[]

Raporsuz ilaç, ilaç bitiminden bir ya da birkaç gün önce yazdırılabilir mi?

Son 3 gündür okumadığım genelge, yönerge, tüzük, duyuru, yasa, yönetmelik; aramadığım çağrı merkezi (SGK, sağlık bakanlığı vb), sormadığım sağlık çalışanı (kendi doktorum, sekreteri, düzenli olarak gittiğim eczaneler) kalmadı.

Herkes topu başkasına atıyor. SGK, sağlık bilmemesine sorun diyor, doktor eczacıya sor diyor, eczacı doktora sor diyor.

Şu basit sorunun cevabı kimsede yok: “Aylık olarak reçete edilen, raporsuz kırmızı reçeteli ilacımı, ilaç bitim gününden 1 gün önce reçete ettirebilir miyim?” Bu kadar basit bir soru.

İlacım cumartesi bitiyor (30. gün)
Ama doktorum cumartesiden itibaren bir süre hastanede olmayacakmış.
İlacımı cumartesiden önce yazdırmam gerekiyor yani. Eczacım dün bana şu an yazdırabilirsin dedi. Gittim hastaneye, sistem kabul etmedi, doz aşımı uyarısı verdi ve reçeteyi yazamadı doktor. Cuma tekrar deneyelim diyor. Hastane ebesinin nikahında. Tekrar tekrar hastaneye gitmek için işten izin almak da sıkıntı oluyor.

Lütfen bir bilen varsa söylesin de, cuma boşu boşuna gitmeyeyim hastaneye.
Çok teşekkürler şimdiden.

 
Doktorda fiziksel reçete yok mu acaba onu sordunuz mu. İleri tarihli yazıp versin size.


  • ceketimi alip cikcam  (15.02.22 19:30:04) 
Kırmızı reçetede olur mu bilmiyorum. Ancak cuma hastaneye gidersem öğrenebilirim.


  • miv  (15.02.22 19:38:54) 
normal ilaçlarda yazıldıktan 4 gün sonraya kadar alabiliyorsun (iş günü)
kırmızı da öyledir

  • bir soru sorcam  (15.02.22 19:43:48) 
@bir soru sorcam mesele şu ki, reçeteyi yazamadı doktor elimde ilaç olduğu için. Sistem kabul etmedi. Sekreter de “bazen 1-2 gün kala yazmaya izin verebiliyor sistem” gibi tahmini ve belirsiz bir bilgi verdi. Yani mesele ilacı eczaneden almak değil, doktorun yazabilmesi…


  • miv  (15.02.22 19:52:12) 
Kırmızı reçetesi varsa , benim dediğim şekilde olur. Benim gittiğim doktor sistemden yazmıyor, fiziksel reçetesi var o şekilde yazıyor bana kırmızı reçete ilaçları.


  • ceketimi alip cikcam  (15.02.22 19:53:22) 
kirmizi recetenin, yanilmiyorsam azami dozla duzenlenen bir yazdirilabilirlik gunu var. ilaca mahsus ayarlaniyor olabilir yani. o sebeple kesin bir sey soyleyememis olabilirler. belki hekime telefonla baglanmaniz mumkun olur - ki, en iyisi odur. kolayliklar...


  • e haliyle  (15.02.22 21:55:23) 
[]

Boşanmış babalar yılbaşında ikiye bölünecek mi?

Hayatında yeni bir ilişki ya da evlilik olan babalar, yılbaşı akşamını nasıl geçireceksiniz? Eski eşiniz ve çocuğunuzla mı? Yeni sevgiliniz/eşinizle mi? Yoksa ikisine de mi zaman ayıracaksınız? Herkesi mutlu etmeyi nasıl başarıyorsunuz? Lütfen bir akıl verin.

(Mesajla da yanıtlayabilirsiniz)


 
Boşanmış bir baba olunca yılbaşını o kadar da önemsemiyorsun.


  • Hakan1980  (30.12.19 11:00:18) 
Kendi anasının dizinin dibinde girecek yeni yıla oğlumun babası.


  • cilekli pasta  (30.12.19 12:07:38) 
eski eşle niye yılbaşı geçirelim onu anlamadım.
çocuk kiminle durmak istiyorsa onunla olur. plan da ona göre şekillenir.
çocuğum herhangi bir üçüncü kişiden sonra gelmez. eğer benimle olmak isterse ve annesi kıllık yapmazsa çocuğumla geçiririm.
  • d e j i n  (30.12.19 12:50:54) 
eski eş ile yılbaşı gecirilmez tabi ki.
hele yeni eş varsa o nasıl bir kafa derim.

çocuk ne isterse öyle olur +1
  • wang  (30.12.19 15:32:52) 
[]

Çocuk sahibi olmak, ilişkinizi ve özel hayatınızı etkiledi mi?

Burada son derece dürüst cevaplara ihtiyacımız var duyuru halkı. Dilerseniz mesajla da yazabilirsiniz cevaplarınızı. Merak ettiğimiz, çocuk sahibi olunca, çiftler anne baba rolüne bürünüp, birbirleriyle olan cinsel çekimleri, aşkları, özel hayatları sekteye uğruyor mu? Yoksa her şey tamamen eskisi gibi kalıyor mu? Konudan sapmazsak çok sevinirim, çocuğun sevgisi her şeye bedeldir eminim. Ama sorduğum şey bu değil. Aranızdaki ilişkiyi değiştirdi mi çocuk. Bunu merak ediyorum.

Bonus soru: bu daha da cesaret gerektiren bir soru. Çocuk sahibi olmadan önce daha mutlu bir hayatım vardı diyen var mı?

Cevaplara çok ihtiyacımız var.

 
forum.mutlubebekleriz.com
forum.mutlubebekleriz.com
Bebeğimin takibi için kullandığım uygulamanın forumu burası. Sekteye uğramayan nadir görünüyor.
  • cilekli pasta  (28.11.19 19:01:18) 
turkiye'de bu soruya kadinlardan dogru cevap alman imkansiz, reddit gibi sitelerde sormak daha mantikli. cinsellige hastalikli bir bakis acisi ile yetismis bir toplumuz, kadin erkek iliskilerimiz gercekten cok sagliksiz bakis acisi uzerine kurulu, herkes degersizlik hissinden muzdarip. kadinlar koca ve bebek sahibi olunca kendini gerceklestirdigine, degerli olduguna inaniyor. bu kadinin zaten eskiden daha guzeldi diye sorgulama yetisi yok.
erkekler bir tik daha acik, cunku hayatin icinde zaten daha cok varlar kucuklukten itibaren.
cok cok yakin arkadaslarimdan duydugum cinselligin kesinlikle eskisi gibi olmadigi, iki cocuklu olanlar iptal zaten. erkekler daha cok kadinin cocugu hayatinin merkezine koyarak yasamasindan muzdarip, bunun nedeni de 'adi olmayan' kadin nihayet kendine bir kimlik buluyor. ancak yine de genelleme yapmak yanlis bence, iliski emek istiyor.
  • songforsomeone  (28.11.19 22:25:39) 
cok etkiledi


  • kucukharfler  (28.11.19 22:47:18) 
Başlığa cevabım evet. Nasılını da anlatayım.
Ben kadın tarafıyım. Anneyim yani.Eşimle ilişkimiz de gayet dengeliydi, iş bölümü filan çok daha hakkaniyetli idi bebek öncesi. Sonra bebek geldi. Tamamen bağımlı bir yaratık. Ki başlarda bunda bile nisbeten yükü paylaşıyorduk. İlk çocuğumuzda hele ilk 6 ay ben çocuk uyutmadım. Gün içinde ben emzirdikten sonra annem uyuturdu. Eşim işten gelince annem kendi evine gider bize çekirdek aile olarak bebeğin keyfini çıkarmak kalırdı. Akşam uykusuna da eşim yatırırdı kızımızı. Sonra benim de süt iznim bitti, mesaimin başlamasıyla hayatım kaydı diyebilirim.
Detaylara girmeyeceğim ama ilişkimiz evrim geçirdi seneler içinde. Hala daha birbirinden çok zevk alan bir çiftiz, sadece daha organize olmak, hesap yapmak gereken bir yapıya dönüşüyor evlilik. Yan odada çocuk varken salonda sinema seyrederken olayın romantizmine kapılıp uçamıyoruz artık. Ya da "bugün çok yorgunum, yemek/içmek herkes kendi başının çaresine baksın" da bir opsiyon değil. Daha mutlu değil ama daha az sorumluluk gerektiren bir hayatım vardı.
  • SiyamkedisiZorro  (29.11.19 09:57:28) 
ilk başta alışma sürecinde çok fazla yalpaladık biz çünkü kızım ailemizin 23 sene sonraki ilk bebeğiydi. bir bebek nasıl büyür, nasıl uyutulur, nasıl oyalanır hiç bilmiyorduk. biraz da sorunlu süreçlerdi bizim için. 6 haftalık hamileyken işyerinde merdivenlerden yuvarlandığım için hamileliğim hep düşük riskiyle geçti. sonrasında 9.5 ay süren kolik sancıları ve buna bağlı olarak günde en az 20 saat süren ağlamalar günlük ortalama yarım saatlik uykular vs derken aşırı rahat bir hayattan cehennem azabına geçiş yaşadık resmen. bebeğe kızamadığımız için de birbirimize kızdık. ben ona ben hiç istemezken ısrarla çocuk isteyip bizi bu duruma düşürdüğü için düşman oldum, o ise bütün anneler çocuklarını sakinleştirip susturabilirken benim bunu beceremeyişime bilenip beni kötü anne olarak etiketledi. ama buna rağmen öyle kavgalı gürültülü bir evliliğe dönüşmedi bu süreç. yalnızca uzaklaştık mesafe girdi aramıza duygusal olarak.

cinsellik açısından bir şey değişmedi. öncesinde de fazlasıyla tatmin ediciydi, sonrasında da son derece keyifli devam etti. hamileliğimin son ayı ve doğum sonrası ilk 40 gün dışında ayrı kalmadık. uyumayan bebeğe rağmen fırsat yaratmayı bildik. bebek sevmeye gelen biri kapıdan girince sessizce arka odaya süzülüp hasret giderdik artık ayıpsa ayıp dedik buna da ihtiyacımız var. neyse ki her gün en kötü ihtimalle annem geliyordu ve zorluk çekmedik bu konuda.

yalnızca son istanbul depreminde kızım gündüz bakıcısıyla yakalandı ve kadın inanılmaz panik yaptığı için kızımda travmaya dönüştü bu durum. o depremden beri yalnız uyuyamıyor. şimdi daha çok zor bizim için sevişmeye zaman ayırmak çünkü zaten uykudan nefret eden bir çocuk. günde toplam uyuduğu uyku saati 6 7 saati geçmiyor. gündüz uykusu zaten yok. anne baba saatlerimiz zaten azken bir de uyurken birimizi esir almaya başlaması işleri hepten zora soktu bizim adımıza.

kızım artık 2 buçuk yaşında ama ben hala haftada en az 2 gece kafamı yastığa bile değdiremeden işe gidiyorum mesela. 4 saat deliksiz uyusam 3 gün uykusuz geçirebilecek kadar uykuyu sevmeyen biriyim ama kızım o kadar uyumuyor ki ne sabrım, ne tahammülüm kalıyor onunla ilgilenmek için. çalışan anne olmanın dramı mıdır bu, yoksa bana çocuğun böylesi mi denk geldi bilmiyorum ama hamileliğin sonuyla birlikte yaklaşık 3 senedir uykuya hasretim. deliksiz uyuduğum gecelerin sayısı 1! uyudu dediğim gecelerde en az 4 5 sefer uyanıp yanına çağırıyor odadan odaya mobilize halde geçiyor gecelerim.

çocuktan öncesi sonrası diye bakarsak öncesinde de çok dolu dolu hayatı olan biri değildim ev kuşuydum. eşimle güzel yemekler yapıp film maratonları yapalım, sabahlara kadar pes oynayalım falan tarzı aktivitelerimiz vardı. ilk 3 sene ekrandan olabildiğince uzak tutmaya çalıştığımız için hala öyle film dizi izleyemiyoruz, oyun oynayamıyoruz ama kızımızla oynamanın verdiği haz da onun eksiklerini fazlasıyla kapatıyor. dünyaya bir çocuk getirip onu iyi insan olarak yetiştirmeye çalışmanın mutluluğu bana yetiyor. eskiden başka şeylerden mutlu olurdum, şimdi başka şeylerden.

haa ama çok zor gerçekten bana kimse bunu böyle anlatmadı. eşim de ailem de çocuk yapmaya ikna etmek için hep toz pembe taraflarını anlattılar. sonrasında kendimi hep iyiye hazırladığım için aylarca lohusa depresyonundan çıkamadım kendimi öldürmemek için verdiğim mücadeleyi ben bilirim! çok şükür atlattım o günleri. ama 2.bir çocuk benim için hala kabus gibi. asla düşünemiyorum, rüyamda hamile kaldığımı görüp ağlaya ağlaya uyanan dakikalarca sakinleşemeyen biri haline geldim, gerçekten kazara falan hamile kalsam kafayı yerim sanırım. bu süreci bir daha yaşamaya gücüm kalmadı çünkü. ne kolik sancıları, ne diş çıkarma sıkıntıları, ne sendromlar, ne yalnız kalma ihtiyacını anlayamayan ve 5 dakika soluklanmak istesem "ama bebek seni istiyor annesi" diyen insanlar, sıkıntılarını anlatınca şımarıklık olarak görenler...

iyi ki yapmışım asla yeri doldurulamayacak şeye sahibim, hayatım zenginleşti duygusal anlamda. ama asla bile isteye bir daha yapmam...
  • kakamelsokoban  (29.11.19 10:50:14 ~ 10:52:47) 
Açık yürekle cevap veren herkese çok ama çok teşekkür ediyoruz. Umarım sıkıntılarınız en kısa zamanda son bulur, hayatınız normal düzenine bir an önce kavuşur.


  • miv  (29.11.19 15:20:12) 
Cocugun hayatinizi en çok aksatacagi rutinleri bozacağı zaman ilk birkaç yıl sonrasi daha kolay. Eğer aşkınızın ilişkinizin iletisiminizin bu birkaç yılı geri donulmez hasar almayacak şekilde atlatabilecek kadar güçlü olduğuna inaniyorsanız ( ki böyle olmayan zaten hiç evlenmemeli bence çocuk olmasa da bir yerde zortlar o iliski) düşünmenize bile gerek yok bence.


  • nick dedigin  (29.11.19 15:40:27 ~ 15:43:29) 
elbette degisecek, cunku 7/24 size bagli olan birisi olacak hayatinizda. eski hayatiniz kalmayacak... bunun da bir suru artisi var, eksisi var; her seyde oldugu gibi... cocuk evet dunyanin en guzel seyi ama ayni zamanda dunyanin en zor seyi de.

birakin iliskinizi, cinselligi; tum hayatiniz degisecek...
  • sweetoffice  (29.11.19 15:44:33) 
[]

Red Dead Redemption 2 için hangi konsol alınmalı?

Bir süredir can sıkıntısından kendini kesmek üzere olan hatun kişiyim. Bakınırken RDR2 gözüme takıldı. Belki bir süre beni oyalar diye düşündüm. Şu an herhangi bir oyun konsolum yok. Bu oyun bitince ya da sıkıldığımda başka şeyler de oynarım diyorum. Spor oyunlarıyla aram yok. Multiplayer oyunlara da sinir sistemim el vermiyor. Son 10 yıldır pek oyun oynamışlığım yok aslında. Eskiden World of Warcraft oynardım. Bir ara Elder Scrolls Online denedim. Bu tarz oyunlar daha çok ilgimi çekiyor yani. Grafikler konusunda çok takıntılı değilim. Zaten televizyonum da 4K değil.

Bu bilgiler ışığında ne almamı önerirsiniz?

Bütçe meselesine gelince, aslında döküp saçacak hiç param yok ama iş can sıkıntısından kendimi alkole vurma aşamasına geldiği için, karaciğer nakli ve alkol endüstrisi yerine buraya borçlanmak daha makul geliyor. Hiç sarmazsa ikinci el olarak satarım diye düşünüyorum.

 
PS4 Slim, 1 TB. Tek kol.


  • gonion  (05.01.19 18:39:37) 
Ps4 slim 1 tb tek kol plus

Bendeki 500 lük, çok oyun delisi olmasam da oyun yüklemek için oyun yüklemek zorunda kalmak canımı sıkıyo
  • Delay Fuze  (05.01.19 18:40:23) 
Ya da bana gel beraber oynarız. Kol al


  • Delay Fuze  (05.01.19 18:40:56) 
Ps4 pro + 4k tv + online için psn üyeliği. Rdr2 ile ilgili bu sabah bir soru sordum ama kimse cevap vermemiş, cok ilginc.


  • godspell  (05.01.19 18:47:30) 
Rdr2de 4k performansı eğer patch gelmediyse baya kişiyi kanser etmişti. Fps drop oluyor diye çokça şikayet duydum, büyük ihtimal düzelmiştir ama 1080pde oynayacaksanız çok sıkıntı yoktur sanırım. Ps4 alıp sıkılınca satarsınız. Xboxın biraz alış satışı yavaş. Psnin 2. El oyun pazarı da baya geniş.


  • bahoho  (05.01.19 18:52:29) 
2. el ps4 (2 seneye ps5 çıkacak sıfıra para verme) al.
donanımhaber 2. el konusunda referanslı satıcılardan bulabilirsin. sahibinden ve letgodan uzak dur.

oyunu da yine dh kardeşlikten ucuza alabilirsin.
  • egokalp  (05.01.19 23:12:21) 
[]

Ekmek yapma makinesini doldurmak zorunda mıyız?

Tek başına yaşayan ve kuş kadar yiyen bir insan olarak, bu makinelerle az gramajlı ekmek yapmak mümkün mü diye merak ediyorum.

Gözüme kestirdiğim bir modelin açıklamasındaki şu cümle kafamı karıştırdı çünkü:

"750 gram ve 900 gram kapasiteli ekmek yapımı"

Bunu görünce de merak ettim, istesek 250 gram ekmek yapamıyor muyuz acaba?

 
750 gram yap, fazlasini buzluga at.

Sonra cikarip yersin.
  • chitosan  (17.09.18 13:31:32) 
Olmaması için bir sebep yok. Dene bence.


  • sutlu nescafe  (17.09.18 13:46:31) 
teoride oluyor ama pratikte zor bende beceremedim.

Bizde var aynen kullanma kılavuzundaki tarifi ve ölçüleri uyguladım ufak gramajlı ekmek için ama un, maya hepsi boşa gitti. Kabarmadı çamur gibi bir şey oldu. Bizde sonunda standart bir ölçü bulduk bir hafta boyunca yaptığımız ekmeği tüketmeye çalışıyoruz.
  • frenk  (17.09.18 14:06:05) 
buzluğa at 2
ben ekmek yaptığım zaman öyle yapıyorum çıkarıp çıkarıp tost makinasına atıp yiyorum

  • vincenzo  (17.09.18 15:30:47) 
Sizin baktığınız hangi model bilmiyorum ama bizimkinde içinde dönerek malzemeleri karıştıran bir sistem var (sanırım geneli de böyle), az malzeme koyunca mantıken iyi karışmıyordur.


  • peggy  (17.09.18 15:49:14) 
Bende Tefal'in bir modeli var. 500gr ekmek yapabiliyorum. Gayet güzel kabarıyor ve 1 kiloluk ekmekle aynı lezzet ve forma sahip oluyor. Ben de ekmeği soğur soğumaz dilimleyip dondurucuya koyuyorum. Yiyeceğim zaman çıkarıp mikrodalgaya atıyorum ya da bekletiyorum. Yeni pişmiş gibi oluyor.


  • puyule  (17.09.18 20:25:33) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.