özel bir durumunuz olmalı
sözleşmeyi imzalarken neden okumadınız bunu ?

okudum, hepimiz okuduk aslında ama imzalamama gibi lüksünüz olmuyor yoksa işe giremiyorsunuz. evlilik nedeniyle işten ayrılınca eğitim masrafı dışında bir ödeme yükümlülüğünüz olmaz demişlerdi.

dava açma çözüm olur mu onu ancak avukatlar bilir de
ben açıkçası konuşma yoluna gidilirse belki bunu dikkate almayabilirler diye düşünüyorum. nedenlerinizi anlatsanız vs.

bana da saçma geldi üstelik 5 sene çok uzun bir zaman iptal edilebilir gibi geliyor.
emsal bi dava arıyorum internette bu konuda ama bulamadım.

ben 3 sene işten çıkmayacağıma dair imzalamıştım. 5 ay çalıştım çıktım. çıkmadan önce de yine duyuruda o 3 sene sözleşmesinin geçerliliğini soran duyurular açmıştım. tazminat falan ödemeden çıkmıştım. bana bu taahhütname borcu şirketin bir pisliği gibi geldi şimdi.

ben de iternetten araştırıyorum, bir kaç kişi de aynı sorunla uğraşmış. eğitim masrafı dışında kafasına estiği gibi kesinti yapamazmış firmalar. görünen o ki dava açınca kazanma ihtimali yüksek ama temennim dava açmadan bu pisliğe son vermek.

annem en iyisi finish;(eski adıyla calgonit) diyor. quantum olanları iyidir.

Calgonit Finish kullanıyorum ben gayet memnunum. Ayrıca 2-3 ay da bir dezenfeksyon tozu kullanman iyi olabilir. Yine Calgonit'in deterjanı ile birlikte satılan tozları var bildiğim kadarı ile.

piyasadaki tüm bulaşık deterjanlarını kullandım ve sonuç olarak finish'in jel deterjanında karar kıldım. en iyisi o bence.
toz veya tabletler nedense bazen çözünmeyebiliyorlar. jel olanda böyle bir sorunla karşılaşmadım hiç.
temizleme ve parlatma konusunda da bir sorun yaşanmıyor. jel iyidir.

sarı sarı bi deterjan var fairy adı sanırım, en memnun kaldığım o oldu

calgonit finish "hepsi bir arada" yazanları idealdir. dha ii olsun dersen quantum

üçü birarada toz kullanıyorum ben. genelde sadece üst sepeti yıkadığımdan, az koyabiliyorum. bir de tabletler bence fazla kaçıyor. durulandıktan sonra bile üzerinde deterjan kalıyor. temiz bir tabağa biraz su dökünce bir kayganlık hissediliyor, oradan vardım bu sonuca.

beyaz eşya üreticisi bir firmada çalışırken ürün müdürleri en iyi deterjanın en basic olanı olduğunu söylemişlerdi. yani öyle ortası mavi toplu, kırmızı toplu falan olanlar değil de en temel ürün hangisiyse o en iyisiymiş.

kayganlık hissi parlatıcı ayarınızdan. onu biraz kısın.

daha iki gün önce yine kafaya taktığım bir konu idi bu. makinem tek sepet yıkadığı için tabletten nefret ediyorum. resmen tablet kazığı yaşanıyor. 60 tablet şu kadar fiyat. ama aynı miktarda maliyeti olan deterjan mesela 90-100 yıkama gidiyor. (çünkü tek sepet kullanıyorum bazen)
ayrıca ben calgonit'e gıcığım. annelere inanmayın. reklamlar onları çok etkiliyor. ben prilciyim. toz'u olsa fairy deneyecektim. ama yok. şansın kaybetti. prilin limonlusu güzel. kokuyu da daha iyi alıyor. yumurta falan olunca önemli koku. bi de metallerin parlaklığı gittiği zaman makineye bir miktar çamaşır suyu koyun. program başlamadan ve en fazla bir çorba kaşığı kadar. domestos koyarsanız daha iyi olur. mikrobik anlamda da temizlik yapmış olur (sıvı çamaşır suyu hemen gidiyor çünkü)
parlaklık için parlatıcı ayarını da kontrol edin. eğer sonradan gıcırdıyorsa elinizden kayıyorsa (ıslak iken) ayarı fazla, yıkama sonrası su izleri (suyun aktığında ve kuruduğunda bıraktığı izler) kalıyorsa ayarı azdır. ayarlaması çok kolaydır. servis gerekmez. ama markadan markaya değişir. siz kendi kullanma kılavuzunuza bakın.
deterjanda iyi marka alın.ama özellikle tuz için calgonite para bayılmayın. bim'deki en uygun fiyatlı. bazen kipa'da da iyi oluyordu ama adana'da yok. daha önce onu alıyordum.
parlatıcıyı ise mutlaka limonlu alın. bim'in parlatıcısı ağır kokuyor. tavsiye etmem. onda da prili öneririm. ama kokulu almanız çok iş görüyor.
makine temizleme zımbırtılarına ise kanmayın. belki işe yarıyorsa bile siz 65 derecede çamaşır suyu da koyduğunuz program ile pırıl pırıl oluyor makine. sadece filtreyi zaman zaman elde yıkamayı unutmayın. (2-3 kezde bir) "mikroplarrrrrrrr" diye satılan hiç bir ürüne kanmayın (domestos hariç. bu domestos'a kıyak geçmek değil, sonuçta o çamaşır suyu, o yüzden)

çekmiş yün hırka vb.için umut yok diye biliyorum.
üzgünüm:(

genişlete genişlete ütülemek işe yarar mı ki acaba eskisi kadar iyi olmasa da, en azından denenebilir belki

bizde de aynı problem olmuştu zamanında babam kazağının mülkiyetini kardeşime devrederek sorunu giderdik, başka türlü giderilmiyor. yün esnek bir kumaştır ama ütü daha da mafedebilir.

hiiç bir zaman eskisiii gibiiiii oooolmaz.
malesef, küçük beden giyebilecek birine verin bari.

yardımlarınız için teşekkür ederim, ütü iyi gelmeyebilir. gergin bi şekilde kurutmayı deniycem o da olmazsa yapacak bi şey yok sanırım. mutlu noeller

örgün. marmara kötü bir üniv değil.

(git: 162843)
yardımcı olur, diye.

param var sorun değil diyosan ikinci öğretim. kasabilir gibi bi tereddüt varsa örgün. ben ikinci öğretim edebiyat okuyorum dönemlik 500 harç var bi de formasyon işi geldi 600 de o.. hukuk harçları ne kadar bilmiyorum maddiyat önemli.

işin aslı ikinci öğretimin hiç bir dezavantajı yoktur, hatta geç kalkmak sabahın köründe ders olmaması gibi avantajlı yanları dahi mevcuttur. bence ikinci öğretim ayrı mı diye bir şey gözetmeyin, sadece ünileri kıyaslayınca bence istanbul üni

marmara.

marmara i.ö. hukukta okuyan arkadaşlar var gayet keyifleri yerinde.

bugun temellerini attılar muhtemelen seneye tınaztepede okumaya başlarlar.

mimarlığın arkasında bi yer yapılıyordu. herhalde oranın temeli atılmış bugün. ama oranın ne olacağı muallaktaydı en son. bazıları bornova'daki bölümler gelicek derken bazısı da sergi salonu tarzı bişey olucak diyordu ki bi ara deu'nun ana sayfasında bununla alakalı bişey vardı ve benim de aklımda öyle kalmış. ama makina oraya taşınacak olsa bile sırf tınaztepe'de diye daha kötü bi yer yazmak doğru olmaz bence. ve temeli atılan şey makina bölümüyse bu sene değil de en azından bir dönem ya da tahminimce bir sene sonra tınaztepe'ye taşınacaktır.

2012 haziranmış bitiş tarihi diyorlar. bugün atılmış temel evet.

vay be biz üniv 1 deyken tınaztepeye taşınacak deniyordu 2004 te :)

yahu bırakın bu üniversitenin fiziki koşulları geyiğini. üniversite 4 sene okunur, hayat daha uzun sanki! makine mühendisliği okursanız, kolunuzu salladığınız anda iş bulursunuz. şantiye mühendisi olursanız, 10 yıllık tecrübeli ve iyi bir mühendis olduğunuzda, bugünün 8-10 milyarlık maaş aralıklarında çalışırsınız.

başka üni.de makine okuycam pehlivan, sakin ol dersen anlarım ama, o ayrı.

en güzeli "asker adamsın ihtiyacın olur" diyerek cebine para sıkıştırmak bence :)

Yaz askeri olacağı için iç çamaşırı çok makbule geçer. Rahat bir adamsa söyleyin, yanına bol bol alsın, kantinde bulunamayabiliyor.

1- kitap.. askerligimin cabuk gecmesinde yardimci idi..

2- anksorlu telefon karti.. 100luk.. bisuru. alabildiginiz kadar (cep teli kullanmaya baslayana kadar en azindan isini fazlasiyla gorur)

3- her turlu asker camasiri, corabi

askılı cüzdan

Birkaç arkadaş sıkıştırıverin cebine 500 kağıt.

casıo marka saat sadece 5 tl :) sen asker saati de verirler hemen.

web tabanliysa geri getiremezsin, degilse belki serverda tutuluyordur.

gmail de bin de saklanması lazım 30 gün

yapacaklarını adım adım anlatan bi txt olması lazım, olmadı torrent sayfasına ba orda vardır. kopyala yardımcı oluruz.

orjinalini alsan?

şimdi açılıyor, ekran kararıyor böyle tam oyun moduna girecek...ama şöyle dior

" can not found bacground image materials/console/background04.vtf. "

ne yapacağım, bir kaç tane background01. - 03 indirdim ama bu rakamlar gittikçe artıyor..hepsini istior sanırım

ekşi duyuru kurallarını okumadınız sanırım:

•Her türlü mp3/album download; kısacası warez diye nitelendirebileceğimiz her şeyi internet kullanıcılarına açık olarak sorulamaz.

önce bir araştırın yer var mı diye sorun derim. ben geçen gitmeyi planlıyordum tüm pansiyonlar doluymuş.. birkaç günlüğüne verirler mi bilmem.

cunda'da adamocamp diye bir yer. pansiyonu da var, çadır da kurarsınız. uygundur.

Gökçeada'da Zeydali otelde kalmış ve sevmiştik ama genelen gökçead'yı sevmemiştik.

Eğer vize sorununuz yoksa mutlaka sakız adasına gidin,muhteşem bir yer üstelik konaklama,yeme-içme vs gerçekten çok ucuz,insanları da şaşırtacak derecede sıcak.

olmazsın. hatta o 500 hemen yatırma her ay 100 er yatırsan daha iyi.

elde kalan 500 ü yatıracaksın ama 500 daha yatırman gerekiyor laptopun borcu bitmesi için.

ilk etapta senden 500 çıkmış yani hiç almasaydın elinde 500 tl olacaktı.. pc yi 1000 tl ye peşin alıyorsun ama normalde elinde bu paranın yarısı yoktu. laptopu sattıgında elinde kalan para olan 500 ü ödediğinde bir 500 daha ödemen gerekiyor ki pc parası kadar elinden para çıkmış olsun ;) (pc ye verdiğin para kendi paran değil) neticede fit geliyorsun ne kar ne zarar.

elde kalan 500 değil, 1.000. size maliyet 1.500 (faiz yok herhalde, 10 taksit varsa vade vardır, faiz yok demek istediniz sanırım). maliyetinizle satış fiyatınız aynı olacağından kar veya zarar olmaz. alacağınız 1.500'ün 500'ü peşin verdiğiniz tutarı, 1.000'i de banka ödemenizi karşılayacağından el elde baş başta olur. ancak 1.000 lirayı 10 ay sonra herhangi bir getiri sağlayacak bişiylere yatırırsanız karınız olabilir. (tabii reel bir kar olmayabilir, burası karışık.)

500tl paraniz var diye olaya baslayalim. laptop alinca 0 oldu. aylik 100tl de gideriniz var. laptop'u 2.el, pesin 1500tl verip alacak saf yurekli bir musluman buldugunuzu varsayalim. eldeki para +1500tl. bunun 1000tl'si ile pc alirsaniz eldeki para tekrar 500tl. bunun yaninda hala aylik 100tl gider var, 10 ay boyunca. ayrica artik bir de PC var. bu olaylar silsilesininin tek getirisi bilgisayarcidan faizsiz 1000tl, 10 ay vadeli borc almis olmaniz. ugrasmaya deger mi bilemem.

karma felsefdesinin islamda yeri yoktur. burda ne ekersek öbür tarafta biçicez onları.

cevabımın cıvıklığını bağışlarsan ben onu atalar dilinde şöyle tanımlardım :))

"allah'ın sopası yok" durumu

etme bulma dünyası ?

İlahi adalet, etme bulma dünyası cevabımdır.

@bana uyar,

senin cevabın; yok öyle bir şey.

ben de konunun saçmalığına binaen birşeyler düşünüp yazıya dökecektim, ama saçma bulduğum durumu ifade edecek bir kelime aklıma gelmemişti. ilahi adaleti koyabiliriz yerine.

men dakka dukka denir. (çalma kapıyı çalarlar kapını)
eden bulur