Giriş
(12)

İlişkilerde para dengesini nasıl sağlıyorsunuz?

other half
Kadın tarafı son sınıfa gidiyor. Çalışmak istiyordu ama pandemiden dolayı iş bulamadı. Ailesinden aldığı az miktarda parayla geçinmeye çalışıyor. Kendi ayaklarının üzerinde durmaya çalışan kimseye eyvallahı olmayan bir kadın. Erkek tarafı kadından yaşça büyük. İşi gücü oturmuş, belli bir hayat stand
Kadın tarafı son sınıfa gidiyor. Çalışmak istiyordu ama pandemiden dolayı iş bulamadı. Ailesinden aldığı az miktarda parayla geçinmeye çalışıyor. Kendi ayaklarının üzerinde durmaya çalışan kimseye eyvallahı olmayan bir kadın. Erkek tarafı kadından yaşça büyük. İşi gücü oturmuş, belli bir hayat standartı var ve maddi durumu iyi. Gezme, yeme içme gibi ortak faaliyetleri erkek karşılamak istiyor. Hatta kadına biraz maddi yardım da yapmak istiyor. Acıdığı için değil kesinlikle yanlış anlaşılmasın. Zor durumda kalmasın ihtiyaçlarını karşılasın diye yani onu düşündüğü sevdiği için. Öbür türlü erkeğin aklı kadında kalıyor onun için endişeleniyor. Kadın bundan çok rahatsız oluyor. Gurur yapıyor erkek bütün hesapları ödediğinde ona para verdiğinde utandığını söylüyor ve kabul etmiyor. Ne ortak harcamalarda para ödemesini ne de ek olarak para vermesini istemiyor. Bu konudan dolayı ikisinin arasında sürekli kavga çıkıyor. Erkek sık sık hediye alıyor ama kadın artık erkeğin aldığı kolye gibi hediyelerde bile sorun çıkartır hale geldi. Bu konu dışında aslında hiçbir sorunları yok. Nasıl oluyor para işleri sevgililikte? Denge nasıl sağlanabilir? Kadına para almanın gurur kırıcı olmadığı nasıl anlatılabilir?
0
other half
(16.04.21)
Onu eş gibi gördüğünü hissettirmek lazım.
Para hesabı yapılmadığını para kimde ise onun memnuniyetle harcama yapabileceği bir ilişki istediğini söyleyebilirsin
Parayı ona değil ilişkinize yatırıyor gibi düşünmeli
0
kisa
(16.04.21)
Dengeyi kuramayan taraf sizsiniz. Neden sürekli her şeyi ödeyip durmadan hediye alıyorsunuz? İçten içe karşı tarafa acımanızı gerektirecek bir durum yok. Üniversitedeyken hem okudum hem çalıştım, hayatımdaki insandan da bir çöp almamışımdır. Bunlar olağan şeyler.
0
ruhen hastayim ben
(16.04.21)
Bu arada sık sık hediye alma kısmını atlamışım o rahatsızlığın dozunu arttırabilir gerçekten
0
kisa
(16.04.21)
Hediye olayi +1

Durup dururken hediye almayi birakin her seyden once. O da bir seyler almak isteyip alamiyor ve siz mutlu edeyim derken aksine mutsuz ediyorsunuz.
0
invictae
(16.04.21)
eşimle çıkmaya başladığımız dönemde ben iş hayatına yeni başlamıştım. o ise yıllardır çalışıyordu ve dolayısıyla işi gücü oturmuştu. benim yaklaşık 5-6 katım kazanıyordu.

hiçbir zaman onun üzerinde bir şeyler yıkmadım, ancak aramızda sonuç itibariyle oransal ve bariz de bir fark vardı. o yüzden bu konuyu hiçibr zaman açık açık konuşmasak da biraz oransal yaklaşıyorduk sanırım. 5 yemeğin 3 ya da 4ünü o ödüyorsa 1 ya da 2sini ben ödüyordum. seyahate giderken o biletleri alıyorsa ben de oteli karşılıyordum, oradaki masrafları da bir o bir ben dengeliyorduk. hediyelere bir şey demiyordum, sonuçta bu hediye, içinden gelmiş almış, tabii ki aşırı abartılı ve pahalı bir şey olsa kızardım. o da zaten zırt pırt "aaa bak yine bir hediye hadi bakalım" modunda hediye verip durmuyordu.

cebime tutup para filan koymasını tabii ki istemezdim ve kabul etmezdim.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(16.04.21)
ruhen hastayım ben güzel yazmış. zırt pırt hediye alıyorsanız doğal olarak rahatsız oluyordur karşıdaki. ama normal bir günde yemek yemeye çıkılmış vs bunları erkeğin karşılaması normal. demek ki karşı tarafı kötü hissettirecek derecede bir maddi dengesizlik yaratmışsınız ilişkide.
0
roket adam
(16.04.21)
hediye almak karşı tarafı satın almak gibi. o yanlış. tüm hesapları ödeme veya kız yemek apsıb. dengeli olun
0
KaraSakall
(17.04.21)
niye karşınızdaki kadının isteklerine saygı duymayı denemiyorsunuz? size açık açık ne hissettiğini söylemiş, hala inat etmeniz neden? sevgilinin cebine para sıkıştırmak nedir allah aşkına? bence siz her problemi parayla çözmeye çalışan biri gibi duruyorsunuz. dışarda, mekanda para harcamak yerine gidin piknik yapın, evde yemek hazırlayın vs. sizin davranışlarınız çok gurur kırıcı duruyor.
0
bana bir nick verin
(17.04.21)
Kimseye eyvallahı olmama durumunu size karşı yapıyorsa, bu sizin birşeyleri yanlış yaptığınızı gösterir. Yaşadığınız endişeleri belirtin, onun hayatının daha kaliteli hale gelmesinin ne anlama geldiğini, büyütülmeyecek birşey olduğunu, özellikle sizin tarafınızdan olmasının ne denli doğal olduğunu öğretin. Bir kere anlatın sonra da yaptığınız şeye devam edin. Kimse ona kendi ayakları üzerinde durmasın demiyor ki. O sizin hayatınıza girmeyi kabul etmiş. Sizin hayatınızın ona sunacağı bazı imkanları da kabul edecek. Bunun altında başka birşeyler aramaya gerek yok. Daha şimdiden böyle duygusal düşünerek poz kesiyorsa Size diyeyim iki gün sonra olur da sizden çok ya da sizinkine yakın bir gelir elde ederse baş ağrıtır. Onu da suçlayamam çünkü böyle olmaları gerektiği her an empoze ediliyor. Halbuki hayatındaki erkeğe kendini bıraksa, sizinle daha kaliteli zaman geçirmeye odaklansa bunları söylemez. Burada iş sizde. Eğitmelisiniz. Öğretmelisiniz. Onun bu davranışı karşısında siz de dikkat edin feminenleşmeyin. (Ben erkek adam hep öder kafasında değilim bu arada) bu arada yorumları okuduğunuzda karşı tarafın mantığını da çözersiniz. Hemen olay nerelere gelmiş; yok karşı tarafı satın almak yok cebine para sıkıştırmak. Komik.
0
hepbiarayisicinde
(17.04.21)
yemeği sen öde çayları o ödesin tarzında oranlama yapılabilir hediye almayı bırak +1
0
basond
(17.04.21)
Kadın tarafı kendisine iyi davranılmasını haketmiyorum tarzı düşünüyor olabilir. Aldığınız hediyeleri beğenmiyor da olabilir ihtiyacı olan birşeyi beraber alın. Açıkcası hiç böyle ilişkiler etrafımda olmuyor kadınlar hediye alınmıyor hesap ödenmiyor diye kavga çıkarır.
0
ashleybon
(17.04.21)
yukarda bazılarının dediği gibi hediyelerle kızı boğduğuna katılıyorum. fakat bunun ötesi de var bence.

sen rahat rahat gezip tozacağın, para harcayacağın bir ilişki istiyorsun. karşı taraf ise senin bu isteğine müsait değil, yakın zamanda olmayacak da. maddiyat konusunda özellikle davul dengi dengine olmalı diye düşünenlerdenim. daha fazla yıpranmamak için ayrıl coco diyeceğim.

davul dengi dengine fikrimin şu duyuruda bile öyle çok örneği var ki. daha geçen gün adamın biri karısının iki katı maaş aldığını ve karısının soba yakmalarına laf ettiğini anlatmıştı. ve o "karımın iki katı maaş alıyorum" ibaresi çok gerekli değildi o konuda ama beyfendi eklemeden geçememişti. çünkü dokunuyor. öyle veya böyle dokunuyor işte.
0
birsürüsorumvarr
(17.04.21)
(11)

İyi erkeklerin tercih edilmeme sebebi

isttrab
Bununla ilgili olarak sanırım Ekşişeyler'de bir yazı vardı.Aslında iyi bir insan olmak bir tercih değil de o insanın doğası kaynaklı bir mecburiyettir diyordu. Biraz vurucu bir tespitti. Zaten kötü olamadığınız/olamayacağınız için iyisiniz diyordu özetle.Hatırlayan eden varsa bir link çok tatlı olur
Bununla ilgili olarak sanırım Ekşişeyler'de bir yazı vardı.

Aslında iyi bir insan olmak bir tercih değil de o insanın doğası kaynaklı bir mecburiyettir diyordu. Biraz vurucu bir tespitti. Zaten kötü olamadığınız/olamayacağınız için iyisiniz diyordu özetle.

Hatırlayan eden varsa bir link çok tatlı olur. Teşekkürler.
0
isttrab
(16.04.21)
seyler.eksisozluk.com

sözün özü, erkekler olarak kendimizi kömür madenindeki elmas sanıyor ve bulunmayı bekliyoruz. acınası bir durum.
0
a darkness coming
(16.04.21)
evet, cinsiyetten bağımsız olarak doğasında iyilik var. toplumun belli kesmi kendi kararları olmadan, başkalarının fikirlerini benimsiyorlar. kişi kendini keşfettikten ya da farkına vardıktan sonra aslında aradığını buluyor. kendisine ait olmayan duyguları benimseme yani. dedikleriniz ile alakalı olarak şunları buldum,

seyler.eksisozluk.com

seyler.eksisozluk.com
0
evimin paspasi
(16.04.21)
Doğasında iyilik var değil. Jordan Peterson'dan duydum ben, ama muhtemelen yaygın bir düşüncedir.

Özetle diyor ki, kötü olacak güce sahip olmadığı için insanlar (erkekler) kendilerini iyi zannediyor. Asıl olay kötü olabilecek güce sahip olup, ona rağmen iyi olabilmektir.

Kadınların tercihlerini güç bazlı yapmalarına buradan bağlanabilir sanırım konu.

@a darkness coming'in linki +1
0
plutongezegendegilmi
(16.04.21)
senin bahsettiğin yin yang muhabbetine giriyor. doğada her şeyin karşılığı var (anti) ancak böyle denge sağlanıyor. yine cinsiyet farketmeksizin.
0
evimin paspasi
(16.04.21)
Bir de ben herkesin kendini iyi gordugunu dusunuyorum. Bir kez hapse girmissem ne olacak ki, esini gerekirse doversin bunda bir sey yok gibi sacma sapan dusunceleri olup kendini "iyi erkek" sayanlar da vardir.
0
howfaristhesky
(16.04.21)
Kime göre iyi? İyi erkeğim diyenler acaba başkalarını suçlamak yerine neden kendilerinin tercih edilmediklerini hiç düşünüyorlar mı. He çok iyisiniz ondan kimse yüzünüze bakmıyor.
0
zoghurt
(16.04.21)
bana pek mantıklı gelmedi her şeyin kaynaklara ulaşmayla ilgili olduğu.

mesela bill gates dünyanın en zengin insanlarından biri olabilir. ama o tiple pek kız tavlaması zor gibi. çünkü adam tam bir geek. tipi insana güven veriyor.
0
nickini degistiren yazar
(16.04.21)
adam gidiyor ortamın en güzel kızına tutuluyor, sonra vay efendim ben seçilmedim çünkü ben iyiyim. haddini hududunu, amiyane tabirle ligini bilmek lazım. ayrıca gerçek hayatta tanıştığım kendine iyi erkek diyip seçilmemekten sızlanan adamların hiçbiri iyi insan değillerdi. zaten aklı başında insan karşı cinsten biri onu tercih etmedi diye bunu şahsına hakaret saymaz. o kişinin de bir tercih hakkı olduğunu bilir ve saygı duyar. yabancıların "incel" dediği bu türler, kadınları katiyen insan olarak görmüyor. kadının onları kötü hissettirmek için seçmemeyi tercih ettiğinden eminler. kadınların onlara kötülük yaptığını düşünüyorlar seçmeyerek. bunların hiçbirinin iyilikle alakası yok. kendini sevmemekle alakası var.
0
birsürüsorumvarr
(17.04.21)
O yazıyı bilmiyorum ama başlığa bakarak saçma olduğunu söylemek istedim. Kadınların tercih etmediği erkek tipi genelde şu özellikleri taşır: Sessiz, sakin, durgun, evcimen, pasif. İyilik-kötülük bambaşka şeyler.
"İyi olduğu için tercih edilmediği" düşüncesine sahip bir insan narsist ve aptaldır. Bir erkek olarak söylüyorum bunu.
0
fobfilm
(18.04.21)
aslında haklılar. ben kötü olamayacak kadar yorgunum mesela, kavga etmek istemiyorum artık. içimde kimseye karşı bir nefret ya da kötülük olmasını istemiyorum çünkü yoruyor.

ama bu nedenle tercih edilmeme gibi bir durumum da hiç olmadı. tercih edilip edilmemek kimle muhattap olduğunuza bağlı. seviyeli insanlar "of çok piç ya seviyorum bu adamı/kadını" diye bir seçim yapmaz bence. :D
0
bohr atom modeli
(18.04.21)
Böyle bir arkadaşım vardı, çok güzel eğitimli bir kızdı. Kıro bir spor hocası ve badanacıyla sevgili olmuştu. Hepsinden de dayak yerdi, ayrılırdı geri dönerdi. Aşırı kıskançlık erkeklik gibi oluyor. Özgüveni düşük kadın böylelerine gidiyor işte.
0
adetsancısı
(23.04.21)
(4)

[İngilizce] Gay sözcüğü üzerine

biseysorcaktim
Flinstones'ın jeneriğini izlerken farkettim, "gay old time" diye bir ifade var. gay sözcüğünün neşeli, eğlenceli anlamına geldiğini biliyorum. eskiden bu anlamda kullanılıyordu ama artık kullanılmıyor diyebilir miyiz? yani bu şarkıyı 60 sene önce değil de bugün yazsalardı gay old time demezlerdi ben
Flinstones'ın jeneriğini izlerken farkettim, "gay old time" diye bir ifade var. gay sözcüğünün neşeli, eğlenceli anlamına geldiğini biliyorum. eskiden bu anlamda kullanılıyordu ama artık kullanılmıyor diyebilir miyiz? yani bu şarkıyı 60 sene önce değil de bugün yazsalardı gay old time demezlerdi bence.
www.youtube.com

türkçe'deki sevişmek ifadesi önceden karşılıklı birbirini sevmek anlamına gelirken şimdi cinselliği çağrıştırması gibi. şimdi kimse "onlarla aramız iyi, ailecek sevişiyoruz" demez ama 30 sene öncesinde kullanılırmış bu ifade.
0
biseysorcaktim
(16.04.21)
kendi sorunu kendin cevaplamışsın, acaba konu hakkında okuma yapmak mı istiyorsun diye düşündüm. bahsettiğin konuda anahtar kelime dil değişimi yani language change.

www.thoughtco.com
0
birsürüsorumvarr
(16.04.21)
Katılıyorum.

Sözcüklerin anlamı zamanla değişir. Örneğin eskiden oğul hem kız hem erkek çocuk için kullanılıyormuş.
0
howfaristhesky
(16.04.21)
ingilizcedeki gay sözcüğü aslında neşeli anlamına geliyor fakat eşcinsel manasında kullanımı günümüzde daha ön plana geçti. kimse neşeliyim demek için gay'im demez artık. ama soyadı bile gay olan insanlar var. bizdeki altıntop vb. gibi.
0
vizivozo
(16.04.21)
evet misal eski bir kitabı okuyorsanız, örneğin lord of the rings, orada gayly, gay falan gibi kelimelere çok rastlarsınız.

bunun dışında bir de queer var mesela. queer garip demek eski ingilizcede. şimdi yine eşcinsel anlamında kullanılıyor.
ya da bitch dişi köpek anlamına geliyor normalde. falan filan.
0
bohr atom modeli
(18.04.21)
(1)

Acil Durum Numaraları 112'de Toplandı Mı?

dizicolleague
Konu ile ilgili İçişleri Bakanlığı'ndan yayımlanan duyuruyu görmüştüm daha önce. 81 ilde devrede midir? 110'u arayınca "böyle bir no yoktur" mu diyor veya bir süre 112'ye mi yönlendirecek? şirkette acil durum numaralarını duvarlara asmıştık zamanında ve hepsini değiştirmek icap eder bu durumda. gaye
Konu ile ilgili İçişleri Bakanlığı'ndan yayımlanan duyuruyu görmüştüm daha önce. 81 ilde devrede midir? 110'u arayınca "böyle bir no yoktur" mu diyor veya bir süre 112'ye mi yönlendirecek? şirkette acil durum numaralarını duvarlara asmıştık zamanında ve hepsini değiştirmek icap eder bu durumda. gayet de iyi olur aslında tek numara 112.
0
dizicolleague
(15.04.21)
"Ülkemizde farklı acil yardım çağrıları için kullanılan 7 kuruma ait acil çağrı numaralarının (İtfaiye: 110, Jandarma: 156, Polis: 155, Sağlık: 112, Orman: 177, Sahil Güvenlik: 158, AFAD: 122) tek numara (112) altında toplanması amacıyla geliştirilmiştir."

www.icisleri.gov.tr
0
birsürüsorumvarr
(15.04.21)
(2)

lazer epilasyon sonrasi iz kalmasi ve davalik olmak

icim urperiyor
selam. bir yakinimin basina gelen olay hakkinda fikir sormaya geldim.kendisi (kadin) cene bolgesindeki killar icin lazer epilasyon merkezine gidiyor. isinin ehli olmayan kisiye veriyorlar makineyi, ve yuksek lazer sonucu derisinde ciddi yanik olusuyor. bi kac sene once oluyor bu olay.tedaviyi durdur
selam. bir yakinimin basina gelen olay hakkinda fikir sormaya geldim.

kendisi (kadin) cene bolgesindeki killar icin lazer epilasyon merkezine gidiyor. isinin ehli olmayan kisiye veriyorlar makineyi, ve yuksek lazer sonucu derisinde ciddi yanik olusuyor. bi kac sene once oluyor bu olay.

tedaviyi durdurup parasini geri istiyor, ilk basta mirin kirin etseler de araya avukat girice parayi iade ediyorlar. sonra ozel kremlerle falan su anda yanik izi buyuk oranda gecmis durumda ama hala cenesinin ucunda kahverengilik var. serce parmak ucu buyuklugunde, resmen sigara sondurulmus gibi. zamanla daha iyiye gider demisler ama bilmiyoruz, su an kesin olarak kalmis bi yanik izi var suratinda.

epilasyona baska bi firmayla devam ediyor, 2500-3000 civari maliyeti oluyor (sadece epilasyon).

su anda dava islemi devam ediyor, arabulucu ile teklif gondermisler. 5000 lira tazminat + yapilmasi gereken islemleri biz yapalim (epilasyon vs.) davadan vazgec diye.

simdi 2 sorumuz var, arabulucu ile kolayca cok da zorlamadan olayi kapatmak istesek ne kadar istememiz lazim?

ikincisi davayi acip sonuna kadar gitsek en fazla ne kadar tazminat alabiliriz suratinda omur boyu kalan iz icin?

iki soru icin de ilk yasandigi zaman uzun sure insan icine cikamama, psikolojik etkisi, cilt yanigi ve acisi, harcanan para-zaman gibi faktorleri de hesaba katarak, ne dersiniz?

avukat daha once boyle bi davaya bakmadigini, bisey diyemeyecegini, tamamen hakimle alakali oldugunu soylemis. tesekkurler.
0
icim urperiyor
(07.04.21)
hiç anladığım bir iş değil ama avukat seçimi doğru olmamış gibi geldi bana.
Ciddi bir para veriliyor avukata, ama doyurucu bilgi veremiyor, internette cevap arıyorsunuz.

Kolay gelsin
0
michael_knight
(07.04.21)
dalga geçmiyorum, kadınlar kulübüne sorun. kesin benzer bir şey yaşamış birileri vardır. avukatın beceriksizliğine de +1
0
birsürüsorumvarr
(07.04.21)
(19)

Bu Diyaloğu Nasıl Yorumlarsınız? (Mansplaining?)

pantepember
Sol taraf kadın, sağ taraf erkek.Diyalog şu linkte (buraya yükleyince çözünürlüğü düştüğü için Google Drive'a yükledim):https://drive.google.com/file/d/1tPadmNCw0J8XeGtbI23dw-QWF0rImvKCTaraf tutmuş olmamak, etkilememek için yorumlara yorum veya beğeni yapmayacağım.Yorumlar bittikten sonra yaparım am
Sol taraf kadın, sağ taraf erkek.

Diyalog şu linkte (buraya yükleyince çözünürlüğü düştüğü için Google Drive'a yükledim):
drive.google.com

Taraf tutmuş olmamak, etkilememek için yorumlara yorum veya beğeni yapmayacağım.

Yorumlar bittikten sonra yaparım ama =]

Not 1: Diyalog burada bitiyor. Öncesi de dating uygulamasında 100'er kelimeden fazla değil. Her şey bir gün içinde, 150'şer kelime ile gelişip bitti.
Not 2: İki taraf birbirinin fotoğraflarını dating uygulamasında önceden görmüştü.
Not 3: Dating uygulamasında iken Moda sahilinde buluşmaya karar verilmişti, zaman üzerinde anlaşılamamıştı. Whatsapp'taki direkt buluşma muhabbetine giriş bunun üzerinedir.
0
pantepember
(06.04.21)
kız alternatif üretmeyince oğlan bozulmuş, kızın "aa görüşmek istemiyo"dan sonraki çıkışı da gereksiz geldi bana
0
aynose
(06.04.21)
Mansplaining böyle bir şey değil ki yahu, bu sadece cıvık erkek şakası. Benim pek hoşlandığım bir erkek tipi değil ama arada hoşlantı varsa bence tolere edilebilirdi.
0
kedimedi
(06.04.21)
oğlan tipten kaybetmiş, net.
0
nop
(06.04.21)
Mansplaining bu değil. Mobbing gibi yerli yersiz kullanılan bir kavram haline geldi bu da.
0
kojonotsuki
(06.04.21)
Kızda zekâ geriliği olabilir.

1. "Mansplaining" denen saçmalık buradaki diyalogda bulunmuyor,
2. "Mansplaining" kelimesini kullananların alayı cinsiyetçi.

Erkek yatsın kalksın dua etsin böyle bir tipten kurtulduğuna.
0
ryhmer
(06.04.21)
playing star again +1

Kız kezban. Oğlancağız Allah'ın sevgili kuluymuş.
0
Başkalaşım
(06.04.21)
Ekşi sözlükten tanisilmis, bir şekilde numaralarını vermişler birbirlerine. Oğlanın sofistike ve komik görünme çabası kızı en baştan sogutmus. Whatsapp a geçtikten sonra günlerce, saatlerce durmadan mesajlasilmis gibi oğlan durup dururken buluşalım demiş, yine komik olmaya çalışırken irrite ederek. Kız karşı karşıya kaldığı cringe saganagi karşısında sağlam duramamis ve en son öğrendiği kelimeyi cümle içinde kullanmış. Oğlan bu kızı bir iki defa daha yoklar, kız da çaresiz bir anında cevap verirse tatsız bir iki sevişmeden sonra olay tamamen kapanır.
0
epistemic_regress
(06.04.21)
Kiz kendi kendini yukseltmis finalde de sacmalamis. Komik.
0
brkylmz
(06.04.21)
Diyalog bu kadariyla cok manasiz, daha once konustuklarinizda nem kapmis olmali.
0
bosver nicki
(06.04.21)
evet elemanın etkileyiciliği yeterli değil bence de. iki taraf için de hayırlı olan olmuş. saçma sapan bir diyalog, ama özellikle kız acayip itici.
0
roket adam
(06.04.21)
kadın tarafı muhtemelen fotoğrafı beğenmedi ve bulduğu ilk fırsatta erkekle muhabbeti kesmeye çalışmış. Olayı mansplaining e bağlamasının zeka geriliği olduğuna ben de katılıyorum. bu zeka geriliğine sahip kadınla olmaması erkek için daha iyi olmuş.
0
siyahliadam
(06.04.21)
Mansplaining'i belki yanlis anlamis olabilir, muhtemelen biraz hassas bir insan, ama ben ne demek istedigini anladim. Daha 100 kelime muhabbet ettigin insana "aa görüsmek istemiyor" diyerek negatifi vermissin, satir arasinda "iste kendini mesgul gösterip görüsmekten yan cizen kadin profili" imasi yapmissin. Mansplaining olarak tanimladigi sey bu, tam karsilik gelmese de.

Özellikle bu ilk muhabbetler pozitif bir havada gecmeli. Kiz persembe dogumgünüm demis, direkt pas vermis, cok daha pozitif bir seyler söyleyebilirdin. En basiti "O zaman sen bir gün teklif et" diyebilirdin. "Aa dogumgününse görüstügümüzde birer dilim pasta yiyelim" diyip kizi görüsmeye daha da heveslendirebilirdin. Bi tane mum götürür üfletirdin, hosuna giderdi. Negatife düserek hata etmissin.
0
polopan
(07.04.21)
dating uygulamasından en az 21983012309 kişi yazıyordur kıza. Kızlar genelde ulan bu daha iyi, şu daha iyi derken böyle bir anda kestirip atma prosu oldular. Muhtemel başka alternatiflere yönelmiş, neler neler vardır kim bilir. Takma kafana başka insanlarla konuş.
0
wacot
(07.04.21)
kızın abarttıgına ve mansplainingi duyup kelimeyi kullanmaktan kendini alamadığına katılıyorum ama ayrıca da;

polopan +1

şu "aa görüşmek istemiyor" tepkisi gerçekten çok itici, zorla kadını seninle görüşmek istediği konusunda ikna etmesi için baskı altına sokmuş oluyorsun. belki gerçekten başka bir şeyden soğudu ve görüşmek istemiyor ama kibarca bahane uyduruyor; bu durumda zorla söyletecek kadar boğuyor bu tepki. ya da belki tam tersi söyledikleri bahane değil, ve gerçekten görüşmek istiyor; bu durumda da yoktan yere böyle bir tepki verince "seni ikna etmek için mi uğraşacağım" deyip asıl kadın erkeği kezban olarak görüyor. ben olsam boğulurdum yani sırf o tepkide bile.
0
nonik
(07.04.21)
Bir sayfalık Whatsapp yazışmasından erkek tarafının manslaining yapıp yapmadığını anlamak mümkün değil ama kıza perşembe, cuma uymayınca erkek tarafının "görüşmek istemiyor" şeklinde bütün günahı kıza yüklemesi de önceki bir takım (bizim bilmediğimiz) dialoglarla birlikte kızın hassaslaşmasına sebebiyet vermiş olabilir.
"Mansplaining mi yaptım şimdi" sorusuna odaklanmaktan ziyade sonraki ilişkilerde nasıl yaklaşmak gerektiği üzerinde kafa yormak daha yerinde olur. Hele hele daha tanışma turlarındayken tarafların (her iki kişinin de) daha yumuşak ve sevecen olmaları gerektiğini düşünüyorum. Olmuyorsa da olmuyor, ileriye bakmak lazım.
0
SiyamkedisiZorro
(07.04.21)
Mansplaning diyen kadınlar Türkiye’de ağırlıkla hippi Kezban kitleden oluyor. Tartışmalarda hitler ölçeği diye bir şey vardı eskiden, ilk kim karşı tarafı faşist bir nazi olmakla suçluyorsa o zayıf ve haksız olan taraftır diye. Bı da öyle bir şey.
0
KaraSakall
(07.04.21)
mansplaining böyle bir şey değil +1

Erkek tamam cıvık da kız da çok malmış, ayar olurdum ben olsam, hatta küfür eder al sana mansplaining der engellerdim.

Kadınım.
0
Hallegadola
(07.04.21)
"aa görüşmek istemiyoo" da cringe oldum. yani buna nasıl cevap verilir ki? "ayyy çok görüşmek istiyorum valla ondan değil :((" falan diye yalvarmasını mı bekledi acaba bilemedim. diğer mevzuda hanım abla manipülasyon ile mansplainingi karıştırmış olsa gerek eheh.
0
birsürüsorumvarr
(07.04.21)
Evet, şimdi ben kendi yorumumu yazayım:

- Burada bu soruyu sormamın birincil nedeni gerçekten "mansplaining" (veya herhangi kötü) bir şey yapıp yapmadığımı anlamaktı. Kendimi epey kötü hissettim ve hatta bu kelimenin anlamını Google'da aradım (yarım yamalak biliyormuşum).

İkincil neden de, büyük ihtimalle yanlış bir şey yapmadığımı ve bana haksızlık yapıldığını düşünerek, ezberci olarak gördüğüm bu zihniyeti başkalarının da görmesini istememdi.

- Muhabbet ettiğim kişiyle iletişimime göre o "cıvıklığı" yapıyorum. Nedenini tam bilmiyorum. Belki karşımdakini tartmak için: "acaba ne kadar istiyor?".

- Karşımdaki kişi en başından beri çok ilgiliydi. Fiziksel olarak çok etkilenmemiş olsam da, cana yakınlığı, uzun boylu ve kıvırcık saçlı oluşu ve profilinde "hookup" seçeneğini de seçmiş olması (buna takılmazsınız umarım) nedeniyle kendime yakın hissetmiştim. Bunların verdiği rahatlıkla bazılarının cıvıklık dediği şakayı / espriyi (her ne ise) yaptım. Beklentim "çok isterdim ama bu hafta zor görünüyor" veya "dur bir şekilde ayarlayalım" gibi bir cevaptı.

- Önemli bir ayrıntı(!) da bu kişinin "psikoterapist" olması (en azından öyle söylemesi).

- Yaşadığım bu olayı feminizme, "kadının beyanı esastır" gibi görüşlere bağlayabilirim ama burada bunu yaparsam günümün nasıl berbat olacağını da kestirebiliyorum. Canımın sıkılmasını istemiyorum ve yapılacak da çok iş var. O yüzden bu sözlerim okuyan kişinin yorumuna kalsın (zaten aşağı yukarı anlaşılmıştır).

Kimlik tanımında erkeklik olmayan, hayatında hiç "bir erkek olarak" dememiş, "biz erkekler/kadınlar" lafını saçma, hatta uzak durulması gereken sözler olarak gören, toplumsal cinsiyet rollerini reddeden bir "erkeğin" erkekliğini kullanarak baskı kurmak ve tepeden bakmakla suçlanması bence düşünülmesi gereken bir durum (suçlayan için de, suçlanan için de).

Yaşları da vereyim: İki kişi de yaklaşık 40 yaşında.
0
🌸pantepember
(08.04.21)
(9)

Ay çöreği sever misiniz ?

freebird5406_2
Pastaneler tazeliğini yitirmeye başlayan kakaolu kek ve pastaları değerlendirmek için ay çöreği üretiyorlar diye duymuştum, bunun aslını bilen var mı ? :)
Pastaneler tazeliğini yitirmeye başlayan kakaolu kek ve pastaları değerlendirmek için ay çöreği üretiyorlar diye duymuştum, bunun aslını bilen var mı ? :)
0
freebird5406_2
(06.04.21)
Aslını bilmiyorum ama ben de duymuştum, bence gayet lezzetli bir atıl değerlendirme yöntemi :) severim.
0
pati
(06.04.21)
Bence de sorun yok güzel bir yöntem, ziyan mı olsunlar severek yiyorum :)
0
🌸freebird5406_2
(06.04.21)
yöntem o şekilde. hatta epeyce farklı ürünü karıştırıyorlar.

ben severim.
0
helenart
(06.04.21)
Pastanede çalıştım. Aslında tam olarak öyle değil. Mesela şekilli bir pasta geliyor kesilirken kalan kekler ay çöreğine gidiyor. Ya da pandispanyanı. bir kısmı daha çok kabarmış, orayı kesip hoop ay çöreği.
0
suicides underground
(06.04.21)
Çok severim. Eskişehir'de kifler adıyla alırdık. Üzümlü üzümlü... Kapadokya pastanesi'nden aldıklarım favori olanımdı. Diğerlerinde içi çiğ kalabiliyordu. Hey gidi hey...
0
chihirovekohaku
(06.04.21)
Ben de sorun oldugunu sanmiyorum. Sonucta kuflenmeye baslayan keklerden yapmiyorlardir heralde.
0
onkiloversemtamamım
(06.04.21)
ben de severim. geri donusumu severim ve desteklerim zaten o yuzden sorun yok.
0
yoggi
(07.04.21)
dogru, oyle yapiyorlar zaten.

bayilirim, bir keresinde rastgele bir pastanedeki cok hosuma gitmisti, 3 tane goturdum bir oturusta hehe.
0
chezidek
(07.04.21)
neden yapıldığını duyduğumdan beri sevmiyorum. az yemedim kaksımış ayçöreği öğk
0
birsürüsorumvarr
(07.04.21)
(20)

Almanya’da yaşayanlar; Alman erkeklerini nasıl bilirsiniz?

bfm
Ciddi cevaplar lütfen:) ben kısa süreli ziyaretler dışında yaşamadım, genel yorum yapamıyorum. Çok tatlı bir insana denk geldim ve kendimi çimdikliyorum “bu gerçek olamaz” diye. İnsanları analiz etme kabiliyetime güvenmediğim için orada yaşamış insanların yorumları iyi olurdu.Şu yüzden soruyorum; sö
Ciddi cevaplar lütfen:) ben kısa süreli ziyaretler dışında yaşamadım, genel yorum yapamıyorum. Çok tatlı bir insana denk geldim ve kendimi çimdikliyorum “bu gerçek olamaz” diye. İnsanları analiz etme kabiliyetime güvenmediğim için orada yaşamış insanların yorumları iyi olurdu.
Şu yüzden soruyorum; sözlükte herkes “Alman günahını germez” , “çok sokıcı”, “hiç romantik” değil falan denmiş. Daha önce böyle numaraları yemiştim, yine mi yiyorum?
Somut örnekler welcome:)
0
bfm
(04.01.21)
İsmi Elmar'sa ve eski futbolcuysa uzak dur. Gerisini bilemiyorum. Başka Alman tanımadım.
0
epistemic_regress
(04.01.21)
@epistemic hahaha. Yok değil:)
0
🌸bfm
(04.01.21)
iki tane çok sevdiğim alman arkadaşım var ikisi de eğlenceli ve iyi insanlar. ama yaşları 25-30 arası. benim gözlemlerime göre şu an yaşı 30+ almanlar hiç çekilmiyor, ama 30 un altındakiler klasik almandan çok globalin yeni jenerasyonuna daha yakın oldukları için daha iyiler.

not: kocaman adamım :)
0
makarnavodka
(04.01.21)
elbette kişisine göre değişiyor ancak genel çerçeveye oturtacaksak; sen türk tipi bir romantik ilişki insanıysan bahsettiğin gibi sıkıcı, odun, fazla mantıksal gelebiliyor almanlar. amiyane tabirle söylemek gerekirse tam bir "türk kızı" isen tuhaf gelebilir sana bazı huyları. çünkü bizim insanımızın ilişkilere bakışı daha "almak vermek" odaklı. fedakarlıklar yapılsın, karşı taraf sevgisini emeğe döksün, ilgisini belli etsin istiyorsan bu konularda bizim kadar gevşek olmadıklarını görüp üzülebilirsin.

ama yok, ben zaten bizim insanımızın ilişki yaşayış biçiminden hoşlaşmıyorum, bana daha net ve poz kesme olmayan şeyler hitap ediyor diyorsan bence sorun yaşamazsın. ama tabii, nasıl senin standart türk kadını olmadığın senaryo mümkünse onun da standart bir alman erkeği olmama ihtimali var. o yüzden bizim dediklerimizden bağımsız bir yanaş sen hele, sonrasını düşünürsün kendini çok kaptırmadan.
0
Jux
(04.01.21)
genellemelerin her türlüsünden kaçınınız efendim. her milletin her insanın iyisi kötüsü, romantiği öküzü vardır. yetişilen kültür farkı ikili ilişkilerde bir şeylerin belirleyicisi olabilir ama o da başka bir konu. en yakın arkadaşım bir alman ile evli, normal bir insan yani ne diyeyim onu da bilemedim :)
0
nimberjack
(04.01.21)
Almanın kadını da erkeği de bize gelmez. Bir turkle almanın kafa yapısının uymasına imkan ihtimal yok. Munihten bildirildi.
0
wiekannich
(04.01.21)
2021 yılında sahiden böyle genellemelere inanıyor musunuz? Koca bir milletten bahsediyoruz ya hu, bu ne bilimsizliktir.
0
but that was just a dream
(04.01.21)
@wiekanch, örnek alabilir miyim :) böyle söyleyince kafada oturmuyor çünkü bende.
Mesela ben örnek vereyim, hakkaten çok soğuk ve net. Ama geriye baktığımda sanki bu zamana kadarki tüm tartışmalar benden kaynaklı çıkmış gibi. O da alttan almamış, reste rest. Ben neden tartışma çıkarmışım diye düşünüyorum, soğukluğundan ötürü “sevmiyor mu, dur bi dürteyim anlarız” demişim. Şimdi bu bariz Türk kızı hareketi gibi, öyle ise sorun etmeyeceğim. Zamanla geçer. Ama ya öyle değilse ve ben normalde sıcak kanlı insanlarla daha mutlu olabilirsem? Yoksa “sürekli ilgi göster de kız kaçmasın” kafasındaki Türk erkeklerimiz aslında fake ve olması gereken gerçek insan ilişkisi böyle net olmak mı?
Çok detay verip sizi sıkmayayım şimdi ama böyle ikilemler yaşayan oldu mu?
0
🌸bfm
(04.01.21)
@but that was just... eğleniyoruz şurada, ne bilimi:)
0
🌸bfm
(04.01.21)
@bfm çok örnek var, kendi hayatımda da çevremdeki türko artı alamancı tayfada da. Genel problem kafa uyuşmazlığı. Seks keyifli olabilir (çoğu alman kadını/erkeği spor yapar bakımlıdır sadedir). Ötesine gidebileni göremedim. Konu fiziksel çekim dışına çıktığı %99 durumda fikir ayrılığı/çatışması/karmaşası yaşayacağına emin olabilirsin. Alamancıları düşün, kafanda canlandır. Saçlarını sarıya boya, kariyeri/eğitimi de üzerine ekle muhafazakar çizgiyi de hristiyanlığa entegre et aha alman sana bu. Almancılar için aslında almanların bir türk vücudundaki sentezi diyebiliriz. Her şey aşırı rasyonel ve planlı (ama her şey). Sosyallik ve insan ilişkileri bir görev gibi görülüyor(spontane bir şey yaparsa error veriyor adam). Bigün sevgilim hafta sonu şu göle gezmeye gidelim beraber hoş vakit geçiririz dendiğinde gölde balık mı tutacağız, kenarında yoga mı yapacağız yoksa bisikletle spor mu yapacağız diyecektir (hayır ulan oturacağız sadece belki öpüşürüz :d diyemezsin), daha da beteri olmaz 15 ay öncesinden yarına bi iş planlamıştım der (işi de akşam çamaşır yıkamaktır ahaha). Kötüdürler demiyorum kötü olsalar burda kalmazdım zaten hala. Bak sana özel değil, kolombiyalı da anlaşamıyor, hintli de, italyan da, sırp da (hep sıcak yerleri sayıyorum bak).
0
wiekannich
(04.01.21)
@wiekannich heh çok iyi dedin! Bana böyle olumsuz pat pat örnekler lazım. Doğru örnek bunlar çünkü biliyorum :) ama gel gelelim, bana denk gelen müthiş spontane çıktı. Aniden gelen her kararıma ok dedi, ama hepsine. İnsan bir “n’oluyo lan” oluyor. Sonra ailesi/arkadaşı/kardeşleriyle ilgili kişisel bişey sorunca “private” diyor oh be diyorum tersledi :D
0
🌸bfm
(04.01.21)
Yani ben gönül ilişkilerinde kendi deneyimlerimi anlattım fakat herkes aynı olmayabilir, hazırlıklı olup beklentiyi ona göre şekillendirmek lazım. Tabi kendiniz deneyin görün en net zamanla anlaşılır.
0
wiekannich
(05.01.21)
Kim alman erkeklerini kötülüyor ya neresi sıkıcı neresi romantik değil aşırı şaşkınım şu an. Tabi ki bütün genellemeler yanlıştır ama illa genelleyeceksek alman erkekleri en iyisi bence ve bana katılan baya bir türk kadını da var çevremde. Ben kuzey eyaletinde bir şehirde yaşadım. Çevremizdekiler de üniversiteli genç tayfaydı belki ondan. Neyse hayatımda tanıdığım belki en eğlenceli en kafamın uyuştuğu belki adamdı. gel göl kanarında oturalım diyip oturuyorduk da mesela :D bu kadar uzun süreli olmayan başka bir ilişkimsi daha oldu alman o da hoştu mesela bir sorunu yoktu hatta baya romantikti de ve eğlenceliydi. Eğlenceden kastım mesela sabaha kadar içip gülüp sohbet etmek.

Neyse türkiyeye göre özellikle fiziksel daha sonra kibarlık, cinsiyet eşitliği, mesela adamlar yapılan her şeyin değerini biliyordu, eğlence, ilişkiye bakış açısı öndeler bence.
0
turkce konusan uzayli
(05.01.21)
yerinde görmedim, Türkiyede bulunanlar üzerinde konuşacağım. Türkten de cıvık seksist şakalar yapan almanlar tanıdım. esprililik soğukluk onları geç derim. ama bir ortadoğuluya tepeden bakmayan alaman tanımadım. az biraz deşince çıkıyor ortaya. sanki başımızdaki şahsımız aynı anadan olma kardeşimizmiş gibi onun aldığı kararları bize sormaları falan. bunu yaparken hitlere kendileri de saydırırlar ama bir yerden sonra -ki o yer gayet yüzeysel olsa bile- eleştiri kabul etmezler. dönüp dolaşıp wiekannich'in dediğine geliyorum, alamandan bize yar olmaz.
0
birsürüsorumvarr
(05.01.21)
Benim is arkadaslarim cok efendi, gercekten alman erkegi diyince aklima efendi erkek geliyor hem davranis hem tip olarak, yalniz almanin kötüsü türkün kötüsünden beter. espri , sosyallik bizimki kadar derin degil, yüzeysel.

bir de anlamadigim birsey var tas gibi alman cocuklarin yaninda ecis bücüs cekik gözlü asyalilar görüyorum, bir degil iki degil, gercekten bir gün birini cevirip soracagim

tesekkürler arkadaslar, aydinlandim.
0
wishmaythşngs
(05.01.21)
@wishmaythşngs

Ucuza guzel hizmet ablacim..aynisini yana yakila filipino arayan kanadali arkadaslara sordum ordan biliyorum. Hatunun onune bir kap corba koyuyorsun 1 ay goturuyor, az yakiyor dediler. Ben onlarin yalancisiyim :)
0
cooperr
(05.01.21)
@wishmy

sormalik bir sey yok, asyali hatunlarin batili beyaz adam takintisi bir baskadir. e asyali hatunlar da ezik olduklarindan erkegin bir dediklerini iki etmezler, pasaportu alirlar, daha guzel ulkede yasarlar, e erkegin de isine gelir, temizligini, yemegini yapar, sadiktir. tam bir win win situation.
0
baldur2
(05.01.21)
@baldur hahaha.
Pozitif mesajlar için de ayrıca teşekkürler. Kendi adıma bazen bu kadar medeni, bu kadar romantik bir türün varlığına inanamıyorum. Sonra da “dur lan Türk erkekleri de böyleydi başlarda” diyorum, geçer bi süre sonra diyorum. Yine de ben tatmin oldum :D
0
🌸bfm
(05.01.21)
ben üniversite ortamında bulunduğum için midir bilmem ama alman arkadaşlarımın çoğu ya dal****k ya da geek idi. yaptıklarıyla aşırı övünen ve ari ırk olduğunu dillendiremese de hissettirmek için elinden geleni yapan heriflerdi. ha aksi illa ki vardır ancak iyi analiz et. bulabiliyosan avusturyalı bul onlar iyi herifler sfsd
0
KidLazer
(05.01.21)
erkek değil ama alman kızları tanıdım, biri çok romantik sürekli ilgi isteyen bir kız diğerinin ise telefon direğinden farkı yoktu. İki ayrı uç dolayısıyla buradan istediğin gibi bir cevap bulamayacaksın muhtemelen. Ortak noktaları hepsi dakik, paylaşımcı ve mantıklı insanlar benim gördüklerim.
0
mirty
(05.01.21)
(13)

Kadınların erkeklerde aradığı kalite standardı neden bu kadar düştü?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Çok uzun bir süredir gözüme takılıyor ama son zamanlarda iyice artmaya başladı. Güzel kadınların yanında gördüğüm erkek tipleri gittikçe kalitesizleşiyor. Nerede çakal çukal, serseri, suç sabıkası olan, at hırsızı, okumamış, cahil tipler varsa onlarla takılmaya özen gösteriyor gib
Merhaba arkadaşlar,

Çok uzun bir süredir gözüme takılıyor ama son zamanlarda iyice artmaya başladı. Güzel kadınların yanında gördüğüm erkek tipleri gittikçe kalitesizleşiyor. Nerede çakal çukal, serseri, suç sabıkası olan, at hırsızı, okumamış, cahil tipler varsa onlarla takılmaya özen gösteriyor gibiler. Erkeklerdeki "Nefes alsın yeter!" kafası sanırım artık kadınlarda da baş göstermeye başladı.

Bakıyorum evrenin patroniçesi olabilecek, cemaati olsa müridi olabileceğim kadınların yanında böyle vasat altı tipler var. Sanki önceden bu kadar zevksiz değillerdi. Çoğunun yanında yakışıklı, kültürlü tipte beyefendiler görüyordum. Görünce de "Vay lan helal olsun!Birbirlerini hak ediyorlar!" diyordum. Örneğin şu linklerdeki birbiriyle uyum oluşturmuş ünlüler gibi.

hips.hearstapps.com

hips.hearstapps.com


Biliyorum bu örnekler biraz abartı olabilir ama anlatmak istediğimi ifade edebildiğimi düşünüyorum.

Bir de son zamanlarda sugar daddy mevzuları çoğalmaya başladı. Taş gibi kadınlar parası var diye harika bir midesizlik örneği göstererek babaları, dedeleri yaşlarında adamlarla birlikte oluyorlar. Tamam mevzu paraysa, rahat bir yaşamsa bunu vaad edebilecek bir sürü zengin genç var, neden onları tercih etmiyorlar da gidip normal zamanda köpek çekeceği adamlarla birlikte oluyorlar? Nedir bu yozlaşmanın sebebi? Düşüncelerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(03.01.21)
Fotoğraftaki adamları tanımıyorum ama gayet hoş görünüyorlar bence.
0
epistemic_regress
(03.01.21)
He linktekiler uyumlu demişin, pardon
0
epistemic_regress
(03.01.21)
Babası dedesi yaşındakilerle birlikte olma sebepleri açıkça ortada ki adam öldüğünde mirasından 1. derecede hak sahibi olmak. Başka bir sebebi olabileceğini zannedemiyorum yeteneklerim ermiyor o noktaya.

Niye kalitesiz... kadınlar kaliteli erkek bulamıyor dersem kızarsın şimdi. Kaliteli erkek aramak için kaliteli kadın olmak gerekir, zira kalitenin ne olduğunu kendinden bilir insan. Kendi kalite anlayışı neyse onun peşine düşer insan. Demek ki herkes kendi kalibresinde kişilere yöneliyor.

Ama şu da var. Kendini çok farklı gösterip sonradan 180 derece ters çıkanlar da hiç az değil, her iki tarafta da. Hatta benim sırf bu yüzden neredeyse fobi denecek kadar korkularım oluştu, bırak evlenmeyi, ilişki bile kuramıyorum. Evet resmen fobi.

Onun için bu konuya kafa yormak çok da verimli olmayacak bence. Herkes kendine göre birini buluyor işte. Oluyor veya olmuyor ayrı mesele.
0
1bir1bir1
(03.01.21)
Soru güzel kadınlar, neden kültürlü yakışıklı erkekleri tercih etmiyor anladığım kadarıyla. Belki onlar da kültürlü değildir ya da kültürleri bu tiplerle uyumludur sadece tipleri değildir bilmem anlatabildim mi. Bazı güzel kadınların zengin erkeklerle birlikte olması ezelden beri olan bir şey. Ben son zamanlarda bunda herhangi bir artış görmedim. Sugar daddy mevzusu da aynı şekilde. Genç ve yakışıklı zenginler belki onlarla ilgilenmemiştir, çok eşlilikten yanadır. Belki de yaşlı olan makbul geliyordur evlilik ölüm miras vs.
0
turkce konusan uzayli
(03.01.21)
Bahsettiğin türde hırt erkek-prenses kadın çiftlerinden çok görmüyorum ben. Kriterleri bence hiç değişmiyor kadınların. Hazır kurulu düzen istiyolar. Yakın gelecekte mesela erkeğin bugünkü türkiye şartlarında bu bahsettiğim düzeni kurması daha uzun sürecek artık. Eski türkiye'de 25'inde kadın ve erkeğin evlilik için gereken asgari şartları sağlaması daha kolayken artık çok daha zor. 30'unda kadın 40-45'inde erkek çiftlerini gelecekte çok görecez bence.
0
IncredibleMau
(03.01.21)
Geneli öyle midir bilmem ama öyleyse de sebebi ekonomik olabilir, idealist erkekler genelde fakir. Kız belli bir yaştan sonra yemişim entelektüel erkeği diyor olabilir. Ama çevremde böyle insan yok benim
0
olaylar olaylar
(03.01.21)
o güzel bakımlı kadınların çoğu zaten kendisi keko. 2 dakika normal iletişim kuramazsın ama bazı kadınların keko sevdası yıl 3000'de olsa bitmez.büyük oranda yetişmeden,ortamdan kaynaklı. sugar daddy olayında ise eskortluktan daha güvenli olduğu için olabilir.
0
potsdamer
(03.01.21)
the cat in the hat +1

kadın güzelse otomatik olarak zeka, kültür, anlayış, vizyon vs. hepsi otomatik bünyelerine mi yükleniyor? demek o adamlara denkler işte.
0
anais
(03.01.21)
Hem güzel, bakımlı hem de kültürlü çok kadın var, onlar hemen kapılıyor. Senin bahsettiğin, sadece güzelliğine güvenerek kendine bir şey katmamış kadınlar. Halo effect’e yeniliyorsun. Bir kadın güzel olduğu için iyi ya da güzel olmayandan daha kaliteli, kültürlü sanıyor olabilirsin.

Güzellik dediğin maksimum 10 sene geçerli. Şimdi ben 36 yaşındayım, yaşıtlarımın 10 sene öncesini hatırlıyorum. Şimdi istesem 2 günde bir sugar baby bulurum ama 20-25 yaşında, güzel ama keko bir kadın istemem. Kapılanlardan arıyorum, bulacağıma inanıyorum.
0
stewie
(04.01.21)
erkeklerdeki güzel kadını iyi insan zannetme yanılgısı

vs

kadınlardaki kaba erkeği güçlü erkek zannetme yanılgısı
0
twelfth
(04.01.21)
"Bakıyorum evrenin patroniçesi olabilecek, cemaati olsa müridi olabileceğim kadınlar"

örneğini koyduğun kadınların güzellik dışında bi numaraları yok. it kopuk seven kadın neyse, tın tın teneke içi boş dışı güzel kadına tapan sen de osun.

sen bu kadınları beğenince normal, onlar bunları beğenince kabahat. ben de bu ikiyüzlülüğünüzü utanmadan ortalık yerlere yazabilmenize ve sanki çok anormal bir şeymiş gibi canhıraş savunabilmenize hayret ediyorum.
0
birsürüsorumvarr
(05.01.21)
herkes seni dövmüş ve gereken cevabı vermiş zaten :)

ben twelfth +1 demeye geldim
0
dafuq
(05.01.21)
Genelde bu tercihi yapan kadınlar benim gördüğüm. Eğitimli, avrupai ailelerden gelen kadınlar oluşturuyor. Bu psikopat tiplerin yanında kendilerini daha güvende hissediyorlar.

Birde birde erw +1
0
komando kani var bende
(06.01.21)
(8)

Mutlu olamadığın gerçeğiyle yüzleşmek

anladespina
Merhaba duyuru ailesi. Bugün bir anda, bir süredir mutlu olmadığımı fark ettim. Biraz daha düşününce, son birkaç yıldır bir kez bile (anlık küçük birkaç şey hariç) hiçbir şeyin beni mutlu etmemiş olduğunu fark ettim. Bu gerçekle yüzleştiğim andan beri çok kötü hissediyorum. Yaşamanın hiçbir anlamı k
Merhaba duyuru ailesi. Bugün bir anda, bir süredir mutlu olmadığımı fark ettim. Biraz daha düşününce, son birkaç yıldır bir kez bile (anlık küçük birkaç şey hariç) hiçbir şeyin beni mutlu etmemiş olduğunu fark ettim. Bu gerçekle yüzleştiğim andan beri çok kötü hissediyorum. Yaşamanın hiçbir anlamı kalmamış gibi hissediyorum. Neden mutlu olamıyorum sizce? Lütfen "yaşam böyledir, zordur, küçük şeylerle yetinmeyi öğrenmelisin" demeyiniz. Elbette ben de isterim, yoksa neden olmayayım?
0
anladespina
(31.12.20)
Doyumsuzluk, amaçsızlık vs. her şey olabilir.
Mesela Freud sevgi ve çalışma yoluyla mutluluk aramamız gerektiğini öneriyor.Ben mutlu olup olmadığıma odaklanmadan yaşıyorum ve iyi hissediyorum.
Herkes için geçerli bir mutluluk reçetesi yoktur ayrıca.Durumunuzu bilmeden yorum yapmak zor.
0
Fiyu
(31.12.20)
neden mutlu olamıyorsun? anam dünyanın en zor sorusu bu be. yapmaktan keyif aldığın şeylere odaklan diyim de bari bi cevap olsun.
0
antihero
(01.01.21)
schopenhauer hayatın atlatılması gereken bişey olduğunu söyler, okuduğumdan beri hiç unutmam bu sözü yıllardır :)
0
megacracker
(01.01.21)
değişiklik olmadığı için.
hayata farklı bir alışkanlık katınca onunla birlikte yeni hedefler planlar geliyor. bir kısmını gerçekleştirip mutlu oluyor veya gerçekleştirmeye çalışıp duruyorsunuz.
eğer stabil, rahat, konforlu, sınırlı bi hayat yaşıyorsanız mutluluk gelmez. sürekli bozmanız gerek, bozdukça yeniden (ve mümkünse daha iyisini) yaparak mutlu olacaksınız. bunu hayatınızdaki her detaya uygulayabilirsiniz. arkadaşlarınız, eviniz, hobileriniz, uyuduğunuz yastık, yediğiniz yemekler, fiziksel görüntünüz, okuduğunuz kitaplar vs vs.

cevabım: atalet. ve olduğunuz yerde durmayı tercih ettiğiniz için.
0
jimjim
(01.01.21)
geçen yıl 2 milyon insan sanki ortaçağdaymışız gibi gripvari bir hastalık yüzünden öldü.
bak ÖLDÜ diyorum ÖLDÜ. hayatta kaldığımıza neden şükretmeye gayret etmiyoruz?
bu zamanda kimse zaten adamakıllı mutlu olamaz. uzun bir süre olmayacak da.
0
birsürüsorumvarr
(01.01.21)
Maalesef bu durum bende de var. Asla kendimi mutlu hissetmiyorum yada yaptığım şeyler beni mutlu etmiyor. Sanki asla mutlu olamayacakmışım gibi düşünüyorum :) alıştım ya böyle gidiyor işte... Belki bir gün biri denk gelir hey dur bakalım artık mutlu olmalısın bunun için sana rehberlik edeceğim der o zaman mutlu olmak için adım atarım :D :D tabi bu bir şakaydı kimse senin mutluluğun için ekstra çaba sarf etmez :)
0
madurumdamadurum
(08.01.21)
Varoluşsal sıkıntılara hoşgeldin. Arada gelir, geçiyor merak etme.
0
antihero
(12.04.21)
günümüzde gerçekten mutlu olabilmek çok zor. ya mutsuzluğu kabullenip geçici hazlarla (beş duyusal hazlar, kısa vadeli hedefler) yetineceksiniz, ya da kendinize bir yaşama amacı bulacaksınız. hayatın bir anlamı yok, bu anlamı öznel olarak sizin, kendiniz için bulmanız gerekiyor.
0
isabella was a ginger
(12.04.21)
(2)

Şokopop'un silinen Nez 2-3 videolarını nerde bulurum?

birsürüsorumvarr
Selamlar.Olaydan çok geç haberim oldu. Birincisini izledim, devamını çok merak ettim fekat Erol Köse sildirmiş ikisini de. İnstasında facebookunda da yok. Googleda aradım 15. sayfaya kadar gittim yok, torrent sitelerinde bile aradım yok. Yolunu yöntemini bilen bir yol gösterebilir mi? Şimdiden çok t
Selamlar.

Olaydan çok geç haberim oldu. Birincisini izledim, devamını çok merak ettim fekat Erol Köse sildirmiş ikisini de. İnstasında facebookunda da yok. Googleda aradım 15. sayfaya kadar gittim yok, torrent sitelerinde bile aradım yok. Yolunu yöntemini bilen bir yol gösterebilir mi?

Şimdiden çok teşekkür ederim. İyi seneler.
0
birsürüsorumvarr
(31.12.20)
İgtv’de vardi oradan izlemistik biz. soskopop instagram sayfasina bakin.
0
65 derece
(01.01.21)
@65 Derece

duyuruda da yazmıştım, intasında facebook sayfasında yok. kaldırmış.

varsa bilen duyan hala bekliyorum teşekkürler...
0
🌸birsürüsorumvarr
(01.01.21)
(9)

Aileden ayrı eve taşınmaya ikna etme sorunu :(

beyaztenlikiz
Merhaba. 27 yaşındayım. Son 1,5 yıldır ailemle aynı evde yaşıyorum. Liseden beri ailemden ayrı yaşıyorum. Lisede de başka şehirde yatılı kalmıştım. Onları çok seviyorum ama kendime ait bir evim olsun istiyorum. İşimi ve düzenimi oturttum. Sizce bu şımarıklık mı? Gereksiz bir istek mi? Sizce ailemi
Merhaba. 27 yaşındayım. Son 1,5 yıldır ailemle aynı evde yaşıyorum. Liseden beri ailemden ayrı yaşıyorum. Lisede de başka şehirde yatılı kalmıştım. Onları çok seviyorum ama kendime ait bir evim olsun istiyorum. İşimi ve düzenimi oturttum. Sizce bu şımarıklık mı? Gereksiz bir istek mi? Sizce ailemi nasıl ikna edebilirim? Ailem açıkçası maddi boyutunu düşünüyor ve kiraya çıkmamı istemiyorlar. Onları kırmak da istemiyorum. 6 aylığına ev tutup ev tuttum desem olur mu? Hem deneme süresi gibi olur diye düşünüyorum.
0
beyaztenlikiz
(29.11.20)
önce içinde net olman gerekir.
deneme süresi demişsin zira.
0
janderzel zartanyan
(29.11.20)
önce kendi içinde netleş +1
ekonomik özgürlüğü olan bir yetişkinsin. ailenin yanında yaşaman anormal. niye ikna etmen gerektiğini düşünüyorsun ki hem? tekrar ediyorum, ekonomik özgürlüğü olan bir yetişkinsin. aileyi sevmek ayrı bu ayrı.

edit: ailenden maddi destek almadığını, ayrı eve çıkınca da (zaman zaman zorlansan bile) almayacağını varsayarak yazdım.
0
pati
(29.11.20)
Ailen ayri eve karsi degil ki parayi dusunuyormus. Ikna etmelik bi durum yok ortada.
Maasini mi biliyorlar da boyle dusunuyorlar yoksa tahminen mi gecinemeyecegini dusunuyorlar?

Tahminense; gecinebilecegini, bi evin masraflarini farkinda oldugunu soyle, gerekirse kazandigin parayi da soyle ki rahat etsinler. Yok maasin yetmeyecek bi tutarsa zaten macera arama.
Yetiskin oldun ayri eve cikmalisin bana sacma geliyor. Saglikli evlerde gayet yetiskin hayati yasanabiliyor aileyle de.
0
Kittie
(29.11.20)
O kadar çok değişkeni olan bir konu ki bu. Mesela italya, ispanya, yunanistan genel olarak akdeniz kuşağında bizdeki gibi aileyle yaşayan çok genç var yetişkinlikte bile. Bunu niye anlattığımı aşağıda açıklayacağım.

Önce Ekonomik olarak düşünelim. 1500 TL kira 750 de fatura aidat falan versen, yılda 20-25bin lira harcamış olacaksın. 5 yılda (enflasyonu hariç tutarak söylüyorum) 100000 bin lira kiraya gidecek. Mesela 5 yıl bu parayı biriktirip, daha farklı da değerlendirmeyi düşünürdüm ben.

Yaşam tarzı olarak düşünelim. Türkiye'de birey olmak ile bireyselleşmek karıştırılıyor.
Ne demek bu? Memlekette genelde insanların ayrı eve çıkma motivasyonu "daha rahat etmek istiyorum" oluyor. Bu rahat etme kriteri de çeşitli. Kimi rahat rahat sigara içebilmek istiyor, kimisi ailesinden alkol aldığını saklıyor, kimisi sevgilisiyle rahat vakit geçirebilmek istiyor, kimisi istediği saatte de eve gidip gelebilmek için.


Oysa "birey" olabilmiş bir yetişkin ailesine bunları kabul ettirebilmiş olmalı. Yani motivasyonu "bireysel" yaşantısı ise bunları ailesinin yanında yaşarken de kabul ettirebilmeli insan.

Yani "birey" olmak için ayrı eve çıkıp, babadan gizli sigara içmeye devam ediyorsa bir insan, ya da annesine alkol aldığını söyleyemiyorsa, "kız arkadaşımda kalıyorum/erkek arkadaşımda kalıyorum" diyemiyorsa sadece adres değişikliği yapmış olur.

Yani temel motivasyonun bireysellikse bunu bir gözden geçirirdim ben:)

Öte yandan yalnız yaşamanın farklı avantajları var elbet. Ama ben yıllarca kira vermek yerine, hazır imkanım varken o kirayı biriktirip sonra kendi evimde yalnız yaşamayı da bir düşünürdüm.
0
anten
(29.11.20)
Şımarıklık değil, gayet doğal bir istek. Tek başına değil de bir arkadaşınla çıkmayı düşünebilirsin aileyi ikna etme konusunda. Hem daha güvenilir olur hem de masraflar ikiye bölünür.
0
alfred
(29.11.20)
onlardan tek kuruş istemeyeceğini farz ederek yazıyorum, git tut, "tuttum" de. sonra da daya döşe üç beş şeyle. kafanın rahatlığı paha biçilemez. bi yaştan sonra çekilmiyor hele araları çok da iyi değilse.

benimkiler de çok karşıydı, ben de ev tutup tuttum demiştim. babam pavyona düştüm demişim gibi dizlerini dövdüydü. iki ay sonra akrabalarına hava atıyodu "bizim gızın kendi evi var" diye. sonra aklım başıma geldi, lan dedim benim babamın bissürü evi var niye kira veriyorum enayi miyim dedim kavga dövüş bi tanesine çöktüm şimdi ordayım. bu da böyle bi anımdır.
0
birsürüsorumvarr
(29.11.20)
selam, ben 23 yaşında üniversiteden mezun olduktan sonra 4 sene boyunca aile yanında yaşayıp 80 bin lira biriktiren çocuk. öncelikle bu parayla ev mev alınmaz, hatta doğru düzgün bir araba bile zorlar. muhakkak borca girersin. o hayalleri geçelim.

ben köşede tuttuğum paranın bana sağladığı tek avantajı, eğer şu dakika işsiz kalırsam aileme koşmadan 1-1.5 sene aynı standartlarda yaşayabilmem olarak görüyorum. benim önerim mevcut ekonomik şartları da düşünürsek, köşede en azından 6 aylık kira + fatura+ yiyecek paran olmadan ayrı bir eve çıkmaman.

yukarda yazdığım şartı sağladıktan sonra mutlaka ayrı eve çık. her ne kadar bireyselliğini ailene kabul ettirsen bile, sonuçta içinde yaşadığın ve senle beraber yaşayanların olduğu bir evde senin koymadığın kurallar olacaktır. gecenin ikisinde bardan kızla/erkekle gülerek eve giremezsin mesela, öyle bir aile yok türkiyede sadasdad. veya uyku tutmadığı bir gece, 5'de yatağa girdiğinde oğlum/kızım bu saatte neden ayaktasın sorusuna muhakkak maruz kalırsın. birileriyle yaşarken, mutsuz, neşesiz olma hakkın da olmuyor. soruluyor neden böylesin diye.

ben bunlardan bunaldığım için, eve çıkmakla kalmadım, farklı şehirde iş bulup o şehre taşındım. sen de aynı durumda isen ve en önemlisi, köşede işsiz kaldığında koşa koşa ana babana dönmemeni sağlayacak bir miktar varsa, eve çıkmayı düşünmelisin.
0
nehara
(29.11.20)
sen dinleme finansal durumu bahane edenleri.
para biriktirsen ne olacak en güzel yılların gittikten sonra.

şu endişeyi taşıman bile aslında türk aile geleneğinin gençliğe sıfır değer veren bencil yaklaşımından kaynaklı. gizli psikolojik mobbing var ama o kadar içselleştiriliyorki artık, normali buymuş gibi. yani aman üzülürler aman vicdanımız sızlar vs. abi neden üzülsünler, ayaklarının üstünde duruyorsun diye gurur duymaları gerekmez mi?
ne zaman hayata tam olarak atılacaksın pardon? evdeki tesisat bozulduğunda ne yapacağını ne zaman öğrenecek, en lezzetli yemekler nasıl yapılır ne zaman deneyimleyeceksin? alış verişin iyisi nasıl yapılır, komşularla nasıl iyi geçnilir, bütçe planlaması nasıl olur vs ne zaman sadece kendin karar vererek deneyeceksin?

bir de şirket mülakatlarında gibi sorayım, kendini 5 yıl içinde nerede görüyorsun? anne babanın arka odasında mı? ya da "iyi" ihtimalle evlenmiş olmayı veya sevgilinle yaşamayı mı? tek başına yaşamayı deneyimlemeden üstelik..

deneme süresi falan değil, önce ev bul, eşyaları falan araştır, bütçe ayır. sonra da böyle böyle sonsuza kadar sizinle yaşayamam herhalde diyip çık. merasimlik bişey yok.
0
jimjim
(29.11.20)
Şımarıklık değil, gayet haklısın. Maddi boyutu sende sıkıntı yaratmıyorsa aynen devam. Aileyi buna ikna etmen de mümkün değil (yaşanmış hikaye). Ekonomik olarak kaldırabiliyorsan, deneme süresi, ev-iş arası mesafe, zart zurt bir sürü değişik şeyi bahane ederek yavaş yavaş düzenini diğer tarafta kuracaksın. Önce haftada 2-3 gün kalıp, sonra tamamen kalmaya başlarsın.

Aile yanında kalmak demek resmi olarak kendine ait bir hayatın olmaması, her ihtiyacının karşılanması ve çocuk gibi bakılman demek. Hayatta her şey para değil, hayatını yaşa. Bir şeyler ters giderse her zaman geri dönebilirsin sonuçta, kapatırsın evi eşyaları satarsın, olan 10-15 bin lirana olur. Bu arada eşyalı ev öneririm "deneme" kısmı için :)
0
roket adam
(29.11.20)
(58)

Eşim sürekli hasta ve işten kaçıyor

hkocaman
3 senelik evliyiz, çocuğumuz yok. Eşim evlendiğimizden beri sadece 1 ay bir yerde çalıştı kalan yaklaşık 35 ayda bütün gün televizyon karşısında yatıp yerli ve yabancı dizi izlemektedir. Bir çok defa bunu sorun edip tartışmaya açsam da bir şekilde olayları manipüle edip (ya tartışmayı bağırma çağırm
3 senelik evliyiz, çocuğumuz yok. Eşim evlendiğimizden beri sadece 1 ay bir yerde çalıştı kalan yaklaşık 35 ayda bütün gün televizyon karşısında yatıp yerli ve yabancı dizi izlemektedir. Bir çok defa bunu sorun edip tartışmaya açsam da bir şekilde olayları manipüle edip (ya tartışmayı bağırma çağırma seviyesine getiriyor, ya da olayla ilgisi olmamasına rağmen bir anda anne ve babamı kötüleyerek konuyu değiştirmektedir) Annem ve babam biraz daha eski kafa muhafazakar insan olsalar da, özlerinde gerçekten iyi insanlardır, annem geldiği zaman oturup da "kızım hadi şunu yap ben oturucam" diyen bir insan değildir. Kalkar kendi hazırlar herşeyi genelde. Zaten biz İstanbul'da onlar da Ankara'da olduğu için 365 günün sadece toplasan 10 günü beraberizdir. Yeni evli olduğumuz dönemde annem eşimin tembelliğini görünce (evde misafir varken sabah 11'de kalkıyordu veya uyandırılana kadar kalkmıyordu. Kendisi bütün gün evde yatmasına rağmen ben işten geldikten sonra yemeği bana pişirttirmeye çalışıyordu)bir iki kez laf soktu. Annemin laf sokması yanlıştı ama ben de eşim bir şekilde karşılık verir diye araya girmemiştim. Daha sonra bu yaptığım davranışın yanlış olduğunu düşünerek annemleri gelmeden telefonla uyarmaya başladım. Annemlerin olmadığı dönemde de çamaşır asıp dolaba dizmek harici hiçbir işi tek başına yapmıyor. Yemek kesinlikle yapmıyor. Bir kaç kere instagramdan gaza gelip yemek pişirmiştir o kadar. %95 yemek işi bende. Ya ben işten gelmiş yorgun argın bulaşık makinesine eşya dizip, bir yandan yemek yapmaya çalışırken, yatmaya devam etmekte olduğu kanepede uzanmış trendyoldan alışveriş yapıyor. Neredeyse her günümüz bu şekilde.
Hastalık kısmına gelecek olursak. Evlendiğimizden beri: örümcek korkusu, bağırsak solucanı korkusu, beyin felci korkusu, hpv korkusu, kanlı dışkı korkusu, geç adet korkusu, akciğer kanseri korkusu, ağız kanseri korkusu, diş eti siğili korkusu, dil siğili korkusu ve aklıma gelmeyen sayısız korkudan ötürü ev işlerini yapmamayı bahane ediyor. Suratında sürekli bir mutsuzluk var. Yeni mobilya alınacağı zaman çok mutlu oluyor. İKEA'ya gideleceği zaman yine mutlu oluyor. Kredi kartına para gönderince mutlu oluyor. Onun harici genelde ya doktora gitme planı kuruyor, ya da hastaneye mi gitsek diye bana soruyor. Artık bunaldığımı, psikolojik destek alması gerektiğini söylediğimde beni ciddiye almıyor. Yardımı reddediyor.
Ben tek başıma evi geçindirmekte çok zorlanıyorum. Standart kredi kartı taksidimiz 8.000 civarı, 3.000-3.500 civarı vergi veriyorum. 2.000 TL eşime gönderiyorum, 4.500TL civari da ev kirası veriyorum. Bu sabit giderleri karşılayacak parayı kazanamadığım aylarda eksiye düşüyorum (şu an oldukça eksideyim) ama buna rağmen harcamalarda kısıtlamaya gitmeye çalışmıyor. Benim yemek hazırlamadığım her gün aşağı yukarı öğlen ve akşam toplam 120TL'lik yemek söylüyoruz. Ben aileden zengin birisi olmadığım için extra çalışmadığım zamanlar parayı denkleştirmede çok zorlanıyorum. Bunu bir türlü ona anlatamıyorum ama. Ya nası desem, hani gel 50.000TL kredi çekelim mobilyaları yenileyelim desem ona, tamam hadi der heyecanlandır. Beni durdurmaya çalışmaz, anlatabiliyor muyum?
Evde sürekli bir drama ortamı var. İzlediği Türk dizileri gibi entrikalı konuşmalar, kavga çıkarıcı hareketler yapıyor. Konuyu yumuşatmaya çalışıyorum ama bir şekilde kavga çıkarmaya çalışıyor, sürekli olarak huzursuzluk var evde. Alttan almayıp, onunla sözlü çatıştığımda baskın geliyorum haklı olduğum için. Benim baskın gelmeme tahammül edemeyip karakterime laf ediyor, anneme babama laf ediyor, kariyerime laf ediyor, göt yalayarak para kazandığımı ima ediyor vs.
Kavga esnasında ben de az malın gözü gibi davranmıyorum. Onun bana söylediği bütün aşağlıyıcı cümleleri ben de ona ediyorum altta kalmamak için. Ben de onun tembelliğiyle, uyduruk üniversitesiyle aşağılıyorum. Çünkü başka kozum yok. Tutup da eşime şiddet gösterecek bir adam değilim. Tek yapabildiğim o bana sözle bel altı vurduğunda benim de ona sözle bel altı vurabilmem.
Sürekli kavga edilen bir ortamda büyümüş. Ben ise kavgasız bir ortamda büyüdüm (bu da çok sağlıklı değil çünkü hep babam alttan almış). Gerçekten evlilikte huzur arıyorum ama olmuyor bir türlü. Sanki ilişkimiz hiç düzelmeyecek gibi geliyor.
Daha geçen hafta ağzında bir tek kendisinin görebildiği ağız tümörünü diş hekimine gösterdik boşu boşuna 350TL para verdik. O hastalık biter bitmez sırtında bir ağrı başladı ve 4 gündür yatıyor kanepede ağlamaklı bir suratla. 9 kez bulaşık makinesi doldurdum, tezgahı sildim. Etrafı topladım yerleri süpürdüm. Bir yandan da işe gidip geliyorum. Az önce konuşmaya çalıştım ve beni ilgisizlikle suçladı. Onu yalnız bırakıyormuşum, hastalığını ciddiye almıyormuşum. Suçlu benmişim.

Daha önce 2 3 kez evi terkettim ama aynı akşam geri döndüm onun aramasından sonra. O da 1 2 kez terketti ama geri döndü aynı gün. Boşanmaktan da korkuyorum. Bizim ailemizde pek yoktur böyle boşanmak, etmek.

Ne olur yardım edin. Ne yapmalıyım? Onu seviyorum ve düzelmesini istiyorum ama olmuyor bir türlü.

EDIT: Misafir konusunda daha hassas davranıyor son 3 4 aydır. Kalkıyor, ilgileniyor, beraber yapıyoruz ve ağırlıyoruz. O konuda düzeldi yani. Anlatmamın sebebi ailemle niye ters düştüğünün kökeninden bahsetmek içindi. Ailemle de telefonda görüşüyor problemsiz bir şekilde. Onlar bize gelmeden önce geriliyor sadece.
0
hkocaman
(29.11.20)
Adama hem hizmet ediyorsun, hem karnını doyuruyorsun, hem geçimini sağlıyorsun, hem de sevişerek fiziksel ihtiyaçlarını gideriyorsun. Üstüne para verse bunlardan ikisini dahi ayni kişiye yaptıramaz. Valla bravo.

Sizin oralarda boşanma yoksa kalkıp sizin oralara gitme sen de. Bosan, tek başına yaşa.
0
elorelia
(29.11.20)
daha önceden farklı mıydı eşiniz?

hani bazı durumlarda konuşmak, psikolojik destek almak falan iyi gelir tamam da sizin anlattığınız olayların elle tutulur tarafı yok. hazır çocuk falan da yokken yollarınızı ayırın.
0
hadsafhada
(29.11.20)
siz erkek tarafı mısınız? metinden anlamakta zorlandım da.
0
theseachange
(29.11.20)
@elorelia metni yazan erkek
0
austra
(29.11.20)
Yanlış anlaşılma olmuş, ben erkeğim.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
Sadece bu anlattıklarınıza göre (karşı tarafın da argümanları vardır muhtemelen): Boşanma korkunuzun üstüne çalışın ve aşın diyebileceğim. Bazı boşanmalar evlilik kadar kutlu bir olay. Bir hatanın bedelini hayat boyu ödemek ne kadar mantıksız. Bir yandan da nafakasız boşanmanın yollarını araştırın.

Bu ekonomik krizde gereksiz yapılan her alışveriş ziyan. Borç durumunu gerekçe göstererek, kullandığı kredi kartını kullanıma kapatıp borcunu yapılandırın. Asla kredi kartı vermeyin. Sadece nakit verin makul giderlerde kullanması için. Ev için gereken alışverişi kendiniz yapın. Yemek pişirmek istemediğiniz günlerde, kendiniz dışarda yiyip gelin. Kendisi napıyorsa yapsın. Onun bilmediği bir hesap açın, borçtan kalan parayı oraya aktarın.

Çocuk isterse ASLA yapmayın.
0
gayda
(29.11.20)
Boşan gitsin bu ne ya, hafakanlar bastı okurken. Ailemizde boşanmak yok vs ne demek ya.

Ayrıca şu birkaç şeyi bilirsek belki daha iyi yorum yapabiliriz; nasıl tanıştınız, ne kadar sevgili kaldınız, yaşlar kaç? Evlenmeden önce bu huylarıni gizliyor muydu, siz mi sezemediniz?
0
austra
(29.11.20)
Kimseye kolay kolay ayrılın, boşanın yazmıyorum bu sitede ama bence boşanın. Okurken ben sıkıldım. Bu arada aileniz her şeyin farkındadır. Boşanırsanız niye boşandınız diye sormaz kimse.
0
dissendium
(29.11.20)
'Onu seviyorum ve düzelmesini istiyorum ama olmuyor bir türlü.'

Düzelmeyecek. Olmayacak. Kavga etmekten drama yaratmaktan başka iletişim şekli bilmeyen insanlar, kendilerinde bir sorun da görmüyorlarsa, ölene kadar öyle devam ediyorlar.

Ayrıca şiddet her zaman fiziksel olmaz. Sizin ilişkiniz şiddet dolu.
0
otonomo
(29.11.20)
Arkadaşlar şunu tekrar belirteyim. Özünde iyi bir insan olduğunu biliyorum ve onu seviyorum. O sebeple boşanmayı düşünmek bile beni çok üzüyor ve korkutuyor. Ayrıca boşanırsak ne yapar ne eder? Ben onu çok sahiplenmiş durumdayım. Korumamdan çıkmasını göz almak bile ürkütüyor.

Başka bir yolu yok mu? Benzer deneyim yaşayanlar hep mi boşandı?
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
Yani bilmiyorum çok tek taraflı anlatılmış gibi geldi ama gerçekten anlattığınız gibi ise böyle biriyle ilişki devam ettirmeye gerek yok. Sizi baya kullanıyor, böyle bir ilişkinin devam edebilmesi çok enteresan cidden. Bir de nafaka da ister şimdi ayrılsanız. İş falan aramıyor mu hiç?

Kendi başınıza huzurlu yaşarsınız hiç değilse.
0
playing star again
(29.11.20)
gayda +1000
karşı taraf acaba neler düşünüyordur diye kendime sordum.

yavaş yavaş gücünüzü çekin, bir bakın bakalım kendi haline neler yapabilecek. yemek yapmayın, bulaşık yıkamayın, temizlik yapmayın. sorumlulukları ona yükleyin.
bence tamamen bencil olun

nafaka vermeden, daha fazla zarar almadan boşanmanın yollarını arayın. ayrıca bu süreçte de kozunuz olsun, toplamaya çalışın.

bunca sene çok iyi dayanmışsınız.
şu anda kendinize kötülük ediyorsunuz, böyle de gitmez zaten. kim ne,der ne düşünür diye düşünmeyin, boşanmak bu durumda bayram demek olur gibi.

bol şans
0
MtKrt
(29.11.20)
@hkocoman

yazmadığım şeyler vardı ama dayanamadım.
siz boşanmak istediğinizi söyleseniz, o çok iyi bir insan dediğiniz kişi acaba nasıl bir canavara dönüşecek? nafaka için neler neler yapacak?

sizi tamamen kullanıyor, başka bir açıklaması yok, iyi niyetinizi sömürüyor.
hatta "oh bee kapağı iyi yere attık, evlendim kurtuldum" diye de düşünüyordur. belki de sağlam nafaka koparmak için böyle davranıyordur.
ama hiç bir şey göründüğü kadar masum değil, o kesin.
0
MtKrt
(29.11.20)
@MtKrt
benden 4 yaş küçük, ikimiz de 30lu yaşların başındayız. mezun olduğu bölüm işsizlik sıkıntısı çektiği için yaptığı görüşmeler olumlu sonuçlanmıyor. hem ülkenin hali de malum. görüşmelere gidiyor ama kimse işe almıyor.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
bence tedavi olasi lazim. diyorum ama bencil de geldi biraz.
annen annesine durumu anlatsin. kuzenimde böyleydi, is ciddiye binince birazcik duzeldi.
0
wishmaythşngs
(29.11.20)
“8 000 civarı, 3.000-3.500 civarı vergi veriyorum. 2.000 TL eşime gönderiyorum, 4.500TL civari da ev kirası veriyorum”
20.000tl aylık geliriniz varsa bence bir şekilde onu kendi işinize dahil edebilir ya da ona bir iş kurabilirsiniz. Bu yola gelecek mi bakalım?

Ben de daraldım bu arada okurken
0
her giriste sifresini unutan adam
(29.11.20)
Tembelliğin bu kadarına tahammül edemezdim ben ya... Para kazanmıyorsa ev işlerini üstlenmeli çünkü evlilik hayat ortaklığıdır. Belki depresyon geçiriyodur diycem ama baştan beri böyle diyosunuz, bu kadar uzun süremez ki...
Bence çift terapisi ayağına terapiye başlatın, belli ki sorun psikolojik. Olmuyorsa da lütfen çok yıpratmayın kendinizi, kimseye heba etmeyin ömrünüzü.
0
megalomaniac
(29.11.20)
Evlenmeden önce de hastalığa bu kadar takmış mıydı?
0
oyokbuyoknevar
(29.11.20)
boşanma ufukta gözükünce gerçekte kimle evli olduğunu göreceksin.

nafaka versen de farketmez, en acilinden boşan. nafaka seni rahatlatır bu durumda.

"korumamdan çıkması" sözü hiç hoş değil, bu arada. koca koca insanlarsınız.
0
stewie
(29.11.20)
@stewie
bensiz pek fazla ayakta durabileceğini sanmıyorum, o sebeple söyledim. belki yanılıyorumdur, ki umarım yanılıyorumdur.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
psikolojik olarak bir rahatsızlığı var gibi duruyor, belki majör depresyondur. bu kadar seviyorsanız, kesinlikle profesyonel yardım almasını sağlayın bir şekilde. terapi/ilaçlarla iyi olacaktır.
0
candide
(29.11.20)
Abi manyak mısın ne stigmasından korkuyorsun? Boşa gitsin. Babasının evinde yayar bir tarafını istediği kadar dizi izler. Böyle bir kadına bunca zaman iyi dayanmışsınız. Aklıma arkadaşım geldi. Benzer durum. Boşanırken her şeyini verdi, kurtuldu. Dünyanın en mutlu, en hafif insanı oluverdi. Sizi suyun altına çeken bir ağırlık var. Kesin kurtulun nefes alın. Birisi arkadaşın üstüne avukat atsın.
0
catch the arrow
(29.11.20)
Hocam yarın boşan rica ediyorum. Ya da çok seviyorsan, son kez şans ver kendisine net bi şekilde düzelmezse boşanacağını söyle, bikaç ay daha bak düzeldi düzeldi, düzelmedi yol ver gitsin. Böyle hayat geçmez.

Böyle olacağını bilsen evlenmezdin değil mi? Cevap burada gizli. Zararın neresinden dönülürse kardır.
0
sekerse tehlike
(29.11.20)
Eşiniz gayet ne yaptığının bilincinde. Büyük ihtimal eşinizin ailesi de durumun bilincinde. Sizin gibi evliliği olan çiftlerde bu işler böyle yürüyor. Kadın hiçbir şey yapmıyor, üstüne istedikleri olsun keyfi bozulmasın diye hastalıklar, bahaneler, kavgalar. Eşiniz kendi keyfini, rahatını düşünerek sizin hayatınızı mahvediyor. Siz onu sanırım yağmurda kalmış yavru kedi/köpek olarak görüyorsunuz. Napar siz olmasanız, kim bakar, bir eli bulaşıklara dokunsa aman ne olur elleri, deterjan koklasa ne hallere düşer, ailesinin evine gitse ne derler ona, sonuçta hayatınızın geri kalanını geçirmeyi planladığınız birisi diye düşünüyorsunuz ama düşünmeyin.

Siz şuan sadece kendinizi harcıyorsunuz, ilerde çocuğunuz olursa eşiniz değişmeyecek, çocuğun tüm sorumlulukları sizde olacak. Belki siz yıkayana kadar çocuğu yıkamayacak, çocuk elinden iş gelecek yaşa gelince ondan bile beklentiye girecek. Çocuğunuz olursa eşiniz ona da hayatı zehir eder.

Eğer siz eşinizin beklentilerini bilerek karşılaşamazsanız size de ailenize de hayatı dar eder. Kavga gürültü yine istediğini yaptırır. Yarın öbür gün işiniz bozulsa, haliyle eşinizin keyfi bozulacak valla evi terk eder, benim keyfim, rahatım senin yüzünden bozuldu diye. Her insanın evlilikten beklentisi farklı. Belki siz bu evlilikten pekte rahatsız değilsinizdir, sonuçta 3 yıldır böyleymiş ilişkiniz. Kimisi 3 ay böyle birine dayanmaz.
0
GoodMorningTeacher
(29.11.20)
@wishmaythşngs

ben annesine daha önce 1 ya da 2 kez telefonda açıklamaya çalıştım durumu. ama onun da elinden birşey gelmiyor denese de. onlar telefonda nasihat verince bu sefer onlara da bağırmaya başlıyor.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
@sekerse tehlike

evet evlenmezdim.

bu arada ben onu kesinlikle pışpışlamıyorum. yapması gerekeni yapmadığında soğuk davranıyorum. yapması gerektiğini hatırlatıyorum. defalarca söylüyorum. yeri geliyor ben tartışma açıyorum. ama yine dönüyor dolaşıyor en başa dönüyoruz, gelişme yok yani.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
Bekara boşamak kolay ama hocam böyle devam etmez bu iş. Tüm yazılanları okudum, iyi ki bekarım dedim bir an. Bu nedir yahu böyle hayat geçmez.
0
electrobuzz
(29.11.20)
Yani makul düşünce, işsizliğin aile bütçesine katkıda bulunmaya mani olmayacağı. Eşit mal paylaşımı bu yüzden var ve olmalı. İlla nakit olmak zorunda değil ki katkı. Para kazanmanın zorluğunu takdir eden insan (zor para kazanmak) bu krizde alışverişe abanmaz hayat arkadaşının parasıyla. Deterjan için bile indirim kovalanacak dönem bu, içerdeyim diyorsunuz bi de. 20 gün evde yemek pişirse, +2400 lira katkı demek bu. Bu dönem çiftlerden birinin işsiz kaldığı aile az değil; evde kalan çocuklara bakıyor, yemek yapıyor cinsiyetten bağımsız. Bu masraflarda kesintiye gidiliyor gözlemlediğim bütçe elvermeyince.

Ama ideali tarif eden yaklaşımlar işe yaramaz sizin durumunuzda. Sorun elbette psikolojik, belki depresyonda, depresyon tedavi edilebilir bir şey. Ama hastalık takıntıları, ilgi açlığı filan daha köklü psikolojik sorunlar bunlar. Sizin göstereceğiniz hiçbir ilgi yetmez zaten. Sadece madden değil manen de parazit besliyorsunuz.

Ama zaten aradığınızı bulmuşsunuz bi yerde, bu konuda da belki özeleştiri yapmalısınız. “Provider” rolü üstlenmişsiniz, “korumamdan çıkmasını göze almak bile ürkütüyor” demeniz çok dikkatimi çekti. Siz bu rolü üstlenmişsiniz (bilinçli veya bilinçsiz onu siz bilirsiniz), şimdi baş edemiyorsunuz veren taraf olmakla. Ama böyle dinamikler kardeşlikte, arkadaşlıkta, hiçbir ilişkide çok kolay değişmiyor. Silme imkanı varsa, silip yeniden başlamak daha kolay.

Bir de tek taraflı anlattığınız kadarıyla söylüyorum, profil tanıdık bana. İş bulmasına da ümit bağlamayın. Şimdi bir birim alışveriş yapıyorsa, artar; şimdi tercih edilen markaların üstüne çıkılır; şimdi ev işlerinde destek olmuyorsa, temizlikçi tutulur; şimdi yemek yapılmıyorsa, iş bulunca zaten yapılmaz. Kendi maaşı yetmez, yine size girer. Ama iş bulursa nafakadan yırtarsınız çocuk olmayınca, o da olumlu.
0
gayda
(29.11.20)
@j r r tolkien hayrani

normalin ne olduğunu bilmiyorum. evde 3 güne bir sözlü tartışma olması normal mi? her dışarı çıktığımızda, avmde, sokakta anlaşamamamız normal mi? benim alttan mı almam gerekiyor? hep erkek mi alttan almalı huzur olması için? kadınların pms öncesi erkeğe kötü davranması normal mi mesela?

Anlatabiliyor muyum? Evlilikte ne normal ne normal değil ben de algılayamıyorum. O sebeple yardım istedim.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
@gayda

işe girerse tüm maaşıyla istediği masayı alacağını söyledi. eve katkı ya da borçlarıma yardım etme hususunda bir düşüncesi yok.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
36 ayın 35inde hiç çalışmamak ve bunu artık normalleştirmek. evde tüm gün oturup kocasının vereceği parayla yaşamak. anne babaya saygısızlık, elini bir taşın altına sokmamak ve kendisi haricinde herkesi suçlamak. boşan güzel abicim, boşan mutlu ol.
0
ismim ibrahim
(29.11.20)
Cocuk yapma sakin, eninde sonunda bosanirsiniz zaten, cocuga da sana da yazık.
0
kveldulv
(29.11.20)
Böyle bir profilin düzelme ihtimali % 1 bile değil.
Evlilik paylaşmak demek, tek taraflı bir sömürü düzeni değil.
Ne kadar erken kurtulursan o kadar iyidir.
0
alfred
(29.11.20)
kardeşim bence oturup konuşmanın zamanı gelmiş. ortada gerçekten psikolojik bir problem de olabilir. sürekli hastalık hissi, sürekli şikayet bunlar sağlıklı insanın istese bile sürekli yapabileceği ve sürdürebileceği şeyler değil. bence boşanma vs konusundan önce bi pro yardım alın derim. yani düşünsene insan çalışmak istemediği için her gün ağrım var diye yatabilir mi, hasta taklidi yapabilir mi? bana mantıklı gelmiyor. ha artık uğraşmak istemiyorsundur, onu da anlarım gayet mantıklı, o zaman da bence boşanmak mantıklı. özellikle kavgasız bir ortamda büyüyen sen için huzur en büyük hakkın bence, yazık günah.
0
roket adam
(29.11.20)
Boşa. Boşanın demiyorum bak, boşa.
0
pass
(29.11.20)
Pass +1 boşa.
Çocuk yapma, boşa.
İlk işin iyi bir avukat bulup kadına nafaka vermemenin yollarını ara ve boşa.

Ulan bize böyle adamlar rastlamaz ya. Ben sevgilime bu kadının yaptıklarını yapamam mesela. Anında boşanır.
0
Hallegadola
(29.11.20)
Siz her şeyi yüklenmişsiniz. Nasıl olsa beni seviyor, başkasını bulamaz, benden de boşanamaz diyor. O yüzden çok rahat davranıyor. İş bulamaması nedeniyle psikolojisi bozuk. Psikiyatriste götürün mutlaka. İşsizlikten kendinde hastalıklar buluyor ve size sarıyor. Daha da düzelmiyorsa konuşun ve boşanın. Ömür boyu çekilecek çile değil. Sakın çocuk yapmayın.
0
beyaztenlikiz
(29.11.20)
Okurken şiştim. Allah yardımcın olsun. Böyle kadın çekilmez. Evlilik terapisine gidin derim de alacağın cevaplar az çok belli. Çocuk yapma aman deyim. Otur ciddi şekilde konuş uyar, duygu sömürüsü yaparsa yeme, gerekirse de ayrıl dostum ne diyelim. 3 yıl böyle ise işkence görmüşün sen haberin yok.
0
Topalordek
(29.11.20)
İşte işsizlik büyük bir derttir, onu çeken bilir. Masaya istemsiz güldüm. İşsiz insanın derdi ilk maaşıyla masa almak olmaz ya. Hobi olarak çalışacak çalışırsa, siz yine aynı. Girip bakın sözlükte ilk maaşla yapılanlar başlığına.

Psikolojik destek oh ne ala filan da, sizin demenizle olmaz. Sizin ısrarınızla bi fayda zor yani, kendi iradesiyle çözüm araması lazım işe yaraması için. Ayrıca, otuzlu yaşlar diyorsunuz, geride yıllar var insanı o yaşa getiren demek. Böyle davranış motiflerini oluşturan yani. Öyle üç beş kere psikologla konuşayım da düzeleyim gibi bi şey yok.

Eninde sonunda boşanmaya sıcak bakacaksınız. Ama o zamana kadar yıpranacaksınız, bezince boşanacaksınız. Bu problemi faydaya dönüştürmek için bana makul gelen muhatabınız neyi niye yapıyordan ziyade kendi durumunuza odaklanmanız. Şikayet etsek de değiştirmek için böyle yetersiz kaldığımız durumlarda, aslında bi sekonder faydamız oluyor gözümüzden kaçan. Nasıl böyle bir evliliğe sürüklendiğinizi anlarsanız kendi zaaflarınızı anlarsınız gibi geliyor bana. O zaman da o şimdi seviyorum dediğiniz insan sizin zaaflarınızı nasıl istismar etmiş (bilmeyerek veya bilerek) görecek ve kaçınılmaz olarak tiksineceksiniz.

Çift terapisi de denenebilir, çünkü biz ne okuyorsak sizin gözleminiz. O yazsa böyle tek taraflı, eşim okuduğum okulu küçümsüyor dese sadece, diğer konulara değinmese, ona da hak verilirdi. Ama sadece yazdıklarınıza bakarsak, ben olsam kendime odaklanırdım nası böyle bi tufaya düştüm diye. Diğer ilişkilerinizi (arkadaşlık, aile, akraba, iş hepsi) bi tartmakla başlayın, memnun etmek için çok fazla feragatte bulunduğunuz bi durum var mı misal? Motif aramak lazım yani, benzer rollerde buldunuz mu kendinizi daha önce diye.
0
gayda
(29.11.20)
Bir cok kisi boşan yazmış. Biraz da kendimden bahsedeyim cunku ben de haksizsam bunlari duymak isterim. Pandemiden beri homeoffice calisiyorum. Evin bir tane odasini ofise çevirdik orada masam bilgisayarim vs var. Sabah 7'de kalkiyorum bazen 8-8.30a kadar calisiyorum. Surekli bilgisayar başında oldugum icin itici oldugumu soyluyor. Mesela bu kadar bilgisayar başında calismak bir kadin gozuyle itici mi? İlla spor salonuna mi gitmem gerekiyor itici olmamak icin? Ayni sekilde pandemiden beri haftada 2 kez internetten arkadaslarla bulusup wow oynuyoruz. Sadece Pazartesi ve Cuma her biri 3 er saat sürüyor. Bu zaman araliginda esim yalniz kaliyor, tvdeki dram dizilerini izliyor. Diger gunlerde ve Kalan zamanlarda esimle disari cikiyoruz kisa yuruyusler yapiyoruz. Avmlere gidiyoruz orada dolasiyoruz, alisveris yapiyoruz. Ama benim uzun mesai saatlerim onu boguyor olabilir mi? Ayni sekilse onun izlemek istedigi dizileri ben sıkıcı buluyorum. Son donem psikolojik dram dizilerini takip ediyor ben 10dk dayanamiyorum izlemeye. Mecburen yalniz birakiyorum. Arada beraber izledigimiz de oluyor tabi. Surekli yalniz degil yani.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
işin pc başında olmak itici olan bişey yok. kendi kafasında bir dünya var orada da seni oraya uygun görmüyor. muhtemelen çok fazla yerli dizi izliyor ve instagramda çok takılıyordur. oradaki pembe hayatlar gözünü boyamıştır. ne yaparsan yap düzelmez. boşanmak istemiyorsan da en sakin en sorunsuz günde karşına al ve boşanmak istediğini sakince söyle. sakın kavgalı günde söyleme. ciddi görün ve sorunları anlatma. sadece hayal ettiğim kişi sen değildin de geç. sorunu bu şekilde kendinde aramaya başlar. 100 saatte hatalarını anlatsan bişey değişmez. kilit 10 kelime yeter. hayal ettiğim kişi bu değildi ve artık sevmiyorum de.
0
avatar is back
(29.11.20)
şu an covid pozitifim, ağrım sızım ve acayip yorgunluk var ama bir gün bile yatıp dinlenemeden gecem gündüzüm birbirine karışmış bir şekilde 3.5 aylık bebeğe bakıyorum (benim de eşim doğumdan sonra evi terk etmişti, 1 ay evde yalnız kaldım). bugün ayrıca yemek yaptım, iki posta çamaşır yıkayıp astım/kuruladım (fırsat bulursam banyo yapacağım ve kuruyan çamaşırları toplayıp yerleştireceğim; bunları da bebeği uyutmaya çalışırken yazıyorum). evi devamlı toplama modundayım, eşimse içtiği su şişesini bile koltuğun altına yuvarlıyor (bugün evdeki çöpleri topladı, bulaşık makinasını doldurup boşalttı hakkını yemeyeyim şimdi). biraz önce eşimin (benim sürekli düzelttiğim ve onun devamlı dağıttığı) çamaşır çekmecesini düzenledim. eşim negatif çıkmasına rağmen benden daha fazla hasta mesela. neden bunları yazdım? eşim benim hakkımda duyuru açsa tıpkı senin yazdıklarını yazar ve buradaki herkes de boşansana der. halbuki hiç de öyle değil. bir de eşinin ağzından dinlemek gerek. duyurunda anlattığın kadın profilini okuyunca ne kadar kötü bir evlilik, ne kötü bir eş diyor insan ama iki tarafın anlattıkları o kadar farklı oluyor ki kimseye haklısın haksızsın diyemiyorum. eşin neler anlatırdı acaba?
0
deartheodosia
(29.11.20)
@deartheodosia

Benle ilgili sorulariniz varsa yanitlarim.

Esim corona pozitif olsa, ispat edemem ama yemin edebilirim, sadece ve sadece tuvaelete kalkar. Mutfaga gidip 1 bardak su almaz. Kanepeye yatip kivranir durur sadece.
0
🌸hkocaman
(29.11.20)
senle ilgili soruları senin değil eşinin yanıtlaması gerekiyor. sen de bizi anla, inanması güç bir durum. bizimki gibi evlenen kadına "gelin" denen bir memlekette kadının bu kadar yan gelip yatması ve senin de buna 3 yıldır yeter behh dememen hayli enteresan.

oyokbuyoknevar'ın sorusunu tekrarlamak istiyorum. evlenmeden önce nasıldı? kaç sene görüştünüz? hiç mi falso vermedi? bile isteye mi evlendiniz?

bu arada nafaka diyen arkadaşlar, siz de biliyorsunuz ki çocuk olmadan nafaka falan olmuyor ortada. hele 3 yılda asla. Karısını 40 yıl eve hapsedip sonra 20lik almak için kadını sokağa atanlar için bu nafaka olayı. acunun şeymaya verdiği de tamamen sus payıydı.
0
birsürüsorumvarr
(29.11.20)
sadece terapiyle duzelirse ok, onun disindaki tüm yollar benim icin ayrilmaya cikar.
atiyorum ailesine söyledin, kizinizi uyarin böyle böyle ben bosanacam basdemiyorum. ondan sonra düzelirse ben kullanildigimi düsünürüm.

bir de insan kardesi olsa dayanamaz nesini seviyorsun ki artik yani bikmadin mi?

bir de ekstra senaryo ekleyecegim, annenlerin paraya ihtiyaci olsun onlara para gondermis ol, tepkisi ne olacak.
0
durgunfoton
(29.11.20)
abi sen ne kadar iyi niyetli bir insansın ya. hala kendinde hata arıyorsun ve itici mi diyorsun.
hala o çok iyi bir insan diyorsun
kusura bakma ama sen eşek olursan semer vuran çok olur.
sürekli çalışmışsın ve kadınlarla ilişkin olmamış sanırım
yukardakilere katılıyorum. bir an önce nafaka ödemeden boşanmanın yollarını ara
0
dafuq
(29.11.20)
bence siz sevildiğinizi, değer gördüğünüzü hiç hissetmiyorsunuz ve yazılan profildeki bir insan zeka seviyesi ya çok düşük ya da alemin çakalı biri. benim de dikkatimi işe girerse alacağı masa çekti. bunda bile sizin gelirinizle karşılamadığı hayalden bahsediyor. her hareketiyle sizi yetersiz gören biri. kendini daha iyilere layık zannediyor ama bir eş olarak selamı bile haketmiyor bunca değersiz tavra.

deneyebilirsiniz bazı şeyleri. maddi kısıtlama gibi ya da sıkıştım arabayı satayım gibi bi şey atın internetten daha ucuz modellere bakın borçları ödemek için mesela.(gelirinize göre araba olduğunu varsaydım)
maddi ve manevi yanınızda hissetmediğiniz için yani basit şeyler atın olay çıkaracak mı yoksa çözüm mü düşünecek. sorumlulukla tanışması lazım. @durgunfoton "sonradan düzelse o saate kadar kullanıldığımı düşünürüm" demiş buna da hak verdim ama siz de ilişkiye çok bilinçli yaklaşım sergilemek değil duygusala bakmaya çalıştığınız için bence direkt boşanmadan bahsetmek yerine ufak tefek hesapta olmayan olaylara tepkisine iyice bakın. eşim dediğiniz insan avmde dolaşmak dışında da yanınızda olduğunu hissetmeniz gereken kişidir. standart evlilik yalnız olmaktansa eşiyle paylaşınca iyi olunan şeydir bence. yalnızlık çok daha iyiyse neden evlenilsin. ha bu değil ki her sorun cıktıgında boşan ama başından beri bir düşünün kaç kere eşime güveniyorum deyip paylaşım sergilediniz. "o halleder" dediğiniz ne var sandalye almak dışında?

geçmiş olsun.
0
ala09
(29.11.20)
“Aynı kaynım” bile değil, “aynı kedim”
0
dedi ve gitti
(30.11.20)
yukarda verilen cevapları okumadım. tüm yazdıklarınızı da okumadım gerci.
yalnız benim anladığım, eşinizde bazı ruhsal hastalıklar (muhtemelen okb ve depresyon) varmış gibi duruyor.
çünkü (sizin anlattığınıza göre) tavırları normal ve sürdürülebilir değil.
önce bir evlilik danışmanına, oradan da psikoloğa veya psikiyatra gidilip tedavi yoluna gitmek lazım.
0
prizmatik
(30.11.20)
üstteki cevapları okumadım ama eminim herkes birçok konuda zaten söylenmesi gerekenleri söylemiştir.

ben biraz daha psikolojik açıdan bakmak istiyorum.
zaten "babam hep alttan almış" cümlesi her şeyi anlatıyor, detaya gerek yok.
babanızla aynı kaderi yaşamakla ilgili bir sorununuz var.

bilinçaltında ya babanızı çok sevip, ona bir noktada belki acıma ya da şefkat duygusuyla yaklaşır ve onu yalnız bırakmamak için onunla aynı kaderi paylaşırsınız ya da babanızdan nefret edersiniz ve hayat sizi babanız olmaya zorlar.

ikisi de iki ayrı uç, iki ayrı denge ama iki aynı sonuç.
biri babayı yalnız bırakmamakla, biri babayı affedememekle ilgili.
sizinkinin ilk durum olduğunu düşünüyorum.
uzun lafın kısası, babanızla olan bağınızda bir fazla bağlanma ya da fazla empati olmuş, bunu düzeltmeniz lazım.
bu da terapiyle olur.

bu konularda annenizin de rolü vardır elbette.
eşiniz burada aslında bilinçdışından çağırdığınız, size babanızın yaşadıklarını yaşatacak, onunla kendinizi aynı hissetmenizi sağlayacak bir piyon gibi.
o yüzden boşanın demiyorum, zaten sizin ailenizdeki ilişki dengesi düzene girince ya eşiniz düzelir ya da kendiliğinden süreç işler ve boşanırsınız.

bu sorunu çözmezseniz boşanıp tekrar evlenseniz de kendinizi yine aynı döngüde bulursunuz çünkü bilinçaltınızdaki pattern bu.
terapiye gidin.

edit:
çift terapisinden bahsetmiyorum.
siz gitmelisiniz terapiye.
"sorun çıkartan ve hatalı/haksız olan o, ben neden gidiyorum?" diyebilirsiniz ama bunu yukarıda açıklamaya çalıştım.
bu aslında farkında olmadan sizin çağırdığınız bir şey.
bunu neden yaptığınızı bulup çözmeniz önemli, eşinizin ya da diğer dış etkenlerin bir önemi yok.
siz değişirseniz, onlar zaten değişir.
o yüzden hayatınıza neden böyle birini çektiğinize, aldığınıza dair kendinizle çalışmanız lazım ilk etapta.
0
blatta hiberna
(30.11.20)
dahiliye+psikiyatri
düzenli ilaç kullanımı
0
bir soru sorcam
(30.11.20)
Boşanın diyemem "bekara karı boşaması kolay gelir." derler .Eşinizin burnunun sürtülmesi gerekiyor. Sizin onu terketmeyeceği, hep yanında olacağınız aklında onun için bu özgüven.
0
komando kani var bende
(30.11.20)
@blatta hiberna

tartışma esnasında ona kendimi savunurken, "niye annene karşı babanı da savunmuyorsun" diyor. "Madem etik değerlerin, kuralların var. Annenle de yüzleşip babanı savunsana benzer durumlarda" benzeri şeyler söylüyor. Bu dediklerinizle paralel olabilir mi? Her tartışmamızı evlendiğimizden beri aileme indirgiyor.
0
🌸hkocaman
(30.11.20)
evet, paralel.
yani tabii bunları bilinçli olarak söylemiyordur.
belli ki bunu sizi bir anlamda pasif bulduğu ya da "beğenmediği" için kınama amaçlı falan söylüyor ve ne söylediğinin farkında değil.
ama söylediği şey doğru.

niye annenize karşı babanızı savunmuyorsunuz?
öncelikle zaten evin "çocuğu" olarak bu sizin göreviniz değil aslında.
aynı zamanda, çünkü muhtemelen babanız annenizle başa çıkamadığına göre, siz hiç çıkamazsınız diye düşünüyorsunuz.
o yüzden siz de babanızla aynı kaderi paylaşarak, onu yalnız bırakmamış oluyorsunuz.
bir nevi yoldaşlık gibi.

şimdi de siz başa çıkamayacağınız sorunlar yaratan, altından kalkamayacağınız şeyler yaşatan bir kadınla, ne kadar sessiz kalmıyor olsanız da günün sonunda her şeyi alttan alıp düzeninizi bozmadan yaşamaya devam ediyorsunuz.
boşanamazsınız çünkü babanız da boşanmamış zaten.

bir kırılma yaşayıp boşansanız, ikinci bulduğunuz eşiniz de bu sefer mesela işkolik olup eve gelmeyecek, siz bunun aynısını başka bir insanla yaşayacaksınız.
babanızdan öyle öğrenmişsiniz ve bu şekilde bir bağ kurmuşsunuz.

babasından dayak yiyen kadının kocasından da dayak yemesi gibi.
genel konuşuyorum tabii ama orada öğrenilmiş olan aile düzeninin, kültür etkisinin falan dışında, derinlerde bir yerde annenin kaderine ortak olma da vardır.
sizdeki de bunun gibi.
yani bilinçaltınızda, "madem kurtaramıyorum, bari yalnız bırakmayayım. baba bak, ben de aynı şeyi yaşıyorum, sen yalnız değilsin" demiş oluyorsunuz.
0
blatta hiberna
(30.11.20)
blatta hiberna+1

şema örüntüleriyle ilgili okumanızı öneririm naçizane.

kitaplar: hayatı yeniden keşfedin, mod terapi.
0
Phoebe
(30.11.20)
vallahi bazı acılardan kendimi gördüğüm icin cok yuregime dokundu bu duyuru.
bence eşiniz cok ciddi depresyonda. majör depresyon gibi duruyor.
yukarda yazılanlar bana biraz vicdansızca geliyor, cunku kadının bunların hiç birini bile isteye yaptıgını dusunmuyorum.

öte yandan sizin de yadıma ihtiyacınız var ve blatta'nın dediklerine cok katılıyorum. bu asırı verici rolu size guvende hissettiriyor.(kendimden biliyorum)
0
galandar kostumu
(04.12.20)
İster kadın tarafı olsun ister erkek, boşanın gitsin.. Neyi bekliyorsunuz? Düzelmez.
0
yetersizbakiye
(05.12.20)
Boşanmaya kalksan o kadın senin iliklerini söker. Çalışmayan kadınla evlilik en büyük hatadır. O kadın ev işi yapmaz çünkü tembelliğe alışmıştır. Eve destek de olmadığı için tüm yük üzerinde olur.
0
kickboxer
(05.12.20)
(6)

böyle bir durumda hukuk okunur mu?

super gazi
herkese iyi akşamlar,herkese sağlık dolu mutlu ve huzurlu günler diliyorum..aslında yazacağım başlık daha farklı bir şey olacaktı ama kendimize otosansür uyguladık işte,neyse..üniversite sınavına hazırlanıyoruz 34 yaşından sonra,aslında bir iddiam yok,üzülecek yada kaybedecek bir şeyim yok.eşit ağır
herkese iyi akşamlar,herkese sağlık dolu mutlu ve huzurlu günler diliyorum..aslında yazacağım başlık daha farklı bir şey olacaktı ama kendimize otosansür uyguladık işte,neyse..üniversite sınavına hazırlanıyoruz 34 yaşından sonra,aslında bir iddiam yok,üzülecek yada kaybedecek bir şeyim yok.eşit ağırlık yada sözel bölüm yazacağım bitirdiğim bölüm ve okul dolayısıyla,bakıyorum sözel bölümlerin hepsi işe yaramaz ve leş..bomboş bana göre..eşit ağırlık bölümleri fena sayılmaz yazarsam muhtemelen eşit ağırlık bölümleri yazacağım(tabii gerekli olan puanı almayı başarabilirsek)şimdi mesela hukuk bölümünü yazabilirim,ama asıl sormak istediğim şudur ki,neden herkes hukuk okumak istiyor?.bu işte çok para mı var?avukat dediğimiz kişiler çuvalla mı para kazanıyor yada ne bileyim bu bölümü okumak prestijli ve itibarlı mı?(hayatımızda hiç artımız olmadı,bunu okuyarak mesela bir prestijimiz olur mu?)

şimdi de gece gece siyaset yapayım,memlekette adalet yok,hukuk zaten hiçbir zaman olmadı buna rağmen neden millet hukuk okumak istiyor?.yani bu bölümün ne avantajı var?.hukukun olmadığı bir yerde millet neye göre karar veriyor ki..bir de tavsiye eder misiniz bu bölümü..

son olarak türk-alman üniversitesi diye yeni açılan bir üniversite varmış,buraya giden yada yakını okuyan var mı?eğer puan tutturabilirsem buradaki bölümlerden birkaçını yazmayı düşünüyorum.tavsiye eder misiniz?

herkese mutlu günler ve geceler diliyorum..
0
super gazi
(28.11.20)
öncelikle; noktalamalardan sonra lütfen boşluk bırak, bu şekilde hiç okunur değil yazın ne yazık ki.

avukatlığın daha bir forsu vardı, şimdilerde itibar zedelenmesi yaşıyor da olsalar avukatlık bu ülkede doktor ve mühendislikle beraber top 3 jenerik meslekten biri. öğretmen bunların arasından yeni düştü, mühendislik sallanıyor, avukatlık ise mühendisliğin hemen arkasında. bu yüzden idealist olmasalar da yapabileceğini düşünenler hukuk okuyor.
0
Jux
(28.11.20)
türk alman hukukta okuyan bi tanıdığım var. on numara üniversite. bir kere almanca hazırlıkta kafalarına vura vura öğrettiler o almancayı. diğer devlet okulları b1 derecesi ile salarken bu adamlar c1 testdaf belgesi istiyor hazırlığı geçmek için. tanıdığım kız bir senede hazırlığı bitirmek için hastanelik oldu çünkü almanca temeli yoktu. neyse, sonra hukuk fakültesinde almanca hukuk derslerine giren hocalarının bazıları almanyada birebir yasaları yazan ekipten proflar doçentler. ben tırt bi okul sanıyodum ama arkadaşı gördükçe anladım ki baya sağlam.

yalnız bu sene 12binden aldı ta hukuk. tutturması çok zor.
0
birsürüsorumvarr
(28.11.20)
Hocam sözel, sayısal ayrımları bu ülkedeki eğitim sisteminin en büyük sorunlarından biri. Öğrenciler hayata direkt sınırlanmış olarak başlıyorlar. Sınırlanan öğrenciler alanlarındaki en yüksek puanlı bölümlere girme eğilimindeler. Sayısalcılar için eğilim tıp, diş hekimliği yönündedir. Eşit ağırlıkçılar için eğilim hukuk yönündedir. 18 yaşındaki bir lise öğrencisi hak, hukuk bilmiyor. Puanına göre, çevresinden duyduklarına göre tercih yapıyor. Avukatlığın son durumu bildiklerime göre çok iyi değil. Staj süresince düşük ücret teklif edebiliyorlar. Avukatlık aynı zamanda çevre meselesi. Kişisel çaba gerektiren bir iş. Karakteriniz buna uygunsa, hedefleriniz varsa okuyabilirsiniz.
0
dissendium
(28.11.20)
(bkz: #69397004 )
0
blue eyes white dragon
(28.11.20)
Türk-Alman'da yüksek lisans yapıyorum, 10 numero okul, devlet üniversitesi olduğuna hala inanamıyorum.
0
euteamo
(28.11.20)
para kazanmak ve meslek olarak yapacağınızı düşünerek hukuk okumanızı önermem. belli bir yaştan sonra asgari ücretin biraz üzerinde maaşla işe başlama çok zor geliyor.
0
konsomatrix
(29.11.20)
(2)

Hangi anime?

FreSh
Ya bir anime izlemiştim aylar önce, abi ve kız kardeş bir şehirden kaçıyorlardı. normalde de şehirden çıkış yasak falan öyle bir yer. Polis falan geliyordu peşlerinden. Yüksek bir yerden de insanları atıyorlardı, kız birini kurtarıyordu. Çok yetersiz biliyorum ama yakın zamanda izleyen varsa belki?
Ya bir anime izlemiştim aylar önce, abi ve kız kardeş bir şehirden kaçıyorlardı. normalde de şehirden çıkış yasak falan öyle bir yer. Polis falan geliyordu peşlerinden. Yüksek bir yerden de insanları atıyorlardı, kız birini kurtarıyordu. Çok yetersiz biliyorum ama yakın zamanda izleyen varsa belki? :(
0
FreSh
(28.11.20)
tam abi kardeş değil ama şunu hatırlattı
en.wikipedia.org
0
birsürüsorumvarr
(28.11.20)
Ay evet böyle bir şeye benziyordu ama değil:(
0
🌸FreSh
(28.11.20)
(7)

Gece yarısına kadar şarkı söyleyen komşular

sanguine
yeni taşındığım yerde aha bu saat oldu hala piyano çalıp şarkılar söyleyen bir komşum ve arkadaşları var. ve inanılmaz tanıdık şeyler çalıyor, bilsem bu kadar olur diyeceğim hepsi sevdiğim şeyler, back to black, amelie ost, requiem for a dream, şebnem ferah.aşırı şekilde dahil olmak istiyorum ama na
yeni taşındığım yerde aha bu saat oldu hala piyano çalıp şarkılar söyleyen bir komşum ve arkadaşları var. ve inanılmaz tanıdık şeyler çalıyor, bilsem bu kadar olur diyeceğim hepsi sevdiğim şeyler, back to black, amelie ost, requiem for a dream, şebnem ferah.

aşırı şekilde dahil olmak istiyorum ama nasıl yapacağım hakkında hiçbir fikrim yok. tek başıma yaşamıyorum, aslında bi akrabamın yanına geldim geçici süreliğine, akrabamın telefonunda apt. grubu var orada adamın telefonu var, akrabanın telefonundan mesaj attım ben işte yeğeniyim, piyano sesi geliyor ders veriyor musunuz diye. o da şu an pandemi yüzünden vermiyorum dedi, biraz başından savdı gibi geldi, öncesinde de internetle alakalı bir şey sormuştum.

ama hala her gün en az 3-4 kişi çalıp söylüyorlar yani pandemi hikaye, nasıl ucundan kıyısından girebilirim bu çevreye acaba dostlar
0
sanguine
(28.11.20)
açık açık teklif edin. kabul edip etmemesi ona kalmış. kabul etmezse sorun etmeyin. adamın kendine ait bir çevresi vardır ve yeni birini dahil etmek de istemiyordur.
0
phonex
(28.11.20)
Başlığı okuduğumda şikayet içerikli şeyler yazacakcsın sanmıştım ama tam tersiymiş.
0
Avoiding The Puddle
(28.11.20)
Beni de aranıza alın yoksa polüs cağururun vadan hayini diyin.
0
armagan abanuz
(28.11.20)
Kek yap kapısını cal
0
kisa
(28.11.20)
Komşu pandemi yüzünden ders vermiyorum demiş, siz orada geçici bulunuyorsunuz, geçici derken bir hafta mı bir ay mı üç ay mı, ne kadar zamandan bahsediyorsunuz bilmiyorum ama insanların sosyal çevrelerini daraltıp az kişiyle görüştükleri bir zamanda komşu tedirgin olabilir, tanımadığı birini evine almak istemeyebilir... Başından savdı gibi de geldiyse belki vazgeçseniz daha iyi olmaz mı?
0
kobuzchu kiz
(28.11.20)
keşke her gürültücü komşu senin gibi o gürültüyü sevene denk gelse. başlığı okuyunca sinirlerim zıpladı, içeriği okurken ağzım açık kaldı.

bu zamanda unut bence aralarına katılmayı. tatlı tatlı dinle evinden.
0
birsürüsorumvarr
(28.11.20)
Ambalajlı çerez al, ya da pasta al. Ev yapımı olmasın bence çünkü virüsten dolayı yemek istemeyebilirler. Kapıya git, maskeni tak, dezenfektan götür yanında istersen. Lütfen artık uzaktan dinlemek istemiyorum muhteşem çalıyorsunuz, covid'li değilim(dilenci değilim gibi asfhjş) bi köşeye oturup hatta isterseniz ayakta durup dinleyebilir miyim diyebilirsin.
Sanatçı insanlar zarif ruhlu olurlar, çekinme :)
0
megalomaniac
(29.11.20)
(2)

35*50cm kağıt için yazıcı olan mekan

havadakarada
Internette bulamadım. Büyük resim defteri kağıdı yani. Üzerine not aldım ds onu aynı boyutta kağıda çoğaltmak istiyorum. Var mı bunun için bir mekan vrya yolu yöntimi nedir? Çok teşekkürler.
Internette bulamadım. Büyük resim defteri kağıdı yani. Üzerine not aldım ds onu aynı boyutta kağıda çoğaltmak istiyorum. Var mı bunun için bir mekan vrya yolu yöntimi nedir?

Çok teşekkürler.
0
havadakarada
(23.11.20)
şehir bilgisi verilmediği için istanbuldasınız varsayıyorum. beşiktaş necdet ozalit her yere her şeyi basar. emin olmak için netten telefonunu bulup arayın.
0
birsürüsorumvarr
(23.11.20)
anadolu yakasındaysanız cemil özalit var rıhtımda.
0
batlegolas
(23.11.20)
(2)

avrupa yakasi dijital baskici

rentts
elimde baya yuksek cozunurluklu eski bi istanbul haritasi var.taksim sisli mecidiyekoy civarinda guzel bir baski merkezi var midir bunu buyuk boyutta bastirabilecegim?deneyimi olan yazarsa sevinirim
elimde baya yuksek cozunurluklu eski bi istanbul haritasi var.
taksim sisli mecidiyekoy civarinda guzel bir baski merkezi var midir bunu buyuk boyutta bastirabilecegim?
deneyimi olan yazarsa sevinirim
0
rentts
(27.06.20)
beşiktaş necdet ozalit
0
birsürüsorumvarr
(27.06.20)
Ben o tarz bir fotoğraf bastıracak olsam uğur varlı dan hizmet alırdım. Sirkeci de yeri
0
oligomer
(27.06.20)
(3)

bu inanılır gibi değil! şarkı beynimden silindi resmen!

The Student
merhaba arkadşlar biraz umutsuz bi vakayla karşınızdayım ama... benim 2011de başlayıp 2014te biten bi arkadaşlık ilişkim olmuştu. bundan dost kazığı yedim ve şöyle bi halt da yedim. bu arkadaş beni anime kültürüne alıştırmıştı o 3 yıl boyunca ve 100 küsur japonca şarkım vardı. sırf onu hatırlatıyola
merhaba arkadşlar biraz umutsuz bi vakayla karşınızdayım ama... benim 2011de başlayıp 2014te biten bi arkadaşlık ilişkim olmuştu. bundan dost kazığı yedim ve şöyle bi halt da yedim. bu arkadaş beni anime kültürüne alıştırmıştı o 3 yıl boyunca ve 100 küsur japonca şarkım vardı. sırf onu hatırlatıyolar diye bunları sildim. sonra psikolojim düzeldi ve bu şarkıları yeniden dinlemeye başladım ama çocukken yaptığım eşeklik bana şarkılardan birinin kaybolması olarak döndü. şarkıyı resmen hatırlayamıyorum. zaten asya dilinde, hatırlamam çok zor. ama şarkıyı ilk duyduğum anı hatırlamama rağmen psikolojim nedeniyle beynim o bölümü sildi heralde. şarkının ne melodisi, ne sözlerine benzeyen fklşdsşlsfkakşlfds gibisinden bir kelime, hiçbişey kalmadı. çok iyi hatırlıyorum, şarkıyı youtubeda bi video izlerken bi videonun sonunda duydum, öyle tanıştık kendisiyle ama youtube geçmişi işimi görmez, 2014 senesinden bahsediyoruz sonuçta. 6 yıl önceki bu bilgiyi beynim yok etti, ama bi kız grubu tarafından yapıldığını ve eğlenceli bi şarkı olduğunu biliyorum sadece. bu durumum konusunda ne yapılabilir?
0
The Student
(26.06.20)
overlok makinesi ayağınıza geldi

hangi anime olduğunu hatırlamıyo musun peki? o dönemdeki popüler şarkıları hatırladığım kadarıyla atarım buraya istersen

edit: aklıma gelenleri ekleyeceğim buraya

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com
0
birsürüsorumvarr
(26.06.20)
japon kızlardan oluşan bildiğim tek grup:

www.youtube.com
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(26.06.20)
www.youtube.com

bu olabilir mi?
0
avatar is back
(26.06.20)
(4)

kocaeli'de belediye otobüslerine para ile ya da temassız kredi kartıyla

mehmed resad
binmek mümkün mü?
binmek mümkün mü?
0
mehmed resad
(26.06.20)
temassız ödeme yapılıyor. nakit doğrudan almıyor şoförler fakat yolculara rica edip onların kartını kullanabilirsiniz nakitle de.
0
nickimin hakkini veremedim
(26.06.20)
ben kredi kartı temassız kullanmıştım gebzede
0
The_Lollok
(26.06.20)
para geçerli değil +1
yolculara rica edince para karşılığı basmışlardı ama
0
birsürüsorumvarr
(26.06.20)
Ek yapayim. Koskoca istanbulda neden temassiz kullanilmiyor? Ne guzel olurdu. Bitmis istanbul kartla ugrasmazdik
0
exlibris
(26.06.20)
(4)

resime yetenekli kardeşe hobi hediyesi

antikadimag
25 yaşında şu anda işsiz. evde çok vakit geçiriyor.çizimi başarılı. bugün de nereden bulduysa suluboya ile çok güzel bi resim yapmış. ilgilense güzel eserler çıkarabilir gibi geldi bana.resimde bir sürü çeşit vardı. guaj, yağlı boya vs vs şeklinde. şöyle bir tuval alsam evde resim yapsa diye düşünüy
25 yaşında şu anda işsiz. evde çok vakit geçiriyor.

çizimi başarılı. bugün de nereden bulduysa suluboya ile çok güzel bi resim yapmış. ilgilense güzel eserler çıkarabilir gibi geldi bana.

resimde bir sürü çeşit vardı. guaj, yağlı boya vs vs şeklinde. şöyle bir tuval alsam evde resim yapsa diye düşünüyorum. ne alayım?
0
antikadimag
(26.06.20)
Neredesiniz?
Kadıköy de iseniz güven sanat yoksa bulunduğunuz yerdeki sanat malzemeleri satan yere gidin derdinizi anlatın çok güzel yardımcı olurlar.
Sunu gördüm ki, basit çizim yapan birisi için bile. Doğru kağıt, doğru boya inanilmaz fark ediyor.
0
kisa
(26.06.20)
Ne seviyor? Sürpriz yapmayacaksanız dümdüz sorun, sürpriz yapacaksanız ağzını arayın.

Çok güzel karakalem ve füzen setleri var, yanında uygun eskiz defteriyle alabilirsiniz.
Ortanın üstü kalitede suluboya seti, 5-6 boy fırça, 10-15 suluboya kâğıdı ya da büyükçe bir suluboya defteri alabilirsiniz.
Tuval alacaksanız yağlı boyanın yanında terebentin, belki tiner, primer gibi detaylar var; kullanacağı tekniğe göre bin türlü fırça var.
Guaj hakkında pek fikrim yok ama onun da ek malzemeleri vardır mutlaka.

Güven Sanat ya da benzeri bir yere gidip derdinizi anlatmaya +1 ama önce derdinizin hangisi olduğuna karar verin ki ona göre yönlendirsinler.
0
kobuzchu kiz
(26.06.20)
ankaradayım. böyle malzemeler satan bi yer biliyorum. oraya gidip konuşayım olmazsa.

sürpriz yapmak istiyorum.

yeni başlayanlar için zor ve yıldırıcı olanlar vardır belki. veya yeni başlayanları daha teşvik eden çeşitler vardır diye fikir almak istemiştim. malzemeleri satan yerle konuşmak güzel fikir ama düşüncelerinize açığım hala.
0
🌸antikadimag
(26.06.20)
bilgisayarı vardır diye varsayıyorum. giriş seviyesi grafik tablet hediye edebilirsiniz.
0
birsürüsorumvarr
(26.06.20)
(14)

Çok sıkıldım

Sakinolmamlazim
Karantinada 30. GünümBugüne kadar çok fazla sıkıntı yaşamadım, normal seyreden sıkıntılarım vardı.Ama bugün nakış işlerken, evet evet yanlış okumadınız, hüngür hüngür ağladım annemi özledim diye (yaş 30)İnanılmaz tahammülsuzum bugun. Her şey batıyor her sey! Hadi azıcık spor yapayım dedim kolumu kal
Karantinada 30. Günüm

Bugüne kadar çok fazla sıkıntı yaşamadım, normal seyreden sıkıntılarım vardı.
Ama bugün nakış işlerken, evet evet yanlış okumadınız, hüngür hüngür ağladım annemi özledim diye (yaş 30)

İnanılmaz tahammülsuzum bugun. Her şey batıyor her sey!
Hadi azıcık spor yapayım dedim kolumu kaldıramadım. Karantina başladığı zamandan beri bir motivasyon eksikliğim de vardı, o da beni korkutuyor ya hiç motive olamazsam yapacak işleri tamamlayamazsam diye.

Nefes egzersizi yapayım diyorum yemin ederim ona bile odaklanamadim.
Ilık bir dus almak iyi gelir normalde ama duştan sonra saçımı kurutmaya usendigim için onu da yapmadım.

Sabah kalk yine aynı döngüye gir, gerçekten yoruldum

Şu an maydonozdan halliceyim.

Sizde durumlar nasıl?
0
Sakinolmamlazim
(14.04.20)
öncelikle kendinize haksızlık etmeyin. ben 35. günümdeyim ve yalnız yaşıyorum. ilk iki üç hafta vakit geçirmek zor gelmedi. sürekli yapacak bişeyler yarattım kendime. en büyük motivasyonum yarını düşünmemek oldu. günlük düşünüp günlük yaşıyorum. böylece çok daha fazla demoralize olmamın önüne geçiyorum.

onun dışında ne olursa olsun insanın hayatının birden değişmesi 35 gün boyunca bir şekilde eve kapanması normal bir durum değil. o yüzden arada yaşanacak düşüşler de çok normal bence. tamamen bu düşüşe odaklanırsak işin içinden çıkılmaz bir moral bozukluğuna gidebilir durum. o yüzden dediğim gibi kendinize çok haksızlık etmeyin, böyle günlerin olması da normal. hayatımız normal seyrinde giderken de bazen durduk yere modumuz düşebiliyor, canımız hiçbir şey yapmak istemiyor. bunu da öyle düşünün. yine canınız spor yapmak isteyecektir, yine bişeyler yaparken kendinizi çok keyifli hissedeceksiniz. yarın yeni güne uyandığınızda bile daha iyi hissedeceksinizdir.

ben telefonla çok konuşmayı sevmeyen biri olarak konuştukça kendimi daha iyi hissettim örneğin. etkileşimde kalmak daha normal hissetmeyi sağlıyor. deneme yanılma yöntemiyle keyif alabilceğiniz yeni uğraşlar bulabilirsiniz. nakış da meditayson gibidir eminim. bu günler geçecek bir şekilde. değişik bir tecrübe olarak düşünün ve şu ana kadar 30 gün güzel vakit geçirdiğiniz için kendinizle gurur duyun.
0
hypathia
(14.04.20)
@hypathia çok naziksiniz, çok teşekkür ederim
Ayrıca nickinize bayıldım :)
0
🌸Sakinolmamlazim
(14.04.20)
Karantinada 7. haftam. Keyfim yerinde, her sabah hazırlanıp ofise gitmemekten çok mutluyum. Haftasonları çıkıp biraz temiz hava alıp dönüyorum sadece. Bir tek spor yapamamaktan ve sürekli evde yemek yemekten sıkıldım. Onun dışında çok iyi. Böyle devam edebilirim.
0
synesthesia
(14.04.20)
sakin olman lazım :) evde vakit geçirmek için yaptığın şeyleri çeşitlendir. ya da yeni şeyler dene. atıyorum internetten ebru seti sipariş et, youtube'dan falan onu öğren. yenilik iyidir.

ben de durumlar iyi şükür, okullar ilk tatil olduğunda şehirdışında okuyan kardeşim otobüse binmesin diye yanına gittim. ailemin yanına götürmek yerine bana geldik. o olmasa patlardım ama herhalde.
0
antihero
(14.04.20)
ben de berbat durumdayım. kitap okuyayım diyorum hemen sıkılıyorum.
twitter, instagram, facebook, sözlük, duyuru, yabancı gazeteler, dating uygulamaları, mailler bakıp duruyorum. onlardan da sıkılıyorum
karantinanın ilk günlerinde ek ağırlık plakası aldım. ama doğru dürüst çalışamıyorum, üşeniyorum.
abur cuburlara abandım. fit olmak bir kenara kilo alacam.
bir de armağan çağlayan yazısı bırakayım:

"Bütün gün evde oturup hiç bir şey yapamıyorum. Nasıl konsantre olacağım bilmiyorum. Okumaya çalışıyorum olmuyor, ders çalışmaya çalışıyorum olmuyor, film seyretmek olmuyor. Bütün gün mal gibi tivitır, instigram saçmalığı arasında gidip geliyorum!"

twitter.com
0
tabudeviren
(14.04.20)
İşiniz devam ediyor (maaş yatıyor)/maddi sıkıntınız yoksa, ailenizin sağlığı sizin sağlığınız yerindeyse zevk almaya bakın. Motivasyonu boş verin neye motive olacaksınız. Film dizi izlemekle başlayın.

Karantina da 20. günüm. Tek yaşıyorum. Karşılıklı yüz yüze bir insan ile diyalog kurmayalı (market dışında ona da diyalog denirse) 20 gün oldu. Arada bir telefonla konuşmasam ses tellerim körelecek diye korkuyorum.
Yemek yapmayı sevmeyen ve bilmeyen biri olarak, yemeği halletme işinden sıkıldım. sabah yumurta akşam tost ya da hazır yemekler arada bir yemeksepeti. Artık keşke acıkmasam diyorum. Onun dışında yalnızlığı seven bir insan olarak şimdilik fena gitmiyorum. Arada işle ufak tefek yapılacak iş oluyor onları hallediyorum. Onları hallederken zaman geçiyor. Onun dışında diziye verdim kendimi. Ha bir de evi temizlemeye üşeniyorum ancak hoşnut değilim bu durumdan. Evi temizlersem muazzam olacak.
0
fezagezgini
(14.04.20)
kırkıncı günü tamamlayabilirseniz çileniz nihayete ulaşmış olacak. her zorluğun ardından bir kolaylık vardır, allah sabır versin.
0
galaksi yolcusu
(14.04.20)
N'olur spor yapin. Baslarda zor gelecek belki ama bu karamsarligin tek ilaci hareketsiz kalmamak. Basit, sizi zorlamayacak hareketlerle baslayin, evin icinde dumduz 15 dakika volta atmak bile olur baslangic icin, ama kesinlikle hareketsiz kalmayin.

Genel olarak spor yapan biriyim ama karantinanin basindan beri daha bi duzenli yapiyorum. Her zamankinden daha fit ve enerjik hissediyorum. Bu bosluk haliyle aksamlari alkol tuketimim artti gerci ama onu da saglikli beslenmeyle telafi etmeye calisiyorum.

Onun haricinde Netflix'in kumandasina bile dokunmadim, kitap da okuyamiyorum okumaya calissam da max 10 dk. Evde calisiyorum ve is tempom yogun oldugundan sikilmaya pek vakit kalmiyor gerci.

Hepimiz su surecten guclenerek cikalim lutfen, hedefimiz o olsun.

Ayrica meditasyon deneyebilirsin.
0
msb
(14.04.20)
Spor salonuna gidemediğim için şu an çok mutsuzum, evde spor yapmak da içimden gelmiyor. Oturmaktan ve hareketsizlikten vücut fonksiyonlarımın bozulduğunu hissediyorum.

Zaten işsizim iş bulma ihtimalim de bu virüs olaylarından sonra iyice sıfırlandı.
Umudumu kaybettim sanırım, şu an kendimi tam bir loser gibi hissediyorum.
Özellikle tek başıma kaldığım için mutsuzluk daha da depresyona sokuyor :(
0
Unde bach canim
(14.04.20)
ocak ayının ilk haftası annemin akciğer kanseri olduğu haberini aldım, çok kötü günler geçirdim. annem 2 defa ameliyat oldu, şu an ağrıları var ve virüs yüzünden tedavisi de yarım kaldı , ağrı olması normal, doktorlar söylemişti kimisinin 1 ay kimisinin 2 sene, kimisinin ömür boyu ağrısı olur diye, ağrı kesici kullanarak ağrıları hafifliyor.

tabi patoloji sonuçları çıkmadığı için onkolojiye de gidemedik, ağrılardan dolayı iştahının kapalı olduğunu söylüyor, yaklaşık 10 kilo verdi ameliyattan beri. öte yandan bakınca, keyfi yerinde çoğu zaman.

öyle olunca da benim de keyfim yerine geliyor.

aynen dediğin gibi hoşaf gibiydim 3 gün önceye kadar, bir sürü yarım kalan işim vardı bu ilk haberi aldığım zamandan beri üzüntüden yapamadığım onlara başladım.

mesela dünya bayraklarının video animasyonunu yapıyorum bir tanesi ortalama 1.5 saat sürüyor , avrupa kıtasını bitirmek üzereyim. tüm dünya ülkelerini yaptıktan sonra sonra başka şeyler yapıcam.

ilk başlarda zorlanarak başladım ama şu an keyifli gidiyor. bi tahammülsüzlük, çabuk sinirlenme, bi boşvermişlik, bi koyvermişlik var herkeste virüsten dolayı.

öte yandan bişey yapmadan da olmuyor, zaten üretmekten başka çok az şeyden keyif alıyorum. benim yaşda 35+
0
hem şişko hem deli
(14.04.20)
@hem şişko hem deli ben de üniversite sınaviba hazırlanirken annemin kanser olduğunu öğrenmiştim. Seni kalbimle anlıyorum.
0
🌸Sakinolmamlazim
(14.04.20)
Merhaba. Duyurunuz çok içime dokundu yazmak istedim. Ben de 14 marttan beri yalnız başıma evdeyim, birkaç ihtiyaç için sağa sola gitmek dışında evden çıkmadım. Yaş 35, kadınım. Normalde hiç ağlayan biri değilimdir ölmlerde bile. Son iki haftadır ise kaskatı kesilip üzüntüden ağlayamadığım ne kadar kaybım varsa hepsi için ayrı ayrı ağladım. Hatta onlarla konuştum, Allahtan cevap gelmedi :) Şu an bunu yazarken bile gözüm doluyor. :) Ağlamak kötü bir şey değil, bence siz de bırakın düşsün yaşlar. Birikmişliklerimizden kurtulmak için bu hapis hayatına ihtiyacımız vardır belki de. Hele ki anneyi özlemek kadar ne var ki yüreğin yandığı...

Buna ilaveten yukarıda spor yapın diyen arkadaşa katılıyorum. Leslie Sansone videoları var youtubeda ve malum mecralarda. Kendisi çok pozitif biri, ben seviyorum enerjisini. Yürüyüş tarzı hafif hoplamalı zıplamalı spor yaptırıyor. Biraz ayak ucunda yaparsanız alt kat komşuyu da rahatsız etmezsiniz. Şiddetle tavsiye ederim. Ben her gün 3 mil koşmuş kadar spor yapıyorum kendisinin deyimiyle. Hem kendini iyi hissettiriyor, hem kilo almayı engelledim aksine kilo vermişim bile.

Diğer tavsiyem de size mutsuzluk veren her şeyi bu süre zarfında hayatınızdan çıkarın. Film, müzik, insan, insanımsı organizma ve bilhassa sosyal medya. Instagramdaki mizah sayfalarının bile yalnızlık postları o kadar arabeske dönüştü ki katlanamaz hale geldim sildim. Kendimi daha çok çalışmalarıma ve ödevlerime vermeye çalışıyorum. Bir işe yarama hissi insana en iyi gelen şeylerden.

Son olarak, eğer öylesine konuşmak isterseniz havadan sudan, burada olduğumu bilin istedim :) hava ve su, ötesi yok :)
0
birsürüsorumvarr
(14.04.20)
Aynı durumdayım. Üstüne canımdan çok sevdiğim kuşumu kaybettim 5 gün hiçbir şey yiyemedim. hala daha tencere yemeği yiyemiyorum ama yemek yemeye başlayabildikten sonra (doktora gidip yediğimi kusmamak için ilaç aldım) her şey bir tık daha düzene girdi. Daha önce çok ağır depresyon dönemi geçirdiğimden o moda girmek istemedim. Yasımı tutuyorum ama çukura sürüklenmemek için de çabalıyorum. Depresyonu kontrol eden şeyler aslında hormonlar. Saçma gibi gelecek belki ama uyku ve yemek düzeni çok önemli. Canınız istemese de probiyotikli, magnezyumlu, çinkolu, c vitaminli besinler tüketin. Hava kararında beyaz ışığa bakmamaya özen gösterin ki gece uykunuzu alabilin (Gece 11-3 arasında uyumadığınızda vücudunuz stress hormonu salgılıyor) Bağırsak sağlığınız çok önemli. Hekim değilim o yüzden direkt bir öneri veremeyeceğim ama hem prebiyotik hem probiyotik almanız lazım. Benim sindirim sistemim kendi kendine düzgün çalışamadığı için ikisi için de (eczacıya danışarak aldığım) takviyeleri kullanıyorum.

Nefes egzersizleri işe yarıyor. Ama onu yapmak istemeyecek kadar kötü modda olmayı biliyorum. Biraz kendiniz gayret etmelisiniz. Yemek ve uykuyla başlayın. Boş oturmayın boş oturunca beyin kendine genelde kötü meşgaleler buluyor. Sevdiğiniz pop şarkıları falan açıp söyleyin 1-2'den sonra eşlik edesi geliyor insanın.
0
eatpraylaw
(14.04.20)
@birsurusorumvarr çok ama çok iyi geldi cevabınız ben de her zaman buradayım. Leslieye başlayacagim söz :)
@eatpraylaw ben de benzer yollardan geçtim, eğer seviyorsaniz Avrupa yakasının en başından başlayıp sorunsuz bir Türkiye'de yaşıyormuş simülasyonu yaratabilirsiniz :))
0
🌸Sakinolmamlazim
(14.04.20)
(9)

Mavi Kapak topluyor musunuz?

grobet
Aslında sb ama iki ilave sorum var. 1) Topladiklariniza parfüm/deodorant kapagı, dış fırcasinin sap tarafı gibi diğer plastik materyalleri de ekliyor musunuz? 2) Ankara içi elden nereye teslim edelim? Teşekkürler
Aslında sb ama iki ilave sorum var.

1) Topladiklariniza parfüm/deodorant kapagı, dış fırcasinin sap tarafı gibi diğer plastik materyalleri de ekliyor musunuz?
2) Ankara içi elden nereye teslim edelim?

Teşekkürler
0
grobet
(06.02.19)
topluyorum ve @dedetorunmavikapak hesabındaki kıza gönderiyorum. yüz küsür tekerlekli sandalye aldılar. instagramdan bakın isterseniz. eskişehirde oturuyorlar size de yakın. geçenlerde de esra erola falan çıktılar.
0
birsürüsorumvarr
(06.02.19)
toplamıyorum. bu kampanya ilk başladığından beri bana fake bi olay gibi geliyor ve bu anlamda birkaç yazı da okudum zamanında. Genel olarak tüm şişeyi geri dönüşüm kutusuna atıyorum kapakla beraber.
0
nundu
(06.02.19)
ben de toplayıp @dedetorunmavikapak hesabındaki kıza gönderiyorum.
0
asaf
(06.02.19)
Topluyorum da hiçbi yere göndermedim henüz 2 3 torba duruyor evde.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(06.02.19)
www.birgun.net
Toplamıyorum.
0
kobuzchu kiz
(07.02.19)
Su firmalarının ne kadar “şişeyi” geri dönüştürdüklerine kanıt olarak kullandıkları bir hile olarak duydum. Yani şişeyi at kapağı topla olur mu öyle şey di mi? Ben ikisini ayırmadan toplayıp belediye ambalaj atık a veriyorum
0
jeharfi
(07.02.19)
Belediye cam,plastik, kağıt kategorisinde olan şeylerin tümünü alıyor
0
jeharfi
(07.02.19)
biz şirkette topluyoruz ve doldukça üç beş çuval gönderdik,
tofd.org.tr ye gönderiyoruz, haber verdik, gelip aldılar.
0
füt
(07.02.19)
buyuk migros'taki plastik copune atiyorum. sert plastikleri de biriktiriyorum.
0
jimicik
(07.02.19)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.