standardı mavi-beyaz / mavi dir telefon için. ama bu kabloda sadece telefon kullanacaksanız herhangi bir çifti kullanabilirsiniz.

kalaylı bakır kablo yeterli,gerisi fantezi.

bilimsel olarak bilemeyeceğim ama "nankör kedi" terimi boşuna çıkmamıştır herhal.

kedilere taparım, evimde de iki kedi var ama bence daha gerideler. dikkat ederseniz köpek, at, fil, yunus gibi zeki hayvanlar eğitilebilen, gösteri vs amaçlı kullanılabilen hayvanlar.. eğitilebilirlikle zeka doğru orantılı. ama bağlanmama olayına katılmıyorum. iki kedimden biri bana resmen aşık durumda. eve geldiğimde kapıda karşılar. götümün dibinden ayrılmaz. banyoya gireyim lavaboya çıkar sürtünür, bilgisayara oturayım dizimde uyur, yatağa yatayım göbeğime çıkar, saçlarımı yalar vs. hayvan bildiğin gözümün içine bakıyor, gözlerinde o bağlılığı çok net görebiliyorum. gel gelelim diğer kedimin skinde değilim pek. yani bir ay görmesin nerede lan bu diye merak bile etmez muhtemelen.

kedi = piç erkek (tatlılar ama beyinsizler)
köpek = efendi erkek (pek tatlı değiller ama akıllılar)

yanlışsam düzeltin fakat bildiğim kadarıyla kedilerin evcilleşme süreçleri köpeklerden farklı. mısırlılar kedileri kendi çıkarları için kullanırken işte tarım ürünlerine zarar gelmemesi vs gibi kediler de insanları kullanmış insanların yaşadığı mekanlarda fare vs gibi beslenebilecekleri canlılar bulunduğu için kediler yaklaşmış yani insanlara. bir nevi kendi kendilerini evcilleştirdiklerini düşünüyorlar. o yüzden hala vahşi kalan bir tarafları olduğu söyleniyor benim bildiğim bu. fakat bağlanmama gibi bir durum yok en azından benim beslediğim 4 kedimde de yoktu. aynı bir köpek gibi sürekli peşimde dolaşırlar, benim bulunmadığım bir odada kalmak istemezlerdi. kısacası çok düşkünlerdi bana. şu an beslediğim kedim de böyle. ha tırmığı yemiyor muyum yiyorum gerek sinirlendiğinde gerek oyun oynarken mahvediyor beni. her birinin karakteri farklı belki benim kedilerim yapıları itibariyle duygusaldır bilemeyeceğim. beslediğim dört kediyi de kediler çok küçükken sahiplendim. bunun da size alışmasında büyük etkisi oluyor.

kediler bağlanırlar ama sahip seçerler. benimki bana çok bağlıdır mesela ama anneme de bayılır. benimkinin dedesi sahibini değil de onun annesini sahip seçmiş, ona çok bağlıdır. bağlılıkları da zekaları da köpekle kıyaslanamayacak kadar az tabii. yabancı bir makalede kedilerin kısa dönem zekalarının insanlardan çok daha kuvvetli olduğunu okumuştum ama hiiiç inandırıcı gelmedi bana, artık neyi kastediyorlarsa. neyse yani öyle hiç bağlanmazlar diye bişiy yok ama köpekler kadar muhtaç ve müteşekkir hissetmedikleri ortada. yine de kediyi hiçbir şeye değişmem.

benim de bildiğim kadarıyla köpekler, kedilere göre çok daha uzun zamandır insanlarla birlikte yaşadıklarından, insanlarla iletişimi, bağlılıkları daha ileride. o yüzden kediler daha bi sallamaz, kendi kafalarına göre takılan, tabiri caizse cool hayvanlardır köpeklere göre.

kediler ve köpekler farklı sosyal-hiyerarşilere ve sosyal yaşamlara sahip hayvanlar; kediler bölgeseller, anaerkil oldukları varsayılmakta ve oldukça bireyseller (sosyal hayvanlar değiller aslen pek de); köpekler-kurtlar ise liderlik tipi sosyal yaşama sahipler. (bakabilirsin: kurt sürüsü) kediler bireysel olarak avlanırlar yahut bireysel olarak avlanmaya daha meyillidirler diyeyim, paylaşımları da bireyseldir gene; köpekler ise takım halinde avlanırlar - örneğin bu açıdan köpekler sizin çevrenizde takılmaya yahut üstünün - takımının yanında durmaya meyillidir, kedi ise gidip avlanıp geri gelmeye, falan filan.

kediler de köpekler kadar bağlılar, ancak bağlılık tipleri ve bunu gösterişleri farklı ve köpeklerdeki gibi sadece "üst" olduğunun kabulü ile gelişmiyor bu bağlılık; gene her denilene köpek gibi uyma gibi bir kavramları yok, keza yaşantı doğaları böyle değil kendilerin. gene ödül-ceza ile eğitilemezler kediler, sürü lideri yemeği elinde tutup paylaştırır gibi bir kavramları da yoktur. bölgelere kişilerden daha çok bağlılardır görece, çoğunlukla. ancak bu bağlanmadıkları anlamına gelmiyor, daha az zekaları olduğu anlamına da; nedenleri vardır ve seçerler bağlanacakları kişiyi, köpeklerin aksine.

uykulu uykulu yazdım da, umarım tücme düşüklükleri ile doldurmamışımdır yazıyı. =)

delgeç olması lazım.

tekli delgeç, tek delgeç

Rahat bulunabilir bir şey mi

kemer deliği açmak için kullanılan alet de aynı işi görür diye tamin ediyorum.

eğer çok ekstrem bir olay yapmayacaksanız, sigara ile delebilirsiniz. benim babam ortaokul öğretmeni, test sınav yaptığnda bu şekilde cevap anahtarı hazırlardı.

bu resimdeki alet ev tipi örgü makinelerinde kendi özel kağıtlarında model yapmak için kullanılan bişey. o özel kağıda bununla model işlenip sonra makinaya takılır, makina da modeli kağıttan okur vs. öyle kırtasiyede bulabileceğin bişey değil yani :)

kağıtları dosyalamak için kullanılan çiftli delgeç te yarayabilir işine.

yurtdışında banliyö trenleri,metro,tramway gibi ulaşim araçlarinda gezen kontrolorlerin kullandiklari bir alet, tam ismini bilmiyorum . macaristanda görüyodum. yolculuk sirasinda birden bi istasyonda biniyor ve elindeki biletleri kontrol edip tekrar kullanmaman için onu tik tik deliyor bununla.

içinde cep telefonlarınınkine benzer büyüklükte bataryası var.

@ rolanti busuru ; nasıl şarj oluyor? yani şarj aleti ps3 ile birlikte geliyor mu kutuda?

usb kablosu oluyor(harici disklerinki gibi) PS3'e takıp usb'den şarj ediyorsun
ps3 ile birlikte bir tane kablo geliyor

edit: sony'nin joystick'i olduğunu farzettim

@ €xpolerer ; şarjı dolu mu geliyor?

bana gelen full muydu hatırlamıyorum ama bir süre oynamıştım.

en son cat botumu 7 yıl giydim şuan giydiğim ise 2. yılında yep yeni. tek olumsuzlukları çok ağır olmaları.. yeşil kundura bu arada adresin.

yeşil kundura.

yeşil kundura'da satılanlar kalitesiz diye okudum sözlükte. şanssızlık herhalde. teşekkürler.

6 sene önce yeşilden almıştım sadece tabanı aşındı botun. yeşil iyidir.

yeşil iyi değil arkadaşlar ! harley ve Cat iyi ben wolverline aldım 6 günde iptal oldu attım kafalarına çıktım iade miade allah koruusun demiştim gene harley aldım indirim yapmışlardı

huzurda var.

yeşilden gönül rahatlığı ile alın. yaşayacağınız en büyük sorun ağırlığına alışana kadar ön kısmını yere vurmak olacaktır. o nedenle botun uç kısmı ayrılabiliyor. (benim ki öyle oldu, mahalledeki ayakkabıcı abi 5 dakkada eski haline getirdi)

1

anasını bile sikersın hacı problem degıl, yolculukta mılletle konuş en son inerken bombayı patlat, sıgara hakkınızı kullanabılır mıyım de..

2 diyolar?

ben de 2 biliyorum

bu sene amerikaya gittim 2 karton soktum ama istanbulda havaalanında sırt çantamdaydı çok dikkat etmediler ama 4-5 karton sokanlar oldugunu görmüştüm.

zamdan sonra dikkat ederler şimdi

Legali yani kanunen TR'ye girişte 1,çıkışta 3 stek alma hakkın var.

Bavul ticareti yapıcaksan da kara sınırı sakat geçiremezsin.Deniz yolu en rahatı yunanistan,adalar vs çok rahat girişte xray bile yok.Havayolu da fena sayılmaz örnekler de verilmiş zaten.

geçen haftasonu geldim. 3 karton aldım. kasadaki eleman sınırın 3 olduğunu söyledi.

Çıkışta belirli bir limit yok,gideceğiniz ülkeye göre değişiyor.Girişte ise 3 karton alabilirsiniz.

Tabi bunlar yasal limitler ve türkiye dutyfree mağazalarında geçerli.

Ancak isterseniz gelişte uçağa bineceğiniz ülkenin dutyfree mağazalarından alıp,bir de üzerine türkiye dutyfree'den alabilirsiniz.

Yüzlerce giriş çıkışımda bir kere bile durdurmadı gümrük memurları.Zaten durdursalar bile en fazla el koyarlar,bir cezası vs yok.Onu da abi mabi ayağına kurtarırsınız zaten.

tamamı www.turkiyef1.com da mevcut. yalnız üyelik istiyo izleyebilmek için.

BT Eğitim.

Mecidiyeköy'de yeri. bir yandan piyasaya iş yapıyolar dolayısıyla saha tecrübeleri de oldukça fazla ve CCIE sahipleri de var öğretmen kadrolarında.

İTÜ bilgi işlem daire başkanlığı da iyidir

youtube
ingilizceniz varsa sorun yok.
nikon d90 tutorial
dslr tutorial diye bir çok video bulabilirsiniz.

www.bascek.com

Buradaki makaleleri okuyarak baslayin derim.

Makinadan cok terimleri (enstantene, diyafram, iso vs), birbirleri ile olan iliskileri ve fotografa olan etkilerini kavramaya calisin. Bunlari her makinaya uygularsiniz. Yani fotograf makinasini degil fotograf cekmeyi ogrenin. Bascek bu bakimdan cok basarili bir kaynaktir.

bascek.com
blog.fotografium.com

ikisini de hatmetmeye başlayabilirsin.

Devamında youtube.

Bol bol fotoğraf çekmey ihmal etme ;)

fotoğraf çekmeyi biliyor olsanız bile farklı makineler kafanızı karıştırır. başka otomobil kullandığınızda farların (açma kapama) yerini aramak gibi. makinenizi de öğrenin çekmeyi de.

her şeyden önemlisi kompozisyon bilgileri için sabit kalfagil'in kitabını alın.

ayrıca bol bol fotoğraf izleyin. tabi size bir şey katmayacak, alelade fotoğraflardan kaçının. hangi türde çalışmak istiyorsanız, o türde başarılı eser veren sanatçıların işlerini takip edin.

yapilir ve cok zor degil. tp-link icinden cikacak kurulum kilavuzundaki anlatimla yaparsiniz. 6-7 metreden fazlasinda da ceker (duvar yoksa).

yalniz bu tur seyler cok iyi sonuclar dogurmayabiliyor. kullanilan modem sorun cikarmaya yatkinsa surekli problem demektir 2 aletin beraber kullanimi. ustel sekilde artiyor bi de problemler. yani sadece ikiye katlanmiyor. maddi durumunuz musaitse direkt olarak wireless ozelliklikli bir modem alin derim (zyxel, inca ve d-link'den uzak durun yeter).

edebilirsiniz. cihaz routing yeteneğine sahip. büyük bir ihtimalle wireless ayarları (SSID, şifre vs.) dışında başka bir ayar yapmadan kullanırsınız.

teşekkürler. peki yine bu ürünün tp link'in 60 tl'den ucuza bi modemi var. hepsiburadadaki en ucuz ürün sanırım. alsam başım ağrır mı. zyxel inca ve d-link degil sonucta ama?_

1- diploma tarihinden ( memura bağlı birazda )
2- askerlik durum belgesi veriyor şu tarihe kadar sorun yok diye
3- diploma fotokopisi 3-4 tane götür nufus cüzdanı fotokopisi 3-4 tane götürün. muayene olmadıysanız muayenede olmak zorundasınız. hatırladıklarım bunlar

Cok tesekkur ederim,

Peki muayene orda mi oluyoruz? hastaneye falan gondermiyorlardir sanirim. Ogle yemegindedirler sanirim gidiyim bari hemen ciksin aradan.

eğer askerlik şubesinde topluca muayene yapmıyorlarsa askeri hastahaneye gönderebiliyorlar. benim zamanımda öyle olmuştu. en iyisi şubeye gidip görmek :)

muayne dediğin şöyle

- sadece donla kalacak şekilde soyun
- boyunu ölçtür
- kilonu ölçtür
- renk körlüğü için bir kağıda bak
- bi hastalığın var mı yok mu söyle
- üstünü başını giy

tabi bunlar toplu halde olduğu için tavsiyem fantezi iç çamaşırı giyme yoksa mavi donunla rezil lmak var ortada :D

1 - tecil hakkın mezuniyet tarihinden (bu da mezuniyet belgende yazıyor olmalı) itibaren 2 yıl. muayeneye gittiğinde tecil hakkını kullanmak istediği bildirirsen 2 yıl askerlikle ilişiğinin olmadığına dair bi belge alırsın. ancak bu 2 yıl bana yetmez diyosan 2 yıl boyunca yoklama kaçağı olup, bu 2 yıl bitmek üzereyken yoklamaya gittiğinde benim haberim yoktu okul hallediyo sandım falan deyip bir yıl daha hak kazanabiliyorsun. kurala göre yoklama kaçağı olarak yoklamaya gittiğinde ekstra 1 yıl daha veriyorlar kullanmak istersen. tabi yalandan bi savunma yazdırıyolar ama bu 2 yıl boyunca gbt vs de herhangi bir sıkıntı yaşamazsın.

2 - yukarıda söylenmiş. diploma (mezuniyet belgesi) ve nüfus cüzdanının asıllarıyla beraber 4 er tane fotokopi bulundur yanında. yanlış hatırlamıyosam 4-5 tane de foto istiyolar.

3 - orada birkaç form dolduruyosun biri sağlık durumunla ilgili. oradaki soruların hepsine sağlıklı olduğuna dair cevap verirsen kapalı bir zarfla sağlık ocağına gönderip muayene ettiriyolar. ordada doktor bişeyin varmı diye soruyo yok dersen imzayı alıp çıkıyosun. 10 dk da halloluyo yani sağlık ocağı işi. ama bi sağlık sorunun olduğunu söylersen gata ya gönderiyolar. orda detaylı muayene falan yapıyolar sanırım.

4 - askerlik şubesine erken gitmeni öneririm sabah 6-7 gibi. o saatte insanlar sıra numarası almak için sıraya giriyolar. memurlarla olabildiğince güzel bi diyalog kurmaya çalış. ozaman işlerin tıkır tıkır halloluyo. oranın abdurrahman çelebisi onlar yani. ben yoklama kaçağı olduğum 2 yılın sonunda bunları yaparak öğlene kadar bitirdim işimi. yoğunluk durumunu askerlik şubesini arayarak öğrenebilirsin.

kolay gelsin.

arkadaslar oglen 2 gibi gittim kimsecikler yoktu :D 3 tane resim aldilar, dediginiz gibi formlari doldurdu ordaki bayan benim icin saolsun. sonra kilon boyun ne dedi soyledim. saglik ocagina git bunlari imzalat dedi gittim sagliklisin dimi dedi doktor ? evet dedim ztn bodybuilding.com dan firlar gibiyim:D. tamam dedi. geldim verdim komutan imzaladi bitti :S yarim saat fln surdu sanirim iyi denk getirdim zamani :S. bu arada ne soyundum ne muayene oldum:D.

eskiden beri utorrent kullanıyorum. şuan kullandığım 2.0 versiyonu..

Ben utorrent 2.0 'ın içine cfosspeed gömülü diye biliyorum, ki eski versiyonlarında benim bağlantımı sömürüp sörf yapmamı engellerken şimdi torrent kullandığımı hissetmiyorum bile.