Ekşi Duyuru

termal e gidin dostum araba varsa deniz otobüslerinin ordan tabelaları takip et yoksa yine deniz otobüslerinin ordan minübüse binersiniz. mutlaka termale gidin bir görün orda atatürk köşkü mide suyu göz suyu aşıklar merdiveni vs bir sürü görülmelik yer var. eminim memnun kalacaklardır.

1- termale gidin gezin birde atatürkün evi var termalde orayı gezin
2- samanlı köyünde satır köfteyi çok övüyorlar ama ben henüz gidemedim bilmiyorum.
3- yürüyen köşkü görün derim.

www.youtube.com olabilir mi ?

inciswf.com

bunu whatapp den nasıl göndereyim ? gerçi face i hala vardır ama.

hacı kızın huyunu suyunu bilen sensin neyse ona da güvenemezsin ya. ters bir etki yaratabilir. bence kendini affettirecek bir şeyler ayarla ben böyle böyle yaptım ama sana bi kutu nutella aldım de. ya da hoşuna gitmiştir böyle komiklikler şakalar falan bilemezsin

@bidk yazdım gitti. haha iyimiş.

kız çıkarcı biriyse neden hala istiyorsun? çok mu güzel? ingilizcesi de kötüymüş?

o kızdan umudu kes.

nefret suçu olmadığı sürece sorun yok. şahsıma edilen küfürlere de takmıyorum. kendi kalitesidir küfredenin.

küfür / hakaret düşünce özgürlüğüne girmiyor bence. özellikle birine gidip hakaret edenlere ( demet akalın vakası gibi ) de gıcık oluyorum, oh iyi olmuş diyorum. evde arkadaşınla şakalaşırken küfür edebiliyorsun diye bana bunu yapma hakkın yok.

bence nefret suçunun da dava edilmeye değer bir tarafı yok. büyük bir medya şirketinden yayılan iftiralar ve tabi çok organize bir örgütün direktifler verip suça teşvik eden bir yazısı ise farklı ama bence geniş bir açıdan bakılırsa dünyada hemen hemen herkes bir şekilde nefret suçuna ortak. en idealist takılanlar bile. çingeneler, yahudiler, siyahlar veya asyalılar etc eminim herkes zamanında bir ton laf etmiştir bu insanlar hakkında.

küfür bir düşünce midir ki özgürlügü olsun ben bu kismi anlamıyorum.

evet bir özgürlüktür. bir insan sırf başbakana küfrettiği için 11 ay hapis cezası almamalı diye düşünüyorum. başbakanın kendisi hergün alevlilere, rum afedersinlere, ateistlere küfrediyor.

Küfüre özgürlük verebilirsin ama bunu düşünce özgürlüğü ile bir baglantısı yok.

Küfrün amacı karşındakinin onurunu gururunu kırmak, rahatsızlık vermek. Düşüncenin bir onur, yada gurur kıracak yanı yok.

Bir şeyi birileri illa yapıyor diye o eylem ayrı bir deger ya da yer kazanmaz. Eylem degerini ve anlamını kendi üzerinde taşır.

küfür ve hakaret bir fikir değil, saldırı.

saldırının da özgürlüğü olmaz, başkasının özgürlüğünü tehdit ettiğin yerde kendi özgürlüğün sınırlanır - hayat bilgisi dersi tanımı -.

tanımadığı insanlara küfür etmemeyi insanlar öğrenmeli. nasıl ki biri sizi darp ederse onu dava edersiniz, küfürde de aynı şeyi yaparsınız, bence yapmalısınız da imkanınız da varsa.

dusunce ozgurlugu ve ifade ozgurlugu ayri seyler. kimse kimsenin dusuncesine gem vuramaz.
turkiye'de olmayan ifade ozgurlugu. kimse rahatca karsit dusuncesini tabiki hakaret boyutuna varmadan dillendiremiyor. ayrica internette yazilanlara tepkisiz kalabilirsin ama biri karsina cikip ana avrat dumduz gittiginde de ben sallamiyorum o onun ozgurlugu diyebiliyor musun? gercekten ifade ozgurlugune saygin var mi?

var ama stockholm'e gitmek lazım yine de.

soru bu kadar belirsiz sorulursa cevap da öyle olur. "görmüşler" o kadar genel ki insanın direk kimin görüdüğünü sorası geliyor. burada cinsiyet bir şey farkettirmez bence.

evet erkeğim.

Bu soruya ne cevap verirsen ver zaten şüpheli görünüyorsun. Alakası yok.

kadınım.
kesinlikle ilk tepkim kim görmüş olmaz :)

görüşmemem gereken biriyse mesela,
-oha saçmalamasınlar diye başlarım cümleye

yani yalan olmadığını düşün mesela.

atıyorum mahallede melis diye bir kız var. hayatında kızla konuşmuşluğun bile yok. geldi karın sana "seni melis'le falanca cafe'den çıkarken görmüşler" dedi. ne cevap verirsin abi ? soru saçma @eter'in dediği gibi. hayal ediyorum. yalan söylemeyecek olsam da "kim görmüş yaaa" derim direk.

kablo net diğerlerine göre daha pahalı ama adil kota yok
www.turksatkablo.com.tr bende superonline 16 mb 59 milyon yada 69 olabilir burada 5mbps 69 milyon ama dediğim gibi adil kota yok
birde müşteri hizmeti çok iyi en azından buradakiler iyi diyebilirim ist /avcılar

Uydunet/kablonet olayını çok iyi araştır eğer geçmeyi düşünürsen. Çünkü bazı bölgelerde rezaletler yaşanırken, bazı bölgelerde çok iyi hizmet veriliyor. Stabil hizmet yok yani.

Ha tabi bulunduğun bölgede bu hizmet hiç verilmiyor da olabilir.

araba değil dostum o asansörün kabininden bahsediyor. geri kalan kısmı anlamışsın zaten yüzüğü takılıyor ve...

klas bir metin. sevdim.

car = asansör kabini.

türkiye - 27 temmuz 2012
www.imdb.com

27 temmuz 2012.

not: yok hacı ben profesyonel red kit gölgesi oldum duyuru sayesinde :)

mustafa kemal'in ismet paşa'yla, celal bayar'la cumhuriyeti kurduktan sonra kürt meselesi üzerine bahçe, bahçıvan, çiçekler üzerine bir olayı var, boşverin entry'i onu okuyun.

Aradığınız servis ortak mı bilmiyorum ama Bosch ürünleri ile Siemens ürünleri aynı. Bosch servisi yapabilir..

biraz ingilizce bilmeme rağmen ben de tam anlayamadım hızlı konuşmasından ötürü ama durum şöyle sanırım.

sahnedeki bir adam irlanda politikasını pek bilmediğini söylemiş. seyircide sessizlik olmuş. birisi bahse varım ki bilmiyorsundur filan demiş. sonra sahnedeki adam "irlanda politikasını pek bilmiyorum ama tek ve birleşmiş bir irlanda olsun" demiş. herkes alkışlamış filan. sonra adam devam etmiş, "tek, birleşmiş ve britanya yönetimi altında bir irlanda olmalı" demiş.

sanırım bu kadar kötü anlatabilirdim :D ama anladınız sanırım.

evet güzel anlattınız. buraya kadar anlamıştım aama sonrasını anlamadım ben de. pasaportum var oralıyım falan ama burada egitim aldım sonra sdiflkaifldkislkfa. ne diyor anlamadım.

venison's deer isn't it?

venison is dear, isn't it?

yorumlar kısmında bayağı bir tartışılmış ne dediği. bir örnek venesse deer isn't it? demiş. ne bu şimdi, ayrıca hiç de komik değil yerel kültürdeki karşılığını bilmeyenler için. buna benzer bir yorum da vardı.

isin esprisi herhalde deer-dear fonetik benzerliginde yatiyor, venison = geyik eti

benim anladığım kadarıyla deer ile dear kelimeleriyle oynuyor. venison geyik eti(deer) ve pahalı bir et. dear da pahalı anlamına geliyor. yani venison geyik eti değil mi? ya da venison pahalı değil mi? gibi anlamlar çıkarılabiliyor. bence de komik değil.

vücut ağırlığı belli bir noktaya kadar gayet yeterli, arnıld değil de bred pit vücudu yapmak istiyorsan şınav, mekik ve illaki barfiks yeterli olur.
yalnız evde çalışmanın handikapı bacak çalışmanın zorluğu onun için de sittin tane video var youtube'ta onlara bakabilirsin veya kısaca p90 dene p90x'in aletsiz versiyonu kendisi.

5 kg yetmez bence. 39 tl'ye toplam 24 kg aldım ben. şimdilik 9,5+9,5 çalışıyorum. sana da tavsiye ederim. ha bir tane de kapı barı al 10+15 tl filan. yeter.

Yemene de dikkat et

boy kilo ?

Sağlam yemen lazım sadece yüzmeyle olmaz.

Ve şınav , mekik dambıl bunlara da çalışman gerek.

yüzmeyle vücut çok yavaş oluyor farkı 1.5 2 senede falan görebilirsin.
ama senin sırtını açar,omuzlarını genişletir 6-7 ayda iyi beslenirsen.görüntün daha estetik hale gelir o ayrı.
fitness gibi nispeten kısa süreli etki eden bir spor değil.

ayol daha ne fit olacaksın? fitmiş hıh sen fit değilsen ben filim :(
kaslı olmak istiyosan arnord şıvayzenegır (nasıl yazılıyorsa) ona sor adamın kafam kadar kasları var

bende aynı amacla havuza baslamıstım. kası bırak kılomdan oldum ^^ (72 kılodan 68'e) ^^

yüzme ile kaslarıın belli olması zor. ama güçlü bir vücudun olur o ayrı.
vücut geliştirmede her kası ayrı ayrı çalıştırıyorusun.
yüzmede hepsi bir uyum içinde çalışıyor.

hocam bu şartlar altında cihazın müdavimi sen oluyorsun, bu cihaza benzer bir cihaz arıyorsan "muadili" olacak.

feto ile ters düştükleri için. çoğu fetocu savcının yetkilerini ellerinden alıp görev yerlerini değiştirdiler.

edit: +bu tutukluluk işi önümüzdeki seçimlerde başlarına bela olabilir. keza fetocularla aralarındaki savaş kızışıp ayyuka çıkmaya başladığından beri kendi seçmenlerinin de kafalarında soru işaretleri oluşmaya başladı zannımca veya zaten var olsalardı bile takmıyorlardı, şimdi sorun olabilir dediğim gibi.

ayrıca şöyle son 2 ayı tararsan yüzlerce emniyet amiri ve polis doğuya sürüldü. bunların alayı fetocu. tayyip gücü paylaşmak istemiyor.

çok iyi çok iyi. bu konu hakkında başka şeyler var mı ? ben bilmiyordum doğuya sürülenleri mesela.

feto olayına bende katılıyorum. + birde terör konusunda çözüm için tayyip'i kandırdıklarını düşünüyorum.yani sen şu ergenekoncuları , kck lıları çıkart bizde terörü bitirelim gibisinden.

edit:bilmeyenler için aldığım bir analizi paylaşayım.polislerin yaklaşık %60'ı fetocu , ama bunların çoğunluğu güç değişince hemen dönecek tipler.
(istihbarat üst düzey sayılabilecek bir polis tanıdığımdan)

akp kocaman bir yalan , ne zaman anlamlı birşey yaptı ki ?

gundem.milliyet.com.tr

2. sorunun cevabı evet, ciddi ciddi CV'sine yazanlar var, ilk soruyu ben de merak ediyorum, pahalı olunca kaliteli oluyoruz filan mı nedir?

damak nestle'nin, diğeri ülker'in.

mercedes de dört teker, şahin de dört teker bu fiyat farkı neden gibi bir soru olmuş.

damak, nestle'nin. diğeri ülker.

1- damak'ın ismi var. başka da bi sikimi yok aslen. nereye 1.75, 2 buçuk-3 liraya satıyorlar. 80 gramlıklarını.

2- facebook'ta iş bilgilerine filan ekşi sözlük yazarı yazmaktan daha beter değil bence.

2. eğer işveren olsam, dalga mı geçiyon sen deyip postalarım o adamı. hani sözlükte yazar olabilmeyi bir marifet olarak nasıl görebiliyorlar anlamıyorum.
o zaman benim 3 tane sözlük hesabım var. bu mantıkla kesin işe alırlar beni.

2. CV'de ekşi sözlük yazarı olunduğunun belirtilmesinin ne gibi bir sakıncası olabilir ki? Aksine interneti aktif olarak kullanabildiğinizi, ayrıca bazı konularda söz sahibi olduğunuzu ve bir şeyler karalayabildiğinizi göstermek açısından bu bilgiyi CV'de göstermek faydalı olacaktır.

2. evet. var öyle ezik yazarlar. facebook ve twitter biolarından da görülebilir.

Dostum biz buna büyümek diyoruz çocukken daha sınırsız düşünebilirken ne yazık ki git gide kurallar çerçevesinde daralıyor zihnimiz.Seninkilerle benzer olmakla birlikte bende gitgide zekamın düştüğünü hissediyorum :D

Fayda eder mi bilmem ama,geri getirmek için çocukken yaptığın şeyleri tekrar yapabilirsin kumda kale yapmak falan değil demek istediğim o zaman yaptığın ilginç gelen şeyleri.

(bkz: herkesin küçükken çok zeki olması)
(bkz: ilkokulda zeki olup üniversitede aptallaşmak)
(bkz: küçükken başarılıyken büyüdükçe sıçıp batırmak)

simdi tam bir hayal kuracakken bir seyler durduruyor seni, ogrenilmis limitler diyelim buna. mesela siradisi bir senaryo hayalini kuracak olsan bile hadi ya ordan diye kendini durduruyorsun bilincsizce.

o limitleri gozardi edersen hayal gucunu artirabilirsin, diye dusunuyorum.

shea'ya katılmakla birlikte bunun bir yanılgı olduğunu düşünüyorum. çocukken hayal gücü daha sınır tanımazken bilgi dağarcığı daha dar oluyor. aslında bilgi dağarcığı arttıkça hayal gücü sınırlanıyor belki, çünkü hayal kurmaya yerin kalmıyor.

@cro magnon'u görüp arttırıyorum. belki de küçükken kurduğun hayaller çok matah geliyor sana ama bilgi arttıkça aynı kapasitedeki hayaller sıradan gelmeye başlıyor. aslında hayallerin çok farklı kulvarlarda değil sadece senin onları algılayışın değişiyor.

@saqopanner doğru demiş, küçükken yaptığın şeyler hep yaratıcılıkla alakalıydı, senaryolar yazar, eserler yapardın. şimdi de öyle yap. kumdan kale olmasa da kil şekillendir, fotoğraf çek, hikaye yaz. madem o garip kafayı istiyosun mantıklı şeyler yapma, fantastik yaz, çocukça yaz hatta çocuk kitabı yazmayı dene. yazar olacak değilsin sadece kendini eğlendirmek için. ama bence en güzeli müzik, ekipmanın ve yerin varsa resim. üniversitedesin, saçma çılgın düşüncelerin, garip müziklerin, alakasız tartışmaların cirit attığı bir ortam.

yemeden önce

edit: cok özürlü gibi yazmısım vicdanım el vermedi:) sabahları bos mideyle yuzmen daha saglıklı senin için cünkü yediğin yemeğin sindirilmesi gereken bi zamanı war ve sen o zaman diliminde yüzme gibi bi eylemde bulunursan kramp girebilir..

önce yüzmen gerekiyor sanırım. yedikten sonra yüzersen kramp girebilirim. emin değilim tahmini ama. yüzdükten sonra deli gibi acıkmakta çok güzel oluyor hem. :)

Zevk olsun diye yüzüyorsanız çok fark etmez ama stilli ve spor amaçlı yüzüyorsanız yemekten sonra yapın.Yüzücüler deli gibi karbonhidrat yedikten sonra girerler havuza.

zevk için değil aslıdna vücut geliştirme için ypaıyordum. en iyisi yedikten sorna yapayım. en iyi karbonhidratlar da poğaça simitten alınır değil mi ? hadi bu son sorum bu akşam.

Hamur ürünleri ve makarna.Ekmeğe yüklenebilirsiniz.Tam buğday olsun yalnız.(bkz: ekmek katkı maddesi)

şimdi ac acına yüzülmez enerji gerek. karnın şiş de yüzülmez. o zaman 7-8 gibi bomba gibi bi kahvaltı yap abi. 1-2 saat içinde sindirirsin yediklerini sonra da hoop yüzmeye. arada tuvalete de gidersen iyice bi hafiflersin.

yemekten sonra yüzersen kramp ve boğulma riski artıyormuş, ayrıca mideyi kaldırır derler.
health.howstuffworks.com

yemekten en az 1 saat sonra yüzmelisin. eğer o kadar olmuyorsa çok hafif beslenerek veya enerji içeceği içerek yüzebilirsin mesela. ya da yüzdükten sonra ye.

dendiği gibi enerji de gerekecek, iyi bir kahvaltı edip üstüne en az 1 saat verdikten sonra yüzmek en iyisi o zaman.

Performans kasıyorsan, sadece hızlı sindirilen karbonhidratları yükleyip, dalacaksın. Yağ kesinlikle almayacaksın, sindirimi uzatır, kan mideye çekildiği için de kriz riski var.

e ayarla raporu işte niye ayarlamıyorsun? bir ikinci alternatif de hocayla görüşmek olabilir.. neden bunları denemeden kestirip atıyorsun ki? bu hayalin madem, gitsene peşinden sonuna kadar?

çünkü olmayacak bilyiorum. sahte rapor ayarlamak imkansız. hocayla görüştüm zaten rapor diyor. . ya lütfen umut vermeyin artık . öldü umut ölü kalsın daha kötü üzüntü veriyor.

tanidiginiz doktor filan yok mu? ne bileyim ya da arkadasinizin arkadasi filan vardir belki..tum yollari denemeden nasil kestirip atiyorsunuz ki??

hangi sehirdesiniz bu arada?

niye sahte rapor ayarlamak istiyorsunuz? gidin bir hastaneye, durumu anlatın, verirler 2 günlük rapor, ne olacak?
ben de zamanında ingilize vizesini unutmuştum, gittim hastaneye, kbb'den "akut başdönmesi nedeniyle 2 gün istirahat" aldım.
ps: aile hekimine de gidebilirsiniz.

aile hekimi kesin verir.

şehir?

bazı aile hekimleri çok inatçı oluyor. eğer daha önce aile hekiminiz ile görüşmüş iseniz ona göre konuşun. durumu biraz acındırarak anlatırsanız verir. yoksa ishal oldum diyebilirsin.

benimde başıma benzer bir durum geldi. ishal mazeretini kullanmıştım ve gittim bir şekilde ayağımı burktum. şişti böyle ayağım. gittim gösterdim 3 gün verdi.

9 haziran için bana rapor lazım. 9 haziran günüydü sınav.

Dostum parasını bastırırsınız alırsınız.

hemen acilden filan giriş yapsan olmuyor mu?

olmuyor malesef.

insan sınavını unutur mu ya. Madem o Kadar önemliydi senin için unutmasaydın. şimdi burda ağlamak niye?

Ben senin tam olarak ne yapacağını anlamadım. Şu anda bir vakıf üniversitesinde okuyorsun. Başka bir üniversiteye (devlet?) yatay geçiş mi yapacaksın? Seneye yapamıyor musun aynı şeyi?

ben olayı anlayamadım, şimdi sen hukuk okuyorsun ve inklaptan kaldın, bu dersten kalınca hukuk fakültesine giremiyor musun nedir? lisede misin? yök ne alaka onu da anlamadım

dostum bazı hastaneler geçmiş güne rapor veriyor. Bende 1. sınıfta inkilap sınavına girememiştim, hastane bunun için 200 lira istemişti, vermek yerine dersi alttan aldım.

siz simdi hangi fakultedesiniz?ne okuyorsunuz?herhalde 2 yillik adalet meslek yuksek okulundan hukuk fakultesine gecis yapmak istiyorsunuz.baska turlu nasil olacak anlamadim.en makulu bu geldi.

imkansız

ayarlanabilir sanırım. lisede almıştım gerçi 10 sene geçti neredeyse ama o zamanda merkezi pc sistemleri vs vardı.

sahte yapacan mecbur hicbir doktor vermez cunku kayda geciyor sahtekarlik olur sahte yapsanda gercekciyse kimse sallamaz

İki türlü de bir buçuk- iki saat sürüyor.
145T yap en azından aktarma yapmayarak kalabalık ve sıcak ikilisinden kurtulursun.

tabiki metrobüs ve metro. trafikten etkilenmiyorlar en azından çoklukla..

sanırım ben 145t yi tercih edicem. metrobüs çok kalablık olucaktır.

ama 145t ile gidersem topkapıdaki haliçteki trafiğe yakalanmam mı ?

her türlü metrobüs ile. bak ben beylikdüzünde oturuyorum ikisini de ilk zamanlar farklı saatlerde test ettim her türlü metrobüs diyorum.

5-10 dk fazla olsun ama tek vesait olsun seçeneği daha iyi bence . Bu sıcakta üst geçitle , inip binmeyle uğraşma derim .

Beylikdüzülü bir vatandaş olarak eğer işim acilse avcılar+metrobüs+cevizlibağ dolmuş yapıyorum. Yok işim acil değilse 145t'ye binip serin serin müziğimi felan dinleye dinleye gidiyorum. Seç beğen al, zamanına ve moduna bağlı.

neyle ilgili tavsiye istiyorsun dostum, onu açıklamadan ne diyelim ki sana ? isveçli kızlara yumul mesela, çok güzel olurlar.

oradaki yaşam hakkında

çekeceğim soğuk havalar hakkında

oranın kültürü ?

gitmeden önce almam gereken mesela üst baş pahalı mıdır gitmeden önce alayım mı gibisinden ?

avrupa gezisi sırasında görmem gereken yerler

isveçte görmem gereken yerler ?

soğuğu fenadır mesela, termal içlik denen şeyler satılıyor onlardan al derim. üst başı bilindik markalardan alıyorsan genelde fiyat farkı olmaz.

Benim tavsiyem kışlık alışveriş için şimdi gidip kayak montlarına bakman. Almanyadayım ve bu kış -22 dereceyi gördük. Sene başında VOLCOM'un 15.000 MM bir montunu aldım ve tişört-kazak yeterli oldu. İçlik mutlaka al. Özellikle pantolon içliği. 4-5 tane. Decathlon'da var.

İstiklal, Beyoğlu

iş merkeziyse, iyi çalışmalar çok ortada bir laftır iyidir.
Ev gibi bir yerse, iyi günler iyidir yeterlidir.

ben iş ortamında da apartman ortamında da her yerde iyi günler/iyi akşamlar derim.

evet ben iyi günler diyorum.

girerken merhaba
çıkarken iyi günler/iyi akşamlar/iyi çalışmalar/iyi ....

"iyi" yerine "hayırlı" da gelebilir.

evet. akşamsa da iyi akşamlar.

bana birisi asansörde iyi çalışmalar dese suratına öküz öküz bakarım, iyi çalışmalar ne lan? merhaba ve iyi günler/iyi akşamlar denir. iyi çalışmalar ofisten, iş yerinden çıkarken denilir.

ben hiçbir şey demiyorum, öküz gibiyim. mutluyum ama.

iyi çalışmalar adam asansor icerisinde calisiyorsa (hani asansör görevlisidir filan) uygun olur gibime geldi. ya da ne bileyim eleman elinde camsille aynayi siliyordur filan. gerci ona da kolay gelsin denir. inene kadar bekleyemedin agzimiz burnumuz camsil oldu da denebilir.

ben de kafama göre iyi günler ya da iyi çalışmalar diyorum ofis asansöründe.

"çıkıyorum, korkma" ya da "wessago kaçar" diyebilirsin...

şaka bir yana "iyi günler" en geneli sanırsam. günün zamanına göre "iyi akşamlar"a da çevirebilirsin.

sourlines hava yolları... herkese küfür saçmış şikayetler vs vs.

eheh:) silmeyeydin keşke cevabını, parıl parıl parlıyordu duyurunun altında?

bu arada herkese küfür etmedim, hakaret bile etmedim esasında, yaptığım ahlaklı birşey değildi lakin beni o psikolojiye sokan eller utansın.

Ben erişebiliyorum:
(git: 418833)

Bugün bakındım o duyuruya, duyurunun altında adamı anlamayan hatta adamla aynı görüşte olup da hala mallayan bir güruh vardı. Normaldir bence cinnet halleri.

KFC nin kurucusu

en.wikipedia.org
göreceğiniz gibi aynı foto.

Yanlış hatırlamıyorsam, bir kaç ay önce, Acun söylemişti hala birlikte çalıştıklarını.

hala beraberiz gibi birşeyler. demişti .

www.youtube.com böyle ve www.youtube.com böyle sıçıyolar
fak www.youtube.com böyle de doğuyolarmış... (lan onlar yumurtlamıyo muydu? ne iş?) :s

@yug toreni,
boa yılanları dışında hepsi yumurtlar, onlar da ovovivipar canlılar zaten, yumurtalar anne karnında gelişir.

@wessago
yılanlar da kuşlar gibi işemez, ureyi katı halde dışarı atarlar, dışkılarının sonlarına doğru olur vs.

ohooo ahah şaka mı bu :d izleyin bence daha iyi

@leadri tabi abi farkındayım. bütün türk dizileri öyle. ilk bölümde yabancı sanat yönetmeni olduğu için muhteşemdi diğer bölümlerde bariz düşüş var. ben izlemekte kararsızım izlemeyebilrim. sadece neler oluyor öğrenmek istiyorum.

@rosebush bilmiyorum. bence bu dizi de arka fonda müziğin çalıp karakterlerin birbine uzun uzun bakarak aşırı abartılı duygusal sahnelere yer verilen ezel kurtlar vadisi muhteşem yüzyul benzeri bir dizi olucak.

ecevitin babasi bilali tehdit ederek isten para kaldirmaya calisti kaldirdida ama ecevit ogrendi ve babasini polise ihbar etti.gurur hapisten gazanfer cikti.hani su aci hissetmeyen parmaklarini yiyen cocuk.aslinda olayin ayrintisi var ama yazmaya usendim.ibo olmedi.takoz artik ibo ve bilali biliyor ama hapishaneden oldugunu bilmiyor

daha da bozmaz dedik, daha da bozdu.
sen boşver onu. Orjinalini izle veya nebilem İhsan oktayın suskunlar'ını oku çok daha fazla eğleneceksin.
Valla bak, söz...

bu dizi en başından beri bana çok amele geliyo ya. böyle sürekli normalin 9999 katı yapmacık bir dram var. dertten kederden birbirinin göğsünü yumruklayan karakterler, böyle bir "ahey ahey" tarzı, sırf bölümü kurtarmak için sonlara serpiştirilen uyduruk, mantık dışı twistler, flashbacklerde güya bizi ağlatması için doğal oynayan bebeler falan.. arada bir özetlere denk geliyorum o bile yetiyor içimin şişmesine. vakit kaybı.. 9'da başlıyo 11 buçukta bitiyo bi de bu türk dizileri. illa ekran bağımlılığınız varsa gidin her akşam bi film izleyin. yönetmen filmografilerini bitirin. vizyonu takip edin. oyunculara göre gidin.. ayda 30 film eder ya.. hem de daha dişe dokunur bir şey yapmış olursunuz. insanların bu saçmalıklarla vakit harcamasına dayanamıyorum.

orduevleri için kıyafet düzenlemesi.

- memur zamları
- Uludere istihbaratı heronlardan mı predatörlerden mi alındı
- 19 Mayıs törenleri
- Taksim'deki törenlerde saygı duruşu isyanı
- İtalya'da deprem
- Mark Zuckerberg'in evlenmesi

yazıyı okumadım ama köpeğin adı paşa işte. askeriyede yüksek rütbelilere paşa filan denir.

o kadarını evet anladım da yine de genelkurmayın buna dava açması ? neden anlamadım.

şimdi okudum, işte ordudaki değişime bir eleştiri bu. iyice hükümetin güdümünüze girdiniz filan yazısı. örneklemeler köpekten çıkınca dava açılmış.

cihan kırmızıgül mevzuu, fransa'da seçimler. ilk aklıma gelenler bunlar. türkiye yerel saati değişikliği mevzuu var bir de.

mark zuckerberg'in evlenmesi
chelsea'nin şampiyonlar ligi şampiyonu olması

aklıma gelenler:

obama eşcinsel evliliklere evet dedi,
cihan kırmızıgün kararı çıktı,
uludere'de işler karıştı,
fransa'da sosyalist eğilimli başkan,
yunanistan'da hükümet kurulamadı tekrar seçim,
çinli bir adam vardı abd konsolosluğuna sığınan geçenlerde manşetti hep, o da amerika'ya gidiyormuş.

fransa ve yunanistanı geçin başka ? türkiyede mesela cihan hariç . son olaylar falan ?

G-8 zirvesi

futbol hariç.

Çarşamba, muhtasar beyannamesinin son günüydü.

diablo 3

türkiye 3. cinsiyeti yasallaştırmayı konuşuyor

timemachine i kastettin sanırım. Eğer time machine i açıp yedek almadıysan normal yollardan geri getirmen zor. 2 Hafta içinde disk'i sık sık kullanıp okuyup yazdıysan giden dataları getirme ihtimalin oldukca düşük.

teamviewer

teamwiever işe yaramadı.

wetransfer.com

internet bağlantısı yok.

pek anlayamadım. yurdışında oturan arkadaşın oturumuna bağlanıyorsun ama kendi bilgisayarına flash mı takıyorsun dosyayı almak için? umarım öyle değildir.

ne kadar büyük bir dosya? mail olarak yollasın. sonuçta her durumda o dosya upload edilecek. yani bağlanıp almanda aynı şey.

bak şimdi fark ettim. madem interneti yok nasıl bağlanıyorsun o arkadaşa?

internet yoksa nasıl uzak bağlantı yapılacak, bilgisayarlar aynı ağda mı? o zaman iki tarafa da tightvnc yüklenebilir

arkadaşın yurtdışında oturmasının anlamı nedir? uzak bilgisayar yurtdışında mı?

ben de tam anlayamadım internet olmadan nasıl arkadaşının bilgisayarına bağlandığını, dış düşnyaya kapalı bi intranet varsa eğer şöyle yapabilirsin, şimdi diyelim ki senin arkadaşının bilgisayarının adı arkadas1, uzak masaustu degil de direk networkten windows+r \\arkadas1 şeklinde bağlanıp dosyayı atabilirsin, veya tam tersi.

PTT barkod istiyor. hh-123456789-sw gibi.. yoksa bulamıyormuş. şimdi aradım ordan biliyorum..

ankaradan istanbula bile 1 haftada gitmediği oluyor öncelikle az biraz bekle posta kodunu 35000 yazsan da açık adresin vardır adamlar farkeder,

posta kodunun o kadar önemli olduğunu sanmıyorum. bende genelde 35000 veriyorum kodu, bir şekilde buluyorlar beni. muhtemelen daha istanbul'a ulaşmamıştır ya da dağıtıma çıkmamıştır.bana almanya'dan mektuplar yaklaşık 9-10 günde geliyordu. yine de sen ara, işini garantiye al derim.

adresinde istanbul yazdığı için PK çok farketmez bence de.

support.apple.com

yani eger mac os x install diski varsa onunla sifreyi sifirlayabilirsiniz.

kendin yapabilirsin, basit baya, kurulum dvd'leri varsa tak, zaten yonlendirir. yoksa da netten indir, usb'den boot oluyo galiba pro'lar, usb ile baglayacagin bir bellege disk utility ile mount et indirdigin kurulumu. sonra ordan kur direkt.

kurulumu upgrade seklinde yaparsan icerdeki programlar korunur diye biliyorum.

bende disk yok. hadi disk buldum diyelim bu makine benden format atmadan önce şifre sormaz mı ? o zaman ne yapcam?

mac os lion ise direk olarak alt tuşu ile boot edip recovery partition üzerinden, eğer 10.6 veya düşük ise kurulum diski ile admin parolasını sıfırlayabilirsiniz.

tuğçe özbudak

yeni türkü'den telli telli
ezginin günlüğü - düşler sokağı
anathema - one last goodbye
özdemir erdoğan - gurbet
birkaç tane de sezen aksu, özgün müzik olayları falan filan, of içim daraldı müzik zevki çok kötüymüş kadının. kesin bunları sever diye düşünüyorum ayrıca, çoğunu biliyordur zaten.

Kesin Amelie de seviyordur bu:
www.youtube.com

The Verve - Bittersweet Symphony
Oasis - Wonderwall

Cd yazma, blog yaz.

Edit: Her hafta girip bakıyorum, yazmamışsın. :(

john mayer - belief

yüreğim kanıyor ve yakarım geceleri.
ben çok severim ikisini

beni vur

böyle bir duyuru daha vardı, bi arat.(üşendim şimdi bulmaya)

Benden Selam Söyleyin
söyle
beni vur
Doğum Günü
Yüreğim Kanıyor
Sevemezsin
Diyarbakır Hasreti
...

sevgi duvari

'yalnizligim benim, sidikli kontesim,
ne kadar rezil olursak o kadar iyi'

vay amk, biri yazmis biri soylemis.

kum gibi
nereden bileceksiniz

birazdan kudurur deniz

biraz da sen ağla

şiire gazele

mahur beste tabii ki.

beni vur, doğum günü.

şafak türküsü

hep sonradan, mahur beste, lili marlen türküsü, sivastopol marşı.ve bil umum parçaları

'dardayım 'şarkısı müthiş !

nıye dert ettın bu kadar ?

eheh...arkadaşa yardımcı olun..çok ayıp etmiş.bence de bi an evvel bulunsun ve arkadaşın sıkıntısı giderilsin.

Buyur benim. Anlat sıkıntını.

(bkz: madonna)

katoliklerde hala var diye biliyorum. ama eskisi gibi cemaatler halinde yaşamadığımızdan, öyle toplumdan dışlanma, kimsenin yüzüne bakmaması gibi bir durum olmuyor. daha çok simgesel bir şey, pek kimse sallamıyor.

katoliklerde, yahudilerde ve bildiğim kadarıyla ortodokslarda var. toplumdan dışlanma söz konusu değil ama ayinlere katılamıyorsun, bu da o dinler için önemli bir alan olduğundan ruhani açıdan hala etkili.

peki ben de şunu merak ediyorum, aforoz edildim diyelim, benim kim olduğumu nasıl bilecekler herhangi bir kilisenin ayinine gitsem? mesela ingilterede bir kilise ayinine elimi kolumu sallayaraktan girmiştim, katolik olmadığım halde. kimse de neden geldin demedi, bu kişinin aforoz edilmiş olduğunu nasıl anlayacaklar?

400 yıl önce, minnacık köyünün kasabanın birinde yaşasaydın aforoz anlamlı olabilirdi. ya da bi ülkenin kralı falan olsan o da anlamlı olabilirdi. ama değilsin. artık herkes, her din her yerde. ve kilise eskisi gibi güçlü değil, o dönem rönesans ile bitti. ama aforoz hala, kimse takmasa da devam ediyor.

ve yine 400 yıl önce herkesin birbirini tanıyabileceği, küçük topluluklar halinde yaşanıyordu. seyahat etmek çok zordu. ve emin olmasam da dinden çıkan büyük ihtimalle işaretleniyordur kimlikte falan kimseyi kandıramasın diye. haliyle kim nereden anlayacak diye bir şey yok.

bildiğim kadarıyla alevi'lerde de var benzer bir şey. (bkz: düşkün)

kim sallamışsa iyi sallamış, alevilikte öyle bir şey yok, hele de sünniyle evlendi diye. aleviliğe sürmedik bok kalmadı zaten la havle ve la... ceme almama cezası var, o da belli bir süre için, ya da kendini affettirene kadar.

neyse konuya dönelim, kimliğe işaret koymak şu an için uydurduğumuz bir şey tabii de öyle bile olsa bana kimse bir şey sormadı, kimlik falan göstermiyorsun zaten kiliseye girişte.

www.aabf-inanc-kurumu.com
alman bi alevi organizasyonunun sitesinden
www.aleviforum.com
burda başka bir örnek.
www.alevicanlar.net
başka bir örnek.

bunlar alevilik+düşkünlük keywordleri ile yaptığım basit bir google aramasının ilk sayfasından aldığım şeyler. yanlış bir bilgi olmadığından emin olmak için url'sinde alevi geçenleri koydum yukarı. düşkünlük hakkında daha epey haber&bilgi var internette.

aforozun çok daha sert görünmesinin en büyük nedeni kilisenin en korkulan güç olduğu yaklaşık 200-300 senelik bir karanlık çağın en büyük silahı olması. yoksa ceme almama, düğününe gitmeme, yüz çevirme, selam vermeme, yardımına koşmama, ticari faaliyetlere girmeme, sosyal statü kaybetme hemen hemen aforoz ile aynı şeyler.

yani bok atmak gibi bi derdim yok. varmış işte böyle bir şey, artık uygulanmıyor oluşu, sizin tanıdığınız alevilerin bunu uygulamıyor oluşu, çok daha radikal alevilerin hatta en radikallerin uyguluyor oluşu ya da eskisi kadar etkili olmuyor oluşu bir şey değiştirmez. zaten düşkünlük aforoz birbirine benziyor dediğim diye aleviliğe nasıl bok atmış olabilirim? ayrıca niye aleviliğe bok atayım?

her neyse. aforoz genelde kitleleri peşinden sürükleyebilecek insanlara karşı uygulanan bir şey. mesela bir papaz ya da kral ya da ünlü bir ressam aforoz edilir ki insanlar onun peşinden gitmesin. ayrıca aforoz edilen kişinin kiliseye girip çıkması ile ilgili bir sıkıntı yok, fakat ona dini tören ( komünyon, şarap içi ve ekmek yemek -isa'nın kanı ve eti - ) yapılmıyor. fakat izlemelerinde bir sakınca yok.

kimlik dediğim gibi bilmediğim bir konu, aklıma gelen en basit örnekti. bundan yüzyıllar önce, kasabamıza elini kolunu sallaya sallaya gelip komünyonunuza katılmak isteyen birine doğum kaydını, hırlı mı hırsız mı olduğunu sorardık herhalde. bugün bir köyde bile bilinmedik bir araba dolaşınca birileri çıkar hayırdır diye sorar. bugün de gidip " meraba bana bi kutsal su, ekmek arası vaftiz biraz da komünyon ama acısız olsun " dersen birileri sen kimsin kardeş der herhalde. ayrıca aforoz edilen kişiler genelde üstte de belirttiğim gibi toplum içerisinde insanları etkileyebilecek kişiler ve hatta prensler ve krallar.

*
ha unutmadan. dün akşam cüneyt özdemir'in programında sünni%alevi çift evlenince alevi'yi düşkün ilan ederiz diyen alevi dedelerinin varlığı konuşuldu. aynı zamanda pek çok dede de düşkün ilan etmeyiz de demiş.

*
ve soruya doğru düzgün cevap vermemişim. katolik kilisesi madonna'yı aforoz etti, hatun da ben budistim ne diyonuz heleloy diye dalga geçti bol bol. devam eden bir şey ama kimsenin umrunda değil.

1) var ama girer mi bilmiyorum
2) henuz gosterime girmedi
3) o da senin icin benzer seyleri soyluyormus

geçmişsin işte.

üfff savcılığa ver hemen böye alenen küfür mü edilirmiş ya.
bu arada hayırlı olsun,girdi ayağına altmetin olarak notları göstermen de gözümden kaçmadı=D

tebrikler

benim en düşük notum 90 dı.

sübliminal mesaj.

motordan 83 almış püüüü..hayırlı uğurlu olsun ama trafğe çıkmak için acele etme olur mu.

motoru bile 94 le geçmiştim ben, ehh seninki de fena değil girmemiş en azından hadi hayırlı olsun :D

benim hepsi 100dü yaa yazık

ilk yardımı barajla geçen tek insan benim herhalde. hey maşallah herkes bi 90 100

İlk geçerli yanıtı veriyorum: Sınava girdiğinizi belirtiyor.Doğrusu "Geçerli" yazılmasıydı.Girmeseniz sol yanında notlar gözükmez zaten.

üst kısım tek parça, aynı ebatta banner hazırlayıp- yerleşim-üst bilgi bölümünden babber ı ekleyebilirsin

sahibinden, hürriyet ve milliyeti araştırdım zaten. beğenmediler bulduklarımı.

e gidin filme, daha vardır seansı. ayrıca joseph joseph'e hiç mi saygınız yok:(
bir de cuma gününün radikal kitap'ını bulanbilirseniz onun en arkasında hoş bir inceleme var. bir de radikal'in internet sitesine bakın.

Çarşamba günü zeki demirkubuz'un katıldığı bir zirve var, öncesinde de gösterim olacak beyoğlu pasajında zamanınız varsa katılın derim.

hacı, yeraltından notlar kitabını okumadıysan filme gitme. mal gibi peşi sıra konulmuş bağlantısı olmayan görüntüler izler, film bitti mi kalkayım mı kalkmayayım mı diye kalırsın ortada. olan 11 tlye oldu, ona yanarım.

when will my letter arrive?
when can I have my letter?

ya da direkt

yo, where's my letter?

when will i get my letter?
when will i receive my letter?

When my letter will delivered to me

diyerek başka ortamlara da yelken açabilirsin.

when can i expect my letter gibi alternatiflerde yok değil.

boraks diye mi bişi vardı toz gibi, ayakkabı kokusunu önlüyodu ondan almak lazım ya. ucuz demişlerdi.

o değilde verdiğiniz linkteki ürün fotoğrafları fantastik. ayak kokusunun ruhsal olarak etkileri standup veya komiklikler şakalar oluyor heralde. fitile benzemiyor değil.

ben size utalk pudra öneririm. zaten ayak kokusunu yapan şey bakterilerdir. siz bakterileri öldüreceksiniz. pudra işinizi görür. her gün farklı çorap ve ayakkabı giyin. ( dönüşümlü giyin yani )

eyvallah :P

kemal tanca vs gibi magazalarda spreyler var, onlardan deneyebilirsiniz. markasını bilmiyorum ama. kendi özel markaları da olabilir.

ayaklarınıza da bir ürün kullanın isterseniz. terlemesini önleyen spreyler, kremler var.

birincisi koku ayakkabıdan değil ayağından ileri gelir.

ayakkabıyı kesinlikle yıkama. koku tamamen önlenemez olur.

eczaneden borik asit (asit borik diye de geçer) al. tuzdan biraz daha irice bir toz. her gün ayakkabının içine 2-3 tutam serp. giyerken yap bunu.

ayaklarını da suda erittiğin asit borikle yıka her gün.

bir ay sonra koku probleminden sonsuza kadar kurtulmuş olarak 2 bira alıp teşekküre gel ;)