iki arkadaşız, belli, uzak bir hedefimiz var ve normalde günlük planlarından bile vazgeçen iki tip olarak 20 gündür çalışıyoruz. gerçi henüz kaydolabileceğimiz uygun fiyatlı spor salonu bulamadık, avrupa yakasında avcılar-beylikdüzü civarında gören/bilen olursa selam etsin lütfen, bunu da sıkıştırayım.
bunun haricinde, benim için en önemli motivasyon kavga ve müzik. kavga dediğim, kendimle kavga. durumunu bilmiyorum amma ben 18 yaşına kadar kilo problemi denen şeyin uzaktan yakınından geçmemiş, dana gibi yemiş ve sonraki yarım yıllık süreçte 10-15 kilo alıp götü göbeği dağıtmış, kondisyonu berbat, iki adım atsa götü çıkan, duruşu bozuk, anneannesinin taşıdığı poşeti taşıyamayan birisi oluverdim.
bu yüzden kendimle kavga ediyorum. sınırlarımı zorluyorum, ebemi sikiyorum adeta. bırakacak olsam ellerini hızlı hızlı çarpan, terli, kel bir zenci geliyor gözümün önüne. "IS THIS ALL YOU CAN DO? IS THIS HOW YOU PUSH YOUR LIMITS?!" diye kızıyor, vuruyor falan. çok iyi arkadaşız.
ve müzik... kesinlikle çok etkili. hani bazen oyunda hata olur da "noluyor lan?" dersin ya anlık... müzik dinlerken bazen öyle şeyler oluyor. kaldıramadığım kolumu boşa alıyorum mesela, dambıl küt küt kalkıp inmeye başlıyor. ya da bacağımda derman kalmamış, durucam artık, depar mepar atıyorum.
benim ölümcül etkili 3 şarkım var. daha fazlasını pek dinlemem. aylardır, yıllardır aynı motivasyonu sağlar. two steps from hell'den archangel, heart of courage, protectors of the earth. aha bu üçlü.
minora'dan üçlü var bi de. injustice, silence ve wicked scenes. bunları bulmak imkansıza yakın, ben youtube'da üçünün birlikte çaldığı bir videoyu indirdim o yüzden.
bunun haricinde 3-5 tane daha var. böyle yani. kendimi zorlamak hoşuma gidiyor artık. çünkü zorlamayınca bok gibi yaşadım, kendimle uğraşıyorum. güzel oluyor. oyalanıyorsun, unutuyorsun çoğu şeyi.
0