1. soru için; hayır siz yeminli tercüman olmadığınız müddetçe sizin tercümelerinizi noterler onayla(ya)maz. eğer onaylarsa hukuken kendisi sorumlu olur.

biz izmir atatürk lisesi olarak tez baskısı için can fotokopi'yi kullanıyorduk oldukça da kaliteli bir hizmet veriyorlardı ama fiyatları hakkında hiç bir fikrim yok. sitelerindeki iletişim adresinden fiyat alabilirsiniz sanırım:

www.canfotokopi.com.tr

küçük park metro karşısında sayfası 4 kuruş. cilt için fiyatlar değişir tabi

mecidiyeköy - avcılar metrobüs.
oradan da minibüs,otobüs ne bulursan..

iett E-60 otobüsüne binin

metrobüs'ü kullanacaksanız k.çekmecede inip 400'e binin, avcılardan bir dünya yol yürümek gerekiyor.

mecidiyeköy çift katlı ekspres hatlar var. şöyleki. çekmeden beylikdüzü migros(10dk) ordan bu otobüsler geçiyor.

-ulaşım problem olmaz.

kasımpaşa'da sayın recep tayyip erdoğan stadı var.

suya hapsettim bi yerde varsın ama ölüsün gibisinden bir şey olabilir. deniz seki şarkılarından anlam çıkartmak zor iştir aşar bizi.

1.tahmin: gözyaşına vurgu yapıyo olabilir
2.tahmin: rüyalardan yola çıkarak; rüyanı suya anlat derler büyükler.çünkü rüyanın anlatılması doğru değilmiş, suyun dili olmadığından sırrını tutarmış, eğer sıkıntı verecek bişeyse de suyla gidermiş.

water prison jutsu.

sunshine cleaning de olabilir.

life is beautiful
seven pounds
pursit of darknes

le concert
v for vendetta

oha,nasıl yazılmaz arkadaş.

never back down

umudunu kaybetme 'yi niye kimse yazmamış ki ya.

Patch Adams

127 hours bu alanda bütün filmlere bedeldir herhalde.

suet ayakkabi boyasi ise yarayabilir belki?

siyah pantolonuma aynı şey oldu kumaş boyası işe yaradı, ilk yıkamalarda boya akıyor biraz sonra düzeliyor.

kumaş boyası olur... o değil de benden başka pantol diyen birisine hayatımda ilk defa rastladım çok mutluyum... msn var mı kardeşim??? hee o ıslaklık mı... sevinç gözyaşları...

tuhafiyecilerde sise icinde satilan su bazli kumas boyasi ile uygulama yapin ,tamamini batirmaminizi salik veririm, once kucuk bir parca da deneme yapin sonra geri kalan zarar gormus bolgeye uygulayin, bunlarin bir de kaynatmali mi filan olanlari var toz halinde, bir sorun hangisi daha az boya verir diye de....

@maxpainn: gunluk hayatta pantolon diyorum, yazarken zor geldiydi, olur mu ki yine:))

www.speedtest.net başka bir sayfa download falan açık olmasın ama test sırasında.

1018 kb/s yazmiyordur, 1018 kbps yaziyordur? eger oyle ise download olarak 1 mbit, upload olarak 512k durumundasiniz. anormal gozukuyor her halukarda degerleriniz. upload 509 kbps olabiliyorsa download daha yuksek olabilmeli.

100mbps sizin modemle kurduğunuz ağ bağlantı hızı. yani otoyol duble ama sizin araba kadranda 250 yazmasına rağmen 60'a çıkıyor en fazla. müşteri hizmetleriyle bi konuşun, görevliyle aynı şeyi söylerlerse boş yere 8mbit parası ödemeyin.

ttnet 8mb sözleşmesinde hız 8 demiyor 8e kadar diyor. 2 de olabilir 6 da yani. bilginize.

@layer26 ve @entrapmen: hayir aynen 1018 kb/s yaziyor kbps degil, ama belki onu kastediyor.
speed test sitesi mukemmel, cok tesekkurler. sonuclar soyle:download 0.86 Mbps, upload: 0.42 Mbps, bu degerleri mi ben 8 megabitle karsilastirmaliyim? Korkunc o zaman.

modem arayuzunde hatali isimlendirilmis diyelim oyleyse. sonucta 1 mbit download hiziniz var. teorik hiz bu, speedtest'de gorunen ise pratik hiziniz.

ben olsam tekrar tekrar arayarak ttnet'i rahatsiz ederdim. kontrol edilip geri bilgi verilmemesi durumunda hattimi tasitacagim seklinde tehditlerde bulunurdum. bu tur durumlarda inceliyorlar. benim tahminim daha ust hizlarda hizmet alabileceginiz yonunde. ha bu 8mbit olmaz ama daha iyimser rakamlara ulasirsiniz.

ayrica duzelme olmazsa gercekten tasitin internetinizi. ornegin biri'yi tercih edip, sorunu ttnet ile onlarin cozmesini saglayabilirsiniz. nasil olsa odeyeceginiz ucret ayni. (tivibu gibi hizmetlerden yararlanmadiginizi varsayiyorum)

tt net disinda secenegim oldugunu bile bilmiyordum ben. Bu seneceklerin farki mesela Biri nin hizinin dusuk olmasi mi, dolayisi ile fiyati da dusuk mu oluyor?

hayir. ayni altyapi kullaniliyor ama musteri temsilcileri vs degisiyor.
parayi ttnet yerine biri'ye oduyorsunuz. ekstra servislerden yararlanabiliyorsunuz vs vs.

misal ttnet'in tivibu diye bir hizmeti var, ayrica ttnet wifi. bunlara cuzi bir ucret odeyerek veya hic ucret odemeden kullanma hakki kazaniyorsunuz ttnet abonesi olarak.
biri adsl'in, superonline'in veya smile adsl'in de bu yonde cesitli kampanyalari ve servisleri var. sitelerinden ekstra bilgi alabilirsiniz.

192.168.2.1 burdan modem arayüzüne giriyorsunuz,şifre koyduysanız daha önceden onunla girin yok koymadıysanız hiçbir şey yazmadan girebilirsiniz. sol menüden kablosuza tıkladığınızda kablosuz ağ üzerinden bağlananlar gelecektir.

eğer internete bağlananlar için şifre koymadıysanız herkes kullanıyordur muhtemelen, yine bunu halletmek için,

aynı menü altında kablosuz ağ güvenliğine girerek şifre koyabilirsiniz.

edit: sonradan gördüm şifre zaten koymuşsunuz, o zaman şifreyi değiştirmek lazım.

reaksiyonları konusundan yorum yapamayacağım ama elideli güneşe çıkmadan önce sürmemeniz gerektiği uyarısını yapmak istedim, doktorunuz yapmıştır büyük ihtimalle ama olsun. bir de hem kortizonlu krem hem de elidel verilmesi tuhafıma gitti.

not: doktor değilim

bence bu yol biraz dikenli bir yol, kendi kendine yapılan her işte olduğu gibi burada da kendini sürekli motive etmen, sürekli gaza getirmen ve azmini yitirmemen gerekiyor. biraz zor olsa da imkansız değil bence, ama zor be hakkaten..

azim ve yetenek meselesi bence bu. bizim karşı komşumuz olan, 60 küsür yaşında bir amca, babasına özenmiş (galatasaray lisesi mezunuymuş babası), ondan kalan kitaplardan, kendi çabalarıyla falan derdini anlatacak kadar fransızca öğrenmiş, ki hala da tv 5 izler düzenli olarak. bu işin "azim" kısmı tabii ama dil işi bu şekilde öğrenilecekse ciddi anlamda yetenek de ister belli bir yaştan sonra kanımca.

Arkadaşım kursa gitmeden, özel ders almadan korece - evet korece - öğrendi.

dil setleri var cd li dvdli resimli animasyonlu belki onlar daha ilgi çekici olur, hatta meşur bir kaç set vardı da adlarını unuttum belki onlarla öğrenmek daha kolay olabilir. denedin mi dersen yoo denemedim ama heveslendim.

gayret gösterirsen çok rahat yapabilir. çevremdeki 3 arkadaşım sadece kendisi çalışarak ispanyolca, yine bir o kadarı fransızca,almanca ve arapça biliyor.sen de yapabilirsin bence.

rosetta stone faydalı olabilir. dil öğrenim programı

1 yıl sonra başvurabiliyor diye biliyorum.

aynı memuriyeti kastediyorsunuz sanırım. evet başvurabilir. ama istifadan itibaren 6 ay geçmeden başvuramaz.

evet, ama belirli bir sayısı vardı galiba (sanırım 3), ayrıca istifadan sonra da bir süre tekrar memurluğa başvuramıyorsunuz. Kanunda veya yönetmelikte değişiklik olmuş olabilir bu arada, teyit etmenizde fayda var.

en az 6 ay. laci. bu şekil, tüm paşaportlar böyle olmalı. yoksa ülkeye almazlar.

burdan pasaportun son 6 ayinin hukmunun olmadigini anliyorum. yani 10 yillik bir pasaportumuz var ise, aslinda o 9.5 yil gecerli. tam tahmin ettigim gibi.

ülkeye girişte en az bu kadar süre isteniyor. 6 ay kala bir ülkeye gidersiniz, 3 ay kalırsınız, o zaman hükmü olur mesela.

bir alıntı yapayım şurdan: www.vizeler.net

burda da seyahat bitişinden sonra en az 6 aylık süre olması deniyor. özetle bir 6 ay olayı şart yani.

LACİVERT (Normal) YEŞİL (Hususi) GRİ (Hizmet) ve KIRMIZI (Diplomatik) tüm pasaportlardan vize istenmektedir.
Konsolosluk Pasaportunuzun 2. sayfasındaki hamilinin imzası bölümünün pasaport sahibi tarafından imzalı olmasını temdit süresinin seyahatin bitiş tarihinden itibaren en az 6 AY ve Pasaportta kayıtlı seyehat edecek kişi kadar boş vize sayfasının bulunmasını istemektedir. Eğer var ise eski pasaportlarınızı da göstermenizin sizin için referans olacağını da unutmayınız.

murat birinci. balçova.

Internetten aradim ve bir kac yerde subesi var. Burada Kuafor olarak kimi tavsiye edersiniz. Murat Bey mi? Kendisi Balcova subesinde mi duruyor? Tsekkur ederim yeniden:)

Bostanlı pazar yeri karşısında arkadaşlarımın kuaför salonu var. Kartları :

img87.imageshack.us

web sitesi yapım aşamasında, onu da yazayım :

www.kuaforkemalliman.com

Kız değilim bu arada :P Gitmeye karar verirseniz mesaj atın, benim referansımla giderseniz indirim yaparlar, paragöz insanlar değiller zaten.

sata raid destekli bir xp cd'si edinin,takın cd yi açılışı cdye alın gerisini yönlendirir cd sizi.

netten bi bootable xp iso dosyası bulup usb diske atıp usb den boot edip kuruyorsun.

ek; netbooklarda cd surucu yok.

oncelikle netbook unuz icin xp driverlari var mi bu kontrol edin. varsa bu driverlari indirip bir yere kaydedin. gerisi icin xp cd si lazim. her win 7, win xp ya da home ucretsiz downgrade olmaz. bunu bir karsilastirma skalasi vardi ama simdi bulmaya usendim.

ören bayan

yapabilirsin kendin. ama bir komşu bulmak en iyisi. bir kaç şeyi gösterse hemen anlarsın.

atkı örersin ama mesela üçgen şalları örmesi zor kenarlardan keserek girmen gerek. onun dışında videolardan nasıl öreceğini gösteren videolar bul.

dipnot: örerken şişleri ve ipi çok sıkma. rahat rahat ör ki kazık gibi olmasın.

örersiniz, hiç çekinmeden başlayın. ilk etapta bir bilenin size 10 dakika anlatması yeterli olur. hem çok keyiflidir, kendi emeğinle yarattığın bir kiyafeti giymek güzel bir duygu....

internette zilyon tane orgu vs isleri icin blog, site var. turk siteleri biraz asmis oluyor, yani orgu bilenlere model falan anlatiyor, gerci zor degil ogrenmek ama gene de boyle daha once orgu sislerini eline bile almamis duzeyden baslayacaklar icin yabanci sitelere bakarsaniz daha iyi olur, "knitting" diye aratirsaniz pek cok sey karsina cikar, pek cogunda zaten videolu gosterimleri de var. kolay gelsin..

Hemen kazak falan örmeniz zor olabilir, hele o kolları birleştirip dikmek falan biraz tecrübe istiyor. Bir de yeni başladığınızda çok nizami öremezsiniz, örneğin bir sıra çok sık olur bir sıra biraz gevşek. Bence ilk başta atkı falan örün, eliniz biraz alışsın. Sonrası içinse zaten tonla döküman var internette, öyle zor bi iş değil.

burda güzelliğini tartışabileceğimiz bir konudan bahsediyorsak hatrı sayılır bir çizginin altında mı üstünde mi diye düşünelim. ne kadar göreceli olursa olsun kadın leş.

soylediklerine katiliyorum ve evet ben de begenmiyorum.

boyu kısa olan kadın güzel olamıyor mu? ben anlamıyorum neden kadında illa 1,80 boy sarı saç mavi göz isteniyor. güzel bir kadın işte. abartılıyor olabilir tabi ama sonuçta güzel, sokağa çıktığımızda ortalık banu güven gibi olan kadınlarla dolu değil.

güzel değil; farklı.

Kim ne derse desin, ben çok beğeniyorum.

abartıyı bence hakediyor. hemcinsim olarak kendisiyle gurur duyuyorum, ekranda az bulunan cinsten. kafasının çalışması ve entellektüel birikiminin yanıında tipine ghelirsek; denişik bir kadın, yani değişiyor. bazı zaman çok güzel oluyor, bazen eh işte, bazen de çirkince. makyaj, saç ve kaşın şekli hatta bazen kişinin halet-i ruhiyesi bile yüzüne yansıyor ve değiştiriyor görünümü.
abartılmasına dair de, şöyle de bakmak lazım. hadi banu güven'ciğimi beğenmedik diyelim, ekranda o ayarlarda kimi beğenelim? seda tümer'i mi? ( adını yanlış yazdım gibime geldi :s)
beğenirken kompile bütünü açısından değerlendirirsek, bütün olarak tv'deki kadın sunucu, yapımcı, spiker vs. ortalamasının üstünde. aslında kendisi normal ama bizdeki ekranlarda kadınların yaptığı programların ağırlığı belli.
şimdi siz nuray mert'i de beğenmezsiniz ama ben onu da çekici buluyorum :s

Yüzü çok güzel. Bakın siz bile orasına itiraz etmemişsiniz.

@yarmasimo: yuzu guzel derken, lutfen anlatir misiniz? acar misiniz?
@baldur: ben de tam sokakta ondan cok var, abartiliyor diyecektim
burdan su cikti o zaman: vay ya guzellik genel gecer degilmis, kisiye gore degisirmis - ki ben buna da inanamam. bence begenenler bir farklilik buluyor, bir seytan tuyu, iste o nedir onu cozemedim, guzellik vs, estetik bakis acisi degil bu bence

açamam :)
tek tek yüz uzuvlarına bakınca gözlerinin güzel olduğu hemen fark ediliyor zaten. bunun dıışnda itici, eğreti, yüze uymayan uzvu da yok. zaten yüz güzelliği de tek tek uzuvlarla alakalı olmuyor çoğunlukla. uyum, yüzdeki yerleşim, oran vs. daha önemli. onu matematiksel olarak ifade etmeye gerek yok, bakınca beğeniyorsan güzeldir.

çirkin

yaşı biraz aldı 1-2 yıldır yaşlılık izleri görmeye başladım ben. yoksa çok güzel bi kadın. ayrıca kızlarımız şunu anlamıyor, birinin fiziği-yüzü ne kadar güzel olursa olsun içi boşsa, benim konuştuğum dilden konuşmuyorsa (mecaz) güzel olamaz benim için.

Yakından gördüm, standart bir tip. Çok kötü butonunu aramayın boşuna asdsdsa.

bence de baya güzel

güzel ve çekici. gizemli bi havası var çekiciliği ordan geliyor sanırım

güzel lan işte güzel!

güzellik veya çekicilik liste yapılarak açıklanacak bi kavram değil. saniyelik bi sürede karar veriyor beyin buna. elektrik alırsın ya bi insandan. onun gibi bişey.

neresi farklı anlamadım.güzelden ziyade sevimli geliyor bana.
bir de yanakları yüzünün önüne geçiyor.

@grandmasterc bana gore de fazla sisik ve genis bir yuzu var, orantisiz, cizgi film karakterlerine benziyor, kibar gelmiyor bana. sizin gibi dusunuyorum, yanaklar. tonton, sevimli bir kiz ve iste o seksi gizemli gorunumlere burunme cabasi dogasina aykiri gozuktugunden olsa gerek, bana itici geliyor. hem de cok

çok beğeniyorum. çok güzel (:

douglas coupland'ın jpod unu okuyorum su sira ve kabaca diyor ki ingiliz aksanli buyurgan tavirli kadinlar işyerinde cabuk yükseliyor cünkü erkekler diş geciremedikleri, kendilerinden korkmayan ve meydan okuyan kadinlarla ugrasmak istemiyorlar ve onlarin glass ceiling in üstüne cikmasina izin veriyorlar. banu güven deki durum da biraz bu thatcher kadinligidir, erkeklerin hosuna gider buyurgan kadinlar.

Ömer Uçar (İsmail Filiz), bir tamirhanede çırak olarak çalışmakta ve ailesiyle birlikte mütevazi bir hayat sürmektedir. Babası Mümtaz Bey (Beyazıt Gülercan) marangoz ve aile şerefine çok dikkat eden, dürüstçe yaşamayı kendine ilke edinmiş bir insandır. Annesi Meliha Hanım (İpek Bilgin) görme engelli ama sezgileri kuvvetli bir kadındır. Ömer etrafındakilere çok çabuk inanan ve güvenen birisidir. Tamirhanedeki abisi saydığı Kerpeten Ali (Barış Falay) ve çocukluktan arkadaşı olan Cengiz (Yiğit Özşener) en yakın arkadaşlarıdır. Ve uğruna canını verebileceği, aşık olduğu Eyşan'ı (Cansu Dere) vardır.
1997 yılında Ömer askerden döner. Artık bütün sevdikleriyle birliktedir. Eyşan ile evlenecek, yeni bir hayat kuracaktır. Ama hesap etmediği bir şey vardır. O askerdeyken arkadaşları ve sevdiği kadın için şartlar değişmiştir. Cengiz, bir kumarhanede çalışmakta ve hep zengin olmanın hayallerini kurmaktadır. Eyşan ise bir zamanlar terk ettiği babası ve kardeşiyle karşılaşacak, hayatını etkileyecek zor bir karar vermek zorunda kalacaktır. Kardeşi Bahar hastadır ve yüksek maliyetli bir tedaviye gereksinimi vardır. Eyşan'ın babası (Salih Kalyon) ise gereken parayı bulacakları bir plan yapmıştır. Bu plana göre bir kumarhane soygunu yapılacaktır ve bu iş için dört kişi gerekmektedir. Birinci kişi (Cengiz) bilgi sızdıracak , ikinci kişi (Kerpeten Ali) cinayet işleyecek kadar gözü kara olacaktır. Üçünci kişi, tüm suçun atılacağı saf biri olacaktır (Ömer) ve dördüncü kişi bütün bu organizasyonu sağlayacak, gerekirse yalan söyleyebilecektir (Eyşan).
Soygun başarıyla gerçekleşir ve plan sorunsuz bir şekilde işler. Ömer soygun ve cinayetten hapse girmiş; Ali, Cengiz ve Eyşan ise zengin olmuştur. Ömer, hapishanede sonuna kadar güvendiği insanlardan yediği bu darbenin acısıyla, kafasını kemiren sorularla uğraşırken birisi ona yardım elini uzatır. Bu kişi Ramiz Karaeski'dir (Tuncel Kurtiz). Ramiz hayatın şifresini çözmüş biridir. Zenginliği de fakirliği de yaşamıştır. Uzattığı ele cevap alan Ramiz, hapishanede Ömer'e hocalık yapmaya başlamış, gözünün açılmasını sağlamıştır. Aradan sekiz yıl geçer. Hapishanede çıkan isyan sonucu devlet müdahalesi olmuş; çıkan çatışmalarda Ömer, yüzünden bir daha yüzü anlaşılamayacak şekilde yaralanmış ve çatışma sonunda kayıtlara ölü olarak geçmiştir. Fakat kayıtlara ölü olarak geçse de gerçekte sağ olan Ömer yüzü ağır yara aldığı ve intikamını almak istediği için, Ramiz'in de yardımıyla hastahaneye gönderilip yüzünü, sesini ve fiziğini değiştirtmiştir. Artık o Ömer değildir. Ömer ise hapishane isyanı sonucu hayata veda edip, mezara gömülmüş bir bedenden ibaret kalmıştır.
Ömer kendini değiştirtikten sonra Ezel adını ve Bayraktar soyadını almıştır ve zaman geçtikçe gerektiğinde acımasız olabilen, dünyaya şüphe ile bakan, soğukkanlı, mesafeli ve kıvrak zekalı bir kişiliğe bürünmüştür. Ezel (Kenan İmirzalıoğlu) bu şekilde başlayan yeni hayatına bir süre devam ettikten sonra artık tamamen intikam alabilecek niteliklere de sahip olmuştur. Ezel artık Ömer'in intikamını soğuk ve acı bir şekilde onlardan alacaktır.

tr.wikipedia.org(dizi)

ben sadece eksi sozluge bakmistim, boluk porcuktu. Peki Eysan obur adamla neden evlenip cocuk doguruyor? Eysan in kocasi kim? Bir de annesi Eysan in yuzunden oglunun oldugunu bile bile neden hala onlarin evde? Ezel Eysan a da mi dusman?

ilk sezonu izle yeter, intikam falan güzeldi, 2. sezonda cozuttu, herkes birleşti herkes düşman oldu hedef değişti uzadı.

bir de çok uzun abi ya 2 saat dizi mi izlenir her hafta

öbür adamla evlenip çocuk doğurmuyo. o çocuk zaten ezelin. onu arkasından vurduğu gece mercimeği fırına vermişlerdi. hı işte o gecenin eseri o çocuk.

Netbook sahibi değilim (bkz.bir alt duyuru) ama ram'i yükseltmek istiyorsan, youtube'da bununla ilgili videolar bulabilirsin. İzlediğim üzere de gayet kolay oluyor. Netbook'unun ddr ve frekansına göre notebook ram'i alman gerekir. Ama garantisini etkiler mi bilmem.

Virüs yemiş olabilir misiniz? Bence tekrar formatlayıp yanında verilen işletim sistemini temiz temiz kurun. Yanında sistem verilmediyse Linux kurun. Üzerine de başka hiçbir şey kurmayın. O halde bakın bakalım hala yavaş mı. Yavaşsa teknik servisin kafasına atın.

evet zaten windows 7 yi, kendisiyle gelen yeniden kurdum, sonrasinda bir kac kez e mailimi actim ve virus yazilimi calisiyordu, virus ihtimali sifir. Linux konusunda sifir deneyimim var, hala ucretsiz mi? yani windows 7 ile e mailime bakmanin 10 dk almasini aklim almiyor...teknik servise mutlaka anlatayim ben o zaman, ram olayi da ayni sekilde, iki sekme ayni anda bile acmiyorum ki ram yukseltmeye kasayim simdiden. gariplik var.

benim bi arkadasta var netbook yeni aldi daha..isletim sistemi win7..inanilmaz kasiyo alet..bi alip internete gireyim diyosun olum gibi..daha eski bi model netbook (markalarini bilmiyorum ikisininde) teyzemde vardi..isletim sistemi win xp'ydi ve gayette hizli calisiyordu..senin hangi isletim sistemini kullandigini bilmiyorum ama 7 flnsa diye dedimdi..

Linux bedava, hatta netbook'lar için özel bir sürümü de var sanırım Ubuntu'nun. Sadece internet için kullanacaksanız Linux kurmanızı şiddetle tavsiye ederim. Linux'ta Word yoktur ama çok acayip şekiller kullanmıyorsanız yazdıklarınızı sorunsuz olarak word dosyası gibi kaydedeceğiniz ve word dosyalarını açabileceğiniz openoffice.org diye bir ofis programı vardır. İçinde aynı şeyleri yapan Excel benzeri bir program da var. Belki bu bahaneyle bir Linux insanı olursunuz :)

Yalnız, başlangıçta Win7 yüklüyken hızlı, şimdi yavaşsa bir gariplik var o işte.

@cosmicstring: evet netbook icin ozel sunumu var. bir problem, hyr iki, open office de wordumsu seyde equation math editor ve excel si seyde basit grafik seysi var mi gercek word de actigimde noktacik olarak kalmayacak? Simdi bakacagim ama uygulamadan bilinmez pek diye, ubuntu ya girismeden fikniz var mi diye sorayim dedim. Bu arada, hyr ilk actigimla su anki durumu arasinda daglar kadar fark yok hizinin.

@risko: cok tesekkurler, windows 7 yi kaldirip da bir bakmam gerektigi kesinlesti, benzer sorunlar yasayanlar oldugunu bilmek faideli oldu...inanilmaz kasiyo aynen. tuh

Hiç denklem yazmadım openoffice.org'da. Denklem yazacaksanız ve Word kullanmanız gerekiyorsa diğer arkadaşın dediği gibi XP'ye geçmek çok daha iyi bir seçenek gibi duruyor.

Uykusuzluktan yanlış anlamış olabilirim, o nedenle mazur görün ama aletin garantisi 1 ay mı? Eğer öyleyse sizi çok fena kazıklamışlar malesef. Elektronik eşyalarda bakanlık kararıyla garanti süresi 2 yıldır.

En başta hızlıyken sonradan yavaşlaması genelde tozlanma ve bunu takiben oluşan yetersiz soğutma sebebiyle oluşabilir. Speedfan gibi bir programla ısıl değerleri bir kontrol edin. Eğer yüksek çıkarsa aletin içini açıp temizlemek gerekebilir.

@gelecektengelenkutupayisi: i ihhh, bu sefer kaziklanmadim, yurtdisinda yasiyorum...burda boyle oluyor, ekstra garanti icin ekstra para aliyorlar, e tabii fiyatlar da cok daha ucuz. ama TR deki kanuni durumu da bilmiyordum, tesekkurler ve tatli ruyalar

linux hicbir zaman parali olmadi ve olmayacak bu arada :)

Türkiye'nin hangi ilindesin, Malatya'da isen :( yardımcı olabilirim. Ücret karşılığı değil yanlış anlaşılmasın.

İyi edebiyat istiyorsanız İhsan Oktay Anar'ı mutlaka denemelisiniz. Hayata bakışınızı değiştirmesi size bağlı ama ufkunuzu açacağı kesin.

henuz okumadi iseniz le guin i de kesfedebilirsiniz. oku oku bitmiyor, tekrar tekrar okuyorsunuz.

le guin in sadece Mulksuzler ini okumustum, cok begendim ama diger kitaplari birbirini takip eden seriler halinde oldugu icin yanasmamistim bir de mulksuzler kadar populerligi yok diye ayni tadi vermez dedim, hangilerini tavsiye edersiniz?

Ihsan Oktay Anar, neden bilmiyorum, hosuma gitmemisti:)

amak-ı hayal

o zaman dusun adamlarinin denemelerinin oldugu kitaplarini okuyacaksiniz;bertrand russell'dan baslayabilirsiniz.

Ayn Rand - Hayatın Kaynağı
Orhan Pamuk - Masumiyet Müzesi
Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna

Ben uzun bir süredir Alain de Botton kitapları okuyorum. Daha önce kendi kendime düşündüğüm birçok şeyi yazdığını görünce daha da sevdim.

ursula k. leguin'in yerdeniz serisi mükemmel. tamam mülksüzler de mükemmel ama yerdeniz de mükemmel :) yüzüklerin efendisi üçlemesi de aynı şekilde.

kumral ada~mavi tuna da olabilir.

windows üzerinden olmaz ki zaten o. bilgisayarı yeniden başlatırken bir tuşu vardır muhtemelen. o tuşa basınca aktifleşir.

evet oyle bir sey okudum kullanma kılavuzunda...F10 galiba, acilis dugmesine basar basmaz acilmadan basıyorum, gayet normal sanki hic basmamisim gibi aciliyor, kaldigi yerden devam ediyor...boyle bir ilginclik. eyi yanlis yapiyor olabilirim bir fikriniz var mi? cok tesekkurler

model nedir?

açılış düğmesine basar basmaz f10'a basmak yerine, açılış düğmesine bastıktan sonra f10'a sürekli basıp çekin basıp çekin. buna rağmen windows açılış ekranını gördüyseniz bir terslik vardır ya da f10 yerine başka bir tuştur muhtemeln.

sanal uyku cok tesekkurler, basip cektim, basip cektim, yukleme ekrani cikti. 40 dakika sonra bilgisayarim yepyeni oldu

1. dereceden olmayacak ya fonksiyon, 3. dereceden bir fonksiyon bulmaya çalışsana. olur mu kestiremedim de, olursa 2. dereceden de deneyebilirsin:\

P=1-L iş görmüyor mu?

p ve l notasyonundan hoşlanmadım, x ve y kullanıyorum.

çözüm:
y=a/(x+b)+c denklem1
a=(y-c)*(x+b) denklem2
eğer x=1 ve y=0 --> a=-c*(1+b) denklem3
eğer x=0 ve y=1 --> a=(1-c)*b denklem4
denklem3 ve denklem4 --> -c*(1+b)=(1-c)*b --> b=-c denklem5
denklem2 ve denklem5 -->a=(y+b)*(x+b) denklem6
eğer x=1 ve y=0 --> a=b*(1+b) --> a=b+b^2 denklem7
denklem7 -->eğer b=1 --> a=2 ve c=-1
denklem1 -->y=2/(1+x)-1
denklem7 -->eğer b=2 --> a=6 ve c=-2
denklem1 -->y=6/(2+x)-2
denklem7 -->eğer b=3 --> a=12 ve c=-3
denklem1 -->y=12/(3+x)-3
.
.
.

sonuçlar:
y=2/(1+x)-1
y=6/(2+x)-2
y=12/(3+x)-3
.
.
.

Word'de bildiğim kadarıyla böyle bir uygulama yok. Space - Backspace ile ayarlamak durumundasınız maalesef...

Tavsiyem böyle tablo çalışmaları için word'deki tablo eklentisini kullanmanız veya, tabloyu excel'de çalışıp, word'e aktarmanız.

İki yöntemden birisini seçip kopyala yapıştır yapabilirsiniz hızlıca. Space - Backspace yapmaktan daha kısa sürede daha iyi netice verecektir.

ekle menüsünden tabloyu seçebilirsiniz, 3 sütunlu bilmemkaç satırlı olacak. ya da caps lock'un üstünde tab tuşu var, onunla ilerleyebilirsiniz.

cok gicik, word gercekten cok ilkel bir programmis! Tesekkurler.

TAB ile olur

Merhaba, MS Word'u sevmesem de ilkel bir program olduğunu kabul edemeyeceğim. Hizalama konusunda özellikle kullanıcılara sinir krizi geçirtebilir, ancak alıştıktan sonra bu sorunu hiç yaşamazsınız.

Word'de ASLA ve ASLA hizalama için SPACE/BACKSPACE kullanmayın

Ekteki örneğiniz için:
1. Tablolama ideal, 3 kolon ve 15 satırlı (3 columns, 15 rows) bir tablo yaratın.
2. ikinci ve üçüncü kolonları sağa yaslayın, ilk satırı ortalayın
3. 6-15 satırları için ikinci ve üçüncü kolonları birleştirin (merge cells)
4. Tüm çerçeveleri kaldırın
5. Bir, beş ve on beşinci satırın altına, birinci satırın üstüne çerçeve çizgisi koyun.

buyrun mükemmel hizalanmış bir tablonuz oldu.

tablo oluşturmak için uğraşmadan üstteki cetvele sekmeler koyduktan sonra tab ile o hızaya gidebilirsin.

img801.imageshack.us

Yukardaki cetvelden tab yapmaniz gerekiyor.

Bunun icin gereken yeri hizalayip cetvelin beyaz kismi uzerine tiklayin ya da Format > Tabs / Duzen > Sekmeler.

1 veya 2 bunlardan birini yaptıgında away olursun.

2.

yine anlamadim:)) Facebook kendi kendini guncellemedigi icin explorerin sayfa guncellesine basmadigimda neler oluyor bitiyor goremiyorum. Bunun icin illa ki online olmak mi gerekiyor?

statünü facebooktan logout olurken nasıl bıraktıysan bir dahaki girişinde o statüde girmiş oluyorsun.

facebook kendi kendini güncelliyo. firefoxta kulllanıyorum durum bu en azından.

"Go to:
C:\Documents and Settings\your_Admin_NAME\Application Data\Microsoft\Word

your_Admin_NAME= your comp's name

and there is .asd file

Easy ))"

diye bir alıntı buldum netten.

kısaca C:\Documents and Settings\your_Admin_NAME\Application Data\Microsoft\Word

your_Admin_NAME yerine kendi bilgisayar adın olan bu adreste .asd uzantılı dosyada aradığını bulabileceğinden bahsediyor.

umarım yardımcı olur.

Edit: Tabi Word yerine de Excel yazman gerekir adress satırına.

ilgili link için bkz. www.pcreview.co.uk

Kayıt yeri farklı olabilir, word'de ya da Exel'deyken fark etmez word ya da excel seçeneklerini aç, orda kaydet sekmesinden "otomatik kaydet" kısmı var ordan kaydettiği yola bakıp bulabilirsin.

active@ boot disc suite ile bilgisayarı boot edip, o şifreyi kaldırabilirsiniz.

1.si win xp yapılan testler sonucu netbooklar için en uygun işletim sistemi, o yavaşlığın sebebi ise muhtemelen super performance modunu seçmemiş olman(asus un programı), windowsunkinde ise en az güç yönetimini seç, farkı farkedeceksin (ki aynısını yaşamaıştım)
onun dışında virüs olabilir.
onun dışında 5 saat gitmesini anlamış değilim, bataryada bir problem olabilir.