Giriş
(4)

Beyoğlu Tünel ve Karaköy ile ilgili birkaç soru.

aeolus
Selamlar insanlar,Bir proje için araştırma yapmam gerekiyor da.İki sorum var:1- Neden Beyoğlu Tünel'de müzik marketler toplanmış, bunun geçmişle ilgisi olabilir mi? Fikirleriniz nelerdir? 2- Bankalar caddesinin olduğu Karaköy'de Merkez Bankasını şubesi var.Bu bölgede bankaların hemen hepsinin şubesi
Selamlar insanlar,
Bir proje için araştırma yapmam gerekiyor da.İki sorum var:

1- Neden Beyoğlu Tünel'de müzik marketler toplanmış, bunun geçmişle ilgisi olabilir mi? Fikirleriniz nelerdir?

2- Bankalar caddesinin olduğu Karaköy'de Merkez Bankasını şubesi var.Bu bölgede bankaların hemen hepsinin şubesi var.Bunun mantıklı açıklaması nedir yani daha yeni kurulmuş bankalar bile özellikle oraya şube açıyorlar.Amaç ne? Karaköy'ğün eskiden beri böyle bir misyon yüklemesi mi söz konusu?

Şimdiden sağolun.
0
aeolus
(12.04.09)
2- bildiğim kadarıyla osmanlı'nın son zamanlarında (iç-dış borçlanma döneminde) karaköy levanten (veya rum, yahudi miydi kimlerdi tam hatırlamıyorum) brokerların muhitiymiş. tabi o zamanın tarzında "broker"lar düşünmek lazım. belki bununla alakalıdır. bir de merkezi bir yer istanbul'da (hem taksim'e hem sultanahmete yakın sonuçta)
0
turkuazz
(12.04.09)
2)1800'lerde Osmanli'da bankalar acilirken ilk bankalar Karakoy'deki bahsettigin Bankalar Caddesi'nde acilmis. Tum bankerler de oralarda yasiyormus. Bir nevi gelenek olmus bugune kadar da.
0
nochristrequiress
(12.04.09)
1. soru için; istanbul da çeşitli sektorler hep bir araya toplanmıştır. bisikletçiler, avizeciler, sahaflar, hatta sanayi mutfakları için hep bilindik bir muhit vardır. zannımca zaman içinde buralarda birkaç tane olan işyerleri, iyi iş yapıp, para kazandıkça bulundukları yerin ve insanların durumuna göre giderek çoğalmıştır. dünya kadar barın, kafenin olduğu, bol bol öğrencinin geldiği istiklalin yakınında müzik marketlerin toplanması bana makul geliyor. bir nevi doğal seleksiyon gibi.

tabii ki ayrıntılı bir tarihi vardır. ama onu ben bilmem. bilemem.
0
oharro
(12.04.09)
1- İstanbul tüm türkiye'nin ticaret merkezi konumunda olduğundan belli sektörler aynı muhitte toplanmış ki dışardan gelip ürün alacaklar için büyük kolaylık diye düşünüyorum. avize almak isteyen şişhaneye, hırdavat bakmak isteyen perşembe pazarına, çeyiz düzemek isteyen mahmutpaşa'ya, müzik aleti bakmak isteyen tünel yokuşuna gider. örnekleri çoğaltmak mümkün.

2- Kökleri osmanlı'ya gidiyor. Galata ve tophane imparatorluğun dış ticaret merkezi. Dışarıdan gelen gemiler bugün olduğu gibi bu limanlara yanaşıyor. Bu gemilerin gümrük, sigorta işlemleri yine gayrimüslimlerin öncülük ettikleri acenteler tarafından gerçekleştiriliyor. Ticaretin olduğu yerde finans kurumları da kendine yer buluyor. Buraları daha çok denizci muhiti olarak da nitelendirilebilir. Meyhaneler, batakhaneler hatta genelevin burada bulunmasının nedeni de bu.

Eskisi kadar olmasa da şimdi de bu gelenek devam ediyor, en son geçen hafta garanti bankası bölge müdürlüğü'nü açtı bankalar caddesinde. Ama bunların eskisi gibi merkez olmaktan çok şube ve bölge müdürlükleri olduğunu söylemek lazım. İstanbul ve türkiye'nin finansal merkezi çoktan beri maslak.
0
firtinanin gozunden
(12.04.09)
(3)

alışkanlık mı?

nhl
ilişkinizin belli bir süre sonra alışkanlık haline gelip gelmediğini nasıl anlarsınız?peki alışkanlık iyi bişi mi?ilişki alışkanlık haline gelmişse aşktan da söz etmek mümkün müdür?alışkanlık haline gelen ilişki bitmeli midir?
ilişkinizin belli bir süre sonra alışkanlık haline gelip gelmediğini nasıl anlarsınız?peki alışkanlık iyi bişi mi?ilişki alışkanlık haline gelmişse aşktan da söz etmek mümkün müdür?alışkanlık haline gelen ilişki bitmeli midir?
0
nhl
(03.04.09)
(bkz: alışkanlık bir ilişkinin olgunlaşma sürecidir), diye bir baslik acmis birisi. belki anlatiyordur bir bakin.
0
la traviata
(03.04.09)
şu alışkanlık kelimesini sevmiyorum. babam 20 yıldır aynı baba, alıştım sana hadi yürü git mi diyeyim adama ya da o mu bana desin.
alışkanlık kelimesinden bağımsız olarak şunu diyebilirim, aşk zaten soyut bi kavram, yüklediğimiz anlamlarla kıymetli bir hal alıyo. beraberken mutluysan gülüyosan tamam. aşktır, alışkanlıktır hepsi tırıvırı. kelimelere, kavramlara takılma bence. yoruyo üzüyo sadece. çok odun bi bakış açısı oldu ama öyle düşünüyorum bu aralar.
0
emraah
(03.04.09)
çok güzel bir konuya parmak basmışsınız.
ilişkide aradığınız şey de önemli bence. ilişkiden beklediği tutku, heyecan filan olan birisi için bu alışkanlık dönemi tam bir kabus olabilirken evcil, bağlılıktan hoşlananlar için alışkanlık güzel olabilir. mesela alışkanlık dönemine girince bağımsızlık kaygısı olan sevgili böyle bir triplere girebilir, kendi başına bir yerlere gitmeler (normalde birlikte gidilebilecekken davet etmeden filan) kendi başına takılmalar filan. alışkanlık döneminin de kendine özgü tripleri oluyor yani.

alışkanlık haline gelip gelmediğini anlamanın yolu da -naçizane görüşümce- buluşacağınız zaman heyecanlanıyor musunuz, bazı şeyleri düşünmeden eliniz mesaj atmaya giderek filan mı yapıyorsunuz yoksa "aa dur bi mesaj atayım" gibi aklınıza geldiğinden mi yapıyorsunuz, eskiden size yaptığı güzellikleri yapmaya devam ediyor mu (gecenin yarısında gidip çiçek alması veya beklemediğiniz bir anda öpmesi, sizi düşünerek ihtiyacınız olduğunda zahmetle yanınıza gelmesi filan gibi), sizin bir hareketiniz hoşuna gittiğinde size aşkla bakıyor mu yoksa artık fark etmiyor mu...

alışkanlık gelince aşk gidecek diye bir şey yok. aşkın gitmediğini alışkanlık oluşmamız bir olay/durumla karşılaşınca anlarsınız, o açıdan eskisi kadar sık bir şekilde aşık olunduğunuzu hissetmeyebilirsiniz artık. aşık olunduğunu hissetmekten hoşlanan biri için bu pek hayırlı bir evre değil tabii, diğer taraftan alışkanlık dönemine girdiğiniz için artık birbirinizi daha iyi tanıyor olduğunuzu varsayarsak neye ne tepki geleceğini bilmek biraz güven duygusu verebilir veya onun gibi şeyler.

alışkanlık haline gelen ilişki bitmeli mi? eğer aradığınız heyecansa ve bu hayatınızı aynı kişiyle geçirme isteğinizin önüne geçiyorsa hiç durmayın. evet, farklı maceralara atılmak iyidir ama mesela 35 yaşından sonra 3 ayda bir yeni maceraya atılmak yorucu ve yıpratıcı gelebilir. şimdi gencim güzelim/yakışıklıyım, o halde neden yeni kızlar/erkeklerle takılmayayım fikri nefsinizdir; ama sizin kalbiniz ve mantığınız da var değil mi? vardır umarım. benim var mesela biraz. ve insanları başka sevgililer bulabilecekken -hatta halihazırda olanından daha güzeli/yakışıklısı,seksisi, daha zarifi ve sairesi- birarada tutan şey sevgidir ve birlikte olduğunuz kişiyle geçmişinize dayanarak yaşadığınız güven duygusu (o iyi günde olduğu kadar kötü günde de benimleydi, zorluklarda beni bırakıp gitmedi, demek ki ilerde daha zor zamanlarımda da bırakıp gitmeyecek, o halde ona güvenebilirim). ayrıca birlikte geçirdiğiniz zamanda o ilişkiyi devam ettirirken harcadığınız emek ve zaman var ortada ki telafisi mümkün değil. o yüzden hem zararın neresinden dönülse kardır, hem de o ilişki o anına kadar sizin birlikte yarattığınız bir eserdir. niye bir yerine kadar geldikten sonra o eseri bozasınız ki daha da güzelleştirmek varken?

insanlar 20-30 yıl birlikte olup birbirlerine gülümseyerek, aşkla bakabiliyorlar. ilişki, aşk deyince aklınıza sakız hanım ve mahur bey mi geliyor yoksa ilk 3 aydaki ilişkinin hareketli günlerinde yaşadığınız heyecanlar mı?

son olarak: sevgi neydi? sevgi emekti.
0
turkuazz
(03.04.09)
(1)

istanbul - ingiltere uçak bileti ve oxford üniversitesi

hadji
bir arkadaşım için soruyorum:temmuz ayında dil eğitimi için ingiltere'ye gidiyor ve uygun fiyata uçak bileti alma konusunda tecrübesi olan arkadaşlar varsa acaba hangi havayolu tercih edilmeli, hangisinin fiyatları daha uygundur? oxford üniversitesi'ne gidilecek, sanırım oraya direkt uçuş yok. acaba
bir arkadaşım için soruyorum:

temmuz ayında dil eğitimi için ingiltere'ye gidiyor ve uygun fiyata uçak bileti alma konusunda tecrübesi olan arkadaşlar varsa acaba hangi havayolu tercih edilmeli, hangisinin fiyatları daha uygundur? oxford üniversitesi'ne gidilecek, sanırım oraya direkt uçuş yok. acaba aktarmalı mı olur? yardımcı olabileceklere şimdiden çok teşekkür ederim.
0
hadji
(30.03.09)
londra'ya www.easyjet.com 40 euroya filan bilet bulabilirsin şu aralar. gatwick veya luton'dan bir şekilde oxford'a gidilir.
0
turkuazz
(30.03.09)
(10)

bu nasil kedi

chieko
selamlarev arkadasimla bir kac haftadir kedi alalim, kedi bakalim, kedi sevelim istedik. cok sey mi istedik anlamiyorum ki... nihayet dun bir kadinla internetten anlastik. kendisi sagolsun 7 kedi arasindan en haylazini getirdi biza teslim etti. kedicik ilk bir saat yatagin altindan cikmadi. sonra bi
selamlar
ev arkadasimla bir kac haftadir kedi alalim, kedi bakalim, kedi sevelim istedik. cok sey mi istedik anlamiyorum ki... nihayet dun bir kadinla internetten anlastik. kendisi sagolsun 7 kedi arasindan en haylazini getirdi biza teslim etti. kedicik ilk bir saat yatagin altindan cikmadi. sonra bir cikti pir cikti. tepemizden inmiyor. pazartesi gunune kadar 6 chapter okumam gerekiyor ev arkadasimin sali gunu sinavi var ama ikimiz de tek satir okuyamadik, yemek yiyemedik, sigara bile icemiyoruz. tamam uyuz olmasin, oynasin etsin de bu nedir yahu? bir dakika inmiyor kucaktan. kucakta oturup rahat olsa neyse, direk koynumuza dogru uzaniyor, kedinin sirtindan satirlari okumaya calisiyorum, ama garip bir huy edinmis, tirnaklarini surekli batirip cekiyor. her tarafimiz cizik icinde kaldi. tirnagini azcik kestik ama fayda etmedi. daha fazla dokunmak istemedik cani acir diye. evimiz 1+1 oldugu icin onu baska odaya koyup takilamiyoruz da... bu kedi neden boyle yapiyor bir fikri olan varsa bize yardim etsin. huysuzluk desem degil, resmen simariklik yapiyor. daha once de kedi besledik, ne bileyim arada bir gider kendi haline takilirdi, bazen gelip kucakta mirlardi falan ama bu felaket bir sey asla rahat birakmiyor. cok hareketli, cok yaramaz. banyoya koyup kapiyi kapatmak da istemiyoruz kesinlikle. edemedik eski sahibeyi aradik, onceki evinde de biraz boyleymis. ne yapalim da kedicik biraz sakin olsun, biraz kendi takilsin? ya da soyle diyeyim, bu kedi normal mi?
not: kisirlastirilmis 7 aylik erkek sarman. mart falan da degil yani sorunu.
0
chieko
(08.03.09)
mamalarına sakinleştirici falan koyanlar oluyordu nette görebilirsiniz bunun dışında bence sarhoş edin uyusun zıbarsın
0
pascha d
(08.03.09)
o tırnak batırıp çekme hareketi ve koynunuza koynunuza uzanması sizi emmeye çalıştığını gösteriyo yanılmıyorsam, özellikle bu esnada mütemadiyen mırlıyosa. 7 aylık kedi için garip gelebilir ama bizim bi kedimiz koca dana olduğunda bile bırakmamıştı bu huyunu, tişörtlerimizi filan cork cork emerdi bildiğin, sabahları özellikle.

sizinki sürekli yapıyor ise sorunlu tabe. annesinden erken ayrılmış olması dışında başka bi açıklama gelmiyor aklıma. kısa vadede çözüm bulamazsınız sanırım, bol bol oynatın. bi de tırnak filan kesmeyin lütfen.
0
uyuzcan
(08.03.09)
çok normal... benim kedim ofiste ve her sabah kapıda karşılıyor... odama kadar takip ediyor... koltuğa oturur oturmaz kucağıma atlıyor ve bıraksam bütün gün kucağımda takılacak... öyle böyle değil... bazen kendi kendine kovalamaca oynuyor... sürünerek masanın yanına kadar geliyor ve "buldum seniii" hareketiyle üzerime atlıyor... sonra kendi kaçıyor... ben kovalıyorum... kovalamazsam ağlıyor... bildiğin ağlıyor... deli yani!! :))

eski kedimden biliyorum... inan bunlar en güzel zamanları... büyüdükçe daha fazla uyumaya başlayacak... daha az oyun oynayacak... bence tadını çıkarmaya bak bu zamanların... ilaçla falan doğal dengesini bozma bence kedinin... sen bilirsin tabii ama, ne bileyim, oynamak istiyor sonuçta... düşünsene, yaramaz çocuk evresinde daha...

tırnaklarını sürekli batırıp çekme huyu benim kedide de var... ve bildiğim kadarıyla bir çok kedide var bu huy... ben de bilmiyorum neden yaptıklarını... umarım bu duyuru sayesinde öğrenirim...

edit: ben yazarken uyuzcan cevaplamış zaten tırnaklama olayını. benim de bütün kotlarım ve kazaklarım delik deşik. olsun. feda olsun küçük kızıma :)
0
si murg
(08.03.09)
kedilerden anlamam hiç beslemedim.ama o patiyi ittirme hadisesi şudur;

(bkz: annesinden erken ayrilmis kedi yavrusu modeli )
0
szqnn
(08.03.09)
yeni ev heyecanı stresi yaşıyor olabilir. yazık hayvana ilaç vermeyin, doğla şeyler bunlar. kucağınıza çıkması, sokulmaya çalışması filan bunlar hep size güvendiğini ve sizi sevdiğini gösterir, keyfini çıkarın bence.
0
turkuazz
(08.03.09)
gayet normal. kedicik sizi sevmiş, siz de onu sevin istiyor. biblo değil ki bu, kanlı canlı hayvan. ilaçla milaçla olmaz bu işler, ters teper, hastalanır falan, daha çok uğraşırsınız. en iyisi bol bol oynatın, koşturup yorun, sonra uyusun; önüne toplar, ipler, yumaklar atın, oyalansın. kedi tırmalama şeyleri oluyor: www.arkadaspet.net
böyle bir şeyler alın, el beceriniz varsa kendiniz yapın, tırmalayıp rahatlasın.
üstelik hayvan kalabalık, arkadaşlarıyla birlikte kaldığı ortama alışmış, yalnız kalınca size sarıyor. en iyisi bir kedi daha alın hatta varsa kardeşlerinden birini alın, birlikte takılıp oynasınlar, sizi rahat bıraksınlar.
0
zen spider
(09.03.09)
sevgi dolu kedi sendromu. enerji fazlası var belli ki. sizi fazla koşturmayacak ama onu yoracak oyunlar bulmalısınız. uzunca bir ipin ucuna bişey bağlayın. ipin ucunu parmağınıza bağlayın. fırlatın yakalasın, çeksin, oynasın. ucu sizde olacağı için gidip biyerden alıp tekrar atmanız gerekmeyecek. çeker çeker atarsınız. meşgulken kedi oyalamak için uygun bir icattır. o hayvanın yorulması lazım bi şekilde. yoksa size huzur vermez.
0
cereal killer
(10.03.09)
arkadaşlarında ayrılıp tek başına size gelmiş. canı sıkılıyor tabi. madem seviyorsunuz biraz ilgiden bir şey olmaz
0
grid
(13.12.15)
bir kedi daha alın oynasınlar, takılsınlar birlikte :)

hatta biz 2,5 aylık oğlumuza ev arıyoruz, onu da buraya sıkıştırayım laf arasında belki talibi çıkar. heheh.
0
piremses
(13.12.15)
geçen gün arkadaşım sarı kediler daha hiperaktif, yaramaz oluyor demişti. bilimsel bir şey değil tabii ki, ama sorunuzu okuyunca bu aklıma geldi.
0
reptillia
(13.12.15)
(10)

Roma'da Pizza nerde yenir?

samfisher
Dostlar yazin bir arkadasla italya'ya gidecegiz tabi pizza yemeden dönmek eseklik olur dedik ama mekân bilmiyoruz öyle olmali ki Roma'da çok saglam bilinen tabi fiyati da çok uçuk olmayan bir yer olsun. böyle bir yer önerirseniz isimizi epey kolaylastirirsiniz. evet yorumlarinizi bekliyorum hadi bak
Dostlar yazin bir arkadasla italya'ya gidecegiz tabi pizza yemeden dönmek eseklik olur dedik ama mekân bilmiyoruz öyle olmali ki Roma'da çok saglam bilinen tabi fiyati da çok uçuk olmayan bir yer olsun. böyle bir yer önerirseniz isimizi epey kolaylastirirsiniz. evet yorumlarinizi bekliyorum hadi bakalim..

Bonus soru: ayni islemi kahve icin yapiniz.
0
samfisher
(08.03.09)
trastevere'de Carlo Mente Restoranda gerçek italyan pizzası yiyebilirsin. yanında ev yapımı şaraplarını istemeyi unutma. fiyat da oldukça uygundur

Kahve için öyle özel birşey yok. herhangi bir bar veya restoranda içebilirsin
0
october swimmer
(08.03.09)
abi romada meydanda bi taksi duraği var.. hatta yanından minibüsler kalkar 5 dakkaya bir.. ordan ilerleyin.. ilerde bi kilise göreceksin.. ordan sağa sap.. ilerde "alexandro del torhichelli'nin yeri" diye bi lokanta görürsün..
oranın yemekleri süperdir.. öğrenciye indirim de yapar..

kiliseyi bul, sonra kimse sorsan gösterir..
0
fuck milk get beer2
(08.03.09)
sağolun varolun 10 numara cevaplar. bi de ingilizce konuşacaz problem olurmu acaba kıllık çıkarmazlar dimi??
0
🌸samfisher
(08.03.09)
anlamazlıktan gelıyorlar. ya da ıtalyanca cevap verıyorlar. bıze hıc kolaylık saglamamıslardı bu konuda. zaten o kadar cok turıst vardı kı bızım gıttıgımız donemde, adamların "artık gelmeyın" der gıbı bı hallerı vardı. ama sehır o kadar duzgun kı, elınızde adı bır harıtayla bıle her yerı adım adım takıp edıp cok cabuk bulabılıyorsunuz. metro da her yere gıdıyor zaten. konusmaya cok da ıhtıyacınız kalmıyor.
0
think martini
(08.03.09)
dominos. *
0
alkolik imam
(08.03.09)
@think martini: yapma ya ayip ediyolarmis, bakalim ne yapacaz.
@alkolik imam: vururuz vururlar dikkat et :D
0
🌸samfisher
(08.03.09)
ozel bir restoran aramaniza gerek yok. ilk buldugunuz pizzaciya giriyorsunuz, sonra "aa bu mu pizza be?" diyip soka girip pizzalari yiyosunuz. unutmayin, siz simdiye kadar pizza yerine hamur yediniz.
0
nochristrequiress
(08.03.09)
pizza roma da yenmez napoli de yenir... hazir gitmisken napoliye in derim!
0
rich peach
(08.03.09)
bence de napoli'de yenir. 2-3 saat trenle, üşenmeyin gidin. trianon idi galiba, en güzeli de ordadır. hayatınız değişecek.

roma'da dondurma yenir. onu da meçhul asker anıtı ile fontana di trevi'nin arasındaki caddedeki dev anıta yakın bir dondurmacıdan tiramisulu kahveli filan deneyebilirsiniz.
0
turkuazz
(08.03.09)
aradigimdan da fazlasini buldum hakkaten napoliye gitmek lazim çok güzel öneriler tesekkürler..
0
🌸samfisher
(09.03.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.