattaki trenlerle çarpışmayacak şekilde direk giden trenler var
New York ve Londra gibi örümcek ağlarına benzeyen metro hatlarından bahsediyorum. Şimdi diyelim A noktasından B noktasına gideceğiz. Bunun için birkaç istasyonda bir aktarma mı yapmak lazım? Yoksa belli saatlerde A'dan B noktasına diğer hattaki trenlerle çarpışmayacak şekilde direk giden trenler var mı? Bu ecnebilerin metroları bizimki gibi bir gidiş bir geliş şeklinde iki ray yerine daha fazla raydan mı oluşuyor? Yeminlen aklım almıyor :(
0
genelde metrolar kat oluyo mesala prag metrosu 3 katlıdır belirli istasyonlarda tuneller araciliği diğer hatlara ulaşılabiliyor.
0
Londra icin yazayim.
mappery.com
"Şimdi diyelim A noktasından B noktasına gideceğiz. Bunun için birkaç istasyonda bir aktarma mı yapmak lazım?"
Underground'da durum boyle, her hattin bir platformu var. Ordan biniyorsun. Baska bir tren alacaksin, aktarma olayi var. O duraga gider, o trenin gectigi bir baska platform vardir, orda beklersin:
www.englishtap.com
Simdi bu trenler platformdan cikinca, tunele girince ortak raylari kullaniyor olabilirler.
edit: ayni hat icin iki platform var biri gelis digeri gidis trenleri icin.
mappery.com
"Şimdi diyelim A noktasından B noktasına gideceğiz. Bunun için birkaç istasyonda bir aktarma mı yapmak lazım?"
Underground'da durum boyle, her hattin bir platformu var. Ordan biniyorsun. Baska bir tren alacaksin, aktarma olayi var. O duraga gider, o trenin gectigi bir baska platform vardir, orda beklersin:
www.englishtap.com
Simdi bu trenler platformdan cikinca, tunele girince ortak raylari kullaniyor olabilirler.
edit: ayni hat icin iki platform var biri gelis digeri gidis trenleri icin.
0
Dostum, örnek olarak sana Frankfurt'un toplu taşıma haritasını vereyim. Haritadan rastgele 2 nokta seç. Haritada kesintiye uğramadan devam eden her bir çizgi, bir hattı tanımlıyor. O çizgileri takip et. Dikkat edersin ki kimi istasyonlardan 12den fazla çizgi geçiyor, dolayısıyla farklı farklı yönlere hatlar mevcut. Eğer senin seçtiğin iki istasyon hiçbir zaman bir doğru üzerinde yer almıyorsa, o zaman aktarma yapmak gerekiyor demektir.
Harita şu adreste:
upload.wikimedia.org
Ben 2 örnek vereyim. Mesela haritanın sol en altında yer alan havaalanından, en sağında yer alan Mühlberg'e gitmek istiyorsun. Görebileceğin üzere S8 yazan çizgi hiçbir kesintiye uğramadan oraya kadar gidiyor. Dolayısıyla aktarmaya gerek yok. Yine havaalanından hareket ettiğini düşünelim. Ama bu sefer haritanın en sol üst köşesinde yer alan Praunheim Heerstr.'ye gitmek istiyorsun. Göreceğin üzere havaalanından geçen 2 hat var sadece; S8 ve S9. İkisi de o yöne gitmiyor. Praunheim'a da ssadece U6 gidiyor. O zaman bu hatların kesiştiği bir istasyona gidip aktarma yapman gerekiyor. havaalanından geçen S8 de, S9 da, U6'nın geçtiği Hauptwache istasyonundan geçiyor. Dolayısıyla Hauptwache'de inip U6'ya değiştirmeniz gerekiyor.
Sonuç: bir istasyondan bir tane hat geçecek diye bir şey yok. Dolayısıyla bir istasyondan tek bir istikamete gidilecek diye bir şey yok. Yani gideceğiniz yere göre direk gitme şansınız var. Ama her yerden her yere direk gideceksiniz diye bir şey de yok, gideceğiniz yere göre aktarma yapmanız gerekebilir.
Umarım yeterince açıklayıcı olmuştur.
Harita şu adreste:
upload.wikimedia.org
Ben 2 örnek vereyim. Mesela haritanın sol en altında yer alan havaalanından, en sağında yer alan Mühlberg'e gitmek istiyorsun. Görebileceğin üzere S8 yazan çizgi hiçbir kesintiye uğramadan oraya kadar gidiyor. Dolayısıyla aktarmaya gerek yok. Yine havaalanından hareket ettiğini düşünelim. Ama bu sefer haritanın en sol üst köşesinde yer alan Praunheim Heerstr.'ye gitmek istiyorsun. Göreceğin üzere havaalanından geçen 2 hat var sadece; S8 ve S9. İkisi de o yöne gitmiyor. Praunheim'a da ssadece U6 gidiyor. O zaman bu hatların kesiştiği bir istasyona gidip aktarma yapman gerekiyor. havaalanından geçen S8 de, S9 da, U6'nın geçtiği Hauptwache istasyonundan geçiyor. Dolayısıyla Hauptwache'de inip U6'ya değiştirmeniz gerekiyor.
Sonuç: bir istasyondan bir tane hat geçecek diye bir şey yok. Dolayısıyla bir istasyondan tek bir istikamete gidilecek diye bir şey yok. Yani gideceğiniz yere göre direk gitme şansınız var. Ama her yerden her yere direk gideceksiniz diye bir şey de yok, gideceğiniz yere göre aktarma yapmanız gerekebilir.
Umarım yeterince açıklayıcı olmuştur.
0
kimi istasyonlardan 12den fazla çizgi geçiyor demişim. Elbette ki o 1'den fazla olacaktı. Lanet olası shift tuşu! :)
0
kardesnediyorsunsen
Sayın yeşilaycılar şimdi sigara içen adam hem dumanı cigerine çekiyor hem de o ortamda bulunuyor pasif içici ise sadece o ortamda bulunuyor peki nasıl daha çok zehirleniyor bu kişi?
Sayın yeşilaycılar şimdi sigara içen adam hem dumanı cigerine çekiyor hem de o ortamda bulunuyor pasif içici ise sadece o ortamda bulunuyor peki nasıl daha çok zehirleniyor bu kişi?
0
Evet aktif + pasif > pasif
Bunu ne kadar düşündün bilmiyorum ama doğru sonuca ulaşmışsın hacı. Tebrikler.
Bunu ne kadar düşündün bilmiyorum ama doğru sonuca ulaşmışsın hacı. Tebrikler.
0
çalıntı:
Yanan sigaradan çıkan duman, akciğerlere çekilerek tekrar havaya verilen sigara dumanından çok daha fazla zararlı madde taşır. Çünkü insan sigara içerken çektiği dumanda bulunana zararlı maddelerin bir kısmını vücudunda tutar. Dışarı verdiği duman filtre edilmiş olur ama yine de zararlı maddeler taşır. Bu nedenle pasif içiciler, EN AZ sigara içenler kadar zarar görür.
Yanan sigaradan çıkan duman, akciğerlere çekilerek tekrar havaya verilen sigara dumanından çok daha fazla zararlı madde taşır. Çünkü insan sigara içerken çektiği dumanda bulunana zararlı maddelerin bir kısmını vücudunda tutar. Dışarı verdiği duman filtre edilmiş olur ama yine de zararlı maddeler taşır. Bu nedenle pasif içiciler, EN AZ sigara içenler kadar zarar görür.
0
içen adam filtreden geçmiş dumanı çekiyor, pasif ise filtrelenmemiş dumanı çekiyor. sanki bu yüzden gibi. değil gibi de.
0
Benim anlamadigim nokta da su, yanan sigaradan cikan duman icene de etki etmiyor mu?
Yani,
icen: filtreden icine cektigi duman + filtreden gecmeyen duman
icmeyen: filtreden gecmeyen duman
Bu durumda icmeyen neden icen kadar veya daha fazla etkileniyor?
Yani,
icen: filtreden icine cektigi duman + filtreden gecmeyen duman
icmeyen: filtreden gecmeyen duman
Bu durumda icmeyen neden icen kadar veya daha fazla etkileniyor?
0
bunun üzerine kafa yormak bile saçma, tırnaklarını yiyince midende tırnak ağacı da çıkmıyor.
0
1- ham duman: direk sigaranın ucundan çıkan. en fenası bu, adamın doğrudan gözüne burnuna gelirse kazayla mal eder bi 10 15 saniye.
2- filtrelenmemiş duman: çekince gelen. filtreden geçiyor, yukardakinden biraz daha iyi.
3- duble filtrelenmiş duman: bu da içenin dışarı üflediği. hem sigaranın filtresi, hem de içenin solunum yolları tarafından filtrelenmiş. (mukus, siller, kıllar, vs)
şimdi kapalı bi odada havadaki duman bu 3'ünün karışımı. yani pasif içici de aktif içici de aynı havayı solumakta (sigara içenin dudak tiryakisi olmadığını varsayıyorum) ancak tek fark, aktif içici 1,2,3 numaralı dumanları solurken, pasif içici 1 ve 3 numarayı soluyor.
ancak bildiğim kadarıyla pasifliğin daha zararlı olmasının esas nedeni, içmeyen adamın vücudunun sigaraya karşı herhangi bir tedbir almamış olması. yani her gün 20 sigara içen bir insanın bağışıklığı, solunum yolları, bu bok ile başedebilmek için ekstra önlemler ayarlamış durumda. kısaca pasif içicinin vücudu sigaraya karşı daha hassas.
hatta hayatı hep barlarda marlarda sigara dumanı altında geçen, sigara içmeyen bir ark vardı benim, deli gibi öksürdüğü için doktora gitti, akciğer filmine bakıp "ne kadar sigara içiyosun" demiş doktor. bu da "hiiç" diyince doktor demiş ki "o zaman sigaralı ortama ömür billah girmeyeceksin artık, ya da git sigaraya başla, o bile bundan iyi" demiş bu anlattığımı kastederek. tabi ki ikincisini önermiyor aklı başında her insan gibi.
2- filtrelenmemiş duman: çekince gelen. filtreden geçiyor, yukardakinden biraz daha iyi.
3- duble filtrelenmiş duman: bu da içenin dışarı üflediği. hem sigaranın filtresi, hem de içenin solunum yolları tarafından filtrelenmiş. (mukus, siller, kıllar, vs)
şimdi kapalı bi odada havadaki duman bu 3'ünün karışımı. yani pasif içici de aktif içici de aynı havayı solumakta (sigara içenin dudak tiryakisi olmadığını varsayıyorum) ancak tek fark, aktif içici 1,2,3 numaralı dumanları solurken, pasif içici 1 ve 3 numarayı soluyor.
ancak bildiğim kadarıyla pasifliğin daha zararlı olmasının esas nedeni, içmeyen adamın vücudunun sigaraya karşı herhangi bir tedbir almamış olması. yani her gün 20 sigara içen bir insanın bağışıklığı, solunum yolları, bu bok ile başedebilmek için ekstra önlemler ayarlamış durumda. kısaca pasif içicinin vücudu sigaraya karşı daha hassas.
hatta hayatı hep barlarda marlarda sigara dumanı altında geçen, sigara içmeyen bir ark vardı benim, deli gibi öksürdüğü için doktora gitti, akciğer filmine bakıp "ne kadar sigara içiyosun" demiş doktor. bu da "hiiç" diyince doktor demiş ki "o zaman sigaralı ortama ömür billah girmeyeceksin artık, ya da git sigaraya başla, o bile bundan iyi" demiş bu anlattığımı kastederek. tabi ki ikincisini önermiyor aklı başında her insan gibi.
0
kardesnediyorsunsen
gönlünü tabii ki :)Ne bileyim abi hani babasının özel şöforü falan vardır alışkındır araba olaylarına ama bakıyorum memur kızı, işçi kızı, emekli kızı yani senin benim durumumuzda olan kızların da arabası olana bir merakı var. Yani n'oluyor sevgilisiyle buluşmaya otobüs, metro, dolmuş, vapur ile gid
gönlünü tabii ki :)Ne bileyim abi hani babasının özel şöforü falan vardır alışkındır araba olaylarına ama bakıyorum memur kızı, işçi kızı, emekli kızı yani senin benim durumumuzda olan kızların da arabası olana bir merakı var. Yani n'oluyor sevgilisiyle buluşmaya otobüs, metro, dolmuş, vapur ile gidince ölüyor mu bunlar? 70'lerde yaşamıyoruz sonuçta neredeyse herkesin ayağını yerden kesecek bir arabası var. Arabaya binmek çok mu önemli? Yeminlen anlamadım...
0
niye benim etrafımdaki kızların hiçbiri özellikle arabası olan erkeğe "gönül" vermiyo acaba? böyle bi kriterleri yok en azından. çok ilginç bazı kanıların nasıl oluştuğunu anlamıyorum. neden genelliyosunuz ki? etrafta bunu takmayan sürüyle kız var.
ama "sana ne kardeşim ben soruyorum cevabın var mı?" dersen, şu durumdan olabilir olsa olsa. bi önceki ilişkisinde bu rahatlığı yaşamışsa(hani arayarak değil, şans eseri); şimdiki ilişkilerine başlamadan bunu kriter olarak koyabilir. ama zor yani bu da tabi.
ama "sana ne kardeşim ben soruyorum cevabın var mı?" dersen, şu durumdan olabilir olsa olsa. bi önceki ilişkisinde bu rahatlığı yaşamışsa(hani arayarak değil, şans eseri); şimdiki ilişkilerine başlamadan bunu kriter olarak koyabilir. ama zor yani bu da tabi.
0
eh araba iyiyse parası da çok demek. bu kızlar da orospu ruhlu oldukları için arabası olana veriyorlar.
0
Arabası olan adamın cebinde parası da vardır. Şimdi kızacaklar ama kadın çoğu zaman paraya verir (gönlünü). İster evinin kadını olarak tek bir adama, ister Karaköy'deki gibi bir otobüs dolusuna.
Not: Atalarımız derki; "Erkeğin güzelliği parası, kadının parası güzelliğidir."
Not 2: İnşallah banlanmam ama acı gerçek budur.
Not: Atalarımız derki; "Erkeğin güzelliği parası, kadının parası güzelliğidir."
Not 2: İnşallah banlanmam ama acı gerçek budur.
0
"Kız isteyen mühendis ve doktor" önermesinde bile bir maddi unsur olduğunu düşünürsek,
oldukça normal bir durum.
oldukça normal bir durum.
0
arabaya gönlünü veren kızlar mantığı; "ipsiz sapsız biri olup ikimizi birden süründüreceğine, arabası olup kraliçeler gibi yaşarım"dır. aslında bu sadece arabaya-veren-kızlarda değil de, herkes de vardır. bir marketin önüne lüküs bir arabayla gelirseniz, market sahibi sizi kapıda karşılar.
demem o ki; araba, yat filan bunlar zenginliğin göstergesi olduğu için, paraya önem veren insanlarda ekstazi etkisi yapar.
misal benim şu an çok param olsa idi, annem bana daha çok ilgi gösterirdi diye düşünüyorum. şimdi ben burda adamsı, adamsı yazıyorum ama bazen ben de zenginler için böyle düşünüyorumdur.
www.youtube.com
demem o ki; araba, yat filan bunlar zenginliğin göstergesi olduğu için, paraya önem veren insanlarda ekstazi etkisi yapar.
misal benim şu an çok param olsa idi, annem bana daha çok ilgi gösterirdi diye düşünüyorum. şimdi ben burda adamsı, adamsı yazıyorum ama bazen ben de zenginler için böyle düşünüyorumdur.
www.youtube.com
0
istediğiniz kadar genelleyebilirsiniz, haklısınız da. ben kız olsaydım ben de arabası, parası olana verirdim(?).
0
kadınlar binyıllardan beri güce taparlar, bugün güç paradır. o arabaya jetonla binmiyor neticede.
0
aklama çabalarına hiç gerek yok. "orospu ruhluyum" deyin, dürüstçe ve kendinizle barışık yaşayın işte. şu hayatta bundan daha güzel bişey var mı..
neymiş efendim? "rahat etmek" için öyle yapıyormuş. türkçesi şu: bu kızın araba yerine örneğin otobüse veya taksiye binerek kazanacağı maddi rahatlığa biçtiği değer sevgilisinin ve ilişkisinin hissettirdiklerine verdiği değerden daha fazla. şimdi bunun adı orospuluk değildir de nedir peki a dostlar?
tabi herkes aşık olup da ilişkiye girecek diye bir şey yok. aşık olunabilecek insanlar da ağaçta yetişmiyor zaten. fakat karşısındakine ve ilişkiye kendi vermediği değeri/sevgiyi/saygıyı karşısındakinden göremediği zaman sızlananları da anlamıyorum.
neymiş efendim? "rahat etmek" için öyle yapıyormuş. türkçesi şu: bu kızın araba yerine örneğin otobüse veya taksiye binerek kazanacağı maddi rahatlığa biçtiği değer sevgilisinin ve ilişkisinin hissettirdiklerine verdiği değerden daha fazla. şimdi bunun adı orospuluk değildir de nedir peki a dostlar?
tabi herkes aşık olup da ilişkiye girecek diye bir şey yok. aşık olunabilecek insanlar da ağaçta yetişmiyor zaten. fakat karşısındakine ve ilişkiye kendi vermediği değeri/sevgiyi/saygıyı karşısındakinden göremediği zaman sızlananları da anlamıyorum.
0
Direkt arabaya veren var, arbadan inen arkadaşıma "bi arabalı sevgilimiz olmadı" diye laf atıldığını biliyorum.
Ama araba genellikle destekleyici bir unsurdur. Gece dışarı çıkacaksın, kız şıkır şıkır giyinmişken otobüs/dolmuşa binmeyi mi tercih eder yoksa kapısından gelip arabayla alan, gece de kapısına bırakanı mı tercih eder ?
Hiç iki gönül bir olunca lay lay lom edebiyatına girmeyelim.
Yazın diyelim sağa sola kısa mesafeye günübirlik bir yerlere gitmek istedin. Sırtında çanta o otogar senin şu dolmuş benim dolaşmak adamı hayattan soğutur.
Pikniğe gitmek istedin, piknik alanlarına araba gitmiyor.
Gece mekandan çıkacaksın. Saat 3te 4 te otobüs yok amk.
taksi de nereye kadar, geçirdikçe geçiriyorlar.
kız olsam ben de arabaya verirmişim valla, 3 aydır arabasızım, 10 senedir götüm doğru dürüst otobüs yüzü görmemişti kıymetini şimdi anladım. evet arabay binmek çok önemli.
Ama araba genellikle destekleyici bir unsurdur. Gece dışarı çıkacaksın, kız şıkır şıkır giyinmişken otobüs/dolmuşa binmeyi mi tercih eder yoksa kapısından gelip arabayla alan, gece de kapısına bırakanı mı tercih eder ?
Hiç iki gönül bir olunca lay lay lom edebiyatına girmeyelim.
Yazın diyelim sağa sola kısa mesafeye günübirlik bir yerlere gitmek istedin. Sırtında çanta o otogar senin şu dolmuş benim dolaşmak adamı hayattan soğutur.
Pikniğe gitmek istedin, piknik alanlarına araba gitmiyor.
Gece mekandan çıkacaksın. Saat 3te 4 te otobüs yok amk.
taksi de nereye kadar, geçirdikçe geçiriyorlar.
kız olsam ben de arabaya verirmişim valla, 3 aydır arabasızım, 10 senedir götüm doğru dürüst otobüs yüzü görmemişti kıymetini şimdi anladım. evet arabay binmek çok önemli.
0
onlar kız değil mal. (kız değil derken asla bakireliği kastetmedim)
0
ölüyor anasını satayım. evet çok önemli arabaya binmek. fakir erkeklerin de sevgilileri olabiliyor. arabalı erkek büyük memeli kız gibi bir şey. artı bir özellik. daha iyisini bulmanı sağlıyor. bilgiğin iktisadi kavramlarla incelenebilecek meseleler bunlar.
0
böyle kızların varlığından nedense sadece internete girdiğimde haberim oluyor. esprisi döner hep "oooh zengin evlenilinir de" falan diye ama öyle bi dünya yok. sırf arabası var diye biriyle çıkacak ya da arabası yok diye sevgilisin küçümseyecek kimseyi tanımıyorum ama illa ki istisnalar vardır da nedense onlara hep sözlük insanları denk geliyor
0
