Ekşi Duyuru

bağlanmaya çalıştığınız sunucu dışarıdan gelen bağlantılara açık olmayabilir.

ne yapmam gerekiyo?

lokalden bağlanmayı deneyebilir misin

sunucu adresine (local) yazarak şifresiz bağlanmayı deneyin. olmadı bilgisayar isminden de olabilir.

büyük ihtimalle bağlandığınız sunucu, senin üzerinde bulunduğun yere izin hakkı vermemiş, yetki verin.

windows tuşuna bas sql server management yaz app kısmında çıkar.

gelen ekranda server name yerine . koy connect de (database engine seçili olması lazım)

elinde back up dblerin varsa restore et yoksa yarat yeni bi db kurcala. servisler açık olduğuna kontrol et (services.msc)

@prezarlatif i.hizliresim.com şu geldi bi tek ya?

sql structured query language demek. veritabanı dillerinin genel standartı.
t-sql, ms-sql server yani microsoft'ta query yazabilmek için özelleştirilmiş sql.
oracle için pl-sql var vs.

basic sql'i öğrenmen yeterli ilk etapta.

@widee

basic sql için önerebileceğin türkçe bi kaynak var mı?

basic derken düzgün ifade edemedim. standart-sql demek istedim.
şurası iyidir. www.w3schools.com

başla başla. o standart sql zaten.

t-sql transact sql demektir. burada tüm işlemler bir transaction olarak ele alınırlar.

oracle'da ise ayrıca commit etmen gerekir.

en basit tanımı bu. t-sql öğrensen de "aa pl/sql çok farklıymış tüh boşa gitti" diyemezsin

w3schools başlangıç için iyi.

(git: www.google.com.tr tikla indir

Evet var, mezun olup da yard. doç. Olan hocamız var. Gerçi bu dediğim bilg mühendisi.
İş derslere izin vermeli ailenin anlayışlı olması gerekiyor.

savunma sanayii doktora yaparken çalışanlarla dolu. gerçi benim gördüklerim dersleri bitirince işe girdiler genelde.

boyle durumlarda genelde tuvalete gidip eksideki basliklara bakiyorum. bilmedigim bir film-sarki-durum vs. oldugunda baya iyi oluyor. iceri gidip orda okuduklarimi kendi yorumummus gibi anlatiyorum :(

ne pislik insanmisim ben ya.

kitabı vardı sahaflarda almıştım. herşey yazıyordu. sen de sahaflara sor.

DÖnemlere ayır ve zaman kronolojisi izle. Başlangıç için en kolayı ve en sevileni her zaman Barok. Youtube'dan baroque diye aratırsan çok şey bulursun. Bach, Pachelbel, Vivaldi ile başlanabilir.

Sonrasında sırasıyla klasik, romantik, impresyonist diyerek gidebilirsin. Oralarda işler karışacak. Özellikle romantik çok ağır, yoğun, resmen yorucu ve ilk başta sıkıcı gelecek. Bhrams ile bir başlayabilirsin.

Müziksel özelliklerden ziyade, bunu resim ve edebiyat ile birleştirebilirsin. Örneğin, barokun özellikleri olan hareketler; klasiğin özelliği olan sadelik, romantizmin özelliği olan felaketler silsilesini resimden görerek müzikten de duyarak pekiştirmek daha rahat oluyor.

"Best Classical Music Pieces" gibi bir albüm indir torrentten, sevdiklerini araştır, tarihsel olarak bir timeline çiz kendine hangisinin hangi akımlardan etkilendiğini hayatında ne olup bittiği bu timeline'a yaz. Klasik müzikten anlayacaksın diye, müzik tarihi etüd etmene gerek yok. Hepsini sevmeyeceksin bile.

Kişisel favorim olan Mussorgsky - Pictures at an Exhibition'un hem piano hem de Maurice Ravel orkestrasyonunu tavsiye ederim.

elitolmakicindinleyin.tumblr.com

senfonikankara.com

ben şuradaki tavsiyelere uyuyorum: www.getintoclassical.com

bir de bugün bilmediğim enstrümanlara bakarken şu videoları gördüm, örnek: www.youtube.com

bu ikisine ek olarak wikipedia'dan da müzikal terimlere falan bakıyorum.

59 60 değildir olmaz

ozel ogrenci olarak girersin, yani egitimine baslarsin ama yds'yi egitim suresi icinde vermezsen mezun olamazsin.

tabii ki dersler turkce ise. yuzde 100 ingilizce bir bolumse almazlar.

roy jones jr. - ya'll must have forgot
roy jones jr. - can't be touched

charli xcx

ellie goulding ( hatta www.youtube.com )

m83

Stevie wonder superstition misal

Kanye West - stronger
Lmfao - ill award you with my body
David Guetta - play hard
Britney Spears - work bitch
The Kills - Future starts so slow

Ilk aklima gelenler bunlar ama 8tracks'den liste halinde de bulabilirsin bence.

virus uyarısı verdi.

Sbf için söylüyorm fakültenin sitesinde var ders programı duyurularn arasinda da var

bölümün sitesinde mevcut hepsi zaten

bulamadım işte keşke link verseniz

sigorta yapmazlarsa bir şey olmaz. sigorta yapmamalarını söyleyin, yoksa pasaportunuz gider.

yaptılar sigortamı.

havaalanndan geri mi gönderirler?

stajyer sigortası etkilemiyor diye biliyorum ben ama, yine de bi sor onu bence onu babanın çalıştığı kuruma.

sigorta yapıldıysa sıkıntı. geri gönderirler, geçerliliği geçmiş olduğu için kimin üzerinden aldıysan pasaportu, o kişiye idari soruşturma açılır. emniyetin dediği bu.

edit: stajyer sigortasında bir fark var mı bilmiyorum.

@letheavendangered eksik biliyor.
hayır soru olmaz.
gerçekten stajyer sigortasıysa yaptıkları ve sadece sigorta giriini kapsıyorsa yani pirim ödenmeyecekse hayır sorun olmaz.
hayır ama düzenli/sürekli yarı zamanlı/pep stajyersen ve dolayısıyla sigortan sürekli devam edecekse sorun olur.

yani döndüğünde bir polis seni aradığında -aramaları muhtemelen- ve senin sigortan var görünüyor pasaportu neden hala kullanıyorsun dediklerinde senin "hayır ben stajyerdim, bakın bu da ispatı zaten şu anda da stajım bitmiş durumda" diyebilmen gerek.

tecrübe ettim, sorun olmadı.

@jimjim

stajın bitmesine 2 ay var fakat 1 ay sonra 1 haftalığına macaristan'a gitcem, havaalannda gidemezsin geri dön derler mi?

o arada sgk'nın sitesinden kontrol edebilirsin pirim ödeyip ödemediklerini. stajyerlere, üniv.'de yarı zamanlı çalışan öğrencilere aynı çeşit : stajyer sigortası yapıyorlar. eğer öyleyse sorun olmaz.

ayrıca pasaport şube amirliği (netten tel.nu bulabilirsin) çok şaşılacak şekilde tel.lara cevap veriyor ve baya baya yardımcı oluyorlar. arayıp sorabilirsin.

kuvvetle muhtemel zorunlu staj ise sorun olmaz. zorunlu stajda yapılan sigortayla bilinen anlamdaki standart sigorta aynı şeyler değil. prim yatırma meselesi. yukarda bir arkadaş da bahsetmiş.

selam, şu havasız ortamın durum ve şartlarını açıklarmısın lütfen?

Linki koymayi unutmusum;

www.sabanciuniv.edu koymayi unutmusum

evet sabancı ücretlerini yıllık olarak alır program başına değil.

indirdiniz ama indiremediniz?

altyazi ile filmin ismini ayni yapin. bir de mx player kullanin. cok daha kullanisli oldugunu goreceksiniz.

bs playerda altyazı ile film aynı klasorde ve aynı isimde olması gerekiyor. bunu en kolay pc ile halledebilirsiniz. fakat pc ile uğraşmak istemiyorum diyorsanız file manager diye bir program var onu indirip downloads klasorunden altyazı dosyasını alıp filmin olduğu klasore kopyalayabilirsiniz. ama altyazı ile film mutlaka aynı klasörde ve aynı isimde olması gerekiyor.

mx player kullanıp doğrudan oradan istediğiniz altyazıyı da seçebilirsiniz bu arada.

"we arrived at the station at 11"

"go" gibi aynen işte...

tabi istisnaların kaideyi bozmadığını da unutmayalım:
"I arrived home at about 11pm yesterday"

gri keten pantolon ya da açık renk kadife olabilir.

beyaz çorap.

nescafe renginde keten pantolon.

aslında her renk ile gider.

pantolonu bilemiycem ama içine desensiz beyaz tişört şahane gider.

bundan daha açık renkse koyu tonlu bir pantolon gider

www.dizi-mag.com kesinlikle, ben de izliyorum tavsiye ederim.

dizi-mag'de bulamadım friends'in ingilizce alt yazısını.

online olarak bulmak zor olsa gerek. en temizi torrent yoluyla indirmek gibime geliyor.

kulak pamuğuyla hafif tiner sür hareket ettirmeye çalış.

tek cevap: aseton.

neden ?

hiç duymadım sola yaptırılır diye bir şey. benimki sağda. yazı tura at sen en iyisi.

Görünsün dikkat çeksin istiyorsan saga istemiyorsan sola yaptır. Çünkü; sag kolunu aktif kullandıgın için haliyle sürekli göz önünde bulunacak haliylede dövme daha çok göz önünde olacak. Sosyal hayatında oluşturabilecegi olumsuz etkenleride göz önünde bulundurmanı tavsiye ederim. Malum bok çukurunda yaşıyoruz. Tabii eger Türkiye'deysen.

Edit: Aptalca önyargılara takılma saga sola yaptırılır diye kim ne yorum yaparsa yapsın senin nerende hoşuna gidiyorsa orana yaptır.

www.ykykultur.com.tr
sermet çifter de ara sıra oluyordu böyle şeyler.

görece daha az rastlarsın ama akbank sanata da bakabilirsin.

4-6 gol oynadım şahsen.

h2

kg

hatırlatırız , hatta bunu hatırlatmak ıcın duyuru bıle acabılırız ıstersen ..

ben bi sk anlamadım?

bende başvuruyorum bu hafta çıkarsa bi bira da benden sana

yani eğer kabul olursa buraya yazıcam erasmus'um kabul oldu diye.

siz de diyceksiniz ki 'zamanında böyle bi duyuru açmıştın, biramı isterim' ben de size bira ısmarlıcam izmir ya da istanbul'da.

zirve düzenle bence, hep beraberkene herkese ısmarlarsın.

hibeyi direk biraya yatıracaksın herhalde :D

Adam Film’den açıklama;

Bilindiği gibi her yıl ocak ve şubat aylarında televizyon kanalları birçok dizisinin yayınına ara vermektedir.
Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi dizisi de aynı nedenlerle 8 Şubat 2013 ve 22 Şubat 2013 tarihlerine yayınına ara verecektir.
Diğer yayın günlerinde Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi izleyicisiyle buluşacaktır.Çekimlerimiz ve senaryo kurgumuz sezon başında planladığımız gibi ilerlemektedir.
Bilgilerinize sunarız.

yüksek lisans bursu bilgilendirme toplantısına gitmiştim bunların.

mail atarsan en iyi bilgiyi çabuk alırsın diye düşünüyorum.

direk daad.de ye mi mail atayım?

şu adresleri buldum;

: BKP.Berlin@daad.de
E-Mail: Info.Berlin@daad.de

bunlardan birine mi?

bende y.lisans toplantılarına katılmıştım. almancan iyiyse her türlü elinden tutarlar bence. daha yerel türkiye ofisi gibi bi yere mail at bence bu çok genel

tabi istanbul ofisleri var. o daha iyi olur bence de

pazar geceleri 1 erkek 1 kadın'dan sonra yayınlanıyor.

the kötü..
benim tanıdık mod var yaptırırsan dövmeni burda sana açarız bi account hemen diyen adamın yaptığı işe güvenilir mi?

çok kötü.

sebeplerini de açıklasak?

www.facebook.com
feyzbuk da paylaştıkları fotolarda şop var, dövme üzerine herhangi bir şop uygulanmamış ama gene de kıllandım. çalışmları amatörün biraz üstü.

daha sağlam dövme sanatçıları var istanbul da baaaaak;
www.facebook.com

www.facebook.com

www.facebook.com

www.facebook.com

3 ün 5 in hesabını yapma nede olsa ömür boyu kalacak vücudunda, abuk subuk yerlerde yaptırma pişman olursun.

ben tanımam etmem ama başlıkta herkes övüyor.

gayet iyi, önümde kaç kişiye dövme yaptı biri de kalkıp demedi burası böyle oldu şurası şöyle oldu herkes çok memnun, ki benim dövmemin sahibi de kendisi. kime önerip yolladıysam yanına, onlar da başkalarına önerdi, gelip teşekkür ettiler bana.

4 dövme sahibi olara söyleyebilrim ki adam yetenekli değil. sıradan bir dövmeci. kopya transfer gibi gözüküyor işleri. el yazısı dövmelerine bakarak da anlayabilirsiniz bunu. harfler tek seferde çizilmemiş. resim yapabilen bir dövmeci tercih edin. sırtımdaki büyük dövmeyi, pc eknranındaki fotoğrafa( gerçek fotoğğraf çizim fln değil) bakarak yapmıştı dövmecim. aramaya inanınız, ömür boyu kalacak güzel olsun.

ekşi tattoo'nun nasıl olduğunu bilmiyorum ama barceloman'ın önerdiği Fahrettin Demir'e ( www.facebook.com ) gözüm kapalı güvenirim. ki ona yaptırdım ve çok memnunum...2. dövmemi yaptırmak için sabırsızlanıyorum..

Bir fenerbahçeli olarak çok çok sevindim. Galatasaray'ın duruşunu çok severim ayrıca, yakışır. İnşallah başarılı olurlar, ülke futbolu ilerler.

Hakkaten cok iyi oldu, cok da guzel iyi oldu taam mi. Insallah kadikoyde bi guzel cakarlar da bizimkiler koltuk sevdasindan vazgecer.

Fenerbahceliyim.

çok büyütülecek olaylar değil. basıyorsun parayı alıyorsun, ki bu ülkede bu işlere aşırı paralar harcanıyor zaten. 5-10 milyon euro çok büyük para değil bence bu işler için. drogba dediğin zaten 35 yaşına gelmiş, sneijder desen disiplinsiz, kafasına esti mi orta sahadan şut çeken bir adam. büyütülecek topçular değil bence, duyanda 80-100 milyon euro verip iniesta'yı, messi'yi transfer ettiler zannedecek.

edit: yancı tikciliğe hayır

edit2: ne eziklik yaşıyacam? fenerli değilim ki ayrıca. ben takım tutmam hacı, iddaasporluyum ben. senin dediğin olaylar geçmişte kaldı, futbolda 1-2 sene uzun bir zaman. şınayder bu sene interi neden sırtlayamadı o zaman? ben söyleyim, eski şınayder değil çünkü, form düşüklüğü var ve avrupada yetersiz kaldığı için buraya geldi.

kıskanıyorlar ne olacak. kendimden biliyorum.

drogba konusunda süphelerim var fakat sneijder transferi cidden başarılı

fb

@eyyor....

abi çok net eziklik psiokojisi yaşıyosun. drogba geçen sene chelsea ya, sneijder intere evvelki sene cl yi kazandırmış oyuncular kalkmış abartılacak oyuncu değil diyosun. tabi bi baroni bi selçuk olamaz:(

Senelerce yok ekonomik zorlukmuş, futbolcular paralarını alamıyormuş, halkın takımıymış, yabancı sayısı en az takımmış, türk oyuncu yetiştiriyormuş, avrupa fatihiymiş sömürünün, demogojinin kralını yaptılar. Roller biraz değişsin, onlar oynasın zengin piçi oktay rolünü artık. Rakipte ona göre motive olsun. Yıllar boyu gsye kritik haftalarda Anadolu'dan akan puanın haddi hesabı yok.

parayı bastın mı çinde de oynuyor, parayı bastın mı türkiyede de oynar, parayı basarsan karabüksporda da oynar. o yüzden transfer başarısı falan değil, ama büyük isim.

sneijder de aynı şekilde. 10 gün boyunca parayı basacak birini bekledi, kimse parayı basmayınca en çok parayı basan gs'ye gitti.

drogba iş yaparda sneijderden bu sezon ümitli değilim

'drogba geçen sene chelsea ya, sneijder intere evvelki sene cl yi kazandırmış oyuncular'

şunu yazman futboldan anlamadığını ortaya koyuyor zaten. evelki sene olan şeyi övüyorsun bana. soruyorum o zaman sana, peki inter bu sene ne bok yedi onu söyle önce bana?

sen evvelki seneden bahsediyorsun ama bu işlerde 1-2 ay bile çok önemli. elvir baliç mesela, zamanında 2 idmana çıkmayınca birden form düşüklüğü yaşayıp dibi boylamıştı, ondan sonrada toparlayamadı hatırlarsanız. neden? çünkü ortada kıyasıya bir yarış var.

gerçeği bilmem de pes ve fifa'da deli takım oldular. onu düşünüyorum sadece.

neverletyougodown +1

Dediklerine harfi harfine katılıyorum. En doğru tespit burudur.

olur. yakin arkadasim - su an burayi okuyor olabilir de - 2.99 ile almanya'da eyalet universitesine kabul edildi. yazismalarda samimi olun ve bunu cok istediginizi belli edin.

Yüksek lisans düzeyinde öğrenim görüp tez yazacak kadar almancan olduğuna inanıyorsan almanya'da büyük ihtimalle bulursun. Avusturya'da hayli hayli bulursun. İtalya ve Norveç'i bilmiyorum.

Burada en büyük engel dil, olmadı ingilizce programlara başvur derim.

zaten bu saydığım ülkelerdeki ingilizce programlar için söylemiştim. belirtmeyi unutmuşum.

Alırsın abi bence, başvur. Şansın az değil yani.

almanyada bulabilirsin. ama muhtemelen lisans dalında 4-5 (artık profesörü ne kadar ikna edersen) derse girersin. bittikten sonra master'a başlarsın. almanya için durum bu.

Norvecte benim bildigim ingilizce egitim veren ntnu var. Basvurunu almadan once bir form doldurtup on elemeden geciriyor. Gayet yuksek gpa ve ieltsim olmasina ragmen gecemedim. Almanya ve avusturya icin almanca şart gibi. En yuksek sans paran coksa kuzey, degilse orta ve dogu avrupa taraflarinda.

tchibo'dan kahve makinesini tavsiye ederim
her ieşe yarıyor
1.bp.blogspot.com

Çok kahve içerim diyosan filtre kahve makinesi,yok ben günde 1-2 bardak içerim diyorsan french press de aynı işi yapıyor zaten.30-40 Tl'ye filtre kahve makinası bulabileceğini sanmıyorum,zaten bulursan da alma hayır gelmez o fiyata.

french press candır. French press için çekilmiş kahve alıyorsun, istediğin zaman zevkine göre yoğunlukta kahve ve sıcak su ekliyor, birkaç dakika demlenmesini bekleyip basıyorsun, o kadar.

french press ve kahve makinesi ayni isi yapar bence kaliteli bir french press al uzun ömürlü olur :) hem bi senede farkli farkli kahve cesitleri denersin tchibo da var bir sürü, tchibo nun kilerde sahane :D fakat french press icin cektirmen lazim :)

Ben Tchibo'nun Cafissimo isimli makinesini kullanıyorum. Çok memnunum...

ben tchibonun filtre kahvesinden almıştım evde french press ile denedim mağazadaki filtre kahve gibi olmuyor tadı,tuhaf bir tat alıyorum evde yaptığımda.orda çalışan bayana sordum filtre kahve makinasında yavaş yavaş uzun müddet demlendiği için öyle lezzetli oluyormuş yoksa kahve aynıymış. diyeceğim french press makinanın yerini tutmaz(tutmadı)

Azar'ın bütün kitapları iyidir. Betty Azar.

THAT ONE: 2.bp.blogspot.com

+1 lerimi bekliyorum

toefl'ın grammarine çalışmak için longmann'ın toefl kitabını almalısınız

ielts'de grammar kısmı yok ama şu işe yarar: ielts-simon.com

onun dışında genel olarak elimde 26 kitaplık bir liste var

Grammar Reference and/or exercise books

1. “Oxford Guide to English Grammar” by John Eastwood
2. “An A-Z of English Grammar and Usage” by Geoffrey Leech
3. “Practical English Usage” by Michael Swan Allsop
4. “Cassell's Students' English Grammar” by Jake Allsop
5. “Cassell's Students' English Grammar Exercises with answers” by Jake Allsop
6. “A Practical English Grammar” by A. J. Thomson & A. V. Martinet
7. “A Practical English Grammar Exercises 1” by A. J. Thomson & A. V. Martinet
8. “A Practical English Grammar Exercises 2” by A. J. Thomson & A. V. Martinet
9. “Advanced English Practice” by B. D. Graver
10. “How English Works” by Michael Swan and Catherine Walter
11. “English Grammar in Use” by Raymond Murphy
12. “English Grammar in Use Supplementary Exercises” by Louise Hashemi and Raymond Murphy
13. “Essential Grammar in Use” by Raymond Murphy
14. “Essential Grammar in Use Supplementary Exercises” by Helen Naylor and Raymond Murphy
15. “Advanced Grammar in Use” by Martin Hewings
16. “Collins Cobuild Student's Grammar”
17. “How to Teach Grammar” by Scott Thornbury
18. “Elementary Language Practice” by Michael Vince
19. “Intermediate Language Practice” by Michael Vince
20. “First Certificate Language Practice” by Michael Vince
21. “Advanced Language Practice” by Michael Vince
22. “Oxford Practice Grammar Intermediate” by John Eastwood
23. “Oxford Practice Grammar Basic” by Norman Coe, Mark Harrison, Ken Paterson
24. “Oxford Practice Grammar Advanced” by George Yule
25. “The Heinemann Elementary English Grammar” by Digby Beaumont
26. “The Heinemann English Grammar An Intermediate Reference and Practice Book” by Digby Beaumont and Colin Granger

cahit tomruk +1

ama grammer'in yanısıra sınava yönelik çalışma da yapmak gerek.

www.idefix.com

bunu oku (Malcolm Gladwell - Outliers). linkteki turkce kitap ama D&R'da falan ingilizcesi mevcut. Hem de biseyler ogrenmis olursun.

(bkz: the catcher in the rye )

www.isbank.com.tr

geçen gün yatırırken bana da 4 tl dedi. şimdi babam geldi önüme bi makbuz koydu. geçen hafta bana para yolladılar. ve havala ücreti 0 tl yazıyor.

hatta önce o da 4 tl kesilceğini görmüş sonra başka yerlerde girmiş ve 0 tl istedi diye iddaa ediyor.

bankamatik yoluyla iş hesabımdan başka bir iş hesabına para gönderdim. 4 TL aldı. eğer göndereceğiniz hesabın bulunduğu şubenin bankamatiğinden yaparsanız ücret almıyor.

internet bankacılığından da bedava bildiğim kadarıyla

paris tabiki. zaten parayı ulusal ajans veriyor bir miktar, 200 euro falanda sen koyarsın aylık halledersin. hazır paranın bir kısmı veriliyorken 4,5 ay paris'de kal bence. bu polonyaya falan gidenleri hiç anlamıyorum o parayı arttırıp biriktirmek için mi gidiyorlar. hazır para geliyorken en pahalı şehirlerde yapmak lazım londra,paris,barcelona,milano gibi

erasmustan beklentin nedir biraz da o var. ben olsam lyon yazardım. ne zaman istesen 2 saatte paris e gidebilirsin. tgv asrın buluşu. erken bilette acayip indirimler var. paris mi lyon mu sorusuna aynı cevabı verecek insanlar bulabilirim sana. ben lyonda kaldım bu cevabı veriyorum, onlar pariste kalmalarına rağmen bu cevabı verecekler. paris insanı yoruyor ayrıca dediğin gibi pahalı. parisin elitinde olmayacaksan sürünerek pek tadı çıkmaz açıkçası.

Barcelona - diğer ispanyol şehri - paris - lyon derim ben. Nedenleri: tanıdığım ispanya'nın köyüne giden insanlar bile çok eğlendi cidden, Paris ise zaten belli. Umarım barcelona olur.

1- barcelona 2- lyon 3- lleida 4- paris

ne icin gitmek istedigine gore degisir ama bence barcelona-lyon-paris lleida. buyuk sehirler arasindan barselona, kucuk (gorece) sehirler arasindan lyon. lleida da hic bir sey yok. dag basi gibi bi yer ama erasmusu bolsa zaten erasmus hayati her yerde ayni. katalunya'da itina ile katalanca konusulur, ispanyolca derdin anlatilir etrafindaki katalanlara. o yuzden sirf ispanyolca ile katalanlarla kaynasmak zor bir olay.

kisaca paran coksa paris, barselona.
paran azsa lleida, lyon, barselona, paris
gezmek icin lyon, barselona, paris, lleida
ortam barselona lyon paris
farkli bi sey olsun diyorsan lyon, lleida

gibi gibi.

Kendini gelistirdigini bir sekilde belgelemedigin (kanitlamadigin) surece bir faydasi yok. Onun yolu da sertifika almak ya da onlara "su projelerde calistim" seklinde bir portfolyo sunmaktan gecer.

Avrupa'da muhendislik yuksek lisansi yapmis biri olarak en onemli kriterin ortalama ve mezun olunan okul oldugunu dusunuyorum.

ortalama kas, toefl ielts Allah'ın emri zaten, ek olarak bölümdeki yurt dışı bağlantısı yüksek en taşaklı hocalardan ders al, kendini tanıt, sevdir onların referansı çok önemli.

itü'lüyüm.

daha zor soracaklar.
itü hocası işte. yazın olan bütler için ben yoktum ondan bu kadar kişi geçti ben bu seferki bütlerde zor sorayım da geçemez o zaman kimse diyen hocalar tanıyorum. Allah kolaylık versin.

bir de şu var. büte kalacaksın eyvallah. finale gir. öğrenci işleri daire başkanı yök'ün finale girmeyen de büte girer lafını sallamadan finale girmeyenleri büte sokmam demiş fakülte sekreterine. olmaz yae öyle şeyler diyorsan burası itü herşey normal derim.

bi çok okula yeni geldi bu sene. eğitmenler olayı kişiselleştirdiği sürece zor olur. yani evet. hocasına göre de değişir elbet ama kuvvetle muhtemel, daha zor olur.

norveç de öyle galba. isveç de öyleydi ama bir kaç sene önce vazgeçtiler o politikalarından.

hangi birların kullanma klavuzunda yazıyor bu ? kardeş biz anca efes tuborg içebiliyoruz onlar bile ateş pahası olmuş. /:

yine de köpürtmek komik geliyor şahsen.

yazık ediyorsun biraya. boşa akıtılır mı hiç , nimet o.

garip ve bence saçma. Onun yerine düzgün bir bira bardağı alıp ona koyun, köpüğü üstte toplanıp biranın tadını daha güzel korur.

belçika da, hollanda da almanya da falan böyle bi rajon var. bardağın üstünü köpükle doldurtukktan sonra veriyolar birayı.önce köpüğü içiyosun sonra birann tadı daha net geliyo. yoksa öbür türlü tüm biraların tadı aynıymış gibi.

@bazardakiartist abi tuborg un sitesinde de yazıyo

bira ansiklopedisi diye bir şey okumuştum yıllar önce çalıştığım kitapçıda, biranın en makul olanı 5 cm köpüklü olanı yazıyordu ve @merkezefendi'nin dediği gibi batı avrupa civarında ve ingiltere'de işin hası böyledir diye biliyorum. Belki yamuluyorumdur.

efes'in unfiltered birasında çalkalayın yazar, keza guinnes de çalkalanarak içilebilir ama hem şiddetini abartmamak lazım hem de her birayı çalkalamamak lazım. garip bir davranış bence, efendi gibi için .)

biranın tamamı değil de, uzun bira bardağına dökülen biranın şişede kalan yaklaşık altıda biri çalkalanıpta bardağa boşaltılır.

temizlenmesi gerekiyodur belki de. komple o peteği çıkarıp içini tazyikli suyla temizlerseniz yanmaya ısınmaya başlar

hava yapmış olabilir. havasını alın.

peteğin sonunda bi civata vardır onu gevşetin. biri dibine bez tutsun bir de maşrapa vb bi tas. akan siyah su leke bırakır.
dikkatli olun.

bunlar için tesisatçı çağırmayayım mı?

hava yapmıştır +1

tesisatçıya gerek yok. hafifçe o dibindeki civatayı gevşet. tıslamaya başlar zaten. bir noktadan sonra su gelmeye başlar. tamamen su gelmeye başladığı andan itibaren tekrar cıvatayı sık. sorun çözülmüş olacaktır.

bi tornavidayla havasını alın. ama ağzını yüzünü yaklaştırma bunu yaarken, kaynar su var onun içinde. havası başta tazyikli gelicek baya, tazyik azalınca, bitmeye başlayınca tamamdır, sık tekrar civatayı.

son petekse eğer havasını aldıktan sonra önceki peteklerin vanalarını biraz kısarak bunun sıcaklığını arttırabilirsin

tüfek, mikrop ve çelik
neye göre gelişkin de diyebiliriz bence ayrıca :)
bir de belki biraz alakasız gelebilir ama emin malufun çivisi çıkmış dünyası da güzel.

Varsayımın direk faul aslında da leo hubermann ın feodal toplumdan yirminci yüzyıla diye bi kitabı var enteresan gelebilir

yok fon kesilmesi falan resmi açıklama yapıldı

sesin verilen/bahsedilen madde içindeki hızı biliniyor, (sesin) maddenin içinden geçtiği süreyi hesaplayarak/ölçerek maddenin kalınlığını bulabiliriz/ölçebiliriz.

aşağı yukarı böyle bişey sanırım. teknik terim vs. varsa bilmiyorum.

pitot tüpü ve anemometre(sıcak tel) akış hızını ölçer diye hatırlıyorum. Yoğunluk ve alan bilinmediğini varsayarsak debiye ulaşamayız deyip eleyebiliriz.

hassasiyet önemli, havanın debisini ne miktarda etkileyebileceğin önemli, hava miktarı ve boru çapı önemli.

çok hassas değilse sıcak tel-yüzey yöntemi uygun olabilir. çoğu otomobilde motora giden hava akış sensörü bu şekilde çalışır.

doktora git.

sigarayı bırakır gibi bir anda bırak. şimdi kapat bilgisayarı ve bi daha açma. açacak gibi olursan git başka şeyle uğraş çık dolaş. sevgilini düşün, onun için ne yapayım de mesela.

internetini kapattır. kapattıramıyorsan, adam ol, dediğini yap, pc'yi camdan at.

bildiğim kadarıyla okul kendisi belirliyor bunu gelişmiş ülkelerde. ingiltere'de genellikle üniformalı kolejler. amerika'da da özel kolejlerden üniformalı olanlar var.

en.wikipedia.org

ABD'de eyaletten eyalete, hatta sehirden sehire durum degisebilir. Ama genel olarak benim gozlemledigim, ozel okullar uniformali, devlet okullari serbest. Ama bilader, kizlar Subat'tan itibaren bi soyunmaya basliyor, okula mi gidiyo, plaja mi gidiyo anlamiyosun. Hepsi degil tabii, bazilari. Cok abartiyolar yani. Zaten mini sort neredeyse bi standart olmus. Erkekler de sort, t-shirt parmakarasi veya spor ayakkabi seklinde genellikle.

avusturalya da gördüğüm öğrenciler tek tip giyiyordu,küba öyle ,almanya da rastladığım öğrenciler serbesti,hollanda ve belçika da serbest giyinmiş öğrenciler gördüm,filipinler,hindistan da tek tip bu liste uzar bunlar sadece benim rastladığım görüntülerdi, gördüğüm bölge veya okulu kapsıyabilir kesin bilgi değildir.

ücretsiz olanı görmedim, duymadım (olmadığı anlamına gelmiyor, belki ben iyi araştırmadım). kaldı ki ücretsiz olmayı bırakın, avrupa birliği vatandaşı değilseniz onların ödediğinin kat be kat (ben beş katı olanı gördüm) fazlasını ödüyorsunuz.

delft paraliysa hepsi paralidir. yalniz soyle:
EU/EFTA* nationals € 1,672 per year
Non-EU/EFTA nationals € 8,818 per year (a.k.a turk vatandasi)

1700€ odenir de 8800 € nedir arkadasim yahu?!

evet, vizesinden okul seçimine kadar çok yardımcı oluyorlar. ama bu tür kuruluşlarda belli başlı birkaç okulu önerip durma problemi oluyor. o yüzden iş okul seçimi aşamasına gelince mutlaka kendi araştırmanızı da yapın, illa onların tavsiye ettiği okullara gitmek zorunda değilsiniz, yine de başvurunuzu yaparlar.

ingiltere için british education bureau önerebilirdim ama diğerlerini bilemiyorum. akare gibi eğitim fuarları oluyor bir de.

internette mezunusa.com'un benzeri forumlar vardir mutlaka. onlari bul ve uye olup sorular sor. gecmiste sorulmus sorulari ve cevaplarini oku. en saglam bilgiyi oradan alirsin.

belki surda bisey vardir:

(bkz: yurtdışında yüksek lisans yapmak)
(bkz: rusya'da yüksek lisans yapmak)

sunlar da cerez olarak:

(bkz: yüksek yüksek lisanslara başvurmasınlar)
(bkz: yüksek yüksek lisanslara tez vermesinler)
(bkz: yüksek lisans tezine kola dökmek)
(bkz: yüksek lisans düzeyinde bir beyinsizlik)

sorunuza cevap değil ama avrupa'da özellikle hollanda'da ingilizce yüksek lisans bulmanız çok kolay. yani sosyal nedenler haricinde daha o ülkeye gitmeden dil kursuna yatırım yapmayabilirsiniz.

eğitim danışmanlıkları bazen çok fena para tuzağı olabiliyor, bazen de işe yarayabiliyor. çevremde ikisinin de örnekleri oldu, bu yüzden etrafınızdan referanslı bir yerlere danışın derim. bir de en genel strateji önce kendi ilgi alanlarınıza göre bir kaç üniversitenin websitelerine dalıp çıkmak. altını üstüne getirin, artık neredeyse her okulun websiteleri son derece kapsamlı.

unutulmazfilmler.com

hdfilmsitesi.com'da olabilir. çok güzel film bu arada.

www.goalsarena.org

yenisahra'da (Göztepe-Kozyatağı arası) Optimum Outlet var.

nerede oturuyorsun?

anadolu yakasında optimum outlet avm var, sahilde pendik, maltepe civarlarında outlet merkezleri var.

4. levent - sanayi mahallesi yolu üzerinde var bir kaç outlet.

osmanbey de oturuyorum fakat haftasonu gidebilirim her yere malum aylık akbil var:)

bir de gideceğime değer mi o avm'ler? yani ne gibi outlet mağazaları var?

Beyoglu tünele git terkos, iş merkezi var ben gayet zaranın topshop'un düzgün parçalarını seçip alıyorum ordan olmadı Atlas pasajına bak.Sanırım istiklaldeki mangonun üst katında outleti var.Bunlar beyoglundakiler tabi

optimum gitmene değer. YKM'nin içinde Lee ve Wrangler reyonu var, oradan kot alabilirsin. 80 TL'dir kotları. Ayrıca LTB mağazası da uygundur. Fakat haftasonu gideceksen eğer erken saatte git. Öğleden sonra kalabalık oluyor.

ltb ve ya lee çokta uygun değil. 80 lira varebiliyorsan jean'a hiç bakma outletlere.
not:adam aylığım var demiş

nasıl jean'e bakmayayım?

neye bakayım ne anlamda aylık meselesi anlamadım:d