Giriş
(1)

xp ve ubuntu ve wireless usb adapter

laugh
xp'de wireless adaptör çalışıyor; kurulu, sürücüleri, donanımı sorunsuz, herşey yolunda...ubuntu kuruluyor, xp'ye dokunulmadan, kurulum tamam, wireless cihazı tanımıyor, olsun tanıtılır bir şekil sorun bu değilsorun: ubuntu kurulduktan sonra xp'ye geri dönüldüğünde (her iki işletim sistemi de aynı b
xp'de wireless adaptör çalışıyor; kurulu, sürücüleri, donanımı sorunsuz, herşey yolunda...
ubuntu kuruluyor, xp'ye dokunulmadan, kurulum tamam, wireless cihazı tanımıyor, olsun tanıtılır bir şekil sorun bu değil

sorun: ubuntu kurulduktan sonra xp'ye geri dönüldüğünde (her iki işletim sistemi de aynı bilgisayarlardaki farklı "partition"larda) xp'deki "wireless" sürücüleri yerli yerinde olduğu ve hiçbir kısmına bir müdahalede bulunulmadığı halde "wireless usb adapter" işini yapmıyor.

wireless usb adapter: usr 805422
işletim sistemi: windows xp ve ubuntu
donanım: amd 64 bit
0
laugh
(31.05.08)
İşletim sistemleri arası geçiş yaparken PC'yi kapatıp USB'yi çıkarıp. Diğer işletim sistemi için PC başlatıp işletim sistemi açıldıktan sonra USB'yi taksanız. Pek çok donanım sorunu bu yolla çözülebiliyor. Tam dan ziyade dolaylı çözüm.
0
metal revolution
(31.05.08)
(2)

silinen eksi sözlük yazarligi ve yeniden üye olma

laugh
bir kaç ay önce yazar olarak alındıktan sonra hatalı bir entry yüzünden sutlandım (caylaklık değil, direkt uçuruldum). aynı nickname (ve dolayısı ile ad soyad) ile yeniden şansımı denemek istiyorum. ama sözlük bana bu isimde bir yazar ve bu emaile kayıtlı bir yazar mevcut diyor.ben de sifremi unuttu
bir kaç ay önce yazar olarak alındıktan sonra hatalı bir entry yüzünden sutlandım (caylaklık değil, direkt uçuruldum). aynı nickname (ve dolayısı ile ad soyad) ile yeniden şansımı denemek istiyorum. ama sözlük bana bu isimde bir yazar ve bu emaile kayıtlı bir yazar mevcut diyor.
ben de sifremi unuttum fasilitesini deniyorum ama mailbox'ıma hiçbir şey gelmiyor.
nasıl yaparız?

not: askerdeyim ve bu yüzden internetten rahat yararlanamıyorum ve dolayısıyla konu ile ilgili başka başlık varsa da pek "ara"ştıracak fırsatım olamıyor.
0
laugh
(29.04.08)
uçtuktan sonra aynı nickle ve/veya aynı mail adresiyle yeniden üye olamazsın. çünkü kaydın "böyle bir yazar aslında yok" diye duruyor sözlükte. uçtuğuna göre şifremi unuttum linkinden de bir şey çıkmaz, çıksa da uçmuş hesabının şifresi gelir belki, onunla da girilmez. başka bir nick ve başka bir mail adresi ile denemen gerekiyor.
0
kibritsuyu
(29.04.08)
@galadnikov; o dedigin baya bir zor.

laugh; en iyisi sen yeni bir e-mail adresi ile nick al ;) en temizi...
0
katafalk
(29.04.08)
(5)

hatay-iskenderun deniz kuvvetleri

laugh
kısa dönem er olarak hatay deniz kuvvetleri'ne düştüm. benim gibi buraya gidecek olan arkadaşlariçin; hatay'ı, hatay'a gidenler içinde tercih edilesi otobüs firmalarını iyi bilenler...deniz kuvvetlerinde görev alacak taze bir "er"in dikkat etmesi, itina göstermesi, bilmesi gereken incelikler ve gide
kısa dönem er olarak hatay deniz kuvvetleri'ne düştüm. benim gibi buraya gidecek olan arkadaşlariçin; hatay'ı, hatay'a gidenler içinde tercih edilesi otobüs firmalarını iyi bilenler...
deniz kuvvetlerinde görev alacak taze bir "er"in dikkat etmesi, itina göstermesi, bilmesi gereken incelikler ve giderken yanında götürülecekler/götürülmeyecekler hakkında bilgisi olanlar...
gideceğim birlik ve yöre ile ilgili bilgisi olanlar...
var ise fikir, öneri ve yardım sorarım.

birlik adı: 1'inci dz. er. eğt. a. k.lığı
gidecek olan diğer arkadaşlar iletişim kurmak isterseler email adresim: laughtear et gmail nokta kom

edit: özür; büyük harflerle yazan sitedeki adı kopi peyst ettikten sonra üşenmeden küçük harflerle tek tek yazan ben, alttakini silmeyi unutmuş. heycandan moronluğum katlandı..:D
0
laugh
(10.12.07)
e birliği falan söylesen? adana'ya gidip oradan otobüsle falan iskenderun'a ulaşabilirsiniz. iskenderun pac meydanı falan civarından da birliklere minibüsler mevcut. ama hatayda bir dzkk yok 12-13 tane olması lazım. alay ise en kolayı herkes bilir zaten.
ben uçakla adana (ya da hatay yeni açıldı ona bir bakın) ve adana-iskenderun otobüs öneririm. en az çilelisi odur. otobüs yolculuğu çekilmez şimdi kaç saat yorgunluk.
0
ozdek
(10.12.07)
adana ve artık antakya ya uçak var evet. antakyaya sadece pazartesi perşembe ve cumartesi günleri tek sefer mevcut istanbuldan sabahları. daha dün açıldı ve ilk sefer bugun yer var mıdır bilemiyorum. onun dışında otobüs ile gidebileceğin en iyi firma has turizm. ulusoy ve varan aynı şekilde gidiyorlar iskenderun'a. bunun dışında otobüs fiması jet, günsas, pan ve hidayet vs. mevcut. iskenderun güzeldir, zaten nüfusun az olmayan bir kısmını asker ve demirçelik işçileri oluşturuyor. havalar dersen kış yaşamayacaksın. tabi ki istanbul değil ama sosyal hayat bir çok anadolu şehrine göre kat kat iyi ve kesinlikle tutucu bir şehir değildir.

düştüğün birlik ya da her neyse adı bayaa büyük bu arada.
0
luflee
(10.12.07)
bu arada, aynı yere gidecek olan;
kint, jester in flames, birincitekilsahis ve stig
ile iletisim kurabilmeyi isterim (yazar degilim de). ve sözlükçülere yardim edebilecegini sözlükte belirten 7c'nin yazar olmayan sözlükçülere de vardır umarım yardımı..:)
0
🌸laugh
(10.12.07)
1. panik yapma 28 günlük eğitime gidiyorsun. acemilik için güzel yerdir kocamandır. rüzgarlıdır biraz kışın çok ılıman olmaz adamı dondurur. ama iskenderun genelde sıcaktır.
2. sosyal hayatı şu an takma 28 gün kilite gidiyorsun.28 günden sonra zaten öğrenirsin incelikleri. şimdi bol bol yanaşık düzen yürüyüş ve törene hazırlık yaparsın.
3. dağıtım görüp tüm türkiyeye dağılacaksınız o yüzden orda kalma planları yapma.
4. uzun dönem askerler de olacak orada o yüzden dikkatli olmakta yarar var. karargahtan ve hizmet bölüğünden uzak dur mümkünse.
5.şimdiden hayırlı tezkereler. acemilik için en güzel yerlerden birine gidiyorsun.
unutmadan dz kk da acemilik bitince çavuş olma olayı yoktur ve dağıtım vardır. önce onbaşı sınavına girip onbaşı sonra da çavuş sınavında çavuş olman beklenir. aklın varsa çavuş olmazsın tabi ama gideceğin birliğe bağlı bu işler.
0
ozdek
(10.12.07)
hatay deniz kuvvetleri ne abi yaa! hatay da boyle bi kuvvet varsa corum da Corum Hava Kuvvetleri vardir.
(bkz: askere gideceklere ogutler)
0
maresalx
(10.12.07)
(9)

Windows XP'yi yeniden doğmuş hale getirmek...

laugh
Bu işletim sistemine yüklenmiş sürücüleri, onları registry entry'lerini, daha önce yüklenmiş programları ve onlardan her halükarda kalan zırtıllarını tamamen (tamamen) temizleyecek ve Windows sistem klasörünü, windows'un ilk kurulduğu tarihteki haline getirebilen bir program var mı?CCleaner vs.... g
Bu işletim sistemine yüklenmiş sürücüleri, onları registry entry'lerini, daha önce yüklenmiş programları ve onlardan her halükarda kalan zırtıllarını tamamen (tamamen) temizleyecek ve Windows sistem klasörünü, windows'un ilk kurulduğu tarihteki haline getirebilen bir program var mı?

CCleaner vs.... gibi programlardan daha öte bir program olduğunu ben duymadım ama hani vardır da bilmiyor isek dedimdi.
0
laugh
(31.10.07)
format var. tertemiz. windows cd'sinin icinde.
0
polifonik osuruk
(31.10.07)
tabii var, ama ondan sonra (aklıma gelenler sadece);
-anakart sürücüleri (en günceli hangisiydi)
-ses kartı, ethernet kartı sürücüleri (sorunlu olmayan hangisiydi)
- ekran kartı sürücüleri (en güncelini mi koysam, yoksa markanın kendi sürücülerini mi kullansam yoksa softmode'ları mı denesem? daha önce hangisini yapmıştım?)
- dotnetfx kurulumu, browserları için flash, java vs.. zırtılları
- bookmarkları unuttuk mu lan yoksa, firefox bunları nereye saklıyordu gibi sorular
- assiktir medal of honour'un save'lerini unuttuk, sktimin my documents'e kaydetmemiş ki bunları gibi sinirlenmeler
- emule ve emule, azureus vs.. için statik ip, port vs.. ayarları, bu programların galasorlarının yerlerinin yeniden tanıtılması ya da tanıtılmaması
- antivirus ve firewall yazılımlarının kurulumları ve bunların güncellemeleri
- windows güncellemeleri
- bütün bunları yaparken sık sık reboot yapmak zorunda kalmak
- yazım çizim programlarının .dll vs.... bokları yüzünden yeniden kurulmak zorunda kalmaları, her birinin kişiselleştirilmiş tercihlerinin (paneller, kısayollar vs...) yeniden ayarlanması
- daha bir ay önce sistem kurduktan sonra (ondan önce de adam gibi olsun diye kasa kasa haftada birkaç defa tekrar kurduktan sonradan sonra yani) lan ghost ile şunun "back-up"ını alayım dedikten ve eşeklik edip almadıktan sonra, "hani bir sorayım" diye duyuruya geldikten sonra birinin "format var. tertemiz...." falan demesi.

...gibi zorlukları var dediğinin.

not: nedir? bu aralar sorulanlara sallama yanıt dönemi mi? yoksa paranoya mı yapmalıyım? tamam arızayım da, kimselerin tavuğuna kışt demek istemeyeceğim keyifli ve işe yarar bir platformda olduğumu zannediyorum. ama (sadece sen de değil polifonik osuruk) nedense "yanıtlarımda" bu ara bir... ne desem... buradan compumaster'a sesle...

hay sçym. accountumu mu yok etsem mi mu mo möö.
0
🌸laugh
(31.10.07)
laugh, iyi demişsin hoş demişsin ama, işletim sistemine yüklenmiş sürücüleri, onların registrylerini, daha önce yüklenmiş programları falan yokedersen, zaten senin bahsettiğin tüm o anakart, ethernet, ekran kartı sürücüleri, emule falan kaybolur, bunu biliyorsun zaten.. açtığın duyuruyu ilk okuyunca insanın aklına format geliyor haliyle. ha eğer duyuruyu açarken format cevabının gelmemesini istiyorsan, yazıya bir cümle eklemen yeter.

diğer olaya gelince, hem programları tutup hem de windowsunu sıfırlamak istiyorsan, senin de dediğin gibi image ını alsan iyi olurdu. şu anda yapılabilecek birşey vars ada ben bilmiyorum.
0
scharx
(31.10.07)
arkadaşım biraz oyun oyna sonra iyice bir uyu. geçer. takma kafana böyle şeyleri. yapacağın iş format vesilesi ile sıfırdan kurup akabinde image alman. bir daha bu soruyu sormaman için o da.
0
cha
(31.10.07)
Format ve image v.s. haricinde tek yöntem kalıyor: elle temizlemek: ) 1-2 gününü alır sanırım ama boş vaktibe denk getirirsen eğlenceli bile olabilir. Arada ben de mp3 arşivini falan düzenliyorum ne bileyim zevkli oluyor. Bi ferahlıyo insan yer açıldıkça, bilgisayar rahatladıkça: ) Yoo Polyanna değilim: )
0
colonizer
(31.10.07)
yaşasıııın...:) çok teşekkürler, ciddiye alındığım için gözlerim yaşardı.

neyse, kişiselleştirdim konuyu biraz ama derdimi söyleyeyim: neredeyse ayda bir sistem yüklemekten, gigabyte'larca bilgiyi yedekleyemediğim için formatı sadece partitionlara atmak zorunda kalmaktan ve doğal olarak tam anlamıyla temiz bir sistem kuramamaktan kaynaklanan rezil durumlar yaşıyorum. xp kurmaktan da linux kurmaktan da sıkıldım, 1 ay kalmış askere gidecem, şöyle salak salak hatalar çıkartmayan bir sistemde internete girmek, oyun oynamak vs. istiyordum. eskiden norton'un scandisk gibi programları vardı (hala vardır da ben kullanmıyorum), belki benzeri bir program vardır da registry'deki hataları düzeltir, kaldırılmış sürücülerin tamamen kaldırılmasını, böylece doğru sürücü yüklenirken windows'un şaşırmamasını sağlar falan falan...
cha'nın dediği gibi, biraz oyun falan oynayayım, takmayayım öte beriyi. sonra kurarım yenisini...
tekrar, teşekkürler herkese.
0
🌸laugh
(31.10.07)
Ha bir de şey geldi aklıma ama çok salakça da olabilir şu an mukayese edemedim:

Sürücülerden birinde boş yer bırak abi ya da bi sürücüyü komple boş bırak oraya da herhangi bir cillop işletim sistemini kur. Bilgisayarın açılma önceliğini de o işletim sistemine ver ve o sistemi kullan. Bilgileri de eski, karmaşık ve düzensiz sisteme yüklersin. Bilmiyorum mantıklı mı oldu ama bu da bi fikir tabi.
0
colonizer
(31.10.07)
bu aralar bende de sistemle ilgili memnuniyetsizlik var.neden bilmiyorum???bir turlu istedigim gibi calismiyor gibi geliyor ve dedigin gibi ayda bir yeniden kuruyorum sistemi...ama olmuyor olmuyor,hep birsey eksik kaliyor gibi.galiba cok bos vaktim oldugundan olsa gerek,biraz kafayi mesgul edecek yararli seyler bulmak gerek...
0
algoritma
(01.11.07)
aslında cevabın olmadığını artık anladığım/zannettiğim bir soru bu. yani:

bugün piyasaya sürülen işletim sistemlerinin -ücretli ya da ücretsiz-, hiçbiri kişinin kendi işlerini, mesleğini, gündelik ıvır-zıvırını, vb.. tam olarak gerçekleştirmek için yapılan işletim sistemleri değil.
ne demek bu?

hepsi saçmasapan şeyler demek.

atıyorum; xp denen -bana göre- illet ama hepimizin en çok tercih ettiği işletim sistemi, bilgisayar kullanmayı hiç bilmeyen ve bilgisayarın bu işletim sistemi ile ilgili her bir şeyini su gibi içmiş insanlar için hazırlanmış. yani arasında bir yerdeyseniz sıçmanız, sinir yapmanız, işinizi görememeniz ya da sıkça işinizi bölüp bölüp bir takım zırtıllarla uğraşmanız söz konusu.

basitçe anlatmak istiyorum, zira bir örnek de şu an karşımda; firefox, tercih edilesi bir browser ama sanki tek sorun yarattığı internet sitesi "duyuru"ymuşçasına konu ile ilgili bir düzeltmesi yok, tam da buna geleceğim, düzeltmelere...

bugün, eski ya da yeni, hangi işletim sistemini kurarsanız kurun, en az, ama en az haftada bir güncelleme ve "yeniden başlatma" durumlarına maruzsunuz demektir (macosx, ubuntu, xp, vista, bildiğim ve kullandığım kadarı ile hepsi). bu işletim sistemlerinin hepsi artislik olsun diye yapılmış. yani hizmetçi değiller. hizmet etmek için yapılmış bir işletim sistemi hayal edin. belki linux distroları biraz konu dışında kalır gibi görünecektir, doğrudur, bunlarda ticari kaygı daha az (ya da çok az, ya da yok, konu bu değil) olduğu için bir sürü tırı vırı ile (güvenlik, ateş duvarı, antivirus, zırt, pırt) uğraşmak zorunda kalmazsınız ve işletim sisteminizin eski aparatlarla (ekran kartı, bellek, hdd, anakart...) çok rahat çalışabilmesini sağlayabilirler. ama bilgisayar denen meret bir piyasa ürünüdür. yani üzerindeki parçaları ya da bilgisayarın tamamen kendisini ske ske satın alırsınız ve bunları satan adamlar sürekli satma ihtiyacı duyan ve kazandıkları ile gidip götünü bir yere serip "aha, bundan sonra rahatım abi, kasmayacam" falan demezler. ve bu yüzden linux distrolarını desteklemezler. linux distrolarını üreten amcamlar, kardeşler de bir süre sonra bayarlar, zirzop yeni kullanıcılarla uğraşması, uyumluluk zırtıllarını ayarlama, yazma kurma vs. ile uğraşırken ister istemez akıllarına "ben manyak mıyım lan mikrosofta girip parayı vurup, vurduktan sonra götümü bir yere sermiyorum (sermezler, yukarıda belirttiğim gibi.)" gibi şeyler gelir. gidip mikrosoft'da çalışmazlar ama ooof, upuzun konu.
kısaca iş yapmak için bilgisayar galiba kalmadı, eğlenmek için de. oyun oynamak için playstation almak daha akıllıca görünüyor.
güncellemelerden ve "yaw senin messıncır da neden kıpraşım yok" gibi sıkıntı ve sıkıntılılardan yana bir derdiniz yoksa galiba aslında en iyisi bir mac almak. tabii bok gibi paranız var ise. aslına bok gibi paranız olsa da mac'lerin notebook'ları ısınıyormuş ve....

...ben gidip sütümü içeyim.
0
🌸laugh
(27.11.07)
(7)

soğuk algınlığı, soğuk algınlığı ilaçları, antibiyotikler

laugh
Gribe yakalanan insanların sarıldığı tylol, benical, corsal, vs... gibi kolay, heryerde bulunan, reklamları bol (grip olun, grip çok eğlenceli diyorlar sanki) ilaçların işlevi, faydası, zararı; kısacası gerçek yüzü nedir?Konu ile ilgili bilgi sahibi olan, tıbbi eğitim görmüş arkadaşlar var mı?Benim
Gribe yakalanan insanların sarıldığı tylol, benical, corsal, vs... gibi kolay, heryerde bulunan, reklamları bol (grip olun, grip çok eğlenceli diyorlar sanki) ilaçların işlevi, faydası, zararı; kısacası gerçek yüzü nedir?
Konu ile ilgili bilgi sahibi olan, tıbbi eğitim görmüş arkadaşlar var mı?

Benim sinüs tıkanması ile başlayan gribe bu ilaçları kullandıktan sonra öksürük ile devam eden, sonunda antibiyotikler sayesinde iyileşmeye başlayan kimseler olmasın diye. İçimden bir ses bu bol reklamlı, sıcak içecekli, oralet gibi ilaçların kolpa olduklarını söyleyip duruyor da. Dikkat etmemiz gerekenler nelerdir, neye güvenmeliyiz grip aşısı olmak da istememiş isek?
0
laugh
(31.10.07)
Bir insan ne kadar az ilaç kullanırsa o kadar iyidir diyorum ben. Baktın hastasın doktorun verdiği ilacı tam saatinde ve dozunda alırsın, iyileşince de bırakırsın. Ne de olsa antibiyotikler falan zamanında ve dozunda alınmadığında hiçbi işe yaramıyor. Bir de ilaçları bol kullanmak, yanlış kullanmak acı eşiğini düşürüyor, bağışıklığı patlatıyor, vücudun kabul etmesini zorlaştırıyor.
0
colonizer
(31.10.07)
yan cevap
tylol hot (tayla hat) ücretini artık sağlık sigortası karşılamıyor. cebinden parasıyla alan alabiliyor.
0
can see
(31.10.07)
(bkz: paracetamol)

Yan etkilerine bakarsınız. Ayrıca parasetamol denen nanenin normalde tadı hiç keyifli bir şey olmadığından, her bir paket tylolhotta 10 kesmeşeker düzeyinde şeker olduğunu da hatırlatmak lazım.

C vitamini alacaksınız bol bol. Portakal sıkıp içeceksiniz. Maydonoz falan yeyin, ne bileyim. Sebze meyve tüketin.
0
sui
(31.10.07)
onların tek özelliği vardır benim bildiğim, önce ağrıyı keserler sonra boğazı kurutup akınıtıyı durdururlar. uzun süre kullanırsan boğazın iyice kurur, tahriş bile olur. yani kısacası iyileştirme diye bi fonksiyonu yok sadece etkileri azaltıyor, hem gribin tedavisi yokki daha. antibiyotik dersen onlar doktor kontrolünde içiliyor zaten. genelde hep aynısı verildiğinden bi boka yaramıyor bende.
not: doktor fln değilim
0
sourlemonade
(31.10.07)
divit'in dediği gibi, bu ilaçlar iyileştirmiyor yalnızca hastalık belirtilerini azaltıyor. musluk gibi akan bir burunla çalışmak zor olduğundan hastalığı yatarak değil ayakta geçirmeyi kolaylaştırıyor. keşke modern hayat izin verse, ilaç almadan 1 hafta evde yatsak, sonra iyileşip bomba gibi kalksak. yine de ilaca fazla abanmadan, bünyeyi güçlendirici vitaminler alıp taze meyve-sebze tüketip bol su içerek vücudu toparlamak mümkün.
bu ilaçların aksine antibiyotikler iyileştiriyor ama onların da yan etkileri var ve doktora gitmeden basit bir grip için kullanmak doğru değil. zaten grip için antibiyotik verilmiyor, grip ilerleyip başka bir hastalığa yol açmışsa onun için antibiyotik kullanılıyor diye biliyorum. zaten grip bir virüs, yani sürekli kendini geliştiriyor, yenileri ürüyor falan. aşı bazı grip türlerine karşı bağışıklık sağlıyor ama yine de aşının kapsamadığı başka bir grip virüsüne yakalanmak her zaman mümkün.
çabuk bulaştığı için özellikle gribin arttığı mevsimlerde (sonbahar, kış, bahar) insanların toplu bulunduğu yerlerden uzak durmak ya da buralarda bulunmak gerektiğinde temizliğe dikkat etmek bir önlem olabilir (toplu taşıma araçlarını kullandıktan sonra elleri yıkamak, dezenfekte etmek gibi). ayrıca sabah-akşam, özellikle de dışarıdan eve dönünce burna su çekerek yıkamak basit ama gayet iyi bir yöntem. boğaz ağrısı için de her zaman geçerli en iyi yöntem sabah-akşam ılık tuzlu suyla gargara yapmaktır.
0
zen spider
(31.10.07)
colonizer ın dediğine tamemen katılırım. ne kadar az ilaç o kadar sağlıklı yaşam. benim tavsiyem her akşam keyfe göre bir ya da iki duble rakı içmek. rakı antibiyotiklerin şahıdır.
0
pain
(01.11.07)
bu soguk havalarda masallah diyeyim hep ucundan dondum soguk algınlıgı ve gribin. öksürme ve nezle başladıgı anda sıkı giyinip ballı papatya çayı içtim, bi kaç saat sonra sorun ortadan kalktı.
0
nihilanth
(02.11.07)
(3)

ev tasiyacagim

laugh
kasım-aralık'da askere gideceğim. ama önce evimi istanbul avrupa yakası'ndan (beşiktaş), anadolu yakası'na (çengelköy) taşımam gerekiyor. ufak tefek eşyaları arkadaşımın otomobili ile halledeceğim ama, ancak bir kamyonete sığabilecek (çamaşır mak., bulaşık mak., 2 adet tekli, 1 adet 2'li ve çok ağır
kasım-aralık'da askere gideceğim. ama önce evimi istanbul avrupa yakası'ndan (beşiktaş), anadolu yakası'na (çengelköy) taşımam gerekiyor. ufak tefek eşyaları arkadaşımın otomobili ile halledeceğim ama, ancak bir kamyonete sığabilecek (çamaşır mak., bulaşık mak., 2 adet tekli, 1 adet 2'li ve çok ağır koltuk, yatak, raf, vs..) eşyalar için uygun fiyata bir araca gereksinimim var.
tanıdığınız ettiğiniz, güvenilir birileri var ise...
0
laugh
(25.10.07)
gazetelerde nakliye ilanları var, bakıp telefonda konuşabilirsin
0
efruz
(25.10.07)
olur da gaste ilani ile "harputlular" "harputogullari" vs benzeri bi isim bulursan yanina yaklasma derim, agzimiz yandi ordan biliyorum.
0
la traviata
(25.10.07)
spot mobilya satan dükkanları dolaş onların hem araçları oluyor hemde araç sahipleriyle alakaları. çok daha ucuza çıkıyor öyle adamlarda.
0
darknum
(26.10.07)
(4)

xp'den linux partitionları

laugh
linux'un ext3 gibi formatlara sahip partitionlarını xp içerisinden görebilecek, basit, sorunsuz bir programcık arıyorum.
linux'un ext3 gibi formatlara sahip partitionlarını xp içerisinden görebilecek, basit, sorunsuz bir programcık arıyorum.
0
laugh
(29.09.07)
0
sourlemonade
(29.09.07)
explore2fs

sadece okuma yapmıyor ordan convert edip xp uzerine de tasıyabiliyorsun dosyaları.
0
bryan fury
(29.09.07)
Teşekkürler bryan fury.
0
🌸laugh
(29.09.07)
ext2ifs var bi de, bu daha kullanıslıydı denedigim kadarıyla.
0
bryan fury
(29.09.07)
(5)

iett otobüsleri, minibüsler, dolmuşlar ve şehirlerarası otobüsler...

laugh
Aslında konuya nasıl gireceğimi bilmiyorum. Biraz uzarsa lütfen kusuruma bakmayın, yönlendirin, "şurasını sil, şurasını yeniden yap" falan deyin. uzun zamandır aklımda olan, beni ciddi bir şekilde rahatsız eden bir konu, umarım yalnız değilimdir, ya da umarım ben paranoyak bir ödleğimdir, yaşamayı y
Aslında konuya nasıl gireceğimi bilmiyorum. Biraz uzarsa lütfen kusuruma bakmayın, yönlendirin, "şurasını sil, şurasını yeniden yap" falan deyin. uzun zamandır aklımda olan, beni ciddi bir şekilde rahatsız eden bir konu, umarım yalnız değilimdir, ya da umarım ben paranoyak bir ödleğimdir, yaşamayı ya da gavurun "survive" dediğini bilemiyor, başarmıyor, beceremiyorumdur.

Ama akşam haberleri, gazeteler ortada.

...

Toplu taşıma araçlarını her kullandığımda ölüm ya da sakatlanma tehlikesi yaşadığımızı düşünüyorum.

Toplu taşıma araçlarının; bu araçların kapasitelerinden, fiziksel yapılarından ve kullanım amaçlarından öte hız ve manevralar ile kullanıldığını düşünüyorum. Ve bu şekilde kullanan kişiler olarak bu araçların şoförlerinin bu taşıtlar için vergi veren ve bu ulaşım için az sayılmayacak (hergün işe gidip gelen biri yaklaşık olarak ayda 100ytl para veriyor belediyeye, 1000ytl maaş alan birinin kazandığı paranın onda biri.) bir para ödeyen insanlara büyük, ama çok büyük saygısızlık ettiğini düşünüyorum.
Ötesi; hızlı, ya da dikkatsiz, elinde cep telefonu ile, küfür ederek, trafik ve görgü kurallarını yok sayarak, toplu taşıma aracı süren kişilerin kendilerini uyardığımızda ciddiye alınmadığımızı, ciddiye alındığımızda ise levye ve minibüsçü ordusunun saldırısına maruz kalma gibi hayati tehlikelere maruz kaldığımıza inanıyorum.

Çoğu şoförün (istisnalar kuralı bozmuyor, bozamaz) taşıdıkları insanın aslında kendilerine ekmek kazandırdığının farkında olmadığını ve bu insanları -kadın, yaşlı, çocuk ayırtetmeksizin- tartaklayabildiğini, hakaretlere maruz bırakabildiğini düşünüyorum. Ve acı olan şeylerden biri şudur: Hakaret edilen, haksızlığa uğrayan, hakkını savunmaya kalkışan 1 insanın çevresinde 30 tane başka yolcu olsa da bunların sesini çıkarmadığını ya da çıkaramadığını ya da çıkardıkları zaman show tv kamerası varmış gibi davrandıkların görüyorum.

Konu uzar, benim derdim şudur. Plaka, şoför adı, bağlı olduğu kurum ya da kuruluşun adı gibi bilgiler gizlice saklanırsa, bunları yavaşça, bu topraklarda yaşayan insanlar olarak caydırabilme şansımız sizce olabilir mi?

Ben, eşimle, ya da yalnız ve yahut arkadaşımla; medeni bir insan gibi (daha doğru naçizane elimden geldiğince olarak) dışarıya çıkıp gezmek istiyorum. Kendi aracım yok, belki aslında olmamalı da bu hengame trafiğin içerisinde, ama bu şekilde, hemen her gün ölüm tehlikesi atlatmaktan bıktım.
Magirus marka minibüsler ile şehir içi yolda, içerisinde sadece işe gitmek ya da dönmek için bulunan insanlar varken, 100km/s hıza yakın bir süratta seyir etmek, hatta yarış etmek, bu esnada cep telefonu ile konuşmak, takip mesafelerini hiçe saymak, konuya dair bir eleştiride bulunacak olan yolcuya dalmaya hazır olmak, hangi cumhuriyette normaldir bilemiyorum.
Ama inanın usandım. Çünki bu yanlış. Çünki bu yüzden insanlar ölüyorlar. Bu yüzden insanlar aşağılanıyorlar ve bu yüzden gündelik işlerine bozuk bir psikoloji ile giriyorlar.

Ne yapabiliriz. Trafiği aramak, çalıştıkları kuruma şikayet etmek gibi şeylerden bahsedece olanlar lütfen bunların sonucunun işe yarayıp yaramayacağını yazmadan önce tekrar düşünsün. Zira ben daha bıyıkları terlememiş, yani 18'ine bile gelmediği belli olan minibüs şoförleri de gördüm, sizler de görmüşsünüzdür.
0
laugh
(14.08.07)
cok güzel bir konuya değinmişsiniz...
özellikle bu şöförlerin birbirleriyle yarışmaları yüzünden ben otobüs yerine bir ton para döküp taksiyle işe gidiyordum. insan hız yapıyorlar, birbirleriyle yarışıyorlar diye şehiriçi otobüse binmekten korkar mı hiç, bu ülkede korkuluyormuş malesef. ve bu yarışları hiç utanmadan, çekinmeden muavinle konuşarak yapıyorlar, öndeki araç hangisi, geçmek lazım diyorlar durmaları gereken durakta durmadan basıyorlar gaza, yada kaç dakika oldu diğer araç çıkalı gibi konuşmalar ardından basıyorlar gaza...

şikayet ile çözüleceğinden şüpheliyim ben malesef. kimi kime şikayet ediyorsun :(
acaba diyorum, toplansa bir sürü insan, arena yada benzeri bir programa bu konuyu ele almaları için baskı yapsa... 1hafta 10gün binsinler otobüslere gizli çekimler yapsınlar, her bindikleri otobüste kayda değer bir sürü görüntü elde edeceklerine eminim. bunu yapmaları için konunun ciddiyetini, ne kadar fazla insanı ilgilendirdiğini ve ne kadar fazla insanın bundan şikayetçi olduğunu seçeceğimiz programa anlatabilmek lazım. 1kişiden değil, çok fazla insandan bu konuda talep gelirse bu konuyla ilgilenirler diye düşünüyorum.
0
1980
(14.08.07)
Açıkçası ben her önerinin burada -Ekşi Duyuru'ya aykırı olmaz umarım- dillendirilmesini istiyorum.

Benim aklıma gelen tv'lerden medet ummaktansa (biliyoruz nelerle, ne için ve nasıl ilgilendiklerini çoğunun) bu tip konularla ilgilenen ve yaptırımı olabilecek var olan bir sivil toplum kuruluşuna destek olmak ya da böyle bir şey oluşturmak.

Nasıl çalışacak? Şöyle olabilir: İfşa ederek. Cep telefonu, handy cam, ses kaydedicileri gibi cihazlarla yolcuların farkettiği anda durumu bildirmesi ya da kaydetmesini sağlamak. Trafiğe durumu birden fazla kişi tarafından bildirmek, gerekenlerin yapılması için sürekli bir hareket içinde bulunmak. Ve bu işi yapamayan, düzgün yapmayan insanlar yerine gerçekten o işi yapmaya ihtiyacı olan ve değerini, zorluklarını bilecek, buna göre çalışacak insanların geçmesi için çaba göstermek.
Tekrar birkaç örnek vereyim konu ile ilgili:
- Bir belediye otobüsü, duraktaki bir yolcuyu ezip öldürebiliyor.
- Gavur dediğin adamın tasarladığı otomatik vitesli, klimalı, abs'li, hemen tüm güvenlik donanımları özene bezene yapılmış otobüsü körüğünden ikiye katlayacak kadar ivme kazandıracak hıza getirebiliyor şoförün biri. Bunu yapabilmek bir yarışçı için bile kolay olmaz sanırım. 50'ye yakın insan taşıyorsun, bu bir sorumluluktur. Taşıdıkların ise can'dır.

Ha bir de şu konu var: Zannediyorum ki belediyelerimiz fakir değiller. Neden hala "ayakta yolculuk" denen ilkel, sefil, çağdışı ve güvensiz bir uygulama sürüyor? Belediye otobüsü almaya mı para yetmiyor, yakıtını almaya mı? Yoksa otomobil sahipleri trafikte kalabalık etmesinler diye belediye otobüsü alınmasına mı izin vermiyorlar? Nedir sizce?
Neden 1.3 ytl'ye (3-4 adet ekmek parasıdır bu) ben ayakta gidip geliyorum zaten çalışmak için gittiğim yere? Ayda yüz milyon verip ayakta durmak sizce mantıklı mı?
Ve, minibüslerin ayakta yolcu almaları yasak, ve bu adamlar polis arabası gördüklerinde ayaktaki yolculara sinmelerini (yani yere çöküp saklanmalarını) emrediyorlar. Bunu bir insan evladı gururuna yedirmeli midir yanlış olduğunu bile bile?
0
🌸laugh
(14.08.07)
peşin özet:
1.varolan kanunlar uygulanmıyor. kağıt üzerinde herşey güzel (Türk işi)
2.varoan kanunları "uygulamayan/uygulayamayan/uygulatmayanlar" için çok ağır yaptırımlar getirilmeli.
---------------------------
sorun bu işlerin yapısal olarak "düzeltilmek istenmemesi".

ankara'da trafik terörü için gayet ciddi söylüyorum

yalnızca 10 kişinin eline kamera ver
stratejik yerlerde hatalı davranışları kaydetsinler
ve hatalı davrananlar "kanunlar uygulanarak" (normalin aksine yani!!!) iyice bir bellensin.
sorun kalkar.

bu konuya komik bir dayanak: Almanya'dan Türkiye'ye tatile gelen ve trafiğin altını üstüne getiren biriyle tv röportajı yapılıyor. adama soruyorlar almanya'da böyle davranıyor musunuz? olurmu canım burası Türkiye diye kurallara uymuyoruz diyor.
0
can see
(14.08.07)
kimsenin işini doğru dürüst yapmadığı ülkemizde işini yapması gerektiği gibi yapmayan bir başka grup. yalnız her nedense hep bu adamlar göze batıyor. bir otobüs kaza yapınca hepsini birden katil, bir tane mauvin terbiyesizlik yapınca hepsini aşağılık cahil saymak ne derece doğru? her otobüse bindiğimde olay çıkıyor, şoförler her seferinde hızlı gidiyor derseniz, insaf derim. biz de hergün biniyoruz otobüslere, işini gayet düzgün yapan, yolcuya gayet saygılı çalışanlar hiç mi yok? tabii ki var.(oyakbank reklamı gibi oldu) kısacası bu kadar önyargılı olmamak lazım.
0
ozmania
(15.08.07)
ozmania: bence hepsini aynı kefeye koymak gerek. evet, aynen yazdığım gibi, son derece acımasızca. nedeni mi?
çünki iyi şoför olsalar dahi bulundukları kurumda düzgün çalışmayan insanlar var ve seslerin çıkaramıyorlar bunlara. tıpkı trafiğin, kanunların yaptığı gibi.
her gün bir sürü insan ölüyor, sakat kalıyor, kimsenin başına böyle bir şey gelsin dilemem, 3 gram vicdanı olan kimse de bunu istemez, ama bunlar oluyor. sen henüz bir kaza geçirmemiş olabilirsin, henüz bir yakının düşüncesiz, adi, haysiyetten nasip almamış bir hıyarın kullandığı bir magirus'un altın kalmamış olabilir.
ama insanlar bunlarla yüzleşiyorlar.
ben istanbul'da doğmadım, yaklaşık 10 senedir istanbul'da yaşıyorum. bundan 5-10 yıl önce istanbul, diğer şehirlere göre örnek bir şehirdi. neden biliyor musun? bir tenekenin içinde bulunduğu için kendini diğerlerinden üstün görenler azdı.
bir yaya görünce insanlar korkan çalıp üzerine sürmek yerine durup yol veriyorlardı.
bir dolmuş şoförü biraz hızlansa ya da bir hata yaparsa derhal yolcular uyarırdı ve şoför durumunu düzeltir özrünü dilerdi.
artık şoförlerden korkuyoruz.
ha, sadece toplu taşıma araçlarının şoförlerimi kötü?
asla değil, trafikte araç kullanan hemen herkes, artık bu bir gelenek, görenek halini aldığından olsa gerek, trafik kurallarını umursamıyor.
ama toplu taşıma araçlarını kullananların sorumlulukları kat kat fazla.
bu kadar rezil bir trafiğin içinde bir sürü insanla başa çıkmak zorunda kalıyor olabilirler, yorucu bir meslek, hem de çok yorucu.
ama bu mesleği hak eden insanlar var dışarıda işsiz ya da daha kötü mevkilerde ve becerikli insanlar var.
kadrolaşma ya da minibüs mafyalarının getirdiği adamlara mı acımalıdır, yoksa en azından 8 kişi taşıyan bir dolmuşun içerisinde sevdiklerine ya da işine ulaşmak isteyen insanlara mı?
ben acımıyorum kardeşim; elinde sigara ile senden benden toplanan vergi ve para ile alınan aracı güvenliksiz, hızlı ve hırpani kullanan ve yolcuları kendisi gibi insan olarak görmeyen, onları tehdit eden adamlar işsiz kalsın, ehliyetsiz kalsın, aç kalsın, köpek gibi sürünsün, ...umurumda değil.

katlandıkça katlanıyorlar. yani sen katlanıp, "tamam abi" dedikçe herkes işini kötü yapmaya başlıyor ya da kötü yapanlara terk etmek zorunda kalıyor.
0
🌸laugh
(16.08.07)
(4)

Vista için firewall ve antivirus

laugh
XP için var olan comodo antivirus ve firewall gibi ücretsiz firewall ve/ya da antivirüs programı bilen var mı?
XP için var olan comodo antivirus ve firewall gibi ücretsiz firewall ve/ya da antivirüs programı bilen var mı?
0
laugh
(12.08.07)
antivirus olarak: nod32
firewall icin ise netlimiter'in dahili sistemini kullanabilirsin. (kurulumda soruyor aktive edilsin mi diye)
ve isteyince cok guzel ucretsiz oluyor bunlar.
0
sourlemonade
(12.08.07)
antivirus avast derim. firewall için ayrı bir program tavsiye etmiyorum. xp nin default firewall u ve adsl modem olarak router varsa onun firewall u açık olsun yeterli. bir sorun yaşanmaz bu kurulumla.
0
ozdek
(12.08.07)
ucretsiz ariyosaniz avast uygundur.
0
chavezding
(12.08.07)
eski program (old version) kullanıcısı isen (-ki var bunlardan bol bol. hatta özel siteleri falan var)

sygate firewall (üreticisi dükkanı kapatıp gitmiş)
0
can see
(12.08.07)
(3)

DVD - overburn

laugh
4.7 yazan dvd'lere tamı tamına o kadar yazamadığımızı biliyoruz. Ama elimdeki maxell dvd'lerden birine 4.4gb yazmak istiyorum, lanet kafayı yedirtti, bir sürü dvd telef oldu, ne ile nasıl yazacağım ben bunu...
4.7 yazan dvd'lere tamı tamına o kadar yazamadığımızı biliyoruz. Ama elimdeki maxell dvd'lerden birine 4.4gb yazmak istiyorum, lanet kafayı yedirtti, bir sürü dvd telef oldu, ne ile nasıl yazacağım ben bunu...
0
laugh
(09.08.07)
Forumlarda vardı yanılmıyorsam sorunu aşma yolları. Dvd overwrite ya da dvd 4.7 falan diye aratırsanız çıkacaktır sanırım bir şeyler.
0
colonizer
(09.08.07)
nero nun secenekleri arasında overburn diye bi seçenek olması lazımdı onu tıklarsan 4.7 yazarsın bildigim kadarıyla.
0
d o d
(09.08.07)
sakın diyeyim. bazı medyalara yazılmıyorsa yazılmıyordur overburn falan deneyip daha fazla disk yakmayın. olmadığını kabul edin başka bir yol arayın. zamanında 20 tane dvd yaktım öyle sinirle.
0
ozdek
(09.08.07)
(8)

Yaz günlerinde bir ısınma aracı olarak; klima.

laugh
Klima sizi soğutur dışarısını da ısıtır. Bu yüzden alınan ve kullanılan her klima havanın taşıyabileceği su buharı miktarını arttırır ve yoğunlaşıp düşmesini bir şekilde engeller.Fikirdir, acaba yanılıyor muyumdur: İstanbul'da şu an çalışan tüm klimalar kapatılsa (araçlar dahil, hastane gibi gerçekt
Klima sizi soğutur dışarısını da ısıtır. Bu yüzden alınan ve kullanılan her klima havanın taşıyabileceği su buharı miktarını arttırır ve yoğunlaşıp düşmesini bir şekilde engeller.
Fikirdir, acaba yanılıyor muyumdur: İstanbul'da şu an çalışan tüm klimalar kapatılsa (araçlar dahil, hastane gibi gerçekten önemli istisnalar hariç) bir anda deli gibi yağmur yağabilir diye bir tarafımdan sallarsam kim inanır?
0
laugh
(03.08.07)
arabalar da ortalikta dolasmasa disarinin isinmasi bir miktar onlenir. ayni sekilde evdeki buzdolaplarini da fisten cekelim. ardindan isik da yakmayalim. valla 6 aya kalmaz bahcede penguen goruruz. kutup ayilariyla sakalasiriz.
diye bir tarafimdan sallarsam kim inanir?
0
terp
(03.08.07)
Gökyüzünden bulutlar geçiyor ama konacak yer yok, her yer cayır cayır. Düşmeye kalkışan bulutlar aynen dediğin gibi (terp) taşıtların ve dediğim gibi klimaların ısıttığı hava yüzünden düşemeden yine buhar oluyorlar? Bu bulutlar tamamen atmosferi kaplasalar da olmaz öyle şey'i görsek.
Çok samimi bir dilekte bulunayım: Keşke doğaya verdiğimiz zararın cezasını sıcaklıkla değilde seller ile ödesek. Neden?
Su da ve soğukta yaşanır ya da yaşamaya hazır olarak beklenir, tahrip olmazsın. Bir mamut'u buzullarda bulursun daha yeni ölmüş gibi ama çölde bulsan bulsan kemiklerini bulursun.
Ya da şu: Merkür'de hayat bulamazsın, Plüton'da da göremezsin belki ama altyapısı sağlam durma ihtimali vardır.
Atmosferin kendini Güneş'e kapatırsa donsan da soyun adına ileride devam etme şansın olur, ama cart diye yırtıldıktan sonra tüm ışınları bir tarafın dahil her yerine yedikten sonra kalsa kalsa hamam böcekleri kalır yeryüzünde devam edebilecek bir yaşam ünitesi olarak.
Klima almayın, alana da saygı ya da sevgi göstermeyin. Öneridir, isterseniz uçuk bulun, ister manyak deyin. Doğada da -haliyle doğal- teknolojiler var. İçlerinde bir bug yığını var ise onlar da teneke kutular içinde akşam eve gidecez diye saatlerce havaya eksoz dumanı salan bizleriz. En zeki miyiz? S..ayım öyle zekaya!
0
🌸laugh
(03.08.07)
zihni sinir projesi gibi. sallamayıp rakamlara dayalı bir teori ortaya atarsan itibar görebilir.

misal ortalama bir klimanın bir saatte dışarı verdiği ısı şudur de,
şu şehirde, şu mevsimde havanın taşıyabileceği nem oranı şudur de,
klimaların verdiği ısı sıcaklığı şu kadar arttırır de vs vs.

söylediklerin şu an için şundan farksız : gerçekler acıdır, baklava tatlıdır öyleyse baklava gerçek değildir.
0
kimlanbu
(03.08.07)
Ben zeka ile ilgili, yukarıda son cümlede, bir şey söylemiştim. Belki Aristoteles mantığından bahsetmişimdir.
Ayrıca, hangimiz rakamlara dayalı adam gibi teorileri dinleyeceğiz? Hangimiz "aha şunun taksitleri daha iyi, bak alarkoyarlima alalım" demekten cayacaz'da, "lan fakir zaten yanıyor, haydi ağaç dikelim klima alacağımıza" ya da "bidon almayalım, su kuyuları yapalım, nasılsa içilmiyor bu denyoların dağıttığı sular." diyecek?
Ve en son ayrıca, benim "altı boş" teorim (teori falan değil aslında) yanlış olsun. Bunun karşılığında doğru olan "klima almak" mıdır?
Bunun için ben gibi, çoğumuz gibi ortalama düzeyde bir zeka ve bilgiye sahip birilerinin durumun ne olduğunu anlaması için teorilere mi gerek vardır, yoksa en azından "Kendi adıma nasıl hareket edersem doğru yapmış olurum?..." diye düşünmesine mi?
Laf konuşan yarısı alkol dolu bir balkabağıyım ve anırıyorum geçen üstüme basmak üzere olan eşşek gibi: "Bana göre klima kullanmak ve kullanılmasını makul görmek doğru değildir.".
Lise kitaplarını açıp havanın özgül ağırlığı gibi konuları falan mı çalışmak gerekiyor artık biraz fazla "ısındığımızı" anlamak için?
0
🌸laugh
(03.08.07)
izmir gibi bir yerde klimasız gündüz nefes almak çok zor, hatta gündüzü geçtim gece bile çok zor. klima lüksten öte ihtiyaç oldu, yaşlısı var hastası var klima olmasa hakikaten ölürler.

işyerlerinde klima olmasa verimin ne kadar düşeceğine değinmiyorum bile. okullar da aynı. yaz okulunda derse sınıfta klima var diye gelen adam biliyorum. hak da veriyorum gtmden ter damlarken dersle/işle ilgilenmek pek kolay olmuyor.

evde de ihtiyaç, doğru kullandığınızda fiziksel ve ruhsal sağlığınızı da olumlu yönde etkiliyor.

buna rağmen kullanımına karşı olan varsa greenpeace e üye olsun.
0
kimlanbu
(03.08.07)
oldu, herkes kendine en kolay gelen şeyi yapsın, çözümün değil sorunun bir parçası olmakta ısrar etsin, niye düzenimizi bozalım ki, greepeace nasılsa kurtarır dünyayı.
gereksiz klima kullanımına karşıyım, greenpeace'e de üye değilim. klimasızlıktan kimse ölmez, çalışmayı da o kadar etkilemez. gerekirse çalışma saatleri kaydırılabilir siesta tarzında. italya'da, ispanya'da falan klima yok mu ki siesta yapıyorlar. muhtemelen enerji tasarrufu da sağlıyorlar bu sayede. zaten yakında suyla birlikte elektrikler de kesilecek barajlar üretemediği için, klima mlima hikaye olacak. sürekli klima çalıştırmaktan vazgeçsek yağmur yağmaz belki ama enerji tasarrufu sağlarız. termik santraller de havayı kirletip küresel ısınmaya yol açıyor nihayetinde.
0
zen spider
(04.08.07)
klima içeriyi de soğutmuyormu. içerideki soğuk hava bir şekilde dışarı kaçıp dışarıyı soğutuyorsa; o zaman dış ünitenin yaydığı sıcaklık ile kaçan soğuk hava birbirini bir şekilde dengeleyecektir diye sallıyorum ben. tabi santrallerden çıkan gazları hesaba katmıyorum...
0
metox
(05.08.07)
bütün klimalar çalışırken ve trafik sürüngenliğine hepimiz devam ederken en azından şehrin atmosferinde 2-3 santigradlık bir artışa neden olma ihtimalimiz yok mu? Bence var. Bu artış kliması ve motorlu taşıtı olmayan tüm canlılardan izinsiz alınan bir hak değil midir? Dışarıdaki kedinin ya da karabatağın suçu nedir? Ağaçların ya da sokakta yaşayan ve yahut klima taktırma imkanı olmayan bir fukara evinde yaşayanı düşününce ne hissedilir?
Klima takmak yerine ağaçların kesilmesini önlemeyi denesek, ya da en azından bahçemize, oraya buraya ağaç diksek daha yararlı olmaz mı, en azından geleceği düşünerek? Ağaç olmazsa yağmur olmaz, bunu biliyoruz değil mi? Son yüzyılda katledilen ağaç miktarı hakkında bir fikir sahibiyiz değil mi?

Bu başlığı açmadan önce de düşünmüştüm, "ya, napıyorsun sen." diye, tutamadım kendimi. Konu çook uzun ve çetrefilli biliyorum. Az önce girişecektim neredeyse "İstanbul ve diğer birkaç büyükşehire öbeklenmek" gibi bir yerlerden başlayıp. Klima bir obje, bir parça sadece bu konuda aslında, doğru, sadece sen ya da ben, hatta bu duyuruları okuyan herkes birden kapatsa klimasını doğru dürüst bir şey değişmeyecek belki. Ama, sessiz kala kala "minibüsçüler"den bile korkar olduk.
0
🌸laugh
(06.08.07)
(5)

CD - DVD yazma programları

laugh
İşi bilenlerin önereceği en iyi programlar hangileridir?Ben, bir ara (sistemim göçmeden hemen önce) güzel programlar bulmuştum; ücretsizdiler ama bookmarklar dahil herşey uçmuştu ve şimdi nero'ya kaldım ve güvenmiyorum bu programa. Daha iyisi ve ücretsizi var biliyorum. Belki hatırlatacak vardır diy
İşi bilenlerin önereceği en iyi programlar hangileridir?

Ben, bir ara (sistemim göçmeden hemen önce) güzel programlar bulmuştum; ücretsizdiler ama bookmarklar dahil herşey uçmuştu ve şimdi nero'ya kaldım ve güvenmiyorum bu programa. Daha iyisi ve ücretsizi var biliyorum. Belki hatırlatacak vardır diye...
0
laugh
(28.07.07)
roxio filan var.
0
sourlemonade
(28.07.07)
kesinlikle roxio..!
0
hlathguth
(29.07.07)
windows icinse cdburnerxp pro ve burnatonce i tavsiye edebilirim.
0
atomant
(29.07.07)
cdburnerxp pro hem sorunsuz hem hızlı diye düşünüyorum
0
demlikposet
(29.07.07)
cd burner xp pro.
0
can see
(30.07.07)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.