Giriş
(2)

İzmir Bornova'da Spor Salonu

plastik turambar
İçi temiz ve çalışanlarının herhangi bir siyasi partiye üye olduğunu gösteren işaretlerin olmadığı bir spor salonu arıyorum.
İçi temiz ve çalışanlarının herhangi bir siyasi partiye üye olduğunu gösteren işaretlerin olmadığı bir spor salonu arıyorum.
0
plastik turambar
(04.06.09)
ege üniversitesi naim süleymanoğlu spor salonu
0
atrin
(04.06.09)
@atrin:spor salonunun çalışma saatleri bana uymuyor. ben işten 6-7 gibi çıkan biriyim ve bu salonun kapanma saati 19:00. yine de yarın bir uğrayıp durumuna bakacağım.
0
🌸plastik turambar
(05.06.09)
(8)

çakma güneş gözlüğü

mortifera
öyle 5 milyonluk filan işporta işi olanları değil de, markasız ama güzel olanlarından, nerden bulunur? bol çeşit olsun mümkünse, o balıkçılar çarşısı veya eminönü sokak tezgahlarından daha fazlazira 300 milyonluk gözlük ile 50 milyonluk arasında kalite farkı 0 oluyor. ikisi de UV filtreli nasıl olsa
öyle 5 milyonluk filan işporta işi olanları değil de, markasız ama güzel olanlarından, nerden bulunur? bol çeşit olsun mümkünse, o balıkçılar çarşısı veya eminönü sokak tezgahlarından daha fazla

zira 300 milyonluk gözlük ile 50 milyonluk arasında kalite farkı 0 oluyor. ikisi de UV filtreli nasıl olsa. üretim maliyeti 2 tl olan bir şeye 100+ tl vermeyi kendime yediremiyorum
0
mortifera
(04.06.09)
ortaköy sahil'deki gözlükçülerden (seyyar olanlar değil de, dükkan sahibi olanlar) birkaçı gayet kaliteli gözlükler satıyor. geçen gün yüz küsur verdiğim gözlüğü kaybettikten sonra ben de böyle bir çözüme gittim.
0
deckard
(04.06.09)
kalitesiz güneş gözlüğü kullanımı göze zarar veren bir eylem. ışığın fazla geldiği durumda gözbebeğimiz küçülüyor ve retinaya düşen ışın sayısını azaltıyor. kalitesiz güneş gözlükleri hem göz bebeğinin büyümesine ve böylece retinaya fazla ışın girmesine hem de zararlı ışınları engelleyemeyerek retinaya yine zarar veriyor. Ayrıca pterjium oluşumunu da tetikler. Bence uv ışınları engellediğine dair sertifakası olan bir güneş gözlüğü kullanın.
0
plastik turambar
(04.06.09)
@plastik turambar: o yüzden işporta değil, daha mantıklı fiyata olanlardan arıyorum, duyuruda da söylediğim gibi.
0
🌸mortifera
(04.06.09)
herhalde gene sirkeci taraflarında falan bulunur böyle şeyler. ben de katılıyorum o kadar para vermemek gerektiğine. böyle bir yer bulursan bu duyurunun altına eklemeni de ayrıca rica ediyorum.
0
hevipeyra
(04.06.09)
Doğubank ın üst katlarında aradığınız türden gözlükler mevcut
0
lngrad
(04.06.09)
çakma gözlüğe iyi cam taktırsanız? şahane ray-ban'leriniz olmaz mıydı?
0
denizin kulleri
(04.06.09)
olay şu ki, çakma gözlüklerle (işporta değil de markası iyi olmayan yani) markalı gözlüklerden hiçbir kalite farkı yok. zaten gözlük camlarının göze zarar veremeyecekşekilde üretilmesi nispeten kolay ve ucuz bir işlem. aradaki fiyat farkı ise şirketlerin pazarlama, reklam, satış masraflarından oluşmakta daha çok. bir de devasa bir kar payı tabi...

yani 30 milyona aldığın bir gözlükle 330 milyona aldığın bir gözlük arasında hiçbir kalite farkı olmaması çok çok çok......çok muhtemel.
0
🌸mortifera
(04.06.09)
marks & spencer'dan 25 tl'ye aldım geçen, etiketinde de 3. seviye filtresi var diyodu valla gayet de net görüntü. lensli hassas gözlerimle rahatça bakınabiliyorum. hani çok uzak yerlere gitmeye gerek yok, düzgün giyim mağazalarının da uygun fiyatlara kendi markaları olabiliyor onlara bakabilirsiniz.
0
quasiromantic
(05.06.09)
(15)

İzmirdeki kiraların düşüklüğü

deckard
evlerin kiraları niye bu kadar düşük İzmir'de? belli yerlerde ise çok yüksek. düşük olanların muhiti mi çok kötü, nedir? misal;http://tinyurl.com/phbpgehttp://tinyurl.com/pdbzerhttp://tinyurl.com/q4e6sudaha da örnek var bunlar gibi. şimdi bu fiyatlara istanbul'da bulabileceğim evler ile bu evleri ka
evlerin kiraları niye bu kadar düşük İzmir'de? belli yerlerde ise çok yüksek. düşük olanların muhiti mi çok kötü, nedir? misal;

tinyurl.com
tinyurl.com
tinyurl.com

daha da örnek var bunlar gibi. şimdi bu fiyatlara istanbul'da bulabileceğim evler ile bu evleri karşılaştırıyorum da, arada baya fark var. niye böyle?
0
deckard
(04.06.09)
izmirde fiyatları arttıran öğrenciler, ya da öğrencinin sırtına binen ev sahipleri. bu sebeple bornova ve buca gibi öğrenci mekanlarında kiralar pahalı.

bir de zengin muhitler var, mavi şehir bostanlı gibi, onlar da muhit sayesinde pahalı..

geri kalan yerler ise gecekondudan çok da farklı değil..
0
kabablanka
(04.06.09)
Muhit farkı.
0
sui
(04.06.09)
izmirde kiralar düşük çünkü maaşlarda düşük. ne ka para oka kira.
0
yazar kasa
(04.06.09)
genel olarak izmir diğer büyük şehirlerden ucuz. bunu da gözardı etmemek gerek. ev kiralarına da yansıyor tabi. ancak deniz görmesi ve muhit en önemli iki faktör fiyatlarda.
0
sen git ben geliyorum
(04.06.09)
verdiğim ilk linkteki ev gayet denizi görüyor, denize yakın. duyduğum kadarıyla konak da gayet iyi bir yer.
0
🌸deckard
(04.06.09)
aslında o ilk linkteki evin konak'la alakası yok. yani aslında var da bilinen merkezde değil. ama halil rıfat paşa'daymış ki oralar güzeldir, metroya da yaknmış. diğer ikisi bornova'da denizle alakası yok mesela ama işte öğrenci faktörü daha pahalı yapmış onları. bi son linkteki ev sitedeymiş o da arttırmış fiyatı. mesela alsancak, göztepe, mavişehir gibi yerlere baksan bu kadar ucuza bulunmaz ya da bulacakların ucube yerler olur.
0
tepedeki psychedelic adam
(04.06.09)
aslında yanlış yerlere bakmışsın. atatürk mahallesi mesela izmir de pek tercih edilen bir yer değildir. ama kiralar ucuzdur haklısın. yerleşmeyi düşünürsen haber ver, ev bakar buluruz güzelinden.
0
jaaaccckkk
(04.06.09)
ankaraya taşınmadan önce izmirde sahilde oturuyorduk 3+1 deniz görüyordu tam köprünün önündeyi ve kirası 750 tl ydi bundan yaklaşık 2 yıl önce. semtlede çok alakalı değil gibi geliyor o yüzden iyi araştırıldığında cidden güzel fiyatlar bulunuyor.
0
lesterdexter
(04.06.09)
ilk linkteki yer halil rıfat denen yerde ve denizi gören ev yokuşun tepesinde. inip çıkmaktan imanınızın gevremesi bir yana o ev nereden baksanız 30 yıllık. diğer iki ev ise bornova'nın ücra yerlerinde. özkanlar, manavkuyu, balçova, narlıdere gibi eli yüzü düzgün yerlerde kiralar 800 den başlayıp kat kat artıyor. şu an oturduğum ev bornova migros'un arkasında, pencereler tahta ve dökülüyor, merkezi ısıtma yok, alt kattaki soba yakınca bütün duman evde ve benim kiram 600 lira.
0
plastik turambar
(04.06.09)
şimdi ben pek bilmem hangi semtin muhiti iyidir kötüdür diye. kafamızdaki semtler bornova, konak, alsancak, balçova(?). buralarda nereler iyidir, oturulur falan zamanla öğrenirim artık.

karşıyaka, göztepe, buca gibi yerleri araştırmayı pek düşünmüyorum.
0
🌸deckard
(04.06.09)
@deckard

saydıkların içinden en iyisi alsancak sanırım. ama fiyatlar uçuk olabilir orada. bornova'da küçük park (ege öğrencileri için merkez noktası) civarı kiralar 800 civarı diye biliyorum. orası öğrenci sömüren ev sahipleriyle dolu.

konak iş merkezi gibi daha çok yani bilmiyorum ama ne zaman gitsem çok stresli ve hareketli geliyor bana. fakat istanbul'da yaşadığına göre sana öyle gelmez:)

balçova hakkında yazarsam sallamış olurum.
0
sen git ben geliyorum
(04.06.09)
deckard,
Yıllardır Karşıyakada oturuyorum. İzmir'in başka yerine değişmem. Ayrıca Bostanlı'da da çok oturduk biz şu anda da oradayız ama kiralar diğer büyük şehirlere kıyasla çok uygun.

İzmir'de oturmak için en iyi yerlerden birisi burası. Konak'ta Alsancak'ta falan aile olarak düşünüyorsanız oturamazsınız bence. Ben sevmem oraları, ha alsancak'ta ailenin de oturacağı yerler vardır ama kiralar çok yüksektir, cidden yüksek.

bornova öğrenci yuvası, hiç tavsiye etmem. bi de en işlek yerlerinde gerzek bar tipi mekan doludur. su kattıkları biraları öğrencilere yitelemek olan çakma esnaf doludur buralar.

balçavoyı iyi bilmiyorum, ama sanırım oturulabilinir de...uzak orası baya yani izmirin bambaşka bi tarafı gibi. ama vapurla falan bostanlıya geçebilmek güzel.

Dediğim gibi karşıyakanın gayet ezih yerlerinde 500-600'e güzel ev bulursun yine de tabii yerleşeğiniz semt çok önemli, iyi düşünün.
0
Karluk
(04.06.09)
uzun süredir bornovada oturan biri olarak benim sıralam su sekilde,

hareket arıyorsanız alsancak
sakinlik arıyorsanız karsıyaka
can sıkıntısı arıyorsanız bornova

diğer yerler klasman dışı...
0
kabablanka
(04.06.09)
maalesef izmir ile istanbul arasında uçurum var. şu anda istanbulda oturduğum kiraya izmirde çok lüks deniz gören evde otururdum heral. neyse.

Soylediğin semtler içinde alsancağı ya da balçovayı tavsiye ederim.

alternatif olarak da site olsun diye düşünürsen gaziemiri tavsiye ediyorum. ferah yer,binalar yeni, ama alsancağa konağa 40 dakka falan sürüyor otobüsle.araba varsa rahat. yani biraz uzak. kiralar 2 oda bir salon 450 civarı.
Konak merkezi yer ama yokuşundan ve semtinden dolayı kira düşük diye düşünüyorum. Konak oturmak için çok tutulan bir semt değildir. daha böyle dar sokaklar mahalle havasında.
0
berrak sudaki kırmızı balık
(04.06.09)
öncelikle izmirde uzaklık kavramı istanbula kıyasla daha farklı.şehrin iki ucu diyebileceğim karşıyaka-gaziemir arası 1 saat bile değil.o yüzden.yeni yapılan dış mahallelerdeki binaların kirası uzak diye aşırı ucuz değilken ; merkezi yerler de fiyatı pek abartamıyor.örneğin ben yeilyurtta 120 m2 evde (sıfır bina)480 tl ye oturuyorum.bu da çok makul bir rakam.
0
ground
(05.06.09)
(9)

en koruyucu faktörlü güneş kremi

seviyorum ulan sezenimi deli gibi hem de
bebek poposu için hassa vücudu olan sevgili arkadaşlar,her yaz aynı işkenceden -güneş yanığından- bıktım. ne kullandıysam, ilk güneşe çıktığımda ne kadar dikkat ettiysem işe yaramadı. bu yaz aynı acıları çekmek, tatilimin içine etmek istemiyorum. bildiğiniz, kullandığınız en etkili güneş kremi hangi
bebek poposu için hassa vücudu olan sevgili arkadaşlar,

her yaz aynı işkenceden -güneş yanığından- bıktım. ne kullandıysam, ilk güneşe çıktığımda ne kadar dikkat ettiysem işe yaramadı. bu yaz aynı acıları çekmek, tatilimin içine etmek istemiyorum. bildiğiniz, kullandığınız en etkili güneş kremi hangisi?

teşekkürler...
0
seviyorum ulan sezenimi deli gibi hem de
(02.06.09)
vichy 50 faktör sür beyazın teki olaraktan diyebilirim ki çillerim bile beli,rginleşmio (:
0
iloushka
(02.06.09)
coppertone 50
0
slipper
(02.06.09)
aloe vera kullanan tanıdığım var ve gayet memnun.

www.lrturkiye.com
0
akustik cinayet
(02.06.09)
sebamed'in guneş kremleri gerçekten etkili oluyor.ben de yazın ilk güneş banyolarında(ilk güneşe cıkıldıgındaki yanıklar mühim,malum deri yana yana çarıklaştıktan sonra pek acısı kalmıyor güneşlenmenin) bu tarz yüksek korumalı kremler kullanmadığımda, tabir_i caizse derimdeki tüp patlamış da son anda ortamdan kaçabilmişim izlenimi veren kırmızılıklarla ve on ısırgan otu gücündeki kaşıntı ve acılarla uc dort gün sünnet çocuğu gibi geceligimle evin icinde yana döne dolanırdım.
taa kii sebamed'in yüksek faktörlü kremlerini keşfedene kadar!acıkcası görüntü olarak hoş olmasa da bolca yüze uygulamak lazım ilk zamanlar ve tabi ki bütün vücuda..plajda kireçe yatırılmış gibi akpak dolaşılsa da o lanet iğne batmalarından kurtulmak için değer....
ayrıca güzel bronzlaşma için de tüyolarım var(bu işin kitabını yazdım aga o derece:p) bi hafta bu sekilde aralıksız güneşlendiyseniz sebamed ile,sonraki hafta hafiften krem havc yagı,kakao ve kayısı yagı karısımndan olusan bronzlastırıcı islemlere gecebilirsiniz.tabi ki vucuda iyice yedirdiğiniz sebamedin üzerine sürmek kaydıyla...üçüncü hafta ise artık sadece halis zeytinyagı sürerek mükemmel ve dogal bronzluga kavusabilirsiniz.
(zeytinyagının halis olmasına ozellkle dikkat ediniz)
0
fade out again
(02.06.09)
clinique'ten baya bi memnunum. yüz, vücut ve hatta güneş sonrası gözleriniz falan şişiyorsa göz çevresi için de ayrı ürünleri mevcut ve hepsi de oldukça başarılı.
0
simona
(02.06.09)
koruma faktörünün en az 35 olması gerekir. 35 koruma faktörü %95 koruma sağlıyorsa 50 koruma faktörü ancak %98 koruma sağlıyor. Bu nedenle 80 faktör, 90 faktör yazan kremlere inanmayın. İkinci olarak güneş kremini doğru kullanmak önemli. Güneşe çıkmadan en az yarım saat önce sürmeniz ve güneşte kaldığınız her iki saatte bir yenilemeniz lazım. Solecrin, Coppertone, Hamilton ve ya Sebamed markalarından birinden şaşma derim. Hamilton marka güneş kremlerinde koruma faktörü olarak 35 den yükseğini göremezsiniz. Çünkü Avusturalya 35 koruma faktröünün üstünün yazılmasına izin vermiyor.
0
plastik turambar
(03.06.09)
sebamedin after sun lotionları güneşte yansanız bile, canınızın acımasını tamamen engelliyor şeffaf denecek bir insan olarak zamanında güneşte yanma çabalarımda soyulan, acıyan, kızaran yerlere kesin çözüm getirmişti diyorum ilk sürdüğünüzde hafif yakıyor ama tamamen geçiriyor valla....
her eve döndüğünüzde güneşten sürerseniz huzurlu zamanları garanti ediyorum
0
ilse
(03.06.09)
Ne alırsan al ama sakın Arko'nun ürünlerini alma. Beyaz peynir tene sahip bir konu salağı olarak daha ucuz diye 50 faktörlüğünü almıştım. Güneş beni 100 faktörlük kızarttı. Akabinde günde 1 tüp Bepanthene boca ettik şebek kıçı kırmızısına dönmüş zavallı tenime. Bak yine kızdım şimdi.
0
akincibeyi
(03.06.09)
(bkz: daylong)


bunun iyi tarafi gunde bir kere suruyorsun ve tum gun koruma sagliyor. gercekten de sagliyor, askerde bile kullandim (agustosta, iskenderunda!), acemiligin sonunda herkes araba donmusken ben hala bembeyazdim.
0
alpinsamuray
(03.06.09)
(1)

Dövme Sildirme (Temiz, Hesaplı, İşini İyi Yapan Klinik)

godless frog
Dövme omuzda, boyutu kibrit kutusu kadar. Kişinin Ten rengi açık renk.İstanbul'da tavsiye edebileceğiniz bi klinik var mı?
Dövme omuzda, boyutu kibrit kutusu kadar. Kişinin Ten rengi açık renk.

İstanbul'da tavsiye edebileceğiniz bi klinik var mı?
0
godless frog
(01.06.09)
bu işi için ya lazer ya da dermabrazyon kullanılabilir. kullanılan lazerlerin belirli dalga boyları var ve bunların cildin derinliğine indikleri mesafeler değişken. bu nedenle sildirme işlemi yapacağınız yerin 2-3 adet lazerinin olması gerekir. dermabrazyon (zımparalama) ise cildin üst tabakasının mekanik yöntemle aşındırılmasıdır. eğer dövme mürekkebi dermisin derin katlarına inmişse bu yöntemden de fayda göremezsiniz. cerrahi oalrak çıkartılmak istense o bölge hareketli bir yer ve epey genişleyecek bir iz bırakacaktır. geçmiş olsun
0
plastik turambar
(01.06.09)
(2)

Şiddet Pornografisi ile ilgili filmin adını hatırlayamıyorum.

metal revolution
4-5 yıl önce arkadaşta izlediğim bu konudaki filmin adını ve oyuncusunu hala hatırlayamamaktayım. Filmde bir dedektif/müfettiş/polis mesleğinden birini icra eden asıl elemanımız var. Bi gün zengin bir kadın kendisini malikanesine çağırır. Ölen kocasının kasasından çıkan mini bir filmi izletir. Film
4-5 yıl önce arkadaşta izlediğim bu konudaki filmin adını ve oyuncusunu hala hatırlayamamaktayım. Filmde bir dedektif/müfettiş/polis mesleğinden birini icra eden asıl elemanımız var. Bi gün zengin bir kadın kendisini malikanesine çağırır. Ölen kocasının kasasından çıkan mini bir filmi izletir. Film porno diye başlamışken bir anda kızı kesmeye başlar erkek. Film de yarıda kesilir. Kadın adamdan bu kızı bulmasını ve filmin gerçek mi sahte mi olduğunu öğrenmesini ister. Adam porno sektöründen şiddet pornografisine ve oradan da mafya dünyasına girer. Filmin sonunda da kızın harbiden öldürüldüğünü öğrenir ve çeşitli olaylardan sonra kim var kim yok alayını harcar. Film sanırım bi kitaptan uyarlama ama sonu kitaptan farklı; arkadaşımın dediğine göre kitapta adam feci şekilde öldürülüyormuş. Sonuç olarak bunca şeyi hatırlamama rağmen hala ne filmin adını ne de oyuncusunu hatırlayabiliyorum. Adı "6 mm" ya da "16 mm" gibi bi şey olabilir. Var mı bilen adını bu filmin?
0
metal revolution
(29.05.09)
8 mm
Nicholas Cage olabilir mi?
0
plastik turambar
(29.05.09)
bahsettiğiniz film 8 mm olmakla birlikte, eğer yanlış hatırlamışsanız ya da benzeri bir film bakıyorsanız, klasik ve mükemmel bir film için: videodrome adlı filme de bir bakın.
0
gozupek
(29.05.09)
(3)

karaciğer fibrozis nedir ne değildir? tıpçılar buraya lütfen.

kedi babasi
karaciğer fibrozis denen şey ile ilgili internette bol miktarda döküman var ancak tıp terminolojisiyle anlamak biraz güç.bunu ben sokaktaki insanın anlayacağı şekilde açıklayabilecek tıp öğrencileri, mezunları aranıyor. odtü tıp mezunu tercih sebebidir. teşekkürler şimdiden. çok konuştum boş konuştu
karaciğer fibrozis denen şey ile ilgili internette bol miktarda döküman var ancak tıp terminolojisiyle anlamak biraz güç.
bunu ben sokaktaki insanın anlayacağı şekilde açıklayabilecek tıp öğrencileri, mezunları aranıyor. odtü tıp mezunu tercih sebebidir. teşekkürler şimdiden. çok konuştum boş konuştum sustum tıp. seviyorum sizi..
0
kedi babasi
(16.05.09)
Fibrozis yara iyileşmesinin bir sonucudr. Normalda karaciğer kendini yenileyen bir organdır. Büyük bir kısmı alınsa bile işlevine devam eder. Fakat bazı kornik hastalıklar karaciğerde fibrozise neden olur. Hepatit türler, alkol, siroz bunların başında gelir. Fibröz doku normal çalışan hücrelerin yerine geçince karaciğer işlevini kaybetmeye başlar. Karaciğer vücutta birçok fonksiyonu yerine getiren bir organ olduğu için bozuklukları hormonal bozukluklardan kanama bozukluklarına kadar uzanan geniş bir yelpaze içindedir.

P.S. ODTÜ'de Tıp Fakültesi yok. Sanırım şaka amaçlı yazdınız.Sazan gibi atlamış olmayaym da :)
0
plastik turambar
(16.05.09)
teşekkür ederim, daha açıklayıcı oldu benim için. ancak bilgilerini paylaşmak isteyen kişilere de hayır demem hala..

ps: odtü olayına girmeyelim..sağlık meseleleriyle şaka olmaz ama herkesin demeyeyim ama bir çok kişinin sınıfında odtü tıp'ı hedefleyen insanlar çıkmıştır lisede,o aklıma geliverdi birden:)

tekrar tekrar teşekkür ederim..
0
🌸kedi babasi
(16.05.09)
o da bir şey mi?
itü tıp'tan mezun olduğunu iddia eden bir insanla tanışmıştım.
0
delikan76
(16.05.09)
(6)

alkolik miyim?

bluewhale
simdik soyle birsey ben yanlız yada yalnız yasıyorum.Ve aksam olunca evde tek basına sıkıntıdan basıyorum ickiyi..ya 2-3 kadeh viski yada 3-4 bira ,iste internetin basına veya dvd izlerken falan paso viski bira falan.oyle geciriyorum geceyi yoksa fenalar basıyor. acaba ben alkolik miyim? (deneyimli
simdik soyle birsey ben yanlız yada yalnız yasıyorum.Ve aksam olunca evde tek basına sıkıntıdan basıyorum ickiyi..ya 2-3 kadeh viski yada 3-4 bira ,iste internetin basına veya dvd izlerken falan paso viski bira falan.oyle geciriyorum geceyi yoksa fenalar basıyor. acaba ben alkolik miyim? (deneyimli arkadaslar cevap yazsın lutfen )
0
bluewhale
(15.05.09)
alkolikliği nasıl tanımladığınıza bağlı. kimisine göre rahatlamak için günde 1-2 kadeh alkol almak normalken, kimisine göre bu alkoliklik.

yani mesela sadece haftasonları içen bir eleman olsun. haftaiçi ofiste sürekli haftasonu içeceği kadehi düşünüyor ve kendini avutuyor. haftasonu olduğunda da salıyor kendini içiyor. büyük bir çoğunluğa göre bu eleman alkoliktir. çünkü ne de olsa içerken, haftaya yine içeceğinin rahatlığıyla içiyor. kafasında sürekli alkol düşüncesi var.
0
deckard
(15.05.09)
öyle geçiriyorum geceyi yoksa fenalık basıyor demişsin. bu kötü. alkolikliğe doğru yol alıyorsun bence. seni eğlendirecek bişiler bulmalısın, spor mutluluk hormonu salgılar, ağırlık falan alıp çalışsan geceleri, hem fit olursun buda kendini iyi hissetmeni sağlar.
0
slevinkelevra
(15.05.09)
değilsin.
0
blackdog
(15.05.09)
günde bir 70lik deviren insanlar biliyorum. sen alkoliksen onlar ne peki? :)
0
oldtimer
(16.05.09)
Gün içinde çalışırken sürekli alkolü düşünmeye başladıysan, alkolü alayım işe başlarım diyorsan, alkol almadığın zaman huzursuz oluyorsan ve bu günlük yaşantını etkiliyorsa alkol bağımlılığına doğru yol alıyorsun demektir. Yoksa akşamları 3-4 kadeh içmekle alkolik olmazsın.
0
plastik turambar
(16.05.09)
bir süre sonra müsait olursa öğlenleri de kaçamak yapmaya başlayacaksın sonra bir bakmışsın sabah sigaranı bir şişe bira ile birlikte içiyorsun. deneyimlerime göre akşamcılarla alkolikleri ayıran nokta bu tabi şöyle bir durum da var bütün akşamcılar birer potansiyeldir. alkoliklik yolunda tabi.
0
ozdek
(16.05.09)
(2)

kaburga kırığı

böhü
kaburga kırığı sonrası bandaj ya da korse gibi bi şeyler kullanılması şart mı arkadaşlar?bunlar hangi durumlarda ve ne kadar süreyle kullanılıyor?
kaburga kırığı sonrası bandaj ya da korse gibi bi şeyler kullanılması şart mı arkadaşlar?bunlar hangi durumlarda ve ne kadar süreyle kullanılıyor?
0
böhü
(10.05.09)
pratikte göğüs kafesine herhangi bir zarar vermeyen, tek kaburga kırığı olan genç hastalarda kaburga kırıkları için herhangi bir bandaj ya da korse kullanılmasına gerek yoktur. Yine de tanınız sadece kosta (kaburga) kırığı mı değil mi bilemediğim için net şeyler söylemek mümkün değil. Geçmiş olsun
0
plastik turambar
(11.05.09)
Yaşınız biraz önemli. Ben kırdığımda bir şey takmadım, 3 kırık da zaman içinde düzeldi. Ama babam kırdığında korse takması gerekti.(Babamınki tek kemikti, benimki 3 tane ve babamın kırdığı kemiğin aynısı da bu 3'e dahildi.)
0
endless dream
(11.05.09)
(2)

orjinal tester??

commorientes
kaliteli markaların orjinal tester larını nerde bulurum, ucuza nerden alırım?
kaliteli markaların orjinal tester larını nerde bulurum, ucuza nerden alırım?
0
commorientes
(03.05.09)
gittigidiyor'dan bulabilirsin ama bu esnada %95 sahtelerine rastgeleceksindir. sans gerek biraz.

aqva bvlgari kullaniyorum, free shop'tan 140tl ye almistim, normalde 180tl falan, 70tl'ye tester ini aldim gg'den, daha once verdigim paralara kufrettim.

alacagin tester mutlaka daha evvelden orjinalini kullandigin bir sey olsun ki karsilastirma yapabilesin ve eger sahtesine denk gelirsen parani geri alabilesin.
0
nochristrequiress
(03.05.09)
İzmir Bornova Anadolu Lisesi'nin BAL adlı mail grubunda orijinal tester satan biri var ve habire e-posta atıp duruyor. İstiyorsan e-posta adresini yollayabilirim.
0
plastik turambar
(03.05.09)
(4)

Ağzımı açamıyorum.

portik
aslında açabiliyorum ama bir santim kadar açabiliyorum.olay şu:yaklaşık bir senedir ihmal ettiğim bir yirmi yaş dişim var. diğer tüm dişler dik çıkmışken kendisi yatay çıkıyor ve acı veriyor (röntgende tamamı çıkmış görünüyor). artık çektirmenin zamanı geldi dedim diş hekimimle görüşmelere başladım.
aslında açabiliyorum ama bir santim kadar açabiliyorum.

olay şu:

yaklaşık bir senedir ihmal ettiğim bir yirmi yaş dişim var. diğer tüm dişler dik çıkmışken kendisi yatay çıkıyor ve acı veriyor (röntgende tamamı çıkmış görünüyor). artık çektirmenin zamanı geldi dedim diş hekimimle görüşmelere başladım. ancak o ne! aldırmanın bir gün öncesinde ağzımı sadece bir santim açabiliyorum. sonra hekime gittim ve bana muscoril verdi. zaten ağrım için apranax fort, bakterileri öldürmek için augmentin içen ben, üçüncü ilaca da başladım. bunun yanında sıcak kompres yapmam gerektiğini, arada çene egzersizi yaparsam da faydası olacağını söyledi. ancak dünden beri dediklerini uygulamama rağmen belki 2 mm daha açılmıştır ağzım. ki ağzımı açamadan 20liğe bir şey yapmaları mümkün değilken ve yarın için bir randevum varken ne yapabilirim? sizi seviyorum.
0
portik
(26.04.09)
cok buyuk olasilikla lokal anesteziden sonra acabilirsin. ama eger vaziyet discinin kendi imkanlariyla halledemeyecegi kadar agirsa seni bir hastanenin agiz ve cene cerrahisine emanet edip genel anestezi altinda bu islemi gerceklestirmek isteyebilirler.

tabii bunlari agzini acmamana neden olan sorunun prensip itibariyla operasyonu engellemeyecek nitelikte oldugunu varsayarak soyluyorum. cunku bazen o bolgedeki enfeksiyon dolayisiyla hic bulasmak istemiyorlar.

bu bahsettiklerim korkulacak isler degiller bu arada. ben de yan cikmis iki yirmilik aldirmistim. biraz gurultulu olmasinin ve operasyon sonrasi beton cene gibi gorunmenin disinda hehangi bir agiz operasyonundan farki yok. gecmis olsun.
0
feeling the blanks
(26.04.09)
ortalama ağız açıklığı kesici dişler arasındaki ölçüme göre 3,5-4,5 cm dir. temporomandibuler (çene) eklemde ankiloz (donma) başlamış olabilir. Bunun için muhakkak bir plastik cerraha başvurmanız gerekir. Geçmiş olsun.
0
plastik turambar
(26.04.09)
sorunun adı trismus olsa gerek; çene kilitlenmesi. kendi kendine düzeltebileceğin bir şeye benzemiyor. oradaki kasların refleks kasılması olabileceği gibi, bir enfeksiyondan ya da kronik bir çene eklemi probleminden kaynaklanıyor olabilir. doğal bir durum 20lik dişler çıkarken. yani pek doğal olmasa da beklenebilir bir belirti. :)
zaten dişçiye gidecekmişsin. bence sorunu o halledecektir. o da olmazsa kbbciye gidersin. zaten antibiyotik alıyormuşsun o açıdan enfeksiyon acil problem oluşturmaz diye düşünüyorum. geçmiş olsun. umarım kendiliğinden açılır. internette "gentle passive motion diyor" tedavi olarak. yani sorun; ağrıya, iltihaba ikincil, refleks kas kasılmasıysa çenenin dışarıdan yavaş yavaş az bir kuvvetle açılması, kasların bu refleksinin yenilmesi. ani hareketlerden kaçınmak gerekiyormuş. ama dediğim gibi bunu kendi kendine ugulamanın doğru olacağını sanmıyorum. şimdilik acil gibi durmuyor. dişçi bir şey yapamazsa dediğim gibi KBB olabilir.
0
cop ev misali beyin
(26.04.09)
doyurucu cevaplar için teşekkürler. sizi neden sevdiğimi bir kez daha anladım. yarın ola hayrola :)
0
🌸portik
(26.04.09)
(4)

saglık sorunu

karadenız1111
karacıgerın kk boyutu 177mm olup artmıstır ...karacıger konturlerı duzgun olupmargınal açıları keskındır .parankım ekosu grade 1 hepatosteatoz lehıne artmıstır karacıgerde solıd veya kıstık kıtlesl lezyon ızlenmemıstır -----------------------------her ıkı bobregın boyutu sag 140x72mm sol138x54 mm ol
karacıgerın kk boyutu 177mm olup artmıstır ...karacıger konturlerı duzgun olupmargınal açıları keskındır .parankım ekosu grade 1 hepatosteatoz lehıne artmıstır karacıgerde solıd veya kıstık kıtlesl lezyon ızlenmemıstır -----------------------------

her ıkı bobregın boyutu sag 140x72mm sol138x54 mm olup artmıstır (kontitusyonel ?) bobrek konturlerı hafıf lobule gorunumdedır .kortikomedüller ayırım her ıkı bobrekte net olarak yapılabılmektedır . her ıkı bobrekte sonovızıbl kalkül ve sol bobrekte pelvikaliektazi izlenmedi sağ bobrekte grade 1 pelvikaliektazi izlendi devlet hastane malum burda yazılanların ne anlama geldıgı soylenmedı fi tarihinde tekrar gel denıldı saglıkcı arkadaslardan yardım lutfen

bır ılave yapıyorum : pankreas ve dalak boyutları normal sınırlarda olup eko yapıları homojendır
mesane bostur
batında serbest mayii saptanmadı
0
karadenız1111
(26.04.09)
öncelikle geçmiş olsun. Bu sonucu yazmadan önce hangi problemle doktora gittiğinizi ve ultrasoundun neden çekildiğini, yaşınızı, kilonuzu, cinsiyetinizi, herhangi bir kronik hastalığınızın olup olmadığını, sürekli kullandığınız ilaçları, alkol, beslenme şeklinizi yazarsanız daha çok yardımımız dokunabilir.
0
plastik turambar
(26.04.09)
sıkayetım su sekılde gelıstı 15 dakka ıcınde agrım basladı ve gıderek sıddetı arttı 3 saat kadar acıyla kıvrandıktan sonra butun mıdem bosaldı (kustum)daha sonra hastahaneye gıttım cınsel organın sag tarafında apandısıt oldugunu dusundugum bolge vardırya ıste orası bugune kadar yasamadıgım bır agrı saplandı apandısıt testı olumsuz cıktı ıdrar yolları ıltıhabı olasılıgı olumsuz cıktı bobrek tası olasılıgı olumsuz cıktı cunku sorulan sorulara verdıgım cevaplar bu 3 olasılıgı çürüttü doktorum ultrason ıstedı ve yukarda verdıgım rapor verıldı bana bu arada anıden bır kac dakıka ıcınde agrım dındı doktoruma bunu soyledım o da sanırım cok sasırdıkı soylıyecek soz bulamadı ve herhangı bır teshıs koyamadı tedavımı polıklınıklerde ılerleyen gunlerde devam ettırmemı soyledı yasım 33 erkek kılom 105ılac kullanmıyorum alkol almıyorum duzensız ve aşırı beslenıyorum
0
🌸karadenız1111
(26.04.09)
kilonuz ve düzensiz beslenmenize bağlı olarak karaciğerinizde evre 1 yağlanma olması çok normal. raporun geri kalan kısmında böbrek boyutlarında minimal artış yazmış ama önemli değil. sağ böbrek pelvisinde (renal pelvis böbreğin ürettiği idrarın toplanıp üretere aktarıldığı yerdir) büyüme olduğu yazıyor. bu büyümeyi yapacak bir sürü sebep var. Bunun için üroloji doktoruna başvurursanız gerekli tahliller yapılacaktır. Geçmiş olsun
0
plastik turambar
(26.04.09)
cıddı bır tehlıke varmıdı sızce ???? bırde bu agrılar neden oluyo yukarda saydım her 3 sebebın harıcınde ne olabılır
0
🌸karadenız1111
(26.04.09)
(7)

kupe deligi iltihabi

TheGood
duyurulari devamli takip edenler hatirlayacaktir; gecen sezonki bolumlerimizde, delikte bir problemin varligi kesinlesmis ama daha tam ne oldugu tespit edilememisti. yeni sezon icin spoiler vermek gibi olmasin ama problem kesinlesti: iltihap!!!kupeyi cikardim ve akabinde akan degisik sivilari gozlem
duyurulari devamli takip edenler hatirlayacaktir; gecen sezonki bolumlerimizde, delikte bir problemin varligi kesinlesmis ama daha tam ne oldugu tespit edilememisti. yeni sezon icin spoiler vermek gibi olmasin ama problem kesinlesti: iltihap!!!

kupeyi cikardim ve akabinde akan degisik sivilari gozlemledim ve iltihap oldugu sonucuna varmam pek guc olmadi. simdiki sorum ise bu iltihabin takriben ne zaman gececegi ve deligin kapanma ihtimaline iliskin olacak.

dun aksam kupeyi cikardim ve ''oksijenli su ile dezenfekte + antibiyotik deri pomadi(thiocilline)'' kombosunu uygulamaya basladim. kac zamana bu iltihap illetinden kurtulabilirim? yaklasik 6 aylik bir delik bu iltihaplanan; iltihabin gecmesi anina kadar kapanir mi? hafiften kapanmis olsa bile oksijenli su ile dezenfekte ettigim gumus bir kupe ile hafif zorlayarak tekrar acsam bir problem olur mu?

saygilar!
0
TheGood
(25.04.09)
kapanır ama küçük bir operasyonla yeniden açabilirsiniz (evet kendiniz). iltihap konusuna gelince 1 hafta içinde geçebiLeceğini söyleyebilirim ama tabii ki vücudun verdiği farklı tepkileri göz ardı ederek.
0
solfej
(25.04.09)
6 ay cok kisa bir sure deligin tam olusmasi icin. Buyuk ihtimal kapanir. Zorlayarak tekrar acabilirsin ama bu sefer actiktan sonra en az 3 ay hic cikarma kupeyi.
Ben zorlayarak kikirdagi bile acmistim. ilk delindigi gibi fazla acimiyor. 7-8 senedir hic takmiyorum, hepsi yerinde hala deliklerin. ilk kural; iltihap felan sallamadan bir sene hic cikarmamak.
not: dusen kulagim yok.
0
inciluzum
(25.04.09)
acır. onun dışında bişey olmaz. kulak memesindeki iltihabın tüm vücuda yayılması sonucu hayatını kaybeden adam görmedik =) kulak memesi için de içinde bol latince kelime geçen ilaçlar kullanmaya gerek yok=) astarı yüzünden pahalı olur sonra. olmuyosa da zorlama pek. hassas bazı kulaklar. takıcam illa diyosan taktıktan sonra hiç çıkarma. akıntı olur takma kafana. bi süre sonra alışır o.
0
hardal
(25.04.09)
altın veya gümüş küpenin iltihap üzerine olumlu etkisi var diye duymuştum.
0
dunyayi kurtaran adamin babasi
(25.04.09)
küpe kulak memenizde mi yoksa kulağın kıkırdağını içerecek şekilde yapılmış bir piercing mi? Kıkırdak enfeksiyonları normal cilt enfeksiyonu gibi değildir. Kulak memenizde ise kullandığınız ilaca devam etmenizi önermekle beraber bazı kişilerde düşük ayar altın veya nikel gibi maddelere karşı alerji gelişebileceğini unutmamanız gerekir. Alerjik bir durumsa nikel takılar kullanmamanız gerekir. Geçmiş olsun
0
plastik turambar
(26.04.09)
kupe kulak memesindeki nizami yerde. kikirdagin daha bir dertli oldugunu duymustum ben de.

simdi bir soru daha: iyilesmesi bir hafta alacak gibi duruyor bu illetin. bu surec icerisinde, yani kulak iltihap yuvasi halinde iken, dus almanin, diger bir deyim ile suyla temas ettirmenin bir sakincasi var mi?

saygilar!
0
🌸TheGood
(26.04.09)
Duş şeklinde banyo yapabilirsin. O bölgeyi ovmamalısın. Sudan daha iyi bir pansuman aracı yoktur.
0
plastik turambar
(26.04.09)
(8)

kontak lenslerle ilgili

flamesoul
yaklaşık 4 senedir lens kullanıyorum ve hayatımın geri kalanı boyuncada kullanmaya devam etmek istiyorum. sorun şu ki, lens ömür boyu kullanılamaz, bir süre sonra gözünüz lens takılamayacak hale gelir, şu sorun çıkar bu sorun çıkar gibilerinden bir şeyler duyuyorum etraftan... hiç bir göz doktoru bu
yaklaşık 4 senedir lens kullanıyorum ve hayatımın geri kalanı boyuncada kullanmaya devam etmek istiyorum. sorun şu ki, lens ömür boyu kullanılamaz, bir süre sonra gözünüz lens takılamayacak hale gelir, şu sorun çıkar bu sorun çıkar gibilerinden bir şeyler duyuyorum etraftan... hiç bir göz doktoru buna dair bir şey söylemedi ayrıca ama ben endişeleniyorum yinede. bu konuda bilgisi, deneyimi, duyumu, fikri olan var mı?
0
flamesoul
(24.04.09)
ne desem bilemedim. ben de 6 senedir kullanıyorum, ve fakat artık kullanmamaya özen gösteriyorum. nedeni yok. öyle can alıcı bilimsel bir makale okuyup da bu kararı vermedim. artık gözümü berbat ettiğini düşünüyorum kendisinin. sen de kullanma bence.

içimde kötü bir his var...
0
hellguard
(24.04.09)
Yıllardır kullanıyorum ve kullanmaya devam edeceğim. Konu komşudan duyulan hurafeler inanmayın. Lens kabını ortak kullanmayın, denize vay havuza lenslerinizle girmeyin, lensi talıp çıkartırken ellerinizi yıkayın, kullanma süresi dolmuş lensleri kullanmayıp atın ve yenisini alın. Gece yatarken gündüz lensi kullanıyorsanız muhakkak çıkartın. Lesn kullanımı korneada düzleşme yapabilir. Hatta keratokonus hastalarında bu etkisi için sert lens kullanımı vardır. GÖz doktoruna yıllık takibinizi olursanız bir problem olmaz.
0
plastik turambar
(24.04.09)
kornea' da düzleşme yapması bir sorun değil midir yani?
0
🌸flamesoul
(24.04.09)
yumuşak lens kullanan kişilerde bu geçici bir durum. Lens korneaya tam oturmazsa kornea topografisinde bozukluklar olabilir hatta olur. Korneal warpage deniyor bu duruma.Fakat yumuşak lens kullanımına son verdiğinde kornea eski haline dönüyor. Bu nedenle lens alırken muhakkak göz doktoru muayenesi olmalı ve lens kullanımı sırasında bu kontrollere devam edilmelidir. Doktorunuz izin verdiği sürece lens kullanmaya devam edebilirsiniz.
0
plastik turambar
(25.04.09)
Her sağlık konulu soru gibi bu da doğrudan doktor tarafından cevap verilmesi gereken bir soru.

Ben de lens kullandığımdan biliyorum, göz doktorları lens markalarını yakından tanırlar ve yapılarını bilirler.

Eğer 4 senedir lens kullanıyorsanız size tavsiyem, gidip kornea kalınlığınızı ve göz tansiyonunuzu ölçtürün ve lens kullanıp kullanmama konusunda varsa bir sakınca bunu doktorunuzdan öğrenin. Doktorunuzun tavsiye ettiği marka lensi kullanın. Zaten topu topu 5-10 marka lens var, bunların içinde en iyileri Night&Day, Pure Vision, Jonhsonn and Johnsonn gibi markalardır.

Lensler oksijen geçirgenliği ve su içerikleriyle ayırt edilirler.

Lens markanızı seçerken gözünüzle ilgili değerleri mutlaka dikkate alın, göz çapınıza göre lens almaya özen gösterin.
0
pass
(25.04.09)
uzun süreli kontakt lens kullanımın bilinen en önemli dezavantajı(mikrorganizmalara bağlı) keratit ve buna bağlı ülser oluşmasıdır. Kontakt lens ile göz içi basıncı artması ve buna bağlı glokom olması arasında herhangi bir bağlantı yoktur. Glokom daha farklı seyreden, sinsi bir hastalıktır. Gündüz kullanılan lensler muhakkak gece çıkartılmalıdır. Çünkü kornea gün içinde göz kapakaları açılıp kapatıldıkça kapaklar tarafından gözyaşı filmi tabakasıyla kaplanır. Bu da hem korneanın temizlenmesine hem de kurumasına engel olur. Gece çıkartılmayan lensler hem enfeksiyon riskini hem de kuruluğu artırır. Enfeksiyon devam edip ülser halini alırsa korneada skar kalma riski vardır. Burada önemli olan nokta hijyen, hijyen ve hijyendir.
0
plastik turambar
(25.04.09)
yalnız bu konudaki danışacağınız doktorun lensi satın aldığınız kliniğin ya da merkezin doktoru olmamasına dikkat edin ben 99'dan beri lens kullanıyorum birkaç yıl önce şöyle birşey yaşadım

lenslerim bittiği için yenilerini almaya lens merkezine gittim ve her zamanki gibi doktora muayene oldum doktor mükemmel bir lens kullanıcısı olduğumu söyledi(şaşırdım buna çünkü gayet pasaklı ve dikkatsiz bi insanım ve sürekli de gözlerimi kaşırım)

15-20 gün kadar sonra gözlüklerimi kaybettim, derecesinin yazdığı reçeteyi bulamadım, rastgele bir özel hastanenin göz doktoruna gittim doktor kesinlikle ve acilen ameliyat olmam gerektiğini yakında kör olacağımı söyledi (gözlerim 9 derece kadar miyop o yüzden böyle bir şeye kolay inanabiliyorum) bu doktor da cerrahtı.

bunun üzerine 1 hafta kadar sonra her zaman gittiğim göz doktoruna gittim kör olup olmayacağımı öğrenmek için kendisi ne cerrah ne de lens satan bir yerde çalışıyor, onun söylediği lensin göz damarlarımı zedelediği ve altı ay lens takmamam gerektiğiydi.

yani gözlüklerimi kaybedip o ikinci şarlatana gitmesem belki hakkaten kör olabilirdim.
0
emuncipation
(25.04.09)
Doktorlar hakkında atıp tutmak istemiyorum ama gözlükçünün yönlendirdiği birçok doktor sadece doktorculuk oynuyor.

Bazı cerrahlar da kesecek adam arıyorlar, ayrı mesele.
0
pass
(25.04.09)
(2)

The Silence of the Lambs ile ilgili bir soru..

eplacebo
The Silence of the Lambs filme neden bu isim verilmiştir acaba '''kuzuların sessizliği'' nasıl bir alakası vardı film ile?
The Silence of the Lambs filme neden bu isim verilmiştir acaba '''kuzuların sessizliği'' nasıl bir alakası vardı film ile?
0
eplacebo
(24.04.09)
---spoiler-----

clarice (foster) hannibal'a en kotu cocukluk anisini anlatiyor. evlatlik olarak kaldigi ciftlikte koyunlari kesiyorlar miydi oyle bir sey oluyordu ve clarice de basarisiz bir sekilde onlari kurtarmaya calisiyordu. kadinin bu konuyla ilgili en net imgesi olmek uzere olan kuzularin sessizligi. hatta polisligi secmesi de bu cocukluk imgesiyle aciklaniyor. bir daha kuzularin sessizligini duymak zorunda kalmak, yani caresiz birileri haksizliga ugrarken elinden hicbir sey gelmeden kenarda durmak zorunda kalmak istemiyor ve polis oluyor. filmi seyredeli cok uzun zaman oldu, cok cok net hatirlamiyorum ama genel fikir bu.
0
okuryazar
(24.04.09)
Filmde Clarice'in kurtardığı gözleri iyi göremeyen attan hiç bahsedilmiyor. Aslında Clracie babası öldükten sonra annesi tarafından Montana'ya kuzeni ve kocasının yaşadığı çiftliğe gönderiliyor ve bu çiftlikte öldürülecek atlara bakılıyor. Clarice gözleri iyi görmeyen bir atı seviyor ve buna Hannah ismini veriyor. Hannibal'a Buffalo Bill için danışmaya geldiğinde Hannibal buna konuyu açtırıyor ve atla neden kaçtığını, kuzeninin eşinin tecavüzüne mi uğradın diye soruyor. Clarice hayır diyince atı öldürecekleri için atla birlikte kaçtım diyor. Peki atı öldüreceklerini nasıl anladın diye sorduğunda kuzuların bağırmasıyla uyandığını ve ahıra gittiğini söylüyor. 12 adet kuzu olmasına rağmen kuzu bağırmaları sonrası uyanıp atla birlikte kaçıyor. Hannibal daha sonra hala geceleri o çığlıkları duyduğunu belirtiyor. Clarice Buffalo Bill'i söyle diyince Hannibal onu bulunca kuzuların sesinin kesileceğini, sessizleşeceğine inanıyorsen değil mi diyor. Sonra doktor ve polisler Clarice'i hücrenin olduğu yerden çıkartırken Hannibal arkadan "Güle Güle Clarica, kuzular sessizleştğinde bana haber verecek misin" diye sesleniyor. Kör atın kurtarılması ve başka bir ahırda ölene kadar çocukları gezdirmesi, Clarice'in yetimhaneye yerleştirilip 20 li yaşlarda atın öldüğüne dair mektubu alması filmde anlatılmamıştı diye hatırlıyorum. Hatırlayabildiklerim bu kadar.
0
plastik turambar
(24.04.09)
(14)

kulak yıkatmak

tahsin sutcuoglu
bir kulağım iki gündür hiç duymuyor. diğer kulağımı kapattığımda müzik sesini son seviye yapsam biel boğuk boğuk bir sesler duyuyorum, hiçbir şey anlaşılmıyor. neyse bu hikaye kısmı.kulak yıkattırayım dedim de, nasıl bir işlemdir? zor? acılı?bayağı tecribelisi varmış, çok çok teşekkürler.
bir kulağım iki gündür hiç duymuyor. diğer kulağımı kapattığımda müzik sesini son seviye yapsam biel boğuk boğuk bir sesler duyuyorum, hiçbir şey anlaşılmıyor. neyse bu hikaye kısmı.

kulak yıkattırayım dedim de, nasıl bir işlemdir? zor? acılı?

bayağı tecribelisi varmış, çok çok teşekkürler.
0
tahsin sutcuoglu
(19.04.09)
yok ya yıkamak dedikleri genelde cımbız gibi bi aletle kulak içindeki kirleri temizlemek oluyor, 5dk'lık bi işlem..
ama hiç duymama diyorsanız sorun daha karmaşık olabilir..
0
erostrada
(19.04.09)
bir şey kaçmış gibi geliyor bana, çünkü bir tıkanıklık hissediyorum, bunun için yıkatmayı düşündüm ilk olarak.

tabi küçük çaplı bir operasyon zannediyordum olayı ben. dediğiniz gibiyse endişeye gerek yokmuş.
0
🌸tahsin sutcuoglu
(19.04.09)
bunun iki metodu vardır:
1-(eğer bakteriyel bir durum mevcutsa) büyükçe şırınga ayarında bişeyi kulağınıza sokarlar ve içindeki sıvıyı kulağınıza basınçla zerkederler (ki hiç sevmem, ve belki artık tarihe karışmıştır)
2a-(eğer dışardan kaçan bir şey veya kulağın kendiliğinden tıkanması varsa) o cımbızımsı aletle manuel alırlar (pek rahatsız edici değildir, sadece ufak acılar duyabilirsiniz arada)
2b- aynısını vakumlu bir aletle yapabilirler. kulak kanalına sokulan aletle çekerek... (bunda da acı yoktur ama çok berbat bir sesi vardır)

tabii en iyisini doktor sanayii bilir :)
0
portik
(19.04.09)
geçtiğimiz yaz askeri hastanede portik'in bahsettiği 1. yöntemle temizlemişlerdi benimkini. insan ister istemez huylanıyor tabii. ama çıkan kiri görmek lazım bir de, iyiki temizletmişim denebilir.
0
turkish tekila
(19.04.09)
sağlık ocaklarında hala o şırıngalı yöntemi kullanıyor hekimler. hiç de korkulacak birşeyi yok.
0
the kene
(19.04.09)
portik'in bahsettiği 1. yöntemle bende temizletmiştim kulakları. acı namına bir şey hissetmiyorsunuz. suyu pompalıyor, kirler dışarı çıkıyor sadece. ondan sonra dünya daha gürültülü bir yer oluyor.
0
rectoa
(19.04.09)
bir de, şırıngalı yöntemden sonra hemen açılmıyor kulak. bir gün sonra falan açılıyor.
0
lovemyself
(19.04.09)
pislikten dolayı tıkanmıştır. kulakiçi kulaklıklar, tıkaçlar, kulak temizleyiciler, tozlu ortamlar yıllar içerisinde kapatabilir boruyu. yıkatın, inanılmaz bir rahatlık oluyor...efil efil.
0
pain
(19.04.09)
arkadaslar, su konuda da bilgilendirirseniz sevinirim.
hayatimda bir kere temizlettim (sulu bi islem degildi)

benim babamda da ara ara varmis bu, senede bir iki kere temizletirmis bir kulagini.

sorum su ki, cok fazla temizletmek tikanmasini hizlandirirmis. bir miktar orda kir(ya da salgi her ne ise) kalmasi saglikli imis. nedir aslı?
0
la traviata
(19.04.09)
doktor kamerayla içine bakıp neyin olduğunu anlar. kendi kendine doktora gitmeden kulağını temizletemezsin. o gerekirse temizler. büyük ihtimalle işitme testi isteyecektir.
0
jeanne hebuterne
(19.04.09)
ilk olarak 18 yaşımda başladım kulak temizletmeye. kulağımda hımbıllık olduğunu ve kendi kendini temizleyemediği için temizletmek gerekir dedi doktor. kulağımda sürekli bir uğultu olmaya başladığında ve duyma yeteneğim azalmaya başladığında doktora gitmelerim başladı. önceleri yılda bir gidiyordum sonra bu süre önce altı ayda bire daha sonra üç ayda bire kadar düştü. bundan hareketle diyebilirim ki tembel olan kulağı daha da tembelleştiriyor kulak temizletme. ancak temizlendikten sonra ohaa çevreden bu kadar kuş cıvıltısı geliyormuymuş diyorsun.
yöntemlerin hemen hemen hepsi aynı kalitede sonuç veriyor. ancak şırıngalı yöntemin psikolojik üstünlüğü var. sanki kulakların gıcır gıcır oluyor işlem sonunda.
0
master of puppets
(19.04.09)
Kulak epiteli zamanla salgısıyla beraber dökülür. Bunun adı "serumen" dir. Eğer dış kulak yolunu ıkayan bir engel varsa bu madde dışarı çıkamaz ve içeride fazlalaşarak "Büşon" deninlen tıkacı oluşturur. Bu durumda onun çıkartılması gerekir. Fakat KBB doktoruna görünmeden herhangi bir eylem yapmayın. Çünkü arkası görünmeyen cisimler dış kulak yolundan çıkartılıp alınmamlıdır. Eğer kulak zarına teması varsa onu da birlikte getirir. Ayrıca kulak yıkatma dış kulağın kendi salgı ve temizleme mekanizmasını bozacağı için pek önerilen bir yöntem değildir. Geçmiş olsun.
0
plastik turambar
(19.04.09)
bence sorununuz kulak tıkanması değil, bir çeşit işitme kaybı. mutlaka işitme testi yapın derim.
0
trocero
(19.04.09)
neler diyorsunuz yahu, çok gencim daha sağır olmak için, dinlemek için ne albümler vardı daha sırada oysa ki.

yarın ilk işim hastaneye gitmek olacak. korktum valla.
0
🌸tahsin sutcuoglu
(19.04.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.