koçtaş ve türevi yerlere gidip "endüstriyel kulak tıkacı" diyerek de bulabilirsin. kulağa tepilen versiyonu tabi. bunların da iki türü var, bir tanesi sünger gibi olan, ötekisi de daha plastik bir dokuya sahip olup, iki tıkacın ufak bir iple bağlı olduğu.
ikisiyle de pek çok kez uyudum, dediğin gibi gerçekten etrafta gürültü diyeceğin türden bir ses olmasa bile, hafif background sesleri bile indirgediğinden değişik kalitede güzel bir uyku sunuyor.
tabi performansı için dendiği gibi kulağa oturması önemli. bunun için de tıpayı sokarken kulağının kepçesinin üstünden tutup yukarı doğru çekiyorsun, haliyle kulak deliğinin şekli değişiyor, ve sen aleti sokarken içerideki hava da dışarı çıkıyor. (aslında sünger olanda buna gerek yok, çünkü o da sıkıştırıp inceltip kulak deliğine koyduktan sonra kendisi şişiyor [eski şekline dönüyor] haliyle tam oturuyor) neticede iyi oturtacağım derken içeride basıncı normalden yüksek hava hapsetmiyor olman. başka bir rahatsızlık olursa da burnunu tıkayıp hava vererek öztaki borun aracılığıyla dengeleme yapabilirsin.
burada dikkat etmek gerek esas şeyin kulak içi hijyeni olduğuna inanıyorum. birincisi tıpa vs normal kulaklıklardan daha fazla dühul olduğundan kulak pisliği salgısını arttıracaktır. ikincisi, kulaklığı çıkardıktan sonra nereye koyduğuna dikkat etmelisin, zira geri kulağına taktığında oraya pek çok mikroorganizma transfer ediyorsun.
bu açıdan, sünger olanları genelde bir defadan fazla kullanmamak, daha kaliteli olanı ise yanında gelen bir özel kabı varsa onda muhafaza etmek ve ara sıra da malzemeyi eritmeyecek miktar alkol/kolonya/pürel vs. ile yüzeyi dezenfekte etmekte fayda var.
ben yine de çok zorunda kalmadığınız sürece kullanmamanızı öneriyorum, en azından alışkanlık haline getirmeyin, zira bundan sonra illa gürültüde kalacağınız bir duruma maruz kalırsanız hiç uyuyamaz hale gelebilirsiniz.
0