ilacı kullandım kullanmadım gibi "kişisel" bir yanıt veremicem ama şunu bilmek lazım:
bir ilacın gelişimi 10 yılı bulabiliyor. bu on yıllık (ortalama) sürede diğer birçok araştırmanın yanı sıra çoğu ilaçta
plasebo kontrollü faz 1, 2 ve 3 (daha da uzar bu) klinik dışı ve klinik çalışmalar yapılıyor. önce kobaylarda sonra insanlarda deneniyor. klinik çalışmalarda insanlarda denenirken aynı özelliklere sahip iki grup alınıyor. bunlar mesela yerelleştirmemiz gerekirse depresyon (en genel tabiriyle) yaşayan hastalar. semptomları-hastalığın süresi, atak sıklığı vs vs gibi konularda hemen hemen aynı özelliklere sahip iki grup oluyor. bir gruba plasebo diğerine de ruhsat almaya çabaladıkları ilacı veriyorlar (klinik çalışmaya gelmeden önce hayvanlarda zaten preklinik etkinliği kanıtlanmış oluyor...). ve etkisini değerlendiriyorlar. plasebo alanlardaki düzelme ile bu ilacı alanlardaki düzelme karşılaştırılır ve analiz edilir. yani özellikle psikoloji ilaçlarında olduğu gibi ilacın etkisi olmasa bile getirdiği görece bir rahatlamanın bilim adamları da farkında ve bunun elimine etmek için plasebo kontrolünü kullanıyorlar. ilacın plasebo kullananlara kıyasla etkinliği yüksek olduğunda zaten bu ilaç ruhsat alabiliyor...
bahsi geçen ilaçlar da bu şekilde klinik ve klinik dışı gelişim progamlarından sonra ancak ruhsat alıp piyasaya sürülüyor. yani "yok abi bunların etkisi..." demek külliyen bilim dışı bir söylem olur. fakat (bu fakat önemli bak!) ilacın %100 etkin olması, her kullananda etkin olması, her hastada tam iyileşme sağlaması, her derde çare olması gerekmez. olamaz da zaten. bazıları tamamen iyileşme sağlar, bazıları semptomları azaltır öyle devam edersin hayatına, bazıları da hiç etki göstermez. ama bu ilacın etkin olmadığı anlamına gelmez. piyasaya sürülüp kullanılması için de engel teşkil etmez. düşük etkinliğe sahip ilaçlar bile (mesela kanser ilaçları) ruhsatlandırılabilir. hastanın hayatını 3 ay uzattığı için ruhsat başvurusuna gönderilen ilaçlar biliyorum!
demem o ki öncelikle (hele de psikolojik bozukluk tedavisinde) doktorunuza ve ilacınıza güvenin. güvenmiyorsanız önce(!!!) doktorunuzla konuşun. siz tedaviye yanıt vermemiş olabilirsiniz. başka tedavi kullanılır, dozu düşürülür veya artırılır, söz konusu ilaçların etkinliğini gösterme süresi uzundur, tedaviye uyunç diye bir şey var, önce ona dikkat etmek gerekir. doktorun söylediği gibi ve söylediği sürede kullanmamak zaten ilacın etkisiz kalmasının en yüksek nedenidir. kullansanız bile etkili olmayabilir ama seçenekler bitmiş değil! ayrıca lütfen o ilacın içindeki prospektüsü bir zahmet okuyun!!! içinde neler yazdığına bir bakın (tıbbi terimler var elbette, onları sorun buraya, sözlükteki entrilere bakın...vs olmadı bana mesajla sorabilirsin, yardımcı olurum). tek başına ilaç tedavisi de yeterli olmayabiliyor. başka yöntemler de mevcut, doktorunuz bu konuda hepimizden daha çok bilgilidir ona danışın. ama spor yapmanın ne kadar etkin olduğunu kendi bozukluğumdan biliyorum ve okuyorum. geçmiş olsun.