Giriş
(3)

hangi ofis/oyuncu koltuğunu kullanıyorsunuz?

kesmekes laleler
memnun musunuz? tavsiye eder misiniz?
memnun musunuz? tavsiye eder misiniz?
0
kesmekes laleler
(12.08.25)
Lot ofis koltugu diye aratin. Memnunum
0
kartonpiyer
(12.08.25)
nurus kullanıyorum, çok memnunum. kendi sitesinden almıştım.
0
charbiel
(12.08.25)
İkea (bkz: markus) 10 yılı geçti, azıcık yıprandı döşemesi ama gayet kullanışlı, rahat.
0
yadigar
(13.08.25)
(5)

Yapıştırıcı

oyokbuyoknevar
Merhaba, duvardaki boyayı sökmeyen bir yapıştırıcı arıyorum. Küçük tuvalleri tutabilecek. https://www.koctas.com.tr/3m-command-orta-boy-cirt-bant-17201/p/1000151924?srsltid=AfmBOooO-6iKlXOAMk1fMAiDp77SmMPL1p9bmvvpGKN2bxsawuLh_0UD Şu ürünü kullanan var mı?
Merhaba, duvardaki boyayı sökmeyen bir yapıştırıcı arıyorum. Küçük tuvalleri tutabilecek.
www.koctas.com.tr
Şu ürünü kullanan var mı?
0
oyokbuyoknevar
(17.07.25)
Ben kullanıyorum. Söktüğü oldu, sökmediği de oldu. Garantisi yok benim deneyimime göre.
0
peki madem
(17.07.25)
Bandı çıkarma esnasında bandın kulağından tutup yana doğru çekmek gerekiyor. Bu işlem olması gerektiği şekilde yapılmazsa boyayı sökebilirsin.

İyi yapışması ve taşıması için, duvarın da asılacak objenin de banda gelen yeri pürüzsüz ve temiz olmalı.

Yine de bir arkadaşımın kafasına çerçeve düşmüşlüğü var. Yapıştırma esnasında mı bir hata yaptılar bilemem de, bana yüzdeyüz güven telkin etmiyor.
0
Mirket
(17.07.25)
@mirket çerçevesiz küçük tuvalleri asacağım 15×20 benzeri boyutlarda yani hafifler. Boyaya zarar vermek istemiyorum.
0
🌸oyokbuyoknevar
(17.07.25)
Tuval dediğiniz için yazdım zaten pürüzsüz yüzey konusunu. Çok aklıma yatıramadım.

Kulaktan çekme konusunu tam olması gerektiği gibi yaparsanız kesinlikle boyaya zarar vermez. O konuya kefilim :)
0
Mirket
(17.07.25)
Kulağından tutup çektim, kulağı ayrı koptu boya ayrı koptu ama tutuş şahane, ona lafım yok.
0
charbiel
(17.07.25)
(2)

Kadikoy meyhane

honfleur
Merhaba Kadıköy'de fiyat performans olarak başarılı meyhane öneriniz var mıdır?
Merhaba Kadıköy'de fiyat performans olarak başarılı meyhane öneriniz var mıdır?
0
honfleur
(11.07.25)
Memleket
Gunesin sofrasi
0
mor oje
(11.07.25)
Çıkmaz. Mezeler de gayet başarılı.
0
charbiel
(11.07.25)
(3)

Bu kulaklık nasıl sizce?

runaway
https://www.amazon.com.tr/dp/B0C6KFZC9Z?ref=ppx_yo2ov_dt_b_fed_asin_title&th=1 Bunu almaya karar verdim. Amaç ses baskılamak. Max bütçe bu ve en iyi noise cancelling bu fiyata bu üründe diye okudum. 4000 TL'ye kadar önerebileceğiniz daha iyi bir ürün var mı?
www.amazon.com.tr

Bunu almaya karar verdim. Amaç ses baskılamak. Max bütçe bu ve en iyi noise cancelling bu fiyata bu üründe diye okudum.

4000 TL'ye kadar önerebileceğiniz daha iyi bir ürün var mı?
0
runaway
(08.07.25)
iyi gibi duruyor, o seviyede daha iyi göremedim ben ama çok da bakmadım:

www.rtings.com

buradan karşılaştırabilirsiniz diğer kulaklıklarla. site biraz abarttığı için puanlar düşük gelip sizi kandırmasın; en iyi kulaklık dedikleri model bile 8/10 puan civarında
0
aguen
(08.07.25)
daha iyilerini bulabilirsin.
0
koela
(08.07.25)
Ne farkları var bilmiyorum ama ben de şundan almıştım: www.amazon.com.tr

Terletmesi dışında hiçbir sorunum yok kendisiyle. Gayet iyi ses kalitesi de noise cancelling özelliği de...
0
charbiel
(08.07.25)
(14)

Cazibesini yitirmeye baslayan yeni iliski

polopan
Selamlar. 1.5 aydir görüstügüm bir kiz (34) var. Kendisi iyi ve oldukca hassas birisi. Cocuklugu travmali gecmis. Annesi hayatta degil, babasiyla iletisimi yok. Hic ailesi yok gibi bir sey. ADHD'si var, hap aliyor, terapiye gidiyor, biraz yemek yeme bozukluguyla da basa cikmaya calisiyor. Cevresi da
Selamlar. 1.5 aydir görüstügüm bir kiz (34) var. Kendisi iyi ve oldukca hassas birisi. Cocuklugu travmali gecmis. Annesi hayatta degil, babasiyla iletisimi yok. Hic ailesi yok gibi bir sey. ADHD'si var, hap aliyor, terapiye gidiyor, biraz yemek yeme bozukluguyla da basa cikmaya calisiyor. Cevresi dar, bir tane kankasi, bir kac tane de is arkadasi var, yalnizligina düskün. Durumunun farkinda, bir seyler iyi olsun diye caba sarfettigini görebiliyorum. Hobiler, ilgi alanlari gibi seylerde iyi anlasiyoruz ama sanirim travma sebepli bazi iletisim sikintilari var.

Bana karsi kuskucu bakiyor, göründügün kadar iyi olamazsin, bakalim sen beni ne zaman üzeceksin gibi yorumlar yapiyor arada bir. Yok canim öyle sey olur mu diyorum. Seni henüz tanimiyorum, ortaya cikarmadigin gizli karanlik bir tarafin var mi acaba tarzi seyler söylüyor. Sakaya vurup, evet ya cok sinsi bi insanim aslinda gibi komikli seyler söyleyince ciddiye aliyor, tetikleniyor, bak iste senden uzaklasayim diye böyle yapiyosun gibi seyler söylüyor.

Buraya bir ek yapmam gerekiyor: Benim de farkinda oldugum ama terapiyle basa cikmaya calistigim kacingan baglanmaya yatkin bir tarafim var, dolayisiyla sanirim bu tarz seylere sabretme esigim biraz düsük, karsi taraf negatifi vermeye baslayinca, ya da klasik endiseli baglanma tarzi davranislar ortaya koyunca ben de yol yakinken sivisayim moduna girsem de sonra derin nefes alip yapici sekilde devam etmeye calisiyorum.

Bazen ona gayet siradan nötr sorular sorunca, niye beni yargiliyorsun falan diyor, sürekli kendini savunma halinde. Yargiladigimi nereden cikardin, seni anlamak icin soruyorum deyince, kücükken öyle alistim, annem-babam her yaptigim seyi detayli sorup hoslarina gitmeyen bir sey bulup hemen elestiriyordu, o zamandan kalma bir refleks bu bende, soru sorus tarzin onu hatirlatiyor bana diyor. Bir yere kadar telkin ediyorum ama dedigim gibi benim de bu konularda sabrim kisitli.

Son olarak, sosyal iliskilerinde biraz zorluk yasiyor gibi. Henüz planlayarak arkadaslarimdan kimseyle tanistirmadim ama bir etkinlikte bir kac arkadasimla karsilasacak olduk, gelip normal bir merhaba degip dogal sekilde sosyallesemedi, yabani bir tarafi var. Anlayisla karsiliyorum, herkes hemen sicakkanli olmak zorunda degil ama bi yandan da yine biraz kafa karistirici buluyorum.

Bunlardan dolayi ben de biraz frene bastim, daha temkinli sekilde bakiyorum ve son haftalarda mesajlarda ve görüsmelerimizde biraz sessizlestim ve istemeden de olsa hevesim düstü, mesafelendim. Bu da onu daha da tetikliyor.

Oturup yüzlestim bu konularla ilgili olarak. Bazi davranislarinin travmalarindan kaynaklandigini kabul ediyor. Sana nasil yardimci olabilirim ne yapabilirim deyince, yardim edemezsin, benim kendim cözmem gereken seyler var, ben bunlari cözerken yanimda durabilirsin diyor. Durum bu, bu durumda benimle bir iliski isteyip istemedigine karar vermen gerekiyor gibi bir sey söyledi, öyle kaldi simdilik.

Dedigim gibi, yapici olmaya calisiyorum, aramizdaki iyi giden seyleri muhafaza ederek buradan güzel bir sey cikar mi diye bakmaya calisiyorum ama öte yandan bu iliski gözümdeki cazibesini de yitiriyor gibi. Bu durumda ne yapabilirim?
0
polopan
(23.06.25)
bu kız terapi görüyor mu? görmüyorsa yol verin gitsin. kendine kendine çözülmüyor bu sorunlar. çözülse şimdiye çözülürdü 34 olmuş.

terapi görüyorsa bile demek ki çok da çabalamıyor. "benim travmam var o yüzden böyle düşünüyorum" deyip kendi tavırlarını normalleştiriyor. "benim travmam var, bu adamı yanlış anlıyorum, sakin kalıp düşünerek hareket etmeliyim" demesi lazım ve size ona göre davranması lazım.
0
art cat chocolate
(23.06.25)
eger bu arkadasa deger veriyorsan elinden geldigince destek ol, yanında durdugunu göstermeye calis. ama nihayetinde kimseyi kendisine rağmen kurtaramazsin, hem böyle bir gücümüz yok hem de böyle bir sorumluluğumuz yok.
0
deckard
(23.06.25)
Çok afedersin şüpheci davranışım için ancak her travması olana tuzlukla koşma paterni oluşmuş olabilir mi sende? İçimde böyle bir his uyandı.
0
vedatchilipeppers
(23.06.25)
Kendi güvensizliğinden kaynaklı “göründüğün kadar iyi olamazsın, bakalım sen beni ne zaman üzeceksin” gibi yorumlar yapması ve senin şaka yollu verdiğin cevapları bile ciddiye alıp “işte benden uzaklaşmak için böyle söylüyorsun” şeklinde tepki göstermesi, ilişkiyi senin sürekli onu yatıştırmak zorunda kaldığın bir noktaya çekiyor.

O sürekli onu yatıştırmak zorunda kaldığın bir noktada yaşıyor veyahut oralara çekiyor olayları. Bu davranış onun travmaları nedeniyle oluşan yükü senin sırtına yıkmak demek- varan 1

aslında ona karşı sevgini göstermen beklenirken sana sürekli kendini kanıtlamaya çalışmak düşüyor. kurtarıcı gibi davranmaya başladığın nokta- varan 2
0
vedatchilipeppers
(23.06.25)
@vedatchilipeppers

evet öyle bi patern var, farkindayim. bir yandan ben onlara cekiliyor olabilirim, öte yandan da benim yaydigim sakin enerji beni onlara cekici yapiyor olabilir.
0
🌸polopan
(23.06.25)
Aranızda tutku, çekim var mı? Varsa altı ay bitene kadar bekle. Birbirinize alışmaya başlayabilir, sakinlesebilirsiniz bu anlamda. Ama tutku varsa. Yoksa zorlama derim.
0
sekizdokuzon
(23.06.25)
İstemiyorum diyeceksin. Net olman lazım ikiniz için de.
0
gabe h coud
(23.06.25)
İlerlemez bu iş. Sen sogumussun baya. İğneleyici tavırlarla sürdürmek zor. Yol yakınken uza derim.
0
basubadelmevt
(23.06.25)
Kaç. Her şeyi çocukluk travmasiyla açıklayan insanlar bence tehlikeli. Bir de "bakalım sen beni ne zaman üzeceksin" olayı aşırı saçma, uzebilirsin ve ilişki devam edebilir, insanlar ne kavga gürültüler yaşıyor ama temelde ilişki bir şekilde devam ediyor.

İkincisi, terapiye gidiyor olması bir şey anlamına gelmiyor. Bu "çocukluğumda bunu yaşadığım için böyle" açıklamasını terapisti bizzat öğretiyor da olabilir.

Ayrıca, kimin çocukluk travmasi yok ki.
0
encokbenisevinnolur
(23.06.25)
Valla hocam düz mantık ilerleyerek diyorum ki kız haklı. Sen bir an önce ondan en iyi şekilde ayrıl ki kız daha iyisini bulsun.

Normal bir ilişkide kişiler, 'bence sen bu kadar iyi olamazsın' tarzı sözlerden sonra ekşiduyuru gibi yapay destek platformlarından destek arayacağına hiç bir şekilde eylemde bulunmaz bence. Eğer destek vermek istemiyorsa destek vermez.

Ancak destek almak ve bu tarz manipülatif destek alma ihtiyacı içerisinde hissediyorsan da ilişkinizi destekleyen kişiler ya gerçekten sevmiyor ya da para için destekliyor diyorum ben.

Kısacası, kızın iyiliği için ayrıl coco diyorum ben
0
j r r tolkien hayrani
(24.06.25)
@sekizdokuzon'un dediği gibi aranızda tutku varsa + sosyoekonomik durumlarınız, kültür, hayata bakış açısı, gelecek planları gibi konular birbirinizle örtüşüyorsa bir süre daha verilebilir. 1-2 ay sonra problemlerde kayda değer bir iyileşme yoksa ChatGPT ile çift terapisi deneyebilirsiniz. Süreçte ilerleme olursa ilişkiye devam edersiniz. İlişkide 4-5 ay geçtikten sonra bir düzelme yoksa, çok daha uzatmadan yolları ayırmak iyi olabilir.

Ayrıca buraya sorduğun bu soruyu da komple ChatGPT'ye danışabilirsin. Muhtemelen hepimizden daha akılcı bir tavsiye verecek.
0
long live rock n roll
(24.06.25)
Kadın kişisi sorun olarak adlandırdığınız her şeyin farkında, açıklama yapıyor, destek alıyor. Bunlar dile geldiğinde de kendini açıklıkla ifade ediyor (tetiklendim, onların yaklaşımını anımsattı vs. vs.). Kendine karşı da dürüst, size karşı da dürüst.

Bir yandan böyle bir yapıyı isteyip / istememek de tamamen sizin seçiminiz. Zorlamanız gerekmiyor eğer aşık olmadıysanız ya da olmayacak gibiyseniz. Fakat ilişkiler kendi içinde de iyileştirici olabiliyor bazen... Yanımızdakinden güç alabiliyoruz. (Yine burada kadın kişisi bu problemleri ben çözebilirim, yanımda ol yeter tadında bir şey söylemiş ki gayet doğru)

Benim de fazla kaygılı bir yapım vardı ama eşim hep "gel beraber konuşalım halledelim" diyerek bana kapı açtı ilişkinin en başında. Manalı / manasız her kaygımı onunla konuşunca ben, bu özgürlük sayesinde gün geçtikçe iyileştim. Şimdi çok çok az ataklarım oluyor, olunca da hemen paylaşıyorum, konuşup hallediyoruz.

Yani seçim sizin. Üstlenmek isterseniz de haklısınız, istemezseniz de gayet haklısınız.
0
charbiel
(24.06.25)
bence insanlar ikiye ayrılıyor.
1.ben başıma gelen travmatik şeylerin bir bütünüyüm, onlara sarıldım ve bırakmıyorum, bu alandan da besleniyorum.
2.ben başıma gelen travmatik şeylerin sonucunda olmayı istediğim ve seçtiğim, bu seçimim için uğraşan, mücadele eden, kurban ve mağdur rolünden beslenmeyen kişiyim.

1. gruptakilerle olmuyor, olamıyor. 2. gruptakilerle birlikte pek çok şey aşılabilir, birbirine iyi gelinebilir, güzel bir ilişki inşa edilebilir. kız arkadaşınızın bunlardan hangisi olduğu önemli.
0
Phoebe
(24.06.25)
Run polopan run
0
onheil
(24.06.25)
(3)

WiFi Güçlendirici

charbiel
Merhaba, yeni bir eve taşındım. Evin sağ kanadında 50 mbps olan internet, 8'lere falan düşüyor. 2 odada çekmiyor, 2'sine de ulaşması elzem. O yüzden de güçlendirici almam lazım ama hangisi iyidir bilmiyorum. Bir tavsiyeniz olur mu? Teşekkür ederim.
Merhaba, yeni bir eve taşındım. Evin sağ kanadında 50 mbps olan internet, 8'lere falan düşüyor. 2 odada çekmiyor, 2'sine de ulaşması elzem.

O yüzden de güçlendirici almam lazım ama hangisi iyidir bilmiyorum. Bir tavsiyeniz olur mu? Teşekkür ederim.
0
charbiel
(23.06.25)
Deco s7 (2'li paket)
0
kimlanbu
(23.06.25)
Deco m4 ve üzeri +1
Yalnız deco bir wifi güçlendirici değildir, başlı başına bir wifi mesh router/ap’dir. Sorunu kökünden çözer. Modem’in wifi’ını kapatıp deco’yu kullanirsiniz.
0
orient blue
(23.06.25)
teşekkür ederim ikinize de :)
0
🌸charbiel
(23.06.25)
(10)

kaç günlük otel tatiline gidiyorsunuz?

matilda
bende mi sorun var bilmiyorum ama ben 7 günden az otel tatiline gitmiyorum ama çevremde bakıyorum 3 günlüğüne gidenler var. ben istanbul'dan uçağa bindim dalaman'a gittim ordan otele gittim derken 1 günüm gidiyor zaten kendimi odaya anca atıp otelde geziyorum ne varmış diye bakıyorum o gün gitti. er
bende mi sorun var bilmiyorum ama ben 7 günden az otel tatiline gitmiyorum ama çevremde bakıyorum 3 günlüğüne gidenler var. ben istanbul'dan uçağa bindim dalaman'a gittim ordan otele gittim derken 1 günüm gidiyor zaten kendimi odaya anca atıp otelde geziyorum ne varmış diye bakıyorum o gün gitti. ertesi gün havuza gir, denize gir. son gün de zaten 12'de çıkış yapıyorsun hadi çakallık yaptın uçağı geç saate aldın havalimanına gidene kadar bir şeyler yaptın ee ne anladım bu tatilden? ama 7 gün olunca da anlamsız fiyatlar çıkıyor. 3 günlüğüne gidenler kendini nasıl buna ikna ediyorlar?
0
matilda
(02.06.25)
otel tatili fazla rutin hiç gitmedim ama 3 günlük gidenleri anlayabiliyorum. küçük bi kaçamak işte. yine de ferahlatır.
0
jelly bear
(02.06.25)
Her şey dahilde 5 geceden sonra bayıyor beni, genelde 4 gece 5 gün gidiyoruz.
0
kumandanim
(02.06.25)
çoğu zaman ekonomik nedenler hiç gitmemektense 3-4 gün gitmek
0
iwillsee
(02.06.25)
çocuk olduktan sonra hep her şey dahile gittik. dolayısı ile otelden çıkmadık. hep 7 gece gidiyorduk ama 5 günden sonra sıkıyor gerçekten. bu sene 5 gece gideceğiz. daha azına gitmem sanırım. çocuk olmasa belki giderdim ama. bir de gerçekten fiyatlar çok yüksek. ortalama bir yere 7 gece gideceğimize daha iyi bir yere 5 gece gitmek mantıklı.
0
elorelia
(02.06.25)
optimumu 4 gece 5 gun sanirim
0
turkuaz
(02.06.25)
Her şey dahil otele mecburi birkaç durumda gitmedim, gitmem de. Benim için dinlenme tatilinde deniz olmalı,o da en az bir hafta olmalı. Sizin gibi düşünüyorum, 3 gün için yola değmez. Ama derdim dinlenme değil de farklı bir yer görmekse 3 gün olur. Kapadokya, göbeklitepe gibi yerler için 2-3 gün ideal, deniz tatiline yetmez.
0
asteriks
(02.06.25)
İstanbul-İzmir otoyoluyla güneye ulaşım çok rahatladı 2-3 gün tatil yapıp yol yorgunluğu da çekmiyoruz. Ayrıca son gün de bavulları arabaya atıp akşama kadar devam ediyoruz akşam yola çıkıyoruz.
0
iwasbornonamountainside
(02.06.25)
3 gün iyi oluyor. 7 gün de olur 3 gün de olur. bu kadar büyütülecek mevzu değil.
0
abelardo
(02.06.25)
2 az 4 fazla, sıkılıyorum :)
0
charbiel
(02.06.25)
Eskiden 3 hatta 2 gece Avrupa tatilleri yapardım. Bu daha ziyade kısa geziler, yeme-içme-eğlence-takılma amaçlıydı. Bir de düşük bütçeyle tatil yapmış oluyorsun. Soruna cevap bu.

Evlilik sonrası özellikle son yıllarda en az 7 gece tatil yapıyorum. Son tatilim 7 gece cruise gemisi + 3 gece şehir oteli şeklindeydi. Hayatımın en güzel tatillerinden biriydi. 1 hafta bile kesmemeye başladı, 2 veya 3 gece bir yere gitmeyi artık tercih etmem.

Sıkılma kısmına çok şaşırdım ve şiddetle katılmıyorum, tüm yıl hayalini kurduktan sonra tatilde nasıl ve neden sıkılıyorsunuz ki.
0
Lethe
(02.06.25)
(19)

Kendinize Doğum Günü Hediyesi Alır Mısınız?

rock n roll
Ya da hiç aldınız mı? Ben mi alacağım hediye, bana alsınlar mı dersiniz?Benim hediye beklentim yok kimseden, kendime de hiç hediye almadım ama bu yıl kendime bir hediye almayı düşünüyorum. Bir de güzel bir aktivite de yaparım.41 kere maşallah demek için geri sayım başladı :))
Ya da hiç aldınız mı? Ben mi alacağım hediye, bana alsınlar mı dersiniz?

Benim hediye beklentim yok kimseden, kendime de hiç hediye almadım ama bu yıl kendime bir hediye almayı düşünüyorum. Bir de güzel bir aktivite de yaparım.

41 kere maşallah demek için geri sayım başladı :))
0
rock n roll
(02.06.25)
almak için para biriktirdim ama gün gelince kendime o kadar para harcamak çok geldi almadım
0
nahtoderfahrung
(02.06.25)
Alıyorum. Doğum günü indirimi yağıyor markalardan:) ziyan mı olsun
0
kullanicadi
(02.06.25)
Denemek istediğim bir yemek ısmarlıyorum kendime. Mesela farklı bir dünya mutfağından olabilir. Hediye beklentim yoktur, hatta alınmasa daha iyi bence.
0
peki madem
(02.06.25)
Alıyorum. Geçen yıl elbise bu sene ayakkabı almıştım. Bir de baklava alıp mum koyup üflüyorum tek başıma:D
Başkasının doğum günümü kutlamasını pasta vs almasını hic istemiyorum. En yakın arkadaşlarım telefon ederler o kadar.
0
Amaranta ursula
(02.06.25)
41 bereketli bir sayi ve yas, masallah simdiden.

kendime hediye alirim. anneme ve sevgilime de hediye aldirtirim :P
0
sonsuz
(02.06.25)
Aliyorum. Normal zamanda da basardigim bi sey falan oldugunu dusunursem kendime yine hediye aliyorum. Normalde parasina kiyamayacagim bir sey falan oluyor bunlar.
0
Kittie
(02.06.25)
Daha gelmedi doğum günüm ama bugün gidip streamer ve hoparlör alacağım sanirkm
0
kisa
(02.06.25)
alırım. her sene olmaz ama bu da benim doğum günü hediyem olsun diye kendimi teselli ederim.

kendimi yemeğe de çıkarırım, kendime pastamı da alırım.
0
koela
(02.06.25)
doğum günü bahane alışveriş şahane. alırım tabii. :d
0
art cat chocolate
(02.06.25)
Kendime masaj, spa vb paketler alıyorum. Normalde tercih ettiğim standart paketler değil de daha afilli olanları seçiyorum :).
0
Phoebe
(02.06.25)
Kitap alırım hep
0
sadakatsiz
(02.06.25)
4-5 yıldır alıyorum. Siz de alın. Kendimizi sevindirmeye hakkımız var:))
0
asteriks
(02.06.25)
her zaman. istedigim bir seyi kendime hediye ederim :)
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.06.25)
Alırım. Genelde kıyafet ve ayakkabı olur bu.
0
gabe h coud
(02.06.25)
birebir hediye olarak düşünmesem de biraz çok da gerekli olmayan bir ayakkabı vs aldıysam ve d.günü zamanıysa "amaaan bu da kendime d.günü hediyesi olsun" diye kendimi kandırmaya başladım son zamanlarda :)
0
bay b
(02.06.25)
35 yaşımdan beri her sene hayatta kalmayı başardığım için (benden değil, dış faktörlerden) kendime hediye alıyorum.
0
charbiel
(02.06.25)
özellikle doğumgünümde kendime bir şey alayım diye düşünmüyorum ama, doğumgünüme yakın zamanlarda bir şey alacağım zaman "bu da kendime doğum günü hediyesi olsun" deyip hunharca paraya kıyıyorum.
0
tabudeviren
(02.06.25)
Eskiden alırdım, fakat artık benim için hiçbir şey ifade etmiyor.
0
rakicandir
(02.06.25)
Valla genelde almam ama gecen sene kendi kendimi gaza getirme amacli hep istedigim ama erteledigim biseyi yapmak icin onceden bisekil aksiyon alip kendimi odullendirmeye karar vermistim. Sonuc da baska bir husran olmustu cunku yapmak istedigim sey tamamen aklimdan cikmisti ve durup dururken zarara girmistim.
0
j r r tolkien hayrani
(02.06.25)
(7)

Anadolu yakası kahvaltıcı önerisi

kel aynak kusu
Sb. Gidip beğendiğiniz, hafta sonu 8 kişi gidebileceğimiz mekan önerisi olan var mı?Ben dışarıda hiç kahvaltı yapmadığım için bilmiyorum.
Sb. Gidip beğendiğiniz, hafta sonu 8 kişi gidebileceğimiz mekan önerisi olan var mı?

Ben dışarıda hiç kahvaltı yapmadığım için bilmiyorum.
0
kel aynak kusu
(25.04.25)
Ethemefendi kahvaltı - erenköy
Yakın zamanda gittim tekrar, hala güzel
0
mor oje
(25.04.25)
ibb sosyal tesislerinin kahvaltısı harika oluyor. en geç 10'da tesiste olursanız beklemeden kahvaltınızı yaparsınız.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(25.04.25)
Kadıköy Belediyesi'ne ait Khalkedon'lar iyidir, sosyal tesis. Hem Fenerbahçe de hem Kalamışta mevcut. Yer bulmak için önceden ararsanız iyi olur.
0
charbiel
(25.04.25)
Ethemefendi +1

Fakat deniz kenarı ve sakin olması nedeniyle kalamış-force’u öneririm.
0
ruhen hastayim ben
(25.04.25)
ethem efendinin bir numarası yok.
her şey ekstra neredeyse

haftasonu kalabalık, dip dibe onlarca insanlar kahvaltı yapıp bir de sıra bekliyorsunuz :)
0
nuisance2
(25.04.25)
Havva Hanım & Balaturka çok iyi bence trabzon köy kahvaltıcısı, minibüs yolunda ayşekadın suadiye tarafı. ürünleri kaliteleli, mekan tertemiz ve servis çok iyi.
0
zozjotejmnk
(25.04.25)
Bütün öneriler şahane. Hepsine tek tek bakacağım şimdi. Teşekkür ederim
0
🌸kel aynak kusu
(25.04.25)
(10)

eklemler için kolajen önerisi

zemberek
merhabalar,eklemlerin güçlenmesi adına kolajen kullanmak istiyorum. bir adet almıştım ama bu tip 1 - tip 3 ve cilt içinmiş. üzerinde de kocaman beauty yazıyor ama fark etmedim. tip 2 eklemler için daha etkiliymiş ancak aldığımda da bu yok. biraz araştırma yaptım ama çok farklı marka var, güvenemedim
merhabalar,

eklemlerin güçlenmesi adına kolajen kullanmak istiyorum. bir adet almıştım ama bu tip 1 - tip 3 ve cilt içinmiş. üzerinde de kocaman beauty yazıyor ama fark etmedim. tip 2 eklemler için daha etkiliymiş ancak aldığımda da bu yok. biraz araştırma yaptım ama çok farklı marka var, güvenemedim.

siz ne önerirsiniz? teşekkürler.
0
zemberek
(15.04.25)
Voonka nin tozunu kullanmistim.ayni sebeple. Memnun kalmistim
0
deckard
(15.04.25)
voonka multi toz olanı kullanıyorum. diyetisyenimde bunu önermişti. meyve aromalı vb olanları hiç bir markada/şekilde kullanmayın demişti.
0
Phoebe
(15.04.25)
Bir de eczaneden degil internetten alin, ciddi fiyat farki oluyor
0
deckard
(15.04.25)
teşekkür ederim sizlere. bu toz olanı neyle karıştırıp içeceğim. tadı nasıl bir şey?
0
🌸zemberek
(15.04.25)
ben gün içinde bir defa olacak şekilde duruma ve imkana göre hemen her şeye ekleyebiliyorum, kahveye, içtiğim kefir vb. şeylere, yoğurtlu yulaf vb. bir şey yiyorsam onun içine, çorbaya gibi gibi. tadını bence hiç olumsuz yorumlardan etkilenip kodlamayın kendinizde. ilaç gibi düşünün sadece.
0
Phoebe
(15.04.25)
Açıkçası benim kendi araştırmalarımdan elimizde çok net bir veri olmadığını görmüştüm. Ama en son baktığımda şunu buldum;
pmc.ncbi.nlm.nih.gov
Collagen peptide için.

Acaba ideal kilonuzda misiniz? Çünkü eklem sorunlarinin en hızlı ve en kanitlanmis çözümü ideal kiloya düşmek oluyor.
Onun dışında collagen peptide arastirmasinin sonuclarinda size uygun doz ile belki deneyebilirsiniz. Benim anladığım yüzde yüz bir "kolajen aldım 20 yas genclendim" durumu olmuyor ve isin içinde bir miktar plasebo hep var mi merak da ediyorum.
0
logisticsmanager
(15.04.25)
anneme vital proteins collagen peptides aldim, toz, bayagi iyi geldi dizine.
0
lemmiwinks
(15.04.25)
Kolajenler takviye dünyasının en çok para kazandıran ama en işe yaramayan ürünleri olabilir, kolajenlerin eklem güçlenmesinde hiçbir etkisi yok zira kolajenler aminoasittir ve her aminoasit gibi metabolize olur (kolajenlerin bağlarda çalışması için metabolize olmaması ve doğrudan bağ dokulara gitmesi gerekir) ve her aminoasit gibi aminoasitlere ihtiyaç duyulan birimlere gönderilir, yani eklemlerin güçlensin diye aldığınız kolajenler aminoasit olarak metabolize olduktan sonra vücudunuzdaki herhangi bir hücrenin yenilenmesinde ya da tamiratında kullanılabilir, eklemlerde kullanılma ihtimali yok çünkü eklemler için ihtiyaç olan kolajeni vücudun kendisi üretir üretme kabiliyeti doğrultusunda. Eklemelrinizi güçlendirmek istiyorsanız eklemlerinizi bir dirence karşa koyup ona adapte olmasına teşvik edeceğiniz direnç egzersizleri yapın, fazla kilonuz varsa onlardan kurtulun ve protein alımınızı bir miktar yüksek tutun, düşük protein alınımı bağ dokuların kolajen üretimini zayıflatabiliyor. Böyleyken böyle. Geçmiş olsun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.04.25)
Dahiliye doktoru kolajenlerin karaciğere fazla geldiğini o yüzden de kontrolsüz kullanılmamaları gerektiğini söyledi bana (çünkü ben de öyle aa eklem ağrıyor hop kullanayım insanlarındandım...). O yüzden önce dahiliye sonra lazımsa kolajen :)
0
charbiel
(15.04.25)
cevap veren herkese teşekkür ederim.

fazla kilom var epey ama sorunlu eklemim dizim değil el bileğim daha çok. şınavlarda falan ağrı yapıyor, güçlenmesi için sormuştum. mr'da reptüre ganglion kisti dediler. onu da ayrı bir soruda sorayım sizlere.

teşekkürler herkese.
0
🌸zemberek
(15.04.25)
(4)

Kulaküstü kulaklık önerisi - Bir de Taşınaiblir Batarya

tchuck
Sennheiser momentum almayı düşünüyorum ama öncesinde sorayım istedim;çok büyük bir ses kalitesi fetişi değilim. zaten bu kulaklığı da sporda, koşuda falan kullanacağım.noise cancel olsun ve apple ile basit bir şekilde haberleşebiliyor olsun yeterli benim için.hangi kulaklığı önerirsiniz?Sennheiser A
Sennheiser momentum almayı düşünüyorum ama öncesinde sorayım istedim;

çok büyük bir ses kalitesi fetişi değilim. zaten bu kulaklığı da sporda, koşuda falan kullanacağım.
noise cancel olsun ve apple ile basit bir şekilde haberleşebiliyor olsun yeterli benim için.

hangi kulaklığı önerirsiniz?

Sennheiser ACCENTUM 8900tl mesela
momentum 4 ise 18bin tl. aradaki fark benim gibi "çok büyük bir ses kalitesi farkından" anlamayan biri için bir anlam taşır mı?

ne kadar ucuz olursa o kadar iyi aslında benim için, ama fiyat farkına değerse de hemen her parayı ödeyebilirim.

-----

Bir de powerbank arıyorum, macbookumu da şarj edebilmek itiyorum. haliyle bi 60w falan çıkış vermeli en azından, 20bin mah ve üzeri de olmalı diye düşünüyorum. bu konuda ne önerirsiniz?
0
tchuck
(15.04.25)
Fiyat farkına değecekse öderim diyorsanız airpods max alın. Ama spor yaparken kendi vücut sesiniz, konsantrasyonunuz vs derken zaten önceliğiniz ses kalitesi ol(a)mayacak. Yoksa momentum ile accentum arasındaki farkı da anlarsınız muhtemelen.

Ben olsam ucuz yollu bir anker alır geçerdim. Hiçbir anlamı yok pahalısını almanın bu senaryoda.
0
orient blue
(15.04.25)
Anker kullaniyorum memnunum.
0
deckard
(15.04.25)
Anker Soundcore Life Q35 Bluetooth Kablosuz Kulaklık, ben çok memnunum bass kısmından da noise cancel kısmından da...
0
charbiel
(15.04.25)
1. Kulaklık: Ben olsam sporda kullanacağım kulaklığı uygun fiyatlı alternatifler arasından tercih ederdim çünkü gerçekten de sporda kullanılacak kulaklığın ses kalitesi pek önemli değil. Evde film/müzik vs için iyi kulaklığa verilen paraya acımam ama sporda pahalı kulaklığa yazık olur. Çalınma, kaybolma ve bozulma riski çok yüksek sonuçta.

2. Powerbank: MBP'niz kaç watt ile şarj oluyor ve ekran boyutu nedir?
0
10551037
(15.04.25)
(5)

Kablosuz süpürge önerisi

Acil kan
Philips'in bir modelini aldım geçen 12.000 lira civarıydı ama doğru düzgün çekmiyor. şöyle süpürgeyi yere vurdun mu teletabi gibi tozu toprağı kılı yünü çekecek şarjlı dikey süpürge önerilerinizi bekliyorum. dyson iyiymiş galiba. kullanıp da memnun olduğunuz modelleri yazabilir misiniz? Yıkamalı vs
Philips'in bir modelini aldım geçen 12.000 lira civarıydı ama doğru düzgün çekmiyor. şöyle süpürgeyi yere vurdun mu teletabi gibi tozu toprağı kılı yünü çekecek şarjlı dikey süpürge önerilerinizi bekliyorum. dyson iyiymiş galiba. kullanıp da memnun olduğunuz modelleri yazabilir misiniz? Yıkamalı vs olmasına gerek yok süpürsün yeter.
0
Acil kan
(14.04.25)
Biz 5,5 yıldır (6,5 yıl da olabilir net hatırlamıyorum) Dyson V8 kullanıyoruz sadece 1 kez pil değiştirdik o kadar. Gayet memnunuz.
0
muhayyer divan
(14.04.25)
Dyson v8 animal var bende de ancak aşırı gürültülü olduğunu unutmayın. Ben kedi kumu, kedi tüyü için kullanıyorum ama genel temizliği normal fişlilerle yapıyorum sesi yüzünden...
0
charbiel
(14.04.25)
v10 aldık bir iki ay önce. öncesinde başka marka dik süpürge vardı. biraz çağ atladık gibi oldu. gerçekten çok iyi çekiyor. sadece büyük parçaları fırlatabiliyor içindeki aparat çok hızlı döndüğü için. ama kıl tüy yün toz konusunda çok iyi.
biz v8 almak için gitmiştik. evde kedi olduğu için ve bazı başlıkları için v10a yöneldik ama bizim aldığımız günlerde indirim vardı. şu an yok sanırım. hayvan yoksa, ev küçükse v8 de iş görebilir.
0
elorelia
(15.04.25)
Xiaomi G11 var bende. 2-3 yıldır kullanıyorum ve memnunum.
0
peki madem
(15.04.25)
Annemlerde Philips var. Çekim gücü hiç iyi değil.

Bizde Dyson V10 var. Canavar gibi.

Dyson al geç.
0
camlicagazoz
(15.04.25)
(8)

Enpara’dan hangi bankaya geçtiniz?

hadi ya la
Ben Enpara’nın ücretsiz EFT, kullanım kolaylığı ve zamanında fena olmayan günlük faizi için geçmiştim.Ama son zamanlarda sürekli çökmesi hiç iyi değil. Günlük faizi de berbat durumda. Bir miktar yatırım fonları ve PPF’deyim ama günlük faizde pratiklik için bir miktar para tutmak istiyorum.Aynı şekil
Ben Enpara’nın ücretsiz EFT, kullanım kolaylığı ve zamanında fena olmayan günlük faizi için geçmiştim.
Ama son zamanlarda sürekli çökmesi hiç iyi değil. Günlük faizi de berbat durumda. Bir miktar yatırım fonları ve PPF’deyim ama günlük faizde pratiklik için bir miktar para tutmak istiyorum.

Aynı şekilde ücretsiz EFT ve iyi günlük faiz veren GÜVENİLİR bir alternatif öneriniz var mıdır?
0
hadi ya la
(14.04.25)
İlk açıldığı günden bu yana Enpara'lıyım. Hiç çöktüğünü görmedim. Anlık falan oluyorsa da bana rastlamadı. Faiz azlığı konusunda haklısın.

Son zamanlardaki hassasiyetler nedeniyle, dükkanı çoğunluk olarak İş Bankasına taşıdım. Belirli bir yatırıma ulaşanları Özel bankacılık statüsüne alıyorlar ve o statü Enpara'nın verdiği bütün avantajları veriyor. En son bana verdiği günlük faiz de epey doyurucu.
Memnunum yani İş bankasından.
0
Mirket
(14.04.25)
günlük faiz için en iyisi nkolay. ayrıca her atmden para çekmek ve yatırmak ücretsiz. nkolay bono %45 faiz veriyor pasif bakiyesiz.

bunun yanında burgan(on), alternatifbank, fibabanka önerebilirim. burganda hoşgeldin faizi yok sürekli aynı faiz var. diğerlerinde hoşgeldin süresi var. eft havale hepsinde ömür boyu ücretsiz.
0
jelly bear
(14.04.25)
Ben de ek olarak banka üzerinde TL değil de altın ya da euro / dolar tutuyorsanız banka nasıl değiştiriliyor diye sorayım, genelde hep bozdurup geçirmekten bahsediliyor da...
0
charbiel
(14.04.25)
enpara faizde herkese farklı bir oran veriyor. parayı 1 aylığına başka bankaya taşı ertesi ay en yüksek oranı enpara veriyor.
0
my fault
(14.04.25)
Burgan
0
HellKeePer
(15.04.25)
n kolay 10 seneden fazla oldu her işlemim için kullanırım (borsa,altın gümüş fon alım,vadeli vb.) faizi hep piyasanın üstünde verir her atmden para çek yatır ücretsiz büyük kolaylık. sırf bunlar için bile tavsiye ederim.
0
gencfb
(15.04.25)
@charbiel parayı bankaya gidip elden alıyorsun sonra gideceğin bankaya elden ya da bankadan yatırıyorsun. komisyon vermek istemiyorsan.
0
koela
(15.04.25)
@koela teşekkür ederim bilgi için
0
charbiel
(15.04.25)
(10)

kadınlara bir soru

sorusoranadam
sevgiliniz hakkında kız arkadaşlarınızın yaptığı yorumları önemser misiniz? özellikle görünüş olarak.
sevgiliniz hakkında kız arkadaşlarınızın yaptığı yorumları önemser misiniz? özellikle görünüş olarak.
0
sorusoranadam
(11.04.25)
Etkilenmem. İçime sinmiş ki sevgilim olmuş üzerine arkadaşımla tanıştırmışım.
0
ruhen hastayim ben
(11.04.25)
Hiç etkilenmem. Zevksiz olduklarını düşünürüm.
0
ashleybon
(11.04.25)
hayır etkilenmem ama bayağı saçma ve sınırları aşan bi yorum bu.
0
deartheodosia
(11.04.25)
Etkilenmem. Beğendiysem benim için olay bitmiştir, başkasının yorumlarıyla fikrim değişmez.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(11.04.25)
Ben izin vermem daha çok :) o yüzden de hayır etkilenmem.
0
charbiel
(11.04.25)
Görünüş hakkında yorum yapabiliyorlarsa o arkadaşlardan soğurum. İkazımı ederim, tekrarını da yaparım, devam ediyorlarsa arkadaşlık biter. Sevgilimde gözleri var demektir, hayatımda işleri olamaz.

Onların yorumları beni ilgilendirirse ancak bu anlamda ilgilendirir yani, zevk benim zevkim kime ne.
0
muhayyer divan
(11.04.25)
Görünüş olarak hayır, ne münasebet.
Ama ilişkinin içindeyken göremediğimiz bazı sorunlu davranışlar ("red flagler") dışarıdan daha net görülüp yorumlanabiliyor. Birden fazla arkadaş ya da aileden birileri benzer yorumlar yapıyorsa onları rahatsız edenin ne olduğunu anlamaya çalışmak iyidir.
0
kobuzchu kiz
(11.04.25)
Abooo, buradaki bazı kadın duyurucular bir kadının gece bir erkek arkadaşının(sevgili değil) evinde çay içmesini normal buluyordu sanki. Şimdi ise görünüşe yorum yaptılar diye bir şeyler bir şeyler...

Benim sevgililer hep önemsedi. Kıskançlık oldu, ama kız arkadaşlarına bir şey dedi mi hiç öğrenmedim.
0
Shepard
(11.04.25)
afedersiniz takıldığım çocuğa "maymuna benziyo" dendiği bile oldu(annem tarafından). ciddili gülüp geçerim harbiden benziyordu da benim için çok tatlıydı. yakışıklısını da siz bulun kardeşim ben bildiğim yoldan devam

benim ekol şu; forum.donanimhaber.com
0
ala09
(12.04.25)
ala09 +1
Sadece artık bildiğim yoldan devam etmiyorum. Eskiden yakışıklı adamlar ilgimi çekmezdi artık malesef cekiyor
0
yuvarlanantencereninkapagi
(30.04.25)
(12)

Kedi oyuncağı

charbiel
Sevgili kedi köleleri, sorum şu. 5 yaşında bir kızım var... 29 saat falan yatıyor, uyumasa bile devrik vaziyette. Evde türlü oyuncaklar var ama onun bütün derdi yatmak. Streç filmden top ya da folyodan top yapınca 3 dakika falan oynuyor sonra yine yatmak istiyor. Kontrolleri yapıldı, bir derdi yok.G
Sevgili kedi köleleri, sorum şu. 5 yaşında bir kızım var... 29 saat falan yatıyor, uyumasa bile devrik vaziyette. Evde türlü oyuncaklar var ama onun bütün derdi yatmak. Streç filmden top ya da folyodan top yapınca 3 dakika falan oynuyor sonra yine yatmak istiyor. Kontrolleri yapıldı, bir derdi yok.

Gelip gidip oynayabileceği ve delireceği bir oyuncak türü varsa valla kaç paraysa alacağım.

Denenenler:
- kendi kendine kıpırdayan top. Hiç ilgilenmedi.
- top kulesi. Bir iki pati atıldı, sonra kapı tutamacı haline geldi.
- catnipli toplar. Hiç ilgilenmedi.
- soğuk girmesin köpükleri (kapılara takılan). Oynatınca 5 dakika falan oynuyor.
- bir takım ipler. Kovalama var ama 3 - 4 dakika içinde ilgi kaybediliyor.
- folyo ya da streç film topları. Çok nadir getiriyor, 2 - 3 atışta yoruluyor, bırakıyor.
- top fırlatan silah. Silahı izleyip beni yargıladı.
- kedi lazeri. Lazerin farkında, bana aptal mısın bakışları attı.

Bu arada ev genel olarak sessiz, sakin. Öyle çok ses ya da insan yok, tek yaşıyorum zaten. Arkadaşlar geldiğinde de gürültüde durmak yerine sessiz bir odaya geçip yine devriliyor.

Çaresizim, imdat.

Ek bilgi: Sarman aslında ama 0 delilik.
0
charbiel
(04.04.25)
lazere bile tepki vermiyorsa üzgünüm, kediniz bir miskin, oyun sevmiyor.

bu duruma herhangi bir oyuncağın yapabileceği bir şey yok. anlattığınızdan fazlasını beklemeyin.
0
kibritsuyu
(04.04.25)
Benim kedim de bu oyuncaklarla kendi kendine oynamaz ama benimle aşırı oynar. Kedinin, bir de evde tek başına yaşayan yetişkin kedinin kendi kendisine oyun üretmesini beklemek çok zor bence. 4 yaşında kısır, dişi bir kedim var, o kadar çok oyun oynuyoruz ki inanamazsınız. Küçüklüğünden beri oyun oynamaya alıştırdım, ben de tek yaşadığım için evde sıkıldıkça onu oynattım. Küçük çocukmuş gibi evde yastıklardan kuleler de yapıyorum, kanepeleri açacakmış gibi kaldırıp çarşaflarla tüneller de yapıyorum, dikiş ipliklerinin ucuna pipet poşeti bağlayarak da koşturuyorum vs vs. Bunları arkadaşlarımın kedilerinde de denedim, tepki vermeyen, oyuna girişmeyen hiç olmadı. İçgüdüsel olarak harekete geçiyorlar. Bence siz de ona oyuncak almak yerine onunla oynayabileceğiniz oyunları keşfedebilirsiniz. İnsanı da aşırı eğlendiriyor ve evde başka neyden oyun yapabilirim düşüncesiyle kendi kendinize keşifler yapıyorsunuz.
0
silverleaf
(04.04.25)
Benimki de oyuncakla maks 2-3 gun oynayip birakiyor. Bugune kadar aralarda biksa da en sevdigi hep iple oynatmak oldu. Uzun bir ipi elimde tutup cekip cevirerek oynatiyorum onu seviyor. Belki isinize yarar.
0
mor oje
(04.04.25)
neden mutlaka delirmesi, sizi çıldırtması ya da eğlendirmesi mi lazım?
0
sparkle kiddle
(04.04.25)
@silverleaf teşekkür ederim, her gün mutlaka oynuyorum yatağın altında en az 100 tane oluşturulmuş top ve ip var :) ama anlattığım gibi çok kısa sürüyor.

@sparkle beni eğlendirmesi gerekmiyor, aşırı miskin olması fena halde bana "bir yanlış yapıyorum" hissi yaratıyor.
0
🌸charbiel
(04.04.25)
şişe kapağı 2 gündür onunla oynuyoruz, ses çıkartan şeyler ilgisini çekiyor, çikolata kağıtları özellikle hışırdıyan cinsten olanları.
kumandalı araba arkasına iple tüy takınca koşturuyor 1-2
halının altında bişi hareket edince çok tetikleniyor "don lastiği" olarak tabir edilen şeylerin ucuna top bağlayıp halının altına koyuyorum lastikle halının diğer ucundan çekiyorum.
evde elime ne geçerse deniyorum atınca koşup bakma huyu var

birde en iyi şey +1 kedi arkadaş :(

ekleme yapıcam, oyuncakları sevmesi için kendi kokusu olması lazım üzerinde, yeni aldığım her oyuncağı diğer oyuncaklarının olduğu kutuya koyuyorumki kendi kokusu geçsin yabancılamasın, insan bebeklere uyku arkadaşı gibi bebekler alıyorlar kediler bu bebekleri seviyor arkadaş gibi yanında gezdiriyor yatarken onlarla oyunuyor beraber yuvarlanıyorlar
0
eja
(04.04.25)
ben artık ip bulamadığım için devam edemediğim, yarım kalmış bir örgü atkıyı vermiştim kedime. dediklerinin hiçbiri ile oynamazken bu atkı ile dövüşüyor, güreşiyor, yerden yere atıp altına giriyor oynuyor. bi dene istersen. hafif tüylü bi iplik olduğu için kedimsi bi his veriyor bence ondan ilgisini çekiyo.
0
nolmus yani
(04.04.25)
benim oğlan da sarman şişkosu. o da envai çeşit oyuncağı var ama ancak lazerle iple falan 1 dakika oynuyor. köpeği bile ısırmıyor artık eskiden tepinirlerdi. bence böyle kabul etmeliyiz bunlar uyuşuk hayvanlar. zaten ev işi yapsın diye almadık :P
0
neira
(04.04.25)
Herkesin söylediklerine +1 Tembelse yapacak çok bir şey olmayabilir :)

Ek olarak içine ödül maması konan toplar var, mamayı çıkarmak için topla epey uğraşması gerekiyor kedinin. Bizdeki orta yaşlı ağır ablayı en çok onunla oyalayabiliyoruz.
www.amazon.com.tr
Bizimki şundan ama başka bir sürü çeşit de varmış.
0
kobuzchu kiz
(04.04.25)
benimki de sarman ve her şey ile oynar aslında. Yine de beslenmesine daha enerji veren şeyler eklemeyi dene bence bazen mamalar çok yavan oldukça enerjiden düşüyorlar
0
denizguler349
(04.04.25)
Çok teşekkür ederim. Miskinliğini kabul ederek oturuyorum aşağı ihih :)
0
🌸charbiel
(04.04.25)
ödünç kedi bulursanız, bir de kediyle deneyin bakalım nasıl tepki verecek?
aslında iki kedi daha iyidir kediler için ama sizinki çok miskinse hareketli bir kediden rahatsız olabilir.
0
parka
(04.04.25)
(3)

ehliyet yenileme hk.

gencfb
ehliyet yenileme için son tarih 31 temmuz 2025 olarak gözüküyor. yakın zamanda yenileme işlemi yapan arkadaşlar varsa neler yapmamız, hangi evrakları hazırlamamız gerekiyor acaba.
ehliyet yenileme için son tarih 31 temmuz 2025 olarak gözüküyor. yakın zamanda yenileme işlemi yapan arkadaşlar varsa neler yapmamız, hangi evrakları hazırlamamız gerekiyor acaba.
0
gencfb
(04.04.25)
*6 ay içinde çekilmiş foto (tam ay önemli değil de 6 aydan eski kimliginde kullanilmissa kabul etmiyorlar. Sistemden görünüyo)
*15 TL ödeme internetten
*Eski ehliyet yanında olsun
*Sağlık raporu (sağlık ocağından aliniyor, 1 yıl geçerli. Aslını goturmene gerek yok sisteme düşüyor)

Bitti gitti
0
abuzer
(04.04.25)
Rapor iki yıl geçerli.
0
unalub
(04.04.25)
Önce e-devletten sağlık raporu doldurulup, aile hekimine öyle gidiyorsunuz.
15 TL ödemeyi devlet bankası aracılığı ile online ödeyebiliyorsunuz.
Randevu almadan gitmenizi önermem, aşırı kalabalık oluyor.
@abuzer e ek olsun.
0
charbiel
(04.04.25)
(17)

memur olmanın avantajları?

tamamhosdiyonda
selamlar,kendi işyerim var, kira gelirlerim var, şunu merak ediyorum. şimdi sigortamı kendim yatırıyorum. herhangi bir sağlık sıkıntımda ve ilerisi içinde soruyorum,memurun sigortası ile benim bağkur sigortam arasında fark var mı? varsa nedir, ve ben bu farklı tamamlayıcı sağlık sigortası yada özel
selamlar,

kendi işyerim var, kira gelirlerim var, şunu merak ediyorum.
şimdi sigortamı kendim yatırıyorum. herhangi bir sağlık sıkıntımda ve ilerisi içinde soruyorum,

memurun sigortası ile benim bağkur sigortam arasında fark var mı? varsa nedir, ve ben bu farklı tamamlayıcı sağlık sigortası yada özel sağlık sigortası ile kapatabilir miyim?

başka türlü avantajı neler var? pasaport olayını biliyorum ondan başka?

özetle derdim şu, memura kıyasla ücret konusunda bi sorunum yok, ancak diğer sigorta veya varsa başka bir şey varsa atlamak istemiyorum, ilerisi için bir nevi yatırım yapmak istiyorum

emekli olduğunda alacağı maaşta sorun değil, başka açılardan avantajı varsa nedir, ve ben bunları bi ücret ile edinebilir miyim? sağlık vb.

şimdiden cevaplar için teşekkürler
0
tamamhosdiyonda
(04.04.25)
artık herkesin sigortası birbirinin aynısı. hastane aynı hastane, doktor aynı doktor. bir fark yok.
0
co2s2
(04.04.25)
Yeşil pasaport
0
duster
(04.04.25)
Memurluğun avantajı falan yok. Aldığı maaş yerlerde zaten. Yeşil pasaport alsan ne yurt dışına çıkacak paran yok. Emeklilik avantajı da kalmadı. Eskiden emekli ikramiyesine ev falan alınırdı, şimdi araba dahi almak zor. Emeklilikte sınıf farkı var. Mesela sağlık hizmeti veyahut güvenlik hizmeti farklı maaş alıyor emekli olduğunda. Eskiden memur emeklisi iyi maaş alıyordu şimdi ise askeri maaşa denk emekli maaşı alınıyor. Bu ülkede üniversite mezunu memur askeri maaşlı kadar değersiz.
0
mikahakkinen
(04.04.25)
yeşil pasaportu ihracat yapan firmalar da alabiliyor, öyle eskisi gibi memura has bir şey değil artık. son 3 yılda 1.5 milyon dolar ihracat yapan firmalara 1 adet yeşil pasaport veriyorlar.

memur emekli bile olsa ilgili kurumun sosyal tesislerinden ufak bir ücretle yararlanmaya devam eder. sizden farkları işe gidip çalışmasalar bile aylıkları yatar, siz iş yerini açmasanız bile masrafı vardır.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(04.04.25)
Sabit günde sabit maaş dışında bir avantajı yok belirttiğiniz şartlar altında.
0
charbiel
(04.04.25)
Düz ve maaşlı bir çalışan için hâlâ ülkedeki en güvenilir liman.

- ekonomik olarak daha fazla desteklenmesi(ikramiyeler, fazla mesai, ev kredisi çekerken bankalarca ciddiye alınma, ev kiralarken edinilen doğal kolaylık vb.)

- daha insani mesai saatleri

- mobbing olmaması

- olağanüstü haller dışında işten çıkartılmama güvencesi.
0
feastofthedamned
(04.04.25)
* iş garantisi, memurların işten atılması ya da işlerini kaybetmesi zor.
* maaş garantisi, az ya da çok maaşlarınız gününde yatar.

emeklilik konusunda zaten artık herkes 65 yaşında emekli olacak bundan sonra.
özelde işinizi kaybedip sigorta gün sayısını doldurmak zor olabilir yaş büyükse. memuriyette sorun olmaz. emeklilik de garanti.

memurun sigortası ile bağkur ya da ssk'lı olmak arasında bir fark yok.

özel sağlık sigortası yaptırabilirsiniz isterseniz. ama onlar yıllık oluyor. bu sene yaptırmanın seneye faydası yok, her sene yenilenmeli. memurlar tamamlayıcı yapar. normalde özel hastanelerde 300 ödeyecekken (örnek tutar), sadece 15 tl öderler. tamamlayıcı olunca yüzde 80'ini devlet geri kalan 20'yi özel sigorta öder. ama memuriyet dışında aktif sigortası olan da isterse tamamlayıcı yaptırabilir.

memuriyetin tek avantajı garanti olması. onun dışında özel bir avantajı yok.
maaşlar aynıysa ve özelde yaptığın işte maaşın memurluğu geçmeyecekse, memurluk daha iyi.
0
biseysorcaktim
(04.04.25)
Memurluktan memurluğa fark var. bazı bakanlıklar memuruna giysi, giyecek kuponları veriyor bazısıda hiçbirşey vermiyor. İş garantisi falan denmiş ama hikaye malum partinin adamı değilsen mobingin kralını yaparlar. En ufak bir muahalifliktede seni başka yere sürerler ya da memurluğuna son veirirler.
0
komando kani var bende
(04.04.25)
türkiyede memur olmak çok avantajlıdır. memur olmanın avantajları:

1. sabit iş garantisi. özel şirkette şirket iflası, ekonomik kriz, şirketin küçülmesi, patronun veya müdürün keyfinin öyle istemesi, şirketin taşınması, senin taşınman, vs gibi durumlarda işten çıkarılabilirsin. memuriyette ise işten çıkarılamazsın, en aksi durumda tayin istersin.
2. haklarını tamamen alırsın. tazminat, izin gibi durumlar özel sektörde sıkıntılı olabilir. patron gıcık olur, hak ettiğin halde tazminat vermez, yıllarca mahkemelik olursun tazminat almak için.
3. mobbing olmaz. olsa bile tayin vb şekillerde çözmek kolay olur.
4. iş yükü az olur. özel sektörde 3 kişilik işi 1 kişiye yıkmak isterler. memuriyette ise 3 kişi 1 kişinin işini yapar. iş yapmamaktan sıkılan bir sürü memur biliyorum. veya bir iş verirler, tüm gün onunla oyalanır, böylece kimse ona yeni iş veremez.
5. idari izinler çok olur. örneğin bu bayram 9 gün tatil yaptı memurlar. özel sektörde hiç bir şirket 9 gün tatil vermez. verenler de yıllık izinden düşer. memurlar ise izinden düşülmeden tam maaş alırlar.
6. çalışma saatleri insani olur. günde 8 saat çalışırlar. özel sektörde ise çalışma saatleri çok fazladır, mesailer çok fazladır. hatta eve iş götürürler. gece 1de 2de email atan özel sektör çalışanları boldur.
7. kredi çekmek kolaydır. bankalar kolay ve düşük faizle kredi verirler. çünkü memurların sabit maaşları vardır ve borçlarını ödememezlik yapmayacakları düşünülür.
8. yeşil pasaport alırlar. yurtdışına çıkışları çok daha kolaydır.
0
abelardo
(04.04.25)
Stabil ve risksiz yaşam.

Özel sektörde çalışılabilecek şehirler belli. Maaş yüksek gibi görünse de masraflara göre yüksek değil. Yaş ilerledikçe özel sektörün temposu zorlayıcı olur.

Pasaport olayına gelirsek memurun yurtdışı gezmeleriyle alakası olmaz. Yurtdışı hevesi bir beyaz yaka plaza çalışanı tutkusudur.
0
runaway
(04.04.25)
yılların memuruyum.

memur sadece maaşlı özel sektör çalışanına göre avantajlıdır.

kendi iş yeri olan biri ile memuru kıyaslamam bile.
0
wilhelmwasmuss
(04.04.25)
9 gün bayram tatili :)
0
denizguler349
(04.04.25)
Belirsizlik versus belirlenmişlik.
0
encokbenisevinnolur
(04.04.25)
maşallah ya ne güzel avantajları varmış.
memur olarak keşke benim de haberim olsaydı bunlardan.
0
kixo
(04.04.25)
Memur statüsünde çalışan bir mühendisim. Çalışma koşullarım çok kötü.gecemiz gündüzümüz haftasonumuz yok.

Özelden de kötü. 80% remotetuk ne güzel onu da 60% yapmışlar.

Maaş ortalama biri için piyasaya göre iyi. Benim için çok net 20% yükseğe bulurum. Yeşil pasaportu bekliyorum.

Benim için en önemlisi, kölelik olayı daha az. Bizim outsourcelar ağızlarını en ufak şeye açamıyorken ben yöneticilerin yüzüne saydırabiliyorum. Ne yapacaklar işten alamıyorlar? Remoteumu kaldırmakla tehdit ediyorlar bazen ama ben de mesai dışı iş yapmam o zaman diyorum.

Tek eksisi akpliler.
0
aguen
(04.04.25)
başka fikri olan var mı
0
🌸tamamhosdiyonda
(08.04.25)
ilk 3 sene yüksek maaş piyasadan
sonra tecrübene göre düşüşe geçiyorsun
avantajı yaşlanınca işten çıkarmazlar emekli olana kadar çalışabilirsin
0
mantık
(08.04.25)
(17)

Şu durum normal mi, huzursuz edici mi? (Vol II)

seni tanıdığım güne lanet olsun
Ben mi fazla büyütüyorum bu durumu? Kendinizi benim yerime koyup yorumlar mısınız?Sevgilimin bir kadın arkadaşı var (erkekler de bunu erkek bir arkadaş gibi düşünüp yorumlayabilir). Sonradan öğreniyorum ki biz daha yeni ilişkiye başlamışken sevgilim bu kadını tüm sosyal medya hesaplarından takip etm
Ben mi fazla büyütüyorum bu durumu? Kendinizi benim yerime koyup yorumlar mısınız?

Sevgilimin bir kadın arkadaşı var (erkekler de bunu erkek bir arkadaş gibi düşünüp yorumlayabilir). Sonradan öğreniyorum ki biz daha yeni ilişkiye başlamışken sevgilim bu kadını tüm sosyal medya hesaplarından takip etmeyi bırakmış. Sorduğumda zaten artık pek görüşmüyoruz da o sebepten diyor. Ama on yıldır görüşmediği kadın arkadaşlarıyla bile hala takipleşiyor. Neyse hadi buna normal diyelim.

Sevgilimin hem iş yaptığı hem de çok yakın olduğu 6-7 kişilik kızlı erkekli bir arkadaş grubu var. Aradan zaman geçiyor ve fark ediyorum ki bu kadın da o grupta. Meğer neredeyse her gün görüşüyorlarmış ve birlikte çalışıyorlarmış. Sevgilime sorunca onunla hiç samimi değilim diyor. Ama sonra öğreniyorum ki bu kadın aslında onun üniversiteden yakın arkadaşıymış ve onu o gruba da bizzat sevgilim dahil etmiş. Yine tamam hadi bunu da geçelim.

Bir gün sevgilimin en yakın arkadaşına ben bu kadını merak ettim, adı soyadı ne, profili var mı diye soruyorum. Söylemem uygun olmaz diyor. Diğer arkadaşları da aynısını söylüyor. Neden uygun değil diye sorduğumda ise doğru olmaz işte gibi yuvarlak cevaplar alıyorum. Sevgilime beni de tanıştır dediğimde de zaten samimi değilim onunla, boş ver, ne gerek var ki diyor.

Sonra fark ediyorum ki sevgilim ve arkadaşlarının sürekli iş arkadaşımız Melodi, birlikte tatile gittiğimiz Melodi, Melodi şunu yapınca çok güldük diye bahsettikleri kişi aslında bu kadınmış. Üstüne üstlük kadının gerçek adının Ezgi olduğunu öğreniyorum. Bir tek benim yanımda ondan Melodi diye bahsediyorlarmış.

Son olarak, kadının sevgilimi Twitter’da takip ettiği profilini buluyorum. Sevgilimin takipçi sayısı ve etkileşimi fazla olduğu için daha önce dikkatimi çekmemiş zaten kontrol de etmiyordum. Bu kadın sevgilimin her tweetinin altına o an öyle düşündüğünü fark etmemiştim bile, bunu neden bana söylemedin, aaa o an hiç şaşırmış gibi görünmüyordun ama gibi şeyler yazıyor. Yeni bu paylaşımların hepsi. Yani sen bu adamın her anında yanında mıydın diye düşündürtüyor insana. Bir de kadının en yakın arkadaşı, sevgilimin her tweetinin altına bu kadını etiketlemiş. Kadının kendi paylaşımlarında da artık evlenmemiz gerekiyor, keşke o kişi bana kokina alsa, yıllardır kanayan yaramsın gibi arabesk romantik şeyler var.

Şimdi ben mi abartıyorum yoksa bu olanlar gerçekten şüpheli mi? Kim bu kadın ve neden benden bu kadar saçma bir şekilde uzak tutuluyor? Her seferinde sevgilimden ya önemsiz biri, görüşmüyorum bile, niye kafana takıyorsun, beni de kendini de üzme gibi cevaplar alıyorum. Haliyle bazen durduk yere sorun mu çıkarıyorum acaba diye düşünmeye başlıyorum. Arkadaşları da abartma ya, çevremizdeki sıradan biri işte modunda. Ama tüm bunlar gerçekten normal mi, yoksa benim şüphelenmekte haklı olduğum bir durum mu var?
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(03.04.25)
Arkadaş kalınan eski sevgili vibe ı aldım.
0
olaylar olaylar
(03.04.25)
bir seyler donuyor, kesin. suphelenmekte haklisiniz. ortada bir sey olmayabilir, eski bir mesele de olabilir ama gizlilik suphe uyandirici.
0
lemmiwinks
(03.04.25)
aklıma şey geldi ya, bu duyurudaki birinin sevgilisi kendisinden yaşça büyük bir kadınla tatile gidip “ablam ablam” falan diyordu.

ama bu insanlar manyak mı grupça böyle bi hareketin içine girmişler yoksa sen mi paranoyaksın? eğer yazdıkların aynı böyleyse korku filminin ya da bi crime romanının içinde olabilirsin.

kesinlikle normal değil. eski sevgilisiyse de eski sevgilisi, bunu söylemek yerine böyle abartılı davranışlara girmek ne?
0
deartheodosia
(03.04.25)
fazla buyutmuyorsunuz. erkek arkadasiniz biraz salak gibi kusura bakmayin, o kadar ust uste celiskili ifadeleri ve yalanlari yakalanmis ki, aralarinda hicbir sey olmadiysa bile bir sey var hale getirmis olayi.
sizin yerinizde olsam buraya sorup o mu bu mu, eski sevgili mi aralarinda bir sey var mi vs. diye hic kendimi yormazdim sanirim, direk acik acik sorun, bu olay nedir, diye. ne kadar zamandir birliktesiniz ve yasiniz kac bilemiyorum da kafaniza yatmiyorsa ona gore karar verin. boyle arabesk sacmaliklarla ugrasmak istiyor musunuz yoksa bir yetiskin gibi size olani biteni anlatacak birini mi istiyorsunuz. size inatla anlatilmayan ama garip oldugu da belli olan bir durumu anlamaya calismak su ornekte sizin sorumlulugunuz degil, erkek arkadasiniz ikinizin iliskisine ne kadar deger verdigine kendi karar versin. burada 'korumaya calistigi' iliski diger kadinla iliskisi bu arada, sizin iliskiniz degil. siz tanismayin ki ortada neler donmus anlamayin, o da rahat rahat gorusmeye devam etsin istiyor.
0
songforsomeone
(03.04.25)
şu çok eskiye dayanan 5-10 kişilik kızlı erkekli arkadaş gruplarından her zaman kıllanıyorum ya, burda da bir sürü karanlık nokta var yani abartmıyorsun. hadi bunu da geçtim dediğiniz hiçbir şey geçilecek bir şey değil. böyle insanlarla muhatap olmaya gerek yok bence.
0
bay b
(03.04.25)
Abartmıyorsunuz. Kendinizi çok uzun süre yormuşsunuz zaten.

İstemenize rağmen sizi tanıştırmadığı ve sık görüştüğü bir arkadaşı varsa hemen ayrılmanız gerek.
Aldatmıyor olabilir, aralarında bir ilişki olmayabilir.

Ama bu hareket çok çirkin.
Hayatının tamamını sizinle paylaşmaktan çekinmeyecek bir sevgili bulursunuz.
Bu ilişki devam ettikçe psikolojiniz bozulur.
Saçma. Gereksiz.

Talebinizi net şekilde söyleyin sevgilinize.
Ayrılmakla tehdit etmek şeklinde değil. Ne hissettiğiniz ve neden ayrılacağınızı açıklayın.

Gitsin hayatınızdan.
0
michael_knight
(03.04.25)
@songforsomeone

Direkt eski sevgilin mi ya da takıldığın biri mi diye sordum ama alakası yok olsa söylerdim, gerçekten önemsiz biri diyor. Daha önce başka bir arkadaşı için bu kızın ablasıyla birlikteydik bir ara diye söylediği de oldu aslında ve çok takılmadım. Şu an niye böyle davranılıyor ben de anlamıyorum.

Yaşlarımız +35. Bir yıla yakındır birlikteyiz. Önceden ara ara lafı geçiyordu ama birkaç aydır sürekli Melodi muhabbeti dönünce parçaları birleştirmeye başladım.

Mesela kadın yakın zamanda Antalya'ya taşınacakmış. Allahım bir sebep çıksın da yine İstanbul'da kalayım, sen gönder bana o sebebi diye her gün tweet atıyor. Psikiyatrist bu kadın bu arada ama liseliden farksız.

Tekrar sorup ayrılacağım muhtemelen.
0
🌸seni tanıdığım güne lanet olsun
(03.04.25)
hocam gayet bu tur muhabbetlere yer olmayacak bir yastasiniz ikiniz de. yani 20li yaslarda olsaniz neyse de.
erkek arkadasinizla konusmanizda da, kendi icinizde de, hic kadinin nasil bir insan oldugu muhabbetine girmeyin ve konunun 'ya o kadin deli, bana boyle boyle yapiyor' haline gelmesine izin vermeyin. konu kadin, kadinin iyi/kotu, normal/anormal olmasi degil, bu sizin sorumlulugunuzda da kontrolunuzde de degil. size karsi sorumlulugu olan kisi erkek arkadasiniz, kadin degil.

olay 35 yas ustu bir yetiskinin herhangi bir olayi oldugu gibi anlatamamasi, celiskili ifadeler ve davranislarda bulunmasi, bazi seyleri gizlemesi sanki daha cok. adini soylemem uygun olmaz demeler (cok sacma salak bir gerekce), yaninizda herkesin kadinin ismini gercek isminden farkli soylemesi, tatillere gidilen ve belli ki baska zamanlarda sik gorusulen biri icin onemsiz demeler. hadi len oradan diyecek cok nedeniniz var. yani olay bence kadin ile ilgili degil. aralarinda gercekten hicbir sey olmamis olmayacak da olabilir de neden bir yetiskin bir seyi dogru duzgun anlatamaz ve tum bu olanlara mahal verir. ben oraya odaklanirdim.
0
songforsomeone
(03.04.25)
aralarinda bisi var.

seks olmadigi icin belki birbirlerini exten vs saymiyor olabilirler ama bir enerji var kesin.
0
sonsuz
(03.04.25)
Her seferinde sevgilimden ya önemsiz biri, görüşmüyorum bile, niye kafana takıyorsun, beni de kendini de üzme gibi cevaplar alıyorum. Haliyle bazen durduk yere sorun mu çıkarıyorum acaba diye düşünmeye başlıyorum.

Şu yukarıdaki kısım "gaslighting" teriminin dümdüz karşılığı: "Partnerlerden biri sürekli olarak diğerinin algısını yadsıyarak hatalı olduğunda ısrar eder ya da duygusal tepkisinin mantıksız veya işlevsiz olduğunu söyler."

Mantıksız değilsiniz, abartmıyorsunuz.
www.hiwellapp.com
0
kobuzchu kiz
(03.04.25)
Bunları anlatıp açık açık sorun. Ne derse kabul edin. Söylediğinin aksine en ufak bir şey görürseniz de terk edin. Bunu da baştan belirtin. "Bunun aksine en ufak bir şey görürsem, gidersin" deyin.


.
0
kartallar yuksek ucar
(03.04.25)
Aldatıp aldatmamasına takılmayın. Aldatmıyorum diyorsa aldatmıyordur.

Ama böyle bir gizem yaratmak, tanıştırmamak vs. olacak işler değil. Hem de 1 yıl birliktelikten sonra.

İsteğiniz üzerine sizi bu kişiyle tanıştırsa bile siz sevgilinizden ayrılmalısınız.

Karşınızdaki kişi ya olgun değil ya da size saygı duymuyor. Her iki şekilde de ilişki devam etmemeli.
0
michael_knight
(03.04.25)
Bence sevgilin ondan hoşlanmıyor ama iş arkadaşı olduğu için de iletişimi kesemiyor. İş arkadaşları içinde böyle yılışık tipler olabiliyor atsan atamıyorsun.
0
hebanon
(03.04.25)
Herkesin arasında anlaşıp Ezgi'yi Melodi olarak anması sonrasında sorgulamayı bıraktım... organize suç resmen.
0
charbiel
(03.04.25)
Sevgilin kaçamak cevaplar vermese ve her yerden silmemiş olsa aslında geri kalanı anlaşılır ama işte onun hareketleri tuhaf ve rahatsız edici. Ben şu an bekarım ama ileride sevgilim olunca benim de bizi tanımadığı ya da muhabbetimizi bilmediği için açıklamakta ya da ikna etmekte sorun yaşayacağım 3 tane kız arkadaşım var. Arkadaş olan arkadaş. Yine de hiçbirini, onlarla tanıştığım zamandan beri aradaki hiçbir ilişkimde her yerden takibi bırakmadım. Kaç yıllık sohbet arşivi varsa hepsi duruyor. Saklanacak bir şey değiller çünkü.

Her gün görüşüp, her yerden silip, tanıştırmaya gelince "görüşmüyoruz yeaaa" demek şüpheli. Hatta bence eski sevgili falan değiller. En fazla bir flört dönemi olmuştur ama tepkiler daha çok seninki ona yürümüş de kız onu arkadaş olarak görmüş gibi sanki.
0
nawar
(03.04.25)
kendi başıma gelmiş kadar sinir oldum şu an. aldatılmış biri olarak travmam tetiklendi.

bence aralarında kesin bir şey var.

siz duruma uyanmayın diye kızı sosyal medyadan silmiş. olur da kız bunu paylaşırsa falan görmeyin diye. sözde hayatımda değil havası vermek istemiş. ve tabii o da sizi görmesin diye.

kimse üniden yakın arkadaşını sosyal medyasından çıkarmaz. benim üniden yakın olmadığım arkadaşlarım bile ekli instamda. çünkü ne zararı var? görüşmüyoruz ama ekliler yani.

ayrıca beraber çalışıyorlarmış ve ortak arkadaş grupları varmış. her gün görüştüğü biri için görüşmüyoruz yaaa demesi saçmalığı...

adı soyadı profilini söylemesi neden ayıp olsun? arkadaşıymış yahu. aşırı saçma bir gerekçe gerçekten.

samimi değiliz ama her lafından biri o kız... hıhı evet canım evet... bu adam kendini çok akıllı sanıyor ama yemezler. ayrıca ergen gibi kıza takma ad uydurmaları ve senden gizlemeleri kesinlikle şüphe verici bir şey.

kesinlikle abartmıyorsunuz. bir de seni suçlu hissettirmiş üzülüyorum falan diyerek. aşırı ayar oldum şu an.

ateş olmayan yerden duman çıkmaz. ben senin gibi ne yaptığı belirsiz, sadakatsiz bir ergenle ömrümü çürütemem deyin basın tekmeyi.
0
art cat chocolate
(06.04.25)
Volume I'i aradım bulamadım. Şüpheli şeyler dönüyor kesin. Sevgilinize ölüp bitiyorsanız sakin sakin o malum arkadaş grubuyla (o kız da dahil) toplu buluşmak istediğinizi söyleyin. Çıkar zaten ortaya. Ya süper uzak dururlar, ya da... Neyse her halükarda anlarsınız o gerginliği varsa bir şeyler.
0
SiyamkedisiZorro
(07.04.25)
(6)

aciklanan markalar hangi sebeplerden boykot ediliyor?

dokunmakalbime
bastan soyleyeyim butun partilerden ve siyasetten nefret ediyorum; o yuzden bi siyasi parti baskanin kursuden paylastigi listeye sorgusuz sualsiz biat edecek degilim; sonucta yuzbinlerce insan ekmek yiyor. ama bir vatandas olarak da su anki bozuk duzene tepki icin biseyler yapmak istiyorum. -sunun a
bastan soyleyeyim butun partilerden ve siyasetten nefret ediyorum; o yuzden bi siyasi parti baskanin kursuden paylastigi listeye sorgusuz sualsiz biat edecek degilim; sonucta yuzbinlerce insan ekmek yiyor. ama bir vatandas olarak da su anki bozuk duzene tepki icin biseyler yapmak istiyorum.

-sunun akrabasiymis, orda fotografi varmis gibi sebepler bi kesmi tatmin edebilir ama benim icin yeterli degil. daha ikna edici kanitli bilgi ariyorum. hukumet borazani yandas medya icin bilgiye gerek yok ne mal olduklari ortada. orda calisan insan issiz kalsa da uzulmem cunku tercihlerinin kurbani olmustur.

ama mesela espresso lab, etstur, kilim mobilya falan ne yapmis kesin bir kanit, bilgi var mi?

ayrica her turlu mantikli yorum ve tavsiyeye acigim.
0
dokunmakalbime
(25.03.25)
Hepsi icin bilmiyorum ama ETS Tur (Ersoy Turistik Servisleri A.Ş) AKP'li Turizm Bakani Mehmet Nuri Ersoy'a ait.
0
sertac akin
(25.03.25)
Boykot çağrısı ve çağrıya dahil olan firmaların "taraflı" tutumları var. Şöyle düşünebilirsiniz; siz "tarafı" açıkça belli olan bir kurumun ürününü aldığınızda ya da reklamını izlediğinizde sizin üzerinizden 100 TL kazanıyor. Sonra gidip bu kazancını haber yapmayan ya da haber yapsa bile bunu çarpıtan bir medyaya bağışlıyor. Böylece siz ürününüzü tüketirken izlediğiniz televizyonun ne göstereceğine de karar vermiş oluyorsunuz... Yani dönüp dolaşıp yine size geliyor.

Ya da bunu 2 gündür boykot söylemi sebebiyle deli gibi indirim yapan mağaza / firmalardan da gözlemleyebilirsiniz. 1.000 TL'lik ürün neden tam da şimdi, Mart ayının sonunda (hani özel gün değil, bir şey değil) 500 TL'ye indi? Demek ki ürün zaten 1.000 TL değildi...

Aynı şekilde tüketici piyasayı belirlerken, piyasa da tüketicinin cebini belirliyor. Siz bir kadın girişimciden ürün almak istiyorsunuz ama dijital pazar diyor ki bunun 20%'si benim yoksa seni göstermem. Girişimci ürünü için ürününü olması gerekenden daha fazlasına koyuyor ki üretmeye devam edebilsin. Böylece 5 TL olan ürünü 15 TL ye alıyor.

Kısaca nereden anlatırsam anlatayım tüketici olarak siz birilerini, birileri de diğerlerini zengin ediyor ve toplumsal olarak yön verme işi böylelikle yine bireye dönüyor. Birey satın alım tercihlerini değiştirdiğinde de devran başka dönüyor.
0
charbiel
(25.03.25)
öncelik saraçhanedeki yayınları göstermeyen tv kanallarının bağlantılarını ve markalarını boykot ediyorlar. turkuaz grubu dr cnn idefix. ülkeri çektiler borsada işlem gören firmaları manüpüle eder diye geri çektiler ama boykotta var. kilim mobilya boydak grubun yandaş. demirören grup yandaş. etstur bakanın yandaş. espress lab hükümetin kahve zinciri.

bu boykottaki amaç. akşamları bizi canlı yayında haber yapıp göstermiyorsunuz muabbeti. bence boykotun böylesi daha geçerli.

ntvdoğuş grubu bekleyin göstercez dedi. bugün girebilir boykot listesine.
0
mikahakkinen
(25.03.25)
Espressolab için: haber.sol.org.tr

Ortada çok fazla bilgi kirliliği var bir de açıkçası. Bunu kullanmayın şunu kullanın diye dolaşan görsellerdeki markaların arasından da mesela işçi hakları nedeniyle boykot ettiklerim çıktı o nedenle boykotyap.com sitesinde açıklanmasını bekliyorum ona göre araştırma yapacağım.
0
peki madem
(25.03.25)
Ayrıca şu da var, rakamlarla bilmiyorum ama bana mantıklı geldi. Son tüketiciye yönelik yandaş firmalar (gıda, giyim vb. diyelim) belki piyasada daha uygun fiyata satış yapabiliyorlardır. Böylece durumu olmayan, ekonomik sıkıntıdaki insanlar (sen, ben hepimiz aslında) ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar. Öte yandan bu firmalar kuvvetle muhtemel bu fiyatları vergi borçları silindiği, azaltıldığı için verebiliyor olabilirler. Bu da aslında serbest pazar piyasasına ters ve dolaylı olarak diğer firmalara iktidara yanaşma baskısı yapıyor ya da kepenk kapatıp gidin anlamı çıkıyor. Ben bunu bu şekilde okumaya başladım.
0
burka
(25.03.25)
www.aa.com.tr

espressolab israil protestolari zamaninda "starbucks siyonist" diyip diyip starbucks'i piyasadan düsürüp kendini iktirdi. adamlarin dedikleri ve yaptiklari hicbir sey tutmuyor. israil'e silah satan bunlar, starbucks'i siyonizmle suclayan bunlar, bir yandan kendi markalarini pitrak gibi cogaltan bunlar... nereden para gelecekse oraya dönüyorlar semazen gibi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.03.25)
(16)

Kahve içme sıklığınız? ve alternatifler.

Kediyi üzdün
Özellikle kadın duyurucularınkini merak ediyorum çünkü kahvenin Pms tetiklediğini okudum ve benim yirmili yaşlarımda böyle bir sinirlilik halim yoktu ama son yıllarda regl öncesi aşırı sinirli ve duygusal (az önce voleybol maçında sayı alan takıma gözlerim doldu. wtf) oluyorum.Bunu da kahve tüketimi
Özellikle kadın duyurucularınkini merak ediyorum çünkü kahvenin Pms tetiklediğini okudum ve benim yirmili yaşlarımda böyle bir sinirlilik halim yoktu ama son yıllarda regl öncesi aşırı sinirli ve duygusal (az önce voleybol maçında sayı alan takıma gözlerim doldu. wtf) oluyorum.

Bunu da kahve tüketimime bağladım. Artık her köşe başında kahveci var sosyalleşmek için sıklıkla gidiyoruz ve ofiste de kahve içiyorum ve lanet olsun ki çok seviyorum.

Çayı ise maalesef bir türlü sevemedim. Ama kahveyi de bırakmam lazım.

Alternatif ne olabilir?
0
Kediyi üzdün
(13.03.25)
günde yaklaşık 450 g (1.5 kupa) filtre kahve. normalde özellike ofisteyken daha çok içiyordum ama şu aralar şeffaf plak kullandığım için öğlen kahvaltı-yemekten sonra içebiliyorum sadece.

yeşil çay öneriyorlardı bir ara kahve yerine.
0
inheritance
(13.03.25)
Tadını severseniz kafeinsiz kahveye geçebilirsiniz.

Kahveyi günde 5-6'dan bir (bazen iki) kupaya kadar azalttım ama yine de her gün içiyorum. Çay sevmiyorum, gazlı içecek sevmiyorum, o yüzden dışarıda kahve içmemek için sade maden suyu/churchill, cool lime gibi soğuk içecekler ya da bitki çayı içiyorum.
0
kobuzchu kiz
(13.03.25)
roibus
0
buenosdias
(13.03.25)
Sifir.

Kahve kültürüm 0%
0
feastofthedamned
(13.03.25)
@kobuzchu son günlerde kafeinden ayrıştırırken zararlı kimyasalların kullanıldığına ve daha zararlı bir içeceğe dönüştüğü konusunda çok fazla içerik gördüm. Paketlerde de yöntem yazıyor mudur bilmiyorum ama bu ihtimal palm yağı kadar can sıkıcı :/
0
🌸Kediyi üzdün
(13.03.25)
Kahvenin faydalarını ve zararlarını listelesek faydaları galip çıkar. İçmek istemiyorsanız içmeyin tabii ama sağlık yüzünden bırakmanızı gerektirecek bir şey yok. Çok abartılı bir tüketim yapmıyorsanız sıkıntı yok yani
0
nundu
(13.03.25)
Günde 2 türk kahvesi 1 de americano ya da filtre içiyorum. Pms bende hep şiddetli, o dönemde ağzından alevler çıkan bir ejderha gibiyim, kahve içmezken yani ergenlik zamanı da böyleydim. Kahve ile alakalı olduğunu düşünmüyorum (en azından kendim için)
0
kullanicadi
(13.03.25)
Günde 1 kupa türk kahvesi içiyorum. Daha fazlası çarpıntı yapıyor yoksa daha da içerim:) Kahveyi azaltmak istediğim dönemlerde yeşil çay ya da sadece sıcak su içiyorum. Biraz buruk tat sevdiğimden yeşil çay benim için kahvenin yerini dolduruyor. Şekerli kahve içiyorsanız sıcak çikolata da alternatif olabilir.
0
gnosis
(13.03.25)
Günde en az 4 bardak nescafe içiyorum. Henüz ölmedim ama bakalım neler olacak.
0
peki madem
(13.03.25)
0.

pms kahveden belki tetiklenebilir ancak bunun için hormonal bir tedavi görmeni tavsiye ederim. pms çünkü bir semptomdur ve hormonal dengenin bozukluğunu gösterir. normal kadınlar regl olduğunda ağrı, kramp, sancı vs çekmezler.

ancak yine de tedavi olarak dayadıkları doğum kontrol hapı vb hapları tavsiye edemiyorum. başka ne seçenek var bilemiyorum da. 20 sene kullandım o hapları çünkü. aralıksız. 20 senede belki 2 akşam atlamışımdır. depresyon tohumu diyebilirim bu haplara.

hormon testine bağlı olarak adaçayı içmen iyi gelebilir. ciddi östrojen salgılatır. pms bazen testosteron fazlalığı ile alakalı olabiliyor.

hayıt tohumu çayı. bu muhteşem bir bitkidir. asla aşırı doz gibi bir durumu yoktur. bedenin neye ihtiyacı varsa onu veriyor. bunun tabletleri var. araştırmanı tavsiye ederim. kahveye geri dönebilirsin büyük ihtimalle.

benim yeni favorim ama evde yapıyorum bunu. ormanella diye bir spriluna, chlorella vd içeren yeşil bir toz var. mandalina suyu, bu toz, soda ve bir iki damla keten tohumu yağını karıştırıyorum.

ek olarak tatlı aşermelerinin elektrolit eksikliğinin belirtisi olduğunu okudum. şimdi elektroliti artırmaya çalışıyorum ki tatlı isteğimi bastırıp bastırmadığını göreceğim.

pms kader değildir
askerhkeshrke
0
janderzel zartanyan
(13.03.25)
Normalde her gün bir iki fincan öğleden sonra 2-3 gibi içerim. Ama yoğun bir günse sabah aç karnına 10-11 civarı bir fincan daha içiyorum.
Alternatifleri, yeşil çay, yerba mate.
0
Amaranta ursula
(13.03.25)
sabah ac karna double shot - aksam uzeri tek shot. eger cok erken uyanmissam ya da kafami toparlayamiyorsam (2-3 gundur oldugu gibi) sabah saat 11 gibi bir tane daha tek shot.

alternatifim, kafeinsiz kahve, soda, kafeinsiz cay ya da sarap :)
gunluk kafein miktari max 3 fincan olarak sinirlamaya calisiyorum.
0
65 derece
(13.03.25)
ortalama 3 shot benden de. alkolsuz alternatif hibiskus cayi ve sutlu kahve??
0
ala09
(13.03.25)
Günde yaklaşık 1 lt kadar filtre sade kahve içiyorum (en az 10 yıldır) ve hiç pms tetiklemedi. Bence bünyeden bünyeye değişir bunlar...
0
charbiel
(13.03.25)
Her gün ortalama iki kere, ilki sabah evden çıkmadan tchibo kapsul cafe creme - bu küçük kupa-

ikincisi 11 gibi şirkette demlediğim filtre kahve - bu büyük kupa -

14.00' ten sonra içmemeye özen gösteriyorum.

Kahveye alternatif yeşil çay diyorum.
0
kumandanim
(14.03.25)
Öğleden önce 3 fincan filtre kahve veya Americano, öğleden sonra bir fincan Türk kahvesi. Mideme dokunmasa daha çok içerim. Tadını seviyorum. Oyalanmak için içmiyorsanız alternatifi yok bence.
Kortizol seviyesini yükselttiği için çok fazla içmemek lazım aslında. Bir de, en erken sabah uyandıktan 2 saat sonra içilmesi gerekiyor.
0
auroraaurora
(14.03.25)
(11)

Bilinen Fransızca şarkılar var mı?

michael_knight
Selamın Bonjour,Fransızca öğreniyorum. Önceden dinlediğim, duyduğum şarkıları dinlemenin kulak dolgunluğu için faydalı olacağını düşündüm.40 yaşlarında bir Türk hangi fransızca şarkıları biliyor olabilir?Çok az şarkı bulabildim. Birkaç Zaz şarkısı ve bana kitap al dışında bir şey gelmiyor aklıma. Ge
Selamın Bonjour,

Fransızca öğreniyorum. Önceden dinlediğim, duyduğum şarkıları dinlemenin kulak dolgunluğu için faydalı olacağını düşündüm.
40 yaşlarında bir Türk hangi fransızca şarkıları biliyor olabilir?

Çok az şarkı bulabildim. Birkaç Zaz şarkısı ve bana kitap al dışında bir şey gelmiyor aklıma. Gerçi aklıma gelse de isimlerini hatırlayamam.

Bir de çok basit Fransıca kullanan güzel şarkılar var mı aklınıza gelen? Çocuk şarkısı değil de mesela "Pantolonunu sevdim, çıkar onu bebeğim, hadi gel bize gidelim" gibi sözleri aşırı basit ama melodisi yakalayan şarkılar vardır belki.

Şimdiden mersi :)
0
michael_knight
(13.03.25)
www.youtube.com

www.youtube.com

la vie en rose var bir de
0
elorelia
(13.03.25)
"Stromae - Alors on danse" ilk aklima gelen sarki, kulaga fransizca geliyor, ne kadar kolaydir bilmiyorum. 36 yasinda biri olarak biliyorum. Bir de belki Khaled'in sarkilarinda fransizca olabiliyor. "C'est la vie" sarkisinin nakarati fransizca sanirim.

Aklima bir tane standart fransiz gelmedi. Fransa'da yasayan birileri var burada, cok hizli yazarlar duyurulara.
0
mbond
(13.03.25)
la boheme
0
deartheodosia
(13.03.25)
Lara Fabian - Je T'aime aşırı meşhur.
Edith Piaf şarkıları bayağı meşhur.
Noir Desir - Le Vent Nous Portera duymamış olamazsınız.
Stromae - Papaoutai e yani.
Le loup, le renard et la belette - Manau

Çocuk şarkısı isterseniz de
Sur le pont d'Avignon
0
charbiel
(13.03.25)
Büyük ihtimalle bütün enrico macias şarkıları, özellikle de l'oriental albümü.

Adieu mon pays
Les filles de mon pays
Oh guitare, guitare
...

Bonus olarak ajda pekkanın fransızca şarkıları mesela viens dans ma vie
0
akhenaten
(13.03.25)
Çok basit kısmını bilmem ama telaffuzu güzel duyulan, anlaşılabilir olduklarını umuyorum :)

youtu.be (Slimanecığımın hakkını yediler...)
youtu.be
www.youtube.com
youtu.be (40 yaşındakiler olarak Celine Dion'u biliriz bence?)
0
kobuzchu kiz
(13.03.25)
Dönem dizisi klasiği olarak "Une belle histoire" geldi aklıma
0
aslanim giralicam
(13.03.25)
Noir Desir'in Des Visages des figures albümü.
0
Amaranta ursula
(13.03.25)
riff cohen dans mon quartier 40 bilir mibilmiyorum da turkcesi yapildigi icin asina gelebilir
0
ala09
(13.03.25)
La femme diye bir grup var bilen bilir
0
sonsuz
(13.03.25)
Arkadaşlar çok teşekkürler,
Çok güzel ve yerinde önerilerde bulunmuşsunuz.
0
🌸michael_knight
(17.03.25)
(21)

Marketten ne alirken utaniyorsunuz?

duyurukullanıcısı
Süt dilim olur, kinder yumurta olur, capri sun, bocekli sari corap olur olur. Az da olsa utandiginiz ne var?
Süt dilim olur, kinder yumurta olur, capri sun, bocekli sari corap olur olur. Az da olsa utandiginiz ne var?
0
duyurukullanıcısı
(06.03.25)
hiçbir şey.
0
jelly bear
(06.03.25)
önceden alkol su an hicbir sey :)
0
sonsuz
(06.03.25)
Bugün yetişkin bezi alıp elimde sallaya sallaya eve geldim. Özetle hiçbir şey.
0
charbiel
(06.03.25)
Hindistan cevizi yağı
0
grimavi
(06.03.25)
İlk regl olmaya başladığımda ped alırken utanırdım (salaklık)
Ama o dönem öyleydi, gazete kağıdına falan sararlardı:p
0
kullanicadi
(06.03.25)
umrumda olmaz.
0
bay b
(06.03.25)
Hicbir sey. Utanacagim bir sey olsaydi da bu ulkeye cok fazla utanmak. O yuzden guilty pleasure’larimi kulaklarimla bagir cagir dinler, marketten de her seyi alirim.
0
mor oje
(06.03.25)
utanılacak şeyler mahalle marketlerinde satılmıyor.
0
jamswety
(06.03.25)
Ben degilde kasiyer utanabiliyor. Türbanli bir abla kondomu okuturken bir taraftan da bana bakiyordu garip garip.
0
feastofthedamned
(06.03.25)
Hiçbir şey
0
rock n roll
(06.03.25)
Lazer için venus jilet alırken utanıyorum. “Ulan bu karı tıraş oluyor cildi diken dikendir şimdi” diye düşünürler sanıyorum. Halbuki bebek poposu gibiyim diyemiyorum:d
0
ruhen hastayim ben
(06.03.25)
Eti cici bebe

Yarma gibi adam olunca utanılıyo biraz.
0
yurtsuz john
(06.03.25)
hiçbirşey.

kondom dahil. ne utanıcam, konulmuş ki alıyoruz.

kendime almıyorum ki de geç :d
0
baldan kaymak
(06.03.25)
hiçbir şey.
0
wilhelmwasmuss
(06.03.25)
tuvalet kağıdı. prezervatif görünce akla nasıl seks geliyorsa tuvalet kağıdı görünce de bok geliyor. bunun medeniyetle falan da alakası yok. bana bakacak, tuvalet kağıdına bakacak, ikimizi bir araya öyle ya da böyle getirecek.
0
beyfendi
(06.03.25)
Bugüne kadar marketten bi' şey alırken utandığımı hatırlamıyorum.

Param olmadığında veresiye alışveriş yapmak hariç.
0
kumandanim
(06.03.25)
ne utanması 39 yasındayım kinder yumurta alınca bazen sırada bile açıp yiyorum kasiyer gıcık oluyor.
0
kurcalamabozarsin
(06.03.25)
hayatımda hiç herhangi bir şey alırken utanmadım. hatta bir proje için dildo gerekiyordu. gittim sex shop’a dildo da aldım. kim ne düşünürse düşünsün umurum değil.
0
sir gawain
(06.03.25)
Beyaz somun ekmek ://
0
vedatchilipeppers
(06.03.25)
Sağlıksız abur çubuklardan fazla sayıda alırsam bir miktar utanıyorum, sonra yolda birini açıp ağzıma atınca utanma geçiyor.
0
michael_knight
(07.03.25)
ben abur cubur ağırlıklı alışveriş yapınca çekiniyorum biraz. "vay aq şüşkosu" diyeceklermiş gibime geliyor.
0
mark greg sputnik
(07.03.25)
(2)

yatak tavsiyesi

deartheodosia
iç yatak ne kullanıyorsunuz, önerileriniz var mı? bir de bunlarda hemen teslimat oluyor mu yoksa birkaç hafta beklemek gerekiyor mu?
iç yatak ne kullanıyorsunuz, önerileriniz var mı?

bir de bunlarda hemen teslimat oluyor mu yoksa birkaç hafta beklemek gerekiyor mu?
0
deartheodosia
(03.03.25)
Ben Bellona'dan aldım, sokağımın başında mağazası var. Ellerinde varsa hemen teslim ediyorlar (benim 2 saat sonra teslimdi), ellerinde yoksa 1 ayı bulabiliyor.
0
charbiel
(03.03.25)
yatsan grubuna bakın hem çeşit çok hem piyasanın hakimi. amerikaya işviçreye yatak üreten izmir merkezli firma. 3 gün içinde teslim ederler.
0
mikahakkinen
(04.03.25)
(1)

bosch kahve makinesi

scudman1
kendi sitesinde indirim varmış. mevcut makinem nerdeyse 10 yıllık ve artık değiştirmem gerekiyor. özellikleri de iyi gibi. çok para veresim yok daha uygun fiyatlı makine önerisi olan varsa bakabilirim. https://www.bosch-home.com.tr/tr/product/kahve-makineleri/filtre-kahve-makineleri/TKA4M233
kendi sitesinde indirim varmış. mevcut makinem nerdeyse 10 yıllık ve artık değiştirmem gerekiyor. özellikleri de iyi gibi. çok para veresim yok daha uygun fiyatlı makine önerisi olan varsa bakabilirim.

www.bosch-home.com.tr
0
scudman1
(27.02.25)
Zibilyon yıldır www.philips.com.tr şunu kullanıyorum. Termos altlığı olduğu için 4 ila 6 saate kadar kahve sıcak kalıyor. Cam olanlar (bence) hemen soğuduğu ve kırılırsa makina kadar ücreti olduğu için asla tercih etmiyorum.
0
charbiel
(27.02.25)
(7)

Kurutma makinesi tavsiyesi

croswell
Köpek var ve çamaşırlarım çok tüy oluyor 2'si bir arada makine alayım diye düşünüyordum ancak pek tavsiye etmiyorlar f/p kurutma makinesi arıyorum neler tavsiye edebilirsiniz?
Köpek var ve çamaşırlarım çok tüy oluyor 2'si bir arada makine alayım diye düşünüyordum ancak pek tavsiye etmiyorlar f/p kurutma makinesi arıyorum neler tavsiye edebilirsiniz?
0
croswell
(27.02.25)
Arçelik aldık kmx 800 müydü 900 mü ne, gayet memnunuz. 1 sene geçti.
0
baldan kaymak
(27.02.25)
Arçelik var, 3 yıldır bir sorun yaşamadım.
0
kaderimse np
(27.02.25)
bosch almıştım kendi kendini temizleyen az enerji harcayan sınıf çünkü kıyafetlerin çekmemesi için 3 saatlik program kullanmak lazım o da enerji tüketimini arttırıyor o yüzden az yakan ve kendi kendini temizlemesi önemli öbür türü 1-2 senede 1 servis çağırıp içini açtırtıp temizletmek lazım, 2.5 sene oldu tabi aldığımda u kadar pahalı değildi.

evde kedi köpek varsa kurutmanın ne kadar ihtiyaç olduğunu aldıktan sonra anlayacaksınız, bende bu sebeple almıştım

www.bosch-home.com.tr
0
eja
(27.02.25)
arçelik var bende de 7-8 yıldır kullanıyorum, memnunum sorun yaşamadım.
0
inheritance
(27.02.25)
13 yıllık bir kurutma makinem var 1 haftadır kullanıyorum çıkan pisliğe toza inanamayacaksınız Arçelik
0
denizmaniaherif
(27.02.25)
www.hepsiburada.com


geçen hafta aldım, fiyatı da 3000 tl düşmüş, şaka gibi.
0
kumandanim
(27.02.25)
Samsung almıştım çünkü o zaman Arçelikten daha ucuzdu. Ben çooook memnunum, bugüne kadar çekme de hiç yapmadı. Sorunsuz çalışıyor ve evet haklılar, ayrı ayrı almak lazım maalesef.
0
charbiel
(27.02.25)
(5)

tost makinesi önerisi alabilir miyim

panamera
selamlar, bir tost makinesi almaya heveslendim.grill amaçlı kullanacağımı pek düşünmüyorum, bilmiyorum ileride fikrim değişir mi! ancak ana motivasyonum ekmek dilimi, simit ısıtmak; belki yeşil biber kızartmak gibi bir kaç şekilde kullanmak. illa olsun dediğim özelliği zaman ayarı olması. belki plak
selamlar, bir tost makinesi almaya heveslendim.
grill amaçlı kullanacağımı pek düşünmüyorum, bilmiyorum ileride fikrim değişir mi! ancak ana motivasyonum ekmek dilimi, simit ısıtmak; belki yeşil biber kızartmak gibi bir kaç şekilde kullanmak. illa olsun dediğim özelliği zaman ayarı olması. belki plakalarının döküm olması düşünülebilir ama bir yandan da öyle evladiyelik olmasına gerek yok, zaten tabakalar bir zaman sonra aşınacak, soyulacak, öyle olunca değiştiririm diye düşünüyorum. mesela philips'in şu modeli olabilir gibi geliyor, ne dersiniz?
www.amazon.com.tr

5-6 binde durmak istiyorum, 10bin seviyelerine pek çıkmak istemiyorum açıkçası.

başka öneriniz olur mu?
0
panamera
(26.02.25)
1500 liralık arçelik bekolardan al geç, tam senin gibi kullanıyorum, plakaları ince olduğu için çabuk ısınıyor ve işini yapıyor, tost yapıp biber közlüyorum

Art arda tost yapmayacaksan, kalabalık bir ailen yoksa döküm plakalı almak mantıksız bence

Beko bkk 2175 tost makinesi model adı
0
grimavi
(26.02.25)
bize hediye geldi 5 senedir bunu kullanıyoruz gayet memnunuz. www.hepsiburada.com

bu arada plakalar ömürlük olsun istersen yağlı kağıtla kullanabilirsin makineyi. biz her şeyi yağlı kağıt arasında yapıyoruz. ne temizlik derdi var ne de eskime.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(26.02.25)
6-7 yıldır kullandığım sage tost/grill makinasını tavsiye ederim.

Döküm ızgaraları var, yerinden çıkmıyor ancak bunca sene sonra bile suyla ıslatılmış bir kağıt havluyla 10 saniyede temizleniyor. Tostu muazzam oluyor, grill pek düşünmüyorum diyorsunuz ancak ne kadar pratik olduğunu ve ne kadar iyi grill yaptığını gördüğünüzde tosttan daha fazla grill için kullanacaksınız muhtemelen.

www.enplus.com.tr
0
thracia
(26.02.25)
Tefal Gourmet Minute kullanıyoruz, tam fiyat aralığınızda sanırım şuan. Zamana ayarı var, tabakaları sağlam ve çıkıyor kolaylıkla yıkanıyor. Ama biz de yağlı kağıt ile kullanarak kirletmiyoruz.

www.amazon.com.tr
0
tss
(26.02.25)
Alengirli bir şey istemiyorsanız ben olsam ocak üstü döküm tost zımbırtısı alır geçerdim... 1 milyoncularda dolu dolu var :)
0
charbiel
(26.02.25)
(9)

nevresim takımı nereden alınır?

OgutucuRecep
kadınlar goşunn erkekler çaresizzzz5 takım alacam 3 tek 2 çift. karaca, yataş, madame coco falan fıstık...neye dikkat edelim nereden kampanyalı alalım?
kadınlar goşunn erkekler çaresizzzz

5 takım alacam 3 tek 2 çift.
karaca, yataş, madame coco falan fıstık...

neye dikkat edelim nereden kampanyalı alalım?
0
OgutucuRecep
(25.02.25)
amazon
0
zeleno
(25.02.25)
Yatağının yorganının enini boyunu ölç.
İkeanın ürünleri iyi. Ama yastık kılıfları 50x60, Türk standardı 50x70
Özdilek.com'a bi bak.
Pamuk, keten miktarı baya bi fazla olsun.
Fitted çarşaf lastikli çarşaf demektir. Seviyorsan ondan al.
Takımlar genelde çarşafsız olur. Çarşafı ayrıca alman gerekir.
İlmek sayısı arttıkça fiyat ve kalite artar.
vs

Pardon. Kadınlar goşunn demişsin. Ben niye goştuysam.
0
Mirket
(25.02.25)
Taç
0
mikahakkinen
(25.02.25)
madame coco iyidir ranforce, pamuk saten kumas olsun ona dikkat edersin bazilari %100 pamuk olmayabiliyo. ikea asiri saglam ama olculeri standartimiza uymuyor
0
ala09
(26.02.25)
dün madame coco'dan çarşaf ve yastık yüzü aldım. %100 pamuk olsun yeterli bence.
0
spirit crusher
(26.02.25)
özdilek
0
mantık
(26.02.25)
kalite arıyorsan özdilekten şaşma. ortalama bi şey arıyosan madame coco vs olur.
0
turuncu tonlarda
(26.02.25)
Karaca iyi ama English Home da iyi, daha solan olmadı.
0
charbiel
(26.02.25)
ben de ikea carsaflarini hic begenmiyorum, ozdilek, yatas guzel. madame coco, karaca normal.
0
Coma
(26.02.25)
(7)

En son ne zaman çok istediğiniz bir şeyden vazgeçtiniz?

sekizdokuzon
Sağduyunuzun atağa geçip "Yapmasan daha iyi olur, zamanı değil." dediği ve arzularınıza galip geldiği bir durum. Ben kendimce büyük borçları öteleyip önümüzdeki dört ayı kendime ayırmaya karar vermiştim. Şehir dışına gidip orada uzun bir eğitime katılacaktım. O esnada bir taraftan online ders verir,
Sağduyunuzun atağa geçip "Yapmasan daha iyi olur, zamanı değil." dediği ve arzularınıza galip geldiği bir durum.

Ben kendimce büyük borçları öteleyip önümüzdeki dört ayı kendime ayırmaya karar vermiştim. Şehir dışına gidip orada uzun bir eğitime katılacaktım. O esnada bir taraftan online ders verir, günlük giderlerimi karşılarım diye düşünüyordum ama sağolsun sağduyum parasızlığın ve iş konusundaki belirsizliklerin beni gittiğim yerde huzursuz edeceği konusunda bastırdı. Hem beklediğin tadı alamazsın hem de hayatını daha büyük bir belirsizliğe sürükler, hepten borç batağına saplanırsın, diye ısrar etti. Ağlaya ağlaya vazgeçtim bu plandan ama kendimle de gurur duydum. Canının her çektiğini hemen yapmamak da büyük bir meziyet.

Siz en son ne zaman istediğiniz bir şeyden vazgeçtiniz?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(21.02.25)
Uzun yıllardır bir hayalim var ama benim bu hayalimi gerçekleştirebilmem gerçekten zor. Bu sebeple yıllarca hem istedim hem vazgeçtim ama bu yıl deneyeceğim. En azından yapamazsam denedim, başaramadım derim kafamda soru işaretleri kalmaz. Deneyip başaramamak denemeden başaramamaktan iyidir.
0
rock n roll
(21.02.25)
Çocukça ama (yaş 41) her ay PS'ye VR alayım diye coşup ile yahu 3 kere oynayıp kenara kaldıracaksın diyerek vazgeçiyorum. Bu kısmından hareketle aferin kendime, hep vazgeçiyorum ve "bence" doğru karar veriyorum özellikle tüketim söz konusu olduğunda.
0
charbiel
(21.02.25)
Yaklaşık bir yıl kadar evde elektronik bateri çaldım kendi kendime. Çok keyif alıyordum ve daha iyi bir set alıp ilerletmek istiyordum.

Sonra, yıllarca aradan sonra ciddi bir ilişkiye başladım, onun evine taşındım ve ilişkime ayırdığım zamandan dolayı pek boş vaktim kalmamaya başladı. Zaten iş güç, spor, kişisel gelişim, sevgilimle keyifli geçirdiğim vakitler tamamen dolduruyor vaktimi. Ek bir hobiye ayıracak zamanım yok. İçimde biraz ukde kaldı ama belirsiz bir süre için bu hayalimi askıya aldığımı kabullendim.

Çünkü hayatta daima öncelikler olacaktır ve şu an için ailem, sevgilim, işim, spor vb. konular benim için yeni bir hobiye göre daha öncelikli.
0
long live rock n roll
(21.02.25)
Henüz vazgeçmedim ama yakın zamanda vazgeçmek zorunda kalabilirim. Umarım zorunda kalmam, çok üzülüyorum.

Yurt dışına taşınıyoruz. Kendimiz kalacak ev bile henüz bulamadık. Kedimiz var, şu an tr'de kedi otelinde kalıyor (buna da çok üzülüyorum). Bulacağımız evin sahibi kediyi kabul etmezse kediyi getirmekten vazgeçmek zorunda kalacağız. İşte o zaman çok istediğim bir şeyden vazgeçmiş olurum. Nolur bir ev bulalım ve sahibi kedimizi kabul etsin:(
0
cilacı ökkeş usta
(21.02.25)
cocuk yapmayi cok istiyordum. cok üzülerek vazgectim. günlerdir agliyorum.
ama dogru karar bu.

her sey anlamini yitirdi. yeni anlamlar bulmaya calisiyorum.
0
sonsuz
(21.02.25)
Bugün :)
Uzun zamandır istediğim bir şey vardı ama olmayacağını hatta olmamasının daha iyi olduğunu fark ettim. Çok üzüldüm ama alışmaya çalışıyorum.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(22.02.25)
İstediğim şehirde yaşamaya ara vermemek için( belki 4-5 yil belki 10) kariyerimle alakali bir ilerlemeden( ya da değişim) vazgectim.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(24.02.25)
(7)

Boya çıkarma meselesi

strawberry first
Merhaba, yine bir soru ile karşınızdayım.https://hizliresim.com/dqbcocpLinkte görmüş olduğunuz eski kiracıdan kalan cilalı bir mobilya parçası. Üstündeki boyalar sanırım oje???Kazımaya çalıştım, minicik bir kısım hariç kazınmadı. Ben bu mobilyanın cilasına zarar vermeden bu boya lekelerinden nasıl k
Merhaba, yine bir soru ile karşınızdayım.

hizliresim.com

Linkte görmüş olduğunuz eski kiracıdan kalan cilalı bir mobilya parçası. Üstündeki boyalar sanırım oje???
Kazımaya çalıştım, minicik bir kısım hariç kazınmadı. Ben bu mobilyanın cilasına zarar vermeden bu boya lekelerinden nasıl kurtulurum?
Teşekkürler.
0
strawberry first
(20.02.25)
Çok görünmeyen bir yerde aseton dene, cilayı kaldırmazsa boyaları silersin
0
grimavi
(20.02.25)
Aseton veya tiner fakat boca etmek yerine kulak pamuğu vs ile lokal olarak yavaş yavaş sile sile giderseniz daha iyi olur
0
apocalipy
(20.02.25)
youtu.be
youtu.be
Diş macunuyla ovunca da oluyormuş
0
grimavi
(20.02.25)
Oje maalesef çikmaz.
0
feastofthedamned
(20.02.25)
0
etna
(20.02.25)
Sihirli sünger diye bir şey var, beyaz parçalanan bir sünger. Onunla çıkarmıştım ben...
0
charbiel
(20.02.25)
Aseton değil de ipa deneyebilirsin.
Mobilyanın verniğinin ne olduğunu bilmiyorum, selülozik vernikse ojeyle birlikte o da gidebilir.
0
cilacı ökkeş usta
(20.02.25)
(6)

Samsung Smart TV'den Online Film İzleme

ckisc
Arkadaşlar biliyorsunuz online film siteleri var, bilgisayardan girince reklam engelleyici var ama mobilde ve akıllı televizyon tarayıcısında böyle bir şey yok. Bir iki site reklamsız şekilde izlenebiliyor ama çoğunlukla bir sürü reklamlar pop-up vs mevcut, siz filmleri ne şekilde izliyorsunuz?
Arkadaşlar biliyorsunuz online film siteleri var, bilgisayardan girince reklam engelleyici var ama mobilde ve akıllı televizyon tarayıcısında böyle bir şey yok. Bir iki site reklamsız şekilde izlenebiliyor ama çoğunlukla bir sürü reklamlar pop-up vs mevcut, siz filmleri ne şekilde izliyorsunuz?
0
ckisc
(19.02.25)
tvden web siteden film izlemek işkence. pcden açıp tvye bağlayıp izleyebilirsin. ya da pcden indir usbye at tvden aç mis. en işkence yöntemi seçmişsin.

paralı platformlardan izlerim ben genelde.
0
jelly bear
(19.02.25)
Yansıtıyorum ben, birkaç kere denedim başka işkenceler daha cazip.
0
charbiel
(19.02.25)
Ya xbox'taki edge ile açıyorum, ya bilgisayardan yansıtıyorum onlar da sorunluysa/açılmıyorsa bilgisayarı hdmi ile bağlıyorum.

Televizyon tarayıcısı pişmanlıktır.
0
chicha_v2
(19.02.25)
Benim şundanım vardı. Samsung smart tv'ye takmıştım. 5 yıldır gayet güzel geçinip gidiyoduk.

Yarım saat önce öldü alet.

tr.aliexpress.com
0
Mirket
(19.02.25)
mi box üzerinde stremio, samsungun app store'unda da var ama mi box'ı tercih ediyorum.

stremio dene, birde kodi ve plex diyede bişiyler var ama sevemedim ikisinide, stremio ilaç ilaç.
0
selam
(19.02.25)
opera tarayıcılarda kendiliğinden reklam engelleyici olabiliyor, eğer kurulabiliyorsa deneyebilirsin.
0
durbidakka
(20.02.25)
(5)

Şu tavır etik mi sizce?

sekizdokuzon
https://www.instagram.com/reel/DFsuzFLowod/Yukarıdaki reelsı paylaşan psikolog, bir kesitini izlettigi YouTube dizisi üzerinden karakter analizi yapıyor. Buraya kadar her şey süper. "Bu durumla başa çıkamıyorsanız terapi almanızı öneririm" tarzı bir şey de söylüyor, bu da tamam. Ama reelsa gelen yor
www.instagram.com

Yukarıdaki reelsı paylaşan psikolog, bir kesitini izlettigi YouTube dizisi üzerinden karakter analizi yapıyor. Buraya kadar her şey süper. "Bu durumla başa çıkamıyorsanız terapi almanızı öneririm" tarzı bir şey de söylüyor, bu da tamam. Ama reelsa gelen yorumların neredeyse tamamının altında lafı evirip çevirip kendisinden terapi alma gerekliliğine getirmesi abuk değil mi? Ne kadar etik? İnsanlarda belli bir duyarlılık oluşturmak, meseleye farklı bir açıdan yaklaşıp meslekteki yetkinliğini kanıtlamak zaten insanların kendisine duyacağı güveni arttırıp onları terapi talebinde bulunmaya itecekken böyle çiğ bir tavırla müşteri 'ayiklaması' aşırı irrite etmiyor mu?

Siz ne düşünüyorsunuz? Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(09.02.25)
neden etik olmasin?

benden terapi al demiyor. bu ebeveny rolüne bürünmüs kadin skeci üzerinden terapinin önemini söylüyor. ardindan iletisim adresini birakiyor.

müsteri ayiklama falan yok.
0
sonsuz
(09.02.25)
Psikolog ya da psikiyatr değilim. "Bu durum" ile başa çıkılabilmesi için terapi gerekliliği bişimsel bir gerçekse etik dışı bir şey görmüyorum. Yani psikoloji bilimine göre doğru bir şey söylüyorsa, yaptığı şey gayet normal bence.
0
himmet dayi
(09.02.25)
Böyle yazdığınız zaman evet etik değil ancak yorumlara girip baktığımda "benden" terapi alın gibi bir yazıya rastlamadım. Her terapist, terapinin iyi bir yöntem olduğuna ve bu yöntemin kişilere iyi geleceğine zaten baştan inanıyor. İster mesleki deformasyon deyin ister başka bir şey... Yani bir terapistten gidin yoga yapın gibi bir tavsiye zaten beklemiyoruz.
0
charbiel
(09.02.25)
Öncelikle kendisi psikolog değil, psikolojik danışman anladığım kadarıyla.

Türkiye'deki yasalara göre terapi yetkisine sahip iki meslek grubu var: psikayatristler ve klinik psikologlar. Bakın psikolog da demiyorum, klinik psikolog; yani yüksek lisans yapmış olmalı. Bu hanımefendinin terapi yetkisi olmadığı halde terapi yapıyor olması başlı başına etik dışı bir durum zaten.

Onun dışında yorumlara baktım, "benden terapi alın" dememiş, terapiye yönlendirme yapmış; e bu gayet makul bir durum. Bana sorarsanız bir klinik psikolog olarak ben de terapinin önemini sık sık vurgularim, gerekli durumlarda da oneriririm.

Tüm bunlar bir yana, sektörün içinden biri olarak klinik psikologların, psikayatristlerin, terapistlerin bu tarz tıktok, Instagram paylaşımları yapmasını pek doğru bulmuyorum. Çok daha kaliteli icerikler üretenler var, onlara bir sözüm yok fakat Instagram'da metrekareye 100 psikolog düşer durumda. Çoğu da etik ihlalleri çok da önemsemeden, "hap" bilgiler paylaşıyor. E bu da doğru değil zira terapi de, psikoloji bilimi de böyle bir şey değil.
0
fraise
(09.02.25)
Her meslekte olduğu gibi bu mesleğin de içini boşalttılar. Kolunu sallasan psikologa değiyor. Hepsi maşallah dünyanın en iyi terapisti havalarında. Instagramda saçma sapan paylaşımlar yapıp danışan toplamaya çalışan psikologların insana vereceği hiçbir şey yoktur. Etik değil tabi, çoğu durumda yaptıkları reklama giriyor. Özellikle doktorların, terapistlerin, diyetisyenlerin, fizyoterapistlerin vs reklam yapmasından tiksindiğim kadar çok az şeyden tiksiniyorum.
0
bhhs
(10.02.25)
(22)

antidepresan kullananlar

deartheodosia
antidepresan kullanımına nasıl bakıyorsunuz? farklı görüşler var bir kesim uzman gereksiz olduğuna inanıyorken diğer grup zıttını savunuyor. uzun uzun yazmayacağım ama duyguları bloke ettiği, “gerçek” iyileşmeyi önlediği vs. yalnızca antidepresan kullananlar yanıtlarsa daha iyi olur.
antidepresan kullanımına nasıl bakıyorsunuz? farklı görüşler var bir kesim uzman gereksiz olduğuna inanıyorken diğer grup zıttını savunuyor. uzun uzun yazmayacağım ama duyguları bloke ettiği, “gerçek” iyileşmeyi önlediği vs.

yalnızca antidepresan kullananlar yanıtlarsa daha iyi olur.
0
deartheodosia
(09.02.25)
Çok uzun zamandır kullandığım için normalim oldu benim. Duygusal olarak gelişmeye engel olmuyor benim gözlemlediğim. Ama dediğim gibi ben çok uzun süredir ve eser miktarda kullanıyorum. Benim bu vücudum o dozu antidepresandan saymıyor olabilir.
0
sekizdokuzon
(09.02.25)
Kullanmayanlar negatif görüş bildirecektir bence herkes yanıtlasın.

Bana iyi geldiği sürece ölene kadar kullanırım sorun yok. Plaseboda olabilir , mühim olan iyi hissetmem. Duyguları körelttiğini hissrdersem doktorla konuşurum ilaç doz değişikliği vs için.
0
jülsezar
(09.02.25)
Lustral kullanıyorum. Herkese öneririm.
0
gabe h coud
(09.02.25)
Kullananların hormonu mu, beynindeki bir şeyleri mi dersin bilemem ama hepsi bağımlı oluyor ve kullanmayı bıraktığında veya doz az gelmeye başladığında eski hallerine dönüyorlar. Çevremde kullanıp da iyileşen olmadı. Sallıyorum ilk 8 10 saat iyi sonra sadece birazcık iyi, orta, eski hal diye ilerliyorlar. Kullan diyenler zayıf kişiler. Ağlak ve ailesiyle sorunlu, kendi sorunlarını çözemeyen ve bunu hileyle çözmeye çalışanlar. Anksiyetem var .ss diye dolaşırlar. O yüzden ben bu tuzağa düşme derim.

Burada da kullanıp psikolojisi hala bozuk olan kişileri görebilirsin.
0
Shepard
(09.02.25)
Antidepresan iyileştirmez, seni zihinsel olarak ayağa kaldırıp "hayatını düzene koyabilecek seviyeye" getirmeye yardımcı olur

İlaç sayesinde iyi hissedip hayatında memnun olmadığın şeyler için aksiyon alamazsan aynı döngüye girip bu ilaç beni iyileştirmedi dersin
0
grimavi
(09.02.25)
Olumlu bakıyorum.

20 yıldır alıyorum bu hapları.

Duyguları bloke ettiği doğru. Robotlaştırıyor insanı.

''gerçek'' iyileşmeyi önleyip önlemediğini bilemiyorum.
0
yurtsuz john
(09.02.25)
Dünyada her şeye inanan herkes var. Ben şöyle düşünüyorum, bence doğrusu budur. Uzman olmadığım, kendi fikrimin olmadığı alanda bir uzmanın, bir grup uzmanın veya azınlıktaki bir kesimin görüşlerine itimat etmektense uzmanların çoğunluğunu oluşturan tarafın görüşlerine itimat ediyorum.

Çok detaylı bakmadım, ancak konuya uzmanların bir kısmı ve diğer kısmı diye bakınca sanki %50-50 bir karşıtlık var izlenimi veriyor; ancak şöyle bir anket yapılmış;

www.reddit.com

%79 psikiyatrist anti depresanların tedavide acil kullanımı lehine görüş bildirmiş, aynı anket bu yönde görüş bildiren psikiyatristlerin %39'unun kendi depresyonları için de ilk çözüm olarak anti depresan kullandıklarını göstermiş. %61'i ise ilk elden antidepresanla bir çözüm aramadıklarını ve ileri gözlem için beklediklerini söylemiş. Psikiyatristlerin kendi yetkinlikleri ve çevrelerinin rahatsızlıklarının gözlem ve tedavisi için daha geniş imkanlara sahip olduğunu düşünürseniz böyle olması çok da şaşırtıcı değil.

Şimdi söyleyeceğim şey için bir anket vs aramadım, ancak benim örneklerden gördüğüm kadarıyla anti-depresanlar hakkında olumsuz konuşan psikiyatristlerin birçoğu da antidepresanlara karşı değil, anti depresanların reçete edilmesinde acele edilmesine karşı. Yukarıda yolladığım sayfada acil çözüm için anti depresan önermeyen doktorların ne kadarının tamamen karşı ne kadarının sadece ilk etapta kullanımına karşı olduklarını bilmiyoruz ancak çok yüksek ihtimal ki o kümenin bir bölümünü de bu tip "ilk etapta kullanımına karşı" olanlar oluşturuyor.

Bu kadar laf ettim çünkü aslında "uzmanlar ikiye ayrılmış" gibi bir durum yok ortada.

Ben yıllar önce depresyon teşhisiyle antidepresan tedavisi aldım. İşe yaradı, depresyonum dönememek üzere geçti. Ben hastayım, ben tedavinin nasıl işlediğini iyileşmeme sebep olan süreçte ilaçların ne kadar payı olduğunu bilmiyorum. Ben depresyonun tedavi edilebilir olduğunu biliyordum bunun için doktora gittim ve dediklerine uydum. Size de bunu tavsiye ederim.
0
akhenaten
(09.02.25)
Günde 4 tane kullanıyorum. Sulinex alıyorum 375mg hem de.

Ben bir işe yaradığını düşünmüyorum. Doktora bırakmak istediğimi söyledim daha kötü olursun diyor. Şahsen ben eski halime göre aynı olduğumu düşünüyorum. Sadece intihar dürtüsü azaldı sanırım ama çok değil. Eskiden biraz daha meyilliydim sadece. Onun dışında çok uyku yapıyor bir de.

Sonraki muayenede artık gerçekten bırakmak isteyeceğimi söyleyeceğim. Herhalde prim falan alıyor bana yazdığı ilaçlardan o yüzden bu kadar ısrarcı :) devlette gidiyorum bu arada
0
substituent
(09.02.25)
Ben kullanıyorum ama mecburiyetten kullanıyorum. Kullanmak zorundayım çünkü iş yaşamıma devam etmem lazım.
Ben sinirli olduğum için kullanıyorum geçmişte insanlarla çok kavga ettim. Eğer bu şekilde devam etseydim ya mezara girecektim ya da hapishaneye ayıca işten de atılacaktım.
Bu antdepresanlar libidoyuda düşürüyor. İşte bu yüzden hiö kullanmak istemiyorum ama mecburum.
0
komando kani var bende
(09.02.25)
@komando: çok özür dileyerek nick-cevap uyumu diyorum:) başlık biraz içimizi sıktı, neşe olsun diye. ..
0
sekizdokuzon
(09.02.25)
Hayatımı devam ettirmeme yarıyor. Sabah kalkıp işimi yapabilmem lazım, kafamın içinde kaybolup gidemem.
0
peki madem
(09.02.25)
@sekizdokuzon ne demek neşelendiyseniz ne mutlu bana :)
0
komando kani var bende
(09.02.25)
hayatımı kurtardı. yan etkisi varsa filan da umrumda değil, o halimle zaten uzun yaşayamazdım ama öyle 80 sene yaşayacağıma böyle 50 sene fonksiyonel ve normal yaşayıp ölmeyi tercih ederim.

ayrıca farklı dönemlerde, farklı ilaçlar kullandım ve kısa süreli geçişler dışında hiç öyle robot filan olmadım. bonibon değil bu, maddi imkansızlık gibi mecburi durumları ayrı tutuyorum, terapistle psikiyatristle görüşmek ve arada takip etmek lazım. her ilaç herkese sürekli iyi gelmez, aynı etkiyi göstermez, yan etkileri değişebilir. ben tam tersine "ilaçlıyken" daha normal, keyifli, dolu yaşıyorum mental açıdan.
0
mark greg sputnik
(09.02.25)
depresyon psikiyatrik/nörolojik bir hastalık
antidepresan da bir ilaç
pek tercih şansı yok bu konuda
döngünün depresyonda olmayan tarafındayken kullanılmasa bile tekrar ilaca başlamak tekrar bırakmak sağlıklı olmyacağı için kullandırıyorlar
0
bir soru sorcam
(09.02.25)
İlaç kullanımında en büyük bakılması gereken şey "kişi hayatını devam ettiremiyor mu? Hayatı cehenneme dönmüş vaziyette mi? İşlevini yitirmiş mi?". Bu soruların cevapları evet ise ilaç kesinlikle bir müddet için işlevsel. Ancak bunun yaşam boyu kullanılması, gerçek problemin üzerini örtmek anlamına geliyor.

Yani kişi ne oluyor da ben böyleyim sorusunun dibine inmezse ilaç artık bir halı altı toz süpürme ve o halının ne kadar toz kaldıracağı meçhul. Yan etkisi cabası... Birçok insan uzun süreli ilaç kullanımı sonrası neşesini ya da ağlama becerisini kaybettiğini ifade ediyor.

Ez cümle hayatınız gerçekten yaşamanıza engel olmadığı müddetçe "ay tamam desteklesin" diyerek ilaç kullanılması doğru değil. Tabii hepsi "bence".
0
charbiel
(09.02.25)
neden oldugu belirsiz bacak/kalca agrisi nedeniyle kullaniyorum. agri kesiciler ise yaramiyor, inflamasyon var ama neden oldugunu 7-8 senedir bulamadilar. kullanmazsam agridan duramiyorum, ozellikle kisin agri artiyor.

cymbalta spor.
0
cooperr
(09.02.25)
dr la konuşmam
sana cipralex yazıyorum 6 ay çok düzenli kullanacaksın.
6 ay sonra ki randevu
dr: nasıl durumlar kendini iyi hissediyormusun?evet bırakmak istermisin? hayır.
o zaman bir 6 ay daha devam edelim.
depresanlar seni mantıklı düşünmeye itiyor.kontrol tamamen kendinde olduğunu inandığın an bırakmalıyım düşüncesine giriyorsun.ama düzen tertip önemli.
0
jamswety
(09.02.25)
Antidepresan gerçek iyileşmeyi önlemez aksine kolaylaştırması için geliştirilmiştir çünkü beyin stres hormonlarının baskısı altında kaldığında vücudu tamamen tehlike moduna sokar ve vücut buna göre tepkiler vermeye, temel hayat aktivitelerini dahi yerine getiremez hale gelmeye başlar, dış dünyadaki gidişata sağlıklı bir şekilde katılamaz olur, stresi yönetemez olur, kendini bir şeylerden koruyamaz olur, başkalarına zarar verebilir vs vs. Bunlar öncelikle hormonların düzenlenmesini gerektiren şeyler olduğu için ve yaşam tarzı değişiklikleri fayda etmediği zaman ilaca başvurulmalıdır. İlaçtan önce yaşam tarzı değişiklikleri muhakkak ama muhakkak yerine getirilmelidir ama yetmiyorsa yahut olumlu sonuç alınamıyorsa ilaca ihtiyaç var demektir. İlaç burada beynin kırmızıdan mora kaçan alarm durumunu önce kırmızıya sonra turuncuya sonra sarıya sonra ufak ufak beyaza sonra hafiften yeşile maviye falan döndürür. Ama bu doktor kontrolünde olmak zorundadır. Doktor ise danışanlara mutlaka yine hayat tarzı değişikliklerini ödev olarak vermelidir, gerekirse terapi yoluyla ikna etmelidir ve ayrıca yine psikoterapiye de yönlendirmelidir.

Yalnız şu var, sadece ilaç kullanmakla da şifa olmaz arkadaşım. Hayat tarzı değişiklikleri hakkıyla yerine getirilmeden ve doğru düzgün bir psikoterapi alınmadan gerçek iyileşme elde edilemez. İlaç sadece kolaylaştırıcı, alan ve imkan sağlayıcıdır, şifa vermez şifayı bir taksi gbi alır getirir diyelim.

Bunlara bakarak karar verebilirsin. 42 yaşında, hayatında 13 defa antidepresan tedavisi almak durumunda kalmış bir ablan olarak söylüyorum.
0
muhayyer divan
(09.02.25)
Dulester kullanıyorum. Hem belfıtığıma iyi geliyor hem depresyonuma.
44 yaşında, bekar, işsiz 9 yaşında erkek çocuk annesiyim. Yani olabilecek en dip kuyudan el sallıyorum size. (nafaka ile geçiniyor diyenleri şöyle kenara alayım, değil nafaka almak oğlumun 7. aylık bebekliğinden beri babası ortada yok)

Daha önce özel hastanede terapi +antidepresan tedavisi deneyimim oldu. Hiç memnun kalmadım. Yıllar sonra artık çok çaresiz hissettiğim bir anda tesadüfen devlet hastanesine gelen psikiyatra gittim. İlk verdiği ilaç 1 ayın sonunda beni rahatlasa da kabızlık yapmıştı. Hemen ilacımı değiştirdi, 1.5 yıl yeni verdiği ilacı kullandım.(prozac, lustral vb değil) Bel fıtığı olunca bir değişiklik daha yapıp dulester kullanımına başlattı.şimdi sadece arada doz değişimine gidiyorum. Yetersiz hissedince dozu arttırıyor, sonra düşürüyor.

Daha önce bu doktor tanışma şansım yoktu ama yine de bu geçen yıllara yanmama engel değil. Keşke daha önce bulsaymışım kendisini. Kesinlikle doğru ilaç ve doğru doz önemli.

Çevremde hiç kimse depresan kullandığımı anlamıyor. Hatta söyleyince şaşırıyorlar. Çünkü uykulu (narkolepsi hastası olmama rağmen) sersem ve tepkisiz değilim. Aksine üzücü bir olay karşısında ağlayabildiğim gibi keyfim yerindeyse gayet de neşeliyim.
Libido düşüşü de yaşamadım. Aksine keyifli ve memnun bir halde olduğum için libidomda artış bile var. Çünkü anlamsız şeylere takılmıyorum, içimde huzursuzluk duygusu yok, kendimden memnunum, geri planda sürekli kendimle tartıştığım iç sesim sustu. Hatta şimdi tek derdim son 2 yıldır hayatımda kimsenin olmaması. Hatta geçenlerde duyuruya da yazdım, arkadaşlarım bile o kadar uzak ki bana yalnızlıktan bunaldım. Ama bu bunalma hissi bir en fazla iki gün sürüyor sonra yine eski keyfimle devam ediyorum hayata. İlaçlar herhangi birinin yaşadığı sıkıntılarla başetme gücünü veriyor bana. Bunu da beni ruhsuzlaştırarak ya da beni ekstra neşeye boğarak yapmıyor.
Üstelik burada terapi şansım yok. Ona rağmen... Bu arada bende de oğlumda da dehb tanısı var. Düşünün benim ev nasıl bir tımarhane :p
0
strawberry first
(10.02.25)
bir ruh sağlığı çalışanı olarak kullanılması gereken durumlar kesinlikle var. ancak ruhsal durumu toparlama gibi bir durumu olamaz. yani bir ilaç içtim sıkıntılarım bitti durumu olamaz. psikotik hastalıklarında kullanım gerekli ancak nevrotik hastalıklarda böyle bir zorunluluk yok.v
şöyle bir durum da var. işin içinden çıkılmaz durumlar bilinç seviyesinin düşük olduğu durumlarda kullanılması kaçınılmaz oluyor. her sorun konuşularak çözülmez, ilaç içerek de çözülmez.
0
mikahakkinen
(10.02.25)
Olmasaydı olmazdım muhtemelen.
Şimdiki aklım olsa o kadar uzun süre (10 yıl) kullanmaz, yemez içmez psikoterapiye daha erken başlardım. Terapi almaya başladıktan 6 ay sonra bıraktım.
Tekrar ihtiyaç doğsa kullanmaktan çekinmem. Yaşam kalitesini artırdığı bir gerçek. Ama uzun vadede atalete sürükleyebiliyor insanı. İçgörünüz azalıyor, kendinize ve hayatınıza dışarıdan bakıp harekete geçemiyorsunuz. Robotlaştırıyor dedikleri bu olsa gerek.
Benim tecrübem böyle.
0
auroraaurora
(10.02.25)
Duyuruda psikolojisi bozulmamış kullanıcımız yokmuş...
0
Shepard
(10.02.25)
(8)

30 yaşındayım İngilizcem a2 nasıl b2 yapabilirim

darkwizard
Öncelikle şu an çalışmıyorum işsizim. Kursa gitmem çok zor. Evden öğrenmek istiyorum diyebilirim ne ònerirsinuz. Kelime ezberlemek mi mesela gramer nasıl yapacağım bilmiyorum. Az çok anlıyorum dili ama bilemediğim çok kelime var
Öncelikle şu an çalışmıyorum işsizim. Kursa gitmem çok zor. Evden öğrenmek istiyorum diyebilirim ne ònerirsinuz. Kelime ezberlemek mi mesela gramer nasıl yapacağım bilmiyorum. Az çok anlıyorum dili ama bilemediğim çok kelime var
0
darkwizard
(09.02.25)
Milli kütüphaneden online olarak rosetta stone’un sesli ingilizce öğrenme setine ulaşılabiliyor, olumlu bir seçenek olabilir.
0
kullanıcıadımbuolsun
(09.02.25)
özkan çelen'in videolarından başla izlemeye; www.youtube.com

engvid'e de geçebilirsin sonrasında.
0
deranzo1
(09.02.25)
Extra dizisinin İngilizce versiyonu. Önce bunu bitir. Youtube'da var.

Sonra Lost dizisini bitir.

Dilbilgisi için Daylight English (Evren Okuşluğ) derslerini izle. Torrentten mi bulursun artık bilmiyorum.
0
yurtsuz john
(09.02.25)
Bir mufredat takip edip okul gibi olmasi icin Udemy kurslari da olabilir. Izledigin dizi film a2yi b2 yapmaz.
0
insanlik icin buyuk bir adim
(09.02.25)
bir udemy kursu ve bir defter alın. her sabah ve öğlen 2 ders halinde kursunuzu yazarak takip edin. kalem kağıt tutmadan, disiplinli çalışmadan evde dil öğrenmek zor.

buna ek olarak duolingo kullanabilirsiniz. bazıları tavsiye etmiyor ama yeni kelime öğreniminde Aralıklı Tekrar Yöntemini başarılı buluyorum. her gün 3-5 dk ayırarak uzun yıllara yayılan bir seri oluşturabilirsiniz.

yabancı dizi film tek başına dil öğretmez ama yeni öğrenenlere fayda sağlar. müzik de öyle. iron maiden'ın sözleri dil öğrenmek isteyenler için birebir mesela. reddit'in yabancı subredditlerinde takılabilirsiniz. hobilerinizi de buna göre şekillendirmek fayda sağlayacaktır.
0
beatbox yapan metalci
(09.02.25)
Cambridge yayınlarının "English Grammar In Use" diye bir serisi var ki çok başarılı bir kitap. Artık PDF hali var hepsinin... Bunun yanı sıra memrise, busuu veya duolingo ile beslemek iyi fikir. Bu süreçte de izlediğiniz / dinlediğiniz her şeyi İngilizce + İngilizce altyazıya çevirmek hızlı ilerlemesini sağlayabilir.
0
charbiel
(09.02.25)
bu kisiden kisiye degisir. bazisi oturup kalem kitap calisir, dilbilgisini yalar yutar, her yazili sinavi tak tak gecer ama sonra konusmada zorlanir. bazisi da sokaga cikar tarzanca ile baslar birkac ay sonra sakir sakir konusur.
anadili seviyesinde üc yabanci dil konusuyorum, dördüncü dili ögreniyorum ve ben ikinci kategorideyim. senin önce kendin icin hangi yöntemler ise yariyor onu bulman lazim.
onu bul, sonra burada yazilan önerileri ciddiye al.
biri bana "al kitap" diyip dil ögren deseydi su an sadece türkce konusuyor olurdum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.02.25)
Hocam ekşide bunun üzerine çok yazı var. Kendim de anadili ingilizce olan bir ülkedeyim. Bu süre boyunca ingilizce geliştirebilmenin iki en önemli etkeni var (türkiyede öğrenmekten bahsediyorum). Birincisi Yabancı dil öğrenme motivasyonu: eğer tembel biriyseniz, ingilizce öğrenmek için konfor alanınızdan çıkmak zorunda kalmadıysanız ilerletmeniz çok zor. İkincisi de iyi bir hafıza: türkiyede dile maruz kalmanız zor olduğu için (her gün gidip konuşacak turist bulmayacağınızı varsayıyorum) kelimeleri ezberlemek ve bunları hafızada tutmak gerekiyor. Kelime bilmeden kurabileceğiniz cümleler çok kısıtlı. Derdinizi anlatamazsınız, bir şey yazamazsınız ve söyleneni anlamazsınız.

Üstelik Dil öğrenmek için yurtduşına gittiğinizde “illa ki öğrenirim” deyip türklerle takılıp a1 seviye konuşan adam tanıyorum 3 yıldır burada yaşayıp çalıştığı halde.

İngilizce öğrenmek için gram para harcamanıza gerek yok normalde. Yurtdışına gelip yine ders çalışmak zorunda kalacaksınız. Bu kelime neymiş diye bakacaksınız, gramer çalışacaksınız. Grameri yanlış kurunca seni anlarlar demelerine de bakmayın. Öyle kelimeleri yan yana koyunca kimse kimseyi anlamıyor. Gerund infinitive yapılarını (to, -ing) birbirlerinin yerine kullanınca dahi anlam değişiyor ingilizcede.

O yüzden öncelikle gerçekten çalışkanlık temelini oluşturuyor dil öğrenmenin. Motivasyonunuz var mı bu önemli. Yoksa sayısız kitap, video, en gerekli kelime listesi, speaking imkanı dahi var.

Mesela türkiyede en zor bulunabilecek yabancılarla konuşma imkanını whatsapp üzerinden konuşarak yapabilirsiniz. İngilterede birçok firma vardır. Müşteri gibi, iş için başvuran gibi arayın konuşun. Ahlaki açıdan çok doğru olmasa da, adamların vaktini çalacak olsanız da bunlara yatıracak paranız yoksa neden olmasın? Cambly, ücretli chatpt versiyonu da alternatif hiç yoktan. Listening için zibil gibi imkan var. Her gün 1-2 saat düzenli dinleseniz, izleseniz bile aksan, kelime bilgisi, telaffuz bilginiz gelişir. Writing için sizin gramer hatalarınızı türüyle birlikte veren site var: writeandimprove.com
0
Unde bach canim
(10.02.25)
(17)

Kedim konuşmayı öğrendi??

silverleaf
Kedimle beraber yalnız yaşıyoruz ve kedimin artık ciddi ciddi konuşmayı öğrendiğini düşünüyorum. Çünkü miyavlamıyor, bildiğiniz konuşuyor. Normal mi bu? İşin ilginci şu: Evde başka birisi olduğunda ya da biz diyelim ki annemlerin evine gittiğimizde sessizleşiyor. Sonra kendi evimize geldiğimizde önc
Kedimle beraber yalnız yaşıyoruz ve kedimin artık ciddi ciddi konuşmayı öğrendiğini düşünüyorum. Çünkü miyavlamıyor, bildiğiniz konuşuyor. Normal mi bu?

İşin ilginci şu: Evde başka birisi olduğunda ya da biz diyelim ki annemlerin evine gittiğimizde sessizleşiyor. Sonra kendi evimize geldiğimizde önce tekrar az az konuşmaya başlıyor. Diyelim ki 2-3 ay eve kimse gelmedi ya da biz gitmedik aile evine. Beraber yalnız kaldığımız süre arttıkça konuşması daha da artıyor. Ben delirdim mi yoksa gerçekten böyle bir şey var mı? Miyavlama diyemeyeceğim kadar tonlaması olan, kendisini ifade eden vs bir iletişim dili var.

Ne konuşuyor diyecek olursanız, gerçekten her şey. :/ Yatağımı toplamadığımda kızıyor, gardrop kapakları kapalı olduğunda açtırıyor, akşamları evde sürekli iş yapmamı istiyor gibi gibi...
0
silverleaf
(31.01.25)
Hangi şehir olduğunu da yazarsan psikiyatrist önerisi için iyi olurdu.
0
Mirket
(31.01.25)
Annenlere gidince de konussaydi başka türlü olurdu.. şimdi, malsf :(
0
abuzer
(31.01.25)
Kediler insanlarla iletişime geçtiklerinde normalde basit bir şekilde miyavlarlar böyle ağız içindem miv muv gibi ama kendi aralarında konuşurken böyle daha genizden daha "konuşmaya" benzeyen bir konuşma şekliyle iletişime geçerler, kedin muhtemelen seninle bu tonda bir konuşma yoluyla iletişime geçmiş, bir kediyle yeterince vakit geçirmiş hekes bilir bunu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.01.25)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet Yani tam olarak bu tarz bir şey. Bazen oyun oynamak istediği için çok konuşuyor mesela (miyavlama değil yani bu, dediğiniz gibi genizden kızıyor gibi??). Ben de cevap veriyorum diyelim ki "ya bi dur şimdi", "sonra oynarız" vs vs. Daha da konuşuyor? Galiba ben onun konuşmalarına tepki verdikçe öğrendi ve nabza göre şerbet vermeye başladı??
0
🌸silverleaf
(31.01.25)
Eğer kedi evdeki tek kediyse bu tonu duymak pek mümkün olmuyor, zorda kalmadıkça pek bu sesi çıkarmıyorlar, sonra mecbur hissettiklerinde bir zaman sonra kendi sahibiyle bu şekilde iletişim kurmaya başlıyorlar ama evde birden fazla kedi varsa yine kendi aralarında böyle konuşuyorlar ama diğer kişilere miv muv demeye devam ediyorlar, bunun en belirgin örneği sokaktaki kedilerin birbirleriyle olan iletişimleri gözlemlemek aslında kendi aralarında hep bu şekilde iletişim kurarlar ama sen kafasını falan okşarsan hep miv muv derler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.01.25)
bizim kediler de derdini farklı tonlarda ifade ediyor.

kumum temiz değil, karnım aç, suyu tazele, pencereyi aç, gardroba girmek istiyorum, kalk git orada ben yatıcam, yatağa çıkıcam ve beni seveceksin yoksa senin ananı bacını gibi farklı tonları var.

hiç biri miyavlamaya benzemiyor.
genç yaşta sokaktan koparınca miyavlamayı öğrenememişler demek ki diye düşündük, bu kadar oluyor.

"kumumu temizle" ifadesi o kadar dilenci gibi kedilerden birinin, o yalvarış hiç yakışmıyor ona.
0
biseysorcaktim
(31.01.25)
0
theseachange
(31.01.25)
Bende bir siyam vardı, öyle böyle değil, bildiğin konuşurdu. Sadece benimle değil, bütün aile üyeleriyle (deli değilim yani). Örnek: atlayacağı sandalyenin üstü dolu "kaldırsana şunu şurdan" miyavı, "suyum bayatlamış, iki gün aynı suyu mu içeceğim, değiştir şunu" miyavı, "eve geldin bir oturmadın. otur da bir beni sev" miyavı. Bir de bilenler bilir siyam kedisi miyav demez mauvvv gibi bir derinden sesi vardı Zorro'mun. Tanıdık olmayınca tabii sessizleşiyorlar. Normal yani.
0
SiyamkedisiZorro
(31.01.25)
konusacak tabii. napacak? yalniz kala kala bir noktada kedilerle konusacan yavrum

www.youtube.com
0
sonsuz
(31.01.25)
@SiyamkedisiZorro Tam olarak dediğiniz gibi, o kadar güzel anlatıyor ki derdini artık çok net iletişim kurabiliyoruz. Neyse ki deli değilmişim :)
0
🌸silverleaf
(31.01.25)
Normal, benim hatun da herhangi birisi hapşurduğunda (kendisi dahil) çok yaşa miyavlaması yapıyor mesela.
0
charbiel
(31.01.25)
Şarkıları bile var ne diyorsunuz

www.youtube.com

www.youtube.com

Şaka bir yana benimki de 4 yılın sonunda ufaktan konuşmaya başladı. Ki ilk geldiğinde çok sessiz bir kediydi. Siz kedinizle konuşuyor musunuz? Ben konuşuyorum mesela tahminim zaman içerisinde kedi dedi ki bu anca böyle seslerden anlıyor bunları çıkarmam lazım.
0
peki madem
(31.01.25)
Ingilizce ogret cv sine koyar rahat olur ilerde kafasi hocam
0
Zetnikov
(31.01.25)
“Eğer kediler konuşabilseydi, konuşmazlardı.” demiş biri , adı aklıma gelmedi.
benim evdeki kediler de çok iyi iletişim kuruyorlar , mırlamalarının tonları ile istedikleri ya da istemedikleri her şeyi anlıyoruz .
0
devilone
(31.01.25)
Belki de sen miyavlamayı öğrendin
0
fistikthecat
(31.01.25)
normal.
0
mathilda.may
(31.01.25)
kac dil biliyor?
0
cooperr
(31.01.25)
(2)

mor dikiş izi (ameliyat)

deartheodosia
vücudumda dikiş izi var, mor renkli şu an. hangi krem vs. kullanmalı?
vücudumda dikiş izi var, mor renkli şu an. hangi krem vs. kullanmalı?
0
deartheodosia
(30.01.25)
Merhaba, yeni ameliyatlı sayılırım. Dikişlerim düştükten bir sonra doktorum Contractubex'i sabah akşam sürmemi söyledi. Bir süredir çok düzenli olmasada kullanıyorum. Önce küçük bir bölgeye sür herhangi bir tepki vermezse dikiş yerlerine sürersin dedi.


Contractubex alerji yaparsa dermatix kullan dedi. Aklınızda bulunsun.
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(30.01.25)
Merhaba, ben de 24 Aralık'ta oldum ameliyat. Benim doktorum Contratubex asla diyor ve vücut için Silistar Jel, yüz için dermatix kullandırıyor. Sabah / akşam ince bir çizgi halinde yedirerek sürüyorum.
0
charbiel
(31.01.25)
(5)

saç kurutma makinesi şekillendirici önerisi

delidiyorum
saç kurutma makinesi bozuldu ne alsam bulamıyorum.evde 3 uzun saçlımız var. 1. dalgalı, saçını köpükleyip kurutma makinesinin normal ucu (bazen vigo) ile kurutuyor.2. kişinin saçları düz ve uzun tarayarak kurutuyor.3. kişinin saçları yine uzun, önce kurutuyor, sonra düzleştiriyor sonra da maşa ile u
saç kurutma makinesi bozuldu ne alsam bulamıyorum.

evde 3 uzun saçlımız var.
1. dalgalı, saçını köpükleyip kurutma makinesinin normal ucu (bazen vigo) ile kurutuyor.
2. kişinin saçları düz ve uzun tarayarak kurutuyor.
3. kişinin saçları yine uzun, önce kurutuyor, sonra düzleştiriyor sonra da maşa ile uçları şekillendiriyor.

normal remington vardı evde, şimdi yerine yine benzer tek kurutma mı alsam yoksa şekillendirici bir set mi bakınsam karar veremiyorum.

Dyson airwrap'i denediğimde, evde maşa ile sadece 3 dk da yapılan dalga, 20 dk falan sürdü bir de devamlı sıcak üflediği için çok bunalttı, biraz anlamsız geldi o cihaz bana ( biraz da dyson antipatisi taşıyorum ) ancak üstteki duruma bakınca, çok fonksiyonlu bir alet mantıklı olabilir. belki bir fikir veren çıkar :)
0
delidiyorum
(13.01.25)
airwrap'i bilmiyorum ama eşim airstrait'ten bayağı memnun.
0
sanal hayvan
(13.01.25)
alip almamaniz gerektigini bilemem ama dyson airwarp'in olayi sicakligi ayni seviyede tuttugu icin saci kirmamasi ve elbette tek bir aletle farkli fonksiyonlar sunmasi. bununla birlikte dyson'in kullanim talimatina gore kullaninca 'bence' o kadar uzun surmuyor, benim saclarim ince telli gerci ama, ornegin saci dalgali yapmak icin ben asla masa vs. kullanmiyorum, dyson'in guzel tarafi asiri isitmadan dalgali sekli veriyorsun ve remington gibi surekli tarayarak saci yipratmiyorsun. kullanim sekli ise, saci once normal kurutuyorsunuz cok az nemli kaldiginda once kivircik aparati ile (ya da duz yapacaksaniz airwrap'e takilan duzlestirmek icin kullanilan fircasi var) sicak ayarda dalgasini yapip, alet sacinizdayken soguga gecirip dalganin yerlesmesini sagliyorsunuz. benim gordugum bir cok kisi nasil kullanacagini bilmiyor. ayrica saca islakken kopuk vs. surdugunuzde epey kalici oluyor.
0
kassiopeia
(13.01.25)
airwrap'ın bir olayı yok. kuaförlerin kullandığı makinalardan al. etap veya powertec marka. vigo falan ek parçalarını da alırsın sonradan.
0
archmeister8
(13.01.25)
Ben ustundeki watt gucumu ne var o rakami en yuksek olani aliyorum aglatmali ufluyor tavsiye ederim
0
Zetnikov
(14.01.25)
Eminönüne gidip kuaför malzemeleri kısmından powertok alıyoruz, ömür boyu rahat ediyoruz. Airwrap bende de var, Allah affetsin kurutma & şekillendirme 30 dakikadan aşağı çıkamıyorum tuvaletten... Powertok ile kurutma 5 dakika falan :)
0
charbiel
(14.01.25)
(2)

Netflix veya Amazon Türkiye de olmayan dizi nasıl izlenir?

mikahakkinen
örneğin patrick melrose dizisi. netflixte bölgenizden izlenemez diyor aynısını amazona da diyor. var mı bir çözümü?
örneğin patrick melrose dizisi. netflixte bölgenizden izlenemez diyor aynısını amazona da diyor. var mı bir çözümü?
0
mikahakkinen
(30.12.24)
vpn. ya da korsan dizi izleme siteleri, torrent vs.

hangi ulkede hangi serviste oldugunu gormek icin de: www.justwatch.com
0
lemmiwinks
(30.12.24)
stremio?
0
charbiel
(30.12.24)
(6)

Yemek yapma sorusu

kibritsuyu
Un kavurmalı tariflerde "unun kokusu çıkana kadar kavurun, kokusu çıktıktan sonra x ekleyin" deniyor hep."Unun kokusunun çıkması" derken, unun kokusunun tencereden çıkıp burnumuza kokması mı, yoksa kokup kokup artık kokunun çıkıp bitmesi mi?Her seferinde "hala kokusu geliyor, bir türlü çıkıp bitmedi
Un kavurmalı tariflerde "unun kokusu çıkana kadar kavurun, kokusu çıktıktan sonra x ekleyin" deniyor hep.

"Unun kokusunun çıkması" derken, unun kokusunun tencereden çıkıp burnumuza kokması mı, yoksa kokup kokup artık kokunun çıkıp bitmesi mi?

Her seferinde "hala kokusu geliyor, bir türlü çıkıp bitmedi" derken yakıyorum unu. Bugün bir aydınlanma yaşadım da sorayım dedim.
0
kibritsuyu
(04.12.24)
İlki :)
0
gabe h coud
(04.12.24)
yağa unu ekledikten sonra hafif helva kokusu gelmeye başladığında kokusu çıkmış oluyor. (koku burnunuza gelmiş oluyor)ben bir iki dk kadar kavurup sonra diğer malzemeleri ekliyorum.
0
exlibris
(04.12.24)
cok begendim. benim de kafam boyle calisiyor.

ama ilki. temelde hafif renginin degismesi kavrulmasi.
0
wallcan
(04.12.24)
yanlış biliyorsam düzeltin ama bu unun kokusu çıkmasında bahsedilen şeyin unun çiğ kokusunun gitmesi anlamına geliyor. başta bir çiğ koku oluyor, sonra artık tereyağıyla karışan güzel bir koku, o koku okey. salçada da denir hatta kokusu çıkması diye yine çiğ kokunun gitmesi
0
red g
(04.12.24)
doğru cevabı @red g vermiş
0
synesthesia
(04.12.24)
Çok tatlı bir soru... burnumuza kokması. Böyle buram buram, mis gibi kokar o.
0
charbiel
(04.12.24)
(23)

Para ve imkan varken gezmek mi yoksa biriktirmek mi?

tahirkemalbozoglu
Şu anda çoluk yok çocuk yok. Bize yetecek kadar para kazanıyoruz eşimle beraber. Yaş 34 lere geliyor, anadan babadan bir şey görmediğimiz için açıkçası gorgususuz, gorgusuzlukten kastım gerçekten gorgususuz yani bir yer görmüş değiliz, yurtdışına bir kere çıktık, dağ görmemişiz taş görmemişiz, farkl
Şu anda çoluk yok çocuk yok. Bize yetecek kadar para kazanıyoruz eşimle beraber.
Yaş 34 lere geliyor, anadan babadan bir şey görmediğimiz için açıkçası gorgususuz, gorgusuzlukten kastım gerçekten gorgususuz yani bir yer görmüş değiliz, yurtdışına bir kere çıktık, dağ görmemişiz taş görmemişiz, farklı bir medeniyet, kültür görmemişiz. Hal böyle olunca vakit ve imkan varken gezmek istiyoruz açıkçası fakat bir yanımızda hep "ulan oğlum biriktirsene paranı" diyor.
Ancak vakit geçince de işte şimdiki gibi gezmek görmek isteği olacak mı? Sağlık yerinde duracak mı? Örneğin çocukken her çocuk gibi sabahlara kadar oyun oynardım fakat her oyunu alamazdık, şimdi Bi heves ediyorum yarım saat sonra atıyorum elimden joysticki, yani her şey zamanında diyorlar ya o doğru, bu heves kaçtıktan sonra para olması da çok önemi kalmıyor açıkçası, siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
0
tahirkemalbozoglu
(29.11.24)
bence gezmek ya. zaman geri gelmiyor. keşke çocuk olmadan biraz daha gezseymişiz diyorum bazen.

tabi ki insanın kenarda kara gün parası olmalı da. 50 attınız diyelim onu 100-150 yapacaksınız diye de hayatı kaçırmanın bi manası yok.
0
elorelia
(29.11.24)
bu konuyu gezmek vs. para biriktirmek olarak değil de deneyim kazanmak vs. emtia almak olarak değerlendirebilirsiniz. önemli olan 1-3-5 yıl sonra sizi ev-araba almak mı mutlu edecek yoksa 1-3-5 yıl sonra gezmekten edineceğiniz yeni deneyimlerin hayatınıza getireceği mutluluk mu? ben ikisini de biraz yapmaktan yanayım, biraz kenara para ayıralım ama biraz da yeni tecrübelere yelken açalım. insanız, bu hayata bir kere geliyoruz ama iyi günler olduğu kadar kötü günler de var.
0
benaslinda
(29.11.24)
Bir insanın işsizlik durumunda kendisini 4-5 ay idare edebilecek parası olması yeterli bence birikim için.
Sonrasında çok kasmamak lazım ve gezebildiğimiz kadar gezip görebildiğimiz kadar çok şey görmeliyiz, sonrasında bunun pişmanlığı daha büyük oluyor bence.
0
mutekebbir
(29.11.24)
Biriktirmek. Çevremde iki genç aile 10-12 yıl dolarla kazandı. Yedi içti gezdi. Sonra işler bir iki yıl ters gitti, kaliteye alıştıkları için harcamaları hemen azalmadı. Bir sürü borçları var kapıya icra geldikçe ,bankalar aradıkça keşke gezeceğimize köşeye 3 kuruş atsaydık diyorlar şimdi.
0
ercu cozer
(29.11.24)
ikisinin de bütcesi vec planı farklı olmalı ki insan ilerde birinden pişman olmasın. Kazancın bir kısmı ile birikim ve uzun vadeli plan yapılmalı, bir kısmı ile de tatil ve gezi planı. Kazançlar elbette yeterli gelmeyebiliyor özellikle günümüzde ancak burada da öyle düşünüyorum ki hedefler zamanında belirlenirse ve doğru planlamalar yapılırsa, uygun teklifler kovalanırsa mümkün.
0
va
(29.11.24)
Cocuk yokken gezmis ve biriktirmis biri olarak soyluyorum.
Kesinlikle gezin. Gezmeye "gezmek" diye degil, tecrube edinmek diye, dunya gorusu edinmek diye bakin. Bakis aciniz ne kadar degisirse hayattan o kadar zevk alirsiniz.
Parayi yine kazanacaksiniz, zaten cocuk yapma plani gelince gotunuzu oyle bir sikacaksiniz ki, aile buyukleri "ehe ehe cocuk rizkiyla gelirmis bak sans iste" diyecek bilip bilmeden. Siz isin bilincinde insanlar olarak calisiyor olacaksiniz zaten.
Diger arkadaslarin da soyledigi gibi, 6 ay- 1 yil kendinizi sikinti etmeden yasatacak parayi koyun kenara, sonra kalanla kendi capinizda gezin ve tecrube edinin.
0
quaker
(29.11.24)
denge diyorum.
para biriktirmek sart. cocugu birak, emeklilik sistemlerini de görüyorsun.
ama gezmek de sart. yoksa mezarliktaki en zengin adam olmanin tadini cikarirsin anca.
0
robert bosch
(29.11.24)
3 kazanıyorsak eğer 2 / 1 iyi bir oran. 2 yiyelim, içelim, gezelim ama 1 de biriktirelim. Yaş aldıkça insanın hayata bakış açısı değişiyor ama bir yandan da enerji bitiyor. Bana birisi şimdi kalk Ugandayı gezelim dese amaaan otur oturduğun yerde derim. Hant hant yürünecek yaşı geçtim daha fazla konfor arayışındayım.
0
charbiel
(29.11.24)
Çocuk varken gezilmiyor, yokken çok rahat ancak şu ekonomik koşullarda zor. 2 memur maaşıyla aynı yıl ingiltereye gidip araba almıştım, şu an bu mümkün değil. Hem enflasyon hem kur hem de hükümet 2023te yurt dışı harcamalarını taksitlendirmeme kararı aldı. Gezmek için zor bir dönem ama mal içinde 10 yılını kitlemeye gerek yok. En kral arabaya binsen ne en güzel evi alsan ne. Bu ülke böyle haldeyken gezcen yoksa psikolojin bozulur.
0
mikahakkinen
(29.11.24)
yillik butce yapin. gelirin %20si birikim %20si tatil %60i harcama %10u worst case scenario butcesi olsun. boylelikle ne yarin ne olacak endiseniz olur ne de tatile gidecek paramiz yok endisesi. ha oyle bir gelir yoksa ortada realist olacaksin. tek basina olmadigin icin esine, ailelerinize karsi sorumluluklariniz var. gelecek kaygisi varken tatil yapmayacak evde oturacaksin.
0
buenosdias
(29.11.24)
gezin. paranın tamamını gezmeye gömün demiyorum ama gezin. gezmediğim her sene için pişmanım arayı kapatmaya çalışıyorum.
0
jelly bear
(29.11.24)
Normalde "lamı cimi yok, şu devirde parayı harcamak mantıksız" derdim ama sizin açıklamayı görünce fikrim değişti. Ben; durumlar iyiyken çok gezdim, hevesimi aldım. Benim olduğum yerden böyle demek kolay.
Yine de gezmeyi tozmayı dahi tutumlu şekilde yapmanızı önermek istiyorum.
Önce vizesiyle şusuyla uğraştırmayacak, nispeten daha yakın yerlere gidip gezginliği deneyimlemenizi tavsiye ederim. Gezginliği deneyimlemek de önemli. Nelere ne kadar harcanıyor, ne konularda sıkıntı yaşanıyor... vs gibi konuları bi kafada oturtup sonradan açılmaya başlayabilirsiniz.
0
norek
(29.11.24)
cocuklar dogmadan gezebildiginiz kadar gezin. Biz Turkler cocuklarla birlikte gezmeyi yuksek cogunluka beceremiyoruz
0
turkuaz
(29.11.24)
2 hafta yıllık izinle ne kadar gezilebilir ki
bence ortada bir sorun yok
önemli olan güzel vakit geçirmek
ev ve araba varsa istediğinizi yapın helalinden
0
bir soru sorcam
(29.11.24)
gezip görmek. hayatı deneyimlemek güzel. ama biraz yatırım da yapılabilir.
dediğin gibi sağlık açısından yapamayacak duruma gelebilir insan, ve göçüp gidebilir de...
0
ermanen
(29.11.24)
offf çok çok zor soru.

bence 40a kadar birikim yapın, vücudunuzu sağlıklı tutun. 40tan sonra gezin. o zamana kadar kitap okuyun bol bol. gezip görmeyle eşdeğer olmaz tabii ama gözle görülür açıklığını kapatır bahsettiğin görmemişliğin
0
titanyum22
(29.11.24)
bu sorunun cevabı çok ucu açık ya. Hayattan ne beklediğinizle ilgili.

Ama birinden birini seçmek zorunda da değilsiniz.

-Akıllı bir bütçe yönetimiyle hem birikim yapıp hem de gönlünüzce gezebilirsiniz.

Gelecek güvencesi sağlamak önemli. Şimdi 34 yaşındasınız, muhtemelen özel sektördesiniz.

45 yaşından sonra ciddi bir yönetici pozisyonda değilseniz ya da kendi işinizi vb kurmadıysasnız özel sektörde şu anki kadar kazancınız olamayabilir. Çünkü o yaşlarda birçok işveren için "yüksek maaşlı, yaşlı, yatırım yapılamaz" statüsünde olacaksınız.
Daha küçük şirketlerde daha düşük ücretlere yönelmeye başlayacaksınız. Kariyer eğrisi böyledir maalesef özel sektörde.

O zaman hayatınızda çocuk da olacak belki. Masraflarınız artacak, ama geliriniz en iyi ihtimalle yerinde sayacak. Zam alacaksınız tabii ama enflasyona oranlayınca muhtemelen aynı yerde kalacaksınız yani.

O yüzden bence birikim işini ihmal etmeyin. Mesela eviniz var mı? Kiranız var mı?
Şimdi belki dert etmiyorsunuz ama o yaşlarda bunlar daha sorun olacak.

Bütçe planlaması önemli. Yıllık bütçe yapmak lazım.

Türk insanı buna alışık değil ama yılbaşında oturun eşinizle yıl boyu cebinize girecek toplam parayı hesaplayın. Bunun bir miktarını seyahate bir miktarını birikim ve yatırıma ayırın.

Ve bu limitlere uygun hareket edin.

İnanın yıllık planlamayla aylık planlamanın farkı hayatınızı çok değiştirecek.

atıyorum 50+50 ayda 100bin mi kazanıyorsunuz?

Yılda 1.2 milyon.

500'ü atıyorum kira, masraflar vs.

geriye kaldı mesela 750000.

Bunun 500000'ünü iyi bir yatırım olarak değerlendirin.

Kalan 250.000'yi seyahatler, yeme içme, eğlence vs için ayırın. Gibi.

50-30-20 diye bir model var.

%50 ihtiyaçlar zorunlu harcamalar.

%30 istekler, eğlence vs.

%20 yatırım

ama bu amerikada yaygın bir model. Bence türkiye'de %30 yatırım olmalı min.
0
anten
(29.11.24)
Medeniyeti, kültürü 3-5 günde göremezsin. 3-5 ay da eh anca birşeylerin tadına varırsın. Finansal stabilite çok önemli.
0
wd40
(29.11.24)
Gezmek +156165465
0
put it in your appropriate place
(29.11.24)
denge kurmak onemli. ikisini de abartmamak lazim ama paranin bir arac oldugunu bilmeniz gerek. bu aracla deneyimler elde etmek yeni araclar almaktan daha onemli bence cunku muhtemelen bir gun geriye donup bakacaksiniz. o zaman gordugunuz sadece sey farkli model arabalar, farkli esyalar falan olursa uzulebilirsiniz.
0
bohr atom modeli
(30.11.24)
Cebine giren her kuruşun (buna yolda bulduğun para dahil) %30'unu ev ve emeklilik fonu olarak ayıracaksın.
Bunu en iyi şekilde değerlendirebilmek için finansal okur yazarlık öğreneceksin.

Kalan %70 ile ister evlen, barklan, çoluk çocuğa karış, istersen gez, toz.
0
Mirket
(30.11.24)
ikisi de.

imkaniniz varken tabii ki de gezin, gorun, deneyim biriktiniz, anilar yaratin, dunyaya bakis acinizi genisletin.

ama bu demek degil ki elinize gecen her kurusu harcayin. hayatta yarin ne olacagi belli olmaz, isinizi kaybedebilir, kaza gecirebilir, engelli kalabilirsiniz. mali olarak sorumluluk sahibi olun, 2 bina gormek ugurna sacma sapan borca girmeyin.

bence butce yapin size uygun olacak sekilde. atiyorum elinize gecen paranin %60i zorunlu harcamalara gidiyor olsun (kira, kredi, borc, benzin, gida vs). kalan %40i'nin yarisini gezmeye tozmaya ya da zorunlu olmayan alisverise, diger yarisini da birikime yatirima ayirin.

boylece hem harcadiginiz para icin sucluluk duymaz, hem de birikiminizi yapmis olursunuz.
0
taurina
(30.11.24)
denge denge denge.

biraz kariyeri saglamlastirmak ve o sirada belki ev arsa alabilmek veya pasif geliri yarattiktan sonra kafa gezmek icin daha rahat oluyor.

bir de cocuk olunca isler komple degisir. ona gore icinizde kalmasin bazi yasanmisliklar hayatinizi bir cocuga adamadan once. sonra hep pismanlik, kavgalar, burukluklar vs.
0
baldur2
(30.11.24)
(28)

Rakı sever misiniz?

Bir ben var benden şurada
Ben hiç alışamadım, siz?
Ben hiç alışamadım, siz?
0
Bir ben var benden şurada
(06.11.24)
Bi yaşa kadar pek sevmiyodum. Acı da gelmiyodu aksine fazla tatlı geliyordu. Şimdi seviyorum
0
nundu
(06.11.24)
Mecburen içmeye başladım.
Bir süre sonra her yemeğin yanında ister oldum.
Evet bir ege sahil kasabasına damat gittim ve herkes bizim ayran içtiğimiz gibi rakı iciyorken ben de mecburen içmeye başladım.
0
etna
(06.11.24)
Ben genel olarak içki içmesini seven bir insan değilim ama mecbur kalsam kafama silah dayayıp birinden birini seçmemi isteseler rakı yerine kolonya içmeyi tercih ederdim en azından kokusu güzel.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.11.24)
sevemedim. baskın bir tadı var. ferahlatıcı içkiler vardır kokusuyla falan haz verir tekila gibi, cin gibi... alkol sağlığa zararlıdır...
0
exlibris
(06.11.24)
zaten artık içki içmiyorum da içtiğim zamanlarda da bi daha içersem siksinler beni demiştim. kokusundan bile hoşlanmıyorum geçtim tadını
0
high hopes of the sozluk
(06.11.24)
İçki içtiğim dönemde bira, viski ve rakı içerdim yalnızca. Rakı en son tercihimdi ama canımı da sıkmıyordu.
0
hedep
(06.11.24)
1- küçük yudum al sonra bekle sohbet koy yavas yavas iç acele etme muhabbeti koy cok tatlanıcak o masada

2- meze koyman lazım ozellıkle peynır olmalı baslangıc olarak 1 yudum rakıdan sonra cok az kucucuk peynırden al agzın alıssın acısını alacak peynır yavas yavas devam

3- rakı içerken ozellıkle masadaki insanlarda cok onemlı eger cok sevdıklerın ve sohbet guzel olmazsa da ıcılmez
0
Zetnikov
(06.11.24)
cok severim özellikle yazin karpuz peynir ile.

tekirdag gold, beylerbeyi göbek icimi daha rahattir. yeni raki kötü.
0
robert bosch
(06.11.24)
Sevmem.
0
rock n roll
(06.11.24)
Eskiden epey severdim. Artık sevmiyorum. Adabı var muhabbetini, ikinci kadehte yamulanları, rakı içilen mekanları, üçüncü kadehte bağırarak konuşmaya başlayanları ve bangır bangır müziği ile kültürünü de sevmiyorum. İçtiğim zamanda da arkadaşlarla evde içmeyi severdim. Dili uyuşturduğu için yoğun tatları olanlar ve ısı dışında yediğinden tat olarak bir şey anlamıyorsun zaten. Tadı da ertesi günü de kötü.
0
nawar
(06.11.24)
hastasıyım. 2002den beri keyifle rakı içerim. özellikle yemek yaparken içmeyi severim. yanıma kadehimi koyup, takılır(d)ım.
eskiden kulüp rakıdan başkasını içmezdim. şimdi maalesef ne bulduysam onu içer oldum.
malum, pahalılık.
0
strawberry first
(06.11.24)
Sevmiyorum, lezzetini sevmediğim içkiyi içemiyorum, rakıyı da hiç sevemedim.
0
mutekebbir
(06.11.24)
Muhabbet, eş dost ve mezeyle gidiyor. Bir de şalgam
0
yuvarlanantencereninkapagi
(06.11.24)
Liseden beri icmeme rağmen benim de bünyem alışmadi hiçbir zaman. 3-4 kadehi geçtiğim anda o gecenjn sonunda ya da sabahında kesin kusarim. (Ancak 5-6 kadehle zaten kafa hoslasiyor)

Ancak seneler sonra fark ettim ki benim sorunum meğerse reflu imiş (liseden beri) ve Benim içkim viski imis. (Refluyu harekete geçirmiyor rakı ya da şarap gibi)

Bu sebeple rakı sevmiyorum ama lise arkadaşları ile bir araya gelince bir şekilde içiyorum, o masada etil alkol olsa içersin zaten :)
0
makbur
(06.11.24)
bayılıyorum. olsa da içsek
0
abelardo
(06.11.24)
Minik minik, gıdım gıdım içersen seviyorum. Gerçi bir ara biri bana lıkır lıkır içirmişti ve kafam epey güzelleşmişti ama onun gibi içirebilen olmadı. Kendim öyle içebilecek biri değilim. Severim, ayrı.
0
muhayyer divan
(06.11.24)
Çok severim
0
mirty
(06.11.24)
nefret ediyorum. zaten tadı güzel olsa o kadar meze hazırlanmazdı derler ya, hak veriyorum. fransa'da "aha aynı rakıya benziyor" diye ricard diye bir şey denettiler, meraktan bir kadeh içeyim dedim ondan da nefret ettim. alkole bayılmasam bile bira, şarap, cin, tekila çok severim. viski, vodka da içerim.
0
duguit
(07.11.24)
Her içkiyi eşlik etmek için azar azar içebilirim rakı hariç. Leş gibi kokuyor

Kaleci +1
0
kullanicadi
(07.11.24)
hiç sevmedim. bir tanesi biraz şekerli gibi ondan zorda kalınca içtim. toplamda 5-6 kadeh içmemişimdir ömrü hayatımda. iğrenç bir şey.
0
gabe h coud
(07.11.24)
rakının marka ve yapılışına göre değişen bir şey. sevmediğim şey yoğun ve baskın anason kokusu. ve son dönemde aşırı tatlandırılması. baskın anason kokulu ve yoğun şeker tatlı rakıları içemiyorum.
0
phonex
(07.11.24)
sevmem, alisamadim.
anason hosuma giden bisey degil, millet neden bu kadar bayilip ayiliyor onu da anlamis degilim.
sarap candir, olmadi craft bira.
0
cooperr
(07.11.24)
yaklaşık 30 senedir içiyorum diyebilirim, son 5-6 senesi haftada 4-5 gün ortalama. rakıyı heralde hayatımda 10 defa falan içmişimdir. En son da heralde 20-25 sene önce flndı. Öyle sevmiyorum yani, memleketimi söylesem şaşar kalırsınız :)))
0
kumandanim
(07.11.24)
Severim. Sofrası güzel oluyor.
0
auroraaurora
(07.11.24)
@nundu +1 cin tonik, viski vb. denemelerim oldu ama rakıya döndüm geri.
0
mikahakkinen
(07.11.24)
Sofrası güzel oluyor diye alıştım ben de.
0
ruhen hastayim ben
(07.11.24)
Ben seviyorum, nedeni yok :D Alkollü içecekler görece geç yaşlarda tüketilmeye başladığından damak zevki çoktan yerleşmiş oluyor. Haliyle 20lerin başında bir şeyler içenler zaten genelde tat için değil yarattığı etkiler nedeniyle içiyorlar. Ancak zaman içinde bir damak tadı gelişiyor. Size uymamıştır demek ki, çok da üstüne düşünmeyin bence.
0
akhenaten
(07.11.24)
Rakının markası ve çeşidi inanılmaz fark ediyor. Rakıyı çok sevmeme rağmen beni öldürseniz mesela yeni rakı içmem, içemem. Bir de yanında su değil şalgam, mümkünse acılı (acılı yiyemem normalde ama şalgam acılı olduğu zaman o rahatsız edici koku ya da tadı 0'lıyor). Araya da çay (çay da hiç sevmem ama rakıyı o da 0'lıyor hhahah).
0
charbiel
(07.11.24)
(14)

tek yasamak mi ev arkadasi mi

nickie
avrupa'da buyuk bi sehirde bir suredir beyaz yaka olarak calisiyorsunuz diyelim. 32 yasindasiniz ve bekarsiniz. Sehirde birkac arkadasiniz var ancak herkes is guc derdinde oldugu icin genelde is sonrasi yalniz takiliyorsunuz. Sehir merkezine toplu tasimayla 30-40 dk'lik mesafede ici guzel ve kirasi
avrupa'da buyuk bi sehirde bir suredir beyaz yaka olarak calisiyorsunuz diyelim. 32 yasindasiniz ve bekarsiniz. Sehirde birkac arkadasiniz var ancak herkes is guc derdinde oldugu icin genelde is sonrasi yalniz takiliyorsunuz. Sehir merkezine toplu tasimayla 30-40 dk'lik mesafede ici guzel ve kirasi bi tik daha uygun yerde tek yasamak mi yoksa ayni parayi sehir merkezinde bi odaya vererek cogu yere yuruyerek ve bisikletle giderek canli bir sosyal hayata sahip olmak mi? 32 yasinda ev arkadasi cekilir mi? (maas cok yuksek degil, orta seviye diyelim, o yuzden sehir merkezinde tek eve cikmak mumkun degil)

derdini s... demeyin lutfen. ya da diyin..
0
nickie
(06.11.24)
Kendi tercihim tek yaşamak. Çünkü şehir merkezinde de yaşasam yapabileceklerin de bir noktaya kadar, çevre de bir noktaya kadar. Eğer yorgunum, o yolu her gün her gün çekemem diyorsam şehir merkezi tabii. Ama ev yalnızlığı her evdedir. Ev arkadaşın olsa da olmasa da yalnızlık yalnızlıktır, barışmak gerekir onunla.
0
muhayyer divan
(06.11.24)
Ben o yaşta ev arkadaşı ve onun getireceği belirsizlik, gerginlik, rahatsızlıklarla uğraşmak istemezdim mecbur değilsem açıkçası.
0
salihdt
(06.11.24)
sehirden uzak ve tek.

gelen gidenin olur zaten merak etme. 32 yasinda fulltime calisan birinin ev arkadasiyla yasamasi cok iyi durmaz bence
0
robert bosch
(06.11.24)
karakterine bağlı. ben evlenene dek hep yalnız yaşadım. düzenli ve temiz bir adamım, evde vakit geçirmeyi ve evde kontrolün bende olmasını seviyorum, o yüzden ev arkadaşı çekemem. ki temiz titiz biriysen avrupa'da düzgün ev arkadaşı bulmak da sıkıntı. genelde bizden daha dağınık ve umursamaz oluyorlar.
0
sir gawain
(06.11.24)
Şehir merkezindeki muhit önemli çevresi nasıl. Mesela ben bir süre Dublin’de yaşadım ve şehir merkezinde kesseler oturmazdım nispeten dediğin mesafe kadaruzakta yaşadım. Normal şartlarda git şehir merkezinde ev paylaş derdim. Kaç yaşına gelmişsin ev mi paylaşıyorsun muhabbeti Türkiye’de olur, orada bunu pek takmazlar. Takmıyorlar da çünkü zaten yaşıtımız çoğu insan böyle yaşıyor. Hareketliliğe etkinliklere yakınlık gerçekten önemli. Uzaktaysan bir çok etkenin bir araya gelmesi gerekiyor bu etkinlikleri katılmak için ya da gidip bir iki şey içip kafa dağıtmak için. Ama şehir merkezindeysen daha rahat bir şekilde hadi çıkayım bir hava alayım şuraya buraya gideyim sarmazsa dönerim diyebilirsin. Benzer yaşlardayız bir şeyler yapmak için dediğin mesafenin gözümüzde büyümesi çok kolay ama yakın oldun mu o kadar da zor olmuyor.
0
air
(06.11.24)
tek yaşamaktan vazgeçmek için çok büyük sebepler gerekir. yaşadığınız yerde sosyal ortam sıfır değilse hiç gerek yok merkez + ev arkadaşına. %90 pişmanlık.
0
tukenmez adam
(06.11.24)
Sosyal ortam bekliyor, biraz da ortamlara akmak istiyorsaniz ev arkadasiyla sehir merkezi. Yok ben arada cikarim ama bi sekilde zamanla ortam ve arkadaslar zamanla oturur, evimde keyfime bakayim derseniz tek.
Bu, yasam biciminize ve insanlarla yakinlik seviyenize gore degisecek bir cevap
0
mor oje
(06.11.24)
Ben 36 yasimda ev arkadaslarimla yasamaya basladim. Kotu bi duyguydu. Su an tek kaliyorum, cok da masrafli ama ev arkadaşı istemiyorum ya.
0
Kahvedesu
(06.11.24)
Şu anda yalnız mı yaşıyorsunuz? Bence yalnız yaşıyorduysanız sonradan ev arkadaşına adapte olmak zor olur. Halihazırda ev arkadaşı var ise bir sene daha şehir merkezi deneyebilirsiniz baktınız olmadı ayrı çıkarsınız. Ama kendinizi siz tanıyorsunuz. O 30-40 dklık yol sizin gözünüzde büyüyüp iyice evcimen de olabilirsiniz, o çabayı harcamak size bağlı.
0
peki madem
(06.11.24)
tek yaşamak her türlü ağır basar bende.
0
kumandanim
(06.11.24)
ev arkadaşlığının üniversite öğrenciliğinden sonra tahammül edilebilir olduğunu düşünmüyorum.

30'lu yaşlarda ev arkadaşı çekeceğime kuru ekmek kemiririm.
0
wilhelmwasmuss
(06.11.24)
ev arkadaşı + merkezi konumda ikamet
0
benibulmanlazim
(06.11.24)
Çok kişisel bir soru, ne imkan olursa olsun ben de tek yaşamak derim. Her şeyi mükemmel olsa bile hiç ikinci bir ses / nefesi çekecek, tuvalet sırası bekleyecek isteğim yok.
0
charbiel
(06.11.24)
Tek yaşamak elbette. Yine merkezi ama biraz daha küçük bir daire bakardım senin yerinde olsaydım.
0
iwasbornonamountainside
(06.11.24)
(5)

psikoterapi sorusu

inspired by a true story
bu soru terapiye giden kisiler ya da terapistler icin. uzun sayilabilecek bir suredir terapi aliyorum ve son zamanlarda surecin tikandigini hissediyorum. hayatimda beni o donemde zorlayan bir konu varsa (is, aile, saglik vb) anlatacak bir seyler buluyorum ama son zamanlarda hayatim oldukca stabil ve
bu soru terapiye giden kisiler ya da terapistler icin.
uzun sayilabilecek bir suredir terapi aliyorum ve son zamanlarda surecin tikandigini hissediyorum. hayatimda beni o donemde zorlayan bir konu varsa (is, aile, saglik vb) anlatacak bir seyler buluyorum ama son zamanlarda hayatim oldukca stabil ve ne anlatacagimi bilmedigim icin seanslardan once gerilmeye basliyorum. seansi dolduracagini dusundugum bir konu belirleyip, giris kismi hakkinda biraz dusunup, gerisini surece birakiyorum; ama bu yontem her zaman ise yaramiyor. bazen soyleyecek biseyim kalmadigini dusunup susuyorum, sessizlik uzadikca uzuyor. terapistim soruyor "ne dusunuyorsun", halbuki ben o anda sadece: "simdi ne soylesem, cabuk soyleyecek bisey bul, 1 dakikadir susuyorsun, birazdan sessizligi bozacak, hala bisey bulamadin, hemen bisey soyle!!" diye kendimi yiyorum :D :D
birkac seansa bombos bir kafayla gittim ve baslar baslamaz terapistime soyledim "su anda ne anlatacagimi hic bilmiyorum, kafam bombos" sonra yine 1-2 dk sessizlik, gerildikce gerilme...
birkac aydir durum boyle. terapistime de bahsettim ama degisen bisey olmadi. artik seanslarda anlatacak bisey olsun diye kendime drama yaratmaya basladim askdnf. sacma sapan olaylari terapiye tasiyip seansi doldurmaya calisiyorum. hatta terapistim de bunu fark etmis ki bana gecen gun "peki bu senin icin neden onemli? ben bunlarla ugrasmak istemiyorum diyebilirdin ama sen yeni bir performatif alan bulmus gibisin" dedi :D
terapiyi birakma noktasina geldim, bana ne tavsiye edersiniz?
0
inspired by a true story
(29.10.24)
Terapistinizin ekolünü öğrenin, bazı ekoller gerçekten aktif sorun yoksa biraz işlevsizleşiyor.
Neden gerildiğinizi konuşun. Ya da neden bırakmak istemediğinizi, ya da neden seansı yönetmekten sizin sorumlu hissettiğinizi.
Terapist değiştirmeyi ya da süreci sonlandırmayı düşünebilirsiniz tabii.
Ben böyle anlarda seans başı hedeflere dönüyorum. Oralara gelmiş miyiz acaba? Revize edelim mi? Şu hallolursa hah dediğimiz şey hallolmuş ama beklediğim etkiyi yaratmış mı? Hop belki beklentileri ve memnuniyet algısını konuşmalı.
Çocukluk örüntüleri ebeveynler ve romantik ilişkiler konuşuldu mu? (Şart değil ama bazen aktif sorun varsa buraya sıra gelmiyor ya da gerek olmuyor devam ediyorsanız hayattaki en kuvvetli ilişkilenmele konuşmak önemli olabilir)
Onun dışında doyumlu hayat yaşıyor muyum sorusunu çok severim kendime sormayı terapist olarak, değerlerimle yan yana mıyım hala, gelişiyor muyum dönüşerek.

Kolaylıklar.
0
kullanıcıadımbuolsun
(29.10.24)
@kullanıcıadımbuolsun ekol psikodinamik. "Çocukluk örüntüleri ebeveynler ve romantik ilişkiler konuşuldu mu?" hic konusmadiysam en az iki-üç tur dönüldü :D hatta terapinin ilk donemlerinde anlatacak bisey bulamazsam cocuklugumdan bir ani secip konusmaya basliyordum, o beni bir yerlere goturuyordu. bazi anilari 2-3 kere anlattim. romantik iliskiler keza... terapistim seanslari haftada ikiye cikarmak isterken ben biraksam mi acaba diyorum, bu da bana kaciyor muyum acaba diye dusunduruyor (neyden kaciyorum onu da bilmiyorum ya)
0
🌸inspired by a true story
(29.10.24)
aklına bir sorun gelene kadar ara verebilirsin
terapiyi yönetmeye çalışmak senin problemin değil
doğru soruları sorması için efor sarf etmesi gereken kişi var bu yüzden para ödüyorsun
0
bir soru sorcam
(29.10.24)
Ekolden ekole çalışma gerçekten nasıl da fark ediyor... Bir danışan bomboş bir zemin ile gelmesi aslında yeni bir inşaate girişmek ya da kenarda kalmış, ellenmemiş bir yere temas etmek için olağanüstü bir fırsattır.

Bu hafta ne anlatacağımı bilmiyorum diyen danışana
- daha önce yaptığı / yapmadığı / hallettiği veya halledemediği bir durumuyla ilgili konu açılabilir.
- bugüne kadar problem olarak getirmediği ancak arka planda dolanan bir mesele gün yüzüne çıkarılabilir.
- o halde bana bu haftanın nasıl geçtiğini anlat diyerek cümlelerinden cımbızlanabilir.

Soru / cevap, hm hm'lama, aktif tekrar (danışanın cümlesini tekrarlama), tüm süreci danışanın yönetmesi gibi sistemler içeren bütün ekoller böyle bir durumda tıkanır.

Terapi ihtiyacınızın bittiğini düşünüyorsanız bunu terapistinizle paylaşarak, son seans yapın ve bitirin. Hayır, aslında alt metinlerde hala bir şeyler var ama gün yüzüne çıkmadı diyorsanız mutlaka ekol değiştirerek sistemsiz denilen ekollere sahip terapistlere geçin (gestalt / varoluşçu / psikodrama / hümanist).

Edit: Düzeltme.
0
charbiel
(29.10.24)
ben de terapimin sonlarında böyle hissediyordum. terapistim çok iyidi bu arada. belirli konular konuşuyorduk yine tabi ama artık çok da bir durum kalmamış gibiydi. böyle bir sürecin sonunda terapistim bana neden halen bırakmayı düşünmüyorsun, gayet mutlusun, herşey düzene de girdi gibi bir konuşma yaptı. dedim siz bırakalım demediniz. o da dedi biz demeyiz. iyi olduğunu hisseden birey nasıl kötüyken buraya geldiyse, iyileşince de gitmek ister. öyle bitirdik yavaştan. ara ara gidebiliyorsun istersen sorun oldukça. benim dediğim süreç 1 yıldan biraz fazla sürmüştü.
0
awlmi
(29.10.24)
(15)

Son zamanlarda izlediğiniz en iyi yabancı dizi?

sekizdokuzon
Hangisi? Son beş yılda çekilmiş olanlardan.Teşekkür ederim.
Hangisi? Son beş yılda çekilmiş olanlardan.

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(27.10.24)
Shogun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.10.24)
Maid'i çok sevdim, mini bir dizi. Pek zamanınızı da almaz.
0
@stubborn inferno
(27.10.24)
Lupin, inhuman resources, into the night
0
Boris
(27.10.24)
dead to me.
0
buenosdias
(27.10.24)
succession fan kilap
0
ala09
(27.10.24)
silo, dark matter, the night of
0
rakicandir
(27.10.24)
squid games.
0
robert bosch
(27.10.24)
Severance
0
walter white kilikli
(27.10.24)
House of cards ve homeland in olmadığı bütün listeler anlamsız.

Boardwalk Empire
The missing
Dark
Bron broen
Ripley'

Hepsi kusursuz. Çerezlik diziyle isim olmaz. Dizi dediğin gözünü bile kirptirmaz adama.
0
deer hunter
(27.10.24)
The White lotus
0
Amaranta ursula
(27.10.24)
The night of
The bear

bunları kesinlikle tavsiye ederim.
0
efegs1905
(27.10.24)
The Devil's Hour
The Marvelous Mrs. Maisel
Bear
The Handmaid's Tale
0
charbiel
(27.10.24)
succession.
0
brakgn
(28.10.24)
son 5 yılda çekilmiş en iyi dizi ted lasso'dur.
0
king lizard
(28.10.24)
bear, chernobyl, succession
0
unalub
(28.10.24)
(3)

sıkça dışardan yemek sipariş edenler, ne yiyorsunuz?

avatar is back
önümüzdeki 12-15 gün akşam yemeklerini full sipariş ile yeme durumunda olacam. normalde 10 günde bi pizza söylerdim ama bu durumda ne yenir çok da dışardan yiyen biri değilim bilemedim. bir arkadaşa sordum biraz kıyma vs gibi şeylere katılanları anlattı kebaplar hamburgerlerden midem bulandı sildim.
önümüzdeki 12-15 gün akşam yemeklerini full sipariş ile yeme durumunda olacam. normalde 10 günde bi pizza söylerdim ama bu durumda ne yenir çok da dışardan yiyen biri değilim bilemedim. bir arkadaşa sordum biraz kıyma vs gibi şeylere katılanları anlattı kebaplar hamburgerlerden midem bulandı sildim. başka pratik doyurucu neler olablir? siz ne yiyorsunuz?

beklentim: tek parça değil de gelen yemek azar azar da olsa 4-5 parçalı tabaklı olsun isterim çünkü evde salatası yoğurdu 1-2 mezesi ile hep yerim buna uygun şeyler yiyeniniz var mı
0
avatar is back
(27.10.24)
Gurme Box aradığın şey sanırım.

Has Köylü piliç gibi iyi bir yerden organik piliç çevirme alabilirsin. Yanına salata ile bir kaç öğün çıkar.
0
gabe h coud
(27.10.24)
İstanbul'daysanız Adile Sultan +1
Yemek yapmaya üşendiğim günlerde çok özlüyorum, ne güzel menüleri vardı.
0
kobuzchu kiz
(27.10.24)
Uzun bir zamandır mealbox kullanıyorum, paketleri listelere göre seçiyorsunuz. sabah geliyor, istediğiniz ssatte ısıtıp yiyorsunuz. Olmazsa kesinlikle Adile Sultan +1
0
charbiel
(27.10.24)
(6)

Eurobond / Sabit Tutma

charbiel
Merhaba, başlığı açayım siz de bana mümkünse aptala anlatır gibi anlatın. Diyelim ki kişi aylık harcamalarını yaptıktan sonra kalan miktarı sepet yaparak (altın gr. / dolar / euro) saklıyor. Malum 3 biriktirme yönteminin de hiçbir faizi ya da kendi içinde büyümesi yok, artışlar hariç. Bu durumda kiş
Merhaba, başlığı açayım siz de bana mümkünse aptala anlatır gibi anlatın.

Diyelim ki kişi aylık harcamalarını yaptıktan sonra kalan miktarı sepet yaparak (altın gr. / dolar / euro) saklıyor. Malum 3 biriktirme yönteminin de hiçbir faizi ya da kendi içinde büyümesi yok, artışlar hariç. Bu durumda kişinin bunlar yerine her 1.000 USD ettiğinde eurobond alması mantıklı mıdır?

Riskler var evet ama dümdüz durmasından iyi midir?

Şimdiden teşekkür ederim.
0
charbiel
(25.10.24)
Altının ve gümüşün getirisi yok demişsin, ancak ons fiyatı sürekli yükseliyor. Riski de var gerçi ama, küresel gelişmeler altının dolar bazlı getirisinin devam edeceğini söylüyor.

Eurobond hakkında haklısın. Sürekli bir getirisi var. Riskli olduğunu söylemişsin. Ancak vadesi bitmeye yakın olan eurobondları tercih ederek ve vadeden önce bozdurmayacak şekilde çeşitlendirerek riski tamamen sıfırlayabilirsin.
0
Mirket
(25.10.24)
dovizin duz durmasindan iyidir tabi ki.
vade sonuna kadar beklerse riski de yok (olagandisi default olma riski haric)
1000 usd etmeden de dusuk fiyatli alinabilir.
onun yerine dolarla alinana fonlara da bakilabilir.
0
bay b
(25.10.24)
bu cümleye katılmıyorum: Malum 3 biriktirme yönteminin de hiçbir faizi ya da kendi içinde büyümesi yok, artışlar hariç.

altının kendi içinden büyümesi olmaması demek altın alınca altın sayısının artmaması mı demek oluyor?

eurobond alınca elindeki dolar sayısının artacağını düşünerek böyle dedin sanırım.

o durumda bile eurobond yatırımının altından daha çok kazandıracağının garantisi yok.

çünkü: dolar/euro kendi enflasyonu olan bir şey. altında böyle bir şey yok.
0
abelardo
(25.10.24)
ben eurobonddan birşey anlamadım ya, 1 ayda 140 tl gelmiş, aynı para tl'de 2 günde o faizi alıyor.
birde banka şubeden arayıp 3 aylık eurobonda özel bağladılar 3 ayda yüksek faiz getirdi, kendilerinin özel bonosuymuş, eğer meblağ yüksekse şubene sor
0
eja
(25.10.24)
Fonları incelemeni öneririm. Bunları alıp satarken makastan zarar edersin ayrıca işin vergi boyutu var. Vadesine kadar tutmazsan dovizin yukselişinden kazandığın karı da hesaplayarak vergi odemen gerekir. O yuzden fonları inceleyip sana uygun olanları ve alman mantıklı olur.
0
solenkol
(26.10.24)
Teşekkür ederim cevaplar için, kastım şuydu: 3.000tl'ye gram altın alıyoruz, ay sonunda 3.005 oluyor evet ama hani vadeliye koysak daha çok getiriyor gibi gibi... fon / hisse asla anladığım şeyler değil :( eurobondu bile çok zor anladım. Galiba finansal okur yazarlık öğrensem iyi olacak.
0
🌸charbiel
(26.10.24)
(14)

yenidogan cetesi ve cocuk yapmak

robert bosch
yenidogan cetesinin olayinin patlamasi cocuk yapmaya olan bakis acinizi etkiledi mi?
yenidogan cetesinin olayinin patlamasi cocuk yapmaya olan bakis acinizi etkiledi mi?
0
robert bosch
(25.10.24)
Hayir etkilemedi.
0
sertac akin
(25.10.24)
benim icin degismedi zaten yapmam cocuk
0
ala09
(25.10.24)
Buna gelene kadar zaten böyle düşünüyordum

Bir çocuğu sadece aile değil toplum yetiştirir, bu toplum çocukları yetiştirecek yetkinlikte değil

Standart Sağlık, eğitim, güvenlik hizmetleri için şanslıysan fahiş meblağlar ödemen gerekiyor, yine de sakınamıyorsun, saçma bir döngünün sürdürücüsü oluyorsun
0
grimavi
(25.10.24)
cocuk arzusunu degistirmez, gunde bir milyon sey oluyor onu etkileyebilecek bu da onlardan biri. Dunya kotu bir yer her kosul ve zman diliminde ancak doktora bakisi degistirir.

Simdi dogsa oglan ve yogun bakim bir sebepten lazim deseler ne yapacagiz misal?
0
wallcan
(25.10.24)
Hiçbir zaman çocuk istemedim ve bu kararımın her gün daha da fazla arkasında duruyorum.
0
rock n roll
(25.10.24)
Çocuk istemiyordum zaten de şimdi de annemle babamın yaşlılığı için endişelenmeye başladım.
0
peki madem
(25.10.24)
istemiyordum ve etkilemedi.
0
gabe h coud
(25.10.24)
@peki madem, cok mantikli haklisin
0
🌸robert bosch
(25.10.24)
Beni etkilemedi, zaten istemiyorum
0
mor oje
(25.10.24)
Sırf çocuk yapacak olanları değil herkesi ilgilendirdiği düşünüyorum. Hiçbirimiz güvende değiliz gibi hissediyorum, sadece bebeklere zarar vermekle kalmadılar maalesef bundan sonra doktorlara ve hastanelere güven kalmayabilir. Gerçekten yoğun bakım ihtiyacı olanın bile aklında acaba? Sorusu kalacak.

Edit: kendim için söyleyeyim. Daha fazla çocuk zaten istemiyordum, etkilemedi o yönden
0
kullanicadi
(25.10.24)
@kullanicadi +1

Çürüme bir yerde olmuyor işte, eğitim nasıl yerle bir olduysa, ekonomi nasıl böyle çıkmaza girdiyse, sağlık da bitmiş bunun herhalde insanı en derinden etkiyecek olan alanı da budur.
Bebek ölümünden daha fazla ne etkileyebilir ki insanı.
Burada bu yapıldıysa pandemide neler oldu kim bilir.
Başka alanlarda neler yapılıyor kim bilir.
Ruhumuzun duymadığı, hayal bile edemeyeceğimiz ne kötülükler oluyor kim bilir.

Burada artık hangi kuruma güvenebiliriz ki ben hiç birine güvenmiyorum.
Geçen gün kafalardaki soru işaretleri silinsin diye kaç yıl önceki mevzuyu gündem edip adamın mezarını açtılar ölenin o olduğunu kanıtlamak için hangimiz inandık?
Kimse inanmadı ama ne yapabildik, hiçbir şey.

Yine hiçbir şey yapamayacağız.
Asıl sorumlular cezalandırılmadıktan sonra bundan cesaret alıp daha neler yapılacak göreceğiz.

Soruya cevap: Bakış açımı etkilemedi, zaten düşünmüyordum.
0
mutekebbir
(25.10.24)
Hastanelerde ölen ölür, o çok fazla sorun değil de, yeni eğitim sistemi içinde yetişmiş çocukların söz sahibi olduğu dönem geldiğinde insan o şartlarda kendine nasıl bir yaşam alanı oluşturabilir acaba kısmına daha çok takılıyorum ben.
0
Mirket
(25.10.24)
Zaten istemiyordum, kararımı tebrik ettim ancak bunun sadece yeni doğanlarla kalmadığını düşünen bir yanım çıktı ve sağlık sektörüne güvenim söndü, gitti, yok oldu.
0
charbiel
(25.10.24)
@grimavi +100

Ben de aynen öyle düşünüyorum.
0
muhayyer divan
(25.10.24)
(5)

Tavana Projeksiyon Yansıtmak

fırt
Hellou,Yatak odasına TV alayım diye düşünüyordum ama odamda her şey yerli yerinde ve TV koyabileceğim bir alan yaratmam mümkün değil pek. Şimdi düşündüm, yatak başlığının tam ortasına bir projeksiyon cihazı sabitleyip tavana yansıtsam mesela, uygun olur mu sizce? Yatak başlığını ölçtüm şimdi yerden
Hellou,

Yatak odasına TV alayım diye düşünüyordum ama odamda her şey yerli yerinde ve TV koyabileceğim bir alan yaratmam mümkün değil pek. Şimdi düşündüm, yatak başlığının tam ortasına bir projeksiyon cihazı sabitleyip tavana yansıtsam mesela, uygun olur mu sizce? Yatak başlığını ölçtüm şimdi yerden yüksekliği 120 cm ve duvara sabit. Ama tavana perde geremem, perdesiz de olur mu?

Mersilerden bir demet,
F
0
fırt
(15.10.24)
Bence olur, ama ne gerek var, eve iş getirmek gibi yatağa efkâr getirmek olur bu. Uyku kaliten düştükçe düşer, marsaf ettiğinle kalırsın gibi geliyor. Sen bilirsin.

Öpüyorum.
MD
0
muhayyer divan
(15.10.24)
Uzun vadede ense ağrısı yapacaktır.
0
Mirket
(16.10.24)
Perdesiz olur da, sürekli sırt üstü yatarak bişi izlemek konforlu olmaz. başı aşağı yukarı hareket ettirmek zor çünkü yatarken.
Yan duvarlarda boşluk varsa orası daha mantıklı. Sabitleme işi problem olabilir mi bakmak lazım.
0
Bruce
(16.10.24)
Bende Xiaomi laser 150 var, yakın mesafe projeksiyonu, 2019dan beri kullanıyorum. Bütçe problemi yoksa tavsiye ederim.
0
mirty
(16.10.24)
Projeksiyon o kadar da rahat bir şey değil ve onun saçtığı ışık özellikle yatma zamanında çok rahatsız edici olabilir.
İmza: 1 ay evvel bu hayallerle projeksiyon almış ancak sadece spor yaparken kullanan ben.
0
charbiel
(16.10.24)
(12)

Tez danışman hocam dönüş yapmıyor, ilgilenmiyor nasıl davranmalı?

gezegen olan pluton
Bir tez yürütmeye çalışıyorum ama tez hocam attığım mesajlara çok geç cevap veriyor bazen hiç vermiyor. Ben aynı soruyu tekrar tekrar yazıyorum. Öyle olunca cevap vermek zorunda kalıyor.Arıyorum cevap vermiyor, artık arka arkaya günlerde 2-3 kere arayınca cevap vermek zorunda kalıyor. Konuşurken çok
Bir tez yürütmeye çalışıyorum ama tez hocam attığım mesajlara çok geç cevap veriyor bazen hiç vermiyor. Ben aynı soruyu tekrar tekrar yazıyorum. Öyle olunca cevap vermek zorunda kalıyor.

Arıyorum cevap vermiyor, artık arka arkaya günlerde 2-3 kere arayınca cevap vermek zorunda kalıyor. Konuşurken çok iyi, gayet iyi niyetli davranıyor ama hocaya ulaşamıyorum, basit bir formu bile doldurtmak aylar sürüyor. Tezi bitirmek için makale yazmam lazım, orası nasıl ilerleyecek bilmiyorum.

Nasıl davranmalı, hocaya bu konuda bir sitem mi ileteyim yoksa hocayı mı değiştireyim, değişim konusunda yeni hoca bulmak da zor tezin ortasında bir de bu hoca bölüm başkanı, ne yapsam?
0
gezegen olan pluton
(04.10.24)
Danışmanınla açık açık konuş, konuşmanın gidişatına göre danışman değiştirmeyi öner. Ama haber vermeden değiştirme, sıkıntı olur.
0
prole
(04.10.24)
Bi şekilde kendi kendine bitir tezini. Bitmeyecek gibiyse bırak başka bi yerde başla.
0
1917
(04.10.24)
Ben okula kanıtlarımı sunarak dilekçe vermiştim. Zaten tez zor bir süreç, bir de bununla mı uğraşacağım?
0
charbiel
(04.10.24)
Hayaleti oyna ve bir an once tezini bitir. Baktin ki tez duzeltme almadan veya minor degisiklikle gecebilecek bir tez, hemen savunma tarihi alip juriye gir. Ciddiyim, "danismanim bolum baskani, form icin bile pesinden kosturuyor" diyorsun otesi yok. Bir de "yanina gidince gayet iyi niyetli, konusunca iyi" kismina takilma, aldanma. Sende bir degisiklik oldugunu fark etmeyecegi sekilde mesafe koy arana, uzak dur ve dedigim gibi bir an once bitir.
0
birnevibahar
(04.10.24)
Birebir aynı durumdaydım. Danışmanım ayni zamanda bölüm başkanıydı. Ben aramiyordum da çünkü utanıyordum. Hatırlatma maili yazıyordum. Bir form için üç hafta bekledigimi bilirim. Geciktirdigi için bir dönem uzadı tezi .

Baktım olacak gibi değil. Kendi kendime tezimi yazıp komple bitirdim. Çok desteğe ihtiyacım varsa arkadaşlarıma sordum, istatistik kısmında lisans hocama mail atıp danıştım ve bitirdim.


Hocaya bitmiş halini mail attım. O durumda lütfedip düzeltme vs verdi. İlgilendi. Bir yerde kendi akademik kariyeri için de pozitif puan çünkü. Bence siz de yapabiliyorsaniz bunu yapın. Bu çok zor geliyorsa çok geç olmadan danışman değişikliği isteyin.
0
fraise
(04.10.24)
Prof sa direk değiştir. Görevlerini yapmadıkları gibi bi de yükmüşsün gibi hissettiriyorlar. Benim zamanımda atılma yoktu o prof oyaladı da oyaladı. Yolladığım analizlere maillere 4 sene boyunca hiç cevap vermedi bi de üstüne hele bi dur gibi şeyler söyledi. Gemileri yaktım hakaretlere varana kadar.
Danışman değişikliği dilekçesi verdim bi doçentle konuşup. Doçentken ilgilendi prof olunca yüzünü gören cennetlik.
Oturdum kendim yazdım bitirdim. Savunma tarihi alacağım geri dönüş yok. Okumuyor. En sonunda sinir krizi geçirdim babam aradı hop noluyoruz diye. Doktor olcaz babamıza arattık adamı. Tek satır bile okumadığına eminim. Hemen 1 hafta içinde savunma tarihi aldı bana.
Demem o ki profları çalıştırmak çok zor angarya görüyorlar. Hiç geciktirmeden değiştir ve aptal numarasıyla başına çök. Maille olacak iş değil. Daha çok beklersin. Al bilgisayarını çök odasına.
0
Mirabel
(04.10.24)
Hocanın önceliği sen değilsin. Seninle pek çalışası yok. Sana danışmanlık yapmaya istekli hoca bulabiilrsen danışman değişikliği yap.
0
ferenc
(04.10.24)
1kg baklava yaptir gotur..
dislilerdeki lubrikasyon azalmis, biraz bakim yapman lazim..
0
cooperr
(04.10.24)
Başına gelen bu durum sistemsel bir sorun aslında. Sana baştan kimse tez danışmanlığı yaparım diye söz vermiyor. Sistem gereği yapmak zorunda da değil çünkü bunun için ek bir kazanımı yok. Baştan tez konunun ne olacağı da belli değil.

MREs veya MPhil gibi sadece araştırmaya dayalı bir master olsa, öğrenci araştırma önerileri görülerek kabul edilse öğrenciler bu olmaz. Hocaya kendini bir şekilde sevdiremiyorsan değişiklik yap. Gerekirse yemek falan ısmarla..bunları söylemek acı ama bu iş böyle olur
0
ferenc
(04.10.24)
Frenc, herkes için ayni şey geçerli değil maalesef. Benim hocam bana kendisi teklif etmişti danışman olmayi keza diğer arkadaşlarım da tez danışmanı formunu doldurmadan önce hocalarla gorusup, onaylarini aldıktan sonra o hocalarin isimlsrini enstitüye ilettiler. Başka okullarda nasıl bilmiyorum ama bizde, en son siz hiç form doldurmazsaniz otomatik ataniyordu hoca.
0
fraise
(04.10.24)
@fraise

Devlet üniversitesi değildir o muhtemelen. Devlet üniversitelerinde tez öğrencisi hocaya ciddi yüktür. Birkaç öğrenci seçilip onlara gerçek danışmanlık yapılır. Diğerlerine de yap getir sen diyerek başından savarlar.
Boğaziçi, odtü dahil hiçbir devlet üniversitesinde hocalar tez öğrencisiyle uğraşmak istemez
0
ferenc
(04.10.24)
Ferenc, sosyal bilimler mi bahsettiğiniz? Mühendislikte hiç öyle değil çünkü.

Öğrenci tez yazacak ki, makale için veri çıksın sonra makale yazılsın
Yoksa deneyleri kim yapacak ?
0
jülsezar
(05.10.24)
(3)

Hava Temizleyici Kullanıcılarından Öneri

halen
Merhaba,Hava temizleyici alacağım dostlar bir destek atarsanız süper olur birkaç sorum var.Öncelikle bu ürün çeşidi tek bir noktada durup evin her bir köşesindeki tozu, kiri nasıl emikliyor, evde gün aşırı gezdirmek mi lazım ?Gezdirmenin dışında bunların bir pahalıları ve ebatı büyükleri bir de göre
Merhaba,

Hava temizleyici alacağım dostlar bir destek atarsanız süper olur birkaç sorum var.

Öncelikle bu ürün çeşidi tek bir noktada durup evin her bir köşesindeki tozu, kiri nasıl emikliyor, evde gün aşırı gezdirmek mi lazım ?

Gezdirmenin dışında bunların bir pahalıları ve ebatı büyükleri bir de görece küçük ve uygun olanları var. Bir tane alıp tüm evin hava kalitesini yükseltmeyi beklemektense, her bir odaya fiyatı nebzen uygun olanlardan koymak ne derece mantıklı ?

Bir de en kritik soru ki biri ömürlük, biri f/p ürünü bu dediğiniz ürünler hangileri olur ?

Şimdiden teşekkürleeer,
0
halen
(03.10.24)
ömürlük Dyson, f/p xiaomi.

en çok kullandığınız odaya koyun kafi bence.
0
awlmi
(04.10.24)
Winix alın zamanında çok araştırmıştım, hastanelerde de kullanıldığını görünce tamam dedim bu marka iyi.
ama evi değil anca odanın havasını temizler, toz çekme kısmı yakınındaki yerdeki tozlarıda çekiyor ama odanın diğer ucunda uçan tozu tabiki çekmiyor anca alanına girince çekiyor o yüzden oda kapı girişine koyuluyor genelde.

temiz hava istiyorsanız flitreleri düzenli olarak değiştirmek gerek, onlarda ciddi paralarda, cihazdan önce filtre paralarına bakın bence.

tozdan kurtulmak için robot süpürge alın gün aşırı çalıştırın, havayı temizlesin derseniz hava temizleyici
0
eja
(04.10.24)
Minik bir evim var, o yüzden de Xiaomi Smart Air Purifier 4 aldım. Zaten hava temizleyicilerin metre kareleri yazıyor ona göre bakarsınız. Neyse, benim arkadaş koridorda duruyor (her odanın orta noktası), görsel olarak kötü olsa da kedi tüyü, toz, deri uçuşması her şeyi vööör diye topluyor.

Tek sorun 10 ay içerisinde filtresi ölüyor ve yenisini almak lazım. Yani temizledim tekrar taktım yok, ille de yenilenecek :(
0
charbiel
(04.10.24)
(5)

ikea ingo masa - ahsap boyasi?

fakyoras
selam,mutfak masasi aldim ikea'dan, verniksiz/boyasiz falan cikti :) kurup kutuyu attiktan sonra farkettim durumu. bunu kullanmak icin vernik filan surmeme gerek var mi? ustunu silerken bile takiliyor bez. nasil bir boyayla boyanmasi/verniklenmesi gerekiyor ki normal kullanilabilsin? https://www.ike
selam,

mutfak masasi aldim ikea'dan, verniksiz/boyasiz falan cikti :) kurup kutuyu attiktan sonra farkettim durumu. bunu kullanmak icin vernik filan surmeme gerek var mi? ustunu silerken bile takiliyor bez. nasil bir boyayla boyanmasi/verniklenmesi gerekiyor ki normal kullanilabilsin?

www.ikea.com.tr
0
fakyoras
(03.10.24)
vernik önerisi veremeyeceğim ama bende de var bu masadan ve bu hali çok güzel geliyor. silerken de sorun yaşamadım, yumuşak bezle hafifçe geçebilirsiniz.
0
anna sun
(03.10.24)
Bende de bir koyusu var, kullandıkça müthiş yaralandı (üzerinde yaşıyorum da maalesef). O yüzden benim yaptığımı yapmayın en azından bir koruyucu ile üstünden geçin bence. Benim üstünde güneş lekeleri de var mesela... Kitapları koyduğum yer eski rengi, açıkta kalanlar karardı :(
0
charbiel
(03.10.24)
su urunu aldim koruma icin, el mahkum demonte edip boyayip tekrar montelicem :/ iyi ki sandalyelerden birini montelemistim daha
www.amazon.co.uk

masayi alirken aciklamayi okumadim, boyle bir sonuc cikacagini bilmiyordum :) okumak onemli...
0
🌸fakyoras
(03.10.24)
aha benim duyurum. 5 senedir bu soruyu bekliyorum. hocam aynı masayı ve sandalyesini yaklaşık 7 sene önce aldım. fiyatını bile hatırlıyorum çünkü çok severek aldım. ama sormayın fiyatı yıkılırsınız :) . masayı aldıktan sonra üstüne hiçbirşey sürmedim. masa hala mükemmel durumda. tek dezavantajı renkli bir şey dökülürse leke bırakıyor. ama ahşapa doğal hali ile dokunmak (kimyasal kullanmadılarsa tabi üretimde) çok güzel oluyor. eğilme bükülme form değişikliği hiçbir sorunu yok masanın şu an. hergün aktif kullanıyorum ve çok seviyorum.
0
tukenmez adam
(04.10.24)
ben yemek masasi olarak kullanicam, kesin bisiler dokulur ya. rengarenk olursa da kotu goruntu olusur gibi. sandalyeler de oyle bi de. kesin renkli bir sey dokerim yemek yerken filan, dokulmeme gibi bir ihtimal yok :D

yurtidinsdan aldim cok koymadi fiyat ama 7 yil oncesi icin simdiki tr fiyatindan bir sifir atip bi de 2 ye falan bolmek gerekir herhalde :D
0
🌸fakyoras
(04.10.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.