Giriş
(2)

Bitcoin ile ödeme alan bahis siteleri

giptalle
Bitcoin ile para yatırıp para çekebileceğim bir bahis sitesi arıyorum, Fakat yasal olacak şekilde yani nesine tuttur gibi bildiğiniz var ise önerirmisiniz.
Bitcoin ile para yatırıp para çekebileceğim bir bahis sitesi arıyorum, Fakat yasal olacak şekilde yani nesine tuttur gibi bildiğiniz var ise önerirmisiniz.
0
giptalle
(02.01.20)
Bitcoin ile ödeme alan/yapan legal bahis sitesi yok. İllegaller yapıyor.
0
wertyu
(02.01.20)
yasaldan oynayacaksan tl ile oynayabilirsin.
0
yevcin
(30.01.21)
(2)

polis olmak için nereyi takip etmeli

giptalle
4 senelik mezunu biri olarak nereden takip yapabiliriz polislik alımları vb.
4 senelik mezunu biri olarak nereden takip yapabiliriz polislik alımları vb.
0
giptalle
(15.08.11)
pomem
0
ceberrut adam
(15.08.11)
internet sitesi olarak soruyorsanız memurlar.net. eğitim göreceğiniz yer ise pomem.
0
xenophobe
(15.08.11)
(2)

klavyeye sert basma sorunsalı

giptalle
pc klavyesinde bazen çok sert basıyorum tuşlara. özellikle son tuşun basılacağı zamanlarda oluyor bu. misal internet tarayıcısına adresi yazıyorum düzgünce ama o en son enter tuşuna basarken abanıyorum. bu alışkanlıktan muzdarip olupta kurtulabilenlr varmı? birde nerden alışıyoruz biz böyle şeylere
pc klavyesinde bazen çok sert basıyorum tuşlara. özellikle son tuşun basılacağı zamanlarda oluyor bu. misal internet tarayıcısına adresi yazıyorum düzgünce ama o en son enter tuşuna basarken abanıyorum. bu alışkanlıktan muzdarip olupta kurtulabilenlr varmı? birde nerden alışıyoruz biz böyle şeylere onuda ayrıca merak etmekteyim :)
0
giptalle
(13.08.11)
ben laptop'ın enter tuşunu kırınca bi daha öyle hızlı basmaz oldum. bence kırmalısın enter tuşunu alışıyosun sonra yavaş basmaya enter tuşuna.
0
altini ser incisi ker
(13.08.11)
Ben numpad'in oradaki enter a basmaya alışmışım serçeyle basıyorum.
0
vexations
(13.08.11)
(10)

burç olayları ve kişilik

giptalle
son bi kaç yıldır inanıp takip etmeye başladım bu burç olaylarını. misal balık burcu erkeğim ben. bugün yaptığım şeyler sonucu, en uç şeyleri düşünüp, denemeye çalışmaktan ötürü bunu önce kişiliğime yordum, ardından burcuma suçu sevk ettim. mesela, zamanında (17-19 yaş arası) yeryüzündeki yaşama ama
son bi kaç yıldır inanıp takip etmeye başladım bu burç olaylarını. misal balık burcu erkeğim ben. bugün yaptığım şeyler sonucu, en uç şeyleri düşünüp, denemeye çalışmaktan ötürü bunu önce kişiliğime yordum, ardından burcuma suçu sevk ettim. mesela, zamanında (17-19 yaş arası) yeryüzündeki yaşama amacımı kesin çizgilerle çizmiş bi gencçtim.. tanışık olduğum arkadaşlarıma da bunu aşılama çabasına giriyordum bulunduğum muhabbetlerde. mesela öğrencilik yıllarımda sabaha kadar uyuyamaz, çıkar dolaşır, dolaşır, dolaşır idik. niye derseniz, amaçsız birşeydi bu.. kafa dağıtmak, amaçsızlık, şu, bu.. ama benim amacım zaten belliydi hani, kendi kednime yolumu çizmiştim. o dolaşmalar sonucu eve dönerkene saat sabahın 07:00'ı olurdu misal ve otobüse, servise yetişmeye çalışmaya çalışan insanlar olurdu o saatte.. ben derdim arkadaşıma o an; olm ben bu insanları gibi değilim, ve olmayacağım.. bana manasız geliyor. yani sabahın kör vaktinde uyan ve hiç istemediğin bi işi yapmak için ona yetişmeye çalış şeklinde.. ee sen napcan peki abi? sorusu gelirdi tabi direk. cevabım şu olurdu; olm ben müzisyenim, şu an okuduğum bölüm tamam alakasız ama ben hiç bi zaman bu sistemin içinde yer almicam, zaten uğraşım var, grubum, tanıdıklarım var. şu an bölümü bıraksam zaten kendi geçimimi sağlayabilecek kadar bi maddiyat kazabilirim.. şeklinde..

o zamanlarda karşı tarafa bu çok güzel bi cevap olarak geliodu sanırım ki, karşı bi tez, yada cevap veremiyordu.. ki bende %100 inanıoyordum zaten olayların böyle olacağına.. ama şimdi sene 2011 sanırım. ve sabahın köründe kalkıp siktiribktan, postmodernizmin kölesi olmuş bi iş söktörü ve departmana yetişmeye çalışıyorum, ve ne o üniversitedeki arkadaşlarımla irtibatım var nede o müzik kariyerimde sonsuza kadar devam edeceğimi sandımğım kişilerle. hayat böyle orospu çocuğuymuş onuda anladık bu arada..

neyse bu biraz farklı bi giriş oldu şimdi.. ve hemen başlıkla alakalı sormak istediğimize döneyim..

abi balık burcu kişisi harbiden niye bu kadar limitsiz yahu.. ucu bucağı yok a.q.. bir türlü bi sınır çizemiyorum lan kendi kendime.. bugün dedim ki, saat 20:30 da yatağa girip uyiim, zira yarın 06:30 da kalkıp işe gitcem. ama yok abi be, bak saat kaç oldu, hala deli gibi burada bişeylerin anlamm kazanması çabası içindeyim.. ne sikim bi burcum varmış benim ya. kendimize çeki düzen veremiyecekmiyiz biz balıklar olarak hiç??
0
giptalle
(12.08.11)
Dalga geçmiycem... Dalga geçmiycem... Dalga geçmiycem...
0
sourlemonade
(12.08.11)
kardeş okumadım hepsini. ama bunu iyi dinle.

23 yaşındayım. terazi burcuyum burcumda nazik ve çekici olduğum yazıyor ama ben ilyas salmana benziyorum. şu ana kadar elime kız eli bile değmedi. çirkin kızlardan bile siktir yedim. yani burçlar yalan.
0
omen
(12.08.11)
Burç diye bir şey yok.
0
vexations
(12.08.11)
sana yazarken akıcı geliyor ama okurken hiç öyle değil, inan. özetlese biri..
0
girl in a coma
(12.08.11)
omen +1 =)
sorunun cevabı bende değil gerçi.hatta benim sana yeni bi sorum var. şu an şu dünyada 7 milyar insan var.7 milyar. şu rakamı bi canlandır kafanda. bu 7 milyar insan sadece 12 ayrı burç var diye 12 ayrı çeşite mi bölünmüş şimdi? buna gerçekten inanıyor musun? her şeyi hallettik merküzün pozisyonu kaldı.yıl olmuş 2011 bırakın bu işleri.
0
benaslinda
(12.08.11)
özet

bi baltaya sap olamam ben ama hayatın sapı da bana girecek o yüzden çok sofistike bir yaşamım varmış gibi davranıyorum oysa geceleri panik atak geçirip kendime sarılarak ağlıyorum. işimi sevmiyorum şımarığım, mıymıyım, bide hayatımda güzel şeyleri (değişiklikleri) tek başıma yapacak kadar zeka sahibi değilim ha bi de balık burcuyum ne alakaysa

özet

@balık burcu: dostum 30 yaşına kadar para kazanabilirsen güzel bi yaşamın oluyomuş kazanamazsan sefilleri oynayıp hayat acımasız diye çemkiriyormuşsun hayat boyu

@giptalle: arkadaşım gece oturmayı, parayı ve tembel olmayı sevdiğimden hiç ünivle alakası olmasa da bunları sağlayan işim var. olay mutlu olduğun işi yapmak ve ona ulaşmayı sağlamak. sınır çizememek doğal bir şey çizmek gereksiz bence. bir sene sonramı bende göremiyorum ama terazi burcuyum :(
sınırı bırak adam gibi adım at nereye gittiğinin önemi yok her şey değişir.
yarın iş var yatmam lazım diye insan neden sızlanır ki muhtemelen uykusuz bir çok sınava girmişsindir. vinç operatörü değilsen az ya da çok uyumak sorun olmaz gün bi şekilde geçer
rahat ol içebiliyorsan bi bira iç duş al uzan film falan izle uydudan kırgız tv aç
rahatlığını sağlayacak alana yönel bul hayata laf etme ve yalamaya devam et

porno sektöründe yıldızlaşmak için bir kural vardır. sikmeden önce sikileceksin ve biz de hayatın roccoları değiliz
0
strangers in the night
(12.08.11)
burc yok astroloji yalan
0
hjarteblod
(12.08.11)
astroloji dediğin olay insanların göktaşlarına anlam yükleyip sonra bu anlamlardan yine kendisinin yorum türetmesinden ibarettir.

ben de akrep burcuyum bak, hiç öyle vurup geçmişliğim yok.
0
zawisza
(13.08.11)
cidden bu kadar dalga geçilesi bi durum olarak mı geldi yazdıklarım size? bom boş bi adam figürü mü uyandırdı karşınızda valla merak ettim. zira 1 kişi benimle aynı görüşe yakın bi durum takınmış?? (ciddi soruyorum, mrk ettim, özelden devam edelim isterim.. tartışma değil amacım, tam olarak ne düşünüldüğünü görebilme diyeyim)
0
🌸giptalle
(13.08.11)
Burç saçmalığına bu kadar takmanız sağlam bir dalga geçme gerekçesi. Onun dışında herkesin kendisi hakkında çözemediği sorunları vardır, gayet normal bir şey.
0
sourlemonade
(13.08.11)
(2)

meditasyon ile

giptalle
bi insan balkon yıkarken meditasyon yapıyor olabilirmi? yoksa benmi konuyu yanlış anladım abi?
bi insan balkon yıkarken meditasyon yapıyor olabilirmi? yoksa benmi konuyu yanlış anladım abi?
0
giptalle
(07.08.11)
evet olabilir.ne yapıyorsan sadece onu yap, o an için en önemli şeyiniz o olsun derler.ister otursun ister balkon yıkasın eğer düşüncelerini uzaklaştırabilmişse meditasyon halinde oluyor.
0
freud da sollardi
(07.08.11)
oturarak yapılanlara pasif meditasyon, hareket halinde yapılanlara aktif meditasyon denir.
0
mea maxima culpa
(08.08.11)
(12)

bu çalışanı işten atarmısınız

giptalle
20-30 yaşları arasında bi erkek, bekar.. fiziki görünüm ve tip yerinde (yakışıklı, normal boyda kiloda falan işte) pozisyon için cv'si ve daha önceki tecrübeleri de aranılan pozisyon için uygun bulunup işe başlıyor. ama elemanın surat hep bir karış.. ezik bir duruşu var. aslında genelde bu tarz insa
20-30 yaşları arasında bi erkek, bekar.. fiziki görünüm ve tip yerinde (yakışıklı, normal boyda kiloda falan işte) pozisyon için cv'si ve daha önceki tecrübeleri de aranılan pozisyon için uygun bulunup işe başlıyor. ama elemanın surat hep bir karış.. ezik bir duruşu var. aslında genelde bu tarz insanların.. yani bayanlardan güzel olanlar ve erkeklerden yakışıklı (fizikleri sorunsuz derecede olanlar) her daim diğerlerini etkilemişler, lider pozisyonuna layık görülmüşlerdir ister istemez. insan psikolojisi böyle çalışıo benim gördüğüm kadarıylen.. neyse.. elemanımız yeni iş arkadaşlarıyla konuşurken ne kendi hayatından şikayet eden biri, nede herhangi bir konuda olumsuz görüşde bulunmayan, sadece ortamdaki kişilerin kaldırabileceği ölçüde kendi özgür düşüncelerini söyleyen birisi. buna rağmen negatif yapıda olduğu söyleniyor kişiye ve daha önceki elemanı çok arayacaklarını belirtiyorlar. ama yeni eleman daha önceki yaşamından yaşadığı olaylardan ötürü birtürlü üstünden o ezik ve minör yapıyı atamıyor. hatta belkide bu hüzünden hoşlanıyor, kendi kişiliğinin, yapısının bu olduğunu, bu yüzden değişemeyeceğini düşünüyor.. falan filan.. bu arada iş arkadaşları ve yöneticiler de elemanın işte başarılı olup olamayacağı konusunda fikirsiz.. yani nice elemanlar gelmiş full enerjik ama birşey verememiş gitmiş, kişiyi işe alanlar yanılmış, başkaları gelmiş gitmiş yine olmamış, o yüzden fevri davranıp hemen "bu yapamaz" görüşünü yapıştırmıyorlar da.. siz böyle bi durumda olsanız(özellikle işveren konumundaki arkadaşlara soruyorum) bu kişiyi işten çıkarmayı ciddi olarak düşünürmüydünüz?

yeniden düzenleme:

bu hikayedeki çalışan bendim zaten bu arada. her iki tarafıda iyi lanse edebilmek adına empati yaptım ve işveren ve etrafımdaki yöneticilerden sezinlediğim görüşleri ön plana alarak belirtmek istedim.. sanırım aşırı olmuş ve işveren olduğum sanılmış.. şimdi bende baktımda evet bi işveren böyle birşey yazsa burada herkes ona giydirmeye çalışırdı :))
0
giptalle
(13.07.11)
adamın iş performansı dışındaki tüm özelliklerini saymışsınız ama ona değinmemişsiniz. ne kadar zaman oldu işe gireli? nasıl yürütüyor işleri? eğer bu sorulara yanıt veremeyecek kadar az bir zaman olduysa önyergılı olmayın biraz bekleyin. belki kendini işiyle ifade edecek biri karşınızdaki.
0
fiyuuuu
(13.07.11)
bence bu duyuruyu o eleman açmalıydı. içeriği de şöyle olmalıydı.

selam, sosyal hayatta sönük biriyim. bu sönüklüğü bir günde kazanmadım. bir günde de değiştiremiyorum. ama iş yerinde amirim olacak dedikoducular arkamdan tespit sıçıp beni işten çıkarma hesapları yapıyorlar. ne yapmalıyım?

dipnot : berbat bir türkçeyle, saçma sapan kişilik tespitleri yapan birinin yönetici olduğu sisteme tüküreyim.

mecburi edit : hacı özür dilerim. ama türkçen hakkaten kötü:)
0
derbeder58
(13.07.11)
ben yaptığı işe bakarım. kimsenin karakterini, duruşunu değiştirmeye lüzum yok değil mi? siz kimsiniz ki değiştiresiniz hem? ya da kimsiniz ki adamın hayatıyla bu kadar kolay oynayabilesiniz? tanrı kompleksi bu, başka bi şey değil.

not: ay sinirimi alamadım. dış görünüşe bakıp da adam seçmek de iyiymiş bu arada. iş görüşmelerine giren insanlardan neden nefret ettiğimi bir kez daha hatırladım.
0
devilred
(13.07.11)
ben sorun nedir anlamadım? biraz içine kapanık bir arkadaşmış, işini iyi yapıyorsa, iş arkadaşlarına sayıgsızlık yapmıyorsa, başka bir şeyin hesabını yapmaya ne gerek var? herkes sosyal ortamda ceylan gibi sekecek diye bir kaide mi var?
0
resistance is futile
(13.07.11)
siz pozisyona redbull kizi ariyordunuz galiba, hem guzel gorunsun, hem surati bir karis olmasin, herkesle konussun etsin.

isveren dedigin biraz profesyonelse insanlari tipleriyle, dusunceleriyle degil, egitim gecmisleri ve deneyimleri ile degerlendirir. insanin kisisel problemleri olabilir; annesi hastadir, kiz arkadasiyle kavgalidir, cuzdanini kaybetmistir. olur yani... neden insanlar devamli pozitif olmak zorunda ki? musteriyi rahatsiz etmiyorsa, calisma ortaminda huzursuzluk yaratmiyorsa diger ayrintilar sizi neden bu kadar baglasin? okeye dorduncyu aramiyorsunuz ki sizinle kahve muhabbeti yapmayinca adami kovmayi dusunuyorsunuz.
0
luin 41
(13.07.11)
Calisanlarini mesleki basarisindan ziyade, amirlerine yaptigi yalakaliklarla degerlendiren bir firmada calismak istemem ben. Cikarken de zaten o amirlerin yedi ceddine bir guzel giydiririm; agizlarina sicarim. Siktirsin batsin zaten boyle is yerine, laf, ambalaj ureten firmalar.

EDIT: Isten atilma korkusu yasayan galiba sensin. Bu adamlar bu sebeple seni isten atarsa ve sen orada calisma taraftariysan, burada da hem fikir olunan, yanlis dusunce sekillerini adamlara acikla. Hala umursamiyorlarsa siktir et gitsin boyle bir firmayi, is yerine laf yapan firmadir boyleleri. Ayrica yazin hic de kotu degil, yukaridaki bir arkadasinin soylediginin aksine.

Bol sanslar, sikma canini.
0
comptrol
(13.07.11)
bu sorunun amacı ne? yaptığı işle ilgili hiç konuşmamışsınız ki? lafı döndürüp dolaştırmışsınız. bütün işverenler böyle mi acaba?

edit: cevaplarda herkes aynı noktada buluşuyor. bence çuvaldızı kendinize batırın.

edit2: sürpriz sonlu hikaye gibi olmuş. ama lafı çevirmediğinizi de bilemeyeceğiz tabi. neyse işte hayatta her türlü insan var sonuçta...
0
ermanen
(13.07.11)
oha. ben böyle bir yöneticilik (işverenlik) görmedim. adamın suratı asık diye işten çıkarmayı düşünmek ne demek? bi bakın bakalım adam işini nasıl yapıyor? 50 adamın olduğu bir şirkette çalışıyorum (aynı zamanda yöneticiyim) her türlü insan var, kimse de kimsenin tavuğuna kışt demiyor.

bence siz öyle arkadan bik bik konuşanları bi ayırt edin önce.
bırakın adam da işini yapsın.
0
teritori
(13.07.11)
pozisyon energizer tavsanı degilse 10 numara adammış kendisi.
0
mr lucky
(14.07.11)
soruyu okurken yazanın işveren olmadığını sezdim.

öte yandan, istisnalar müstesna olmak üzere, sadece yaptığı işle, becerisi ve tecrübesiyle değerlendirilmek pek ender rastlanan şeyler. tecrübe ettiğim küçük işletmeler, büyücek kurumlar ve sayılı plazasal yerler de müstesna diyil. anlatması uzun sürer...

ben olsam hiç de düşünmezdim onu işten çıkarmayı, ama esas soru şu: böyle düşünen ben, işveren olur muydum? yaaa!
0
tedirginlik hucresi
(14.07.11)
O kişi her daim mutsuz bir görüntü çizse bile bu durumu işine ve performansına yansıtmıyorsa bir problem olacağını zannetmiyorum. Ha, dışarıdan gelen müşterilerle görüşmek zorunda olan, müşteri temsilciliği yapan birisi için sürekli asık suratlı olmak bir problem yaratabilir ama sizin anlattığınız ortamda bunun sorun olacağını zannetmiyorum. Kendisi iyi çalışıyor olup etrafına yaydığı negatif enerjiyle işyerinin performansını olumsuz etkilese hadi yine kangren-kol kesme muhabbeti yaparsınız diyeceğim ama, sizin o şahsa karşı bu tarzdaki düşünceniz en basit tabirle haksızlık kokuyor.
0
trawmatolog
(14.07.11)
VAy amk sozde isverene vermis veristirmisler
Adam pazarlama departmaninda ise?
Veya kordinasyonun icerisinde ise?
Veya herhangi bir departmanin yoneticisi konumunda ise?
Tabiki de bunlari dusunecek
Bunlari dusunuyorsa da bu saydigim departmanlarin birindedir.
0
benlik bu kadar
(17.07.11)
(3)

izmir içi yol tarifi

giptalle
karşıyaka'da anadolu caddesine yakın biryerde(dedebaşı mah.) oturan biri, şu aşağıdaki 2 yere nasıl ulaşabilir;1- YAŞAR ÜNİVERSİTESİ, ÜNİVERSİTE CADDESİ NO:35-37 BORNOVA N BLOK 1. KAT2- E.Ü.FEN FAK. E-BLOK BORNOVAnot: kendi aracımla gitmeyeceğim. otobus, metro yada benzeri.
karşıyaka'da anadolu caddesine yakın biryerde(dedebaşı mah.) oturan biri, şu aşağıdaki 2 yere nasıl ulaşabilir;

1- YAŞAR ÜNİVERSİTESİ, ÜNİVERSİTE CADDESİ NO:35-37 BORNOVA N BLOK 1. KAT

2- E.Ü.FEN FAK. E-BLOK BORNOVA

not: kendi aracımla gitmeyeceğim. otobus, metro yada benzeri.
0
giptalle
(04.07.11)
yaşar üni. ye gitmenin en kolay yolu bence:
nergiz metro duragına git.
metroya bin
halkapınarda in, bornovaya aktarmaya bin.
bölge duragında in yaşarın önündesin.

Fen fakültesi içinse, bostanlı iskelesine yürü, 330 nolu otobüse bin.
0
black wings gray eyes
(04.07.11)
330 az geçiyordu ama diye hatırlıyorum.

anadolu caddesinden bornova'ya giden otobüsler daha sıktır diye tahmin ediyorum. ama bi 5 sene oldu değişmediyse bi şeyler.
0
siradan bir adam
(04.07.11)
330 baya sık geçiyor. Hemen hemen 10 dakkada bir var yani.
0
Vicy89
(04.07.11)
(1)

avatar'dan bi sahne

giptalle
çöl'de appa'yı ararken, eşkiyalara sinirleniodu, sonra katara gelip elini tutunca siniri yatışıyodu falan. o sahneyi nedense deli gibiz izleme ihtiyacı içine girdim. benim kafa zomm, bulmam imkansız.. anca siz yaparsınız bu işi :)
çöl'de appa'yı ararken, eşkiyalara sinirleniodu, sonra katara gelip elini tutunca siniri yatışıyodu falan. o sahneyi nedense deli gibiz izleme ihtiyacı içine girdim. benim kafa zomm, bulmam imkansız.. anca siz yaparsınız bu işi :)
0
giptalle
(11.06.11)
2. sezon 11. bölüm.
www.youtube.com

bana ne kadar teşekür etsen azdır, kız kardeşin varsa ve güzelse yemeğe çıkarabilirim.
0
madyb
(11.06.11)
(1)

winamp yok olsun

giptalle
ekranda 4 farklı şey açıkken winamptaki şarkı bitmiştir o an ve tıklarsın winampa birde o yapışır ekranın ortasına neyse şarkını seçersin başlar çalmaya ve winamp harici bir yere tıkladığında kaybolur (du) eskiden böyleydi bende. sanırım ayarları değişmiş. nasıl bu hale getirilir bu?(umarım anlatabi
ekranda 4 farklı şey açıkken winamptaki şarkı bitmiştir o an ve tıklarsın winampa birde o yapışır ekranın ortasına neyse şarkını seçersin başlar çalmaya ve winamp harici bir yere tıkladığında kaybolur (du) eskiden böyleydi bende. sanırım ayarları değişmiş. nasıl bu hale getirilir bu?

(umarım anlatabilmişimdir :))
0
giptalle
(09.06.11)
ctrl+a always on top
0
ben smyrna
(09.06.11)
(1)

özgüveni sabitlemek

giptalle
yine bilmem kaçıncı kez başıma geliyor.. özgüvenim sıfıra doğru iniyor. indiğinde de ne oluyor; kendimden yaşca ufak kişiler karşısında bile hiçbir görüşümü savunamıyor, ezik kalıyor, onlarla aynı seviyeye gelebilmek için yorucu bi uğraş içine girmem gerekiyor ki, bunu da yapmak istemiyorum. o zaman
yine bilmem kaçıncı kez başıma geliyor.. özgüvenim sıfıra doğru iniyor. indiğinde de ne oluyor; kendimden yaşca ufak kişiler karşısında bile hiçbir görüşümü savunamıyor, ezik kalıyor, onlarla aynı seviyeye gelebilmek için yorucu bi uğraş içine girmem gerekiyor ki, bunu da yapmak istemiyorum. o zaman görüşme kimse ile diyorum kendi kendime ama bu daha beter olacak. biliyorum en dip denilen yere doğru bir gidiş içindeyim ve o dibe inmek hiç iyi değil. daha önceki tecrübelerimden biliyorum.. böyle yaşamak gerçekten utanç verici.. ama bu sefer dibe oturmak istemiyorum. aramızda bu durumlara girmiş onlarca insan olduğuna eminim ve bu durumlara karşı başa çıkma yöntemi bulmuş olanlar varsa aramızda yardımcı olmalarını isterim. bu sefer dibe oturmak istemiyorum ulan işte! bişeler önerin.

yaş 28 bu arada, geçen sene bu aylarda askerden geldim ve hala iş arıyorum. ve de en büyük derdim şu an işsiz olmak. onlarca iş görüşmesine girdim ama sonuç hep negatif oluyor. şöyle bi işe girip 2 ay çalışsam kendime gelicem ama.. işte şans işi bu.. ama ben illa işe girince o bi kaç ay sonra oluşacak özgüven gibi bir derece şu an beklemiyorum zaten ama dediğim gibi sabit bir şey olsun, ne mutlu, huzurlu ne de depresyon da olan. bunu ortalamak ve şu an o halde kalmak istiyorum. çünkü dediğim gibi mutlu olamayacağımı biliyorum zira ne işim ne maddi bağımsızlığım var aile, sülale her fırsatta lafı sokuyorlar(haksızda olsalar birşey demiyroum) neyse ya, anlayan anlamıştır zaten bu kadar tanımdan sonra, lafı uzatmıyorum.
0
giptalle
(08.06.11)
giptalle, seni çok iyi anlıyorum. Kişinin iş arama süreci uzadıkça kendine olan güveni de azalmaya başlıyor.İş görüşmelerinden önce olumlu şeyler düşün. Ben mesela sevdiğim şarkıları dinliyorum. Moral oluyor. Hergün özgeçmişini güncelle. Aile baskısı çok oluyorsa geçici işlerde çalışabilirsin. Umarım en kısa zamanda iyi bir işe yerleşirsin. Moralini bozmamaya gayret et. Bu arada ben de iş arıyorum.
0
isot
(09.06.11)
(5)

windows klasörü resimli

giptalle
ekteki resimde bazı klasörlerin içindeki resimleri, klasör ile önizlme olarak gözükürken, diğerleri sarı sarı. bunlar niye resimleri göstermiyor olabilir.
ekteki resimde bazı klasörlerin içindeki resimleri, klasör ile önizlme olarak gözükürken, diğerleri sarı sarı. bunlar niye resimleri göstermiyor olabilir.
0
giptalle
(13.05.11)
o on izlemeli degil, icerisinde ki resimlerin bi kacini gosteriyor..Demek ki diger klasorlerin icerisinde resim formatinda bir veri yok..
0
Arrigo Godfredo
(13.05.11)
yo tüm klasörlerde resim var.
0
🌸giptalle
(13.05.11)
folder.jpg diye anlandır bi fotoyı
0
bryan fury
(13.05.11)
şu mu kast edilen;
metallica klasörü için; metallica.jpg

yoksa şu mu:
metallica klasörü için; folder.jpg

aslında bunların 2sinide deniyorum. olmuyor, başka bi sorun mu var acaba.
0
🌸giptalle
(13.05.11)
neyse hallettim. şöyle oluyormuş;
klasöre sağ tık / properties /customize (burada folder pictures deyu bi yer var. oradan)

kendi kendimi tick'licem şimdi de :D
0
🌸giptalle
(13.05.11)
(1)

winamp sorusu

giptalle
winampta bir şarkının üzerine gelip;sağ tık / dosya bilgisi göster / Resim bölümüne giriyorum. yalnız istediğim albüm resmini oraya kaydedemiyorum. Niye kaydetmiyor olabilir?şarkı çaldığı için, kullanımda olduğundanmıdır dedim, yok değil.şarkı, yani dosya acaba özelliklerinden hiçbirşeyi değiştirile
winampta bir şarkının üzerine gelip;
sağ tık / dosya bilgisi göster / Resim bölümüne giriyorum. yalnız istediğim albüm resmini oraya kaydedemiyorum. Niye kaydetmiyor olabilir?

şarkı çaldığı için, kullanımda olduğundanmıdır dedim, yok değil.
şarkı, yani dosya acaba özelliklerinden hiçbirşeyi değiştirilemez olarak mı ayarlı dedim, o da değil.

başka fikiri olan?
0
giptalle
(13.05.11)
orada nasıl yapılıyor bilmiyorum ama ben mp3tag www.mp3tag.de kullanıyorum. sorunsuz ekliyor. çat diye.
0
ben smyrna
(13.05.11)
(6)

tv dizisinin ingilizcesi

giptalle
ne oluyor? yani biz "dizi" derken onlar ne diyor?
ne oluyor? yani biz "dizi" derken onlar ne diyor?
0
giptalle
(13.05.11)
tv series
0
aydin dogan in akp yandasi medyasi
(13.05.11)
tv series dogru olsa da, gunluk hayatta cogunlukla tv show ya da show deniliniyor.
0
roadrunner merlin
(13.05.11)
tv show.
0
ben smyrna
(13.05.11)
yeri gelir sit-com derler. situational comedy'nin kısaltılmışıdır bu.
0
terp
(13.05.11)
genellikle ingilizler tv series derken amerikalılar tv show diyor.
0
noid
(13.05.11)
bir de soap opera vardı pembe dizi ayağına yanılmıyorsam.
0
44
(13.05.11)
(1)

balık burcu erkeği

giptalle
geçenlerde katıldığım bi ekşisözlük zirvesinde tanıştığım bi bayan arkadaş balık burcu olduğumu öğrenince, zor bir burç olduğunu ve bu burca ait erkek kişilerin çekilemeyeceğini belirtti bana. ben o güne değin burcumun bayanlar tarafından çekici olduğunu sanıyordum. pek de araştırmadım gerçi ama mer
geçenlerde katıldığım bi ekşisözlük zirvesinde tanıştığım bi bayan arkadaş balık burcu olduğumu öğrenince, zor bir burç olduğunu ve bu burca ait erkek kişilerin çekilemeyeceğini belirtti bana. ben o güne değin burcumun bayanlar tarafından çekici olduğunu sanıyordum. pek de araştırmadım gerçi ama merak ettim bayanlar balık burcu erkeğine karşı genel olarak nasıl bir tutum ve yargıya sahipler?

not. kişisel fikrimce, kendi içimde ne kadar barışcıl bi insan olsamda balık burcunun kız burcu olduğunu düşünüyorum aslında hala kişiliğimden söküp atamadığım saçma sapan huylarımın olması sırf bu burca ait olmamdan kaynaklanıyor mesela, bu da gerçekten uğraştırıcı bir şey be..
0
giptalle
(28.04.11)
kendimden biliyorum çekilmez hacı.
0
bodom
(28.04.11)
(6)

ksk-karabağlar

giptalle
nasıl gidilir, nerelerden binilir? (otobüs, metro kullanarak)edit: tam adres;Yeşillik Cad. no:574, Karabağlar, İzmir, Türkiye burada da harita;http://erse-orman-urunleri.ticaretimiz.com/contacts
nasıl gidilir, nerelerden binilir? (otobüs, metro kullanarak)

edit: tam adres;
Yeşillik Cad. no:574, Karabağlar, İzmir, Türkiye

burada da harita;
erse-orman-urunleri.ticaretimiz.com
0
giptalle
(22.04.11)
karabağlar'ın neresi tam olarak?
0
tepedeki psychedelic adam
(22.04.11)
of lanet olsun yine yeşillik caddesi.
(git: 243503)
burda delfina'nın dediği taraf oluyor senin verdiğin linke göre. onun için onun dediği otobüsler geçiyordur.
0
tepedeki psychedelic adam
(22.04.11)
Gaziemir'e giden tüm otoüsler geçer Yeşillik Caddesinden. Ayrıca linkteki adrese gideceksen telefon et ineceğin durağı söylesinler.
0
oku oku yazar ol
(23.04.11)
en temizi ksk izbandan atla metroya şirinyerde in. Buca-gaziemir dolmuşlarından birine bin dolmuşçu senin istediğin yere bırakır.
0
redbullah
(23.04.11)
@oku oku yazar ol: yav şimdi, ksk'den gaziemire direk otobüs yok (diye biliyorum ben) o yüzden, hani alsancak cami durağına falan gidip oralardan mı binmek lazım?

@redbullah: abi ksk-şirinyerde metroyla çook sürer be yav.. bu iş görüşmesi aslında, yani olumlu geçtiği vakit her gün o yol çekilirmi diye düşünüyorum ama daha başka çözümlerde olabilirmiş gibi geliyor.

mesela ben ksk'de anadolu caddesine yakın bir yerde oturuourm evden çıktımmı alsancağa 20 dakkada varıroum otobüsle. e oralardan da her yere otobüs olur heralde? sizce nasıl yapmalı
0
🌸giptalle
(23.04.11)
karşıyaka dan yok diye biliyorum bende ama konak, bornova, alsancak, çankaya, halkapınardan gaziemir otobüsleri var hangisi kolayına gelirse.
www.eshot.gov.tr
0
oku oku yazar ol
(23.04.11)
(4)

ksk-balçova nasıl gidilir

giptalle
en kısa yoldan nasıl gidebiliriz? (kendi aracımız haricinde)
en kısa yoldan nasıl gidebiliriz? (kendi aracımız haricinde)
0
giptalle
(06.04.11)
Bostanlidan uckuyular feribotu, ordan inince balcovaya giden herhangi bir otobus. Cok sık geçerler.
0
degisim90
(06.04.11)
göztepe'ye vapurla geçilip oradan 169'a binilebilir.
0
astaroth
(06.04.11)
tek otobüsle gitme durumu varmıdır? anadolu caddasinden falan mesela
0
🌸giptalle
(06.04.11)
300'e binip f. altay'a kadar gidebilirsin, oradan yine aktarma yapman gerekiyor.
0
astaroth
(06.04.11)
(3)

işi kopartamıyorum

giptalle
çözüm bulamadığım bir durum içindeyim arkadaşlar. sizlerden belki bir çıkış yolu görebilen-gosterebilen olur.. hadi başlayalım;lisans mezunuyum, askerlik de bitti, iş arama sürecine girdik 9 ay oldu. bu süre zarfında 15-20 olmuştur sanırım görüşmeye gittiğim firma sayısı, yada belki biraz daha fazla
çözüm bulamadığım bir durum içindeyim arkadaşlar. sizlerden belki bir çıkış yolu görebilen-gosterebilen olur.. hadi başlayalım;

lisans mezunuyum, askerlik de bitti, iş arama sürecine girdik 9 ay oldu. bu süre zarfında 15-20 olmuştur sanırım görüşmeye gittiğim firma sayısı, yada belki biraz daha fazla. sonuç ise hep olumsuz. ki bu firmalar arasında 5-6 tanesi kadarıda gerçekten kurumsal ve iyi firmalardı. neyse.. benim bu iş görüşmelerinden pozitif yönde sonuç alamamamın nedenlerini ciddi ciddi bugün düşündüm ve içinden henüz çıkamadığım ve sanırım kolay çıkamayacağım bir neden buldum. yani biraz derin bir konu, sanırım o yüzden işin içinden çıkamayacağıma inanıyorum. en azından şu an. mesela iş görüşmesinde ben sürekli depresif bir suratla yer alıyorum. niye böyle derseniz; valla şu ana kadar yaşadıklarım beni çok yordu. hayata karşı pek bi beklentim kalmadı. zaten 2 kere intihar girişimim oldu. ama onlarıda beceremedim (üstünden seneler geçti o anların bu arada)şu andada diğer etkenleri geçtim, sadece aileye o büyük acıyı yaşatmamak adına düşünmüyorum. neyse. mesela ailemle yaşıyorum. eğer onlarda olmasa heralde benim yapacağım tek bir şey kalır; ya oturur komaya girene kadar, ölene kadar evde tek başıma içerim öyle giderim bu diyarlardan yada asarım heralde kendimi.

konu burda fazlaca dağıldı.. hemen topluyorum.

e hal böyle olunca madem biz istediğimizde ölemiyoruz ya da öldüremiyoruz kendimizi o zaman yaşamak için çalışmak (para) lazım. ama şu anki ruh halimden ötürüde heralde patronlar tüm aranan nitelikler uysa bile böyle suratı asık bi adamla çalışmayı uygun görmüyorlar heralde. tek çıkardığım sonuç bu.

kendim zorluyorum görüşmeye gitmeden.. tamam full enerjik olucam, hızlı-seri hareketler edicem. güler yüzlü olucam.. ama görüşmeye giriyorum. bu sefer ulan ben niye bi başkasına şaklabanlık yapayım ki? onun benden üstün olan ne özelliği var ki diye bi başka düşünce geliyo aklıma ve gene depresif moda geçiyorum. görüşme esnasında kendimi zorladıkça surat bi güleryüzlü bi somurtkan oluyo bu seferde karşı taraf bu deli heralde diye düşünüyor sanırım. :))


gün içinde sadece ufak bir kaç dakikalık anlarım oluyo böyle normal mutlu bi insan yapısına büründüğüm. o da içtiğim ilk nescafeyi içerken oluyo. bir kaç dakikalık bir etkisi ile aah diyorum niye benim hayatım böyle? niye ben hayata sürekli böyle bakamıyorum. n'oldu bu kadar da herşeyden umudumu kestim? inanın yaşadıklarımın çoğunu yüzeysel olarak hatırlayabiliyrum. ööyle dalıp gidiyorum. bu da sanıyorum ki; beynin bi aldatmacası. yani beyin, kendine zarar verebilecek bir düşünceyi hatırlatmıyor kendine zarar gelmemesi için. bunu bi kitapda okumuştum.. o yüzden geçmişi tam olarak hatırlayamıyorum. ama bir zamanlar kral gibi bi hayatım da oldu(güzel günlerdi) bi idealım, beni seven saygı ve hayranlık duyan arkadaşlarım vardı. ama hayat kendi içinde farklı farklı yaşamlara sokuyor sanırım bizi. birgün kral, bir gün hiçkimsesin.. belki bundan bi 20 sene sonra tekrar saygınlığımı kazanırım. bilemem.

zaten kimseden bi saygı dilenir durumumda yok. kendi kendime koyduğum hedeflere ulaşamasamda. ailemin benim için istediği hedeflere her ne kadar istemesem ve benimsemesemde hepsini başardım. ki benim koyduğum hedeflerden daha zordu onları başarmak. çünkü hiçbirinde ruhumu ortaya koymadım, sevmiyordum..

sanırım buda bişeler aldı götürdü. insanın hayatını başkası karar veriyorsa, o zaman o siz olmuyormuşsunuz.

ve evet gecenin sorusu; napim olm ben, nasıl toparliim götü de şöyle zımba gibi çıkiim karşısına yöneticilerin, onlara o işi ben yapamazsam yeryüzünde pek kimse yapamaz zaten izlenimi yaratiim.

ben düşündüm ve kendimi toparlamanın 2 yolunu görebildim. ya bir kız arkadaş edinicem. yani bana değer verecek, arkamda duracak ve zamanla kendime geleceğim. ama bu bu suratla imkansız.. yani hangi kız özgüvensiz, parasız, somurtkan birini beğenir? o yüzden bunu geçtim. diğer seçenek de bi işe girip o işle meşgul olup, tekrar hayatımda bi amaca hizmet ettiğim zaman toparlayabileceğimi düşünüyorum. yani bi iş olsun ve bir kaç ay çalışiim sonra ne depresiflik kalır ne bişe. ama şu an için ne kadar zorlasam olmuyor be. he alkol alıp onun verdiği özgüvenle gitmeyide düşündüm ama sabah sabah iş görüşmesine giderken de alkol istemiyo bünye..
0
giptalle
(25.02.11)
antidepresan kullanıyor musunuz? eğer hayırsa niye kullanmıyorsunuz? ayrıca sevgili teorisini sonuna kadar destekliyorum. bir kadın varsa erkeği derleyip toparlıyor. en azından bir süre için.

ayrıca yarm saat sürecek bir görüşmede neşeli, atik, hevesli olmak niye bu kadar zor geliyor? burada yazdıklarınız bunun için çok sığ nedenler. içten içe ne var acaba bunu yapmanızı engelleyen?
0
sen git ben geliyorum
(25.02.11)
şimdi bence sen hayatını ve durumunu yakından bildiğin için görüşmelerde bunun sorun yarattığı kanısına varmışsın ama pek sanmıyorum. seni suratsız bulmuş olabilirler, tam olarak nasıl işlere başvurduğunu bilemiycem ama her çalışanın da etrafına gülücükler saçmadığı kesin.
biraz parça parça okudum öyle cevap vereyim..
bi kere kız arkadaştan gelecek değer bırak allahtan gelsin, önce sen kendini değerli gör. soracıma duygular düşünceler bulut gibi, akıp gidiyor, tutunup kalmak imkansız. o yüzden arada bir bulut aralanıp güneş çıkabiliyo mesela. senin tek olayın şartlanma. mesela şartlanmışsın bi kere hava bulutluysa kesin yağar diye, yağdırıyosun o yüzden. ki bu psikolojik de bi durum değil, tamamen beynin işleyişi. amerikalıların bi lafı var fake it till you make it diye. nörolojik olarak çok doğru. sık kullanılan bağlantılarda dumur yaratıp (mesela koanlar ya da paradokslar vasıtasıyla) yeni bağlantılara fırsat verebilirsin.
ha ben böyle ışın kılıcı gibi acaip acaip konuşuyorum ama eft filan :) bir anlamda da doğru. çünkü bedenimizin sinirsel, elektriksel bi yapısı var, beynimiz bununla çalışıyor ve bu sinirsel fraktalin uçlarından daha büyük dallara erişmek mümkün. yoksa memory center gibi bi yer açmazlardı di mi...

sen kendine iki yol görmüşsün ama hepsi dış dünya ile ilgili... halbuki dışında gördüğün o dünya, içinin yansıması, peh peh peh...

bilmiyorum bi araştırma yapmak isterdim ama bu bahsettiğin üniversiteli iş görüşmesi kariyer vs hayatı bence dünyanın yüzde beşini bile oluşturmuyordur. örneğin benim kafa, çalışma yapıma tamamen ters bir ortam. illa organizasyon şemasını doldurulacak diye kadrolanmış dizi dizi insan. hiç bişi yapmam, yemem içmem evde otururum daha iyi.

eğer azıcık dahi birikmişin veya uzak diyarlarda arkadaşların varsa bence bas git bi nefes al. en azından kafanın içinde yap bunu. hayat intihar edilicek kadar ciddi bi mesele değil..
bi de niyeyse aklıma hep avatar filmi geliyor. ya biz de öyleysek, bu bedenleri kullanan bambaşka canlılar, bu dünyayı anlamaya çalışan, uyum göstermek zorunda olan... kim bilebilir di mi? :)
0
kediebesi
(25.02.11)
Aynı şeyleri ben de yaşadım. İnsan sormadan edemiyor neden böyle oluyor diye. Şimdi 5 aydır bir yerde çalışıyorum ve kendime kızıyourum neden "işsizlik psikolojisi"ne bürünmüşüm diye.

yediğim içtiğim ayrı gitmeyen bir arkadaşım daha var. o hala işsiz ve anlamsız bir eziklik var üzerinde. ben de o duygular içerisindeydim. evet arkadaşımı çok iyi tanıdığım için ezik birisi olmadığını biliyorum ancak o işsizliğini gece gündüz kafasına takıp takmıyorum dese dahi bir kendine güven sorunu bir eziklik aşılıyor insana. iş bulunca ikinci ayda topluyor insan kendisini bir daha iş arayacağım yada iş görüşmelerine gittiğim zaman böyle olmayacağım diye kendisine telkinler veriyor. Şunu diyeyim daha iyi anlarsın. Sevgilin varken herşey güzel olur. Ayrıldığın zaman verdiği acı insanı nasıl eziyor ve karşı cinsten soğutuyarsa işsizlik ise insanın yaşam enerjisini o şekilde elinden alıyor.

Okumanı güçleştirmemek ve özet geçmek namına bu kadar yazıyorum. Ha bir de şu var, tr de insanlar referanslar aracılığı ile (torpil olarak da anlayabilirsin) birilerini almayı tercih ediyorlar. O yüzden kendinde çok sorun arama hayattan mutlu ol, ne yapacağına kariyer planına dikkat et, geçen günler kolay geri gelmez. Ha bu arada herşeyde ölçülü ol, enerji olacağım diyerek süper enerjik olma miskin bir görüntü de çizme, orta yol ve ne istediğini bilen birisi. Çok yorma kafayı
0
prinnfinite
(25.02.11)
(6)

hayırlısı olsun

giptalle
"her işte bir hayır vardır", "hayırlısı ne ise o olsun" gibi cümleleri her zaman duyuyoruz.. belkide kendimizde kullanıyoruz. bugüne değin ben bunları kader ile bağlantılı olarak düşünüyordum. mesela güzel bir firmada iş görüşmesine gittik ve olumsuz geçti diyelim. çıktık görüşmeden eve doğru yol al
"her işte bir hayır vardır", "hayırlısı ne ise o olsun" gibi cümleleri her zaman duyuyoruz.. belkide kendimizde kullanıyoruz. bugüne değin ben bunları kader ile bağlantılı olarak düşünüyordum. mesela güzel bir firmada iş görüşmesine gittik ve olumsuz geçti diyelim. çıktık görüşmeden eve doğru yol aldık, kafamızda görüşmeyi ölçüp tartıyoruz ve yine bu sözleri söylüyerek kendimizi avutuyoruz diyelim. he belki de gerçekten doğrudur. daha hayırlısı olmuştur o işin olumsuz geçmesi bunu bilemiyoruz işte lanet olsun ki ama benim merakım şudur: ben 2 sene önce tanrı, allah vb. herhanbi bir yaratıcının varlığı ile ilgili kendikendimi sorgulamaya başladım ve şu anda herhangi bir yaratıcının bizi yaratmış olduğuna falan inanmıyorum. o yüzden dinlerin de kutsal olduğunu düşünmüyorum. onlarıda senin benm gibi insanlar yazmış işte. ee o zamanda bu tür sözler kendi kendimizi kandırmaktan başka bir şey değil demekki diyorum, "her işte bir hayır vardır" nereye var ulan. 2 ay önceki o iş görüşmesinde olumlu geçse idi şimdi böyle bunalımlarda olmayacaktım diyorum kendime. en bariz örnek bu işte diyroum.

neyse işte sanırım durumu anlatabildim biraz. peki sizde bu durumu yaşamışmıydınız daha önce hiç, eğer öyleyse n'oldu? şimdiki düşünceleriniz ne yönde?
0
giptalle
(17.01.11)
tüm insanlık benzer şeyleri yaşamış olmalı ki; "papaza kızıp oruç bozmak" diye veciz ifadeler var. en sonunda en inatçısı bile hac yolcusu kıvamına geliyo aşağı yukarı, ha allah o kadar ömür verirse tabii.
0
vi3e
(17.01.11)
hayırlısı olsun, nasip, kısmet gibi kelimeleri sahtekarca buluyorum manevi anlamları dışında.dediğin gibi konu iş olsun okul olsun bunun gibi gündelik şeylerden konuşurken konuşmayı noktalamak için kullanılıyor ve söylenirken kullanan kişinin yüzüne bakarsanız pek "hayırlı" bir hal almıyor daha çok acımayla karışık bir yüz ifadesi oluşuyor.

insanların haksızlığa uğradıkları zaman bunların hesabının diğer dünyada sorulacağı, zor zamanlarda tanrıya sığınmaları akıl sağlıklarını yitirmemeleri için bir sigorta görevini üstleniyor diye düşünüyorum.
0
freebird5406
(17.01.11)
Ben de çok sinir olurum bu laflara. İnsanları boşa teselli etmekten ya da insanların kendini kandırmasından başka bir şey değil.

bu "her işte bir hayır vardır" iddiasıyla ilgili daha 2 gün önce bir şey yaşadım. bir sürü para verip yeni bir kulaklık aldım. aldıktan 10 dakika sonra kulaklığın kılıfı yolda bir yerlerde cebimden düşmüş. metroya binince fark ettim. sonra arkadaşa söyledim bunu. "her şeyde bir hayır vardır. şimdi onu düşürmesen belki ilerde içinde kulaklık varken düşürecektin. boşver" gibisinden bir şeyler dedi. öyle değil işte. bırakın bu gereksiz tesellileri. ben salaklık yapmayıp güzel korusaydım eşyamı şu an kullanıyor olacaktım. içine ettiğimiz, başaramadığımız ya da gerçekleşmeyen her şey için "hayırlısı olsun" lafını duymayı sevmiyorum. gerçekçi insanlar candır.
0
trinitrotoluen
(17.01.11)
bunun allahla dinle ilgisi yok ki. big bangle ve olay ufku ile ilgisi var :)
ayrıca hayırlısı olmuştur demekten başka elinden ancak bi dahaki sefere şöyle yapsam belki daha iyi olur demek gelir, geçmişteki bir durum için.
0
kediebesi
(17.01.11)
Bu bi inanç meselesi zaten. "Olanda, hayır vardır." motto bu. Hayır olsaydı bunalımda olmayacağını söylüyosun. Ya hayır bunalımda olmansa? Hayır nedir? Fayda mıdır? Mutluluk mudur? Nedir? Hayrın ne olduğunu ya da ne kastedildiğini anlamakla ilgili bir sorunun var. Bi nevi felsefi bi anlayış bu da. Katılırsın katılmazsın sonuçta paşa gönlünün bileceği şey.

Daha önce benzer olmasa da anlattığın tarzda şeyler yaşadım, üzülmenin, sıkılmanın yanında "bunda da bi hayır vardır" dedim. Pişman olmadım henüz. Halen daha her olayda aynı şeyi söylerim.
0
lazor
(17.01.11)
İnsanların bir de psikolojik ve motivasyonal durumları vardır. Yaşamak zor zanaat. Herkes bir house değil ve dizilerde yaşamıyoruz. Eğer nerdic nihilist ve soğuk bir hayat yaşamak istiyor ve karanlık bir pencereden bakmak istiyorsan hayata kimseyi teselli etme, kimseye herhangi bir konuda ümit verme hayatın ne kadar acımasız olduğundan dem vur sürekli. Böyle bir düşünce döneminden geçebilir insan, ben de geçtim. Ama bu seni "bir şeylerin farkına varmış" bir insan yapmıyor. İlerde, değer verdiğin birini çok istediğin halde teselli edemediğini gördüğünde başından aşağı kaynar sular dökülebilir o zaman aklına gelmezse bu kelimeler kafanı taşlara vurabilirsin. Hayatta kendine hep doğruları mı söylüyorsun, kendini hiç kandırmıyor musun, bunu düşün? Hayatın absurdlüğüyle ve trajedisiyle başa çıkabilmemize yarayan kelimeler vardır, bunun dinle alakası yok. Hayırlısı, sağlık olsun, umarım, geçmiş olsun bunlardan bir kaçı sadece.
0
manfool
(17.01.11)
(5)

garip haller

giptalle
ya arkadaşlar şu an çok garip duygular içindeyim. bari yazıya dökim size sunim, işi olmayıp da bunları okuyanlar başka bir gözle durum değerlendirmesi yapabilirler. ohh bak valla iyi geldi şimdi bile.. neyse başlıyalım. sabahtan beri bir durgunluk, tükenmişlik hissi var üzerimde, sürekli ağlamaklı o
ya arkadaşlar şu an çok garip duygular içindeyim. bari yazıya dökim size sunim, işi olmayıp da bunları okuyanlar başka bir gözle durum değerlendirmesi yapabilirler. ohh bak valla iyi geldi şimdi bile.. neyse başlıyalım. sabahtan beri bir durgunluk, tükenmişlik hissi var üzerimde, sürekli ağlamaklı oluyorum tam gözler yaşaracak kendimi toparlıyorum. sonra odaya geçiip salim kendimi diyorum bu sefer ağlayamıyorum..

evde annem,babam ve ben olmak üzere 3 kişi yaşıyoruz. ve hiçbirmizin mutlu olmadığını düşünüyorum. ayrıca onların mutsuzluğuda sanki benden kaynaklanıyormuş gibi geliyr. çünkü bir süre önce onlarıda yanıma alıp şehir değiştirdim, o zamana kadar hayatıma giren herkeside sildim, yeni bir enerji katmaya, temiz bir sayfa açmaya karar vermiştim. ama gel görki bir den bi ızdırap, arkadaşların özlemi, şuydu buydu, muhabbetler hepsi birden bastırıveriyor. hadi kendimi geçtim, tamam ben zaten hep mutsuzdum a.q, değişen ne olduki şimdi bu kadar kafama takıp üzülüyorum dedim. benim yüzümden belki annemle babamda mutsuz oldular mı şimdi? he onlarda benim kararıma okey verip birlikte hareket etmiştik, sonuçta onlarda çılgınlar gibi mutlu değillerdi önceki yaşamımızda. ama yinede ben olmasam bu durum oluşmayacaktı ki. hemen napabilirim diye düşündüm ve aklıma yazlık çözümü geldi. nasılsa yazlığı seviyorlar 6 ay orada mutlu yaşarlar diğer 6 ay yanıma gelirler kışın, ee sonra? sonra tekrar sıkılırlar ha? ama yok ya ne diye 6 ay sıkılsın bu yaştan sonra onlar.. bunları yazarken eski yaşadıklarım geliyorlar aklıma durup bir kaç saniye uzaklara bakıyorum bazen pişmanlıkla dolu bir ızdırap bastırıveriyor çıldıracak gibi oluyorum bazende sinirlenip alayının a.q bir kibrit çakıp hepsini yakmak yoketmek istiyorum, dışarı çıkmak geçio içimden bu saaate. aslında böyle sorunlarla karşılaşabileceğimi umarak bu işe adım atmıştım. hatta çözümünüde biliyordum ki. o da bir iş bulup, çalışmaya başlarım, zaman geçer, mutsuzluğumu unuturum, nasılsa çalışmayı seven kişiyim, kafama göre bir kaç kişiylede tanışırım işyerimden güzel küçük bi hayatım oluverir. maaşı alıncada etrafımdaki bayanlara artık özgüvenle bakabilir hatta etkilendiğim bir tanesine artık çay ısmarlayabilecek maddi güce erişebildiğim için onlarla iletişime geçerim diye kafamda çözüm bu şekildeydi. şimdide yılbaşında ilk maaşımı aldım, "ee hani" şeklinde bir soru oluştu bende. bumuydu yani tüm uğraş? bunun içinmiydi onca çaba? 3 gündür de evden çıkmadım belki ondanmı böyle oldum acaba ben. bu da yeni geldi şimdi aklıma. annem ara sıra takılıyor, ee artık evlilik yaşı geldi diye, diyorum anne daha düzgün bir iş bulamadık ne evliliği, belki 1 belki 10 sne sonra olur o iş, bunları fazla düşünmeyelim dedim. o da oğlum bizim tüm istediğimiz iyi bir iş bulman sen güzel bir işe gir biz başka birşey istemiyoruz diyor. onlarda bana acıyorlar ee anaçlık duygusu tabi. yıllarca okut 2 üniv. bitirsin sonra aylarca iş bulamayan cocuk kafayı sıyırıp lise mezunu eleman arayan işlere el atıp onlara girsin, asgari ücretle akşam 19:00 sabah 05:00 garip bi işte çalışsın.

napcaz böyle arkadaşlar, belki bu yazdıklarım ortaokullu, sevgiliden başka bir şey düşünmeyen pembe düşler alemninde yaşayan bir kızın sorunları gibi gelimiştir belki başka birşey. ben durumumu kestiremedim. ööyle ne aradıımıda zaten bilmiyorum ama genel iyi geldi yazmak.

iyi akşamlar herkese
0
giptalle
(03.01.11)
tüm yazdıklarını okudum ve sen haklısın arkadaş! (ne? ibne demeyeceğim hoş.. neyse)

abi inan insan böyle zamanlarda sıyırıyo balatayı. ama emin ol, aileni de senin mutsuz ettiğin, kendi yaşamını da mahvettiğin gibi saplantılı ve kötü düşünmeyip olayları akışına bıraktığında çok daha yaşanabilir oluyo hayat. aslında bu bi süreç meselesi. göreceksin bunlar geçiçi buhranlar. belki çıkıp gezmek belki yazmak belki başka birşeyler, nebileyim. işte tek yapmaktan hoşlandığın şeyleri yaparsan eğer atlatacaksındır.

kendimden örnek vereyim; ben bu tip anlarda manyak gibi eski türk filmlerini izler, deli gibi antikacı, bit pazarı, sahaf falan gezerdim. oraların kokusu terapi gibi gelirdi şerefsizim.

neyse yani, böyle. sıkma canığı
0
tahret muslugu
(03.01.11)
şu yazıyı paragraflara böl. okunmaz bu yoksa.
0
ayiadam
(03.01.11)
size verilebilecek bi cevap yok, farkındasınız. yazmak iyi geldiyse oraya buraya yazmaya devam edin o zaman. ayrıca ailenizle konuşun. gerçekten peşinizden geldikleri için mutsuzlarsa size söylerler. belki söylemezler ama en azından konuşmuş olursunuz.
şükredin. yaşadığınıza, maaş alabildiğinize, ailenizin yanınızda olduğuna şükredin.
başka ne denir bilmiyorum...
0
elorelia
(03.01.11)
işin ailen var ve yediğin önünde yemediğin arkanda. senin için düzenlerini bozdular başka bir yere gittiler. bazen huzur da batıyor olabilir diye düşünüyorum.
0
bıdıbıdı
(03.01.11)
butun yazi boyunca bir kez bile hissettiklerinizi ananiza babaniza anlattiginizi yazmamissiniz. dogrudur, konusmak zordur, cesaret ister ama derdiniz icinizde buyuyecegine size izdirap cektirecegine anneniz babanizla oturun konusun. mumkun ise psikolojik destek almaya calisin, cunku ben yazdiklarinizdan sucluluk duygusunun sizin caninizi siktigini dusundum. ve de, evet hayat zor, bu konuda ustesinden gelmekten baska yapacak careniz yok, illa savasacaksiniz.
0
tom riddle
(03.01.11)
(1)

jesus christ superstar

giptalle
jesus christ superstar the rock opera'nın geçen senelerde bi tiyatro oyunu gibi bir şeyini yapmışlardı. hayko cepkin, demet evgar falan oynuyordu. bu acaba sadece tiyatro olarak mı kaldı yoksa bir dvd benzeri kayıt altına alındımı. eğer alındıysa torrent'ini bulan varsa yada başka türlü bir indirme
jesus christ superstar the rock opera'nın geçen senelerde bi tiyatro oyunu gibi bir şeyini yapmışlardı. hayko cepkin, demet evgar falan oynuyordu. bu acaba sadece tiyatro olarak mı kaldı yoksa bir dvd benzeri kayıt altına alındımı. eğer alındıysa torrent'ini bulan varsa yada başka türlü bir indirme yöntemi paylaşabilirlermi.
not: sözlükçülere kapattım sadece internet kullanıcıları görebilir bunu. korkmayın kendi aramızda, birşey olmaz yani. heüehüehe
0
giptalle
(07.11.10)
Boşverin yahu Hayko'yu Mayko'yu. Ian Gillan'lı versiyonu bulunabiliyor her yerde ve bence en iyisi o.
0
sourlemonade
(07.11.10)
(3)

mc donalds'a iş başvurusu

giptalle
şimdi mahalleye yeni bi şube açıyor bunlar. inşaat halinde içerde işçiler çalışıyor tahminen 2 haftaya biter ve açılır. buraya yönetici olarak girebilmek için napmak lazım. resmi web sayfalarından insan kaynakları bölümüne girince http://www.anadolukariyerim.com/ sitesine yönlendiriyor orada cv oluş
şimdi mahalleye yeni bi şube açıyor bunlar. inşaat halinde içerde işçiler çalışıyor tahminen 2 haftaya biter ve açılır. buraya yönetici olarak girebilmek için napmak lazım. resmi web sayfalarından insan kaynakları bölümüne girince www.anadolukariyerim.com sitesine yönlendiriyor orada cv oluşturuyoruz, ama bu benim mahalledeki yer ile ilgili de bir ilan yok orada. daha doğrusu mc donald's ile ilgili hiç bir ilan yok.
0
giptalle
(27.10.10)
sanırım mc donalds ilanları aracı kurumlarla veriliyor. belki çoktan verildi alındı ekip ama bence x bir mc donaldsa gidip oradaki müdüre durumu anlatınız. o sizi yönlendirir.
0
anlam
(27.10.10)
genelde direk yönetici almıyorlar... yıllarca orda çalışıp yükselenler ilk tercih sebebi.
0
köfte
(27.10.10)
benimde bildiğim kadarıyla mc donald's direkt dışardan yönetici almıyor. kendi bünyesinde yetiştirdiği çalışanlarını yönetici olarak atıyorlar.
0
zpider man
(28.10.10)
(2)

kırılmayan link

giptalle
şöyle aylar geçsin, yıllar geçsin ama link hiç kırılmasın. kendisinden beklenen download'ı hazır ve nazır bir şekilde tıklandığında insanlara sunsun. en sağlam hangisidir bildiğiniz
şöyle aylar geçsin, yıllar geçsin ama link hiç kırılmasın. kendisinden beklenen download'ı hazır ve nazır bir şekilde tıklandığında insanlara sunsun. en sağlam hangisidir bildiğiniz
0
giptalle
(12.10.10)
oldu görüşürüz
(12.10.10)
Arşivi yükleyeyim diyorsanız pek güvenmeyin hiçbirine. Hiçbiri babanızın oğlu değil, canları ister, siteyi kapatırlar, sizin arşiv de gider.
0
sourlemonade
(12.10.10)
(2)

kütüphane öneri-izmir

giptalle
karşıyaka'da ikamet eden birisine hangi kütüphaneyi tavsiye edersiniz? benim bir kütüphaneden beklentilerim şu yönde; güncel roman vb kitapların en çok olduğu, bunun yanında klasik eserlerin de bulunduğu ve kitap sayısının fazla olduğu bir yer. ayrıca kitabı alıp 10-15 gün boyunca bizde de kalabilme
karşıyaka'da ikamet eden birisine hangi kütüphaneyi tavsiye edersiniz? benim bir kütüphaneden beklentilerim şu yönde; güncel roman vb kitapların en çok olduğu, bunun yanında klasik eserlerin de bulunduğu ve kitap sayısının fazla olduğu bir yer. ayrıca kitabı alıp 10-15 gün boyunca bizde de kalabilmesi de önemli. karşıyakayı aslında tam kıstas olarak almayabiliriz de. yani kütüphane iyi, güzel olduktan sonra başka yerlere de gidebilirim.
0
giptalle
(16.09.10)
ben de bornova yakını bir kutuphane arıyorum ders calısmak ıcın.
0
fluberry
(16.09.10)
Kitabı ödünç olarak veriyorlar mı bilmiyorum ama Konaktaki halk kütüphanesinin veri tabanı müthiş.Binlerce kitap var.Bi sor derim.
0
sezar35
(16.09.10)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.