[]

Yurtdışı - telefon getirtme olayının en güncel hali?

Merhaba,

Yurt dışından telefon satın aldırıp pasaporta işletme olayı hala devam ediyor mu? Ediyorsa bu pasaportun
- yurt dışına giriş - çıkış yapmış olma şartları nelerdir (1 yıl, 2 yıl başka telefon işletememe vs..),
- ücreti ne kadardır,
- Apple garantisi geçerli midir?

Cevaplayanlara şimdiden teşekkür ediyorum.

 
Ediyor.
2 takvim yılında bir kayıt hakkı var. (2016 Nisan'da yaparsan 2018 Ocakta yapabiliyorsun)
138 TL
Apple konusunu bilmiyorum.
  • cakabo  (29.04.16 11:39:57) 
soruya eklemlensem?

120 günü geçmişse kayıt yapmıyolar mı bilginiz var mı?
  • ayiadam  (29.04.16 11:46:50) 
Apple garantisi birçok modelde geçerli değil. Bant genişliği den dolayı örneğin 6s plus 16gb telefonun sadece 3 tanesi Türkiye'de geçerli. ABD de satilanlarin büyük kısmına burda garanti geçerli olmuyor. Aldım. Telefonum bozuldu. Elimde patladı. Ordan biliyorum.


  • emfuzi  (29.04.16 11:53:06) 
@ayiadam, 120 gün geçmişse yapmıyorlar.


  • cakabo  (29.04.16 12:00:05) 
120 günü geçtiyse telefon kapanır ama başka pasaport bulursan işletir ve kullanırsın .


  • sutlu nescafe  (29.04.16 12:17:12) 
pasaportta sorun yok. ben geldim tr'ye 2-3 günlüğüne. uyarı geldi. sonra iplemedim döndüm. yurtdışında iken mesaj gelmiş 120 gün doldu die. neyse yakında tekrar gidicem pasaport olarak sorun yok yani. ama tel kapalı olacak. yaptırırsam açılır herhalde?


  • ayiadam  (29.04.16 12:34:15) 
[]

Motorsiklet öğrenmek

Merhaba, içimde yaklaşık bir yıldır hafta sonları motorla turlamak, arada hız yapabilmek isteği var fakat bir türlü cesaret edemedim. İstediğim motorsikletler de minimum 200-250cc'lik, kaskı ile kıyafeti ile bildiğin yarışçı motorları gibi tiplere bürünmek istiyorum.

Bu aralar deneme konusunda cesaretimi toparladım. Fakat nasıl bir yol izleyeceğimi bilmiyorum.

Hayatımda bisiklet ve şarjlı motorsiklet dışında bir şey sürmediğimi belirttikten ve motor ehliyeti kısmını hallettikten sonra;

- Motorsiklet tehlikeli bir araç mıdır? Beynimin asfalta akma ihtimali yüksek midir?
- CBR 125 ya da Repsol, Ninja vs. tarzı bir motor alıp direkt binebilir miyim? Kendi kendime öğrenebilir miyim?
Cevap "hayır" ise motorsiklet almadan önce gitmem gereken bir sürüş tekniği kursu vs. var mıdır? Nasıl öğrenicem?
- Diyelim öğrendim, dış görünüşü güzel spor motorlardan hangilerini önerirsiniz? "Bu motorun tipi harika" dediğiniz hangi spor motorlar var? (Pulsar reklamları da hoşuma gitti bu arada, benim motor tipi skalam o ayarlar yani)

Başka önerilerinizi de bekliyorum. Çekinmeyin yardırın. Öptüm.

 
benim de içimde hep ukteydi, bizimkiler bir türlü izin vermedi. şimdi kendi paramı kazanıyorum, hala izin vermiyorlar. haklılar bence :(

- Motorsiklet tehlikeli bir araç mıdır? Beynimin asfalta akma ihtimali yüksek midir?
+istanbul için HELL YEAH! çok dikkatli olmak gerekiyor. "onlar dikkatli olsun" düşüncesinde olanlar var, beyni asfalta akan motorsiklet kullanan oluyor :(

- CBR 125 ya da Repsol, Ninja vs. tarzı bir motor alıp direkt binebilir miyim? Kendi kendime öğrenebilir miyim?
+kursa gitmek faydalı olur, xmax öneririm motor olarak da.

-Cevap "hayır" ise motorsiklet almadan önce gitmem gereken bir sürüş tekniği kursu vs. var mıdır? Nasıl öğrenicem?
+kursları var, onlara gidebilirsin. bilen arkadaşın varsa o da öğretebilir. ehliyet almak için her türlü kursa kayıt olacaksın.


- Diyelim öğrendim, dış görünüşü güzel spor motorlardan hangilerini önerirsiniz? "Bu motorun tipi harika" dediğiniz hangi spor motorlar var? (Pulsar reklamları da hoşuma gitti bu arada, benim motor tipi skalam o ayarlar yani)
+honda cbr öneririm ben:) ama xmax daha rahat gibi. alsam xmax alırdım.
  • fakyoras  (29.03.16 12:30:05) 
herangi bir motorlu araç kadar tehlikeli bence. beyninin asfalta akma ihtimali senin alacağın eğitime/tecrübene bağlı.

temel eğitim, beceri geliştirme, ileri sürüş gibi programları var. en azından temel eğitim almanı öneririm. ayrıca ehliyetini de burdan alabilirsin. www.mottoakademi.com

diğer sorularına bir cevap veremiyorum malesef.
  • 10032007  (29.03.16 12:31:02) 
Hız yapabilmekten sonrasını okumadım. Hız yapmak istiyorsan motosiklet alma. Hatta başka araç türleriyle de hız yapma. Merak etme bunu motosiklet kullanan ve konuyu bilen birisi olarak yazıyorum.


  • grgn  (29.03.16 12:36:55) 
**motorsiklet degil motosiklet


- Motorsiklet tehlikeli bir araç mıdır?
sana bagli. iyi giyinir, dikkatli kullanirsan ihtimal duser.


- CBR 125 ya da Repsol, Ninja vs. tarzı bir motor alıp direkt binebilir miyim? evet binersin. ama duse de bilirsin.

motorsiklet almadan önce gitmem gereken bir sürüş tekniği kursu vs. var mıdır? Nasıl öğrenicem?
Yamaha riding academy, Honda, bmw hepsinin egitim bolumleri var. gis, vespa vs. yazil begendigin birine.

- Diyelim öğrendim, dış görünüşü güzel spor motorlardan hangilerini önerirsiniz? "Bu motorun tipi harika" dediğiniz hangi spor motorlar var?

yazdigin motorlar tipim degil. en yakin Yamaha mt serisine bir goz atabilirsin.

motor almak kolay, sen kiyafet icin para biriktirmeye basla.
  • jimicik  (29.03.16 12:40:49 ~ 12:41:52) 
Öncelikle herkes zaten yazmış bende tekrar edeyim, en önemli şey EĞİTİM. Sonra kılık kıyafet.

Bunun için en bilindik, hondanın eğitimi var, motto akademi (eski gis), yamahanın var bildiğim.

(bkz: altın elbiseli adam) youtube kanalını takip edebilirsin, gayet bilgilendirici bilgiler var.

Hız yapmak istiyorsan bunun yeri pist. Ama öncelik EĞİTİM.
  • arockm  (29.03.16 12:51:17) 
-Ben yamaha xt600de öğrendim tank gibi motosikletti. Öğrenmek, alışmak için istemediğin bi motorla başlamak pek ekonomik değil.
edit: böyle cevap yazarak hata yapmışım. eksisozluk.com

  • buhebu  (29.03.16 12:56:38 ~ 10.11.16 03:33:07) 
Motosiklet tehlikeli bir aractir. İstedigin kadar onlem al tehlikelidir.

Honda nin egitimi iyiydi onerebilirim. Dogru teknigi basta ogrenmen daha iyi olur.

Pist disinda hiz yapmayi aklindan gecirme bence. Dunyanin en usta surucusu bile olsan yol sartlarini kontrol edemezsin. Bir hatada vucudun baska yere kafan baska yere ucar.
  • chavezding  (29.03.16 13:00:08) 
"Motorsiklet tehlikeli bir araç mıdır? Beynimin asfalta akma ihtimali yüksek midir?"

Evet yüksektir. Dört tekerli araçlar çukur köpek leşi kapağı çalınmış kanalizasyon çukuru (alışılmış zincirleme kaza nedeni) vs türü tuzakları ortalayıp senin arkalarından bunlara girmeni sağlıyorlar. İki tekeri bırakma nedenlerinden en önemlisi dört tekerli araçların olduğu bir trafikte binmenin çok riskli olmasıdır. Sadece iki teker kullanılan bir yer bulabilirsen sorun yok.

Ayrıca düz yolda araçlar seni görmez ve üstüne çıkarlar. Bununla ilgili bir çok video var. Sırf bunun için elli tane sürüş numarası bağırttırılan egzozlar ön fara sürekli dalga yaptıran devreler vs var. Uygulamaktan bitap düşersin yine de üstüne çıkarlar. Ayrıca karanlıkta otomobil sürücüsünün beyni ancak yan yana çift farı araç olarak algılıyor. Özellikle de alkollüyken.

Yani evet beyin akma riski yüksek ki videosunu izledim izlettirdim. Adamın birinin beyni yola akmıştı (beyin katı değil sünger kıvamındadır) çıplak elle yoğurda dönmüş parçaları plastik kovaya topluyorlardı. Morg çalışanları "abi motosiklet kazasını hemen anlıyoruz cesedin hiçbir eklemi tutmuyor bez bebek gibi oluyorlar" demişti.
  • neotunc  (29.03.16 13:07:26) 
yazılanların hepsini okudum, ama en çok "araçların ortaladığı çukuarlara/enkazlara çarparak/düşerek kaza yapmak" kısmını anlayamadım. motorun gitmesi gereken yer zaten öndeki aracın lastik izidir. Öndeki aracı ortalayıp ne yapmaya çalışıyorsunuz arkadaşlar sakın o şekilde motor sürmeyin. Ani frende arada bile sıkışabilirsiniz.

Buradan da anlaşılacağı gibi eğitim ŞART. Hatta motordan/kıyafetten önce şart. Hondanın şekerpınardaki fabrikasında GS1-2-3-4 (güvenli sürüş) seviyeli eğitimleri oluyor. Motorun yoksa orada cbf 150'lerle verilen eğitimde de öğrenebilirsin. Biz gittiğimizde binmeyi bilmeyenler vardı. Virajı nasıl alırsın, gazı freni nasıl kullanırsın ve yokuşta nasıl kalkarsın bu gibi eğitimler oluyor seviye 1de.

Motorun güçlü ve hızlı olması bence çok önemli. Şu açıdan söylüyorum, trafikte sen normal şeritte 100 km/h ile giderken arkandan 140 ile gelip sellektör yapan gerizekalılardan kaçmak için gerekli oluyor. Motor 100 den yukarıya çıkmıyorsa (ki ben bunu cbf 150 ile yaşadım) insan panik olabiliyor çünkü g.tüne kadar giriyor şerefsizler.
Bu yüzden pulsar gibi 150-200 lük motorların top speedine bakmanı öneririm. En azından 140 yapabilecek motorlar olsun.

xmax scooter tipinde, cbr ise vitesli. Önce scooter mı yoksa vitesli bir motora mı binmek istiyorsun ona da karar ver.
Forumlarda vakit geçirebilir ve yukarıda da söylendiği gibi altın elbiseli adamı izleyebilirsin. Ama senden ricam; lütfen acele etme. İyice sindirdikten ve hazır olduktan sonra al. Şakaya gelmez.

Yaş kaç bu arada?
  • safepassage  (29.03.16 13:25:12 ~ 13:26:57) 
Ben sadece motosiklet tehlikeli midir soruna cevap vermeye çalışayım, Gaziantep şehri için 2013 yılında gerçekleşmiş olan kaza istatistiklerini derlemiştim, gerçekleşen 2300 kazadan 936'sı bir 4 tekerlekli araç ile motosiklet arasında gerçekleşmişti. Bu kazalar neticesinde motosiklet üzerinde bulunan 1224 kişi yaralanmıştı fakat burda bir parantez açmak istiyorum, kazaya karışan motorların çoğunluğu, kanuni, kuba ve asya markalar, yine çoğunluğu kask, giysi ekipmanı olmadan binen insanlar. Bu da beni, eğitim seviyesi düşük insanların gereken önemi göstermediğini, dikkatsiz davrandıklarını ve yeterli eğitimi almadan motosikletle trafiğe çıktıklarını düşünmeye itiyor (ailecek 4 kişi, bir motosiklete binenler örneğin). Eğer bunlara özen gösterirsen risk oldukça düşer, etrafımda motosiklet sürücüsü olan arkadaşlarım var hiç kaza yapmadılar, bu elbette yapmayacaklar demek değil ama durum sana da bağlı onu anlatmaya çalışıyorum. Hız yaparsan, araçların aralarına girersen, gerekli ekipmanlar olmadan trafiğe çıkarsan beyninin asfalta akacağına hiç şüphem yok.

Not: Söylediklerim şehirlerarası yollar için geçerli değildir, orda tam bir ölüm makinesi, hiç şüphesiz.
  • ekaterina  (29.03.16 13:28:12 ~ 13:31:49) 
Gelin isterseniz tüm motosikletliler şöyle yapın; 'Mososikletli öndeki aracın teker izinden gider' türünden eğitici bir ibareyi büyük harflerle sırtınıza yazın. Bunu tüm Türkiye'de kanun zoruyla uygulattırmadan sürücülere hiçbir şey öğretemezsiniz. Onlar da size niye makas yapıyon hemşerim al yol verdik geçsene muamelesi yapmaya devam ederler. Bu esnada iki şeridin ortasından layn splitting yapan başka bir motorun aynası sizin aynanıza sobe yapıp geçer. Arkasına ne diye şeridinin dışına taşıyorsun hemşerim şeklinde bakışlar atar. Arkanızdaki süper köylü teker izinden gidiyor olmanızı şeridinize davet olarak görür kullanır yanınınıza gelir. İki aracın ortasında kalırsınız. Beş saniye içinde sıkışık trafikte motoru tam yatırmanız gereken viraja girmeye mecbur olduğunuzu çoktan biliyorsunuzdur. Kendinizi iki aracın ortasında motoru yatıramayacak bir pozisyonda viraja girmemek için zıbadanak diye durmak (akan trafikte) ya da ölmek arasında seçim yaparken bulursunuz. Yanınıza giren süper köylü anlamı sizi öldürmek olan bir kroluğa imza atmıştır. Eğitim şart denmiş alın size eğitim.

Türkiye'deki asvalt kaplaması yola dökülen kum yağ iki teker için ciddi risk oluşturur. Virajda kasis kum yağ nedeniyle birçok motorcu kaybedilmiştir. Daha ince bisiklet tekerleri girip takla atabilsinler diye kanalizasyon kapakları özenle dikine yerleştirilirler. Kövliler kentte işçi olmiş lo!
  • neotunc  (29.03.16 15:08:18) 
@safepassage xmax'i ben demedim, benim istediğim tarz belli. Scooter tarzı değil kesinlikle, yarış motoru tarzı vitesli MOTOSİKLETlerden(?) bahsediyorum. Hani böyle kalın tekerli, güçlü motorlu olanlardan. Tabi içimdeki hevesin bir sebebi de trafikte arabaya nazaran daha rahat olması. Ve bana inanılmaz karizmatik geliyor aynı zamanda. Özeniyorum yani neredeyse 1 senedir aklımda bu iş. Yaşım da 28 olmak üzere bu arada.

@jimicik Mesela? "Alacaksan bunu al" diyeceğin bir elbise ve kask vs. kaça patlar aşağı yukarı? Çeşitli fiyatlarda ürünler var. Maddi külfetini ben göze aldım zaten. Sağlam olursa her türlü meblağ göze alınabilir güvenlik için.

Anladığım kadarıyla ülkede motosiklet kullanmak zor iş. Fakat risklerine değecek bir keyif gibi geliyor bana. Uzun yol olayı için kendimi zaten o kadar yeterli görmüyorum.
  • burberry  (29.03.16 16:19:31) 
Kask: minimum bi 700tl fln ver. marka yazmayayim. cunku ayni marka icin bile birisi cok rahat darken digeri berbat diyebiliyor. onemli olan kafana tam oturmasi. yarim kask'i cumle icinde bile kullanmiyorum. kaskin malzemesi, ses gecirme, hafiflik, darbe alip almadigi, uretiminden itibaren ne kadar sure gectigi gibi konular var dikkat edilen. alacagin zaman yaz gene, konusuruz.

Pantolon: bende tech90 var. Kevlar kumastan korumali kot pantolon. ayrica pantolon uzerine giyilebilen korumali pantolonlar da var. 400-500 diye gider.

Mont: onemli olan korumalari. belinde, dirsek ve omuz yerlerinde iyi korumalari olsun. herhalde 500tl'den sonzusa kadar gider.

bot: bilekli korumali su gecirmez nefes alan... 600'den baslayan fiyatlarla

eldiven: parmak yerleri korumali olacak. nefes de alsin. 300+

kiziltoprak'ta hasanpasa'da motosiklet magazalari var. bir gun gir, bir bak, fiyat sor, anlatsinlar sana.
  • jimicik  (29.03.16 16:37:40) 
[]

Whatsapp > Silinen mesajları geri getirme

Merhaba müfettiş gadgetlar,

Bildiğiniz üzere Whatsapp'ta sohbetler düzenlenebiliyor ve yazılan mesajlardan seçmece cümleler silinebiliyor. Bugün öyle bir konudan dolayı meslek gereği iki kişiyi yüzleştirmek zorunda kaldık ve taraflardan biri whatsapp konuşmalarını göstererek "X bana bu konudan hiç bahsetmedi" dedi. X ise ısrarla dediğini iddia edip her şey üzerine yemin ediyor ve diğer şahsın konuşmayı düzenleyerek sildiğini söylüyor. Kendisi konuşmaları gösteremiyor çünkü hiçbir konuşmayı whatsapp'ta tutmadığı gibi böyle bir olay yaşanacağını düşünerek hiçbir şeyi yedeklememiş.

Şahsen ilk şahsın konuşmaları düzenlediğine ben de ikna oldum fakat raporlayabilmem ve ceza önerebilmem için bunu kanıtlamam gerek. Kanaatim yetmiyor. Duruma da kafayı fena halde taktım. Düzenlenen konuşmaları geri getirmenin bir yolu varsa eğer inanılmaz makbule geçecek.

 
Whatsapp'ı silip tekrar yüklemeyi deneyin. Yedek alındıysa silinenlerle birlikte geliyor diye biliyorum. (Sildiğinden şüphelenilen şahsın whatsapp'ı)


  • komsu komsunun nickine muhtactir  (22.03.16 20:16:48) 
Tam nokta atışı olması lazım ama bir deneyelim bakalım. Teşekkürler. Şöyle "bunun hilesi bu" denecek bir yolu var mıdır acaba?


  • burberry  (23.03.16 15:20:19) 
whatsapp'ın serverlarına sızmak gerekir sanırım tam hilesini bulmak için :) onu da yapacak babayiğit çok azdır bence. Bir üstte yazdığım da şöyle olmuştu. Geçenlerde whatsapp'ı silip tekrar yüklediğimde tüm sildiğim konuşmalar vs. geri yüklenerek gelmişti. Ama bende bulut yedekleme açık o yüzden o arkadaşta da ayarlarda yedekleme açıksa, silip tekrar yüklendiğinde büyük ihtimal o sildikleri de gelir diye düşünüyorum.


  • komsu komsunun nickine muhtactir  (23.03.16 15:37:49) 
[]

Arabadan iyi anlayanlar / Allah'ın belası Dualogic!

Merhaba, yeni bir punto evo aldım. Araç 2011 model 1.4 Dynamic. Dualogic diye bir vites sistemi var, bildiğimiz tiptronic vites, yani manuel ve otomatik bir arada.

Aracı almadan önce ekspertize vs. götürdük, hiçbir yerinde bir sorun çıkmadı.

Dönüş yolunda iki kere "Vitesi kontrol ettirin" e benzer bir uyarı verdi, sonra bu uyarılara "Start Stop devre dışı" arızası ve ESR ile ilgili bir uyarı lambası da eklendi. Aracı yana çektik. Bu esnada içinde ünlem olan sarı üçgen ve vanaya benzeyen o arıza lambaları da yandı. her neyse benzinlikte oyalandıktan sonra yola çıktık, 2 saat kadar herhangi bir sorun yaratmadı. ESR ve Start Stop düzeldi, uyarı lambaları yok oldu.

İstanbul'a girdikten sonra şehir içi ışıklarda yavaşladım, 5'ten 2'ye kadar sorunsuzca indi fakat 2'den 1'e geçmedi. Stop etti. Ve ışıklarda yaklaşık 3-4 dakika marşı basmama rağmen çalışmadı. Kontağı söndürüp kapattığım her seferde (daha marşı basmadan) araç 2. viteste görünüyordu.

İnternette biraz araştırdım; bu Dualogic'lerde bu sorun yağ hortumunun aşınmasından kaynaklanıyormuş. Aranızda bu lanet teknolojiyi daha önce kullanan ya da sorunumun tanıdık geldiği kimse var mı?

Yeni alınan arabada daha ilk yolda patlayınca tüm keyfim kaçtı. Yardımcı olabilecek birileri çıkar umarım.

 
Fiat ustası bulup gitmelisin. Önemli birşey gibi görünmüyor; ya baskı balata ya da şanzuman yağı sorunu gibi. Ama büyümeden baktırmakta fayda var.


  • babilbaligi  (18.03.16 14:41:15) 
tavsiye edebileceğiniz bir fiat ustası var mı? Anadolu yakasında olsa daha iyi olur. Şanzuman yağı benim de aklımda.. İnşallah robot kaçırmıyordur o yağı.


  • burberry  (18.03.16 14:45:18) 
abs esp okuyucular var tekerde, sök tak yaparken o fişi tam takamıyorlar bazen. orada problem olabilir


  • Frederick Co  (18.03.16 14:46:06) 
basitçe akü bitiyor olabilir. akü azalırken dualogic yapabiliyor böyle. bu arada dualogic aslında manuel bir şanzımandır. sizin yerinize debriyaja basıp vites değiştiren bir robot var yani.

aküde sorun yoksa söylendiği gibi baskı balatada, şanzıman yağında, robotun kendisinde sorun olabilir.
  • orient blue  (18.03.16 15:02:17) 
punto foruma girip yaz yardımcı olurlar.


  • yue  (18.03.16 15:12:06) 
[]

GS - Lazio maçı hk.

Bu akşamki Lazio maçına gitmek istiyoruz fakat Passolig çıktığından beri stadyumda maç izlemedik ve haliyle passolig kartımız yok.

Şimdi başvuruyu yapsak ve iki kişinin kombinesini bu maç için alsak stada giriş yapıp maçı izleyebilir miyiz? Ya da passolig'e hiç bulaşmamış iki kişi için bu maçı izlemenin en kolay yolları neler olabilir?

Öptüm.

 
passolig başvurunuzu yapmanız yeterli. kartın gelmesine gerek yok. stada gittiğinizde gişelerden size kart verirler.


  • whatyougetiswhatyoudid  (18.02.16 10:28:22) 
passolig olmadan bir yolu yok.
passolig'e başvurmanı ve bu ranta araç olmanı hiç tavsiye etmem.
bunu passolig çıktığından beri stada hiç uğramayan biri olarak söylüyorum.
  • widee  (18.02.16 10:34:37) 
[]

İstanbul'da ikinci el eşya satan yerler

Çeliktepe'de eve çıkan bi arkadaşım için ikinci el beyaz eşya bakıyoruz. Koltuk takımı, yatak odası vs. var gibi şu an fakat buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, ocak, tv vb. şeyler lazım.

Ankara'da itfaiye meydanı diye bir yer vardı mesela, yol boyu spotçular ve ikinci elcilerle dolu olurdu. İstanbul'da 4. Levent'e yakın bölgelerde bu tarz ikinci el ya da sıfır spot satan yerler var mı?

teşekkürler şimdiden.

 
4 leventte var zaten spotcular, orda öğrenciler oldugu icin. Benim bi arkadasım ugur spottan mı ne almıstı koltugu, memnundu. 4 levent spot diye yazın google a cıkar.


  • balpolen  (17.02.16 14:22:00) 
Yenibosna Eskidji diye google araması yap.


  • fever  (17.02.16 16:09:38) 
[]

İstanbul - Çanakkale

Çanakkale'ye bir yolculuk yapacağım. Fakat yine lodos muhabbeti başladığı için karşıma çıkabilecek erteleme-iptal muhabbetleri ve bol bol zamanımın olması gibi bir durum da olunca uçaktan vazgeçtim. Ayrıca bu bahaneyle deniz kokusu da almak istiyorum biraz.

İki seçeneğim var:
ya otobüse binip akarı kokarı olmadan 5.5 saatte tekirdağ - kilitbahir - vapurla Çanakkale yapacağım, ya da yine vapurla Bandırma'ya gidip Bandırma'dan otobüsle Çanakkale yapacağım. İkinci seçenek daha çok deniz içerdiği için hoşuma gitti. Siz olsanız hangisini seçerdiniz?

 
anadolu'dan gidenler hızlı falan gitmiyor, aman diyeyim.

9 senedir sıklıkla yaptığım bir yol. efendi gibi esenler'den biniyorsun, takribi 5.5-6 saat sonra çanakkale'desin. yol da tekirdağ üzerinden gidiyor. çanakkale'ye otobüslerin anadolu yakasından gittiğini sanan kişi çanakkale'ye haritada hiç bakmamış demektir.

feribot da sandığın gibi keyifli bir yol olmayacaktır, üstüne bandırma'da otobüs durağına git, otobüs bul/bekle uğraşacaksın.
  • hypervaskulerdondurucu  (15.01.16 13:21:53) 
ikinci seçeneğe hiç bulaşma ilk seçenek güzel.


  • halitkin  (15.01.16 13:45:05) 
Tek vesait kurali. Eger yolculuk secenekleri tek vesait secenegi iceriyorsa o secilir.

Ayrica iki taraftan da Canakkale'ye gitmis biri olarak Yalova feribot sirasindan nefret ettigim icin avrupa tarafindan gitmeyi tercih ederim.
  • division by zero  (15.01.16 13:49:27) 
[]

HGS cezası hakkında

Merhaba,

Ekim 2014 tarihinde aracımı sattım. HGS etiketin üzerinde kaldı öyle.

Dün bi ceza makbuzu geldi, Aralık 2014 içinde 10 kere ve toplamnda 58.5 TL olacak şekilde HGS ihlali yapılmış. HGS cezaları 10 katı olduğu için ceza olmuş 585 TL.

Ruhsat o tarihlerde benim adıma olmamasına rağmen ceza bana geldi. PTT'yi arıyorum sürekli "yoğunluk var" uyarısı veriyor. Buradan işi bilenler daha hızlı cevap verecektir muhtemelen. HGS'nin benim adıma olması cezayı direkt bana mı kilitler?

Bu arada, e-devlet üzerinden kara yolları ve emniyet müdürlüğü kısımlarından arama yaptım üzerime kayıtlı bir ceza çıkmadı. Ne yapmak lazım şimdi?

 
Bir de olayı hgs@kgm.gov.tr adresine iletin.


  • teknikekip  (14.01.16 14:48:38) 
HGS cezaları sistem üzerinden görünmüyor bazen. Ben de cezayı yediğimde tebligat gelmişti ama ödemek istediğimde sistemde ceza görünmüyordu.


  • himmet dayi  (14.01.16 14:50:06) 
Peki HGS üyeliğimi nasıl iptal edeceğim? Ayrıca e-devlette neden adıma kayıtlı HGS görünmüyor hala bendeyse?


  • burberry  (14.01.16 15:14:13) 
Hgs postaneden alındıysa gidilip orada iptal edilecek. Ben bankadan almıştım motorumu sattım ki satalı 4 ay falan oldu. Geçişte gözükmüyordu. Ama hgs yi yapıştırmıyorum ben sonuç olarak hgs takılı olmadan geçsen bile plakadan görüp düşüyor. Neyse aradım bankayı iptal edildi.

Hgs hala üzerine olduğu için hgs de ceza görünüyor. Edevlette görmeme sebebi ise o aracın senin üzerine olmamasıdır.

Sonuç hgs senin adına. Ödeyecek olan sensin. İptal ettirmediğinden dolayı suç sende görünür.
  • seindfeld  (14.01.16 16:15:36) 
[]

Vergi Levhası sorgulama

İyi günler üstatlar,

Şimdi diyelim elimizde bir belge var, altında da firmanın damgası var. VKN'si ya da sahibinin TC numarasını şu ekranda:

intvd.gib.gov.tr

sorguladığımız zaman karşımıza hiçbir şey çıkmıyorsa "bu numaralı şahıs mükellef değildir" gibi bir uyarı alıyorsak bu firmanın vergi levhası yoktur diyebilir miyiz? Yani firmanın gerçekten var olmadığı kanaatine ulaşabilir miyiz?

Yoksa bu ekran e-vergi levhası olduğu için elektroniğe geçiş yapmamış da olabilir mi bu firma? Yani aslında vergi levhası vardır fakat elektronik olmadığı için burada görünmüyordur denebilir mi?

Tüm bunların dışında; elimizde VKN'si ya da TC'si olan bir firmanın gerçekten var olduğunu sorgulayabileceğimiz başka bir ekran, platform vs. var mıdır? Ticari Sicil Gazetesi uygun olur mu bu durum için?

Logo tasarlamak beleş, damga bastırmak 3 kuruş para. Bir firma ile ilgili elimdeki belgenin (örneğin maaş yazısı) evde yaratılmış olmadığını nasıl anlarım kısacası?

 
hem VKN hem TC sorgulayıp olumsuz cevap alıyorsanız, bir de vergi dairesini arayıp sorabilirsiniz. onlar da yok derse, yoktur.


  • eksi sozluk e bir daha geldim  (22.12.15 11:42:27) 
Girme yetkiniz varsa, internet vergi dairesinden, yeni e-beyanname aracılık ve sorumluluk sözleşmesi girişi yapmayı deneyin, oradan gerçek mükellef değilse, potansiyel müşteri diye hata mesajı veriyor.


  • elikası  (22.12.15 13:08:04) 
Bir de firma şirket ise yani ticaret odasına kayıtlı ise firma ismi şehir ile gazete görüntülerini sorgulayabilirsibiz.

Bu arada vergi levhası linkini verdiğiniz sistemden çıkması lazımdı.
  • nevsenev  (22.12.15 20:39:39) 
öncelikle eğer e-vergi levhası sorgulama sonucunda firma bulunamadı diyorsa, firmanın ticari faaliyetini sonlandırmış olma ihtimali de vardır. tüzel kişi ise ticaret sicil gazetesini sorgulayarak öğrenebilirsiniz. şahıs şirketinde ise ticaret siciline tescil ve ilan zorunlu olmadığı için orada kayıt çıkmazsa bu adamın şirketi gerçek değil diyemezsiniz.

maaş yazısı işi biraz daha farklı şirketin sgk e-borç sorgulama adresinden şirket sigortalı listesini kontrol edebilirsiniz.
  • guro1907  (22.12.15 20:45:51) 
[]

Karışık mixler

Merhaba,

Bazen bazı radyolarda (hangileri olduğunu bilmiyorum) 4-5 tane yabancı hit şarkının iç içe geçmiş remixleri çalıyor, işte ne biliyim bşalıyor get lucky'den, 30 saniye sonra başka şarkıya atlıyor, sonra onun ikisini karıştırıyor yandan üçüncüyü veriyor falan böyle böyle mixler, tahminimce 8-10 dakika sürüyordur toplamda.

İşte bu şarkıları hangi radyo çalıyordu? Ben nereden bulabilirim?

Özellikle Rihanna'nın Disturbia'sını da içeren bir mix vardı acayip hoşuma gitmişti. Diğerlerini de bulup biriktirmek sonra da dinlemek istiyorum.

 
<falancaSarki> mashup diye aratabilirsiniz.


  • ula  (03.12.15 12:19:25) 
www.youtube.com
şu olabilir mi ?

  • ripolip  (03.12.15 12:38:24) 
Olayın adı "mashup" imiş, bunu öğrenmem yeter bile :)


  • burberry  (03.12.15 12:40:39) 
[]

Bir cümlecik çeviri, çok acil :/

Yazdığım raporun sonunda bir cümleyi çevirirken resmen patladım. Bir türlü yaratamıyorum:

"Şube Müdürü Yetkisinde Limit Tahsis Edilemeyecek Firmaların Şube Müdürü Yetkisinde Kredilendirilmesi"

forum ergenleri gibi oldu ama gerçekten çok acil :(

 
Providing loan to the firms (that) can not be allocated limit to, under the authority of the branch/departmental manager


  • cokponcik  (19.11.15 10:35:13 ~ 10:51:47) 
cümleyi şöyle kursanız raporunuzda? daha anlaşılır olur gibi geldi.

Şube müdürünün yetkisi dışında, firmalara kredi limiti tahsis ederek firmaları kredilendirmesi

"Providing loans to the firms with using unauthorized limit allocation rights by the branch manager" olarak çevirebiliriz sanki.
  • givemesomesubstance  (19.11.15 12:33:08) 
[]

Futbol takımları yolculukları

Merhaba, arkadaşımla bir iddiaya girdik.

Benim bildiğim, mesela GS ya da BJK, FB, fark etmez, atıyorum Antep deplasmanına, Antalya deplasmanına giderken bildiğimiz THY ya da Pegasus uçaklarını mı kullanıyorlar? Yoksa her klübün kiraladığı (hiç sanmıyorum) bir uçak mı var?

Avrupa deplasmanı yine neyse de, yurtiçi deplasmanlarına uçağın belli bir bölümünü ayırtıp tarifeliyle gidiyorlardır diye düşünmüştüm ben. Arkadaş ise uçak kiralandığını iddia ediyor.

PS: İşin ucunda sağlam yemek var.

 
genelde özel uçak kiralıyorlarmış(özellikle büyük takımlar)


  • sta  (27.09.15 22:27:53) 
gs fb bjk ve ts tüm deplasmanlara özel uçak kiralayarak gidiyor. tarifeli uçak hiçbir şekilde kullanmıyorlar. zaman zaman diğer kulüpler de uçak kiralıyor ama hep değil. ama bu 4 takım yurtiçi, yurtdışı tüm deplasmanlara özel uçakla gidiyorlar. kesin bilgi.

kiraladığı bir uçak derken, türk hava yollarından charter olarak uçak kiralıyorlar. yani uçak thy'ye ait ama onlara özel sefer yapıyor.
  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (27.09.15 22:27:59 ~ 22:30:14) 
Mersin İdmanyurdu'nu deplasmanda 1-0 yenen sarı-kırmızılı takımı havalimanında taraftarlar karşıladı Spor Toto Süper Lig'de deplasmanda Mersin İdmanyurdu'nu 1-0 yenen Galatasaray, THY'nin tarifeli uçağı ile İstanbul'a geldi.Galatasaray kafilesini, sarı-kırmızılı taraftarlar Atatürk Havalimanı'nda coşkuyla karşıladı.Elde edilen galibiyetten dolayı mutluluk yaşan taraftarlar, havalimanı çıkışında takımlarına tezahürat yaparak, destek verdi. Taraftarlar, futbolcularla hatıra fotoğrafları çekildi.


13 mayıs 2015 haberi
  • cek  (27.09.15 22:31:02) 
avrupa deplasmanlarindan galibiyetle donen turk takimlarinin videolarina bak youtube'dan, normal halka acik ucakla geliyorlar diye hatirliyorum millet de kameraya cekiyor


  • sensible soccer  (28.09.15 02:19:56) 
o uçaklarda kameraya çekenler takım kafilesiyle seyahat eden gazeteciler, malzemeciler vs. oluyor. halka açık uçakla gelmiyorlar.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (28.09.15 08:59:16) 
[]

Kafayı yiyorum.

Bu zamana kadar öteledim ama yok, olmuyor.

Babam öldüğünden beri kız kardeşim ve annemle bir başımızayız. Zar zor Ankara'ya getirdim onları ve yanıma aldım.

Okulum bitti, iş başvurusu yaptım, sınavlarını kazandım ve teklif alıp imzaladım.
Banka müfettişi olacağım. İçimdeki sıkıntıyı hep erteledim, yok saydım.

Dün uçağın kapısından geri döndüm ağlaya ağlaya. Koca adam, milletin bakışları arasında yıkıldım resmen. Yapamadım. Hem uçaktan salakça korktuğum için hem uğruna öleceğim iki kişiyi bırakıp gidemediğim için yapamadım.

Bugün "neden gelmediniz?" diye aradılar, yarın sabaha kadar süre verdiler.

Kararsızlıkların içinde boğuluyorum. Ailem her şeyim, onları bırakamıyorum, İstanbul'u sevmiyorum, tutunamayacağımı düşünüyorum.

Ankara'da hep sevdiğim ve kendimi sorumlu gördüğüm insanlar. Ama burada da iş yok. Kariyeri yakıp çöpe atma pahasına ne idüğü belirsiz iş yapılır mı?

Akşama kadar düşüneyim diyorum. Nefes alamıyorum artık. Şu işsiz zamanlarda, 26 yaşımda böyle bir işi çöpe atmak ve "ya başka iş bulamazsam?" endişesi taşımak bir yandan, sevdiğim her şeyi bırakıp mutsuzluktan kafama sıkacağım bir hayatı mı seçmeli?

26 yaşında askere gitmemiş iyi okullu bir iktisat mezunu Ankara'da hiç mi iş bulamaz kendine göre? Mutlaka sürünmeli işler mi yapmalı?

Yoruldum. İki gündür nefes alamamaktan, yemek yiyememekten yoruldum.

Hayatım hep böyleydi. Geçmişi hep diğer insanlardan kat kat fazla özledim. Bir şehirden koparlen hep zorlandım. Hep çok duygusal yaklaştım konulara, hep sarsıldım. Değer verdiklerimi kaybemekten korktum sürekli. Psikolojik bir sorunum olduğu belli, bu anksiyete durumları, mutsuzluk seansları normal olmamalı..

Belki bir akıl veren, çek git diyen, koyarım kariyere kal sevdiklerinle diyen olur mu?

 
Sevdiklerin orada da yanina gelir.gelemez mi?kizlardesin belki okuyordur bilmiyorum ama bir kac sene sonra o da yanina gelir.


  • safsafinaz  (14.09.15 16:40:01) 
belki soylediklerimden memnun kalmayacaksin ama maalesef gercekler bunlar. hayatta her sey insanin istedigi gibi olmuyor. hep tercih yapmak zorunda kalacaksin. iliski, is, aile vs. ne zaman duygularini işinin icine sokarsan, o zaman hatalar baslar.

umarim her sey gonlunce olur
  • evimin paspasi  (14.09.15 16:44:24) 
abi ankara istanbul nedir ki? çok dramatize etmişsin bence. bir yüzünü yıka kendine gel. canın sıkıldı mı arabayla 5 saatte ankara'dasın. yani ben de amerika'ya falan gidiyorsun sandım. saçmalama, ilk otobüs veya uçağa atla, git işine. baktın her şey yolunda, ailen de gelir yanına.


  • fayfim  (14.09.15 16:46:01) 
iş hayatımızın günümüzün 2/3'sini oluşturuyor. işte mutsuzsanız bu eve de yansıyor. (tabii olumsuz olarak) ailenizi istanbul'da da yanınıza aldırabilirsiniz. iş konusunda kendinize güvenmiyorsanız (ankara'da iyi bir iş bulurum düşünceniz yoksa) gidin. hem belki ilerleyen zamanda ankara'da kadro açılır ve dönersiniz sevdiğiniz şehre.


  • kakao  (14.09.15 16:48:15) 
hocam çok üzüldüm.

aynı şeyi 1 sene önce ben yaptım ve şuan çok mutluyum. sen de yap, annenlere para gönderebildikçe kendini dhaa iyi hissedeceksin.
  • tchuck  (14.09.15 16:49:22) 
tek kisiyi yalniz birakacak olsan yine dusunulur ama 2 kisiler. yalniz kalmayacaklar. ayrica dunya kucuk. ankara istanbul dedigin kalkip 2 saate gidebilecegin yer. istanbul icinde bile 2 saatte gidemedigin yerler var amk. bence git derim.


  • cilgin fantezilerin adami  (14.09.15 16:53:44) 
Naçizane önerim; git işe başla, sonuçta kafana silah dayamıyorlar 2 ay sonra yada 3-5 ay, artık ne zaman sikerler dersen döner gelirsin. ama baktın alışıyorsun zamanla, atlar haftasonları hızlı trenle gider görürsün sizinkileri.

Ben devamlı şehir değiştiriyorum, devamlı ailemi, arkadaşlarımı yada sevgilimi geride bırakıyorum, devamlı ağlaya ağlaya gitsem de sonradan alışılıyor, böyle gaza gelip sikerler dediğim bir kez oldu onda da hayatımın pişmanlığını yaşadım iş olayları yüzünden.

bir de bir psikiyatriste görün eğer anksiyete bozukluğun olduğunu düşünüyorsan. bana ilk teşhis ilkokulda konulmuştu 28 yaşındayım hala mücadele ediyorum o illetle, kendini harap etmenin alemi yok.
  • yonge and bloor  (14.09.15 16:59:18) 
Ciddi ciddi düşünüyorum evet. Psikiyatriste görünme olayını da mecbur erteleyeceğim işi okeylersem.


  • burberry  (14.09.15 17:04:04) 
Bence de çok dramatize etmişsin. 3 ay sonra sikerim deyip dönemez misin, krallar gibi dönersin. Rahat ol. Profesyonel ol. İktisat mezunu olarak beğendiğin bi iş bulmakta şanslısın. Git.

Baktın çok bunaldın 5 saat yol, çok uzak değil.
  • roket adam  (14.09.15 17:04:43) 
İş çok hevesli olarak yapacağım bir iş değil ki. Mecburiyetten, herkes giriyor herkes yapıyor diye sınavına girdiğim bir iş yani. Yoksa daldan dala, şehir şehir dolaşma hayranı da değilim. Ama insanlar öyle bir işliyor ki kafama "girmezsen ölürsün, hayatında başka iş bulamazsın, aç kalırsın, bitersin" fikri canlanıyor.

Dramatize etmekten çok, kendi içimde vermem gereken bir kararın yarattığı çelişki bu. Hiç istemediğim bir hayata başlamak yerine biraz da Ankara'yı zorlamayı düşünüyorum sadece. Olmazsa İstanbul orada zaten, kaçmıyor.
  • burberry  (14.09.15 17:58:57) 
başlamak zor gelir ama başladıktan sonra alışacaksın. bir de eski bir müfettişten sana tiyo;

ailenin evi ankara'da olduğu için büyük bir ihtimalle ankara teftişlerine seni gönderecekler. muhtemelen istanbul'dan sonra en çok şubenin ankara'da olduğunu düşünürsen öyle gözünde büyüttüğün kadar ayrı kalmayacaksın.
bizim banka haftasonu gidiş - dönüşleri de karşılıyordu eğer öyleyse haftasonu ankara'ya uçakla daha rahat gider dönersin. iyi bir maaş ve parlak bir kariyer seni bekliyor. iyi düşün
  • yimirta  (14.09.15 18:45:53) 
parasız her şey daha zor olacak, emin ol. güzel bir kariyer yap kendine, uzun vadede hepiniz daha rahat yaşayıp daha mutlu olacaksınız.


  • benim adim kerim hepinizi severim  (14.09.15 21:31:57) 
yeni nesilde hiç büyümüyor koskoca erkek adamsın, git işini düzene sok evini vs ayarla yerini sağlam edince aileyide alırsın. bu kadar, gözünde diğer duygusal olayların büyütmesine bakma basit ve net, git işini yap aileni de rahat ettirirsin, artık eve sen bakacaksın alış buna


  • Big bada bum bum  (15.09.15 00:01:13) 
üzüldüm.

git dene. bir şey olmaz korkma. ailen için güçlü ol.

odtü uluslar arası okuyup istanbul'da banka müfettişliğine başlayan tanıdıklarım vardı. 15 sene önce başladı ikisi de. şimdi deli para kazanıyorlar.

yılma. inançlıysan dua et. seni çok rahatlatır emin ol.

istanbul'da işe başlarsan aileni de alırsın yanına. hemen olmazsa da türkiye'de en kolay ulaşım hattındasın. sık sık gider gelirsin.

bak ben erzurum'dayım. çalışıyorum 3 senedir. anamı bıraktım geldim. şubattan beri gidemiyorum. kadın ayakkabı alacak para bulamıyor kendine. bizde de baba şerefsiz.

daha ne hayatlar var.

ailen için güçlü ol. okumuşsun, donanımlısın, gençsin, anasını zikersin istesen ortalığın. sen üzülürsen ailen de üzülür. kovala fırsatları... illaki bulacaksın sonunda istediğini.
  • ya ben lan neyse  (15.09.15 00:20:43 ~ 01:20:25) 
[]

Eski programları Win8'de çalıştırma - Sanal Makine

Merhaba,

Windows 8.1 x64 kullanıyorum.
Elimde bir program var. Install.exe ile yüklemeye çalışınca "Bu uygulama bilgisayarınızda çalışamıyor. Bilgisayarınıza uygun bir sürüm bulmak için yazılım yayıncınızla konuşun." şeklinde bir hata alıyorum.
Program muhtemelen 99-2000, hatta bir ihtimal Win98 zamanından kalma olabilir. Emin değilim. (Değiştirme tarihi kısmında 23.11.1998 yazıyor)

Bu programı kendi bilgisayarımda çalıştırmanın tek yolu Sanal Makine denen programlardan kurmak mı? Ya da şu yazılarda anlatılan şeyler tam olarak benim aradığım şey mi: shiftdelete.net
www.chip.com.tr

Eğer sanal makine gerekiyorsa tavsiyeniz hangisidir?

NOT: Uyumluluk modlarını denedim, işe yaramadı.

 
sanal makineler için pek bir şey diyemeyeceğim ama çalışma ihtimali var tabii. sanal makineler sistemi biraz kasabiliyor. üst seviye bir sistemin varsa yavaşlama,kasma o kadar da olmaz büyük ihtimal. yine live cd xp (cd den çalışabilen) ya da live usb xp (usb bellekten çalışan xp) yapabilirsin. nette bir çok bilgi var. sistem açılışını herhangi biri ile yaparsın. sonra programı denersin.


  • 1adam  (11.07.15 10:21:26) 
[]

Robinson Cruose tarzı oyun?

Böyle adaya düşmeli adada yaşamalı güzel grafikli falan oyun var mı bildiğiniz?

Don't Starve baya sardı da tam olarak benim bahsettiğim bu değil. Biraz daha güzel grafikli, adalı vahşi yaşamlı falan bir oyun arıyorum.


 
The forest bazen deli etse bile gayet iyi. Macera oyunlarını seviyorsan Return to The Mysterious Island ı öneririm


  • reavelyn  (06.07.15 14:29:04) 
ben de geçenlerde bir oyun videosu izlemiştim, the forest imiş o da, güzele benziyor:

www.youtube.com
  • neseranni  (06.07.15 15:34:55) 
[]

Yurt dışında yaşamak..

Türkiye'de önü oldukça açık bir pozisyonda çalıştığınızı düşünelim. Önü açık derken CEO olmaktan bahsetmiyorum da, güzel bir kariyer "yeterli" seviyesinden daha yüksek bir geliri kastediyorum.

İmkan olsa bu yükselme ihtimalini, geleceği bir kenara bırakıp çok daha "sıradan" bir iş yaparak, borca girmeden, kendi kendine gayet rahat yetecek şekilde çalışmak için Avrupa'ya, ABD'ye falan taşınmayı düşünür müsünüz? Sebeplerini de yazarsanız sevinirim..


 
Birakir giderdim, biraktim gidiyorum. Hocam cok degil sundan 15 gun once bende senin durumundaydim. Biraktim isi gucu gidiyorum. Ki bana sorarsan sende karar vermissin. Sunuda soyleyim, burda oyle bir pozisyondaki isi hep bulma sansin var. yurtdisinda is bulmak kolay degil. Sen bence bas git.


  • cancan  (27.06.15 18:51:56) 
Hayir, tabi ki gitmezdim, doydugun yerdir, burda doyuyosan sikinti yok bence


  • balpolen  (27.06.15 20:01:59) 
hayat kaliten tabi ki artacak ama sosyal ilişkiler soru işareti. geyik muhabbeti olmadan, yakın dostlar edinemeden, kendi dilinle kendini ifade edemeden bir hayat geçirebilir misin bunu sorman gerek kendine.


  • sttc  (28.06.15 00:14:56) 
[]

UÇUK KOALİSYONU

Sevgili duyuru ahalisi, yarın günlerdir beklediğim çok çok önemli bir iş görüşmem var ve zaten sabahtan beri tam 15 kez hapşurmanın + baş ağrısının derdini çekerken bir de dudağımın sol alt köşesinde henüz küçük kabarcıklar halinde olan bir uçuk teşebbüsü belirdi. Ya grip belirtisi ya da hapşurmadan bağımsız bir stres uçuğu, bilemedim.

Yılanın başını küçükken ezmek gerekeceği için elimdeki seçeneklerden hangisini kullansam diye siz hipokratlara sormak isterim.

oksijenli su ve pamuk ile bölgeye 2-3 dakika baskı uyguladım bi rahatlama oldu gibi. şu an ikinci bir saldırı için elimde şunlar var;

daha fazla oksijenli su
terramycin
batticon
aseton
ocak ve tahta kaşık
fucidin
fucicort
taha akyol
fm 2015

uçuk kremim yok. zaten olsa da işe yaramıyor. yarına kadar geçirecek bir mucize lazım bana.

 
tahta kaşık ısıtmak suretiyle müdahale et


  • cekilmis gayfe  (12.06.15 22:00:08) 
Yesil cay varsa yapraklarini islatip losyon gibi en az 30 dakika beklet, bilimsel desteklidir kocakari ilaci degildir.


  • neferkitty  (12.06.15 22:04:11) 
Sarimsagi ikiye kesip ucugun ustune basin ve bir sure tutun. Bende epey etkili oluyor.


  • fotrsapka  (12.06.15 22:52:10) 
vectavir denediniz mi daha önce???


  • rakicandir  (12.06.15 23:26:02) 
Vectavir iyidir.
Uçuğu çabucak geçirir, diğerlerinden çok üstündür.

  • roboute guilliman  (13.06.15 00:41:40) 
[]

Kişilik Envanteri ile Elenmek :)

2-3 ay iktisat çalışıp zaten takip ettiğim ekonomik gündemle beraber alanımda daha yeterli hale geldim.
TOEFL'a girdim, gerekli puanı aldım.
Daha sonra büyük bir bankanın müfettişlik sınavına girdim. Sınavı geçtim.

Sınav sonrası bir envanter gönderdiler. "Arkadaşlar arasında liderlik yapan genelde ben olurum" tarzı cümleler var, "doğru" "çok doğru" "yanlış" falan işaretliyorsunuz. Doldurdum, "lider ruhlusunuz, sayılarla aranız iyi" falan güzel şeyler söyleyen bi rapor geldi.

Ve bugün aynı bankadan "süreciniz olumsuz sonuçlanmıştır" maili aldım.

Bu envanterlere oldum olası inanmam. Evde, laptop başında, gerçeklikten uzak cevaplar verebileceğimiz bir "anket" ile bir banka beni "müfettişliğe layık" görmedi. Ekonomik soruları cevaplandırmama, istediği yabancı dil belgelerini iletmeme rağmen mülakata bile çağırmadan, envanter sonucu eledi.

Ben mi abartıyorum yoksa bu gerçekten çok çok aptal bir yöntem değil mi? İnsanlar hayallerini bu işlere bağlıyor ve böyle saçma bir yöntem ile, hiçbir yeterliliği adam gibi test edilmeden eleniyor.

Adam gibi bir iş için daha ne yapmamız lazım? İlla güce tapıp yolumuzu bulmamız mı gerekiyor?

 
hacı Finansbank mı banka :) şaka bir yana kişilik envanteriyle elemek çok saçma olmuş, genelde bu tarz süreçlerde envanter üstünden eleme yapılmaz hepsi birlikte değerlendirilir


  • limoncello  (26.05.15 22:45:04 ~ 22:47:07) 
ise almamak icin bir sebepleri olmali degil mi sizi kirmayacak, uzmeyecek iste bu o. takma kafana.


  • baldur2  (26.05.15 22:46:31) 
1. Teste inanmamak bence hata.
2. Alacaklari kişiler belli ise, gözünün üstünde kaş var da bir bahane olur.
3. Emek harcadığın sonucunu almadığın hatta sonucunun böyle olması inanmadığın bir test nedeni ile olduğu için gerginsin. Bu nedenle de bence biraz abartıyorsun.
4. Kolaylıklar.
  • helenart  (26.05.15 22:47:44) 
daha torpilli biri alınmıştır işe.


  • kelepir  (26.05.15 22:50:29) 
baldur doğru söyler. aynı fenomeni aydınlatma iddiasındaki açıklamalar arasındaki en basit açıklama genelde doğru açıklamadır.


  • kargn  (26.05.15 22:52:30) 
Bu arada o kisilik envanter testlerinde 100tane soru var diyelim ama 30tanesi evirip cevirip ayni soruya ayni konuya deginiyor. Diyecegim sudur ki o testlerde tutarliliga onem veriyorlar, sallayarak yaparsan anlasiliyor


  • solenkol  (26.05.15 23:03:44) 
Full+full nasıl çekiyorsun? "Doğru cevap" diye bir şey yok?

Evet, döndürüp döndürüp aynı soruyorlardı ama ben sallamadığım veya cidden kendim gibi çözdüğüm için tutarlılık sorunu olacağını sanmıyorum.
  • burberry  (27.05.15 00:21:55) 
bu reddedilen insan psikolojisini anlamıyorum. ben bir işe başvurduğumda olmadı diye cevap çok az geliyor ama olmadıysa da zorlamıyorum. 1 hafta sonra aramamışlarsa olumsuz kabul edip hayatıma devam ediyorum. hatta 1-2 ay sonra ararlarsa kıllanıp gitmiyorum. çünkü muhtemelen arada benden daha fazla beğendikleri birisi başladı ve deneme süresinde işten ayrıldı. demek ki şirket sıkıntılı olabilir diye yorumluyorum ve genelde haklı çıkıyorum.

masanın öbür tarafına geçelim. iş mülakatlarını genelde ben yapıyorum. son 2 sene içerisinde 500'den fazla insan ile görüşmüşümdür. sanırım 100'e yakın da alım yapmışımdır. neredeyse hepsi beyaz yakalı. nedense ben bir iş başvurusu sonucu insanlara olumsuz yanıt versem neden diyorlar. geçiştiriyorum adam hala neden ama diyor? beni annem babam çok güzel yetiştirdi. her türlü donanımım var. sizin işe de çok uygunum. beni neden almadınız? sırf bu yüzden olumsuz cevap vermeye korkar oldum. belirsiz bir duruma alıyorum konuyu kafam rahat ediyor.

gerçek cevap: sen sandığın kadar donanımlı değilsin. itülüyüm ben dünya iyisiyim diyen adama karşısında boğaziçili oturduğunu belirttiğinizde yüzünün aldığı şekli düşünelim. toefl vs belgesi olan hatta odtü boğaziçi mezunu olan arkadaşların bile iş ingilizcesi gerektiren durumlarda teklif ne demekti ya diye sağa sola bakması hoş olmuyor. bunlar kendini geliştirmekle alakalı. yoksa çok iyi bir dinleyicisindir eyvallah. neyse bu y mi artık z mi kuşağı her neyse bir sıkıntı var. bu arkadaşları tatmin edemiyoruz işe alırken bile. sizi tenzih ederim. kuşağınızı bilmiyorum.

adam gibi bir iş için başvuru yapmaya devam diyorum. mükemmel işi bulmak sizin elinizde.
  • ozdek  (27.05.15 07:08:37) 
@ozdek

ortada "ben çok donanımlıyım" diye bir cümle yok bu bir.
ikincisi güzel kardeşim, bunca yıldır çalışıyorsun ama şu saydıklarının "kişilik envanteri" ile ne alakası var ondan bahsedecek yeterliliğe henüz ulaşamamışsın ki çok alakasız bir cevap verdin.
üçüncüsü, bundan sonra daha "mülakat" aşaması var. Mülakata çağrılan iki arkadaşımın biri tek kelime ingilizce bilmiyor, erkek arkadaşının önüne oturup verdiği kopya ile sınavı geçti :) eğer birini "yetersiz" olduğu için eleyeceksen mülakat kısmında elersin. Kimse ağzını açmaz. Sınavı geçen adamı kişilik envanteri ile elediğin için bu soru açılıyor.

Ha sen de insanları böyle muhteşem şekilde bir eleme işlemine tabi tutuyorsan allah senle çalışanların yardımcısı olsun. Eminim çok kalifiye çalışanlar istihdam ediyorsundur :)
  • burberry  (27.05.15 11:06:13) 
Israrla aynı şeyi tekrar ettiğinizi farkettim. Cevap verenlerin yazılarını tekrar okursanız çoğu arkadaşa katılarak "envanteri geçemediniz"in bir bahane olduğunu işe uygun görülmediğinizi söylüyoruz size. @ozdek'e "bunun envanterle ne alakası var" diyorsunuz hala. Envanter bahane siz yetersizsiniz diye bağırmamız mı gerek.


  • mindwars  (27.05.15 11:26:04) 
envanter'le değil işe sizden daha uygun birini buldukları için elediler muhtemelen sizi. Envanter'i kıstas olarak aldıklarını bile zannetmiyorum.


  • nuka cola  (27.05.15 11:38:16) 
@mindwars

Anlatamıyorum galiba.

Tamam, ben yetersiz olayım, o zaman şu soruya bir cevap arıyorum;

Benim yetersiz olduğumu nereden anladı? CV'den mi? CV'dense çağrılan arkadaşlarım benden çok daha alt seviyede CV'ye sahipler.

CV'den değil de envanterden benim yetersiz olduğum kanısına vardıysa, bu şekilde bir eleme mantıklı mı diye soruyorum.

Sürekli aynı şeyi tekrar ettiğimi söylüyorsunuz da ısrarla "kaybeden insan psikolojisi"ne bağlayan sizsiniz :) mülakat aşamasında olduğum 4-5 tane daha şirket var, bu işe girememek kimseyi öldürmez, sadece eleme mekanizması saçma geldi ve neye göre insan elediklerini anlamadım.

Soruyu yazan insanı küçük düşürmek amacıyla "şu olumsuz alanlar da hep aynı yeaaa, ne kadar eziksiniz beğenilmiyosunuz" triplerine girmişsiniz, sakin olun bu sadece bir soru :)
  • burberry  (27.05.15 13:25:12) 
o zaman yetersiz değil, fazla yeterli (overqualified) gördüler bu adam çok para ister dediler vazgeçtiler. böyle şeyler de gayet yaşanıyor iş hayatında


  • argent dawn  (27.05.15 13:44:27) 
arkadaşın dediğini tercüme edeyim gençler size, kısaca adam diyor ki ben iş için önce sınava girdim sonrasında da envanter anketini doldurdum.ortaya çıkan sonuca göre de beni mülakata çağırmadılar ama benden aşağı puanı olan insanları çağıdılar. yani kağıt üstünde elendim.mülakatı yapan kişilerle görüşmedim diyor.sorduğu soru da neden kağıt üstünde mülakat olmadan beni eledikleri.


  • anti silence  (27.05.15 13:51:28) 
@burberry
ohoo bir şeyler yazacaktım ki @mindwars'ın yazdıklarının altına imza atmaya karar verdim. ayrıca ek de yapayım istedim çünkü anlaşamayacağımız belli. hangi kuşağın mensubu olduğunuz bence belli. doğum yılınızı paylaşır mısınız? 1985-1995 civarı tahmin ediyorum.

çünkü eşeğin ...nden dolayı. ya anlamadığınız nokta bu. adam sana açıklama yapsa yaranamayacak. bazen nedensizdir. hadi nedenleri sayayım başıma gelen örnekler bazıları: at hırsızı tiplidir. fazla kalifiyedir. 3 binlik skaladaki işe 10 bin maaş istemiştir. tavırları ukala gelmiştir. takım elbiseyle gelmesi beklenen görüşmeye şortla gelmiştir. 3 günlük kirli sakalla gelmiştir. antipatiktir. sevimsizdir. çok yakışıklıdır. çok güzeldir. mini etekle görüşmeye gelmiştir. görüşmeciye kur yapmıştır. elektrik alamamışınızdır.
sonuçta çok abartmayın görüşmeyi yapanlar da insan. sadece hoşlanmadığım için işe almadığım aday mutlaka olmuştur. neyse sonuçta kimse mükemmel değil. sizin kafanızda nasıl bir sistem varsa mükemmel sanıyorsunuz dünyayı. öyle değil arkadaşlar. hayal kırıklığına çok uğrarsınız bu kafayla.

neyse bence ilk yorumum gibi konuyla barışık ol ve başka bir iş ara. moralini de bozma sana uygun işi mutlaka bulacaksın.
  • ozdek  (27.05.15 14:24:23) 
Peklaa. Teşekkür ederim arkadaşlar cevaplarınız için.


  • burberry  (27.05.15 16:56:09) 
[]

Ruh - Sinir hastalığı.

Durum şöyle;

-iki gündür yaşadığım baş ağrısını buraya yazdım, çok değil 2-3 kişi "nöroloğa bir sorun" dedi. Tahmin edin ne yaptım? Google'a "beyin tümörü belirtileri" yazdım ve her şey böyle başladı.
-Belirtilerin de hiçbiri tutmuyor, tek ortak nokta baş ağrısı, o da ıslak saçla çıktığım için bile olabilir ONA RAĞMEN demin kendimi şunları düşünürken buldum; beyin ameliyatına girmeden önce annemle nasıl vedalaşırım? Beyin ameliyatı sonrası riskler neler? ÖLÜRKEN bir şey hissediliyor mu?

Sonra "napıyorum ben ya?" deyip yürüyüşe çıktım biraz.

10-15 gündür kısa yürüyüşler hariç evden dışarı çıkmıyorum, çok önemli bir şeye hazırlandığım için tüm günümü ona harcıyorum ve böyle bir tempoya hiç alışkın değilim. Doğal olarak sosyal aktivite de sıfır neredeyse. Arada bir maç arkadaşlarla izliyorum, o kadar. Bunların yanında, inanılmaz bir stres altındayım hazırlandığım şeyin negatif sonuçlanma ihtimali sebebiyle. Muhtemelen bu durum psikolojimi alt üst ediyor ve yukarıdaki manyaklıkları tetikliyor.

Son 2-3 gündür bunların dışında sürekli bir OLUMSUZ DÜŞÜNCELER silsilesi hakim olmaya başladı. HEP ama HEP kötü şeyleri düşünüyorum, aklımdan atamıyorum. Şu an bile "psikolojik bir rahatsızlığım var işte :((" modundayım. Babamı 7 yıl önce kaybettim, en ufak bir stres durumunda hemen "Ya annem ölürse" fikri aklımda dolanıyor.

İşin garip tarafı at gibi sağlıklı olduğumu da biliyorum. Ne zaman kendimi bıraksam böyle aptal düşünceler beynimi dolduruyor. İlaç kullanmak falan da istemiyorum çünkü bu durumu çok ciddiye alıp gerçekten hastalığa çevireceğimden falan korkuyorum.

Dönem dönem oluyordu böyle de, 10 gün önce hiçbiri yoktu işte. Ne zaman bu "ve kapanıp hazırlanayım" muhabbeti başladı, şiraze kaydı işte.

Buna OKB mi denir, panik atak mı denir, ne denir bilmiyorum. Aslında tam soru da sayılmaz bu yazdığım da biraz daha "içini dökme" diyelim.

 
(bkz: dusunce bozuklugu) kanka bence bu,


  • baldur2  (23.05.15 15:12:29) 
anksiyete


  • partizan  (23.05.15 15:20:42) 
Hazırlandığım şeyin negatif sonuçlanma ihtimali sebebi ilé demişsinİz. Yoğun çalışma temposunun stresi yle bu düşünceler ortaya çıkmış olabilir. Olumsuz düşünceler ortaya çıkıyor demişsiniz ne güzel ki durumun farkindasiniz. Bence olumsuz düşünceleri farkettiginizde düşüncelerinizi değerlendirmeye çalışın biraz ve daha gerçekçi bi değerlendirmeye yönlendirin kendinizi. İşiniz stresi yle de ilgili olarak, negatif sonuçlanma ihtimali nedir, isi yapmakla ilgili bi plan, çalışma programıniz var mı? Bu iş en iyi ihtimalle nasıl biter, en kötü ihtimalle nasıl biter, en olası ihtimalle nasıl biter? Bunları sorun kendinize. Şu düşünce de iş stresini azaltmak için ise yarayabilir bu işi bi arkadaşınız yapıyor olsaydı ve negatif sonuclanacagina dair yoğun bir inancı ve bu inanca bağlı stres ve sıkıntısı olsaydı ona ne onerirdiniz, ne derdiniz, onun durumunu nasıl degerlendirirdiniz. Bunu sormak kendinizi de biraz objektif değerlendirmenizi sağlayacaktır.


  • siestaa  (23.05.15 15:37:15) 
somatizasyon bozuklugunun baslangici olabilir. hastalik hastasi olmak, hastaliktan ve bunun sonuclarindan korkma durumu. kendini telkin et, profesyonel yardim al. bir sure sonra "at gibi" saglikliyim cumlesini hic kuramayacak hale gelebilirsin.


  • shotgunwoman  (23.05.15 19:06:49) 
[]

Eşcinsel şahsı kırmadan reddetmek

şu an arkadaşlarla oturuyoruz, eşcinsel bir arkadaş (1 saat önce tanıştım kendisiyle) galiba bana yürüyor.
heteroseksüel olduğumu anlayacağı şekilde muhabbet ediyorum şu kızla beni tanıştırsanıza vb.

bir taciz durumu yok da, sürekli bir övgüler falan, ne yapsam bilemedim yahu. Ben mi kuruntu ediyorum acaba, şuran çok güzel buran böyle şeklinde cümleler havada uçuşuyor. Hayır gülerek söylese falan neyse dicem, hayranlıkla söylüyor resmen. Sizce bir yazılma durumu var mı?

Çekip uyarsam kırılır mı?

İlk başta güldüm müldüm de sonu gelmiyo bir türlü böyle de olmaz ki, sabaha kadar bu evde oturucaz sürekli aynı devam etmesin bu muhabbet.

 
çek uyar ne olacak. sabaha kadar sikmese bari


  • lorne malvo  (28.04.15 22:08:52) 
ibnelik yapma de adfasfasdf benim bi arkadaşımın eşcinsel arkadaşları var. ara ara bu şekilde çıkışlar yapıyor onlar da bişi demediğine göre işe yarıyor sanırım :)


  • cekilmis gayfe  (28.04.15 22:11:01) 
ortamda alkol var ise kafalar kıvama geldikten sonra veya yoksa ortam koyulaşınca eprili bi dille tabi ki ortamın o an ki durumuna göre hetero olduğunu belirt veya şimdi de bana mı yazıyosun ben sahipliyim şekerim falan gibisinden tatlı-sert yaklaş.


  • makarnavodka  (28.04.15 22:13:21) 
şuran çok güzel filan dediğinde teşekkür ederim ama böyle sohbetler hoşuma gitmiyor falan gibisinden konuş, rahatsız olduğunu belli et işte.

şaka yollu, kadınlar tarafından övülmeyi, hemcinslerim tarafından övülmeye tercih ederim, şahsi algılama filan de. gülümsemeli, rahat bir ifadeyle.
  • wilhelmwasmuss  (28.04.15 22:13:25 ~ 22:15:18) 
Uzak dur aga ben rastlayınca gülüp geçiyorumda sonu gelmiyor cesaret alıp daha bi yürüyolar aq uzak durmaya samimi olmamaya bak.
bu gece aynı evdeyseniz götü kolla derderim, ters hareketinde koy kafayı son çare yani

  • six packsiz  (28.04.15 22:23:28) 
cok tatlısın de ve gözlerinin icine bak. hadi hayırlı olsun


  • trollhammaren  (29.04.15 00:38:03) 
şaka yollu bana mı yürüyon olm gibi bir soru yönelt.


  • zgrydn  (23.05.15 15:46:25) 
[]

Skyrim Full Screen'da yanıp sönme sorunu

Tam olarak nasıl tarif edeyim bilemiyorum ama galiba ingilizce tabiri "Flicker" ya da "flashing" gibi bir şey.

Skyrim'i pencere modunda oynarken sorun yok, ancak full screen yapınca oyun çok hızlı bir şekilde gözlerimizi kırpıyormuş gibi yanıp sönüyor.

Videoya çekmek için Fraps ile açtım fakat ne hikmetse Fraps'in kaydettiği videoda o sıkıntı yok. Bildiğin cillop gibi görüntü.

Bu da bana sorunun çözünürlükten kaynaklanmış olabileceğini düşündürdü. Ama ne denedimse düzeltemedim duyuru sakinleri, bi yardım edin.

 
v-sync aç. ayrıca ekran kartınız nedir?


  • frodoferhat  (20.02.15 13:11:08) 
v-sync özelliği oyunun "options" kısmında yok, başka nereden yapılıyor bulamadım. Ekran kartım da ATI 8730 olması lazım 2 GB DDR3 ekran bellekli.


  • burberry  (20.02.15 13:36:31) 
v-sync'e ihtiyacın var evet.

catalyst control center'dan v-sync'i zorla uygula diyebilirsin.
CCC'de game'in içinde 3d bölümünde ayarları. Orada eğer oyunda ayarı yoksa kapat, her oyuna uygula, asla uygulama vs seçenekler var.

Eğer buradaki default ayarlar ile yetinemeyeyim, biraz özelleştireyim dersen şu var bir de kullanabileceğin www.radeonpro.info
  • rygard  (20.02.15 14:17:09 ~ 14:17:56) 
Şöyle bir şey oldu, ati ccc'na girip skyrim'i "yüksek performans"tan "güç tasarrufu" seçeneğine getirdim ve sorun yok oldu. fakat bu sefer de kalite yerlerde çünkü şimdi intel 4000 kartı ile oynamaya başladım yanılmıyorsam. yani ati ekran kartını "yüksek performans" ile devreye sokunca flashing başlıyor.

demek iki ihtimal var, ya ekran kartı arızalı ya da şu dediğiniz vsync ati'de aktif olmadığı için flashing var. CCC'den aktif etmeyi bir deneyeceğim. Bu arada Skyrim'in ayarlar logundan (not defteri gibi) =0 olan bir ayarı =1 yaptım. iPresentationValue gibi bir şeydi, Options'ta olmayan vsync ayarı bu şekilde açılıyormuş.
  • burberry  (20.02.15 15:09:27) 
CCC'de "Dikey yenileme"yi "her zaman açık" yaptım, fayda yok. Driver mi sıkıntılı acaba, 8.1'den sonra oldu ne olduysa.


  • burberry  (20.02.15 15:18:03) 
CCC son versiyonu değilse update et öncelikle. son verisyon üzerinden konuşuyorum, daha önceki versiyonlarda menüler eksik vs olabilir zira, malum.

CCC'de Soldaki seçeneklerden Oyun'un içinde 3d Uygulama Ayarları bölümüne gel. Orada sistem ayarlarında, Kare hızı denetimi diye bir bölüm olmalı. İşte sana gerekli olan ayar o.

Bu muhtemelen default olarak "uygulama belirtmediyse kapalı" seçilidir, onu her zaman açık yap.

Tam olarak yaptığı da gönderdiği yüksek fps'li görüntüleri, ekranın yenileme hızı ile senkronize etmek. 60hz ekrana 100hzlik yenileme göndermemek kabaca

edit: ben yazana kadar denemişsin bile. peki bir test madem; www.youtube.com şunu sağlam görebiliyor musun?

edit 2: catalyst driver 14.12 değil mi?
  • rygard  (20.02.15 15:21:02 ~ 15:28:49) 
Evet CCC 14.12

Linkteki çizgilerin kayışını görebiliyorum. Hafif titremeler ve aksaklıklar var, sanki arada bir küçük takılmalar oluyormuş gibi ama genel olarak çizgilerin nereye nasıl hareket ettiğini anlıyorum.
  • burberry  (20.02.15 15:33:02) 
tamam o takılmaların olmaması gerekiyor. windows 7 veya vista ise aero açıksa kapatır mısın (veya kapalıysa açar mısın) bir şey değişecek mi testte. bu arada tüm donanımı da yazarsan biraz daha arayayım.


  • rygard  (20.02.15 15:38:28) 
bir de mümkünse skyrim modlarının listesini de atabilir misin. pek sanmıyorum ama high-re modların bazırları sorunlu çalışabiliyor. nexus'un içeriğini paste etsen kafi.

edit: bir ihtimal daha. benzer sorun yaşayan bazı insanlar skyrim'de shadow'u minimuma getirerek çözmüşler.

edit2: aklıma gelen diğer çözümleri yazıyorum. desktop sağ click/ekran çözünürlüğü/gelişmiş ayarlar bölümünde monitör sekmesindeki ekran yenileme sıklığı ve renk kombinasyonu, bağdaştırıcılar sekmesinde seçili olanla uyumlu mu? (altta tüm modları listele bölümünde seçilidir)
  • rygard  (20.02.15 15:42:15 ~ 15:51:00) 
Çok teşekkür ederim öncelikle.

CCC'den aero'yu bulup deniyorum şimdi. Yalnız şu an aktif olan ekran kartı Intel'inki değil mi? Herhangi bir uygulama çalışmayınca Intel devrede oluyor olsa gerek. Yani aero'yu bulup kapatsam bile ATİ için kapanmış olmayacak mı? Videoyu izlerken Intel ile izlemiş olacağım sanki.

edit: Mod'ların tümünü deaktif edip de denedim bir değişiklik olmadı. Ama High Resolution pack ve onun 3 adet güncellemesi ile DLC'ler dışında ekstra bir şey yüklemedim.

Dell Inspiron 5521 laptop,

i5 3317 1.7ghz işlemci (Turbo Boost ile 2,5)
8 GB RAM
ATI HD 8730M 2 GB DDR3 Ekran Kartı (Paylaşımsız)
1 TB Harddisk
  • burberry  (20.02.15 15:48:41 ~ 15:50:15) 
aero'yu windowsdan kapatıyorsun(veya açıyorsun), haliyle her ikisi için de işlev görüyor. Bunu istmemin sebebi aslında skyrim sorununu çözmek değil, neden olduğunu anlamak zira (eğer aero değiştiriyorsa videodaki durumu kesin olarak v-sync)

bir de intel kartı mümkünse doğrudan disable edip denemekte fayda var video testi. yoksa haliyle ati değil nvidia çalışıyor evet, bize herhangi bir veri vermemiş oluyor CCC'den yaptığımız değişikliğin işe yarayıp yaramadığına dair. yukarıda aklıma gelen bir iki şeyi daha yazdım editle, onları da dener misin?
  • rygard  (20.02.15 15:55:36) 
Evet, ikisi de 59 Hz.

RadeonPro ile oyunu da 59 Hz'e sabitlesem faydası olur mu ki?
  • burberry  (20.02.15 15:56:51) 
skyrim'i full screen değil windowed modda çalıştırınca olmuyor bu problem değil mi?


  • rygard  (20.02.15 15:58:03) 
Shadow minimum olayı da işe yaramadı. Zaten oyuna başlamadan daha ilk ekranda titremeler başlıyor "Bethesda" yazısı bile titriyor.

Fraps ile görüntülerken titremenin olmaması ekran kartında sorun olmadığını düşündürdü bana ama tabi ki işkembeden sallıyorum :)
  • burberry  (20.02.15 15:59:12) 
Evet, Window Mode'da sıkıntı yok. Hatta şimdi En yüksek ayarlarla Window Mode'da deneyeceğim bi.

edit: Denedim, Ultra ayarda bile window mode canavar gibi çalışıyor. Hafif sağa kayık olmasını ve çerçeveleri saymıyorum tabi :)
  • burberry  (20.02.15 15:59:43 ~ 16:02:02) 
Intel'i disable etme işini BİOS'tan halletmem gerekiyor galiba, değil mi?


  • burberry  (20.02.15 16:03:18) 
en azından geçici olarak idare eder window mode.

bu arada diğer aklıma gelenler

*amd'nin sitesinden ccc'yi ve dell'den intel driver'ı tekrar yüklemek ve desktop'tan switchable graphic cards'dan oyun için high performance settingi seçmek.

*intel'i uninstall edip custom driver yüklemek (şu an uyumluluğum yok ve skyrim mükemmel çalışıyor demiş adam)

*windows 8.1 ise, win 7ye dönmek :)

Akşam eve dönünce daha kalıcı çözüm için tekrar bakacağım, şimdi çıkmam lazım.
  • rygard  (20.02.15 16:07:32) 
evet tamamen kapatabilmen lazım bios ile hatırladığım kadarıyla. olmuyorsa, locked ise, bios update gerekirse driver değiştirerek/kaldırarak da olur ama.

bir de benim nexus'da 57 skyrim modu var toplam, sende niye boş ki :/
  • rygard  (20.02.15 16:09:07 ~ 16:10:14) 
Denerim teker teker, buraya da yazarım. Tekrardan çok sağol.


  • burberry  (20.02.15 16:09:43) 
[]

TOEFL

Merhaba,

TOEFL'dan 85-90 gibi bir puan almam gerek fakat tahminimce şu an 70-75 civarındayım seviye olarak. Bu konu ile ilgili iki sorum var.

- İnternetten veya kitaptan kendi kendime çalışarak hazırlanma imkanım var mı? Kesinlikle kursa mı gitmek gerekiyor?

- Kurs lazım diyosanız Ankara'da Akın'dan daha iyi fiyat/performans olarak Akın ile boy ölçüşecek nereler vardır?

- Sınava başvuru prosedürü nasıl olur?

- Tecrübeli arkadaşlardan tavsiye verecek olan var mı? "Şöyle sorarlar buna çalış, bu önemli şeklinde..

Teşekkürler.

 
Barrons'un TOEFL test CD'sini bularak önce bir deneme yapmanı öneririm. Kendi kendine çalışacaksan tüm bölümler için mutlaka çok alıştırma yapmalısın, bunu yapabileceğine emin olmalısın.


  • kaset  (05.02.15 14:43:35) 
kurs şart değil, ingilizce altyazıyla bol bol film/dizi seyret. çok faydasını görürsün.


  • sekerli kar kokusu  (05.02.15 14:50:52) 
Abi 70 75 seviyesindeyim diyen adama kurs sart degil diyerek yanlis yapiyorsunuz. Hele bir de dizi film izle onerisinde bulunuyorsunuz yetecek gibi. Toefldan 70 aliyorsaniz gidecek cok yolunuz var, iki dizi izleyerek 90 alamazsiniz. Ve evet, oturup calismaniz lazim. Bu tarz dizi film izlemeler, Size yeni seyleri bulundugunuz seviyede cok zor ogretir. Ancak seviyenizi stabil tutar ve genisletir. Yani 70 toeflinizi 90 yapmaz. Ama 105 toeflinizi 115 yapar.

Toefla calismak icin sinav pratigini iyi bilmeniz lazim. Zita hep ayni sorular cikiyor sadece farkli kiyafetler giydiriyorlar. O tarzlari pratikle kapmaniz ve kafanizda bir algoritma olusturmaniz sinavdan yuksek not almanizi saglar. 90 olumcul zor bir not degil. Belli tekniklerle writingden 25 alabilirseniz gerisi zaten kolay oluyor.

Basarilqr.
  • joy luck club  (05.02.15 15:06:55) 
Bir düzeltme yapayım; 70 benim sallamasyon tahminim. Hiç girmedim ve bilgim de yok fakat ingilizce kelime dağarcığım acınacak halde. Hatta tek sorunum kelime+sınav pratiği diyebilirim galiba.

Kurs kaygımın sebebi de şu; "önce bi deniyim" denecek bir sınav değil zira 300-400 lirayı havaya vermeye gerek yok diye düşünüyorum.

notefull diye bir şey buldum, güzel görünüyor. Torrent sitelerinden de fayda sağlarım.

Mesele denemelerini bulmak galiba.
  • burberry  (05.02.15 15:12:14) 
[]

Sözlük'teki homofobi,transfobi,antisemitizm ve milliyetçilik

Sadece benim mi gözüme çarpıyor?

En son trans bireyi içeri almayan hamamcı hakkındaki başlığın altında okudum. Bakıyorum, "ibne açılımı yapacaklar herhalde" "ne desem homofobik dersiniz ibneler, hamamcı haklı" tarzı entryler en çok favorilenenlerden olmuş.

Aynı şeyi bir kaç gün önce içinde "Kürt" kelimesi bulunan bir başlıkta görmüştüm. Bir ırka yönelik açıkça hakaret içeren her entry favorilenme rekoru kırmış.

Tam dersi, daha terbiyeli, saygılı ve ayrımcılıktan uzak entryler ise kıyıda köşede.

Herkes farklı düşünebilir tabi ki, ama hakaret içeren, buram buram ırkçılık, yahudi-gayrimüslim düşmanlığı kokan entrylerin bu kadar alkış alması yeni bir şey mi? Eskiden de oluyordu da ben mi fark edemiyordum?

Yazar kadrosunda akp'ye olduğu kadar insan haklarına ve sola da karşı olan milliyetçi bir güruh mu hakim?

 
Evet, ülke böyle olunca ekşisözlüğe de sirayet ediyor doğal olarak.


  • nuka cola  (30.01.15 12:48:36) 
(bkz: ekşi tavır)


  • namus ninjası  (30.01.15 12:50:01) 
(bkz: #48060176)


  • rakicandir  (30.01.15 12:51:15) 
sözlüğü çok çok uzun zamandır takip etmiyorum, belki 2-3 senedir. ama önceleri daha "seçilmiş" tipler yazarken internet yaygınlaştıkça yazarların ortalaması gittikçe türkiye ortalamasına yaklaştı.

e kürt nefreti, eşcinsel düşmanlığı ve adını andığın diğer özellikler, ülkede görüş ayırt etmeden en yaygın problemler. bir sen rahatsız olmuyorsun hatta neredeyse her gün benzer duyurular açılıyor. ama bu tip entryler ve fikirler beğeni aldıkça, alıcısı oldukça devam edecek.
  • doxanikee  (30.01.15 12:52:00 ~ 12:52:57) 
algıda seçicilik bence ya. tam aksi şekilde entry girenler de çok var mesela ama bunlar akılda kalıyor işte.


  • Lt. Col. Frank Slade  (30.01.15 12:53:46) 
Çünkü güzide coğrafyamız kadar sözlük de mal değneği dolu maalesef. AKP karşıtı da yanlısı da bu duruma bir şekilde dahil oluyor.

Bunların bir kısmı da okullarında polis çatışması varken, insanlar dayak yerken aval aval bakıp götünü yayıp oturan, sonradan Gezi'de iki gaz tekmeledi, gidip instagram'da fotoğraf paylaştı diye kendini fasulye gibi nimetten sayanlar. Gezi'nin bizim açımızdan kaybı ne oldu derseniz, böyle sığırların kıçını havaya dikmek oldu. Diğerlerine zaten diyecek birşey yok.
  • sevgikusunkanadinda  (30.01.15 12:55:19 ~ 13:09:16) 
Ben de acikcasi ayni yaklasimdan rahatsizim, sadece sen degilsin. Nefret sucu grubu vardi bir ara, moderatorlerin bunalip toplu istifa etmesinden once onlar bir 'Eyh, yeter be. Ne haliniz varsa gorun' dediler. Pesinden de moderatorler gidince sozluk iyice dagitti. Ku Klux Klan'a postmodern bir yaklasima yakinsadi.


  • aychovsky  (30.01.15 12:55:37) 
ana/bacı olaylarına giren bile olmuş daha ben ne diyeyim. trans diyince aklına "ibne"den başka şey gelmeyen akıl fikir fukarasının yapacağı yorumlar ancak bu kadar olur arkadaşım.

tiksinerek yukarıya havale ediyorum.
  • piremses  (30.01.15 13:10:33) 
Sözlük ovası, apaçi yuvası.


  • nereye bu gidis  (30.01.15 13:12:57) 
eşcinsel olmamama rağmen bu konuyla ilgili başlık açıyorum.
gelen giden hakaret ediyor.

"namus ninjası" denen kişi gelip "hepiniz ibnesiniz" diyor mesela.
"masa penisi", ve "asilov" denenler de akıllarınca hakaret ediyorlar.

www.eksiduyuru.com
  • titiraprap  (30.01.15 13:13:08 ~ 13:53:11) 
niye onlara küfür edilemez mi yani? galatasaraylılara fenerbahçelilere ana bacı dümdüz gidilirken ses yok; amerikaya, israile, yunanistana, araplara vs sövülürken ses yok. ama translara ve kürtlere sövülünce aauuuuuu. bırakın bu işleri.


  • domates yiyom  (30.01.15 13:18:30) 
domates yiyom

abi tam şu kafada insanlardan bahsediyorum işte. hayatı çekilmez hale getiriyorsunuz. şu tarz yorumları görünce sahibine de kızmıyorum. kafamı duvarlara sürte sürte parçalamak istiyorum sadece.
  • doxanikee  (30.01.15 13:23:40) 
ya sözlük tam anlamıyla bir bok çukuru artık. tanım bile olmayan entry'ler debeye giriyor, bazen öyle entryler oluyor ki yazarlar bile not düşüp "la neyini beğendiniz" demek zorunda kalıyor. kimisi artistik olsun diye yazıyor da biliyorum bazıları ciddi yazıyor yani çok net çünkü. adam bile şaşırmış.

sözlüğün o güzel zamanları eskide kaldı. sözlükte eskiden solcular olduğundan falan değildi bunlar. eskiden mürekkep yalamış, iyi kötü kültür ve bilgi sahibi düzgün insanlar yazıyordu. şimdi herkes yazıyor. e türkiye'nin kalitesi ortada.
  • der meister  (30.01.15 13:26:24) 
doxanikee
ne kafası la bebe? onlara sövülünce de cephe al da adam sanalım. transların ve kürtlerin dokunulmazlığı yok bu dünyada.
kimse kimseye sövmesin diyeceğinize ay translarla kürtler cici onlara küfür etmeyin diye gerzek gerzek konuşuyorsunuz.
  • domates yiyom  (30.01.15 13:28:58) 
sözlüğü bok çuvalına döndürdünüz, bakasım gelmiyor. şu tip vasat altı adamlar burayı da doldurmuş.

abi sen kafanı yorma, Kürt'e de eşcinsele de söv. boşverrrr.
  • doxanikee  (30.01.15 13:36:31 ~ 13:36:54) 
@domates


kafan iyi mi kardeş? armutla elma farklı şeyler biliyor musun?

senin dediğin, bir insana "burnun var" diye küfretmekten farksız. kimse kimseye küfretmesin elbette ama bunu uluslararası ya da fanatik meselelere bağlaman komik. başka yerde söyleme böyle şeyler, duymamış olalım.
  • piremses  (30.01.15 13:37:10) 
@domates

kusura bakma da hayatımda daha cahilce bir kıyas ve yorum görmedim.

takım tutmak ile cinsel yönelim ve etnik kimlik aynı şeyler olamaz.

ben burada "küfür çok kötü bir şey" tribi atmıyorum. Ben bol bol küfrederim, duyuruda bile görürsün, hatta küfürlerimin çoğu cinsiyetçi küfürler ama alışkanlık.

her neyse, rakip takıma sövmekle insana ırkı, dili, dini, yönelimi sebebiyle küfretmek aynı şey olamaz. "Heteroseksüellere hakaret edilsin, transeksüellere edilmesin" diye bir laf etsek belki birazcık mantıklı kalabilirdi söylediğin.
  • burberry  (30.01.15 13:43:20) 
domates

ben birbirine sırf takım tuttuğu için küfreden insanlara da kızıyorum. bundan da şikayetçiyim. bunu ne yapıcaz şimdi?
  • rakicandir  (30.01.15 13:50:26) 
yav he hee siz haklısınız. siz belirleyin kime sövülür kime sövülmez ona göre yapalım. ayrımcılık yapıyor diye çemkirip ayrımcılık yapmanız güzel kafa. kimseye sövülmesin diyemiyorsanız anca çene çalarsınız.


  • domates yiyom  (30.01.15 13:55:33) 
Çok bölünmüş, nefretle dolmuş, politize olmuş bir toplum var. Bir de özellikle Gezi'yle birlikte olup biteni geyiğe vurma, mizaha dökme alışkanlığı edindik ya ikisinin birleşimi çok acayip bi şey oldu gibi. Özellikle internette çokça rastladığımız sağlam bi yaratıcılık, baskı altında kendini var eden ilginç bi ifade biçimi var. Geziciler yukarıda saydığınız vasıfsızlıkları tabi göstermiyor. Ama o dönemle birlikte ortaya çıkan ve politik olanın dile getirilmesindeki mizahi, samimi ve rahat tavır Gezi'nin aslında tam karşısında olduğu ideolojilerden insanlara da bi alan açtı. O alanda insanlar daha fütursuz oldu. İyiler daha iyi kötüler daha kötü oldu bi bakıma. Mesela bundan 3 sene önce içindeki faşizmi kendi gibi olmayan insanların ulaşamayacağı yerlerde saklayan adam bugün sosyal medya üzerinden bangır bangır nefret söylemleri geliştiriyor. Hiç acımıyor. Çünkü söylediklerine tepki duyacak güruhun bu tür olaylara -bakış açısı olarak net olsa da- yaklaşımı artık eskisi kadar göz korkutmuyor. Bi de şu var ki kendinden olmayanı ötekileştirmek, dışlamak, ona hakaret etmek iktidar tarafından olmayacak bi şekilde normalleştirildi. Bu devletin dili haline geldi. Özetle ortam var, gelebilecek tepki göz korkutmuyor ve zaten bu devir onların devri.
ama elbet bizim zamanımız da gelecek <3

  • hesabım silindi kırgınım modlar  (30.01.15 14:02:12) 
@domates yiyom Etmesinler zaten kimseye, niye etsinler ki. Sanmıyorum ki burada rahatsızlık duyan kimse (veya çok kişi) bunun yanında olsun. Nefret söylemi grubu tam olarak da bu yüzden vardı zaten. Yoksa eşcinsele küfretmekle herhangi bir gruba küfretmek arasında ne fark var. Ben günlük hayatta da cinsel ağırlıklı küfretmiyorum zaten, en fazla "Kafama sıçayım" demişimdir. O da görüldüğü gibi kendime yönelik. Gerçi ben insanın kendine yönelik şiddetine de karşıyım ama o kadarını arada kaçırıyorum.


  • aychovsky  (30.01.15 14:29:27 ~ 14:37:27) 
Ben bazen entryleri okurken utanıyorum yazılanlardan, Kürt olsam kafayı yerdim herhâlde, benim de vardır bir iki mesajım belki ama kesinlikle ağır şeyler yazmıyor. Ben veganlara ve komünistlere falan sağlam sövüyorum, onlar da etnik kimlik falan değil zaten kendi tercihleri.


  • i was made for you  (30.01.15 14:48:43) 
@ i was
bi türlü anlayamıyorsunuz.
birisi "ingilizce isim alanlar orospu cocugudur" dese normal mi?
o da bir tercih sonuçta.
  • titiraprap  (30.01.15 14:57:59) 
@titiraprap
Derse desin kardeşim, ona küfretme buna küfretme, kime küfredeceğiz? Yukarıda tartışmışlar, takımlara nasıl küfrediliyorsa ırklara da edilebilir diye, hayır edilemez çünkü ırkımızı seçmiyoruz ama takımımızı kendimiz seçiyoruz herkes de küfrediyor, aynı şekilde diğer tercihlere de edilebilir, hiçbir fark yok.

  • i was made for you  (30.01.15 15:17:52) 
hiçkimse hiçkimseye küfür etmese daha iyi değil mi?


  • titiraprap  (30.01.15 15:20:12) 
Değil, küfür dediğimiz şeyin hiç kimseye zararı yok, ben hiç küfür yedikten sonra canımın yandığını ya da bunalıma girdiğimi hatırlamıyorum, ama küfredince zaman zaman son derece rahatladığımı hatırlıyorum. Ne yani küfretmeyeyim de gidip adamın adresini alıp döveyim mi, o sinirin bir şekilde çıkması lazım, bunun da en zararsız ve kolay şekli küfür. Öcü olarak görmeyin küfrü.


  • i was made for you  (30.01.15 15:22:07 ~ 15:22:36) 
sözlükteki ortalamalaşma sorununu adresleyen yeni bir sözlük çalışması yaptık.

bu sözlüğü tam da sizin yakındığınız sebeplerden ötürü açtık. bu kadar kalitesiz ve düzelmek için hiçbir çaba sarfetmeyen bir ortama alternatif yaratabilmek için.

lütfen aşağıdaki yazıları bir reklam yazısı olarak görmeyip hepsini okuyunuz. hiçbiri yazmış olmak için yazılmış reklam amaçlı metinler değildir. sizinle aynı fikri paylaşan ve samimi olarak ekşinin geldiği noktadan kaygı duyan birinin yazıları.

metasozluk.com
eksisozluk.com
eksisozluk.com
metasozluk.com

elbette ki yazıları okuduktan sonra gelip gelmemek size kalmış.

selamlar.
  • plsqldvlpr  (01.02.15 19:58:31) 
valla ben bilmiyorum homolarmi artmis homofobikler mi, translar mi, turkler mi kurtler mi ama, tek bildigim, bunlar ucuz laf, bunlar bos zaman mesgalesi, issizlik gucsuzlukten insanlar yaziyor, insanlara ulasip ilgi toplamak kolay, saymak sovmek daha kolay. gercek hayatta sokakta biri ciksinda sallasin bakalim iki transin yanindan gecerken, agzini yuzunu cizerler, biri yolda ya da toplulukta sallasin kurtlere, yemez, delikanlilik dedigimiz sey gercekten dizilerde var, ben bayagidir soyle ozu sozu bir, haksizlik karsisinda, ama gercekten esitlik ve insanlik adina ,sesini cikarani gormedim, illa menfaati olacak, ya puan toplayacak ya da isini gorecek, temel olarak, delikanlilik, hem erkek hem kadin da pek kalmadi diye dusunuyorum,herkes telefondan sagdan soldan yaziyor ciziyor laykliyor sikertiyor, ama ortada tibbi olarak, ilmi olarak, edebi olarak, sanayi olarak, siyasal hareket olarak, kritik olarak bisey yok, ici bos, safi dedikodu ve bayt tuketimi
pisan sinen laklakaci, is ve ozel hayatinda gerceklerden uzak goy goy bir toplum olduk, insan gercekten cok uzuluyor.

  • tresrichesheures  (01.02.15 20:19:46) 
[]

Felç kalmayalım?

www.boyundiski.com

Şu ürünü sipariş vermiş annem boyun ağrıları içinü,hangi akla hizmetse, geldi bugün, boynunuza takıp hava pompalıyorsunuz boynunuzu dik tutarak yukarı kaldırarak, esneterek falan rahatlatıyor(muş)

bi denedim de fena hissettirmedi ama korktum da omurları bu kadar esnemeye zorlamak falan sıkıntı yaratmasın? onay monay da göremedim.

 
Hiç güvenemiyorum böyle ne idüğü belli olmayan ürünlere. Doktorlara danışmakta fayda var.


  • pardonan  (07.01.15 16:15:29) 
felç kalmazsın fakat ağrılarınıza olumlu yanıt vermeyebilir, ürün güzel ama iyi düşünülmüş.


  • grimer  (07.01.15 16:17:07) 
bunu değil de normal boyunluk'u bir doktora sormuştum (mantık aynı sanırım)
tembellik yapıyor kullanma dedi.

egzersizden başka çare yok gibi.
  • titiraprap  (07.01.15 16:19:38 ~ 16:20:28) 
benim de boyun ağrılarım oluyor. felç kalmayız ama işe yaramayabilir sadece.


  • mellifica  (07.01.15 16:25:23) 
Gunde 10'ar kere kafayi sagdan sola, soldan saga yuvarlamak.
Eli alna koyup kafayi ileri ittirmek.
Eli kafanin arkasina koyarak kafayi arkaya ittirmek daha cok ise yarar.
  • terra rossa mia  (07.01.15 16:35:45) 
kafa ile yuvarlak çizmeyin! çocukluğumuzda bize beden eğitiminde yaptırırlardı ya, ısınma babında, işte o yuvarlama hareketi zararlı. sağ, sol, ön, arka yapın yeter.


  • zam sampiyonu domates  (07.01.15 18:45:07) 
100 lira zararla kapatın bence meseleyi ve aletide kullanmayın.

kutunun içinden salatalık çıksa yine iyi, bunlar birde aleti gönderip milletin sağlığıyla oynuyorlar. salatalığın hiç olmazsa kırışıklıklara, selülite filan faydası var.
  • air  (07.01.15 18:57:38) 
[]

Büyük ikramiye vuran biletleri satan bayiler?

aslında soru başlıkta. sözlüğe de entry olarak girdim ama bir de buradan tüm hikayeyi yazayım.

25 aralık 2014 tarihinde ankara'da ali haydar yelekleri ile izmir cad. girişindeki üst geçidin oradan yılbaşı bileti satın almak için durdum.

bir tane bilet seçtim, parasını ödedim sonra arkasına baktım son rakamı sıfır. diğer üç biletimin içinde de son rakamı sıfır olan iki adet bilet olduğu için "dur ben bunu değiştireyim dört biletin 3 tanesinin sonu sıfır oldu farklı bir şey alayım" dedim.
bilet satışı yapan kirli sakallı genç kardeşim bana "abi o senin kısmetin aldın bence değiştirme" dediyse de mal gibi son rakamı aynı olan üç adet biletim olmasın diye o bileti verdim, farklı bir bilet aldım. bilet satan arkadaş da "abi yanlış yaptın bak sayıları tut aklında ona bişeyler çıkar kesin abi" deyip hızlıca rakamları sayınca "tamam son 3 rakamı bile tutsa gelip sana yemek ısmarlicam" diye artistliğimi çekip "hatta abi sana da ısmarlicam" diye nazaran daha yaşlı diğer abime de laf atıp telefonumun not defteri kısmına son 3 sayıyı kaydettim. aslında tüm sayıları kaydedecektim de o arada o bilet geri banda girdi sayıları göremedim vs. her neyse, sonra unuttum gitti tabi. bugün biletleri kontrol ederken aklıma geldi son rakamı sıfır görünce, açtım notlara baktım 160 diye kaydetmişim o son 3 sayıyı.

malum çıkan sayılar 2692160. acilen ankara'da tutan biletin ali haydar'dan alınmadığını öğrenip rahatlamam gerek. internette aradım aradım bulamadım çıkan bayileri sözlük. kızılay'a uğradığımda bileti aldığım yere de uğradım haliyle stant orada yoktu. ne zaman açıklanır bu bayiler, açıklandıysa nerede bulunur?

 
üzüldüm lan, direkten dönmüşsün


  • kahve kokusu  (01.01.15 16:54:53) 
O bilete çıktıysa hakkaten şanssızlıkta tarih yazarsın :D


  • hala mi ceren yahu  (01.01.15 17:57:03) 
Alakası yok sana çıkacağı varsa bu bilete de çıkardı. Bilet alarak cekilise adımızı yazdiriyoruz. Kuradan burberry çıkmasıyla 95836151930402 çıkması arasında hiçbir fark yok. Boşuna kendine işkence yapma.


  • Lim5  (01.01.15 18:36:35) 
@Lim5 matematiksel olarak öyle de, insan o şekilde rahatlatamıyor kendini :) hala bulamadım ne satanı ne ikramiyenin kime çıktığını.


  • burberry  (02.01.15 09:27:15) 
durum ne?


  • kahve kokusu  (21.01.15 12:42:16) 
[]

Canım parmağım.

Sevgili hipokratlar,

Tırnak yeme alışkanlığım olmamasına rağmen sağ el baş parmağımın ucu görünen derisini çektim. fakat deri kopmadı, tırnağın başladığı yere kadar kalkmaya devam etti ve en sonda koptu. Acıdı ama çok kafaya takmadım.

3 gün sonra bölge şişmeye ve zonklamaya başladı, tırnak batması sanıp doktora gittim.

doktor direkt "enfeksiyon kapmış bu" dedi ve enfekte bölgeye bir iğne sapladı. harbiden de içinden iltihap çıktı sıktıkça. bu arada acıdan bilincimi kaybetmek üzere olduğumu da ekleyeyim.

augmentin (1000mg) yazıp eve yolladı.

bu akşam 4. augmentini içtim. ne şişlikte ne sızlamada en ufak bir azalma yok.

yarın sabah insulin iğnesi tarzı ince bir şırınga ile burayı delsem, sivilce sıkar gibi iltihapı çıkarsam, sonra hem augmentin'i kullanmaya devam edip hem de thiociline ya da stafine pomad falan sürsem? iyileşme hızlanır mı?

ya da sadece augmentin'e devam etsem daha ne kadar sürer etki etmesi?

canım çok yanıyor aq.

edit: fotoğraf ekledim. uç bölge full enfekte.

 
ilaca devam et, ağrın varsa ağrı kesici kullan.


  • siradisi00  (27.12.14 00:38:45) 
Bi şey saplama ya o zaten kendiliğinden patlıyor bulduğu en zayıf noktadan. Şimdi delersin daha beter olur orası mikrop kapar falan bin türlü musibet var. Eskiden kara merhem falan varmış, sürüldüğünde o patlama sürecini hızlandırıyormuş. Gerçi o da kocaman delik açıyormuş diyorlar bilemedim.


  • angelus  (27.12.14 00:53:01) 
yav ne var bunda abartmayın. kara merhem bir şey yapmıyor sürebilirsin süreci hızlandırmak için. kendi kendine geçen bir şey onun dışında.

müdahale edilecek ciddiyette bir şey değil dokanma.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (27.12.14 00:55:12 ~ 00:55:40) 
İlaca devam et kesinlikle, mutlaka saatini aksatmadan ilacını al ve mutlaka bitir. Bir tane bile bırakma.

İltihap çıkarma olayını da sen yapma, acildeki hastabakıcılar bu konuda uzmandır, hatta doktorlardan bile iyidirler. Dalga geçmiyorum ciddiyim. Acildeki bir hemşireye falan bırak kendini, patlatsın rahatlatsın.
  • yirmisantim  (27.12.14 01:40:18) 
bunu ben de sık sık yapıyorum maalesef. korkacak bişey yok. birkaç gün (azami bir hafta) sonra o şişlik iniyor ve tırnağın o tarafındaki deri kabuk bağlayıp düşüyor. tabii bu arada deli gibi kaşınacak, şunu biraz sıkayım diyeceksin kanayacak, en ufak bişey değse et koparmışlar gibi acıyacak falan. eğer yara bandı vs ile etrafını sararsan (sıkmadan) daha az hasarla atlatıyorsun.


  • rencideedipadivar  (27.12.14 02:11:33) 
Tamam şırınga sokmuyorum. Ama bactroban sürmeye karar verdim.


  • burberry  (27.12.14 08:06:07) 
[]

polis ve ihbar

bir adam bir kadını dövüyor diyelim, gördünüz ve ihbar ettiniz, polis de müdahale etti karakola çekti adamı.

orada polisin adamın ısrarı sonucu "şu numaradan arayıp ihbar ettiler" demesi gibi bir olasılık var mı? arkadaşlarım ihbar etmekten inanılmaz korkuyor, ve ikna edemiyorum bilgileriniz verilmez onlara diye, ihtimal vermiyorum ama ben mi yanlış biliyorum bu işi? öyle bir şey olabilir mi?


 
yasal olarak verilmemesi lazim boyle bir bilginin ama Turkiye iste. Kimin nerede tanidigi var bilemiyorsun.


  • fortisvita  (11.12.14 19:25:52) 
Tanıdığı, araya sokabileceği adam varsa öğrenebilir.


  • nawar  (11.12.14 19:26:38) 
kamu davası açılırsa adınız geçmiyor, ama siz şikayetçi olursanız ve dava açılırsa dava dosyasında adınız/açık adresiniz yer alıyor her şekilde şikayetçi taraf olarak.

polis ihbarlarında fortisvita'nın da dediği gibi bireysel bir insiyatif söz konusu.
  • ne gerek var ki  (11.12.14 19:28:36) 
vermezler, kaç kişiyi kaç kez şikayet ettim eve gelen olmadı.


  • kuzey li  (11.12.14 19:28:45) 
ankesörlü telefondan arasın adresine uzak bi yerden bi avm nin içinden. ama böyle bir şeye tanık olduysa sessiz kalmasın lütfen!


  • gis  (11.12.14 19:31:30) 
Olayı anlatırsın, biz ararız şikayet ederiz olmadı. O zaman konum uzak olacağı için ciddiye alma olasılıkları düşebilir belki, bilemiuyorum.


  • Cursed Chico  (11.12.14 19:38:16) 
resmi olarak hayır, gayrı resmi olarak elbette. adamın biraz nüfuslu olması yeter ve artar.


  • rygard  (11.12.14 19:45:50) 
Bir komsumuz vardi,biz onu sikayet etmistik kimse kapimiza gelmedi.


  • brnbrs  (11.12.14 22:11:51) 
[]

Kedi sorusu

merhaba romalılar,

iki hafta önce buradan kedimin ağız kokusu ile alakalı bir soru sormuştum, dişlerde çürük varmış kokunun nedeni oymuş, o çözüldü.

veteriner hanım dişte enfeksiyon olduğu için şu an çekemeyeceğini o yüzden antibiyotik kullanarak önce enfeksiyondan kurtulmamız gerektiğini söyledi ve bize 4 tane tam antibiyotik hap verdi. 8 gün boyunca her gün yarım tane kullanacağız.

yalnız şöyle bir durum var ki bizim kedi hiçbir şekilde alıştığı kuru mama dışında bir şey yemiyor. whiskas da dahil olmak üzere 2 günde 7'den fazla marka ve tavuk-somon-et çeşitli yaş mama denedim, hayvan açlıktan kıvranırken bile koklayıp dönüp arkasını gidiyor.

bu antibiyotikleri toz haline getirip mamanın içinde vermek dışında hayvana yedirme şansım yok, ama yaş mamayı da yemiyor, bugün son çare süte karıştırmayı denicem ama ondan da umutlu değilim.

başka bir yolu yöntemi var mıdır bu antibiyotikleri içirmenin?

 
hapı mamaya atmak yerine direkt kedinin ağzının içine boğaza yakın kısma doğru bırakabilirsiniz. ben aylarca öyle her gün hap içirdim. ve haplar da büyüktü. bir sorun olmaz. ben bacağımın arasına bel kısmından sıkıştırıyordum bunu, ağzını açıyordum elimle sonra o kaçana kadar zaten hemen boğazına bırakıyordum.


  • kaputt  (28.11.14 07:23:46) 
enseden tutup agzi acip bogaza dogru firlatin hapi. huysuzsa ilaci koyduktan sonra burnunu elinizle ovusturun ya da burnuna ufleyin, yutkunmak zorunda kalmis.


  • mutevazi  (28.11.14 07:26:07) 
Toz halindeki ilacı bi çay kaşıgı yogurtla karıstırıp patilerine sürebilirsin. Temizlemek için yalıyo mecburen. Ben öyle vermiştm ilacı bi kaç kez


  • mavibalık  (28.11.14 08:10:58) 
Dediğiniz yöntemle yutturdum, saniyesinde öğürüp tam parça geri çıkardı karaktersiz.

Bu yoğurt konusunu bi denemek lazım :)
  • burberry  (28.11.14 09:22:21) 
[]

Steam'de oyunum kütüphane'de görünmüyor.

Merhaba,

FM 15'i geçen gün satın aldım. Eski bilgisayarıma indirdim oynadım. Dün yeni bir laptop aldım, steam'i indirdim fakat Kütüphane'de FM 15 görünmüyor.

Steam'in websitesinden giriş yaptığımda "Bu oyun kütüphanenizde var" yazıyor, fakat steam'e girdiğinizde kütüphanede oyun yok. "Hemen Oyna" seçeneğini tıklıyorum hiçbir şey olmuyor.

Steam Code ile tekrardan aktifleştiremiyorum da "daha önce bu kodu kullandınız" gibi bir uyarı veriyor. Yani oyunu Steam kütüphanemde var sanıyor fakat yok, düzeltemiyorum bir türlü yeni makineye indiremedim.

Support ile uğraşmadan bilindik bir yolu yok mudur?

 
tekrar yüklemeyi deneyin, olmadı bir şekilde steam cloud eşleştirmesi yaptırın, bazen kafasına göre yapıyor, isteyerek nasıl yaptırılır bilmiyorum. O da olmadı başka hesapla girip sonra tekrar kendi hesabınızdan girin.


  • e_rsin  (14.11.14 08:02:37) 
yeni aldığınız bilgisayar mac ise ve oyun mac'i desteklemiyorsa görünmüyor. başka da bir sebep gelmedi aklıma açıkçası.


  • givemesomesubstance  (14.11.14 08:03:48) 
oyunu da yeniden indirmen ve kurman gerekiyor bildiğim kadarıyla?


  • yalnux  (14.11.14 08:04:42) 
  • e_rsin  (14.11.14 08:05:29) 
@e_rsin steam'i silip tekrar yükledim, olmadı.
@givemesomesubstance hayır mac değil, windows 8
@yalnux oyunu indirmiyor zaten. Kütüphanenizde var diyor, zaten indirmişim gibi yani, sadece "hemen oynayın" diye bir seçenek var onu tıklayınca da hiçbir şey olmuyor.
  • burberry  (14.11.14 10:18:42) 
[]

Kedi ve ağız(tükürük) kokusu

Merhaba,

1.5 yaşındaki kedim kendini yalayarak temizlediğinde etrafa anlatılmayacak kadar kötü bir koku yayılıyor. Öyle güçlü ki kucağımdan indiriyorum dayanamayıp.

iç parazit aşıları vs. yapılmış durumda fakat birkaç aydır durum değişmedi. Dişlerini inceledim sorun yok gibi (anladığım kadarıyla tabi ki) internette mamadan olabileceği yazıyor fakat maması da 2 yıldır kullandığımız mama.

illa veterinere mi götürmek lazım?

 
Veterinere bi götür, diş taşı olabilir. Benimkiler şundan verdiydi veteriner www.petburada.com


  • buff  (09.11.14 23:05:08) 
ev yemeği vermiyorsunuz değil mi?
Salçalı şeyler kedilerin mide phına uygun olmadığı için kedide koku yapar.

  • neferkitty  (09.11.14 23:10:38) 
Böbrek yetmezligi?


  • Lim5  (09.11.14 23:15:53) 
midesinde sorun olabilir, diş taşı olabilir, bir sürü şey olabilir yani.

veteriner görsün. kedide dediğiniz derecede rahatsız edici bir ağız kokusu hiç normal değil.
  • m e l t e m  (10.11.14 09:34:36) 
mama dışında bir şey vermiyoruz.

anlaşıldı, onlarca şey olabilir, veterinere götürmeden çözülmesi imkansız.
  • burberry  (10.11.14 23:19:18) 
[]

Nasıl dicey olunur?

merhaba sevgili romalılar

martin garrix diye bilinen veletin yarattığı animals isimli eser malumunuz. sorum şudur ki, bu tarz eserler hangi programlarla yaratılır. yani hangi programı indirip yaratıcılığımızı da katarsak belki bir dj afyok belki de dj_isyanqar_33 olabiliriz?
şaka bir yana, şarkı arasına dımtıs dımtıs veya apaçi melodiler sokma olayı değil de sıfırdan bu tarz müzikleri yaratma olayı program kullanarak evden mümkün müdür?

bazı örnekleri de yazayım;

ahzee - born again
NEW WORLD SOUND - FLUTE
dvbbs - tsunami

 
Logic Pro, Cubase gibi programlar kullanılıyor genelde. tabi bu adamlar turntable falan da kullanıyordur. körü körüne bilgisayara bırakmazlar işi yani. ellerinin altında sağlam ekipman olur, zamanlamaları, hızlanmaları vs manuel yaparlar. tam terimleri falan nedir bilemediğim için bu kadar açıklayabildim.


  • r_u_h  (18.04.14 18:00:08) 
hem elektronik müzik hem de genel batı müziği bakımından leş diyebileceğimiz türden müziklerden bahsediyorsun. vardır elbet ekstra olarak hardware ekipmanların kullanıldığı parçalar da ama genel anlamıyla bir logic seni kurtarır. bir de içerisine kendi imkanlarınla bulduğun vst yani sanal enstrümanları torrent ya da satın alma yoluyla edinerek başlarsın. söylediğin parçalarda zaten batı müziği teorisi adına pek bilmeni gerektirecek şey yok. genel anlamda program ne işe yarar, nasıl çalışır, şöyle kabaca müzik teknolojileri hakkında bilgi sahibi olsan yeterli. onun dışında istediğin şeyin popüler kültürün merkezinde bulunmasından dolayı hitap edeceğin kitlenin isteklerini de çok iyi bilip, ona göre cevabını vermen gerekiyor. bu doğrultuda parçalarını hazırladıktan sonra ister miksini kendin yaparsın ki bunun için de referans monitörü ya da en azından referans kulaklığına sahip olman lehinedir, mastering için farklı bir kişi ya da şirketle anlaşırsın, veya hem mix hem mastering işlemlerini yaptırırsın. yani müzik yapım aşamasında bilgisayardaki sanal enstrümanlar seni götürür ancak örneğini verdiğin parçalardaki genel sound kalitesini yakalaman adına şöyle iyi bir kompresörden falan geçirmek gerekebilir hani. bunun da yolu farklı bir stüdyodan yardım almaktan geçiyor. zaten popüler müziğin kişiyi cezbeden noktası da parçanın kompozisyonundan, estetik değerinden çok, duyum olarak verdiği haz. bunu sadece bilgisayar teknolojisiyle yakalamaya çalışmak biraz riskli. daha doğrusu özellikle bu parça örneklerini verdiğin için önemli bu konu, farklı bir yolda ilerleseydin daha farklı parametreleri ön planda tutman, daha farklı bir birikime sahip olman gerekecekti. son olarak da turntable, dj'lik falan konuyla alakasız tabii, söylemek istedim.


  • tonoto  (18.04.14 18:15:29 ~ 18:19:52) 
teşekkür ediyorum, özellikle @tonoto çok açıklayıcı bir anlatım. sağolasın.


  • burberry  (19.04.14 22:04:57) 
[]

Gayrimüslimlik ve devlet kurumları (Hazine, Gümrük vs.)

Romalılar,
Bir gayrimüslüm vatandaş düşünelim. Sağlam bir üniversiteden İngilizce İktisat mezunu olsun.
Bu arkadaş Hazine, Gümrük, SPK, BDDK, Merkez Bankası gibi toschaklı kurumlara girebilir mi? Resmi olarak hakkı olup olmadığını sormuyorum, sınavları (KPSS veya kurum) geçse, mülakat kısmına kalsa bile detaylı araştırmalar sonucu seçilme sıkıntısı yaşar mı?
Alevi arkadaşlarımdan bu sorunları yaşanlar oldu ama gayrimüslimlerde bu dert var mıdır?
Hristiyan, Antakyalı bir Corç şansını KPSS'de denemeli midir, yoksa hiç kasmadan özel şirketleri mi kovalamalıdır?

Öpüyorum.

 
Vardır diye tahmin ediyorum. Yahudi isimli arkadaşlarımın yurt dışından gelen mektup ve paketleri bile ellerine ulaşmıyor, sırf bu yüzden DHL vs özel kargo kullanılıyorlar.


  • 386 dx  (17.10.13 14:53:57) 
Son cevap hayatımda duyduğum en mantıksız ve gerçekçilikten uzak cümle oldu dostum. Üzgünüm.


  • burberry  (18.10.13 17:11:21) 
Neden asker olamasın? Gayrimüslim vatandaşlara da askerlik mecburi (keşke kimseye zorunlu olmasa).Ama geri hizmete verdiklerini biliyorum. Ne yazık ki şu hükümetle, kpss de şansı pek yok.


  • old possum  (18.10.13 17:59:51) 
[]

VGA to HDMI ??

Sevgili Romalılar,

Bu soruyu daha önce sorup cevap alamamıştım fakat soru pek bir cins saatte sorulduğundan muhtemelen okumayan kişi çoktur diyerek yeniden soruyorum.

Efendim yeni bir laptop aldım (bkz: Dell 5521) ve bir adet de monitörüm var (bkz: Samsung 932 NWE+) Şimdi bu laptop'ta HDMI dışında bir giriş yok, yani bildiğimiz monitör girişi (herhalde adı VGA oluyor, DVI da olabilir bi ihtimal emin değilim) yok. Monitörde ise HDMI girişi yok ama normal monitör girişi var.

VGA to HDMI kablo görüntü vermiyor, malum biri dijital biri analog sinyal.

BEN BUNLARI NASIL BAĞLAYIP GÖRÜNTÜ ALIRIM? İlla yeni HDMI' a sahip ekran mı gerek?

 
Veri gönderen kapıya/bağlantıya çıkış denir. Yani bilgisayarında HDMI ÇIKIŞI var. Girişi değil.

Monitöründe de VGA GİRİŞİ var.

Senin aradığın şey "HDMI to VGA" yani.

dx.com
  • alperz  (17.03.13 19:19:04) 
önce vga olduğundan emin ol, dvi ise çok daha iyi olur çünkü. dvi'a hdmi'ın sadece görüntü taşıyanı diyebiliriz. bu vga:
www.google.com.tr

eğer monitöründe sadece vga girişi varsa bir converter alman gerekiyor, hdmi to vga converter. bu basit bir işlem değil, bu sebeple pahalı oluyor bu converter'lar, içinde bir bilgisayar var nerden baksan :) bir de bence hdmi'ı vga'ya dönüştürmeye değmez, hiç yapma daha iyi. git hdmi destekleyen bir ekran al.
Yok ben illa converter istiyorum diyorsan o da şöyle bir şey:
img.jakeludington.com

dealextreme'de, ebay'de veya gittigidiyor'da sahibinden'de donanımhaber'de falan bakabilirsin.
  • samfisher  (17.03.13 19:21:19) 
Yahu her neyse işte bilmiyorum hangisi giriyor hangisi çıkıyor. Bu çevirici gibi bir bir şey galiba, free shipping de varmış, site güvenilir mi?


  • burberry  (17.03.13 19:24:46) 
normal bir kablo aldım, bildiğimiz bi ucu VGA bi ucu HDMI, ikisi de uydu, taktım, tepki yok, dediğim gibi bunu digital - analog sinyal farkına bağladım.

Girişin üstünde RGB - in yazıyor, yanında da DVI - in yazıyor ama orada giriş yok (ya da çıkış), birazdan fotoğraf koyarım.
  • burberry  (17.03.13 19:32:00) 
dealextreme güvenilirdir, çok iyidir. ama bir aydan fazla bekleme ihtimalin var gelmesini..


  • samfisher  (17.03.13 23:22:15) 
benim de HDMI çıkışlı Samsmung tabletim ve VGA monitörüm vardı. S-Link'in şu cihazını aldım Vatan'dan:

www.vatanbilgisayar.com

benimki daha farklı bir kasaya sahip. %30 indirimli dönemde 80 TL'ye almıştım. Görüntü kalitesi fena değil, analog oldupu için hafif bulanıklaşma var.

Ama film izlerken, ya da sunum vs yaparken bunu hissetmesiniz bile.
  • tolginho  (03.12.13 16:23:31) 
[]

Hacettepe vs Viyana

Merhaba arkadaşlar.
Bendeniz Hacettepe'de İktisat(ing.) okuyan bir öğrenciyim.
Şubat dönemi gibi Viyana Üniversitesi veya Viyana Ekonomi Üniversitelerinden birine yatay geçiş yapmayı düşünüyorum.

Okulların ikisinin de dili Almanca. Hallederim diye tahmin ediyorum.

Şimdi sorum şu, acaba bu iki üniversiteden biri Hacettepe Üniversitesi'ni yok saymaya yetecek kadar kaliteli mi?
Dilin İngilizce değil Almanca olması kariyer açısından bir handikap yaratır mı?
Mezun olduktan sonra iş bulma konusunda Hacettepe'nin gerisinde kalır mı sizce?

ve son olarak ikisi arasında İktisat bölümü düşünülürse, hangisi daha mantıklıdır?

Kısacası, bu okullardan biri Hacettepe'yi bırakmaya değer mi? Sonuçta arkadaşlara, aileye, çevreye, her şeye elveda demek var işin ucunda. Kazanacaklarım bunları karşılar mı? Olur da karşılarsa hangisini seçmek daha mantıklıdır?

Teşekkürler şimdiden.

 
Hepi topu iktisat okuyorsun zaten hocam çok kasma,
İmkanın varsa git Viyana'ya. En azından yurtdışında okumuş falan olursun, dil öğrenirsin vs. Vizyonun genişler.
Kazancakların tamamen sana bağlı olduğundan, bunun hakkında kimse fikir yürütemez ama eğitime yaptığın yatırım, daha ziyade kendine yaptığın yatırım mantıklıdır.
Arkadaşı falan dert etme.
  • Saat1  (14.11.11 12:32:32) 
Eğer kabul aldıysan ve para problem değilse 1 dakika düşünmeden git derim. Universität Wien Hacettepe'den iyidir, zaten okul 1300'lerde kurulmuş gerisini düşün artık. Hatta İktisat bölümünde Game Theory dersi veren Hollandalı bir adam vardı, baya efsanedir.

Wirtschaftsuniversität Wien hakkında ise çok şey bilmiyorum açıkçası. Ama EQUIS ve AMBA akreditasyonu varmış ki ülkemizde bunu alan üniversiteler bir elin parmağını geçmez (bilkentte vardı sanırım). Ayrıca burada ekonomi okuyorum diyince genelde burada okuduğunu sanıyorlar yani kanıksanmış bir yer. Zaten beğenmezsen diğer üniversiteye de geçebilirsin çok sorun olmaz.

Hem bir dil daha öğreneceksin. Ayrıca yurtdışı tecrübesi bambaşka bir şey. İnsanın ufku açılıyor. Bir de Almanca'nı ilerletince yarı-zamanlı çalışırsın 600-800 Euro kazanırsın. Çok paraya ihtiyacın olduğunda oradaki Türkler de yardım ediyor kaçak olarak 1-2 düğünde garsonluk yapar krizi atlatırsın (ama bunun bokunu çıkarmamak lazım sıkı kontrol oluyor).

Kısaca buradaki rahatını bozacaksın, zor olacak orada yaşamak ama değer kesinlikle. Çok geliştirirsin kendini. Şimdiki aklım olsa ben de öyle yapardım.
  • wrangle  (14.11.11 12:55:35) 
Net Viyana Üniversitesi.


  • portnoi  (14.11.11 13:27:47) 
[]

Facebook'ta albüm engellemek.

Öncekine cevap gelmediği için sözlük dışı kullanıcılara açarak tekrar sorma gereği duydum.
Bir arkadaşım var. Onu silmek veya engellemek istemiyorum. Ancak albümünü (özel olarak bir tanesini veya tümünü) de görmek istemiyorum.

O kişinin fotolarına baktığımda görmeyeyim o albümü. Başkası orada taglendiğinde bana haberi gelmesin.

Yok mudur bir yolu?

 
Maalesef. Ancak onun albümlerini sana kapatması lazım. Senin yapabileceğin bir şey yok.


  • xenophobe  (28.08.11 20:17:50) 
sana ait tagleri kaldırabilirsin.


  • delfina  (28.08.11 20:21:43) 
[]

DSLR Makine tavsiyesi.

Merhaba,

Direk konuya giriyorum canlar. Sorum çok kısa ve net. Canon marka bir makine almaya karar verdim, ancak kararsızlığım şu noktada başlıyor.

Mesela, 600D çok sağlam bir body, hareketli lcd falan.. Ve 18-55 lens ile beraber 2100 tl gibi bir fiyata buldum.
Gel gör ki aynı fiyata 500D var, hem de 18-135 lens ile beraber.

Yani parayı lense mi verelim, gövdeye mi? 600D 500'den üstün tabii ki, ama yanında sadece geniş açı var, 500D ise beraberinde zoom özelliği de veriyor. (çok iyi olmasa bile.) Aynı fiyata 500D + 18-55 + 70-300 lens de kombine edilebiliyor.

Bunlar sadece örnek, umarım sorumu anlatabilmişimdir.

Öpüyorum.

 
600D 500'e göre ne konuda üstün? Megapiksel olarak mı?

Dslr dünyasında olay lenste ve fotoğrafçıda biter, 800D 1000D, falan farketmez, zaten bunların hepsi giriş seviye makinalardır ve 3-5 özelliği dışında aynıdır.

300D kullanıp çok sağlam fotoğraf çekenler var, yani fiyatını 500D ve iki lensten yana kullan
  • bonjurkes  (15.08.11 12:45:58) 
Öncelikle gövdeyi değiştirmek ciddi bir para kaybıdır. Özellikle farklı bir markaya geçmek istersen. Ancak Canon'da netim demişsen bunu aşmışsın anlamına gelir.

burberry'nin dediği gibi esasında lens çok önemlidir. Eski model makinalarla bile çok güzel kareler çeken ve bu eski makinalarla fotoğrafçılıktan geçimini sağlayan bir çok kişi var.

Eğer ilk kez d-slr bir makina alacaksan kesinlikle ikinci el bir makina almalısın. Çünkü makinaya alışamazsan yada ben bu kadar zaman ayıramıyorum hevesim geçti dersen çok zarar etmezsin. İkinci el aldığın bir makinayı değiştirip bir üst seviye d-slr alsan bile çok az zarar edersin.

Lens olayına gelince makinalarla genelde standart lensler satılır ama ben bunları kullanmak istemiyorum mesela. F değeri düşük lensler benim için çok daha ideal.
  • sbryldrm  (15.08.11 12:53:40) 
Şöyle anlatayım, 2-3 aydır Nikon 3100 kullanıyorum 55-105 lens ile. Makine tam olarak "benim" sayılmaz, o yüzden kendime özel bir makine istiyorum.

Almışken de en az 500D ayarında olsun dedim ki araştırmalarım sonucunda Canon'un Nikon'dan daha mantıklı olacağı sonucuna vardım, yanlışım varsa düzeltin lütfen.

Nikon lensler konusunda özellikle aradığım tek şey VR idi. Sanırım Canon'da bu IS olarak geçiyor. İyi bir zoom lensi alsam bile mutlaka IS özelliği olmalı, bu da lensin fiyatını uçuracak sanki.
  • burberry  (15.08.11 13:00:09) 
Kimine göre Canon, kimine göre Nikon... Bu konunun envayi çeşit tartışması var. Bence ilk yapılması gereken, kişinin bir fotoğrafçıya gidip almayı düşündüğü Canon makinayı yada Nikon makinayı eline alıp tartması ve kullanımlarına bakmasıdır.

Ben Nikon d200 kullanıyordum ve sağ kısımda iki döndürülebilir düğme ile diyafram enstantene ayarlamasını aynı anda yapabiliyordum ama bir çok Canon modelinde tek bir döndürülebilir düğme var ve ikinci ayar için bir düğmeye basıp aynı döndürülebilir düğmeyi döndürmek gerekiyor ve bu kullanışlı değiş bence.

Ancak şöyle bir gerçek var aynı paraya daha iyi teknolojide daha yeni bir Canon alabiliyorsunuz Nikon'a göre.
  • sbryldrm  (15.08.11 13:05:46) 
bir canoncu olarak şunu söyleyeyim, Nikon'un ürün kalitesi fiziksel olarak daha iyi. Yani Canon 400D yi elinize aldığınızda, plastik oyuncak gibi gelirken, Nikon cihazlar daha ağır oturaklı ve malzeme kalitesi olarak daha iyi duruyor.

Nikon'un renkleri daha iyi Canon'un da başka birşeyi diye başlayan ve sonsuza kadar giden bir tartışması var.

Ama son olarak, Canon döver !!
  • bonjurkes  (15.08.11 13:08:35) 
ortasını bul 550d al. zaten www.eksisozluk.com o yüzden eve iyi lens iyidir. ama 400d yerine 550d almak daha iyi. video lazım olmazsa 550d alman daha iyi. hareketli ekran bana göre yakışmıyor foto. mak.'a
ayrıca lens sonra takviye de edersin şunu da alayım bunu da alayım diye.
abd'den aldım 18-135 ile, şimdi 50 mm 1.4 usm lens alacağım. mis gibi olacak makine. (lens için konuştuk. yoksa başka aksesuarlar da lazım tabi-tripodum zaten güzeldi)
  • ben smyrna  (15.08.11 13:23:03) 
Ehehe, aslında ben de Canon'cuyum fakat şimdi olay Canon vs. Nikon olmasın :)

Araştırma yaptıkça kafam karışıyor. D90 o kadar eski bir model olmasa direk ona atlayacağım aslında.
  • burberry  (15.08.11 13:24:06) 
d90 o kadar eski değil aslında, alınabilir halen, ki fiyatı da bu iki makineden daha uygundur galiba...
gövde sağlamlığı bir gerçek, canonun sadece orta ve üst seviye gövdeleri elde sağlamlık hissi uyandırıyor, nikon ise tüm gövdelerde iyi bu konuda...
şimdi bu iksinden haangisi alayım diyorsan, önce lensi araştır (18-135) o kadar kaliteli mi acaba? genellikle aralığı geniş lenslerde, aralık arttıkça verim düşer...

bir de canon bu seride video özelliğini geliştiriyor diye biliyorum, full hd video önemli dersen, 600d de bayağı bir yol kat etmiştir herhalde canon, 500d ile 550d arasında oldukça fark var idi çünkü...
  • nucleon  (15.08.11 13:43:20) 
500D'ye göre daha iyi ele oturan ebatları, hareketli lcd'si ile 600D 500D'den çok daha iyi bir tercih olacak.
iki makinenin de yanında gelen lensler tırt. eğer dslr işinde ciddi emek harcayacaksan makinenin yanında gelen lensleri değil lense uygun makineyi seçmek lazım gelir ki xxxD serisi yeni başlayan birisini çok uzun süre götürür.
ayrıca para lense verilir. body dediğin elinin kiridir.
  • thebug  (15.08.11 13:44:37) 
makina seçmenin en iyi yöntemini sana söyleyeyim.
gidiyorsun yançınlar tarzı bir magazaya eline bütün makinaları alıyorsun bızıklıyorsun hangisi hoşuna giderse onu alıyorsun paran kalısa onunla lens alıyorsun bu kadar basit fazla detaya gerek yok.

  • exodia  (15.08.11 13:58:29) 
Aklımdaki sorular çoğaldı öyleyse konuyu biraz daraltmak gerek.

Foto kalitesine videodan daha çok önem veriyorum.
Hem zoom hem geniş açı fotolar çekebilirim.
Renkler tabii ki önemli :)

Canon demişken aklıma Nikon'u da soktunuz şimdi :)
  • burberry  (15.08.11 14:02:54) 
öncelikle çekmekten zevk aldığın konuları, beğendiğin fotoğrafları gruplandır ve hangi konuya daha çok zaman ayıracağını belirle.
eğer beğendiğin fotoğrafların exif'leri varsa incele ve fotoğrafçısının kullandığı body, lens bilgilerini öğrenmeye çalış.
ardından bu iş için ayırdığın bütçe ve almak istediğin lensleri belirlemiş olacaksın.
lense göre body tercihini yapmalısın.
iyi fotoğrafın sahibi makinenin arkasındaki fotoğrafçısı olsa da alet işler el övünür.
macro, tele gibi ayrı uzmanlığı olan konularda çalışacaksan yapacağın çekim şartlarına göre de bu tercihlere dikkat etmek gerekiyor.
eğer ciddi bir bütçe, zaman ayrımı söz konusu ise ara, zoom lens gibi şeylere bakmak yerine doğrudan prime lensler için bütçe ayırmak iyi olacaktır.
bu doğrultuda body hep ikinci planda olacaktır. (her zaman da 2. plandadır)
fotoğraftan zevk almayı sağlayan şey doğru yerde, doğru zamanda, doğru kalite bir lenstir.
önce çalışılacak konu, bu konuda uygun lensler, bunlara yetecek bütçe veya yetmediği durumda hangi tavizlerin verileceği bilinerek alınmış bir lensler belirlenmeli.
  • thebug  (15.08.11 14:11:49) 
zoom iyidir

i <3 zoom
  • cedric tweedledee  (15.08.11 14:52:02) 
[]

Ney üfleyenler, Ney'den anlayanlar!

Hayatımda daha elime ney almamış biriyim. Açıkçası kurs falan da aramadım hiç. Ama inanılmaz heves ettim.
Sormak istediğim, şöyle bir ürün alsam acaba sırf heves gidermek için falan işe yarayabilir mi?

www.hepsiburada.com

Çok kaliteli bir ürün olmadığı zaten fiyatından belli ancak dediğim gibi sadece aklıma geldikçe bir iki üfleyeyim istiyorum.

Öptüm.

 
ben de neyden anlamam ama anlayanlardan duyduğum kadarıyla diğer çalgılardan farkı elinize aldığınız gibi anında tıngırtdatabilme şansının olmadığı. yani bir şey çalmayı geçtim, ses çıkarabilmek için bile günler haftalar boyu çalışılması gerekiyormuş. ama ne derece doğrudur bilmiyorum.


  • saatgeceninonikisi  (07.07.11 11:14:18) 
@saatgeceninonikisi Evet o söylenenler doğru. Ben de zaten uzman olmak için almayacağım. 15 tl'lik bir ürün buldum acaba buna para vereyim mi diye sormak istedim anlayanlara.


  • burberry  (07.07.11 11:18:01) 
@enfazlakirk...

teşekkür ederim, peki şunlardan hangisini tavsiye edersiniz? 50 tane çeşit var ve şu 25 TL'lik olanlar kamış sanki.

www.enstrumansepeti.com
  • burberry  (07.07.11 11:37:24) 
merhaba kardeşim, plastik ney ile hevesini giderebilirsin lâkin önemli olan akordunun doğru olup olmadığıdır, bunu da ney çalmayı bilmediğin için anlayamazsın, anlayan birinden almak en iyisi, hevesli isen sana önerebileceğim ney açkıcıları var oralarda sorarsan en azından hevesin boşa gitmez, doğru açılmış bir neyin olur.
edit: şimdi gördüm 25 liraya kamış ney olmaz, olsa olsa kargıdır, doğru açkılı kamış neyler 150 liradan başlar.

  • miown  (07.07.11 11:43:13 ~ 11:44:50) 
@miown
teşekkür ederim.
açıkçası 150 lira falan vermek istemiyorum şimdi. yine de heves ettim işte. atıyorum haftada 1-2 aklıma gelsin alıp üflemeye çalışayım falan, amacım o.

ilana baktıysan eğer, 25 TL'lik olanlardan alınabilecek durumda var mı hiç? Ve bana en uygun olan hangisi anlamadım. Yok kız, yok si, yok sağ, sol..
  • burberry  (07.07.11 11:52:29) 
rica ederim, bu arada o 25 liralık olanlar plastik ney, aslına bakarsan profesyoneller bile albüm kayıtları veya tv programlarında bazen plastik tercih ediyor, sebebi ise kamış neye oranla fosurtu çıkarmaması, tek farkı bu biraz daha piyoniktir. sen bir plastik ney al 25-30 liraya sararsa ilerde iyisine bakarsın. sana hangisi daha uygun dersen de kol uzunluğu önemli burada, biraz uzunsan mansur olabilir, ancak benim tavsiyem si yazan kız neyi alman, sebebine gelince mansur için başta nefesin yetmeyebilir, boşuna başını döndürme üfleyip. facebook kullanıyorsan Kırkambar Ney Atölyesi sayfasına gir, selim hoca benim hocamdır, orada plastik ney için de hem ucuz hem de doğru açılmış olan neyleri bulabilirsin.


  • miown  (07.07.11 12:02:34) 
@miown,

hocam bir de "sağ el üst" "sol el üst" nedir acaba?

almayı düşündüğüm şu; Yissi Plastik Ney Sağ El Üst Başpareli Kız (si)
  • burberry  (07.07.11 12:41:03) 
o sizin neyi nasıl üflediğinizle ilgili, elinize bir boru veya sopa alıp sağ eli üste veya sol eli üste getirip üfler pozisyonda bunu deneyebilirsiniz, ters olursa üfleyemezsiniz çünkü bu beyninizin çalışma bölgesi ile ilgili, neyi internetten sipariş ederseniz dediğim yöntem işe yarar, he görüp alıcam derseniz o zaman neyi alıp bir deneyin derim. kız ney ise doğru seçim. dediğim gibi sadece resme bakarak akordundan emin olamıyorum o size kalmış.


  • miown  (07.07.11 12:47:23) 
heves ve ilk başlangıç için plastik neyler iyidir. hatta mercan dede (allen arkın) bile ilk neyinin plastik olduğunu söyler.


  • hizli sperm  (07.07.11 13:14:45) 
O plastik nesneye sadece düdük diyebilirim. Başpare takılmış düdük :) Ney sesine benzer bir ses çıkarak bir düdük işinizi görecekse alın, arada takılın ama neyim var demek istiyorsanız kamış bir ney alın. Onun da sağlıklı kullanım için bakımını eksik etmemeniz lazım ama hiç bakım yapmasanız da uzun süre sizin farkedeceğiniz değişiklikler olmadan durur.

Başlangıç için kız neyinden şaşmayın. Diğer uzun neylerin sesleri daha etkileyici olabilir ama onları üflemek zordur. Kız neyi en optimumu bu işin. Ney kısaldıkça sesi incelir.

İnternetten almayın. Biriyle alamıyorsanız veya bir ustaya açtıramıyorsanız (ki pahalıdır bu, siz heves çıkaracaksınız, yapmayın şimdilik) dükkanda neyinizi görün, düzgünlüğünü kontrol edin. Plastik düdük bile alacaksanız dükkanda görerek, düzgünlüğünü kontrol ederek alın.
  • sourlemonade  (07.07.11 20:34:05) 
[]

Zamunda kullanıcıları!

Yarım saattir neredeyse site açılmıyor, sorun sadece bende mi acaba? Girebilen varsa bana bi ulaşırsa sevinirim.

Öpüyorum.


 
hayır açılmıyor. ayrıca:
isitdown.co.uk
edit: dün de bu duyurudan açılmıştı zamunda açılmıyo diye, 1 saat sonra falan geri gelmişti sanırım.
  • xenophobe  (26.05.11 20:40:50 ~ 20:49:53) 
bakım filan olabilir mi acaba? ulan tam da acil lazımdı ya bizi bulur hep böyle şeyler.


  • burberry  (26.05.11 20:43:35) 
ben girebiliyorum.

BG'deyim.
  • fightordie  (26.05.11 21:58:36) 
[]

Tanrı ve ölüm sonrası hayat hakkında ne düşünüyorsunuz?

Merhaba,

Ben tanrı'ya inanan biri olarak bu günlerde inancımın aşırı derecede sarsıldığını hissediyorum. Resmen tanrı'nın gerçekten var olduğunu kanıtlayan şeyler arar oldum, eskiden insanlara bu konuda açıklama yapan biri olmama rağmen.
Bunun haricinde, ölümden sonra hayat olmaması fikri, yok olmak bana çok korkutucu geliyor.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Sizce Tanrı var mı? Dinler doğru mu?
Ölümten sonra hayat var mı?
Solucanlara yemek mi olacağız?
Tanrı ve din dediğimiz şeyler insanların ölüm korkusunu yenmek için uydurduğu safsatalar mıdır?

NOT: Hiçbirinin kesin olarak bilinemeyeceğinin farkındayım. Sizin FİKİRlerinizi öğrenmek istiyorum.

Öptüm.

 
seni la ilahe illallah demeye davet ediyorum. imanın tazelesin biraz. bir kez içinden de, bak sen de göreceksin içinde fresh bir şeyler olucak.


  • mustasim billah  (21.05.11 20:49:30) 
(bkz: allah yok din yalan)
dinler kapitalizmin ürettiği, insanları adeta bir koyun gibi, kolayca yönetme safsatasından başka bir şey değilim.
konu ile çok uzun uzun yazabilirim fakat direksiyon sınavından kaldığım ve kendimi yerden yere vurmakla meşgul olduğum için yazamıyorum.
  • düşünüyorum öyleyse vurun  (21.05.11 20:52:23 ~ 20:52:50) 
şahsi fikirlerim: yaratıcı(lar) var, dinler doğru değil, ölümden sonra hayat veya başka bişey varsa da cennet/cehennem yok.


  • jangara  (21.05.11 20:53:14) 
bence bildiğin kapkaranlık bişey var. ölücez, biticek. hangi egoist varlık, sırf kendisi yarattı diye ona tapılmasını bekler ve yine hangi acımasız varlık, o çok itinayla yarattığı varlığı cehennemde yakar, ya da çikolata nehirleriyle ödüllendirir? tanrı mı. piyu. belki de tanrı insanı yanlış yola sevkediyordur? şeytan iyidir aslında felan? insanın ruhunu özgür kılıyor nitekim.
üzerinde hiç düşünmeksizin, din kurallarını sorgulamaksızın hayat olmaz ki. tanrı varsa da eğer, mis gibi akıl vermiş bize. neden? düşünelim de onun var olmadığını anlayalım diye. hıhı.

  • lolita  (21.05.11 20:54:47) 
ben de din ve allaha inanan bir müslüman olarak müslümanlığa olan inancımı bir miktar yitirmiş olmakla birlikte tanrıya halen inanıyorum.


  • roket adam  (21.05.11 20:54:49) 
tanrı: insanların anlam veremediği ve kontrolünün dışındaki olaylar için yarattığı imge.

din: şimdi ayıp olmasın burada yazmayalım.

ölümden sonra hayat: insanın yok olacağı gerçeğini kabullenemesi. o doğmadan önce de tarih devam ediyordu ve bir şey hatırlamıyordu öldükten sonra da böyle olacak.

solucanlara yemek olmak: illa solucan değil büyük ihtimal böcek ve bakterilere olacaksandır. istersen denize atabilir yada yakabilirsin kendini.

Tanrı ve din dediğimiz şeyler insanların ölüm korkusunu yenmek için uydurduğu safsatalar mıdır?: cevap verdim işte.
  • latios  (21.05.11 20:55:50) 
amakı hayal in raci sine mi soyundun. gerçekten derin bi bilgin ve inancın yokmuş ki senin sarsılsın.nerden mi anladım. sorularından. soruların hiç derin değil sıradan her türlü insanın sorup düşüneceği derin olmayan sorular. canın sıkılmış senin belli.ki ayrıca da bu konuda aradıklarının cevabını burada bulamazsın ki....kitap oku...........okuuuuuu.........güsel bişeyler oku....kafan rahatlasın.........


  • hekate  (21.05.11 20:56:06) 
dinler konusundaki her şey bana kanıtlanamaz geliyor. bana göre sırf kitaplarda yazıyor diye 1453'te istanbul'u fethettiğimize inanmak bile doğru değilken, 1500 yıl önce bi adamın ayı yardığını, denizi yardığını, dünyayı selin basıp da bi gemiyle tüm hayvanların taşındığını vs. inanılır görmek çok yanlış. gözlemleyebildiğim, kanıtlayabildiğim bilgi doğru bilgidir bana göre. ben ona inanırım.

dinlerin de ne işe yaradığı tartışılır. kimisi diyor ki, toplumda adaleti sağladı da, arap yarımadasında düzen sağlandı falan. bunu diyenler de başka birinden duymuştur bunu. kaç kişi arap yarımadasının sosyolojik tarihi üzerine araştırma yapmış ki?

"benim ülkem dünyadır, dinim de iyi olanı yapmaktır" diye bir söz var. aynen bunu savunuyorum. iyi bir insan olmak için, insanlara iyi davranmak için, cehennem korkusuna, yargılanma telaşına, allah rızasına, bir varlığı mutlu etme gayesine ihtiyaç duymuyorum. eğer bir tanrı varsa da, iyi birisi olmama rağmen, sırf onun varlığını reddettim diye beni ceezalandırmayacak kadar akıllıdır diye düşünüyorum.

ölüm sonrası olayı için stephen hawking'in birkaç gün önce yaptığı bi' açıklama var, çok güzel. bulamadım şimdi ama google'larsanız çıkar eminim. ölüm sonrası hayat, hayal bile değil benim için. neden şu anki durumumuza göre düşünüyoruz ki ölüm sonrasını? sonuçta beynimiz işlevini yitirecek. üzerimizde toprağın atılışını duymayacağız. doğaya yem olacağız. döngü yani. bir zürafaya, ata, kaplana, kuşa ne oluyorsa aynısı olacak.
  • hjarteblod  (21.05.11 20:56:53) 
inandığın dinin kitabını oku, bari komple gitsin.


  • leylak sarabi  (21.05.11 20:57:21) 
muğlak fikirlerle bezeliyim bu konuda. dinlerin bahsedildiği kadar adaletli, iyilik dolu vs olduğunu düşünmüyorum. ama dünyanın oluşumu, insanlık tarihi konusundaki bilimsel açıklamaları algılama konusunda da sorunlarım var. bu noktada sanırım küçükken okuduğum ademle havvayı, habille kabili anlatan hikayelerin de etkisi var sanırım.

öbür dünya konusunda ben cehennemin de cennetin de bu dünyada olması gerektiğini ve hatta olduğunu düşünüyorum. ölünce ruhların da yine bu dünyada varlığını sürdürmeye devam ettiğini.


işte böyle bireysel bir inanç sistemi kurmuşum kendimce, şimdi farkettim.
  • bitter cikolata  (21.05.11 20:59:38) 
allah var. dinler değil din doğru. ölümden sonra hayat elbette vardır. allah kendisinin yok olduğunun sanılması için açık kapı bırakmıştır ki inanan ve inanmayan belli olsun. tanrı inancı olan biri bu dünyada vuku bulacak haksızlıkların sonraki hayatta telafi edileceğine inanır. yoksa bu dünyada kör olan bir adamın körlüğünün dünya üzerinde bir açıklaması olamaz.


  • inanmazsan inanma  (21.05.11 21:00:31) 
@hekate sanırım kafan güzel.


  • burberry  (21.05.11 21:00:43) 
@inanmazsan inanma

Peki anası babası şaman olan bir çocuğun tanrı'ya inanmasını nasıl beklersin? Ya da hayatı boyunca acıdan başka bir şey hissetmemiş insanların?
  • burberry  (21.05.11 21:02:14) 
@inanmazsan inanma allah dedigin seyin her seyi bildigine inaniyorsun. o zaman bu sinav yapma ihtiyacini niye hissetsin ki ? kimin inanip inanmayacagini onceden zaten biliyor.

tipik bir dogmaci oldugun belli. allah var cunku olmali, din var cunku olmali, cennet var cunku kitap oyle diyor vb. hayatina devam et.

@burberry sen de cok kasma. tek gercek olum. olup gidicez. beynimiz elektrikle calisiyor elektrik kesilecek ve bos gerisi. robottan farkimiz yok.
  • nicke  (21.05.11 21:09:51) 
bence herşey yalan bi gün fiş çekilecek ve ışıklar sönecek.sonrası? sonrası yok. bitti.


  • jack n brooks  (21.05.11 21:21:32) 
doğru ya da yanlış olduğuna siz karar verin ama ben şöyle bir pros and cons yaptım.

1-) eğer tanrı yoksa, ateistler doğru söylüyorlarsa, hepimiz ölünce yok oluruz. kimse dünya'da yaptığı iyi/kötü şeyler için mükafat/ceza görmez. ateistler: 0 - inananlar: 0.

2-) eğer tanrı varsa, cennet/cehennem vardır, ateistler cehenneme; uygun yaşayan "inanan"lar cennete gider. kimse yok olmaz. ateistler: 0 - inananlar: 1.

yani ölümden sonra yaşam yoksa, koy götüne. ama varsa, koyarlar götüne.
  • b00x  (21.05.11 21:40:46) 
ben insanlarla oyun oynayan, sozde onlara test yapip odul ve ceza veren bir tanri yerine tanrisizligi tercih ederim. varligina inanmiyorum. var olsa da sevmiyorum. benim hayatimi hic etkilemiyor yani. her turlu onsuzum. ihtiyacim da yok. kedi fare oynayan yuce bir varlik olabilir mi ?


  • nicke  (21.05.11 21:45:19) 
allah yok. tanrı var.

dinler yok, yani var da insanlar tarafından oluşturulmuş. ingilizce, fransızca vs dillerde religion şeklinde geçen kelime etimolojik olarak birleştirmek anlamına gelir ki dinin amacı insanları birleştirmek, tek bir düşünce altında birleştirmektir. ya da insanları sistemleştirmek, koyunlaştırmaktır. amaç nedir hakkında çok şey söylense de bir çok şey olabilir.

diyelim ki yarın öğle saatini biraz geçtikten sonra öldüm. cennet cehennem olacağını sanmıyorum. ben de merak ediyorum nereye gidicem nasıl olacak ama tanrının bana yaptığım şeyler için hesap soracığını sanmıyorum. belki tekrar yollar buraya, reenkarne olayı.

dinler gerekli ama. ne derseniz deyin dinler gerekli. ölümden sonra cezalandırma sistemine inananların yaptığı\işledikleri suçları\günahları görüyoruz, ya bir de ceza sistemi yok derse herkes. yaptığım yanıma kar kalacak derse?
  • dahinnotha  (21.05.11 21:46:06) 
'' insanlar neyi blirler zevk ve bencilliklerinin arzuladığı sanatsal birtakım şeyleri, hak ve hakikat konusunda ne bilirler hiç! ''


  • hekate  (21.05.11 21:54:03) 
Peki Tanrı yok diyenlere sormak istediğim şu. Evreni ve uzayı düşünün. Güneşi düşünün. Evrende bir enerji var değil mi? Bunlar nereden geldi? Bu enerji nasıl oluştu? Dünya'nın oluşumu değil bahsettiğim, evren ne zaman oluştu, uzay ne zaman ve nasıl oluştu? İlk hidrojen atomu nereden geldi uzaya? İlk enerji nereden düştü?
Bunu mantığımız nasıl açıklayacak?

  • burberry  (21.05.11 21:55:19) 
@burberry bir seyin henuz aciklanamamis veya aciklanamayacak olmasi bir tanri inanisina goturmez insani. afrikadaki kabilelerden farkin kalmaz boyle yaparsan. simsek i aciklayamamis tapmis, gunes, ates vb. de oyle.

elektrik devresi nasil calisiyor biliyor musun ? aciklayamadigin icin ona tapar misin ? nukleer reaksiyon a tapmayi dusundun mu hic ?
  • nicke  (21.05.11 21:58:22) 
@nicke
Olay birşeye tapmak değil. O mantıkla hareket etseydim evrenin veya uzayın kendisin tapardım. :)
Düşün ki evrenin varoluşunu buldular. Nereden geldiğini buldular. Bitmeyecek ki, bu sefer onu oluşturanın ne olduğu sorusu gelecek.
Domino taşları gibi ilerledikçe, yaratmış olan bir varlık aramayacak mıyız?
  • burberry  (21.05.11 22:03:47) 
@vexations: mevlana'nın "zerreler" ile alakalı sözünü bulup oku da

"Sen birine seni hasta eden gözle görülemeyen küçük canlılardır deseydin cadı büyücü damgası yerdin. Bir de şuanki halimize bak. Din bilim henüz toyken ona düşmandı."

iddiasının yanlış olduğunun farkına var.
  • b00x  (21.05.11 22:10:12) 
surekli bir seyin oncesini, sebebini aramak insanin mantiginda ve dusunme yapisinda var. bu da gayet dogal. tabi ki en basa, sebebe yonelik arayis hep devam edecek ve bence bizler asla bunu cozemeyiz. ama ben cozemedigim seylere inanmam. matematik problemleri cozulene kadar zordur. cozulunce biter. bu da oyle. evrenin olusumu buyuk oranda big bang ile aciklaniyor. aciklanabiliyor. peki big bang den once ne vardi diye devam ediyor.

ama bunu sorgulayan bir insan tanrinin nasil yaratildigini nasil sorgulayacak ?
  • nicke  (21.05.11 22:11:55) 
şu da var ki, "bütün bu evrenin tesadüfi bi şekilde oluşmuş olması mümkün değil, bunun bi yaratıcı olmalı" diyenler, tanrı var diyor. bütün bu tesadüfi oluşumu reddedenler, yine gelip, bütün bunları yaratabilicek güçte bir varlığın, kendiliğinden, hiçbişey yokken var olduğunu düşünüyor. o zaman tanrının da bir yaratıcısı var, öyle mi? bence bu daha garip.


  • lolita  (21.05.11 22:14:28) 
@b00x alıntıladığın sözümde tarih bilgisi verdiğim tek ipucu bu zahiri olayın yaşandığı zaman diliminin en az 1675 senesinden önce olduğuydu. Okuyanın şunu anlayacağını düşündüm, "birileri bir yerlerde henüz mikrop ve bakterilerden haberdar değilken biri ortaya bu iddiayı attığında yaşayacağı şey". Her ateist düşündüğünüz gibi saldırgan değil. Mevlana önemli bir düşünürdür ben ne tarih ne zaman belirttim yazımda. Niçin bunu saldırgan algıladınız ben anlam veremedim?


  • vexations  (21.05.11 22:19:08 ~ 22:20:56) 
bence ölünce öyle bi şey olcak ki hepimiz şok olcaz. inanamicaksınız olm, bambaşka lan. umarım öyle olur amk, göt oluruz..


  • mosakale  (21.05.11 22:19:46) 
@lolita islamda allah in var olusunu sorgulayamazsin mesela. o dogrulmamis vb. diyor. ne kadar garip ve sacma. dogrulmamis da nasil var olmus ? iste bu yuzden islam ve bilim uzak birbirinden.


  • nicke  (21.05.11 22:19:50) 
www.sorularlaislamiyet.com

cevabı yanlış sitede arıyosun.başka sitelerde sor sorunu
bi de yaşar nuri öztürk ün Kur an daki İslam kitabı süperdir.bu çocuklar cahil dinleme onları.
  • mori  (21.05.11 22:34:02 ~ 22:36:04) 
yaratan var diyen asmis insanlara soruyorum. neye dayanarak soyluyorsunuz ?


  • nicke  (21.05.11 22:35:37) 
@vexations
evreni düşün, güneşi falan, galaksileri düşün. bunlar yokken allah varmış.
allah nasıl var olmuş?
  • düşünüyorum öyleyse vurun  (21.05.11 22:46:26) 
@busuta kanser hucrelerinden haberin var mi ? hangi duzenden bahsediyorsun sen ya. zaten bilimden anladigin bariz belli iki seyi birbirine carpistirmaktan ibaret.


  • nicke  (22.05.11 00:04:35) 
belli ki kanser hucrelerinden haberin yok. kanser hucreleri suphesiz ki o mukemmel duzenin var olmadigini gosterir. cunku vucudun bozuk hucreleridir bunlar. bu kadar mukemmel bir sistem! tasarlayan tanrinin gozunden kacmislar belli ki.

buna sinav denemez. cunku ortada bir bozukluk var.
  • nicke  (22.05.11 00:43:58) 
hasta olman hakkinda bilgi sahibi olman anlamina gelmiyor. neyse bu dunyadaki mukemmel sinavinda basarilar.


  • nicke  (22.05.11 00:55:34) 
@nicke
Sana bir konuda katılmıyorum, insan mantığı ile, somut olarak varolan uzayı, evreni, atomu sorgulayıp mantıklı cevaplar bulabilirsin. Fakat tanrı zaten dünya üzerindeki fizik kurallarına uygun olsaydı (varsa eğer), zaten tanrısal bir durum söz konusu olmazdı.
Arkadaşımın dediği gibi, O, yaratabildiği için tanrı. Şu an bir insan, başka bir insanı yaratamaz. Yaratsa da bu kopyalama gibi birşey olur. Yani zaten varolan birşeyi çoğaltma.

Ayrıca, müslüman değilim arkadaşlar. Muhammed'e de inanmam, çümkü o da çok "insani". Devlet kurmak, savaşmak falan..
  • burberry  (22.05.11 08:25:38) 
o yaratabildigi icin tanri ne demek ya. yani daha bastan tanri vardir diyorsun. bu durumda tartismak mumkun degil ki.


  • nicke  (22.05.11 08:32:06) 
Bak tartışılan onun özellikleri değil. Olası bir tanrı'dan bahsediyoruz, yani var olduğunu düşünürsek eğer, o TANRI. İNSAN değil. Anlatabiliyor muyum?


  • burberry  (22.05.11 10:27:51) 
[]

HELİPAK kullanımı?

Merhaba hipokratlar.

Midemde lanet olası pislik helicobacter pylori sülalesinin fink atmakta olduğu ortaya çıktı. Doktor HELİPAK adı verilen malum ilacı yazdı. Bunu kullanan arkadaşların "şöyle şöyle yapsan kral olur" diye verebileceği öneriler var mıdır?

Mutlaka tüm paket bitmeli mi?
Sanırım vitamin kullanımı da şart, çünkü diğer bakterileri de öldürüyor?
Çok mide bulantısı yapıyor mu? Kusarsam hap da çıkıp, etkisi yok olmaz mı?
Ve en önemlisi;
Siz hepsini aç karna mı içtiniz? Yoksa antibiyotik olanları tok karna atsak ne farkeder? Tok karna içince mideyi daha mı az bulandırıyor?

Öpüyorum.

 
kullandim, faydasini gordum. antibiyotik ac karina icilmiyor sanirim ancak diger ilac (proton bombasi olan) ac karina icilmeli. mide bulantisi olmadi, vitamin kullanmadim. sadece midede biraz siskinlik yapti bende, sanirsin proton bombalari patliyor.

5-6 sene once bu sekilde antibiyotik destegi ile kullandim, ise yaradi, kullanmayi biraktim. ancak su son birkac aydir midemde aktivite hissetmeye basladim. proton bombasina tekrar basladim. (panto)

gecmis olsun.
  • fdegir  (18.05.11 20:18:52) 
muhakkak pakedi bitirmeni, hiçbi şekilde aksatmamanı öneririm tam manasıyla kurtulabilmen için. mide bulantısından çok midede balkan harbi çıkartıyor bu meret hatta böyle volkan patlıyormuşcasına sesler bile duyabilirsin. etrafımda da oldu kullananlar ama kusma şikayeti pek duymadım. ortadakini aç karna diğer ikisini tok karna içiyodum ben doktor öyle önermişti ama normal alımın dışında çok bi farkını gördüğümü söyleyemem.


  • xatayi  (18.05.11 20:20:23) 
mutlaka TÜM paket bitmeli, bir tanesi bile atlanmamalı. mide koruyucu olan aç alınmalı. çünkü hem midenin yüzeyini koruyucu etkisi var hem de sistemden etki ederek mide asit seviyesini düşürüyorlar. antibiyotikleri ikisini de aynı zamanda alabilirsin. antibiyotikler tok karna alınmalı, güzel bir yemekten hemen sonra gibi. ağzına tadı kokusu vs gelebilir. işte bu yüzden sonuca bakmalısın. kusmazsın merak etme, o kadar etkisi yok. kendini de kusarım diye etkileme. diyelim kustun hapın tamamını gördüysen yeni bir tane al sakinleşince. emin değilsen o dozları almış gibi kabul et. normal yaşantına dön. kusarsan yemekten yarım saat önce metpamid emedur gibi bulantı kesici ilaçlar alabilirsin. bir de tüm ilaç dozların arasında 12 saat bulunmalı. mide koruyucu için de, antibiyotik için de. yani sabah sekiz akşam sekiz mide koruyucu, sabah 9 akşam dokuz antibiyotikler gibi. net oldu mu?


  • bıdıbıdı  (18.05.11 20:25:45) 
Anladım, teşekkür ederim.


  • burberry  (18.05.11 20:34:58) 
[]

Tut ki ÖSS'de coştun?

Soru gayet basit, aslında ÖSS diye bir şey kalmamış olsa da, düşünün ki üniversiteye giriş sınavlarında coştunuz, ilk 100-200 içindesiniz yani. Tercihiniz hangi üniversite, bölüm olurdu?

Soru aslında EA'da sağlam derece yapan kuzenim için soruyorum, fakat FEN'ciler de cevap verirse kafamda bir fikir oluşabilir zira ben de seneye tekrar girmeyi düşünüyorum sınava.

Yurtdışı olur, Boğaziçi olur, tıp olur, hukuk olur bölüm ve sebep verirseniz ( Meslek tercihi ve geleceği açısından da önemli) sevinirim.

(Örn; Galatasaray Uluslararası İlişkiler tercih ederdim, çünkü....)

Öptüm heryerinizden.

 
galatasaray hukuk tercih ederdim çünkü daha iyisi ve daha markası yok.
ama ben ilk 100e giremedim o yüzden boğaziçi yazdım, çünkü kim ne derse desin hala en iyi marka. ayrca en iyi ortam orada.
boğaziçi işletme size yurtdışında pekçok kapıyı açar mesela. keza ekonomi de öyle. artı diğer üniversitelerde bu kadar yüksek kalitede eğitim ve öğrenci bulunduğunu düşünmüyorum. sabancı ve koç ayrıdır ama pek çok orada derece yapıp da burslu okuyan arkadaşım boğaziçi seçmediği için pişman. zaten kendi zamanımdaki ilk 700 öğrencinin yarısından fazlası da boğaziçini bu yüzden ercih ediyor.

kolay gelsin.
  • barkopasa  (16.05.11 17:26:28) 
Bu şekilde meslek seçilmez. Madem istediğim yere girebiliyorum, yapmak istediğim mesleğin eğitiminin en iyi verildiği, mezun olunca gururla mezunuyum diyebileceğim bir yere girmek isterdim. Kuzeniniz ne olmak istiyor?


  • sourlemonade  (16.05.11 17:28:57) 
Diğer arkadaşların da fikirlerini bekliyorum.


  • burberry  (16.05.11 17:33:32) 
gs hukuk. olmazsa boğaziçi işletme vs.

çünkü hem eğitimleri kaliteli, hem markalar hem de yurtdışı kapısını sonuna kadar açıyolar.
  • jangbogo  (16.05.11 17:33:51 ~ 17:34:25) 
@cosmicstring

Meslek seçmiyor kuzenim şimdilik. Açıkçası kendisiyle adam gibi muhabbetim yok, anne babasıyla var asıl. Yeni nesil sadece ders çalışmayı bilen inek tiplemesinden kendisi.

Kuzenimi geçelim, sizin fikriniz nedir acaba bu konuda, kendinizi sınava girmiş düşünürseniz?
  • burberry  (16.05.11 17:34:58) 
O zaman kuzeni boşverin, siz ne olmak istiyorsunuz? Size çalışalım.

Kuzene mühendis olacaksa İTÜ, ODTÜ; başka bir şey olacaksa Boğaziçi, Bilkent, Koç'u bu sırayla tavsiye edebilirsiniz. Bölümler arasında büyük farklar yok.
  • sourlemonade  (16.05.11 17:40:54) 
odtü makina :)


  • ron dennis  (16.05.11 19:17:00) 
okumazdım heralde o disiplin o zeka varken. niye okulda piç ediimki beynimi. gider bi şirkete çaycı olarak girerdim izlerdim sonrada kendi şirketimi kurardım falan.

illa gircek olursam boğaziçinde herhangi bi bölüm. havan olsun

gerçi 1-2 sene okurdum. üniverste görmek lazım
  • bak bi  (16.05.11 19:38:13 ~ 19:39:23) 
usta ea da olursam bilkent hukuk tam bursluya girerdim 450 kaymede veriolar mf olursa da hacettepe tıp ing şu an mı nerdeyim odtü inşaat beklerim :D


  • raskov  (16.05.11 20:14:10) 
mühendislik: odtü, boğaziçi, itü. odtü mühendislikte kral ama istanbul da ayrı bir tercih sebebi boğaziçi için. (odtü neden kral? çünkü mühendislik-egemen bir üniversite ve çok güzel öğrenci toplulukları var)
tıp: ege, cerrahpaşa, çapa (çapa'da okuyan arkadaşım keşke ege tercih etseydim diyor çünkü istanbul'da harcamalar ve kalacak yer sıkıntısı çok oluyor, ege'de ise aksine ilk 1000'dekilere 2 kişilik güzel odalar veriliyor)
ea: koç hukuk, sabancı ekonomi, bilkent hukuk, galatasaray hukuk, boğaziçi işletme, boğaziçi ekonomi, bilkent iktisat (ben hepsine girebileceğim halde boğaziçi ekonomiyi seçtim, sabancı koç olsa daha iyi olabilirdi ama paralı ibnelerle uğraşamam dedim, kıspfmet)

aslında tekrar düşündüm de, ea için saydığım bölümlerinin hepsinin ayrı bi güzelliği var. okulun içindeki arkadaş ortamınlarının hangisinde daha rahat edilecekse o seçilmesi en iyi.
  • duygusal pehlivan  (16.05.11 21:00:28 ~ 21:04:25) 
boğaziçi elektronik.

neden bogazici?
gercekten iyi bir egitim veriliyor, hocalar, hocalarin ogrenciyle iliskileri genelde super.
ilgi alaninda alabilecegin derslerin haddi hesabi yok. sinemadan muzige tarihten felsefeye latinceye varan yabanci dillere ne istersen alabilirsin.
yeri cok merkezi, dagin basi asla degil. istanbulda okudugunu sonuna kadar hissettirir.
klupler, ogrenci faaliyetleri cok aktiftir. cevre yapabilecegin, yine ilgi alanlarinla ilgilenebilecegin ortamin haddi hesabi yoktur.
super bir etikettir. her yerde gecer.
ingilizcen mukemmele yakinsar.
onlarca yurtdisi erasmus exchange programi arasindan kafana uyan birini secip gidip gezip gorup donebilirsin.
muhendislik bolumleri abet akreditasyonludur. yurtdisinda okulun adinin tanimayan yoktur neredeyse (hocalari da oyle). bir referans bile seni dunyanin alaninda en super okullarina sokabilir.
staj veya part time calisma pesinde kosarken, butun endustri senin sehrinde olacagindan, sen de sehrin orta gobeginde olacagindan sikinti cekmezsin.

neden elektronik?
her seyden once, bu bolum sana, "senin dunyada yapamayacagin is yok, elinden her sey gelir" dusuncesini asilar. bunu yaparken biraz iskence cekebilirsin, ama deger. felsefeleri, kendisi de bir elektronikci olan, eski bolun baskani ve muh. fak. dekani, simdiki rektor kadri hocanin soyledigine gore: "biz size ogrenmeyi ogretiyoruz"dur. bu ne demek? her isini kendin yapacaksin demek. arastirmayi, baskasina sormadan once tirmalamayi ogreneceksin demek. bu sirada, armut pis agzima dus bilgi verilmedigi icin zorlanacaksin demek.
super bir muhendislik vizyonun olur, baska muhendislik dallarina kaymak istersen kolayca adapte olabilirsin.
birden fazla disiplini icerdigi icin, ilerleyen siniflarda sectigin opsiyonla kendine bir yol cizebilirsin. illa turkiyede endustride calisicam dersten, telekomunikasyon secersin, yurtdisina gideyim master doktora yapayim ucayim kacayim dersen, ne secsen olur.

kotu yonleri var midir? vardir.
notlar can egrisi sistemi ile degerlendirilir. ulkedeki iq ve hirs acisindan ortalamanin cok ustunde bir insan kitlesinin arasinda olacagin icin, ortalamanin yuksek olmasi icin emsal bir bolume gore daha fazla calismani gerektirir. ama tabii, yeri geldiginde x universitesi mezunu 4.00 ortalamali insanin onune, bogazici ee mezunu 2.5 ortalamali insan gecer (genelde).
okurken zorlandiginda secimine lanet edersin, ama herhalde burada yazilacak her bolumde durum asagi yukari boyledir.
kopya donerse hocalar buna karismazlar, sen kendine yakistirip yapiyorsan bana ne derler. hakkinin yendigini hissedip moralini bozabilirsin.
bolumu sevmezsen, daha dogrusu muhendisligin sana gore olmadigina karar verirsen geri donusu yoktur. cok pisman ettirir.


ea'ci arkadasin icin soyleyeyim. cok para kazanmak, "challenging" bir hayat istiyorsa bogazici isletme yazsin. daha mezun olmadan part time da 3000 civari kazanan arkadaslarim vardi, bunun daha fazlasi da mevcuttur.
  • leci  (16.05.11 22:16:51) 
bogazici isletme olabilir saglam cevresi var mezunlar ve bolum de ekonomiye gore daha kolay diye biliyorum..ama bogazici muhendislik olmaz..muhendislik icin itu-odtu-bilkent ucgeninden biri daha mantikli olur her zaman formasyon acisindan bence.

bogazici isletme, ekonomi ve endustri mezunlari olan bir yerde calisiyorum oyle kimse de ahim sahim super y.disi imkanlarini reddedip gelmis degil ama okul iyi kapilar aciyor bu bir gercek yine de is ortaminda cok fark etmiyor belli bir yerden sonra o yuzden yapmak istedigin ise gore iyi bir universitede o bolumu okumak en mantiklisi.
  • 2pac  (16.05.11 22:39:01) 
[]

Youtube'da ve başka sitelerde video upload ederek para kazanma?

Merhaba sevgili cemaat.

Efendim taa 2007 senesinde hatırlıyorum da Youtube'da video ekleyerek para kazanacaksınız diye bir muhabbet vardı, noldu o iş?

Bildiğim kadarı ile Metacafe şu an böyle bir uygulama yapıyor, onun dışında sizin bildiğiniz, iyi para verir, kaçırmayın diyeceğiniz paylaşım siteleri var mıdır?

öpüyorum her yerinizden.

 
  • sutlu nescafe  (13.05.11 11:38:55) 
youtube'da telif hakki sizde olan videolarla para kazanabiliyorsunuz.
hafizaniz sizi yaniltmiyor, zamaninda south park bolumu bile yapilmisti konu ile ilgili.

  • orcu  (13.05.11 11:53:18) 
[]

Çekirdek, ah çekirdek (Ankara)

Merhaba, Ankara içinde, tercihen Kızılay civarı, çekirdek arıyorum. (Dakota diyorlar sanırım.)

Evet, bildiğimiz çekirdek. TUZSUZ ve KAVRULMAMIŞ olmalı. Hani papağanlara verirler ya, onlardan. Var mıdır nerede satıldığını bilen, gören, duyan? Aramadığım yer kalmıyor sabahtan yatana kadar, yine de bulamıyorum, bi buldurun allah aşkına.

Bu arada kuş için değil, ben yiyeceğim, çok seviyorum yahu. Bir şey olmaz değil mi? Bağırsakta kurt murt?

Hatta resim de koyayım.

Öptüm.

 
büyük kuruyemişçilerde vardır kavrulmamış olanı,eğer kavrulmuş isterim de dersen bim marketlerde bile var bunlardan,bildiğim adı japon çekirdeği.


  • Aslan Yürekli  (10.05.11 11:11:12) 
Yok kavrulmamış arıyorum. Yahu işte hiçbir yerde bulamadım. Büyük market, büyük kuruyemişçi, anlamadım adamlar yok diyor, aktarlara bak diyor. Gidiyorum aktarlara, onlar da kuruyemişçilere bak diyor.


  • burberry  (10.05.11 11:40:30 ~ 11:40:44) 
böyle ayçiçeği şeklinde olan haliyle alsanız?


  • aksasu  (10.05.11 12:29:45) 
semt neresi ona göre bulduralım :)


  • Aslan Yürekli  (10.05.11 12:41:05) 
ünal kuruyemiş'te yoksa hiçbir yerde yoktur.


  • robin crusoe  (10.05.11 12:46:42) 
necatibey caddesinde tahmis diye bir kuruyemişçi vardı yaklaşık 6-7 ay önce oradan almışlığımız vardı


  • primetime  (10.05.11 13:42:49) 
@aksasu, o da olur valla, yeter ki kavrulmamış ve tuzsuz olsun.
@Aslan Yürekli, semt dikmen. Ama kızılay filan da uyar.
@robin ünal'da yok maalesef.
@primetime, tam adres var mı acaba?
  • burberry  (10.05.11 14:29:12) 
tam adresi bilemiyorum, orduevinin karşılarında bir yerde.. internetten telefonunu bulup sorsanız sanırım sizin için daha kolay olur


  • primetime  (10.05.11 15:49:02) 
dikmende kanık kuruyemiş var,ordan al telefon ettim bekliyolar seni


  • Aslan Yürekli  (10.05.11 16:51:54) 
@primetime bakacağım, teşekkür ederim.
@cobongo Ulus son çare.
@Aslan Yürek ciddi misin?
  • burberry  (10.05.11 17:55:23) 
evet ciddiym istersen adres ve telefonunu vereyim :)


  • Aslan Yürekli  (10.05.11 18:28:18) 
[]

Savaş filmi bulana veya getirene 100 bin lira veriyorum.

Şimdi efendim, malum usame bin ladin öldü, operasyon filan canım şöyle bi ortadoğu - savaş - terör filmi izlemek istedi.

ikinci dünya savaşı filan değil, günümüz politkası.

örnek olarak şu filmleri veriyorum; Green zone, traitor, the hurt locker vs. vs.

öpüyorum.

 
  • ucan sincap  (03.05.11 18:42:23) 
body of lies izlemelisin bence...


  • her seyi mizah edebilirim  (03.05.11 18:44:22) 
(bkz: rendition)


  • 1lisan1insan  (03.05.11 18:52:55 ~ 18:53:20) 
@ucan sincap söylediğin film efsanedir tabii, ama daha modern bir arayış içindeyim.
@her seyi mizah edebilirim evet tam da o tarz filmler arıyorum.

go, go, go!
  • burberry  (03.05.11 18:54:55) 
  • xen0mancer  (03.05.11 20:24:58) 
kurtlar vadisi irak
kurtlar vadisi filistin

ahah.
  • emfuzi  (03.05.11 22:01:47) 
dansöz olur mu? savaş ay hesabı akahakaha


  • kelimeyounu  (03.05.11 22:12:42) 
[]

Uçak Bileti - Lütfen Acil

Arkadaşlar 3 Nisan sabahına İstanbul'dan kalkacak Polonya bileti var elimde Lufthansa'dan. Bunu bir 10 gün erteletsem ne kadar kaybım olur? veya "Cancel booking" desem ne kadar kaybım olur?

Bileti 700TL'ye aldım.

Üstte kalırsa ve bilgili arkadaşlar acilen cevaplarsa çok sevinirim. Sağolun.

 
50 euro idi bilet erteletmek yanılmıyosam lufthansa'da, ama biletin tarih ertelemesine uygun mu?


  • madyb  (01.04.11 01:25:54) 
Onu nereden öğrenebilirim acaba? "Cancel Booking" var fakat erteletme ile ilgili bişe bulamadım.


  • burberry  (01.04.11 01:30:58) 
lufthansaya mail atarsan en hızlı o şekilde öğrenebilirsin. bi de help kısmını oku derim. orada bu tip soruların cevabı var. benzeri bi durum yaşamıştım, ekonomi biletim vardı ve mille almıştım bileti ki hatta polonya'ya uçuyodum ve sonuç olarak tehir etmiştim uçuş tarihimi 50 euro ödeyerek.


  • madyb  (01.04.11 01:39:08) 
Teşekkür ederim. Peki bileti tamamen iptal etsem nasıl bir kesinti olabilir?


  • burberry  (01.04.11 01:49:34) 
onu hiç yapmadım bilemiyorum, ama sanırım onun için ekonomiden daha yüksek bi bilet alınmış olması gerekiyor.


  • madyb  (01.04.11 02:15:23) 
dostum telefon açıp soracaksın lufthansa'ya, burada kim ne dediyse yanlıştır.

havayolu her hatta aynı cezayı uygulayacak diye de bir şey yok. ayrıca ceza miktarı biletinin türüne göre bile değişir. o yüzden telefon açıp adını soyadını uçağını ya da rezervasyon numaranı söyleyeceksin sonra peş peşe dizeceksin sorularını.
  • desdinova  (01.04.11 02:23:11) 
elektronik kopyaya bakıvar. orada biletin kuralları yazar. oradan hepsini öğrenebilirsin.


  • trocero  (01.04.11 09:05:01) 
desdinova +1
ayrıca bilet kestirdiğinde en altında not olarak yazması lazım
iptalsiz bilet
iptal halinde 100euro
değişikklik halinde 50euro(sınıf farkı yoksa)

bu gibi..
telefon açman daha sağlıklı
  • Her Yer Kara  (01.04.11 09:07:59) 
[]

Age Of Empires - Win7

Merhaba romalılar,

Şimdi bildiğimiz gibi "aoe 2 conq. exp." oyunumuz windows 7'de renk sorunları veriyordu. Bendeniz bunu hallettim.

Zırhımı giyindim, silahları kuşandım, kalkanımı kaldırdım, oyuna girdim. Oyun başlar başlamaz ne göreyim? Mouse kendi kendine haritanın en üst sağ köşesine gidip duruyor. Aslında giden mouse değil, nasıl anlatsam, mouse sabit fakat sanki mouse ile oynuyormuşum gibi görüntü haritanın sağ en üstüne doğru gidiyor.

Bilen çıkar mı acep, sebebini, çözümünü?

 
F12'ydi yanlış hatırlamıyorsam onun menüsü. F12'ye (10 da olabilir bak) bastığında da hala sağ üste gidiyor mu? Klavyedeki ok tuşları sağ çapraz şekilde basılı kalmış olmasın?


  • g man  (29.03.11 20:30:11) 
touchpad takılı kalmış olabilir mi?


  • zawisza  (29.03.11 20:37:33) 
hayır touchpad veya tuş değil. aeo dışında hiçbir şeyde böyle bir sorun çıkmıyor. oyuna girer girmez o yöne doğru gitmeye başlıyor. zaten mouse imleci benim kontrolümde.


  • burberry  (29.03.11 20:39:33) 
[]

Sorun midede mi?

Merhaba doktor veya sağlıkçı abilerim ablalarım. Size danışacağım şey midemle ilgili.

Efendim bendeniz zaten midesi çok hassas olan bir insanım. Böyle sürekli yanar, asit çoğalır, beni bir kuru talcid'e muhtaç kılar, hemen üşütür, bulanır garibim. Son iki senede iyice arttı, ömrü hayatımda toplam 3 kere istifra eden ben, şu son iki senede en az 5-6 kere ettim.

Herneyse, konuya dönelim. Dün gece kıçımı koyduğum yerden telefonu elime alıp bir adet Steakhouse Menu sipariş ettim Burger King'den. Afiyetle yedim söylemesi ayıp. Sonra bir film açtık, izledik, bir iki paket doritos tükettik. Gece 3 gibi yatağa geçtim.

Saat 4 bucuk gibi birden uyandım. Midemin asitle dolu olmasına alışığım fakat bu kez çok farklıydı. Kusma refleksiyle lavaboya koştum, kusamadım, tuvaletim geliyor gibi hissettim, yapamadım. Deli gibi üşümeye, soğuktan tir tir titremeye başladım. Kız arkadaşım geldi yanımda, rengime baktı, tebeşir gibi. "soğuk soğuk terleme" terimini tam anlamıyla yerine getirdim. buz gibi fakat terden sırılsıklam.

yani aynı anda şu belirtileri gösteriyordum.
*kusma hissi (bulantı ve kusma yok) ve tuvalete girme ihtiyacı,
*üşüme, titreme, rengin atması,
*kalp çarpıntısı,
*güçsüzlük, halsizlik

sonra kendi kendine geçti, uyudum. sabah uyandım, gayet sağlıklı hissediyordum. bir paket peynirli çizi yedim. tekrar başladı. yine kusamadım, yine tuvalete giremedim.

nane-limon yaptılar, içtim, yine kusamadım, ki normalde kokusu bile beni benden almaya yeter böyle durumlarda.

sonra ayaklarımı kalorifere dayadım, yarım saat kestirdim, uyandım, gene geçmişti.

yarın doktora gideceğim. fakat şimdiden sizlere sormak istedim. nedir bu yahu? zehirlenme desen kusmam lazım, üşütme desen, karın ağrısı yok, bulanma yok. tansiyon desen, mide ile alakası yok desen, e ağzıma birşey koyar koymaz başlıyor, kalbim midemde atıyor sanki. birşey yemiyorsam sorun yok yine. bu yüzden ağzıma lokma koyamıyorum. bi yardımcı olun allah aşkına.

öpüyorum.

 
bişe çıkmaz psikolojik der yollar doktor psikolog dolaşırsın.kusma hissi gelse bile tuvalete gitme sallama geçer alkol al felan vs.


  • beckett  (28.03.11 18:26:19) 
bikere bende arkadaşla kişi başı 2 köfte burger menü yemiştim. üzerinede evde sucuk yemiştim. gece bende aynı şekilde uyanmıştım titreyerek. grip olduğumu sandım. parasetamol içeren grip ilaçları aldım. 3-4 gün boyunca bu titreme sürdü ama grip üşütme gibi deil öyle olduğumu düşünüyordum. o yüzden grip ilaçlarına abandım. sonra bilinxcimi kaybedip gözümü çapa acilde açtıydım (bu kısmı yediklerimle alakalı deil parasetamol çok fazla almışım karaciğer iflas etmiş). vardı bişeyler o titremede ama çözemedim. milletde doktorlarda gribe yordu. sen kesinlikle bi doktora git. ciddi bişey olduğunu düşünmüyorum ama kesin git nolur nolmaz


  • rereroro  (28.03.11 19:03:48) 
evet yarın ilk iş gideceğim doktora. gribe benzemiyor gibi, mide üşütmesi olabilir mi diye düşünüyorum.

umarım bu gece adam gibi geçer.
  • burberry  (28.03.11 19:30:30) 
ufak çapta zehirlenme oluyor sanırım bu. işin garip yanı çevremde birçok kişi de, bu ara yaşıyor bu rahatsızlığı. geçen gün benim de midemde inanılmaz bir bulantı, karın ağrısı, kulaklar ateşten yanıyor ama soğuktan titriyorum. midedeki rahatsızlık verici şey, her neyse bir türlü atamadım vücudumdan. atamadıkça da halsizleştim. en sonunda kusarak ve 14 saat uyuyarak kendime gelebildim fakat ertesi gün, kahvaltıyla beraber yine aynı belirtiler kendini gösterdi. doktora gitmedim ben de henüz ama yine tekrar edecek diye hiçbir şey yiyip içemiyorum.

dipnot olarak, bahsettiğim bulantıyı ve mide rahatsızlığını en ağır yaşadığım günlerden birinde steakhouse yemiştim ben de. bir süre burger king'e uğramamak gerek sanırım.

geçmiş olsun.
  • falandankorkmamfilandankorktugumkadar  (28.03.11 23:32:21) 
burger ile ilgili bir sıkıntı olabilir öyleyse. Berbat bir durum tek kelimeyle.


  • burberry  (29.03.11 00:19:13) 
[]

Ankara'da nereden Zloty bulabilirim?

Bir hafta sonra yapacağım Polonya gezisi için yaklaşık 500 Zloty bulmam gerek. Sakarya'daki döviz bürolarının hepsine sordum fakat bulamadım. Önereceğiniz bir yer veya Zloty sahibi olup satmak isteyen tanıdıklarınız varsa yardımlarınızı bekliyorum.

Öpüyorum.


 
Öneri; Havaalanlarında olması lazım DÖviz bürolarında. Gİderken havaalanında bozdurabailir alabilirsin.

Veya en kolayı bir miktar parayı dolara çevir, Polonyada zloty yaparsın tekrar??
  • efrasiyab87  (27.03.11 14:31:21) 
Havaalanı cepte olan bir alternatif ancak kur farkı yüksek oluyor. Dolar konusunu araştıracağım, sağolun, önerilere hala açığım.


  • burberry  (27.03.11 14:47:40) 
Hocam euro da olur dolar da al git indikten sonra indiğin şehirde bozdur. hava alanları adamı öpebilir. :))))


  • kadim kishi  (27.03.11 15:40:47) 
[]

Pc oyunu arıyorum.

Merhaba arkadaşlar. Dün "mongol" isimli cengiz han'ı anlatan filmi izledim,oldukça da etkilendim ve ondan sonra içimde şöyle bir istek oluştu.
bir oyun arıyorum. grafiklerinin mükemmel olması gerekmiyor. ancak eski zamanlardaki havayı bana çok iyi verebilmesi lazım.oyunun konusunun ve türünün ne olduğu fark etmez fakat tercihen strateji iyi olabilir.
dediğim gibi önemli olan o atmosferi verebilmesi. mesela haritası küçük olmasa age of empires'taki genghis khan scenario'su çok iyi bir örnek olabilirdi. öyle orduların çok büyük olması filan önemli değil. aoe'deki gibi 40 kişilik de olabilir.

evet çok malım adam gibi anlatamadım ama belki içinizde bu özürlü anlatıma rağmen güzel öneriler verebilecek bir genius çıkar.

 
barbarian invasion kesinlikle. kavimler göçü temalı zaten.


  • baldur  (26.03.11 16:34:54 ~ 16:57:58) 
Shogun Total War 2 çıktı; daha çiçeği burnunda.
Tam tarif ettiğin gibin bir oyun sanırsam.

  • pangea  (26.03.11 16:47:23) 
[]

Film Önerisi

Merhaba, içinde mutlaka "zengin adam" olan, "macera" filmi arıyorum. Örnek olarak Iron Man serisini verebilirim. Aradığım şeye cuk oturacak bir örnek. adam zengin, süper bi hayatı var ve kahraman. bu tarz filmler. anlatabildim umarım.

öpüyorum.

edit: illa kahraman olması gerekmiyor. ama olsa da olur.

 
batman filmleri geldi aklıma ilk.

(bkz: batman begins)
(bkz: the dark knight)
  • just overjoyed  (24.03.11 21:52:31 ~ 21:53:42) 
evet batman da süper bir örnek ama izledim onları da. :/


  • burberry  (24.03.11 21:56:43) 
  • eski usul mat  (24.03.11 22:00:15 ~ 22:00:32) 
kevin kostırın bifilmi vardı bak seri gatil felan o kral


  • beckett  (24.03.11 22:16:48) 
james bond serileri, bayağı götürür seni:)


  • invicta  (24.03.11 22:50:37) 
Çok zenginlik üzerine kurulu olmasada hali vakti yerinde adamlar :D

Resident Evil serisi
catch me if you can
the tansporter serisi
the mechanic
crank
I Robot
İTALYAN İŞİ
Live Free Or Die Hard
  • taqster  (24.03.11 22:52:27) 
transporter serisi
italyan işi
Entrapment
  • mhm  (24.03.11 23:37:32) 
Bucket List


  • pposeidon_1  (25.03.11 10:20:56) 
green hornet var. yeni.


  • cry baby  (25.03.11 10:46:04) 
12  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.