ikinci anladığınız doğru. haziran 2010a kadar tüketilmelidir demek istemiş. siz değiştirin en iyisi o mamayı aldığınız yere de şikayet edin, gene tarihi geçmiş ürün satmasınlar size. dikkat etmemiş tüketiciler şimdiden kedilerini zehirlemiş bile olabilir o mamalarla! :/

teşekkür ederim yarın değiştiricem..

of normal bir ülkede şikayet edilir ve belki çocuğa psikolojik tedavi uygulanabilirdi ama bizim ülkemizde ne yapılabilir bilmiyorum. veya bunu polis değil de sosyal hizmetler filan gibi bir yerle konuşup belki çocuğun yardım alması sağlanabilir, aile şikayet edilebilir. ama böyle düzgün işler mi olaylar emin değilim, umarım ilgilenirler. daha o yaşta bunları yapabilen bir çocuğun tedavi edilmezse büyüyünce ne hale gelebileceğini düşünmek istemiyorum..

hiçbir çocuk şiddete meyilli doğmaz. "şiddete meyyalim vallahi dertten" demiş ya şair, çocuğun bi derdi var illaki. ama, türk filmlerinden farklı bir özelliği var gerçek hayatın: o çocuk, başını okşayıp "ama bak bu hayvanlar acı çekiyor" dediğinde başını öne eğip doğruları anlamayacak. bu durumda ya o çocuğu döveceksin, ki hiçbir aklı başında insan bunu tavsiye etmez ama bu durum acı ne demekmiş öğretir ona-ki ben de bu durumu tavsiye etmem-.. neyse işte ikinci yol da, psikolojik tedavi. ama aile kolay kolay razı olmaz.

çok samimi değilsin sanırım çocukla. acele etmeden ve ona öğretmen gibi görünmeden çocuğun dostluğunu kazanıp ona açıklayabilirsin durumu tabi. ama bu durum aylar alabilir. uzun iş yani. dayanır mısın, o çocuğa dost gözüyle bakıp-baktırabilir misin, bilmem..

burası Türkiye ne yazık ki bu cümleyi söylemek istemiyorum çok klişe ama "Burası Türkiye"... Enseste, şiddete, tecavüze, küfüre, zorbalığa ve baskıya maruz kalan bir sürü çocuk var. Ben bu ülkede orman kanunlarının geçerli olduğuna inanıyorum. Umarım bişeyler yapılabilir, ciddi manada bişiler yapılmalı. Bu çocuk birkaç sene içinde suç insanı olup çıkacak, bugün hayvanlara zarar vermekten zevk alıyor, yarın insana zarar vericek. Ve bugün elinde sopayla koşarken, yanındaki büyüklerine "Bak nasıl vurucam sopayla" filan diyordu, şiddetten iştahlı bir şekilde bahsediyordu.

Psikolojik tedavi... Tamam arkadaşlar doğru söylüyorsunuz fakat, onun ailesini bu tip bir şeye ikna edebilmek için zaman ve enerji gerekiyor ikisi de yok bende. Babasının annesini sürekli dövmesi sebep olarak gösteriliyor. Ailenin yakını değilim, sadece alışveriş yaptığım bir dükkanın bulunduğu bir apartmanın kapıcısı ve onlarla bir samimiyetim yok. Böyle bir şeye ikna edebilmek zor, ailenin yanaşabileceğini zannetmiyorum, çünkü çok başka bir kafada ilerliyorlar.

alttaki yaptığın yoruma dayanarak cevaplıyorum: tedavi kabul görmüyorsa, çektirdiği acının küçük bir kısmını ona çektir bak nasıl anlıyor. bahsettiğim vahşet değil, normal koşullarda tasvip ve tavsiye ettiğim bir şey de değil fakat, bu çocuğun 10 sene sonraki halini gözümün önüne getirdiğimde çocuğun iyiliği için kesinlikle doğrusunun bu olduğuna kanaat getirmek zor değil.

psikolog olarak teorik bazda konuşurum ki, o çocuğun öncelikle ailesinin detaylı incelemeye alınması gerekiyor.
Kehanette bulunmuyorum ama hapishane mahkumlarının kayda değer miktarı kimi ortak kişilik bozuklukları taşıyor ve zaten bunlar yüzünden işlenen suçlardan dolayı içerdeler. Bizim çocuk da kariyerine klasik bir başlangıç yapmış..

@babylemonade: bir şey yapmak için SHÇEK de aranabilir ve çocuğu alabiliyorlarsa sorulabilir. Çocuk kendi kendine o hale gelmemiştir. Mutlaka ailesinde, yakın çevresinde travmatik bir durumlar vardır. Ve travmatik durumlarda çocukları jet hızıyla alırlar ;)

kim ki duk'un spring summer fall winter spring filminin ilk bolumunu izletin eger boyle bir sansiniz varsa.

başka bir komşunun köpeği o çocuğun götünden bir ısırık alsa ne güzel olur. ama adı üstünde çocuk.

şimdi kılına zarar gelse katil olacak kadar sevdiğim iki kedim var ama çocukken ben de kedileri kuyruğundan tutar döndürür döndürür fırlatırdım. Beni uyardıklarında da ters teperdi.

Ailesi ile ortak yalan söylenecek, "bir daha yaparsan beni hapse atacaklar" yalanını en çok sevdiği kişi söylesin. çocukla çocuk olmak lazım...

işte benim de kast ettiğim oydu, sistem düzgün işleyen bir ülkede gerekli kurum aranır ve o çocuk gerekirse ailenin elinden zorla alınıp tedavi ettirilir. yoksa normal şartlarda tabii aile buna yanaşmayacaktır. ama bence en mantıklısı sosyal hizmetleri arayıp durumu anlatmak belki gerçekten iyi çalışan ilgilenebilecek birileri çıkar ve hem aile hem çocuk tedavi edilebilir.. en azından belki ailenin gözü korkutulur, çocuğunuzu alırız denilerek (tabii devlet bunu der mi?), ona göre de aile biraz dikkat eder belki..
her şey varsayım ve şans galiba şu anda. ama aramanızda fayda var bence danışmak açısından, hatta sonucu da yazarsanız ne iyi olur.

ev kedileri kızdıkları kişilere bunu belli etmek için o kişlerin kullandığı eşyalara dışkılarlar. o kişiye herhangi bir nedenden dolayı kızgınsa bunun için yapar ve o misafir gidince normale döner. örneğin dedem kediye sigara içirtince bizim zıpır dedemin yatağına pisledi. sizinki de o misafiri istemiyor olabilir.
ikinci bir ihtimal kumunu iyi temizlememiş olabilirsiniz. kirli kumu kesinlikle kullanmazlar. tabii bir de sıcaktan kumdaki pisliğin kokusu daha çok yayılır ve kediyi orayı kullanmaya kesinlikle ikna edemezsiniz.

normalde kumundan başka yere yapmayan dünyanın en titiz ve sağlıklı kedisine sahibim. 9 yaşında erkek. annem ne zaman uzun süreliğine evden ayrılsa (tatil vs.) salonun ortasına sıçar afedersin.

bir de yaz döneminde kumunu normalden daha sık değiştirmeye özen göster, çabuk kirlenmese de sıcaktan kokusundan falan rahatsız olmuş olabilir, böyle gereğinden fazla karakterli kediler var malesef.

kedi bir şeylere kızmış, sinirlenmiş ve öfkesini böyle belli ediyor. kediler anadan doğma kuma yapma ve tuvaletini gömmeye meyillidir, sadece bir olaya veya kişiye tepkilerini koyarken böyle yaparlar. eve başka kedi alındıysa ona sinir olduğu için yapabilir, sevdiği bir insanı fazlaca kıskandığı ve ona sinirlendiği için de yapabilir. veya sevmediği bir(kaç) insanla aynı evi paylaşıyor olduğu için yapabilir. bu bir öfke gösterimidir.

şeydir o şey..
çiftleşmek istediği zaman öyle yapabilir..
bide sokaktan evine aldığın kedi daha önce başkasının ev kedisiymiş eski sahibini özlediğinden böyle yapıyor olabilir ki cins kediler sahiplerinden ayrıldıklarında yemeden içmeden vazgeçerek hayatlarına son verebiliyor..

kumunu daha sık değiştireceğim ve üstünü açık bırakacağım.
onun dışındaki olası nedenleri hala çözebilmiş değilim. sahibini uzun bir süre aradık ilanlar verdik fakat ne arayan ne soran çıktı.
ona yardımcı olduğumuzu düşünürken umarım kötü bir şey yapmıyoruzdur.
ama yeme içme konusunda bir sıkıntısı yok.

bulgur

bulgur da yemiyor. yedirmeye çalışıyorum ama yemiyor :(

yavru olabilir çiğ köftelik ince bulgur deneseniz? civcivleri öyle beslerdik biz eskiden.

kutuda iken korkuyordur belki de, tuvalete falan kapatsanız bulgur falan koysanız yere gazeteyle

evim çok küçük, inanın çok küçük. getirdiğim her hayvana karşı çıkan bir erkek kardeşim var çok sorun çıkarıyor aynı zamanda. tuvalet ve banyo aynı yerde. oraya koyamam. hayvanın ishali olduğunu da söyledi veteriner. bilemedim ben şimdi bu hayvanlara hiç bakmamıştım. yarın arayıp danışmam lazım tekrardan. bu arada ıslak bulgur da yediremiyorum. açmıyor gagayı. suyu bile ağzına zorla damlatıyorum onu da kabul etmiyor. şu an onu bırakamam. birkaç gün evde toparlanması lazım ilaç tedavisi var.

güvercin avuca alınır, işaret ve baş parmakları ile yanlardan bastırılıp gaga açılır. diğer elle bir çay kaşığı yardımıyla ıslatılmış bulgur ağzına atılır. yutmuyorsa gaganın bitim yerine (insanlarda adem elması) hafifçe bastırılır. ağzındakileri yutacaktır.

iğnesi çıkarılmış enjektör dene bir de

veterinere sorduk, ishali için çiğ yumurta sarısını iğnesi çıkarılmış enjektör veya damlalıkla verebilirmişiz. kuşumuz 2 günde iyileşti. herkese teşekkürler.

sadece facebook a hususi. birde sadece firefox a hususi...

flash player güncellemesi yap?

facebook'ta bir sorun mu var acaba, bilemiyorum ama ben de aynı problemi 2 gündür yaşıyorum.

aynısı bende de var. gece önlenemez bir abur cubur yeme isteği hasıl oluyor. özellikle de gece 12'den sonra film fln izleyince canım bir şey istemese bile evde bulunan tatlı şeyleri yeme isteği duyuyorum, var mıdır bunun bir çaresi?

bende de vardı. hergün gidip tatlı alırdım. sonra göbek köşeleri benden önce dönmeye başlayınca bıraktım. ayna karşısında vücuduna bak biraz. götüm göbeğim kocaman olmuş de. eskiden böylemiydim de bırakırsın yavaş yavaş. bir de gün içinde tatlı yeyince gece istemiyor insanın canı.

Mesela merak ediyorum,hic tatli bir sey yemeden yasayabilen insanlar var mi diye.Aklina gelmeyen mesela gun icinde.Böyle tatlı krizleri geldıgınde neler yapabilir,bu istegi hafifletmek icin?

onemli olan disiplini kaybetmemek rokoko bebek.

tatliyi kendine tamamen yasaklarsan, 3 vakte kadar ipinden kopmus gibi tatli yerken bulabilirsin kendini.

bir ya da iki kare cikolatayla, 1/3 magnumla nefsini koreltmeyi ogrenmelisin.

"agzimi degdirmisken sunun dibine bi vurayim hele" diye aklindan gecirdigin anda bittin demektir. oyun senin aleyhine doner.

hem zevk alacan hem de esiri olmayacan. marifet o dengeyi yakalayabilmekte.

ya da madem meyva dedin, canin her tatli istediginde kalk bi elma ye. ama elmanin kabuklarini soymayi unutma.

1 kase yogurdun içine 1 kaşık bal ya da reçel karıştırıp yiyebilirsin tatlı niyetine.
bu arada 8.30 yemek yemek için çok geç bir saat. ben olsam tatli yerine kocaman bir bardak su içerdim, tatlı isteğinin kaybolduğunu göreceksin.

günde 6 öğün yersen bunu yaşamazsın.

kahvaltını yap,
3 saat sonra
1 porsiyon meyve yanında da yarım su bardağı süt ya da bi kase yoğurt ye
2 saat sonra ana öğününü ye
yine 3 saat sonra
2 porsiyon meyve ve süt-yoğurttan birini ye (mutlaka meyve ve süt-yoğurt ikilisini beraber al)

2-3 saat sonra akşam yemeğini ye

akşam yemeğinden 2 saat sonra da bir porsiyon meyve ve süt yoğurt ikilisinden birini tüket,

arada çiğ yenilebilen sebzeler (meyveler değil) limitsiz.

bu diabet için uygulanan düzenin basit bir çizelgesidir, kan şekerinin düzenli kalmasını sağlar, canının çekmesi kan şekerinin düşüşe geçişidir.

ilk fırsatta da bir endokrin uzmanına görün şeker seviyelerinde düzensizlik olabilir.
inşallah yoktur :]

Nickim bile bir tatlı çeşidi yahu:):)Ironiye gelll:)Tavsiyeler icin saolun arkadaslar,hepsini denicem:)

Yemekleri 6 öğüne çıkar. Aralarda da kuru ve yaş meyvelerden tüket. 2 yıl önce diyet yaptığımda bana bir doktor arkadaşım tavsiye etmişti ben de senin gibi tatlı bağımlısıyım. Kuru kayısıyı öneririm. Hem bağırsakları çalıştırıyor hem de tatlı isteğini köreltiyor. Çok fazla tüketme ishal olursun.

içerde kafası kalmışsa doktora götürmek zorunda kalıcaksınız sanırım. 1-2 güne belli eder kendini eğer kalmışsa ama dikkatli şekilde cektiyseniz kalmamıştır. sağ sol fark etmez o kadar.

çok dikkat ettim. sakin sakin yaptım. normalde korkarım, tiksinirim ama yapmak zorunda kalınca iş başa düşünce yapılıyor. dediğiniz gibi veterinere götürürüm öyle bi durumda. off ya nefret ediyorum kenelerden.

keneyi cikardiktan sonra dogrudan cope atmayin. oradan cikip sizi isirabilir yaziyo. ya yakin, ya da tuvalet kagidina sarip tuvalete atin ve sifonu cekin yaziyo. bi de ezmeyecekmissiniz. yoksa icindeki zehirler cikarmis. ama kafayi calistirip dogru olani yapmissiniz cimbizla cekmekle. o cikan yeri sabun ve suyla yikayin yaziyo. baticon, betadine (bunlari eczaneden alabilirsiniz) ve alkolle de temizleyin yaziyo. yara yerini yani.



www.howtogetridofstuff.com

Tick Removal
When a tick attaches itself to it’s host it actually buries its head under the surface of your skin, so it is very important that you do not just try to yank it out. This could leave is mouth parts and head under your skin which can lead to infection.

Once you have found a tick, you will want to take a pair of tweezers and put them around the tick, as close to the surface of your skin as possible. Grab onto the tick and pull straight back. You might have to wiggle the tweezers a bit to get the tick to come out. Pull slowly but firmly. Once it is out, you can either burn it, or wrap it up in tissue and flush it down the toilet. Don’t simply throw it in the trash, as it will likely climb out and bite you again. You also do not want to crush it with your hand or feet as that can release any toxins present inside the ticks body. Once the tick is removed, carefully wash the site of the bite with soap and water. You should also clean it with some alcohol or betadine and consider placing it into a sealed container and storing it in your refrigerator for a month in case you develop any symptoms. Having the tick that bit you could help doctors diagnose your disorder.

benim göğsümden gayet ufak boyutlarda olan bi tanesi çıkartılmıştı. sağ sol falan da yapmadı doktor. tık diye çekip aldı. hani düşünüyorum ufaklığınki büyükmüş falan. belki kafanın kalma olasılığı az da olsa düşüktür. düz mantık yani.. umarım sorunsuz atlatır.

verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. çok makbule geçti.

tek tek temizlemekle baş edemezsin., zeytinyağı filan da hikaye. enseden kuyruğua doğru sürülen bir ilaç var. sürüyorsun 1 ay ne kene ne de başka bir organizma yaşamıyor hayvanın üstünde. hatırladığım kadarıyla frontline diye bir ilaç var ama daha değişik muadilleri de mevcut. frontline.tr.merial.com
en kolay ve temiz yöntem bu.

sorun olmaz merak etme. hayvanlardakiler insanınki gibi tehlikeli değil... bu aylarda çok olur. ben çok topladım öyle :) bi sorun yok yani...

hiçbişiy olmaz, hiç merak etme. ben çok hayvanın içinde kene ayağı bıraktım. iltihap miltihap yalan.
yalnız sorumluluğunu alman lazım ilgiliendiğin hayvanın. az bir para harıcyacağın. Artık bir dış parazit damlası damlattırıver. Lyme diseaseinden tut şu bu oluyor, hem güzel birşey mi yavrucağızın kanını emmesi. Belediye veterinerinden rica edebilirsin hiçparan yoksa, am 20 -30 lira bir damla, 1 ay köpeğini kenesiz tutar. Bence karma + kuduz da yaptır. KUduzu beleşe belediye yapmak zorunda.

Senin bölgendeki hayvanseverlerle irtibata geçip bu işleri ucuza yaptıran/yapan kişiy bulman lazım. Unutma, her yerde vardır öyle bir kişi.

Ege Üniversitesi havuzu, halka açıksa tabi. Emin olamadım.

ege üniversitesi sanırım aylık 30 lira falan öğrenciye. ben de emin değilim halka açık olup olmadığından.

açık olması lazım.
şuna dayanarak söylüyorum. yanlış hatırlamıyorsam şöyle günlük fiyatlandırması vardı. ege öğrencileri 1.5tl, diğer öğrencilere 3tl, öğrenci olmayanlara 4.5 tl gibi bir şey vardı.

ege havuzu halka acık(tabi değişmediyse) ama seasları ogrenmeniz lazım, bazen de takımlara ayrılmıs falan oluyor..tek seans kalabiliyorsunuz, tabi kim farkedecek sizi orada...
öğrenciye ya da personele cok ucuz ama harici 2-3 kat daha pahalı (tabi yine de cok ucuz*3=ucuz)
eskiden saglıkocaklarından alacagınız rapor yeterli oluyordu, şimdi daha kapsamlı saglık raporu istiyorlar bilginize...

edit:yuzucu mayolarından giymen ve bone takman sart..mayo olarak boxer gibi olanlar ya da daha uzunları da olabilir, vucuda yapıssın yeter..

Ege Üniversitesi havuzu, dışardan gelene de açık. daha geçen hafta sordum, 1.5 saatlik süre Ege Üniversitesi öğrencisine 1.5 tl, dışardan gelen öğrenciye 5 tl, öğrenci olmayana 10 tl.

Ege'nin havuzu çok güzel gerçekten de. hem daha sakin hem de daha temiz.
Dermotolojiden ve intaniyeden rapor almak gerekiyor girebilmek için.
Erkekler için slip mayo şartı var. kadınlara mayo-bikini serbest.

Cok tesekkurler.

Bu slip mayo olayina bi alternatif bulamaz miyiz?

Pek sevmiyorum slip giymeyi :)

Kisa sortlar oluyo onlar olmaz mi?

Bir de alsancak kapali spor salonunda da havuz var mi acaba?

Alsancak'ta açık havuz var.

Slipten başka seçeneğiniz yok bildiğim kadarıyla.

Slip mayoya alternatif olarak yüzücü mayosunu da kabul ediyor Ege. Adidas'ta görmüştüm 39 liraydı her yerde o civar bişey. Şık duruyor.

Tesekkur ederim.