Giriş
(3)

giyim ile ilgili bilgiler

sorubankasi
şu renke şu renk gider gibi temel bilgilerin verildiği,zevksiz insanlar için site var mıdır?
şu renke şu renk gider gibi temel bilgilerin verildiği,zevksiz insanlar için site var mıdır?
0
sorubankasi
(20.10.11)
cinsiyet?
0
toshiro
(20.10.11)
erkeğim söylemeyi unutmuşum.
0
🌸sorubankasi
(20.10.11)
"zevkli" bir site oldugunu iddia etmiyorum ama kombinleri buradan gorebilirsiniz:
lookbook.nu

ayrica giyim firmalarinin kataloglarina bakabilirsiniz hangi renkleri hangi renklerle giymisler diye, ve size en uygun kombinleri secip gardrobunuzdaki giysileri renklerine-uyumluluklarina gore gruplandirabilirsiniz.
0
yandim sevket
(20.10.11)
(8)

Atatürk ün Kemalizm den haberi var mıydı?

saksel
Kafasına esen Kemalistlere kızıyor.Ben şunu merak ediyorum.Atatürk ün kendisinin böyle bir doktrini var mıydı ? Yoksa sonradan birileri onu kullanmak için uydurdular? Zira ben o zamanın koşullarıyla Atatürk ü değerlendirmek gerektiğini, şimdi yaşasaydı değişen şartlara göre farklı düşüneceğini zanne
Kafasına esen Kemalistlere kızıyor.Ben şunu merak ediyorum.Atatürk ün kendisinin böyle bir doktrini var mıydı ? Yoksa sonradan birileri onu kullanmak için uydurdular?

Zira ben o zamanın koşullarıyla Atatürk ü değerlendirmek gerektiğini, şimdi yaşasaydı değişen şartlara göre farklı düşüneceğini zannediyorum.Çünkü O döneminin ve coğrafyasının en özgürlükcü ve demokrat adamıydı.
0
saksel
(10.10.11)
'Cumhuriyet Halk Partisi kurulduğu zaman, cumhurbaşkanının genel sekreteri olan Prof. Dr. Yusuf Hikmet Bayur, “Kurulan bu partinin doktrini ne olsun?” diye sorduğunda, Atatürk “Doktrin istemem, donar kalırız. Biz yürüyüş halindeyiz.” demiştir.'

kaynak:www.isteataturk.com
0
sorubankasi
(10.10.11)
kemalistlere kızanlar atatürk'e mi kızıyor ki?
0
raa
(10.10.11)
"ben manevi miras olarak hiç bir ayet, hiç bir dogma, hiç bir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum.
benim manevi mirasim ilim ve akıldır.
benden sonrakiler, bizim aşmak zorunda olduğumuz çetin ve köklü zorluklar karşısında, belki gayelere tamamen eremediğimizi, fakat asla taviz vermediğimizi , akıl ve ilmi rehber edindiğimizi tasdik edeceklerdir.
zaman süratle ilerliyor; milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor.
böyle bir dünyada , asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve ilmin gelişimini inkar etmek olur.
benim türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde aklın ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar."
mustafa kemal atatürk

"Bana göre Atatürkçülük şudur: Atatürk'ün yaşadığı dönemde, içinde bulunan koşullara en akılcı yoldan çözümler getiren uygulamalar toplamıdır."
aziz nesin
0
sarızeybek
(10.10.11)
kemalizm ve kemalist tanımlamaları atatürk'ün yaşadığı dönemde de vardı diye biliyorum. ancak günümüzde atatürkçü'lerin, kemalistiz biz !!!11 diyerek övündüğü şekilde değil de türkleri ve atatürk'ü aşağılamak amaçlı yani kötü anlamda kullanılırdı kemalist kelimesi. (çok emin olmamakla birlikte)
0
royal
(10.10.11)
yukarıda yazdığım sözler cevap için yeterlidir ama kemalizmin/atatürkçülüğün tarihsel gelişimi için ayrıyetten iki farklı uçtan (ulusalcı ve muhafazakar) örnek vereyim:

Hulki Cevizoğlu ve Atilla İlhan arasında geçen konuşmalar.Ceviz Kabuğu programından alıntı. Bugünkü Atatürkçülük anlayışının temelini İnönü attı diyorlar kısaca.

- Şimdi Gazi'nin prensibi bu. Mustafa Kemal'de "Batılılaşmak" lâfı yok, Batılılaşmak lâfı Tanzimat'ta var.

- Peki, bugün çok tartışılıyor, Avrupa Birliği tartışmaları içinde yer alıyor, Mustafa Kemal'in muasır medeniyet dediğini Türkiye'de kim nasıl anlıyor ve niye öyle anlıyor? Bilmediğinden mi, yoksa onu yönlendirmek istediğinden mi öyle anlamak istiyor?

- Şimdi bu şeyden itibaren değişti, yani Mustafa Kemal Paşa'nın diyalektik bir medeniyet anlayışı var. Yani, çağdaş medeniyet seviyesi dediği zaman çok diyalektik koyuyor meseleyi. Neden derseniz, çağdaş medeniyet bugün Batı'da olur yarın Doğu'da olur.

-Yani sabit bir nokta Batı değil Atatürk'ün gözünde.

- Öyle bir şey yok. O zaman Batı ileride gibi görünüyordu; işte şimdi bile Batı o çok ileride değil, görüyoruz, biliyoruz. Yavaş yavaş Doğu'ya doğru kayıyor bu mesele: bu da görünüyor. Buna mukabil İsmet Paşa'nın bakışı Batfdır, çok net bir şekilde Batı'dır. Bu haritada da görünüyor.

- "Medeniyet eşittir Batı" diye almış İsmet Paşa diyorsunuz ama, Atatürk onu söylemiyor; doğuda da olabilir medeniyet, kuzeyde de, güneyde de.

- Öyle bakıyor. Hayır,. Batı'da da olabilir, hangisi olursa olsun biz onun seviyesinde en az olmalıyız, onu geçmeliyiz. Onun tezi bu. Şimdi İsmet Paşa'nın yaptığı nedir? Mustafa Kemal Paşa'dan sonra Cumhurbaşkanı olur. Cumhurbaşkanı olduktan sonra, bakıyorsunuz -daha geçen gün yayınladım, o da bir belge, Glasnik'in kitabında var- Ruslar o zamanki Sovyet Dışişleri Müsteşarı durumundaki bir zatı, Potemkin adında bir zatı Türkiye'ye gönderiyorlar, "yardım da yaparız, her şey de yaparız, dostluğumuz devam etsin" diyorlar. Orada oyalanıyor, doğru dürüst bir cevap alamıyor. Buna mukabil İsmet Paşa çok kısa bir süre sonra gidiyor, Fransa ve İngiltere ile ittifak yapıyor.

Şimdi bakın, Mustafa Kemal Paşa Fransa ve İngiltere'yle savaş yapıyor, ittifak yapmıyor; biz gidip derhal onlarla ittifak yapıyoruz.

Şimdi o ittifaktan sonrasına baktığın zaman, asıl o zaman çok ilginç şeyler görüyorsunuz. Ne görüyorsunuz? Birdenbire eğitim sistemi değişiyor. Eğitim sistemi o zamana kadar memleket kültürü, memleket edebiyatı, Anadolu sanatı diye gelirken, birden Yunan-Latin hikâyesi çıkıyor ortaya; bir Yunan'dır, bir Latin'dir gitmeye başlıyor. Yunan-Latin demek ne demek, kimse bunun üstünde durmuyor. Yunan-Latin demek Roma Germen İmparatorluğu demek.Yani sen kendi elinde, kendi kültüründen kendini soyup Hıristiyan kültürüne angaje ediyorsun kendini, böyle bir yere doğru götürüyorsun memleketi. Bu Batılılık işte, Batılılaşmanın başlangıcı ve bu Türkiye'de çok uzun süre hâkim olmuştur. Burada belki şöyle bir varsayım bile ortaya atılabilir: Türkiye'de sonradan kendini şiddetle hissettiren İslâmî hareketlerin gerisindeki yatan sebep de budur, bir tepkidir.

- Yani Hıristiyan kültürüne karşı ona angaje olmamak için...

- Bir tepkidir. O tepki Atatürk'te yoktu. Çünkü Mustafa Kemal Paşa, çok dikkat ettim ve dikkatle okudum, herkes de okusun; Mustafa Kemal Paşa gerici lâfını, ki o mürteci diye kullanıyor, mürteci lâfını kime kullanmıştır bakılsın. Mustafa Kemal Paşa'nın mürteci diye tavsif ettiği herkes, aslında doğrudan doğruya yabancılar tarafından tahrik edilmiş birtakım hareketlerin gerisindekilerdir. Yani Şeyh Sait'e mürteci der, Kubilay'ı kesenlere mürteci der. Onların dibini kurcaladığın zaman arkasında İngiltere'yi buluyorsunuz zaten; onlara mürteci diyor.


Mahir Kaynak ve Selman Kayabaşı'nın ''Sistemi Yeniden Kurgulamak/Geçmişi Tersten Okumak'' adında ortak yazdıkları bir kitap var. Tanıtımını vermem yeterli olacaktır sanırım.

Her ne kadar Cumhuriyetimizin Atatürk'ün eseri olduğunu iddia etsek de Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet yapılanması ve yönetimi, tamamen Tek Parti döneminin izlerini taşımaktadır. Devletimizin Atatürk'ten ziyade İsmet İnönü'nün yolunu takip ettiğini söylemek yanlış olmayacaktır. -Abdullah Gül-

'Atatürk ile İnönü'nün birlikteliği özdeşlik olarak algılanır. Hâlbuki aralarındaki ilişki bir ittifak bile değil, sadece koalisyondur. Atatürk bu koalisyona mecburdu. Lozan'dan sonra verdiğimiz tavizleri bir gün geri alabileceğimizi düşünüyordu ve mutlu değildi. İnönü ise tamamen Avrupacı bir siyaset izliyor, bizi tarihi mirasımızdan uzaklaştırıyordu.'

'Atatürk, Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı, devleti ele geçiren İnönü'ye karşı kurdurmuştur. Bu bir demokrasi denemesi değil İnönü'nün karşısında Atatürk'ün tekrar güç kazanma isteğidir. Fakat ilk hamleyi İnönü kazanmış, partiyi kapatmıştır. Daha sonra Atatürk, İnönü'yü başbakanlıktan azletmiştir.'

'27 Mayıs 1960 askeri darbesi, Atatürkçülük adına Atatürk'e karşı yapılmış bir darbedir. Askerler darbeyi yapanlardır, darbeyi planlayan ise CHP ve İsmet Paşa'dır.'

'Avrupa'nın Türkiye'deki etkisini kırmak için İnönü'yü tasfiye etmek istediler. Bülent Ecevit bu operasyonda başarılı oldu. Avrupa intikamını almakta gecikmedi. Turgut Özal'ı tasfiye etmek için bu kez ANAP'ta Mesut Yılmaz iktidar oldu, Özal misyonunu tarihten sildi.'

(Tanıtım Bülteninden)
0
sarızeybek
(10.10.11)
İşgalcilere ve İstanbul hükümetine karşı olup, Mustafa Kemal önderliğinde Anadolu'da yayılan mücadeleyi destekleyenlere "Kemalist" deniliyordu. Atatürk yaşarken...
0
ahmetdursun
(10.10.11)
milli mücadele döneminde kemalizm/ kemalist terimi kullanılıyor muydu tam hatırlayamadım ama kemalizmin ziya gökalp korporazimiyle ile ilgisi vardı. yanlış hatırlamıyorsam kemalizm tam anlamıyla recep peker döneminde oluşturuluyor.
0
toshiro
(10.10.11)
Milli Mücadele döneminde henüz "izm" olmamıştı. Sadece "Kemal'le birlikte hareket edenler/Kemalci" anlamında "Kemalist" deniliyordu.
0
ahmetdursun
(10.10.11)
(5)

ağrı kesici hapları okul çantasında taşımak

sorubankasi
bir durum olursa kullanırım diye, ağrı kesici haplarım okul çantasındadır her zaman.hasta oluncada aferin falan da taşırım çantada,bir sorun olur mu haplar falan bozulabilir mi yani?
bir durum olursa kullanırım diye, ağrı kesici haplarım okul çantasındadır her zaman.hasta oluncada aferin falan da taşırım çantada,bir sorun olur mu haplar falan bozulabilir mi yani?
0
sorubankasi
(08.10.11)
ne tarz bi sorun olabilir ki?
0
aşksız prens
(08.10.11)
@aşksız prens;ne biliyim bozulur falan?
0
🌸sorubankasi
(08.10.11)
Olur; sık sık ağrı kesici kullanma ve ayrıca A-ferin hiç kullanma.
0
lebanon
(08.10.11)
@lebanon;soruyu yanlış sormuşum sanırım,düzelteyim :) hapları kullanmaktan dolayı değil.hapların çantada durmasından bi sorun olur mu demek istedim.
0
🌸sorubankasi
(08.10.11)
çantanın içine kutusuz koyma ilaçları.. yani son kullanma tarihlerinin yazılı olduğu karton kutularıyla birlikte taşı.. ayrıca küçük bi ilaç çantası/cüzdanı gib bişeyin içinde olsunlar yoksa yıpranıyor ve dışarı çıkıyor ilaçlar..
0
defnex
(08.10.11)
(6)

ince siyah bileklik ipi

sorubankasi
önceden herkeste görmeme rağmen,şimdi sadece kızlarda görüyorum.yarın takayım diyorum,garip kaçmaz değil mi?
önceden herkeste görmeme rağmen,şimdi sadece kızlarda görüyorum.yarın takayım diyorum,garip kaçmaz değil mi?
0
sorubankasi
(04.10.11)
ince bilekliysen takma derim.
0
zanzeita
(04.10.11)
tak tak, nolcak .
0
nabruknabruknabruk
(04.10.11)
@zanteita;fazlasıyla ince bilekliğim ama kalın bilekliklerde gitmiyor ince bilekliğe, çok sırıtıyor.
0
🌸sorubankasi
(04.10.11)
Benim gayet erkek ve 30 yaşında arkadaşım takıyor, sorun yok.
0
ataturkiye
(04.10.11)
2, 3 tane ince takmak da güzel duruyor bence. bu arada çevremde çok erkekte görüyorum.
0
pyro clustic flow
(04.10.11)
değişik renklerde takıyorum gayet güzel.
0
axijazz
(04.10.11)
(5)

zayıflara yakışan kot modelleri

sorubankasi
hangi kotu giysem üstümde emanet gibi duruyor.dar paçada giymem zaten. bunun dışında zayıflara yakışan modeller nelerdir?marka-modelde verebilirsiniz?
hangi kotu giysem üstümde emanet gibi duruyor.dar paçada giymem zaten. bunun dışında zayıflara yakışan modeller nelerdir?marka-modelde verebilirsiniz?
0
sorubankasi
(30.09.11)
Efor'un çok güzel kotları var onları öneririm
0
insist
(30.09.11)
çok cebi olan şeylerle hacim yanılgısı yaratabilirsiniz.
0
kayranin kedisi
(30.09.11)
mavi'nin pierre modelleri mükemmel.
0
ozzpwnz
(30.09.11)
ltb nin bazı diğerlerine göre daha paalı modelleri. deneyince anlayacaksın

edit: he bide kalın ve iyi taşlanmış sert kotlar kalıplı durur bu yüzden zayıflara yakışır
0
neysene
(30.09.11)
@neysene;levis kotlar daha sert sanırım değil mi?
0
🌸sorubankasi
(30.09.11)
(5)

lise 3 dershane ücretleri

sorubankasi
bildikleriniz var mı?
bildikleriniz var mı?
0
sorubankasi
(30.09.11)
hakkari'de mi
0
gaza gelen
(30.09.11)
birikime gitmiştim 1.500 tl flndı ama genelde fdd, fenbılımlerı, fem, sınav 2000-2500 flndır ama burda yerde cok onemlı mesela ıstanbulda kadıkoydeysen fıyatlar artar ama umranıyede daha uygundu 2 yıl once onada dıkat etsen ıyı olur
0
cmr_sa
(30.09.11)
@gaza gelen;unutmuşum istanbul'dayım
0
🌸sorubankasi
(30.09.11)
yanılmıyorsam kuzenim beşiktaş final'e 3000 liraya kayıt oldu bu sene.
0
9uncu nesilim ama para bende
(30.09.11)
ne kadar ucuzmuş istanbulda, samsun pahalı kalıyor istanbula göre
0
utkucbkc
(30.09.11)
(6)

sosyal fobi için dideral

sorubankasi
doktor tavsiye etmediği halde,acil durumlar için atsam bi sorun olur mu?
doktor tavsiye etmediği halde,acil durumlar için atsam bi sorun olur mu?
0
sorubankasi
(27.09.11)
tavsiye etmeyen doktor psikiyatrist mi? bence bir kalp doktoruna ve nefroloğa da danış.

düzenleme: nörolog ---> nefrolog
0
just fa
(27.09.11)
ben toplantı, sunum vs. öncesi alırım hep. bilemiyorum gelecekte sıkıntı yaratır mı..
0
slevinkelevra
(27.09.11)
Bu ilaçtan beklentiniz nedir? Dideral kalp, kan basıncı gibi fonksiyonlarınızı baskılar.Heyecanlanmanızı önlemek için kalp atışlarını yavaşlatır.Kan basıncını düşürür. Sosyal fobi için genel beklentiniz kendinizi daha rahat hissetmek ve daha atak olmaksa örneğin bu ilaç işe yaramayacaktır.Sizi daha pasif yapar.

Sosyal fobinin sadece fizikler tesirleri için kullanılır.
0
lebanon
(27.09.11)
hiçbir anksiyete ilacı zaten "hapı atayım, ortamlara akayım" durumu oluşturmaz. bu ilaçtan da böyle bir etki göremezsin. ama heyecanlanacağını bildiğin bir ortama girmek zorunda kaldığında kullanırsan heyecana bağlı taşikardinin önüne geçebilirsin. bu şekilde de heyecanın fiziksel belirtilerini de baskılamış olursun. bu sebeple iyi bir ilaç. zaten prospektüsünde sosyal fobi tedavisinde kullanıldığı yazıyor. ama özünde anti-hipertansif bir ilaç olduğu için kalp ve böbreğini kontrol ettirmeden kullanma derim.
0
just fa
(27.09.11)
oncelikle kalp hastaligi hikayeniz varsa kesinlikle almayin. ayrica tansiyon + nabziniz normalden dusukse ve/veya ayaga kalktiginizda tansiyonunuz dusuyorsa da kullanmamaniz gerek. sosyal fobiniz ne kadar ciddi bilmiyorum ama doktorunuz bir anksiyolitik ilac (diazem, xanax gibi) ya da lustral, prozac gibi antidepresan vermediyse passiflora gibi recetesiz alinabilen yatistiricalar daha guvenli olacaktir.
0
tom riddle
(27.09.11)
@just fa;hayır yani doktor kontrolü dışında demek istedim
0
🌸sorubankasi
(27.09.11)
(11)

Osmanlı İşkenceleri / Çin İşkenceleri / Diğer uluslar vs.. Kitap soruyorum!

vita vinum est
Eskiden Leman'da Bahadır Boysal'ın sayfasında sürekli anlatılırdı bunlar. Adam her hafta çeşit çeşit işkenceyi ya da garip garip olayları anlatırdı. Yok Osmanlı Devleti'nde bu böyledir, yok efendim bilmemne devletinde şöyle bir adet vardır.. Hepsi çok ilginç bilgilerdi. Bu bilgileri nereden alıntıla
Eskiden Leman'da Bahadır Boysal'ın sayfasında sürekli anlatılırdı bunlar. Adam her hafta çeşit çeşit işkenceyi ya da garip garip olayları anlatırdı. Yok Osmanlı Devleti'nde bu böyledir, yok efendim bilmemne devletinde şöyle bir adet vardır.. Hepsi çok ilginç bilgilerdi. Bu bilgileri nereden alıntıladığını falan da yazardı.

Bende Leman'ın eski sayıları var ama çok diplerde, çok altlarda. Çıkartmaya üşeniyorum. Bahadır Boysal'ın bahsettiği bu kaynaklar nelerdi acaba? Ya da bu anlattıklarıma benzer ilginç bilgilerin olduğu; bilhassa işkence tekniklerinin anlatıldığı kitaplar biliyor musunuz?

Tenk yü.
0
vita vinum est
(04.08.08)
bir sitede karşılaştırma buldum belki işine yarar;

Osmanlı İşkenceleri:

1- osmanlı döneminde idam edilecek adamın yanı başında bir sac hazırlanırmış ve bu sac allttan verilen ateşle iyice kızdırılırmış...kafası kesilen adamın kafasını kestikten hemen sonra bu saca bastırırlarmış...sıcaktan dolayı kan beyinde 2 saniye kadar dolaşacağı için adama yerde duran cansız bedeni son defa gösterilirmiş...

2- suçlunun derisini yüzüp denize atarlarmış...(acıyı tahmin edin artık)

3- suçlu ortası delik bir sandalyeye cıplak bir şekilde oturtulurmuş...bu delik yere içinde fare olan bir kase yerleştirilirmiş...ve kaseyi alttan yavaş yavaş ısıtırlarmış...tabiki sıcağa dayanamayan fare çıkacak biyer bulamayınca suçlunun makattan kemirmeye başlayıp en son ağzından çıkarmış...

4- suçlu güneşin altına ellerinden bağlı biş şekilde yatırılırmış...suçlunun saçları kazınıp kafasına deve derisi geçirilirmiş...deve derisi güneşte eriyip suçlunun kafasına yapışırmış...saçlar deve derisi yüzünden dışarı doğru çıkamayıp içeri doğru çıkmaya başlarmış...bir süre sonra saçların kafatasını delmesiyle beyne ulaştığı anda adam ölürmüş...

5- suçlunun sığabileceği bir çukur kazılır ve suçluya tıkabasa yemek yedirilirmiş...dışkısını da o çukura yapmak zaorunda kaln adam bir süre sonra dışkılarının bedenini çürütmesiyle ölürmüş...

Çin işkenceleri:

1- suçlunun kafası kazınırmış ve suçlu bir direğe hiç hareket edemiyeceği şekilde bağlanırmış...ve üstten damlalar halinde soğuk su damlatılırmış...damlalar bir süre sonra balyoz etkisi yaptığından adamın delirmesi sağlanırmış...

2- suçlunun göz kapaklarına iğne batırılırmış...ve adam bir süre sonra daynamayıp gözlerinin kapatır ve kör olumuş...(adamın biri 2 günün dayanmış en sonunda gözlerinden kan gelmiş ve kapatmak zorunda kalmış)

3- suçlu 10 metre karelik bir odaya kapatılırmış...ve burdan hiç çıkartılmazmış...yemeği düzenli olarak verilen adam tuvalet olmaması nedeniyle tuvaletini odanın bir kenarına yapmak zorunda kalırmış...bir süre sonra yaptığı dışkı ve idrarların zehir salgılamalarından dolayı adam zehirlenerek ölürmüş...

4- suçlunun göz kapakları açık kalacak şekilde tutuluruş...ve belli bir mesafeden ellerinin adamın gözüne doğru ileri geri sallarlarmış...saatlerce süren bu olayın sonunda adam kafayı yermiş...

kaynak: ottomanteam.blogcu.com
0
goodbyecruelworld
(04.08.08)
(bkz: mankurt osmanli iskenceleri ve digerleri) ise yarayabilir? kendisine ait bu kitap, orda da geciyodur kaynaklar
0
la traviata
(04.08.08)
osmanli engizisyonu isimli bir kitap var yazarinin adi ali ama soyadini hatirlamiyorum. ve eger alacaksan yazari biraz arastir derim kitabin saglamligi acisindan.
0
nesfit
(04.08.08)
ben bir tane duymustum ne kadar dogru ne kadar yanlıs bilemiycem ama paylasıyım belki bi yardımı dokunur.

osmanlı iskencesi,
sucluyu bi sandalyeye oturtup elleri ayakları baglı bekletirlermis bi hafta 10 gun bi ay,sonrasında bir gun adamı bi tane hatun gonderirlermis hatun adamla bi guzel oynasır ve ereksiyon olmasını saglarmıs tam bu ereksiyon halinde zamanın cam ustalarına incecik cam bir cubuk yaptırılırmıs ve bu cubugu penisin icine yerlestirirlermis hatun gittikten sonra ereksiyon hali son bulunca... gerisini siz dusunun
0
samaras8
(04.08.08)
zannederse bahadır boysal dan okumuştum ;
adamnın makatına at kuyruğundaki kıllar demet halinde sokulup hızlıca geri çekilirmiş. kılın yapısından dolayı göt darmadağın oluyormuş. bir ikincisi işkence yapılacak adamı davul içine koymak ve davulu saatlerce çalmak. haliyle adam kafayı tırlatıyor.
0
delidir yakalayin
(04.08.08)
işkencenin tarihi die bi kitap vari onu al.
0
oceano
(04.08.08)
kazığa geçirme işkencesi ile ilgili olarak Drina Köprüsü romanı öneririm.
0
bull
(04.08.08)
rearazem
(14.06.12)
@şirpençe nesimi nasıl öldürüldü?
0
sorubankasi
(14.06.12)
@şirpençe moğollar'a, moğol türkler'i diyecek kadar bilgisizsiniz, bu yüzden yazdıklarınız bana güven vermiyor.
0
rearazem
(14.06.12)
şirpence deden yıldız sarayında ne işle mesguldu ? oğlan falan ?
0
mortac
(18.06.12)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.