ilk yorumu yazdım ondan sonra bırakıp gitmişim =)
Bence önemli olan hangi ülke için, hangi ülkenin işsizliğini konuşutuğumuzdur. ABD için işsizlik en önemli girdilerden biri. (belki de en önemlisi) FED'in yazılı olarak da belirlenmiş hedefi faiz, enflasyon, kur değil direk olarak işsizlik oranlarıdır. Bu yüzden ABD'de periyodik olarak işszilik oranlarının açıklamaları takip edilir. Geçmişini sorgulamak gerekirse ABD büyük buhranda büyük işsizlik oranları görüyor.... Yazar bu başlığı açtığında da ABD işszilik verileri yeni ve süprizlerle açıklanmıştı, onunla bağdaştırmıştım. Bunun yanında FED TR'deki işsizlik oranlarını sallamaz.
Diğer taraftan TR piyasası biraz daha karışık. Öncelikle TC merkez bankasının hedefi işsizlik değil faiz'dir. (burası kendi yorumum: ek olarak her ne kadar serbest piyasa dense de açık bir şekilde kurdur. bunun geçmişini araştırmak gerekirse de TR geçmişinde kriz denildiğinde hep döviz artışı ile bağdaştırılmasıdır) Bu yüzden TR'deki işszilik oranı, ABD'deki gibi TL'yi daha güçlü etkilemez. Örneğin TR piyasalarında bizim işsizlik oranı açıklamalarımız sıradan bir veri açıklaması olarak tutulurken, ABD işsizlik oranlarını biz de 4 gözle takip ederiz.
Son olarak da TR'deki işsizlik oranının ABD'deki kadar olmasa da kendi para birimimize benim görüşüme göre etkisi vardır, ama daha dolaylıdır.
Makroekonomik modellerde üretim ana iç girdilerden biridir. Üretim kapasitesi de işszilik (iş gücüne katılım) ve elektrik tüketimlerinden varsayımsal olarak çıkartılır. Aşağıdaki ilk bulduğum kaynak, çok da şu anda araştıramadım. Girişin ilk 3-4 cümlesinde üretim ile başlıyor ve makroekonomik dengelere etkisini anlatıyor.
www.tcmb.gov.trMoody's, Fitch gibi derecelendirme kuruluşları da notlandırma sırasında makroekonomik değişkenlerimize bakıyor. Üretim kapabilitesi, iş gücüne katılım da bunlardan birkaçı. Yabancı yatırım şirketlerinin TR'ye döviz sokması için kredi notumuz önemli olduğu için, notumuz ülkedeki döviz miktarını ve kurları orta-uzun vadede bence etkilemektedir.