Giriş
(15)

nereye ne kadar kira veriyorsunuz?

dafuq
hadi bir veri tabanı olusturalımhangi semtte oturuyorsunuzkaç kişi kalıyorsunuzne kadar kira veriyorsunuz
hadi bir veri tabanı olusturalım

hangi semtte oturuyorsunuz
kaç kişi kalıyorsunuz
ne kadar kira veriyorsunuz
0
dafuq
(28.11.19)
suadiye marmaray'ın yakınında oturuyoruz 3+1 evde. 2100 kira veriyorum. 700 faturalar.

2800'ü bölüşüyoruz.
0
picassoishere
(28.11.19)
üsküdar
tek
1300
0
datnet
(28.11.19)
3000
galatasaray
tek
0
scudman1
(28.11.19)
Acibadem 2.500 2 kisi
0
you
(28.11.19)
Fulya 1750 tek
0
mg3929
(28.11.19)
Sahibinden.com
0
prole
(28.11.19)
Küçükçekmece
Marmaray ve Metrobüse 3 dakika
2+1
900
iki kişi
0
paramolacak
(28.11.19)
Bornova
3
1700
0
lüzumsuz adam
(28.11.19)
kadıköy tek 1700 2+1
0
nahtoderfahrung
(28.11.19)
cebeci/ankara, eşyalı 3+1, 1000 lira
0
der meister
(28.11.19)
Eskisehir 3+1 1100
0
nax
(28.11.19)
Erenköy 2+1 2.400 2 kişi.
0
violetdawning
(28.11.19)
Çekmeköy 3+1 dublex 1000 TL 2 kişi.
0
delikedidilimiyedi
(28.11.19)
Kadıköy Yeldeğirmeni 1400 tek
0
isilisilisil
(28.11.19)
suadiye marmaray'a yakın oturuyorum. 2+1 ev 2750 tl kira. tek kişi.
0
levpontryagin
(28.11.19)
(10)

Avrupa Ülkerinde Çalışmak İstiyorum

wertyu
Pre-İntermadiate seviyesinde ingilizcem var ama hiç mesleğim ve tecrübem yok. Açıköğretim işletim lisans birdim, vasıfsızım diyebilirim. Corel Video Studio, Ofice Programları, Scribus, biraz da Adobe Photoshop falan biliyorum ama bunlarla iş bulmam zor sanırım. Amacım dönemsel gitmek değil. Gittiğim
Pre-İntermadiate seviyesinde ingilizcem var ama hiç mesleğim ve tecrübem yok. Açıköğretim işletim lisans birdim, vasıfsızım diyebilirim. Corel Video Studio, Ofice Programları, Scribus, biraz da Adobe Photoshop falan biliyorum ama bunlarla iş bulmam zor sanırım. Amacım dönemsel gitmek değil. Gittiğim ülkede uzun yıllar çalışmak, vatandaşlık alıp dönmemek. Biraz da buradaki çevresel ve ailesel faktörlerin, ülkenin durumunun etkisi var. Pizzacılık, inşaatçılık, şoförlük vs. falan pek fark etmez. Geçinecek kadar kazansam yeter benim için. Ama nasıl yol izlemeliyim bilemedim. Google’da arayınca danışmanlık şirketleri hep reklam ilanı vermiş onlar çıkıyor. Ekşideki başlıklarına bakınca dolandırıcı uzak durun gibi şeyler çıkıyor. En iyi nasıl bulunur?
0
wertyu
(22.11.19)
Diğer taraftan düşünün. Bir ülke sizi neden sınırları içerisine alsın? Bu profil ile gitmeniz zor.

Turist olarak gidip, kaçak kalıp (ya da vize bitene kadar) birisiyle evlenmeniz ya da ilgili ülkede, devletin koyduğu minimum şartları sağlayan bir işverenin sizi sponsor etmesi gerek.

E tabi kaç paranız var bu da önemli bir noktada. Bana soranlara, yanlış anlasın ya da anlamasın benim için önemli değil, direkt "kaç paran var" diye soruyorum.
0
fxinturevi
(22.11.19)
is, egitim veya evlilik vasitasiyla goculebilir. danismanlik firmalarinin bunu degisterecek bir durumu yok. 60larda almanci aliyorlardi ama su an oyle bir sey yok, ya gidecegin ulke vatandasiyla evleneceksin veya gidecegin ulkede bir firma seni ise alacak (yani isi gitmeden once bulacaksin).


meslegin yoksa herhangi bir sekilde is bulup gitmen sozkonusu degil. tek care marmaris'te falan evlenecek yasli turist bulmak, duymussundur zaten.
0
hot potato
(22.11.19)
belli bir vasfın yoksa ve biraz paran varsa en kolay kalınabilen yer karadağ, fakat orada da iş imkanları çok sınırlı. amerika'ya gidebilirsen bir şekilde kaçak idare edersin, yüzbinlerce insan var orada öyle yaşayan ama işte ilk gidişte vize alma meselesi var tabii. kafana koyduysan bir yol bulursun, kurcalamaya devam et.
0
bezgin adam
(22.11.19)
Yas kac? 2020 ilk aylarinda yururluge girecek olan Almanya´nin gocmenlerle ilgili yasa degisikliklerine bakin. Türkce kaynak var. Youtube videolari cekenler oldu hatta bu konuda.

Bir isi ogrenmek icin vize alabiliyorsunuz. O isi ogrenirken biraz para da kazaniyorsunuz. Sonra oturum almak, kalmak kolay. Zaten aranan mesleklerde egitim yapacaksaniz kolay cikar vize.

Almanca B1 ya da B2 istenir. Insaatta calismak icin Almanya´da, Avusturya´da egitim almaniz gerek.
0
buf-e kür
(22.11.19)
@BUf-e kür 91’lyim hocam. Almancam hiç yok maalesef.
0
🌸wertyu
(22.11.19)
eger vasifli eleman degilsen, turkiyedeyken basvurup calisma izni alamazsin. bu calisma izinlerinin verilme sebebi, ihtiyaci ic piyasadan karsilayamamalari. yani sirket diyor ki, "benim x,y,z ozelliklerine sahip muhendise ihtiyacim var ve bunu ic piyasadan bulamiyorum, TR'den wertyu'yu buldum, ona calisma izni verin". simdi bunu pizzaci, sofor, amele icin vs diyemeyeceklerine gore o is yalan. dolayisiyla baska yollarla oturum hakki alip sonradan calisma iznine basvurman lazim. is olmadan oturum almanin yollari da belli, egitim amacli gelip gecici oturum izni alabilirsin. yuksek lisansn yapanlarin genelde part-time calisma izinleri olur ve mezuniyet sonrasi belirli bir sure is arama haklari olur. yuksek lisans soz konusu degilse, evlilik yolu ile veye iltica yolu ile oturum alabilirsin. bir de en son yol, kacak gelmek var. artik hangisi sana mantikli geliyorsa o yolda ilerleyeceksin. bosuna danismanlik firmalari ile ugrasip oara harcama.
0
crucio
(22.11.19)
avrupa sizin icin su an hayal. green card cekilisi en büyük sansiniz.
0
duygusuzromantik
(22.11.19)
91 dogumluysaniz vasifsiz olarak is aramak zor Bati ve Orta Avrupa´da. Daha genc arkadaslar Almanya`nin "Yeni Goc Yasasi"ni arastirsinlar. Mavi yakali egitimi verilecek, egitim bittiginde de oturum imkani var.
0
buf-e kür
(22.11.19)
portfolyo var mı ps, corel ile ilgili yoksa sadece biliyor musun bundan mı ibaret?
alabilirsen turist vizesi yoksa meriçten karşıya geçip türkün yanında kaçak çalışmaktan başka tek alternatif almancı biriyle evlenmen ki o da zor bürokrasisi falan dert. belki belki okuycam ben ya dersen biraz da paran varsa olabilir başka alternatif gelmiyor aklıma.
0
denek hayatım
(22.11.19)
EVS’i araştırabilirsin.
0
isilisilisil
(22.11.19)
(9)

Böyle bir hayatı nasıl götürürdünüz?

epistemic_regress
Kendimi sürekli huzursuz, mutsuz, kaygılı hissediyorum. Kendimi bildim bileli böyle bu. Sürekli yasta gibiyim. Hayat ışığı içimde hiç yanmadı benim. Çocukluğumda böyle değildim elbette, ergenliğimle birlikte yaklaşık 20 senedir böyle ama. Depresyona girdiğiniz ya da kendinizi tükenmiş, yorgun hisset
Kendimi sürekli huzursuz, mutsuz, kaygılı hissediyorum. Kendimi bildim bileli böyle bu. Sürekli yasta gibiyim. Hayat ışığı içimde hiç yanmadı benim. Çocukluğumda böyle değildim elbette, ergenliğimle birlikte yaklaşık 20 senedir böyle ama. Depresyona girdiğiniz ya da kendinizi tükenmiş, yorgun hissettiğiniz zamanlarda içinizde heves, heyecan kalmaz hiçbir şeye karşı. Hayatı sürüklersiniz yalnızca. Ben kendimi bildim bileli böyle. Ayda bir iki kez intiharı düşünüyorum ama cesaret etmedim henüz. Durumunun düzeleceğine dair umudum yok, kendimi tamir edilemez şekilde bozulmuş görüyorum. Böyle bir hayatı nasıl sürdürmeli?

Yani işe git gel, faturalarını zamanında öde, iki günde bir duş al, onun dışında uyu gibi pratik çözümler sunmanızı bekliyorum. İlaç, terapi gibi şeylerden gönlüm geçti yıllardır.

İnançsız, isteksiz, motivasyonsuzluk, hevessiz bir hayat nasıl götürülür sizce? Onu merak ediyorum. Bana umut vadetmemenizi rica edicem, umut aramıyorum. Düzelir, doktora git falan demeyin lütfen.

Sorumu gerçekten anlayacaklar olacaktır. Diğerleri ağzımın payını vermeye uğraşacak. İlk grubun söyledikleri için şimdiden teşekkürler.
0
epistemic_regress
(15.11.19)
Yetişkin bir birey Her gün duş almalıdır.

Bu arada tavsiye ile mutluluk yakalanacağına inanmıyorum. Motivasyon insanın içinde varsa vardır, yoksa yoktur.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(15.11.19)
Evcil hayvan beslemeyi düşünebilirsin? Huzur veriyolar.
0
noisette
(15.11.19)
başarı seni güçlü kılar. bir şey başar her ne olursa olsun. o başarının da ne olduğunu en iyi sen bilirsin.
0
heidi'nin dedesi
(15.11.19)
ilgini çekebilecek bir konu keşfederek bu konuda uzmanlaşmaya, detaylıca bilgi sahibi olmaya gayret gösterebilirsin. hiçbir şeyin ilgini çekmediğini düşünüyor olabilirsin ve bu nedenle belki ilk uğraşın biraz olsun ilgini çekebilecek bir şeyler bulmaya kafayı takmak olabilir.

kitaplara yönelmek de güzel bir seçenek. hem fiziksel hem de ruhsal sağlık açısından çok zorlu bir süreçte bana çok iyi gelmişti bu. Travenian-Şibumi okumuştum ilk olarak o sıralarda. 1000kitap uygulamasını öneririm; okuma alışkanlığın yoksa güzel bir giriş olabilir.

farklı ülkeleri, gelenekleri, inanışları araştırabilirsin. ya da bilim ve teknoloji odaklı gelişmeleri takip edebilirsin. bunlar hayatın, dünyanın bulunduğun karamsar noktadan çok daha büyük olduğunu hatırlatacaktır ruhuna. farklı sanat dalları, spor dalları gibi pek çok şey olabilir. elbet bir şeyler ruhuna hitap edecek.

ayrıca bir konuda uzmanlaşmak, bir alana yönelmek şu anda yerle bir olmuş olması muhtemel özgüvenine de iyi gelecektir. hatta sonraki aşamalarda sosyalleşebilirsin bile bu güvenin de verdiği yetkiye dayanarak.

arkadaşlıklar enerjini yükseltebilir. sevgi bağı burada bahsettiğim nokta. bir evcil hayvan edinmek de çok güzel olur bu bağı hissedebilmek adına. (belki bir yılan ya da bir kedi, sen bak içinden gelen türe göre. :)

mutsuz olmak - wilhelm schmid okuyabilirsin bir de. mutlaka mutlu, huzurlu ve kaygısız olmak zorunda da değiliz belki, en azından her zaman.
0
isilisilisil
(15.11.19)
spor yap :(
0
basond
(15.11.19)
open.spotify.com
The happyness lab with Dr. Laurie Santos isimli podcast fena değil, belki 3 5 katkısı olur :)
0
The_Lollok
(16.11.19)
Hocam niye mutsuzsunuz?
0
plutongezegendegilmi
(16.11.19)
merhaba, yazini okudum ve yazinda kendimi gordum. aslinda bakarsan yalniz degilsin. su an senin gibi hissedip yasayan bir suru insan var.

ben depresyona girdim. bunun icin psikolog aramadim, kendi kendimi tedavi etmeye calistim. okudum okudum ve okudum. isin sonunda suna vardim ki aslinda ben ve kafamdaki dusunceler ayni sey degil. yani ben ve dusunceler. iki farkli sey. bu dusunceler bana ait degil tabii ki. beyin tasiyan her insanda ayni dusunceler beliriyor. yani bu su anlama geliyor, aslinda biz insanlar birbirimizden farkli falan degiliz. oyle goruyoruz kendimizi ama degiliz.

dolayisiyla kafamda beliren dusunceleri kendi insani varligimdan ayiriyorum. dusunceleri ciddiye almiyorum. dusuncelere inanmiyorum. sadece onlari observe ediyorum. izliyorum. gecip gidiyorlar.
dusuncelere asarilirsak, dusunceler bizi ele gecirir. daha sonra duygu pompalanmaya baslar. ve bu da bizi cikmaza sokar, bunu hissetmemek icin beyin bizi cesitli kacislara yonlendirir. bu kacislara ornek olarak, din, ideoloji, gundem ve haberleri takip etmek, seks, film ve muzik, arkadaslarla takilmak, baskasindan onde hissetmek icin yalan yere basarili olmaya calismak, sevgili bulmak gibi sayabilirim.

tum bunlarin sonunda kendini iyi hissedecegin beklentisi icinde olursun ama bu hicbir zaman gerceklesmeyecek. cunku dusunceleri ve beyni hicbir zaman doyuramazsin. tabii eglence sektoru de sagolsun bunun farkinda, sizi bos birakmamak icin her gun yeni fake fulfillmentlar cikariyor.
yapilacak sey, anda yasamaktir. beynin nasil calistigini ogrenip onu izlemektir. dusuncelerin dedigini yapmayin, inanmayin. onlar gercek degil. dusunceler sizin dediginizi yapsin.

yukarida bir arkadas evcil hayvan tavsiyesinde bulunmus, katiliyorum. ozellikle kopekler sizi su anda tutan varliklardir.
0
Leonardo~Da~Vinci
(16.11.19)
geç gördüm ama cevap yazayım. bendeki bu umutsuzluk uzunca bir süre sonra bir tür optimizme dönüştü. simone weil'in şuna benzer bir deyişi var: bir insan yaşamak için herhangi bir umuda veya amaca sahip olmamasına rağmen yaşamaya devam ediyorsa, gerçek iyimser o'dur. ilk ve en önemli kural kendinizle verdiğiniz kavgayı sonlandırmanızdır, insan kendisine karşı verdiği kavgayı asla kazanamaz. kendinizle barışın demiyorum, kavga etmeyin diyorum. içimizde kara bir delik var, sürekli gidip o deliğe bakmanın ve o deliği düşünmenin anlamı yok. ben o deliğin çevresini olay yeri şeridiyle çevirdim ve orda olduğunu bilmeme rağmen artık gidip kurcalamıyorum, onun varlığıyla yaşamaya alıştım. tüm bunlar bir sürecin sonunda oldu elbette ve bir noktada egomu da fena şekilde dövmek, kendimi aşağılamak zorunda kaldım, çünkü bunu yapmazsan bir kayaya dönüşüyorsun. yaklaşılamaz, iletişim kurulamaz hale geliyorsun. tabi bunlar çok uzun başlıklar, böyle cevaplarla özetlenecek şeyler değil fakat nirengi noktaları bunlar.
0
bezgin adam
(21.11.19)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.