Herkesin dünyada hedefleri vardır. Ben, hedeflerime ulaşmak için yaparım her ne yaparsam. İşler yolunda gitmediğinde, veyahut durduk yerde çok alakasız sorunlar karşıma çıktığında kısacası bunaldığımda, hedefler ulaşılamaz göründüğünde Z planı olarak aklıma gelen şey tamamen "özgürlük"tür.
Düşünsenize, bir şeyler yapmaya çalışıyorsunuz, gerek sizin beceriksizliğiniz, gerekse çevresel faktörlerden dolayı hiç bir şeyi başaramıyorsunuz. Bu sonuçlardan dolayı artık hiç bir şey uğruna koşmayıp, sadece keyif için yaşamaktan güzel ne olabilir? İşten atıldığınız için kendinize kızmazsınız, okulu bitirememeniz umrunuzda olmaz vesaire. Çünkü keyif için yaşıyorsunuz, o an ne isterseniz onu yapabilirsiniz (tabi ki hiç bir zaman başkalarına zarar vermemek koşuluyla), kaybedecek hiç bir şeyiniz yok!
Hedefleri olan insan için 1 saatin bile önemi vardır, bir saat boş insanlarla boş boş çene çalmak o kişiye zararda olduğunu hissettirir, çünkü uğraşması gereken daha verimli şeyler vardır. Diyelim ki hiç bir şeyi başaramıyorsunuz, hedeflerinizden vazgeçtiniz... E daha ne? ister 5 saat çene çalın, ister yarın herhangi bir otobüsle başka bir şehre gidin. Kim size bir şey diyebilir? Canınız ne istiyorsa onu yapabilirsiniz, çünkü 10 gün okula gitmememek size bir şey kaybettirmez, çünkü hedefiniz yok!
Şahsen düşünce yapım buna benzer şekilde oluştuğu için, uçlarda, en olmadık şeyler yaşamama rağmen hiç bir zaman intihar aklıma gelmedi. Üstelik 5 yaşımdan beri sürekli mutsuz olan birisiyim. Her zaman insanlardan farklı bir yerde durdum, çoğu kişiyle iyi anlaşmama rağmen hiç bir ortam tamamen beni kabul etmedi çünkü hep farklıydım, herkes ve her şey doyumsuzdu benim için. Hiç bir tatmin olmadan ve kötü olayların da olduğu bir hayat bana intiharı hiç düşündürtmedi. Çünkü intihar pes ediştir. Bugüne kadar pes etmem gereken bir durum olmadı. Eğer bir gün gerçekten hedeflerimin gerçekleşemeyecekleri sonucuna varırsam pesediş hakkımı hedeflerden yana kullanmayı tercih edeceğimi düşündüm hep. Örneğin; 30 yaşıma geldiğimde hala istediğim hayat düzenini kuramamışsam berduş olarak yaşayacağımı düşünüyorum. Ölmek ne için ki? Korkaklık, kaçıştan başka bir şey değil. Ayrıca intihar etmek de çok verimsiz geliyor bana. Birisini kurtarmak veya bir şeyleri iyileştirmek uğruna ölürüm daha iyi.
İnsanı çıkmazlara sürükleyen geniş resmi görememektir.
Örneğin; son yaşadığım olay, gerçekleşmesi çok düşük olan bir trafik kazasında bulundum ve çok basit bir kaza sonucu motosikletim pert oldu. Suçlu karşı taraf ve suçunu kabul etmedi. Bir şekilde benim zararım karşılanacak, kaskom da var. Ben belki hasarsızlık indirimimi kaybedip 500 lira, 1000 lira gibi uzun vadede bir zararla çıkacağım bu işten. Ve suçlu olmadığım halde 1000 lira gibi bir zararla çıkmak beni çok huzursuz ediyor fakat geniş resme bakıyorum ve diyorum ki, benimkiler gibi hayalleri olan bir insan için 1000 lira nedir ki?..
Aynı şey kişiler ve diğer her şey için de geçerli, örneğin sizi sürekli sinirlendiren, korkutan birisi olabilir. Bir hedeflerinize bakın, bir de sizi çıkmazlara, depresyona, bunalımlara, intihara sürükleyen sorunlara. Sizin hayalleriniz bu ufacık kişilerden, 1000 lira gibi ufacık maliyetlerden, okuldaki bir kaç dersten, işyerinizdeki müdürden daha mı ufak?
Geniş resme bakmak her konuda en iyi çözümü getirir.
Çöpe atacağınız, beğenmediğiniz hayatları bana getirin, onlarla dünyayı değiştireyim.
0