Sevgili güzel kalpli insanlar,

"Hem yorucu ve mesaisi geç biten bir işte çalışıp hem de yüksek lisans yapmak ne kadar mümkün?"

Altı yıldır bankacıyım, mali analizler, günlük işlemler derken neredeyse hemen her gün 19:30'dan önce çıkamıyorum. Ancak bu gidişle kendimi de geliştirebileceğim bir alan yaratacağımı düşünmüyorum. Yüksek lisansın ne doğrudan ne dolaylı yoldan bankacılık kariyerime etkisi olacağını düşünmüyorum. Amacım biraz olsun yurt dışı bağlantısı kurabilmek için kendimi geliştirmek ve fırsat yaratmak. Lisans mezuniyetimin üstünden 7 yıl geçti ve çok tembel bir öğrenciydim. Ankara'da bankacılık sonrasında yapılabilecek, yetkinlik kazanabileceğim tavsiye edeceğiniz bir bölüm varsa da çok mutlu olurum.(finans olması şart değil)

Fikirlerinize çok aç ve açığım :) Teşekkürler.

En son çalıştığım şehirde 8 yıl kaldıktan sonra, kendi memleketime döndüm. (Hastanede psikologum). Şu an çalıştığım yerde; ben gelmeden önce 3 meslektaşım bir odayı kullanıyor, yan odadaki diyetisyenlerle yedikleri içtikleri ayrı gitmiyormuş. Bilen bilir, hastanelerde dönere katkısı olmadığı için psikologlar pek umursanmaz ama her nasılsa oda sıkıntısına rağmen bir test odası edinmeyi başarmış buradaki arkadaşlar. Buna bağlı da bir özgüven patlaması yok değil.
Bu üç arkadaştan biriyle buraya gelmeden bir sene kadar önce tanışıp muhabbet etmiştim ki, kendisi diğerlerinin en tecrübelisi ve çok hoş sohbet, ılımlı bir insan idi. Kendisi o zamanlar izmire tayin isteyeceğini; kesin gideceğini falan söylüyordu ama bir şekilde hala gidemedi... İşe başlamadan bir iki hafta öncesinde de; kalan iki arkadaştan biri ile eşim arasında bir tartışma oldu (sebebi önemli değil ama saçma birşeydi). Sonrasında ben biraz utanç duydum bu konuyla ilgili ama diğer arkadaş da aşırı reaktif davrandı ki buna da o zaman anlam verememiştim.
Göreve başlayınca beni orada pek istemekdiklerini anladım. Daha doğrusu düzenlerini bozmak istemiyorlarmış. Çünkü bir kişinin hastaneye bağlı TRSM de görevlendirilmesi gerekiyormuş. Gönüllülük esasına bağlı bir görevlendirme olacağı için ben pek istemediğimi belirttim. (benden sonra iki kişi daha atanmış onları da kadın doğum hastanesine pusturmuşlar bir şekilde). Ben başladıktan sonra bunlar aralarında konuştular ettiler. Cuma günü Hastane yöneticiyle görüşmeye gitme muhabbeti sürerken, birde baktım pazartesi benim muhabbetim olan arkadaş pılını pırtısını toplayıp gitmiş. Üstelik hem o hemde arada nötr takılan 3. psikolog bana karşı tavırlı. Sadece eşimle kavga eden iç güveysinden hallice.
Sonuçta şimdi aynı odada ikisi kakara kukuri bende işimde gücümdeyim. Niye tavır aldıklarını anlamış da değilim. Arkadaşlarını ben yollamadım TRSM'ye. Aylardır da boş duruyomuş orası, dönüşümlü de olsa gitmeleri gerekirdi. Kadın doğum hastanesine yeni atanan arkadaşı da katakulliye getirip "ya oraya ya trsm'ye gidersin" yapmışlar. Ki kadın doğum o gelmeden 15 gün boş durmuş. Velhasıl bu saatten sonra aman kendimi onlara sevdireyim, seviyesiz muhabbetlerine meze olayım niyetim yok ama hem meslektaşlarıma yakıştıramıyorum hemde daha önce hiç böyle bir durum yaşamadım, hiç olgunca değil. Ne yapmalıyım konusunda baya kararsızım.

Filmi ben izlemedim. Bir yerde bu filmden bahseden bir yazı okumuştum. Anladığım kadarıyla film gerçek zamanlı. Kadın ve erkek bir tren yolculuğunda tanışıyorlar ancak trenden sonra birbirlerine ulaşamıyorlar mıydı neydi çıkaramadım şimdi. Hatta yazıda da o zamanlarda facebook olsaydı birbirlerini aynı gün facebookta ekleyip aynı günün gecesinde saatlerce mesajlaşıp muhtemelen de bıktıracaklarından bahsediyordu.

Durup dururken aklıma geldi. İzlesem diyorum. Tabi filmi çıkaran bir babayiğit varsa.

edit: filmi buldunuz dostlarım. Bahsettiğiniz seri. Evet. Teşekkür ederim teker teker hepinize :)

Herkese merhabalar,
Evlilik öncesi dönem çok yoğun ve stresli olduğu için sağlıklı bir plan yapabilmek için sizlerden yardım istiyorum.

Çift olarak Güney Fransa'da Nice ile yolculuğumuza başlayıp ardından günübirlik turlarla Monaco-Cannes gibi şehirlere gitmeyi ve son durak Paris'ten Türkiye'ye dönmeyi düşünüyoruz. Buralarda kalacak yer, gezilmesi gereken yerler vb gibi şeyleri tavsiye eder misiniz? Bir de havaların buz gibi olacağını düşünüyorum. 24 kasım gibi gidip 5 aralıkta geleceğiz.

Teşekkürler şimdiden.

6.45'te kalkacak bir uçak için kaçta check-in yaptırmamız gerekir? ya da bilet sayfasında vs... de nerede yazıyordur?

sarki su videoda calan sarki www.youtube.com
sarki sozlerini google a yazinca hic sonuc alamiyorum, belki bilen cikar?

bir arkadaşım haftaya cuma geliyor. saat 23 gibi inmiş olacak uçağı. o saatlerde açık oluyor mu? yoksa gelmeden mi alsın alacaklarını?

ares bağlanmıyor onun yerine mp3 indirebileceğim bir program arıyorum. limewire olmasın ama. tek şarkılık torrentlerin paylaşıldığı siteler varsa o da olur. aresin çözümü varsa o da olur.

ağalar, önce bir arama yaptım konu açmadan önce amma detaylı anlatılmadığı için hiç bişey anlamadım..

kaplan'ın toefl cd sini indirdim. görünüşü fotograftaki gibidir. daha sonra deamon da lazım olacak diye onu çektim netten. fakat bi türlü nasıl kullanacağımı bilemedim. setup dosyasından programı kuruyorum fakat çalıştırdığım zaman hata veriyor. autorundan çalıştırsam bu sefer program tam yüklenmedi diyor.

ben istiyorum ki, orjinal cd deki gibi olsun, yani programı boş bi cd ye çekeyim, istediğim zaman takıp autorun'dan çalıştırabileyim diyorum ama daha programı çalıştıramadım.

nasıl yaparım ki ben bunu, adım adım, üstün körü anlatmazsanız sevinirim.